- türksoy
Transkript
- türksoy
1 1302-6569 Sayı : 43 ●Mart 2014 Yaygın Süreli Yayın, Üç ayda bir yayımlanır. İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü ULUSLARARASI TÜRK KÜLTÜRÜ TEŞKİLATI Adına Prof. Dr. Fırat PURTAŞ Yayına Hazırlayan Salim EZER Danışma Kurulu Düsen KASEİNOV Prof. Dr. Ahmet Bican ERCİLASUN Prof. Dr. Ülkü Çelik ŞAVK Prof. Dr. Sema Barutçu ÖZÖNDER Ali AKBAŞ Yayın Kurulu Elçin GAFARLI (Azerbaycan) Güler FEDAİ (KKTC) Liliya SATTAROVA (RF, Tataristan) Timur DAVLETOV (RF, Hakasya) Sancar MÜLAZIMOĞLU Volkan YEŞİLAY Şehnaz BURHANEDDİN Fotoğraflar Güler FEDAİ Çeviri (Rusça-Türkçe) Liliya SATTAROVA Liliya KERİMOVA Çeviri ve Redaksiyon (Türkçe-İngilizce) Yasemin VAUDABLE Görsel Yönetmen KET KOLEKTİF Tasarım ve Prodüksiyon Dergi Baskı Orient Yayıncılık Salmat Basım Ltd. Şti Büyük Sanayi 1.Cadde No: 95/1 İskitler Altındağ - ANKARA Basım Tarihi: 26/09/2013 Dergi Yönetim Yeri ve Adresi Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) Ferit Recai Ertuğrul Caddesi No. 8 Oran 06450, ANKARA Telefon : +90 312 491 01 00 pbx Fax : +90 312 491 01 11 www.turksoy.org www.facebook.com/turksoyorg www.twitter.com/turksoyorg www.youtube.com/turksoy93 2 Sevgili Okurlar, Yılboyu gerçekleştirdiğimiz etkinliklerin yanı sıra, Türk dünyasının kültürel zenginliklerini okuyucuyla buluşturan TÜRKSOY dergisinin 43. sayısıyla yeniden karşınızdayız. 2013 yılı bizim için oldukça özel bir yıl oldu. Gerçekleştirdiğimiz yüzlerce etkinlikle teşkilatımızın 20. yılını coşkuyla kutladık. Bugün geldiğimiz nokta itibari ile her gün gelişiyor, kendimizi yeniliyor ve bunun sonucunda hem yönlendirici hem de uygulayıcı bir kurum olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Dünyanın dört bir yanında gerçekleştirdiğimiz etkinliklerle sahip olduğumuz değerlerin gün yüzüne çıkarılması ve gelecek nesillere aktarılması için özel bir çaba sarfediyoruz. Bu yıl, teşkilatımızın 20. yıl coşkusu ülkelerimizin sınırlarını aşarak, Avrupa ve Amerika kıtasında da yaşandı. Yıl boyu TÜRKSOY’un gerçekleştirdiği tüm faaliyetleri 20. yılımıza ithaf ettik. Bu etkinliklerin her biri ayrı ayrı kutlama niteliğindeydi. Ancak; bu kutlamaların arasında Azerbaycan’ın Gebele şehrinde düzenlenen Türk Konseyi Zirvesi sırasında, devlet başkanlarımızın teşrifleriyle onurlandırdığı konserimiz ve yine Ankara’da, TÜRKSOY üyesi ülkelerin kültür bakanlarının katılımıyla gerçekleşen, Türk Dünyası Yıldızlarını ağırladığımız 20. yıl kutlamalarımız, öne çıkan etkinliklerimizden bazıları oldu. TÜRKSOY’un kuruluşundan bu yana yanımızda olan devlet büyüklerimizin güçlü desteğini bir kez daha bizlere hissettiren bu etkinlikleri dergimizin ilk sayfalarına taşıdık. 17 Eylül 2013 tarihinde Paris’te UNESCO Genel Merkezi’nde, 19 Eylül 2013 tarihinde Avrupa Konseyi’nin bulunduğu Strazburg’da düzenlendiğimiz 20. yıl kutlamaları ise işbirliği yaptığımız muhataplarımızın TÜRKSOY’a gösterdiği saygıyı ve Avrupalıların kültürümüze duyduğu hayranlığı müşahade ettiğimiz son derece başarılı faaliyetlerdi. Azerbaycanlı dahi müzisyen Üzeyir Hacıbeyli tarafından bestelenen ünlü Arşın Mal Alan Operası’nın, 100. yılında, TÜRKSOY tarafından karma bir sanatçı grubunun icrasıyla sahnelenmesi etkinliğe ayrı bir anlam kattı. TÜRKSOY’u takip edenler, Türk dünyası kültür ve sanat hayatına yön veren TÜRKSOY Daimi Konsey Toplantıları’nı artık biliyor. Daimi Konsey Toplantılarımızın 31.si, 2 Ekim 2014 tarihinde Ankara’da gerçekleşti. Bu toplantı’nın ev sahipliğini ise T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik yaptı. TÜRKSOY’un çalışmalarına her daim destek olan Bakan Çelik’in konuşmasında öne çıkan başlıkları ve TÜRKSOY Daimi Konsey’inde yaşananlara bu sayımızda ayrıntılarıyla yer verdik. TÜRKSOY’un uygulamaya geçirdiği Türk Dünyası Kültür Başkenti programı dahilinde biliyorsunuz ki; 2013 yılı Türk Dünyası Kültür Başkenti ünvanı Eskişehir’e verildi. Bu özel yıl içerisinde Eskişehir, TÜRKSOY’un geleneksel faaliyetlerinden en önemlilerine ev sahipliği yaptı. Dergimizin yeni sayısında kültür başkenti yılı kapsamında gerçekleştirilen etkinlikleri bir başlıkta topladık. Eskişehir’de gerçekleştirilen, uluslararası işbirliği imkanlarının ve kültürlerarası diyaloğun arttırılmasını amaçlayan UNESCO Milli Komisyonları 4. Toplantısı’nı ise, ayrı bir dosya olarak sizlere sunuyoruz Türk Dünyası Kültür Başkenti programının Eskişehir’e kattığı zenginliği gözler önüne serecek olan çalışamalarımızı keyifle okuyacağınızı umuyoruz. Geleneksel etkinliklerin yanı sıra, TÜRKSOY her yıl özel projelere de imza atmaya devam ediyor. 2013 yılı çalışmalarını, Kazakistan müziğinin tanınmış ismi, Kazak klasik müziğinin yaratıcısı Mukan Tölebayev’e ithaf eden teşkilatımız, bu kapsamda Samsun Devlet Opera ve Balesi’nin iş birliğinde, “Birjan ve Sara Operası”nı Türkiye’de ilk defa seyirci ile buluşturdu. Bu özel etkinlik, gönüllerde iz bırakan TÜRKSOY etkinliklerinden biri oldu. Birjan ve Sara’nın geçmişten günümüze ulaşan etkileyici hikayesini ilerleyen sayfalarımızda bulabilirsiniz. Her sayımızda sevdiğiniz, tanıdığınız kişilerin kendi cümleleriyle sizlere ulaşması için röportajlara da yer vermeye çalışıyoruz. Bu sayımızda Genel Sekreterimiz Düsen Kaseinov’la, göreve gelişinin 5. yılında, kuruluşundan günümüze TÜRKSOY’u konuştuk. Geçen yirmi yılda yaşanan zorluklardan, TÜRKSOY’un geleceğine dair pek çok konuyu içeren röportajımızı beğeninize sunuyoruz. Dergimizin içeriği yukarıda bahsettiklerimizle sınırlı değil elbette. İlk kez gerçekleştirilen Türk Dünyası Müzeciler Forumu, TÜRKSOY’a destek olan kişi, kurum ve kuruluşlara takdim edilen TÜRKSOY 20. Yıl Madalyaları ve TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılına ithafen hazırlanan TÜRKSOY Gençlik Oda Orkestrası’nın yeni albümü gibi pek çok farklı konuyu daha sayfalarımızda bulabilirsiniz Keyifle okumanızı diliyor ve yeni sayımızda buluşuncaya kadar hoşçakalın diyoruz. TR Дорогие читатели журнала ТЮРКСОЙ! RU Вы держите в руках 43-й выпуск журнала, в котором мы рассказали об особых событиях 2013 года. Он был годом двадцатилетия Международной организации тюркской культуры, и этот юбилей ТЮРКСОЙ ярко отпраздновала торжественными мероприятиями в разных странах. О юбилее ТЮРКСОЙ, вкладе Организации в распространение культурных ценностей тюркских народов, говорилось на мероприятиях в Европе и Америке. Одним из самых важных событий этого года стало заседание Совета сотрудничества тюркоязычных государств в городе Габала (Азербайджан). В честь юбилея ТЮРКСОЙ был подготовлен особый концерт, который почтили своим присутствием главы тюркских государств. Основное торжество двадцатилетнего юбилея состоялось в Анкаре с участием министров культуры стран-членов ТЮРКСОЙ, которые смогли увидеть праздник искусств тюркского мира на сцене Концертного зала Президентского симфонического оркестра в Анкаре. Поистине, эти значимые события не могли бы состояться без огромной поддержки правительств стран-членов ТЮРКСОЙ. Празднование 20-летия ТЮРКСОЙ в Европе было окрашено по-особенному. Здесь Международная организация представила музыкальный проект, который связан с другим замечательным юбилеем - 100-летием оперетты «Аршин Мал Алан», созданной великим композитором Азербайджана Узеиром Гаджибековым. Постановка бессмертного произведения, осуществленная с участием артистов из тюркских стран 17 сентября 2013 года в штаб-квартире ЮНЕСКО в Париже и 19 сентября – в Страсбурге, показала высокий интерес к музыкальной культуре тюркского мира и снискала восторг взыскательной публики. Постоянный совет министров культуры стран-членов ТЮРКСОЙ, который принимает важнейшие решения в жизни Международной организации, 2 октября 2013 года провел в Анкаре свое 31-е заседание под председательством министра культуры культуры и туризма Турецкой Республики Омера Челика. О важнейших вопросах повестки дня и принятых решениях рассказывает специальный материал номера. Турецкий город Эскишехир в 2013 году достойно нес титул Культурной столицы тюркского мира. В течение года здесь прошли важные встречи и симпозиумы, яркие концерты и многие форумы ученых и деятелей культуры международного масштаба. На страницах журнала мы информируем о самых интересных событиях, которые состоялись в рамках программы культурной столицы. Специальный материал номера рассказывает об итогах Четвёртого Совещания Национальных комиссий по делам ЮНЕСКО странчленов ТЮРКСОЙ. Среди международных проектов ТЮРКСОЙ, приуроченных к особым датам и связанных с именами выдающихся деятелей тюркской культуры, особое место занимают концерты и постановки 2013 года, посвященные 100-летию выдающегося композитора, создателя казахской классической музыки Мукана Тулебаева. Самым ярким событием столетнего юбилея стала постановка известной оперы «Биржан и Сара», осуществленная совместно с Самсунским Государственным театром оперы и балета. На страницах журнала мы делимся подробностями этого проекта. Юбилей Международной организации является поводом к подведению некоторых итогов и планированию целей на будущее. В специальном интервью Генеральный секретарь Дюсен Касеинов рассказывает о своем видении достигнутого и ставит новые задачи, рассуждает о ценностях культуры тюркского мира и роли ТЮРКСОЙ в развитии межкультурного сотрудничества. Прошедший в ноябре 2013 года Первый музейный форум ТЮРКСОЙ стал первым шагом Международной организации в реализации новой инициативы по развитию сотрудничества между музеями разных стран. На страницах журнала мы информируем об этой встрече, а также памятной медали «20-летие ТЮРКСОЙ», новом альбоме Молодёжного камерного оркестра ТЮРКСОЙ и других проектах. Будем ждать следующей встречи с нашим читателем, Редакция журнала ТЮРКСОЙ Distinguished readers, ENG We are happy to share the 43rd issue of our journal with you. As an international organization committed to the preservation and promotion of Turkic culture around the world, we have left quite a special year behind us. Indeed, we have celebrated the 20th anniversary of our organization with hundreds of events. Today, we have become an institution which does not only continuously broaden the spectrum of its activities but also constantly renews itself, so as to be, both, a leading and implementing organization. Since our establishment, we have been carrying out countless events and activities to unveil and explore our rich cultural heritage in order to transmit it to future generations. During the past year, we have shared the joy of our 20th anniversary with Europe and the United States of America. Throughout 2013, all activities carried out by TURKSOY were dedicated to the celebration of its 20th anniversary. The highlights of 2013 have undeniably been our concert attended by the Heads of States of our member countries within the framework of the Summit of the Turkic Council held in Gabala, Azerbaijan, as well as our concerts featuring Stars of the Turkic World who took our audiences on an unforgettable journey through colorful melodies. In the first pages of this issue of our journal, we wanted to share some news and articles with you, which will give you an insight into the precious support of our Heads of States and Ministers whom we owe deep respect and gratitude therefore. Our 20th anniversary celebrations held in UNESCO Headquarters in Paris on September 17th, 2013 and at the Council of Europe in Strasburg on September 19th, 2013 have also been extremely successful events which allowed us to witness not only the deep respect of our cooperation partners towards TURKSOY but also the admiration of European citizens for our culture. The highlight of these events has undoubtedly been the performance of “Arshin Mal Alan” a unique masterpiece by the famous Azerbaijani composer which was staged by TURKSOY with the contribution of artists from various countries of the Turkic World on the occasion of the 100th anniversary of its composition by U. Hacibeyli. This issue of our journal also includes an article on this event which has been a milestone in TURKSOY’s cultural activities carried out in Europe. Those who are following up TURKSOY and its activities are already familiar with the Meetings of the Permanent Council of TURKSOY which determine the cultural and artistic roadmap of TURKSOY. The 31st Term Meeting of our Permanent Council hosted by the Minister of Culture and Tourism of the Republic of Turkey Mr. Omer Celik was held on October 2nd, 2014 in Ankara. You may also find a detailed article on the main titles of Mr. Celik’s speech as well as on the aforementioned meeting itself. Another traditional practice of TURKSOY is the declaration of one city of the Turkic World as its Cultural Capital every year. Within this framework, the city of Eskisehir received the title of Cultural Capital of the Turkic World 2013. Throughout this special year, the city of Eskisehir hosted the most important traditional events of TURKSOY. In this issue of our journal, you will also find an article on events held in Eskisehir. The Fourth Meeting of National Commissions of the UNESCO held in Eskisehir with a view to increasing opportunities of international cooperation and strengthening intercultural dialogue is another highlight of this issue. We hope that you will enjoy reading these articles which will give you an insight into the colorfulness of these events in Eskisehir within the framework of the Cultural Capital of the Turkic World Programme. Besides these traditional events held every year, TURKSOY further carries out special projects. Within this framework, our organization which dedicated its activities to the famous composer of Kazak classical music Mukan Tulebayev in 2013, held the Premiere of his opera “Birjan and Sarah” performed for the first time in Turkey in cooperation with the State Opera and Ballet of Samsun. This special event left indelible traces in the memories of our spectators. This is why we also wanted to share an article with you on Birjan and Sarah whose story is an essential part of Kazak cultural heritage. As in every issue of our journal, we have again an interview for you in which we this time spoke about TURKSOY with our Secretary General Prof. Kasseinov who has now been assuming this duty for five years and gave us some interesting insights into the history of TURKSOY since its foundation. We hope that you will also enjoy reading this interview covering many interesting issues such as the challenges overcome by TURKSOY during its 20 years of existence as well as its future perspectives. Of course, the content of this issue of our journal is not limited to these articles. Indeed, you may find many other interesting articles on a large variety of subjects ranging from the Forum of Museum Experts of the Turkic World to the 20th Anniversary medals of TURKSOY awarded to personalities and institutions in recognition of their valuable support as well as to the new album of the Youth Chamber Orchestra of TURKSOY dedicated to the 20th anniversary of our organization. We hope that you will enjoy reading this issue of our journal and look forward to sharing our next issue with you. 08 18 TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ FROM TURKSOY’S DIARY 42 TÜRKSOY 20.YIL ÖZEL KONSERİ ЮБИЛЕЙНЫЙ КОНЦЕРТ ТЮРКСОЙ TÜRK KONSEYİ ZİRVESİ’NE TÜRKSOY’UN 20.YIL KUTLAMALARI DAMGASINI VURDU ГЛАВЫ ТЮРКСКИХ СТРАН ПОЗДРАВИЛИ ТЮРКСОЙ С ЮБИЛЕЕМ THE SUMMIT OF THE TURKIC COUNCIL WAS MARKED BY THE 20TH ANNIVERSARY CELEBRATIONS OF TURKSOY 20TH ANNIVERSARY CONCERT OF TURKSOY 52 TÜRKSOY’UN 20.YIL KUTLAMALARI AVRUPA’DA SES GETİRDİ 22 28 36 TÜRK DÜNYASININ UNESCO’SU TÜRKSOY, KÜLTÜR VE TURİZM BAKANI ÖMER ÇELİK ТЮРКСОЙ ИГРАЕТ РОЛЬ ЮНЕСКО ТЮРКСКОГО МИРА, РЕЧЬ МИНИСТРА КУЛЬТУРЫ И ТУРИЗМА ТУРЦИИ TURKSOY: THE UNESCO OF THE TURKIC WORLD, MINISTER OF CULTURE AND TOURISM OF THE REPUBLIC OF TURKEY MR.OMER CELIK TÜRKSOY GENEL SEKRETERİ DÜSEN KASEİNOV’LA KURULUŞUNDAN GÜNÜMÜZE TÜRKSOY ИНТЕРВЬЮ ГЕНЕРАЛЬНОГО СЕКРЕТАРЯ ТЮРКСОЙ ДЮСЕНА КАСЕИНОВА; КУЛЬТУРА – ОБЩИЙ ЯЗЫК ГРЯДУЩИХ ПОКОЛЕНИЙ INTERVIEW WITH THE SECRETARY GENERAL OF TURKSOY, MR.DUSEN KASEINOV: TURKSOY FROM PAST TO PRESENT TÜRKSOY DAİMİ KONSEYİ 31.DÖNEM TOPLANTISI XXXI ЗАСЕДАНИЕ ПОСТОЯННОГО СОВЕТА ТЮРКСОЙ 31ST TERM MEETING OF THE PERMANENT COUNCIL OF TURKSOY ПРАЗДНОВАНИЕ 20-ЛЕТИЯ ТЮРКСОЙ В ЕВРОПЕ GREAT SUCCESS OF 20TH ANNIVERSARY CELEBRATIONS OF TURKSOY IN EUROPE 56 TÜRKSOY 20.YIL HEYKELİNİN YARATICISI SAİT RÜSTEM’LE RÖPORTAJ БЕСЕДА СО СКУЛЬПТОРОМ САИТОМ РУСТЕМОМ INTERVIEW WITH THE SCULPTOR OF THE 20TH ANNIVERSARY STATUE OF TURKSOY 42 58 22 TÜRKSOY ÜYESİ ÜLKELER UNESCO MİLLİ KOMİSYONLARI 4.TOPLANTISI IV СОВЕЩАНИЕ НАЦИОНАЛЬНЫХ КОМИССИЙ ПО ДЕЛАМ ЮНЕСКО СТРАН-ЧЛЕНОВ ТЮРКСОЙ 4TH MEETING OF UNESCO NATIONAL COMMISSIONS OF TURKSOY MEMBER COUNTRIES 62 68 72 78 84 2013 TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR BAŞKENTİ ESKİŞEHİR ЭСКИШЕХИР – КУЛЬТУРНАЯ СТОЛИЦА ТЮРКСКОГО МИРА 2013 ГОДА ESKISHEHIR, THE CULTURAL CAPITAL OF THE TURKIC WORLD 2013 BİRJAN VE SARA OPERASI ОПЕРА “БИРЖАН И САРА” THE BIRJAN AND SARAH OPERA 62 KURULUŞ YILLARINDA TÜRKSOY ТЮРКСОЙ В ПЕРВЫЕ ГОДЫ THE HISTORY OF TURKSOY TÜRK DÜNYASININ KÜLTÜREL MİRASI VE MÜZELER МУЗЕИ И КУЛЬТУРНОЕ НАСЛЕДИЕ ТЮРКСКОГО МИРА THE CULTURAL HERITAGE AND MUSEUMS OF THE TURKIC WORLD TÜRKSOY 20.YIL MADALYASI МЕДАЛЬ «20-ЛЕТИЕ ТЮРКСОЙ» 20TH ANNIVERSARY MEDAL OF TURKSOY 68 88 YUNUS EMRE ORATORYOSU ALBÜMÜ ÇIKTI ЗАПИСЬ ОРАТОРИИ «ЮНУС ЭМРЕ» ВЫПУЩЕНА В ФОРМАТЕ DVD THE ALBUM OF THE YUNUS EMRE ORATORIO WAS RELEASED 90 58 TÜRKSOY GENÇLİK ODA ORKESTRASI YEPYENİ BİR ALBÜMLE KARŞINIZDA НОВЫЙ АЛЬБОМ МОЛОДЕЖНОГО КАМЕРНОГО ОРКЕСТРА ТЮРКСОЙ A FULLY NEW ALBUM WAS RECORDED BY THE YOUTH CHAMBER ORCHESTRA OF TURKSOY TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY В ЮНЕСКО состоялась презентация альбома «Дети рисуют мир. ТЮРКСОЙ» С 12 по 15 ноября 2013 г. в рамках Генеральной Конференции ЮНЕСКО в Париже состоялась презентация итогового альбома «Дети рисуют мир. ТЮРКСОЙ». Выпуск альбома был приурочен к 20-летию Международной организации тюркской культуры и Международному десятилетию сближения культур 2013-2022 гг., инициированному Казахстаном и одобренному Генеральной Ассамблей ООН. Организаторами проекта выступили ТЮРКСОЙ, Национальная комиссия Республики Казахстан по делам ЮНЕСКО и ИСЕСКО и Казахстанская Национальная Федерация Клубов ЮНЕСКО. В создании альбома приняли участие представители стран тюркского мира: Азербайджана, Казахстана, Кыргызстана, Алтая (РФ), Башкортостана (РФ), АТО Гагаузии (Молдова), Турецкой Республики Северного Кипра, Саха (Якутии) (РФ) и Татарстана (РФ). Данная инициатива была реализована Первым клубом ЮНЕСКО в Казахстане - Школой изобразительного искусства и технического дизайна им. А.Кастеева, на базе которой проект развивался с 1999 года. Ежегодный фестиваль детского творчества «Дети рисуют мир. ТЮРКСОЙ» внес свою лепту в укрепление культурных связей тюркоязычных народов; также он способствует популяризации ценностей ЮНЕСКО. UNESCO’DA “ÇOCUKLAR DÜNYAYI ÇİZİYOR. TÜRKSOY” ADLI ALBÜM TANITILDI PROMOTION OF TURKSOY’S ALBUM: ’’THE WORLD SEEN THROUGH CHILDREN’S EYES” AT THE UNESCO “Çocuklar Dünyayı Çiziyor. TÜRKSOY” adlı albümün tanıtımı 12-15 Kasım 2013 tarihlerinde UNESCO Genel Konferansı kapsamında Paris’te yapıldı. TÜRKSOY, Kazakistan Cumhuriyeti UNESCO ve ISESCO Ulusal Komisyonu ve UNESCO Kulüpleri Kazak Ulusal Federasyonu’nun işbirliğinde hazırlanan bu resim albümü, Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı’nın (TÜRKSOY) 20. yıl dönümü ile Kazakistan’ın girişimiyle Birleşmiş Milletler Genel Kurulunca onaylanan 2013-2022 Uluslararası Kültürlerin Yakınlaşması On Yıllığı’na ithaf edildi. Albümün meydana getirilmesi sürecinde; Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Altay (RF), Başkurdistan (RF), Gagauz Yeri (Moldova), Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Saha (Yakut) (RF) ve Tataristan (RF) ‘dan katılımcılar yer aldı. Kazakistan’da bulunan A.Kasteyev Resim Sanatı ve Teknik Tasarım Okulu tarafından hayata geçirilen “Çocuklar Dünyayı Çiziyor. TÜRKSOY” Çocuk Sanatı Festivali, Türk halklarının kültürel bağlarının pekişmesine ve UNESCO değerlerinin tanıtılmasına katkı sağlamaktadır. TURKSOY’s Album: ‘‘The World seen through Children’s Eyes” was promoted within the framework of the General Conference of the UNESCO held in Paris between November 12th-15th, 2013. The aforementioned album prepared by TURKSOY in cooperation with the National Commissions of the Republic of Kazakhstan to the UNESCO and ISESCO along with the Kazak National Federation of UNESCO Clubs is dedicated to the 20th Anniversary of the International Organization of Turkic Culture (TURKSOY) as well as to the International Decade for the Rapprochement of Cultures 2013-2022 declared by the UN General Assembly upon initiative of the Republic of Kazakhstan. The above-mentioned album was published with the contribution of the following countries of the Turkic World: Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan, the Altai Republic (RF), the Republic of Bashkortostan (RF), Gagauzia (Moldova), the Turkish Republic of Northern Cyprus, Sakha (Yakutia) (RF) and the Republic of Tatarstan (RF). This Festival of Children’s Art which is held every year under the motto “The World seen through Children’s Eyes-TURKSOY” aims at the strengthening of cultural ties among Turkic peoples as well as at the promotion of values embraced by the UNESCO. 8 TÜRK DİLİNİN ORTAK TERMİNOLOJİ MESELELERİ KAZAKİSTAN’DA MASAYA YATIRILDI “Türk Dilinin Ortak Terminoloji Meseleleri” konulu uluslararası bilimsel konferans ve atölye çalışması, 28-30 Ağustos 2013 tarihleri arasında Kazakistan’ın Karagandı ve Janarka kentlerinde gerçekleştirildi. TÜRKSOY ve Uluslararası Türkoloji Merkezi’nin ortaklaşa düzenledikleri konferansa Türkiye, Kazakistan, Kırgızistan, Almanya ve Başkurdistan (RF)’dan çok sayıda bilim adamı katıldı. Karagandı Devlet Üniversitesi’nde gerçekleşen etkinliğin açılış konuşmalarını TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov ve Türk Konseyi Genel Sekreter Yardımcısı Darhan Hıdırali yaparken konferans, Kazakça’ya çok sayıda kelime kazandırmış, Kazak dili ve edebiyatı için önemli çalışmalar yapmış İslam Jarılkap’ın doğumunun 95. yılı olması münasebetiyle İslam Jarılkap’a ithaf edildi. COMMON TERMINOLOGY ISSUES WERE DISCUSSED IN KAZAKHSTAN The international scientific conference on “Common Terminology Issues of Turkic Language” took place in Karagandy and Janarka in Kazakhstan between August 28th-30th, 2013. The conference organized by TURKSOY in cooperation with the International Center of Turcology Studies was attended by many scholars from Turkey, Kazakhstan, Kyrgyzstan, Germany and Bashkortostan (RF). The opening speeches of the conference held at the Karagandy State University were delivered by TURKSOY Secretary General Dusen Kaseinov and the Deputy Secretary General of the Turkic Council Darhan Hidirali. In recognition of his valuable academic work in the field of Kazak language and literature as well as his efforts to enrich the lexical diversity of Kazak language, the conference itself was dedicated to Islam Jarılkap on the occasion of the 95th anniversary of his birthday. Международный форум «Проблемы унификации и координации тюркской терминологии» 28-30 августа 2013 года в городах Караганде и Жанаарке (Казахстан) состоялась Международная научная конференция и семинар на тему: «Проблемы унификации и координации тюркской терминологии». В конференции, проводимой совместно ТЮРКСОЙ и Международным тюркологическим центром, принимали участие учёные из Турции, Казахстана, Кыргызстана, Германии, Башкортостана (РФ) и других стран и регионов. На открытии мероприятия, в Карагандинском Государственном университете со вступительной речью выступили Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ Дюсен Касеинов и заместитель Генерального секретаря Тюркского совета Дархан Хыдырали. Международный тюркологический форум был посвящён 95-летию Ислама Жарылгапова, который своими трудами внёс неоценимый вклад в развитие казахского языка и национальной терминологии. ULIP DESTANI ARTIK TÜRKÇE 29 Ağustos 2013 tarihinde “Rusya Federasyonu’nun Çuvaş Özerk Cumhuriyeti’nin başkenti Çeboksarı (Çuv. Şupaşkar)’da, TÜRKSOY’un 2013 yılında yayınladığı Şuyın Hivetiri’nin Ulıp Destanı’nın Türkçe tercümesinin tanıtımı yapıldı. Kırklareli Üniversitesi, Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bülent Bayram’ın Türkçe’ye çevirdiği eserin yanı sıra Çuvaşlar hakkında yazdığı diğer eserlerin tanıtımı için gerçekleştirilen toplantıya çok sayıda devlet adamı, bilim adamı, sanatçı, şair ve yazar ile birlikte hatırı sayılır bir dinleyici kitlesi de katılım gösterdi. Bu tanıtım faaliyeti sırasında, Çuvaş Milli Eğitim ve Gençlik Bakanı Yardımcısı Sergey Kudryaşov, Çuvaşlar üzerine yaptığı çalışmalardan dolayı Doç. Dr. Bülent Bayram’a bakanlık adına bir takdir belgesi sundu. THE ULYP LEGEND NOW AVAILABLE IN TURKISH LANGUAGE On August 29th, 2013, the translation of the Ulyp Legend written by Shuyin Hivetiri and published by TURKSOY in 2013 was presented in a conference held in the capital of the Chuvash Autonomous Republic of the Russian Federation Cheboksari (Shupashkar). The conference dedicated to the presentation of the above-metioned translation along with many other works on Chuvash people written by Assoc. Prof. Dr. Bulent Bayram from the Faculty of Contemporary Turkic Dialects and Literatures of the Kirklareli University took place in the presence of many statesmen, scholars, artists, poets and authors. During the conference the Deputy Minister of National Education and Youth Affairs of Chuvashia Sergey Kudryashov handed over a certificate of appreciation to Assoc. Prof. Dr. Bulent Bayram on behalf of the Ministry. Чувашский эпос “Улып” издан на турецком языке 29 августа 2013 года в столице Чувашской Республики (РФ) городе Чебоксары прошла презентация опубликованного ТЮРКСОЙ турецкого перевода чувашского национального эпоса “Улып”, записанного Хведером Сюином. Турецкий перевод эпоса «Улып» выполнил заведующий кафедрой современных тюркских языков и литературы гуманитарного факультета университета г. Кыркларели доцент Бюлент Байрам. Были презентованы и другие труды турецкого ученого. Наряду с государственными деятелями, учеными, художниками, поэтами и писателями, которые составили значительную аудиторию проводимого мероприятия, также присутствовали многие известные представители чувашской интеллигенции. Заместитель министра образования и молодежной политики Чувашской Республики Сергей Кудряшов вручил доценту Бюленту Байраму почётную грамоту министерства в знак признательности за вклад в пропаганду чувашского наследия. 9 TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY ŞARK PAZARI ŞARKI YARIŞMASINDA GÜÇLÜ SESLER YARIŞTI В конкурсе “Восточный базар” состязались лучшие вокалисты Uluslararası Şark Pazarı Şarkı Yarışması, 07-09 Eylül 2013 tarihleri arasında Kırım’ın eşsiz güzellikteki kıyı şehirlerinden birisi olan Sudak’ta gerçekleştirildi. Dokuzuncusu yapılan festivale bu yıl farklı ülkelerden 23 sanatçı katılım gösterirken yarışmanın, TÜRKSOY tarafından verilen büyük ödülüne Kırımlı sanatçı Fazile İbrahimova layık görüldü. Yarışmada dereceye giren diğer sanatçılar ise Azerbaycan’dan Akşin Abdulayev, Rusya Federasyonu’ndan İrina Barhatova, Özbekistan’dan Matin, Beyaz Rusya’dan Dimitriy Sergeyev, Türkiye’den Cem Gürdal ve Romanya’dan Lidiya İsaak oldu. С 7 по 9 сентября 2013 года в красивом крымском прибрежном городе Судаке проходил Международный музыкальный конкурс эстрадных исполнителей “Восточный базар”. В девятом музыкальном фестивале приняли участие 23 исполнителя из разных стран мира. В финале обладательницей премии ТЮРКСОЙ стала крымская исполнительница Фазиле Ибраимова. Призёрами конкурса стали вокалисты из Азербайджана – Акшин Абдуллаев, Российской Федерации – Ирина Бархатова, Узбекистана – Матин, Беларуси – Дмитрий Сергеев, Турции – Джем Гюрдал и Румынии – Лидия Исаак. WONDERFUL VOICES AT THE INTERNATIONAL “SARK PAZARI” SINGING COMPETITION The International “Sark Pazari” singing competition was held in Sudak, one of the most beautiful coastal cities of Crimea between September 7th-9th, 2013. The competition which took place for the ninth time this year featured performances of 23 artists from various countries. The winner of the TURKSOY prize was the Crimean artist Fazile IBRAHIMOVA. Other prize-winning artists were Akshin Abdulayev from Azerbaijan, Irina Barhatova from the Russian Federation, Matin from Uzbekistan, Dimitriy Sergeyev from Bielorussia, Cem Gurdal from Turkey and Lidiya Isaak from Romania. ULUSLARARASI KAZAN İSLAM FİLM FESTİVALİ TÜRKSOY ÖDÜLÜ TAKDİM EDİLDİ Uluslararası İslam Film Festivali’nin dokuzuncusu bu yıl 05-11 Eylül 2013 tarihleri arasında, Tataristan’ın başkenti Kazan’da gerçekleştirildi. Festival kapsamında bu yıl dünyanın çeşitli ülkelerinden sinemacıların katılımıyla, 50 ayrı film sinema severlerin beğenisine sunulurken TÜRKSOY Özel Ödülü’nü kazanan isim, Can filmiyle yönetmen Raşit Çelikezer oldu. Kazan İslam Film Festivali kapsamında, TÜRKSOY Özel Ödülü 2007 yılından itibaren verilmeye başlanmıştır. Festivalde ayrıca, Rusya Federasyonu Sinemacılar ve Eleştirmenler Özel Ödülü, Rusya Federasyonu Müftüler Birliği Özel Ödülü ve Tataristan (RF) Cumhurbaşkanı Özel Ödülü gibi çeşitli kurum ve kuruluşların da değerli yönetmenlere ve eserlerine takdim ettiği ödüller bulunmaktadır. TURKSOY PRIZE AT THE KAZAN INTERNATIONAL FESTIVAL OF MUSLIM CINEMA This year, the 9th International Festival of Muslim Cinema took place in Kazan, the capital of Tatarstan (RF) between September 5th-11th. At the festival featuring 50 films from various countries of the world this year, the TURKSOY Prize went to Mr. Rashit Chelikezer for his film “Can”. The TURKSOY Prize has been awarded within the framework of the Kazan International Festival of Muslim Cinema since 2007. Other prizes awarded to distinguished cinema directors at this festival include the Special Prize of Cinema Directors and Critics of the Russian Federation, the Special Prize of the Muftis’ Association of the Russian Federation and the Special Prize of the President of the Republic of Tatarstan (RF). 10 IX Казанский международный фестиваль мусульманского кино 5-11 сентября 2013 года в столице Татарстана Казани проходил IX Казанский международный фестиваль мусульманского кино. В конкурсной программе фестиваля с участием кинорежиссёров из разных стран мира любителям кино были представлены 50 фильмов. Специальный приз Международной организации тюркской культуры был присужден фильму «Джан» режиссера Рашита Челикэзера (Турция). Специальный приз ТЮРКСОЙ для Казанского фестиваля мусульманского кино был учрежден в 2007 году. На фестивале также традиционно присуждаются специальные призы Российской Гильдии киноведов и кинокритиков, Федерального агентства по делам Содружества Независимых Государств, Совета муфтиев России, а также приз Президента Республики Татарстан (РФ). TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY KLASİK MÜZİĞİN GENÇ YETENEKLERİ BİR KEZ DAHA BÜYÜLEDİ Молодые исполнители классической музыки снова восхитили зрителя Birbirinden yetenekli genç sanatçılardan oluşan TÜRKSOY Uluslararası Gençlik Oda Orkestrası, TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yıl kutlamaları kapsamında, yepyeni bir repertuvarla tekrar bir araya geldi. 2010 yılında, Türkçe konuşan halkların müzik potansiyelinin evrensel klasik müzik diliyle yansıtılması, Türk kültürünün ve Türk klasik müzik bestelerinin tanıtılması amacıyla TÜRKSOY tarafından kurulan Gençlik Oda Orkestrası, Ankara’da gerçekleştirdiği çalışmaların ardından, Ankara, 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Eskişehir, Bursa ve Ayvalık’ta sanatseverlerin karşına çıktı. Kazakistan Kurmangazi Konservatuarı profesörlerinden, Uygur kökenli ünlü maestro Anvar Akbarov şefliğinde gerçekleştirilen konserler izleyenlerin büyük beğenisini kazandı. Kuruluşundan bu yana Amerika, Avrupa ve Avrasya coğrafyasında gerçekleştirdikleri onlarca konserle Türk kültürünün ortak nağmelerini başarı ile icra ederek, dinleyicileri kendilerine hayran bırakan ekipte bu sene Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkiye, Türkmenistan, Rusya Federasyonu’na bağlı Başkurdistan, Hakas, Tataristan ve Saha (Yakut) Cumhuriyetleri’nden gelen genç sanatçılar yer aldı. Международный молодёжный камерный оркестр ТЮРКСОЙ, состоящий из молодых одарённых исполнителей, в рамках празднований 20-летия ТЮРКСОЙ представил свой новый репертуар. Молодёжный камерный оркестр был создан ТЮРКСОЙ в 2010 году с целью отражения музыкальной культуры тюркоских народов и популяризации тюркской культуры и классических произведений тюркских композиторов. Оркестр встретился с ценителями искусства в Бурсе, Айвалыке и Эскишехире – Культурной столице тюркского мира 2013 года. Данный творческий коллектив, руководителем которого является известный маэстро уйгурского происхождения профессор Казахской национальной консерватории им. Курмангазы Анвар Акбаров, навсегда завоевал сердца слушателей. Со времени своего образования Молодёжный камерный оркестр, великолепно исполняющий мелодии тюркской культуры, блестяще выступил с десятками концертов в Америке и странах Евразии. В этом году творческий коллектив состоит из молодых талантливых исполнителей стран-членов ТЮРКСОЙ: Азербайджана, Казахстана, Кыргызстана, Турции, Узбекистана, Туркменистана, а также Башкортостана, Саха (Якутии), Хакасии и Татарстана (Российская Федерация). YOUNG TALENTS OF CLASSICAL MUSIC ENCHANTED THE AUDIENCE ONCE AGAIN The Youth Chamber Orchestra of TURKSOY gathering brilliant young artists of the Turkic World came together again with a fully new repertoire within the framework of the 20th Anniversary of TURKSOY. The Youth Chamber Orchestra of TURKSOY which was established in 2010 in order to promote the classical music of Turkic Speaking Peoples thus also introducing Turkic culture and Turkic classical music compositions around the world, came to Turkey once again this year. Within the framework of its tour to Turkey, the orchestra which started performing in Ankara, later took the scene in Eskisehir, the 2013 Cultural Capital of the Turkic World, followed by Bursa and Ayvalik. The young artists enchanted their audience under their famous conductor of Uyghur descent Prof. Anvar Akbarov who is also a staff member of the Kurmangazy Conservatory of Kazakhstan. The Youth Chamber Orchestra of TURKSOY which has been successfully performing melodies of the Turkic World along with other compositions of universal classical music in the United States, Europe and Eurasian countries since its establishment, gathered young artists from Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan, Uzbekistan, Turkey, Turkmenistan, the Republic of Bashkortostan (RF), the Khakas Republic (RF), the Republic of Tatarstan (RF) and the Republic of Sakha Yakutia (RF). 11 TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY 12. ULUSLARARASI KARACAOĞLAN ŞELALE ŞİİR AKŞAMLARINDA TÜRKSOY RÜZGARI TURKSOY AT THE 12TH INTERNATIONAL POEM READINGS OF KARACAOGLAN Tarsus Belediyesi tarafından geleneksel hale getirilen ve bu sene 1720 Eylül 2013 tarihleri arasında on ikincisi gerçekleştirilen Uluslararası Karacaoğlan Şelale Şiir Akşamları etkinliğine, her yıl olduğu gibi bu yılda TÜRKSOY üye ülkelerinden gelen tanınmış yazar, şair ve aşıklar katılım gösterdi. Etkinlik için 20 farklı sanatçı, dört gün süresince dinleyicilerle eserlerini paylaştı. Şelale Karacaoğlan Parkı’nda gerçekleşen programın son gününde yurt dışından davet edilen şair ve aşıklar sahne aldı. Etkinliğin açılışında Türk dünyasını Tarsus’ta buluşturmaktan dolayı mutlu olduklarını dile getiren Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Tarsus adına, Türk kültürü adına çok önemli bir etkinliği devam etmenin gururunu, kıvancını yaşadıklarını dile getirdi. The 12th International Poem Readings of Karacaoglan traditionally organized by the Municipality of Tarsus took place between September 17th-20th, 2013. As every year, this time again, the poem readings gathered a large number of famous poets and minstrels from Turkey and TURKSOY member countries. During four days, artists from 20 different countries shared their poems and songs with the audience. On the last day of the event which took place at the Shelale Karacaoglan Park, poets and minstrels from various countries of the Turkic World took the scene. At the opening ceremony of the 12th International Poem Readings of Karacaoglan, the Mayor Mr. Burhanettin Kocamaz who expressed his happiness to be gathering the Turkic World in Tarsus also said that he was proud to pursue the organization of this traditional event which is of particular importance for the promotion and preservation of Turkic culture. XII Международные поэтические вечера в Тарсусе 17-20 сентября 2013 года в городе Тарсусе (Турция) состоялись XII Международные поэтические вечера, посвященные известному турецкому поэту Караджаоглану, в котором приняли участие известные писатели и поэты-ашуги из стран-членов ТЮРКСОЙ. В течение четырех дней двадцать поэтов читали свои произведения. В последний день программы, который проводился в парке Караджаоглана, на сцене выступили специально приглашённые зарубежные поэты и ашуги. На церемонии открытия мэр Тарсуса Бурханеттин Коджамаз горячо приветствовал участников и выразил радость и гордость в связи с широким международным участием в поэтическом празднике, на котором встречаются поэтические традиции тюркских народов. 12 TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY KAŞGAR’DAN ENDÜLÜS’E TÜRK-İSLAM ŞEHİRLERİ SAKARYA ŞEHRENGİZİ Тюрко-исламские города: от Кашгара до Андалуса Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği, Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı, Türk Dünyası Belediyeler Birliği ve Türk Dünyası Yazarlar ve Sanatçılar Vakfı iş birliğiyle, Kaşgar’dan Endülüs’e Türkİslam Şehirleri Sakarya Şehrengiz’i bu yıl 25-27 Ekim 2013 tarihleri arasında Eskişehir’de, 28-29 Ekim 2013 tarihleri arasında ise İstanbul’da düzenlendi. Türk-İslam kültür ve uygarlığının, mimarisinin, sanatının, edebiyatının, tarihinin ve manevi değerlerinin bilinmesi, gündeme taşınması, sorunlarının giderilmesi, geliştirilip güçlendirilmesi ve dünyaya tanıtılmasını amaçlayan Şehrengizler, daha önceki yıllarda Bursa ve Kars’ta büyük katılımlarla ve iz bırakan etkinliklerle düzenlenmişti. Sakarya Şehrengizi bu yıl, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 90. yılına, TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılına, Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği’nin kuruluşunun 10. yılına ithafen gerçekleştirildi. 25-27 октября 2013 года в Эскишехире и 28-29 октября в Стамбуле проходил международный симпозиум “Тюрко-исламские города: от Кашгара до Андалуса”, который был совместно организован Международной организацией тюркской культуры (ТЮРКСОЙ), Союзом инженеров и архитекторов тюркского мира, агентством “Эскишехир 2013 - Культурная столица тюркского мира», Союзом муниципалитетов тюркского мира и Фондом писателей и деятелей искусств тюркского мира. Целью данного симпозиума является ознакомление с тюркоисламской цивилизацией, культурой, архитектурой, искусством, литературой, историей и духовными ценностями; внесение важных вопросов в повестку дня и их рассмотрение, разработка и донесение до всего мира стратегий развития. В предыдущие годы симпозиум проходил в турецких городах Бурсе и Карсе. Симпозиум 2013 года был посвящён 90-летию создания Турецкой Республики, 20-летию образования Международной организации тюркской культуры и 10-летию образования Союза инженеров и архитекторов тюркского мира. SAKARYA FESTIVAL OF TURKIC-ISLAMIC CITIES FROM KASHGAR TO ANDALUSIA The Sakarya Festival of Turkic-Islamic Cities from Kashgar to Andalusia organized in cooperation of the Union of Engineers and Architects of the Turkic World with the Agency of Eskisehir, the Cultural Capital of the Turkic World 2013, the International Organization of Turkic Culture, the Union of Municipalities of the Turkic World as well as the Foundation of Authors and Artists of the Turkic World will take place with wonderful events held in Eskisehir between October 25th-27th, 2013 followed by Istanbul between October 28th-29th, 2013. Similar festivals aiming at the worldwide promotion, preservation and development of Turkic-Islamic culture, civilization, architecture, arts, literature, history and spiritual values had been previously held in Bursa and Kars and were attended by a large number of people. This year, The Sakarya Festival of Turkic-Islamic Cities from Kashgar to Andalusia was dedicated to the 90th Anniversary of the foundation of the Republic of Turkey along with the 20th Anniversary of TURKSOY and the 10th Anniversary of the Union of Engineers and Architects of the Turkic World. 13 TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY ASTANA’DA YUNUS EMRE COŞKUSU TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 90. yılı kutlamaları çerçevesinde, Ahmet Adnan Saygun tarafından bestelenen ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk oratoryosu olan Yunus Emre Oratoryosu, TÜRKSOY’un gerçekleştirdiği ABD ve Türkiye konserlerinin ardından, Kazakistan’ın başkenti Astana’da sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Oratoryo; Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), Astana Yunus Emre Türk Kültür Merkezi, T.C Astana Büyükelçiliği ve Astana Valiliği’nin işbirliğiyle 25 Ekim 2013 tarihinde sahnelendi. Astana Valiliği Devlet Filarmoni Orkestrası eşliği ve İbrahim Yazıcı’nın şefliğinde solistler Ayhan Uştuk, Şebnem Algın, Nurdan Küçükekmekçi ve Tuncay Kurtoğlu tarafından seslendirilen eser, seyircilerin büyük beğenisini kazandı. Оратория «Юнус Эмре» исполнена в Астане В рамках празднований 90-летия со дня образования Турецкой Республики и 20-й годовщины организации ТЮРКСОЙ, оратория «Юнус Эмре», созданная Ахметом Аднаном Сайгуном и являющаяся первой ораторией Турецкой Республики, была исполнена для любителей искусства в столице Казахстана городе Астане. Исполнение оратории было организовано 25 октября 2013 года совместно Международной организацией тюркской культуры, Турецким культурным центром имени Юнуса Эмре в Астане, посольством Республики Турция в Казахстане и акиматом города Астаны. Зрители бурными аплодисментами одарили солистов Айхана Уштука, Шебнем Алгын, Нурдан Кючюкэкмекчи и Тунджая Куртоглу, исполнивших произведения в сопровождении симфонического оркестра Государственной Филармонии акимата г.Астаны под руководством дирижёра Ибраима Языджи. THE YUNUS EMRE ORATORIO ENCHANTED THE AUDIENCE IN ASTANA Within the framework of the celebrations of the 20th Anniversary of TURKSOY and the 90th Anniversary of the foundation of the Republic of Turkey, the first oratorio of the Republic of Turkey composed by Ahmet Adnan Saygun has been performed in Astana, the capital of Kazakhstan after brilliant concerts organized by TURKSOY in the USA and Turkey. The event featuring this legendary oratorio of Ahmet Adnan Saygun was held on October 25th, 2013 by the International Organization of Turkic Culture (TURKSOY) in cooperation with the Yunus Emre Turkish Cultural Center of Astana, the Embassy of the Republic of Turkey in Astana and the Governorate of Astana. Soloists who took the scene in the oratorio performed by the State Philharmonic Orchestra of the Governorate of Astana under Ibrahim Yazici as conductor were: Ayhan Ushtuk, Shebnem Algin, Nurdan Kuchukekmekchi and Tuncay Kurtoglu. The concert wich was extremely appreciated received standing ovations from the audience. 14 TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY FİRİDUN BEY KOÇERLİ UNUTULMADI Azerbaycan’ın ünlü bilim adamı, edebiyatçı ve yazarı Firidun Bey Köçerli doğumunun 150. yıl dönümünde (1863-1920), Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde gerçekleştirilen panelle anıldı. 20 Aralık 2013 tarihindeki panel, Firidun Bey Koçerli’nin hayatını anlatan kısa film gösterimi ile başlarken, panelde konuşmacı olarak Azerbaycan Bilimler Akademisi Şube Müdürü Prof. Dr. Zaman Askerli, Prof. Dr. Müzeyyen Buttanrı, araştırmacı yazar Muharrem Kubat, Cennetgül Altuntaş ve Prof. Dr. Tamilla Aliyeva yer aldı. Anma etkinliği kapsamında Türkiye’de bulunan heyetin bir başka durağı ise, TÜRKSOY Genel Sekreterliği oldu. TÜRKSOY Genel Sekreter Yardımcısı Doç. Dr. Fırat Purtaş’ın kabul ettiği heyet, Firidun Bey Koçerli’nin ilk olarak 1912 yılında çocuklar için hazırladığı “Balalara Hediye” adlı kitabın dili korunmuş ve yeniden hazırlanmış versiyonunu Fırat Purtaş’ın nezdinde TÜRKSOY Kütüphanesi’ne hediye etti. COMMEMORATION OF FIRIDUN BEY KOCERLI AT TURKSOY Firidun Bey KOCERLI (1863-1920), the famous scholar, author and writer of Azerbaijan was commemorated in a panel held at the Osmangazi University in Eskisehir on the occasion of the 150th Anniversary of his birthday. The panel held on December 20th, 2013 started with a short film recounting the life and work of Firidun Bey Kocerli and went on with the contributions of Prof. Dr. Zaman Askerli, the Director of the Academy of Sciences of Azerbaijan along with Prof. Dr. Muzeyyen Buttanri, as well as the researcher and author Muharrem Kubat, Cennetgul Altuntas and Prof. Dr. Tamilla Aliyeva. The delegation which came to Turkey within the framework of the commemoration event also visited TURKSOY Headquarters. The scholars who were welcomed at TURKSOY by its Deputy Secretary General Assoc. Prof. Dr. Fırat PURTAS offered the reedited version of Firidun Bey KOCERLI’s book “Balalara Hediye” (Gift for Children) which he had written in 1912. The afore-mentioned book which is a new, yet, authentic publication of Firidun Bey KOCERLİ’s “Balalara Hediye” was taken over by Prof. Dr. Purtas on behalf of TURKSOY with a view to be included in the latter’s library. Состоялся симпозиум, посвящённый памяти Фиридуна бека Кочарли 20 декабря 2013 года в конференц-зале факультета науки и искусства университета Османгази (г. Эскишехир) состоялся симпозиум, посвящённый 150-летию со дня рождения известного азербайджанского учёного, литературоведа и писателя Фиридун бека Кочарли. После демонстрации фильма о жизни Фиридуна бека Кочарли состоялось заседание симпозиума, на котором прозвучали доклады заведующего отделом Национальной Академии Наук Азербайджана профессора Заман Аскерли, профессора Мюзейен Буттанры, выступления писателя - исследователя Мухаррем Кубат, Дженнетгюль Алтунташ, а также профессора Тамилы Алиевой. В рамках памятного мероприятия прибывшие в Турцию учёные директор Азербайджанской Государственной детской библиотеки имени Ф. Кочарли Шахла Гемберова и заведующий отделом Национальной Академии Наук Азербайджана профессор Заман Аскерли, нанесли визит в штаб-квартиру Международной организации тюркской культуры. Делегация, которую принял заместитель Генерального секретаря ТЮРСОЙ Фырат Пурташ, преподнесла в подарок библиотеке ТЮРКСОЙ новое издание книги Феридун бека Кочарли «Подарок детям», впервые опубликованной в 1912 году. 15 TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY Fotoğraf: Araz Adiloğlu / Azerbaycan 10. TÜRKSOY FOTOĞRAFÇILAR BULUŞMASI Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) ve Azerbaycan Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı iş birliği ile 2-12 Eylül 2013 tarihleri arasında “10. TÜRKSOY Fotoğrafçılar Buluşması” düzenlendi. TÜRKSOY’un 20. yılına ithaf edilen, Azerbaycan’da gerçekleştirilen buluşmaya bu yıl Kazakistan’dan Damir Otegen, Kırgızistan’dan Kamila Esen, Aidai Abdıaşımova, Alimjan Jorobaev, Özbekistan’dan Hüsniddin Atoyev, Türkiye’den Sema Özevin, İsmail Haykır, Nesrin Söylemez, Tataristan (R.F.)’dan Rafis Zakirov, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden Giray Karahasan, Mehmet Gökyiğit, Gagavuz Yeri’nden (Moldova) Sergey Bordian, Kırım’dan (Ukrayna) Nara Narimanova, Azerbaycan’dan Sevinç Aslanova, Müşfiq Mehdiyev, Zaur Mirzoyev, Rauf Umud, Zemfira Mahmudova ve Araz Adiloğlu katılım gösterdi. Fotoğraf sanatçıları 2 gün boyunca Bakü ve civarında, daha sonra dört gruba bölünerek Azerbaycan’ın Kuzey, Kuzey-Batı, Batı ve Güney bölgelerinde çekimler gerçekleştirdi. 16 Çekimlerin sonunda, 11 Eylül 2013 tarihinde Bakü’de bulunan 1969 Galerisi’nde sanatçıların eserlerinden oluşan bir fotoğraf sergisi açıldı. Serginin açılışını gerçekleştiren Azerbaycan Kültür ve Turizm Bakanı Yardımcısı Adalet Veliyev, yaptığı konuşmada: “Burada yer alan eserler Türk dünyasından gelen fotoğrafçıların on gün süresince çektikleri fotoğrafların sadece küçük bir bölümü. Bu eserlerle birlikte buluşmaya katılan fotoğrafçılarımızın Azerbaycan’la ilgili hatıraları yıllarca yaşayacak. Zaman gelecek onların yaptıkları resimler arşive dönüşecek ve gelecek nesiller Azerbaycan’ı öğrenmek için bu fotoğraflara müracaat edecekler” dedi. ‘‘TÜRKSOY’un 20. Kuruluş Yılı’’ kapsamında Azerbaycan’da düzenlenen 10. TÜRKSOY Fotoğrafçılar Buluşması’nda çekilen fotoğraflar önümüzdeki günlerde TÜRKSOY Genel Sekreterliği tarafından hazırlanacak albümle ölümsüzleştirilecek. TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY 10-я встреча фотографов ТЮРКСОЙ 10TH PHOTOGRAPHERS’ GATHERING OF TURKSOY 2-12 сентября 2013 года в Азербайджане прошла 10-я встреча фотографов ТЮРКСОЙ, организованная совместно Генеральным секретариатом ТЮРКСОЙ и Министерством культуры и туризма Азербайджанской Республики. Во встрече, приуроченной к 20-летию ТЮРКСОЙ, принимали участие фотохудожники: Дамир Отеген из Казахстана, Камила Эсен, Айдай Абдыашимова, Алимжан Жоробаев из Кыргызстана, Хусниддин Атоев из Узбекистана, Сема Озевин, Исмаил Хайкыр, Несрин Сёйлемез из Турции, Рафис Закиров из Татарстана (РФ), Гирай Карахасан, Мехмет Гекйигит, представлявшие Турецкую Республику Северного Кипра, Сергей Бордиян из Гагаузии (Молдова), Нара Нариманова из Крыма (Украина), и наконец, фотографы Севиндж Асланова, Мушфиг Мехтиев, Заур Мирзоев, Рауф Умуд, Земфира Махмудова и Араз Адилоглы, представлявшие Азербайджан. Фотографы в течение двух дней проводили фотосъемки в Баку и городских окрестностях, а затем, разделившись на 4 группы, провели объёмную работу в северных, северозападных, западных и южных регионах Азербайджана. По итогам работ 11 сентября в Баку в галерее «1969» открылась выставка, для которой были отобраны лучшие фотоработы. На открытии выставки заместитель министра культуры и туризма Азербайджана Адалет Велиев сказал: «Представленные здесь работы – это лишь небольшая часть фотографий, отснятых в течение десяти дней мастерами из тюркоязычных стран. Вместе с этими произведениями на протяжении многих лет будут жить воспоминания наших участников, связанные с Азербайджаном. Придёт время, когда из запечатлённых кадров создадут архивы, и будущие поколения обратятся к ним, чтобы ознакомиться с нашей республикой», - сказал заместитель министра. Лучшие фотоработытия 10-ой встречи фотохудожников ТЮРКСОЙ войдут в альбом, который готовится Генеральным секретариатом ТЮРКСОЙ. The 10th Photographers’ Gathering of TURKSOY organized by the International Organization of Turkic Culture in cooperation with the Ministry of Culture of Azerbaijan took place between September 2nd12th, 2013. The event dedicated to the 20th Anniversary of TURKSOY this year took place in Azerbaijan, gathering Damir Otegen from Kazakhstan, Kamila Esen, Aidai Abdiashimova and Alimjan Jorobaev from Kyrgyzstan, Husniddin Atoyev from Uzbekistan, Sema Ozevin, Ismail Haykir and Nesrin Soykemez from Turkey, Rafis Zakirov from Tatarstan(R.F.), Giray Karahasan and Mehmet Gokyigit from the Turkish Republic of Northern Cyprus, Sergey Bordian from Gagauzia (Moldova), Nara Narimanova from Crimea (Ukraine), along with Sevinch Aslanova, Mushfiq Mehdiyev, Zaur Mirzoyev, Rauf Umud, Zemfira Mahmudova and Araz Adiloglu from Azerbaijan. The photographers who first spent two days taking pictures in Baku and its surroundings, later split into four groups pursuing their activities in the Northern, North-Western, Western and Southern parts of Azerbaijan. On September 11th, 2013, a photography exhibition featuring the artists’ works resulting from this gathering was then held in the Art Galery 1969 located in Baku. In the speech he deilvered at the opening ceremony of the exhibition, the Deputy Minister of Culture and Tourism of Azerbaijan Mr. Adalet Veliyev said: “The pictures displayed in this exhibition are just a few of the artistic works realized by photographers from the Turkic World within ten days. Nevertheless, thanks to these pictures, memories of Azerbaijan will remain alive forever in the minds of our photographers who took part in this gathering. The pictures they have taken will remain a historical reference for future generations willing to learn more about Azerbaijan”. The pictures taken by artists who paritcipated in the 10th Photographers’ Gathering of TURKSOY held in Azerbaijan within the framework of the 20th Anniversary of the latter will soon be available as an album published by the Secretariat General of TURKSOY. 17 Türk Konseyi Zirvesi’ne TÜRKSOY’un 20. Yıl Kutlamaları Damgasını Vurdu Главы тюркских стран поздравили ТЮРКСОЙ с юбилеем The Summit of the Turkic Council was marked by the 20th Anniversary Celebrations of TURKSOY TR “ Bugün bizleri aynı milletin mensubu yapan değerler, sadece ortak dilimiz, ortak dinimiz, ortak tarihimiz, ortak kültürümüz veya ata yurdumuz değil, parlak bir geleceği hep birlikte inşa etme arzu ve irademizdir. Abdullah Gül 18 ” 2009 yılında Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkiye arasında imzalanan Nahçıvan Anlaşması’yla uluslararası bir örgüt olarak kurulan Türk Dili Konuşan Ülkeler İş birliği Konseyi’nin (Türk Konseyi) Üçüncü Zirvesi, “Ulaştırma ve Bağlantı” temasıyla 15-16 Ağustos 2013 tarihinde Azerbaycan’ın Gebele şehrinde gerçekleştirildi. TÜRKSOY’un 20. yıl kutlamalarına da ev sahipliği yapan zirve kapsamında Dışişleri Bakanları 15 Ağustos’ta bir araya gelirken, Devlet Başkanları toplantısı Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev’in ev sahipliğinde Kazakistan Cumhurbaşkanı Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek Atambaev ve Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün iştirakiyle 16 Ağustos’ta gerçekleştirildi. TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov, zirve kapsamında düzenlenen Dışişleri Bakanları Toplantısı’nda TÜRKSOY’un çalışmaları hakkında bilgi sundu. Kaseinov, Türk Cumhuriyetleri’nin kurmuş oldukları ilk uluslararası örgüt olan TÜRKSOY’un 20. yılını üye ülkelerinin cumhurbaşkanlarının huzurunda kutlamaktan dolayı büyük onur duyduğunu belirterek, bu onur ve gururu yaşattıkları için Türk Konseyi’ne katılan ve TÜRKSOY’un çalışmalarına kuruluşundan bu yana koşulsuz destek sağlayan cumhurbaşkanlarına, bakanlara ve ilişkili kurumların temsilcilerine teşekkürlerini iletti. TÜRKSOY’un 20. yılı, cumhurbaşkanlarının zirve sırasında gerçekleştirdikleri konuşmalar ve zirvenin sonuç bildirisinde de yer aldı. TÜRKSOY’dan 20. Yıla Özel Konser Gün boyu toplantıların yapıldığı zirvenin kapanışı, TÜRKSOY’un 20. yıl kutlamaları kapsamında Haydar Aliyev Medeniyet Merkezi’nde gerçekleştirilen özel konserle yapıldı. Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek Atambayev’in de teşrif ettiği konserde Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkiye’den eserler icra edilirken, konser sonunda cumhurbaşkanları sanatçıları ayakta alkışlayarak beğenilerini paylaştı. “ Bu toplantılar vesilesiyle tüm Türk cumhuriyetleri arasındaki dayanışma, iş birliği ve ortak projeleri hep beraber gerçekleştirme, kültürel iş birliğimizi güçlendirme konusunda çok önemli kararlar alıyoruz. Çok önemli ilerlemeler oluyor. Bundan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Abdullah Gül ” Birlikte Dirlik Vardır Birlik ve beraberlik mesajlarının sık sık verildiği zirve sırasında TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek Atambeyev ve Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e, TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılı anısına, Azerbaycanlı heykeltıraş Sait Rüstem tarafından hazırlanan heykeli sundu. Oğuz Kağan Destanı’ndan uyarlanan heykele işlenen ‘‘Birlikte dirlik vardır’’ mesajı cumhurbaşkanların beğenisini kazandı. 19 RU 15-16 августа 2013 года в азербайджанском городе Габала состоялся III Саммит Совета сотрудничества тюркоязычных государств, который был создан в 2009 году подписанием Нахичеванского соглашения между Азербайджаном, Казахстаном, Кыргызстаном и Турцией. Основной темой обсуждений в рамках третьего саммита ССТГ стали вопросы сотрудничества в сфере транспорта и упрощения таможенных процедур. 15 августа в рамках Саммита было проведено заседание Совета министров иностранных дел, после чего состоялся концерт ТЮРКСОЙ. 16 августа под председательством президента Азербайджана господина Ильхама Алиева прошло заседание Совета глав тюркоязычных государств, на котором присутствовали президент Казахстана господин Нурсултан Назарбаев, президент Кыргызстана господин Алмазбек Атамбаев и президент Турции господин Абдуллах Гюль. На заседании Совета Министров иностранных дел Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ Дюсен Касеинов рассказал о деятельности организации. Господин Дюсен Касеинов сказал, что для него большая честь праздновать 20-летие ТЮРКСОЙ – первой международной организации тюркских республик, в присутствии президентов странчленов организации. Он выразил свою благодарность президентам, министрам и представителям учреждений, которые вступили в Тюркский совет и на протяжении его существования оказывали безусловную поддержку деятельности ТЮРКСОЙ. В своих выступлениях главы тюркских государств говорили о 20-летии ТЮРКСОЙ и отмечали ее вклад в международное культурное сотрудничество, что нашло отражение в итоговой декларации Саммита. “ Сегодня ценностями, относящими нас к единой нации, являются не только наш общий язык, религия, история, культура или наше отечество, но и совместная мечта и воля построить светлое будущее. Абдуллах Гюль 20 ” “ На заседаниях в рамках саммита мы принимаем очень важные решения, которые способствуют реализации совместных проектов и укреплению солидарности и культурного сотрудничества между тюркскими республиками. За время сотрудничества достигнут значительный прогресс. И это приносит нам большое удовлетворение. Абдуллах Гюль Особый концерт от ТЮРКСОЙ ” На церемонии закрытия саммита, в рамках празднования 20-летия ТЮРКСОЙ состоялся особый концерт, который был проведён в культурном центре имени Гейдара Алиева. На вечере присутствовали президент Турции Абдуллах Гюль, президент Азербайджана Ильхам Алиев, президент Казахстана Нурсултан Назарбаев, и президент Кыргызстана Алмазбек Атамбаев. На концерте, где были исполнены произведения тюркских композиторов, главы государств выразили свою благодарность артистам восторженными аплодисментами. Мир – в единстве Во время саммита, где часто упоминались темы единения и единства, Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ Дюсен Касеинов вручил главам государств Азербайджана, Казахстана, Кыргызстана и Турции скульптурный памятный знак в честь 20-летия создания ТЮРКСОЙ. Президенты высоко оценили выгравированную на нем надпись, цитирующую эпос об Огуз-кагане – «Мир – в единстве». ENG The Third Summit of the Cooperation Council of Turkic Speaking Countries (the Turkic Council) which was established as an international organization upon signature of the Nakhchevan Agreement by Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan and Turkey in 2009, was held on August 15th-16th, 2013 in Gabala, Azerbaijan under the title “transportation and communication”. While the Ministers of Foreign Affairs of TURKSOY member countries gathered on August 15th, 2013 at the summit hosted by TURKSOY within the framework of its 20th anniversary celebrations, the Heads of States of Kyrgyzstan, Kazakhstan and Turkey Mr. Almazbek Atambaev, Mr. Nursultan Nazarbayev and Mr. Abdullah Gul came together in a meeting hosted by the President of the Republic of Azerbaijan Mr. Ilham Aliyev on August 16th, 2013. At the meeting of the Ministers of Foreign Affairs held within the framework of the summit, TURKSOY Secretary General Dusen Kaseinov gave some information about TURKSOY’s activities. Mr. Kaseinov who expressed his happiness and pride to be celebrating the 20th anniversary of TURKSOY, the first international organization to have ever been established by Turkic republics, in the presence of the Presidents of its member countries, extended his gratitude to all Presidents, Ministers and related institutions of the Turkic Council for their unconditional support to all activities carried out by TURKSOY since its establishment. The speeches delivered by the Presidents of TURKSOY member countries at the summit of the Turkic council held within the framework of its 20th anniversary celebrations were also included in the final declaration of the summit. “ These meetings allow us to make major decisions to carry out cooperation projects all together in order to strengthen the cultural synergy of all Turkic republics. The considerable progress we make on the way to the strengthening of cultural cooperation among Turkic republics is a great source of happiness for us. Abdullah Gul ” Concert dedicated to the 20th Anniversary of TURKSOY The closing ceremony of the summit which featured various meetings throughout the day took place at the special concert dedicated to the 20th anniversary of TURKSOY held in the Haydar Aliyev Center. The concert which was attended by the President of the Republic of Turkey Abdullah Gul, the President of the Republic of Azerbaijan Ilham Aliyev, the President of the Republic of Kazakhstan Nursultan Nazarbayev and the President of the Republic of Kyrgyzstan Almazbek Atambayev featured performances of pieces of music from Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan and Turkey and received standing ovations from the Presidents. “ Unity For Peace and Prosperity Today, what binds us together as members of one and the same nation is not only our common language, religion, history, culture or homeland. Much more than that: it is our common wish and will to build a common future of prosperity for all of us. Abdullah Gul ” At the summit where several messages calling upon unity and solidarity were communicated, TURKSOY Secretary General Dusen Kaseinov offered the Azerbaijani artist Sait Rustem’s sculpture symbolizing unity and strength to the President of the Republic of Azerbaijan Ilham Aliyev, the President of the Republic of Kazakhstan Nursultan Nazarbayev, the President of the Republic of Kyrgyzstan Almazbek Atambayev and the President of the Republic of Turkey Abdullah Gul in memory of the 20th anniversary of TURKSOY. The sculpture inspired by the Legend of Oghuz Khan and featuring the message “Unity for peace and prosperity” was highly appreciated by the Presidents. 21 22 Çalışmalarıyla Bölgesel “ TÜRKSOY Barış ve İstikrara Katkı Sağlıyor Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik ” ‘‘ТЮРКСОЙ вносит вклад в установление мира и стабильности в регионе’’ Министр культуры и туризма Турецкой Республики Омер Челик ‘‘TURKSOY Contributes to Regional Peace and Stability Through its Activities’’ The Minister of Culture and Tourism of the Republic of Turkey Mr. Omer Celik 23 Türk Dünyasının UNESCO’su TÜRKSOY Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in 31. TÜRKSOY Daimi Konseyi Dönem Toplantısı Konuşması Международная организация ТЮРКСОЙ играет роль ЮНЕСКО тюркского мира Речь министра культуры и туризма Омера Челика на XXXI заседании Постоянного совета ТЮРКСОЙ TURKSOY: The UNESCO of the Turkic World Opening Speech delivered by the Minister of Culture and Tourism of the Republic of Turkey Mr. Omer Celik at the 31st Term Meeting of the Permanent Council of TURKSOY TR Uluslararası sistemin büyük dönüşüm geçirdiği bir dönemde, geleceğe dönük hedeflerin açık bir şekilde tartışıldığı bir platformda, karşılıklı saygı ve ortak çıkarlar temelinde çok taraflı bir iş birliği platformu olarak TÜRKSOY’un kurulması kararlaştırılmıştır. YILLAR ÖNCE ATILAN TOHUM YEŞERMİŞ VE BOY SALMIŞTIR Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkiye, Türkmenistan ve Özbekistan’dan oluşan altı ülkenin bakanları 12 Temmuz 1993 tarihinde örgütü kuran anlaşmaya imza atarken, kökleri çok derinlere uzanan ortak kültürel miras üzerine geleceklerini inşa etmişlerdir. Yıllar önce atılan tohumun yeşerdiğini, boy saldığını ve bugünlere ulaştığını görüyoruz. Gururla söylüyoruz ki, günümüzde TÜRKSOY, Türk dünyasının UNESCO’su olarak adlandırılacak bir konuma gelmiştir. Geride kalan 20 yılda Türkçe konuşan halkların birbirlerini daha yakından tanımaları, kültürel miras değerlerinin korunması, kültürel ortaklığımızın tüm dünyaya tanıtılması doğrultusunda pek çok başarılı faaliyet gerçekleştirilmiştir. 24 TÜRKSOY’UN ÇALIŞMALARI BÖLGESEL BARIŞ VE İSTİKRARA DA KATKI SAĞLAMAKTADIR Bu faaliyetler dil, tarih ve kültür birlikteliğinin yanı sıra, iş birliği konusundaki ortak irademiz ve ortak çabalarımız sayesinde amacına ulaşabilmiştir. Ortak kültür çatısı olarak teşkil edilen TÜRKSOY’un hiçbir siyasi amaç gütmeden, sadece halklarımız arasındaki kardeşliğin ve kültürel ortaklığın güçlendirilmesi için çalışması örgütün değerini daha da arttırmakta, misyonunu daha da güçlendirmektedir. Bu özelliğiyle TÜRKSOY’un çalışmaları kültürlerarası yakınlaşmaya, medeniyetler arası diyaloğa, bölgesel barış ve istikrara da katkı sağlamaktadır. Örgütün, her üyenin ulusal kültürünün gelişmesinde oynadığı rol de yadsınamaz bir olgudur. Ressamlardan müzisyenlere, edebiyatçılardan tiyatroculara, sanatın her alanında TÜRKSOY’un sağladığı ortam, kültürel gelişmeyi ve zenginleşmeyi beraberinde getirmektedir. Bizler bu çatı altında, en değerli hazinemiz olan kültürel zenginliklerimizi, paylaşmak suretiyle çoğaltıyoruz, zenginleştiriyoruz ve hep beraber halklarımız için kazanıyoruz. TÜRK DÜNYASI, SADECE BİR COĞRAFYADAN VE DEVLETLERDEN İBARET DEĞİLDİR TÜRKSOY’un 20’nci yılını kutlarken, geçen süre zarfında örgütün bugünlere ulaşmasını sağlayan herkese teşekkürlerimi sunarım. Türk dünyası, kültürel nitelikli bir kavramdır. Türk dünyası, sadece bir coğrafyadan ve devletlerden ibaret değildir. Kültürel birikimi, felsefesi, hayata bakış açısı, estetik anlayışı, değerler sistemi itibariyle özgün bir yapıdır. Bu yönüyle Türk dünyası en az Arap, Slav, İspanik dünya kadar kendine has özellikler taşıyan bir varlıktır. Türk dünyası kendi içinde çeşitlilik taşımakta, diğer yandan bir bütün oluşturmaktadır. Türk dünyasına, esasen Türklerle uzun yıllar birlikte yaşamış diğer halklar ve bu halkların bulunduğu coğrafyalar da dâhildir. TOPLUMLARIN RUHUNA DOKUNAN ÇALIŞMALAR ÖNYARGILARIN VE KALIPLAŞMIŞ DÜŞÜNCELERİN KIRILMASINA DA VESİLE OLMUŞTUR Nitekim bugün aramızda Rusya Federasyonu Kültür Bakanlığı’nın temsilcileri de bulunmaktadır. Bu, kültürel temelli iş birliğimizin geniş bir kavramla ele alındığını gösteren bir durumdur. Bu fırsattan yararlanarak ifade etmek isterim ki, Rusya Federasyonu’nun parçası olan özerk cumhuriyetlerin TÜRKSOY çalışmalarına katılmaları, Türkiye ve Rusya arasındaki kültürel ilişkilerin bugünkü boyuta ulaşmasına önemli katkılar sağlamıştır. Toplumların ruhuna dokunan çalışmalar, ön yargıların ve kalıplaşmış düşüncelerin kırılmasına vesile olmuş, soğuk savaşın sona ermesiyle de halklarımızın birbirini daha yakından tanıma imkânı bulmaları önem kazanmıştır. Bu çalışmalara da katkısıyla ülkelerimiz arasında bölgesel sahiplenme ve ortak çıkarlar zemininde gelişen ilişkilerimiz, 2010 yılında kurduğumuz üst düzey iş birliği konseyiyle kurumsallaşmıştır. Halklarımızın kardeşliğinin güçlendirilmesi, ortak kültürümüzün daha da derinleştirilmesi ve iş birliği imkânlarının arttırılması, hoşgörü anlayışının yerleştirilmesi, kültürlerin yakınlaştırılması amaçları doğrultusunda TÜRKSOY’a nice başarılı yıllar diliyorum. 25 RU Решение о создании ТЮРКСОЙ было принято в период великих преобразований международной системы посредством открытого обсуждения целей на будущее, на основе взаимоуважения и общих интересов. Посаженное семя принесло плоды творчества 12 июля 1993 года министры Азербайджана, Казахстана, Кыргызстана, Турции, Туркменистана и Узбекистана, подписав соглашение о создании организации ТЮРКСОЙ, заложили основу своего будущего на базе общего культурного наследия, корни которого уходят в далёкое прошлое. Сегодня мы видим, что посаженное много лет назад семя проросло и принесло свои плоды. Мы с гордостью можем сказать, что в настоящее время ТЮРКСОЙ – это ЮНЕСКО тюркского мира. За прошедшие 20 лет на пути возрождения духовного общения тюркоязычных стран с большим успехом была осуществлена деятельность, направленная на сохранение и распространение на международном уровне общих культурных ценностей тюркского мира. Деятельность ТЮРКСОЙ способствует миру и стабильности Общая цель этой деятельности была достигнута благодаря единству языка, истории и культуры, а также в результате наших совместных усилий. ТЮРКСОЙ, созданная на основах общей культуры, ведёт свою деятельность ради укрепления братства между народами, не преследуя политических целей, что придаёт ей ещё большую ценность, возвышает миссию организации. Вместе с тем, многопрофильная работа организации способствует установлению культурного взаимообмена, стабильного мира, диалога и солидарности между всеми людьми доброй воли. Осуществляя творческое взаимодействие музыкантов и художников, литераторов и артистов театра, ТЮРКСОЙ способствует культурному развитию во всех направлениях искусства. Обмениваясь богатствами нашей культуры, нашим самым драгоценным сокровищем, мы постоянно обогащаемся, добиваемся новых успехов ради наших народов. Тюркский мир не ограничивается лишь своей географией Празднуя 20-летие ТЮРКСОЙ, хочу выразить благодарность всем тем, кто внёс свой вклад в развитие организации за весь период её существования. Тюркский мир – это понятие культурного характера. Тюркский мир не ограничивается лишь своей географией. В первую очередь, это структура, включающая культурные знания, философию, взгляды на жизнь, понятие эстетики, систему ценностей. В этом отношении, тюркский мир обладает своими уникальными особенностями, также как и арабский, славянский и испаноговорящий мир. Тюркский мир несёт в себе великое разнообразие, но в то же время, 26 представляет неразделимую целостность. Тюркский мир включает географические регионы, населенные также и другими народами, в течение долгих лет проживающими вместе с тюрками. Деятельность, коснувшаяся души народа, способна развеять все сложившиеся стереотипы и предрассудки Сегодня здесь с нами находятся представители Российской Федерации. Концепция нашего культурного сотрудничества широко принимается во внимание. Воспользовавшись случаем, хочу отметить, что участие субъектов Российской Федерации в деятельности ТЮРКСОЙ внесло огромный вклад в достижение культурных взаимоотношений между Россией и Турцией, которые мы наблюдаем сегодня. Деятельность, коснувшаяся души народа, способна развеять все сложившиеся стереотипы и предрассудки. В этом контексте, очень большое значение имела возможность наших народов ближе познакомиться друг с другом по окончании холодной войны. Совместные усилия в развитие отношений между нашими государствами на основе общих интересов и региональной принадлежности были закреплены в 2010 году созданием Совета сотрудничества тюркских государств. Желаю ТЮРКСОЙ долгих лет успешной деятельности на пути достижения целей к созданию более тесного культурного сотрудничества, дальнейшему укреплению братства народов и развитию нашей общей культуры. ENG The decision to establish TURKSOY as a multilateral cooperation platform based on mutual respect and common interests was made in a period of deep changes and transformation processes of the international system in order to openly discuss future goals. THE TURKIC WORLD IS NOT ONLY COMPRISED OF A CERTAIN GEOGRAPHICAL REGION WITH A CERTAIN NUMBER OF STATES THIS IS THE RESULT OF AN INITIATIVE TAKEN MANY YEARS AGO “While congratulating TURKSOY on its 20th anniversary, I would like to thank all those who contributed to the development of this organization and brought it to its current status. The Turkic World is a concept of cultural nature. Thus, it is not only comprised of a certain geographical region with a certain number of countries. It is much more, a unique structure characterized by a cultural heritage, philosophy, aesthetics and values of its own. As such, the Turkic World is just as unique as the Arab, Slavic or Hispanic World. As it bares a unique diversity in itself as a whole, the Turkic World does also include other peoples which lived together with Turkic peoples for many years as well as their geographical territories.” “When the Ministers of Culture of Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan, Turkey, Turkmenistan and Uzbekistan signed the founding agreement of TURKSOY on July 12th, 1993, they in fact based their future on a common cultural heritage deeply rooted in history. Now, we are proud to see that this initiative has brought about fruitful results with TURKSOY as an international organization which can be considered as the UNESCO of the Turkic World. Within the past 20 years, many activities have been carried out by TURKSOY for the rapprochement of Turkic speaking peoples, the preservation of our cultural heritage and common values as well as the promotion thereof around the world.” TURKSOY’S ACTIVITIES ALSO CONTRIBUTE TO REGIONAL PEACE AND STABILITY “These activities have brought about fruitful results thanks to not only our common language, history and culture but also our common endeavour and efforts. As an international organization, TURKSOY carries out its activities to strengthen the cultural ties between our peoples without pursuing any political aim whatsoever, as this is precisely what adds value to our organization and strengthens it in the realization of its mission. Thus, TURKSOY is also contributing to intercultural dialogue and rapprochement as well as to regional peace and stability. Therefore, the International Organization of Turkic Culture does also play a key role in the development of each member country’s national culture. Ranging from Painters’ Gatherings to concerts of musicians and performances of theatre actors as well as authors, the common cultural platform created by TURKSOY in all fields of art through its activities is a unique contribution to cultural development and enrichment. TURKSOY is the home of Turkic Culture where we share our common cultural heritage and make it matter.” APPEALING TO THE FEELINGS OF PEOPLE HELP DISMANTLING PREJUDICES AND STEREOTYPES “As a matter of fact, today, we are also welcoming Representatives of the Ministry of Culture of the Russian Federation. This proves that our cultural cooperation is based on open-mindedness and tolerance. I would therefore like to take this opportunity to stress that autonomous republics of the Russian Federation which contributed to the activities of TURKSOY played a key role in reaching the current status of cultural ties between Turkey and Russia. Activities whic appeal to the feelings of people have always helped dismantling prejudices and stereotypes. Thus, the end of the Cold War has also been a great step forward as this allowed our peoples to get acquainted with eachother. Our ties which develop on the basis of regional cooperation for our mutual benefits have become institutionalized through the establishment of a High Cooperation Council in 2010. The strengthening of brotherhood among our peoples as well as a deeper exploration of our culture along with the development of cooperation opportunities are key to the rapprochement of cultures as well as mutual tolerance. I wish many years of successful activity ahead to TURKSOY which has assigned itself these precious missions.” 27 TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov’la; Kuruluşundan Günümüze TÜRKSOY Интервью Генерального секретаря ТЮРКСОЙ Дюсена Касеинова; Культура – общий язык грядущих поколений Interview with the Secretary General of TURKSOY, Mr. Dusen Kaseinov; TURKSOY from Past to Present TR Türk dünyasının somut olmayan kültür mirası, dünya medeniyetleri arasında önemli bir yere sahiptir ve onun vazgeçilmez bir parçasını oluşturmaktadır. Geçmişten günümüze uzanan ortak kültürün ve dostluğun güçlü geleneklerini taşıyan kadim Türk milleti, yakın tarihi dönemi de göz önüne alırsak, dünya medeniyetleriyle sıkı bir etkileşim içerisindedir. Kuruluşundan bu yana Türkçe konuşan milletleri çatısı altında birleştiren TÜRKSOY, bu kültürel işbirliğini daha da güçlendirerek Türk dünyası kültür mirasının korunması ve tanıtımı adına çalışmalarını sürdürmektedir. Tüm faaliyetlerinde barışın ve istikrarın korunmasını hedefleyen, 2013 yılında kuruluşunun 20. yılını kutlayan TÜRKSOY’un geçtiğimiz beş yıldır genel sekreterliğini yürütmekte olan sayın Düsen Kaseinov ile yaptığımız özel röportajı sizlere sunmaktan mutluluk duyuyoruz. Sayın Genel Sekreterim TÜRKSOY’u yakından takip ediyoruz, göreve geldiğiniz günden bu yana geçen süre içerisinde karşılaştığınız sıkıntılara ve bu sıkıntıların üstesinden başarıya gelişinize şahit olduk. Göreviniz sırasında karşılaştığınız zorlukları ve kazanımları bizimle paylaşır mısınız? Sıkıntı kelimesi anlam bakımından çok güçlü bir kavram. Şöyle bir dönüp baktığımda çok da büyük sıkıntılarla karşılaştığımızı söyleyemem. Sadece birbirimizi iyi tanımamamızdan kaynaklı bir bocalama dönemi yaşadık. Bu bocalama, TÜRKSOY’un kurulduğu ilk yıllarda daha çok hissedildi. Kazakistan Devlet Başkanı, Cumhurbaşkanımız Sayın Nursultan Nazarbayev bu durumu şu cümlelerle çok güzel açıklıyor: “Biz, birbirimizden çok uzaklaştırıldık… Fakat, bugün biz Türkler için, dünyada bütünleşmek ve birliğimizi sağlamak için son bir şansımız var. Günümüzde bu imkanın bizlere sunulması, tarih sahnesindeki gelişmeleri torunlarımıza aktarma sorumluluğunu da bizlere yüklüyor. Türk kültürü, keşfedilmemiş manevi değerleriyle, okyanus misali uçsuz bucaksız zenginlikleri içinde barındırmaktadır. Bu hazineyi tüm dünyaya açmanın zamanı gelmiştir”. Benim için TÜRKSOY, Türk dünyasının en büyük atılımını ifade etmektedir. Tabii ki bu yolda zorluklar ve sorunlar yaşanmadı değil. Dünyadaki konjonktürel değişimler ve koşullar ister istemez birtakım izler de bırakıyor. Fakat çalışmalarımız, TÜRKSOY’un işlevselliğini ve 28 rekabet gücünü arttırarak bizleri sadece bölgesel düzeyde değil, aynı zamanda uluslararası düzeyde de etkin bir aktör konumuna taşıyor. Bizler TÜRKSOY’da aynı ortak dil kökenlerine sahip olan ülkeler ve milletler arasında karşılıklı anlayışın geliştirilmesi için çaba göstererek, genç kuşaklara zengin kültürümüzün temellerini tanıtmaya çalışıyoruz. Ben, yetiştirildiğim ortam itibariyle farklı geleneklerle yoğruldum. Öncesinde Sovyet geleneklerine göre sonrasında ise post-Sovyet gelenekleri altında büyüdüm. TÜRKSOY’a geldiğimde karşılaştığım ve görüştüğüm diplomatlar, genç-tecrübeli sanatçılar, yazarlar ve tanınmış politikacılar sayesinde pek çok yeni deneyim kazandım. Tabii ki her insan kendi dünya görüşüne göre bir vizyona sahip oluyor. Fakat ben bu aşamaya kadar, kendim için pek çok kazanım elde ettiğimi söyleyebilirim. TÜRKSOY, son beş yıldır farklı alanlardaki çalışmalarını büyük bir hızla sürdürüyor. Artık ‘TÜRKSOY’ sadece ‘TÜRKSOY için’ değil, bütün ülkeler ve bütün milletler için fedakâr çabalarla çalışmalarını devam ettiren bir teşkilat konumuna geldi. 20 yıl öncesine dönüp baktığımızda TÜRKSOY epey bir yol kat etti. Sizce bundan sonraki süreçte atılması gereken adımlar nelerdir? Geniş Türk coğrafyasını ve ünlü Türk temsilcilerini yeteri kadar tanımadığımız bir noktadayız. Bu alandaki tanıtım için somut sonuçlar elde etmeye çalışıyoruz. Bizim sahip olduğumuz değerlerin tüm dünyada tanınması, en nihayetinde ortak faydamızadır. İnsanlar, birbirlerini daha yakından tanıma fırsatı bulduklarında birbirlerine daha fazla ilgi gösteriyorlar. Saygı çerçevesinde gelişen bu ilişkilerde hoşgörülü yaklaşımlar sergileniyor. Özgürlük hissiyle karşılıklı şüphelerin giderildiği bu tanıma süreçleri, dostluk ve barış için sağlam bir zemin oluşturuyor. Bu duruma en güzel örnek, Kazakistan tarafından ‘‘Kültürler Arası Yakınlaşma 10 Yılı’’ ilan edilmesi oldu. Bu ilan, sosyal ve kültürel diyalog için dünyaya yapılan bir çağrı niteliğindeydi. Biliyorsunuz ki, bütün faaliyetlerimiz kültürel birlikteliğin geniş alanlara yayılması doğrultusunda ilerliyor. Bunu yapmak için imkânlarımız mevcut: mesleki deneyimimiz, potansiyel gücümüz, TÜRKSOY üye ülkelerinin desteği ve en önemlisi de cumhurbaşkanlarımızın desteği. Geçtiğimiz yılı Kazak müziğinin kurucularından milli besteci, eğitimci ve sosyal bir aktivist olan Mukan Tölebayev’e ithaf etmiştik. Onun 100. doğum yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlediğimiz etkinliklerde, ülkelerimizdeki binlerce insana, onu tanıtmaya çalıştık. Düzenlediğimiz kutlama etkinliklerini bir ülkeyle sınırlı tutmadık. Benzeri etkinlikleri geleneksel olarak her yıl düzenliyoruz. TÜRKSOY’un özellikle son dönemde ilgisini arttırdığı alanların başında sahne sanatları geliyor. Türkiye’deki tiyatro oyunlarına sahnelenen operalara bakacak olursanız, çok az Türk eseriyle karşılaşırsınız. Bizler geçtiğimiz günlerde bir Kazak operasını ilk olarak Türkiye repertuvarına soktuk. Uluslararası bir ekiple gerçekleştirdiğimiz ‘‘Birjan ve Sara Operası’’nı izleyen Samsunlu sanatseverler beğenilerini, sanatçılarımızı dakikalarca ayakta alkışlayarak ifade etti. Bundan önce ilan ettiğimiz Ahundov yılı sayesinde, Ahundov’un eserleri ilk kez Türkçe’ye çevrildi. Bu çeviriler sonrasında ise Adana’da Ahundov’un eserleri yine ilk kez Türk seyircilerle buluştu. O güne kadar Türkiye’deki hiçbir tiyatronun Ahundov’u sahnelemediğini ve hiçbir Türk oyun yazarının bu konuda bir girişimde bulunmadığını görünce gerçekten şaşırmıştım. TÜRKSOY anma yılları vesilesiyle, Türk kültür ve sanat yaşamına katkı sağlamış değerli şahsiyetleri hatırlatmakla kalmıyor, yeni nesillere de tanıtıyor. 2014 yılı TÜRKSOY etkinliklerini ithaf etmeyi düşündüğünüz isimler bulunuyor mu ? Pek tabi ki 2014 yılında da bu uygulamamız devam edecek. Ekim ayında TÜRKSOY üyesi ülkelerin kültür bakanlarının iştiraki ile toplanan 31. Dönem TÜRKSOY Daimi Konsey Toplantısında alınan karar doğrultusunda, 2014 yılını Mahtumkulu Firaki ve Toktagul Satılganov yılı olarak ilan ettik. 18’inci yüzyılda yaşamış ünlü Türkmen bilgini ve şairi Mahtumkulu, Türkmen kültürü ve sosyal yaşamında büyük izler bırakan, fikir ve düşünce dünyasının akıl hocası olarak bilinen bilge bir kişidir. Toktagul Satılgonov ise Kırgız edebiyatının en önemli şairlerinden birisidir. Sizin de belirttiğiniz gibi Türk kültür ve sanatına emeği geçmiş yazar, şair, bilim adamı ve sanatçıların anılmaları, yeni yetişen nesillere tanıtılmaları, onların isimleri etrafında Türk halkları arasında ortak bir kültür ortamının oluşturulması kurulduğu günden itibaren TÜRKSOY’un önemli çalışma alanlarından biri olmuştur. “ Biz, kültürlerarası diyaloğun ve karşılıklı anlayış politikalarının şekillendirilmesi için bütün gayretimizle katkıda bulunmaya çalışıyoruz. ” 29 Görevinizle birlikte Türkiye’de yeni bir yaşam kurdunuz, hayatınızda ne gibi değişiklikler oldu? TÜRKSOY’da yürüttüğüm bu görev benim hayatımla bütünleşti. Hayatımla işim arasında hiç bir fark yok desem doğru olur. Şunu söyleyebilirim ki; Türk kültürünü koruyarak gelecek nesillere aktarma konusunda çalışmalar yürütürken, kendimi dünya kültürüyle hep iç içe hissettim, hiçbir zaman ayırmadım. Teşkilatımız isminden de anlaşılacağı üzere tüm dikkatleri Türk kültürüne, sanatına ve tarihine çekmeyi amaç edinmiştir. Bizim teşkilatımızın yanı sıra dünyada, başka milletlerin tarihini, edebiyatını ve sanatını tüm insanlığa tanıtmayı amaç edinen birçok teşkilat var. Bizler ister istemez ortaya çıkan bu boşluğu doldurmakla mükellefiz. Bunun pek çok sebebi var, ama en önemlisi bu bir zorunluluk. İdeolojik, ekonomik ve sosyal kalkınma açısından geri kalmamak için bu tür koruyucu ve geliştirici çalışmalara ihtiyacımız var. Kültürel alanda yapılan tüm çalışmalar büyük zorlukları da beraberinde getirmektedir. Kültürü, günümüzdeki ticarileşme etkisinden nasıl kurtarabiliriz? Kültür, günümüz şartlarında nasıl geliştirebilir? Bu sorulara sürekli cevap aradığımızı söylemek isterim. Her gün farklı alanlarda yeni yeni sorunlar ortaya çıkıyor. Bu İmkânlarınız sınırlı olmasaydı TÜRKSOY başka hangi alanlarda çalışmalar gerçekleştirirdi? Yatırımlarımızın büyük bir kısmını şüphesiz çeviri çalışmalarına ayırırdım. Klasik edebiyatımızı nasıl tanıtabileceğimiz açık. Çağdaş yazarlara gelince durum farklı oluyor tabi. Çağdaş hayatın mantalitesini bilmeden bir ülkeyi nasıl tanıyabilirsiniz? Eskiden çevirmenlerin çalışmalarını nasıl sistematik bir şekilde yürüttüğünü hatırlıyorum. Yaratıcılıklarını çevirilerine katan tercümanlar, bazen çevirdikleri eserlerin üzerine çıkıyordu. Bu insanlar o kadar güzel çeviriler yapıyordu ki, eser yayınlandıktan sonra bir anda ün sahibi oluyorlardı. Ne yazık ki günümüzde böyle değil. Çok sayıda yeteneksiz çevirmen ve kötü çeviriler mevcut. Bu alanda uğraş gösterenlerin düzgün eğitim almaları birinci öncelik olmalıdır. TÜRKSOY olarak bizler tercümanlar için çeşitli konferanslar düzenliyoruz, çeviri eserler yayınlıyoruz, yaptığımız tüm çalışmaları ise ücretsiz olarak okuyuculara sunuyoruz. Son olarak, TÜRKSOY’un geleceğine dair neler söylemek istersiniz? Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı için yirmi sene oldukça kısa bir süre. Geçen bu süre zarfında gösterdiğimiz tüm çabalar, faaliyet alanımızı ve personel yelpazemizi genişletme yönünde oldu. Biz bütün adımlarımızı karşılıklı anlayış zemininde ve dünyadaki kültürler arası diyalog politikalarının gelişimi için atıyoruz. Şu ana kadar TÜRKSOY, dünyadaki Türk dilini konuşan milletlerin kültür ve sanat entegrasyonunu sağlaması adına başarılı bir kurumsallaşmanın ilk ve tek örneği olmuştur. Bu arada benim gözlemlediğim kadarıyla önceden ‘Türk dili konuşan ülkeler’ ya da ‘Türk dünyası ülkeleri’ gibi ifadeler kullanılırken günümüzde kısaca, medya mensupları da dahil olmak üzere, ‘TÜRKSOY ülkeleri’ tabirini kullanmaktadır. Bu söylem de diğerleriyle aynı anlamı ifade etmektedir ve bizleri fazlasıyla memnun etmektedir. Tüm kalbimle inanıyorum ki ‘TÜRKSOY’, Türk kültürü tarihinde kendine özel bir yer bulur ve bu yeri ilelebet korur. 30 sorunların kültür ve sanat alanına giren bölümüne çözüm üretmek de bizlerin sorumluluğu. Örneğin, TÜRKSOY’da göreve başladıktan kısa süre sonra, bütün opera evlerini ve orkestra repertuvarlarını inceledim. Türk bestecilerinin çağdaş müzik içerisindeki payının yüzde beşi geçmediğini üzülerek gördüm. Sürekli kültürel ve insani entegrasyonun önemi üzerinde duruyor, birbirimizin müziğini icra etmemizin gerekliliğinden bahsediyoruz. Fakat, ne yazık ki yapmıyoruz. Bunun sebebi eserlerin hoşumuza gitmemesi mi, yoksa erişim imkânı mı bulamıyoruz? Ya da acaba istemiyor muyuz? İkinci seçeneği kimse kabullenmek istemez sanıyorum. Mesela, Kazakistan’daki orkestra şeflerimizden Türk bestecilerinin müziklerini araştıran kaç kişi vardır sizce? Niye sahip olduğumuz bu eserler diğer Türk cumhuriyetlerinde, Avrupa’da Amerika’da icra edilmiyor? Neden orkestralarımız Türk dünyasının önde gelen şeflerini konserlerine davet etmiyor? Alan Buribayev’i davet eden Avrupa orkestraları İldar Abdrazakov gibi Türk coğrafyasının eşssiz sanatçılarını neden görmezden geliyor? Bu soruları daha da çoğaltabilirim. “ İdeolojik, ekonomik ve sosyal kalkınma açısından geri kalmamak için koruyucu ve geliştirici çalışmalara ihtiyacımız var. ” RU 2013 год был юбилейным для ТЮРКСОЙ. Духовное наследие тюркского мира – часть мировой цивилизации. Издревле тюркские страны были исторически близки, действовали давние традиции дружбы и общности культур, сохранялось тесное взаимодействие в искусстве, в литературе, в судьбах народов. Все это составляло полномасштабную программу деятельности ТЮРКСОЙ со дня основания. Двадцатилетний юбилей Международной организации широко отмечался во многих странах и, конечно, в Турецкой Республике, в столице которой находится штаб-квартира ТЮРКСОЙ. Прошедшие выставки и встречи, конкурсы и концерты, семинары и конференции показали, как много удалось совершить за эти годы. О достижениях, проблемах и перспективах, наш разговор с Генеральным секретарем ТЮРКСОЙ Д.К.Касеиновым. Дюсен Курабаевич, в течение пяти лет вы являетесь Генеральным секретарем ТЮРКСОЙ, всем ли Вы удовлетворены, или может быть есть потрясение от количества проблем? Это нельзя назвать потрясением. Удивление – вот точное слово. Меня поразило, как плохо мы знаем людей и культуру тюркского мира. Напомню верные слова Президента Казахстана Нурсултана Назарбаева: «Мы слишком отдалились друг от друга... Но сегодня мы, тюрки, имеем, наверное, последний шанс в истории прийти к единству нашего мира… Мы ответственны перед потомками, мы не имеем права потерять эту последнюю возможность объединения. Тюркская культура - это океан неизведанных духовных ценностей, она хранит в себе великие богатства. И настало время открыть эту сокровищницу всему миру». Для меня самого ТЮРКСОЙ - драгоценное и постоянное открытие неповторимой тюркской культуры. Ни проблемы, ни трудности, конечно, не обошли стороной ТЮРКСОЙ. Ошибочно предполагать, что все принятые решения были немедленно реализованы. Многое пришлось перенести на более поздние сроки. Ведь реальная жизнь – это перемены в экономике, политические потрясения и т.п. И все же, на мой взгляд, все эти обстоятельства не смогли помешать ТЮРКСОЙ успешно действовать как в границах тюркского мира, так и за его пределами. Мое поколение воспитали традиции советской эпохи. Традиции хорошие, но в последнюю четверть века, когда сознание менялось, волна за волной наплывала информация, многократно увеличилось общение! Придя в ТЮРКСОЙ, я встречался с дипломатами, с начинающими литераторами и прославленными писателями, с маститыми и юными музыкантами, с новичками в политике и с деятелями политического Олимпа. Мои собеседники обладали собственным взглядом на события, своим пониманием происходящего в мире. Очень много почерпнул я из этого огромного общения; этот разносторонний опыт и сейчас серьезно помогает мне. Именно такой обширный опыт позволил крупно обозначить современные задачи Международной организации тюркской культуры: не «ТЮРКСОЙ для ТЮРКСОЙ», а созидательное объединение культур всех стран, всех народов. Хочется внести важное уточнение в слова классика: «Культура спасет мир!». Мы стараемся, например, использовать празднование великого начала весны – Навруза, максимально показываем всему миру литературу и музыку, песни и танцы, классику и фольклор наших народов. Это и есть генеральное направление многосторонней деятельности ТЮРКСОЙ. Нельзя забывать, что ценность единства – в многообразии. Как Вы полагаете, что необходимо предпринять в первую очередь? Мы должны настойчиво действовать там, где люди еще недостаточно знакомы с историей и культурой тюркских народов, где мало знают о выдающихся деятелях тюркского мира. Уже есть заметные результаты. Чем они важны? Люди лучше узнают друг друга, еще больше интересуются искусством, культурой, историей, традициями. Так возникает уважение, признание. А там, где есть уважение, забывают о конфликтах, вместо столкновений возникает понимание, дружба, мирная совместная жизнь, свобода от войн и взаимных подозрений. Радостно осознавать, что моя страна – инициатор многих важных начинаний. Так, Казахстан предложил объявить Десятилетие сближения культур. Это - призыв к мирному сосуществованию, приглашение к культурному и общественному диалогу. Такова программа и нашей организации, поскольку взаимное сближение культур можно считать «дорожной картой» ТЮРКСОЙ. Для осуществления этой программы у нас накоплен серьезный профессиональный опыт, есть кадровый потенциал, мы пользуемся поддержкой государств – членов ТЮРКСОЙ, нам 31 помогает общественность, деятели культуры и искусства и, разумеется, мы всегда можем рассчитывать на внимание глав государств и регионов. ТЮРКСОЙ, уделяя первоочередное внимание явлениям культуры тюркского мира, одновременно обращается к опыту коллег из Института Гёте, Института Сервантеса, Британского Совета, много помогает нам сотрудничество с ЮНЕСКО, ИСЕСКО, МФГС. Нас действительно тревожит то, что молодое поколение мало знает о культуре тюркских народов. Позволю себе привести пример результативности наших инициатив. Трудно, наверное, представить себе, что в советский период – время провозглашенной дружбы народов и «взаимодействия культур» - в репертуаре театров тюркских народов страны не было спектаклей по драматургии Мирзы Фатали Ахундова. Но вот 2012 год стал Годом Ахундова в странах ТЮРКСОЙ, и его прославленные пьесы поставили в Карагандинском драматическом театре имени Сейфуллина. Прошла премьера в Турции, в Адане, специально для этого спектакля, получившего хорошую прессу, классика азербайджанской литературы перевели на турецкий и казахский языки. Объявляя год памяти выдающихся деятелей культуры тюркских народов, ТЮРКСОЙ тем самым доносит их творческий вклад до широкого круга людей. Чем в этом плане будет примечателей 2014 год? Прошедший год в пространстве тюркской культуры проходил под знаком столетнего юбилея Мукана Тулебаева, одного из основоположников казахской профессиональной музыки, композитора, педагога, общественного деятеля. Мы старались, чтобы о нем узнали во многих странах. Встречи, художественные экспозиции и фотовыставки, концерты, оперные премьеры, публикации ... ТЮРКСОЙ предоставляет огромный массив информации с тем, чтобы год, посвященный тому или иному деятелю культуры, запомнился в разных странах. В соответствии с решением, принятым в октябре 2013 года на 31-м заседании Постоянного совета министров ТЮРКСОЙ, 2014 год объявлен Годом Токтогула Сатылганова и Махтумкули Фраги. Наследие поэта и мыслителя 18 столетия Махтумкули является основополагающим в культуре туркменского народа. Творчество Токтогула Сатылганова, кыргызского народного акына, - одно из самых ярких явлений в кыргызской поэзии. Жизнь этих выдающихся людей – пример служения своему народу. “ Мы всей своей деятельностью стараемся внести вклад в формирование политики межкультурного диалога и взаимопонимания в мире ” Вас, как музыканта, конечно же, не в последнюю очередь заботят взаимный обмен и контакты в сфере музыкального искусства? Здесь действительно есть над чем задуматься. Мы изучили репертуар филармонических и оперных коллективов, и оказалось, что музыка современных тюркских композиторов занимает в нем менее трех процентов. При этом много говорится о том, что необходимо исполнять музыку татарских композиторов в Кыргызстане, а турецких – в Якутии. Но положение не меняется, и в чем причина, - неинтересная музыка, или нет нотного материала, или отсутствует желание? Наши крупнейшие оркестры пока не приглашают дирижеров и солистов тюркских стран. Талантливого молодого дирижера Алана Бурибаева наперебой зовут прославленные европейские коллективы, но за пультом азербайджанского, или турецкого оркестра его не увидишь. Та же самая история с великолепным баритоном, башкирским артистом, обладателем премии «Грэмми» Ильдаром Абдразаковым. В этом смысле Молодежный камерный оркестр ТЮРКСОЙ – успешный проект, в котором удалось соединить ярких молодых музыкантов, представителей разных народов и школ, для совместной работы. Они учатся слушать и слышать друг друга, разные музыкальные традиции, это – хорошая 32 основа для их будущего сотрудничества. Оркестр шесть раз концертировал в Германии, США, Турции, записал два диска, которые представляют музыку композиторов тюркского мира. На каждом концерте оркестр исполняет в том числе мировую классику. Нам пришлось повторить тираж CD с концертами оркестра – всего 4 тысячи экземпляров, что мы считаем свидетельством высокой востребованности этого проекта. В свой юбилейный год мы осуществили ряд проектов с целью более полно представить в разных странах музыку современных тюркских композиторов. Прошли концерты камерной музыки – с участием авторов (!) – в Астане, Караганде, Алматы, Бишкеке. Состоялся проект «Шедевры тюркских композиторов», завершившийся уникальным концертом в Большом зале Санкт-Петербургской академической филармонии имени Д.Д.Шостаковича, где мелодии тюркских авторов XX-XXI столетия впервые звучали в исполнении Государственного академического Русского оркестра имени В.В.Андреева. На Ваш взгляд, в каком направлении работа ТЮРКСОЙ должна быть усилена в первую очередь? Очень нужны новые переводы тюркских классиков, современных поэтов и прозаиков. Без знания сегодняшней жизни, ее интеллектуального и духовного содержания познать страну и ее народ не представляется возможным. В прежние времена шла планомерная работа по воспитанию переводческого корпуса, поскольку нередко талантливые переводчики помогали расширять территорию современной культуры. К сожалению, сейчас мало кто над этим задумывается, в то время как специалисты в области художественного перевода крайне востребованы. Это слабое звено, которое должно стать сильным и надежным. Наш ответ – конференции переводчиков стран ТЮРКСОЙ и ежегодные конгрессы главных редакторов литературных журналов. “ Есть большая необходимость в такой работе по сохранению и продвижению культуры, чтобы не отстать в идеологическом, экономическом, общественном развитии. ” Тема культурного сотрудничества поистине бескрайняя. Каковы дальнейшие шаги ТЮРКСОЙ в этом направлении? Двадцать лет – сравнительно короткий срок для международной организации. Все это время мы стремились расширить сферу деятельности ТЮРКСОЙ, привлечь новых участников. Сегодня ТЮРКСОЙ – единственная и во многом успешная модель интеграционного инструмента в сфере искусства и культуры тюрксоязычных стран мира. Кстати, приятно признать, что в последнее время все чаще говорят не «тюркоязычные» или «тюркоговорящие» или просто тюркские страны, а именно «страны ТЮРКСОЙ». Эти знаковые коррективы внесла сама действительность. Очень хочется верить, что в истории культурных взаимоотношений тюркских народов ТЮРКСОЙ занимает и, надеюсь, сохранит особое, истинно важное место. ENG The intangible cultural heritage of the Turkic World is an essential part of world civilization. The strong traditions inherent to the common culture and ties of the Turkic nation which date back to thousands of years do have a strong impact on today’s world. Through its strong vision and commitment to mutual tolerance, the International Organization of Turkic Culture (TURKSOY) which has been gathering Turkic Speaking Peoples under its auspices since its foundation, is further strengthening its activites of cultural cooperation to preserve and promote the cultural heritage of the Turkic World. All activities carried out by the International Organization of Turkic Culture which celebrated its 20th anniversary in 2013, aim at the preservation of peace and stability. Here is our special interview with Prof. Kasseinov who has been the Secretary General of TURKSOY for the last 5 years. “ We are doing all our best to contribute to the shaping of intercultural dialogue and policies of mutual understanding. ” 33 Dear Secretary General, we have been closely following up TURKSOY since its establishment, and we have also witnessed how you have successfully overcome various challenges you have been facing since your appointment as Secretary General of the organization. Could you tell us a bit more about these challenges and how you have turned these into major achievements? I think the term “difficulty” is quite a harsh one to qualify this process. Honestly, I must say that we have not faced so many difficulties. We just felt a bit confused from time to time, as we did not know eachother well enough. This confusion was more perceptible during the first years following the establishment of TURKSOY. Our President Mr. Nursultan Nazarbayev perfectly describes this process with the following words: “We have been estranged from eachother to a great extent … Nevertheless, there remains a last chance for us Turks today to come together in the world and unite. Indeed, it is our responsibility to transmit our history to our grand children. As such, Turkic culture is incredibly rich in spiritual values which have not been discovered yet. Now, the time has come to unveil this precious treasure of ours to the entire world”. I consider TURKSOY as the greatest breakthrough for the Turkic World. Of course, it would be wrong to say that we have not faced any difficulties or problems in this process. It is true however that many unexpected economic changes have constantly been reshaping the world, but we have focused our activities on increasing the functionality and competitivity of TURKSOY as an efficient international organization, not only in regional terms but also on a worldwide basis. We have been focusing on the strengthening and development of mutual understanding among countries and nations which share common ethnic roots and languages with a view to introducing the fundaments of our national culture to young generations. I grew up in an environment where I had the opportunity to get acquainted with various traditions. Indeed, while I have been surrounded with soviet traditions in my early childhood, I witnessed a different environment during the post-sovietic period. Diplomats, young musicians, experienced musicians, authors and famous politicians whom I met with when I came to TURKSOY, have helped me broaden my experience. Of course, each individual has its own perception of the world. What I can certainly say is that I have reached many achievements in terms of my own personal development. During the last five years, TURKSOY has been carrying out its activities in a wide variety of fields with great motivation and commitment. That is to say, “TURKSOY” is not exclusively working for itself anymore. Today, TURKSOY has become an organization which does not only work for itself but pursues its activities with great devotion for all countries and nations. TURKSOY has realized major achievements since its foundation 20 years ago. What should the future of TURKSOY look like, and which steps should be taken according to you? I think we still do not know the Turkic World and its famous representatives well enough yet. What we are trying to do is to obtain concrete results in terms of the promotion thereof. In the end, the promotion of our common cultural values throughout the world is of particular interest to all of us. As a matter of fact, people are more interested in one another’s culture when they have the opportunity to get acquainted with eachother. Such ties which develop in mutual respect of eachother do also contribute to mutual tolerance. Thus, thanks to the disappearing of mutual fears, people perceive eachother without prejudices, and this builds a strong basis for long-lasting ties of friendship and sustainable peace. The best example thereof is the initiative of the Republic of Kazakhstan which resulted in the declaration of the International Decade for the Rapprochement of Cultures by the United Nations. This declaration truly called upon the entire world to engage in social and cultural dialogue. As you know, all our activities aim at the world-wide promotion of cultural cooperation, and we have all what it takes to achieve this goal: our professional experience, our strong potential, the support we get from TURKSOY member countries and, of course, above all, the support we get from the Presidents of our member countries. We dedicated the year 2013 to Mukan Tulebayev, who was not only one of the professional founders of Kazak music but also a brilliant composer, teacher and social activist. Our aim was to introduce him as well as his artistic legacy to thousands of people through various events we organized to celebrate the 100th anniversary of his birthday. That is to say, the scope of these events was not limited to one country. As a matter of fact, we have been organizing similar events every year since our establishment. In the recent past, we have put a particular emphasis on some areas, more particularly on 34 performing arts. If you look at theatre plays and operas performed in Turkey, you will see that very few of them are actually works written or composed by Turkic authors and composers. We have recently included “Birjan and Sarah”, a Kazak opera in the repertoire of Turkish operas. The Premiere of this opera performed by an international team of artists was an unprecedented success and it received standing ovations from the audience. The previous year was declared as Year of M. F. Ahundov, and thanks to this initiative, Ahundov’s works have been translated into Turkish and performed in Adana, Turkey, for the first time. In fact, I was really surprised to notice that until then, no theatre in Turkey had ever staged Ahundov’s plays and no Turkish playwright had ever taken an initiative in that respect. “ We need to carry on with our activities to preserve and develop Turkic culture in order not to fade into the background in terms of ideological, economic and social development. ” Through its commemoration activities, TURKSOY does not only pay tribute to illustrious intellectuals and artists of the Turkic World but also introduces them to new generations. Whom will TURKSOY’s activities be dedicated in 2014? Of course, we will continue dedicating our activities to famous intellectuals and artists of the Turkic World in 2014 as well. In accordance with the decision made by the Ministers of Culture of TURKSOY Member Countries who came together at the 31st Term Meeting of the Permanent Council of TURKSOY, we have declared the year 2014 as Year of Magtymguly Pyragy and Toktogul Satylganov. The Turkmen poet and scholar was a great philosopher who left a considerable cultural and social heritage behind him, and Toktogul Satylganov is one of the most important poets of Kyrgyz literature. As you also mentioned, the commemoration of authors, poets, scholars and artists who enriched the cultural heritage of the Turkic World with their valuable work has been one of the most important fields of activity of TURKSOY which has carried out many projects to introduce these illustrious personalities to young generations and bring about the cultural rapprochement of Turkic peoples. You settled in Turkey upon your appointment as Secretary General of TURKSOY. What kind of changes has this brought about in your life? In fact I have fully dedicated myself to this function as it is an essential part of my life. I can say that I have never abstracted myself from universal culture. On the contrary, I have always felt myself as part of it while working towards the preservation and transmission of Turkic culture to young generations. As its name suggests it, our organization is dedicating all its efforts to raise awareness about Turkic culture, art and history. Of course there are many other organizations in the world which also aim at promoting other nations’ history, literature and art on a global scale. So, it is our duty to introduce our culture, art and history to other nations of the world. There are of course many reasons for this, but the most important ones are probably of ideological, economic and social nature as we cannot afford fading into the background. This is why we have to carry on with our activities to preserve and develop Turkic culture. All cultural activities face great difficulties to be overcome. How can we preserve culture from the negative effects of commercialization? How can culture be developed today? There are many other issues which arise every day in many different fields of life and we are constantly working on how to respond to these issues. Our duty is to find solutions to the cultural and artistic dimensions of the latter. Shortly after I was appointed Secretary General of TURKSOY, I started examining all opera houses and repertoires, and I was quite upset by the fact that Turkic composers only account for 5% of composers of contemporary classical music. We always insist on the importance of cultural and human integration and we keep stressing the fact that we must perform eachother’s music. But we unfortunately do not do it. I actually wonder why we do not do it. Don’t we like eachother’s music? Is it difficult for us to have access to eachother’s music? Or are we just unwilling to do so? I guess, no one would like to answer this last question. Just to give you an example: how many of our conductors in Kazakhstan, do you think, are really trying hard to find works by Turkish composers and work on them? Why aren’t these works being performed in other Turkic Republics, in Europe or in America? Why don’t we invite prominent conductors of the Turkic World to our orchestras? Why do European orchestras invite Alan Buribayev and not any artist of the Turkic World such as Ildar Abdrazakov who is just as talented and unique? I could ask many other questions like these. Which other areas would TURKSOY’s activities focus on if it had sufficient resources? The greatest part of our budget would undoubdtedly be allocated to translation activities. When we look at the situation today, we see that literature classics are of course known to the entire world. But when it comes to contemporary authors and their work, things look a bit more complicated. However, contemporary literature is a cornerstone of a country’s culture and mentality as it opens the door to the latter. I remember how professional translators used to be in their work. Some of them were even so creative, that their names became at least as famous as those of the authors of the original works. Many authors became famous thanks to these excellent translators’ work. Unfortunately, this is no longer the case today. There are a lot of translators today, but not all of them do really good work. I think that those who want to become translators should receive proper vocational training and education. This should be the priority par excellence. TURKSOY organizes various conferences for translators and publishes translated works. All these publications can be acquired free of charge by our readers. What would you like to say about TURKSOY’s future? 20 years are a relatively short period of time, not only in historical terms in general but also for the International Organization of Turkic Culture as such. During these 20 years, all our efforts have been invested in the enlargement of our field of activity as well as of our staff, and no issue was left untackled. Indeed, we are fully dedicated to the development of policies for intercultural dialogue on the basis of mutual understanding. Up to now, TURKSOY has been and still is the only example of successful institutionalized action aiming at the cultural and artistic integration of Turkic speaking nations of the world. As a matter of fact, while one formerly used to talk about “Turkic Speaking Countries” or “Countries of the Turkic World”, now, everyone, including journalists, refers to these countries as “TURKSOY Member Countries”. Yet, this term is fully equivalent with the two others. Nevertheless, it is of course a great source of hapiness for us to see that it is the primary term used when talking about “Countries of the Turkic World”. I am deeply convinced that TURKSOY will enter the history of Turkic culture and remain a reference per se forever. 35 TÜRKSOY Daimi Konseyi 31. Dönem Toplantısı XXXI Заседание Постоянного совета ТЮРКСОЙ 31st Term Meeting of The Permanent Council of TURKSOY TR Türk Dili Konuşan Ülkeler Kültür Bakanları 31. Dönem Daimi Konsey Toplantısı, 1-2 Ekim 2013 tarihlerinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti Ankara’da gerçekleştirildi. ve selamlamaktan çok mutluyum. TÜRKSOY’un 20. yıl kutlamaları çerçevesinde düzenlediğimiz 31. Dönem Daimi Konsey Toplantımıza hoş geldiniz.’’ sözleriyle toplantının açılışını yaptı. TÜRKSOY Dönem Koordinatörü ve T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıya, TÜRKSOY’a üye ülke temsilcilerinin yanı sıra Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Başkurdistan (RF), Tataristan (RF), Tıva (RF) ve Gagavuz Yeri’nin (Moldova) Kültür Bakanları ile Türk Konseyi, Aksakallar Konseyi, TÜRKPA, MFGS ve Türk Akademisi Başkanları da katılım gösterdi. Toplantıda yaptığı konuşmada, TÜRKSOY’un 20. yıl kutlamaları ve TÜRKSOY Daimi Konseyi vesilesiyle konuk bakanları ve heyetlerini TÜRKSOY’da ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu dile getiren TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov: ‘’Bu kutsal mekanda, TÜRKSOY Genel Sekreterliği toplantı salonunda sizleri görmekten ‘BUGÜN BİZİM MUTLU GÜNÜMÜZ’’ 36 Genel Sekreter Düsen Kaseinov sözlerine şu şekilde devam etti: ‘’Bugün bizim en mutlu günümüz. 20. yılımızı TÜRKSOY’a emek veren, gönül veren, destek olan dostlarımızla hep birlikte kutluyoruz. Dün muhteşem bir konserle kutlamalarımız başladı. Bugün ise toplantımızı gerçekleştireceğiz. Öncelikle toplantımıza başkanlık eden ve bizleri ağırlayan Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Ömer Çelik’e teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Türkiye, TÜRKSOY’un ev sahibi ülkesi ve üyelerimiz arasında yükümüzü en fazla taşıyan taraf. Sayın Çelik göreve geldiği günden itibaren bakanlığının bütün birimleri ile TÜRKSOY’a destek vererek 20. yıl etkinliklerimizde yanımızda olmuştur. Sayın Çelik’e Dönem Koordinatörü olarak bugünkü toplantının hazırlık sürecinde yapmış olduğu katkılar ve göstermiş olduğu yüksek konukseverlik ve samimiyet için minnettarlığımı arz ediyorum.’’ ‘‘TÜRKSOY’UN 20. YILINI COŞKUYLA KUTLUYORUZ’’ Yıl boyunca gerçekleştirilen tüm faaliyetlerimizi 20. yılımıza ithaf ettik ve her biri bizim için ayrı değere sahip. Ancak, Gebele’de Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkiye Cumhuriyeti Devlet Başkanlarının katılımıyla gerçekleştirdiğimiz kutlama bizler için çok özel bir önem taşımaktadır. 15-16 Ağustos 2013 tarihinde Azerbaycan’ın Gebele şehrinde düzenlenen Türk Konseyi Zirvesi sırasında, Azerbaycan Kültür Bakanlığı tarafından hazırlanan ve cumhurbaşkanlarımızın tümünün onurlandırdığı ‘‘TÜRKSOY’un 20. Yılı Konseri’’ hepimiz için gurur vesilesidir. ‘‘TÜRK DÜNYASI’NIN 2014’DEKİ BULUŞMA NOKTASI: KAZAN’’ 20. yaşına girerken, TÜRKSOY’un faaliyetleri özellikle Astana ve Eskişehir’de yoğunlaştı. Bunun en önemli nedeni ‘‘Türk Dünyası Kültür Başkenti’’ uygulamasıdır. 2012 yılında Türk Dünyası Kültür Başkenti olan Astana yıl boyunca Türk dünyası sanatçılarını ağırladı ve onlarca etkinliğe ev sahipliği yaptı. Yıl sonunda da yapılan muhteşem kapanış töreni ile bayrağı Eskişehir’e teslim etti. 2013 Eskişehir Türk Dünyası Kültür Başkenti açılışını ise, bizzat Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan yaptı. Eskişehir düzenlediği başarılı projelerle çıtayı daha da yükseltti. Önümüzdeki yıl ise, Tataristan’ın başkenti Kazan bu ünvanı taşıyacak. Bu yıl üniversite oyunlarına ev sahipliği yapan Kazan, 2014’de Türk Dünyası Kültür Başkenti olarak buluşma noktamız olacak. ‘‘TÜRKSOY ÜYE ÜLKELERİ MEDENİYETE, İNSANLIĞA VE BARIŞA HİZMET EDİYOR’’ ‘’Özellikle belirtmek isterim ki; üye ülkelerimizin medeniyete, insanlığa, barışa yapmış olduğu katkılar sadece TÜRKSOY’daki faaliyetlerinden ibaret değildir. Türkiye, Birleşmiş Milletler Medeniyetler Diyaloğu Girişimini yürütüyor. Kazakistan’ın girişimi ile de, 2013-2022 yılları Birleşmiş Milletler tarafından ‘‘Kültürlerarası Yakınlaşma 10 Yılı’’ olarak ilan edildi. Azerbaycan iki kez Dünya Kültür Forumu’na ev sahipliği yaptı. Kırgızistan, Aytmatov’un başlattığı Issık Göl Forumu’nu canlandırmaya çalışıyor. Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), diyaloğu, hoşgörüyü, kültürel paylaşımı yerleştirmeye çalışan tüm bu girişimlerin de en aktif destekçisidir.’’ KÜLTÜR BAKANLARI 31. KEZ BİR ARADA TÜRKSOY’un kuruluşundan bu yana gerçekleştirilen Türk Dili Konuşan Ülkeler Kültür Bakanları Daimi Konseyi bu yıl 31. kez düzenlendi. 1-2 Ekim 2013 tarihleri arasında, konuk bakan ve heyetlerin iştiraki ile TÜRKSOY Genel Sekreterliği’nde gerçekleştirilen toplantılarda TÜRKSOY çalışmalarına dair önemli kararlar alındı. Toplantı sırasında ayrıca, Daimi Konsey üyeleri TÜRKSOY Teşkilatı’nın kuruluşunun 20. yılı münasebetiyle dünya çapında ses getiren önemli etkinliklere imza atan TÜRKSOY Genel Sekreterliği’ne ve bu faaliyetlerin gerçekleşmesinde katkılarını esirgemeyen üye ülke kültür bakanlıkları ile tüm kurum kuruluşlara, bilim ve sanat insanlarına teşekkürlerini sundu. DAİMİ KONSEY TOPLANTISI SONUÇ BİLDİRİSİNDE ÖNE ÇIKAN BAŞLIKLAR Daimi Konsey, Türkmen Şairi Mahtumkulu Firaki’nin doğumunun 290. yılı münasebetiyle Türkmenistan Kültür Bakanlığı’nın teklifiyle 2014 yılının TÜRKSOY tarafından Mahtumkulu yılı olarak ilan edilmesini kararlaştırmıştır. Daimi Konsey, Kırgız şairi Toktogul Satılganov’un doğumunun 150. yılı münasebetiyle Kırgızistan Kültür, Bilgi ve Turizm Bakanlığı’nın teklifiyle, 2014 yılının TÜRKSOY tarafından Toktogul yılı olarak ilan edilmesini kararlaştırmıştır. Daimi Konsey, 32. Dönem Toplantısı koordinatörlüğünün Tataristan (RF) Kültür Bakanlığı tarafından üstlenilmesini ve toplantının, 2014 Kazan Türk Dünyası Kültür Başkenti yılı kapanış etkinlikleri kapsamında Kazan’da yapılmasını kararlaştırmıştır. Ankara / Türkiye, 2 Ekim 2013 37 RU 1-2 октября 2013 года в столице Турецкой Республики Анкаре состоялось 31-е Заседание Постоянного Совета министров культуры тюркоязычных стран. Челику. Турция – принимающая страна ТЮРКСОЙ, на которую возлагается наибольшая доля ответственности среди всех членов организации. Господин Омер Челик со дня вступления в должность министра всеми подразделениями министерства оказывал поддержку ТЮРКСОЙ и был рядом с нами на всех мероприятиях 20-й годовщины. Хочу поблагодарить господина министра, в качестве Временного координатора внёсшего вклад в подготовку сегодняшнего заседания, проявившего высокое гостеприимство и радушие». В заседании, которое проводилось под председательством Временного координатора ТЮРКСОЙ - министра культуры и туризма Турецкой Республики Омера Челика, приняли участие министры культуры стран-членов организации Азербайджана, Казахстана, Кыргызстана, Туркменистана, Башкортостана (РФ), Татарстана (РФ), Тывы (РФ), АТО Гагаузии (Молдова), Турецкой Республики Северного Кипра, а также главы и представители Тюркского Совета, Совета Старейшин, ТюркПА, МФГС и Тюркской Академии. Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ Дюсен Касеинов искренне приветствовал официальные делегации, прибывшие в Анкару по случаю Заседания Постоянного Совета и празднования 20-летия ТЮРКСОЙ. «Я рад видеть и приветствовать вас в этом значимом месте - зале заседаний Генерального секретариата ТЮРКСОЙ. Добро пожаловать на наше 31-е Заседание Постоянного Совета, организованного в рамках празднования 20-летия ТЮРКСОЙ», - сказал господин Генеральный секретарь. «Все плоды своей деятельности, осуществляемой в течение этого года, мы посвятили нашему двадцатилетию. Каждый год для нас несёт определённую ценность. Кроме того, проведённое в Габале празднование вместе с участием глав Азербайджана, Казахстана, Кыргызстана и Турецкой Республики, имеет для нас особое значение. Концерт 20-летия ТЮРКСОЙ, проведённый 15-16 августа 2013 года во время Саммита Тюркского Совета в городе Габала со стороны министерства культуры Азербайджана, является для нас предметом гордости». «Радостный для нас день» Казань - место встречи тюркского мира 2014 «Сегодня для нас радостный день. Это 20-летие мы празднуем вместе с нашими друзьями, которые всем сердцем вкладывают свой труд в развитие организации и всячески оказывают свою поддержку. Вчера все мы стали свидетелями великолепного музыкального подношения юбилею - концерта артистов ТЮРКСОЙ. Приветствуя участников и гослей сегодняшнего заседания, я прежде всего, хочу выразить свою благодарность председателю нашего собрания, министру культуры и туризма Турецкой Республики господину Омеру «На грани своего двадцатилетия организация ТЮРКСОЙ обогатила свою деятельность иниуиативой программы “Культурная столица тюркского мира”, которыми стали Астана и Эскишехир. Объявленная в 2012 году культурной столицей тюркского мира Астана приветствовала у себя множество артистов и провела десятки мероприятий. На церемонии закрытия она передала флаг ТЮРКСОЙ городу Эскишехир. Открытие Культурной столицы тюркского мира Эскишехира в 2013 году прошло с высоким участием премьер-министра 38 Волнующее празднование 20-летия ТЮРКСОЙ Турецкой Республики Реджепа Тайипа Эрдогана. В 2014 году право носить это звание переходит к столице Татарстана (РФ) городу Казани, которая в 2013 году стала хозяйкой Универсиады - Всемирных Студенческих игр. Казань станет местом наших встреч в 2014 году». Страны - члены ТЮРКСОЙ служат на благо всего человечества «Особенно я хочу отметить, что наши страны-члены служат на благо мира не только через их деятельность в ТЮРКСОЙ. Турция поддерживает инициативу Диалога Цивилизаций под эгидой Организации Объединённых Наций. А по инициативе Казахстана период 2013-2022 годов был провозглашён ООН Международным десятилетием сближения культур. Азербайджан два раза проводил у себя Всемирный форум по межкультурному диалогу. Кыргызстан работает над воплощением в жизнь идеи Иссык-Кульского Форума Чингиза Айтматова. Международная организация тюркской культуры оказывает активную поддержку в воплощении этих и других инициатив по расширению культурного обмена, толерантности и диалога». Министры культуры 31-й раз собираются вместе Заседание Постоянного Совета министров культуры тюркоязычных стран, которое регулярно проводится с начала образования ТЮРКСОЙ, в этом году состоялось 31-й раз. На заседаниях, которые проводились 1-2 октября 2013 года в Генеральном секретариате ТЮРКСОЙ с участием министров и делегаций, были приняты важные решения по поводу дальнейшей деятельности организации. Члены Постоянного Совета провозгласили принятые решения и выразили свою благодарность Генеральному секретариату ТЮРКСОЙ, который в рамках 20-летия со дня организации подписал указы о проведении важных мероприятий всемирного масштаба; а также министрам культуры странчленов, всем учреждениям, учёным и артистам, которые оказали свой вклад в реализацию культурных программ. ИТОГИ ЗАСЕДАНИЯ ПОСТОЯННОГО СОВЕТА Постоянный Совет по инициативе Министерства культуры Туркменистана принял решение об объявлении в 2014 году Года Махмуткули Фраги в честь 290-летия со дня рождения туркменского поэта. Постоянный Совет по инициативе Министерства культуры, информации и туризма Кыргызстана принял решение об объявлении в 2014 году Года Токтогула Сатылганова в честь 150-летия со дня рождения кыргызского поэта. Постоянный Совет принял решение о проведении 32-го заседания Постоянного Совета министров культуры стран-членов ТЮРКСОЙ в столице Республики Татарстан (Российская Федерация) Казани в рамках заключительных мероприятий программы «Казань - Культурная столица тюркского мира». 2 октября 2013 года - Анкара, Турция. 39 ENG The 31st Term Meeting of the Permanent Council of Ministers of Culture of Turkic Speaking Countries took place in Ankara, the capital of the Republic of Turkey on October 1st-2nd, 2013. The meeting hosted by the Term Coordinator of TURKSOY and Minister of Culture of the Republic of Turkey Omer Celik was attended by Representatives of TURKSOY member countries along with the Ministers of Culture of Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan, Turkmenistan, the Turkish Republic of Northern Cyprus, the Republic of Bashkortostan (RF), the Republic of Tatarstan (RF), the Tyva Republic and Gagauzia (Moldova) as well as the Chairmen of the ile Turkic Council, the Wisemen’s Council, TURKPA, the Foundation for Humanitarian Cooperation of the Commonwealth of Independent States and the Turkic Academy. TURKSOY Secretary General Dusen Kaseinov who expressed his happiness to welcome the guest ministers and their delegations on the occasion of the 31st Term Meeting of the Permanent Council of Ministers of Culture of Turkic Speaking Countries and the 20th Anniversary Celebrations of TURKSOY, said: “It is a great honour for me to greet you in the meeting hall of TURKSOY Headquarters, the home of the Turkic World. I would like to welcome you all to the 31st Term Meeting of the Permanent Council of Ministers of Culture of Turkic Speaking Countries held within the framework of the 20th Anniversary Celebrations of TURKSOY.” “THIS IS OUR HAPPY DAY” “This is our happiest day. Indeed, we are celebrating our 20th Anniversary together with all our friends who have been supporting us through their valuable contribution to our activities dedicated to the promotion and preservation of Turkic Culture. Yesterday, our celebrations started with a wonderful concert. Today, we are going to hold our meeting. On this occasion, I would like to extend my gratitude to our host chairing this meeting, Mr. Omer Celik, the Minister of Culture of the Republic of Turkey. As host country of TURKSOY, Turkey is the strongest contributor to our activities among 40 all our member countries. Since the first day of his appointment as Minister of Culture of the Republic of Turkey, Mr. Omer Celik has been supporting TURKSOY with all departments of his ministry and accompanied us in the realization of our 20th Anniversary celebrations. Let me therefore once again express my gratitude to Mr. Celik as our Term Coordinator for his valuable contribution to the preparation of this meeting as well as his sincere and warmhearted hospitality.” WE ARE CELEBRATING TURKSOY’S 20TH ANNIVERSARY WITH GREAT ENTHUSIASM “In fact we have dedicated all our activities carried out this year to our 20th Anniversary and each of these activities are very important for us. However, the celebration event which we held in Gabala in the presence of the Heads of States of Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan and the Republic of Turkey is of particular importance. Indeed, the 20th Anniversary Concert of TURKSOY organized by the Ministry of Culture of Azerbaijan within the framework of the Summit of the Turkic Council held in Gabala on August 15th-16th, 2013 and attended by all Presidents of our member countries has been a great achievement which we are proud of. THE MEETING POINT OF THE TURKIC WORLD IN 2014: KAZAN TURKSOY’s 20th anniversary events primarily took place in Astana and Eskisehir. The most important reason therefore is the fact that Astana was the Cultural Capital of the Turkic World in 2012. Within this framework, the city of Astana hosted several events featuring artists of the Turkic World throughout the year 2012. At the end of the year, Astana gave over the title of Cultural Capital of the Turkic World to Eskisehir for 2013. The opening ceremony of Eskisehir the Cultural Capital of the Turkic World 2013 was held by the Prime Minister of the Republic of Turkey Mr. Recep Tayyip Erdogan in person, and Eskisehir raised the bar even higher through countless successful projects. Next year, this title will be born by Kazan, the capital of Tatarstan. The city of Kazan which hosted University Olympics this year, will be our meeting point as Cultural Capital of the Turkic World 2014. TURKSOY MEMBER COUNTRIES SERVE CIVILIZATION HUMANITY AND PEACE “I would like to especially stress the fact that our member countries’ contributions to civilization, humanity and peace are not limited to their activities in TURKSOY. Indeed, Turkey is also committed to the development of the United Nations’ Dialogue of Civilizations. Upon initiative of Kazakhstan, the years 2013 to 2022 have been declared as International Decade for the Rapprochement of Cultures by the United Nations. The Republic of Azerbaijan hosted the World Culture Forum twice. The Republic of Kyrgyzstan pursues its activities to carry out the Issyk Kul Forum initiated by Chinghiz Aitmatov. The International Organization of Turkic Culture is the most active supporter of all these initiatives aiming at the development and consolidation of intercultural dialogue, tolerance and cultural exchanges.” MINISTERS OF CULTURE CAME TOGETHER FOR THE 31ST TIME The Term Meeting of the Permanent Council of Ministers of Culture of Turkic Speaking Countries which has been held since the establishment of TURKSOY took place for the 31st time this year. During the meeting held at TURKSOY Headquarters on October 1st-2nd, 2013 with the contribution of guest ministers and delegations, major decisions concerning future activities of the International Organization of Turkic Culture. Members of the Permanent Council extended their gratitude to the Secretariat General of TURKSOY for major events it held throughout the world within the framework of its 20th anniversary celebrations and thanked the Ministers of Culture of TURKSOY member countries as well as all institutions and organizations for their valuable contribution thereto. MAIN HEADLINES OF THE FINAL DECLARATION OF THE PERMANENT COUNCIL MEETING Upon suggestion of the Ministry of Culture of Turkmenistan, the Permanent Council decided that TURKSOY shall declare the year 2014 as year of Mahtumkulu FIRAGI on the occasion of the 290th anniversary of the birthday of the Turkmen poet. Upon suggestion of the Ministry of Culture Information and Tourism of Kyrgyzstan, the Permanent Council decided that TURKSOY shall declare the year 2014 as year of Toktogul SATILGANOV on the occasion of the 150th anniversary of the birthday of the Kyrgyz poet. The Permanent Council decided that the 32nd Term Meeting of the Permanent Council of Ministers of Culture of Turkic Speaking Countries shall be coordinated by the Ministry of Culture of the Republic of Tatarstan (RF) and that the above-mentioned meeting shall take place in Kazan within the framework of events to be held there on the occasion of the closing ceremony of Kazan, the Cultural Capital of the Turkic World 2014. Ankara / Turkey, October 2nd, 2013 41 42 43 44 TR RU ENG TÜRKSOY’UN YİRMİ YILINDA 20-ЛЕТИЕ ТЮРКСОЙ ON THE 20TH ANNIVERSARY OF TURKSOY Hoş geldiniz Türkiye’ye, TÜRKSOY’un yirmi yılında. Şanı yayıldı dünyaya, TÜRKSOY’un yirmi yılında. Добро пожаловать в Турцию В 20-летие ТЮРКСОЙ. Пошла слава по миру В 20-летие ТЮРКСОЙ. Welcome to Turkey On the 20th Anniversary of TURKSOY. TURKSOY’s fame is now known worldwide, As its glory reached its 20th anniversary. Türklüğe sallanan beşik, Herkes sana olmuş âşık, Asya’dan parlayan ışık, TÜRKSOY’un yirmi yılında. Тюркского мира колыбель качается, Каждый, познавши тебя, влюбляется. Азия лучом золотым озаряется В 20-летие ТЮРКСОЙ. For TURKSOY is the cradle of Turkic culture, Everyone is in admiration, While watching this bright star of Asia, As its glory reached its 20th anniversary. TÜRKSOY Türk’ün varlığıdır, TÜRKSOY Türk’ün dirliğidir, TÜRKSOY Türk’ün birliğidir, TÜRKSOY’un yirmi yılında. ТЮРКСОЙ – смысл существования, ТЮРКСОЙ – нашей жизни призвание, ТЮРКСОЙ – единства воспевание В 20-летие ТЮРКСОЙ. TURKSOY is the existence of Turks, TURKSOY is the liveliness of Turks, TURKSOY is the unity of Turks, As its glory reached its 20th anniversary. Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Tataristan, Başkırdistan, TÜRKSOY’un yirmi yılında. Азербайджан, Казахстан, Кыргызстан, Туркменистан, Татарстан, Башкортостан В 20-летие ТЮРКСОЙ. With Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan, Turkmenistan, Tatarstan, Bashkortostan, As its glory reached its 20th anniversary. Kuzey Kıbrıs, Gagavuzya, Altay, Hakas, Yakut, Tıva, Bu birlik bizlere yuva, TÜRKSOY’un yirmi yılında. Северный Кипр, Гагаузия, Алтай, Хакассия, Якутия, Тыва. В единстве – тепло родного очага В 20-летие ТЮРКСОЙ. With Northern Cyprus, Gagauzia, Altai, Khakassia, Yakutia, Tyva, This unity is our family, As its glory reached its 20th anniversary. Nevruz ateşleri yandı, Sevgi duygusu uyandı, Adı her yana dayandı, TÜRKSOY’un yirmi yılında. Зажглись Невруза огни, Проснулось чувство светлой любви. Имя твоё на слуху любой страны В 20-летие ТЮРКСОЙ. Nevruz fires were lit, Love and tolerance united, To make TURKSOY’s name be heard all over, As its glory reached its 20th anniversary. Türk kültürü geldi dile, Kardeşler girdi kol kola, Birlikte çıktık bu yola, TÜRKSOY’un yirmi yılında. Про тюркскую культуру в мире узнали, Братья друг друга за руки взяли. Вместе все путь непростой избрали В 20-летие ТЮРКСОЙ. Turkic culture brought together, Its kindred peoples forever, To make TURKSOY’s name be heard all over, As its glory reached its 20th anniversary Neşeyle yüzümüz güldü, Yüreklere sevgi doldu, Görkemli şenlikler oldu, TÜRKSOY’un yirmi yılında. Улыбка радости на лицах расцвела, Любовью необъятною наполнились сердца. Красками пестрят наши торжества В 20-летие ТЮРКСОЙ. TURKSOY is our joy, Filling our hearts with love, To rejoice in worlwide festivity, As its glory reached its 20th anniversary. Tanıtıldı ören ören, Hayran kaldı bunu gören, Her yanda yapıldı tören, TÜRKSOY’un yirmi yılında. Раскрылись пред нами новые места, Увидевший их – восхищён навсегда. Праздник открыл свои ворота В 20-летие ТЮРКСОЙ. Its name has been announced all over, To be heard and praised In ceremonies, feasts and meetings, As its glory reached its 20th anniversary. ŞEREF der ki yazan kalem, Bunu duysun bütün âlem, Bizden size sevgi selam, TÜRKSOY’un yirmi yılında. Шереф пером своим пишет: Пусть новость эту весь мир услышит. Наш вам привет любовью дышит В 20-летие ТЮРКСОЙ. SHEREF is my name, And I call upon the entire world, To hear the greetings of TURKSOY, As its glory reached its 20th anniversary. Âşık Şeref Taşlıova 1 Ekim 2013 Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Salonu (TÜRKSOY’un 20. Yılı Töreni) Ашуг Шереф Ташлыова 1 октября 2013 года Концертный зал Президентского симфонического оркестра (Торжественная церемония 20-летия ТЮРКСОЙ) Minstrel Sheref Tashliova October 1st, 2013 – Concert Hall of the Presidential Symphony Orchestra (20th Anniversary Celebrations of TURKSOY) 45 TR Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), 20. yılını birbirinden özel etkinliklerle, coşkuyla kutladı. Teşkilatın, böyle konser 20 yılda bir gelir diyerek duyurduğu, “Türk Dünyası Yıldızları” konseri, yıl boyu gerçekleştirilen tüm kutlamalardan bir adım öne çıkarak, hafızalarda özel bir yer edindi. Bundan 20 yıl önce, TÜRKSOY’un kuruluş anlaşmasına imza atan kültür bakanlarının yanısıra TÜRKSOY üyesi ülkelerin bugünkü kültür bakanlarının da yer aldığı, farklı ülkelerden 7’den 70’e TÜRKSOY dostlarını bir araya getiren, Türk Yıldızları Konseri’nde Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Türkiye, Altay (RF), Başkurdistan (RF), Gagavuz Yeri (Moldova), Hakas(RF), Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Kırım (Ukrayna), Saha (Yakut) (RF), Tataristan 46 (RF) ve Tıva Cumhuriyeti (RF)’nin en yetenekli sanatçıları, Ankara’da bir araya geldi. 01 Ekim 2013 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Konser Salonu’nda düzenlenen, folklorik ezgilerin senfonik orkestra müziğiyle canlandığı konserde, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Rengim Gökmen’in yanı sıra Azerbaycan’dan Rauf Abdullayev, Kazakistan’dan Anvar Akbarov ile Kanat Ahmetov, Rusya’dan Yevgeniy Hohlov ve Türkiye’den Tolga Taviş şef olarak yer aldı. Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) nın kuruluşunun 20. yılı kutlamaları kapsamında düzenlenen gecede yoğun bir katılım vardı. Salonda bulunan tüm izleyiciler Türk dili konuşulan diyarlarda unutulmaz bir yolculuğa çıktı. TÜRKSOY’un 20. Yılına Özel Besteler UNESCO yaşayan kültür mirası payesine sahip aşık Şeref Taşlıova’nın özel olarak hazırladığı selamlamasıyla başlayan TÜRKSOY 20. Yıl Kutlamaları Özel Konseri, Azerbaycanlı Besteci Serdar Farakov’un TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılına ithafen yazdığı Türk Şöleni Uvertürü ile devam etti. Türk dünyası yıldızlarının Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası eşliğinde tek tek sahne aldığı gecede, Türk bestecilerin 20. yıla özel besteleri ilk kez icra edildi. Vivaldi’den Mukan Tölebayev’e Müzik Ziyafeti TÜRKSOY’un düzenlediği bu müzikal ziyafete katılan dinleyiciler, Üzeyir Hacıbeyli’nin Köroğlu Operası, Mukan Tölebayev’in Birjan ve Sara Operası gibi ünlü Türk operalarından bölümlerin yanı sıra, saygın müzik okullarında eğitim gören Türk dünyasından genç yeteneklerin icrasıyla dünya klasiklerini de dinleme fırsatı yakaladı. Bir çok kişinin belki de, adını dahi bilmediği enstrümanların kullanıldığı özel performansların da bulunduğu konser, iki bölüm olarak gerçekleştirildi. Son bölümde tüm sanatçılar aynı sahneyi paylaşarak TÜRKSOY’un 20. yılını hep beraber coşkuyla kutladı. Yıldızlar Geçidi Bu özel gecede kimler yoktu ki. TÜRKSOY Opera Günleri’ne katılarak, dinleyicilerin büyük beğenisini kazanan eşsiz sesler; Damırak Monguş, Tuğrul Enver Töre, Rigina Valiyeva, Jupar Gaptulina, Serkan Kocadere; Türkçe Konuşan Ülkelerarası Ses Yarışması’nda derece sahibi olan Yuliana Krivoşapkina, Elmira Canabergenova, Ruslan İvakin; Azerbaycan’ın tanınmış mugam üçlüsü Buta; Kırgızistan’ın ünlü ses sanatçısı Roza Amanova; TÜRKSOY’un Londra’da gerçekleştirdiği Nevruz etkinliklerinde dinleyicileri kendisine hayran bırakan gırtlak müziği sanatçısı Çeyneş Baytuşkina; yöresel enstrümanlarıyla mücizeler yaratan sanatçılar Azat Bikçurin, Ondar Mongun-ool, İgor Podgoreanu, Meylis Goçmuradov ve Emine Djevdetova, TÜRKSOY’un 20. yıl kutlamalarını unutulmaz kılan eşsiz yeteneklerden sadece bazılarıydı. 47 RU Международная организация тюркской культуры (ТЮРКСОЙ) отпраздновала свою 20-ю годовщину проведением торжественных мероприятий. Знаменательный концерт «Звёзды тюркского мира», затмив все прошедшие праздничные мероприятия, надолго остался в памяти слушателей. Такой музыкальный праздник бывает лишь раз в 20 лет. На концерте звёзд тюркского мира присутствовали многие министры культуры, которые 20 лет назад подписали Соглашение о создании Организации, действующие министры стран-членов ТЮРКСОЙ, а также почетные гости из разных стран. Самые талантливые артисты Азербайджана, Казахстана, Кыргызстана, Турции, Алтая (РФ), Башкортостана (РФ), Татарстана (РФ), Тывы (РФ), Саха (Якутия, РФ), Хакасии (РФ), Татарстана (РФ), Крыма (Украина), Турецкой Республики Северного Кипра, а также АТО Гагаузии (в составе Республики Молдова) прибыли в Анкару для участия в праздничном концерте. Концерт состоялся 1 октября 2013 года в зале 48 Президентского симфонического оркестра. В этот особый вечер в прозвучали мелодии тюркских народов, исполненные Президентским симфоническим оркестром под руководством председателя Совета директоров театров оперы и балета маэстро Ренгима Гёкмена, а также под руководством дирижёров Рауфа Адуллаева (Азербайджан), Анвара Акбарова и Каната Ахметова (Казахстан), Евгения Хохлова (Российская Федерация) и Толги Тавиша (Турция). Многочисленные зрители, заполнившие зал, отправились в незабываемое путешествие по землям тюркского мира. Каждая композиция, порой представлявшая невиданное доселе сочетание симфонического исполнения, народной мелодии на курае или горлового пения, звучала неожиданно и оставляла неизгладимое впечатление. Мастерское выступление талантливых музыкантов, оперных певцов и знаменитых артистов привело всех в полное восхищение. Музыка, сочиненная в честь 20-летия ТЮРКСОЙ Торжественный концерт, посвящённый 20-летнему юбилею ТЮРКСОЙ, начался приветствием ашуга Шерефа Ташлыова, творчество которого было признано живым культурным наследием ЮНЕСКО. Вслед за этим была исполнена торжественная увертюра, сочиненная к этому событию азербайджанским композитором Сердаром Фараком. Выступления звёзд тюркского мира, которые один за другим выходили на праздничную сцену, а также музыкальные произведения тюркских композиторов, посвящённые 20-летию ТЮРКСОЙ, были исполнены под аккомпанемент Президентского симфонического оркестра. Произведения, написанные к 20-летию ТЮРКСОЙ, прозвучали на сцене в первый раз. Музыкальный букет - от Вивальди до Мукана Тулебаева Гостям ТЮРКСОЙ представилась возможность услышать лучшие музыкальные фрагменты сочинений тюркских композиторов 20 столетия - оперы Узеира Гаджибекова «Кёроглы», оперы Мукана Тулебаева «Биржан и Сара», а также мировых классиков в исполнении молодых талантов, получивших образование в лучших музыкальных школах тюркского мира. Концерт, состоявший из двух отделений, представил разнообразие тюркских музыкальных инструментов - от Сибири до Анатолии. Слушателей поразило неожиданное сочетание экзотических инструментов и классических композиций. Артисты, вышедшие на сцену для заключительного выступления, были встречены заслуженной овацией. Звёздный парад Буквально каждый музыкальный номер незабываемого концерта был “звездным”! Симпатию слушателей завоевали участники Дней оперы ТЮРКСОЙ, обладатели уникальных голосов: Дамырак Монгуш, Ригина Валиева, Тугрул Энвер Тёре, Жупар Гаптулина, Серкан Коджадере; призёры Международного конкурса эстрадной музыки тюркоязычных стран: Юлиана Кривошапкина, Эльмира Джанабергенова, Руслан Ивакин; известное трио азербайджанского мугама «Бута»; знаменитая певица из Кыргызстана Роза Аманова; исполнительница алтайского горлового пения Чейнеш Байтушкина, которая на проводимом в Лондоне мероприятии, приуроченном к Наврузу, оставила всех слушателей в полном восторге; артисты, которые творят чудеса своей игрой на традиционных музыкальных инструментах: Азат Бикчурин, Ондар Монгун-оол, Игорь Подгореану, Мейлис Гочмурадов и Эмине Джевдетова. И это лишь одни из немногих талантов, которые сделали празднование 20-й годовщины ТЮРКСОЙ незабываемым. 49 ENG The International Organization of Turkic Culture (TURKSOY) celebrated its 20th anniversary with several colourful events. The “Stars of the Turkic World” concert announced by the organization as an exceptional event to take place once every twenty years was the highlight of all celebrations held throughout the year. The “Stars of the Turkic World” concert attended by the current Ministers of Culture of TURKSOY member countries and their predecessors who signed the founding agreement of TURKSOY 20 years ago along with TURKSOY friends from various countries, took place in Ankara with the contribution of the most talented artists from Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan, Turkmenistan, Turkey, the Altai Republic(RF), the Republic of Bashkortostan (RF), Gagauzia (Moldova), the Khakas Republic (RF), the Turkish Republic of Northern Cyprus, Crimea (Ukraine), the Republic of Sakha Yakutia (RF), the Republic of Tatarstan (RF) and the 50 Tyva Republic. The concert held at the Concert Hall of the Presidential Orchestra of the Republic of Turkey on October 1st, 2013, featured folk melodies interpreted by artists of the Presidential Symphony Orchestra of the Republic of Turkey under its conductor Prof. Rengim Gokmen, the Director General of the State Opera and Ballet along with guest conductors Rauf Abdullayev from Azerbaijan’dan, Anvar Akbarov and Kanat Ahmetov from Kazakhstan, Yevgeniy Hohlov from Russia and Tolga Tavish from Turkey. The event held within the framework of the 20th Anniversary of the International Organization of Turkic Culture (TURKSOY) was attended by a large number of artlovers who had the opportunity to witness an unforgettable concert featuring melodies of Turkic speaking countries. Special Compositions Dedicated to the 20th Anniversary of TURKSOY The concert dedicated to the 20th Anniversary of TURKSOY started with a welcoming performance by Sheref Tashliova, the living cultural heritage of the UNESCO, followed by the “Turkic Celebration Ouverture” especially composed on this occasion by the Azerbaijani artist Serdar Farakov. At the concert featuring stars of the Turkic World who took the scene together with the Presidential Symphony Orchestra of the Republic of Turkey, the audience also had the opportunity to hear the premiere performances of various works by artists of the Turkic World dedicated to the 20th Anniversary of TURKSOY. A Feast of Universal Music from Vivaldi to Mukan Tulebayev Art-lovers who attended this musical feast organized by TURKSOY had the opportunity to listen to a large variety of works ranging from Uzeyir Hacibeyli’s Koroghlu Opera, and Mukan Tulebayev’s Birjan and Sarah Opera to world classics performed by young talents from the Turkic World pursuing their studies at prestigious music schools of the world. The concert which also featured performances by artists playing traditional instruments of the Turkic World, which many people had not even heard the name of before, was structured in two different parts. In the second part of the concert, all artists took the scene together to celebrate the 20th anniversary of TURKSOY with an impressive final performance. Stars of the Turkic World This special event featured performances of famous artists of the Turkic World such as singers who took the scene within the framework of the Opera Days of TURKSOY, Damyrak Mongush, Tugrul Enver Tore, Rigina Valeyeva, Jupar Gaptulina, Serkan Kocadere along with award winners of the International Singing Competition of Turkic Speaking Countries, Yuliana Krivoshapkina, Elmira Canabergenova, Ruslan Ivakin, the famous Mugham Trio from Azerbaijan Buta, the famous singer from Kyrgyzstan Roza Amanova, the throat singer who enchanted the audience with her performance at Nevruz Celebrations of TURKSOY in London Cheynesh Baytushkina, the talented musicians Azat Bikchurin, Ondar Mongun-ool, Igor Podgoreanu, Meylis Gochmuradov and Emine Djevdetova masterfully playing their traditional instruments along with many others who turned this 20th anniversary concert of TURKSOY into an unforgettable event. 51 Arşın Mal Alan Аршин мал алан Arshin Mal Alan 19 Eylül 2013 Paris UNESCO Genel Merkezi 21 Eylül 2013 Strasburg Avrupa Konseyi Genel Sekreterliği 52 TÜRKSOY’un 20. Yıl Kutlamaları Avrupa’da Ses Getirdi Празднование 20-летия ТЮРКСОЙ в Европе Great Success of 20th Anniversary Celebrations of TURKSOY in Europe TR Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) nın kuruluşunun 20. yıl kutlamalarının tek adresi Türkiye değildi. Dünyanın farklı bölgelerinde gerçekleştirilen TÜRKSOY etkinlikleriyle, binlerce kişi bu coşkuya ortak oldu. Ankara’dan Paris’e, Bakü’den St. Petersburg’a uzanan kutlamalar, Türk dünyasını bir araya getirirken aynı zamanda kültürlerarası etkileşime de katkı sağladı. Arşın Mal Alan Opereti 100. Yılında UNESCO Sahnesi’nde 2011 yılında, UNESCO Genel Merkezi’nde yüzlerce sanatçının katılımıyla gerçekleştirilen TÜRKSOY Nevruz kutlamalarının ardından, Parisli sanatseverler bir kez daha TÜRKSOY sanatçılarını izleme şansına sahip oldu. Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) nın kuruluşunun 20. yılı kapsamında planlanan turnede; Azerbaycan müziğinin yaratıcısı ve ilk profesyonel bestecisi olan Üzeyir Hacıbeyli’nin ünlü eseri “Arşın Mal Alan” opereti, TÜRKSOY’un düzenlediği organizasyonla, bestelenişinin 100. yılında UNESCO Genel Merkezi’nde sanatseverlerin beğenisine sunuldu. İlk kez aynı sahneyi paylaşma şansı yakalayan Türkiye, Azerbaycan, Kırgızistan ve Kazakistanlı sanatçılar, performansları ile izleyenleri kendilerine hayran bırakırken, UNESCO Genel Sekreteri İrina Bokova’nın ev sahipliğinde gerçekleştirilen bu özel gösterime katılan tüm seyirciler, Türk kültüründen önemli bir sanat eserini UNESCO sahnesinde izlemenin mutluluğunu yaşadı. TÜRKSOY; Türk Dünyasının Avrupa’daki Sesi Kuruluşundan bu yana gerçekleştirdiği etkinliklerle Türk dili konuşulan halkların sesi olmaya devam eden TÜRKSOY, 19 Eylül 2013 tarihindeki Paris temsilinin ardından, Arşın Mal Alan Opereti’ni Strazburg’da da seyircilerle buluşturdu. 20. yıl kutlamalarının coşkusunu Strasburg’a taşıyan bu özel konser, 21 Eylül 2013 tarihinde, Avrupa Konseyi Genel Sekreter Yardımcısı Gabriela Battaini Dragoni’nin katılımıyla gerçekleşti. Konserlere katılan misafirler TÜRKSOY’un kuruluşundan bu yana gerçekleştirdiği etkinliklerden fotografların yer aldığı, ‘TÜRKSOY’un 20 Yılı’ isimli fotograf sergisini gezerek, TÜRKSOY ve çalışmaları hakkında bilgi alma fırsatı da yakaladı. Her iki şehirde de gerçekleştirilen kutlamalara kültür sanat insanlarının yanı sıra politikacılar, büyükelçiler ve bürokratlar da yoğun ilgi gösterdi. Türk Cumhuriyetleri’nin yanı sıra farklı ülkelerin yabancı misyon şeflerinin katılım gösterdiği kutlamalar öncesinde, TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov, UNESCO Genel Konferansı Başkanı Katalina Boguaya’ya bir ziyarette bulundu. Sıcak bir atmosferde geçen görüşmede TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov, TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılı anısına özel olarak hazırlanan, TÜRKSOY 20. yıl madalyasını Sayın Boguaya’ya takdim etti. UNESCO ve TÜRKSOY arasındaki mevcut iş birliğini daha da güçlendirmek adına atılabilecek adımların konuşulduğu görüşme sırasında, TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov, teşkilatın geçmiş yıllarda gerçekleştirdiği projeler hakkında da çeşitli bilgiler verdi. Genel Sekreter Kaseinov ayrıca, UNESCO Genel Sekreterliği’nde gerçekleştirilen konsere katılarak, UNESCO Genel Sekreteri İrina Bokova’nın adına bir konuşma gerçekleştiren, UNESCO Genel Sekreter Yardımcısı Françesko Bandarin’e günün anısına TÜRKSOY 20.yıl heykelini takdim etti. Kaseinov, TÜRKSOY’un çalışmalarına her daim destek olan Azerbaycan Kültür ve Turizm Bakanı Ebulfes Garayev’i temsilen Paris’te bulunan bakan yardımcısı Sevda Mamedaliyeva’ya ise TÜRKSOY 20. Yıl Madalyası takdim ederek teşekkürlerini iletti. 53 RU Двадцатилетие Международной организации тюркской культуры (ТЮРКСОЙ) было отмечено мероприятиями в разных странах мира. Концерты в Анкаре и Париже, Баку и Санкт-Петербурге, собравшие творческие силы со всего тюркского мира, способствовали в то же время развитию межкультурного диалога и взаимообмена. Столетие оперетты «Аршин мал алан» на сцене ЮНЕСКО Вслед за празднованием Навруза с участием сотен артистов, состоявшимся в штаб-квартире ЮНЕСКО в 2011 году, Международная организация ТЮРКСОЙ вновь подарила парижанам встречу с искусством тюркских стран. В рамках турне, запланированном ТЮРКСОЙ в юбилейном году, на сцене штаб-квартиры ЮНЕСКО в Париже была представлена оперетта «Аршин мал алан» основателя азербайджанской музыкальной школы Узеира Гаджибейли. Следует отметить, что 100-летие произведения первого профессионального азербайджанского композитора вошло в календарь знаменательных дат ЮНЕСКО. Международный проект ТЮРКСОЙ, соединивший на сцене в Париже артистов из Турции, Азербайджана, Кыргызстана и Казахстана, с восторгом был встречен публикой. Заместитель Генерального директора ЮНЕСКО Франческо Бандарин, выступая от имени Ирины Боковой, приветствовал участников мероприятия и поздравил ТЮРКСОЙ с юбилеем, высказал огромное удовольствие по поводу представления в штаб-квартире Организации знаменитого произведения музыкального искусства тюркских стран. ТЮРКСОЙ – голос тюркского мира в Европе С момента своего создания организация ТЮРКСОЙ взяла на себя миссию донести до международного зрителя и слушателя голос искусства тюркоязычных народов. После успешного показа оперетты «Аршин мал алан» 19 сентября 2014 года в Париже, юбилейные мероприятия были продолжены в Страсбурге. На представлении, состоявшемся 21 сентября, с приветственным словом выступила заместитель Генерального секретаря Совета Европы Габриэла Баттаини 54 Драгони. Многочисленные гости смогли познакомиться с фотовыставкой «20 лет ТЮРКСОЙ», на которой были представлены важнейшие события из жизни организации и самые значимые мероприятия. Высокий интерес официальных лиц к празднованию 20-летия ТЮРКСОЙ Политики, послы иностранных государств и официальные лица Франции проявили высокий интерес к мероприятиям 20-летия ТЮРКСОЙ в Париже и Страсбурге. Накануне мероприятий, отмеченных участием глав дипломатических миссий разных стран, Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ Дюсен Касеинов встретился с Президентом Генеральной конференции ЮНЕСКО Каталин Богйай и вручил ей памятную медаль в честь 20-летия ТЮРКСОЙ. В ходе встречи были обсуждены возможности активизации сотрудничества ЮНЕСКО и ТЮРКСОЙ и необходимые шаги в этом направлении. Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ Д.Касеинов проинформировал г-жу Богйай о совместных проектах, осуществленных двумя организациями за прошедший период. В ходе торжества накануне концерта Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ вручил заместителю Генерального директора ЮНЕСКО Франческо Бандарину памятную стауэтку, символизирующую неразрывные связи тюркских стран. Он также выразил особую благодарность за поддержку мероприятия заместителю министра культуры и туризма Азербайджана Севде Мамедалиевой, принимавшей участие в празднованиях от имени министра Абульфаса Караева, и вручил ей памятную медаль ТЮРКСОЙ. Концерт в Страсбурге прошел с большим успехом, артисты тюркоязычных стран буквально покорили публику. Активным был интерес зрителей к фотовыставке ТЮРКСОЙ, которая открылась с участием заместителя Генерального секретаря Совета Европы Габриэлы Баттаини Драгони. По окончании представления Дюсен Касеинов вручил г-же Баттаини Драгони медаль «20-летие ТЮРКСОЙ» и декоративную тарелку ТЮРКСОЙ в память о юбилейном праздновании. ENG The 20th Anniversary of the International Organization of Turkic Culture (TURKSOY) were celebrated with various events raising great enthusiasm throughout the world. The celebrations which took place in Ankara, Paris, Baku and St. Petersburg amongst other cities did not only bring together the entire Turkic World but were also a great contribution to cross-cultural interaction. U. Hacibeyli’s operetta “Arshin Mal Alan” performed in UNESCO Headquarters on the occasion of the 100th Anniversary of its composition Following the 2011 Nevruz celebrations held in UNESCO Headquarters by TURKSOY with the contribution of hundreds of artists, art-lovers of Paris have once again got the opportunity to attend a performance of artists from TURKSOY member countries. Within the framework of the tour organized on the occasion of the 20th Anniversary of the International Organization of Turkic Culture (TURKSOY), “Arshin Mal Alan”, the famous operetta of Uzeyir Hacibeyli, the first professional composer of Azerbaijan was performed at UNESCO Headquarters to celebrate the 100th anniversary of its composition. Artists from Turkey, Azerbaijan, Kyrgyzstan and Kazakhstan who had the opportunity to take the scene all together on this occasion enchanted the audience with their brilliant performance. All art-lovers who came to attend the performance of this masterpiece of Turkic culture hosted by the Secretary General of the UNESCO Mrs. Irina Bokova within the framework of the 20th Anniversary Celebrations of TURKSOY strongly appreciated the event. TURKSOY – The Voice of the Turkic World in Europe Since its foundation, the International Organization of Turkic Culture has been promoting the culture of Turkic speaking peoples around the world through various events. Following the successful performance of Uzeyir Hacibeyli’s famous operetta “Arshin Mal Alan” on September 19th, 2013 in Paris, the 20th Anniversary Celebrations of TURKSOY went on in Strasburg where a concert was held on September 21st, 2013 in the presence of senior guests such as the Deputy Secretary General of the Council of Europe Mrs. Gabriela Battaini Dragoni. Guests attending the concert also had the opportunity to visit the photography exhibition of TURKSOY displaying pictures of major activities carried out by the organization since its foundation. 20th Anniversary celebrations of TURKSOY raised great interest among European bureaucrats Both celebration events were attended by artists as well as politicians, ambassadors and bureaucrats of the European Union. Prior to the celebrations attended by diplomats of Turkic Republics as well as of various other countries, TURKSOY Secretary General Dusen Kaseinov paid a courtesy visit to the President of the General Conference of the UNESCO Katalina Bogyay during which he handed over the 20th Anniversary Medal of TURKSOY to her. At the meeting where TURKSOY Secretary General Dusen Kaseinov and the President of the General Conference of the UNESCO Katalina Bogyay discussed future steps to be taken in order to further strengthen the present cooperation between the UNESCO and TURKSOY, Prof. Kaseinov also informed Mrs. Bogyay about projects carried out by TURKSOY. The Secretary General of TURKSOY Prof. Kaseinov also handed over the sculpture of TURKSOY especially made for this occasion to Mr. Francesco Bandarin who attended the concert at UNESCO Headquarters and delivered a speech on behalf of the Secretary General of the UNESCO Mrs. Irina Bokova. Prof. Kaseinov also expressed his gratitude to the Deputy Minister Sevda Mamedaliyeva who came to Paris to represent the Minister of Culture and Tourism of the Republic of Azerbaijan Mr. Ebulfes Garayev. The performance of artists from the Turkic World who took the scene in Strasburg after their successful concert in Paris enchanted the audience once again. The 20th Anniversary Photography Exhibition of TURKSOY which was inaugurated in the presence of Deputy Secretary General of the Council of Europe Mrs. Gabriela Battaini Dragoni also raised great ineterst among the guests attending the event. Following the concert, TURKSOY Secretary General Dusen Kaseinov offered the 20th Anniversary Medal of TURKSOY as well as the souvenir plate of TURKSOY to the Deputy Secretary General of the Council of Europe Mrs. Gabriela Battaini Dragoni. 55 Birlikte Dirlik Vardır TÜRKSOY 20. Yıl Heykeli’nin yaratıcısı Sait Rüstem’le Röportaj Мир – в единстве Беседа со скульптором Саитом Рустемом Unity Brings Peace and Prosperity Interview with the sculptor of the 20th Anniversary Statue of TURKSOY TR Sait Bey TÜRKSOY’la tanışmanız nasıl gerçekleşti ? Uzun yıllardır TÜRKSOY çalışmalarının içerisindeyim. Tanışıklığım TÜRKSOY’un ilk Genel Sekreteri Sn. Polat Bülbüloğlu zamanına dayanıyor. Teşkilatımızın 20. yılı için özel bir heykel tasarladınız, bu eserin tasarım aşamasından nihai haline gelene kadar geçen süreci ve teknik özelliklerini bize kısaca anlatır mısınız ? Benim açımdan bu süreçte en önemlisi fikir aşaması. Bir tasarım, bir düşünce aklıma geldiğinde öncelikle kağıt üzerinde eskiz çalışmaları yaparım. Sonrasında ise kağıttaki düşünceyi boyutlandırarak maketini hazırlarım ve hayal ettiğim ölçüde büyüterek, istediğim malzemeyle ona can veririm. TÜRKSOY 20. Yıl Heykelini’ni oluştururken de bu adımları takip ettim. Önce kara kalem olarak tasarladım. Daha sonra küçük bir maketini hazırlayıp TÜRKSOY çalışanlarının ve Genel Sekreterin beğenisine sundum. Maketin beğenilmesinin ardından ise gerçek boyutta uygulamasını yaptım. Tasarım aşamasında nelerden ilham aldınız? Sayın Genel Sekreterimiz Düsen Bey TÜRKSOY için bir amblem, heykel tasarlamamı istemişti. Konu üzerinde çalışmaya başladığımda kendisi bir öneride bulundu; heykelin Türk birliğine hitap etmesini arzu ettiğini belirtti. Böylece çıkış noktam ‘‘Türk Birliği’’ oldu. TÜRKSOY’u tanıyan ve çalışmalarını yakınen takip eden biri olarak ilham alabileceğim o kadar çok şey vardı ki. Dedelerimiz biz küçükken bir masal anlatırlardı. Bu masala göre, babası oğluna ince bir dal vererek, dalı kırmasını ister. Oğlan dalı kolayca kırar. Baba bunun üzerine yedi adet aynı daldan verir ve oğlundan hepsini birlikte kırmasını ister. Oğlan çok uğraşır ama dalları kıramaz. Bu hadisenin sonunda babası oğluna şöyle der: ‘‘Ey oğul, birlikten güç doğar, bunu aklında tutasın. Birlikte dirlik vardır’’. Bu hikayeyi yıllar sonra TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov’dan tekrar dinledim. TÜRKSOY 20. yıl heykelini oluşturma sürecinde de, bu hikayeyi referans alarak birliğin, bir arada olmanın önemini vurguladım. 56 Son olarak usta bir heykeltraş olarak, mesleki hayatınızda gerçekleştirmek isteyip, şu ana kadar gerçekleştiremediğiniz bir proje var mı? Elbette. Her sanatçının hayatında isteyip gerçekleştiremediği projeler vardır. Yapmak istediğim o kadar çok şey var ki, korkarım ömrüm yetmez. ENG Mr. Rustem, how did you get acquainted with TURKSOY? Yes, I have been part of TURKSOY’s activities for many years now. In fact, I got acquainted with TURKSOY at the time of its First Secretary General Polat Bulbuloglu. You have made a sculpture especially designed for the 20th Anniversary of our organization. Could you tell us more about the design process and characteristics of this sculpture? RU Вы не первый год участвуете в деятельности ТЮРКСОЙ. Что послужило поводом к сотрудничеству? Действительно, я начал работать с Международной организацией несколько лет назад, после знакомства с ее первым Генеральным диретором Поладом Бюльбюль оглы. Вы сделали к 20-летию ТЮРКСОЙ памятную настольную скульптуру. Расскажите подробнее об этапах ее создания. В работе над скульптурой самым важным представляется этап творческого замысла. Идея скульптуры, символизирующей культурное единство тюрков, была высказана Генеральным секретарем ТЮРКСОЙ. Немедленно возник образ, который вылился в эскиз на бумаге, затем был переведен в пластику соответствующих размеров. Получившийся образ был принят, и это очень воодушевило меня. Что именно скульптуры? вдохновляло Вас при создании Когда Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ сказал мне о необходимости разработки некой памятной скульптуры, символизирующей ТЮРКСОЙ, он поделился со мной своим видением ее основной идеи. Она должна была напоминать о культурном единстве тюркского мира. Это и послужило отправной точкой художественного замысла. В принципе, для меня, знающего о деятельности ТЮРКСОЙ не понаслышке, это многое значило. Какую основную идею Вы вложили в свой замысел? Все мы помним услышанную в детстве от старших сказку, этот сюжет есть у многих тюркских народов: отец дал своему сыну тонкий прут и попросил сломать его. Прут легко сломался. Тогда отец дал сыну семь прутьев и велел сыну переломить их вместе. Сын тщетно пытался это сделать, ничего у него не вышло. Тогда отец напутствовал сына: «В единстве рождается сила, не забывай об этом, сын. Мир и Согласие – в единстве, - вот о чем эта скульптура. To me, the most important part of de design process is the idea behind it. When a design or a particular idea comes to my mind, I first draw various sketches on paper. Then, I prepare a three-dimensional scale model which I enlarge until it reaches the size I would like it to have. The next step is to choose the material I would like to use to make the sculpture. This is also the way I proceeded when preparing the 20th Anniversary sculpture of TURKSOY. I first prepared charcoal sketches of it. Then I made a little scale-model of it which I have shown to the Secretary General as well as the staff members of TURKSOY. As they all approved the scale model, I started working on it to prepare the real size sculpture. The material I used for the sculpture is gold-plated polyester. What were your sources of inspiration while designing the sculpture ? Our Secretary General Mr. Kaseinov wanted me to prepare a sculpture to be used as emblem of TURKSOY. When I started working on the project, Mr. Kaseinov made a suggestion saying that he wanted this sculpture to symbolize the unity of Turkic peoples. This was actually my starting point. Of course, knowing TURKSOY and having been following up its activities since its establishment, I must say I had many sources of inspiration. Our grandfathers used to tell us a tale when we were children: a father gives his son a thin branch and tells him to break it, which he easily does. So the father gives his son seven thin branches and tells him to break them all at once, but this time he cannot break them despite all his efforts. So the father says: ‘‘Son, unity brings peace and prosperity.You shall never forget this.” Years later I heard this tale again from TURKSOY Secretary General Dusen Kaseinov and it has been my main source of inspiration while doing this sculpture which stands for the importance of unity and solidarity and is dedicated to the 20th Anniversary of TURKSOY . One last question: as an experienced sculptor, is there any project which you couldn’t realize yet but wanted to? Of course. Each artist’s mind is full of projects he or she wants to realize but has not done so yet. I am afraid, there are so many projects I would like to realize that my entire life would probably not last long enough for me to carry them out. 57 TÜRKSOY Üyesi Ülkeler UNESCO Milli Komisyonları 4.Kez Bir Araya Geldi Сотрудничество в формате (под эгидой) ЮНЕСКО: IV Совещание Национальных комиссий по делам ЮНЕСКО стран-членов ТЮРКСОЙ 4th Meeting of UNESCO National Commissions of TURKSOY Member Countries TR Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) üyesi ülkelerin katıldığı UNESCO Milli Komisyonları 4. Toplantısı, 2-3 Eylül 2013 tarihleri arasında, 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Eskişehir’de gerçekleşti. Toplantının açılış konuşmasını UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz yaparken, Başkan Oğuz’un ardından TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen KASEINOV, Eskişehir Valisi Güngör Azim TUNA ve Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanı Nabi AVCI açılış konuşmalarını gerçekleştirdi. Toplantı kapsamında, 2010 yılında ilki Ankara’da ardından Tataristan’ın başkenti Kazan ve Kazakistan’ın başkenti Astana’da gerçekleştirilen buluşmanın önceki toplantılarında alınan kararlar ve konular doğrultusunda genel değerlendirmelerde bulunulurken uluslararası iş birliği ve kültürlerarası diyalog ve yakınlaşma imkanlarının da arttırılabilmesi için çeşitli çalıştaylar düzenlendi. Açılış konuşmaları sırasında Bakan Avcı, “Bugün, Eskişehir’in 91 yıl önce düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümünü kutluyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanı olarak Eskişehir’e teşrifleriniz için ayrıca teşekkür ediyorum. İlki Ankara’da, ikincisi Kazan’da, üçüncüsü Astana’da düzenlenen UNESCO Milli Komisyonları Toplantısı’nın, dördüncüsünün 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Eskişehir’de düzenlenmiş olmasından kıvanç duyuyoruz. Çalışmalarınızın başarılı geçmesini diliyorum” dedi. Eskişehir Valisi ve 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı Güngör Azim Tuna ise yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi: “Eskişehir’de, 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti ve UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Başkentliği vesilesiyle çeşitli etkinlikler düzenliyoruz. Bu etkinliklerde gönlümüzden geçen, dünyanın dört bir yanından gelen hemşehrilerimizle gönül birliği etmek, aynı zamanda ise Türk dünyasının buluşma noktası olmak. Eskişehirliler olarak 2013 yılında çifte başkentlik heyecanı yaşamaktan dolayı çok memnunuz.” TÜRK DÜNYASI’NIN UNESCO’SU TÜRKSOY Toplantının ev sahipliğini yapan TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov; 4. toplantının, zengin kültürel mirasımızın korunmasında 58 duyarlılık kazandırılması açısından faydalı olması temennisinde bulunarak, “TÜRKSOY, UNESCO ile aynı amaçları ve ilkeleri paylaşan bir kültürel iş birliği örgütüdür, TÜRKSOY üye ülkelerinin yanı sıra, UNESCO üyesi olan her bir ülke ile de yakın iş birliği içerisindedir” dedi. TÜRKSOY’un ortak amaçları doğrultusunda ulusal ve uluslararası kuruluşlarla yapmış olduğu iş birliklerine de değinen Genel Sekreter Kaseinov, toplantıların niteliğinin her geçen sene daha da arttığını vurguladı. TÜRKSOY üyesi ülkelerin UNESCO Milli Komisyon Başkanları’nın yanı sıra, Rusya Federasyonu UNESCO Milli Komisyonu başkan ve temsilcileri, Tataristan (RF) Kültür Bakanı, alanında uzman akademisyen ve gençlik temsilcilerinin yer aldığı dördüncü toplantı da Somut Olmayan Kültürel Miras, Kültürel ve Doğal Zenginlikler, Dünya Hafızası ve Eğitim konu başlıklarında paralel seminerler yapıldı. TÜRKSOY GENÇLİK ODA ORKESTRASI KULAKLARDAKI PASI SİLDİ TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılı kutlamaları kapsamında gerçekleştirilen turne vesilesiyle TÜRKİYE’de bulunan TÜRKSOY Gençlik Oda Orkestrası, toplantının son gününde verdiği mini konserle kulaklardaki pası sildi. Bu özel konserlerde TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov’da genç sanatçılara eşlik etti. Birbirinden yetenekli genç sanatçılardan oluşan TÜRKSOY Uluslararası Gençlik Oda Orkestrası 2010 yılında, Türkçe konuşan halkların müzik potansiyelinin evrensel klasik müzik diliyle yansıtılması, Türk kültürünün ve Türk klasik müzik bestelerinin daha yakından tanınmasının sağlanması ve popülerleştirilmesi amacıyla Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) tarafından kuruldu. Kuruluşundan bu yana Amerika, Avrupa ve Avrasya coğrafyasında gerçekleştirdikleri onlarca konserle Türk kültürünün ortak nağmelerini başarı ile icra ederek, dinleyicileri kendilerine hayran bırakan ekip 2013 yılı Türkiye turnesi sırasında 10 farklı milleti temsil eden genç yeteneklerden oluştu. RU 2-3 сентября в турецком городе Эскишехире, объявленном культурной столицей тюркского мира 2013 года, проходило Четвертое Совещание Национальных комиссий по делам ЮНЕСКО стран-членов Международной организации тюркской культуры (ТЮРКСОЙ). Пленарное заседание открыли приветствия губернатора Эскишехира Гюнгёра Азима Туна, Генерального секретаря ТЮРКСОЙ Дюсена Касеинова, председателя Национальной комиссии Турецкой Республики по делам ЮНЕСКО Оджала Огуза, министра национального образования Турции Наби Авджи. В рамках форума, с целью укрепления международного сотрудничества и межкультурного диалога, ускорения процесса сближения культур, прошла работа семинаров по различным сферам деятельности ЮНЕСКО, на которых предварительно была проведена оценка принятых решений и рассмотренных вопросов предыдущих Совещаний Национальных комиссий. В своей вступительной речи министр Наби Авджи сказал: «Сегодня мы празднуем 91-ю годовщину со дня освобождения Эскишехира от вражеской оккупации. Как министр национального образования Турецкой Республики, выражаю вам благодарность за оказанную честь городу Эскишехир. Первое Совещание состоялось в Анкаре, Второе – в Казани, Третье – в Астане. Мы гордимся тем, что Четвёртое Совещание Национальных комиссий по делам ЮНЕСКО было проведено в Эскишехире – Культурной столице тюркского мира 2013 года. Желаю дальнейших успехов в вашей деятельности». Губернатор провинции Эскишехир, председатель правления агентства “Эскишехир 2013 – Культурная столица тюркского мира» Гюнгер Азим Туна в своём выступлении отметил следующее: «В Эскишехире мы проводим мероприятия в связи с присвоением городу почетных званий Культурной столицы тюркского мира 2013 года и столицы нематериального культурного наследия ЮНЕСКО. Как жителям города Эскишехира, нам очень приятно, что наш город в 2013 году играет роль двойной столицы и является местом встречи тюркского мира. Мы рады сердечно приветствовать наших соотечественников, прибывших из разных стран мира». ТЮРКСОЙ – ЮНЕСКО тюркского мира Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ Дюсен Касеинов отметил важность проводимого Четвёртого Совещания с точки зрения сохранения нашего богатого культурного наследия и сказал следующее: «ТЮРКСОЙ – это организация по культурному сотрудничеству, разделяющая те же принципы и задачи, что и ЮНЕСКО. ТЮРКСОЙ поддерживает тесное сотрудничество как со своими странами – членами, так и со странами, входящими в состав ЮНЕСКО». Генеральный секретарь упомянул о партнёрстве, созданном с национальными и международными организациями в соответствии с общей целью ТЮРКСОЙ, а затем подчеркнул возрастающую с каждым годом значимость проводимых заседаний. В рамках Четвёртого Совещания Национальных комиссий параллельно были проведены семинары по нематериальному культурному наследию, по культурному и природному наследию, семинар по образованию и семинар Памяти Мира. Четвёртое Совещание прошло с участием председателей национальных комиссий по делам ЮНЕСКО, председателя и представителей национальной комиссии Российской Федерации по делам ЮНЕСКО, министра культуры Татарстана (РФ), а также с участием широкого круга экспертов и представителей молодёжи из стран-членов ТЮРКСОЙ. Молодежный камерный восхитил зрителей оркестр ТЮРКСОЙ Яркой страницей культурной программы Совещания стало выступление Молодежного камерного оркестра ТЮРКСОЙ, который пребывал на гастролях в Турции в рамках празднования 20-летия со дня образования ТЮРКСОЙ. На этом особом концерте вместе с молодыми музыкантами выступил сам Генеральный секретарь Дюсен Касеинов. Молодежный камерный оркестр ТЮРКСОЙ, сформированный из одарённых молодых музыкантов, был создан в 2010 году Международной организацией тюркской культуры с целью отображения музыкального потенциала тюркоговорящих сран на уникальном языке классической музыки, а также с целью популяризации тюркских классических музыкальных произведений и тюркской культуры в целом. В 2013 году оркестр был сформирован из музыкантов, представляющих 10 тюркский республик и регионов-членов ТЮРКСОЙ. Со дня своего основания по настоящее время молодежный камерный оркестр ТЮРКСОЙ дал десятки концертов во многих городах Турции, станах ЕС и США. Музыкальный коллектив вызвал необычайный восторг слушателей успешным исполнением мелодий тюркской культуры. 59 ENG The Fourth Meeting of UNESCO National Commissions attended by member countries of the International Organization of Turkic Culture (TURKSOY) was held in Eskisehir, the Cultural Capital of the Turkic World 2013 on September 2nd-3rd, 2013. The opening speeches of the meeting were delivered by the UNESCO National Commission of Turkey Prof. Dr. Ocal Oguz followed by TURKSOY Secretary General Dusen KASEINOV, the Governor of Eskisehir Gungor Azim TUNA and the Minister of National Education of the Republic of Turkey Mr. Nabi AVCI. While issues discussed at the meeting included decisions made in previous gatherings which took place in Ankara in 2010 followed by Kazan the capital of Tatarstan and Astana, the capital of Kazakhstan, participants also exchanged views on how to increase possibilities of international cooperation and foster intercultural dialogue and rapprochement opportunities. In his opening speech, the Minister of National Education of the Republic of Turkey Mr. Nabi AVCI said: “Today, we celebrate the 91st anniversary of the liberation of Eskisehir. As Minister of National 60 Education of the Republic of Turkey, I would hereby like to express my gratitude to you for having honored us with your presence. It is a great source of pride for us that following the first, second and third Meetings of UNESCO National Commissions which were respectively held in Ankara, Kazan and Astana, the fourth Meeting of UNESCO National Commissions is now being held in Eskisehir, the Cultural Capital of the Turkic World 2013. I wish you further success in all your activities”. The Governor of Eskisehir and Chairman of the Board of Directors of the Agency of the Cultural Capital of the Turkic World 2013 Mr. Gungor Azim Tuna who also took the floor at the meeting, said: “We are holding various events in Eskisehir on the occasion of its declaration as Cultural Capital of the Turkic World 2013 and Intangible Cultural Heritage of the UNESCO. Our dearest wish is of course to come together with our kindred peoples from all around the world and be the meeting point of the Turkic World. As citizens of Eskisehir, it is also a great source of happiness and enthusiasm for us to be living in a city which has been awarded two such prestigious titles at the same time this year.” TURKSOY: THE UNESCO OF THE TURKIC WORLD The host of the meeting and Secretary General of TURKSOY Prof. Dusen KASEINOV who expressed his wish to see this Fourth Meeting of UNESCO National Commissions successfully contribute to the preservation and promotion of our rich cultural heritage, added: “TURKSOY is an organization of cultural cooperation which shares the same goals and principles as those of the UNESCO. Thus, besides its own member countries, TURKSOY does also work in close cooperation with each and every member country of the UNESCO”. Prof. Kaseinov who also talked about cooperation activities carried out by TURKSOY with national and international organizations according to their common aims, stressed the fact that the quality of the meetings is improving every year, both in terms of participants as well as in terms of issues discussed. Other issues discussed at the Fourth Meeting of UNESCO National Commissions attended by representatives of TURKSOY member countries as well as Chairpersons of UNESCO National Commissions along with the Chairman and Representatives of the UNESCO National Commission of the Russian Federation, the Minister of Culture of Tatarstan (RF) and scholars as well as representatives of youth organizations included Intangible Cultural Heritage, Cultural and Natural Diversity, World Memory and Education. BRILLIANT PERFORMANCE BY THE YOUTH CHAMBER ORCHESTRA OF TURKSOY Within the framework of its tour to Turkey on the occasion of the 20th Anniversary Celebrations of TURKSOY, the Youth Chamber Orchestra of TURKSOY gave a brilliant performance featuring a short concert on the last day of the meeting. During these special concerts. TURKSOY Secretary General also took the scene together with the young artists. Gathering young talents of the Turkic World who perform in different countries, the International Youth Chamber Orchestra of TURKSOY was established by the latter in 2010 to promote Turkic culture and music through the universal language of classical music composed by artists of Turkic speaking countries. Through their devotion, talent and zealous work, the artists of this orchestra who have performed in countless concerts in the USA, Europe and accross Eurasia since its establishment have ever since then been enchanting their audiences. During its tour in Turkey in 2013, the Youth Chamber Orchestra of TURKSOY took the scene with young talents from 10 different nations. 61 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Eskişehir Эскишехир – Культурная столица тюркского мира 2013 года Eskishehir, The Cultural Capital Of The Turkic World 2013 Prof. Dr. Fırat PURTAŞ TÜRKSOY Genel Sekreter Yardımcısı 2012, Türk Dünyası Kültür Başkenti ASTANA 2013, Türk Dünyası Kültür Başkenti ESKİŞEHİR 2014, Türk Dünyası Kültür Başkenti KAZAN TR Bu yıl TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılını ilan ettik. 20 yıl önce büyük ideallerle kurulan TÜRKSOY, günümüzde Türk dünyasının UNESCO’su olarak sadece Türkiye’de ve diğer üye ülkelerde değil, tüm dünyada başarılı çalışmalara imza atıyor. 20. yılını kutladığımız teşkilatımızın geçmişine baktığımızda, bizler için gurur kaynağı olan pek çok başarı görüyoruz. Türk Dünyası Kültür Başkenti uygulaması, sonuçları itibariyle gurur duyduğumuz TÜRKSOY çalışmalarından sadece biri. 2012 yılında ilk olarak Kazakistan’ın Astana şehrini taçlandıran, ardından ise Eskişehir’in devralarak 2013 yılında gururla taşıdığı Türk Dünyası Kültür Başkenti ünvanı, şehirlerimizin kültür ve sanat yaşamına getirdiği solukla bugün herkesin takdirini kazanıyor. 7 Ekim 2010 tarihinde Ankara’da bulunan, önünde 14 üye ülkenin bayrağının dalgalandığı, Türk dünyasının ortak kültür çatısı ve Türk dünyası kültür ve sanat insanlarının buluşma noktası olarak adlandırdığımız TÜRKSOY Genel Sekreterliği toplantı salonunda, 62 TÜRKSOY’a Üye Ülkeler UNESCO Milli Komisyonları Toplantısı düzenledik. UNESCO Milli Komisyonları ilk defa bir araya gelmişlerdi. Bu toplantının mimarı ve ev sahibi, o dönemde UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı olan Milli Eğitim Bakanımız Sayın Nabi Avcı’ydı. Aslında Eskişehir’in Somut Olmayan Kültür Başkenti ve Türk Dünyası Kültür Başkenti olma süreci işte böyle başladı. Sayın bakanımız, Kazakistan’ın başkenti Astana’dan sonra Eskişehir’in bu ünvana aday olması konusunu ilk olarak TÜRKSOY Bakanlar Konseyi gündemine, daha sonra Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkiye cumhuriyeti devlet başkanlarının yer aldığı Türk Konseyi Zirvesi’nin gündemine taşıdı, dahası Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yasa çıkarılmasını sağlayarak Eskişehir’in Türk Dünyası Kültür Başkenti olması için büyük çaba sarfetti. Yıl boyunca gerek TÜRKSOY tarafından, gerekse Kültür Başkenti Ajansı tarafından düzenlenen yüzlerce etkinliği, bizzat teşrifleriyle onurlandırarak sürecin aynı zamanda uygulayıcısı ve takipçisi oldu. Bu yönüyle kendisi sürecin mimarı, en büyük emektarıdır. Eskişehir, kültür başkenti olarak yıl boyunca pek çok etkinliğe ev sahipliği yaptı. Bu etkinliklerin gerçekleşmesinde Kültür Başkenti Ajansı’nın katkılarını da unutmamak gerekir. Tüm bu çaba ve katkılar Türk halkları, dost ve akraba topluluklar ve komşularımız arasındaki gönül bağlarının, kardeşliğin güçlendirilmesi açısından geleceğe yönelik yapılmış yatırımlardır. Kısacası, kültür başkenti çerçevesinde insana yatırım yapılmaktadır. Yunus’un torunları, yunusca gönüller yapmakta; hiçbir ayrım gözetmeden insan onurunu yüceltmektedir. Eskişehir’de kültür başkenti yılı açılışı, baharın habercisi Nevruz’la başlamıştı. TÜRKSOY olarak ‘‘20. Yılımızda 20 Farklı Şehirde Nevruz’’ sloganıyla ilk ateşi İstanbul’da yakmıştık. Eskişehir, farklı ülkelerden 250’ye yakın sanatçının katılımıyla 21 Mart’ta resmi kutlamaların adresi oldu. Daha sonra Nevruz coşkusu TÜRKSOY’la İngiltere’ye kadar ulaştı. Cambridge Üniversitesi ve Londra’daki Westminster Salonu’nda düzenlenen konserler, hem İngiltere’de yaşayan Türk dilli halkların bir araya gelmesi, hem de İngilizlerin Türk kültürü ile tanışması açısından büyük fayda sağladı. 2013 Eskişehir Türk Dünyası Kültür Başkenti yılına anlam katan bir başka çalışmamız ise 1 Haziran 2013 tarihinde düzenlenen Yunus Emre Oratoryosu konseridir. Yunus Emre’nin diyarı Eskişehir’de, TÜRKSOY’un davetiyle Amerikalılardan oluşan 120 kişilik Jonathan Griffith Korosu, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası eşliğinde Yunus Emre Oratoryosu’nu seslendirmiştir. Eskişehir’in ardından Ankara ve İstanbul’da da son derece başarılı geçen konserler, Yunus Emre’nin evrensel hoşgörü mesajlarının tüm dünyada yankılanmasına imkan sağlamıştır. Böylece 2012’de, New York ve Washington’da gerçekleştirilen Yunus Emre Oratoryosu projesinin Türkiye ayağı da başarıyla tamamlanmıştır. Bu özel yıl içerisinde Eskişehir, TÜRKSOY’un geleneksel faaliyetlerinden en önemlilerine de ev sahipliği yapmıştır. TÜRKSOY Ressamlar Buluşması’nın 16.sı , 18 ülkeden gelen 20 tanınmış ressamın katılımıyla 1-15 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. Yine TÜRKSOY Gençlik Oda Orkestrası yeniden ve yeni bir repertuvarla Eskişehir’de bir araya gelmiş, 10 ülkeden 22 parlak konservatuvar öğrencisi Türk dünyası bestecilerinin eserlerinden oluşan konserler vermişlerdir. Bu buluşma vesilesiyle orkestranın stüdyo kaydı yapılarak bir albüm de hazırlanmıştır. TÜRKSOY’un 20. yılına ithaf edilen bu albüm, Türk dünyasının çağdaş klasik müzik bestecilerini bir araya getiren ilk çalışmadır. Eskişehir’in ev sahipliği yaptığı bir başka büyük TÜRKSOY etkinliği ise, IV. TÜRKSOY Üyesi Ülkeler UNESCO Milli Komisyonları Toplantısı olmuştur. 2-3 Eylül tarihleri arasında T.C. Milli Eğitim Bakanı Nabi AVCI’nın katılımıyla düzenlenen toplantıda; somut kültürel miras, somut olmayan kültürel miras, dünya belleği, eğitim başlığı altında dört paralel seminer gerçekleştirilmiştir. Gençlerin de katıldığı seminerlerde eğitim ve gençlik üzerinde ağırlıklı olarak durulmuştur. Eskişehir Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı Başkanlığı görevini özveriyle yürüten Eskişehir Valisi’nin ve tüm ekibinin başarılı çalışmaları ve göstermiş oldukları yapıcı iş birliği, içten bir teşekkürü hak etmektedir. Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti ve TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılı kapsamında gerçekleştirmiş olduğumuz ve burada bahsetmediğimiz daha pek çok sergi, konferans ve festival bulunmaktadır. Bunlara ilişkin bilgileri üç dilde yayınladığımız internet sayfamızda bulabilirsiniz. Kısa adı TÜRKSOY olan ve kısaca Türk dünyasının UNESCO’su olarak adlandırılan Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı, İpekyolu güzergahında bulunan kültürlerin tanışması, yakınlaşması, hoşgörü ve barış kültürünün yerleşmesi amacıyla, çalışmalarını sürdürmeye devam edecektir. “ Kültür başkenti çerçevesinde insana yatırım yapılmaktadır. Yunus’un torunları, yunusca gönüller yapmakta; hiçbir ayrım gözetmeden insan onurunu yüceltmektedir. ” 63 Фырат Пурташ Заместитель генерального секретаря ТЮРКСОЙ, профессор RU В этом году мы отметили 20-летие со дня организации ТЮРКСОЙ. Созданная 20 лет назад на основе высоких идеалов, исполняя роль ЮНЕСКО тюркского мира, ТЮРКСОЙ продолжает в наши дни вести успешную деятельность не только в Турции и других странах-членах, но и во всем мире. Заглядывая в прошлое нашей организации, мы видим множество достигнутых побед, и это является источником нашей гордости. «Культурная столица тюркского мира» - это лишь одна из немногих программ, реализованных ТЮРКСОЙ. В 2012 году столица Казахстана Астана впервые была коронована титулом Культурной столицы тюркского мира. В 2013 году это почётное звание перешло к Эскишехиру и сегодня получило широкую признательность жителей, поскольку город наполнился новой культурной и творческой жизнью. 7 октября 2010 года в Анкаре в конференц-зале Генерального секретариата ТЮРКСОЙ, не случайно называемой обителью культуры тюркского мира, перед которой гордо развеваются 14 флагов стран-членов, состоялось Первое Совещание Национальных комиссий по делам ЮНЕСКО. Инициатором проведения этого совещания выступил председатель Национальной комиссии по делам ЮНЕСКО Турецкой Республики, а ныне министр национального образования Турции господин Наби Авджи. Становление города Эскишехир культурной столицей тюркского мира и столицей нематериального культурного наследия ЮНЕСКО произошло следующим образом. Инициатива присуждения этого почётного звания Эскишехиру была впервые выдвинута уважаемым министром на заседании Совета министров ТЮРКСОЙ и была поддержана. Затем она была внесена в повестку дня Саммита Тюркского совета, на котором присутствовали главы государств Азербайджана, Казахстана, Кыргызстана и Турецкой Республики. Кроме 64 того, Наби Авджи содействовал принятию соответствующего постановления на заседании Великого Национального Собрания Турции и, таким образом, приложил большие усилия для провозглашения Эскишехира культурной столицей тюркского мира. Он был одновременно наблюдателем и участником всех необходимых процедур, оказывая честь своим личным присутствием на мероприятиях, проводимых ТЮРКСОЙ и Агентством культурной столицы. Господину министру принадлежат самые высокие заслуги в реализации данной программы. В течение года Эскишехир как культурная столица проявил своё гостеприимство при проведении множества мероприятий. Также не стоит забывать о большом вкладе, оказанном Агентством культурной столицы. Все эти усилия и вклады – это инвестиции, предназначенные для будущего укрепления братства, дружественных и родственных связей между тюркскими народами. Кратко говоря, в рамках проведения программы «Культурная столица» основные инвестиции вкладывают в человека. Потомки Юнуса Эмре объединяют сердца, возвышают человеческое достоинство без разграничений между людьми. Одним из особых мероприятий, проведённых ТЮРКСОЙ в течение 2013 года, было открытие Года культурной столицы в Эскишехире, которое началось с приходом праздника Навруз – вестника весны. С лозунгами Навруза от организации ТЮРКСОЙ, мы в своё 20-летие отправились по двадцати разным городам, и первый праздничный огонь зажгли в Стамбуле. А 21 марта Эскишехир был назначен официальным местом празднования, куда прибыли около 250-ти артистов из разных стран. После этого весеннее настроение Навруза мы перенесли даже в Англию. Яркие концерты, проведённые в Кембриджском университете и зале Вэстминстер в Лондоне, подарили возможность вместе собраться тюркоговорящим народам, проживающим в Англии, а также ознакомить местных жителей с тюркской культурой. Другое важное мероприятие, которое привнесло смысл в программу «Эскишехир 2013 - Культурная столица тюркского мира», – это исполнение 1 июня 2013 года оратории «Юнус Эмре». Она была исполнена в Эскишехире, на земле Юнуса Эмре, в сопровождении Президентского симфонического оркестра и американского хора Джонатана Гриффита из ста двадцати исполнителей. Концерты также успешно прошли в Анкаре и Стамбуле, и уникальное послание Юнуса Эмре о толерантности вызвало большой общественный резонанс во всем мире. Наконец, проект первой оратории Турецкой Республики с успехом завершился в Нью-Йорке и Вашингтоне. В течение этого особого года в Эскишехире также провели одно из важных традиционных мероприятий ТЮРКСОЙ. С 1 по 15 июля проходила XVI встреча художников, в которой приняли участие двадцать известных художников из восемнадцати стран. Молодёжный камерный оркестр ТЮРКСОЙ, состоящий из 22 ярких исполнителей из десяти стран, с новым репертуаром выступил в Эскишехире. Музыканты восхитили зрителей своими концертами, исполнив произведения композиторов тюркского мира. В связи с этой встречей в честь 20-летия ТЮРКСОЙ был выпущен первый альбом с произведениями современной классической музыки композиторов тюркского мира. Важным событием года стало также IV Совещание Национальных комиссий стран-членов ТЮРКСОЙ по делам ЮНЕСКО. 2-3 сентября в рамках Совещания, с участием министра национального образования Турецкой Республики Наби Авджы параллельно были проведены семинары по нематериальному культурному наследию, по культурному и природному наследию, семинар по образованию и семинар Памяти Мира. В ходе работы семинаров, где также участвовали представители молодёжи, обсуждения были сосредоточены на темах молодёжи и образования. Кроме перечисленных проектов, в Культурной столице состоялись Конгресс литературных журналов тюркского мира и симпозиум на тему: «Тюркские диалекты: современное состояние и проблемы перевода». За успешную работу в атмосфере конструктивного сотрудничества, самой искренней благодарности заслуживают губернатор провинции Эскишехир, занимающий должность председателя правления агентства «Эскишехир – культурная столица тюркского мира» и вся его команда, проявившая самоотверженный труд. Осталось ещё много не упомянутых конференций, выставок и фестивалей, которые проводились в рамках программ 20-летия ТЮРКСОЙ и Культурной столицы тюркского мира 2013 года. Соответствующую информацию, опубликованную на трёх языках, вы можете найти на сайте нашей организации. Международная организация тюркской культуры, называемая ЮНЕСКО тюркского мира, будет продолжать свою деятельность по сближению культур на маршруте Шёлкового пути и установлению культуры мира и толерантности. “ В рамках программы «Культурная столица» инвестиции вкладываются в человека. Потомки Юнуса Эмре объединяют сердца людей, возвышают человеческое достоинство. ” 65 Prof. Dr. Fırat PURTAS TURKSOY Deputy Secretary General ENG This year, we have celebrated the 20th Anniversary of TURKSOY. As an international organization founded 20 years ago with great expectations, TURKSOY which has now become the UNESCO of the Turkic World is carrying out successful activities not only in Turkey as well as in other TURKSOY member countries but also in the entire world. Looking back at the history of our organization which celebrates its 20th anniversary this year, we see many success stories which we can be proud of. As such, the declaration of one city of the Turkic World as its cultural capital every year, is just one of the many initiatives of TURKSOY which are a great source of contentment for us in terms of their results. Thus, through the impetus it lends to the artistic and cultural life of our cities, the title of “Cultural Capital of the Turkic World” which was first awarded to the city of Astana in Kazakhstan in 2012 followed by Eskisehir in 2013, has not only gained worldwide recognition but is also appreciated as such by everyone. On October 7th, 2010, the Meeting of National Commissions for UNESCO was held in Ankara at the Headquarters of the International Organization of Turkic Culture (TURKSOY) gathering 14 member states. This was the first time that National Commissions for UNESCO came together under the common cultural roof and home of artists and intellectuals of the Turkic World upon initiative of Mr. Nabi Avci, our Minister of National Education who was then the President of the Turkish National Commission for UNESCO. In fact, this is also what led Eskisehir to be declared as Capital of Intangible Cultural Heritage and as Cultural Capital of the Turkic World later on. Our Minister who suggested to propose Eskisehir as the next city to be declared as Cultural Capital of the Turkic World after Astana, the capital of Kazakhstan during the Meeting of the Council of Ministers of TURKSOY for the first time, reiterated this proposal at the Summit of the Turkic Council gathering the Heads of States of Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan and the Republic of Turkey. As part of his particularly strong commitment to the promotion of Turkic culture, Mr. Nabi Avci also took all the initiatives necessary for a law to be 66 voted by the Grand National Assembly of the Republic of Turkey allowing the city of Eskisehir to be declared Cultural Capital of the Turkic World. Thus, Mr. Avci who honoured us with his presence at hundreds of events and activities held throughout the year by TURKSOY as well as by the Agency of the Cultural Capital of the Turkic World has not only been a strong contributor to this process but also followed it up closely. As Cultural Capital of the Turkic World, the city of Eskisehir hosted many events throughout the year. Of course, the contribution of the Agency of the Cultural Capital of the Turkic World to these events should not be forgotten. Indeed, all these efforts and contributions are precious investments in the future of cultural ties among Turkic peoples and kindred communities. In other words, declaring one city of the Turkic World as its cultural capital every year is a unique investment in human development. With their generous commitment to universal peace, the Grandchildren of Yunus Emre devote themselves to the exaltation of human self-esteem regardless of ethnic origins or religious beliefs. Various special events were realized by TURKSOY or with its support in 2013 within the framework of the declaration of Eskisehir as the Cultural Capital of the Turkic World, namely the Opening Ceremony of Eskisehir the Cultural Capital of the Turkic World 2013 which started with Nevruz Celebrations, as a messenger announcing the arrival of spring. Within the framework of Nevruz Celebrations, TURKSOY had lit the first Nevruz Fire in Istanbul, announcing 20 Nevruz Celebrations in 20 different cities for our 20th Anniversary. The city of Eskisehir hosted the official Nevruz Celebrations featuring performances of nearly 250 artists from various countries on March 21st, 2013. Thanks to TURKSOY, the joy of Nevruz celebrations reached out to Great Britain later on: the concerts which took place at the Cambridge University and the Westminster Hall were not only a unique opportunity for Turkic speaking peoples living in England to come together but also a strong contribution to the promotion of Turkic culture in England. Another significant event we held within the framework of Eskisehir, the Cultural Capital of the Turkic World 2013 was the Yunus Emre Oratorio performed on June 1st, 2013. As the hometown of Yunus Emre, the city of Eskisehir hosted a marvelous concert featuring the American Jonathan Griffith Singers’ Choir gathering 120 artists who came to Turkey upon invitation of TURKSOY to perform the Yunus Emre Oratorio in accompaniment of the Presidential Symphony Orchestra. The Jonathan Griffith Singers who then performed in Ankara and Istanbul, conveyed Yunus Emre’s message of universal tolerance to the whole world, thus successfully accomplishing the second phase of the Yunus Emre Oratorio project which started in New York and Washington in 2012. During this special year, the city of Eskisehir also hosted the most important traditional activities of TURKSOY such as the 16th Painters’ Gathering of TURKSOY which took place with the contribution of twenty famous painters from eighteen countries between July 1st15th, 2013. Another key event hosted by Eskisehir in 2013 was the unforgettable concerts of the Youth Chamber Orchestra of TURKSOY which came together once again in Eskisehir with a new repertoire this time. Within the framework of their tour to Turkey, the 22 young talents from 10 countries also recorded a CD featuring works of Turkic composers. This CD dedicated to the 20th Anniversary of TURKSOY is also the first CD ever recorded to promote composers of contemporary classical music of the Turkic World. Another major event of TURKSOY hosted by Eskisehir, was the Fourth Meeting of UNESCO National Commissions of TURKSOY Member Countries. The meeting held on September 2nd-3rd, 2013 in the presence of the Minister of National Education of the Republic of Turkey Mr. Nabi AVCI, featured four parallel seminars dealing respectively with “tangible cultural heritage”, “intangible cultural heritage”, “memory of the world” and “education”. At the seminars attended by a large number of young people, the key subjects dealt with were education and youth issues. Apart from these projects, Eskisehir, the Cultural Capital of the Turkic World, also hosted various other cultural events such as the Congress of Literature Journals of the Turkic World and the Workshop on the Translation of Turkic Dialects. As Chairman of the Agency of the Cultural Capital of the Turkic World, the Governor of Eskisehir and his entire staff who assume their duties with great devotion undoubtedly deserve great respect and recognition for their successful work. Of course, many exhibitions, conferences and festivals which I have not mentioned here were also held within the framework of the declaration of Eskisehir as the Cultural Capital of the Turkic World as well as on the occasion of the 20th Anniversary of TURKSOY. You may visit our website published in three languages to access this information. With its acronym which stands for the International Organization of Turkic Culture, also known as the UNESCO of the Turkic World, “TURKSOY” will pursue its activities aiming at the rapprochement of cultures of Silkroad countries with a view to enhancing tolerance and contributing to peace. “ As one city of the Turkic World is declared as its cultural capital every year, various activities are being organized to contribute to human development. With their generous commitment to universal peace, the Grandchildren of Yunus devote themselves to the exaltation of human self-esteem regardless of ethnic origins or religious beliefs. ” 67 Birjan ve Sara Sıradan bir aşk hikayesinin çok ötesinde bir baş yapıt Опера «Биржан и Сара»: гимн любви и поэзии Birjan and Sarah Much more than an ordinary love story 68 TR 2013 yılında, Kazakistan müziğinin tanınmış ismi, Kazak klasik müziğinin yaratıcısı Mukan Tölebayev’in doğumunun 100 yılı ve Uluslararası Türk Teşkilatı (TÜRKSOY)’nın 20. yılı birbirinden özel etkinliklerle kutlandı. Samsun Devlet Opera ve Balesi ve TÜRKSOY iş birliği ile 18 Kasım 2013 tarihinde Türkiye’de ilk defa seyirci ile buluşan “Birjan ve Sara” Operası gönüllerde iz bırakan TÜRKSOY etkinliklerinden sadece biriydi. Samsun Devlet Operası’nın yetenekli sanatçıları, Türk Cumhuriyetleri’nden konuk sanatçıların eşliğinde 3 temsil gerçekleştirdi. Daha önce “Köroğlu” ve “Alpamıs” gibi, Türk dünyasına ait pek çok ortak projeyi hayata geçiren Prof. Dr. Eflatun Niemetzade’nin rejisörlüğünü yaptığı temsillerde şef olarak Tolga Taviş yer aldı. Birjan ve Sara Operası’nın Türkiye’deki son temsili 6 Ocak 2013 tarihinde gerçekleşirken, izleyiciler temsillerde Birjan ve Sara’nın hikayesinin yanı sıra, o dönemin yaşam şartlarına da tanık oldu. İzleyenlerin ayakta alkışladığı, Türkiye’de ilk kez seyirci karşısına çıkan bu muhteşem eserin yazarı Mukan Tölebayev’i daha yakından tanımaya ne dersiniz? MUKAN TÖLEBAYEV: KAZAK KLASİK MÜZİĞİNİN YARATICISI 1913 yılında, Kazakistan’ın Taldıkogren bölgesi (günümüzde Almaatı), Karagaşan kasabasında dünyaya gelen Mukan, küçük yaşta babasını kaybetmiş, annesi Tajibala Hanımın şiirlerini, şarkılarını dinleyerek büyümüştür. Annesinin şarkılarından, şiir ve milli danslarından etkilenen Mukan, henüz küçük yaşta besteler yaparak şarkılar yazmış, halasının yazmış olduğu şarkıları ve şiirleri yarışmalara göndermiş olması, ünlü sanatçıların dikkatini çekmiştir. Mukan Tölebayev, besteci Ahmet Jubanov, Yevğeniy Brusolovski ve Kurmanbek Jandarbekov gibi isimlerin önerileriyle eğitim almak üzere Moskova’ya gönderilir. Kazakistan’daki eğitiminin ardından 1947-1951 yılları arasında Moskova Devlet Konservatuarı’nda eğitim gören Mukan, Prof. E. Brusolovski, Prof. Reinhold Gliere ve Prof. Nikolay Myaskovski gibi tanınmış bestecilerden eğitim alır. Eğitiminin yanı sıra, o yıllardaki Moskova’daki sanat ortamı sanatçının sosyo-kültürel estetik zevkinin gelişmesinde müstesna rol oynar. Verdi, Çaykovski, Borodin gibi ünlü isimlerin çalışmaları genç sanatçıya ilham verirken, özellikle A. Borodon’in “Prens İgor” operası ve deha besteci Beethoven’in senfonilerinden esinlenerek kendini geliştiren Mukan, muhteşem eserlere imza atar. Daha çok lirik, romantik, evrensel eserler yazan sanatçı, tıpkı Verdi’nin İtalyan müziğini Wagner’in romantik cereyanından koruması gibi, Kazak klasik müziğini geliştirmiş ve uluslararası düzeye taşımıştır. “Birjan ve Sara Operası” sanatçı’nın baş yapıtlarından biri olarak görülür. Tarih boyunca Kazak halkı kendi duygularını, aşklarını, arzu ve isteklerini dombıra ile ifade etmiştir. Kazak halk müziği, dombıra ile halkın sevgisini, beğenisini kazanmıştır. Bu yönüyle dombıranın Kazak milli musikisinde özel bir yeri vardır. Orta Çağ zihniyetine göre halkın bir ortamda toplanması yasaktı. Çünkü toplanmalar, ileride kopmalara, direnişlere sebep olabilmekteydi. Operanın kahramanları Birjan ve Sara halk arasında, düğün ve şan yarışmalarında aşklarını dombıra ile ifade ediyorlardı. Fakat dönemin zalim hanı Janbota, Rus Çarı’nın sert ve acımasız kurallarını, Kazak diyarında uygulamaktaydı. Birjan dombırasıyla halka kendini sevdirirken, etrafında toplanan insanlar zulme ve işkenceye maruz kalıyordu. Ancak; bu durum dahi sonucu değiştirmiyor, en nihayetinde halkın iradesi, isteği zaferle son buluyordu. Birjan’ın Sara’ya olan aşkını dombıra ile halka kabul ettirmesinin mecazi bir anlamı da mevcuttur elbette. Zulüm ve işkencelere maruz kalan, zamanın sert, acımasız, gaddar kurallarından kurtulmayı arzu eden köy insanlarının mücadelesini konu alır ‘‘Birjan ve Sara Operası’’. Bu iki kutup arasındaki karşı durmalar, sıradan insanların vermiş olduğu mücadeleler temsil içerisinde zaman zaman bizleri dramatik anlarla başbaşa bıraksa da, sonuçta Kazak halkı huzura kavuşur. Fakat bu yolda nice Birjan’lar, nice Sara’lar canlarını kaybetmiştir. TÜRKSOY ve Samsun Devlet Opera ve Balesi iş birliği sonucunda, TÜRKSOY’un 20. yılında ilk kez Devlet Opera ve Balesi repertuvarına alınan “Birjan ve Sara Operası”nda, Tataristan (RF), Azerbaycan, Özbekistan ve Kazakistan’dan konuk sanatçılar yer aldı. Performanslarıyla göz dolduran sanatçıları, her temsilin sonunda ayakta alkışlayan izleyiciler, uluslararası sanatçı kadrosunun katmış olduğu zenginlikle, ilk kez, bir Kazak operasını izlemenin keyfini yaşadılar. BİRJAN VE SARA Konusu tarihi şahsiyetlerin yaşam öyküleri üzerine olsa da, ‘‘Birjan ve Sara Operası’’ ile besteci kendi tahayyül ve fantezisi, kendi üslubu, yeteneği sayesinde bir baş yapıt ortaya çıkarmıştır. Besteci ve şair Birjan Sal Kojagulov ile ünlü kadın şair Sara Tastanbekova arasındaki ozan atışmasını ve ikilinin birbirlerine olan aşklarını konu alan eser, Kazak operasının en güzel eserlerinden biri olarak dünya sahnelerinde yıllardır perdelerini açmaktadır. 69 RU 100-летие известного казахского композитора, основателя национальной оперной школы Мукана Тулебаева и двадцатилетие ТЮРКСОЙ были отмечены в 2013 году особыми мероприятиями. Одно из них – состоявшаяся 18 ноября 2013 года в Самсунском государственном театре оперы и балета премьерная для турецкого зрителя постановка оперы «Биржан и Сара», которая вызвала большой интерес публики. Осуществленная совместно с артистами и оркестром Самсунской государственной оперы и солистами из тюркоязычных стран постановка была показана в Турции трижды. Режиссером спектакля выступил Эфлатун Ниметзаде, который ранее осуществил постановки спектаклей «Кёроглу» и «Алпамыс», за дирижерским пультом был шеф Самсунской оперы Толга Тавиш. Опера «Биржан и Сара», последний показ которой в Турции состоялся 6 января 2014 года, представила зрителям историю любви Биржана и Сары на фоне борьбы казахского народа за социальное равенство и справедливость. Мукан Тулебаев (1913-1960) принадлежит замечательной плеяде основоположников казахской современной музыки. Он родился 13 марта 1913 года в местности Карашаган колхоза Улге Талдыкорганской области (ныне Алматинской). Рано лишившись отца, молодой Мукан начинает самостоятельную трудовую жизнь. Будущего композитора с детства окружала богатая музыкально-поэтическая среда. Природные творческие склонности он унаследовал от матери Тажибалы. Она славилась в окрестности как прекрасная песенница и сказительница. От матери Мукан усвоил множество народных песен, умел свободно импровизировать на заданную тему, легко вступал со сверстниками в поэтические состязания, придумывал незатейливые песенки и мелодии. Природная одарённость М.Тулебаева была замечена Ахметом Жубановым, Евгением Брусиловским, Курманбеком Жандарбековым, и в числе талантливой молодёжи он был направлен на учёбу в Казахскую студию при Московской консерватории. Решающее значение в формировании эстетического и художественного мировоззрения Мукана Тулебаева сыграли видные советские композиторы – профессора Рейнгольд Глиэр и Николай Мясковский, под руководством которых в разные годы он постигал основы русской и зарубежной классики, повышал своё композиторское мастерство в Московской государственной консерватории по классу композиции в 1947-1951 годы. Опера «Біржан – Сара» Опера «Біржан – Сара» стала самой значительной страницей творческой биографии замечательного композитора. В этом произведении наиболее глубоко и многозначно проявился его удивительный мелодический дар, отличающийся особым лиризмом и национальной почвенностью музыкального языка. Хотя прошли десятилетия после премьеры, опера всё ещё продолжает восхищать слушателей и привлекает внимание исследователей. Либретто оперы основано на реальном историческом событии – знаменитом состязании между выдающимся композитором, 70 поэтом и исполнителем Биржан-салом Кожагуловым (18341897) и известной поэтессой Сарой Тастанбековой (18531907). Содержание оперы раскрывает тему социального неравенства, оно выдержано в лиро-эпическом плане с трагической развязкой. На знаменитой Кояндинской ярмарке должны были состязаться знаменитый акын Арки – Биржан и юная поэтесса Семиречья – Сара. Победившего ждут богатые вознаграждения. В кульминационный момент айтыса Биржан напоминает о женской доле Сары, засватанной за калым горбатому Жиенкулу... Биржан и Сара полюбили друг друга, но волостной правитель Жанбота, пустив слух о сумасшествии Биржана, заточает его в темницу, приковывает к скале цепями. Опера завершается трагически – Биржан погибает, его оплакивает мать, передавшая домбру певца Саре. На протяжении всей истории казахского народа домбра была инструментом, выражающим его чувства и желания, любовь и неприязнь. Через домбру казахская народная музыка снискала народную любовь. Поэтому домбра занимает особое место в национальной музыкальной культуре казахов. Как и во времена средневековья, народу было запрещено собираться вместе, чтобы предупредить возможные недовольства и восстания. Герои оперы Биржан и Сара выражали свою любовь через домбру, на народных свадьбах и торжествах, народ отвечал им своей любовью. С другой стороны, жестокое правление и издевательства богача Жанботы заставляло простых людей страдать. Однако, воля народа к свободе и справедливости должна в конечном итоге победить. Сквозь повествование оперы проходит история любви Биржана и Сары и одновременно противостояния двух миров – богатых правителей и попранного народа. Некоторые сцены оперы делают зрителей свидетелями их столкновений и борьбы. Сколько еще жертв она потребовала! В результате совместной работы ТЮРКСОЙ и Самсунского государственного театра оперы и балета опера «Биржан и Сара» впервые заняла место в репертуаре турецкого оперного театра. Ведущие партии в премьерном спектакле на турецкой сцене исполнили солисты Ригина Валиева (Татарстан, РФ), Шахимардан Абилов (Казахстан), Феруза Ажиметова (Узбекистан). Великолепное сольное исполнение и замечательный хор под руководством Михаила Искрова (Россия), прекрасная сценография и костюмы Ерлана Туякова (Казахстан) обеспечили восторженную реакцию публики, ставшую свидетельством большого успеха международного проекта ТЮРКСОЙ. ENG The 100th Anniversary of the famous Kazak composer Mukan Tulebayev and the 20th Anniversary of the International Organization of Turkic Culture (TURKSOY) have been celebrated with colourful events throughout the year 2013. The “Birjan and Sarah” opera which was performed for the first time in Turkey by the State Opera and Ballet of Samsun in cooperation with TURKSOY on November 18th, 2013 was just one of the many unforgettable events organized by TURKSOY. Talented musicians of the State Opera and Ballet of Samsun took the scene in three performances featuring guest artists from Turkic Republics. The orchestra accompanying the singers in these performances directed by Prof. Dr. Eflatun Neimetzade who is known for having realized many projects in the Turkic World such as the “Koroghlu” and the “Alpamis” operas was conducted by Tolga Tavish. While the last performance of the “Birjan and Sarah” opera in Turkey took place on january 6th, 2013, the audience has not only had the opportunity to get acquainted with the story of Birjan and Sarah but also witnessed the struggle of the Kazak people fighting for its independence. Here are some more details about Mukan Tulebayev, the composer of this masterpiece which was performed for the first time in Turkey and received standing ovations from the audience… THE FATHER OF KAZAK CLASSICAL MUSIC: MUKAN TULEBAYEV Mukan Tulebayev who was born in 1913 in the borough of Karagashan located in the Taldıkogren region of Kazakhstan (the current city of Almaty), and lost his father when he was a child, grew up listening to his mother Mrs. Tajibala’s poems and songs. Inspired by the latter as well as by Kazak poems and folk dances, Mukan started composing songs and attracted the attention of famous artists as he was sending songs and poems written by his aunt to various competitions. So, upon recommendation of the famous composers of that time such as Ahmet Jubanov, Yevgeniy Brusilovski and Kurmanbek Jandarbekov, Mukan was sent to Moscow to study music. Following his studies in Kazakhstan, Mukan Tulebayev went to the State Conservatory of Moscow where he took classes under famous composers of that time such as Prof. E. Brusolovski, Prof. Reinhold Gliere and Prof. Nikolay Myaskovski between 1947-1951. Besides his studies at the above-mentioned State Conservatory, the artistic milieu of Moscow played a key role in forging the composer’s social and cultural sense of asethetics. Mukan Tulebayev was inspired by famous composers such as Verdi, Tchaikovsky and Borodin. The latter’s famous opera “Prince Igor” as well as Beethoven’s symphonies were also masterpieces of classical music which helped Mukan perfectioning his art, thus composing wonderful pieces of music himself. Tulebayev’s rather lyrical style features a Verdi-like Italian romanticism typically distinguishing itself from the Wagnerian influence. Thus, it can easily be said that Mukan Tulebayev’s work is a cornerstone in Kazak classical music as it has contributed to the latter’s development going along with a universal recognition thereof. As such, the “Birjan and Sarah Opera” is considered as one of the artist’s masterpieces. BIRJAN AND SARAH Although its plot deals with the course of life of historical figures, the Birjan and Sarah Opera remains a cornerstone of Kazak classical music as it features its composer’s colourful imagination, creativity, and talent as part of a unique style of his own. In “Birjan and Sarah”, the composer and poet who dealt with Birjan Sal Kojagulov and the famous female composer Sara Tastanbekova who fall in love with eachother and express this during a so-called “aitis” where they compete in improvising verses, has undoubtedly created one of the most beautiful Kazak operas which has been performed around the world for many years. Throughout history, the Kazak people has been expressing its feelings and wishes by playing the dombra and singing. As Kazak folk music gained the recognition and appreciation of its people through the dombra its key element, this instrument is particularly important when it comes to its meaning and role in Kazak folk/national music. In the Middle Ages, people were not allowed to come together in one particular place, as such gatherings were considered as a potential threat to the unity of the people through mutinies or insurrection. As opposed to this frame of mind, the protagonists of this opera, Birjan and Sarah, were publicly expressing their mutual love among the crowds of people during singing competitions or marriage celebrations. However, Janbota, the cruel Khan who was ruling the country at that time was enforcing the merciless laws of the Russian Tsar in Kazakhstan. While Birjan gained the sympathy of the people through his dombra playing, people who were gathering around him were violently tortured mistreated. Despite the ruthless domination of the Khan, the story ends with the triumph of the people’s will. Of course, the fact that Birjan succeeds in getting his love for Sarah approved by the people through his dombra does have a symbolic meaning. Indeed, this opera primarily deals with the struggle of the village people against violence, torture and ruthless laws of that time. It is first and for most the story of people wanting to break free from tyranny and oppression. Although the tension between the oppressed people and their cruel rulers brings about some quite dramatic moments in the scenery, peace finally prevails for the Kazak people. However, Birjan and Sarah are just symbolic figures of the play, as they indeed stand for countless people who lost their lives on their way to freedom. The “Birjan and Sarah” opera by the legendary Kazak composer Mukan Tulebayev which became part of the Turkish repertoire for the first time as a result of TURKSOY’s cooperation with the State Opera and Ballet of Samsun within the framework of the celebration of its 20th Anniversary was performed with the contribution of guest artists from Tatarstan (RF), Azerbaijan, Uzbekistan and Kazakhstan. Thus, art-lovers of Turkey who gave standing ovations to the artists at the end of each of their performances had the opportunity to watch a Kazak opera masterfully premiered in Turkey by an international cast of briliant artists. 71 Kuruluş Yıllarında TÜRKSOY ТЮРКСОЙ в первые годы The History of TURKSOY Kamil GÜNERİ TÜRKSOY Çalışanı TR 22 yıl öncesine dönüyorum, o zamanki ismiyle Türk Kültür ve Sanatları Ortak Yönetimi (TÜRKSOY)’nin kuruluşuna… Türk Dili konuşan ülkeler devlet başkanlarının yüksek himayelerinde; Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkiye Cumhuriyetleri ve Türkmenistan kültür bakanlarının, 12 Temmuz 1992’de Almatı’da imzaladıkları anlaşma, bugünkü TÜRKSOY’a hayat verdi. Henüz o yıllarda bağımsızlıklarının ilk günlerini yaşayan ülkelerin de yer aldığı toplamda 6 bağımsız ülkenin kültür bakanlarının imzasıyla, Türk cumhuriyetleri için tarih sahnesinde yepyeni bir sayfa açıldı. TÜRKSOY’un kuruşuyla, kök, dil, tarih ve kültür birliği olan, uçsuz bucaksız mekanlarda yaşayan halklarımız, sahip oldukları ortak değerlerin yeniden farkına vararak, yepyeni bir yolculuğa çıktılar. Kültürel özleri bir olan halkların kültür ve sanat çatıları da sağlam olur ve birlik içindeki yolculukları sonsuza dek devam eder. Nitekim geçen yirmi yılda bu birliktelik her geçen gün daha da güçlendi. Ankara, bu özel teşiklatın ev sahipliğini geçen yıllar içerisinde tüm misafirperverliği ile yaptı. Kuruluşun ardından toplanan ilk bakanlar konseyi ilerleyen dönemde hizmetleriyle sık sık anılacak olan Azerbaycan Cumhuriyeti Kültür Bakanı Sayın Polat BÜLBÜLOĞLU’nu TÜRKSOY’ a genel müdür olarak atadı. Türkiye Cumhuriyeti Kültür Bakanlığının kiraladığı Yenişehir, Ataç 1 Sokak No:19’daki 3 katlı binada çalışmalarına başlayan teşkilatın, henüz bütçesi olmadığı için çalışanlarının maaşlarının yanı sıra kira, elektrik, su, yakıt ve temizlik malzemeleri gibi giderleri de, yine bakanlık tarafından karşılanıyordu. Ben o yıllarda TÜRKSOY’da çalışan 8 personel’den biriydim. 1992-93 yılları yerleşim planları ve program hazırlıklarıyla geçti. Bilgisayarın bulunmadığı, Türkiye Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı’nın vermiş olduğu 2 daktilo ile yürütülen çalışmalarda, tüm personel kendi kaynaklarını bu özel teşkilat için seferber etmişti. O yılları hatırlıyorum da; her birimiz şahsi araçlarımızı kurumumuzun işlerinde kullanmaktan 72 çekinmezdik. Nitekim ilerleyen dönemde teşkilattaki personel sayısı arttırılmaya başlandı. İlk makam aracımızı 1995 yılında aldık. Pek çok zorlukla mücadele ediyorduk ancak; Altay Dağları eteklerinden ulu Tuna Nehri’ne kadar olan geniş topraklar üzerinde ezgileriyle, türküleriyle, gelenek ve görenekleriyle ortak kültür ve sanatlarıyla yaşayan bu yüce topluma hizmet vermekten daha güzel ne olabilirdi ki. Ortak medeni mirasımızı güçlü kılmak, değerlerini araştırmak, bulmak ve tanıtmakla birlikte bu tanıtımı yaygınlaştırmak evrensel boyutlara taşımak birinci önceliğimiz oldu. Bunu için Türk Dili konuşan ülkelerdeki edebi eserlerin örneklerini, üye ülkelerimiz ve dünya çapında tanıtılmasını amaçladık. TÜRKSOY olarak kültür köprülerini oluşturma görevini üstlendik. Bu hedefler doğrultusunda kısa sürede; Manas Destanı (Türkiye Türkçesi-Kırgız Türkçesi), Türkmen Şiir Antolojisi (Türkmen Türkçesi-Türkiye Türkçesi), Başkurt Halk Destanı (Başkurt Türkçesi-Türkiye Türkçesi), Abay (Kazakistan Türkçesi-Türkiye Türkçesi), Büyük Bolgar Tatar Tarihi (Tatar TürkçesiTürkiye Türkçesi), KATANOV (Hakas Türkçesi- Türkiye Türkçesi) gibi çeşitli eserleri okuyucularla buluşturduk. Gerekli iş bölümünü arkadaşlarımızın arasında gerçekleştirdiğimiz için çalışmalarımız planlandığı gibi gidiyordu. Kültür ve sanat planının yazılı kaynağı arşivdir. Bu nedenle bir sonraki adımımız, arşiv oluşturma çalışmalarına ağırlık vermek oldu. Üye ülkelere yazılar yazılarak kültür sanat, tarih ve turizm değeri olan fotoğraf ve slaytlar istenildi. Slayt diyorum çünkü; o dönemin teknolojisi bu yöndeydi. Elçilikleri ziyaret ederek kütüphanelerinde bulunan kaynak kitaplardan kopyalar aldık. Antikacılar arkadaşlarımız tarafından sık sık ziyaret edildi ve orada tespit ettiğimiz kültür varlıklarını belgeledik. Tabi bu aşamada en çok Kültür Bakanlığı arşivinden yararlandık. Daha sonra topladığımız içeriklerden albüm çalışmaları gerçekleştirdik. O zamanki teknoloji, bugünkü gibi iyi değildi. Dijital çalışma yoktu. Çekilen slaytlar taranır, tepegöz denilen baskı aletlerinden küçük küçük fotoğraflar çıkarılır; katalog, broşür, kitap taslakları hazırlanırken buralara aktarılırdı. Slayt ve fotoğraf arşivinden çok sonra CD arşivlerine geçildi. İlk yıllarda üye ülkelerimizle iletişim konusunda çeşitli zorluklar da yaşadık. Üye ülkelere gönderilen yazıların tercümesi, yeminli tercüme bürolarında yapılıyordu. Bu durum, TÜRKSOY’a ülke temsilcileri geldikten sonra değişti. Birbirimizle daha sık iletişim kurmaya ve çalışmalarımızı beraberce şekillendirmeye başladık. Günden güne TÜRKSOY’da ki personel artıyor, gelişiyor ve çalışmalar da disiplinli bir şekilde yürütülüyordu. TÜRKSOY’un çalışmaları sayesinde kısa süre sonra asırlardır adeta bir perdeyle örtülmüş olan ortak değerlerimiz yeniden gün yüzüne çıkmaya başladı. Kardeşlerimiz arasında hasretle karışık, sevgi rüzgârları esiyordu. Kalemler susmuyor, kültür, sanat ve sevgi köprülerini bir bir inşa ediyordu. Bu dönemde pek çok yayını okuyucularla buluşturmaya devam ettik. Ayrıca, festivaller, sempozyumlar, konferanslar, anma günleri, ünlü şair ve yazarların doğum günü kutlamaları gibi etkinlikler tarafımızca gerçekleştirildi. Ortak Türk Tarihi ve Medeniyeti Takvimi’nin 1997-2002, 2002-2007 yıllarının kapsayan TÜRKSOY çalışmaları, daha da planlı ve programlı yürütülmeye başlandı. Yapılan her faaliyette Türk dili konuşan ülke ve halkların sanatının ve kültürünün tanıtımına yer veriliyordu. Şimdi şöyle dönüp geçmişe baktığımda, yüzümde bir tebessüm beliriyor ve bugün, TÜRKSOY teşkilatının ulaştığı noktayı gördüğümde, bu başarıda payı olan arkadaşlarım ve kendim adına gururlanıyorum. Türk cumhuriyetlerinin kültür bakanlarının iradeleri ve teşkilatta çalışanların özverisi sayesinde bugün ölümsüz bir TÜRKSOY teşkilatı var. Emeği geçen herkese saygılarımı sunuyor, vefat edenlere Allah’tan rahmet diliyorum. 73 RU Камиль Гюнери сотрудник ТЮРКСОЙ Возвращаюсь в прошлое, когда 22 года назад было создано «Совместное управление тюркской культурой и искусством»… Так называлась тогда организация ТЮРКСОЙ. 12 июля 1992 года в Алматы под патронатом глав государств тюркоязычных стран министрами культуры Азербайджана, Казахстана, Кыргызстана, Узбекистана, Турецкой Республики и Туркменистана было подписано соглашение, которое положило начало существования сегодняшней организации ТЮРКСОЙ. Это соглашение, подписанное министрами культуры шести независимых государств, открыло новую страницу в истории тюркских республик. Наши народы, проживающие на обширной территории и объединённые общей культурой, историей, языком и корнями, ещё раз обозначили свои общие ценности и отправились в новый путь. Народы, окружённые общим культурным пространством, имеют надёжную культурную опору, и их совместный путь будет длиться вечно. За прошедшие двадцать лет с каждым днём это единство укреплялось всё сильней. Анкара в течение всех этих лет принимала у себя эту особую организацию со всем гостеприимством. Созванный после образования организации первый Совет министров назначил на должность генерального директора ТЮРКСОЙ министра культуры Азербайджанской Республики господина Полата Бюльбюль-оглы, чьи высокие заслуги в последующий период будут не раз упомянуты. ТЮРКСОЙ начала свою деятельность в Анкаре в трёхэтажном здании, которое было выделено под аренду Министерством культуры, по адресу: Енишехир, улица Атач-1, №19. В связи с отсутствием сформированного бюджета ТЮРКСОЙ, Министерство культуры Турции оплачивало все расходы организации, связанные с арендой здания, электричеством, платой за воду, отопление и некоторые другие расходы. На первом этапе существования ТЮРКСОЙ в штат сотрудников было зачислено восемь человек. В течение 1992-1993 годов проходили подготовительные работы по формированию программы и плана размещения организации. Вначале работы не было даже компьютеров, а только лишь две пишущих машинки, которые выделило Министерство культуры. Весь персонал сконцентрировал свои усилия для обеспечения деятельности этой особенной организации. Я помню те годы, когда каждый из нас без всяких колебаний использовал 74 личные средства при выполнении корпоративных работ. В последующий период штат сотрудников начал расширяться. В 1995 году в ТЮРКСОЙ сформировался аппарат управления. Сталкивались со многими трудностями, но что может быть лучше служения этому великому обществу людей, проживающих от подножия Алтайских гор до реки Дунай в единстве с общей культурой, искусством, традициями и обычаями, песнями и мелодиями. Первым приоритетом стало воссоздание общего культурного наследия; вместе с поиском и исследованием общих ценностей - содействовать их распространению и вознести их до всеобщих масштабов. ТЮРКСОЙ поставила цель донести всему миру самые выдающиеся литературные произведения тюркоговорящих стран и создать новые культурные мосты. Для достижения поставленных задач читателям были предоставлены разные произведения, изданные ТЮРКСОЙ на тюркских языках: эпос «Манас» (киргизский - турецкий), «Антология туркменской поэзии» (туркменский - турецкий), «Башкирский народный эпос» (башкирский - турецкий), «Абай» (казахский - турецкий), «Великая история булгар» (татарский - турецкий), «Катанов» (хакасский - турецкий) и другие. Благодаря разделению обязанностей среди сотрудников, вся работа организации шла в соответствии с планом. Письменный источник культурных и художественных мероприятий – это архив. Именно поэтому большое значение придавалось его составлению. В страны-члены организации отсылали письма с просьбой выслать фотографии, которые представляют культурную, историческую и туристическую ценность. В библиотеках посольств проводили поиск необходимых книГ и делали их снимки. Благодаря совместной работе с обладателями антикварных изделий было проведено документирование обнаруженных культурных ценностей. На данном этапе огромное значение сыграл архив Министерства культуры. Позднее весь материал был собран в отдельный альбом. В те времена уровень технологий не достиг таких высот, как в наши дни. Не было цифровой съёмки. Сделанные снимки сканировались. Небольшие изображения каталогов, брошюр, книг проецировались на экран с помощью механического устройства, так называемого кодоскопа. Весь фотоархив со временем был преобразован в CD- архив. В первые годы мы столкнулись с трудностями поддержания связи со странами-членами. Перевод всех писем заверяли в переводческих бюро. После прибытия в ТЮРКСОЙ представителей стран, эта ситуация изменилась. Мы начали налаживать более тесные связи и вместе формировать совместные работы. Изо дня в день штат сотрудников ТЮРКСОЙ расширялся, изменялся, вся работа в организации проводилась очень дисциплинированно. Благодаря проводимой деятельности ТЮРКСОЙ, на протяжении веков закрытая занавесом единая культура и искусство начали возрождаться. Между нашими братскими народами возникла атмосфера взаимного доверия и симпатии. Начался беспрерывный процесс культурного обмена и общения. Создавались мосты любви, искусства и культуры. Продолжались работы по выпуску периодических изданий. Проводились встречи, фестивали, симпозиумы, конференции, дни памяти, празднования дней рождений известных поэтов и писателей. В периоды 1997-2002 годов и 2002-2007 годов в рамках программы «Совместная тюркская история и цивилизация» работы ТЮРКСОЙ стали ещё более насыщенными. В каждой сфере деятельности особое место уделялось популяризации искусства и культуры тюркоговорящих стран и народов. Сейчас, оглядываясь в прошлое, на лице моём появляется улыбка. И сегодня, когда видно всё достигнутое организацией ТЮРКСОЙ, я испытываю чувство гордости за то, что в этом есть моя заслуга и заслуга моих друзей. Благодаря усилиям министров культуры тюркских республик и самоотверженной работе сотрудников, сегодня существует бессмертная организация ТЮРКСОЙ. Всем, кто привнёс свой вклад, хочу выразить глубокое уважение. 75 ENG Kamil GUNERI Former Staff Member of TURKSOY Thinking back to the establishment of the Joint Administration of Turkic Culture and Art (TURKSOY) 22 years ago, I remember the signature of its founding agreement by the Ministers of Culture of the Republics of Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan, Uzbekistan, Turkey and Turkmenistan who gathered in Almaty under the auspices of the Heads of States of Turkic Speaking Countries on July 12th, 1992. This historical agreement signed by the Ministers of Culture of six independent countries of the Turkic World was undoubdtedly an unforgettable moment in the history of our peoples as it marked the beginning of our journey towards the discovery of our common ethnic roots, language, history and culture. The strong founding principles of the Joint Administration of Turkic Culture and Art (TURKSOY) which later became the International Organization of Turkic Culture are deeply rooted in the common cultural roots of Turkic peoples. Pursuant to the above-mentioned founding agreement signed in Almaty, TURKSOY’s Headquarters are based in Ankara. In accordance with Article 3 of this agreement, the Minister of Culture of the Republic of Azerbaijan Mr. Polat BULBULOGLU was appointed Director General of TURKSOY by the latter’s Council of Ministers. The Ministry of Culture of the Republic of Turkey rented a three storey building to be allocated to the Directorate General of TURKSOY in Yenisehir, Atac 1 Street, 19. As TURKSOY did not have its own budget yet at that time, not only the salaries of TURKSOY’s personnel but also rental, electricity, water, fuel and cleaning expenses were paid for by the Ministry of Culture of the Republic of Turkey. I used to be one of eight staff members of TURKSOY at that time. The settlement plan and programme of activities foreseen to be carried out were prepared in 1992-1993. The only technical equipment the organization had at that time were two typing machines provided 76 by the Ministry of Culture of the Republic of Turkey. There was no computer. Neither did the organization have its own cars. Every one of us used their personal cars to carry out the activities of TURKSOY. Later on, the number of TURKSOY’s staff members increased. Our first official car was purchased in 1995. There were many challenges for us to be overcome, but we had fully devoted ourselves to the preservation and promotion of the rich cultural heritage of the Turkic World and its colourful music, traditions and arts ranging from the Altai mountains to the Danube river … We had assigned ourselves one goal: strengthening our common cultural heritage, exploring and promoting our common cultural values throughout the world. To do this, TURKSOY initiated various activities aiming at the establishment of cultural bridges through the world-wide promotion of the best authors and artists of Turkic speaking countries. Thus various works such as The Epic Legend of Manas (in Turkish and Kyrgyz language), The Anthology of Turkmen Poetry (Turkmen and Turkish language), The Legend of the Bashkort People (Bashkort and Turkish language), Abay (Kazak and Turkish language), The Great History of the Bolgar Tatar People (Tatar and Turkish language), KATANOV (Khakas and Turkish language) and Common Cultural Features from the Altai Mountains to the Danube River were published. The utmost priority was given to archives, as these allow the traceability of cultural and artistic activities. Member countries were requested to provide photographs and slides of touristic and historical sites as well as artistic works of the Turkic World. Slides were also prepared based on books in the libraries of the Embassies of TURKSOY member countries as well as on items of cultural heritage which we found in various antiquaries. A slides’ archive as well as photo albums were prepared based on the archives of the Ministry of Culture which was our main source of reference. Of course, there were no digital technologies at that time. So slides were scanned to print small photographs with overhead projectors. All pictures used for the printing of draft catalogues, brochures and books were first stored in this manner. These were archived in CD format much later. In the first years following TURKSOY’s establishment, we also faced various difficulties in terms of communication with our member states. Articles sent to member countries were translated by sworn translation offices. Once Representatives of member countries were appointed to TURKSOY, these translations started being made inhouse. Day by day, the communication among TURKSOY member states started being more and more efficient as the number of our staff members was growing, thus ensuring a systematic and efficient functionning of the organization. Through an increased number of activities, our common culture and art which remained unknown for centuries began to be unveiled, thus reviving the cultural ties among our kindred peoples. More and more cultural bridges were being built through artistic activities, literary publications, festivals, symposia, conferences and commemoration events dedicated to the anniversaries of famous authors’ and poets’ birthdays. TURKSOY’s activities started being carried out in an even more comprehensive manner between 1997-2002 and 2002-2007 wthin the framework of the Agenda of the Common Turkic History and Civilization. Every activity carried out by TURKSOY was dedicated to the promotion of the art and culture of Turkic speaking countries and peoples. Now, looking back at the history of TURKSOY, I see great achievements which we have realized all together with my colleagues. Today, we can proudly say that the motivation of our Ministers of Culture and the strong commitment of all staff members of TURKSOY have brought about the creation of a strong and eternal organization: TURKSOY. It is therefore our duty to extend our gratitude to all those who contributed to the realization of this precious achievement and to express our deepest condolences to those among the latter who passed away. 77 Türk Dünyasının Kültürel Mirası ve Müzeler Музеи и культурное наследие тюркского мира The Cultural Heritage and Museums of the Turkic World Liliya Sattarova (RF) Tataristan Kültür Bakanlığı Temsilcisi TR Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) kuruluşunun 20. yılında, Türk dünyasının ortak kültürel mirasının korunması, bu alanda çalışmaların gerçekleştirilmesi ve yaygınlaştırılması için TÜRKSOY, Müzeler Birliği’nin kurulması gibi çok önemli bir misyon üstlenmiştir. 2013 yılında gerçekleştirilen ‘’Türk Dünyasının Kültürel Mirası ve Müzeler’’ başlıklı uluslararası forum, bu birliğin kuruluşunun başlangıcını teşkil etmektedir. Şunu belirtmek gerekir ki, başarılı bir şekilde gerçekleştirilen bu forum Bursa Belediye’sinin, TBMM Milli Saraylar Daire Başkanlığının, aynı derecede Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün iradesi ve ev sahipliği olmadan gerçekleştirilemezdi. 8-10 Kasım tarihleri arasında Bursa’da düzenlenen ve 11-12 Kasım tarihlerinde İstanbul’da devam eden buluşmaya, Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan, Türkiye, Gagavuz Yeri (Moldova), Rusya Federasyonu’ndan özerk cumhuriyetler; Başkurdistan, Tataristan, Saha [Yakut], Tıva ve Hakasya; ayrıca Moğolistan, Tacikistan ve Kırım’dan (Ukrayna) müzeciler katıldı. TÜRKSOY’un foruma iştirakleri için daveti üzerine, Türk halk sanatı ve etnografya alanında büyük koleksiyonlara ve önemli araştırmalara sahip olan Rusya müzelerinden, Kunskamera Müzesi, Doğu Devlet Müzesi, Rusya Etnografya Müzesi’nin temsilcileri de forumda yer aldı. Forumun gerçekleşeceği yer olarak, köklü tarihi geçmişe sahip olan Bursa şehrinin seçilmesi tesadüfi değildir. Bursa, geçmişinin kanıtı olan çok sayıda değerli eseri barındırmakta ve ihtiyatla muhafaza 78 ederek her geçen gün uluslararası alanda da kabul gören yeni müzelere ev sahipliği yapan örnek bir kent olmuştur. Müzecilik alanındaki bu özel şehirde, Bursa Kent Müzesi, Karagöz Müzesi, Merinos Tekstil Sanayi Müzesi, Enerji Müzesi gibi farklı 22 müze bulunur. Bursa’da bulunan Osmanlı Mimari komplekslerinden, ilk dönem Osmanlı anıt mezar örneğini temsil eden Muradiye Kompleksi, bu müzelerin arasında en çok ilgi çekenlerden biridir. Bursa’nın müzelerle ve tarihi mirasla iç içe olması, kuşkusuz ki ‘’Türk Dünyasının Kültürel Mirası ve Müzeler’’ isimli uluslararası forumumuzun katılımcıları için eşsiz bir tecrübe olmuştur. Bursa Belediyesi kültürel turizmin gelişmesine, eserlerin restorasyon projelerine büyük önem vermekte ve bir zamanlar dünyanın en büyük ticaret merkezi olan İpek Yolu’nun şehrin kültürel mirası olarak yaygınlaştırılması yönünde destek sağlamaktadır. Forumun oturumları, restorasyon sonrası 2008 yılında açılarak kültür ve sanat merkezi işlevi gören, 15 asırlık tarihi Osmanlı Hamamı’nda yapılmıştır. Belediye Başkanı Recep Altepe’nin Uluslararası Müzeler Konseyi’ni, Ördekli Hamam Kültür Merkezi’nde bizzat ağırlaması, müzelerin gelişimine olan ilgisinin açık bir göstergesiydi. Avrasya coğrafyasında yer alan müzelerin geliştirilmesi hususunda karşılaşılan sorunlar, farklı ülkelerdeki müzeciler arasındaki iletişimin kuvvetlendirilmesi ve tecrübe paylaşımının arttırılması forumda üzerinde en çok durulan konulardan bazıları olmuştur. Katılımcılar tarafından, Kazakistan’da yapılacak yeni müze inşaatı (D.Mınbay), Kırgızistan Devlet Tarih Müzesi’nin düzenlenmesi (A. İsiraliyeva), Azerbaycan’ın Yeni Şafak Gazetesi Ulusal Akademik Tarih Müzesi’nin iç yapısı (H.Aliyeva) ve Bahçesaray Müzesi’nin Bilimsel Merkez olarak işlevselliği (Y. Naumenko) gibi konularda gündeme getirilmiştir. Etnografya, arkeoloji ve nümizmatik alanlardaki birikimlerden ve yazılı kaynaklardan oluşan kapsamlı koleksiyonlar tarafından belirlenmiş, ulusal müzelerin çağdaş misyonları hakkında S.İzmaylova (Tataristan,RF), E. Şişigin (Saha-Yakut,RF), B. Çigjit (Tıva,RF) bildirilerini sunmuştur. Türk koleksiyonların tarihsel oluşumları ve çalışmaları hakkında A. Gotlib (L.R. Kızlasova Hakasya Milli Bölge Müzesi), Y. Kupina (Büyük Petro Antropoloji ve Etnografya Müzesi (Kunskamera)), V. Dmitriyev (Rusya Etnografya Müzeleri), M. Kullanda (Doğu Devlet Müzesi) bilgi paylaşımı yapmıştır. Tacikistan (A. Şaripov), Moğolistan (U. Sarantuya), Gagavuzya (L. Marin), Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (B. Kanlı), Başkurdistan RF (G. Muratova)’ın müzeleri ile ilgili sunulan bildiriler de katılımcıların büyük ilgisini çekmiştir. Sunulan bildiriler, gündeme getirilen ortak sorunlar ve paylaşılan iyi uygulamalar sonrasında ise sonuç bildirisi hazırlanmıştır. Farklı ülkelerden gelen meslektaşlar arasındaki fikir alışverişi, Osmanlı takılarının ve kostümlerinin yer aldığı ve koleksiyoncunun isminin taşıyan Esat Uluumay Müzesi’nde devam etmiştir. Forum katılımcıları Esat Uluumay’la bir araya gelerek, hem beğenilerini ifade etmiş, hem de sanatçıya merak ettikleri alanlarda sorular sormuşlardır. Bursa Kent Müzesi’nin tarih ve etnografya yeni koleksiyonlarından, Bosna’da görev yapan 500 yıllık Osmanlı Cengiz Beyler soyunun tarihini anlatan sergiyi görme fırsatı yakalayan forum katılımcıları, eşsiz bir sergiye tanık olarak verimli bir gün geçirmiştir. Forumun İstanbul ayağı ise Dolmabahçe Sarayı’nda devam etmiştir. Forum kapsamında, 11 Kasım 2013 tarihinde Dolmabahçe Sarayı’nın Resim Galerisi Salonu’nda, Türkiye’de bulunan büyük müzelerin yöneticilerinin katılımıyla bir toplantı gerçekleştirilmiştir. TBMM Genel Sekreter Yardımcısı, Milli Saraylar Daire Başkanı Yasin Yıldız, Topkapı Sarayı Müzesi Başkanı Haluk Dursun, İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdür Yardımcısı Rahmi Asal, bu toplantıda bilinen müzelerin tarihi ve gelişim süreçleri hakkında paylaşımda bulunmuştur. Gerçekleştirilen toplantılar sonrasında ise; Topkapı Sarayı Müzesi, Ayasofya Müzesi, Saray Koleksiyonları Müzesi, Dolmabahçe Depo Müzesi ve son olarak yakın zamanda açılan Deniz Müzesi ziyaret edilmiştir. Bursa’daki toplantıya katılan yöneticiler tarafından kurulan ‘‘TÜRKSOY Müzeler Birliği’’, zengin tarihi ve kültürel mirasa sahip Türk dili konuşan ülkeler ve bölgelerinin müzeleri arasında, daha etkili ve yaratıcı bağların ortaya çıkmasına büyük fayda sağlayacaktır. Forum katılımcıları, benzeri tematik buluşmaların, ortak seminerlerin, eğitim programlarının, müzecilik alanındaki yeniliklerin paylaşılacağı konferansların her yıl düzenlenmesi ve müze uzmanları arasında değişim fırsatlarının yaratılarak, ortak sergilerin açılması, sanat eserlerinin ülkeler arasında dolaşımda bulunması gibi faaliyetler konusunda fikir birliğine varmışlardır. 79 Лилия Саттарова Представитель Министерства культуры Республики Татарстан (РФ) в ТЮРКСОЙ RU В год своего двадцатилетия Международная организация ТЮРКСОЙ выступила с инициативой объединения музеев тюркских стран и регионов ради большой миссии – сохранения, изучения и популяризации общего наследия тюркских народов. Международный форум «Культурное наследие тюркского мира и музеи» стал значимым событием в календаре 2013 года, положив начало Ассоциации музеев ТЮРКСОЙ. Надо признать, что плодотворная работа форума не могла бы состояться без доброй воли и гостеприимства партнеров в лице Мэрии Бурсы и Управления Национальных дворцов при Парламенте Турции, а также поддержки Генеральной дирекции культурных памятников и музеев Министерства культуры и туризма Турецкой Республики. Форум, который состоялся 8-10 ноября 2013 года в Бурсе и продолжил работу 11-12 ноября 2013 года в Стамбуле, собрал музейщиков из Азербайджана, Казахстана, Кыргызстана, Туркменистана, Турции, Гагаузии (Молдова), субъектов Российской Федерации (Башкортостана, Татарстана, Саха (Якутии), Тувы, Хакасии), а также Монголии и Таджикистана, Крыма (Украина). По приглашению ТЮРКСОЙ в форуме приняли участие представители Кунсткамеры, Государственного музея Востока и Российского этнографического музея – российских музеев, хранящих и исследующих крупнейшие собрания по искусству и этнографии тюркских народов. Местом проведения форума неслучайно была выбрана Бурса, старинный город, в котором не только бережно сохраняются многочисленные памятники - свидетельства великого исторического прошлого, но активно создаются музеи, 80 получившие международное признание. В городе действуют 22 музея, из них Музей города, Музей теневого театра «Карагез», Музей текстильной промышленности «Меринос», Музей энергетики были организованы в течение последнего десятилетия; из шести активно посещаемых османских архитектурно-благотворительных ансамблей Бурсы музейный статус придан комплексу Мурадийе, сохранившему образцы раннеосманских мавзолеев. Знакомство с музеями и историческим наследием Бурсы стало для участников Форума опытом, который навсегда останется в памяти. Мэрия Бурсы придает большое значение развитию культурного туризма, реставрации памятников, поддерживает проекты, направленные на популяризацию богатого культурного наследия города, бывшего некогда важнейшим торговым центром на Великом Шелковом пути. Поддержка музейного развития – неотъемлемая часть этой политики, которую продемонстрировал глава муниципалитета Реджеп Алтепе, пришедший лично поприветствовать международное музейное сообщество в культурном центре «Ордекли Хамам». В этом историческом здании османской бани-хамам 15 столетия, открывшемся после реставрации в 2008 году, проходили заседания Форума. Актуальность и своевременность встречи работников музеев разных стран и регионов, необходимость постоянного обмена информацией и опытом были отмечены во всех 19 докладах, прозвучавших на Форуме. В них были рассмотрены общие проблемы развития музеев на географически обширном пространстве Евразии, касалось ли это нового музейного строительства в Казахстане (Д.Мынбай), проблем создания экспозиции Государственного исторического музея Кыргызстана (А.Исиралиева), структуры академического Национального музея истории Азербайджана (Х.Алиева), функционирования Бахчисарайского музея-заповедника как научного центра (Е.Науменко). Комплексные коллекции, включающие собрания по этнографии, археологии, нумизматике, письменные источники, обусловили особенности работы Национальных музеев, о миссии которых на современном этапе рассказали С.Измайлова (Татарстан, РФ), Е.Шишигин (Саха-Якутия, РФ), В.Чигжит (Тува, РФ). Историей формирования и изучения тюркских коллекций поделились А.Готлиб (Хакасский национальный краеведческий музей имени Л.Р. Кызласова), Ю.Купина (Музей антропологии и этнографии им. Петра Великого (Кунсткамера), В.Дмитриев (Российский Этнографический музей), М.Кулланда (Государственный музей Востока). Большой интерес вызвали сообщения о музеях Таджикистана (А.Шарипов), Монголии (У.Сарантуйа), Гагаузии (Л.Марин), Северного Кипра (Б.Канлы), Башкортостана, РФ (Г.Муратова). В результате обсуждения докладов и обмена мнениями, подтвердивших важность встречи, была выработана Резолюция Форума. Общение с коллегами в Бурсе было продолжено в Музее османского костюма и украшений, так называется собрание коллекционера Эсада Улуумая, которому участники форума высказали свое восхищение и задали много вопросов. Незабываемым было знакомство с выставкой новой историко-этнографической коллекции Городского музея Бурсы, рассказывающей о 500-летней истории османского знатного рода Ченгич Беев, служивших в Боснии. Стамбульская программа Форума проходила во Дворцемузее Долмабахче, любезно предоставившем свои залы для делового заседания и ознакомления с музеем и коллекциями. 11 ноября в зале Художественной галереи Долмабахче состоялась встреча с руководителями крупнейших музеев Турции. Заместитель Генерального секретаря Парламента – руководитель Национальных дворцов Йасин Йылдыз, директор Дворца-музея Топкапы Халюк Дурсун, заместитель директора Стамбульских Археологических музеев Рахми Асал рассказали об истории и перспективах развития прославленных музейных комплексов. Вслед за этим состоялось знакомство с Дворцом-музеем Топкапы, Музеем Айя-София, Музеем дворцовых коллекций и хранилищами Дворца-музея Долмабахче, а также недавно открывшимся Морским музеем. Ассоциация музеев ТЮРКСОЙ, учрежденная участниками встречи в Бурсе, будет способствовать более активному межкультурному обмену и творческим связям между музеями тюркоязычных стран и регионов, хранящими богатейшее историческое и культурное наследие. Участники Форума единодушно отметили целесообразность ежегодных тематических встреч, совместных семинаров, тренингов и конференций с целью обмена новейшими тенденциями в сфере музейного дела, музейными специалистами, сотрудничество в организации совместных и обменных выставок. 81 Lilia Sattarova Representative of the Ministry of Culture, of the Republic of Tatarstan (RF) to TURKSOY ENG For twenty years since its establishment, the International Organization of Turkic Culture (TURKSOY) has been assuming the honourable duty to carry out and promote activities aiming at the preservation of the common cultural heritage of the Turkic World. Within this framework, TURKSOY founded the Association of Museums of Turkic Countries and Regions in 2013 as a result of the international forum on ‘’The Cultural Heritage and Museums of the Turkic World’’. It should of course be mentioned that it would not have been possible to hold this successful forum without the valuable support and hospitality of the Municipality of Bursa, along with that of the Head of Department of National Palaces of the Grand National Assembly of the Republic of Turkey as well as that of the Directorate General of Cultural Heritage and Museums of the Ministry of Culture and Tourism of the Republic of Turkey. This forum which started on November 8th-10th, 2013 in Bursa and went on in Istanbul between November 11th-12th, 2013, gathered museum experts from Azerbaijan, Kazakhstan, Turkmenistan, Turkey, Gagauzia (Moldova), Autonomous Republics of the Russian Federation (Bashkortostan, Tatarstan, Sakha [Yakutia], Tyva, and the Khakas Republic), Mongolia, Tajikistan and Crimea (Ukraine). Upon invitation by TURKSOY, representatives of Russian Museums such as the Kunskamera Museum, the Eastern State Museum and the Russian Ethnographic Museum which have a large collection of ethnographic and artistic works of Turkic peoples as well as major research documents thereon also took part in the symposium. It is no coincidence that the venue of the Forum was the city of Bursa. Indeed, as a city which has been the cradle of various civilizations throughout its history, Bursa does not only feature many ancient 82 monuments as well as works of art, which have been and are still being carefully preserved, but also welcomes new internationally recognized museums. There are precisely 22 museums in Bursa, namely: the Bursa City Museum, the Karagoz Museum, the Merinos Museum of Textile Industry and the Museum of Energy which has been renewed according to the latest developments of the past ten years. Apart from these museums, the city of Bursa also features the Muradiye Complex which is a model of mausoleum of the early Ottoman Empire and is considered as one of the six most visited Charitable Architectural Complexes of the Ottoman Empire. The Muradiye Complex has also been recently awarded the status of museum. As a city which has a rich cultural and historical heritage, Bursa and its museums always remain a unique experience for forum participants. The Municipality of Bursa which attaches great importance to the development of cultural tourism as well as to projects aiming at the restoration of historical monuments, also actively supports the promotion of its cultural heritage as a city located on the Silkroad which once used to be the greatest route of commercial exchanges. As a testimony of the city’s cultural policy in terms of the development and promotion of museums, the Mayor of Bursa Mr. Recep Altepe hosted a meeting of the International Council of Museums at the Ordekli Hamam Cultural Center which took place in this wonderful historical site dating back to the Ottoman Empire and reopened after its restoration in 2008. All 19 participants of the forum stressed the importance of continuous exchange of information and experience among museum experts and said that it is necessary to regularly organize such activities. The speeches delivered by the participants dealt with a wide range of issues including the new museum to be built in Kazakhstan (D. Minbay), the organization of an exhibition at the State Museum of History of Kyrgyzstan (A. Isiraliyeva), the internal structure of the National Academic Museum of History in Azerbaijan (H. Aliyeva) and the Functionality of the Bakhchisaray Museum as Scientific Center (Y. Naumenko). Other presentations made at the forum were “The Contemporary Missions of National Museums based on Comprehensive Collections and Manuscripts on Ethnography, Archeology and Numismatics” by Mrs. S.Izmaylova (Tatarstan, RF), E. Shishigin (Sakha-Yakutia, RF), B. Chigjit (the Tyva Republic, RF). “The Historical Evolution of Turkic Collections and Research Thereon” was dealt with by A. Gotlib (L.R. Kizlasova National Museum of the Khakas Republic (RF), Y. Kupina (The Peter the Great Museum of Anthropology and Ethnography (Kunskamera)), V. Dmitriyev (Ethnographic Museums of Russia) and M. Kullanda (Eastern State Museum). The papers presented by experts from Tajikistan (A. Sharipov), Mongolia (U. Sarantuya), Gagauzia (L. Marin), the Turkish Republic of Northern Cyprus (B. Kanli), Bashkortostan (RF) (G. Muratova) about the museums of their respective countries of origin also raised great interest among the audience. The forum ended with a Final Declaration stating the conclusions drawn from it as well as the importance of the academic information exchanged by the experts. The museum experts who gathered in Bursa went on exchanging their ideas at the Museum named after the collector Esat Uluumay and featuring Ottoman jewellry and garments. Within this framework, the experts also had the opportunity to express their admiration of Esat Uluumay and ask many questions about the collector. Another highlight of the forum was the exhibition on the history of the five century-old Ottoman Dynasty of Cengiz Beyler in Bosnia displayed as part of the new history and ethnography collections of the Bursa Kent Museum. The Forum went on in Istanbul at the Museum of the Dolmabahce Palace which kindly opened its doors to the experts. On November 11th, 2013, a meeting gathering the Curators of Major Museums of Turkey was held at the Painting Gallery of the Dolmabahce Palace. At the meeting, the Deputy Secretary General of the Grand National Assembly of the Republic of Turkey and head of Department of National Palaces Mr. Yasin Yildiz, the Curator of the Museum of the Topkapı Palace Mr. Haluk Dursun and the Deputy Director of Archeology Museums of Istanbul Mr. Rahmi Asal gave some information on the history and future development perspectives of famous museums of the city. Later on, the experts visited the Museum of the Topkapi Palace, the Haghia Sophia Museum, the Museum of Palace Collections and the Dolmabahce Museum as well as the recently inaugurated Naval Museum of Istanbul. The Museums’ Association of TURKSOY founded by the participants of the forum held in Bursa stressed the importance of a more efficient and creative cooperation among museums of Turkic Speaking Countries and Regions which play a key role in the preservation of a percious historical and cultural heritage. Thus, all experts who took part in this activity acknowledged the necessity of thematic meetings, joint seminars, educational programmes and conferences aiming at the sharing of innovations in the field of museums as well as exchange programmes of museum experts including jointly organized exhibitions. 83 Beraber Geçen 20 Yılın Gururu TÜRKSOY 20. Yıl Madalyası В память о служении тюркской культуре Медаль «20-летие ТЮРКСОЙ» The Pride of 20 Years Together 20th Anniversary Medal of TURKSOY TR TÜRKSOY 20. Yıl Özel Madalyaları yıl içerisinde düzenlenen farklı etkinliklerle sahiplerine takdim edildi. 20. yılını birbirinden renkli etkinliklerle kutlayan teşkilatımız, sadece bu yıl içerisinde değil, TÜRKSOY’un kuruluşundan itibaren yanımızda olan, desteğini her zaman hissettiren kişi, kurum ve kuruluşlara ‘‘TÜRKSOY 20. Yıl Madalyası’’ takdim ederek şükranlarını sundu. Yıl boyu gerçekleştirilen madalya törenleri, farklı ülke ve şehirlerde düzenlenen TÜRKSOY etkinlikleri sırasında, pek çok defa bir araya geldiğimiz dostlarımız ve gönüldaşlarımız ile tekrar bir arada olma fırsatı da yarattı. TÜRKSOY 20. Yıl Madalyası ilk olarak, 2 Ekim 2013 tarihinde TÜRKSOY’un ev sahibi ülkesi Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül’e takdim edilmişti. Sayın Cumhurbaşkanı, aynı tarihlerde, teşkilatımızın 20. yılı münasebetiyle Ankara’da toplanan TÜRKSOY Daimi Konsey Üyesi Kültür Bakanlarını makamında kabul ederek bizleri bir kez daha onurlandırmıştı. Bu özel buluşmanın takibinde ise, TÜRKSOY’u kuran ve bugünlere gelmesinde emekleri geçen eski ve şimdiki kültür bakanlarımıza, devlet adamlarımıza ve önde gelen sanatçılarımıza TÜRKSOY 20. Yıl Madalyası takdim edildi. Gerçekleştirilen takdim törenleri sırasında, TÜRKSOY 20. yıl madalyasının sembolik anlamına dikkat çeken TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov; ‘‘Yirminci yıl madalyasının manevi değeri çok büyük. Özellikle Türk dünyasının birlikteliği için gayret eden, Türk kültürünün yüceltilmesi için çaba gösteren, hayatını milletine ve insanlığa hizmete adamış insanlar için değerli bir armağan. Bu teşekkür nişanını verdiğimiz dostlarımız, bunu fazlasıyla hak eden ve onun kıymetine haiz kişilerdir.’’ diyerek, kısıtlı imkanlarla etkinliklerini gerçekleştiren teşkilatın en büyük zenginliğinin ve en büyük sermayesinin Türk dünyasının yetiştirmiş olduğu kıymetli hocalar, sanatçılar, entellektüeller, iş adamları, diplomatlar ve Türk kültürüne 84 “ TÜRKSOY 20. Yıl Madalyası, Türk dünyasının birlikteliği için gayret eden, Türk kültürünün yüceltilmesi için çaba gösteren, hayatını milletine ve insanlığa hizmete adamış insanlar için değerli bir armağandır. ” gönül vermiş yurttaşların olduğunu belirtmiştir. Madalya sahiplerini; TÜRKSOY’un sahibi, hamisi, emekçisi olan insanlar olarak gördüğünü de belirten Genel Sekreterimiz; ‘’Yirmi yıl önce atılan tohum, büyümüş, serpilmiş ve bu gün genç bir fidan olmuştur. TÜRKSOY artık rüştünü ispat etmiş bir kurumdur. Tüm dünyada tanınan, saygı gören ve takdir edilen bir kültürel işbirliği örgütüdür. Türk dünyası dendiğinde, medeniyetler arası diyalog dendiğinde, Türk kültürü, sanatı, edebiyatı dendiğinde ilk akla gelen kuruluşlardan biridir. Kardeşliğimizden, zengin medeniyetimizden ve teşkilatımızın başarılarından sevinç ve gurur duyuyorum. Bu başarı hepimizin.’’ sözleriyle tüm dostlarımızı bu mutluluğu paylaşmaya davet etmiştir. TÜRKSOY gibi eşsiz bir eseri ortaya çıkaran, bu gurur tablosunun mimarları, siz değerli dostlarımıza bir kez daha teşekkür ediyoruz. RU Особая медаль «Двадцатилетие ТЮРКСОЙ» была подготовлена специально к юбилею Международной организации. Эта юбилейная медаль стала выражением признания заслуг и благодарности за вклад в деятельность Международной организации ТЮРКСОЙ и многолетнюю поддержку, которую оказали государственные и общественные деятели, организации и институты в разные годы. Почетные медали были вручены на юбилейных торжествах организации, а также на специальных церемониях в штаб-квартире ТЮРКСОЙ в Анкаре. Медаль №1 в честь 20-летия ТЮРКСОЙ была вручена 2 октября 2013 года Президенту Турецкой Республики господину Абдуллаху Гюлю. В эти же дни Президент Турции принял делегацию Постоянного совета министров культуры ТЮРКСОЙ, которые прибыли в Анкару для торжественного празднования юбилея Организации. Вручая медаль ТЮРКСОЙ министрам тюркоязычных стран, Генеральный секретарь Дюсен Касеинов подчеркнул ее высокий символический смысл: «Значение этой медали для нас очень велико. Это знак признания заслуг людей, которые не жалели сил для объединения тюркского мира, прославления тюркской культуры, которые посвятили себя служению своему народу и человечеству. Это выражение благодарности тем, чья служба тюркской культуре заслуживает самых высоких наград». Он отметил, что главное богатство ТЮРКСОЙ – это деятели науки и культуры тюркского мира, интеллектуалы, бизнесмены, дипломаты и все граждане разных стран, которые стремятся внести вклад в общее дело развития тюркской культуры. Все, кто был удостоен медали ТЮРКСОЙ, по выражению Д.К.Касеинова, - могут быть названы заслуженными работниками ТЮРКСОЙ. «Сегодня мы видим молодую поросль как результат посеянных двадцать лет назад зерен. ТЮРКСОЙ – организация, доказавшая свою зрелость. Она стала известной в мире, снискала уважение и признательность как организация культурного сотрудничества. Теперь, когда говорят о тюркском мире, межцивилизационном диалоге, тюркской культуре, искусстве, литературе, то одной из первых на ум приходит ТЮРКСОЙ. Я испытываю радость и гордость по поводу нашего братства, богатства нашей культуры и успехов нашей Организации. Это наш общий успех, - сказал он. Мы благодарим всех тех, кто стоял у истоков создания ТЮРКСОЙ и своим вкладом содействовал успешной деятельности Международной организации. “ Эта юбилейная медаль стала выражением признания заслуг и благодарности за вклад в деятельность Международной организации ТЮРКСОЙ и многолетнюю поддержку, которую оказали государственные и общественные деятели, организации и институты в разные годы ” 85 ENG artists, intellectuals, businessmen and diplomats of the Turkic World are the most precious treasure of TURKSOY which carries out its activities with limited resources. Our Secretary General who also expressed that he considers the owners of this medal as patrons and maecenases of TURKSOY, added: ‘The seed which was planted twenty years ago has grown and become a young sapling today. TURKSOY is now an institution which has proven itself as an organization of cultural cooperation world-wide and is being respected as such. Indeed, TURKSOY is one of the first organizations which comes into one’s mind in terms of not only the Turkic World but also intercultural dialogue as well as Turkic culture, art and literature. It is a great source of happiness and pride for me to see that our ties of brotherhood and our rich cultural heritage are thriving through successful activities carried out by our organization. This success belongs to all of us.’’ and called upon all our friends to share this happiness with us. We would hereby like to once again express our gratitude to all our valuable friends for their precious contribution to the establishment of such a unique organization as TURKSOY which we are proud of. The 20th Anniversary medals of TURKSOY were handed over to their owners at various events held throughout the year. In recognition of their valuable support and contribution to TURKSOY’s activities since its foundation, our organization which celebrated its 20th Anniversary with a series of colorful events throughout the year, handed over its 20th Anniversary Medal to scholars, artists and intellectuals of the Turkic World. The award ceremonies which took place throughout the year have also been an opportunity for us to once again come together with our friends and colleagues whom we already gathered with several times on the occasion of TURKSOY events held in various countries and cities. The first 20th Anniversary Medal of TURKSOY had been awarded to Mr. Abdullah Gul, the President of the Republic of Turkey, the host country of TURKSOY, on October 2nd, 2013. Mr. Gul had then honored us once again, hosting a reception of the Ministers of Culture of the Permanent Council of TURKSOY at his office on the occasion of their visit to Ankara within the framework of our 20th Anniversary. Following this special reception, our former and present Ministers of Culture as well as Heads of States and artists who contributed to the foundation and development of TURKSOY were awarded with the 20th Anniversary Medal of TURKSOY. Our Secretary General Prof. Dusen Kaseinov who stressed the symbolic meaning of this medal at various award ceremonies held on the occasion of the 20th Anniversary of TURKSOY, said: ‘‘The 20th Anniversary Medal of TURKSOY is a unique award of particular importance for those who work towards the unity of the Turkic World and the promotion of Turkic culture, thus committing themselves to the development of their nation as well as of humanity. Our friends whom we hand over this medal are valuable personalities who more than fully deserve it as they also are perfectly aware of its value and importance.’’, and once again underlined the fact that scholars, 86 “ The 20th Anniversary Medal of TURKSOY is a precious award offered to those who work for the unity of the Turkic World and the promotion of Turkic culture, thus committing themselves to the development of their nation as well as of humanity. ” 87 Yunus Emre Oratoryosu Albümü Çıktı Запись оратории «Юнус Эмре» выпущена в формате DVD The Album of the Yunus Emre Oratorio Was Released TR Yunus Emre, Türkçe’ye aşk elbisesini giydiren, kendisini aşkla yoğuran; hatta aşkın kendisi olan ulu bir isim. Doğduğu mekanı, öldüğü tarihi ve yeri bilmesek de; düşündürdükleri, hissettirdikleri ile her dönem yeniden doğan, zaman ve yer kavramının kendisinde önemi olmayan bir derviş. Dünyadaki bütün renkleri ve şekilleri aynı potada eriterek, kıymetli bir cevhere dönüştürecek gizemli iksiri arayanlara; Gelin tanış olalım, İşi kolay kılalım. Sevelim sevilelim, Dünya kimseye kalmaz. Sözleriyle cevap veren, ölümü dahi, “Ölümden ne korkarsın, korkma ebedî varsın. Ten fânidir can ölmez, ölenler geri gelmez, ölür ise ten ölür, canlar ölesi değil..” diyerek tasvir etmiş, sonsuzluğu simgeleyen bir kişidir. Kültürümüzün en değerli yapı taşlarından biridir Yunus Emre. Bütün şiirlerinde farklılıkları anlayışla karşılamış, bütünleşmeyi, hoşgörmeyi, sevmeyi öğretmeye çalışmıştır. Bu düşüncelerle, 13. yüzyılda Anadolu’da yaşamış Türkmen Dervişi Yunus Emre’nin, çağları, sınırları aşan hümanizmini ve evrensel hoşgörü mesajını dünyaya duyurmak için, 2012 yılında çalışmalara başlayan Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), Yunus Emre Oratoryosu projesi kapsamında iki ülke ve beş farklı şehirde unutulmaz konserlere imza attı. New York, Washington DC, 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Eskişehir, Ankara ve İstanbul şehirlerinde gerçekleştirilen konserlerde, Amerika Birleşik Devletleri’nin farklı eyaletlerinden amatör ve profesyonel ses sanatçılarının katılımıyla oluşturulan 80 kişilik Jonathan Griffith Korosu eseri Türkçe seslendirdi. Konserlerde ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ve Cemal Reşit Rey Senfoni Orkestrası da yer aldı. Yunus Emre Oratoryosu konserlerinde pek çok özel an yaşanırken, Türkiye konserlerinin dinleyicileri, iki Grammy ödüllü Amerikalı sanatçı Christopher Tin’in Yunus Emre Oratoryosu’nun New York konserinden ilham alarak bestelediği ve kuruluşun 20. yılı münasebetiyle TÜRKSOY’a hediye ettiği “Haktan Gelen Şerbeti“ isimli eserinin dünya prömiyerine’de tanık oldu. Bu özel eserin 88 solo bölümü, aynı zamanda keman sanatçısı olan TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov tarafından icra edildi. Yunus Emre Oratoryosu Projesi’nin tüm konserlerinde solo vokaller olarak yer alan Türk operasının önemli solistleri :Esin Talınlı, Ferda Yetişer, Şenol Talınlı ve Tuncay Kurtoğlu muhteşem performanslarıyla göz doldurdu. Yunus Emre Oratoryosu DVD’si, TÜRKSOY’un 20. yılı anısına hazırlanmış olup, proje hakkındaki bilgilerin yanısıra, 7 Haziran 2013 tarihinde İstanbul Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda gerçekleştirilen konserin tamamı bu özel DVD’de yer almaktadır. RU Международный проект «Оратория «Юнус Эмре», осуществление которого было начато ТЮРКСОЙ в 2012 году, призван донести до всего мира послание толерантности и гуманизма туркменского дервиша, жившего в Анатолии в 13 столетии. Исполнение оратории Аднана Сайгуна состоялось в пяти городах двух стран – США и Турции: Нью-Йорке, Вашингтоне, Культурной столице тюркского мира-2013 турецком Эскишехире, Анкаре и Стамбуле. Главными участниками проекта можно назвать американский хор Джонатан Гриффит Сингерс из 80 человек, собравший наряду с профессиональными певцами любителей пения из разных городов США, а также Президентский симфонический оркестр Турецкой Республики и Симфонический оркестр имени Джемаля Решита Рея. Турецкие слушатели смогли стать свидетелями премьеры преподнесенного к 20-летию ТЮРКСОЙ музыкального произведения, сочиненного дважды лауреатом премии «Грэмми» американским музыкантом Кристофером Тином, который был вдохновлен, в свою очередь, услышанной в Америке ораторией Аднана Сайгуна. Соло на скрипке исполнил Дюсен Касеинов, известный музыкант, Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ. Сольные партии оратории «Юнус Эмре» исполнили известные артисты турецкой государственной оперы – Эсин Талынлы, Ферда Йетишер, Шенол Талынлы, Тунджай Куртоглу. Музыкальный альбом ТЮРКСОЙ, представляющий запись исполнения оратории «Юнус Эмре» в стамбульском концертном зале имени Джемаля Решита Рея 7 июня 2013 года, содержит сведения о проекте ТЮРКСОЙ и его участниках. ENG Yunus Emre is an illustrious spiritual philosopher known for masterfully using the Turkish language to explore the depths of divine love. Although neither his place of birth nor the date and place of his death are known to us, his legacy is undoubtedly eternal and will always remain contemporary at any time as he was an exceptional dervish transcending the notions of time and place. Indeed, as a unique spiritual philosopher embracing all colours and shapes of the world, his name stands for eternity as he calls upon humanity for universal peace saying: Let us come together, To make things easier. Let us love and be loved, As this world belongs to none of us. And even describing death with the following words: “Why should thou be afraid of death, Do not worry, For you are eternal. Thy body is not eternal, but thy soul never dies, Those who die will not come back, But what dies is the body, Not the soul…” Thus, Yunus Emre is one of the most precious personalities of our cultural heritage. All his poems teach us to be open-minded and to unite in tolerance and unconditional love. To introduce the timeless universal spiritual legacy and humanism of this Turkmen dervish who lived in Anatolia in the 13th century to the world, the International Organization of Turkic Culture (TURKSOY) organized unforgettable concerts in two countries and five different cities in 2012 within the framework of a large-scale project carried out in 2012. During these concerts held in New York, Washington DC, Eskisehir, the Cultural Capital of the Turkic World 2013, as well as in Ankara and Istanbul, this legendary masterpiece of the Turkish composer A. A. Saygun was performed in Turkish language by the Jonathan Griffith Singers gathering 80 amateur and professional singers from various states of the USA. At the concerts held in Turkey, the Jonathan Griffith Singers were accompanied by the Presidential Symphony Orchestra of the Republic of Turkey and the Cemal Reshit Rey Symphony Orchestra. While the concerts featuring the Yunus Emre Oratorio were particularly successful, music-lovers of Turkey who attended the performances also had the opportunity to witness the world Premiere of a masterpiece by the American composer and holder of two Grammy Awards, Christopher Tin: “Haktan Gelen Şerbeti”. While composing this piece of music which he dedicated to the 20th Anniversary of TURKSOY, Christopher Tin was inspired by the performance of the Yunus Emre Oratorio in New York. The highlight of this Premiere was a solo performance by TURKSOY Secretary General Dusen KASEINOV who is also a violinist. The vocal soloists who took the scene in all performances of the Yunus Emre Oratorio and enchanted the audience with their brilliant virtuosity were famous lyrical artists of Turkey, Mrs. Esin Talinli, Mrs. Ferda Yetisher, Mr. Shenol Talinli and Mr. Tuncay Kurtoglu. To keep a record of this unique project it has realized on the occasion of its 20th anniversary, TURKSOY has released a DVD featuring the Yunus Emre Oratorio performed at the Cemal Reshit Rey Concert Hall in Istanbul on June 7th, 2013 along with detailed information on the project. 89 TÜRKSOY Gençlik Oda Orkestrası Yepyeni Bir Albümle Karşınızda Новый альбом Молодежного камерного оркестра ТЮРКСОЙ Brand New Album recorded by the Youth Chamber Orchestra of TURKSOY TR Müzik; Türk dili konuşan halkların milli kültürünün ayrılmaz bir parçasıdır. Nesillerimizin akıllarında unutulmayacak izler bırakan müzik, manevi dünyamızı yansıtan ilham kaynağımızdır. Türk dünyasının yetenekli müzisyenleri, köklü müzik geleneği sayesinde, dünya müzik hazinesine büyük katkılarda bulunan, tanınmış orkestra şefleri ve ünlü besteciler yetiştirmiştir. 1993 yılında kurulan Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), Türk dünyasının kültür ve sanatının gelişmesi ve tanıtılmasına yönelik birçok önemli projenin gerçekleştirilmesine öncülük ve önderlik etmiştir. 2010 yılında, TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov’un girişimleri sonucu kurulan TÜRKSOY Gençlik Oda Orkestrası, kuruluşundan bu yana, farklı zamanlarda 6 kez bir araya gelerek, yaklaşık 30 solo konser gerçekleştirmiş, Türk dünyası müzik kültürünü Amerika, Avrupa ve Avrasya coğrafyasının önemli kültür merkezlerinde sahneye çıkarak, başarılı bir biçimde temsil etmiştir. Teşkilatımızın kuruluşunun 20. yılı kapsamında, yeniden bir araya getirdiğimiz TÜRKSOY Gençlik Oda Orkestrası, bu yıl ilk kez, 10 farklı Türk Cumhuriyeti’nden genç sanatçıyı bir araya getirdi. TÜRKSOY Gençlik Oda Orkestrası’nın ikinci albümüyle, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkiye, Türkmenistan, Başkurdistan (RF), Hakas (RF), Saha (Yakut) (RF) ve Tataristan (RF)’dan gelerek orkestramıza değer katan genç sanatçılar ile siz sanatseverleri bir araya getirmekten sevinç ve mutluluk duyuyoruz. TÜRKSOY Gençlik Oda Orkestrası’nın ikinci albümüyle Türk diyarlarında unutulmaz bir yolculuğa çıkacaksınız. Sadece Türk bestecilerin eserlerinin yer aldığı albümde özel olarak seçilmiş 14 eser yer alıyor. Türk dili konuşan halkların yetenekli, genç sanatçılarını birleştiren projemizin; Birleşmiş Milletler tarafından 2013 yılı için ilan edilen ‘‘Kültürler Yakınlaşmasının On Yılı’’ çerçevesinde Türk dünyası ve bütün dünya halklarının müzik mirasının tanıtımına, kültürlerarası barış, dostluk ve diyaloğun pekiştirilmesine hizmet edeceğine inanıyoruz. 90 RU ENG Музыка является неотъемлемой частью национальной культуры тюркских народов; музыкальные произведения разных жанров отражают духовное богатство нашей культуры, становятся источником вдохновения современных творцов. Композиторы тюркского мира продолжают вносить свой вклад в сокровищницу культуры человечества. Международная организация тюркской культуры с момента своего основания в 1993 году стала инициатором разнообразных важных проектов, воплощенных в жизнь. Так, в 2010 году по инициативе Генерального секретаря ТЮРКСОЙ Дюсена Касеинова был создан Молодежный камерный оркестр ТЮРКСОЙ, который с первых дней существования провел более 30 концертов, представивших музыкальную культуру тюркского мира в культурных центрах Америки, Азии и Европы. Собравшийся вновь по случаю 20-летия ТЮРКСОЙ Молодежный камерный оркестр впервые соединил молодых музыкантов из 10 стран и регионов тюркского мира. В записи второго альбома оркестра приняли участие таланты из Азербайджана, Казахстана, Кыргызстана, Узбекистана, Турции, Туркменистана, субъектов России – Башкортостана, Хакасии, Саха (Якутии) и Татарстана. Во втором музыкальном альбоме Молодежного камерного оркестра ТЮРКСОЙ представлено четырнадцать произведений современных композиторов тюркского мира. Альбом представляет поистине незабываемое путешествие в мир музыкальной культуры тюркских народов. Проект ТЮРКСОЙ, объединяющий молодый талантливых музыкантов тюркского мира, как мы надеемся, станет достойным вкладом в популяризацию музыкального наследия народов мира, развитие межкультурного диалога и согласия в рамках Десятилетия сближения культур, объявленного ООН. Music is an essential part of the national culture of Turkic speaking peoples. As such, it is not only a reflection of our spiritual world but also our source of inspiration which remains alive throughout generations. Thanks to its rich cultural heritage, the Turkic World has brought forward many talented musicians, composers and conductors. Since its foundation in 1993, the International Organization of Turkic Culture (TURKSOY), has been playing a pioneer role in carrying out countless projects and activities contributing to the development and promotion of Turkic culture and art. The Youth Chamber Orchestra of TURKSOY which was founded in 2010 upon initiative of the Secretary General of TURKSOY, has given 30 concerts throughout the world since then, thus promoting Turkic music culture in key cultural venues of America, Europe and Eurasian countries. The Youth Chamber Orchestra of TURKSOY which came together once again this year within the framework of the 20th Anniversary of our organization gathered musicians from 10 different Turkic Republics for the first time since its establishment. We are happy to present you the second album recorded by the Youth Chamber Orchestra of TURKSOY gathering young talents from Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan, Uzbekistan, Turkey, Turkmenistan, Bashkortostan (RF), the Khakas Republic (RF), the Republic of Sakha Yakutia (RF) and Tatarstan (RF) this year. This second album of the Youth Chamber Orchestra of TURKSOY will take you on an unforttable journey to Turkic countries. The album which is exclusively comprised of works by Turkic composers features 10 selected tracks. We believe that this project of ours which brings together young talented artists of Turkic Speaking Countries will be a unique contribution not only to the promotion of the music heritage of the Turkic World as well as of all peoples of the world but also to the strengthening of intercultural peace, friendship and dialogue within the framework of the International Decade for the Rapprochement of Cultures declared by the United Nations in 2013. 91 92
Benzer belgeler
www.apanel.com.tr
Eskisehir de 4.000 m2 kapalı toplam 8.000 m2 de yeni tesislerin de en son teknoliji kullanılarak üretilen ürünler Avrupa, Asya ve Afrika da bugüne
kadar toplam 32 ülkeye ihraç edilmiştir. PVC Sandv...
12 42 33 is sn 2415-8437 haber / yorum dergi̇si̇
TÜRKİYE İLE İSRAİL ANLAŞTI VE İLK YARDIM SEVKİYATI GAZZEYE ULAŞTI................94
GERMANY ISSUED BONDS WITH A NEGATIVE YIELD..........................................................95
THE FIRST ...
ULUSLARARASI FORUM TÜRK DÜNYASININ KÜLTÜREL MİRASI
Yapım / © 2015 Bursa Kültür A.Ş. Bu kitabın tüm yayın hakları Bursa Kültür A.Ş.’ye aittir. Yazılı izin olmadan kısmen ya
da tamamen yeniden basılamaz.
Dağıtım / Bursa Kültür A.Ş. - Merinos Atatürk ...