Aydede 1948 - İnkılâp Kitabevi
Transkript
Aydede 1948 - İnkılâp Kitabevi
Refik Halid Karay • Aydede 1948 1 Aydede 1948 / Refik Halid Karay © 2013, İnkılâp Kitabevi Yayın Sanayi ve Ticaret A.Ş Yayımcı ve Matbaa Sertifika No: 10614 Bu kitabın her türlü yayın hakları Fikir ve Sanat Eserleri Yasası gereğince İnkılâp Kitabevi Yayın Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye aittir. Editör Ahmet Bozkurt Yayıma hazırlayan Aslıhan Karay Özdaş Düzelti Elçin Çavuş Kapak tasarım Zühal Üçüncü Sayfa tasarım Derya Balcı Kitapta kullanılan karikatürler 1948’de yayımlanan Aydede dergisinden alınmıştır. ISBN: 978-975-10-3306-2 13 14 15 16 8 7 6 5 4 3 2 1 Baskı ve Cilt İNKILÂP KİTABEVİ BASKI TESİSLERİ Çobançeşme Mah. Sanayi Cad. Altay Sk. No. 8 34196 Yenibosna – İstanbul Tel : (0212) 496 11 11 (Pbx) A Çobançeşme Mah. Sanayi Cad. Altay Sk. No. 8 34196 Yenibosna - İstanbul Tel :(0212) 496 11 11 (Pbx) Faks:(0212) 496 11 12 [email protected] www.inkilap.com 2 mizah A 3 Refik Halid Karay 1888 yılında Beylerbeyi’nde Serveznedar Mehmed Halid’in oğlu olarak doğan Refik Halid’in anne tarafı Kırım Giraylarına dayanmaktadır; baba tarafı ise 18. yüzyıl sonlarında bir kolu Mudurnu’dan İstanbul’a göçen Karakayış ailesindendir. “Galatasaray Sultanisi” ve “Mekteb-i Hukuk”ta okuyan yazar, Meşrutiyet sıralarında gazeteciliğe başlamıştır. Kısa sürede hiciv yazılarıyla üne kavuşmuş, “Fecri Âti” edebiyat topluluğunun kurucularından olmuştur. “Kirpi” adıyla yazdığı taşlamaları ve siyasal yazıları sonucu İttihat Terakki hükûmetince Anadolu’nun çeşitli illerinde beş yıl sürgüne gönderilmiş, ancak I. Dünya Savaşı’nın son yılı İstanbul’a dönebilmiştir. Dönüşünde Robert Kolej’de öğretmenlik, Sabah gazetesi başyazarlığı, iki kez Posta-Telgraf Genel Müdürlüğü yapan Refik Halid, bu süreçte “Aydede” mizah dergisini çıkarmıştır. Siyasal yazıları ve görüşleri nedeniyle memleketten ayrılmak zorunda kalan yazar, Halep’e yerleşerek yayımladığı “Vahdet” gazetesindeki yazıları ve çalışmalarıyla Hatay’ın Türkiye’ye bağlanmasına katkıda bulunmuştur. 1938’de yurda dönen Refik Halid, dergi ve gazetelerde günlük yazılar yazmış ve 20 kadar roman kaleme almıştır. Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e uzanan zaman dilimini, güçlü gözlem yeteneği ve dilinin zenginliğiyle farklı türlerdeki eserlerine taşıyan Refik Halid, Memleket Hikâyeleri’nde Anadolu gerçeğini; Gurbet Hikâyeleri ve Sürgün gibi eserlerinde, derin memleket hasretini edebiyatla buluşturmuştur. Yazarın, Ago Paşa’nın Hatıratı, Kirpinin Dedikleri gibi mizah eserlerinde; Bir Avuç Saçma, Makyajlı Kadın gibi kroniklerinde; Minelbab İlelmihrab ve Bir Ömür Boyunca adlı hatıratlarında, çok yönlü ve renkli anlatımı, sosyal-siyasal ortamın resimlendirilmesini sağlar. Anahtar, Nilgün, İki Cisimli Kadın, 2000 Yılın Sevgilisi, Bugünün Saraylısı gibi romanlarında ise sürükleyici kurgular içinde tasvir yeteneğiyle yaratıcılığını birleştirerek, genel olarak bireysel ilişkileri ve özel olarak da kadın-erkek ilişkilerini mekân-zaman boyutlarında derinlemesine ele alır, romanların geçtiği dönem ve mekânlara ait ince detaylara yer vererek anlatımını zenginleştirir. 18.7.1965 tarihinde İstanbul’da ölen Refik Halid, muhalif kaleminin keskinliği, temiz İstanbul Türkçesi, renkli anlatımı, tasvir gücü ve yaratıcılığıyla, Türk edebiyatının en güçlü isimlerinden biridir. 4 Aydede mizah dergisinin 1922 yılına ait sayılarını Osmanlıca orijinal nüshalarından günümüz Türkçesine titizlikle aktarıp, Aydede 1922 ve Aydede 1948 kitaplarının yayıma hazırlık süreçlerinde gösterdiği incelik için değerli akademisyen Prof. Dr. Mustafa Apaydın’a Karay Ailesi olarak teşekkürü bir borç biliriz. 5 Mustafa Apaydın 1961 yılında Kars’ta dünyaya geldi. Yükseköğrenimini 1983 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde tamamladı. Yeni Türk Edebiyatı alanında 2007 yılında profesör olan Mustafa Apaydın Halen Çukurova Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. Yayımlanmış kitapları şunlardır: Türk Hiciv Edebiyatında Ziya Paşa (2001), Osman Cemal Kaygılı’nın Hikâyeleri (2005), Osman Cemal Kaygılı’nın Hikâyeciliği (2006), Osman Cemal Kaygılı, İstanbul’da Semai Kahveleri ve Meydan Şairleri (2007), Türk Mizahında Bir Dönüm Noktası Aydede (2007). Kitap yayıma hazırlanırken yapıtın edebi niteliği gözönünde tutularak yazarın özgün anlatımı ve döneme özgü yazım özellikleri korunmuş, okuyucuların yararlanması amacıyla küçük bir sözlük düzenlenmiştir. İçindekiler Giriş . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 15 SUDA NAKIŞLAR Düt! Düt! Düt! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 29 Bıkmadık Gitti! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 33 İstanbul Geldi! İstanbul Gitti! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 36 Efendi ve Kul . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 38 Bir Yıllık Bütçeyi Kaynatan Mirasyedilik . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 41 Fena Dostlar Yumuşak Huylar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 44 Kartaca’yı Yıkmalı! İstanbul’u Yapmalı! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 47 Ustanın Adı Hıdır... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 50 O, Olamadı; Belki Bu, Olur! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 53 Bunlar Onlar mıdır? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 56 Arpa Yedirenlere Şükran Maaşı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 58 Tut Kelin Perçeminden . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 61 Leğen Örtüsü . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 63 Geçmiş Zaman... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 66 Tansiyon Düşüklüğü . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 69 Bizi Nakavt Eden Boksör . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 71 Temmuz! Bize ve Dünyaya Hayırlı Ol! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 74 “Şeker Bayramı” Değil “Şekerciler Bayramı”! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 76 Zarardan Pîrimiz Hoşlanıyor! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 78 Çantada Keklik . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 80 Amenna ve İllallah! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 82 Bir Hatır, İki Hatır; Üçüncüsünde Vur Yatır! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 84 Matbuat Hürriyeti Bayramı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 86 Lâçka ve Yalama . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 89 Mek Parmak Terakki . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 91 Söz, Sözü Açar! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 93 İçimizdeki Tatlı Zenginlik . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 96 Ağızdan Teneffüs . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 98 Boş Yere Böbürlenmek . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 100 Ak mı? Kara mı? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 102 Yerinde Koydunsa Bul . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 105 Tarihî Sandığımız Şeyler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 107 Onlar Ne, Bunlar Ne? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 110 Teselli Ciheti . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 112 Lâf Ebesiyiz, Hepimiz! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 114 Anlıyan Beri Gelsin! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 117 Büyük Bir Suç . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 119 Kişi Noksanını Bilmek Gibi İrfan Olamaz . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 121 Anasından Henüz Doğmamış Babayiğit . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 123 Aynı Yolun Yolcusu . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 125 Rüzgâr Gibi Geçti . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 127 Dış Manzara – İç Manzara . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 129 Oturalım, Oturduğumuz Yerde! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 131 Sağ Olsun Eş, Dost! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 133 Gelemiyor, Olamıyor İşte! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 136 Çok Pahalı ve Gürültülü Hürriyet . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 138 Eskilerine Benzetmiyelim… . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 141 Ne Bu Yapıldı, Ne O… . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 143 Böyle Olduk, Biz Artık! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 146 İyi Hükûmet İstememizin Sebebi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 148 Harbe Girmemek Demokrasiye Girmek . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 150 Bayramsız 6 Ay . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 152 KİRPİNİN DEDİKLERİ Gidelim Göksu’ya... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 157 İşte Mal Beyannamem! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 160 Şeker! Şeker! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 163 Tüylerini Kaybeden Cennetkuşu . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 166 Ah 7 Eylûl! Vah 7 Eylûl! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 169 “Başkent”den “Yaşkent”e! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 172 Kaht-ı-rical! Kaht-ı-rical! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 176 Gel Bakalım Seni Gidi Beni Bilmez! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 179 Vurguncular Cenneti . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 181 Yine O Sözler Üzerine . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 183 Dünya Biter, Bu İşler Bitmez! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 186 Hiç Kimse Vazifesini Yapmıyor . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 188 Kolay İdare Gitti; Zor İdare Geldi? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 190 Vesikalılar Komedyası . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 192 Asılı ve Asık . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 194 Yıkıcı Deva . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 196 Yağ İsrafı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 198 Hem Ayrandan, Hem Bayramdan Olmak . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 201 Hastadır Hasta Ne Sahanda Kor, Ne Tasta! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 203 Hatır – Gönül Bakanlığı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 205 Gelelim Uzun Etek Bahsine . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 207 Armut Piş, Ağzıma Düş! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 210 Otobüsteki Güzel Kız . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 213 Çoktan Oldu Bile! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 217 Astarı Yüzünden Bahalı... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 220 O Tarafı Nanay! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 223 Mantar Yüzünden . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 225 Dolasın Basmayı, Sallasın Kalçayı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 228 Değiştir Bire Değiştir! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 231 Bu da Bir Başka Gidişti . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 233 Ne İşgüzar Dostlar Varmış! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 235 Amma da Hava ve Hevese Kapıldık! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 237 Züppe Muhabbeti . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 240 Çakmak Cakası . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 242 Dev Cephesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 244 Sükûnetle Konuşalım . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 247 Delikten Baş Çıkaran Pısırıklar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 250 Sudan’da mıyız, Kutuplarda mı? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 252 Ne Hesap Kaldı, Ne Kitap! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 255 Öpme – Öpüş Hakkında . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 258 Yine Öpme – Öpüş Hakkında . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 261 Günün Adamı Değiller! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 263 Unutmak ve Gülmek . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 265 Tütün Zevki Bozuluyor mu? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 268 Taşlık’daki Kahve . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 271 Ağaç Kesenin, Yaş Kesenin… . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 274 Çocuklara Mahsus Resimli Zehir . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 276 Bir Yazın Tarihi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 279 Bizim Çocukluğumuzdaki Tatil Günleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 281 Sevimli Tuhaflık . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 284 Bir, Bu Eksik Kaldıydı... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 287 AĞABABA ANLATIYOR Herkesin Sırası Gelir... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 293 Allah’ın Adaleti . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 296 Tahkikat . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 298 “Nûşirevan”ın “Zih”leri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 300 “İnanayım mı Yarabbi?” . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 301 Kuru Kafa Masalı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 303 Yaşlı Eşek . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 305 Şu Fâni Dünya . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 307 İkisinin Arası . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 309 Misafire Son İkram . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 310 Ayna ve Çirkinlik . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 311 Korku . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 313 Kafasına Dank Demiş . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 315 Tesbih, Tehlil ve Secde . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 317 Mahalle İmamlarına Dair İki Hikâye . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 319 Dalkavuk Hikâyeleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 321 İlim ve İdrâk . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 323 Hiç Olmazsa... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 325 Akide Bozukluğu . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 326 BULDUKLARIM Üç Söz . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 331 Ekmek ve Hürriyet . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 333 Sarık ve Lisan . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 335 DİĞER YAZILARI Eyüplü Halid ile Ben . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 341 Lodostan Poyraza . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 343 Bir Zamanın Hâtırası: Eski Bayramlarda Mendil . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 346 Şenlik, Şetaret, Şehri Âyin, Vesaire... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 349 Eskimeyen Duygular Bayram Sesi: Davul Sesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 351 Kurban Bayramı Hâtıralarından . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 355 Şehirden Notlar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 358 Sözlük . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 361 Giriş Aydede Yeniden Çıkarken Değişen ve Değişmeyen Refik Halid Refik Halid, Aydede’nin son sayısı satışa çıktığı gün (9 Kasım 1922), kendisini ve ailesini uzun bir sürgüne götürecek olan bir gemiyle İstanbul’u terk ediyordu. Millî Mücadele’ye muhalif politik çizginin önemli isimlerinden biri oluşu onun 150’likler listesinde yer almasına sebep olmuş; 1938’e kadar Türkiye dışında yaşamak mecburiyetinde kalmıştır. İstanbul’dan ayrılırken en önemli varlığı olan Aydede’yi derginin yazarlarından Yusuf Ziya’ya (Ortaç) bırakmıştır. Yusuf Ziya, ismi Refik Halid’le özdeşleşen Aydede’yi aynı adla yayımlayamazdı elbette. Derginin kapanmasından yaklaşık bir ay sonra (7 Aralık 1922) Yusuf Ziya, her şeyiyle Aydede’nin bir kopyası olan Akbaba’yı çıkarmaya başlamış; Akbaba, zaman içinde Türk mizah tarihinin en uzun soluklu ve en etkili mizah yayınlarından biri olmayı başarmıştır. Bunda Yusuf Ziya’nın Refik Halid’den farklı olarak hep iktidar odaklarını kollayan bir yayın politikası izlemesinin de payı vardır. Refik Halid, 150’liklerin affını sağlayan yasa sayesinde İstanbul’a döndüğünde mizah dünyasında Akbaba’nın egemenliği hüküm sürmekteydi. 15 Mizah yoluyla muhalefetin ödettiği bedellerden dolayı Refik Halid, sürgünden sonra politik mizahtan uzak durmuş; Aydede’yi yeniden canlandırmaya çalışmamıştır. Bununla birlikte basın dünyasından ve edebiyattan uzak kalmamış; başta Tan olmak üzere, dönemin belli başlı gazete ve dergilerinde yazmıştır. Refik Halid’in Aydede’yi yeniden çıkarma girişimi, sürgünden döndükten yaklaşık on yıl sonra söz konusu olabilmiştir. İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinden sonra Türkiye’de tek partili siyasal yapıdan vazgeçildiği, CHP dışında iktidarı hedefleyen yeni partilerin ortaya çıktığı ve memlekette basın özgürlüğünden daha fazla söz edildiği bir dönemde Aydede, yayımlandığı ilk günden yaklaşık 26 yıl sonra, 8 Mayıs 1948 Cumartesi tarihli nüshasıyla yeniden yayın yaşamına başlamıştır. Derginin ilk döneminde olduğu gibi yine bir siyasal çizgisi vardır; iktidara da iktidara aday olan DP’ye de mesafeli bir çizgidir bu. Aydede’nin bu ikinci yayın serüveni 1 Ekim 1949 tarihli 125. sayıya kadar sürmüştür. İlk yayından biraz daha uzun ömürlü olmasına rağmen, Aydede’nin ikinci yayını ilki kadar popüler olamamış; Akbaba’nın karşısında tutunamamıştır. Dergi, yaklaşık bir yıl cumartesi ve çarşamba olmak üzere haftada iki gün sekiz sayfa yayımlanmıştır. 7 Nisan 1949 tarihli 104. sayıdan itibaren dergi haftada bir gün on iki sayfa olarak çıkar. Tabloid boyda yayımlanan Aydede, 1922 yayınından biraz daha hacimlidir. 110. sayıya kadar Tan Matbaası’nda, bu sayıdan itibaren Akça Matbaası’nda basılmıştır. Aydede’nin sahibi F.(atma) Karay olarak belirtilmiştir. Refik Halid Karay başmuharrirdir. 16 Aydede’nin logoso, 1922 yayınında Rıfkı’nın çizdiği logoyu önemli ölçüde andırmaktadır. Yine sol üstte aydede şeklinde profilden Refik Halid karikatürü ve arka fonda İstanbul silueti bulunmaktadır. Logo esprisi, Rıfkı’nın logosuyla aynıdır. Aydede’nin 1948 yayınında da yazar çizer kadrosu dikkat çekicidir. Dergiye sürekli yazan yazarların sayısı fazla sayılmaz, en istikrarlı yazar elbette başmuharrir Refik Halid’dir. Onun dışında Fikret Adil yaklaşık otuz sayı boyunca yazmış, “Cumartesiden Çarşambaya” başlıklı sayfayı hazırlamıştır. Adalet Cimcoz “Fitne Fücur” takma adıyla “İsviçreye Mektup” başlıklı dedikodu yazıları kaleme almıştır. Semih Mümtaz S., Cemal Refik, Ercüment Ekrem Talu, Hüseyin Rifat, Orhan Murat Arıburnu, Fazıl Ahmet Aykaç, Sermet Muhtar Alus, Recep Bilginer, Hüseyin Rifat, B. Önsel, Necdet Atılgan, Naci Sadullah gibi isimler yazılarıyla dergiye katkıda bulunmuşlardır. Aydede’nin kadrolu çizeri Turhan Selçuk’tur. Birkaç istisna dışında derginin kapak karikatürlerini o çizmiştir. Onun dışında T. Korkmaz (Mim Uykusuz), Faruk Alpkurt, Kâzım Kamoy, Togo gibi çizerlerin karikatürleri de sıklıkla Aydede’de yer almıştır. 1922’deki Aydede’de yazar çizer kadrosu bütünüyle yerli isimlerden oluşmuştu. 1948 Aydede’sinde çeviri roman veya öykülere yer verildiği gibi, çok sayıda yabancı karikatür de iktibas edilmiştir. 9 Kasım 1922 tarihinde yayımlanan ilk sayıda derginin yeni yayın politikasının ne olacağına dair bir başyazı yer almamıştır; ancak mizah çizgisini de politik duruşunu da Refik Halid’in belirlediği açıktır. Bir bakıma Aydede, mizahı büyük değişime uğramamış başyazarın incelikli, kaba hicve 17 yer vermeyen mizah anlayışını devam ettirmiştir. Bununla birlikte Akbaba ile rekabet edebilmek için o derginin yaptığı gibi kadın cinselliğine dayalı mizaha, hatta 104. sayıdan itibaren ağırlıklı olarak yer verilmeye, erotik karikatürler dışında kadın çıplaklığını sergileyen fotoğraflara da zaman zaman dergi sayfalarında rastlanmaya başlamıştır. Derginin genel yayın çizgisinde güncel siyasanın önemli bir yeri vardır. Türkiye’de 1948-1949 içinde yaşanan politik gelişmelere Aydede mizah yoluyla ilgi göstermiştir. Ayrıca savaş sonrasında dünyanın iki kutuplu politik kamplaşmaya gidişi de dergi sayfalarında ele alınmış; hem yazılı hem de çizgi mizah yoluyla Aydede, politik çizgisini belli etmiştir. Aydede, antikomünist, başlangıçta büyük ölçüde Amerika yanlısı bir yayın yapmıştır. Derginin birinci sayfasında, kapakta yer alan Turhan Selçuk’un çizdiği karikatürlerde Sovyet sistemi hicvedilmiş; Avrupa’ya özgürlüğü Amerika’nın getirdiği, getireceği düşüncesi vurgulanmıştır. Aydede’de tefrikalar da dikkat çekicidir. Refik Halid’in özellikle İkinci Meşrutiyet’ten sonra Türk toplumunun yaşadığı politik hareketliliğe ayna tutan anıları Minelbab İlelmihrab ilk olarak Aydede’de tefrika edilmiştir. Derginin ilk sayısında başlayan tefrika 70. sayıya kadar sürmüştür. 1922 yayınında olmayan tefrika uygulaması, anıların yayımından sonra da devam etmiş; Sermet Muhtar Alus’un Molla Beyin Baldızı ve 47 Sene Evvel Bir 19 Ağustos Gecesi adlı romanları dergide tefrika edilmiştir. Alus’un ikinci romanının tefrikası tamamlanamadan dergi kapanmıştır. Hatta yabancı yazarların roman ve öykülerinin de tefrikalar halinde dergi sayfalarında yer aldığı görülmektedir. 18 Aydede’de Refik Halid’in Yazıları Refik Halid, 1948 Aydede’sinde de yazı yükünü sırtlamıştır. Refik Halid Karay yazılarında, Aydede, Kirpi, Rehaka, Reha, Ağababa, A.D. gibi imzaları kullanmıştır. Aydede imzasını daha çok “Suda Nakışlar” adını alan başyazılarda kullanan Refik Halid, Kirpi’yi genellikle “Kirpinin Dedikleri”; Ağababa’yı ise “Ağababa Anlatıyor” köşesindeki yazılarında tercih etmiştir. Refik Halid, “Suda Nakışlar”da 1922’deki politik mizah alışkanlıklarını ve biçemini sürdürmüştür. Siyasal ortamın uygun olduğu bir zaman diliminde çıkardığı Aydede’de eski muhalif mizah yazarı kimliğine yeniden kavuşmuştur. Elbette dönem ve politik aktörler değişmiştir; ancak Refik Halid’in muhalif kimliğinin yeniden harekete geçtiği Aydede başyazılarında güncel politik gelişmeler karşısındaki sanatçı tavrı uzun boylu değişmemiştir. Çok partili politik yaşam başladığında Refik Halid, yine muhaliftir; yine alternatif siyasal oluşumlara karşı kuşkucudur. Geçen zaman, onda demokrasi vurgusunu eskiye oranla daha fazla artırmıştır. Bütün kuşkularına rağmen çok partili sisteme geçilmesinin ülkeye demokrasiyi, basına özgürlük getireceğine inanmak istemiştir. CHP milletvekillerinden birinin, “ülkeye özgürlüğü biz verdik”, şeklindeki açıklamaları üzerine kaleme aldığı “Boş Yere Böbürlenmek” başlıklı yazısında ise (S.29, 14 Ağustos 1948) bu tür böbürlenme siyasetinin yanlışlığına değinerek aslında ülkede basın özgürlüğüne, insan haklarına yönelik iyileşme belirtilerinin Türkiye’nin Batı dünyası ile bütünleşme zorunluluğundan kaynaklanan bir konjonktür meselesi olduğunu vurgulamıştır. 19 Refik Halid, birçok yazısında 1939’dan sonraki tek parti zihniyetini şiddetle eleştirmiştir, ancak eleştirilerinin İsmet İnönü’ye kadar ulaşmasına izin vermemiş, onu da tıpkı Atatürk gibi mizahının dışında tutmayı tercih etmiştir. “Harbe Girmemek, Demokrasiye Girmek” (S.51) başlıklı yazısında Cumhuriyet’in en mühim iki başarısının İkinci Dünya Savaşı’na girmemek ve savaş sonrasında ise çok partili demokratik sisteme geçmek olduğunu vurgulamış, böylece İsmet İnönü’ye daha ılımlı baktığını göstermiştir. Aydede başyazarı, CHP’nin ideolojik tercihlerini ve bazı iç sorunların geçmişte çözümlenme şeklini de sorgulamıştır. Bu bağlamda Aydede’de yer alan belki de en ilginç metin, 8 Aralık 1948’de yayımlanan 62. sayıda yer alan “Hitler Mukallitleri” başlıklı yazıdır. Refik Halid, Hitler’in yükselişe geçtiği dönemde Ankara’da birçok CHP ileri geleninin Hitler hayranlığını dışa vurduğunu, bu dönemde partinin ideolojik tutumunun da Nazizm’e yakın olduğunu; ırkçı yaklaşımlar sonucunda Doğu’da 32 vatandaşın devlet tarafından öldürüldüğünü ileri sürer. Refik Halid, yazıda 1943 yılında hayvan kaçakçılığı suçlamasıyla Van’ın Özalp İlçesinde 33 vatandaşın kurşuna dizilmesi olayına atıfta bulunmuştur. Refik Halid’in yazılarında mizah konusu yaptığı en önemli konularından biri, 1939’dan sonraki tek parti hükümetleri ve özellikle 1947-1949 yıllarında görev üstlenen Hasan Saka hükümetleridir. Hasan Saka kabinelerinin icraatını çeşitli açılardan mizah konusu yapmıştır. Bununla birlikte Hasan Saka döneminde Recep Peker dönemine göre yazarlar, gazeteciler üzerindeki baskıların azaldığını kabul etmiştir. 20 Aydede başyazarı, “Suda Nakışlar”da ve “Kirpinin Dedikleri”nde Hasan Saka kabinelerinin uyguladığı politikaların, özellikle, iktisadi sonuçlarını sıkılıkla tartışmıştır. Özellikle seçim sürecine girilmişken şeker zammını ve bazı mallara ek vergilerin konulmasını, hükümetin beceriksizliğinin, iş bilmezliğinin bir göstergesi olarak teşhir etmiştir. Şeker gibi temel ihtiyaç maddelerine yapılan zammın karaborsaya yol açacağı kaygısını dile getirmiştir. Aydede, şeker zammını fıkralarla ve karikatürlerle bir süre gündemde tutmuştur. Bu bağlamda Refik Halid’in bazı maddelerin karneye bağlanmasını da kötü bir tek parti alışkanlığı olarak takdim etmesi dikkat çekicidir. Refik Halid’in öteden beri devletin kısıtlı olanaklarının sorumsuzca harcanması konusunda hassas olduğu bilinmektedir. 1922’de Ankara’ya yönelik eleştirilerinin odağında aşırı ve gereksiz harcamalar vardı. 1948 Aydede’sinde de yazar, hükümetin gereksiz harcamalarını sorgulamıştır. Bu bağlamda yeni TBMM binasının yapımını gereksiz bulmuş ve hazineye aşırı yük bindirdiğini ileri sürmüştür. 1922’de Ankara tarafından dış temsilciliklere getirilen şahısların şatafat içinde yaşadıklarını, ulusal duygularla değil, kişisel çıkar kaygısıyla hareket ettiklerini ve böylece yoksul halktan toplanan paraları sorumsuzca harcadıklarını ileri sürerek Millî Mücadele’yi yürüten kadroyu hicveden Refik Halid, aynı temayı, hemen hemen aynı yaklaşımla 1948’de de sürdürmüştür. Türkiye’nin Rio elçisinin eşinin bir gazeteye yazdığı yazılardan yola çıkarak yazdığı “O Tarafı Nanay” ve “Hatır Gönül Bakanlığı” başlıklı yazılarında elçiliklerde yapılan aşırı harcamaları eleştirmiştir. 21 Refik Halid, İkinci Dünya Savaşı sonrasında yoksullukla mücadele eden bir ülkenin yalnız devletin değil, halkın da tüketim alışkanlıklarını, lüks düşkünlüğünü teşhir eder. Her yıl ithal ürünlere dünya kadar para harcanmasını eleştirir. Refik Halid, ekonomik konularda hassas bir yazardır. Öteden beri hem devletin hem de vatandaşın sorumsuzca para harcamasını eleştirmiştir. 1948 Aydede’sinde de onun en çok üzerinde durduğu hususların başında bu gelmektedir. Harcamalar konusunda sadece hükümeti eleştirmekle yetinmez, belediyelerde, özellikle de İstanbul Belediyesi’nde, yapılan usulsüz ve gereksiz harcamaları da sorgular. Aydede’de Refik Halid, tek parti dönemine karşı olumsuz görüşlerini çeşitli vesilelerle dile getirmiş; bütün aksaklıklarına, eksikliklerine rağmen çok partili sisteme geçilmesini demokrasiye geçişin önemli bir aşaması olarak nitelemiştir. Bununla birlikte bekleneceği gibi, açıkça Demokrat Parti yanlısı bir tutum sergilememiştir. Refik Halid, Demokrat Parti’nin de diğer muhalefet partilerinin de aslında CHP’nin içinden çıktıklarını, özellikle DP’nin lider kadrosunun geçmişte CHP’de önemli roller üstlendiklerini belirterek bu parti hakkındaki kuşkularını dile getirmiştir. İktidarı hedefleyen bir parti olması gereken DP’nin kısmi seçimlere katılmama kararını da eleştirmiştir. Politik yaşam içinde Refik Halid’in eleştirilerinin odağında ise iktidar partisi CHP vardır. İktidar mensuplarının kibirli, halkla iletişim kurma gereği duymayan yaklaşımları Aydede başyazarına göre milletvekili adaylarına da yansımış; 22 adaylar, topluluk önünde bir nutuk söylemek gereği bile duymamışlarıdır. Bu, elbette, seçim sisteminden kaynaklanan bir sakatlık olarak sunulmuş; demokrasi kültürünün oluşmamasının halkla politikacılar arasında bağ kurulmasını engellediği savunulmuştur. Aydede’de Refik Halid’in sadece Türkiye’nin 1948’deki siyasal iklimine dair yazılar yazdığı düşünülmemelidir. Refik Halid, dergide hemen her konuda yazı üretmiştir. İstanbul’da günlük yaşamın aksayan veya mizaha uygun yanlarını anlattığı yazılarının dışında, ilk Aydede’de olduğu gibi kadınlar hakkında yazmayı sürdürmüştür. Özellikle moda düşkünlüğü, onun kadın temalı yazılarının belli başlı konularından biridir. “Ağababa Anlatıyor” köşesinde ise daha çok eski devirlere dair, çoğu kıssadan hisse çıkarılmaya uygun fıkralar, kısa mizahi öykücükler kaleme almıştır. Kitap Hakkında Bu kitapta, Aydede’nin 1948 yayınında Refik Halid’in farklı imzalarla yayımlanan yazılarından bir seçki sunulmuştur. Kitap, okurun takip etmesini kolaylaştırmak amacıyla bazı bölümlere ayrılmıştır. İlk Aydede’de “Nakş-ı Berâb”, ikinci Aydede’de ise “Suda Nakışlar” başlığını taşıyan ilk bölümde “Aydede” imzasıyla yayımlanan başyazılar yer almaktadır. Kitaba başyazıların ilk 52’si kronolojik sırayla alınmıştır. İkinci bölüm “Kirpinin Dedikleri” başlığını taşımaktadır. Burada da dergide “Kirpinin Dedikleri” adlı müstakil bir köşede yayımlanan yazıların bir kısmı bulunmaktadır. “Ağababa Anlatıyor” bölümü ise, Aydede’de Refik Halid’in yeni bir 23 takma ad ve yeni bir köşede yer alan, çoğu geçmiş zaman fıkralarından ibaret yazılarından bir kısmını içermektedir. Kitapta “Bulduklarım” bölümünde üst başlığı “Bulduklarım” olan üç yazıya yer verilmiştir. “Diğer Yazıları” ise, herhangi bir üst başlık taşımayan yazılardan meydana gelmiştir. Kitapta, bugün kullanımdan düşmüş veya unutulmuş olduğu düşünülen sözcükler için bir sözlük hazırlanmıştır. Refik Halid’in çok partili yaşama geçiş döneminde demokrasi anlayışını, basın özgürlüğüne yaptığı vurguyu, politik tercihlerini, iktidar ve muhalefet odaklarına yönelttiği eleştirileri, iktisadi sorunlara, yolsuzluklara, şark zihniyetinden kaynaklanan aksaklıklara dair saptamalarını, toplumsal değişmenin yarattığı sorunlar hakkındaki tespitlerini yansıtan kitaptaki metinlerin okurun ilgisini çekeceğini umuyorum. Bu kitapla Refik Halid külliyatının önemli bir parçası daha gün yüzüne çıkmaktadır. Kitabın Refik Halid’i seven okura yararlı olmasını diliyorum. Mustafa Apaydın 24 25
Benzer belgeler
Girişim Kulübü niçin kuruldu, amacı nedir? - iyte e
kullanılma üzere okulumuz kuluplerini tanıtan sunum hazırlandı, kalıcı afişler bastırıldı.Kulüp
olarak tam kadro tanıtımda yer aldık.
-“Yurtdışı Eğitim Seminerleri ĐYTE'de”
Üniaktivite ve Global Vi...