GENÇLİK MERKEZİNİ birden açtı

Transkript

GENÇLİK MERKEZİNİ birden açtı
SAYFA 01
Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, Başkan
Yardımcısı Yunus Keleş,
belediye birim müdürleri
ve kadın eğitim merkezleri sorumluların da katıldığı
açılışta, evlenmek için 14
Şubat’ı seçen çiftlerin aileleri
de hazır bulundu.
08
Güncel Haber
Altındağ Haber
05
Yeni oda nikâhı Salonu açıldı
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
Altındağlı kadınlardan muhteşem ‘8 Mart’ kutlaması
Altındağlı kadınlar “Dünya Kadınlar
Günü”nü, Necip Fazıl Kısakürek Kültür
Merkezi’nde düzenlenen muhteşem
bir törenle kutladı. Altındağ Belediye
Başkanı Veysel Tiryaki ve eşi Saadet
Tiryaki’nin ev sahipliği yaptığı
etkinliklere AK Parti İstanbul Milletvekili
Edibe Sözen de katıldı.
Salonu dolduran kadınlar program
sonrasında, Başkan Veysel Tiryaki ile hatıra
fotoğrafı çektirmek için yarıştılar.
Yıl: 6 • Sayı: 95 • 1 - 31 Mart 2010
Başbakan Erdoğan
Altındağ’ı tercih etti
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan,
Tıp Bayramı öncesi Ankara genelinde hizmete giren 46 sağlık ocağı ve
21 hastane ek ünitesinin toplu açılışını da Altındağ’dan yaptı
Daha önce pek çok kez farklı etkinlik nedeni ile Altındağ Belediyesi Kapalı Spor Salonu’na
gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Tıp
Bayramı öncesi Ankara genelinde hizmete giren 46 sağlık ocağı ve 21 hastane ek ünitesinin
toplu açılışını da Altındağ’daki Kapalı Spor
Salonu’ndan gerçekleştirdi.
Haber sayfa 3’te
ALTINDAĞ BELEDİYESİ HER ALANDA YATIRIMLARINA DEVAM EDİYOR...
Objektiflere bu yıl “Kalenin Sahipleri” takılacak
10
Bülent Arınç,
Hamamönü’nü gezdi
Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Bülent Arınç, Manisa’daki
restorasyon çalışmalarına örnek
olması amacıyla aralarında iş
adamlarının da bulunduğu 70 kişilik
bir heyetle Hamamönü’nü ziyaret
etti, çalışmaları yerinde inceledi.
Haber sayfa 6’da
“Belediyeler, rantın
paylaşıldığı yerler
haline gelmemelidir”
Kaymakam adaylarını ağırlayan
Altındağ Belediye Başkanı Veysel
Tiryaki, çarpıcı tespitlerde bulundu.
“Belediyeler siyasilerin şehir rantlarını,
meşru ya da gayri meşru yollarla
paylaştığı yerler haline gelmemelidir”
diyen Tiryaki, Türkiye’de belediyelerin
pek çoğunun hem kurumsal hem mali
açıdan zafiyet yaşadığını belirtti.
Haber sayfa 4’de
Ali Ersoy Gençlik Merkezi
Altındağ Belediyesi aynı gün
2
GENÇLİK MERKEZİNİ
birden açtı
Altındağ Belediye Başkanı Veysel
Tiryaki’nin ev sahipliği yaptığı açılışa
Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak, AK
Parti Genel Sekreteri İdris Naim Şahin, Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı
ve Ankara Milletvekili Haluk İpek, AK
Parti Osmaniye Milletvekili Mehmet
Durdu Kastal ve Trabzon Valisi Dr.
Recep Kızılcık’ın yanı sıra Çamlıdere
Kaymakamı Hüseyin Parlak, AK Parti
Altındağ İlçe Başkanı İdris Atalay, Belediye Başkan Yardımcıları Yunus Keleş
ve Gökalp Yılmaz, Altındağ İlçe Milli
Eğitim Müdürü Erol Bozkurt ile belediye meclis üyeleri, muhtarlar ve Ali
Ersoy Mahallesi sakinleri de katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın
okunmasıyla başlayan açılış töreninde
sahneye ilk olarak Altındağ Belediyesi
Halk Dansları Topluluğu Seğmen Ekibi
çıktı. Başarılı performanslarıyla izleyenlerin beğenisini kazanan ekibin ardından
29 Ekim Kadın Eğitim ve Kültür Merkezi Halk Oyunları Topluluğu, Bolu yöresi
oyunlarından kısa bir potpuri sundu.
30 bin çocuğa ulaşmayı hedefliyoruz
Açılış töreninde konuşan Altındağ
Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, Gençlik
Merkezleri Projesi’nin Altındağ için önemini vurgulayarak “Altındağ binlerce parlak gençle dolu. Önemli olan bu çocukların
enerjilerini ve zekâlarını, hem kendilerine
faydalı olacak hem de toplumun ilerlemesine katkıda bulunacak şekilde kullanmalarını sağlamak” dedi.
Manşet haberin devamı 6 ve 7’de
Altındağ Belediyesi’nin ilçede
yaşayan gençlere yönelik eğitim ve
kültür faaliyetlerini tek çatı altında
toplamak üzere hayata geçirdiği
Gençlik Merkezleri Projesi kapsamında
inşa edilen iki merkez, düzenlenen
muhteşem bir törenle açıldı
gazetealtındağ
GÜNDEM
1 Mart • 31 Mart
Bilkentliler Başkan
Tiryaki’yi ziyaret etti
Altındağ Belediye Başkanı Veysel
Tiryaki, Bilkent Üniversitesi Kentsel Tasarım ve Peyzaj Mimarlığı
Bölümü’nde eğitim gören yaklaşık
20 öğrenciyi ağırladı
Başkanlık makamında gerçekleşen ve
öğretim görevlileri Ayşegül Tokol ve Hatice
Karaca’nın da katıldığı ziyarette Başkan Tiryaki konuk öğrencilere ve öğretim görevlilerine Altındağ Belediyesi’nin son beş yılda
kentsel dönüşüm alanında hayata geçirdiği
projeleri anlatan bir sunum yaptı. Sunumunda özellikle tarihi kentsel dokunun korunmasına yönelik bilgilere yer veren Tiryaki, öğrencilerin sorularını da yanıtladı.
Ziyaretle ilgili bilgi veren Bilkent Üniversitesi Kentsel Tasarım ve Peyzaj Mimarlığı Bölümü Öğretim Görevlisi Ayşegül
Tokol, 3. ve 4. sınıf öğrencilerinden oluşan
grubun bu yılki stüdyo dersinin Altındağ’ı
kapsadığını kaydederek “Bentderesi’nden
Sıhhıye’ye ve Gençlik Parkı’ndan Cebeci’ye
kadar olan bölümde kalan kentsel ve tarihi mimari ile çevre düzenlemeleri bu yılın
stüdyo dersinin ana konuları. Yine Yahudi
Mahallesi olarak bilinen alan da ders kapsamında inceleniyor. Öğrencilerimiz ilk
olarak kentin bu kesimlerini tanımaya ve
buradaki hem mimari hem kentsel hem de
sosyal dokunun analizini yapmaya çalışıyorlar. Daha sonra bölgeler gezilecek ve her
öğrenci kendi belirlediği bir kentsel tasarımı, o bölgenin ihtiyacı olduğunu düşündüğü elemanlarla birleştirerek yeni bir tasarım
oluşturacak. Yani Altındağ için 20 farklı
mikro proje üretilmiş olacak” dedi.
SÖYLEŞİ
GÜNDEM
2
SAYFA 02
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
Emniyet Genel Müdürü Köksal ve Kültür
Bakanlığı Müsteşarı Yılmaz, Ulucanlar’ı gezdi
Altındağ Belediyesi tarafından restore edilen ve cezaevi müzesine dönüştürülen Ulucanlar Cezaevi daha
açılmadan ziyaretçi akınına uğruyor.
Geçtiğimiz hafta Ankara Valisi Kemal Önal’ın ziyaret ettiği Ulucanlar
Cezaevi’ni bu sefer de Emniyet Genel
Müdürü Oğuz Kağan Köksal ve Kültür Bakanlığı Müsteşarı İsmet Yılmaz
gezdi. Altındağ Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Ayaz ve Fen İşleri
Müdürü Cebrail Aslan’ın eşlik ettiği
Köksal ve Yılmaz, yürütülen çalışmaları yerinde incelediler, Kültür Merkezi Dönüşüm Projesi’nin geldiği son
noktayla ilgili bilgi aldılar, bitirilen bölümleri ve restorasyonu süren alanları
gezdiler.
İlk olarak idare binasını gezen Köksal ve beraberindeki heyet daha sonra
görüşme odaları, hücreler, koğuşlar ve
avlularda yürütülen çalışmaları incelediler, burada yürütülen çalışmalar hakkında bilgi aldılar. Yaklaşık 45 dakika
süren inceleme gezisinde cezaevinin
önceki haline ilişkin kroki ve fotoğrafları da inceleyen heyet, restorasyon
çalışmalarında gösterilen titizlikten ve
projenin süratle ilerlemesinden duydukları memnuniyeti dile getirdiler,
Başkan Veysel Tiryaki’ye teşekkür mesajlarını ilettiler.
Mevlana Kültür Merkezi’nde sertifika heyecanı
Altındağ Belediyesi Mevlana Kadın Eğitim ve Kültür Merkezi’nde açılan kurdele ve çeyiz hazırlama kursunu başarıyla
bitiren 75 kadın üye sertifikalarını aldı
Altındağ Belediyesi’nin hizmete açtığı
17 eğitim-kültür merkezinde devam eden
kurs ve etkinlikler yoğun ilgi görüyor.
Son olarak Altındağ Belediyesi Mevlana
Kadın Eğitim ve Kültür Merkezi’nde açılan kurdele ve çeyiz hazırlama kursunu
başarıyla bitiren 75 kadın üye sertifikalarını Altındağ Belediye Başkan Yardımcısı Yunus Keleş’in elinden aldı. Büyük
bir katılımla gerçekleştirilen törende
konuşan Başkan Yardımcısı Yunus Keleş,
“Altındağlı kadınların yaşadığı dönüşümü yerinde görmek, sizlerin isteklerinizi
karşılamak bizlerin en büyük mutluluğudur” dedi. Altındağ’ın her mahallesinde
bir kültür merkezi açmayı planladıklarını
belirten Keleş, önümüzdeki dönemde bu
kez gençler için 20 yeni eğitim ve kültür
merkezini hizmete sokacağız. Bu merkezlerde tıpkı sizler gibi gençlerimizde
meslek edinmeye yönelik kurslara, spor
ve gezi aktivitelerine katılacak” dedi.
Kurstan mezun olan üyeleri tek tek
kutlayan Keleş, sertifikaların dağıtılmasının ardından kursiyerlerin açtığı sergiyi de gezdi. Birbirinden güzel el emeği
ürünleri hazırladıkları için kursiyerleri
kutlayan Keleş, bahar döneminde üyelerin hazırladığı ve emek verdiği ürünleri
değerlendirmeleri için yeni restore edilen Hamamönü’nde bir el sanatları merkezi açacaklarını da müjdeledi.
Altındağ’ın özellikle Ulus ve Samanpazarı gibi tarihi kısımlarının günlük yaşamın köklerine sinmiş bölgeler olduğunu da
kaydeden Tokol, “Yine de buraları sadece
işimiz olduğunda hatırlıyoruz. Altındağ’a
gelip işimizi hallediyoruz ki; bu hastaneye
gitmekten alışveriş yapmaya dek pek çok
alanı kapsıyor, ardından da günlük yaşantımıza geri dönüyoruz” diye konuştu.
Yeni dikiş makinesi istediler
Serginin açılışında kısa bir konuşma yapan eğitmen Arzu Coşkun da 17 senelik eğitmenlik hayatında
en çok zevk alarak geldiği sınıfın Mevlana Kültür Merkezi’ndeki kursu olduğunu belirtirken, öğrencilerinin
ürünleri ile açılan sergiden gurur duyduğunu söyledi. Mefruşat kursu olarak başlayan programın ikinci
aşamasında kurdele ve çeyiz hazırlama eğitimine geçtiklerini vurgulayan Coşkun, “Bizlere bu imkanı sunan
Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki’ye de çok teşekkür ediyoruz. Altındağlı kadınların kursa gösterdiği ilgi çok büyük oldu. İlgi böyle devam ettikçe kadınlarımıza dikiş makinesi yetiştiremez olduk. O yüzden
üyelerimiz adına belediyemizden bir dikiş makinesi daha istiyorum” diye konuştu.
Altındağ Doğa Parkı Peyzaj Yarışması’nın galibi İTÜ oldu
Altındağ Belediyesi tarafından üniversiteler arasında düzenlenen “Altındağ Doğa Parkı Peyzaj Yarışması”nda birincilik ödülü
İstanbul Teknik Üniversitesi’ne gitti
Anafartalar Cad. 177 Samanpazarı/ANKARA
Tel: 0 312 341 57 51 • Faks: 0312 341 57 50
Yıl: 6 • Sayı: 95 • 1 Mart § 31 Mart 2010 • Süreli Yerel Yayın
Yayın Sahibi
ALTINBEL LTD. ŞTİ’yi temsilen
Zafer SÜMENGEN
Basıldığı Yer
Star Matbaacılık A.Ş. Baskı Tesisleri
Pursaklar/ANKARA 0 312 328 42 00
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Elif KARADENİZLİ
Basım Tarihi
20 Mart 2010
Yayın Yönetmeni
Fatih CANITEZ
Bilgi İşlem
Yardımcı Editör
Didem AKYOL
Yayın Kurulu
Ahu Peruzhan ÖZYAKUP
Burak DALKIRAN
Ergün ALİBABA
Turgay ŞANLI
Murat TÜZGEL
Ulaştırma
İsmail ÜNAL
Ayda bir yayınlanır
Altındağ Belediyesi ve Ankara
Peyzaj Mimarları Odası, genç peyzaj mimarı adaylarını “Altındağ
Doğa Parkı Peyzaj Tasarımı Öğrenci Proje Yarışması”nda buluşturdu.
Üniversiteler arasında düzenlenen
yarışmada birincilik ödülünü İstanbul Teknik Üniversitesi’nden
Neşe Bakır, Gizem Polat ve Enverine Qorraj’dan oluşan ekip aldı.
Yoğun ilgi gören yarışmada ikincilik ödülünü İstanbul
Üniversitesi’nden Nur Soybeyli,
Birgül Soysal ve Sara Dadras’tan
oluşan ekip alırken, üçüncülüğü
de İstanbul Üniversitesi ve Mimar
Sinan Üniversitesi’nden yarışmaya katılan Seda Soytürk ve Lenar
Valiev ikilisi kazandı. Sonuçların
açıklanmasın ardından Gazete
Altındağ’a açıklamalarda bulanan
Altındağ Belediyesi Çevre Koruma
ve Kontrol Müdürü Funda Becek,
yarışma alanının Altındağ tarihi
kent merkezinin yaklaşık 15 kilometre kuzey doğusunda bulunduğunu kaydederek “Burası Ankara
Çevre Yolu’nun güney bitişiğinde
yer alan düşük-orta gelirli bir yerleşim alanı. Bölge bir vadi olduğu
için projelerin temelini “vadi peyzajı” oluşturuyor. Alan bir Doğa
Parkı işlevi görecek. Çeşitli sosyal
etkinlikler ile kültür, dinlence, eğlence ve sportif kullanımların yer
alacağı bir rekreasyon alanı yaratılması hedefleniyor. Belediyemiz
burada yapılacak uygulamada,
ödül alan projelerden yararlanacak” diye konuştu.
SAYFA 03
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
HABER
gazetealtındağ
1 Mart • 31 Mart
3
Başbakan Erdoğan yine Altındağ’ı tercih etti
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Tıp Bayramı öncesi Ankara genelinde hizmete giren 46 sağlık ocağı ve 21 hastane ek ünitesinin toplu açılışını da Altındağ’dan yaptı
ni kaydeden Başbakan Erdoğan,
2003 yılından bu yana eğitim, sağlık, adalet ve emniyet alanlarında
çok önemli adımlar attıklarını
vurguladı. 2009 yılında başlattıkları projeyle 80’e yakın sağlık birimini kısa sürede hizmete açtıklarını belirten Başbakan Erdoğan,
bu süreçte Ankara’daki tüm hastanelerin de yeni ve modern tıbbi
cihazlara kavuştuğunu belirtti.
GÜNCEL
Farklı etkinlikler nedeniyle daha önce pek çok kez Altındağ Belediyesi Kapalı Spor Salonu’na gelen
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan,
Tıp Bayramı öncesi Ankara genelinde hizmete giren 46 sağlık ocağı
ve 21 hastane ek ünitesinin toplu
açılışını da Altındağ’daki Kapalı
Spor Salonu’ndan gerçekleştirdi.
Ankara Valiliği ve Altındağ
Belediyesi’nin ev sahipliğinde Karapürçek Kapalı Spor Salonu’nda
düzenlenen toplu açılış törenine
Başbakan Erdoğan’ın yanı sıra pek
çok bakan, milletvekili, üst düzey
bürokrat ve sağlık çalışanları da
katıldı.
Altındağ Belediye Başkanı
Veysel Tiryaki’nin ev sahibi olarak bulunduğu toplu açılış törenine halkın yoğun ilgisi vardı.
Açılışta konuşan Başbakan Erdoğan, “Altındağ’dan Keçiören’e,
Mamak’tan Yenimahalle’ye kadar
Ankara’nın dört bir yanında 80’ne
yakın yeni sağlık birimini hizmete
açmaktan büyük gurur duyuyoruz” dedi. Ankara’nın sağlığın da
başkenti olma yolunda ilerlediği-
Altındağ’da dört sağlık ocağı
hizmete girdi
Etkinlikte Başbakan Erdoğan’ın
konuşmasının ardından toplu açılış törenine geçilirken, Ankara’nın
dört bir yanından Karapürçek Kapalı Spor Salonu’na canlı bağlantılarla açılış ve kurdele kesim töreni
gerçekleştirildi. Tüm protokolün
hazır olduğu toplu törenlerle birlikte Altındağ’da Karapürçek Savaş
Bıyıklı Sağlık Ocağı, Durmuş Ali
Yaman Sağlık Ocağı, Müzeyyen
Şükrü İlhan Sağlık Ocağı ile Sacit Yazıcı Sağlık Ocağı da hizmete
girdi.
Gökçenefe Toplu Konutları’nda geri sayım başladı
Altındağ Belediyesi’nin “Gökçenefe-Doğanşehir Kentsel Dönüşüm Projesi” kapsamında Gökçenefe Mahallesi’nde inşaatına başladığı toplu konutlar hızla yükseliyor
Temeli geçtiğimiz yıl Temmuz
ayında atılan ve yaklaşık 12 bin
metrekare alan üzerinde inşa edilecek dört blokluk projede 212 daire,
iş ve ticaret merkezlerinin yanı sıra
açık ve kapalı otoparklar ile rekreasyon alanları da bulunuyor.
İlçede kentsel dönüşüm projelerinin hızla devam ettiğini söyleyen
Altındağ Belediye Başkanı Veysel
Tiryaki, belediye ve şahıs hisselerinden oluşan arazideki yaklaşık
35 gecekondunun sahipleri ile anlaşılarak yıkıldığını söyledi. “Gecekondusu yıkılan tapusu, tapu tahsis
belgesi olan ya da gecekondusu için
vergi ödemiş olan herkes konut sahibi olacak” diyen Tiryaki, arazisi
bir ev almaya yetecek kadar büyük
olan vatandaşların hiç ödeme yapmadan ev sahibi olacaklarını, arsası küçük olan vatandaşlarınsa kira
öder gibi küçük taksitlerle ev sahibi
olacaklarını belirtti.
Başkan Tiryaki,
Altındağ’ın tüm
mahallelerinde
bir dönüşüm
yaşandığını,
2009 yılında
Altındağ
Belediyesi’nin
450 yapı
ruhsatı vererek
rekor kırdığını
söyledi.
“Kolay yolu seçmedik”
2981–3290 ve 3366 sayılı imar
affı yasalarının belediyelere “ıslah
imar planı yapılarak tapuya tescil
edilen bölgelerde, gecekondu hak
sahiplerine sadece yer tahsisi yapmak” gibi kolaylaştırıcı bir imkân
tanıdığını kaydeden Tiryaki, “Ancak biz Altındağ Belediyesi olarak
işin zor kısmını üstlendik. Çünkü
sadece yer tahsis edip oraların bir
şekilde gelişmesini ya da yapılaşmasını beklemek o bölgeleri ‘tekrar
kaderlerine terk etmek’ demekti.
Belediye olarak bu alanlarda kentsel dönüşüm projeleri hazırladık ve
burada yaşayan yoksul vatandaşlar
için modern konutlar üretmenin
çarelerini aradık” diye konuştu.
Başkan Veysel Tiryaki, kentsel
dönüşüm projelerinin birkaç değişik amaca hizmet ettiğini vurgulayarak “Özellikle kamu mülkiyetindeki
arazilerde, yoksul vatandaşların ev
sahibi olabilmesini sağlamak amacıyla yapılan planlamalarda hem
kamunun hem de buralarda gecekondusu olan yoksul vatandaşların
hak ve menfaatlerini düşünmek
gerekiyor. Yani yapılan imar planından ne kamu zarar görecek ne
de orada yaşayan yoksul vatandaş
mağdur olacak. Bu anlamda birincil amacımız yeni ve işlevsel imar
planları yaparak hem işgal edilmiş
kamu arazilerinin planlı kentleşmesini sağlamak hem de buralarda
yaşayan gecekondu sahiplerinin,
ekonomik imkânlarını aşmayacak
şekilde ödeme koşullarıyla modern
ve sağlıklı konutlarda yaşamasının
yolunu açmak. Bunun yanı sıra bölgenin ihtiyacı olan teknik ve sosyal
altyapı alanlarını oluşturarak kentlilik bilincini yerleştirmek de hassasiyet gösterdiğimiz konulardan
biri” dedi.
Tüm mahallelerinde
dönüşüm yaşanıyor
Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, belediye ve şahıs
hisselerinden oluşan arazideki yaklaşık 35 gecekondunun sahipleri ile
anlaşılarak yıkıldığını söyledi.
Altındağ’ın tüm mahallelerinde
bir dönüşüm yaşandığını, 2009 yılında Altındağ Belediyesi’nin 450
yapı ruhsatı vererek rekor kırdığını
hatırlatan Tiryaki, “Geçtiğimiz dönem ilçe genelinde çok sayıda toplu
konut projesini hayata geçirdik. Aktaş ve Çinçin 1. etap ile Doğantepe
Toplu Konut Projelerini başarı ile
tamamladık. Buralarda hak sahipleri modern konutlarda oturuyorlar
artık. Çok sayıda gecekondu sahibi
arsasının büyüklüğü oranında ya
hiç para ödemeden ya da kira öder
gibi taksitlerle buralardan ev aldı.
Bu dönem bitireceğimiz projeler de
yine dar gelirliye ve orta sınıfa ev
sahibi olma fırsatı tanıyacak. Toplu
konut projelerinde amacımız sadece Altındağ’ın kent dokusundaki
bozuklukları ortadan kaldırmak
değil, sosyal dengenin kurulmasını
sağlayacak ve kentlilik bilincini yerleştirecek çalışmalar da yürütüyoruz” diye konuştu.
SÖYLEŞİ
ALTINDAĞ
4
gazetealtındağ
SAYFA 04
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
HABER
1 Mart • 31 Mart
Başkan
Tiryaki’nin
ağırlık verdiği
konulardan biri
de tarihi dokunun
korunmasıydı.
Veysel Tiryaki,
Kaymakam
adaylarına
gittikleri yerdeki
tarihi dokuyu
iyi incelemeleri
ve bu dokunun
korunmasına
yönelik çalışma
yürütmeleri
tavsiyesinde
bulundu.
“Belediyeler, siyasilerin şehir rantını
paylaştığı yerler haline gelmemelidir”
Kaymakam adaylarını ağırlayan Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, çarpıcı tespitlerde bulundu. “Belediyeler siyasilerin
şehir rantlarını, meşru ya da gayri meşru yollarla paylaştığı yerler haline gelmemelidir” diyen Tiryaki, Türkiye’de belediyelerin
pek çoğunun hem kurumsal hem mali açıdan zafiyet yaşadığını belirtti
Altındağ Belediye Başkanı Veysel
Tiryaki, bu yıl görev yerlerine atanacak kaymakam adaylarına restorasyon
çalışmaları ve tarihi binaların yenilenmesi gibi başlıkları da içeren bir sunum
yaptı. Belediye Meclis Salonu’nda düzenlenen seminere yaklaşık 60 kaymakam adayı katıldı.. Sunuma Altındağ
hakkında bilgi vererek başlayan Tiryaki, ilçeye ait bazı fotoğraflar göstererek
“Konumu ve tarihi itibariyle “başkentin başkenti” olması gereken Altındağ,
yıllarca aldığı denetimsiz göç ve maruz
kaldığı ihmal edilmişlik yüzünden ‘gecekonduların başkenti’ oldu. Siz görevlerinize başladığınızda yurdun dört bir
yanına gidecek ve benzer görüntülerle
karşılaşacaksınız. Umutsuzluğa kapılmayın, çünkü değişmez denilen yerler
değişiyor” dedi ve Altındağ’daki değişim sürecini anlattı.
Genç ve dinamik bir siyaset
anlayışına ihtiyaç var
Türkiye’de özellikle yerel yönetimlerde görülen nitelikli yönetici eksiğinin aslında siyasetten başladığını
kaydeden Tiryaki, “Kamuda ya da özel
sektörde çalışan nitelikli kişilerin siyasete ulaşamaması ciddi bir sıkıntı, taşraya gittiğinizde bunu gözlemleyeceksiniz, oysa genç ve dinamik bir siyaset
anlayışına ihtiyaç var” dedi.
Kamu reformunun şart olduğunu
da ifade eden Tiryaki, “Yatan personelle, emek veren personeli birbirinden ayırt edecek, çalanı, rüşvet alanı,
görevini ihmal edeni cezalandıracak
bir formül üretilmeli. Eğer Türkiye’de
belediyeler de şirketler gibi özel hukuka tabi olsaydı, çok azı ayakta kalır, diğerleri iflas bayrağını çoktan çekerdi”
diyerek Türkiye’de belediyelerin hem
kurumsal hem de mali açıdan yönetim
zafiyeti yaşadığını belirtti.
Belediyeler, siyasilerin rant
paylaştığı yerler olmamalıdır
Türk belediyecilik sistemine de vurgu yapan Tiryaki, “Belediyeler, siyasilerin şehir rantlarını, meşru ya da gayri meşru yollarla paylaştığı kurumlar
haline gelmemelidir. Çünkü belediye,
hizmetin ilk basamağıdır, bu nedenle
de bu koltuklara bilgili, görgülü, dürüst, nitelikli ve hizmet üretecek kişiler
oturmalıdır” dedi. Türk belediyecilik
sisteminin “güçlü başkan” yarattığını da vurgulayan Tiryaki, “Bizde belediye başkanını halk seçer,
bu nedenle başkan güçlüdür. Oysa
Avrupa’da belediye başkanı, kendi
gibi seçilmiş meclis üyeleri arasından yine meclis üyeleri tarafından
seçilir, bu da yetkinin paylaşılması
anlamına gelir. Peki, bizdeki “güçlü
başkanlar” gerçekten güçlü müdür,
yoksa belediye başkanı olduruldukları için siyasilerin denetimine ve
isteklerine mi tabidirler. Güçlerini
halktan mı siyasilerden mi alırlar?
İşte bu noktada dürüst davranmak,
parti ayrımı yapmadan Türkiye gerçeğine bakmak zorundayız, ” diye
konuştu.
Geçmişten bugüne taşınan tüm
bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak için hükümetin kamu yönetimi
alanında önemli adımlar attığına ve
belediyelerin görev, yetki ve sorumluluklarının yeniden tanımlandığına dikkat çeken Tiryaki, “Tüm
olumsuzluklara rağmen Türkiye’de
yerel yönetimlerin gittikçe güçleneceğine inanıyorum. İşte bu nedenle fark yaratan ve dürüstçe hizmet
üreten belediye başkanlarına ihtiyacımız var. Umudum bu sürecin
hem belediyeler hem de vatandaş
için daha olumlu bir yönde işlemesi” dedi.
yapamayan Altındağ’ı, beş yılda
devlete hiçbir bağımlılığı olmayan,
mali açıdan düze çıkmış, bütçesi
fazla veren ve ekonomik kriz yılında bile yatırım yapan bir belediye
haline getirdik. Bundan beş yıl önce
Altındağ Belediyesi de tipik bir Türk
belediyesiydi, aynı borç batağında
yüzüyor, aynı sıkıntıları yaşıyordu.
Ama beş yılda pek çok şey değişti.
Önemli olan iyi niyetle ve azimle
çalışmak” diye konuştu.
Önemli olan iyi niyetle ve
azimle çalışmak
Tarihi dokuyu muhakkak
koruyun
Sunumunda Altındağ Belediyesi’nin beş yıl önceki mali tablolarına
da yer veren Başkan Tiryaki, “Devlete yüzde 140 bağımlı olan, yani
kasasına giren her kuruşu devletten
alan ve buna rağmen hiçbir yatırım
Başkan Tiryaki’nin ağırlık verdiği konulardan biri de tarihi dokunun korunmasıydı. Kaymakam
adaylarına gittikleri yerdeki tarihi
dokuyu iyi incelemeleri ve bu dokunun korunmasına yönelik çalışma
Altındağ Belediyesi’nde hizmet için eğitimler sürüyor
10 – 12 Mart tarihleri arasında İnsan Kaynakları ve Eğitim Müdürlüğü tarafından “Kamu İhale Mevzuatı Eğitim Programı” düzenlendi
Altındağ Belediyesi’nin personel
ve hizmet kalitesini artırmak için belli
aralıklarla düzenlediği hizmet içi eğitim seminerleri sürüyor. Bu kapsamda
son olarak 10 – 12 Mart tarihleri arasında İnsan Kaynakları ve Eğitim Müdürlüğü tarafından “Kamu İhale Mevzuatı Eğitim Programı” düzenlendi.
Kamu İhale Kurumu Üyesi Bahattin Işık tarafından verilen eğitim
programına birim müdürleri ve ihale
– satın alma birimlerinde çalışan yaklaşık 30 personel katılırken eğitimlerde
ağırlıklı olarak 4734 Sayılı Kamu İhale
Kanunu, kanunda yapılan son değişiklikler ve ihale- satın alma birimlerinde
görevli personelin kanun uyarınca yapabilecekleri işlemler anlatıldı.
Konuyla ilgili bilgi veren Altındağ
Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, satın alma- ihale gibi birimlerde çalışan
personellerin kanun ve mevzuatlardaki değişiklik ve güncellemeleri takip
etmesi gerektiğini kaydederek “Gerek
yapılan işlerin kanuna ve hakkaniyete
uygun olması gerekse de personelin işe
yönelik niteliklerinin geliştirilmesi açısından bu tür hizmet için eğitimlerin
önemli olduğuna inanıyoruz. İlgili birimdeki arkadaşlarımız bu üç günlük
eğitimde son düzenlemeleri ve uygulama alanlarını konunun uzmanından
dinlediler. Kamu İhale Kurumu’na da verdikleri destekten ötürü ayrıca teşekkür ediyoruz” dedi.
yürütmeleri tavsiyesinde bulunan
Tiryaki, “Bir milyon nüfuslu Prag’a
yılda 16 milyon turist geliyor. Sizce
böyle bir kentte yoksulluk, işsizlik
olması mümkün mü?” dedi. Başkentin en eski ve tarihi bölgelerinin Altındağ’da bulunduğunu ve bu
eserlerin korunması ve restore edilmesinin belediye açısından büyük
önem taşıdığını ifade eden Tiryaki,
genç kaymakam adaylarına tarihi
bina yenileme, restorasyon ve sokak iyileştirmesi gibi projelere fon
sağlayan kuruluşlarla ilgili detaylı
bilgiler de verdi.
Yaklaşık bir saat süren sunumun
ardından Başkan Tiryaki, katılımcıların sorularını cevaplandırdı ve
konuk adayları, yürütülen restorasyon çalışmaları yerinde göstermek
amacıyla Hamamönü’nde ufak bir
gezintiye çıkardı.
Başkan Tiryaki yeni açılan eğitim ve
kültür merkezlerinin konuğu oldu
Altındağ Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde 2009 yılında
hizmet vermeye başlayan
Hacılar ve Karakum Kadın
Eğitim ve Kültür Merkezileri 8 Mart Dünya Kadınlar
Günü ertesinde geniş katılımlı bir etkinlik düzenledi.
Altındağ Belediye Başkanı
Veysel Tiryaki’nin onur konuğu olarak davet edildiği
organizasyonda Altındağlı kadınlar düzenledikleri
dans gösterileri ve yarışmalarla çok eğlenceli dakikalar
geçirdi.
Necip Fazıl Kısakürek
Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinliğin açılışında
Başkan Tiryaki, kadınların
toplumun ilerlemesindeki
rolü ve kadın eğitim-kültür
merkezlerinin yeni faaliyetleri hakkında Altındağlı kadınlarla sohbet etti. 2010 yılı
projeleri arasında önemli
bir yere sahip olan Altındağ gençlik
merkezleri ile ilgili bilgiler de veren
Başkan Tiryaki, Altındağlılardan bu
merkezleri sahiplenmelerini istedi.
Karakum Kadın Eğitim ve Kültür Merkezi üyeleri geçtiğimiz ay
düzenlenen kursta yaptıkları “Mis
Sabun” ürünlerinden oluşan bir sepeti Başkan Tiryaki’ye hediye ederken, kadınlar müzik dinletisiyle
renklenen açılışın ardından balon
patlatma yarışması, sandalye kapmaca oyunu gibi pek çok aktiviteye
katılarak etkinliğin keyfini çıkardılar.
SAYFA 05
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
HABER
gazetealtındağ
1 Mart • 31 Mart
5
Altındağ Belediyesi Oda Nikâhı Salonu 14 Şubat’ta açıldı
Altındağ Belediyesi’nin yenilenen oda nikâhı salonu 14 Şubat Sevgililer Günü’nde düzenlenen muhteşem bir törenle açıldı
HABER
Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki,
Başkan Yardımcısı Yunus Keleş, belediye birim
müdürleri ve kadın eğitim merkezleri sorumluların da katıldığı açılışta, evlenmek için 14
Şubat’ı seçen çiftlerin aileleri de hazır bulundu. Açılışta kısa bir konuşma yapan Başkan
Veysel Tiryaki, Altındağ Belediyesi olarak,
her alanda daha kaliteli hizmet üretebilmek
için çaba sarf ettiklerini belirterek “Bir önceki Oda Nikâhı Salonu, talepleri karşılamakta
artık yetersiz kalıyordu. Bununla birlikte hem
evlenen çiftler hem de yakınları daha özel hissedebilsin diye özel bir salon açmayı uygun
gördük” dedi. Belediye binasının üst katındaki
nikâh salonunun da geçen yıl yeniden dekore edildiğini hatırlatan Tiryaki, “Evlendirme
Müdürlüğümüz, dünya evine girecek çiftlerin,
en güzel günlerini en iyi biçimde yaşamalarını
ve güzel hatırlamalarını sağlamak için bu tür
düzenlemeleri yapmaktadır” diye konuştu.
Altındağ Evlendirme Müdürü Demet Yavuz açılan yeni salonun Ankara’daki en güzel
oda nikahı salonu olduğunu söyleyerek genç
çiftleri Altındağ’da evlenmeye davet etti.
14 Şubat’ta 23 nikâh kıyıldı
Tiryaki, “Belediyemiz, dünya evine girecek çiftlerin, en
güzel günlerini en iyi biçimde yaşamalarını ve güzel
hatırlamalarını sağlamak için çalışıyor” diye konuştu.
Açılışın ardından evlenmek için 14 Şubat
Sevgililer Günü’nü seçen çiftlerin nikâh törenlerine geçildi. Açılış münasebetiyle Oda Nikâhı
Salonu’nda gerçekleşecek nikahları kıyan Başkan Tiryaki ilk olarak Nurdan Yazıcı ve Metin
Şahin çiftinin nikâhını kıydı. Evlilik cüzdanını
Nurdan Yazıcı Şahin’e veren ve genç çifte bir
ömür mutluluklar dileyen Başkan Tiryaki,
14 Şubat gibi özel günlerin çiftler tarafından
özellikle seçildiğini belirterek, bunun nikâh
yoğunluğuna da yansıdığını söyledi. Açılışın
ardından 5’i Belediye Nikâh Salonu’nda, 18’i
Oda Nikâh Salonu’nda olmak üzere toplam 23
çift 14 Şubat Sevgililer Günü’nde dünya evine
ilk adımlarını atmış oldular.
Açılış öncesi Evlendirme Müdürü Demet Yavuz ile göreşen
Veysel Tiryaki, Altındağ Belediyesi olarak, her alanda daha
kaliteli hizmet üretebilmek için çaba sarf ettiklerini belirtti.
2. Ankara Şiir Olimpiyatı’nın meşalesi yakıldı
Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Altındağ Belediyesi işbirliğiyle düzenlenen 2. Ankara Şiir Olimpiyatı’nın açılışı Yunus Emre
Kültür Merkezi’nde yapıldı. Açılış törenine çok sayıda öğretmen, öğrenci ve şiir dostu katıldı
Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Altındağ Belediyesi işbirliğiyle düzenlenen 2. Ankara Şiir
Olimpiyatı’nın açılışı Yunus Emre
Kültür Merkezi’nde yapıldı. Ankara
İl Milli Eğitim Müdürü Kamil Aydoğan, Altındağ Belediye Başkanı
Veysel Tiryaki, Belediye Başkan
Yardımcısı Yunus Keleş, İlçe Milli Eğitim Müdürü Erol Bozkurt ve
edebiyatçı Hayati İnanç’ın da izlediği açılış törenine çok sayıda öğretmen, öğrenci ve şiir dostu katıldı.
İl Kültür Tiyatro Komisyonu
üyelerinden Kenan Orpak’ın ney ve
Bengi Yaman’ın tambur taksimiyle
başlayan programın açılış konuşmasını yapan Altındağ Belediye
Başkanı Veysel Tiryaki, beş yıl önce
Altındağ’ı şiirin yeni başkenti ilan
ettiklerini hatırlatarak “Bugün İl
Milli Eğitim Müdürlüğümüzle birlikte 2. Ankara Şiir Olimpiyatı’na ev
sahipliği yapmaktan kıvanç duyuyoruz” dedi.
Altındağ Belediyesi’nin edebiyat
başta olmak üzere her türlü kültür
- sanat etkinliğine büyük önem
verdiğini ve bu tür organizasyonlar
düzenlemeyi başat görevleri arasında saydığını kaydeden Tiryaki,
“Apartmanlarda yaşamak, alışveriş
merkezlerinde vakit geçirmek bizleri kentli yapmaz. Günümüzde kentli olmanın temel ölçütleri ne kadar
kitap okuduğunuza; tiyatro, sinema
ve konserlere ne sıklıkta gittiğinize;
yaşadığınız kentin kültür sanat etkinliklerine ne sıklıkta ev sahipliği
yaptığına bağlı olarak değerlendiriliyor” diye konuştu.
Sanatın her dalının insanı geliştirdiğini ve daha iyi bir birey olmaya sevk ettiğini vurgulayan Tiryaki,
“Sanatla, kültürle büyümüş bir çocuk 30 yaşına gelip işsiz de kalsa,
hırsızlık yapmaz, kötü yola bulaş-
Başkan Tiryaki,
Altındağ
Belediyesi’nin
edebiyat başta
olmak üzere her
türlü kültür ve
sanat etkinliğine
büyük önem
verdiğini
söyledi.
maz. Sadece bu bile çocuklarımızı
sanat faaliyetlerine katılmaya teşvik
etmemiz için önemli bir sebep. Biz
de işte bu noktadan hareketle Altındağlı çocuklara yönelik eğitim ve
kültür merkezleri açıyor, onları sinema ve tiyatro gösterimlerine götürüyoruz” dedi.
Tiryaki’den sonra sahneye çıkan
İl Milli Eğitim Müdürü Kamil Aydoğan da, şiir özelinde sanatın en
temel insan ihtiyaçlarından biri olduğunu kaydederek “ Kalbinde şiir
sevgisi olan kişinin içinde kötülük
barınamaz. Şiir, gönül işidir. Destek
ister, emek ister . Yeşermesi için arka
çıkılmasına ihtiyaç duyar. Bu anlamda Altındağ Belediye Başkanı Veysel
Tiryaki’ye ve bu etkinlikte emeği geçen herkese teşekkür ederim” dedi.
Anadolu Çınarları
dinleyenleri büyüledi
Açılış konuşmalarının ardından
sahneye çıkan “Anadolu Çınarları”
adlı müzik gurubu verdikleri mini
konserle dinleyenlerden büyük alkış aldılar. Türk Halk Müziği’nin
en güzel örneklerini seslendiren
gurubun ardından 2. Ankara Şiir
Olimpiyatı’nın açılışı adına yakışır
biçimde şiirle gerçekleştirildi.
Çankaya Yücetepe İlköğretim
Okulu öğretmenlerinden İmdat Gümüş, Karacaoğlan’ın “İncecikten Bir
Kar Yağar” adlı manzumunu dinleyenlerle paylaşırken Gümüş’ün
ardından Altındağ Yeşilöz Lisesi
öğrencisi Özge Şahin Yavuz Bülent
Bakiler’in en sevilen eserlerinden
biri olan “Sen Sen Sen” adlı şiiri okudu.
Geçtiğimiz senelerde kaybettiğimiz büyük şair Attila İlhan’la
özdeşleşen “Ben Sana Mecburum”
adlı şiiri seslendiren Keçiören Farabi Lisesi öğrencisi Muzaffer Durdu
dinleyenlerden büyük alkış alırken
programın son şiirini Yeni Mahalle
Mehmet Kaplan Sosyal Bilimler Lisesi öğrencisi Cemregül Öz seslendirdi. Öz, Cumhuriyet döneminin
en büyük şairlerinden olan Necip
Fazıl Kısakürek’in “Kaldırımlar” adlı
eserini güzel yorumuyla bir kez daha
dinleyenlere hatırlattı.
Yaklaşık iki saat süren program
Ankara İl Milli Eğitim Müdürü Kamil Aydoğan ve Altındağ Belediye
Başkanı Veysel Tiryaki’nin protokolü imzalaması ve olimpiyat meşalesini yakmasıyla sona erdi.
SAYFA 04
gazetealtındağ
HABER
1 Mart • 31 Mart
MANŞET
6
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
Altındağ Belediyesi aynı gün
GENÇLİK MERKEZİNİ
birden açtı
2
Altındağ Belediyesi’nin ilçede yaşayan gençlere yönelik eğitim ve
kültür faaliyetlerini tek çatı altında toplamak üzere hayata geçirdiği
Gençlik Merkezleri Projesi kapsamında inşa edilen iki merkez,
düzenlenen muhteşem bir törenle açıldı
2010 yılı sonuna
kadar 10 gençlik
merkezi açmayı
planladıklarını
kaydeden
Tiryaki, “2014’e
kadar 20 gençlik
merkezi açmayı
ve bu merkezler
aracılığıyla 30 bin
gence ulaşmayı
hedefliyoruz” dedi.
Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki’nin ev sahipliği yaptığı
açılışa Devlet Bakanı Faruk Nafiz
Özak, AK Parti Genel Sekreteri
İdris Naim Şahin, Ak Parti Genel
Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Haluk İpek, AK Parti Osmaniye Milletvekili Mehmet Durdu
Kastal ve Trabzon Valisi Dr. Recep
Kızılcık’ın yanı sıra Çamlıdere Kaymakamı Hüseyin Parlak, AK Parti
Altındağ İlçe Başkanı İdris Atalay,
Belediye Başkan Yardımcıları Yunus Keleş ve Gökalp Yılmaz, Altındağ İlçe Milli Eğitim Müdürü Erol
Bozkurt ile belediye meclis üyeleri,
muhtarlar ve Ali Ersoy Mahallesi
sakinleri de katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın
okunmasıyla başlayan açılış töreninde sahneye ilk olarak Altındağ
Belediyesi Halk Dansları Topluluğu
Seğmen Ekibi çıktı. Başarılı performanslarıyla izleyenlerin beğenisini
kazanan ekibin ardından 29 Ekim
Kadın Eğitim ve Kültür Merkezi
Halk Oyunları Topluluğu, Bolu yöresi oyunlarından kısa bir potpuri
sundu.
30 bin çocuğa ulaşmayı
hedefliyoruz
Açılış töreninde konuşan Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, Gençlik Merkezleri Projesi’nin
Altındağ için önemini vurgulayarak “Altındağ binlerce parlak gençle dolu. Önemli olan bu çocukların enerjilerini ve zekâlarını, hem
kendilerine faydalı olacak hem de
toplumun ilerlemesine katkıda bulunacak şekilde kullanmalarını sağlamak” dedi. Altındağ’ın, başkentin
tarihi ve kültürel merkezi olmasına
rağmen Altındağlıların kentli olmanın nimetleriyle buluşamadığını
kaydeden Tiryaki, “Yaklaşık 50 yıldır, popülist politikalar nedeniyle
sürekli bir göçe, yoksulluğa ve geri
kalmışlığa itilen Altındağ’ın kaderini değiştirmek için beş yıldır geceli
gündüzlü çalışıyoruz. Bundan beş
yıl önce Altındağ’ın sadece yüzde
35’i imarlıyken bugün yüzde 95’i
imarlı. Geçtiğimiz yıl Altındağ, tüm
Ankara’da en çok inşaat ruhsatının
verildiği ilçe oldu. Bu da demektir
ki Altındağ yapılaşıyor, gelişiyor”
diye konuştu.
Geçtiğimiz beş yıllık dönemde
açılan 17 kadın eğitim ve kültür
merkezinin Altındağlı kadınların
kişisel gelişimine çok olumlu katkılar sağladığını kaydeden Tiryaki, gençlik merkezlerinin de aynı
amaca yönelik hizmet vereceğini
vurguladı. 2010 yılı sonuna kadar
10 gençlik merkezi açmayı planladıklarını kaydeden Tiryaki, “2014’e
kadar 20 gençlik merkezi açmayı
ve bu merkezler aracılığıyla 30 bin
gence ulaşmayı hedefliyoruz. Bu
projenin Altındağ için ne kadar elzem ve faydalı olduğunu, merkezler faaliyete geçtikten kısa bir süre
sonra göreceğimiz kanaatindeyim.
Anne ve babalardan ricam, çocukDevamı yan sayfada
Açılış töreninde konuşan Altındağ Belediye Başkanı
Veysel Tiryaki, Gençlik Merkezleri Projesi’nin Altındağ
için önemini vurguladı.
SAYFA 05
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
MANŞET
gazetealtındağ
1 Mart • 31 Mart
Battalgazi Özkent Akbilek Gençlik Merkezi
Altındağ Belediyesi tüm
Türkiye’ye örnektir
Açılışa katılan Devlet Bakanı
Faruk Nafiz Özak da konuşmasına
halka hizmet etmenin hakka hizmet etmek demek olduğunu vurgulayarak başladı. Kürsüye çıktığında
kendisini dinleyen çocukları da
etrafında toplanmaya davet eden
Özak, “Bu yavrularımızı buraya
topladım, çünkü size onlar adına
teşekkür etmek istiyorum. Burada
hep birlikte bir başarı öyküsüne tanıklık ediyoruz. Altındağ’ı beş yıl
önceki halinden alıp buralara getirmek hiç kolay olmadı. Altındağ
Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, az
önceki konuşmasında beş yılda yapılanlara çok kısa değindi. Ben burada söylediklerinden en az 10 kat
daha fazla projeyi hayata geçirdiğini biliyorum” dedi.
Belediyelerin halkın hizmetinde
ve emrinde olduğunu da sözlerine
ekleyen Bakan Özak, “Ülkemizde
28 yaşın altında 38 milyon genç
var. Bu gençlerimizi sanata, spora,
bilgiye, kültüre yönlendirmeli, onları bilgiyi sorgular ve araştırıcı bir
ruhla yetiştirmeliyiz. İşte bu merkezler çocuklarımızın bu nitelikleri
kazanmasına yardım edecek” diye
konuştu.
Açılışı yapılan merkezler sayesinde gençlerin hem bilgiyi hem de
kaliteli eğlenceyi bir arada bulacaklarını ifade eden Özak, “Altındağ
Belediyesi, gerek kadın merkezlerinde gösterdiği hassasiyet gerek
gençlere yönelik projeleriyle sosyal
belediyecilik ve kentsel dönüşüm
Bakan Özak ve protokol üyeleri, Alemdağ Özkent Akbilek
Gençlik Merkezi’nin açılışını gerçekleştirdiler.
alanında tüm Türkiye’ye örnek olmuştur. Başkan Veysel Tiryaki’yi
tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum” dedi.
Merkezde gençliklerine
döndüler
Konuşmaların ardından Ali Ersoy Gençlik Merkezi’ne geçen Bakan Özak ve beraberindeki heyet,
burada güzel sahnelerin yaşanmasına vesile oldular. Açılış kurdelesini kesen AK Parti Genel Sekreteri
İdris Naim Şahin, merkezin tüm
Altındağlı gençlere hayırlı olmasını dileyerek “Umarım, buradan
yetişecek gençler vatanlarına hayırlı olurlar” dedi. Merkezi gezen
protokol üyeleri, oyun salonlarına
büyük ilgi gösterdiler. Geçtiğimiz
yıllarda Trabzonspor’un başkanlığını da yapan Bakan Faruk Nafiz
Özak, futbola ve spora olan ilgisini
langırt masasında gösterdi. Merkezin bilardo salonunda da vakit geçiren Özak, Başkan Veysel Tiryaki’yle
kısa bir gösteri maçı yaptı.
Ali Ersoy Gençlik Merkezi’ndeki
törenin ardından Battalgazi Mahallesi’ne geçen Bakan Özak ve protokol üyeleri, Alemdağ Kadın Eğitim
ve Kültür Merkezi’ni de içine alan
Alemdağ Rekreasyon Alanı’nın
karşısında inşa edilen Özkent Akbilek Gençlik Merkezi’nin açılışını
gerçekleştirdiler. Merkezin açılış
kurdelesini bölge halkından Hatice Alacalı’ya kestiren Bakan Özak,
her iki merkezin de gençlere ve
Altındağ’a çok şey katacağına inandığını ifade etti.
Merkezlerde neler var?
Altındağ Belediyesi’nin 2010
projeleri arasında ön plana çıkan
merkezler, gençlerin her türlü ih-
tiyacı ve konforu düşünülerek inşa
edildi. 6500 metre kare alan üzerinde inşa edilen iki katlı Ali Ersoy
Gençlik Merkezi, iç mimarisi kadar
dış mimarisi ve yeşil alanlarıyla da
göz dolduruyor. Etüd ve eğitim sınıflarının yanı sıra internet odası,
kütüphanesi ve kafeteryası bulunan
merkezde pinpon, satranç, bilardo,
hava hokeyi ve langırt odaları da
var. Yaklaşık 1000 metrekare alan
üzerinde inşa edilen Özkent Akbilek Gençlik Merkezi de gençlerin
eğitim ve öğretimine yönelik pek
çok ihtiyacına cevap verecek şekilde tasarlandı. Oyun odaları, kütüphanesi, etüt salonları ve bilgisayar odası bulunan merkeze devam
eden gençler hem okul derslerine
yardımcı olacak çalışma ve uygulamalara katılabilecekler hem de eğlenceli vakit geçirebilecekler.
MANŞET
larını bu merkezlere göndermeleri, buralarda düzenlenen eğitim ve
etkinliklerden çocuklarının faydalanmalarını sağlamalarıdır.” diye
konuştu.
Bakan Özak, “Altındağ Belediyesi, gerek
kadın merkezlerinde gösterdiği hassasiyet
gerek gençlere yönelik projeleriyle sosyal
belediyecilik ve kentsel dönüşüm alanında tüm
Türkiye’ye örnek olmuştur” diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Hamamönü’nü gezdi
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Manisa’daki restorasyon çalışmalarına örnek olması amacıyla
aralarında iş adamlarının da bulunduğu 70 kişilik bir heyetle Hamamönü’nü ziyaret etti
Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki’nin ev sahipliği yaptığı inceleme gezisine Bülent Arınç’ın yanı
sıra, Vakıflar Genel Müdürü
Yusuf Beyazıt, Vakıflar Ankara Bölge Müdürü Aslan
Yıldız, Vakıflar İzmir Bölge
Müdürü Muzaffer Atasever,
Manisa Valisi Celalettin Güvenç, Manisa Belediye Başkanı Cengiz Ergün ve Manisa Eski Garaj esnafından
oluşan yaklaşık 70 kişilik bir
heyet katıldı.
Bir bedesten ve 32 dükkanı kapsayan Manisa’daki
restorasyon
çalışmasına
başlamadan önce bu konuda
önemli
çalışmalara imza atan Altındağ
Belediyesi’ni ziyaret ederek,
Hamamönü’nde gerçekleştirdikleri çalışmalar hakkında bilgi almak istediklerini
vurgulayan Arınç, projenin
sahibi olan Manisa Belediyesi ve restorasyonun yapılacağı alandaki esnaflar
için Altındağ Belediyesi’nin
Hamamönü’nde gerçekleştirdiği restorasyon projesinin örnek alınması gereken
başarılı bir uygulama oldu-
ğunu sözlerine ekledi.
Bülent Arınç’ın başkanlığında Manisa’dan gelen
heyeti Hamamönü’nde ağırlamaktan büyük mutluluk
duyduğunu ifade eden Altındağ Belediye Başkanı Veysel
Tiryaki ise, bugüne kadar
250 civarında yapının restorasyonunu tamamladıklarını anlattı. Hamamönü ve
Ankara Kalesi civarında 12
sokakta “sokak sağlıklaştırması” gerçekleştirdiklerini
ifade eden Başkan Tiryaki,
çalışmalar hakkında bilgi
verdi. Belediyelerin restorasyon çalışmalarında önemli
rol oynadıklarını ifade eden
Tiryaki, “Türkiye’nin her
ilinde mutlaka korunması
gereken tarihi yapılar vardır. Belediyeler bu yapıların
korunması ve günümüze
kazandırılmasında kilit rol
üstlenmelidirler. İyi niyetle
yapılan ve emek harcanan
her çalışmanın sonunda
mutlaka güzel şeyler ortaya
çıkacaktır” diye konuştu.
Bölgeyi gezen heyetin,
Hamamönü’ndeki son durağı Altındağ Belediyesi Kültür Sanat Evi oldu.
7
SÖYLEŞİ
ALTINDAĞ KADIN
8
gazetealtındağ
SAYFA 04
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
HABER
1 Mart • 31 Mart
Altındağlı kadınlardan muhteşem
‘8 Mart’ kutlaması
Altındağlı kadınlar “8 Mart Dünya Kadınlar Günü”nü, Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde düzenlenen muhteşem bir
törenle kutladı. Altındağ Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürülğü tarafından hazırlanan etkinliğe Başkan Veysel Tiryaki ve
eşi Saadet Tiryaki ev sahipliği yaparken kutlamalara AK Parti İstanbul Milletvekili Edibe Sözen de katıldı
Etkinlik programı kültür merkezinin fuayesinde düzenlenen ve 15
kadın ressamın 15 eserinin sanatseverlerle buluştuğu “Kadın” adlı
resim sergisiyle açıldı.
Serginin ardından salon programıyla devam eden etkinliğin karşılama konuşmasını Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki yaptı.
Altındağ’ın son beş yılda ciddi bir
yol kat ettiğini ve Altındağlı kadınların da bu süreçte kendilerini
geliştirdiklerini kaydeden Tiryaki,
“Bugün burada 8 Mart’ı bu kadar
geniş bir katılım ve böyle güzel bir
programla kutlayabiliyorsak, sahnede Altındağlı kadınlar kendilerini ifade eden işlere imza atabiliyorlarsa bizim için en güzel ve gururlu
andır” dedi.
“Kadınları dinlemek
istiyorsanız üretime
katılmalarını sağlayın”
Kadın eğitim ve kültür merkezlerinin Altındağlı kadınların kişisel
gelişimlerine çok olumlu katkılar
yaptığını vurgulayan Tiryaki, “Bu
merkezlerden edindiğimiz deneyimi gençlik merkezlerine aktaracağız. Geçtiğimiz günlerde iki gençlik
merkezinin açılışını yaptık, inşaatı
devam eden iki merkez daha var.
Hedefimiz bu yıl içinde 10, dönem
sonuna kadar toplam 20 merkezi
ilçemiz gençlerine kazandırmak.
Buna mecburuz, çünkü kentler artık çok büyük ve eğer siz çocuklarınıza imkânlar sunamazsanız kentler
çocukları yutuyor” diye konuştu.
Altındağ’da birçok zeki, dirayetli
ve çalışkan kadın olduğunu ancak
bu kadınların çeşitli imkânsızlıklar
nedeniyle yüksek mevkilere gelemediklerini kaydeden Tiryaki, “Bugün
biz, kadınların emeğini, azmini ve
yeteneklerini takdir edeceğiz” dedi.
Kadınlar Günü, Anneler Günü gibi
günlerde kürsülere çıkıp nutuklar
atmanın, süslü sözler söylemenin
ve kadınların kutsiyeti hakkında
methiyeler düzmenin kadın haklarını teslim etmek ve kadınların taleplerini dinlemenin bir yolu olmadığını söyleyen Tiryaki, “Kadınları
dinlemek mi istiyorsunuz? Üretime
katılmalarının yolunu açın, onlara
kendilerini geliştirmeleri için fırsatlar sunun” dedi.
Sözen: ‘Kadınların Başkanı’
olmak iyidir
Etkinlikte konuşan Ak Parti İstanbul Milletvekili Edibe Sözen de
Başkan Tiryaki’nin “kadınların başkanı” olarak anıldığını söyleyerek,
“Kadınlar kendilerini nerede huzurlu, müreffeh ve estetik duyguya
yakın hissederlerse oraya bağlanırlar, orada yaşamak isterler. Kadınlar
her şeyin en iyisini, en güzelini ve
en faydalısını sezerler, yaparlar. Bugün burada Altındağlı kadınların
size yönelik takdirini görünce ben
de aynı teşekkür duygularını hissettim. İşte bu nedenle kadınların
başkanı olmak güzeldir” dedi.
Türkiye’nin dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olmak için
büyük bir çaba sarf ettiğini ve çok
önemli bir yol kat ettiğini kaydeden
Sözen, “Ülkemizi dünyanın en ileri ülkelerinden biri yapmak üzere
hazırlanacak stratejiler, üretilecek
projeler ve atılacak adımlar sadece
erkekler tarafından üretilemez. Kadınlar ve erkekler her sahada birlikte çalışmalıdırlar. Hele ki kadınların
erkeklere kıyasla çok daha idealist
“Çocuk
Gelinler”
konulu öykü
yarışmasında
birinci olan
Hatice Kurt’a
ödülünü
Başkan Tiryaki
verdi.
olduğunu düşünürsek aşikârdır ki,
daha fazla sayıda kadın politikayla
uğraşmalı, belediye meclislerinde
ve parlamentoda yer bulmalıdır”
dedi.
Ödüller sahiplerini buldu
Protokol konuşmalarının ardından ödül törenine geçildi. Geçtiğimiz günlerde yine Necip Fazıl Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen ve
17 kadın eğitim kültür merkezine
üye kadınları buluşturan bilgi yarışmasında dereceye giren ekiplere
ödülleri verildi. Yarışmada birinci olan Altınpark Kadın Eğitim ve
Kültür Merkezi, ikinci olan Seyfi
Demirsoy Kadın Eğitim ve Kültür
Merkezi ile üçüncü olan Karapürçek Kadın Eğitim ve Kültür Merkezi
yarışmacılarına ödüllerini AK Parti
İstanbul Milletvekili Edibe Sözen
takdim etti.
Etkinlikte ayrıca Altındağ Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü ile ilçenin tek yerel
gazetesi olan Gazete Altındağ işbirliğiyle bu yıl beşincisi düzenlenen öykü ve röportaj yarışmasının
ödülleri de verildi.
“Çocuk Gelinler” konulu öykü
yarışmasında birinci olan Hatice
Kurt, ikinci olan Ecem Özarduğ ve
üçüncü olan Hanife Ünlü’ye, ödüllerini Altındağ Belediye Başkanı
Veysel Tiryaki takdim ederken;
“Babamın Gözüyle Annem” konulu
röportaj yarışmasında birinci olan
Esenevler Anadolu Lisesi Öğrencisi Burcu Tok ve ikinci olan Özel
Yavuz Sultan Fen Lisesi öğrencisi
Ahmet Esad Top ödüllerini, Altındağ İlçe Milli Eğitim Müdürü Erol
Bozkurt’un elinden aldılar.
Ahretliğe mektup
büyük alkış kazandı
Necip Fazıl Kültür Merkezi’nin
en kalabalık günlerinden birine
sahne olan 8 Mart etkinliğinde
büyük beğeni kazanan bölümlerden biri de Basın Yayın ve Halkla
İlişkiler Müdürlüğü’nün hazırladığı ve İshak Ağa Kadın Eğitim ve
Kültür Merkezi üyelerinden Perihan Aladağ’ın sesiyle katkıda bulunduğu sunum oldu. Kadın eğitim
ve kültür merkezlerinin Altındağlı
kadınların hayatına getirdiği büyük
değişimi, kadim dosta yazılan bir
mektup aracılığıyla dile getiren ve
merkezlerde yürütülen etkinlikle-
rin fotoğraflarıyla süslenen sunum,
izleyenlerden büyük alkış aldı.
Kadınlar kendilerini
ifade ettiler
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü
kendi hazırladıkları özel programlarla renklendiren kadın eğitim ve
kültür merkezi üyeleri sahneledikleri performanslarla hem kendilerini izleyen arkadaşlarına hem de
seyircilere çok hoş anlar yaşattı.
Sahneye ilk olarak Altınpark ve Aydınlıkevler kadın eğitim ve kültür
merkezleri üyelerinde oluşan saz
ekibi ve koro çıktı. Söyledikleri birbirinden güzel şarkılar ve enstrümanlarında gösterdikleri maharetle
büyük beğeni toplayan kadınların
sevinci de görülmeye değerdi.
Müzik ziyafetinden sonra sahneye çıkan Evliya Çelebi Kadın Eğitim
ve Kültür Merkezi üyeleri Şükriye
Değirmenci ve Hatice Kayabağlı
da merkezde açılan okuma yazma
kursuna katıldıktan sonra hayatlarının çok olumlu biçimde değiştiğini söyleyerek kendi yazdıkları bir
şiiri izleyenlerle paylaştılar. Okuma
yazmayı 63 yaşında öğrendiğini
söyleyen Şükriye Değirmenci, “Ben
okuyacağım dediğimde çocuklarım ‘Anne bu yaştan sonra okuyup
ne yapacaksın?’ diyorlardı. Ben de
‘diplomamı tabutumun üstüne koyarsınız hiç olmazsa cahil gitmem’
diyordum. Ama madem okumayı
yazmayı öğrendim, madem elimde bu kadar fırsat var, ölmekten
vazgeçtim, diplomayı verip ehliyet
alacağım” diyerek salondakileri
güldürdü.
Programda daha sonra sahneye
sırasıyla Aydınlıkevler Flamenko
Grubu, kına gecesi gösterileriyle
Alemdağ Drama Grubu, Silifke Yöresi halk oyunları ile Hacılar Dans
Topluluğu, köçek oyunu ile Hüseyin Gazi Dans Topluluğu çıktı.
Beşikkaya Kadın Eğitim ve Kültür
Merkezi üyeleri tarafından hazırlanan ve dramatik bir anlatımla sunulan kadın öyküsü dinleyenlerin
beğenisini kazanırken, etkinlik 29
Ekim, Karapürçek, Yıldıztepe, Plevne, Karakum ve Seyfi Demirsoy kadın eğitim kültür merkezlerine üye
kadınların hazırladığı birbirinden
güzel gösterilerle devam etti.
Program sonrasında ise, salonu
dolduran kadınlar Başkan Veysel
Tiryaki ile hatıra fotoğrafı çektirmek için yarıştılar.
SAYFA 05
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
HABER
gazetealtındağ
1 Mart • 31 Mart
Yazan • Hatice KURT
“Yapma ağam… Allah’ını seversen yapma !”
Meryem, bir eliyle sıyrılan eteğini çekiştiriyor, diğer eliyle, başını
korumaya çalışıyordu. Bacaklarını örttükten sonra bu kez iki eliyle
yüzünü kapadı. İki büklüm kıvrıldı.
Başörtüsü bir yanda, saçları darmadağın… Yerdeki kilimin üstünde
öylece durdu. Kaskatı kesilen sadece balık değil, bu kez taze gelin
Meryem’di…
… Aylardan temmuzdu. Meryem, avluda tavuklarıyla konuşuyordu. Hem onları yemliyor, hem
de her birine adlarıyla seslenip,
onlarla hasbıhal ediyordu. Annesinin sözleri geldi aklına. Birkaç sefer
“Konuşma şu tavuklarla, bir gören
olacak” diye çıkışmış “ Artık gelinlik kız oldun, bak dellendi diye alan
olmaz sonra” demiş, bir de kızmıştı
annesi. Ama zaten hep böyle sevmez miydi Meryem’i? “Benim güzel gelin kızım” demez miydi? Yine
öyle seviyor diye düşündü Meryem.
Hem artık, başını örtmeden, erkek
kardeşlerinin yanına çıkmasına da
izin vermiyorlardı. Memo’yla oynamasını da yasaklamıştı babası.
En çok da buna üzülmüştü Meryem. Koyunları birlikte otlatırlardı.
Memo hep güldürürdü Meryem’i.
Taklitler yapar, kuzu gibi meler,
güvercin gibi takla atardı. Çok eğlenirlerdi birlikte. Memo, bir gün
dağ çiçeği verdi Meryem’e. O da
kulağına taktı. Öylece koyunları getirdiler köye. Babası kahveden yeni
dönmüştü. Çağırdı Meryem’i “Ne
o kulağındaki?” dedi. Meryem de
“Memo dağ çiçeği verdi baba. Ben
de kulağıma taktım” deyiverdi. Ne
vardı ki bunda? Doğrusu bu değil
miydi? Babası köpürdü. Meryem,
neden bu kadar kızdığını hiçbir
zaman anlayamadı babasının. O
günden sonra Meryem’e, koyun
otlatmayı yasakladılar. Bir daha da
Memo’yu göremedi.
…“Çilli, gel kızım” diyerek seslendi tavuklardan birine Meryem.
Tahta kapı gıcırdadı. Koca poposunu devire devire yürüyen bir
kadın içeri girdi. Anası, buyur etti
kadını. Koca popolu, ter kokulu bu
kadını hiç sevmedi Meryem. Anası,
kahve yaptı. Meryem’i çağırdı, tutuşturdu fincanları eline. “Götür”
dedi, “Misafir bekliyor…” Meryem,
elleri titreyerek odaya girdi. Kadın, hiç temizlik görmemiş dişlerini göstere göstere, “Maşallah vakti
de gelmiş bunun” diyerek güldü.
Meryem, tavuklarını düşünüyordu.
Daha hepsini yemlememişti. Oturduğu minderden kalkmaya davrandı. Anası öyle ters baktı ki, vazgeçti.
Kadın, kahveyi iki yudumda içti.
Yine aynı sırıtmayla kalktı. “Hadi
bacım” dedi, Artık hayırlısı. Akraba oluyoruz bundan böyle. Sırtınız
yere gelmez gayrı…” Meryem, kadın evden çıkar çıkmaz, tavuklarına koştu. Kaldığı yerden hasbıhale
devam etti.
Günler günleri kovaladı. Güneş
yine sıcağıyla ortalığı kavuruyordu.
Anasının “Artık sen kadın oldun”
dediğini her ay yaşamaya başlamıştı. Bu sıcakta da ne zor geliyordu Meryem’e. Demek kadın olmak
böyle bir şeydi. Keşke hiç kadın
olmasaydı. Hem o zaman karnı da
ağrımazdı.
Köpek havlamaya başladı. Uzandığı divandan başını kaldırdı. Pencerenin önündeki fesleğenin mis
gibi kokusu geldi burnuna. İçine
çekti. Bir kadınla adam duruyordu
avlunun başında. Babası büyük bir
hürmetle buyur etti, yol gösterdi.
Meryem’in birden içi bulandı. O
kadındı bu! Hani o koca popolu,
ter kokulu kadın. Şimdi niye gelmişti acaba? Hem yanındaki amca
da kimdi? Karnına bir ağrı girdi.
Kenarları kanaviçe işlemeli divana
tekrar uzandı… Odanın kapısı gıcırdayarak açıldığında ne kadardır
uyuduğunu bilemedi… Anasıydı
gelen. “Kalk hadi” dedi.
“Ne oldu ana? Kim o gelenler?”
“Nalbantlar’dan, Kıptilerin büyük gelini. Gördüydün ya kız! Geldiydi hani…”
“Bildim bildim de ana, niye gelmiş gene? Hem o amca da kim?”
“Hangi amca kız?” Anası kızmıştı. Sesini yükseltti:”Utanmaza
bak. Dalyan gibi oğlana amca diyor.
Sakın içerde de amca diyeyim deme,
yoksa bacaklarını kırarım senin”
Meryem, anasının niye kızdığını
anlamadı. Son zamanlarda babasının da anasının da neye kızdıklarını bir türlü anlayamıyordu zaten.
Ne olduysa şu Memo’nun çiçek
vermesinden sonra, ha bir de şu kadın olmasından sonra olmuştu. Ne
zor şeydi kadın olmak. Daha fazla
kızdırmak istemedi. Kalktı. Anası
yüklüğü açtı. Haticeler’in düğününde giydiği şalvarla, şehirdeki
dükkândan aldıkları oyalı yemeniyi
çıkardı. Düğünde ne de çok yakışmıştı kızına. “Hadi” dedi “Davran
da, giy şunları”. Meryem, anasının
dediğini yaptı. Gömleğinin içinde
yeni filizlenmiş tomurcuklar gibi
duran memelerini nasıl saklayacağını bilemedi. Omuzlarını düşürdü
iyice. Böyle yapınca daha az beliriyorlardı, fark etmişti.
Anası önde, Meryem arkada misafirlerin bulunduğu odaya geçtiler.
Meryem, önce kadının elini öptü.
Ter kokusu burnunun direğini sızlattı. Hiç yıkanmaz mıydı bu kadın?
Üstelik dişlerini göstere göstere gülmesi yok mu, işte yine gülüyordu ve
Meryem’in içi yine kalktı. Kusacak
gibi oldu. Hemen başını çevirdi.
Kadının yanında oturmakta olan
adamın eline davrandı. Adam, elini
çekti. Babası da, anası da “Ne yapıyorsun kız?” diye çıkıştılar. Meryem
yine bir şey anlamadı. Koca adam,
eli öpülmeyecekti de, akranı gibi
tokalaşacak mıydı onunla? Adamın
pis pis sırıtmasından da hoşlanmamıştı zaten. Bakışlarında bir farklılık vardı.
Şimdiye kadar hiç böyle bakan
bir adam görmemişti kendisine. Ne
oğlan kardeşleri gibi, ne babası gibi
bakıyordu… Ürperdi.
Anası, yine kahveleri yaptı, tutuşturdu eline. Kahveleri içerken,
Meryem’in anlam veremediği konularda konuştular. Babasının keyfi
yerindeydi, bunu görüyordu. Sevindi Meryem. Ne zamandır böyle
mutlu görmemişti. En son koyunlara toptan alıcı çıktığında böylesine
yüzü gülmüştü babasının. Anası da
farklı değildi hani. Hemen yanında
bir paket duruyordu. Ucu açılmış,
içinden elbiselik kumaşlar görünüyordu. Herkesin yüzünde bir mutluluk vardı. O zaman Meryem de
mutlu olmalıydı. O şişko kadına,
o pis bakışlı adama rağmen, sırf
annesi ve babası mutlu diye mutlu
oldu Meryem. Neler konuşuldu hiç
anlamadı. Misafirler ne kadar oturdu, hiç fark etmedi. Ama sırf annesi ve babası mutlu diye o da mutlu
oldu.
Adamla kadın gittiler. Keşke bir
daha hiç gelmeseler diye düşündü
Meryem. Ama öyle olmadı. Daha
sık gelmeye, bu kez daha kalabalık gelmeye başladılar. Her gelişlerinde ellerinde paketler oluyordu.
Meryem’e de hediye getiriyorlardı.
Anasıyla babası mutlu oluyordu
onlar geldiğinde. Meryem de mutluydu. Sırf onlar mutlu diye, o da
mutluydu.
Meryem bir gün uyandığında,
bahçede tavuklarını göremedi. Kazanlar kaynıyor, komşu kadınlar
yemek pişiriyordu. Bir tarafta kesik
tavuk başlarını, diğer tarafta tüylerini gördüğünde hıçkırıklara boğuldu. Tavuklarını niye kesmişlerdi?
Bu kadar yemek niçin yapılıyordu?
Anası, Meryem’i bir güzel giydirdi.
Öğleden sonra, anasıyla babasının
her seferinde hürmetle buyur ettiği o insanlar, bu kez daha kalabalık
geldiler eve. Ellerinde jelatinli sinilerle davullu zurnalı gelmişlerdi bu
kez. Sonra o amca dediği adamla
Meryem’in parmağına birer yüzük
taktılar. Etraftakiler “Allah tamamına erdirsin”, “Hayırlı olsun” dediler.
Yediler içtiler. Göbek attılar. Sonra
da gittiler. Annesiyle babası daha
bir gülüyordu, daha bir mutluydu.
Öyleyse iyi bir şey olmuştu. Meryem de mutlu oldu.
Çok değil, bir zaman sonra, bu
kez Meryem’e beyaz gelinlik giydirdiler. Babası kırmızı bir kuşak bağladı beline. Ama bu kez hüzün de
vardı yüzlerinde. Meryem bir anlam
veremedi. Anası, bir kenara çekti:
“Bak kızım” dedi “Hani ben sana
o şey olduğu zaman kadın oldun
dediydim ya. İşte bugün tam kadın
olacaksın. Ne yaparlarsa, sesini çıkarmayacaksın. Tamam mı? Yüzümüzü kara çıkarma sakın. Göreyim
seni”. Meryem anlamadı. Daha kaç
kere kadın olması gerekecekti. Sıkılmıştı artık bu kadınlıktan…
Davul zurna sesi duyuldu. Sesler
gittikçe yaklaştı. Evlerinin önüne
bir kalabalık geldi dayandı. Aldılar
Meryem’i. Annesiyle babası niye
gelmedi onlarla, Meryem bir anlam
veremedi. Ama annesi ne demişti:
“Ne olursa olsun sesini çıkarma.”
Sustu Meryem. Akşamına da kadın
oldu. Bu kez, çok canı yandı. Amca
dediği adam, bakmadı gözünün
yaşına yalvarmasına… “Ben senin
kocanım artık, ne istersem yapacaksın” dedi. Meryem’in istemediği
ne varsa yaptı.
Meryem, günlerdir yol gözlüyordu. Annesiyle babası gelecek,
onu evlerine götürecekti. Ne zaman gelip alacaklardı onu? Ne kadar sürecekti daha bu zulüm… O,
annesine verdiği sözü tutuyordu.
Ona ne yaparlarsa yapsınlar, sesini
çıkarmıyordu. Ama artık gücü kalmamıştı. Artık gelip alsınlardı onu.
Hem annesine de kızıyordu nicedir.
Tavuklarını kesmelerine nasıl izin
vermişti? Soracaktı. Bilmez miydi
onları nasıl severdi Meryem. Hadi
artık, gelsinler ve onu kurtarsınlardı bu işkenceden. Kaç gün geçti, ne
gelen vardı, ne giden.
“Boyu devrilesice ! Nerdesin?
Gel de al şu balıkları…” İşte yine
bağırıyordu. “Ana diyeceksin bana”
diyerek tokat atmıştı geçen gün
Meryem’e. “Anan sana hiçbir şey
ÖYKÜ
öğretmemiş mi?” diye de laf söylemişti. En çok da bu koymuştu.
Tokadın birini de “Yemek yapmayı bilmiyor” diye yemişti zaten. Bu
kez sırf dayak korkusundan, “Buyur
ana” dedi. “Koca kafana girdi demek” dedi yaşlı kadın. “Dayak cennetten çıkmadır diye boşa dememiş
atalarımız. Al şu balıkları da kızart.
Osman’ım gelir birazdan.”
“Tamam” deyip aldı balık tepsisini Meryem. Mutfağa gitti. Un
aradı. Bulamadı. Mutfak kapısının
arkasında bezden bir çanta vardı.
Dün yerleri süpürürken çantayı kaldırmak istemiş, neden ağır olduğunu anlamak için de içine bakmıştı.
Çekiç, keser, bir torba içinde de un
vardı. Unun, bu alet çantasında ne
işi olduğuna anlam veremedi ama,
zaten anlamadığı bir sürü şey olmuyor muydu?
Ocağı yaktı. Kapkara olmuş tavaya yağı döktü. Bir tepsiye, gazete
kâğıdını serdi. Alet çantasından çıkardığı torbadan unu tepsiye yaydı.
Anasından görmüştü. Balıkları bu
una bulayıp bulayıp kızgın yağın
içine yerleştirdi. Balık kokusu etrafı sardı. Görsündü bakalım o yaşlı
cadı, yemek nasıl yapılırmış? Anasına bir o kadar laf saymıştı. Bütün
balıkları kızarttı. Büyük çinko bir
tabağa yerleştirdi. Sofrayı kurdu.
Avlu kapısı gıcırdadı. Yaşlı kadının, “Hoş geldin Osmanım!”
deyişini duydu. Adam, avludaki
çeşmede ellerini yıkadı, Meryem’in
tuttuğu havluyla kuruladı. Sofraya
oturdular. Meryem, balık tabağını
getirdi. Yaşlı kadın ellerini açıp dua
ederken, oğlu kalın parmaklarıyla
bir tanesini aldı, ağzına attı. Isırmasıyla, ağzındakileri geri püskürtmesi bir oldu. Küfrederek, siniyi bir
tekmeyle ters çevirdi. Yaşlı kadın da
Meryem de olanlara bir anlam veremedi. Ama kadının dişsiz ağzını
açarak yaygaraya başlaması uzun
sürmedi. Adam, Meryem’e okkalı
bir tokat attı, ardından da acımasızca vurmaya başladı. Bu arada yaşlı
kadının sesi ortalığı çınlatıyordu.
“A boyu devrilesice gelin! Balıkları
temizlemeden kızartmış. Komşular,
yetişin komşular. Gelin diye aldık.
Balık pişirmeyi de bilmiyor. Bu mu
karılık edecek benim aslan gibi oğluma? “
Tüm bunlar olurken Meryem
bir taraftan düşünmeye çalışıyor
ama kocan dedikleri adamın niye
bu kadar kızdığını bir türlü anlayamıyordu. Gerçi bu korkunç adam,
beyaz gelinlik giydiği günün akşamından başlamıştı dövmeye ama
sofrayı kafasına geçirmeye ne gerek
vardı. Dayak atarken bir taraftan da
“Neyle kızarttın balıkları, çimentoyla mı?” diyerek küfrediyordu.
Neyle kızartacaktı ki? Alet çantasının içinde duran naylondan almıştı
unu. Niye kızıyordu, anlamamıştı
bir türlü…
“Yapma ağam… Allah’ını seversen yapma !”
Meryem, bir eliyle sıyrılan eteğini çekiştiriyor, diğer eliyle, başını
korumaya çalışıyordu. Bacaklarını örttükten sonra bu kez iki eliyle
yüzünü kapadı. İki büklüm kıvrıldı.
Başörtüsü bir yanda, saçları darmadağın… Yerdeki kilimin üstünde
öylece durdu. Kaskatı kesilen sadece balık değil, bu kez taze gelin
Meryem’di…
Artık kadın olmak istemiyordu
Meryem. Annesi gelsin söyleyecekti
ona. Hem tavuklarını kesmelerine
neden izin verdiğini de soracaktı.
Memo’yla konuşmasına neden izin
vermediklerini de…
Yerde başını karnına çekmiş
vaziyette öylece kaldı Meryem. 11
yaşındaydı ve kadın olmaktan sıkılmıştı…
8 MART
DAĞ ÇİÇEĞİ
Altındağ Belediyesi 8 Mart Dünya Kadınlar
Günü “Çocuk Gelinler” konulu Öykü
Yarışması’nda birinci olan öyküyü Gazete
Altındağ okurları için yayınlıyoruz...
9
SAYFA 06
gazetealtındağ
KÜLTÜR
1 Mart • 31 Mart
Mehmet Akif Ersoy Altındağ’da anıldı
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından geçtiğimiz yıl resmi olarak kutlama kararı alınan 12 Mart İstiklal Marşı Günü, Altındağ
Belediyesi Yunus Emre Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinliklerle kutlandı
Bağımsızlık sembolümüz İstiklal
Marşımızın kabulünün 89. yıldönümü Altındağ Belediyesi ve Uluğbey
Anadolu Lisesi işbirliğiyle hazırlanan bir programla kutlandı. Altındağ Belediyesi Yunus Emre Kültür
Merkezi’nde düzenlenen ve Başkan Veysel Tiryaki’nin ev sahipliği
yaptığı programa, Altındağ Kaymakamı Hamza Duygun, İlçe Milli Eğitim Müdürü Erol Bozkurt ve
Başkan Yardımcısı Yunus Keleş’in
yanı sıra belediye meclis üyeleri de
katıldı. Altındağ’ın çeşitli okullarında görevli öğretmen ve öğrencilerin
de programa ilgisi büyüktü.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı
ile başlayan program daha sonra Altındağ Belediyesi tarafından
hazırlanan bir sunumla devam
etti. İstiklal Şairimiz Mehmet Akif
Ersoy’un yaşamı, yapıtları ve tarihi
kimliği üzerine önemli bilgilerin
izleyicilerle paylaşıldığı sunumun
ardından Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki ev sahibi sıfatıyla
bir konuşma yaptı.
Başkan Veysel Tiryaki,
Altındağ’ın hem Cumhuriyeti’in
ilanı hem de İstiklal Marşı’nın
yazımına tanıklık tanıklık
ettiğini söyledi.
Akif tüm gençler için
en güzel örnektir
Altındağ’ın, Türk tarihinin en
önemli iki olayına tanıklık ettiğini
hatırlatan Tiryaki, “Akif ’in, bağımsızlık savaşına girecek Türk ulusunun moralini en yüksek seviyede
tutmak ve Türkler için bağımsızlıktan başka çıkar yol olmadığını
dost düşman herkese göstermek
için yazdığı İstiklal Marşı bir yanda, genç cumhuriyetin temellerinin
atılış heyecanı bir yanda… Altındağ tüm bu görkemli değişimlere
tanıklık etti ve bir devletin kuruluş
tarihini hafızasına kazıdı. Şimdi bu
hafızayı genç kuşaklara da aktarmanın zamanı” dedi.
Akif ’in sanatı kadar insanlığıyla da örnek olduğunu vurgulayan
Tiryaki, “Maddeyle, parayla bağ
kurmamış; saf, dürüst ve inandığı
yolda korkusuzca giden bir insan ve
70 milyonun örnek alması gereken
bir şahsiyetti Akif ” diye konuştu.
Altındağ Kaymakamı Hamza
Duygun da konuşmasında Mehmet
Akif Ersoy’un örnek kişiliğine vurgu yaparak “Belki de Akif ’ten örnek
almamız gereken en önemli haslet,
alçakgönüllü olmaktır. Kendisi her
ne kadar “ “Toprakta gezen gölgeme
toprak çekilince, günler şu heyulayı
da er geç silecektir. Rahmetle anılmak ebediyyet budur amma, sessiz
yaşadım kim beni nerden bilecektir” dediyse de Türk milleti Akif ’i
her zaman saygıyla anacaktır” dedi.
Protokol konuşmalarının ardından Uluğbey Anadolu Lisesi öğrencilerinin hazırladığı şiir dinletisi
ve konser sunulurken yine okul
öğrencilerince hazırlanan “İstiklal
Marşı Nası Kabul Edildi” adlı mini
tiyatro oyunu izleyenlerin beğenisini kazandı. Yaklaşık iki saat süren program Yunus Emre Kültür
Merkezi’nin fuayesinde düzenlenen
kokteyle sona erdi.
Fransız taşrasındaki küçük otelinde, müşterisiz odalarıyla fazla
yemek pişmeyen mutfağı arasında
sakin sakin yaşayan, günlerini okuyarak ve bahçeyle uğraşarak geçiren
bir otel sahibinin durağan yaşamı
bir gün ansızın çıkagelen bir konukla sıra dışı bir boyut kazanır. Gelen,
dünya edebiyatının efsane kişiliklerinden Don Juan’dır. Alman dilinin 20. Yüzyılın ikinci yarısındaki
en özgün yazarları arasında sayılan
Peter Handke, bu yeni romanında
“tersine çevrilmiş” bir Don Juan öyküsü anlatıyor. Operadan edebiyata, tiyatrodan sinemaya çapkınlığı
simgeleyen bu efsanevi kişiliği bir
baştan çıkarıcı olarak değil, yalnız
bir gezgin olarak sunuyor okurlarına. “Don Juan”, yüzyılların edebiyat
kahramanının “kendi ağzından, kesin ve hakiki” öyküsü. Bilge Uğurlar
ve Türkis Noyan’ın dilimiz çevirdiği
kitap Can Yayınları’ndan çıktı. Keyifli okumalar…
Japon Sarayı
Marguerite Duras
kayesi olduğunu anlatan sanatçı, asıl mesleği nedeniyle hafta da birkaç
kez Kıbrıs’a gitmesi gerektiğini, bu uçuşların kendisine ilham verdiğini
dile getirdi. Yaklaşık 3 yıldır her uçuşunda 50-60 kare fotoğraf çektiğini
dile getiren Yılmaz, netice olarak “Çelik Kuşun Kanadından Ankara”
sergisinin ortaya çıktığını söyledi.
1914 yılında Çinhindi’nde doğan Duras, gençliğini
geçirdiği bu ülkenin atmosferinden ve olaylarından derinden etkilendi. 18 yaşında Paris’e geldi; hukuk, matematik ve siyaset bilimi okudu. Komünist partiye katıldı.
İlk romanı “Les Impudents”ı 1943 yılında yayımladı.
Özyaşamöyküsel bir roman olan “Sevgili” ile 1984’te
Fransa’da Goncourt Ödülü’nü aldı. Çok sayıda roman dışında, birçok senaryoya da imza attı; bütün eserlerinde
edebiyatı sorguladı. 1960 Cannes Film Festivali’nde gösterilen “Hiroşima Sevgilim”, Duras’ı ününün doruğuna
çıkardı. Yazar 1996 yılında, 82 yaşındayken öldü.
Ressam Pedro, yalnız bir insandır. O gün yine çocukluk hayallerine dalarak sokağa çıkar; her zaman
yaptığı gibi, ortası havuzlu büyük
alana gider; her zamanki kanepesine oturur; kuşları, ağaçları, oynayan
çocukları izler. Başarısız bir ressam
olduğuna inanmaktadır. Bir ara
yanına bir yabancının oturduğunu
fark eder. Japon giysileri içinde çekik gözlü biridir gelen. Konuşurlar.
Kimdir bu yabancı? Jose Mauro de
Vasconcelos, gençler için yazdığı
Japon Sarayı’nda, bir yaratıcının
hayal dünyasını, masalsı görüntüler içinde süsleyerek çiziyor. Kitap
Can Yayınları’ndan çıktı. İyi okumalar…
ALTINDAĞ
KÜLTÜR
&
Don Juan
Biyografi
Kuşbakışı Ankara Fotoğrafları
Altındağ Belediyesi’nde
Altındağ Belediyesi Sanat Galerisi, bu defa farklı bir çalışmaya ev
sahipliği yapıyor. Prof. Dr. Tamer
Yılmaz’ın gökyüzünden çektiği Ankara fotoğraflarının görücüye çıktığı sergi 15 Mart Pazartesi günü düzenlenen kokteyl ile açıldı.
Başkentli sanatseverlerin yoğun
ilgi gösterdikleri sergide Ankara’nın
ve çevre ilçelerin gökyüzünden
çekilmiş fotoğrafları sergileniyor.
Sergi 26 Mart tarihe kadar açık kalacak.
Fotoğrafçılığa olan ilgisinin önceleri amatörce olduğunu söyleyen
Yılmaz, “İlk olarak anı yakalamak
istedim ve fotoğrafa ilgi duydum.
Çocuk sahibi olduktan sonra bu ilgi
daha da arttı” dedi. Gökyüzünden
çekilen fotoğrafların ise ayrı bir hi-
*
KİTAP
10
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
Objektiflere bu yıl “Kalenin Sahipleri” takılacak
Altındağ Belediyesi artık gelenekselleşen “Altındağ Fotoğrafları” yarışmasının bu yıl beşincisini düzenliyor. Geçtiğimiz yıllarda Ankaralı
fotoğraf düşkünlerinin büyük ilgi gösterdiği yarışmanın bu yılki konusu “Kalenin Sahipleri”
Renkli ve siyah beyaz olmak
üzere iki kategoride düzenlenecek
olan yarışmanın son başvuru tarihi
7 Mayıs 2010. Eserler, Atilla Cangır, Sıtkı Fırat, Tuğrul Çakar, Hasan
Metin Soner ve Yunus Keleş’ten
oluşan seçici kurul tarafından 10
Mayıs’ta değerlendirilecek, sonuç
bildirimi ise 14 Mayıs 2010’da yapılacak.
Ödül töreni Kale Festivali
bünyesinde yapılacak
Dereceye giren eserlerin sahiplerine ödülleri ise Haziran ayında
yapılacak olan Kale Festivali kapsamında düzenlenecek bir törende
takdim edilecek. Törende ayrıca
dereceye giren, mansiyon kazanan
ve sergilemeye layık görülen eser-
lerden oluşan bir serginin açılışı da
yapılacak.
Yarışmada, hem renkli hem
siyah beyaz kategori için birincilik ödülü 1500 TL, ikincilik ödülü
1000 TL, üçüncülük ödülü 500 TL,
mansiyonlar ise 150 TL olarak belirlendi.
Yarışmayla ilgili bilgi veren Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, belediye olarak kültür ve sanat
faaliyetlerine büyük önem verdiklerini kaydetti. “Altındağ’ın tarihi ve
kültürel dokusunun tanınması ve
tanıtılması için pek çok değişik etkinlik düzenliyoruz” diyen Tiryaki,
“Bu yıl beşincisini düzenleyeceğimiz Altındağ Fotoğrafları Yarışması da bu vizyonun bir parçası” diye
konuştu.
4000 yıllık geçmişi olan Ankara
Kalesi’nin “dünyada, içinde yaşam
devam eden birkaç kent kalesinden
biri” olduğunu da kaydeden Tiryaki, “Binlerce yıl içinde Kale’den on
binlerce yüz geçti. Bazıları buraları
kendine ev, yurt edindi, kimileri sadece gezmek için uğradı. kimisi ise
Ankara’nın öteki yüzü olarak gördü
ve sırtını çevirdi. Yarışmayla, Ankara Kalesi’ne dikkat çekerek bir farkındalık oluşturmak istedik” dedi.
“Konu çok değişik fikirlerin
işlenmesine müsait”
Yarışmaya son başvuru tarihi
7 Mayıs 2010
“Kale’nin Sahipleri” gibi bir
başlığın “sadece insan fotoğrafları”
algısı yaratmaması gerektiğini kaydeden Tiryaki, “Kale o kadar eski
o kadar tarihi ki, aslına bakarsanız
Kale, Ankara’nın sahibi. Öte yan-
dan 4000 yıldan bu yana orada
olan burçlar, duvarlar, sokaklar
Kale’nin parçası gibi görünse de
bir bakıma Kale’nin sahipleri.
Oradaki evler, eski dükkânlar,
yıllardır her şeye tanıklık eden
ağaçlar hatta Kale’nin kedileri,
köpekleri ve burçlarda dolaşıp
duran tombul güvercinler de
Kale’nin sahipleri. Bu bakımdan
konu çok değişik fikirlerin işlenmesine ve farklı bakışları yansıtan eserlerin üretilmesine izin
veriyor. Beşinci yılında, üstelik
Kale Festivali bünyesinde gerçekleştirilecek olan yarışmanın
bize çok güzel kareler sunacağını düşünüyorum. Tüm fotoğraf
dostlarını yarışmaya davet ediyor, hepsine de şimdiden başarılar diliyorum” diye konuştu.
SAYFA 07
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
AKTÜEL
gazetealtındağ
1 Mart • 31 Mart
Altındağ Belediyesi kadın eğitim ve kültür merkezlerinden seçilen üçer kişilik ekiplerin mücadele ettiği yarışmanın
birincisi ilk tur sorularını bir yanlış cevapla bitiren Altınpark Kadın Eğitim ve Kültür Merkezi oldu
Altındağlı kadınlar, Necip Fazıl Kültür Merkezi’nde düzenlenen
Bilgi Yarışması’nda buluştular. Altındağ Belediyesi’nin ilçenin değişik mahallelerinde hizmete açtığı
18 kadın eğitim ve kültür merkezinden seçilen üçer kişilik ekiplerin
mücadele ettiği yarışmanın birincisi
ilk tur sorularını bir yanlış cevapla
bitiren Altınpark Kadın Eğitim ve
Kültür Merkezi oldu.
İki tur halinde düzenlenen yarışma birbirinden renkli görüntülere
sahne olurken, hem yarışmacıların
hem de onları desteklemeye gelen
kadınların heyecanı görülmeye değerdi. Tezahüratlar eşliğinde geçen
yarışma, kültür merkezleri arası büyük bir rekabete de sahne oldu.
Altındağ İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Kültür Komisyonu’nda görevli İdris Göbütoğlu, Uğur Kılıç ve
Mehmet Atasoy’un jüri görevinde
bulunduğu yarışmada ekiplere genel kültür, coğrafya, sağlık, edebiyat, ev ekonomisi ve çocuk bakımı
başlıklarında 20 soru soruldu.
Oldukça çekişmeli geçen yarışmada ilk yirmi sorunun ardından
95 puanla Altınpark Kadın Eğitim
Merkezi birinciliğini ilan ederken
Hüseyingazi, Seyfi Demirsoy, Karapürçek ve Yıldıztepe Kadın Eğitim
ve Kültür Merkezi 90 puanla, ikinci
olabilmek için bir sonraki tura kaldılar.
Hem bilgi hem eğlence
bir aradaydı
Yarışmada birinci olan Altınpark Ekibi’nin sevinci görülmeye
değerdi. Birgül Aydemir, Yasemin
Ankara Valiliği ................................ 306 66 66
Ankara Büyükşehir ........................ 384 09 40
Adliye ............................................... 509 31 80
Alo Sosyal Hizmetler ................................ 183
Alo Doğum ve Cenaze ............................. 188
Alo Maliye .................................................. 189
Alo Zabıta .................................................. 153
AŞTİ ................................................. 207 10 00
Doğalgaz Arıza .......................................... 187
Elektrik Arıza ............................................ 186
Hızır Acil Servis ........................................ 112
Yangın ......................................................... 110
Su Arıza ...................................................... 185
Jandarma İmdat ........................................ 156
Zehir Danışma Merkezi ................. 433 70 01
HASTANELER
Ankara .............................................. 595 30 00
Numune ........................................... 310 30 30
Atatürk Eğitim Araştırma .............. 291 25 25
AÜ Tıp Fakültesi ............................. 362 30 30
Başkent ............................................. 212 68 68
Zübeyde Hanım Doğumevi ........... 317 06 06
Hacettepe ......................................... 305 50 00
Gazi ................................................... 202 44 44
Gazi Devlet ...................................... 212 66 66
İbn-i Sina ......................................... 310 33 33
SSK Ankara Doğumevi .................. 322 01 80
Yüksek İhtisas ................................. 310 10 00
Dr. S. U. Çoçuk Hastanesi ............. 305 60 00
Z. T. B. Kadın Hastanesi ................ 310 31 03
Dışkapı Y.B. Eğt. Arş. Hast..............317 05 05
Santral ............................................... 309 31 03
Alo Zabıta ........................................ 310 20 63
Mali Hizmetler ................................ 309 31 29
Alo İmar ........................................... 311 33 41
Alo Fen İşleri ................................... 341 46 15
Alo Çevre ......................................... 341 46 01
Alo Veterinerlik .............................. 341 46 03
B.Y. ve Halkla İlişkiler .................... 311 89 73
Kültür ve Sosyal İşler ...................... 310 75 02
ALTINMASA
Altındağ Belediyesi Halkla İlişkiler Birimi
Telefonlar
312 13 50
312 13 60
312 13 61
312 13 62
internet
www.altindag.bel.tr
e-posta
[email protected]
Koral ve Hatice Göncü’den oluşan
ekip, güzel bir sonuç alacaklarından
emin olarak yarışmaya geldiklerini
söyleyerek, “Kendimize güveniyorduk, sonuçtan mutluyuz” dediler.
Yarışmaya hazırlanırken internette
yer alan bilgi yarışması sorularını cevapladıklarını ifade eden grup
sözcüsü Birgül Aydemir, “Sorular
çok zor değildi. Tek endişemiz ne
tür sorularla karşılaşacağımızı bilmememizdi. Ancak ekip olarak iyi
yarıştık, birinci olduğumuz için çok
mutluyuz” dedi.
Ayşe Sufan, Fatma Akgündüz ve
Aslıhan Özbilen’den oluşan Seyfi Demirsoy ekibi de yarışmada aldıkları
ikinciliğin kendilerini çok mutlu ettiğini söyleyerek “Yarışmaktan daha
önemli olanı, burada hep birlikte
olmak ve bilgiyi aramaktı” dediler.
Grup üyelerinden Fatma Akgündüz, “Kayıp gibi görünen aslında çok
büyük bir kazançtır. Biz bu süreçte
her gün bir araya geldik, ekip ruhu
oluşturduk ve çok eğlendik. Bilgiyi
aramamızı, ona ulaşmamızı sağlayan
böyle bir yarışma düzenledikleri için
belediyemize ve emeği geçen herkese
çok teşekkür ederiz” dedi.
Yarışmada üçüncü olan Karapürçek ekibi üyeleri Ayfer Eliş Ankıtcı,
Yeter Bilen ve Nilüfer Açıksöz ise,
kısa bir sürede oluşturulan ekibin
böyle geniş katılımlı bir yarışmada
üçüncü olmasını büyük bir başarı olarak gördüklerini kaydederek
“Kendimizle ve bize destek veren
arkadaşlarımızla gurur duyuyoruz”
dedi.
Yaklaşık üç saat süren yarışma
İlkim Eylül İlk’in verdiği konserle
son buldu. Yarışmada dereceye giren
ekiplere ödülleri 9 Mart günü düzenlenen törenle takdim edildi.
Canını seven bu konferansları kaçırmasın!
Türkçe’de hoş bir deyim vardır;
“Can boğazdan gelir” der, muazzam yemek kültürümüzün dünyevi
hazlara eriştiren kestirme yollardan
biri olduğunu dosta düşmana ilan
ederiz. Doğrudur, Türk mutfağı
gerçekten cana can katar, ama bilimsel çalışmalar gösteriyor ki, boğazdan gelen canın yine boğazdan
çıkması an meselesi. Araştırmalara göre 1980’lerde her yüz kişiden
14’ü obeziteden (aşırı kilo hastalığı)
muzdaripken 2000’lere gelindiğinde bu oran yüzde 30,5’a çıkmış. Kadınlarda daha sık rastlanan hastalığın ürkütücü yanı ise çocuklarda
da gittikçe artıyor olması. Peki, ne
yapmak lazım? “Makarnayı, ekmeği, tatlıyı kesmek lazım” diyenleri
duyar gibiyiz ama tavsiyemiz aceleci olmamak ve çözüm için işin uzmanlarına kulak vermek yönünde.
ÖNEMLİ TELEFONLAR
ALTINDAĞ BELEDİYESİ
İlkim Eylül İlk’ten
müzik ziyafeti
Yarışma jürisinin birinciyi ilanından sonra sahneye çıkan Altındağ Belediyesi Türk Halk Müziği
Korosu Şefi İlkim Eylül İlk, söylediği birbirinden güzel şarkılarla hem
yarışmacılara moral verdi hem de
izleyicileri coşturdu.
İlk’in konserinden sonra ilk üçe
girecek diğer merkezlerin belirlenmesi için yarışmanın yedek sorularına geçildi. İkinci turda sorulan
10 sorudan sekizine doğru cevap
veren Seyfi Demirsoy Kadın Eğitim
ve Kültür Merkezi ikinci olurken,
Karapürçek Kadın Eğitim ve Kültür
Merkezi ekibi verdikleri yedi doğru
cevapla üçüncü sıraya yerleştiler.
ANKARA REHBERİ
AKTÜEL
Altındağlı kadınlar bilgi
yarışmasında buluştu
11
Gazete Altındağ okuyucularına
sağlıklı beslenme ve diyet konularında her ay yeni bilgiler ve ipuçları sunan Diyetisyen Elvan Odabaşı
Kanar, 2010 yılında Ankara çapında ‘Doya Doya Zayıflayın’ başlıklı
bir konferanslar serisi düzenliyor.
“Makarna Şişmanlatmaz!”, “Diyette
Tatlı Olur” ve “Ekmek Arası Diyet”
olmak üzere üç alt başlıkta düzenlenecek ve katılımın ücretsiz olduğu
konferanslarda doğru bilinen beslenme yanlışları anlatılacak; obezitenin suçlusu olarak nitelendirilen
makarna ve tatlının doğru beslenmeye nasıl eklemleneceği dinleyenlerle paylaşılacak.
Makarna Şişmanlatmaz!
Konferanslar serisinin ilk başlığı
olan “Makarna Şişmanlatmaz!” 10
Nisan günü saat 14.00’de Swiss
Otel’de gerçekleştirilecek. Dietethic Beslenme Eğitimi ve
Diyet Danışmanlık Merkezi
Kurucusu Diyetisyen Elvan
Odabaşı Kanar ve ekibinin hazırladığı konferansta makarnanın tarihinden beslenmemizdeki önemine, sağlıklı bir
mutfak için sağlıklı makarna
ve soslarına dek makarnayla
ilgili bir sürü ipucu verilecek.
Konferansın bir de konuğu
var. Televizyondan ve tiyatro sahnelerinden tanıdığımız
oyuncu Mert Fırat, yemek pişirmedeki maharetlerini ve bu
konuda almış olduğu eğitimleri Diyetisyen Elvan Odabaşı
Kanar’ın beslenme bilgileri ile
birleştirerek lezzetli makarnalar hazırlayacak.
Sağlık seminerleri
İshak Ağa’da sürüyor
Altındağ Belediyesi’nin ilçede yaşayan kadınları
bilgilendirmek üzere üniversiteler, hastaneler ve sivil
toplum örgütleriyle sürdürdüğü işbirliği çalışmaları
meyvelerini veriyor. Çeşitli başlıklarda verilen eğitim
seminerleri kapsamında Altındağ Belediyesi İshak Ağa
Kadın Eğitim ve Kültür Merkezi, kadın sağlığı açısından
çok önemli bilgilerin verildiği “Meme Kanseri ve Kendi
Kendine Meme Muayenesi” konulu seminere ev sahipliği yaptı. Ankara Üniversitesi Cebeci Hastanesi’nde görevli dört uzman hemşirenin katılımıyla gerçekleştirilen
seminere merkeze üye yaklaşık 50 kadın katıldı.
Afiş ve kupür gibi çeşitli görsel öğelerle de desteklenen sunumda kadınlara ilk olarak meme kanserinin
ülkemizde ve dünyada görülme sıklıkları, risk gurupları
ve erken tanı hakkında bilgi verildi. Günümüzde sekiz
kadından birinin meme kanserine yakalandığını ve ailesindeki kadınlarda meme kanseri görülen kadınların
risk grubunda yer aldığını belirten uzman hemşireler,
kadınların 20 yaşından itibaren ayda bir kez kendi kendilerine meme muayenesi yapmaları, 40 yaşından sonra
ise yılda bir kez mamografi çektirmeleri gerektiğini belirttiler.
SÖYLEŞİ
ÖZEL HABER
SAYFA 08
‘Şeker’de
korkutan
tablo
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
Sağlık Bakanlığı, dünyada ve Türkiye’de artış gösteren diyabetle mücadele için
‘’Türkiye Diyabet Kontrol Programı”nı hayata geçirdi. Bakanlık koordinasyonuyla düzenlenen Türkiye Diyabet Kontrol Programı Çalıştayı’nda, ülkemizde Sosyal
Güvenlik Kurumu’nun (SGK) 30 milyar TL’lik sağlık harcamalarının yüzde 10’unu
diyabet ve diyabete bağlı gelişen yan etkilerin tedavisi için harcanan tedavi ve ilaç
giderlerinin oluşturduğu, bunun da yaklaşık 3 milyar TL’ye tekabül ettiği belirtildi.
Çalıştayın nihai raporu 9 Mart’ta yayınlandı.
HAYTAP Gönüllüleri
Sibel Çakır ve
Duygu Balıkçıoğlu,
İşadamı Rasim
Selçuk ve Fabrika
Müdürü Ömer
Ünver Ünal’a
çabaları, yardımları
ve gösterdikleri
“insanlık” için bir
de teşekkür belgesi
takdim etti.
Hatun ve Villa yeni yuvalarında çok mutlular
Dört yavrusuyla birlikte ağır yaralı halde bulunan ve Altındağ Belediyesi Hayvan Bakım Rehabilitasyon Merkezi’ne getirilerek ilk tedavisi yapılan
Hatun köpek ile yine sahibi tarafından “havladığı” gerekçesiyle Gölbaşı Köpek Barınağı’na bırakılan Villa, yeni evlerine ve sahiplerine kavuştular.
Ankaralı işadamı Rasim Selçuk’un sahiplendiği köpekler, Altındağ Belediyesi Veteriner İşleri Müdürü Ercan Kurnaz, Hayvan Hakları Federasyonu
(HAYTAP) Altındağ Barınak Sorumluları Duygu Balıkçıoğlu ve Sibel Çakır’ın nezaretinde, yeni evlerine ve yeni yaşamlarına doğru yola çıktılar
Hatun ve Villa’yı sahiplenen Rasim Selçuk, kedi - köpek maması üreten bir işadamı. Manisa ve Ankara’da fabrikaları bulunan
Selçuk’un şirketi, Türkiye’nin, bu alanda faaliyet gösteren en büyük dört firmasından biri.
Ürettiği Pet Food adlı mamayı hem iç pazarda hem de dış pazarda satan Selçuk’u pek çok
işadamından ayıran özelliği ise “ürettiğini
paylaşması”. Ticareti sadece para kazanmak
olarak görmeyen ve en büyük zenginliğin
paylaşmak olduğunu bilen Rasim Selçuk, Altındağ Belediyesi Hayvan Barınağı ve sokak
hayvanları için gönüllüler tarafından oluşturulan besin odakları da dâhil olmak üzere
pek çok barınağa düzenli olarak mama yardımı yapıyor. Hayvan sever işadamıyla “insanzede” köpeklerin kaderi ise işte tam da bu
noktada kesişiyor. HAYTAP gönüllüleri vasıtasıyla sokak hayvanlarına düzenli yardım
gönderen Selçuk, nihayetinde bu iki sevimli
dostla tanışıyor ve onları sahiplenmek istediğini söylüyor.
Selçuk’un dikkatini celbeden ilk köpek
Villa oluyor. İngiliz Koli cinsi bir köpek olan
Villa’nın insanlar adına ibretlik bir hikâyesi
var. Hali vakti yerinde bir “hayvan sever” tarafından evcil hayvan satan bir dükkândan
alınan Villa, lüks semtteki bir villada yaşamaya başlıyor. Ancak aradan geçen sürede sahibi
“havladığı ve artık ona bakamayacağı” gerekçesiyle Villa’yı Gölbaşı Barınağı’na bırakıyor.
Hikâyenin gerisi HAYTAP Gönüllüsü Sibel
Çakır’ın ağzından: “Villa’nın adını biz koyduk. Aslında Villalı’ydı adı, çünkü villadan
gelmişti barınağa ve onu bulduğumuzda içler
acısı bir haldeydi. Uyuza tutulmuştu, tüyleri
kısmen dökülmüştü, çok zayıf ve sağlıksızdı. Ama o durumdayken bile ne kadar güzel,
terbiyeli ve sevgi dolu bir hayvan olduğunu
anlayabiliyordunuz. Sahibi havladığı için
terk etmiş Villa’yı ama bizimle birlikte olduğu
yaklaşık 20 günlük sürede neredeyse hiç hav-
lamadı. Hopladı, zıpladı, onunla oynamamız
için bizi ikna etmeye çalıştı, türlü cambazlıklar sevimlilikler yaptı, yoldan geçen arabaları takip etti ama havlamadı. Öte yandan bir
köpeği “havlıyor” diye terk etmek inanılmaz
acayip. Bu bir insanı “konuşuyor” diye götürüp dağa bırakmaya benzer. Köpek bu tabi ki
havlayacak, bu onun iletişim kurma yöntemi.
Derdini de sevincini de acısını da havlayarak
anlatacak. Ama bunu anlayabilmek için hayvanı dinlemek gerekiyor, statü sembolü bir
oyuncak gibi görmek değil.”
Yaklaşık 15 yıldır hayvan hakları ve sağlığı için mücadele eden Çakır’ın isyanı o kadar
haklı ki, bu 15 senede gördüğü şeylerin çok
büyük bir kısmı insanlardan hayvanlara yönelen acımasız ve kaba tutumlar. Bu nedenle
“Rasim Selçuk gibiler”i gördüğünde gözleri
sadece sevinçten değil minnetten de ışıldıyor.
Çünkü Selçuk gibi hayvan dostları aslında
çok daha büyük ve onurlu bir duruşun örneği; “İnsanlık için hala umut var…”
buna ancak kasıt denebilir. Hayvanın patisindeki kırık kemikleri birbirine çapraz bağlamış ve bu nedenle Hatun’un patisi ters dönerek kaynamış. İşin tuhafı ne biliyor musunuz,
bu kemiklerden biri ince diğeri kalın ve bir
veterinerin böyle bariz bir yanlışlık yapması
akla sığmıyor. Bu kemikler tıpkı bir yapbozun parçaları gibidir, doğru olmayan kemikleri birbirine kaynaştırmak, eğer kötü niyetli
değilseniz neredeyse imkânsızdır. Biz, maalesef bu veterinerin Hatun üzerinde bir deney
yaptığını düşünüyoruz ve bu nedenle konuyu
yargıya taşıdık. Hayvanın röntgen filmlerini,
tedavi aşamalarını gösteren belgeleri topladık.
Ve tabi ki Hatun’u bir kez daha ameliyat ettirerek patisinin düzelmesini sağladık. Ancak,
zaten yaralı ve bakımsız bir hayvanın böyle
ağır bir ameliyatı ikinci kez geçirmesi ne kadar zordur lütfen herkes düşünsün bunu. Bu
hayvanlar, bu doğa, etrafımızdaki her şey bize
emanet verildi ve insan olmak emanete saygıyı gerektiriyor.”
Fabrikanın ‘Hatun’u oldu
En büyük müşterilerim, en yakın
dostlarım
Selçuk’un sahiplendiği diğer köpeği Gazete Altındağ okuyucuları hatırlayacaktır. Geçtiğimiz ay ağır yaralı bir halde dört yavrusuyla
birlikte bulunan ve Altındağ Belediyesi Hayvan Bakım - Rehabilitasyon Merkezi’ne getirilen Hatun köpek de tedavisi yapıldıktan sonra
yeni yuvasına gitti. Bundan böyle Selçuk’un
Temelli’deki fabrikasında, Villa ve diğer köpek dostlarıyla yaşayacak olan Hatun da bir
“insanzede.” Geçirdiği trafik kazası nedeniyle
sağ ön patisi ezilen Hatun, geçirdiği operasyonun ardından çok daha kötülemiş. Hatun’u
ameliyat ettirmek üzere Emek’teki özel bir
veteriner kliniğine götürdüklerini söyleyen
HAYTAP Gönüllüsü Duygu Balıkçıoğlu’nun
isyanı da burada başlıyor: “Hatun’u ameliyat
eden veteriner, öyle büyük bir hata yapmış ki
Peki, Hatun’a ve Villa’ya bundan sonra ne
olacak? İçiniz rahat olsun, bu iki şirin köpek
bundan böyle kendilerini çok seven, onları
önemseyen ve ihtiyaçlarını karşılayan insanlarla birlikte yaşayacaklar. İşadamı Rasim Selçuk ve Temelli’deki fabrikanın müdürü Ömer
Ünver Ünal, gösterdikleri örnek çaba ve kalplerinin tüm iyiliğiyle bu iki dosta sahip çıkıyorlar.
Rasim Selçuk, makine üretimi de dâhil
olmak üzere çeşitli alanlarda üretim yapıyor.
Aslında mama imalatı onun üretim yelpazesinin görece yeni alanlarından biri. Kedi köpek maması üreten bir işadamının en büyük
müşteri kitlesinin, sahipleri vasıtasıyla kedi
köpekler olması kaçınılmaz. İş, bu ticareti
dostluğa da dönüştürebilmekte. Yani sadece
sahipleri alsın diye mama üretmeyip, mamayı
yiyenlerle, daha doğrusu “bulamadıkları için”
yiyemeyenlerle dostluk kurmakta. Selçuk’un
sihri ve farkı da işte burada oraya çıkıyor.
Öteden beri hayvanlara karşı duyarlı olan
Selçuk, mama üretimine başladıktan sonra
sokak hayvanlarının içinde bulunduğu durumu daha iyi idrak eder olmuş. Ve böylece
onlara, “bir kap mama, bir tas su ve şartlar
elveriyorsa bir de barınak” sunmaya başlamış. Manisa’daki fabrika arazisinin büyük
bir kısmını barınaktan alınan köpekler için
bir yurda dönüştüren ve bakımını üstlendiği
hayvanların her türlü konforunun sağlayan
Selçuk, burada 30 köpeği konuk ediyor.
Hayvanlara kötü muamelenin ülkemizde
yaygın olduğundan şikayet eden Selçuk’u en
çok üzen olaylardan biri de İstanbul’da, büyük bir mağazanın otoparkında yaşanan acımasızlık olmuş. Sahibi tarafından otoparka
terk edilen ve güvenlik görevlileri tarafından
dayak ve işkenceye maruz bırakılan Rotweiller cinsi bir köpeğin de bakımını üstlenen
Selçuk aslında “hepimiz adına özür diliyor”.
Manisa’daki yurtta kalan köpeklerden biri de
işte o “otopark cehenneminden” kurtarılan
köpek.
İşadamının şimdiki projesi Temelli’deki
fabrikanın arka bahçesini yeni köpekleri için
düzenlemek. Zira şu an fabrikada ikisi Alman
kurdu biri Golden Retriever olmak üzere üç
cins köpeği bulunan, sahiplendiği Villa ve
Hatun’la bu sayıyı beşe yükselten ve fabrika
yakınlarında dolaşan iki sokak köpeğinin
de bakımını üstlenen Selçuk, kolları sıvamış
durumda. Rasim Bey bu işi o kadar benimsemiş ki, Villa ve Hatun’u getirmek üzere
kendisi ziyaret eden Sibel Çakır ve Duygu
Balıkçıoğlu’na araziyi gezdirip ne tür çalışmalar yapılması gerektiğini sormayı ihmal
etmedi.

Benzer belgeler

Göreve geldiği günden bu yana yaptığı yatırımlar, hayata geçirdiği

Göreve geldiği günden bu yana yaptığı yatırımlar, hayata geçirdiği Doğa Parkı Peyzaj Tasarımı Öğrenci Proje Yarışması”nda buluşturdu. Üniversiteler arasında düzenlenen yarışmada birincilik ödülünü İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Neşe Bakır, Gizem Polat ve Enveri...

Detaylı

2016/haziran - Altındağ Belediyesi

2016/haziran - Altındağ Belediyesi üyelerimiz adına belediyemizden bir dikiş makinesi daha istiyorum” diye konuştu.

Detaylı

8 9 10 11 tesis - Altındağ Belediyesi

8 9 10 11 tesis - Altındağ Belediyesi ve takip edebilirsiniz. https://www.facebook.com/altindagbel https://twitter.com/altindagbel http://www.youtube.com/user/ALTINDAGBLD Anafartalar Caddesi No: 177 Samanpazarı/ANKARA Tel: 0312 311 89 ...

Detaylı

71 milyon TL`lik yatırım yaptı

71 milyon TL`lik yatırım yaptı üyelerimiz adına belediyemizden bir dikiş makinesi daha istiyorum” diye konuştu.

Detaylı

haber - Altındağ Belediyesi

haber - Altındağ Belediyesi Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki’ye de çok teşekkür ediyoruz. Altındağlı kadınların kursa gösterdiği ilgi çok büyük oldu. İlgi böyle devam ettikçe kadınlarımıza dikiş makinesi yetiştiremez ...

Detaylı

kültür merkezine kavuşuyor

kültür merkezine kavuşuyor Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki’ye de çok teşekkür ediyoruz. Altındağlı kadınların kursa gösterdiği ilgi çok büyük oldu. İlgi böyle devam ettikçe kadınlarımıza dikiş makinesi yetiştiremez ...

Detaylı

Altındağ`da 5 yeni parkın temeli törenle atıldı

Altındağ`da 5 yeni parkın temeli törenle atıldı Anafartalar Caddesi No: 177 Samanpazarı/ANKARA Tel: 0312 507 00 00 • Faks: 0312 311 70 64

Detaylı

dev bir - Altındağ Belediyesi

dev bir - Altındağ Belediyesi Sokak sağlıklılaştırma çalışmaları sadece Hamamarkası ile sınırlı değil… Ankara Kalesi’nin eteklerinde yer alan sokaklarda da çalışmalarına hız veren Altındağ Belediyesi, daha önce olduğu gibi yine...

Detaylı