KOSE_GOKHANKULA:Layout 1
Transkript
KOSE_GOKHANKULA:Layout 1
KOSE_GOKHANKULA:Layout 1 11/27/12 12:05 AM Page 2 ULUSLARARASI YATIRIM GÖKHAN KULA Kriz Böyle Olursa Hep Kriz Olsun! K üresel yatırım araçlarının bu yılki performanslarına bakınca “Krizde böyleyse hep kriz olsun” demek mümkün. Zira Avrupa’da bitmek bilmeyen yeni kriz senaryoları oynanırken ABD’de seçim sonrası ‘Fiscal Cliff’ yine tavan yaptı ve kriz döngüsü sürerken piyasalar bunları takmadan yukarı doğru hareket etti. Uluslararası yatırımcılar portföylerinde 2012 yılında cesur yatırım yapıp -en azından bugüne kadar- güzel bir performans yakalayabildiler. Yatırım Araçları Bu Yıl Küresel Yatırımcıyı Sevindirdi Özellikle hisseler, ‘high yield’ gibi risk düzeyi daha yüksek olan tahvil ve altın, çift haneli performans ile yatırımcılarını sevindirdi. Tüm yatırım çeşitlerinin aynı anda yükselmesi performans açısından hoş olsa bile risk analizi açısından korelasyonların aynı yöne gitmesi sağlıklı değil ve global merkez bankalarının bitmek bilmeyen parasal genişlemesinin (Quantitative Easing - QE) sonucu. Geçmişe bakınca aynı ‘cross asset’ yükselişlerin sonrasında hisselerde ve risk düzeyi yüksek olan yatırımlarda sert satışlar gelmiş. QE’in reel ekonomiye hala istenilen büyüme etkisini yapmamasının yanında global ekonomik büyüme ve enflasyon verileri de ekonomik yavaşlamayı gösteriyor. Asıl düşündürücü olanı, son yılların ‘büyüme lokomotifi’ niteliğindeki gelişmekte olan ülkelerin yavaşlaması. Çin veya Brezilya’ya bakınca amaç, kontrollü büyüme ile makroekonomik dengeleri bozmamak -aynı Türkiye’nin de uygulamaya çalıştığı gibi. Ama QE, yatırım araçlarına ve para piyasasına en azından enflasyon ve büyüme etkisi yarattı gibi görünüyor -‘Bernanke Put’ bu olsa gerek. Barack Obama’nın gelecek dört yıl ABD’nin başında olmasıysa son yıllardaki kriz yöntemlerinin aynen devam edeceğini gösteriyor; başka alternatifi yok zaten ve belli ki gelecek yıllarda da düşük faiz politikasına aynen devam edilecek. Avrupa’ya bakınca genel politik ve ekonomik görüntünün 178 | FORBES ARALIK, 2012 bu seviyede devam edeceğini öngörmek mümkün. Gelecek yıl Avrupa’nın ekonomik lideri Almanya’da genel seçim olması Başbakan Angela Merkel’in daha çok iç politikaya yönelmesini ve popülist kararlar almasını sağlayacaktır. Diğer yandan Avrupa Birliği’nin (AB) bütçe müzakereleri açıkça gösteriyor ki özellikle İngiltere ancak kendi çıkarlarına uygun bulduğu bir anlaşmaya onay verecek. AB’nin görüntüsü hala birlikte ve kararlı hareket etmekten çok uzak. Sonuçta yine Avrupa Merkez Bankası bağımsız hareket edebilir tek kurum halinde kalarak yapması gerekeni yaptı ve piyasalara gerekli olan güveni -şimdilik- geri verdi. ECB Başkanı Mario Draghi’nin mesajı gayet net: “Biz görevimizi fazlasıyla yapıyoruz ancak şimdi politik alanda da aynı kararlılık gerekiyor.” Fakat Draghi’nin temennisi hala ufukta görünmüyor. Gevşek Para Politikasıyla Kriz Çözülmez Sadece gevşek para politikasıyla krizin çözülemeyeceğini zaten Japonya’ya bakıp görebiliriz. Aslında Japonya’yı en uzun QE uygulayan ‘örnek deney’ olarak da görebiliriz. Sonuç? Japonya hala deflasyondan çıkmamış, ekonomik aktivite hala düşük ve global rekabette kaybetmekte. Kasım ayında yeni gelen 2012 üçüncü çeyrek büyüme verileri (yüzde eksi 3.5 y/y) bunun en açık göstergesi. QE'nin sürekli azalan etkisi Amerikan piyasalarının ve özellikle S&P 500 Endeksi’nin tablo 1’de görülen orta vade performansından da anlaşılıyor. ABD Merkez Bankası Fed’in uyguladığı sürpriz QE1 kararı piyasaları güzel taşımıştı, S&P 500 Endeksi’ne baktığımızda yüzde 50’lik bir artış görebiliyoruz. Arkasından gelen müdahaleler piyasada pozitif etki yaratsa da, bu etki devamlı azaldı. ‘Twist’ ve ardından QE3 açıklandığında S&P 500 sadece yüzde 8 yükseldi. Aslında durum devamlı aynı ilacı alınca alışıp cevap vermeyen vücut gibi... Peki ne yapmak lazım? Ya ilacın dozunu artırırsınız ya da yeni bir yöntem denersiniz. Şu anda gördüğümüz, doz artırılarak sorunlar çözülecek ümidi ile global para politikasının aynı yoldan devam etmesi. KOSE_GOKHANKULA:Layout 1 11/27/12 12:06 AM Page 3 QE’NİN S&P 500’E ETKİSİ 1 2 160 FED, İNGİLTERE MERKEZ BANKASI VE ECB’NİN BİLANÇO GELİŞMESİ 1.000 140 +% 8 750 +% 18 +% 30 100 İngiltere Euro Bölgesi +% 50 Kasım 2009 Mart 2009 QE1 QE2 Temmuz 2010 Twist Mart 2011 Kasım 2011 Şu andaki politika Twist + QE3 Temmuz 2012 Politikasız dönem S&P 500 Endeksi her Fed politikası döneminde en yüksek performansını yakaladı QE1 QE2 Twist Operasyonu % 48 % 48 % 36 Nominal Yatırım Araçlarına Dikkat Yaşadığımız bu öngörülmesi zor senaryoda yatırımcıların çok zor hareket edebileceği belli. Piyasa hareketleri, ekonomik gerçekleri değil de politikacıların ve merkez bankalarının oyununa kalmış görünüyor. Merkez bankalarının bilanço gelişmesi bu tehlikenin açık göstergesi (Bkz. Tablo 2). Özellikle üç büyük merkez bankasının 2008 yılından itibaren uyguladığı ‘bilanço genişletme süreci’ ana yatırım alanlarda değerlendirme çarpıtmasına yol açıyor ve bu yıl gördüğümüz performans ve korelasyon tablosuna yol açıyor. Sonuçta birlikte yukarı giden birim fiyatları, yine birlikte ve bu kez hızla düşebilir. Bu zor piyasa koşullarında doğru ve aktif risk yönetimi ayrı bir önem taşıyor. Zira özellikle yüksek likidite arzı ve seviyesi, reel ekonomi canlanınca enflasyon potansiyelini yükseltir ve ileriye dönük -örneğin tahvilde- nominal değerleri negatif etkiler. Oysa en önemli yatırım alanı, nominal değer kaybını kısıtlayacak veya reel anlamda kazanç sağlayacak yatırım araçlarıdır. Bu amaçla ilk etapta, ‘klasik’ olan altın ve emtia, global marka olmuş ve gelişmekte olan ülkelerde yüksek pazar payı olan şirketler ve özel sektör ile enflasyona endeksli tahviller düşünebilinir. Altından Vazgeçemiyoruz Altına uzun vadede bakınca Fed bilançosu veya para arzıyla yüksek korelasyonu dikkat çekiyor (Bkz. Tablo 3). Çoğu Avrupalı kurumsal ve küçük yatırımcı çeşitli yatırım 2000 yılı baz = 100 250 0 2000 2002 2004 2006 2008 2010 2012 araçları kullanıp altını portföyüne kattıysa da hala alokasyonlarını yükseltiyorlar. Bu gelişmeden uygun endeks fonları yararlandı ve son yıllarda devamlı net para girişi sağladı. Mesela İsviçreli ZKB Gold ETF (CH0139101593) kısa zamanda 5 milyar İsviçre Frangı fon büyüklüğüne ulaştı ve yatırımcılarına arzu ettikleri takdirde altını fiziksel olarak temin edebiliyorlar. Bono Olacaksa Kaliteli Özel Sektör Bonosu Olsun Bu yıl çok ilgi çeken yatırım alternatifleri özel sektör tahvilleri, onlara yatırım yapan fon türleri ve ETF’ler oldu. Sonuçta 2010 yılında Yunanistan ile başlayan ve İrlanda, Portekiz ve İspanya ile devam eden Avrupa ve Euro Krizi ile birlikte devlet tahvillerine olan yatırımcı güveni tamamen sarsıldı ve -düşük getiriye bakılmaksızın- daha çok Alman tahvillerine veya sağlam özel sektör tahvillerine yönelim oldu. Alman tahvilleri şimdiki pahalı fiyatlandırmayla birlikte risk - getiri profili olarak hiç de cazip görünmüyor. Daha çok kaliteli özel sektör tahvillerine alokasyonda yer vermek gerekir. Kurumsal yatırımcılar ve büyük portföyler yönetenler doğrudan özel şirket tahvillerine yatırım yapsa bile küçük yatırımcı, Corporates ETF’ye yatırım yapıp geniş çaplı ve verimli bir yatırım aracı kullanabilir. Örnek olarak iShares Euro Corporate Bond ex-Financials ETF'yi (DE000A0YEEX4) gösterebilirim. Bu ETF’nin özelliği, özel sektör tahvil fonu olmasına rağmen Avrupa finans ve bankacılık sektörünün bono ve tahvillerine yatırım yapmaması ve böylece zayıf finans sektörünü kapsamaması. FED BİLANÇOSU VE ALTIN FİYATI (ABD DOLARI BAZINDA) 3 750 FED Bilançosu Altın 500 KAYNAK: BLOOMBERG ABD 500 80 KAYNAK: BLOOMBERG KAYNAK: SOCIETE GENERALE ARAŞTIRMA 120 250 0 1995 1997 1999 2001 2003 2005 2007 2009 2011 Sonuç Piyasalarda kriz, kapınızı çalıp “geliyorum” demez. Küresel piyasalarda yaşanan belirsizlik ve yüksek likiditeyle birlikte gelişen düşük faiz seviyesi yatırımcıları zor durumda bıraktı. Dolayısıyla portföy stratejisinin çeşitli senaryolara ve olasılıklara göre düzenlemenin elzem olduğu bir dönemdeyiz. Bu yöntemin ilk adımını da doğru ve kapsamlı portföy çeşitlendirmesi oluşturur. Özellikle şu günlerde gözlenen düşük volatilite ve pozitif performansın yatırım kararlarını yanlış yönlendirmesine izin vermemek gerekiyor. ƒ GÖKHAN KULA, AVUSTURYA MERKEZLİ MYRA CAPITAL’İN KURUCU VE YÖNETİCİ ORTAĞI. [email protected] ARALIK, 2012 FORBES | 179
Benzer belgeler
Hoşgeldin Negatif Faiz Dünyası
tabii ki ABD Merkez Bankası’nın (Fed) parasal genişlemeözellikle Asya ve Avrupa borsalarında çok
yi sonlandırıp faiz yükseltme zamanlamasının belirsizliği.
yüksek getiriler elde etti. Bu getirileri...