Dergiyi indirmek için tıkla
Transkript
Dergiyi indirmek için tıkla
editor Genel Yayın Yönetmeni Cumhur Dinçer Editörler Didem Yeşim Pektok Hazırlayan Fazlı Gökhan Yıldız Kapak Görseli Fazlı Gökhan Yıldız ARI BİLGİ BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ AKADEMİSİ Caferağa Mahallesi Mühürdar Caddesi Dumlupınar Sokak No:27 Kadıköy | İstanbul (Merkez) Kadıköy Beşiktaş : 0 216 414 4 274 : 0 212 258 4 274 Pendik : 0 216 491 4 274 Şirinevler : 0 212 541 4 274 Mecidiyeköy : 0 212 267 4 274 www.aribilgi.com twitter.com/aribilgi facebook.com/aribilgi Arı Bilgi Bilişim Teknolojileri Akademisi öğrencilerine ücretsiz olarak dağıtılmaktadır. Dağıtım oranı baskı sayısıyla sınırlıdır. Sürekli üreten, değişime ve gelişime odaklı, doğru ve açık iletişime inanan, öğrencisine daha iyisini sunmayı hedefleyen, her günü bir önceki gününden bir adım önde, kendini aşma hedefiyle yoluna devam eden, tek rakibi yine kendisi, işi sadece eğitim olan Arılarız biz. Sloganımız ‘Önce Fayda’. İlk amacımız, öğrencilerimize aralarında ayırım gözetmeden, doğru müfredat, profesyonel eğitmen, ferah sınıf ortamlarında eğitim vermektir. Öğrenci Anayasasıyla, Türkiye’nin en iyi danışmanlık firmaları aracılığıyla iş imkanı sağlamasıyla, aylık düzenlediği ücretsiz kişisel gelişim ve mesleki gelişim seminerleriyle bilişim eğitim sektöründe ilklere sahibiz.Tüm bunlar Arı gibi çalışmakla ve işine inanmakla oluyor. Tüm şubelerimiz bir Arı Kovanı. Dergimize de bu isim yakışırdı. Öğrencilerimizde arı gibi çalışkan kısacası kocaman çalışkan bir ekibiz. Gelin bu sayımızda sizlerle “Java Android” ve diğer çarpıcı konuları inceleyelim. Bizim için güzel bir heyecan Arı Kovanı... Didem Yeşim PEKTOK Editör [email protected] 06 İŞİMİZ İNSAN -İş Arıyorum 08 MERCEK -Adobe muse nedir? - Levent Işıklı 10 ÖĞRENCİ İŞİ 12 RÖPORTAJ -Bünyamin Kapıcıoğlu 14 TEKNOLOJİ -3D Printer 16 SAĞLIK -Karabuğday Faydaları 18 HOBİ -Origami 21 AJANDA -Vizyondaki filmler-Konser-Tiyatro 22 KİTAP - Az - Hakan Günday 24 BUNU BİLİYOR MUSUN? 25 ASTROLOJİ 26 içindekiler GÜNCEL- E-faturada son tarih 31 aralık guncel E-fatura ve e-defter için son tarih 31 Aralık 2015 10 milyon TL ve üzeri ciroya sahip mükellefler 31 Aralık 2015 tarihine kadar e-fatura ve e-deftere geçmek zorunda. Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) yeni düzenlemesiyle, mevcut 20 bin civarındaki mükellefe ilave olarak, 10 milyon TL ve üzeri ciroya sahip 30 bin civarında mükellef de 31 Aralık 2015 tarihine kadar e-fatura ve e-defter uygulamasına zorunlu olarak geçecek. Yeni kapsam genişlemesiyle birlikte 2016 yılı başında e-fatura ve e-defter kullanan mükellef sayısının 50 bine ulaşacağı öngörülüyor. İş süreçlerini elektronik ortama taşıyan bu hizmet; kâğıt tüketimi azaltıyor, yazıcı, kartuş, postalama, kargo, depolama ve arşiv masraflarının azalması gibi tasarruflar sağlıyor. TÜRKKEP’in sağladığı e-fatura ve e-defter hizmetiyle tüm işletmeler bu uygulamalara hızlı ve kolayca geçiş yapabiliyor. Hangi firmaların kullanması zorunlu? Tüm akaryakıt ve madeni yağ lisansına sahip şirketler ile faaliyet konusuna bakılmaksızın 2014 yıl sonu cirosu 10 milyon TL ve üzeri ciroya sahip tüm 6 I www.aribilgi.com mükelleflerin 31 Aralık 2015 tarihine kadar sistemlerini hazırlayıp, 1 Ocak 2016 itibariyle e-Fatura ve e-Defter kullanmaya başlaması zorunlu. Ayrıca 2014 yıl sonu cirosu 5 milyon TL ve üzerinde olan e-ticaret firmalarına da 31 Aralık 2015 tarihine kadar e-Arşiv Fatura uygulamasına geçme şartı geldi. E-fatura hangi avantajları sunuyor? Anahtar teslim ve hızlı çözümler sunan TÜRKKEP, uzman kadrosuyla, muhasebe yazılımlarıyla uyumlu, uluslararası standartlarda saklama hizmeti, müşteri memnuniyeti odaklı destek ve çözüm hizmeti veriyor. 81 ilde yerinde ve uzaktan hizmet sunan TÜRKKEP, kesintisiz web servis ile 7x24 destek servisi sunuyor. E-dönüşümün tüm hizmet ve çözümlerini uçtan uca sağlayabilen tek firma olan TÜRKKEP, e-fatura hizmeti ile KEP hizmetini entegre ederek “KEP ile E-Fatura itirazı” özel servisini müşterilerine sunuyor. Elektrik, doğalgaz, su faturaları dahil özel fatura tasarımı ile farklılaşan bu hizmet sayesinde; gelen e-faturalar otomatik alınabiliyor, işlenebiliyor, raporlanabiliyor, uyarılar e-mail ile alınabiliyor. Giden faturalar için manuel e-fatura içeriği oluşturulabiliyor. Kullanılan muhasebe yazılımı veya ERP çözümü ile tam entegre otomatik e-fatura gönderimi yapılabiliyor. Faturalar istenilen kullanıcılara tek tek veya toplu olarak e-posta ile gönderilebiliyor. E-Defter uygulamasının faydaları GİB’den “Platform bağımsız e-defter uygulaması” onayına sahip TÜRKKEP e-defter çözümü, tüm muhasebe sistemleri ile çalışabiliyor. Ek modül alınmasına gerek kalmıyor. Ayrıca TÜRKKEP e-saklama hizmetleri TÜRKKEP e-defter sistemiyle entegre durumda. Mevcut finans, muhasebe sistemlerinden yasalara uygun e-deft er üretilmesi için gereken danışmanlık hizmetlerini de içeriyor. Defter ve berat dosyalarının otomatik olarak saklanmasını sağlıyor. Kullanıcı dostu ara yüzü ile kolay bir şekilde kullanılabilen uygulama, saatler içerisinde kullanıma hazır olabiliyor. TÜRKKEP, 10 yıl yasal geçerli ve güvenli e-saklama hizmeti de sunuyor E-Fatura uygulamasının şirketlere sunduğu avantajlardan bahseden TÜRKKEP Genel Müdürü Samast, Türk Ticaret Kanunu (TTK) kapsamındaki KEP düzenlemelerine ve Vergi Usul Kanunu kapsamında GİB tarafından yapılan e-fatura ve e-defter düzenlemelerine uygun olarak 10 yıllık yasal geçerli ve güvenli e-saklama hizmetleri verdiklerine dikkat çekti. E-defter ve e-fatura hizmetlerinin şirketlerin kullandıkları yaygın muhasebe ve ERP yazılımlarına uyumlu, kolay ve hızlı entegre edilebilir olduğunu vurgulayan Samast, “özel fatura tasarımı” hizmetinin de TÜRKKEP tarafından verildiği bilgisini aktardı. E-dönüşüm yolculuğunun her adımında tümleşik hizmet çözümleri sağlıyoruz. Bunların yanında cari hesap mutabakatı, fatura itirazları, bordrolarını, sözleşmelerini, yazışmalarını yasal geçerli şekilde elektronik ortamda kolayca yapmaları için kayıtlı elektronik posta (KEP) ve e-imza ile entegre çalışan gerekli tüm e-hizmetleri ve çözümleri sunuyoruz.” dedi. E-fatura ve e-defter’de tek elden hızlı ve yaygın çözüm Samast, şirketlerin e-fatura, e-defter ve e-arşiv fatura’ya geçiş süreçlerinde ihtiyaçlarını analiz ederek, tüm Türkiye’de yaygın hizmet ağıyla çözüm sunduklarını anlattı. E-dönüşüm süreçlerinin her adımında müşterilerinin yanında olduklarını söyleyen Samast, “TÜRKKEP olarak e-dönüşüm alanında kurumların ihtiyaçlarını belirlemelerine yardımcı oluyoruz. E-fatura, e-defter ve e-arşiv fatura hizmetlerini yetkili hizmet sağlayıcı olarak tüm Türkiye’de yaygın olarak sağlayan TÜRKKEP, aynı zamanda Kayıtlı Elektronik Posta (KEP), e-İmza, e-Tebligat, e-Saklama hizmetleri ve çözümlerini de tek elden bütünleşik olarak tüm Türkiye’de yaygın hizmet ağıyla veriyor. Şirketlerin iş akışlarına ve yapılarına uygun, kullandıkları muhasebe veya ERP yazılımlarıyla entegre çalışabilen bütünleşik e-fatura ve e-defter Kaynak:teknolojioku.com 7 I www.aribilgi.com isimiz insan Didem Yeşim PEKTOK İş Arıyorum Özgeçmişinizi aktif ettiğiniz an, iş sürecinizin başladığı andır. Şöyle de diyebiliriz ki, İş aramaya başladığınız gün sizin ilk iş gününüzdür. • İş başvurularınızı öyle bir zamanda başlatmalısınız ki hr an görüşmeye davet edilecek ve hatta görev teklif edilecek şekilde kişisel program yapmalısınız. Örneğin; başvurudan sonra tatil programı düşünmemelisiniz. İş aramaya başladığın gün… İşe başladığın gündür… Geçtiğimiz sene pek çok üniversitede, üniversitelilerin okul hayatında kariyerlerine yön verebilmelerine destek olmak için ‘Bana Destek Ol’ sosyal sorumluluk platformu ile ‘Kariyerime Destek Ol ‘organizasyonları gerçekleştirdik. Organizasyonların sonunda onlarca öğrenciye Arı Bilgi Eğitim Kurumları’ndan mesleki eğitimler için %100 eğitim burs sağladık. Bu değerli organizasyonun bir bölümü benim verdiğim ‘Aradığınız Benim’ semineri içeriyordu. Aradığınız Benim seminerinde öğrencilerin iş hayatına atılırken ne istedikleri, onları neler beklediğine dair bir paylaşım gerçekleştirdim. İstanbul ve çevre il üniversitelerinde binlerce çift pırıl pırıl göze bakıp onlara yeni bilgiler aktarıyor olmak benim için paha biçilemez bir duyguydu. Çağımızda istediğimiz her bilgiye hızlı erişebilmek gibi güzel bir dünyada 8 I www.aribilgi.com yaşıyoruz. Bu konuda, tek dikkat edilmesi gereken doğru kaynaktandoğru bilgilere ulaşabilmektir. İş başvurularında da, sahip olduğunuz özgeçmişi nasıl oluşturacağınız, iş görüşmesine çağrıldığınızda nelere dikkat etmeniz gerektiği, hatta kalıplaşmış görüşme soruları ve cevaplarına kadar her şeye ulaşmak mümkün. Ben bu kadar istekli ve daha iş hayatına atılmamış gençlere en akılda kalıcı ne aktarabilirim diye düşünerek seminerimi standart özgeçmiş mülakat teknikleri seminerinin dışına taşıdım. Standartları şekline uygun hazırlarsanız zaten çoğu kişiyle eşitlenir ve sıraya alınırsınız. Peki, o görüşmelerde siz farkınızı nasıl sağlayacaksınız? Bu yazı dizisinde amacım sizlere iş arama sürecinizde farklı açılardan destek olabilmektir. Önce şunu bilmek faydalı olacaktır. • İş başvurularınızda başvurduğunuz andan itibaren her an telefonunuz çalacak ve görüşmeye davet edilecekmişçesine telefon görüşmesine hazırlıklı olmanız önemlidir. O nedenle, iletişim bilgisi olarak paylaştığınız telefonu gereğinden fazla meşgul tutmamaya özen gösterin. • Tanımadığınız bir numara tarafından arandığınız da bunun bir telefon mülakatı olabileceğini düşünerek, ses tonu ve bulunduğunuz ortamı mümkün olduğunca görüşmeye uygun hale getirmeye çalışın. Size sorulan sorular, özgeçmişinizi teyid eden ve başvurduğunuz görevle ilgili nelere hâkim olduğunuzun ön mülakatıdır. Bilgileri özgeçmişinizle aynı ve yanıltıcı olmayacak şekilde vermeniz gerekmektedir. İkinci bölümde görüşme daveti aldıktan sonra dikkat etmemiz gerekenlerle ilgili olacaktır. 9 I www.aribilgi.com mercek Adobe MUSE nedir? Levent IŞIKLI Sürekli gelişen ve yenilik çıkartan Adobe Serisi, Muse ile birlikte birçok tasarımcının artık sadece tasarım yapmamaları kodlama yapabilecekleri yeni programı ile web sektöründe yeni bir akım başlattı. Adobe Muse “Kod yazmadan” iyi bir tasarımcının elinde çok profesyonel web sayfalarına ulaşılabilirlik sağlayan bir program aslında. Tasarım yeteneği güçlü olan insanların hatta Photoshop eğitimi gelişmiş olan insanların artık sadece Muse eğitimi ile tasarımlarını kod kullanmadan internet ortamlarına taşımalarına yardımcı oluyor. galeri gibi birçok özelliği tek bir panelde sizlere seçenek olarak sunup istediğiniz yapıyı da sitenizde kullanma fırsatı sunuyor. Ülkemizde Adobe Muse teknolojisi çok hızlı yaygınlaşmasa da önümüzdeki dönemlerde birçok teknolojinin yanında mutlaka kullanılması gereken bir program olarak yaygınlaşmaya başlayacaktır. Üstelik responsive ve güncel olarak mobile cihazlarda uyum sağlama sorununu ortadan kaldırıyor. Binlerce fonta indirmeden sahip olabileceğiniz, hiç kod bilgisi olmadan efekt oluşturabileceğiniz, ufak tefek dosyalarınızı internet üzerinden tarayıcınızdan düzenleyebileceğiniz, görsel alanlarınız için ise 40 milyonu aşkın telifsiz bulut sistemi üzerinden bağlanabileceğiniz kolaylıklar sunmaktadır. İsterseniz kalıp sayfalar üzerinden sitelerinizi şekillendirirsiniz, isterseniz ise kendi tasarımlarınızı Muse aracılığı ile uygulamaya dökebilirsiniz. Üstelik bunların hepsi hem telefonunuzda hemde tabletinizde sorunsuz ve hızlı çalışmanıza olanak sağlar. Sizler tasarımlarınızı canlı ve esnek tutarken Muse sizler için Html5, Css, JQuery, Xml, JavaScript gibi kodlamaları arka planda yaparak teknoloji olarak siteleriniz her zaman güncel altyapı ile hazırlanmış olmaktadır. Ayrıca Muse kütüphanesinde bulunan uygulamalar ile iletişim formları, haritalar, slider, 10 I www.aribilgi.com ABODE MUSE 11 I www.aribilgi.com o renci isi Öğrenci çalışmalarımızı sizlerle paylaşıyoruz... Melek TÜR 12 I www.aribilgi.com Web Tasarım Osman Gönen Grafik Tasarım Osman Gönen 3Dmax 13 I www.aribilgi.com roportaj Blog Yazarlığında Profesyonellik Bünyamin KAPICIOĞLU Samimi Olmak Bu metni okurken, e-ticaret veya sosyal paylaşım platformları gibi kullanıcı ile etkileşim halinde olan web sitelerini göz önünde bulundurmayalım. Bu tip platformları genellikle ihtiyaç gidermek üzere kullanıyoruz. Şimdi, herhangi bir işletmenin kartviziti konumunda olan siteleri hatırlayalım: Biz kimiz, neden varız, misyonumuz ve vizyonumuz, hizmetlerimiz, iletişim bilgilerimiz gibi standart başlıkları görmeye alışık olmalıyız. Yarın aynı siteyi tekrar ziyaret ettiğimizde hiçbir şeyin değişmediğini görmemiz de muhtemeldir. Dolayısıyla, tekrar ziyaret etmek için çok az sebebimiz var demektir. Blog siteleri ise sürekli yeni bölümü çekilen keyifli bir diziye benzer. Bu yüzden kurumsal web sitelerinden farklı olarak daha yüksek oranda sadakat ziyaretçisine ve kişisel marka değerine sahiptirler. Blogların bu özelliğini göz önünde bulundurarak bloggerlara hatırlatmak istediğimiz üç önemli konu var. 14 I www.aribilgi.com Eğer blog yazıyorsanız ve bloğunuzun sizden başka yazarı yoksa kurumsal firma imajına bürünmek size marka değeri sağlamaz. Aksine zarar verir. Bunu bir örnekle açıklamak gerekirse: “Siz değerli ziyaretçilerimiz için yazdık” demek yerine “Senin için kolları sıvadım ve yazdım” demek daha samimidir. Samimiyetin dozajını ise işlediğiniz konuya ve blog konseptinize göre ayarlabilirsiniz. Özgün Olmak Bloglar için sürekli yeni bölümü çekilen dizi benzetmesi yapmıştık. İnsanlar, sizin bloğunuzu ziyaret ettiğinde sizin kanalınızı açmış demektir. Bu yüzden kendi bloğunuzda başka kanallardan copy-paste edilmiş yazıları paylaşmamanız gerektiğini hatırlatmalıyız. Aynı zamanda başka sitelerden copy-paste edilmiş içerikler, arama motorlarının filtrelerine takılarak bloğunuzun SEO değeri kaybetmesine sebep olur. Yani arama sonuçlarındaki gösterim sıranız olumsuz etkilenir. Özgün olmak, devamlı okunan yazar olmak için de önemli bir artıdır. İşlediğiniz konu binlerce kişi tarafından kaleme alınmış olsa bile aynı konuyu kendi düşünce ve cümlelerinizle yeniden işlemek oldukça faydalı bir çalışma olacaktır. Bu fayda hem kend- inize hem de ziyaretçilerinize sağlanan bir değerdir. Güncel Olmak Kendinizi fazla özletmeyin. Nadiren blog yazıyorsanız mevcut kitlenizin de sizi unutmasına sebep olabilirsiniz. İlham gelince beş makale bir anda yayınlayıp sonraki üç ay boyunca bloğunuza içerik girmezseniz yine unutulabilirsiniz. Bununla birlikte arama motorlarının sevmediği yayıncılardan biri olursunuz. Unutmayın: bloğunuza yeni ziyaretçi ve takipçi kazandıracak en önemli araçlar arama motorlarıdır. Zaman problemi veya odaklanma sorunu yaşıyorsanız kaynaklarınızı verimli kullanarak içerik yayın planlaması yapabilirsiniz. Güncel olmak, tam olarak her gün bir makale paylaşmak anlamına gelmez. Haftada bir kez ve hatta ayda bir kez makale paylaşmak bile güncel olmak demektir. Önemli olan ziyaretçilerinizi nasıl alıştırdığınızdır. Bu yüzden yeni yazılarınızı mümkün olduğunca periyodik zaman aralıklarıyla yayınlayın. Samimi, özgün ve güncel. İşte profesyonel bir blog için üç ana madde. Bu maddeleri uyguladığınızda geri kalan unsurlar sadece küçük detaylar olacaktır. Üç aşamada; daha fazla ziyaretçiye, daha fazla takipçiye ve daha fazla etkileşime ulaşmanız mümkün. İyi bloglar… Arı Bilgi öğrencilerine kariyer.net işbirliğiyle “kariyer fırsatı Bilişim eğitim sektöründe öncü olan Arı Bilgi Eğitim Kurumları ve Türkiye’nin en köklü insan kaynakları şirketlerinden KARİYER.NET Danışmanlık işbirliği ile sektöründe bir ilki gerçekleştirdi. Bu işbirliği sayesinde Arı Bilgi öğrencileri KARİYER.NET aracılığıyla iş bulma imkanına kavuşuyor. Geleceğin mesleklerine geleceğin personellerini yetiştirme hedefiyle yola çıkan Arı Bilgi, Türkiye’de bu kapsamda ilk kez gerçekleştirilen işbirliğiyle öğrencilerine KARİYER.NET aracılığıyla iş bulma imkanı sunuyor. Ek olarak Arı Bilgi eğitimlerinde başarı gösteren öğrencilere kurum referansıyla özel iş fırsatı da yaratılıyor olacak. Arı Bilgi Eğitim Kurumları İnsan Kaynakları Direktörü Y.Didem Pektok işbirliği hakkında şunları söyledi: Kariyer.net ile yaptığımız işbirliğini öğrencilerimizin iş fırsatlarına ulaşabilmeleri açısından çok kıymetli. Eğitim programlarımız öğrencilerimize yetenek kazandırmak ve öğrencilerin yeteneklerini kullanabilecekleri imkanlar yaratmak üzerine kurgulanmış. Bu kapsamda öğrencilerimize ücretsiz olarak her ay farklı konulardaki uzman kişiler tarafından düzenlenen kişisel gelişim ve kariyer seminerleri sunuyoruz. “Özgeçmiş Hazırlama ve Mülakat Teknikleri” her adayda soru işaretleri yaratır, bu konuda her hafta ücretsiz olarak seminer düzenleyerek öğrencilerin plandıkları gelecek ve iş hayatı için eğitimler boyunca kazandıkları yetenekleri doğru ve etkin bir şekilde sunma yeteneği kazandırıyoruz.’ 15 I www.aribilgi.com teknoloji 3D Yazıcı Teknolojisi Nedir? katmanlara ayrılır. 3d printer ve dilimleme 3d printer ve dilimleme 3-Yüzey İyileştirme: 3D printer ile gerçekleştirilen objeler geleneksel teknolojiler ile karşılaştırıldığında boyutsal açıdan daha hatalı olabilmektedir. Bu nedenle kritik objelerde don bir yüzey temizleme, iyileştirme ve son ölçüye getirme işlemi uygulanabilmektedir. 3D Printer(yazıcı), 3 boyutlu bilgisayar datasını katı, elinizle tutabileceğiniz gerçek nesnelere dönüştüren bir makinedir. Bu teknoloji geleneksel imalat yöntemleri gerçekleştirilmesi mümkün olmayan geometrileri üretebilmektedir. 3D yazıcı teknolojisi aslında yeni bir teknoloji değil ilk uygulaması 1984’e dayanıyor ancak geçtiğimiz 20 yılda bu yöntem hızlı prototipleme alanının dışında çok fazla ilgi görmedi. 2006 da başlayan Reprap projesi ile çok daha geniş kitlelere ulaştı. Bu proje sayesinde bir çok sıradan kullanıcı, hobi severler, kendin yap kültürüne sahip kişiler bir 3d yazıcıya sahip oldu. Hatta projenin başlangıcından 3 yıl sonra bir çok şirket açık kaynak 3d yazıcı üretmek ve satmak için Reprap projesinin getirdiklerinden faydalanarak teknolojiyi çok daha geniş bir kullanıcı kitlesine yaymayı başardı. 3D Printer Nasıl Çalışır ? 1- Modelleme: Üretilecek ürün 3 boyutlu tasarım programları (CAD) ya da 3 boyutlu tarama sistemleri ile bilgisayar datası oluşturulur. Oluşturulan model genellikle STL dosya formatına çevrilerek 3D baskı sürecine geçilir. 2-3D Baskı: 3d baskı işleminde obje katmanlar halinde üst üste serilerek oluşturulur. Günümüz teknolojisinde bu katmanlar plastik ergitme, laset sinterleme, sterolitografi gibi farklı yöntemler ile gerçekleştirilebilmektedir. Makinenin bu katmanlar sırasındaki takım yolunu takip etmesi için STL dosyası hazırlanmış model dilimleme yazılımı ile 16 I www.aribilgi.com 3d printer ve dilimleme 3D Printer Teknolojileri 3D Printerlar bir çok farklı teknolojileri kullanarak üretim yapabilmektedir. Günümüzde en popüler yöntem FDM (Fused Deposition Modelling) yada birleştirmeli yığma teknolojisidir. Bu yöntemde ısı ile şekillendirilebilen termoplastik polimer malzemeler (PLA, ABS) kullanılmaktadır. Plastik malzemeler grubunda en yüksek malzeme mukavemetine bu teknoloji ile ulaşılmaktadır. FDM teknolojisinde sarkıt tipi havada asılı duran yapıların üretilmesi oldukça sıkıntılı olabilmektedir. Yapının açısı nedeni ile herhangi bir destek malzemesi kullanılmasına gerek olmasa da en alt katmanda malzemenin az olması nedeni ile, üzerine yığılan diğer katmanları taşıyamaması ve çarpılması söz konusudur. 3D Printer teknolojilerinin tamamı katmanları üst üste yığma prensibi ile çalışır. Ancak katmanları nasıl oluşturdukları oldukça farklılaşabilmektedir. Katman yığma teknikleri günümüzde geçerli olan bir çok farklı teknolojiden faydalanabilmektedir. Örneğin lazerler, elektron ışın kaynakları, UV kürleme vb. Şimdi bu farklı katman yığma teknolojilerini detayları ile inceleyelim FDM den sonra en sık kullanılan ikinci yöntem SLS yani selective laser sinterleme ya da tam Türkçesi ile seçici lazer sinterlemedir. Sinterleme, genellikle toz metalurjisinde kullanılan ve toz metallerin ısı ve basınç altında katı cisimlere dönüştürülmesi ile ilgili bir teknolojidir. Lazer sinterleme tekniğinde yine adından da anlaşılabileceği gibi lazer kullanılmaktadır. Lazer ışını malzeme tozları üzerine, çok hızlı bir şekilde yansıtılarak katmanlar oluşturulur. Lazer ışını, lazer tarayıcı denen bir parça vasıtası ile insan gözünün algılamakta güçlük çekebileceği hızlarda, katmanları oluşturabilmektedir. Bu teknolojide kullanılan lazer gücüne bağlı olarak metal, plastik ve seramik olmak üzere neredeyse bir çok farklı malzeme ve malzeme kombinasyonu kullanılabilmektedir. Neler Yapılabilir ? 3D Printer teknolojiler ile bir çok farklı malzeme ve yöntem kombinasyonları kullanılarak oldukça geniş bir alana hitap edebilmektedir. Metal tozları ve SLS yöntemi kullanarak uçak parçaları, kişiye özel implantlar üretilebilir. Öte yandan, FDM ve plastik malzemeler kullanılarak döküm modelleri prototipler, plastik oyuncaklar ve diğer bir çok plastik obje üretimi gerçekleştirilebilir. SLS teknolojisinde FDM den farklı olarak parçalar ham madde olarak kullanılan toz içine gömülü olarak üretilmektedir bu nedenle bir çok modelde destek malzemesi kullanılma ihtiyacı ortadan kalkmaktadır. Ancak FDM ile karşılaştırıldığında oldukça yavaş bir yöntemdir. Bunu sebebi ise her katman için düzgün bir toz yüzeyi serilmesi gerektirmesidir. Tozun düzgün serilebilmesi için serici kafa oldukça yavaş hareket etmektedir, bu durumda toplam üretim süresini arttırabilmektedir. SLS teknolojisi oldukça kompleks şekilleri kolaylıkla üretebilmesi nedeni endüstride tercih edilen metotlardan biridir. SLS teknolojisi bu endüstride en çok kafa karıştıran yöntem desek, yanılmış olmayız. Bunu sebebi bir çok farklı şirketin bu yöntemi farklı isimlerle lanse etmesidir. SLM (selective laser melting), DMLS(Direct metal laser sintering) gibi. kaynak:3dprintertr.com 17 I www.aribilgi.com sa l k Karabuğday Nedir Ve Faydaları Nelerdir? ise beyazdan pembeye kadar değişen tonlardadır. Hızlı büyüme özelliği sayesinde Nisan ve Temmuz ayında ekilerek, yılda iki kez yetiştirilebilmektedir. Karabuğdayda hasat dönemine kadar çiçeklenme devam ettiği için çiçeklenme dönemi uzun sürmektedir. Ayrıca çiçekleri kokulu olduğundan arıların ilgisini çekmektedir. Bu özellikler sayesinde, arılar bal yapımında, uzun süre karabuğday çiçeği özütü kullanabilmektedir. İçerdiği gluten vücutta kimyasal reaksiyona girmediğinden dolayı özellikle çölyak hastalarının tüketiminde ön planda olan karabuğday, tahıl benzeri bitki olup Polygonaceae (kuzukulağıgiller) familyasına aittir. 15 civarında türü olmakla birlikte sadece iki türünün tarımsal üretimde kullanımı yaygındır. Bunların içinde yaygın karabuğdayın tarımsal üretimdeki payı %90dır. Diğer çeşit tatar buğdayı olup, tadının acı olmasından dolayı üretimde ikinci plandadır. karabugday-503Çölyak hastaları; gluten sindiremediklerinden, gluten içeren besin tükettiklerinde bağırsak duvarları kızarıp kabararak tahriş olabilir. Hastalığın daha ileriki safhalarında, glutenli gıda tüketilmeye devam edilirse, ishal, şişkinlik, kramp, ağrılı kramplara neden olabilir. Bu nedenle bu hastalar glüten içermeyen veya daha az miktarda glüten içeren gıdalar tüketmeleri gerekmektedir. Karabuğday, Orta Asya kökenli bir bitki olup, geçmişi çok eskilere dayanmaktadır. İlk olarak Çin ve Japonya’da 18 I www.aribilgi.com yetiştirilmeye başlanan bu bitki daha sonra Rusya ve Avrupa’ya yayılmıştır. Bu bitkinin büyümesinin ve gelişmesinin hızlı olması (yılda iki ürün alınabiliyor), olumsuz şartlara dayanıklı olması, soğuk ve/veya kurak iklimlerde yetiştirilebilmesi ve zor (engebeli araziler) koşullara uyum sağlayabilme özelliği, yoğun girdi kullanılmaması, münavebeye uygun bir bitki olması sayesinde farklı coğrafyalara yayılmış ve buralarda yetiştiriciliği yapılmıştır. Amerika Kıta’sının keşfinden sonra, Avrupa’dan göçle birlikte 17. yüzyıl başlarında Amerika Kıta’sına taşınmıştır. 7. yüzyılda yayınlanmış eski kaynaklardan olan Çince yemek kitabı “Shokumotsuhonso”ya göre bilinen ilk karabuğday ürünü “Senkinyoho”dur. Karabuğday tek yıllık geniş yapraklı bitkidir. Bitki boyu yetiştirme koşullarına göre değişmekle birlikte 60-120 cm arasında değişmektedir. Karabuğday bitkisi, üzerinde küçük yan kökler bulunan kazık köke sahiptir. Yapraklar düz olmayan, geniş yapraklı olup, kalp şeklinde üçgen görünüme sahiptir. Çiçekler ise salkım şeklinde renkleri Karabuğday bitkisi çok yönlü kullanım alanına sahip olmasının etkisiyle dünya genelindeki üretim alanı günden güne artmaktadır. Ülkemizde günümüzde karabuğday üretimi bulunmamakla birlikte, araştırma enstitüleri ve üniversiteler tarafından karabuğday üzerinde çeşitli araştırmalar yapılmakta, ülkemiz iklim koşullarımıza uygun çeşitler geliştirilmektedir. Renk ve lezzet, karabuğdayın en önemli kalite kriterleridir. Yeni hasat edilmiş karabuğday tohumları açık yeşil renkli olup, eski tohumların rengi kırmızımsı kahverengidir. Tadı iştah açıcıdır, yeni hasat edilmiş olan tanelerde tipik karabuğday tadı vardır, eski tanelerde ise acımsı tat oluşur. Diyabet kontrolünü sağlamada ve kan şekerini yükseltme potansiyelini düzenlemede, düşük glisemik indeksine sahip olan gıdalar etkili olmaktadır. Dolayısıyla; düşük glisemik indeksine sahip olan gıdalar sağlık açısından daha yararlıdır. Yüksek düzeyde dirençli nişasta içeren gıdalar genellikle düşük glisemik indeksine sahiptir. Buğday ununun glisemik indeksi 100 kabul edilmektedir. Buğday unu ile karabuğday ununun karıştırılmasıyla yapılan ekmeğin glisemik indeksi daha düşük olmaktadır. Karabuğday (Fagopyrum esculentum Moench); bileşiminde yüksek düzeyde protein, temel aminoasitlerden biri olan lisin, diyet lif, vitamin (B ve E), mineral madde, temel çoklu doymamış yağ asitlerinim (linoleik asit) içermektedir. Bunların yanında, rutin, quercetin, antosiyanin, orientin, iso-orientin, viteksin ve isoviteksin karabuğdayda en yaygın bulunan flavanoidlerdir. Rutin ve quercetin önemli antioksidanlardandır. Karabuğday tohumunda bulunan rutin içeriği 12.6-35,9 mg/100g (% 2-4) olup, bitkinin ot kısmında da yeterli miktarda bulunduğu söylenmektedir. Rutin ve quercetin kronik toplardamar yetersizliği hastalığının tedavisinde etkilidir. Damarları korur ve genişletir. Rutin, pirinç, buğday, fasulye gibi pek çok buğdaygil ve baklagilde bulunmasına rağmen karabuğdayda daha yüksek oranda bulunmaktadır. Karabuğdayda yağ oranı oldukça az olduğundan, vücutta yağ depolanmasını engelleyerek zayıflama diyeti uygulayanlar için vazgeçilmez bir besindir. Karabuğday tohumunda yüksek seviyede bulunan tokoferol, fenolik asit ve flavanoit gibi antioksidanların dolayı karabuğday ürünlerinin raf ömrü uzundur. biyolojik değeri en yüksek 100 olarak kabul edilmekte olup, bu değere yakın besin maddelerinde proteinin tamamına yakını vücut tarafından kullanıldığı anlaşılır. Anne sütü ve bütün yumurta 100’e yakın değere sahiptir. Lisin ve arginin bakımından zengin olan aminoasit kompozisyonu etkisiyle karabuğdayın protein biyolojik değerinin 90’ın üzerinde olduğu söylenmektedir. Proteinlerin yapısını değiştirerek vücut tarafından kullanılmasını sağlayan lisin oranı karabuğdayda %5-7 arasındadır. Bu yüzden, karabuğday proteinleri hemen hemen tüm meyve-sebze ve tohumların proteinlerine göre besleyicilik ve insan sağlığına yarayışlılık bakımından daha kalitelidir. Karabuğday; başta ekmek, makarna, şehriye, kraker, kurabiye, kek, krep, dondurma külahı, tortilla gibi temel gıda maddelerinde olmak üzere; sirke, bira, çay, bal ve ispirto gibi çok sayıda gıda sanayisi ürününün üretiminde kullanılmaktadır. Pilav, çorba gibi çeşitli yemeklerin yapımında da karabuğday kullanılabilmektedir. Bunların dışında yeşil otu, kuru otu, silajı, tohum kabuğu hayvan beslenmesinde kullanılmaktadır. Gıda maddesi dışında, Çiçekleri kahverengi boya yapımında kullanılmaktadır. Karabuğdayın sağladığı diğer yararlar; * İnsan vücudunda bağırsakların çalışmasını desteklemektedir. * Kolesterolün azalmasını sağlıyor. * İçerdiği lignan maddesi sayesinde kalp hastalıklarına ve kansere karşı koruyucu etkisi bulunmaktadır. * Safra taşı oluşumunu engelleme¬de yardımcı görev üstlenmektedir. * Kan şekerinin daha iyi bir biçimde kontrolünü sağlamaktadır. * İçerdiği P vitamini sayesinde damarlara esneklik ve güç kazandırır. * Karabuğdayın, iltihaplanmayı, aşırı terlemeyi ve burun kanamasını önlediği Japon araştırmacılar tarafından belirlenmiştir. * Karaciğerin çalışmasını kolaylaştıran choline ihtiva ediyor. * Böbreklerin çalışmasında yararlı etki gösteriyor. * Yüksek tansiyon ve kansızlıkta çok önemli olan potasyum, magnezyum, fosfor ve demir karabuğdayda bol miktarda bulunuyor. Karabuğdayın bu yararlarının yanında, bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara da neden olmaktadır. Bu alerjik reaksiyonların temel belirtileri; astım, cilt hastalıkları, harıltı, anaflaktik şok, hazımsızlık, ürtiker (kurdeşen), karın ağrısı, kusma gibi mide-bağırsak semptomlarıdır. Bu nedenle tüketilmeden önce doktora danışılması önerilmektedir. Biyolojik değer, vücuda alınan besin maddelerinin yüzde kaçının vücut tarafından kullanıldığını belirten değerdir. Bu değer, yağ ve karbonhidratın aksine proteinin fazlası vücutta depolanmadığı için, daha çok protein için kullanılmakta ve buna protein biyolojik değeri denilmektedir. Protein www.bilgiustam.com 19 I www.aribilgi.com hobi Origami Nedir? Türleri Nelerdir? Origaminin Tarihçesi değil her yaştan insanın ilgisini çekmiştir. Günümüzde ise bu sanatla ilgili sergiler, atölyeler, kurslar ve çeşitli faaliyetlere ulaşmak oldukça kolay hale gelmiştir. Origami Türleri Origami, Japonca oru (katlama) ve kami (kağıt) kelimelerinin birleşmesiyle meydana gelmiş Katlanmış Kağıt anlamına gelen geneksel kağıt katlama sanatıdır. Origami temelde makas ve yapıştırıcı kullanmadan kağıdı sadece katlayarak çeşitli şekiller oluşturma sanatıdır. Tarihçesi Tarihten günümüze Origami’nin başlangıcıyla ilgili kesin bilgiler olmasa da ilk olarak kağıdı icat eden Çinliler tarafından icra edildiği söylenmektedir. Japonyaya Budist rahipler tarafından getirildiği düşünülen origami, gelişimini burada tamamlayıp ismini de Japoncadan almıştır. Kağıt Çinliler tarafından M.Ö 250’de bulunmuştur. Bu yıllarda sadece zenginlerin uğraştığı bu sanat daha çok dini törenlerde ve hediyeleri kaplamada bir zenginlik gösterisi olarak kullanılmıştır. Kağıdın yaygınlaşması ve fiyatlarının uygun hale gelmesiyle origami daha fazla insana ulaşmaya başlamıştır. 17. Yüzyılda halk arasında eğlence şeklini almış ve gelişmeye devam etmiştir. Bu dönemde konuyla ilgili ilk kitapta basılmıştır(1797). 1900’lü yılların başlarından itibaren okullarda öğretilmeye başlanılmış ve çocukların matematiksel zekalarının gelişimine büyük katkıda bulunmuştur. Aynı sanat insanların yeteneklerini keşfetmelerine yardımcı olup bir şeyler üretebilmenin hazzını sunmaktadır. Klasik Origami: Genellikle tek parça kağıdın katlanmasıyla yapılır. Bu türde at, kuş gibi havyanlar yapılabildiği gibi çeşitli eşyalarda yapılabilir. Modüler Origami: Parçalı origami olarak da bilinen bir türüdür. Birbirine benzeyen parçaların birleştirilmesiyle oluşturulur. Klasik origamideki somut hayvan ve eşya gibi nesnelerin aksine üç boyutlu geometrik nesnelerin yapılmasında kullanılır. Kullanılan parça sayısında herhangi bir sınır yoktur. Aynı parçaların yerlerini değiştirerek birden fazla geometrik şekil elde etmek mümkündür. Islak Katlama: Gerçeğine uygun doğal görünen hayvan motifleri elde etmek için kullanılır. Kağıda şekil vermek kuruyken oldukça zordur. Islatılan kağıt daha kolay şekil alır ve daha naturel şekiller elde edilebilir. Islak origami tekniğini bulan kişi Akira Yoshizawa(14 mart 1911-14 mart 2005)’dır. Bu büyük üstad origaminin gelişimine katkıda bulunmuştur. Aşağıda Google’nin 14 mart 2012de yaptığı logo çalışması bulunmaktadır. Günümüzde çok daha fazla çeşidi ortaya çıkan origaminin bilinen diğer türleri Mimari origami, Krigami(kağıt kesme sanatı) ve pop-up origamidir. Oluşan yeni türlerde genelde kesme ve yapıştırma serbest bırakılmıştır. 2. Dünya savaşından sonrada origami sanatsal anlamda büyük gelişme kaydetmiş, artık sadece çocukların 21 I www.aribilgi.com ajanda Vizyondaki filmler Casuslar Köprüsü Film Konusu Hayatın Kıyısında Bir Fox Pictures DreamWorks Pictures yapımı, bu dramatik gerilim türündeki filmde Brooklyn’de bir sigorta avukatının kendisini bir anda Soğuk Savaşın ve Sovyetler tarafından ele geçirilen Amerikalı U-2 pilotunun değişimi için olacak pazarlığın ortasında bulmasını konu alıyor. Film Konusu 1970’li yılların Fransa’sında bir sahil kasabasındayız. Evlilikleri krizde olan Roland ve karısı Vanessa yeni taşındıkları bu evin çevresindeki insanlar sayesinde kendilerini daha da yakından tanımaya başlarlar. Yeni evli çift Lea ve François bir tarafta, köyün diğer sakinleri 22 I www.aribilgi.com olan Michel ve Patrice ile zaman geçiren çift kendi yaşamlarındaki çözümsüz gibi görünen sorunlarda anlaşma noktası bumaya çalışırlar... Vizyon Tarihi: 20 Kasım 2015 Tür: Dram , Romantik Yönetmen:Angelina Jolie Pitt Oyuncular: ngelina Jolie Pitt, Brad Pitt, Mélanie Laurent Vizyon Tarihi: 27 Kasım 2015 Tür: Gerilim Yönetmen: Steven Spielberg Oyuncular: Tom Hanks, Mark Rylance, Scott Shepherd Konser Tiyatro Tiyatro Ian Anderson Jethro Tull - The Rock Opera Jethro Tull’u rock müzik tarihinde bir kilometre taşına dönüştüren, yaşayan efsane Ian Anderson, 5 Aralık’ta gerçekleşecek etkinlikle CRR Konser Salonu’nda... Ian Anderson: Vokal, Flüt, Mandolin, Harmonika, Buzuki, Akustik Gitar Florian Opahle: Elektrik Gitar John O’Hara: Piyano, Organ, Klavye, Akordiyon David Goodier: Bas Gitar Scott Hammond: Davul,Perküsyon Ian Anderson müzisyen yanıyla olduğu kadar, yazdığı oldukça ilginç, karmaşık ve aynı zamanda ironik şarkı sözleriyle de ilgi uyandırdı. Bu bağlamda asıl kaynakları öncelikle mitler, efsaneler ve halk masalları; ancak yeri geldiğinde toplumsal değerlere de bıyık altından bir gülümseme eşliğinde dokundurmadan duramadı. Bu sıradışı ozan, flütle beraber folk ve barok müziğini de rock’a teyelledi. Vahşi bir masal kahramanı gibi tek bacağı üzerinde durarak ve bazen de dans ederek çaldığı flütü ve doğaçlamalarının yanında; yer yer öfkeli, yer yer neşeli, bazen de dalga geçercesine mırıldanarak duyurduğu kendine has vokaliyle bir rock ikonu olup çıkan Anderson’ın, bunca zamandır tavrından hiç ödün vermeden fethettiği kalplerin sayısı çok fazla. İkinci Dereceden İşsizlik Yanığı Bir Cumhurbaşkanı, Başbakan’ın kafasına anayasa fırlatırsa, tesadüf bu ya, siz de o gün askerden dönmüş bir üniversite mezunu olarak iş aramaya başlasanız nasıl bir sürecin içinde bulurdunuz kendinizi? Güzide memleketimizin insan kaynakları uzmanlarının “modern metotlarla” hazırladığı başvuru-eleme-cevap bekleme badirelerini aşmaya çalışmak bir yandan, eşe dosta, aileye karşı işsiz konumunda olmak öte yandan, kendi başvuru kriterlerinizi tabana vurdurmak ters kroşeden gelirken nasıl olur da sağlıklı, ilkeli, tuttuğunu koparan bir vatan evladı olarak kalırsınız? Ya da kalabilir misiniz? Durum bu kadar tuhafken doğal olarak yaşananlar da absürd olacaktır. Hem keyifli, hem de canınızı yakacak bir kara komedi. İKİNCİ DERECEDEN İŞSİZLİK YANIĞI İstanbul Devlet Tiyatroları 2 perde 1 saat 40 dakika Tarih: Aralık 2015 Jethro Tull’u rock müzik tarihinde bir kilometre taşına dönüştürürken, kendisi da yaşayan bir efsaneye dönüşen Ian Anderson’ı sahnede henüz görmemiş olanlar için özellikle önemli bir akşam, 5 Aralık 2015 akşamı. Yazan : ALİ CÜNEYD KILCIOĞLU Yöneten : ELİF ERDAL 23 I www.aribilgi.com kitap Az 11 yaşında bir tarikat şeyhinin oğluyla evlendirilen korucu kızı Derdâ ile hapisteki bir gaspçının aynı yaştaki oğlu “mezarlık çocuğu” Derda’nın bir mezarlıkta kesişen hayatlarının, bu iki çocuğu kırk yıl boyunca her tür şiddetle yontup birbirlerine hazırlayışının, (bütün anlamlarıyla) Yazı’nın bu iki çocuğu birleştirmesinin hikâyesi. Çocuk şiddeti, hayatın şiddeti, aşkın şiddeti, inancın şiddeti, hırsın şiddeti üzerine, A’dan Z’ye şiddet üzerine, dilin ve yazının şiddetiyle bir roman... Kitabın Adı: Az Kitap Yazarı: Hakan Günday Az dediğin, küçücük bir kelime. Sadece A ve Z. Sadece iki harf. Ama aralarında koca bir alfabe var. O alfabeyle yazılmış on binlerce kelime ve yüzbinlerce cümle var. Sana söylemek isteyip de yazamadığım sözler bile o iki harfin arasında. Biri başlangıç, diğeri son. Ama sanki birbirleri için yaratılmışlar. Yan yana gelip de birlikte okunmak için. Aralarındaki her harfi teker teker aşıp birbirlerine kavuşmuş gibiler. Senin ve benim gibi. Diyebilirsin ki, bir insanı, fotoğraflarından ve hakkındaki haberlerden ne kadar tanıyabilirsin? Haklısın. Belki de çok az... O zaman şöyle demeliyim: Seni az tanıyorum... Az... Sen de fark ettin mi? Sayfa Sayısı: 360 Yayın Tarihi: 05.09.2014 Derleyen: Merve Yüzbaşıoğlu 24 I www.aribilgi.com biliyor musun? Aynı Tarih Niçin Her Yıl Farklı Güne Geliyor? Günlük yaşantımızı, çalışma hayatımızı, sosyal, kültürel, ekonomik tüm aktivitelerimizi takvime göre düzenler ve planlarız. Takvimle ilgili en büyük güçlüğümüz sürekli “şu tarih hangi güne geliyor” sorusunu sormak zorunda kalışımızdır. Başta milli bayram, kutlama ve tatil günleri olmak üzere aynı tarihin her yıl değişik günlere rast gelmesi sadece yıl içersinde sağlıklı planlama yapmamızı etkilemez, aylardaki aktif iş günlerinin değişmesi nedeni ile tüm kurumların hesap, plan ve istalistiklerini de alt üst eder. Bunun sorumlusu Dünya”nın Güneş”in etrafındaki dönme süresidir. Çok eski çağlarda bile insanlar etkinliklerini Güneş”in görünür hareketlerine göre düzenlemişler, yani basit hali ile de olsa Güneş Takvimi”ni kullanmışlardır. Ancak bu bir yılın süresi bir günün tam katı olmadığından, küsuratlar oluşmakta, bu da ideal bir takvim düzenini pratikte zorlaştırmaktadır. Güneş Takvimi”ni ilk kullananlardan Mısırlılar”da bir yıl 365 gün (aslında 365 gün, 5 saat, 48 dakika, 46 saniye) kabul ediliyordu. Aradaki bu farktan dolayı, örneğin ilkbaharın başlangıcı ancak 1508 yılda bir aynı tarihe denk geliyordu.Bunları Biliyor musunuz?, İlginç Bilgiler, Güzel Sözler, Özlü Sözler, Hazır Cevaplar, İlginç Bilgiler Eski Babil, Helen, Çin ve Hint medeniyetleri, Ay”ın evrelerine dayanan 29 ve 30”ar günlük 12 aydan oluşan Ay Takvimi”ni kullanmayı tercih ettiler. Bu takvimde bir yıl 354 gün olup mevsim tarihleri Güneş Takvimi”ne göre her yıl 11 gün kayıyordu. Ardarda iki hilalin oluşması arasında geçen süre (29 gün, 12 saat, 44 dakika, 2,78 saniye) yine günün tam katı olmadığından Ay Takvimi”nin de çok sağlıklı olduğu söylenemez. Günümüzde Ay Takvimi”ni kullanmaya devam eden İslam ülkelerinde ay süreleri hilalin gözle görülmesine bağlı olduğundan, yani hilalin ilk gözlemlendiği aksam eski ay bitmiş, yeni ay başlamış sayıldığından, bir ayın kaç gün süreceği önceden bilinemez. Farklı İslam ülkeleri, ayları değişik günlerde başlatabilirler. Bu, özellikle Ramazan ayının son günü ve takip eden bayramın ilk günü için karışıklık yaratır. Nispeten daha doğruya yakın gibi görünen, günümüzde ülkelerin çoğunda kullanılan ve Gregoryan Takvimi olarak da bilinen Güneş Takvimi”ndeki aksaklıkları gidermek için biri milattan önce 46 yılında Jul Sezar, diğeri de milattan sonra 1582 yılında Papa Gregory XIII tarafından iki kez önemli değişiklik yapılmıştır. Sezar ardarda üç yılı 365 gün, dördüncü yılı ise 366 gün olarak saptamıştır. Bu sürenin olması gerekenden 0,0078 gün daha uzun olması, yıllar boyu birikerek 128 yılda fazladan bir gün yaratması sonucunu doğurmuştur. 1582 yılına gelindiğinde bu fark 10 günü bulunca Papa Gregory XIII takvimi 10 gün ileri aldı. 4 Ekim”den sonraki gün 15 Ekim kabul edildi. 10 gün yaşanmadan at lanmış oldu. Parasal hesaplar karıştı, halk “on günümüzü geri isteriz” diye gösteriler yaptı. Papa”nın asıl önemli reformu 400”e böiünemeyen yüzyıllarda Şubat”ın 29 çekememesi idi. Yani Şubat 2000 yılında 29 çekebilirken 2100, 2200 ve 2300 yıllarında çekemeyecekti, o yıllarda Şubat 8 senede bir 29 gün olabilecekti. Bu sayede kullanılan takvim ile ideali arasındaki fark yılda 0,00030 güne düşürülmüştü ki bu da 33.000 yılda l günlük kayma demektir ve çok önemli değildir. Bu takvimi İngiltere 1752”de, Rusya 1918”de, Türkiye ise l Ocak 1926”da kabul etti. Ne var ki ay sürelerinin eşit olmaması ve haftanın 7 gün olması nedenleri ile, belli bir tarihin her yıl değişik güne rastlaması sorunu yine çözülemedi. Dünya Takvim Reformu Birliği”nin (AWCR) bahsedilen tüm sorunları ve eksikleri ortadan kaldıracak çok kullanışlı ideal bir takvim önerisi var ama henüz hiçbir ülke, değişikliğin kurulu düzende yaratacağı karışıklığı ve maliyeti göze alıp bu takvimi uygulama cesaretini gösterememektedir. 25 I www.aribilgi.com astroloji Koç Sevgili koç bu ay 2 Haziran Ay !Neptün karesi ayın ilk haftasında,Keyifsiz duygu neden olabilir.bu nedenle içinizden gelmeyen hiçbir şeye kendinizi zorlamayın.Biraz daha kendinize önem vermeli duygularınızın belirsizlik içerisinde olduğunu hissetiğiniz an !müzik dinlemek, doğa ile iletişim kurmak ya da sanatsal veya manevi mistik alanlarda ruhunuzu dillendirmek size iyi gelecektir. Boğa Ayın ilk haftasında Uranüs transit Ay esnek duygular içinde olabilme avantajı sunuyor. Bu süreçte size mesleki alanda yeni fikirler sunulabilir. Sizin de buna karşılık açık fikirli olmanız gerekiyor. Ayrıca Haziran’ın 4-5-6-7 ve 8’inci günlerinde, kendinizi biraz sinirli ve endişeli hissedebilirsiniz. İkizler Duygularınızın belirsizlik içerinde olduğunu hissettiğiniz an müzik dinlemek, doğayla iletişim kurmak, sanatsal aktiviteler yapmak ya da manevi alanda ruhunuzu dinlendirmek size iyi gelecektir. Bu sayede duygularınız netleşip ruhunuz huzur bulacaktır. Terazi Akrep Yay Sağlığınız için tedavi programına yönelik sürüncemede kalan konular netleşebilir. İşten ayrılmalar, yer ve görev değişiklikleri yaşanabilir. Daha çok çalışmak, proje ve hizmet üretmek, detaylara, sağlığınıza ve beslenmenize önem vermek gerekebilir Bu ay mali konularda size rahatsızlık veren konularla ilgili yapacağınız akıllıca seçimler, işinizde sağlıklı yol almanıza olumlu etki edecektir. Huzuru içinizde duyabilmeniz için, baskılardan uzak, dengeli bir paylaşıma ihtiyacınız var. Günlük yaşamınızca her şeyin umduğunuz gibi olması için uyumlu olmaya özen gösterip sakin hareket etmelisiniz. Yengeç Günlük yaşamınızda düzensizlik ve belirsizlik artabilir. Hafıza karışıklıkları ya da dejavu görmeniz muhtemel. Umutlarınız tavan yapıyor. Bu dönemde bazı şeyler hatırlanamayabilir veya yanlış hatırlanabilir. Endişe etmeyin. Önünüze gelen fırsatları kaçırmayın. Sosyal ortamınızda keyifsiz duygular hissedebilirsiniz. Aslan Bu tamamen sizin kendi özel duygu ve düşüncelerinizden kaynaklanıyor. Bugüne kadar aşk yaşamınızda partnerinizin size karşı olan olumsuz davranışlarını ve geçmişte yaşadığınız konu ve olayları halının altına süpürmüştünüz. Kova Ay sonundan itibaren eviniz ve ailenizle ilgili keyifl i gelişmeler olabilir. Evinizi güzelleştirme ve dekorasyon çalışmaları yapabilirsiniz. Aile üyeleriyle ilişkilerinizi güçlendirebilirsiniz. Başak Bu dönemde küçük şeylerle mutlu olarak yetinmek size çok iyi gelebilir. İkili ilişkilerde hiçbir şeyi gözünüzde büyütmeyin. Aile ilişkilerinizde ebeveynlerinizin size baskı yaptığını düşünebilirsiniz. Bu süreçte müzik ve sanata kabiliyetiniz varsa zamanınızın bir kısmını yeteneklerinizi geliştirmeye ayırabilirsiniz. Balık Çalışırken size zaman yetmiyorsa bu sizden kaynaklanıyor olabilir. İyi bir çalışma planlaması yapın ve bütün işleriniz için yeterli miktarda zaman ayırın. Oğlak İçsel doğruluğunuz bu ay size kılavuzluk edecektir. Mali konularda, size rahatsızlık veren gelişmelerle ilgili yapacağınız akıllı seçimler, işlerinizde sağlıklı yol almanıza olumlu etki ediyor. Kaynak: mahmure.com 26 I www.aribilgi.com
Benzer belgeler
Öncelikle tarihçesini incelemekte fayda var. Origami nedir, nerede
görüşmesine hazırlıklı olmanız önemlidir. O nedenle, iletişim bilgisi olarak
paylaştığınız telefonu gereğinden fazla
meşgul tutmamaya özen gösterin.