Nedeni Bilinmeyen Ateş
Transkript
Nedeni Bilinmeyen Ateş
Nedeni Bilinmeyen Ateş Dr. Reşat ÖZARAS İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, İstanbul A teş, pek çok hastalığın ortak bir bulgusudur. Çoğu kere kısa süreli ve kendi kendine sınırlanır, bazen de ateş yol açan nedeni tanımak zor değildir. Ancak bazı olgularda ateş uzar ve nedeni titizce yapılmış değerlendirmelere rağmen bulunamayabilir. Etiyolojinin belirlenmesi klinisyenler için sorundur; hem deneyim hem de bilgi gerektirir. Petersdorf ve Beeson tarafından 1961’de tanımlanan klasik nedeni bilinmeyen ateş (NBA), birden fazla yapılan ölçümde 38,3 C’yi geçen, 3 haftadan daha fazla süredir devam eden ve bir haftalık hastane yatışı şartlarında tanı konamayan ateşi olan olguları ifade eder (1). Daha sonra bu tanım çeşitli modifikasyonlar geçirmiştir: Klasik NBA, hastaneye yatırılarak 3 günde ya da ikiden fazla poliklinik vizitinde tanı konamaması olarak düzenlenmiştir. Ayrıca nozokomiyal NBA (en az bir gündür hastanede yatan ve yatışında ateşi olmayan hastada, 3 gündür nedeni saptanamayan ateş), immün yetmezliği olan hastada NBA (immün yetmezliği olan-nötropenik; nötrofil ≤500/mm3 –hastada 3 günlük incelemede ateşin nedeninin bulunamaması) ve HIV enfeksiyonu ile ilişkili NBA (HIV enfeksiyonu olan hastada poliklinik şartlarında 4 haftadır mevcut olan yada yatırılarak 3 günden fazla sürede ateşin nedeninin bulunamadığı hasta) gibi özel gruplardaki NBA da tanımlanmıştır (2). NBA’lı bir hastada etiyolojiyi bulmaya yönelik ilk aşama detaylı bir öykü almak olmalıdır. Bu öykü içinde hastanın kullandığı (bazen söylemeye bile gerek duymadığı, arasıra kullandığı) ilaçlar, seyahat öyküsü, hayvan ya da çevre teması, etrafında ya da ailesinde benzer belirti bulguları taşıyan kimse olup olmadığı, nüks potansiyeli taşıyan önceki bir hastalığı olup olmadığı yer almalıdır. Fizik muayene dikkatli ve tekrarlı olmalıdır; tekrarlanan muayenelerde yeni bir bulgu saptanabilir. Fizik muayenede elde edilen bulgular, hem tanı koymada hem de tanı yöntemlerinin yönlendirilmesinde önemlidir. Örneğin deri ve mukoza bulguları, üfürüm, lenfadenopati, karında duyarlılık gibi bulgular yönlendirici olabilir. NBA’lı hastanın temel laboratuvar incelemelerinde, kan sayımı, periferik yayma, idrar tahlili, biyokimyasal analizler, PPD testi, akciğer grafisi, C-reaktif protein, eritrosit sedimantasyon hızı ve kan kültürü yer alır. Bu incelemelerden ve bazı belirti, bulgulardan yola çıkılarak incelemeler yönlendirilir; seroloji, ultrasonografi, BT ya da MR incelemelerine başvurulabilir. Kemik iliği incelemesi, bazı romatolojik serolojiler, endoskopik işlemler de bu kapsamda değerlendirilir. Yakın zamanda pratik uygulamaya giren pozitron emisyon tomografisi ateşin enflamatuvar nedenini belirlemede başvurulabilen dinamik 60 bir yöntemdir ve yeni düzenlenen NBA algoritmalarında yer bulmuştur. Son 40 yılda yayınlanan 10 büyük NBA serisinde toplam 1329 hasta yer almaktadır ve bu olguların yaklaşık üçte biri (%32) enfeksiyonlardır. Geriye kalan üçte ikilik kısım ise diğer 4 kategori olan maliniteler, kolajen doku hastalıkları, çeşitli hastalıklar ve tanı konamayanlar arasında yaklaşık olarak eşit dağılmaktadır (3). Ülkemizden bildirilen retrospektif ve prospektif çalışmalar da bu sonuçlarla belli ölçüde örtüşmektedir (4,5). Enfeksiyonlar içinde ise tüberküloz (özellikle ekstrapulmoner) en önemli kısmı oluşturmaktadır. Endokardit, karın içi ya da pelvik abseler de diğer önemli enfeksiyöz etiyolojilerdir. Maliniteler içinde lenfomalar en önemli grubu oluşturur. Hematolojik maliniteler ve solid tümörler de değişen oranlarda yer alır. Kolajen doku hastalıkları içinde erişkinde Still hastalığı, temporal arterit (özellikle ileri yaşta), romatoid artrit ve sistemik lupus eritematozus, bu kategorinin ana etiyolojileridir. Çeşitli hastalıklar içinde sarkoidoz, enflamatuvar barsak hastalığı, subakut tiroidit ve ilaç ateşi başta olmak üzere onlarca hastalık yer alabilir. Bir grup hastaya tüm incelemelere rağmen tanı konamayabilir; bunların bir kısmı kendiliğinden geriler, bir kısmında ise tanı koydurucu belirti ve bulgular zaman içinde ortaya çıkar. NBA etiyolojisinin saptanması, öykü, fizik muayene ve temel laboratuvar incelemelerden elde edilen ipuçlarının değerlendirilmesini gerektirir. Bilgi ve tecrübenin birlikte kullanıldığı bu alanda, çoğu kere multidisipliner bir yaklaşımın gerekir. Kaynaklar akılcı kullanılmalı; zor ve pahalı tanı yöntemleri her hastada kullanılmamalı, temel yaklaşımlarla tanı konamayan olgularda başvurulmalıdır. Kaynaklar 1. Petersdorf RG, Beeson PB. Fever of unexplained origin: report on 100 cases. Medicine 1961;40:1-30. 2. Mackowiak PA, Durack DT. Fever of unknown origin. Mandell GL, Bennett JE, Dolin R (eds). In: Mandell, Douglas, and Bennett’s principles and practice of infectious diseases, 5th ed. Philadelphia: Churchill Livingston, 2000:622-33. 3. Mert A, Ozaras R, Tabak F, Bilir M, Ozturk R, Ozdogan H, Aktuglu Y. Fever of unknown origin: a review of 20 patients with Adult-onset Still’s disease. Clin Rheumatol 2003;22: 89–93. 4. Sipahi OR, Senol S, Arsu G, Pullukcu H, Tasbakan M, Yamazhan T, Arda B, Ulusoy S. Pooled analysis of 857 published adult fever of unknown origin cases in Turkey between 1990–2006. Med Sci Monit, 2007; 13:318322. 5. The spectrum of diseases causing fever of unknown origin in Turkey: a multicenter study Kucukardali Y, Oncul O, Cavuslu O, et al. Fever of Unknown Origin Study Group Int J Infect Dis (2007), doi:10.1016/ j.ijid.2007.04.013 (baskıda).
Benzer belgeler
Özgeçmiş Dosyası İndir - İstanbul Medeniyet Üniversitesi Akademik
Arinc H., Gunduz H., Tamer A., Seyfeli E., Kanat M., Ozhan H., et al.,"Evaluation of right ventricular function in
patients with thyroid dysfunction", CARDIOLOGY, vol.105, pp.89-94, 2006
Arinc H., ...