1. Türkiye İklim Değişikliği Kongresi 2007
Transkript
1. Türkiye İklim Değişikliği Kongresi 2007
I. Türkiye İklim Değişikliği Kongresi – TİKDEK 2007, 11 - 13 Nisan 2007, İTÜ, İstanbul BİLDİRİ KİTABI Editörler Ahmet ÖZTOPAL Zekâi ŞEN 1 I. Türkiye İklim Değişikliği Kongresi – TİKDEK 2007, 11 - 13 Nisan 2007, İTÜ, İstanbul Climate - Environment Research & Development Centre I. TÜRKİYE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ KONGRESİ TİKDEK 2007 11 - 13 Nisan, 2007 İTÜ Maslak Kampüsü Kültür ve Sanat Birliği Salonu İSTANBUL BİLDİRİ KİTABI EDİTÖRLER AHMET ÖZTOPAL ve ZEKAİ ŞEN DESTEKLEYEN KURULUŞLAR 2 I. Türkiye İklim Değişikliği Kongresi – TİKDEK 2007, 11 - 13 Nisan 2007, İTÜ, İstanbul KONGRE YÜRÜTME KURULU Zekai Şen Dursun A. Çodur Hasan Z. Sarıkaya Ahmet Öztopal Ahmet Duran Şahin Selami Oğuz KONGRE SOSYAL ETKİNLİKLER KURULU Mehmet Akkaya Ömer Faruk Birpınar Muhiddin Yenigün Nigar Şen Serhat Bulut KONGRE BİLİM KURULU AHMET D. ŞAHİN AHMET DEMİR AHMET METE SAATÇİ ALİ UYUMAZ ALİ ÜMRAN KÖMÜŞÇÜ DOĞAN KANTARCI ENGİN TÜRE ERCAN KAHYA EROL KESKİN ERTUĞRUL ACUN FİLİZ KARAOSMANOĞLU FUAT Z. TOPRAK GÜNAY APAK HASAN Z. SARIKAYA İBRAHİM DİNÇER İBRAHİM GÜRER KASIM YENİGÜN LEVENT KAVVAS LEVENT ŞAYLAN MEHMET E. BİRPINAR MERT SAVRUN MİKDAT KADIOĞLU MURAT TÜRKEŞ MUSTAFA ÖZTÜRK NECATİ AĞIRALİOĞLU NEJAT VEZİROĞLU ORHAN ŞEN ÖMER LÜTFİ ŞEN SELAHATTİN İNCECİK SEVİNÇ SIRDAŞ ÜMİT DOĞAY ARINÇ ÜNAL ŞORMAN VEYSEL EROĞLU YURDANUR S. ÜNAL ZEKAİ ŞEN 3 I. Türkiye İklim Değişikliği Kongresi – TİKDEK 2007, 11 - 13 Nisan 2007, İTÜ, İstanbul Küresel İklim Değişikliği ve Türkiye Mahmut KAYHAN DMİ Genel Müdürlüğü, Kalaba, Ankara [email protected] ÖZET Bir akışkan olan atmosferdeki bütün hareketler sıcaklık farklarından kaynaklanmaktadır. Bu farklar ise enlem nedeniyle güneşin geliş açısına, kara deniz dağılışına, kara yüzeylerinin (ormanlık alan, tarım alanı, sulak alan, çöl gibi) özelliklerine bağlı olmaktadır. Dünyadaki iklim desenlerinin belirlenmesindeki asıl etken okyanus suyu sıcaklıklarındaki değişimlerdir. İklim desenlerinin belirlenmesindeki etkisi nedeniyle Atmosferik Termal Denge oldukça önemlidir. Bu dengenin oluşmasını sağlayan buzul alanlarındaki erime nedeniyle okyanus akıntılarının kuvvetindeki etkili zayıflamalar, tropikal bölgedeki okyanus yüzey sıcaklıklarının artmasına neden olurken, bu durum tropikal kasırgaların kuvvet ve sayı olarak büyük oranda artmasına sebep olmakta ve ayrıca muson yağışlarının, etkili olduğu sahalarda daha kırıcı etkiler oluşturmasına neden olmaktadır. Dünyanın son 400.000 yıllık CO2 döngüsüne bakıldığında, ortalama olarak her 80.000 yıl ile 100.000 yılda bir atmosferdeki CO2 in yükseldiği ve daha sonra tekrar düştüğü görülmektedir, aynı şekilde CO2 ye paralel olarak sıcaklıkta yükselip, düşmektedir. Sonuçta 400.000 yılda CO2 miktarı en fazla 320 ppm olmuşken, sıcaklık ise 18,5 oC ile bugünkünden daha yüksek değerlere çıkmıştır. Günümüzde CO2 ile sıcaklık ilişkisi geçmişteki paralelliğe benzemeyen bir şekilde hareket etmektedir, şu anda atmosferdeki CO2 miktarı 385 ppm civarındayken, ortalama sıcaklığı 14,5 oC civarındadır. CO2 deki artışın önceki döngülerdeki gibi dünyanın doğal döngüsünden kaynaklanan bir artış değil, insan kaynaklıklı olarak hızlı ve yoğun olması, alışıla gelen bu paralelliğin bozulmasına sebep olmaktadır. Kuzey kutup bölgesindeki buzulların tamamen erimesi geri dönülemez noktaya gelmiştir. Atlas okyanusunda Gulf-Stream sıcak su akıntısına ilaveten Azor Yüksek Basınç merkezi ile İzlanda Alçak Basınç sisteminin konumları nedeniyle sürekli olarak orta enlemlerdeki sıcak havanın kuzeye taşınması buzullar üzerinde ilaveten termal bir baskının oluşmasına sebep olması nedeniyle buzullar daha hızlı bir şekilde erimektedir. Bu durum öncelikle kuzey yarım kürede iklim desenlerinin değişmesinde bir hızlanmaya sebep olmaktadır. Bu değerlendirmeler ışığında Türkiye’de sıcak ve soğuk hava dalgalarına karşı en duyarlı ve zayıf sahaları karasallığın etkili olduğu İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgesidir. Türkiye de yağış rejimi düzensizdir, sahile yakın alanlara düşen yüksek miktardaki yağış, sahanın eğimli olması ve akış yolunun kısa olmasından dolayı yüksek oranda faydalanmayı engellemektedir. İç bölgelerdeki yağış, akış yolunun uzunluğundan dolayı daha faydalıdır, fakat miktar olarak az olması önemli bir dezavantajdır. Küresel iklim değişikliği konusunda Türkiye’nin bölgesel avantajlar; Türkiye coğrafik konum olarak küresel etkileri çok derin olan El-nino, Muson yağışları, kuvvetli sıcak hava ve soğuk hava dalgalarından doğrudan etkilenmeyip dolaylı olarak etkilenmektedir. En tehlikeli meteorolojik olay olan tropikal kasırgaların etkisinde bulunmamaktadır, tropikal kasırgalardan doğrudan etkilenmesi mümkün değildir. Ülke olarak küresel iklim değişikliğinden en az etkilenmek için kuraklık, sel, sıcak hava dalgası, soğuk hava dalgası, dolu, hortum gibi meteorolojik karakterli doğal olayların AFET kapsamına alınıp, etkilediği sektörler (tarım, sağlık, ulaştırma, orman yangınları, turizm vs.) bakımından risk algılamaları ve afet yönetimi planlamalarının yapılması gerekir. 81 I. Türkiye İklim Değişikliği Kongresi – TİKDEK 2007, 11 - 13 Nisan 2007, İTÜ, İstanbul Yurt genelinde sulak alanların artırılması ve her zaman yeşil kalabilen, hızlı gelişebilen kuraklığa ve yangına dayanıklı ağaçlarla bütün boş alanların ağaçlandırılması gerekir. Anahtar kelimeler: Termal denge, Tropikal bölge, El-nino, Muson Yağışları, CO2, ppm, Gulf-Stream Global Climate Change And Turkiye ABSTRACT The reason of the air mass motion in the atmosphere which is a fluid itself is the temperature differences. These temperature differences are related with sun zenith angle as a function of the latitude, distribution of the land and sea coverage and the type of the land such as forest, agricultural or desert. The variation in the temperatures of the ocean water is the primary actor which determines the climate motif of the earth. Atmospheric Thermal Balance is very important because of its affect on the climate motif. While the weakening of the ocean flows, which is a result of the melting in the glacier regions which maintains Atmospheric Thermal Balance, causes increase of the ocean surface temperature in the tropical regions, this situation is the reason of the large increase in both the number and affect of the tropical cyclones and more disastrous results of the monsoon rainfall. When the CO2 cycle of the earth in last 400,000 years studied, it will be seen that CO2 gas amount in the atmosphere peaks in every 80,000th or 100,000th year and then decreases again. In the same way, the air temperature increases and decreases in parallel to CO2 gas amount. In the last 400,000 years the maximum amount of the CO2 was 320 ppm and the maximum air temperature at that time was 18.5 oC. The current relationship between the CO2 and air temperature is somewhat different than it was in the past. The CO2 amount in the atmosphere is about 385 ppm but average air temperature is 14.5 oC today. So the increase of the CO2 gas amount in the last years can’t be considered as a result of the natural cycle but can be considered as result of the dense CO2 emission of the human populations. Melt of the glacier areas in the North Pole is almost non returnable today. The constant transfer of the warm air in mid-latitudes to north by the Gulf Stream warm water flow in the Atlantic Ocean and the locations of the Azores High Pressure System and Iceland Low Pressure System creates an additional thermal affect on the North Pole and the melting speeds up in this region accordingly. This situation causes an increase on the speed of the climate motif change in the Northern Hemisphere. In this manner, the most sensitive regions of the Turkiye to the warm and cold air masses are the Middle Anatolia and East Anatolia due to their continental climate. Precipitation regime in Turkiye is unsystematic, so the rainfall in the coastal region can not be benefited effectively because of the high terrain slope and short flow course. The precipitation in the inner regions of the Anatolia is more beneficial due to long flow course but the low precipitation rate is a big disadvantageous for this regions. The regional advantage of the Turkiye in the global climate change matter is that Turkiye is not affected by the El-Nino, monsoon rainfall, too warm and too cold air masses directly but affected indirectly. Also, Turkiye is not under the affects of the tropical cyclones which are one of the most dangerous meteorological phenomena’s. The hazardous meteorological phenomena such as drought, flood, too warm and too cold air masses, hail and tornado should be considered as disasters by the laws to decrease the affect of the global climate change in a country wide scale. Risk determination and disaster 82 I. Türkiye İklim Değişikliği Kongresi – TİKDEK 2007, 11 - 13 Nisan 2007, İTÜ, İstanbul management planning should be carried out on economic and industrial fields (such as agriculture, health, transportation, tourism) affected by these phenomena. Well-watered areas must be increased and the forests with the trees which are fast growing, drought resistant and with all-year green leaf must be created on the majority of bare soil. Key words: Thermal balance, Tropical region, El-Nino, monsoon rainfall, CO2, ppm, GulfStream 83
Benzer belgeler
safranbolu ilçe milli eğitim müdürlüğü yatılılık komisyonu pansiyon
Yatılılık, Burs ve Sosyal Yardımlar Yönetmeliği 17/4-C, 18. maddesi gereği
Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Eğitim Genel Müdürlüğünün B.08.0.ÖEG.0.06.01.00.770/230/1997 Sayılı Yatılı Ö...