Davranışın Psikodinamik Temelleri
Transkript
Davranışın Psikodinamik Temelleri
Davranışın Psikodinamik Temelleri Doç. Dr. Lütfullah Beşiroğlu 1 • Tanımlayıcı (deskriptif) • Dinamik 2 Tanımlayıcı • • • • • Klinik belirtiler tanımlanır sınıflandırır. tanıya varılır. Etiyolojik yönden ipuçları araştırılır tedavi planları çizilir 3 Dinamik • anormal ve normal davranışların altında yatan motivasyonları, anlamları inceler 4 Kavramlar ü Bilinç ü Bilinç altı ü Bilinç öncesi ü Bilinç dışı ü Altbenlik (İd) ü Benlik (Ego) ü Üstbenlik (Süperego) ü Çatışma ü Engellenme ü Bunaltı (Anksiyete) 5 • Sigmund Freud a kadar nedeni tam olarak bilinmeyen hastalıklar sinir sisteminin zayıflaması (irade zayıflanması) ya da dejenerasyonu ile açıklanıyordu. • Freud yüzeyel bir bilinç anlayışı nın bu hastalıkları açıklamada yeterli olmayacağını savundu 6 Freud: Bölmesel (topografik) varsayım ü 1. 2. Ruhsal aygıtı bölmelere ayırarak incelemek (anatomik bölmeler değil) Bilinç, Bilinç altı ü ü bilinç öncesi bilinçdışı kavramları 7 ü Bilinçlilikte: ü Uyanıklık, ayırdında ve farkında olabilme durumu ü Düşünce, duygu ve anılardaki neden-sonuç, zaman ve yer bağlantıları gerçeğe uygun ü Dış gerçekle zihinde olan birbirinden ayırt edilir = Gerçeği değerlendirme yetisi ü Bilinç gerçeklere ve dış şartlara uyumu önde tutan mantıksal düşüncenin egemen olduğu bölmedir. Bilinçli süreçler bu niteliği taşır. 8 • Fakat ruhsal işlemlerin tümünü kapsamaz • RAS sayesinde farkına vardıklarımızın sayısı sınırlıdır. • Erişkinlerde ve günlük hayatımızda egemen olan düşünce biçimi ‘’ikincil süreç düşünce’’ (mantıksal , gerçeğe uygun düşünce biçimi, neden-sonuç, zaman ve yer ilişkisi gerçeğe uygun olarak kurulur) 9 Freud: Bölmesel (topografik) varsayım ü ü ü ü ü ü Organizma dışardan ya da kendi içinden gelen uyaranların bir kısmının farkına varabilir Bu sınırlama denge sağlayıcı bir işlevdir Organizma kendi yeti ve gereksinimlerine göre seçmeler ve ayıklamalar yapar Belirli bir anda bilincin ayırt edemediği bir çok düşünce ve anı vardır Bunlar bilinçli bir çaba ile, çağrışımla bilince çağrılabilir Bu tür düşüncelere ‘’bilinç öncesi’’ denir 10 Freud: Bölmesel (topografik) varsayım ü Bilinç ü ü dışı: Kişinin özel çabası ile bilince çağrılamayan, farkına varılamayan yaşantıların saklandığı ruhsal süreçler Ancak özel yöntemlerle açığa çıkarılabilir ü Hipnoz ü Serbest çağrışım ü Rüyaların incelenmesi ü Anormal ruhsal belirtilerin incelenmesi 11 ü Bu üç kavram arasında dinamik bir etkileşim, süreklilik ve bağlantı vardır ü Bilinçdışındaki istek ve anılar zaman ve yer tanımaksızın davranış üzerinde etkili olabilirler 12 • Bilinç dışının dili yoktur, preverbaldir • Karşıt eğilim ve dürtüler aynı anda bulunabilir. Bilinçlilik ise bu zıtlığı pek kaldırmaz • Birçok dürtünün enreji yükü başka nesnelere aktarılabilir. • Zaman, yer ve neden sonuç ilişkileri taşımazlar. • Bu özellikelrin hepsi için birincil süreç düşünme hakimdir • Çocukalrda, rüyada , psikozda, toksik etki altında, 13 • Freud önceleri topografik model adını verdiği varsayımını daha sonra zihinsel nitelikler olarak değiştirdi. 14 Freud: Yapısal (Strüktürel) varsayım ü ü ü ü ü Ruhsal yapının örgütlenişi Belirli özellikleri ve işlevleri olan ruhsal süreçler Belli anatomik bölgeler değil Bu işlevler arasında kesin sınırlar yok Birbirleriyle dinamik bir etkileşim içindeler ü ü ü Altbenlik (id) Benlik (ego) Üstbenlik (süperego) 15 İD (altbenlik) • • • • • • • Ruhsal örgütlenmenin en eski parçası. doğuştan var, kalıtımla geçer İçgüdüsel dürtülerin kaynağı Tamamen bilinçdışı İlk güç kaynağı. Dış dünyayla direk bağlantısı yok Bazen birbirine zıt dürtüleri barındırır 16 • Bu dürtüler zaman ve yer tanımaz, tek amaç doyumdur • Çocukluğun ilk dönemlerinde haz ilkesinin etkisi altındadır. • Bekleme, erteleme sözkonusu değildir. • İlk çocukluk çağında alt benlik hakimdir. 17 Ego (Benlik) • Düzenleyici, denge ve uyum sağlayıcı 1. Dürtüsel gereksinimleri algılar 2. Dış dünya ve koşulları algılar 3. Bütünleştirme ve birleştirme yetisi ile l dürtülerin birbirleri ile, l süperegonun istekleriyle ve l çevresel koşullara uyabilecek niteliğe uydurulması 4. Yürütme yetisi ile düşünce ya da dürtünün eyleme geçirilmesi 18 • Benliğin temel işlevi uyumdur. • Temel ilksel dürtüler, çevresel koşullar ve bir yandan üstbenlik arasında uzlaşma sağlar. • kişiyi acıdan korumak ve doyum sağlamaya çalışır 19 • Altbenlikten kaynaklanan dürtülerin bekletilmesi, ertelenmesi, başka doyum yollarının bulunması,, bastırma, uygun zamanda tatmin edilmeleri benlik ile olur • bu yeti zamanla kazanılır • Benliğin dürtüleri bekletilmesine engellenmeye dayanma gücü denir. 20 • altbenlikde haz ilkesi geçerli iken, benlikte gerçeklik ilkesi hakimdir. • Gerçeklik ilkesi gerçeği değerlendirme yeteneği ile geçerlik kazanır • Bireyin ruhsal dünyasında olup bitenleri ayırdedebilmesine Gerçeği değerlendirme yetisi denir. Neyin düşünce, duygu, hayal ve eylem olduğunu ayırt edebilmedir. ü Bu işlev özel durumlarda bozulabilir ü Düşten hemen uyanınca (normal) ü Bazı ruhsal hastalıklar 21 Süperego (Üstbenlik) • En son kazanılır • Aile-toplum-din-kültür • Çocuk ilk yılında yanlışı ve doğruyu haz ilkesine göre değerlendirir ü Çocukluğun ilk yıllarında ü doyuran şeyler ‘’iyi’’ ü acı verenler ‘’kötü’’ • 2-3 yaştan itibaren iyi ve kötü değer yargılarını anlamaya başlar. • Yavaş yavaş yasakları öğrenir, yapınca korku ve utanç duyar • Fakat bunları benimsemez • Korku ve utanç duyguları üstbenlik gelişiminin öncüleridir. 22 • Suçluluk duygusu yargılayıcı dizge olan üst benliğin insan yaşantısındaki belirtisi • Gelişime göre kişilere göre katı ya da gevşek üstbenlik gelişimi • Tamamen bilinçli olması gerekmez 23 Güdüleme (motivasyon) ü Organizmadaki gereksinimleri karşılayan davranışları başlatan güçler: ü ü Güdü, dürtü ve içgüdü Güdü: Organizmayı belli ve düzenli bir davranışa yönelten herhangi bir durum ü Örn. Açlık güdüsü, başarı güdüsü ü ü Dürtü: Organizmanın uyarılmış bir durumu. Bir eksiklik ile dengesi bozulan organizmanın eski halini alabilmesi için bir itici güç İçgüdü: Kalıtımsal, öğrenilmemiş, değişmeyen, türe özgü davranış örneklerini doğuran güçler ü Örn. Kuşların göçetmesi 24 • Güdü ve dürtü arasında net bir ayırım yok • Genellikle birbirinin yerine kullanılırlar • Genel olarak dürtü biyolojik, güdü ise dürtünün anlamını da içine alan fakat yaşam deneyimlerinden sonra mg gereksimleri tanımlayan daha kapsayıcı bir terim 25 İçgüdü • kalıplaşmış türe özgü davranış kalıpları ortaya çıkaran itici güç • kalıtımsal olarak türe özgü belli davranış kalıpları doğuran • Dürtüler ve güdüler amaç ve nesnesini değiştirebilir ve öğrenme ile oluşabilir • içgüdüler türe özgüdür, değişmez ve doğal olarak bulunurlar • İçgüdülerin de öğrenildiği artık düşünülmekteir 26 Güdülemeli davranış ü ü ü ü ü ü Bir eksiklik, fazlalık ya da hoş olmayan bir etkenle organizma uyarılır ve dengesi bozulur Bu gereksinimi ve gerginliği gidermek için başlatılacak davranışı başındaki güç ‘’güdü’’ ya da ‘’dürtü’’ Dürtünün amacı: gereksinimin giderilmesi ve doyum Bu bir nesne aracılığıyla olur Açlık yemek doyum Fizyolojik dürtüler: ü ü Birincil dürtüler: açlık, susuzluk, cinsel, ağrıdan kaçma İkincil dürtüler: Bazen birincil dürtülerden doğan, öğrenme sonucunda yön ve nesne değiştirenler ü Örn.çocuğun anneye bağlılığı (öğrenme ile) ü Psikososyal güdüler: güven ve korunma, sevilme, başarı, yeterlilik, onur 27 Güdülemeli davranış ü ü Dürtünün amacı: gereksinimin bir nesne aracılığıyla giderilmesi ve doyum Dürtü nesneye doğru tek bir yöne yönelmez ü Dürtünün artması ve gerginliğin çoğalmasını sağlayan nesneler: eksi (-) değerli nesneden uzaklaşma ü Örn. ağrıdan kaçma ü Dürtü boşalmasını ve gerginliğin azalmasını sağlayan nesneler : artı (+) değerli nesneye yaklaşma ü Örn. Açlığı doyurma ü Bazı nesneler hem artı hem eksi değer taşıyabilir: iki değerlilik 28 Engellenme ü ü ü ü Dürtünün amacı: gerginliğin giderilmesi, doyum ve haz Bu amacı gerçekleştirirken yöneldiği doğrultuda bir engelin bulunması : Engellenme (frustrasyon) Gerginlik ortaya çıkar Engellenme doğuran etkenler: ü ü ü İçten gelenler: organizmanın kendine ait olanlar (bedensel güçsüzlük, hastalık, suçluluk duyguları, korkular, kişinin benliğine sinmiş yasaklar) Dıştan gelenler: doğal ya da toplumsal çevreden kaynaklananlar (doğa koşulları, afetler, toplumsal olaylar, savaşlar, yasaklar) Engellenmelerin hepsi bilinçli olmayabilir, bilinçdışı da olabilir 29 Engelsiz güdülemeli davranış Üstbenlik izni Dürtü (altbenlik) Benlik işlevi Nesne Boşalma ve doyum Çevre uygunluğu 30 Engellenme Üstbenlik baskısı ya da Benlik yetersizliği Engel Dürtü birikimi Gerginlik artışı Huzursuzluk Dürtü (altbenlik) Çevre uygunsuzluğu ü Saldırganlık ü Geri çekilme ü Dürtü nesnesini değiştirme ü Gerçek dışı nesneler yaratma 31 Engellenme ü ü ü ü İnsanoğlu doğuştan itibaren bir çok engelle karşılaşır Yavaş yavaş bu engellere karşı dayanıklılık geliştirir Gereksinimleri doyurmak için beklemeyi, erteleyebilmeyi, nesneleri değiştirebilmeyi, saldırabilmeyi öğrenir Engellere karşı geliştirilen bu tepkilere ‘’engellenmeye dayanma gücü’’ = ‘’benlik gücü’’ 32 Çatışma ü ü ü Organizma birden çok, birbiriyle bağdaşmayan dürtü ve dürtü nesnesiyle karşılaşınca ortaya ‘’çatışma’’ çıkar 3 çeşit çatışma vardır Yanaşma-yanaşma çatışması: ü ü ü ‘Uzaklaşma-uzaklaşma çatışması: ü ü ü Birden çok olumlu nesne olduğunda, kişi seçmek zorunda kalınca ‘NE YARDAN NE SERDEN’’ Birden çok olumsuz nesne ya da durum olduğunda ‘’yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal’’ Yanaşma-uzaklaşma çatışması: ü ü Bir nesnenin hem olumlu hem olumsuz yönleri varsa Hem sevmek-hem nefret etmek 33 Çatışma ü ü ü Bir engellenme durumudur ve gerginliğe yol açar Ruhsal hastalıklardaki çatışmaların çoğu bilinç dışıdır Sıklıkla ruhsal aygıtın üç bölümü arasındaki çatışmalardır Altbenlik benlik üstbenlik Bunaltı (Anksiyete) 34
Benzer belgeler
II. Komite Davranış Dersi Özeti
Güdü: Organizmada bir davranışı başlatan ve sürdüren bilinçli ya da bilinçdışı etkenlerdir.
Dürtü: Organizmada homeostatik denge bozukluğu olduğunda, onu denge bozukluğunu giderecek
davranışlara yö...