pdf - WINGS
Transkript
pdf - WINGS
San Sebastian Kumsalı, yemekleri ve film festivaliyle meşhur bir şehirden daha keyifli ne olabilir ki! San Sebastian, gerçekten de dünya üzerindeki en keyifli şehirlerden biri. Burada bir yandan şehrin kültürel tarihini ve politik atmosferini keşfederken, diğer yandan da kumsalında salınmalar eşliğinde bir lokma bir lokma daha derken kendinizden geçeceksiniz. Bir restorandan diğerine atlarken her birinde bir, hadi bilemediniz iki pintxos'un tadına bakarak kendi gurme turunuzu yapmamanız için hiçbir sebep yok. Üstüne üstlük yapmalısınız da! San Sebastianlılar da öyle yapıyor. Şehrin manzarası, kumsalı ve denizi de kesişmesiyle vücut bulan panorama insanı hiç olmadığı kadar huzurlu kılıyor. Tepelerinden birine çıkıp bu manzarayı seyretmeden dönmek, haksızlık olur. Ayrıca etrafta keşfedilecek bir sürü de ufak kasaba var; buralara günü birlik turlar yapmak çok keyifli olabileceği gibi, şehrin İspanya-Fransa sınırına yakın konumunun verdiği avantajla, buradan Bordeaux’ya geçecek gibi planlar da yapılabilir. Kısacası, siz siz olun, dönüş biletinizin üzerinde yazan tarihe çok da aldırış etmeyip ani karar değişikliklerine hazırlıklı gelin... >>NEREDE KALMALI? En İyiler Hotel Maria Cristina: Maria Cristina, 1912 yılından beri aynı görkemli binada hizmet veriyor. La Concha koyunda, Fransız mimarisini hayli andıran bir tarzı var. Kapsamlı bir renovasyon 1 San Sebastian sürecini yeni tamamlayan oteli San Sebastian Film Festivali’ne katılan pek çok ünlü isim tercih ediyor. Burada ağırlanmış olan VIP misafirler örnek olarak Elizabeth Taylor, Bette Davis, Woody Allen, Julia Roberts, Richard Gere, Brad Pitt ve Susan Sarandon sayılabilir. Astoria7: Astoria7, sinema temalı bir otel. Film festivaliyle ünlü bir şehir için çok iyi düşünülmüş bir konsept. Lobide büyük bir sinema kitaplığı var. Ayrıca her odası, sinemanın başka bir ünlü isminden ilham alınarak hazırlanmış. Her köşesi stil sahibi bir zevkle tasarlanmış. Bunlara Da Bakmaya Değer Hotel de Londres y de Inglaterra: 19. yüzyıl sonlarında inşa edilen bina, daha sonradan otel haline getirilmiş. La Concha koyuna ve plaja nazır olduğu için çok tercih ediliyor. Tarihin ünlü isimlerinden Henri Marie de Toulouse-Lautrec ve Mata Hari de burada konaklamış. Villa Soro: Villa Soro, en yakındaki kumsala 10 dakikalık yürüme mesafesinde ve şehrin biraz dışında ama şehre yakın. Otel binası, 19. yüzyılda yapılmış tarihi eser sayılan, bahçe içinde, İngiliz mimarisini yansıtan bir malikâne. 25 odası var. Evin serası olan bölüm kahvaltı servisi için dönüştürülmüş. Otelin restoranı yok. Buna karşılık, otel yönetimi şehirdeki en iyi restoranları tespit etme ve rezervasyon ayarlama servisi sunuyor. Odalardaki tarihi ev dokusu korunmuş, ancak teknolojik imkânlar unutulmamış. 2 San Sebastian >>NEREDE YEMELİ? Öğlen Oldu mu... La Guinda Deli & Coffee: San Sebastian’ın zevkli yerlilerinin tercih ettiği çok sempatik bir kafe burası. Kahve, çay, bira ve şarap çeşitleri oldukça zengin. Bunların yanında kurabiyeler, turtalar, ev yapımı sandviçler ve salatalar da davetkâr görünüyor. Doğal ahşap malzemeden dekoru ve bol güneş almasını sağlayan büyük camları ve taze meyve sularıyla, gün ortasında enerjinizi yeniden şarj edecek. Cafe de la Concha: Denize nazır ahşap binasıyla çok keyifli bir kafe. Öğlen için tost ve salata çeşitleriyle lezzetli bir mola verilebilir. Hafta sonuna özel ayrı bir menü çıkarıyorlar. Narru: Cafe de la Concha’nın hemen karşısındaki otellerden biri olan Hotel Niza’nın altında bulunuyor. Gece de bar olarak hizmet vermeye devam ediyor. Hem gündüz dinlenmek ve atıştırmak için, hem akşam yemeği için, hem de yemekten sonra bir şeyler içmek için gelinebilecek şık bir yer. Pinxtos: Pinxtos, Bask mutfağının geleneksel lezzetlerinden biri. Lokmalık atıştırmalıklar olarak hazırlanıyorlar. Katalan mutfağının tapas’larına benzetiliyor ancak tapas’tan farkı, pinxtos’un her zaman ekmek üzerinde servis edilmesi ve ekmeğe kürdan veya benzeri bir araçla tutturulması. Bar Ganbara: Bazı pinxtos restoranları tek bir malzemeyle özdeşleşebiliyor. Ganbara da mantarla özdeşlemiş. Mantarı kullanarak kendilerine ait pek çok tarif geliştirmişler. Tabii hepsi bununla sınırlı 3 San Sebastian değil. Klasik tariflerin pek çoğu, başarılı bir şekilde uygulanmış. Hatırı sayılır bir de şarap menüsü var. Bar la Viña: 1959 yılında açılmış olan la Viña’yı, kuşaklardır aynı aile işletiyor. Küçük ve sevimli bir yer. Kuzu but ve peynir korneti oldukça meşhur. La Cuchara de San Telmo: San Sebastianlıların favori pinxtos’çusu diyebiliriz. İyi pinxtos’çu adresleri ararken, en sık çıkan isimlerden biri. Gerçekten bahsedildiği kadar var. Özellikle etli yemeklerde çok çok başarılılar. Bar Txepetxa: Burası ünlülerin de ziyaret ettiği bir yer. Gördüğünüz zaman nedenini anlıyorsunuz. 70’lerde açılan mekân, o zamanın hissini hâlâ biraz koruyor. Büfeye ve camekâna dizdiği yiyeceklerle, karşı konulmaz bir görüntü yaratıyorlar. Ayakta içki içip bir yandan da atıştıran pek çok insan görmek mümkün. Bu özelliğiyle de Bask pinxtos alışkanlığını en usulüne uygun sunan mekân olduğu söylenebilir. A Fuego Negro: Pinxtos’un oldukça modern ve çağdaş bir yorumu sunuluyor. Eğer çok kalabalık değilseniz barda oturmanızı tavsiye ederiz. Menünün yazdığı uzun karatahtanın karşısında, şık aydınlatmaların altında oturunca, mekânın atmosferi daha çok belli oluyor. Küçük hamburgerleri pek meşhur. Geceleri hareketli bir bara dönüşüyor. Bar Martinez: Uzun masif ahşap barı ve tavandan loş aydınlatmasıyla klasik bar stilini taşıyor. Burayı şehrin yerlileri, hoş ve sakin bir ortamda, lezzetli pinxtos’lar yemek için tercih ediyor. Çeşitlerinin 4 San Sebastian sayısı da oldukça fazla. Ancak daha çok soğuk seçeneklerde başarılı olduklarını belirtelim. Bar Goiz Argi: Uzun bara pinxtos sıralama geleneğini uygulayan mekânlardan bir diğeri. Ancak diğerlerinden farklı olarak esas hazırlığı sipariş üzerine yapıyorlar. Yani beklemekte olanlardan yemek zorunda değilsiniz. Fiyatları oldukça uygun. Özellikle karidesli seçenekleri çok lezzetli. Akşam Yemeği Arzak: Bask mutfağının bu meşhur restoranı, 3 Michelin’li ve dünyanın en iyi 50 restoranı arasında gösteriliyor. Şef Juan Mari Arzak’ın, bir zamanlar Ferran Adria’nın da hocası olduğunu da eklemek şart. Tadım menüsünü almazsanız mümkün olduğu kadar farklı yemek sipariş etmenizi öneriyorlar. Böylece masadaki herkes her şeyin tadına bakmış oluyor. Zaten porsiyonları da çok büyük değil. Dolayısıyla çok sayıda tabağı tadabilirsiniz. Martin Berasategui: Martin Berasategui, 35 yıldır mutfakta yemek yapıyor. İspanya ve dünyanın en ünlü aşçılarından biri olacak kadar da iyi yapıyor. Kendi adını taşıyan 3 Michelin yıldızlı mekânında, yemek severleri ağırlıyor. En çok tadımlık menüsünü öneriyor, çünkü çok sayıda küçük lokmalarla hem doyurucu hem de baştan çıkarıcı bir lezzet turuna çıkarmayı istiyor. Kokotxa: Uzun beyaz masa örtüleri ve ahşap sandalyeleriyle klasik bir lokanta görünümünde. Ancak yemeklerin sunumu birer sanat eseri. 5 San Sebastian Kullandıkları malzemelerin tazeliği ve doğallığı da gerçekten lezzeti çok değiştiriyor. Ayrıca bir araya getirmeyi seçtiği malzemeler, çok ilginç sonuçlar yaratıyor. Yine hepsinden biraz tadalım diyenler için bir tadım menüsü mevcut. Mugaritz: Mugarizt, yeme alışkanlıklarını ve restoran kültürünü sorgulayan felsefi bir altyapıya sahip. Bir yemeği başlangıç yapanın ne olduğunu, yemeğin tatlıyla bitip bitmediğini ve daha pek çok alışkanlığımızı sorguluyorlar. Sonuçta ortaya tamamen sürpriz bir menü çıkıyor. Her gün taze ve doğal ürünleri bir araya topladıktan sonra, onlarla ne yapacaklarına malzemenin yönlendirmesiyle karar veriyorlar. Sizin de bu deneyime teslim olmanızı ve kendinizi onlara bırakmanızı istiyorlar. >>GECE KUŞLARINA be bop Bar: Şehrin en iyi gece mekânlarından biri. Çoğu akşamlar canlı performanslar oluyor. Performans olan günlerde, caz, funk, Latin caz, reggae tarzında müzik yapan gruplar sahne alıyor. Bataplán: Şehrin klasikleri arasına girmeyi başarmış bu gece kulübü Bob Sinclar, David Guetta, Martin Solveig gibi house müziğin ünlü DJ’lerini misafir etmiş. Pek çok ünlü simayla karşılaşabileceğiniz mekan, yaz aylarında açılan terasta lezzetli kokteyller içip sabahın ilk ışıklarına kadar eğlenebileceğiniz güzel bir adres. 6 San Sebastian La Rotonda: Güzel müzik eşliğinde eğlenebileceğiniz bir diğer adres ise La Rotonda. Açıldığı günden beri festivaller, moda geceleri ve özel davetler için tercih edilen gece kulübü, özellikle buralı gençlerin vazgeçilmezi. >>YA BAŞKA? Alışveriş Zapore Jai: Bu iştah açan şarküteri, ünlü gurmelerin tartışmaları sonucu oluşturulan listelerle ürün seçeneklerini belirliyor. Gerçekten de çok sofistike seçenekleri bir araya getirdikleri doğru. Dükkânın dekorasyonu da oldukça şık. Don Serapio: Eğer pinxtoslar aklınızı başınızdan aldıysa, bu şarküteri son darbeyi vurmak üzere! Sıra sıra ve yukardan sallanan etler, dizi dizi şarap şişeleri, tabaklarda üst üste kuru meyve ve kurabiyeler, yan yana kavanozlar… Bavulunuzu idareli kullanıp, buradan bir şeylere yer açmanın bir yolunu düşünmekte fayda var. Solbes: Aynı iştah açıcı manzara, daha çok raf, daha çok çeşit için Solbes doğru bir adres. Don Serapio yalnızca kendiği seçtiği ürünleri bulunduruyor ve daha butik bir şarküteri olarak karşımıza çıkıyor. Solbes ise her markanın ürününü bir arada bulunduruyor. Dolayısıyla aradığınız şeyi bulma ihtimaliniz daha yüksek. Elkar Megadenda: Sık sık okuma ve imza günlerinin düzenlendiği bir kitabevi burası. Dönmeden Bask mutfağı ve tarihiyle ilgili İngilizce, 7 San Sebastian Fransızca ve İspanyolca kitaplara bir göz atabilirsiniz. Bir pinxtos tarifleri kitabı fena mı olurdu mesela? Frida: İspanyol tasarımcıların en iyi elbiseleri, takıları, kaftanları ve şapkalarını burada bulabilirsiniz. Görülecek Yerler San Telmo Müzesi: 16. yüzyıldan kalma tarihi bir binaya yerleşmiş olan müzenin kataloğunda hayli fazla sayıda eser var. Eserler çoğunlukla arkeoloji, güzel sanatlar, fotoğraf ve etnografya alanlarında. Kütüphanesiyle araştırmacılara kapılarını açan seçkin bir kurum. Aquarium: Burada akvaryum yalnızca sağlı sollu değil, tavanda ve yerde de cam var. Suyun içine küçük bir oda açılmış ve siz oradan geçiyormuşsunuz gibi bir his yaratılmış. Burayı Avrupa’daki emsallerinden ayıran özelliği, bu 360 derecelik deneyimi sunuyor olması. Peine del Viento ve ardından Monte Igueldo: Ünlü sanatçı Eduardo Chillida’nın en ünlü eseri. Sanat hayatının son döneminde kamusal alanlarda soyut heykeller yapan Chillida’nın bu eseri de denizin kıyısında. Burada, ustaya bir selam verdikten sonra, füniküler ile, Igueldo Dağı’na çıkabilirsiniz. Burada manzarayı kaçırmak istemezsiniz. Monte Urgull: Urgull’un tepesine çıkıp, 12 metre uzunluğundaki İsa heykelini ve şehrin duvarlarını görebilirsiniz. Buraya kadar çıkmışken 8 San Sebastian de soluklanmamak olmaz. Kale duvarlarına oturup gün batımına karşı piknik yapmak unutulmaz bir deneyim olacaktır. Piknik sepetinizi hazırlamadan önce alışveriş kısmında önerdiğimiz şarküterilere bir göz atmanızı öneririz. Aman Aman! Şehrin civar kasabaları Getaria, Pasajes San Juan ve Fuenterrabia kültürel geziler için ideal. Fransız kasabaları San Juan De Luz, Biarritz ve Hendaya da aynı şekilde kısa ziyaretleri hak eden yerler. San Sebastian Film Festivali, ödül olarak altın deniz kabuğu veriyor. Festival Eylül ayının sonlarına doğru gerçekleşiyor. Sıkıcı Bilgiler San Sebastian Havaalanı’ndan Donostia’ya taksi yaklaşık 30€ tutuyor. Saat 13:00’dan itibaren pek çok dükkân kapanıyor. Saat 4’e, 5’e kadar da kapalı kalıyorlar. Pazar günü hemen her yer kapalı. Bankalar saat 9:00-13:00 arası açık. Öğle yemekleri 14:00-16:00 arasında oluyor, akşam yemeği de 21:00’da. Barlar gece 23:00’dan önce bomboş oluyor. Hatta çoğu yer gece yarısından sonra anca doluyor. Acil durumlarda 112’yi arayın. 9
Benzer belgeler
Şehirler ve Yürüyüş Rotaları
tam bir cennet. En seçkin et çeşitlerini tadabileceğiniz bu harika restoran aynı
zamanda kanal çevresine kurulmuş olan şehrin modern yüzünü seyretmek için de
doğru bir lokasyon. Geniş şarap menüsü ...