DİNİMİZ İSLAM Kurban ve Adak
Transkript
DİNİMİZ İSLAM Kurban ve Adak
www.dinimizislam.com DİNİMİZ İSLAM www.dinimizislam.com Kurban ve Adak Künye Sahibi: Mehmet Ali Demirbaş Gazeteci – Yazar 29 Ekim Cad. No:23 Kat:4 Yenibosna İstanbul Tel: (0212) 454 38 20 [email protected] Hazırlayan: www.bizimsahife.org 1 www.dinimizislam.com Kurban ve Adak İÇİNDEKİLER Kurban Zilhicce ayının fazileti Arefe gününün önemi Bire yediyüz sevap Kurban kesmenin fazileti Kurban kesmek kimlere vacibdir Kurban kesmede zenginliğin ölçüsü. Kimler nasıl seferi olur Seferilik ve kurban Kurbana ortak nasıl olunur Kurban için vekalet nasıl verilir? Kurban satın alırken Hangi hayvanlardan kurban olur Kurbana mani olmayan kusurlar Kurban ne zamana kadar kesilebilir Kurban kesiminde ihtiyatlı davranmak Hayvan kesilirken mekruh olan şeyler Kurban nasıl kesilir Hayvanı şoklamak Kurban kestikten sonra namaz kılmak Kurban etini nasıl paylaşmalı Vacib kurbanı kesemeyen ne yapar Fakir ve kurban 3 3 5 6 7 Evde kimler kurban kesecek Alınan kurban ölse veya kaybolsa Kurbanla ilgili çeşitli sual cevaplar Akika kurbanı nedir Ölü için kurban kesmek Peygamber efendimiz için kurban kesmek Kurban ve Hayır kurumları Adak, kurbana dahil edilir Ruhsatlardan faydalanmalı Kurban, kurbanda kesilir Bayram günleri ne yapmak gerekir Hazret-i İbrahim ve Kurban Kurbanı bahane edenler Kurban bayramını tespit Adak (Nezr) Adak yok mu? Bir şeyi adamak nasıl olur Adak ile adak kurbanı ayrıdır Adağın şartlara uygun olması Adak sevabını evliyaya bağışlamak Adak etinden kimler yiyemez Adakla ilgili çeşitli sual cevaplar Adak ve yemin kefareti Adak adamak ve mum dikmek Adak düşmanlığı 8 12 17 20 24 29 35 38 40 41 42 43 44 46 47 47 53 54 2 55 56 57 59 61 62 63 66 67 69 70 70 73 76 77 77 79 81 82 84 84 86 99 101 102 www.dinimizislam.com Kurban ve Adak Kurban Zilhicce ayının fazileti Sual: Zilhicce ayının fazileti nedir? CEVAP Kurban Bayramı’nın bulunduğu aya zilhicce denir. Zilhicce ayının ilk on gününde yapılan ibadetlerin kıymeti çoktur. Bu husustaki hadis-i şeriflerden birkaçı şöyledir: (Zilhiccenin ilk günlerinde tutulan oruç, bir yıl oruç tutmaya bedeldir. Bir gecesini ihya etmek de Kadir Gecesi’ni ihya etmek gibidir.) [İbni Mace] (Zilhiccenin ilk on gecesinde yapılan amel için, yedi yüz misli sevab verilir.) [Beyheki] (Terviye günü [Arefe’den önceki gün] oruç tutup, günah söz söylemeyen Müslüman Cennete girer.) [Ramuz ] (Zilhiccenin ilk 9 günü oruç tutan, her günü için, yüz köle azat etmiş veya cihad edenlere yüz at vermiş veya Kâbe’ye kurban için yüz deve göndermiş gibi sevab alır.) [R. Nasıhin] (Bu on günün hayrından mahrum olana yazıklar olsun! Bilhassa dokuzuncu [Arefe] günü oruçla geçirmelidir! Onda o kadar çok hayır vardır ki, saymakla bitmez.) [T. Gafilin] (Zilhiccenin ilk 9 günü oruç tutana, her günü için bir yıllık oruç sevabı verilir.) [Ebul Berekat] (Zilhiccenin ilk on günü fazilette bin güne, Arefe günü ise on bin güne eşittir.) [Beyheki] (Zilhiccenin ilk on gününde yapılan amellerden daha kıymetlisi yoktur.) [Taberani] (Allah indinde zilhiccenin ilk on gününde yapılan amellerden daha kıymetlisi yoktur. Bugünlerde tesbihi, tahmidi, tehlili ve tekbiri çok söyleyin!) [Taberani] Tesbih: Sübhanallah, Tahmid: Elhamdülillah, Tehlil: Lâ ilâhe illallah, Tekbir: Allahü ekber, demektir. Peygamber efendimiz, Zilhiccenin ilk on gününde yapılan amellerin, 3 www.dinimizislam.com diğer aylarda yapılan amellerden daha kıymetli olduğunu bildirince, Eshab-ı kiram, (Ya Resulallah, bu ayın ilk günleri yapılan ameller, Allah yolundaki cihaddan da mı daha kıymetlidir?) dediklerinde, (Evet, cihaddan da kıymetlidir, ancak canını, malını esirgemeden savaşıp şehid olanın cihadı, daha kıymetlidir) buyurdu. (Buhari) Hazret-i Ebüd-derda buyurdu ki: Zilhiccenin ilk dokuz günü oruç tutmalı, çok sadaka vermeli ve çok dua ve istiğfar etmelidir, çünkü Resulullah, (Bu on günün hayır ve bereketinden mahrum kalana yazıklar olsun) buyurdu. Zilhiccenin ilk dokuz günü oruç tutanın, ömrü bereketli olur, malı çoğalır, çoluk çocuğu belalardan muhafaza olur, günahları affolur, iyiliklerine kat kat sevab verilir, ölürken kolay can verir, kabri aydınlanır. Cennette yüksek derecelere kavuşur. (Şir’a) Her hafta saç, sakal, tırnak kesmek sünnettir. İbni Âbidin hazretleri, (Zilhicce ayının ilk on günü, bu sünnetleri geciktirmemeli. (Kurban kesecek kimse, Zilhicce ayı girince, saçını ve tırnağını kesmesin) hadis-i şerifi, emir değildir. Bunları, kurban kesinceye kadar geciktirmek müstehabdır) buyurmaktadır. Kurban kesecek kimsenin, Zilhicce ayının ilk gününden, kurban kesinceye kadar, saçını, sakalını, bıyığını ve tırnağını kesmemesi müstehabdır; fakat vacib değildir. Bunları kesmesi günah olmaz ve kurban sevabı azalmaz. Bu on gün içinde, hasta ziyaret eden, Allahü teâlânın dostlarının hatırını sormuş ve ziyaret etmiş gibi olur. Bu on gün içinde Ehl-i Sünnet’e uygun bir din kitabı okumak çok sevabdır. Din ilmini, Ehl-i sünnet itikadını öğrenmek, kadın erkek herkese farzdır. Çocuklara öğretmek, birinci görevdir. Zilhiccenin onuncu günü Sual: Zilhiccenin ilk dokuz gününde oruç tutmak ve ibadet etmek sevab olduğu gibi, onuncu günü ve bayramın diğer günleri ibadet etmek de sevab mıdır? CEVAP Evet, çok sevabdır. Zilhiccenin onu, bayramın birinci günüdür. Bir hadis-i şerif meali: (Rahmet kapıları dört gece açılır. O gecelerde yapılan dua, tevbe reddolmaz. Ramazan ve Kurban Bayramı'nın birinci geceleri, Berat Gecesi ve Arefe Gecesi.) [İsfehani] (Bayram gecelerini ihya edenin kalbi, kalblerin öldüğü gün ölmez.) [İbni Mace] 4 www.dinimizislam.com Arefe gününün önemi Sual: Arefe hangi güne denir ve önemi nedir? CEVAP Kıymetli geceye kendinden sonra gelen günün ismi verilir. Fakat Arefe ve Kurban bayramının üç gecesi böyle değildir. Bu dört gece, bugünleri takip eden gecelerdir. Arefe, yalnız Zilhiccenin 9. günüdür. Başka güne Arefe denmez. Arefe günü yapılacak işlerden bazıları şunlardır: 1- Arefe günü sabah namazından, Kurban bayramının dördüncü günü ikindi namazına kadar, erkek-kadın herkes, cemaatle kılsın, yalnız kılsın, 23 vakit farz namazda selam verir vermez, (Allahümme entesselam...) demeden önce, bir kere, vacip olan teşrik tekbirini söylemeli, yani, (Allahü ekber, Allahü ekber. La ilahe illallahü vallahü ekber, Allahü ekber ve lillahil-hamd) demelidir. Camiden çıktıktan veya konuştuktan sonra, artık teşrik tekbirini okumak gerekmez. (Halebi) 2- Zilhiccenin ilk dokuz günü oruç tutmak sevaptır; fakat Arefe günü oruç tutmak daha çok sevaptır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Arefe günü oruç tutana, Âdem aleyhisselamdan, Sûr’a üfürülünceye kadar yaşamış bütün insanların sayısının iki katı kadar sevap yazılır.) [R. Nasıhin] (Arefe günü tutulan oruç, bin gün [nafile] oruca bedeldir.) [Taberani] (Arefede tutulan oruç, iki bin köle azat etmeye, iki bin deve kurban kesmeye ve Allah yolunda cihad için verilen iki bin ata bedeldir.) [T. Gafilin] (Arefe günü [Besmele ile] bin İhlas okuyanın günahları affolup duası kabul olur.) [Ebuşşeyh] (Arefe günü tutulan oruç, geçmiş ve gelecek yılın günahlarına kefaret olur.) [Müslim] (Şeytan, Arefe gününden başka bir günde daha zelil, rezil, hakir ve kinli görülmez.) [İ. Malik] (Allahü teâlâ, Arefe günü kullarına nazar eder. Zerre kadar imanı olanı affeder.) [Gunye] (Rahmet kapıları dört gece açılır. O gecelerde yapılan dua, reddolmaz. Ramazan ve Kurban bayramının birinci gecesi, Berat ve Arefe gecesi.) [İsfehani] (Arefe gecesi ibadet eden, Cehennemden azat olur.) [S. Ebediyye] 5 www.dinimizislam.com İbadet olarak ilim öğrenmek en faziletlisidir. İlmihal okumakla en uygun ilmi öğrenmiş oluruz 3- Bugünü fırsat bilip dua etmeli! Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Duanın faziletlisi, Arefe günü yapılanıdır.) [Beyheki] 4- Arefe gününü ibadetle, zikirle, tefekkürle geçirmeli, insanlara iyilik etmeye çalışmalı! Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Arefe gününe hürmet edin! Arefe, Allahü teâlânın kıymet verdiği bir gündür.) [Deylemi] (Hürmet etmek, günah işlememekle olur.) (Arefe günü, kulağına, gözüne ve diline sahip olan mağfiret olur.) [Taberani] Kulağına sahip olmak, gıybet, çalgı gibi haram olan şeyleri dinlememektir. Eğer biz istemeden kulağımıza gelmişse, bize günah olmaz. Gözüne sahip olmak da, haram olan şeylere bakmamak ve mubah olarak baktığı şeylerden ibret almaktır. Diline sahip olmak ise, yalan söylememek, dedikodu etmemek, laf taşımamak, kötü söz söylememek, hatta boş şey konuşmamak, kimseyi diliyle incitmemek demektir. Bunlara riayet eden, Arefe gününü değerlendirmiş olur. Bin İhlas okurken Sual: Hadis-i şerifte, (Arefe günü [Besmele ile] bin İhlas okuyanın günahları affolup duası kabul olur) buyuruluyor. Bunu okurken, ihtiyaç hâlinde, arada konuştuktan veya başka bir iş yaptıktan sonra devam etmenin bir mahzuru olur mu? CEVAP Hayır, bir mahzuru olmaz. Peş peşe okumak şart değildir. Mesela, bir kısmı sabahtan, bir kısmı öğleden veya ikindiden sonra okunabilir. Bire yediyüz sevap Sual: Yapılan iyilik ve ibadetlere, en çok ne kadar sevap verilir? CEVAP Allah rızası için yapılan iyiliklerin, sadakanın, zekâtın karşılığı verenin ihlas derecesine göre, bire ondan bire yediyüze, hatta daha fazla olur. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki: (Mallarını Allah yolunda harcayan kimselerin hâli, yedi başak bitiren ve her başağında yüz tane bulunan bir tohuma benzer. Allahü teâlâ, dilediğine daha fazla da verir. O vâsi ve âlimdir.) [Bekara 260] [Vâsi, takat ve kudret sahibidir, ihsan ettiği şeyler Ona darlık vermez. Âlim, her şeyi, haliyle, hakikat ve özüyle bilicidir. İnfak edenin 6 www.dinimizislam.com niyetini, ihlaslı olup olmadığını ve infak kudretini bilir. İnfak, harcama, ihtiyaç karşılamadır.] Hadis-i şeriflerde ise buyuruldu ki: (Bir iyiliğe on mislinden 700 misline kadar sevap verilir. Ancak oruç hariç, Allahü teâlâ, onun mükafatını ben [hesapsız] veririm buyurdu.) [İbni Huzeyme] (Rabbiniz, rahimdir. Bir iyilik yapmak isteyip de yapamayana, bir sevap verir. Yapana on mislinden 700 misline kadar veya daha fazla sevap yazar. Kötülük yapmak isteyip de yapmayana bir sevap, yaparsa bir günah yazar.) [Taberani] Allahü teâlânın rahmeti, ihsanı boldur. Zerre kadar bir iyiliğe dağ kadar sevap verir. Mülk Onundur, dilediğine dilediği kadar ihsan eder. Kimse Ondan hesap soramaz. Sevap-günah miktarını, göklerin büyüklüğünü, uzaklıkları ve ahiretteki zamanları ve dünyanın yaratılışını ve mahlûkların sayısını bildiren rakamlar, miktar sayısını göstermek için değil, miktarın çokluğunu anlatmak içindir. Kurban kesmenin fazileti Sual: Kurban kesmenin önemi nedir? CEVAP Kurban nisabına malik olanın, kurban kesmesi vacib iken, kurban kesilmeyen ev inleyerek, sahibine beddua eder, (Kurban kesmediğin gibi Cenab-ı Allah sana iyilik yapmayı nasip etmesin!) der. O ev, o yıl belalara düçar kalır. Kurban kesenin evi ise, memnun olur, sahibine hayır dua eder. Kurban kesmeyi bir nimet bilmeli! Kurban kesen Müslüman, kendini Cehennemden azat etmiş olur. Birkaç hadis-i şerif meali şöyledir: (Cimrilerin en kötüsü [vacib olduğu hâlde] kurban kesmeyendir.) [S. Ebediyye] (Hâli vakti yerinde olup da kurban kesmeyen, namaz kıldığımız yere gelmesin!) [Hâkim] (Kurbanın postunun her kılına ve her parçasına bir sevab vardır.) [Hakim] (Kurbanlarınız semiz olsun. Onlar Sıratta bineklerinizdir.) [Zâd-ül mukvin] (Kurbanın derisindeki her tüy sayısınca size sevab vardır. Kanının her damlası kadar mükâfat vardır. O sizin mizanınıza konacaktır. Müjdeler olsun!) [İbni Mace] (Kurbanlarınızı gönül hoşluğuyla kesin! Çünkü hiçbir Müslüman 7 www.dinimizislam.com yoktur ki, kurbanını kıbleye döndürüp kessin de, bunun kanı, boynuzu, yünü, her şeyi kıyamette kendi mizanına konan sevabı olmasın!) [Deylemi] (Sevab umarak kurban kesen, Cehennemden korunur.) [Taberani] (Kurban bayramında yapılan amellerden Allahü teâlâ katında kurban kesmekten daha kıymetlisi yoktur. Daha kanı yere düşmeden Allahü teâlâ, onu muhafaza eder. Onunla nefsinizi tezkiye edin, onu seve seve kesin!) [Tirmizi] (Kurbanların en hayırlısı boynuzlu koçtur.) [İbni Mace] (Ya Fatıma, kurbanının yanına git! Kesilirken orada bulun! Kurbanının yere akacak ilk kan damlasıyla, geçmiş günahların affedilir.) [İ. Hibban] (Kesilen kurban, Kıyamette, etiyle, kanıyla 70 kat büyüyerek mizana konur.) [İsfehani] Kurban kesmek kimlere vacibdir Sual: Kimler kurban keser yani kurban kesmek kimlere vaciptir? CEVAP Maddeler halinde bildirelim: 1- Kurban, davar [koyun, keçi], sığır [manda, inek, dana, öküz, boğa] veya deveyi, Kurban bayramının ilk üç gününde, kurban niyeti ile kesmek demektir. Kurban, vacip vazifesini yerine getirerek sevaba kavuşmak için kesilir. Mukim olan, akıllı, büluğa ermiş, hür ve Müslüman erkeğin ve kadının, ihtiyaç eşyasından fazla, nisap miktarı malı veya parası varsa, Kurban bayramı için niyet ederek, belli günlerde, belli bir hayvanı kurban kesmeleri vacip olur. Dinen karı kocadan hangisi zengin ise kurbanı o keser, ikisi zengin ise ikisi de keser, ikisi de fakir ise ikisi de kesmez. Fakir kurban kesmek zorunda değildir ama keserse çok sevap olur. Kurban, dünyada vacip vazifesini yerine getirmiş olmak ve ahiretteki sevabına nail olmak için kesilir. Babanın, çocuğu için, çocuğun malından da kurban kesmesi gerekmez. Deli ile bunak, çocuk hükmündedir. Büyük çocuk ve hanımdan izinsiz, onlar adına kurban kesilmez. 2- Mukim, akıl-baliğ müslümanın, ihtiyacından fazla nisap miktarı malı veya parası varsa, kurban kesmesi vacip olur. Kurban kesmenin vacip olmasında, bayramın üçüncü gününe itibar olunur. Bayramın birinci ve ikinci günü, zengin-fakir, mukim-misafir, akıllı-deli, baygın-ayık olmaya bakılmaz. Bayramın üçüncü günü nisaba malikse, diğer şartlar da varsa 8 www.dinimizislam.com kurban kesmek vacip olur. Demek ki, bayramın ikinci günü de baliğ olmayıp, üçüncü günü büluğa erene, bayramın ilk günü fakirken üçüncü günü zengin olana, bayramın ilk günü seferiyken, üçüncü günü mukim olana, diğer şartlar da varsa, kurban kesmek vacip olur. 3- Bayramın ilk günü komada iken, üçüncü günü ayılanın, diğer şartlar da varsa, kurban kesmesi vacip olur. Bayramın ikinci günü bayılıp, üçüncü günü güneş battıktan sonra ayılan zenginin kurban kesmesi vacip olmaz. 4- Fakir bir kimse, bayramın birinci veya ikinci günü, bir kurban kesse, bayramın üçüncü günü zengin olsa, bir kurban daha kesmesi lazımdır. Çünkü üstüne vacip olmadan kesmiştir. Ancak, Bezzaziyye gibi muteber eserlerde, sonradan gelen âlimler, “Fakir, bayramın birinci günü kurban kesse, üçüncü günü zengin olsa, tekrar kurban kesmesi gerekmez” demişlerdir. 5- Üçüncü günü zengin olacağını bilenin, ilk günü kurban kesmesinde mahzur yoktur. 6- Bir zengin, bayramın birinci ve ikinci günü kurban kesmeden ölse, kurban borcu ile ölmüş olmaz. 7- Kurban bayramının üçüncü günü fakir olacağını veya sefere çıkacağını bilen kimseye, birinci günü kurban kesmek vacip olmaz. Keserse vacip olarak eda etmiş olur. 8- Mukim iken, bayramın birinci ve ikinci günü sefere çıkanın, kurban kesmesi vacip olmaz. Daha önce kesmişse, vacip sevabı alır. Kesmemişse, sefere çıktığı için borç üzerinden düşer. 9- Mukim bir zengin, seferdeki bir vekile kurban kestirse, vacip sevabı alır. 10- Esir iken, üçüncü günü hür olanın, diğer şartlar da varsa, kurban kesmesi vacip olur. Hür iken, bayramın üçüncü günü esir olup, güneş batana kadar esir kalanın kurban kesmesi vacip olmaz. 11- Tarlasından aldığı mahsul veya tarlanın, evin, dükkanın [atölyenin, kamyonun] bir senelik kirası, ne kadar çok olursa olsun, bir yıllık ev ihtiyacını veya aylık geliri ve aldığı maaş ve ücret, aylık ihtiyacını ve kul borcunu karşılamayan kimse, imam-ı Muhammed’e göre fakirdir. Fetva da böyledir. Şeyhayn’a göre zengin sayılır. Mülkü olan tarlanın ve bu demirbaş malların değeri, ihtiyacını karşılar ve nisabı da bulursa, bunun kirayı her alışta, bir miktar ayırıp, biriktirerek fıtra vermesi ve kurban keserek büyük sevaba kavuşması gerekir. Böyle bir kimse, fıtra vermez ve kurban kesmezse, imam-ı Muhammed’e göre, günahtan 9 www.dinimizislam.com kurtulur. Tarlasından hiç mahsul almayan, kiraya da veremeyen kimse ve ihtiyacından fazla malı olup da, parası bulunmayan kimse, imam-ı Muhammed’e uyarak, fıtra vermez ve kurban kesmez. Verir ve keserse, ikinci ictihada göre, fıtra ve kurban sevabına kavuşur. Aldığı kira ile güç geçinen kişi, nisaba malik ise, para biriktirip, fıtra vermeli ve kurban kesmelidir. Etin hepsini kavurma yapıp, birkaç ay et parasından biriktirip gelecek yılın fıtra ve kurban parası olarak saklamalıdır. Böylece, fıtra ve kurban sevabından mahrum kalmamalıdır. Aile efradı çok olup güç geçinenin, kurbanın etini evinde bırakması müstehaptır. Birden çok evi olan erkeğin, nisaptan düşürecek kadar borcu yoksa, kurban kesmesi gerekir. Sual: Akıl baliğ olma yaşı kaçtır? 13 yaşındaki oğluma kurban düşer mi? CEVAP Kızlar 9 yaşında, erkekler 12 yaşında büluğa erebilirler. Bazıları gecikebilir. 15 yaşını geçtiği halde ergenliğe ermezse artık o ergen kabul edilir. Büluğa ermişse ve 96 gram altın veya o kadar parası varsa kurban kesmesi gerekir. Büluğa ermemişse zengin de olsa kurban kesmez. Sual: Annem zengin ama şuursuzdur. Kurban kesmesi gerekir mi? CEVAP Şuuru yerinde iken kes derse, kesersiniz. Bilmiyorsa kesilmez. Sual: Zekat nisabına ulaşmış altınları olan çocukların, kurbanlarını babaları mı keser? CEVAP Büluğa ermemiş olan çocuğa, zengin de olsa, kurban kesmek vacib olmaz. Babasının da, zengin çocuğu için kesmesi gerekmez. Sual: Tam İlmihal’de (Kurban bayramının üçüncü günü fakir olacağını veya sefere çıkacağını bilen kimseye, birinci günü kurban kesmek vacip olmaz. Üçüncü günü zengin olacağını bilenin, kurban kesmesi, Zilhiccenin onuncu günü, yani bayramın birinci günü fecr vaktinde vacip olur) deniyor. Hemen devamla yine (Bayramın birinci günü zengin veya fakir ve mukim veya misafir olmaya bakılmaz) deniyor. İlk ifadedeki (..fecr vaktinde vacip olur) ne demek? CEVAP (Keserse vacip sevabı alır) demektir. Sual: Zengin ailenin fakir oğlunun da kurban kesmesi gerekir mi? CEVAP Hayır, zengin olan keser. Ana babanın zenginliği, oğlunun kurban 10 www.dinimizislam.com kesmesini gerektirmez. Çocuk için kurban kesmek Sual: Almanya’da 154 Euro kindergeld (çocuk parası) veriliyor. Burada bazı derneklerin dağıttıkları broşürlerde, çocuklar için kurban kesmek vacib deniyor. Çocuk için kurban parası topluyorlar. Çocuğun kurban kesmesinin vacib olduğu Dürer’de yazıyor diyorlar. Dedikleri doğru mu? CEVAP Hayır, yanlıştır. Büluğa ermemiş çocuk için, zengin de olsa kurban kesmek gerekmez. Şeyhayn’a göre, babasının, zengin çocuğu için de, çocuğun malından kesmesi gerekirse de, fetva İmam-ı Muhammed’in kavlidir. Fetva verilen bu kavle göre, babanın, zengin çocuğu için, kendi malından da, çocuğun malından da kurban kesmesi gerekmez. (Dürer) Fakirin kurbanı ölse Sual: Fakirin aldığı kurban, Arefe günü ölse, bunun yerine başka bir kurban kesmesi gerekir mi? CEVAP Fakir olduğu için, gerekmez. Şuuru yerindeyse Sual: Dinen zengin olan bir alzheimer hastasının bayramda kurban kesmesi gerekir mi? CEVAP Fıkıh kitaplarında, (Bayramın üçüncü gününü baygın halde geçiren zengine kurban kesmek vacib olmaz) deniyor. Üçüncü günü ayık olmak önemlidir. Birinci günü ayık olsa ve kurban kesse, üçüncü günü baygın geçirse de, kestiği kurban vacib olur. Bunayanın da, üçüncü günü şuuru yerindeyse, (Bugün kurban bayramıdır, bana kurban kesin) diyorsa, kurban kesmek gerekir. Bayramın, kurbanın ne olduğunu anlamıyorsa, kurban kesmesi gerekmez. Kurban kesmek, zengin olan akıllı Müslümana vacibdir. Kurban kesmede üçüncü gün Sual: Bir fakir, kurban bayramının üçüncü günü zengin olsa veya bir zengin üçüncü günü fakirleşse yahut ölse kurban kesmek vacib olur mu? CEVAP Fakirlik, zenginlik ve ölüm için, vaktin sonuna itibar edilir; bayramın başında zenginken üçüncü günü fakirleşse veya ölse, o kimsenin üzerine kurban vacib olmaz. Üçüncü günü zengin olana da, kurban kesmek vacib olur. (Dürer ve gurer) Şafii'de kurban 11 www.dinimizislam.com Sual: Şafii'de, ailenin geçimini sağlayan kimse kurban kesse, diğer ev halkı kesmese de olur mu? CEVAP Evet, olur. Bir ev halkı için kurban kesilmesi sünnet-i kifâyedir. Aile reisi kesince diğerlerinin kesmesi gerekmez. Hanefi'de ise, ailede, kurban nisabına malik olan herkesin kesmesi vacibdir. Hacıya kurban vacib mi? Sual: Hacca giden kimsenin, fakir de olsa, kurban kesmesi gerekir mi? CEVAP Hayır, kurban nisabına malik olmayanın kurban kesmesi vacib olmaz. Hacda seferi olan da kurban kesmez. Kurban kesmede zenginliğin ölçüsü. Sual: Kurban kesmede zenginliğin ölçüsü nedir? CEVAP Maddeler halinde bildirelim: 1- Fıtra ve kurban nisabına malik olana zengin denir. Bunun fıtra vermesi vacip olur. Mükellef ise, yani akıl, baliğ ve mukim ise, yalnız kendisi için kurban kesmek de vacip olur. Bunun zekât alması haram olur ve fakir olan kadın mahrem akrabasına ve çalışamayan fakir erkek akrabasına yardım etmesi vacip olur. 2- Miras ve mehir malları, nisap hesabına katılır. Nisap miktarı malı teslim aldıktan bir yıl sonra yalnız o yılın zekâtı verilir. 3- İhtiyacı olan eşyadan ve borçlarından fazla olarak, zekât nisabı kadar malı veya parası bulunan her hür müslümanın kurban kesmesi vaciptir. Kurban nisabı ve eşyanın kıymeti, altın ve gümüş ile tespit edilir. 4- Kurban nisabı hesabına katılacak malın, ticaret için olması şart olmadığı gibi, elinde bir yıl kalmış olması da lazım değildir. Borçlar alacaklardan ve mevcut maldan çıkarılır. Kalan alacaklar, zekâtta olduğu gibi, kurban nisabına dahil edilir. 5- İhtiyaç eşyaları kurban nisabına dahil edilmez. İhtiyaç eşyası demek, kıymetleri ne kadar çok olursa olsun, bir ev, bir aylık yiyecek, her yıl evdeki 3 kat elbise, çamaşır, evde kullanılan eşya ve aletler, binecek vasıtası, meslek kitapları ve ödeyeceği borçlarıdır. Bu eşyanın mevcut olması şart değildir. Eğer mevcut iseler, zekât, fıtra ve kurban için nisap hesabına katılmazlar. 6- Ticaret için olmayan, ihtiyacından artan eşya, kiradaki evler, 12 www.dinimizislam.com evindeki süs eşyası, yere serili olmayan halılar, kullanılmayan fazla ev eşyası, sanat ve ticaret aletleri, burada ihtiyaç eşyası sayılmaz. Yani, bunlar kurban nisabına dahil edilir. Hepsi hesaplanınca 96 gr altın değerinde olursa, böyle kimsenin kurban kesmesi vacip olur. Oturduğu ev büyük olsa, ihtiyacından fazla, kullanılmayan odaları olsa, nisaba katılmaz. 7- Kadınların incisi ve her çeşit süs, ziynet eşyası kurban nisabına katılır. 8- Bilgisayar, telefon, tabanca, teyp, kaset, CD, DVD, saat, buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, temizlik robotu, kıymetli dini levha, avize gibi ev eşyaları, kullanıldıkları için kurban nisabına dâhil edilmez. Hiç kullanılmayıp kenarda duran eski, yeni ev eşyaları, kap kacak nisaba dahil edilir. 9- Nisap değerinde Mushafı, hadis, fıkıh ve diğer ilim kitapları bulunan kişi, bunları okuyorsa, nisaba dahil etmez. Okumuyorsa, okumayı bilmiyorsa, dahil eder. 10- Evde kullanılmayan eşyalar nisabın üzerinde olursa, kurban kesmek vacip olur. Mesela çeyiz olarak alınan eşyalar, kimin ise, o kurban keser. Baba, çeyiz olarak aldığı halde, kızına hediye etmemişse, çeyiz hâlâ babanın malıdır. Babanın kurban kesmesi gerekir. Hediye etmişse, kızının kesmesi gerekir. Çeyiz, nisabı buluyorsa böyledir. 11- Her yıl evdeki 3 kat elbise ihtiyaç eşyasıdır. Fazlası eski de olsa nisaba dahil edilir. Kullanılmayan eski ev eşyaları, kapkacak da, kurban nisabına dahil edilir. (Üç kat elbise demek, üç ceket, üç pantolon, bir palto, üç gömlek, üç atlet, üç don ve bir kazak demektir. Bundan fazla olanlar kurban nisabına katılır.) 12- Bir evi olan evli kadın, İmam-ı a’zam ve İmam-ı Ebu Yusuf'a göre zengin sayılır, içinde otursa da, oturmasa da, kurban kesmesi gerekir. Bir evi olan erkek zengin sayılmaz; ama evli hanım için ev, nafakadan değildir. Kocası, onu bir ev bulup oturtmaya mecburdur. Parası varsa İmam-ı a'zamla imam-ı Ebu Yusuf'a göre kurban keser. İmam-ı Muhammed'e göre ise, bir evi olan kadının, kurban kesmesi gerekmez. Fetva da böyledir. Yani keserse vacib sevabı alır, kesmezse günaha girmiş olmaz. Kadının kocası yoksa, oturduğu evi nafakadan sayılır. İmam-ı a'zamla imam-ı Ebu Yusuf'a göre göre de kurban kesmesi gerekmez. 13- Bir kimsenin, biri kışlık biri de yazlık olmak üzere iki evi olsa, yazın yazlıkta, kışın öteki evde otursa, bunlar iki ayrı ev hükmünde sayılmaz. Kurban kesmek vacib olmaz. (Hindiyye) 13 www.dinimizislam.com Şüpheli alacaklar Sual: Ne zaman verileceği belli olmayan nisabın çok üstünde alacağı olan, borcu da yoksa, bu alacağını nisap hesabına katacak mı, zekâtını verecek mi, kurban kesecek mi? CEVAP Senetli veya inkâr edilmeyen alacaklar, iflas edende ve fakirde de olsa, nisaba katılır. Ele geçince, geçmiş yılların zekâtı da verilir. Eğer kurban kesecek kadar parası varsa, kurban da keser. İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki: Şirkette çok malı olup da alamayanın, kurban kesecek kadar parası, malı varsa, keser. Sual: Reklam şirketim var. Sipariş üzerine reklam hazırlıyor, film çeviriyor, tercüme yapıyor, web sitesi hazırlıyoruz. Bunlarda yapacağımız iş ve iş sonunda alacağımız bedel anlaşmada yazılı. Bu bedeli zekât ve kurban nisabına dahil edecek miyim? CEVAP Hayır. Ancak anlaşmasını yaptığınız işi veya hizmeti yapıp teslim ettikten sonra alacak tahakkuk eder. Bu tahakkuk eden miktarı zekât ve kurban nisabına dahil edersiniz. İş teslim edilmeden böyle alacaklar nisaba dahil edilmez. Sual: Kurban nisabı 96 gr. ama neden bazıları 80 gr. diyor? 80 gr olursa altınlarım nisap miktarını buluyor. Şimdi kurban bana vacip mi oluyor? CEVAP Nakli esas almadıkları için yanlış konuşuyorlar. Borçlarınızı düştükten sonra nisap miktarı 96 gramı bulunca kurban size vacip olur. Bayramdan sonra Sual: Şu anda nisab miktarı malı olmayan ancak Kurban bayramından hemen sonra eline nisab miktarından çok fazla para geçecek kimsenin kurban kesmesi gerekir mi? CEVAP Gerekmez. Vacib olması için, bayramın üçüncü günü eline geçmesi gerekir. Sual: Nisabı aşan alacağım var ama alamıyorum. İhtiyacımdan fazla malım var ama param yok. Kurban kesmem vacip mi? CEVAP Alacaklar zekâtta olduğu gibi nisaba dahil edilir, fakat elinde parası olmayan, ihtiyacından fazla malı olsa da fıtra vermeyen, kurban kesmeyen imam-ı Muhammede göre günahtan kurtulur. Ödünç alıp veya 14 www.dinimizislam.com bir malı satıp keserse Şeyhayn’a göre vacip sevabı alır. Arsa ve kurban Sual: Nisabın üstünde çok kıymetli bir arsam var. Kurban kesmem vacib midir? CEVAP İmam-ı Muhammed’e göre kurban kesmek vacib olmaz. Şeyhayn’a göre vacib olur. Vacib sevabı kazanmak için Şeyhayn’a göre kesmelidir. Ev, araba nisaba katılmaz Sual: Oturduğu bir evi, bir binek otomobili, borsada hisse senetleri ve borçları da olan kişinin kurban kesmesi vacib olur mu? CEVAP Bir ev ve araba, kurban nisabına dâhil edilmez. Borçlar mevcut paradan ve hisse senetlerinden çıkarılır, geriye nisab kadar para kalırsa kurban kesmek gerekir. Hisse senetleri ve kurban Sual: Borsada hisse senetlerim var. Kooperatife ödemem gereken borcum var. 30 ay ödemem gereken araba taksiti var. Kirada oturuyorum. Bu durumda kurban kesmem gerekir mi? CEVAP Bütün borçlarınızı, mevcut paranızdan ve hisse senetlerinin rayiç değerinden çıkarırsınız, geriye nisap miktarı paranız kalırsa, kurban kesmeniz gerekir. Sual: Çeyiz eşyalarım var. Beyaz eşya, mobilya, süs eşyaları, halı, mutfak malzemeleri, bunlar kullanılmadığı için tamamı mı nisaba dahil olur, yoksa sadece beyaz eşyalar mı? CEVAP Kullanılmayan her eşya dahil edilir. Faturalar ve nisab Sual: Kurban bayramına tekabül eden ama bayram tatil olduğu için bayramdan sonra ödenmesi gereken elektrik, telefon, su vb... paraların tutarı cebimizde iken bunları da kurban nisabına dahil edecek miyiz? CEVAP O paraları hesaba katmazsınız. Çünkü o paraları bayramdan sonra vereceksiniz. Yani o para sizde emanet gibi durmaktadır. O paralardan fazla nisap miktarı kadar parası olanın kurban kesmesi vacip olur. Önce borcunu öder Sual: Nisab miktarı borcu olanın, elinde, nisab miktarı parası olsa, kurban kesmesi gerekir mi? CEVAP 15 www.dinimizislam.com Borcu olan önce borcunu öder, kalanı nisab miktarını bulmuyorsa kurban kesmez. Para vermeden kurban kestirmek Sual: İki bin lira alacağı olup, elinde parası olmayan kimse, alacağı olan şahsa, (Bir hayvan 500 lira, benim için bir tane kurban kes, 500 lirayı da hesabımdan düş!) dese caiz olur mu? CEVAP Evet, caiz olur. Hatta hiç alacağı olmasa, nisaba malikse, birine, (benim için bir kurban kes!) dese, o şahıs da kesse, kestiren vacib sevabına kavuşur. Zekât verirken de böyledir. Birini vekil etseniz, benim için şu kadar zekât ver deseniz o da verse, zekâtınız verilmiş olur. Para vermekle ilgisi yok. Yani vekil kendi parasından verebilir. Vekil kendi parasıyla kurban kesebilir. Daha sonra sizden para isteyebilir veya hediye de edebilir. Borcu olan zengin Sual: 96 gr. altını olanın, borcu da varsa, vacib olan kurbanı kesmesi gerekir mi? CEVAP Borcu olan, borcunu çıkardıktan sonra nisabı bulmazsa, kurban kesmesi gerekmez. Sual: Babamın gecekondu tipi iki katlı evi var başka ihtiyaç fazlası malı, parası yok. Altta kiracı var. İhtiyaç fazlası evdir diye babam kurban kesiyor. İhtiyaç fazlası ev denilince böyle altlı üstlü evler iki ev hükmünde mi tek ev hükmünde mi? CEVAP Alt kattaki müstakil ise ayrı ev demektir. Bir evin odaları hükmünde ise bazı evler öyledir onlar bir ev kabul edilir. Bir merdivenle yukarı çıkılan evler gibi. Sual: Altını olan bir kişinin zekâtını verdiği takdirde kurban kesmesi de gerekir mi? CEVAP Zekat ayrı, kurban ayrı. Altın hem kurban nisabına dahil edilir hem de zekât nisabına. Yani nisabı buluyorsa, hem zekât vereceksiniz, hem de kurban keseceksiniz. Sual: Bana ait, beyaz eşya gibi çeyizlerim var. Kurban kesecek miyim, bunların zekâtını verecek miyim? CEVAP Fırın, çamaşır makinesi, buzdolabı, bulaşık makinesi gibi çeyizlerinizi kullanıyorsanız, kurban nisabına katılmaz. Kullanmıyorsanız, nisabı da 16 www.dinimizislam.com buluyorsa, her yıl kurban kesmeniz gerekir. Çeyiz için zekât olmaz. Altın para demektir Sual: Kurban nisabına malik olanın, elinde parası yoksa ödünç alarak kurban kesmesi gerekir mi? CEVAP İhtiyaçtan fazla eşyaları, tahsil edemediği alacakları veya bunlar gibi başka bir sebeple nisaba malik olan kimsenin, kurban kesecek parası yoksa ödünç alarak kesmesi gerekmez. Keserse, yine vacib sevabı alır. Fakat altını varsa, parası da vardır demektir. Kâğıt parası olmaması mazeret olmaz. Altınlarından bozdurarak kesmesi gerekir. Dövizi olanın da bozdurup kesmesi gerekir. Gümüş nisabı ve kurban Sual: Gümüş nisabına göre zengin olan kimsenin, kestiği kurban vacib olur mu? Arı, bal ve kurban Sual: Arı kovanları ve balı olan kimsenin Kurban kesmesi vacib midir? CEVAP Eğer, elindeki para ve balla birlikte, kovanların kıymeti, nisabı buluyorsa kurban kesmek vacib olur. Devre mülk ve kurban Sual: Bir evinden başka, bir de devre mülkü veya bir arsası olan yahut başka bir eve de ortak olan kimsenin, bunları kurban nisabına dâhil edip, kurban kesmesi gerekir mi? CEVAP İmam-ı Muhammed’e göre dâhil etmez, yani kurban kesmesi gerekmez, fetva da böyledir. İmam-ı a’zam ile İmam-ı Ebu Yusuf’a göre ise dâhil ederek kurban keserse vacib sevabı alır. Bu büyük sevaba kavuşmak isteyen, ikinci kavli tercih etmelidir. Kimler nasıl seferi olur Sual: Seferilikte vatan ve önemi nedir? CEVAP İnsanın mukim olduğu, yerleştiği yere Vatan denir. 3 çeşit vatan vardır: 1- Vatan-ı asli: İnsanın doğup büyüdüğü, daha sonra evlendiği yerdir. Bundan sonra da hep kalmak niyetiyle yerleştiği yerdir. Burayı da değiştirip temelli kalmak üzere başka yere göçebilir. O zaman göçtüğü 17 www.dinimizislam.com yer vatan-ı asli olur. 2- Vatan-ı ikamet: 15 gün veya daha çok kalıp, sonra çıkmaya niyet edilen yerdir. 3- Vatan-ı sükna: İnsanın uğradığı yer olup, 15 günden az kalmak için niyet edilen, yahut bugün yarın çıkarım diyerek uzun müddet oturulan yerdir. Vatanın değişmesi: Vatanın değişmesi aşağıda belirtilen örneklerdeki gibi olur: Bir kimse, evlenip veya temelli kalmak üzere bir yere yerleşmedikçe, doğup büyüdüğü yer vatan-ı asli olmaktan çıkmaz. Evlenirse, eski vatan-ı aslisi bozulur. Evlendiği yer vatan-ı asli olur. Başka bir yerde temelli kalmak üzere yerleşirse, bu sefer evlendiği yer vatan-ı asli olmaktan çıkar. Temelli yerleştiği yerden ayrılıp başka bir yere temelli yerleşirse, önceki yerleştiği yer vatan-ı asli olmaktan çıkar. Yani bir kimse, Haymana’da doğsa, vatan-ı aslisi Haymana olur. Bu kişi, Samsun’da evlense, Haymana vatan-ı asli olmaktan çıkar ve vatan-ı aslisi Samsun olur. Daha sonra Fatih’te temelli yerleşmeye karar verirse, o zaman vatan-ı aslisi Fatih olur. Samsun vatan-ı asli olmaktan çıkar. Vatan-ı aslide bir saat de kalınsa namazlar kısaltılmaz. Bir kimse, evlenip bir yere yerleştikten sonra, hanımı o şehirde ikamet ettirse, iş icabı kendisi gidip başka bir şehre temelli yerleşse, iki vatan-ı aslisi olur. Bir köyde, ikamet eden bir kadın, şehirdeki doğum evine giderek çocuğu olsa, çocuğun vatan-ı aslisi annesinin ikamet ettiği köydür. Çünkü orada büyüyecektir. Birkaç gün kaldığı yerde, yani vatan-ı süknada doğmuş sayılmaz. Bir kimse 60 km.lik mesafeye gitmek için bir otobüse binse, otobüste uyuyup 150-200 km.lik mesafeye gitse bile yine seferi olmaz. Çünkü buraya gelmeye niyet etmemiştir. Burada iken 60 km. ilerideki şehre bir iş için gitse, yine seferi olmaz. Dönerken ilk çıktığı yere gelmeye niyet ederse, dönüşte seferi olur. Bunun gibi, bir kişi, 60 km. olan Çatalca’ya gitmek üzere Fatih’ten çıksa, otobüste uyuduğu için Edirne’ye gelse, Edirne’ye kendi isteği ile gitmediği, niyetsiz gittiği için, Edirne’de namazlarını mukim olarak yani 4 rekat olarak kılar. Edirne’den tekrar Fatih’e gitmeye niyet ederek yola çıksa, Edirne’den çıkar çıkmaz, namazlarını kısaltır. Seferilikte mesafe Üç günlük yola, süratli bir araç ile, mesela trenle daha az zamanda giden de seferi olur. Keşfedilecek yeni bir vasıta ile, bir saniyede, bir 18 www.dinimizislam.com anda Amerika’ya giden de seferi olur. Kerametle bir anda başka ülkelere giden evliya da seferi olarak namazlarını kılar. Bir yere iki başka yoldan gidilse, biri kısa, öteki uzun olsa, uzun yol, üç günlük yürüyüş ise, bu yoldan her vasıta ile giden seferi olur. Bir kimse, üç günlük mesafede bulunan bir yere, süratli yürüyen bir at ile iki günde veya daha az bir zamanda varmış olsa da, yine seferi olur, dört rekatlık namazlarını kısaltır. Âlimlerin hepsi, seferiliği fersah denilen, bir saatte gidilen yolun uzunluğu ile bildirmiştir. Üç günlük yol ise, 15, 18 ve 21 fersahtır. Fetva 18 fersaha göredir. Bir fersah, 5.800 m. kadardır. Bazısı yaklaşık olarak bunu 6.000 m., bazıları da 5.000 m. kabul etmiştir. Seferilik için gerekli uzaklığı net olarak hesaplamak için 5.800 m. ile 18 fersah çarpılır, yaklaşık 104 km bulunur. Maliki, Şafii ve Hanbeli’de ise 80 km.den biraz fazla giden seferi olur. Mestli bir kimse, abdestli olarak sefere çıksa, 3 günlük mesh süresi abdest bozulduğu anda başlar 3 gün devam eder. Seferilik müddeti Maliki, Şafii ve Hanbeli'de, 80,640 kilometre mesafeye gidip, giriş ve çıkış günleri hariç, 4 günden az kalan seferi olur. 4 veya daha fazla gün kalan mukim olur. Sefere çıkan kimse, sabah ezanları okunurken bir şehre girse, o gün sayılmaz. Ezanlar okunurken o şehirden çıksa çıktığı gün de sayılmaz. 3 gün kalınca 3 sabah namazı kılar, bir girişte, bir de çıkışta sabah namazı kılınmış olur ki, hepsi 5 sabah namazı eder. Demek ki, 3 sabah namazı değil, en fazla 5 sabah namazı kılan bile seferi oluyor, mukim olmuyor. Şer'i gün, imsak vakti girince başlar. Giriş çıkış günlerinde ölçü imsak vaktidir Gün, oruçta olduğu gibi imsak vaktinde başlar. Ertesi günü imsak vaktine kadar devam eder. Mesela, İstanbul’a imsak vaktinden sonra, sabah ezanı okunurken giren kimse, giriş günü olduğu için o günü saymaz. Eğer imsak vaktinden önce girerse, imsak vaktinden sonraki gün giriş günü olmaz. İmsak vaktinden sonra çıkarsa, o gün çıkış günüdür. Demek bir kimse, bir yere güneş doğarken girse, o gün giriş günü olduğu için hesaba katmaz. Üç gün kaldıktan sonra, dördüncü günü imsak vaktinden sonra, mesela güneş doğarken oradan çıksa, giriş-çıkış günleri sayılmadığı için o kimse, üç gün o yerde kalmıştır ve seferidir. 19 www.dinimizislam.com Seferilik ve kurban Sual: Kurbanda sefere çıkacak olan nasıl hareket eder? CEVAP Maddeler hâlinde bildirelim: 1- Bir zengin, bayramın birinci, ikinci veya üçüncü günü kurban kesip, sefere çıksa vacibi yerine getirmiş olur. Üçüncü günü seferden dönse de, artık tekrar kurban kesmesi gerekmez. 2- Zengin, bayramın üçüncü günü, kurban kesmeden sefere çıkarsa, üzerine vacib olduktan sonra çıktığı için günaha girer. Birinci veya ikinci günü çıksaydı kendisine vacib olmadan çıktığı için günah olmazdı. Kurban, bayramın üçüncü günü imsak vaktinden sonra vacib olur. 3- Kurban kesmeden sefere çıkan zengin, seferdeyken kurban kesmiş olsa bile, bayramın üçüncü günü memleketine gelip mukim olunca, tekrar ona kurban kesmek vacib olur. 4- Bir zengin, kurban kesmek niyetiyle bir koyun satın aldıktan sonra, sefere çıksa ve bayramın üçüncü günü de seferde olsa, vekâlet verip o koyunu kestirmesi gerekmez, yani seferi olduğu için kurban kesmesi vacib olmaz. Seferi iken de, kurban kesmek, çok sevabdır, Sırat’tan geçirir. Bu bakımdan zengin olanın, sevabdan mahrum kalmaması için seferde de kurban kesmesi iyi olur. 5- Sefere çıkarken kurbanını kesmek için birini vekil eden zengin, gittiği yerde mukim olsa, vekilin kestiği hayvan, vacib kurban olur; çünkü zengin mukimdir ve vekâletle istediği şehirde kestirebilir. Kendisi bulunduğu yerde de kestirebilir. 6- Seferi olan vekil, vekâleten mukim kimsenin kurbanını kesebilir, vekilin seferi olmasının önemi yoktur. 7- Hacca giden kimse, Mekke’de 15 günden fazla kalmışsa, mukim olduğundan, kendine vacib olan bayram kurbanını, telefonla Türkiye’deki bir tanıdığına vekâlet verip kestirebilir. Ancak Mekke’de genelde 15 günden aşağı kalınıyor, seferi olunuyor. Seferi olanın, bayram kurbanını kesmesi gerekmiyor. Kesilmesi gereken şükür kurbanını ise, Harem’de kesmesi gerekir. Vekâletle Türkiye’de veya başka yerde kestiremez. 8- Seferde olan zengin, Kurban bayramının üçüncü günü vatan-ı aslisinin içinden transit geçse, şehir küçükse, içinden geçiyorsa kurban kesmesi vacib olur. Büyük şehirse, evleriyle çevre yolu arasında mezarlık, fabrika, kışla, ırmak, deniz, harman yeri, futbol sahası gibi yerler varsa, o zaman vatan-ı aslisine girmemiş olur, vacib olmaz. Seferde kurban kesmek 20 www.dinimizislam.com Sual: Evli olup ailesiyle beraber gurbette bulunduğu şehirde, uzun yıllar bulunsa; fakat ömür boyu yerleşmeyi düşünmese, buradan doğup evlendiği yere bayramlarda 15 günden az süreyle gidip orada kurban kesse, kesilen kurbanlar vacib kurban olur mu? CEVAP Bir günlüğüne de gitse, orada mukim olur, kestiği kurban vacib olur. Memleketinde kurban kesmek Sual: Birçok insan Kurban bayramlarında memleketine gidip kurban kesiyor. Bunlar yaşadıkları şehre yerleşmeye niyet etmişse ve bayram vesilesiyle gittikleri memleketlerinde kurban kesseler, vacib olan kurban borcundan kurtulur mu? CEVAP Sefere gidene, kurban vacib olmuyor. Kesmesi iyi olur. Kesmese de günah olmaz. Başka şehirdekine kurban kestirmek Sual: Vatan-ı aslimiz İstanbul. Hanımım nisab miktarı mala sahip olduğu için kurban kesmesi vacib. Bayramda Tekirdağ'a gidiyoruz. Tekirdağ'da birisine kurban için vekâlet verdik; fakat Tekirdağ'da seferi oluyoruz. Vacib sevabı almak için ne yapmak gerekir? CEVAP Tekirdağ'da kurban kesilirken İstanbul’da bulunursanız, yani mukim olursanız kurban vacib olur. Telefonla öğrenirsiniz. Kestik derlerse buradan hareket edersiniz. Vatan-ı asliden geçmek Sual: Seferde olan zengin, Kurban bayramının üçüncü günü vatan-ı aslisinin içinden transit geçse kurban kesmesi vacib olur mu? CEVAP Şehir küçükse, içinden geçiyorsa vacib olur. Büyük şehirse, evleriyle çevre yolu arasında mezarlık, fabrika, kışla, ırmak, deniz, harman yeri, futbol sahası gibi yerler varsa, o zaman vatan-ı aslisine girmemiş olur, vacib olmaz. Maliki’yi taklit eden Sual: Namazda Maliki’yi taklit eden bir zengin, 10 gün kaldığı yerde kurban kesmesi gerekir mi? CEVAP Kurbanda taklit edilmiyor. 10 gün kalan Hanefi’de seferi olur, kurban kesmesi gerekmez. Sual: Bir zengin, bayramın ilk günü kurban kesmeden sefere çıksa günaha girer mi? 21 www.dinimizislam.com CEVAP Hayır. Nafile de olsa kurban kesmeli Sual: Bir zengin, kurban kesmek niyetiyle bir koyun satın aldıktan sonra, sefere çıksa ve bayramın üçüncü günü de seferde olsa, vekâlet verip o koyunu kestirmesi gerekir mi? CEVAP Kestirmesi gerekmez, yani seferde olduğu için kurban kesmesi vacib olmaz ama alınmış bir kurbanı kesmek, nafile de olsa çok sevabdır, Sırattan geçirir. Bu bakımdan zengin olanın, sevabdan mahrum kalmamak için, seferde de kurban kesmesi iyi olur. Kendi kesemezse, kesen birine vekâlet verip kestirebilir. Üçüncü günü sefere çıkmak Sual: Zengin, bayramın üçüncü günü, kurban kesmeden sefere çıkarsa, günaha girmiş olur mu? CEVAP Üçüncü günü kesmeden çıkarsa, üzerine vacib olduktan sonra çıktığı için günaha girer. Bedelini bir fakire altın olarak vermesi gerekir. Birinci veya ikinci günü çıksa idi, kendisine vacib olmadan çıktığı için günah olmazdı. Seferde mukim olunca Sual: Zengin, sefere çıkarken kurbanını kesmek için birini vekil etse, gittiği yerde mukim olsa, vekilin kestiği hayvan, vacib kurban olur mu? CEVAP Evet, vacib kurban olur; çünkü zengin mukimdir ve vekâletle istediği şehirde kestirebilir. Hac ve şükür kurbanı Sual: Hacca giden kimse, vacib kurbanını Türkiye'de kestirebilir mi? CEVAP Mekke’de 15 günden fazla kalmışsa, mukim olduğundan, kendine vacib olan bayram kurbanını kestirmek üzere telefonla Türkiye’deki bir yakınına vekâlet verip kestirebilir. Ancak Mekke’de genelde 15 günden aşağı kalınıyor, seferi olunuyor. Seferi olanın, bayram kurbanını kesmesi gerekmiyor. Kesilmesi gereken şükür kurbanını ise, Harem’de kesmesi gerekir, vekâletle Türkiye’de veya başka yerde kestiremez. Seferde kurban kesmek Sual: İstanbul’a temelli yerleştik. Bayramda, memleketim olan Ankara’ya gidip, orada kurban kesmemde mahzur var mıdır? CEVAP 22 www.dinimizislam.com Hiç mahzuru yoktur. İstanbul’a temelli yerleşmekle, memleket olan Ankara, vatan-ı asli olmaktan çıkar. 15 günden az kalmak üzere, memlekete yani Ankara’ya gidince orada seferi olunur. Seferde, kurban kesmek gerekmez. Kesilirse sevab olur. Kurbanı kesip sefere çıkmak Sual: Bayramın birinci veya ikinci günü kurbanını kesip sefere çıkan, vacib sevabı alır mı? Üçüncü günü seferden dönenin, tekrar kurban kesmesi gerekir mi? CEVAP Bayramın birinci veya ikinci günü kurbanını kesip sefere çıkarsa, vacib sevabı alır. Üçüncü günü seferden dönene, artık tekrar kurban kesmek gerekmez. Mukimken kurban kesmek Sual: Bayramın üçüncü günü seferden memleketine gelen zengin, kurban keser mi? CEVAP Kurban kesmeden sefere çıkan zenginin, seferdeyken kurban kesmiş olsa bile, üçüncü günü mukim olunca, tekrar kesmesi vacibdir. Vatan-ı aslide seferi olunmaz Sual: Vatan-ı aslim Van; ama bir yılı aşkın bir zamandır yurt dışındayım. Birkaç yıl daha kalırım. Kurban bayramı için gideceğim Van’da 10 gün kalırsam seferi miyim, kurban kesmem vacib mi? CEVAP Vatan-ı aslide bir saat bile kalan seferi olmaz. Kurban kesmek vacib olur. Sual: İstanbul’da oturuyorum. Her yıl bayramda memleketim olan Kayseri’ye gidip kurban kesiyorum. Bir mahzuru oluyor mu? CEVAP Kayseri vatan-ı asliniz ise, bir günlük için de gidilse mukim olursunuz ve kurban kesmeniz vacib olur. Eğer İstanbul’a temelli yerleşmişseniz, Kayseri vatan-ı asli olmaktan çıkar. Gittiğinizde seferi oluyorsanız kurban kesmek gerekmez. Şayet keserseniz çok sevap alırsınız. Seferi olan vekil Sual: Seferi olan vekil, vekâleten kurban kesebilir mi? CEVAP Kesebilir, vekilin seferi olmasının önemi yoktur. Kurbanın vacib olması Sual: Bayramın 3. günü sefere çıkan zengin, kurban kesmese günaha girer mi? 23 www.dinimizislam.com CEVAP Zengin, kurban bayramının birinci veya ikinci günü sefere çıkarsa, seferde olduğu için üçüncü gün kurban kesmesi ona vacib olmaz, ama üçüncü günü yani kurban vacib olduktan sonra sefere çıkarsa, borçtan kurtulmuş olmaz. Kurban, üçüncü günü vacib olur. Peki, gün ne zaman başlar? Şer’i gün, imsak vaktinde başlar. (S. Ebediyye, Miftah-ul-Cennet) Kurban Bayramının üçüncü günü, kurban kesmek vacib olur. Üçüncü gün girmeden kesmek vacib olmaz. Birinci ve ikinci günü kesilirse, vacib yerine gelir. Namaz da böyledir. Kurban üç gün içinde kesilebildiği gibi, namaz da, vaktin başından sonuna kadar kılınabilir. Vakit girince kılınırsa farz yerine gelir. Vakti girince kılmayıp vakti çıkmadan on dakika kadar önce ölse namaz borcuyla ölür, çünkü namaz, vaktin çıkmasına, o namazı kılacak kadar bir zaman kalınca farz olur. Vakit çıkınca ölse, namaz borcuyla ölür. Namaz, nasıl son vakitte farz olursa, kurban da bayramın üçüncü günü, imsak vaktinden sonra vacib olur. Hanefî’de kurban üçüncü güne kadar kesildiği için son günü üçüncü gün olur. Şâfiî’de bayram dört gündür. Orucun farz olması da böyledir. Seferde oruç tutmak farz olmuyor, kazaya bırakması caiz oluyor. Ramazanda mukimken, hiç niyet etmeden oruç tutmamak haramdır. Yarın öğle vakti sefere çıkacağım diye, oruç tutmaya niyet etmese yine haram işlemiş olur. Bir kimse, orucunu bozsa, sonra sefere niyet edip gitse, hem kaza, hem kefaret gerekir. Yolculuk, orucu bozmayı mubah yapmaz. Sefere çıkanın o gün orucu bozmaması vacibdir. Dahve vaktine kadar niyet eden misafirin o gün orucunu bozması helal olmaz. Eğer bozarsa, yalnız kaza eder. (İ. Ahlakı) Zekât da böyledir. Günü gelmeden yani farz olmadan önce zekât vermek caizdir. İmsak vaktinden itibaren zekât vermek farz olur, çünkü şer’i gün, imsak ile başlar. Zekâtı gününde vermeyenin, daha sonra fakirleşip, elinde hiç parası kalmasa, zekât borcu affolmaz. Hac da böyledir. Hac farz olduktan sonra mal elden çıksa hac borcu affolmaz. Demek ki, Kurban Bayramı’nın üçüncü günü, imsak vaktinden sonra sefere çıkan zengin, kurban borcundan kurtulmuş olmaz, çünkü şer’i gün imsak ile başlar. Vacib olmadan, yani Kurban Bayramı’nın üçüncü günü, imsak vaktinden önce sefere çıkan borçlu kalmaz. Kurbana ortak nasıl olunur Sual: Kurbana ortak olacaklarda aranan şartlar nelerdir? 24 www.dinimizislam.com CEVAP Bazıları şöyledir: 1- Her ortağın Müslüman olması, kurban ve ibadete niyet etmesi ve her birinin hissesinin yedide birden az olmaması şarttır. Sırf eti için ortak olan varsa ve biliniyorsa, hiçbirinin kurbanı sahih olmaz. Bilinmiyorsa sahih olur. Ortakların bir kısmı ölmüş olsa yahut bunak olsa, zararı olmaz. 2- Biri adak, biri akika, biri vacib olan bayram kurbanı, biri nafile, biri ölü için, biri de Peygamber efendimiz için olmak üzere kurban kesmek istense, bir inek kesilebilir. Akika, vacib, adak hepsi katılır. Yedi kişiye kadar ortak olmak caizdir. Ancak ilk alırken, yedi kişiye kadar ortak olmak niyetiyle hayvan alınmalıdır. Sırf kendisi için alıp da sonradan başkasını ortak etmek mekruh olur. 3- Mutlak adağı olan ortaklığa giremez. Yani belli bir hayvanı, mesela şu boynuzlu kara koçu keseceğim diye adayan, bunun yerine başka kara koçu kesemez, bu adağı için ortak giremez. 4- Zenginin sırf kendisi için satın aldığı sığıra, sonradan ortak olmak caizse de mekruhtur. Yedi kişiye kadar ortak bulmak niyetiyle satın almalıdır. Bir kavle göre fakir, bir sığırı kurban etmek için satın alsa, sonra başkalarını ortak edemez. Onunki adak hükmüne girer. 5- Bir sığırı mesela bir ineği, en çok 7 kişi kesebilir. Bir sığıra 3, 5, 7 gibi tek ortak şartı yoktur. 2, 4, 6 gibi çift de olur. Tek sayıda olması iyidir. Sünnet-i zevaiddir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Allahü teâlâ tektir, teke riayet edeni sever. Ey Kur’an ehli, teke riayet edin!) [Tirmizi] 6- Bir kişi, geçen yıl kesmediği kurbana niyet edip kurban kesse, o kurbanı kaza etmiş olmaz, kestiği nafile olur. Böyle zamanında kesilemeyen kurbanın bedeli, altın olarak fakirlere verilir. 7- Bir sığırı veya deveyi, yedi kişiye kadar Müslüman ve âkil baliğ kimselerle ortak olarak da, satın alıp kesebilirler. Bunlara adak veya akika kurbanı da ortak edilebilir. 8- Eti tartarak, eşit olarak paylaşmak gerekir. Yağ, sakatat ve yenilen her şey paylaşılır. Tartmadan bölüşüp helalleşmek caiz olmaz, faiz olur. Yedi kişiden dördüne etle birlikte birer bacak, beşinciye etle birlikte derisi, altıncıya etle birlikte başı verilirse, tartmadan paylaşmak caiz olur. Yedinciye bir şey koymak gerekmez. 9- Yedi kişi, kurbanlık ineği birisine teslim edip, (Kesmeye, kestirmeye, etini dilediğin gibi sarf etmeye seni umumi vekil ettik) deseler, umumi vekil, bölüştürmeden etin tamamını herhangi bir kimseye 25 www.dinimizislam.com verebilir veya tartmaya lüzum kalmadan ortaklar arasında göz kararıyla paylaştırabilir. 10- Mutfakları bir olan karı koca veya baba oğul da, kestikleri kurbanı, tartıp paylaşırlar. Paylaştıktan sonra, biri diğerine isterse etin tamamını hediye edebilir. Paylaşmadan hediye edemez. Yahut yukarıda bildirilen usullerle tartmadan paylaşmak caiz olur. 11- Bir sığırı mesela bir ineği, en çok 7 kişi kesebilir. Yediden fazla kişi, bir veya birden fazla, ineğe ortak olamaz. Mesela, 8 kişinin 7 sığırı ortak satın almaları caiz olmaz. Çünkü, her birinin her hayvanda hissesi vardır. Hiçbirinin hissesi yedide birden az olamaz. Bunun gibi, 10 kişinin 15 ineği, kurban etmek için, ortak satın almaları da caiz olmaz. Çünkü 10 kişi, 15 ineğin her birine onda bir oranında ortak olmuş olur. Onda bir, yedide birden azdır. Bunun gibi, 3 kişinin 9 koyunu ortak satın almaları da caiz olmaz. Çünkü 3 kişi, 9 koyunun her birine üçte bir nispetinde ortaktır. Bir koyunu ise, ancak bir kişi kesebilir. Birden fazla kişinin, bir koyunu ortak alıp, kurban olarak kesmeleri caiz olmaz. Sonradan ortak olmak Sual: 4 kişi kurban için ortak bir inek aldık, sonradan birkaç kişi daha bu kurbana katılabilir mi? CEVAP 4 kişi alırken 7 kişiye kadar ortak oluruz diye düşünülmüşse ortak olmak caizdir, değilse mekruh olur. Mekruhtan kurtulmak için, onu bir başkasına satarsınız veya içinizden biri de satın alabilir. Sonra o kimse bunu alırken, 7 kişiye kadar ortak ederim diye alırsa yeniden ortak olabilirler. Sual: Üzerine kurban kesmek vacip olan üç zenginle, üzerine kurban kesmek vacip olmayan bir fakir birlikte bir sığırı ortak olarak kurban kesebilir mi? CEVAP Evet kesebilirler. Sual: Kurban bayramında bir kişi tanımadığı kişilerin almış olduğu sığıra ortak olabilir mi? CEVAP Kim olduğu bilinmeyen kimselerle ortak olmamalı, içlerinde Allah rızası için değil de et içen kesen olursa diğerlerinin de kurbanı olmaz. Niyeti bilinmiyorsa o zaman sorumlu olmayız. Onun için bilinen salih kimselerle ortak olmalıdır. Sual: Şafii mezhebinde kurban kesmek vacib olmadığı için, kurban ortakları arasında Şafii birinin bulunmasında mahzur olur mu? 26 www.dinimizislam.com CEVAP Mezhep farkı kurban ortaklığını etkilemez. Onunki de sünnet olur. Akika kesen de, ölü için kesen de ortak olabilir. Gayri müslim ortak olamaz. Bir de sırf et için kesen ortak olamaz. Kurbana farklı ortak olmak Sual: Üç ortak, farklı para verseler kurbanları sahih olur mu? Mesela 2800 liraya bir inek alınsa, ortağın birisi 800 lira, biri de 1600 lira, üçüncü ortak da 400 lira verse, eti de verdikleri para oranında paylaşsalar caiz olur mu? CEVAP En az veren üçüncü ortağın parası, yedide birden az olmadığı için caizdir. Eti paylaşırken, üçüncü ortak bir hisse alır, ikinci ortak dört hisse, birinci ortaksa iki hisse alır. Hepsi yedi hisse olur. Birisi yedide bir hisseden yani 400 liradan az para verseydi olmazdı. Her ortak kaç hisseye giriyorsa o kadar para verir. Etin paylaşılması da bu hisseye göre yapılır. Kurbana parasız ortak olmak Sual: Kurbanlık ineğe 7 kişi ortak girse, ortaklardan birisinin parası olmasa, diğer ortaklardan birisi, ben senin yerine veririm dese, herkes kendi parasını verse, biri de kendi parasıyla birlikte param yok diyeninkini verse, kurban için para vermeden kurban sevabı alır mı, yani kurban sahih olur mu? CEVAP Evet, sahih olur. Biri kurbanlık ineği yedi kişiye hediye etseydi, hiç birisi para vermeden kesseydi, hepsinin de kurbanı sahih olurdu. Kurban için illa para vermek gerekmez. Başkasının hediye ettiği hayvan da kurban edilir. Vacib sevabı alınır ve kurban borcundan kurtulmuş olunur. Sual: Biri adak, biri akika, biri vacip olan bayram kurbanı, biri nafile, biri ölü için, biri de Peygamber efendimiz için kurban kesmek istese, bir inek kesebilirler mi? CEVAP Evet kesebilirler. Yedi kişiye kadar ortak olmak caizdir. Kurbanda ortak sayısı Sual: Kurbanlık ineğe en az ve en çok kaç kişi ortak girebilir? CEVAP Bir ineğe yedi hisseye kadar girilir. Yani 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7 kişi girebilir. 3 kişi girerse inek üç hisseye bölünür. Dört kişi girerse dörde bölünür. Akika da kurbana dâhil edilir Sual: İki kardeş bir dana almışlar. Bunlar çocukları için şimdiye 27 www.dinimizislam.com kadar akikalarını kesmemişler. Şimdi akika kesmenin müstehap olduğunu öğrenmişler. Aldıkları kurbanlık dana için akikaları için de niyet edip aldıkları bu kurbana katılıp akikalarını kesebilirler mi? Adağı olan birisi böyle alınmış bir kurbana adağını da dahil edebilir mi? CEVAP Akika, vacib, adak hepsi katılır. Ancak ilk satın alırken, yedi kişiye kadar ortak olmak niyetiyle hayvan alınmalıdır. Sırf kendisi için alıp da, sonradan başkasını ortak etmek mekruh olur. Kasaba para vermek Sual: Kurbanı kesen kasaba ücret veriliyor. Bu parayı bir kişinin ödemesinde ve sonra herkesin payını ödemesinde, ya da bu parayı veren kişinin eksik ya da fazla, önce veya sonra kurban sahiplerinden almasında veya almamasında bir mahzur olur mu? CEVAP Hepsi caizdir. Bir kişi ödeyip, diğerlerinden alabilir, isterse almayabilir. Sual: Bayramda, kendim, annem, babam, eşim ve üç büyük oğlum olmak üzere toplam 7 kişi, bir ineği kurban etmek istiyoruz. Kurbanın parasını ben vereceğim. Bu kurbanın bedeli olan parayı onlara tek tek verip, onların kurban alınması için bana hediye etmeleri mi gerekir? CEVAP Sizin onlara, onların size para hediye etmesi gerekmez. Sadece herbiri, Benim için bir kurban alıp kesmeye veya dilediğine kestirmeye seni umumi vekil ettim demeleri yeter. Vekil asıl gibidir, kendi parasıyla da keser. Çocuk, ateist veya fâsık Sual: Yedi kişilik kurban ortaklarından biri çocuk, ateist veya fâsıksa, kurban caiz olur mu? CEVAP Kâfir veya çocuksa, kurban sahih olmaz. Fâsığın ortaklığı caiz olursa da, fâsık, bayramda kurban ibadetine değil, et kesmeye niyet edebilir, o zaman da kurban sahih olmaz. Fâsığa güven olmaz. İhtiyaten fâsıklarla kesmemelidir. Çok kişinin bir koçu adaması Sual: İki üç kişi, bir koçu adasa, sahih olur mu? CEVAP Hayır, sahih olmaz. Kurban da olsa, adak da olsa, bir koçu ancak bir kişi kesebilir. Ücretsiz ortak 28 www.dinimizislam.com Sual: Mal sahibiyim, hayvan ticareti yapıyorum. 3 bin liraya satmak istediğim bir ineğe, 3500 lira diyorum. Altı hisseyi satarken, bir hisse için de, (Benim adamım var, hisse başı 500 lira verin) diyorum. Kendi adamımdan para almıyorum yahut çok az bir miktar alıyorum. Böyle hayvan satmak caiz midir? CEVAP Caizdir. Kurban için vekalet nasıl verilir? Sual: Kurban için vekâlet nasıl verilir? CEVAP Maddeler halinde bildirelim: 1- Kurbanı başkasına kestirirken, (Allah rızası için bayram kurbanımı kesmeye seni vekil ettim) demek ve kalben de niyet etmek gerekir. Kurbanı başkasına aldıracaksa, kurbanı alacak kimse de, başkasına kestirecekse, (Bayram kurbanımı almaya, aldırmaya, kesmeye ve kestirmeye seni umumi vekil ettim) der. Yahut kısaca, (Kurban işimi halletmek için seni umumi vekil ettim) demek de yetişir. 2- Bir kimse birine, (Kurban işimi hallet) dese, ona para vermese bile vekâlet vermiş olur. O kişi de bir hayvan alıp kesebilir. 3- Bir kimse, kendisine kurban kesmesi vacib olmasa da, vekil, vacib diye kesse, kurban yine nafile olarak sahih olur. Adak, akika veya nafile kurban, yanlışlıkla vacib diye kesilse mahzuru olmaz. 4- Kurban kesmeye vekil olan, sahibinden ayrıca izin almadıkça veya umumi vekil edilmedikçe, başkasını kendine vekil yapamaz. Umumi vekil ise başkasını, o da bir başkasını vekil yapabilir. 5- Vekâleten kurban kesene, kimi çok, kimi az para verebilir. Kimi de hiç para vermeden, (Bana da bir hisse verin) diyebilir. Vekil asıl gibidir. Vekil, vekâlet aldığı kimseler adına kurban keser veya kestirebilir. Daha sonra vekil, ondan para ister veya istemez. İki kurbana yetecek para veren için de, iki kurban alır veya ona iki hisse verir. Yahut iyisinden bir kurban alır, çünkü umumi vekil, tam yetkilidir. 6- Birden çok kişiye vekâlet vermek sahihtir. Bir işe vekil olan iki kişiden biri, tek başına yetkili olamaz. Ancak emaneti vermede, borcu ödemede, kurban kesme gibi işlerde, birisi tek başına yetkili olabilir, çünkü bu işlerde vekillerden birinin, diğerinin görüşünü sormasına ihtiyacı yoktur. Bir kimse, kurbanını kesmek üzere dört kişiye vekâlet verse, bu vekillerden biri kesince, ötekilerin görüşünü almaya ihtiyaç yoktur. 29 www.dinimizislam.com Kurban, dinimize uygun kesilmiş olur. 7- Bir kimsenin kendi hayvanını başkası adına kesmesinin caiz olması için, bu kimsenin, kendi hayvanını başkasına veya onun vekiline hediye etmesi, onların da teslim alması, sonra bunu vekil ederek geri verip kestirmeleri gerekir. 8- Başkasının hayvanını ondan habersiz, onun için kurban etmek caizdir. 9- Vekâlet almadan, hanımının adına vacib kurban kesen bir kimse, daha sonra hanımına anlatsa, o da razı olsa, kurban sahih olur. 10- Başkasının hayvanını, ondan izinsiz, kendi için kurban eden, sonra kıymetini öderse, caiz olur. Sahibi kıymetini kabul etmeyip, kesilmiş hayvanı alırsa, sahibi için kurban edilmiş olur. 11- Üzerinde birçok kimsenin vekaleti bulunan kimse, herhangi bir mazeretle bayramın üçüncü günü de kesememişse, Şafii’yi taklit edip dördüncü günü de kesebilir. 12- Kurbanda kanın akması yeter, etin dağıtılması şart değildir. Kan akıtılmakla vacib olan kurban kesilmiş olur. Eğer eti de uygun yerlere verilirse daha çok sevab olur. Etin üçte birini evde bırakmak, üçte birini komşulara, gerisini fakirlere vermek müstehabdır. Hepsini fakirlere vermek veya hepsini evde bırakmak da caizdir. 13- Derisi namaz kılan fakire verilir. Ne olduğu bilinmeyen kimselere verilmez. Veya evde kullanılır. Yahut devamlı kullanılacak bir şey karşılığı verilir. Tükenen bir şey veya para karşılığı satılmaz. Derisi, eti satılırsa, parası fakire sadaka verilir. Sual: Kurbanını hayır kurumuna hediye etmek isteyen kimse nasıl vekalet verir? CEVAP Kurbanını, bir hayır kurumuna hediye etmek isteyen kimse, kurban parasını, bu işle vazifeli kimseye teslim ederken, Allah rızası için bayram kurbanımı almaya aldırmaya, kesmeye ve dilediğine kestirmeye ve etini ve derisini dilediğine vermeye seni umumi vekil ettim demelidir. Vekalet, mektupla, faksla, e-maille veya telefonla da verilir. Kurban parası, önceden verilebildiği gibi, daha sonra da gönderilebilir. Vazifeli kimse, satın aldığı kurbana bir numara bağlar. Bu numarayı ve kurban sahibinin ismini deftere yazar. Kesilirken sahiplerinin ismini söyleyerek kasapları vekil eder. Ancak böyle kesilen kurbanlar sahih olur. Sual: Kurban satın almak için, umumi vekil olan kimse, bir başkasına, o da bir başkasına umumi vekâlet verebilir mi? 30 www.dinimizislam.com CEVAP S. Ebediyye'de, İbni Abidin’den alarak deniyor ki: Vekil, sahibinin izniyle başkasını vekil yapabilir. Kurban satın almaya vekil olan başkasını, bu da başkasını vekil edip, sonuncu vekil satın alsa, sahibi izin verirse caiz olur. (Redd-ül-muhtar) Demek ki, umumi vekil edilince, zincirleme vekâlet verilebiliyor. Umumi vekil olmayınca, sonuncu vekilin, vekâlet verenden izin alması gerekiyor; ama umumi vekâlet verilince, otomatikman sonuncuya izin verilmiş oluyor. Bu incelik bilinmeyince, vekâlet sahih olmaz sanılıyor. Böyle yanlış düşünenlere itibar etmemelidir. Sual: 7 kişiyiz. Keseceğimiz kurbanı paylaştırmanın kolay bir yolu var mı? CEVAP Kolay yolu var. Ortaklar ilk size vekalet verirken, Bayram kurbanımı kesmeye, kestirmeye ve etini ve derisini istediğin gibi kullanmaya seni umumi vekil ettim derlerse, artık et de sizin olur, istediğinize istediği kadar verebilir veya vermeyebilirsiniz. Et sizin demektir. Hiç ayırmadan öylece fakirlere de verebilirsiniz. Yedi ortağa göz kararı ile de verebilirsiniz. Sual: Biri adak hayvanı, biri akika, biri de bayram kurbanı kesmem için bana vekalet verdi. Alacağım ineğe bunları da ortak etmem caiz midir? CEVAP Evet caizdir. Sual: Kurban vekaletimi verdiğim kişi, 3 defa "kabul ettim" demesi mi lazım? CEVAP Hayır, bir kere demek yeter. Başını sallaması da yeter veya itiraz etmemesi kabul etmesi demektir. Sual: Bir tanıdığa (benim kurban işini hallet) diye para gönderdim. O da peki dedi. Bu vekalet oldu mu? CEVAP Evet, kurban vekaleti verilmiş olur. Ayrıca kesmeye kestirmeye etini derisini dilediğine vermeye seni vekil ettim demek gerekmez denirse güzel olur, denmezse yine vekalet verilmiş olur. Sual: 7 kişi, vacip kurbanlarını, almaya, aldırmaya, kesmeye kestirmeye, eti dağıtmaya Veli’yi umumi vekil etse; bu 7 kişiden birinin vekaleti vacip değil de Adak olsa, bu kesilen tosunun eti, fakirlerle birlikte zenginlere de verilmiş olsa, ne olur? 31 www.dinimizislam.com CEVAP Adak olan payı fakirlere vermesi gerekir. Zenginlere yedirirse yedirdiği kadarını tazmin etmesi gerekir. O kadar et alıp fakirlere vermesi gerekir. Kurbana zarar gelmez. Sual: Bir kimse vatan-ı aslisinin dışında, mesela İzmirli birisi Bursa’da birisine vekalet verip orada kestirebilir mi? CEVAP Evet kestirebilir, kendisi mukim ise vacip sevabı alır kendisi seferi ise nafile sevabı alır. Sual: Almanya’dan kurbanın parasını Türkiye’ye memleketime gönderdim. Onlar da kurbanlık hayvanı alıp yoksul müslüman bir aileye vermişler. Tabii bu kurban benim ismime kesiliyor, yaptığımız bu iş caiz midir? CEVAP Kurban vekalet verenin adına kesiliyorsa eti kime verilirse verilsin kurban sahihtir. Kesilmeyip canlı bir hayvan birisine hediye edilirse kurban olmaz, hayvan hediye edilmiş olur. Adınıza kurban diye kesilmişse sahih olur. Sual: Bazı sebeplerden dolayı vekaleti verirken gerçek isim verilmeyip takma bir isim verilebilir mi? CEVAP Evet takma isim de verilebilir. Çünkü Allahü teâlâ onu kimin verdiğini bilmektedir. Sual: Kurban vekaleti verirken: Benim kurbanımı al kes dağıt bu görevi sana veriyorum denilmiş, umumi vekalet kelimesi kullanılmamış. Vekil edilen kişi de ben senin kurban işini hallettireceğim demiş o da tamam istediğin gibi yap demiş. Bu durumda umumi vekil olmuş sayılır mı? CEVAP Evet, umumi vekil olmuş demektir. Sual: Bir dernekte kurban vekaleti alıyoruz. Bazı kimselere, (Kurbanını almaya, kesmeye kestirmeye bana vekalet verdin mi?) diyoruz. Sadece evet diyorlar. O cümleyi tekrar etmiyorlar. Böyle bir vekalet sahih olur mu? CEVAP Sahih olur. Sual: Ailece kurbanlarımızı hep vekaletle memlekette kestiriyoruz. Bazı kimseler aklımızı karıştırdılar. Bir kaza geçirmiştim. “Bak kurbanınızın kesildiğini bile görmediniz. Kurban belaları def eder. Sizin ki 32 www.dinimizislam.com belki de kabul olmadı. Bu sene kurbanınızın kanını görün, kendi elinizle alın kestirin” dediler. Acaba kurbanı görmek, keserken başında bulunmak şart mıdır? CEVAP Öyle bir şart yok. Kurbanın kanını görmeyince kurban kabul olmaz diye bir şey yok. Vekil, asıl gibidir. İmkan olursa kurbanın başında bulunmak iyi olur. Sual: Almanya’da çalışıyorum ve kurbanımı Türkiye’deki ablama göndermek için ne yapmam gerekiyor? CEVAP Ablanıza bir kurban parası gönderirsiniz. (Benim adıma bir kurban almaya, etini ve derisini istediğin yere vermeye seni umumi vekil ettim) dersiniz. O da bir kurbanlık aldırır, istediğine kestirir. Etini de dilediği gibi yer. İsterse başkasına da verebilir. Sual: Bir kişi kurban vekaleti verdi, fakat parasını eksik verdi. 100 lirayı sonra vereceğim dedi veremedi. Başka 2 arkadaş 100 lirayı verdi. Bunu götürüp verdik bu oldu mu? CEVAP Evet. Kurban vekaleti verenin para verme şartı yoktur. Eğer gücünüz yetiyorsa, kesecek paranız varsa, o kişiden hiç para almasanız da onun kurbanı sahih olur. Sual: Zengin, seferde iken, kurbanını vekile kestirse, adak olur mu? CEVAP Hayır. Nafile olur. Sual: Birine, (Benim için bir kurban al, kes) dedim. Alıp kesmiş. (Alacağımı da hediye ettim) dedi. Kurban sahih oldu mu? CEVAP Evet. Sual: Birine (Bana bir koyun getir. Fakat bayramdan önce getirme! Bakacak yerim yok) dedim. O da, ben yok iken, bayramdan önce eve bırakıp gitmiş. Koyun gece ölmüş. Bu koyunu kim öder? CEVAP Alış-veriş tahakkuk etmemiştir. Siz ödemezsiniz. Sual: Zengin, bayramın ilk günü, kurbanını kesmek üzere birine verse, vekil de kesmese, bayram da geçmiş olsa ne yapmak gerekir? CEVAP Bu hayvanı tasadduk gerekir. Hayvan alınmamışsa bedeli altın olarak yine bir fakire verilir. Böylece borçtan kurtulmak mümkün olur ise de, kurban sevabına kavuşamazlar. 33 www.dinimizislam.com Sual: Eşimden vekalet almadan, onun adına vacip kurban kesmesi için, bir arkadaşa vekalet verdim. Sonra hanımdan vekalet aldım. Böyle yapmam sahih oldu mu? CEVAP Sonra eşiniz bunu kabul etmişse sahih olur. Birini vekil yapmak, îcâb ve kabul ile olur. Yani, (Seni vekil yaptım) ve (Kabul ettim) sözleri veya yazıları ile olur. Vekil, cevap vermeden, işi yapmaya başlasa, kabul etmiş olur. İş habersiz yapıldıktan sonra, sahibinin, izin verdim demesi ile de, vekil etmiş olur. (S. Ebediyye) Topluca kurban alınıp kesilirken Sual: Kurbanların vekâlet yoluyla topluca kesileceği yerlerde, kurbanları satın alırken, kurban sahipleri adına satın almak şart mıdır? CEVAP Şart değildir. Bu lüzumsuz bir iş olur. Kurban satın alınırken, mesela (Bayram günü kesmesi vacib olan kurbanı almaya) diye niyet etmeli. Adaksa, akikaysa, nafileyse, ona göre niyet etmelidir. Artık keserken, tekrar niyet etmek şart değildir. Satın alırken, hiç niyet etmese de olur; fakat kesecek olanı vekil ederken niyet etmelidir. İkisinden birisi yeter. Sual: Toplu olarak kurbanlıkları satın alan kimsenin, kesim yapılmadan önce, kesim yaptıracak kimseye birer birer satış yapması gerekir mi? CEVAP Hayır, gerekmez. Bu da yukarıdaki gibi lüzumsuzdur. Vekil asıl gibidir. Vekil, vekâlet verenden para alsa da, almasa da, onun adına kurban keserse, kurban sahih olur. Mutlaka para alması da lazım değildir. Vekil, hayvanları kesene, vekâlet vererek kestirebilir. Hepsi bu kadardır; ama şöyle yapılsa da olur: Görevli, satın aldığı kurbanlara birer numara bağlar. Vekil asıl gibi olduğu için, deftere yazdığı her numaraya bir kurban sahibinin ismini yazar. Her numaralı hayvan kesilirken, sahiplerinin ismini söyleyerek kasapları vekil eder. Yahut numara yazılı kâğıdı kasaplara verir, bunları bu şahıslar adına kesmeye seni vekil ettim diyebilir. Kesene kurbanı satmak lüzumsuz bir iştir. Asıl gibi olan vekil, zaten bunları satın almıştır. Tekrar birilerine satması gerekmez. Satın aldığı hayvanları kestirmesi yeter. Kurban vekâleti Sual: Kurban vekâleti iyi bilinmiyor. Kurban kasaba veriliyor. Bu sahih oluyor mu? CEVAP 34 www.dinimizislam.com Evet, sahih oluyor. Kasaba götürüp, bunu kes demek vekâlettir. Bunun gibi, bir kimse birine, kurban işimi hâllet dese, vekâlet vermiş olur. Vekil, onun adına bir hayvan alıp kesebilir. (Kurbanı almaya aldırmaya, kesmeye kestirmeye, etini dilediğin gibi tasarruf etmeye seni umumi vekil ettim) demek şart değildir. Denirse daha güzel olur. Denmese de kurban yine sahih olur. Kurban için vekâlet Sual: Birine kurbanlık hayvanı satın alıp kesmesi için, (Benim kurban işini hallet) dense, vekâlet verilmiş olur mu? O kimse, satın alıyor, kesiyor ve etini bize getiriyor. Bu kurbanlık sahih oluyor mu? CEVAP Evet, öyle söylemekle vekâlet verilmiş olur. Vekil, onun adına bir hayvan alıp kesebilir. Hattâ para almasa da, kurban dine uygun kesilmiş olur. (Kurbanı almaya aldırmaya, kesmeye kestirmeye, etini dilediğin gibi tasarruf etmeye seni umumi vekil ettim) demek şart değildir. Denirse daha güzel olur. Denmese de kurban yine sahih olur. Kurban parası azsa Sual: Vekâletle kurban kesiyoruz. Diyelim kurban başına 400 lira gönderiyorlar. 400 liraya kurban almamız imkânsızdır. 100 lira kendimizden katarak 500 liraya alsak veya olur ya, bir hayvan için bin lira veren de olsa, biz ona bir tane kurban kessek, dinen bir mahzuru olur mu? CEVAP Vekil asıl gibidir. Birine vekâlet verince, ona para versek de, vermesek de; az versek de, çok versek de, kesilen kurban sahih olur. Bunun gibi birisine hiç para vermeden (Zekâtımızı ver) desek, o da bizim adımıza zekât verse, zekâtımız verilmiş olur. Bu işlerin parayla değil, vekâletle ilgisi vardır. Vekil bu işleri paralı da, parasız da, az parayla da yapabilir. Kurban satın alırken Sual: Kurban alırken nelere dikkat etmelidir? CEVAP Şunlara dikkat etmelidir: 1- Kurban satın alırken, (Bayram günü kesmesi vacib olan kurbanı almaya) diye niyet etmeli. Bunu keserken, tekrar niyet etmesi şart değildir. Bu aldığı hayvanı kurban etmesi de şart değildir, fakat keseceğinin kıymeti bundan az olmamalı. Satın alırken, hiç niyet etmese 35 www.dinimizislam.com de olur, fakat bunu keserken veya kesecek olanı vekil ederken niyet etmesi gerekir. 2- Bazı yerlerde kurbanlık hayvan alırken satıcı, (Hayvanı kesip et haline getirdikten sonra kilosunu şu fiyattan veriyorum. Sen hayvanı seç, bayramda gelirsin, eti kaç kilo gelirse, parasını verirsin) diyor. Bu, kesinlikle caiz değildir, et satın alınmış olur, kurban olmaz. Canlı olarak tartıp satanlar da vardır. Bu da caiz değildir. Canlı olarak tartıp, (Bu hayvana şu kadar para vereceksin) denirse, o zaman alışveriş de sahih olur. 3- Üç ortak, 1400 liraya bir inek alsa, ortağın biri 600 diğeri de 600 verse, üçüncü ortak 200 lira verse, üçüncüye düşen hisse, yedide birden az olmadığı için caiz olur. Her ortak, verdiği para kadar pay alır. 4- Eşit para verip, 3 kişi, 3 koyun alsa, kesmeden önce, (Şu senin, şu onun, şu da benim) diye paylaşmak caizdir. 5- Kurbanı veresiye veya kredi kartıyla almak caizdir. 6- İki kişinin kurbanı karışırsa, her birinin kendinin sanarak kestiği, kendi kurbanı olur. 7- İki kurbanlıktan biri diğerini öldürmüşse, sahibine ödetilemez. 8- Kurban alan, niyetini değiştirip, akika veya adak olarak kesebilir. 9- Başkasının hayvanını ondan habersiz, onun için kurban etmek caizdir. Başkasının hayvanını, ondan izinsiz, kendi için kurban eden, sonra kıymetini öderse caiz olur. Sahibi kıymetini kabul etmeyip, kesilmiş hayvanı alırsa, sahibi için kurban edilmiş olur. 10- Emanet olarak bırakılan hayvanı kurban etmek, caiz değildir. 11- Allah rızası için niyet ettikten sonra, ayrıca çoluk çocuk çok et yesin diye semiz koyun almayı niyetine karıştırmamalı, semiz alırken sadece sevabını düşünmeli. 12- Herkes, beslediği kendi hayvanını kurban edebilir. Nisaba malik olan birisine bir koyun hediye edilse, o da bunu kurban olarak kesse, vacib kurban yerine gelir. Kurbanı parayla alma şartı yoktur. 13- Necaset yiyen hayvanın etinin temiz olması için, deve 40, sığır 20, davar 10, tavuk 3, serçe 1 gün hapsedilir. Bir başka kavilde ise, deve ile sığır 10, koyun 4, tavuk 3 gün hapsedilir. 14- Başkasının koyununu gasp eden, çalan, kıymetini sonradan öderse, kurban etmesi caiz olur, çünkü, kıymeti ödenince, gasp ettiği zaman mülkü olur. Gasp günahına ayrıca tevbe gerekir. 15- Borcu olmayan fakir, kurban keserse, çok sevap olur. Borcu varsa, önce borcunu vermelidir; çünkü borç ödemek farzdır. Kurban nisabına malik olmayan fakir, kendi malı olan hayvanını kurban etmeyi 36 www.dinimizislam.com niyet ederse veya kurban niyeti olmayarak, hayvanı bayramda satın alıp, sonra kurban etmeyi niyet ederse yahut kurban niyeti ile bayramdan önce satın alırsa, bunları kesmesi vacip olmaz. Keserse, nafile olur ve etinden yiyebilir ve fakirlere verdiği et, sadaka olur. 16- Fakirin kurbanı bayramdan önce doğurursa, bir kavle göre, bayramda yavrusunu da anasıyla beraber kesmek gerekir. Zenginin kurbanı bayramdan önce doğurursa, yavrusunu kesmesi gerekmez. Sual: Hayvan beslemekle iştigal eden zengin bir kimse, ticaret niyetiyle satın aldığı hayvanlarını birkaç ay besleyip, sütünden ve yününden de istifade ettikten sonra, içlerinden birini kurban bayramında vacip olan kurban niyetiyle keserse olur mu? CEVAP Evet olur. Bir mahzuru yok. Bir hayvan anasından kurbanlık olarak doğmaz. Elbette sütünden yününden istifade edilir. Kurban olmaya karar verdikten sonra artık sütünden yününden istifade edilmez. Daha önce sıradan bir hayvan idi, kurban olunca kurban muamelesi yapılır. Sual: Bu sene kurbanlıklar çok pahalıdır. Üstelik kurbanlık hayvan da bulamıyoruz. Yakın bir şehirde kurbanlık olduğunu bilsek gidip almamız gerekir mi? CEVAP Kurban fiyatı rayiçten çok pahalı ise, kurbanlık almak gerekmez. Böyle bir mazeretle kesmeyince vacip terk edilmiş olmaz. Sonra normal değerini altın olarak fakire vermesi de gerekmez. Fazla pahalı değilse yakın şehirden alınabilir. Sual: Yedi kişi kurban olarak bir inek alsalar, hayvan kesildikten sonra hayvanın kanser olduğu anlaşılsa ve eti hiç yenmese, bu kurban sahih olur mu? CEVAP Sahih olur. Kurbanda esas olan kanın akmasıdır. Kurban kesildikten sonra eti hastalıklı çıksa da önemi yoktur. Sual: Bazı kişiler, (Ne sen zarar et ne ben) diyerek, kurbanı bize emaneten veriyor, biz kestikten sonra getirip tartıyor. Kilosuna göre değerini istiyor. Böyle alış veriş caiz olur mu? CEVAP Emanet edilen hayvandan kurban olmaz. Kesmeden önce satın almak lazım. Satın alınmamış hayvan bu şekilde kesilmez. Sual: Dananın kurbanlık olabilmesi için 2 yaşını doldurması gerekir mi? CEVAP 37 www.dinimizislam.com Evet iki yaşını doldurması gerekir. Bilen birisi dişine bakarak anlar. Sual: Bir danamız var, 1.5 yaşında, fakat 3 yaşındaki düve gibi semizdir. Kurban etmek caiz mi? CEVAP 1.5 yaşındaki hayvan ne kadar gösterişli olursa olsun kurban olmaz. Ama kuzu öyle değil, 6 aylık bir kuzu, annesi gibi gösterişli ise, ondan kurban olur. Tartı ile alınan kurban Sual: Canlı hayvanın tartıyla alınmayacağını bilmeden satın alınan hayvanın, kurban edilmesi sahih olur mu? CEVAP Alış batıl olmakla beraber, kurban olur. Yani o şekilde satın alınması haramsa da, kurban edilmesi caiz olur. Canlı olarak tartıp, (Bu hayvana şu kadar para vereceksin) denirse, o zaman alınması da haram olmaz. Hangi hayvanlardan kurban olur Sual: Hangi hayvanlardan kurban olur, vasıfları nelerdir? CEVAP 1- Davar, sığır ve deveden kurban olur. Başkasından kurban olmaz. Davar denince koyun, keçi; sığır denince de, inek, boğa, manda, dana, düve, tosun anlaşılır. 2- Dişi hayvan da, erkek hayvan da kurban olur. Koyunun erkeği ve beyazı siyahından çok olanı, keçinin dişisi daha sevabdır. Kıymetleri eşitse, koyun, sığırdan daha sevabdır. 3- Yünü kırkılmış koyunu kurban etmek ve kurban için almak mekruhtur. 4- Davarın 1, sığırın 2, devenin 5 yaşını geçmesi gerekir. 6 ayı geçen kuzu, iriyse kurban olur. 5- Bir gözü görmeyen, topal olup yürüyemeyen, dişlerinin yarısı yok olan, kulağının veya kuyruğunun çoğu olmayan, bir ayağı kesik veya ölmek üzere olan hasta hayvan kurban olmaz. 6- Geyik gibi eti yenen vahşi hayvandan kurban olmaz. Yabani öküz [buffalo], yabani deve [lama] ve yabani koyundan da kurban olmaz. Melezse, mesela yabani bir koçla, evcil bir koyundan meydana gelen yavru kurban edilir. Tersi, yani bir erkek keçi [teke], bir geyikle çiftleşse, meydana gelen yavru, kurban edilmez; çünkü hükümde anneye itibar edilir. Annesi evcilse, yavrusu kurban edilebilir. 7- Husyeleri küçük, gebe, tüyü dökülmüş hayvanı kurban etmek 38 www.dinimizislam.com mekruhtur. 8- Burnu veya dili kesik yahut çoğu yok olan hayvan kurban olmaz. 9- Davarda bir, sığırda iki meme kesik olsa kurban olmaz, ama yavrusunu emziriyorsa olur. 10- İki kulağı kesik, biri kökten kesik, kuyruğu kesik, bir veya iki kulağı olmayan, kurban olmaz. 11- Diz kapakları gibi bir yeri kemik başına kadar kırılan hayvan kurban olmaz. 12- Kurbanlık tosuna binmek veya onunla çift sürmek mekruhtur. Sual: Anadan kulağı çok küçük olan hayvan kurban edilir mi? CEVAP Evet. Sual: Buzağı iken boynuzunun özü çıkarılıp boynuzsuz büyüyen inek, kurban olur mu? CEVAP Evet. Sual: Keçi-ceylan melezi hayvan, kurban olur mu? CEVAP Kurban olmaz. Sual: Kuyruksuz koyunu kurban etmek caiz mi? CEVAP Kuyruksuz hayvan kurban olmaz. Ancak kuyruklu bulma imkanı yoksa, ikinci bir kavilde kuyruksuz olanı da kurban etmek caizdir. Sual: Yabani hayvanlardan veya melez olanlardan kurbanlık olur mu? CEVAP Yabani koyun, yabani öküz [buffalo] ve yabani deve [lama] gibi hayvanların etini yemek caiz ise de, kurban olmaz. Melezse, mesela yabani bir koçla, ehli bir koyundan meydana gelen yavru kurban edilir. Tersi, yani bir erkek keçi [teke], bir geyikle çiftleşse, meydana gelen yavru, kurban edilmez; çünkü hükümde anneye itibar edilir. Annesi ehli hayvansa, yavrusu kurban edilebilir. (Dürr-ül-muhtar) İlk defa kurban kesen Sual: İlk defa kurban kesecek kimsenin, mutlaka koyun kesmesi mi gerekir? CEVAP Hayır, öyle bir şey yoktur. İki yaşındaki dana Sual: 15 Kasım 2009 tarihinde doğan bir dana, bu yıl 6 Kasım’da iki 39 www.dinimizislam.com yaşını doldurmuş olmuyor. Bu danayı kurban olarak kesmek caiz olur mu? CEVAP İki yaşını doldurmayan sığırı kurban etmek caiz olmaz. Ancak dinî işlerde yaşlar miladi yıla göre değil, hicri yıla göre hesap edilir. Hicri yıla göre 25 Ekim’de iki yaşını dolduruyor. 6 Kasım’da kurban edilmesinde hiç mahzur yoktur. Kurbana mani olmayan kusurlar Sual: Kurbana mani olmayan kusurlar nelerdir? CEVAP Bazıları şunlardır: 1- Boynuzu kırık veya boynuzsuz olan, kurban olur. 2- Kulakta çoğu kesilip ayrılmasa, asılı kalsa mekruh olmakla beraber, caizdir. Yarıdan azı kesik olsa, kurban olur. Kulağı enine veya boyuna yarık olsa, kurban olur. Kulağın yırtık olması tenzihen mekruhtur. Burnunun hükmü de kulak gibidir. Uyuz, burulmuş olanı kurban etmek caizdir. 3- Kulağı, kuyruğu küçük olarak doğan, kurban olur. Kuyruğu kesik değilse, merinos kurban olur. 4- Dişiye aşamayan, zekeri kesik olan kurban olur. Hünsa [çift cinsiyetli] olanı kurban etmemeli. 5- Yayılmasına mani olmayacak kadar deli olup, sürüsünden ayrılmayan hayvan, kurban olur. Sürüsünden ayrılan ve otlamayacak kadar deli olan hayvan kurban olmaz. 6- Bir gözünde görmeye mani olmayan perde bulunan hayvanı kurban etmek caizdir. 7- Kurbanlık, kesim yerine getirilirken, tepinir ve bir ayağı kırılır, sonra kesilirse, caiz olur. 8- Dişlerinin çoğu varsa, mekruh olmakla beraber caizdir. Sual: Gebe olup olmadığı bilinmeyen hayvanı kurban etmek caiz midir? CEVAP Evet caizdir. Eğer doğumu yakın ise, bazı âlimler, (Böyle hayvanı kurban etmek mekruh olur) demişlerdir. Boynuzun özü çıkarılırsa Sual: Buzağı küçükken boynuzunun özü çıkarılıyor. Boynuz büyümüyor. Sadece yeri belli oluyor. Büyüyünce böyle bir hayvanın 40 www.dinimizislam.com kurban edilmesi caiz olur mu? CEVAP Evet, caiz olur. Burulmuş hayvan Sual: Burulmuş boğayı, tosunu veya koçu kurban etmek caiz midir? CEVAP Evet, caizdir. Hattâ burulmuş olanı, burulmamış olandan daha sevabdır, çünkü kısırlaştırılan erkek hayvanlar, daha yağlı ve etleri de daha lezzetli olur. Hidaye kitabında bildirildiğine göre, Peygamber efendimiz, burulmuş iki koç kurban etmiştir. (Dürr-ül-muhtar, Redd-ülmuhtar, Hindiyye, Mecmua-i Zühdiye) Kurban ne zamana kadar kesilebilir Sual: Kurban ne zamana kadar kesilebilir? CEVAP Maddeler hâlinde bildirelim: 1- Kurban, bayramın ilk günü bayram namazından itibaren üçüncü günü, güneş batıncaya kadar kesilir. Cuma kılınmayan küçük köylerde, fecirden sonra, bayram namazından önce de kesilebilir. Gece kurban kesmek, caizse de mekruhtur. Şafii’de, bayramın dördüncü günü de, kesilebilir. 2- Nafile, akika ve adak hayvanı, her zaman kesilebilir, ama bayramda kesilmesi iyi olur. 3- Bayram, cumaya rastlasa da, yine kurban, bayram namazı kılındıktan sonra kesilir. 4- Kurban bayramının üçüncü günü fakir olacağını veya sefere çıkacağını bilene, bayramın birinci ve ikinci günü kurban kesmek vacib değilse de, keserse vacib olarak eda etmiş olur. 5- Fakir, bayramın ilk günü kurban kestikten sonra, 3. günü zengin olsa, iade gerekmez. Vacib yerine gelmiş olur. 3. günü zengin olacağını bilenin de, ilk günü kurban kesmesi caizdir. Sual: Gece kurban kesmek caiz midir? CEVAP Mekruhtur. İhtiyaç veya zaruret olmadan kesilmez. Gündüz kesme imkanı bulunamamışsa, ertesi günü kesme imkanı da yoksa gece kesmek caiz olur. Kurban, üçüncü günü akşam ezanına kadar kesilir. Daha sonra kesilmez. Bu vakte kadar herhangi bir sebeple kesilememiş olan kurbanı kesebilmek için Şafii mezhebi taklit edilerek gece veya ertesi gün yani 41 www.dinimizislam.com dördüncü gün de kesilebilir. Böyle durumlarda mekruh da olmaz. Ancak, bir ihtiyaç olmadan Şafii mezhebi taklit edilemez. Kurban kesiminde ihtiyatlı davranmak Sual: Bayram olduğuna karar verilip ve bayram namazı kılınıp, kurban kestikten sonra, Arefe olduğu anlaşılırsa, namaz ve kurban ne olur? CEVAP Şahitler ile, meşru olarak bayram olduğuna karar verilip ve bayram namazı kılınıp, kurban kestikten sonra, Arefe olduğu anlaşılırsa, namaz ve kurban kabul olur. Ramazan ve Kurban bayramının şahitlerle meşru olarak anlaşılmadığı, hilalin gözetilmediği yerlerde, çeşitli hesap usulleri vardır. Bu usuller ile Zilhicce ayının ilk günü ve buradan da onuncu günü, yani Kurban bayramının ilk günü hesap edilir. Bayramın birinci günü, hesap ile bulunan gündür. Yahut, bir gün sonradır. Bir gün önce olamaz. Çünkü, gökte, ay, doğmadan önce görülemez. İhtiyatlı hareket etmiş olmak için, böyle yerlerde, kurbanları, hesap ile bulunan bayramın ikinci günü kesmelidir. Sevabı ölülere gönderilecek olanı ise, hesap ile bulunan ilk gün kesmelidir. Çünkü, ölüler için, Arefe günü veya yılın her gününde kesilebilir. Bayram ve kurban Sual: Ramazan gibi, kurban bayramının hilali de, dünyanın bir yerinden görülünce, her yerde görülmüş sayılmıyor mu? Bir de hilal görülmeden bir gün önce bayram edilse, kesilen kurbanlar sahih olmaz mı? CEVAP İslam Ahlakı kitabında bildiriliyor ki: İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki: İmam-ı Sübki hazretleri, (Şabanın 30. gecesi hilali gördüğünü bildiren olsa, hesapla da, hilalin bir gece sonra doğacağı tespit edilse, burada hesaba inanılır; çünkü hesapla anlaşılan kesindir. Doğmadan bir gece önce görülmesi imkânsızdır) buyurdu. Şems-ül-eimme Halvani hazretleri de buyurdu ki: (Ramazan ayının başlaması, hilalin görülmesiyle olur. Hilalin doğmasıyla başlamaz. Hesap hilalin doğduğu geceyi bildirdiği için, Ramazan ayının başlaması hesapla anlaşılamaz. İki adil Müslümanın, (hilali gördük) demeleriyle veya Kadı’nın hüküm etmesi ile, bir yerde Ramazan başlayınca, dünyanın her yerinde oruca başlamak gerekir. Hac, kurban ve namaz 42 www.dinimizislam.com vakitleri böyle değildir. Bunlar vakitlerinin bir yerde malum olmasıyla, başka yerlerde de böyle olmaları lazım gelmez. [Redd-ül-muhtar] Hesaplar doğru yapılırsa, hilalin doğuşunu tespit etmek güç değildir; çünkü Allahü teâlânın nizamında zerre kadar yanlışlık olmaz. Hilal, hesabın bildirdiği saatte doğar, saniye şaşmaz. Hesaptan bir gün önce bayram etmek ilme aykırıdır, yanlıştır; çünkü hesaptan önce hilalin görülmesi imkânsızdır. Güneşin doğuşu da aynen ayın doğuşu gibidir. Güneş doğmadan ben güneşi gördüm demek elbette yanlıştır. Güneş ancak takvimlerde bildirilen saatte doğar. Daha önce doğması imkânsızdır; ama güneş doğduğu hâlde, hava bulanık olduğu için görülmeyebilir. Ayların başlamasını gösteren hilal de böyledir. Hilal hesapla bulunan gün ve saatte doğar; ancak o gün o saatte görülmeyebilir. Dinimiz hilalin doğmasını değil, görünmesini esas alır. Hilal görülmedikçe hesapla veya ayları tespit usulleriyle bulunan günde bayram yapılmaz. Ramazan hilali dünyanın herhangi bir yerinde görülünce, orucun başlaması ve Ramazan bayramı her yerde aynı gün olur. Bir hadis-i şerif meali: (Herkes oruca başlayınca siz de başlayın, herkes bayram edince, siz de bayram edin.) [Tirmizi, Ebu Davud] Kurban bayramı böyle değildir. Amerika’da zilhicce hilali görülse, Türkiye’de görülmese, Türkiye’de de görüldü kabul edilmez. Kurban bayramının birinci günü de, Zilhicce ayının hilalini görmekle anlaşılır. Zilhicce ayının 9. Arefe günü, hesapla, takvimle anlaşılan gün veya bundan bir gün sonra olur. (S. Ebediyye) Kurban bayramının hesapla tespit edildiği yerlerde, şer’an sabit olan bayramı bilmedikleri için, Müslümanların, bayram zannederek Arefe günü kestikleri kurbanlar sahih olur. İhtiyatlı hareket etmiş olmak için, her zaman kurbanları, hesapla bulunan bayramın ikinci günü kesmelidir. Hayvan kesilirken mekruh olan şeyler Sual: Hayvan kesilirken mekruh olan şeyler nelerdir? CEVAP Bazıları şunlardır: 1- Kurbanı, kesilecek yere sürükleyerek çekmek, sebepsiz incitmek mekruhtur. 2- Bıçakları hayvanı yatırdıktan sonra bilemek ve birini ötekinin gözü önünde kesmek mekruhtur. 3- Soğumaya başlamadan, yani çırpınması durmadan ensesini de 43 www.dinimizislam.com kesmek mekruhtur. 4- Hayvan tamamen ölüp çırpınması durmadan, omuriliğini keserek başını koparmak ve derisini yüzmeye başlamak mekruhtur. 5- Kamış, taş gibi keskin şeyler ile kesmek, kör bıçakla kesmeye çalışmak mekruhtur. 6- Doğurması yakın olan hayvanı kesmek mekruhtur. 7- Gasp edilmiş bıçakla kesmek mekruhtur. Kurban nasıl kesilir Sual: Kurban keserken dikkat edilecek hususlar nelerdir? CEVAP Maddeler halinde bildirelim: 1- Önce diz boyu çukur kazılır. Kurbanın gözleri tülbentle bağlanır. Kıbleye dönük olarak sol yanı üzerine yatırılır. Boğa, tosun gibi büyük baş hayvanların kolay kesilebilmesi için çengele asılması caizdir. Boğazı çukurun kenarına getirilir. İki ön ve bir arka ayakları, uçlarından bir araya bağlanır. Üç kere bayram tekbiri okunur. Sonra, bismillahi Allahü ekber diyerek, deveden başka hayvanın, boğazının herhangi bir yerinden kesilir. Bismillahi derken, h’yi belli etmek gerekir. Belli edince, Allahü teâlânın ismi olduğunu düşünmek lazım olmaz. h’yi açıkça belli etmezse, Allahü teâlânın ismini söylediğini düşünmek gerekir. Bunu da düşünmezse hayvan leş olur, yenmez. Sadece Bismillahi veya Bismillahirrahmanirrahim yahut Lâ ilâhe illallahü demek de caizdir. Fakat evlâ olanı, (Bismillahi Allahü ekber) demektir. 2- Besmele çekilince, hemen kesmek şarttır. Besmele çektikten sonra bıçağı bilerse, Besmeleyi tekrar etmesi gerekir. Besmele çektikten sonra, hayvan yerinden kalkarsa, yatırdığı zaman tekrar Besmele çekmesi gerekir; fakat bir kelime söylemek, bir lokma yemek ve bir yudum su içmek gibi az bir ara vermenin zararı yoktur. Besmele çektikten sonra, elindeki bıçağı bırakıp, başka bir bıçak alsa, Besmeleyi tekrar çekmesi gerekmez. 3- Bir hayvan için Besmele çekildikten sonra, onu bırakıp başka bir hayvan kesilecek olsa, Besmeleyi tekrar çekmek gerekir. 4- Arka arkaya birkaç hayvanı boğazlayacak kişinin, hepsi için ayrı ayrı Besmele çekmesi gerekir; fakat hayvanları, üst üste yatırıp kesecek olsa, bir Besmele kâfidir. Bir hayvanı iki kişi kesse, ikisinin de Besmele çekmesi gerekir. 5- Besmele unutulursa zararı olmaz. Kasten Besmelesiz kesmek haramdır. 44 www.dinimizislam.com 6- Hayvanın boğazında yemek, nefes borusu ve iki yanda birer kan damarı vardır. Bu dört damardan üçü bir anda kesilmelidir. 7- Şafii’de, yemek borusuyla nefes borusu kesilirse kâfidir. Ancak gırtlak düğümü baş tarafında kalmalıdır. Gırtlak düğümünün tamamı vücut tarafında kalırsa, kesilen hayvan yenmez. 8- Kurban kesenin, kıbleye karşı dönmesi sünnettir. 9- Erkek ve kadın Müslümanın, cünübün, delinin, bunağın, çocuğun ve sarhoşun Besmeleyle kestiği hayvan yenir. Ehl-i kitabın [Hıristiyan veya Yahudi'nin] kestiği de yenir. Fakat ehl-i kitaba kurban kestirmek mekruhtur. Dilsiz ve sünnetsizin, hayvan kesmesi mekruhtur. 10- Solak bir kimsenin, sol eliyle kurban kesmesinde mahzur yoktur. Temiz işleri yaparken, sağdan başlamak sünnet-i zevaiddir, yani müstehabdır. Bir özürle soldan başlamak mekruh olmaz. Yani sol elle kesilen hayvan ve kurban yenir. 11- Bir ihtiyaç varsa, kurbanı bayıltıp kesmek caizdir. Başını bir kerede koparıp kesilen de yenir; fakat öyle kesmek günah olur. Hayvanı ensesinden kesmek haramdır; ama eti yenir. 12- Kurban hayvanını yüzmek için, şişirmek caizdir. Sual: Büyük hayvanı kurban ederken arka ayağından traktör veya vinç vasıtası ile asarak kesmek hayvana eziyet vermek sayılır mı? CEVAP Böylesi daha uygundur. Sual: Almanya’da kurbanları müslüman kesiyor, gayrı müslim yüzüyor. Böyle yüzülmüş kurban etini yemek caiz midir? CEVAP Yenmesinde mahzur yoktur. İmam-ı Rabbani hazretleri, gayrı müslim, bir şeye elini sürünce, o şeyin pislenmeyeceğini bildiriyor. Kitab ehli olan gayrı müslimlerin, Besmele ile kestiklerini yemenin de caiz olduğunu açıklıyor. Fakat zaruretsiz yememek iyi olur. Sual: Hayvanı boğazlarken, Meri, Hulkum ve Evdac damarlarını kestikten sonra, hayvanın canı çıkmadan bir başkası besmelesiz olarak kafasını keserse, bu şekildeki kesim caiz mi? CEVAP Öyle yapmak uygun değil, besmele ile de olsa uygun olmaz. Fakat eti yenir. Sual: Kurban kesene ücret olarak kurbanın eti ve derisi verilir mi? CEVAP Kurban kesene ücret olarak kurbanın eti ve derisi verilmez. Derisini, evde dağarcık, mest, sofra, seccade gibi şeyler yapıp kendisi de kullanır. 45 www.dinimizislam.com Derisi, eti satılırsa, parası fakire sadaka verilir. Sual: Abdestsiz kurban kesmek caiz midir? CEVAP Sahih olur. Hatta mecbur kalınsa, cünüp kesilse de sahih olur. (Fetava-i Hindiyye) Hayvanı şişirmek Sual: Kurban hayvanını yüzmek için, şişirmek caiz midir? CEVAP Caizdir. Hayvan keserken Besmele Sual: Hayvan keserken (Bismillahirrahmanirrahim) denmez mi? Denirse hayvan yenmez mi? CEVAP Besmelenin tamamı söylenince de, kesilen hayvan yenir. Evla, yani daha iyi olanı (Bismillahi Allahü ekber) demektir. Sadece Bismillahi dense veya sadece Allahü ekber dense de caizdir. Hayvan keserken, Bismillahi veya Allahü ekber demek farzdır. Besmelenin tamamını söylemek de caizdir. (İbni Abidin) Hayvanı şoklamak Sual: Avrupa’da güya hayvana eziyet olmasın diye, hayvanı şoklayarak bayılttıktan sonra kesiyorlar. Etini yemekte mahzur var mıdır? CEVAP Böyle kesmek, hayvana eziyet ise de, ölmeden önce kesildiği için etini yemekte mahzur yoktur. Eğer şoklama sonucunda hayvan ölüyorsa leş olur, yenmez. Bir cihaz imal edilince, bunun nasıl kullanılacağı, buna nasıl bakım yapılacağı, bunu yapan tarafından açıklanır. Allahü teâlâ da, bütün mahlûkatı yaratmış, nasıl hareket etmeleri gerektiğini de bildirmiştir. Canlı cansız her şeyi insanların istifadesi için yaratmıştır. Hayvanların kesilmesini ve nasıl kesileceğini Allahü teâlâ bildirmiştir. Eğer hayvanı dinimizin bildirdiği şekilde kesmek zulüm olsaydı, elbette Allah bunu emretmezdi. Çünkü Allahü teâlâ hiçbir mahlûka zulmetmez. (Nahl 33) Bir kimse, birine iyilik etmek için çok yorulsa, yorulmasından şikayet etmez, aksine hizmet ettim, iyilik ettim diye zevk alır. Parasını kaybeden kimse, üzülür. Fakat bunu isteyerek bir hayır kuruluşuna, bir fakire veren kimse ise buna sevinir. İşte bunlar gibi, kurban da, bir Müslümana faydam oldu diye sevinir. 46 www.dinimizislam.com O acı ona zevk verir. Ölüm acısı, dünya acılarının hepsinden daha acıdır. Bir kimse uyku hapı içerek veya narkozla her tarafı uyuşturulduktan sonra da ölse, çok şiddetli olan ölüm acısını duyar. Fakat bazı müminler, kurşun yağmuruna tutulsa, bu acıyı duymaz. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Şehid ölüm acısını duymaz.) [Beyheki] Bunlara acı duyurmayan Allahü teâlâ, günahsız olan hayvanların acı çekmesini emreder mi? Hayvanları kesin buyurur mu? Allah’ın yarattığına, Allah’tan daha merhametli kimse olamaz. Kurban kestikten sonra namaz kılmak Sual: Kurban kesildikten sonra namaz kılmak gerekir mi? CEVAP Kılmak gerekmez. Ancak kurban kesildikten sonra, dünya kelamı konuşmadan iki rekat nafile namaz kılmak iyi olur. Namazdan sonra, kurban kesilirken okunan duayı okumalı ve Ya Rabbi, İbrahim aleyhisselamın kurbanını kabul ettiğin gibi, benim kurbanımı da kabul eyle demelidir! Kurban keserken okunacak dua şöyledir: (Bismillahi vallahü ekber, la ilahe illallahü vallahü ekber, Allahümme haza minke, inne salâti ve nüsüki ve mahyaye ve memati lillahi Rabbilalemin, la şerike lehü, bizalike ümirtü ve ene evvelül müslimin) Sonra da dileğini ister. Bu durumda istenen şeye kavuşulacağını Peygamber efendimiz bildirmiştir. Sual: Hayır kurumlarına verilen kurban vekaletlerinde namazını ne zaman kılmak uygundur? CEVAP Namaz kılmak lazım değildir. Kılınırsa iyi olur. Kurban kesildikten sonra kılınır. Bunun için kurbanın ne zaman kesildiği bilinmiyorsa, bayramın üçüncü günü kılınabilir. Kurban etini nasıl paylaşmalı Sual: Kurban eti hakkında yapılacak işler nelerdir? CEVAP Maddeler hâlinde bildirelim: 1- Eti tartarak, eşit olarak paylaşmak gerekir. Yağ, sakatat ve yenilen her şey paylaşılır. Tartmadan bölüşüp helalleşmek caiz olmaz, faiz olur. 7 kişiden dördüne etle birlikte birer bacak, beşinciye etle birlikte derisi, 47 www.dinimizislam.com altıncıya etle birlikte başı verilirse, tartmadan paylaşmak caiz olur. Yedinciye bir şey koymak gerekmez. Yahut 7 kişi, kurbanlık ineği birisine teslim edip, (Kesmeye, kestirmeye, etini dilediğin gibi sarf etmeye, seni umumi vekil ettik) deseler, umumi vekil, bölüştürmeden etin tamamını herhangi birine verebilir veya tartmadan ortaklar arasında göz kararıyla paylaştırabilir. 2- Kurbanın etini eşit olarak tarttıktan sonra, paylaşmak için kur’a çekmek iyidir. Bir malı, ortaklar arasında taksim etmek için, kur’a çekmek caiz ve sünnettir. 3- Kurban eti tartılmadan paylaşılıp, biri diğerine, mendil, defter, kalem gibi bir şey verse, paylaşma sahih olur. 4- Taksim etmeden etin bir kısmını pişirip, ortakların müşterek yemeleri caizdir. 5- Mutfakları bir olan baba oğlun, karı kocanın ortak olarak kestikleri kurbanı, tartıp paylaşmaları gerekir. Yahut 5. maddedeki gibi, birisi umumi vekil olursa, tartmaya gerek kalmaz. 6- Müslüman bir kimsenin kesip, gayrimüslimin yüzdüğü kurbanın etini yemek caizdir. 7- Kurbanın ve her hayvanın şu yedi yeri yenmez: Akan kanı, zekeri, husyeleri [koç yumurtası denilen yerleri], bezleri [guddeleri], safra kesesi, dişi hayvanın önü ve idrar kesesi [mesanesi]. 8- Ölü mü, diri mi olduğu bilinmeyen hayvan, kesilince kan çıkar ve hareket ederse, eti yenir. 9- Kurban etini, kesen de yiyebilir. Fakir zengin herkese de verebilir. Etin üçte birini evine, üçte birini komşulara, gerisini fakirlere vermek müstehabdır. Hepsini fakirlere de verebilir. 10- Kurban etini, evinde 3 günden fazla bırakabilir. Kurban sahibi zengin değilse, çoluk çocuğunun et ihtiyacını karşılamak için hepsini evinde bırakabilir. 11- Hayvan kesildikten sonra eti telef olsa [mesela yansa, köpekler yese], tekrar kesmek gerekmez. Kan akıtmakla vacib yerine gelmiştir. 12- Kurbanın hiçbir yeri satılmaz. Bir kısmı satılırsa, satılan kadarının bedelini sadaka olarak vermek gerekir, ama kurbanın etiyle yenecek bir şey alınsa, o miktarı sadaka vermek gerekmez. 13- Kurban derisi namaz kılan fakire verilir. Ne yapıldığı bilinmeyen yerlere vermemelidir. Evde de kullanılabilir. Parayla satılmaz. Derisi, eti satılırsa, parası fakirlere sadaka olarak verilir. Yahut devamlı kullanılacak bir şey karşılığı da satılabilir. 14- Ortaklardan birisi kurban kesmeden ölse, hissesi mirasçılarına 48 www.dinimizislam.com verilir. 15- Karnı yarılıp, yavrusu çıkarıldıktan sonra, o yara sebebiyle ölürken kesilen koyun yenmez. 16- Canlı hayvanın her parçası haramdır. Kesildikten sonra, kendine zarar vermeyen kimsenin pişirmeden yemesi caizdir. [Mesela çiğ köfte, sucuk ve pastırma yemekte mahzur yoktur.] 17- Makam sahibine saygı için kesilen hayvan leş olur. Sırf ona saygı için hayvan kesmek caiz değildir. (Eğer falanca zat gelirse, Allah için bir hayvan keseceğim) derse, o zat gelince kesilir. O hayvan adak olduğu için, etinden kesen ve zenginler yiyemez; fakirlere verir. Yolcuya, misafire veya bir makam sahibine, saygı için değil, yedirmek için hayvan kesmek caizdir. Kurban etini taksim ederken Sual: Bir evde, bütün aile fertleri için ortak kurban kesilse, kurban eti eve geldikten sonra, taksim edilmeden, herkes hissesini hediye etse, taksime gerek kalır mı? CEVAP Böyle yapmak faiz olur, haram olur. Her parçanın yanına ayak, baş ve deri konursa tartmadan taksim yapılması caiz olur. Mesela 7 ortak varsa, dört kişinin hissesine birer ayak konur, birinin yanına baş konur, birininkine deri konur, biri de ötekilerden farklı olur yani boş olur. Eğer ortak dört kişi ise birer ayak koymak da yeterlidir, beş kişiyse birine de baş veya deri konur. Veyahut ortakların her biri diğerine, mendil, defter, kalem gibi bir şey verirlerse yine paylaşma sahih olur. Eğer alırken, (Allah rızası için bayram kurbanımı almaya, aldırmaya, kesmeye, kestirmeye ve etini dilediğin şekilde sarf etmeye seni umumi vekil ettim) diyerek birisine umumi vekalet verilseydi, hiç dağıtmadan da o vekil etin hepsini eve bırakabilirdi. Dilenciye et vermek Sual: Ortak kurbanın başını veya ciğerini ortaklar, dilenciye verse, kalanını taksim caiz mi? CEVAP Evet. Tartmadan kurbanı paylaşmak Sual: Kurban eti tartılmadan paylaşılıp, her biri diğerine, mendil, defter, kalem gibi bir şey verse, paylaşma sahih olur mu? CEVAP Evet, sahih olur. Yahut yedi kişiden dördüne etle birlikte birer bacak, beşinciye etle birlikte derisi, altıncıya etle birlikte başı verilirse, tartmadan 49 www.dinimizislam.com paylaşmak caiz olur. Yedinciye bir şey koymak gerekmez. Sual: Aynı aileden olan kızı ve torunları 5 kişi kurban için bir sığır satın alıyorlar. Bu kurbana sonradan 7 hisseye tamamlamak için, nine ve dedelerini de ortak ediyor fakat onlardan para almıyorlar. Yalnız kestikten sonra, pay edip parayı veren kız ve torunları 5 hisse olarak pay ediyorlar. Bu şekilde dede ve ninelerini de kurban sevabından yararlandırdıklarını söylüyorlar. Bu şekilde olan bir kurbanda 7 kişiye paylaştırılması mı gerekir yoksa onların yaptığı gibi 5 pay olarak ayrılabilir mi? Dede ve ninelerinin "kanına kurban" olarak girdiklerini söylüyorlar. CEVAP Beşe bölünmez yediye bölünür. Dede ve ninelerinin "kanına kurban" olarak girdiklerini söylemeleri uygun değil. Etlerini almayabilirler ama normal kurbana girerler. Parasını kim verirse versin önemi yok. Sual: Kurbanlık bir dana aldığımızda, bu danadan 4 pay vacip kurbanı, 3 pay kurban adağı olacak şekilde paylaşabilir miyiz? Bu şekilde adak ve kurban borçlarımızı ödeyebilir miyiz? CEVAP Evet ödemiş olursunuz. Sual: Ben 3 pay adak, 1 pay vacip, annem, 1 pay vacip, kardeşim 1 pay vacip ve hanım 1 pay vacip, kurbanımızı almaya karar verdik. Bu kurbanı kesip dağıtırken adak olan kısmını nasıl, vacip olan kısmını nasıl ayırmalıyız? CEVAP Herkes payını alır. Siz üç pay alacağınıza göre sizinkiler adak, ötekiler vacip kurbandır. Siz adakları istediğiniz fakirlere verirsiniz. Sual: 300 lira ben, 900 lira da arkadaş katıp bir inek aldık. Eti, para nispetinde mi paylaşmak gerekir? CEVAP Evet. Sual: Kurbanlık ortak inek alırken arkadaş eşini de kattı. İneğe 1200 lira verdik. 600 lirasını o, diğer yarısını da ben verdim. Ancak eti nasıl paylaşılır? CEVAP Etin yarısı sizindir. Kalan yarısını da arkadaşınız, hanımı ile paylaşır. Sual: Kurbanı henüz bölüşmeden, bir kısmını tartıp ortaklara vermek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Birkaç kişi ortak olarak aldığımız ineği, kurban ettikten sonra, 50 www.dinimizislam.com etini tartarak paylaştırmak şart mı? Göz kararı ile paylaşıp helalleşmek kâfi gelir mi? CEVAP Hayvan, kesilince kurban edilmiş olur. Ancak eti dinimizin bildirdiği şekilde paylaşılmazsa, haram işlenmiş olur. Paylaşmadan, hediye etmek de caiz olmaz. Tartmadan paylaşılırsa faiz olur. Göz kararı ile paylaşmak kâfi gelmez. “Hakkımı helal ettim veya sana hediye ettim” deseler de caiz olmaz. Faiz olmaması için eti tartmalı, eşit olarak paylaşmalıdır. Taksimi mümkün olan bir şeyde, ortak olanların hisselerini ayırmadan önce, hiç kimseye hediye etmeleri de caiz değildir. Her birine et ile birlikte deri veya bacak yahut baş verilirse, tartmadan paylaşmak caiz olur. Bunun için deri ortağın birisine, bacaklar dört ortağa, baş da ortağın birisine verilir. Kuyruk, ciğer, işkembe, böbrek gibi organların hepsi bir kişiye veya hepsine paylaştırılabilir. Yani bunların etten ayrı özelliği yoktur. Yahut her biri diğerlerine bir defter, ikincisi bir mendil gibi şey de verirse tartmak gerekmez. Sual: Kurban etini kavurma yaparak saklamak günah mıdır? Kurban eti üç günden fazla evde bırakılmaz mı? CEVAP Kurban etini üç günden fazla saklamanın mahzuru yoktur. Etin üçte birini eve ayırıp, üçte birini komşulara, gerisini de fakirlere vermek müstehaptır. Kurban nisabına malik bir kimse, geliri ile güç geçiniyorsa, etin hepsini kavurma yapıp, birkaç ay et parasından biriktirerek gelecek yılın kurban parası olarak saklaması ve böylece kurban kesme sevabından mahrum kalmaması çok iyi olur. Sual: Kurban bayramında çocuğunu sünnet ettiren kimsenin, kurban etinden misafirlere ikram etmesi caiz midir? CEVAP Kurban etini, sünnet merasiminde misafirlere ikramda mahzur yoktur. Sual: Geçen yıl kurbanlık bir boğa, kesilirken kaçıp sokakta birçok şeye zarar verdiği için kurşunlanmıştı. Ayağı da kırılmıştı. Ancak ölmeden önce kesilmişti. Bunun eti yenir mi ve kurban sahih olur mu? CEVAP Ölmeden önce kesildiği için eti yenir ve kurban da sahih olur. Sual: Akika, vacip ve adak kurbanı için hisseye giren bir kimse akika ve adak kurbanı hisselerine ait payları aile olarak yiyebilir mi? CEVAP 51 www.dinimizislam.com Adaklar yenmez. Fakirlere dağıtmak gerekir. Akika yenir. Sual: Fakir, ölen babası için bayramda kestiği kurbandan yiyebilir mi? CEVAP Yiyebilir. Yalnız adak yenmez. Sual: Kurban adayan, bayramdan önce kesse, sonra da bayramda kesileceğini öğrense, bayramda da keseceği için bunu yiyebilir mi? CEVAP Evet. Sual: Kurban etini yemek için bekletmek lazım mı? CEVAP Kesilir kesilmez yenilebilir. Bir iki gün bekletilirse et tatlılaşır. Sual: Kestiğimiz kurbanın etini veya bir sadakayı kötü kimselere vermek caiz midir? CEVAP Caiz ise de, iyi kimseleri tercih etmek gerekir. Kesilen kurban, verilen sadaka, yapılan her iyilik çeşitli belaları önler. Sadakanın fazileti çoktur. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Suyun ateşi söndürdüğü gibi, sadaka da günahları yok eder.) [Tirmizi] (Sadaka, kabir azabından korur. Kıyamette de sahibini himayesi altına alır.) [Beyheki] (İyilik ömrü artırır, sadaka günahları giderir ve kötü ölümden korur.) [Taberani] Malı çok olup da zekât, sadaka vermeyen kimse, sıkıntı içinde yaşar. Hadis-i şerifte, (Gerçek fakir, malı olduğu halde sadaka vermeyendir) buyuruluyor. Az da olsa vermeye alışmalıdır! İmam-ı Şafii hazretleri, (Almayı seven, vermekten hoşlanmayan kimselerle arkadaşlık etmek uygun değildir) buyuruyor. Peygamber efendimiz yemin ederek, (Sadaka malı eksiltmez, sadaka vermekle mal eksilmez) buyuruyor. Sadaka verenin malının bereketi artar. Az malı çok iş görür. Hadis-i şerifte, (Gizliaçık çok sadaka verin ki rızkınız bollaşsın, yardıma mazhar olasınız ve duanız kabul edilsin) buyuruluyor. (İbni Mace) Sual: Hacca gidenler kurbanlarını kestirdikten sonra, suudiler kurbanları toprağa gömüyorlarmış. Yalnızca kurban kesilip eti kimseye verilmeyip atılırsa, kurban ibadeti yerine getirilmiş olur mu? CEVAP Kurban etini başkalarına verme mecburiyeti yok, mecburiyet kanın akmasıdır. Suudiler yani vehhabiler bütün ehl-i sünnet müslümanlara 52 www.dinimizislam.com müşrik yani kâfir diyor ve müşrikin kestiği yenmez diyor, onun için toprağa gömüyorlar. Şimdi Afrika’ya ve başka ülkelere götürüldüğünü duyduk. Sual: Kurbanı kesince karnından yavru çıkınca ne yapılır? CEVAP Kurbanı kesince, hayvandan çıkan yavru diri ise, yenmesi için, ayrıca kesmek gerekir. Fakat kurban sahibi yavrunun etinden yemez, yerse kıymetini fakire sadaka olarak vermesi gerekir. Yavruyu diri olarak tasadduk etmek müstehaptır. Kurbanın karnından çıkan yavru, ölü ise yememeli. Sual: Kurbanlık hayvana sövünce, o hayvanın eti yenir mi? CEVAP İnsana, hayvana ve hele cansıza kızıp sövmek doğru değildir. Hadisi şerifte, (Öfke imanı bozar) buyuruldu. Öfkesini yenen Cennetle müjdelenmiştir. Her ne kadar bir hayvana sövmek uygun değilse de, böyle bir hayvanı kesmek, kurban etmek ve etinden yemek caizdir. (Hadika) Ortakların hissesi Sual: Üç ortak, 350 lira vererek bir inek satın alıyorlar. Biri 50, ikincisi 100, diğeri de 200 lira verse, kurbanın eti nasıl paylaşılır? CEVAP Herkes, verdiği para kadar hisse alır. Kurban yediye bölünür. 50 lira veren bir hisse, 100 lira veren iki hisse, 200 lira veren de dört hisse alır. Bu kurbanın eti 3,5 hisse de yapılabilir. Birinci ortak yarım, ikincisi bir, üçüncüsü de iki hisse alır. En düşük olanın hissesi yedide birden aşağı olmadığı için, böyle ortaklık sahih olur. Vacib kurbanı kesemeyen ne yapar Sual: Bayram kurbanını bayramda kesemeyen bayramdan sonra kesse caiz olur mu? CEVAP Bayram kurbanını üçüncü günün akşamına kadar kesmeyen kimse, kurbanı satın almışsa, canlı olarak kendini veya kıymetini [altın olarak] fakirlere verir. Bayramdan sonra keser ise, etinden kendi yiyemez. Hepsini fakirlere dağıtır. Bütün etinin kıymeti canlı kıymetinden az ise, değer farkını da sadaka verir. Satın almamış ise, orta derece bir kurban değerini altın olarak fakirlere verir. Böylece, cezadan kurtulur ise de, kurban kesmek sevabını kazanamaz. (Redd-ül-muhtar) 53 www.dinimizislam.com Sual: Geçen seneki vacib kurbanı kesemeyen bu yıl kesse veya bu yıl ki vacip kurbanı kesemeyen, gelecek yıl kesse caiz olur mu? CEVAP İkisi de olmaz. Orta derecede bir kurban değerini altın olarak bir fakire verir. Sual: Vacib olan kurbanımı kurban bayramında kesemedim. Bunun parasını altın olarak fakir kocama versem caiz olur mu? CEVAP Evet caiz olur. (İmameynin kavline göre) Fakir ve kurban Sual: Kurban bayramının üçüncü günü fakir olacağını bilen zengin, kurban kesse, üçüncü günü fakir olsa, vacip sevabı alır mı? CEVAP Evet, zengin iken kestiği için vacip sevabı alır. Birinci günü kurbanını kesip sefere çıksa da yine vacip sevabı alır. Çünkü kurban kestiği vakit hem zengin, hem de mukim idi. Sual: Üçüncü günü zengin olacağını bilen fakir, birinci günü kurban kesse, üçüncü günü zengin olsa, tekrar kesmesi gerekir mi? Birinci günü kestiği vacip olur mu? CEVAP Evet birinci günü kestiği vacip olur, yeniden kesmesi gerekmez. Üçüncü günü zengin olmazsa kestiği nafile olur. Sual: Fakir bir kimse, bayramın birinci günü bir kurban kesse, bayramın üçüncü günü zengin olsa, bir kurban daha kesmesi gerekir mi? CEVAP Evet kesmesi gerekir. Çünkü zengin olacağını bilmiyor. Bilse idi kesmesi gerekmezdi. Fakat sonra gelen âlimler, “Fakir, bayramın birinci günü kurban kesse, üçüncü günü zengin olsa, tekrar kurban kesmesi gerekmez” demişlerdir. (İbni Âbidin) Sual: Kurban nisabına malik olmayan borçsuz fakir, kurban alıp kesebilir mi? CEVAP Evet kesebilir ve kestiği nafile olur, çok sevaptır. Sual: Fakir bir kimsenin, bayramda kurban kesmesi uygun mudur? CEVAP Borcu olmayan fakir, kurban keserse, çok sevap olur. Borcu varsa, önce borcunu vermelidir. Çünkü borç ödemek farzdır. Bu bakımdan 54 www.dinimizislam.com fakirin borç alarak kurban kesmesi doğru değildir. Sual: Kurban nisabına malik olmayan fakir, hayvanı kurban niyetiyle alıp kesebilir mi? CEVAP Evet. Kurban niyetiyle alıp kesmekte mahzur yoktur. Kestiği nafile olur. Evde kimler kurban kesecek Sual: : Hali vakti yerinde olan bir aile, kaç kurban kesmesi lazım? CEVAP Herkesin zekât ve kurban hesabı ayrıdır. Evde kaç zengin varsa, o kadar keserler. Zengin olan kurban keser Sual: Geliri iyi olan bayanın kurban kesmesi gerekir mi? Yoksa eşi keserse ona gerekmez mi? CEVAP Nisaba malik olanın kesmesi gerekir. Karı koca zengin ise, ikisinin de kesmesi gerekir. İkisi de fakirse, ikisinin de kesmesi gerekmez. Yani zengin olan keser, fakir olanın kesmesi gerekmez. Keserse mahzuru olmaz, sevab olur. Çalışan bayan ve erkek Sual: Çalışan bayan ve erkeğin kurban kestirmesi mecbur mu? CEVAP Kurban nisabına malik olanın kurban kesmesi gerekir, çalışmakla alakası yoktur. Fakir bir kapıcının hanımının 100 gram bileziği varsa, borcu da yoksa bu kadının kurban kesmesi vacib olur. Aksine, arabası evi olan adamın parası nisabı bulmuyorsa kesmez. Sual: Ailesi zengin olan bir öğrencinin de kurban kesmesi gerekir mi? CEVAP Hayır, zengin olan herkes kendi keser. Ana babanın zenginliği ile olmaz. Dinen zengin olan keser Sual: Bir evde kadın kocası oğlu ve kızı var. 4 tane kurban kestirmek istiyorlar. Bu dört kişinin adına, evin erkeği nasıl vekâlet vermesi lazım? CEVAP Hepsi zenginse hepsinin kurban kesmesi gerekir. Hepsi fakirse hiçbirisinin kesmesi gerekmez. Kimi fakir, kimi zenginse zengin olanlar 55 www.dinimizislam.com keser. Fakirler de kesse zararı olmaz. Hepsi birisine vekâlet verebilir. O da başkasına vekâlet verebilir. Kesmek iyi olur Sual: Babam yıllardır kendisine vacib olmadığı halde, çocuklarım çalışıyor diyerek kendine kurban kesmiş. Annenize hiç kesmedim, bu sefer ona keselim diyor. Anneme de vacib değil. Uygun mu? CEVAP Babanıza vacib değilse, anneniz için nafile olarak kesebilir. Mahzuru olmaz, iyi olur Sual: Aylığı az olan karı kocanın kurban kesmesi gerekir mi? CEVAP Aylığın az veya çok olmasının hiç önemi yoktur. Kişi nisabın üstünde maaş alsa; fakat harcayıp elinde para kalmazsa, zekât da vermez, kurban da kesmez. Nisabın altında maaş alan birinin elinde 96 gram altın değerinde para veya bileziği varsa, borcu da yoksa, zengin olduğu için hem zekât verir, hem de kurban keser. İkinci bir husus, kadın erkek dinen birbirinden ayrıdır, herkesin kazancı kendinedir. Diyelim ki hanımın yüz gram altını varsa, borcu yoksa dinen zengindir, zekât verir ve kurban keser. Bayram günü borçlar mevcut paradan çıkarılır, geriye elinde nisap kadar para kalan zengin demektir, kurban keser. Alınan kurban ölse veya kaybolsa Sual: Alınan kurban ölse veya kaybolsa ne yapmak gerekir? CEVAP Kurban ölse, kaybolsa, çalınsa veya kurban etmeye mani olan bir hâl çıksa, zengin bir tane daha alır. Fakir olanın alması gerekmez. Fakirin kurbanındaki kusur, almadan önce de olsa yine onu keser. Kaybolunca bir tane daha alınsa ve kaybolan bulunsa, zengin olan yalnız birisini, fakir olan ikisini de keser. Fakat fakir, sonra aldığını öncekine bedel olmak için niyet etse ikisinden dilediğini keser. Zengin kimsenin satın aldığı kurban kaybolsa, kaybolması ile malı nisaptan düşerse, fakir olacağı için kurban kesmesi gerekmez. Malı, kendi ortağının elinde kaybolup da, gücü yeten kimsenin bir kurban daha alması gerekir. Adak olan kurban kusurlu olursa, zengin de, fakir de onu keser. Adak ölürse, başka almaları gerekmez. 56 www.dinimizislam.com Kurbanla ilgili çeşitli sual cevaplar Emekli ve kurban Sual: Emekli kimse, üç ayda bir nisabın üstünde maaş alıyor. Maaşı alınca zengin oluyor. Ancak ay sonuna kadar parayı zor yetiriyor. Kurban kesmesi gerekir mi? CEVAP Nisabın üstünde para alıp hemen harcamazsa, dinen zengin olur. Kurban bayramında, nisabı bulursa, kurban kesmesi gerekir, nisabı bulmazsa kurban kesmesi gerekmez. Aldığı kira [maaş] ile güç geçinen kimse, nisaba malik ise, para biriktirip, fıtre vermeli ve kurban kesmelidir. Etin hepsini kavurma yapıp, birkaç ay et parasından biriktirerek gelecek yılın fıtre ve kurban parası olarak saklamalı; böylece, fıtre ve kurban sevabından mahrum kalmamalıdır. Kurban kesen, kendini Cehennemden azat etmiş olur. Bir hadis-i şerifte, (Cimrilerin en kötüsü, [kesmesi gerekirken] kurban kesmeyendir) buyuruldu. (S. Ebediyye) Şafii’de kurban kesmek Sual: Şafiiler genelde kurban kesmiyorlar. Sebebi nedir? CEVAP Belki bize farz değil diye kesmiyorlardır. Şafii’de kurban kesmek, Hanefi’deki gibi vacib değildir, sünnet-i müekkededir, yani kuvvetli sünnettir. Hanefi’de, farzdan sonra vacib gelir, Şafii’deyse sünnet gelir. Farzdan sonra gelen bir emri, gücü yeterken yapmamak doğru olmaz. Peygamber efendimiz, (Kurban kesmeyen mescidimize gelmesin) ve (Cimrilerin en kötüsü kurban kesmeyendir) buyuruyor. Bunu bütün Müslümanlar için söylüyor. Gücü yeten Şafiiler, bu sünneti ihmal etmemeli. Şafii’de, akika kesmek de sünnettir. Gücü yeten Şafii, bayramda akika da kesebilir. Sual: Kanlı elbiseyi yıkadıktan sonra kalan kan izi necaset hükmünde midir? CEVAP Renginin kalmasının önemi yoktur. Temizdir. Sual: Almanya’da yaşayan ve zengin hükmüne giren şahıs, fiyat olarak daha ucuza gelen bir yerdeki piyasaya göre kurbanını vekaletle orada kestirebilir mi? CEVAP Önemli olan fiyatı değil, kurbanın kesilmesidir. Bedava alıp kesse yine kurban borcu ödenmiş olur. 57 www.dinimizislam.com Sual: Zekat borcu olan bir insan muhakkak kurban kesmesi lazımmış doğru mu, böyle bir şey var mı? CEVAP Zekat borcu olanın önce zekât borcunu vermesi farz. Belki siz yanlış anladınız, zekât verecek kadar zengin olan kurban keser demişlerdir. Sual: Kurban kesildiği zaman kesilen kurbanın kanı, kesenin veya aile efradından birinin alnına, yeni alınan arabaya vb. yerlere sürülüyor, bunun hükmü nedir? CEVAP Kan hiçbir yere sürülmez. İbadet niyetiyle yapılıyorsa bid’at olur, haram olur. Sual: Birisi kurban telaşından öğle namazını kaçırmış. Üstü başı yağ, kan olmuş. Su yokmuş abdest için. Kurbanın başından da ayrılamamış. Böyle bir durumda namazı kazaya bırakmanın mahzuru olur mu? CEVAP Maliki’yi taklit edip kılabilirdi. Çünkü Maliki’de necasetsiz elbise ile namaz kılmak farz değil, sünnettir. Su işini ise birine söyler bir şişe su getir derdi. Namazı kaçırmak haramdır. Bu da mümkün olmazsa, ikindi vakti cem etmeye niyet ederdi. Hanbeli mezhebinde böyle sıkıntılı durumlarda iki namazı cem etmek caizdir. Sual: Üç erkek çocuğu olanın kurban kesmesi mi gerekir? CEVAP Öyle bir şeyin aslı yoktur. Doğan çocuklar için akika kesmek iyi olur. Erkek çocuk için iki, kız çocuk için bir koyun kesilir. Bunu da gücü yeten keser. Sual: Kurban kesmek, Hanefi’de vacip, diğer üç mezhepte müekked sünnet mi? CEVAP Evet. Sual: Bayrama iki ay kala kurban alan, kurbanın sütünü içmesi caiz mi? CEVAP Kurban etmek niyetiyle alınan hayvanın sütü içilmez, fakire verilir. Sual: Kurbanlığın bayramdan önce yavrusu olsa, bunu ne yapmak lazımdır? CEVAP Kurbanın sütü, yünü gibi yavrusu da fakirlere sadaka olarak verilir. Satın alındıktan itibaren, kurbanlık hayvanın yününden, sütünden istifade 58 www.dinimizislam.com caiz değildir. Sual: Amerika'da kurban derisini satmak veya dabağlatmak mümkün değil, onun için çöpe atmakta bir mahzur var mıdır? CEVAP Başka çare yoksa caiz olur. Sual: İki veya daha çok kişi, bir koçu adasa, sahih olur mu? CEVAP Hayır, sahih olmaz. Kurban da olsa, adak da olsa, bir koçu ancak bir kişi adayabilir. Haram parayla kurban Sual: Genelev kadını gibi, kazancının tamamı haram olan bir kimse, kazandığı parayla sevab beklemek niyetiyle kurban kesse küfür olur mu? CEVAP Evet, haramdan sevab beklemek küfür olur. Kurban sahibi ölse Sual: Babam kurbanlık olarak bir koç aldıktan sonra öldü. Bu koçu kesmek gerekir mi? CEVAP Koç, mirasçılara kalır. Kesmek gerekmez. Akika kurbanı nedir Sual: Akika kurbanı nedir? CEVAP Akika, çocuk nimetine karşılık, Allahü teâlâya şükretmek için hayvan kesmektir. Akika hayvanı, kurbanlık hayvan gibi olmalıdır. Sonra da kesilebilir. Her zaman kesilebilir. Kurban bayramında da kesilebilir. Resulullah efendimizin nübüvvetten sonra, kendisi için akika kestiği (Şir’a)da yazılıdır. Akika kurbanı akikanın adı olduğu için akika kurbanı denilince kurbanda kesilmesi lazım değildir. Onu da kurban olarak söylenirse o zaman kurbanda kesmek gerekir. Akika kurbanını kurban edeceğim derse kurbanda keser. Akika, çocukları belalardan, hastalıklardan korur. Kıyamette, anaya, babaya, ayrı bir şefaat ederler. Erkek çocuk için iki, kız çocuk için bir akika hayvanı kesilir. Kesilen akikadan kendisi ve zengin fakir herkes yiyebilir, pişmiş veya çiğ olarak zengin fakir herkese verebilir. Akikayı kesmeyip bedelini fakire tasadduk etmek, akika yerine geçmez. Akika bedeli kadar din kitabı tasadduk etmek, akika yerine 59 www.dinimizislam.com geçmez. Şefaat etsin diye ölmüş çocuk için, torun için, hatta yaşlı kimse, kendisi için de kesebilir. Peygamber efendimiz de, kendisi için akika kesmiştir. Bunun için hangi mezhepten olursa olsun, herkesin akika kesmesi çok iyi olur. Adak, akika veya ölüler için kesilecek kurban da, ilim neşri ile meşgul bir vakfa kestirilebilir. Böylece ilim neşrine katkımız olduğu için farz sevabı alırız. İlim tahsili yapılan yerlere, zekât, fıtra, adak, akika veya sadaka şeklinde yapılan yardım, insanı kazalardan, belalardan korur. Dünyada, sıhhat ve afiyet içinde bir ömür sürmeye sebep olur. Ayrıca farz olan ilim yayma sevabına kavuşulur. Sual: Ölmüş olan çocuk için de akika kesilir mi? CEVAP Kesilirse iyi olur, şefaat etmesine sebep olur. Sual: Akikayı kesmeyip, bedelini fakire tasadduk etmek, akika yerine geçer mi? CEVAP Hayır geçmez. Ancak farz olan ilimleri neşreden kurumlara vermek caiz olur. Çünkü akika müstehabdır, ilim neşri ise farzdır. Farz, müstehaba tercih edilir. Sual: Çocuk nimetine karşılık, Allahü teâlâya şükretmek için, kesilen akika hayvanı, çocuk baliğ olduktan sonra da kesilebilir mi? CEVAP Evet, kesilebilir. Hatta şefaat etsin diye ölmüş çocuk için yahut yaşlı kimse, kendisi için de kesebilir. Peygamber efendimiz de, kendisi için akika kesmiştir. Bunun için herkesin akika kesmesi çok iyi olur. Sual: Çocukları belalardan, kazalardan korumak maksadıyla, erkek çocuk için, iki akika hayvanı kesmek gerekiyor. Durumu müsait olmayan kimse, bir tane de kesse mahzuru olur mu? CEVAP Fakir olan, bir tane de kesebilir. Yahut ikincisini daha sonra da kesebilir. Yani ikisini aynı anda kesmesi şart değildir. Akika kurbanı Sual: Akika kesmek isteyen kimse, (Allah rızası için akika kurbanı keseceğim) dese, kurban kelimesini kullandığı için kurban bayramında mı kesmesi lazımdır? CEVAP Akika kurbanı, akikanın adı olduğu için, akika kurbanı denilince kurban bayramında kesilmesi gerekmez. Eğer (Allah rızası için akika 60 www.dinimizislam.com hayvanını kurban edeceğim) denirse, o zaman kurban bayramında kesmek gerekir. Ölü için kurban kesmek Sual: Ölü için kesilecek kurbanda aranan şartlar nelerdir? CEVAP Maddeler halinde bildirelim: 1- Sevabını ölüye göndermek için kesilecek kurban da, her kurban gibi, yalnız Allah rızası için kesilir. Kesilen kurbanın sevabı, ölüye ve ölülere gönderilebilir. Farz olsun, nafile olsun, herhangi bir ibadeti yaparken veya yaptıktan sonra, sevabı, ölü, diri herkese hediye edilebilir. Namaz, oruç, hac, umre, sadaka, Kur'an-ı kerim okumak, evliyanın kabrini ziyaret, kurban, zikir gibi ibadetlerin sevabları başkasına hediye edilebilir. Hediye edenin kendi sevabından hiç azalma olmadan, bütün müminlere de sevabı erişir. Yani sevab, hediye edilen kimselere, taksim edilmeden, her birine bütünü kadar erişir. 2- Bir kurban kesip, sevabını ölü diri bütün Müslümanlara göndersek, hiç eksilmeden herkese birer kurban sevabı gider. Bu Allahü teâlânın bizlere bir lütfudur. Onun için, kazandığımız sevabları ölü diri bütün Müslümanlara bağışlamalıyız. 3- Resulullah efendimiz için de kurban kesmek, müstehabdır ve çok sevabdır. Resulullah efendimiz iki kurban keserdi. Biri kendisi için, biri de ümmeti için idi. Kestiği iki kurban için, (Biri kendim ve evlatlarım için, biri de kurban kesemeyen ümmetim için) buyururdu. Resulullah efendimiz, Veda haccına giderken yüz kurbanlık deve götürdü. 63’ünü kendi kesti. Sonra bıçağı Hazret-i Ali'ye verdi. Geri kalanı o kesti. Böylece 63 yıl yaşayacağına işaret etmiş oldu. Peygamber efendimiz için kurban keserken, (Allah rızası için kurban kesmeye ve sevabını Resulullah efendimize hediye etmeye) diye niyet edilir. 4- Bir kimse, biri adak, biri akika, biri vacib olan bayram kurbanı, biri nafile, biri ölü için, biri de Peygamber efendimiz için kurban kesmek istese, bir inek alıp kesebilir. 5- Kurban kesemeyen Müslüman, ölürken, bıraktığı maldan kendi için kurban kesilmesini vârisine vasiyet ederse, vasiyet edilen kurban, bayram günleri kesilir. Bunun etinden, kesen kimse, fakir olsa da yiyemez. Etinin hepsini fakirlere vermesi gerekir. 6- Vasiyet etmemiş ölü için, vârisi veya başkaları, her zaman kendi malından hayvan kesip sevabını ölüye hediye edebilir. Sevabı, kesenin olur. Bunların etinden, kesen de yiyebilir. 61 www.dinimizislam.com 7- Sevabı ölüye gönderilecek olan hayvan, her zaman kesilir. Kurban demek, bayramın ilk üç gününde zengin için vacib, fakir için ise nafile olarak kesilen koyun, keçi, sığır veya deve demektir. Kurban adayan kimse, bayramın ilk üç günü içinde keser. Bundan sonraya kalırsa, mevcut ise, diri olarak sadaka verir. Adak kurbanı, bayramın ilk üç gününde kesilmesi lazımdır. Bu günler gelmeden önce kesilirse, kurban olmaz ve adak yerine getirilmiş olmaz. Adak kurbanı, belli üç günde kesilemedi ise, altın, gümüş olarak değeri veya diri olarak kendisi fakirlere verilir. Belli üç günden sonra kesilip de, eti fakirlere dağıtılırsa, etin değeri, diri kurban değerinden az olmamalıdır. Az olursa, aradaki fark kadar para da dağıtılır. Kurban denmeden adanırsa, mesela bir koyun keseceğim denirse, gün ve yer belli etse de, kurban bayramı günleri dâhil, istediği zaman ve istediği yerde kesebilir. Peygamber efendimiz için kurban kesmek Sual: Resulullah için kurban keserken nasıl niyet etmeli, nelere dikkat etmelidir? CEVAP (Sevabı Peygamber efendimizin mübarek ruhuna olmak üzere, Allah rızası için kurban kesmeye niyet ettim) denir. (Bedâyî) Diğer ölülerimiz için de böyle niyet edilebilir. Mesela, ölmüş baba için hayvan keserken, (Sevabı babamın ruhuna olmak üzere, Allah rızası için kurban kesmeye niyet ettim) denebilir. Resulullah efendimiz için kurban kesmek müstehabdır ve çok sevabdır. Peygamber efendimiz iki kurban keserdi. Biri kendisi için, biri de ümmeti içindi. Kestiği iki kurban için, (Biri kendim ve evlatlarım için, biri de kurban kesemeyen ümmetim için) buyururdu. Resulullah efendimiz, veda haccına giderken yüz kurbanlık deve götürdü. 63’ünü kendi kesti. Sonra bıçağı Hazret-i Ali’ye verdi. Geri kalanı o kesti. Böylece 63 yıl yaşayacağına işaret etmiş oldu. (Cevhere, Rûh-ul-beyân) Her ibadetin sevabı, Resulullah efendimizin mübarek ruhuna da gönderilebilir. İbni Ömer hazretleri, Peygamber efendimiz için umre yapmıştır. İbn-is Serrac, Resulullah efendimiz için onbin hatim okumuş, mübarek ruhu için kurban kesmişti. Şu halde, her mümin yaptığı ibadetlerin sevaplarını, başta Resulullah efendimiz olmak üzere, ana-babasına ve bütün Müslümanlara hediye etmelidir! Sevabı hepsine de gider. Kendi sevabından da bir şey eksilmez. Bu Allahü teâlânın bizlere bir lütfudur. 62 www.dinimizislam.com Sual: (Peygamberimize nafile kurban keseceğiz) diye iyi niyetle, herkesten 5–10 lira toplayanlar oluyor. 50–100 kişinin bir koyunu kurban etmesi caiz midir? CEVAP Hayır, caiz değildir. Peygamberimize kurban kesmek ifadesi de uygun değil. Evliyaya, peygambere veya başkalarına kurban kesilmez. Kurban kesip sevabı onlara bağışlanır. Sevabı Peygamberimize olmak üzere veya başka nafile niyetiyle de olsa, bir koyunu ancak bir kişi kesebilir. Sığırı ise, en fazla yedi kişi kesebilir. Nafile kurban olarak da, bir koyunu iki ve daha çok kişi, sığırı ise sekiz veya daha çok kişi kesemez. Kurban, koyun, keçi, sığır, deveden birini, kurban bayramının ilk üç gününde, kurban niyetiyle kesmek demektir. Bir sığır veya deve, yedi kişiye kadar ortak olarak da kesilebilir. Hiçbirinin hissesi yedide birden az olamaz. Sekiz kişinin yedi sığırı ve iki kişinin iki koyunu satın alıp ortak olarak kesmeleri caiz olmaz; çünkü her birinin her hayvanda hissesi vardır. Ayrıca faiz olmaması için, etini tartarak, eşit ağırlıkta paylaşmak gerekir. (S. Ebediyye) Dinde böyle bid’atler çıkarmamalı. Müslüman dinin emrine uyar. Benim niyetim iyidir demek insanı kurtarmaz. Hadis-i şerifte, (Cehennem iyi niyetlilerle doludur) buyruluyor. Yani iyi niyetle dine aykırı iş yapan kimse, cehenneme gider demektir. Mesela, gayrimüslim kadınları, Müslüman etmek gibi iyi bir niyetle onlarla zina eden veya düşmana karşı kuvvetlenmek gibi iyi bir niyetle şarap içen kimse, haram işlemiş olur, iyi niyeti onu asla kurtarmaz. (Ameller niyete göre iyi veya kötü olur) hadis-i şerifi, mubahlar içindir, haramlar için değildir. Çok kimse, bu hadis-i şerifi yanlış anlayarak, (Niyet önemli, benim niyetim iyi) diyerek işledikleri bid’at ve haramları normal göstermeye çalışıyorlar. İyi niyetle haram, helal hale gelmez. Kurban ve Hayır kurumları Sual: Vacib kurbanları, akika ve adak kurbanları hayır kurumlarına nasıl kestirebiliriz? CEVAP Vacib olan kurban, adak, akika veya ölüler için kesilecek kurban, işin dinî yönünü de iyi bilen ve ilim neşriyle meşgul bir vakfa, vekâlet yoluyla kestirilebilir. Böylece ilim neşrine katkımız olduğu için farz sevabı alırız. 63 www.dinimizislam.com İlim tahsili yapılan yerlere, dine uygun şekilde zekât, fitre, adak, akika veya sadaka şeklinde yapılan yardımlar, insanı kazalardan, belalardan korur. Dünyada, sıhhat ve âfiyet içinde bir ömür sürmeye sebep olur. Ayrıca farz olan ilim yayma sevabına kavuşulur. Malı olup da, zekât, sadaka vermeyen, sıkıntı içinde yaşar. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Hastalarınızı sadakayla tedavi edin! Sadaka her hastalığı defeder, bela sadakayı geçemez, onun için sadaka vermekte acele edin!) [Taberani, Beyheki] İhlas Vakfı, öğrenci yurtlarında, binlerce üniversiteli fakir öğrenciyi ve Türk dünyasından gelen muhtaç öğrencileri barındırmaktadır. Onların birçok ihtiyacı, hayırseverlerin yardımlarıyla sağlanmaktadır. Birçok önemli eseri birçok dillere tercüme ettirerek, yurtiçinde ve yurt dışında dağıtmakta, böylece dinimizin, ülkemizin ve milletimizin tanınmasına vesile olmaktadır. Ayrıca, Türk Dünyası’ndan ve yurt içinden gelen fakir öğrencilere her türlü yardımı yapmaktadır. Yurtlarda üç öğün yemek çıkmakta, İhlâs Vakfı öğrencilere sevgi ve şefkat kucağını açmaktadır. Bu öğrenci yurtlarının bir yıllık et ihtiyacı, hayırseverlerin verdikleri kurban vekâletleriyle karşılanmaktadır. Vakfa verilen kurban vekâletleriyle, hayırseverler adına kurbanlıklar satın alınmakta ve dinimize uygun olarak kesilen kurbanlar, soğuk hava depolarında muhafaza edilmektedir. Yıl boyu, bu etler yurtların yemek ve et ihtiyacında kullanılmaktadır. İhlâs Vakfı, eğitime ve devletimize verdiği destekle, en iyi şekilde kamu hizmeti yapmaktadır. İhlâs Vakfı’na kurban veya zekât vekâleti veren, İhlâs Vakfı’nın hizmetlerine iştirak etmiş olur. Vekâlet vermek isteyen, herhangi bir İhlâs Vakfı öğrenci yurduna veya Türkiye Gazetesi bürosuna telefon ederek, kurban vekâleti verebilir. Kurban bedelleri ve her türlü yardım ve banka hesap numaraları, (0212) 451 49 00 numaralı telefondan öğrenilebilir. www.ihlasvakfi.org.tr adresinde de gerekli bilgiler vardır. Bu sitede, kredi kartıyla online vekâlet de veriliyor. Sual: Kurbanını, hayır kurumuna hediye etmek isteyen kimse nasıl vekalet verir? CEVAP Kurbanını, bir hayır kurumuna hediye etmek isteyen kimse, kurban parasını, bu işle vazifeli kimseye teslim ederken, Allah rızası için bayram kurbanımı almaya aldırmaya, kesmeye ve dilediğine kestirmeye ve etini ve derisini dilediğine vermeye seni umumi vekil ettim demelidir. Vekalet, mektupla, faksla, e-maille veya telefonla da verilir. Kurban parası, önceden verilebildiği gibi, daha sonra da 64 www.dinimizislam.com gönderilebilir. Vazifeli kimse, satın aldığı kurbana bir numara bağlar. Bu numarayı ve kurban sahibinin ismini deftere yazar. Kesilirken sahiplerinin ismini söyleyerek kasapları vekil eder. Ancak böyle kesilen kurbanlar sahih olur. Sual: Kurbanlık hayvanı bir hayır kurumuna diri olarak verince kurban olmaz mı? CEVAP Kurbanlık hayvanları, fakirlere veya hayır kurumlarına diri olarak sadaka vermek kurban olmaz. Kesmek vaciptir. Kurbanı satın alması, kesmesi, etini dağıtması ve bunları dilediğine de yaptırması için birini vekil etmek caizdir. Diri hayvanı da kestirmek için birini vekil etmek caizdir. Sahibinin, kurbanı kesilirken, başında durması şart değildir. Sual: Diri kurbanı veya parasını sadaka vermek caiz midir? CEVAP Değildir. Sadaka ederse, üçüncü günün akşamına kadar, ikincisini keser. Satın aldığı bayram kurbanını üçüncü günün akşamına kadar kesemeyen kimse, canlı olarak kendini veya kıymetini [gümüş veya altın olarak] fakirlere verir. Bayramdan sonra keser ise, etinden kendi yiyemez. Hepsini fakirlere dağıtır. Etinin kıymeti canlı kıymetinden az ise, değer farkını da sadaka verir. Satın almamış ise, orta derece bir kurban değerini fakirlere verir. Böylece, cezadan kurtulur ise de, kurban kesmek sevabını kazanamaz. Fakire zekât verilir, sadaka verilir ancak kurban bedeli verilmez. Kurban hayvanını alıp da vermek yine olmaz. Vacip olan kimsenin kendisinin kesmesi gerekir. Sual: Kurban derisi hayır kurumuna verilir mi? CEVAP Hayır kurumları değişiktir, gerçekten hayır kurumu ise caizdir. Sual: Bir hayır kurumu, "Kurumumuzun bankadaki hesabına şu kadar para yatırana kurban kesilir" diyor. Kurumun bankadaki hesabına bir kurban parası yatırmakla, dinimize uygun şekilde kurban kesilmiş olur mu? CEVAP Bankaya para yatıran şahıs sayısı kadar kurbanı kesip, (Her kurban birine olur) demek ve kesilen hayvanların her biri, para yatıranlardan birinin olsun demek çok yanlıştır. Çünkü kurbanda niyet önemlidir. Ya kurbanı satın alırken veya kesecek olana vekalet verirken niyet şarttır. Niyetsiz kesilen hayvanlar, kurban değil, et olur. (Redd-ül-muhtar) 65 www.dinimizislam.com Adak, kurbana dahil edilir Sual: Diyanet İşleri Başkanlığı, İstanbul eski müftülerinden Merhum Ali Fikri Yavuz, Erzincan eski vaizlerinden Ali Küçüker, emekli müftülerden Mehmet Emre ve Prof. M. Cevat Akşit, bayramda kesilen kurbana, adak kurbanı da ilave edilebilir derken, merhum M. Esad Dilaveroğlu ilave edilemez diyor. Hangisi doğrudur? CEVAP Bir sığırı yedi kişiye kadar kimse ortak olarak kesebilir. Bunlara adak kurbanı da ortak edilebilir. Dilaveroğlu, İbni Âbidin’i yanlış anlamış. Çünkü Dürr-ül-muhtar’da deniyor ki: Büyük baş hayvana ortak olan yedi kişiden birisi Hıristiyan olsa veya bir müslüman sırf et için ortak olsa, onlardan hiçbirisinin kurbanı olmaz. Çünkü kan akıtmak parçalanmaz. (Hidaye) Bunu şerh eden İbni Âbidin hazretleri diyor ki: Kan akıtmak parçalanmaz sözünün illeti [sebebi, hikmeti] şudur: Kurbanın bazısında kurbet kast edilmemiştir. Yani Allah rızası için, sevap kazanmak için kesilmemiştir. Demek ki bir kimse, sırf eti için kurban kesse, sevap beklemediği için o hayvan kurban olmaz. Ama, akikada, şükür kurbanında, adakta kurbet vardır. Yani Allah rızası için kesilmektedir. Kurbet olan adak hayvanını Hıristiyan ortağın kestiği hayvana veya sırf et için kesilen hayvana, yahut geçen yıl kesilemeyip tasadduk edilmesi gereken hayvana benzetmek çok yanlıştır. Geçen sene kesilmesi gereken kurban kesilmemişse, artık bu sene kesilmez. Bunu sahibi kesip yiyemez. Bedelini bir fakire verir. Bir kimse kurban adasa, kurban bayramı gelince kesmese, artık bunu kesemez, bedelini fakirlere verir. Bir kimse, (Ben ölünce, benim için kurban kesin) dese, bunun da etini sahibi yiyemez, fakirlere vermesi gerekir. Bir de kurbanlığın karnından çıkan yavru yenmez, fakirlere verilir. Bir kavle göre de, fakirin kestiği kurban adak hükmüne gireceği için sahibi bu etten yiyemez. Sahih olan başka bir kavle göre etinden yemesi caizdir. Bu konuda yine İbni Âbidin hazretleri diyor ki: (Önce nezredilip, bayram günleri geçtikten sonra, tasadduk edilmesi vacib olan kurbanın eti ile, ölen kimsenin vasiyetiyle kesilen kurbanın etini sahibi yiyemez. Biz bunu Bezzaziyye’den naklen zikrettik. Bir de kurban almakla fakirin üzerine vacib olan kurbanın etidir. Ki bu da geçen iki kavilden birisine göredir. Bir de kurbanlığın doğurduğu yavru. Bunu da Haniye'den naklen zikrettik. Bir de ortaklardan bazısının kendi hissesiyle geçmiş yılın kurbanını kaza etmeye niyetlendikleri yedi kişi arasında 66 www.dinimizislam.com ortaklı hayvanın eti. Bunu da Haniye'den naklen zikrettik. İşte saydığımız bu kurbanların hepsinin etlerinin sarf yeri fakire tasadduktur. Bu yazıyı ganimet bil.) [Redd-ül-muhtar] İbni Âbidin’de görüldüğü gibi, adak hayvanı, bayram kurbanı olarak kesilen yedi kişilik sığıra ortak edilemez diye bir ifade yoktur. Dilaveroğlu’nun, (adak etinden sahibi yiyemez) ifadesini yanlış yorumlayıp, (ortak olarak yedi kişilik kurbana, adak hayvanı dahil edilemez) demesi yanlıştır. Nitekim Ebu Bekir Kaşani diyor ki: (Ortaklar bayram kurbanı veya diğer kurbanlarla kurbeti [Allah’a yaklaşmayı, yani sevabını] murat ederlerse onlara bu kurban sahih olur. Kurbanın vacip, nafile veya bazısına vacip bazılarına vacip olmaması fark etmez. Aynı şekilde ortakların bazıları vacip olan kurbanına, bazıları ceza kurbanına, bazıları kefaret kurbanına, bazıları nafile, bazıları Hacc-ı temettü ve Hacc-ı kıran kurbanına niyet suretiyle kurbet yönlerinin aynı veya farklı olması fark etmez.) [Bedayı-us-sanayi fi-tertibiş-şerayı] Ruhsatlardan faydalanmalı Sual: Ruhsat adı altında, Müslümanlara her kolaylığı söylemek doğru mudur? Mesela “Fakirin kurban kesmesi adak olmaz” diyerek fakirin kestiği nafile kurbandan yedirmek, “Büyük baş hayvana ortak olarak girebilir” demek uygun olur mu? Ruhsatlardan faydalanmayı teşvik etmek caiz midir? CEVAP Dinimizde, bir hususta iki kavil varsa, gerektiğinde kolay olanını tercih etmek de dinin emrine uymak olur. İmam-ı Şarani hazretleri (İhtiyaç halinde ruhsatla amel etmeli) buyurdu. İmam-ı Rabbani hazretleri de, (Gerektiğinde en kolay fetvaya uymalı! Allahü teâlâ, insanlara güç gelen şeyleri değil, kolay olanların yapılmasını istiyor. Çünkü insan zayıf, dayanıksız yaratıldı) buyuruyor. Bir âyet-i kerime meali şöyledir: (Allah, size kolaylık diler zorluk dilemez.) [Bekara 185] Resulullah efendimiz, kendisi çok sıkıntı çekmesine rağmen ruhsatla amel etmeyi emredip buyururdu ki: (Allah’ın rahmetinden ümit kestirip dinden nefret ettirene lanet olsun!) [Nesai] ([Dinin hudutları içinde] Kolaylaştırın, güçleştirmeyin, müjdeleyin, sevdirin, nefret ettirmeyin!) [Buhari] (Allahü teâlâ, emrettiği şeyleri yapmanızı sevdiği gibi, ruhsat, 67 www.dinimizislam.com izin verdiği şeyleri yapmanızı da sever.) [Beyheki] (Allahü teâlânın size verdiği kolaylık ve ruhsatlardan faydalanın!) [Buhari] (Ruhsatlardan faydalanmayan, Arafat dağı kadar günah işlemiş olur.) [Taberani] Şimdi iki ayrı kavillerden bazılarını bildirelim: 1- Fakir, kurban bayramında kurban keserse adak olur, etinden yiyemez. Başka bir kavilde ise, fakir, kurban bayramında kurban keserse, kestiği hayvan nafile olur, etinden yer. Şimdi bu fakire, (Sen onun etinden yiyemezsin, keseceğin adak olacağı için büyük baş hayvana da ortak olamazsın diye ısrar etmek, öteki kavli hiçe saymak olur, zorluk çıkarmak olur. 2- Kurban kesmede iki kavil vardır. Evin, dükkanın, atölyenin, kamyonun bir yıllık kirası, ne kadar çok olursa olsun, bir yıllık ev ihtiyacını veya aylık geliri ve aldığı maaş ve ücret, aylık ihtiyacını ve borçlarını karşılamayan kimse, İmam-ı a’zamla imam-ı Ebu Yusuf’a göre zengin sayılır. Kurban kesmesi gerekir. Ama imam-ı Muhammede göre fakirdir, kurban kesmesi gerekmez. İkinci kavli tercih ederek kurban kesmeyen günaha girmez. (İbni Abidin) 3- İmam-ı a’zama göre, karı koca birbirine zekât veremez. İmameyne göre ise, fakir kocaya, hanımı zekât verebilir. İlla öteki kavli ileri sürmek uygun olmaz. 4- Oyuncak bebek ve oyuncak hayvanlar, âlimlerin çoğuna göre caiz değildir. İmam-ı Ebu Yusuf’a göre caizdir. Bu kavilden istifade ederek oyuncak bebek ve hayvan alıp satmak, oynamak caiz olur. İlla öteki âlimlere uymayı istemekte diretmek doğru değildir. 5- Kolonya, parfüm, tentürdiyot gibi alkol karışımları necistir. Başka bir kavilde ise affedilmiştir, yani necis değildir. Yarasına tentürdiyot sürüp namaz kılana namazın sahih değil demek yanlış olur. 6- Maliki’de necaset namaza mani değildir. Bir kimse unutup, günlerce necis elbise ile namaz kılsa, sonra bunu görse, bu namazları Maliki’ye göre kıldım dese sahih olur. İdrar veya yel kaçıran yani gelen yeli tutamayan, yahut bir akıntısı olan da Maliki’yi taklit ederse, özrü abdestini bozmaz. Bunun gibi, kendi mezhebine göre caiz olmayan, fakat başka bir mezhepte caiz olan şeyi, ihtiyaç halinde taklit caiz olur. 7- Süt kardeş ile evlenmek haramdır. Evlendiği kızın yıllar sonra süt kardeş olduğu meydana çıksa, fakat bir iki kere emdiği tespit edilse, Şafii mezhebi taklit edilerek evliliklerine devam edebilirler. İlla ayrılmaları 68 www.dinimizislam.com gerekir diye inat etmek doğru olmaz. Nikahta ve talakta da aynı durumlar çok görülüyor. Şafii bir genç, bir kızı alıp kaçırıyor, babası vermiyor. Hanefi mezhebini taklit ederek evlenmeleri caiz olur. Bilahare, çocukları olduktan sonra, oğlan bu kızı boşasa, sonra pişman olsa, Şafii mezhebi taklit edilerek evlenebilirler. Böyle ruhsatlara karşı çıkmak, taassuptan başka şey değildir. Kurban, kurbanda kesilir Sual: Adak denilince her zaman kesilebiliyor da, kurban denilince niye bayramdan başka günde kesilmiyor? Bu koyunu Şaban ayında keseceğim diyenin Şaban ayında mı kesmesi gerekir? CEVAP Hayır, Şaban ayında kesmesi gerekmez; ama kurban denilirse kurban bayramında kesmesi gerekir. Çünkü İbni Abidin hazretleri buyuruyor ki: Kurban, dinimizin bildirdiği özel bir vakitte kesilen hayvanın adıdır, onda vakti kaldırmak söz konusu olmaz. O hâlde (Şu hayvanı kurban edeceğim) diye adadığı takdirde, onu o vakitte, yani bayram günü kesmesi gerekir. Yoksa adağını yerine getirmiş olmaz; çünkü kurban kesim günleri geçtikten sonra, artık ona kurban denilemez. Kurban vakti çıktıktan sonra onu canlı olarak bir fakire tasadduk eder; ama bunun aksine, falan vakitte [mesela Şaban ayında] bir koyun kesilmesini adasa, vakti zikretmesi geçersizdir. İstediği ayda kesebilir. Bundan dolayı Hanefi âlimleri, adakta yer ve zamanın tayinini geçersiz saymışlardır. [Mesela Cuma günü Sultanahmet’teki bir fakire bir altın sadaka vereceğim dese, başka gün başka yerdeki fakire bir altın verebilir.] Ama kurban bunun aksinedir; çünkü vakit, kurbanın mefhumundan bir parçadır. O zaman kurbanda vakte itibar etmek gerekir.] Birisi bir hedy kurbanı adasa, durum farklı olur. Hedy, Harem-i şerifte kesilmek üzere gönderilen kurbanın ismidir. Kurban ise, bayram günlerinde kesilen hayvanın ismidir. Eğer hedy Harem-i şerifte kesilmezse hedy ismi; kurban, bayram günlerinde kesilmezse, kesilen o hayvanda kurban ismi bulunmamış olur; çünkü fakihler demiştir ki, bu kimsenin bu adaktan kurtulması için onu ancak haremde kesmesi ve tasadduk etmesi gerekir. Eğer bir kimse Mekke’nin fakirlerine verilmek üzere bir miktar para adamış olsa, o kimse Mekke fakirlerinden başkasına da onu tasadduk edebilir. Hedy, kurbanı Mekke’ye hediye edilen, orada kesilip tasadduk 69 www.dinimizislam.com edilen hayvana denilir. O zaman yer, bunun mefhumunun bir parçası olmuş olur. Zamanın kurbanın bir parçası olması gibi. Hedy olarak adadığı bir hayvanı Mekke dışında kesip tasadduk etse, adadığını yerine getirmiş olmaz. Mekke’de para sadaka vermeyi adamak bunun aksinedir; çünkü yer, para mefhumunun bir parçası değildir. İster Mekke'de tasadduk etsin, ister başka yerde. Hedy bunun aksinedir. Harem-i şerifte kesilmesi gerekir. Kurban denilince de hayvanı kurban kesmek gerekir. (Redd-ülmuhtar) Geçen yılın kurbanı Sual: Bir ineğe ortak olan yedi kişinin bir kısmı o yılın kurbanına, bir kısmı da geçen yılın kesmediği kurbanına niyet etse, kestikleri kurban sahih olur mu? Bir kısmının geçen yıla ait kestikleri bilinmezse ne olur, bilinirse ne olur? Adak hayvanı yedi kişilik kurbana dahil edilebilir mi? CEVAP İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki: Birisi aynı yılın kurbanını, diğerleri ise, geçmiş yılların kurbanını murat etseler, aynı yılın kurbanını irade edenin kurbanı caiz, diğerlerininki bâtıldır. Çünkü diğer ortaklarınki nafile olur. Bu kurbanın etinin tamamını tasadduk etmeleri gerekir. Çünkü onun hissesi de hayvanın etine dahildir. Haniye'de de böyle bildirilmiştir. (Redd-ül-muhtar) Yukarıdaki durum, geçmiş yılların kurbanı olduğu bilindiğine göre böyledir. Bilinmezse, geçen yılın kurbanına niyet edenler, öğrendikleri zaman tevbe ederler. Geçmiş yıllarda kesmedikleri kurbanlarının bedelini bir veya birkaç fakire altın olarak verirler. Adak hayvanı yedi kişilik kurbana ortak edilebilir. Bayram günleri ne yapmak gerekir Bilgi için tıklayınız. (Mübarek Gün ve Geceler > Bayram günleri) Hazret-i İbrahim ve Kurban Sual: Hazret-i İbrahim, niçin oğlunu kurban etmek istedi? CEVAP İbrahim aleyhisselam, Allahü teâlâ bir oğul verirse, onu Allah için kurban edeceğini söyledi. Dileği hasıl olunca, sözünü yerine getirmesi rüyada bildirildi. Hazret-i İbrahim, sözünde durup oğlunu kurban etmek istedi. Cenabı Hak, (İbrahim, gerçekten rüyasına sadakat gösterdi. Elbette bu açık 70 www.dinimizislam.com bir imtihandı. Oğluna karşılık ona büyük bir kurbanlık koç fidye verdik. İhsan sahiplerini böyle mükafatlandırırız) buyurdu. Hazret-i İbrahim, Nemrud tarafından ateşe atıldığında canı ile, Hazret-i İsmaili kurban etmesi emredildiğinde evladı ile, ovaları kaplayan bütün sürülerini bağışlamakla da malı ile imtihan edildi. Üç imtihanı da kazandı. Kur'an-ı kerimde, (Sözünün eri İbrahim) diye övüldü. (Necm 37) Böyle sözünde durmak büyük fazilettir. Kur'an-ı kerimde, sözünde duranlar övülmektedir: (Müminler içinde Allah’a verdiği sözde duran nice erler var.) [Ahzab 23] (Elbette İbrahim, sadık bir Peygamberdi.) [Meryem 41] (İsmail, sözünde sadık resul bir nebi idi.) [Meryem 54] Hadis-i şerifte ise buyuruldu ki: (Doğruluk iyiliğe, iyilik Cennete götürür. İnsan doğruluk ile Allah indinde, sıddıklardan yazılır.) [Müslim] Hazret-i İbrahim, Cenab-ı Hakkın gönderdiği koçu kurban etti. Peygamber efendimiz, Eshab-ı kirama, (Kurban kesmek, babanız İbrahim’in sünnetidir) buyurdu. (Hakim) Dinen zengin sayılmayan kimsenin, borcu yoksa, gücü de yeterse, kurban kesmesi çok iyi olur. Hadis-i şerifte, (Bayramda kurban kesmekten daha faziletli bir amel yoktur. Ancak sıla-i rahm bundan müstesnadır) buyuruldu. (Taberani) Hazret-i İsmail ve kurban İbrahim aleyhisselam, oğlu Hazret-i İsmail’in endamındaki cemal ve kemalini görünce, babalık sevgisi ile oğluna karşı muhabbet uyanır. Bu huzur ve rahatlık içinde uyur. Rüyada, oğlu Hazret-i İsmail’i kurban ederken görür. Hanımı Hazret-i Hacer’in yanına gider. - Ey Hacer, gözümün nuru oğlum İsmail’e en iyi elbisesini giydir, saçını tara, onu bir dostun ziyaretine götüreceğim, bir bıçak ve ip de getir. - Bıçak ve iple bu nasıl misafirliğe gidiş? - Belki Allahü teâlâ bize bir koyun verir. İblis, bunu duyunca, bana iş düştü diyerek Hazret-i Hacer’in yanına gelir. - Ey Hacer, İbrahim, İsmail’i nereye götürdü? - Ziyarete. - Hayır, kurban etmeye... - Nasıl olur? Bir baba, oğlunu kurban eder mi? 71 www.dinimizislam.com - Ama (Rabbim emretti) diyor. - Eğer Allahü teâlâ emretmişse, Ona bin can feda olsun. İblis, bu sefer Hazret-i İbrahim’e gidip der ki: - Oğlunu nereye götürüyorsun? - Ziyarete. - Hayır kurban edeceksin, o rüya şeytanidir. - Hayır, gördüğüm rüya Rahmani idi. - Oğlunu kesmene gönlün razı mı? - Ey melun, şunu yakînen bil ki, dünyadaki herkes benim evladım olsa ve Rabbim hepsini kurban etmemi emretse, hepsini kurban ederim. Şeytan, Hazret-i İbrahim’den ümidini kesip, Hazret-i İsmail’in yanına gelir: - Ey İsmail, nereye böyle? - Ziyarete. - Hayır baban, seni kesecek. - Beni niçin kesecek? - (Rabbim emretti) diyor. - Eğer Allahü teâlâ emretmişse, bin canım dosta feda olsun. İblisin vesvesesi bitmeyince Hazret-i İsmail, babasına der ki: - Bu beni rahatsız ediyor. - Ona taş at, uzaklaşsın. Taş atıp Mina’ya geldiklerinde, Hazret-i İbrahim oğluna der ki: - Canım yavrum, başımızda bela var. Bilemiyorum niçin had cezasına müstahak oldun? - Babacığım, bu sözden kan kokusu geliyor. - Oğlum, rüyada, seni boğazladığımı görüyorum. Ne dersin? (Saffat 102) - İnsan, sitem kamçısını yemedikçe kımıldamaz. Babacığım, sana ne emrediliyorsa yap, inşaallah beni sabredicilerden bulacaksın. Başımı vermek benim için bir an sürer. Ama kendi elinle oğlunu kurban etmek, gönlüne zor ve ağır gelebilir. Üç arzum var: Birincisi: Ellerimi ve ayaklarımı sıkı bağla! - Yavrucuğum, dosta giderken ağlayıp, feryat edilmez. - Belki hançerem [gırtlağım] hançerine dayanamaz, elimi, ayağımı oynatır da seni üzerim. İkincisi: Beni yüzü koyun yatır, yüzümü görme, ben de yüzünü görmeyeyim ki, belki coşarım da, senin babalık sevgin harekete gelir, ikimiz de, emri yerine getirmekte kusur ederiz. Üçüncüsü: Annem beni göremeyince dayanamaz, onu teselli et ve 72 www.dinimizislam.com iyilikte bulun. Melekler de ağlamıştı Hazret-i İsmail ağlarken melekler de ağlar. Babası, bıçağı boğazı üzerine koyunca, oğlu güler. - Yavrucuğum, bu halde iken niçin gülüyorsun? - Gördüm ki bıçakta Besmele yazılı, dostun ismi yazılı olan bıçak, nasıl keser? Hazret-i İbrahim, olanca kuvveti ile bıçağı çakar, bıçağın ağzı döner ve kesmez. Kızıp, bıçağı yere çalar. Bıçak Allahü teâlânın emriyle dile gelip der ki: - Bana niçin kızıyorsun? Sana kes diye emreden, bana da kesme diye emrediyor. O zaman şu lütuf nidası erişti: (Ey İbrahim, gerçekten rüyana sadakat gösterdin. Güzel amel işleyeni işte böyle mükafatlandırırız. Bu açık bir imtihandı. Oğluna karşılık ona büyük bir kurbanlık koç fidye verdik) Hazret-i İbrahim, gökten inen koçu yakalayınca, oğlunun bağlarının çözüldüğünü görür. - Yavrucuğum, bağlarını kim çözdü? - Beni ölümden kurtaran dost, bağlarımı çözdü. - Ey oğlum, şimdi dua et, ne istersen Allahü teâlâ kabul eder. Hazret-i İsmail şöyle dua etti: (Ya Rabbi, Kıyamette, mümin olan herkesi mağfiret eyle!) (Bütün müminleri mağfiret ettim ve bağışladım) müjdesi geldi. (R.Nasıhin) Kurbanı bahane edenler Sual: (Kurban kesmek hayvan katliamıdır, onlara ölüm acısı çektirilmektedir. Tanrı, kurbana ve kana bu kadar aç olamaz. Ben kurban kesenlerin dininden değilim) deniyor. Kurban kesmek âyet ve hadisle meşru kılınmış bir ibadet değil midir? CEVAP Elbette âyet ve hadisle sabittir. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki: (Başladığınız hac ve umreyi Allah için tamamlayın. [Bir mazeretle] alıkonursanız, kolayınıza gelen bir kurban gönderin. Kurban yerine ulaşıncaya kadar, başlarınızı tıraş etmeyin. İçinizde hasta olan veya başından rahatsız bulunan varsa fidye olarak ya oruç tutması, ya sadaka vermesi ya da kurban kesmesi gerekir. 73 www.dinimizislam.com Güven içinde olursanız, hacca kadar umreden faydalanabilen kimseye, kolayına gelen bir kurban kesmek, bulamayana, hac esnasında üç gün ve döndüğünüzde yedi gün ki, o tam on gündür, oruç tutmak gerekir.) [Bekara 196] (Allah’ın kendilerine rızk olarak verdiği dört ayaklı [kurbanlık] hayvanlar üzerine, belirli günlerde [kurban bayramında] Allah’ın adını ansınlar. Bu kurbanlıklardan kendiniz de yiyin, yoksullara da verin.) [Hac 28] (Hepsini dağıtmak veya hepsini evde bırakmak da caizdir.) (Her ümmet için, Allah’ın kendilerine rızk olarak verdiği kurbanlık hayvanların üzerine, Onun adını anarak kurban kesmeyi meşru kıldık.) [Hac 34] (Kurbanlık deve ve sığırları, Allah’ın size olan nişanelerinden kıldık. Onlarda sizin için hayır vardır. Şükredesiniz diye, onları böylece sizin buyruğunuza verdik.) [Hac 36] (Ey iman edenler, Allah’ın hac âdetlerine, haram aya, kurbanlık hediyelere, [onlardaki] gerdanlıklara, Rablerinden gerek fazlını ve gerek rızasını arayarak Beyt-i Haram’ı kastedip gelenlere sakın hürmetsizlik etmeyin!) [Maide 2] (Allah, hürmetli ev olan Kâbe’yi, hürmetli ayı, kurbanı, boynu tasmalı kurbanlıkları insanların faydası için ortaya koydu.) [Maide 97] ([Kesmek istediği oğlu için] ona büyük bir kurbanlık [koç] fidye verdik.) [Saffat 107] (O kâfirler, Mescid-i haramı ziyarete ve kurbanların yerlerine ulaşmasına mani oldular.) [Fetih 25] (Rabbin için namaz kıl ve kurban kes!) [Kevser 2] Kurban kesmek hâşâ katliam olsaydı, Allahü teâlâ kurbanın meşru olduğunu bildirir miydi? Peygamber efendimiz vefat edene kadar kurban kesmiştir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Kurban kesmek, atalarınızdan İbrahim’in sünnetidir.) [Hâkim] (Bayramda kurban kesmekten daha faziletli bir amel yoktur. Ancak sıla-i rahm bundan müstesnadır.) [Taberani] Her gün dünyanın her yerinde kasaplarda kesilen yüz binlerce hayvan görülmeyip, özellikle Kurban’a dil uzatılması, Allah’ın emrinin hayvan katliamı olarak gösterilmesi, art niyetin ürünüdür. Hayvanlara eziyet etmek Sual: Okuduğum bir haber şöyle idi: “Yazdığı bir kitapta Müslümanların kurban kesmesini eleştirdiği için 2000'de ırkçı şiddeti körüklediği gerekçesiyle Fransız mahkemesince suçlu bulunan Fransız film yıldızı ve hayvan hakları savunucusu Brigitte 74 www.dinimizislam.com Bardot, Paris'teki bir camiyi ziyaret ederek, kurbanların acı çektirilmeden kesilmesini istedi. Bardot'nun gittiği caminin imamı Delil Ebubekir, kurbanların anestezi işleminden sonra kesildiğini bildirmesi üzerine, memnuniyetini ifade eden Bardot, (Harika... Bana hayatımın en büyük hediyesini verdiniz) dedi.” Müslümanlıkta hayvana acımak yok mu? Bıçakla kesmek acımasızlık değil mi? CEVAP Müslümanlık Allah’ın dinidir. Allah’ın dininde hâşâ merhamet olmazsa başka kimde, nede merhamet olur ki? Bugün Avrupa’da büyük baş hayvanların başına tokmak vurularak, küçük baş hayvanlar da elektrik şokundan geçirilerek bayıltılıp kesiliyor. Hayvanların başına tokmak vurmak ve elektrikle şoklamak eziyet olur. Ateistler ve Avrupalılar hayvan kesimine değil kurban kesimine karşıdırlar. Kendileri et yemiyor mu? Hayvanları öldürüp kürklerini giymiyorlar mı? Müslümanlığa olan düşmanlıklarını hayvana acıma perdesi altında yürütüyorlar. Hayvanların bıçakla kesilmesini emreden Allah’tır. Allahü teâlâ hayvanlara eziyet edilmesini hiç ister mi? Hayvanlara acınmasını bildiren Peygamber efendimiz buyuruyor ki: (Bir kadın, bir kediyi hapsedip, yiyecek içecek vermedi. Bir şey bulup yemesi için de serbest bırakmadı. Kedi öldü, kadın da bu yüzden Cehenneme müstahak oldu.) [Buhari] (Susuz bir mümin, kuyuya inip su içti. Bir köpek de kuyunun ağzında susuzluktan bitkin vaziyette bekliyordu. O kimse, bu hayvana acıyıp, ayakkabısı ile köpeğe su verdi. Bu hareketten Allahü teâlâ razı oldu. O kimseyi Cennete koydu.) [Müslim] (Yerdeki mahlûklara acımayana, gökteki melekler acımaz.) [Taberani] Eğer kesmek, hayvana eziyet olsa idi, dinimiz hayvanların kesilmesini emretmezdi. Dinimiz savaşta şehidin ölüm acısı çekmediğini bildiriyor. Bir kolu kesildiği halde farkında olmadan savaşan insanların bulunduğunu kitaplarda okuyoruz. Bunlar acı duymadığı gibi kurbana da Allahü teâlâ acı hissettirmez. Allah’ın kudretinden kim şüphe edebilir? Hazret-i Yunus’un kırk gün balığın karnında ölmeden kalması, Eshab-ı kehfin üç yüz sene uyumaları Allahü teâlânın kudretiyle olmuştur. Şehide de Allahü teâlâ ölüm acısını hissettirmiyor. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Şehid, ölüm acısı duymaz.) [Beyheki] (Şehid, öldürülmesinin acısını, ancak bir pirenin ısırması kadar 75 www.dinimizislam.com duyar.) [Nesai] Hayvan keserek kutlamak Sual: Ünlü biri, (Hayvan keserek bayram kutlamak olacak şey değildir) dedi. Maksadı dinimizin kurban kesme ibadetini kast etmiyorsa, niye yılbaşını hindi keserek kutlayanlara bir şey denmiyor? CEVAP Yılbaşlarını hindi keserek, çam devirerek, kumar oynayarak kutlayanlara bir şey denmediğine göre, maksat, kurban ibadetine saldırmaktır. İslâmiyet'e karşı olanlar, hiç bir zaman biz İslâmiyet'e karşıyız diye açıkça söylemiyorlar. (Biz gericiliğe karşıyız) diyorlar. Müslümana gerici diyorlar. Yani açıkça (Biz Müslümanlığa ve müslümana karşıyız) demiyorlar, (Biz gericiliğe ve gericilere karşıyız) diyorlar. Biz dinin kurban emrine karşıyız demiyorlar, (Biz hayvan keserek bayram kutlamaya, hayvan katliamına karşıyız) diyorlar. Yılbaşında milyonlarca hindi keserek yılbaşını veya Noel’i kutlamaya, kumar oynayarak, içki içip sarhoş olarak aygırlık yapmayı uygarlık olarak kabul ediyorlar. Dine hep şaşı bakıyorlar, dinî emirlerin her birine bir kulp takıyorlar. Kurban bayramını tespit Sual: Ramazan gibi, kurban bayramının hilali de, dünyanın bir yerinden görülünce, her yerde görülmüş sayılmıyor mu? CEVAP İslam Ahlakı kitabında İbni Âbidin hazretlerinden alınarak bildiriliyor ki: İmam-ı Sübki hazretleri, (Şabanın 30. gecesi hilali gördüğünü bildiren olsa, hesapla da, hilalin bir gece sonra doğacağı tespit edilse, burada hesaba inanılır, çünkü hesapla anlaşılan kesindir. Doğmadan bir gece önce görülmesi imkânsızdır) buyurdu. Şems-ül-eimme Halvani hazretleri de, (Ramazan ayının başlaması, hilalin görülmesiyle olur. Hilalin doğmasıyla başlamaz. Hesap hilalin doğduğu geceyi bildirdiği için, Ramazan ayının başlaması hesapla anlaşılamaz. Herhangi bir yerde hilal görülünce, dünyanın her yerinde oruca başlanır, fakat hac, kurban ve namaz vakitleri böyle değildir. Bunlar, vakitlerinin bir yerde malum olmasıyla, başka yerlerde de böyle olmaları gerekmez) buyurdu. (Reddül-muhtar) Hesaplar doğru yapılırsa, hilalin doğuşunu tespit etmek kolaydır, çünkü Allahü teâlânın nizamında zerre kadar yanlışlık olmaz. Hilal, 76 www.dinimizislam.com hesabın bildirdiği saatte doğar, saniye şaşmaz. Hesaptan bir gün önce bayram etmek ilme aykırıdır, yanlıştır, çünkü hesaptan önce hilalin görülmesi imkânsızdır. Dinimiz hilalin doğmasını değil, görünmesini esas alır. Hilal görülmedikçe hesapla veya ayları tespit usulleriyle bulunan günde bayram yapılmaz. Ramazan hilali dünyanın herhangi bir yerinde görülünce, orucun başlaması ve Ramazan bayramı her yerde aynı gün olur. Hadis-i şerifte, (Hilali görünce oruç tutun, tekrar görünce orucu bırakın) buyuruldu. Dürer’deki bir hadis-i şerif meali de şöyledir: (Herkes oruca başlayınca siz de başlayın, herkes bayram edince, siz de bayram edin!) [Tirmizi, Ebu Davud] Kurban bayramı böyle değildir. Amerika’da Zilhicce hilali görülse, Türkiye’de görülmese, görüldü kabul edilmez. Yani kurban bayramı Türkiye’de Amerika’dan bir gün sonra olur. Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi buyuruyor ki: Şaban ayının 29 çektiği hesapla kesin olarak bilinse, gerçekten de 29 olarak çekse, Ramazanın girişini tespit için hilâl gözetlense, hilâl doğduğu halde, hava bulutlu olduğu için görülemese, Şaban 30 gün olarak kabul edilir. Yine bunun gibi, Ramazan ayının 29 çektiği hesapla kesin olarak bilinse, gerçekte de 29 çekse, hava bulutlu olduğu için Ramazanın 29’unda hilal görülmese, Ramazanı 30’a tamamlamak dinimizin emridir. (Meseleler) Yine Mustafa Sabri efendinin açıklamasına göre, ay gerçekte 29 gün çektiği halde, otuza tamamlanınca, sanki bayram bir gün sonraya geçmiş gibi olur, fakat Allahü teâlâ öyle emrettiği için, bayram birinci gün değil, ikinci gün oluyor, yani Şevval’in birinde bayram olması gerekirken ikisinde bayram yapılıyor. Kurban bayramı da Zilhiccenin onunda olması gerekirken, on birinde bayram yapılıyor, çünkü Allahü teâlâ böyle emrediyor. Yine Şevval veya Zilkade ayı 29 gündür, fakat bayram bir gün sonra yapılmış oluyor. Bayramın bir gün sonra yapılmasıyla, ay 30 gün çekmiş olmuyor. Adak (Nezr) Adak yok mu? Sual: (Allah’ın adağa ihtiyacı yoktur. Adak adamak yanlıştır) deniyor. Dinimizde adak yok mu? CEVAP Dinde adak vardır. (Allah’ın adağa ihtiyacı yok) dendiği gibi, (Allah’ın namaza, oruca da ihtiyacı yoktur) diyerek bu ibadetleri kaldırmak mı 77 www.dinimizislam.com gerekir? Bekara suresinin 270. âyet-i kerimesinde mealen, (Fakire verdiğiniz sadakaları ve yaptığınız adakları, Allahü teâlâ biliyor) ve Hac suresinin 29. âyetinde mealen, (Adaklarını yerine getirsinler) buyuruldu. İnsan suresinin 7. âyetinde, (Onlar adadıklarını yerine getirirler) buyurularak iyiler övülmektedir. Bu âyet-i kerimelerde, Allahü teâlâ, yaptığınızı bilirim diyor. Adak yapanları övüyor. Adağın fakirlere nafaka olduğunu bildiriyor. Adak hakkında hadis-i şerifler: (Yaptığı adaktan dönen, dönüp kustuğunu yiyen köpeğe benzer.) [Müslim] (Allahü teâlâ buyurur: “Benim için birbirini seven, benim için birbirini ziyaret eden, benim için birbirine yardım eden ve benim için adaklarına sadakat gösterenleri severim.) [Taberani] (Davete giden, Ramazan, kaza ve adak orucu değilse, [nafileyse] orucunu bozsun!) [Taberani] (Adak kurbanının eti yenmez.) [Buhari] (Ahir zamana doğru öyle bir topluluk gelir ki, hıyanet ederler, kendilerine güvenilmez. İstenmeden, şahitlik ederler. Adakta bulunur, yerine getirmezler.) [Buhari] Bu hadis-i şerifler adağın dinde olduğunu göstermektedir. Adağın ikinci bir faydası daha var. O da, adak sebebiyle cimriler mallarını hayra sarf ederler. İki hadis-i şerif meali şöyledir: (Adak, Allah’ın takdirini değiştirmez; fakat adak bazen kadere uygun olur, bu da cimrinin esirgediği malını vermesine sebep olur.) [Müslim] (Allahü teâlâ buyuruyor ki: “Adak, takdiri değiştiremez; fakat daha önce böyle bir hayır yapmazken, nezirle cimriden bir hayır çıkmış olur.) [Buhari] (Adak takdiri değiştirmez) demek, adak lüzumsuz demek değildir. Namaz, oruç da takdiri değiştirmez. İnsan takdirde olanı işler. (Falanca kişi adak adayacak ve o işi olacak) diye takdir edilmişse, o iş elbette olur. Şarta bağlı olarak Evliyaya adak yapmak da, kendini günahı çok, dua etmeye yüzü yok bilerek, mübarek birini vesile edip, Allahü teâlâya yalvarmak demektir. Mesela, (Hastam iyi olursa sevabı Seyyidet Nefise hazretlerine olmak üzere, Allah için bir koyun kesmek nezrim olsun) deyince, bu dileğin kabul olduğu çok görülmüştür. Burada, Allah için koyun kesip, sevabı evliyaya bağışlanmakta, onun şefaatiyle Allahü teâlâ, hastaya şifa vermekte, kazayı, belayı gidermektedir. 78 www.dinimizislam.com Bir şeyi adamak nasıl olur Sual: Bir şeyi adamak nasıl olur? CEVAP Bir şeyi adamak iki türlü olur: Mutlak adak, şarta bağlı adak. 1- Mutlak adak: (Allah için, bir yıl oruç tutacağım) demek gibidir. Bir şarta bağlı değildir. Bunu söylerken, kastetmese de, söz arasında dilinden çıkmış ise de, yapması vacip olur. Çünkü, adakta niyetsiz, düşünmeden söylemek, ciddi, isteyerek söylemek gibidir. Hatta, (Allah için, bir gün oruç tutmak üzerime borç olsun) diyeceği yerde, (bir ay oruç tutmak) diye ağzından çıksa, bir ay tutması gerekir. Adak, yemine benzer. Bir kimse (Adağım olsun) dese, neyi adadığını söylemese ve niyet etmese, yemin kefareti vermesi gerekir. Bir kimse, Allah rızası için oruç tutayım dese, kaç gün olduğunu söylemese ve bir şey niyet etmese veya yalnız adak için niyet etse, bu orucu adak olur ve üç gün oruç tutar. Bunu söylerken, adak olmayıp, yemin olmasını niyet etse, yemin olur. Orucu bozarsa, yemin kefareti gerekir. Hem adak, hem yemin olmasını niyet ederse, bu oruç, hem yemin, hem de adak olur. Bu orucu bozarsa, hem kaza, hem de yemin kefareti gerekir. İbadet olması gerekir Adak edilen şeyin, farz veya vacip olan bir ibadete benzemesi ve başlı başına bir ibadet olması gerekir. Mesela, abdest almak, ölü kefenlemek başlı başına ibadet olmadıklarından adak olamaz. Hasta ziyaret etmek, cenaze taşımak, gusletmek, cami içine girmek, Kur’an-ı kerimi tutmak, ezan okumak, cami bina etmek de ibadet ise de, başlı başına ibadet değildir. Şarta bağlı olmayan adağı, fakir olsa da, hemen yapması gerekir. 2- Şarta bağlı olan adak: Murat edilen şart hasıl olunca, adağı yerine getirmesi gerekir. Yerine getirmeyip, yemin kefareti yapmak caizdir. Adak yapmak, istenilen bir şeyin hâsıl olmasına bağlanırsa, şart ettiği şey hasıl olunca, adak ettiği şeyi yapmak gerekir. Hâsıl olmasını istemediği bir şeyi şart ederse, istemediği şey hasıl olunca, hac, oruç, sadaka, nafile namaz gibi adaklarını, isterse yapar. İstemezse, yapmayıp, yemin kefareti verir. Mesela, Ali ile konuşursam, Allah için yüz lira sadaka adağım olsun der ve Ali ile konuşursa, isterse, sadakayı verir, isterse vermeyip, yemin kefareti verir. Şarta bağlı olan adağı, şart hâsıl olmadan önce yapmak caiz değildir. Mesela, hastam iyi olursa, Allah için şu kadar sadaka vermek ve sevabını 79 www.dinimizislam.com seyyid Ahmed Bedevi hazretlerine bağışlamak adağım olsun dense, hasta iyi olmadan önce adağı yapmak caiz olmaz. Hasta iyi olduktan sonra yapması gerekir. Şarta bağlı olan adağı yaparken de yeri, fakirin şahsını ve fakirlerin sayılarını ve paranın cinsini de söylediği gibi yapmak gerekmez. Kurban demek, bayramın ilk üç gününde zengin için vacip, fakir için ise nafile olarak kesilen davar, sığır veya deve demektir. Bu bakımdan adak yapılırken, kurban denilmişse, Kurban bayramında kesilir. Kurban denmeden, mesela bir koyun keseceğim denirse, gün ve yer belli etse bile, Kurban bayramı günleri dahil, istediği zaman ve istediği yerde kesebilir. Adağı yerine getirmeli Adağı yerine getirmek lazım olduğu, Kur’an-ı kerimde ve hadis-i şerifte bildirilmiş ve icma-i ümmet hasıl olmuştur. Hac suresi, 29. âyet-i kerimesinde mealen, (Adaklarını yerine getirsinler) buyurulmuştur. Bunun için, adağı yerine getirmek vaciptir. Farz diyen âlimler de olmuştur. Kalbden yemin ve adak Sual: Dille söylemeden, kalbden yapılan adak ve yemin geçerli olur mu? CEVAP Hayır, kalbden geçirmekle adak veya yemin olmaz. Dille söylenmesi gerekir. Farz olan bir şeyi adamak Sual: Bu imtihanı geçersem, Eyüp Sultan’da bir vakit ikindi namazı kılacağım diye adansa, evde veya başka camide kılınsa caiz olmaz mı? CEVAP Yapılması kendisine farz olan bir şeyi adamak sahih olmaz. İkindiyi kılmak zaten farzdır. Yani bu adak sahih değildir. Nafile namaz adanmış olsaydı, adak sahih olurdu; fakat Eyüp Sultan’da kılmak gerekmezdi, başka yerde de kılınabilirdi. Şükür için kurban Sual: Şükür niyetiyle, (Hastalıktan kurtulan babam için bir kurban keseyim) demek adak olur mu? CEVAP Evet, olur. Horozdan adak olur Sual: Tavuktan, horozdan kurban olmaz, ama adak da olmaz mı? CEVAP 80 www.dinimizislam.com Adak olur elbette. Kurban olmaz demek, adak da olmaz demek değildir. Adakta, yapılması adanan şeyin, farz veya vacib olan bir ibadete benzemesi ve başlı başına bir ibadet olması gerekir. Mesela sadaka vermek nafile bir ibadettir, ama farz olan zekâta benzediği için adak olabilir. Canlı tavuk, horoz adamak caiz olduğu gibi, kesip etini fakirlere yedirmek de adanabilir. Hattâ bir yumurta bile adamakta mahzur yoktur. Adak fakirlere verilir. Adak ile adak kurbanı ayrıdır Sual: Adakla adak kurbanı arasındaki farklar ve dikkat edilecek hususlar nelerdir? CEVAP Maddeler halinde bildirelim: 1- Adakla adak kurbanı ayrıdır. (Hastam iyi olursa, Allah rızası için bir horoz kesip etini fakire tasadduk edeceğim) diyen, horozu keser ve etini bir fakire verir. Fakire tasadduk edeceğim demese de, adak edilen şey, fakirlere verileceği için sahih olur. (Horoz kesmek nezrim olsun) dese de adak sahih olur. Kurbanlık hayvanlar deve, sığır ve davardır. Bu hayvanlardan başkası kurban olarak adanmaz. Bunun için horozdan kurban adamak caiz değildir. 2- Fakir olsun, zengin olsun, adak eden, adak edilerek kesilen hayvanın etinden yiyemez ve zekât alması caiz olmayanlara yediremez. Ana babasına, evlatlarına, karı koca birbirine, fakir olsalar da yediremezler. Yerse veya bunlara yedirirse, yenilen etin kıymetini, fakirlere sadaka verir. 3- Adak kurbanını bayramdan önce kesen, daha sonra kurban dediği için Kurban bayramında kesileceğini öğrense, Kurban bayramında tekrar kesmesi gerektiği için, şimdi kestiği hayvanın etinden, adak olmadığı için yiyebilir. Adak hayvanının etini bir fakire verdikten sonra; fakir, bu etten zenginlere ve adak sahibine verebilir, çünkü mal kendisinindir. İstediğine verebilir. 4- (Şu işim olursa, bir hayvan keseceğim) diye adakta bulunup, sonra adadığı hayvanın cinsini hatırlayamayan koyun keser. Adakta âdete bakılır. Adaklık hayvan dendi mi, genelde koyun anlaşılır. Hangi zaman keseceğini hatırlamayan kimse de, ihtiyaten Kurban bayramında keser. 5- Kurban mı, adak mı dediğini unutan, Kurban bayramında keser. Halk arasında teamül olan, kurban demektir. Adak demiş olsa bile, 81 www.dinimizislam.com adağın Kurban bayramında kesilmesinde mahzur olmaz. 6- Koç adayanın, illa koç kesmesi şart değildir. Koyun, keçi, inek de kesebilir; ama inek adayan, bir koç kesemez. Yedi koç kesebilir. İki üç kişi, bir koçu adasa, sahih olmaz. Kurban da olsa, adak da olsa, bir koçu ancak bir kişi kesebilir. Bir yaşını doldurmuş iki küçük kuzu adayan, ikisinin değerinde büyük bir koç kesemez. İki hayvan kesmesi gerekir. Koyun adayan, bunun yerine keçi kesebilir. 7- Kurban adayan, bayramın ilk üç günü içinde keser. Bundan sonraya kalırsa, mevcutsa, diri olarak sadaka verir. Adak olan kurban kusurlu olursa, zengin de, fakir de onu keser. Adak ölürse, başka almaları gerekmez. 8- Şükür niyetiyle, (Hastalıktan kurtulan babam için bir kurban keseyim) demek adak olur. 9- Zengin, (Hastam iyi olursa, bir koç keseceğim) diye bir adakta bulunsa, hastası iyileşse ama fakirleşip adağını kesemese, maddi durumu düzelene kadar adağını geciktirmesi caiz olur. 10- Horozdan kurban olmayacağını bilmeden, (Horoz kurban edeceğim) diye adakta bulunan kimsenin, adağını yerine getirmesi lazımdır. Horoz kurban olmazsa da, eti sadaka olarak veya diri olarak fakire verilir. Adağın şartlara uygun olması Sual: Yerine getirmek için adağın şartlara uygun olması mı gerekir? CEVAP Evet, adanan şeyin yapılmasının lazım olması için, adağın şartlara uygun olması gerekir. Örneklerle açıklayalım: 1- Bir farz-ı ayn veya vacip cinsinden olması gerekir. Mesela oruç, namaz, sadaka gibi. (Şu işim olursa, yüz metre koşacağım) şeklinde bir adak sahih olmaz. 2- Başlıbaşına bir ibadet olması gerekir. Abdest almak başlıbaşına bir ibadet olmadığı için adak olmaz. 3- Kendisi günah olmamalıdır. Haram bir şeyi adamak yemin olur. Bunu yapması günah olur. Mesela birini öldürmeyi adayan, onu öldürmez, yemin kefareti verir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Günah işlemek için adak olmaz. Kefareti de yemin kefaretidir.) [Nesai] Bayram günü oruç tutmak haramdır. Fakat orucun kendisi haram olmadığı için Kurban bayramı günü oruç adamak caiz olur. Başka gün tutması gerekir. [Bunun gibi nafile namazı cemaatle kılmayı adayan 82 www.dinimizislam.com kimse, mekruh işlememek için, bu namazı yalnız başına kılar. (Tesbih namazını cemaatle kılanları görürsem, mekruh işledikleri için dövmek nezrim olsun) diye adakta bulunsa, dediğini yapmaz. Yemin kefareti verir.] 4- Yapması kendine zaten farz olan bir şeyi adamak sahih olmaz. Mesela bu seneki Ramazan orucumu tutacağım demek adak olmaz. 5- Adanan şeyin mal olması, mülkünden çok olmaması ve başkasının malı olmaması gerekir. Mesela bir kimsenin, gözünü falanca kimseye vermek için adaması sahih olmaz. Bir milyon lirası olan, bir milyar lira sadaka vermek için adakta bulunsa, bir milyonu verir. (Oğlum iyileşirse, onun maaşından bir hayvan keseceğim) diye adakta bulunmak sahih olmaz. Kendi malından adaması gerekir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Allah’a masiyet olan veya malik olmadığı şeyde adak olmaz.) [Müslim] 6- Adak kurbanının, belli üç günde kesilmesi gerekir. Bu günler gelmeden önce kesilirse, kurban olmaz ve adak yerine getirilmiş olmaz. Adak kurbanı belli üç günde kesilemedi ise, altın veya gümüş olarak değeri veya diri olarak kendisi fakirlere verilir. Belli üç günden sonra kesilip de, eti fakirlere dağıtılırsa, etin değeri, diri kurban değerinden az olmamalıdır. 7- Adak kurbanını kesmeyip, bedelini tasadduk etmek caiz değildir. Çünkü adağı yerine getirmek vacip olduğu için, bedeli verilmez. Eğer Kurban bayramında kesilememişse, bedeli tasadduk edilir. Kurban denilmemişse, adak hayvanı her zaman kesilebilir. Gecikse de, yine bedeli verilmez, kesmek gerekir. 8- Kurban denmeden adanırsa, mesela bir koyun keseceğim denirse, gün ve yer belli etse bile, Kurban bayramı günleri dahil, istediği zaman ve istediği yerde kesebilir. 9- Sevabını ölüye göndermek için kesilecek kurban da, her kurban gibi, yalnız Allah rızası için kesilir. Kesilen kurbanın sevabı bütün ölülere gönderilebilir. Ölü için, vârisi veya başkaları, her zaman kendi malından hayvan kesip, sevabını o ölüye hediye edebilir. Bunların etinden, kesen de yiyebilir. Çünkü adak değildir. 10- Adak kurbanını, Kurban bayramında kesemeyen, bedelini altın olarak fakire verirken, “Bu kurban adağımın bedeli” demesi gerekmez. “Hediye” dense de caizdir. 11- Kurban adayan, bayramdan önce kesse, sonra da bayramda kesileceğini öğrense, bayramda da keseceği için, bunun etinden kendisi 83 www.dinimizislam.com yiyebilir. Adak sevabını evliyaya bağışlamak Sual: Hastanın iyi olması için evliyaya adak yapmak caiz mi, caiz ise nasıl yapılır? CEVAP Evliyaya adak yapmak, şu işim olursa Allah rızası için bir koyun kesmek, sevabını falanca veliye göndermek istiyorum demek caizdir. Hakiki İslam âlimleri buyuruyor ki: Hiçbir veli, gaybı bilmez. Allahü teâlâ keşf ve ilham ile bildirirse, ancak onu söyleyebilir. "Evliya gaybı bilir" diyen kâfir olur. Evliya, yok olan şeyi var edemez. Var olanı yok edemez. Kimseye rızık veremez. Çocuk veremez, hastalığı gideremez. Bunun için hacetini direkt evliyadan bekleyerek, evliyaya adak yapmak caiz olmaz. Ancak şarta bağlı olarak evliyaya adak yapmak, kendisini, günahı çok, dua etmeye yüzü yok bilerek, mübarek birini vesile edip, onun hürmetine Allahü teâlâya yalvarmak şeklinde olabilir. Mesela (Hastam iyi olursa veya şu işim hasıl olursa, sevabı evliyadan (Seyyidet Nefise) hazretlerine olmak üzere, Allah için, üç Yasin okumak veya bir koyun kesmek nezrim olsun) deyince, bu dileğin kabul olduğu çok tecrübe edilmiştir. Burada, Allahü teâlâ için koyun kesip, sevabı Seyyidet Nefise hazretlerine bağışlanmakta, onun şefaati ile, Allahü teâlâ, hastaya şifa vermekte, kazayı, belayı ihsan edip gidermektedir. İbni Âbidin hazretleri, (Bir dilek için adak edilen bir ibadet, o dileği hasıl etmez. Bu ibadet, o dileğin hasıl olması için yapılmaz. Allahü teâlâ, o ibadetten dolayı veya sevdiği bir kuluna yapılan bir iyilikten dolayı, merhamet ederek, o dileği kabul ve ihsan etmektedir) buyuruyor. Görüldüğü gibi, hayvan evliya için değil Allah rızası için kesilmekte, sevabı evliyaya bağışlanmaktadır. Allah’tan başkası için kurban kesilmez. Evliya için kurban Sual: Vefat etmiş bir evliya için kurban keserken, niyet nasıl olur? CEVAP Allah rızası için kurban kesmeye denir ve sevabı o evliyanın ruhuna hediye edilir. Adak etinden kimler yiyemez Sual: Adak etinden kimler yiyemez? CEVAP 84 www.dinimizislam.com Fakir veya zengin, adakta bulunursa, adak hayvanın etinden yiyemez ve zekât verilmesi caiz olmayan anasına, babasına, dedesine, evladına, torununa, kocasına veya karısına, fakir olsalar da, yediremez. Yerse veya bunlara yedirirse, yenilen etin kıymetini, fakirlere sadaka verir. Yeniden hayvan kesmek gerekmez. Akrabasından ve evinde bulunanlardan, zekâtını vermesi caiz olan büyük, küçük herkes yiyebilir. Kardeş, kayınvalide, kayınpeder, gelin, üvey anne, üvey baba, üvey evlat, süt anne, süt baba ve süt kardeş de yiyebilir. Bunların içinde zengin olanlar yiyemez. Yerlerse, adak sahibi, bunların yediklerinin kıymetini fakirlere verir. (Hindiyye) Sual: Fakir hanım, aldığı adak etini zengin kocasına yedirebilir mi? CEVAP Evet yedirebilir. Çünkü kendi mülkü olmuştur. Başka zenginlere de verebilir. Sual: Adak hayvanını kesip, etini dağıtmak için vekil olan fakir, bu etten yiyebilir mi? CEVAP Yiyebilir. Sual: (İşe girersem koyun kesip eş dostla yerim demek) adak olur mu? CEVAP Adak olur. Etten kendisi, hanımı, çocukları, ana-babası ve zengin olan eş dost yiyemez. Sual: Bir arkadaşa adağımı kesmek ve etini bildirdiği fakirlere vermek üzere vekil ettim. O da başka fakirlere vermiş. Bir mahzuru olur mu? CEVAP Vekil adağı hangi fakire verirse versin sahih olur. Zekat böyle değildir. Zekatı zenginin bildirdiği fakirlere vermek gerekir. Eğer başka fakirlere verdikten sonra zengine durum bildirilir, o da kabul ederse, bir kavle göre bu da caiz olur. Adak etinden yemek Sual: Adak hayvanının etini bir fakire verdikten sonra; fakir, bu etten zenginlere ve adak sahibine verebilir mi? CEVAP Mal kendisinindir. İstediğine verebilir. 85 www.dinimizislam.com Adakla ilgili çeşitli sual cevaplar Sual: Kurban bayramı günü oruç tutacağım diye adakta bulundum. Bayramda oruç tutulmayacağına göre başka gün mü tutmam gerekir? CEVAP Evet, başka gün tutması lazım olur. Sual: Bir kimse, Allahü teâlânın rızası için oruç tutayım dese, kaç gün olduğunu söylemese, oruç tutması gerekir mi? CEVAP Evet, bu orucu adak olur ve üç gün oruç tutması gerekir. Sual: İki ay önce bir erkek çocuğumuz dünyaya geldi. Bu çocuk için ihtiyar babaannesi, çocuk sağ salim doğarsa üç gün oruç tutacağım demiş, şimdi de hastalandığı için oruç tutamıyor, ne yapması lazım? CEVAP İyileşinceye kadar bekler. Şayet hiç iyileşme imkanı yoksa yemin kefareti vermesi lazım. Sual: İki kişinin bir koyunu kurban adaması caiz midir? CEVAP İki kişinin bir koyunu adaması caiz olmaz. İki kişi bir koyunu kurban da edemez. Bir kişi bir tavuk veya bir yumurta bile adayabilir. Ama kurban kesecekse, kurbanlık vasfı olan bir hayvan kesmesi gerekir. Sual: Kalbimden "Annem hastalıktan kurtulursa Allah rızası için bir koyun keseceğim" dedim. Böyle söylemek adak olur mu? CEVAP Kalben söylemekle adak olmaz. Dil ile söylemek gerekir. Sual: Zenginin, hayatının nimetine şükür olarak kesmeyi niyet ettiği hayvanı kesmesi vacip olur mu? CEVAP Evet, vacip olur. Sual: Adağımızı kesmeyip, parasını ablamın oğluna verebilir miyiz? CEVAP Adağı kesmek şarttır. Yeğeniniz zengin değilse, etini ona verebilirsiniz. Adağı yerine getirmek vacip olduğu için, bedeli verilmez. Eğer Kurban Bayramında kesilememişse, bedeli tasadduk edilir. Kurban denilmemişse, adak hayvanı her zaman kesilebilir. Gecikse de, yine bedeli verilmez, kesmek gerekir. Sual: Şu işim olursa sevabını imam-ı Rabbani hazretlerine bağışlamak üzere 3 Yasin-i şerif okumak nezrim olsun, dediğimizde Yasin-i şerifleri üçünü peş peşe, hiç ara vermeden mi okuyacağız yoksa ayrı zamanlarda okusak olur mu? 86 www.dinimizislam.com CEVAP Peş peşe okumak iyi olur. Ayrı zamanlarda da okumak caizdir. Sual: Şu işim olursa filana şunu vereceğim diye, yani isim söyleyerek adak yapıldığında o söylediğimiz kişiye değil de başkasına vermek caiz olur mu? CEVAP O kişinin fakir olması gerekir. Fakir değiştirilebilirse de, para miktarı ve verilecek şey değiştirilemez. Sual: Eğer bir daha sigara içersem bir altın bir fakire vermek nezrim, yani adağım olsun dedim. Sigara içersem fakire altın vermek zorunda mıyım? CEVAP Adak, murat edilen şey için yapılır. Mesela, (Falanca ile evlenirsem, fakire bir altın vermek nezrim olsun) denirse, evlenince adağını yerine getirmek zorundadır. Sigara içmemek için yemin edilebilir. Mesela (Eğer bir daha sigara içersem bir altın bir fakire vereceğim) diye yemin ederseniz, sigara içtiğiniz zaman bir altını bir fakire vermek zorundasınız. Sual: On kişi cemaatle nafile namaz kılmayı adadık. Ayrı mı kılınır? CEVAP Evet. Sual: Benim bir nezrim var fakat bu nezrim daha hasıl olmadı. Ben bu nezrimi şimdiden yaparsam, nezrim hasıl olduktan sonra yeniden tekrarlamam gerekir mi? CEVAP Nezrin gerçekleşmeden nezir yerine getirilmez. Getirilse bile, tekrar yenilemek gerekir. Sual: (İyi olursam, zengine şunu vereceğim) dense, adak olur mu? CEVAP Olmaz. Sual: Fakir, (İnşallah kurban keseceğim) dedi. Ama kesemedi. İnşallah dediği için adak olmaz mı? CEVAP Adak olur. Sual: (Orucu Mekke’de tutacağım) diye nezreden, Mekke’de mi tutar? CEVAP Hayır. O şarta uymak şart değildir. Dilediği yerde tutar. Sual: (İşim olursa, tavuk kesip fakire vereceğim) demek adak mı? CEVAP 87 www.dinimizislam.com Evet. Sual: Bir koyun adamıştık. Bunun yerine bir inek kessek adağımız yerine gelmiş olur mu? CEVAP Evet. Sual: Bir inek adayan, bunun yerine 7 koyun kesebilir mi? CEVAP Evet. Sual: (İnşallah onun yerine hacca giderim) demek adak olur mu? CEVAP Adak değil, temennidir. Sual: (Yemek var mı, yarın oruç tutacağım) demek adak olur mu? CEVAP Haber vermek olur, adak olmaz. Sual: (Hastam iyi olursa, şu kadar şeftali vereceğim) diye adakta bulunulsa, hasta iyileşince şeftaliyi vermek vacip olur mu? CEVAP Elbette. Sual: Adak hayvanının hepsini fakir misafirlere yedirmek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: (Şu iş olursa, kellemi keserim) demek adak olur mu? CEVAP Olmaz. Sual: Mevlit okumak adamıştım. Kur'an okusam caiz olur mu? CEVAP Kur'an-ı kerim okumak tercih edilir. Sual: 7 koyun adayan bunun yerine bir inek kesebilir mi? CEVAP Kesemez. Sual: Param yokken, koyun kesmeyi diye nezrettim. Bana bir koyun hediye edildi. Bunu kesmem lazım mı? CEVAP Nezr sahih olmamıştır. Sahih olmayan nezri kasten yapmak günahtır. Nezirden önce şartlarını öğrenmek lazımdı. Sual: Başıma gelecek belalardan kurtulmak niyetiyle, (Bir koyun kesip müslümanlara yedireceğim) demek adak olur mu? CEVAP Allah rızası için diye niyet etmişse, adak olur. 88 www.dinimizislam.com Sual: Evimin önüne cami yapılırsa, evdeki halıyı sereceğimi nezrettim. Cami yapıldı. Bu halıyı fakire verebilir miyim? CEVAP Caminin ihtiyacı yoksa, fakire verilebilir. Sual: Nezrimi zekât olarak verebilir miyim? CEVAP Kadihanda diyor ki: Bir kimse nezr yapsa sonra bu malı zekât olarak vermek istese, bu zekâtı kabul olmaz. Bu malı nezr olarak vermesi lazımdır. Sual: (Hastam iyi olursa, bir koyun kesmek veya yüz bin lira tasadduk nezrim olsun) denince, ikisinden birini yapmak kâfi mi? CEVAP Veya denince biri kâfidir. Sual: (Sabah namazını her kaçırışta, üç gün oruç tutmak nezrim olsun) dedim. Nezrimi yerine getirmem gerekir mi? CEVAP Namazı kaza etmek kâfidir. Sual: Adak hayvanını kesmek için ödünç almak caiz mi? CEVAP Parası olunca keser. Sual: Üç sene önce adadığım koyunu, şimdi kessem caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Nezri, birkaç sene geciktirmek, günah mı? CEVAP Hayır. Fakat sevabı azalır. Sual: Adak kesilirken, yanlışlıkla vacip kurban denilse caiz mi? CEVAP Evet. Sual: (Bir haftada Kur'anı hatmedeceğim) diye nezredince, bir haftada bitirmek gerekir mi? CEVAP Hayır. Daha az veya daha fazla zamanda da bitirilebilir. Sual: (Şu günahı işlersem, koç keseceğim) demek nezir olur mu? CEVAP Hayır. Murad edilen şey için nezir yapılır. Sual: (Sabah namazına kalkamadığım her sefer için bir gün oruç tutacağım) diye nezretmek caiz mi? CEVAP 89 www.dinimizislam.com Hayır. Sual: (İyi oldum şükür. Bir kurban keseyim) dedim. Bu adak mı? CEVAP Evet. Sual: Rüyamda (Kurban kesin) dediler. Uyanınca kocama anlattım. (Peki keselim) dedi. Böyle söylemesi adak olur mu? CEVAP Hayır. Sual: Zengin, adakta bulunduktan sonra, fakirleşse, zengin oluncaya kadar adağını geciktirse günah olur mu? CEVAP Günah olmaz. Sual: (Oğlum iyi olursa, bir milyon lira sadaka vereceğim) diye nezrettim. Para yerine aynı değerde eşya vermem caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Yarın zengin olacağım. Şimdi mülkümden çok nezr sahih mi? CEVAP Sahih olmaz. Sual: Üç koç adamıştım. Yerine bir inek kesmem caiz mi? CEVAP Hayır. Sual: Koyun adamıştım. Soranlara aynı hayvanı kastedip kurban keseceğim dedim. Hangisi muteberdir? CEVAP Satın alırken yaptığı niyeti muteberdir. Sual: Kurbanlık vasfı olmayan kuzu, sadaka olarak adanır mı? CEVAP Evet. Haram olmayan her mal sadaka olarak adanır. Sual: Bir kimse, beş günah ismini sayıp (Bu günahları işlersem şu parayı tasadduk edeceğim) diye nezretse, o günahlardan birini veya ikisini işlese, nezrini yani adağını yerine getirmesi lazım mıdır? CEVAP Bu nezr olmaz. Murad edilen şey için nezr yapılır. Sual: Annemin adak kurban borcu var. Vakti geçmiş. Değerini nasıl hesaplayabiliriz? Oğluna ya da damadına verebilir mi? CEVAP Bugün piyasaya gidilir, ortalama bir kurban kaça alınıyorsa, o değerde altın verilir. Fakirse damadına verebilir. Oğluna veremez. 90 www.dinimizislam.com Sual: Adak kurbanının sakatatları dahil her şeyi dağıtılır değil mi? CEVAP Evet dağıtılır. Sual: Bir kimse bir adak adıyor, şöyle; "Eğer torunum okulunu bitirirse Allah rızası için bir kurbanlık koyun keseceğim" diyor ve torunu okulunu bitiriyor. Kurban adanan kimsenin yani torunun, kurban kesilirken adak kurbanın başında olmasına gerek var mıdır? CEVAP Hayır. Ne adayanın ne de torunun başında bulunması gerekmez. Sual: Adak kurbanının kanını adanan kişinin alnına vuruyorlar. Doğru mudur? CEVAP Yanlış. Uygun değil. Sual: Benim adak borcum var. Ayrıca kurban bana vacip olursa, bu durumda önceliği vacip olan kurbana mı vermeliyim? CEVAP Adaklar her zaman kesilir, kurban bayramını beklemek gerekmez. Para elinize geçince kesersiniz. Kurban size vacip oluyorsa bayramda kurbanınızı kesersiniz. Sual: Benim adak borcum var. (Geçen sene benim bir işim olursa bir kaç kurban kesecektim ve belirli bir yerlere (Çeçenistan ve saire) gönderecektim). Bu işimin olmasını Allahü teâlâ nasip etti. Yalnız, kaç kurban ve nereye olduğunu bir türlü hatırlayamıyorum. Ne yapmam gerekir? CEVAP Kurban denilince kurban bayramında kesilmesi gerekirdi. Eğer üzerinden bir kurban bayramı geçmişse, artık kesemezsiniz, bedelini, yani değerini altın olarak bir fakire vermeniz gerekir. Nereye olması önemli değildir. Yani denilen yere vermek şartı yoktur. Fakat kurbanın adedi önemlidir. Zannınız ne ise ona göre hareket etmeniz gerekir, bir mi dediniz iki mi dediniz, hatırınızda kalan ne ise ona göre hareket edersiniz. Sual: Eşim, isteğim yerine geldiği an Silsile-i aliyye büyüklerinin ruhlarına, hediye etmek için 3 kurban keseceğini vaad etmiş. Bu adak mıdır, yoksa dilek midir? CEVAP Bu adaktır. Yerine geldiği zaman, kurban bayramında kesmeniz veya kestirmeniz gerekir. Adak, fakirin hakkıdır. Eşiniz de yiyemez siz de yiyemezsiniz. Ancak bir fakire verdiğinizde, o fakir, zengin fakir istediğine 91 www.dinimizislam.com yedirebilir, o zaman sizler de yiyebilirsiniz. Sual: Okulu bitirirsem bir hayvan keseceğim dedim. Bu hayvan adak mı olmuş oluyor? CEVAP Evet adak oluyor. Etinden sen ve ailen yiyemez. Zenginler de yiyemez. Kardeşiniz yiyebilir. Sual: Ünye’li bir arkadaşımız var. Seneler önce bir sıkıntısı varmış. Bu giderse bir öküz keseceğim ve Ünye’de bir yemek vereceğim diye adak adamış. Şu anda ise İstanbul’da çalışıyor. İsteği olunca öküzü İstanbul’da kesiyor ve yemeği İstanbul’da veriyor. Şimdi ise aklı başına geliyor bunu Ünye’de mi yapmam gerekirdi diyor. Bu arkadaşın adağı ödenmiş midir? CEVAP Ünye’de kesmesi gerekmez, istediği yerde kesebilir. Adağı yerine gelmiştir. Sual: Kayınbiraderimin her inşaata başlamadan önce kesmeyi âdet haline getirdiği hayvanın etinden zenginlerin yemesi caiz midir? CEVAP Zenginler ve hanımı ve çocukları yiyemez. Normal işçiler yesin diye kesmişse, yani kasaptan et alır gibi daha ucuz olur, daha uygun diye almışsa adak olmaz, herkes yiyebilir Sual: Oğlum askerden gelince kurban kesmeyi adadım. Askerden gelince mi, yoksa kurban bayramında mı kesmem lazım? CEVAP Kurban bayramında kesmek lazımdır. Sual: Arkadaş ev almış, cenab-ı Hakka şükür için acaba kurban mı kessek, yoksa bir kaç fakire bedelini sadaka olarak mı versek daha iyidir. Hangisi daha evladır diye soruyor. CEVAP Vacip sevabı nafile sevabından çok büyüktür, mukayese bile kabul etmez. Alınan arabaya, eve şükür için hayvan kesmeye niyet edince adak olur. Adağı da kesmek vacip olur. Etinden kendisi ve zenginler yiyemez. Kurban lafzı geçerse kurban bayramında kesmesi gerekir, daha önce kesilse adak yerini bulmaz. Kurban lafzı geçmezse istediği zaman kesebilir. Adak ayrı, adak kurbanı ayrıdır. Bedelini vermek daha kolay olabilir. Onun için üç beş fakire şu kadar para vereceğim diye adar ve verir. Böylece de vacip sevabı alınır. Sual: Zenginler adak kurbanının etinden yiyemez diye yazılarınız 92 www.dinimizislam.com sayesinde yeni öğrendik. Seneler evvelinde, eniştem sağ salim arabayla Türkiye’ye varınca bir koç keseceğim diyerek adak adamış, bunu yerine getirdi, kendisi adak etinden satın alıp yedi, fakat bizler bilmediğimiz için dinen zengin olduğumuz halde, yedik. Şimdi bunu nasıl düzelteceğiz? Vefat etmiş annem için de bunu düzeltebilir miyim? CEVAP Yenilen etin parası kadar bir para bir fakire sadaka olarak verilir. Sual: Annem bir torunum olursa Allah rızası için 2 kurban keseceğim dedi ve bir torunu oldu. Fakat bir kurban bayramı geçti, 1 tanesini kurban bayramından sonra kesti, diğer kurbanını kesemedi bu kurbanda kurbanı kesmesi mi lazım ve ne yapması lazım? Kesilen kurban etinden kimler yiyemez? CEVAP Kurban bayramında kesmesi gerekirdi. Öteki de zamanında kesilmemiş oldu. Yani iki tane borcu var. Bu bayramda ikisini de kesse borç yerine gelmez. İki kurban parasını altın olarak fakir birisine bu niyetle verirseniz borçtan kurtulursunuz. Adak etinden kesenin kendisi ana babası ve çocukları ve torunları yiyemez. Bir de zenginler yiyemez. Zengin dediğim de borçlarını çıktıktan sonra, 96 gram altını veya bu değerde parası olan kimse demektir. Sual: Bizim bir adak kurbanı vardı, fakat zamanı geçti. Yani ilk kurban bayramı geçti. Değerini altın olarak vermek şart mı? CEVAP Vaciptir. Sual: Adak adamak diye bir şey var mı? CEVAP Elbette var. Mesela kardeşim, namaz kılmaya başlarsa, yedi Yasin okuyup sevabını Ubeydullah-i Ahrar hazretlerine bağışlayacağım demek bir adak adamak olur. Yahut falanca ile evlenirsem, Allah için bir kurban keseceğim demek adak adamak olur. Sual: Büyük miktarda borcu olan bir tanıdığım var. Peyderpey borçlarını ödüyor. İşler de fena değil ve dışardan biraz göz ediyorlarmış. Allah için kan akıtıp etleri işçilerine vermek istiyor. Hem de Allah’ın izniyle nazardan, kazadan beladan korunmuş oluruz diyor. Sorum şu: Borcu olanın sadaka vermesi uygun mu? Kurban parası dokunmaz diyor. Bu tip sadakalardan alacaklının hukukuna girilir mi? Sadaka vermenin de bir derecesi var mı? CEVAP 93 www.dinimizislam.com Hemen vermesi gereken ödünç borç ile, taksitli borçların hükmü farklıdır. Taksitli borçları olan her sadakayı verir. Adak keser. Ama adak hayvanını sadece fakir olan işçiler yiyebilir, içlerinde nisabı bulan işçi varsa yiyemez. yerse onun parasını da bir fakire vermesi gerekir. Acil verilmesi gereken ödünç borcu olan bile, miktarı az olan sadaka verebilir. Sual: Amerika’da yaşıyorum. Adak kurbanım var. Vekaletle Türkiye’de kestirebilir miyim? Yoksa bizzat benim mi kesmem gerekiyor? CEVAP Evet vekalet verince olur. Bizzat sizin kesmeniz gerekmez. Vekiliniz kesip fakirlere dağıtabilir. Sual: Allahü teâlânın rızası için kurban keseceğim. Adak değil. Ev aldık, araba aldık bunun için keseceğiz. Kendimiz aile efradı bunun etinden yiyebilir mi? CEVAP Aldığımız evden veya arabadan dolayı Allah rızası için hayvan denilince adak olur. Başıma gelecek belalardan kurtulmak niyetiyle, Allah rızası için bir koyun keseceğim demek de adak olur. Kurban denilince hem adak olur hem de bu adağı kurban bayramında kesmek gerekir. Etinden kesenler ve zenginler yiyemez. Eti fakirlere verilir. Sual: Yeni araba alınca arabanın tekerleği yanında veya temel atılırken temelin içinde kurban kesmek uygun mudur? CEVAP Yolcusu veya sevip saydığı kimse gelince, o insan için saygı hayvanı veya şükür hayvanı kesmek caiz değildir. Yolcu gelmeden veya gelince adak edilir ve adak olarak, yani Allahü teâlâ için kesilir ve etleri fakirlere yedirilirse caiz olur. Allahü teâlânın rızası için olmayıp, yalnız hacdan gelen için ve gelen reisi karşılamak için kesilen hayvan leş olur. Kesmesi ve yemesi haram olur. Gelene ziyafet için kesmekte ise hiç mahzur yoktur. Bir araba alınca, temel atılırken veya hasta iyi olunca, Allah için hayvan kesmeyi adayıp, etini fakirlere sadaka vermek caizdir. Bir kimse, kestiği hayvanı Allah için kesiyorsa, ister arabanın tekerleği yanında, ister arabanın üstünde kessin mahzuru olmaz. Adak edilen hayvan yalnız Allah rızası için kesilmelidir. İnsan için, put için kesilenler yenmez. Fakir olsun, zengin olsun, adak eden, adak edilerek kesilen hayvanın etinden yiyemez ve zekât vermesi caiz olmayanlara yediremez. Ana-babasına, evlatlarına, karı-koca birbirine, fakir olsalar da yediremez. Yerse veya bunlara yedirirse, yenilen etin kıymetini, fakirlere 94 www.dinimizislam.com sadaka verir. Sual: Kurban kesecek misin desek, fakir de evet dese adak olur mu? CEVAP Adak olmaz. Adak kurbana dâhil edilir Sual: Biri adak, biri akika, biri vacib olan bayram kurbanı, biri nafile, biri ölü için, biri de Peygamber efendimiz için olmak üzere kurban kesmek istense, bir inek kesilebilir mi? CEVAP Evet, kesilebilir. Yedi kişiye kadar ortak olmak caizdir. Sual: Adak etinden süt anne, süt baba ve süt kardeş yiyebilir mi? CEVAP Fakir veya zengin, adakta bulunursa, adak hayvanın etinden yiyemez ve zekât verilmesi caiz olmayan anasına, babasına, dedesine, evladına, torununa, kocasına veya karısına, fakir olsalar da, yediremez. Yerse veya bunlara yedirirse, yenilen etin kıymetini, fakirlere sadaka verir. Yeniden hayvan kesmek gerekmez. Akrabasından ve evinde bulunanlardan, zekâtını vermesi caiz olan büyük, küçük herkes yiyebilir. Kardeş, kayınvalide, kayınpeder, gelin, üvey anne, üvey baba, üvey evlat, süt anne, süt baba ve süt kardeş de yiyebilir. Bunların içinde zengin olanlar yiyemez. Yerlerse, adak sahibi, bunların yediklerinin kıymetini fakirlere verir. (Hindiyye) Sual: Adak orucu arka arkaya mı tutulur? CEVAP Nasıl niyet etmişse öyle tutar. Şu kadar gün oruç tutacağım demişse, yani peş peşe tutacağım dememişse, muhayyerdir, dilediği gibi tutar. Sual: Senelerdir yerine getiremediğimiz bir kurban adağımız vardır. Kesilemeyen bu kurbanın parasını, beyim, fakir ablasına verse olur mu? CEVAP Bir kimse, "Bir hayvan keseceğim" diye adakta bulunursa, dilediği zaman dilediği yerde keser. Bedelini vermesi caiz olmaz. Niyet ederken hayvan demeyip de kurban diyen kimse, kurban bayramında kesmesi gerekir. Bütün kurbanlar, kurban bayramında kesilir. İlk kurban bayramında kesilmeyen kurbanlar, başka zaman veya ondan sonraki kurban bayramında kesilmez. Yani zamanında kesilmeyen kurbanların kazası, kurban olarak değil, bedeli altın olarak bir fakire verilir. Beyiniz de, kurban bayramını geçirdiği için, bedelini herhangi bir fakire vermesi gerekir. Fakir akrabaya vermek daha iyidir. Zekatı da 95 www.dinimizislam.com yakın akrabaya vermek iyi olur. Altın olarak vermek zor olursa, bunun da kolayı var. Adak beyinizin ise, ablasına telefon ederek, yahut mektup yazarak veya yakında ise söz ile vekalet alırsınız. Mesela, (Sana verilecek kurban bedelini almak ve kullanmak üzere beni vekil et!) dersiniz. O da (Vekil ettim) derse, beyiniz bir kurban bedeli altını size verir. Siz de altının tutarı kadar parayı beyinizin ablasına verir veya gönderirsiniz. Altın sizin olur. Sual: "Şu işim olursa Allah rızası için Eyüp sultanda bir koyun adağım olsun" diyen, bu adağını başka yerde kesebilir mi? CEVAP İstediğiniz yerde kesmeniz caizdir. Etini siz yiyemezsiniz, fakirlere vermeniz gerekir. (Hidaye) Sual: Adadığım kırk Yasini başka birine okutmam caiz olur mu? CEVAP Caizdir. (Redd-ül-muhtar) Adağın bedelini vermek Sual: Horoz adayan kimsenin, horozu kesmesi şart mı? CEVAP Hayır, kesmesi şart değildir. Horozu diri olarak bir fakire verebilir; çünkü horozdan kurban olmaz. Koyun kesmek adansaydı bedeli verilmez, herhangi bir zamanda kesmek gerekirdi. Eğer koyun kurban olarak adanırsa, isteği gerçekleşince, ilk kurban bayramının ilk üç gününde kesmek gerekir. Kesilemezse, bedeli altın olarak bir fakire verilir. İki hayvan adayan Sual: Bir yaşını doldurmuş iki küçük kuzu adayan, ikisinin değerinde büyük bir koç kesebilir mi? CEVAP Hayır, kesemez. İki hayvan kesmesi gerekir. Koyun yerine keçi Sual: Koyun adayan, bunun yerine keçi kesebilir mi? CEVAP Evet. Sual: Şu işim olursa, bir hayvan keseceğim diye adakta bulundum. Fakat şimdi, koyun mu, keçi mi diye, adadığım hayvanın cinsini hatırlamıyorum. Hangi hayvanı, ne zaman kesmem gerekir? CEVAP Adakta âdete bakılır. Adaklık hayvan dendi mi, genelde koyun anlaşılır. Hangi zaman keseceğini hatırlamayan kimse, ihtiyaten Kurban 96 www.dinimizislam.com bayramında keser. Sual: Bir kimse, (Bu iş şöyle olmazsa, şunu yapacağım) dese ve o iş öyle olmasa adadığı şeyi yapması gerekir mi? CEVAP O iş olmadıktan sonra, yapacağını yapması gerekmez. Allah rızası için Sual: Adak adarken, (Allah rızası için) demeden, sadece, namaz kılmayı, oruç tutmayı veya kurban kesmeyi adayanın adağı sahih olur mu? CEVAP Evet, sahih olur. Bunlar zaten Allah rızası için yapılır. Allah rızası için denmese de, adak sahih olur. Adak kurbanı önceden kesilse Sual: Adak kurbanını bayramdan önce kesen, daha sonra kurban dediği için Kurban Bayramında kesileceğini öğrense, Kurban Bayramında tekrar kesmesi gerektiği için, şimdi kestiği hayvanın etinden yiyebilir mi? CEVAP Evet, adak olmadığı için yiyebilir. Ancak, bayramda keseceği adak olduğu için, kendisi yiyemediği gibi, fakir olsalar da zekât verilmesi caiz olmayan anası, babası, dedesi, çocukları, torunları ve eşi yiyemez. Yabancı da olsa zenginlere veremez. Sual: Bir şarta bağlı adakta, mesela hastam iyi olursa bir koç keseceğim diyen kimsenin, adarken adağını yerine getirecek imkânı olmayıp, hasta iyi olduğu zaman koç kesecek imkânı varsa, adağı sahih olup, yerine getirmesi gerekir mi? CEVAP Evet. Koç adamak Sual: Koç adayan kimsenin, illa koç mu kesmesi gerekir? Başka hayvan kesemez mi? CEVAP Koç kesmesi şart değildir. Koyun, keçi, inek de kesebilir; ama inek adayan, bir koç kesemez. Yedi koç kesebilir. Adağı geciktirmek Sual: Zengin, (Hastam iyi olursa, bir koç keseceğim) diye bir adakta bulunsa, hastası iyileşse; ama fakirleşip adağını kesemese, maddi durumu düzelene kadar adağını geciktirmesi caiz olur mu? CEVAP Evet, caizdir. 97 www.dinimizislam.com Para yerine Sual: (Oğlum askerden sağ salim gelirse, Ali efendiye 100 lira sadaka vereceğim) diye adakta bulunan kimse, para yerine altın veya aynı değerde, pirinç, yağ, elbise gibi herhangi bir şey verse, adak sahih olur mu? CEVAP Evet, sahih olur. Horoz kurban olmaz Sual: Horozdan kurban olmayacağını bilmeden, (Horoz kurban edeceğim) diye adakta bulunan kimsenin, bir horoz kesmesi gerekir mi? CEVAP Horoz kurban olmazsa da, eti sadaka olarak veya diri olarak fakire verilir. Adağını yerine getirmesi lazımdır. Oruç adamak Sual: (Hastam iyi olursa Allah rızası için oruç tutacağım) diyenin; hastası iyi olunca, kaç gün tutması gerekir? CEVAP Üç gün oruç tutması gerekir. Bir kimse, Allah rızası için oruç tutayım dese, kaç gün olduğunu söylemese, bu orucu adak olur ve üç gün oruç tutar. (S. Ebediyye) Sadaka adayan Sual: Adanan sadaka, akıl baliğ olmayan çocuğa verilebilir mi? CEVAP Çocuk ve babası fakirse, adak sahih olur. Adak parası ve zekât Sual: Şu işim olursa şu kadar parayı şuraya vereceğim diye adakta bulunmuştum. O işim oldu. Bu parayı zekât olarak versem, adak borcundan kurtulur muyum? CEVAP Adak borcundan kurtulmuş olmaz. Adağını da vermek gerekir. (Kadıhan) Para yerine değeri Sual: Şu kadar para vereyim diye adakta bulundum. Para yerine altın veya aynı değerde herhangi bir eşya vermek caiz olur mu? CEVAP Evet, caiz olur. İki kişi bir adak Sual: İki kişinin bir koyun kurban etmeleri caiz olmadığı gibi, iki 98 www.dinimizislam.com kişinin bir koyunu adaması da mı sahih olmaz? CEVAP Evet, sahih olmaz. Sadaka adamak Sual: Bir kimse 100 lira sadaka adasa, bunu zekât vermesi gereken maldan mı vermesi gerekir? CEVAP Evet, zekât malından vermek gerekir. Ticaret malı yoksa, altın verir. Başka maldan veremez. (İhtiyar - İslam Ahlakı) Adak ve yemin kefareti Sual: Adak yerine yemin kefareti verilebilir mi? Bütün yatırların yanında Diyanetin bir yazısı var. İlk ikaz şöyle, türbelere adak adanmaz. Bu doğru mu? Beyheki’nin rivayet ettiği, (Tayin etmediği nezirde bulunanın, günah olan veya gücü yetmeyecek şeyi nezredenin kefareti, yemin kefaretidir) mealindeki hadisi açıklar mısınız? CEVAP Hadis-i şerifte şu üç husus bildiriliyor: 1- Nezrim olsun der de, neyi adadığını söylemez ve niyet etmezse yemin kefareti verir. 2- İyileşirsem, bir şişe şarap içeceğim diyen, şarap içmez ve yemin kefareti verir veya filancayı öldürmek, Allah için nezrim olsun deyince, öldürmeyip, yemin kefareti verir. 3- Her sigara içişte bin dolar sadaka vereceğim diyen, bir defa yemin kefareti verir. Bu konularla ilgili meseleler şöyledir: Bir kimse, vallahi Allah rızası için oruç tutayım diyerek, hem adak, hem yemin olmasını niyet ederse, hem yemin, hem de adak olur. Bu orucu bozarsa, hem kaza, hem de yemin kefareti gerekir. Hâsıl olmasını istemediği bir şeyi şart ederse, istemediği şey hasıl olunca, oruç, sadaka, nafile namaz gibi adaklarını isterse yapar. İstemezse, yapmayıp, yemin kefareti verir. Mesela, Ali ile konuşursam, Allah için yüz lira sadaka nezrim olsun der de, Ali ile konuşursa, isterse, sadakayı verir, isterse vermeyip, yemin kefareti verir. Yahut falancanın çantasını çalarsam, bir ay oruç nezrim olsun derse, çalmadan oruç tutar veya yemin kefareti verir. (Tahtavi) Hastam iyi olursa, Allah için şu kadar sadaka vermek ve sevabını seyyid Ahmed Bedevi hazretlerine bağışlamak nezrim olsun derse, hasta 99 www.dinimizislam.com iyi olmadan önce nezrini yapması caiz olmaz. Hasta iyi olduktan sonra yapması lazım olur. (Tahtavi) Ya Rabbi, hastamı iyi edersen, şu türbenin yanındaki fakirlere şu parayı senin için adak ettim. Sadaka sevabını da bu Velinin ruhuna bağışladım, demek caizdir. Diyanetin yazısı açık değil, tevile muhtaçtır. Yani kendilerine sorulsa, (Biz; ey yatır, hastamı iyileştirirsen senin için bir adak keseceğim demenin uygun olmadığını söylüyoruz) diyebilirler. Şarta bağlı olarak Evliyaya adak yapmak da, kendini, günahı çok, dua etmeye yüzü yok bilerek, mübarek birini vesile edip, Allahü teâlâya yalvarmak demektir. Mesela (Hastam iyi olursa veya şu işim meydana gelirse, sevabı (Seyyidet Nefise) hazretlerine olmak üzere, Allah için, üç Yasin okumak veya bir koyun kesmek nezrim olsun) deyince, bu dileğin kabul olduğu çok tecrübe edilmiştir. Burada, Allahü teâlâ için Kur’an-ı kerim okunup veya koyun kesip, sevabı seyyidet Nefise hazretlerine bağışlanmakta, onun şefaati ile, Allahü teâlâ, hastaya şifa vermekte, kazayı, belayı gidermektedir. Koyunu mezar başında kesmek haramdır. Hiçbir mezarın yanında kesmemelidir. Puta tapanların put yanında kesmelerine benzememelidir. İbni Âbidin’in, nafile namazları adak yaparak kılmayı anlatırken bildirdiği hadis-i şerife göre, bir dilek için adak edilen bir ibadet, o dileği hasıl etmez. Bu ibadet, o dileğin hasıl olması için yapılmaz. Allahü teâlâ, o ibadetten dolayı veya sevdiği bir kuluna yapılan bir iyilikten dolayı, merhamet ederek, o dileği kabul ve ihsan etmektedir. (S. Ebediyye) Sual: Hastalığım iyi olursa, ömür boyu Receb ayında oruç tutacağıma dair adakta bulundum. Oruç yerine yemin kefareti versem caiz olur mu? CEVAP Evet, yemin kefareti vermeniz caizdir. (Redd-ül-muhtar) Sual: (Her sigara içişte on mark vereceğim) diye adadım. Caiz mi? CEVAP İmkansız şeyi nezretmek yemin olur. Kefaret verir. Sual: (Şu işim olursa her ay bir horoz kesip sadaka vereceğim) diye adakta bulundum. Ömür boyu mu kesmem gerekir? CEVAP (Her ay) denince kaç ay olduğu bilinmediği için, nezir olmaz, yemin kefareti verilir. Sual: Nezrim olsun, yani adağım olsun dese, neyi adadığını söylemese, niyet de etmese, ne yapması gerekir? 100 www.dinimizislam.com CEVAP Yemin kefareti vermesi gerekir. Sual: Çocuğuma kızdım. Senin gözünü oymak Allah için adağım olsun dedim. Şimdi ne yapmam gerekir? CEVAP Haram bir şeyi adamak, yemin olur. Yemin kefareti verirseniz mesele kalmaz. Adak yerine yemin kefareti Sual: Sevmediği bir kimseyle konuşmak istemeyen kimse, onunla konuşursam bir yıl oruç tutacağım diye adakta bulunsa, oruç tutmayıp bunun yerine yemin kefareti verebilir mi? CEVAP Evet, verebilir. Çünkü olmasını istemediği bir şey için bir şey adayan kimse, isterse adağını yerine getirir, isterse de yemin kefareti verir. Adak yerine yemin kefareti Sual: S. Ebediyye’de, şarta bağlı olan adağı yerine getirmeyip yemin kefareti vermenin de caiz olduğu bildiriliyor. Aynı yerde, hâsıl olmasını istemediği bir şeyi şart ederse, şart hâsıl olunca, adağın yerine yemin kefareti vermenin de caiz olduğu bildiriliyor. İkincisinde (İstemediği şey hâsıl olunca) diye ayrıca belirtilmiş. Birincisinde ise, (istemediği) diye bir ifade yok. İstediğimiz bir şey hâsıl olunca da, adağı yerine getirmeyip yemin kefareti vermek yeterli oluyor mu? CEVAP Evet, yeterli olur. Adak adamak ve mum dikmek Sual: Türbelerde hayvan kesmeyi adamak ve orada mum dikmek hurafe midir? CEVAP Bunlar yeni çıkmış değildir. Fıkıh kitaplarımızda hepsi geniş olarak açıklanmıştır: Bir adağı Allahü teâlâ için adamalı ve türbelerdeki fakirlere vermelidir. (Ya Rabbi! Hastamı iyi edersen, falan Velinin türbesi yanındaki fakirlere şu parayı senin için adak ettim. Sadaka sevabını da bu Velinin ruhuna bağışladım) demelidir. (Redd-ül-muhtar) İmam-ı Sübki buyuruyor ki: (Resulullah ile tevessül etmek yani ondan şefaat istemek, güzel bir şeydir. Yalnız İbni Teymiyye bunu inkâr etti. Böylece doğru yoldan ayrıldı. Resulullah hakkı için diyerek veya 101 www.dinimizislam.com Resulullahın varisi olan Evliya hürmetine Allahü teâlâdan bir şey istemenin caiz olduğunu, Maruf-i Kerhi de bildirmektedir. Herhangi bir müctehidin caiz olur dediği bir şeyi yapana mani olmamalıdır. Bunun için, kabir ziyaret edenlere, Evliyanın mezarlarıyla teberrük edenlere, hastasının iyi olması için veya kaybolan şeyi bulmak için bunlara nezir yapanlara mani olmamalıdır. Adak yaparken, Evliyaya adak demek mecaz olup, türbeye hizmet edenlere adak demektir. Geçmiş Evliyaya dil uzatmak, öldükten sonra da keramet gösterdiklerine inanmamak, ölünce velilikleri biter sanmak ve onların kabirleriyle bereketlenenlere mani olmak haramdır. (Hadika) Ölmüş bir Veli için nezir eder ve adak ettiği malın ölünün olmasını niyet ederse, bu nezir sahih olmaz. Ölünün olmasını niyet etmezse, nezri sahih olur. Evliya için adak yapan hiç kimse, adak olunan malın ölüye verileceğini düşünmez. Ölünün bir şey almayacağını, bir şey kullanmayacağını, bu malların fakirlere veya türbede hizmet edenlere verileceğini bilmeyen yoktur. (Tuhfe) Hayvan kesmeyi, Allahü teâlâ için, şartsız olarak adamalıdır. Etleri fakirlere dağıtıp, bunların sevabını bir Veliye, büyük zata hediye etmek caiz olur. Sonra, bu nezrin ve sadakanın ve bu Velinin hürmetine muradın hâsıl olması için dua edilmelidir. Yahut, (Filanca işim olursa, Allah için, mesela Eyyüb’de bir koyun kesip, etlerini Eyyüb Sultan hazretlerinin komşusu olan fakirlere dağıtıp, sevabını Onun ruhuna hediye edeceğim) diye adamalıdır. Böyle şartlı adak hayvanı, murat hâsıl olmadan önce kesilemez. Hayvanı mezarın yanında kesmemelidir. Türbelere bez, iplik bağlamak, mezarlara mum yakmak da, dinimizde yoktur. Bunları Hıristiyanlar yapar. Mezara mum yakılmaz. Türbeye hizmet eden, orada ibadet eden fakirlere mum götürülürse, sadaka sevabı olur. Bu sevab ölüye bağışlanır. Ölüye mum lazım değildir. Müminin kabri, Cennet bahçesidir. Nur içindedir. Kâfirinki ise, Cehennem çukurudur. Azap doludur. Mum onu azaptan kurtarmaz. (S. Ebediyye) Adak düşmanlığı Sual: Diğer mezhepsizler gibi, dinin emirlerini sorgulamayı âdet hâline getiren bir yazar, dünya menfaatine dayalı bir şey için, (Şu işim olursa, hastam iyileşirse üç gün oruç tutacağım diye adakta bulunmak makbul değildir. Böyle bir adak kaderi de değiştirmez) diyor. Sanki kaderi değiştiren bir ibadet olduğu anlatılmak istenmiyor mu? CEVAP (Böyle bir adak kaderi değiştirmez) demek, başka türlü adağın veya 102 www.dinimizislam.com başka işlerin kaderi değiştirdiğini söylemek olur ki, çok yanlıştır. Kaza-i muallak olanlar hariç kader değişmez, kimse de değiştiremez. İki âyet-i kerime meali şöyledir: (Benim sözümde değişiklik olmaz. Kullara zulmedici değilim.) [Kaf 29] (Her ümmetin bir eceli vardır, gelince ne bir an geri kalır, ne de bir an ileri gider.) [Araf 34] (Bu iki âyette bildirilen hüküm kaza-i mübremdir, asla değişmez. Kaza-i mübrem, kesin olan, hiç değişmeyecek olan hükümdür.) Eğer başımıza gelen iş, kaza-i muallak ise, kabul olan dua ile önleme imkânı vardır. Bir işin kaza-i muallak mı, kaza-i mübrem mi olduğunu bilemediğimiz için tedbir almakta ihmal etmememiz gerekir. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: Kaza, yani Allahü teâlânın yaratacağı şeyler, iki kısımdır: Kaza-i muallak, Kaza-i mübrem. Birincisi, şarta bağlı olarak, yaratılacak şeyler demektir ki, bunların yaratılma şekli değişebilir veya hiç yaratılmaz. İkincisi, şartsız, muhakkak yaratılacak demek olup, hiçbir suretle değişmez, muhakkak yaratılır. Kaf sûresinin, (Sözümüz değiştirilmez) mealindeki 29. âyet-i kerimesi, kaza-i mübremi bildirmektedir. (1/217) Adak, kaza-i mübremi yani kaderi değiştirmek için değildir. Namaz kılmak, oruç tutmak ve zekât vermek gibi bütün ibadetler de böyledir. Hiçbiri kaderi değiştirmek için yapılmaz. Dinin emrine uyularak yapılır. Alınan tedbirler takdiri değiştirmez. Fakat biz kaza kaderimizi, başımıza gelecekleri bilmediğimiz için, bizimki sadece tedbir almaktır. Tedbir almak, sebeplere yapışmak ise dinimizin emridir. (Redd-ülmuhtar, Dürer, Kuduri, Mebsut) (Şu işim olursa, hastam iyileşirse…) diye adakta bulunmanın hiçbir mahzuru yoktur. Şarta bağlı olarak evliya zatlara adak yapmak da, kendini, günahı çok, dua etmeğe yüzü yok bilerek, mübarek birini vesile edip, Allahü teâlâya yalvarmak demektir. Mesela (Hastam iyi olursa veya şu işim hâsıl olursa, sevabı Seyyidet Nefise hazretlerine olmak üzere, Allah için, üç Yasin okumak veya bir koyun kesmek nezrim olsun) deyince, bu dileğin kabul olduğu çok tecrübe edilmiştir. Burada, Allahü teâlâ için Kur’an-ı kerim okunup veya koyun kesip, sevabı Seyyidet Nefise hazretlerine bağışlanmakta, onun şefaatiyle, Allahü teâlâ, hastaya şifa vermekte, kazayı, belayı gidermektedir. (S. Ebediyye) Seyyid Ahmet Tahtavi hazretleri buyuruyor ki: Adak yapmanın caiz olduğu âyet ve hadislerle sabittir. Şarta bağlı 103 www.dinimizislam.com olan nezir, şart hâsıl olmadan önce yapılmaz. Mesela, hastam iyi olursa, Allah için şu kadar sadaka vermek ve sevabını Seyyid Ahmed Bedevi hazretlerine bağışlamak nezrim olsun deyip, hasta iyi olmadan önce nezrini yapması caiz olmaz. Hasta iyi olduktan sonra yapması lazım olur. Şarta muallak olan nezir, şart edilen şeye karşılık olarak yapılmamalı, şükür secdesi gibi, Allahü teâlâya şükür olarak yapılmalıdır. (İmdad haşiyesi) Ya Rabbi, eğer hastama şifa verirsen Seyyidet Nefise hazretlerinin veya İmam-ı Şafii hazretlerinin türbeleri kapısında bulunan fakirleri doyurmak nezrim olsun denirse sahih olur. (Nimet-i İslâm) Ey Allah’ım, hastama şifâ verirsen, falanca yerdeki fakirlere ikramda bulunacağım derse yani nezir Allah için, nezredilen şeyin faydası da fakirler için olursa ve nezredilen şey hak sahibi olan fakirlere verilirse bu şekilde yapılan adak caiz olur. (Hindiye) Hastalıktan kurtulursam, Allahü teâlânın rızası için bir koyun kesmek nezrim olsun denince, nezir sahih olup, kesmesi lazım olur. (Dürer ve Gurer) Görüldüğü gibi dünya menfaati için yapılan adakların sahih olduğu bütün kitaplarda yazılıdır. Aksini bildiren muteber hiçbir kitap yoktur. 104
Benzer belgeler
Kurban Rehberi - Farukinet.com
Kurban kesmek kimlere vacibdir
Sual: Kimler kurban keser yani kurban kesmek kimlere vaciptir?
CEVAP
Maddeler halinde bildirelim:
1- Kurban, davar [koyun, keçi], sığır [manda, inek, dana, öküz, boğa...