‹ZM‹R - Boydak Holding

Transkript

‹ZM‹R - Boydak Holding
may›s-haziran 2007
say› 5
B‹Z B‹ZE, BOYDAK HOLD‹NG YAYINIDIR. ‹K‹ AYDA B‹R YAYINLANIR
Türkiye’nin
agoras›
‹ZM‹R
Sunufl
“Do¤al hayata dönüfl felsefesi”
art›k yaln›zca g›da ürünleri ile de¤il
endüstride ve hizmet sektöründe
de h›zla kendini gösteriyor.
Dünyada yayg›nlaflan ve
önümüzdeki dönemde ilginin
artmas› beklenen bu ak›m›n
Türkiye’deki öncülerinden biri de
50 y›ld›r sektöründe yeniliklerin
öncüsü olmay› baflarm›fl bir marka
olan ‹stikbal Mobilya.
Do¤ayla dost teknoloji
B
ahar ve ard›ndan karfl›lamaya haz›rland›¤›m›z
yaz aylar› derken tabiat da tüm güzelli¤ini sergilemeye bafllad›. Güneflin enerjisine ayak uydurmaya bafllayan do¤ada hayranl›k uyand›r›c›
bir hareketlilik yaflan›yor. Bu hareketlili¤e karfl› koyamayan
bizler için de art›k a¤›r yüklerden kurtulma, aç›k mekânlar ve
bahçelerle buluflma dönemi, do¤a ile yak›nlaflma mevsimi.
Asl›nda son y›llarda “do¤a ile yak›nlaflmak” bir dönem de¤il
bir yaflam biçimi olarak da karfl›m›za ç›k›yor. Tüm dünyada
do¤al yaflam felsefesini ilke haline getirenlerin say›s› giderek
art›yor. Domates gibi kokan domates, elma kokulu elma yemek isteyenler tamamen do¤al koflullarda yetifltirilmifl organik ürünlere yöneliyor. Do¤al gübre ile yetifltirilen, ekolojik
dengeyi koruyan ve yenilenebilir enerji ile elde edilen organik
ürünler, h›zla hayat›m›z›n her alan›na giriyor. “Do¤al hayata
dönüfl felsefesi” art›k yaln›zca g›da ürünleri ile de¤il endüstride ve hizmet sektöründe de h›zla kendini gösteriyor. Dünyada yayg›nlaflan ve önümüzdeki dönemde ilginin artmas›
beklenen bu ak›m›n Türkiye’deki öncülerinden biri de 50 y›l-
d›r sektöründe yeniliklerin öncüsü olmay› baflarm›fl bir marka olan ‹stikbal Mobilya.
Grubumuzun lokomotifi ‹stikbal, özellikle koflullar› a¤›rlaflan
flehir yaflam›nda yükselen de¤er olarak tan›mlanan do¤aya
dönüfl e¤ilimini yatak gruplar›na baflar› ile entegre etti.
Araflt›rma ve gelifltirme çal›flmalar›na a¤›rl›k veren ve kazanc›n›n önemli bir bölümünü bu çal›flmalar için harcayan
‹stikbal, üstün teknoloji kullan›larak, organik pamuk esasl›
kumaflla üretilmifl ilk yataklar›n› tüketici ile buluflturdu ve yine bir ilke imza att›.
Biliyoruz ki sektöründe liderli¤ini sürdürmek isteyen, dünyada kendini kabul ettirerek rekabetçi bir yap›ya kavuflmak isteyen her markan›n yolu günümüzde art›k yenilik anlay›fl›ndan geçmektedir. ‹novasyona inanan grubumuzun, hizmet
verdi¤i her alanda bu tip çal›flmalar› önümüzdeki dönemde
de h›z kesmeden devam edecektir.
Sayg›lar›mla...
Bekir Boydak
3
may›s-haziran
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler içindekiler
may›s-haziran 2007
32
GÜNDEM
Boydak Holding hedeflerini paylaflt›
Bellona ile 10 y›l
6
10
Yeni bir dünyan›n parças›y›z
12
Türkiye Kadir Has’› kaybetti
14
V‹ZYON
Boydak Holding Yönetim Kurulu
Üyesi Yusuf Boydak
16
DOSYA
Marka
20
NEREYE G‹DEL‹M?
‹zmir
42
32
KAMERA ARKASI
Orgatech
40
SÖYLEfi‹
Beren Saat
42
A‹LEM VE BEN
Çocuklar gelecektir
44
KÜLTÜR & SANAT
52
44
SPOR
‹brahim Yattara
56
SA⁄LIK
58
BOYDAK’TAN HABERLER
60
Bulmacan›n çözümü
Bafl a¤r›s›
‹mtiyaz Bahibi
Boydak Holding ad›na
Bekir Boydak
Yaz›iflleri Müdürü
Murtaza Durmufl
Editör
Meral Gündo¤du
Görsel Yönetmen
Nihal Atatepe
Düzelti
Ercan Yafla
4
may›s-haziran
56
16
Foto¤raf Editörü
Batuhan K›ran
Yay›n Kurulu
Bilal Uyan›k
Mustafa Büyükkat›rc›
Bülent Al›c›
Muzaffer Çetinkaya
Ekrem Bakt›r
Hasan Ünal
Ar›n Saydam
Ülkü Karaosmano¤lu
Ayflin Kaymaz
Reklam
Ebru Balc› Çal›flkan
Yap›mc›
Kesiflim Yay›nc›l›k ve Tasar›m
Hizmetleri A.fi.
Kasap Sok. Hilmi Hak Han, 22/6
34394 Esentepe fiiflli/‹stanbul
Tel: (212) 337 51 99
Faks: (0212) 288 62 36
www.kesisim.com.tr
Yönetim Yeri
Organize Sanayi Bölgesi,
6. Cadde No: 35 Kayseri
e-posta: [email protected]
[email protected]
Bask› Elma Bas›m
‹kitelli Organize Sanayi Bölgesi
Keresteciler Sit. Blok: 14 No: 1
‹kitelli/‹stanbul
Yay›n Türü Yerel Süreli Yay›n
Editörün Notu
Tüketici bize güvenmeli
ama bu yetmez. Son derece
rasyonel oldu¤u varsay›lan
al›flveriflin, duygular›n
dünyas›nda seyretti¤i uzun
zamandan beri biliniyor.
Tüketici, güvenin yan›nda bir
markay› “sevmeli”. Bu nas›l
baflar›labilir?
40
Hem standartlar›
hem özgünlü¤ü korumak
A
merikan Baflkanlar›ndan Benjamin
Franklin, yandaki sözleri 200 y›l önce Anlat›rsan, unuturum
Gösterirsen, an›msayabilirim
söyledi. Ancak, bu yaklafl›m hâlâ iletiBeni de katarsan, o zaman anlar›m
flimin ve diyalo¤un temel mottolar›nBenjamin Franklin
dan biri say›l›yor. Günümüzün halkla iliflkiler ve pazarlama yaklafl›m›nda ise tüketicinin de sürecin içine kat›lmas› eskisinden çok daha
önemli bir hale geliyor. Dergimizin sayfalar›nda okuyaca¤›n›z marka konulu dosyam›zda da belirtildi¤i gibi, tüketiciler belli standartlara sahip; her defas›nda ayn› kalitede ürün bulmak istiyorlar. Marka olman›n temel k›staslar›ndan biri bu. Tüketiciler
söz konusu standart ürünün son derece sürprizli ve o kadar da kifliselleflmifl olmas›n› da arzu ediyorlar!
Çok karmafl›k ve karfl›lanmas› olanaks›z bir denklem gibi gibi görünüyor, ama de¤il.
Tüketici özetle, bir markayla iletifliminde kendisinin de sesinin ç›kabilmesini istiyor.
Markan›n kendisini düflündü¤ünü, ona bir hareket alan› sundu¤unu ve özellikle bizim sektörümüzde evinin dekorasyonuna “kat›ld›¤›n›” görmek istiyor. Bu trendin fark›nda olan markalar›m›z, “‹stikbal Design Your Life” serimizde oldu¤u gibi tüketicinin
kombinasyonlar yapabilece¤i ürünler piyasaya sunuyor.
Modern tüketicinin bir markay› talep etmesi için kalite ve fiyat unsurunun yan›nda
duygular›na hitap etmesi de önemli bir faktör olarak öne ç›k›yor. Tüketici bize güvenmeli ama bu yetmez. Son derece rasyonel oldu¤u varsay›lan al›flveriflin, duygular›n
dünyas›nda seyretti¤i uzun zamandan beri biliniyor. Tüketici, güvenin yan›nda bir
markay› “sevmeli”. Bu nas›l baflar›labilir? Bu konuda pek çok iletiflim uzman› kafa yoruyor. Bunlardan biri de “Duyular ve Marka” kitab›n›n yazar› Martin Lindstrom. “Bugüne kadar marka yaratmak için mükemmel bir görsellik, mükemmel bir ses yeterliydi” diye yaz›yor Linstrom. Ses faktörünün de yeterince kullan›lamad›¤›ndan ve gelifltirilmesi gerekti¤inden söz eden yazar, art›k koku, dokunma ve tat duygular›n› da
kullanan bir marka oluflumundan söz ediyor.
Lindstrom’un önerisinin radikalli¤i, marka iletifliminin bütünselli¤i ile birleflti¤inde akla flöyle bir tablo geliyor: Belli bir markaya ait ma¤azan›n kokusu da standart olacak
ve marka logosunu her gördü¤ünüzde bu kokuyu hat›rlayacaks›n›z.
T›pk› biz insanlar gibi markay› da genç tutacak en temel ilke, standartlar› korumakla birlikte özgünlü¤ünü yitirmemek. Tüm aray›fllar da bunun için.
‹yi okumalar dilerim...
58
14
Murtaza Durmufl/Yaz›iflleri Müdürü
5
may›s-haziran
Gündem
Boydak Holding
hedeflerini paylaflt›
Bir dünya markas› olma konusunda emin ad›mlarla ilerleyen
Türkiye’nin en köklü kurulufllar›ndan Boydak Holding,
2006 y›l›nda 2 milyar 413 milyon YTL ciro gerçeklefltirerek
hedeflerinin üzerinde bir performans gerçeklefltirdi
6
may›s-haziran
Boydak Holding Yönetim Kurulu, 21
Mart’ta ‹stanbul Ç›ra¤an Saray›’nda
çok say›da bas›n mensubunun kat›ld›¤›
kahvalt›l› toplant›da 2006 y›l›n›
de¤erlendirdi ve 2007 hedeflerini
aç›klad›.
B
oydak Holding, 2006 y›l› de¤erlendirmesi ve 2007 y›l›na iliflkin beklentilerini 21
Mart 2007 Çarflamba günü Ç›ra¤an Saray›’nda düzenlenen bas›n toplant›s› ile aç›klad›. Boydak Holding, 2007 y›l› için ciro hedefini 3 milyar YTL olarak aç›klad›. 2006 y›l›nda 73
milyon YTL’lik yeni yat›r›m gerçeklefltiren Boydak Holding, Adapazar› ve Kayseri’de 2006 y›l›nda üç ayr› üretim tesisi kurdu. Yap›lan yeni yat›r›mlar ile Boydak Holding çal›flan say›s›n› 13 bin
500’e yükseltti.
Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak ve yönetim kurulu üyelerinin kat›ld›¤› toplant›da mobilya, finans,
demir-çelik, lojistik, tekstil, kimya, pazarlama, enerji ve biliflim olmak üzere
sekiz ayr› alanda, 29 flirketi ve yedi
markas› ile Boydak Holding’in
2006’da hedeflerinin üzerinde bir
büyümeye imza att›¤› dile getirildi.
Toplant›da tüm flirketlerin üst düzey yöneticileri de haz›r bulundu.
Boydak Holding Yönetim Kurulu
Baflkan› Hac› Boydak, toplant›da
yapt›¤› konuflmada, hedeflerinin
üzerinde bir performans sergileyen
grubun 2006 y›l›n› 2 milyar 413
milyon YTL ciro ile kapatt›¤›n› ifade
ederek yat›r›m kararl›l›¤› içinde olduklar›n› vurgulad›. Boydak, “Kazanc›n›n
büyük bölümünü yat›r›ma dönüfltüren
ve yeni ifl imkânlar› yaratan Boydak Holding, 2007 y›l›nda da ayn› yat›r›m anlay›fl›n› büyük bir kararl›l›k ile devam ettirmeyi amaçlamaktad›r” diye konufltu.
Türkiye’nin son dört y›lda her y›l yüzde
6-7 oran›nda büyüme gerçeklefltirdi¤ine iflaret eden Hac› Boydak, ifl dünyas›
olarak bu pozitif tablonun önümüzdeki
dönemde de devam etmesini arzulad›klar›n› dile getirdi.
Türkiye’nin 2007’de iki ayr› seçim sürecinden geçece¤ine dikkat çeken Boydak, “Boydak Holding olarak Türkiye’nin
bu süreçleri büyük bir olgunluk ve sa¤duyu ile atlataca¤›na ve ekonomik göstergelerin seçimlerden etkilenmeden
büyümesini sürdürece¤ine inan›yoruz”
dedi.
“Sorumlulu¤umuzu eksiksiz
yerine getiriyoruz”
Hac› Boydak, sosyal sorumluluk projeleri kapsam›nda Kayseri'de sekiz tane
''Sevgi Evi'' açmaya söz verdiklerini belirterek, bu evlerin yap›m›na önümüzdeki günlerde bafllanaca¤›n› da bildir-
di. Bankac›l›k sektörünü de kapsayan
13 bin 500 çal›flan› ile Türkiye’nin en
büyük sanayi kurulufllar›ndan biri olduklar›n› vurgulayan Boydak, konuflmas›n› flöyle sürdürdü:
“Boydak Holding olarak kaliteli ürün ve
hizmet, tatminkâr finansal performans›n d›fl›nda toplumumuza katk›m›z›
önümüzdeki dönemde de art›rarak
sürdürmeyi ve üzerimize düflen so-
rumlulu¤u eksiksiz yerine getirmeyi
hedefliyoruz.”
Ciro yüzde 26 artt›;
hedef, bölgesel güç olmak
Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyesi
Memduh Boydak da holdingin faaliyet
gösterdi¤i sektörlere iliflkin bilgi verdi.
Bir önceki y›la göre yüzde 26 ciro art›fl›
elde eden Boydak Holding'in Ar-Ge ve
çevre konusunda geçen y›l 8.5 milyon
dolar yat›r›m yapt›¤›n› anlatan Memduh
Boydak, ''Grup olarak 2007 y›l›nda yüzde 23 ciro art›fl› hedefliyoruz. 2007 ciro hedefimiz ise 3 milyar YTL'' dedi.
Memduh Boydak, grubun lokomotifi
olan mobilya alan›nda 2006 y›l›nda 1
milyar 106 milyon 329 bin YTL ciro elde etti¤ini aç›klad›. Mobilyada
50 y›ll›k tecrübelerinin bulundu¤una iflaret eden Boydak
“Toplam ciromuzun yaklafl›k
yüzde 50’sini mobilyadan sa¤l›yoruz. Dünya art›k Türk mobilyas›ndan bahseder hale geldi.
Burada grubumuzun da büyük
katk›s› var. Yurtd›fl› faaliyetlerimizi fason üretimden ziyade
markal› ürünlerden yap›yoruz.
Alt› ayr› mobilya markam›z (‹stikbal, ‹stikbal Deco, Bellona,
Hukla, ‹stikbal Regina, Mondi)
var. Sekiz fabrikada 9 bin 253 çal›flan›m›z bulunuyor. Mobilyada 70’i aflk›n ülkeye ihracat yap›yoruz. Türkiye genelinde 2 bin, yurtd›fl›nda da 110 bayiimiz
bulunuyor” diye konufltu.
Memduh Boydak, holdingin enerji sektöründe 2006’da 503 milyon 418 bin
YTL ciro elde etti¤ini, 2006 y›l› ihracat›n›n ise 56 milyon 112 bin dolar oldu¤unu aç›klad›. Tekstil alan›nda 116 milyon
7
may›s-haziran
Gündem
Yönetim kurulu üyelerimiz (soldan sa¤a): Bekir Boydak, Yusuf Boydak, Hac› Boydak, Mahmut K›l›nç,
Mustafa Boydak, fiükrü Boydak, Memduh Boydak, bas›n mensuplar›n›n sorular›n› yan›tlad›lar.
240 bin YTL ciro elde ettiklerini ve 32
milyon 119 bin dolar ihracat gerçeklefltirdiklerini dile getiren Boydak, “Boyteks’in Kayseri ve Bursa’da iki ayr› üretim tesisi var. Üretimin yüzde 60’l›k k›sm› 30’dan fazla ülkeye ihraç ediliyor.
Tekstilde 886 çal›flan›m›z bulunuyor.
Y›ll›k üretim kapasitemiz 22.6 milyon
metre/tül dokuma yatak kumafl›, 2.2
milyon metre/tül örme yatak kumafl›,
11.3 milyon metre/tül döflemelik kumafl, dar dokuma 17.8 milyon metre,
CF BCF iplik 5 bin 250 ton ve Chenile
iplik üretimimiz de bin 600 tonu buluyor” dedi.
Kimyada 2006’da 102 milyon 165 bin
YTL ciro elde ettiklerine dikkat çeken
Memduh Boydak, 753 bin 817 metreküplük sünger ve 3 bin ton elyaf üretimi
gerçeklefltirdiklerini dile getirdi. Bu
alanda, mobilya, yatak, otomotiv, ev
tekstili, ambalaj, ›s› ve ses yal›t›m› gibi
üretim faaliyetlerinin temel girdisi olan
yüksek kaliteli poliüretan üretimi gerçeklefltirdiklerini söyledi.
Boydak, pazarlama, lojistik, demirçelik
alanlar›nda ise 584 milyon 937 bin
YTL ciro rakamlar› ile 2006 y›l›n› grup
2006 rakamsal veriler
Kârl›l›k oran›
Ar-Ge ve çevre yat›r›mlar›
‹hracat
‹stihdam
8
may›s-haziran
% 6.16
8 milyon 500 bin dolar
182 milyon 25 bin dolar
13 bin 500
Yeni üretim tesislerimiz
hizmete girdi
73 milyon YTL yat›r›m ile üç üretim tesisi hizmete aç›ld›:
• Boyçelik A.fi. Boru ve Profil
Üretim Tesisleri,
• Boyçelik A.fi. Çelik Tel-Yay
Üretim Tesisleri,
• ‹stikbal A.fi. Adapazar› yatak
üretim tesisleri
• 2006 y›l›nda Adapazar›/Adakar A.fi.
ve Adapazar›/Karbel A.fi. flirketleri yeni infla edilen lojistik tesislerine, ‹stanbul Bepafl Pazarlama flirketi ise Esenler/‹stanbul’da infla edilen yeni lojistik
tesisine tafl›nd›.
• Boydak Holding, ‹stanbul Sanayi
Odas› taraf›ndan aç›klanan “Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluflu”
listesinde alt› flirket ile yer ald›.
• Merkez Çelik A.fi.
• Hes Kablo A.fi.
• Boytafl Mobilya A.fi.
• ‹stikbal Mobilya A.fi.
• Form Sünger A.fi.
• Boyteks Tekstil A.fi.
• Türk Patent Enstitüsü, Boydak Holding’in Türkiye’de en çok patent ve
tescil baflvurusunda bulunan ilk üç firma aras›nda yer ald›¤›n› aç›klad›.
• Boydak Holding Yönetim Kurulu
Baflkan› Hac› Boydak, 2006 y›l›nda
Türkiye Büyük Millet Meclisi taraf›ndan Üstün Hizmet Madalyas› ile ödüllendirildi.
olarak 2 milyon 413 bin 89 YTL ile tamamlad›¤›n› aç›klad›. Holding’in 2006
yat›r›mlar› konusunda da bilgi veren
Boydak, 73 milyon YTL yat›r›m ile üç
üretim tesisini hizmete açt›klar›n› söyledi. Dünya çap›nda ‹spanya, ‹talya, Yunanistan, Bulgaristan, Rusya, M›s›r, Almanya ve ABD baflta olmak üzere 70'i
aflk›n ülkeye ihracat gerçeklefltirdiklerini belirten Boydak, holdingin 2007 y›l›
ihracat hedefinin ise 225 milyon dolar
oldu¤unu bildirdi.
Toplant› sonras› bas›n mensuplar›n›n sorular›n› yan›tlayan Memduh Boydak, Hes
Kablo, Boyteks, Boytafl, Form Sünger,
Borçelik gibi üretim tesisleri için kapasite art›r›m›na yönelik yeni yat›r›m projeleri
oldu¤unu, 2007 y›l›nda Ar-Ge ve tasar›m
faliyetleri için 10 milyon dolar kaynak aktarmay› planlad›klar›n› belirtti.
“Moda diye ortakl›k
yapmay›z”
Yat›r›mlara iliflkin bir soru üzerine
Memduh Boydak, bu y›l için 50 milyon
dolarl›k bir yat›r›m öngörüldü¤ünü bildirdi. Boydak, “Daha önce mobilya sektöründe yurtd›fl› yat›r›mlara yönelece¤imizi beyan etmifltik. Bu çal›flmalar›m›z devam ediyor. ‹lk yat›r›m› san›yorum Rusya'ya yapaca¤›z. Görüflmelerimiz sonuçland›¤›nda art› 20 milyon dolarl›k bir yat›r›m daha olacak. Yani toplamda 70
milyon dolarl›k yat›r›m gerçeklefltirece¤iz'' dedi.
fiirketleri bir çat› alt›nda birlefltirmeyi
düflünmediklerini, ma¤azalar› bir cazibe
haline getirmeyi amaçlad›klar›n› belirten Boydak, birleflme ve sat›n almalar›
de¤erlendirirken, ''Yabanc› bir grupla
birleflme olabilece¤i gibi yurtiçinden bir
grupla da olabilir. Ama her fleyden önce bize art› bir de¤er katmas› laz›m. Küresel ekonomi içindeki yerimizi güçlendirecek birleflmelere bakar›z. Biz iflimizi
zaten yap›yoruz. Yoksa moda diye, böyle bir ortakl›k düflüncemiz yok'' fleklinde
görüfl bildirdi.
Memduh Boydak, mobilya alan›ndaki
flirketlerin birlefltirilip birlefltirilmeyece¤i ve yurtd›fl›nda bir ortakl›k olup olmayaca¤›na iliflkin soru üzerine, mobilya
sektöründeki alt› flirketlerinin kendi içinde zaten konsolide oldu¤unu, bunlar›
tek çat› alt›nda toplaman›n söz konusu
olmad›¤›n› aç›klad›. Boydak, her ülkeye
göre de¤iflen ürünler ürettiklerine dikkat çekerek, bölgesel marka olma konusunda faaliyet sürdürdüklerini, Yunanistan’da 12 ma¤azalar›n›n bulundu¤unu
aç›klad›. Boydak, “Yunanistan’da dört
yeni ma¤aza açaca¤›z. Bulgaristan da
da dokuz ma¤aza açt›k. Bu bir baflar›
örne¤idir. Önümüzdeki süreçte de Avrupa ülkeleri, Türk Cumhuriyetleri, Ortado¤u’ya a¤›rl›k verece¤iz” dedi.
“Model flirketiz”
Toplant›da bas›n mensuplar›n›n sorular›n› yan›tlayan Boydak Holding Yönetim
Kurulu Baflkan Vekili Mustafa Boydak
ise üretim flirketlerinden bafllamak üzere 2007 y›l›nda halka arz yönünde giriflimlerinin olabilece¤ini aç›klad›. Mustafa Boydak, “2007 y›l› sonunda ya da
2008 y›l›nda Boydak Holding’in baz› flirketleri için halka arz gündeme gelebilir.
2006’DA C‹ROMUZ
Mobilya
1.106.329.000 YTL
Enerji
503.418.000 YTL
Tekstil
116.240.000 YTL
Endüstri
102.165.000 YTL
Di¤er
584.937.000 YTL
(pazarlama, lojistik, demir çelik)
Toplam ciro 2.413.089.000 YTL
Boydak Holding olarak halka arz› yeni
kaynak yaratman›n yan› s›ra kurumsallaflman›n da önemli bir ad›m› olarak de¤erlendiriyoruz” dedi.
Mustafa Boydak, Boydak Holding’in
önümüzdeki dönemde yeni alanlara ve
elektrik da¤›t›m ihalelerine kat›l›p kat›lmayaca¤› ile ilgili soru üzerine, “Biz bir
sanayi grubuyuz. Boydak tabii ki yeni
alanlar› de¤erlendirecektir; ama yeni
alanlar konusunda da oldukça muhafazakâr›z. Bize uyan ifller oldu¤unda, önümüze f›rsatlar ç›kt›¤›nda de¤erlendiririz.
160 milyon YTL kârl›l›¤›m›z söz konusu.
Türkiye’deki üretim flirketlerine bak›ld›¤›nda bu oran çok düflük. Biz Türkiye’nin
model bir flirketiyiz. Biz sermayemizi çeflitli alanlarda de¤erlendiriyoruz. Elektrik
da¤›t›m ihalelerine de bakar›z ama sonuçta bu alandaki yat›r›ma yönetim kurulumuz karar verir” dedi.
“Ülkemize borcumuzu
ihracatla ödeyebiliriz”
Mustafa Boydak, ‹smail Cem’in D›fliflleri
Bakanl›¤› döneminde komflularla bafllayan iyi iliflkilerin Abdullah Gül döneminde de sürdü¤ünü kaydederek “Bizim ne
zaman ihracat rakamlar›m›z ithalat›m›z›
geçerse o zaman bu memleket için iyi
fleyler yapm›fl olaca¤›z. Ancak ihracat
yaparak bu ülkeye borcumuzu ödeyebiliriz” diye konufltu.
Mustafa Boydak, Boydak Holding’in genel merkezinin Kayseri’den ‹stanbul’a
tafl›n›p tafl›nmayaca¤›na iliflkin soru
üzerine ise flunlar› kaydetti: “Bizim baz›
flirketlerin genel müdürlükleri ‹stanbul’da ama genel merkezimiz Kayseri’de. Biz çok genifl bir aileyiz. Karma bir
yap›m›z var. Ekonomi kurallar›na çok
ters bir tavr›m›z da olamaz. Boydaklar
ebediyen Kayseri’de kalacak diye bir fley
de yok. Durumlara, flartlara bakar›z. Ans›z›n sürpriz bir ad›m at›labilir, bunlar›
bekleyip görece¤iz.”
Mustafa Boydak, flirketin gayrimenkul
sektörüne girip girmeyece¤ine iliflkin bir
soru üzerine de, kendilerinin bir sanayi
grubu oldu¤unu ifade ederek, ''Gayrimenkul uzmanl›k isteyen bir ifl. fiu anda
plaza infla etme gibi bir plan›m›z yok''
de¤erlendirmesinde bulundu.
2007 y›l› yat›r›m projeleri
•
•
•
•
•
•
•
Hes Kablo A.fi. Bak›r Tesisi Mimarsinan O.S.B./Kayseri
Boyteks A.fi. örme kumafl ek yat›r›m› O.S.B./Kayseri
Boytafl A.fi. Mutfak ve Sandalye Üretim Tesisleri O.S.B./Kayseri
Form Sünger A.fi. Sünger Üretimi Ek Yat›r›m Tesisleri Adapazar›
‹spafl ve Bimeks A.fi. Yeni Lojistik Merkezi (‹ç Anadolu Da¤›t›m›na Yönelik)
10 milyon dolar Ar-Ge ve tasar›m faaliyetleri
Boyçelik boru ve profil kapasite art›r›m yat›r›m›
9
may›s-haziran
Gündem
Bellona
ile 10 y›l
Genç ve yenilikçi çizgisi ile ev modas›n›n öncü
markas› Bellona 10. y›l›n› bayileriyle birlikte
Antalya’da kutlad›. 10 y›l içinde Türk mobilya
sektörünün vazgeçilmez markalar›ndan biri haline
gelen Bellona, 800’e yak›n bayii ve genifl ürün
yelpazesi ile hizmet veriyor
10
may›s-haziran
Mustafa Boydak
fiükür Boydak
B
oydak Holding’e ba¤l› Boytafl Mobilya tesislerinde
üretimi gerçeklefltirilen Bellona, 10. y›l›n› Antalya’da düzenlenen 10. Y›l Bayi Buluflmas› ile kutlad›. Bellona 10. Y›l Bayi Buluflmas›’na, Türkiye genelinde faaliyet gösteren 800 Bellona bayisinin yan› s›ra, Boydak Holding ve Bellona markas›n›n üst düzey yöneticileri kat›ld›. Bellona, toplu konutlar için özel olarak tasarlanan modern,
minimalist ve fonksiyonel ürünlerden oluflan 2007 ürün koleksiyonunu bayilerine tan›tt›. Toplant›n›n moderatörlü¤ünü ise
Aygün Baflok yapt›.
Katma de¤er ve istihdam yaratan bir marka
10. Y›l Bayi Buluflmas›’nda bir konuflma yapan Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s› ve Boytafl Mobilya
Yönetim Kurulu Baflkan› fiükrü Boydak, “Bellona markal›
ürünlerin üretiminin gerçeklefltirildi¤i Boytafl Mobilya’da 3
bin 778 iflçi ve 257 idari personel olmak üzere toplam 4
bin 35 kifli istihdam ediliyor.
Türkiye geneline yay›lm›fl 800’e yak›n bayimizi ve tedarikçilerimizi de bu rakama dahil edecek olursak Bellona, 10 y›l içinde Türkiye’ye katma de¤er ve istihdam yaratan önemli mar-
Memduh Boydak
Toplant›n›n
moderatörlü¤ünü
Aygün Baflok
yapt›.
kalardan biri olmay› baflard›. Boytafl Mobilya, ‹stanbul Sanayi Odas› taraf›ndan aç›klanan ‘Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi
Kuruluflu’ aras›nda 101. s›rada yer al›yor. 10 y›l içinde geldi¤imiz bu nokta bizleri onurland›r›yor” dedi.
2007 y›l›nda 20’yi aflk›n Bellona ma¤azas›n› hizmete sokmay› pland›klar›n› belirten fiükrü Boydak, mevcut bayi yap›s›n› daha da güçlendirerek Bellona’n›n hizmet kalitesini sürekli art›rmay› amaçlad›klar›n› söyledi.
Piramidin en üstünde müflteri var
Buluflmada bir seminerle bayilere hitap eden kalite, planlama
ve insan kaynaklar› Uzman› ‹lhan Gülertan da “marka ürün”
satman›n önemine de¤indi ve bayilerin, ifllerinin gelece¤i aç›s›ndan markaya sahip ç›kmas› gere¤ine dikkat çekti.
20 y›l öncesine kadar patronun ve üreticinin en üstte, bayilerin onun alt›nda ve müflterinin ise en altta oldu¤u bir piramit
olarak görüldü¤ü ifl dünyas›nda art›k bu piramidin tersine
çevrilmifl halinin geçerli oldu¤una dikkat çekti. Toplant› sonunda 2006 y›l›nda dereceye giren Bellona bayilerine plaket
verildi. Ayn› gün düzenlenen gala gecesinde fiafak Sezer ve
Ebru Gündefl sahne ald›.
11
may›s-haziran
Gündem
Yeni bir dünyan›n
parças›y›z
Temel ekonomik göstergeler, Türkiye ekonomisinin,
2002 krizini ad›m ad›m aflt›¤›n› söylüyor. 2006’y›
yüzde 6 oran›nda büyümeyle kapatan Türkiye’nin
flu andaki en ciddi sorunu istihdam olarak görünüyor.
Türkiye, kifli bafl›na düflen gelirini ise 5477 dolara
ç›karmay› baflard›
T
ürkiye, 2006 y›l›n›, sabit fiyatlarla yüzde 6’l›k art›flla
154.3 milyon YTL GSMH
de¤eri ile kapatt›. Kifli bafl›
gelir rakam› ise 5 bin dolar›n üzerine
ç›kt›. fiu anda temel ekonomik göstergeleri itibariyle oldukça iyi durumda
olan Türkiye’nin önündeki tek pürüz
Ocak 2007 itibariyle yüzde 11’lerde
seyreden iflsizlik. Türkiye’nin h›zla istihdam yaratacak alanlara yönelmesi gerekiyor.
Yaklafl›k 20 y›l önce bafllat›lan serbest
piyasa ekonomisine yönelik ad›mlar ve
12
may›s-haziran
d›fla aç›lma kararlar› k›sa zamanda
Türkiye’yi yabanc›lar›n gözünde bir cazibe merkezi haline getirdi. Bu dönem
içinde ekonomik ve siyasi krizler yaflansa da yabanc›lar›n Türkiye’ye bak›fl› de¤iflmiflti. Hemen hemen tüm sektörlere yabanc› yat›r›mlar akmaya bafllad›.
Bu arada güçlenen Türk flirketleri de
yabanc› sermaye ile ortakl›klar kurarken, yurtd›fl›nda da isimlerini duyurmaya bafllad›lar.
Yüzde 100’ün üzerinde olan enflasyon
son y›llarda tek rakamlara çekilirken,
2002 sonras› büyümenin zaman za-
man yüzde 8’lere varmas› da Türkiye’nin ne kadar h›zl› yol ald›¤›n›n göstergesi. 1975-2004 y›llar› aras›nda Türkiye’ye do¤rudan yabanc› yat›r›mlar 20
milyar dolar iken 2005-2006 y›llar›nda
bu rakam 27 milyar dolara yükseldi.
Ülkemize gelen yabanc› sermaye içinde
dev firmalar›n olmas›, Türkiye’nin güvenli bir ülke olarak nitelendirildi¤ini gösteriyor. Bölgedeki kar›fl›kl›klar ve zaman zaman yaflanan siyasi çekiflmeler Türkiye’nin biraz cazibesini azaltsa da yine de
vazgeçilmeyen bir ülke olmas›n› engelleyemiyor. Nüfusu aç›s›ndan önemli bir tü-
Cari aç›k tehlike mi?
Baz›lar›na göre önümüzdeki y›llarda
cari aç›k tehdit unsuru olabilir. Ama
unutulmamas› gereken bir fley var. O
da, AB ile tam üyelik müzakereleri yapan ülkelerin tamam› intibak sürecinde cari aç›klar›n› art›rd›lar. Son befl y›lda da finansmanda problem yaflanmad›, tam tersine finansman›n kalitesi artt›. Cari aç›k 1985-1995 y›llar›
aras›nda 9.2 milyar dolar iken, bu rakam 1996-2006 y›l›nda 88.7 milyar
dolar olarak gerçekleflti. 1984-2000
döneminde Türkiye’ye girifl yapan sermaye ak›mlar›n›n toplam› 47 milyar
dolarken 2001-2005 y›llar› aras›nda
103 milyar dolara ç›kt›.
K›sacas› Türkiye yeni bir dünyan›n
parças› oluyor. Türkiye’nin küresel
entegrasyonu h›zlan›rken, yabanc›lar
ekonominin önemli bir parças› oldu.
Tüketicilerin tercihleri ve beklentileri
art›k daha önemli duruma gelirken,
bu davran›fllar›n üreticiler taraf›ndan
yak›ndan takip edilmesi de di¤er
önemli bir geliflme idi Türkiye için.
Türkiye’nin çok de¤il 1970-80’li y›llarda yaflad›¤› siyasi ve ekonomik
krizleri, yokluklar› hat›rlarsak k›sa zamanda böyle bir duruma gelmesinin
mucize oldu¤unu da söyleyebiliriz.
Akaryak›t, tereya¤›, sigara ve daha
birçok fleyin kuyruklar›n› flu anda 40
yafl›nda olanlar çok iyi hat›rlar. ‹laçlar›n bulunamad›¤›, her alanda karaborsac›lar›n cirit att›¤› Türkiye’yi günümüz Türkiye’si ile karfl›laflt›rmam›z›n imkân› yok. fiimdi ise ülkemizde
tüm geliflmifl ülkelerde olan her fley
var. Hatta baz› ürünler ülkemize birçok ülkeden daha önce geliyor. Bir
baflka önemli nokta, ciddi say›da ürünün ülkemizde üretilmesi.
Türkiye birçok ünlü markan›n üretim
merkezi oldu¤u kadar kendisi de öncelikle bölge ekonomilerini etkileyen,
öte yandan ABD’den Bulgaristan’a
dek pek çok ülkeye hem ihracat yapan hem de buralarda ma¤azalar
açan markalara sahip.
Umut veren göstergeler
1975-2004 y›llar› aras›nda Türkiye’ye
do¤rudan sermaye ak›mlar› 20 milyar
dolar iken 2005-2006 y›llar›nda bu
rakam 27 milyar dolara yükseldi
Yabanc› sermaya yat›r›mlar› (2005-2006) (milyon dolar)
20.000
2006
18.000
2005
16.000
2006
2005
14.000
12.000
10.000
2005
8.000
2006
6.000
4.000
2.000
Portföy yat›r›mlar›
Di¤er yat›r›mlar
DYY
Kaynak: TBB
‹malat sanayii alt sektörlerinin ortalama büyümesi
ve ithalat gereklili¤i
Ortalama büyüme (%)
(2002-2006)
Kimyasal madde ürünleri imalat›
10.1
Radyo, TV haberleflme cihazlar› imalat›
19.1
T›bbi, hassas ve optik alet, saat imalat›
14.3
Kaynak: TU‹K, TEPAV
Bankalardan konut kredisi alan toplam kifli say›s› (bin)
500
450
400
350
300
250
200
150
100
Kaynak: TBB
ketim potansiyeline sahip olmas›, Ortado¤u ve Türk Cumhuriyetleri’ne yak›nl›¤› ile Türkiye önümüzdeki y›llarda
daha çok ilgi çekecek.
50
0
Eylül
1999
Eylül
2000
Eylül
2001
Eylül
2002
Eylül
2003
Eylül
2004
Eylül
2005
Eylül
2006
13
may›s-haziran
Veda
“‹nsano¤lunun
hayat›nda gerçek
mutlulu¤u yaflad›¤› anlar,
bir elin parma¤›n›
geçmez. Asl›nda, bu
geçici dünyada, evrenin
konu¤u olan bizler, ne
yaparsak aynen karfl›l›¤›n›
al›r›z. Hayat›n tarlas›na ne
ekersek onu biçeriz”
Kadir
Kadir Has,
Has, 28
28 Temmuz
Temmuz 1997
1997
Devlet
Üstün
Hizmet
Madalyas›
Devlet Üstün Hizmet Madalyas› töreni
töreni
Türkiye Has bir
hay›rseveri yitirdi
K
ayserili hay›rsever ifladam›
Kadir Has, 22 Mart
2007’de kalbine yenik
düfltü. Balat’ta kendi ad›n›
tafl›yan üniversitesindeki mütevelli heyeti toplant› sonras› Sar›yer’deki evine dönüflte kalp krizi geçiren Has kurtar›lamad›. Ama kendisinin, eflinin, babas›n›n
ve annesinin ad›n› tafl›yan e¤itim ve sa¤l›k kurumlar›nda her gün binlerce kifli
onu yâd etmeye devam edecek.
500 milyon dolar›n üzerinde bir miktar›
hay›r ifllerine yat›ran Kadir Has “Mutlulu¤u, ülkeme ve insan›ma hizmet ederek tatmak istiyorum” diyordu. fiimdi o
aram›zda yok. Ama yapt›¤› hay›r ifllerinden dolay› arkas›nda, kendileri için yapt›r›lan dinlenme evleri için müteflekkir
ö¤retmenlerin de aralar›nda yer ald›¤›
kocaman bir e¤itim ordusu, binlerce
ö¤renci var.
1921 y›l›nda Kayseri’de do¤an Kadir
Has, 1942 y›l›nda Rezan Germirli ile evlendi. Babas› Nuri Has Çukurova’da ticaret yap›yordu. K›sa zamanda Türki-
14
may›s-haziran
ye’nin önemli sanayicileri aras›na girmeyi baflard›. Milli Mensucat Fabrikas›’n›n
kurucu üyeleri aras›nda yer alan Nuri
Bey, Akbank’›nda en büyük ortaklar›ndan biri oldu.
Kadir Has ilkö¤renimini Adana’da tamamlad›. Orta ve lise ö¤renimi için ‹stanbul’a gönderildi. Özel Bo¤aziçi Koleji’nde
orta ve lise e¤itimini tamamlad›. 1960 y›l›ndan itibaren de ticari yaflama at›ld›.
Baflta otomotiv olmak üzere k›sa zamanda büyük at›l›mlara imzas›n› att›. 1964
y›l›nda Coca-Cola’n›n Türkiye temsilcisi oldu. Daha sonra Mercedes fabrikas›n›n
Türkiye’de kurulmas›na öncülük etti.
Kadir Has, aile gelene¤i olan hay›r ifllerine, 1980’li y›llardan sonra çok büyük
bir zaman ve kaynak ay›rmaya bafllad›.
Topluma hizmetlerinin karfl›l›¤› olarak
1997 y›l›nda “Devlet Üstün Hizmet Madalyas›n›”n› al›rken yapt›¤› konuflmada
“‹nsano¤lunun hayat›nda gerçek mutlulu¤u yaflad›¤› anlar, bir elin parma¤›n›
geçmez. Asl›nda, bu geçici dünyada, evrenin konu¤u olan bizler, ne yaparsak
aynen karfl›l›¤›n› al›r›z. Bir baflka ifadeyle, hayat›n tarlas›na ne ekersek onu biçeriz” diyordu.
Alt alta s›raland›¤›nda bile çok uzun bir
liste oluflturan e¤itim ve sa¤l›k alan›ndaki ba¤›fllar› içinde kurdu¤u Kadir Has
Üniversitesi en büyük eserlerinden biri.
Kayseri’ye efliyle birlikte dört ilkokul kazand›ran ve babas› Nuri Has taraf›ndan
yap›lan bir okulun da onar›m›n› yapt›ran
Kadir Has, Erciyes Üniversitesi’ne de
baflta kütüphane olmak üzere yard›mlarda bulundu. 1991 y›l›nda efli Rezan
Has’la birlikte Türk E¤itimine Özgü Kadir
Has Vakf›’n› (HASVAK) kuran hay›rsever
ifladam›, Marmara Üniversitesi Kadir
Has Hastanesi’nin de yap›m›n› sa¤lad›.
TÜB‹TAK taraf›ndan her y›l verilen Bilim
Ödülleri’nin de sponsorlar› aras›nda olan
Kadir Has, bu uygulamalar›n kendisinden
sonra da devam edebilmesi için hay›r çal›flmalar›n› vak›fla kurumsallaflt›rd›.
Kayseri’ye bir kültür merkezi ve Kent Müzesi kazand›ran Kadir Has’la, Kayserili
hemflerileri ne kadar övünse azd›r.
Vizyon
Üretimin görünmeyen yüzü:
Sat›n alma
Holdingimizin yönetim kurulu üyelerinden Yusuf
Boydak, lojistik merkezlerin kurulmas›, iflletilmesi
ve sat›n almalar konusunda uzmanlaflm›fl bir
yöneticimiz. Yusuf Boydak, sat›n alma ifllemlerinde
tüm teklifleri de¤erlendirdikten sonra nihai
karar vermenin kritik oldu¤una iflaret ediyor
16
may›s-haziran
rünler rekabet edebilmek için
hem kalitelerini korumak hem
de hesapl› olmak zorundalar.
Bu durumda yat›r›m ve üretim
maliyetleri özel bir önem kazan›yor. Boydak Holding yöneticilerinden Yusuf Boydak, ifl hayat›na at›ld›¤›ndan beri kendisini sat›n alma alan›nda gelifltirdi¤ini ifade
ediyor. Elbette, bu pozisyondaki bir kiflinin maliyetleri düflürerek kârl›l›¤a yapaca¤› katk› son derece önemli. Yusuf Boydak da giriflimcilikle ihtiyatl›l›¤› birlefltirerek holdingimizin sat›n alma faaliyetlerinde çok önemli bir rol oynuyor. ‹ki torun
sahibi olan Yusuf Boydak, yo¤un çal›flma
temposuna ra¤men düzenli olarak spor
yapt›¤›n› da ifade ediyor.
Kendisiyle Boydak Holding’in özellikle lojistik merkezlere yönelik arsa al›mlar›n›
ve tüm di¤er sat›n alma faaliyetlerindeki
çal›flma prensiplerini görüfltük.
Ü
Holding olarak sat›n alma ve tedarik
organizasyonunuz hakk›nda bilgi verebilir misiniz?
Boydak Holding’de sat›n alma organizasyonumuz flu flekildedir: Öncelikle her
flirketimizin kendi sat›n alma departmanlar› vard›r. Ayr›ca holding bünyesinde büyük bütçeli toplu sat›n alma birimi
ve yat›r›m koordinatörlü¤ümüze ba¤l› yat›r›m projelerimizin sat›n almas› vard›r.
Örne¤in inflaat, makine ekipmanlar› gibi
sat›n almalar› bu birim yönetir. Ayr›ca yine holding pazarlama koordinatörlü¤üne ba¤l› reklam sat›n almalar› vard›r.
Yapt›¤›n›z önemli lojistik yat›r›mlar
hakk›nda bilgi verebilir misiniz?
Bizim 16 adet bölge bayimiz var. Ancak
Kayseri, ‹stanbul, Trakya ve Adapazar›
bölgesindeki ana bayilik ifllevini de kendi
bünyemiz içinde çözüyoruz. Mobilya genifl hacimler isteyen bir üründür. ‹htiyaç
oldukça arsa sat›n al›yor ve bu arsalar
üzerine gerek maliyet avantajlar› gerekse de bizim ihtiyac›m›za uygun dizayna
sahip bir bina tesis edebilmek aç›s›ndan
kendimiz inflaat yap›yoruz. ‹stanbul’daki
ilk arsa sat›n almam›z 1992 y›l›nda
Mahmutbey’deki 2 bin metrekarelik
aland›r. Anadolu yakas›nda ise Kartal’da
bir arsa ald›k ve 18 bin metrekarelik bir
kapal› alan yapt›k. Bunlar bizim ‹stikbal
için ilk yapt›¤›m›z lojistik depolar›m›zd›.
“Kendini yedi
sekiz y›lda
amorti eden bir
arsay› sat›n
almay› tercih
ederiz. ‹nflaatlar›
da kendimiz
yapmak isteriz.
Çünkü
alaca¤›m›z bina
ço¤unlukla
mobilya
sektörüne
uygun biçimde
olmaz ve
muhakkak
birtak›m
müdahaleler
gerektirir.
O nedenle
projesini
kendimiz
yapar›z”
Mahmutbey bize küçük gelince, ‹kitelli’de
befl bin metrekare arsa üzerine 19 bin
metrekarelik kapal› alana sahip Boypafl
binas›n› yapt›k.
Bu arada Bellona markam›z geliflti. ‹stikbal’i ‹kitelli binam›za tafl›y›nca, Bellona
markam›z›n lojistik merkezi olarak da
Mahmutbey’i kullanmaya bafllad›k.
Bu geliflmeler olurken Türkiye Finans
bünyemize kat›ld›. Kartal’daki alan›m›z›n
büyük bir k›sm›n› Türkiye Finans’a tahsis
ettik. 2003 y›l›nda bir k›smet oldu; Esenler’de 15 bin metrekarelik bir arsa ald›k
ve üzerine 42 bin metrekare kapal› alan
yapt›k. Biliyorsunuz, depolar›m›z›n yükleme boflaltma yapmaya uygun olmas›
çok önemli. Esenler Bepafl binam›z›n
dört kat›na araç giriyor. Burada önemli
olan asansör kullanmamak. Araçlar›n
depolara rahat rahat girebilmesi gerekiyor. Elbette aç›k bir alana da ihtiyac›m›z
oluyor. Anadolu yakas›nda Akf›rat’ta ald›¤›m›z 24 bin metrekarelik arsam›z›n
projesi haz›rland›. 30 bin metrekare civar›nda kapal› alana sahip bu projenin
tamamlanmas›yla ‹stanbul’daki lojistik
hizmetlerimiz uzunca bir süre için tamamlanm›fl olacak.
Bu arada Trakya taraf›nda 10 bin metrekarelik bir kapal› alan›m›z vard›. Üç
markam›z›n da oraya yerleflmesi mümkün olmayaca¤› için geçti¤imiz y›l 18 bin
metrekarelik bir arsa al›m› da Trakya’da
gerçeklefltirdik. ‹nflaat›m›z› da yaz bafl›nda bitirmifl oluruz san›r›m. Adapazar›
Karbel tesislerimizde de kiradan ç›kt›k
ve kendimize büyük bir yer yapt›k. fiu anda 20 bin metrekare lojistik depomuz
var. ‹stanbul, Adapazar› ve Trakya’da
toplam 150 bin metrekareye ulaflan bir
lojistik merkez büyüklü¤üne sahibiz.
Bu al›mlarda kiralamay› tercih etmiyorsunuz. Baflka hassasiyetleriniz de
var m›?
Biz bir arsa yat›r›m› yapaca¤›m›z zaman
maliyeti flu flekilde düflünürüz: Arsa maliyetinin üzerine, yapaca¤›m›z inflaat›n da
maliyetini ekler ve sanki kiraya verecekmifliz gibi bir hesap yapar›z. Kendini yedi
sekiz y›lda amorti etti¤inde sat›n almay›
tercih ederiz. ‹nflaatlar› da kendimiz yapmak isteriz. Çünkü alaca¤›m›z bina ço¤unlukla mobilya sektörüne uygun biçimde olmaz ve muhakkak birtak›m müdahaleler gerektirir. Ayr›ca ticarette kesin karar vermeden önce çok iyi araflt›r›r, tüm teklifleri de¤erlendirir ve masaya oturdu¤umuz hiç kimseye, emin olana kadar yüzde yüzde söz vermeyiz. Teklif ald›¤›m›z herkese deriz ki “Yüzde 95
mertebesinde pazarl›k yap›yoruz. Kimin
fiyat› uygun olursa, kimin hizmeti iyi olursa onu tercih edece¤iz”. Kaliteye, hizmete çok önem veririz. ‹kisi de bizim için
eflit de¤erdedir.
17
may›s-haziran
Vizyon
Arazileriniz de¤erlendikçe emlak ve
inflaat ifline girmek istiyor musunuz?
Biz Kayseri’de 1 milyon metrekareye yak›n kapal› alan yapt›k. ‹stanbul’da 150
bin metrekare alan›m›z var. Bu çal›flmalar›n hepsini ihtiyaç zuhur etti¤i için yapt›k. Hiçbir zaman yat›r›m amaçl› düflünmedik. Tek bir kurufl kira gelirimiz yoktur. Bizim flu anda büyük ma¤azac›l›k gibi bir hedefimiz var. 15 bin metrekare
kapal› alan yapabilece¤imiz. 80-100
araçl›k otopark› olabilecek arsa aray›fllar›m›z sürüyor. Kayseri’de 25 bin metrekarelik bir yerimiz var, ‹stanbul’da da düflünüyoruz. Bütün çeflitlerimizi sergileyece¤imiz bir ma¤aza istiyoruz. Ürünlerimiz görsel ürünler oldu¤u için rengiyle,
deseniyle, modeliyle, tasar›m›yla müflteri
bunu görmeli.
Mobilya grubu sat›n almas› ve tedari¤inde nelere dikkat ediyorsunuz ve
hangi alanda, hangi kurumlarla çal›fl›yorsunuz?
Mobilya grubu sat›n almas› ve tedari¤inde öncelikle flirketlerimiz taraf›nda belirlenmifl kalite standartlar›n›n sa¤lanmas›
ve zaman›nda temin edilebilmesine çok
önem veriyoruz. Sizler de takdir edersiniz ki zaman›nda tedarik edilemeyen bir
hammadde, üretim sürecini uzatacakt›r
ve bu ürünü bekleyen bayi veya tüketicimize gecikmemizden dolay› markalar›m›za zarar verecektir. Ayn› kapsamda
kalite standartlar›m›za uymayan bir
hammadde veya yedek parça, ürünün
kullan›m› esnas›nda sorun ç›kar›rsa bu
da üretici firmalar›m›za servis sorunu
olarak geri dönecektir. Markalar›m›za
olan güveni zedeleyebilecektir. Bu nedenle Boydak Holding’in sat›n alma departmanlar›nda en çok önem verdi¤imiz
konu kalite ve zaman›nda temindir. Kanepe, koltuk, oturma gruplar›, yatak, ev
tekstili, hal›, aksesuar, metal aksamlar,
kimyasal maddeler, ahflaptan mamul
hammaddeler, tekstil hammaddeleri gibi ana konularda yüzlerce yan sanayi flirketi ile iflbirli¤i içerisindeyiz.
Sanayici olarak tedarik zinciri vas›tas›yla destekledi¤iniz yan sanayiye
iliflkin olarak gerek ifl yapma tarz›n›z
gerekse ekonomik anlamdaki katk›n›z hakk›nda neler söyleyebilirsiniz?
18
may›s-haziran
Boydak Holding flirketleri olarak bizler
yan sanayi flirketlerimizden tedarik etti¤imiz binlerce hammadde ve yar› mamulü bir araya getirerek üretim yapmaktay›z. Buzda¤›n›n görünen yüzü,
markalar› üreten ve pazarlama reklam
faaliyetlerini koordine eden üretici flirketlerimizdir. Ancak buzda¤›n›n su alt›nda kalan, görünmeyen yüzünde en az
üretici flirketlerimiz kadar hacim teflkil
eden yüzlerce say›da küçük ve orta boyda iflletme vard›r. Bu flirketleri de göz
önüne getirecek olursak bunlar›n da
toplamda ciddi anlamda istihdama katk›da bulundu¤unu görebiliriz. Genel olarak tedarikçi zincirimizi, ifl orta¤›m›z olarak tan›ml›yoruz. Bu nedenle de onlara
her anlamda katk› sa¤lamaya çal›fl›yoruz. Gerek büyümelerine katk›da bulunmak gerekse teknik anlamda kalite standartlar›n› sa¤lamaya yönelik teknik katk›lar›m›z ve maliyetlerini iyilefltirmelerine
yönelik pazar araflt›rmas› katk›lar› sa¤l›yoruz.
Ürünlerinizin hammadde ihtiyac›n›
nas›l karfl›l›yorsunuz?
Öncelikle holdinge ba¤l› üretim flirketlerimizde, dönemsel hammadde ve yar›
mamul olarak d›flar›dan tedarik edece¤imiz ürünlerin dönemsel tüketim miktar›n› belirliyoruz. Sonraki aflamada miktar,
kalite ve fiyat yönünden bize hizmet edebilecek potansiyel firmalarla görüflmeler
yaparak anlaflmalar imzal›yoruz. Daha
sonra hammadde, yedek parça ve yar›
mamüller üretici flirketlerimizin depolar›na geliyor. Kalite kontrolleri yap›ld›ktan
sonra onaylan›rsa üretim için imalata
sevk ediliyor. Kalite kontrol biriminde
onaylanmayan hammaddeler kesinlikle
üretime al›nmay›p üretici firmalara iade
ediliyor.
Genel stratejiniz, nihai ürün için gereken di¤er mamulleri de holding bünyesindeki flirketlerle karfl›lamak m›?
1990’l› y›llar›n bafl›nda büyüme stratejimizin bir gere¤i olarak, tedari¤inde zor-
land›¤›m›z baz› hammaddeleri üretme
karar› ald›k. Bu ba¤lamda sünger ve elyaf
üreten flirketimiz Form Sünger, Türkiye’nin kendi konusunda en büyük kapasiteye sahip flirketi olup sadece holding
bünyesinde faaliyet gösteren flirketler için
üretim yapmaz, ayn› zamanda sektörde
faaliyet gösteren birçok flirketin de tedarikçisi konumunda. Geçti¤imiz y›l ‹stanbul
Sanayi Odas›’n›n aç›klad›¤› “Türkiye’nin En
Büyük 500 Sanayi Kuruluflu” aras›nda
yer ald›. Yine benzer flekilde Kayseri’de
kurulu Boyteks yatak kumafl› flirketimiz
kapasite ve ürün çeflitlili¤i anlam›nda dünyan›n en büyükleri aras›nda. Üretti¤i ürünlerin sadece yüzde 30’luk k›sm›n› holding
flirketlerine ve di¤er iç piyasa üreticilerine
sat›p, kalan yüzde 70’lik bölümünü ise
baflta Amerika olmak üzere tüm dünyaya
ihraç ediyor.
Bu flirketimizi, ülkemize manevi bir borcumuz oldu¤unu düflündü¤ümüz için
kurduk diyebiliriz. Zira Boyteks flirketimiz
kurulana kadar üretti¤imiz yataklar›n kumafllar›n› yurtd›fl›ndan tedarik ediyorduk
ve ülkemizin dövizleri d›flar› gidiyordu.
Oysa bugün tam tersi bir durum söz konusu. Yine Boyteks Bursa tesislerimizde
döflemelik kumafl üretiyor ve hem grup
flirketlerine hem de di¤er üreticilere sat›yoruz. Ayn› flekilde benzer yap›da boru,
profil, tel, yay ve di¤er metal aksamlar›
üretti¤imiz Boyçelik adl› bir flirketimiz
var. Özetle stratejik olarak önem arz
eden ve büyük bütçeli yat›r›m gerektiren
baz› hammaddeleri üretiyoruz ama bunlar›n d›fl›nda yüzlerce firmadan da tedarik yap›yoruz. ‹htiyaç duydu¤umuz her
türlü hammaddeyi üretmek gibi bir düflüncemiz söz konusu de¤il.
Yönetim olarak aran›zda nas›l bir iflbölümü var? Sizi, bayilerimize ve Boydak Holding çal›flanlar›na daha iyi tan›tabilmemiz için bize kendinizden
söz edebilir misiniz?
Ben ifl hayat›na at›ld›¤›mdan beri ço¤unlukla sat›n alma konusunda görev yaparak kendimi bu konuda gelifltirdim. Aile
bireylerinden fiükrü ve Memduh beyler
üretim konusunda çok bilgilidirler. Mustafa ve Hac› beyler finansman konusunda bilgilidir. Nazif Bey (Türko¤lu) mali konularda Bekir Bey pazarlama ve reklam
konular›nda yetiflmifltir. 1970’li y›llar›n
Türkiye’de terör günleri olmas› nedeniyle üniversite tahsili göremedim. 1994
y›l›na kadar Kayseri’deki birçok flirketimizde profesyonel olarak görevler ald›m. 1994 y›l›nda, holdingin ‹stanbul’da
bulunan flirketlerini koordine etmek ve
büyük sat›n almalar› oradan yönetmek
amac›yla ‹stanbul’a tafl›nd›m. ‹nflaat ifllerinde de kendimizi gelifltirerek bugüne
kadar holdinge ba¤l› pazarlama flirketleri için yedi adet lojistik merkezi inflaat›n›
koordine ettim.
‹fl hayat›na ilk at›ld›¤›m günlerdeki bir deneyimim benim için hep önemli oldu. Askerli¤imi tamamlad›ktan sonra ticarette
kendimi s›namak, sorumluluk almak iste¤iyle doluydum. Ortaklar›m›zdan fiükrü
“Ben g›pta
ederim ama
hiçbir zaman
hasetli¤i
sevmem. Rakip
bir firmay› befl bin
sunta al›rken
gördü¤üm bir
gün, ‘Ben de bir
gün befl bin
sunta alabilecek
miyim?’ diye
içimden geçirdim.
1991 y›l›nda tek
seferde 30 bin
plaka suntay›
ald›¤›mda
‘Art›k gözüm
arkada kalmaz’
dedim”
Güman, beni sunta al›m› için Isparta’ya
gönderdi ve s›k› s›k› da “Ç›plak suntadan
on befl kamyon, kaplamal› suntadan iki
kamyon al” diye tembih etti. Fakat ben
kaplamal› suntadan iki yerine sekiz kamyon ald›m. Bir taraftan çekiniyorum, di¤er yandan almak istiyorum. Kayseri’ye
döndü¤üm zaman fiükrü Güman nas›l
karfl›layacak? ‹çimde bir tereddüt var
ama ald›¤›m› iki kamyona indirmeyi de
kendime yak›flt›ram›yorum.
Kendi kendime dedim ki “Sen ticaret hayat›na daha yeni at›l›yorsun. E¤er flimdi
böyle ürkek davran›rsan, bu böyle gider”.
Ertesi gün piyasaya bir ç›kt›m; “birkaç
kamyon sunta satacak olursam benden
mutlu kimse olmaz” diye düflünüyordum
ve o gün iki kamyon kaplamal› sunta satt›m. Bu olay bana cesaret verdi. fiükrü
Güman da bana bir fley sormad›. Ben
riski göze ald›m, fakat o iki kamyon ürünü satamam›fl olsayd›m ve fiükrü Güman da bana “Niye iki kamyon almad›n?” deseydi, hayat›m belki de ürkeklikle devam eder giderdi. Ama sonraki y›llarda da benzer olaylarda benzer bir cesareti gösterebildim.
Ben g›pta ederim ama hiç bir zaman hasetli¤i sevmem. Rakip bir firmay›, befl
bin sunta al›rken gördü¤üm bir gün,
“Ben de bir gün befl bin sunta alabilecek
miyim?” diye içimden geçirdim. 1991 y›l›nda tek seferde 30 bin plaka suntay› ald›¤›mda “Art›k gözüm arkada kalmaz”
dedim.
Dergimiz arac›l›¤›yla Boydak camias›na ne gibi mesajlar vermek istersiniz?
Öncelikle tüm Boydak camias›na sa¤l›kl›
günler diliyorum. Dünyam›z›n globalleflti¤i, tüketici bilicinin bu kadar artt›¤› bu zamanda hepimiz ifllerimize eskiden oldu¤undan daha önem vermeliyiz. Zira kalite ayr›nt›larda gizlidir. Türkiye son befl
y›ld›r iyi bir büyüme h›z› kazand›, ihracatlar›m›zda önemli art›fllar oldu. Ülkemize
önemli yabanc› sermaye giriflleri oluyor.
Gelecek on y›lda çok daha iyi bir Türkiye
görece¤imize inan›yorum. Türkiye’de ve
dünyadaki geliflmelere ayak uyduramayan flirketlerin ömrü uzun olmayacakt›r.
Bu nedenle tüm dost ve tedarikçilerimize ifllerini nas›l daha iyi yapmalar› konusunda düflünmeleri gerekti¤ini hat›rlat›yorum.
19
may›s-haziran
Dosya
MARKANIN ‹K‹ EL‹ VAR:
Biri kifliye özel, biri standart
Bir renk, bir koku, bir ses çok fley söyleyebilir.
Bir flark› insan› al›p y›llar öncesine götürür. ‹flte bir
marka da böylesine belirgin bir ça¤r›fl›m dizgesi
yaratmak istiyor; y›llar önce dinlenmifl bir flark› kadar
tüketiciye yak›n ve deneyimlenmifl olmak...
luslararas› marka otoriteleri,
markay› tan›mlarken öncelikle
onun ticari niteli¤i ve ulusal ya
da uluslararas› dolafl›ma girmifl
olma gere¤ine dikkat çekiyorlar. Dolay›s›yla çok özgün bir niteli¤e ve kimli¤e sahip
olmak, bir ürünü “marka ürün” kategorisine sokmuyor. Marka ürünün genifl bir pazar hedefi olmak zorunda ve flimdilerde
bu hedef tüm dünya... Her ne kadar be¤enilere ve al›m gücüne ba¤l› olarak pazarda eriflemeyece¤i kifliler olsa bile marka
“evrensel” bir nitelik tafl›mak zorunda.
Ulafl›lamasa bile istenecek, istenmiyorsa
bile görülebilir mesafede olacak.
U
20
may›s-haziran
Coca-Cola gibi kurumlara dan›flmanl›k
veren ve Londra merkezli St. Luke ajans›n›n kurucusu John Grant “Güçlü markalar, markalar› gerçekten seven, onlara âfl›k olan kültürlerden do¤ar” diyor.
“Duyular ve Marka” isimli kitab› Türkiye’de de yay›mlanm›fl olan Martin Lindstrom ise duyulara hitap eden markalar›n yapt›¤› çok ilginç çal›flmalar› aktar›yor. Bunlardan biri Kellogg’s m›s›r gevreklerinin özel bir ç›t›rt› t›n›s› oluflturma
çal›flmas›. fiirket, Danimarkal› bir müzik
laboratuvar› ile anlaflarak özel bir ses
efekti oluflturdu ve tüm reklamlar›nda
kullanmak üzere bu sesin patentini ald›.
Bir baflka önemli örnek ise o zamana
kadar promosyonlar›n› kabin tasar›m›,
ikram, konfor ve fiyat ö¤esine dayand›ran havayollar›n›n 1973’te “Singapurlu
k›z”la tan›flmas› oldu. Lindstrom, reklamlarda yerel k›yafetler içinde görünen
hostes k›z›n kullan›lmas›n› “Singapur Havayollar› yaln›zca yolculu¤un duygusal
deneyimine dayanan bir kampanyas›n›
bafllatt›¤›nda her fley de¤iflti” biçiminde
yorumluyor.
Bugün, 70’li y›llarda ürün ve hizmetin kalitesinden duygulara hitap etme evresine
geçmifl olan marka iletiflimi, daha da öteye geçerek “kiflisel deneyim ve bireysel-
lik” alan›na hitap etmek istiyor. Markay›
sunmaktan ziyade, tüketiciyi ve be¤enilerini markan›n içine katmak istiyor. ‹stikbal’in “Design Your Life” koleksiyonunda
oldu¤u gibi “Siz seçin, mobilyan›za siz yön
verin, biz sizin için tasarl›yoruz” diyor.
Doç. Dr. Nükhet Vardar:
“Marka, bir anlamda üreticinin
tüketiciye verdi¤i bir söz. Sözünü
tutmal› ve her seferinde müflteri
benzer bir ürün ve hizmet almal›.
Tüketici ek bir de¤er yarat›ld›¤›n›
Befl duyuya hitap eden
iletiflim
1950’lerin sonundan itibaren tüketicilerin markal› ürünlere, di¤er ürünler ayn›
kalitede olsa bile daha yüksek ücret ödeme e¤iliminde olduklar›n› belirten Lindstrom, rekabetin yo¤unlaflmas›yla markan›n kendini konumland›rmas›nda ses
ve görüntünün ötesine geçen yöntemler
bulmas› gerekti¤ini ifade ediyor ve befl
duyuya hitap edilmesini öneriyor. ‹flte bir
örnek daha: “1990’lar›n sonunda DaimlerChrysler, flirket bünyesinde yepyeni
bir birim kurdu. Bu birimin ifllevi araba
tasar›m›, imalat› ya da pazarlamas› de¤ildi. Görevi yaln›zca araba kap›lar›n›n ç›kard›¤› sesler üzerinde çal›flmak ve en
mükemmel sesi bulmaya çal›flmakt›.”
Bu örnekler uluslararas› marka olmay›
baflarabilmifl firmalar›n rekabet k›z›flt›kça kendilerini ay›rt etmeye odaklanm›fl
çok ilginç çal›flmalar›n› ifade ediyor. Rüfltünü ispat etmifl markalar›n asla durmayacak olan kimlik aray›fllar›na dair yo¤unlaflabilecekleri spesifik alanlar› anlat›yor.
düflündü¤ü zaman, hercai ürünlere
göre markal› ürünlere daha fazla
ödemeye raz› geliyor.”
ürünün kaliteli olmas› onun marka olmas› anlam›na gelmez” derken, Doç. Dr.
Nükhet Vardar da özel bir hizmet ald›¤›n› düflünen müflterinin kendi r›zas›yla bir
markaya daha çok ücret ödemeyi göze
ald›¤›n› ifade ediyor. Birleflmifl Markalar
Derne¤i (BMD) Baflkan› Ali Murat K›z›ltafl ise dünya ticaretinde orta fiyat grubunda yer alan firmalar›n süratle ufal›p
yok olduklar›na dikkat çekerek ancak tasar›m ve inovasyonun yard›m›yla baflar›lacak markalaflman›n daha yüksek fiyatlarla daha rahat ürün sat›lmas›n› sa¤layabilece¤ini belirtiyor.
Son derece soyut bir ürün
Peki marka olmak neden
bu kadar önemli?
Görüfltü¤ümüz uzmanlar, markan›n çok
önemli bir ticari de¤er oldu¤unu belirtiyorlar. ‹letiflim uzman› Ali Saydam “Bir
‹letiflimci Ali Saydam, “Markan›n içinde
elle tutulamayan, gözle görülemeyen soyut bir fley var. Bir resim sat›n al›rken,
ona tablonun büyüklü¤üne de¤il ressam›na göre ücret ödersiniz. Marka ürünün de böyle soyut bir yan› var” diyor.
Markay› “kapitalizmin en karmafl›k, en
sofistike, en soyut ürünü” olarak niteleyen Saydam “Marka de¤eri, bütün defter de¤eri ç›kt›ktan sonra geriye kalan
fley demektir. Coca-Cola’n›n marka de¤eri 60 milyar dolar. Nedir o peki? ‹çin-
‹letiflim uzman› Ali Saydam:
“Markan›n içinde elle tutulamayan,
gözle görülemeyen soyut bir fley var.
Bir resim sat›n al›rken, ona tablonun
büyüklü¤üne de¤il ressam›na göre
ücret ödersiniz. Marka ürünün de
böyle soyut bir yan› var”
de bugüne kadar iletiflimin tümü var. Büyük bir kap düflünelim: Her geçen gün
içine bir fley at›yorsun; liderin iletiflimini,
patronun sözlerini-tutumunu, ürünleri,
kârl› olup olmad›¤›n›, geliflme çizgisini, ilgili oldu¤u her fleyi at›yorsun, mikserden
geçiriyorsun; bunlar›n tüketicinin nezdinde kalan tortusu marka oluyor ve onun
da bir fiyat› var.”
Ali Saydam, markan›n ayn› zamanda
“geniflleyen” bir yan› oldu¤unu ifade ediyor. “Marka kendi de¤erini baflka alanlara da yayarak geniflletebilme özelli¤ine
sahip olmal›” diyen Saydam, markan›n
tan›n›rl›¤› ile ticari karfl›l›¤› aras›nda da
do¤rudan bir ba¤›nt› olmad›¤›n› belirtiyor. Markan›n ise mutlaka ticari bir karfl›l›¤› olmal›.
Tan›n›rl›k ekseninin, ancak be¤eni ekseni
ile kesiflmesi halinde markalaflmaya katk› yapaca¤›n› belirten Saydam “Markay›
tan›maya bafllay›nca, be¤eni skalas›nda
bir de¤er oluflmaya bafllar. Ama tan›nma artt›kça be¤eni de her zaman artmaz. Tersine do¤ru da gidebilir. fiöhret
olmak yeterli de¤il ama tan›nmadan da
olmaz. Marka tan›nacak ama marka vaadini öyle bir oluflturacak ki be¤eni eksenine de oturacak. Bu nas›l olur? Pazarda
bir boflluk keflfetmen, markay› nerede
oluflturaca¤›n› görmen laz›m” diyor.
Ali Saydam, markan›n bir stratejiden
do¤du¤unu da belirtiyor ve “Bir hedef
koyuyorsun, bu hedef do¤rultusunda kapitalizmin en sofistike alan›na yat›r›m yap›yorsun. Bu yat›r›m›n iletiflimini, hukuki,
finansal prosedürünü tamaml›yorsun. O
yüzden kolay ifl de¤ildir. Birincisi kapitalizmin kurallar›n› do¤ru uygulamak laz›m,
ikincisi pazarda gerekli ihtiyaç alan›n› yakalayabilmek laz›m, üçüncüsü insanlar›n
üzerinde etki yapacak marka vaadini
do¤ru tutturmak laz›m”
21
may›s-haziran
Dosya
Standart üretim ve hizmet
Doç. Dr. Nükhet Vardar, marka olman›n ilk aflamas›n›n ürün ve hizmetin
standardizasyonu oldu¤unu belirtiyor:
“Her üretti¤iniz ürünün bir önceki
ürünle ayn› kalitede olmas› gerekiyor.
Çünkü marka, bir anlamda üreticinin
tüketiciye verdi¤i bir söz. Sözünü tutmal› ve her seferinde müflteri benzer
bir ürün ve hizmet almal›. Tüketici ek
bir de¤er yarat›ld›¤›n› düflündü¤ü zaman, hercai ürünlere göre markal›
ürünlere daha fazla ödemeye raz› geliyor.” Vardar’a göre bir di¤er unsur da
marka ürünün da¤›t›m kanallar›n›n ve
teflkilat›n›n iyi kurulmufl olmas›. E¤er
Art›k dünyada
üretim eksenli
sorunlar yok.
Artan
rekabetin
getirdi¤i fiyat
k›rma
politikalar›
ise markaya
yat›r›m›
engelliyor.
Farkl›l›k arayan
firmalar
tasar›m›
keflfetti
BMD Baflkan› Ali Murat K›z›ltafl:
“Markalaflma çok uzun, zahmetli ve
pahal› bir mücadele. Bu süreç
esnas›nda firmalar bazen, kar da
dahil olmak üzere, k›sa süreli
menfaatlerinden vazgeçebilmeli.”
tüketici sizi ar›yor ve bulam›yorsa, bu
markalaflma faaliyetinizin baflar›s›z
olaca¤› anlam›na geliyor.
Kaliteli ürün marka m›?
Ali Saydam, iletiflimin markan›n en
önemli imkânlar›ndan biri oldu¤unu ifade ediyor. “Coca-Cola dünyan›n bir numaral› markas› ve 1 milyar dolara yak›n para yat›r›yor iletiflime. Baflka türlü
marka olunmaz” diyen Saydam, ürünü
iyi yapman›n yeterli olmad›¤›na dikkat
çekiyor: “Ev ödevini iyi yaparsan, çok kaliteli bir ürün yapars›n. Ama bu marka
olmak de¤ildir.
Ben Bebek Badem Ezmesi örne¤ine
bay›l›r›m. Çok kaliteli, çok baflar›l› bir
ürün. E¤er ‹stanbul merkez al›nacaksa
marka. Ama Kars’taki adam Bebek Badem Ezmesi almak isterse alamayacak. Demek ki tan›t›m, da¤›t›m ve sat›fl
22
may›s-haziran
kanallar› zay›f. ‘Çok yaparsam kalitesi
düfler’ dememek laz›m. Nestle çok üretiyor ama kaliteli üretiyor. Bebek Badem Ezmesi’nin marka olabilmesi için
Zürih Havaalan›’nda sat›labiliyor olmas›
gerekir. Kaliteli ürün, marka olmak demek de¤il. Marka, kâr› art›ran bir unsur olmal›.”
Doç. Dr. Nükhat Vardar da 1970’li y›llara kadar yer yer devam eden üretimle ilgili problemlerin art›k dünyada kalmad›¤›na dikkat çekerek flunlar› söylüyor: “Eskiden kaliteli ve kesintisiz üretebilmek problemdi. Bugünse art›k firmalar eflde¤er kalitede ürünler üretebiliyorlar. Hatta ikinci yapan ilk yapandan daha iyi üretebiliyor.” Vardar, bu
durumda artan rekabetle gelen fiyat
yar›fl›n›n bir sonu olmad›¤›n› ve bu döngüden bir ç›k›fl olarak tasar›m›n gündeme geldi¤ini söylüyor: “Eskiden kali-
teyle markaya de¤er kat›l›rken flu anda
bütün dünyada oldu¤u gibi Türkiye’de
de tasar›m de¤erini art›rarak markaya
ek de¤er kazand›rmak öne ç›kt›.”
Reklam yapmak
marka olmak de¤il
Vardar, reklam yapman›n marka olmak anlam›na gelmedi¤ini, reklam›n
sadece e¤er markan›n dili olsayd› neler söyleyebilece¤ini ifade etti¤ini flöyle
anlat›yor: “Reklam, markan›n vaadini
tüketiciye sunuyor ancak reklama gelen kadar markan›n yapmas› gereken
dünya kadar ifl var. Ambalaj›n iyi olmas›, üretimin do¤ru yap›labilmesi, ürünün sergilenme biçimi, da¤›t›m›, do¤ru
fiyatland›rma.. tüm bunlar›n eflzamanl›
yap›lmas› laz›m. Bir ma¤azadaki sat›fl
temsilcisinin davran›fl› bile markaya
yans›yor. En iyi akaryak›t istasyonlar›nda görürsünüz bunu; milyon dolar de¤erindeki markalar oradaki pompac›n›n eline b›rak›lm›flt›r. Tüketici ile pompac› karfl› karfl›yad›r. Onlar›n size yanl›fl bir davran›fl› milyon dolar de¤erindeki markay› öldürebilir. Diyelim gittik
‹stikbal’e. Ma¤azadaki sat›fl temsilcisinin yanl›fl bir hareketi, bizimle ilgilenmemesi, bafltan savmas› markaya bire bir yans›yor. Reklamla siz vaadinizi
tüketiciye anlat›yorsunuz ama marka
olabilmeniz ve kalabilmeniz için her zaman, her yerde bu vaadi yerine getirebilmeniz gerekir. Firmay› kuranlar, yönetenler, bugüne tafl›yanlar, çal›flanlar; hepsi markan›n içinde yer al›yor.”
Marka ba¤›ml›l›¤›
Peki tüketici eskisi gibi marka ba¤›ml›s› de¤il mi? Ali Saydam, bu soruya pazardaki marka say›s›n›n artmas›n› göz
önünde tutarak yan›t veriyor: “Rekabetin artmas›, marka ba¤›ml›l›¤›n›n bitmesi anlam›na gelmiyor. Eskiden bir
tek ayakkab› markas› varken flimdi
50-60 tane, bir tane banka varken
flimdi onlarca var. O zaman niye ba¤lans›n tüketici? ‹nsanlar›n çok fazla
seçme flans› var. Buna ra¤men yine
de belli bir noktaya odaklan›yor insanlar. Marka da zaten budur; ba¤›ml›l›k
yaratmakt›r.”
Marka ticari oldu¤u kadar kültürel bir
kavram. Marka vaadiyle, markay› yara-
tan kurumun de¤er ve kültürünün çak›flmas› çok önemli. Yapt›¤› iletiflim çal›flmalar›nda da “kültür ve de¤erler”
konusunu baflat maddelerden biri olarak gören Saydam “Yarataca¤›n›z
ürün ve hizmetle, kendi kültür ve de¤erleriniz aras›nda bir çak›flma olmas›
gerekiyor. Bütün mesele o ruhu var etmek, yönetmek ve sürdürülebilir k›lmak. Örne¤in ‹stikbal’in, Boydak Ailesi’nin kültür ve de¤erlerini yans›tmas›
laz›m. Bayilerle olan iliflki biçimi, ürünün kalitesi, sat›fl sonras› hizmeti, fiyat›, marka vaadiyle ailenin kültürü ya da
kurumsal kültür birbirini yans›tmay›
baflar›rsa e¤er markan›n yönetilmesi
mümkün olur. Bunu Boydaklar tevazular›, modern tav›rlar› ile baflar›yor” yorumunu yap›yor.
Markan›n mors alfabesi
Markalar›n tüketicilerin belle¤inde kalabilmek için renkler, logo gibi markan›n mors alfabesi olarak adland›r›labilecek iletiflim yöntemleriyle tüketiciyle
mesajlaflt›¤›n› belirten Vardar, markan›n kimli¤ini ve vaadini mümkün oldu¤unca k›sa yoldan iletmesi gere¤ine;
dokunma gibi, koku gibi unsurlarla da
bu mesaj›n etkileyicili¤inin artt›¤›na dikkat çekiyor.
Haz›rl›k evresi tamamlanmam›fl markalar›n k›sa ömürlü olaca¤›n› da ifade
eden Doç. Dr. Vardar, ‹stikbal markas›n› ise flöyle de¤erlendirdi: “1957’den
1990’a kadar üretim sürecini ve ürünü gelifltirmek, pazardaki eksiklikleri
görmek, bayi teflkilat›n› kurmak gibi
haz›rl›k evrelerini tamamlad›ktan ve
görücüye ç›kmaya haz›r hale geldikten
sonra da sürekli iletiflime bafllad›lar.
Bu haz›rl›¤› tam olarak bitirmeden iletiflime baflland›¤› takdirde tüketici hayal k›r›kl›¤›na u¤ruyor.”
Markaya sürekli yat›r›m
Her alanda oldu¤u gibi markalaflmada
da süreklilik önemli. Birleflmifl Markalar
Derne¤i (BMD) Baflkan› Ali Murat K›z›ltafl da bu konuya vurgu yap›yor: “Markalaflma sürecinde en önemli konu süreklili¤in sa¤lanabilmesi olmaktad›r.
Çünkü markalaflma çok uzun, zahmetli
ve pahal› bir mücadele. Bu süreç esnas›nda firmalar bazen, kâr da dahil ol-
Bir ülke
markalar› kadar
zengin. Türk
markalar› da
son 20 y›lda
büyük ad›mlar
att›lar.Bölgesel
pazarlara
yöneldiler.
‹hracat
rakamlar›n›
art›rman›n
yan›nda
yurtd›fl›nda
ma¤azaflt›lar
mak üzere, k›sa süreli menfaatlerinden
vazgeçebilmeli; bu ço¤u zaman kolay olmuyor ve firmalar›n baz› zikzaklar çizmelerine yol aç›yor“
Nükhet Vardar da üreticinin sözünü
bir defa tutmas›n›n yeterli olmad›¤›n›
ifade ediyor: “Tüketiciyi cezbeden o kadar çok marka var ki... Kolayca farkl›
bir markaya kayabilir.”
Türk firmalar› son 20 y›lda çok büyük
ad›mlar att›lar. BMD Baflkan› K›z›ltafl,
Türk firmalar›n›n markalaflmadaki temel s›k›nt›lar›n› flöyle s›ral›yor: “En
önemli s›k›nt›lar›n›n bafl›nda sermaye
yetersizli¤i geliyor. Bu amaca yönelik
olarak uzun vadeli kaynaklar yarat›lmal› ve firmalar›m›za kulland›r›lmal›.”
Markalaflman›n avantajlar›n› ise flöyle
s›ral›yor K›z›ltafl: “Dünya ticaretinin geliflimine bak›ld›¤›nda, en üstteki markalar›n oldu¤u segment ve en alttaki çok
ucuz segmentler büyük bir h›zla geliflirken, orta fiyat grubunda yer alan firmalar ayn› süratle ufal›p yok oluyor.
Günümüzde firmalar›m›z›n önünde iki
yol var. Ya fiyat odakl› bir sat›fl politikas› izleyecekler ve hep daha ucuza satmaya çal›flacaklar (Ama önümüzde
kendini hiçbir zaman unutturmayacak
ve her zaman bizden daha ucuza üretebilecek olan bir Uzakdo¤u gerçe¤i var.
Bu yolda firmalar›m›z›, sürekli bir fiyat
rekabeti ve daha az kar bekliyor) ya da
firmalar›m›z, inovasyona, katma de¤eri
yüksek ürünler tasarlamaya ve üretmeye, farkl›laflmaya ve markalaflmaya yönelecek. Markalaflma süreçlerini tamamlad›klar› zaman, daha yüksek fiyatlarla daha rahat ürün satmaya bafllayacaklar ve kârl›l›klar› artacak.”
Bir ülkenin markalar› kadar zengin oldu¤u göz önüne al›nd›¤›nda, Türk markalar›n› özellikle dünya pazarlar›nda
geliflebilmesi için neler yap›labilece¤i
konusunda ise K›z›ltafl, Turquality projesine dikkat çekiyor: “Ülkemizde markalaflma konusundaki devlet destekleri, firmalar›n yurtd›fl›nda markalaflma
sürecini destekleyen Turquality projesi
kapsam›nda de¤erlendirilmektedir.
Turquality, Türk markalar›n›n yurtd›fl›na aç›lmalar›, geliflmeleri ve önce bölgesel, daha sonra ise global marka olmalar› yönünde son derece faydal› bir
destekleme projesidir. Turquality her
ne pahas›na olursa olsun global bir
marka olmay› hedefleyen ve bu karar›
vermifl firmalara oldukça avantajl› f›rsatlar sunmaktad›r. Ama bence Türkiye’de kendini kan›tlam›fl ve markalaflma sürecini tamamlam›fl ama yurtd›fl›na aç›lmay› düflünmeyen bir firmay›
yurtd›fl›na aç›lma karar›n› verdirebilecek kadar kuvvetli de¤ildir. Burada belirtmek istedi¤im, devletimizin markalaflma konusuna daha çok önem vermesi ve bu sürecin desteklenmesi konusunda daha agresif davranmas› gerekti¤idir.”
23
may›s-haziran
Analiz
26
may›s-haziran
Uzun ince
bir yolda...
1963’te,
o zamanki
ad› AET iken
bafllad›¤›m›z
AB yolculu¤unda
neredeyiz?
AB kendi içinde
yeni bir yap›lanma
ihtiyac›nda m›?
Bu sorular›n
yan›t›n› Bilgi
Üniversitesi
Avrupa Etüdleri
Direktörü Emre
Gönen’den ald›k
Röportaj: Deniz Gökçe
Foto¤raflar: Nick Kada
T
ürkiye’nin o zamanlar ad› Avrupa
Ekonomik Toplulu¤u olan Avrupa
Birli¤i ile ortakl›¤› 12 Eylül 1963
tarihinde imzalanan Ankara Anlaflmas› ile bafllad›. Uzun serüvenin bugüne uzanan yolculu¤unda önemli dönüm noktalar› yafland›. 1987’de Türkiye’nin tam üyelik baflvurusu, Nice Zirvesi, Kopenhag Zirvesi ve sonucunda ç›kan kriterler, 1999’daki Helsinki Zirvesi
ve burada Türkiye’nin AB üyeli¤ine aday
ülke olarak ilan edilmesi bu dönüm noktalar›ndan baz›lar› oldu.
Bu uzun serüvende iliflkiler kimi zaman
gerildi kimi zaman olumlu sinyaller verildi. Ancak Türkiye’nin ç›kard›¤› bütün
uyum yasalar›, ekonomik düzenlemelerine karfl›n hâlâ üye olarak kabul edilmemesi tart›flmalara neden oldu. Bugün belirsiz bir süreç yaflan›yor iki taraf
aç›s›ndan da. Bir yanda AB yeni üyeleriyle birlikte yeniden kendini tan›mlama
süreci yaflarken öte yandan Türkiye
hem iç meseleleriyle bo¤ufluyor hem
de uyum çal›flmalar›n› sürdürüyor. Bilgi
Üniversitesi Avrupa Etüdleri Direktörü
Emre Gönen ile yaflanan süreci ve bu
bilinmez sürece nas›l gelindi¤ini konufltuk. Gönen gelece¤e iliflkin tahminlerini
bizimle paylaflt›.
Y›llard›r süren AB-Türkiye iliflkisine
göz att›¤›m›zda uyum yasalar›n›n ç›k›fl›yla birlikte bir dönüm noktas› yafland›. Nas›l böyle bir sürece gelindi?
Bizim AB ile olan ortakl›k sistemimiz asl›nda çok enteresan, baflka da hiçbir ülkeye uygulanmayan bir sistem. “Önce
üye ol da sonra uyumunu sa¤lars›n” sistemi olmad› bizimkisi. Uyum sürecinin
tamamlanmas› nihayetinde bir üyelik
olacakt›. Uyum sürecinin belkemi¤ini de
Gümrük Birli¤i oluflturdu. Ancak o günden bugüne kendi içinde mant›kl› ama
bütünsellik arz etmeyen bir master planla yola devam ettik ve çok can›m›z yand›.
1992 y›l›ndan itibaren Gümrük Birli¤i
meselesinde, Türkiye’nin kendi taahhütlerini yerine getirmesiyle birlikte uyum
yasalar› gündeme geldi. Türkiye’deki demokratik ifllerin aksakl›klar› bu konuda
da kendini hissettirdi. Ancak 1995’ten
itibaren nereden bakarsan›z bak›n, baflka bir AB var. Avrupa Konseyi, 1993’te
eski Sovyet ülkelerinin AB’ye girmesi
gündeme gelince, Kopenhag Zirvesi’yle
yeni kriterler ortaya ç›kt›. Demokratik bir
yap›n›n iflleyiflini sa¤layacak kurumlar,
az›nl›klara sayg›, hukuk devletinin üstünlü¤ü, idam cezas›n›n olmamas› gibi ço¤u
fleyi konu edindi. Yeni k›staslar kondu.
Bu asl›nda bizim iflimizi zorlaflt›rmamal›yd› çünkü çok daha yüksek olan ekonomik k›staslar ona göre revize edilmiflti. O
tarihten sonra Türkiye’nin olabilecek ciddi flans› çeflitli iktidarlar›n elinde heba
edildi. 1999’un Aral›k ay›n›n sonuna kadar süren süreçte iliflkilerin so¤umas›
hatta kopmas› gündeme geldi. O dönemleri ne finansal ne teknik ne de siyasi destek aç›s›ndan de¤erlendiremedik.
Ama Türkiye’de herkesi flafl›rtan
önemli birçok ad›m da at›ld›..
Yapt›¤›m›z, att›¤›m›z ad›mlar›n belirli bir
flekilde karfl›l›¤›n› alamad›k. 2000 y›l›ndan itibaren baflka bir döneme girildi. Bu
tarihte Türkiye’nin aday oldu¤unun siyaseten teyit edilmesi AB taraf›ndan
önemli bir taahhüttü. Karfl›s›nda istenen
fleyler de bir o kadar ayr›nt›l› ve önemliydi… Bunlar›n ço¤u ekonomiden ziyade
gündelik hayat›, birey-devlet iliflkisini etkileyen unsurlard›. AB’de fleffafl›k ve tüke27
may›s-haziran
Analiz
fiu anda AB ile iliflkilerde hangi aflamaday›z?
Bugüne kadar hiçbir müzakere süreci
böyle yaflanmad›. Ya koptu ya da devam etti. Bizimki arafta bir süreç flu
anda; ne kopuyor ne de olmas› gereken h›zda devam ediyor. Kimsenin bilmedi¤i bir haritada ilerliyoruz. Bu haritan›n sonunda da tam üyelik ç›kmamas› için çok giriflim var.
tici kontrolü olmazsa o büyük pazar› çal›flt›rman›z çok zordur. Elindeki sihirli
de¤nek iflte o kontrol mekanizmas›.
2001’den sonra bafllayan süreçle
flört güçlendi ama sonuç al›namad›,
umutsuzluklar yafland›. Siz nas›l yorumluyorsunuz?
Bir hayal k›r›kl›klar› bütünü. Türkiye’nin
Kopenhag Kriterleri’ni ba¤r›na basaca¤›
konusuna inan›lm›flt›. Kamuoyu bu dönemde daima AB’ye girmeyi destekledi.
Bu oran yüzde 70 ile yüzde 55 aras›nda
gider gelir. Ayn› konsensus “Türkiye’nin
AB’ye girece¤ine inan›yor musunuz?” diye sordu¤unuzda negatif ç›kar. “Çok istiyoruz ama bu ifl olmaz” havas› var. Türkiye, AB’nin hiç beklemedi¤i ad›mlar att›.
Ad›mlar at›ld›kça kamuoyundan gelen
esnek kabul de asl›nda toplumun bunlardan uzak olmad›¤›n› gösterdi.
Reformlar gündeme geldi¤inde hep
“onlar için mi yap›yoruz?” tart›fl›l›yor.
Ben hep fluna inand›m; kendimiz için
bunlar› yapmaktan bizi al›koyan bir fley
mi var? Türkiye iflgal alt›nda m›, sömürge mi? Türkiye’deki demokrasi hakk›nda
çok fley söylenebilir ama iktidarlar seçimle gelip seçimle gidiyor… Bugüne ka28
may›s-haziran
dar neden hiçbir iktidar bu ad›mlar› atmad›? Kimsenin akl›na yasalar›n bu yönde de¤ifltirilmesi gelmedi. AB uyum yasalar›yla töre cinayetleri artt› m›? Hay›r
ama ö¤rendik, me¤er ne büyük felaket
yaflan›yormufl. Bu reformlarla ortaya
ç›kt›. Üstü kapat›lan fleyleri gördük. Bu
da kötü olmad›.
AB’nin baflar›s›n›n arkas›nda ne var?
‹sveç’te, Ruanda’da veya Türkiye’de insanlar›n sorunlar› muhtemelen çok benzerdir. Akflam evine gidip rahat etmek,
kendisini ve ailesini geçindirmek, gelece¤e umutla bakmak… AB bunu kendi toplumuna verebiliyor. Büyük bir refah var,
istikrar var. AB’de, yaflam›ndan memnun olanlar›n oran› yüzde 80’lerde. Di¤er hiçbir rejim böyle bir fley vermedi
kendi kamuoyuna. AB’nin bugünkü baflar›s› laik bir hareket olmas›ndan kaynakl›. AB içindeki din ayr›mc›l›¤›na, mezhep kavgalar›na bakarsan›z nas›l felaketler yafland›¤›n› çok daha rahat görürsünüz. Bugün AB’de herkes AB vatandafl› olma üst benli¤ine sahip oldu¤u için
birbirine büyük tolerans göstermesi gerekti¤ini biliyor. Göstermeyenler de var
ama istisna. AB fliddet içeren düflünceleri yasaklayan bir sistem.
Belirsiz dönemin sonuçlar› ne olur?
Bu sürecin daha belirli, daha öngörülür hale gelebilmesi için AB’de daha
kuvvetli bir siyasi irade oluflmas› laz›m.
AB içinde, Türkiye’ye çok haks›z davran›ld›¤›n› düflünen bir kesim de var. Türkiye ile iliflkilerde art›k ad›m atacak
merci AB. Mevcut iki statü var: Ya üye
oluyorsun ya da olmuyorsun. Üye olunmayacaksa olmay›z. Bu da bir çözüm.
Ama o zaman bu sistem yürümez.
Gümrük Birli¤i tek bafl›na yürümez.
Birtak›m fleyleri tam üyelik ›fl›¤› almadan yapamazs›n›z. Örne¤in tar›m›n›z›
neye göre reforme edeceksiniz? Ancak o bütçeye taraf olursan›z ona
uyum sa¤lars›n›z.
Türkiye’nin tutumunu nas›l de¤erlendiriyorsunuz?
Türkiye belki Cumhuriyet’in kurulmas›ndan sonra en önemli dönemecini en
beklenmedik ekiple yürütüyor. Ak Parti
hükümetinin uzun süre bir fley yapmad›ktan sonra aç›klad›¤› 2007-2013 eylem raporu siyasi irade göstermesi aç›s›ndan çok önemli.
Yak›n döneme bakt›¤›n›zda iliflkiler
ne yönde geliflir?
2009 dönüm noktas› olacak. Bu tarihe
kadar AB kendi altyap›s›n› reforme etme karar› ald›. AB istese de kimseyi üye
alamaz o zamana kadar. 2009, yeni bir
mali portre oluflturma dönemi ayn› zamanda. K›br›s sorununun çözümü için
de yine 2009 hedef olarak konuldu. Bu
sistem 2009’a kadar gider. O zamana
kadar bir fley hallolmazsa ciddi gürültü
kopar. AB’nin önünde çok önemli bir süreç var. Alt› üye için haz›rlanm›fl bir sistem, flu anda 27 ülke için çal›fl›yor. Bu
belirsizlik ortam›n› AB’nin yeniden düzenlemesi gerekiyor.
Perakendecilik
“Mobilyada moday›
belirlemek istiyoruz”
‹stikbal’i mobilya perakendecili¤inin lideri haline
getiren elbette ki pazarlama anlay›fl›. ‹stikbal
Mobilya ve ‹stikbal Regina Pazarlama Müdürü
Mustafa Büyükkat›rc›, ‹stikbal’in marka kimli¤inin
pekifltirilmesiyle ma¤azac›l›ktaki gelifliminin
paralel ilerledi¤ine dikkat çekiyor
stikbal’i fiyat ve kalite aç›s›ndan pazarda nas›l konumland›r›yorsunuz?
‹stikbal; de¤iflen yaflam flartlar›n› ve bu
flartlara paralel tüketicilerin farkl›laflan
mobilya ihtiyaçlar›n› sürekli gözlemleyerek,
oturma gruplar›ndan yatak ve ev tekstiline, hal› ve aksesuara ‹stikbal, mutfaktan banyoya ve
rayl› dolaplara kadar Regina markas› ile ev dekorasyonuna ait her tür ihtiyac›, özgün çizgideki binlerce ürünü tüketicinin be¤enisine sunuyor. Bu ürün çeflitlili¤ini tüm sosyoekonomik
statüdeki kesimlerce sat›n al›nabilir fiyat politikas› ile destekliyor. Markam›z, sektördeki yeni
e¤ilim ve trendleri öngörerek baflar› ile yol almaya devam ediyor. Yenilikçi çizgisi ile modern
üretim ve pazarlama anlay›fl›n› sektördeki deneyimi ile birlefltiren markam›z, sektöründeki
standartlar›n› da sürekli yükselterek Türk mobilya sektörünün gelifliminde de önemli bir rol
oynuyor. Özetle, markam›z, tüketicilerin hayatlar›n› kolaylaflt›ran uygulamalar› ile sektördeki
öncülü¤ünü koruyor.
‹
Nas›l bir iletiflim stratejisi izliyorsunuz?
Reklam, tan›t›m ve iletiflim; içinde bulundu¤umuz yüzy›l›n en önemli konular›ndan biri olarak
karfl›m›za ç›k›yor. Tüketici ile marka aras›nda
duygusal bir ba¤ kurmak, marka sadakati oluflturmada iletiflim ve reklam›n gücü günümüzde
hayal edilemeyecek boyutlara ulaflm›fl durumda. ‹letiflim ve reklam, günümüzde marka yat›r›m›, sürdürülebilir büyüme ve kâr anlam›na
geliyor. Markam›z için son derece önemli olan
bu gücün etkin bir flekilde kullan›lmas› için “En30
may›s-haziran
tegre Pazarlama ‹letiflimi” stratejisi uyguluyoruz. Bu strateji do¤rultusunda, çeflitli ve çok
say›daki iletiflim yöntemini bütünlefltirerek bir
arada kullan›yoruz. Gazete insert’leri ile markam›za ait ürünlerin yer ald›¤› katalo¤un, tüketicinin direkt evine girmesi ve dolay›s›yla tüketiciye
ihtiyaç hissettirmesini sa¤l›yoruz.
Marka kimli¤inin gelifltirilmesi için ne gibi
çal›flmalar yap›yorsunuz?
Marka kimli¤inin gelifltirilmesinde araflt›rma,
segmentasyon, pazarlama kar›fl›m›, uygulama,
kontrol olgular› oldukça önem arz ediyor. Markan›n tüketiciler taraf›ndan tercih edilmesinin
alt›nda yatan faktörleri irdeledi¤imizde, marka
kimli¤imizin gelifliminde, yap›lan çal›flmalar›n
da detaylar›n› bulmak mümkün. Bu do¤rultuda
tüketicide güven oluflturmak, tüketicinin yaflam›n› kolaylaflt›rmak, rakiplerden ayr›flmak,
marka flemsiyesi alt›nda yeni ürünleri pazara
belli bir avantajla sunmak gibi çok yönlü çal›flmalar yap›yoruz.
Bununla birlikte, profesyonel araflt›rma flirketlerine, tüketiciye yönelik araflt›rmalar ve analizler yapt›r›yoruz. Yap›lan bu çal›flmalar›n olumlu
neticelerinin en önemli verisi, ‹stikbal’in, her y›l
geleneksel olarak yap›lan ACNielsen markalar
araflt›rmas›nda mobilya sektörünün hat›rlanan
markalar› listesinde ilk s›radaki yerini korumas›d›r. Yine KMG araflt›rma flirketi taraf›ndan
yap›lan “2007 Türkiye Beklentiler, Tercihler,
Be¤eniler” araflt›rmas›nda ‹stikbal, mobilya
grubunda ilk s›rada, tüm markalarda ve sektörlerde ise sekizinci s›rada yer al›yor.
Bayi yap›lanman›z hakk›nda bilgi verir misiniz?
Uzmanl›k, profesyonellik ve kurumsall›¤›n ön planda tutuldu¤u bayi yap›lanmam›z› ana bayilik ve bayilik olarak ikiye
ay›rm›fl bulunmaktay›z. Ana bayilerimiz,
faaliyet gösterdikleri bölgeye hakim kurulufllar ve markam›z›n pazardaki oluflumuna ciddi katk›lar sunuyorlar. Bölgelerindeki her türlü faaliyet ve geliflmeleri
genel merkeze iletmek gibi ciddi bir görev üstlenmifl durumdalar. Ayr›ca, markam›z ad›na lojistik hizmetler ve sat›fl
sonras› hizmetler de yine ana bayilerimiz taraf›ndan veriliyor. Perakende bayilerimiz ise bulunduklar› bölgelerin en
önemli müteflebbisleridir. Profesyonel
ve kurumsal düzeydeki ana bayilerimiz
ve bayilerimiz, markam›z›n pazardaki en
önemli temsilcileridir.
2006 y›l› pazarlama projelerinizden
nas›l geri dönüflümler ald›n›z?
2006 y›l›nda ‹stikbal markas› olarak
ekonominin genel konjonktörüne uygun pazarlama politikalar› gelifltirmeye
önem verdik. Y›l›n bafllar›nda hakiki deri koltuk ve tak›mlar›nda talep oluflturmaya yönelik ‘‘Modeline’’ ürün grubunu oluflturduk ve ciddi bir lansman ile
tan›t›m›n› yapt›k. Özellikle yazl›k bölgelerde ciddi bir sat›fl potansiyeline sahip bahçe mobilyalar›, 2006 y›l› içinde
serimize dahil oldu. Y›l›n sonuna do¤ru
ise “Design Your Life” slogan› ile lansman› yap›lan ve 2007 y›l›n›n mobilya
modas›n› belirleyen ürün grubumuz
vizyona girdi. Sektörde bir ilk olan ve
‹stikbal markas›na ait tüm ürün gruplar›n›n yer ald›¤› 426 sayfal›k Ev Concept katalo¤unu ç›kard›k. Ayr›ca, y›l›n
sonlar›na do¤ru markam›z›n tüketiciye
verdi¤i önemi ve sayg›y› ifade etmek,
markam›z›n farkl›l›¤›n› ortaya koymak
ad›na Türkiye’nin önemli ressamlar›ndan ‹smail Acar’a özel bir ev tekstili ve
hal› koleksiyonu haz›rlatt›k.
2007 y›l› için neler öngörüyorsunuz?
Amac›m›z, mobilya sektöründe moday›
belirleyecek yeniliklere imza atmak. Y›l›n
ilk çal›flmas›nda, Türkiye’nin en büyük yatak üreticisi olarak do¤ayla teknoloji,
sa¤l›k ve konforu Orgatech’te buluflturduk. Üstün teknolojimizi kullanarak orga-
“Ana bayilerimiz,
bölgelerine hakim
kurulufllar ve
markam›z›n pazardaki
oluflumuna ciddi
katk›lar sunuyorlar.
Perakende bayilerimiz
ise bulunduklar›
bölgelerin en önemli
müteflebbisleridir.
Profesyonel ve
kurumsal düzeydeki
ana bayilerimiz ve
bayilerimiz
markam›z›n
pazardaki en önemli
temsilcileridir”
nik pamuk esasl› kumafllarla üretilmifl ilk
yataklar›, yast›klar›, çarflaflar› ve alezleri
Orgatech serisinde do¤al, sa¤l›kl› ve son
derece konforlu bir uyku sunmak için tasarlad›k. 2007 y›l› içinde faaliyete geçirilmesi planlanan ve flu anda inflas› devam eden Kayseri Ev Concept ma¤azam›zda, bayilerimizin sat›fl dan›flmanlar›na e¤itim deste¤i vermeyi planl›yoruz.
2007 y›l›n›n ‹stikbal markam›z›n 50.
kurulufl y›l› olmas› nedeniyle bu özel y›l›
en etkin geçirmek ad›na çeflitli aktiviteler de yap›lacak.
‹stikbal Regina Mutfak ve Banyo
konusundaki pazarlama faaliyetleriniz hakk›nda bilgi verir misiniz?
‹stanbul’da kat›ld›¤›n›z fuarda neler gözlediniz?
Biz, ‹stikbal Regina olarak Avrupa’n›n
önde gelen firmalar›ndan ‹talyan Snaidero firmas› ile lisans anlaflmas› yaparak ‹talyan esteti¤ini ‹stikbal markas›n›n kalitesiyle birlefltirdik. ‹stikbal Regina’da “Evinizin buluflma noktas›” anlay›fl›n›n yan›nda kullan›fll› ve fl›k tasar›mlar›yla, mutfak ve banyodan al›nabilecek en iyi performans sunuluyor. Markam›z›n en önemli avantajlar›ndan biri
olarak dikkat çeken ve di¤er mutfak
markalar›n›n ürün gam›nda bulunmayan rayl› dolaplar ile de tüketici mekânlar›na uygun çözümlerle yeni yaflam
alanlar› oluflturuluyor. Bayilerimiz tüketicilerin seçtikleri modellere göre ücretsiz keflif ve montaj hizmeti veriyor.
Bu y›l ilk defa kat›lm›fl oldu¤umuz MUDER fuar›nda da görüldü¤ü gibi Türkiye’de haz›r mutfak sektörünün en
önemli problemlerinden birisi, marka
baz›nda yeterli yat›r›m yap›lmamas› ve
dolay›s›yla taleplerin daha çok bölgesel
firma olarak ifade edebilece¤imiz üreticiler taraf›ndan karfl›lanmas›. Ancak,
özellikle kültürel ve ekonomik geliflim
neticesinde, tüketicilerimizin haz›r
mutfak sektörüne yo¤un bir ilgisinin oldu¤u da gözden kaçm›yor. Söz konusu
fuar›n halk gününde ciddi yo¤unlukta
tüketici ilgisiyle karfl›laflt›k. fiu anda
Türkiye’de 65 adet bayi say›s› ile en
fazla bayilik yap›lanmas› gerçeklefltirilmifl marka konumunday›z. Bu bayilik
say›m›z› haz›r mutfak pazar›n›n büyümesine paralel olarak 100 adede ç›karmay› hedefliyoruz.
‹stikbal Regina ile ilgili olarak toplu
konut projeleri konusundaki çal›flmalar›n›zdan söz eder misiniz?
Son y›llarda h›zla yükselen inflaat sektörünün mutfak, banyo ve rayl› dolap
ürünlerinde gereken yerimizi alabilmek
için gerek genel merkezimizde, gerek
ana bayilerimizde, gerekse bayilerimizde ciddi koordinasyon sa¤lam›fl bulunuyoruz. Toplu konutlar›n yo¤unlaflm›fl
oldu¤u ‹stanbul, Ankara, ‹zmir, Bursa,
Konya, Kayseri, Adana, Erzincan, Diyarbak›r, Eskiflehir gibi illerde toplu konut projelerinde imzam›z var. Toplu konut projelerinde bayilerimize mimari
hizmetler, özel projeler gelifltirilmesi
ve montaj konular›nda destekler veriyoruz.
31
may›s-haziran
Nereye Gidelim?
32
may›s-haziran
Türkiye’nin agoras›
‹ZM‹R
Modern ‹zmir’in kimli¤inde eski agora (çarfl›,
toplanma yeri) kültürü önemli yer tutuyor. Türkiye’nin
en büyük ihracat kap›s› ‹zmir, 1923’teki ‹ktisat
Kongresi’nde temelleri at›lan uluslararas› fuar›yla,
büyük organize sanayi bölgeleriyle, ihracatç›
firmalar›yla “agora”s›n› daha da gelifltiriyor
Yaz›: Neslihan Savafl
T
Foto¤raflar: Batuhan K›ran
icaret, insanl›¤› ça¤lar boyu
birlefltirdi. Eski Anadolu’da
çarfl› ve pazarlar (agora) yeni
ürünlerin, farkl› ülkelerden flehirlerden insanlar›n, haberlerin dolaflt›¤› bir iletiflim merkeziydi. ‹zmir, tarihin
en eski liman flehirlerinden biri. Körfez
boyunca uzanan kentin bat›s›nda yer
alan Çeflme Yar›madas›’yla ayn› zamanda büyük bir sayfiye niteli¤i kazanan
kentin tarih boyunca ticaret ve dinlence
merkezi olma özelli¤i bugün de devam
ediyor.
‹zmir Ticaret Odas› verilerine göre ‹zmir,
2005 y›l›nda ülke ihracat›n›n yüzde
17.4’ünü, ithalat›n›n 12.5’ini gerçeklefltirdi. 300 bin esnaf, 70 bin ticari iflletme ve 6 bin 500 sanayi tesisinin bulundu¤u flehir, Türkiye’nin vergi gelirinin
yüzde 10’una yak›n bir k›sm›n› karfl›l›yor.
Türkiye’nin en fazla organize sanayi bölgesine (OSB) sahip olan Ege Bölgesi’ndeki
OSB’lerin üçte biri ‹zmir’de yer al›yor. Teknopark yat›r›mlar›na da h›z verilen ‹zmir’de ilk teknopark Urla Yüksek Teknoloji Enstitüsü kampüsü içinde kuruldu. ‹zmir
ve hinderland›; fuar, organize sanayi bölgesi, serbest bölge, liman ve teknopark
yat›r›mlar›yla sanayi ve ticaret alan›nda bileflkelerini tamamlam›fl durumda.
Ege Serbest Bölgesi (ESBAfi) ve ‹zmir
Menemen Deri Serbest Bölgesi (‹DESBAfi) Türkiye ekonomisine önemli katk›larda bulunuyor. Alsancak, Alia¤a
Nemrut, Dikili, Çeflme limanlar›n›n yan›
s›ra Kuzey Ege Çandarl› Liman› da proje halinde. Bu limanlar Ege Bölgesi’nin
ihracat ve ithalat ifllemlerinin yüzde
90’›n›n yap›ld›¤› noktalar.
‹zmir, mobilya sanayiinde de öne ç›kan
flehirlerimizden biri. Mobilya Sanayicileri Derne¤i’nin “Sektör Buluflmalar›” organizasyonu 30 Mart’ta ‹zmir’de yap›ld›. Toplant›da, ‹zmir’in yan› s›ra Kayseri,
‹negöl, Ankara ve Adanal› mobilya sanayicileri de bir araya geldi. ‹zmir’in Karaba¤lar Caddesi’nde irili ufakl› onlarca
mobilya flirketini, ma¤aza ve showroom’lar› görmek mümkün.
‹zmir ekonomisi içinde tar›m ve turizm
de önemli bir yer tutar. Senede iki üç
defa ürün al›nan ‹zmir ve çevresinde
üzüm de önemli bir ürün çeflididir.
1923 y›l›nda ‹zmir’de toplanan ‹ktisat
Kongresi, Cumhuriyet’in ekonomi politikalar›n› biçimlendiren önemli bir toplant›yd›. Türkiye’nin o y›llarda hem Anadolu’ya hem Bat›’ya aç›lan liman kentinde
yap›lan toplant›da ekonomi politikas›n›
oluflturmas›n›n etkilerini bugün de ‹z-
mir’de görmek mümkün. “Yeni iktisat”›n
bafllad›¤› ‹zmir ‹ktisat Kongre’siyle eflzamanl› olarak düzenlenen sergi, daha
sonraki y›llarda ‹zmir Enternasyonal
Fuar› ad›n› alarak bugüne dek uzanan
önemli bir ticari ve kültürel organizasyona dönüfltü.
Liman kentlerine özgü hareketlilikle kültür ve sanat organizasyonlar› ve do¤an›n sundu¤u imkânlar birleflince, ‹zmir
gidenin dönmek istemeyece¤i bir flehir
haline geliyor. Rahmetli Belediye Baflkan› Ahmet Prifltina’n›n da katk›lar›yla düzenlenen sahil fleridi -meflhur Kordon‹zmirlilerin ve misafirlerin vazgeçilmez
u¤rak noktalar›ndan biri. Buzlu bademi,
kumrusu, gevre¤i, midyesiyle ünlü flehrin atmosferi, yumuflak rüzgâr imbat›n
verdi¤i etkiyle ayn›: Ferahl›k...
Yap›lan kaz›lar sonucunda eski adlar›
“Smyrna”, “Samornia” olan ‹zmir’in, MÖ
3000 y›llar›nda Lelegler taraf›ndan,
Bayrakl› yak›n›ndaki Tepekule mevkiinde
kuruldu¤u biliniyor. MÖ 2000-1200 y›llar› aras›nda yaflam›fl olan Hitit Krall›¤›’n›n etkisi alt›nda kalan ‹zmir, Hitit
Devleti’nin MÖ 1200 y›l›nda Frig ak›nlar›yla y›k›lmas› sonucu, MÖ 11. yüzy›lda
Yunanistan’dan Bat› Anadolu k›y›lar›na
göç eden Aiollar, sonras›nda da ‹onlar
33
may›s-haziran
‹zmir’in Kemeralt› çarfl›s›n›,
K›zlara¤as› Han›’n›, meflhur
Kordon’unu, 1901’de infla edilmifl
Saat Kulesi’ni, Asansör’ünü mutlaka
görün, Teleferik’ e binip kente
kuflbak›fl› göz atmay› unutmay›n.
Körfezin karfl› k›y›s›nda yer alan
Karfl›yaka ise çarfl›s› ve uzun
sahiliyle ünlü; Girne Bulvar›, Bostanl›
ve Maviflehir’i de içine alan büyük bir
ilçe. Buras›, sakinleri taraf›ndan
‹zmir’den o kadar ayr› bir yer olarak
görülür ki “35.5” Karfl›yaka’y› anlat›r.
34
may›s-haziran
K›zlara¤as› Han›
‹ZM‹R
‹lçeleri: Alia¤a, Balçova, Bay›nd›r,
Bergama, Beyda¤, Bornova, Buca,
Çeflme, Çi¤li, Dikili, Gaziemir,
Güzelbahçe, Foça, Karaburun,
Karfl›yaka, Kemalpafla, K›n›k, Kiraz,
Konak, Menderes, Menemen, Narl›dere,
Ödemifl, Seferihisar, Selçuk, Tire,
Torbal›, Urla
Alan›: 12.012 kilometrekare
Rak›m: 25 metre Nüfus: 3.5 milyon
Alan kodu: 232
Plaka kodu: 35
‹zmir’e özgü kumrunun iki çeflidi vard›r. Biri sokakta sat›lan, içinde domates, biber ve ‹zmir tulumu olup so¤uk yenendir.
Di¤eri ise s›cak tüketilir ve içinde turflu, kömür ateflinde piflmifl salam, sosis, sucuk ve kaflar bulunur.
tarf›nan iflgal edilmifl. Kent, en parlak
dönemini ‹onlar zaman›nda yaflam›fl.
‹zmir’den kareler
‹zmir kentiyle özdeflleflen Saat Kulesi’nin yer ald›¤› Konak Meydan›, 19. yüzy›ldan beri ‹zmir kentinin merkezi olarak
kabul ediliyor. 1901’de Sultan Abdülhamit’in tahta ç›k›fl›n›n 25. y›ldönümü nedeniyle, padiflah›n emri üzerine Sadrazam Küçük Sait Pafla taraf›ndan yapt›r›lan Saat Kulesi’nin saati, Alman ‹mparatoru II. Wilhelm taraf›ndan hediye
edilmifl. ‹zmir denince akla gelen ilk simgelerden biri de Kordonboyu... Eski Türk
filmlerinde âfl›klar›n fayton gezilerine
mekân olan Kordon, “Kültür ve Tabiat
Varl›klar›n› Koruma Kurulu” ve yarg› kararlar› çerçevesinde yeflil alanlar, meydanlar, gezinti yerleri, bisiklet ve koflu
yolu, yaya yollar›, heykeller ve iki fleritli
tafl›t yoluyla yeniden düzenlenerek ‹zmir
halk›n›n hizmetine sunuldu.
‹zmir’in geçmiflten günümüze ulaflan
ender yap›lar›ndan biri de K›zlara¤as›
Han›. Günümüzde de hareketli bir çarfl›
olan K›zlara¤as› Han›, ‹zmir’in meflhur
camilerinden Hisar Camii’nin yan›nda
yer al›yor. ‹çinde hal›c›s›ndan gümüflçüsüne, kahvecisinden boncukçusuna kadar birçok dükkân›n bulundu¤u K›zlara¤as› Han›, turistlerin de ilgi oda¤›...
1744’te infla edilen han, restore edildikten sonra daha fazla ziyaret edilmeye bafllanm›fl. Antika merakl›lar›ndan
eski kitap düflkünlerine, ilginç tak›lar
görmek isteyenlerden tarihi bir mekânda yan›nda lokumla ikram edilen kahveyi yudumlay›p sohbet etmek isteyenlere
kadar herkes K›zlara¤as› Han›’n›n avlusunda bulufluyor.
‹zmir Agora’s›
Asansör ve
Dario Moreno Soka¤›
Teleferik’ten kuflbak›fl› ‹zmir
Mithatpafla ve Halil R›fat Pafla Caddeleri aras›ndaki yükseklik fark›n›n ulafl›mda
yaratt›¤› sorunu çözmek amac›yla infla
edilen asansör, semte de ad›n› veriyor.
97 y›ll›k geçmifle sahip olan tarihi Asansör; Karfl›yaka, Konak ve Alsancak sahil
fleridinin kuflbak›fl› seyredilebilece¤i en
güzel mekânlardan biri. Asansörün kulesinin yap›m›nda kullan›lan tu¤lalar,
Marsilya’dan getirtilmifl. Dario Moreno
Soka¤›’nda yer alan tarihi Asansör’de
flimdi fl›k bir restoran hizmet veriyor.
Roma döneminden kalan Agora, Çankaya’dan ‹kiçeflmelik’e ç›kan caddenin
solunda yer al›yor. MS 178 y›l›ndaki
depremde y›k›ld›ktan sonra yeniden infla edilmifl. Agora’n›n içindeki kemerli
dehlizler ve ilk kat›n sütunlar› günümüze dek direnebilmifl. Dünyan›n kent
merkezinde bulunan en büyük agoras›
olan ‹zmir Agora’da, y›llard›r ara verilen
kaz›lar yeniden bafllad›. Agora’n›n kent
ile bütünleflti¤i bir arkeolojik park olarak
düzenlenmesi planlan›yor.
‹zmir’i kuflbak›fl› görmek isteyenlerin tercihi olan Teleferik’e ulaflmak için 527
metre yüksekli¤e ç›kmak gerekiyor. Yükseklik korkunuz yoksa manzaran›n keyfini ç›karmaktan ve, dört kiflilik kabinlerin
yükseliflini izlemekten baflka bir fley yapman›za gerek yok. Tepeye ulaflt›¤›n›zda
ise piknik keyfi sizleri bekliyor. Piknik malzemesini tafl›maya ise hiç gerek yok,
çünkü yukar›da her fleyi bulabilece¤iniz
dükkânlar var. Kalbi Ege’de kalanlar›n
kenti ‹zmir, sevdal›lar›n› ça¤›r›r, onlara
eski öykülerini f›s›ldar...
35
may›s-haziran
Bayi
Narl›dere ‹stikbal Bayii Mustafa Moro¤lu:
“Büyük metraj›n ve konut a¤›rl›kl›
bölgenin avantaj›n› yafl›yoruz”
‹zmir’in geliflen bölgesi Narl›dere’de 1400 metrekarelik ma¤azayla
hizmet veren Kemer Ltd.’nin orta¤› Mustafa Moro¤lu, ‹stikbal’in
h›z›n›n bayileri de ifllerini gelifltirmeye teflvik etti¤ini ifade ediyor
N
arl›dere’de Atatürk Kültür
Merkezi’nin girifl kat›ndaki
‹stikbal ma¤azas›n›n aç›l›fl›
Temmuz 2006’da yap›ld›.
Muharrem ve Mustafa Moro¤lu kardefllerin sahibi oldu¤u Kemer Ltd.’ye ait olan
ma¤azan›n 1400 metrekarelik alan›nda
‹stikbal’in ürünleri son derece fl›k bir ma¤aza dizayn›yla tüketicilere sunuluyor.
Mustafa Moro¤lu, Kemer Ltd.’nin ilk ma¤azas›n›n 1991 y›l›nda Balçova’daki Ata
Caddesi’nde aç›ld›¤›n› söylüyor. “‹stikbal
Ege’de ilk yap›lanmaya bafllad›¤›ndan beri ‹stikbal’ciyiz. ‹zmir’deki yap›lanmada baya¤› eme¤imiz oldu. ‹lk çal›flmaya bafllad›¤›m›z y›llarda ‹nci kanepelerimiz vard›.
Daha sonra Prima köfle tak›mlar›m›z ve
‹nci kanepenin oturma gruplar› geldi” diyen Moro¤lu, ikinci bir ma¤azay› da
1997’de Narl›dere Mithat Pafla Caddesi’nde açm›fl.
300 metrekarelik di¤er iki ma¤azas›n›
“Dreamland” format›nda düzenleyen Kemer Ltd. bu ma¤azalarda baza, yatak ev
36
may›s-haziran
tekstili, hal›, Deco Aksesuar ürünlerini
sergiliyor. Mustafa Moro¤lu, Narl›dere’nin lokasyon olarak özelliklerini ise
flöyle s›ral›yor: “Narl›dere flehrin geliflen
yüzü. Yan›nda Güzelbahçe var, ilerde Urla yer al›yor. Sola do¤ru Seferihisar, Çeflme, Karaburun ilçeleriyle yak›n. Buras› ‹zmir Büyükflehir Belediyesi’nin 25 y›ll›k naz›m planlar›nda da kent alan› olarak ilan
edilmifl bir bölge.”
Narl›dere’deki tüketici profilinin orta ve
ortan›n üstünde gelir seviyesinde oldu¤unu belirten Moro¤lu, bu durumun sat›fllara da yans›d›¤›n› söylüyor. Deri koltuklar, bahçe mobilyalar› sat›fllar›nda ciddi bir yükselme sa¤lanm›fl bile... Mustafa
Moro¤lu, bu konuda teflhir olanaklar›na
da dikkat çekiyor: “Müflteri görecek, dokunacak, oturacak, gerekiyorsa aç›p yata¤a yatacak. Biz, tüm bu imkânlar› müflteriye vermek istiyoruz. Onun için mümkün oldu¤unca genifl alanlara ihtiyaç duyuyoruz. Belki üç befl y›l sonra bu alanlar
da bize yeterli gelmeyecek. Buna zorla-
yan da bence ‹stikbal’in çabas›. ‹stikbal,
sürekli yeni ürünler piyasa sürerek bizi
de teflvik ediyor.”
“Üç sat›fltan biri bahçe mobilyas›”
‹stikbal’in ürün çeflitlili¤ine bahçe mobilyalar›n› da katmas›n›n özellikle Ege ve Akdeniz bölgelerindeki bayiler için son derece önemli oldu¤unu belirten Moro¤lu,
“Ma¤azam›z›n aç›l›fl›n› geçen sene 15
Temmuz’da yapt›k ve sezona geç bafllamam›za ra¤men oldukça iyi say›da bahçe mobilyas› satt›k. fiu anda daha yaz
gelmeden hayli talep var, fiyatlar› da hayli uygun. Dekoratif, sa¤lam, günefle dayan›kl› mobilyalar›m›z var. Son ayda (Nisan)
satt›¤›m›z üç ürünümüzden biri bahçe
mobilyas›” diyor. Ma¤azay› büyütmenin
karfl›l›¤›n› hemen gören Moro¤lu “Temmuz’da açt›¤›m›z ma¤azam›z›n ciroyu
hemen iki kat›na ç›kard›¤›n› gördük. Bu
teflhirin faydas›. Geçen y›lki sat›fl›m›z 1.8
milyon YTL ilen bu sene 2.5 milyon YTL
gibi bir hedef koyuyoruz” diyor.
‹
Z
M
‹
R
B
A
Y
‹
L
E
R
‹
M
‹
Z
Karfl›yaka/Çi¤li Bellona Bayii fienol Malkoç:
“Markam›z müthifl
bir flekilde yerleflti”
Malkoçlar Mobilya’n›n sahiplerinden fienol Malkoç, Bellona’n›n 10. y›l
toplant›s›nda, Bellona markas›n›n ne kadar güçlü oldu¤una ve Boydak
Holding’in üretime getirdi¤i kaliteye bir kez daha kanaat getirmifl.
“Bayinin markay› sahiplenmesinin ona çok büyük katk›lar› var” diyor
B
ellona’n›n, Antalya’da 10. y›l›n› kutlad›¤› bayiler toplant›s›na kat›lan Karfl›yaka/Çi¤li
Bellona Bayii fienol Malkoç,
bu toplant›da konferansta konuflan ‹lhan Gülertan’›n, yeni perakendecilik
e¤ilimi konusunda yapt›¤› tespitin kendi gözlemlerince de do¤ruland›¤›n› belirtiyor.
Gülertan’›n en üste üreticinin, ortada
bayilerin, en alta ise tüketicilerin yer
ald›¤› piramidin art›k ters yönde iflledi¤i düflüncesi, 2000 y›l›ndan bu yana
mobilya perakendecili¤i yapan fienol
Malkoç’un tecrübeleriyle de sabit.
“Hocam›z›n da dedi¤i gibi art›k piramidin en üstünde tüketici var” diyor Malkoç, “Müflteri ile üretici aras›nda yer
alan bayinin markay› benimsemesi,
sat›fl sistemine de çok olumlu katk›larda bulunuyor.”
Malkoçlar Mobilya’n›n sahibi üç kardeflten biri olan fienol Malkoç, 400
metrekare ile bafllad›¤› ma¤azas›n›,
y›llar içinde üst katlar› da ekleyerek
büyütmüfl. fiu anda 1100 metrekarelik bir teflhir alan›na sahip. Bölgedeki
en büyük bayilerden biri oldu¤unu söyleyen Malkoç, “Ürün ço¤ald›kça teflhir
de gerekiyor. En üst katta olan depo
alan›m› da teflhir alan›na katarak
1300 metrekarelik bir büyüklü¤e
ulaflmay› planl›yorum” diyor.
Bellona Ana Bayii Belpa’ya ba¤l› olarak
çal›flan Malkoçolar Mobilya, Belpa’n›n
ciro olarak ilk s›ralardaki bayilerinden
biri. “Geçen sene 1.15 milyon YTL
al›fl, 1.35 milyon YTL sat›fl yapt›k” diyen Malkoç, 2007 y›l›n›n da biraz durgun ama iyi geçece¤ine inan›yor. Öngörülen yüzde 20 ciro art›fl›n› gerçeklefltirebilmek için çal›fl›yor.
Bellona 10. y›l toplant›s›nda, yeni evlenenlerin mobilya ihtiyac›na hitap etmek üzere yemek odas›, yatak odas›
ve koltuk tak›m›n›n oldu¤u bir çeyiz paketi haz›rlanmakta oldu¤undan söz
edildi¤ini hat›rlatan fienol Malkoç, bunun sat›fllara olumlu etkisi olaca¤›n›
düflünüyor. 10. y›l toplant›s›ndan flu izlenimlerle ayr›lm›fl: “Boydak Holding’in
üretim noktas›nda art›k ciddi bir seviyeye eriflti¤ini gördük. Dünyayla yar›flan, bizim Çi¤li semti büyüklü¤ünde
fabrikalar›m›z var.” Mobilya perakendecili¤ine iyi bir ön araflt›rmayla ve
özellikle markal› ürün sat›fl›yla girmesinin ne kadar do¤ru oldu¤unu bir kez
daha anlam›fl Malkoç. “Markan›n de¤eri Türkiye’de ispatland› ve Bellona
markas› müthifl bir flekilde yerleflti.
Art›k çok ciddi tan›nan, sevilen bir
marka haline geldi” diyor.
37
may›s-haziran
Bayi
‹ Z M ‹ R
B A Y ‹ L E R ‹ M ‹ Z
Buca Mondi Bayii Serdar Meriç:
“Gelece¤i düflündük,
Mondi’yi seçtik”
N
urflah Mobilya’n›n sahibi
Serdar Meriç, uzun y›llard›r
mobilya sektörünün içinde
yer al›yor. Yedi y›l bir mobilya ma¤azas›n›n müdürü olarak çal›flt›¤›n› belirten Meriç, befl ay önce Mondi
markas›n›n ürünlerini satan kendi ma¤azas›n› açm›fl. Buca’da, özellikle inflaat› süren Buca’daki kooperatif evlerinin
mobilya ihtiyaçlar›n› karfl›layaca¤›n› düflünen Meriç, “Mondi’yi tercih etmemizin sebebi elbette arkas›nda Boydak’›n
gücünün olmas›. Gelecekte
markan›n daha da büyüyece¤ini
düflünerek Mondi’yi seçtik” diyor. 1990 y›l›ndan beri mobilya
sektörü içinde oldu¤unu ve hep
düflünerek iyi ad›mlar att›¤›n›
söyleyen Meriç, “Sektörü iyi biliyorum. Henüz iflin çok bafl›nday›z ama Boydak’›n gücüyle birlikte Mondi’nin ve ma¤azam›n çok
geliflece¤ini düflünüyorum” der-
ken oldukça heyecanl› görünüyor. fiirketin k›z›n›n ad›n› tafl›d›¤›n› belirten Serdar
Meriç, Buca-fiirinyer do¤umlu oldu¤unu
ve bu semti çok iyi tan›mas›n›n da iflinde
avantaj olaca¤›n› düflünüyor. Mondi’yi
ise flöyle de¤erlendiriyor: “Mondi fiyat
olarak avantajl›, servis aç›s›ndan çok iyi.
Çok memnunuz Mondi ile çal›flmaktan.
Duvarlar›m›z› Mondi’nin rengi olan kum
bejine boyad›k. Markam›z›n hakk›n› vermeye çal›flaca¤›z.”
fiu anda dört kiflilik bir ekiple çal›flan
Nurflah Mobilya’n›n 1050 metrekarelik
bir alan› var. “Güleryüzlü hizmeti” ilke
edinen Meriç “Mondi’ye çok güveniyoruz, bu güveni de tüketicimize yans›t›yoruz” diyor.
Karaba¤lar ‹stikbal Regina Ma¤azas› Yönetmeni Ece Ulusoy:
“Egeli tüketici bizi dünya
markalar› ile k›yasl›yor”
K
araba¤lar, ‹zmir’deki mobilya
sektörünün kalbi. Uzun ana
cadde boyunca irili ufakl› ma¤azalar, mobilya atölyeleri s›ralan›yor. Bu cadde üzerinde yer alan ‹stikbal Regina Mutfak & Banyo ma¤azas›n›n yönetmeni Ece Ulusoy, ma¤azan›n
9 Ocak 2004’te aç›ld›¤›n› söylüyor. Ege Bölgesi’ndeki toplu ifllerin takip edildi¤i merkez ofis
olarak da çal›flan ma¤aza üç katl› ve 1050 metrekarelik bir sergileme
alan›na sahip. Kendisine
ba¤l› çal›flan dört mimar
ve uygulama elemanlar›
ile hizmet veren ma¤aza, ‹zmir’de prestij noktas› olarak görülüyor.
38
may›s-haziran
Ece Ulusoy “‹zmir’de insanlar ma¤azam›za çok ilgi gösteriyorlar. Öncelikle ‹stikbal’in güvenilirli¤i var. ‹nsanlar y›llard›r
bu markay› tan›yorlar” diyor.
Ulusoy, mutfak sektöründe markal›
ürünlerin pay›n›n henüz çok az oldu¤unu
ve pazar›n büyük k›sm›n› hâlâ “merdiven alt›” marangozhanelerin elinde tuttu¤unu belirtiyor. Mutfak mobilyas›na özgü bir di¤er sorun ise inflaatlar›n tek tip
yap›lmamas›. Ece Ulusoy, ‹stikbal Regina’n›n 400 modülüyle her mutfa¤a özel
çözümler üretebildi¤ini ifade ediyor.
Ulusoy “Ege Bölgesi ürünleri çok çabuk
tüketiyor ve yenisini istiyor. Biz en yüksek modül adediyle çal›flan markay›z.
Ama bölgemizdeki tüketici bizi yaln›z
yurtiçi üreticilerle de¤il yurtd›fl›ndan
gelen markalarla k›yasl›yor. Zor ama
çok zevkli bir mutfak ifli. ‹nsanlar›n özel
hayatlar›na giriyoruz. Projeleri olufltururken onlar›n nerede, nas›l yaflayaca¤›na biz karar veriyoruz. Onlar da hem
ma¤azam›z›n etkisiyle hem iflimize hakimiyetimiz nedeniyle bize güveniyorlar” diyor.
Kamera Arkas›
Teknolojinin do¤al sonucu
ORGATECH
Teknoloji ile do¤an›n insan
sa¤l›¤› ve rahatl›¤› için
buluflmas›n› hedefleyen
‹stikbal, yeni yata¤›
Orgatech’in reklamlar›nda
“Teknolojinin do¤al sonucu”
slogan›n› kullan›yor. Muz
fleklinde bir telefon, sap›
yay fleklinde bir çiçek
görüntüleriyle pekifltirilen
mesaj, Orgatech’in de hem
do¤al hem de son derece
teknolojik bir ürün
oldu¤una dikkat çekiyor
40
may›s-haziran
stikbal’in yeni ürünü Orgatech, ‹stikbal’in daima önde tuttu¤u sosyal sorumluluk ilkesiyle
tüketici beklenti ve trendlerini bir araya getiriyor. ‹stikbal Orgatech yatak, tüm dünyada do¤al ürünlere dönüflün ülkemizdeki öncülü¤ünü yap›yor. Ürünün gelifltirilme süreci hakk›nda bilgi veren
Boydak Holding Halkla ‹liflkiler Müdürü Murtaza
Durmufl, firma olarak her zaman teknolojiyi iyi takip
ettiklerini ifade ediyor ve flu bilgileri veriyor: “Ancak
son y›llarda hepimiz, kulland›¤›m›z ürünlerin sa¤l›¤›m›za etkisini araflt›r›yoruz. Küresel ›s›nma gibi faktörlerin iflaret etti¤i dünyan›n do¤al dengesinin bozulmas› karfl›s›nda ürünlerimizi gelifltirmek istiyoruz. Ancak teknolojiden de vazgeçemeyiz. Teknoloji
ile do¤ay› birlefltiren ürünler yaratmak amac›m›z.
Çünkü bizim bir marka sorumlulu¤umuz var. Yüzeyi
do¤al pamuktan yap›lm›fl Orgatech, bu yaklafl›mdan
do¤du.”
Proje reklam ajans› Klan’n›n önüne geldi¤inde, çerçevesi bu kadar iyi çizilmifl, sa¤lam projelendirilmifl
‹
bir ürünün gerek isminin bulunmas›,
gerekse reklam sloganlar›n›n ve film
senaryosunun oluflturulmas› da çok
zaman almam›fl. Firman›n Genel Müdürü Asl› Yurddafl ve Kreatif Editörü
Yüksel Do¤ru, Maslak’taki Film Soka¤›’nda süren çekimler s›ras›nda bir
yandan da flu anda tüm reklam mecralar›nda gördü¤ünüz ilanlar›n son rötufllar›n› yapmakla meflgüldü. ‹stikbal
Marka Temsilcisi Fatma Güner Özcan
“G›dada bafllayan organik ürünlere dönüfl, tekstilde de kendini göstermeye
bafllad›. Yatakta bunu yapan ilk biziz.
Biz genellikle bir ürün ortaya ç›kar›r›z
ve bunun takipçileri olur. Ben, organik
yatakta da arkam›zdan di¤er firmalar›n gelece¤ini tahmin ediyorum” diyor.
Orgatech, organik pamuk kullanmas›yla do¤al, ancak mevcut yataklardan
yüzde 75 daha fazla süspansiyonu olmas›yla da teknolojik.
Trombolin yatak
Reklamda yatak üzerinde z›playan bir
k›z çocu¤u görüyoruz. Klan Ajans’›n
Genel Müdürü Asl› Yurddafl “Trombolin gibi” diyor Orgatech için ve elbette
bu esneme özelli¤i yata¤›n ayn› zamanda uzun ömürlü olaca¤› anlam›na
geliyor. Murtaza Durmufl, ‹stikbal’in
her y›l teknolojik üstünlü¤ünü öne ç›karan ürünlerle tüketicinin karfl›s›na
ç›kt›¤›n› belirterek Orgatech’le A-B gelir grubuna yak›n bir hedef kitleye yönelmek istediklerini ifade ediyor. Daha
önce alev almayan yatak, uyku teknolojisinde devrim yaratan Viscolex yatak ürettiklerini hat›rlatan Durmufl,
“Yeni yata¤›m›z ise sa¤l›kla teknolojinin buluflabilece¤i düflünülerek tasarland›” diyor.
Teknoloji ve do¤a
bir arada olabilir
Filmin yönetmeni K›vanç Baruönü ise
reklam filminin mesajlar› konusunda
flunlar› söylüyor: “Bu filmde son y›llarda küresel ›s›nman›n da bir kez daha
gündemimize getirdi¤i sorular› sorduk.
Geliflen teknolojiyle do¤adaki kimi de¤erleri biz insan eliyle mi yok ediyoruz?
Acaba teknoloji ile yaflarken dünyay›
mahvetmek zorunda m›y›z? Do¤ay› tüketmek zorunda m›y›z? Teknoloji ve
do¤a bir arada ve uyumlu olamaz m›?
Bu sorular›n ard›ndan çözüm olarak
getirdi¤imiz yeni yata¤›m›z› gösteriyoruz. Ürünümüz çok teknolojik bir ürün
olabilir ama ayn› flekilde do¤ayla uyum-
lu olabilir. Daha sonra da bu yata¤›n
kullan›c›ya getirdi¤i mutlulu¤u, rahatl›¤› anlatmak ad›na da mutlu bir aileyi
görüyoruz. Belki bir pazar sabah›, küçük bir k›z çocu¤unun anne babas›n›
keyifli bir uykudan uyand›rmas›yla bitiriyoruz filmimizi.” Baruönü, reklam
filminin teknolojiye vurgu yap›lan birinci bölümünde daha soyut, beyaz bir atmosfer tercih etmifl, finalde ise s›cak
bir aile atmosferiyle izleyiciyi karfl› karfl›ya b›rak›yor. Reklam senaryosunu
yazan ekipte de yer alan Kreatif Editör
Yüksel Do¤ru, kendilerine tan›t›lmas›
için gelen ürünün iyi araflt›r›lm›fl, tüketici beklentilerinin iyi ölçülmesiyle ortaya ç›km›fl oldu¤unu belirterek “Organik
ve teknolojik olmas› öne ç›kan özelli¤iydi bu ürünün. Akl›m›za ilk gelen fleylerden biri, bu kelimeleri birlefltirerek Orgatech’i yaratmak oldu” diyor.
Do¤al uyku için yan ürünler
Türkiye’nin ilk organik yüzeyli yata¤› Orgatech’i üreten ‹stikbal; yatak, çarflaf,
alez, yast›k ve yast›k k›l›f› ile do¤al bir
uykunun olanaklar›n› geniflletiyor. Orgatech teknolojisi ile üretilmifl tüm
ürünler 30 günlük “mutluluk garantisi”
ile tüketicilerle bulufluyor.
41
may›s-haziran
Söylefli
“Hayallerimin
peflinden kofluyorum”
“Hat›rla Sevgili”yle
yak›n tarihin farkl›
atmosferine bürünen,
60’l› y›llardan 80’li
y›llara uzanan olaylar
silsilesinde sürüklenen
Yasemin karakterini
baflar›yla canland›ran
Beren Saat ile büyük
bir h›zla geliflen
kariyeri, oyunculuk
ve hayalleri üzerine
söylefltik
42
may›s-haziran
O
nu s›cac›k gülümsemesi, ekrandan taflan sevimlili¤iyle tan›y›p sevdik. Gerçi bu aralar “Hat›rla Sevgili”de kavuflamad›¤› sevgilisinin ard›ndan bol bol gözyafl› döküp, ekran bafl›ndakileri kahrediyor olsa da, gülünce tüm dertleri unutturuyor
adeta. Oyunculuk kariyeri flimdilik dizilerle s›n›rl› olan Beren Saat’in tiyatro ve sinemaya olan tutkusu da en az diziler kadar yo¤un.
Bir dönem dizisi olan Hat›rla Sevgili de çekimler öncesinde nas›l bir haz›rl›k aflamas› geçirdiniz?
Çok yo¤un bir haz›rl›k dönemi oldu. Dönem dizisi olmas› nedeniyle Y›lmaz Karakoyunlu, Can Dündar, Ferhat Kentel gibi
isimlerle çal›flmalar›m›z oldu. Özellikle Can Dündar'›n bize büyük yard›m› oldu. Film, belgeseller nedeniyle çok önemli bir
veri taban›na sahip. Bundan çok faydaland›k. Bir yandan dizideki karakterlerin psikolojik boyutunu incelerken, di¤er yandan o dönemde kad›nlar t›rnaklar›n› nas›l törpülüyorlarm›fl,
saçlar nas›lm›fl, ayakkab›lar›n modeli neymifl diye araflt›rma
yapt›k. Eski Hayat dergileri bulundu, Tomris Han›m’›n evinde
sabahlara kadar bu dergiler kar›flt›r›ld›. Yarat›m aflamas›nda bulunmak benim için çok keyifli ve ö¤retici oldu.
Sinema filminde oynamak istiyor
musunuz, teklifler var m›?
Çok sab›rs›zl›kla bekledi¤im bir rol
var. Tomris Giritlio¤lu çekecek ve inan›yorum ki çok güzel olacak. Ama filmi perdede görene kadar konuflmamak laz›m. O yüzden flimdilik söyleyebileceklerim bu kadar. Daha “Oyuncuyum” diyemiyorum, olmaya çal›fl›yorum. Bir potansiyel var galiba. Zaten
buna inanmasam bu ifle girmezdim.
Kendimi hayal k›r›kl›¤›na u¤ratmaktan
çok korkar›m.
Oyunculu¤unuzu gelifltirmek için
neler yap›yorsunuz?
Galiba ihtiyaca göre flekilleniyor. Mesela, “Aflka Sürgün” dizisinde seslendirmeyi baflkas› yap›yordu. Ama bu dizide dublaj› ben yap›yorum. Ses egzersizleriyle, tonlama çal›flmalar›yla çok
u¤raflt›m. Bir yandan da fiziksel esnekli¤imi ve kondisyonumu kaybetmemek
için çal›fl›yorum.
San›r›m çok yo¤un bir tempoda çal›fl›yorsunuz, bu sizi nas›l etkiliyor?
Aç›kças› flu an dizi çekti¤im bir dönemdeyim ve bunu yar›da b›rakamam.
Biliyorsunuz bu ülkede insanlar›n dönemleri var, ben de flu anda b›rakamayaca¤›m bir noktay›m, döndü¤ümde
ayn› flans› bulamayabilirim. O yüzden
son üç senedir sürekli çal›fl›yorum. Dizi çekmek öyle bir fley ki, insan›n baflka hiçbir fleye vakti kalm›yor. Kitap
okurken bile yorgunluktan hemen uyuyorsunuz. Bir yandan insan›n kiflisel
geliflimini durduruyor, di¤er yandan
farkl› yönetmenlerle ve farkl› tecrübelerdeki oyuncularla vakit geçirdi¤iniz
için bir tür atölye çal›flmas›n›n yafland›¤› bir okul asl›nda. Yani, bir anlamda
bu döngü içinde gelifliyorum.
Birkaç sene öncesine kadar okuluna gidip gelen kendi halinde birisiydiniz. Bugün ise herkes sizi tan›yor.
Olumlu ya da olumsuz hayat›n›zda
ne gibi de¤ifliklikler oldu?
Tan›nm›fl bir insan haline geldi¤inizde
insanlarda tuhaf bir önyarg› oluyor.
Kendinizi merkez gibi düflünürseniz,
çemberin yak›n›ndaki insanlar benim
Dizi çekmenin
en keyifli
yanlar›ndan biri
de normal
flartlarda karfl›
karfl›ya
gelemeyece¤iniz
insanlarla çok
uzun vakitler
geçirme
flans›n›z olmas›.
Gerek sahnede
oynarken, gerek
kahve
molalar›nda çok
fazla fley
ö¤reniyoruz
ayn› ben oldu¤umu biliyor. ‹liflkileriniz
eskisi gibi devam ediyor. Çember d›fla
do¤ru geniflledikçe bir tak›m insanlar
var ki, sizin çok yak›n›nda olmayan, onlar bir tak›m ön yarg›lara sahip oluyor.
Sizin hakk›n›zda d›flar›dan olumsuz yorumlar yap›yorlar. Bu, bir dönem bana
çok incitici geldi. Arkandan bir sürü
fleyler söylüyorlar. Oysaki ben, sadece
hayallerimin peflinden kofluyorum, yapmak istedi¤im bir fley için mücadele
veriyorum. Bu yüzden tan›nm›fll›kla birlikte insan›n sosyal hayat›nda birtak›m
fleyler oluyor, zemin sallan›yor biraz.
‹simlere çok fazla kap›lmamak laz›m,
san›r›m buna kap›lanlar›n hayat› biraz
zor oluyor.
Türk izleyicisi flimdiye kadar oynad›¤›n›z masum kad›n rollerini size
çok yak›flt›r›yor. Sizi daha farkl› rollerde ne zaman görece¤iz?
Farkl› rolleri denemek istiyorum, inflallah deneyece¤im de. Ama televizyonda
de¤il. Bir grup izleyici var ki ne oynad›¤›n› izlemek için geliyor. Bunlar sizi izlemek için para veren insanlar.
Yani oyun izlemek için gelen insanlara
evet ben bunu oynad›m demek için
farkl› bir rolle karfl›lar›na ç›kmak isterim. fiimdi herkes gördü¤ünde sar›l›yor, el sall›yor, öpücük yolluyor, selam
veriyor. Kötü bir kad›n› oynay›p sokaklarda tepki almak istemiyorum. Di¤er
taraftan gerçekten kendimi görmek,
denemek, s›n›rlar› zorlamak istiyorum.
Bu yüzden masum k›z›n d›fl›nda roller
de oynayaca¤›m ama dizilerde de¤il...
Dizi çekmenin en keyifli yanlar›ndan biri de normal flartlarda karfl› karfl›ya
gelemeyece¤iniz insanlarla çok uzun
vakitler geçirme flans›n›z olmas›. Gerek sahnede oynarken, gerek kahve
molalar›nda çok fazla fley ö¤reniyoruz,
hem hayata hem de oyunculu¤a dair.
Mesela dizide babam› oynayan Engin
fienkan; o kadar muhteflem ki... Sahne
hakimiyeti, karfl›s›ndaki oyuncuyla kurdu¤u iletiflim muazzam.
10 sene sonra kendinizi nerede görüyorsunuz?
fiu anda bulundu¤um durumu da iki
sene öncesinden hayal edemiyordum,
insan bir yandan kendini gelifltirmeye
çal›fl›yor ve kendine güveniyor, ama
flans faktörü de çok önemli.
Yar›flmadayken bir oyuncunun baflrol
almas› için olgunluk yafl› 25-30. Sen
daha 20 yafl›ndas›n diyorlard›. Buna
inanm›flt›m. Ama ondan sonra Tomris
Han›m’la (Giritlio¤lu) tan›flt›m, kocaman bir prodüksiyonun baflrolü geldi
ve sadece 18 yafl›ndayd›m. ‹flte bu
flans, baflrol için aranan k›z otuz yafl›nda olsayd›m ben oynayamayacakt›m. O
yüzden ilerisini tahmin etmek çok
mümkün de¤il.
43
may›s-haziran
ÇOCUK, SUÇ VE fi‹DDET - 2
fiiddet:
Çözüm de¤il problem
Sald›rganl›k do¤am›zda m› var, yoksa ö¤renilen
bir davran›fl m›? Araflt›rmalar özellikle çocukken
psikolojik ya da fizyolojik fliddete maruz
kalm›fl, yoksulluk hisseden ve öfkelerini do¤ru
yönetemeyen insanlar›n daha çok fliddete
baflvurdu¤unu gösteriyor
nsanlar ve toplumlar, her zaman çeflitli sorunlarla karfl›lafl›rlar. Zaman
zaman bir sorunun çözümünde araç
olarak görülen fliddet ise gerçekte
çözüm de¤il, sorundur. fiiddeti tart›fl›rken
öncelikle çözüm yolu olarak neden fliddetin gündeme geldi¤ini anlamam›z gerekir.
Baflka bir insana zarar vermeye, ac› çektirmeye veya yaralamaya yönelik herhangi
bir tür davran›fla “sald›rganl›k” deniyor.
fiiddet de sald›rganl›ktan kaynaklanan
“güç kullanmak, bask› uygulamak, baflka
insanlara zarar vermeye ve yaralamaya
dönük hareketler” anlam›na gelir.
Artm›fl sald›rganl›k dürtüleri ile içsel kontrol düzenekleri aras›ndaki denge bozuldu¤unda fliddet eylemi ortaya ç›kar. Çocukta
veya ergende sald›rganl›k e¤ilimi olabilir;
fakat bu e¤ilim, kifli kontrolünü yitirmedikçe eyleme dönüflmez. Doç. Dr. Erol Göka
“Organik veya sinirsel bozukluklar ile çevresel ortamdan gelen uyaranlar, sald›rganl›¤› ortaya ç›karan dürtüleri fliddetlendirirken, beyindeki kimi kimyasal bozukluklar ve kiflinin ruhsal dünyas›n›n kolayca k›r›labilme özelli¤i göstermesi kontrol sistemini zay›flat›r” demektedir.
fiiddet, durup dururken ortaya ç›kmaz.
Araflt›rma sonuçlar›na göre, fliddet eylemini tetikleyen faktörlerden baz›lar› flunlard›r:
‹
Ahmet Turan Öztürk
Boydak Holding Aile ve
E¤itim Dan›flman›
Mart-Nisan say›m›zda birinci bölümünü
yay›mlad›¤›m›z “Çocuk, Suç ve fiiddet”
çal›flmam›z›n ilk bölümünde “çocuk suçlulu¤u”
üzerinde durmufltuk. Araflt›rmam›z›n gelecek
say›m›zda yay›mlayaca¤›m›z son bölümünde
ise çözüm önerilerimizi sunaca¤›z.
• Yüksek düzeyde zarar verme niyeti,
• Kurban›n varl›¤›,
• S›k ve aç›k tehditlerde bulunma,
• Somut plan yapma,
• fiiddet araçlar›na kolayl›kla ulaflabilme,
• Kontrolü yitirmeye dair deneyimler,
• Devaml› öfke veya düflmanl›k duygular›,
• fiiddeti seyretmekten hofllanma,
• Merhametsizlik,
• Kendisini kurban olarak görme,
• Otoriteye küsme,
• Çocuklukta kötü muamele ve yoksunluk,
• Evde s›cakl›k, flefkat ve ilgi azl›¤›,
• Erken ana-baba kayb›,
• Çocuklukta yang›n ç›karma, yatak ›slatma ve hayvanlara zalim davranma.
Tüm bu niteliklerin gözlendi¤i bir kiflili¤in
fliddete yönelme potansiyeli son derece
yüksektir.
Sald›rganl›¤›n nedenleri
Hiçbir neden yokken, sald›rganl›k ortaya
ç›kabilir mi? ‹nsan, neden sald›rganl›k gösterir? Sald›rganl›k, insan›n yap›s›nda, yarad›l›fl›nda olan bir fley midir; yoksa sonradan sosyal çevreden ö¤renilen davran›fllar m›d›r? Bu sorular›n cevab›n› vermek
oldukça zordur. ‹nsan›n yap›s›n› ve davran›fllar›n›n nedenlerini çözümlemeye ve anlamaya çal›flt›¤›m›zda görülür ki sald›rganl›k tek faktörle aç›klanamayacak derecede
45
may›s-haziran
Görsel olarak
fliddet içeren
örneklere maruz
kalan çocuklarda,
büyüklere oranla
daha fazla
sald›rganl›k e¤ilimi
görülür. Küçük
çocuklar fliddet
içerikli filmlerde,
kurban›n ac›
çekmesine
ald›rmadan, fliddeti
art›rarak devam
ettirirken, ayn›
durumda yetiflkinlerde,
kurban›n çekti¤i
ac›ya karfl› duyarl›l›k
geliflir
46
may›s-haziran
kompleks bir olgudur. ‹nsan›n sald›rgan
davran›fllar göstermesinin hem biyolojik,
hem psikolojik hem de içinde bulundu¤u
toplumsal çevreye ba¤l› faktörleri vard›r.
Sald›rgan davran›fla etki eden fiziki faktörler flöyle s›ralanabilir:
• Yar›flma (rekabet) içinde olma, afl›r›
al›flt›rma, provokatif filmler seyretme gibi çeflitli faktörler, artm›fl uyar›lma halini
etkiler; dolay›s›yla sald›rganl›k davran›fl›
da artar.
• K›z ve erkek çocuklar üzerinde yap›lan davran›flsal gözlemlerde ve araflt›rmalarda, erkek çocuklar›n daha çok fliddet unsurlar› içeren oyunlar› tercih ettikleri görülür. Yetiflkin insanlarda yap›lan çal›flmalarda da fliddet suçlar› ile ilgili istatistikler göz önüne al›nd›¤›nda erkeklerin kad›nlara göre daha sald›rgan
davran›fllar gösterdikleri saptanm›flt›r.
• Hayvanlar ve insanlar üzerinde yap›lan pek çok araflt›rmada, cinsel dürtülerle sald›rganl›k davran›fllar› aras›nda bir
iliflki görülmüfltür. Yine araflt›rma ve
gözlem sonuçlar›, bize fiziksel a¤r›lar›n
da sald›rgan dürtülere yol açt›¤›n› göstermektedir. Bu sald›rganl›k dürtüsü; a¤r›ya yol açan hedefe yönelebildi¤i gibi bazen a¤r›yla herhangi bir ba¤lant›s› olmayan bir hedefte de ifadesini bulabilir.
• ‹laç, alkol, uyuflturucu ve di¤er uyar›c›lar, de¤iflen dozlarda sald›rganl›¤a yol
açar. Maddelerin olumsuz etkisiyle ortada hiçbir fiziki gerçeklik olmad›¤› halde,
varm›fl gibi alg›layan insanlar, çevresindeki pek çok kifliye zarar verebilir duruma gelirler.
Araflt›rmalara göre sald›rganl›¤›n pek
çok psikolojik kayna¤› vard›r. Bu kaynaklar› k›saca s›ralayal›m.
Engellenme: Herhangi bir hedefe yönelen davran›fl›n, amac›na ulaflmas›n›n önlenmesine “engellenme” denir. Amaca
ulaflmay› önleyen etken “engel” ad›n› al›r.
Bir faktörün, psikolojik anlamda engel olmas› için birey taraf›ndan engel olarak
kabul edilmesi gerekir.
Engeller, iç ve d›fl engel olmak üzere ikiye ayr›l›r. ‹ç engeller, organizman›n kendisinden kaynaklanan fizyolojik ve psikolojik engellerdir. Örne¤in hastal›k, korku,
kendine güvensizlik iç engellenmelerdir.
Yang›n, kurakl›k, fakirlik, deprem, toplumsal kontrol mekanizmalar›, terör, ölümler, savafl gibi toplumsal ve do¤al çevreden kaynaklanan engeller ise d›fl engellenme unsurlar›d›r. Sosyal psikolojiye
çok önemli katk›larda bulunmufl olan
Amerikal› bilim adam› John Dollard’a gö-
re, engellenme, bir biçimde sald›rganl›¤a yol açar ve ayn› flekilde sald›rganl›k,
daima engellenmeden kaynaklan›r.
Yine de engellenmifl insan, her zaman
sald›rganl›¤a bafl vurmad›¤› gibi sald›rgan her davran›fl da engellenmeden
do¤maz. Engellenmeyi meydana getiren
etken, çok yo¤un ise sald›rganl›¤a yol
açar. Ayr›ca bireye, haks›zl›¤a u¤rad›¤›
izlenimi veren her engel, sald›rganl›k
davran›fl›n› tetikler.
Bir baflkas›n›n ihtiyaçlar›n›n doyumuna
engel olan kifli veya kurumlardan çok,
engellenmeye maruz kalan kiflinin
engellenmeye verdi¤i anlam, sald›rganl›k üzerinde önemlidir. Örne¤in, okul
idaresinin ve anne-baban›n, çocuklar›n
önüne koyduklar› engel, okul ve annebaba için disiplinin temini ad›na hofl görülebilir. Oysa çocuklar için ayn› fley
söylenemez. Bu noktada, çocuklar›n
uyabilecekleri kurallar›n, keyfî bir engel
olmad›¤›, insanlar›n, toplumsal düzen
ad›na baz› kurallara uymas› gerekti¤i,
aile ve okul toplant›lar› arac›l›¤›yla, çocuklara kazand›r›lmal›d›r.
Do¤rudan provoke edilme: ‹stismar
etme, fiziksel kötüye kullan›m ve alay, insanlarda sald›rgan davran›fllar› art›r›r.
Tetiklenen sald›rganl›k, bir kez ortaya
ç›kt› m› art›k önü al›namaz bir flekilde artarak devam eder. Çocuk ve gençlerde,
“Ben kimim?” sorular› geliflip bir kimlik
oluflurken; özellikle de ilk ergenlik (1215 yafllar›) dönemindeki fiziksel görünümleri ile ilgili alayc› bak›fl ve konuflmalar, sald›rgan tepkileri art›rmaktad›r.
Sald›rganl›k gösteren örneklere maruz kalma: Görsel olarak fliddet içeren
örneklere maruz kalan çocuklarda, bü48
may›s-haziran
yüklere oranla daha fazla sald›rganl›k
e¤ilimi görülür. fiöyle ki, küçük çocuklar
fliddet içerikli filmler karfl›s›nda, kurban›n ac› çekmesine ald›rmadan, fliddeti
art›rarak devam ettirmektedir. Oysa ayn› durumda yetiflkinlerde, kurban›n çekti¤i ac›ya karfl› duyarl›l›k geliflir.
Bir baflka araflt›rmada fliddet ö¤esi içeren bir filmin bafl› gösterildikten sonra
çocuklara film için bir final seçmeleri
söylendi¤inde, küçük çocuklar›n sald›rgan sonlar, büyük çocuklar›n ise fliddet
içermeyen sonlar seçtikleri görülmüfltür. “Kumanda elinizde, isterseniz televizyonu kapatabilir, isterseniz kanal de¤ifltirebilirsiniz” demekle, çocuklardaki
sald›rgan davran›fllar›n önlenemedi¤i ortadad›r.
Sald›rgan davran›fllar›n
toplumsal belirleyicileri
Toplumbilimcilere göre fliddet ve sald›rganl›¤›n, bireysel ve biyolojik özelliklerin
ötesinde toplumsal ve siyasal birtak›m
belirleyicileri bulunmaktad›r. Bu konuda
birbirinden oldukça farkl› teoriler ileri sürülmüfltür. Bunlardan baz›lar› daha detayl› olarak, suç teorileri anlat›l›rken verilmiflti. Burada da k›saca de¤inelim:
fiiddetin üzerinde en çok durulan toplumsal belirleyeni, yoksulluk ve toplumsal eflitsizli¤e verilen tepkilerdir.
Ekonomik eflitsizlik artt›kça, toplumda
sald›rganl›k e¤ilimi ve dolay›s›yla fliddet
artar.
Bask› karfl›s›nda toplumun tepkisinin belirli oranlarda artt›¤›, bask› belirli bir yüksek düzeye erifltikten sonra fliddet tepkisinin azald›¤›; bask› dayan›lmaz bir hâle
geldi¤inde ise bu kez tam tersine fliddet
tepkisinin de ayn› oranda artmaya bafllad›¤› görülür. Toplumsal destek sistemlerinin yetersiz oldu¤u veya tamam›yla
çöktü¤ü toplumlarda da sald›rganl›k artar (Landau 1960-1970). Enflasyonun
yüksek oldu¤u toplumlarda boflanma h›z›n›n da yüksek oldu¤u, ailevi huzursuzluklar›n fliddet suçlar›n› art›rd›¤› gözlenir.
Bir grup sosyolo¤a göre, bir sosyal sistem içinde kiflilerin gelir, e¤itim, iktidar,
toplumsal statü, toplumsal etki, toplumsal sayg›nl›k aç›s›ndan tutars›z, uyumsuz
ve çeliflkili olmalar› halinde daha fazla
fliddete baflvurduklar› görülmektedir.
Toplumsal eflitsizlikler, fliddet e¤ilimini
art›r›r.
Sosyolojik çal›flmalar›n ço¤unda fliddet
ve sald›rganl›kla ilgili davran›fllar› ve suçlar› daha çok 15-30 yafl aras›nda, erkek, fakir, kentli nüfustan, toplumda etnik veya toplumsal olarak düflük bir gruba mensup bireylerin gerçeklefltirdi¤i
bulunmufltur.
Di¤er bir sosyopsikolojik bulgu da göreceli olarak fliddetten uzak çocuk ve
gençlerin, kalabal›k içinde veya gençlik
çetelerinde sald›rgan davran›fllar sergileyebilmeleridir. Çocuklar, ait olduklar›
grubun bir parças› olduklar›n›, bu gruptan farkl› davran›flta bulunmayacaklar›n›
göstermek isterler. Yani, bireysel özelliklerinden daha ilerde grubun özellikleri istikametinde bir davran›fl biçimi gelifltirirler. Bir toplumsal grup içinde yer alan
çocuklarda “biz” ve “öteki”ler duygusu
oluflur; çeflitli grup faaliyetleriyle bu duygu pekiflir. Çocuklarda, ötekilerin davran›fllar›ndan hofllanmama, onlara flüphe
ile bakma e¤ilimi, grup fliddetini art›ran
önemli bir nedendir. Grup ruhu bireyin
bireysel kimli¤ini aflar; bireyin, bireysel
davran›fllardan uzaklaflmas›n› getirir. Bu
durum kifliyi, davran›fllar›ndan daha az
sorumlu hale getirir. Tek bafl›na çok nefleli, huzurlu, uyumlu, insan iliflkilerinde
sa¤l›kl› olan çocuklar›n okulda ve maçlarda nas›l fliddete baflvurduklar›, anonimli¤in etkisiyle aç›klanabilir. Anonimlik,
bireyin yaln›z haline göre sald›rganl›¤›n›
daha rahat göstermesini sa¤lar.
Kaynakça: GÖKA, Doç. Dr. Erol
TÜRKÇAPAR, Dr. M. Hakan;
“Gençlik ve fiiddet”, www.saglik.net.tr
Sektör
‹stanbul Mobilya Fuar› aç›l›yor
‹stanbul Mobilya Fuar› (IMOB), bu y›l 2-6 May›s 2007 tarihlerinde, CNR’da gerçeklefltiriliyor. 120 bin metrekarelik alana
yay›lan, 300'ün üzerinde kat›l›mc›s› ile 50 bin ziyaretçisini bir
araya getirecek ‹MOB ‘07’de, ev mobilyalar› ve iç dizayn ürünleri sergilenecek. Mobilya Sanayicileri Derne¤i’nin iflbirli¤inde,
içeri¤i çeflitli etkinliklerle zenginlefltirilen fuar, ‹talyan tasar›mc›lar›n konuflmac› olaca¤› seminerler, yar›flmalar ve özel sergilerle donat›ld›.
Dünyaca ünlü tasar›m okulu Domus Academy’nin üst düzey yöneticilerinden Prof. Dante Donegani ve Prof. Giovanni Lauda,
‹MOB kat›l›mc›lar› için çok özel bir sunum yapacak. ‹talyan tasar›mc›lar taraf›ndan önemli bilgiler verilecek “‹talyanlar nas›l
tasarl›yor?” bafll›kl› seminer, 5 May›s Cumartesi günü, 13.0015.00 saatleri aras›nda ücretsiz izlenebilecek.
‹MOB kat›l›mc›lar›n›n yer almas› beklenen yar›flmada, “En Baflar›l› Stand Ödülü”nün yan› s›ra, oturma odas›, yatak odas›, yemek odas›, genç odas›, kanepe ve aksesuar kategorilerinde de
birincilik, ikincilik ve üçüncülük ödülleri, 3 May›s Perflembe günü düzenlenecek kokteyl ve foto¤raf gösterisiyle birlikte sahiplerini bulacak.
MOSDER taraf›ndan her y›l geleneksel olarak gerçeklefltirilen Tasar›m Yar›flmas›’nda geçti¤imiz y›l dereceye giren ö¤rencilerin
projeleri, prototip ve foto¤raflar›yla özel bir alanda sergilenecek.
Üniversite-sanayi iflbirli¤inin tetiklenmesi amac›yla MOSDER’in ev
sahipli¤inde oluflturulan bu özel sergi, ODTÜ, Anadolu Üniversitesi, Bilkent Üniversitesi, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Beykent
Üniversitesi, Maltepe Üniversitesi ve Kadir Has Üniversitesi’nden tasar›mc› adaylar›n›n projelerini a¤›rlayacak.
‹MOB kat›l›mc›lar› tasar›mlar› ile yar›flacak
Boydak Holding markalar› ‹MOB’ta
Türkiye’nin en büyük mobilya fuar›n›n kat›l›mc›lar›, bu y›l yaln›zca yeni ifl f›rsatlar› için de¤il, ‹MOB Tasar›m Yar›flmas› için de
yar›flacak. Baflar›l› tasar›mlar› öne ç›kararak teflvik etmek, sektörün konuya ilgi ve duyarl›l›¤›n› art›rmak ve nihai olarak da Türkiye’nin tasar›m gücüne katk›da bulunmak amaçlar›yla yola ç›k›lan yar›flma, CNR ve MOSDER’in iflbirli¤iyle düzenleniyor. Tüm
Türk mobilya sektörünün öncüsü Boydak Holding bu y›l ‹stikbal,
Bellona, Deco ve geçen y›l gruba kat›lan Mondi olmak üzere
dört ayr› markas› ile fuarda yerini al›yor. Mobilya sektörüne ivme kazand›racak yeni konseptlerin ve yeni ürün gruplar›n› tüketiciler ile buluflturacak olan Boydak Holding, ‹MOB’ta gücünü
bir kez daha vurgulayacak.
Durak tekstil
çal›flanlar›na
›fl›k tutmaya
devam ediyor
Durak Tekstil Pazarlama A.fi., pazarda baflar›l› olman›n sistematik ve e¤itimli bir çal›flmadan geçti¤ini düflünüyor. Bu amaçla tüm ekip çal›flanlar›yla de¤iflen teknolojik, kültürel, sosyal ve
ekonomik makro ve mikro çevre koflullar›na ayak uydurabilmek
ve inovatif çal›flmalar üretebilmek amac›yla teknolojik destekli
e¤itim çal›flmalar›n› yak›ndan takip ediyor. Pazarlama faaliyetlerini sosyal sorumluluk aktiviteleriyle de destekleyen Durak
Tekstil Pazarlama A.fi. Pazarlama Departman›n›n en önemli
ve etkili tan›t›m aya¤› olan Kiflisel Sat›fl faaliyetlerini profesyonelce gerçeklefltirebilmek amac›yla tüm Müflteri ‹liflkileri Departman› ve Sat›fl Pazarlama ekibine, Dokuz Eylül Üniversitesi
ö¤retim üyelerinden Cem Küçüktepep›nar taraf›ndan “Global
Pazarlara Girifl Stratejileri ve Etkili Kiflisel Sat›fl Yöntemleri” konular›nda iki gün süreli e¤itim uygulamas› gerçeklefltirdi. Böylece çal›flan ekipler hem yeni pazarlama trendleri üzerine yeni
fikirler gelifltirdi, hem de firman›n etkinlik ve verimlili¤ini art›r›c›
teknikleri benimsedi.
50
may›s-haziran
Bu katk›lar›n yan› s›ra, “Sektörün De¤iflkenleri ve Markalaflma”
konusu üzerinde duruldu. Marka imaj› yarat›lmas› ve gelifltirilmesi üzerine yeni projeler üzerinde çal›flan Durak Tekstil Pazarlama A.fi., bu süreç içinde konuyu tüm çal›flanlar›yla da paylaflarak, markalaflma ve marka imaj›n›n do¤ru kullan›lmas› ad›na teknik çal›flmalar yap›yor.
Advertorial
CAMA
bahar geldi
Mobilya imalatç›lar›, renkli camlar ve
temperli camlarla birlikte yeni ürün
tasar›mlar›nda ve imal etmekte
olduklar› yeni ürünlerde daha çok cam
kullan›yorlar. Eskiden mobilya ürünlerinde
yüzde 5’lerin alt›nda olan cam kullan›m›,
flimdilerde yüzde 30’lar› afl›yor
ayseri Organize Sanayi Bölgesi’nde aaliyet gösteren
Okandan Cam, mobilya sektöründeki cam kullanma oran›n›n art›fl›yla birlikte yat›r›mlar›n› bu do¤rultuda h›zland›rd›. Bahar›n rengarenk
›fl›lt›lar›n› cama yans›tan Okandan Cam,
tasar›mc›lar›n istedi¤i modelleri de cam
üzerinde uygulayarak mobilya sektörüne
önemli katk›lar sa¤lamaya bafllad›.
Güvenlik ve kaliteyi ön planda tutan Okandan Cam, k›r›lma özelli¤i mevcut camlara
göre befl kat daha sa¤lam olan, k›r›ld›¤›
zaman insanlar için tehlike oluflturmayarak tamamen da¤›lan temperli camlarla
sektörde kendisini ve müflterilerini dünya
standartlar›na tafl›may› sürdürüyor ve
“insan” odakl› ar-ge ve yat›r›m çal›flmalar›na a¤›rl›k veriyor.
K
Mobilyada cam›n zerafeti
Mobilya imalatç›lar›, renkli camlar ve
temperli camlarla birlikte yeni ürün tasar›mlar›nda ve imal etmekte olduklar› yeni
ürünlerde daha çok cam kullan›yorlar. Eskiden mobilya ürünlerinde yüzde 5’lerin
alt›nda olan cam kullan›m›, flimdilerde
yüzde 30’lar› afl›yor.
Eskiden yatak odas› mobilyas›nda sadece
gar dolaplar›n yüzünde iki tane ayna olurken flimdi d›fl kapaklar›n›n tamam› renkli
camlardan olufluyor. Vitrinlerde s›radan
camlar kullan›l›rken flimdilerde vitrin kapaklar›n›n neredeyse tamam›, sehpa ve
masalar›n ise büyük bir bölümü renkli ve
de güvenli camlardan oluflmaktad›r. Tüketiciler de camla kombine ürünlere daha çok ilgi gösteriyor. Zaman içerisinde
geliflmekte olan mobilya sektöründe nitelikli ve albenisi daha fazla olan ürünler
tüketiciler taraf›ndan tercih edilmeye
baflland›.
Bu da üretici firmalar› “yenilik” yapmaya
zorluyor. Her hangi iki firma ayn› standartlarda, ayn› kalitede ürün üretmesine
karfl›n birisinin uygulad›¤› de¤iflik bir model veyahut kulland›¤› renkli ve güvenilir
bir cam, o ürünün tercih edilme sebebi
olabiliyor. Bu nedenle firmalar ürünlerinde tasar›ma öncelik ve önem veriyor. ‹flte
bu noktada Okandan Cam’›n sadece farkl› tarz üretimi de¤il, ayn› zamanda mobilyan›n gelece¤ine yön verecek genç ve nitelikli tasar›mc› arkadafllara verdi¤i öneme iliflkin olarak MOSDER taraf›ndan düzenlenen “Genç Tasar›mc›lar” yar›flmas›na sa¤lad›¤› sponsorluk deste¤i de bir
çok mobilya üreticisi taraf›ndan takdir
gördü.
Hedef beyaz eflya
Okandan Cam, ciddi bir büyüme gerçeklefltirerek, sadece mobilya sektöründe
de¤il beyaz eflya ve inflaat sektöründe de
tercih edilen marka olmay› hedefliyor.
“Her fiey Ülkemiz ‹çin“ anlay›fl›yla istikrarl› bir flekilde yapmakta olduklar› yat›r›mlarla, istihdam ve verimlilik aç›s›ndan ülke ekonomisine pozitif katk›da bulunmaya devam ediyor.
51
may›s-haziran
Kültür & sanat
K‹TAP
Ferrari’sini Satan
Bilge’den
Liderlik Bilgeli¤i
ÇOK
OKUNANLAR
‹lk Ansiklopedim Larousse
‹nk›lap Kitabevi
Çocuklar›n anatomi ve evren
hakk›ndaki tüm sorular›na
yan›tlar veren kolektif kitab›n
çevirisi Y›ld›z Ifl›l Türkflen’e ait.
Secret (S›r)
Rhonda Byrne,
Mia Bas›m Yay›n
Siz Diyettesiniz
Mehmet Öz, Michael F. Roizen
Koridor Yay›nc›l›k
Mühtedi
Osman Necmi Gürmen
Kanat Kitap
Irak’› Anlamak
William R. Polk, NTV Yay›nlar›
Yazar, Kennedy döneminde
ABD Politika Planlama
Konseyi’nin Ortado¤u ve
Kuzey Afrika sorumlusu olarak
çal›flm›fl bir tarihçi.
‹ngilizce Dil Kartlar›
Jose Enrique Soto
Delta Yay›nevi
Ladesçi
Üstün Dökmen
Sistem Yay›nc›l›k
Bedri Koraman’›n Haftal›klar›
Do¤an Kitap
Ünlü karikatüristin 1954’ten
bu yana çizdi¤i ve “Haftal›k”
ad›n› verdi¤i çal›flmalar›ndan
bir seçki.
Tarih Boyunca Kent
Lewis Mumford
Ayr›nt› Yay›nlar›
Safran Sar›
‹nci Aral, Merkez Kitapç›l›k
52
may›s-haziran
“Ferrari’sini Satan Bilge” kitab›yla
yeni bir yönetim stratejisi gelifltiren Robin Sharma, bu kez liderlik
ve bilgelik kavramlar›n› ba¤daflt›ran yeni bir yönetim kitab›yla karfl›m›zda. Sharma “Akl›n›zla yönetmeyi, kalbinizle
liderlik etmeyi ö¤renin” diyor. “Ferrari’sini Satan Bilgeden Liderlik Bilgeli¤i” IBM, Microsoft,
General Motors ve FedEx gibi pek çok lider kurulufl taraf›ndan, kendi liderlerini yetifltirmek,
tüm çal›flanlar›na lider gibi düflünme becerisi
kazand›rmak amac›yla kullan›l›yor.
Dünyan›n dört bir yan›nda, birbirinden farkl› ifllerde, farkl› düzeylerde çal›flan binlerce insan,
Sharma'n›n bilgeli¤i sayesinde ifllerinde lider
olmay› baflar›yor. Güçlü ve etkili bir lider olabilmek için önce insan›n içsel bir de¤iflim geçirmesi gerekti¤ini söyleyen Sharma, düflünme,
hissetme ve yaflama biçimlerinizi de¤ifltirerek
liderlik vas›flar› kazanman›n yollar›n› gösteriyor. Bu de¤iflimle birlikte, çal›flt›¤›n›z insanlara
güven, ba¤l›l›k ve canl›l›k afl›lamay› da ö¤reniyorsunuz. “Ferrari'sini Satan Bilge’den Liderlik
Bilgeli¤i” tüm yöneticilerin, giriflimcilerin ve
ifladamlar›n›n hemen uygulamaya bafllayabilece¤i aç›kl›kta anlat›lm›fl sekiz dersten olufluyor.
Robin Sharma, Çeviri: Özge Özköprülü
Goa Yay›nlar›
Yeni Yöneticinin El Kitab›
Ne dünyay› ne de insanlar› art›k eskisi gibi
yönetmek mümkün. Artan rekabet yeniden
insan›n yarat›c›l›¤›na ihtiyaç duyuyor. ‹kna
olmayan çal›flan, verimli de olmuyor. Acar
Baltafl, yeni kitab›nda “Lider, potansiyeli
performansa çeviren kiflidir” diyor. Çal›flanlar› ikna etmek, ilham ve heyecan vermek,
onlar› harekete geçirmek için yol ve yöntemler içeren “Yeni Yöneticinin El Kitab›”,
baflar›ya ulaflt›racak de¤erli anahtarlar sunuyor. Bilinmelidir ki yöneticilik pozisyonundaki baflar›, astlar›n baflar›s›na ba¤l›d›r.
Böylece uygulamalar›n d›fl›nda baz› özellikler tafl›yan yönetim yöntemleri, üstlerinizin
ve astlar›n›z›n sayg›nl›¤›n› art›racakt›r.
Acar Baltafl, Remzi Kitabevi
Mor ‹ne¤in Ak›ll›s›
‹flinizi gelifltirmenin yollar›
Bütün ürün ve hizmetlerin giderek birbirlerine daha fazla benzemeye
bafllad›¤› bir dünyada yafl›yoruz. Bunun sonucunda fiyatlar düflüyor, kârlar yok oluyor. Büyüme, giderek zorlafl›yor. Prof. Dr. Arman K›r›m,
büyüme krizinden ç›kmak isteyen; sürüden ayr›l›p farkl›, çarp›c› ve s›ra
d›fl› olmay› arzu eden ve kârl›l›¤› yeniden yakalamay› hedefleyen
flirketlere çok yönlü farkl›laflma yöntemleri ve örnekleri sunuyor.
Arman K›r›m, Sistem Yay›nc›l›k
Sigaray› B›rakman›n Kolay Yolu
Sigaray› b›rakmak üzerine bir kitap daha. Allen Carr'›n gelifltirdi¤i sigaray› b›rakma yöntemi, okuyucuya sigaray› b›rakma sürecindeki zor durumlarla bafla ç›kmak hakk›nda ögütlerde bulunuyor. Bu kitap t›p konusunda bir el kitab› de¤il, sigara içenlerin ruhsal sorunlar›na sayg› duyan ve bu sorunlara duyarl› bir flekilde yaklaflan bir kitap yazmay› hedefleyen yazar, birkaç haftal›k direnme sonucunda baflar›n›n kesin olaca¤›n› belirtiyor. Henüz b›rakmam›fl olanlara tavsiye olunur.
Allen Carr, Çeviri: Fatmagül Altonen, E Yay›nlar›
DVD
ÇOK
D‹NLENENLER
Yolun Aç›k Olsun
Ferhat Göçer
Beynelmilel bir
orkestra
Evvel Zaman ‹çinde-2
1924’ten bugüne
Beynelmilel
Yönetmen: S›rr› Süreyya Önder
Oyuncular: Özgü Namal, Cezmi Bask›n,
Muharrem Gülmez
1982 y›l›nda Ad›yaman’da bir grup yerel
müzisyen, o y›llarda uygulanmakta olan soka¤a
ç›kma yasa¤›ndan dolay› geçim s›k›nt›s›na
düflerler. Geçinebilmek için bulduklar› çözüm
hepsinin tutuklanmas›na yol açar. Yörenin
s›k›yönetim komutan›, bu yerel müzisyenleri
“ça¤dafl bir orkestra”ya dönüfltürmek isteyince
trajikomik olaylar dizisi bafllar.
Birici¤im’e
Kayahan
Kör Randevu
Fatih Erkoç
The Best of Sertab Erener
Efsane Dizilerin
Efsane Müzikleri
Küçük fleylerin
sanc›s›
‹klimler
Yönetmen: Nuri Bilge Ceylan
Oyuncular: Ebru Ceylan, Nuri Bilge Ceylan
‹nsanlar basit nedenlerle mutlu, daha da
basit nedenlerle mutsuz olacak flekilde
yarat›lm›flt›r. Aynen basit bir nedenle
do¤malar› ve daha da basit bir nedenle
ölmeleri gibi. ‹sa ve Bahar, ruhlar›n›n
sürekli de¤iflen iklimlerinde art›k
kendilerine ait olmayan bir mutlulu¤un
peflinde sürüklenen yaln›z iki ruhtur.
Nuri Bilge Ceylan, “‹klimler”le 2006
Cannes Film Festivali'nde elefltirmenlerce
verilen FIBRESCI ödülünü ald›. Yönetmen
daha önce de ayn› festivalde “Uzak”
filmiyle “Jüri Büyük Ödülü” alm›flt›.
Güzel dünyam›z
Planet Earth (Yeryüzü)
Yönetmen: Alastair Fothergill
BBC’nin haz›rlad›¤› bu belgeselin anlat›c›s› “Ayr› Bir Dünya”,
“Gandhi” filmleriyle tan›d›¤›m›z yönetmen David
Attenbrough. Dünyan›n inan›lmaz bitki örtüsü ve hayran
b›rakan vahfli yaflam›n› gözler önüne seren “Yeryüzü”,
gezegenimizdeki çeflitlili¤e gerçekçi bir aç›dan bak›yor.
Yap›m› dört y›l süren “Yeryüzü”, televizyon tarihindeki
do¤a belgesellerinin en ileri teknoloji kullan›larak
haz›rlanm›fl olanlar› aras›nda. Yüksek çözünürlüklü
görüntüler, son derece h›zl› kameralar ve mümkün olan
en harika görüntüleri havadan çekebilen teknoloji
“Yeryüzü”nü daha da güzel hale getiriyor!
Bulamad›m
‹brahim Tatl›ses
Herfley Sensin
Yal›n
Ayn› dili
konuflamayacak
m›y›z art›k?
Babel
Yönetmen: Alejandro Gonzalez Inarrittu
Oyuncular: Bradd Pitt, Cate Blanchett
Fasl› iki çocuk babalar›n›n tüfe¤iyle oynarken
bir deneme yapmak için yoldan geçen bir
otobüse atefl ederler. ‹ki çocu¤un bu bilinçsiz
davran›fl›, üç ayr› k›tada, birbirinden uzak
bambaflka hayatlar süren farkl› insanlar›, hiç
beklenmedik bir flekilde bir araya getirecektir.
Otobüste yolculuk eden evli bir çift, sa¤›r bir
Japon genç k›z ve babas›, Meksikal› bir dad›
ve Fasl› çocuklar›n hayatlar›, bu beklenmedik
kaza sonucu oldukça de¤iflir.
Film, Alt›n Küre’de “En ‹yi Film”, “En ‹yi
Yönetmen”, “En ‹yi Senaryo” ödüllerini kazand›.
53
may›s-haziran
Kültür & sanat
Ve flimdi fliirler...
Gazeteci-yazar Haluk fiahin, okurlar›n› güzel bir
sürprizle flafl›rtt›. Usta gazeteci, y›llar boyu
dam›tt›¤› duygular›yla kesiflen Bozcaada’n›n
rüzgâr›yla karfl›lafl›nca dilin rotas›n› bu kez fliire k›rd›
H
aluk fiahin “Dedim ki Rüzgâra”
ile gençli¤inin fliir tutkusuna
yeniden dönebildi¤i için çok
sevinçli. Güncel Yay›nc›l›k taraf›ndan bas›lan fliir kitab›n›n ‹stanbul Bas›n Müzesi’ndeki tan›t›m toplant›s›nda
gazeteci, yazar, flair dostlar›na hitap
eden fiahin, bir gazetede yer alan ilk imzas›n›n Bursa’daki gençlik y›llar›nda Yeni Ant gazetesinde yay›mlanan fliiri ile
oldu¤unu söyledi. O y›llar› flöyle anlat›yor
Haluk fiahin:
“1950’li y›llar›n ortalar›. Bursa’day›z.
Bursa’da çok iyi bir edebiyat ö¤retmenimiz var. Ben Bursa Erkek Lisesi orta
üçüncü s›n›f ö¤rencisiyim. Bir grup insan edebiyat merak›n›n ba¤lar›yla bir
araya geldi. fiiirler yaz›yoruz. Ben de ilk
fliirimi o y›llarda yazd›m. 1956 y›l›n›n bir
bahar günü Bursa’n›n Yeni Ant gazetesindeki sanat sayfas›nda ilk fliirim ç›kt›.
Sonra öykü de denedim. Edebiyat hocam, ‘Haluk sen fliir yazma, öykü yaz’
deyince, biraz fliir geri planda kald› bende. Ama içimdeki flair ölmedi. fiiire inanc›m› da kaybetmedim.”
DED‹M K‹
RÜZGÂRA
Haluk fiahin,
fiiirler,
Güncel Yay›nc›l›k
54
may›s-haziran
‘edebiyat, fazlal›klar› atma sanat›d›r,
katma sanat› de¤ildir’”
fiiir nereye kayboldu?
Haluk fiahin, modern hayatta fliire daha
çok ihtiyaç oldu¤u görüflünde: “‹nsanlar›n gökyüzüne bakmaya, çiçek koklamaya, atefl böceklerinin parlamas›n› görmeye vakti varm›fl eskiden. Ama flimdi
bizim böyle bir olana¤›m›z yok. Bir fleyler eksik. Günümüzde fliirin çok daha
önemli bir ifllevi olabilir. O da insanlara,
yok olup gitmekte olan dünyada do¤ayla bir flekilde bar›fl yapmalar› gerekti¤ini hat›rlatmak”
“‹çimdeki flair
beni terk etmedi”
‹lerleyen y›llarda hukuk e¤itimi
Haluk fiahin, Amerika’da Türkiye’deki kitle iletiflimi üzerine
doktora yapt›. Dönüflte ‹smail
Cem’in genel müdür oldu¤u
dönemde TRT’de kitap program› haz›rlayan Haluk fiahin
“Sonraki y›llarda gazetecilik
bafllad›. Ama içimdeki flair beni hiç terk etmedi. Kendimi fliirle deney yaparken buldum.
fiiir çevirileri yapt›m; ama yay›mlamad›m. Doksanl› y›llarda
tek tük fliirler yazd›m. ‹ki binli
y›llarda da Bozcaada’n›n, biraz
da poyraz›n etkisiyle içimdeki
flair daha bir belirgin hale geldi” diyor.
Yal›n, bilgece, ermiflçe bir söyleyifle sahip fliirleri çok cana
yak›n Haluk fiahin’in. “Ben fliirde yal›nl›ktan yanay›m her zaman” diyor ve ekliyor: “Benim
gazetecilik anlay›fl›mda da bu
vard›r. Ben bunu Amerika’ya
borçluyum. Onlar derler ki
alan
Peki Bozcaada’n›n niye bu
kadar etkisi var üzerinde?
KAS‹DE
hay›r
bir ben de¤ilim
fark›nda olan
füzelli¤inin
dün
yol boyunca
Trakya ovalar›nda
olanlara
ne diyeceksin?
bofluna m›yd›
biz geçerken
günefli b›rak›p
sana dönmesi
ufka kadar uzanan
ayçiçeklerinin?
“Bozcaada sayesinde
pek çok yeni fley hayat›ma girdi. Rüzgâr, çiçek,
bitki, s›cak, so¤uk? Bir
alternatif mekâna sahip
olmak bana çok güç kazand›rd›. Ada hem bizim
edebiyat›m›zda,
hem
dünya edebiyat›nda çokça ifllenmifl konulardan
birisidir zaten.
Benim edebiyata olan tutkumun bafllang›ç noktas›nda da Burgazada’l› Sait Faik vard›r. Onun okudu¤u lisede okudum ben
de.” Haluk fiahin flimdi de
ada öyküleri yazmay›
planl›yor. Kurgusal de¤il
de, olgusal öyküler yazmak istiyorum. Baz›s› da
fliirlerime giriyor. Mesela
Madam Sofiya, Dimitri
Oval› gerçekten yaflam›fl
kimselerdir.”
Spor
“Oooooo
‹brahim Yattara”
Trabzonspor seyircisi, Gineli futbolcu ‹brahim
Yattara’ya olan sevgisini bu sloganla ifade ediyor.
Yattara da bu ilgiden çok memnun; “Trabzonspor
evim gibi, Fenerbahçe’ye gidece¤im yönündeki
haberler do¤ru de¤il” diyor
uzeybat› Afrika’da, Atlas Okyanusu’nun dalgalar›n› seyreden bir ülkeden Trabzon’a yolculuk... Gineli futbolcu ‹brahim Yattara,
2003 y›l›ndan bu yana Trabzonspor’un sevilen bir oyuncusu. Gine Ligi’nde San Garedi tak›m›nda futbol hayat›na bafllayan Yattara, Avrupa kariyerine bafllamadan önce yine Gine ligindeki büyük tak›mlardan biri
olan Atletico Coleah tak›m›na transfer oldu. Burada kendini gösteren Yattara, Belçika’n›n Antwerp FC tak›m›na
geçti ve burada sa¤ kanat oyuncusu olarak oynad›.
Türkiye’de ilk sezonunda “asist kral›” olan Yattara, birçok
otorite için hâlâ Avrupa’n›n en iyi oyuncular›ndan biri olacak kapasitede görülüyor. Ligin ilk yar›s›nda Denizlispor
maç›nda kötü bir sakatl›k yaflayan Yattara, uzun süren
bir sakatl›k döneminin ard›ndan sahalara döndü. “Biz Bize”nin sorular›n› yan›tlayan Yattara, gelecek sene Türkiye’de beflinci y›l›n›n dolaca¤›n› ve Türk vatandafl› olmak
için baflvuruda bulunaca¤›n› söyledi.
K
Hayat›n›n golünü Apoel’e att›
Apoel’e karfl› att›¤› golü “hayat›m›n golü” diye niteleyen
Yattara, “Bu golü asla unutamam. Bir önceki sezon yine
bir Rum tak›m› olan Anorthosis Famagusta’ya karfl›
elenmifltik. O maçta bir k›rm›z› kart görerek tak›m arkadafllar›m› yaln›z b›rakm›flt›m. Apoel karfl›s›nda son dakikada att›¤›m frikik golüyle kendimi affettirdim ve tak›m›m
da tur atlad›” diyor.
1980 y›l›nda Gine’nin Kamsar flehrinde do¤an Yattara’n›n 14 kardefli var. Babas› gençli¤inde uzun y›llar
futbol oynad›¤› için onun futbola yetene¤ini de erken
keflfetmifl. Futbolun çok sevildi¤i Gine’de ‹brahim Yattara’n›n birinci ligde Barka, amatör tak›mlarda ise Espuar Yattara, Efsi ve Espuar ‹brahima isimli tak›mlar› bulunuyor.
56
may›s-haziran
“Trabzonspor kariyerimin
dönüm noktas›”
‹brahim Yattara efli ve iki çocu¤uyla
Trabzon’da yafl›yor. Annesi, babas› ve
kardeflleri Türkiye’ye hiç gelmemifl.
“Ben f›rsat buldukça onlar› ziyaret ediyorum. Onlara büyük bir villa yapt›rd›m.
fiimdi hep birlikte bu villada yafl›yorlar”
diyen Gineli futbolcu, Belçika’n›n Antwerp tak›m›ndayken Trabzon’a transfer
edilmesini kariyerinin dönüm noktas›
olarak görüyor. “Türkiye’de gerçekten
tam anlam›yla kendimi gösterme imkan› buldum ve futbolumla ad›mdan söz
ettirdim” diyen Yattara Trabzon’da çok
mutlu oldu¤unu belirtiyor: “Trabzon’u
çok seviyorum. Hiç uyum sorunu yaflamad›m. Sanki evimde gibiyim. Taraftar›n
bana ilgisi çok iyi. Tribünlerdeki 'Ooo ‹brahim Yattara’ slogan› hiç kulaklar›mdan gitmiyor.”
Türkçeyi tak›m arkadafllar›n›n yard›m›yla ö¤renen Yattara, antrenman ve maçlar d›fl›ndaki tüm vakitlerini efli Animata,
çocuklar› Slaf Junior ve Amadou ile geçiriyor. Yattara, eflinin de Trabzon’u çok
sevdi¤ini söylüyor.
Türk taraftar›n› nas›l buldu¤unu sordu¤umuzda ise Yattara flöyle yan›t veriyor:
“Türkiye’de futbol çok seviliyor. Do¤al
olarak taraftar yo¤unlu¤u da fazla. Türkiye’de modern futbolun tüm gerekleri
sahaya yans›yor. Ayr›ca taraftarlar›n bana ilgisinden çok memnunum.”
Transfer olmadan önce Trabzonspor’un ad›n› duydu¤unu, Türkiye’nin milli
maçlar›n› da izledi¤ini ifade eden Yattara “Tak›m›m›zda iyi bir arkadafll›k ba¤›
var. Ancak bu son dönemlerde yaflad›¤›m›z baz› flanss›zl›klar bizi sonuç anlam›nda etkiledi” diyor.
Sahada konuflacak
Ona futboldaki amac›n› sordu¤umuzda
ise bize “sahada konuflaca¤›m” diyor.
fiu anda Trabzon’un baflar›s›ndan baflka bir fley düflünmedi¤ini belirten futbolcu, Fenerbahçe’ye gidece¤i yönündeki
haberlerin de do¤ru olmad›¤›n› belirtiyor. “fiu an için Trabzonspor’un baflar›s›na katk› sa¤lamaktan baflka hiçbir fley
düflünmüyorum. Sakatl›ktan yeni ç›kt›m.
Form tutmam için biraz zamana ihtiya-
c›m vard›. K›sa süre içinde eski Yattara
sahada olacak. Taraftar›n benden beklentisi var. Bu beklentilere en k›sa süre
içinde cevap verece¤im. Sahada konuflaca¤›m. Trabzonspor’la iki y›l daha sözleflmem var. Sözleflmem bitti¤inde önce Trabzonspor ile konuflaca¤›m. Daha
sonra ne olur bilemem. Fenerbahçe'ye
gidece¤im yönünde ç›kan haberler do¤ru de¤il. Böyle bir aç›klamam hiç olmad›” fleklinde konuflan sempatik futbolcu
kendisinin de Trabzonspor taraftar›n›
çok sevdi¤ini ifade etti ve “Herkes büyük
tak›mlarda oynamak istiyor. Barcelona
veya di¤erleri gibi, ama ben burada
mutluyum. Herkes nerede mutlu oluyorsa orada oynamal›” diyor.
Erciyesspor Kupa finalinde
Ligde küme düflmeme mücadelesi veren Kayseri Erciyesspor, tarihinde ilk kez
kupa finali oynayacak. Erciyesspor, Befliktafl’la oynayaca¤› Türkiye Kupas› finalinde, kupay› almamas› durumunda bile, e¤er Befliktafl Süper Lig’i ilk iki s›rada bitirirse Türkiye’yi Avrupa’da UEFA Kupas›’nda temsil edecek.
Böylesi zorluklarla dolu Süper Lig günlerinde kupada finale ç›kma baflar›s›
gösteren Erciyesspor, Trabzon maç›nda ma¤lup duruma düflüp 10 kifli kald›ktan sonra bile mücadeleyi b›rakmad›. Penalt›larda da olsa turu geçmeyi baflard›. Maç sonras› Atatürk Stad›’n›n çimleri Erciyesspor’lular›n sevinç gözyafllar›
ile ›sland›. Antrenör Bülent Korkmaz’›n ekibi, taraftar›na unutulmaz bir gece
yaflat›rken, Korkmaz “Kenetlenmifl bir tak›m›n zafere ulaflmas› kadar güzel bir fley
yok. Kupay› da havaya kald›raca¤›z” dedi.
Mavi siyahl› tak›ma, kurtard›¤› penalt› ile
final yolunu açan genç kaleci Orkun’un
maç sonras› “Finale ç›kaca¤›m›za inan›yorduk. Karfl›m›zda Milan bile olsa elerdik” sözleri ise y›llarca unutulmayacak.
Yolun aç›k olsun Erciyes....
57
may›s-haziran
Sa¤l›k
Bafl a¤r›s›,
uzmanlarca ikiye
ayr›l›yor: Bir
baflka hastal›¤›n
semptomu da
olabilir, bafll›
bafl›na ba¤›ms›z
bir hastal›k da.
E¤er sürekli
ya da ani bafl
a¤r›lar›ndan
yak›n›yorsan›z,
öncelikle hangi
tip bafl a¤r›s›
ile karfl› karfl›ya
oldu¤unuzu
anlamak üzere
bir uzmana
görünmelisiniz
BAfi A⁄RISI
Semptom mu, hastal›k m›?
B
afl a¤r›s› konusunda bilgi
ald›¤›m›z Prof. Dr. Serdar
Erdine, a¤r›bilim (algoloji)
üzerine uzmanlaflm›fl bir
isim. Avrupa A¤r› Federasyonu’nun
(EFIC) baflkanl›¤›n› yapmakta olan Erdine, Dünya A¤r› Federasyonu’nun da gelecek dönem baflkanl›¤›na seçildi.
Prof. Erdine, Dünya Sa¤l›k Teflkilat›’n›n
2004 y›l›nda Dünya A¤r› Federasyonu
ile ortak bir deklarasyon yay›mlayarak
“kronik a¤r›l› hastan›n a¤r› çekmemesinin insan hakk› olmas›” konusunda kampanya bafllatt›¤› bilgisini de verdi. A¤r› tedavisinin tüm uzmanl›k dallar›yla beraber çal›flmas› gereken multidisipliner bir
uzmanl›k alan› oldu¤unu belirten Prof.
58
may›s-haziran
Dr. Erdine “A¤r›bilim art›k t›pta kabul ediliyor ve eski Yunancada a¤r› anlam›na
gelen ‘algos’ kelimesinden hareketle ‘algoloji’ deniyor. Yeni ç›kacak uzmanl›k tüzü¤ünde üst ihtisas olarak yer al›yor” diyor. Prof. Erdine, a¤r› bölümlerine gelen
flikâyetlerin yüzde 30 oran›nda bafl a¤r›s›, yüzde 30 oran›nda ise bel a¤r›s› oldu¤unu ifade ediyor.
Bafl a¤r›s› çok yayg›n olarak karfl›laflt›¤›n›z bir rahats›zl›k m›?
Bafl ve bel a¤r›lar› flikâyetleri, genel olarak a¤r› flikayetleri içinde en üst grubu
oluflturur. A¤r› merkezlerine baflvurular›n yüzde 30’u bafl a¤r›s›, yüzde 30’u bel
a¤r›s› flikâyetiyledir. 1998 y›l›nda yap›lan
bir araflt›rmaya göre, bafl a¤r›s›n›n Türkiye’deki a¤r› flikayetleri içindeki oran›
yüzde 16 civar›ndad›r. Erkeklerde yüzde
21.8, kad›nlarda yüzde 10.6 civar›nda
seyreder. Bunlar migren a¤r›lar›d›r.
Migren özellikle kriz döneminde en fliddetli bafla¤r›lar› içinde say›labilir. Ayr›ca
migren a¤r›s›n› 10 misli geçen fliddette “nevralji” ad›n› verdi¤imiz yüz a¤r›lar›
ile karfl›lafl›r›z. Yüzün bir bölümü ba¤›ms›z olarak a¤r›r. Elinizi yüzünüze
de¤dirdi¤iniz, su içti¤iniz zaman elektrik gibi çarpar.
Bafl a¤r›s›, baflka bir hastal›¤›n habercisi midir?
Bafl a¤r›s›n› ikiye ay›rmak laz›m. Birincisi;
r›y› gösteremeyince psikolojik demesidir. Biz a¤r›y› gerçek kabul ederiz. Hasta “Benim a¤r›m var” diyorsa, onu psikolojik olarak nitelendirebilmem için önce psikolojik oldu¤unu ispat etmem laz›m. Hemen “Senin a¤r›n
psikolojik” denmez. Bu tamamen
yanl›flt›r. Bunun da sebebi he‹stanbul T›p Fakültesi Algoloji Bilim Dal› Baflkan› Prof.
kimlerin hastal›k hakk›nda yeteDr. Serdar Erdine, Avrupa
rince bilinçlenmemifl olmas›d›r.
A¤r› Federasyonu’nun baflKronik a¤r›, bir hastal›kt›r. “A¤r›
kanl›¤› görevini sürdürüyor.
Prof. Dr. Erdine, ayn› zaeflittir, a¤r› kesici” de¤ildir. Tansimanda, Dünya A¤r› Enstitüyon gibi, fleker gibi bir hastal›k
sü’nün gelecek dönem baflolarak düflünürseniz hastaya
kanl›¤›na seçildi. Türkiye’de
yaklafl›m›n›z farkl› olur.
ve yurtd›fl›ndaki a¤r› üzerine dergilerin yay›n kurullar›nda yer alan Prof. Dr. Serdar Erdine’nin, yay›mlanm›fl
alt› ingilizce, 20 Türkçe çal›flmas› bulunuyor.
k›rm›z› bayrak koymam›z gereken, aniden ortaya ç›kan bafla¤r›lar›d›r. Normal yaflam sürecinde a¤r› çekmeyip 40’l›-50’li yafllarda aniden ortaya ç›kan a¤r›lara dikkat etmek gerekir. Çünkü
hipertansiyon, beyin kanamas›, beyin tümörü gibi bir hastal›¤›n
habercisi olabilir. Bununla birlikte bafl a¤r›s›, basit bir t›p bulgusu de¤ildir; bafl a¤r›s› bir hastal›kt›r. T›bb›n en son yaklafl›m› budur. A¤r›, üç-alt› ay gibi bir süreyi geçti¤i zaman kronik bir a¤r›
haline gelir. Bir an önce tan›n›n konmas› ve tedavi edilmesi gerekir. Çünkü a¤r› beynin haf›zas›na yerleflir. Buna en iyi örnek,
kolu baca¤› kesilen hastalar›n o bölgede a¤r› hissetmesidir. Bu
psikolojik de¤ildir, gerçek bir a¤r›d›r. Bafl a¤r›s› ne kadar çok
beyinde kal›rsa o kadar çok yerleflir ve tedavisi zorlafl›r.
Bafl a¤r›s›, tedavi olup veda
edebilece¤imiz bir hastal›k m›
yoksa yaflam boyu birlikte yaflamak zorunda kalaca¤›m›z
bir sorun mu?
Bafla¤r›lar›n›n tedavisi vard›r. Tansiyon hastas›na nas›l ki yaflam boyu alaca¤› ilaçlar veriyorsunuz ayn› biçimde migrenli
hasta da yaflam boyu ilaç almak durumunda kalabilir. Fakat bu
uzman gözetiminde bir ilaç kullan›m› olmal›d›r. A¤r› kesici kullanmak bir çözüm de¤ildir. Dedi¤im gibi bafl a¤r›s› basit bir olay
de¤ildir, bir hastal›kt›r. Size ilginç bir fley söyleyeyim; hastalar›n
gelifligüzel a¤r› kesici almasna ba¤l› olarak ortaya ç›kan “a¤r›
kesici bafla¤r›lar›” vard›r. Hasta her a¤r›s› geldi¤inde bir tane
hap atar. Çünkü a¤r› kesiciler vücutta belli alg›lay›c›lara sebep
olur. Bir süre sonra gelifligüzel ald›¤›n›z zaman o alg›lay›c›lar yorulur, etkisiz hale gelir, böylece eflik düfler. Çay›n içine ikiden üçten fazla fleker koyarsan›z erimez, solüsyon doyar; ayn› biçimde daha çok a¤r› kesici al›nd›kça, aksine a¤r› artar. Do¤ru tedavi için a¤r› kesicilerin b›rak›lmas› gerekir,
Tedavi bafllad›ktan üç-alt› ay sonra biz ilaç kullan›m›na ara veririz. Haf›zaya yerleflmifl olan a¤r› bilgisini silmek önemlidir. Ayr›ca bafla¤r›l› hastalar›n ortak bir özelli¤i vard›r; hasta a¤r›y›
bekler. “Bugün niye gelmiyor?” der. A¤r› beklentisini yok edebilmek bile tedavinin önemli bir aflamas›d›r.
Her bafl a¤r›s› migren midir?
Migren tan›s› konan hastalar›n yüzde 90’› migren de¤ildir. Baflka sebeplerle bafl a¤r›s› çekiyor olabilirler. Örne¤in afl›r› stres
yüklenmifl, afl›r› sorumluluk alan kifliler gerilim tipi bafl a¤r›s›
çekerler. Ayr›ca, “küme bafl a¤r›s›” dedi¤imiz iki ayda bir gelip
dört befl süren tipte bafla¤r›lar› da vard›r. Migrenin özelli¤ini
Hasta günlük yaflam›nda nelere dikkat etmeli?
hastan›n hikâyesinden ç›kar›rs›n›z. Bunun için Avrupa Bafl A¤Migren ve benzeri tüm bafla¤r›lar›nda a¤r›y› tetikleyen etkenler
r›s› Cemiyeti’nin belirledi¤i kriterler vard›r. 4-72 saat sürüyorvard›r. Stres, yorgunluk, uykusuzluk, düzenli yemek yememe,
sa, ataklar halinde geliyorsa, ›fl›¤a, sese afl›r› duyarl›k varsa, gemigrene özgü olarak çikolata, sosis vb. içinde
nellikle tek tarafl› ve zonklay›c›ysa, harekette art›r›yorkar›fl›m olan yiyecekler ve mayal› içecekler
sa, bulant› ve kusma varsa migren olma ihtimaM‹GREN‹N BEL‹RT‹LER‹
a¤r›y› art›r›r. Bu tip etkenleri hastan›n
li yüksektir. Buna karfl›n daha çok s›k›flt›r›r bi• 4-72 saat süren ataklarla gelir
fark edip kendini kollamas› gerekir.
çimdeyse, çift tarafl›ysa, bulant› yoksa geri• Ifl›¤a, sese afl›r› duyarl›k yapar
Gerilim tipi bafla¤r›lar›n›n tedavisinlim tipi bafl a¤r›s› olma riski daha yüksektir.
• Tek tarafl› ve zonklay›c›d›r
de psikologlardan da destek al›r ve
• Harekette artar
hastan›n gevflemeyi ö¤renmesini
Bafl a¤r›s›n› kendi bafl›na bir hastal›k
• Bulant› ve kusma yapar
sa¤lar›z. T›bb›n endüstrileflmesi hastaolarak tan›ml›yorsunuz. O zaman psikolodan uzaklaflmay› da getiriyor. Hastay› vaka
jik bir sorun mu?
olarak de¤il, birey olarak görmek gerekir. Oturup
MR’da hiçbir fley görünmez. Ama a¤r›n›n görüntülenemebütün geçmiflini dinleyeceksin. 10 senedir bafl› a¤r›yorsa, ben
mesi, eldeki tan› yöntemleriyle saptanamamas›, bunu hemen
onun 10 sene önceye gitmesini isterim. A¤r›n›n geldi¤i ilk an›n
psikolojik yapmaz. Demin sözünü etti¤imiz nevralji rahats›zl›¤›nözelliklerini bulmaya çal›fl›r›m.
da da MR’da bir fley ç›kmaz. T›bb›n yapt›¤› hatalardan biri, a¤-
59
may›s-haziran
Boydak’tan Haberler
‹stikbal’den “Ahenk”li tasar›m
‹stikbal’in son ürün grubu Ahenk Koltuk Tak›m›, ahflab›n do¤all›¤› ve s›cakl›¤›n› modern görünüm ile birlefltirerek klasik ve
modernin ahengini gözler önüne seriyor. Kumafl›n›n özel yumuflak dokusu ve kalitesi ile oturmay› keyfe dönüfltüren
Ahenk, birbirinden fl›k pastel tonlar› ile her dekorasyona uyum
sa¤layabiliyor. Ahenk, kolay manevra ile yatak olarak kullan›m
opsiyonu da sunuyor; ayr›ca gizli sand›k bölümü de içeriyor.
Dar ve genifl mekânlar düflünülerek tasarlanan ‹stikbal
Ahenk, tüm oturma gruplar›na rahatl›kla uyum sa¤layan veya
mekânlar› bafltan bafla dolduran seçenekleri ile tercihe göre
farkl›laflabiliyor. Her tür oturma grubuna uyan üçlü koltuk opsiyonu ile di¤er mobilyalara eklenebilen Ahenk, istenirse iki
tekli ve iki adet üçlü koltuktan oluflan Maxi Tak›m› ile genifl mekânlarda da özel alternatifler yarat›yor.
Deco Trendy hal› ile
gökkufla¤›n›n ›fl›lt›s› evlerde
Deco, aksesuar ve ayd›nlatmada oldu¤u gibi hal› gruplar›nda da iddias›n› Trendy serisi
ile sürdürüyor. Deco’nun son tasar›m›, Trendy serisinde bulunan Süper Shaggy hal›lar,
yedi ayr› renkten olufluyor. Modern çizgilerin ön planda tutuldu¤u Süper Shaggy, turuncudan yeflile, k›rm›z›dan mora gökkufla¤›n› yans›tan ve eve canl›l›k kazand›ran alternatifleri yan›nda krem ve tabadan oluflan pastel tonlar› ile de her tür dekorasyona uyum
sa¤l›yor. Ev dekorasyonuna dinamizm getirmek için tasarlanan Trendy serisi, her
mekana uyum sa¤layabilmesi için iki ayr› ölçüde üretiliyor. Parlak iplikleri, yüzde yüz polyester hav ipi pamuklu taban›, kal›n ve yumuflak dokusu ile hal› keyfini doyas›ya yaflatan
Trendy serisi, hand tuft özelli¤i ile de mekânlara de¤er kat›yor.
Anneler Günü’ne özel
tasar›mlar, indirimler
Markalar›m›z, anneleri bu y›l da unutmad›. ‹stikbal, Anneler
Günü dolay›s›yla Dreamland ev tekstil ürünlerinde yüzde
60’a varan oranlarda indirim yaparken, Bellona anneler
için yeni desenler haz›rlad›.
13 May›s günü kutlanacak “Anneler Günü” için dört ayr›
nevresim tak›m› dizayn eden Bellona, do¤an›n en güzel çiçek desenlerini pembe, mavi, yeflil, beyaz renkler üzerine,
anneler için serpifltirdi. Anneler günü hediye aray›fl›na son
verecek olan birbirinden fl›k nevresim tak›mlar›, bahar havas›n› yatak odalar›nda yaflatarak annelerin bu özel günde
gönüllerine girmeyi kolaylaflt›r›yor. Anneler Günü nevresimleri ayn› zamanda sa¤l›kl› ve yumuflak dokusuyla da farkl›l›k
yarat›yor.
60
may›s-haziran
Boydak Holding’den
çal›flanlar›na yüzde 22’lik ücret art›fl›
Boydak Holding, çal›flanlar›n ücretlerine yüzde 22 oran›nda
art›fl gerçeklefltirdi. Hak-‹fl’le yap›lan sözleflmeler, üretim
flirketlerinde çal›flan 8 bini aflk›n iflçiyi kaps›yor
Boydak Holding’e ba¤l› ‹stikbal A.fi.; Boytafl A.fi., Merkez Çelik A.fi., Boyçelik A.fi,
Boyteks A.fi. ve Form Sünger A.fi. olmak
üzere alt› ayr› üretim flirketi ve Hak-‹fl
Konfederasyonu’na ba¤l› Öz ‹plik-‹fl, Çelik-‹fl ve Öz A¤aç-‹fl sendikalar› aras›nda
yürütülen toplu ifl görüflmeleri karfl›l›kl›
anlaflma ile sonuçland›.
Toplu ifl görüflmelerinin sonucu 28
Mart 2007 tarihinde Kayseri’de düzenlenen bas›n toplant›s› ile aç›kland›. Toplant›ya Yönetim Kurulu Baflkan›m›z Hac›
Boydak, ‹stikbal A.fi. Genel Müdürü
Memduh Boydak, Boytafl A.fi. Genel
Müdürü Nazif Türko¤lu, Hak-‹fl Konfederasyonu Baflkan› Salim Uslu, Öz ‹plik-‹fl
Sendikas› Genel Baflkan› Yusuf Engin,
Çelik-‹fl Sendikas› Genel Baflkan› Ferudun Tankut ve Öz A¤aç-‹fl Sendikas› Genel Baflkan› Eyüp Karadereli kat›ld›. Toplu ifl sözleflmesine göre, holdingimizin alt› üretim flirketinde görev yapan yaklafl›k
8 bini aflk›n çal›flan için yüzde 22 oran›nda ücret art›fl› gerçeklefltirilecek.
“Çal›flan›m›z›n vergi yükü azalt›lmal›”
Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak, kay›t d›fl› ekonomi ve kay›t d›fl› istihdam›n ülke ekonomisinde yaratt›¤› kay›plara dikkat çekerek “Kay›t d›fl› ekonomi, kay›t d›fl› istihdam hem ülkemiz ekonomisini olumsuz yönde etkilemekte hem de haks›z rekabeti körükle-
yerek çal›flma bar›fl›n› tehdit etmektedir.
Devletimizin kay›t d›fl› istihdam nedeniyle
her y›l yaklafl›k 23 milyar YTL zarara u¤rad›¤› belirtilmektedir. Bizim iste¤imiz
sinde bulundu. Boydak Holding ‹nsan
Kaynaklar› Direktörü Halit Bayhan, iki y›ll›k bir süreyi kapsayan beflinci dönem
toplu ifl sözleflmesinin, 27 Kas›m 2006-
Yönetim Kurulu Baflkan›m›z Hac› Boydak ve Hak-‹fl
Konfederasyonu Baflkan› Salim Uslu, toplu ifl
sözleflmesini 28 Mart’ta imzalad›.
çal›flanlar›m›z›n vergi yükünün azalt›lmas›, kay›t d›fl› istihdam›n ortadan kald›r›lmas›d›r” dedi.
Hak-‹fl Konfederasyonu Baflkan› Salim
Uslu ise Hak-‹fl ve Boydak Grubu aras›ndaki iflbirli¤inin örnek teflkil etmesi gerekti¤ini vurgulad›. Uslu, “Boydak Grubu
Türk ekonomisinde marka, katma de¤er
ve istihdam yaratm›fl Anadolu sermayeli bir kurulufltur. Sadece ürünlerinin güzelli¤i, çeflitlili¤i ve kalitesiyle de¤il, ayn›
zamanda endüstri iliflkileri ve sosyal sorumluluk alan›ndaki örnek baflar›lar›yla
da takdir edilmektedir” de¤erlendirme-
‹nsan Kaynaklar›
Direktörümüz Halit Bayhan,
sözleflmenin ikinci y›l›nda
yüzde 8’lik bir art›fl olaca¤›n›
belirtti.
24 Mart 2007 tarihleri aras›nda gerçekleflen görüflmeler sonucunda olufltu¤unu söyledi. Y›l›n ilk üç ay›na iliflkin
zam farklar›n›n da ödendi¤ini belirten
Bayhan, ücretler, sosyal yard›mlar, fazla
mesai ve aile yard›m› bafll›¤› alt›ndaki
zamlar› flöyle s›ralad›: “Ücretlerde yüzde
22, sosyal yard›mlarda yüzde 40, fazla
mesaide yüzde 20, aile yard›m›nda yüzde 22 oranlar›nda iflçilerimiz zam ald›.
Ayr›ca toplu ifl sözleflmesinin ikinci y›l›nda ücret, sosyal yard›m ve ödemelere
iliflkin parasal miktarlar yüzde 8 oran›nda art›r›lacak”
Mustafa Boydak, yeniden
Türkiye Finans baflkanl›¤›na seçildi
Türkiye Finans’›n 16. Ola¤an Genel Kurulu, 30 Mart Cuma günü, bankan›n ‹stanbul Kartal’daki genel merkezinde yap›ld›. Ülker ve Boydak ailelerinin yan› s›ra bankan›n di¤er ortaklar›n›n da yo¤un kat›l›m› ile gerçeklefltirilen toplant›da Mustafa Boydak yeniden Yönetim Kurulu Baflkanl›¤›’na, Murat Ülker Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›l›¤›’na seçildi.
61
may›s-haziran
Boydak’tan Haberler
Hes Kablo büyümesini sürdürüyor
Boydak Holding’in enerji, haberleflme ve
biliflim sektöründeki temsilcisi, Türkiye’nin lider tel ve kablo üreticisi Hes
Kablo, 2006 y›l› de¤erlendirmesi ve
2007 y›l›na iliflkin beklentilerini 17 Nisan 2007 Sal› günü Kayseri’deki Hes
Kablo Tesisleri’nde düzenlenen bas›n
toplant›s› ile aç›klad›. Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak, Hes
Kablo Yönetim Kurulu Baflkan› Mustafa
Boydak ve Hes Kablo Genel Müdürü Bekir Irak’›n kat›ld›¤› toplant›da, Hes Kablo’nun yat›r›m hedefleri de paylafl›ld›.
Enerji ve biliflim sektörünün Boydak Hol-
ding’in mobilyadan sonra ikinci ana faaliyet alan› oldu¤unu belirten Hac› Boydak,
“Gurubumuz 2006 y›l›nda toplam 2 milyar 413 milyon 89 bin YTL ciro gerçeklefltirmifltir. Bunun 503 milyon 418 bin
YTL’si enerji sektöründen elde edilmifltir” dedi.
Hes Kablo, 2006 y›l›nda önceki y›la göre yüzde 49 art›fl sa¤layarak 503 milyon 418 bin YTL ciroya ulaflt›. 2006 ihracat tutar› 57 milyon 481 bin dolar
olarak gerçekleflen Hes Kablo, 5 milyon
euro’ya yak›n yat›r›m yapt›. Hes Kablo
Genel Müdürü Bekir Irak, Ar-Ge ve yeni
Yurtiçi ve yurtd›fl› fuarlara kat›larak ürünlerini tan›tan Hes
Kablo, son olarak 20-22 Nisan
tarihleri aras›nda, ‹stanbul
CNR Fuar Merkezi’nde düzenlenen “Expo Cable Wire
2007/Kablo, Tel, Kablo Aksesuarlar› Fuar›”na kat›ld›.
ürün gelifltirmeye önem verdiklerini belirterek 2006 y›l› boyunca 2 milyon YTL
Ar-Ge, 1.5 milyon YTL çevre yat›r›m›
gerçeklefltirildi¤ini aç›klad›.
Hes Kablo, 2007 y›l›nda Kayseri Mimar
Sinan Organize Sanayi Bölgesi’nde kuraca¤› yeni tesisi ile 122 bin metrekarelik
alanda bak›r ve alüminyum üretken üretimi yapmaya bafllayacak.
2007 hedefi 10 milyon euro yat›r›m
Bekir Irak, 2007 ciro hedefinin 550 milyon YTL oldu¤unu belirtti. Yat›r›m rakam›n› iki kat›na ç›karmay› hedeflediklerini
söyleyen Irak, 2007’deki yat›r›m hedefinin 10 milyon euro oldu¤unu aç›klad›.
1980 y›l›nda ilk kez ‹ran ve Irak ile bafllad›¤› ihracat›na her y›l yeni ülkeler ekleyen Hes Kablo, ihracat yapt›¤› ülke say›s›n› 103’e yükseltti. ABD, ‹ngiltere, ‹sveç,
Yeni Zelanda, Güney Afrika gibi ülkelere
ihracat gerçeklefltiren Hes Kablo’nun
2007 ihracat hedefi 75 milyon dolar.
‹stikbal, pazarlama müdürleri ile ak›l gelifltirdi
‹stikbal Mobilya Pazarlama Müdürleri
toplant›m›z› 14 Nisan’da Kayseri’de
yapt›k. Genel merkezimizce organize
edilen bu toplant›da ‹stikbal markas› alt›nda 2007 y›l› içinde serimize dahil
edilecek olan panel, oturma grubu, ev
tekstili, hal›, yatak-baza ve bahçe mobilyalar›n›n tan›t›m› yap›ld› ve ürünlerle ilgili bilgiler verildi.
Toplant›n›n oturumlu bölümünde ise
2007 y›l›n›n üç ayl›k performans de¤erlendirmesi ve hedef analizi yap›ld›,
pazar ve genel ekonomik konjonktürü
62
may›s-haziran
de¤erlendirildi ve gelecek döneme iliflkin yap›lmas› planlanan kampanya ve
aksiyon çal›flmalar›na iliflkin görüfllere
yer verildi.
Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyesi
ve ‹stikbal Mobilya Genel Müdürü Memduh Boydak yapt›¤› konuflmada, bir araya geldi¤imiz bu tip organizasyonlar›
“ak›l gelifltirme toplant›lar›” biçiminde niteledi. Memduh Boydak, mevcut ekonomik konjonktürdeki durgunlu¤un etkilerini minimize ederek sat›fllar› art›rma yollar›n›n aranmas›n›n gereklili¤inin üzerin-
de durdu. Toplant›n›n ikinci bölümünde
a¤›rl›kl› olarak önümüzdeki dönem yap›lmas› planlanan kampanya ve aksiyon
çal›flmalar› ile ilgili görüfl, de¤erlendirme
ve öneriler dikkate al›nd›. Pazarlama
müdürlerimiz, bu çal›flmalar›n May›sHaziran dönemini kapsamas›n›n daha
uygun ve verimli olaca¤›n› belirtti.
Ayr›ca Boydak Holding Yönetim Kurulu
Üyesi ve Boytafl A.fi. Genel Müdürü Nazif Türko¤lu da toplant›n›n son bölümüne kat›ld› ve genel bir de¤erlendirme konuflmas› yapt›.
‹stikbal Regina, ‹stanbul’dan sonra Ankara fuar›nda
‹stikbal Regina Mutfak&Banyo ürünleri, 4-8 Nisan tarihleri aras›nda ‹stanbul Beylikdüzü’ndeki TÜYAP fuar alan›nda
düzenlenen 7. Ahflap Mutfak, Banyo ve Ankastre Cihazlar
Fuar›’na kat›ld›. Ahflap Mutfak ve Banyo Mobilyas› Sanayici ve ‹thalatç›lar› Derne¤i’nin (MUDER) düzenledi¤i fuarda,
Form Sünger’e
ISO ve OHSAS belgesi
Form Sünger A.fi., fiubat ay›nda yap›lan tetkikler sonras›nda
ISO Çevre Yönetim Sistemi ile ‹fl Sa¤l›¤› ve Güvenli¤i Yönetim
Sistemi belgelerini almaya hak kazand›. Aral›k 2006 tarihinde gerçekleflen “ISO 9001:2000 Kalite Yönetim Sistemi Gözetim Tetkiki” sonras› hedef büyüterek “Entegre Yönetim Sistemi” belgelendirme çal›flmalar›na bafllayan Form Sünger
A.fi., bu süreçte her türlü dokümantasyon ifllemini tamamlayarak baflvuru yapt› ve 22-23 fiubat 2007 tarihlerinde yap›lan denetleme sonucu “ISO 9001: 2000 Kalite Yönetim Sistemi”ne ilave olarak “ ISO 14001: 2004 Çevre Yönetim Sistemi”, “OHSAS 18001: 2001 ‹fl Sa¤l›¤› ve Güvenli¤i Yönetim
Sistemi” sertifikalar›n› da ald›. Form Sünger Genel Müdürü
Yavuz Efilti, çevrenin korunmas› ve ifl güvenli¤inin önem verdikleri konular›n bafl›nda geldi¤ini belirterek “Müflteri odakl›l›k,
topluma ve çevreye duyarl› olmak, ifl sa¤l›¤› ve güvenli¤ine
azami derecede önem göstermek tüm çal›flanlar›m›z taraf›ndan bir yaflam biçimi olarak benimseniyor” dedi.
stand›m›z ve modellerimiz ilgi çekti. ‹stikbal Regina Mutfak&Banyo olarak 23-27 May›s tarihleri aras›nda Ankara
Alt›npark EXPO Center’da gerçekleflecek olan “Mutfak
Banyo Seramik ‘07” fuar›nda da sektörün ve tüketicilerin
karfl›s›na ç›kaca¤›z.
‹stikbal’den çevre
dostu üretime ve ifl
güvencesine tam not
‹stikbal, üç gün süren ve 7 Nisan 2007 tarihinde sonuçlanan TS EN ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi ve TS 18001
(OHSAS) ‹fl Sa¤l›¤› ve Güvenli¤i Yönetim Sistemi belgelendirme denetimlerinden tam not alarak sektörde örnek oluflturacak bir baflar›ya daha imza att›.
Çevre dostu üretimi ile TS EN ISO 14001 Çevre Yönetim
Sistem Belgesi’ne sahip olan ‹stikbal, çevreyi ve kaynaklar›
tahrip etmeyen geliflmifl teknolojileri kullanarak sürdürülebilir kalk›nma amaçlar›na ulaflmay› hedefliyor. Çevreye zararl›
hammaddelerin kullan›m› yerine ürünün ömrü boyunca çevre etkilerinin de¤erlendirildi¤i, hammadde tedariki, üretim,
depolama, sevk›yat ve ürünün kullan›lmas› aflamalar›n›n tamam›nda çevreye duyarl›l›¤›n ön planda tutuldu¤u yönetim
sistemi uygulayan ‹stikbal, s›f›r çevre kazas› politikas›n› ilke
ediniyor. Bu yaklafl›m ile do¤al kaynaklar› optimum seviyede
kullanarak, üretimden kaynaklanan fireleri en aza indirerek,
ç›kan at›klar› yöneterek, sürekli iyilefltirme metodu ile çevreye olan duyarl›l›¤›n› da ortaya koyuyor.
‹fl güvenli¤i ve çal›flan sa¤l›¤›na da büyük önem veren ‹stikbal, TS 18001 (OHSAS) ‹fl Sa¤l›¤› ve Güvenli¤i Yönetim Sistem Belgesi’ne hak kazanarak, çal›flanlar›n›n sa¤l›kl› ve güvenli bir ortamda çal›flabilmelerini sa¤lamak ad›na ifl sa¤l›¤›
ve güvenli¤ini tehlikeye atacak riskleri de¤erlendirip bunlara
ait önlemleri al›yor ve bu riskleri yönetmeyi hedefliyor.
63
may›s-haziran
Boydak’tan Haberler
Merkez Çelik’te
mini futbol turnuvas›
Merkez Çelik fabrikam›z bünyesindeki üretim bölümlerinin karfl› karfl›ya geldi¤i futbol turnuvam›z›n bu y›l üçüncüsü düzenleniyor. Sekiz tak›m›n iki grup halinde karfl›laflt›¤› mini turnuva,
16 Nisan’da yönetim kurulu üyeleri, genel müdür ve müdürlerimizin aralar›nda yapt›klar› maçla bafllad›.
7 May›s’ta final karfl›laflmas›n›n yap›laca¤› turnuvam›zda
flu ekipler yer al›yor:
1. grup: Döfleme, Mobilya, Ar-Ge, ‹dare bölümleri
2. grup: Metal, Terzihane, Sevk›yat ve Depo, Kalite Kontrol
bölümleri
ATAMA
U⁄UR BATTAL ATAMASI
fiirketimiz Bepafl Pazarlama A.fi.’de Genel Müdür Yard›mc›s› olarak görev yapan U¤ur Battal, Genel Müdürlük görevine atand›.
‹stikbal ve Bellona markalar›m›z›n tasar›m ekipleriyle ilgili yeni atamalar›m›z gerçekleflti. 1 May›s 2007 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Savafl Öztafl, ‹stikbal markas› ad›na (panel mobilya ve mutfak ile ilgili) Model Gelifltirme Müdürlü¤ü görevine devam ediyor. Kendilerine
Boytafl 3 Ürge fiefli¤i ve Boytafl 4 Model Gelifltirme fiefli¤i ba¤lanm›fl
olup Mutfak Model Gelifltirme fiefi Derya Ya¤ar, görevini Boytafl 3 Model Gelifltirme bölümünde devam ettirecek.
Bellona Oturma Gruplar› ve Panel Mobilya Model Gelifltirme Müdürlü¤ü’ne atanan Mustafa Güleryüz Boytafl 1 tesisimizde görevine devam
edecek. Kendilerine Boytafl 1 Ürge fiefli¤i ba¤l› olacak ve panel mobilyada Fatma Çolak, Model Gelifltirme fiefi olarak Kübra Duman, oturma
gruplar›nda Model Gelifltirme fiefi olarak Süreyya Öztürk yard›mc› olacaklar. Süreyya Öztürk, görevine Boytafl 2’de devam edecek olup Boytafl 2 Ürge fiefli¤i kendisine ba¤land›. Boytafl 4 ‹flletme Müdürlü¤ü görevine asaleten Bülent Karakapu tayin edildi. Karakapu’nun Boytafl
2’deki görevi ise vekaleten devam edecek.
BAfiSA⁄LI⁄I
Holdingimizin markalar›ndan Mondi’nin Pazarlama Müdür Yard›mc›s› Soner Sakall›’n›n
annesinin vefat› dolay›s›yla kendisine baflsa¤l›¤› dileklerimizi iletiyoruz.
64
may›s-haziran
B A Y ‹
ANKARA
21 Nisan 2007 tarihinde Ankara'da Adalet Bakan› Cemil Çiçek’in
de birinin aç›l›fl›na kat›ld›¤› üç ma¤azam›z› hizmete soktuk
POLATLI/YILDIRIM LTD.
Cafer Y›ld›r›m’›n sahibi oldu¤u ma¤aza
982. ‹stikbal bayii ve centroom
ma¤azalar›m›z›n da 326.s›. Ma¤azan›n
aç›l›fl›na Yönetim Kurulu Üyemiz fiükrü
Boydak ve Polatl› Belediye Baflkan›
Yakup Çelik kat›ld›.
Y›ld›r›m Ltd.
1100 m2, centroom
Cumhuriyet Mah. Turan Cad.
No: 9/C Polatl›
Tel: (0312) 621 38 72
‹STANBUL
A Ç I L I fi L A R I M I Z
MAMAK/ÇAYA⁄ZI CENTROOM
Mehmet Aras-Gani Aras’›n ortak oldu¤u
ma¤azan›n aç›l›fl›na fiükrü Boydak’›n yan› s›ra
Adalet Bakan› Cemil Çiçek ve Mamak Belediye
Baflkan› Gazi fiahin de kat›ld›. Ma¤aza
‹stikbal’in 983. bayii ve 327. centroom’u.
Çaya¤z› Centroom
3200 m2, centroom
Samsun yolu üzeri, Shell benzin istasyonu yan›
Tel: (0312) 368 94 42
ETL‹K/UYGUN T‹CARET
984. ‹stikbal bayii Celal
Sefer, showroom
tarz›ndaki ma¤azas›n›
fiükrü Boydak’›n kat›ld›¤›
bir törenle açt›.
800 m2, showroom
General Tevfik Sa¤lam Cad.
No: 91-92 Etlik
Tel: (0312) 322 71 52
Nakzcbaz cakz aükzö maü zlçöaükzölm aükçzlaük zçlmkaüzç
lamükzçlmaükzç lmaükzç lmaükzlmaükzçlmüakzç lmüakzç lma aü
GÜLTEPE
SADIKLAR MOB‹LYA
Remzi Ünver-‹smet Ünver
orrtakl›¤›ndaki bayimizin
di¤er yetkili isimleri, Zeki
ve Erdo¤an Ünver.
1000 m2, A statü
Talatpafla Cad.
No: 106 Gültepe
Tel: (0212) 282 96 34
BA⁄CILAR
HAT‹PO⁄LU LTD.
B statüdeki ma¤azam›z›n
yetkilisi Mehmet fiakir
Hatipo¤lu.
400 m2, B statü
Kirazl› Mah. Hoca Ahmet
Yesevi Cad. No: 84
Ba¤c›lar
Tel: (0212) 630 50 60
KÜÇÜKYALI/TEK‹NLER LTD.
KÜÇÜKÇEKMECE
GRS LTD.
Ahmet Gürses’in bayi
yetkilisi oldu¤u bayimiz
E-5 üzerindeki merkezi
konumu ile dikkat çekiyor.
1800 m2, A statü
E-5 Karayolu Üstü Yeflilova Mah. Ba¤lar Cad.
No: 1 Küçükçekmece Tel: (0212) 579 35 45
Metraj itibariyle A statü
ma¤azalar›m›z aras›nda yer
alan Tekinler’in yetkili kiflisi
Muammer Alaftekin.
1200 m2, A statü
E-5 Karayolu Ankara Asfalt›
Mavi Evler Dura¤› No: 111
Küçükyal›-Maltepe
Tel: (0216) 366 38 48-518 14 34
65
may›s-haziran
Bulmaca
Bulmacam›z›n çözümü 4. sayfadad›r.
66
mart-nisan