japonya depremi ve tsunami
Transkript
japonya depremi ve tsunami
JAPONYA DEPREMİ VE TSUNAMİ 14.03.2011 tarihinde Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner, Araş. Gör. Ceren Özer tarafından sunulan konferans metnidir. Atılım Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Cumhur Aydın: Cuma Günü 11.03.2011 kayıtların aldığı en büyük beşinci deprem Japonya’da meydana geldi ve Tsunami oluştu. İki üç gündür de hala gündemin birinci maddesi ve birinci maddesi olmaya da devam edecek. Çünkü ölü sayısının 50 bini bulabileceği söyleniyor. Reaktörlerde sızıntı konusu yine olağanüstü sıcak bir gündem dolayısıyla çok şanslıyız çok sıcak ve çok önemli bir konuyu neredeyse dumanı üstünde tüterken en doğru adresten dinleme fırsatı bulacağız. ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü, Deniz Mühendisliği Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner: Doktora çalışmamı ben ODTÜ’de yaparken Japonya’da cuma günü büyük felaket yaşanan Sendai Kentinde Tohoku Üniversitesi’nde de deney çalışmaları yapmak için bulunmuştum ve cuma gününden beri hep izlediğiniz görüntülerin olduğu bölgelerde de Tsunamiyle ilgili birlikte çalıştığım doktora öğrencisi arkadaşlarımdan o bölgeyi öğrenmiştim. Onlar da profesör ve haber aldım sağlıkları iyi ama benim çalıştığım laboratuarın da hasar gördüğünü ve dört gündür laboratuarın herhangi bir internetle erişimi olmadığını biliyorum. Fakat onlardan aldığım bilgilerle Amerika’da araştırma merkezinde de haber ulaştırarak iyi olduklarını bildirdik. Onlar araştırmalarına başladılar bölgede. Yaptığımız çalışmalar içerisinde Amerika’da Güney California Üniversitesi’nde Los Angeles ve San Francisco kentlerinin Tsunami Modelleme Projesinde çalıştım orada misafir profesör olarak. Avrupa Birliği Projeleri aynı konuda ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ve UNESCO’ya da birçok eğitim programlarına katıldık. Epeyce bilgi birikimimiz oldu sorularınız hangi yönde olursa sorabilirsiniz. Konumuz Depreşim Dalgaları Tsunami ve Dünya ve Türkiye. Bir anımla başlayayım: 1993 yılında Okushiri Adası açıklarında olan adanın 300 kişinin yaşadığı bir köyü tamamen yok etmişti. Oraya yapılan anıt 98 yılında beşinci yılında gittiğimizde çekmiştik ki daha şimdi Japonya’da daha bundan çok daha acısı yaşandı. Geçen sene buraya geldiğimizde bir ay öncesinde Şili’de deprem olmuştu 8.5 onunla giriş yapmıştım. Artık o güncelliğini kaybetti ama şu bilgiyi vereyim. Şili’den yola çıkan dalgalar Japonya’ya 22 saatte ulaşır ve de bizim de Şili’den bir yıl 1960 yılında yola çıkan dalgalar 22 saatte Japonya’ya ulaşmıştı ama Asya Kıtasından ve Avustralya’dan yansıyan dalgalar Şili’ye geri döndüğünde daha fazla hasar ve can kaybı yaratmıştı. Onun için Cuma günü Pasifik önemli bir gözlem içinde kaldı hem ilerlediği yerlerde yapacağı hasarlar hem de dönüşü olacak mıydı bu dalganın? Onları son bölümde tartışacağız ve Şili’den yola çıkan dalgaların Pasifik’te yayılması burada geçen sene günceldi bunları konuşmuştuk. Şimdi ben her zaman konuşmalarımda teşekkürü baştan yazarım. Buradaki isimler arasında Dr. Shuto olarak gördüğünüz ikinci isim benim Japonya’daki hocamdır. Şuanda kendisiyle haberleştim Sendai kentinde evinde ama elektrik var elektrik yeni gelmiş, su gelmemiş evinin yanından nehir Kıyı Belediyeleri akıyor. Oradan su alabildiklerini bildiriyor. İnternet Değirmendere, Avcılar, İstanbul, Tekirdağ, Yeniçiftlik, Şarköy, Yalova, Didim, Yenihisar, Dalaman, Bodrum, bağlantısı olmasını da avantaj olarak düşünüyoruz. Birçok Fethiye, Samandağ, Finike, Göynük, Ulaşlı, Halıdere, Yarımca, Kemer, Tekirova, Kumluca uluslararası kuruluş ve ulusal kuruluşla işbirliği yaptık. Bizim Kurumlar ODTÜ, Yıldız Teknik Üniv., İstanbul Üniv., Afet İleri Genel bu sunuşumuz içerisindeki çalışmalar bu kuruluşlardan Md., TUBITAK, Güney Kaliforniya Üniv., Tohoku Üniv., IMO, JMO, NSF, FEMA, IUGG, IOC, AGU destekler aldı bunlar Türkiye içindeki kuruluşlar yurtdışındaki kuruluşlardır. Tsunami fay kırılması, deniz taban deformasyonları, çökmeler, denizaltı heyelanı, volkanik olaylar gibi olaylarla ortaya çıkar. Özel Teşekkür Prof. Ayşen Ergin, Dr. Shuto. Uğur Kuran, Dr. Altınok, Dr. Synolakis, Dr. Pelinovsky, Dr. Alpar, Dr. Imamura, Dr. Minoura, Dr. Ersoy, Dr. Perincek, Dr. Papadopoulos, Dr. Emile Okal, Dr. Tinti, Dr. Yuksel, Dr. Takahashi, Pamukcu, Özbay, Uslu, Haboğlu, Demirbaş, Erdinç, Ozyurt, Ozer, Safak, Karakus 1 Türkçede bu dalgaya çeşitli isimler verilmiş bunların listesi burada yer alıyor Deniz Taşması, Depreşim Dalgası, Süpürgen Dalga, Süprüntü Dalga gibi isimler ama yinede bastırılan Tsunami sözcüğü çünkü 1896 yılında Cuma günü yaşadığımız olay gibi olay aynı yerde Japonlar yaşamış ve Meiji Tsunamisi olmuştu. Benzer bir fay kırılması fakat depremin şiddeti bu kadar değil 7 şiddetinde deprem ama 4 dakika süren uzun salınımları olan bir deprem bir Tsunami yaratmıştı ve bu Tsunami de gelip kıyıları vurmuştu 22 bin can almıştı. O zaman ki Japonların yardım çağrıları arasında yer alan Tsunami sözcüğü bütün dünya dillerine girmişti. Onun için bizim dilimizde de yer ettiğinden bu sözcüğü yine başka şekilde Türkçeleştirmeye çalışmamız başarıya ulaşmadı. Burada hem öneren bir kişi sözcük için Depreşim Dalgası sözcüğünün uygun olmasına rağmen kullanamıyoruz. Tsunaminin en büyük özelliği uzun dönemli dalga olmasıdır ve rüzgar dalgalarından farklıdır. Örneğin üç farklı rüzgar dalgası olağan yerde yüzebilirsiniz ama 10 metre su derinliğinde 3 metre Tsunami olan yerde sürüklenir büyük bir risk altına girersiniz. Çünkü rüzgar dalgaları su kütlesinin hareketli orbital hareketi yörüngesel hareketini yaptığı için cisimleri su üstündeki cisimdeki örneğin su üstünde kalır hareket olduğu sürece o da o hareketle beraber yukarı çıkar sağa sola gider yerine geri döner. Ama Tsunami gibi uzun dönem dalgalar kütle hareketi kütlenin taşıma ağırlığı su zerrecikleri birbirini iterek dalga hareket eder. O nedenle de derin denizde yavaş olan akıntı hızı kıyı sığ suya gelince bu kütle ilerlemesi nedeniyle büyük bir şişmeye ve çok şiddetli akıntılara yol açar. Burada bir animasyon var bu animasyonu son bölüme koyacağız. Çünkü bu da Rikuzentakata Sendai yakınlarındaki bir bölge Tohoku Üniversitesi ile Japon NHK Televizyonu halkı bilgilendirmek açısından bu animasyonu hazırlamışlardı ve 1896 Tsunamisinin bu Rikuzentakata’ya giriş ve nasıl etki ettiğini modelleşmişlerdir. Ama bugün Ceren bu filmle internetten indirdiği filmler arasında bir benzerlik buldu Rikuzentakata Kasabası büyük hasar gördü yani burada animasyonu. Ceren’in sunuşunda da o kasabadaki dalgaların etkilerini göreceğiz. Şimdi 6 yıl evvele gidelim 26 Aralık 2004 tarihinde yine 11 Mart 2011 Tohoku University and Iwate Prefecture Japan gibi bir gün yaşanmıştı. Ben yine sabah 8:30’da Amerika’da birlikte yaşadığım bir arkadaşım tarafından uyandırılmıştım ve bir deprem olduğunu söylüyordu o arkadaşım bana. Sumatra açıklarında ama Sri Lanka’da can kaybı olmuştu. O günde üniversiteye gidip biz bir simülasyon hazırladık. O gün zaten dünyada üç tane simülasyon yayınlandı birisi Amerikalılar, diğeri de Japonlar, üçüncüsü de biz. O nedenle bu konuda da hem modelleme altyapımız çok iyi bir durumda olduğu için dünyada dikkat çekici duruma gelmiştik ve arkasından da UNESCO adına ben, Doğan Perinçek, Şükrü Ersoy olarak 11 kişilik ekiple Sumatra Adası’nda 15 gün çalışmıştık. Bugün şuanda Japonya’da yaşananları biz o zaman Sumatra’da görmüş yaşamıştık ve de oradaki UNESCO’nun araştırma ekiplerinin başkanlığını ben yürütmüştüm. Doğan ve Şükrü hocalarımız da çok büyük katkılar vermişlerdir. Oluşan dalga yola çıkıp hem Tayland’da hem özellikle Sumatra’ya Tayland’da ve Malezya’ya batıya doğru giderek Sri Lanka, Hindistan daha da öteye giderek Maldivler’de etkili olmuştu. Hızlı geçersem dalgaların etkili olduğu bu bölgeleri çünkü bugün bunlar aslında güncelliğini yitirdi. Yaptığımız araştırmalarda bir Medan Kentinde Kuzeydoğu Sumatra’da Simeulue Adası’nda ve Meulabah Kentinde birçok bilgi toplamak için iki hafta süre geçirmiştik. Medan Kentinde aslında bu son hafta izlediğimiz görüntülere bakılırsa bunlar çok basit ama ülkemizin durumunu düşünürsek bunların da etkisini dikkate almak gerekir. Tsunami izler bırakır bunlar denizden aldığı malzemeyi gelir karaya geldiğinde çukur bölgelere bırakır. Simeulue Adası’nda Tsunami bina köprülerde hasarlar olmuştu. 2 Aslında bu ada depreme 50 km uzaklıktaydı ama fayın ekseni doğrultusunda olduğundan etkiler Tsunami etkileri çok fazla olmamıştı bunlar deniz taşıtlarının karaya taşınması ve yapılardaki hasarları gösteren resimler. Bunların arasında önemli bir bilgi denizde kıyıların çökmesi Meulabah Kenti faya bakan en yakın kıyı çökmüş. Çünkü fayın oluşma mekanizması dalma batma mekanizmasını da anlatacağız son bölümde. Karanın daha doğrusu fayın hareketiyle atımıyla çökme olur. Bu deniz tabanına olan çökme fayın kıyıdaki plakanın kıyıdaki uzantısında da çökme olur. Meulaboh’ta bunlar olmuştu Sendai’de de aynı durum oldu. Deprem sonrası alan çökmüş durumda ve de denizin istilasıyla bütün tarım alanları ve bitkiler ölür ki onlar burada gayet belirgin kıyıdan içeriye girmesi dalganın. 5 km kadar Endonezya’da kıyıdan içeriye dalga girmişti ve de bu fotoğraf 5 km içerde çekilmiş bir bahçede 50 cm kalınlığında çamur denizden gelen çamur. Depremle Tsunami arasındaki can kaybı farkı da şöyle olur Tsunami de cesetler ya tam ortada su birikintilerinin içindedir. O nedenle daha farklı bir felaket bölgesi görüntüsü vardır ve de bu da 5 bin kişinin yaşadığı bir köy orada çekilmiş o köyden kalanlar görünmektedir. Yine kıyı yapıların etrafında oyulmalar yaparak dalga zarar verir yapının çökmesine neden olur. Meulabah Kenti ile ilgili ise yine çökmenin olduğu bölgeyi burada görüyoruz şehrin çöken kısmı. Burada da 75 bin kişi yaşıyordu ve hemen hemen hepsi hayatını yitirdi ve kıyı yapılarının son durumu da son dalganın geçtikten sonraki hali. Genellikle beton yapılar korundu onun zaten geçen hafta sonunda fotoğraflarını görmüştük. 04o 07.740” N 96o 07.738” E Köprüler itildi kaydı örneğin büyük bir köprünün 3-5 cm dalgayla itildiğini görüyoruz. Kıyılardaki dalganın ilerlemesi ile bıraktığı izler yıllar sonra araştırılıp bulunabilir jeologlar tarafından bu konuda Dalaman’da yaptığımız çalışmalarda bulduğumuz izler var onlara da birazdan hızlıca değineceğim. Dalga buradan içeriye doğru girdikten sonra denizden içeri bu kıyı çizgisi aşağı yaklaşık 10 yıllık bir süre verim alamaz tuzlu sular tuzlu su geldiği için birde belli bölgelere de denizin kumunu dalga bırakır. Onları da üzerleri alüvyon biriktiği için sonraki yıllarda bulabilirsek o tarihteki Tsunamilerle ilgili bilgiler de elde edebiliriz. Malezya’nın Penang Adası’nda bazı etkiler yarattı ve denizin arkasındaki bölgede ilgili yollar olmayan yerlerde can kaybı yarattı. Malezya’ya gelen dalga küçüktü 3 metre mertebesinde ama can kaybı 68’di. Maldivler’e geçersek; 2004 Tsunami sonrasında Maldivler hükümetine danışmanlık yapmıştım 4 aylık bir süre kaldığımda oradan edindiğimiz bilgiler Maldivler’de dalga suyun akması biçiminde geldi. Çünkü adalar 1.5 metre yüksekliğinde olduğu için yapılar çok zayıf olduğu için bu tür hasarlar meydana geldi ve dalganın da ilerlemesi şurada bakın görebileceğimiz üzere kısa bir farklı bir özelliği olarak göstermek isterim. Sadece suyun akması biçimindeki Maldiv’deki adalar 1.5 metre yüksekliğindedir. Evet, sular geldiğinde çok şiddetli akıntılarla adaların üzerinden geçti ve insanların sürüklenmesine yol açtı. Ama Maldivliler yüzme bildikleri için çok fazla etkilenmediler. Yine de 108 kadar can kaybı olmuştu. Maldivler’den ilginç bilgiler dalga büyük bir erozyon yarattı. 3 Oradaki kum yapısının mercan olmasından dolayı bu tomruklarda Endonezya’dan yola çıkıp bir ay sonra Malezya’ya geldiler. Tsunaminin karadan alıp denize getirdiği akıntılarla da taşınan tomruklar Maldivler’de bulundu. Maldivler’in önlem stratejilerini de zaman açısından hızlı geçmemiz gerekir. Ama güncelle ilişkili olması açısından şu birincisi 26 Aralık’ta olan deprem daha sonra farklı yerlerde birçok deprem oldu Sumatra’nın kuzeyinde, güneyinde, sismik boşluklarla da depremler sismik boşlukların üzerinde oldular. Onun için de bu Cuma günkü olaydan sonra başka depremler de bekleyebiliriz. Hızlıca dünyanın başka yöresine dönelim. O da Asurlulardan başlayıp Osmanlı’lara kadar gelen Eflatun, Sokrat, Hammurabi gibi Firavunlar gibi İmparatorlar Krallar sultanların olduğu destanların olduğu, olimpiyatların ya da savaş barış, zeytin, şarap, güneş, kumsal, deniz, mehtap, balık ve rakının olduğu Akdeniz’e gelirsek bu bölge depremlerle Tsunami tarihi açısından da dünyanın en iyi bilinen bölgesidir. Çünkü medeniyetlerin beşiğidir. O nedenle burada tarihsel belgelerde birçok bilgi elimizde vardır. Akdeniz ve üzerindeki Doğu Akdeniz’i özellikle değerlendirirsek Türkiye çevresi denizlerde de depreşim dalgalarını anlamamız gerekir. Akdeniz’in en derin yeri Girit’in doğu batısı ve Rodos’un doğusu ve bizim Rodos’la Dalaman arasındaki olan bölgedir. Tarihsel depremler bu bölgede Tsunamiler de yaratmışlardır. 48 4250 Bu haritada gözüken yıldızlar 7 şiddetinde ve 7’den büyük olan depremlerin yerleridir. Toplam 114 tane Tsunami Anadolu çevresinde tarihsel kayıtlarda yer almıştır. En eskisi 1630 tarihinde oluşan Santorino Volkan patlamasıdır. Bu liste birçok kaynakta yer almakta listemizi hızlı geçiyorum ve hem Akdeniz, hem Ege, hem Karadeniz ayrı listelenmiş. Yıllara göre de bu Tsunamilerin hangi bölgelere etki ettiğine göre M > 7 (1900dan beri) de bir bakarsak özellikle bizim Güneybatı Anadolu kıyılarımızda çok sayıda çok büyük olmasa bile Tsunamiler yerel olarak oluşmuştur. Ama bunların içinde en önemlisi 365 yılındaki Tsunami’dir Akdeniz’de etkili olmuştur. Karadeniz’le ilgili istenen bilgiler en önemlisi 1939 yılında Erzincan Depremi’nin Karadeniz’de yarattığı Richter’in 1958 yılındaki kitabında anlattığı Tsunami’dir. Uzak alanda etkili olmuş kuzeye kadar gitmiş Yalta Sivastopol’a ulaşmıştır. Bizim kıyılarımızda Fatsa’dan Sinop’a kadar etkili olmuştur. Ancak Tsunami gece yarısı olduğu için gözlemler vardır çok ayrıntılı değildir. Marmara’da olası bir deprem gerçekleşirse Tsunami yaratma olasılığı da %10’dur. Tarihe bakarsak birçok yerde birçok kez Tsunami olmuş lokal olmuş 1509 en önemlisidir ya da daha önceki yıllarda 989 1010 ya da 1166 yılları vardır. 3750 46 3250 44 2750 2250 42 1800 1400 40 1000 38 700 500 36 300 200 34 100 0 32 -50 BU Kandilli Rasathanesi 24 26 Mühendisliği 28 30 Orta Doğu Teknik Üniversitesi,İnşaat Bölümü Deniz Mühendisliği Araştırma Merkezi, Ankara TÜRKİYE 32 34 36 38 40 42 http://commons.wikimedia.org/ wiki/File:Map_Constantinople.j pg http://www.friendsofgreece.eu/history.htm http://www.ehttp://www.egrammes.gr/maps/constantinople.jpg İlginç bilgi olarak Marmaray Projesi kapsamında yeni kapıda bu alanda yapılan metro kazıları metro için yapılan kazılarda iki bölge şuanda kıyıdan 400 metre içerde ama tarihi dönemde burası liman olarak kullanılmaktaydı ve de limanın bir dere 4 ağzının önündeki bölgede olması nedeniyle burada da gösterilen yeşil çizgi eski kara bölgesi burası doğmuş olan şu kısımda o tarihteki deniz. Bu bölgede 34 tane batık gemi bulundu. 34 tane batık gemiyi neden battıkları sorusuna baktığımızda da Tsunami ya da fırtına olduğu konusunda araştırmalar devam etmektedir. Bu gemilerden 15 tanesi aynı olayla batmıştır. Bunun üzerine birçok araştırma yürüyor. Hem jeologlar tarafından arkeologlar tarafından bizlerde bunun Tsunami ya da fırtına olup olmadığı üzerinde çalışıyoruz. depth (m) Marmara Ereglisi 41.0 Yenikapi 1000 800 600 Bu fotoğraflar bölgeyle ilgili ilk bulunan 4 geminin bulunduğu yerler. Batıkların üzeri deniz kumuyla kaplanmış durumda ilk 7 batık için çıkan sonuç Prof. Cevat Güralp’ın söylediği 1000 artı eksi 20 yıllık dönemde battığı söyleniyor. Marmara’da 989 yılında Tsunami olmuş 1010 yılında deprem var önemli bir deprem. Bunlardan birisi etkili olmuş olabilir. Akdeniz’de Santorini’yle ilgili bir bilgide verirsem. Ege’de Santorini Adası 10 km çapında bir krateri olan bir ada ve geminin adaya gelişi krater gölünden ilerleyerek olur. 1956 yılında 7.5 şiddetinde iki ayrı depremle oluşan Tsunami Ege’de etkili olmuş ama yine şunu söyleyeyim Japonya’daki etki gibi hiçbir zaman olmamıştır olmayacaktır. Tuzla Hereke Tekirdag Sarkoy Marmara Isl. 40.5 Armutlu Cape Kapidag Dardanelles Karabiga 27.0 27.5 Kocadere 28.0 28.5 29.0 Tutunciftlik Ulasli Degirmendere 400 Karamursel Halidere 300 29.5 200 100 0 MINOAN TSUNAMI sea elevations m 15.0 13.0 11.0 9.0 7.0 Dalyan 5.0 Dalaman. . 3.0 Fethiye 0.2 0.0 -0.2 -3.0 -5.0 -7.0 -9.0 -11.0 -13.0 -15.0 29 Bu da Santorini Adası’nın krater çökmesiyle ortaya çıkan dalganın hareketini gösteren bir çizim. Biraz evvel bahsettiğim Fethiye, Dalaman, Didim ilgili bilgiler vermek istersem Santorini’nin volkanının çökmesiyle oluşan Tsunaminin Didim’deki izlerini bulmuştuk. Üç katman üst üstte en altta deniz kumu Santorini’ye ait üstünde de dx = 700 m. dt = 2.4 sec. time= 020 min. volkan külleri bunların tarihi de Santorini patlamasına uyumlu olduğu Japon Profesör ile yaptığımız araştırmalarda ortaya çıkmıştı. Dalaman’da ise 1303 yılından günümüze yaklaşık 700 yıllık süre içerisinde üç Tsunami olduğunu yaptığımız kazılarda bulduk bu üç Tsunami’nin de katman katman izleri burada. Şimdi bunun arasında Japonya’ya baktığımızda bu tür izler bize tarihten bilgi vermekte ama daha çok bilgi elde edebilmek için güncel olayla daha iyi yorumlamak lazım. Ülkemiz çevresinde 4000 yıldır depremler olduğu bellidir. 100 yıllık aletsel verilerde bunu desteklemektedir ki şiddetli deprem olmakta tarihsel belgeler yine Tsunamiler için bilgi vermektedir. O nedenle de bizler ülkemizde tarihe baktığımızda deprem ve Tsunami ihtimalini aklımızda tutmalıyız. Ama depremin şiddetinin o gün yaşanan 8.9 ki biraz düzeltildi 9 bile olduğu söyleniyor. Olmayacağı 8 aşmadığını biliyoruz çevremizde Tsunamilerin de o mertebeye ulaşmadığını biliyoruz. Kusadasi Didim 37 Bodrum Cape Amorgos Datca Knidos Astypalaea Rhodos W 36 Crete W Iraklion Crete E 35 24 25 26 27 28 Orta Doğu Teknik Üniversitesi,İnşaat Mühendisliği Bölümü Deniz Mühendisliği Araştırma Merkezi, Ankara TÜRKİYE Sumatra Depremi sonrası dalma batma sonunda fay nasıl Tsunami yaratır? Sumatra Depremi sonrası bölgeye üç araştırma grubu gitmişti biz Meulaboh Kentine Japonlar Kuzey Banda Aceh ve de İngilizler de gemi gönderip deniz tabanında ne olduğuna dair bilgi toplamaya deniz tabanında 22 metrelik bir hattın dikey bir hareket olduğunu buldular. O yaptıkları araştırma National Geographic tarafından belgesele çevrildi ve araştırmada da söylenen şu deniz tabanındaki bu dikey zıplama diyelim kırılma diyelim, nasıl oldu? O da dalma batma zonultusunun hareketiyle oldu. Şimdi onun nasıl olduğunu ilerleyen kısımda bu Sumatra’ya güneyden kuzeye doğru bakıyor. Şimdi şu hareket yüzlerce yıl devam eder ve sıkışma olur. Aslında bu sıkışma bir boşalma birden bir enerjinin açığa çıkmasına dönüşür. O da şu hareketi yapar. Yani şu hareket yukarıya doğru bir zıplama gerektirir. Aslında bu Sumatra’da doğudan batıya doğru olmuştur. Bunun tam tersini düşünmek lazım Japonya’da olanda bu hareketti. Bu zıplama sonrasında denizde bir hem su düzeyi yükselmesi hem de çökmesi oluşur. Bu bir tek dalgadır bu tek dalga birkaç dalgaya bölünür ve yoluna devam 5 eder. Bu devam eden 6–7 dalganın ikinci ve üçüncü dalgası en çok etki eden dalgalardır. Deniz tabanında bu türlü yükselme olduğu da beklenmektedir. ODTÜ Araştırma Görevlisi Ceren Özer: Benim konum Tsunami Dalgalarının Kıyıda Baskın Alanında Yaptığı Tahribat ve Yapılara Verdiği zararla ilgili çalışıyorum ve Cuma günü yaşanan olay sonrası ben 7 yıldır bu konuyla ilgili çalışıyorum. Ama bu konuda çalışan araştırmacılar içinde kendimi şanslı görüyorum. Çünkü iki tane mega Tsunamiyi birebir görme şansım oldu diyeyim. Bu birçok büyük bir şanssızlık tabii doğa afetleri açısından. Ama bizim gibi konularda çalışan ve çok seyrek yaşanan afetlerle ilgili çalışan insanlar için bilimsel açıdan bir şans haline geliyor. Ben bu görüntüyle başlamak istedim sunuşuma çünkü burada kıyıdan tüm her şeyi sürükleyerek dalganın nasıl tahribatla geldiği ve herhangi bir yangın binalara sürüklenmesi sonucu yangını bile devam ettirerek nasıl bir tahribatla içerlere kadar girdiğini gösteren çarpıcı bir fotoğraf. Ahmet Hocamın da bahsettiği gibi Japonya tarihinde pek çok Tsunami yaşamış bir ülke çok aktif 11 Mart 2011 faylarda ve plakalarda bulunan bir ülke ve 1896’da Honshu Depremi ve Tsunamisi yaşadıkları Meiji Tsunamisi onlar için gerçekten Tsunami çalışmalarında da çok büyük atılımların yapılmasına neden olan ve pek çok önlemlerin iyileştirme çalışmalarının başladığı bir Tsunami ve bu konuyla ilgili de pek çok araştırmacı çalışıyor. Tokyo Üniversitesi’nden Prof. Dr. Minoura ve ekibinin hazırladığı bir sunuştu bu. Bunu pek çok sunuşumuzda da kullandık. Bu bölge Rikuzentakata diye bir bölge ve Meiji Tsunamisi olduktan 45. dakika da dalga kıyıya vuruyor ve şehri özellikle de nehirden girerek baskın halinde büyük tahribata uğratıyor. Bu Tsunami animasyonunu dediğim pek çok sunuşta kullandık. Ama ilginç olan sizin de basından takip ettiğiniz ya da görmüş olabileceğiniz gibi bu kenti gerçekten bu Cuma günü yaşanan Tsunami’de su bastı ve çok dramatik görüntüler var bu şehirle ilgili. Gördüğünüz Rikuzentakata City- Meiji Tsunami gibi dalga kıyıdan giriyor karada ilerliyor ve burası baskın alanı dediğimiz bölge şu kısımda da nehirden ilerlemesini görüyoruz ve Meiji Tsunamisi bu yaşanan Tsunami’den daha nispeten de küçük ölçekli olduğu için baskın alanı olarak ilerleme mesafesi olarak biz burada bu mesafeyi görüyoruz. Peki, gerçekten Cuma günü burada ne oldu? (Video dakika 00.34.40) Bu ABC’de yayınlanmış Japonya’nın ANN kanalında gösterilmiş bir görüntü. Şuanda ilk dalga geliyor kıyıya gördüğünüz gibi ve burada Tsunami için yapılmış yaklaşık 6-7 metre yükseklikte olabilir. Seti aşarak ve çok büyük bir kuvvetle çok büyük bir akıntı hızıyla tüm şehri biraz önce animasyonunu gördüğünüz şehri su basıyor. Çok büyük gemileri de sürüklüyor bu su. Yani gördüğünüz gibi gemileri araçları sürükleyerek bir şelale gibi bendi aşarak şehrin içine doğru baskın yapıyor Sumatra Depreminden farkı ne deprem bizim için? Japon halkı video çekmeyi fotoğraf çekmeyi çok seven bir millet olduğu için ve bu konuda daha teknolojik açıdan belki ya da hani helikopter görüntülerini de gördük. Bu konulara ilgili oldukları için bu depremle ilgili elimizde çok fazla video var, fotoğraf var ve bizim için de bir şans oluyor. Gördüğünüz gibi şehre tüm caddelerden bulduğu boşluklardan su akarak ve taşıdığı bütün yüke rağmen yoğun bir su olmasına rağmen ilerlemeye devam ediyor gördüğünüz gibi binaları temellerinden çok büyük bir akıntıyla gidiyor. Sirenler çalıyor Tsunami alarmı veriliyor. İnsanlar çok bilinçli bu konuda Tsunami konusunda çünkü depreme çok alışkınlar Tsunami’de ne yapacaklarını biliyorlar. Ama ona rağmen bu öyle bir doğal afet ki öyle bir boyutta afet ki bazen bilseniz bile bütün 6 önlemleri alsanız bile çaresiz kaldığınız durumlar oluşuyor. Bu depremin afetin boyutu da böyle bir şey gördüğünüz çok ağır araçları, kamyonları ne var ne yok çok büyük bir akıntıyla sürüklemeye devam ediyor şehrin içine girmiş olmasına rağmen kıyıdan çok da uzaklaşmış olmasına rağmen akıntısına devam ediyor. (Video 00:37:32) Bu görüntüyü hepimiz görmüştük. Bu girdap oluşması bu da liman içinde oluşan bir durum olduğu için dalganın bitmesinden hala gelmeye devam ediyor diğer kısmı yansımış geri dönüyor ve böyle bir dönen bir girdap şeklinde bir su kütlesi oluşuyor kıyıya yakın bir bölgede ve bu görüntüyü de hepiniz görmüşsünüzdür. Çok düz yükseltisiz pirinç tarlalarının genelde tarlaların olduğu bir alana tüm kuvvetiyle gelen dalga çok büyük akıntıyla gelen dalga önüne ne geliyorsa toplayıp ve yükseltiler olmadığı için düz bir zeminde gittiği için gücünü de bir şekilde az az kaybederek gittiği için oldukça fazla mesafelerde içeriye sokuluyor dalga. Gördüğünüz gibi bu kısım nehir ağzından su ilerlerken kıyıdan gelmiş olan dalgayla birleşiyor ve çok büyük bir gemi onu da hala sürüklemeye devam ediyor kilometrelerce sürüklüyor. Önüne çıkan ahşap binaları Japonlar hem kültürel yapısının gereği hem de depremde hafif olması açısından ahşap binalar çok yaygın. Fakat Tsunami’de tabii hafif yapılar olduğu için sürüklenerek çok uzun mesafeler boyunca ilerleyebiliyor dalgayla birlikte bu yapılar. Gördüğünüz gibi çarptığı her şeyi büzüştürüp önüne katıp ve hala akıntı hızını kaybetmeden devam ediyor şurada gördüğünüz kamyon da birazdan alıp sürükleyecek. Bu bize Tsunami’nin gücünü gösteren gerçekten dramatik diyebileceğimiz bir videoydu. Depremin merkezi verdiğim bölgede Japonya’nın kuzeybatısında ve uzunluğu 650 km civarı bunlar şuanda yine de nispeten tahmini veriler olarak ama kesinliği belli bir süre sonra araştırmalarla belirlenecek değerlerdir. Genişliği 250 km odak derinliği 24.4 km ve fay hattı da 20 m yani çok oldukça büyük bir deprem ve kıyıya 130–140 km mesafede depremin odağı ve bu sebepten deprem oluştuktan sonra yaklaşık 6–7 dakika içinde kıyıya yakın olduğu bölge yani en yakın olduğu bölgelere Miyage Sendai Bölgesi’ne çarpmış oluyor ve o yüzden can kayıpları fazlaca oluyor bu durumda ve bizim laboratuarımızda yaptığımız analizlerde enerji dağılım haritasını bu şekilde oluşturuyoruz. Enerji Dağılım Haritası Gördüğünüz gibi şu kısımda turuncu olan kısım dalganın en yüksek olduğu yer ve dalga 16 metrelere kadar çıkıyor. İlk çarptığı bölgelerde kıyıya geldiği bölgelerde Japonya kıyılarında ve negatif dalga yüksekliği dediğim çökme yüksekliği dalgayı 20 metrede çöküş yapmış şekilde Japonya Kıyılarında etki gösteriyor ve bütün pasifliği bu yayılımla ilerlediği daha uzak mesafelerde Şili Amerika • En büyük pozitif dalga yüksekliği= 16 m • En büyük negatif dalga yüksekliği= 20 m Kıyılarında yükseklik açısından daha düşük mertebelerde fakat yine de etki göstererek ilerleme gösteriyor Pasifik’te. Dalga varış zamanı dağılımları bizim analizlerimizle gerçekler çok örtüşür seviyedeydi. Havai’de 8 saatte ulaştı dalga ve bizde 480 dakika 8 saatte dalganın ulaştığını tespit ediyoruz Havai kıyılarına. Yine Amerika kıyılarına 12–13 saat mertebelerinde ulaşıyor ve yine Şili’ye de 24 saat sanırım 22 saat civarlarında da Şili Kıyılarında dalganın etkisi görülüyor ve analizlerimizle oluşturduğumuz animasyonu da göstereyim dalga nasıl oluştuğu nasıl yayıldı. (Video 00:43:01) Evet, gördüğünüz gibi dalga oluştu yayıldı Havai’ye geldi Amerika kıyılarına şuradan zamanı görüyorsunuz 12 saatte Amerika kıyılarına geldi ve Güney Amerika’ya ulaştı. Yeni Zelanda Avustralya kıyıları ve Şili’ye 23–24 saat civarında Şili’ye gelmiş oldu. (http://www.abc.net.au/news/events/japan-quake-2011/beforeafter.htm) Yine Tsunami’den sonra hazırlanmış çok güzel bir site var öncesi ve sonrası fotoğrafları bunlarda gerçekten çok dramatik burası Sendai’nin Havaalanı önceki uydu görüntüsü ve ilerledikçe dalga sonrası ne hale geldiğini görüyoruz. Bütün dalgayla taşınmış çamur ve tahta parçaları ev parçaları ağaçlar hepsi taşınarak havalimanını bu hale getiriyor. Zaten videolarda görmüştük havalimanı binası bir ada haline gelmişti. İnsanlar çatısında bazı görüntüler öyle görüntüler vardı videolar her taraf su kaplı ve insanlar kurtarılmayı bekliyor. Burası Arahama Sendai Bölgesi’nde yine pirinç tarlaları, tarlaların ağırlıkta olduğu bir yerleşim bölgesi yine burası da çok büyük tasarlanmış bölgelerden biri gördüğünüz gibi tarlalar tamamen sualtında kalmış. Sendai’de yine Fujitsuka Bölgesi gördüğünüz gibi evle ilgili hiçbir şey kalmamış bütün evler 7 sürüklenmiş ve sadece temelleri gözüküyor. Burası da yine kıyıya odağın çok yakın olduğu kıyılardan biri hem nehirden gelen suyun taşması hem kıyıdan suyun basmasıyla tarlalarda yeşil bölge neredeyse göremiyoruz. Yine aynı bölgeye batıdan bakış ve yaşadığı büyük tahribat zaten şu tarla bölgesinden de çok net bir şekilde görüyoruz. Burası da yüreğimiz ağzımızda beklediğimiz haber beklediğimiz nükleer santral bölgesi halen net bir açıklama yapılmadı. Bir tehlike olmamasını umuyoruz. Bu şekilde binaların nasıl sular altında kaldığını görüyoruz. Bu da yine kıyı şeridi ve gördüğünüz gibi hiçbir şey kalmamış burada da koyu renkte taşınan bütün çamur toprak ve taş parçaları. Bu Avustralya’da hazırlanmış bir web sayfası ziyaret etmenizi tavsiye ederim. Soru: Hocam bu deniz tabanındaki fay akımıyla ilgili bu Japonya’daki depremin olması sonra haberlerde çıkan bir şey de dünya ekseninin kayması ve adanın yerinden oynaması bu fay akımının bunlarla ilgili bir alakası olabilir mi veya bundan sonraki Tsunamileri bu etkileyecek mi? Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner: Aslında dünyanın ekseninin kaymasını düşünemeyiz. Açığa çıkan enerji çok büyük ama dünyanın eksenini oynatacak biçimde değil ama adanın birkaç cm yani Japonya’nın kuzeydoğu kısmı biraz birkaç cm yatayda birkaç metrelik dikeyde oynamış olduğu kesin. Yrd. Doç. Dr. Cumhur Aydın: Ben bir soru sorabilir miyim? Hocam siz bu konuyla ilgilenmeye nasıl karar verdiniz ve nasıl gelişti? Birkaç söz ettiniz belki ama özellikle bilim sınıfı öğrencilerimiz açısından inşaat mühendisliği eğitiminin ve uygulamasının neresinde bu? Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner: İnşaat mühendisliği uygulamasının neresinde olduğunu ben de son sınıfta fark ettim. Ama birinci sınıfta olan arkadaşlar erkenden fark ettiğinizi söyleyebilirim. Ben bu arada hocamdan dördüncü sınıftayken üçüncü sınıfta asistanlık yaptım. Hasan Uğur Akay Hocamı görünce çok heyecanlandım duygulandım. Ondan da aldığım bilgisayar dersi ile modelleme konusunda altyapısını da kurmuştum. Onun için inşaat mühendisliğinin Karadeniz ve Hava ortamlarına etki ettiği yapıları ilgilendiren dalıdır. Yani hidrolik bilirseniz bu konularda çalışırsınız. Ben bir kez benim ikiz kardeşim ikiz olmaktan dolayı benim bazı şeyleri benzerim olduğu için farklı şeyler yapmak gibi bir davranış özelliğim var. O da Tsunami farklı olduğu için ona girdim. Onun bir nedeni oldu bir de Japonya’da Sendai kentinde Tokyo Üniversitesi’nde çalıştığım zaman oradaki bugün o bu yaşanan bölgeden biz aslında öğrenciyken araştırmaya gittiğimizde Tsunami olursa ne yapalım filmini çekeriz gibi bir hayallerle dolaşıyorduk ama 87 yılıydı. 24 yıl sonra bu olay meydana geldi. O zamandan benim çok da sağlam bir laboratuar olduğu için bu konuda araştırma için dünyada çalışmalara böyle başladım. TÜBİTAK’tan üç ayrı proje desteği aldım. İlk proje desteği Japonlarla ortak yaptık 1990 yılında. Bunlar devamını getirdi. Ama İnşaat Mühendisliğinin bu konusu herkesin çok ilgisini çekmez Tsunami olunca diyordular bana. Neden böyle çalışıyordun diyorlardır ama. Bilgi birikimimiz yılmadan çalışmamızın böyle zamanlarda ortaya çıkarmak durumunda kaldık. Önemli olan da yaptığınız çalışmaların halka yansıtabilmektir. Tamamen akademik kalması çok fayda sağlamaz. Onu başardık zannediyoruz. Ama bir doğal afet içinde üzüntü verici bir olay içinde hiç olmazsa yüreklere su serpecek açıklamalar yapabilecek bilgiyi toplamaya çalıştık. Bu inşaat mühendisliğinin bir dalıdır. Ama Tsunami konusunda her daldan disiplinden jeofizikçiler yer bilimlerin çalışması gerekiyor işbirliği gerektiren bir dal zaten. Provost Dr. Hasan U. Akay: Ahmet Bey çok güzel çalışmalar yapmışsınız. Aslında iftihar ettik ve çok kısa zamanda da toplamışsınız bu bilgileri. Bir sorum var bu yaptığınız modellerle mesela nasıl bir duvar yapmaları lazım peki bunu önleyebilselerdi bu hasarı mümkün mü böyle bir şey. 8 Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner: Mühendislik tedbirleri açısından çok kolay değil yani şimdi bu kadar büyük bir dalga geleceği çok tahmin edilmiyordu. Bu Tsunaminin aynısı 1869 yılında olmuş aynı bölgede. Bunu yine bizim Tokyo Üniversitesi’ndeki arkadaşlarımız bu yıllara rastlar benzeri diyorlar. Ama 13 metrelik bir kıyıda istila km’lerle istila çok beklenmiyor. Ama kıyıya yapılan 6 m değil 13 m yapılsa o kurtarır. Ama o zaman insanlar daima denize uzak kalacaklar 13 metrelik bir duvarla yaşayacaklar ve bir Tsunami olması ihtimali de çok fazla değil olabilir de birkaç yüzyıl içinde olabilir. O nedenle bu tür yatırımların hem de pahalı ama ödeniliyor Okushiri adasında yapıldı. Şimdi belki Sendai kıyılarında yapılacak. Denenmedikçe yaşanmadıkça karar verilemiyor. Okushiri Adası’nda yapılana bile çok fazla Japonya içinde ne gerek vardı itirazları oldu. Adada 1000 kişi yaşıyor 1000 kişinin korumak için böyle bir yatırım olmalı mıydı? Çünkü bir ay önce biz Japonya’daydık. Bu konuda Japonya’da bütün alınan tedbirlerin incelendiği bir workshop’a katılmıştım. Orada da aslında şimdi yazışıyoruz da şok içindeler. Her türlü tedbir alınıyor fakat bütçe ayrılması konusunda şikayetçiydiler. Bütçeye de bağlıdır o nedenle bilinse bile birçok nedenle uygulamaya geçirilebiliyor. Ceren Özer: Birde bu laboratuarda bizim orada anlatılan birtakım hani koruma yöntemleri setler kuleler ve beton kuleler şeklinde orada bir sunuş yapmışlardı. Yerin tabanına çaktıkları bazı kazıklar var Tsunami alarmı geldiğinde o kazıklar yukarı kalkıyor. Yan yana belki 6–7 tane ve onların arasından geçerken su hem enerjisini biraz kaybediyor hem de baskın mesafesini azaltmış oluyor. Fakat sanırım bu bölgede öyle bir önlem yoktu Sendai Kıyılarda. Eğer olsaydı muhtemelen baskın mesafesini azaltmış olacaktı. O beton kuleler gibi yapılar onlarda yok bu bölgede. Başka yerlerde yapmışlar bu beton yani o kazık sistemi dediğim olayı yapmışlar. Ama bu bölgede yoktu yani kulelerde yoktu gördüğüm kadarıyla beklemiyordu. Soru: Şimdi bu Tsunami deprem olduğu zaman bir Tsunami alarmı veriliyor. O alarm şu şekilde algılanıyor yani Tsunami olabilir yine boşaltın tedbir alın yani. Şimdi bugünün ortamında yani kısa mesafede olabilir çok uzun mesafelerde olabilir. Bugünün şartlarında acaba uydulardan falan bu dalganın ilerleyişini takip etmek mümkün değil midir? Yani insanlara bakın geliyor şeklinde bir uyarı yapmak veyahut da işte bekliyoruz Havai’ye gitti gidecek ne zaman gidecek diye. Yani şuradan şuanda şurada şu kadar hızla ilerliyor ve şu saatte gelecek bir şey bunu canlı olarak izlemek mümkün değil midir acaba? Ceren Özer: Benim bildiğim alarmların da bir seviyesi var değil mi hocam? Yani önce Tsunami alarmı dediğiniz kıyıları boşaltın. Tsunami uyarısı, Tsunami gözlemi yani bunlar çeşit çeşit mesela dalga gelecek kıyıları boşaltmanıza gerek yok ama gözlemleyin dalga hareketini ya da warning dedikleri en üst düzey uyarıdır. Kıyıyı boşaltın en yüksek bir yere çıkın uyarısı benim bildiğim kıyılarda zaten bu uyarı yapılmış o sirenler çalıyor. Boşaltın deniliyor kıyılar. Ama öyle şanssız bir noktadalar ki hem kıyıya çok yakın dalga yani olduğu yer odak merkez çok yakın kıyıya çok kısa sürede geliyor 6 dakika gibi bir sürede geliyor ve bölge de tarlalar ve ahşap yapıların olduğu çok düz bir arazi o yüzden insanların zaten o görüntülerde de var arabalara binmişler kaçmışlar gidiyorlar ama yine de o dalgadan kurtulamıyorlar. Sizin dediğiniz uydu görüntüsü durumu dalganın yüksekliğini belirleyici bir özellik değil bildiğim kadarıyla. Şamandıralar var ama çok kısa bir sürede olduğu için. Soru: Neredeyse cm’ye çözünürlükte GPS uygulamaları var. Acaba bunlar da kullanılamaz mı böyle çalışmalar var mıdır? Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner: Şimdi onlar da var ama uydu görüntüsü böyle alansal analiz yapma aşamasına gelmedi 5 yıl evvel uydunun gönderdiği sinyallerle aldığı belli bilgiler var. Şuana kadar uydu görüntüsünden bilgi alınamadı hem Şili bilinen Şili depremi ama şamandıralar yerleştirilmiş durumda ama onlar da Tsunami’nin olup olmadığı akıntıyla su düzeyi değişimini ölçüp uyduyla karaya uyduruyor ve burada Tsunami’nin hareket etmekte olduğu bilgisi elde ediliyor. 9 Japonya açıklarındaki şamandıralar bu sinyallerini göndermişler ama dalganın kıyıya gelmesi Japonya kıyılarına gelmesi çok çabuk oluyor. Zaten ben şöyle söyleyeyim deprem oldu 45 dakika sonra NTV’deydim ve de önceki deneyimlerimizden ben Havai’ye dalganın 8 saatte gideceğini biliyordum. 7:45’ten ekleyince 8, 15:07 gibi bir şey oluyordu süre nereye ne zaman varacağını bilebiliyorsunuz. Los Angeles’a Los Angeles Türkiye saatiyle 10:21’de varacağını bunu anında tespit edebiliyorsunuz artık yani bizim böyle hazırladığımız modelde de o görülebiliyor. Ama uydudan olabilir yakın bir gelecekte alansal olarak yıllık su düzeyi değişimini yakalayabilir. Denizde dalgalarda olduğu için onlardan Tsunami ayırt etmek kolay olmuyor. Soru: Hocam Marmara’da Tsunami olasılığı %10 falan demiştiniz. Buna bağlı olarak hani demek ki küçük bir enerjili Tsunami yani olması ihtimali var diye düşündüm. Hocam bunun sarsıntı da yıkılmadan evvel bizim ülke dışına çıkıp Tsunami’nin yıkıcı olma etkisi ne kadardır Türkiye’de? Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner: Bizim bulduğumuz sonuçta bir web sitesi de var bu konuda. Bir İstanbul Belediyesi’nin de web sitesinin altında bu proje tamamladık orada belli olan sonuçlar var. Ortalama 3 m bir dalga yükselmesi kıyılarda yani bizde de kıyı yapılarından içeriye 100–150 m girme durumu var ama her yerde değil. Bir de dere ağzı gibi olan yerlerde daha fazla içerlere doğru ilerler verebileceği zarar 3 metreyi aşarsa can kaybı yaratır gündüz olursa tehlike daha büyük. Bir de İstanbul’da kıyıdaki vapur iskeleleri gibi vapurun yolcu indirme bindirme zamanına rastlarsa gelen Tsunami dalgası daha fazla can kaybı yaratabilir. Ama uyarı vermek zor Türkiye’de Tsunami uyarısı diye tabii bu yıl kurulacak Kandilli Rasathanesi’nde bizim de onlarla işbirliği içinde bunu bu yılda tamamlama çalışmamız var. 10
Benzer belgeler
09.07.2012 ml=6.0 akdeniz depremi tsunami bilgilendirme notu
Kentinde Kuzeydoğu Sumatra’da Simeulue Adası’nda ve Meulabah Kentinde birçok bilgi
toplamak için iki hafta süre geçirmiştik. Medan Kentinde aslında bu son hafta izlediğimiz
görüntülere bakılırsa bu...
Turkish - New Setup.indd
etkiler Tsunami etkileri çok fazla olmamıştı bunlar deniz taşıtlarının karaya taşınması ve
yapılardaki hasarları gösteren resimler. Bunların arasında önemli bir bilgi denizde kıyıların
çökmesi Meul...