Keyifli ve özel bir görev!

Transkript

NESRiN
N . Ç A K I R · E Ğ İ T M E N · U S TA B A Ş I
Saç Bakımı
Keyifli ve özel bir görev!
Klaus Müller Metoduna göre saç bakımı
TEMEL EĞİTİM SEMİNERİ (TES) I
İSTANBUL, 1 - 2 EKİM 2012
Yaşamımızın önemli bileşeni: SAÇ
İnsan var olduğu sürece,
saçlarına her zaman önem atfetmiştir.
Saçlarla çalışmak,
saçları anlamak, bakımını yapmak ve
yeniden yaratmak, biz kuaförlerin görevidir.
Görevimizi yerine getirirken,
doğaya ve güzelliğine olan saygımızı
hiç bir zaman yitirmemeliyiz.
Klaus Müller
Bu seminer broşürü Mehmet
Tatlı Kuaför çalışanları için
hazırlanmıştır. Bilgilerin telif
hakkı Nesrin Çakır’dadır. İzin
almadan çoğaltılamaz.
© NESRİN ÇAKIR,
Elfbuchenstr. 2, D-34119
Kassel
Ekim 2012
TEMEL EĞİTİM SEMİNERİ (TES) I
İÇ VE DIŞ BAKIM
İstanbul, 1 ve 2 Ekim 2012
VÜCUT - KAFA DERİSİ - SAÇ - ÜRÜNLER
Seminer planı
Pazartesi, 1 Ekim 2012
10:00 - 10:30
10:30 - 12:00
12:00 - 13:00
13:00 - 15:00
15:00 - 15:30
15:30 - 18:00
Açılış, tanışma, seminer ve şirket hakkında genel bilgiler
Vücut-Kafa derisi-Saç, I.Bölüm
Öğlen molası
Vücut-Kafa derisi-Saç, II.Bölüm
Kahve molası
Klaus Müller ürünleri:
Saç fırçaları / Şampuanlar / Kurlar /
Osmoz ürünleri / Adstringenz / Çaylar / KM Drinks
Salı, 2 Ekim 2012
10:00 - 12:00
12:00 - 13:00
13:00 - 18:00
Genel tekrar / Açıklamalar (Soru-Cevap)
Öğlen molası
Pratik uygulamalar / Modellerle çalışma / Modeller için kişisel bakım planının geliştirilmesi / Görev dağılımı
NESRiN
KLAUS-MÜLLER-FELSEFESİ VE
SAÇLARIN FIRÇALANMASI
Klaus-Müller-Felsefesinin merkezinde »saç sevgisi«
durmaktadır. Saçlarını seven her kişi, saçlarının uzun
süre güzel kalmasını sağlayabilmek için ellerinden geleni yapar. Saçların uzun süre güzel kalabilmesi hem iç
bakımla – ki yaşam biçimi ve beslenme sağlıklı saç gelişimini etkiler – hem de dış bakımla olanaklıdır. Klaus
Müller’in başarı reçetesi bu yüzden »Kısa kesmektense,
uzun iken bakıma almak« olarak kısaltılabilir.
Bakımın gündelik olmazsa olmazı 100 defa fırça çekmektir. Vücudumuzun geceleri dışarı attığı atıklar nedeniyle yağlar ve tuzlar kafa derisi üzerinde depolanır.
Bunlar kafa derisinden alınmadığı takdirde kepeklenmeye ve (sonunda saç dökülmesine varacak olan) kafa
derisinin yağlanmasına neden olur. 100 defa fırçalamayla yağ ve tuzlar kafa derisinden sökülür. Tuzlar fırçanın
üzerinde kalırken, yağ unsurları büyük ölçüde saçları
beslerler.
Saçlarınızı fırçalarken özel fırçalama tekniğine dikkat
etmelisiniz: hafifçe öne doğru eğilin ve fırçayı ensenizden saç uzunluğunda uçlara kadar çekiniz. Sol elinizle de fırçanın arkasından saçlarınızın üzerinden geçin.
Saçlarınızı 100 defa fırçaladıktan sonra tekrar düzelin,
saçlarınızı tarayın ve istediğiniz forma sokun.
Bu işlem için mutlaka Klaus Müller’in bakım fırçasını
kullanmalısınız, çünkü fırçanın ağırlığı ve biçimi son
derece önemlidir. Klaus Müller tarafından geliştirilmiş
olan fırçaların iç tarafta kısa, dış tarafta ise uzun kılları
vardır. Bu kalın kıllar, doğal hayvan kıllarıdır ve kesil-
TEMEL EĞİTİM SEMİNERİ I - İSTANBUL, 1 - 2 EKİM 2012
NESRiN
memişlerdir. Bu nedenle saçları
kırmaz veya zedelemezler. Çünkü kesilerek alınan ahyvan kılları,
sert ve keskin uçlara sahip olduklarından, kullanıldıklarında saçlara zarar verebilirler. Klaus Müller
Bakım Fırçalarındaki kıllar, yolunma suretiyle toplanmış, bir araya
getirilmiş ve düğümlenmişlerdir.
Düğüm, fırçanın kundağındadır
ve kılların kundaktaki bölümü sert
ve sağlamken, (hayvanın derisinin
üzerinde bulunmuş olan) diğer tarafları yumuşak kalarak, yağları ve
tuzları alabilme özelliğine sahiptirler. Klaus Müller’in bakım fırçaları yaklaşık 100 yaşına erişmiş armut ağacı odunundan
yapılmaktadır. Bu odunun spesifik özellikleri fırça yapımına uygundur, çünkü kendiliğinden sert ve suya karşı
doğal koruması olan bir odun cinsidir.
Klaus Müller Bakım Fırçaları, kendi saçınızı yıkadığınız sıklıkta yıkanmalıdır. Fırçanız da size uygun Klaus Müller Şampuanı ile yıkanmalı ve Klaus Müller
Adstringenz’i (buruklandırıcı) ile durulamaya alınmalıdır. Kılların, doğal kıllar olduğunu unutmamalısınız.
O nedenle fırçanızı fön ile kurutmamalı, yumuşak bir
havlu üzerine, kılları aşağıya gelecek şekilde koyarak
kurutmalısınız. Böylece uzun bir süre fırçanızı zevkle
kullanabilirsiniz.
NESRiN
DERİNİN YAPISI
Bazal membran
Bazal hücre
Boynuz hücresi
Stratum corneum/Boynuz tabakası
Saç folikülü
Dentristik hücreler
Epidermis
Melanositler
Meissner cisimcikleri
İç yağı bezeleri
Arrektor pili kası
Kan damarları
Ter bezeleri
Serbest sinir sonları
Lenfatikler
Dermis
Sinir lifleri
Panici cisimcikleri
Subkutis
Bilindiği gibi derimiz üç bölümden oluşmaktadır: epidermis, altderi (dermis) ve subcutis. Her bölümün kendine özgü yapısı ve spesifik işlevleri bulunmaktadır.
NESRiN
SUBCUTİS YAĞ DOKUSU
Subcutis bağ dokusundan ve bolca yağdan oluşmaktadır. Bir nevi basınç tamponu oluşturur ve deriyi aşırı ısı
değişiminden korur.
DERMİS
Epidermisten daha kalın olan altderi, bağ dokusundan
oluşur. Derinin mekanik taşıyıcılığı için sorumludur
ve vücut ısısının regülasyonuna katılır. İçerdiği kan damarlarıyla epidermisi gıda maddeleriyle besler. Ayrıca
dokunma, basınç, acı ve ısı reseptorları ile kan damarları, sinir lifleri, iç yağı ve ter bezeleri ile saç folikülünü
içerir.
EPİDERMİS
Bu deri bölümü en üstte durmakta ve keratinosit denilen, üst üste sıralanmış hücre gruplarından oluşur.
Keratinositler en alt hücre sırasında üretilirler ve yavaş
yavaş yukarıya doğru çıkar, daha sonra kepek olarak dökülürler. Epidermis bu şekilde sürekli olarak yenilemektedir. Epidermiste bulunan diğer önemli ve özel işlevleri bulunan hücreler melanositler, dendritistik hücreler
ve basalt hücreleridir.
Melanositler, Melanin adı verilen koyu bir renk maddesi üretirler. Epidermisin alt kısmında bulunan melanositler, ten rengine katkı sunar ve derimizi UV - ışınlarından korurlar. Dentristik hücreler epidermisin savunma
sistemine katkı sunarlar. Deriye giren yabancı maddeleri yutan dentristik hücreler, bölgesel lenflere doğru
hareket eder ve savunma reaksiyonunun başlamasını
sağlarlar. Basalt hücreleri, epidermisin en alt kısmında
bulunurlar.
NESRiN
BOYNUZ TABAKASI (STRATUM CORNEUM)
Epidermisin en üst bölümünü oluşturan boynuz tabakası, vücut ile dış dünya arasında olan son sınırdır ve
spesifik bir koruma görevi vardır. Bu tabaka, yağlar (lipidler) tarafından çerçevelenmiş basık ve ölü hücrelerden oluşur. Boynuz tabakası aynı tuğla duvarı gibidir:
boynuz hücreleri tuğlalara, aralarındaki yağlar da çimentoya benzer. Boynuz tabakasının en önemli görevi,
vücudun buharlaşmayla nem kaybetmesini önlemektir.
Ayrıca vücudu ve deriyi UV- ışınlarından, kimyasallardan ve bakterilerden korur.
NESRiN
SAÇ
Saç mili
İç yağı bezesi
Epidermis
Saç kökü
Kollajen
Folikül
Kas
Dermis
Ter bezesi
Saç soğanı
Saç papillası
Subcutis
Damarlar
Sinirler
Saçlar, vücudun hemen her yerinde bulunan ve kafa derisinde küçük gruplar hâlinde birleşen, çeşitli proteinlerin ve keratinize yapıların bir araya gelerek oluşturduğu
esnek ve elastikî biyolojik liflerden oluşur. Anne karnındaki çocuklarda bile henüz üçüncü ayını bitirmeden saç
başlangıcı görülmektedir. Saçların oluştuğu yer, cildin
derinliğindedir. Saç kökü sadece saç sisteminin yüzeysel yerleşik parçası değildir, aksine cildin üç katmanını
da delip geçmektedir.
Saç tohumu avasküler (damarsız) epidermisten altderiye (corium) doğru büyür. Bilindiği gibi, orta büyüklükteki bir insanda yaklaşık 2 metrekare olan deri, üç
bölümden oluşur: epidermis, dermis ve subcutis. Saç
kökü, deri yüzeyinden 2,6 ile 4 milimetre derinlikte yer
NESRiN
alır. Saç kozalağı denilen bağdokulu bir kozalak, saç papillasının bol kılcal damarlı ekidir. Saç kozalağının içerideki son bölümü saç papillasının etrafında büyür ve saç
soğanına dönüşür.
Cildin üst kısmına yakın bölümdeki saç yatağında saç
bezleri oluşur. Saç kozalağının papilla üzerindeki hücreleri saç konisine gelişir. Saç konisi uzayarak büyür ve
iç bölümleri asıl saç kılını oluştururken, dış bölümlerinde iç kök kılıfı oluşur. Demek ki saç kökü iki bölümden
oluşmaktadır: en alttaki deri katmanında, yani subcutiste duran yuvarlak soğan ve altderiden epidermisi delen
uzun saç kökü.
Yavaş yavaş oluşan ve dışarıya doğru büyüyen saç kılı
üç katmandan oluşmaktadır: içeride medulla, dış tarafta melanin içerikli ve saç kılının büyük bir bölümünü
oluşturan korteks ve korteksi koruyan ve birbirinin üzerini kiremit gibi örten hücrelerden oluşan kütikül.
Mikro fibril
Saç mili
Makro fibril
Kıtık
İç yağı
bezesi
Saç kökü
Saç soğanı
Saç kası
Papilla
Kan damarları
Çimento madde
(Matriks)
Kütikül
Saç mili
NESRiN
SAÇIN YAŞAM DÖNGÜSÜ
Büyüme fazı
Saçlar belirli aralıklarla kendiliğinden dökülür. Saçın
yaşam döngüsünün üç fazı vardır:
1. Büyüme fazı (anajen / aktif büyüme)
2. Geçiş fazı (katejen)
3. Dinlenme fazı (telojen)
Her gelişim aşaması saçı oluşturan yapının tipik dokusal değişimleri ile birlikte yürür. Saç
soğanı ve saç kökü belirli sürelerde bazı karakteristik değişimler gösterirler:
• Hormon döngüsüne bağlı
olan farklı uzunlukta süren büyüme fazı
• 28 gün süren geçiş fazı
• Dinlenme fazı 10 aya kadar
Geçiş fazı Dinlenme fazı
sürebilir.
Büyüme fazında saç soğanının kılcal damarlar üzerindeki bölümünde gerçekleşen düzenli hücre bölünmesi
sayesinde boynuz unsurlarını üretir. Yapılan araştırmalar, kök hücrelerin her gece bir defa bölündüğünü gösteriyor. Bu son derece dikkate alınması gereken bir metabolizma aktivitesidir ve doğal olarak bu işlem yaşam
koşullarına, yani kendimize nasıl baktığımıza bağlıdır.
Farklı biçimlerde zararlı etkiler, saç soğanı bölümündeki hücre bölünme aktivitesini frenleyebilir, hatta durdurabilir. Hücre bölünmesi olmazsa, saç büyümez. Saç
kökünün kılıfı alttan kapanır ve böylelikle üretilmiş olan
NESRiN
saç kılı ile bağlantısını keser. Bu, büyüme süresinin sonunda olur. Ardından gelen saç ise aynı yoldan büyür ve
daha önce üretilmiş olan ve bağlantısı kopmuş olan saçı
yukarı doğru iter. Bazen kısa bir süre için eski ve yeni
saç aynı kılıftan çıkabilir.
İnsanın kafasındaki yaklaşık 100 bin saçın yüzde 85’i
büyüme fazında, yüzde 1’i geçiş fazında ve yüzde 14’ü
de dinlenme fazındadır. Saçlar insanda ortalama olarak birbirlerine eşit uzaklıklarda dururlar. Kafa derisinin gelişmesiyle birlikte yeni saçlar oluşur. Doğumdan
sonra ilk saçlar genelde ilk aylarda dökülür ve yerlerine
aynı papillalardan çıkan yeni saçlar geçer. Saç kökü tamamiyle boynuzlaşır ve sağlam bir saç kılı oluşur. Bu
ise çoğalan hücreler ve diğer katmanlarca dışarıya doğru itilir ve belirli bir süre sonrasında da, köksüz bir diş
gibi dökülür. Saç köklerinin ve derinin sağlıklı olması
durumunda saçlar kendilerini yeniler, ki bu da tam anlamıyla sağlıklı bir damar regülasyonuna bağlıdır.
Bir saç kılının yaşam süresi olağan durumda yaklaşık
olarak 1.600 gündür, bazen de daha fazla. Saçlar 1,5
metreye kadar uzayabilirler. Ortalamada yaklaşık 70 –
80 cm uzunlukta olurlar. Yapılan araştırmalar, saçların
günde ortalama 0,04 mm, yani ayda 1,2 cm ve yılda 15
– 16 cm uzadıklarını göstermektedir. Yani yaklaşık bir
metre uzunluğundaki bir saç yaklaşık olarak yedi yaşındadır. Ama bir çok saç, daha da uzun yaşayabilmektedir.
20 ila 30 yaşında olan saçlar da vardır.
Eski saçlar dökülmeden önce, yani saç değişiminden
önce büyüme önemli ölçüde yavaşlar. Çocuklarda ilk
saçların dökülmesinden, yani iki veya üç aylık olmalarından itibaren, yaşam süresi kısa olan yeni saçlar uzar.
NESRiN
Her yeni saç değişiminde daha uzun yaşayan ve daha
uzayabilen saçlar oluşur. Ergenlik döneminden önce en
uzun saçlar kafada bulunmaktadır. 25 ila 30 yaşlarında
ise dökülen saçların yerine, daha kısa uzayan saçlar geçer.
Daha sonraki yaşlarda, menapoz döneminde de yeni
saçlar hep daha kısa olurlar ve bebeklerde görülen saç
yapısını gösterirler. Papillanın geri dönüşümüyle de
dazlaklıklar başlar. Ama gene de 80 yaşında veya daha
yaşlı olan bir çok insanda hayli yoğun olan saçlar görülebilmektedir.
Zarar görmüş saç
Az zararlı saç
Sağlıklı saç
NESRiN
SAÇLAR NEYE YARAR?
Görünüşü mat, yağlı, karışık ve düzensiz – bir çok insan sabahlar aynanın karşısına geçtiklerinde kendilerini böyle görürler ve ne yapacaklarını şaşırırlar. Saçlar
bir türlü düzelmez, binbir zorlukla biçimlendirilebilir,
ama gene de yapılanlar bir işe yaramaz. Ve bir de saç
fırçasına bakıp, dökülen saçları görünce... Her gün bizi
yeniden ve yeniden çaresizliğe iten bu saçlar neye yarar?
Fizyolojik olarak baktığımızda, saçlar vücudumuzun bir
parçasıdır. Ama aynı şekilde yaşamımızın da bir parçasıdır. Yediklerimiz, içtiklerimiz, vücudumuza nasıl davrandığımız – saçlarda hepsi kendisini gösterir.
Saçları anlayabilmek için insanlık tarihine kısaca bakmamız gereklidir. İlk insanlar için saçlar ve vücut kılları
özellikle sıcaktan, soğuktan ve ıslaklıktan korunmaya
yarıyordu. Dünyanın sıcak bölgelerinde saçlar ilk insanları güneş ışınlarının doğrudan deriye etki etmemesi ve
terin kafa derisinde kalması için koruyordu. Kafa derisi
üzerinde ter kaldığı için, buharlaşma sonucu vücudun
ısı denkleştirmesi gerçekleşiyordu. Soğuk bölgelerde ise
saçlar yağları depoluyor ve böylece vücudu ısıtıyordu.
Saçlar ilk insanlar için aynı hayvanların kürkü gibi işlev
taşıyordu. Ve saçlar ne denli parlak olursa, insan da o
denli sağlıklı sayılıyordu. Bu kural bugün de geçerlidir.
O gün, bugündür saç, taşıyıcısı hakkında çok şeyler söyler:
• Saç ne kadar güçlü ve sağlam ise, insan da o kadar
güçlü ve sağlamdır.
• Buna karşın ince ve zarif saçlar bizleri zayıf ve güçsüz olarak gösterir.
NESRiN
Hz. İsa döneminde tutsakların ve kölelerin saçları, onların tutsak ve köle olduklarını göstermek ve iradelerini
kırmak için kesilirdi. Ayrıca saçların kesilmesiyle verilen cezanın herkes tarafından görülmesi sağlanıyordu.
Saç kesme cezası özellikle kadınlar için incitici ve aşağılayıcıydı, çünkü uzun saçlar kadınlık sembolüydü. Böylesi bir ceza en son 1946 yılında Strasburg’da verildi:
işgal döneminde Alman askerleri ile ilişkiye girmiş olan
Fransız kadınlarının saçları mahkeme kararıyla kesildi.
Ceza herkesin gözü önünde, yani prangada infaz edildi.
Saçlar, kişinin yaşamının ne durumda olduğunun ve insan yaşının bir göstergesidir. Hemen her kültürde genç
kızlar saçlarını uzun ve açık taşırlar. Kızlar, ebeveynlerinden ayrıldıklarında saçları kesilir. Bu şekilde kızın
anne-babasıyla ilişkisinin kesildiği, yeni bir yaşam döneminin başladığı ve bir kadın olgunluğuna eriştikleri
gösterilmiş olur.
Dünyanın bir çok bölgesinde ve kültürlerinde saçlar baş
örtüsü altında tutulur. Genç kızlar evlenene kadar herkesin görebileceği şekilde saçlarını açık taşırlar, evlendikten sonra saçlar örülür ve başörtüsünün altına alınır.
Artık kadının saçlarını ve saçlarının güzelliğini sadece
kocası görebilecektir.
Akıllı bir kadın, küçük yaşlarda saçlarıyla oynamasını,
fırçalamayı, dikkatlice davranmayı ve bunları yaparken
sakin ve güvenli olmayı öğrenir. Öğrendiklerini de çocuklarına öğretir. Yaşlanınca saçları ağarırsa, bilge bir
kadın olarak görülür. Yaşamını, aynı saçlarını düzenlediği gibi düzenler. Genellikle saçlarını örer ve bir taç
gibi kafasına sarar.
Eskiden ressam, müzisyen veya şarkıcı olan erkekler
NESRiN
saçlarını açık ve uzun taşırlardı. Askerler ve diğer devlet
memurları ise saçlarını kısacık keserlerdi. Köylüler, boş
gezenler ve dışarıda çalışan genç erkekler ise saçlarını,
aynı yaşamları gibi, vahşi doğaya teslim eder, doğanın
bakımına bırakırlardı. Rüzgârda dalganan saçlar, özgür
insanı temsil ediyordu. Asilzadeler ise saçlarını düzenli
biçimlerde, aynı kendi yaşamları gibi kurallar içerisine
sıkışmış bir biçimde taşımaktaydılar. Avrupalı asilzadelerin saçlarına dökülen pudra, saç rengini ve böylelikle
bütün kendiliğindenciliği ve duyguları kapatır, gizlerdi.
Eski Mısır’daki firavunlar da peruka taşımaktaydılar,
çünkü firavunun saçlarına bakarak, onun hangi duygular taşıdığını öğrenmek olanaksız olmalıydı. Örneğin
İngiltere’deki hakimler, iktidar ve bağımsızlığın sembolü olarak mahkemelerde bugün bile peruka taşımaktadırlar.
1920li yıllarda, kadınlar kendi özgürlüklerini ellerine
geçirmeye başladıklarında, uzun örgülü saçlar kesildi.
Kısa saç moda oldu. Alman Nasyonalsosyalizmi döneminde ise 1930lu yıllara özgü geleneksel saç biçimleri
yeniden moda oldu.
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Orta Avrupa’da saçlar
düzenli taşınıyordu. Kadınlarda boyun kısmı açık olmak zorundaydı. Sadece genç kızlara biraz daha uzun
saç olanaklı bırakılıyordu. Küçük çocuklar ve genç erkeklerde ise saçlar kısa kesilirdi, çünkü uysal ve itaatkâr
oldukları belli olmalıydı. Ergen erkeklerde ise kulaklar
kesinlikle gözükmeliydi ve saçlar kulakların üzerine gelemezdi. O dönemde insanların yaşamlarını rasyonellik
belirlemekteydi.
1958’den itibaren savaş sonrası dönem bitti ve belirli
NESRiN
bir refaha kavuşan insanlar, yaşamın anlamını aramaya
başladılar. Peki, bu dönemde saçlara ne oldu? Kulakların üzerinden uzayabilirlerdi! Beatles grubunun saçları
1960lı yılların gençliğinin modası ve özgür ve devrimci düşüncenin sembolü oldu. 1968 öğrenci olaylarında
saçlar uzun ve vahşiydi. Uzun ve vahşi saçlar da özerk
düşünce ve eylemin göstergesiydi. O dönemlerde piyasaya çıkan doğum kontrol haplarıyla birlikte kadınların
saçları aslan yelesine benzemeye başladı. Kadınlar böylelikle: »bakın, biz ne kadar güçlü ve sağlamız« diyorlardı.
Her kuşak, saçlarda kendisini gösteren davranış biçimlerini geliştirir. Aynı zamanda saç şekli, saçı taşıyan kişinin hangi gruba (örneğin düzenli saçlarla Yuppilere
veya kızılderili kesimiyle Punkerlere) ait olduğunu gösterir.
Ancak saçların bize söylediği daha bir çok şey var. Günümüzden bazı örnekler verelim:
Düz ve geriye taranmış saçlar, başkalarına yüzünü göstermek, »açık alınlı« olmak anlamına gelir.
Kahkül taşıyanlar ise: »kendimi saklamak istiyorum, yüzümün bütününü görmeni istemiyorum« demektedirler.
Açık, dalganan saçlar ise cesaret, yaşam sevinci, eğlenceli bakış açısı ve gelecekten korkmamak anlamını taşır. Güçlü, sağlam ve kabarık saçlar, »her sorunu çözerim, güçlü ve sağlıklıyım« anlamındadır. İnce zarif saçlar
ise yüksek derecede hassasiyete ve empati yetisine işaret eder. Dökülen saçlar ise yaşamdan geriye çekilişin,
genellikle de resignasyonun göstergesidir. Bu nedenle
sevdiği insanı kaybedenlerde genellikle saç dökülmesi
görülür. Böylesi durumlardaki saç dökülmesi, olağan
matem süresine eşit süre olan bir yıl boyunca sürer.
NESRiN
Benzer bir dökülme ayrılıklarda da görülür. Eşi / arkadaşı tarafından terk edilen kişi genellikle iki yıl boyunca
saç dökülmesi yaşayabilir. Durumunu kabullendikten
ve yaşama geri döndükten sonra saç dökülmesi durur.
Kademeli kesilmiş olan saçlar, o kişinin topluma ve
gündelik yaşama uyum sağlamak istediğini gösterir.
Kırılmış saçlar ve kuru saç uçları ise enerji ve mineral
azlığına işaret eder.
Görüldüğü gibi saçların biz insanlar için büyük önemi
bulunmaktadır. Başarmamız gereken şey, saçları okumayı ve buradan sonuçları çıkarabilmeyi öğrenmektir.
NESRiN
SAÇ YIKAMA
»AÇ – VER – KAPAT« PRENSİBİNE GÖRE KLAUS MÜLLER
SAÇ YIKAMA İŞLEMİNİN 5 ADIMI
»Şampuanlamak« eski Hintçe’de »masaj yapmak« anlamına gelmektedir
Bir kişi iyi veya kötü masaj yapabilir. Masaj, aynı zamanda hassas davranmakla ilgilidir. Bizler, iyi birer kuaför
olarak müşterilerimiz için en iyisini yapabilecek düzeyde olmalıyız. Şampuanlarken, yani masaj yaparken,
müşteriyle bir bütün olmamız gerekmektedir. Kullandığımız ürün – yani şampuan – sadece yardımcı olan bir
araçtır. Ama bu araç, kalitesiyle saça zarafet, yumuşalık
ve temizlik sunabilir.
1. PH-YIKAMASI
Saçlar, yıkamadan önce, düğümlenmemeleri ve düz
olabilmeleri için fırçalanmalıdır. Önce kiraz çekirdeği
büyüklüğünde Protein-Kürü alınır ve kuru saçlara sürülür. Ardından saçlar iyice ıslanana kadar su dökülür.
Bu şekilde (pH-değeri 4,6 olan) Protein-Kürü saçlara
iyice dağıtılmış olur. Böylelikle bu ilk adımla saçların
pH-değerini denkleştirir ve saçların kepek tabakasının
kapanmasını sağlamış olursunuz.
2. ARINDIRMA YIKAMASI
Teşhise uygun şampuan avuca dökülür ve saçların kökünden itibaren dağıtılır. Masaj esas itibariyle parmak
uçları ile yukarıdan aşağıya, yani kafanın ortasından kulaklara doğru hafif baskıyla yapılır. Çünkü sadece böyle
tek yönlü uygulanan basınç ile atık maddeleri lenfatiklere doğru yönlendirilebilirler. Kafa derisi ve saç kökleri
kir ve bakteriler gibi maddelerden arındırılmış olur.
NESRiN
3. DURULAMA
Saçlar iki kez şampuanlanır ve her yıkamadan sonra
iyice durulanır. Hafif el hareketleriyle şampuan artıkları ve olası kir artıkları kafa derisi ve saçlardan çözülür.
Saçlar, »gıcırdayana« kadar durulanmalıdır. İyice durulandıktan sonra saçların kaygan ve yumuşak olduklarını
hissedeceksiniz. Durulamada da ellerinizle uyguladığınız basınç hareketinin kafanın üst bölümünden yanlara
doğru olmasına dikkat etmelisiniz.
4. ADSTRİNGENZ (BURUKLANDIRICI)
Yaklaşık üç püskürtme ile aplikatör içerisindeki ılık suya
konulan adstringenz eşit bir şekilde kafa derisi üzerine
dökülür. Ilık suya karıştırılmış olan adstringenz hemen
– beklemeden – soğuk suyla durulanarak saçlardan alınır. Bu işlem esnasında adstringenz saç üzerinde kayar
ve saçların kepek tabakasını eşit bir şekilde kapatır. Kafa
derisinin asit koruyucu tabakası yeniden tazelenmiş
olur.
5. SAÇLARIN TARANMASI
Yıkama bittikten sonra saçlar önce parmaklarla, ardında boynuzdan veya tahtadan yapılmış geniş dişli tarakla
taranır. Tarama işlemi, yavaşça uçlardan itibaren başlamalıdır. Olası düğümlenmeler yavaşça ve temkinli bir
şekilde, alttan başlayarak çözülür. En sonunda da saçların bütünü taranır ve en iyisi kendiliğinden kurumaya
bırakılır.
NESRiN
KLAUS MÜLLER ÜRÜNLERİ
Dikkat!!! Her şampuanlı yıkamadan önce mutlaka pHYıkaması yapılmalıdır! Lütfen unutulmasın!
KLAUS MÜLLER SAĞLIKLI, GÜZEL SAÇLAR
ŞAMPUANI
Şeker kamışı, Poaceae tipinde ot görünümlü
ve tek tohumlu bitkidir (Monokotyledone).
Melas (şeker pekmezi) için kullanılan şeker
kamışı belirli bir üretim bölgesinde yetişmekte ve şampuandaki özel etkisini sağlamak
için önceden belirlenen bir dönemde hasat
kaldırılmaktadır. Melas ürününün etki tarzı
için özel bir önem taşıyan olgunlaşma derecesi melasın
hazırlanmasında dikkate alınmaktadır. Sağlıklı, Güzel
Saçlar Şampuanı’nda kullanılan şeker kamışı melası,
saça enerji vermekte ve saçtaki tuz köprülerini kurarak,
güçlendirmektedir. Bunun sonucunda da yıkama esnasında saçtaki tuz köprüleri zedelenmemektedir. Şampuan içerisindeki yumuşak yıkayıcı etkisi olan maddeler,
zarif bir saç yıkamasına yol açar. Saçlar yıkanırken, saçın kirlenme derecesine uygun bir emülgasyon (emülsifikasyon) uygulanmalıdır. Saçların sert emülgasyon
uygulayarak yıkanması durumunda, saçtaki pH-değeri
yükseltilir.
KLAUS MÜLLER DERİN YIKAMA ŞAMPUANI
Bu şampuan için şeker kamışının farklı bir
olgunlaşma derecesi ve melasın daha farklı
işlenmesi gerekmektedir. Bunun sonucunda
şampuanın küçük moleküler yapısına ulaşılmaktadır. Ürün, geri kalan derinin de temiz-
NESRiN
lenmesi için kullanılabilir. Saçlara kimyasal uygulamalar öncesinde saçları yoğun bir şekilde, ama koruyucu ve
eşit bir biçimde temizler ve saçın kepek tabakasını açarak, kimyasal uygulamaya hazırlar. Ancak bunun önkoşulu, saçın şampuanlanmasından önce pH-yıkmasına
tabi tutulmasıdır. Saçların uzunluğuna ve mesameli saç
uçlarına göre ilk köpüklenmede 1 ile 3 dakikalık bir süre
önerilmektedir. İkinci köpüklemede, arta kalan kirlerin
saçlarda kalması engellenmiş olur. Silikonlu veya Akrilamidli saçlarda 3 dakikalık sürenin aşılmaması gerekmektedir. Aksi takdirde şeker kamışı melasının etkisi
yetersiz olur.
KLAUS MÜLLER ADSTRİNGENZ
(BURUKLANDIRICI)
Adstringenz organik bir üründür ve deri bakımında da kullanılır. Kafa derisi için hyaluronik son derece önemlidir. Hyaluronik saç
folikülünü yeni gıda maddeleri ile besleyerek,
saçın sağlam ve stabil olmasını sağlar. Adstringenz sayesinde saçın ve derinin asit koruyucu tabakası regüle edilir. Her şampuanın
kendi adstringenzi vardır ve yıkamanın son bölümünde
kullanılır.
KLAUS MÜLLER PROTEİN CANLANDIRICI KÜRÜ
Gene şeker kamışına dayanan amino asitlerden oluşan kür, yıkanan ve hâlâ sıcaklığını
koruyan ıslak saçların üzerine sürülür. Lütfen orta büyüklükteki bir tarak ile saçları tarayınız. 1 dakika bekleyiniz (eğer varsa, yeşil
ışık altına tutunuz). Yeşil ışık sayesinde yağlar şeker proteini ile mayalanır. 1 dakika sonra
NESRiN
su tutunuz ve Adstirngenz (Buruklandırıcı) kullanmayı
unutmayınız. Nem bağlantısı ancak bundan sonra dayanıklı olacaktır.
Bu kür haftada en az 1 kez uygulanmalıdır. Etki süresi,
bakıma alınan saçların yapısına göre değişken olabilir,
ama her defasında 4 dakika ritmine (yani 4, 8, 12, 15)
uyulmalıdır.
REHA PROTEİN CANLANDIRICI KÜRÜ
Protein Canlandırıcı Kürü, tarak testi sistemine göre saça sürülür. Önce saçlar Reha Kafein Şampuanı ile yıkanmalıdır. Reha Protein Canlandırıcı Kürü ıslak saça sürülür. Kür
sürüldükten sonra yağlı kâğıt ile kaplanır ve
16 dakika bekletilir (eğer sarı ışık sistemi ve
ultrason varsa, yağlı kâğıda gerek yoktur). Ardından saçlar iyice emülge edilir. Son olarak
da Reha Adstringenz kullanılır. Renkli ışık sistemi yoksa, sıcak kompres kullanılır.
Protein Canlandırıcı Kürü şu işlemler için kullanılır:
• PH-Yıkaması
• Perma öncesi hazırlık
• Gündelik koruma
• Protein renk sistemi
• Güneşten korunma
REHA KERATİN CANLANDIRICI KÜRÜ
Keratin Canlandırıcı Kürü aynı Protein Canlandırıcı Kürü gibi tarak test sistemi ile kullanılır. Saçlar önce Reha Kafein Şampuanı ile
yıkanır, ardından Keratin Canlandırıcı Kürü
ıslak saçlara sürülür ve sıkıca bastırılır. Yağlı
NESRiN
kâğıt ile kaplandıktan sonra 45 dakika bekletilir (eğer
mavi ışık sistemi ve ultrason varsa, yağlı kâğıda gerek
yoktur). Ardından saçlar iyice emülge edilir ve Reha
Adstringenz kullanılır.
Saçlar 72 saat boyunca hiç bir şekilde yıkanmamalıdır.
İhtiyaca göre yılda 4 veya 6 defa uygulanabilir.
EKTOİN VE KAFEİNLİ REHA İPER OSMOZU
İper Osmozu, zararlı maddeleri gözeneklerden çeker. İper ürünündeki kafein payları
sayesinde damarlar genişler ve merkel hücreleri aktive edilir. Asetilsalisilik gözeneklerdeki ve kılcal damarların venöz bölümlerindeki
kalsiyum artıklarını çözer ve bu sayede saç
kökünün daha fazla gıda maddesi almasını sağlayarak
metabolizmayı iyileştirir. İper Osmozu öğlenden önce
uygulanmalıdır.
EKTOİN VE KAFEİNLİ REHA İSO OSMOZU
Zencefil kökünün keratini yumuşatan bölümleri, deri proteinin erken sertleşmesini önler
ve deri florasını yeniler. Kafa derisinde ve gözeneklerde dayanıklı bir asitten koruma mantosu oluşur. Saç folikülü (keseciği) daha rahat
oksijen alabilir. Bu şekilde daha dayanıklı saç yapısı oluşur. Kepek oluşumu azalır. İso Osmozu aynı zamanda
mantar önleyicidir.
EKTOİN VE KAFEİNLİ REHA İPO OSMOZU
İpo Osmozu, derinin derinliklerine iner. Saç
kökünün etrafında bir koruyucu manto oluşturur. Bu koruyucu manto, kükürt, niacin, B3
vitamini,folik ve nikotinamid’ten oluşmaktadır. Şeker kamışı melası saç kökü için besleyi-
NESRiN
ci öz olan hyalroniği oluşturur. Saç kökü böylece yeni ve
daha iyi gıda maddeleri alabilir. İpo Osmozu öğlen vakti, yani saat 12:00’den sonra saat 20:00’ye kadar uygulanmalıdır. Reha İpo Osmozu saça ihtiyacı olan ve çevre
kirliliği nedeniyle kaybettiği mineralleri verir.
KLAUS MÜLLER OSMOZ ÜRÜNLERİNİN KULLANILMASI
Saçları ve kafa derisini Sağlıklı Kafa Derisi ve Saç Dökülmelerinden Koruyucu Şampuan ile yıkayınız. Saçları
hafifçe kurutun, ardından İpo, İso veya İper ürününü
kafa derisine sürünüz.
Dikkat! Sürülen ürün tamamiyle kapalı bir katman
olmalıdır. Ardından İper Osmozu’nu yeşil ışık, İso
Osmozu’nu mavi ışık, İpo Osmozu’nu ise sarı ışık altında tutun. İpo Osmozu’nda ultrason ile en iyi etkinliğe
ulaşılabilir. Eğer ışık sistemi yoksa, her 3 Osmozu da
sıcak kompres ile kapatınız.
Etki süresi her defasında 20 dakikadır.
İso ve İpo Osmoz’larında saçları ardından iyi yıkayın.
İper Osmozu’nda ise bir kez daha hafifçe şampuanlayın.
Ve Osmoz ürünlerinin kullanılmasından sonra mutlaka
Sağlıklı Kafa Derisi ve Saç Dökülmelerinden Koruyucu
Adstringenz kullanılmalıdır.
NESRiN
KLAUS MÜLLER SAÇ İKSİRLERİ CAPSİCİ VE
MENTHOL
Capsici ve Menthol Saç İksirleri sırayla, kafa
derisinin üç bölümüne sürülür. Örneğin Capsici kafanın ön bölümüne, Menthol kafanın
üst bölümüne ve Capsici boyun bölümüne
sürülebilir.
Salonda kullanım:
Yıkama öncesinde ve/veya Osmoz öncesinde
(Osmoz’da her zaman Menthol kullanılır) uygulanır.
Evde kullanım:
Sabah uyandıktan sonra ve akşamları yatağa
gitmeden önce kullanılmalıdır.
Capsici İksiri’nin etkisi nelerdir? Capsici İksiri gözenekleri açar ve saç kökünün atardamardan gelen kan tedarikini aktive ederek,
saç kökünün daha fazla gıda maddesi almasını sağlar.
Menthol İksiri’nin etkisi nelerdir? Gözenekleri kapatır
ve böylece atık maddelerin daha iyi çıkartılmasını sağlar.
İkisinin kullanılmasıyla kafa derisi üzerinde basınç ve
geri basınç oluşur. Bu değişken basınç sayesinde kılcal damarların venöz bölümleri açılır, yani büyüyen saç
daha iyi beslenir.
Yıkamadaki enerji masajı yoğunlaşır.
Osmoz’dan önce uygulandığında, Capsici ve Menthol
İksileri Osmoz’un etkisini artırırlar. Her iki iksirde böylece saç kökündeki metabolizmayı aktive eder ve saç kökünün dış katmanını korur.
NESRiN
İksir özellikle daire biçiminde saç dökülmelerinde yoğun bir etki sağlar.
KLAUS MÜLLER EL MASKI
Öğrendiğimiz gibi vücut atık maddeleri deri
kanalıyla dışa atarken işe kafa derisinden başlar. Bu işlem en iyi biçimde çalışmazsa, vücut
giderek daha aşağılardan dışa atmaya çalışır.
Bu, damar akıntılarıyla ilintilidir.
Derinin en son dışa atım işlemini gerçekleştirdiği yer, ellerimizdir. Ellerimizdeki deri bu işlemi
sağlıklı yapamazsa, çeşitli sorunlarla karşılaşırız. Örneğin ellerin terlemesi, derinin metabolizma işleminin ve
oksijen almasının sağlıklı olmadığına işaret etmektedir.
Klaus Müller El Maskı bu durumda yardımcı
olur.
Derinin asitleriyle bağlantı kuran şeker kamışı melası, derinin içerisindeki fermentasyon
esnasında bir nevî nişasta geliştirir. Hyaluron
olarak adlandırılan bu nişasta cildimizdeki kolajen hücrelerini birbirleri ile bağlı halde tutar ve böylece
sağlıklı bir doku oluşmasını sağlar. Bunun sonucunda
da, maskın düzenli kullanılması durumunda, cildin yarılması önlenmiş olur.
El Maskının kullanılması: Eller her gün Klaus Müller
Adstringenz ile temizlenir ve mask ile kremlenir. Ortalama olarak haftada bir kez kalın mask uygulaması yapılmalıdır. Bunun için maskı sürmeden önce eller iyice Adstringenz ile temizlenmeli, ardından eller hafifçe
kurulanmalıdır. Sonrasında mask kalınca ve kapalı bir
tabaka olarak ellere sürülmelidir. Mask 10 dakika ellere
etkisini vermesi için öylece bekletilir. 10 dakika sonra eller bir kozmetik bezi ile silinir ve Adstringenz ile kremlenir. Cilt üzerindeki ıslaklık kısa süre sonra geçer.
NESRiN
İÇ BAKIM
KAN DOLAŞIMI SAÇI BESLER
»İç bakımın« saç içerisinde nasıl etkide bulunduğunu
anlayabilmek için, önce bazı bağlantıları vurgulamalıyız. Vücuttaki kan dolaşımı, saç kökünün »besleyicisidir«. Saç kılı, saç kökü içerisinde oluşmakta ve saç kökünce beslenmektedir. Saç kökü ise atar damarların bol
gıdalı kanı ile beslenir. Metabolizma, saç kökünde gerçekleşmektedir. Toksinler ve azotlar bu yoldan dışarıya
çıkartılır. Dışa çıkartma venöz damarlardan gerçekleşir.
Demek ki güzel saçlar ve sağlıklı bir deri iyi işleyen bir
kan dolaşımının sonucudur. Kan, kalbimiz tarafından
tüm vücuda yayılır. Bunun yanı sıra kasların hareketi de
kan dolaşımını destekler. Vücuttaki tüm kaslar ve kalbimiz iyi işleyen kan dolaşımını ve böylelikle de bütün
hücrelerin beslenebilmesini sağlarlar. Her sportif hareket, kasların hareketiyle kan dolaşımının nasıl teşvik
edildiğini kanıtlamaktadır. Kan dolaşımının iyi bir şekilde gerçekleştiği bir vücut gıda maddelerini en optimal düzeyde alıp, değerlendirebilir. Aynı şey saçlar için
de geçerlidir.
KAFA DERİMİZİ KASLARIMIZ KADAR HAREKET
ETTİREBİLİYOR MUYUZ?
Vücudumuzun çeşitli yerlerini gerektirdiğince hareket ettirmediğimiz zaman, nelerin olduğunu hepimiz
biliyoruz. Ayağın »uyuşmasını« veya hareketsizlikten
»karıncalanmasını« hepimiz bir biçimde yaşamışızdır.
Uyuşma veya karıncalanma duygusu, kan dolaşımının
kesilmesi sonucunda ortaya çıkar. Bu uzun bir süre devam ederse, hiç farkına varmasak da, damar duvarlarına
NESRiN
atık maddeleri yapışır. Kasların hareketi kan dolaşımını
özellikle teşvik ettiğinden, toplar ve atar damar duvarlarına yapışan atık maddeler hareketsizlik sonucunda dışarıya taşınamazlar. Kafa derimizin kasları ve yağ dokusu olmadığından, diğer kaslı eklemlerimiz gibi hareket
ettirme olanağımız yoktur. Ne kadar uğraşırsak uğraşalım, kafa derimizi hareket ettiremeyiz.
KAFA DERİMİZİ HAREKET ETTİRMEK İÇİN NE
YAPABİLİRİZ?
Kafa derisinin kan dolaşımından faydalanabilmesi sağlamak için gerekli olan hareketi saçı kaldırma kası üstlenmektedir. Bu kas dolaylı yoldan saç kökü ile bağlı olduğundan, hücre vibrasyonu damarlara etkide bulunur.
Yani, saç kaldırma kasının hareketi sonucunda kafa derisindeki damarların duvarlarına atık maddelerin yapışması engellenmiş olur.
Ancak saç kaldırma kasının hareketi, saçların uzunluğuna bağlıdır. Uzun saçlarda bu kasın üzerinde basınç
oluşur ve saçlar sürekli hareket ettiklerinde bu kas güçlenir. Güçlenen ve antrenmanlı olan kas böylece »pompalama« görevini yerine getirebilir. Kısa kesilmiş veya
uzun süre bağlı taşınan saçlarda ise bu kas, saçlar yeterince hareket etmediklerinden, zayıflar. Böylece saç kaldırma kasının damarlar üzerindeki etkisi azalır ve hem
saçlara yeterince besin verilemez, hem de atık maddeler
temizlenemez.
Toplar ve atar damarlar zaman içerisinde kolayca tıkanabilirler. Atık maddeler damarlardaki akımı engellediklerinde, kan dolaşımı zora sokulmuş olur. Kan dolaşımı
yeterli güçle gerçekleşmeyince, mineral nakliyatı kesintiye uğrar. Bunun sonucunda da, saçların dökülmesine
NESRiN
kadar yol açacak kafa derisi ve saç zararları meydana gelir.
Sağlıklı ve kan dolaşımından faydalanan kafa derisi saçları güzelleştirir.
Demek ki, kan dolaşımının iyi gerçekleştiği kafa derisi
saçları en iyi şekilde besleyebilir. Gerçi kafa derisine yapılan masajlar veya düzenli olarak saçların fırçalanması
kan dolaşımını teşvik edebilir, ama açık ve uzun taşınan
saçların saç kaldırma kasının hareketini sağlaması kadar başarılı olamazlar.
Kafamızı üç bölümde ele almalıyız:
Birinci bölüm alın tarafıdır. Kafa derimizin bu bölümdeki gıda beslenmesi zayıftır. Ancak, kafatasının baskısı
nedeniyle olası yaralar, en fazla kanayan yaralardır.
İkinci bölüm boyun ve yan taraflardır. Bu bölümdeki
kafa derisi beslenmesini çok sayıda bulunan lenfatikler
üzerinden sağlar.
Üçüncü bölüm olan üst taraf yıllar içerisinde giderek en
az beslenebilen kesimlerdir. Kafatası kemiklerinin vücudun genelinden daha uzun süre büyümekte olması,
bunun temel nedenidir. Vücudumuz 21’inci yaşımıza
kadar gelişir. Ama kafatası kemikleri 42’nci yaşımıza
kadar büyürler. Büyüme döneminde gıda beslenmesi
aşırı derece düşüktür.
NESRiN
KLAUS MÜLLER MEVSİM
ÇAYLARI
İLKBAHAR ÇAYI
Çayın acımtırak tadı karaciğer ile safra kesesini aktive, yağ fermantasyonunu da regüle
eder. Yani, yağ ile suyun bağlantı yetisi normalleşir. Düzenli kullanım sonucunda sudaki yağ toparlak olmaz. Çaydaki maddeler kan
üzerinden deriye nakledildikten sonra, iç yağ
bezesinin çalışması da düzenli hâle gelir, derinin doğal nemi süreklilik kazanır ve genellikle nem yenilenir. Doğal asit koruyucu tabaka tekrar
çalışır hâle gelir ve derinin nefes alması kolaylaşır.
YAZ ÇAYI
Çayda bulunan çok sayıdaki mineral maddeler vücut ısısı sayesinde damarlar üzerinden
kafa derisine ulaşırlar. Mineraller, deri hücrelerince ve saç kökü tarafından alınır ve nemin
kalıcı olmasını sağlarlar. Bu mineraller sayesinde yeni köprüler ve bağlantılar kurulur. Bu
bağlantılar arasında proteinler depolanır ve
elastikliğe neden olurlar. Bu da saçda esnekliği ve deride genişleme yetisini sağlar.
SONBAHAR ÇAYI
Çayın tatlı-ekşi tadı bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı olur. Bu şekilde derinin
yeterince doku sıvısıyla beslenmesi sağlanır.
Doku sıvısı deri hücreleri arasında, hem zararlı maddelerin nakledilmesi hem de saç
kökü ile saç hücresine gıda maddeleri taşı-
NESRiN
mak için bulunmak zorundadır. Böylece saç kökündeki
metabolizma aktive edilir.
KIŞ ÇAYI
Kış çayında bulunan etki maddeleri, deri dokusundaki sıcaklığı denkleştirir. Böylelikle
deri dokusundaki enerji blokajları kaldırılır.
Yeni, düzenli yapılara sahip amino asitler saç
köküne ulaşır ve saç kılının üretilmesi için gerekli olan maddeleri saç köküne verirler. Bu
şekilde enerji saç kılının içerisine gönderilir.
Bu enerji olmazsa, saç kuru ve kırılgan olur.
DAHA İYİ SAÇ BÜYÜTME ÇAYI
Saçlarımız, aynı bütün vücudumuz gibi, yediğimiz ve içtiğimiz maddelerce beslenir. Bilindiği gibi günümüz insanının beslenmesi
optimal değildir. Bu nedenle sağlıklı deri ve
sağlıklı saçlara kavuşmak için ek tedbirler almak zorundayız. Eğer vücudumuz yeterince
beslenemez veya enerjisiz kalırsa, saçlarımız
dökülmeye başlar. İşte bu çay saçlarımıza bütün gerekli
olan mineralleri ve vitaminleri verir ve böylece parlak,
sağlıklı saçlara kavuşmamızı sağlar.
NESRiN
KLAUS MÜLLER DRINKS
Klaus Müller’in geliştirdiği renkli Drinkler saç ve kafa
derisi sorunlarını çözmek için ideal araçlardır. İçerik
maddeleri, tek tek organ gruplarının en iyi şekilde çalışabilmeleri için düzenlenmişlerdir.
DRINK GREEN
Karaciğer ve safra kesesini aktive eder. Vücuttan zehirlerin atılmasını teşvik eder. Deri ve saç yapısını güçlendirir.
İçerik maddeleri: Su, Vitamin karışımı (C Vitamini, Nikotin asidi amidi, Pantotenat, B1-Nitrat Vitamini, B2
Vitamini, B6 Vitamini, Folik, Biyotin, B12 Vitamini, E
Vitamini, Propilenglükoaljinat E 405, doğal aromalar),
Mineral karışımı (Kalsiyumlaktat, Elma asidi E 296,
Magnezyumkarbonat, asit regülatörleri Natriyumfosfat
E 339 ve Natriyumpolifosfat E 452), Elma suyu konsentratı, Şeker, Bal, Şeker kamışı melası, doğal Kola fıstığı
özü, kalınlaştırıcı Ksantan (E 415), Kafein, Limon asidi E
330, renklendirici E 142, doğal aroma maddeleri.
Konservasyon: Kalyumsorbat (E 202) % 0,150
Kullanmadan önce iyice çalkalanmalıdır.
Doz önerisi: Günde 200 ml suya iki çay kaşığı (yaklaşık
10 ml).
Önerilen doz aşılmamalıdır. Bu beslenme eki, gerekli
olan ve çeşitli beslenmenin yerine geçmez. Küçük çocukların ulaşamayacağı yerde muhafaza edilmelidir.
NESRiN
DRINK RED
Kalbe ve kan dolaşımına iyi gelir, metabolizmayı teşvik
eder.
İçerik maddeleri: Su, Elma suyu konsentratı, Vitamin
karışımı (C Vitamini, Nikotin asidi amidi, Pantotenat,
B1-Nitrat Vitamini, B2 Vitamini, B6 Vitamini, Folik, Biyotin, B12 Vitamini, E Vitamini, Propilenglükoaljinat E
405, doğal aromalar), Mineral karışımı (Kalsiyumlaktat,
Elma asidi E 296, Magnezyumkarbonat, asit regülatörleri Natriyumfosfat E 339 ve Natriyumpolifosfat E 452),
Şeker, Bal, Şeker kamışı melası, kalınlaştırıcı Ksantan
(E 415), Maltodekstrin, Guarana özü, Kafein, Limon asidi (E330), Renklendirici E 124, doğal aroma maddeleri
(E 1520).
10 ml).
DRINK YELLOW
Dalak ve tiroidi etkiler. Lenf akımını aktive eder.
İçerik maddeleri: Su, Vitamin karışımı (C Vitamini, ,
Nikotin asidi amidi, Pantotenat, B1-Nitrat Vitamini, B2
E 339 ve Natriyumpolifosfat E 452), Elma suyu konsentratı, kalınlaştırıcı Ksantan (E 415), Beyaz çay özü, Ka-
NESRiN
fein, Limon asidi (E 330), Renklendirici (E 104), doğal
aroma maddeleri.
Konservasyon: Kalyumsorbat (E 202) % 0,150.
10 ml).
DRINK BLUE
Böbrekler ve böbrek üstü bezlerini (adrenalin) etkiler.
Ürik asidi oluşumunda önemlidir.
İçerik maddeleri: Su, Vitamin karışımı (C Vitamini, ,
Nikotin asidi amidi, Pantotenat, B1-Nitrat Vitamini, B2
E 339 ve Natriyumpolifosfat E 452), Elma suyu konsentratı, Aloe vera jeli (dondurularak kurutulmuş), Şeker,
Bal, Şeker kamışı melası, Ölü Deniz tuzu, kalınlaştırıcı
Ksantan (E 415), Kafein, Limon asidi (E 330), renklendirici (E 133), doğal aroma maddeleri.
Konservasyon: Kalyumsorbat (E 202) % 0,150.
10 ml).
NESRiN
KLAUS MÜLLER 10 HAFTALIK BAKIM KÜRÜ
A-FAZI: Nem depolanması, Protein Canlandırıcı Kürü, Renk Canlandırıcı kürü
Birinci ve ikinci hafta
Saça nem katılır
1. Haftada: Bakım ve Analiz: Müşterimiz ilk kullanım için hangi ürünü kullanacağını
öğrenir. Yapılan işlem, evde de tekrarlanır.
2. Haftada: Bakım ve Analiz: İşlem dükkânda ve evde tekrarlanır
B-FAZI: Protein canlandırılması, Reha Protein Canlandırıcı Kürü
Üçüncü – dokuzuncu hafta
Nem, protein ile bağlantı kurar
3. Haftada: Bakım ve Analiz: Müşterimiz ikinci işlem ve hangi ürünlerin kullanacağını öğrenir. İşlem evde tekrarlanır.
4. Haftada: İşlem evde tekrarlanır.
5. Haftada: Saçlar sadece yıkanır ve buruklandırılır.
6. Haftada: Bakım ve Analiz: Müşterimiz dükkânda işlem görür.
C-FAZI: Nem ve proteinin kalıcılaştırılması, Reha Keratin Canlandırıcı Kürü
Onuncu hafta
»Nem-Protein-Kompleksi« keratin bağlantıları için kalıcı olarak depolanır

Keyifli ve özel bir görev!

Transkript

Benzer belgeler

Türkçe - Emsey Hospital | Saç Ekim Merkezi

SAÇ EKİM MERKEZİ

GOLD BAKIM VE KAŞMİR KERATİN (GOLD TREATMENT

AKKÖK ETİK HATTI BİR TELEFON UZAĞINIZDA

Formül 1 Shake Fındık Aromalı - Daha İyi Bir Yaşam İçin Beslenme

KERATIN PLUS GOLD TREATMENT

Royal Princess ile Güney Karayipler II Rota Fiyatlar Dahil Olan