e-bülten - Ankara Patent
Transkript
e-bülten - Ankara Patent
e-bülten 2010 Ekim Sayı: 10 Marka Patent Tasarım Alan Adı Her yüzeyi kaplayabilen sıvı cam üretildi 35. Sınıfın kullanımı ile ilgili yanıltıcı bildirimlere DİKKAT! Ticarileşen Buluşların Gizli Kahramanı: Ali Akurgal Geleceğin telefonları Dosya paylaşımı ve Copyright savaşı 142 bin Dolar kazandırdı, "Yılın İşçisi" oldu Airbus'tan şeffaf gövdeli uçak Uçak parçası ürettik SİZİN ÖNERİLERİNİZ Önümüzdeki ay e-bültenimizde hangi konulara yer vermemizi istersiniz? Hiç farkında olmadan kullandığımız Yoksa cevaplanmasını istediğiniz bir sorunuz mu yüzlerce var? Lütfen bize yazın; nasıl buluşun yaşamımıza [email protected]. girdiğini bilmek ister misiniz? Marka e-bülten 2010 Ekim Sayı: 10 Patent FİKRİ HAKLAR GÜNCEL Tasarım Alan Adı 35. Sınıfın kullanımı ile ilgili yanıltıcı bildirimlere DİKKAT! FİKRİ HAKLAR GÜNCEL Değerli Müvekkilimiz, Son zamanlarda 35. sınıf ile ilgili yeni düzenleme ileri sürülerek; adınıza kayıtlı bulunan markalarınızın taşıyan ürün gruplarının ilişkin oldukları satış hizmetlerinin ayrı olarak tescil edilmesi gerektiği ve bu kapsamda bu yöndeki başvurularınızı en kısa sürede gerçekleştirmenizin yerinde olacağı ile ilgili bilgilendirme yazıları alabilirsiniz. Türk Patent Enstitüsü Markalar Dairesi Başkanlığı bünyesinde oluşturulan bir çalışma grubunca 35. sınıfta yer alan, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetlerine ilişkin yeni bir uygulama önerisi hazırlanmıştır. Hazırlanan bu yeni uygulama önerisi çerçevesinde; 35. sınıfın kapsamında yer alan “müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri” şeklindeki eski ifadenin yanı sıra, malların veya malların ait oldukları sektörlerin belirtildiği ifadelerin kabul edilmesi söz konusu olacaktır. Ancak; söz konusu bu uygulama önerisi, henüz Türk Patent Enstitüsü’nce kabul edilmemiş, Tebliğ’de gerekli düzenlemeler yapılmamış ve dolayısıyla yeni öneri doğrultusunda işlemler yürütülmeye başlanmamıştır. Bu önerinin kabul edilmesi durumunda, uygulama değişikliğine ilişkin tüm detaylar sizlerle derhal paylaşılacaktır. Oluşabilecek maddi/manevi zararların önüne geçilebilmesi için; vekiliniz olarak, markalarınızın tescil kapsamları ile ilgili öneri ve yönlendirme amacı taşır görünümündeki bu ve benzeri bildirimleri dikkate almamanızı, ve bu bildirimlerden bizleri haberdar etmenizi rica ederiz. Bilgilerinize sunar, konuyla ilgili hassasiyetiniz ve işbirliğiniz için şimdiden teşekkür ederiz. Ankara Patent Bürosu Limited Şirketi WIPO Fikri Haklarla İlgili Kanun ve Andlaşmalar İçin Tek Araştırma Kaynağı Olan Referans Aracını Hayata Geçirdi Dünya çapında bilgi eksikliğini yok etmeye kendini adayan WIPO; 20 Eylül 2010 tarihinde, fikri haklarla ilgili ulusal kanun ve andlaşmalarla ilgili güncel bilgilerin bulunduğu ve bunların içerisinde çevrimiçi arama yapılabilen fikri haklar referans kaynağını hayata geçirdi. WIPO Lex şu an kullanıcı dostu ara yüzü ve içerdiği pek çok fonksiyonel kolaylıkla 60 ülkenin yasal mevzuatını 100 hukuk sisteminin temel kapsamıyla birlikte hizmete sunuyor. WIPO Genel Müdürü Francis Gurry, “WIPO Lex’in genel ve üye devletlere özgü yasal bilgiye kolay ve doğrudan erişim sağlarken aynı zamanda araştırmacılar, politika belirleyiciler, fikri haklar sisteminin kullanıcıları ve herkes için değerli bir arama aracı olduğunu” belirtti. WIPO Lex ile, ilk kez üye ülkelerin fikri haklarla ilgili kanunlarının, fikri haklarla ilgili sözleşmelerinin birleştirildiğini ve bunların detaylı bir şekilde tamamen aranabilir bir formata sokulduğunu da ekledi. WIPO Lex; yakın zamanda, hizmete sunulan teknoloji, tasarım, istatistikler, WIPO standartları ve fikri haklarla ilgili sınıflandırmalar gibi konularda hızlı ve kolay online erişim sağlayan geniş bir aranabilir fikri haklar datası ve bu datayla ilgili araçları içeren GOLD ile de bütünleşecek. Daha fazla bilgi için WIPO’nun Halkla İlişkiler Bölümü ile iletişime geçebilirsiniz. Tel: +41 22 - 338 81 61 / 338 95 47 Faks: +41 22 - 338 82 80 Kaynak : wipo Marka e-bülten 2010 Ekim Sayı: 10 Patent AYIN BULUŞÇUSU Tasarım Alan Adı Ticarileşen Buluşların Gizli Kahramanı : Ali Akurgal Buluş yapmak, bir müzik parçası yazmak ile çok yakın bir yaratıcılık uğraşı. Nasıl ki bir müzik parçası bir kısım insanlara büyük haz verirken başkaları tarafından beğenilmeyebiliyorsa, buluşlar da belli pazarlara uygun olmayabiliyor. Bir buluşu doğru pazara ve doğru özellikler ile çıkartabilmek çok önemli. Ali Bey, bize kendinizden bahsedebilir misiniz? Okuyucularımıza sizi tanıtmak istiyoruz. kaları tarafından beğenilmeyebiliyorsa, buluşlar da belli pazarlara uygun olmayabiliyor. Burada bir buluşu doğru pazara ve doğru özellikler ile çıkartabilmek çok önemli. Aksi durumda; gene bir halk deyişimiz, “Müslüman mahallesinde salyangoz satar” konuma düşüyorsunuz. Kuşkusuz, buluşu pazara göre biçimlendirmek buluşçunun işi değil. Nasıl ki, müzikte besteci ile o besteyi “aranje eden” ve “icra eden” ayrı ayrı kişilerse, mekanikte, elektronikte ve diğer alanlarda da buluşu pazara uyarlayan ve onu bir fabrikanın üretim yeteneklerine göre şekillendirenler ayrı ayrı kişiler. Ülkemizde, zincirin bu halkalarının çoğu yerde eksik olduğunu gözlemliyorum. Dolayısı ile buluş yapılıyor ve buluşçusunun elinde kalıyor. 1969 ODTÜ Elektronik mezunuyum. Çalıştığım yerler, Brown Boveri, İsviçre; Exar, Silikon Vâdisi gibi yurt dışı, 17 sene TÜBİTAK 15 sene Netaş gibi yurt içi yerler oldu. Ayrıca Profilo ve Teknim’de de görev aldım. 41 seneyi geride bıraktığım meslek yaşamımda 20 sene bizzat tasarımcı olarak, 10 sene tasarımı yöneten olarak, kalan sürede de tasarımı yönlendiren olarak çalıştım. Son 6 senedir emekliyim ve kendi şirketimi yürütüyorum. Burada hem tasarım yapıyor, hem de tasarımı yönlendiriyorum. AYIN BULUŞÇUSU Patenti alınan her buluş ticarileştiriliyor mu? Patenti alınan her buluş ticarileşmez. Hatta patenti alınan bir buluşun çalışacağı da garantili değildir. Silikon Vadisi ortalamalarına bakacak olursak, 20 fikirden ancak birinin ürüne dönüştüğünü, bunlardan da ancak altıda birinin ticari başarı yakaladığını görürüz. Ben fikri başarısızlığa uğrayan bir gence, “Bu birincisi. Ticari başarıyı yakalamana kadar daha 119 tane daha buluşa ihtiyaç var!” diye takılırım. Olaya patenti alınmışlar açısından bakarsak, ülkemizde patent alma alışkanlığı gelişmediği için ticarileşme oranı daha yüksek görünecektir ama, Silikon Vadisi rakamlarına göre oran 120’de 1. Patent almış ancak henüz buluşu ticarileştirmemiş kişiler nelerle karşılaşıyorlar? Bu konuda uzman biri olarak bize gözlemlerinizi anlatır mısınız? Bizde fikri olan insanların, bu fikirlerini bir kısım bilgilere dayandırmak gibi alışkanlıkları zayıf olduğundan, çoğu patent “çalışmaz” olarak alınıyor. Ancak kurumsallaşmasını tamamlamış büyük ArGe’lerdeki çalışmalar bir patent taraması ve ayrıca akademik esaslara dayanarak gelişiyor. Buradaki “çalışmama” olasılığı çok çok düşük. Gene karşılaşılan bir güçlük, buluş sahibi, buluşunun prototipini yapsa bile bu, üretilebilir olmayabiliyor. Halk deyişimiz “Ben yaptım, oldu”, çoğu yerde bir sonraki adımda buluşçusunu “Fabrikaya verdik yapamadı” sonucu ile karşı karşıya bırakabiliyor. Buluş yapmak, bir müzik parçası yazmak ile çok yakın bir yaratıcılık uğraşı. Nasıl ki bir müzik parçası bir kısım insanlara büyük haz verirken baş- Ticarileştirme aşamasında yaşadığınız ilginç bir olayı bizimle paylaşır mısınız? Plazma neşteri olarak adlandırabileceğimiz bir ameliyat cihazının patenti bir Türk’e ait: Ertürk Tanrısever. Bunu seri üretime hazırlayacağız. Patent belgesindekileri aynen yapıyoruz, cihaz çalışmıyor. Deliniyor, çatlıyor ya da hiç çalışmıyor. Üniversitelerimizi dolaştım, plazma fiziği konusunda uzman akademisyenlerle kafa patlattım, nedenini bulamadık. Sonunda bir kaynak makinesi üreticisinde aradığım bilgiyi buldum. Meğer gaz kanallarının geometrisini öyle ayarlayacakmışsınız ki, gaz hep hızlanarak (daralan kesit) yol alacak, plazma oluşmasını istediğiniz yerde genişleyen geometriden ötürü yavaşlayacakmış. Bunu yaptık, delinme sorunu ortadan kalktı. Meğer, her gazın bir ateş- Marka e-bülten 2010 Ekim Sayı: 10 Patent AYIN BULUŞÇUSU Tasarım Alan Adı leme gerilimi varmış, o gerilimin altında bir enerji varsa, plazma oluşsa bile sürdürülemeyip çökebilirmiş. Gerilimi gerekli düzeye çıkarttık, bizim plazma neşteri “çakar çakmaz çakan çakmak” oluverdi. Sözün özü, işin teorisi kadar pratiğine, deneyime, birikime de ihtiyaç var. AYIN BULUŞÇUSU Yeni teknolojilerin Türkiye’ye gelişi bu teknolojiyi üreten ülkelerdeki kullanımından çok sonra oluyor. Örneğin dünyada 3G kullanımından 5G teknolojisine geçilirken, Türkiye’ye 3G teknolojisine yeni geldi. Sizce Türkiye teknolojiyi bu kadar geriden takip etmemek için neler yapmalı? Her teknolojiyi bir edinme bedeli vardır. Bu teknolojiyi kendiniz de geliştirseniz, başkasının geliştirdiğini de satın alsanız, bu bedeli bir şekilde ödersiniz. Tıpkı modeli eskiyen taşıt araçlarının satın alma bedellerinin azalması gibi teknolojinin eskisi de ucuz olur. Eğer maddi gücünüz varsa, bir teknolojiyi ilk kullanan siz olabilirsiniz. Ama bu durumda tüm geliştirme giderleri (ve buna ek olarak bir kısım kârı) ödemek zorunda kalırsınız. Türkiye üçüncü kuşak cep telefonu teknolojisini (3G) aldığı zaman, dünyada bu teknolojiyi alacak çok sayıda ülke kalmamıştı. Dahası, Türkiye pazarı büyüklüğünde hiç ülke kalmamıştı. Tıpkı; akşam, semt pazarının toplanma vakti, en ön sıradaki “mostralık” sebze-meyvenin en ucuz bedelle satın alınması gibi biz de 3G’yi olabilecek en düşük bedelle aldık. Olumsuz tarafından baktığınızda geriden takip etme olarak görünen bu yaklaşım, bir finansçı gözüyle baktığınızda, mostrayı normal bedelden ucuza almak gibi büyük bir başarı olarak da görülebilir. Yeri gelmişken; “4G olarak adlandırılmaya çalışılan LTE (long time evolution) acaba gerçekten 4G mi?”, “5G ne olacak?” sorularının yanıtları çok berrak değil. Birinci kuşak, bizim “mobil telefon” adıyla bildiğimiz analog bir sistemdi ve bunun standardı da İskandinav ülkeleri tarafından oluşturulmuş NMT (Nordic Mobile Telephone) idi. Ardından 1968 yılında benim otomobilimde, günümüzde çoğu araçta “standart donanım” içerisinde yer alan yağmur yağınca silecekleri kendinden çalıştıran bir sistem vardı. Elbette kendim yapmıştım. Aracı benden üçüncü el olarak alan kişi telefon edip “Bu silecekleri nasıl kapatıyoruz?” diye sorduğunda “O kendi kapanır” dediğimde kulaklarına inanamamıştı. Avrupa Telekomünikasyon Standartları Enstitüsü’nün (ETSI) kurulmasıyla GSM çalışmaları başladı. NMT ile birinin analog diğerinin sayısal olması dışında birçok benzer yanı olan bu ikinci sisteme bu nedenle ikinci kuşak (2G) denildi. Aslında ETSI, 2G ve 3G’yi birlikte tasarladı. Araya sonradan, GPRS olarak bilinen 2.5G konuldu. GSM çıkınca NMT’nin kaybolup gitmesinden alınan ders, 2G yatırımının 3G karşısında aynı akıbete uğramaması için böyle bir genişletilmiş yetenek ile uzatılmış ömür çözümüne yönlendirdi bizi. Kuşkusuz; teknolojiye ucuzladıktan sonra değil, daha yeni kullanıma sunulmuşken siz de sahip olmak istiyorsanız ve ne yapacağınızı bilemediğiniz kadar çok paranız yoksa, en akıllıca yapılacak girişim, teknolojiyi oluşturan ekipte rol almak. 2G ve 3G tasarlanırken, ülkemizin de katkıları olmadı değil. Böyle kapsamlı bir sistemin birçok işlevi, birçok alt sistem yapısı vardır. Örneğin, bir cep telefonundan çekilen bir SMS günümüzde gerekli donanımı olan bir telli telefondaki alıcısına ulaştırılabiliyor. GSM gibi modern bir sistemin bir özelliğini, 50 sene öncesinin teknolojisi ile çalışan telefon santrallerinden yönlendirip alıcısına ulaştırmak kolay bir iş değil. Bunu ancak bir Türk becerebilirdi. Öyle de oldu. Toprağı bol olsun, Ali Rıza Akçay (Netaş), ETSI’de, GSM’in eski sistemlerle uyumunu gözeten komisyonun başkanı olmuştu ve bu hizmetin verilebilmesini dünya ona borçludur. KOSGEB patent almış ve henüz ticarileştirmemiş KOBİ’lere, prototipi olmak koşuluyla, hibe vereceğini açıklamıştı. Ticarileştirme öncesinde ve ARGE, Buluş, Patent başvurusu aşamalarından sonra gelen prototipi yapmanın ne gibi zorlukları var? Kanımca ticari olmaya en yatkın buluş; önce pazarı tanımlanan, karşılaması gereken gereksinmeleri belirlenen ve ardından “Bunu nasıl yapsak?” diye üzerinde kafa yorularak bulunan buluş. Dolayısı ile işe yaramayacak buluşlara prototipi olsa bile destek vermek çok sağlıklı olmayabilir. Bir buluşun işe yarayıp yaramayacağını kestirebilen “emprezaryo” rolü üstlenmiş girişimciler de zaten ürünleştirme (productisation) masraflarını karşılıyorlar. Ekipte bir emprezaryo yoksa, çok ayrıntılı bir pazar araştırması satış fiyatı belirleme çalışması, buradan geriye doğru giderek maliyet bedeli belirlemesi ve buna uygun üretim yöntemi seçilmesi yapmak gerek. Sonra da, prototipi, bu yöntem ile üretilebilir şekilde baştan tasarlamak. Sizin de buluşlarınız var mı? Buluşlarınıza patent veya faydalı model belgesi aldınız mı? 1968 yılında benim otomobilimde, günümüzde çoğu araçta “standart donanım” içerisinde yer alan yağmur yağınca silecekleri kendinden çalıştıran bir sistem vardı. Elbette kendim yapmıştım. Aracı benden üçüncü el olarak alan kişi telefon edip “Bu silecekleri nasıl kapatıyoruz?” diye sorduğunda “O kendi kapanır” dediğimde kulaklarına inanamamıştı. O silecek sistemi, o arabanın bir el daha değiştirmesiyle herhalde sökülüp atılmıştır. Bu örnek, belki de teknolojik başarı ile ticari başarı arasındaki ayrımı çok güzel anlatıyor. Prototipi yapmak, “ben yaptım oldu” demek yeterli değil. Benim bu buluşu yaptığım sırada patent veya faydalı model alınamıyordu. “İhtira Beratı” alınabiliyordu ve o tarihlere kadar verilmiş toplam ihtirâ ber’atı sayısı yüz bile değildi belki de. Çok zor alınırdı bu belge. Elbette almak için başvurmadım bile. Marka e-bülten 2010 Ekim Sayı: 10 Patent TASARIM DÜNYASI Tasarım Alan Adı TASARIM DÜNYASI Geleceğin telefonları Marka e-bülten 2010 Ekim Sayı: 10 Patent ANKARA PATENT BLOG Tasarım blog.ankarapatent.com Alan Adı BLOĞUMUZDAN AYSU DERİCİOĞLU Oscarlı film yönetmeni Jean-Luc Godard, başı copyright davası ile belaya girmiş bir fotoğrafçıya bağışta bulundu. Fotoğrafçı James Climent ise, 13000 şarkıyı yasadışı olarak internetten indirmesi sonucunda karşılaştığı dava ve tazminatların ardından bu işin üstüne gitmeye kararlı. Fotoğrafçının başı 2005 yılında Soulseek P2P’yi kullanarak paylaştığı müzik dosyaları nedeniyle belaya girmişti. 2007 yılında; avukatının önerisi üzerine suçsuz olduğunu söyleyen sanatçı, şimdi ise bu söyleminden pişman olduğunu dile getiriyor. Kız kardeşinden aldığı borçla, cezaları (25000 $) ve dava masraflarını ödemeye çalışan sanatçı, indirdiği şarkıların sayısını Dosya paylaşımı ve Copyright savaşı 30000’e çıkarmış ve şimdi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurmak ve bu duruma meydan okumak istiyor. Bu savaş içinse ihtiyacı olan parayı toplamayı planlayan Climent’a, 79 yaşındaki yönetmen Jean-Luc Godard’dan birkaç gün önce 1000 Euro destek geldi. “Copyright bir olanak değil. Yazarın hakları yok, benim haklarım yok, sadece görevlerim var” diye açıklama yapan Godard, dosya paylaşımı ile ilgili Hadopi yasasına da karşı olduğunu ifade etti. En az iki yıl süreceği düşünülen davanın sonuçları tüm dünyayı etkileyecek nitelikte. Belli ki; günümüz dünyasında ne sanatçıların hakları korunması gerektiği gibi korunuyor, ne de takipçilerinin eserlere ulaşma özgürlüğü çağımızla uyumlu bir şekilde sağlanabiliyor ve artık haklarını elde edemediklerini ifade eden sanatçılar, özgürce paylaşıma destek veriyor. Kaynak: torrentfreak ANKARA PATENT BLOG Twitter markasını ve logosunu kullanıma açıyor ama şartları var Twitter’dan kullanıcılarını destekleyici ve haksız rekabet adına oluşabilecek problemleri engelleyici bir açıklama geldi. Twitter ile birlikte oluşmuş açık platforma ve ekosisteme verdikleri değeri belirtip kullanıcılarına da teşekkür ederek başlayan açıklamada, Twitter markasının ve logosunun ne şekilde kullanılıp kullanılamayacağı detaylı bir şekilde ifade ediliyor. Bu örnek davranış; halkın fikri haklar alanında bilgilenmesini sağlarken, kullanıcıların bilgisizlikleri nedeniyle başlarına hukuki bir dert açmalarının da önüne geçmiş oluyor. Kendi sayfanızın tanıtımını yaparken; yayınlarda, televizyonda ve konferanslarda Twitter’dan bahsederken; Twitter ile ilgili bir kitap yazarken; Twitter ismini veya logosunu ticarette ve ürünlerde kullanmak istediğinizde; reklamlarınızda ve pazarlama faaliyetlerinizde kullanırken neleri yapabilirsiniz, neleri yapamazsınız öğrenmek için: twitter. Ankara Patent Twitter’dan sesleniyor Bilim, teknoloji ve fikri haklar alanındaki son haberleri ve Ankara Patent duyurularını artık Twitter sayfamızdan da takip edebilirsiniz. http://twitter.com/ankara_patent sayfamıza hepinizi bekliyoruz. Marka e-bülten 2010 Ekim Sayı: 10 Patent BULUŞLAR GEÇİDİ Tasarım Alan Adı Fabrikasına 142 bin Dolar kazandırdı, "Yılın İşçisi" oldu KUŞLAR ÇARPMASIN DİYE UV DESENLİ CAM ÜRETİLDİ BULUŞLAR GEÇİDİ Denizli’nin köklü kuruluşlarından olan Erbakır Elektrolitik Bakır Mamülleri A.Ş’.den 32 yıldır işçi olarak çalışan ilkokul mezunu Recep Uz, Milli Prodüktivite Merkezi tarafından ‘Yılın işçisi’ seçildi. Erbakır’ın Denizli Gümüşler Mahallesi’ndeki fabrikasında çalışan 55 yaşındaki Recep Uz, makine mühendislerinin bile düşünemediği çözümü üreterek firmasının yılda 142 bin dolar tasarruf etmesini sağladı. Bakır mamulünün dinlendirilmek için bekletildiği tesisteki, Almanya’dan ithal edilen özel borunun üzerine dökme yaparak tuğla şeklinde çıkış borusu yapan Uz, “Fırının çıkış borusunu değiştirmek için daha önce iki gün boyunca fırının soğumasını bekliyorduk. Günde 750 ton ürünün işlendiği fabrikamızda 1500 ton ürünün işlemesinden oluyorduk. Fikir babası olduğum icatla bu soruna son verdik. 24 saat çalışan fırınımız artık hiç dinlenmeden üretime devam ediyor” dedi. Ödülünü, kasım ayında Ankara’da düzenlenecek törenle alacak olan Uz, “32 yılımı verdiğim fabrikam için bugüne kadar yüzlerce proje ürettim. Dünya markası haline gelen dev tesisin her karışında izim vardır. Türkiye’nin dünya markası haline gelmesi için işçisinden, mühendisine, işvereninden devletine kadar hepimiz çok çalışmalıyız, sürekli üretmeliyiz, devamlı kendimizi yenilemeliyiz. İlkokul mezunuyum ama çok okur çok araştırırım. Yılın işçisi seçildiğim için de çok mutlu ve gururluyum.” diye konuştu. Kaynak: milliyet BİLİŞİM 2010 YENİLİKÇİ UYGULAMA ÖDÜLÜ İNTENGO’NUN Türkiye Bilişim Derneği tarafından bu yıl 27’incisi düzenlenen Ulusal Bilişim Kurultayı’nda Hizmet Ödülleri sahipleri belirlendi. İntengo E-Satınalma uygulaması “Yenilikçi Uygulama Ödülü”nü aldı. Intengo Genel Müdürü Murat Talu, 25 Eylül Cumartesi akşam Rixos Otel’de düzenlenen ödül töreninde yaptığı konuşmada; “Her zaman yeniliklerin öncüsü olan Intengo için çok anlamlı olan “Yenilikçi Uygulama Ödülü” bizi çok gururlandırdı. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da E-Satınalma alanında yeniliklerin öncüsü olmaya devam edeceğiz. Bu yolculukta her zaman bizim ile beraber olan müşterilerimize ve iş ortaklarımıza çok teşekkür ederiz.” dedi Ödül listesi için bilisim.org.tr Kaynak : intengo Her yıl binlerce kuş kazara camlara çarparak ölüyor. Sonunda bir şirket bu soruna bir çözüm bulmaya karar vererek yeni bir ürün piyasaya sürdü. Glaswerke Arnold isimli Alman firması, desenleri sadece kuşlar tarafından görülebilen UV ışık desenli bir cam üretti. Bu cam standart camlara göre kuşları çarpmaya karşı 75% daha fazla koruyor. Kaynak: discovery.com AIRBUS’TAN ŞEFFAF GÖVDELİ UÇAK Airbus yakın zamanda yaptığı duyuruyla şeffaf gövdeli uçak üretmeyi planladığını açıkladı. Uçağın pilotu bir tuşa basarak son teknoloji ile üretilmiş seramik gövdeye elektrik akımı yolladığında gövde bir anda şeffaf hale gelecek. Bu teknoloji sayesinde yolcular binlerce metre yükseklikten altlarındaki değişik manzaraları izleme zevkini yaşayabilecekler. Airbus’un kendi kendini tamir eden uçak gövdesi gibi geliştirmeyi planladığı başka projeler de bulunmakta. Kaynak: infoniac.com Marka e-bülten 2010 Ekim Sayı: 10 Patent BULUŞLAR GEÇİDİ Tasarım Alan Adı Uçak parçası ürettik Uçak motorları konusunda dünyanın önde gelen üreticileriyle rekabet ederek faaliyetlerini sürdüren TUSAŞ Motor Sanayi AŞ (TEI), Türkiye’nin ilk yekpare kompresör pale ve disk parçası (blisk) üretimini başarıyla tamamladı. Savunma Sanayii Müsteşarı Murad Bayar, yaptığı konuşmada, TEI’de gördüklerinin kendilerini mutlu ettiğini belirterek, TEI’nin tasarım ve mühendislik alanında yaptığı atılımları, gerçekleştirdiği gelişmeleri incelediklerini söyledi. TEI’nin son derece memnuniyet verici gelişmelere imza attığını ifade eden Bayar, "Gelecekte insansız uçaklarımızın, helikopterlerimizin, eğitim uçaklarımızın motorları burada tasarlanıp, burada üretilecek. Bugüne kadar imalat anlamında yeteneklerini ispatlayan TEI, bunu tasarım yetenekleriyle birleştirdiğinde Türkiye’nin geleceğine ve havacılığına büyük hizmet yapan bir şirket olacak. Bu projede Türkiye olarak iyi bir strateji takip ettiğimizi düşünüyorum" diye konuştu. TEI’nin, GE ve Rolls-Royce işbirliğiyle devam eden F136 motor programında yekpare pale ve diğer diskler grubunun imalatı için seçilen tek tedarikçi olduğunu anlatan TEI Genel Müdürü Akın Duman şunları kaydetti: BULUŞLAR GEÇİDİ Alpay Kasal ve Sam Ewen'in ortak buluşu: İnteraktif Ayna Lit Studios dokunmatik yanıt veren bir interaktif ayna üretti. Lit Studios, “LaserGames” projesi ile hemen hemen aynı teknoloji temeli kullanarak oluşturduğu İnteraktif Ayna resim görüntülemek, resim çizmek ve metinlerle etkileşimli çalışmak ve kıyafetleri denerken sanal deneme imkanı sağlamak gibi özelliklere sahip. İnteraktif Ayna fikrini bulan, Lit Studios için çalışan görsel tasarımcı ve aynı zamanda da Yaratıcı COW üyesi (Yaratıcı Dünya Toplulukları) Alper Kasal ve geliştiren Interference isimli bir pazarlama şirketinin CEO’su Sam Ewen. Özellikle gece kulüpleri, eğlence ve perakende sektörü için geliştirilen ayna; gerçek bir ayna gibi ama gerçek bir aynanın sahip olamayacağı pek çok özelliğe sahip. Kullanımı iPhone kullanımına benziyor ve resim, metin görüntüleyebileceği gibi resim çizilebiliyor, yazı yazılabiliyor. Kasal, İnteraktif Ayna’yı basit bir yapıya sahip olacak şekilde tasarlanmış, böylece teknolojiyle çok yakından ilgilenmeyen kişiler tarafından da kolayca kullanılabiliyor. Aynanın kendi oyunları, yakınlık algılayıcı sensörleri, aynaya görüntü yansıtmaya yarayan arka projeksiyonları, giysi denemeleri yaparak alışveriş yapmak için programı ve ayrıca son arama tercihlerinize bakarak size öneriler sunan bir yardım sistemi de var. Kaynak: mahalo "Pale ve disklerin tek bir dövme parçadan işlendiği bu imalat yöntemi sayesinde motorda önemli miktarda ağırlık ve dayanım avantajları sağlamaktadır. Yekpare pale-disk grupları ve disk grupları üretimi daha önce TEI’de yoktu. Dünyada sadece 5-6 ana motor üreticisi tarafından uygulanıyordu. GE imzalanan anlaşma ile havacılık sektöründe en gelişmiş teknolojilerden biri olan blisk ve spool üretim teknolojisinin TEI’ye aktarımı sonucu, anlaşmada belirtilen parçalarda TEI, dünyada tek kaynak ya da birincil kaynak durumuna gelmekte. TEI, havacılık sektöründe şirketlerin devamlılığının güvenilirlik, rekabetçilik ve yeni ürün devreye alma başarılarına bağlı olduğunun bilinciyle yatırımlarına devam ediyor. Yüksek teknoloji uygulamalarını rekabet avantajı yaratacak şekilde kullanıyoruz." Kaynak: haberturk INTERBRAND’IN 2010 EN İYİ MARKALAR LİSTESİ AÇIKLANDI Interbrand’in 1999’dan bu yana her yıl açıkladığı “En İyi Markalar Listesi”nde, bu yıl yaşadığı felaket sonrası ilk kez BP yer almıyor. BP’nin bu çöküşü geçen sene 92. sırada yer alan Shell’i 81. sıraya yükseltiyor. Bu yıl geçen yıllarda olduğu gibi Coca Cola birinci olurken, IBM ikinci, Microsoft üçüncü, Google dördüncü sırada yer alıyor. Apple 37%’lik marka değeri artışıyla bu yıl 20.’likten 17.’liğe yükseliyor. Sprite (61), Santander (68), Barclays (74), Jack Daniel’s (78), Credit Suisse (80), Corona (85), 3M (90), Johnnie Walker (92), Heineken (93), and Zurich (94) ise listeye bu yıl ilk kez girmeye hak kazanan markalar olarak göze çarpıyorlar. Kaynak: brandchannel Marka e-bülten 2010 Ekim Sayı: 10 Patent BULUŞLAR GEÇİDİ Tasarım Alan Adı Güneş enerjisiyle saatte 98 km Selçuk Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü son sınıf öğrencileri, Ar-Ge ve Girişimcilik Topluluğu adı altında kurdukları ekiple bir yılda güneş enerjisiyle çalışan otomobil üretti. Bakıldığında adeta uzay aracını andıran ‘’Umay’’ın bir arabada bulunması gereken birçok özelliğe de sahip olduğu ifade edilen açıklamada, 3 tekerlek üzerinde hareket edebilen ara- cın, ihtiyacı olan enerjiyi ise yüzeyinde bulunan 16 adet güneş panelinden sağladığı bildirildi. Hareket etmeden önce üzerinde bulunan güneş panelleri sayesinde şarj edilebilen aracın, özel bir akü sayesinde güneşten gelen ışığı elektrik enerjisine dönüştürdüğü ve hareket esnasında da bu enerjiyi kullandığı dile getirilen açıklamada; şoförsüz ağırlığı 205 kilogram olan Umay’ın, saatte 98 kilometre hıza ulaşabildiği kaydedildi. Proje yürütücüsü Ar-Ge ve Girişimcilik Topluluğu Başkanı Sezer Pıçak, yaptığı açıklamada, Umay’ın toplam 26 bin liraya mal olduğunu söyledi. Kaynak: ntvmsnbc "Türkiye süper beyinlerini ABD'den geri alıyor" BULUŞLAR GEÇİDİ TÜBİTAK, Türk beyin gücünü yurda döndürmek için Aralıkta ABD’ye çıkarma yapacak. ‘’Destination Turkey’’ sloganıyla düzenlenecek büyük çaplı etkinlikte, AB ve TÜBİTAK fonlarıyla ülkeye geri dönmesi hedeflenen süper beyinlere, Türkiye’nin üniversite ve sanayi kuruluşlarının imkanları sunulacak. AB fonlarıyla bugüne kadar 100’e yakın Türk araştırmacı yurda dönmüştü, bu etkinlik sayesinde yüzlerce sü- per beynin daha ülkenin stratejik araştırmalarında çalışması bekleniyor. Etkinlik, Avrupa Komisyonu’nun, beyin göçünü azaltmak amacıyla ABD’de destek vereceği programların ilki olma özelliği taşıyor. TÜBİTAK 7. ÇP Ulusal Koordinatörü Okan Kara, AB Komisyonu’nun "Araştırmacıların Dolaşımı" fonu kapsamında araştırmacılara sağlanan maddi ve diğer imkanların elverişliliği sayesinde şu ana kadar 96 Türk araştırma- cının yurda döndüğünü bildirdi. TÜBİTAK’ın bu yıl içinde başlattığı "Doktora Sonrası Geri Dönüş Burs Programı" ile bilim insanları için cazip imkanlar sağlandığına işaret eden Kara, buna göre ilgili alanlarda doktorasını tamamlamış olanlar, halen yurt dışında ikamet edenler ve alanıyla ilgili bir işte en az 2 yıl çalışanların, Türkiye’de araştırma yaptıklarında TÜBİTAK’tan aylık 2 bin 750 TL burs alabileceğini anımsattı. Kaynak: cumhuriyet 2 Yıl Dayanabilen Ekmek TÜBİTAK Gebze Yerleşkesi Marmara Araştırma Merkezi (MAM), Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyacı doğrultusunda yürütülmüş olan proje çalışmaları kapsamında 2 yıl dayanabilen, vitamin ve minerallerce zenginleştirilmiş ekmek formülasyonu geliştirdi. Bu projenin hayata geçirilmesindeki en büyük etken; başta doğal afet ve savaştan etkilenen insanlar olmak üzere ülke savunmasında görev alan ordunun savaşta veya karargah dışı hiz- met durumunda günlük tüketilen ekmek dışında dayanıklı ekmeğe ihtiyaç duyması. İlk sırada Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere çeşitli Avrupa ülkelerinde konu ile ilgili araştırmalara uzun yıllar önce başlandığı belirtilirken, büyük bir askeri güç barındıran Türkiye’de bilimsel verilere dayalı ayrıntılı bir çalışmanın daha önce yapılmadığına dikkat çekildi. Kaynak: hurriyet Marka e-bülten 2010 Ekim Sayı: 10 Patent BULUŞLAR GEÇİDİ Tasarım Alan Adı Müşterilerimizden Turkcell buluşlarıyla güçleniyor Türkiye’ye teknoloji alanında değer üretmenin yollarını bulmak için çalışan 360 mühendis Turkcell Teknoloji çatısı altında, 3 milyon saatte hepsi birbirinden etkileyici 622 proje üretti. Türkiye’nin teknolojiye en çok yatırım yapan şirketi Turkcell’in ar-ge ve inovasyon üssü Turkcell Teknoloji, 3 milyonuncu ar-ge saatini basın mensuplarıyla beraber kutladı. Turkcell Teknoloji’nin global teknoloji ekosisteminin neresinde yer aldığı ve ülke ekonomisine sağladığı katkının anlatıldığı toplantıda;Turkcell Teknoloji’de ça- lışan 360 mühendisin ürettiği projeler, Türkiye’de ilk kez 3 boyutlu basın toplantısı ve canlı demolarla desteklenerek aktarıldı. Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, Turkcell Teknoloji’nin yerli iş gücüyle teknoloji ürettiğine dikkat çekerek “Teknoloji alanındaki bilgi birikimini ülkemizde üretip geliştirerek dışa bağımlılığı asgariye indiriyoruz,” dedi. Ciliv, bugüne dek 622 proje üreten, 5 Avrupa Birliği projesi ve 200’ü aşkın iş ortağımızla çıtayı gittikçe daha da yukarı taşıyan Turkcell Teknoloji’nin geliştirdiği yazılımların odağında ise müşterinin olduğunu vurguladı. Turkcell Teknoloji Genel Müdürü Semih İncedayı ise; “Turkcell Teknoloji olarak biz, müşteri için değer yaratacak yeni teknolojilere odaklanıyoruz. 2009 yılında kendi alanımızda Türkiye’de alınan tüm patentlerin yüzde 53’ü Turkcell Teknoloji’ye ait. 3 yılda alınan patent sayısı 31’e ulaştı. Her ay en az 1 patent başvurusu yapmaya çalışıyoruz ve bu hedefi her zaman aşıyoruz” dedi. Kaynak : hurriyet HER YÜZEYİ KAPLAYABİLEN SIVI CAM ÜRETİLDİ BULUŞLAR GEÇİDİ Boeing SolarEagle: İnsansız uçak Zephyr güneş uçağının iki haftadan daha uzun süre gökyüzünde kalması büyük bir başarıydı. Hatta bu nedenle Zephyr “ebedi uçak” ismiyle taçlandırıldı. Ancak yakın zamanda Zephyr’in güçlü bir rakibi olacak gibi gözüküyor çünkü Boeing firması, güneş enerjisiyle çalışan bir uçak geliştirmek üzere ABD Savunma Bakanlığı İleri Araştırma Projeleri Ajansı’yla 89 milyon dolarlık bir sözleşme imzaladı. Adı SolarEagle olan bu pilotsuz ve güneş enerjisiyle çalışan uçak, üzerin- deki güneş panelleri sayesinde beş yıl boyunca yere hiç inmeden uçabilecek. Boeing, Solar Eagle’ın 30 gün sürmesi planlanan ilk deneme uçuşunu 2014 yılında gerçekleştirerek Zephyr’in rekorunu da kırmayı deneyecek (tabi bu sırada Zephyr yeni bir rekor kırmazsa!) ve çok daha düşük maliyetlerle, yörüngeye uydu gönderilmesinin gerekmediği çeşitli askeri ve sivil araştırmaların yürütülmesini sağlayacak. Kaynak: treehugger.com mahalo.com Türkiye’de icat edilen ve Nanopool firması tarafından patenti alınan sprey sıvı cam nanoteknoloji alanındaki en kullanışlı buluşlardan biri olarak görülüyor. Saarbrücken Institute for New Materials’da test edilen ürün şeffaf ve zehirli hiçbir madde içermiyor. Sıvı cam her tür yüzeyi; suyun, UV radyasyonunun, kirin, sıcaklığın ve bakterilerin olumsuz etkilerinden koruma özelliğine sahip. Esnek ve nefes aldırır özellikte olduğu için bitki ve tohumlarda da kullanılması mümkün. Ürünün test edildiği üzüm bağlarında bitkilerin mantar enfeksiyonuna dirençlerinin gözle görülür şekilde arttığı gözlenirken, araştırmalarda spreylenen tohumlarınsa daha hızlı büyüdüğünü gözlemlenmiş. Büyük yankı uyandıran devrim niteliğindeki buluş şimdilik İngiltere’de bir tren firması ve bir otel tarafından kullanılıyor, ayrıca Almanya’da bir Hamburger şirketi de bu ürünü değişik alanlarda kullanmakta. Araştırmacılar spreyin etkisinin bir yıl boyunca sürdüğünü söylüyor. Ürünün piyasa sürülme fiyatının İngiltere de 8 GBP civarı olacağı düşünülüyor. Kaynak: infoniac.com Marka e-bülten 2010 Ekim Sayı: 10 Patent ANKARA PATENT GÜNDEM Tasarım Alan Adı Tedbirsiz Yayın Sonuçlarının Buluşun Yeniliğini Etkilememesi İçin “Hoşgörü Süresi” e-bülten yazıları ANKARA PATENT GÜNDEM EMRAH TAŞ Bir buluşa patent verilebilmesi için temel gerekliliklerden biri yeniliktir. Avrupa Patent Sözleşmesine (EPC) göre, bir buluş tekniğin bilinen durumunu oluşturan parçalara dahil değilse yenidir. Buluşu toplumca ulaşılabilecek hale getiren başvuru ya da rüçhan tarihinden önceki bütün yayınlar, buluşun yeniliğini dolayısıyla patent verilebilirliğini ortadan kaldırmaktadır. Rüçhan tarihinden önce yapılan sözlü ve yazılı açıklamalar ya da buluşun kullanımı, buluşa ilişkin yeniliğin ortadan kalkması için yeterli olmaktadır. Türkiye, Birleşik Devletler ve Japonya gibi bazı ülkelerde buluşun acele ya da tedbirsiz yayın sonuçlarının buluşa ilişkin yeniliği etkilememesi için başvuru/buluş sahibine “hoşgörü süresi” adı verilen belirli bir süre tanınmaktadır. Hoşgörü süresi, buluş ya da başvuru sahibi tarafından yapılan buluş açıklamasına karşın belirli bir süre içerisinde başvuru yapılabilmesine olanak sağlamaktadır. Bunun sonucunda yenilik ortadan kalkmamış olmakta ve diğer patent verilenebilirlik şartları (tekniğin bilinen durumunun aşılması ve sanayiye uygulanabilirlik) sağlanırsa buluş patent alma hakkı kazanmaktadır. Özellikle üniversite ve kamu araştırma kurumlarındaki buluş sahipleri ve bilim adamları sıklıkla patent verilebilirlik kriterlerinden biri olan “yenilik” kriterine ilişkin sorun yaşamaktadır. Her araştırmacının birincil amacı, bilimsel bilginin artmasına katkıda bulunmaktır. Bu sebepten dolayı, araştırma çalışması ve araş- Türkiye, Birleşik Devletler ve Japonya gibi bazı ülkelerde buluşun acele ya da tedbirsiz yayın sonuçlarının buluşa ilişkin yeniliği etkilememesi için başvuru/buluş sahibine “hoşgörü süresi” adı verilen belirli bir süre tanınmaktadır. tırma sonuçlarının yayınlanması bir araştırmacının bilimsel aktivitelerinin en önemlisidir. Yayınlar, ortaya çıkarılan bilginin değerlendirilmesinin ve dağıtılmasının en önemli yoludur. Ayrıca, yayınlar araştırmacının akademik kariyerinin ve bilim dünyasındaki tanınırlık seviyesinin temel belirleyicileridir. Bilimsel tartışmalara katılmak ve yayının başarısını tehlikeye atmamak için araştırmacılar, genellikle araştırma sonuçlarını hızlıca yayınlamaktadır. Buluşa ilişkin ticari yarara dayalı sorular araştırmacılar için genellikle ikinci sırada kalmaktadır. Bu durum da; araştırmacıların, öncesinde patent başvurusu yapmadan hızlıca yayın yapmalarına ve bütün patent haklarının geriye dönüşü olmayacak bir şekilde kaybolmasını görmezden gelmelerine neden olmaktadır. Bu durum her ne kadar değerli olsa da üniversiteler ve araştırma kurumlarında geliştirilen buluşların nadiren patent ile korunmasına ilişkin temel sorunlardan biridir. Araştırma ve bilime ilişkin konu ile, düzgün bir patent başvurusu gereklilikleri arasındaki bir diğer temel ayrılık ise buluşun patent verilebilirliği ile araştırma sonuçlarının yayınının imkanı arasındaki zamansal farklılıktır. Bir buluşa ancak ve ancak sanayiye uygulanabilirse patent verilebilmektedir. Söz konusu gereklilik genellikle araştırmanın en son sonuçları ile sağlanabilmektedir. Araştırmaya ilişkin ilk ya da ilerleyen sonuçlar her ne kadar bilimsel yayınlar için değerli olsalar da patent verilebilirlik koşu- lu olan sanayiye uygulanabilirlik kriterini yerine getirememektedir Bunun sonucunda buluş yayınlanabilir ancak henüz patent verilemez durumda olmaktadır. Yukarıda bahsedilen hızlı yayın yapma gereksinimi araştırmacıların yeniliği ortadan kaldıracak sonuçlar doğurmasına rağmen araştırmaya ilişkin ilk ya da ilerleyen sonuçları yayınlamalarına neden olmaktadır. Hoşgörü süresi araştırmacıların ve bilim insanlarının hem araştırma sonuçlarını mümkün olduğu kadar erken yayınlamalarına hem de daha sonra belirli bir zaman dilimi içerisinde yayınlanan sonuçların kullanılabileceği bir patent başvurusu yapabilmelerine imkan sağlamaktadır. Ayrıca, eğer buluşun ticari değeri yayından sonra ortaya çıkarsa hoşgörü süresi sayesinde buluşa ilişkin patent başvurusu yapılması mümkün olmaktadır. Araştırmacıların ve özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin, başvuru öncesinde gizlilik anlaşması ya da lisans anlaşmalarında buluşlarını açıklamak zorunda kalmaları da bir başka sorundur. Çünkü araştırmacılar ya da sözü edilen işletmeler patent başvurusu için yeterli maddi kaynağa sahip olamayabilir. Bu sebepten dolayı üçüncü kişiler tarafından maddi destek sağlanabilmesi için buluşa ilişkin teknik ve ticari potansiyel üçüncü kişilere açıklanmaktadır. İki taraf arasında gizlilik anlaşması yapılmış olsa dahi, iki taraftan biri tarafından buluşa ilişkin yapılabilecek bir açıklama yeniliğin ortadan kalkmasına neden olabilmektedir. Marka e-bülten 2010 Ekim Sayı: 10 Patent ANKARA PATENT GÜNDEM Tasarım ANKARA PATENT GÜNDEM Alan Adı na rağmen, Çin Patent OfiTürkiye, Birleşik Devletler ve Japonya’nın aksine Avrupa Patenti 3 Aylık Hoşgörü Süresi 12 Aylık Hoşgörü Süresi si kötü niyetle açıklanan buluşlar, daha önceden belirleSözleşmesi’nde hoşgörü süresi yer Türkiye Arjantin nen akademik ya da teknoloalmamaktadır. Ancak, EPC madde Amerika jik konferanslarda açıklanan 55’te iki özel durum için hoşgörü Avustralya Japonya buluşlar ve Çin Hükümetinin süresi uygulanabileceğinden bahBrezilya sponsor olduğu ya da onaysedilmektedir. Rusya ladığı uluslararası sergilerde Avrupa Patent Sözleşmesi Kanada Tayvan sergilenen buluşlar için altı kapsamında Avrupa Patent başvuMalezya Güney Kore aylık hoşgörü süresi uygularusu yapılmadan önceki altı ay içemaktadır2. risinde: Meksika Avrasya Patent Sistemi a) Üçüncü kişiler tarafından Sonuç olarak; bazı ülkeyın yapmaları durumunda da etkili olkötü niyetli ve başvuru sahibinin lerde uygulanan hoşgörü süresi, özelmaktadır. haklarına zarar verecek şekilde bululikle üniversite ve kamu araştırma kuYukarıda “b” maddesinde belirşun açıklanması, rumlarında görev alan bilim adamlatilen durumda ise başvuru sahibinin b) Başvuru sahibinin, buluşu rının ve araştırmacıların buluşa ilişAvrupa Patent başvurusu yapılırken Uluslararası Sergiler Sözleşmesinde kin araştırma sonuçlarını ya da makabuluşu sergilediğine dair resmi bir bel(Convention on international exhibilelerini yayınladıktan sonra belirli bir geyi Avrupa Patent Ofisi’ne sunması tions) belirtilen bir sergide sergilemesi süre içerisinde buluşlarına ilişkin pagerekmektedir. durumunda buluşun açıklanmış olmatent başvurusu yapabilmelerine imkan Altı aylık hoşgörü süresi hesapsı dikkate alınmamaktadır. sağlamaktadır. Bu sayede üniversite lanırken Avrupa Patent başvurusunun Yukarıda “a” maddesinde belirve kamu araştırma merkezlerinde geyapıldığı gerçek tarih esas alınmaktatilen hoşgörü süresi gizlilik anlaşmaliştirilen buluşların, buluş sahiplerine dır. Eğer buluş başvurudan önceki altı sı yapılmasına karşın yapılan yayınlar ve buluşun geliştirildiği kuruma ticari aydan önce açıklanmışsa buluşun yedolayısıyla ortaya çıkabilecek sorunkatkı yapması sağlanmaktadır. niliği ortadan kalkmaktadır1. ları çözmeyi sağlamaya yöneliktir. Bu KAYNAKLAR: madde ayrıca hizmet karşılığı çalışan Yukarıdaki tablo, bazı ülkeler[1] ipr-helpdesk [2] mewburn araştırmacıların bağlı oldukları kurude uygulanan hoşgörü sürelerini gösmun isteği ya da onayı olmadan yatermektedir. Tabloda yer almaması- MUCİDİN SADIĞI Başımıza icat çıkarın! Pamuk Toplama Makinesi Ramazan Hıçkıran tarafından geliştirilen pamuk toplama makinesi, onlarca işçinin yaptığı işi çok daha kısa sürede ve çok daha ucuza yapabiliyor. Elektrik süpürgesinin çalışma ilkesinin benzeri bir teknikle çalışan araç, enerjisini mazottan sağlıyor. Ramazan Hıçkıran, 300 kilogram kapasiteli toplama tankına bağlı 6 hortumu ile ahtopotu andı- ran pamuk toplama makinesinin, normal yöntemlerle 8-10 Bin TL'ye mal olan 100 dönümlük bir tarladaki ürünü sadece 1000 TL'lik masrafla kaldırabildiğini belirtiyor. Pamuk toplama robotu işgücü tasarrufunun yanı sıra zamandan da tasarruf sağlıyor ve iki hafta sürecek işi 4-5 günde bitiriyor. Kaynak: patentmuzesi Hiç farkında olmadan kullandığımız yüzlerce buluşun yaşamımıza nasıl girdiğini bilmek ister misiniz? www.patentmuzesi.com
Benzer belgeler
e-bülten - Ankara Patent
Dosya paylaşımı ve Copyright savaşı
142 bin Dolar kazandırdı,
"Yılın İşçisi" oldu
Airbus'tan şeffaf gövdeli uçak
Uçak parçası ürettik
SİZİN ÖNERİLERİNİZ
Önümüzdeki ay e-bültenimizde hangi konulara ...
teknolojik girişimcilikte patent
Dosya paylaşımı ve Copyright savaşı
142 bin Dolar kazandırdı,
"Yılın İşçisi" oldu
Airbus'tan şeffaf gövdeli uçak
Uçak parçası ürettik
SİZİN ÖNERİLERİNİZ
Önümüzdeki ay e-bültenimizde hangi konulara ...