SESİMİZ 15. Sayı
Transkript
SESİMİZ 15. Sayı
SAYI: 15 • KASIM 2012 İSKEN İLETİŞİM BÜLTENİ “Türkiye’nin Geleceği Aydınlık” ESNAF Eğitimlerine İsken Desteği İSKEN'e Bir Ödül de SGK'dan Rekabet Güzeldir... İSKEN 5. Geleneksel Dostluk ve Dayanışma Futbol Turnuvası doğanın yeşili, yaşamın aydınlığı... “Türkiye’nin Geleceği Aydınlık” PAINTBALL HEYECANI Editörden Dağlık bir bölgede adam küçük oğluyla yürürken, oğlan ayağını taşa çarpar ve can acısıyla, "Ahhhh!" diye bağırır. Dağdan "Ahhhhh!" diye bir ses gelir ve bunu duyan çocuk hayret eder. Merakla "Sen kimsin?" diye bağırır; ama aldığı tek yanıt, "Sen kimsin?" olur. Çocuk bu yanıta kızar ve, "Sen bir korkaksın!" diye bağırır. Dağdan aldığı yanıt, "Sen bir korkaksın!" dır. Babasına bakar ve, "Baba ne oluyor?" diye sorar. "Oğlum dikkat et!" diyen baba, vadiye doğru, "Sana hayranım!" diye bağırır. Ses, "Sana hayranım!" diye yanıtlar. Baba, "Sen harikasın!" diye bağırdığında, bu kez dağdan, "Sen harikasın!" yanıtı gelir. Çocuk şaşırmıştır, ama hala ne olduğunu pek anlayamamıştır. Baba oğluna durumu açıklar; "Oğlum, insanlar buna yankı derler; ama gerçekte yaşamın ta kendisidir. Yaşama ne verirsen sana onu yansıtır. Yaşam senin davranışlarının bir aynasıdır. Eğer yaşamında daha çok sevgi istiyorsan, insanları daha çok sev. Eğer sana saygılı davranılmasını istiyorsan, insanlara saygılı davran. Eğer başkaları tarafından anlaşılmak istiyorsan, önce başkalarını anlamaya gayret göster. Eğer insanların sana sabırlı ve hoşgörülü davranmasını istiyorsan, önce sen onlara karşı sabırlı ve hoşgörülü İçindekiler 2 olmalısın. Oğlum, yaşamda ne ekersen onu biçersin. Bu doğa yasası, yaşamının her yönü için geçerlidir." İnsanların yaşamı tesadüfler sonucu oluşmaz; insanların yaşamı onların davranışlarının yansımasından başka bir şey değildir. Geçenlerde bir dergide okuduğum bu anonim öyküyü çok beğendim ve sizlerle de paylaşmak istedim... Bu sayımızda, yine sizler için, beğeneceğinizi düşündüğümüz sayfalar hazırlamaya çalıştık. Dergimizin içeriği de her zaman olduğu gibi İSKEN'e dair. Yani bizi anlatıyor. Zevkle okuyacağınızı umuyoruz. Bir sonraki sayımızda görüşmek dileğiyle... Saygılarımızla, Özlem Öztürk İnsan Kaynakları Uzmanı SAYI: 15 • KASIM 2012 İSKEN İLETİŞİM BÜLTENİ “Türkiye’nin Geleceği Aydınlık” 2 KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK 8 İÇİMİZDEN BİRİ 11 ÇOCUKLARIMIZ 12 İŞLERİMİZİ TANIYALIM 8 16 İletişim Bülteni Genel Müdürlük Budak Sokak No: 4 06700 Gaziosmanpaşa ANKARA Tel: +90(312) 455 2 455 Fax: +90(312) 455 2 456 12 İSKEN Sugözü Enerji Santrali Sugözü Köyü Mevkii 01680 Yumur talık ADANA Tel: +90 (322) 355 2 455 Fax: +90 (322) 355 2 456 14 SAĞLIK EMNİYET ÇEVRE 16 ETKİNLİKLER 21 SAĞLIKLI YAŞAM 24 KENDİNİZE ZAMAN AYIRIN 21 25 BÖLÜMLERİMİZİ TANIYALIM 27 İSKEN’DEN HABERLER www.isken.com.tr [email protected] 30 GÜLMECE Tasarım / Yapım Papirüs Reklamevi Tel: (312) 440 95 96 Fax: (312) 440 00 11 32 GELİŞİM AKTİVİTELERİMİZ www.papirusreklam.com 27 25 33 BİZDEN 32 Kurumsal Sosyal Sorumluluk Kurumsal Sosyal Sorumluluk ESNAF EĞİTİMLERİNE DESTEĞİ 2 3 İSKEN Sugözü Enerji Santralı ve Yumurtalık Belediyesi'nin katkılarıyla, Yumurtalık Kültür, Turizm ve Doğa Varlıklarını Koruma ve Sosyal Kalkınma Derneği (YUM – DER) tarafından düzenlenen II. Esnaf Eğitim Programı kapsamında dernek üyesi 62 esnafa; Turizm Teşvikleri, Hotel/Restoran İşletmeciliği ve Satış/Pazarlama Teknikleri konusunda eğitimler verildi. Program kapsamında ayrıca Antakya, Harbiye ve Arsuz'u kapsayan bir inceleme gezisi de gerçekleştirildi. Özellikle Arsuz Belediyesi'nin katkılarıyla gerçekleştirilen Arsuz ziyaretinde katılımcıların örnek turizm işletmelerini yerinde görmeleri sağlandı. Etkinliğin son gününde ise "Temiz Yumurtalık" sloganı ile Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi, Yumurtalık Meslek Yüksek Okulu ve Yumurtalık Sualtı Uygulama ve Araştırma Merkezi öğrenci ve öğretim üyelerinin katılımı ile Yumurtalık Sahili, Yumurtalık Limanı ve Yumurtalık Kalesi başta olmak üzere önemli tarihi ve turistik alanlarda çöp toplama kampanyası düzenlenerek temizlik yapıldı. Temizlik sonrasında denizin içerisinde balık adamlar tarafından tespit edilen onlarca atık lastik vinç yardımı ile karaya çıkarılarak bertaraf edildi. Bununla birlikte başta YUM-DER üyesi esnaflar olmak üzere, kamu ve özel sektör kuruluşlarının yöneticileri ile sivil toplum örgütlerinin temsilcilerini bir araya getiren etkinlik süresince; Yumurtalık'ın yakın gelecekte bölgesinde önemli bir turizm merkezi olabilmesi için izlenmesi gereken stratejiler ortaya kondu. Kurumsal Sosyal Sorumluluk Kurumsal Sosyal Sorumluluk İSKEN'E BİR ÖDÜL DE SGK'DAN 4 İSKEN'DEN ÖĞRETMENLERE LİDERLİK ENERJİSİ 2008 yılında bölgemizdeki eğitim altyapısını güçlendirme hedefi ile başlattığımız "Benim Okulum Projesi" kapsamında Öğretmen Akademisi Vakfı (ÖRAV) ile yaptığımız işbirliği çerçevesinde Yumurtalık ve Ceyhan'da faaliyet gösteren ilköğretim okulu yöneticilerinin Eğitim Yöneticisi Geliştirme Programına (EYGEP) katılmaları sağlanmıştır. ÖRAV tarafından yürütülmekte olan ve temel amacı meslektaş dayanışmasını arttırarak, bir okul yöneticisinin yeterlilikleri doğrultusunda, yaşam boyu öğrenme sürecini yönetebilmek için ihtiyaç duyduğu temel becerilere katkı sağlamak olan EYGEP çerçevesinde organize edilen eğitim semineri 16-20 Nisan 2012 ve 14-19 Mayıs 2012 tarihleri arasında Yumurtalık'ta gerçekleşmiştir. Toplam 50 saat süren ve 35 ilköğretim okulu yöneticisinin katıldığı EYGEP seminerinde; "Kendini/Kurumu Tanımak, İlişkileri Yönetmek, Ekibi Yönetmek, Meslektaş Koçluğu, Öğrenmeye Liderlik Etmek, Toplumsal Liderlik, 21. Yüzyılda Öğrenme Ortamları" konuları paylaşılmıştır. 5 ADANA'DA SOSYAL GÜVENLİK KUTLAMA ETKİNLİKLERİ KAPSAMINDA, 2011 YILINDA DÜZENLİ VE EN YÜKSEK PRİM ÖDEYEN İLK 10 ŞİRKETE ÖDÜL VERİLDİ. Adana'da 2011 yılında düzenli ve en yüksek prim ödeyen ilk 10 firmaya, 17 Mayıs 2012 tarihinde düzenlenen törenle ödül verildi. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Adana İl Müdürlüğü'nce "Sosyal Güvenlik Haftası" kutlama etkinlikleri kapsamında Mavi Sürmeli Oteli'nde düzenlenen ödül törenine yoğun ilgi gösterildi. Törene; Vali Hüseyin Avni Coş ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Zihni Aldırmaz ile birlikte Adana Vergi Dairesi Başkanı Serdar Aksoy, Adana Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası Başkanı Ahmet Coşar'ın yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. Önceki yıllarda olduğu gibi 2011 yılında da İSKEN Adana genelinde en yüksek ve düzenli prim ödeyen firmalar arasındaki yerini aldı. İSKEN'e ödülünü Adana Büyükşehir Belediye Başkan V. Zihni ALDIRMAZ takdim etti. Kurumsal Sosyal Sorumluluk Kurumsal Sosyal Sorumluluk 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nda 6 İSKEN ileTİYATRO COŞKUSU 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı coşkusunu yaşayan çocuklarımızın sevincine 26-27-28 Nisan 2012 tarihleri arasında sosyal tesislerimizde gerçekleştirdiğimiz İSKEN Çocuk Tiyatro Günleri etkinliği ile ortak olduk. Tamamı Yumurtalık’taki ilköğretim okullarında okuyan toplam 300 öğrencinin katıldığı etkinlik kapsamında; insanların sokak hayvanları konusundaki özensizlikleri ve bilinçsizliklerinin irdelendiği ve hayvan sevgisi kazandırmaya yönelik mesajların verildiği bir tiyatro oyunu sergilendi. Etkinliğe katılan çocuklar tiyatronun büyülü atmosferi ile keyifli vakit geçirirken, biz de İSKEN olarak çocuklarımıza unutamayacakları bir bayram anısı hediye etmiş olmanın gururunu yaşadık. GELECEĞİN SPORCULARINI YETİŞTİRİYORUZ Yumurtalık Kaymakamlığı ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün katkıları ile İSKEN tarafından açılan Yaz Spor Okulu 02 Temmuz - 17 Ağustos 2012 tarihleri arasında, Sosyal Tesislerimizde gerçekleştirilmiştir. Katılımın ücretsiz olduğu yaz spor okulunda, Basketbol, Futbol, Tenis, Yüzme ve Satranç olmak üzere 5 farklı branşta toplam 350 öğrenci, alanında uzman 12 eğitmen eşliğinde yeteneklerini geliştirme fırsatı buldukları gibi, serbest zamanlarını da sporla değerlendirdiler. 7 İçimizden Biri İçimizden Biri büyük itici gücüm oldu. Şimdi en büyük hayalim bunu gerçekleştirebilmek. Bunun çok zor olduğunu biliyorum ama imkansız da değil. Eğer fotoğrafı kovalarsanız sizi eli boş bırakmayacaktır. Buna yürekten inanıyorum. 8 Fatma Güney Laçin Değerli okuyucularımız, Bu sayımızda içimizden biri köşesinin konuğu Fatma Güney Laçin. Fatma Hanım'ın fotoğrafçı yönünü bazılarınız biliyordur. Fakat biz, bu sanat dalına nasıl başladı, şu ana kadar neler yaptı ve daha neler yapmak istiyor diye merak ettik ve sizler için kendisi ile bir söyleşi yaptık. Kendisini bu yönü ile daha yakından tanırken, harika fotoğraflarından bazılarını da bizlerle paylaşması fırsatı yaratmış olduk. Zevkle okuyacağınızı umuyoruz. • Fotoğraf Sanatı ile nasıl tanıştınız? Çıktığım bir yurt dışı gezisinde elimdeki küçük fotoğraf makinemle çekmek istediğim güzel kareleri yakalayamadığımı fark ettim. O gezi sırasında tanıştığım bir arkadaşım yeni aldığı profesyonel kamerasıyla çektiği fotoğrafları benimle paylaştı ve fotoğraf daha çok merakımı çekmeye başladı. Gezi sonrası döner dönmez yine aynı arkadaşımın sayesinde haberdar olduğum AFAD'da (Adana Fotoğraf Amatörleri Derneği) Temel Fotoğrafçılık Eğitimine başladım. • Fotoğraf neden sizi kendine çekti? Neler hissettirdi? Fotoğrafa başladıktan sonra çeşitli fotoğraf sitelerine üye oldum ve birçok fotoğrafa bakma olanağı buldum. İzlediğim fotoğrafların büyüsü beni kendine çeken en önemli unsur oldu. Her birinin içinde ayrı bir hikaye vardı. Kendi kendime: "Bir gün ben de böyle fotoğraflar çekebilecek miyim?" diye sormaya başladım. İşte o çekmek istediğim büyülü fotoğraflar benim en paylaşıyorum. Hatta fotoğraflı gezi yazılarımdan bir tanesi Anatolian Panorama dergisinin Kasım-Aralık sayısında yayımlanacak. • Fotoğrafçılık ile ilgili ne gibi eğitimler aldınız? Az önce de bahsettiğim gibi önce AFAD'da iki ay süren Temel Fotoğrafçılık eğitimi aldım. Daha sonra yine AFAD bünyesinde açılan çeşitli fotoğraf atölyelerine devam ettim. Önümüzdeki yıl içerisinde Dijital Fotoğraf Teknikleri Atölyesine devam etmeyi planlıyorum. Günümüzde fotoğraf makinelerinin dijitale dönmesi nedeniyle bu teknikleri kullanabilmek fotoğrafçılar için kaçınılmaz hale geliyor. • Daha neler yapabilirsiniz? Ya da neler yapmayı düşünüyorsunuz diye sorayım... Portre fotoğrafları her zaman benim için özel bir alan oldu. Hem izlemekten hem de çekmekten çok keyif alıyorum. Bundan sonra özellikle bu alanda kendimi geliştirmek istiyorum ve tabii ki her fotoğrafçının hayalinde olduğu gibi ben de kişisel bir sergi açmak istiyorum. Ayrıca gezdiğim yerleri ve bana hissettirdiklerini hem yazılarımla hem de fotoğraflarımla daha etkili bir şekilde yansıtmak istiyorum. • Fotoğrafçılık alanında kendinizi nerede görüyorsunuz? Fotoğraf birçok kişi için sadece bir kareden ibaret görünse de aslında hem teknik hem de yaratıcılık anlamında sınırları olmayan bir sanat. Bir sanat dalı olarak baktığınızda portre, makro, doğa ve kuş fotoğrafçılığı, belgesel fotoğrafçılık, fotoröportaj, sanatsal fotoğraf gibi pek çok alana ayrılmış ve tüm bu alanların her biri için çok emek ve zaman harcamak gerekiyor. Ben fotoğrafta henüz yolun çok başındayım. Şimdiye kadar devam ettiğim kurslarla ilgili olarak çeşitli karma fotoğraf sergilerine katıldım. Şu anda fotoğraf ve diğer vazgeçilmez tutkum olan seyahat benim için birlikte ilerliyor. Gezilerimde gezi notlarımı süslemek için bol bol fotoğraf çekiyorum. Gezi yazılarımı bazı bloglarda • Bu sanat dalı sizi nasıl etkiledi? Özel hayatınızda nasıl bir yer tutuyor? Öncelikle hemen belirtmek isterim ki bu sanat dalı eşimle tanışmamı sağladı. Yoğun bir tempoda çalışırken insanın sevdiği bir şey için zaman ve emek harcaması stresten arınmasını sağlıyor. Fotoğraf iletişim, farklı bakış açıları oluşturma, yaratıcılık ve ekip çalışmasını da güçlendiren bir sanat. Fotoğraf çekmek aynı zamanda pek çok değişik alana girip, hiç bilmediğiniz insanların yaşamına girme ve hiç tanımadığınız meslekleri yakından tanıma olanağı da sağlıyor. Örneğin eşimin kendircilerle ilgili yaptığı bir çalışma nedeniyle Gaziantep'te kendircilerin yaşamlarına tanık oldum. Bunun gibi Beyşehir'de ya da Tarsus Yenice'de 9 Çocuklarımız İçimizden Biri 10 mangal kömürcülerinin yürek burkan yaşamlarını yakından görme olanağı buldum. Yine eşimin yaptığı bir fotoröportaj çalışması nedeniyle Tarsus, Adana ve Ceyhan'daki tuğla fabrikalarında işçilerle birlikte tuğla tozuna büründü bedenim. Osmaniye'de ve Tarsus'ta yaşamlarını çöplükteki atıkları ayrıştırarak kazanan insanlarla çöplüğü soludum. Bunlar benim yaşamımda olacağını hiç düşünmediğim şeylerken, fotoğraf sevdası bu yaşamlara girmemi ve benim yaşama, insanlara ve olaylara bakış açımın değişmesini sağlıyor. • Son olarak neler söylemek istersiniz? Fotoğraf ile ilgilenenlere, fotoğrafçı olmak isteyenlere neler önermek istersiniz? Fotoğraf insanların yarına kalabilmeleri için çok önemli bir araç. Ancak tüm sanat dalları gibi yaşamın her alanına ilişkin felsefi bir birikimin olmasını gerektiriyor. An'ı yakalamak için an'ı yüreğinizin içinde hissetmeniz gerekli. Bunu sağlayan şey ise bence bol bol gezmek, fotoğraf izlemek ve de okumak. Örneğin Kürk Mantolu Madonna'yı ya da Dostoyevski'nin İnsancıklar'ını okuduysanız eğer bu çektiğiniz fotoğrafa mutlaka yansıyacaktır. Deklanşöre basma anı dediğimiz "Karar Anı"nı yakalamanızı sağlayacaktır. Bu nedenle ben fotoğrafa yeni başlayanların mutlaka çok okumaları ve çok fotoğraf izlemeleri gerektiğini düşünüyorum. ÇOCUKLARIMIZ Üniversiteli Oldu Fatma Hanım'a fotoğrafçılık alanında başarılar dilerken, bu tutkusunu uzun yıllar devam ettirmesini ve güzel fotoğraflarını her zaman bizlerle de paylaşmasını diliyoruz. Bildiğiniz gibi her sayımızda çocuklarımızla ilgili haberlere yer vermeye çalışıyoruz. Onların başarılarını, ilgi alanlarını sizlerle paylaşmak, sizlere tanıtmak bizleri mutlu ediyor. Bu yıl da her yıl olduğu gibi üniversite çağına gelen ve üniversite sınavında başarılı olarak, tercih ettikleri üniversitelere gitmeye hak kazanan çocuklarımız var. Çocuklarımıza, geleceklerine yatırım yapacakları bu dönemde başarılar diliyoruz. Buse Gül Atay Hafize Nur Ülger (Orhan Ülger'in kızı) Süleyman Demirel Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü'nü kazandım. Bölümümü isteyerek tercih ettim. Sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması için doğal kaynakların doğru yönetimi, kirlilik nedenlerinin kaynağında kontrolü ve giderilmesi konularında gerekli çözüm önerilerinin üretilmesi ve planlanmasının önemine inanıyorum. Bu nedenle bu bölümü tercih ettim. Umarım başarılı olurum. Tayfun Yalçıntaş (Selim Yüksel'in kızı) Yıldız Teknik Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü'nü kazandım. Küçüklüğümden beri insan ilişkilerine ve tarihe ilgi duyarım. Bu bölümü seçmemin sebebi; ülkemin siyasi açıdan geleceğini ve dış ülkelerle ilişkilerimizin nasıl daha iyi olacağını merak etmem ve benim de bu konu üzerinde çalışıp ülkemi daha iyi yerlere taşımak istememdir. Ailemin desteğiyle daha iyi yerlere geleceğime inanıyorum. Cansu Çetinkaya (Metin Yalçıntaş’ın oğlu) Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Maliye Bölümü'nü kazandım. İş imkanlarının çeşitliliği ve bu alanda kendimi geliştirebileceğimi düşündüğüm için bu bölümü seçtim. Ayrıca Eskişehir gibi güzel, gelişmiş bir şehirde okumakta hayalimdi. Okulumu bitirip, iş hayatına bir an önce adım atmak istiyorum. Zehra Özen Ayça Yüksel (Mustafa Çetinkaya'nın kızı) Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Bölümü'nü kazandım. Bölümümü severek ve isteyerek seçtim. Akademik kariyerim için doğru üniversitede olduğumu düşünüyorum. Amacı hayatı öğretmek olan Sosyal Bilgiler dersinin öğretmeni olacağım için çok mutluyum. (Ali Özen’in kızı) Gaziantep Zirve Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümünü kazandım. İlkokuldan beri hep sorumluluklarının bilincinde, ders çalışma gerçeğini kendiliğinden kabullenmiş bir öğrenci oldum. Bunun karşılığını da ilk olarak Adana İMKB Öğretmen Lisesini kazanarak aldım. Bunu üniversite takip etti. Fizik Tedavi istediğim bir bölümdü. Üniversite (Ankara Genel Müdürlükten Satı Atay’ın kızı) Ankara Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü'nü kazandım. Aslında hiç aklımda olmayan bir bölümdü ama şu an seçimimden mutluyum. Henüz bir Kimya Mühendisi adayıyım ama geleceğim açısından bana yetebilecek bir konuma geleceğime inanıyorum. Tercihlerim arasına kimya mühendisliği koymamdaki en önemli neden, zaman zaman da olsa beyaz önlük giyme hayallerimi gerçekleştirebileceğim bir dal olması idi İleride de nitelikli, bilgili ve kariyer sahibi bir kimya mühedisi olmak istiyorum. Bakalım, mezun olduğumda bu yazdıklarımı okuduğum zaman, oldukça istikrarlıymışım diyebilecek miyim? Sibel Şimşek (Yılmaz Şimşek'in kızı) Çukurova Üniversitesi Maliye Bölümü'nü kazandım. Bölümümü isteyerek tercih ettim. Her şey başaracağına inanmakla başlar. Bir şeyleri başaracağını düşündüğün zaman işin yarısını tamamlamışsın demektir. Ben başarının, kendine bir hedef belirleyerek, onun için çok çalışarak ve de en önemlisi kendine güverenerek kazanılacağına inanıyorum. Ben ileride çok başarılı olacağıma inanıyorum. Siz de inanın ve başarın... ve şehir tercihimi ise ailme yakın olma düşüncesi ile Gaziantep’ten yana kullandım. İyi ki de öyle oldu diye düşünüyorum. İleride doktor olup, insanlara faydalı olacağım düşüncesi şimdiden mutlukluk ve heyecan veriyor bana. 11 İşlerimizi Tanıyalım İşlerimizi Tanıyalım Caner Kolsuz; Ben aslında elektrik teknisyeniyim. Daha önce de çeşitli sektörlerde çalıştım. Sonra İSKEN ailesinde kantar operatörü olarak göreve başladım. 2003 yılından beri İSKEN'de kantar operatörü olarak çalışmaktayım. 12 "İŞ"LERİMİZİ TANIYALIM KANTAR OPERATÖRLÜĞÜ Bu sayımızın İşlerimizi Tanıyalım bölümünde Kantar Operatörlüğünü sizlerle paylaşmak istedik. Gelin bu işi, işi bilenlerden dinleyelim.. • Kantar Operatörlüğü görevine nasıl başladınız? Kaç yıldır bu görevi yapıyorsunuz? Hakan Gündeş; 2003 yılından beri İSKEN'de kantar operatörü olarak çalışmaktayım. Asıl branşım elektrik teknikerliği. Daha önce çeşitli şirketlerde görev aldım. Geçmiş tecrübelerimi de kullanarak, İSKEN'deki görevimi en iyi şekilde yerine getirmeye özen gösteriyorum. yıldır bu mesleği icra ediyorum. Asıl mesleğim elektrik teknikerliğidir. Benim için İSKEN'e faydalı olmak ve İSKEN ailesinin bir ferdi olmak önemli... İşimi ve işyerimi çok seviyorum ve faydalı Rapor bilgileri ayrıca kantar kayıt defteri ve network üzerinden birimlere yansıtılır. Raporlama gün, hafta, ay ve yıllık olarak yapılır. operatörünün yapacağı yanlış bir tartım veya rakamsal bir hata diğer birimlerin kayıtlarında da hataya sebebiyet verebilmektedir. Bu yüzden raporlama safhasında ilgili birimlere Mehmet Yerdeyatar; İSKEN ailesine 2003 yılı içerisinde katıldım. İSKEN'den önceki iş hayatımda kendi işim olan ticaretle uğraşıyordum. Kamu yönetimi ön lisans mezunuyum. 2003 yılından beri İSKEN'de kantar operatörü olarak çalışmaktayım. Bu hassas görevi gerek ben gerekse diğer arkadaşlarım özen göstererek, titizlikle yapmaya çalışıyoruz. Mikail Adanalı; Türkiye'nin bugününü ve geleceğini aydınlatan İSKEN'de 2005 yılında kantar operatörü olarak göreve başladım. Kantar operatörlüğü dikkat isteyen ve sorumluluk gerektiren hassas bir görev. Bu görevi İSKEN'de yapmaktan ve İSKEN ailesinin bir ferdi olmaktan çok mutluyum. Alper Topçudan; İSKEN benim ilk iş yerim. 2005 yılında kantar operatörü olarak göreve başladım. Yaklaşık yedi 13 olmak için elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Kantar Operatörü olarak hassasiyet ve titizlikle çalışmaktayız. • Biraz kantar operatörlüğü görevinden bahseder misiniz? Nasıl bir iştir? Kantar operatörlüğü aslında göründüğü kadar basit olmayan, bilakis dikkat, hassasiyet ve konsantrasyon gerektiren bir görevdir. Görevi tanımlamak gerekirse; yönetmelikler ve prosedürler dahilinde tartımın uygun biçimde yapılmasıdır. Kantarda üretim prosesinde kullanılan motorin, kimyasallar, üretim sonrası çıkan ürünler olan uçucu kül, taban külü, alçı taşı ve ayrıca çıkan atık yağlar, plastik atıklar ve benzeri ürünlerin tartımı yapılmaktadır. Kantarda işler şu şekilde yürütülür; giriş yapan araçların kantarda darası alınarak araç ürün cinsine göre ilgili birime gönderilir. Gerekli dolum veya boşaltımı yapılan araç tekrar tartıma gelir. Diğer gerekli bilgiler kantar fişi, kapı çıkış formu, sevk irsaliyesi formlarına kaydedildikten sonra aracın çıkışı sağlanır. Gün sonunda giriş-çıkış yapan bütün malzeme miktarları hesaplanarak raporlanır. İlgili evraklar kontroller sonrası ayrılarak, muhasebe, teknik ofis, ambar ve ilgili diğer birimlere gönderilir. • İşinizle ilgili sorumlu olduğunuz, takip ettiğiniz, uymak zorunda olduğunuz yasal prosedürler var mı? Varsa biraz bunlardan bahseder misiniz? 3516 nolu Ölçüler ve Ayar Kanunu kapsamında kantarların kalibrasyonunu Elektrik Grup-I&C bölümü ile birlikte takip etmekteyiz. Ayrıca düzenlenen evrak ve formların kontrol edilmesi, yükleme ve boşaltma işlemlerinin standartlar ölçüsünde yapılması ve tüm tartımların kontrollü bir şekilde yapılması gibi sorumluluklarımız vardır. • İşinizin en kritik, en önemli yanı nedir? Tartının adaleti sembolize ettiğini hepimiz biliriz. Önem arz eden bir malzemenin yanlış yapılan tartımı bazen düzeltilemeyecek sonuçlar doğurur. Bu nedenle araçların kantara düzenli giriş çıkışları çok önemlidir. Bazen gözden kaçan, araç lastiğinin ucunun bile kantar dışında kalması tonaj farkı yaratabilir. Kantarda günlük 50 ila 100 araç tartımı yapılmaktadır. Her araç iki defa tartıldığından bu da 100 ila 200 tartım demektir. Bir diğer husus; kantar bildirilen miktarların tekrar gözden geçirilerek değerlendirilmesi de ayrıca önem taşımaktadır. • Son olarak bizlere söyleyeceğiniz, paylaşmak istediğiniz bir şey var mı? Daha iyiye yönelme konusunda gereken hassasiyeti, beceriyi ve gayreti göstermeye devam eden, şirketimizin başarısı için elinden geleni yaptığına inanan, takım çalışmasının önemine inanan operatörler olarak, müdürlerimiz, amirlerimiz ve bütün çalışma arkadaşlarımıza, destek ve dayanışmalarından dolayı teşekkürlerimizi sunarız. Biz de arkadaşlarımıza verdikleri değerli bilgiler için teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyoruz. Sağlık,emniyet,çevre Sağlık,emniyet,çevre Emniyet Kemerinizi Takın, Hayata Bağlanın! HER ZAMAN 14 TRAFİK GÜVENLİĞİ Geçtiğimiz dönemde bölgemizde meydana gelen ve gerek can kaybı, gerekse maddi zararla sonuçlanan personel ve yük taşımacılığı kaynaklı kazalar, bize trafik güvenliği hakkında bizim de mevcut uygulamalarımıza ek olarak birşeyler yapma zamanımızın gelmiş olduğunu gösterdi. BAZI YANLIŞ BİLİNENLER ve GERÇEKLER 1 • "Kısa yolculuklarda emniyet kemeri hiçbir işe yaramaz..." Kaza istatistiklerine bakıldığında, emniyet kemeri kullanımının en çok kısa yolculuklarda gerekli olduğu açıkça görülmektedir. Tüm bu trafik kazalarına baktığımızda vurgulama ihtiyacı duyduğumuz, göze çarpan faktörler; 2 Kazaların büyük çoğunluğunda sürücülerin güvensiz tutum ve davranışları ön plana çıkmaktadır. Canımızı emanet ettiğimiz sürücüleri denetlemek en doğal hakkımızdır. Bu amaçla, SEÇ bölümü olarak, santral genelinde araçlarda emniyet kemeri kullanımı konulu eğitimler düzenledik, şirket aracı süren personelimize ve profesyonel sürücülerimize "Güvenli Sürüş" eğitimi verdik, araçlarımızın güvenlik standartlarını yükselttik, gerek santralimiz içinde gerekse halka açık yöre yollarında trafik güvenliği çalışmaları yaptık, ortak alanlara bilgilendirici afişler astık ve en önemlisi sorunun sadece çalışanları değil ailelerimizi ve tüm toplumu ilgilendiren bir sorun olduğu bilinci ile trafik güvenliği konusunu dergimizin son sayılarında değişmez bir başlık olarak sizlerin dikkatlerine sunduk. • "Kaza durumunda çarpma etkisini azaltabilecek güçteyim, direksiyona ya da kapı kollarına tutunurum..." Kemer bağlı değilse, çarpma anında vücut ya ön cama ya da araç içinde bir yere fırlar. Bu durumda, tutunmak veya bir çocuğu kollarından tutarak korumak imkansızdır. Yolcu veya sürücü farketmeksizin araçtaki herkesin emniyet kemeri takması gerekmektedir. Araçtaki bir kişi bile kemer takmıyorsa, olası bir kaza durumunda kemer takanları da yaralama potansiyeli bulunmaktadır. Bilmece Bildirmece Trafik kuralları başkaları için değil, siz dahil trafikteki herkes için yazılmış olup, her kuralın ve trafik levhasının geçmişinde yaşanmış kazaların ve heba olmuş hayatların yattığını unutmayın. TRAFİK KAZALARININ NEDENLERİ 0,45 % 0,18 % 2,77 % 0,01 % Değişen yol ve sürüş koşullarını, gelişen tehlikeleri hızlı şekilde algılamak, karşı tarafın her an hata yapabileceğini varsaymak ve gereken önlemleri zamanında almak "defansif " sürüşün en temel öğesidir. Lütfen sürüş sırasında defansif olunuz. 96,59 % Sürücüler Yayalar Araçlar Yolcular Yollar Yolculuklarınızın kazasız geçmesi ve sevdiklerinize güvenle ulaşmanız dileğiyle... 3 • "Emniyet kemeri nedeni ile kaza anında araçta kilitli kalmaktan korkuyorum..." Yanma ve suya dalma durumunda panik içinde dışarı çıkmanız gerektiğinde bile emniyet kemerinin önemi büyüktür. Çünkü araç içinde sağa sola çarpıp bilincinizi kaybetmeyeceğiniz için dışarı çıkmak çok daha kolay ve çabuk olacaktır. • "Emniyet kemeri rahatsız ediyor..." Emniyet kemerlerinin rahatsız edici bulunmasının asıl sebebi onları kullanmaya alışmamış olmamızdır. Emniyet kemeri rahatsız edici bile olsa bu durum trafik kazası sonucu sakatlanan bir kişinin durumuyla asla kıyaslanamaz. 4 5 • "Hamileler için emniyet kemeri sakıncalı olabilir..." Bel hizasındaki şerit, hamile karnının alt kısmından, karına baskı yapmayacak şekilde geçmelidir. Omuzdan gelen şerit ise normal kullanımdaki gibi göğüs kafesi üzerinden çapraz şekilde geçmelidir. Emniyet kemeri doğru kullanılıyorsa, cenin için hiçbir risk oluşturmaz ve hem annenin hemde bebeğin güvenliği sağlanmış olur. 6 • "Emniyet kemeri benim problemim, başkalarını ilgilendirmez..." Trafik kazalarının topluma trilyonlarca lira maliyeti vardır. Aylarca hastanede yatmak veya ömür boyu tekerlekli sandalyeye mahkûm olmak bu basit özgürlük duygusuyla karşılaştırılabilir mi? Yandaki resimde görülen çalışmada Sağlık Emniyet Çevre açısından 14 tane güvensiz durum, güvensiz davranış veya uygunsuzluk bulunuyor. Doğru cevaplarınızı İş Güvenliği Bölümüne ulaştırmanızı istiyoruz. Yanıtları bir sonraki sayımızda yayınlayacağız. Başarılar... 15 Etkinlikler I ŞMA FUTBOL TURNUVAS NI YA DA VE K LU ST DO İSKEN GELENEKSEL . . . R İ D L E Z Ü G T E B A K E R 5. 16 Etkinlikler İSKEN Geleneksel Dostluk ve Dayanışma Futbol Turnuvasının 5. si bu yıl İSKEN Sosyal tesislerindeki futbol sahasımızda gerçekleştirilmiştir. Turnuvaya katılan takımlar, bizlere centilmenliğin ön planda olduğu, bol mücadeleli ve keyifli maçlar izlettiler. Çok çekişmeli geçen final maçı sonunda Enerjispor şampiyon, Kazanspor ikinci ve Türbinspor ise üçüncü olmuştur. Enerjispor adına şampiyonluk kupasını Enerjispor kaptanı Nurettin Aktaş almıştır. Ayrıca Turnuva Komitesi Başkanı Veyis Öztürk tarafından, bugüne kadar yapılan maçlarda rakiplerine sergilediği saygılı tutum ve davranışlarından dolayı Ümit Toksoy'a da "en centilmen oyuncu" ödülü verilmiştir. Çalışanlarımızın aileleri ve yakınlarının da izleyici olarak katıldığı futbol turnuvası bir festival havasında keyif ve coşku dolu geçmiştir. 17 Etkinlikler Etkinlikler PAINTBALL HEYECANI 18 hayatta kal, yok et, başar ‘UÇURTMA ŞENLİĞİMİZLE YORGUNLUĞUMUZU ATTIK’ Bu yıl ikincisini düzenlemiş olduğumuz "Uçurtma Şenliği ve Hamur İşleri Yarışması"nı 2 Haziran 2012 tarihinde 15:0018:00 saatleri arasında Sosyal Tesislerimizde gerçekleştirdik. Güzel hava ve bol güneşli bir günde ailelerimizle birlikte keyifli bir gün geçirmenin mutluluğunu yaşadık. Özenle hazırlanmış birbirinden lezzetli hamur işleri iştahları kabartırken, gökyüzüne salınıveren birbirinden yaratıcı uçurtmaların altında büyükler de en az küçükler kadar çocuktular adeta... Bu eğlenceli atmosfer içerisinde, doyumsuz müzikler eşliğinde muhteşem bir haftasonuydu akıllarda ve yüreklerde kalan... Jürinin yapmış olduğu değerlendirme sonunda; Hamur İşleri Yarışmasına katılan 13 yarışmacıdan; Kazanmak için kısıtlı bir zaman diliminde, iletişim, delegasyon, taktik geliştirme, problem çözme gibi yeteneklerin sergilendiği paintball; tüm dünyada eğitim, takım ruhunun oluşturulması, motivasyonun arttırılması ve yönetsel becerilerin geliştirilmesi amacıyla, firmalar ve şirket yönetimleri tarafından tercih edilen bir etkinliktir. Paintball tanımsal olarak, boya kapsülleri atan silahlarla rakibi strateji ve takım ruhu ile saf dışı etmeyi ve verilen görevi başarmayı hedef seçen takımların belirli alan içersindeki mücadeleleridir. Temel ilke "Hayatta kal, yok et ve başar" dır. Oyunu diğer sporlardan farklı kılan ise maksimum adrenalin, iyi strateji, stres altında karar verme, az miktarda fiziki yetenekle yüksek oranda zeka gerektirmesidir. İSKEN Ailesi olarak biz de bu yıl ilk defa İSKEN Paintball Turnuvasını gerçekleştirdik. Katılımın oldukça yüksek olduğu Paintball Turnuvası bol mücadeleli ve oldukça çekişmeli maçlara sahne oldu. 16 takımı karşı karşıya getiren turnuvada takımlar kazanma hırsı ile oldukça centilmen mücadeleler sergiledi. Çok çetin geçen final maçı sonunda Birincilik "Recent Fighters"ın, İkincilik "Enerjispor"un, Üçüncülük "Kod Adı Tilki"nin ve Dördüncülük "B Timi"nin oldu... Turnuvayı izleyen çalışanlarımızın aileleri, takımlarını destekleyen coşkulu tezahüratlarıyla Turnuvaya ayrı bir renk katmıştır. • Türbin Operatörlerimizden Erkan ÖZKAN birinciliğe • Ofis Elemanlarımızdan Pınar BENLİ ikinciliğe • Mekanik Teknisyenlerimizden Mustafa ÇETİNKAYA’nın eşi Gülcan ÇETİNKAYA üçüncülüğe layık görülmüşlerdir. 19 Sağlıklı Yaşam Etkinlikler 20 21 Çocuklarımızın yarıştığı Uçurtma Yarışmasında ise birbirinden güzel ve iddialı uçurtmalar jüri üyelerinin seçim yapmasında oldukça zorlanmalarına neden olmuştur. 42 çocuğumuzun yarıştığı yarışmada, jürinin 3 kategoride yapmış olduğu değerlendirme sonucunda; • "En Güzel Uçurtma" kategorisinde Kıdemli Mekanik Teknisyenlerimizden Mustafa Öskan’ın kızı Duygu ÖSKAN, • "En Yaratıcı Uçurtma" kategorisinde Saha Operatörlerimizden Ümit ÇİMEN'in oğlu Yasin ÇİMEN, • "En Yükseğe Çıkan Uçurtma" kategorisinde İdari işler Elemanlarımızdan Ayhan KAZAK'ın kızı Hüsniye KAZAK birinciliğe layık görülmüşlerdir. Şenlik bünyesinde ayrıca İSKEN Sosyal Tesislerimizde yaşayan çalışanlarımızın eşlerinin hazırladığı birbirinden güzel, göz alıcı elişi örneklerinin sunulduğu bir sergi açılarak, katılımcıların beğenisine sunulmuştur. Sergi şenliğimize bu yıl ayrı bir renk katmış, İSKENli hanımlarımızın elişi yetenekleri göz doldurmuştur. Organizasyon sonunda tüm konuklarımız eğlenceli vakit geçirmenin mutluluğuyla tekrar edilmesi temennilerini ileterek şenliğimizden ayrılmışlardır. SPORUN SONU Sağlık Olsun Yaşınıza rağmen hayatınızın değerini artıran birçok yol vardır, sağlıklı ve zinde bir bedene sahip olmak bunların en başta gelenlerindendir. Halı sahalar, spor yapma amacıyla her yaştan insanın tercih ettiği ve şehir yaşamında kolay ulaşılabilir alanlar. Spordan ve sağlıklı olmaktan çok sosyalleşmek amacıyla oynanan halı saha maçlarının sonu maalesef hastanelerin acil servislerinde yaralanma ve hatta kalıcı sakatlanma ile bitebiliyor. Hepimizin halı sahada futbol oynarken geçirdiği yaralanma sonrası yaralanan veya sakatlanan pek çok arkadaşımız olmuştur. Oysa, sağlıklı olmanın, spor yapmanın, sosyalleşmenin bedeli sakatlanmak olmayabilir. Halı sahada futbol Halı sahada spor yapacak kişi öncelikle o sahanın zemininin spor yapmaya elverişli olup olmadığına bakmalıdır. Daha sonra bu zemine uygun ayakkabı ve giysiler kullanılmalıdır. Bu arada dikkat edeceğimiz bir diğer husus sahada ilk yardım donanımının gözden geçirilmesi. Gerektiğinde ilk yardım yapacak deneyimli bir kişinin varlığı hayat kurtarıcı olabilir. hareketlerinin sonra da 5 dakika germe hareketlerinin yapılması gerekmektedir. Tüm bu bahsedilen önlemler karşılaşma sırasında oluşacak sakatlıkları en aza indirmek içindir. Halen bırakmayı başaramamış tiryakilerin son sigaralarını en az 2 saat önce söndürmüş olmaları beklenir. Arkadaşlar arasında ya da şirket takımları ile yapılan halı saha karşılaşmalarında da 15 dakikada bir sıvı alımı ihmal edilmemeli, vücuttan ter olarak kaybedilen sıvı ve mineraller yerine konmalıdır. Bu tür maçlarda sakatlık oluşması durumunda, "durumu idare edeyim" mantığı, daima vücudunuz için zararlıdır. Oluşacak ikincil bir darbe, bilhassa diz sakatlanmalarında, ameliyat gerektiren meniskus yırtıkları ve bağ zedelenmeleri gibi ciddi sakatlanmalara yol açabilir. Aşırı kilo, kalp ve damar hastalıkları, tansiyon yüksekliği, şeker hastalığı gibi kronik hastalıkları olanların doktor kontrolünde hafif egzersizlere yönlenmeleri, mücadele gerektiren sporlardan uzak durmaları hayati önemdedir. İlk Müdahale Karşılaşma öncesi sıvı almanın sakıncası yoktur. Ancak, tok karnına bu tür aktivitelere girilmesi tehlikelidir. Sportif aktivite öncesi en az 10 dakika ısınma Halı saha maçlarında en sık olarak ayak bileği incinmeleri, burkulmaları, diz ve aşil tendon (topuk üzeri) zedelenmeleri görülmektedir. İncinme, burkulma, zedelenme ya da sakatlık anında o bölgeye derhal soğuk kompres (su ve buz karışımı) uygulanmalı ve her saat başı 15-20 dakika olarak 24 saat devam etmelidir. Daha sonra o bölge bandajlanır ve istirahate alınır. Şikayetlerin devam etmesi durumunda doktorunuza başvurmanız gerekmektedir. Öneriler Halı sahada futbolun, sanıldığının aksine yapabileceğiniz, sizi sosyalleştiren, zinde Sağlıklı Yaşam kalmanızı sağlayan tek spor seçeneği olmadığını, yaşınıza uygun ve yaralanma riski daha düşük aktiviteler yapabileceğinizi anımsayın. Bu aktiviteler sırasında da ortopedistlerin sizler için egzersiz yaparken özellikle uymanızı önerdikleri şu ipuçlarına kulak kabartın: 22 1. Egzersiz sırasında dikkat etmeniz gereken şeylerin başında "bedeninizin sesine kulak vermek" gelmektedir. Sizden başkası bedeninizin sınırlarını sizden iyi bilemez. Kaslarınızda yanma hissetmeniz çok güçlendikleri anlamına gelmez; bu ciddi bir yaralanmanın yaklaşmakta olduğunun ilk habercisidir. 2. Her koşulda uygun koruyucu emniyet malzemesi kullanın. Örneğin; bisiklet sürerken başınıza bu spor için uygun bareti takın. Her spor dalı için uygun kıyafet giyinin. 3. Egzersizden önce mutlaka ısının. Isınma, normal temponuzla ve kollarınızı aktif olarak kullanarak yapacağınız yürüyüş gibi orta düzeyde bir aktivite olabilir. 4. Günde en az 30 dakika egzersiz yapın. Bu süreyi 10 veya 15'er dakikalık bölümler Sağlıklı Yaşam halinde gün içine yayabilirsiniz. 5. Yüzde 10 kuralına uyun. Egzersiz programınızı asla haftada yüzde 10'dan fazla artırmayın. (örneğin; yürüdüğünüz veya koştuğunuz mesafeyi ya da kaldırdığınız ağırlığı) 6. Tıpatıp aynı programı uygulamamaya çalışın.Yürüyün, koşun, yüzün, tenis oynayın ya da ağırlık çalışın. Böylece farklı kas gruplarınızın çalışmasını sağlar ve egzersizlerinizi sürekli ilgi çekici kılarsınız. 7. Bir egzersiz aleti ile çalışıyorsanız kullanım şeklini dikkatlice okuyun, gerekiyorsa yetkilisinden yardım isteyin. Koşu bandı ve benzeri aletlerinizin iyi durumda olup arızalı olmadığını kontrol edin. Ağırlık çalışmasına yeni başlıyorsanız başlamadan önce gerekli bilgiyi aldığınızdan emin olun. 8. Bir ağrı ya da şişlik hissettiğinizde egzersizi durdurun. Israr eden rahatsızlıklar mutlak suretle değerlendirilmelidir. ZAMANI Geri Almak MÜMKÜN 23 Sağlığımızı korumak ve geliştirmek hepimizin gitgide daha çok bilinçlendiği ve çaba gösterdiği bir konu. Hekimler, araştırmacılar, doğa bilimciler, biyologlar gibi pek çok disiplinden uzmanlar da bizleri yaşlandırmamak, yaşam süremizi uzatmak üzere her gün yeni bilgilerle karşımıza çıkıyorlar. Basitleştirilmiş formüller hepimizin ilgisini çekiyor. İşte size zamanı geri almanın sırları. Sağlıklı bir yaşam için harekete geçin! Dr.İstemi Oral Tüm yaşamınızı göz önüne aldığınızda gerçek yaşınızı 26 yıla kadar geriye taşımanız olanağı mevcuttur. Bu yaşamınızın bundan sonraki her gününü daha genç yaşamanız ve kalan yaşamınızı olabilecek en uzun sürede ve en yüksek enerji ile sürdürmeniz anlamına gelmektedir. Sigarayı bırakın ve pasif içici olmaktan sakının; sigara gerçek yaşınızı 8 yaş ileriye taşıyabilir. Yaşlanmanın 20 yaşında başladığını, sigara ve alkolün hızlandırıcı etki gösterdiğini hatırlayın. Kan basıncınızı öğrenin ve izleyin; düşük kan basıncına sahip bir kişi (~115/75 mm Hg) yüksek kan basıncına sahip bir kişiden (160/90 mm Hg'dan daha yüksek) 25 yaşa kadar daha genç kalabilir. Yaşamınızdaki stres kaynaklarını azaltın; çok stresli olduğunuz zamanlarda gerçek yaşınız takvim yaşınızdan 32 yıla kadar daha ilerde olabilir. Sağlam sosyal ilişkiler kurarak ve stres azaltma stratejilerinden yararlanarak stresin sizi taşıdığı fazladan 32 yılın 30’unu geriye doğru katetmek mümkündür. Diş ipi kullanın; diş ipi kullanmak ve dişlerinizi düzenli olarak fırçalamak gerçek yaşınızı 6 yıl geriye taşıyabilir. Aktif olun, hareket edin. Az miktarda egzersiz bile (günde 2 kez 20 dakikalık yürüyüş) gerçek yaşınızı neredeyse 5 yıl geriye taşıyabilir. Emniyet kemeri kullanın; emniyet kemeri kullanma alışkanlığını edinmek ve her zaman hız sınırının 10 km/ saat altında araç kullanmak gerçek yaşınızı 3,5 yıla kadar geriye taşıyabilir. Lifli gıda tüketin; günlük beslenme sırasında 25 gram lif tüketen birinin gerçek yaşı günde 12 gram lif tüketen birine göre 2.5 yıl daha geridedir. Erkeklerin günde 25 gramdan da daha fazla lif tüketmeleri gerekir. Sağlığınızı yakından izleyin; sağlığı ile ilgili gelişmeleri titizlikle izleyen, tedavi ve bakım konusunda standartlarını her zaman yüksek tutan kişiler bunu yapmayanlara göre 12 yaşa kadar daha genç kalabilirler. Vitaminlerinizi alın; düzenli olarak C vitamini (1200 mg/gün), E vitamini (400 IU/gün), kalsiyum (1000-1200 mg/gün), D vitamini (400-600 IU/gün), folat (400 mikrogram/gün), ve B6 vitamini (6 mg/gün) almak gerçek yaşınızı 6 yaş geriye taşıyabilir. Doğal besinlerden karşılanamadığı hallerde vitamin haplarından faydalanılabilir. Bol bol gülün; kahkaha stresi azaltır, bağışıklık sistemini destekler ve gerçek yaşınızı 8 yıla kadar geriye taşıyabilir. Yaşam boyu bir "öğrenci" olarak kalmayı hedefleyin; yaşam sürecinde entelektüel faaliyetlerden uzak kalmayan kişiler gerçek yaşlarını 2.5 yıla kadar geriye taşıyabilirler. Sağlıcakla kalın. Kendinize Zaman Ayırın Bölümlerimizi Tanıyalım DEĞERİ AZALMAYAN p a t i K DOSTLUĞUMUZ: 24 Aşktır kitap. Yapraklarının arasında bizi bir anne şefkatiyle saran ve hiçbir karşılık beklemeyen vefalı bir dost. Belleğidir insanlığın; yaşanmış ne varsa hepsi onlarda kayıtlı. Dostoyevski'nin kitaplarından çıkmış bir kumarbazın tutkularıdır ya da İnsancıklar'da anlatılan çaresiz, tembel ve ahmak aşık Makar Devuşkin'dir. Sıcacık bir arkadaştır, yalnız zamanlarımızda bize yoldaş, hayallerimize ve umutlarımıza ortak olan; paylaşmanın ve insan olmaya dair en samimi duyguların dile getirildiği Çocuk Kalbi'dir. Bazense bir müziktir. İnsanın yaşadığı acı, mutluluk, sevinç, aşk.. kitaplarda duyurur ritmini bize, kitap sayfaları birer notaya dönüşür gözlerimizin önünde. Kitapların yaprakları arasında dans ederiz hayalini kurduğumuz sevgiliyle. Sevgidir kitap. Açlıktan ölmek üzere olan yaşlı bir adama, bebeğinin ağzından çıkardığı memesini veren anne ile somutlaşan insan sevgisini ve duygu dolu sahneyi yaşarız onda. Çaresizliktir kimi zaman. Sabah uyandığında hamam böceğine dönüştüğünü gördüğü halde işe geç kalmanın kaygısını düşünen adamın aymazlığını okuruz kitaplarda, her insanda insanlığın bütün hallerinin olduğunu öğreniriz. Öyle çok ki kitapların yararları, burada anlatmakla bitecek gibi değil. Yine de ekleyelim birkaçını yazımızın sonuna . Keşfetmenin büyüsü de vardır içinde; bambaşka dünyalara açılırız sayfaları çevirdikçe, bazen de yepyeni maceralara. Heyecanı ve coşkusu hiç bitmez satırların. Kitap okumak: • Kelime haznemizi geliştirir, dilimizi doğru kullanmamızı sağlar. • Böylece hitabetimizi kuvvetlendirir. • İletişim becerilerimizin kalitesini arttırır. • Öğretici ve eğiticidir; aynı zamanda bir eğlence aracıdır. • Hayal gücümüzü ve yaratıcılığımızı artırır, farklı bakış açıları kazandırır. • Düşünceyi besler ve olgunlaştırır. • Stresi azaltır. • Farklı yaşama tarzlarını gösterir. • En nihayetinde bilgi düzeyimizi ve genel kültürümüzü artırır. Aynı zamanda bir öğretmendir kitap. Çocuklarımız bizim nasihatlerimizden önce ondan öğrenir yalan söylememeyi, insanları sevmeyi, karşılıksız iyilik yapmanın yüceliğini ve başarıya ulaşmak için çalışmanın değerini. Gelecek de vardır onda. Yaşanacak olanlara ilişkin aklımızın bile almadığı her şey önce kitaplarda el sallar bize. Önce kitaplarda duyarız bugün yaşamımızı kolaylaştıran büyük gelişmelerin ayak seslerini. Hayaller gerçek olur. Gerçekleştiğini kaydeden yine kitaplar olur. Kısacası asırların vazgeçilmez alışkanlığıdır 'kitap', teknolojinin neredeyse ışık hızına ulaşacak devinimine rağmen. Bir tuşla binlerce sayfa okumak için önümüze dökülebilirken yine de vermez sayfalarına dokunurken verdiği hazzı bir kitabın. Ayrıca yaşı da yoktur kitap okumanın; genç-yaşlı, yetişkin-çocuk, hepimiz için en kolay ulaşılabilir ve en değerli kaynaklarımızdandır. Kitap sayfalarının arasında yepyeni dünyalar keşfetmek dileğiyle... Fatma Güney Laçin 25 TÜRBİN BAKIM BÖLÜMÜ Türbin bölümü, sorumluluk alanı içersindeki bakım faaliyetlerini Mekanik Grup Müdürlüğü bünyesinde, Sn. Ekrem Şahin yönetiminde 20 kişilik kadrosuyla başarıyla sürdürmektedir. Bakım onarım sorumluluk alanları sırasıyla, başta yüksek basınçlı türbin, orta basınçlı türbin, düşük basınçlı türbin ve bunları tamamlayan alt ünitelerden (Deniz suyu sirkülasyon pompaları, kazan besleme pompaları, kondensat transfer pompaları ve vb.) oluşur. Ayrıca bunlara ilave olarak, deniz yapıları ve ekipmanları su altı ve su üstü bakım onarım işleri de türbin bölümü tarafından yerine getirilmektedir. Bölüm kadrosu; Mekanik Grup Müdürü, 1 Şef Mühendis, 2 Bakım Mühendisi, 1 Formen, 11 Teknisyen, 1 Yardımcı Teknisyen, 1 Yardımcı Ofis Elemanı, 1 Ofis Teknisyeni ve 1 Deniz İşleri Teknisyeni kadrosundan oluşmaktadır. Asli görevi sorumluluk alanı içersinde santralımızı çalışır halde tutmak olan bölümümüz, bunun için gerekli zamanlarda kestirimci, koruyucu ve periyodik planlı bakım çalışmaları yaparak "Santralımızın emre amadelik" konusundaki taahhüdünü yerine getirmesinde önemli sorumluluklar üstlenmektedir. Zaman zaman planlı olmayan zorunlu bakım, onarım ihtiyaçları ortaya çıkabilmekte ve deneyimli kadromuz meydana gelebilen arızalara zamanında ve yerinde müdahale etmek suretiyle santralımızın emre amadeliğini korumaya katkıda bulunmaktadır. Bölümümüz iş sağlığı, güvenliği ve çevre standartlarına uygun olarak, güvenli ve kaliteli elektirik enerjisi üretimini, diğer tüm bölümlerimiz gibi, kendisine ilke edinmiştir. 2019 yılına kadar olan planlı bakım programları hazır olup, türbin bakımları üretici firma Siemens ve İSKEN ortak çalışmasıyla yapılmaktadır. 2012 yılı alçak basınç türbinleri bakım çalışması ön görülen bütçe kapasamında başarıyla tamamlanmıştır. Bu başarının arkasında yüksek sorumluluk ve görev bilinci içerisinde, gerçekçi bütçeleme, iyi planlama, iyi organizasyon, kuvvetli iletişim, sıkı denetim, sevk ve idare, takip ve kontrol, sağlıklı raporlama ve geri bildirim yatmaktadır. Bölümlerimizi Tanıyalım İsken'den Haberler YENİ TTK VE YENİ BORÇLAR KANUNU DEĞİŞİM SEMİNERİ 26 Bu vesile ile katkılarından dolayı tüm arkadaşlarımıza teşekkür eder, başarılarının artarak devam etmesini dileriz. Yasalardaki değişiklikleri yakından ve düzenli olarak takip eden Şirketimiz bu defa Sosyal Güvenlik Müşaviri Ali Tezel ve Sosyal Güvenlik İl Müdür Yardımcısı Murat Özdamar'ı Yeni Türk Ticaret Kanununundaki değişiklikler ve yenilikler hakkında bir seminer vermeleri için İSKEN Sosyal Tesislerindeki Eğitim Salonunda konuk etti. Katılımcıların ilgi ve keyifle takip ettiği konuşmasında Ali Tezel özet olarak yeni TTK'ndaki değişikliklerden bahsetti. Faydalı ve keyifli geçen seminerin ardından Ali Tezel katılımcılardan gelen konuyla ilgili soruları yanıtladı. Seminerin sonunda Ali Tezel’e katkılarından ötürü Eğitim ve ve Örgütsel Gelişim Şefi Fatma Güney Laçin tarafından küçük bir anı armağanı ve çiçek takdim edildi. Katılımcılarla beraber fotoğraf çektiren Ali Tezel İsken’de konuk edilmiş olmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti. 27 BÖLÜM ÇALIŞANLARI: Ekrem ŞAHİN – Mekanik Grup Müdürü Murat HARMANTEPE – Türbin Bakım Sorumlu Şef Mühendisi BELGELER Murat KAHRAMAN, Ümit Yaşar TOYTOK – Türbin Bakım Mühendisi Mahmut KÖK – Türbin Bakım Formeni Mustafa ATAR, Yılmaz ŞİMŞEK, Mustafa ÖSKAN, Ümit TOKSOY, TAMAM Cafer BABATÜRK, Murat ÖZSOY, Cumali YILMAZ – Mekanik Teknisyen Hüseyin ASLAN, İbrahim BÜYÜKÇULHA – Mekanik Teknisyen – Talaşlı İmalat Yusuf KASAR, Mesut YÜCEL – Mekanik Teknisyen – Yağlama Ramazan BAYRAM – Yardımcı Mekanik Teknisyen Sami ATÇEKEN – Yardımcı Ofis Elemanı Serkan TUNÇEL – Ofis Teknisyeni Hasan BİLGE – Deniz İşleri Teknisyeni 4857 sayılı İş Kanununun 85. maddesinde 15.5.2008 tarih ve 5763 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, işle ilgili mesleki eğitim almamış işçilerin ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılamayacağı hükmü getirilmiş ve bu düzenleme 1.1.2009 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiştir. 31 Mayıs 2009 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan "Ağır ve Tehlikeli İşlerde Çalıştırılacak İşçilerin Mesleki Eğitimlerine Dair Tebliğ" ile de bu hükmün uygulama yöntemleri belirlenmiştir. Firmalar işe aldıkları her eleman için yaptıkları iş ile ilgili yetkinlik belgesini almak zorundadır. Bu kapsamda, 2009 yılı öncesinde işe alınan ve yaptıkları işle ilgili mesleki yetkinlik belgesi eksik olan çalışanlarımızın yetkinlik belgelerini tamamlamak üzere Haziran ayı içerisinde Şirketimiz ile Ceyhan İş-Kur ve Ceyhan Ticaret Odası arasında bir protokol imzalanmıştır. Bu protokol gereği eğitimler hem İSKEN hem de alt işveren firma çalışanları için organize edilmekte olup, Ceyhan İş-Kur ve Ticaret Odası’nca temin edilen eğitmenler ile eğitimlere başlanmış ve halen devam etmektedir. İsken’den Haberler İsken'den İsken'den Haberler bir doğa tutkunu VEDA YEMEĞİ Genel Müdürlerimizden Sn. Norbert Melcher 30.09.2012 tarihi itibariyle işyerimizden ayrılmıştır. 28 8 yıldır İSKEN Sugözü Termik Santralinde görev yapan Mr. Melcher için Genel Müdürümüz Sn. Dr. Sırrı Uyanık'ın da katılımıyla bir veda yemeği düzenlenmiştir. 20.09.2012 tarihinde İSKEN Sosyal Tesislerimizde düzenlenen yemekte, Genel Müdürümüz Sn. Dr. Sırrı Uyanık bir konuşma yapmış, ardından Mr. Melcher bir konuşma yaparak İSKEN'e veda etmiştir. Sn. Norbert Melcher'e şirketimize yapmış olduğu hizmetlerden dolayı teşekkür ediyor, bundan sonraki hayatında sağlık, mutluluk ve başarılar diliyoruz. ARTIK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'MÜZ DE ISO 14001-OHSAS 18001 BELGESİ KAPSAMINDA Hepimizin bildiği gibi, Santralimiz 2006 yılından beri kesintisiz biçimde, çevre ve iş sağlığı-güvenliği konularında performansımızı ölçüp geliştirmek için kriterleri ortaya koyan, ISO 14001 ve OHSAS 18001 standartları gerekliliklerini karşılamakta ve bu standartlara uyum performansını tarafsız dış denetimlerle belgelemektedir. Dış tetkikler her sene tekrar edilmesine rağmen, 3 yılda bir belge yenileme amacıyla son derece detaylı ve yıllık tetkiklerden daha ayrıntılı bir denetim gerçekleştirilmektedir. Bu yıl bağımsız denetçiler tarafından gerçekleştirilen denetim sonucunda da belgelerimizi kesintisiz üçüncü defa yenilemiş bulunuyoruz. Microsoft Exchange 2010 Eylül 2012 dış tetkikinde bu sefer bir değişiklik yaptık. Önceki dönemlerde sadece Santralimiz ISO 14001 ve OHSAS 18001 standartları kapsamında değerlendirilirken, bu yıl Ankara Genel Müdürlüğü'müzün de belge kapsamına alınması kararıyla birlikte Santral uygulamalarımızı Genel Müdürlüğümüze de taşıdık. Yoğun bir çalışma temposuyla, Ankara ofisimizde yürütülmesi gereken faaliyetler tespit edildi ve bu eksiklikleri giderecek aksiyonlar planlanarak yürütüldü. Bu çerçevede, çevre ve iş sağlığı- güvenliği eğitimleri düzenlendi, tatbikat, uygulamalar yürütüldü. Fiziki eksiklikler de giderildikten sonra, Genel Müdürlüğümüzde de birçok döküman düzenlenerek hayata geçirildi. Yıllardır gerçekleştirilen birçok eğitim, yürütülen tatbikatlar, başarılı geçen nice tetkik neticeleri sadece Sugözü Santralını kapsayan ISO 14001 ve OHSAS 18001 belgeleri ile kayıt altına alınıyordu. Tüm bunlara ilave olarak yürütülen bunca çalışma meyvesini verdi ve Genel Müdürlüğümüzdeki iş arkadaşlarımızın son derece istekli, olumlu ve uyumlu yaklaşımları ile bu kez Genel Müdürlüğümüzün de kapsam içinde olduğu üçüncü dönem ISO 14001 ve OHSAS 18001 belgelerini almaya hak kazandık. Artık tüm İSKEN belgeli. Bu sistemi başarı ile sürdüren, tüm canlılığı ile hayatta tutan tüm arkadaşlarımıza çok teşekkürler. YASED KOZA PROJESİ Uluslararası Yatırımcılar Derneği YASED'in gerçekleştirdiği KOZA Projesi kapsamında, Türkiye'nin az gelişmiş bölgelerinde okuyan 9 öğrenciye daha İSKEN bünyesinde staj yapma olanağı sağlandı. Bu yıl 3. kez staj olanağı sağladığımız YASED stajyerleri Haziran – Eylül 2012 tarihleri arasında şirketimizde çeşitli bölümlerde staj yaptılar. Öğrencilerimiz, mentorleri eşliğinde aldıkları işbaşı eğitimlerinin yanısıra, İSKEN’in desteğiyle, YASED tarafından 9-10 Temmuz 2012 tarihinde İstanbul'da organize edilen eğitim ve oryantasyon programına, 14 Ağustos'ta düzenlenen sertifika törenine katıldılar. Hem İSKEN hem de YASED tarafından İstanbul'da düzenlenen eğitimlerle iş hayatına dair önemli bilgi ve tecrübeler edinmiş oldular. Microsoft Exchange 2010, yönetimi basitleştirilmiş, maillerimizi koruma altına alan ve kullanıcılarımızın daha fazla hareket olanağı bulmalarını sağlayan özelliklerinin yanı sıra güvenliği de en üst seviyeye taşımamıza yardımcı olacak yeniliklerle geliyor. Bu yenilikler aşağıdaki özellikleri içermektedir: • Kullanıcılarımıza masa üstünden, web tarayıcısı üzerinden ve mobil cihazlar ile Apple Safari ve Mozilla Firefox gibi tarayıcılara sağlanan Outlook Web Access(OWA) desteği ile birlikte üstün bir Outlook deneyimi sunabiliyoruz. • Kullanıcılarımıza e-posta, sesli mesaj, anlık ileti ve metin mesajı erişimini birleştirerek, onların en iyi iletişim yolunu seçmelerini sağlayabiliyoruz. • Exchange ActiveSync ile ActiveSync'i destekleyen tüm mobil cihazlar için mesajlara erişim sunabiliyoruz. Bu özellik ile iPhone telefonlarda e-mail kullanımı sağlayabiliyoruz. Yeni dağıtım ve saklama seçenekleri, geliştirilmiş gelen kutusu yönetimi ve tümleşik e-posta arşivleme özellikleri ile Exchange 2010 iş süreçlerimizi iyileştirmemize yardımcı olacaktır. Exchange 2010, yüksek erişilebilirlik ve felaket durumundan kurtarma özellikleri ile ilgili basitleştirilmiş yaklaşımı sayesinde IT işlerimizin devamlılığını sağlamamızı kolaylaştıracak yeni güvenilirlik seviyelerine ulaşmamıza yardımcı olacaktır. Bu bağlamda Adana ve Ankara Exchange sunucularımız birbirini her an yedeklemektedir. Herhangi biri devre dışı kaldığında kullanıcılar diğer sunucu üzerinden çalışmaya devam edebilmektedir. Exchange'in son sürümündeki yenilikler ile kullanıcılarımızın tüm iletişim araçlarına tek bir merkezden ulaşmaları sağlanırken, birbirleriyle ve iş ortaklarıyla işbirliği kurmalarını da kolaylaştırıyor. • Hızlı ve verimli takvim planlamak için, kullanıcılarımız paylaşmak istediği ayrıntı seviyesini belirleyerek, uygun/meşgul olduğu zamanların bilgisini kurum içi ve dışı kişilerle paylaşabiliyorlar. Outlook 2010 ile birlikte aşağıdaki yenilikler sunulmaktadır: • İletişimde bulunan taraflar arasındaki doğal iletişim akışına göre ileti başlıklarını otomatik olarak düzenleyerek, gelen kutusunda dolaşımı kolaylaştıran geliştirilmiş bir iletişim görüntüleme özelliği bulunmaktadır. • Kullanıcılarımızı , 'gönder' tuşuna basmadan önce e-postanın teslim edilememesine veya yanlış kişiye iletilmesine neden olabilecek ileti ayrıntıları hakkında bilgilendiren MailTips özelliği bulunmaktadır. (Gizli bilgilerin yanlışlıkla kurum dışındaki kişilere gönderilmesi, gelen kutusu karışıklığını azaltma, alıcının ofis dışında olması veya posta kutusunun dolu olması vb.) • Exchange 2010, kullanıcılarımızın kendi gelen kutularındaki yazışmaları kolayca düzenlemesine ve öncelik sırasına koymasına yardımcı olan yeni verimlilik özellikleri sunmaktadır. • Exchange 2010 ile Active Directory Rights Management Services'i (ADRMS) birleştirerek, hem IT hem de kullanıcılar bir mesajın içindeki bilgilere erişim ve bu bilgilerin kullanımını kısıtlamak için otomatik olarak Bilgi Hakları Yönetimi (IRM) korumasını uygulayabilirler. Kullanıcılarımız IRM ile gönderilen mesajların içeriğinin kopyalanmasını, ekran görüntüsünün alınmasını, yazdırılmasını veya başka bir kişiye iletilmesini engelleyebilirler. Exchange 2010 ile mesaj iletimi sırasında IT'nin tanımladığı kurallara göre kullanıcı isteğinden bağımsız olarak otomatik koruma uygulanabilir. • Belirli konularda atanacak yöneticilerin e-postaları incelemesini ve iletimi onaylamalarını veya engellemeleri sağlanabilir. Örneğin İSKEN-Yumurtalık-Adana'ya atılan tüm mailler önce belirlenmiş yöneticiye gider eğer yönetici onaylarsa mail grubuna iletilir, eğer onaylamazsa mail grubuna iletilmeden imha edilebilir. 29 Gülmece Gülmece 30 31 Annem gelmeden bitirmem lazım... Bunun neresi sağlıksız... Bu yeni imajımla bir filmde başrol kaparım artık. Biz bu gidişle uçmayan uçurtma kategorisinde birinci olacağız... Söyledim yüz kere patatesli sevmiyorum diye... oğlum sende çek git ya BU ÇALISANIMIZI TANIDINIZ MI? Kızım sempatik olalım. Bunların şakası yok Az sonra siparişler geliyor. Sabredin yavrucuklarım benim. Geçen sayımızda sorduğumuz " Bu çalışanımızı Tanıdınız Mı?" sorumuzun cevabı " Ayhan Kale " olacaktı. Doğru bilenler arasında Santral Direktörümüz Veyis Bey'in yaptığı çekiliş ile hediye kazananların isimleri; Özlem Kalkan, Suna Neslihan Süzen, İsa Toptaş, Alper Topçudan, Necla Çıracıoğlu. Kundurama su doldu, atmaya kürek gerek. Bayılıyorum ben bu pamuk şekerine ya... Doğru bilenler arasında yapılacak olan çekiliş ile küçük, süpriz hediyeler sizleri bekliyor... Bu sayımızdaki bilmecenin doğru cevabı, kazananların isimleri ile birlikte önümüzdeki sayımızda açıklanacaktır. Gelişim Aktivitelerimiz Bizden Aramıza Yeni Katılanlar 32 . . . Takim Ruhu OluSturma EGitimlerine . Farkli Bir Yaklasim g n i t f a R Çalışanlarımız arasındaki ilişkileri kuvvetlendirmek, takım ruhunu desteklemek, hızlı karar alma ve liderlik gibi niteliklerinin gelişmesine yardımcı olmak ve katılımcıların kişisel gelişimlerine katkıda bulunmak amacıyla, 2012 Planlı Bakım sürecinin tamamlanmasını takip eden yaz döneminde, "Doğada Su Sporları ile Takım Ruhu Oluşturma" programı organize edilmiş ve yaklaşık 60 çalışanımızın katılımı sağlanmıştır. Gruplar, farklı bölümlerden çalışanlarımızı bir araya getirecek şekilde oluşturulmuş ve her grup için bir grup lideri belirlenmiştir. Grup liderleri, ekibi bir arada tutacak ortamı sağlama ve grup aktiviteleri planlama konusunda yol gösterici olmuşlardır. "Su sporları-rafting" aktivitesi sırasında farklı bölümlerden arkadaşlarımız dayanışma ve uyum içerisinde bir arada çalışarak, birbirlerine karşı sorumluluk alarak ve birbirlerini motive ederek programı başarıyla tamamlamışlardır. Ayrıca üç günlük program boyunca çalışanlarımız, iş ortamında birlikte oldukları iş arkadaşlarını eğlenceli ve maceralı bir ortamda daha yakından ve farklı açılardan tanıma ve ilişkilerini geliştirme fırsatı yakalamışlardır. Programı tamamlayan arkadaşlarımız bu outdoor aktviteden çok keyif aldıklarını, grubun enerjisinin yükseldiğini ve takım çalışması açısından çok verimli olduğunu belirtmişlerdir. Mehmet KANAY – Kontrol Sistemleri Mühendisi ( 14.05.2012 ) Erkan ALKANAT – Kontrol Odası Mühendisi ( 14.05.2012 ) Ozan ERASLAN – Kontrol Odası Mühendisi ( 14.05.2012 ) Salih Erhan KURTCEBE – Kontrol Odası Mühendisi ( 14.05.2012 ) Mehmet BAŞCI – I & C Teknisyeni ( 14.05.2012 ) Erçin ATAY – I & C Teknisyeni ( 14.05.2012 ) Çağlar KARAOĞLU – Kontrol Odası Mühendisi ( 18.06.2012 ) Tülin ÖLÇEN – Muhasebe Uzmanı ( 01.10.2012 ) Başarılı bir iş yaşamı dileriz. Evlenenler Ailemize Yeni Katılan Bebeklerimiz Gökhan SAÇAKLI – Begüm Cafer BABATÜRK – Sümeyye Serpil Oğuz SOYUBEY – Aslıhan Şevval Mehmet ARAS – Derin Fatma GÜNEY & H.Bahadır LAÇİN Seval ERKO & M.Eren ERDOĞAN Sibel & Ahmet GÜNEYER Yaşar Murat GÖK – Nehir Basri YILMAZ – Zeynep Nida Ebder Toplan – Elif Erhan Kıllı – Cansu Sefa & Burak Tolga AKÇA Özge & Abdullah Ercan YILDIRIM Alper BEŞLİOĞLU – Gökhan Hasan ÖNAL – Ahmet Taha Mehmet BAŞCI – Alperen Özgür GÜZELANT – Ahmet Selim Çiftlerimize ömür boyu mutluluklar dileriz. Yusuf COŞKUN – Mehmet Kıvanç Zeynel Ramazan ATLI – Emir İrfan ÜNAL - Furkan Bebeklerimize sağlıklı, mutlu bir ömür dileriz. 33
Benzer belgeler
SESİMİZ 11. Sayı
Tamamı Yumurtalık’taki ilköğretim okullarında
okuyan toplam 300 öğrencinin katıldığı etkinlik
kapsamında; insanların sokak hayvanları
konusundaki özensizlikleri ve bilinçsizliklerinin
SESİMİZ 13. Sayı
Tiyatro Günleri etkinliği ile ortak olduk.
Tamamı Yumurtalık’taki ilköğretim okullarında
okuyan toplam 300 öğrencinin katıldığı etkinlik
kapsamında; insanların sokak hayvanları
konusundaki özensizl...
SESİMİZ 18. Sayı
anonim öyküyü çok beğendim ve sizlerle de
paylaşmak istedim...
Bu sayımızda, yine sizler için,
beğeneceğinizi düşündüğümüz sayfalar
hazırlamaya çalıştık. Dergimizin içeriği de
her zaman olduğu gibi...