Parazitolojik Tanıda Antijen Testleri
Transkript
Parazitolojik Tanıda Antijen Testleri
Parazitolojik Tanıda Antijen Testleri (E. hystolitica, Giardia, Cryptosporidium) (Uz. Dr. Yavuz UYAR) Parazit hastalıklarının etkenleri direkt olarak görülemediği veya görülmesi zor olduğu durumlarda bu hastalıkların tanısının yapılabilmesi için daha çok serolojik tanı yöntemlerine ihtiyaç duyulmaktadır. İnsan barsak protozoonlarının tanısında gaita, duodenal sıvı veya barsak biyopsi örneklerinin mikroskobik incelemesi kullanılmaktadır. Mikroskobik inceleme deneyimli mikroskopist ve yoğun laboratuar çalışması gerektirmektedir. Alternatif olarak direkt floresan antikor (DFA), enzim immunassay (EIA) ve hızlı, tanı benzeri testleri gibi “antijen tarama testleri” geliştirilmiş ve kullanılmaktadır. Antijen saptama yöntemleri hızlı sonuç verebilir ve deneyimli ve yetenekli bir mikrobiyoloji uzmanına gereksinim duyulmaz. Halen barsak parazitlerinden Cryptosporidium spp., Entamoeba histolytica, Giardia intestinalis ve Trichomonas vaginalis’i saptayabilen antijen tarama testlerinin reagenleri ticari olarak sağlanabilmektedir. Ayrıca Plasmodium ve Wuchereria bancrofti için kan ve serum örnekleri kullanılarak antijen saptama testleri de bulunmaktadır (1,2,3). Gaitada parazit antijeni tarama için kullanılan uygun hasta örnekleri Taze veya prezerve gaita örnekleri birçok kit için antijen saptamada uygun örneklerdir. Fakat her özgün kit kendine ait kit içeriğinde örnek toplama prosedürünü tavsiye etmektedir. Amebiasis, Cryptosporoidosis ve Giardiasis epidemiyoloji ve bulaşma yolları ile ve bu parazitlerin tanısında kullanılan antijen tanı testleri ilgili bilgiler başlıklar altında aşağıda verilmiştir. I. AMEBIASIS Dünyada her yıl 50 milyon insanın amebiasis’e yakalanmakta, bunların sadece %10’u semptomatik seyretmekte ve 100 bin kadarı ölmektedir (4,5). Amebiasis gelişmekte olan ülkeler için halen önemli bir sağlık sorunu olmaya devam etmektedir. İnsanlar, Entamoeba’nın amibik kolit ve karaciğer absesine neden olan infektif E.histolytica ve nonpatojen E.dispar olmak üzere morfolojik olarak ayırt edilemeyen iki türü tarafından enfekte olmaktadır. Ne yazık ki E. histolytica ve E.dispar ayırımının yapılması dışkının mikroskobik incelenmesi ile mümkün olamamaktadır (6). E. histolytica; ortalama 25 mikron büyüklüğünde trofozoid ve ortalama 12 mikron büyüklüğünde kist formu bulunan bir protozoondur. Trofozoid şekli hareketlidir ve psödopotlar çıkartarak yer değiştirir. E. histolytica ile infekte olan kişiler kist ve trofozoidleri dışkıları ile etrafa yayarlar. Trofozoidler dış ortamda 15-20 dk içinde ölürler fakat kistler haftalarca canlı kalırlar ve oral yoldan diğer insanlara bulaşarak infeksiyonu devam ettirirler. Özellikle infekte sular ve bu sularla yıkanmış olan sebze ve meyvelerin çiğ olarak yenmesiyle bulaşmalar gerçekleşir. Trofozoidler hiçbir şekilde bulaştırıcı değillerdir. Kistler oral yoldan alındıktan sonra ince barsakta açılırlar ve “metakistler” ortaya çıkar. Metakistlerin bölünmesiyle “metakistik trofozoidler” oluşur. Bunların gelişmesiyle de “trofozoidler” oluşur. Trofozoidler anüse yaklaştıkça kistler oluşur ve kistler dışkı ile atılırlar. İnfekte olan kişilerin %90’ında tablo asemptomatik seyreder. Bu kişiler asemptomatik olarak aylarca dışkı ile kist çıkardıklarından, infeksiyonun yayılmasında çok önemli rol oynarlar (5,7). E.histolytica ve E.dispar için en güvenli ayırt edici tanı spesifik antijenlerin değişik yöntemlerle gösterilmesidir. Günümüzde ayrım için dışkıda spesifik antijen arama yöntemleri spesifite ve sensitivite yönünden oldukça kabul görmektedir. Mikroskobik inceleme, E.dispar ve E.histolytica ayırımı yapmadığı gibi fekal lökosit, makrofaj ve diğer amiplerle ayırımının zor olması nedeniyle yanlış pozitif sonuçların verilmesine yol açmaktadır. WHO, 1997 yılında E.histolytica ve E.dispar’ın morfolojik olarak benzer olduğu ve bu nedenle ışık mikroskobu ile ayırımının imkânsız olduğunu bildirmiştir. Bunların E.histolytica/E.dispar olarak rapor edilmeleri ve asemptomatik vakaların tedavi edilmemeleri ve ancak kesin E.histolytica tanısı konulan vakaların tedavi edilmeleri gerektiğini bildirmiştir (4,5,7,8). Günümüzde antijen bazlı spesifik E.histolytica EIA kitleri iki adettir. E.histolytica’nın Gal/Gal-NAc spesifik bölgesine karşı monoklonal antikorlar kullanan (E.histolytica II; TechLab, Blacksburg, Va.) ve E.histolytica’nın serin bağlayan antijenine karşı monoklonal antikorlar kullanan (Optimum S kit; Merlin Diagnostika, Bornheim-Hersel, Germany) kitlerdir. (5). Diğer antijen tarama testlerinde non-patojen olan E.dispar’a karşı çapraz reaksiyon görülebilmektedir. Bu gerçekten problemdir, çünkü E.dispar enfeksiyonunun E.histolytica’dan 3-10 kez daha yaygın olduğu bilinmektedir (7). E.histolytica’nın dışkıda tespiti için izoenzim analizi, antijen aranması, spesifik DNA probu ile hibridizasyon ve PCR gibi spesifik testler mevcuttur (8). İntestinal amebiazis’in tanısı için gaita antijenlerinin saptanması için ticari olarak elde edilebilir EIA kitleri mevcuttur. Patojenik E.histolytica ve nonpatojenik Entomoeba dispar organizmalarının her ikisi morfolojik olarak idantiktir. Bu yöntemler, patojenik E.histolytica’daki “galaktoz-adhesin” proteinini saptayabilen monoklonal antikorlar ile saptanabilir. Bu saptama yönteminde birincil engel, taze ve prezerve olmayan gaita örneğine ihtiyaç duyulmasıdır. Dünyada E. histolytica/E.dispar group’un antijen saptama testleri yaygındır (1,5). a. EIA (Enzim İmmunassay): Özellikle barsak dışı amebiazisin tanısında IFAT gibi tanı değeri yüksektir. Çok iyi bir şekilde saflaştırılmış bir antijen kullanıldığında serumda EIA ile araştırılan antikor seviyesinin IFAT sonuçlarına yakın benzer sonuçlar verdiği bildirilmektedir. Gaitada E.histolytica antijenini tespit etmek için uygulanan EIA’nın duyarlılığı %87, özgüllüğü %100, invaziv amipli dizanteri vakasında gaitada antijenin tespiti için EIA uygulandığında %100 duyarlılık bulunduğu bildirilmektedir (2). E. histolytica EIA testi, gaita örneklerinde E. histolytica adezininin tespiti amacı ile kullanılır. Kullanılan ELISA tekniğinde gaita örneği, örnek sulandırım sıvısı ile emulsifiye edilir. Bu muameleden geçirilmiş gaita örneği sulandırımı ve adezin spesifik monoklonal antikor içeren konjugat, mikropleytlerin E. histolytica adezinine bağlanan poliklonal antikorlar yapıştırılmış kuyucuklarına aktarılır. Şayet hasta örneğinde adezin varsa, inkübasyon sırasında kuyucuklardaki poliklonal antikorlara ve konjugatta bulunan adezin spesifik monoklonal antikorlara bağlanır. Oluşan spesifik olmayan bağlanmalar yıkama sırasında ortamdan uzaklaştırılır. Substratın ilavesi ile, adezin varlığında oluşan enzim-antikor-antijen kompleksine bağlı renk oluşumu tespit edilir. b.E.histolytica tanısı için kullanılan antijen testleri ile ilgili çalışmalar: Zeyrek ve ark (9) 1600 gaita örneğinden 583’ünde nativ-lugol ve çoklaştırma yöntemi ile mikroskobide bir veya daha fazla parazit saptamışlardır. Nativ-lugolde şüpheli bulunan 87 gaita örneği E.histolytica/E.dispar için EIA (Ridascreen Entamoeba, R-Biopharm AG, Germany) yöntemi ile incelenmiş ve 19 (%21.7)’unda spesifik antijen saptanmıştır. Bu sonuçların ışığında objektif değerlendirmeyi sağlayan, ucuz, basit, herhangi bir donanım ve deneyim gerektirmeyen antijen saptama temeline dayalı EIA testinin rutin mikroskopi ile birlikte kullanılmasının doğru olacağını belirtişlerdir. Schunk ve ark (10) referans olarak alınan konvansiyonel mikroskopi ile değerlendirilmiş 276 gaita örneğini EIA (Ridascreen, Giardia and Entamoeba, R-Biopharm,Germany) ile E.histolytica ve G.intestinalis yönünden incelemişleridir. Giardia için duyarlılığı %100, özgüllüğü %99.6, E.histolytica için duyarlılığı % 81.8 ve özgüllüğü %99.2 saptamışlardır.EIA yönteminin mikroskopik incelemenin yerini alabilecek kapasitede olduğunu vurgulamışladır. Garcia ve ark (11) altın standart olarak trikrom ve asit fast boyamanın kullanıldığı mikroskopi ile pozitif ve negatif olduklarını bildikleri 444 gaita örneğinde, kalitatif sonuç veren Triage parazit paneli (Biosite Diagnostics, Calif) nin sonuçlarını değerlendirmişlerdir. E.histolytica/E.dispar için duyarlılık %96.0 ve özgüllük % 99.1 saptanmıştır. Duyarlılık ve özgüllük sırasıyla G.intestinalis için; %95.9 ve %97.4, C.parvum için; %98.3 ve %99.7’dir. Triage parazit paneli kullanımı kolaydır, deneyim gerektirmez ve tek gaita örneği ile çalışma imkanı sağlamaktadır. II. CRYPTOSPOROIDOSIS Cryptosporidium 4-6 μm çapında, zorunlu hücre içi paraziti bir protozoadır. Dünya nüfusunun % 0,6-4,3 oranında Cryptosporidium ile infekte olduğu tahmin edilmektedir. Cryptosporidium’un neden olduğu enfeksiyonun uzun yıllar bir zoonoz hastalık olduğu kabul edilmiş, ancak daha sonra yapılan çalışmalarla bu enfeksiyona neden olan mikroorganizmanın gıdalar ve içme suları aracılığıyla insanlara bulaştığı saptanmıştır. Ookistler nemli ortamda aylarca canlı kalabilirler. Doğada vahşi ve evcil hayvanlar konak olabilmektedirler. Cryptosporoidosis AIDS’li hastalarda ve cinsel yolla bulaşan potansiyel olarak ciddi fırsatçı enfeksiyon etkenidir. Diyare, karın ağrısı, bulantı, kusma ve kilo kaybı oluşturabilir. İmmün sistemi nomal olan bireylerde hastalık kendisini sınırlar ve kısa sürer (12,13). Cryptosporoidosis tanısı için ticari olarak elde edilebilen ürünler (DFA, IFA, EIA ve hızlı testler) mevcuttur. a.DFA (Direkt İmmünfloresans Tekniği) : Gaita örneklerindeki organizmaların yüzeyindeki antijenlerin immünolojik olarak saptanmasında kullanılan monoklonal antikor temeline dayalı DFA yöntemi Cryptosporoidosis’in tanısında günümüzde seçkin bir yöntemdir ve modifiye asit-fast boyama tekniğine göre daha yüksek duyarlılığa sahiptir. Bu yöntemde şüpheli materyaldeki antijenler lam üzerine yayılarak fikse edilir ve antijenin üzerine özel işaretli antikorlar konulur. Şüpheli antijenlerin işaretli özel antikorların oluşmasına neden olmuş olan antijenler olup olmadığı araştırılır (3). Bu yöntemde, konsantre veya konsantre olmayan gaita örneklerinde fluorescein isothiocyanate (FITC) bağlı “monoklonal antikorlar” kullanılarak “ookistler” tanımlanmaktadır(1). Bu testlerin kullanılışı kolaydır ve tecrübeli teknisyen gerektirmezler ve zaman kaybına yol açmazlar. Bireysel laboratuarlarda da kullanılabilirler. Cryptosporoidosis tanısı için en duyarlı (sensitivite:%99) ve özgün (spesifik:%100) yöntem olarak DFA bildirilmiştir (1). Birçok kit, Cryptosporidium, Giardia, ve E. histolytica için kombine edilmişlerdir. Cryptosporidium ookist ve Giardia kistlerini birlikte saptayabilen kombine DFA kitleri ticari olarak mevcuttur. b.EIA (Enzim İmmunassay): Taze veya dondurulmuş gaita örnekleri ile formalin veya sodyum acetate- acetic acid – formalin (SAF) ile fikse edilmiş prezerve gaita örneklerinde Cryptosporoidosis tanısı için mikroplate şeklindeki bazı EIA kitleri ticari olarak bulunmaktadır. EIA kitleri ile antijen taramasında konsantre edilmiş ve polyvinyl alcohol-treated (PVA) ile muamele edilmiş örnekler test için uygun değildir. EIA kitleri mikroskopiye (genellikle acid-fast boyaması) karşı üstündür ve DFA testi ile iyi korelasyon gösterirler. Klinik araştırmalar sonucu EIA kitlerinin duyarlılığı ve özgüllüğü % 93-100 arasında bildirilmiştir. EIA testlerinin yalancı pozitif sonuçlar vermesi potansiyel problemdir (1). Cryptosporidium EIA testi, gaita örneklerinde Cryptosporidium ookist antijeninin tespiti amacı ile kullanılır. Kullanılan EIA tekniğinde gaita örneği, örnek sulandırım sıvısı ile emulsifiye edilir. Bu muameleden geçirilmiş gaita örneği sulandırımı ve Cryptosporidium ookist antijenine spesifik monoklonal antikor içeren konjugat, mikropleytlerin Cryptosporidium ookist antijenine bağlanan poliklonal antikorlar yapıştırılmış kuyucuklarına aktarılır. Şayet hasta örneğinde ookist varsa, inkübasyon sırasında kuyucuklardaki monoklonal antikorlara ve konjugatta bulunan ookist spesifik poliklonal antikorlara bağlanır. Oluşan spesifik olmayan bağlanmalar yıkama sırasında ortamdan uzaklaştırılır. Substratın ilavesi ile, ookist varlığında oluşan enzim-antikor-antijen kompleksine bağlı renk oluşumu tespit edilir. c.Hızlı İmmunokromatografik Yöntemler: Bu yöntemler kombine antijen taraması yapabilirler. Bu yöntem ile ya Cryptosporidium ve Giardia ya da Cryptosporidium, Giardia, ve E. histolytica birlikte saptanabilir. Bu yöntemin en büyük avantajı kısa test süresine sahip olması ve aynı reaksiyonda birden fazla sonuç vermesidir. Bu testin EIA ve DFA ile duyarlılık ve özgüllüklerinin karşılaştırıldığı çalışmalar devam etmektedir(1). d.Cryptosporidium tanısı için kullanılan antijen testleri ile ilgili çalışmalar: Johnston ve ark. (Johnston) yaptıkları çalışmalarında formalin ile fikse edilmiş 246 gaita örneğinde Giardia ve/veya Cryptosporidium’u araştırmışlardır. DFA (The Merifluor) yöntemini altın standard olarak aldıkları çalışmada Cryptosporidium için EIA (ProSpecT EZ, Alexon-Trend Inc, Minn.) yönteminde duyarlılığı %70.3, özgüllüğü %99.5, hızlı tanı yönteminde (İmmunoCard STAT!, Meridian, Ohio) duyarlılığı %67.6, özgüllüğü %99.0 olarak bulmuşlardır. Garcia ve Shimizu (14) çalışmasında trikrom boyama ile doğrulanmış 171 gaita örneğinde C.parvum’u ColorPAC (Becton-Dickinson) katı faz kalitatif immünokromatografik tanı yöntemi ile test etmişlerdir. ColorPAC’ın duyarlılığını % 97.6, özgüllüğünü %100 bulmuşlardır. III. GIARDIASIS Giardia intestinalis, dünyanın her tarafında endemik ve epidemik diyarelerin başta gelen etkenlerindendir. Gelişmekte olan ülkelerde enterik patojenlerin birinci sırada nedeni olup, 10 yaşından küçük çocuklarda Giardia intestinalis, %15-30 prevalansta görülebilmektedir. Ülkemizde yapılan araştırmalarda insidansı %1,9-37,7 arasında değişmektedir (15,16). Giardia çift çekirdekli ve flagellalı bir protozoon parazittir. İki şekilde görülür: birincisi; infeksiyöz olmayan, armut şekilli olan ve ince barsakta yaşayan trofozoit (9-20 µm) formudur. İkincisi; eliptik kenarlı ve infeksiyöz olan kist (8-12 µm) formudur (17). Tanısında, direkt mikroskobik inceleme ilk başta yapılması gereken yöntemdir. Fakat Giardia intestinalis kist formunun aralıklı olarak gaitayla atılması ve ya gaitadaki kist sayısının az olması sebebiyle mikroskobik incelemede yanlış sonuçlar alınabilir. Tek bir gaita örneği ile yapılan rutin gaita incelemesinde, konsantrasyon metodu da eklense vakaların %10-50’sinde yanlış sonuçlar rapor edilmektedir. Geleneksel tanı metotları için deneyimli personele ihtiyaç duyulur ve fazla efor ve zaman harcanmasına neden olur. Mikroskopi dışında, enterotest, duodenal biyopsi ve fırça örneklerinin incelenmesi diğer tanı yöntemleri arasındadır. Bunlar invaziv işlem olmaları ve özellikle çocuklarda yapılması zor olduğundan tercih edilmemektedir. Gaita örneklerindeki organizmanın yüzeyindeki antijenlerin saptanması mikroskobik tekniklere göre giardia tanısında daha yüksek duyarlılığa sahiptir. Giardiasis immünolojik tanısında ticari olarak temin edilebilen ürünler mevcuttur. Günümüzde, gaitada parazitin çeşitli antijenik yapılarını araştırmaya yönelik, DFA, EIA, ve hızlı testler gibi yöntemler giderek daha sık kullanılmaya başlanmıştır (1,15,16,18). a.DFA (Direkt İmmünfloresans Tekniği) : DFA yöntemi, gaita örneklerinde fluorescein isothiocyanate (FITC) bağlı monoklonal antikorlar kullanılarak giardia kistleri tanımlanmaktadır. Cryptosporidium ookist ve Giardia kistlerini birlikte saptayabilen kombine DFA kitleri de ticari olarak mevcuttur. Bu organizmaların mikroskobik tanı yöntemi ile karşılaştırıldığında bu antijen yöntemlerinin duyarlılığı ve özgüllüğü %100 dolaylarındadır. Bu testler kistlerin ve ookistlerin kantitasyonu için kullanılabilir ve bu nedenle epidemiyoloji ve kontrol çalışmalarında daha kullanılışlıdır (1,3). b.EIA (Enzim İmmunassay): Giardiasis serolojik tanısı, eğer serumda antikor araştırılarak yapılacak ise tanısal değeri bulunmamaktadır. Çünkü tedavi sonrası antikor düzeyi 2 hafta ile 15 ay gibi bir süre yüksek kalabilir. Eğer gaitada bu parazitin antijeni araştırılacak ise parazite karşı üretilmiş özgül monoklonal antikorlar kullanılmaktadır(2). Taze veya dondurulmuş gaita örnekleri ile formalin, MIF veya sodyum acetate- acetic acid – formalin (SAF) ile fikse edilmiş prezerve gaita örneklerinde Giardiasis tanısı için mikroplate şeklindeki bazı EIA kitleri ticari olarak bulunmaktadır. EIA kitleri ile antijen taramasında konsantre edilmiş ve polyvinyl alcohol (PVA) ile muamele edilmiş örnekler test için uygun değildir (1). Giardiasis tanısında; EIA ile mikroskopik metodun avantaj ve dezavantajları vardır. Giardiasis tanısında mikroskobisinin dezavantajları; değerlendirme için birkaç örneğe ihtiyaç duyulur, hastalar üç kez laboratuara gitmek zorundadır, test performansı örneğin taze olmasına bağlıdır, deneyimli bir teknisyen gerektirir. Avantajları ise Giardia haricinde başka parazitler de saptanabilir ve test maliyeti düşüktür. Giardiasis tanısında, EIA’nın avantajları; tek bir gaita örneğinde yüksek duyarlılık ve özgüllüğe sahiptir, gaita örneği 30 günden daha fazla saklanabilir ve deneyin çalışılması kolaydır. Dezavantajları ise gaitada bulunan diğer parazitleri tanıma olanağı yoktur ve mikroskobiye göre maliyeti yüksektir (19). c.Hızlı İmmunokromatografik Yöntemler: Bu yöntemler kombine antijen taraması yapabilirler. Bu yöntem ile ya Cryptosporidium ve Giardia ya da Cryptosporidium, Giardia, ve E. histolytica birlikte saptanabilir. Bu yöntemin en büyük avantajı kısa test süresine sahip olması ve aynı reaksiyonda birden fazla sonuç vermesidir (1,20). d.Giardia intestinalis tanısı için kullanılan antijen testleri ile ilgili çalışmalar: Johnson ve ark.(21) yaptıkları çalışmalarında formalin ile fikse edilmiş 246 gaita örneğinde Giardia ve/veya Cryptosporidium’u araştırmışlardır. DFA (The Merifluor) yöntemini altın standard olarak aldıkları çalışmada Giardia için EIA (ProSpecT EZ, Alexon-Trend Inc, Minn.) yönteminde duyarlılığı %90.6, özgüllüğü %99.5, hızlı tanı yönteminde (İmmunoCard STAT!, Meridian, Ohio) duyarlılığı %81.3, özgüllüğü %99.5 olarak bulmuşlardır. Maraha ve Buiting (22) yaptıkları çalışmada gaita örneklerinde dört EIA kiti ile G.intestinalis antijenini araştırmışlardır. Giardiasis şüpheli 168 hastanın gaitasında mikroskopik inceleme ile Giardia intestinalis’i 56 (%33) vakada saptamışlardır. Bir vakayı mikroskopi ile tespit edememişler fakat üç farklı EIA ile pozitif bulmuşlardır. Toplam 57 örnek gerçek pozitif, 111 örneği gerçek negatif olarak saptamışlardır. EIA’nın duyarlılığını % 63-91, özgüllüğünü % 95-99 olarak saptamışlardır. Tüm EIA kitlerinde özgüllüğü ve Pozitif Prediktif Değeri yüksek bulmuşlardır. İnkübasyon süresi uzun olan EIA kitinde (ProSpecT, EZ, Alexon-Trend Inc, Minn.) duyarlılık yüksek (%91) bulunmuştur. Doğruman Al ve ark (23) çalışmalarında nativ-lugol incelemede şüpheli G.intestinalis kist ve/veya trofozoitlerinin görüldüğü 44 gaita örneğinde; trikrom boyama ile 37 (%84), monoklonal EIA ile 39 (%88.6) ve monoklonal DFA ile 35 (%79.5)’inde pozitiflik saptamışlardır. Örneklerin 27 (%61.4)’sinde her üç metot ile pozitiflik bulmuşlardır. DFA yöntemi ile karşılaştırıldığında EIA yönteminin duyarlılığı %88.6, özgüllüğü % 88.8 bulunmuştur. Garcia (20) yaptığı çalışmada referans yöntemler ile G.intestinalis olduğu doğrulanmış 106 pozitif ve 104 negatif olan gaita örneğinde hızlı tanı testlerinden olan solid faz kalitatif immünokromatografik yöntem (Simple Read, Giardia Rapid Assay, Medical Chemical Corporation) ile duyarlılığı %97.2, özgüllüğü %100 saptamışlardır. CDC tarafından Cryptosporidium spp ve Giardia spp’nin rutin tanısında DFA kiti, Cryptosporidium spp için modifiye acid-fast boyası ve Giardia spp için Wheatley's trichrome boyası kullanılmaktadır. Bu teknikler şüpheli vakaların doğrulanması ve ayırıcı tanı için kullanılmaktadır (1). Düzen Laboratuarları Mikrobiyoloji Ünitesi’nde Gaitada antijen tayininde CDC’nin listesinde yer alan duyarlılığı ve özgüllüğü yüksek olan TechLab (TechLab, Blacksburg, Va, USA) kitleri kullanılmaktadır. E.histolytica, G.intestinalis ve Cryptosporidium antijenleri için firma kit içeriğinde duyarlılık ve özgüllüğü Tablo.2’deki gibi vermektedir. Tablo.1: Paraziter tanıda kullanılan antijen testleri, kit adı, üretici firma ve test yöntemi listesi (*) (CDC) Organizma Kit adı Üretici ve distribütör Test tipi Cryptosporidium spp. Crypto CELISA Cellabs EIA PARA-TECT™ Cryptosporidium 96 Medical Chemical Corporation EIA Cryptosporidium spp./Giardia lamblia ProSpecT Rapid Remel EIA ProSpecT Remel EIA Cryptosporidium TechLab EIA Cryptosporidium Wampole EIA Crypto CEL Cellabs IFA XPect Crypto Remel Rapid PARA-TECT™ Cryptosporidium/Giardia DFA 75 Medical Chemical Corporation DFA Merifluor Meridian DFA ProSpecT Remel EIA Crypto/Giardia CEL Cellabs IFA ColorPAC* Becton Dickinson Rapid ImmunoCard STAT!* Meridian Rapid XPect Remel Rapid Cryptosporidium spp./Giardia lamblia/Entamoeba histolytica/dispar Triage BioSite Rapid Entamoeba histolytica Entamoeba CELISA Cellabs EIA E. histolytica Wampole EIA E. histolytica II TechLab EIA ProSpecT Remel EIA Giardia CELISA Cellabs EIA PARA-TECT™ Giardia Antigen 96 Medical Chemical Corporation EIA ProSpecT Remel EIA Giardia II TechLab EIA Giardia Wampole EIA GiardiaEIA Antibodies, Inc. EIA Giardia CEL Cellabs IFA ProSpecT Remel Rapid Entamoeba histolytica/E. dispar Giardia lamblia (*) Bu tablo CDC’nin resmi web sitesinden alınmıştır (http://www.dpd.cdc.gov/dpdx/HTML/DiagnosticProcedures.htm) Tablo.2: E.histolytica, G.intestinalis ve Cryptosporidium spp. gaita antijen EIA kiti (TechLab, Blacksburg, Va.) için duyarlılık ve özgüllük oranları. Organizma / Yöntem E.histolytica/EIA Duyarlılık (%) Özgüllük (%) (Sensitivity) (Specifity) 100 94.7 G.intestinalis/EIA 100 100 Cryptosporidium spp. /EIA 97.7 100 Düzen Laboratuvarı’nda 01.01.2006- 30.04.2007 tarihleri arasında EIA yöntemi ile incelenen gaita örneklerinde parazit antijenlerinin sayı ve oranları Tablo.3’de verilmiştir. Bu tabloda sadece gaitada parazit antijeni (EIA) istemi ile pozitif saptanan olguların sayısı sunulmaktadır. Yapılan EIA testleri ile paralel olarak aynı zamanda rutin olarak çöktürme metodu ve nativ-lugol mikroskopik incelemesi ile de bu parazitler araştırılmaktadır. E.histolytica EIA pozitif olguların hiçbirisinde mikroskopi ile E.histolytica kisti saptanamamıştır. G.intestinalis kistleri, EIA ile pozitif saptanan 8 olgunun 7’sinde mikroskopi ile de saptanmıştır. Tablo.3: EIA yöntemiyle incelenen gaita örneklerinde parazit antijenlerinin oranları. E.histolytica Örnek sayısı 802 Pozitif (n) 16 % 2.0 G.intestinalis 343 8 2.3 36 - 0.0 Organizma Cryptosporidium spp. ÖRNEKLERİN ALINMASI VE HAZIRLANMASI Gaitada parazit antijenleri Düzen Laboratuvarı’nda her gün (Pazar günü hariç) çalışılmaktadır. Test sonuçları çalışma günü akşamı saat 17.00’da rapor edilmektedir. Örnek Tipi: Gaita Temiz, ağzı kapaklı bir kaba alınan gaita örneği, mümkün olan en kısa sürede, 2-8 oC’de saklanarak laboratuvara ulaştırılır. Testte çalışılacak gaita örneği mümkünse 24 saat içinde çalışılmalıdır. Eğer 48 saat içinde çalışılmayacaksa, örnekler -20 ºC’de saklanır. Cary Blair veya C&S gibi transport besiyerlerinde gelen gaita örnekleri de kullanılabilir. Bu durumda, örnekler 1:5 dilüe olduğu için, örnek sulandırım tamponu ile sulandırılmadan, direk olarak testte kullanılır. Gerekli en az gaita miktarı, katı örneklerde 0.15-0.20 gr, sıvı örneklerde 0.4 ml’ dir. Her bir örnek için, bir tüp hazırlanır ve tüpün içine 0.4 ml örnek sulandırım sıvısı konulur. Katı gaitalar; yaklaşık 0.15-0.20 g gaita örneği, temiz bir eküvyon yardımıyla alınarak, içinde örnek sulandırım sıvısı bulunan tüplere aktarılır. Örnek tüpe aktarıldıktan sonra, eküvyon tüpünün kenarında çevrilerek, sıvı süzdürülür. Sıvı gaitalar; pipet kullanılarak 0.4 ml örnek boş tüp içine konulur. Tüpler 10 saniye vortekslenir. Hemen çalışılmayacaksa, sulandırımı yapılmış örnekler 2-8oC’ de saklanır. Örneklerin tekrarlayan dondurma ve çözme işlemlerinden kaçınılmalıdır. Kaynaklar: 1. Centers for Disease Control and Prevention (CDC) - Diagnostic Procedures for Stool Specimens: http://www.dpd.cdc.gov/dpdx/HTML/ DiagnosticProcedures.htm 2. Ak M: Enzyme Linked Immunsorbent Assay (ELISA). (Ed. Özcel MA, Altıntaş N). Parazit Hastalıklarında Tanı. Türkiye Parazitoloji Derneği, Ege Üniversitesi Basımevi, İzmir, 1997; 241-59. 3. Özcel MA, Üner A, Ertuğ S: Immunfloresans Yöntemi. (Ed. Özcel MA, Altıntaş N). Parazit Hastalıklarında Tanı. Türkiye Parazitoloji Derneği, Ege Üniversitesi Basımevi, İzmir, 1997; 215-39. 4. WHO. World Health Organization report of a consultation experts on amoebiasis. WeeklyEpidemiol. Rep, 1997;72: 97–100. 5. Tanyüksel M, Petri JWA. Laboratory diagnosis of amebiasis. Clin Microbiol Rev 2003; 16: 713-729. 6. Haque R, Neville LM, Hahn P, Petri JWA. Rapid Diagnosis of Entamoeba Infection by Using Entamoeba and Entamoeba histolytica Stool Antigen Detection Kits. J Clın Mıcrobıol 1995., 33: 2558–2561. 7. Petri WA, Singh U. Diagnosis and management of amebiasis. Cliin Infect Dis 1999;29:1117-25. 8. Ackers JP. The diagnostic implications of the seperation of E.histolytica and E.dispar. J Biosc (Supl. 3), 2002; 27: 573-578. 9. Yıldız-Zeyrek F, Özbilge H,Yüksel MF, Zeyrek CD, Sırmatel F. Şanlıurfa’da Parazit Faunası ve ELISA Yöntemi ile Dışkıda Entamoeba histolytica/Entamoeba dispar Sıklığı. Türkiye Parazitoloji Dergisi 2006; 30 (2): 95-98. 10. Schunk M, Jelinek T, Wetzel K, Nothdurft HD. Detection of Giardia lamblia and Entamoeba histolytica in stool samples by two Enzyme Immunassay. Eur J Clin Microbil Infect Dis 2001; 20:389-91. 11. Garcia LS, Shimizu RY, Bernard CN. Detection of Giardia lamblia, Entamoeba histolytica/Entamoeba dispar, and Cryptosporidium parvum Antigens in Human Fecal Specimens Using the Triage Parasite Panel Enzyme Immunoassay. J Clin Microbiol. 2000; 38(9): 3337–40. 12. Redlinger T, Corella-Barud V, Graham J, Galindo A, Avitia R, Cardenas V. Hyperendemic Cryptosporidium and Giardia inhousholds lacking municipal sewer and water on the United States-Mexico Border. Am J Med Trop Hyg, 2002, 66(6): 794-798. 13. Otağ F, Aslan G, Emekdaş G, Aydın E, Taylan-Özkan A, Çeber K. Mersin İlinde İlkokul Öğrencilerinde Cryptosporidium spp. Ookistlerinin Araştırılması. Türkiye Parazitoloji Dergisi, 2007; 31 (1): 17-19. 14. Garcia LS, Shimizu RY .Detection of Giardia lamblia and Cryptosporidium parvum Antigens in Human Fecal Specimens Using the ColorPAC Combination Rapid Solid-Phase Qualitative Immunochromatographic Assay. J Clin Microbiol 2000; 38(3):1267-8. 15. Çetin E.T, Ang Ö, Töreci K. Tıbbi parazitoloji. 5. baskı, İstanbul Üniversitesi Basımevi, İstanbul,1995; s: 80-85. 16. Özcel MA, Üner A. Giardiosis. Türkiye Parazitoloji Derneği Yayın no: 14, Ege Üniversitesi Basımevi, Bornova, İzmir,1997. 17. Erlandsen LS, Meyer EA: Giardia and giardiasis: biology, pathogenesis and epidemiology. Plenum Pres, New York, 1984. 18. Garcia LS. Diagnostic Medical Parasitology. Fourth Edition. ASM Press, Washington, USA.2001, p.36-49. 19. Vidal AMB, Catapani WR. Enzyme-linked immunsorbent assay (ELISA) immunoassaying versus microscopy: advantages and drawbacks for diagnosing giardiasis. Sao Paulo Med J. 2005; 123(6): 282-5. 20. Garcia LS, Garcia JP. Detection of Giardia lamblia Antigens in Human Fecal Specimens by a Solid-Phase Qualitative Immunochromatographic Assay. J Clin Microbiol 2006; (44)12: 4587-8. 21. Johnston SP, Ballard MM, Beach MJ, Causer L, Wilkins PP. Evaluation of three commercial assays for detectionof Giardia and Cryptosporidium organisms in fecal specimens. J Clin Microbiol 2003 (41)2: 623-6. 22. Maraha B, Buiting AGM. Evaluation of four enzyme immunassays for the detection of Giardia lamblia antigen in stool specimens. Eur J Clin Microbiol Infect Dis 2000; 19:485-7. 23. Doğruman Al F, Kuştimur S, Özekinci T, Balaban N, İlhan MN. The use of Enzyme Linked Immunosorbent Assay (ELISA) and Direct Fluorescent Antibody (DFA) Methods for Diagnosis of Giardia intestinalis. Türkiye Parazitol Derg 2006; 30(4):275-8.
Benzer belgeler
Pratik-2 PROTOZOONLAR
ile pozitif ve negatif olduklarını bildikleri 444 gaita örneğinde, kalitatif sonuç veren Triage parazit paneli
(Biosite Diagnostics, Calif) nin sonuçlarını değerlendirmişlerdir. E.histolytica/E.dis...
Entamoeba histolytica/Entamoeba dispar
absesine neden olan E.histolytica ve nonpatojen E.dispar olmak üzere morfolojik olarak ayırt edilemeyen iki türü tarafından enfekte
olmaktadır. Çalışmamızda laboratuvarımıza başvuran hastaların dış...
Mikrobiyolojik Tarama Sistemleri ve Mekanizmaları
edilmektedir. Geleneksel tanı metotları için deneyimli personele ihtiyaç duyulur ve fazla efor ve zaman
harcanmasına neden olur. Mikroskopi dışında, enterotest, duodenal biyopsi ve fırça örneklerin...