Nursan ÇINAR, Cefariye SÖZERİ, Cemile DEDE, Reyhan CEVAHİR
Transkript
Nursan ÇINAR, Cefariye SÖZERİ, Cemile DEDE, Reyhan CEVAHİR
Anne Ve Bebeğin Aynı Odada Uyumasının Emzirmeye Etkisi Nursan ÇINAR*, Cefariye SÖZERİ**, Cemile DEDE**, Reyhan CEVAHİR** ÖZET Amaç: Bu çalışma; anne ve bebeğin aynı odada uyumasının emzirme üzerine etkisini belirlemek amacı ile gerçekleştirildi. Metod: Çalışma Mart-Haziran 2007 tarihleri arasında Sakarya ilinde bir Devlet Hastanesinin çocuk polikliniğine müracaat eden, araştırmaya katılmaya gönüllü 0–12 aylık sağlıklı bebeğe sahip 254 anne ile yapıldı. Tanımlayıcı olarak yapılan çalışmada veriler araştırmacılar tarafından geliştirilen anket formu ile toplandı. Veri değerlendirmesi bilgisayar ortamında yapıldı. Verilerin değerlendirilmesinde yüzdelik ve Chi-square testi kullanıldı. Bulgular: Annelerin; % 42.9’unun ( n= 109) 21-26 yaş ve % 31.5’inin 27-32 yaş grubunda olduğu görüldü. Annelerin; % 65.4’ü (n=166) ,babaların %51.6’sı (n=131) ilköğretim mezunu idi. Ailelerin % 39’u (n=99) 2 çocuk, %34.3’ü (n= 87) 1 çocuğa sahipti. Ailelerin % 74.4’ü (n=189) çekirdek aile, %25.6 ‘sı ( n=65 ) geniş aile idi. Annelerin; %81.5’inin (n=207) bebekleri ile aynı odada yattığı, % 18.5’inin ( n=47 ) ise bebeğin ayrı odada yattığını belirlendi. Aynı oda da yatan bebeklerin % 11.8’ inin ( n=30) anne-baba ile aynı yatakta yattıkları saptandı. Annelerin %70.1’inin (n=178) bebeğini emzirdiği, %29.9’unun (n=76) bebeğini emzirmediğini belirtti. Bebeğin nerede yattığı ile emzirme arasındaki ilişki incelendiğinde annesi ile aynı odada yatan bebeklerin, kendi odasında yatan bebeklerden daha fazla oranda emzirildiği ve aradaki farkın istatistiksel olarak ileri derecede anlamlı olduğu bulundu (p=0.000). Sonuç-öneriler: Anne ve bebeğin aynı ortamda uyumasının en büyük avantajı emzirmeyi teşvik etmesidir. Bulgularımızda bu durum görülmektedir. Bununla birlikte güvenli bir uyku ortamının sağlanması, bebeğin sağlıklı büyüme ve gelişmesi için gerekli olduğu kadar, bebeğin sağlığını tehdit edebilecek durumların da önlenmesinde etkili olacaktır. Sağlık çalışanlarının emzirmenin teşvikiyle birlikte ailelere bebeklerinin uyku güvenliği konusunda da eğitim vermelerinin gerekliliği açıkça görülmektedir. Anahtar Kelimeler: Emzirme, 0-12 aylık bebek, uyku ortamı, uyku güvenliği, ABSTRACT Effects of Breast Feeding of Mother and Baby Sleeping in the Same Room Aim: This study was carried out in order to determine the effect of breast feeding of mothers and babies sleeping in the same room. Method: Work was performed between March to June 2007 in Sakarya State Hospital with 254 mothers who have healthy infants 0-12 months, referred to the child outpatient clinics and volunteered to participate to the study. In the study that made as descriptive, datas were collected by questionnaire which developed by researchers. Data assessment was done by using computer. In data evaluation, percentage and Chi-square test was used. * Doç.Dr. Sakarya Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu **Öğr.Gör.Sakarya Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu 236 Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim ve Sanatı Dergisi, Sempozyum Özel Sayısı 2010 Findings: 42.9% of mothers (n= 109) 21-26 years and 31.5% in the 27-32 age group was seen. 65.4% of the mothers (n = 166) and 51.6% of the fathers (n= 131) were elementary school graduates. 39% of families (n = 99) had 2 children, 34.3% (n= 87) 1 child. 74.4% of families were (n= 189) kernel, % 25.6 (n= 65) large family. 81.5% of mothers (n= 207) had slept in the same room with the baby, 18.5% (n= 47) in separate rooms was determined. It was showed that 11.8% (n= 30 ) of babies were lying in the same room in the same bed with parents. 70.1% of mothers (n= 178) said to the feeding infant, 29.9% (n= 76) did not breastfeed. When examine the relationship between the baby's where he/she stay and the breastfeeding, infants with his mother in the same room were breastfeed more than the babies who are sleeping in his/her room and the difference was found statistically highly significant (p = 0.000). Result & suggestions: The biggest advantage of sleeping in the same environment of mother and baby is to promote breastfeeding. Similar situation is seen in our findings. However, ensuring a safe sleep environment, as well as necessary for the baby's healthy growth and development, it will be effective in preventing situations that might threaten the health of the baby. It is clearly seen that health workers should promote breastfeeding and also provide training to parents about sleep security of babies. Key Words: Lactation, 0-12 month baby, sleep environment, sleep safety, GİRİŞ ve AMAÇ Birlikte uyuma ile ilgili literatür incelendiğinde, bu terim ile ilgili evrensel bir tanımın olmadığı ve farklı aileler arasında yadsınamaz değişiklikler olduğu görülmektedir. Birlikte uyuma birçok yarara sahip olmasına rağmen konu ile ilgili tartışmalar bebeğin bir başka birey ile aynı yatağı paylaşması ile ilgili risklerden kaynaklanmaktadır (Buswell ve Spatz 2007). Bizim çalışmamızda birlikte uyuma terimi bebek ile annenin aynı odada fakat ayrı yatakta kalmaları anlamında kullanılmıştır. Bu anlamda birlikte uyuma hem bebek hem de ebeveyn için çeşitli yararlar sağlayabilir. Anne ve bebek için en büyük avantajı emzirmeye teşvik etmesidir. Ebeveynlerin bebekleri ile birlikte uyuma nedenleri arasında; bebeğin rahatlığını sağlamak, hastalık durumunda kolay izleyebilmek, bebekle birlikte geçen zamanı artırmak, ebeveyn bebek bağını güçlendirmek, bebeğin uyuyabileceği başka bir yerin bulunmaması gibi birçok neden dile getirilmektedir. Bunların yanı sıra birlikte uyuma için en önemli nedenin emzirme olduğu çalışmalarda bildirilmiştir. Amerikan Pediatri Akademisi (AAP), annelerin bebeklerini ilk altı ay sadece anne sütü ile beslemelerini ve en azından bir yıl boyunca emzirmeye devam etmelerini, emzirmeyi kolaylaştırmak için de anne ve bebeğin birbirine yakın uyumalarını tavsiye etmektedir. Aynı zamanda birlikte uyumanın gece boyunca emzirmeyi kolaylaştırdığı da vurgulanmaktadır (American Academy of Pediatrics 2005; Buswell ve Spatz 2007; Galler, Harrison Ramsey 2006; Mosko, Richard ve McKenna 1997). Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) bebek beslenmesinde ilk 6 ay sadece anne sütünü önermektedir. Bununla birlikte gelişmekte olan ülkelerde bebeklerin yalnızca üçte birinden biraz fazlası doğumu izleyen ilk altı ay içinde yalnızca anne sütüyle beslenmektedir (Giray 2004; Köksal, Aydoğdu, Şentürk, Perçin ve Özkan 2005; Yıldız, Baran, Akdur, Ocaktan ve Kanyılmaz 2008). 2008 TNSA verileri ülkemizde bebeklerin neredeyse tamamının doğumdan sonraki ilk aylarda anne sütü ile beslendiğini göstermektedir. Bu oran 6. ayda %90’a; 12. ayda ise %70’e düşmektedir. İki aydan küçük bebeklerin %70’i sadece anne sütü ile beslenmektedir. Daha sonraki yaşlarda hızla azalan sadece anne sütü ile beslenme oranı, 2-3 aylık bebeklerde %42’ye; 4-5 aylık bebeklerde ise %22’ye gerilemektedir. Altı aylıktan küçük bebeklerin %40’ı sadece anne sütü ile beslenmektedir (TNSA 2008). Bu sonuçlar, ülkemizde son yıllarda sadece anne sütü ile beslenen bebeklerin oranının yükseldiğini ve sadece anne sütü ile beslenme süresinin uzadığını göstermektedir. Bununla birlikte bu oranların daha da yükseklere Bildiriler 237 çıkarılabilmesi için emzirmeyi etkileyen faktörler üzerine daha fazla çalışmalar yapılıp bunların sonucuna göre emzirmeyi destekleyici stratejiler geliştirilmelidir. Emzirme; sadece fiziksel - biyolojik beslenme değil, aynı zamanda ruhsal bir beslenmedir. Bebekle anne arasında karşılıklı duygusal bir beslenme söz konusudur. Emme sırasında anneyle bebek arasında duygusal bir alışveriş olur. Anne sütüyle beslemek, bebekle anne arasındaki psikolojik bağı güçlendirir. Bebeğin ilk yarım saat içinde emzirilmesi ve anne ile birlikte aynı odayı paylaşması; anne ile bebek arasında bir bağ oluşmasını sağlayacaktır (Tanır 2006; Tezergil 2007). Bebeğin uygun biçimde ve istedikçe emzirilmesi süt salgılanmasını sağlayan en önemli faktördür. Bu durum meme sorunlarını azaltmakta, süt yapımının sürmesini ve emzirme alışkanlığının daha kolay gelişmesini sağlamaktadır. Gece emzirmeleri de prolaktin düzeyini artırdığı için, süt yapımını artırmaktadır (Tanır 2006; Tezergil 2007; Tunçel, Dündar, Canbaz, ve Peşken 2006). Özellikle gece emzirmeleri bebeğin beslenmesi ve bununla birlikte gelişmesi için önemlidir. Anne ile bebeğin aynı odada kalması sağlanmalıdır. Böylece anne bebeğini istediği süre ve sıklıkla emzirebilir. Yeterli süt üretimi düzenli emzirmeye bağlıdır. Bebeği ile aynı odada kalmak annenin huzurlu, bebeğin güvende olmasını sağlayacaktır. Bebeğin yeri annesinin yanıdır, anne ile ayrı yatakta-aynı odada yatması emzirmeyi ve böylece bebek sağlığını olumlu etkiler. Bebeklerin sık emmesi emzirmedeki başarıyı etkileyen en önemli faktördür. Anne, bebeği ağladıkça ya da kendi istedikçe kucağına almalı ve emzirilmelidir. Sağlıklı bebeklerin annenin yanında tutulması ile bebeğin anneyi sık aralıklarla emebilmesine olanak tanır. Bebeğin annenin yanında tutulması uygulamasıyla anne ve bebek daha mutlu olmaktadır. Ağlama ve aç kalma gibi endişeler olmadığından bebek daha iyi dinlenmektedir. Bebeği ile aynı odada olan annenin emzirmede daha başarılı olduğu görülmektedir. (Ball 2002; Buswell ve Spatz 2007; Demirhan 1997; Erdem 91; Jansen, Weerth ve Walraven 2008; Neyzi ve Ertuğrul 1993; Philips 1998; Pillitteri 1999; Winterburn, Ji wa ve Thopmson 2003; Yurdakök 1991). Ülkemizde anne sütünün özendirilmesine ve annelere emzirme konusunda bilgi ve doğru alışkanlıkları kazandırılmasına yönelik Sağlık Bakanlığı’nın çalışmaları kapsamında, doğum hizmeti veren hastanelerde emzirmenin başarılı ve yerleşik bir uygulama haline gelmesini sağlamak üzere 1991 yılında Anne Sütünün Teşviki ve Bebek Dostu Hastaneler Programı başlatılmıştır. Bebek Dostu Hastane olma kriterleri arasında sağlıklı bebeklerin anne ile aynı odada tutulması yer almaktadır (Tezergil 2007). Ülkemizde emzirmeyi etkileyen faktörler üzerine çalışmalar bulunmakla birlikte anne ile bebeğin aynı odada kalmasının emzirme üzerine etkisine yönelik fazla çalışmaya rastlanmamıştır. Bu gereksinimden yola çıkılarak yapılan çalışmamızın amacı; anne ve bebeğin aynı odada uyumasının emzirme üzerine etkisini belirlemektir. YÖNTEM Çalışma Mart-Haziran 2007 tarihleri arasında Sakarya ilinde bir Devlet Hastanesinin çocuk polikliniğine müracaat eden, araştırmaya katılmaya gönüllü 0–12 aylık sağlıklı bebeğe sahip 254 anne ile yapıldı. Tanımlayıcı olarak yapılan çalışmada veriler araştırmacılar tarafından geliştirilen anket formu ile toplandı. Veri değerlendirmesi bilgisayar ortamında yapıldı. Verilerin değerlendirilmesinde yüzdelik ve Chi-square testi kullanıldı. BULGULAR ve TARTIŞMA Annelerin; % 42.9’unun ( n= 109) 21-26 yaş ve % 31.5’inin 27-32 yaş grubunda olduğu görüldü. Annelerin; % 65.4’ü (n=166), babaların %51.6’sı (n=131) ilköğretim mezunu idi. Ailelerin % 39’u (n=99) 2 çocuk, %34.3’ü (n= 87) 1 çocuğa sahip olup %91.3’ü de ev hanımı idi. Şanlıer ve ark. yaptıkları çalışmada annelerin yaş ortalaması 27.04 ve %77.5 ev hanımı oldukları belirtilmiştir (Şanlıer ve Aytekin 2004). Tanır’ın çalışmasında annelerin %33’ünün 26-30 yaş arasında olduğu, %33’ünün ilkokul mezunu olduğu, %39’unun 1 ve %34’ünün 2-3 çocuğa sahip olduğunu belirten katılımcıların %86 ise ev hanımı olduklarını ifade etmişlerdir (Tanır 2006). Ailelerin % 74.4’ü (n=189) çekirdek aile, %25.6 ‘sı (n=65) geniş aile idi. Şanlıer ve ark. araştırmasında %89.1’i çekirdek 238 Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim ve Sanatı Dergisi, Sempozyum Özel Sayısı 2010 aile, %10.5’i geniş aile olduklarını belirtmişlerdir (Şanlıer ve Aytekin 2004). Bulgular bizim çalışmamızla paralellik göstermiştir. Tablo-1: Annelerin Sosyo-Demografik Özellikleri N % Yaş 15-20 19 7.5 21-26 109 42.9 27-32 80 31.5 33-38 27 10.6 39-44 13 5.1 6 2.4 5 2 45 yaş ve üzeri Eğitim Durumu Okuryazar değil İlkokul 166 65.4 Ortaokul 38 15 Lise 30 11.8 Üniversite 15 5.8 232 91.3 7 2.8 Memur 10 3.9 Serbest 5 Mesleği Ev hanımı İşçi 2 Yaşayan Çocuk Sayısı Bir çocuk 87 34.3 İki çocuk 99 39 Üç çocuk 49 19.3 Dört çocuk ve üzeri 19 7.4 189 74.4 Geniş aile 65 25.6 TOPLAM 254 100 Aile Tipi Çekirdek aile Bildiriler 239 Çalışmada annelerin; %81.5’inin bebekleri ile aynı odada yattığı, aynı odada yatanların %69.7’sinin bebeğini ayrı bir bebek karyolasında yattırdığı, %11.8’ inde ise bebeğin anne-baba ile aynı yatakta yattığı belirlendi. Ailelerin %18.5’inde ise bebeğin ayrı odada yattığı saptandı. Birlikte uyuma birçok yarara sahip olmasına rağmen konu ile ilgili tartışmalar bebeğin başka bireyle aynı yatağı paylaşmasıyla ilgili risklerden kaynaklanmaktadır. Bu riskler; hipertermi, tıkanma, düşme ve ani bebek ölümü sendromu (SIDS)’dur. Galler ve ark. McGarvey ve ark. Tapin ve ark. çalışmalarında anne ve bebeğin aynı yatakta yatmasının SIDS riskini arttırdığını vurgulamışlardır (Galler ve ark. 2006; McGarvey, McDonnell, Hamilton ve O’regan 2005; Tapin, Ecob ve Brooke 2005). AAP, ebeveynlerle bebeğin aynı odada ayrı güvenli bir çocuk karyolasında yatırılmasını tavsiye etmektedir. Çalışmamızda aile ile aynı yatakta yatan bebeklerin olduğu görülmektedir (American Academy of Pediatrics 2005; Buswell ve Spatz 2007; Galler ve ark. 2006; Mosko ve ark. 1997). Bu durumun sebep olabileceği riskler konusunda ailelerin bilgilendirilmeye gereksinimleri olduğu açıktır. Annelerin %70.1’inin (n=178) bebeğini emzirdiği, %29.9’unun (n=76) bebeğini emzirmediği belirlendi. Çalışmamızda bebeğin anne sütü alma durumuna bakıldığında 0-1 aylık bebeklerin % 70’inin anne sütü aldıkları, 3. aydan sonra anne sütü alma oranların %33’lere düştüğü tespit edilmiştir. Bu oranlar Türkiye genelini yansıtan TNSA 2008 verileri ile uyumludur (TNSA 2008). Akyüz ve arkadaşlarının çalışma sonuçları da bizim çalışmamızla paralellik göstermektedir (Akyüz, Kaya ve Şenel 2007). Bebeğin nerede yattığı ile emzirme arasındaki ilişki incelendiğinde annesi ile aynı odada yatan bebeklerin, kendi odasında yatan bebeklerden daha fazla oranda emzirildiği ve aradaki farkın istatistiksel olarak ileri derecede anlamlı olduğu bulundu (p=0.000). AAP aynı zamanda emzirmeyi kolaylaştırmak için ebeveynin bebek ile aynı odada fakat ayrı yatakta uyumasını da tavsiye etmektedir. (American Academy of Pediatrics 2005). Tanır’ın çalışmasında bebeğin annenin yakınında olmasının geceleri emzirmeyi kolaylaştırdığı belirtilmiştir (Tanır 2006). McKenna ve ark. anne ile aynı odada uyuyan bebeklerin gece boyunca ayrı odada uyuyan bebeklerden 3 kat daha uzun süre ile emzirildikleri bulunmuştur (McKenna, Mosko, Richard 1997). Blair ve Ball birlikte uyuyan anne ve bebeklerin neredeyse yarısının ilk 3-4 ay boyunca emzirmeye devam ettikleri, bunun ayrı odada uyuyanların 2 katı olduğu göstermişlerdir (Blair ve Ball 2004). Bebeğin aynı odada kalmasının emzirme üzerine etkisi olmadığını belirten çalışmalar da olmasına rağmen (Brenner, Morton, Bhaskar, Revenis, Das ve Clemens 2003; Flick, White, Vemulapalli, Stulac ve Kemp 2001). yapılan pek çok çalışmada anne ve bebeğin aynı odada kalmasının emzirmeyi olumlu yönde etkilediği vurgulanmıştır (Blair ve Ball 2004; Galler ve ark.2006). SONUÇ ve ÖNERİLER Ebeveynler bebekleri için uygun uyku ortamı konusunda çelişkili bilgiler nedeni ile kararsızlık yaşayabilirler. Bebeklerin uyku şekli, ve uyuma ortamı zaman içerisinde değişebileceğinden bebek uyku uygulamalarına ilişkin değerlendirmeler hemşire ve ebeler tarafından sadece taburculuk öncesi ve ilk ev ziyaretlerinde değil daha sonraki ziyaretlerde de değerlendirilip ailelere gerekli önerilerde bulunulmalıdır. Sağlık çalışanlarının emzirmenin teşvikiyle birlikte ailelere bebeklerinin uyku güvenliği konusunda da eğitim vermeleri gereklidir. Emzirmenin teşviki ve bebeğin güvenliği açısından anne bebek aynı odada fakat ayrı yatakta yatması gerektiği vurgulanmalıdır. Anne sütü ile beslemenin anne ve bebek sağlığı üzerine sayılamayacak kadar çok olan olumlu etkileri nedeni ile emzirme oranını arttıracak her türlü çalışma son derece değerlidir. Anne ve bebeğin aynı ortamda uyumasının en büyük avantajı bulgularımızda da görüldüğü üzere emzirmeyi teşvik etmesidir. 240 Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim ve Sanatı Dergisi, Sempozyum Özel Sayısı 2010 KAYNAKLAR Akyüz A, Kaya T, Şenel N (2007). Annenin emzirme davranışının ve emzirmeyi etkileyen durumlarının belirlenmesi. TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 6(5):331-335. American Academy of Pediatrics (2005). Breastfeeding and the use of human milk (electronic version). Pediatrics, 115:496-506. Ball HL (2002). Reasons to bed-share: why parents sleep with their infants. Journal of Reproductive and Infant Psychology, 20 (4): 207-221. Brenner R, Morton BGS, Bhaskar B, Revenis M, Das A, Clemens JD (2003). Infant-parent bed sharing in an ınner-city population.(reprinted). Arch Pediatr Adolesc Med, 157: 33-39. Blair PS, Ball HL (2004). The prevalence and characteristics associated with parent-infant bed-sharing in England. Archives of Disease in Childhood, 89:1106-110. Buswell SD, Spatz DL (2006). Parent-ınfant co-sleeping and its relationship to breastfeeding. Journal of Pediatric Health Care, 21 (1):22-28. Demirhan F (1997). Sakarya ilinde emzirmenin değerlendirilmesi. Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitiüsü Yüksek Lisans Tezi. Erdem G (1991). Rooming-in. Katkı Pediatri Dergisi, 15 (5-6): 542-551. Flick L, White DK, Vemulapalli C, Stulac BB, Kemp JS (2001). Sleep position and the use of soft bedding during bed sharing among African American infants at increased risk for sudden infant death seyndrome. The Journal of Pediatrics, 138:338-343. Galler JR, Harrison RH, Ramsey F (2006). Bed-sharing, breastfeeding and maternal moods in Barbados. Infant Behavior&Development, 29: 526-534. Giray H (2004). Anne sütü ile beslenme. Sted 13 (1):12-15 Jansen J, Weerth C, Walraven JMR (2008). Breastfeeding and the mother-infant relationship- a review. Developmental Review, 28:503-521. Köksal N, Aydoğdu H, Şentürk E, Perçin K, Özkan H (2005). Anne sütünün immünolojik özellikleri. Güncel Pediatri, (3): 74-77. McGarvey C, McDonnell M, Hamilton K, O’regan M (2005). An eight-year study of risk factors for SIDS: Bed-sharing vs. non bed-sharing. Archives of Disease in Childhood, 21. McKenna JJ, Mosko SS, Richard CA (1997). Bedsharing promotes breastfeeding. Pediatrics, 100:214219. Mosko S, Richard C, McKenna J (1997). Infant arousals during mother-ınfant bed sharing: ımplications for ınfant sleep and sudden ınfant death syndrome research. Pediatrics 100 (5): 841-849 Neyzi O, Ertuğrul T (1993). Pediatri 1, 2:18-20. Philips C ( 1998). Why mother-baby care?. Awhonn Lifelines, 2 (1):53-54. Pillitteri A (1999). The nursing role in caring fort he family during the postpartal period. Maternal&Child Health Nursing, 3. Şanlıer N, Aytekin F (2004). Sıfır-üç yaş grubunda çocuğu bulunan annelerin beslenme ve ishal konusunda bilgi ve davranışlarının incelenmesi. GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, 24 (3): 81-100. Tanır F (2006). Bebekleri 0-2 yaş arasında olan bir grup annenin emzirmeye ilişkin inanç ve tutumları. T.C. Sağlık Bakanlığı Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastnesi Aile Hekimliği Uzmanlık Tezi. Bildiriler 241 Tapin D, Ecob R, Brooke H (2005). Bedsharing, roomsharing, and sudden infant death syndrome in Scotland:a case-control study. Journal of Pediatrics, 147(1):32-37. Tezergil B (2007). Doğum sonu dönem annelerin emzirmeye ilişkin düşünceleri ve uygulamaları. T.C. Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Doğum ve Kadın Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi TNSA (2008). Türkiye nüfus ve sağlık araştırması ön rapor. Tunçel KE, Dündar C, Canbaz S, Peşken Y (2006). Bir üniversite hastanesine başvuran 0-24 aylık çocukların anne sütü ile beslenme durumlarının saptanması. C.Ü. Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, 10(1) Winterburn S, Ji wa M, Thompson J (2003). Maternal grandmother’s and suppoert for breastfeeding. Journal of Community Nursing, 17(12):1-9. Yıldız A, Baran E,, Akdur R, Ocaktan E, Kanyılmaz O (2008). Bir sağlık ocağı bölgesinde 0-11 aylık bebeği olan annelerin emzirme durumları ve etkileyen faktörler. Ankara Üniversitesi tıp Fakültesi Mecmuası, 61(2): 61-67. Yurdakök K (1991). Sosyal Pediatri açısından anne sütü. Katkı Pediatri Dergisi, 12(5-6):537-541. İletişim Adresi: Sakarya Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Esentepe Kampüsü 54187 SAKARYA
Benzer belgeler
Anne sütü - “ilk 1000 gün” Gebe ve Çocuk Beslenmesi Kongresi
şekerli su verildiği,
Akyüz A, Kaya T, Şenel N. Annenin emzirme davranışının ve emzirmeyi etkileyen
durumların belirlenmesi. TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni. 6 (5):331-335, 2007.
İnfantil Kolikli Bebeğe Yaklaşım
artırmaktadır (Tanır 2006; Tezergil 2007; Tunçel, Dündar, Canbaz, ve Peşken 2006). Özellikle gece
emzirmeleri bebeğin beslenmesi ve bununla birlikte gelişmesi için önemlidir. Anne ile bebeğin aynı
...