Kaçma – 91. Sayı - İTÜ İşletme Mühendisliği Kulübü
Transkript
Kaçma – 91. Sayı - İTÜ İşletme Mühendisliği Kulübü
İTÜ İşletme Mühendisliği Kulübü Bülteni SAYI: 91 BİR İMK’LININ WORK AND TRAVEL MACERALARI Merhabalar Uzun ve güzel maceramın son günlerini yaşarken bu yazın work&travel ile nasıl geçtiğini anlatayım. Aslında work and travel hiç düşünmediğim bir programdı, hani hep dolaşan bi efsane var ya "abi havuzda bilet kesiyosun güneşin altında. Millet eğlenirken sen izliyosun" falan diye işte o yüzden hiç sıcak bakmıyodum. Sonra bi tanıdığım gidiyormuş sen de gel diyince gideyim bakayım dedim. Öğrenci işi en ucuz uçak biletlerimizle 3 arkadaş çıktık yola. Amsterdam’da 5 saat, Atlanta’da da 11 saat bekleyip nihayet son aktarmayla köyümüze vardık. Kalacağımız yer bizim gibi öğrencilerin kaldığı bir yer. Beklentimiz yüksek değildi zaten ama 10 metrekareyi 3 kız + 7 hamamböceği paylaşacağımızı pek tahmin edememiştik. "Prensesler gibiydik baba evinde" şarkısı eşliğinde ağlaştıktan sonra diğer oda arkadaşlarımızı öldürüp dışarı attık.. Sonra iş güç başladı. Açık büfe restaurantta garsonum tabi kafalar rahat. "İçecek alacağım, kirli tabağı götüreceğim başka da bi şey yok" diye düşünürken elime tutuşturulan havluyla kendimi tuvalet temizlerken buldum. Garsonun göreviymiş.. Ve tabi bir çok ayak işi daha. Ama bu sırada restaurantlarda aslında neler olduğunu öğrendim. (Çok önemli not: ev dışında bir yerde yemek yemeyin) Alışmaya çalışmak diye bir şey yok tabii ki ona da alıştım. Bu arada evi 11 roman çocukla paylaşıyorduk. Başta her şey çok güzel aile gibiyiz herkes saygılı sevgili. Sonra banyoda kirli boxerlar, salonda içi izmarit dolu bardaklar, sabahın 5inde hoparlörden müzikler, (ayak kokusundan bahsetmek bile istemiyorum) başlayınca en son bi tanesinin havlusuyla tuvaleti sildim diğerinin hoparlörünün içine bira döktüm. Sonra banyo aynasına biri "you will die" yazmış da çok şükür ayrıldık oradan. Onun dışında akşamlarımız genelde aynıydı ama eğlenceliydi. Bu arada bide Bulgarca ile çok fazla ortak kelimemiz varmış. Bunu keşfetmemiz Bulgarların yanında Türkçe iç çamaşırı muhabbeti yaparken her şeyi anlamalarıyla oldu. Neyse.. Sonra Çekler çok yakışıklı ama çok soğuklar. Meksikalılar çok pis. Sırplar iyi insanlar. Yaşasın Arnavutluk! Amerikalılar biraz aptal. Çinliler HER YERDE. (Kısa bir 23 Nisan gösterisi oldu) Söylemeyi unutmayayım bi de bizim olduğumuz yerde (North Myrtle Beach merak edenler için) - (sigaranın en ucuz olduğu yer) otobüs motobüs yok. Bi şekilde istediğin yere gitmen lazım. Uyduruk shuttle haftalık 35 dolar ve sadece iş yerine götürüyor. Napalım napalım dedik ve oradaki bütün gençler gibi biz de moped (bildiğimiz motosiklet) aldık. Plaka falan yok ehliyet desen soran yok. Tıngır tıngır gidiyoruz geliyoruz. Sonra tabi ucuz etin yahnisi hesabı herkesin mopedler dökülmeye başladı. Bide onlarla uğraştık bütün yaz. Tabii ki en güzel kısmı sonu travel kısmı. Güzel planlanmışsa her şey çok efsanee olur şimdi ayıp olmasın yazmayım. Yavaş yavaş bitirirken son olarak bu yazın bende neleri değiştirdiğini yazayım. (bu arada şu an otobüsteyim Vegas’a gidiyorum ;) ). En en en öncelikle insanlarla anlaşma + sabırlı olma gibi asla kendimde barındırmadığım özellikler edindim. Sonrasında piremsesliği bırakıp biraz gerçek yaşamı gördüm ki bu duruma çok mutluyum. Dinlemeyi öğrendim. İçten davrandığını sandığın insanların kötülüğünü isteyebileceğini öğrendim. En az parayla kaç şey yiyebileceğini öğrendim. Zenci rap şarkılarını biraz anlamaya başladım. Çok uzun yazdım galiba ama özetlemek gerekirse hem çok eğlendim hem çok öğrendim. Şansı olanlar için mutlaka gidin derim. :) Burdan travel arkadaşlarıma ve annemlere selam söylüyorum. Son olarak alet nalet arkadaşlar. Nur Beril Kazakkıran Hello there, Obi Wan Kenobi hocamdan selamlar. Onun genç Luke'a gösterdiği gibi ben de size yol göstermeye geldim. Şimdi okula yeni geldiniz İMK diye bir kulüp duydunuz, girmeye karar verdiniz, odaya girdiniz. Sonra? İşte o sonrası olabildiğince sancısız olsun diye size İMK 101 dersi açtım. Aşağıda kulüp üyelerimizin sınırları zorlayan karakteristik özelliklerini bulabilirsiniz. Erdem Uzun: Tabi Erdem ile başlanacak. Trabzonlu olması üzerinden 273773 espiri dönen erdem şakalarına alışın. Kendisi odaya girdiğinizde sizi her daim karşılayacak adamdır. Sürekli kulüptedir. Hogwarts always will be there to welcome you home var ya Harry Potter'da ha işte o bizde Erdem oluyor. Hep orada o. Ve de her kafaya uyar. İsviçre çakısiı gibi adam. Tolunay Aydın: Beşiktaş holiganıdır. Konu Beşiktaş olunca yaş seviyesi düşer. Ama iş adamıdır. Verilen işi bırakmaz. Geyik seven adamsanız Tolunay'a gidin. Ice breaker dediğimiz ikili Erdem ve Tolunay'dır. Mirace Eda Hocaoğlu: Sapsarı saçları ve yeşil gözleri ile Boşnak kökenlerini gururlandıran M.E.H odaya girdiğinizde en çok karşılaşacağınız ikinci insandır. Multi tasking dediğimiz olayın piri olan bu arkadaşımızın gücünü engin 90lar yaşamı ve doksanlar pop bilgisinden aldığı söylenir. Kulüpte random olarak 'iyi kızlar cennete kötü kızlar her yere..' diye karşınıza çıkabilir. Miro: Mirace'nin alter egosudur. Çantasından çıkardığı iskambil kartları ile ve bir de Galatasaray tribünlerinde aktifleşen bu bastırılmış kişilik her türlü iskambil oyununu bilen, tribünlerde tezahüratlarla erkekleri solda sıfır bırakan, tavlayı koltuk altına sıkıştıran Miro abi'den başkası değildir. Abi saygılar. Can Berk Balaban: Sakin kişiliği ile dikkat çeker. Kulüpteki IT elemanımız desek yeridir. Bize wi-fi açan, ödev için sunumlarını açan, kalbini açan adam gibi adam :,) İçindeki çılgın çocuğu aktifleştiren çeşitli ayranlara karşı büyük zaafı vardır. Mustafa Erdoğan: Lenin, Marx, Che falan...Ezilen halklar falan. Sosyalist kızlar beklesin. Bolşevik ihtilalinden fırlamışçasına saç ve sakalları ile dikkat çeken M.E. kulübümüzün sol damarını tutar. Cem Turhan: Yürüyen ego. Yakışıklı giyinen. Party-boy. Fasıl star. Serenay Sarıkaya ile tanışmışlığı var .Aldığımız en popi cevaplar bunlar Cem ile ilgili. Aytaç Işık: Mini IT guy. Can Berk'in şu andaki padawan'ı. Güzel kızların en yakın arkadaşı (fırsat ipucu geldi benden size). Loveable guy. Beril Yalçın: 26373828 Beril'den kulüpte en çok göreceğiniz Beril. Sessiz sakindir. Bir izleyici edası ile sohbetlerde kahkahaları ile yer alır. Ders konusunda yüz akımızdır. İlker ve Bora: Kıvırcık ve uzun olmak üzere iki jönümüz. Kızlar... Doğancan Bulak: Çaylak Trabzonlu. Çaylak partyboy ama aşk adamı (benden yeni gelenlere ipucu). Şu an yazarken Giray Bulak'ın da karadenizli olduğu dank etti. Sorayım bi ara akrabalık olayini. Belki zengindir lan. Simge Nogayer: Kulüp tarihinin bence en güzel gülümsemesine sahip olabilir. Küçük şeylerden mutlu olup gülebiliyor. İzmirli. Kulübümüzün sevimlilik abidesi olduğundan yer yer Minion diyebiliyoruz. Aybüke Tuğrul: Çaylak miro. Her türlü oyuna, eğlenceye benden daha çok hakim o da. Eğlenmeyi çok iyi bilen dişiliği batak masalarında beni dehşete düşüren bir şeye evrilebiliyor. Herkesin sevdiği insan. Çılgın. Aysu Öner: Ayzofil be kardeşim. Bu kızı kelimelerle anlatmam ben. Anlatamam. Kelime dağarcığım yetmez. Simge Çığ: Parti hayatını mı merak ediyorsunuz? Bilete mı ihtiyacınız var? En iyi gece hayati nerde mı? Odamıza müracaat ediniz.(burada siz de reklam verebilirsiniz şahsen bu laflar bana para ile yazdırıldı. Fakirlik be krdsm :( ) Sedat Arısoy: Müzisyen. Bu camiada adı olan değerli bir kardeşimiz. Shorty get down... Elif Uygur: 7 düvelden karıştırdığı genleri ile nerelisin diye soranların mallayan kişi. Sormayın. Ölürsünüz. Hande Gaser, Özge Gönlügür, Nilsu Bilgen, Simge Nogayer: Arkadaşlarınızla el ele tutuşup 3 kere İzmir dediğiniz anda belirirler. Birbirinden güzel bu dört kız sizi öyle bir izmir geyiğine tutar ki muhabbetin sonunda 'nerelisin lan?' Sorusuna 'Karşıyaka abi' gibi Uber cevaplar verebilirsiniz Bu dörtlüden herhangi biri eksik olduğu surece boyoztik four çalışmaz. Ceylan: Aşırı derecede dikkat çekici renkler seviyor. Instagram fenomeni olma yolunda ilerliyor. Beware of selfie stick yani. Gizem Sirmalı: Bulgar kökenli. Biz de inanamıyoz evet. Kameraya bakamama hastalığı var. Busra Taştüner: Renkli göz, sarı saç, çene gamzesi derken kız yürüyen bir çekinik gen. Baskın geni yok lan kızın. Vee daha nicesi... Eski kulüp üyelerini de almak istedim de çok dolduk be. Anılcan, Taylan, Tuna, Burif... Ama eski başkanımızla bitirmek istiyorum: Selen Güney: Bir defa güldürmüştüm. O günkü kadar mutlu olduğum başka gün yoktu be kardeşim. Fakülte merdivenlerinde ağzım yamuk 'Adriaaaan...' diye bağırmıştım. Hey gidi günler. Neyse. ARAMIZA HOŞ GELDIN GENC Şiyar Şahin Arkadaşlar merhaba, Baştan söyleyelim, bu yazı 15 girişlilere hitap edecek. Diğer gençlerin de keyfi yerindedir umarım. Şimdiii.. Bir önceki sayı, kaçmanın en keyifli versiyonlarından biri olan "hoş geldin kaçması" idi yanılmıyorsam. Yani tanıtım, biz kimiz, ne yaparız vs. hep o sayıda vardı. Onu okumadıysan hemen buluver bi yerlerden. Hatta.. Bak bakalım, kulüpte masanın üstünde vardır bir iki tane.. Ben onları anlatmayacağım haberin olsun. E o mevzuları geçtiysek, biraz farklı şeylerden konuşalım derim ben. Sen çoktan kulüp odasını ezberledin nasıl olsa. O samimiyet sende çoktan oluştu. "O kadar olmadı daha ya..." diyorsan, biraz ağırdan alıyorsun demek ki. Olması gereken ne biliyor musun? Ben sana söyleyeyim. Hazırlıkta, Maçka’da ya da Maslak’ta dersin bitti mi? Hemen başla düşünmeye "kulüpte kimler vardır şu anda? Bir çay ısmarlatalım, hakkımızdır yani. Bi de muhabbet çeviririz güzelinden.." diye. Tereddüt etme, kulüptekiler de seni bekliyorlar valla. Kapıdan girerken şöyle bir bak içeriye, seni görünce yüzü nasıl gülüyor herkesin. Bu dönemin el üstünde tutulanı sensin. Tadını çıkar biraz ama dikkat et fazla da piremses olma :) Öyle çok nazlanırsan da en açık tabirle goy goyun ortasında bulursun kendini. Samimi olduğu kadar kendi aramızda eğlenmekten de geri kalmayız. Bir iki haftaya ne dediğimi anlarsın, biraz gözlem yeterli olacaktır :) Hep eğlenceler, şakalar, komiklikler... tüm sene böyle gider mi? Yok, gitmez. Gitmesin de zaten. Sen koskoca işletme mühendisi olacaksın, senden büyük başarılar da beklemeyelim mi yani? Kulübün yaptığı faaliyetlerde sorumluluk alarak hem kendini geliştir, hem de kulübüne bir şeyler kat istiyoruz tabi. Yani işin kısası sen ne kadar istekliysen kapılar sana o kadar açık. Tam bu esnada "ne ki bu faaliyetler?" diyorsan, tekrar bi hoş geldin kaçmasına göz at derim. Daha kolayı da var aslında. Gördüğün ilk kulüpçüyü çevir sor, sabaha kadar sana anlatsın. Hiç bıkmaz. Geçen sene bunu yaptık, sonra da şunu, diye anlatır. "Hatta bi keresinde de şey yaptık.." diye heyecanlanır bile. Üstelik onuncu kez anlatıyorken :) Çünkü her kulüpçü sahiplenir BTZ'yi, YBK'yı ve dahasını. Aynen önümüzdeki zamanlarda senin de yapacağın gibi. Neden bu kadar emin konuşuyorum? Çünkü zamanında hepsini ben de yaşadım. Tekrar hoş geldin! Taze bir mezun, eski bir kulüpçü, daimi bir İMKlıdan sevgilerle.. Uğur Sezgin Hayattaki en büyük hedefinin Madonna olmak olduğunu sık sık dile getiren Mirace Eda Hocaoğlu bu idealinden vazgeçip Nazan Öncel oldu. Öldürdüğü kargalardan dolayı çevrecilerden çok tepki çeken Mirace Eda Öncel müzik hayatına ara verip gece hayatına başladı. Hem şöhret hem ev kızı. Bayramın gelişiyle şöhreti bi yana bırakıp paçaları sıvayan Mirace E. Öncel kardeşine “Kalk kız temizlik yapacaz.” dedi. Derslerin başlamasıyla birlikte koltuklar dolmaya başladı. Mümkün olduğunca erken gelmeye bakın. (NOT: Fotoğraf arşiv görüntülerinden faydalanılarak kullanılmıştır. 25 derece havada bot kazak giymiyoruz tabii ki.) Tatilin son zamanlarına denk gelen bu görüntü Aytaç Işık’ın ıssız yazlık evindeki davetinden elimizde olan tek görüntü. Fotoğrafta sıcaktan bunalan ve alkolden kör olan arkadaşlarımızı görebiliriz. Vize ve final haftası beyni yakan işletme mühendisi adayları… Korkmayın arkadaşlar ısırmıyorlar. Kulübümüzü temsilen Etkileşim ve Gelişim Kampına katılan Umut ve Tolunay’ın çok etkileşip kendilerini geliştirdikleri Kaçma okurlarının gözlerinden kaçmadı. İMK’nın kaslı çocukları gecelere kaldıkları yerden devam ediyorlar. Stil değişikliğiyle parti hazırlıklarına başlayan kulübümüzün kasası Mustafa aynı zamanda partinin mixini de hazırlıyor. İstek parçalarınızı önceden kendisine iletmenizi rica ediyoruz. T.K.Ağdaş’ın yoga tutkusu genç kardeşimiz T.Aydın’ı da etkilemiş gibi gözüküyor. Umarız el ele tutuşup gitmezler. T.K.Ağdaş’ı sosyal medyada durduramıyoruz! Bu sefer de feminist RTlerle genç kızlarımıza destek veren T.K. kulüp kızlarının takdirini almayı başardı bile… Diğer yandan kulübün erkeklerinin bu RT’ye tepkisi sert oldu… Yeni yıl ve kulübe katılan yeni insanlar.. Ancak aralarında biri var ki bir özelliğiyle diğerlerinden ayrılıyor. Yıldız Tilbe hayranlığıyla kendini farkettiren Hilal Merey’e arkadaşları Hilal Tilbe şeklinde sesleniyor.Tanımayanlar için resmi yan tarafta. Uzun bir tatilin ardından arkadaşlar hala okula alışamadı. Akıllarda hep tatil…. Okulumuzda Zeynep hocanın önderliğinde gerçekleşen kanserli çocuklara destek amacıyla yapılan koşuya kulübümüzü temsilen katılan Göbekspor bayrak takımı sondan 2. olarak kulübümüzü onurlandırdılar. Teşekkürler Göbekspor Bu 2’linin, bu snapin ardından eve çıkmaları kafalarda soru işaretli yarattı. Son zamanlarda birbirlerine benzemeye başlayan giyim tarzları ise şüphelerimizi doğrular nitelikte. NOT:Son toplantıda alınan karar gereği kulübe TRABZONSPOR formasından başka formayla girilmesi katiyen yasaktır. Aksi bir davranış sergileyenlerin kellesi alınacaktır. !TOPLANTI ÇAĞRISI! Yeni dönemin ilk toplantısı 6 Ekim 18.00 17.30’da kulüp odasında buluşup toplantı yapacağımız sınıfa geçiyoruz. BTZ yakın, toplantıları başlatalım artık!!! Koordinatör: Umut Çakmak Editörler: Doğancan Bulak, Aybüke Tuğrul, Simge Nogayer Yazı Ekibi: Nur Beril Kazakkıran, Şiyar Şahin, Uğur Sezgin
Benzer belgeler
Kaçma – 2015 Hoşgeldin Kaçması - İTÜ İşletme Mühendisliği Kulübü
Köfteler cızbız, İTÜ’lü arılar vız vız