Clown World - Devlet Tiyatroları
Transkript
Clown World - Devlet Tiyatroları
1 2 Etuğrul Günay Kültür ve Turizm Bakanı ‘Çocuklar her türlü ihmal ve istismardan korunmalı ve onlar her koşulda yetişkinlerden daha özel ele alınmalıdır.’ demiştir M. Kemal ATATÜRK. 23 Ekim tarihinde ülkemizde yaşanan üzücü felaketin ardından, şimdi yapmamız gereken şey unutmak, unutmaya çalışmaktır. Elbette bu felaketten en çok onlar etkilendi, ürktü, korktu… Çocuklarımız (çocukluğumuz), gençlerimiz (gençliğimiz)! Bu yıl 11.sini düzenlediğimiz Akdamar Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Şenliği bu yıl bambaşka anlamlar barındırıyor bünyesinde. Her şeye rağmen tutunmamız gereken yaşama, sahip çıkmamız gereken çocuklarımıza ve Van’a. Tiyatro ancak toplumuyla bir bütün olduğu sürece var olacaktır, anlamlı olacaktır, işte bu nedenle hep beraber aldığımız yaraları yine hep beraber tiyatro ile saracağız. Gençlerimiz, geleceğin oyuncuları, geleceğin bilinçli tiyatro seyircileri, sanatçılarımızla el ele oyunlar çalıştılar bu zor şartlarda, kısıtlı imkânlarla, biz de üstümüze düşeni yapıp onlar için elimizden geleni yaparak güzel bir şenlik programladık. Çocukluk ve gençlik insan kişiliğinin şekillendiği dönemdir. Onlar çok zorlu günler geçirdi bu yıl. Güzel bir şenlikle yine tiyatroyla kötü günleri geride bırakmaya karar verdiler. Şimdiden bütün çocuklarımıza, gençliğimize hiçbir destekten kaçınmayan Van Valiliği’ne, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne, Van Devlet Tiyatrosu çalışanlarına ve şenlik coşkusu yaşayan herkese teşekkür ediyor, bir sonraki şenlikte buluşmayı diliyorum. 3 4 Münir Karaloğlu Van Valisi Şenliğimiz Onbirinci Yılını Kutlarken… Vanımız; binlerce yıllık köklü geçmişe sahip ve geleceğe emin adımlarla yürümekte olan kadim kent olup tarihi ve kültürel zenginlikleri, doğası, Akdamar’ı, kalesi, kedisi ve daha nice zenginliğiyle asırlardır ayakta durmakta ve her geçen gün daha da gelişmektedir. Bizler de bu yolda gayret göstermekteyiz. İlimizin geleceği adına attığımız her adım, yaptığımız her çalışma, bu güzel şehrimizi yeniden kurmak ve onu, geleceğin sahipleri çocuklarımız ve gençlerimize armağan etmek içindir. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılı olan 2023’e kadar Vanımızın bu yürüyüşünü en üst konumlara taşımış olacağız. Çalışmalarımız esnasındaki en büyük önem ve değeri çocuk ve gençlerimize verdiğimizi belirtmeliyim. Onların ruh ve beden sağlıkları için her türlü gayreti göstermekte kararlıyız. Özellikle Devlet Tiyatroları, Van Akdamar Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Şenliği’nin çok büyük bir önemi ve katkısı var. Şenliğimiz, Türkiye’de çocuklara yönelik tek tiyatro şenliği olma özelliğini korumakta ve her geçen yıl daha da etkin olarak yoluna devam etmektedir. Bu yılki sloganımız: “Çocuklar oynuyor, Van seyrediyor”. Çocuk ve gençlerimiz, onuncu yılına erişen bu şenlik sayesinde doya doya çocuk ve gençlik gösterileri, oyunları izleyebilecek. Çocuklarımızın masum, temiz ve neşeli bakışları; hayatın siyah-beyaz akışını bir kez daha renklendirecek. Emeği geçenlere çocuk ve gençlerimiz adına teşekkür ediyor; yavrularımıza iyi eğlenceler, güzel seyirler diliyorum. 5 6 Lemi Bilgin Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Birlikte yarattığımız ve yaşattığımız bir şenlik daha başlıyor. Van Akdamar Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Şenliği’nin bizim için ayrı bir önemi var. Çünkü sahnede sizler varsınız. Bu şenlikteki en büyük amacımız Türkiye de tiyatro sanatının gelişmesinin en önemli dayanaklarından olduğuna inandığımız, çocuk ve gençlik tiyatrosunu çocuklarla ve gençlerle birlikte bir şenlik çatısı altında zenginleştirmek, gençlerimize kendilerini ifade etmek, hayal dünyalarını zenginleştirmek, tiyatroyla onları buluşturmak, ellerini sıkıca birbirine kenetlemek ve tiyatro yapmanın mutluluğunu onlarla yaşamaktır. Tiyatro bu müthiş heyecanı ve coşkusunu çocuklarla ve gençlerle Van’ da 11. kez birleştiriyor. Van Valiliği, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Van Devlet Tiyatrosu işbirliğiyle hazırlanan Akdamar Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Şenliği bu yıl geçen yıllardan çok daha zengin. 23 Ekim’de yaşanılan doğal afet, ülkemiz için büyük bir deneyim ve tecrübe oldu, en çok da çocukların yüreğinde derin bir yara açtı. Şimdi birbirimize sarılıp bu yaraları kapatma günüdür. Devlet Tiyatroları 63 yıldır bu birliktelikle var olmuştur ve olmaya devam edecektir. Sevgili gençler ve çocuklar; Zor koşullarda, sanatçı abla ve ağabeylerinizle hazırladığınız oyunlarınız sahneye çıkıyorsunuz. Sahne ışıkları sizleri aydınlatacak, sizler de Doğu’nun o muhteşem atmosferinde seyircileri. Geleceğin tiyatrocularının ve tiyatro severlerinin sizler olacağına inanıyor ve hepinize çok güveniyoruz. Oyun zamanı! 7 8 Esat Tanrıverdi Van Devlet Tiyatrosu Müdürü Tüm ülkeme ve Van halkına geçmiş olması ve bir daha bugünleri yaşamamamız dileklerimle başlıyorum yazıma; Bu yıl 11.sini düzenlediğimiz ‘Akdamar Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Şenliği’ geçirdiğimiz üzücü günlerin ardından, hepimiz için daha bir anlamlı, daha bir gerekli. Hak verirsiniz ki bu afetten en çok onlar etkilendi. Her biri için hayatları boyunca hatırlayacakları bir dönüm noktası oldu. İşte Van Devlet Tiyatrosu olarak bize düşen neyse elimizden geleni yapmak için onlar için dopdolu, her şeyiyle düşünülmüş bir şenlik programladık. Oyunlardan, atölye çalışmalarına, bazı okullarımızın sanatçı arkadaşlarımız öncülüğünde hazırlanan oyunlarına kadar çok kapsamlı bir şenlik. Bu şenlik bizim. Bu şenlik Van’ın. Bu şenlik çocukların ve gençlerin! Hepinizi şenliğimize bekliyoruz! 23 Nisan-8 Mayıs tarihleri arasında biz onlarla uçurtma uçurup, gülüp eğleniyor ve o günleri geride bırakmaya çalışıyor olacağız. Siz de bir kahkaha ile bize katılmak isterseniz, buyurunuz, geliniz! Tiyatro her yerde! Biz Van’da çocuklarlayız! Siz? 9 10 Özlem Tokarslan Ankara Devlet Tiyatrosu Sanatçısı 11.Akdamar Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Şenliği Genel Koordinatörü 2000 yılında Van Devlet Tiyatrosu’ndaki dördüncü yılımda Murat Tangal’ın kaleme aldığı ‘’Her Okul Bir Tiyatro’’projesi masanın üstündeydi. Murat’la birbirimize baktık ve “Hadi başlayalım!” dedik. Her okulda bir tiyatro oyunu çalışılması ile ilgili organizasyonu tamamladık; sonra şenliğimizi farklı etkinliklerle ve eğlencelerle de süsleyerek yola devam ettik. Okulların her biri gerçekten son derece başarılı temsiller gerçekleştirdi. Tiyatro oyununun nasıl bir üretim sürecinden geçilerek seyirciyle buluştuğunu tecrübe edip, öğrenme ve uygulama imkanı bulan arkadaşlarımız şimdi 30’lu yaşlarına geldiler... Hem oyunculuğun hem de iyi birer tiyatro izleyicisi olmanın mutluluğunu yaşamanın yanı sıra o şenlikten sonra, tiyatro oyuncusu olmayı seçen, konservatuar eğitiminin ardından Van Devlet Tiyatrosu’nda sanatçı olarak göreve başlayan ve şu anda 11. Devlet Tiyatroları Van Akdamar Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Şenliği’nin organizasyonunda birlikte çalıştığım arkadaşlarım var! Bu benim için nasıl bir heyecan, nasıl bir sevinç, nasıl bir mutluluk nedeni, bir bilseniz. Bazen rüya gibi geliyor… Hissettiklerimi ancak, bu yıl şenliğimizin içeriğiyle, organizasyon sistemiyle, ortaya çıkacak ürünleriyle ifade edebildim... Bundan 12 yıl önce Van Anadolu Lisesi’nin Sevgili Doktor adlı oyununda sahne alan Elif Güneri, şimdi Canik köyündeki okuluyla şenliğimize katılıyor… Edip Kamacı 12 yıl önce Van Endüstri Meslek Lisesi’nin Ah Şu Gençler adlı oyunuyla şenliğimizde sahne almıştı; daha sonra Konya Selçuk Üniversitesi Devlet Konservatuarı’ndaki eğitiminin ardından, şimdi Van Devlet Tiyatrosu sanatçısı ve müdür yardımcısı oldu. Bugün birlikte omuz omuza 11. şenliğimizin organizasyonunda çalışıyoruz. Abdülselam Çok, yine Fevzi Geyik İlköğretim Okulu’yla şenliğimizde sahne almıştı. Erzurum Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nden mezun oldu ve şimdi Van Devlet Tiyatrosu kadrolu sanatçısı oldu. Yıllar önce sahne aldığı Fevzi Geyik İlköğretim Okulu tiyatro grubunun bu yıl oyununu çalıştırdı ve yönetmenliğini yaptı. Ben bu eşsiz tarihin ve hikayenin başlangıç adımını atmış olmaktan onur duyuyorum ve şenliğin bugünlere gelmesini sağlayan herkese saygı ve teşekkürlerimi sunuyorum… 11 12 1997 yılında ilk kez sahne aldığım Van Devlet Tiyatrosu’ndan ve şenliğimizden, 2005 yılında Ankara Devlet Tiyatrosu’na atanmamın gerçekleşmesiyle birlikte fiziksel olarak uzak kalmıştım. Bu gün özlemini duyduğum her şeye, çocuklara, şenliğe, Van’a kavuşmanın sevinciyle doluyum. Devlet Tiyatroları Van Akdamar Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Şenliği’nin 11.si için hazırladığım projeyi destekleyerek bana bu onuru yaşama fırsatı veren, Genel Müdürümüz Sayın Lemi Bilgin’e teşekkürlerimi sunarım. Şenliğimizin organizasyonunda emeği geçen tüm arkadaşlarıma, Van Devlet Tiyatrosu Müdürü Sayın Esat Tanrıverdi’ye, turne programındaki görevine rağmen şenlikle ilgili tüm organizasyon aşamalarında kusursuz çalışan Van Devlet Tiyatrosu stajyer sanatçılarından asistanım Batuhan Yalçın’a, daha önceki yıllarda da şenliğimizin vazgeçilmez mihmandarlarından olan hem öğretmen, hem oyuncu olan okullardan sorumlu asistanım Ayşegül Adıyaman’a, şenlik yürütme kurulunu oluşturan ve hem köylerdeki hem il merkezindeki okullarda sahne alacak oyunların provalarını titizlikle yürüten, deprem sonrasında evleri ve düzenleri bozulmasına rağmen büyük bir özveriyle aylardır mobil yaşam sürdürerek çalışan Zeynep Mataracı, Abdülselam Çok, EdipKamacı, Muharrem Dalfidan ve Özge Arslan’a, Ankara’da koşa koşa yardıma gelen, ekibin bir parçası olmaktan büyük bir mutluluk duyarak çalışan Van Devlet Tiyatrosu stajyer sanatçısı Çiğdem Aydın’a Van’da yaşanacak “çocuk sanat bütünleşmesinde” tüm çocuklar adına teşekkür ediyorum. Sizler bir gün bu şenliği hayallerimizin de ötesine taşıyacaksınız; bundan eminim. Ve ben, sizlerle çalışmak ve şenliğin bir parçası olmak için her zaman can atıyor olacağım… Sizleri çok seviyorum yol arkadaşlarım… Deprem oldu, kafamız karıştı, üzüldük, sarsıldık... Ama her şeye rağmen bir kez daha tiyatronun o heyecan verici dünyasına açılıyoruz birlikte... Dünyada bizzat çocukların ve gençlerin sahne aldığı ilk ve tek tiyatro şenliği bizimdir! Bugüne kadar şenliğimizi şenlendiren, gelenekselleşmesini sağlayan, tüm Devlet Tiyatroları çalışanlarına, idarecilerine 11. Devlet Tiyatroları Van Akdamar Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Şenliği’nden selam olsun… Geçmişten bugün, bugünden geleceğe şenliği taşıyan biz ‘’Her Okul Bir Tiyatro’’ çocukları, bir gün Türkiye’nin her yerinden çocuklarla ‘’Her Okul Bir Tiyatro’’olsun diye 23 Nisan’da hep beraber, el ele Van’da buluşacağız. Evet, sevgili çocuklar, bu yıl ki şenliğimizde sizler için pek çok etkinlik hazırladık. Tiyatronun önünde sizleri bekliyor olacağız. E haydi ne duruyorsunuz tiyatroya koşun… Neydi bizim sloganımız: ’HER OKUL BİR TİYATRO! Her ne olursa olsun, fırtınalar, seller, depremler olsa da ve yolumuza kocaman devler, bizi korkutan ve üzen şeyler de çıksa ‘’her yerde çocuk, her yerde tiyatro, her yerde ŞENLİK var’’... 13 14 15 İçindekiler 16 18 Hazır Ol Yazılı Var 20 Sihirli Hediyeler 22 Mavi Bir Hayalim Var 24 İki Köyün Masalı 26 Pırtlatan Bal 28 Bremen Mızıkacıları 30 Otogargara 32 Kurnaz Avukat 34 Bremen Mızıkacıları 36 Pal Sokağı Çocukları 38 Dona Rosita nın Dokunaklı Güldürüsü 40 Hacivat ve Karagöz Gölge Oyunu // Ahmet Aksoy 44 Müzik Terapi // Zafer Baykal 46 Psiko - Drama Çalışması // Özge Çelebi 48 Gündem Çocuk ve ÇOÇA Atölye Çalışması 50 Gölge Oyunu Atölyesi // Ebru Kara 52 Ahşap Çerçeve Atölye Çalışması 54 Çocuk Gözüyle... // Fotoğraf Sergisi 55 Belgesel Projesi // Demet Önal Oyunlar 17 Hazır Ol Yazılı Var Merkez Kız Teknik ve Meslek Lisesi Oyunumuz günümüzde bir lisede geçmektedir. Oyun kişilerimiz, hepimizin lise yıllarını, sınav günlerini geçirdiğimiz gergin ve heyecanlı dakikaları, bir mucize olsa da o sorulardan birini görebilsek dediğimiz anlarımızı, komik ve eğlenceli bir dille bize anlatmaktadır! Bir gün ansızın okula gelen müfettişin de olaya dâhil olmasıyla eğlence iyice artacaktır. Eski bir tarih öğretmeni olan müfettişimiz, bildiğimiz sıradan müfettişlerden çok farklıdır. Hazır olun gençler yazılı var! 18 YAZAN Ümit Kireççi YÖNETEN Zeynep Mataracı GÖREVLİ ÖĞRETMENLER Fidan Özçiçek Yaşar Turul OYUNCULAR ESRA ÖĞRETMEN Rabia Ayna AHMET Yağmur Sefa Yavuz MURAT İznur Tayilan FİLİZ Sevim Emir SEMA Nazlıcan Cacim DERYA Eda Özçiçek MÜFETTİŞ Eylem Bayer NÖBETÇİ ÖĞRENCİ Şura Öztürkçü 19 Sihirli Hediyeler Fevzi Geyik İlköğretim Okulu Kral ülkesindeki halka kötü davranmaktadır. Bir fırtına gecesi yaşlı bir kadın, fakir bir evin kapısını çalar ve o fakir ailenin üç gencine birer hediye verir. Bu hediyeler üç gencin zengin olmasını sağlar. Bunu duyan ülkenin kötü kralı çok sinirlenir ve bu üç genci huzuruna çağırtır ve gençler kralın huzuruna getirilir kral vezirin kızıyla zorla evlenmek istediği için üzerine bu üç gençten çok güzel giysiler, ayakkabılar ve yemekler yapmalarını ister. Bu üç gencimiz kralın isteklerini yerine getirir fakat çok gaddar ve kötü biri olan kral düğünden hemen sonra vezire üç gencin öldürülmesinin emrini verir. Vezir bu üç genci kendi evine götürerek canlarını kurtarır. Kral ise eğlenceye doymamış bir halde yemeklere saldırır. Kral sihirli hediyeleri alarak sihirli kepçe ile yemeği yemeye çalışır fakat boğazına düğümlenir. Kral koştukça ayağındaki sihirli ayakkabılar daha da hızlanır ve kontrolünden çıkar ve kral uçurumdan aşağı yuvarlanır. Böylece herkes mutlu mesut hayatına devam eder… 20 YAZAN Ayşen İnci YÖNETEN Abdülselam Çok GÖREVLİ ÖĞRETMENLER Alper Dikiciler Seda Ünalmış OYUNCULAR KRAL Yusuf Kurt VEZİR Melih Aşan YAŞLI KADIN Kader Demir ANNE Vildan Demir ALİ Bedirhan Kurt AHMET Muhammet Sevinç HASAN İlkan Alkan 1. KIZ Gülsüm Çok 2. KIZ Seher Yıldırım 3. KIZ Pınar Elter MÜŞTERİ Gülüstan Gür FİNAL OYUNCULARI Zilan Acar Özlem Geldi Şeydanur DİLEK MUHAFIZLAR Mazlum Gençboğa Fikret Baraçar 21 Mavi Bir Hayalim Var Atatürk Anaokulu Bir çiftlikte bir İnatçı Sıpa, bir Bilge Keçi, bir Öfkeli İnek, bir Süslü Tavuk ve köpekler yaşamaktadır. İnatçı Sıpa, sürekli yaramazlıklar yaparak arkadaşlarının çalışmasını engellemekte; aynı zamanda köpeklerden sürekli ceza almaktadır. Bu durum çiftlikte yaşayanların da huzurunu kaçırır. İnatçı Sıpa ise bu yaşananlardan ötürü kendisinin sevilmediğini; farklı olursa arkadaşlarının kendisini seveceğini düşünmektedir. Bunun için mavi olmaya karar verir. Boya kutularını devirir, mavilere bulanır ama yine ceza alır. Daha sonra en çok sevilen şeylerin mavi olduğu fikrine varır. Eğer denize girerse ya da gökyüzüne çıkarsa maviyle karışıp mavi olacağını düşünür. İşler İnatçı Sıpa için daha karmaşık bir hal alır. Ancak arkadaşlarının onu sevdiğini yaşanan olaylardan sonra anlar; bunun için mavi olmaya da gerek yoktur. 22 YAZAN Hilda Perera OYUNLAŞTIRAN Neşe Karataş Erdil ÇEVİREN Zekine Türkeri YÖNETEN Ayşe Adıyaman GÖREVLİ ÖĞRETMENLER Berna Kırbaç Yasemin Taşçı OYUNCULAR İNATÇI SIPA Muhammet Demhat Kayran SÜSLÜ TAVUK Ayşenur Kırıkayağ ÖFKELİ İNEK Mehmet Ali Karakoyun BİLGE KEÇİ Muhammet Mustafa Ertunç KÖPEKLER Sedat Kırıkayağ Onur Karakoyun DENİZ KIZI, BALIKLAR SABAHÇI KIZ, ÖĞRENCİLER Derya Abi Funda Pelin Bayçu Hivdanur Sönmez Esmanur Turgut 23 İki Köyün Masalı Gürpınar Akbulut İlköğretim Okulu Ali ve Ayşe oyuncağını paylaşamaz. Bunu gören annesi, Ali ve Ayşe’ye paylaşmak konusunda bir masal okumaya başlar. Ali ve Ayşe kendilerini bir masal kitabının içinde bulur. Bu masal kitabının adı ‘İki Köyün Masalı’dır. Aşağı ve yukarı köylüler birbirilerine düşmandırlar; fakat çocukları ailelerinden habersiz, her gün aynı yerde buluşup oynamaktadırlar. Ali ve Ayşe masal kitabına girince kendilerini çocukların yanlarında bulurlar. Ve bu iki köyün sorunlarını çözmeye uğraşırlar. Akıllarına bir fikir gelir ve her iki köyün büyüklerine bir oyun oynarlar. Oyunun sonunda kazanan, çocuklar; sevgi, barış ve kardeşlik olur. Ali ve Ayşe oyunun sonunda, annelerinin okuduğu masal sayesinde paylaşmanın değerini anlamışlardır… 24 YAZAN Ünal Yeter YÖNETEN Edip Kamacı Zeynep Mataracı GÖREVLİ ÖĞRETMEN Demet Altuntaş OYUNCULAR ALİ Ali Haydar Oskay AYŞE Özlem Çelik KİTAP Furkan Kara ANNE Ayşegül Gamsız AŞAĞI KÖYLÜ BÜYÜKLER M. Akif Kara Furkan Oskay Yusuf Çelik Nihat Bingöl YUKARI KÖYLÜ BÜYÜKLER Murat Oskay Emre Oskay Deniz Can AŞAĞI KÖYÜN ÇOCUKLARI Cebrail Çelik Furkan Karabulut Aykut Oskay Onur Çelik YUKARI KÖYÜN ÇOCUKLARI Diyar Oskay Gürkan Kara Muhammet Bingöl Taner Oskay 25 Pırtlatan Bal Canik İlköğretim Okulu Paracı ve karısı, çok zengin ve bir o kadar da cimri bir çifttir. Paracı, tefecilik yapmaktadır. Bir de bunların Şak Şak adında, boğaz tokluğuna çalışan ama ona da sahibinin cimriliği, düzenbazlığı sirayet etmiş bir uşakları vardır. Bir gün Paracı’nın karısının canı bal çeker. Şak Şak’ı pazara yollarlar; en ucuza en iyi balı alıp getirmesini söylerler. Şak Şak, bal kapanına gider... Bir o balcının bir bu balcının bal teknelerine bakar ve çok ucuza bal alır. Tabi parayı da vermez ya... “Gelin, efendim Paracı’dan alın alabilirseniz parasını” der. Bu sırada yaşlı bir nine, hasta torunu için Şak Şak’tan bal ister. Doktorlar bal yerse iyileşecek demişlerdir. Ama ninecik fakirdir bal alacak parası yoktur. Balcılar bal vermezler. Muhtara gider, muhtar belediye başkanına, belediye başkanı valiye yollar... Hiçbirinden sonuç alamaz. Şak Şak da nineciğin derdiyle alay eder. İşte o zaman ninecik çok üzülür ve beddua eder. “Her kim ki bu baldan yerse pırtlasın” der. Velhasıl baldan tadan pırtlamaya başlar. 26 YAZAN Aziz Nesin NİNE Sema Ölgü ÖZEL KALEM MÜDÜRÜ Emine Erad YÖNETEN Ozan Hikme Özcan, Özge Arslan KADIN Neşe Çapar 1. BALCI Abdulgani Bayburt GÖREVLİ ÖĞRETMENLER Derya Aras, Elif Güneri İŞÇİ Taha Arvas 2. BALCI Onur Demirel ASİSTAN Abdulgani Bayburt KÖYLÜ Serkan Oskan 3. BALCI Rıfat Çapar HEKİM Medine Çelik VALİ Evindar Oflas ARILAR Levent Sinir Ayşe Köseoğlu Alev Köseoğlu Dilan Binici MUHTAR Cafer Gülçimen SEKRETER Kader Ayhan BELEDİYE BAŞKANI Sümeyye Kırar TELLAL Cem Köseoğlu OYUNCULAR PARACI Mücahit Yuka PARACININ KARISI Melike Elmas ŞAKŞAK Muhammed Açıkkol 27 Bremen Mızıkacıları Zübeyde Hanım Anaokulu Yorgun ve yaşlı eşek, bir gün sahibinin onu beslemek istemediğini fark edince, sahibini terk etmeye karar verir. Bu kaçışı sayesinde zamanla kendine yeni dostlar edinmeye başlar ve dostlarıyla birlikte Bremen’de müzisyen olmaya ve kendi müzik gruplarını kurmaya karar verirler... Bu serüvende hayvan dostlarınızı yalnız bırakmamanız dileğiyle, iyi seyirler... 28 YAZAN Salih Kalyon - Ali Meriç YÖNETEN Muharrem Dalfidan GÖREVLİ ÖĞRETMENLER Sevgi Sil - Gülnihal Karslıoğlu OYUNCULAR EŞEK M. Enes Yıldırımvuran ADAM Furkan Koç KADIN Ayşe Savaşkol KEDİ Hazan Çelikhası HOROZ Furkan Çetin KÖPEK Bedirhan Kahraman TİLKİ Samet Acar ÇIĞIRTKAN Erdem Kayatürk KARGALAR VE BOYA EKİBİ Kasım Yaman Büşra Çınar M. Emir Korusu Gülbahar Kırmızı Semra Işık Havva Gökalp Rabia Oygun Özge Acar Yağmur Acar Rabia Acar Abdül Samet Türel Abdül Samet Akbaş Esma Yürektürk Devrim Özdemir 29 Otogargara Vali Haydar Bey Lisesi Yılmaz Erdoğan’ın kaleme aldığı Otogargara, otogarda geçen günlük hikâyeleri konu alan ve hepimizin bu denli içinde olup da fark edemediğimiz durumları trajikomik bir biçimde bizlere sunuyor... 30 YAZAN Yılmaz Erdoğan YÖNETEN Muharrem Dalfidan GÖREVLİ ÖĞRETMENLER Lütfi Abay, Aydın Taş OYUNCULAR SİMSAR OSMAN, DOLANDIRICI Volkan Özaraz ABBAS, MÜFİT, KASETÇİ Muhammet Oflaz İSMAİL, MUAVİ, SELAMİ, ÇOCUK Erkan Pulat 1. YOLCU, İSMET, KOMİSER Hamza Kançura ORHAN, TEVFİK Ahmet Bozkurt 2. YOLCU Emel Koç MÜKÜ, 1. MELEK Nazlı Gündoğdu EMANETÇİ, ANNE, SİNEM Rabia Uçar REZZAN Ebru Akdağ MUALLA, BAYAN POLİS Seher İliklerden SUNA, LOKANTACI Sema Yemez BAŞ ZEBANİ, 1.ADAM Lütfi Abay RESUL, 2. ADAM Aydın Taş TÜRKÜCÜ, 4. YOLCU Okan Erginyer 2. KADIN Ceylan Yalçınkaya 3. YOLCU, 2.MELEK Zeynep Hezer 31 Kurnaz Avukat Diyarbakır Devlet Tiyatrosu Kurnaz bir avukat olan Piyer Patlen’e kasabada artık kimse güvenmemektedir. Bir top kumaş uğruna kurnazca oyunlarla Jozef Usta’yı aldatır. Çobanımız Tibald’ı da dahil eder kurnazlıklarına. Ama kurnaz avukat Piyer Patlen kendi kazdığı kuyuya düşer. Yani aldatan aldanır. 32 YAZAN Anonim ÇEVİREN - OYUNLAŞTIRAN Fügen Sipahi YÖNETEN M. Orkun Gülşen DEKOR TASARIMI Güven Öktem GİYSİ TASARIMI Günnur Orhon IŞIK TASARIMI Suat Uçar MÜZİK Zehra Takmaz Gülşen YÖNETMEN YARDIMCISI Mustafa Turan ASİSTAN Sevi Demirçivi OYUNCULAR Serkan Ekşioğlu Gülizar Oltulu Mustafa Turan Ercan Kılıçarslan N. Özgün Çoban 33 Bremen Mızıkacıları Erzurum Devlet Tiyatrosu Hayatımızda birçok duygumuzu paylaştığımız hayvan dostlarımızın neler hissettiklerini anlamak için konuşmalarını beklemeden, onları gönül gözüyle duymalıyız. 34 YAZAN Grimm Kardeşler OYUNLAŞTIRAN Ali Meriç Salih Kalyon YÖNETEN Sedat Şenoğlu DEKOR TASARIMI Sinan Yardımedici GİYSİ TASARIMI İnci Kangal IŞIK TASARIMI Eser Dursun MÜZİK Engin Bayrak YÖNETMEN YARDIMCISI Levent Aras OYUNCULAR Levent Aras Merve Gül Fatma Kum Taner Köse Emre Yılmaz Kübra Tığtepe Melike Durak Sinan Kaya 35 Pal Sokağı Çocukları Ankara Devlet Tiyatrosu Nemecsek, Boka, Csonakos, Gereb, Feri Ats, Pasztor Kardeşler ve diğerleri… Binalarla kuşatılmış arsa için birbirleriyle amansız bir mücadeleye giren iki çocuk çetesi: Pal Sokağı Çocukları ve Kırmızı Gömlekliler. Tek istedikleri arsada özgürce oyun oynayabilmek! O arsa sadece bir arsa değil, Pal Sokağı Çocukları’nın vatanı ve onlar vatanlarını tüm güçleriyle savunuyorlar. Savaşırken dostluğu, gururu, adil olmayı herşeyin önünde tutan bu cesur çocuklar, bizlere kazanan ve kaybedenin dost olabileceğini öğretiyorlar. Dostluk, vatan sevgisi ve bağlılık üzerine kurulan bir hikaye. Macaristan’dan çıkıp tüm dünya çocuklarına ulaşan, hayal etmeyi unutmayan özgür ruhların hikayesi. 36 YAZAN Ferenc Molnar ÇEVİREN Tarık Demirkan OYUNLAŞTIRAN Serra Canbay YÖNETEN Ebru Kara DEKOR TASARIMI Aytuğ Dereli GİYSİ TASARIMI K. Töre Özsel IŞIK TASARIMI Kazım Öztürk MÜZİK Sarp Keskiner KOREOGRAF Burçak Işımer REPETİTÖR Aslı Güneş Sümer YÖNETMEN YARDIMCISI İpek Atagün Gezener ASİSTAN Mert Aksu OYUNCULAR NEMECSEK İpek Atagün Gezener BOKA İrfan Kılınç FERI ATS Caner Kadir Gezener GEREB’İN BABASI Halil Akarsu BEKÇİ JANO Şekip Taşpınar NEMECSEK’İN ANNESİ Nilgün Çilingiroğlu CSELE Mert Aksu CSONAKOS Akın Berk Sağıroğlu GEREB Aytuğ Scioti KOLNAY Murat Can Öztürk CSENGEY Erdem Serkan Saraç RICHTER Berkan Görgün WENDAUER Özkan Gültekin PASZTOR’LARIN KÜÇÜĞÜ Berkay Veli PASZTOR’LARIN BÜYÜĞÜ Faik Gürbüzlü WEISZ Yalın Tarhan SZEBENICS Serkan Fakılı CINDER Umut Yılmaz BARABAS Barış Çağlar CSETNEKY Gökhan Kutum Nevzat Doğa Amiklioğlu Faruk Karagül Özkan Avcu A. Ersen Ocak Uğur Nak Engin Bostancı 37 Dona , Rosita nın Dokunaklı Güldürüsü Ahşap Çerçeve Kukla Tiyatrosu Dona Rosita’nın ilk aşkı olan Curitto’nun onu terk etmesinden sonra Cocoliche ile yaşamaya başladığı aşk Rosita’nın annesinin yoksulluk endişesi yüzünden onu zengin Bay Cristobita ile evlendirmek istemesiyle çıkmaza girer. Rosita’nın üç aşığı birbirinden habersizdir. Ve Rosita’nın düğün gecesinde hepsi sırayla birbirini öğrenmeye başlar. Gittikçe komikleşmeye başlayan bu durum Curitto’nun Cristobita’yı düelloya davet etmesiyle heyecan kazanır. 38 YAZAN Federico Garcia Lorca COMMEDIA DELLARTE KUKLA TEKNİĞİNE UYARLAYARAK YENİDEN SÖYLEYEN Emre Tandoğan YÖNETEN Emre Tandoğan KUKLA TASARIMI Arzu Güven Güzin Cengiz KUKLA TASARIM SÜPERVİZÖRÜ Çağrı Yılmaz IŞIK TASARIMI Enrico Zeber OYNATICILAR Emre Tandoğan Elif Arman 39 Hacivat ve Karagöz Gölge Oyunu Ahmet Aksoy 1962 yılında Mersin’de doğdu.1980 yılından bu yana tiyatro oyunculuğunun yanı sıra gölge oyunu oynatmaktadır. Türkiye’de ve yurtdışında, uluslararası festivallerde atölye çalışmaları yaptı ve gölge oyunu oynattı. Uluslararası Kukla Gölge Oyunu Birliği üyesidir (Unima). Bu güne kadar birçok ödül aldı. Bunlardan bazıları; Unima Başarılı Sanatçı Ödülü (2008) Akdeniz Rotary Hizmet Ödülü İçel Koleji Başarılı Sanatçı Ödülü (2009) 40 Gösteri Çocuklar için Hacivat - Karagöz Gölge Oyunu gösterimi yapılacaktır. 41 Atölye Çalışmaları ve Seminerler 43 Resim Terapi Zafer Baykal 1975 yılında Erzurum’da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Nevşehir, Erzincan, Elazığ ve Sakarya’da tamamladı. 1998 yılında Eskişehir Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nden mezun oldu.17 Ağustos 1999’a kadar Sakarya Belediyesi bünyesinde resim ve dağcılık kursları verdi. Ayrıca Sakarya Kent televizyonunda 4 ay sanat yönetmenliği, dekor tasarımı ve yardımcı sunuculuk yaptı. 1999 - 2001 yılları arasında İstanbul’da kendi atölyesinde resim çalışmalarına devam etti. 2001 yılında Yüzüncü Yıl Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’ne araştırma görevlisi olarak girdi. 2007 yılında Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Güzel Sanatlar Eğitimi Resim Bölümü yüksek lisans programını tamamladı. Halen Yüzüncü Yıl Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde Araştırma Görevlisi olarak çalışmalarını sürdürmektedir. Resim bölümü kurucu üyelerindendir. Bugüne kadar 4 kişisel sergi açmıştır. Ulusal ve uluslararası birçok karma resim sergisine katılmıştır. Ayrıca müzik aletleri ile ilgili şu ana kadar ulusal ve uluslararası olmak üzere 2 makale, 8 bildiri, 1 poster sunmuştur. 1 kişisel sergi açmış ve 16 konser vermiştir. 44 Atölye Resim Terapisinde; resim yaparak kendini keşfetmek ve tanımak, duygu ve düşüncelerin resimle ifade edilmesi ile kazanılan bakış açıları ve tecrübeler edinmek, korku ve güvensizlik sorunlarını çözmek, içsel yüklerden kurtulmak, yaraları iyileştirmek, yeteneğin farkına varmak, öze ulaşmak, içteki çelişkileri görmek, gerginlikleri azaltmak, kendini iyi hissetmek, engelleri çözerek özgüveni artırmak amaçlanır. 45 Psiko Eğitim Çalışması .. Ozge Çelebi 2011 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü’nden mezun oldu. Aynı yıl, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Fizyoloji Laboratuvarı’nda üç ay süreyle travmayla ilişkili hayvan laboratuvar çalışmasında bulundu ve 2012 yılında Davranış Bilimleri Enstitüsü’nde düzey EMDR (Eye Movement Desensitization and Reprocessing) eğitimi aldı. 2011 yılında Diyarbakır’da başladığı rehabilitasyon alanındaki çalışmalarına, yine 2011 yılında afet sonrası köylerde psiko-sosyal destek projesi kapsamında “Sınır Tanımayan Doktorlar” ile devam etti. Çelebi, 2012 yılından bu yana mülteci, sığınmacı, uluslararası korunmaya ihtiyaç duyan diğer kişilerin haklarının etkin şekilde korunması projesi kapsamında Van’da çalışmalarını sürdürmektedir. 46 Atölye 8-10 yaş arası çocuklarla, 11-14 yaş arası çocuklar ve 14 yaş üstü çocuk gruplarıyla üç ayrı oturumda psiko-eğitim çalışmaları, his ve deneyim paylaşımları ve rahatlama oyunları temelinde atölye çalışmaları yapılacaktır. 47 Gündem: Çocuk! ve ÇOÇA GÜNDEM: ÇOCUK!: Çocuk Haklarını Tanıtma, Yaygınlaştırma, Uygulama ve Uygulamaları İzleme Derneği’dir. Gündem Çocuk Derneği eğitimci, sosyal hizmet uzmanı, çocuk gelişimci, yayıncı, mimar, avukat ve iletişimcilerden oluşan bir üye profiline sahiptir. İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ ÇOCUK ÇALIŞMALARI BİRİMİ (ÇOÇA): Çocuk haklarının benimsenmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla 20 Kasım 2007 tarihinden beri faaliyet göstermektedir. Yaptığı tüm çalışmaları çocukların katılımıyla gerçekleştiren ÇOÇA, çocuk hakları üzerine eğitim modelleri üretip, yaygınlaştırmanın yanı sıra, araştırma ve savunu çalışmaları yaparak, çocuk alanında geliştirilen politikaların gelişimine katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. 48 Atölye Atölye kapsamında çocuklarla tanışılacak, ortak bir konu belirlenecek, oyunlarla kaynaşılacak ve GÜNDEM: ÇOCUK! tarafından medya çalışmaları hakkında bilgi verilecektir. Çocuklar ürün (fotoğraf çekimi, video çekimi, röportaj yapma, yazı yazma veya resim yapma gibi) oluşturacak ve ardından bir araya gelip değerlendirme ve sonlandırma çalışmasına katılacaklardır. Çocuklarla birlikteyken, Çocuk Çalışmaları Birimi tarafından tasarlanan ‘Çocuklarla İnsan Hakları’ konusuna yönelik ve/ya toplumsal cinsiyete dayalı oyunlara yer verilecektir. ÇOÇA tarafından ise üç gün süre ile Çocuk Hakları Eğitim Programları kapsamında oyun terapisi düzenlenecektir. Gündem: Çocuk! ve ÇOÇA ekipleri, çalışmalarını aynı gün ve saatlerde aynı uzman ekip tarafından yürüteceklerdir. Gündem Çocuk tarafından 9-14 yaş arası 20 çocuğa medya eğitimi verilecektir ve bizzat bu çocuklar tarafından şenlik gazetesi çıkartılacaktır. 49 Gölge Oyunu Atölyesi Ebru Kara Tiyatroya 1990 yılında İzmir Devlet Tiyatrosu’nda başladı. 1996 yılında Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Ana Sanat Dalı Oyunculuk Bölümü’nden mezun olduktan sonra bir sezon Ankara Devlet Tiyatrosu’nda Ergin Orbey’in asistanlığını yaptı. 1997 yılında İzmit Şehir Tiyatrosu’nun açtığı sınavı kazandı. 2001 yılına kadar bu tiyatroda oyuncu, yönetmen olarak çalıştı ve idari kadroda görevler aldı. 2001 yılında çalıştığı kurumdan istifa edip Fransa’ya yerleşti. Kendi tiyatro grubu Compagnie Ici L’ombre’u kurdu. 2002 yılında Fransa Dış İşleri Bakanlığı’nın “Dünya Sanatçıları” projesine kabul edildi. Bu proje kapsamında 2002-2006 yılları arasında Etiyopya, Yemen, Cibuti ve Sudan’da kimsesiz, mülteci ve AIDSli çocuklarla çalıştı; amatör ve profesyonel oyuncularla oyunlar sahneledi; workshoplar düzenledi. Halen Türkiye ve Fransa arasında oyunculuk, yönetmenlik ve eğitmenlik çalışmalarına devam etmekte; ayrıca oyun çevirileri yapmaktadır. 50 Atölye Gölge oyunu, sinemanın daha keşfedilmediği dönemlerde hem sinemanın başlangıcı, hem de bir tiyatro tekniği olarak karşımıza çıkar. Kökeni tam olarak bilinmese de Asya’dan Kuzey Afrika’ya ve oradan da Avrupa’ya yayıldığı kabul edilir. Bize de I. Selim döneminde Mısırlı sanatçılar tarafından getirilen gölge oyunu, uzun yıllar Türk tiyatrosunun önemli taşlarından biri olmuş ancak yeniliğe ayak uyduramayınca unutulmaya yüz tutmuştur. Gölge, yaşayan ve değişen bir tekniktir. Ulaştığı her kültürde, iklimde, kendine yeni formlar yaratır. Gölge tekniği, çerçevelenmiş kurallara sahip değildir. Hayal gücümüz kadar sınırsızdır. Bu teknik, bugün teknolojinin kullanıldığı görsel tiyatronun primitif halidir. Gölge, her kültürde değişime uğramasının yanında her sanatçının da elinde yeniden şekillenir. Çocuklarla yapılan çalışmalarda bu tekniğin kullanımı çok elverişlidir. Kendi seçtikleri hikayenin karakterlerini resmederek daha sonra kukla haline getirmeyi ve oynatmayı öğrenirler. Baştan sona her aşamasına katılan çocuklar bu çalışma ile hayal güçlerini kullanarak, soyut düşünceyi somut bir obje haline getirmeyi öğrenirler. 51 Ahşap Çerçeve Kukla Atölyesi 2001 yılında çalışmalarına başlayan Ahşap Çerçeve Kukla Atölyesi “Kukla, insanlık tarihine, ilk insanların yaptıkları totemlere, şaman danslarında kullanılan maskelere, gerçekten yanılsamaya ve yanılsamadan gerçekliğe ulaştığımız bir illüzyondur” diyerek yola çıktı. Kukla ve Uzakdoğu tiyatrosu üzerine Çek Cumhuriyeti’nin Prag ve Almanya’nın Göttingen şehirlerinde eğitim almış ve çeşitli çalışmalarda bulunmuş olan kukla sanatçıları Çağrı Yılmaz ve Emre Tandoğan tarafından kurulan tiyatro, Türkiye’de ve yurt dışında pek çok festivalde ve organizasyonda kimi zaman devlet, kimi zaman özel sponsorların desteği ile oyunlar oynadı ve ödüller aldı. Halen İstanbul Beyoğlu Çukurcuma’daki atölye binasında çalışmalarına devam eden tiyatro; kukla sanatının geniş kitleler tarafından daha çok tanınması için atölye çalışmaları, TV programları, farklı yapıda kukla oyunları gerçekleştirmeye ve projeler yürütmeye devam ediyor. 52 Atölye Çocuklara yönelik Kukla Atölyesi’nde çocuklar, tüm kukla teknikleri hakkında bilgilendirilecek, bu kuklaların nasıl yapıldığı ve nasıl oynatıldığı anlatılacaktır. Basit malzemelerle (örneğin çorap gibi) çocuklara kukla yaptırıp, bir kukla atölyesinden kendi yaptıkları kuklalarla birlikte ayrılmaları sağlanacaktır. 53 Çocuk Gözüyle... Fotoğraf Sergisi .. Demet Onal 1976’da Zonguldak’ta doğdu. Anadolu Üniversitesi Özel Eğitim Zihin Engelliler Öğretmenliği’nden mezun oldu. Diyarbakır’da, Çanakkale-Çan’da çalıştı. Diyarbakır Halk Eğitim Merkezi’nde fotoğrafçılık kursu aldım. Çanakkale’de amatör olarak fotoğrafçılıkla ilgilendi. Şu anda İzmir Hasan Tahsin İş Okulu’nda “Zihin Engelli” ergen gençlerle çalışmakta ve öğrencileri ile amatör olarak fotoğraf çekmeye devam etmektedir. Proje Proje, 2011 yılının Aralık ayında Van il merkezinde bulunan Kesk Eğitim-Sen bünyesinde kurulan “Çadır Kent”te oluştu. Proje 6-14 yaş arası “Çadır Kent”te yaşayan 4 çocukla gerçekleştirildi. İzmir’in çeşitli okullarından gelen öğretmenler 6 gün boyunca çocuklarla birlikte fotoğraf, çekerek ve çektirerek proje gerçekleştirdiler. Katılımcı Çocuklar: Yağmur Coşkun, Emine Coşkun, Mehmet Tan, Sultan Kuşin Yağmur 5 yaşında, Emine 12 yaşında, Mehmet 14 yaşında, Sultan 14 yaşında Van depremini yaşamış “Çadır kent”te yaşamların sürdüren kalabalık ailelerin çocukları. Umutlarını fotoğraflara gizleyip, 10 gün boyunca deklanşöre bastılar. 54 Belgesel Projesi Neslihan Akpınar Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema-TV Bölümü’nde araştırma görevlisi olarak çalışmaktadır. FİLMOGRAFİ Yönettiği Filmler: ...57 Son! - Kısa / Belgesel - 2000 (12. Ankara Uluslararası Film Festivali Öğrenci Belgeselleri ‘’Üçüncülük’’ Ödülü, 7. Avşa Film Festivali ‘’En İyi Belgesel’’ Ödülü, 3. Akdeniz Belgesel Film Festivali-Yunanistan/Samos Adası, 1. Paso Öğrenci Filmleri Festivali, 37. Antalya Uluslararası Altın Portakal Film Festivali), Pazar - Kısa / Belgesel - 1999, Adam - Kısa / Belgesel - 1999, İki Gün İki Gece - Kısa / Belgesel - 1998 (11. Ankara Uluslararası Film Festivali Öğrenci Belgeselleri ‘Üçüncülük’ Ödülü), 1999 Münih Türk Filmleri Haftası), Düşsel Penc-ü Se - Kısa / Deneysel Drama - 1998, İhtimal (Görüntü Yönetmeni), Kısa / Kurmaca - 2010 (Uçan Süpürge Film Festivali Kısa Film Yarışması “İkinci Film”) Proje Bu belgesel projesi yaşanan deprem sonrasında Van’da yaşamaya devam etmekte olan çocukların, sanatın iyileştirici ve birleştirici gücü ile buluşmalarını sağlayan Akdamar Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Şenliği’ni ve sanatla buluşan çocukların bu süreçte yaşadıklarını konu almaktadır. 55 Uçurtma Şenliği 56 Clown World Hakan Yavaş 1992 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tiyatro Oyunculuk Bölümü’nden mezun olan Hakan Yavaş, 1991-1994 yılları arasında Salihli Belediye Tiyatrosu’nun Genel Sanat Yönetmenliği’ni üstlendi, çok sayıda sokak tiyatrosunda rol aldı. 1994’te Viyana Üniversitesi’nde ‘Tiyatro Bilimi’ bölümünde yüksek öğrenimini tamamladı. Ardından 1997 yılında doktora çalışmasına başladı.1998 yılında Viyana’da kendi tiyatrosu olan Tiyatrobrücke’yi kuran yönetmen, bugüne kadar Aşk Yaşayanlar İçindir, Bu Hasret Bizim, Taziye, Aşkımız Aksaray’ın En Büyük Yangını, Ya Muçi-Yoki ya Hamak, Tam Rolünde, Bugünkü Dersimiz, Kuvay-i Milliye, Pinokyo, Yedi Kocalı Hürmüz, Deli Dumrul, Mikolor, Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz, Keşanlı Ali Destanı, Fremde Monologe (Yabancı Monologlar) ve Nach der Grenze (Sınırdan Sonra) gibi üzere yirminin üzerinde oyun sahneledi. 2002’de Avusturya Kültür Bakanlığı’ndan teşvik ödülü alan Fremde Monologe ile Kahire Uluslararası Tiyatro Festivali’ne ve Viyana’da yönettiği Nasreddin Hoca ve Till Eulenspiegel adlı çocuk oyunları ile Uluslararası Multikids Tiyatro Festivali’ne davet edildi. Viyana’da bulunduğu süre içinde Volkstheater (2000), Schauspielhaus (2001-02), Burgtheater (2002-05) ve Aktiontheater (2005), Avusturya Devlet Tiyatroları ve çeşitli özel tiyatrolarda oyuncu ve reji asistanı olarak görev aldı. 2008 yılında Erzurum Devlet Tiyatrosu’nda İki Efendinin Uşağı ve İki Bavul Dolusu oyunlarını yönetti. 2009 yılından beri İstanbul Şehir Tiyatroları’nda yönetmen olarak çalışmakta olup, yakın zamanda Şehir Tiyatroları’nda Kazuu adlı oyunu yönetti. 1997- 2009 yılları arasında Avusturya’da Rote Nasen (Hastane Clown’ları) adlı kuruluşta clown olarak çalıştı. 14 Mayıs 2011 yılında, Türkiye’nin ilk clown okulu olan: “Hakan Yavaş Clown World İstanbul”u kurdu. Etkinlik Lassaad Saidi, Marcello Magni, Alen Gautre, Jos Huben, Linda Scott, Michael Christensen, Richard Dikki, Yoshi Oida, Andre Riot Sarcey, Cal McCrytal, Giora Seeliger, Marcello Magni, Aitor Basaruri Barrvetabena, Alen Gautre ve Virginia İmaz gibi dünyanın önde gelen oyunculuk ustaları ile 20’yi aşkın oyunculuk ve Clown atölyesine katılan yönetmen, 25 yıllık Clown geçmişini katılımcılarla paylaşacak. Türkiye’nin ilk Clown Okulu olan Clown World İstanbul, uçurtma şenliği kapsamında sokak animasyonu türünde çalışmalar yapacak. 57 Şenlik Komitesi Şenlik Organizasyon Komitesi Esat Tanrıverdi // Van Devlet Tiyatrosu Müdürü ve Sanat Yönetmeni Edip Kamacı // Van Devlet Tiyatrosu Müdür Yardımcısı Özlem Tokaslan // Ankara Devlet Tiyatrosu Sanatçısı ve 11. Akdamar Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Şenliği Genel Koordinatörü Batuhan Yalçın // Van Devlet Tiyatrosu Stajyer Sanatçısı ve Genel Koordinatör Asistanı Ayşegül Adıyaman // Şenlik Oyunları ve Okullardan Sorumlu Koordinatör Asistanı Şenlik Yürütme Kurulu Cem Düzova // Van Devlet Tiyatrosu Sanat Teknik Müdür Yardımcısı Zeynep Mataracı // Van Devlet Tiyatrosu Sanatçısı Özge Arslan // Van Devlet Tiyatrosu Sanatçısı Abdülselam Çok // Van Devlet Tiyatrosu Sanatçısı Muharrem Dalfidan // Van Devlet Tiyatrosu Stajyer Sanatçısı Can Ali Çalışandemir // Van Devlet Tiyatrosu Sanatçısı // Koordinasyon Çiğdem Aydın // Van Devlet Tiyatrosu Sanatçısı // Koordinasyon 58 İlhan Orhan // Baş Işık Uzmanı Adem Kazan // Aksesuvarcı Saner Alan // Sahne Makinisti Yaşar Sarıtoprak // Sahne Makinisti Çetin Kazmacı // Peruka Deniz Yüzgeç // Suflöz, Sahne Amiri Nuran Kavas // Terzi Yılmaz Akın // Dekor Müslüm Al // Terzi Nurtaç Gürgür // Terzi Tezcan Altuğ // Işık Engin Altaçlı // Işık Can Tangal // Işık Murat Mühürdar // Kondüvit Sema Yılmaz Altaçlı // Suflöz Teşekkürler Van il Kültür ve Turizm Müdürü Sayın Muzaffer Aktuğ’a, Van İl Milli Eğitim Müdürü Sayın Ali İhsan Sayılır’a, Van Valisi Sayın Müznir Karaloğlu’na, Van Belediye Başkanı Sayın Av. Bekir Kaya’ya, Mahalle Afet Gönüllüleri Vakfı Başkanı Sayın Elvan Cantekin’e, Van İl Eminiyet Müdürü Sayın Mustafa Uçkan’a, A.B.B. Kent Orkestra Şefi Sayın Kemal Günüç’e, Stüdyo Dinleti’den Zeki Artunç’a, Avukat Celile Zelal Kartal’a, ‘Selam’ fotoğrafımızı çeken Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sinema Televizyon Bölümü Araştırma Görevlisi Savaş Onur Şen’e Korosuyla bize destek veren İpek Böler’e ve “Her Okul Bir Tiyatro” jingleını seslendiren arkadaşlarımız Aykut Özkul, Ahmet Berke Akboğa, Muhammed Ali Sarı, İrem Ilgın Altay, Pelin Akşar, Hevval Alaçam ve Cemre Öncü’ye, Görüntü Yöneteni Özgür Polat’a, Van Güzel Sanatlar Lisesi’nden Müzik Dinletisi’ni gerçekleştiren kemanda Çektar Gökçe, flütte Erektan Entereli, viyolada Recep Bayat ve Bilal Delibaş, piyanoda Deniz Tan’a, Devlet Tiyatroları Sanat Teknik Müdürlüğü ve tüm atölye çalışanlarına, Aksesuar Şefimiz Sayın Velicen Özcan’a Katkılarından dolayı teşekkür ederiz. 59 Van Devlet Tiyatrosu Ad›na Sahibi Esat Tanrıverdi Yay›n Yönetmeni Esra Özmener Sorumlu Yönetmen Sibel Akkaya Güler Yap›m RETA
Benzer belgeler
Fotoğraf Atölyesi - Devlet Tiyatroları
şenlik çocuklarımızın ve gençlerimizin. Çünkü ancak onlarla kurabiliriz yarınımızı ve umut
ediyoruz ki onlardan çıkacaktır yarının sanatseverleri ve sanatçıları…
Çocuk ve gençlerimiz bu yıl da sana...
Broşür İndir - tiyatroadam
imkanı bulan arkadaşlarımız şimdi 30’lu yaşlarına geldiler... Hem oyunculuğun hem de iyi birer
tiyatro izleyicisi olmanın mutluluğunu yaşamanın yanı sıra o şenlikten sonra, tiyatro oyuncusu
olmayı ...