13 Şubat 2015 Cuma
Transkript
13 Şubat 2015 Cuma
Günlük Siyasi Gazete 13 Şubat 2015 Cuma Ardeşenin Sesinin Yaptığı Haber Ses Getirdi Ardeşenin Sesi Konuyu ele aldı, Haber yaptı. Karayolları Hatalı olan Bariyeri düzeltti. Rize’den Gürcistan’a gitmekte olan Giorgi Pantskhava (40) yönetimindeki 49 BB ZZ plakalı araç, Karadeniz Sahil Yolu Ardeşen şehir merkezi mevkiinde sürücünün uyuması sonucu yoldan çıkarak bariyerlere çarptı. Kazada, kırılan bariyer sürücüye saplanırken yaklaşık 20 metre sürüklenen araç durduğunda ortaya korkunç bir görüntü çıktı. Vücuduna bariyer saplanan Gürcü sürücü Giorgi Pantskhava parçalanarak hayatını kaybederken yanındaki Nugzari Bregadze (36) ise kazadan yara almadan kurtuldu. Ardeşen'de yaşanan bu olayı Manşetlere bu şekilde düşmüştü, Ardeşeninsesi gazetesi muhabiri Salih Navdar olaydan bir gün sonra kaza mahallinde yaptığı gözlemler sonrasında önemli bir detayı ortaya çıkardı? Karadeniz sahil yolu üzerinde son bir kaç yıldır meydana gelen trafik kazalarını inceleyen Navdar; maddi hasarlı, yaralanmalı ve ölümlü trafik kazalarına neyin sebep olduğunu bulmaya karar verdi, bu doğrultuda meydana gelen trafik kazalarını mercek altına aldı ve benzer kazalarda aşırı hız, Alkol, hatalı sollama ve yol güzergahı boyunca yapılan bariyerlere saplanarak kaza yapan araçlarla ilgili haberlere ulaştı. Kazaya Hatalı Monte Edilen Bariyer mi Neden Oldu? 28.12.2014 Pazar Günü Rize'nin Ardeşen İlçesi sahil yolunda yaşanan Trafik kazasında araç bariyerlere saplanmış ve bariyer bir ok gibi araca saplanarak sürücünün ölümüne neden olmuştu, Navdar kaza sonrası olay yerinde ve güzergah boyunca benzer noktalardaki bariyerleri gözlemlediğinde korkunç bir detaya ulaştı. Fotoğraflarda da görüldüğü üzere Bariyerlerin ucu yere paralel olarak eğimli bir şekilde monte edilmesi gerekirken, kazanın meydana geldiği yerdeki bariyerler havada ve adeta bir ok un ucunu andırır şekilde bırakılmış. Ardeşenin sesinin yaptığı bu haberinin ardından Karayolları Haberimizi dikkate eldi ve Ardeşen güzergahındaki hatalı şekilde bırakılan bu bariyer olması gereken şekilde montajı yenilendi. Ardeşenin sesi gazetesi olarak vatandaşlarımızın can ve mal güvenliği için alınan bu önlemden dolayı, Karayollarının duyarlı müdür ve çalışanlarına teşekkür ediyoruz. S.NAVDAR Pazar'da Etkinlik Hazırlıkları Başladı Pazar’da Şehitleri Anma, 10 Mart Kurtuluş Günü ve Rize Günleri etkinlikleri için istişare toplantısı düzenlendi. Konuyla ilgili Pazar Kaymakamlığından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Pazar Kaymakamlığı toplantı salonunda Şehitlik köyünde bulunan Fırtına Vadisi Şehitlerini anma programı, 10 Mart Pazar’ın kurtuluşu, Ankara ve İstanbul’da peş peşe yapılacak Rize Günlerinde temsil ve katılım konularında istişare ve düzenleme komiteleri toplantısı yapıldı. Toplantıya Kaymakamımız Selçuk Aslan, Garnizon Komutanı Ömer Kodaman, daire amirleri, ilçemizde teşkilatı bulunan siyasi parti ilçe başkanları, Sivil Toplum Kuruluşları başkanları, okul müdürleri ve görev alan öğretmenlerimiz, Muhtar dernekleri temsilcileri katıldı. Toplantının gündemleri konusunda Kaymakamımız Selçuk Aslan bilgilendirme ve değerlendirmelerde bulundu. Toplantının ilk gündemi olan Şehitlik(- Hako) köyünde bulunan şühedanın anma etkinliklerinin hazırlıklarının tamamlanması ile hava durumunun netleştirilmesi için 23-27 Şubat tarihleri arasında bir günde gerçekleştirilmesi kararlaştırıldı. 10 Mart Pazar’ın kurtuluşu etkinlikleri hakkında yapılan değerlendirilmelerde mevzuatta öngörülen faaliyetlere ek olarak vatandaşlardan yoğun bir şekilde temsili kurtuluş gösterisi yapılması konusunda Avcılar derneğine de görev verilerek daha iyi bir tiyatral çalışma yapılması, bu konuda senaryo ve kostüm hazırlanması, kumaşın Belediye Başkanlığımızca tedarik edilmesi ve Halk Eğitim merkezimizce kostümlerin dikilmesi karara bağlanmıştır. 19-22 Mart 2015’de Ankara’da 26-29 Mart 2015’de İstanbul’da yapılacak Rize Günlerinde ilçemizin en güzel şekilde temsil edilmesi hususunda çalışmaların ve hazırlıkların yapıldığını vurgulayan Kaymakam Aslan, bu konuyu tüm Pazarlıların sahiplenmesi ve ilçemizin en üst düzeyde temsili hususunda herkesin destek vermesi gerektiğini belirterek Dr. Hüseyin Saraç tarafından hazırlanan “Osmanlı idaresinde Atina(Pazar) Kazası (1875-1920)” konulu doktora tezinin kitaplaştırılması çalışmaları hakkında bilgiler sundu.” pazar53 Sümela’ya Tarihinin En Geniş Çaplı Restorasyonu Sümela Manastırı’nın tarihinin en geniş kapsamlı restorasyonu için hazırlanan projenin yaklaşık 5 milyon TL'ye mal olması bekleniyor. Sümela Manastırı’nın geniş kapsamlı restorasyonu için hazırlanan proje Kültür Varlıkları Koruma Bölge Müdürlüğü’nce onaylanırken, çalışmaların yapım aşamasına geldiği kaydedildi. Sümela Manastırı'nı 2014 yılında 464 bin 313 yerli 95 bin 530 yabancı olmak üzere 459 bin 843 kişi ziyaret ederken bu ziyaretlerden 3 milyon 216 bin 45 TL gelir elde edildi. 2013 yılında ise 302 bin 756 yerli 82 bin 448 yabancı olmak üzere 385 bin 204 kişi ziyaret ederken ziyaretçilerden 2 milyon 226 bin 37 TL gelir elde edilmişti. Sümela Manastırı’nın çevre ve iç düzenlenmesi, freksler, tarihi unsurlar, restorasyon yapılması gereken mekanların proje çizimi yapılarak çalışmaların 2015 yılı içerisinde tamamlanması bekleniyor. Sümela Manastırı’na şu ana kadar maliyeti en yüksek yapılacak olan en kapsamlı restorasyon çalışması olduğu belirtildi. Öte yandan, Trabzon’a 2013 yılında yaklaşık 2 buçuk milyon turist gelirken 2014 yılında ise bu rakam artarak 3 milyon 353 bine ulaştı. pazar53 Ardeşenin ve Ardeşenlinin İnternetteki Sesi Fiyatı: 30 Kr. Sayı: 3819 Yıl: 42 Rize Valisi Ersin Yazıcı İlçelerde İncelemelerde Bulundu Vali Ersin Yazıcı, İl Özel İdare’nin yatırımlarını incelemeye devam ediyor. Vali Ersin Yazıcı, Rize’de yapımı devam eden kamu yatırımlarını yerinde inceleyerek yürütülen çalışmalarla ilgili, İl Özel İdare Genel Sekreteri Şefik Aygöl ’den bilgi aldı. Vali Yazıcı yaptığı açıklamada, Rize’de inşaatı devam eden kamu yatırımlarının bir kısmının bitme aşamasında olduğunun bir kısmının da inşaatının hızlı bir şekilde devam ettiğini belirtti. Vali Yazıcı’ya incelemeleri sırasında İl Özel İdare Genel Sekreteri Şefik Aygöl, Çayeli Kaymakamı Turgay Ünsal, Pazar Kaymakamı Selçuk Arslan, Ardeşen Kaymakamı İlyas Memiş, İyidere Kaymakamı Ömer Faruk Tuncer, Çayeli Belediye Başkanı Dr.Atilla Esmen, İyidere Belediye Başkanı Ahmet Mete ile diğer ilgililer eşlik etti. İnşaatlarda çalışan işçiler ve ilçe esnafıyla da sohbet eden Vali Yazıcı, gezisi sırasında Ardeşen İmam Hatip Lisesinin ek binasında da incelemelerde bulundu. Vali Yazıcı incelemeleri sonrası yaptığı açıklamada, “İyidere, Çayeli, Pazar ve Ardeşen İlçelerine İl Özel İdaremizin yapmış olduğu yatırımları incelemek ve çalışmalar hakkında bilgi almak üzere geldik.(Çayeli Hükümet Konağı, Çayeli Gençlik Merkezi ile Ardeşen, Pazar ve İyidere’de devam eden yatırımlar) Çalışmalar hakkında yetkililer ve ilgili arkadaşlardan bilgi aldık. İlçelerimizde halkımızla ve esnafımızla beraber olduk. Kamu kurum ve kuruluşlardan yapılan icraatlar hakkında bilgi aldık. İlçelerimizin ihtiyaç ve sorunlarını dinledik. Çok faydalı bir ziyaret oldu. Bu yatırımlarımızı kısa zamanda tamamlayıp hayata geçireceğiz” dedi. Kentte çok güzel çalışmaların yapıldığını ve yapılmaya devam ettiğini ifade eden Vali Ersin Yazıcı, “Turizm, eğitim, spor, çevre ve sağlık alanlarında son yıllarda büyük gelişmeler yaşıyoruz. İlimizin dört bir tarafında toplumun ihtiyaç duyduğu çok önemli kamu yatırımlarımız devam ediyor. Tek amacımız, ilimiz genelinde yapımı devam eden kamu yatırımlarının bir an önce bitirilerek halkımızın hizmetine sunmaktır. Her açıdan daha gelişmiş ve yaşanılabilir bir Rize, hepimizin ortak paydası” görüşlerine yer verdi. Ardeşeninsesi Şevki Yılmaz’ın Oğlu Aday Adayı Oldu Milletvekili aday adaylığı için istifa eden çok sayıda devlet memurunun içinde sürpriz isimlerde vardı. Onlardan biri de Şevki Yılmaz’ın oğlu Akif Yılmaz.. 7 Haziran’da yapılacak olan genel seçilerde aday adayı olacak kamu görevlileri için bugün istifanın son günüydü. Aday adaylığı için beklenen istifaların yanı sıra sürpriz bir istifa daha gerçekleşti. İlimizde yaşayan, AK Parti üzerinde büyük etkisi olduğu bilinen Rize eski Milletvekili Şevki Yılmaz’ın oğlu, Din Kültürü öğretmeni Mehmet Akif Yılmaz, öğret- menlik görevinden istifa etti. MEHMET AKİF YILMAZ KİMDİR? 1975 Ankara doğumlu. İlkokulu Kazım Karabekir İlkokulunda okudu. Orta ve Liseyi İstanbul Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde okudu. Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun olduktan sonra Marmara Üniversitesi’nde doktora yapıyor. Yılmaz evli 2 çocuk babası. www.ardeseninsesi.com 13 Şubat 2015 Cuma Sayı: 3819 Yıl: 42 MHP Rize’de Milletvekilliğine Pazarlı Aday Adayı Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Rize’de milletvekilliği için bir isim daha aday adaylığı başvurusunda bulundu. Doğamızı Koruyalım Sayfa 2 Ayder Yaylası Rakım: 1400 M 7 Haziran 2015 tarihinde yapılacak olan Genel Seçimler için Rize Milletvekilliğine MHP’den aday adayı başvurusunda bulunanların sayısı üçe yükseldi. Milletvekilliği adaylığı için il başkanlığından istifa eden Osman Cem Kazmaz’ın dışında, İşadamı ve İnşaat Mühendisi Yılmaz İpek’in ardından Pazarlı Müteahhit Ömer Ökten de MHP’den Rize Milletvekilliği için partisine aday adaylığı başvurusunda bulundu. Ömer Ökten Kimdir? Ökten 1959 Yılında Rize Pazar’da dünyaya gelmiş, tahsilinin bir bölümünü Samsun’da tamamlamış ve 1970’li yıllarda Ülkü Ocaklarına katılmıştır. Teşkilatın bir çok kademesinde görev yapan Ökten 78-83 yılları arasında öğrenci olayları sebebiyle taş medreselerde bir süre kalmış, 1980’li yıllarda Rize ve Doğu Karadeniz teşkilatlandırmasında Merhum Alparslan Türkeş’in görevlendirmesi ile çalışmalar yapmıştır. 1986 yılından beri otomotiv yan sanayi ve inşaat gurubunda faaliyet gösteren şirketinin İstanbul’daki merkezinde Üst Düzey Yönetici olarak bulunmaktadır. Ökten MÇP-MHP Sarıyer İlçe Başkanlığı, İstanbul il Başkan Yardımcılığı, İl Muhasipliği, Bölge Başkanlığı görevlerinde, Azerbaycan’da mesleki ve siyasi faaliyetler ile sosyal alanda etkin çalışmalar yapmıştır. İş Adamı-Müteahhit Ömer Ökten Yüksek okul mezunudur, evli ve iki çocuk babasıdır. okur53 İkizdere’de 125 Ev Hasar Gördü Rize’nin İkizdere İlçesi’nde iki yaylada kar ve fırtına nedeniyle 30 evin yıkıldığı, çatıları uçan 120 dolayında evde ise hasar meydana geldiği ortaya çıktı. KAYIP İLANI Ardeşen Vergi Dairesine kayıtlı işyerime ait Seri A 001-150 Sıra No arası 3 Cilt Serbest Meslek Makbuzunu kayıp ettim. Hükümsüzdür. YAZICI MÜHENDİSLİK İrfan YAZICI TCK NO: 14549294974 Atatürk Caddesi - Ardeşen/RİZE ARDEŞENİN SESİ GAZETESİ Ardeşenlinin ve Ardeşenin Sesi ARDEŞENİN İLK OFSET GAZETESİ Günlük Müstakil Siyasi Gazete Gazete Kuruluşu Gazete Kurucusu İkizdere İlçe merkezine 25 kilometre uzaklıktaki Çağrankaya Yaylası’na önceki gün çıkan vatandaşlar 3 ayrı yerleşim yerinde 25 dolayında evin yıkıldığını, çatıları uçan, cam ve çerçeveleri kırılan 100’e yakın evin ise hasar gördüğünü tespit etti. Homeze Yaylasında ise 20 evin hasar gördüğü 5 evin ise yıkıldığı belirlendi. İkizdere Kaymakamlığı iki yayla yolunun ulaşıma açılması için bölgede çalışma başlattı. Yayla yollarının ulaşıma açılmasının ardından İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ekipleri yaylalarda hasar tespit çalışmalarına başlayacak. Evlerde oluşan hasara kış döneminde etkili olan kar yağışı ve fırtınanın neden olduğu belirtildi. ÇARPIK YAPILAŞMAYA SON VERİLMELİ Mimar Mühendisler Grubu Genel Başkan Yardımcısı İkizdere Derneği eski Başkanı Kadem Ekşi, fırtınanın yol açtığı hasarın büyük çapta olduğunu belirterek “Yaylalarda fırtınanın yol açtığı hasarı çok büyük çapta. Yaylaya ulaşan vatandaşların tespitleri hasarın boyutunun çok ciddi olduğunu gözler önüne seriyor. Bu nedenle insanlar bira önce yaylalara çıkarak hasarlı evlerini görmek ve tamir etmenin telaşına düştü. Bu nedenle bu yayla yollarının ulaşıma açılması için İl Özel idare ekiplerinden destek bekliyoruz.” dedi. Yaylalardaki çarpık yapılaşmaya dikkat çeken Ekşi, “Yaylalarda yanlış yer seçimleri ile birlikte gelişi güzel evlerin yapılmasına müsaade edildi. Maalesef yaylacılığın kendi ayağına kurşun sıkıldı. Karadeniz yaylaları mühendislik uygulamalarından nasibini almayan yapılarla işgal edildi. Bu yapılaşmaları engellemek için kamu idaresi 3 veya 4 örnek tip detay proje hazırlamalıdır. Planlama sonucu 6 ayda yapılacak dönüşümle Doğu Karadeniz havzasındaki yaylalar rehabilite edilebilir, eski evler geleneksel yapı malzemeleri ile onarılabilir. Yaylaları böylece cazibe merkezi haline dönüştürebiliriz. Gelişi güzel ev yapımına son verilmezse bu afetlerin arkası kesilmez, rüzgarın gücünün saatte 100 kilometreyi aştığı 2 bin 500 metre yüksekteki yaylalarda sonuç böyle olur. İşgal ve çarpık yapılaşma için radikal kararlar alınmalı” dedi. okur53 İmtiyaz Sahibi Yazı İşleri Müdürü Haber Koordinatörü Görsel Yönetmen Muhabir Sayfa Editörü : 25 Ocak 1973 : Av. Sedat KAHYA Ahmet ÖZCAN : Cevriye KAHYA : Murat UÇKAN : Bedirhan ESKİÇIRAK : Savaş KALYONCU : Halim SARI : Selim GÜNER Fahri Başyazar ve Hukuk Danışmanı Av. Sedat KAHYA Yayın Kurulu Av. Sedat KAHYA Ahmet ÖZCAN Dizgi, Grafik ve Baskı Ardeşen’in Sesi Gazetesi ve Matbaası Tesisleri İdari Merkezi Atatürk Caddesi No: 125/B Yeni Mahalle - Ardeşen / RİZE Tel: 0464 715 23 91 - Fax: 0464 715 77 61 [email protected] - [email protected] www.ardeseninsesi.com Gazetemizde yayınlanan fikir ve köşe yazılarının sorumluluğu yazarın kendisine aittir. Rize’deki Yerel Gazetelerin İlan Tarifesi R e s m i İ la n la r (S a n t im i) : 8.90 T L M a h k e m e İ la n la rı (S a n t im i) : 8.90 T L K o o p e ra t if İ la n la rı (S a n t im i) : 8.90 T L T ü z ü k İ la n la rı (S a y f a s ı ) : 25 0 T L D e rn e k K o n g re İ la n la rı : 25 0 T L Ö lü m -Te ş e k k ü r İ la n ı : 30 0 T L K a y ı p İ la n la rı : 2 5 T L 13 Şubat 2015 Cuma Sayı: 3819 Yıl: 42 Doğu Karadeniz'de 'Mavi Rota' Oluşturulacak Sayfa 3 Tüm Yurtta Hava Durumu Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı, bölgede farklı turizm alternatifleri için kruvaziyer turlarıyla su sporlarına yönelik "Mavi Rota" oluşturacak. Akaryakıt Fiyatları İle İlgili Kötü Senaryo Petrol fiyatlarındaki hareketlilik sürerken, Türk Lirası’nın dolar karşısında değer kaybetmesinin fiyatları yükseltebileceği ifade ediliyor. Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA), bölgede turizmde farklı alternatiflerin oluşturulmasına yönelik hazırlanan projeler kapsamında, "Mavi Rota" kurma çalışmalarını uygulamaya koyuyor. Doğal güzellikleri ve sunduğu tarihi, kültürel ve sportif aktiviteleriyle yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olan Doğu Karadeniz, her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turisti ağırlıyor. Her mevsim yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken Doğu Karadeniz'de, bölgede farklı alternatiflerin oluşturulması çalışmaları kapsamında, 200 milyon liralık harcama öngörülerek hayata geçirilecek "Mavi Rota" projesiyle, bölgenin kruvaziyer turizmi ve su sporlarında da cazibe merkezi haline getirilmesi amaçlanıyor. DOKA Genel Sekreteri Çetin Oktay Kaldırım yaptığı açıklamada, Doğu Karadeniz'i ziyaret eden yerli ve yabancı turist sayısının önceki yıla oranla 2014 yılında yüzde 25 artış göstererek 5 milyonu aştığını söyledi. Kaldırım, DOKA olarak turizm potansiyelini artıracak projeler geliştirdiklerini dile getirerek, "Amacımız Doğu Karadeniz'i cazibe merkezi haline getirmek için kruvaziyer turizmi ve su sporu faaliyetlerini destekleyerek, bölgede bir mavi rota oluşturmaktır" ifadesini kullandı. Bölgede farklı alternatiflerin oluşturulmasının önemli olduğunu anlatan Kaldırım, "Proje kapsamında Trabzon'da bir kruvaziyer yat limanı ile Artvin'de su sporları merkezinin kurulması, Ordu ile Trabzon arası kıyı kesiminde yat turizmi için uygun bir noktaya marina inşası, iç sularda uygun yerlerde rafting parkurlarının oluşturulması ve yelken sporunun geliştirilmesi için de bir merkez yapılması öngörülmüştür. Doğu Karadeniz projeyle hem kıyı kesimi hem de iç sularıyla bütün olarak ele alınacaktır" şeklinde konuştu. "Kruvaziyer gemi sayısının artmasını planlıyoruz" Kaldırım, projenin uzun vadeli bir çalışma süresini kapsadığını da belirterek, çalışmalara kısa süre sonra başlayarak "Mavi Rota" projesini hayata geçireceklerini ifade etti. Projenin bölge için önemli olduğunu da vurgulayan Kaldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: "Projenin gerçekleşmesiyle bölgeye gelen kruvaziyer gemi sayısının artmasını planlıyoruz. Bu Trabzon açısından da önemli bir sıçrama olacaktır. Kruvaziyer turizmde Trabzon önemli bir destinasyon ve çok hızlı gelişme gösteriyor. Kruvaziyer geminin gittiği yere üst gelir grubundaki kişiler gidiyor. O nedenle de kruvaziyer bölgeye harcama eğilimi çok yüksek olan insanları getiriyor ve bu nedenle de kruvaziyer turizmi gittiği yere marka değeri kazandırıyor. Dolayısıyla yerli ve yabancı turistlerin bölgeye gelmesi hem şehre ekonomik katkı sağlıyor hem de şehrin dünyadaki marka değerini artırıyor." Kaldırım, su sporlarının da bölge için önemli olduğuna dikkati çekerek, "Bu kapsamda bölgede su sporlarını çeşitlendirecek çalışmalar yapıyoruz. Su sporlarının çeşitlenmesi, yat ve yelken yarışları gibi aktivitelerin artmasıyla bölgeye gelen turist sayısında yüzde 30'luk bir artışın meydana geleceği düşünülmektedir" diye konuştu. (AA) YENİYOL ÇIKIŞI FINDIKLI KARAYOLU ÜZERİ 8.500 m2 OTEL TURİSTİK ALAN YAPILABİLİR İZİN BELGELİ ARSA SATILIKTIR 0 534 835 18 49 Akaryakıt fiyatlarındaki artış devam ediyor. Uluslararası petrol fiyatlarına göre güncellenen benzin fiyatları, Türk Lirası’nın dolar karşısındaki durumuna göre daha da pahalanabilir. Akaryakıt dağıtım şirketleri, dünden geçerli olmak üzere benzine litrede ortalama 11 kuruş, motorine ise 6 kuruş zam yaptı. Yapılan fiyat değişikliği ile benzinin litre fiyatı, Ankara ve İzmir’de 4.33 liradan 4.44 liraya, İstanbul’daysa 4.29-4.30 liradan 4.40-4.41 liraya yükseldi. Motorinin ortalama litre satış fiyatı ise Ankara’da 3.88-3.90 liradan 3.95-3.96 liraya, İzmir’de 3.81-3.83 liradan 3.88-3.89 liraya ve İstanbul’da da 3.80-3.81 liradan 3.86-3.87 liraya çıktı. Döviz kurlarının etkisi 2 Haziran-11 Şubat arası dönemde brent petrol yüzde 48 ucuzlarken ABD’de benzin fiyatları yüzde 43, motorin fiyatları yüzde 38 düştü. Türkiye’de de işlenmiş petrol fiyatları dolar üzerinden yaklaşık bu kadar indirim gördü. Ancak TL üzerinden satışlarda kur farkı yüzünden indirim ABD’deki indirimlerin yaklaşık 10 puan aşağısında kaldı. Milliyet’e konuşan bir sektör yetkilisi, “Salt ürün fiyatlarına baktığımızda Avrupa ile bire bir noktaya geldi. Ham petrolün ürün fiyatlarına bire bir yansıması beklenemez. Dağıtıcı ve bayi marjları da var. TÜPRAŞ, uluslararası gelişmelere göre belli aralıklarla fiyatları değiştiriyor. Buraya yansımasında biraz gecikme oluyor. Döviz etkisi nedeniyle fiyatlar dünyaya paralel gidemiyor. Burada dövizde meydana gelecek değişimleri mecburen bekleyeceğiz. Döviz arttıkça benzin ve motorin fiyatlarının değişmemesini beklemek mümkün değil” dedi. Finans uzmanlarına göre de doların TL karşısındaki yükselişi devam edebilir. Doların 2.60 lira seviyelerine tırmanması, Merkez Bankası’nın faiz artırması halinde bu yükselişin daha da fazla olabileceği yorumları yapılıyor. Eski fiyatlara gelir mi? Sektör yetkililerine göre, salt dövizdeki artışlar nedeniyle benzinin 5 liralık fiyatlara dönmesi mümkün değil. Eski fiyatlara dönülmesi için petrol fiyatlarında çok büyük artış gerekiyor. Uluslararası otoritelere göre ise petrol fiyatlarındaki yükseliş kalıcı değil. Varil fiyatı 55 dolar civarında olan petrolün, arzın aynı şekilde sürmesi durumunda daha da ucuzlaması bekleniyor. Kaynak : Mithat Yurdakul - Milliyet İLÇEMİZİ TEMİZ TUTALIM www.ardeseninsesi.com Güncel Haber Sitemiz Yayında 13 Şubat 2015 Cuma Sayı: 3819 Yıl: 42 Sayfa 4 Çocuklar Süt İçip, Hemen Uyumamalı "Elektronik Bağımlılık" Çağımızın Hastalığı Prof. Dr. Salih Özdemir, kalsiyumun vücutta lokalize olması için hareket edilmesi gerektiğini söyledi. Özdemir, annelere de bu konuda tavsiyelerde bulundu... Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Salih Özdemir, sadece kalsiyumu almanın değil, onu vücuda lokalize etmenin de önemli olduğunu belirterek, kalsiyum alındıktan sonra mutlaka hareket edilmesi gerektiğini söyledi. Süt ve süt ürünleri üzerine bilimsel çalışmalar yürüten Özdemir, kalsiyumun tek kaynağının süt ve süt ürünleri olduğunu, demirin ana kaynağının da et olduğunu belirtti. Günlük kalsiyum ihtiyacının bin 200 miligram olduğunu vurgulayan Özdemir, "Bunun da tek kaynağı süt ve süt ürünleridir. Bir kişi günlük 1,2 litre ki (maalesef Türkiye'de bu rakamlar yok) süt veya yoğurt tüketirse kalsiyumu yeterli alabilir. Süt içme alışkanlığımız yok denecek kadar az. Hele hele gençler arasında çok daha az" diye konuştu. Özdemir, özellikle gençlerin kalsiyumun öneminin farkında olmadığının altını çizerek, ileri yaşlarda kalsiyum eksikliğinden dolayı kemik hastalıklarının görüldüğünü, söz konusu hastalığa da Türkiye'de en sık Erzurum'da rastlandığını ifade etti. Sütü çok önemsediğini belirten Özdemir, şunları kaydetti: "Maalesef ülkemizde süt ve süt ürünlerini yeteri kadar tüketmiyoruz. Türkiye'de kemik hastalıkları erken yaşlarda görülürken, Avrupa Birliği ülkelerinde 70'li yaşlardan sonra başlıyor. Biz günlük ihtiyacımız olan süt ve süt ürünlerinin dörtte birini bile tüketmiyoruz. Türkiye'de yıllık içme sütü 25 litre civarında. Avrupa Birliği ülkelerinde 70-80 litre, hatta bazı ülkelerde 120 litreye çıkıyor kişi başına tüketim. Hakikaten biz az tüketiyoruz ileri yaşlarda bunun problemini yaşıyoruz." "Çocuklar süt içip, hemen uyumamalı" Özdemir, "Sadece kalsiyumu almak önemli değil, onu vücuda lokalize etmek gerekiyor. O da hareketle oluyor. Yani kalsiyumu alıp, oturuyorsanız bunun kaslara, kemiklere lokalize olmadığı zaman bundan da bir sonuç alamıyorsunuz. Kalsiyumu günlük ağırlıklı olarak sütten ve yoğurttan almak gerekiyor. Bunun yerine peynir de tüketilebilir" ifadesini kullandı. "100 gram peynir 600 miligram kalsiyumu karşılar. 100 gram kaşar peyniri yerseniz kalsiyum ihtiyacının hepsini karşılarsınız ama hem ekonomik olarak hem de vücudumuza her gün bu kadar peynir iyi gelmeyebilir" diyen Özdemir, herkesin kalsiyum konusunda bilinçli olmasını istedi. Annelere de uyarıda bulunan Prof. Dr. Özdemir, "Çocuklara süt içirip, hemen uyutmamak gerekiyor. Çocuk sütünü içip, biraz hareket etmeli. Kalsiyumun vücuda lokalize olması açısından hareket etmesi önemli ama tabii çocuklar sütü günün her öğünü tüketmeli" dedi. (AA) Felçlilerin Tedavisinde Önemli Gelişme Kanadalı bilimadamlarının geliştirdiği yeni yöntem "son 20 yıldaki en büyük ilerleme" olarak kaydedildi. Kanada'nın Calgary Üniversitesi'nde bir grup bilimadamı, felçlilerin tedavisinde yeni bir yöntem geliştirdi. Çalışma hakkında açıklamalarda bulunan ekibin başı Dr. Michael Hill, geliştirdikleri tekniğin "son 20 yıldaki en büyük ilerleme" olduğunu söyledi. Geliştirdikleri yeni stent ile endovasküler tedavi olarak bilinen beyinden kan pıhtısı alma tedavisinde ilerleme kaydettiklerini anlatan Hill, bu yolla mevcut yöntemlerle yüzde 30'u geçmeyen felçli hastaların iyileşme oranını yüzde 55'e çıkardıklarını bildirdi. Kasıktan girdikleri damar yoluyla "solitaire" adı verilen stenti vücuda yerleştiren bilimadamları, beyinde tıkalı damara kadar giden ve kan pıhtılarını toplayan stenti daha sonra geri alarak tıkalı noktayı açmayı başardı. Stenti izleyen Kanadalı bilimadamları, bu yolla beyni pıhtılardan arındırılan hastaların iyileştiklerini ve felç kaynaklı ölüm riskinin azaldığını belirtti. Toronto Western Hospital Nöroradyolojistlerinden Dr. Timo Krings, halen tPA olarak bilinen yöntemle eritilmeye çalışılan kan pıhtılarında, her 10 hastadan 4'ünde olumlu sonuç alınırken, yeni stent yöntemi ile bu oranın 10'da 8'e çıktığını açıkladı. Diğer yandan felçli hastaların tedavisine her yıl 2,7 milyar dolar harcanan Kanada'da bu yöntem sayesinde önemli tasarruf sağlanması bekleniyor. Calgary Üniversitesi Cumming Tıp Fakültesi ve Hotchkiss Beyin Enstitüsü'nde bilimadamlarının çalışmaları, "New England Journal of Medicine" adlı tıp dergisinin son sayısında yayımlandı. (AA) Akıllı telefonlar ve taşınabilir bilgisayarlardaki oyunların çocuklarda neden olduğu bağımlılığın yaratıcı zekayı körelttiği bildirildi. Kullanımı giderek yaygınlaşan akıllı telefonlar ve taşınabilir bilgisayarlardaki oyunların çocuklarda bağımlılığa neden olduğu ve bu bağımlılığın yaratıcı zekayı körelttiği bildirildi. Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tuncay Dilci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, elektronik bağımlılığın çağın en önemli hastalıklarından biri olduğunu, bu sorunun hem çocuklarda hem de yetişkinlerde üst düzeye çıktığını söyledi. Bu bağımlılığın çocuklarda daha yaygın olarak görülmeye başlandığına dikkati çeken Dilci, "Bu durum, her şeyden önce çocuğun ders dinleme alışkanlığını sabote edecek duruma gelmiş durumda. Çocuğun dikkati dağılmakta, ilgili derse yoğunlaşamamakta" dedi. "Elektronik bağımlılık" ve "internet bağımlılığı"nın çocuğun arkadaşlarıyla kuracağı ilişkileri de olumsuz etkilediğini belirten Dilci, eskiden çocukların bilgisayar oyunları yerine dışarıda arkadaşlarıyla oyun kurduğunu, yapboz ve benzeri yaratıcılık ve zeka gerektiren oyunlar oynadığını veya müzik aleti çalmaya yöneldiğini dile getirdi. Dilci, son dönemde somut oyunların yerini sanal oyunların aldığına işaret ederek, şöyle devam etti: "Elektronik oyunlar ve bu oyunlara bağımlılık çocuğun yaratıcılığını tehlikeye düşürüyor hatta elektronik bağımlılık yaratıcı zekayı köreltiyor. Elektronik oyunlarda daha önceden planlanan her şey hazır olarak sunulduğu için çocuk, birkaç hamlede sonuca gidiyor. Yani çocuk, yönlendiren değil, takip eden konumunda. Çocuk takip eden konumunda olduğu için de beyin ve zihinsel gelişimi olumsuz etkileniyor. Diğer türlü, çocuk kendi oyuncaklarını kendisi yaparsa, bu oyuncaklar eşliğinde oynadığı oyunlarda daha yaratıcı olur. 'Bunu ben yaptım' şeklinde yeni bir nesneyi organize etme veya ortaya çıkarmanın verdiği hazla öz güveni artar, kişiliği gelişmiş olur." - "Elektronik bağımlılık, bilişsel gelişimi de olumsuz etkiliyor" Doç. Dr. Dilci, elektronik bağımlılığın ve sanal ortamda oyun oynamanın çocukları yalnızlığa ve iletişimsizliğe ittiğini de vurguladı. Elektronik bağımlılıkla beraber çocukların ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığını ve özgüven eksikliği yaşadığını anlatan Dilci, "Özgüven eksikliği olan çocuklar da hayatta başarılı olamıyor. Bu nedenle elektronik bağımlılık, aynı zamanda çocuğun bilişsel gelişimini de olumsuz etkiliyor. Çocuk, fazla kimseyle konuşmadığı için konuşma güçlüğü çekiyor, duygusal söz varlığı zedeleniyor ve söz dağarcığı giderek fakirleşiyor. İletişim kurmakta zorlanan çocuk, agresif oluyor ve sert bir tutum takınıyor" diye konuştu. Bu durumun toplumsal sağlığı tehdit edecek ve toplumsal kimliği zafiyete uğratacak bir noktaya geldiğini savunan Dilci, "Aileler, çocukları ortaokula gidene kadar onları akıllı telefonlardan uzak tutmalı. İlla telefon gerekliyse dokunmatik özelliği olamayan, basit telefonların iletişim aracı olarak kullanılmasını öneriyoruz" uyarısında bulundu. (AA) KİRALIK DAİRE 3+1 ASANSÖRLÜ + KALORİFERLİ 0 532 563 28 40 BARIŞ MAHALLESİ YALI APARTMANI KAYMAKAMLIK LOJMANI YANI NO: 4 D: 12 0 532 636 73 59 Sayfa 5 13 Şubat 2015 Cuma Sayı: 3819 Yıl: 42 Ak Parti Rize Milletvekili Aday Adayı Mecit MORAL MECİT MORAL KİMDİR? • 1972’de Rize Ardeşen’de doğdu. • İlköğrenimini Yavuz Köyü’nde bitirdi. • Orta ve Lise öğrenimini 1989 yılında Ardeşen İmam-Hatip Lisesi’nde tamamladı. • Mezun olduğu yıl Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Birimler Fakültesi İşletme Bölümünü kazandı. 1993 yılında Yüksek Öğrenimini tamamladı. • 1995 yıllarında kısa dönem olarak askerlik görevini ifa etti. • 1995- 1997 yıllarında Rize/Ardeşen’de Milli gençlik vakfı öğrenci yurt müdürlüğü yaptı. • 1997-2001 yılları arasında Van Muradiye’de 3 yıl İstanbul Ümraniyede 1 yıl olmak üzere 4 yıl öğretmenlik yaptı. • 2001 yılında Kurumlar Arası geçişle Ardeşen Belediyesine Hesap İşleri Şefi olarak atandı. • 2005 yılından beri Rize/Ardeşen Belediyesi Yazı İşleri Müdürlüğü ve Başkan Yardımcılığı görevini 2015 yılının şubat ayına kadar sürdürdü. • 2015 yılında Milletvekilliği aday adaylığı için 10 Şubat 2015 tarihinde görevinden ayrıldı. • Arapça ve Osmanlıca bilen Mecit MORAL evli olup, iki kız ve bir erkek çocuk babasıdır. • Moral ayrıca Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Anabilim Dalı’nda Yüksek Lisans yapmaktadır. KAMU GÖREVLERİ VE SİVİL TOPLUM ÜYELİKLERİ • Ardeşen Belediye Başkan Yardımcılığı. • Ardeşen Belediyesi Yazı İşleri Müdürlüğü. • ARRİKAB Genel Sekreterliği. • BEM-BİR-SEN ve MEMURSEN Temsilciliği. • Milli Gençlik Vakfı Yurt Müdürlüğü. • Ardeşen İmam-Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği ARİMDER Başkanlığı • Cihannüma Derneği Üyeliği. • Rize İlim Yayma Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyeliği. KURUM ADI Oto Kaza Sigortaları Yangın Sigortaları Birleşik Kasko Sigortası Sağlıklı + Konut Paket Sigortası Özel Servis Anlaşmalı Birleşik Kasko Sigortası KOBİ Paket Sigortası Kaskosuza Kasko Sigortası EKO-KOBİ Paket Sigortası Dar Kapsamlı Kasko Sigortası İşyeri Paket Sigortası Süper Destek Trafik Sigortası Otel Paket Sigortası Akaryakıt İstasyonu Paket Sigortası Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (TRAFİK) Sigortası Ortak Yerler Sigorta Poliçesi Zorunlu Karayolu Taşımacılık DASK Sigortası Mali Sorumluluk Sigortası Nakliyat Sigortaları Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Emtia (Yük) Sigortaları Koltuk Ferdi Kaza Sigortası Kıymet Sigortaları Mühendislik Sigortaları Taşıyıcı Sorumluluk Sigortaları İnşaat Tüm Riskler Yat Sigortaları Montaj Tüm Riskler Oto Dışı Kaza Sigortaları Makine Kırılması Sigortası Herkese Sağlık Ferdi Kaza ve Elektronik Cihaz Sigortası Acil Sağlık Sigortası Doğalgaz Paket Sigorta Poliçesi Ferdi Kaza Sigortası Tarım Sigortaları Seyahat Sigortası Devlet Destekli Bitkisel Ürün Sigortası Sorumluluk Sigortaları Devlet Destekli Sera Sigortası Sorumluluk Paket Sigortası Devlet Destekli Hayvan Hayat Sigortası Devlet Destekli Kümes Hayvanları Hayat Sigortası Devlet Destekli Su Ürünleri Sigortası HDI SİGORTA ARDEŞEN’DE HİZMETİNİZDE Atatürk Caddesi Halk Bankası Üstü Kat:3 - ARDEŞEN/RİZE ÖNEMLİ TELEFONLAR TELEFON FAKS KAYMAKAMLIK 0 464 715 10 08 0 464 715 13 55 KAYMAKAMLIK YAZI İŞL. MD. 0 464 715 13 55 - CUMHURİYET BAŞSAVCISI 0 464 623 60 90 - SAVCILIK YAZI İŞL.MD. 0464 623 52 20 İCRA MÜDÜRLÜĞÜ 0464 623 59 15 ÖZEL İDARE MÜDÜRÜ 0 464 715 10 31 - ARDEŞEN SOSYAL GÜVENLİK MER. 0 464 715 72 50 0 464 715 72 77 İLÇE JANDARMA KOMUTANLIĞ 0 464 715 22 66 - 10 06 ARDEŞEN BELEDİYESİ 0 464 715 10 05 – 16 66 TUNCA BELEDİYE BAŞKANLIĞI 0 464 745 84 49 – 80 01 0 464 715 13 51 464 745 80 23 İLÇE EMNİYET MÜDÜRLÜĞ 0 464 715 12 62 464 715 29 48 MAL MÜDÜRLÜĞÜ 0 464 715 10 34 0 464 715 10 34 MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ 0 464 715 10 21 – 14 24 0 464 715 16 18 SAĞLIK GRUP BAŞKANLIĞI 0 464 715 23 10 – 67 57 0 464 715 21 89 MÜFTÜLÜK 0 464 715 10 64 - GENÇLİK SPOR MÜDÜRLÜĞÜ 0 464 715 13 35 – 43 21 - VERGİ DAİRESİ 0 464 715 16 06 TARIM MÜDÜRLÜĞÜ 0 464 715 10 39 – 10 63 0 464 715 10 40 TAPU MÜDÜRLÜĞÜ 0 464 715 12 45 - KADASTRO MÜDÜRLÜĞÜ 0 464 715 18 95 - KÜTÜPHANE MÜDÜRLÜĞÜ 0 464 715 10 89 - PTT MÜDÜRLÜĞÜ 0 464 715 10 01 - TELEKOM ŞEFLİĞİ 0 464 715 19 70 - ARDEŞEN LİSESİ 0 464 715 28 66 0 464 715 13 23 M.E.T.E.M 0 464 715 27 89 0 464 715 65 68 İMAM HATİP LİSESİ 0 464 715 13 52 0 464 715 10 10 AŞAĞIDURAK İLK.ÖĞR.OKULU 0 464 741 51 45 - ALPARSLAN İLKÖĞRETİM OKULU 0 464 715 13 22 - 55 22 - CUMHURİYET İLKÖĞRETİM OKULU 0 464 715 26 42 - 25 90 - KÖPRÜKÖY İLKÖĞRETİM OKULU 0 464 752 4060 - SAĞLIK MESLEK LİSESİ 0 464 715 35 29 - FATİH İLKÖĞRETİM OKULU 0 464 715 10 33 – 16 59 - GAZİ M.KEMAL İLK.ÖĞR.OKUL 0 464 715 74 90 – 74 91 İ.M.K.B. İLKÖĞRETİM OKULU 0 464 715 77 55 - IŞIKLI 60.YIL İLKÖĞR. BÖLGE OKULU 0 464 725 60 81 0 464 725 60 09 MESUT KARAOĞLU İLKÖĞR. OKULU 0 464 715 13 18 0 464 715 60 20 SESLİKAYA İLKÖĞRETİM OKULU 0 464 735 70 06 - TUNCA Ş.C.AYÇİÇEK İLKÖĞR. OKULU 0 464 745 80 05 – 80 02 - YUKARI DURAK İLKÖĞRETİM OKULU 0 464 743 61 27 - YAVUZ SELİM İLKÖĞRETİM OKULU 0 464 715 34 06 - ATATÜRK ANAOKULU 0 464 715 66 34 - HALK EĞİTİM MERKEZİ MÜDÜRLÜĞÜ 0 464 715 35 07 0 464 715 11 81 ÖĞRETMEN EVİ MÜDÜRLÜĞÜ 0 464 715 25 38 - ŞÖF. VE OTO ESNAF ODASI 0 464 715 11 52 - İMAM HATİP ORTAOKULU 0 464 715 60 64 - ARDEŞEN TİCARET VE SANAYİ ODASI 0 464 715 35 24 - 13 Şubat 2015 Cuma Sayı: 3819 Yıl: 42 Sayfa 6 Elektrik Faturalarındaki 'Bedeller' Birleştiriliyor Otomotiv Üretiminde Büyük Artış EPDK'nın yönetmelik taslağına göre, elektrik faturalarındaki bedeller, "dağıtım bedeli" adı altında tek başlıkta toplanacak. Elektrik faturalarında ayrı başlıklar halinde yer alan bedeller, tek başlık altında toplanarak, dağıtım sistem kullanım bedeli hanesinde birleştirilecek. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) internet sitesinde görüşe açtığı Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliği Taslağına göre, elektrik faturalarındaki çeşitli bedeller, tek başlık altında toplanacak. Perakende satış hizmet bedeli, sayaç okuma bedeli, iletim sistem kullanım bedeli ve kayıp enerji tedarik maliyetleri, faturalarda "dağıtım bedeli" hanesi altında birleştirilecek. Dağıtım sistem kullanım bedeli, şirketlerin dağıtım faaliyetlerini yürütebilmesi için gerekli maliyetlerden hareketle belirlenecek. Bu kapsamda, dağıtım sistem kullanım bedelinin belirlenmesinde, faaliyetin yürütülmesi için gerekli olan yatırım harcamaları, işletme giderleri, bakım onarım giderleri, kayıp enerji tedarik maliyetleri, iletim tarifesi kapsamında ödenen tutarlar, faaliyetin yürü- tülmesi kapsamında kamu kurumlarına ödenen bedeller ile dağıtım faaliyetinin sürdürülebilmesi için katlanılan diğer maliyetler dikkate alınacak. Dağıtım sistem kullanım bedelleri, tüketicilerin bağlantı durumuna ve kullanım amacına göre farklılaştırılabilecek. Söz konusu bedel, Dağıtım Sistemi Gelirinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ hükümleri esas alınarak hesaplanacak. Dağıtım tarifesinin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar, dağıtım şirketlerinin önerileri de dikkate alınarak EPDK tarafından belirlenecek ve dağıtım bölgeleri için ortak belirlenebileceği gibi, her bir dağıtım bölgesi için ayrı ayrı da tespit edilebilecek. EPDK'nın 24 Şubat'a kadar piyasanın görüşüne açık tutacağı yönetmelik taslağına, TBMM gündeminde bulunan Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın yasalaşmasının ardından son şeklinin verileceği öğrenildi. haber7 OSD raporuna göre, 2015 yılı ocak ayında toplam otomotiv üretimi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 37 arttı. Otomotiv sektöründe 2015 yılı ocak ayında toplam üretim, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 37 artarak 102 bin 574 adede yükseldi. Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) tarafından hazırlanan "2015 Ocak ayı üretim, ithalat, ihracat, satış değerlendirme raporu" yayımlandı. Rapora göre, bu yılın ocak ayında toplam üretim geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 37 arttı. Aynı dönemde otomobil üretimi ise yüzde 16 yükseldi. Bu dönemde, toplam üretim 102 bin 574 adet, otomobil üretimi ise 60 bin 414 adet düzeyinde gerçekleşti. Bu yılın ocak ayındaki üretim minibüste yüzde 157, kamyonette yüzde 86, büyük kamyonda yüzde 42, otobüste yüzde 31, otomobilde yüzde 16 ve küçük kamyonda yüzde 5 artarken, midibüste yüzde 16 azaldı. Bu dönemde, traktör üretimi de yüzde 6 artarak 3 bin 604 adet oldu. Toplam pazar yüzde 7 genişledi Toplam otomotiv pazarı 2015 yılı ocak ayında 2014 yılının aynı ayına göre yüzde 7 artarak 36 bin 567 adet düzeyin- de gerçekleşti. Aynı dönemde otomobil pazarındaki artış da yüzde 1 düzeyinde oldu ve pazar 24 bin 498 adede çıktı. Ocak ayında hafif ticari araçlar (HTA) pazarı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 22 artarak, 10 bin adede yükseldi ve toplam pazardaki artışa önemli düzeyde destek oldu. 2015 yılı ocak ayında bir önceki yıla göre ağır ticari araç pazarında yüzde 26 artış gerçekleşti ve pazar bin 952 adet düzeyinde gerçekleşti. İnşaat sektöründeki gelişmelerin etkisiyle ocak ayında kamyon pazarı, 2014 yılı aynı ayına göre yüzde 52 oranında artarak bin 697 adet düzeyine yükseldi. Son 10 yıllık ortalamalara göre toplam pazar yüzde 15,5, otomobil pazarı yüzde 22,5, HTA pazarı ise yüzde 1 arttı. 10 yıllık ortalamalara göre kamyon pazarı yüzde 21,4 artarken, otobüs pazarı yüzde 26,9 düşüş gösterdi. Toplam otomotiv ihracatı yüzde 54 arttı 2015 yılı ocak ayında bir önceki yıla göre, toplam otomotiv ihracatı yüzde 54, otomobil ihracatı ise yüzde 35 arttı. 2015 yılı ocak ayında toplam ihracat 79 bin adet, otomobil ihracatı ise 49 bin adet düzeyinde gerçekleşti. Bu ayda, ticari araç ihracatı yüzde 98 artış ile 31 bin adet düzeyinde gerçekleşti. Traktör ihracatı ise yüzde 55 artış ile bin 342 adet oldu. Ekonomi Bakanlığı Otomotiv Endüstrisi İhracatçılar Birliği verilerine göre, 2015 yılı ocak ayında toplam ihracat, 2014 yılı aynı ayına göre yüzde 8 arttı ve 1,8 milyar dolar oldu. Bu dönemde, toplam ana sanayi 30 arttı, yan sanayi ihracatı ise yüzde 14 azaldı. TRTHABER 13 Şubat 2015 Cuma Sayı: 3819 Yıl: 42 Yasal Düzenlemeler, Çalışılacak Bir İşyerinin Kalmasına Da İzin Vermeli Türkiye’de meydana gelen maddi hasarlı kazalar ve hatta yaralanmalı kazaların çoğunda, kaza kök neden incelemesi prosedür gereği yapılır Tüm dünya’da İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG)’nin kabul görmüş ana ilkeleri vardır. Bunlardan belki de en önemlilerden biri şudur: ‘’İş yerinde tespit edilen tüm tehlike ve riskler için alınması gereken önlemler alındığı halde meydana gelen olaylara kaza denir. Ancak bu işyerinde aynı neden ile olay tekrar ederse, artık bunu ‘kaza’ olarak isimlendirmek doğru değildir. Bu tür tekrarları engelleyen en önemli şey, kaza sonrası yapılan ve olayı hazırlayıp tetikleyen şeylerin tek tek ortaya konulduğu, ‘’kaza kök neden incelemesidir’’. Ki bu inceleme sonrası benzer olayların olmasını engelleyecek önlemler tam ve eksiksiz olarak alınabilir.’’ İşyeri ölçeğinde benzer kazaları engellemek için vazgeçilmez bir teknik olan ‘’kaza kök neden incelemesi’’ dir. Ama konu benzer kazaların tekrarını ulusal seviyede azaltmaya gelince, belki de en önemli manivela doğru işleyen bir ‘’hukuk’’ oluşturmaktır. Bu yazıda geçtiğimiz yıllarda yaşanmış iki olayı ve sonrasında yaşananları anlatarak, adalet arayışının önemini tartışmaya açacağım. Hukuk mu? Adalet mi? İşte asıl mesele bu.... 17 Mayıs 2010’da Karadon Maden Ocağı’nda meydana gelen ve 30 madencinin öldüğü grizu faciasıyla ilgili bilirkişi raporu açıklandığında tarih 25 Haziran 2011 idi. Cumhuriyet Savcılığı, tatmin edici bulmadığı Zonguldak Karaelmas Üniversitesi’nin raporunun ardından dosyayı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na göndererek ikinci bir rapor istedi. Ancak İstanbul’da çeşitli üniversitelerin ilgili bölümleriyle oluşturulan bilirkişi heyeti, ilgili raporu hazırlamaktan kaçındı. Bunun üzerine savcılık, dosyayı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Orta Doğu Teknik Üniversitesi Maden Mühendisliği bölümü ile Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden öğretim üyelerinin oluşturduğu bilirkişi heyeti, 16 sayfadan oluşan raporunu 25 Haziran 2011 tarihinde tamamlayarak Zonguldak Cumhuriyet Savcılığı’na gönderdi. Bir başka deyişle 30 maden işçisinin hayatını kaybettiği bir iş kazası davasının karara bağlanması için gerekli olan bilirkişi raporu, olaydan tam 409 gün sonra tamamlandı. Kazanın üstünden yaklaşık olarak beş yıl geçti ve .... tarih 31 Ekim 2014, yer Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesi ...Karar verildi; ‘’Yapı-Tek firmasının ortağı Halim Köse ve proje sorumlusu Kadir İpek’i onar yıl, dönemin TTK Karadon Müessese Müdürü İsmail Güner’i 6 yıl 3 ay, TTK İnşaat-Emlak Daire Başkanı Mustafa Küçük ve TTK Karadon Müessese Müdür Yardımcısı Yusuf Ünlütürk’ü beşer yıl hapisle cezalandırılmasına ve 23 sanığın ise beraatına ....’’ Yargılanan kişiler tutuksuz olarak yargılanmışlardı ve Yargıtay’a gönderilen karar onaylandıktan sonra yakalanıp hapse atılacaklardı... Bu yazı kaleme alındığında, ilgililer halen serbest olarak dolaşıyorlardı... Karar açıklandıktan sonra son sözleri sorulan ve Yapı-Tek firmasının ortaklarından sanık Halim Köse, kazada suçunun olmadığını öne sürerek, “Malzemelerin hepsi TTK’nın onayıyla alınmıştır. İşletim ve ruhsat sahibi TTK’dır. Her şey onların kontrolündedir. 14 aylıkken babası 38 yaşında ölen madencinin oğluyum. Çok üzgünüm. Beraatimi talep ediyorum” diye konuşmuştu.. Merhum işçilerden Ekrem Akkaya’nın babası Ramazan Akkaya, gazetecilere yaptığı açıklamada, oğlunu 25 yaşında kaybettiğini belirterek, “Burada 5-10 yıl veriliyor. Bunlar nedir ki? Ver 30 yıl, görsünler dünyanın halini. Bu, adalet mi? Adalet yerini bulsun. Bu cezayı kabul etmiyorum. Benim bir torunum var. Henüz 4 yaşında. ‘Baba’ diye bağırıyor. Kime bağırsın?” dedi. İkinci olay... Ümraniye Demirciler Sanayi Sitesi 17. Blok 8 Numarada 11 Haziran 2005 tarihinde, kaçak havai fişek deposunda meydana gelen patlamada 6 kişi ölmüştü. Cenk Acar ve işyeri sahibi olarak görünen babası Coşkun Acar hakkında ‘dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu ölüme sebebiyet vermek’ suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle açılan dava, Üsküdar 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmüştü. Cenk Acar’ı 6 yıl ağır hapis cezasına çarptıran mahkeme, maddi hasarı göz önünde bulundurarak cezayı 5 yıla indirmişti. Babası beraat etmişti. Cenk Acar, sadece 2 yıl hapis yatmıştır.... Bu tür davaların uzun yıllar sürmesi yanında, sonuçta takdir edilen cezalar mağdur ve yakınları açısından nasıl değerlendirdiği düşündürücüdür. Türkiye’de meydana gelen maddi hasarlı kazalar ve hatta yaralanmalı kazaların çoğunda, kaza kök neden incelemesi prosedür gereği yapılır. Kaza sebebinin belirlenip ortadan kaldırılması, benzer risklerin gözden geçirilmesi ve çalışanların konu hakkında bilinçlendirilmesi gibi işler zamana bırakılır. Süreç çoğunlukla ilgili personelin bu konuya ne kadar istekli ve bilgili olduğuna göre evrilir. Ancak iş kazası sonucu birileri hayatını kaybetmişse, olay artık kamuoyunun ve hukukun bir parçası olmuştur. Dolayısı ile işin içine polis/jandarma ve savcı karışır. Bu süreçte yapılan incelemenin ve hazırlanan raporun amacı ise; kazayı hazırlayan nedenlerden çok, suçluyu bulmaktır. Ve tabi ki, bu sürecin de kendine özgü bir usulü, yasası vardır.. Temel bir hukuk kuralı olmak üzere; suçluların ceza almasını sağlayacak savcı iddianamesi, bir yasa maddesine dayanmak zorundadır. Aksi takdirde ilgili hakim, davanın görüşülmesini kabul etmeyecek ve dava daha başlamadan düşecektir. Peki ülkemizde bu süreci işletecek bir İSG yasası var mı? Tabii ki var ... Olmaz olur mu? Hem de Osmanlı zamanından başlamak üzere çok uzun süredir var...! Türkiye’de iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili ilk mevzuat, Osmanlı İmparatorluğu döneminde, 1869 yılında ‘’Maadin Nizamnamesi‘’ ile birlikte maden ocaklarında gerçekleşmiştir. Anlaşılan o ki; madenci kardeşlerimizin bu konu ile ilgili çilesi daha Osmanlı zamanında başlamıştır... Daha sonra Cumhuriyet’in başlarında; 1921 tarih ve 151 sayılı “Ereğli Havzi-i Fahmiye Maden Amelesinin Hukukuna Müteallik Kanun” ile kömür havzalarındaki iş şartları ve sağlık meseleleri geniş çapta ele almıştır. 1930 yılında ‘’Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’’ nun 173-180. maddeleri ile ilk kez işyeri hekimlerinin istihdamında işçi sayısının 50 kişi olması hükme bağlanmış.1936-73 arasında mevzuata eklenen ve çıkartılan birçok şeyden sonra nihayet İşçi sağlığı ve iş güvenliği ile alakalı tüzük ve yönetmeliklerin büyük bir bölümü 1475 sayılı iş Kanununa dayanılarak çıkarılmıştır, sene 1974. Yaklaşık otuz sene bu tüzük ile amel ettikten sonra, Avrupa Birliğine uyum süreci içinde yeni bazı düzenlemeler yapma ihtiyacı doğmuştur. Aslında biz bir otuz yıl daha bu tüzük ile pekala idare edebilirdik ama oldu işte... 2004 tarih ve 25352 sayı ile ‘’İş Güvenliği ile Görevli Mühendis veya Teknik Elemanların Görev, Yetki ve Sorumlulukları ile Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliği’’ yayınladık. Yayınladık yayınlamasına ancak konunun ilgili taraflarının mutabakatı ve helalleşmesi olmadan pratik uygulamaya geçmek mümkün olmadı. (İlgili tarafl ar yani Beş Kardeşler; İlgili Bakanlıklar-İşveren Sendikaları- İşçi Sendikaları-İlgili fakülteler ve akademisyenler-TTB ve TMMOB). Yönetmelik yargıya götürüldü ve 28 Mart 2006 tarihinde Danıştay 10. Dairesi tarafından 2004’te yayınlanan yönetmeliğin 12 maddesi iptal edildi. Yönetmelik kevgire döndü ve herkes ne olacak diye beklemeye başladı. Bu bekleyiş üç yıldan fazla sürdü ve 15 Ağustos 2009’da, bir cumartesi günü resmi gazetenin 27320 nolu sayısında‘’ "İşyeri Sağlık ve Güvenlik Birimleri ile Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri Hakkında Yönetmelik ‘’ yayınlandı… Ortalık birbirine girdi... Bu konu özel sektöre devredilemez... Haklarımız çiğnenemez.... Kavga gürültü ve tekrar mahkemeye koşuldu.. Çok sürmedi ve ÇSGB (Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı) sitesinde aşağıdaki yazı yayınlandı. ‘’ Bakanlığımıza 30 Nisan 2010 tarihinde tebliğ edilen Danıştay 10. Dairesinin 29 Mart 2010 tarih ve 2010/696 Esas sayılı kararı ile 15 ağustos 2009 tarihli ve 27320 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İşyeri Sağlık ve Güvenlik Birimleri ile Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri Hakkında Yönetmeliğinin yürütülmesi durdurulmuştur.’’ Durduk ve bekledik... Yaklaşık iki yıl sonra...30 Haziran 2012, yine bir cumartesi günü 28339 sayılı Resmi Gazete’de 6331 sayılı ‘’İş Sağlığı ve Güvenliği’’ kanunu yayınlandı.. 2004’te başladığımız yolculuk yeni bir İSG yasası ile taçlandı. Yeni bir yasamız oldu ama yönetmelikler hazırlanırken olduğu gibi, ilgili tarafl arın mutabakatı sağlanmadan yayınlanan bu yasa da yargıya taşındı. Ama bu sefer Anayasa Mahkemesine başvuruldu ve yasanın birçok maddesi için yürütmeyi durdurma ve iptal davası açıldı 31 Aralık 2013 tarihli Resmi Gazetede ilgili karar açıklandı... İptal ve yürütmenin reddine... 6331 sayılı yasa halen yürürlüktedir ve buna ilgi tutularak çıkartılmış otuzdan fazla yönetmelik ile ülkemizin iş sağlığı ve güvenliği sağlanmaya çalışılmaktadır.... Dunyagazetesi Sayfa 7 Tarihte Bugün 457 - I. Leo Bizans İmparatoru oldu. 1550 - III. Julius Papa oldu. 1727 - İbrahim Müteferrika Osmanlı' da, basılmak üzere ilk kitap baskı kalıpları hazırlattı . 1613 - I. Mikhail Rus Çarı oldu. 1898 - Émile Zola'ya, Alfred Dreyfus'u savunmak için L'Aurore gazetesinde Fransa Cumhurbaşkanına hitaben kaleme aldığı açık mektup J'accuse için iftira davası açıldı. 1900 - İngiliz İşçi Partisi kuruldu. 1914 - Charlie Chaplin'in ilk filmi "The Little Tramp" gösterime girdi. 1929 - Hilâl-i Ahmer Cemiyeti (Kızılay) günü ilk kez kutlandı. 1935 - Ünlü masa oyunu Monopoly'nin patenti alındı. 1941 - İngilizler Bingazi'yi aldı. 1942 - Hırvat naziler Banja Luka'da, aralarında 551 çocuğun da bulunduğu 2 bin 300 sivil Sırbistanlıyı katlettiler. 1945 - Müttefik liderlerinden Başbakan Winston Churchill, ABD Başkanı Franklin D.Roosevelt ve Mareşal Josef Stalin, Karadeniz'de gizli bir yerde Almanya'ya karşı verilen savaşın sonunu ve Avrupa'nın geleceğini görüştüler. 1952 - Türk Ticaret ve Sanayi Odaları ile Ticaret Borsaları Birliği kuruldu. 1962 - ABD, Küba ile olan tüm iharacat ve ithalatını durdurdu. 1964 - The Beatles müzik grubu New York'un JFK havaalanına indi ve böylece ilk ABD turneleri başlamış oldu. 1966 - Kurtuluş Savaşı komutanlarından, Genelkurmay başkanlarından Orgeneral Abdurrahman Nafiz Gürman öldü. 1970 - İstanbul Valiliği Gülriz Sururi-Engin Cezzar topluluğunun Düşenin Dostu adlı oyununu yasakladı. 1971 - İsviçre'de kadınlara seçme hakkı verildi. 1973 - TBMM'de kabul edilen bir yasa ile "Maraş" iline "kahramanlık" unvanı verildi; ilin adı "Kahramanmaraş" oldu. 1974 - Grenada, İngiltere'den bağımsızlığını kazandı. 1977 - SSCB, Soyuz 24 uydusunu fırlattı. 1979 - Her iki gezegenin keşfinden bu yana, Plüto, ilk kez Neptün'nün yörüngesinin içine girdi. 1984 - Amerikalı astronot Bruce McCandless, uzayda ilk kez serbest yürüyüş yaptı. 1986 - Haiti'de, 28 yıl süren aile yönetimi, başkan Jean-Claude Duvalier'nin Karaipler'den kaçması ile son buldu. 1987 - İstanbul Elmadağ'da Şan Sineması yandı. Yangında binanın bekçisi öldü. 1990 - SSCB'nin dağılması: Sovyet Komünist Partisi güç monopolünü devretmeye hazır olduğunu açıkladı. 1991 - Haiti'nin ilk seçilmiş başkanı Jean-Bertrand Aristide görevine başladı. 1992 - Avrupa Topluluğu üyesi ülkeler arasında Avrupa Birliği'ni oluşturan Maastricht Antlaşması imzalandı. 1995 - Uzay mekiği Discovery, Rus uzay istasyonu Mir ile tarihi buluşmasını gerçekleştirdi. 1996 - Türk şirketi Bir-Gen Air'e ait Boeing 757 tipi bir yolcu uçağı Dominik Cumhuriyeti açıklarında Atlantik Okyanusu'na düştü: 189 kişi öldü. 1998 - Kış Olimpiyatları, Japonya'nın Nogano kentinde başladı. 2009 - Victoria'da çıkan orman yangını sonucu 173 kişi öldü ve bu yangın Avustralya tarihinin en büyük doğal afeti oldu. 2012 - 23 gün önce başyargıcı tutuklattığı için hükümet karşıtı protestolar nedeniyle Maldivler cumhurbaşkanı Muhammed Naşid istifa etti. 2013 - Zambiya'da gerçekleşen otobüs ve kamyon kazası yüzünden en az 51 kişi öldü. 2014 - Rusya, Soçi'de Kış Olimpiyatları'nın açılış töreni gerçekleşti. Doğumlar[değiştir | kaynağı değiştir] 1478 - Thomas More, İngiliz yazar ve devlet adamı (ö. 1535) 1741 - Johann Heinrich Füssli, İsviçreli ressam (ö. 1825) 1804 - John Deere, Amerikan sanayici (ö. 1886) 1812 - Charles Dickens, İngiliz yazar (ö. 1870) 1842 - Alexandre Ribot, Fransız siyasetçi (ö. 1923) 1867 - Laura Ingalls Wilder, Amerikan yazar (ö. 1957) 1870 - Alfred Adler, Avusturyalı psikiyatrist (ö. 1937) 1873 - Thomas Andrews, İrlandalı gemi mühendisi ve iş adamı (ö. 1912) 1877 - G. H. Hardy, İngiliz matematikçi (ö. 1947) 1885 - Sinclair Lewis, Amerikan yazar, Nobel Edebiyat Ödülü sahibi (ö. 1951) 1885 - Hugo Sperrle, Alman mareşal, (ö. 1953) 1887 - Eubie Blake, Amerikan piyanist ve besteci (ö. 1983) 1905 - Ulf von Euler, İsveçli fizyolog, Nobel Tıp Ödülü sahibi (ö. 1983) 1904 - Arif Nihat Asya, Türk şair, (ö. 1975) 1906 - Puyi, Çin imparatoru (ö. 1967) 1913 - Ramón Mercader, İspanyol suikastçı, Lev Troçki'nin katili (ö. 1978) 1927 - Juliette Gréco, Fransız şarkıcı ve aktris SP R Çaykur Rizespor Kupaya Veda Etti Kanarya, Rize'den çeyrek finale uçtu! Ziraat Türkiye Kupası son 16 turunda Çaykur Rizespor'a konuk olan Fenerbahçe, son dakikalarda bulduğu gollerle adını çeyrek finale farklı yazdırdı: 4-1 Ziraat Türkiye Kupası son 16 turunda Çaykur Rizespor ile Fenerbahçe, Rize Şehir Stadı'nda karşı karşıya geldi. Mücadeleyi Fenerbahçe 4-1'lik skorla kazanarak adını çeyrek finale yazdırdı. Fanerbahçe'ye galibiyeti getiren golleri Kadlec, Bekir, Mehmet Topal ve Sow kaydederken Çaykur Rizespor'un tek sayısı ise Orhan Ovacıklı'dan geldi. Maça iki takım da hızlı başladı. 15. dakikadan itibaren oyuna ağırlığını daha fazla koyan Fenerbahçe bu futbolunun karşılığınıda golle aldı. Sarı-lacivertlilerde sahneye çıkan Kadlec surumu 1-0 yaptı. GOL 24.DK (KADLEC): Kullanılan serbest vuruşta Meireles'in ön direk yakınlarına Hikmet Karaman: Onlar Tık Tık Attı Çaykur Rizespor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, Fenerbahçe maçında gol yollarında zorlandıklarını söyledi. Fenerbahçe'nin yakaladığı pozisyonları iyi değerlendirdiğini belirten Karaman, "85 dakikalık bir oyun var. Maçın son beş dakikasını çıkartırsak, iyi oynayan bir Rize vardı sahada. Duran toplardan iki gol yedik. Altı tane eksikle oynuyoruz sonuçta. Girdiğimiz sonuçları değerlendirmemiz gerekiyordu. Kalite farkı işte. Onlar girdiklerini tık tık attı." dedi. Sonuçtan mutsuz olmadığını belirten Karaman, "Aslında böylesi daha hayırlı oldu. Altı eksikle çıktık. Beşiktaş maçında sonuna kadar mücadele eden çocuklardı bugün sahadaki isimler. İki kere üst üste Beşiktaş ile sonra Fenerbahçe'yle oynadık. Kolay değil 20. Hafta Programı tabii. Maçları iyice incelersek, gayet iyi bir oyun oynadığımızı söyleyebilirim." ifadelerini kullandı. "ARTIK LİGE DÖNDÜK" Ev sahibi ekibin tek golünü atan Orhan ise "Öncelikle buraya gelen tüm taraftarlara teşekkür ediyorum. Onlara güzel bir maç izlettiğimizi düşünüyorum. Evet beraberliği yakaladığımızdan sonra oyunun üstünlüğünü ele geçirdik. Önemli fırsatlar da yakaladık ama olmadı. Artık tüm dikkatimizi Süper Lig'e çevireceğiz. Taraftarlarımızı o maça da bekliyoruz. Bizim için kritik bir maç olacak. Fenerbahçe'yi kazandıkları için tebrik ediyorum." dedi. haber53 14.02.2015 13:30 14.02.2015 16:00 14.02.2015 19:00 15.02.2015 13:00 15.02.2015 13:00 15.02.2015 16:00 15.02.2015 19:00 16.02.2015 19:00 16.02.2015 20:00 KDÇ Karabükspor - Kasımpaşa Akhisar Bld.Spor - Kayseri Erciyesspor Gaziantepspor - Fenerbahçe Çaykur Rizespor - Mersin İdman Yurdu Torku Konyaspor - Medicana Sivasspor Beşiktaş - Bursaspor Trabzonspor - İstanbul Başakşehir Gençlerbirliği - Eskişehirspor Galatasaray - Balıkesirspor ortasında Kadlec'in kafa vuruşunda top ağlarla buluştu. İlk yarının kalan dakikalarında skor değişmeyince Fenerbahçe soyunma odasına 1-0 önde gitti. İkinci 45 dakikaya hızlı başlayan Fenerbahçe önce Emenike ardından da Meireles ile ikinci gole çok yaklaştı. İkinci devrenin başında kalesinde tehlikeli ataklar gören Çaykur Rizespor, az sayıdaki taraftarının da desteği arkasına alarak Fenerbahçe kalesinde beraberlik golünü aramaya başladı. Karadeniz temsilcisi aradığı golü 61. dakikada Orhan Ovacıklı ile buldu: 1-1 GOL 61.DK (ORHAN): Rakip ceza alanı ön bölümünde topla buluşan Obraniak'ın sağ kanattan ceza alanına koşu yapan Orhan'a sağ ayağının dışıyla attığı harika pasta Orhan topu kontrol etti ve karşı karşıya pozisyonda topu ağlara gönderdi. Çaykur Rizespor'un gol sevinci kısa sürdü. Orhan'ın golüne Fenerbahçe 7 dakika sonra Bekir İrtegün ile cevap verince sarı-lacivetliler maçta bir kez daha öne geçti. GOL 68.DK (BEKİR İRTEGÜN): Fenerbahçe, rakip ceza alanı ön bölümünden serbest vuruş kullandı. Mehmet Topuz'un ortasında kale sahası ön bölümünde tam bir karambol yaşandı ve boşta kalan topu Bekir ağlara gönderdi. İlk yarıya oranla çok tempolu oynayan Çaykur Rizespor, az atak oluşturan fakat etkili gelen Fenerbahçe'ye daha fazla direnemedi. Sarı-lacivertliler bu kez Mehmet Topal ile farkı 2'ye çıkardı: 3-1 GOL 86.DK (MEHMET TOPAL): Sağdan ceza sahasına giren Uygar'ın yerden penaltı noktasına doğru çıkardığı topu Mehmet Topal düzgün bir vuruşla ağlara gönderdi. Rize'de son sözü Sow söyledi. Golcü oyuncu 88. dakikada Emenike'nin asisti sonrası skoru belirledi: 4-1 GOL 88.DK (SOW): Sağ kanattan ceza sahasına giren Emenike'nin yerden kale içine gönderdiği topu Sow, topuğuyla filelere gönderdi. tumspor
Benzer belgeler
Riport Potfinansal
Sümela Manastırı'nı 2014 yılında 464 bin
313 yerli 95 bin 530 yabancı olmak üzere
459 bin 843 kişi ziyaret ederken bu
ziyaretlerden 3 milyon 216 bin 45 TL gelir
elde edildi.
2013 yılında ise 302 bi...