indir - Jeotermal
Transkript
indir - Jeotermal
Zemin Mekaniği ve Temel Mühendisliği Onbirinci Ulusal Kongresi 7-8 Eylül 2006, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Trabzon YEREL ZEMĐN ŞARTLARININ YAPI HASAR DAĞILIMI ÜZERĐNDE ETKĐLERĐ THE EFFECTS OF LOCAL SITE CONDITIONS IN STRUCTURAL DAMAGE DISTRIBUTION M. KUTANĐS1, Đ. E. BAL2 ABSTRACT In earthquake codes, to develop design spectra for earthquake-resistant structural design, local site effects play an important role. It is because the strong motion parameters such as amplitude, frequency and duration are highly affected by the site conditions. It is well known that the level of altering the incident wave properties is a function of material and geometric parameters of the soil layers as well as of the wave content of the incident waves. The sole aim of this study is to conduct a couple of numerical analyses in order to show the effect of soil layer thickness, soil type, and dynamic soil parameters on the strong ground motion parameters. The product results are compared with Eurocode 8 and the most recent Turkish Earthquake Code of 2006. ÖZET Deprem yönetmeliklerinde, depreme dayanıklı yapı tasarımında kullanılacak elastik tasarım ivme spektrumlarının oluşturulmasında, yerel zemin koşulları göz önünde bulundurulur. Çünkü, genlik, frekans ve süre gibi kuvvetli yer hareketi parametreleri yerel zemin şartlarından etkilenmektedir. Bu etkinin sınırlarının zemin tabakalarının malzeme ve geometrik özelliklerine ve deprem dalgasının karakteristiklerine bağlı olarak değiştiği bilinmektedir. Bu çalışmada, kuvvetli yer hareketi parametrelerine etki eden zemin tabaka kalınlığı, zemin sınıfı ve dinamik zemin parametreleri üzerinde, Adapazarı şehir merkezi zemin şartları gözönünde bulundurularak, sayısal analizler yapılmıştır. Elde edilen sonuçlar, Eurocode 8 ve Türk Deprem Yönetmeliği’nde (TDY’06) verilen tasarım ivme spektrumları ile karşılaştırılmıştır. Anahtar Sözcükler: Geoteknik Deprem Mühendisliği, Tasarım Yer Hareketi, Yerel Zemin Koşulları. 1. GĐRĐŞ Geoteknik deprem mühendisliğinde yer tepki analizlerine, tasarım tepki spektrumlarının elde edilmesi için gerekli kuvvetli yer hareketlerinin kestirilmesinde, sıvılaşma 1 2 Y.Doç.Dr., Sakarya Üniversitesi, Đnşaat Müh. Böl.,Esentepe Kampüsü 54187 Adapazarı. [email protected] PhD Student, Università degli Studi di Pavia, Via Ferrata 1, Rose School, Pavia, Italy. [email protected] 99 tehlikelerinin değerlendirilmesinde veya toprak dolgular ile zemin istinad yapılarının duraysızlığına yol açacak deprem kaynaklı kuvvetlerin belirlenmesinde sıklıkla başvurulmaktadır. Đdeal şartlar altında, eksiksiz bir yer tepki analizinde, deprem kaynağındaki yırtılma mekanizması (source effect), gerilme dalgalarının yer içinde yayılarak belirli bir sahanın altındaki anakayanın tepesine ulaşması modellenir (path effect) ve yer yüzeyindeki hareketin anakaya üzerindeki zeminler tarafından nasıl etkilendiği belirlenir (local site effect). Fay yırtılma mekanizmasının gerçekte çok karmaşık olması, aynı şekilde kaynaktan sahaya enerji aktarımının belirsizliklerle dolu olması ve yerkabuğunun hız ve sönüm karakteristikleri hakkında çok az şey bilinmesi nedeniyle, çoğu mühendislik uygulamalarında bu yaklaşım pek kullanışlı değildir (Kramer, 1996). Ancak, sismologların 1920'lerden beri devam eden ve geoteknik deprem mühendislerinin de son zamanlarda yaptıkları çalışmalar sonucunda çok sayıda teknik geliştirilmiştir. Yapılan arazi deneyleri ve bilgisayar simülasyonları (Borja et al, 1998; Stewart et al, 2001) ile bu tekniklerin geçerliliği kanıtlanmıştır. Yer tepki analizi, zemin çökelinin, üzerinde yer aldığı anakayadaki harekete verdiği tepkinin belirlenmesinden ibarettir. Sismik dalgaların kaya ortamda onlarca km ilerledikten sonra, zemin içinde de çoğu zaman 100 m'den daha az yol aldığı halde, zemin şartlarının, yer hareketinin genlik, frekans içeriği ve süreden oluşan parametrelerini önemli ölçüde değiştirdiği, son yıllarda kaydedilen kuvvetli yer hareketi sayısal verileri ile de ispatlanmıştır (Şekil 1, Boore, 2004). Şekil 1. Zemin (solda) ve anakayada (sağda) kaydedilmiş yer hareketi kayıtları. Kayıtlar depremin merkezüstünden 14 km uzaklıkta iki farklı yerde alınmıştır (Boore (2004’ten değiştirilerek). 19 Ekim 1985 Michoacan (Ms =8.1) depreminin dış merkezine çok yakın bölgelerde, orta şiddette hasarlar meydana gelirken, merkez üstünden 350 km mesafedeki Mexico City’de çok ağır hasarlar meydana gelmesi, yerel zemin şartları ve yıkıcı yer hareketleri arasındaki önemli ilişkiyi somut bir şekilde göstermiştir. Benzer şekilde, 1999 Marmara depreminde, genç alüvyon zemin tabakaları üzerinde yer alan Adapazarı şehrinde yaygın bir biçimde (% 4 ~ % 40.8) ağır hasarlara rastlanırken, şehrin çevresindeki tepelerin üzerinde yer alan yapılarda ciddi hasarlara ender olarak rastlanmıştır (% 0.0 ~ % 0.6) (Yakut et al, 2005). Kuvvetli yer hareketinin şiddeti ve bunun yapı hasarları üzerindeki etkisinin yerel zemin şartlarına bağlı olarak değiştiği, Seed ve Idriss (1969) ve Seed (1969) tarafından rapor edilmiştir. Seed ve diğerleri (1970) takibeden çalışmalarında, 1967 Caracas depreminde, Palos Grandes ve Caraballeda şehirlerinde hasar gören yapıların ve zemin çökelinin serbest titreşim frekanslarının birbirine yakın olduğunu amprik formüllerle ve analitik yöntemlerle hesaplamışlardır. Seed ve Idris (1970)’in zemin dinamik analizlerinde kullanılacak zemin kayma modülü ve sönüm oranı ile ilgili çalışmaları ve Schnabel ve diğerleri (1972) 100 tarafından hazırlanan SHAKE bilgisayar programı ile bu konudaki çalışmalarda önemli ilerlemeler sağlanmıştır. 17 Ağustos 1999 Marmara depreminde Gölcük ve Arifiye'de fay atımı 4 metreyi bulmuştur. Anadolu Plağı’nın yıllık ortalama 24 mm batıya hareket ettiği (Stein ve diğ., 1997) gözönünde bulundurulduğunda, bu depremin tekrarlanma aralığı 150-160 yıl olan bir deprem olduğu ortaya çıkmaktadır. Depremin moment büyüklüğünün 7.4 düzeyinde olması, etkili süresinin uzunluğu (≈45 sn), zemin ortamının suya doygun ince kum, siltli kum veya killi kumlardan oluşması nedeniyle, deprem sonrasında Adapazarı şehir merkezinde yaygın olarak sıvılaşma izlerine rastlanmıştır. Sıvılaşmanın doğal taban izolatörü gibi davrandığı pek çok araştırmacı (Trifunac and Todorovska, 1998; Erdik, 2001; Lopez, 2002; Trifunac, 2003; Bakır et al, 2005) tarafından rapor edilmiştir. Ancak Adapazarı ve civarında 1943 ve 1967’de olduğu gibi, sıvılaşma için gerekli koşulların oluşmadığı, 30-50 yıl gibi daha kısa zaman aralıklarında, daha kısa fay segmentlerinin kırıldığı depremlerin oluşma olasılığı da mevcuttur. Bu çalışmada, Kuzey Anadolu Fay hattı üzerinde, Adapazarı civarında meydana gelebilecek 6-7 büyüklüğünde bir deprem senaryosuna göre, depreme dayanıklı yapı tasarımında tasarıma esas teşkil edecek davranış spektrumlarının elde edilmesine çalışılmıştır. Analizlerde sıvılaşma için gerekli şartların oluşmadığı varsayılmıştır. Elde edilen sonuçlar Eurocode 8 ve Türk Deprem Yönetmeliği (TDY) 2006 ile karşılaştırılmıştır. 2. ADAPAZARI BÖLGESĐNĐN JEOLOJĐSĐ VE DEPREMSELLĐĞĐ Adapazarı ve çevresinin büyük bir kısmını Sakarya ve Mudurnu nehirlerinin getirdiği çakıllı ve siltli kumlar içeren Kuvaterner alüvyon birikintileri oluşturur. Genellikle çakılkum-silt serileri devamlı bir şekilde görülür. Bu birikintiler merceksi veya bant şekilde düşük plastisiteli kil ve silt serileri içerirler. Kil, kum, çakıl ve silt bazen tek başlarına belli seviyelerde bazen de bunların değişik kombinasyonları şeklinde ardalanmalı olarak görülmektedir (Kutanis vd., 2002). Bilindiği üzere, genellikle, kuvaterner oluşumlar, değişik tabaka kalınlıklarından oluşan gradasyonu düzgün çakıl, kum ve siltler içeren ve kayma dalga hızları 200 - 250 m/s civarında olan holosen alüvyal çökellerden oluşmaktadır (Calosi ve diğ. 2001). Adapazarı zemin yapısı ile ilgili olarak yapılan çalışmalarda (Bol, 2003; Sancio, 2003), Adapazarı’nın değişik bölgelerinde yapılan sondajların birbirinden farklı sonuçlar verdiği, dolayısıyla korelasyonun mümkün olmadığı belirtilmektedir. Bunun nedeni, flüviyal karakterli bir alüviyal dolgunun oluşumu esnasında, dolgu kaynağını teşkil eden akarsu yatağının sık yerdeğiştirmesi ve bunun sonucunda birimlerin yanal olarak ani değişimler göstermesidir (Bol, 2003). Anakaya derinliği hakkında henüz kesin bir veriye ulaşılamamıştır. DSĐ tarafından (Şekil 2, G sahası ) 2001’de yapılan 200m’ lik derin sondajda kaya tabakasına ulaşılamamıştır. Komazawa et al (2002) tarafından “Bouguer Gravity Anomaly” esasına göre yapılan ölçümlerde, kaya tabakasının 1000 m dolaylarında bulunduğu tespit edilmiştir (Şekil 3). Adapazarı ve yakın çevresini etkisi altında bulunduran Kuzey Anadolu Fay (KAF) Kuşağı sismik olarak dünyanın en önemli diri faylarından biri olup doğrultu atımlıdır. KAF ‘ın batı segmenti, Gerede, Bolu ve Mudurnu Suyu vadisi boyunca Dokurcun’a kadar tek hat halinde uzanır. Dokurcun’dan sonra iki ana kola ayrılan bu kuşak güneyde Geyve, Pamukova, Đznik, Gemlik, Bursa, Manyas, Yenice, Gönen üzerinden Ege Denizi’ne; kuzeyde ise Arifiye, Sapanca, Đzmit Körfezi, Marmara Denizi ve Tekirdağ üzerinden Saros 101 Körfezine (Ege Denizi) ulaşır. Değişik zamanlarda bu fay kuşağında meydana gelen depremlerden etkilenen Adapazarı şehri Kuzey Anadolu Fay kuşağının kuzey koluna yakın bir noktada yer almaktadır. Şekil 2. Adapazarı şehir merkezi sondaj yerlerinin haritası, genelleştirilmiş zemin profili ve kayma dalga hızları (Sancio, 2003). Şekil 3. Bouguer Gravity Anomaly esasına göre yapılan derinlik ölçümleri (Kamazawa et al, 2002). Adapazarı bölgesinde 1943 yılından günümüze kadar küçüklü-büyüklü birçok deprem kayıt edilmiştir. Hendek (1943, Ms=6.6 ) Abant Depremi (1957, Ms=7.1), AdapazarıMudurnu Depremi (1967, Ms=6.8), Marmara Depremi (1999, Mw=7.4) ve Düzce Depremi (1999, Mw=7.2) bölgeyi etkileyen büyük depremlerdendir. Özellikle 1967 Adapazarı102 Mudurnu ve 1999 Marmara Depremleri bölgede çok şiddetli hissedilmiş ve önemli oranda can ve mal kaybına neden olmuştur. Her iki depremde de yüzeyde geniş kırılmalar meydana gelmiş, yapılar ötelenmiş ve yıkılmıştır (Kutanis vd., 2002). 3. DĐNAMĐK ZEMĐN PARAMETRELERĐ Zemin ortamının deprem yükü gibi dinamik yükler altındaki davranışı, büyük ölçüde, çevrimsel yükler altındaki gerilme-şekil değiştirme karakteristiklerine bağlıdır. Bu karakteristikler şunlardır: (1) Çok küçük birim şekil değiştirmelerde (genellikle 10-4) elde edilen kesme modülü değeri, Gmax (bu değer kayma dalgası hızı ile de ifade edilebilir: Vs2=Gmax/ρ , burada ρ, zemin kütle yoğunluğudur); (2) sekant kesme modülü, G ile çevrimsel kayma birim şekil değiştirme genliği γ arasındaki ilişki (bu ilişki genellikle G/Gmax - γ eğrileri ile ifade edilir); (3) malzeme sönüm oranı ile ilgili eğriler, ξ - γ . (Şekil 5). Yapılan laboratuar ve arazi çalışmalarından hareketle, dinamik yükler altında zemin davranışına, zemin tipi, boşluk oranı, başlangıç gerilme şartları, aşırı konsolidasyon oranı (OCR), jeolojik yaş gibi bir çok değişkenin etken olduğu söylenebilir. Laboratuar çalışmalarda (Dobry ve Vucetic, 1991) zemin rijitliğinin; çevrimsel birim şekil değiştirme genliğine, boşluk oranına, asal eksensel etkili gerilmeye, plastisite indisine, aşırı konsolidasyon oranına ve yükleme devir sayısına bağlı olarak değiştiği gözlenmiştir. 30 1 0.6 Zemin Türü Kum Kil Kaya 20 0.4 10 Sönüm Oranı (%) G/Gmax 0.8 0.2 0 0.0001 0 0.001 0.01 0.1 γ=Birim Şekil değiştirme (%) 1 Şekil 5. Çevrimsel yükleme parametrelerinin çevrimsel birim şekil değiştirme ile değişimleri. 4. KULLANILAN YÖNTEM Bu çalışmada Adapazarı şehir merkezinde bulunan zeminler için yer tepki analizi, Shake2000 yazılımı kullanılarak yapılmıştır. Analizde kullanılan A, C, D ve F sahalarına (Tablo 1) ait sondaj logları (Şekil 6), “PEER, Turkey Ground Failure Site Investigation Database - http://peer.berkeley.edu/turkey/adapazari/phase1/index.html” web sitesinden alınmıştır. Ayrıca, DSĐ tarafından 2001‘de G sahasında (Şekil 2) açılan 200m lik derin sondaj verileri kullanılmıştır. Yapılan yer tepki analizinde 50m lik zemin tabakası gözönünde bulundurulmuştur. A, C, D ve F sahalarında sondaj derinlikleri 15m‘ye kadardır. Bu nedenle, 15 ile 50m arasında kullanılacak zemin profili, DSĐ’nin G sahasında (Şekil 2) yapmış olduğu sondajdan genelleştirilerek alınmıştır (Şekil 6). 103 Kullanılan deprem verileri Tablo 2’de verilmektedir. Çalışmada, anakaya deprem hareketi kullanılmamıştır. Sayısal analizde deprem hareketi, 50 m derinlikten zemin tabakalarına uygulandığından dolayı, seçilen depremler, doğrultu atımlı faylarda ve halosen jeolojik oluşumlar üzerinde kaydedilmiş deprem özelliğini taşımaktadırlar. Serbest zemin yüzeyinde elde edilen ivme spektrumları TDY ve Eurocode 8 tarafından belirlenen tasarım spektrumları ile karşılaştırılmıştır. Tablo 1. Sondaj yerlerinin GPS koordinatları. Saha No SPT-A2 SPT-A4 SPT-C3 SPT-D1 SPT-F1 Adres Cumhuriyet Mh., Yakın Sk. Cumhuriyet Mh., Yakın Sk. Đstiklal Mh., Bölük Sk. Çukurahmediye Mh., Meydan Sok. Yenigün Mh., Sönmez Sk. GPS 40.77922ºN 30.39487ºE 40.77922ºN 30.39487ºE 40.78370ºN 30.39221ºE 40.76929oN 30.40828oE 40.77148ºN 30.40795ºE Şekil 6a. A2 sahası genelleştirilmiş zemin ve kayma dalga hızı profilleri. 104 Derinlik (m) Litoloji Sınıf, Açıklama Kayma Dalga Hızı Profili (m/s) 0 0 5 10 0.0-1.2 1.2-4.0 4.0-4.4 4.4-8.0 8.0-14.0 500 1000 Dolgu CL: Siltli kil, PI=24 ML:Silt, PI=10 CL: Killi silt, PI=22 SP-SM: Kum 15 20 14.0-24.0 CH: Kil, PI=45 25 24.0-27.0 SM: Siltli Kum 30 27.0-34.0 CH: Siltli kil, PI=25 35 34.0-42.0 SM: Siltli kum 40 45 42.0-50.0 CH: Siltli kil, PI=25 50 Şekil 6b. A4 sahası genelleştirilmiş zemin ve kayma dalga hızı profilleri. Şekil 6c. C3 sahası genelleştirilmiş zemin ve kayma dalga hızı profilleri. 105 Derinlik (m) Litoloji 0 5 10 Sınıf, Açıklama 0.0-0.4 0.4-1.8 1.8-2.2 2.2-3.1 3.1-4.2 4.2-9.0 9.0-11.0 11.0-14.0 Kayma Dalga Hızı Profili (m/s) 0 500 1000 Dolgu CL: Siltli kil, PI=14 ML: Kumlu silt, PI=10 CH: Siltli kil, PI=26 ML: Silt SW: Kum MH: Siltli kil, PI=25 SP-SM: Kum 15 20 25 30 14.0-24.0 CH: Kil, PI=45 24.0-27.0 SM: Siltli Kum 27.0-34.0 CH: Siltli kil, PI=25 35 34.0-42.0 SM: Siltli kum 40 45 42.0-50.0 CH: Siltli kil, PI=25 50 Şekil 6d. D1 sahası genelleştirilmiş zemin ve kayma dalga hızı profilleri. Şekil 6e. F1 sahası genelleştirilmiş zemin ve kayma dalga hızı profilleri. 106 Tablo 2. Analizde kullanılan kuvvetli yer hareketi kayıtları. No 3 5 6 Deprem Đstasyon Erzincan, Turkey 1992 Erzincan Kocaeli, Turkey 1999 SKR R 2.0 3.1 19.3 Zemin D, C B, B C, B M 6.9 7.4 7.3 Landers 1992 5071 Morongo Kaynak: http://peer.berkeley.edu/smcat/index.html R Zemin : : M C PGA : : : C N-S 090 000 PGA 0.515 0.376 0.188 Faya En Yakın Mesafe (km) Zemin grupları. Birinci terim Geomatrix; ikinci terim USGS’e göre yazılmıştır. Açıklamalar için http://peer.berkeley.edu/smcat/sites.html adresine bakınız. Moment Büyüklüğü Đvme Bileşeni En büyük Đvme Değeri (g) TDY 98 ve 2006’da deprem yüklerinin belirlenmesinde kullaılan Spektral Đvme Katsayısı A(T), %5 sönüm oranı için Etkin Yer Đvmesi Katsayısı (deprem bölgesi), A0,, Bina Önem Katsayısı, I, ve Spektrum Katsayısı, S(T)’ e bağlı olarak A(T)=A0·I·S(T) bağıntısıyla hesaplanır. Burada yerel zemin koşullarının etkisi, sadece, Spektrum Katsayısı, S(T) hesaplanırken kullanılan Spektrum Karakteristik Periyotları, TA ve TB ile ifade edilebilmektedir. 4 Sae/A0 3 2 Z4 Z2 1 Z3 Z1 0 1 2 Periyot (s) 3 4 Şekil 7. Eurocode 8 ve TDY’e göre tasarım spektrumları. Eurocode ‘da TDY‘ne ilave olarak sönüm düzeltme katsayısı, η, (%5 sönüm için η=1) ve zemin faktörüne, S, yer verilmiştir. Zemin faktörünün değeri, zemin koşullarına bağlı olarak, 1.0 ile 1.4 arasında değişmektedir. Bunun sonucu olarak spektrum karakteristik periyotlarında, spektral ivme katsayısı sabit kalmamakta, zemin türüne bağlı olarak değişmektedir (Şekil 7). Shake2000 programı ile yer tepki analizinde dinamik zemin özellikleri için kohezyonlu zeminlerde Darendeli (2001)’nin geliştirdiği ve plastisite indisi ile birlikte çevresel basıncın da gözönüne alındığı eğriler kullanılmıştır. Kohezyonlu zeminler için dinamik zemin özellikleri Seed ve Idriss (1970)‘in çalışmasından alınmıştır. Çalışmada, düşük plastisiteli siltlerin dinamik davranışının ince kumlara; yüksek plastisiteli siltlerin dinamik davranışının ise killere benzediği varsayılmıştır. 107 5. SAYISAL ANALĐZ Deprem dalgalarının zemin tabakalarının içinden geçerek serbest zemin yüzeyine değişim geçirerek çıkması bilinen bir gerçektir. Bu değişim genellikle, zemin hakim periyodunda uzama (kayada ≅0.2s, derin halosen zeminlerde ≅1.4s, çok derin zeminlerde ≅2.0s, Rodriguez-Marek, 2001), genlik artışı veya düşüşü ve yer hareketi süresinde uzama şeklinde gerçekleşmektedir. TDY’nde bu etki sadece, zemin hakim periyodunda uzama şeklinde yer almıştır. Şekil 8’de 50m derinlikte zemin tabakasına uygulanan deprem hareketlerine ait ivme spektrumlarının, tasarım spektrumlarının altında kaldığı görülmektedir. Şekil 9 da ise, A2, A4, C3, D1, F1 sahalarında, serbest zemin yüzeyinde hesaplanan deprem hareketlerine ait ivme spektrumlarının ve tasarım spektrumlarının karşılaştırılmaları verilmiştir. Şekil 9 da da görüldüğü gibi, yerel zemin koşulları deprem hareketinin frekans içeriğini ve genliğini önemli ölçüde değiştirmektedir. C3, D1 ve F1 sahalarında, zeminin lineer olmayan özelliklerinden dolayı küçük ivmelerde (Landers 1992) büyük zemin büyütmesi, büyük ivmelerde (SKR, 17.08.1999) düşük zemin büyütmesi gerçekleşmiştir. Ancak yüksek plastisiteli killerde, elastik özellikler büyük birim şekil değiştirmelerde de korunduğundan, birim şekil değiştirmeler büyüdükçe, zemin büyütmesi de aynı oranda gerçekleşmektedir. 1.6 Eurocode TDY Erzincan Spectral Đvme (g) 1.2 Landers 17.08.1999 0.8 0.4 0 0.01 0.1 1 10 Periyot (s) Şekil 8. 50 m derinlikte zemin tabakasına uygulanan deprem hareketlerine ait ivme spektrumlarının tasarım spektrumları ile karşılaştırılması. 108 2 A2 Sahası Eurocode Spektral ivme (g) 1.6 TDY Erzincan 1.2 Landers 17.08.1999 0.8 0.4 0 0.01 0.1 1 10 Periyot (s) Şekil 9a. A2 sahası serbest zemin yüzeyinde deprem hareketlerine ait ivme spektrumlarının tasarım spektrumları ile karşılaştırılması. 2.5 A4 Sahası Eurocode Spektral ivme (g) 2 TDY Erzincan 1.5 Landers 17.08.1999 1 0.5 0 0.01 0.1 1 Periyot (s) Şekil 9b. A4 sahası serbest zemin yüzeyinde deprem hareketlerine ait ivme spektrumlarının tasarım spektrumları ile karşılaştırılması. 109 10 2 C3 Sahası Eurocode Spektral ivme(g) 1.6 TDY Erzincan 1.2 Landers 17.08.1999 0.8 0.4 0 0.01 0.1 1 10 Periyot (s) Şekil 9c. C3 sahası serbest zemin yüzeyinde deprem hareketlerine ait ivme spektrumlarının tasarım spektrumları ile karşılaştırılması. 2.5 D1 Sahası Spektral ivme (g) 2 Eurocode TDY Erzincan 1.5 Landers 17.08.1999 1 0.5 0 0.01 0.1 1 Periyot (s) Şekil 9d. D1 sahası serbest zemin yüzeyinde deprem hareketlerine ait ivme spektrumlarının tasarım spektrumları ile karşılaştırılması. 110 10 2.5 F1 Sahası Eurocode Spektral ivme (g) 2 TDY Erzincan 1.5 Landers 17.08.1999 1 0.5 0 0.01 0.1 1 10 Periyot (s) Şekil 9e. F1 sahası serbest zemin yüzeyinde deprem hareketlerine ait ivme spektrumlarının tasarım spektrumları ile karşılaştırılması. 6. SONUÇLAR Yukarıda yapılan çalışmada, zemin hakim periyodunun ve spektral ivme genliğinin, Türk deprem yönetmeliğinde öngörülen sınırların çok ötesine geçtiği görülmektedir. Bazı durumlarda, küçük ivmeli deprem hareketlerinde, büyük zemin büyütmelerinin ortaya çıkabileceğide belirlenmiştir. Bu verilerden yola çıkarak, özel zemin koşullarına sahip yerleşim bölgelerindeki yapıların maruz kalacakları deprem etkilerinin farklı olabileceği açıkça görülmektedir. Bunun sonucunda ortaya çıkacak yapısal hasarı sadece üstyapı performansının yetersizliği ile açıklamak doğru olmayacaktır. Çalışmada kullanılan 3 farklı deprem verisi ve 5 sondaj logunun Adapazarı şehir merkezinin tasarım spektrumunu oluşturmak için yeterli olmayacağı açıktır. Ancak, yönetmeliğin belirlediği tasarım spektrumunun özel zemin koşullarına sahip bölgelerde kullanılıp kullanılamayacağı konusunda şüpheler uyandırması açısından önemlidir. KAYNAKLAR Bakır, B.S., Yılmaz, M.T., Yakut, A., Gülkan, P., 2005. “Re-examination of damage distribution in Adapazarı: Geotechnical considerations”. Engineering Structures, Vol. 27, pp. 1002–1013. Bol, E., 2003. Adapazarı Zeminlerinin geoteknik Özellikleri. Doktora Tezi, Sakarya Üniversitersi, Adapazarı. Boore, D.M. 2004. “Can Site Response be Predicted?”. Journal of Earthquke Engineering, Vol. 8, Special Issue 1, pp.1–41. Borja, R.I., Chao, H.Y., Montáns, F.J., And Lin, C.H., 1998. “Nonlinear SSI Analysis”, Preproceedings UJNR Workshop on Soil-Structure Interaction”, Menlo Park, California, September 22-23. 111 Calosi E., Ferrini M., Cancelli A., Foti S., Lo Presti D.C., Pallara O., D'Amato Avanzi G., Pochini A., Puccinelli A., Luzi L., Rainone M., Signanini P., 2001. “Geological and Geotechnical investigations for the seismic response analysis at Castelnuovo Garfagnana in Central Italy”, Proc. XV ICSMGE, Earthquake Geotechnical Engineering Satellite Conference, Istanbul, Turkey 25th August 2001 Lessons Learned from Recent Strong Earthquakes (A. Ansal ed.), 141-148 Darendeli, M. B., 2001. Development of a New Family of Normalized Modulus Reduction and Material Damping Curves. PhD Dissertation, Department of Civil Engineering. The University of Texas at Austin. August. Erdik, M., 2001. “Report on Kocaeli and Düzce (Turkey) Earthquakes”, Boğaziçi University Kandilli Observatory & Earthquake Research Institute, Earthquake Engineering Department Report, Đstanbul. Idriss, I. M., 1991. “Earthquake ground motions at soft soil sites”. Second International Conference on Recent Advances in Geotechnical Earthquake Engineering and Soil Dynamics [proceedings], March 11-15, 1991, St. Louis, Missouri, Vol. III, Invited Paper LP01. Komazawa, M., Morikawa, H., Nakamura, K., Akamatsu, J.,Nishimura, K., Sawada, S., Erken, A., Onalp, A., 2002. “Bedrock structure in Adapazari, Turkey—a possible cause of severe damage by the 1999 Kociaeli earthquake”. Soil Dynamics and Earthquake Engineering 22 (2002) 829–836. Kramer, S.L., 1996. Geotechnical Earthquake Engineering, Prentice-Hall, Inc., Upper Saddle River, NJ, 653 pp. Kutanis, M., Arman, H., Fırat, S., Gündüz, Z., 2002. 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi ve Adapazarı Bölgesinde Gözlemlenen Deprem Hasarları. IV. MÜHENDĐSLĐK MĐMARLIK SEMPOZYUMU, pp 459-460, 11-13 Eylül 2002, Balıkesir. Lopez, F.J., 2002. Does Liquefaction Protect Overlying Structures From Ground Shaking? MSc. Dissertation, European School for Advances Studies in Reduction of Seismic Risk (ROSE School), University of Pavia, Italy. Rodriguez-Marek, A., Bray, J.D., and Abrahamson, N.A., 2001. “An empirical geotechnical seismic site response procedure,” Earthquake Spectra, 17(1), 65-87. Sancio, R. B. 2003. ‘‘Ground failure and building performance in Adapazari, Turkey.’’ PhD thesis, Univ. of California at Berkeley, Berkeley, Calif. Schnabel, P. B., Lysmer, J. and Seed, H. Bolton, 1972. "SHAKE: A Computer Program for Earthquake Response Analysis of Horizontally Layered Sites", Report No. UCB/EERC-72/12, Earthquake Engineering Research Center, University of California, Berkeley, December, 102p. Seed, H. Bolton and Idriss, I. M., 1970. "Soil Moduli and Damping Factors for Dynamic Response Analysis", Report No. UCB/EERC-70/10, Earthquake Engineering Research Center, University of California, Berkeley, December, 48p. Seed, H. Bolton; Idriss, I. M. 1969. “Influence of local soil conditions on building damage potential during earthquakes”. UCB/EERC-69/15 Earthquake Engineering Research Center, University of California, Berkeley 1969-12 43 pages (450/S41/1969) Seed, H. Bolton; Idriss, I. M.; Dezfulian, H. 1970. “Relationships between soil conditions and building damage in the Caracas earthquake of July 29, 1967”, UCB/EERC-70/02 Earthquake Engineering Research Center, University of California, Berkeley 1970-02 1 vol. (715/S41/1970) Stein, R.S., Barka, A.A., and Dieterich, J.H., 1997. “Progressive failure on the North Anatolian fault since 1939 by earthquake stress triggering”, Geophysical Journal International, VOL 128, pp 594-604. 112 Stewart J.P., Liu, A.H., Choi, Y. and Baturay, M.B., 2001. “Amplification Factors for Spectral Acceleration in Active Regions”., PEER Report 2001/10. Trifunac M.D., Todorovska MI. 1998. “Nonlinear soil response as a natural passive isolation mechanism the 1994, Northridge, California, earthquake. Soil Dyn Earthq Eng , Vol.17, pp.41–51. Trifunac M.D., 2003. “Nonlinear soil response as a natural passive isolation mechanism”. Soil Dyn Earthq Eng Vol. 23, pp.549–62. Vucetic, M. and Dobry, R., 1991. "Effect of Soil Plasticity on Cyclic Response," J. of the Geotechnical Engineering Division, ASCE, Vol. Ill, No. 1, January, pp 89-107. Yakut, A., Gülkan, P., Bakır, B.S., Yılmaz, M.T., 2005. “Re-examination of damage distribution in Adapazarı: Structural considerations”. Engineering Structures Vol. 27, pp. 990–1001. 113
Benzer belgeler
YEREL ZEMİN ŞARTLARININ TASARIM YER HAREKETİ
ground motion parameters. The product results are compared with Eurocode 8 and the
most recent Turkish Earthquake Code of 2006.