Untitled - Tilkinin Dilinden
Transkript
Untitled - Tilkinin Dilinden
İÇİNDEKİLER Editörden Özgür ve Açık Yazılım Farkı Internet Filtresi Olarak OpenDNS Kullanmak Manyetik ve Katı Ortamlardan Güvenli Veri Silme Track Dosyasından Mp3 Dosyasına Dönüşüm Firefox Yer İmlerini Yedeklemek Gimp Fırçaları KDE4: Dizin Görünümü Masaüstü Programcığı Python ile Sunucu ve İstemci Uygulaması : socket modülü Qt-Creator İncelemesi Site Tanıtımları Kitap Tanıtımları Doç. Dr. Mustafa Akgül Röportajı Pardus-Linux.Org | eDergi Sayı 8 - Mayıs 2009 Editörden... www.pardus-edergi.org Nihad Karslı [email protected] Sevgili Arkadaşlar, Bu sayımızı da yaklaşık bir ay aradan sonra yayımlıyoruz. Dergi ekibimiz gün geçtikce büyümeye başladı ve bu durum bize ileride daha düzenli aralıklarla dergimizi çıkarma yönünde umut veriyor. Bu kez de yayın çizgimizden sapmayarak sıcak canlı kanlı ve bilgi dolu arşiv olacak nitelikte bir sayıya imza atıyoruz. Yayın kalitemizde siz dostlarımızın katkıları ile daha iyiye doğru sürekli ilerliyor. İnternet yasakları yasası ile kapalı olan Youtube ve benzeri yüzlerce site TEDBİR cezası ile halen kapalı. İnternet Teknolojileri Derneğinin yasal süreci bitirmesine rağmen açılamayan siteler nedeni ile AİHM sürecine girdiğini görüyoruz. Artık bilgisayarları İnternetsiz düşünemediğimize göre, bu durumun yazılım dünyasının da bilgisayar kullanıcısının da sorunu olduğu yadırganamaz. Hele özgür yazılımın ortaya çıkması ve gelişmesinde İnternetin dinamo işlevi olduğu içindir ki, özgür yazılım camiasını bu tür özgürlük karşıtı yasaklar oldukça yakından ilgilendirmektedir. Bu sayımızda Türkiyede İnternet Baba diye anılabilecek bir insanın söyleşisini yayımlıyoruz. Her zaman olduğu gibi sadece teknoloji kokmayan, insan kokan bir söyleşiyi ekibimiz ortaya çıkardı. Okuyucularımızın severek okuyacağını düşünüyoruz. Önceki sayımızdan sonra Özgür Yazılım Şenliği yapıldı İstanbul Bilgi Üniversitesi Dolapdere Yerleşkesinde. Gördük ki okurlarımız ve ekibimizin büyük çoğunluğu bu etkinliğe severek katıldı. Ayrıca etkinliğe katılımın yüksek olması özgür yazılım camiası olarak bizleri mutlu ve umutlu kıldı. Yine 12 Mayıs'ta ABD kökenli kutlamalardan Anneler Günü kutlandı. Yaklaşık yüz yıllık bir geçmişi varmış. Oysa Anadolu Medeniyetlerinde binlerce yıl öncesinden kutlanan, anılan günlerimizi unutmuşuz. Anadolumuz adı gibi doğurgan ve üretken bir toprak ana. Bu sebeple anaların anasına yazılmış bir şiiri size aktarırken, tüm analarımızın ve Anadolumuzun Analar Gününü kutluyorum. Pardus-eDergi, Pardus-Linux.orgTopluluğu tarafından çıkarılan, ağırlıklı olarak Pardus ve GNU/Linux konularını işleyen ücretsiz bir elektronik dergidir. Pardus-eDergi, bir Pardus Kullanıcıları Derneği hizmeti olup, Pardus ile resmi hiçbir organik bağı yoktur. Pardus-eDergi'ye iletişim için www.pardus-edergi.org adresindeki iletişim formunu ya da [email protected] elektronik posta adresinini kullanabilirsiniz. Ayrıca irc.freenode.org üzerinde bulunan #pardus-destek isimli IRC kanalından da bizlere ulaşabileceğiniz gibi, PardusLinux.org forumlarında da her türlü şikayet ve önerilerinizi bildirebilirsiniz. Pardus-Linux.Org | eDergi Editörden... Anaların Anası Kubaba'ya Ellerinden yağar toprağa bolluk Bitkiler ekinler Çocuklar ellerinde büyüyen Doğuran kadınların memelerinde süt Ekilen toprakta tohum Üreyen çiğit çoğalan doğum Bütün doğanların doğuranların sığındığı…. Geceleyin koruyan uyuyan bebekleri Ağılda yatan yaylımda gezen kuzuları buzağıları Besleyen iri göğüslerinden Sürdüren diriler soyunu. Anadolu’ nun anası Kubaba Bilinmeyen çağların koynunda büyüyen kadın Geniş kalçalarında yaratmanın gücü Doğuran yaşatan besleyen Bütün Anadolu kadınları gibi Bire bin veren başak elleri. Toprak esneyince yazbaşı Tomuran çiçeğin özünde Yeşile dönen yaprağın dilinde türkü Işıkla gelen günaçımında yeryüzüne Geceyle yayılan sessizlik oylumlara Ana tanrıça yaratan kadın Sayı 8 - Mayıs 2009 www.pardus-edergi.org Nihad Karslı [email protected] Bizimle başlayan bizimle giden. Tarihin dilinde masal Doğada gözlerimize sunulan gerçek Suyun dirilişi şişen toprakta. Hititlerin söylediği bir ninni Onlardan önce bilinmeyen atalarımızdan Hititlerde kalan oymalı beşikte Uyuyan bebeğe mutluluklar dileyen. Denizler ırmaklar çaylar dereler Sularda yaşayan görmediğimiz diriler Yaşamın özünü Kubaba’nın memelerinde emen Uçan kuş yürüyen karınca. Yoncaların süslediği başlığıyla Tapınakları görkemleyen tanrıça. Seninle gelir toprağın kıvancı Baharın sevinci senile Olgun buğdayların mutluluğu Kirazın alı karası Kızılcığın kızıllığı Vişnenin alası kayısının sarısı sende Sana döner yüzünü gülen elma Kızarıp kabuğunu çatlatan nar Tadını sarıya dönüştürüp gösteren ayva Sıcaklığını suyunun serinliğinde gizleyen Buram buram özlem kokan üzüm Alımlı bir sevgiliye sarılır gibi Dallara dolanan asma, birde sarmaşık…. Senin özleminle kışın buluttan inen yağmur Kara dönüşür serilir bir yaygı gibi toprağa Örter ilkyaza değin uyuyan tohumu Göz kırpar uzaklardan bakan güneşe İnce kar yumruları yansıyan ışınlarla Seninle başlamış seninle gider Anadolu Geçmişten geleceğe tükenmeyen Senin göğüslerinle doğa Yeni bir beşik donatır uygarlığa………………. Yazan:Bilal Üzüm. Sağlıklı ve özgür kalın. Not: Dergimiz tasarlanırken domuz eti ve yağı pardon özgür olmayan materyal kullanılmamış olup, dergimiz dini milli geleneklere göre pardon özgür yazılımlar kullanmak sureti ile üretilmiştir. Pardus-eDergi, Pardus-Linux.orgTopluluğu tarafından çıkarılan, ağırlıklı olarak Pardus ve GNU/Linux konularını işleyen ücretsiz bir elektronik dergidir. Pardus-eDergi, bir Pardus Kullanıcıları Derneği hizmeti olup, Pardus ile resmi hiçbir organik bağı yoktur. Pardus-eDergi'ye iletişim için www.pardus-edergi.org adresindeki iletişim formunu ya da [email protected] elektronik posta adresinini kullanabilirsiniz. Ayrıca irc.freenode.org üzerinde bulunan #pardus-destek isimli IRC kanalından da bizlere ulaşabileceğiniz gibi, PardusLinux.org forumlarında da her türlü şikayet ve önerilerinizi bildirebilirsiniz. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Özgür ve Açık Kaynak Yazılım Farkı SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Samed Konak OSS vs FS: ‘Açık Kaynak’ ve ‘Özgür’ Yazılım Ayrımı Hepimizin kullandığı iki kelimeden oluşan iki kelime grubu: “Özgür Yazılım” ve “Açık Kaynak Yazılım“. Yazımın ileriki bölümlerinde oluşabilecek karışıklığı önlemek amaçlı bu kelime gruplarının orjinal ingilizce karşılıklarını kullanmak yararlı olacaktır: “Free Software” ve “Open Source Software“. Peki bu kelimelerin birbirinden ayrıldığı kesin bir tanımlama yapabilir miyiz? Bu konudaki araştırmalarım sonucunda elde ettiğim genel bilgi ışığında öğrendiklerimi sizlerle paylaşmak istedim. Free Software Öncelikle ingilizcenin azizliğine uğrayan bir durumdan söz ederek, “Free” kelimesinin ingilizcede hem özgürlük hem de bedava anlamında kullanılabildiğini ve bu nedenle yanlış anlaşılmaları önlemek amacıyla Fransızcada “özgürlük” anlamına gelen “Libre” kelimesiyle birlikte kullanılan “Free/Libre Software” şeklinde bir dizilişin de kullanılmakta olduğunu belirteyim. * Free/Libre Software ifadesinin temelinde sosyal bir ifade vardır. * Kullanıcıya nihai yazılımın kullanılması, düzenlenmesi, üzerinde çalışılması ve dağıtılması haklarını veren bir yapıya sahiptir. Kullanıcıya bu haklarını GPL lisansı ile sağlar. * Nihai yazılımın hangi metodoloji ile üretildiği ile ilgilenmez, son ürün üzerindeki kullanıcı haklarını belirtir. Open Source Software * Open Source ise sadece bir grup bireyin bir arada organize olarak yazılım geliştirmeleridir. [email protected] * Bir yazılım geliştirme metodolojisidir. * Nihai yazılım için kullanıcıların hangi haklara sahip olacakları ile ilgilenmez, sadece geliştirme süreci ile ilgilidir. Bu tabloya bakacak olursak bir yazılım; * hem OSS metodolojisi ile geliştirilip, kullanıcıya FS haklarını verebilir: FLOSS (Free Libre/Open Source Software) veya FOSS (Free Open Source Software) * OSS metodolojisi ile geliştirilip, kullanıcıya FS haklarını vermeyebilir (GPL lisansına sahip olmayabilir): OSS (Open Source Software) * OSS metodolojisi ile geliştirilmeyip (kişisel çalışmalarınız sonucu ortaya çıkan bir ürün olabilir), kullanıcıya FS haklarını verebilir: FS (Free Software) Kendi dilimizde şöyle bir özetlersek; Açık Kaynak Yazılımlar bir grup bireyin bir araya gelerek geliştirdikleri yazılımlardır. Aynı zamanda özgür olabilir veya olmayabilirler. Özgür Yazılımlar ise kullanıcıya nihai ürün üzerinde kullanma, düzenleme, üzerinde çalışma ve dağıtma haklarını veren, genel kamu lisansı (GPL) ile lisanslanmış yazılımlardır. Açık Kaynak metodolojisi ile bir grup halinde üretilmiş olabilecekleri gibi bireysel bir çalışmanın ürünü de olabilirler. Diğer bir deyişle, bir kullanıcının açık kaynak bir yazılım tercih etmesindeki ana fikir kalite, özgür yazılım tercih etmesindeki ana fikir ise kullanıcı hakları bakımından öyle olması gerektiğini düşünmesi olarak açıklanabilir. Samed Konak [email protected] Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g İnternet Filtresi Olarak OpenDNS Kullanmak SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org vercetti [email protected] İnternet Filtresi Olarak OpenDNS Kullanmak 1-İnternet filtresi nedir: İnternet filtresi, adından da anlaşılacağı gibi internet üzerindeki istenmeyen içeriklerin açılmasını engelleyen bir sistemdir. 2-Neden İnternet filtresi kullanmalıyız: İnternet dünyası gün geçtikçe büyümektedir. Her gün binlerce yeni site açılmaktadır. Bu sitelerden olumlu ve faydalı olanların yanında tabi ki istenmeyen içeriğe sahip (porno, şiddet, uyuşturucu, kumar, reklam vs.) ve insanları aldatmaya yönelik (pishing) siteler de bulunmaktadır. Evlerimizde çocuklarımızı, okullarda öğrencilerimizi bu zararlı içeriklerden korumak için ve internet cafe'lerde kullanılması yasal zorunluluk olduğundan web filtrelerini kullanmamız gerekmektedir. 3-OpenDNS'yi kullanmaya başlamak: OpenDNS'yi kullanmak için herhangi bir siteye kayıt yaptırmaya gerek yoktur. (Ayarları özelleştirmek için kayıt yaptırmak gerekmektedir.) Tercih edilen DNS sunucu adresleri yerine OpenDNS adreslerini yazmamız yeterlidir. 3.1-ADSL modemden ayar yapmak: Bu yöntem ile işletim sistemi bağımsız olarak ADSL modemimizden DNS ayarlarını yapabiliriz. Bu yöntem, sonradan işletim sistemini yeniden kursak veya ADSL modemimize başka bir bilgisayar bağlamış olsak bile ek bir ayar yapmadan OpenDNS kullanmamızı sağlayacaktır. Resim 1- ADSL modeme OpenDNS adreslerini girmek. ADSL modemimizin web yapılandırma arayüzünden DNS ile ilgili kısmı bulup, OpenDNS'ye ait olan 208.67.222.222 ve 208.67.220.220 değerlerini girip kaydedelim.(Modemden modeme farklılık gösterebilir, markalara göre talimatlar için https://www.opendns.com/start/router/ (İngilizce) adresini ziyaret edeniz.) Eğer işletim sistemimiz farklı bir şekilde yapılandırılmamış ise web tarayıcımızdan http://welcome.opendns.com adresine girdiğimizde aşağıdaki ekranın bizi karşılaması gerekir. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g İnternet Filtresi Olarak OpenDNS Kullanmak SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org vercetti [email protected] Resim 2- OpenDNS kullandığımıza dair sayfası. Eğer yukarıdakinden farklı bir ekran bizi karşılıyorsa Pardus'tan aşağıdaki ayarları yapmamız gerekmektedir. 3.2-Pardus'ta ayar yapmak: “Pardus menüsü -> Tasma -> İnternet ve Yerel Ağ -> Ağ yöneticisi” yolunu izleyerek ağ yönetcisini açalım, açılan pencereden isim servis ayarlarını tıklayalım. OpenDNS'ye ait olan 208.67.222.222 ve 208.67.220.220 değerlerini ekleyip resimde görüldüğü gibi en üste getirelim. Resim 3- OpenDNS sunucularının Pardus Ağ Yöneticisine girilmesi. Şimdi bilgisayarımızı yeniden başlatalım ve http://welcome.opendns.com adresini tekrar kontrol edelim. Eğer Resim-2'dekinden farklı bir ekran gelirse sayfa İnternet tarayıcı tarafından ön belleğe alınmış olabilir. Ön belleği temizleyerek tekrar deneyiniz. 4-OpenDNS özel ayarlar ile kullanmak: Yukarıdaki ayarlar ile OpenDNS'yi kullanmaya başladık. Ancak ayarları özelleştirmek istediğimizde https://www.opendns.com/start/create_account/ adresinden kayıt yaptırmamız gerekmektedir. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g İnternet Filtresi Olarak OpenDNS Kullanmak SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org vercetti [email protected] Resim 4- OpenDNS sitesine kayıt yaptırma. Yukarıdaki resimde gösterildiği gibi kayıt forumunu doldurup, e-posta adresimize gelen aktivasyon linkine tıkladığımızda artık OpenDNS hesabımızı kullanmaya başlayabiliriz. Resim 5- OpenDNS sitesinde ağ tanımlama. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g İnternet Filtresi Olarak OpenDNS Kullanmak SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org vercetti [email protected] Statik bir ip alırsanız aşağıdaki adımları uygulamanıza gerek yoktur. Eğer dinamik (değişken) bir ip adresimiz varsa Pardus'a “ddclient” programını kurmamız gerekiyor. Bu program değişen IP adresimizi OpenDNS sitesine göndererek bilgisayarımızı tanımlamamızı sağlıyor. Ddclient kurulumu için konsolda sırasıyla şu komutları verin: Resim 6- OpenDNS filtre ayarları. Öncelikle kullandığımız bilgisayarı “add network” linkine tıklayarak siteye ekleyelim. Eğer statik (değişmeyen) bir IP adresimiz varsa bilgisayarımıza ve ağımıza bağlı diğer bilgisayarlara ek bir program yüklemeden site üzerinden yapacağımız ayarlar ile OpenDNS hizmetini doğrudan kullanmaya başlayabiliriz. Şu an için en kolay yöntem statik IP adresi almak gibi görünüyor. Statik IP talebi için İnternet servis sağlayıcınıza başvurabilirsiniz. su pisi it subversion svn co https://ddclient.svn.sourceforge.net /svnroot/ddclient/trunk ddclient cd ddclient cp ddclient /usr/sbin mkdir /etc/ddclient mkdir /var/cache/ddclient cp *.conf /etc/ddclient/ddclient.conf Programın kurulumu bu kadar. Şimdi Alt+F2 ile çalıştır penceresini açıp “kdesu kwrite /etc/ddclient/ddclient.conf” komutunu verelim. (Tırnak işaretleri olmadan.) Yönetici şifrenizi girdikten sonra dosya açılacaktır. Aşağıdaki satırları dosyanın en sonuna yapıştırın. Mavi renkle gösterilen yerleri siz kendinize göre özelleştirin ve dosyayı kaydedin. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g İnternet Filtresi Olarak OpenDNS Kullanmak SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org vercetti [email protected] ## ## OpenDNS.com account-configuration ## use=web, web=whatismyip.org server=updates.opendns.com protocol=dyndns2 login=OpenDNS_kullanici_adim password=OpenDNS_Sifrem OpenDNS_Ağ_tanımım(örneğin ev) Artık servisimiz hazır, ancak bilgisayar her açıldığında servisi başlatmamız gerekiyor. Açılışta servisin otomatik olarak başlaması için Alt+F2 ile çalıştır penceresini açıp “kdesu kwrite /etc/conf.d/local.start” komutunu verelim. (Tırnak işaretleri olmadan.) Yönetici şifrenizi girdikten sonra dosya açılacaktır. Aşağıdaki satırı dosyanın en sonuna yapıştırın ve dosyayı kaydedin. /usr/sbin/ddclient -daemon 300 -syslog Böylelikle her 300 saniyede bir OpenDNS’de tanımladığınız ağın ip adresi ayarlanacak. Burada mavi renkle gösterilen 300 sayısını siz kendinize göre özelleştirebilirsiniz. Şimdi bilgisayarınızı ve modeminizi tekrar başlatın ve denemek için engellediğiniz içerikleri açmaya çalışın. OpenDNS, sonuçta DNS tabanlı bir filtreleme olduğundan aşılması zor değil. Ancak yine de küçük çocuğunuz ya da teknik ağ konularına pek bulaşmamış kişiler için tatmin edici bir çözüm. Önlem almak için proxy sitelerini de mutlaka engellemelisiniz. Ayrıca yönetici parolasını bilen kullanıcılar DNS adresini değiştirerek filtreyi atlatacaktır ve İnternet'i bir firewall üzerinden kullanıyorsanız ve firewall sizin DNS isteklerinizi kendi öntanımlı DNS adresine yönlendiriyorsa, bir işe yaramayacaktır. Servisin kötü bir tarafı ise OpenDNS sitesinden yaptığınız değişikliklerin geçerli olması için 5-10 dakika beklemenizin gerekmesi. vercetti [email protected] Kaynaklar: www.opendns.com http://armuting.blogspot.com/2008/11/pardusda-internet-filtresiolarak.html Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Samed Konak Manyetik ve Katı Ortamlardan Güvenli Veri Silme Çeviri : Manyetik ve Katı Ortamlardan Güvenli Veri Silme Orjinal Metin: Secure Deletion of Data from Magnetic and Solid-State Memory | wipe.sourceforge.net Peter Gutmann Önemli: Orjinal metin çok uzun bir içeriğe sahip olmasından ötürü içeriği 3-4 parçaya ayırarak çeviri yapılmıştır. Aşağıda görmüş olduğunuz toplam 9 ana başlığa sahip tüm metnin 1. ve 2. ana başlıklarını kapsayan ilk bölümünü kapsamaktadır. Manyetik ve Katı Şartlardaki Hafızadan Güvenli Veri Silme İşlemi Peter Gutmann Bilgisayar Bilimi Departmanı Auckland Üniversitesi [email protected] Bu sayfa ilk USENIX güvenlik sempozyumu tutanaklarında yayınlanmıştır, San Jose, Kaliforniya, Temmuz 22-25, 1996 Özet Gittikçe karmaşıklaşan (pişen) şifreleme sistemlerinin kullanılmasıyla, hassas verilere ulaşmak isteyen saldırganlar bilgi edinmek adına başka arayışlar içine girmeye zorlandılar. Saldırının bir yolu manyetik veya gelişi-güzel yetkilendirilmiş hafızadan silindiği zannedilen verileri kurtarmaktır. Bu sayfa silinen verilerin geri kazanılması için mümkün olan bazı yöntemleri kapsamakta ve bu geri kazanım (veri kurtarma) işlemini kayda değer ölçüde zorlaştırmak için oluşturulan şemalar sunmaktadır. 1. Giriş Araştırmaların büyük bir kısmı hassas bilgileri korumak adına yüksek güvenlikli şifreleme dizaynı adına gerçekleştirilmiştir. Oysa yeni [email protected] analiz tekniklerinin yanında şifreli metnin şifrelenmemiş orjinal formunu korumak (en azından güvenli silmek) adına yapılan çalışmalar çok zordur. 1980 lerde manyetik ortam üzerinden silinmiş veriyi kurtarmak adına bir takım çalışmalar yapıldı [1][2][3], ancak bilginin ana kaynağının zamanını belirlemek hükümet standartlarının verilerin imhasını kaplaması nedeniyle zor. Bu kurumsal makalelerden zarar verici beyanları çıkartmanın (sıhhi hale getirmenin) iki ana sebebi olabilir. Birincisi bunların bir şekilde eskimiş olmaları ve ortama veriyi kaydedip, kaydedilmiş veriyi geri elde etmek adına yeni tekniklerin tarihlerini öne aldırıyor olabilmeleridir. Örneğin 1990 ların başına ait olan şuanki manyetik ortamı hafifletmek (gereksiz verileri kaldırmak) adına yazılmış çoğu belge sıkılığı (yoğunluğu) kaydetmeyi, PRML gibi karmaşık kanal kodlamalarının adaptasyonunu, manyetik ortamların analizleri için manyetik güç mikroskop kullanma tekniklerini ve band silme davranışlarına benzer manyetik ortam kaydının mutlak özelliklerinin şuanki çalışmalarını ele almaktadır. Veri yıkım standartları ile ilgili ikinci sorun ise bunların günümüzdeki haberalma kurumları ile kısmen çelişmeye teşebbüs ederek hatalı olabilmelidir (muhtemelen çok sayıda mükemmel makalelerin sınıflandırılmasının nedenide budur). Kamuya açık makaleler arasında ortam hafifletmesi için gerekli ihtiyaçları kasıtlı olarak olduğundan az göstererek, haberalma kurumları bilgi toplama kabiliyetlerini muhafaza edebilmekte ve aynı zamanda sınıflandırma tekniklerini kullanarak kendi verilerini koruyabilmektedirler. Bu sayfa manyetik disk ortamından veri silme ve özelleştirilmiş donanıma yetki edinilmeden gelişigüzel yetki edinme denemeleri sunmaktadır ve bu ortamlardan veri kurtarma işleminin bir saldırgan için olduğu kadar zor olabileceğini belirterek çeşitli metodlar önermektedir. 2. Manyetik Ortama Kaydedilmiş Veriyi Kurtarma (Geri Kazanma) Yöntemleri Manyetik Güç Mikroskopi (Magnetic Force Microscopy, MFM), mıknatıslanma modellerini Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Samed Konak Manyetik ve Katı Şartlardaki Ortamlardan Güvenli Veri Silme yüksek çözünürlükte resmetmek için günümüzde gerçerli olarak kullanılan ve hazırlık aşamalarını en alt seviyeye indiren bir tekniktir. Bu teknik sonda taraması mikroskopisi (Scanning Probe Microscopy, SPM) tekniğinden türetilmiştir ve numuneden doğan serbest alan ile etkileşime girdiği analiz edilecek yüzeye yakın yerleştirilen konsola bağlanmış, keskin manyetik uç kullanılmaktadır. Yüzeydeki alanın bir imajı yüzey boyunca manyetik uca etki ederek hareket edecek şekilde dizayn edilmiştir ve pozisyonun bir fonksiyonu olarak kuvveti (veya kuvvet eğimini) ölçer. Etkileşimin gücü bir optik çatışma ölçeği (optical interferometer) veya tünel sensörü kullanılarak konsolun pozisyonunun gözlenmesi ile ölçülür. Manyetik Güç Tarama Tünellemesi Microskopisi (STM), saf nikeli önceden hazırlanmış bir yüzeye levhalayıp, korozyonu önlemek için yerleştirilen altın tabaka üzerinde oluşan ince film soyulup, meyilli gerilime (tipine özgü olarak bir kaç voltluk DC’de bir kaç onluk nanoamper) yerleştirilen numune ile bağlanarak test edilen yüzeydeki elektronların boşluktan ilerleyerek numune ucuna ulaşmaları sağlayan daha yeni bir teknik biçimidir. Geribesleme sistemi sabit bir akım elde etmek adına devamlı olarak dikey pozisyonu ayarlarken, numune analiz edilecek yüzey boyunca taranır. Daha sonra imaj aynı MFM metodunda kullanılan yöntemlerle elde edilir [4][5]. manyetik ortamı analiz etmek için geçmişte kullanılan diğer yöntemler ferrofluid’ün optik miktoskoplarla (gigabit/kare inç kayıt yoğunluğuna sahiptir ve manyetik özelliklerin ışığın dalga boyundan daha küçük yapılara ulaşmasıyla geçerliliğini yitirmiştir) ve birkaç önemli derecede örnek hazırlama ve pahalı ekipmana ihtiyaç duyan egzotik [email protected] teknikle birlikte kullanılmasından ibarettir. Karşılaştırma yapmak gerekirse, MFM manyetik ortama kalın koruyucu örtü uygulandığı durumlarada kullanılabilir, ön hazırlık gerektirmez, gerektirsede çok küçük miktardadır ve sonuçları çok kısa sürede ortaya çıkarır. Tecrübesiz bir kullanıcı için bile verilerin imajını almak için gerekli süre 5 dakika civarındadır. Disk biçimleri bilgisinden öte belirli iz ihtiyaçlarının kullanışlı imajlarını almaya başlamak ve tabakadaki konumu düzelterek basit bir imaj elde etmek operatörün yeteneğine ve gerekli çözünürlüğe bağlı olarak 2-10 dakika arasındadır. Daha maliyetli bir MFM ile toplama serisini otomatikleştirmek mümkündür ve teorik olarak MFM kontrol yazılımını değiştirerek tüm diskin bir imajını elde etmek mümkündür. Üreticilerin satış bilgilerine göre, bugün ortamda bazıları disk sürücü plakasını analiz etmeye yönelik manyetik ortam analizleri için özel yöntemler ile birlikte standart disk sürücü plakaları için vakum tornaları gibi özel yöntemler içeren birkaç milyon kadar kullanılmakta olan SPM bulunmaktadır. Bu SPM’ler veri kurtarma sürecinin otomasyonunu sağlamak için bilinen programlanabilir Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Samed Konak Manyetik ve Katı Şartlardaki Ortamlardan Güvenli Veri Silme kontrolörler ve analiz yazılımları ile birlikte kullanılabilirler. Ticari olarak satılan SPM’lerin fazla pahalı olduğu düşünülürse, bir PC’yi kontrolör olarak kullanarak 1400 Amerikan Doları ($) civarında bir maliyetle oldukça duyarlı ve daha makul bir SPM yapılandırılabilir [6]. MFM gibi teknolojiler ile manyetik ortamdan esaslı veri silmek oldukça zordur. Problem verinin aygıta yazılmasından sonra ortaya çıkmaktadır, yazma kısmı [email protected] kaydeder, ve bir adet 0 yazıldığında cihaz bir adet 0 kaydeder. Ancak bir adet 0 verisinin üzerine bir adet 1 yazıldığı zaman 0.95 elde etmeye daha yakındır, ve bir adet 1 versinin üzerine bir adet 0 yazıldığında ise 1.05. Normal disk devre sistemi yapılandırması sayesinde bu iki değerde 1 olarak okunur, ancak özelleştirilmiş devre sistemi ile bir önceki tabakaların ne içerdiği üzerine çalışmalar yapmak mümkündür. Yüksek kaliteli bir dijital örnekleme osiloskobu ile analog baştan sinyali okuyup, örneklenen dalga biçimini bilgisayara indirip, bu dalga biçimini bir önce kaydedilen sinyali kurtarmak için yazılımlarda kullanarak üzerine yazılmış en kutupluluğu (polarite) manyetik azından bir veya iki tabakayı alanın büyük bir kısmına uygular kurtarmak zor bir işlem değildir. ancak tümüne değil. Bu kısmi işlem, Yazılımın işlevi “ideal (uygun)” bir yazıcı aygıtın aynı konumu okuma sinyali üretmek ve okunan (lokasyon) her seferinde mükemmel sinyalden çıkartarak bir önce şekilde yazma kabileyetinin kaydedilen sinyalin bakiyesini bulunmamasından, kısmen ortamın serbest bırakmaktır. Ticari bir hard hassasiyetindeki ve alan gücünde disk’in üzerindeki analog devre meydana gelen zaman ve aygıta sistemi sinyali örnekleme işleminde bağlı değişiklerden (varyasyon) kullanılan osiloskoptaki devre kaynaklanmaktadır. sisteminin kalitesinde olmadığı sürece disk sürücü elektronikleri Geleneksel olarak, plakaya bir adet tarafından faydalanılmamış birçok 1 yazıldığında cihaz bir adet 1 ekstra verinin kurtarılmasına çalışılır. (kapsamlı miktarda sinyal süreci gerektiren PRML gibi asla kanal kodlaması yapmayan tekniklere rağmen, osiloskop gibi veriyi direk kurtarmaya yönelik basit araçların kullanımı artık mümkün değildir.) MFM kullanmak, bunun da ilerisine gidebiliriz. Normal tekrarlamalar süresince, geleneksel kısım parça üzerinde sinyalin ortalamasını alır, ve parça kenarında kalan herhangi bir manyetik kalıntı (bakiye) toplam sinyale küçük miktarda bir gürültü ile katkıda bulunur. Örnekleme bölgesi parça kenarlarında kalan manyetik bakiyeyi açık bir şekilde tespit etmek için fazla geniştir, bu nedenle üzerine yazdırılan ve hala mevcut olan veri MFM veya STM gibi özelleştirilmiş uygulamalar kullanılmadan geri kazanılamaz (gerçekte MFM veya STM’nin kurumsal anlamda kullanıldığı bir alanda disk sürücüsünün otomatik konumlama (servo-positioning) mekanizmasının verimini değerlendirmektir) [7]. Çoğu cihaz dahili tehşis ve hata düzeltme işlemleri için gerçekleştirilen micro basamaklama (micro-stepping) işlemlerinde beceriklidir (küçük değişikliklere uğrayan veri Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Samed Konak Manyetik ve Katı Şartlardaki Ortamlardan Güvenli Veri Silme basamaklarını tekrar okunması, pencere dengelenmesi ve baş kısmın konumunu parçanın iki yanından birine birkaç yüzdelik miktarda oynatılması işlemlerinden oluşan bilinen hata düzeltme stratejileri), ancak bakiye sinyali silmek için baş kısmın olması gerektiği doğrultuda olmadığı zamanlarda ortama veri yazmak bitişik ortamların okunmasında büyük risk içermektedir (bu nedenle micro basamaklama işlevlerine harici müdehalede bulunmak zorlaştırıldı). [email protected] gerçekleşebilecek tüm mümkün faz farklarını oluşturabilmek için, bir Bir DC silme sürecinde dahi bir parçanın 2.5 µm boşluğa sahip önce kaydedilen sinyalin kalıntıları olduğu sabit bir model yazmayı, uygulanan DC alanı birkaç kere yazma başını parçanın yarısı mıknatıslanma (gidergenlik) süreci geçirene kadar varlığını sürdürebilir. genişliğinde bir oranla parça dışına kaydırmayı, ve sonrasında modeli [9] bir önceki kaydedilen 2.45 µm boşluğa sahip olduğu parçadan az Sürücü başın konumunun orjinal miktarda daha yüksek bir frakansa parçadan sapmaları dokunulmamış sahip olacak şekilde tekrar yazmayı parça kenarı boyunca bir önceki gerektirdi. 4.2 µm genişlikte baş verinin önemli bir kısmının açığa kullanmak eski ve yeni parçaların çıkmasına neden olabilir. Yeni 180° farklı fazda olduğu durumda girilen veri, MFM ve STM imajlarının birbirini takip eden geniş yaklaşık 1 µm genişliğe sahip bir Bu özelleştirilmiş teknikler aynı silme bandı açığa çıkardı, aynı fazda ışık ve karanlık bantları, genellikle zamanda verinin manyetik ortamdan parça kenarlarında sürekliliğini oldukları durumda ise neredeyse sürücünün okuma/yazma başının hiçbir sonuç vermedi. 0.5 µm sağlamakta olan bir önce hiçbir bilgi okuyamadığı boşluğa sahip orjinal parçalarla 0.49 kaydedilmiş veri üzerine eklenir. zamanlardan çok daha sonra µm boşluğa sahip yeni parçaları Eski ve yeni verinin çakıştığı kurtarılabilmesine olanak bölgeler iki veri arasında sürekli bir kullanarak daha yükse frekansa tanımaktadır. Örneğin AC mıknatıslanma oluştururlar. Ancak, sahip veri yazmak basit bir MFM silintisindeki bir tecrübe yazma yeni geçiş fazı eskisinden farklıysa, imajının tüm mümkün olabilecek başının 40 MHZ kare dalga hızında, iki parçanın birleşme noktasında faz farklarını içermesini sağlıyor ve genel yazma akımının üstünde, iki verinin 180° farklı faza sahip belirli olmayan mıknatıslanmalarla yüksek mikroamperden düşük olduğu durumlarda silme bandının birlikte birkaç mikron silme bandı miliamper seviyelerine geçen, 2 genişliğinde dramatik bir yükselme oluşturulur. Silme bandındaki mA’lik ardışık geçişlere dönüşen meydana geldiği gözleniyor. [10] yazma alanı ortamın toplam 12 mA giriş akımına sahip mıknatıslanmasının olmasını gerektirdi. Bu silme Eklemek gerekirse; yeni parçanın (gidergenliğinin) üzerindedir ve bu işleminden kaynaklanan herhangi genişliği, eski veri parçaları kendi alandaki mıknatıslanmayı bir parça kalıntısı da uzundu, okuma değiştirebilir, fakat yeni ve güzel başlarına yeterince belirgin olmasa başı tarafından tespit edilemiyordu, tanımlanmış geçişler oluşturabilecek dahi bir önceki verinin ancak MFM kullanılarak kurtarılmasını sağlayarak eski ve kadar büyük değildir. Bir deneyim gözlemlenebildi. [8] yeni parçaların arasındaki faz yeni ve eski parçalar arasında ilişkisine bağlı olarak modülasyonu ortaya koyabilir. Üzerine yazma performansı aynı zamanda yazma başının orjinal parçaya ilişkin konumuna da bağlıdır. Baş parça ile direk hizalanmışsa, üzerine yazma performansı buna bağlı olarak iyidir; baş parçanın dışındaysa orjinal veriye ait bakiye elemanların yeni yazılan sinyal boyunca tekrar okunmasıyla performans düşer. [11] Yukarıda sıralanan bütün faktörler bir araya toplandığında, her parça üzerine yazılan herşeyi barındıran bir imaja sahip olduğu, ancak her katmandan gelen destek derece derece artarak küçülüldüğü sonucu ortaya çıkmaktadır. Haberalma kurumları bu yeniden yazılabilir imajlar üzerine çok sayıda deneyim sahibidirler. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Track Dosyasından Mp3 Dosyasına Dönüşüm SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Serdar Gündüz Merhaba, bu aydan itibaren Pardus işletim sistemimizi daha işlevsel hale getirmek için "Nasıl yapılır?" adlı yazı dizisine başlıyorum. Windows işletim sistemlerinde sıkça ihtiyaç duyarak yaptığımız pek çok projeyi, Gnu/Linux dağıtımları ile de kolayca yapabiliriz. Bu hafta, Müzik CD'lerindeki *.track uzantılı dosyaları, mp3,ogg ve benzeri dosya formatlarına dönüştüreceğiz. Diyelim ki popüler sanatçıların birinin bir CD'si elinize geçti. Bu CD içindeki müzik dosyalarını bilgisayarınıza yükleyip arkadaşlarınızla paylaşmak veya telefonunuza gönderip zil sesi yapmak istiyorsunuz. Lâkin, CD içinde 10-12 tane *.track uzantılı müzik dosyası var ve dosya boyutları 40 ila 70 Megabyte büyüklüğünde Bu hâliyle bu dosyaları bilgisayarınıza kopyalayabilirsiniz ama disk üzerinde çok yer kaplar ve kopyalama süresi uzayabilir. Peki ses kalitesinden ödün vermeden bu koca cüsseli ses dosyalarını 3-4 Megabyte'a kadar ufaltmak istemez misiniz? Cevabınızın "Evet!" olduğunu öngörerek bu projenin nasıl yapılacağını anlatmaya hemen başlayayım. Bu projede ihtiyacımız olan CD aktarıcı, orijinal adıyla "KAudioCreator" adlı yazılımın kurulu olduğu Gnu/Linux yüklenmiş bir bilgisayar ve içinde *.track dosyaları olan bir müzik CD'si. İşletim sistemi için ben Pardus'u tercih ediyorum. Pardus'ta CD aktarıcı yazılımı varsayılan olarak kurulu geliyor. İlk olarak CD'yi cd-rom'umuza yerleştiriyoruz. CD'yi algılayan bilgisayarımızda KDEdaemon yazılımı çalışarak bize; "müzik cd'si algılandı, ne yapmak istersiniz?" diye soruyor. Ve altında bu CD içeriğini okuyabilecek bir kaç yazılımı bize öneriyor. Biz "Ses izlerini aktar ve kodla" seçeneğini tercih ediyoruz. [email protected] Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Track Dosyasından Mp3 Dosyasına Dönüşüm SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Serdar Gündüz Karşımıza KAudioCreator yazılımının (CD aktarıcı) arayüz penceresi çıkıyor. Bu pencereyi incelediğimizde CD aktarıcı'nın, CD'mizin içindeki şarkıları listelediğini göreceksiniz. [email protected] yapmasını isterseniz, "Dosya=>Dönüşüm Seçimi=>Mp3"ü seçmelisiniz. Eğer listedeki şarkıları ya da bir kaçını seçip "dönüşüm seçimi butonu"na tıklarsanız Karşımıza şöyle bir uyarı çıkar; "Albüm Bilgisi Yetersiz". Şayet Yıl, sanatçı vb. bilgileri düzenlemek isterseniz, "Dosya=>Bilgileri düzenle" yolunu izlemelisiniz. Yok, "bunlar benim için önemsiz, ben hızlıca mp3'e dönüşüm yapmak istiyorum" derseniz, "Dönüştür" butonuna basarak dönüştürme işlemini başlatabilirsiniz. Dönüşüm işlemi başladığında bize görevlerin başlatıldığını, görmek istersek, "Görevler" sekmesini tıklamamızı hatırlatan minik bir pencere beliriyor. Bu uyarı penceresini kapatarak, dönüştürme işlemlerinin bitmesini bekleyebiliriz. Bu hâliyle dönüştürme işlemi yaparsanız, varsayılan olarak "*.ogg" formatında dönüşüm yapar. Mesela mp3 formatında dönüşüm Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Track Dosyasından Mp3 Dosyasına Dönüşüm SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Serdar Gündüz [email protected] CD aktarıcı, yaklaşık olarak 1 sarkıyı 0-40 saniye içinde mp3'e çevirebiliyor. Bu da demek oluyor ki 5-6 dakikada, bir albümdeki tüm şarkıları mp3'e çevirebiliriz. Dönüştürme işi bittiğinde, CD aktarıcı yazılım, sesli olarak bir uyarı verir. Bu uyarıyı duyar duymaz veya "Görevler" sekmesinden görevlerin tamamlandığını görür görmez, "Ev" dizinimizdeki "Kullanıcı Adı" dizinimize bakarız. Dönüştürme biçimi olarak mp3'ü seçmişsek, "Kullanıcı Adı" dizini altında, mp3; ogg biçimini seçmişsek, "ogg" adlı bir dizinin oluştuğunu göreceksiniz. İşte, kaliteden ödün vermeden ufaltılmış ses dosyalarını, bu dizinlerin içinde bulacaksınız. Gelecek sayımızda "Nasıl yapılır?" bölümünde bu işlemin tam tersini ve ses formatlarının birbirine dönüşümünü işlemeye çalışacağım. Faydalı olabilmek dileğiyle, esen kalın... Serdar GÜNDÜZ (egitimist) [email protected] Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Firefox Yer İmlerini Yedeklemek SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Doğukan Korkmaztürk Firefox Yer İmlerini Yedeklemek GNU/Linux altında çoğumuzun kullandığı İnternet tarayıcısı Firefox'tır. Muhtemelen hepimiz sevdiğimiz siteleri yer imlerimize kaydediyoruzdur. Ancak format zamanı geldiği zaman bu yer imlerini bırakmak zorunda kalıyorduk. Yer imlerini yedeklemenin bir yolu olsaydı iyi olmaz mıydı? İşte bu yazımızda size bu yolu aşama aşama anlatacağız. [email protected] Adım 3 Son olarak karşımıza yedeklenecek dosyanın nereye kaydedileceğini soran bir pencere geliyor. İstediğimiz biryeri seçip tamam diyoruz ve yer imlerimiz yedeklenmiş oluyor. Adım 1 Firefox'ımızı açıyoruz ve menüdeki “Yer İmleri” bölümünden “Yer İmlerini Düzenle” seçeneğine tıklıyoruz. Adım 2 Karşımıza gelen pencerede “İçe aktarma ve yedekleme” bölümündeki “Yedekle” seçeneğine tıklıyoruz. Yedeklenen Dosyayı İçe Aktarmak Yedekleme işlemini tamamladık formatımızı attık. Şimdi yer imlerimizi geri getirme zamanı. Yine “Yer İmleri” bölümünde “Yer İmlerini Düzenle” seçeneğine tıklıyoruz. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Firefox Yer İmlerini Yedeklemek SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Doğukan Korkmaztürk Ardından açılan pencerede “İçe aktarma ve yedekleme” bölümündeki “Tekrar oluştur” seçeneğine tıklıyoruz. Son olarak açılan pencerede daha önceden yedeklediğimiz dosyayı buluyoruz ve tamam diyoruz. Yer imleriniz hazır. Doğukan Korkmaztürk [email protected] [email protected] Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Havalı Sanatla Tanışın : Gimp Fırçaları SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Zeki Bildirici [email protected] Havalı Sanatla Tanışın: Gimp Fırçaları Yaratıcılığınızın sınırları basit kalem ve kova araçlarının ötesine taşımanın zamanı çoktan geçmedi mi ? Gimp teknolojisi ve hünerleri ile gelin eski çizgileri geride bırakalım ve gerçek yaratıcılığı kolayca açığa çıkaralım. Gimp Fırçası Nedir ? çıkıyorlar. Yapacağımız şey isteğe ve ihtiyaca göre fırçalarımızı edinmek ve programa eklemek. İşte gerçek eğlence bundan sonra başlıyor, çünkü fırça konusunda sınır sizsiniz, İnternet'ten çok sayıda fırça edinebileceğiniz gibi kendi fırçalarınızı da imal edebilirsiniz. Bu yazıda hazır fırçaları kullanacağız ki makul ve başlangıç seviyesinde kolay olanı da bu yöntem. Gimp Fırçalarını Nasıl Edinebilirsiniz ? Fırça Gimp üzerinde en temel araçlarımızdan biri. Boyama ve tarama işlemlerimizi, Gimp ile gelen ön tanımlı fırçalar ile yapmaktayız, gerçek hayattaki fırça gibi düşünürsek, düz fırça, kesik fırça, rulo fırça ile farklı stillerde boyama yapabiliriz. Gimp ile gelen fırçalar saalesef paket boyutu dolayısıyla az sayıda ve temel fırçalar olarak karşımıza Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Havalı Sanatla Tanışın : Gimp Fırçaları SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Zeki Bildirici [email protected] Basitçe fırçaları tanımladıktan sonra çeşitli fırçalara ve fırça setlerine ulaşmak için arama motorlarına Gimp Fırçaları ( Gimp Brushes ) terimini girmeniz ve sörf yamanız yeterli, ama benim tavsiyem DevianArt* sitesindeki Gimp Fırçaları Kategorisinden ulaşmanız. Böylece hem derli toplu bir şekilde gezinebilirsiniz hem de sizi şaşkına çevirecek güçte fırçaları ücretsiz ve kolayca bilgisayarınıza indirebilirsiniz. *http://browse.deviantart.com/resources/applications/gimpbrushes/?order =24#order=9 Fırçaları Gimp Programına Nasıl Ekleyebilirim ? Fırçalarımızı edindikten sonra sıra geliyor bu fırçaları Gimp programına aktarmaya. Bunun için Gimp içerisinde çok kolay bir aktarım arayüzü var. Bu arayüze Gimp ana penceresinden Düzen -> Tercihler->Dizinler >Fırçalar [1]yolu ile ulaşabilirsiniz. Burada yapmanız gereken sağdaki diyalog penceresindeki adres çubuğunda “Yeni”[2] düğmesine basmanız ve serbest kalan adres çubuğunun sağındaki klasör işaretine tıklayıp[3] indirdiğiniz fırça setinin klasörünü seçmeniz ve eklenen dizininizi alt kısımda işaretlemeniz olacaktır. Programı yeniden başlatınca fırçalarınız aktif hale gelmiş olacaktır. Burada işinize yarar bir ipucu vermek gerekirse, fırçalarınız ve fırça klasörlerinizin yer kalabalığı yapmaması için benim yaptığım gibi bir fırça dizini oluşturmanız işinizi çok kolaylaştıracaktır. Normalde gimp kendi fırçalarını /home/kullanıcıadınız/.gimp-2.6/burshes dizininde kullanır, sizde bu dizine Dışarıdan Fırçalar gibi bir klasör eklerseniz ve yeni indirdiğiniz fırçaları buraya depolarsanız, hem seçim hemde dosya kalabalığından kurtulursunuz. Nedenini ise Gimp fırçaları aramasındaki sonuçlardan anlamış olmanız gerekir, çünkü karşınıza binlerce fırça seti çıkacak: derlemeler 1000 fırça seti vs. *Küçük bir hatırlatma, /.gimp2.6 dizini gizli dosya görünümünde olduğu için dosya yöneticinizde(Konqueror/Dolphin) Görünüm-> Gizli Dosyaları Göster seçeneğini etkinleştirmelisiniz. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Havalı Sanatla Tanışın : Gimp Fırçaları SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Zeki Bildirici [email protected] Fırçalar İşbaşına ! Kolay Ders 1-2-3 ! İhtiyacımıza ve zevkimize göre fırçalarımızı edinip hazır hale getirdikten sonra sıra bunları kullanmakta. Eminim çoktan DevianArt sitesindeki fırça seti tanıtım posterlerindeki görüntülerle heyecanlandınız ve "acaba bende yapabilir miyim ? Bunlar gerçek mi ? Ve nasıl ?" Sorularını kendinize sordunuz. Cevabı basit ve güzel : Evet ! Basitçe sihir yapmaya ne dersiniz? Haydi birlikte yapalım. 1-Yeni bir resim oluşturalım ve bunu kova aracı ile siyah bir arka plan ile dolduralım Gimp teknolojisi ve açık kaynağın gücü bunları gerçek kılıyor, hem de çok zahmetsiz şekilde. Eminim birçoğunuz fırça setlerini gezerken, figürlerin işlemelerin ve efektlerin birçoğuna ve benzerlerine tanıdık gözle baktınız. Özellikle Web 2.0 tasarımda çokça kullanılan bu fırça etkileri modern çizgide ve nezih bir sanatı karşımıza sunuyor. Benim de favorim modern desenleri yansıtan fırçalar. Gelin keşfe başlayalım. Fırçalarınızı seçmek için her zamanki gibi Gimp araç kutusunda Fırça Simgesine[1] tıklayıp ardından alt kısımdaki fırça ayarları penceresinden Fırça yazısının yanındaki kutucuğa[2] tıklamak yeterli olacaktır. Burada indirdiğiniz fırçalar arasında gezinip seçim yapabilirsiniz. Daha rahat Bir gezinti için ise fırça seçim diyalog penceresinin sağ alt köşesindeki fırça simgesine[3] tıklayarak yeni bir pencere ile gezinmeyi kolaylaştırabilirsiniz. 2- Araç kutumuzdan fırça seçelim, ben favorilerimden olan “Glowe” fırça setinden bir fırça seçtim. Unutmayın ki fırçalarımız farklı oldukları için haliyle boyutları da farklı olabiliyor, bunun için fırçanızı seçtikten sonra isteğinize göre boyutunu(Scale) ayarlamayı unutmayınız.(Ön tanımlı değeri: 1,00) Ortaya güzelce bir sarmal yerleştirelim, renk kutucuğundan istediğiniz rengi Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Havalı Sanatla Tanışın : Gimp Fırçaları SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Zeki Bildirici seçebilirsiniz. Ben mavi seçtim, isterseniz altta bulunan Gradyan Rengi Kullan Seçeneği ile geçişli renk kullanabilirsiniz. Ortaya şık bir mavi sarmal yerleştirdikten sonra köşelere güzel çiçek desenleri fena olmaz. Floral fırça setinden köşe çiçeklerini de yerleştirdikten sonra, sarmalımızı Odysee fırça setindeki ışık bükülmeleri ile ön plana çıkalım ve küçük eserimizi tamamlayalım. [email protected] seçenekler ile kendinize has eserleri çok kolay elde edebilirsiniz. Gerçekçi bulutlar, çimenler, şelaleler, su, kutup ışıkları, galaksiler, modern baskılar milyonlarca desen sizi bekliyor... Biraz daha fikir verebilmek amacı ile Gimp Fırçaları ile yaptığım Pardus 2009 için duvar kağıdı çalışmamı* paylaşmak istiyorum. *Dergimizin ekinde bulabilirsiniz. Gerçekten çok kullanışlı ve estetik açıdan zengin binlerce fırça ile kolay bir şekilde havalı eserler üretebileceğinizi ve yaratıcılığınızda sınırın siz olduğunuzu umarım gösterebilmişimdir. Mutlu Günler 3- Elbette son adım kaydetmek(!) :) işte eserimiz : Çok basit ve temel düzeydeki bu çalışmamızda Glowe, Floral ve Odysee Fırça setlerini kullandık ve minimum sayıda tıklama ve asgari düzeyde zahmet ile Gimp Fırçalarının temel işleyişini öğrendik. Çeşitli fırçalar, renkler ve Zeki BİLDİRİCİ [email protected] Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Erdem Artan KDE4: Dizin Görünümü Masaüstü Programcığı KDE4 : Dizin Görünümü Programcığının İncelikleri KDE4 Masaüstü Ortamının en güzel özelliklerinden biri şüphesiz masaüstü programcıklarının kullanılabilirliği. Masaüstü programcıklarından olan Dizin Gönrünümü, bize sadece masaüstü dizininimizi göstermenin yanında çeşitli özelliklere de sahip. Bu yazımızda, Dizin Görünümü Programcığı ile neler yapılabileceğini inceleyeceğiz. Dizin Görünümü Programcığının Eklenmesi Masaüstünde boş bir yere sağ tıklandığında, çıkan menüden Add Widgets (Programcık Ekle) seçilir. Bu işlem sonrasında, KDE4 yüklemenize eklenmiş masaüstü programcıklarını listeleyen bir pencere ile karşılaşılacaktır. İlgili pencereden Folder View (Dizin Görünümü) seçilir ve pencerenin alt kısmında bulunan Add Widget (Programcık Ekle) düğmesi ile ekleme işlemi onaylanır. Onaylama işleminin ardından, masaüstünüzde ev dizininizi gösteren bir programcık görülecektir. KDE4'de dizin görünümü [email protected] programcığı, diğer programcıklar gibi birçok kez eklenebilir. Yani aynı anda birden fazla dizin görünümü programcığının çalışmasına izin verir. Ayrıca dizin görünümü programcıkları farklı dizinleri de gösterebilir. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Erdem Artan KDE4: Dizin Görünümü Masaüstü Programcığı Konum Ayarları Eğer ev dizini değil de masaüstü dizininin görüntülenmesi istenirse, dizin görünümü programcığının ayarlarının Location (Konum) bölümünden, Show Desktop Folder (Masaüstü Dizinini Göster) işaretlenir. [email protected] Bunun yanında Specify a Folder kısmından sahip olunan dizinlerin adresleri girilerek, önceden tanımlanmış dizinlerin dışında dizin görünümleri masaüstüne eklenebilmektedir. Protokol desteği olan bu kısma yerel dizinlerin dışında Windows kullanan bilgisayarlarla dosya paylaşım protokolü olan Samba ya da dosya aktarım protokolü olan FTP dizinleri de eklenebilir. Resimde görülen dizin Pardus'un FTP dizinidir: Yine aynı şekilde Network (Ağ Dizini), Root (Sistem Dizini), Trash (Çöp Kutusu) ve diğer sabit sürücülerin de içeriğini göstermek için Show a Place kısmından ilgili bölüm de seçilebilmektedir. Görünüm Ayarları Dizin görünümü programcığının görünüm biçimi ayarlanabilir niteliktedir. Görünüm ayarları, programcığın ayarlar penceresinin display (görünüm) bölümünden yapılmaktadır. Bu bölümün Label (etiket) kısmından pencerenin başlığı değiştirilebilir. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Erdem Artan KDE4: Dizin Görünümü Masaüstü Programcığı Ayrıca dosya simgelerinin boyutları ayarlanabildiği gibi, dizin görünümü programcığının önizlemesini göstereceği dosyaların türü de Advanced Options (Gelişmiş) bölümünden ayarlanabilmektedir. Öntanımlı olarak beyaz olan yazı rengi, istenilen herhangi bir renk ile değiştirilebileceği gibi, yazının arkasındaki gölgenin var olup olmayacağı da ayarlanabilir. Bunun yanında öntanımlı olarak 2 olan simgeler arası satır sayısı da, 1 ile 10 arasında değişecek bir biçimde değiştirilebilir. Görünüm ayarları kısmının son özelliği ise, simgelerin sıralanışının değiştirilebilir olması. İsim, boyut, tarih gibi özelliklere göre sıralanabilen simgeler aynı zamanda dağınık durmalarının engellenmesi amacıyla klavuzlara uydurulabilir veya yerlerinin değiştirilmesini engellemek amacıyla konumlarında sabit tutulabilir. [email protected] Süzgeç Özelliği Dizin görünümü programcığının en güzel özelliklerinden biri de şüphesiz sadece istenilen türden dosyaların gösterilmesine ya da saklanmasına imkan tanımasıdır. Bu özellik için, dizin görünümü programcığının ayarlar penceresinin Filter (Süzgeç) kısmı açılarak, istenilen dosya türleri seçilir. Bu işlemden sonra sadece resimler, sadece filmler, sadece belgeler gibi özelleşmiş dizin görünümü programcıkları ile masaüstü doldurulabilir. Erdem Artan baDibere at gmail.com Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Erdem Artan Python ile Sunucu ve İstemci Uygulaması : socket modülü [email protected] Python ile Sunucu ve İstemci Uygulaması : socket modülü socket kütüphanesi, Python ile ağ üzerinden çalışan yazılım yazmamızda kullanacağımız temel kütüphanedir. Bu yazımızda socket kütüphanesi ile birer sunucu ve istemci oluşturarak, bilgisayarlar arasında işlem gerçekleştireceğiz. Bu işlemler, sunucunun rastgele bir sayı üretmesi ve istemcinin sayıyı bulmasına yönelik basit işlemlerden ibaret olacak. Öncelikle sunucumuzu oluşturalım : import socket import random # socket kütüphanesini ve sunucunun rastgele sayı üretmesi için random kütüphanesini çağırdık. rastgele = random.randint(0, 100) # random kütüphanesini kullanarak, 0 ile 100 arasında rastgele bir tam sayıyı rastgele adlı değişkene atadık. baglanti = socket.socket(socket.AF_INET, socket.SOCK_STREAM) baglanti.bind((“”, 21567)) baglanti.listen(1) # socket kütüphanesinin sağlamış olduğu socket() fonksiyonu ile bağlantımızın türünü ayarladık. Burada AF_INET ile bağlantının bir İnternet uygulaması olacağını ve SOCK_STREAM ile de bağlantının TCP üzerinden olacağını söylemiş olduk. #Ardından bind() fonksiyonu ile 21567 numaralı port üzerinden sunucumuzu çalıştırmaya başlamış olduk. Tırnak içindeki bölüme istenirse bir IP ya da sunucu adresi yazılabilir duruma göre, ancak sunucu oluşturduğumuz ve her gelen bağlantıyı kabul ettiğimiz için boş bırakmayı uygun gördük. # listen() fonksiyonu ile de sunucumuzu gelecek sunucumuzu gelecek olan bağlantılara karşı dinlemede bıraktık. listen() fonksiyonu içerisinde kullandığımız sayı -yani 1- ile de azami bağlantı sayısını belirlemiş oluyoruz. kanal, adres = baglanti.accept() # ve bağlantıları kabul etmeye başladık. accept() fonksiyonu ile Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Erdem Artan Python ile Sunucu ve İstemci Uygulaması : socket modülü [email protected] bağlantı bilgilerini kanal ve adres adlı iki değişkene atadık. Bu değişkenlerden kanal, bizim veri iletişiminde kullanacağımız yolu belirtirken, adres bağlanan istemcinin IP ve port bilgilerini saklamaktadır. send() fonksiyonu ile koşulun döndürdüğü değer bağlı olarak “Daha Küçük”, “Daha Büyük” ya da “Bildiniz Tebrikler!” metinlerinden birini gönderdik. # Bu işlemlerden sonra sunucumuzun istemciyle veri alış verişine geçecek kısmına geçebiliriz. Basit olarak kurduğumuz sunucu şu aşamada çalışır durumda. İsterseniz try, except yöntemi kullanarak olası hatalarda baglanti.close() aracılığıyla açtığımız soketi kapatabilirsiniz. while True: veri = int(kanal.recv(1024)) print “İstemci Veri Gönderdi : “,veri if veri > rastgele: kanal.send("Daha Küçük") elif veri < rastgele: kanal.send("Daha Büyük") elif veri == rastgele: kanal.send("Bildiniz Tebrikler!") rastgele = random.randint(0, 100) kanal.send("Yeni bir sayı tuttum!") Şimdi de sunucuyla iletişime geçecek olan istemcimizi yazalım. import socket #Sunucuda da yaptığımız gibi ağ işlemlerini gerekleştirmek için socket kütüphesini çağırdık. baglanti = socket.socket(socket.AF_INET, socket.SOCK_STREAM) baglanti.connect(("baDibere",21567)) print "Bağlantı Sağlandı" # Python'un olağan dışı bir şey yoksa her şeyin doğru olarak algıladığını biliyoruz. Bu nedenle while True ifadesini kullandık. Bu sayede yazılımınız herhangi bir hatayla karşılaşana dek sürekli çalışacak ve sunucuya gelen verileri toplayacaktır. #Sunucuya bağlanmak için gerekli olan ayarlamaları yaptık. Ardından “baDibere” adlı makineye 21576 numaralı porttan bağlanma komutunu verdik. Burada “baDibere” yerine sunucunun bulunduğu makine adını ya da makinenin IP adresini de yazabilirsiniz. # İstemciyle iletişim yolumuz olan 'kanal'dan veri almak için recv() fonksiyonunu kullandık. recv() fonksiyonu içerisinde kullandığımız değer -örneğimizde 1024- tampon bellek miktarını belirtmektedir. İstemciyle veri alış verişinde, veriler 'string' türünde gönderildiği ve bizim işlemlerimiz tam sayı üzerinden olduğu için aldığımız veriyi tam sayıya dönüştürmek için int() fonksiyonunu kullanmış bulunduk. while True: veri = raw_input("|» ") baglanti.send(data) print baglanti.recv(1024) # Ardından if koşuluna bağlı olarak, sunucuya 'kanal' üzerinden # raw_input() fonksiyonu ile sayı cinsinden verimizi aldık ve veri değişkenine atadık. Ardından send() fonksiyonu ile bağlantı üzerinden verimizi gönderdik ve baglanti.recv() ile de gelen cevabı aldık. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Erdem Artan Python ile Sunucu ve İstemci Uygulaması : socket modülü [email protected] Burada dikkat ettiyseniz, sunucumuzda kullandığımız kanal.send()'in gönderdiği değeri baglanti.recv() ile aldık. Bu aşamada istemcimiz de hazır durumda ve her ikisini de çalıştırabiliriz : Sunucu Tarafı İstemci Tarafı Unutmadan, bu yazıda geçen uygulamaları dergimizin ekinde bulabilirsiniz. Erdem Artan baDibere at gmail.com Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Çeviri : Qt Creator İncelemesi SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Ahmet Yaman [email protected] QT Creator Başlangıç GNU/Linux birleşik geliştirme ortamlarında yoksun değildir, ancak seçtiğiniz geliştirme alanı Qt ya da KDE ise, son on bir yıldır elinizdeki tek geçerli seçenek KDevelop idi. KDevelop C++ dışında da bir çok dili destekleyen güçlü bir uygulamadır, ancak sersemletici denebilecek kadar bir sürü ikon dizileri, paneller, sekmeler, menüler ve pencereler ilk anda yeni başlayanları korkutabiliyor. Qt Creator programcılara kolay, birleşik ve güçlü bir geliştirme ortamı sunmak için tasarlanmıştır. İlk defa Qt ile, aynı uygulama içerisinde GUI (kullanıcı ara yüzü) oluşturabilecek, kod yazabilecek ve projenizi hatalarından arındırabileceksiniz (debug işlemi). Ufukta KDevelop’un yeni bir sürümü görünmekte, ama Nokia içinde LGPL lisanslı Qt 4.5 ile beraber gelen Qt Creator ile çoktan ağır bir darbe indirmiş durumda. Asıl öldürücü darbe ise içine gömülü gelen Qt Designer. Gömülü geliyor demek boş bir pencere aracı (canvas) üzerine Qt parçacıklarının (Qt widgets) ve anında kaynak koduna geçebileceğimiz anlamına geliyor. Örneğin basit bir İnternet tarayıcısı oluşturmak için yapmanız gereken, sadece webkit parçacığını (WebKit widget) uygulamanız üzerine sürükleyip bırakmak , sonra ana pencere üzerinde kaynak koduna çevirip ihtiyacınız olan özelliği eklemektir. Güzel görünmüyorsa ne işe yarar. Beklendiği gibi Qt Creator içinde Qt Designer gömümü ve kullanıma hazır olarak gelmektedir. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Çeviri : Qt Creator İncelemesi SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Ahmet Yaman Ön derleme işlemleriyle ya da Makefile dosyasına kullanıcı ara yüzü ekleme işleriyle uğraşmanıza hiç gerek yok. Qt Creator bunları sizin için yapıyor. Kodunuzu derlemek ve uygulamanızı çalıştırmak için yapmanız gereken tek şey büyük “Play” tuşuna basmak. Zamanınızın çoğunu geçireceğiniz asıl yer kod düzenleyicisi olan bölümdür ve Qt Creator şu ana kadar kullandıklarımızın en iyilerinden birini öneriyor. KDE’nin Kate’ine çok benzer görünen ve hissettiren yen bu editor söz dizimi (syntax) belirtme, fonksiyon ve parantez katlama (açma, kapama), ve kod tamamlama özelliklerine sahip. [email protected] Anında geri bildirim Yazarken yapılan açık hatalar aynı openofis’te yapılan yazım yanlışlarının gösterildiği gibi gösteriliyor ve derleme hataları size hatalı olan kod bölümünü gösteriyor. Bütün bunlar çok kısa bir sürede oluyor ve bu uygulama çok hızlı ve hassas. Arama fonksiyonu firefox’tan bazı ipuçları almış, belge içinde aradığınız kelime daha belirgin hala getiriliyor. Ama ne yazık ki Arama (Search) bölümünün sağındaki Değiştir (Replace) alanı Qt Creator tekrar düzenlenmesi gereken bir özellik- bunun düzenleneceği sözü verildi zaten-, ancak bu alan KDevelop Alfa’nın Qt Creator’dan daha üstün olduğu bir alandır. Bir sürü küçük ama kullanışlı özellik vardır. Fareyi katlanmış kod bölümünün üzerine getirdiğinizde anında bir “pop-up” pencere açılıp size içeriğini gösteriyor.O anki dosya içindeki bütün metodlar editörün üst bölümündeki bir satırda listeleniyor ve bir anda sadece “shift + f2”ye basarak başlık dosyasındaki (header file) bir metod bildiriminden “.cpp” dosyasındaki tanımına geçilebiliyor.Hatalardan arındırmak (debug) da aynı şekilde çok kolaydır ve tek başına gdb'dense Qt Creator, Qt API'yi çok daha iyi anlayabiliyor. Qt Creator’un kodunuzun içine girebilme ve belgelere bağlantı kurabilme yeteneği harika. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Çeviri : Qt Creator İncelemesi SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Ahmet Yaman [email protected] Karar: Nihayet Qt geliştiricileri insanı uğraştırmadan Qt ile çalışılabilecek bir IDE yapabilmişler. 9/ 10 Kaynak : http://www.tuxradar.com/content/qt-creator Çeviri : Ahmet Yaman - [email protected] Duraklama noktalarını seçin ve ihtiyacınız olduğunda çalışmayı durdurun. Qt Creator her şeyi bir uygulama altında önünüze getiriyor. Bu sürümün hoşumuza giden özelliklerinden biri de Qt’nin platform bağımsızlığından kaynaklanan etkileri. Yapmanız gereken sadece bir projeyi “make clean” yapmak ve onu OS X ya da Windows ortamına taşıyıp yerel Qt Creator ortamında açtığınızda uygulamayı derlemek. Bu platform bağımsızlığını en iyi sağlayan Qt ve Qt Creator. Bu IDE Qt geliştirme ortamına tam uyan ve sadece Qt geliştiricilerinin düşünebileceği bir IDE dir ve bizim çok hoşumuza gitmiştir. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Site Tanıtımları SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Serdar Gündüz [email protected] Erdem Artan [email protected] EnerjiPlatformu.org http://blog.oguz.name.tr/ EnerjiPlatformu.org, aslında günümüzün en büyük sorunlarından olan enerjiyi her alanda masaya yatıran bir ortam. Siteye girildiğinde, insanı rahatlatan bir ortam ziyaretçileri karşılamakta. Enerji konulu her türlü haberi sunan sitede, aynı zamanda enerjinin korunması, enerji ürünleri gibi konularda teknik bilgiler de içeriyor. GNU/GPL lisanslı Joomla İçerik Yönetim Sistemi ve Simple Machines Forum Sistemini kullanan EnerjiPlatformu.org, aynı zamanda bir Pardus destekçisi. Enerjimize sahip çıkalım, diyen herkesin uğraması gereken sitelerden biri olarak EnerjiPlatformu.org'u sizlere tavsiye ediyoruz. Blog.oguz.name.tr, Kaya Oğuz'un kişisel web günlüğü. İzmir Ekonomi Üniversitesi Bilgisayar Bilimleri Fakültesi'nde görev yapan Kaya Oğuz, günlüğünde GNU/Linux, yazılım geliştirme, oyun, web gibi birçok konuya değinmiş. Pardus hakkında eski ve yeni anıları ve değerlendirmeleri, kitap ve oyun tanıtımlarını bulabileceğiniz bu kişisel web günlüğünü RSS okuyucunuza eklemenizi ve sık olmasa da, Kaya Oğuz tarafından yayımlanan girdileri takip etmenizi öneririz. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Kitap Tanıtımları SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Serdar Gündüz [email protected] Linux Ağ Yönetimi Linux Doktoru SEÇKİN YAYINCILIK SEÇKİN YAYINCILIK Görkem Çetin, Kaan Güneş Çelik ve Barış Metin tarafından kaleme alınan Linux Ağ Yönetimi isimli kitabın bu ikinci baskısında, dünyada olduğu kadar, ülkemizde de kullanımı günden güne yaygınlaşmakta olan Linux’un en güçlü olduğu alan, yani bilgisayar ağları konusu ele alınmaktadır. Güvenilir olması ve sistemin kolaylıkla çökmemesi nedenleriyle özellikle Internet Servis Sağlayıcıları tarafından tercih edilen Linux işletim sisteminde düzgün bir kurulum yapılmaması durumunda ağ yönetimi bir kabusa dönüşebilir. Böyle zor bir durumda kalmak istemeyen kullanıcılar için Türkçe’de hazırlanmış ilk ve tek kitap olan Linux Ağ Yönetimi; bilgisayar ağları, TCP/IP ve protokoller, ağ yönetimi, IP Masquerading, Apache web sunucu, DNS, Squid proxy, Sendmail, Samba, NFS, PPP, Listeciler, Sistem ağ yönetim araçları ve Linux’ta güvenlik konularıyla ilgili merak ettiğiniz her şeyi sunmaktadır. Linux, kararlı, güvenli ve özgür yapısı nedeniyle, 1992 yılından beri aranılan ve tercih edilen işletim sistemlerinin başında gelmiştir. Taşıdığı serbest yazılım potansiyeli ve dünya çapında oluşturduğu camiasıyla, geleceğin işletim sistemi adaylarının başında başında gelen Linux'u öğrenmeniz için hazırlanmış olan bu kitapta, her gün karşılaştığınız küçük, ancak bazen düşündürücü, bazen de zamanınızı alan ufak tefek sorunlara çözüm olmayı hedefliyor. Kitap, başlangıç ve orta seviyedeki kullanıcılara hitap ederken, sınıflandırılmış yaklaşık 300 soru ve cevapla, konuyla ilgilenenleri ileri götürmeyi amaçlıyor. Kaan Güneş Çelik,Görkem Çetin,Barış Metin Kitapta Yer Alan Bazı Konu Başlıkları: - Bilgisayar Ağlarının Temelleri - TCP- IP ve Protokoller - DNS - Apache Web Sunucusu - Güvenlik - Sendmail - NFS - PPP - PHP ve MySQL - Ağ Komutları ve Yönetim Araçları Görkem Çetin Kitapta Yer Alan Bazı Konu Başlıkları: - Linux'a Başlarken - SED ile Vİ'ın Bilinmeyenleri - Kabuk Programlama - Metin Düzenleyiciler - Temel Komutlar - Sistem Yönetimi İçin İpuçları - Ağ Yöneticileri İçin - İletişim Kurarken - Internet Araçları - X Window Grafik Ortamı - Diğer İşletim Sistemleriyle Bağlantı Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Doç. Dr. Mustafa Akgül ile Röportaj SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Pardus eDergi Takımı PE: Kendinizden bahseder misiniz? Mustafa Akgül kimdir? Nelerden hoşlanır? Politika, aşk, evlilik, spor vb. konularda ne düşünür? MA: Kısa hayat hikayesinden baslayayım. Ankara'nın bir köyünde büyüdüm. Ortaokul için kasabaya gittim. Birkaç arkadaş bir evde kalıp, biraz ev sahibin desteği ile kendi kendimize ayakta duruyorduk. Bir kaç ay sonra ilkokulda bir öğrenciye yardım etmek için bir ailenin evine yerleşip, aileden biri oldum. 3. sınıfta Bolu'da Vakıflar Yurdunda yer buldum. Bu başarılı bir öğrenci olduğum içindi. Ortaokulda iken 27 Mayıs olmuştu. Liseyi Bolu Lisesi'nde bitirdim. ODTÜ'ye inşaat mühendisliği okumak üzere geldim. İnşaat mühendisliğinde 2. sınıfta Fortran II okudum ve zamanın “Main Frame'i” IBM 1650? ile çalıştım. İstatistik dersi okuduk. Bunlar beni matematik, olasılık ve optimizasyona yöneltti. Lisansta iken lisansüstü Stokastik Süreçleri dersini aldım, ileri matematik aldım. ODTÜ'ye 1965'de girdim, 1970'te bitirdim, bir senesinde hazırlık okumuştum. Matematiğe merakım yüksek lisans için matematikte yöneylem opsiyonuna yöneltti. Lisans sonrası mühendislik bilimlerinde asistan olarak çalışmaya başladım. Daha sonra TÜBİTAK Yöneylem Araştırması Ünitesine katıldım. Keban ve Ankara ulaşım projelerinde çalıştım. Ünite Gebze'ye, Marmara Araştırma Enstitüsüne taşınınca, ODTÜ Matematik Bölümüne asistan olarak girdim. Daha sonra doktora için Kanada'ya, Waterloo Üniversitesi'ne gittim. Bitirdikten sonra ABD'ye geçip, Dalaware ve Kuzey Karolina Devlet Üniversitesi'nde çalıştım. 1987'de Bilkent Üniversitesi Endüstri Mühendisliğinde çalışmaya başladım. Halen Bilkent Bilişim Sistemleri Bölümünde öğretim üyesiyim. Türkiye'ye İnternet'in gelmesi öncesinde Bitnet Teknolojiyle çalışan TÜVAKA ağında İnternet tartışmaları yapıyorduk. İnternet gelince, onun ne olduğunu anlatmak zorunda kaldık. Bu beni İnterneti tanıtma, yayma, gelişmesi için çalışma sürecine itti. 1989'dan beri İnternet yaşamımın önemli odak noktası haline aldı, enerjimi akıttığım kaynak oldu. Bu çabalar içinde açık kaynak, özgür yazılım ve Linux önemli bir yer tuttu. Yeteri kadar vakit ayıramadığım özel meraklarım, okumak, müzik dinlemek ve fotoğraf çekmektir. Türk ve Dünya Edebiyatından örnekler, araştırma, yaşam öyküleri ve popüler bilim okumaya çalışırım. Klasik müzik severim. En çok sevdiğim besteciler Bach, Beethoven, Mahler ve Sostokoviç'tir. Yüzmek de en sevdiğim spordur. Epeydir fotoğraf çekemedim. Bir dönem oğlum kameralarımı kullandı. [email protected] Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Doç. Dr. Mustafa Akgül ile Röportaj SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Pardus eDergi Takımı 68 kuşağının politika anlayışına sahibim, bir başka deyişle, ülke ve dünyanın sorunlarına ilgi duyar, sorumluluk hissederim. Politik fikirlerimi pek öne çıkartmaya çalışmam, katkımı İnternet ve özgür yazılımla ilgili konularda yapmaya çalışırım. İnternet ve özgür yazılım konularında tavır göstermek de politika yapmaktır. PE: Sizi özgür yazılıma yönlendiren olay nedir? Ve bu bağlamda ilk olarak hangi GNU/Linux dağıtımını kullandınız? MA: İnternet öncesi, Bitnet döneminde e-posta temelli servisleri kullanmaya başlamıştım. Belli bir adrese bana şu dosya gönder, dosya değişince hemen gönder gibi komutlarla arşivdeki/sunucudaki dosyaları edinmek mümkün idi. Bu arşivlerden birinde “TRICKLE” adlı servisten GNU yazılımlarını keşfetmiştim. Ayrıca bir haberleşme listemiz vardı: DOST. İngilizce olarak Türk Bilim adamları dizini ifadesini temsil ediyordu. Yine kısıtlı Bitnet hatlarından Usenet haber gruplarına erişmeye başlamıştık. Bilkent'te, Sunos'la çalışan Sparc makinalar, ve Unix dışı Data General bilgisayarları vardı. Öte yandan Türkiye'de TeX/LaTeX yazılımı tanıtmaya, kurslarını (matematikçilere) vermeye başlamıştık (ODTÜ'deki 1-2 arkadaşlarla). Bu bana ağ üzeriden çalışan gruplar ve arşivler konusunda deney kazandırmıştı. Bilkent'te başta Gcc olmak üzere temel Gnu yazılımlarını getirmek, derlemek ve kurmaya yöneltti. Başta Latex ve ilgili yazılımlar ve temel GNU yazılımlarını defalarca kurdum. Gcc-1.36 gibi sürümlerle uğraşmaya başladım. Sanırım 1992'de Bilkent'te Bilserv adıyla Perl temelli e-postayla gönderilen komutlara göre sorgulama yapan, dosya gönderen bir servis kurmuştum. Bilkent'te kendi kullanımımız için çektiğimiz yazılımlardan bir arşiv oluşmaya başlamıştı. Yavaş yavaş bir Gnu alt arşivi oluşmuştu. Disk ve bant genişliği izin verdiği ölçüde arşivi genişletmeye başlamıştık. [email protected] Yine aynı yıllarda i386 için BSD çıkmıştı, ve haber gruplarından bu fırtınayı takip etmiştik. 1992'de Linux diye bir şeyleri duyanlar vardı. Asıl gelişme, İnternetin gelmesi ile oluştu. Ben ülkemizde ilk FTP, pek coğunuzun adını duymadığı gopher, phonebook, wais gibi hizmetleri ilk başlatan idim. Web konusunda ODTÜ ile Bilkent'i aynı zamanda başlattık sayılır. Sanırım ilk sunucuyu ben kurdum ama ilk kapsamlı webi de ODTÜ kurdu. Ben kendimi adı konmamış webmaster olarak buldum. İlk yaptığım şeylerden biri de bir Linux dizini açmak oldu. Bunun kalıntılarını http://web.bilkent.edu.tr/Linux/ altında bulabilmelisiniz. 1993 sonunda [email protected] listesini ve kardeş [email protected] Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Doç. Dr. Mustafa Akgül ile Röportaj SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Pardus eDergi Takımı (aslında [email protected]) listesini açtık. Listproc yazılımını kullanıyorduk ve bunlar koordineli çalışırdı. Bir dönem sonra, sadece Bilkent listesinde devam kararı aldık. Bu listenin arsivini http://listweb.bilkent.edu.tr/linux/ altında bulabilirsiniz. Sanırım ilk olarak 1994'de masaüstü bilgisayarımına Linux kurduk. O zaman en yaygın GNU/Linux dağıtımı Slackware idi. 70-80 civarı disketlerde taşıyıp kuruyorduk. Bu noktada artık bir Linux gönüllüsü olmuştuk. [email protected] PE: Özgür yazılım felsefesi ülkemiz için ne kadar uygundur? Özgür yazılım felsefesinin ülkemizde yaşamsal anlamda katkısı olacağı inancında mısınız? MA: Özgür yazılım bilişimin asi çocuğudur. Bir anlamda İnternet'in çocuğu olarak düşünebiliriz. Daha doğrusu İnternet'le sarmal bir ilişki içinde birbirlerini desteklemektedir. İnternet, dünyayı bilgi toplumuna taşıyan gelişmelerin temsilcisidir. Değişen paradigmayı İnternet temsil etmektedir. Benzeri şekilde, özgür yazılım da yazılım sektörüne, insanların birlikte üretimine, modern imeceyi temsil etmektedir. Özgür Yazılım Hareketi, ulusları bilişim konusunu yeniden düşünemeye zorlamaktadır. Bilgi toplumun önemli bir yapı taşı olarak, bilgi toplumu ve bilişimi yeniden düşünmeye zorlamakta. Bir başka deyişle, ülkemizin kalkınma, bilgi toplumu olma, demokrasimizi geliştirmenin, geniş kitleleri bilişimle tanıştırmanın yolu özgür yazılımdan geçmektedir. Kısaca özgür yazılım tüm dünya için hayati bir konudur. Doğal olarak ülkemiz içinde hayati önemdedir. Bu istihdam, rekabet, güvenlik ve tasarruf açısından önemlidir. PE: Özgür yazılımın Türkiye'deki ve dünyadaki geleceği hakkında öngörüleriniz nelerdir? Tekel şirketlerin bir manada kaçak kullanıma izin verip, son kullanıcıyı kendi işletim sistemlerine mecbur etmesi "Özgürlüğün" önünü tıkıyor mu? MA: Özgür yazılımın dünya üzerindeki yolu zahmetli, uzun ama parlak olacaktır. Bir Anadolu türküsü ile “uzun ince bir yoldayız”. Örgütlü ve güçlü tekeller, onlara işbirliği yapan firmalar, kamu görevlileri ve onların ürünlerini kullanan, onlara alışmış, onlarla düşünen, dünyaları o alışkanlıkla oluşmuş teknik insanlar ve sıradan kullanıcılarla uğraşmak, onları bilgilendirmek, ikna etmek zorundayız. Ticari yapılar ve onların iş ortakları ve gönüllü “mahkumları” nedeniyle, özgür yazılımın gelişmesi bizim beklediğimizden yavaş olacaktır. Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Doç. Dr. Mustafa Akgül ile Röportaj SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Pardus eDergi Takımı [email protected] olarak dayanışma içinde olduğumuz sürece endişe edecek birşey yok diye düşünüyorum. PE: Atatürk'ün bir sözü vardır: "Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir..." Buna dayanarak; Atatürk bu günleri görseydi, sizce özgür yazılıma bakışı ne olurdu? MA: Özgür yazılımın gelişmesine destek olurdu. Bunda dünyaya örnek olmaya çalışırdı diye düşünürüm. Tüm gelişmeleri izleyen, bilimin ışığından ayrılmayan bir liderin bir başka düşüncesi olamaz ki. PE: Uzun süre Linux Kullanıcıları Derneği başkanlığı yaptınız. Şimdi de Linux Kullanıcıları Derneği ve Pardus Kullanıcıları Derneği'nin onursal başkanısınız. Şöyle geriye doğru baktığınızda duygularınızı açıklayabilir misiniz? PE: Dünyada milli işletim sistemi adı altında GNU/Linux işletim sistemi özelleştirmeye ve insanlığın malı olmaktan milletlerin malı olma çabaları ve oluşumları vardır. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? MA: Ulusların kendi amaçları için Ulusal Dağıtımlar oluşturmalarına sevinmek lazım. Bu bir yandan içselleştirmektir. O ulusun, söz konusu yazılıma daha fazla sarılmasını sağlamaktadır. Ama, aynı zamanda ortaya çıkan ürün insanlığın ortak malıdır. Başka ulusların da kullanımını açıktır. Dikkat edilmesi gereken, gelişmeleri takip ederek, başka ulusların, başka ekiplerin yaptığı gelişmeleri takip etmek, ve ona paralel bir geliştirmeyi sürdürmek. Ve yazılım bilimin ilkelerinden yarılmadan, çok dilli, taşınabilir, yapıyı sürdürmektir. İnsanlık ailesin özgür bir üyesi MA: Zor bir soru. İnternet'i ve özgür yazılımı insanlık için hayati önemde gelişmeler olarak gördüm. Hayatımın en temel öncelikleri arasına aldım. Bunu yapmaktan mutluyum. Yaptıklarımızın daha iyisini, daha büyük bir örgütlenme, dayanışma ve işbirliği ile yapabilirdik diye düşünmek gerekir. Her zaman daha iyisi mümkündür. Bizimde pek çok eksiğimiz olmuştur. Ülkemizin özgür yazılımla tanışması, bir özgür yazılım topluluğu oluşmasında bir tutam katkım olduysa, sevinirim. Elimden gelen desteği vermekte devam edeceğim. PE: Pardus projesini başarılı buluyor musunuz? MA: Daha metodolojik yaklaşırsak, önceden belirlenen kaynaklar ve hedefler cinsinden bakmak gerekir. Bunu da projesin başındakilerin yapması gerekir. Bir özgür yazılım gönüllüsü olarak, ben Pardus projesini başarılı buluyorum. Kanımca, oldukça özgün katkıları olan, Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Doç. Dr. Mustafa Akgül ile Röportaj SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Pardus eDergi Takımı [email protected] kullanışlı, başka dağıtımlarla yarışabilecek bir ürün çıktı. Bu küçük bir ekip ve gönüllülerin katkılarıyla oldu. Türkiye dışında kullanıcıların oluşu, yavaşta olsa ülkemizinde yaygınlık kazanması güzel şeyler. Ulusal bir dağıtım olması, arkasında bir kamu kurumunun, bilimsel ağırlığı olan bir kurumun olmasın insanımızın Pardus'u ciddiye almasının yolunu açmaktadır. İnsanlar Pardus'a daha sıcak bakıyorlar. Bunu pozitif katkıya döndürmeliyiz. PE: Pardus projesinin net olarak 4 yıllık gelişim sürecine baktığınızda, bu süreç içerisinde gözünüze çarpan ve dolayısıyla önemli olduğunu düşündüğünüz yenilikler ve hatalar neler olmuştur? MA: Pardus projesini o kadar yakından izleyemedim. En başında lisansın (feragatnamenin) belirlenmesinde biraz ağır davranıldı. Bu durum ise, özgür yazılım dünyasının katkısını erteledi. Ekosistem kurma işi yavaş gidiyor. Eldeki kadronun az sayıda eleman içermesi, tanıtım, çözüm üretme işini olması gerçekten daha yavaş gerçekleşmesine neden oluyor. Ama, bu devletin ve TÜBİTAK üst yönetiminin tercihi, proje ekibin bir tercihi değil. Olumlu yönde, güzel bir dağıtımın ötesinde, dünya özgür yazılım ailesine özgün ürünler, teknolojiler getirdiler; Çomar, PISI, Yalı gibi. PE: Pardus'u diğer dağıtımlarla kıyaslarsanız, diğerlerine göre hangi artıları ve eksilerinden söz edebilirsiniz? MA: Tüm dağıtımlar konusunda genel bir kıyaslama yapacak durumda hissetmiyorum. Başka işlerden bu konuya vakit ayıramıyorum. Bir üst soruda biraz cevap verdim. Tabii ki henüz ekosistem yavaş geliştiği olduğu için debian gibi büyük dağıtımlarla, destelenen paket açısından yarışması mümkün değil. Ama, işe yarar, gereken pek çok şeyi sağlamış durumdalar. PE: Geçtiğimiz bir iki yıl içerisinde, Başbakanlığa bağlı olarak çalışan Tübitak tarafından geliştirilen Pardus'un geliştirilmesi devam ederken, yine Başbakanlık tarafından kamu kuruluşlarına "Lisanslı yazılım kullanmaları" konusunda bir genelge yayımlandığını duyduk. Bu konu hakkındaki düşünceleriniz nelerdir? MA: Ülkemizde siyasi kadroların bilim, teknoloji ve bilgi toplumu konusunda fazla eğilmedikleri, işin hayati önemini kavramadıklarını söylemek sanırım abartı olmaz. Hükümetimizin ise kafası epey karışık. Zaman zaman güvenlilik, kaynak kodunu bilmek gibi endişeleri öne çıkarsa da, uluslararası tekellerle çok rahat anlaşıyor. Serbest rekabeti o Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Doç. Dr. Mustafa Akgül ile Röportaj SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Pardus eDergi Takımı [email protected] kadar önemsemiyor görüntüsü veriyor. Söz konusu genelge, çok daha eşit davranan bir tarzda yazılabilirdi; kamu kurumlarına, özgür yazılım ürünlerini korkusuzca kullanabileceklerini söyleyebilirdi. Kamu içinde entellektüel olarak tekellere, çizili biçile çözümlere dayanmanın rahatlığına alışmış, bu anlamda “ruhlarını teslim etmiş” arkadaşlarımız var. Bu nedenle, diyalog, hoşgörü ve ikna ile uzun ince bir yolu katetmek zorundayız. PE: Pardus Türkiye'nin işletim sistemi olabilir mi? Mesela tüm belediyelerin bir anda Pardus'a geçmeleri nasıl olurdu? MA: Bu güzel bir hayal. Özgür yazılıma geçiş bir emirle, bir anda olmayacak. Yeterli kadroların yetişmesi, uzun bir ikna süreci, yazılımların platform bağımsız, modern tekniklerle yeniden yazılması sonucunda ancak olacaktır. Daha henüz üniversiteleri geçiremedik. Öğretim üyelerinde epey yolumuz var. Özellikle dinozor kategorisindeki hocalarımızı geçirmek vakit alacaktır. PE: GNU/Linux'un ve Pardus'un kullanımının yaygınlaşabilmesi, büyük kitlelere hitap edebilmesi için sizce neler yapılmalıdır? Reklamın önemi nedir? MA: Öncelik yeni başlayanların, bilişim profesyonellerin özgür yazılımla tanışması, özgür yazılım dünyasına kazandırılmasıdır. Bunun yanında başarılı projeleri hayata geçirip, onu iyi tanıtabilirsek tabii ki hızlandıracaktır.. Bilgisayarla ilgili bölümlerle, ve hocalara (üniversite, yüksekokul ve liseler) ile formatör öğretmelere odaklanmamız lazım. Üniversitelerde standart dersler, ders kitapları hazırlamamız lazım. Buradaki kasıt referans, ve destekleyici malzeme üretmek. Pilot projeler, platform bağımlı yazılımları düzeltmek için örgütlü çaba gerekir. Her ders yılı başında, üniversitelere yeni gelen öğrencilere yönelik etkinlik yapıp, onları tanıştırmak yararlı olur.Bunun gibi kapsamlı eylem planı yapıp ısrarla takip etmemiz lazım. Bunun önemli bir parçası ulusal politikaların oluşması, izlenmesine katılmak, bunun için örgütlü çalışabilmek gerekir.Kamuoyu olusturma konsunda da yine planlı, örgütlü çalışmalıyız. PE: Türkiye'de İnternet'in gelişimi konusunda neler düşünüyorsunuz? İnternet alt yapısının kurulmasından bu yana ne tür yenilikler oldu, alt yapının gelişmesinde ne tür zorluklarla karşılaşıldı? Gelişmiş ülkelerle kıyaslandığımızda eksikliklerimiz nelerdir? Pardus-LinPuaxr.dOursgL|ineD uxe.rOgri g Doç. Dr. Mustafa Akgül ile Röportaj SeaD yıe8rg-i MaySısay2ı 0809 Mayısw2w0w0.9pardus-edergi.org Pardus eDergi Takımı MA: Bu uzun bir konu. Su anda OECD'nin sonuncusu olduğumuzu söylemek durumu özetler. Yer yer, Körfez ülkelerini, AB'ye yeni giren ülkelerin epey gerisinde olduğumuzu söylemek zorundayız.Ülkemizde hiçbir şey yok değil, ama olabileceğimiz çok altındayız. Siyasal sahiplenme, örgütlenme, yönetişim, altyapı konularında ciddi sorunlar var. Bunlara tuz biber eken ise “İnternet Yasakları”. Ben bunu “Donkişot, Devekuşu ve Harakiri” ile ifade ediyorum. PE: "Özgür yazılım kullanmak, kullanılmasına vesile olmak sevaptır." konusunda ne düşünüyorsunuz. Sonuçta korsan yazılım kullanmak kul hakkına girip, günah olunca bunun tersi de sevap olmalıdır. Öyle ise Müslüman'ım deyip %70'imizin kul hakkına girmesini özgür yazılım ile önleyip Tanrı'nın sevgili kullarından olabiliriz. MA: Özgür yazılım kullanmak, insana, ve çevreye duyarlı bir davranıştır. Daha katılımcı, bireye özgürlük verirken, toplulugun çıkarlarını da gözetmeye çalışan, bir harekettir. Bu dinlerin ortaya koyduğu etik değerlerle de uyumludur diye düşünüyorum. PE: Özgür yazılım kullanıp hırsızlık yapmak, çevreye zarar vermek, bu yazılım felsefesine aykırı değil midir? MA: Özgür yazılımın belli bir etik değerler bütünlüğü, çevreye ve insanlığa karşı sorumluluğu gerektirdiğini düşünüyorum. PE: Marka ve patentler hakkında ne düşünüyorsunuz? MA: Dünya yaratıcılığı teşvik etmelidir. İnsanlığın önündeki bilgi toplumu için yaratıcı bireyler ve onların buluşları önemlidir. Toplumun sorgulayıcı, bağımsız hareket eden, aykırı düşünebilen, farklı bakabilen ve farkı davranabilen insanlara gereksinimi var. Yaratıcı düşünceyi [email protected] yerleştirebilmek gerekir. Böyle insanları teşvik etmek, buluşlardan dolayı ödüllendirmek zorundayız. Marka ve patentler bu amaca hizmet edebilir. Ama, bunların gelişmenin önünü kesmesini de önlemek gerekir. Örneğin biri çarpmanın patentini alsaydı, bilim ne olurdu. Çok temel kavramların, gelişmenin temel taşlarının patentlenmesini önlememiz gerekir. Sık sık marka ve patentlerle geniş kitlelerin yaşamlarını etkileyecek ürün ve teknolojiler karşı karşıya gelebilir. Kuş/domuz gribi, AIDS virüsü gibi konularda, uluslararası tekellerle geniş kitlelerin hayati çıkarları karşı karşıya geldiğinde, geniş kitlelerin tarafını tutmamız gerekir. Benzeri şekilde bilişim teknolojilerde ulusal politikaların geniş kitleleri gözetmesi gerekmektedir. Bilgi ve bilişim okur yazarı olmak ve bilgiye erişim hakkı ve olanağı, temel bir yurttaşlık hakkı olarak anayasalara girmeye başladı. Bu nedenle ulusal politikaların yurttaşların bilgi teknolojileri öğrenmeleri ve kullanabilmesinin sağlanması kapsaması gerekir. Bu açıdan özgür yazılımlar temel yapı taşı haline gelmektedir. Bu hem mütevazi donanımları kullanabilmek, değişik gereksinim düzeyleri için, yazılım üretebilmek, ve bunların ücretsiz ya da mütevazı fiyatlarla satılabilmesini sağlamak gerekir. PE: Gençlerin eğitiminde soran, sorgulayan bir gençlik için çaba sarf ettiğinizi biliyoruz. Röportajımızın son sorusunu, okurlarımıza siz sormak ister misiniz? MA: Bu metni okuyan herkesin kendine şunu sormasını rica ediyorum: “Bugün özgür yazılım için ne yaptın ?” PE: Sorularımıza verdiğiniz cevaplar için teşekkür ederiz. Bu Sayıda Emeği Geçenler Pardus-eDergi, bir Pardus Kullanıcıları Derneği hizmetidir. Pardus-eDergi'nin gelişmesi için bizimle iletişime geçebilir, her türlü eleştiri ve önerilerinizin yanında GNU/Linux konulu makalelerinizi iletebilirsiniz. İletişim için; Elektronik Posta : [email protected] IRC : irc.freenode.org üzerinde #pardus-destek Dergide yazılmış veya çizilmiş materyallerin sorumluluğu yazarlarına aittir. Dergide geçen her türlü veri, Creative Commons Lisansına sahiptir. Kaynak göstermek şartıyla özgürce kullanılabilir. Alıntılar kendi lisanslarına sahiptir. Ahmet Yaman Çağatay Çebi Doğukan Korkmaztürk Erdem Artan İlkin İrden Kadri İspay Nihad Karslı Samed Konak Serdar Gündüz Soner Çevik
Benzer belgeler
Hydrogen - Tilkinin Dilinden
Pardus-eDergi, Pardus-Linux.orgTopluluğu tarafından çıkarılan, ağırlıklı olarak Pardus ve GNU/Linux konularını işleyen ücretsiz bir elektronik
dergidir.
Pardus-eDergi, bir Pardus Kullanıcıları Dern...