Sayı 12 - Çukurova Üniversitesi
Transkript
Sayı 12 - Çukurova Üniversitesi
“Yenilenebilir Enerji” Konferansı gerçekleşti nÇukurova Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi işbirliği ile organize edilen ve Zahit Alüminyum Şirketi tarafından sunulan “Yenilenebilir Enerji” konulu seminer 6 Aralık 2013 tarihinde ÇÜ Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleştirildi. ÇÜ bilim insanlarından bir ilk! nÇukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Makineleri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emin Güzel’in yürütücülüğünü yaptığı projede bilim insanlarımız bir ilke imza attı. Projede, Aflatoksinli ürünleri tespit ederek ayıklayan bir makine icat edildi. İlginin yoğun olduğu seminere çok sayıda akademisyen, öğrenci ve farklı sektörlerden firma temsilcileri katıldı. Seminer, katılımcıların sorularının yanıtlanmasının ardından düzenlenen kokteylle sona erdi. u2. SAYFADA u8. SAYFADA vSAYI: 12 vÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ KURUMSAL İLETİŞİM GAZETESİ v01-15 ARALIK 2013 2013 YILINDA ÖNEMLİ PROJELER GERÇEKLEŞTİRDİK! KOBİ’lere TÜBİTAK Desteği nYakın döneme kadar çeşitli programlar altında özellikle üniversiteler bünyesinde gerçekleştirilen araştırmaları ve üniversitelerde çalışan araştırmacıları destekleyen TÜBİTAK bu kez, çağrıya açtığı “1601 –Yenilik ve Girişimcilik Alanlarında Kapasite Artırılmasına Yönelik Destek Programı” ile KOBİ ölçeğindeki özel sektör firmalarını destekliyor. Açılan program ile KOBİ’lerin Ar-Ge ve yenilik odaklı faaliyet yapabilme kapasitelerini artırmaya yönelik mentörlük mekanizmasının geliştirilmesi ve uygulanması hedefleniyor. TÜBİTAK’ın verdiği bilgiye göre, desteklenecek projeler iki aşamadan oluşacak: İlk aşama mentörlük mekanizmasının oluşturulmasını; ikinci aşama ise oluşturulan bu mekanizmanın belli sayıda KOBİ’de uygulanmasını içeriyor. Projenin ilk ayağında çağrı kapsamındaki faaliyetleri gerçekleştirecek ve TÜBİTAK tarafından desteklenecek “uygulayıcı firma” yer alırken ikinci ayağında ise Ar-Ge ve yenilik kapasitesini geliştirmek amacıyla mentörlük hizmeti sağlanacak KOBİ niteliğindeki “faydalanıcı firma” bulunuyor. Türkiye’de yerleşik sermaye şirketleri ve kanunla kurulmuş vakıfların başvuruda bulunabilecekleri programda, uygun görülen projeler 400.000 TL’ye kadar destek alabilecekler. Başvurular için son tarih 7 Şubat 2014. Ayrıntılı bilgiye http://www.tubitak.gov. tr/ adresinden ulaşılabilir. 4 - 5D.A SAYFA Çukurova Üniversitesi’ne TÜBİTAK’tan destek! Doç. Dr. Bahar KARAKAYA TOKUR nÇukurova Üniversitesi ve Mersin Üniversitesi ortaklığıyla gerçekleştirilen “Ton Balığı Konservesi Üretiminde Kaliteyi İyileştirmek Amacıyla Yeni Bir Tasarımın Proje Uygulanması” başlıklı proje, TÜBİTAK’ın 1003 kodlu “Ön- celikli Alanlar Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı” kapsamında 400.000 TL’ye yakın destek almaya hak kazandı. Mersin Üniversitesi Gıda Mühendisliği Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Ferruh Erdoğdu’nun katkıda bulunduğu projenin yürütücülüğünü Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Avlama ve İşleme Teknolojisi Bölümünden Doç. Dr. Bahar Karakaya Tokur yapıyor. Projede, yine aynı bö- lümden Arş. Gör. Elif Tuğçe Aksun ve yüksek lisans öğrencisi Timuçin Tümerkan yer alıyor. Proje kapsamında, 2 doktora ve 1 yüksek lisans tezinin gerçekleştirilmesi hedefleniyor. Projede; Prof. Dr. Erdoğdu tarafından geliştirilen geometrisi değiştirilmiş kalaysız (TFS) malzeme kullanımı ile konserve edilecek ton balığı üretimi sayesinde; uygulama ve ticarileşme potansiyeli olan alternatif bir üretim teknolojisi ve teknik yaklaşımın endüstriyel üretime kazandırılması ve ürün kalitesinin arttırılması amaçlanıyor. Böylece, konserve geometrisinin modifikasyonu ile ısıl işlem süresinin kısaltılması direkt olarak ürün kalite özelliklerini etkileyecek ve enerji kullanımının azaltılmasıyla ürün maliyeti düşürülmüş olacak. Bununla birlikte daha kısa sürede, daha az kalite kaybı ile üretim yapılabilmesi de hedefleniyor. 2 HABER KampüsHaber ÇÜ 5. Geoteknik Sempozyumu’na ev sahipliği yaptı nÇukurova Üniversitesi Mühendislik – Mimarlık Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü, İnşaat Mühendisleri Odası Adana Şubesi ve Zemin Mekaniği Temel Mühendisliği Türk Milli Komitesince ortaklaşa düzenlenen 5.Geoteknik Sempozyumu Adana’da yapıldı. Mithat Özsan Amfisi’nde gerçekleştirilen 5. Geoteknik Sempozyumu’nun açılışına Adana Vali Yardımcısı Cengiz Horozoğlu, Adana Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, Çukurova Üniversitesi Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Seyhan Tükel, Prof. Dr. Hasan Fenercioğlu, Prof. Dr. Azmi Yalçın, Adana Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adem Ersoy, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekânsal Planlama Genel Müdürü Sel- can Melike Öztürk, Karayolları 5. Bölge Müdürü Yakup Dost ve çok sayıda davetli katıldı. Prof. Dr. Tükel: “Depremi afet olmaktan çıkarmak mümkün” Sempozyumun açılışında konuşan Çukurova Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Seyhan Tükel; Türkiye’nin, başta depremler olmak üzere pek çok afetin meydana geldiği bir coğrafyada yer aldığına dikkat çekti ve “Yaşadığımız yıkıcı depremlerin sonuçları ile ilgili raporlarda, yapı ve zemin arasındaki ilişkinin yeterince dikkate alınmadığı bildirilmektedir. Bu durum geotekniğe verilmesi gereken önemi göz nÇukurova Prof. Dr. Seyhan TÜKEL önüne sermektedir. Bir doğa olayı olan depremin önüne geçebilmek elbette mümkün değildir. Ancak, doğa olaylarının doğal afete dönüşmesinin önüne geçmek, yer hareketlerine uygun ve zemini sağlam yapı üreterek, depremi afet olmaktan çıkartmak mümkündür. Her zeminde, her şart altında güvenli, sağlıklı, yaşanılabilir yapıların üretilmesi, İnşaat mühendisliği uygulamalarının çok disiplinli takım çalışmaları içinde sürdürülmesi ile mümkün olacaktır” dedi. Abdullah Bakır: “Medeniyet mühendisliği yapıyoruz!” İnşaat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Abdullah Bakır da, geoteknik mühendisliğinin, inşaat mühendisliğinin Abdullah BAKIR mutlak ve ayrılmaz bir parçası olduğuna dikkat çekti. Bakır, 1998 yılında Adana-Ceyhan’da ve 1999 yılında Kocaeli ile İstanbul’da yaşanan depremlerden sonra, inşaat mühendisliğinin daha çok depremlerle ilintili konularda gündeme geldiğini hatırlattı ve “Medeniyet mühendisliği olarak kabul edilen mesleki alanımızın can ve mal güvenliği açısından bakıldığında, temel sorununun deprem olduğu görülecektir. Depremler medeniyetlere zarar vermekte, medeniyetlerin izlerini ortadan kaldırmaktadır. Biz mühendisler, insan için, uygarlığın geleceği için, güvenli ve huzurlu bir yaşam için medeniyet oluşturmaya ve medeniyetlerin izlerini taşıyan köprüleri, yolları, binaları geleceğe taşımaya çalışmaktayız” dedi. İki gün süren sempozyumda gerçekleştirilen 16 oturumda toplam 97 bildiri sunuldu. “Yenilenebilir Enerji” Konferansı gerçekleştirildi nÇukurova Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi işbirliği ile organize edilen ve Zahit Alüminyum Şirketi tarafından sunulan “Yenilenebilir Enerji” konulu seminer 6 Aralık 2013 tarihinde ÇÜ Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleştirildi. İlginin yoğun olduğu seminere çok sayıda akademisyen, öğrenci ve farklı sektörlerden firma temsilcileri katıldı. Seminerde konuşan ve enerjinin tanımıyla sözlerine başlayan Zahit Alüminyum Şirketi Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Çatalbaş, enerji üretim kaynakları, fosil yakıtların çevre üzerindeki etkileri, yeKAMPÜS HABER Sahibi Prof. Dr. Mustafa KİBAR (Rektör) nilenebilir enerji kaynakları, kaynakların daha etkin kullanılması ve gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakmak için yapılması gerekenler hakkında katılımcıları bilgilendirdi. Son yıllarda yenilenebilir enerji kaynakları içinde, üzerinde çok çalışılan enerji kaynağı olarak Güneş enerjisini ele alan Çatalbaş, Güneş enerji sistemlerinin üstünlüklerinden bahsederek, “Güneş enerjisi, küresel ısınmaya neden olmayan, çevreye ve canlılara zararsız, artık içermeyen enerjidir. İhtiyaç halinde sisteme havale edilebilir” dedi. Seminer, katılımcıların sorularının yanıtlanmasının ardından düzenlenen kokteylle sona erdi. Mesleki eğitim mezunları işsiz kalmayacak NEDEN GÜNEŞ ENERJİSİ? Güneş enerjisi sonsuz ve ücretsizdir. Ses, zararlı atıklar veya kirletici gazlar olmaksızın en temiz ve çevreye zararsız enerji üretir. Güneş elektriği sistemleri oldukça güvenilir ve uzun ömürlüdür. Güneş elektriği panelleri geri dönüştürülebilir ve üretim projesi için tekrar kullanılabilir. Her bölge veya noktaya kurulabildiğinden, üretildiği yerde tüketilir ve hatta tüketim fazlası üretim şebekesine beslenebilir. Bu sayede iletim hatlarının yükünü azaltarak, Avrupa’nın da gelecek için hedef gördüğü “dağınık enerji” sistemlerini yaratır. Çok az bakım gerektirir. Kurulumu çok hızlı ve kolaydır. Elektrik üretimimizin % 73’ü ithal kaynaklara bağlı olduğundan ülkemizde üretilecek Güneş elektriği, enerjide dışa bağımlılığı azaltacaktır. Her türlü ev, bina, işyeri, fabrika çatılarına kurulabildiğinden, küçük yatırımlarla ülke çapında çok geniş bir kitlenin elektrik üretmesine imkân verir ve elektrik piyasasının halkla iletişim kurmasını sağlar. Üniversitesi Adana Meslek Yüksekokulu koordinatörlüğünde yürütülen Avrupa Birliği Bakanlığı AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı tarafından desteklenen “Aday Mesleki Eğitim Mezunlarının İstihdamı için Kaynak e-Portfolyo Sistemi Projesi”nin tanıtım toplantısı yapıldı. Yükseköğrenime devam eden ve mezun olan öğrencilerin istihdamının amaçlandığı proje Ekim 2015’te sona erecek. Adana Massel Otel’de gerçekleştirilen proje tanıtım toplantısı Çukurova Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Fenercioğlu’nun açılış konuşmasıyla başladı. ÇÜ Adana Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Haydar Şengül, e-portfolyo projesiyle, yükseköğrenime devam eden ve mezun olan öğrencilere ulaşmayı amaçladıklarını belirterek, projenin aynı zamanda mesleki eğitim çatısı içerisinde bulunan öğretim elemanları, eğiticiler, idareciler, program planlayıcıları, şirket idarecileri ve danışmanları, iş başvurusunda şirket içi oryantasyonu sağlayan eğitim danışmanı ve uygulayıcıları, iş yerindeki gençleri denetleyip yöneten diğer tüm personeli de kapsadığını vurguladı. Proje, genç mezunların yeteneklerini ortaya çıkaracak Müdür Yardımcısı Öğretim Görevlisi Dr. Mesut Özonur ise proje ortağı ülkelerin (Türkiye, Macaristan, Polonya, İspanya, Portekiz) dillerinde ve İngilizce olarak rehber kullanım kılavuzu oluşturulacağını ifade etti. Proje Yürütücüsü Okutman Çetin İlin ise projenin, Avrupa’da ve proje ortağı ülkeler içerisinde belirgin bir ihtiyaç olan, öğrencilerin ve mezunların öğrenimleri boyunca elde ettikleri becerilerini, gelecekteki kalifiye işgücü ile önemli ölçüde etkileşim içerisinde bulundurarak güçlendirmelerine cevap vereceğini belirtti. Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Haber Editörü Tasarım Koordinatörü Dil Editörü Doç. Dr. Nüket ELPEZE ERGEÇ Yrd. Doç. Dr. Murat Ertan DOĞAN Öğr. Gör. Aydın ÇAM Dr. Tülay GÖRÜ DOĞAN Yrd. Doç. Dr. Yeter TORUN Çukurova Üniversitesi İletişim Fakültesi Masaüstü Yayıncılık Uygulama Biriminde hazırlanmış ve Çukurova Üniversitesi Basımevinde 2000 adet basılmıştır. Masaüstü Yayıncılık Uygulama Birimi (322) 338 67 77 / 413 [email protected] Fotoğraf: Engin ESENDEMİR, Fatih ERAY, Kadir PUSLU Muhabirler: Emine ALTAN, Sevim CELEPOĞLU Jean Monnet ÇÜ’de! nAnkara Üniversitesi Jean Monnet Konferans Dizisi’nin beşincisi olan “Krizdeki Avrupa Birliği: Türkiye ve Avrupa Birliği İlişkileri” konulu konferans 6 Aralık Cuma günü MühendislikMimarlık Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Konferansa Çukurova Üniversitesi Rektör Yardımcısı Azmi Yalçın, ÇÜ Stratejik Araştırmalar Merkezi Müdür Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Aslı Bilgin, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Avrupa Birliği ve Uluslararası Ekonomik İlişkiler Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Belgin Akçay, ÇÜ Öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. ÇÜ Stratejik Araştırmalar Merkezi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen konferansın açılış konuşmasını yapan Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Avrupa Birliği ve Uluslararası Ekonomik İlişkiler Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Belgin Akçay, Jean Monnet Kürsüsü’nün, dünya ölçeğinde Avrupa bütünleşmesinin çeşitli yönleriyle akademik ortamda tartışılmasını sağlamak ve bilimsel düzeyde yapılan tartışmaları sürekli kılmak, Avrupa Birliği (AB) konusunda çalışanlar arasında ilişkiler sağlamak, Avrupa bütünleşmesi konusunda yapılan araştırmaları desteklemek gibi çeşitli hedeflerinin olduğunu belirtti. Konferansta söz alan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Azmi Yalçın ise Türkiye’nin AB üyesi olması sürecine değindi ve “İnanıyoruz ki Türkiye, müzakereleri tamamlayarak AB’ye üye olacaktır. Gerek AB’nin içinde bulunduğu sorunlar, gerekse üyelik sürecinde karşılaştığımız sıkıntılar konusunda bilgilendikçe tam üyelik yolunda atılması gereken adımların netleşeceği ve bu yolda hızla ilerleme imkânına kavuşacağımıza inanmaktayım” dedi. Jean Monnet Kürsüsü Nedir? AB Eğitim, Görsel İşitsel ve Kültür Ajansı aracılığı ile yürütülen “Yaşam Boyu Öğrenim, Jean Monnet Programı” kapsamında Ankara Üniversitesi’ne Jean Monnet Kürsüsü verilmiştir. Bu proje ile Ankara Üniversitesi ve yeni kurulmuş bazı Anadolu üniversiteleri arasında işbirliğinin geliştirilmesi ve bu üniversitelerde AB konularında derslerin verilmesi ve AB konusunda çalışan akademisyenler arasında bir ağ kurulmasını amaçlamaktadır. 3 HABER KampüsHaber Prof. Dr. Gürbüz Baytok Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği açıldı nÇukurova Üniversitesi Balca- lı Hastanesi bünyesinde Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı’nın kurucusu Prof. Dr. Gürbüz Baytok’un adının verildiği Ortopedi ve Travmatoloji Kliniğinin açılış töreni 13 Aralık Cuma günü Balcalı Hastanesi Hippokrat Salonu’nda gerçekleştirildi. Törene Rektör Prof. Dr. Mustafa Kibar’ın yanı sıra Kurucu Rektör Prof. Dr. Mithat Özsan, Çukurova Üniversitesinde Rektörlük görevinde bulunmuş olan Prof. Dr. Yalçın Kekeç ve Prof. Dr. Can Özşahinoğlu, fakülte dekanları, Tıp Fakültesi Anabilim Dalı Başkanları, çok sayıda öğretim üyesi ve Tıp Fakültesi öğrencileri katıldı. “Sistematik bir bilim adamı, başarılı bir cerrah” Rektör Prof. Dr. Kibar, Prof. Dr. Baytok’un ömrünü ortopedi camiasına adayan, modern ve bilimsel düşünceye sahip, organizasyon yeteneği mükemmel olan, sistematik bir bilim adamı, başarılı ve titiz bir cerrah olduğunu ifade ederek, “Prof. Dr. Gürbüz Baytok, Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı’nı kurmakla kalmamış, aynı zamanda ortopedi alanında branşlaşmaya önem vererek, Çukurova Üniversitesinin Türkiye’de ve Dünyada daha fazla tanınmasında emeği geçecek genç bilim insanlarının yetişmesinde önderlik etmiştir.” dedi. insanların yaşamlarına ve bilgilerine nasıl katkıda bulunabildiğimizdir. Prof. Dr. Baytok bunu başarmış ender insanlardan birisidir. Prof. Dr. Baytok bana, anestezist olarak çok şey öğretmiştir. Öğrenme yolunda bana ve arkadaşlarıma sağladığı katkıdan ve kurumumuza adadığı 28 yıldan dolayı kendisine teşekkür ediyorum” dedi. Prof. Dr. Baytok’un bölgede birçok ortopedistin yetişmesine katkıda bulunduğunu vurgulayan Rektör Prof. Dr. Kibar, Prof. Dr. Baytok’un yıllar önce El Cerrahisi Bilim Dalı’nı Ortopedi Anabilim Dalı içinde kurarak, Türkiye’de kopan parmak ve ekstremiteleri replante eden ilk merkezlerden biri olma gururunu üniversitemize kazandırdığını belirtti. Prof. Dr. Baytok yaptığı konuşmada, Anabilim Dalı Başkanı olarak kurulmasında ve gelişmesinde büyük katkısı olan ve 28 yıl aralıksız hizmet ettiği Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği’ne kurumsal olarak adının verilmesinden duyduğu onur ve mutluluğu dile getirdi. Açılışta konuşan Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmet Tan da Prof. Dr. Baytok’un Tıp Fakültesi için olan önemine dikkat çekti ve “Bize, nitelikli bir insan olmanın en büyük güç olduğunu öğretti ve bunu kanıtladı. Prof. Dr. Baytok’un 1973 yılında hayalini kurduğu Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği, 2001 yılında emekli olup ayrılmasından sonra da aynı ilkelerle yaşıyor. Baki kalan bu kubbede hoş bir seda, Prof. Dr. Baytok bu kubbede çok unutulmaz izler bıraktı” dedi. “Bina inşa etmek kadar binanın nasıl inşa edildiği de önemlidir!” Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dilek Özcengiz ise yaptığı konuşmada bir binayı inşa etmek kadar, bunun nasıl yapıldığının da önemli olduğuna dikkat çekerek “Binalar yapabiliriz, binaların içini çok üstün teknolojilerle donatabiliriz ve bu binalara Üniversite adını verebiliriz. Ancak önemli olan bizim bu işi nasıl yaptığımız, başka insanları nasıl yetiştirdiğimiz ve Prof. Dr. Gürbüz BAYTOK Kimdir? Prof. Dr. Gürbüz Baytok, 16.6.1934 yılında Çorum’un Alaca ilçesinde doğmuştur. Orta ve lise öğrenimini Eskişehir lisesinde tamamladıktan sonra, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinde öğrenim görmüştür. 1963 yılında Hacettepe Tıp Fakültesi’nde Ortopedi ve Travmatoloji ihtisasını tamalayan Prof.Dr. Baytok, İngiltere’de bilimsel araştırmalar yapmıştır. 1973 yılında Çukurova Üniversitesinde Doçent ünvanı alan Prof.Dr. Baytok, 1978 yılında Profesörlüğe yükselmiştir. 2001 yılında Çukurova Üniversitesinden emekli olan Prof.Dr. Baytok, evli ve iki çocuk sahibidir. Üniversitemiz uluslararası çalışmalara öncülük etmeye devam ediyor nÇukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Deneysel Tıp Araştırma ve Uygulama Merkezi (DETAUM) uluslararası bir çalışmaya ev sahipliği yaptı. Avusturya Salzburg Üniversitesi, Amerika Jhons Hopkins Üniversitesi ve Çukurova Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nden bilim insanları, çene cerrahisinde çığır açması beklenen yeni teknikleri araştırmak ve uygulamak için, deney hayvanları üretip deneysel araştırmaların hizmetine sunan DETAUM’da bir araya geldi. Yürütülen araştırmalarda deney hayvanları üzerinde ilk defa denenen tekniklerde başarı sağlanırsa insan üzerinde de uygulamaya geçilecek ve bu yeni teknik çene üst kırıkları, orta yüz deformiteleri, ortopedi ile estetik cerrahisinde insanların umudu olacak. DETAUM Müdürü Yrd. Doç. Dr. Dağlıoğlu, domuz üreten ve deneysel araştırmalara sunan tek merkez olmalarından dolayı Türkiye’nin ve Dünya’nın çeşitli üniversitelerinden bilim insanlarıyla zaman zaman ortak çalışmalara imza attıklarını ifade ederek: “Avusturya ve Amerika üniversitelerinden gelen cerrah arkadaşlarımızla bir çalışma gerçekleştiriyoruz. Bugüne kadar denenmemiş tekniklerin kullanıldığı çalışmalar aralıksız olarak her bir hayvanda 5-6 saat sürüyor. Başarılı olunabilirse estetik cerrahisinde yeni bir sayfa açılabilir.” dedi. Hastalar için umut olacak! Çalışmaların önemini vurgulayan ÇÜ Diş Hekimliği Fakültesi Çene Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emre Benlidayı, “Uluslararası bir çalışma yürütmekteyiz. Eğer bu çalışma başarılı olursa ilerleyen dönemlerde çene üst kırıklarında, orta yüz deformitelerinde fonksiyon ve estetik açısından insanlar için çok büyük bir başarı elde edilecek. Bu çalışmadaki amaç, dünyadaki çalışmalardan farklı olarak, damarlı uyluk kemiği kullanarak, atar damarı atar damara bağlamaktan ziya- de, toplardamarı atardamara bağlayarak kemiği yaşatmak. Böylece ölü kemiğin yaşayan kemik üzerindeki etkisini de göreceğiz. Estetik ve ortopedi için çok önemli çığır açacak bir araştırma olacak. Hayvan üzerinde denenen bu çalışma uygun sonuç verirse insan üzerinde de uygulanacak” dedi. 4 HABER KampüsHaber 40. YILINDA ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ nKuruluşundan bu yana kendini yenileyen, daha iyiyi hedefleyen, daha büyük baProf. Dr. Mustafa KİBAR Rektör şarılar için yeni projeleri yapılandıran ve bir dünya üniversitesi olmayı amaç edinen Çukurova Üniversitesi 2012-2013 akademik yılında birçok yeniliğe imza attı. 2012-2013 akademik yılında Çukurova Üniversitesi bir yandan fiziki alt yapısını güçlendirirken diğer yandan insan kaynaklarını geliştirme ve uluslararasılaşma alanlarında büyük atılımlar gerçekleştirdi. Çeşitli kullanım alanlarında yapılan bakım ve onarım faaliyetleri, yerleşke ağaçlandırma çalışmaları ve yeni inşaat çalışmaları ile üniversitemizin çehresi ye- Üniversitemiz Diploma Eki Etiketi sağlayan 19 Yükseköğretim kurumu arasında! Çukurova Üniversitesi XVII. Akdeniz Oyunları ve KOÇFEST gibi sportif etkinliklerin yanı sıra, Üniversite Hastaneleri Birliği Toplantısı, Kamu- Üniversite- Sanayi İşbirliği Bölgesel Toplantısı gibi birçok önemli kurum ve kuruluşun gerçekleştirdiği toplantı, konferans ve sempozyumlara başarılı bir şekilde ev sahipliği yaptı. 40. yılını kutluyor olmanın gururunu yaşayan üniversitemiz, bilim, sanat ve kültür birikimiyle Çukurova Bölgesine ve Türkiye’ye hizmet vermenin sevincini yaşıyor. Balcalı Araştırma ve Uygulama Hastanesi 600 bin kişiye tedavi hizmeti sundu 140 bini aşkın mezun vermiş köklü bir üniversite! Çukurova Üniversitesi tarafından, 2006-2010 yılları arasında ilk kez alınan Diploma Eki Etiketinin (DE) yenilenmesi için 2012 yılının Eylül ayında yaptığı başvurusu, Avrupa Komisyonu tarafından değerlendirilerek onaylandı. Çukurova Üniversitesi Diploma Eki Etiketi Ödülü sunulan 19 yükseköğretim kurumundan biri oldu. Türkiye ve Avrupa’da sayılı üniversitenin sahip olduğu Diploma Eki Etiketi, öğrencilerin diplomalarına ek olarak verilen tamamlayıcı bir belge niteliğinde olup, uluslararası akademik ve mesleki tanınırlığı sağlıyor. Özellikle Avrupa bölgesinde bir prestij göstergesi olan ve akademik tanınma, kabul görme ve Üniversitelerarası hareketliliği artırıcı, öğrenci ve akademik personel değişimi konusunda kolaylıklar sağlayan bu şeffaflık araçlarının önemi dünya akademik çalışmalarında da giderek artmaktadır. nilenirken, yönetmeliklerde yapılan değişiklikler ve kütüphane hizmetlerinin geliştirilmesi ile bilimsel çalışmalara verilen destek artırıldı. Çukurova Üniversitesinde 14- 27 Haziran 2013 tarihleri arasında düzenlenen törenlerle 12 Fakülte, 3 enstitü, 3 yüksekokul ve 9 meslek yüksekokulundan 7404 öğrenci mezun oldu. Üniversitemizin kuruluşundan bugüne kadar verdiği mezun sayısı 140 bin kişiyi aştı. Yeni öğrencilerimize merhaba dedik! Çukurova Üniversitesine 2013-2014 eğitim öğretim yılında fakültelere 4 bin 700, yüksek okul ve meslek yüksekokullarına 3 bin 773 kişi olmak üzere toplam 8 bin 473 öğrenci kayıt yaptırdı. Üniversitemizde 13.044’ü ön lisans, 30.448’i lisans ve 5.033’ü ise lisansüstü olmak üzere yaklaşık 48.500 öğrencimiz eğitim görüyor. Ayrıca, üniversitemizde 342’si lisans, 177’si lisansüstü eğitim alan 570 kayıtlı uluslararası öğrencimiz bulunuyor. Değişim programlarıyla gelen öğrenciler eklendiğinde ise bu sayı 650’ye ulaşıyor. Hastanemizde, günlük yaklaşık 2.000-2.500 hastaya poliklinik, 43 klinikte 1.200 servis yatağı ve % 90 doluluk oranı ile yatan hastaların tedavi hizmetleri gerçekleştirildi. Hastanemize yılda yaklaşık 600 bin poliklinik, Engelsiz üniversite! Merkezi dersliklerde, amfilerde, fakülte binalarında gerçekleştirilen tadilatların yanı sıra üniversitemizi engelsiz mekân haline getirmek için gerekli çalışmalar sürdürülüyor. Engelli öğrencilerimizin Girişimci ve Yenilikçi Üniversite Endeksinde 17. Sıraya Yükseldik Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu’nun (TÜBİTAK) hazırladığı üniversitelerin 23 farklı gösterge baz alınarak girişimcilik ve yenilikçilik performanslarına göre sıralandığı, 2012 yılına ait verilere göre hazırlanan “2013 yılı Girişimci ve Yenilikçi Üniversite Endeksi” çerçevesinde 2012 yılında 20. Sırada olan Çukurova Üniversitesi 2013 yılı değer- lendirmesinde 3 sıra yukarı çıkarak 17. sıraya yükseldi. Çukurova Üniversitesi, şimdiye kadar TÜBİTAK’tan en fazla sayıda proje alan 5’inci üniversite konumunda. Üniversitemiz, Türkiye’deki 181 üniversite içerisinde öğretim üyesi başına düşen yayın sayısında 10’uncu, yıllık toplam yayın sayısında ise 13’üncü sıradadır. 50 bin klinik hastası başvurmuş ve tedavileri gerçekleştirilmiştir. Hastanemizde yaklaşık 60 bin ameliyat (A,B,C,D,E grubu ameliyatlar toplamı), iki bin civarında doğum gerçekleştirildi. daha iyi koşullarda eğitim alabilmelerine destek olabilmek amacı ile birçok bina yeniden düzenlendi. Bu kapsamda, kaldırım ve yollarda da gerekli düzenlemeler yapıldı. İnşaatlar Hızla Devam Ediyor! Üniversitenin 22 ayrı noktasına doğalgaz arzı sağlayacak orta ve alçak basınç doğalgaz hattı altyapı ihalesini gerçekleştirerek işe başlayan Çukurova Üniversitesi, alt yapı çalışmalarına da start verdi. Üniversitemiz yerleşkesinde Yurt-Kur’a ait 2.900 öğrenci kapasiteli yurtlara ilaveten 1.000 öğrenci kapasiteli yeni yurt binaları da hizmete girdi. 2013 yılının başlarında Merkez Yerleşkede bulunan İletişim Fakültesine ait ek stüdyo binalarının ve Yumurtalık Meslek Yüksekokulu binasının temeli atıldı. Ayrıca henüz faaliyete geçmemiş birçok fakülte, bilimsel araştırma merkezleri ve ikinci bir yemekhane Mimari Fikir ve Tasarım Komisyonumuzun hazırladığı projeyle kampüsümüzde yürüme ve bisiklet yolları inşaatı müjdesi de verildi. 5 HABER KampüsHaber YENİLİKLERLE YOLUNA DEVAM EDİYOR! Proje Geliştirme ve Koordinasyon Birimi kuruldu Uluslararası proje desteklerini üniversitemize çekmek, özellikle araştırma desteklerini tek bir çatı altında toplayarak, ulusal ve uluslararası destek fırsatlarının duyurusu, başvurusu, takibi ve mali yönetimlerinin yürütülmesi konusunda öğretim üyelerimize destek sağlamak amacıyla Proje Geliştirme ve Koordinasyon Birimi kuruldu. Birim, seminer ve bilgilendirme toplantıları düzenlerken, projelere destek veren ulusal ve uluslararası fonların üniversite personeline duyurulmasını sağlıyor. İletişim Fakültesi, Radyo, Televizyon ve Sinema bölümü tarafından Üniversitenin kurumsal kimliğine hizmet etmek amacıyla Çukurova Üniversitesi Haber Merkezi ve Masaüstü Yayıncılığı Uygulama Birimi kuruldu. Her iki birimin yapmış olduğu çalışmalarla Çukurova Üniversitesinin iç ve dış hedef kitlesinde görünürlüğü ve bilinirliği 10 kat arttı. Kurulan Fakülteler ve Akademik Birimler ile Gücümüze Güç Kattık! 2012-2013 eğitim öğretim yılında üniversitemizde yeni fakülte ve akademik birimlerin kurulmasıyla birlikte yerleşkeye yeni binalar ve bilimsel çalışma merkezleri kazandırıldı. Üniversitemiz Kozan İşletme Fakültesi, Ceyhan Veteriner Fakültesi ile bina sayısını arttırdı. Türkçe Öğretimi Araştırma ve Uygulama Merkezi’ ni (TÖMER) kurarak yabancı öğrencilere dilimizin daha iyi öğretilmesi sağlanıyor. Bununla birlikte, öğretim üyesi ihtiyacı olan diğer Yükseköğretim kurumlarının araştırma görevlilerine lisansüstü eğitim verilmesi ile öğretim üyesi yetiştirilmesine ilişkin esas ve usulleri düzenleyen Öğretim Üyesi Yetiştirme Ofisi kuruldu. Yabancı öğrencilerin üniversitemize uyumuyla ilgili çalışmaları yürüten ve ilk olarak Mevlana değişim programıyla gelen 5 öğrenciyle Mevlana Ofi- si faaliyetlerine başladı. Ayrıca tüm dünyada geçerli olan diploma eki etiketi ile birlikte gelen AKTS sistemiyle konulan alan dışı seçmeli dersler için “Alan Dışı Seçmeli Dersler Koordinatörlüğü” ve “Öğrenci Faaliyetleri Koordinatörlüğü” kuruldu. Aday Öğrenci Ofisi öğrenci adaylarına ücretsiz tercih danışmanlığı hizmeti verdi. Öğrencilerle iç içe bir üniversite Öğrencilerine her yıl sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif değerler kazandırmayı amaçlayan Çukurova Üniversitesi, yıl boyunca kazandırılan bu değerlerin kutlaması olarak gördüğü 22. Bahar Şenlikleri kapsamında birçok etkinlik düzenledi. 2013 Mayıs ayında düzenlenen etkinliklerde baharın gelişini karşılayan Çukurova Üniversitesi öğrencileriyle birlikte yarışlardan konserlere, tiyatrodan söyleşiye kadar birçok eğlence düzenlenerek festival tadında bir hafta yaşadı. 2013 yılı Nisan ayında 11. Çukurova Yüksek Öğrenim Tanıtım Günleri gerçekleştirildi. Ta- nıtım etkinlikleri kapsamında Çukurova Bölgesinde Lise ve dengi okullarda öğrenim gören 13.700 civarında öğrenci kurulan stantları gezerek bilgi aldı. Ayrıca üniversiteye yeni başlayan öğrencilerin üniversiteyi ve şehri hızlı bir şekilde tanımalarını sağlayan oryantasyon programları gerçekleştirildi. Bilişim Hizmetlerinde Yapılan Yenilikler! Çukurova Üniversitesi Web sayfası yenilenerek üniversite hakkında her şeye kolaylıkla ulaşılması sağlandı. Bu kapsamda Merkez ağ omurgası, sunucu ve sistem alt yapısı güçlendirildi. Ayrıca ÇÜ Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi Otomasyon Yazılımları yenilendi. 1915 yılında Çanakkale Savaşı’nda tüm askerleri şehit olan 57. Alay’ın temsili sancağı, her yıl başka bir üniversitenin öğrenci konseyine emanet ediliyor. 57. Alay Sancağını 2013 yılında Çukurova Üniversitesi Öğrenci Konseyi gururla muhafaza etti. Sancak, 29 Nisan 2013’te üniversitemiz yerleşkesinde düzenlenen törenle Marmara Üniversitesi Öğrenci Konseyine devredildi. 40. yılımızı gururla kutladık! Kuruluşunun 40. Yılını da öğrencileriyle kutlayan Üniversitemiz, 40. Yıl Etkinlikleri kapsamında çeşitli etkinliklere yer verdi. Kütüphaneye Kolay Erişim Yeniliklerine devam eden Çukurova Üniversitesi, Üniversite mensuplarının çalışma saatleri dışında ve tatil günlerinde elektronik kaynaklara erişmeleri için mevcut sistemi yeniledi. Ayrıca Kütüphaneye kablosuz İnternet erişim sistemi kuruldu. Üniversite-sanayi işbirliği gerçekleştiriliyor Kamu, sanayi ve Üniversite sanayi iş birliği toplantısı Çukurova Üniversitesi ev sahipliğinde yapıldı. Bu işbirliğini geliştirmek amacıyla Teknoloji Transfer Ofisi Başvurusu yapıldı. 2. Etap Teknokent’in yapımına başlandı. 57. Alay Sancağını muhafaza ettik! Yemyeşil Bir Yerleşke! Akdeniz Oyunları ve KOÇFEST Spor Oyunları ÇÜ’de Düzenlendi! Üniversite gençlerini geleceğe hazırlayan Çukurova Üniversitesi, 2013 yılının Haziran ayında XVII. Akdeniz Oyunlarına ev sahipliği yaptı. Akdeniz Oyunları çerçevesinde Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığına bağlı iktisadi işletmelerini ve spor tesislerini de yenileyen Çukurova Üniversitesi bu kapsamda, ÇÜ Kayıkhanesini yeniden inşa etti. Türkiye’nin Olim- piyatlarda başarılı sporcular yetiştirmesi için, ÇÜ Kayıkhanesinde Türkiye Olimpiyatlara Hazırlık Merkezi (TOHM) açıldı. Akdeniz oyunları kapsamında kayıkhane tesislerinin yeniden yapılanmasının yanı sıra Lütfullah Aksungur Spor Salonunda büyük bakım onarım gerçekleştirildi. Ayrıca Sakıp Sabancı Spor ve Sergi Sarayında da yenilikler yapıldı. 2013 yılının Mayıs ayı başında ülkemizdeki tüm üniversitelerden yaklaşık 5.000 öğrencinin katıldığı 20 bin sporcunun 44 branşta mücadelesine de sahne olan, spor, müzik ve eğlenceyi bir araya getiren KOÇFEST Üniversite Spor Oyunları final müsabakaları da Çukurova Üniversitesinin ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Doğal park olma özelliği ile kuruluşundan bu yana dikkat çeken Çukurova Üniversitesi yerleşkesi içerisinde öğrenciler fidan dikimi gerçekleştirdi. Proje kapsamında yaklaşık 110 dekar araziye 5 bin öğrenci adına 5 bin fidan dikildi. Gönüllü öğrencilerin diktikleri fidanlar her gün sulanarak üniversitemizi yeşillendirmeye hazırlanıyor. 2013 Yılında Gerçekleştirilen Diğer Hizmetler 2013-2014 öğretim yılında öğrenci sayısı artan üniversitemizde ücretsiz yemek verilen öğrenci sayısı 1600’ den 2000’ e çıkarıldı. 6 HABER KampüsHaber Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesinde Ödüllü Araştırmalar Cuma Toplantıları devam ediyor! nÇukurova nÇukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi, Hemaferez, Kök Hücre ve Kriyoprezervasyon Ünitesi’nde görev yapmakta olan Hemşire Özlem Yaran ve ekip arkadaşları tarafından gerçekleştirilen “Çukurova Üniversitesi Hemaferez Ünitesi Trombosit Aferezi Bağışçılarının TV Program Seçimleri” başlıklı çalışma, 27 Kasım-1 Aralık 2013 tarihleri arasında Antalya’da düzenlenen VI. Ulusal Kan Merkezleri ve Transfüzyon Tıbbı Kongresi’nde poster bildiri olarak sunuldu ve ödül komitesi tarafından Jüri Özel Ödülü’ne layık bulundu. Aralık 2012 ile Temmuz 2013 tarihleri arasında aferez bağı- şı için merkezimize başvuran 603 verici ile gerçekleştirilen çalışmada, işlem başladıktan hemen sonra katılımcılara TV kumandası verildi ve diledikleri kanalı/programı izleyebilecekleri söylendi. Kayıt altına alınan bağışçı seçimleri geriye dönük olarak analiz edildi. Çalışmada, neredeyse tamamı erkek olan bağışçıların TV kanalı seçimlerinde spor, haber ve kadın kuşağı programlarının öne çıktığı belirlendi. Çoğunluğun erkek olmasına rağmen, kadın kuşağı programlarının %17,6 oranında tercih edilmesi ve bu programların lise/üniversite mezunu vericiler tarafından da izlenmesi dikkat çekici bulundu. Bununla beraber, Hemaferez, Kök Hücre ve Kriyoprezervasyon Ünitesi Medikal Direktörü Prof. Dr. Birol Güvenç ve Teknik Sorumlusu Biyolog Ferda Tekin Turhan’ın Çocuk Hematoloji/Onkoloji ve Erişkin Hematoloji Bilim Dallarında görevli hekimlerle (Barbaros Ş. Karagün, Can Acıpayam, A. Bülent Antmen, Atila Tanyeli ve Süleyman L. Dinçer) gerçekleştirdikleri ortak çalışmanın sonuçları, “Comparison of Cobe Spectra and Spectra Optia Cell Separators for Red Blood Cell Exchange in Sickle Cell Disease Patients” başlıklı bir bildiri olarak Amerikan Aferez Derneği’nin 34. Yıllık Kongresi’ne gönderilmişti. Bu çalışma, ödül komitesi tarafından “ASFA Yardımcı Sağlık Çalışanı En İyi Bildiri Ödülü”ne layık bulundu. “ASFA Yardımcı Sağlık Çalışanı En İyi Bildiri Ödülü” Ünitenin Teknik Sorumlusu Biyolog Ferda Tekin Turhan, çalışmayı sunmak ve ödülü almak üzere, 22-25 Mayıs 2013 tarihleri arasında Amerika Birleşik Devletleri’nde düzenlenen 34. ASFA Yıllık Kongresi’ne davet edilmiştir. Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından Sürekli Mesleki Gelişim etkinlikleri kapsamında düzenlen Cuma Toplantıları’nın konuğu, “Bilim ve Felsefe” başlıklı sunumuyla Hacettepe Üniversitesi Felsefe Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cemal Güzel oldu. Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi Hippokrat Salonunda gerçekleştirilen etkinliğe çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Bilim Felsefesi, Sağduyu Filozofu Popper, Bir Bilgi Anarşisti: Feyerabend, Çoğulculuğun Kuramcısı: Lakatos, Silinen Yüzler Karşısında Terör ve Dünya Problemleri Karşısında Bilim ve Felsefe gibi çok sayıda eseri bulunan Prof. Dr. Güzel sunumunda, bilimin konumu, gelişimi ve içyapısını değerlendirdi. Konferans sonunda Prof. Dr. Güzel’e plaket ve teşekkür belgesi takdim edildi. Şiddet ve Mobbing Prof. Dr. Hamit HANCI AIDS’SİZ BİR TOPLUM VAR OLABİLİR n1 Aralık Dünya AIDS Günü dolayısıyla Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Aslıhan Candevir Ulu AIDS ve HIV hastalığı hakkında açıklamalarda bulundu. “AIDS en çok gençleri tehdit ediyor” İlk olarak 1 Aralık 1981 tarihinde fark edilen ve 1982 yılında tanımı yapılan AIDS hastalığının ülkemizde görülme sıklığının gençlerde giderek yaygın hale geldiğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Candevir Ulu, enfekte olan bireylerin yanı sıra milyonlarca genç erişkinin de risk altında olduğunu ifade ederek, “Gençler, erişkin- lere göre daha düşük olasılıkla HIV açısından test edilmekte, bunun yanında tedaviye uyum ve gerekli bakımın sağlanması konusunda daha fazla desteğe ihtiyaç duymaktadırlar. Genç erişkinler, yaş dönümleriyle ilgili değişikliklerin yanında kronik bir hastalık ile yaşam ve HIV pozitifliklerini aile ve arkadaşlar ile paylaşarak cinsel partnerlerine geçişi önleme konusunda büyük zorluklar yaşamaktadırlar. Yüksek risk altında olan bu grup, bu zorlukların yanında damgalanma ve ayrımcılık gibi nedenlerden dolayı test yaptırma, önlem alma ve tedavi konusunda geri planda kalmaktadır ve bu bariyerler ortadan kalkmaz ise AIDS’siz bir nesil rüyasının gerçekleşmesi zor görünmektedir” diye sözlerine devam etti. “AIDS’e bağlı ölümler artmaya devam ediyor” Günümüzde, çoğu ihtiyaç duydukları bakım ve destekten yoksun iki milyonu aşkın 10-19 yaş arasındaki genç HIV pozitif olarak yaşamakta. 2005 yılın- dan 2012 yılına kadar dünya genelinde AIDS ilişkili ölümler %30 oranında azalırken bu yaş grubunda %50 artış bildirilmekte. Günümüzde HIV ile yeni enfekte olan hasta sayısı azalmaktadır. Gelişmiş ülkelerde ve Sahra Altı Afrika’da HIV enfeksiyonu ve AIDS’in önemi anlaşılmış, test etme politikaları ile HIV enfekte bireylerin tespit edilerek bu kişilere gerekli bakım ve tedavi sağlanmaya başlamıştır. Ancak Doğu Avrupa ve Orta Asya gibi AIDS ile savaşın iyi yapılamadığı bölgelerde yeni enfekte olan bireyler ve AIDS’ ye bağlı ölümler artmaya devam etmektedir. “Gençlerin eğitilmesi çok önemli” Bizim kliniğimizdeki verilerimiz de ülke verileri ile benzerlik göstermektedir diyen Yrd. Doç. Dr. Candevir Ulu, HIV pozitif hastalarının yaş ortalamasının gittikçe düştüğüne dikkat çekiyor: “Genç erişkinler dünyanın sorunu olduğu gibi bizim ülkemizin de sorunu olma yolunda görülmektedir. Bu nedenle gençlerin hastalık konusunda eğitimi çok önemlidir ve bu amaçla kliniğimiz tarafından bu konuyla ilgili Sağlık Müdürlüğü ile iletişime geçilmiştir.” “AIDS’in kesin tedavisi yok, fakat önlem alınabilir” Balcalı Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları kliniğinde HIV pozitif hastalarının takip ve tedavisi gerçekleştiriliyor. Bununla birlikte test yaptırmak isteyen kişilere gerekli danışmanlık hizmeti de veriliyor. Hastalığın kesin tedavisinin bulunmadığını aktaran Yrd. Doç. Dr. Candevir Ulu, bununla birlikte uygulanan ilaç tedavileri ile HIV/AIDS hastalığından ölümlerin azaldığına dikkat çekerek, “Önlenebilir bir hastalık olan HIV /AIDS ile mücadelenin en etkili yolu korunma önlemlerini uygulamak. Tek eşliliğin yanı sıra, riskli cinsel temasta doğru kondom kullanımı hastalığın cinsel yolla bulaşmasına karşı en güvenli ve basit korunma yollarıdır” dedi. nÇukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından düzenlenen Cuma Toplantıları’nın konuğu Şiddet ve Mobbing başlıklı bir konuşma gerçekleştiren Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İ. Hamit Hancı oldu. Mobbingi açıklayarak sözlerine başlayan Prof. Dr. Hancı, mobbingin üst düzey yöneticilerde bir meslek hastalığı olarak sıklıkla görüldüğünü dile getirerek “Mobbing, ‘sistematik bir şekilde ve bilinçli baskı yapmak’ anlamına gelmekte ve karşı tarafı etkisizleştirmek amacını taşımaktadır. Mobbing kişiyi iş yaşamından dışlama amacıyla kasıtlı olarak yapılır” dedi. Toplantıda söz alan Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülseren Ağrıdağ ise psikolojik tacizin gözle görülmeyen ancak kişinin ruhsal ve fiziksel sağlığını tehdit eden ciddi bir olay olduğunu ifade etti. Toplantı, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dilek Özcengiz’in, Prof. Dr. Hancı’ya teşekkür belgesi takdimi ile sona erdi. Eski Adana’mı geri istiyorum! 7 HABER KampüsHaber Diş Hekimliği Fakültesi önemli projelere imza atmaya devam ediyor nHer hafta seçkin isimlerin konuk konuşmacı olarak katıldığı Çukurova Üniversitesi Ramazanoğlu Konağı Kültür Merkezi Cumartesi Konferansları, Adana’nın tanınmış simalarını ağırlamaya devam ediyor. Bu hafta Ekspres Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Bülent Yardımcı’nın konuk olduğu konakta Adana’nın tarihi masaya yatırıldı. “Eski Adana’mı İstiyorum” başlıklı konuşmasında Yardımcı, Adana’yı anlattı. Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, Orhan Ramazanoğlu, Evsen Medya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Evsen, Ak Ajans Yönetim Kurulu Başkanı Efsun Erkemen, Gazeteci-Yazar Yüksel Mert, muhtarlar ve Adanalı kanaat önderlerinin katıldığı konferansta zaman zaman duygulu anlar yaşandı. Eski Adana’yı anlatan ve salondaki herkese duygulu anlar yaşatan Yardımcı’nın konuşması konuklar tarafından dakikalarca alkışlandı. Yardımcı, konuşmasının ardından salonu dolduran dinleyicilerin sorularını yanıtladı. Siyer ve Kur’an İlişkisi Konferansı nİstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Demircan, Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nin davetlisi olarak geldiği üniversitemizde “Siyer ve Kur’an İlişkisi” hakkında bir konferans verdi. İlahiyat Fakültesi Konferans salonunda düzenlenen etkinliğe, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Osman Ateş, öğretim üyeleri ve çok sayıda öğrenci dinleyici olarak katıldı. Siyer Nedir? Sunumuna Siyer’i anlatarak başlayan Prof. Dr. Demircan: “Hz. Peygamber’in doğumundan vefatına kadar hayatını konu alan ilme ‘Siyer’denildiği gibi, Hz. Peygamber’in hayatı ile ilgili hadisler ve bu hadisleri konu edinen hadis dalı da ‘Siyer’ olarak adlandırılmaktadır” dedi. Konuşmasının ardından katılımcıların sorularını yanıtlayan İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Demircan’a, ÇÜ İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ateş tarafından teşekkür plaketi takdim edildi. Prof. Dr. Hasan FENERCİOĞLU nÇukurova Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi, Adana Sosyal Hizmetler Vakfı, Adana Valiliği, Adana Büyükşehir Belediyesi, Çukurova Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi, Adana Kamu Hastaneler Birliği, Zihinsel Engelli Çocuklar Eğitim Vakfı Adana Şubesi ve ÇÜ Diş Hekimliği Mezunlar Derneği’nin ortaklığı ile yürütülen “Gülmeye Engel Yok” adlı proje, hibe desteği almaya hak kazandı. Hibe almaya hak kazanan projenin tanıtım toplantısı Diş Hekimliği Fakültesi Toplantı Salonunda gerçekleştirildi. Toplantıda açılış konuşmasını yapan ÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Fenercioğlu “Gülmeye Engel Yok” Projesine katkı sağlayan tüm paydaşlara Çukurova Üniversitesi Rektörlüğü adına teşekkür etti. Engellilerin diş sağlığı problemleri çözülüyor Konuşmasında 2013 yılı içerisinde kendilerine ağız ve diş sağlığı konusunda tedavi için Prof. Dr. Serdar TOROĞLU 1150 engellinin başvurduğunu, ancak bu zamana kadar toplam 300 hastanın tedavisinin gerçekleştirildiğini vurgulayan Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serdar Toroğlu, “Söz konusu hastaların tedavisi Tıp Fakültesinden alınan destekle yapılıyordu ve haftada bir veya iki güne denk geliyordu. Bu projeyle en azından fakültemize veya Adana’da diğer kamu hastanelerine başvuran hastaların 600’ünün çok hızlı bir şekilde tedavi görmesini amaçlıyoruz. Hedefimiz kısa sürede bu sayıya ulaşmaktır” dedi. Proje kapsamında 13 diş hekiminin İngiltere ve İsveç’e giderek bu konuda uzmanlaşmış kliniklerde eğitim alacaklarını ifade eden Prof. Dr. Toroğlu, döndükten sonra bu hekimlerin diğer arkadaşlarını bilgilendireceklerini belirtti. Çukurova Kalkınma Ajansı’nın destekleriyle hastanelerinde yeni bir ameliyathane oluşturulduğunu ifade eden Dekan Prof. Dr. Toroğlu, “Ameliyathanemiz bitmek üzere. Bütün araç ve gereçlerini aldık. Bir anestezi teknisyeni, bir anestezi uzmanının yanı sıra, yakın bir gelecekte bu konuda Nusrettin İLHAN tecrübeli bir hemşire de bu ameliyathanede görevlendirilecek. Dolayısıyla 2014 yılında engelli hastaların diş tedavisine yönelik hizmetimiz haftada 5 güne çıkmış olacak” dedi. “... tüm Türkiye’de ciddi bir problem” Toplantıda söz alan Adana Sosyal Hizmetler Vakfı Başkanı Nusrettin İlhan ise zihinsel engellilerin diş sağlığının tüm Türkiye’de ciddi bir problem olduğunu söyledi. Sorunun çözümü için yerel çapta birkaç fedakâr ve özverili diş hekimi tarafından proje geliştirildiğini dile getiren İlhan, “Bu proje ile birlikte hem zihinsel engelli bi- reylerin diş tanı ve tedavilerini gerçekleştirerek ailelerini bu konuda bilinçlendirmek hem de diş hekimlerimizin, ilgili kurumların ve kamuoyunun farkındalığını arttırarak, zihinsel engellilerin ağız ve diş sağlığı problemlerinin çözümüne katkı sağlamak istiyoruz” dedi. Engellilerin Toplumsal Entegrasyonunun Geliştirilmesi Hibe Programı kapsamında hazırlanan ve Türkiye genelinde 550 başvuru arasından hibe almaya hak kazanan 23 projeden biri olan “Gülmeye Engel Yok” projesi ile zihinsel engellilerin diş tedavisinin, konusunda uzman hekimler tarafından daha hızlı şekilde yapılması hedefleniyor. Proje, ağız ve diş sağlığı konusunda bölgede yaşayan zihinsel engelli hastaların yaşadığı tedavi sırası bekleme gün sayısının en aza indirilmesini, zihinsel engelli bireye sahip ailelerin ağız ve diş sağlığı konusunda bilinçlendirilmesini, bölgede konusunda uzman ve gönüllü diş hekimlerinin zihinsel engelli hasta tedavisi konusunda deneyim kazanmasını amaçlıyor. Proje Geliştirme ve Koordinasyon Birimi Proje Duyuruları nProje Geliştirme ve Koordinasyon Birimi tarafından 03-31 Ocak tarihleri arasında başvuru yapılabilecek projeler bildirilmiştir: Belgesel, Kısa ve Animasyon Film Yapım Desteği Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sinema Genel Müdürlüğü “Belgesel, Kısa ve Animasyon Film Yapım Desteği” başlığı altında, Senaryo ve Diyalog Yazım Geliştirme, Kurgu Film Geliştirme, Belgesel Film Geliştirme projelerini çağrıya açtı. Son başvuru tarihi 03 Ocak 2014 olan çağrı ile ilgili ayrıntılı bilgiye http://www.sinema.gov. tr adresinden ulaşabilirsiniz. Ulusal Yetişkin Öğrenenler Kısa Film Yarışması Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’nün düzenlediği “Ulusal Yetişkin Öğrenenler Kısa Film Yarışması”nın son başvuru tarihi 31 Ocak 2014. Bu yarışma ile ilgili ayrıntılı bilgiye ise http://yetiskinproje.meb.gov. tr adresinden ulaşabilirsiniz. Doğal Afet ve Savaş Fotoğrafı Yarışması Days Japan’ın “Doğal Afet Ve Savaş Fotoğrafı Yarışması” başvuruları devam ediyor. Birinciye 10.000 ABD Doları ve dijital fotoğraf makinesi ile lens; ikinciye 3.000 ABD Doları ve dijital fotoğraf makinesi ile lens ve diğer kaza- nanlara ise 1.000 ABD Doları ve dijital kompakt fotoğraf makinesi ile lensin verileceği yarışmanın son başvuru tarihi 15 Ocak 2014. Ayrıntılı bilgiye şu adresten ulaşabilirsiniz: http://www.daysjapan.net. Yaratıcı İlaçlar Girişimi Avrupa Komisyonu ve EFPIA’nın düzenlediği “Yaratıcı İlaçlar Girişimi” programı Avrupa ilaç sanayine yönelik projeleri destekliyor. Son başvuru tarihi 28 Ocak 2014 olan proje hakkında ayrıntılı bilgi için http://www.imi.europa. eu adresini inceleyebilirsiniz. Avrupa Koleji Yüksek Lisans Burs Programı Avrupa Koleji’nin Avru- pa Koleji Yüksek Lisans Burs Programı (2014-2015) başvuruları başladı. Son başvuru tarihi 17 Ocak 2014 olan program hakkında ayrıntılı bilgiye şu adresten ulaşabilirsiniz: http://www.abgs.gov.tr. Avrupa Gönüllü Hizmeti Projesi Genç Gelişim Derneği, Almanya’da 10 Ay Boyunca Sürecek Olan Avrupa Gönüllü Hizmeti Projesi’ne genç gönüllüleri bekliyor. Son başvuru tarihi 31 Ocak 2014 olan proje ile ilgilenen gönüllüler Almanca hazırlayacakları özgeçmişlerini vemotivasyonmektuplarını [email protected] adresine e-posta ile gönderebilirler. HABER KampüsHaber Çukurova Üniversitesi bilim insanlarından bir ilk! Dr. Barış ÖZLÜOYMAK Prof. Dr. Emin GÜZEL nÇukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Makineleri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emin Güzel’in yürütücülüğünü yaptığı projede bilim insanlarımız bir ilke imza attı. Prof. Dr. M. Tunç Özcan, Doç. Dr. Sait M. Say ve Dr. Ö. Barış Özlüoymak’ın çalışmalarıyla Aflatoksinli ürünleri tespit ederek ayıklayan bir makine icat edildi. Bölgemizde üretilen ve tüketilen kurutulmuş gıda maddelerinde bulunabilen; üretici, tüketici ve ihracatçıyı zora sokan zehirli küf mantarı Aflatoksin, Çukurova Üniversitesi bilim insanlarının çalışmalarıyla artık kâbus olmaktan çıktı. Bir üründe Aflatoksin olup olmadığı, icat edilen makine ile artık rahatlıkla görülebiliyor ve hastalıklı ürünler ayrıştırılabiliyor. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Akyürek Teknoloji Firması desteğiyle Türkiye’de bir ilke imza atan Çukurova Üniversitesi bilim Aflatoksin nedir? insanları, Aflatoksinli Ürün Ayrıştırma Makinesi’nin Avrupa patentine de başvurdu. İhracatçı firmalara ve ülke ekonomisine darbe vuran Aflatoksin’in tespit edilebilmesi için yıllardır farklı çözüm yollarına başvuruluyordu. Firmalar genellikle ürünlerinde Aflatoksin olup olmadığını anlayabilmek için kurdukları büyük tezgâhlarda yüzlerce insan çalıştırıp UV ışınları altında elle ayrıştırma yöntemine giderek, zaman ve işgücü kaybına uğruyordu. bir odaya kurulan UV lambalı tezgâhlarda günde 8-12 saat ayakta çalışarak bantlardan geçen ürünlerde Aflatoksin olup olmadığını tespit etmeye uğraşıyorlardı. El yordamıyla yapılan bu ayırma tekniği çalışma verimini düşürdüğü gibi, uzun süre ışığa maruz kalan işçilerin sağlığını olumsuz etkiliyor. Ayrıca yorgunluğun yarattığı dikkat dağınıklığına bağlı olarak da ayrılması gereken hastalıklı ürünler gözden kaçabiliyor. Zehirli ürünlerin gözden kaçmaması, daha seri ayrıştırma yapılması ve insan gücünün az kullanılacağı UV ışık esaslı ayrıştırma makinesi geliştirdik. Bu makine sayesinde birçok olumsuz koşul ortadan kalkacak” dedi. Prof. Dr. Güzel ile birlikte çalışan ve tez konusu olarak 2009 yılında projeye başlayan öğrencisi Dr. Özlüoymak; kamera sistemleri ve yazılımlarla geliştirdikleri bu çalışma sonucunda gümrük kapılarından dönen Aflotoksinli ürünlerin ortadan kalkacağını belirterek patent aşamasındaki makinenin çalışma prensibiyle ilgili bilgi verdi ve “Aflatoksinli Ürün Ayrıştırma Makinesi; gelişmiş kameralar, görüntü işleme, otomasyon yazılımları, pnömatik ayırma ünitesi ve ürünün taşındığı bant sisteminden oluşuyor. Oluşturduğumuz sistemle, UV ışıklı bant üzerinde uygun hızda ilerleyen ürünler arasından Aflatoksin tespit edilirse cihazın ayrıştırma kolu devreye girerek ürün banttan uzaklaştırılıyor. Böylece hata yapma oranınız sıfıra inmiş oluyor” dedi. Aflatoksin; tarım ürünlerinin birçoğunda, kayısı, incir ve üzüm gibi kuru yiyeceklerde görülen “kuvvetli zehir” ve “kanserojen madde” anlamına geliyor. Bu zehirli maddeler sadece UV ışınlarının belli dalga boyu altında görülebiliyor. Sıcak hava ve rutubetle hızla yayıldığından yurt dışına ihraç edilmek üzere depolarda bekleyen ürünlerde görülme olasılığı çok daha yüksek. Durumun ciddiyetini bilerek yurttaşlarının sağlığını tehlikeye atmak istemeyen ülkeler ise denetimleri sıkı tutuyor ve ihraç edilen kurutulmuş ürünleri gümrük kapılarında analizden geçiriyor. Eğer ürünlerde Aflatoksin tespit edilirse ülkeye girişlerine kesinlikle izin verilmiyor. Dolayısıyla ihracatçı firmalar ve ülkeler büyük bir ekonomik kayba uğruyor. oluşan Aflatoksin’in başta kanser olmak üzere birçok tehlikeli hastalığa neden olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Güzel, Türkiye’de ‘ilk’ olma özelliği taşıyan Aflatoksinli Ürün Ayrıştırma Makinesi sayesinde bu hastalıkların önüne geçilebileceğini ifade ediyor. Firmalar elle ayıklama yöntemi kullanıyordu Prof. Dr. Güzel de bu konuya dikkat çekerek “Aflatoksinli ürünlerin ayrıştırılması için günümüzde yoğun işgücü gerektiren geleneksel yöntemler kullanılıyor. İşçiler karanlık Makine sayesinde zehirli ürünler hemen ayrıştırılıyor Aflatoksin kansere neden oluyor! Kuru gıda ürünlerinin güneş ve hava temasıyla
Benzer belgeler
Sayı 19 - Çukurova Üniversitesi
temsilcileri, akademisyenler ve
öğrencilerle buluşacak.
Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği
Bölümü, Gıda Mühendisleri
Odası, Ziraat Mühendisleri
Odası ve Gıda, Tarım ve Hayvanc...
Sayı 26 - Çukurova Üniversitesi
Söz konusu projede araştırmacı olarak yer alan ÇÜ öğretim üyeleri Doç. Dr. Nigar
Yarpuz Bozdoğan, Doç. Dr. M.
Eren Öztekin, Doç. Dr. Nebile
Dağlıoğlu ve Osmaniye Korkut
Ata Üniversitesi Öğretim Üye...
Sayı 9 - Çukurova Üniversitesi
sahibi oldu. Prof. Dr. Paydaş,
Çukurova Üniversitesi Balcalı
Hastanesi Hippokrat Salonunda gerçekleştirilen törende
ödülünü Rektör Prof. Dr. Mustafa Kibar ve Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı