Seyyar balıkçılara zabıta engeli

Yıl: 7
Sayı: 2381
KÖŞEMDEN
Yaşar
İŞKÂR
Yurdakul
geçici hayvan
barınağında
incelemelerde
bulundu
Haberi 2’de
AK Parti
Tekirdağ’dan
Meclis
ziyareti
13 EKİM 2016 PERŞEMBE
Bağımsız Siyasi Yerel Günlük Gazete
25 Kr.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,
“241 şehidim ve 2 bin 194
gazimin hesabını kim verecek”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kamudaki FETÖ soruşturmalarında mağduriyet
iddialarına ilişkin, “Yargı, kolluk kuvvetleriyle samimi davrandığı sürece, burada
mağdur yoktur. Benim 241 şehidimin, 2 bin 194 gazimin hesabını kim verecek?” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep
Tayyip Erdoğan, Beştepe
Millet Kültür ve Kongre
Merkezi’nde, Hakim ve
Cumhuriyet Savcısı Adayları Kura Töreni’ne katıldı.
FETÖ’nün darbe girişiminin ardından soruşturmalar yürütüldüğünü
ifade eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,
“Şu ana kadar örgütle iltisaklı, 3 bin 456 hakim,
savcı ile yüksek yargı organı üyesi meslekten çıkarılmıştır. Bunların dışında
meslekten uzaklaştırılan
ancak yapılan inceleme
neticesinde haklarındaki
iddiaların mesnetsiz olduğu anlaşılan 198 hakim ve
savcı da görevlerine iade
edilmiştir.” dedi.
Kamudaki FETÖ soruşturmalarında mağduriyetler yaşandığı iddialarına
değinen Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan,
şunları kaydetti:
“Zaman zaman bazı
şeyler söyleniyor, ‘Efendim mağdurlar var.’ Kusura bakmayın mağdur
falan yok. Niye yok? Yargı, kolluk kuvvetleriyle
birlikte burada samimi
davrandığı sürece, burada mağdur yoktur. Samimi davranmıyorsa, ilgili
mercilere müracaatla nasıl
hakları iade ediliyorsa, onların da hakları kendilerine iade edilir. Burada bazı
yanlışlar, hatalar olmuyor
değil, o da olabilir, doğ-
rudur fakat unutmayın ki
benim 241 şehidimin, 2 bin
194 gazimin hesabını kim
verecek?”
FETÖ soruşturmalarında ulaşılan isimlere ilişkin
eleştirilere değinen Erdoğan, “Şimdi dünyadan
bize akıl verenler var. ‘Bu
kadar ismi nasıl, nereden
biliyorsunuz? Nasıl olur
da bunları hemen anında
toparladınız...’ Bana da
söylüyorlar. Biz devletiz.
Burası Çatladıkapı Muhtarlığı değil ki devletiz.
Nerede, kim ne yapıyor,
bunların hepsini bir devlet
bilmiyorsa, onun istihbaratı bunu bilmiyorsa, kusura bakmasınlar.” diye
konuştu.
Devamı sayfa 9’da
Haberi 3’te
IX. Türkiye Ticaret ve
Sanayi Şurası yapıldı
IX. Türkiye Ticaret ve Sanayi Şurası, Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliği Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun evsahipliğinde,
TOBB Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Devamı sayfa 3’te
Sonbaharla
birlikte
“kış
çayı”na
talep arttı
Haberi 9’da
NKÜ 2016-2017 Akademik
Yılı Açılış Töreni Düzenlendi
Namık Kemal Üniversitesi 2016–2017 Akademik Yılı Açılış
Töreni, Vali Mehmet Ceylan’ın katılımıyla NKÜ Rektörlük
Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Devamı 7’de
www.demokrattrakya.net
2
13 EKİM 2016 PERŞEMBE
YURDAKUL GEÇİCİ HAYVAN BARINAĞINDA
İNCELEMELERDE BULUNDU
HABER MERKEZİ
Malkara Belediye Başkanı
Ulaş Yurdakul, 11 Ekim 2016
Salı günü saat 11.30'da Belediye Meclis Üyesi S.S. 269 sayılı Malkara Yağlı Tohumlar
Tarım Satış Kooperatifi Baş-
5 parselde yer alan geçici
hayvan barınağı inşaatımız
hızla devam ediyor. Yapımına devam edilen hayvan barınağı yeri 11.279,72 m² alana
sahip. İçerisinde ameliyathane, muayenehane, veteriner
hekim odası, anestezi odası,
mutfak, depo ve banyo tuvaletin yer aldığı yedi ayrı bölümden oluşan idare binası
bulunacak. İçinde özellikle
geçici hayvan barınağına
gelen hasta hayvanların tedavileri yapıldıktan sonra,
sağlıklı olan hayvanların ise
kısırlaştırma ameliyatı ve
postoperatif bakımı, iç - dış
parazit ile kuduz aşıları yapılıp rehabilitasyon işlemi
bittikten sonra geçici olarak
kalacakları kafesler de bulunuyor. Hayvan barınağımızda tedavileri, kısırlaştırma ve
rehabilitasyon işlemleri tamamlanan hayvanlar geçici
olarak kafeslerde kalıp 5199
Sayılı Hayvanları Koruma
Kanunu gereği tekrardan küpelendikten sonra alındıkları
yere bırakılacak. Şuan kafeslerin konulduğu bölümün etrafında parke taş çalışmalarımız yapılıyor. Geçici hayvan
barınağı inşaatını en yakın
zamanda bitirmek için çalışmalarımızı hız kesmeden
devam ettiriyoruz. Geçici
hayvan barınağının işletme
ruhsatı için Orman Su İşleri
Bakanlığı Tekirdağ Şube Müdürlüğüne başvurusu yapılmış olup, ruhsat alındıktan
sonra kanuni olarak hizmetlere başlanılacaktır.” Diyerek
açıklamalarda bulundu.
kanı Cem Özkan, Belediye
Meclis Üyesi Şinasi Koltuk
ve Başkan Yardımcısı İsmail
Akkaya ile birlikte Hacıevhat
Mahallesi, Gürgen Mevkii'ne
giderek yapımına devam edilen geçici hayvan barınağında incelemelerde bulundu.
Belediye Başkanı Ulaş
Yurdakul, Belediye Meclis
Üyeleri Cem Özkan, Şinasi
Koltuk ve Başkan Yardımcısı İsmail Akkaya yapmış
oldukları incelemelerde Belediye Veteriner Hekimi Atilla Bakın'dan geçici hayvan
barınağı hakkında detaylı
bilgiler aldılar.
Başkan Ulaş Yurdakul
geçici hayvan barınağı hakkında; “Hacıevhat Mahallesi, Gürgen Mevkii, 83 ada,
"Cirque du Soleil"in tırları sınırda bekletiliyor
EXPO 2016 Antalya kapsamındaki gösterilerini iptal ederek yüklenici firmayı
zarara uğrattığı öne sürülen
"Cirque du Soleil"in mahkeme kararıyla el konulan
tırlarından 18'i, İpsala Sınır
Kapısı'nda bekletiliyor.
İstanbul Fikri Sınai Haklar Mahkemesinin ihtiyati
tedbir kararı doğrultusunda, ünlü canlı gösteri topluluğu "Cirque Du
Soleil"in el konulan 23 tırından 18'inin İpsala Sınır
Kapısı'nın gümrük sahasındaki bekleyişi devam
ediyor. Tırlardan 5'inin ise
ihtiyati tedbir kararı öncesinde sınır kapısından çıkış
ÖNEMLİ TELEFONLAR
YANGIN İHBAR - 110
POLİS - 155
JANDARMA İMDAT - 156
SIHHİ İMDAT - 112
SAĞLIK DANIŞMA - 184
VERGİ DANIŞMA - 189
POSTA KODU DANIŞMA - 119
PTT DANIŞMA - 161
TELEFON DANIŞMA - 118
TELEFON ARIZA - 121
TELEKS ARIZA - 123
DATA ARIZA - 124
RADYO TV ARIZA - 125
yaptığı öğrenildi.
Yüklenici firmanın avukatı Eylem Akkayalı, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, "Cirque Du Soleil"in
anlaşmaya göre Antalya'da
EXPO 2016 kapsamında
gösteriler yapması gerekirken OHAL'i gerekçe göstererek, taahhütlerini yerine
getirmediğini söyledi.
Akkayalı,
grubun
Antalya'daki gösterileri iptal etmesine rağmen geçen
hafta İstanbul'da bir gösteriye çıktığını ifade ederek,
"Bunun üzerine biz de Fikri
Sınai Haklar Mahkemesine
başvurduk, ihtiyati tedbir
kararı çıkarıp mallarına
ihtiyati tedbir kararı uyguladık. Şu anda, ihtiyati tedbir kararı devam ediyor.
Biz her zaman uzlaşmaya
hazırız. Müvekkil de her
zaman uzlaşmaya hazır.
Eğer ücreti öderlerse, tabii
ki kararı kaldırıp uzlaşabiliriz. Bu durum, biraz
milli mesele haline geldi.
Dolayısıyla biz zararımızın
karşılanmasını talep ediyoruz." diye konuştu.
Tarafların
görüşmeye
devam ettiğini dile getiren
Akkayalı, toplam zararın 5
milyon dolar olduğunu belirtti. (AA)
GAZ ARIZA - 187
SU ARIZA - 185
ELEKTRİK ARIZA - 186
ŞEHİRLER ARASI KAYIT - 131
MİLLETLER ARASI KAYIT - 115
ÇAĞRI - 133
FONOTEL - 141
İŞ VE İŞÇİ BULMA - 180
ŞEHİRLER ARASI SIRA SORMA - 131
YERİNDE OLMAYAN ABONE - 134
KODLU ARAMA - 168
BEKLEMESİZ ARAMA - 131
ALO POSTA - 169
VALİLİK - 261 88 88
ÖZEL KALEM - 261 20 07
SANTRAL - 262 80 80
“KANSERDE ERKEN TANI İÇİN (KETEM)
MERKEZLERİMİZE BAŞVURUN”
MURAT ÜRTEKİN
Tekirdağ Halk
sağlığı
müdürlüğü,01-31
Ekim tarihleri meme kanseri bilgilendirme ayı nedeniyle bir basın açıklaması
yaptı.Yapılan açıklamada;
“Meme kanseri dünyada
en sık görülen ikinci, kadınlarda ise açık ara en sık görülen kanserdir. 2012 GLOBOCAN verilerine göre
dünyada 1,67 milyon yeni
meme kanseri olgusu gelişmiştir. Dünya genelinde
bölgeler arasında insidans
oranlarında yaklaşık 4 kat
fark bulunmakta olup Asya
ve Afrika’ da 27/100.000,
Avrupa’ da 96/100.000’lık
insidansa sahiptir. Ölüm
nedenlerine bakıldığında
ise dünyada kanser nedenli ölümlerde 5. Sırada, kadınlarda; Gelişmekte olan
ülkelerde en sık kansere
bağlı ölüm nedeni, gelişmiş
ülkelerde ise akciğer kanserinden sonra ikinci ölüm
nedenidir. 2012’de Dünyada 522.000 kadın meme
kanseri nedeniyle hayatını
kaybetmiştir Ülkemizde ise
meme kanseri kadınlarda
en sık görülen kanser olup
insidansı 45,9’dur.
Ülkemizde meme kanseri taramaları Kanser Erken
Teşhis, Tarama ve Eğitim
(KETEM) birimlerinde yürütülmektedir.
KETEM’ler ilk olarak
1998 yılında kurulmaya
başlanmış olup günümüzde her ilde en az bir KETEM
bulunmaktadır.
Meme kanseri taramalarına katılım oranlarını ve taramaların etkinliğini arttırmak amacıyla son yıllarda
mobil mamografi cihazları
yaygınlaştırılmaya başlanmıştır.
Ayrıca Merkezi Raporlama uygulamasıyla da tarama mamografisi raporlarının standardizasyonu ve
kalite denetimleri sağlanmıştır.
Bu çalışmalar sonucunda
hedefimiz; Avrupa Birliği
Kalite Standartlarına uygun
ve tek elden yürütülen bir
tarama programının yerleştirilmesi ve her bireyin
tek tek takibi, eğitimi ve farkındalık oluşturulmasıdır.
Böylece meme kanserinden
ölümlerin azaltılması, yaşam kalitesinin arttırılması
ve iş gücü kaybının en aza
indirilmesi amaçlanmaktadır.
Tekirdağ Halk Sağlığı
Müdürlüğü olarak;
* 40-69 yaş arası kadın
iseniz Meme Kanseri tarama programı için KKMM
(Kendi Kendine Meme Muayenesi) ve Mamografi ,
* 30-65 yaş arası kadın
iseniz Rahim Ağzı Kanseri
tarama programı için HPVDNA,
* 50-70 yaş arası kadın
veya erkek iseniz Kalın
Bağırsak Kanseri tarama
programı için Gaitada Gizli
Kan taramalarınızı yaptırmak için başta Süleymanpaşa KETEM veya Çorlu
KETEM olmak üzere Aile
Sağlığı Merkezi ve Toplum
Sağlığı
Merkezlerimize
bekliyoruz.”Denilmektedir.
SAHİBİNDEN SATILIK
HYUNDAI İ20
İlk sahibinden satılık 2013 model Hyundai İ20. Aracın değişeni yoktur,
1.2 motor, benzinli, 30 bin km’de.
İTRİBAT TEL: 0543 842 55 59
BELEDİYE BAŞKANLIĞI - 459 59 59
BELEDİYE (SANTRAL) - 459 59 59
BELEDİYE TEMİZLİK İŞLERİ - 261 22 97
BELEDİYE SU İŞLERİ - 261 10 89
BELEDİYE ZABITA - 261 23 18
CUMHURİYET SAVCILIĞI - 261 20 09
JANDARMA ALAY KOMUTANLIĞI - 261 20 90
S.S.K. HASTANESİ - 261 21 82
DEVLET HASTANESİ - 262 53 55
KIZILAY DİSPANSERİ - 261 22 71
NAMIK KEMAL VERGİ DAİRESİ - 261 20 18
SÜLEYMANPAŞA VERGİ DAİRESİ - 261 22 79
SGK TEKİRDAĞ - 261 21 76
EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ - 261 20 94
NÜFUS MÜDÜRLÜĞÜ - 261 22 57
TARIM İL MÜDÜRLÜĞÜ - 258 32 41
ZİRAAT BANKASI - 261 18 31
HALK BANKASI - 261 32 55
KÖY HİZMETLERİ MÜDÜRLÜĞÜ - 261 20 17
BAYINDIRLIK MÜDÜRLÜĞÜ - 261 40 40
DEVLET SU İŞLERİ - 261 54 12
GENÇLİK VE SPOR MDLÜĞÜ - 261 20 32
HALK EĞİTİM MERKEZİ - 261 20 64
TEKEL - 261 20 30
TOPRAK MAHSULLERİ OFİSİ - 261 22 67
METEOROLOJİ - 261 26 08
MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ - 261 20 11
EĞİTİM ARAÇLARI - 261 20 95
SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ - 261 20 15
SOSYAL HİZMETLER MDLÜĞÜ- 261 34 51
TİCARET ODASI - 261 10 92
ESNAF ODALARI BİRLİĞİ - 261 13 09
3
13 EKİM 2016 PERŞEMBE
IX. Türkiye Ticaret ve Sanayi Şurası yapıldı
IX. Türkiye Ticaret ve Sanayi Şurası, Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliği Başkanı M. Rifat
Hisarcıklıoğlu’nun evsahipliğinde, Başbakan Bina-
Söz konusu şurada
Tekirdağ’ın sorunlarını ve
taleplerini iletmek üzere
İl Sözcüsü olarak seçilen
Tekirdağ Ticaret Borsası
Yönetim Kurulu Başkanı
Osman SARI şurada dile
getirmesi konusunda mutabık kalınan İlimize iliş-
ve tarım ürünlerinin sevk
edilmesinde mevcut taşıma sistemlerinin demir
yolu ağına bağlantısını ve
limanlara
entegrasyonu
projesinin hayata geçmesi,
taşıma maliyetleri açısından oldukça avantajlı bir
durum ortaya çıkacaktır.
büyük bir bölümü halledilmiş olacaktır.
4- Bölgemizin stratejik
konumunda bulunan tarım arazilerinin toplulaştırma çalışmaları istenilen
seviyelere çıkartılamaması
nedeniyle üretim maliyetleri her geçen gün artmak-
kapasitesi ve uçuş sayısı
arttırılmamıştır. Bölgemizin yurtiçi-yurtdışı yolcu
ve kargo ihtiyacını karşılamak için havaalanının
genişletilerek özellikle yaz
aylarında Antalya ve İzmir
gibi şehirlere seferler düzenlenmesine dış hatlarda
li Yıldırım’ın başkanlığında, Başbakan Yardımcısı
Nurettin Canikli, Ekonomi
Bakanı Nihat Zeybekci,
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Gıda,
Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik ile 365
oda ve borsanın yönetim
kurulu başkanları ve meclis başkanlarının katılımıyla TOBB Konferans
kin sorunlar ve talepler
hususunda yapmış olduğu
konuşması şu şekildedir:
“1- Merkez Süleymanpaşa
İlçemizde yapmak istediğimiz Tekirdağ OSB’nin
(TORSAB) yer seçimi yapılmış, hızlandırılmış kamulaştırma kararı alınmış
ancak, yargı yoluna gidilerek iş durdurulmuştur.
OSB içerisinde yer alacak
Bu konu hakkında hazırlanmış olan yük merkezlerinin demir yolu taşıma
sistemimize entegre edilmesi projesi dahilinde,
teknik ve detaylı hazırlanmış olan raporlar ve fizibilite çalışmaları Ulaştırma,
Denizcilik ve Haberleşme
Bakanlığı ile Kalkınma
Bakanlığına
iletilmiştir.
Bu projenin de İlimizde
ta, üretici gelirleri düşmekte üretimde verim ve
kalite düşerek bölge ekonomisine ve milli ekonomiye olumsuz yansımaktadır. Bölgemizde arazi
toplulaştırma çalışmaların
hızlandırılarak
tarımsal
arazi büyüklüklerinin arttırılmasını arzu ediyoruz.
5- Sanayi üssü kısmında bulunan Çorlu ilçemize
ise özellikle Almanya ve
Fransa’ya yeni uçuş hatları açılarak gerçek anlamda
uluslararası bir niteliğe kavuşturulmasını istiyoruz.
6- İlimizdeki Çorlu ve
Çerkezköy ilçelerinde yer
alan sanayi tesislerinin ihtiyacı olan nitelikli, mesleki ve teknik bilgiye sahip
ara eleman bulunamamaktadır. Bu olumsuzluğu ortadan kaldırmak için sanayicilerimizin ihtiyacı olan
mesleki ve teknik eğitim
veren yüksekokul ve meslek liselerinin bölgemize
kazandırılmasını talep etmekteyiz.
Hayrabolu’nun ana arterlere olan bağlantı yollarının tümü dar ve teknik
kapasitesi yetersi olup,
uzun süredir bu problem
giderilememiş bu da ilçelerin ekonomik ve sosyal gelişimine olumsuz
yönden
yansımaktadır.
Hayrabolu’nun ana arterlere bağlı olan yollarının
duble yol yapılması gerekmektedir. Bu yollar yapıldığında yatırımcıların
Hayrabolu OSB’ye olan
yatırım istekleri ulaşım
kolaylığından dolayı artacağını düşünmekteyiz.
Şuranın İlimize, bölgemize ve ülkemize yarar
sağlayacağı temennisiyle,
Tekirdağ için belirlenen
sorunların acilen çözüme
kavuşacağına olan inancım tamdır.
MEHMET KULA
Salonu’nda gerçekleştirildi.
Tekirdağ Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Osman SARI ile Meclis
Başkanı Bahattin ATICILAR 9.Ticaret ve Sanayi
Şura’sına katıldı.
Tekirdağ Oda ve Borsaları sözcüsü seçilen
Tekirdağ Ticaret Borsas
Yönetim Kurulu Başkanı
Osman SARI Başbakan
Binali YILDIRIM’ın katılımıyla gerçekleştirilen
TOBB 9.Ticaret ve Sanayi
Şurası’nda
Tekirdağ’ın
sorunları ve taleplerini anlattı.
firmalar 10-12 bin kişiye
istihdam sağlanmasının
yanı sıra ilimizin ekonomisinde önemli katkılar sağlayacaktır. Bu tip stratejik
öneme sahip projeler ile
ilgili hükümetimizin direk
devreye girerek projelerin
hayata geçirilmesi noktasında tasarrufta bulunmasını talep ediyorum.
2- Ülkemizin ciddi kapasiteye sahip bulunan İl
genelindeki limanlarımıza hizmet verecek ihtiyacı
her geçen gün hissedilen
lojistik ihtisas sanayi bölgesinin destek ihtiyacı, İlimizdeki üretilen endüstri
hayata geçirilmesini talep
ediyorum.
3- İlimize değil Trakya
tarımına büyük katkı sağlayacak Ergene Nehrinin
temizlenmesi projesi ile
ilgili bugüne değin yapılan çalışmalar konusu için
hükümetimize teşekkürlerimizi arz ediyoruz. Bu
çalışmalara ilave olarak
Ege Denizine akan Meriç
Nehrinin suları bölgemiz
tarımına kazandırılabilirse
ve farklı deşarj sistemleri
ile Meriç Nehrinin suları
bölgede akarsu ve barajlara entegre edilebilirse
yüzeysel su ihtiyacımızın
Namık Kemal Üniversitesinin İLERİ TEKNOLOJİ
FAKÜLTESİNİN kurulması tarım ve hayvancılığın da yoğun olarak gerçekleştirildiği
Malkara
ilçemize de Namık Kemal
Üniversitesinin VETERİNERLİK FAKÜLTESİNİN
kurulması konusunda üniversitemiz ile işbirliği yapılarak bu konuda destek
bekliyoruz.
İlimizde bulunan Çorlu
Havalimanı iç hatlar yolcu taşımacılığı Türkiye en
yoğun artış yapan Havalimanları listesinde ikinci sırada yer almasına rağmen
Sokak kedilerine yuva yaptılar
SATILIK & KİRALIK
DAİRELER
Firmamızda
çalışacak
eleman
aranıyor.
Edirne Doğayı Hayvanları Koruma ve Yaşatma Derneği (EDHAYKO)
üyeleri, sokak kedilerine
için yuva yaptı.
EDHAYKO
Başkanı
Nurhan Kalender, düzenledikleri kedi evi etkinliği
kapsamında 17 tane yuva
yaptıklarını belirtti.
Kalender, sokak kedilerinin kışı daha sıcak geçir-
mesi için yuvalara ihtiyacı
olduğunu söyledi.
Destek veren dernek
üyeleri teşekkür eden Kalender, “Kedi yuvalarımız
büyük. 3-4 kedide yatabilir. Faydalı bir etkinlik
oldu. Kendi imkanlarımız
dahilinde yuvalar yaptık.
Yapılan yuvalar sayesinde
sokak kedileri kışı daha sıcak geçirecek.” dedi. (AA)
KÖŞEMDEN
YAŞAR İŞKÂR
[email protected]
260 05 58 - 0535 930 21 53
BUGÜN TEMBELLİK
HAKKIMI KULLANIYORUM
AK Parti Tekirdağ’dan
Meclis ziyareti
ÖMER URAL
AK Parti Tekirdağ İl
Başkanı Cüneyt Yüksel, bugün gerçekleşen
AK Parti Grup Toplantısında Başbakan Binali
Yıldırım’a Kılıcınız keskin olsun diyerek bir kılıç hediye etti. AK Parti
Tekirdağ Milletvekilleri
ile birlikte kürsüye çıkan Yüksel, Başbakan
Yıldırım’a tezerruhatlar arasında hediyesini
ikram etti. İl yürütme
kurulu üyeleri, İlçe Başkanları ve İlçe Yürütme
kurulu üyeleri katıldıkları Ak parti grup
toplantısının ardından
Tekirdağ Milletvekilleri
ile Meclis Bahçesinde biraraya geldi.
Akparti heyeti Mecliste bulunduğu sırada
Anayasa
Komisyonu
Başkanı İstanbul Milletvekili Mustafa Şentop
ile görüşerek kendisine
Tekirdağ hatırası olarak
bir hediye verdiler. Meclis bahçesinde Başbakan
Binali Yıldırım’ı uğurlayan Tekirdağ Akparti
Heyeti Başbakan Binali
Yıldırım’lada hatıra fotoğrafı çekildi.
Ardından
Akparti
Genel merkezine geçen
heyet, Genel Başkan
Yardımcısı Teşkilat Başkanı İstanbul Milletvekili Mustafa Ataş ile bir
araya gelerek yemek
Yedikten sonra Teşkilat
mensupları ile sohbet
ettiler. Mustafa Ataş’a
İl
başkanı
Cüneyt
Yüksel,Tekirdağ hatırası
olarak bir hediye ikram
etti. Ardından Akparti
Genel merkezinde Teşkilat Başkan Yardımcısı
Harun Karaca ile görüşen Akparti Tekirdağ
heyeti Karaca’yada hediyelerini ikram ettikten
sonra Tekirdağ’a yola
çıktılar.
SATILIK
ARSALAR
Gündoğdu Mahallesi’nde
181. Ada, 54. Parselde
Bulunan
2621 Ada
6. Parsel
2494
m2
2616 Ada
3. Parsel
1842
m2
2620 Ada
4. Parsel
2512
m2
2615 Ada
2. Parsel
1864
m2
Arsalarımız
Satılıktır
Tel: 0536 274 11 33
4
13 EKİM 2016 PERŞEMBE
ÇOCUĞUNUZU KENDİNİZDEN
SADECE 1 KAT KALIN GİYDİRİN
HABER MERKEZİ
Çocuklarda ateş, aileleri en çok endişelendiren
hastalık belirtileri arasında ilk sıralarda yer alıyor.
Kimi zaman bakteri ve
virüslerin, kimi zaman
da bilinçsiz yaklaşımların
tetiklediği ateşin derecesine göre değerlendirilmesi
ve gerekli önlemleri vakit
kaybedilmeden alınması
önem taşıyor. Memorial Şişli Hastanesi Çocuk
Sağlığı ve Hastalıkları
ısısı yükselecektir. Bebekleri giydirirken her zaman
bulunduğu ortam koşulları göz önünde bulundurulmalıdır. Ortam ısısı
22-24 derece aralığında
ise bebeğin ya da çocuğun
ebeveyninden sadece bir
kat fazla giydirilmesi yeterlidir.
Ortam ısısı iyiyse uyku
tulumu hasta edebilir
Çocuklarda yüksek ateş
görüldüğü saatleri tam
olarak saptamak mümkün
değildir. Ancak özellikle
en güvenli sonucu veriyor
Ateş ölçüm teknikleri değişmektedir. Koltuk
altından dijital derece ile
yapılan ölçüm, sıklıkla
başvurulan ve güvenilir
yöntemlerden birdir. Koltuk altından ölçüm yaparken bölgenin nemli olmamasına dikkat edilmelidir.
Islak cilt daha soğuk hissedileceği için doğru bir değerlendirme yapabilmek
için nemli olan bölge önce
kurulanıp, sonra ölçüm
derecenin üzerine çıkarsa
ılık duş aldırılmalı ya da
ılık uygulama yapılmalıdır. Çocuğun başı dahil
tüm vücudu 30 derece sıcaklıkta su ile yıkanmalıdır. Duş, etkili olması için
10-15 dakika sürmelidir.
Ilık uygulamada ise temiz
bir bez ılık suyla ıslatılıp
bebeğin alın, boyun, koltuk altı ve kasık bölgesine
koyulabilir. Çocuk büyükse genelde duş aldırılması
tercih edilir. Duş sonrası
yapılan ölçümlerde vücut
Sabahları eklem ağrısı
Çekenler dikkat
Toplumda iltihaplı romatizma olarak tanınan romatoid artrit
(RA), en yaygın görülen romatizmal hastalıkların başında geliyor. Kadınların erkeklere oranla 3 kat fazla risk taşıdığı RA
Türkiye’de her 1000 kişiden yaklaşık 5’inde görülüyor. 12 Ekim
Dünya Artrit Günü kapsamında erken teşhis ve tedavinin önemine dikkat çeken Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim Araştırma
Hastanesi İç Hastalıkları ve Romatoloji Uzmanı Prof. Dr. Nevsun İnanç, “RA geç teşhis ve yanlış tedavi sonucu kalıcı fonksiyon kaybı ve engeliliklere yol açabiliyor” dedi. Tedavi edilmeyen
RA’nın hastanın tüm hayatını etkileyecek sorunlara neden olduğunu belirten Prof. Dr. Nevsun İnanç, “Özellikle sabah saatlerinde şiddetli olan eklem ağrıları ve tutukluklarında vakit kaybetmeden bir romatoloji uzmanına başvurulmalı” diye konuştu.
HABER MERKEZİ
Bölümü’nden Uz. Dr. Abdurrahman Yıldırım, çocuklarda ateş ve dikkat
edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.
Sonbahar ve kış aylarında şikayetler artıyor
Çocuklarda ateş, virüs ve bakterilere tepki
veren vücudun ısısının
yükselmesi sonucu ortaya çıkmaktadır. Sıklıkla
sonbahar ve kış aylarında
görülen ateş, nezle ve grip
gibi hastalıkların belirtileri arasında yer almaktadır.
Vücudun savunma mekanizması olarak da kabul
edilen ateşi her zaman
olumsuz değerlendirmemek ancak çok yüksek olduğu durumlarda dikkatli
olmak gerekmektedir.
Çocuğunuzu kalın giysilerle sarmalamayın
Yüksek ortam ısısı, çocuklarda vücut ısısının
yükselmesine neden olur.
Çocuğun bulunduğu ortamın ısısı 22-24 derece
aralığında olmalıdır. Eğer
ortam ısısı 25 derecenin
üzerinde olur ve bebek
kalın giydirilirse vücut
akşam saatleri ve uykuda
ateş yükselmesi daha çok
görülmektedir.
Bunun
nedeni de daha kalın örtülerle üzerinin örtülmesi
ve uyku tulumu ile yatırılmasından kaynaklanmaktadır. Uyku tulumu, özellikle 22-24 derece ortam
ısısı olması durumunda
çok tavsiye edilmez. Fizyolojik ve doğal olmadığı
için; bebek daha çok terler, cilt problemleri yaşar,
ateşi yükselir ve daha çok
hastalanır.
37 derece ve üzeri enfeksiyon habercisi olabilir
Vücudun normal ısısı,
35,5 – 36,8 derece aralığında yer almaktadır. Çocuklarda vücut ısısı 37,5 dereceye kadar normal kabul
edilse de 37’yi geçiyorsa
dikkatli olunmalıdır. 37
derece ve üzeri bir enfeksiyon başlangıcı olarak
kabul edilebilir. Bu süreçte gün içinde ve özellikle
gece uyku zamanı ara ara
çocuğun ateşinin ölçülmesi ve yakın takibi gereklidir.
Koltuk altından ölçüm
yapılmalıdır. Diğer ölçüm
teknikleri ise şu şekilde sıralanabilir:
•
Makattan ölçüm
•
Ağızdan-dil altından ölçüm
•
Alından ölçüm
•
Kulaktan ölçüm
Alın ve kulaktan yapılan ölçümlerin, koltuk
altından yapılan ölçümlerden 0,6 – 1 derece daha
yüksek çıktığı unutulmamalıdır.
Çocukta yüksek ateş
varsa…
İlk adım: Kıyafetleri
çıkarılmalı ve yarım saat
beklenmeli
Ebeveynlerin elle yaptıkları ölçümlerde çocuğun vücut ısısı yüksek
hissediliyorsa
hemen
dijital bir derece ile ateşi
ölçülmelidir. Vücut ısısı
37,5 derecenin üzerinde
ise çocuğun kıyafetleri hemen çıkarılmalı ve yarım
saat sonra yeniden ateşi
ölçülmelidir.
İkinci adım: Ilık bir duş
aldırılmalı ya da ılık uygulama yapılmalı
Çocuklarda ateş 38,5
ısısı yine yüksek gelirse
yaşına ve kilosuna uygun
ateş düşürücü verilebilir.
Bilinçsiz ilaç kullanımı
karaciğere zarar veriyor
Ateş 37,8 derecenin
üzerindeyse ve düşmüyorsa, 4-6 saat arayla ateş
düşürücü şurup verilebilir. Ateşi düşmeye başladığında da şurup kesilmelidir. Çocuğun ateşi yokken
ya da fazla miktarda verilen ateş düşürücüler;
vücudun ısısını düşürür
ve hipodermi oluşabilir.
Ayrıca karaciğere ve böbreklere zarar verip kalıcı
hasar da bırakabilir.
Hangi durumda doktora gidilmeli ya da evde
beklenmeli?
•
Çocuğun ateşi 40
dereceye yakınsa,
•
1 yaş altı bebeklerde yüksek ateş gözlenirse,
•
Bebek 6 aydan,
özellikle de 3 aydan küçükse ve ateşi 38 civarındaysa
zaman
kaybedilmeden
hastaneye gidilmelidir.
Bu sıralamanın dışında
kalan ve ateşi 38 derece
civarında olan çocukların
ise hastaneye gitmeden
önce evde 72 saat izlenmesi tavsiye edilir. Bunun
için şu koşullara dikkat
edilmelidir:
•
Çocuğun
genel
durumu iyidir.
•
Ateşi 38 derece ve
civarındadır.
•
Ciltte
döküntü
yoktur.
•
Şuuru açıktır.
•
Beslenmesi iyidir.
•
Aktif ve hareketlidir.
•
Çevresiyle iletişim halindedir.
•
Miden bulantısı,
kusma yoktur.
Artrit, eklemlerde şişliğe neden olan iltihabın
genel adı olarak karşımıza
çıkıyor. Çocuklar da dâhil
olmak üzere her yaş ve
cinsiyet grubunu etkileyen
artrit hakkında toplumsal
farkındalık
oluşturmak
için her yıl 12 Ekim tarihi
Dünya Artrit Günü olarak
kabul edilmiştir. Artrit
grubu hastalıklardan RA,
dünya genelinde yetişkin
popülasyonun
yaklaşık
yüzde 1’inin, Türkiye’de
ise her 1000 kişiden yaklaşık 5’inin hayatını olumsuz etkiliyor.
Kadınlar
erkeklere
oranla 3 kat daha fazla
risk altında!
Hastalık
belirtilerinin ilk dönemde çok iyi
anlaşılamadığını ve hastaların uzun yıllar genel şikâyetler nedeniyle
doktor doktor gezdiğini
belirten Prof. Dr. Nevsun
İnanç, ‘’Romatoid artrit
teşhis ve tedavide gecikmeler nedeniyle eklemlerde fonksiyon kaybı ve
kalıcı şekil bozukluğuna
varan sonuçlara yol açıyor. Kadınlarda erkeklere oranla 3 kat daha fazla
görülen RA, genellikle 20
– 45 yaşları arasında ortaya çıkıyor’’ dedi.
Erken teşhis hastalığın
ilerlemesini önlüyor
Hastalığın el bilekleri,
elin küçük eklemleri ile
dizler, dirsekler, ayak bilekleri ve yine ayağın küçük eklemlerinde baş gösterdiğini anlatan Prof. Dr.
Nevsun İnanç, “Eklemleri tutan hastalık olarak
tanımladığımız RA aynı
zamanda bir bağışıklık
sistemi hastalığıdır. Hastalık başlangıcında, bireyler vücutlarındaki eklem
ağrılarını doğru olarak
yorumlayamaz ve sorunlarını farklı sebeplerle ilişkilendirir.
RA, teşhis ve tedavide
geç kalındığında özellikle el ve ayak eklemlerini
kullanma güçlüklerine ve
kalıcı şekil bozukluklarına
yol açar’’ dedi.
Hastalığın oluşturduğu
şekil bozukluğu nedeniyle
bireylerin günlük hayatlarını devam ettirmekte
ciddi sorunlar yaşadığını
da vurgulayan Prof. Dr.
Nevsun İnanç, ‘’RA hastaları gün içerisinde bizlere
çok basit gelen ancak her
gün tekrarlamak zorunda
olduğumuz birçok hareketi yapamazlar. Kıyafet
giyip çıkarmak, ayakkabılarının bağcıklarını bağlamak, ellerini yıkamak,
TV kumandasını tutmak
ve kanal değiştirmek gibi
de oldukça sık görülüyor’’
diye konuştu.
Sabah saatlerinde eklem ağrıları ile uyanıyorsanız dikkat edin!
Kişilerin, vücutlarının
eklem bölgelerinde, özellikle sabah saatlerinde
şiddeti artan ve gün içerisinde de devam eden ağrıları takip etmeleri gerektiğinin altını çizen Prof. Dr.
Nevsun İnanç, ‘’Hastalar,
eklem ağrılarının ve şişliklerinin devam etmesi
durumunda en kısa sürede bir romatoloji uzmanına başvurmalıdır. Erken
daha birçok günlük eylemi gerçekleştiremeyen ve
bunları yaparken acı çeken RA hastalarının ömrü
de hastalık nedeniyle 10
yıl kadar kısalabiliyor.
Hayatlarını tek başlarına
idame ettiremeyen ve hastalığın neden olduğu şekil
bozukluğu nedeniyle toplum tarafından önyargıyla
karşılanan hastalarda depresyon, anksiyete bozukluğu, kronik mutsuzluk
gibi psikolojik problemler
teşhisin bu hastalıkta tedavideki başarıyı getiren
en büyük etken olduğu
unutulmamalı. Hastalık
ilk başladığı dönemlerde,
ayların hatta günlerin bile
tedavi başarısında önemi
olduğu birçok çalışmada
gösterildi.
RA tedavisi uzun süreli bir tedavidir. RA teşhisi
konulmuş kişiler, doktorlarının öngördükleri tedaviye aksatmadan devam
etmelidir’’ dedi.
5
13 EKİM 2016 PERŞEMBE
GÖKDEMİR KİTAP FUARI’NDAYDI
HABER MERKEZİ
Edirne
Belediye
Başkanlığı’nca
bu
yıl
4’üncüsü düzenlenen Kitap Fuarı’na katılan polisiye romanı yazarı Bilal
Sami Gökdemir, gerçekleştirdiği söyleşide televizyon
izlemenin beyine verdiği zararları anlattı. Bilim
adamlarının yaptığı bir
araştırmayı okuyucularıyla
paylaşan Gökdemir, “1 saat
televizyon seyretmenin beyine verdiği zararı, 7 saat
bulmaca çözerek kapatabiliyoruz. Televizyon insan
beyninin sol tarafının çalışmamasına neden oluyor.
Beynin sol tarafı çalışmaya
çalışmaya kabiliyetini kaybediyor; dikkatte, hafızada
ve zekada gerilik başlıyor”
dedi.
Madam Bravo serisi, Çok
Kullanılmış Kalpler Dükkanı - Kilitli Kitap, Şu Sa-
atte Orada Mıydın? isimli
kitapların yazarı Bilal Sami
Gökdemir, okuyucularıyla
Edirne Belediyesi’nin düzenlediği Edirne 4. Kitap
Fuarı’nda buluştu. Özellikle lise öğrencilerinin yoğun
ilgisiyle karşılaşan Gökdemir, ‘Polisiye Romanların
Zeka Gelişimine Etkileri’
konulu bir söyleşi gerçekleştirdi.
Bakmakla görmek arasında çok büyük bir fark
olduğuna değinen Gökdemir, bilim adamlarının
yaptığı bir araştırmaya
dikkat çekti. 1 saat televizyon seyretmenin beyine
verdiği zararı, ancak 7 saat
bulamaca çözerek giderilebileceğini ifade eden Gökdemir, “Bir günde 24 saat
var. Bir insan saat 09.00’da
televizyon başına otursa 3
saat televizyon seyretse, 3
saatin sonunda televizyon
başından kalksa, 21 saat
boyunca bulmaca çözsün
ki beyin başladığı noktaya
geri gelsin. Ama maalesef
24 saatin 3 saatini televizyon seyrederek, 21 saatini
de bulmaca çözerek geçirmemiz mümkün değil”
diye konuştu.
Televizyonun insan beyninin sol tarafının çalışmamasına neden olduğunu
anlatan Gökdemir, beynin
sağ ve sol olmak üzere iki
lobdan oluştuğunu, beyinin sağ tarafının okuma ve
analiz etme işlevi gördüğünü; sol lobun ise resimlendirme, şekillendirme ve
hareketlendirme işlevi gördüğünü söyledi.
Televizyon
izlendiği
esnada beynin sol tarafının televizyona kiraya
verildiğine dikkat çeken
Gökdemir, “Beynin sol
tarafı çalışmıyor ve çalışmaya çalışmaya kabiliyetini kaybediyor; dikkatte,
hafızada ve zekada gerilik
başlıyor.
Söylediğimizi
anlamayan kişiler oluşuyor. Bir süre sonra sadece
gördüğüne
inanıyorlar.
Televizyondan bir an önce
uzaklaşmamız gerekiyor.
Bilim adamları bunun için
3 şey tavsiye ediyor. Birincisi; bulmaca çözmek,
ikincisi; matematik, matematiğe zaman ayırmak.
Üçüncü ise kitap okumak.
Kitap okuduğumuz esnada kitabın içindeki karakterleri, kitabın içindeki
mahalleyi kafamızda canlandırıyoruz. Hayal gücümüzü kullanıyoruz. Polat
Alemdar’ın sarışın, renkli
gözlü olduğunu söylesem,
kaç kişi bana destek olur?
Hiç kimse. Çünkü televizyon bize Polat Alemdar’ın
ufak tefek esmer biri olarak gösterdi. Eğer Kurtlar
Vadisi bir kitap olsaydı,
kitapta Polat Alemdar sarışın ve renkli gözlü olarak anlatılsaydı,herkesin
kafasında farklı bir Polat
Alemdar canlanacaktı. Kitap okumak bunu yapıyor.
İnsan beyninin sol tarafını
çalıştırıyor, hayal gücünü
arttırıyor” dedi.
“HANGİ ÇİKOLATAYI
YİYECEĞİMİZE TELEVİZYON KARAR VERİYOR”
Bu ülkenin Kurtlar
Vadisi’nde Çakır öldü
diye, Türkiye’nin en çok
satan gazetesinde ‘acımız
büyük’ diye ilan veren,
Aşkı Memnu dizinde Bihter öldü diye gıyabında
cenaze namazı kılmaya
çalışan bir topluluk gördüğünü anlatan Gökdemir,
“Biz yüz yılardır tarihi
kitapları okuyoruz. Yüz
yıllardır okuduğumuz tarih kitaplarında Şehzade
Mustafa’nın babası Kanuni
Sultan Süleyman’ın arkasında saçma sapan hareketler yapmayız. Bundan
400 sene sonra yayınlanan
dizinden sonra binlerce
kişinin Bursa’ya Şehzade
Mustafa’nın türbesine akın
ettiğini gördük. İzmir’de
bir kadın derneğinin Kanuni Sultan Süleyman’ın
padişahlığı geri alınsın
diye imza kampanyası
yürüttüğünü gördük. Bu
örnekleri kitap okuyan ile
televizyon seyreden arasındaki zeka farkını görün
diye verdim. Bizim televizyondan uzaklaşmamız
gerekiyor. Televizyon bizi
aptal yerine koyuyor. Bir
zaman sonra bizleri robot
yerine koyuyor. 3 yaşındaki bir çocuğa reklamda
gördüğü çikolatayı almayınca kıyametler kopuyor.
Çocukluğumuzdan itibaren bizim hangi çikolatayı
yiyeceğimize, hangi filmi
seyretmemiz gerektiğine,
hangi gazeteyi okumamız
gerektiğine televizyon karar veriyor” ifadelerine yer
verdi.
POLİSİYE ROMAN ÖNYARGILARI KIRIYOR
Bilim adamları beynin
arka tarafının da, bilinç altının da çalıştırılması gerektiğini söylediğini anlatan
Gökdemir, bunun içinde
polisiye roman okunmasını tavsiye etti. Polisiye
romanların ön yargıları
kırdığını anlatan Gökdemir, “‘Katil uşak’ diye bir
söz vardır. Bir bakarsınız
katil en sessiz sakin kişi çıkıyor. Yada 60-65 yaşında
bir amca düşünün. Esmer,
kısa, boylu, beyaz bir sandalye oturmuş kötü kahkaha atıyor. ‘Tamam katili
bulduk’ diye düşünüyoruz
ama bir bakıyorsunuz kitabın sonunda adam melek
gibi bir adam çıkıyor. Bunu
neden yapıyor polisiye yazarları, çünkü insanların
ön yargılarını kırmak istiyorlar. Hafızayı kuvvetlendirmek için polisiye roman
önemlidir. Polisiye roman
okuyucusu daha dikkatlidir. İpucu arar, tespit
yapar, sorgular böylelikle
beyni zinde tutar. Polisiye roman okuyucuları bir
süre sonra alternatif fikirler arar” dedi.
SON RÖGAR
KAPAĞINI KOYDU
HABER MERKEZİ
TESKİ’nin Çorlu ilçesinde yürüttüğü altyapı çalışmaları kapsamında son
rögar kapağı yerleştirildi.
Bu vesile ile TESKİ Genel
Müdürü Dr.Şafak BAŞA,
TESKİ Genel Müdür Yardımcısı İ.Feyzi ÜNAL ve
TESKİ Çorlu İlçe Müdürü Selçuk KÜÇÜKER ile
birlikte çalışmaları yerinde inceledi. Genel Müdür
BAŞA; “TESKİ’nin Haziran
ayında Çorlu’nun muhtelif
mahallelerinde başlattığı
içme suyu, kanalizasyon
ve yağmur suyu çalışmaları neredeyse tamamlanmak üzere. Kumyol Caddesinde
gerçekleştirilen
çalışmalar
kapsamında
ana hat döşemeleri tamamlandı ve parsel bağlantıları
da bir gün içinde tamamlanacaktır. Parsel bağlantıla-
rının da tamamlanması ile
TESKİ’nin Kumyol Caddesinden başka bir çalışması
olmayacaktır.
Çorlu ilçesinin muhtelif mahallelerinde TESKİ
tarafından yürütülen altyapı çalışmalarının Ekim
ayı içerisinde tamamen
bitirilmesi
planlanmaktadır. TESKİ’nin altyapı
çalışmalarının tamamlanmasının ardından diğer
altyapı hizmeti veren firmaların çalışmaları başlayacaktır. Elektrik ve internet altyapı çalışmalarının
tamamlanmasıyla da üst
yapı çalışmaları başlayacaktır. Vatandaşlarımızın
sabrı ve desteği için TESKİ ailesi adına teşekkür
ederim.”dedi. Daha sonra Genel Müdür BAŞA,
Kumyol Caddesinde çalışan işçilere öğle yemeği
ikram etti.
E-İmar Uygulaması
Büyük İlgi Görüyor
Teknolojik
gelişmeleri
yakından takip eden Çorlu
Belediyesi'nin hizmete sunduğu e-imar uygulaması vatandaşlar tarafından büyük
ilgi görüyor.
Çorlu
Belediyesi'nin
www.corlu.bel.tr adresli kurumsal web sitesi üzerinden
ya da http://kentrehberi.
corlu.bel.tr:8080/Eimar/
adres, tapu ile imar durum
bilgisi sunan ayrıca hem
ada - pafta - parsel hem de
adres bilgileriyle sorgulama
imkânı sunan uygulama,
2016 yılının 9 aylık sürecinde toplamda 31.867 tekil IP
tarafından kullanıldı. Adres
üzerinden toplamda 87.241
defa görüntülendi.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Başkan Yardımcısı Ahmet Sarıkurt,
“E-imar uygulaması vatandaşlar tarafından etkin
bir şekilde kullanılıyor. Bu
uygulamada sunulan imar
durumları bilgi amaçlı olup
resmi belge niteliği taşımamaktadır. Ancak bilgi almak
isteyen
vatandaşlarımız,
belediye hizmet binasına
gelmek zorunda kalmaksızın imar plan notlarını inceleyip değerlendirme yapabilmektedir. Bu yönüyle
uygulamamız kullanıcılara
önemli kolaylıklar sağlıyor.
Vatandaşlarımızın belediye
sorgusu 1.195 IP tarafından
2.709 defa görüntülenirken,
parsel sorgusu 31.011 IP
üzerinden toplamda 223.340
defa görüntülendi. İmar
durum belgesi ise 17.010 IP
gelmeksizin işlemlerini yapmalarını sağlamaya yönelik
teknolojik yatırımlar yapıyoruz ve yapmaya devam
edeceğiz" dedi.
HABER MERKEZİ
6
13 EKİM 2016 PERŞEMBE
MİNİK KİTAPSEVERLER, KİTAP FUARINDA
TRAKYA’DA
ASAYİŞ
J
A
N
D
A
R
M
A
ÇERKEZKÖY’DE
HIRSIZLIK İDDİASI
NİLGÜN MAYİR
Edirne
Belediye
Başkanlığı’nca, eğitimöğretim faaliyetlerinde
bulunan öğrencilere kitap okuma alışkanlığı
kazandırmak, okuyucuları yazarlarla buluşturmak için düzenlenen
ve 16 Ekim Pazar Günü
son bulacak olan Edirne
4 Kitap Fuarı’na, minik
öğrencilerin büyük ilgisi devam ediyor. Öğretmenleri eşliğinde fuara
gelen öğrenciler, kitapların büyülü dünyasında adeta kayboldu, kendilerine farklı dünyalar
sunan kitapları özenle
inceledi.
Ekmeçizade Ahmet
Paşa Kervansarayı’nda
7 Ekim Cuma Günü
kapılarını kitapseverlere açan Edirne 4. Kitap
Fuarı’na olan ilgi her geçen gün artarak devam
ediyor. Açıldığı günden
beri yüzlerce kitapseveri
ağırlayan kitap fuarına
özellikle minik öğrencilerin ilgilisi büyük oldu.
Edirne 4. Kitap Fuarı,
bugüne kadar Edirne merkez ve ilçelerde
eğitim-öğretim
gören
yaklaşık 2 bin öğrenciyi ağırladı. Rengarenk
kitapların içinde kendilerine farklı dünyalar
sunan kitapların arasında kaybolan öğrenciler,
da kitaplarını tanıtma
imkanı bulan yazarlar
da Edirne Belediyesi’nin
geleneksel hale getirdiği
kitap fuarının her geçen
gün daha da büyüdü-
katılacağını ifade eden
Edirne Belediye Başkanı
Recep Gürkan’ın Kültür
ve Sanat Danışmanı Ender Bilar, “Birbirinden
değerli yazarları ve ki-
Tekirdağ’ın Çerkezköy ilçesinde, 5 iş yeri ve 1 evden
hırsızlık yaptığı öne sürülen
kişi tutuklandı.
Alınan bilgiye göre, İlçe
Emniyet Müdürlüğü Asayiş
Büro Amirliği ekipleri, 5 iş
yeri ve 1 evden hırsızlık olayını S.Z’nin gerçekleştirdiğini belirledi.
Şüpheli, yapılan takip sonucu Gazi Osman Paşa Mahallesi Güveniş Caddesinde
yakalandı.
Emniyetteki işlemleri tamamlanan S.Z, çıkarıldığı
mahkemece tutuklandı.
UYUŞTURUCUYLA
MÜCADELE
sevdikleri
yazarlarla
sohbet etti, fuarda stant
açan yayınevlerini tek
tek gezdi.
Öğretmenleri ve aileleri eşliğinde fuarı gezen öğrenciler, kitapla
buluşmalarını sağlayan
Edirne Belediye Başkanı
Recep Gürkan’a teşekkür etti. Tarihi kervansarayda, mistik bir ortam-
ğü, daha da geliştiğini belirterek, “Edirne
Türkiye’nin en önemli
kitap fuarlarından birinin temellerini bugünden atıyor. Gelecekte
kitap fuarının en önemli
noktasının Edirne olacağını
düşünüyoruz”
dediler. Edirne 4. Kitap
Fuarı boyunca 40 yayınevi ile birlikte 80 yazarın
tapları bir kez daha kentimizin Edirne halkıyla,
öğrencisiyle, genciyle
buluşmanın mutluluğunu ve gurunu yaşıyoruz.
Özellikle öğrencelerimizin yoğun ilgisi aydınlık
gelecek için bizi umutlandırıyor. Kitap fuarının 6 gününde 2 bine
yakın öğrencimizi ağırladık” dedi.
BİK Genel Müdürü Yakup Karaca,
yerel basın temsilcileriyle buluştu
Basın İlan Kurumu (BİK)
Genel Müdürü Yakup Karaca,
Edirne’de yerel gazetelerin temsilcileri ile bir araya geldi.
Karaca, bir restoranda düzenlenen toplantıda, Edirne’nin en
güzel övgüleri hak eden bir kent
olduğunu belirtti.
Gazete sahipleri ile bir araya
gelerek meseleleri istişare etmeyi, talepleri dinlemeyi ve kurumu
tanıtmayı amaçladıklarını ifade
eden Karaca, “Gazeteler söz konusu olduğunda ilişki türümüz
diğer sektörlere göre biraz daha
farklı. Bizim sizlerden talebimiz
olduğu gibi sizin de bizlerden
talebi söz konusu oluyor. Bu anlamda bu toplantıda sizlere aktarmak istediklerimiz var. Bir o
kadar eminim ki sizlerin de vardır. Memnuniyetle sizleri dinlemek istiyoruz.” dedi.
“YENİ NESİL
GAZETECİLİK DÖNEMİNE
HAZIRLANMAMIZ
GEREKİYOR”
Basın İlan Kurumunu, basın
sektöründen veya gazetelerden
ayrı görmediklerini dile getiren
Karaca, Basın İlan Kurumunun
gazeteler ile var olduğunu belirtti. Artık yeni nesi gazetecilik
dönemine girildiğini ifade eden
Karaca, şöyle konuştu:
‘’Bu anlamda bir kader birliğimiz bulunuyor. Basın İlan Kurumu hem sizlere yardımcı olmaya
çalışırken hem de formalitelerin
yerine getirilmesini de sizlerden
bekliyor. Bazen resmi prosedürlerin yerine getirilmesi noktasında sorunlar yaşanabiliyor. Tabi
gazetelerimizin mutfağına ilişkin
sorunlar var. Özellikle tirajlarla
ve asgari kadrolarla ilgili sorunlar var. Bunlar çok dile getirmek
istediğim sorunlar değil. Sistem
çok sağlam olmasa da sistemi
çalıştırmak, kurallarına uymak
ve yerine getirmek zorundayız.
Yeni nesil gazetecilik dönemine
kendimizi hazırlamamız gerekiyor. Bu işi hep beraber yapalım
istiyoruz.”
BİK Genel Müdür Yardımcısı
Cem Elçin ise yeni yönetmeliğin
öncesinde uygulanan 67 sayılı
Genel Kurul Kararı’nın 1977’de
yürürlüğe girdiğini ve 2008 yılında revize edildiğini söyledi.
Edirne Şube Müdürlüğünün
1 Aralık 2014’te hizmete girdiğini hatırlatan Elçin, konuşmasına
şöyle devam etti: ‘’Gazetelerimize, valilik görev alanından Basın
İlan Kurumu görev alanına geçilmesi sebebiyle bir yıllık uyum süreci verdik. Artık şube kriterlerine uymaya başladınız. Şimdi ise
yeni yönetmelik yayımlandı. Birkaç madde dışında yönetmelik, 1
Ocak 2017’de yürürlüğe girecek.
Önünüzde üç aylık bir uyum süreci var. Bu süreci iyi değerlendirmenizi bekliyoruz. Şube geçiş
döneminde bazı aksaklıklar oldu,
bu dönemde bunu yaşamamaya
gayret edelim. Hataları ve eksikleri giderelim. Önümdeki hafta
tüm şube müdürlerimizi topluyoruz. Yeni yönetmelik hakkında
onları da bilgilendireceğiz. Onlar
da gazetelerimizi bilgilendirmeye devam edecekler. Umarım bu
süreci aksaklık yaşamadan atlatırız.” (AA)
Babaeski ilçesinde bir kişi
uyuşturucu maddeyle yakalandı.
Gaziosmanpaşa Mahallesi eski devlet hastanesi binasında uyuşturucu kullanıldığı ihbarını değerlendiren
Babaeski Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Grup
Amirliği ekipleri, bina içinde
bulunan Ö.Y’nin üzerini aradı.
Aramada, 3 fişek halinde
sentetik kannabinoid maddesi ele geçirildi.
Ö.Y, gözaltına alındı.
yaralandı.
112 Acil Sağlık ekiplerince Lüleburgaz Devlet Hastanesine kaldırılan M.S, tedavi
altına alındı.
Olayla ilgili polis ekipleri,
H.A ve B.S’yi yakalama çalışması başlattı.
EVDEN HIRSIZLIK
İDDİASI
Kırklareli’de bir evden televizyon çalındığı iddia edildi.
Kırklareli
Emniyet
Müdürlüğü’ne
müracaat
eden S.K, İstasyon Mahallesi 3. Yurt Sokaktaki evinden
televizyonun kimliği belirsiz
kişi yada kişilerce çalındığını iddia etti.
S.K, şikayetçi olurken,
olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
YÜKSEKTEN DÜŞEN
KİŞİ YARALANDI
Lüleburgaz ilçesinde yüksekten düşen kişi yaralandı.
Alınan bilgiye göre, Büyükkarıştıran beldesinde bir
fabrikada işçi olarak çalışan
F.B. yaklaşık 15 metre yükseklikten yere düştü.
F.B, haber verilmesi üzerine olay yerine gelen 112
Acil Sağlık ekiplerince Lüleburgaz Devlet Hastanesine kaldırılarak tedavi altına
alındı.
SİLAHLI KAVGA
Lüleburgaz’da bir barda
çıkan silahlı kavgada bir kişi
yaralandı.
Edinilen bilgiye göre,
Özerler Mahallesi’nde bir
barda H.A ile B.S arasında
henüz bilinmeyen bir nedenle tartışma çıktı.
Tartışmayı görerek ayırmak isteyen M.S, tartışmanın kavgaya dönüşmesi sonucu H.A yanında bulunan
silahla ateş etmesi sonucu
ilçelerinde yaptıkları kontrollerinde, sınırı yasa dışı şekilde geçmeye çalışan aralarında kadın ve çocukların da
bulunduğu Suriye, Afganistan, İran, Cezayir, Mısır ve
Pakistan uyruklu 174 sığınmacı ve kaçak tespit etti.
Sığınmacı ve kaçaklar,
işlemlerinin ardından Edirne
Emniyet Müdürlüğü Yabancılar Şubesi’ne gönderildi.
EDİRNE’DE 2 AFGAN
KAÇAK YAKALANDI
Edirne’de, yasa dışı yoldan yurt dışına gitmek isteyen Afgan uyruklu 2 kişi
yakalandı.
Alınan bilgiye göre polis,
şüphe üzerine S.B’nin kullandığı otomobili Kapıkule
Sınır Kapısı yolunda durdurdu.
Otomobilde, yasal olmayan yoldan yurt dışına çıkış
yapma hazırlığında olan Afgan uyruklu 2 kişi yakalandı.
Sürücü, şüphelilerin “kaçak” olduğunu bilmediğini,
yürümemeleri için yardım
amacıyla aracına aldığını
savundu.
Sürücü S.B’ye para cezası uygulandı.
Kaçaklar ise emniyetteki
işlemlerinin tamamlanmasının ardından Göç İdaresi
Müdürlüğüne gönderildi.
ESRAR ELE GEÇİRİLDİ
EDİRNE’DE 174
SIĞINMACI VE KAÇAK
YAKALANDI
Edirne’de, yası dışı yollardan yurt dışına çıkmaya çalışan 174 sığınmacı ve kaçak
yakalandı.
Alınan bilgiye göre, jandarma ve 54. Mekanize Tugay Komutanlığı’na bağlı
sınır birlikleri, Kemalköy, Karakasım, Köşen ve Doyran
köyleri ile İpsala ve Meriç
Çorlu’da bir kişinin üzerinde 50 gram esrar ele geçirildi.
Alınan bilgiye göre, Hıdırağa Mahallesi’nde kontrollerini sürdüren polis ekipleri,
durumundan şüphelendikleri bir kişiyi durdurdu.
P.Y’nin üzerinde arama
yapan ekipler, 50 gram esrar buldu. Şüpheli, polis
ekipleri tarafından gözaltına
alındı. (AA)
Çiftçi Eğitim Programına
Vatandaşlardan Büyük İlgi
MEHMET KULA
Tarımsal
Hizmetler Daire Başkanlığınca
uygulanan 2016-2017 dönemi Çiftçi Eğitim Programı
vatandaşlardan büyük ilgi
görüyor. Tekirdağ'da Ekim
ayı sonu ile Kasım ayı başında yaklaşık 1 milyon 750
bin dekara yapılacak olan
buğdayın ekimi öncesinde,
il genelinde 60 civarında
kırsal mahallede çiftçi eğitim toplantısı planlandı. İki
ayrı konunun ele alındığı
bu toplantılar Ergene ilçesine bağlı Pınarbaşı Mahallesinde Çorlu Ziraat Odası
Başkanı'nın da katılımı ile
gerçekleştirildi. Eylül ayında başlayan ve yaklaşık
200 mahallede yapılacak
olan buğdayda tohumluk,
yabancı ot ve gübreleme,
yem bitkileri, arıcılık, bağcılık konularının ele alındığı
Çiftçi Eğitim Programları
vatandaşlar tarafından tam
not aldı.
Buğdayda
gübreleme
konusunu farklı yaklaşım
ve çarpıcı ifadelerle anla-
tan Tekirdağ Büyükşehir
Belediye Başkanı Tarımsal
Hizmetler Dairesi Başkanı
Hacı Aslan'ın sunumu vatandaşlar tarafından dikkat
ve ilgiyle izlendi. 11 Ekim
2016 Salı günü Daire Başkanı Hacı Aslan tarafından
Kırkgöz Mahallesinde Buğdayda gübreleme konusu,
Ziraat Mühendisi Sevdağ
Ertem tarafından ise Türkgücü ve Çeşmeli Mahallelerinde Buğday üretiminde
tohumluk seçimi, miktarı,
ekim sıklığı, derinliği ve zamanı konuları anlatılacak.
7
13 EKİM 2016 PERŞEMBE
NKÜ 2016-2017 Akademik Yılı Açılış Töreni Düzenlendi
SİMAY UYSAL
Namık Kemal
Üniversitesi
2016-2017
Akademik Yılı açılış töreni, Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.
Osman Şimşek’in Rektörlük Binası önünde Atatürk
Anıtı’na çelenk sunması
ile başladı. Rektörlük Binası önünde düzenlenen
törende saygı duruşu ve
İstiklal Marşının ardından Rektörlük Konferans
Salonu’na geçildi.
Konferans Salonu’nda
gerçekleştirilen
törene,
Tekirdağ Valisi Mehmet
Ceylan, Garnizon Komutan Vekili Piy.Alb. Şükrü
Şenduran, Namık Kemal
Üniversitesi Rektörü Prof.
Dr. Osman Şimşek, İdare
Mahkeme Başkanı Mikail
Kılıç, İlk ders sunumunu
vermek için gelen Başbakanlık Kamu Etik Kurulu
Başkanı İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.
Dr. Sedat Murat, Trakya
Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Mümin Şahin,
Süleymanpaşa Kaymakamı Ahmet Atılkan, Süleymanpaşa Belediye Başkanı
Ekrem Eşkinat, İl Jandarma Alay Komutanı Albay
Erdal Eren, Tekirdağ’da
bulunan kurum ve kuruluşların temsilcileri, meslek odaları ve sivil toplum
örgütlerinin temsilcileri,
akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.
Tören 15 Temmuz Demokrasi Şehitlerinin anılmasıyla ilgili film gösteri-
minin sunumuyla başladı.
Namık Kemal Üniversitesi tanıtım filminin
izletilmesinin
ardından
Rektör Prof. Dr. Osman
Şimşek
Akademik yılı
açılış töreninde gerçekleştirdiği konuşmasına “15
Temmuz gecesi vatanı,
milleti ve istiklali için canlarını feda eden, bölücü
FETÖ/PDY terörüne karşı amansız mücadele eden
Bu aziz millet,Türkiye’yi,
Türkiye’nin
geleceğini,
ay-yıldızlı
bayrağımızı
namertlere çiğnetmemiştir. Bu eğitim ve öğretim
yılında bizlere düşen görev bu millete bir daha 15
Temmuz’u yaşatmamak
için öğrencilerimize gereken şuurun verilmesidir.
Ülkenin böyle bir daha
karanlık gece yaşamaması
için, uçurumun kenarına
gelmemesi için hepimizin
sorumlulukları var. Biz
üniversitemizin ve öğren-
cilerimizin bu sorumluluğunu hakkıyla yerine
getireceğine inanıyoruz.
15 Temmuzda canlarını
veren ve bu gün hala bölücü terör örgütlerine karşı
mücadele verirken şehit
olanlara Allahtan rahmet,
gazilerimize sağlık ve afiyet diliyorum” sözleri ile
yüksekokulu, 3 enstitüsü,
toplam 35 bin öğrencisi,
yaklaşık bin akademik,
beş yüz idari personeli ile
yeni eğitim öğretim yılına
ilk günkü heyecanı ile başlamaktadır. Her geçen gün
sağlık hizmetlerinin genişletilmesi ve Üniversitemiz
Merkez Kampüsünde ta-
başladı.
Rektör Prof. Dr. Osman
Şimşek “Bugün Namık
mamlanarak hizmet vermeye başlayan 430 yataklı
Hastanemiz ile Bölgemiz-
Araştırma ve Uygulama
Hastanemiz 98 poliklinik,
100 adet yoğun bakım yatağı, 2 anjio Odası, 13 ameliyathane, 2 yemekhane,
500 kişilik konferans salonu, 8 adet diyaliz, 5 adet
uyku laboratuvarı, 14 adet
derslik, 2 adet kafeterya ile
bölgemize hizmet vermektedir. Hastanemizde 2009
yılındaki ayakta bakılan
hasta sayısı 16.000 iken
bugün yaklaşık 280.000
hastaya ulaşmıştır. Hastanemizde 2009 yılında
yatan hasta sayısı ve gerçekleştirilen ameliyat sayısı sıfırken, bugün yatan
hasta sayımız 14.400 ve
gerçekleştirilen ameliyat
sayımız 27.000’e ulaşmıştır. Günlük ortalama poliklinik hizmeti 1.500, aylık poliklinik hizmeti ise
ortalama 25.000'e ulaşmış
durumdadır. Bu gün itibariyle Acil Servisimizin hizmete girmesiyle Tekirdağ
acil servis alanında rahat
bir nefes almıştır" dedi.
Rektör Prof. Dr. Osman
Şimşek "Ulu Önder Gazi
Mustafa Kemal Atatürk’ün
hedef gösterdiği Muasır
Medeniyetler
arasında
olmayı kendimize hedef
biliyor, Üniversitemizin
değerli akademik ve idari
kadrosuna, öğrencilerimize başarı, esenlik ve mutluluk dolu bir akademik
yıl dilerim."sözleriyle konuşmasını noktaladı.
Vali Mehmet Ceylan,
Üniversitemizin Akademik yılı açılış töreninde
gerçekleştirdiği konuşmasında, “Öncelikle 20162017 Akademik Yılının
hem üniversitemize, ilimize, ülkemize ve de öğren-
Kemal Üniversitesi 9 fakülte, 1 konservatuvar,
3 yüksekokul, 11 meslek
de sağlık alanında da
önemli bir üs konumuna
gelmiştir. Üniversitemiz
cilerimize hayırlı olmasını
diliyorum. Rektörümüz,
2006 yılından bu güne 10
Vali Mehmet Ceylan Yapımı Devam Eden
Yatırımlarda İncelemelerde Bulundu
ÖMER URAL
Vali Mehmet Ceylan,Vali Yardımcısı YUKOP Başkanı Tayyar
Şaşmaz ve Süleymanpaşa Kaymakamı Ahmet Atılkan ile birlikte
Süleymanpaşa İlçemizde yapımı
devam eden Süleymanpaşa Kaymakamlığı İnşaatı, İl Milli Eğitim
Müdürlüğü Hizmet Binası, Güçlendirme çalışmaları devam eden
Namık Kemal Lisesi İnşaatı ve Orta
Cami Mahallesinde Restorasyonu
devam eden Mülkiyeti YUKOP’a
ait Tarihi Tekirdağ evinde incelemelerde bulunarak yetkililerden
bilgi aldı.
Tekirdağ Valisi Mehmet Ceylan
Namık Kemal Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. OSMAN ŞİMŞEK
İstanbul Üniversitesi Rektör
Yardımcısı Prof. Dr. SEDAT MURAT
yıl gibi kısa zamanda nasıl
bir gelişim gösterdiğini ve
verilen eğitim kalitesi ile
ülke ve dünyamıza katkısını aktardı. Üniversitemizin bu gelişiminden
gurur ve onur duyduk.
Üniversiteler bulundukları şehirdeki kamu kurumları, sanayisi ve halkı
ile bütünleşerek bölgenin
gelişimine katkı sağlaması
açısından büyük önem taşır. Namık Kemal Üniversitesinin bu görevi fazlasıyla yerine getirmektedir"
sözlerine ver verdi.
2016-2017
Akademik
Yılının “İlk Ders”inde,
Başbakanlık Kamu Etik
Kurulu Başkanı, İstanbul
Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sedat
Murat "Kamu Etik Kurulu" konusunu işledi. Prof.
Dr. Sedat Murat, Kamu
Etik Kurulu'nun işleyişini
"Kamu görevlilerinin görevlerini yürütürken uymaları gereken saydamlık, tarafsızlık, dürüstlük,
hesap verilebilirlik, kamu
yararını gözetme gibi etik
ilkelerini yönetmelikle belirlemek ve uygulamayı
gözetmek" sözleriyle anlatarak, kurulun inceleme
kapsamı, etik değerlerin
toplumsal önemi, yapısı
ve işlevleri hakkında katılımcıları bilgilendirdi.
“İlk Ders”in ardından
Vali Mehmet Ceylan ve
Rektör Prof. Dr. Osman
Şimşek, günün anısına
Prof. Dr. Sedat Murat'a
Üniversitemiz
tabağını
takdim etti. Akademik Yılı
Açılış Programı, Rektörlük
Binası Fuaye Salonu’nda
gerçekleştirilen kokteyl ile
sonlandı.
8
13 EKİM 2016 PERŞEMBE
Kanatlıda sıkıntı ihracat
HABER MERKEZİ
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel
Başkanı Şemsi Bayraktar, son aylardaki artışa
rağmen, kanatlı sektöründeki küçülmenin devam ettiğini bildirerek,
“Ocak-Ağustos döneminde kanatlı eti ve
ürünleri üretimi
yüzde 1,8, ihracatı yüzde 27,6
geriledi” dedi.
Bayraktar,
yaptığı
açıklamada, 8 aylık
dönemde sanayiye
aktarılan
inek sütü miktarının yüzde 2,6,
yumurta üretiminin yüzde 5,4
arttığını, tavuk
eti
üretiminde
yüzde 1,8 düşüş
görüldüğünü belirtti.
Ocak-Ağustos
döneminde, geçen yılın aynı
dönemine göre,
tavuk yumurtası
üretiminin 11,1
milyar
adetten
11,7 milyar adede, sanayiye aktarılan inek sütü
miktarının 6,15 milyon
tondan 6,32 milyon tona
çıktığını, tavuk eti üretiminin 1 milyon 314 bin
tondan 1 milyon 291 bin
tona indiğini bildiren
Bayraktar, “2016 Ağustos
ayında, bir önceki yılın
aynı ayına göre, üretim
tavuk yumurtasında yüzde 20,6, tavuk etinde yüzde 13 arttı. Sanayiye aktarılan inek sütündeki artış
yüzde 4,7 oldu. Ağustos
ayında tavuk yumurtası
üretimi 1 milyar 295 milyondan, 1 milyar 562 milyon adede çıktı. Tavuk eti
üretimi, Ağustos ayında
155 bin 390 tondan 175
bin 651 tona yükseldi. Sanayiye aktarılan inek sütü
miktarı, Ağustos ayında
geçen 723 bin tondan 756
bin tona çıktı” dedi.
8 aylık dönemde kanatlı sektörü ihracatında
geçen yılki rakamlar yakalanamadı
Ağustos ayında, 2015
yılının aynı ayına göre
süt ve süt ürünleri ihracatının 21,6 milyon dolardan 33 milyon dolara, yumurta ve ürünleri ihracatı
25,5 milyon dolardan 26,8
milyon dolara, kanatlı eti
ve ürünleri ihracatı 34,7
milyon dolardan 36,6
milyon dolara yükseldiğini bildiren Bayraktar,
ihracat artışının Ağustos
ayında, süt ve süt ürünlerinde yüzde 52,4, kanatlı
eti ve ürünlerinde yüzde
5,3, yumurtada yüzde 4,9
olduğunu belirtti.
Bayraktar, şunları kaydetti:
“Süt ve süt ürünlerinde
Ocak-Ağustos döneminde ihracatın 186,8 milyon
dolardan 221,9 milyon
dolara çıkmasına karşın,
kanatlı eti ve ürünlerinde 311,2 milyon dolardan
225,2, yumurtada 186,6
milyon dolardan 160,5
milyon dolara inmesi ihracatta geçen yılki perfor-
mansı yakalayamadığımızı göstermektedir.
8 aylık dönemde ihracat, süt ve süt ürünlerinde yüzde 18,8 artarken,
yumurta ve ürünlerinde
yüzde 14, kanatlı eti ve
ürünlerinde ise yüzde
27,6 gerilemiştir. Kanatlı
eti ve ürünlerinde 8 aylık
üretim azalması da yüzde
1,8’i bulmuştur. Kanatlı
sektöründe üreticilerimiz
zor durumdadır. 8 aylık
dönem değerlendirildiğine, son aylarda hem
üretim de hem ihracat da
artışlar yaşansa da yaraları saramadığımız görülmektedir.
“Kanatlı
sektöründe
yeni bir ihracat stratejisi
belirlenmeli”
Kanatlı sektörü milyonlarca kişiye istihdam
sağlayan, çok büyük miktarlarda üretim yapan,
yüz milyonlarca dolar
döviz girdisi sağlayan bir
sektörümüzdür. Ülkemizin son teknolojiyi en iyi
kullanan sektörlerinin başında gelmektedir. Ülke
içi tüketim belli noktalara
ulaşmıştır. Sektörün kapasitesi ülke ihtiyacının
çok üzerindedir. İhracattaki tıkanmalar sektörü
zor durumda bırakmaktadır. Yaraları sarabilmemiz için yeni bir ihracat
stratejisi belirlenmelidir.
İhracat yapmak ve bu ihracatı sürekli artırmak zorundayız. Dünyada çok
büyük miktarlarda kanatlı eti ve kanatlı ürünleri, yumurta ve yumurta
ürünleri, süt ürünleri talebi var. Bu talep değerlendirilmeli, başta Ortadoğu olmak üzere yakın
pazarlara yoğunlaşılmalı,
mevcut pazarlarda pazar
payını artırıcı tedbirler
alınmalıdır. Suudi Arabistan, bizden tavuk eti
almıyor. Kanatlı eti ve
kanatlı ürünleri, yumurta ve yumurta ürünlerinde, Suudi Arabistan ve
Ortadoğu’ya ihracat mutlaka artırılmalı;
ihracatta Afrika
ülkeleri, Gürcistan gibi ülkelerde
de pazar payımızı
artırıcı destekler
hayata geçirilmelidir. Rusya ile
düzelen ilişkilerin
bu ülkeye yönelik
kanatlı ürünleri
ve yumurta ihracatını artırmasını
bekliyoruz.
Bu
pazarlara
özel
teşviklerle daha
fazla açılmalıyız.”
Sanayiye aktarılan inek sütü
Sanayiye aktarılan inek sütünde, Ocak ayı hariç
2016’nın tüm aylarında ihracatın
sürekli artmasına
rağmen
bunun
üretici fiyatlarına yansımadığını belirten Bayraktar, “Üreticilerimizin sattığı çiğ süt fiyatları Ulusal
Süt Konseyi’nin en son
yaptığı toplantıda 1 Ekim
2016-31 Aralık 2016 tarihleri arasında brüt 1,15
olarak belirlenmiş, yani
aynen devam ettirilmesi
kararı verilmiştir.
24 aydan fazla süredir
yerinde sayan fiyatların,
üretimin en az olduğu
dönemde de sabitleniyor
olması kabul edilebilir bir
durum değildir. Hem de
ihracat artıyorken böyle
davranılması açık bir suiistimali göstermektedir”
dedi.
Çimleri dağdan direkleri hurdalıktan işçisi cezaevinden
Bilecik'in Osmaneli ilçesinde yürütülen bir proje
kapsamında, bin 700 rakımlı Samanlı Dağlarından
doğal çim, hurdalıktan da
kale direkleri getirilerek
futbol sahası yapıldı.
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Osmaneli
Belediyesince başlatılan
"Şehitler Parkı" projesi
kapsamında, çoğunluğu
cezaevindeki mahkumlardan oluşan 65 kişi, futbol
sahasının inşasında çalıştı.
İmece usulüyle yapılan
futbol sahasının, çimleri Samanlı Dağlarındaki
yayladan, kale direkleri
ve diğer metal yapıları da
hurdalıktan getirildi.
Osmaneli Belediye Başkanı Münür Şahin, futbol
sahasını yaptıkları alanın
daha önce madde bağımlılarının kullandığı atıl bir
bölge olduğunu söyledi.
Burayı projelendirerek
bazı düzenlemeler yaptıklarını belirten Şahin, içinde
futbol sahasını da barındıran "Şehitler Parkı"nı oluşturduklarını ifade etti.
"Sahanın çimleri tamamen doğal"
Futbol sahasının nizami
ölçülerde inşa edildiğini
dile getiren Şahin, spora
önem verdiklerini vurguladı. Şahin, şöyle devam
etti:
"Bizim alt liglerde mücadele eden 1308 Osmaneli Belediye Spor takımımız
var. Amacımız 3 futbol sahasına erişmek. Bir sahamız daha vardı. Şimdi burayı yaptık ve yakında da
diğerine başlayacağız. Bu
sahanın çimleri tamamen
doğal, dağlardan, yayladan getirildi. Muhtarlarımızla konuşarak yayladaki boş arsalardaki çimleri,
çim sökme makinesiyle
alıp sahamıza serdik. Bu
çimleri getirirken cezaevindeki mahkum kardeşlerimizden yararlandık."
"Peyzaj işlerini cezaevindeki bir mimar yaptı"
Şahin, uzun yıllar futbol
oynadığına ve bu yüzden
de tesisler konusunda yeterince bilgiye sahip olduğuna dikkati çekti.
Sakarya Nehri'ne kıyıları olduğu için bölgede
fazlaca çakıl bulunduğunu aktaran Şahin, şunları
kaydetti:
"Sahanın altına çakıl
atıp üzerine de kum koyalım dedik. Toprağımız
zaten vardı. Çimleri de
yayladan getirelim dedik.
Sahanın peyzaj işlerini cezaevindeki bir mimar yaptı. Böyle imece usulüyle,
çok ucuza futbol sahasına
sahip olduk.
Buranın direkleri bile
hibeyle geldi. Futbol tesisleri konusunda bilgi sahibi
olmamız bize böyle bir tesisi kazandırdı." (AA)
TARİHTE BUGÜN
13 Ekim
13/10/1905
kuruldu.
13/10/1911
etti.
-
-
Galatasaray Spor Kulübü
İtalyanlar, Derne’yi işgal
13/10/1914
-
Garrett
Morgan,
maskesini icat etti ve patentini aldı.
gaz
13/10/1918
-
Talat Paşa liderliğindeki
İttihat ve Terakki hükümeti Mondros Mütarekesi’ni
imzalayarak Osmanlı için I. Dünya Savaşı’nı bitirdi
ve istifa etti.
13/10/1920
çıktı.
-
Şark Demiryolu işçileri greve
13/10/1921
yaptı.
-
Atatürk, Kars Antlaşması’nı
13/10/1923 - Türkiye
Büyük
Millet
Meclisi toplandı; Ankara’nın hükümet merkezi
olması kararlaştırıldı. Mübadele, İmar ve İskân
Bakanlığı kurulması TBMM’de kabul edildi.
13/10/1935
- Türkiye Mason Locaları
kapatıldı. Locaların mal varlığı hükümete devredildi.
Türkiye Mason Cemiyeti hükümet telkinleri
doğrultusunda faaliyetini durdurma kararı almıştı.
13/10/1951
-
Cumhuriyet Gazetesi’nin
düzenlediği güzellik yarışmasında, Günseli Başar
Türkiye Güzellik Kraliçesi seçildi.
13/10/1968
- İlk Türkiyeli
kafilesi, Avustralya’ya hareket etti.
işçi
13/10/1972 - Sümerbank’ın 5 ildeki 13
mağazasında grev başladı.
13/10/1972
- Bir
Uruguay
askeri
uçağı And dağlarında (Arjantin ve Şili sınırında)
düştü. Sağ kalan 16 kişiye 23 Aralık’ta ulaşılarak
kurtarıldı.
13/10/1973 - Müzisyen
Victor
Jara,
Şili’nin Santiago Stadyumu’nda elleri kesildikten
sonra kurşuna dizildi.
13/10/1976 - Bolivya havayollarına ait bir kargo
uçağı Santa Cruz’da (Bolivya) düştü; 97’si yerde
ve çoğunluğu çocuk olmak üzere 100 kişi öldü.
13/10/1977
- Dört Filistinli bir yolcu uçağını
Somali’ye kaçırdı ve Kızıl Ordu mensubu 11
tutuklunun salıverilmesini istedi.
13/10/1990
“Düşünceye
yaptılar.
Kadın kuruluşları İstanbul’da
Saygı, Şiddete Son” yürüyüşü
13/10/2006 Nobel Barış Ödülü, Bangladeş’li
Muhammed Yunus ve Grameen Bank arasında
paylaştırıldı.
9
13 EKİM 2016 PERŞEMBE
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,
“241 şehidim ve 2 bin 194
gazimin hesabını kim verecek”
Erdoğan, iş adamı Rıza
Sarraf'ın ABD'de yargılanmasına dair şunları kaydetti:
"Sen
kalkacaksın
ta
Amerika'dan, senin savcıların
FETÖ terör örgütü vasıtasıyla
Türkiye'ye getirilip, burada yedirilecek, içirilecek, giydirilecek... Ondan sonra Amerika'ya
tekrar dönecek, ondan sonra da
bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşını içeri girerken pat tutuklayıp alacaksın, 6 aydır orada
hapiste tutacaksın, yargılamayacaksın. Seninki tarafsızlık olacak, bağımsızlık olacak, o kişiye
karşı 'Onu niye hesaba çekmiyorsunuz' diye sorduğumuzda
o zaman da diyeceksin ki 'Böyle
böyle burada bağımsız, tarafsız
yargı var.' Kusura bakma, bizde
senden daha çok tarafsız ve bağımsız yargı var."
FETÖ
elebaşı
Fetullah
Gülen'in iadesi konusunda
ABD ile görüşmelerin sürdüğüne işaret eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizden teröristleri istedikleri zaman kendilerine veriyoruz
ama onlar bakın böyle bir teröristi bize vermiyor. Niye vermiyorsun? Neymiş yargı varmış,
mahkeme kararı olmadan veremezlermiş. Olabilir, peki. Gün
ola harman ola. Aynı şey burada da olabilir. Bir şeyler istediğiniz zaman bu defa da biz, (hakimlere hitaben) sizlere havale
edeceğiz. Siz karar vermedikçe
biz de vermeyeceğiz. Bundan
sonra böyle. Hem stratejik müttefik olacağız hem de farklı şeyler konuşulacak, olmaz böyle
bir şey."
Uluslararası
kredi
derecelendirme
kuruluşu
Standard&Poor's'un Türkiye'ye
açıklamasının siyasi olduğunu
bildiren Erdoğan, "S&P çıkıyor
'Türkiye yatırım yapılamaz bir
ülke'… Siyasi bir açıklama, ideolojik bir açıklama. Türkiye'yi
gelip gören, gezenler Türkiye'de
neyin yapılacağını çok iyi biliyor. Ey S&P, sen Türkiye'nin nerede olduğunu biliyor musun?
Önce onu bir araştır." dedi.
FETÖ'nün, Türkiye ve dünyadaki imkanlarıyla süreci
Türkiye aleyhine şekillendirme
amacıyla kullanılan bir araç haline geldiğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ne yaptılar? Bölücü terör
örgütünün başını teslim ettiler,
onun yerine bir başka terör örgütünün başını aldılar. Oyun
çok sinsi. Bunlara çok dikkat etmemiz lazım. Eğer bu vermeme
süreci uzarsa, devam ederse,
seslendireceğimiz çok hassas
şeyler de olacaktır."
Koalisyon güçlerinin 63 ülkeden oluştuğuna işaret eden
Erdoğan, şöyle konuştu:
"Koalisyon güçleri olarak biz,
10 bin DEAŞ'lıyı halledemiyoruz, bunun için PYD'ye YPG'ye
diyoruz ki 'Gel, siz de terörist ol-
sanız da bize yardımcı olun, şu
DEAŞ'ı temizleyelim.' Teröristin
iyisi kötüsü olur mu? Onlar da
terörist. Yani bir terör grubunu
yok etmek için bir başka terör
grubuyla hareket ediyorsunuz.
Kusura bakmayın, biz güneyimizde, Suriye'nin kuzeyinde
bir terör koridoru oluşturmaya
Türkiye olarak müsaade etmeyeceğiz."
ABD'de Cumhuriyetçilerin
adayı Hillary Clinton'ın "PYD/
YPG'ye destek" açıklamasını
çok talihsiz bulduğunu ifade
eden Erdoğan, "Bence siyasette
böyle bir açıklamayı yapmanın
tanımı çok farklıdır. Doğrusu
ben bunu bir 'siyasi acemilik'
olarak görüyorum. Bunun yapılmaması gerekiyor. Çünkü
bölgenin hassasiyetleri farklı.
Bu hassasiyetlerin olduğu bir
dönemde böyle bir adım atılamaz." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, "Terör örgütlerini, tarihlerinin en büyük insan
gücü kayıplarını verdirme pahasına ülkemizin üzerine salanlar, bizi bu kritik sürecin dışında tutmayı amaçlıyorlar. Ama
farkına varamadıkları bir husus
var, o da Türkiye'nin eski Türkiye olmadığı gerçeğidir." diye
konuştu.
Suriye ve Irak kaynaklı terör
tehdidinin, Türkiye için hayati
öneme sahip olduğunu hatırlatan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bir tarafta kar-zarar hesabı,
diğer tarafta hayat-memat meselesi vardır, bunu iyi görmemiz lazım. Türkiye'nin bölge ile
ilişkisini kendi çıkar hesaplarıyla karıştıranlara mesajım şudur;
Terör örgütleriyle iş tutmak,
ateşle oynamak gibidir. Bu ateş
bizi teğet geçer ama korkarım ki
onunla oynayanları cayır cayır
yakar."
Türk milletinin, bin yıldır yaşadığı bu zor coğrafyada mücadele edip canı pahasına vatanını korumaya talimli olduğuna
işaret eden Erdoğan, sözlerini
şöyle tamamladı:
"Biraz geriye gidersek, Kurtuluş Savaşımızı, Çanakkale'yi
görürüz. En son 15 Temmuz'da
istiklalimiz, istikbalimiz, demokrasimiz, kutsallarımız için
neler yapabileceğimizi tüm
dünyaya gösterdik. Varsa aynı
bedelleri göze alanlar, buyursunlar, 'Hodri meydan' diyoruz." (AA)
Sonbaharla birlikte “kış çayı”na talep arttı
Tüm Aktarlar ve Baharatçılar Tıbbi ve Aromatik Bitki Yetiştiricileri Derneği (TABDER)
Başkanı Ayhan Ercan, "Kış
aylarının yaklaşması ve soğuk
havaların etkisini göstermesiyle birlikte ıhlamur, ada çayı,
zencefil gibi şifalı bitkilere olan
talep hissedilir derecede arttı."
dedi.
TABDER Başkanı Ercan, AA
muhabirine yaptığı açıklamada,
"kış çayı"nın sadece ısınmak,
boğazı yumuşatmak için değil
içerisinde bulunan vitamin ve
minerallerin etkisi ile vücudun
bağışıklık gücünü de arttırdığını, içeni hastalıklara karşı dirençli hale getirdiğini söyledi.
Vatandaşların kendi kış çaylarını yapabileceklerini anlatan Ercan, "Kış çayı denen bir
kavram var artık. Vatandaşlar
kendi kış çaylarını kendileri
yapabilirler. Bunların içinde,
ıhlamur, hatmi çiçeği, zencefil, meyan kökü, ekinezya gibi
şifalı bitkileri karıştırıp kendi
kış çaylarını yapabilirler." diye
konuştu.
Kış aylarının yaklaşması ve
soğuk havaların etkisini göstermesiyle birlikte şifalı bitkilere
olan talebin arttığını belirten
Ercan, şu ifadeleri kullandı:
"Kış aylarının yaklaşması ve
soğuk havaların etkisini göstermesiyle birlikte ıhlamur, ada
çayı, zencefil gibi şifalı bitkilere
olan talep hissedilir derecede
arttı. Bunların fiyat aralığına
gelince ıhlamur fiyatında geçen
seneye göre geri çekilmeler var.
Ada çayının kilosu ise 40 lira
civarında. Hasta olup sağlımızın peşine düşmek yerine hasta
olmadan sağlımızı korumalıyız. Sağlığı koruyucu olarak
bakmak gerekir. Böyle bitkisel
ve şifalı bitkiler tüketerek bağı-
şıklık sistemimizi güçlendirmeliyiz."
Tekirdağ'da baharat satıcılığı yapan Hasan Bedel ise kış
aylarının yaklaşması ve soğuk
havaların etkisini göstermesiyle birlikte ıhlamur ve ada çayı
gibi şifalı bitkilere olan talebin
yüzde 40 oranında artış gösterdiğini aktardı.
Hastalıklara karşı dikkatli
olunmasına dikkati çeken Bedel, "Sağlık çok önemli. Onun
için hastalık gelmeden önlemini almak gerekir. Aksi halde
hasta olduktan sonra çok geç
olabiliyor. Halkımız bu konuda
duyarlı. Kış aylarının yaklaşmasıyla birlikte bitkisel ürünlere olan talep arttı. İnsanlar
soğuk havalar gelmeden ıhlamurlarını stokladılar." ifadelerini kullandı. (AA)
Sinemalarda
Bu Hafta
Telefon: 0 282 264 22 20
Cinemaximum TEKİRA - TEKİRDAĞ
Kayıp
Balık Dori
Seanslar: 11:30 - 14:0016:15- 18:30-21:00
Nemo ve Marlin’le
birlikte mutlu mesut yaşayan, herkesin sevdiği
unutkan mavi Tang balığı
Dori aniden ailesinin kendisini arıyor olabileceğini hatırlayınca Marlin ve
Nemo alarak okyanusu
aşar ve Kaliforniya’nın
prestijli
rehabilitasyon
merkezi
ve
akvaryumu olan Deniz Yaşam
Enstitüsü’ne gider.Annesiyle babasını bulmaya
çalışan Dori, DYE’nin üç
ilginç sakininin yardımına
başvurur. Bunlar, sık sık
çalışanlardan kaçıp duran
huysuz ahtapot “Hank”,
eko-konumlama becerisinin düzgün çalışmadığını
düşünen bir Beluga balinası “Bailey” ve miyop bir
balina köpekbalığı olan
“Destiny”’dir. Enstitünün
karmaşık iç yüzünü araştıran Dori ve arkadaşları,
kusurlarının, dostluklarının ve ailenin sihrini keşfedecekleri,
hayatlarını
değiştirecek bir maceraya
atılırlar.
Ben-Hur
Seanslar: 11:00 - 13:45- 16:3019:15 - 22:00
Ben-Hur Yahudi varlıklı bir
prens, aristokrat, tüccardır.
Üvey kardeşi Romalı Messala ise görüşmedikleri yıllar
boyunca yüksek kademeli
bir Roma hakimi olmuştur.
Kudüs’ten uzak kaldığı uzun
yıllardan sonra buraya dönen Messala, artık Roma
ordusunun komutanı olmuştur. Yahudilerin özgürlüğü
için canı pahasına mücadele
eden Ben-Hur’dan, çocukluk
arkadaşı Messala tarafından,
Romalıları eleştiren yahudileri teşhis etmesi istenir ancak
Ben-Hur kabul etmez. Messela onu kürek mahkumu
olarak sürgüne gönderir. Bunun üzerine arkadaşı Zengin
hayatına veda eden prens bu
olay üzerine intikam yemini
edecektir. Bu andan sonra
hayatı büyük bir maceranın
içinde kaybolur.
Nefesini Tut
Siccin 3:
Cürmü Aşk
Seanslar: 11:00-13:3016:00-19:00-21:30
Orhan ile Sedat çocukluk arkadaşıdır. Yıllar sonra
Orhan, Sedat’ın kız kardeşi Kader’le birbirlerine aşık
olup evlenirler. Sedat’ın
yaptığı araba kazası üçünün de hayatlarının dönüm
noktası olur. Sedat’ın oğlu
Mehmet felç olur. Kader
ise geçmişini hatırlayamaz.
Orhan bu olay yüzünden
Sedat’ı suçlar ve onunla
bütün iletişimini keser. Sedat, duyduğu vicdan azabı
ve yaşadığı tuhaf ürkütücü
olaylar nedeniyle iyice dağılır. Orhan ise çok sevdiği
ilk ve tek aşkı Kader’i kaybetmeme uğruna korkunç
bir şey yapacaktır. Yönetmen Alper Mestçi, Bekir
Acar ile birlikte senaryoya
imza atarken, filmin görüntü yönetmeni Serdar
Armutlu.
Seanslar: 11:00-15:30-20:00
Nefesini Tut kör bir adamın evine girip hırsızlık yaparak yakalanmadan kurtulabileceklerini
düşünen
bir grup genci temel alıyor.
İstismarcı annesinden kurtulup, kız kardeşini her ikisi
için de sonu yokmuş gibi
görünen bu hayattan kurtartamaya kararlı Rocky, arkadaşları Alex ile Money’nin
planları oldukça basittir, kör
bir adamın evinde kilitli tuttuğu odaya girmek, onun engelli oluşundan yararlanarak
da evini soymak. Ancak işler
tam olarak planlandığı gibi
gitmez. Zira hafife aldıkları
ev sahibi aslında oldukça
tehlikeli bir adamdır. Planda
yanıldıklarını
anladıklarında kusursuz bir suç yerine
ölümcül bir hata işlediklerini
görürler. Gerilim türündeki
film, Kötü Ruh filminin yönetmen koltuğundan aşina
olduğumuz Fede Alvarez’in
imzasını taşıyor. Yapımın senaryosunda ise yönetmenle
birlikte Rodo Sayagues imzası bulunuyor.
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Yasemin GÜHEL
Muhabirler: Simay UYSAL,
Murat ÇORBACI, Nilgün MAYİR, Ömer URAL
Muhabir - Yazar: Mustafa EMİROĞLU
İnternet ve Sayfa Editörü: Mehmet KULA
KURULUŞ 11.08.2008 KURUCU: YAŞAR İŞKÂR
Gazetemiz, Basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Gazetemizde yayınlanan köşe yazılarının sorumluluğu yazarlarına aittir.
İlanlardan hiçbir sorumluluk kabul edilmez.
Gazetemize gönderilen yazılar yayınlansın veya yayınlanmasın iade edilmez.
Gazetemiz Pazar günleri yayınlanmaz.
Yıl: 7 Sayı: 2381
13 EKİM 2016 PERŞEMBE
Bağımsız Siyasi Yerel Günlük Gazete 25 Kr.
YAZLA Gazetecilik Yayıncılık Matbaacılık ve Organizasyon Tic. LTD. ŞTİ.
Adına İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni: YAŞAR İŞKÂR
Yönetim Yeri: Eski Sanayi Eser Sokak No:24 T.DAĞ
Tel: 0282 260 05 58 e-posta: [email protected]
Dizgi-Montaj-Grafik: YAZLA Gazetecilik
Yayın Türü: Yerel Süreli Yayın
Baskı Yeri: YAZLA Matbaacılık
Eski Sanayi Sitesi Eser Sokak No:24 Tekirdağ
2. Bisanthe Taş Heykel Sempozyumu
kapanış sergisi ile sona erdi
NİLGÜN MAYİR
Süleymanpaşa Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Bisanthe
Taş Heykel Sempozyumu
Süleymanpaşa Belediye
Başkanı Ekrem Eşkinat’ın
ev sahipliğinde düzenlenen kapanış sergisi ile
sona erdi.
Süleymanpaşa sahil ma-
rinada gerçekleşen sergiye
Süleymanpaşa Belediye
Başkanı Ekrem Eşkinat’ın
yanı sıra Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı
Kadir Albayrak, Tekirdağ
Vali Yardımcısı Mahmut
Yıldırım,
Süleymanpaşa Kent Konseyi Başkanı
Ufuk Bekir Ersöz, Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat’ın eşi
Belgin Eşkinat, Süleymanpaşa Belediye Başkan Yardımcıları, Süleymanpaşa
Belediye Meclis Üyeleri,
heykeltıraşlar, öğrenciler
ve vatandaşlar katıldı.
Süleymanpaşa Belediye
Başkanı Ekrem Eşkinat’ın
açıklamalarıyla başlayan
2. Bisanthe Taş Heykel
Sempozyumu
Kapanış
Sergisi’nde Eşkinat eser
sahiplerine emeklerinden
dolayı teşekkür etti.
Başkan Eşkinat; “9 sanatçımız asistanlarıyla beraber
3 hafta emek vererek Süleymanpaşa Belediyesi’ne
ve Tekirdağ’a bu eserleri
kazandırdılar. Ben öncelikle onlara teşekkür ediyorum. Bu ikinci Bisanthe
Taş Heykel Sempozyumumuz. Ayrı bir jüri, ayrı bir
küratör sistemi ile çalıştık.
Bu projeler çok eser arasından seçildi. Tek tek incelediğiniz zaman siz de
göreceksiniz. Ben her bir
eserden şehrim adına çok
mutlu oldum.” dedi.
“ŞEHRİMİZ
HER GEÇEN GÜN
GÜZELLEŞİYOR“
Süleymanpaşa’nın her
geçen gün daha da güzelleştiğini vurgulayan Eşkinat; “Bizim şehrimiz her
geçen gün güzelleşiyor.
Yollarıyla
güzelleşiyor,
altyapısıyla modernleşiyor
ama en önemlisi insanlarımızın dünyaya bakışıyla
değişiyor. Bu bakımdan
ben başta Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanımız olmak üzere devletimizi temsil eden sayın
vali yardımcımıza da çok
teşekkür ediyorum. Daha
güzel bir kentte yaşama
umudunu bize verdikleri
için de sanatçılarımıza ve
küratörümüze saygılarımı
sevgilerimi sunuyorum. “
diye konuştu.
TEKİRDAĞ
BÜYÜKŞEHİR
BELEDİYE BAŞKANI
KADİR ALBAYRAK:
“BAŞKANIMIZ EKREM
EŞKİNAT’I KUTLUYOR,
ESERLERİ ŞEHRİMİZE
KAZANDIRAN
SANATÇILARA
DA TEŞEKKÜR
EDİYORUM”
Başkan Eşkinat’ın ardından Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak 2. Bisanthe
taş Heykel Sempozyumu
hakkında görüşlerini basın mensupları ve katılımcılarla paylaşırken; “Bu
işi başlatan Tekirdağ’da
sanatı sevdiren ve daha
iyi yerlere taşıyan ve daha
da ileri taşıyacak olan sayın Süleymanpaşa Belediye Başkanımız Ekrem
Eşkinat’ı kutluyorum. Bu
eserleri şehrimize kazandıran sanatçılara da teşekkür ediyorum.” dedi.
“GURURLA
HEYKELLERİMİZİ
SEYREDECEĞİZ”
Şehrin gelişimi ile sözlerine devam eden Albayrak; “Tekirdağ daha da
gelişecek. Özellikle önümüzdeki yıllar Tekirdağ’ı
Trakya ve Balkanların
merkezi yapacak. Bu merkezin içerisinde sanatın
özel bir yeri olmuştur. Bu
sanatın içerisinde de heykel sanatı önemli bir yer
arz ediyor. Ben Kent Estetik Kurumu Başkanı da
olarak sayın başkanıma
bir söz daha veriyorum.
İnşallah bu eserleri şehrin en güzel noktalarına
sayın başkanımın istediği
yerlere koyacağız. Bizler
de gururla heykellerimizi
seyredeceğiz.”
şeklinde
konuştu.
TEKİRDAĞ
VALİ YARDIMCISI
MAHMUT YILDIRIM:
“İNSANI ODAK ALAN
BİR BELEDİYECİLİK
ANLAYIŞINI TEMSİL
EDİYOR”
Son olarak Tekirdağ
Vali Yardımcısı Mahmut
Yıldırım yapılan çalışmalardan dolay Başkan
Eşkinat ve heykeltıraşları
kutlarken; “Bu güzel hizmetinden dolayı Sayın
Süleymanpaşa Belediye
Başkanımız ve teşkilatını
yürekten kutluyorum. Bu
temiz bir şehir, yaşanabilir
bir şehir, insanı odak alan
bir belediyecilik anlayışını
temsil ediyor. Altyapısıyla, çevresiyle, parklarıyla,
yollarıyla yaşanabilir çok
daha güzel bir Tekirdağ’a
bu değerli yöneticilerimiz
sayesinde ulaşacağımızdan hiç kimsenin şüphesi
olmasın. Onların bu başarısını
heykeltıraşların
buradaki
hizmetleriyle
bir kere daha görüyoruz.
Kentimizin yalnızca altyapıyla değil sanatla birlikte
batıyla yarışabilir bir kimlik kazanması lazım. İnanıyorum ki Süleymanpaşa
ve Tekirdağ kısa sürede o
standardı yakalayacaktır.
Ben ayrıca sanatçı arkadaşlarıma da Tekirdağ’a
katkılarından dolayı çok
teşekkür ediyorum. Tekirdağlılar için de bu kent
estetiği bu eserler kalıcı bir
hale geliyor.” ifadelerini
kullandı.
HEYKELTIRAŞLARA
TEŞEKKÜR BELGESİ
VERİLDİ
Konuşmaların
ardından Küratör Nermin Sözel ile birlikte birbirinden
güzel eserlerin yaratıcıları
heykeltıraşlar eserlerinin
anlamlarını katılımcılarla
paylaşırken Başkan Eşkinat ve protokol üyeleri
heykeltıraşlar ve asistanlarına teşekkür belgesi vererek çalışmalarından dolayı
kutladı.
Süleymanpaşa
Belediyesi 2. Bisanthe Taş
Heykel Sempozyumu kapanış sergisi ile sona ererken 9 heykelin 14 Ekim
Cuma gününe kadar sahil
marinada sergileneceği ardından şehrin çeşitli yerlerine yerleştirileceği ifade
edildi.
Kuru fasulyenin “lezzet yolculuğu”
“Fakirin eti” olarak
nitelendirilen ve hemen
hemen her evin tenceresinde kaynayan kuru fasulye zahmetli bir yolculuğun ardından sofraya
geliyor.
Çiftçilerin yoğun mesai harcayarak tarlalarını
hazırlamasının ardından
titizlikle ekilen fasulyeler, çapalama, sulama ve
ilaçlama işlemlerinin ardından hasat ediliyor.
Köylü kadınlarının titizlikle hasat ettiği fasulyeler, traktör römorkla-
Hasat işlemleri tamamlanan kuru fasulye,
Kırklareli’nde odun ateşinin üzerindeki çömlekte pişirilerek tüketiliyor.
“SOFRALARIN
VAZGEÇİLMEZİ”
Armağan köyündeki
kuru fasulye yetiştiricilerinden Gülşen Özkaya, hasat ettiği kuru
fasulyeyi satışa hazır
hale getirmek için evinin
bahçesinde kabuklarından ayırıyor. Özkaya,
AA muhabirine yaptığı
açıklamada, ürettikleri
de zenginin de sofrasında yer alır.”
“LEZZETİ
ISTRANCA
DAĞLARINDAN
GELİYOR”
Armağan köyü muhtarı Recep Dal ise ürettikleri fasulyenin lezzetinin Istranca dağlarından
geldiğini söyledi.
Balkan
köylerinde
üretilen
fasulyelerin
lezzetli olduğunu aktaran Dal, bu aylarda tüm
köylülerin fasulye hasat
yaptığını vurguladı.
rına yüklendikten sonra
kabuklarından ayrılmak
üzere harman yerleri
veya evlerin bahçelerine
getiriliyor.
İlkel yöntemlerle kabuklarından ayrılan fasulyeler çuvallara konulduktan sonra kurutma
işlem için yeri serilen kilim, halı ve naylonların
üzerine serilerek 3 gün
boyunca güneşin altında
kurutuluyor.
Kurutulan
fasulyelerin bir kısmı satış için
poşetlere konuluyor, bir
bölümü de üreticilerin
kışlık besin ihtiyacını
karşılamak için ayrılıyor.
fasulyenin çok lezzetli
olduğunu söyledi.
Rağbet gören fasulyenin üretiminin çok zahmetli olduğunu belirten
Özkaya, şöyle konuştu:
“İlkbahar öncesinde
tarlalarımızı ekim için
hazırlıyoruz. Tarlaya ektiğimiz fasulyeleri hasat
boyunca üç kere kazarız.
Otlanmasın diye çapa sürekli elimizde bulunur.
Kuyudan çektiğimiz sularla sulama işlemleri yaparız. Elle hasat ettiğimiz
fasulyeleri, kabuklarından ayırarak,kuruturuz.
Kuru fasulye safraların
vazgeçilmez gıda maddelerindendir. Fakirin
Köylerde yoğun bir
çalışma olduğunu aktaran Dal, şöyle devam
etti: “Kuru fasulye kış
aylarının
vazgeçilmez
gıda maddesidir. Köylerimizde yerli tohumlar
tercih edilmektedir. Yerli
fasulyelerimiz daha lezzetli olmaktadır. Zorlu
bir hasat çalışması sürüyor. Köylülerimiz ürettiği fasulyeleri satarak,
bütçelerine de katkı sağlamaktadırlar. Kuru fasulye benim için bir hayattır.” Dal, kuru fasulye
üretiminin arttırılması
için desteklemeler yapılması gerektiğini sözlerine ekledi. (AA)
www.demokrattrakya.net