Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği

Transkript

Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği
Türkçe Avrupa Dili Oluyor
`Türkçemiz, olmazsa olmazýmýzdýr`
VI. Avrupa Türkçe Süreli Yayýnlar Sempozyumu, Türkçenin uluslararasý platformlara taþýnmasý
yönünde tavsiye kararý aldý
A
Basri Doðan - Mehmet Bütüç
vrupa Türkçe Süreli Yayýnlar
Sempozyumu’nun altýncýsý Amsterdam’da
yapýldý.Hollanda Avrupa Türk Demokratlar
Birliði, Türkevi Derneði ve Türk Ýþbirliði ve
Kalkýnma Ýdaresi Baþkanlýðý (TÝKA) ve Türkevi
tarafýndan düzenlenen sempozyumda, “50’nci kuruluþ yýl dönümünde Avrupa Birliði, Türkler ve siyasi
katýlým” konusu aðýrlýklý olarak ele alýndý.
Sempozyumun açýlýþýnda konuþan Türkiye’nin Lahey
Büyükelçisi Selahattin Alpar, burada ele alýnan
konunun, Türkiye ve Avrupa’da yaþayan Türkler
açýsýndan çok önemli olduðunu vurguladý ve
Türkiye’nin 50 yýl olmasa da 47 yýldýr birlik ile iliþki
içinde olduðunu hatýrlattý. AB ile yapýlan anlaþmalarýn Türkiye’yi önce aday ülke yaptýðýný, daha
sonra müzakere sürecine soktuðunu ifade eden Alpar,
Avrupa’nýn benimsediði deðerleri Türkiye’nin de
paylaþtýðýný anlattý. Büyükelçi Alpar, Türkiye’nin
müzakere sürecinde zaman zaman çeþitli engellerle
karþýlaþabildiðini, bu engellerin aþýlmasý yönünden
de bu sempozyumun ve sempozyuma katýlanlarýn
çalýþmalarýnýn yararlý olacaðýna inandýðýný söyledi.
KOSOVA TÜRKLERÝ`NÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ
Bush: “Kosova baðýmsýz olacak”
SAYI: 381
YIL: 9
Perþembe, 14 Haziran 2007
Fiyatý: 0.50
Arnavutluk ziyaretinde Kosova ile ilgili önemli mesajlar veren ABD Baþkaný Bush,
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýn destekler açýklamalarda bulunurken, Kosova’nýn eninde
sonunda baðýmsýzlýðýna kazanacaðýný söyledi. Bush’un açýklamasý Kosova siyasi liderleri tarafýndan tarihi bir olay olarak nitelendirilirken, konuþmadan
duyduklarý memnuniyetlerini dile getirdiler.
A
rnavutluk son zamanlarda en önemli
ziyaretlerden birine þahit oldu.
Arnavutluk devletinin kuruluþundan bu
güne dek ilk defa bir ABD baþkaný George
Bush’u konuk etti. Dünyanýn bir çok
ülkelerinde protestolarla karþýlaþan Amerika
baþkaný, Arnavutluk’ta görkemli bir törenle
karþýlanýrken halktan büyük sevgi ve alkýþ aldý.
ABD Baþkaný George Bush yaptýðý sekiz
saatlik Arnavutluk ziyareti sýrasýnda
Arnavutluk Cumhurbaþkaný Alfred Moisiu,
Arnavutluk Baþbakaný Sali Berisha ile bir
araya geldi. Bush’un onuruna verilen öðle
yemeðinde Arnavutluk üst düzey yetkilileri
yaný sýra Hýrvatistan Baþbakaný Ývo Sanader ve
Makedonya Baþbakaný Nikola Gruevski hazýr
bulundular.
Bush, Arnavutluk Baþbakaný Sali Berisha ile
yaptýðý görüþme ardýndan düzenlediði basýn
toplantýsýnda Kosova sorununu çözümü için
sonsuza dek beklemeyeceklerini belirtirken,
Kosova için tek çözümün baðýmsýzlýk olacaðýný
belirtti. Bush, “Kosova statüsü ile ilgili þu an
açýklama yapmak istiyorum. Kosova süreci
baðýmsýzlýk ile sonuçlanacak. ABD’nin
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný desteklediðini
herkes bilmesini istiyorum. Kosova ile ilgili
diplomatik yollarla ilerlemeler kaydedilmezse,
biz elimizden geleni yapacaðýz” dedi.
ABD’nin Kosova statüsünün sonsuza dek
uzamasýna karþý olduðunu belirtirken Bush,
çözüm zamanýnýn olduðunu ifade etti. Bush,
“Kosova’nýn baðýmsýz olmasýna kararlýyýz ve
bunun için çalýþmalarýmýzý sürdürüyoruz.
Dýþiþleri bakanýmýz diplomatik çabalarýný
Kosova ve AB ile sürdürecektir. Kýsa yada
uzun zaman içinde Kosova baðýmsýzlýðýna
kavuþacaktýr” dedi.
Rusya ile Sýrbistan ile gerçekleþtirdikleri
görüþmelere deðinen Bush, “Rusya ile
Sýrbistan’ý memnun edici bir çözüm bulmaya
çalýþacaðýz. Bunu baþaramasak Kosova ile
ilgili yeni kararý açýklayacaðýz” dedi.
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný kaçýnýlmaz
olduðunu belirten Bush, Rusya’nýn da
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný kabul etmesi gerektiðini söyledi. Bush, “Kosova’nýn baðýmsýzlýðý
esas amacýmýz olduðunu bir daha tekrarlýyorum. Bunu tüm Kosovalýlarýn bilmesini istiyorum” dedi. Kosova statüsünün belirlenmesi
zamaný geldiðini ifade eden Bush, Kosova’nýn
çözümünün BM Kosova Baþ müzakerecisi
Marthi Ahtisaari tarafýndan hazýrlanan Kosova
çözüm öneri paketi çerçevesinde olacaðýný
belirtti.
Priþtine, Bush’un konuþmasýndan
memnun
Kosova üst düzey yetkilileri Amerikan Baþkaný
George Bush’un Arnavutluk’a yaptýðý ziyaretti
özenle takip ettiler. Kosova siyasi liderlerin
Bush ile bir araya gelmemelerine raðmen bu
ziyareti tarihi bir olay olarak deðerlendiler. G-8
zirve toplantýsýnda Kosova ile ilgili Rusya’nýn
tutumundan tedirgin olan Kosovalý siyasiler,
Bush’un Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný destekler
açýklamaklarýndan memnun olduklarý gözlendi.
de v a m ý s a y f a 2 ’ d e
VI. Avrupa Türkçe Süreli Yayýnlar
Sempozyumu Organizatörü ve Avrupa Türk
Demokratlarý Birliði Baþkaný Veyis Güngör
d e v a mý s a y f a 6 ’ d a
Türk Kýzýlayý ve Türk
KFOR’undan yardým
T
ürk KFOR’u tarafýndan hafta boyunca
gerçekleþtirilecek
birkaç faaliyet ile Türk
Kýzýlayý tarafýndan gönderilen 350 kadar yardým paketi
ihtiyaç sahiplerine ve yardýma muhtaç ailelere daðýtýlacak. 11 Mayýs Pazartesi günü
“Doðru Yol” TKSD’de
baþlatýlan yardým daðýtýmlarý
çerçevesinde yardýma muhtaç ailelere yardým paketleri
verildi. Türk Kýzýlayý yetkilileri yaptýklarý açýklamada,
yardýmlarýn Türk askerinin komutanlýðýný devraldýðý Kosova
gibi dünyanýn diðer kriz bölgelerinde daðýtýlacaðýný ifade ettiler. SAÝB Birliði Komutaný Yüzbaþý Ümit Özkan, Türk
Kýzýlayý tarafýndan gönderilen yardým paketlerinin hafta
içerisinde Emekliler Derneði, Zübeyde Haným Kosova Türk
Kadýnlarý Derneði ile Dul Kadýnlar Dernekleri aracýlýðýyla
daðýtýlacaðýný ifade etti.
30 euro deðerindeki
yardým paketleri 17,5
kilogram aðýrlýðýnda
olup temel gýda ürünlerini içeriyor.
Daðýtýlacak toplam
yardýmlarýn deðerinin
yaklaþýk 10 bin euro
olduðu kaydedildi.
Tuðgeneral Tarçýn: “Misyonumuzun
baþlýca görevi, Kosova’da istikrar ve
barýþý tesis etmek, Kosova halkýný
desteklemektir”
Çok Uluslu Güney Tugayý Komutaný Tuðgeneral Tarçýn, tanýþma ziyaretleri kapsamýnda ilk olarak Prizren Belediye Baþkaný
Eçrem Kyeziu ile görüþtü. Görüþmede, Kosova ve Prizren’de
güvenlik durumu ile KFOR’un þehrin altyapýsý ve halka
desteði konusundaki iþbirliðinin hýz kazanarak devam etmesi
imkanlarý ele alýndý. Görüþmenin ardýndan açýklama yapan
Tarçýn, Kosovalýlara güvence sözü verdi. “Misyonumuzun
baþlýca görevi, Kosova’da istikrar ve barýþý tesis etmek ve
Kosova halkýný desteklemektir” þeklinde konuþan Tarçýn, kritik dönemden geçen Kosovalýlara destek olacaklarýný ve kritik
durumlarda da sorumluluklarýný çok iyi bildiklerini belirtti. 5
bin kadar askerin görev yaptýðý Çok Uluslu Güney Tugayý’nýn
baþýna geçen Tuðgeneral Tarçýn, asker-sivil (CÝMÝC) iþbirliði
çerçevesinde Prizren’de altyapý çalýþmalarýyla ilgili önemli
projelerin uygulanmasýnda gayret göstereceklerini vurguladý.
Tarçýn, Prizren’de halkýn kendileri ve askerlerine gösterdiði
sevgi ve saygýdan dolayý teþekkürlerini belirtti.
Prizren Belediye Baþkaný Eçrem Krüeziu da yaptýðý açýklamada, Tuðgeneral Tarçýn’ýn burada kendini hiçte yabancý
hissetmemesinin kendisini sevindirdiðini, ayrýca Prizren’de
KFOR’un bundan böyle altyapýyý destekleme faaliyetlerine hýz
kazandýrýlacaðýnýn teyit edilmesinden dolayý mutluluk duyduðunu belirtti.
G-8 zirvesi ve
Kosova
Kosova statü süreci ile ilgili pazarlýlar þu an tam bir güç
mücadelesine dönüþmüþ durumda. ABD ve AB ülkeleri
Kosova’ya uluslar arasý denetim altýnda baðýmsýzlýðý
desteklerken, Rusya ise görüþmelerin devamýndan yana.
Almanya’da yapýlan son G-8 toplantýsýnýn gündemini
Kosova oluþtururken Batýlý liderler Rusya’yý ikna etmekte baþarýsýz olurken, Sarkozy’nin Kosova ile ilgili bir
öneri sundu.
D
ünya gündeminin en sýcak konularýndan biri olan
Kosova sorunu ile ilgili çözüm arayýþlarý hýz almýþ
durumda. Batýlý ülkelerin uluslararasý denetim altýnda
baðýmsýzlýðýna Rusya karþý çýkarken, görüþmelerin tekrar
baþlamasýndan yana tavýr takýnýyor. Kosova sorunu Rusya ve
ABD tarafýndan bir güç meselesi durumuna gelmiþ bulunuyor. ABD ve Avrupa Birliði Kosova sorununun çözümü için
Rusya’yý ikna etme faslýnda bulunuyorlar. Geçen iki hafta
içinde bir araya gelen taraflar Kosova ile ilgili herhangi bir
uzlaþma saðlayamadýlar. Kosova sorunun çözümüne yönelik
yapýlan son giriþim yani Almanya’da yapýlan G-8 toplantýsýnda da herhangi bir sonuca varýlamadý. Dünyanýn yedi geliþmiþ
ülkesi Ahtisaari’nin Kosova paket önerisini desteklerken,
Rusya Devlet Baþkaný Vladimir Putin ise kabul edilemez
olarak niteledi.
Kater: “Kosova’da
terörist eðitim
merkezleri yok”
Son günlerde dile getirilmeye baþlanan Kosova’da
terörist eðitim kamplarý olduðu yönündeki açýklamalarýn
gerçeði yansýtmadýðýný ifade eden KFOR Komutaný
Kater, bu kamplarýn Kosova dýþýnda varlýðý ile ilgili istihbarat aldýklarýný ifade etti.
K
FOR Komutaný General Roland Kather, Niþ’te
Sýrbistan Genel Kurmay Komutaný General Zdravko
Ponoþ ile bir araya geldi. KFOR komutaný General
Kather görüþme ardýndan gazetecilere yaptýðý açýklamada
dünya genelinde terörist eðitim merkezlerinin olabileceðini
belirtirken Kosova’da bu tür merkezlerini var olmadýðýný
ifade etti. Kather, “Bu konu ile ilgili konuþmalara tanýk oluyorum. Kosova’da durumu özenle izliyoruz. Kosova’da terörist
merkezlerin varlýðý ile ilgili herhangi bir bulgu yoktur.
Dolayýsýyla, Kosova’da güvenliði saðlayan tek kurumun
KFOR olduðunu söyleyebilirim” dedi.
Kosova’da KFOR birliklerinin güvenliði saðlamakla
görevlendirildiðini
belirten General
Roland Kather, bu
görevin kendilerine ait
olduðunu ve
baþkalarýnýn bu görev
için çalýþmasýna izin
verilmeyeceðini dile
getirdi. Kather,
“Kosova’da KFOR birlikleri dýþýnda güvenliðin tesisi ile ilgili
baþkalarýnýn görev
almasý ihtimal dýþýdýr.
Bugün Kosova dýþýnda
eðitim kamplarýnýn olabileceði ile ilgili istihbarat aldým. Sýrbistan ile bölgede güvenliði saðlamak için
iþbirliði yapmaya anlaþtýk” dedi.
KFOR tarafýndan yayýnlanan bildiride iki taraf arasýnda
olan iþbirliðin olumlu olarak deðerlendirilirken bu iliþkinin
sürdürülmesinin gerekliliðinin altý çizilmiþ.
2
Kosova
Sarkozy’den sürpriz öneri
Perþembe, 14 Haziran 2007
K
osova sorununda
Rusya’nýn uzlaþmaz tavrý
Almanya’da düzenlenen
zirveye de damgasýný
vurdu. Rusya, yeni bir
planýn hazýrlanmasýnýn
gerekliliðine iþaret
ederken, sanayisi geliþmiþ
yedi ülke lideri ise asýl
bunun kabul edilemez
olduðunu dile getirdiler.
Bu çýkmaz arasýnda
Fransa Cumhurbaþkaný
Sarkozy, Kosova ile ilgili
bir öneriyi gündeme getirdi. Sarkozy’nin önerisine
göre Kosova statüsü altý
ay ertelenecek ve bu süre
içinde Priþtine ile Belgrat
arasýnda Ahtisaari önerisi
çerçevesinde taraflar
uygun bir çözüm bulmak
için görüþmelerini
sürdürecekler. Taraflar bu
süre içinde anlaþma saðlayamazlarsa o zaman
Ahtisaari’nin Kosova paket önerisi yürürlüðe
girecektir.
Fransa Cumhurbaþkaný Sarkozy düzenlediði
basýn toplantýsýnda Rusya’nýn Kosova’nýn
baðýmsýzlýðýný kabul etmesini gerektiðini belirtirken, bu çözüm dýþýndaki her þeyin zamaný
satýn almak olduðunu söyledi. Sarkozy, “Ortaya
attýðým öneri Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn
kaçýnýlmaz olduðunu göstermektedir” dedi.
Sýrbistan ve Kosova’ya daha yapýcý
görüþmelerin yapýlabilmesi için baský uygulan-
masý gerektiðini dile
getiren Sarkozy, “Priþtine
ile Belgrat altý aylýk bir
süre içinde daha iyi bir
anlaþmaya varamazlarsa
o zaman Ahtisaari’nin
çözüm öneri paketini
hayata geçiririz” dedi.
Fransa Priþtine
Eþgüdüm Bürosu Þefi
Tieri Reynard öneri ile
ilgili gazetecilere açýklama yapmaktan kaçýndý.
Fransa
Cumhurbaþkanýn önerisinin ardýndan Reuter
Ajansý Almanya’da G-8
zirve toplantýsýnda sekiz
geliþmiþ endüstri
ülkesinin Kosova
statüsünün ertelenmesi
için anlaþtýklarý haberini
dünyaya duyurdu. G-8
toplantýsýna katýlan bir
Amerikalý diplomat
Kosova statüsünün ertelenmesi için anlaþmaya
vardýklarý haberini asýlsýz olarak deðerlendirdi.
Diðer taraftan, Rusya Devlet Baþkanlýðý dýþ
siyaset danýþmaný Sergey Prihotko Sýrbistan
medyasýna yaptýðý açýklamada G-8 toplantýsýna
katýlan liderlerin Kosova için çözüm bulmak
amacýyla çalýþmalarýný sürdürdüklerini söyledi.
Kosova statüsünün belli bir süre ertelenmesi
önceleri önceden de gündeme getirildi. Panama
BM Büyükelçisi Güvenlik Konseyi’nde
Kosova statüsünün bir yýl ertelenme önerisinde
bulunmuþtu.
Ahtisaari ziyaretlerde
Kosova baþ müzakerecisi ve Kosova çözüm öneri paketi mimarý Ahtisaari, hazýrlamýþ
olduðu plan için lobi faaliyetlerine hýz vermiþ durumda. Roma ve Berlin’de aradýðý
desteði bulan Ahtisaari, Paris’i de ziyaret etmeye hazýrlanýyor.
BM
Kosova baþ müzakerecisi
Marthi Ahtisaari pazartesi ve
salý günleri Roma ve Berlin’i
ziyaret etti. Ahtisaari Roma ve Berlin’e gerçekleþtirdiði ziyaret sýrasýnda Ýtalya ve Almanya
yetkililerinden Kosova çözüm önerisi için
destek istedi. Ahtisaari, Ýtalya ve Almanya üst
düzey yetkilileri ile yaptýðý görüþmelerde
Kosova için tek çözümün uluslararasý denetim
altýnda baðýmsýzlýk olduðunu dile getirdiði
belirtildi.
R
Ahtisaari kýsa bir zaman içinde Paris’i de
ziyaret etmesi bekleniyor. Ahtisaari Fransa
yetkilileri ile yapacaðý görüþmede de BM
Güvenlik Konseyi’ne sunmuþ olduðu Kosova
çözüm öneri paketi için destek talep etmesi
bekleniyor.
Ahtisaari’nin bu ayýn sonunda görevi sona
ererken, ayný zamanda Viyana’da bulunan
UNOSEK dairesinin kapanmasý da bekleniyor.
Bundan dolayý Ahtisaari’nin hangi görevi
üstleneceði merak ediliyor.
Putin bildiðini okumakta
kararlý
usya Baþkaný Vladimir Putin G-8
toplantýsý ardýndan düzenlediði
basýn toplantýsýnda Rusya’nýn
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýna karþý olduðunu
tekrarladý. Kosova’nýn sorununun özel bir
duruma tekabül etmediðini belirten Putin,
Kosova’ya baðýmsýzlýk vermenin eski
Sovyet coðrafyasýnda “dondurulmuþ olan
çatýþmalarýn” alevlenmesine yol açabileceðini dile getirdi. Putin, “Kosova ile ilgili
tutumumuz, BM Güvenlik Konseyi tarafýndan kabul edilen uluslararasý ilkelerine
dayanmaktadýr. Bu bellidir, ülkelerin
toprak bütünlüðüne saygýlý olunmalýdýr”
dedi.
3
Perþembe, 14 Haziran 2007
Bush: “Kosova
baðýmsýz olacak”
Çalýþma odasýnda gazeteciler ile
bir araya gelen baþkan Seydiu Baþkan,
Bush’un Kosova’nýn baðýmsýzlýðý ile
ilgili konuþmasýndan memnuniyet
duyduðunu ifade etti. Bush’un
Arnavutluk’a gerçekleþtirdiði ziyareti
Arnavutluk ve Kosova için tarihi bir
olay olarak deðerlendirdi. Bush’un
Kosova ile ilgili konuþmasýný desteklediklerini belirten Seydiu, Auro
Atlantik entegrasyonuna uygun çok
uluslu, demokrat bir Kosova’nýn
kurulmasý için çalýþmalarýn yürütüleceðini ifade etti. Seydiu, “Güvenlik
Konseyi’nde Kosova ile ilgili yeni bir
kararýn kabul edilmemsi burumunda
ABD’nin Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný
tek taraflý olarak tanýyacak gücü
vardýr” dedi.
Baþbakan Agim Çeku da Baþkan
Bush’un konuþmasýndan duyduðu
memnuniyeti dile getirirken, “Bush
Kosova
tarafýndan bizlere gönderilen mesaj
ABD’nin Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný
desteklediðini ve ayný zamanda
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný kazanacaðý
anlamýna gelmektedir” dedi.
PDK Baþkaný Haþim Thaçi de
Bush’un Tiran’a gerçekleþtirdiði
ziyaretin Kosova için büyük tarihi
önem taþýdýðýný belirtti. Baþkan
Bush’un açýklamasý çok ayan
olduðunu belirten Thaçi, Güvenlik
Konseyi’nden Kosova yeni önerisi
kabul etmesi çaðrýsýnda bulundu.
ORA Baþkaný Veton Surroi,
Baþkan Bush’un açýklamasýný olumlu
olarak deðerlendirirken Kosova siyasi
özneleri arasýnda birlik ve beraberliðin
saðlanmasý için açýk bir mesaj
olduðunu ifade etti.
AAK partisi de Baþkan Bush’un
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný destekleyen
konuþmasý desteklediklerini duyurdu.
Putin, Koþtuniça
ile görüþtü
Rusya, Kosova statü sürecinde sürecin baðýmsýzlýk ile sonuçlanmasýnda
en büyük engel olmaya devam ediyor. Rusya Devlet Putin, Koþtruniça
ile gerçekleþtirdiði görüþmede Kosova konusunda Sýrbistan’ýn yanýnda
yer aldýklarýný dile getirdiði iddia edildi.
R
usya Devlet Baþkaný Vladimir Putin Sýrbistan Baþbakaný Voyislav
Koþtuniça ile St. Petersburg bir araya geldi. Belgrat medyasý tarafýndan
görüþme ile ilgili yapýlan açýklamada Putin ile Koþtuniça arasýnda
gerçekleþen görüþmede Rusya’nýn Kosova ile ilgili tutumunun belirtilirken,
Putin’in görüþmede Rusya’nýn dün olan tutumunun bugünde ayný olduðu ve
herhangi bir deðiþmenin olmadýðýný dile getirdiði iddia edildi. Medyaya göre,
Rusya’nýn Batý devletlerin tutumundan farklý olduðu belirtirken, G-8 zirve
toplantýsýndan sonra batý devletleri Rusya’yý anlayýþla karþýladýklarýný iddia etti.
Putin’in Koþtuniça’yý G-8 zirvesi toplantýsý hakkýnda bilgilendirdiðini belirtilirken, Rusya’nýn Kosova sorununda tutumunun açýk ve net olduðunu keskin
olduðunun altý çizildi.
Belgrat medyasýna göre, Sýrbistan Baþbakaný Koþtuniça Rusya’nýn Kosova
sorununun adil çözülmesi için sunduðu destekten dolayý teþekkür ettiðini,
Kosova sorununun yalýnýz Sýrbistan’ýn deðil, dünyanýn ve ayný zamanda
Sýrbistan ile Rusya’nýn da bir sorunu olduðunu dile getirdiði iddia edildi.
Koþtuniça’nýn ayrýca topraklarýnýn % 15 kaybetmesini öngören, BM
Beyannamesi, BM 1244 sayýlý kararýn aykýrý olduðundan Ahtisaari’nin Kosova
paket önerisini kabul edilemez olduðunu ifade ettiði ileri sürüldü.
Polt: “ABD’nin Kosova
ile ilgili tutumu aynýdýr”
A
BD Belgrat Büyükelçisi Michael Polt,
Belgrat’a ABD - Sýrbistan askeri iþbirliði
bürosunun açýlýþýnda yaptýðý konuþmada
“ABD’nin Kosova’nýn uluslararasý denetim
altýnda baðýmsýzlýðýný desteklediðini” yineledi.
Polt, “ Güvenlik Konseyi’nde, Kosova ile ilgili
yeni kararýnýn bu ay içinde kabul edilmesi esas
gayemizdir. Kosova’nýn uluslararasý toplumun
denetimi altýnda baðýmsýzlýðý için çalýþýyoruz”
dedi. Ruslarý Marthi Ahtisaari’nin planýný ikna
etmeye çalýþacaklarýný da belirten Büyükelçi
Polt, Kosova için uluslararasý toplumun denetimi altýnda baðýmsýzlýðýn tek
çözüm yolu olduðunu söyledi. Polt, “Ruslar uzlaþmaz bir tavýr içindeler. Ama
bu süreç durmayacaktýr. Ertelenmeler olabilir ama finali ayný kalacaktýr. ABD
Kosova sorununun ertelenmesine deðil çözümünden yanadýr” dedi.
Güzel sözler
Ayný ýrmakta iki kez yýkanamazsýn çünkü sonradan akan su,
ilk akan su deðildir.
(HERAKLÝEDES)
Seçimlere baraj geliyor
Kosova Geçici Seçim Çalýþma gurubu yeni seçim sistemi ile ilgili hazýrlýklarýný tamamlamýþ durumda. Öneriye göre, Kosova’da bir seçim bölgesi
oluþturulacak, proporsiyonel sisteme göre, adaylar açýk listeler ile seçilecek. Arnavut siyasi partilere de %5’lik bir seçim barajý uygulanacak.
K
osova Geçici Seçim Çalýþma
gurubu uzun bir çalýþma ardýndan Kosova’da gerçekleþecek
olan seçimler ile ilgili son hazýrlýklarýný
tamamlandý. Kosova Meclisi tarafýndan
daha sonra yasalaþacak olarak önerilere
göre Kosova’da bir seçim bölgesi oluþturulacak, proporsiyonel sisteme göre,
adaylar açýk listelerle seçilecek.
Arnavut siyasi partilere de %5 seçim
barajý uygulanacak.
Kosova Geçici Seçim Çalýþma gurubu
baþkaný Lütfi Haziri hazýrladýklarý
seçim önerisinin Kosova Meclisi
tarafýndan seçimlerden önce kabul
edileceðini belirtti. Haziri, “Kosova’da
bir seçim bölgesi oluþturulacak.
Kosova genelinde ayný seçim listesi
kullanýlacak, seçime katýlmak isteyen
adaylarýn 100 kadar imza toplamasý
gerekmektedir. Seçimler proporsiyonel
sistemine göre yapýlacak. Adaylar açýk
listelerden seçilecek. Seçim listelerindeki adaylarýn %30’unu kadýnlar
oluþturacaktýr” dedi.
Kosova Geçici Seçim Çalýþma gurubu
tarafýndan hazýrlanan yeni öneri ile
yürürlükte olan seçim yasasýna göre
bazý yenilikler getirmektedir. Özellikle
belediye yönetimi seçiminde bu yenilikler gözlerden kaçmamaktadýr. Önerinin yasalaþmasý halinde artýk
Kosova’da Belediye baþkanlarýný
meclis deðil, vatandaþlar seçecekler.
Kosova Geçici Seçim Çalýþma gurubu
baþkaný Lütfi Haziri þimdiye dek
belediye seçim sistemi iþlevsel
olmadýðýný belirtirken bundan dolayý da
yenilenmesi için çaba gösterdiklerini
belirtti. Haziri, “Kosova’da Ýskandinavya belediye yönetimi uygulayacak.
Kosova’da belediye baþkanlarý yoktur.
Aksine belediye meclisleri tarafýndan
seçilen baþkanlar vardýr. Orada
belediye yürütme konseyi baþkanlarý
konkur ile seçilir. Kosova’da sekiz yýl
uygulanan bu seçim tarzý iþlevsellik
göstermedi. Artýk Kosova’da batý
devletlerinin tercih etmiþ olduðu seçim
sistemlerini hayata geçirmeye çalýþacaðýz” dedi.
Hazýrlanan yeni öneriye göre belediye
baþkanlarý dolaysýz ve iki turlu oylama
ile seçilecekler. Öneriye göre siyasi
partilerin kayýtlarýný Merkez Seçim
Komisyonu yaparken, siyasi partiler
arasýnda var olan sorunlarý yargý organlarý çözecek.
Kosova AGÝT misyonu þefi Verner
Vnend seçimlerin Kosovalýlar tarafýndan gerçekleþmesi gerektiðini belirtirken, seçim ile ilgili yasal düzenlemenin tamamlanmasý gerektiðini belirtti. Vnend, “Ahtisaari’nin Kosova paket
önerisinde seçimlerin yapýlmasý da yer
almaktadýr. Seçim tarihi ile ilgili siyasi
parti liderleri arasýnda karar alýnmalýdýr. Bu sorun kýsa bir zaman içinde
çözülmesi gerekmektedir” dedi.
Kosova Geçici Seçim Çalýþma Gurubu
Baþkaný Lütfi Haziri yeni seçim sistemi
ile siyasi partilere seçmenleri tarafýndan verilen oylar sayesinde mecliste
yer alma olanaklarýný saðlayacaðýný
belirtti.
Kosova için yeni
diplomasi trafiði
Kosova sorunu New York’tan G-8 zirvesinin yapýldýðý
Almanya’ya taþýnmýþtý. Ama zirvede Rusya’yý ikna edemeyen batýlý liderler Kosova konusunda rotayý tekrar
New York’a çevirmiþ durumdalar. Bu hafta içinde
Kosova ile ilgili yeni bir diplomasi trafiðine
baþlanmasý bekleniyor.
A
lmanya’da düzenlenen G-8 zirve toplantýsýnda Kosova
ile ilgili hiçbir karar alýnamazken gözler yeniden
BM’nin merkezi New York’a çevrildi. Almanya’da
gerçekleþtirilen zirvede liderlerin Rusya Devlet Baþkaný
Vladimir Putin’i Ahtisaari’nin Kosova paket önerisini kabul
ettirme giriþimleri baþarýsýzlýkla sonuçlandý. Batýlý liderler
zirvede Putin’in Ahtisaari’nin çözüm önerisini kabul etmemesine raðmen görüþmelerin devam edeceðini duyurdular.
Sýrbistan’a yakýnlýðý ile bilinen Fransa’nýn, Sarkozy tarafýndan önerilen öneriyi Sýrbistan’a kabul ettiremedi. Rusya ile
Sýrbistan, Sarkozy tarafýndan önerilen öneriyi kabul etmediklerini bildirdiler. Bugünlerde yeni bir diplomasi trafiði baþlayacaða benziyor. ABD Dýþiþleri bakan yardýmcýsý Nikolas
Berns 8 ila 14 Haziran’da Avrupa’da diplomasi gezisine
baþlýyor. ABD Dýþiþleri bakanlýðý tarafýndan yapýlan açýklamada, “Berns’in Fransa Dýþiþleri Bakaný Bernard Kouchner
ve Fransa diðer üst düzey yetkilileri ile bir araya geleceði
bildirildi. Açýklamada ayrýca, Berns’in Marthi Ahtisaari
tarafýndan hazýrlanan Kosova paket önerisine destek saðlamak için diðer AB üst düzey yetkilileri ile bir araya geleceði
bildirildi. Berns Avrupa ziyareti sýrasýnda Quinti (Fransa,
Büyük Britanya, Almanya ve Ýtalya) siyasi müdürleri ile bir
araya gelmesi de planlanýyor. Berns, Quinti siyasi müdürleri
ile yapacaðý görüþmede Kosova statüsünün belirlenmesinde
atýlmasý gereken adýmlar ile ilgili fikir alýþ veriþinde bulunmasý bekleniyor. Burns’in Paris’te bulunacaðý süre içinde
Temas Artý gurubu toplantýsýna katýlmasý da bekleniyor.
Fried umut daðýttý
Fried, Kosova’nýn eninde sonunda baðýmsýzlýðýna
kavuþacaðýný belirtirken, baðýmsýzlýðýn ya Konsey kararý
ile yada Konsey karasýz kazanýlacaðýný ifade etti. Ayrýca
Rusya’nýn vetosunun da beklenmediðini söyledi.
G
-8 zirve toplantýsýna katýlan ABD Dýþiþleri Bakan
Yardýmcýsý Daniel Fried gazetecilere yaptýðý açýklamada
Rusya’nýn Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný engellemeyeceðini ifade etti. Fried, “Kosova eninde sonunda baðýmsýz olacak.
Kosova, Güvenlik Konseyi yada Konsey kararý olmadan baðýmsýzlýðýna kavuþacaktýr” dedi. Kosova sorununun çözümüne deðinen Fried, baðýmsýzlýðýn tek taraflý beyanlar ile kabul
edilmesinin en aðýr senaryo olduðunu dile getirdi. Belgrat’týn
artýk Rusya’nýn Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný önlemeyeceðini
kabul etmesi gereðine vurdu yapan Fried, Kosova’nýn bir daha
Sýrbistan’ýn egemenliði altýna dönmesinin ihtimal dýþý olduðunu
ifade etti. Fried “Ne Çar Duþan’ýn imparatorluðunun, ne
Yugoslavya’nýn, ne Sovyetler Birliði’nin tekrar canlanmasý
olmayacaðý gibi Kosova’nýn da Sýrbistan egemenliði altýna dönmesi olmayacak” dedi.
Rusya Devlet Baþkaný Vladimir Putin’in Ahtisaari çözüm
öneri paketini kabul etmemesine deðinen Fried, Kosova sürercinin nasýl sonuçlanacaðý ile ilgili bilgisi olmadýðýný söyledi.
: 3 81
ý
y
a
S
KOSOVA TÜRKLERÝ’NÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ
Haftalýk gazete
Sahibi ve Genel Müdürü:
Mehmet BÜTÜÇ
Ýç Haberler: Fevzi KARAMUÇO
Kültür: Ýskender MUZBEG
4
Kosova
Kosova’da gündem seçim
Perþembe, 14 Haziran 2007
K
osova’da geçen yýl yapýlmasý beklenen
ama statü sürecinden dolayý ertelenen
seçimler Kosova’nýn gündemi meþgul
etmeye baþladý. Bu baðlamda Vnend, Seydiu ile
bir araya gelerek seçim öncesi yasalaþmasý
gereken noktalarla ilgili fikir alýþ-veriþinde
bulundular.
Baþkan Fatmir Seydiu Kosova AGÝT misyonu þefi Verner Vnend ile bir araya geldi.
Baþkan Seydiu ile Vnend arasýnda gerçekleþen
görüþmenin gündemini Kosova’da yapýlacak
olan seçimler oluþturdu. Ýki üst düzey yetkili
arasýnda yapýlan görüþmede seçimlere kadar
Kosova meclisinde gereken yasallarýn yasalaþmasý ile diðer konularýn çözülmesi gerekçesi
ortaya atýldý.
Baþkan Seydiu, Kosova siyasi özneleri
arasýnda Kosova’da yapýlacak olan seçimlerle
ilgili bir uzlaþmazlýk olduðunu belirtirken ama
bunu en kýsa zaman diliminde gidereceklerini
söyledi. Seydiu, “Tüm siyasi öznelerin katkýsý
ile bu soruna çözüm bulacaðýmýza inanýyorum.
Müzakere heyetinin tutumu da bu yöndedir.
Onlar da bir an önce seçimlerin yapýlmasýný
istemektedirler” dedi.
Diðer taraftan Kosova AGÝT misyonu þefi
Verner Vnend de AGÝT’in önümüzdeki seçimlerin baþarý ile gerçekleþmesi için yardýmda
bulunmaya hazýr olduklarýný ifade etti. Vnendt,
“AGÝT seçim sürecinin hazýrlanmasýnda her tür
yardým sunmaya hazýrdýr. Kosova Müzakere
heyetinin bu süreci desteklenmesi çok önemlidir. Müzakere heyeti üyeleri yapýlacak olan
seçimlerin üzerinde uzlaþmalarý çok önemlidir”
dedi.
Kosova’da genel seçimlerin ne zaman yapýlacaðý ile ilgili tam bir mutabakata varýldýðýný
söyleyemeyiz. Geçen yýlýn ekim ayýnda yapýlmasý gereken seçimler Kosova statüsü sürecinin
yýpranmamasý için ileri bir tarihe ertelenmiþti.
Kosova eski UNMIK Yöneticisi Petersen,
Kosova statüsünün belirlenmesinden altý ay
sonra seçimler yapýlacaðý ile ilgili karar almýþtý.
Kosova’da seçimlerin statü gölgesinde
kaldýðýný söyleyebiliriz Herkes yeni seçimlerin
baðýmsýzlýktan sonra yapýlmasý fikrini dile
getirmektedir.
Priþtine erteleme istemiyor
F
ransa Cumhurbaþkaný Nikola
Sarkozy’nin Kosova statüsünün altý ay
ertelenmesi önerisi ardýndan Kosova Baþ
müzakere heyeti bir araya geldi. Kosova
UNMIK Yöneticisi Yoakim Rüker’in de hazýr
bulunduðu toplantýda Sarkozy’nin önerisi
masaya yatýrýldý.
Kosova Baþ müzakere heyeti üyeleri
Kosova statüsünün ertelenmesine karþý olduklarýný belirtirken, çözüm öneri paketinin BM
Güvenlik Konseyi’nde görüþmesinden yana
olduklarýný belirtiler. Kosova UNMIK
Yöneticisi Yoakim Rüker de uluslararasý
toplumu Kosova halkýnýn iradesine saygýlý
olmaya davet etti.
G
Hükümet tedirgin
-8 zirve toplantýsý
tamamlanmasý
ardýndan bir araya
gelen Kosova hükümeti
Almanya’da düzenlenen
toplantýyý masaya yatýrdý.
Görüþme ile ilgili basýna
yayýnlanan bildiride Kosova
hükümetinin G-8 zirve
toplantýsýnda Kosova sorununun çözümü ile ilgili bir
kararýn alýnmamasýnýn
büyük üzüntü ile karþýlandýðý belirtiliyor. Bildiride
“Zirvede Kosova’yý baðým-
Balkan ve Ankara Muhabiri:
Erhan TÜRBEDAR
Muhabirler:
Taner GÜÇLÜTÜRK
Enis TABAK
Yüksel POMAK
Gilan Muhabiri: Celal MUSTAFA
Mamuþa Muhabiri: Suphi MAZREK
Kadýn: Sezen HASKUKA
Gençlik: Sinem ÞÝÞKO
Çocuk Sayfasý: Eda BÜTÜÇ
Spor: Ýsmail MAKASÇÝ
Luan MORÝNA
Mizanpaj: Eren BÜTÜÇ
Yazýlarda ortaya atýlan
fikirler, yazarlara
aittir. Gazetemizin resmi
görüþü deðildir.
Yazýlarýn sorumluluðu
yazarlara aittir.
e-mail:
[email protected]
[email protected]
Adres: Adem Yaþari No: 8,
Prizren/Kosova
Tel. 029 623 503
Fax: + 381 (0)29 623 503
sýzlýða taþýyacak olan bir
anlaþmaya varýlmasý beklenirken, bunun gerçekleþmemesinin büyük üzüntü
ile karþýlandýðý” belirtiliyor.
ABD Priþtine Eþgüdüm
bürosu bildirisi
G-8 toplantýsý ardýndan
ABD Priþtine Eþgüdüm
Bürosu tarafýndan yayýnlanan bildiride Fransa
Cumhurbaþkaný Nikolas
Sarkozy’nin önerisi için
Banka:
Raiffeisen Bank
Yeni Dönem
Hesap No:
1502001000171635
Baský:
“SIPRINT” basýmevi
Prizren
“Yeni Dönem”
Kosova Türk Medyasý
yayýnýdýr.
hiçbir anlaþmaya varýlmadýðýný bildirildi.
Bildiride, ABD ve AB üst
düzey yetkililerinin Rusya
ve diðer Güvenlik Konseyi
üyeleri ile Kosova
statüsünün belirlenmesi
yönünde çalýþmalarýný
sürdürecekleri belirtilirken
Kosova için en iyi çözümün
Güvenlik Konseyi’nde
Marthi Ahtisaari’nin Kosova
çözüm öneri paketi
çerçevesinde olduðu bildirildi.
Yeni Dönem KTM Þirketi
Danýþma Kurulu:
Fikri Þiþko (Ýl Mahkeme Yargýcý)
Refki Taç (Avukat, Uluslararasý Hukuk
Uzmaný)
Cemil Luma (Esnaf ÝE Derneði
Baþkaný)
Zeynel Beksaç (Türkçem Dergisi
Sahibi)
Agim Rifat Yeþeren (Belediye Kamu
Avukatý)
Levent Koro (UNDP Ekonomi Uzmaný)
Elsev Brina (Türk Dili Öðretmeni)
5
Kosova/Güncel
Devlet sembollerinde sona doðru
Perþembe, 14 Haziran 2007
Aylardýr bir türlü sonuçlanamayan sembollerle ilgili çalýþmalar yeni bir safhaya girmiþ durumda. Sembollerin
belirlenmesi ile ilgili oluþturulan Çalýþma Gurubu çalýþmalarýna start verdi. Çalýþma Gurubu Baþkaný Kuçi,
“Bize tanýnan süreye sadýk kalacaðýz. Hafta içinde Kosova müzakere heyetine önerilerimizi göndereceðiz” dedi.
K
osova’nýn yeni devlet sembollerini hazýrlayacak çalýþma
gurubu bir araya geldi. Çalýþma
gurubu Baþkaný Hayredin Kuçi
görüþme ardýndan yaptýðý açýklamada
sembollerle ilgili hiçbir karar almadýklarýný belirtirken, müzakere heyeti
tarafýndan kendilerine tanýnan süre
içinde çalýþmalarýný tamamlayacaklarýný
ifade etti. Kosova devlet sembollerinin
hazýrlanmasýnda Ahtisaari’nin önerisinin göz önünde bulundurulacaðýný
belirten Kuçi, “Bize tanýnan süreye
sadýk kalacaðýz. Hafta içinde Kosova
müzakere heyetine önerilerimizi göndereceðiz” dedi.
AB Siyasi ve Ortak Güvenlik
Yüksek Temsilcisi Haviyer Solana’nýn
Kosova Özel Temsilcisi Torbjorn
Sohlstrom Kosova Baþbakan Yardýmcýsý
ve Yerel Yönetim Bakaný Lütfi Haziri
ile yaptýðý görüþme ardýndan gazete-
cilere açýklamalarda bulundu.
Sohlstrom, Kosova devlet sembolleri
için alýnacak kararýn BM Kosova Baþ
Müzakerecisi Marthi Ahtisaari’nin
Kosova paket önerisi uyarýnca alýnacaðýný ve alýnmasý gerektiðini ifade
etti. Kosovalý ve uluslararasý birliði
yetkilileri arasýnda devlet sembolleri
için uzlaþma olduðunu belirten
Sohlstrom, yalýnýz kendilerine tanýnan
sürece saygýlý olmalarýnýn gerektiðini
söyledi. Uluslararasý toplumun Kosova
tarafýna baský yapmayacaðýný belirten
Sohlstrom, “Semboller ile ilgili geçiþ
dönemi hazýrlýklar içindir. Ahtisaari
paket önerisinde Kosova’nýn sembolleri
olmasý gerektiði belirtilmiþtir. Baþ
müzakere heyeti bu yönde destek sunmaktadýr. Ýstediðimiz tek þey sembollerin Ahtisaari’nin çözüm öneri paketine uygun olmasýdýr” dedi. Devlet sembolleri hazýrlayacak olan çalýþma
gurubun çalýþmalarýna deðinen
Sohlstrom, çalýþmalarýn ilk safhasýna
girildiðini ve sembollerin birkaç versiyonunu üzerinde çalýþýldýðýný söyledi.
Kosova baþbakan yardýmcýsý ve
Yerel Yönetim bakaný Lütfi Haziri konu
ile ilgili yaptýðý açýklamada sembollerin
seçiminin Kosovalýlara ait olduðunu
söyledi. Haziri, “Biz sembollerin
Kosova’da sorun haline gelmesini
istemedik. Biz sadece halk tarafýndan
kabul edilsin istedik. Ahtisaari’nin
paket önerisinde bu yer alýyor” dedi.
Ahtisaari’nin paket önerisine göre
semboller çok uluslu bir toplumun varlýðýný temsil etmesi gerekmektedir.
Devlet sembollerinin ayrýca Kosova’nýn
hazýrlanacak olan yeni anayasasýnda da
yer almasý gerekmektedir. Kosova
müzakere ekibi tarafýndan sembollerin
kabulünden sonra önerileri Kosova
Meclisi Baþkanlýk Divanýna göndermesi
Bayraklý camiine Arnavut
tarihini belgeleyen
tabela asýldý
Prizren Birliðinin 129’cü yýldönümü nedeniyle
Kosova Ýslam Birliði tarafýndan bilimsel bir
yuvarlak masa toplantýsý düzenlendi. Arnavut
tarihi açýsýndan önem arz eden tarih gün
konusunda gerçekleþen toplantý ardýndan, 12
Haziran Salý günü Prizren’in Bayraklý camiinde
10 Haziran 1878 tarihinde yapýlan Prizren
Arnavut Birliði toplantýsýna dair bir mermer
levha asýldý. Kosova Ýslam Birliði Baþkaný
Naim Týrnava’nýn açýlýþýný yaptýðý mermer
levha töreninde, Bayraklý camiine asýlan levhanýn tarihçilerin bu önemli toplantýnýn baþka
yerde deðil, bu kutsal yapýda gerçekleþtiði
gerçeðini anlamalarý amacýný taþýdýðýný vurguladý. Kosova Müftüsü, Prizren Birliðinin bir
emaneti sayýlan baðýmsýz Kosova devletinin da
ayný zamanda çok yakýnda gerçekleþeceðini
sözlerine ekledi. Týrnava, bu ay içerisinde
Birleþmiþ Milletler Güvenlik Konseyinde
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný öngören düzenlemenin kabul edileceðini kaydetti. Arnavutça,
Boþnakça, Türkçe ve Ýngilizce olmak üzere
dört dildeki tabelada, “10 Haziran 1878 tarihinde bu camide Prizren Birliði toplantýsý
yapýlmýþtýr” yazýsý yer aldý.
Kosova’nýn Sýrp güçlerinden kurtuluþu olarak
kutlanan NATO’nun Kosova’ya intikalinin 8.
yýldönümü çeþitli törenlerle kutlandý.
Kutlamalar çerçevesinde KFOR’un
Priþtine’deki ana karargahýnda yapýlan törende,
NATO’nun, “KFOR” adý altýnda Kosova’daki 8
yýllýk misyonu son derece baþarýlý olarak deðerlendirildi. Aralarýnda Çok Uluslu Güney
Tugayý Komutaný Tuðgeneral Uður Tarçýn ve
çok sayýda asker ile uluslararasý yetkilinin hazýr
bulunduðu kutlamaya askeri törenle baþlandý.
Saygý duruþunun ardýndan bir konuþma
yapan KFOR Komutaný General Roland
Kather, KFOR askerlerinin Kosova halkýna
destek ve yardýmýnýn geçen 8 yýl içinde
aksamasýz yapýldýðýný belirtti. Desteðin bundan
böyle de devam edeceðini kaydeden General
Kather, KFOR’un, Kosova halkýnýn kalkýnma
hedeflerine ulaþmasý için barýþ ve istikrarýn
hüküm sürdüðü bir ortam saðlamayý sürdüreceðini vurguladý. Kosova’nýn nihai statüsüne
bakmaksýzýn KFOR askerlerinin güvenlik
konusunda ayný hevesle çalýþmalarýna devam
edeceðini belirten Kather, “KFOR olarak barýþ
ve huzuru saðlarken, her çeþit þiddet olayýna da
karþý koyarak sert yanýt vereceðiz. KFOR
Kosova’nýn hiçbir yerinde hiç kimse tarafýndan
þiddetin uygulanmasý ve þiddet olaylarýnýn patlak vermesine müsaade etmeyecektir” ifadesini
kullandý. Törende söz alan UNMÝK Þefi
Joachkim Rücker, NATO’nun Kosova’ya
intikalinin 8. yýlýnda 1999 yýlýnýn Haziran ayýndaki unutulmayacak olaylarý anýmsarken,
Kosova’nýn ne kadar uzun bir yol kat ettiðinin
görüldüðünü belirtti. Geçmiþte çatýþmalarýn
travmalarý içinde kývranan, günümüzde ise
demokrasinin nimetlerinden yararlanan bir halk
gördüklerini vurgulayan Kosova’nýn uluslararasý Valisi Rücker, “Savaþýn yol açtýðý
yýkýmlarýn yerini kalkýnma hamleleri aldý”
dedi.
Törene katýlan Kosova Baþbakaný Agim
Çeku da yaptýðý konuþmada, 8 yýldan beri barýþ
içinde yaþayan Kosova’nýn, geliþen bir ülkeye
dönüþtüðünü hatýrlatarak, “Geçmiþin zararlarýný
ortadan kaldýrdýk. Yaþanan ayrýmlarý geçmiþte
býrakarak, hoþgörülü, çok etnikli bir toplumun
kurulmasý sürecini baþlattýk” þeklinde konuþtu.
Törende daha sonra 8. yýlýn aðacý dikildi, çocuk
korosu tarafýndan da davetlilere bir program
sunuldu. Türkiye’nin 850 askerle destek verdiði
KFOR, 35 ülkeden olmak üzere 16 bin askerden oluþuyor.
(Haberler.com-ÝHA)
gerekmektedir. Kosova Meclisi
Baþkanlýk Divaný sembolleri tartýþtýktan
sonra bu konu ile ilgili konkur ilan
etmesi gerekmektedir. Kosova sembolleri, geçiþ döneminde 2/3 oy ile Kosova
Meclisi tarafýndan kabul edilmesi
gerekmektedir.
ABD Priþtine Eþgüdüm Bürosu Þefi
Tina Kaidanov geçenlerde Kosova
müzakere heyeti ile devlet sembollerini
görüþmek için bir araya geldi.
Kaidanov, Kosova müzakere heyeti
üyeleri ile yaptýðý görüþmede sembollerin Marthi Ahtisaari’nin Kosova paket
önerisi uyarýnca kabul edilmesi isteminde bulundu. Marthi Ahtisaari’nin
Kosova paket önerisinin 1.7 maddesine
göre “Kosova’da, çok ulusluðunu belli
edecek, milli benliði ortaya çýkarmayan,
bayraða, armaya ve milli marþa sahip
olmasý gerekmektedir” deniliyor.
Kosova müzakere heyeti tarafýndan
hazýrlanan bir karara göre kararýn dört
noktasý dikkat çekmektedir. Bayraðýn
siyasi özelliði, komþu ülkenin bayraðý
benzemeyecek, ortak iþaretler taþýmayacaktýr. Ayrýca yeni Kosova bayraðýnda
kartal olmayacaðý gibi kara ve kýrmýzý
renkler de olmayacak.
Prizren Birliði’nin
129. yýldönümü
kutlandý
2 Haziran 2007 tarihinde baþlayan Prizren Birliði 129.
yýldönümü kutlamalarýnýn merkezi töreni Pazar günü
yapýldý. Kosova’nýn üst düzey siyasetçilerinin katýldýðý
törende Kosova Baþkaný Fatmir Seydiu, Güvenlik
Konseyi’nde çoðunluðun baðýmsýz Kosova’dan yana
olduðunu hatýrlattý ve Fransa Baþkaný Nicolas
Sarkozy’nin önerisinin yanlýþ algýlandýðýný söyledi. Seydiu,
Fransa’nýn da Kosova baðýmsýzlýðýný destekleyeceðini ve
baðýmsýzlýk kararýnýn çok yakýnda alýnacaðýný belirtti.
10
Haziran tarihinde Prizren Birliði’nin 129.
yýldönümü merkezi törenle kutlandý. Prizren
Birliði’nde düzenlenen törene Kosova Baþkaný
Fatmir Seydiu, Kosova Meclisi Baþkaný Kol Berisha, çok
sayýda üst düzey ve yerel yetkili katýldý. Törenli Akademi ve
“Shota” Profesyonel Ansamblesinin gösteri sunduðu kutlamada tarihçiler ve Prizren Belediye Baþkaný Eçrem Krüeziu
Arnavutlar için bu günün öneminden konuþtu.
Kosova Baþkaný Fatmir Seydiu, Prizren yöneticilerini
çalýþmalarý için tebrik ederken, bu þehrin Kosova için bir
örnek oluþturduðunu söyledi. Güvenlik Konseyinde çoðunluðun baðýmsýz Kosova’dan yana olduðunu hatýrlatan
Baþkan Seydiu, baðýmsýzlýða çok yakýnda varýlacaðýný da
vurguladý. Ayný günde ABD Baþkaný George Bush’un
Arnavutluðu ziyaret etmesine dikkat çeken Seydiu,
Arnavutluk, yöre ve Güneydoðu Avrupa ülkelerine reformlarýn devam etmesi ve NATO üyeliðiyle ilgili mesajlar ileteceðini söyledi. Fransa Cumhurbaþkaný Nicolas Sarkozy’nin
Kosova statüsünün altý aylýk bir süre için ertelenmesini teklif etmediðini belirten Fatmir Seydiu, Sarkozy mesajýnýn
yanlýþ anlaþýldýðýný, Fransa’nýn Temas Grubu ülkesi olarak
ABD ve diðer ülkelerle Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný
destekleyeceði inancýný ileri sürdü.
Prizren Birliði’nin 129. yýldönümü kutlamalarý
çerçevesinde kültür sanat dernekleri bir dizi kültürel etkinlik
düzenlerken, kutlamalar çerçevesinde Cuma gününden bu
yana Prizren Belediyesinin gerçekleþtirdiði birçok projenin
açýlýþý yapýldý ve çalýþmalarý baþlatýldý.
Güncel
Türkçe Avrupa Dili Oluyor
Perþembe, 14 Haziran 2007
6
daþlarýn entegrasyonu konusunda uygulanacak
doðru politikalar kuþkusuz AB`yi güçlendirecektir. Þu bir gerçek ki Avrupa`da yaþayan
Türklerin aktif olarak sosyal ve ekonomik hayata dahil olmalarý ve siyasi katýlýmlarýnýn hem
Avrupa hem de Türkiye için çok önemli olumlu etkileri var. Ebetteki katýlým dediðim zaman
kadýnlar ve erkeklerin hayatin her alanýna eþit
olarak katýlmasýndan bahsediyorum. Biz
Avrupa`da yaþayan Türkler, AB`nin geleceðini
þekillendirecek güce sahibiz. Avrupa`da yaþýyoruz ve buradaki diðer vatandaþlarla eþit haklara sahibiz.” Emine Bozkurt, “þundan eminim
ki kararlýlýkla mücadele ettiðimizde
hayalini kurduðumuz `herkes için
T.C. Lahey Büyükelçisi Selahattin Alpar
Avrupa`amacýna beraber ulaþacaðýz”
þeklinde sözlerini tamamladý.
Danimarka Sosyal Demokrat Parti
Milletvekili Hüseyin Araç þöyle konuþtu:
“Yurtdýþýnda bulunan bizler siyasi, ticari, spor ve
kültürel alanlarda, istenilen, arzu edilen yerlerde
deðiliz. Ama mümkün olan her platformda temsilcilerimiz bulunmaktadýr. Gücümüzü birleþtirmek durumundayýz. Hiçbir ülkenin sahip
olmadýðý bu potansiyeli Türkiye`nin çok iyi
deðerlendirmesi, karþýlýklý saygý ve anlayýþ
ortamýnda, ciddi alýnmasý gerekmektedir. Siyasi,
ekonomik, bilimsel ve kültürel gücümüzü birleþtirirsek, hem Avrupa`da ki hem dünyadaki
insanlar bundan yarar göreceklerdir.”
Yunanistan`dan, Yeni Demokrasi Partisi
T.C. Lahey Büyükleçisi Müþaviri Hakan Çakýl Rodop Milletvekili Ýlhan Ahmet, “Yunanistan`da
yaþayan Türklerin Avrupa’da Lozan’la kabul
Yeni Dönem KTM Müdürü Mehmet Bütüç
nun Avrupa’daki geleceði açýsýndan çok önemli gördüðünü edilmiþ tek azýnlýk olmasýna raðmen, haklarýn yeterince
verilmediði bir gerçek. Burada
söyledi. Güngör, bu çerçevede sempozyumda alýnacak
Makedonya’da bir avuç topluluk
yaþayan azýnlýklarýn, dinsel
kararlarýn AB politikasýný da etkileyebilmesi gerektiðine
olduk hep. Osmanlý’nýn buralarý
yanlarý ön plana çýkartýlýp,
inandýðýný bildirdi. Güngör, sempozyumla ortaya çýkacak
terk etmesiyle, önüne bir türlü
etnik yapýlarý arka plana itiliygörüþlerin, ortak buluþma noktalarýnýn, Türkçe konuþulan
geçilemeyen, özellikle 1950’li
or. 1990’dan sonra ilk defa
halklar arasýnda da olumlu etki oluþturacaðýna inandýðýný
yýllarýn ortalarýndan sonra yoðun
yasayla eþitlik getiriliyor ama
söyledi.
bir þekilde yaþanan göç dalgalarý,
AB ve sivil baskýlar sonucu
buralarda kalanlar için, varlýðýný
2004 yýlýnda Avrupa Çaðdaþ
“Siyasi katýlým son derece önemli”
Türk kimliðiyle sürdüren bizler
Lahey Büyükelçiliði Baþ Müsteþarý Hakan Çakýl da Avrupa Azýnlýk politikasý çerçevesinde
için kesilen fatura hep aðýr
kýsmi iyileþtirmeler gözlendi.
ülkelerinde yaþayan Türk vatandaþlarýnýn siyasi yaþama
olmuþtur. Öyle ki, sayýmýzýn
Umarýz bu sempozyum, Avrupa
katýlýmýnýn önemi üzerinde durdu ve bunun baþarýlý örnekgiderek azalmasýyla; bu dili, bu
da yaþayan Türk toplumu için
lerinin görülmeye baþlandýðýný söyledi. AB’nin küresel bir
kültürü, bu gelenek göreneði
olumzlu katkýlar saðlar” þekaktör olabilmek için gösterdiði çabaya da deðinen Çakýl,
sürdürenlerin sýrtýna taþýnýlmasý
linde konuþtu.Hollanda`dan
üzerinde çalýþýlan yeni AB Anayasasýnýn Birliðin orta ve
aðýr bir yükün daha eklenmesi
Siyasetçi ve Eðitimci, Ahmet
uzun vadede bürüneceði yapýyý oluþturacaðýný anlattý.
demekti. Sözün kýsasý, kayada
Suat Ari, Hollanda da Türklerin
Hollanda Parlamentosunda Demokratlar 66 Partisinden
çimlenmekti bizimkisi. Kayada
siyasi, ekonomik ve kültürel
milletvekili olan Fatma Koþer Kaya da AB ülkelerinde
çimlenip, Mevlânâlaþmaktý…”
anlamda geldiði noktayý deðeryaþayan Türk vatandaþlarýnýn sorunlarýnýn eðitim, iþsizlik
dedi.
lendirdi.
Beksaç, böyle bir organizaTürkiye’den sempozyusyon çerçevesinde bir de ulusma katýlan Balkan Türkleri
lararasý þiir þölenin baþlatýldostu ve Balkan siyaseti
masýnýn son derece isabetli bir
uzmaný Abdullah Uluyurt
giriþim olacaðýna dikkat çekti.
da kendi tebliðiyle büyük
Ýsrail Musevi Türklerinden Bülten dergisi
Yetkililer, bu öneriye sýcak
ilgi gördü.
sahibi Nesim Güveniþ
bakýp, bir sonraki karþýlaþmalarSempozyuma ayrý bir
da böyle bir olayýn gerçekleþmerenk katan Zülfü Canpolat,
si için özen gösterileceðini vurguladýlar...
Türkiye’ye yönelik yabancýlarýn siyasetini dile
“...Þartlar, bulunduðumuz konum bizi hiçbir zaman
getirirken, “Bu oyunlarda Türkçe’nin tüm lehçelerini
yýldýrmadý”, diyen Beksaç, “Bir avuç olsak da, önümüzde
en iyi bir þekilde konuþan bu ajanlar Türkiyamizi
an an, yýl yýl gitgide sorunlar yýðýnlaþsa da, ne pes ettik, ne
bölmek istiyor. Buna izin verilmeyecektir” diye konuþde yýldýk. Horlandýk, yatsýndýk, itildik. Gene, büyük bir
tu.
erdem ve bilinçle yüzü açýk, alný ak ayakta kaldýk. Geçmiþi
Ýsrail Musevi Türklerinden Bülten dergisi sahibi
Nesim Güveniþ, Ýsrail’de yaþayan Türkiye ve
TÜRKÇEM Dergisi sahibi þair ressam
Azerbaycan Musevi Türkeri’nin sayýsý 160 bin
olduðunu açýklarken, “Biz Türkiye dostuyuz. Ben
Zeynel Beksaç
Türkiye’de doðdum büyüdüm. Ýsrail’deki Türkiyeliler
Derneðinin kurucusuyum. Sayýmýz 100 bindir, aynýca
gibi temel konularda benzerlik göstermesinin yaný sýra
imaj sorununun da büyük önem taþýdýðýný belirtti. Kaya, bu Azerbeycan Musevi Türklerinin sayýsý 60 bindir. Her yýl
konuda bazý Türk sivil toplum örgütlerince yeni ve baþarýlý Türkiye’ye çeþitli geziler düzenliyoruz. Aynýca dergimizde
olacaðýna inandýðý bazý giriþimlerin baþlatýldýðýný ve bunun Türk kültürünü ve Ýsrail’de Türk dilini yaþatmaktayýz.
Türkiye ile baðýmýz çok sýkýdýr. Açýk söylemek gerekirse,
desteklenmesi gerektiðini söyledi. “Yaþadýðýmýz ülkelerin
Ýsrail’de Türk lobiciliðini en iyi bir þekilde yapmaktayýz.
politika belirleyicileri arasýnda kesinlikle yer almalýyýz”
Türkiye ile iliþkilerimiz Baþbakan Erdoðan’a kadar uzandiyen Kaya, bunun Türk toplumunun geleceði açýsýndan
maktadýr. Baþbakan Erdoðan Ýsrail ziyareti esnasýnda bizyaþamsal önem taþýdýðýný kaydetti.
leri ziyaret etti ve çok samimi bir görüþmede bulundu. O
Avrupa Parlamentosu Ýþçi Partisi Hollanda Milletvekili
Emine Bozkurt, Türkçe`nin AB’nin bir dili olmasý yönünde bir Müslüman, biz Musevi, ama çok karizmatik ve büyük
bir lider ve dünya barýþýna büyük destek sunuyor” dedi.
AB komisyon üyesi Leonard Urban’a teklif sunduðunu ve
Sempozyuma Kosova’dan ilk defa katýlan Türkçem
bu Türkçenin 400 milyonluk bir coðrafyada konuþulDergisi Sahibi Zeynel Beksaç kendi konuþmasýnda,
duðunu söyledi. Bozkurt, “Avrupa`da yaþayan göçmen
“Türkiye dýþýnda ve genelde Türk Dünyasý içinde, bizler
kökenli vatandaþlarýn Avrupa`nýn sosyo-ekonomik ve polioralarda, yani Türkçe’nin Rumeli yakasýnda, Kosova’da,
tik koþullarýna ciddi etkileri var. Farklý kökenli vatanYeni Balkan gazetesi sahibi Mürteza Sülooca
Avrupa Türk Demokratlar Birliði Hollanda Birimi ve
Türkevi Araþtýrmalar Merkezi Baþkaný Dr. Veyis Güngör
de baþlangýçta bu sempozyumlarýn, Türkçe konuþulan
ülkelerdeki basýn yayýn temsilcilerini bir araya getirerek,
onlarýn tanýþmasýný ve aralarýndaki iliþkilerin geliþtirilmesini amaçlamasýna karþýn, bunu ilk iki üç toplantýda
baþarýldýðýný, daha sonraki sempozyumlarda ise artýk geleceðe dönük önemli kararlar alýnabildiðini belirtti. Bu
çerçevede beþinci sempozyumda Hollanda’da Türk
Yazarlar Birliði kurulmasýyla Bulgaristan’da bir ilkokula
yardým yapýlmasýnýn benimsendiðini ifade eden Güngör,
sempozyumla ortaya konulan çalýþmalarý, Türk toplumu-
7
Perþembe, 14 Haziran 2007
Güncel
Engeller var mý sorarsanýz, doðal ki var. Moldavanlarla
ayný dinden Ortodoks olduðumuz için, bizlere yönelik
eritme politikasý yürütülmektedir. Biz direniyoruz, çünkü
dinimiz ayný ama biz Türk, onlar ise Romen’dir” dedi.
Amsterdam NH North City Hotel’de yapýlan VI. Avrupa
Türkçe Süreli Yayýnlar Sempozyumu, Türkçenin uluslararasý platformlara taþýnmasý yönünde tavsiye kararý alýnarak sona erdi.
Sempozyum Sonuç Bildirisi
zengin büyük bir ulusun, yüce bir çýnarýn uzantýsý olduðumuzu hiç unutmadýk. Attýðýmýz her adýmda, üstlendiðimiz
her görevde baþarýlarý göðüslememizin temelinde yatan
güç bu gerçek oldu hep. Evet, Kosova’da, Makedonya’da
bir avuç topluluktuk ama, dünyada 250 milyon üzerindeki
bir kitlenin Türkçe konuþtuðu gerçeði ve yüreðimizdeki
sönmeyen Türklük ateþi bizi bu kutsal nöbette inançlý, dinç
kalmayý olanaklý kýlmýþ ve yaþadýðýmýz ortamda
ecdadýmýzdan miras olarak kalan hoþgörü ve sevgiyi her
zaman en güçlü bir silah olarak kullanarak, saðduyu yanlýsý ve yapýcý unsur olmaya özen göstermemizin baþlýca
nedeni olmuþtur” sözleriyle konuþmasýný tamamladý.
1. Brüksel,Kopenhag,Strasburg, Lahey, Amsterdam gibi
merkezlerde çalýþmalar yapmak.
2. Makedonya ‘da ki Türk belediyelerinin Merkez Jupa ve
Plassitsa’nýn belediye olarak devam etmelerine katkýda
bulunmak için proje ve lobi etkinliklerinin yapýlmasý, aynýca Kosova’da ayný þekilde Mamuþa Belediyesine de bu
Kosova’daki Türk Dilinin þu andaki
resmiyeti konusunu dile getirirken, Kosova
Dil Yasasý’ndan resmi yayýmlanan belgeden
açýklamada bulunurken, Ahtisaari Paketinde
de Türklerin ve Türkçe’nin, “diðer” topluluklar grubunda ve resmi olmayan “diðer”
dillerde yer aldýðýný vurguladý. Kosova Türk
Sivil Toplum Örgütleri, Kuruluþlarý ve
Aydýnlarýnýn gerçekleþtirdiði dört toplantýsýnda verilen mücadeleyi de dile getirdi. “Biz
Kosova Türkleri Ahtisaari paketinde ‘diðer’
yerine Türkler sözünün yer almasýný istedik.
Þimdi de bu paketin temelinde Kosova
Makedonya’dan Yeni Balkan gazetesi sahibi Mürteza
Anayasasý hazýrlanacak. Türklerin Anadili,
Türkçenin de Türklerin yaþadýðý belediyelerde eskisi gibi resmi olmasýný ve anayasayla
garanti altýna alýnmasýný istiyoruz. Aynýca
anadilinde eðitim de bu anayasayla garantilenmelidir. Bu konular belediye kararlarýna
Yunanistan Rodop Türk Milletvekili Ýlhan Ahmet
býrakýlmamalýdýr. Çünkü yarýn bir radikal
parti belediye baþýna geçer ve bu kararlarý
çeþit desteklerin sunulmasý.
iptal eder. Amaç Kosova’da Türkçemizi savunmaktýr ve
3. Bulgaristan’da Türkçe yayýn yapan bir gazetenin yayýmgöçü engellemektir” dedi. Avrupa Türkleri konusuna
lanmasý için teknik yardým desteði bulmak, alt yapý oluþgelince, “Balkan Türkleri Avrupa yerlileridir. Bizim
turmak.
Avrupa’da bin yýllýk bir tarihimiz var. Bir an önce Balkan
4. Avrupa genelinde Türk kökenli siyasetçilerine destek
Türkleri ve Türkiye’den Avrupa’ya göç eden Türkler bir
vermek amacýyla vatandaþlýk, insan haklarý ve demokratik
olmalýdýr. Tarihimiz ortak ve bu büyük ulusun birer
deðerler etrafýnda ortak bir politik
parçasýyýz. Temsilcik ofisleri her
yerde açýlarak, ayný kaynaktan
söylem oluþturmak ve bu yönde
mücadelemizi devam etmeliyiz.
çalýþmalar yapmak.
Ancak böyle baþarabiliriz.
5. Batý Trakya’da bir çalýþma
Bizlere uygulanan baskýlarý
ziyareti organize etmek ve Batý
sadece ve sadece beraber hareket
Avrupa Birliði Parlamentosu Milletvekili
Trakya’da “Azýnlýklar
ederek, birbirimize her tür
Kongresi”ni gerçekleþtirmek.
Emine Bozkurt
desteði sunarak baþarabiliriz.
6. Irak Türkmenlerine teknik
Avrupa Türk kimliði bin yýldýr
yardým sunmak.
Sulooca yaptýðý konuþmasýnda, “Ben ikinci kez bu semvar, bunu kabul ettirmek zorun7. Hollanda Türk Yazarlar Kulübü
pozyuma katýlýyorum. Burada çok deðerli konular dile
dayýz. Diðer konuþmacýlara da
aracýlýðýyla Üsküp veya
geliyor ve bu
katýlýyorum, Türk Dili
Prizren’de bir gazetecilik kursu
konulara çözümler
artýk bir Avrupa dilidir,
organize etmek.
üretiliyor. Ýlerde
bugün Avrupa
de bunun böyle
Sempozyuma, AB üyesi ülkeler
Birliði’nin üç ülkesinde
devam edeceðini
ile Balkan ülkeleri, Ýsrail, Irak,
Romanya, Bulgaristan
ümit ediyorum.
Moldova gibi ülkelerden 50’nin
ve Yunanistan’da
Makedonya’daki
Türkçe konuþulmaküzerinde basýn yayýn temsilcisi,
siyasi durum,
tadýr, Türkçe okullar
politikacý, uzman, araþtýrmacý ve
Türkler için pek
var ve Türkçe bir þekyazar katýldý. Sempozyuma T.C.
parlak deðil.
ilde resmidir. Yarýn
Zülfü Canpolat
Lahey Büyükelçisi Selahattin
Çünkü maalesef
Kuzey Kýbrýs Türk
Alpar, Rotterdam Baþkonsolosu
kimi ‘dýþ etkenler’
Cumhuriyeti, Makedonya hata Kosova baðýmsýAhmet
Akif
Oktay,
Emine
Bozkurt (Ýþçi Partisi, Avrupa
aracýlýðýyla
zlýðýný kazandýktan sonra bile Avrupa Birliði’nde
Parlamentosu
Milletvekili,
Hollanda), Hollanda dýþýndan
Makedonya
yer alarak Türkçe konuþulan, eðitimi Türk dilinde
Ýlhan
Ahmet
(Yeni
Demokrasi
Partisi, Rodop Türk
Türkleri üç siyasi
de yapýlan ülkeler arasýna katýlacaktýr. Avrupa’da
Milletvekili, Yunanistan), Hüseyin Araç (Danimarka
gruba bölünmüþtür
yaþayan, Avrupa vatandaþý olan Türkiye Türkleri
Milletvekili) gibi siyasetçilerin yaný sýra Prof. Dr. H. Musa
ve yeterince
ve Balkan Türkleri beraber hareket etmelidir.
Taþdelen (Sakarya Üniversitesi, Türkiye), Abdullah
mücadele
Aynýca diðer bir konu da var, Kosova’nýn tek
veremiyorlar.
Uluyurt
(Türkiye), Zülfü Canpolat (Türkiye), Doç. Dr.
Türk Belediyesi olan Mamuþa’ya yardým yapýlÝlerde ne olur, hiç
Talip
Küçükcan,
(SETA, Türkiye), Dr. Ýsa Kuyucuoðlu
masýný istiyoruz” sözleriyle sorunlarý dile getirdi.
belli deðil.
(Danimarka), Dr. S. Pashalar (Irak) araþtýrmacý ve bilim
Makedonya’da
adamlarý ve Murteza Suluoca (Makedonya), Todur Zanet
Moldova-Gagauziye’den katýlan Ana Sözü
Türk kimliði
Balkan Uzmaný Abdullah Uluyurt gazetesi sahibi Todur Zanet konuþmasýnda, “Biz (Moldova), Nesim Güveniþ (Ýsrail), Sadýk Can Seley
korunabilecek
(Doðu Türkistan), Mehmet Bütüç ve Zeynel Beksaç
Gagauz ya da Gökoðuz Türkleri kendi
midir? Þu anda iki Türk Belediyesi var. Bunlara yardým
(Kosova), Ali Kýlýçarslan (Almanya), Mustafa Köker ve
mücadelemizi devam ediyoruz. Yetersiz finanse kaygerekiyor” dedi. Konuþmasýnýn devamýnda Makedonya’nýn
Yasemin Brett (Ýngiltere), Zafer Özcan (Aksiyon Dergisi),
naklarýndan dolayý, dergilerimiz kapanýyor. Siyaset söz
genel siyaseti ve Türklerin Makedonya siyasetinde yer
Hasan Cücük (Bahar Gazetesi Danimarka) yayýncýlar ve
konusu olunca, Moldova kanunlarýna göre, milli siyasi
alma konusunda da bilgi sundu.
sivil toplum örgüt temsilcileri katýldýlar.
partiler açýlamýyor, ondan ötürü Gagauz Türklerinin hiçbir
Yine Kosova’dan bu kez sempozyuma üçüncü defa
partisi
yoktur.
Ancak
bizler
deðiþik
partilerde
yer
alarak,
katýlan Yeni Dönem Kosova Türk Medyasý Sahibi Mehmet
Moldova Parlamentosunda yer alýyoruz ve böylece kendi
Bütüç, Kosova’daki genel siyasi durumdan, Kosova
haklarýmýzý
savunma konusunda mücadelemizi veriyoruz.
Türklerinin siyasi, sosyal ve kültüründen bilgi sundu.
Güncel
Kurbaða ayaðýný uzattýðýnda...
B
alkanlarda Türk kelimesi ne ifade
eder hocam? Bir ýrký mý anlatýr?Yok azizim, þimdi, bu çok gülünç
olaylara yol açar. Meselâ bir Arnavut
Müslümanlýðýný bildirmek istedi mi,
“Elhamdülillah Türküz!” derdi. Hoca
kalkar, burada 20 sene tahsil etmiþ, vaaz
ederken, “Türklüðün þartlarý 33’tür” þeklinde konuþur; “Allah Türklükten ayýrmasýn!”, “Allah canýmýzý Türk olarak
alsýn!” der. Adam meselâ Müslüman
deðil, Sýrplý. O bile kendisinin Türk
olduðunu söyler. Hicazlý bile Türk
olarak bilinir. Bizim zamanýmýzda
Müslüman için Türk kelimesi kullanýlýrdý. Biz yalnýz kitap okurken, “Dini Ýslâm’ýn þartlarý 33’tür” derdik. Halk
bir kelime Türkçe bilmezdi ama
“Allah’a þükür Türküm!” derdi.
- Osmanlýlara karþý büyük bir muhabbet
vardý yani?
- Azizim, öyle adamlar vardý ki Sultan
Abdülhamid’in adý geçtiðinde, emin
olun, ayaða kalkarlardý.
- Bu bir terbiye meselesi midir hocam?
- Azizim, Osmanlý dendi mi, o bir ansiklopedi gibi bir þey ihata ediyor. Bütün
Müslümanlýðýn inceliðini ihata ediyor
Osmanlý tabiri. Osmanlý denildi mi,
efendi, Müslüman, cömert, misafirperver, ahlâklý, yani mecmu kemalâtý havi bir
þahsiyeti anlýyor. Sonra Türk, bir çelebilik idi. Meselâ ben orada Türkçe
öðrendim. Benim kasabamda halk “Ben
Türküm!” der. Halbuki köyden gelmiþ
olan, Arnavut bilinir. Arnavut demek,
köylü anlamýna geliyor. Kasabalý ise,
Türk ve çelebi. Türkçe bilmek ise büyük
bir mesele. Hele bir köylü Türkçe bildi
mi onun havasýndan geçilmez. “Nasýlsýn
efendim?” der, Türkçe konuþtuðunu
ihsas eder. Ben de bu aþkla Türkçe’yi
öðrendim. (s. 44-45)
Bu satýrlarý, Dr. Necdet Yýlmaz’ýn hazýrladýðý Ali Yakub Cenkçiler/Hatýra
Kitabý’ndan (Ýstanbul, 2005, Dar’ulHadis, tel. 0216 3266136) iktibas ediyorum.
1924-1927’de memleketi Kosova’da
(Gilan Medresesi’nde) medrese eðitimi
aldýktan sonra nice badireler atlatýp
1936’da Mýsýr’a giden ve Ezher’de tahsil görüp o yýllarda Þeyhülislâm Mustafa
Sabri, Zahid’ul-Kevserî ve Yozgatlý
Ýhsan Efendi gibi âlimlerin yakýnýnda
bulunan, Mehmed Akif’in bazý þiirlerini
Arapça’ya çevirip neþreden, 1957’de
Türkiye’ye gelip Mýsýr’ýn Ankara
Büyükelçiliði’nde mütercim olarak
çalýþtýktan sonra 1960’da Türk uyruðuna
geçen, Ýstanbul’un ilim-irfan ehlinin
dostluk ve itimadýný kazanan, bir yandan
maiþetini muhasebecilikle temin
ederken, diðer yandan da Fatih, Mesih
Paþa, Emir Buharî camilerinde Ýhyau
Ulûm’id-Din, Edeb’ud-Dünya ve’d-Din,
Medarik’ut-Tenzil, Tefsiru Ýbn Kesir,
Divan’ul-Mütenebbî gibi eserleri okutan
Ali Yakub Cenkçiler Hocaefendi’yi
(1913-1988) kaçýmýz tanýyor?
Muhtemelen çok azýmýz.
Bu yüzden bir kadirþinaslýk mahsulü
olan Ali Yakub Cenkçiler/Hatýra Kitabý,
Ýstanbul’un ilim mahfillerinde sadece
ilmiyle, ahlâkýyla deðil, nüktedanlýðýyla
da temayüz etmiþ olan bu âlim-i merhumu biraz olsun tanýmak için emsalsiz bir
vesile.
Kitapta gerek yakýnlarýnýn, gerekse talebelerinin hakikaten kayda deðer birçok
hatýrasý yer alýyor.
Ýþte bunlardan bir tanesi:
- Ýhyau Ulum’id-Din hakkýndaki derin
vukufiyeti dolayýsiyle bu kitabý
Türkçe’ye tercüme ettirmek isteyen
yayýnevi sahiplerinin bu iþi üstlenmesini
istediklerinde, hocamýz irkilerek,
Kosova ‘Genel Valiliði’nden, Kürt
Parlamentosu’na danýþmanlýða...
Perþembe, 14 Haziran 2007
“Vallahi azizim! Ben Allah’tan
korkarým” demiþtir. Ýhya’yý tercüme edecek kimsede Gazalî’nin ihlâsý olmasýnýn
gerektiðini, deðilse tercümenin kuru bir
metinden ibaret kalacaðýný ifade ile, bu
gibi temel kitaplarýn tercümeden çok
ehli tarafýndan okutulmasýnýn uygun olacaðýný söylerdi. Bu husustaki ýsrarlar
karþýsýnda ise þu hikâyeyi anlatmýþtýr:
Nalbantta ayaðý nallanan atý gören kurbaða kendi ayaðýný nallatmak üzere uzatmýþ, “Ýþte Ýmam Gazâlî ile benim durumum da böyle!” demiþti.
20 yýla yakýn bir süreyle Ýhya’yý talebelerine -bi-lâ-ücret- ders metni olarak
okutup þerheden bir hocaefendinin, iþ
ücretli tercümeye gelince, bu denli geri
durmasý, ve gerekçe olarak ilminin deðil,
ihlâsýnýn eksikliðini öne sürmesi, mecazî
deðil, hakikî bir tevazûun alâmeti olup
bu hâlin nihayeti mahviyetkârlýktýr; artýk
mahrumu olduðumuz bir mahviyetkârlýk.
Ne diyeyim, ilimleriyle ruhlarýmýzý
besleyecek olan alimlerin kendilerinden
mahrum oluyoruz, bari onlarýn
tahkiyeleriyle düþlerimizi zenginleþtirecek menkýbelerinden mahrum olmasak!
Dücane Cündioðlu
http://www.yenisafak.com.tr/yazarlar/?t=
03.06.2007&y=DucaneCundioglu
Fransa’nýn yeni baþkaný Sarkozy’nin Türkiye karþýtý tutumunun ardýndan kabinesinde kimlere
yer vereceði de tartýþýldý. Ermeni kökenli Deveciyan’ýn Dýþiþleri Bakaný olacaðý beklentisi Ankara
açýsýndan pek sevimli deðildi. Ancak yerine atanan Kouchner, Kosova’da Türkçe’yi resmi dil
olmaktan çýkarmasý ve Erbil’de Kürt parlamentosuna danýþmanlýk yapmasýyla tanýnýyor.
F
Kaan Kutlu ATAÇ
ransa’da, imparatorluðun büyüleyici etkisini yitirmesinin
üzerinden neredeyse bir asýr geçti.
Tarihin koridorlarýnda kendisine ayrýlan
bölümde Fransa’nýn gölgesi artýk uzamýyor. Kimi zaman bu gölgeyi ancak
gözleri karanlýða alýþmýþ olanlar,
neredeyse tesadüfen fark edebiliyor.
Geçmiþin þaþasýný özlemle ananlar,
hatta arayanlar ise ancak, Avrupa’nýn
ve Fransa’nýn kendi sorunlarýnýn girdabýnda yitip gitmeye baþlamasýndan bu
yana uluslararasý arenada cýlýz sesli
çýkýþlarla “biz de buradayýz” deme
gayreti içindeler. Bu gayretlerin þekillenmesinde ise Türkiye’nin AB
içerisindeki -ya da dýþýndaki- olasý
pozisyonuyla ilgili politikalar da yer
alacak.
AB YERÝNE AKDENÝZ
Sesini yükseltme ve duyurma gayretlerinde Fransa’nýn “büyük aðabey”
ABD’nin mikrofonluðuna ihtiyacý
olduðunu fark edenlerin temsilcisi yeni
Cumhurbaþkaný Sarkozy’nin, Fransa’ya
bir soluk getirip getiremeyeceð i ise
henüz meçhul. Ancak, Sarkozy’nin
Türkiye’ye yönelik söylemi ve tutumu
malum ve yönlendirdiði adres ise AB
deðil, Akdeniz havzasý. Fransa’nýn
“doðal egemenlik alaný” olarak gördüðü
bu coðrafyada Türkiye’ye nasýl bir
pozisyon “lütfedildiðini” ise Dýþiþleri
Bakaný Bernard Kouchner’in icraatlarýnda görmek mümkün olabilecek.
Ortaçað’ýn papalar kenti Avignon’lu
Kouchner’in, sýcak gündemlerle sarsýlan
bu coðrafyaya Akdenizli kanýnýn
getirdiði heyecaný nasýl yansýtacaðý ise
merak konusu olmaya devam edecek.
Kendine ait yatýyla Türkiye’nin Akdeniz
sahillerinin en güzel ve ücra köþelerinde
yelken basmayý seven, 2005 yýlýnda
Birleþmiþ Milletler Mülteciler Yüksek
Komiserliði (UNHCR) 2006’da da
Dünya Saðlýk Örgütü (WHO) liderliklerini almayý “beceremeyen” bu
Akdenizli týp doktoru, uluslararasý camiada “insani müdahale” yanlýsý tutumuyla
tanýnýyor. Nitekim kurucularýndan
olduðu “Sýnýr Tanýmayan Doktorlar”
örgütü Nobel Barýþ Ödülü’nü almýþtý.
Komünist Parti’de baþlayan ancak
partiden ihraç edilmesiyle devam eden
profesyonel bir siyasi yaþama sahip
Kouchner’in, “saðcý” Sarkozy tarafýndan
Dýþiþleri Bakaný olarak belirlenmesinde
þaþýlacak bir yön yok aslýnda. ABD’nin
son yýllarda “askeri güç kullanarak
önleyici müdahalelerde bulunma” politikasýnýn gündemde olduðu bir süreçte,
bu harekatlarý “insani müdahale”lerle
destekleyecek bir doktor olan
Kouchner’in, Fransa Dýþiþleri koltuðunda oturmasý ABD açýsýndan þüphesiz ki
arzu edilen bir durumdur.
Kaldý ki, Kouchner’in bu
dünya gücünün politikalarýyla ne kadar
uyumlu bir siyaset izleyebileceð inin sinyalleri
ABD liderliðindeki
NATO’nun Kosova’ya gerçekleþtirdið i askeri müdahale sonrasýnda görüldü. Kouchner, 1999’da
Birleþmiþ Milletler Kosova Geçici
Ýdaresi’nin (UNMIK) ilk baþkaný
olmuþtu. Kosova “genel valiliði”
döneminin ilk gününden itibaren
Kouchner’in “Türk” merakýnýn yalnýzca denizlerle sýnýrlý kalmadýðý da
hemen anlaþýlmýþtý. Kouchner’in
Kosova’da yayýnladýðý “1” numaralý
bildiri ile, bölgede Yugoslavya döneminden beri resmi dil olarak tanýnan
Türkçe devre dýþý býrakýldý ve onun
yerine Ýngilizce resmi dil oldu.
Evlad-ý Fatihan olarak bu topraklarýn
insaný olarak yaþayan Türklere karþý
takýndýðý tavýrlarýn Nobel Barýþ Ödülü
sahibi bir örgüt kurucusuna nedenli
uygun olduðu konusunda muhakkak ki,
Kosovalý Türklerin tarihe düþtükleri bir
çok not bulunmaktadýr. Kosova Türk
toplumunun hatýralarýnda Kouchner’in
hatýralarýnýn tazeliðini koruduðu
ortadadýr. Kosovalý Arnavutlarýn da
Kouchner ile iliþkilerinde, bir örnek
olmasý bakýmýndan, haklý gerekçeleriyle
UNMIK, KFOR ve AGÝT belgelerinde
“Kosovo” yerine “Kosova” isminde
ýsrarlarýný da hatýrlamak gerekir. Savaþ
ve zulümden yeni çýkmýþ bir ülkede
sürdürdüðü debdebeli yaþam tarzýnýn
Kosova halkýnýn yaný sýra bölgede görev
yapan uluslararasý memurlarca da eleþtiri
8
mümkündü.
konusu olduðunu
not olarak belirtmek lazým. Ancak
Kouchner’in
hakkýný da teslim
etmek gerekir;
savaþ yorgunu bir
ülkede tüm
tezatlýklara raðmen, kaliteli
kavlardan seçilmiþ
Fransýz þarabýný
içen Kouchner’in
yüzündeki insan
doðasýnýn gururun
ve kibrin en güzel
yansýmalarýný da
bulmak
KÜRT PARLAMENTOSUNA
DANIªMAN
Kouchner’in Türkiye ile ilgili meraký
ilerleyen yýllarda da kendini gösterdi.
Irak’ýn ABD liderliðindeki güçler
tarafýndan iþgalinin ardýndan Irak’ýn
kuzeyinde yaratýlmak istenen otonom
Kürt oluþumunun siyasi yansýmasý olan
Kürt Parlamentosu’nun Anayasa hazýrlýklarýnda Kouchner baþdanýþman olarak
görev aldý. Kouchner 2003 yýlýnda
Erbil’deki parlamentoda bir de konuþma
yapmýþtý. Ýnsani müdahale yanlýsý siyasal
çizgideki doktor, Türkiye’nin
Batýsýndaki ilgi sahasýný güney sýnýrlarýna kadar yaymayý baþardý.
Kouchner’in sicili, görevi süresince
ABD’nin “sert” yüzünü “yumuþatacak”
insani politikalarýn geliþtirilmesi ve
uygulanmasý aþamalarýnda Fransa’ya
havale edilecek görevleri layýðý ile yerine getirip getiremeyeceð ine en güzel
biçimde zaman tanýklýk edecektir. Ancak
Kouchner’in Dýþiþleri Bakanlýðý görevinde, “sicili” ile doðru orantýlý bir seyir
izlemesi halinde, Türkiye’nin yalnýzca
AB ile iliþkileri deðil fakat, bunun da
ötesinde iç ve dýþ politikasýnýn diðer
sahalarýnda da ilginç bir sürecin yaþanmasý izlenmeye deðer ve ilginç bir süreci iþaret etmektedir.
(Rumelililer Gurubundan alýnmýþtýr)
9
B
Karadað 2008 yýlýnda AB’de
aþbakan Yardýmcýsý Gordana Curoviç
yaptýðý açýklamada, Karadað’ýn
önümüzdeki yýl AB aday statüsüne
baþvurarak 2009 yýlýnda AB üyeliðine aday olabileceðini söyledi. Curoviç’in sözleri, ilgili
bütün bakanlýklarýn faaliyetlerini koordine
etmekle görevli olacak Avrupa üyeliðinden
sorumlu hükümet komisyonunun kuruluþ
toplantýsý sonrasýnda yaptýðý açýklamada geldi.
Karadað, AB ile Ýstikrar ve Ortaklýk
Anlaþmasý’ný Mart ayýnda imzalamýþtý. Diðer
taraftan ordu genelkurmay baþkaný General
B
Balkan
Perþembe, 14 Haziran 2007
Jovan Lakceviç’in yaptýðý açýklamaya göre,
ordu ülke silahlý kuvvetlerini modernize etme
amaçlý çabalar kapsamýnda 480 profesyonel
asker almak için bir süreç baþlattý. Lakceviç,
ordunun belirgin br deðiþimden geçtiðini ve
gençlerin askeri kariyere sýcak baktýklarýný vurguladý. General, Karadað’ýn NATO’nun Barýþ
için Ortaklýk programýna katýlmasý ve yakýn tarihte ABD ile Güçlerin Statüsü Anlaþmasý’nýn
imzalanmasýnýn Karadaðlý askeri personelin
yurtdýþýnda eðitim görmesine olanak
saðladýðýný da sözlerine ekledi.
Hýrvatistan’da
seçimlerde BH’de Hýrvatlar
oy kullanamayacak
aþbakan Ývo Sanader yaptýðý açýklamada, ana muhalefetteki Sosyal
Demokrat Parti’nin (SDP) BH’de
yaþayan Hýrvatlarýn Hýrvatistan’da yapýlacak
seçimlerde oy kullanma haklarýnýn
ellerinden alýnmasý yönündeki bir önerisine
karþý çýktý. Sanader’in, “Anayasa önünde
bütün Hýrvatlar eþittir ve ayný hak ve sorumluluklara sahiptir. Birinci sýnýf ve ikinci sýnýf
vatandaþ diye bir þey yoktur.” þeklindeki
sözleri kaydedildi. Diðer yandan SDP genel
baþkaný Zoran Milanoviç Dnevni Avaz
gazetesine Cumartesi günü verdiði röportajda, BH’deki Hýrvatlarýn bin yýldan fazla
süredir yabancý bir ülkede yaþadýklarý ve bu
yüzden diaspora sayýlamayacaklarý konusunda ýsrar etti.
Arnavut George’larý
D
ünyada ABD aleyhtarlýðýnýn yükseldiði
ortamda Baþkan
George W.Bush,
Arnavutluk’ta tam bir
dostluk vahasý buldu. Enver
Hoca’nýn ülkesine giden ilk
görevdeki ABD baþkaný olan
Bush, top atýþlarýyla kahramanlar gibi karþýlandý.
Roma’da protesto edilen
Bush, Arnavut halký tarafýndan sevgi gösterileriyle aðýrlandý. Bush, Irak’ta görevli
120 Arnavut askerini öve
öve bitiremedi. ÝTALYA’nýn
baþkenti Roma’yý ziyareti
sýrasýnda geniþ kitleler
tarafýndan protesto edilen
ABD Baþkaný George
W.Bush, Arnavutluk’un
baþkenti Tiran’a yaptýðý yedi
saatlik ziyarette belki de
hayatýnýn en içten misafirperverliðini buldu. 21 pare
top atýþýyla karþýlanan
Bush’u görmek için sokaklara akýn eden, Amerikan
bayraðý renginde silindir
þapkalar takmýþ binlerce kiþi
sevgi gösterileri yaptý. Bir
zamanlar Enver Hoca liderliðinde komünizmin küçük
kalelerinden olan
Arnavutluk, “Ortak olduðumuz için gururluyuz”;
“Baþkan Bush,
Arnavutluk’ta tarih yazýyor”
pankartlarýyla karþýladý
Bush’u. O da, “Bu ülkeyi
ziyaret eden, görev baþýndaki ilk baþkan olduðum için
gururluyum” dedi ve ülkede
özgür bir toplum görmek
istediðini söyledi. Bush’un
geliþi nedeniyle, üzerinde
Bush resmi bulunan üç
parçalýk pul serisi çýkarýldý
ve meclisin bulunduðu caddeye Bush’un adý verildi.
Bush’a devletin en yüksek
niþaný da takýldý. Arnavutluk
Cumhurbaþkaný Alfred
Moisiu ve Baþbakan Sali
Berisha tarafýndan
karþýlanan Bush, “Bir
zamanlar baský altýnda olan
Arnavutluk þimdi dünyaya
neler yapabildiðini gösteriyor. Amerika’nýn size
güvendiði kadar siz de
Amerika’ya
güvenebilirsiniz” dedi.
Bush, Irak’ta hizmet vermiþ
Arnavut askerlerini de
selamladý.
Bush’un Arnavutluk
ziyareti, Kosova’daki Sýrp
birliklerinin çekilmeye
baþladýðý tarihin sekizinci
yýldönümüne denk geldi. Bu
baðlamda Bush, Kosova’nýn
baðýmsýzlýðýna da tam
destek verdi,
“Bu kadar laf
yeter. Kosova
baðýmsýz olacaktýr” dedi.
ABD ve
AB’nin tutumuna karþýlýk
Rusya,
Kosova’nýn
baðýmsýzlýðýna karþý çýkýyor. ABD
Baþkaný
George W.
Bush’un 7
saat kaldýðý
Tiran’da
halkýn arasýna karýþtýktan
sonra, bir ara yol üstünde bir
kahvehaneye girdiðini
bildirdi. Fuþe Kruye’deki
dükkana giren Bush’un,
“Türk kahvesini çok severim” diyerek kahve ýsmarladýðý belirtildi.
E R HA N
T Ü RB E D AR
Ankara
Mektubu
E-posta:[email protected]
B
Karadeniz’in Deðiþen
Dinamiði III
undan önceki iki sayýda da Karadeniz bölgesinin ABD ve AB
açýsýndan taþýdýðý anlamlarý
ve buraya yönelik politikalarýný incelemeye
çalýþmýþtýk. Bu sonuç
yazýsýnda iki tarafýnda
Karadeniz’e yönelik ilgilerinin bir derlemesi yapýlmaya çalýþýlacaktýr.
ABD; Bulgaristan ve
Romanya ile imzaladýðý
askeri üs anlaþmalarý ile
bölgede etkisini arttýrmaya
çalýþýrken, 1 Ocak 2007’den
itibaren Romanya ve
Bulgaristan’ýn AB’ye dahil
olmasýyla AB’de Karadeniz’e
sýnýrý olan bir ulus üstü örgüt
haline geldi. Dolayýsýyla,
sýnýrlarý deðiþtiði için, AB
açýsýndan Karadeniz bölgesine iliþkin yeni kaygýlar ve
yeni fýrsatlar da ortaya çýkmýþtýr.
Bilindiði üzere son zamanlarda Amerika ve AB gibi uluslararasý aktörlerin, geniþ
anlamda Karadeniz bölgesine
yönelik ilgilerinin gittikçe
artmakta olduðu gözlenmektedir. Türkiye bu bölgenin
önemini çok daha önce
kavramýþ ve 25 Haziran 1992
tarihinde KEÝ’nin kurulmasýna öncülük etmiþtir. Ancak,
yeni Karadeniz stratejisi
açýsýndan, bölgede halihazýrda var olan KEÝ ve GUAM
gibi kuruluþlarý Amerika’nýn
yetersiz bulduðu,
Karadeniz’de çok taraflý
ekonomik iþbirliðinin
geliþtirilmesinin ötesinde
amaçlar güttüðü ortadadýr.
Amerika, bu yeni Karadeniz
stratejisi açýsýndan
Romanya’da önemli bir
dayanak buldu. Hatta, bir
zamanlar varlýðýný sosyalizmin korunmasýyla
özdeþleþtiren Bulgaristan da,
Amerika’nýn önemli müttefiklerinden biri oldu.
Amerika’nýn Karadeniz
stratejisi çerçevesindeki
temel hedeflerinden biri,
donanmasýný Karadeniz’e
sokmak oldu. Ancak, bu
konuda çekinceleri olan
Türkiye ile Rusya’nýn karþý
koymalarý yüzünden,
Amerika bu hedefine ulaþamadý. Oluþan yeni koþullar
altýnda, Irak ve Afganistan’da
iþi devam ettiði sürece,
Amerika, büyük ihtimalle,
Karadeniz bölgesine yönelik
ayýracaðý dýþ politika enerjisini sýnýrlý tutacaktýr. Bu arada,
Karadeniz’in güvenliði
baðlamýnda, halihazýrda
bulunan “Karadeniz Deniz
Ýþbirliði Görev Grubu”
(BLACKSEAFOR) ile
“Karadeniz Uyumu Harekatý”
giriþimlerinin canlýlýk kazanmasý beklenebilir.
Bulgaristan ve Romanya’nýn
AB üyeliðinden önce
Yunanistan, bir AB ve KEÝ
üyesi olarak, bu ikisi arasýnda iþbirliði ortamýnýn tesis
edilmesinde önemli rol
oynadý. Þimdi, Bulgaristan ve
Romanya, KEÝ’nin ötesinde,
AB ile Karadeniz bölgesi
arasýnda yeni köprülerin
oluþturulmasýný arzuluyor, bu
konuda katký saðlamaya
çalýþýyor.
Türkiye ile Rusya
Federasyonu Karadeniz’in en
büyük aktörleri kalmaya
devam ediyor. Ancak, gelecekte, Amerika ve AB’nin de,
Karadeniz bölgesinin iki
önemli aktörü olacaklarý
ortadadýr. Karadeniz meselesine Bulgaristan’dan daha
çok gönül veren Romanya,
Karadeniz bölgesinde
Amerika ve AB’nin birlikte
hareket etmelerini arzuluyor.
Aksi takdirde, Amerika ve
AB bölgede gelecekte birbirlerine rakip olacak þekilde
hareket ederlerse, sadece
Romanya deðil, Bulgaristan
da kimin tarafýný tutacaðý
konusunda, hoþ olmayan bir
seçim yapmak zorunda kalacak. (son).
I
Dünya
Perþembe, 14 Haziran 2007
Zafer Sarkozy
Partisinin
11 bin Ýngiliz askeri firarda
rak savaþýnýn baþýndan bu yana 11 bin
Ýngiliz askerinin firar ettiði, bunlardan
bininin hala firari olduðu açýklandý.
Ýngiltere Savunma Bakanlýðýndan yapýlan açýklamada, firari askerlerin büyük bölümünün
yakalandýðý ya da gönüllü olarak geri döndüðü
ifade edilerek, iki büyük çatýþma bölgesinde
önemli görevler üstlenen Ýngiliz askerlerinin
neden firar ettiði konusundaki araþtýrmanýn ise
sürdüðü kaydedildi. Muhafazakar Partili gölge
savunma bakaný Liam Fox, cephede görev
yapan askerlerin firar etmesiyle ilgili sorunun
uzun yýllardýr çözülemediðini belirterek, bunun
önlenebilmesi için önce askerin sorunlarýnýn
çözülmesi gerektiðini söyledi. Fox, askerlerin
Afganistan ve Irak gibi iki önemli cephede
görev yaparken firar etmelerinin aðýr sonuçlar
doðurduðunu belirtti. Savunma Bakanlýðý
Sözcüsü ise firar eden askerlerin sayýsýnda son
yýllarda artýþ deðil, azalma olduðunu bildirdi.
Öte yandan, 2003 yýlýnda Ýngiliz Kraliyet
Donanmasý’nýn baþýnda bulunan emekli amiral
Alan West’in Irak’a hareketinden önce savaþýn
Elveriþsiz Hava
Dünyada Etkili
Çin, Bangladeþ ve
Avustralya’da, sel ve
toprak kaymalarý yüzünden, 140’tan fazla kiþi
öldü. Çin’in Guangdong
ve Hunan eyaletlerinde
etkili olan yaðýþýn
yolaçtýðý sel ve toprak
kaymalarý sonucu 66
kiþi öldü, 12 kiþi de hala
kayýp. 94 bin evin
yýkýldýðý eyaletlerde,
yaklaþýk 600 bin kiþi
evlerini terketmek
zorunda kaldý.
Guangdong’da þiddetli
yaðýþla birlikte etkili
olan hortumda bir fabrika da yýkýldý. 295 bin
hektar ekili alanýn su
altýnda kaldýðý bölgede,
selin verdiði zarar 371
milyon dolar olarak tahmin ediliyor.
Avustralya’nýn doðusunda da, fýrtýna ve þiddetli
meþruiyetinden büyük kaygý duyduðu ortaya
çýktý. Ýndependent gazetesinin haberine göre
West, “Bir gün kendimi Lahey adalet
Divaný’nýn önünde bulmak istemiyorum” diyerek, dönemin baþsavcýsýndan bu konuda iki
satýrlýk yazýlý not aldýðýný duyurdu. Bu arada,
Ýngiltere Savunma Bakanlýðý, Irak savaþýnýn
baþýndan bu yana 11 bin Ýngiliz askerinin firar
ettiðini, bunlardan bininin hala firari olduðunu
açýkladý.
yaðýþlarda 9 kiþi hayatýný kaybetti. Bölgede
yaðýþlarýn hafiflediði,
sel yüzünden evlerini
terketmek zorunda kalan
5 bin kiþiden çoðunun
evine döndüðü
bildiriliyor. Doðal
felaket bölgesi ilan
edilen New South Wales
eyaletinde, binlerce eve
elektrik verilemiyor.
Bangladeþ’te de, muson
yaðmurlarýnýn baþlamasýyla meydana gelen
sel ve toprak kaymalarý
nedeniyle ölenlerin
sayýsý 68’e yükseldi.
Güney Amerika’daki
Kolombiya’da da Cauca
nehrinin aþýrý yaðýþlar
yüzünden taþmasý üzerine bir kasaba su altýnda
kaldý. Yüzlerce aile,
evlerini terketmek
zorunda kaldý.
Türkmen Lidere Silahlý
Saldýrý
Irak Türkmen Cephesi Lideri Sadettin
Ergeç’in silahlý saldýrýya uðradýðý
bildirildi.
Sadettin Ergeç’in de içinde bulunduðu
araç konvoyu, Baðdat-Kerkük yolunda
saldýrýya uðradý. Ergeç ve
beraberindekiler saldýrýdan yara
almadan kurtulurken, bazý araçlar
hasar gördü. Bu arada, Dýþiþleri
Bakaný ve Baþbakan Yardýmcýsý
Abdullah Gül’ün de, Ergeç’i telefonla
arayarak, geçmiþ olsun dileðini ilettiði
öðrenildi.
Atlantis Sonunda Uzayda
Ýsrail’de Protesto
Ý
srail’in, Filistin’e yönelik saldýrýlarý,
kendi vatandaþlarýnýn da tepkisine
neden oluyor.
Filistin topraklarýnýn iþgalinin 40’ýncý
yýlýnda, Batý Þeria ve Gazze Þeridi’ne
yönelik saldýrýlar, Ýsrailliler tarafýndan
baþkent Tel Aviv’de protesto edildi.
Ýsrailliler, bundan 40 yýl önce Araplarýn
yenildiði 6 gün savaþýnýn yýldönümünde,
Filistin topraklarýnýn iþgaline son verilmesini istedi. Bu iþgalin kendilerine de
barýþ ve huzur getirmediðini belirten
yüzlerce Ýsrailli, “iþgale son verilsin”,
“barikatlar kaldýrýlsýn” ve “bir an önce
görüþmeler baþlasýn” yazýlý pankartlar
taþýdý. Ýsrail’deki sol kanattan sivil
toplum örgütlerinin düzenlediði gösteriye, bazý partilerin gençlik kollarý ile
Arap partileri ve Meretz de destek verdi.
1967 yýlýnda Arap komþularý, Ürdün,
Suriye ve Mýsýr’ýn Ýsrail’e yönelik baþlattýðý saldýrý, altý günlük bir savaþa
yolaçmýþtý. Altý gün sonunda Araplarý
yenilgiye uðratan Ýsrail, Batý Þeria,
Gazze Þeridi, Doðu Kudüs, Golan
Tepeleri ve Sina yarýmadasýný iþgal
etmiþti.
Amerikan uzay mekiði Atlantis sonunda uzayda...
Fýrlatýlan mekiðin, Dünya yörüngesindeki Uluslararasý Uzay Ýstasyonu’na
kenetlenmesi bekleniyor. Atlantis’in
bu uçuþu Mart ayýnda yapmasý
gerekiyordu. Ancak fýrlatma iþlemi
için rampada beklerken, mekiðin yakýt
tanký, þiddetli dolu yaðýþý nedeniyle
hasar görmüþ ve uçuþ ertelenmiþti.
Amerikan uzay mekiðinin,
Florida’daki Kennedy Uzay
Merkezi’nden Cuma gecesi baþlayan
yolculuðu devam ediyor. Mekiðin
mürettebatý, Dünya yörüngesindeki
Uluslararasý Uzay Ýstasyonu’na
kenetlenme için hazýrlýklarýný
sürdürüyor. Bu çerçevede motorlara
hýz verilerek yanaþma manevrasýna
geçildi. Atlantis, 2010 yýlýna bitirilme-
10
F
ransa’da parlamento seçimlerinin ilk turunda
Cumhurbaþkaný Nicolas Sarkozy’nin partisi Halk
Hareketi Birliði zaferle çýktý. Resmi olmayan sonuçlara
göre, Halk Hareketi Birliði oylarýn yaklaþýk yüzde 40’ýný
Sosyalist Parti ise yaklaþýk yüzde 25’ini aldý. Sonuçlar gelecek
hafta yapýlacak ikinci turdan önce resmileþmeyecek. 80 partiden 7 binin üzerinde adayýn yarýþtýðý seçimde kayýtlý seçmenin yüzde 12.5’unun desteðini alan adaylar pazar günü
yapýlacak ikinci tura katýlma þansý elde ediyor. Fransa
Baþbakaný Francois Fillon, ilk tur seçim sonuçlarýnýn seçmenin
Cumhurbaþkaný Nicolas Sarkozy’nin programýna olan güvenini
gösterdiðini söyledi.
Dünya nimetlerini
yeniden paylaþalým
R
usya’nýn büyük þehri St.
Petersburg’ta toplanan
Uluslararasý Rusya
Ekonomik Forumu’nda konuþan
Rusya Lideri Vladimir Putin, Dünya
Ticaret Örgütü’nü “arkaik ve antidemokratik bir kuruluþ” olarak
tanýmladý ve “Dünya nimetlerini
yeniden paylaþmanýn zamaný
gelmiþtir” dedi. 50 yýl önce G-7
olarak bilinen birkaç sanayileþmiþ
ülkenin dünyadaki üretimin %
50’sini elinde bulundurduðunu hatýrlatan Putin þöyle konuþtu: “Günümüzde manzara her geçen yýl
deðil, geçen her gün deðiþiyor. Þimdi sanayileþmiþ 7 ülke yerine dünya üretiminin % 60’ý geliþmekte olarak ülkeler tarafýndan karþýlanýyor. Ancak bu ülkeler, dünyayý her geçen gün
biraz daha fazla beslemelerine raðmen, gelir daðýlýmýndan
aldýklarý pay hala çok düþük kalýyor. Bu adaletsizlik nedeniyle
parayý elinde tutanlarýn deðil, üretenlerin lehinde deðiþmesinin
zamaný gelmiþtir.” Rusya’nýn da dahil olmasýyla G-8 adýný alan
Zenginler Grubu’nun Almanya’daki zirvesinden henüz dönen
Putin’in “yeni ekonomik düzen” ile ilgili sözleri daha fazla
yatýrým çekmek isteyen Rusya için düþünülmüþ olsa da bu çýkýþ
Çin ile Hindistan’ý da memnun etti.
si planlanan istasyonun inþasý ve
geniþletilmesi için kullanýlacak
malzemeleri götürüyor. 11 gün sürecek
bu seyahat sýrasýnda, astronotlar, üç
uzay yürüyüþü yaparak, yeni parçalarý
uzay istasyonuna ekleyecek. Ýstasyonda þu anda kullanýlan güneþ panellerinden biri de içeri alýnacak.
ABD’de Genelkurmay’a
Yeni Baþkan
Irak konusunda zor günler yaþayan
Amerikan yönetimi, Genelkurmay
Baþkaný Orgeneral Peter Pace’i
deðiþtiriyor. Savunma Bakaný Robert
Gates, yeni genelkurmay baþkaný
olarak Oramiral Mike Mullen’i önerdi.
Robert Gates, Amerika Birleþik
Düny a Turu
Devletleri’nin 3500’den fazla kayýp
verdiði Irak savaþýnda Genelkurmay
Baþkaný olarak hizmet veren Peter
Pace’in görevini 2 yýl daha uzatmaktan
vazgeçmek zorunda kaldýklarýný söyledi.
Gates, son aylarda yaþananlar göz
önüne alýndýðýnda Pace’i ikinci bir
dönem için önermeyi ülke çýkarlarýna
uygun bulmadýklarýný vurguladý.
Robert Gates, bu kararýn Cumhuriyetçi
ve Demokrat Partili senatörlere
danýþýlarak alýndýðýný da kaydetti. 30
Eylül’de görev süresi dolacak olan
Peter Pace’in yerine önerilen Mike
Mullen’in bu göreve gelebilmesi için
Baþkan Bush’un yanýsýra Kongre’nin
de onayý gerekiyor.
Türkiye
Cumhurbaþkaný Sezer’den
TERÖR VE SEÇÝMLER
Kýnama
11
Perþembe, 14 Haziran 2007
C
umhurbaþkaný
Ahmet Necdet
Sezer, Türkiye
Cumhuriyeti’nin, birliðine,
bölünmez bütünlüðüne
yönelen bölücü teröre karþý
haklý savaþýmýný, son
terörist yok oluncaya kadar,
Ulusu, Türk Silahlý
Kuvvetleri ve tüm güvenlik
birimleriyle kararlýlýk
içinde yürüteceðini söyledi.
Cumhurbaþkaný Sezer,
Þýrnak’ýn Güçlükonak
ilçesinde teröristlerce 2
subay ve 1 askerin þehit edilmesi, 5
erinde yaralanmasý dolayýsýyla yazýlý bir
açýklama yaptý. Sezer, açýklamasýnda,
“Bu alçakça saldýrýyý nefretle kýnýyor,
gerçekleþtirenleri ve arkasýndaki güçleri
lanetliyorum.” dedi. Sezer, açýklamasýna
þöyle devam etti:”Türkiye Cumhuriyeti,
birliðine, bölünmez bütünlüðüne yönelen bölücü teröre karþý haklý savaþýmýný,
son terörist yok oluncaya kadar,
Ulusu’yla, Türk Silahlý Kuvvetleri’yle,
tüm güvenlik birimleriyle kararlýlýk
içinde yürütecektir. Türkiye
Cumhuriyeti, bu savaþýmýn gerektirdiði
adýmlarý, çekinmeden Ulusu’yla bütün-
Þehit haberleri yeniden Türkiye’nin gündemini kapladý. PKK’nýn
baþvurduðu yeni taktik olan uzaktan kumandalý bombalarýn patlatýlmasý yöntemiyle her gün, her rütbeden askerimiz, terör kurbanlarýnýn
kabarmakta olan listesine ekleniyor.
Þehitlerimiz için düzenlenen cenaze törenleri, Türkiye’nin dört bir
yanýnda, toplumun her kesiminden vatandaþlarýmýzýn teröre karþý yükselen öfkelerini haykýrdýklarý toplu gösterilere dönüþüyor.
Doðu ve Güneydoðu’dan gelen þehit haberlerini, insanlýktan çýkmýþ
intihar eylemcilerinin büyük þehirlerimizde gerçekleþtirdikleri ve
doðrudan sivil vatandaþlarýmýzý hedef alan bombalý saldýrýlarý izliyor.
Terörist Abdullah Öcalan 1999 yýlýnda Kenya’da yakalanýp Türkiye’ye
leþerek atacak, bu ve benzeri hain
eylemlere kalkýþanlara hakettikleri
yanýtý verecektir.” Türkiye Büyük Millet
Meclisi Baþkaný Bülent Arýnç da
Genelkurmay Baþkaný Orgeneral Yaþar
Büyükanýt’a bir baþsaðlýðý mesajý gönderdi. Arýnç mesajýnda, “Milletimizin
birliði ve güvenliði için hayatýný feda
eden aziz þehitlerimize Allah’tan rahmet, þahsýnýzda bütün Türk Silahlý
Kuvvetleri mensuplarýna ve kahraman
þehitlerimizin ailelerine baþsaðlýðý diliyorum. Patlamadan yaralý kurtulan askerlerimize acil þifalar temenni ediyorum.”dedi.
Sýnýrötesi yarar saðlamaz
A
BD Büyükelçiliði
kaynaklarýndan
edinilen bilgiye
Rice, Amerikan Associated
Press (AP) haber ajansýnýn
gazeteci ve editörleriyle
geçen hafta yaptýðý toplantýda, “Türkiye’nin Irak’ýn
kuzeyindeki PKK üslerinin
kökünü kazýmak için her
þeyi yapacaðýný
söylediðinin” belirtilmesi ve
“bu konuda Türkiye ile ne
tür bir diyaloðun
sürdüðünün” sorulmasý
üzerine, “Türkiye ile çalýþmaya hazýrýz, ancak o sýnýrda kuvvetli ve tek taraflý bir
hareket kimseye yarar
saðlamaz” dedi. Rice, “Türkiye’nin
Irak sýnýrýndaki sorunun, Irak’ýn özgürlüðüne kavuþmasýyla baþlamadýðýný,
uzun süredir mevcut olan bir sorun
olduðunu” belirtti ve “konuyu bu
baðlamda deðerlendirmenin önemli
olduðu” görüþünü dile getirdi.
Türkiye-Irak sýnýrýndaki durumun
zaman zaman daha þiddetli bir hal
aldýðýný kaydeden Rice, bu durumun
PKK saldýrýlarý nedeniyle son birkaç
aydýr þiddetli bir hal aldýðýný ifade etti.
ABD’nin terörle mücadele özel temsilcisi General Joseph Ralston’un Türk
muadiliyle birlikte çalýþtýðýný belirten
Rice, bölgedeki terör tehdidiyle baþ
etmek istediklerini söyledi.
getirildiðinde, PKK terörünün artýk bittiðine hükmedilmiþti.
Bir dönem sona erdiði varsayýlan PKK terörü yeniden patlak vermiþ,
üstelik bu kez büyük þehirlerimizin kapýsýndan içeri girmiþtir.
Saldýrýlarýn birden yoðunlaþmasý toplumun sabýr sýnýrlarýný zorlamaktadýr.
***
Terörün týrmanýþý, ne yazýk ki, Cumhurbaþkanlýðý seçiminin krize
dönüþerek siyasal sistemin tümüyle týkandýðý ve çare olarak erken
seçime gidildiði bir döneme denk geliyor.
Teröre verilecek yanýtýn etkili olabilmesi için, toplumsal seferberlik ve
ulusal refleksler kadar ülke yönetiminden sorumlu olan kurumlarýn
verecekleri birlik ve dayanýþma görüntüleri de hayati önem taþýr.
Böylesine hassas bir dönemde, devletin zirvesindeki yöneticiler arasýndaki diyalog olmasý gereken ölçülerden uzaktýr. Ahenk görüntüsünden
söz etmek güçtür.
Türkiye, bütün ayarlarý bozulmuþ bir ülke görüntüsü vermemelidir.
Ülkemizin bir an önce bu bunalýmdan çýkmasý elzemdir.
Demokrasilerde bunalýmlarý aþmanýn yolu, ulusal iradeye baþvurmaktýr.
Erken seçim, Türkiye’yi içine girdiði belirsizlikten kurtaracak, ülkenin
dengelerinin demokratik meþruiyet içinde yeniden yerli yerine oturmasýný saðlayacaktýr.
***
Rice, Irak topraklarýnýn terörist
faaliyetler için kullanýlmamasý ve bu
konunun ciddi bir þekilde ele alýnacaðýna yönelik Türkiye’ye güvence verilmesi konusunda da, “bir yükümlülükleri olduðunu anladýklarýný” belirtti.Bu
konuda ilerleme kaydedildiði
düþüncesini dile getiren Rice, “Sanýrým
Türkler sorunun ele alýnmasýný beklediklerine ve ilerleme umduklarýna
yönelik bir iþaret gönderiyorlar. Ancak
daha kuvvetli bir sýnýr ötesi operasyona
giriþmenin dezavantajlarýný da bildiklerini ve anladýklarýný düþünüyorum”
diye konuþtu. Rice, olasý bir sýnýr ötesi
müdahalenin sonuçlarýnýn “Irak ve
Türkiye için iyi olmayacaðýný
düþündüðünü” de sözlerine ekledi.
Tam bu noktada yoðunlaþan terör olaylarý nedeniyle seçimlerin ertelenebileceði yolundaki söylentilerin ortalýða yayýlmakta oluþu
üzücüdür.
Terörün amacý, ülkeyi bir kaos ortamýnýn içine sokarak demokrasiden
uzaklaþtýrmaktýr. Bu tür söylentilere itibar edilmesi, terör örgütünün
yaratmak istediði psikolojik iklime yardýmcý olmaktan baþka bir iþe
yaramaz.
Ülkemiz bugün Batý demokrasilerinin hiçbirisinin hedef olmadýðý
boyutlarda bir terör tehlikesi ile boðuþarak demokrasisini yürütmeye
çalýþmaktadýr. Üstelik bu mücadelesinde Batýlý müttefikleri tarafýndan
büyük ölçüde yalnýz býrakýlmýþtýr.
Bütün güçlüklere raðmen, Türkiye, terörle mücadelesini demokrasisinden ödün vermeden sürdürmek zorundadýr.
Türkiye, 1991 ve 1995 seçimlerini PKK terörünün zirvede olduðu
dönemlerde düzgün bir þekilde yapabilmiþti. Geçmiþte gösterdiði bu
beceriyi bugün de sergilememesi için hiçbir neden yoktur.
Yolunu kaybeden gemiler için kutup yýldýzý nasýl yol gösterici ise 22
Temmuz’da yapýlacak olan seçimler de Türkiye için ayný deðerde bir
umut ýþýðýdýr. Gözümüzü bu ýþýktan ayýrmayacaðýz.
Kültür
Gelenek ve Göreneklerimiz
Tefrika (6)
Bahar Tören ve Geleneklerinden- HIDIRLEZ (1)
M
illetlerin oluþmasýnda kültürlerin yeri ve önemi büyüktür.
Kültürleri oluþturan önemli
unsurlarýn baþýnda ise gelenek,
görenek, töre, tören ve inançlar
gelmektedir. Gelenekler, tarihi kesin
olarak tespit edilemeyen dönemlerden
atadan oðula kalan bir takým
davranýþlardýr. Hukukun bile yetersiz
kaldýðý zamanlarda ancak gelenek ve
görenekler milletleri ayakta tutmayý
baþarabilmiþtir. Bu özellikleri
nedeniyle gelenek ve görenekler millet
baðýný güçlendiren çok ehemmiyetli
önemli unsurlardan biridir.
Türk kültürü içinde canlýlýðýný koruyan
geleneklerden biri de malum
“Hýdýrllez”dir. Hýdrellez geleneði, bir
bayram olarak bütün Türk milletinin
topluca katýldýðý, kutladýðý, bir takým
töreleri yerine getirdiði bir bahar
bayramýdýr. Oldukça eski bir devire
inen bu törenler, babadan oðula
günümüze kadar intikal etmiþtir.
Hýdrellezden sonra yazýn geldiði
inancýný
yaþatan Türk
toplumu,
Hýdrellez’le
birlikte artýk
karakýþýn
geride
kaldýðýný
görmekte ve
gelecek günlerin, tabiatýn
canlandýðý,
yeþerdiði
bahar ve yaz
günleri olduðunu vurgulamaktadýr. Ýþte
böyle bir günü, Türk toplumu bir
dönüm noktasý olarak “bahar bayramý”
töreniyle umumi imkânlarýyla, duygularýyla, sevinciyle kutlamaya çalýþmaktadýr. Yüzyýllardýr kültürümüz içinde
var olan ve günümüzde de canlý bir
þekilde hayatýný devam ettiren
Hýdrellez geleneði, halkýn ortak ürünleri olan maniler, ninniler, atasözleri,
bilmeceler vb. ürünleri yaný sýra halk
ozanlarýmýzýn þiirlerine de yansýmýþ,
aþýklarýn tellerinde türkü, dillerinde
koþma, semai ve destan olmuþtur.
Hýzýr inancý Türker’de doðrudan
doðruya baharýn gelmesi merasimi ile
ilgili bir inançtýr. Yazýn gelmesi bütün
Türk topluluklarý için bir hayat meselesi olduðu belirlenirken, havanýn,
topraðýn ýsýnmasýnýn mühim bir olay
olduðunu ifade etmektedir. Bu yüzden
o yýlýn bereketli olabilmesi için özellikle iki hususun Türklerce efsunlanmasý gerekmektedir. Bu iki unsur hava
ve sudur. Dolayýsýyla bu sebeple
muhtelif Türk topluluklarý yazý önce
karþýlamak için muhtelif törenler yapmaktadýrlar. Böylece aðaçlarýn, bitkilerin, çiçeklerin yeþermesi, hayvanlarýn kuzulamasý, tabiatýn canlanmasý,
yeni bir hayatýn baþlamasý mümkün
olabilecektir. Bütün bunlara can verecek ise sýcaklýktýr.
Hýzýr — nebi inancýnýn dýþýnda
Hýdrellez geleneði ile mütedair olarak
yaygýn olan kanaat Hýzýr ile Ýlyas’ýn
bir araya geldiði günün hatýrasýna
tören yapýlmasýdýr. Hýdrellez günü
umumiyetle 6 Mayýs’ta kutlanmaktadýr. Bazý yörelerde mesela Prizren’de
5 Mayýs bayram günü, yani Karabaþ
günü olarak kutlanarak, törenler tertiplenmektedir.
Hýdrellez günü veya Ruz-i Hýzýr, halk
takviminde yazýn baþlangýç günü
olarak kabul edilmektedir. Türklerdeki
halk takvimine göre bir yýl iki ana
bölüme ayrýlmaktadýr. Hýdýrllez gününden (6 Mayýs) 8 Kasým’a kadar süren
dönem 186
gün olup
Hýzýr günleri
adýyla anýlmaktadýr. Bu
dönem genellikle yaz
mevsimine
tekabül
etmektedir. 8
Kasým’dan 6
Mayýs’a
kadar süren
ikinci devre
ise kýþ devresi olup, Kasým günleri
olarak adlandýrýlmakta ve 179 gün
sürmektedir. Dolayýsýyla Müslümanlar
tarafýndan yukarýda belirtilen inanýþla
bir dini gün gibi kabul edilmiþ, Hýzýr
ve Ýlyas sözcükleri söylene söylene
halk aðzýnda “Hýdrellez” biçimini
almýþtýr.
Hýzýr, bazý Ýslam bilginlerine göre
peygamber olup, asýl adý “Elyasa”dýr.
Bazý bilginler ise Hz. Hýzýr’ýn veli
veya melek olduðunu iddia etmiþlerdir.
Rivayete göre Hz. Hýzýr ile Hz. Ýlyas,
“ab-ý hayat” içmiþler ve ölümsüzlüðe
kavuþmuþlardýr. Bu iki arkadaþ ab-ý
hayatý içtikten sonra, Hýzýr karadakilerin, Ýlyas ise denizdekilerin yardýmcýsý olmuþtur. Hýzýr ile Ýlyas 6 Mayýs
tarihinde buluþurlarmýþ ve bu buluþma
ile birlikte dünya da yeþilliklere
bürünürmüþ.
Hýzýr, yaygýn olan baþka bir itikada
nispetten, hayat suyu yani ab-ý hayat
içerek bakiliðe ulaþmýþ, zaman zaman
hususiyetle baharda insanlar
arasýnda dolaþarak zor
durumda olanlara yardým
eden, bolluk-bereket ve saðlýk
daðýtan, Allah katýnda ermiþ
bir elçi, ulu veya peygamberdir. Hýzýr’ýn hüviyeti,
yaþadýðý yer ve zamaný belli
olmadýðýndan dolayý onun,
baharýn, baharla vücut bulan
taze hayatýn sembolü olduðuna inanýlmaktadýr. Hýdrellez
inancý Türklerdeki bahar bayramý
geleneði ile doðrudan alakalýdýr. Bu
eski Türk itikadý, Ýslamiyet’in kabulünden sonra “Hýzýr Nebi” veya
“Hýzýr-Ýlyas yani Hýdýrellez inancý
olarak karþýmýza çýkmaktadýr.
Hýzýr’a atfedilen hususiyetler þunlardýr:
- Hýzýr, zor durumda kalanlarýn
yardýmýna koþarak insanlarýn dileklerini yerine getirir.
- Kalbi temiz, iyiliksever insanlara
daima yardým eder.
- Uðradýðý yerlere bolluk, bereket,
zenginlik sunar.
- Dertlilere derman, hastalara þifa
verir.
- Bitkilerin yeþermesini, hayvanlarýn
üremesini, insanlarýn kuvvetlenmesini
saðlar.
- Ýnsanlarýn þanslarýnýn açýlmasýna
yardým eder.
- Uður ve kýsmet sembolüdür.
- Mucize ve keramet sahibidir.
Türk dünyasýnda Hýdrellez etrafýnda
oluþturulan gelenekler, inançlar, törenler bir bakýma Sultani
Nevruz ve diðer
baharý karþýlama
gelenek ve törenleri
ile karýþtýrýlmýþtýr.
Daha açýk bir ifade ile
Türklerdeki bahar
törenleri bir veya bir
kaç önemli gün
üzerinde yoðunlaþmýþ
ve yapýlan törenler o
günün etrafýnda
toplanmýþtýr. Bu
bakýmdan Nevruz,
Hýdrellez, Hýdýr Nebi
veya diðer bahar
törenlerinin tamamýný herhangi birinin
kutlanmasý sýrasýnda görmek
mümkündür.
Eski Türk inanç sisteminde atalar
kültü, aile ocaðý ve ateþ kültü birbirleri
ile sýký sýkýya baðlýdýr. Bu üçlü birbirlerinden pek ayrýlmazlar.
Bilinen en eski devirlerden beri
Türklerin yaptýklarý törenlerde ata-ruhlarýna tazim oldukça önemli bir yer
tutmaktadýr. Türk dünyasýnda bununla
ilgili olarak gerek Nevruz’da, gerek
Hýdrellez’de gerekse Hýdýr Nebi de
bayram günlerinin gayet neþeli, birbirlerine saygýn geçirilmesi zorunlu bir
görev olarak kabul edilirdi. Çünkü ata
ruhlarýnýn evin bacasý etrafýnda çocuklarýnýn bayramý nasýl geçirdiklerini
kontrol ettiklerine inanýlmaktaydý.
Bayram dolayýsýyla mezarlýklarýn
ziyaret edilmesi bunun bir sonucudur.
Ölmüþ atalara duyulan bu saygý
onlarýn hatýralarýnýn yaþatýlmasý
hususu, Türklerde deðiþik adetlerin meydana gelmesine sebep
olmuþtur.
Hýdrellez’de görülen en yaygýn
adetlerden birisi Türklerdeki ateþ
kültü yani tapmasý ile alakalýdýr.
Eski Türk itikat sisteminin belli
baþlý tapmalarýndan birisi de ateþ
kültüdür. Türklerde dünyanýn
yaratýlýþý, bahar ve ateþ arasýnda
www.yenidonem.org
Perþembe, 14 Haziran 2007
12
bir bað kurulur. Ateþin
yeryüzünde
güneþin temsilcisi olduðu
kanaati de
yaygýndýr.
Tanrýnýn bir
armaðaný
olarak kabul
RAÝF VIRMÝÇA
edilen ateþe
atfedilen bu kutsiyetinden dolayý gerek
eski Türk topluluklarýnda, gerekse
günümüz Türk topluluklarýnda ateþe
tükürmek, ateþe küfretmek, ateþi su ile
söndürmek, ateþle oynamak kesinlikle
yasaktýr. Ateþin devamlý yanmasý ve
ocaðýn tütmesi için “korlar” kül içinde
saklanýr. Ateþin, kötülükleri, hastalýklarý kovduðuna yok ettiðine de
inanýlýrdý.
Nevruz, Hýdrellez, Hýdýr Nebi törenlerinde de sýk sýk bahsedildiði gibi
Türkler arasýnda günümüzde de hayli
yaygýn olan ateþ üzerinden atlama
geleneði doðrudan doðruya ateþ kültü
ile ilgili olup, kötülüklerden temizlenmek gayesiyle
yapýlmaktadýr. Hastalarýn alazlanmasý,
tütsü yakýlmasý, kurþun dökülmesi,
üzerlik yakýlmasý hastalýklarý kovmak
için yapýlan adetlerdendir. Eski Türk
inancýna göre her daðýn, her pýnarýn
göl ve ýrmaklarýn, aðaç ve kaynaklarýn
“izi” veya sahipleri vardýr. Hýdrellez,
Hýdýr-nebi ve Nevruz’da su üzerinden
atlama, birbirlerinin üzerine su
serpme, Nevruz’da soðuk su ile yýkanma, yeni-gün suyu ile el yüz yýkama,
hayvanlarý sulama, su dolu — ana motifi bu eski Türk inancýnýn devamlýlýðýný
göstermektedir. Hýdrellez’de genellikle
yakýn bir pýnardan getirilen suyu içme,
bununla el yüz yýkama, suya bakma,
bu su ile kap-kacak ve diðer eþyalarýn
yýkanmasý gelenekleri yerine getirilmektedir. Örneðin Prizren’de Toçila
denilen çeþmeden Hýdrellez gününde
su içmenin çok þifalý olduðuna inanýlmaktadýr.
(Sürecek)
13
Perþembe, 14 Haziran 2007
Kültür
ÝZLENÝMLER
Þairlerimizin Mevlana’lý Þiirleri — Avni Engüllü
UNESCO’nun 2007 yýlýný Dünya’da
Mevlana Hoþgörü Yýlý olarak kutlama
kararý Mevlana’nýn, dolayýsýyla Türk
kültürünün dünyada tanýtýlmasý için
önemli bir fýrsattýr.
Hoþgörüye muhtaç dünyamýzda
Mevlana hoþgörüsünün - Mevlana
felsefesinden yayýlan huzur verici
aydýnlýðýn paslanmýþ kalplere, hýrslý
beyinlere yeni, 21. yüzyýla özgü bir
biçimde hitap etmesinin çok yönlü
yararlarý olacaktýr.
Kosova Türk aydýnlarý, dernekleri ve
kuruluþlarý olarak bu Mevlana
Hoþgörü Yýlý’nda etkinliklerimizi
Mevlana’nýn kendi aramýzda olduðu
gibi, iç içe yaþadýðýmýz diðer toplumlar arasýnda da tanýtýlmasý alanýnda
çalýþmalýyýz.
Bundan 20 yýl önce Avni Engüllü
benim isteðim üzere “Neyin Sesinden
Gelen Mevlana” baþlýklý þiirini adresime postalamýþtý. Þairin bu þirini
yeniden okudum. Þair bu þirinde
Mevlana’nýn tasavvufuna deðinmektedir.
Mevlana’nýn tasavvufu ise, “felsefi
manada bir bilgi sistemi, metodoloji
veya hayali bir idealizm deðildir.
O’nun tasavvufu, irfan, tahakkuk, aþk
ve cezbe aleminde tekemmülden,
olgunluða ve sonra Yaratan’a ulaþmadan ibarettir. Bunun sosyal ve ferdi
hayattaki yankýsý (...) yönelen bir
bakýþ, sevgiyi insani birlik ve beraberliðin temeli sayan engin bir tolerans,
kötüleri, fiillerinde bir özür arayarak
kötülükleri de eriterek iyileþtiren
didaktik ve üniversel ahlaki bir
mesajdýr.” (Prof. Dr. Halil Cin, I.
Milletler Arasý Mevlana Kongresi Açýþ
Konuþmasý’ndan bir bölüm, Konya, 35 Mayýs 1987)
Avni Engüllü bu þirinde Mevlana
felsefesine ve genellikle Mevlana’nýn
o huzur veren havasýna geniþ bir yer
vermekte, elimizden tutup bizi uzaklara götürmekte, þiirindeki dizelerin
ritmiyle adeta sonsuz bir yolculuðu
yeniden baþlatmaktadýr. “Yayýlýyor
evrene neyin sesi” diyerek þair önemli
bir sesi muþtulamakta, “yüzyýllarýn
öncesinden mevlana’nýn bahçesinden”
gelen bu sese bizi teslim etmekte,
þiirin dize be dize dalgalanan gücüyle
umuda, mutluluða merhaba demekte,
merhaba dedirtmektedir.
Avni Engüllü titiz bir þairdir; þiirimizin önemli kalem erlerinden biridir.
Þiir alanýnda yaptýðý çalýþmalarda
derin bir mana ve çok yönlü mesajlar
vardýr. Mevlana konulu þiirlerinde bu
mana ve bu mesajlar daha bir gürdür.
“Neyin Sesinden Gelen Mevlana”
baþlýklý þiirinde olduðu gibi...
Bu kez burada þair Avni Engüllü’nün
Mevlana konulu ve “Neyin Sesinden
Gelen Mevlana” baþlýklý þiirini sizinle
paylaþmak istiyorum.
Avni Engüllü
Neyin Sesinden Gelen Mevlana
yayýlýyor evrene neyin sesi
dostluklarý yaymak üzere
yýkarak
ayrýlýk duvarlarýný
bir gül aðacý büyüyor
yarýnlara mevlana bahçesinden
yaðdýrarak
özsuyunu
havanýn
her zerresine
ve dallanmaya hazýr aðaç
12 Haziran ünlü yazarýmýzýn aramýzdan ayrýlýþýnýn 19. yýldönümü vesilesiyle
Makedonya Türklerinin Deðerli Þairi
NECATÝ ZEKERÝYA
Ý
kinci Dünya Savaþý’nýn sonu ve Yugoslavya’nýn
kurulmasýyla bu ülkede yaþayan Türklerin
yaþamýnda yeni bir dönemin baþladý. Balkan
Savaþlarý’yla Osmanlý yönetiminin daðýlmasýndan
sonra 1944 yýlýnýn Kasým-Aralýk aylarýnda bu topraklarda açýlan devlet okullarýnda ilk defa Türk dili
üzerine eðitim baþlamýþ oldu. Latin kökenli Türk
alfabesiyle ilk gazete çýktý, halk kültür varlýðýný
büyük bir coþkuyla yaþatmaya baþladý. Bu yeni
durum, Türkler için oldukça yararlý bir ortamda
eðitim ve kültür alanýnda önemli bir kadronun meydana gelmesine neden oldu. Sýradan ve gözde olan
bu aydýnlar arasýnda edebiyatla uðraþmaya baþlayanlar da vardý. O dönemin yazarlarý, günümüze kadar
devam eden ve Türkiye dýþýnda, Anadolu Türkçesiyle
yazýlan önemli bir edebiyatýn temellerini attý.
Rumeli’nin bu bölgesinde yaþayan Türklerin varlýðýný ispat edip kültür hazinelerinin zenginleþmesine
yol açtý.
Altmýþ yýldan beri, Makedonya ve Kosova bölgelerinde Türkçe yazýlan edebiyatý meydana getirenler arasýnda da, adlarý belleklerden kolay kolay silinmeyecek kiþiler vardýr. Bu kalem erlerinin önde
gelenlerinden biri, Necati Zekeriya’dýr. Ölümünden
on dokuz yýl geçmesine raðmen, bu yazarýmýz
Makedonya Türklerinin edebiyatýnda hala derli toplu
anlatýlamamýþ, yorumlanmamýþ, önemli, büyük ve
deðerli bir yere sahiptir. O sadece edebiyat hazinesini
zenginleþtiren bir yazar deðil, ayný zamanda baþarýlý
bir gazeteci, iyi bir eðitmen, becerikli bir yayýncý,
kültür alanýnda deneyimli bir örgütleyiciydi. Çok
önemli bir özelliði de, düþünce üreten bir kiþi
olmasýydý. Sözün
kýsasý, her zaman iyi
bir þey yapmayý, güzel
bir eser meydana
getirmeyi, baþta
ortamý için yararlý bir
eylemde bulunmayý
amaçlayan, seyrek
aydýnlardan biriydi.
1928 yýlýnýn
Kasým ayýnda,
Üsküp’te dünyaya
gelen ve 1988 yýlýnýn
12 Haziran tarihinde,
Voyvodina’nýn
Sremska
Kamenitsa’daki ünlü
kalp hastalýklarý hastanesinin ameliyat
masasýnda dünyaya
göz yuman Necati Zekeriya, dinine ve milli geleneklerine, örf ve adetlerine saygýlý bir ailede yetiþmiþtir.
Babasý Türk halk türkülerini okuyan ve keman çalan
bir müzisyen, Kumanovalý bir avukatýn kýzý olan
anasý ise, nine ve dedelerinden bellediði halk hikaye
ve masallarýný çok güzel anlatan soylu bir kadýndý.
Bu yüzden Necati Zekeriya, daha küçük yaþlarýnda
halk türkü, masal ve hikayelerimizin tadýný hissetmiþ,
güzel Türkçemizin ne denli zengin olduðunu fark
edebilmiþtir. Bu sayede Türkçeyi oldukça güzel kullanan þairler ile yazarlarýn baþýnda bulunurdu.
Edebiyata þiirle girdi ancak Necati Zekeriya’nýn
ÝS KE N DE R MU Z BE G
dallanmaya
mevlanaca
tomruða kalkmýþtý aðaç
bir yücelme uðruna
artýyordu
dostluk denen o duygu
yüreklerde yakýnlýðýn kokusu
yüzyýllarýn öncesinden
mevlananýn bahçesinden
evrensellik yellerinin getirdiði
dostluk dostluk diyen
o gür sesinden
ve çiçek açmaya hazýr aðaç
çiçek açmaya
mevlanaca
ve hep böyle her geçen gün
hala çiçek açýyor aðaç
mevlanamsý düþünceyle
insanlýðýn bahçesinde
baharýný yaþayarak
bu evrene sýðmasý zor
böylesine düþüncenin ulusu
düþüncede arýlýðýn örneði
oysa gönüllere iþlemeye yüz tutmuþ
bu düþünce
ve kokusu aðaçtaki güllerin
kokusu
mevlanaca.
çocuk edebiyatýnda asýl gücü, yazdýðý küçük hikayelerde görülür. Bu tür hikayeleriyle o, sadece yerli edebiyatta deðil, Makedon edebiyatýnda da çýðýr açan bir
yazar olarak sayýlýr. Ýlk hikayelerini “Bizim Sokaðýn
Çocuklarý” adlý kitapta yayýnladý. Kitabýn ilk
yayýmýndan kýrk kusur yýl geçmesine raðmen, bunlar
hala deðerini kaybetmemiþ, küçük okurlar tarafýndan
seve seve okunan hikayelerdir.
Yetiþkinler için “Þiirler” baþlýklý ilk
kitabý, 1950 yýlýnda çýktý. Bunun
dýþýnda daha bir çok hikaye ve þiir
kitabý bulunmaktadýr. Makedonya
ile Türkiye kültürleri arasýnda
köprülerin kurulmasýnda da büyük
payý var. Yugoslav edebiyatlarýndan
yaptýðý birçok çevirilerle bu edebiyatlarýn Türk okuyucularýna yakýn
olmasýna katkýda bulundu. Makedon
ve Sýrp edebiyatlarýndan yaptýðý
seçmeler, antolojiler, Türkiye’de
ilgiyle karþýlandý. Necati Zekeriya,
Türk edebiyatýnýn da daðýlan
Yugoslavya’da, tanýtýlmasý için
büyük emek harcadý. Ýki ülke edebiyatlarýnýn ve kültürlerinin yakýnlaþmasý için elinden geleni yaptý.
Sözün kýsasý, Necati Zekeriya çok
baþarýlý bir çocuk hikayecisi, usta bir þair,düþünce
üretmeye çalýþan aydýn bir yazar ve þairimizdi.
Makedonya Türklerinin edebiyatýnda büyük ve
önemli bir yeri
vardýr. Yazdýklarýyla, kültür alanýndaki etkinlikleriyle
ülkesinin edebiyatýnda ve kültüründe derin izler
býraktý, edebiyat ve kültür hazinesini deðerli eserlerle
zenginleþtirdi. Bu yüzden zaman geçtikçe boþluðunu
hissediyor, genç yaþta aramýzdan ayrýldýðýna üzülüyoruz.
Fahri KAYA
Röportaj
Tiyatro Günlüðü (4)
Bir Oyun Sahnelemek
Bir ekip iþiydi bir tiyatro eserini sahnelemek. Bu ekibin eþgüdümlü,
disiplinli ve uyumlu çalýþmasý gerekiyordu her þeyden önce. Ýþte oyunlar da bu ekibe
göre seçiliyor, titiz bir çalýþmanýn ardýndan sahneleniyordu.
E
mektar tiyatrocu Nafis
Gürcüali, oyun seçiminin
de bir profesyonellik istediðini belirterek, oyunlarýn
kadroya, dekora, kostüme göre
seçildiðine dikkat çekiyor.
“Oyun seçmekte de bir profesyonellik lazým. Neden? Çünkü
senin oyuncun belli, oyun
kadron belli, o kadroya uygun
bir oyun seçmek lazým. Kostüm
ve saire hepsi dikkate alýnarak
mezunu olup geliyordu. Ondan
büyükler ise gelmiyor. Son
hazýrladýðýmýz Tarla Kuþuydu
Juliet’te hem bir espiri olsun
hem de gerçeði yansýtsýn diye
bir replik koyduk ve bu repliði
Þekspir’in aðzýyla söylettik.
Þekspir þöyle diyordu: ‘Prizren
Türk Tiyatrosuna 20 yaþ üzeri
kýzlarýmýz ancak seyirci olarak
gelebiliyor’”
Þekspir’in aðzýyla konuþan
Karanlýkta Komedi oyunundan bir sahne.
oyun seçilir.”
Nafis Gürcüali’nin dediklerini
diðer tiyatrocular da onaylýyor.
Farklý bir mekanda ve baþka bir
zamanda görüþtüðümüz Asým
Mongovci de Nafis Gürcüali’yi
doðruluyor.
“Bir oyun hazýrlamak kolay iþ
deðil. Önce kadro var mý diye
bakacaksýn. O oyun için uygun
kadro yoksa oynayamazsýn. 30 —
40 kiþilik çok büyük ve güzel
oyunlar var ama önce bu
kadroyu toplamak zordur.
Sonra bir festivale katýlmaya
kalktýðýn zaman 30 — 40 kiþilik
kadroyu kimse kaldýramaz.
Oyunu hazýrlamadan önce oyunun dekoruna da bakmak lazým.
Acaba o oyuna bütçemiz yetecek
mi? Sonra kostüm olayý da var.
Bunlar olmadan olmaz.”
Tiyatrocu Hayrullah Þkurtak da þu
ifadelerle ayný gerçeðe deðiniyor:
“Bir oyunu hazýrlarken önce o
oyun bizim kadroya uygun mu
diye bakarýz. Kostüm, dekor
sonradan gelir.” Ardýndan da
muhtelif kadro sýkýntýlarýna
deðiniyor Hayrullah: “Her zaman
kadroda sýkýntý var. Neden?
Çünkü ödeneksiz bir tiyatroyuz.
Bir oyunu hazýrlamak için en
azýndan 3 aya ihtiyacýmýz var.
Oysa kadroyu oluþturan tiyatrocularýn hepsinin baþka bir iþi
de var. Herkes bir ekmek parasý
çýkarmak için çaba sarf ediyor.”
Herkesin bir ekmek derdi vardý,
var olan kadroyu bir araya
getirmek gittikçe zorlaþýyordu.
Kadroda bir de bayan oyuncu
sýkýntýsý hiç eksik olmamýþtý. Nafis
Gürcüali þöyle anlatýyor bu durumu:
“Kýz kadrosunda her zaman
sýkýntý vardý. Belki de burasý
küçük bir yer olduðu için
kýzlarýmýz sadece orta okul
Hayrullah Þkurtak þöyle deðiniyor
bayan oyuncu sorununa:
“Kadroda çok büyük bir sýkýntý
çekmedik ama bayan oyuncu
konusunda her zaman sorun
oluyor. Çünkü bayanlar belli bir
dönem tiyatroya geliyorlar ve
18-19 yaþlarýna geldiklerinde
tiyatroyu býrakýyorlar. Ya
üniversiteye gidiyorlar ya da
niþanlanýp evleniyorlar.
Maalesef bizde böyle bir gelenek
var. Son oyunda ben bir
repliðimde þöyle demiþtim: Ýþte
bu tiyatro profesyonel tiyatro
olmazsa, 20 yaþýndan büyük
kýzlar, bu tiyatroya ancak seyirci
olarak geliyorlar diye...”
Deniz Dadale de kadro sýkýntýsýný
dile getiriyor. Ama asýl konu
yetiþkin bayan oyuncu bulmakta
yatýyor.
“Kadroda her zaman sýkýntýlar
vardý, hala var. Mesela kýz veya
kadýn aktris konusunda sýkýntý
çekiyoruz. Genç kýzlarýmýz var
ama onlar da çabucak büyüyüp
ya öðrenim için Türkiye’ye
gidiyorlar veya ayrýlýyorlar ve
biz böyle ortada kalýyoruz. Yani
erkek kadro daha çok var.”
Asým Mongovci ise sorunun genç
bayanda olmadýðýný, yetiþkin
bayan oyuncu bulmanýn zor
olduðunu belirtiyor.
“Genç bayan kadrosu her
zaman vardý. Ama yetiþkin
bayan oyuncuyu bulmakta hep
zorlandýk. Bayanlar 17-18
yaþlarýný geçtikten sonra artýk
tiyatro yapmaya devam etmiyorlar. Hele þimdi üniversiteye
gidiyorlar, dönünce evleniyorlar,
evlenince de her þey bitiyor.
Tiyatro onlar için geçmiþte
kalan bir hatýra oluyor
sadece...”
Genç tiyatrocu Deniz Dadale oyun
seçmenin bir baþka boyutuna da
deðinerek, her þeyden önce iyi bir
okur olmak gerektiðini dile
getiriyor. Bu özelliðin de kendilerinde var olduðunu belirtiyor.
Deniz þöyle özetliyor oyun seçme
sürecini:
“Oyunlar kadroyu da dikkatte
alýnarak seçiliyor. Bunun zeminini de hepimiz oluþtururuz.
Her þeyden önce hepimiz çok iyi
birer okuruz. Hiç durmadan,
romanlar, tiyatro oyunlarý ve
saire okuruz. Mesela Asým’ýn
beðenmiþ olduðu bir oyun vardý
Karanlýkta Komedi diye... Bu
oyunu Asým Türkiye’de okumuþtu, sonra bize teklif etti.
Nafis Gürcüali okudu. Bizler
okuduk beðendik ve sahneledik.”
Sadece oyunu seçmekle bitmiyordu iþ... Örnekler vererek sürecin
karmaþýklýðýný anlatýyor Rumeli
Türk Tiyatro Sanatçýlarý Derneði
Baþkaný Etem Kazaz:
“Biz oyunu her þeyden önce
kadroya göre seçeriz. Ve
çizgimizden çýkmayýz. Çizgi
derken, þöyle izah edeyim,
arkadaþlarýmýz da açýkça biliyor: Savaþtan sonra birileri bir
torba parayla geldi ve ‘þu oyunu
hazýrlayacaksýnýz’ dedi. Bu oyun
belki bize uygun deðildi; biz
parayla satýlan kâhyalar deðiliz.
Biz “Al o parayý götür” dedik
‘Biz parayla oyun yapmayýz,
parayla yapmayýz derken biz
çizgimizden dýþarý çýkmayýz”
dedik.
Biz oyunumuzu belli bir çizgide
seçeriz, önce bunun kadroya
uyumuna bakarýz, eðer kadroya
uyuyorsa o zaman dekoru
düþünmeye baþlarýz. Dekor
acaba uygun mu? Bu dekora
olanaklarýmýz var mý? Bunun da
yapýlabilirliðini çýkardýðýmýz
zaman, iþ kostümü düþünmeye
gelir. Bazý oyunlar var ki biz
sahneye koymak istiyoruz ama
kostümünü yapamýyoruz.
Mesela biz Atatürk’ün hayatýný
sahneye koymak istedik. Oraya
buraya baþvurduk, Türk
Eþgüdüm Bürosuna, Kosova
Türk Tabur Görev Kuvvet
Komutanlýðýna daha nereye
gerekiyorsa her yere yazdýk,
dosyalar gönderdik. Türkiye’ye
yazdýk “Mustafa” adlý oyunu
sahneye koymak istiyoruz diye...
Tek ihtiyacýmýz olan bilgi ve
kostüm konusu idi. O döneme
ait üniforma ve diðer elbiseler
konusunda bilgiye ihtiyacýmýz
vardý; burada kostümograflar
yok, dekorograflar yok... bu
konularda yardým istedik ama
hiçbir cevap gelmedi. Bu tip
oyunlarý biz sahneye koymak
istiyoruz ama dekorlarýný ve
kostümlerini elde etme þansýmýz
veya olanaðýmýz yok. Dolayýsýyla
oyuncu kadrosu uygun, az
dekor gereken, kostümünü
kendimizin yapabileceði oyunlar
seçiyoruz. Bu iþ aslýnda fukara
iþi. Oyun seçme süreci böyle
baþlar ve böyle devam eder.
Ama olanaklar tanýnýrsa elbette
ki dekoru ve kostümü daha zengin oyunlarý da seçme
imkanýmýz olur.”
Perþembe, 14 Haziran 2007
14
1978 – 2006 yýllarý arasýnda hazýrlanan
oyunlar, yazarlar, yönetmenler,
festivaller ve baþarýlar:
YIL 1995
Yazan: Haldun Taner
Yöneten Zekir Sipahi
Müzik: Timur Selçuk
Oyun: Keþanlý Ali
Destaný
Kosova Tiyatrolar
Festivali (En Ýyi
Yönetmen ödülü)
Türkiye turnesi: Ýzmir —
Karþýyaka Belediyesi
SKY TV Festivali, Ýstanbul Gösterisi
YIL 1996
Yazan: Hasan Mercan
Yöneten: Raif Buþ
Oyun: Deliler
Özel: TV oyunu
Yazan: Agim Rifat Y.
Yöneten: Agim Rifat Y.
Oyun: Simidýmýn
Tablasi (skeçler)
Ýzmir Karþýyaka
Belediyesinde gösteri
YIL 1997
Yazan: Yýlmaz Erdoðan
Yöneten: Etem Kazaz
Müzik: Hüseyin Kazaz
Oyun: Kadýnlýk Bizde
Kalsýn
Kosova Tiyatrolar
Festivali
(En Ýyi Müzik, En Ýyi
koreograf, En Ýyi 2
Oyuncu ödülü, Festivalin
En Ýyi Erkek Oyuncu
ödülü)
Yugoslavya Tiyatrolar
Karþýlaþmalarý
Türkiye turnesi: T.C.
Ýzmir Karþýyaka Kurtuluþ
Bayramý Þenlikleri, SKY
Festivali, Çeþme Kurtuluþ
Bayramý Þenlikleri. Ýstanbul Gösterisi.
Yazan: Ümit Denizer
Yöneten: Nafiz Gürcüali
Özgün Müzik: Hüseyin
Kazaz
Oyun: Uçan Þemsiye
Kosova Çocuk Tiyatrolarý
Festivali
Türkiye turnesi: T.C.
Uluslar arasý Alaçatý
Çocuk ve Gençlik
Festivali, Ýzmir Karþýyaka
gösterisi
Yazan: Etem Kazaz
Yöneten: Nafiz Gürcüali
Özgün Müzik: Hüseyin
Kazaz
Oyun: Sokaðýmýzda
Yýlbaþý
YIL 1998
Yazan: David Mamet
Yöneten: Nafiz Gürcüali
Oyun: Tiyatroda Bir
Yaþam
Türkiye turnesi: T.C.
Uluslararasý Denizli tiyatro Festivali, Ýzmir
Karþýyaka gösterisi.
Yazan: Orhan Asena
Yöneten : Nafiz Gürcüali
Oyun: Dede - Torun
Ödül: Ýzmir — Alaçatý
Belediyesi - Tiyatrosu
Türkiye turnesi:
Uluslararasý Çocuk ve
Gençlik Festivali —
Alaçatý — Türkiye
Ýzmir Karþýyaka
Belediyesi gösterisi
Yazan: Agim Rifat
Yeþeren
Yöneten: Nafiz Gürcüali
Özgün Müzik: Hüseyin
Kazaz
Oyun: Eþek Muhabbeti
Kosova Tiyatrolar
Festivali
(2 En Ýyi Oyuncu ödülü)
Yugoslavya Tiyatrolar
Karþýlaþmasý
Türkiye turnesi: T.C. 75.
Yýl kutlamalarý kapsamýnda MEKSA etkinlikleri;
Marmaris — Köyceðiz,
Ankara ve Ýzmir
Karþýyaka Gösterileri.
Ýstanbul gösterisi.
Özel: TV Oyunu olarak
da oynandý.
Yazan: Orhan Asena
Yöneten : Nafiz Gürcüali
Oyun: Dede - Torun
Müzik: Hüseyin Kazaz
Türkiye turnesi: T.C. 75.
Yýl kutlamalarý kapsamýnda MEKSA etkinlikleri;
Marmaris Köyceðiz,
Ankara ve Ýzmir
Karþýyaka Gösterileri.
Ýstanbul gösterisi.
Özel: TV Oyunu olarak
da sunuldu
Yazan: Etem Kazaz
Yöneten: Nafiz Gürcüali
Oyun: 2. Mars
YIL 1999
Yazan: David Mamet
Yöneten: Nafiz Gürcüali
Oyun: Tiyatroda Bir
Yaþam
Not: Savaþtan sonra
Kosova’da oynanan ilk
tiyatro oyunu
Yazan: Karma yazarlar
Yöneten: Nafiz Gürcüali
Özgün Müzik: Hüseyin
Kazaz, Reþit Ýsmet
Oyun: Nostalji
Yazan: Etem Kazaz
Yöneten: Nafiz Gürcüali
Özgün Müzik: Hüseyin
Kazaz
Oyun: Maskeli Balo
YIL 2000
Yazan: Ümit Denizer
Yöneten: Nafiz Gürcüali
Oyun: Uçan Þemsiye
Uluslar arasý 23 Nisan
Çocuk Bayramý—Ýzmir —
Karþýyaka- Türkiye
Yazan: Davet Mamet
Yöneten: Nafiz Gürcüali
Oyun: Tiyatroda Bir
Yaþam
Kosova Tiyatrolar
Yarýþmasý
(1. Ödül, En Ýyi Oyun, En
Ýyi Oyuncu, En Ýyi Sahne
Tasarýmý ödülü)
Berlin, Almanya.
Gösterimi.
YIL 2001
Yazan: Peter Shaffer
Yönetmen: Nafiz
Gürcüali
Oyun: Karanlýkta
Komedi
Kosova Tiyatrolar
Yarýþmasý (En Ýyi
Yönetmen, En Ýyi Oyuncu
ödülü)
Yýl: 2002 Türkiye
Turnesi: Gömeç —
Balýkesir, Edirne.
Kosova Turnesi.
YIL 2002
Yazan: Turgut Özakman
Yönetmen: Deniz Dadale
Oyun: Ah Þu Gençler
Kosova Tiyatrolar
Yarýþmasý ,
Türkiye Turnesi: Gömeç
— Balýkesir, Edirne ve
Salihli
Kosova turnesi.
Yazan: Muharrem Buhara
Yönetmen: Asým
Mongovci
Oyun: Konuþan Hindi
Türkiye — Ýzmir — 23
Nisan Çocuk Þenliði
Kosova Turnesi.
YIL 2003
Yazan: Peter Shaffer
Yönetmen: Nafiz
Gürcüali
Oyun: Karanlýkta
Komedi
Türkiye Denizli
Uluslararasý Amatör
Tiyatrolar Festivali
Ankara, Çorlu Festivali
YIL 2004
Yazan: Turgut
ÖZAKMAN
Yönetmen: Asým
MONGOVCÝ
“Ak Masal Kara
Masal’
Türkiye — Ýzmir — 23
Nisan Çocuk Þenliði
Kosova Turnesi.
Yazan: Turgut Özakman
Yönetmen: Deniz Dadale
Oyun: “Hababam
Sýnýfý”
Kosova Tiyatrolar
Yarýþmasý (En Ýyi Oyuncu
ödülü, En Ýyi Müzik, 2 En
Ýyi Oyuncu ödülü),
Türkiye Turnesi: Ýstanbul,
Çorlu Festivali, Edirne
Kosova turnesi. TV
oyunu olarak da sunuldu.
YIL 2005
Yazan : Yakovos
KAMBANELLÝS
Yönetmen : Nafiz
GÜRCÜALÝ
Oyun : Savaþ Baba
Kosova Tiyatrolar
Yarýþmasý ( En iyi oyun,
en iyi erkek oyuncu, en
iyi kostüm)
Türkiye turnesi : Ankara,
Ýstanbul, Edirne, ÝzmirKarþýyaka, ÝzmirGaziemir)
Kosova turnesi. TV
oyunu olarak da sunuldu.
YIL 2006
Yazan: Ephraim Kishon
Yönetmen: Nafiz
Gürcüali
Oyun: “Tarlakuþuydu,
Juliet”
Kosova Tiyatrolar
Yarýþmasý ( En iyi oyun,
En iyi Yönetmen, En iyi
erkek oyuncu, en iyi
bayan oyuncu, en iyi
sahne tasarýmý)
TV oyunu olarak da
sunuldu.
15
Türkçenin Kosova’sý
B
Güncel
Perþembe, 14 Haziran 2007
HAZAR’IN BERÝSÝ
u hafta sizleri güncellikten çýkarýp bilgi dünyasýna buyur etmek istiyorum. Bu köþenin yabancýsý
olmayan bir konu tarzýndan bilgiler sunacaðým.
Türkçenin büyük coðrafyasýnda nasýl geliþmelerin
yaþandýðý merak edilir; ilginçtir. Ben de Azeri Türkçesini
kýyaslayarak Türkçenin seyrine bir kýsýmdan da olsa girmiþ olacaðým. “Dünyada 200 milyonun üzerinde Türk
yaþýyor ama neden bunlar ayný þekilde konuþmuyor”
sorusunun yanýtý bu mantýkta gizlidir.
Azeri Türkçesi, Batý Türkçesinin doðu sahasý içinde yer
alan aðýzlar topluluðu ve bu saha içinde geliþen yazý dili
koludur. Batý Türkçesinin esasýný Oðuz Türkçesi oluþturur. Türkçenin Oðuz þivesine dayanan ve 12.-13. yüzyýldan bugüne dek kullanýlagelen Batý Türkçesinde zamanla
iki daire ortaya çýkmýþtýr: Osmanlý Türkçesi ve Azeri
Türkçesi. Bizim Kosova’daki Türkçemiz de Oðuz
Türkçesinin Osmanlý Türkçesi kolundandýr.
Azeri sahasý dil coðrafyasý bakýmýndan doðu
Anadolu; güney Kafkasya ve Azerbaycan Cumhuriyeti;
Ýran Azerbaycan’ý; Kerkük, Musul gibi kentleri içine alan
Irak; Suriye Türkleri bölgelerini içine alýr.
Azeri ve Osmanlý sahalarý arasýndaki farklarýn
ilk belirtileri Eski Anadolu Türkçesi (13.-15. yüzyýllar)
devresinde baþlamýþtýr. Azeri ve Osmanlý sahalarýndaki
farklar genellikle konuþma dilinde kalmýþtýr. Týpký
Türkiye ve Kosova Türkçelerinin konuþma dilinde kalan
farklýlýk mantýðý gibi... Ayrýlýklar, eskiden beri yazý diline
aktarýlmamýþtýr. Azeri sahasý, Batý Türkçesinin esas yazý
dili çizgisini oluþturan Osmanlý yazý dili çizgisinin paralelinden dýþarý çýkmamýþtýr. 20. yüzyýlýn baþýnda bir
aralýk Osmanlý edebiyatýnýn Azeri edebiyatý üzerindeki
etkisinin artmasý dolayýsýyla, yazý dilinin Azeri ve
Osmanlý cephesi büsbütün birleþme yoluna gitmiþtir.
Esasen bu devirde bütün Türk ülkelerinde Osmanlý
rüzgârý esmiþ; kuzey, doðu ve batý, bütün Türklük
sahalarýnda tek bir yazý dili olarak Osmanlý Türkçesinde
birleþme cereyaný büyük bir güç kazanmýþ, baþta Kýrýmlý
Ýsmail Gaspýralý olmak üzere birçok Türk kültür birlikçileri tarafýndan baþarýyla uygulanmýþtýr. Böylece,
Türkçenin aðýz ve þiveleri arasýnda yakýnlaþma saðlanmýþtýr.
Bugün durum biraz farklýdýr. Yazý dili olarak Azeri
Türkçesi bugün Osmanlý sahasýndan, yani Türkiye
Türkçesinden en çok ayrýldýðý bir devreye girmiþtir. Buna
raðmen Azeri Türkçesi ile Türkiye Türkçesi bugün de
yazý dili olarak, gramer yapýsý bakýmýndan, iki ayrý ve
baðýmsýz yazý dili hâline gelmiþ deðildir.
14. yüzyýldan itibaren eserlerini takip ettiðimiz Azeri
Türkçesinin yazý dili olarak aðýrlýklý merkezini son
Hazýrlayan: Abdülhadi Taduþka
Alpay
ÝÐCÝ
zamanlara kadar güney Azeri sahasý (Ýran) taþýmýþ, özellikle Safevilerden itibaren Ýran sahasýndaki Azeri kültür
merkezlerinde Azeri Türkçesinin karakteristik yapýsý,
geliþmesi devam etmiþtir. Bu yazý dili Ýran’da 1930’lara
kadar kesintisiz gelmiþ, fakat o tarihten sonra Farsçayý
tek yazý dili olarak kullanma mecburiyeti konulduðundan, Azeri Türkçesi yazý dili olarak Ýran’da kesintiye
uðramýþtýr. Bugün Azeri Türkçesi yazý dili olarak
Azerbaycan Cumhuriyeti’nde vardýr. Yazý dili aðýrlýðý
güney Azerbaycan’da iken esas olarak Tebriz aðzýna
dayanýyordu. Aðýrlýk kuzeye geçtikten sonra, bu güney
geleneðine baþlýca Bakü ve Karabað aðýzlarý da katýldý.
Bugün Azeri yazý dili, ön planda Bakü, Karabað ve
Tebriz aðýzlarý üçgeni ile genel Batý Türkçesi geliþimine
dayanmaktadýr.
Yazý dili olarak Azeri Türkçesi ile Türkiye Türkçesi
arasýndaki gramer yapýsý ayrýlýðýna bugün bir de sözlük
sahasýndaki ayrýlýk katýlmýþtýr. Özellikle, Türkiye
Türkçesindeki yeni sözler bu iki yazý dili kolunun söz
daðarcýðýnda hissedilir ayrýlýklar meydana getirmektedir.
Azeri Türkçesi bugün esas kuzey Azerbaycan’da, münferit eserlerde kalmak üzere de güney Azerbaycan’da ve
Kerkük’te yazý dili cephesiyle yaþamaktadýr. Bu bölgelerle birlikte güney Kafkasya ve doðu Anadolu bölgelerinde ise sadece konuþma dili olarak büyük bir aðýzlar topluluðu halinde yaþamasýna devam etmektedir.
Doðu Anadolu’nun konuþma dili Azeri, yazý dili tabii
Türkiye Türkçesidir.
Azeri Türkçesi ile Türkiye Türkçesi sahalarýnýn sýnýrlarý
bir çizgi þeklinde deðil, iç içe geçmiþ bir þekildedir.
Birleþme noktalarý Anadolu’dadýr. Doðudan orta
Anadolu’ya kadar Azeri Türkçesinin etkisi görülebilir.
Anadolu’nun en koyu Azeri Türkçesi bölgesi Kars ilidir.
Azeri Türkçesi ve Osmanlý Türkçesi arasýndaki ayrýlýklarýn sebepleri þöyle sýralanabilir:
Birinci sebep Eski Anadolu Türkçesidir. Batý Türkçesinin
bu ilk döneminde söz konusu sahalar, bölgelerinde kendi
tercihlerine göre þekillenmiþlerdir. Zamanla bu þekillenmeler keskinleþmiþtir. Ýkinci sebep kabile farklarýdýr.
Azeri ve Osmanlý sahasýna yerleþen Oðuz boylarý farklýdýr. Ýki sahaya biraz ayrý Oðuz boylarý yerleþtiði gibi,
Azeri sahasý batýya geçiþin ilk duraðý olarak
boylarýn tabakalaþmasý bakýmýndan da farklý
bir manzara arz eder. Farklý boylar farklý aðýzlar demektir ve bu boylardaki telaffuzlar
ayrýlýklarý doðurmuþtur. Üçüncü sebep Batý
Türkçesinin dýþýnda kalan diðer Türk
þivelerinin etkileridir. Bu etkiler Azeri
Türkçesi üzerinde görülür. Azeri sahasý hem
doðu hem kuzey Türk bölgelerine çok daha açýk bir
halde olmuþtur. Ayrýca, Azeri bölgesine diðer Türk boylarýndan yerleþmeler de gerçekleþmiþtir. Bunun sonucunda Osmanlý sahasýyla Doðu Türkçesinin edebi dil
temaslarý sýnýrlý iken, Azeri bölgesi hem Osmanlý hem
Çaðatay edebî dilinin kullanýldýðý bir saha olmuþtur.
Dördüncü sebep Azeri Türkçesinde, Ýlhanlýlar dolayýsýyla, bazý Moðolca unsurlarýn kalmýþ olmasýdýr. Fakat bunlar fazla olmayýp lap, nöker, laçýn gibi bazý sözlerden
ibarettir. Beþinci sebep her iki sahada görülen çevre etkileridir. Her iki saha da ayrý komþu dillerden birtakým
ögeler almýþtýr. Osmanlý Türkçesine bazý Yunanca ve
Ýtalyanca sözler, Tanzimat’tan sonra da, özellikle son
zamanlarda batý dillerinden birçok söz ve tabirler
geçmiþtir. Azeri Türkçesine ise; baþlýca Farsça ve
Rusçadan birtakým unsurlar geçmiþtir. Rusçadan geçen
unsurlar bir kýsým sözlerle, soyadlarýnda görülen Rusça
eklerdir. Farsçadan geçen unsurlar olarak da, bazý yerel
Farsça sözlerin yanýnda, özellikle ses tonu ile soru þekli
ve ki’li cümlelerin çokluðu dikkati çekmektedir.
Azeri Türkçesinin farklarý temelde yukarýdaki gibi belirtilebilir. Ancak, durum hiç de karýþýk deðildir. Azeri
Türkçesi Oðuz Türkçesi içindedir ve Batý Türklerinin dilleri içinde bir yerdedir. Kosova, Batý Trakya veya
Türkiye Türklerinin Türkçelerinden ayrý bir dil deðildir.
Azeri Türkçesini “Azerice” þeklinde kullanmak hem dil
bilimsel veriler açýsýndan hem de Türkler arasýnda
psikolojik ayrýlýklar yaratmak açýsýndan mantýklý bir
davranýþ deðildir. Bunlara dikkat etmemiz gerekir.
Ayrýca, Azeri Türkçesi ile yazýlmýþ bir metin Türkiye
Türkçesine aktarýlabilir ama çevrilemez! Zira çeviri, iki
yabancý dil arasýnda olur. Almancadan Türkçeye çeviri
yapýlýr ama Kazak Türkçesinden Türkiye Türkçesine
“aktarma” yapýlýr zira ikisi de Türkçedir. Azerbaycan
Türkçesi bugün þu harflerle yazýlýr: A, b, c, ç, d, e, ?, f,
g, ð, h, x, ý, i, j, k, q, m, n, o, ö, p, r, s, þ, t, u, ü, v, y, z.
harfi e harfinin aynýsýdýr. Azeri Türkçesi alfabesindeki
“e” ise i ve e arasýndaki kapalý e harfidir. “x” hýrýltýlý h
harfidir. Q ise “k” harfinin kalýn þeklinde kullanýlýr: Qoç,
qara... Türkiye Türkçesi ve Azerbaycan Türkçesi alfabelerindeki fark konusuna burada deðinmeyeceðim. Bu
mesele Türklerin çözmeleri gereken çok ciddi bir
meseledir. Azerbaycan’ýn diliyle Türkiye’nin dili arasýnda iþleyiþte hiçbir fark yokken alfabe farklýlýðý nedeniyle
insanlarda algý farklýlýðý yaratýlmaktadýr. Bu sakýncalýdýr.
Yazýmý, Azerbaycan Türklerinin önemli þahsiyetlerinden
Anar’ýn “Ak Koç Kara Koç” adlý kitabýnýn baþýndan bir
bölümle bitiriyorum:
Soldan Saða
1. B.M. Kosova özel tesilcisi Marti ...
2. Bir meyve ( içinde kýrmýzý
Tanerleri olan ) — Erkek ismi
3. Beyaz — Ýbrahim Tatlýses’in doðduðu þehir — Gaus
4. Titan — Boþnakça odun — Karate ve
aktör Bruce .....
5. Kadýn ismi — Sürekli yaðmurlar
6. Bir dizi eserinin yazarý Göntekin
....
Yukarýdan Aþaðýya
1. Bir kilidi açýp kapamak için kullanýlan araç
2. Adalet, tanrýnýn adlarýndan biri —
Letonya
3. Türkiye araba plakasý — Çene
kemiklerin üstüne dizili
4. Ýtalya — Bir meyve ( Ramazanda bu
meyve ile oruç açýlýr)
5. Varlýk, zenginlik, mal-mülk
6. Kutsal bir gün ( Bayramdan evvel
kutlanýr) — Niton
7. Her tarafý sula sarýlý olan toprak —
Hidrojen + Oksijen
8. Radium — Þanzumda olmayan boþta
araba, otobüs
9. Ýlgilenmiþ olan, ilgili bulunan,
alakadar olan
Bulmacanýn
çözümü No: 5
Gaziantep, elli, Daver , no, sarp, i, ç,
ioni, pz, lista, Þar, Eda, bale, Roki,
ilan
To p l u m
Din ve Toplum
M.Tevfik Yücesoy
S
[email protected]
[email protected]
NAMAZIN MÝRACI
ETTAHÝYYAT DUASI
elâm, azamet ve mülk sahibi
olmada baki olma, her türlü
afet ve noksanlýklardan beri
olma. Tahiyyat çoðul olan bir isimdir.
Tekili “Tahiyye”dir.
Tahiyyât kelimesi Kur’an’da altý
âyette geçmektedir. Bu âyetlerden
birinin meâli þöyledir:
“Bir selâm ile selamlandýðýnýz
zaman, siz de ondan daha güzeli ile
selâmlayýn yahut verilen selâmý
aynen iâde edin” (en-Nisa, 4/86).
Tahiyyât kelimesi, Kur’an’ýn diðer
ayetlerinde de, ayný þekilde selâm
manasýnda kullanýlmýþtýr.
Namazda okunan teþehhüd’e de,
tahiyyât denir. Okunuþu þöyledir:
“Et-tahiyyatu lillahi ve’s-salâvatu
ve’t-tayyibâtu es-selâmu aleyke
eyyuhen-nebiyyu ve rahmetullahi ve
berekâtuhu es-selâmu aleyna ve alâ
ýbâdi’llahi’s-salihin. Eþhedu en lâ
ilâhe illallâh ve eþhedu enne
Muhammeden abduhu ve resuluh”.
Manasý ise, þöyledir:
“Bütün dualar, senâlar, malî ve
bedenî ibâdetler, mülk, azamet
Allah’a mahsustur. Ey Peygamber!
Selâm sana. Allah’ýn rahmet ve
bereketi senin üzerine olsun. Selâm
ve esenlik bize ve Allah’ýn salih
kullarýnýn üzerine olsun. Ben þehâdet
ederim ki, Allah’tan baþka bir ilâh
yoktur. Muhammed O’nun kulu ve
resuludür.”
Ashab-ý kirâm namazda oturduklarý
vakit, “Esselâmu Alallâh” yani selam
Allah’a, “Esselâmu ala fulân” yani
filana selâm diyorlardý. Hz.
Muhammed (s.a.s) bu durumu öðrenince, ashâbýn bu hareketini tashih
ederek, namazdaki oturuþlarýnda,
“ettahiyyât”ý okumalarýný öðretti.
Çünkü selâm her tür afet, kusur ve
ayýptan uzak olma manasýnadýr. Bu
nimetlerin sahibi Yüce Allah’týr. Þu
halde ashab-ý kirâm “Selâm Allah’a”
demekle, Allah’ýn verdiði bu ihsaný
O’na iâde etmiþ sayýlýyorlardý
(Müslim, Salat, 16).
Bu tahiyyât, Hz. Muhammed
(s.a.s)’in Mirac gecesinde Yüce Allah
ile yaptýðý selâmlaþmasýdýr. Allah ile
onun arasýndaki mesâfe, iki yay
kadar yahut daha az kalýnca (enNecm, 53/9), Allah’a selâmlarýný
þöyle arzetti:
“Bütün dualar, senâlar, malî ve
bedenî ibâdetler, mülk, azamet
Allah’a mahsustur.” Yüce Allah þöyle
mukâbele etti:
“Ey Peygamber! Selâm sana.
Allah’ýn rahmet ve bereketi senin
üzerine olsun” Hz. Muhammed
(s.a.s) þöylece yeniden söz aldý:
Perþembe, 14 Haziran 2007
DUYURU
16
Cuma, 15 Haziran 2007 tarihinde saat 11:00’de Mamuþa Kültür
Evi’nde Kosova AGÝT Misyonu ve Mamuþa Belediyesi iþbirliði
içerisinde Belediyede Þeffaflýk Projesinin üçüncü halka açýk toplantýsý düzenlenecektir. Toplantý esnasýnda Mamuþa halkýna “Kamu
Belgelerine Eriþim Yasasý” hakkýnda bilgiler verilecektir.
Düzenlenecek olan halka açýk toplantýya Mamuþa halký saygýyla
davet edilmektedir.
NJOFTIM
Me datën 15 Qershor 2007 në Shtëpinë e Kulturës në Mamushë do të
mbahet mbledhja e tretë me radhë publike si pjesë e projektit për
Transparencën Komunale të organizuar nga OSBE-ja Misioni në
Kosovë në bashkëpunim me Komunën e Mamushës. Gjatë mbledhjes, qytetarëve do të iu epen informata mbi “Ligjin për Qasjen në
Dokumentet Zyrtare”. Qytetarët e Mamushës me respekt ftohen që të
marrin pjesë në këtë mbledhje publike.
Yardým Kampanyasý
Sevgili Okurlarýmýz,
Bugünlerde Ýstanbul’da tedavi görmekte olan yardýma muhtaç
bir Prizrenli hemþehrimizin acil olarak maddi yardýma ihtiyacý
bulunmaktadýr. Baþlatýlan yardým kampanyasý çerçevesinde
“Procredit” Bankasý Prizren Þubesinde Skender Qurqiali (Çurçiali)
Yukarýda yazýlan tahiyyât, Hanefî
mezhebine göre okunan þeklidir.
adýna açýlan 1120154825000104 cari hesabýna da yardýmlarýnýzý
Diðer mezhep âlimlerinin çoðu da,
iletebilirsiniz.
tahiyyâtýn bu þeklini benimYardýmlarýnýzý banka hesabý dýþýnda þu adrese de ulaþtýrasemiþlerdir. Bu, Ýbn Mes’ud’un Hz.
bilirsiniz:
Muhammed (s.a.s)’den naklettiði
tahiyyâttýr. Þâfiî mezhebine göre
Tel: 044-144-261
okunan tahiyyât bundan biraz farkAdres: Fehmi Ladrovci, No: 77, Prizren
lýdýr. Onlarýn okuduklarý tahiyyât, Ýbn
Esirgemeyeceðiniz destek bir hayat kurtaracaktýr.
Abbas tarafýndan nakledilmiþtir.
“Selâm ve esenlik bize ve Allah’ýn
salih kullarýnýn üzerine olsun.”
(Muhammed Hamidullah, Ýslâm
Peygamberi, Ýstanbul 1972, 1, 106),
Aslýnda âlimler tarafýndan nakledilen
daha farklý tahiyyât þekilleri de
vardýr. Bütün bu rivâyetlere dayanan
tahiyyâtlar okunabilir. Hepsinin câiz
olduðu hususunda âlimlerin ittifaký
vardýr. Ýhtilaflarý, hangisinin daha
faziletli olduðu hakkýndadýr (Nevevî,
Müslim Þerhi, 1924, IV, 115; esSeyyid Sabýk, Fýkhu’sSünne, Beyrut,
(t.y)., 139 vd).
Tahiyyât iki, üç ve dört rekat olarak
kýlýnan bütün namazlarýn sonunda
okunduðu gibi iki rekattan fazla olan
üç ve dört rekatlý namazlarda, ikinci
rekatýn sonunda da okunur. Son oturuþlarda tahiyyât’ý okuyacak kadar
oturmak farzdýr. Ancak tahiyyâtý okumak farz deðildir. Son oturuþta da,
ikinci rekatýn sonunda da tahiyyâtý
okumak vaciptir. Okunmadýðý
takdirde, namazý iâde etmek gerekmez. Namazýn sonunda sehiv secdesi
yapýlýr .
Ýmâm, imâma uyan cemâat ve yalnýz
baþýna namazý kýlan kiþi, tahiyyâtý
okur. Tahiyyât hiç bir yerde sesli
okunmaz, daima sessiz okunur.
(Ahmed b. Muhammed b. Ýsmail etTahtâvî, Haþiye ala-Merâki’l-Felâh
Þerhi Nur’il-Ýzâh, Mýsýr 1970, s. 202
vd.)
Biricik Oðlum, Kardeþimiz ve Dayýmýz
Güner Þporta’yý
Ölümünün 16. yýldönümünde rahmetle anýyoruz.
Ölümsüzlüðe gittiðinden bu yana içimizde ki
yangýn hiç sönmedi, sönmeyecekte. Ayrýca
bizler var oldukça sende bizlerle birlikte
içimizde yaþayacaksýn. Mekanýnýn cennet
olmasý için yüce Allah’a duacýyýz.
Ruhun þad olsun.
Annesi: Çamile, Kardeþleri: Nehal ve Behiye, Eniþtesi: Muhammed,
Yeðenleri: Hayatin, Taner, Þani ve Adle.
Ýsmet (Cepçi) Kazaz’ý
Ölümünün 16. yýlýnda rahmetle anýyoruz.
Aradan yýllar geçse de içimizdeki özlemin ve
o buruk hüzün hep ayný. Sana olan sevgilerimiz ve senle olan hatýralarýmýz da hep ayný
kaldý. Þimdiye kadar olduðu gibi þimdiden
sonra da kalbimizin en deðerli yerine yaþamaya devam edeceksin. Ruhun þad, mekanýn
Cennet olsun.
Eþi: Firdez, Kýzlarý: Türkan, Þükrün, Oðlu: Selahattin, Gelini:
Visal, Damatlarý; Þefket, Adnan, Torunlarý: Gençer, Dilek, Tuncay,
Ýsmet, Cevdet.
Güncel
Genetikte çýðýr açan çalýþma
17
Perþembe, 14 Haziran 2007
B
Kalýtsal rahatsýzlýklarda genlerin rolü hakkýnda þimdiye dek yapýlan en kapsamlý
çalýþmada, bilimadamlarý yaygýn genetik bozukluklara yol açan 15 geni tespit etti.
u genlerin koroner kalp hastalýðý, yüksek tansiyon, tip 1 ve tip 2 diyabet,
römotoid artrit, baðýrsaklarý etkileyen
Crohn hastalýðý ve manik depresif psikozla
baðlantýlý olduðu belirtildi.
Yaklaþýk 200 bilimadamýnýn yaptýðý bu
çalýþma týp dünyasýnda dir dönüm noktasý
olaarak görülüyor.
Bu, çalýþmanýn sonuçlarý kadar kullanýlan
yöntemden de kaynaklanýyor.
Geliþtirilen yeni yöntemle, sorunlu genlerin tespiti hýzlanýyor.
Geliþtirilen yeni yöntemle, sorunlu
genlerin tespiti hýzlanýyor
Wellcome Trust adlý týbbi araþtýrma vakfý
için yapýlan çalýþmada, uzmanlar her hastalýk
için 2000 hastadan, yani toplam 14 bin kiþiden kan örnekleri alýp genetik haritalarýný
çýkardý.
Sonra bunlarý 3000 saðlýklý gönüllünün
verileriyle karþýlaþtýrdý.
Farklar hangi genlerin hangi hastalýklara
yol açtýðýný da ortaya koydu.
Çalýþmayý yürüten ekibin baþkaný Profesör
Peter Donnely, belirlenen bu 15 gene risk faktörü olarak bakabileceklerini belirtti.
Donnely, “Ýnsanlarýn hastalýða yakalanma
riskleri konusunda daha iyi tahminler yapabileceðiz. Özellikle risk grubundaki kiþileri
daha sýk tarama testleri yaptýrmaya teþvik
edebilir, belki yaþam biçimlerini
deðiþtirmelerini, neler yaptýklarýna neler
yediklerine dikkat etmelerini isteyebiliriz.”
dedi.
Ýnsan genlerinin tam bir haritasýný çýkarmaya yönelik genom projesini destekleyenler,
bunun en ölümcül hastalýklara çare bulma
umudu saðlayacaðýný söylüyordu.
Dokuz milyon sterline mal olan bu projenin mimarlarý ise, elde ettikleri verilerle
etkin tedavi yöntemlerine ulaþýlmasý için
gereken sürenin de kýsalacaðýný vurguluyorlar.
Bulgaristan’ýn Kavarna þehriyle
iþbirliði anlaþmasý imzaladýk
Prizren Belediyesi ile Bulgaristan’ýn en geliþmiþ ve
kalkýnmýþ belediyelerinden biri olan Kavarna þehriyle
iþbirliði anlaþmasý imzalandý. Anlaþma çerçevesinde her
iki belediyenin ileride Avrupa Birliði projelerine birlikte
katýlmalarý ve her iki belediye öðrencilerinin birbirlerini
ziyaret etmeleri öngörülüyor. Anlaþmanýn, Prizren
Belediyesinde bilhassa kültür ve turizm alanýna olumlu
olarak etki etmesini bekleniyor.
G
eçen Cuma günü Prizren Belediyesi ile
Bulgaristan’ýn en geliþmiþ ve kalkýnmýþ
belediyelerinden biri olan Kavarna þehriyle iþbirliði anlaþmasý imzalandý. Prizren Belediyesi baþkaný
Eçrem Krüeziu, her iki belediye arasýndaki iþbirliði anlaþmasýn karþýlýklý istem ve baþlatýlan ortak giriþimler sonucunda varýldýðýný söyledi. Prizren Belediyesi için bu iþbirliðin verimli olacaðýna inandýðýný söyleyen Baþkan
Krüeziu, bu iþbirliðin her alanda, bilhassa kültür ve turizm alanýna olumlu olarak etki etmesini beklediklerini
ifade etti. Bulgaristan’ýn Kavarna Belediyesi Baþkaný
Conko Conev, Kavarna Belediyesinin Prizren
Belediyesine Avrupa Birliðine giriþ kartý olarak hizmet
vereceðini, çünkü AB projelerine birlikte katýlacaklarýnýn
altýný çizdi. Her iki belediye öðrencilerin birbirlerini
ziyaret edeceklerini kaydeden Baþkan Conev, Kavarna
Belediyesi nüfusunun yaklaþýk 18 bin olduðunu ve bütçe
tamamýnýn yüzde 75’ini kendi kaynaklarýndan saðladýðýný
belirtti. Ziyaretin sonunda her iki baþkan birbirlerine
hediyeler verdiler.
Ýklim-tarým denklemi çözülmeye çalýþýlýyor
Küresel ýsýnmanýn dünya üzerindeki tarýmý nasýl etkileyeceðini araþtýran
Amerikalý bilim adamlarý, hava sýcaklýðý ile doðadan elde ediler ürün
miktarý arasýnda yakýn bir iliþki olduðuna iþaret ediyor.
G
eleceði yaþamaya baþladýk
bile. Çünkü küresel ýsýnmanýn tarýma etkisi þimdiden
görülebiliyor. Bu sonuca, ABD’deki
Ulusal Lawrance Livermore
Laboratuvarý ve Kaliforniya’daki
Carnegie Enstitüsü ulaþtý. Bilim
adamlarý, 1980 ile 2002 yýllarý arasýnda buðday, mýsýr, arpa ve soya fasülyesi hasýlatlarýný inceledi.
Ulusal Lawrance Livermore
Laboratuvarý’ndan David Lobell
sonuçlarý þöyle açýklýyor: “Küresel
düzeyde, hava sýcaklýðý ile hububat
hasýlatý arasýndaki iliþkiyi çok açýk
bir þekilde görmek benim için
þaþýrtýcýydý. Kuzey Avrupa veya
Kanada gibi soðuk bölgelerde mevcut
hava sýcaklýðý hasýlatý daha olumlu
yönde etkiliyor. Ancak zaten sýcak
olan tropik bölgelerde hava sýcaklýðýnýn artmasý belli hububat türlerini
olumsuz yönde etkiliyor. Fakat küresel düzlemde bunlarýn birbirini eþitleyip eþitlemeyeceði henüz belli
deðil.”
Mahsul miktarýnda gerileme
Bilim adamlarýnýn hesaplamalarýna göre 1980 yýlýndan bu yana yýllýk
mahsul miktarý yüzde 2 ila 3 oranýnda geriledi. Ýlk etapta bu oran çok da
büyük bir oran gibi görünmüyor.
David Lobell açýklýk getiriyor: “Ton
ile hesaplandýðýnda 40 milyon tondan
söz edebiliriz. Ekonomik etkisini
hesaplamak için bir çiftçinin bir ton
Mahsul için kazandýðý geliri
dikkate alýrsýnýz. Bu da yýllýk 2 milyar dolar zarar demek.”
Bu göreli bir kayýp. Sulama sistemlerinde ve ýsýya karþý dayanýklý
tohumlardaki yeni teknolojiler
sayesinde mahsuller küresel çapta
artýyor. Ancak Carnegie Enstitüsü
uzmaný Christopher Field, bu artýþý
saðlamanýn o kadar da kolay
olmadýðýný söylüyor: “Ben bunu el
freni çekik bir arabayý harekete
geçirmeye benzetiyorum. Yeterince
gaza basmanýz halinde hýz alabilirsiniz. Ancak hep daha fazla
güce ihtiyaç olacak. Evet, tarým
mahsulleri artýyor. Ancak küresel
ýsýnma el freni iþlevi görüyor.
Tarým alanlarýnda mahsullerin artmasýný güçleþtiriyor.”
Christopher Field, gelecekte ekim
ve tohumculuk uygulamalarýnýn sistematik bir þekilde iklim koþullarýna
uyarlanmasý gerektiðini söylüyor.
Ancak birçok çiftçi bugüne kadar
iklim deðiþikliði gerçeðini kabullenmedi. Field’e göre bunda iklim
araþtýrmacýlarýnýn meydada yansýtýlan
tartýþmalarýnýn rolü olabilir. David
Lobell ise daha iyi ürün elde edilecek
olunmasýna iliþkin tespiti þöyle
anlatýyor: “Gelecekte bir takým yeni
teknolojilerle, iklimin mahsulleri
üzerinde olumsuz etkide bulunmasýna
zaman tanýmadan mahsullerin arttýrýlmasýný saðlamayý hedefliyoruz.
Ancak baþka bir sorun var. Talebin
artacaðýný biliyoruz. Bu nedenle konu
bizim mahsulleri arttýrýp arttýrmayacaðýmýz deðil. Sorun bizim artan
talebi karþýlayacak düzeyde mahsulleri arttýrýp arttýrmayacaðýmýz. Ayrýca
talep eðilimlerini, teknolojik yönelimlerle kýyaslarsak iklim deðiþikliðinin etkileri çok daha çarpýcý bir
hal alýyor.”
Gelecek belirsiz
Neredeyse tüm iklim araþtýrmacýlarý küresel ýsýnmanýn tarým hasýlatlarýný azalttýðý konusunda hemfikir.
Ancak karbondioksit salýnýmýnýn
iklim denklemindeki rolü tartýþýlýyor.
Christopher Field, bilimsel alanda
yaþanan tartýþmayý anlatýyor: “Taþýl
yakýtlarýnýn yanmasý atmosferdeki
karbondioksit oranýný arttýrýyor. Ve
laboratuvar koþullarýnda, yüksek karbondioksit, bitkilerin geliþimini hýzlandýran gübre etkisinde bulunuyor.
Öte yandan hava sýcaklýðýnýn belli
düzeyleri aþmasý küresel boyutta
mahsulleri azaltacak. Bunu ispatlayan
somut delillerimiz var. Yani biz geleceðin tarým sektöründe, ýsýnma ile
mahsullerin azalmasý ve karbondioksit ile mahsullerin artmasý arasýnda
þiddetli bir rekabet yaþanmasýný bekliyoruz. Ve açýkçasý nasýl bir tablonun
ortaya çýkacaðý belirsiz.”
Yeni modellemelere göre gelecekte bu ikisi arasýnda bir denge oluþabilir. Ancak Field, hava sýcaklýðýnýn
sadece bir ila iki derece artmasý
halinde bunun gerçekleþmeyeceði
konusunda uyarýyor, çünkü dünyanýn
birçok bölgesinde zaten uzun bir
süredir bu denge mevcut deðil.
Araþtýrmacýlar geçmiþte etkili olan
envanter çýkarma çalýþmalarýný
Afrika’ya geniþletmek istiyor.
Araþtýrmacýlar darý ve sýcak ülkelerde
yetiþen bir aðaç türü olan manyoklarý
incelemek istiyor. Zira Afrika için
öngörüler bir hayli kötü . 2050 yýlýna
kadar tarým mahsullerinin yarý yarýya
azalacaðý tahmin ediliyor.
Gençlik
Özgüveninizi Ölçün!
Aþaðýdaki sorularý “evet” yada “hayýr”
þeklinde cevaplayýn.
1.Ýþ yada üniversite için yaptýðýnýz üç
baþvurunuz reddedilirse kendi
yeteneðinizdenþüphe eder misiniz?
-evet -hayýr
2.Büyük kalabalýklar kafanýzý karýþtýrýyor yada sizi korkutuyor mu?
-evet -hayýr
3.Þu anda dolabýnýz eski püskü
kýyafetlerle mi dolu?
-evet -hayýr
4.Kendinize sürekli aynada bakar
mýsýnýz?
-evet -hayýr
5.Yürürken yada birinbi beklerken
vucudunuzun duruºu dik mi?
-evet -hayýr
6.Çoðu zaman insanlarýn sizin
hakkýnýzda dedikodu yaptýðýný düþünürmüsünüz?
-evet -hayýr
7.Güvenlik kuvvetlerinden biri size
yaklaþtýðýnda kalbiniz daha hýzlý atmaya
baþlar mý?
-evet -hayýr
8.Lokanta otobüs ya da caddedeki
yabancýlar arasýnda size birinin dikkatle
Haftanýn þiiri
Adý Olmayan
Þiir
Ölüm kadar zordu gözlerin
Ne benim oldular, ne aklýmdan çýktýlar.
Son kadehlerim oldun bazen
Bazen yeni bir sigarayý yakýþ sebebim
Þimdi ellerinden uzak olduðum kadar
uzaðým kendimden,
Hiç bitmemiº siyah beyaz bir
puzzle gibi hayat
Parçalarý birleþtirmeye korkuyorum
Bitince sen çýkarsýn diye
titriyor ellerim.
Ölüm kadar zordu ellerin
Ne benim oldular, ne aklýmdan çýktýlar.
Ayrýlýk þarkýlarý oldun bazen
Bazen buralardan kaçýþ sebebim
Þimdi beyazlar dans ediyor saçlarýmda
Seyretmediðim siyah beyaz bir
film gibi hayat
Seyretmeye korkuyorum
Bitince sen çýkarsýn diye dinmiyor
gözlerim
Ölüm kadar zordu gidiþin
Ne benim oldun ne aklýmdan çýktýn.
Koray Karamanlý
-evet -hayýr
baktýðýný ya da size kahkaha attýðýný
hissediyor musunuz?
17.Çabalarýnýzýn çoðu zaman baþarýsýzlýkla sonuçlandýðýný hissediyor
musunuz?
-evet -hayýr
9.Tanýmadýðýnýz bir ülkeye bilet
kazansanýz yada size böyle bir bilet verilse ,yalnýz gitmekten konkar mýsýnýz?
-evet -hayýr
10.Sevdiðiniz kiþiye aþkýnýzý ilan edebileceðinizi düþünüyor musunuz?
-evet -hayýr
18.Ýnsanlar çoðu zaman sizdenb öðüt
istiyor mu?
-evet -hayýr
CEVAPLAR VE PUANLAMA
Kendinize her doðru cevap için 2 puan
verin
-evet -hayýr
11.Çoðu zaman kötü rüyalar görür
müsünüz?
1.hayýr 2.hayýr 3.hayýr 4.hayýr 5.evet
6.hayýr 7.hayýr 8.hayýr 9.hayýr 10.evet
-evet -hayýr
12.Bir sorun gözüktüðünde çoðu zaman
onu kendi kendinize çözer misiniz?
-evet -hayýr
13.Acil durumlar o “kara gün” için
biriktirmiþ olduðunuz paranýz var mý?
-evet -hayýr
14.Ebeveynlerinizin sizi sevdiðini
hissediyor musunuz?
-evet -hayýr
15.Her gün yeni bir þey öðrenmeniz
gerktiðine inanýyor musunuz?
-evet -hayýr
16.satýn aldýðýnýz ucuz bir þeyi geri vermektense zarara katlanarak kullanmayý
mý tercih edersiniz?
11.hayýr 12.evet 13.evet 14.evet 15.evet
16.hayýr 17.hayýr 18.evet
35-44 : Bu aralýkda kendine
güven konusunda sorun
yok.Ýnsanlar önderlik ve ilham
için size
güveniyorlar.Muhtemelen,yine
de, bazý kesim sizin kendini
beðenbmiþ ve ezici olduðunu
düþünüyor.Doðru söylemek
gerekirse enaniyetiniz (egonuz)
epey fazla.Siz de þahsi olarak
sizi öldürmeyen þeyin sizi
güçlendireceðini düþünüyorsunuz.Ancak ünlü mütefekkir
Goethe’nin ifadeleriyle “Ýstenilen herþeyi yapmak için insan
kendini olduðundan daha iyi
görmelidir”
6-18 : Korkak ve kendine güvenmeyen,etrafýndakilerin önderlik ve rahberliðine ihtiyaç duyan birisiniz. Hayatý
güzel yaþamak için biraz desteðe ihtiyacýnýz olduðu muhakkak. Bilmemek
sizi býktýrmasýn.Öðrenmenin sihirli
kapýlarý her zaman ardýna kadar açýk.
0-4 : Bu oldukça nadir alýnan bir
puandýr ancak bu aralýða düþerseniz, bu
bilgili bir kiþiden belki bir psikiatr,doktor yada bir din görevlþisinden yardým
almanýz gerektiði anlamýna gelir. Hayat
sizin için korku ve endiþe dolu olmalý.
21 Mart - 20 Nisan
Bu hafta sana rahatlýk getirecek. Ýlerleyen
haftalarda kardeþlerin, komþularýn ve de
yazmak, okumak açýsýndan yenilikler hayatýnda belirmeye baþlayacak. Bu hafta dinlendirici tercihler öncelik kazanacak.
Bu hafta sana güven ve rahatlýk getirecek.
Parasal konularda kendini iyimser bir halde
bulabilirsin. Ailesel konularda baþarýlý olabilirsin. Dengeyi saðlamak iç dünyanda seni
heyecanlý ve de hayalci kýlabilir.
21 Mayýs - 21 Haziran
Bu hafta seni alýp götürecek. Nereye mi?
Zenginliðin varlýðýna yokluðun dinginliðine!
Nedir gerçek, nedir hayal? Bazen bir jeton hýzla
düþer ve aydýnlanýrýz. Güzel yanlarýný görmek,
iyi yanlarýný bilmek seni çok huzurlu kýlacak.
23 Temmuz - 22 Aðustos
22 Haziran - 22 Temmuz
Bu hafta güzel bir baþarý, rahatlýk ve iyimserlik seni saracak. Gelecekle ilgili planlar
hayallerle süslenebilir. Yakýnlarýnla iliþkilerin
güzelleþebilir. Sosyal hayatýn ve de hedeflerin yeniayla yeni geliþmelere açýk olacak.
Bu hafta senin iþ hayatýna, sosyal yaþantýna
yenilenme getirecek. Ýþ ve geleceðinle ilgili fýrsatlar, öneriler çýkmaya baþlayabilir. Ev ve iþ
arasýna sýkýþmak veya bazý planlarýn engellerle
karþýlaþmasý olacaktýr.
23 Eylül - 22 Ekim
21 Nisan - 20 Mayýs
Bu hafta sana yenilenme getirecek.
Kiþiliðinin farklý yönlerini açýða çýkartacak
seçimler ve tercihler yapabilirsin. Kendini
yenileme ihtiyacý duyabilirsin. Hafta sonu
ise Merkür gerilemeye baþlayacak.
23 Aðustos - 22 Eylül
Bu hafta insanlarla iliþkilerin, arkadaþlarýnla
baðlarýn seni baþarýlý kýlacak. Bazý engel ve
olumsuzluklarýn ortadan kalkmasý insanlarla
daha iyi iliþki kurmaný saðlayacak. Aþk hayatýn ise seni hayallere boðabilir.
Bu hafta iþ hayatýnda istediðin kývama ve
baþarýya eriþebilirsin. Rahatlýðýn artmasý verimini, kendine güvenini üst seviyelere çýkartacak. Bazý insanlardan yardým almak maddi
açýdan yüzünü güldürebilir.
uygulamamalý. Eðer saçlarýn
toplanmasý gerekiyorsa, zarif bir
tokayla tutturulmalý. At kuyruðu
modeli bir iþyeri için fazla
sýradan ve çocuksu sayýlýr.
Etkisi dakikalarca geçmeyen
aðýr kokular, çalýþan kadýn için
uygun deðildir. Hafif ve çiçekli
bir koku sürünmeli. Seksi ve
baharatlý kokular, çalýþan kadýn
için uygun deðildir.
18
20-36 : Bu ortalama bir aralýk ve
özgüven konusunda güçlü ve zayýf yönleri olan bir insaný iþaret ediyor. Bu test
yoluyla korkularýnýzý
saptayabilir,onlarýn geçerliliðini deðerlendirebilir ve isterseniz onlarý düzeltebilirsiniz. Hayýr cevaplarýnýza tekrar
bakýp üzerinde düþünün lütfen.
PUANINIZ
Çalýþan kadýnýn
güzellik saati
Çalýþýrken uygulayacaðýnýz
güzelleþme yöntemleri, sizin o
iþyerine ait olduðunuz izlenimini yaratmalýdýr.
Müdürünüzün ya da patronunuzun kopyasý olmayýn ama
çalýþtýðýnýz iþyerinin atmosferine uyum saðlayýn
Çalýþan kadýnýn makyaj yapmadan iþyerine gitmesi doðru
olmaz. Ama ayný þekilde
baloya gidiyormuþ gibi dikkat
çekici bir makyaj da yapmamalý. Ýþyerindeki aydýnlatma,
makyajý biraz daha parlak gösterir. Saç spreyi kullanmak
artýk geçmiþte kaldý. Kadýnýn
saçlarý doðal görünümlü ama
bakýmlý olmalý. Rengi de sýk sýk
deðiþtirilmemeli.
Ellerin bakýmlý ve temiz
olmasý çok önemlidir. Aþýrý kýsa
ve aþýrý uzun týrnaklar iþyerinde
yadýrganýr. Oje de alýþýlmýþ renklerde olmalý.
Çalýþan kadýnlar iþyerinde
saçlarýna at kuyruðu modelini
Perþembe, 14 Haziran 2007
23 Ekim - 21 Kasým
22 Kasým - 20 Aralýk
Bu hafta aþk hayatýn ve insanlarla iliþkilerin
iyimserlikle beslenecek. Bu nedenle kendini
çok rahat, güvende ve de pozitif düþünceler
içersinde bulabilirsin. Yeteneklerini verimli
kullanman sana baþarý getirebilir.
20 Ocak - 18 Þubat
Bu hafta Aþk hayatýn, yaratýcý iþler, eðlenmek
ve de kiþiliðini sergilemek seni çok rahat ve
iyimser kýlacak. Uysal, uyumlu ve romantik
bir hafta geçirebilirsin. Bu hafta kýsacasý
senin için haftalarýn en güzeli.
Bu hafta gerçekleþecek olan yeniay senin
saðlýðýna, fiziksel görünüþüne ve de çalýþma
düzenine yenilenme getirecek. Hafta sonu
çalýþmak veya saðlýðýn bazý nedenlerden
dolayý seni zorlayabilir.
Ýþ ve para açýsýndan da kendini baþarýlý hissetmeni saðlayacak geliþmelerle karþýlaþabilirsin.
Enerjini ve paraný çok iyi deðerlendirebilirsin.
Bu hafta gerçekleþecek olan yeniay senin ev
ve aile yaþantýna yenilenme getirecek.
21 Aralýk - 19 Ocak
19 Þubat - 20 Mart
19
Sevgili Yusufçuklarý Tanýyalým...
Perþembe, 14 Haziran 2007
Y
usufçuklar uzun ve ince gövdeli
böceklerdir.
Bu böceklerin iki çift saydam
kanadý, gövdesine
göre çok iri olan
baþýnda kocaman
gözleri vardýr.
Kýzböceði adýyla da
tanýnýrlar. Yaklaþýk 3
bin yusufçuk türü
vardýr. Göl kýyýlarýnda, su birikintileri ve
bataklýklarda yaþarlar.
Yusufçuklar hýzlý
uçar. Çoðu saatte 40
kilometre hýza ulaþabilir. Bazýlarýnýn
uçma hýzý ise saatte
100 kilometreye
yaklaþýr. Sivrisinekleri ve öbür sinekleri
uçarken bile yakalayýp yerler. Gözleri çok
keskindir. Eriþkin yusufçuk kocaman gözleriyle 15 metre uzaktaki bir kýpýrtýyý fark
edebilir.
Babasý Erol’a ev ödevlerini
yaparken yardým ediyordu.
Yine bir hafta sonu, çalýþmaya
baþlamadan önce :
- Biliyorsun oðlum, sýnýfýný iyi
bir notla geçersen sana bisiklet
alacaðým, dedi.
- Biliyorum babacýðým! dedi
Erol.
- Aferin sana! Þimdi baþlayalým, söyle bakalým, geçen
hafta neler öðrendin?
Erol ayýldý :
- Bisiklete binmeyi öðrendim babacýðým!
Biyoloji dersinde öðretmen Sedef’e sordu :
- Bize söyler misin Sedef, balinalar hangi aileden gelirler?
Sedef kendinden son derece emin yanýtladý bu
soruyu :
- Ýçlerinde balina olan bir aileyle kesinlikle
tanýþmýyoruz öðretmenim!
Öðretmen matematik ödevlerini kontrol
etmiþ,sýnýfta daðýtýyordu. Sinan’ýn yanýna
gelince :
- Aferin oðlum, dedi. Dördüncü defadýr
matematik ödevlerin çok baþarýlý.
Yine bütün iþlemleri doðru yapmýþsýn. Nedir
bu sendeki deðiþiklik ?
- Artýk babamýn ödevlere yardým edecek
zamaný yok da onun için öðretmenim!
:
Levent okuldan eve geldiðinde çok mutluydu
Yusufçuklar yumurtalarýný suya ya da su
bitkilerine
býrakýr.
Yumurtadan
çýkan yavrulara
nemf denir.
Nemfler 1-5 yýl
kadar suda
kalýr. Bu süre
içinde böcekleri
ve balýk yavrularýný yerler.
Daha sonra
nemfler sudan
karaya geçer.
Yanlan derilerinin içinden
eriþkin
yusufçuklar
çýkar.
Bundan 250
milyon yýl önce yaþayan bazý yusufçuklarýn
kanatlarýnýn uzunluðu bir uçtan öbür uca 60
santimetreyi aþýyordu. Bunlar yaþadýðý bilinen en iri böceklerdi.
F
ý
k
r
a
- Anne biliyor musun,öðretmenimiz bu gün bütün sýnýfa övgüler
yaðdýrdý ! En çok da beni övdü !
Annesi sevinmiþti :
- Ne hoþ ! Neler söyledi peki ?
Levent gururla cevap verdi :
- Önce ‘hepiniz koyun kafalýsýnýz
!’ diye baðýrdý. Sonra da en
büyük kafanýn bana ait olduðunu
söyledi !
Ýki ateþböceði yolda karþýlaþýp konuþmaya
baþlarlar :
- Nereye gidiyorsun ? der biri.
- Göz doktoruna, der ikincisi.
- Gözlerin iyi görmüyor mu yoksa ?
- Korkarým öyle, der ateþböceði. Geçen gün
karým sanarak sönmemiþ bir sigara izmaritini
öpmeye kalktým !
Annem
Annelerin en iyisi
Benim annem
Canýmdan çok sevdiðim
Benim annem.
Uzun gecelerde
Uykusuz kalan
Bu yaþýma kadar getiren
Benim caným annem.
Cevdet Kazaz
V-6 sýnýf öðrencisi
“Motra Çiriyazi” Ýlk okulu
Violonsel
Çello olarak da bilinen violonsel,
keman þeklinde olmakla beraber daha
büyüktür. Bu yüzden geniþ ses boyutlarýna açýk bir çalgýdýr. Ses geniþliði 4
oktavdan daha fazladýr. Yaklaþýk 125
cm uzunluðunda olduðu için yere
dayanan bir çubuk üzerinde durdurulur, müzisyen, bacaklarý arasýna alýp
sol elde tuttuðu bir yayla çalar. Keman
gibi dört tellidir ve sað elin perdeler
üzerinde gezmesiyle deðiþik tonlar
elde edilir.
16.yüzyýlda þekil olarak beliren çalgý,
17. yüzyýlda tanýnmaya baþlamýþ. 19. yüzyýla gelindiðinde ise
Bach, Brahms, Schumann ve Dvorak gibi isimler tarafýndan
violonsel suitler, konçertolar yazýlmýþtýr. 20. yüzyýlda da Sergei
Prokofiev ve Dmitri Shostakovich gibi besteciler çellonun
olanaklarýný keþfedip bir solo enstrüman olarak geliþtirdiler.
F
Telefonum izin
vermiyor!
inlandiya’da geliþtirilmekte olan bir sistem, kameralý cep
telefonlarýný saðlýnýzýn gözcüsü haline getiriyor.
Teknolojiden yararlanan bir süpermarket müþterisinin
tek yapmasý gereken, alacaðý gýda ürününün barkodunun
fotoðrafýný çekmek. Bu noktadan sonra iþi
telefon üstleniyor ve barkod numarasýný
merkezi bir bilgisayara gönderiyor.
Bilgisayar, paketteki gýdanýn içerdiði
maddeleri ve besleyici deðerini telefona
geri gönderiyor. Bilgisayar ayrýca müþterinin satýn almak istediði gýdadaki kalorileri yakmak için ne kadar egzersiz yapmasý gerektiðini, boy, aðýrlýk, yaþ ve öteki
faktörlere göre düzenlenmiþ bir cetvelle
bildiriyor.
Teknoloji, Finlandiya Teknik Araþtýrmalar Merkezi, Kuopio
Üniversitesi ve Helsinki Ekonomi Okulu araþtýrmacýlarýnýn
iþbirliðiyle geliþtirilmiþ.
Finlandiya’da iki yýl içinde hizmete girmesi beklenen sistem, kullanýcýlara ayrýca yaptýklarý gýda alýþveriþlerinin kayýtlarýna internet üzerinden ulaþmak olanaðý da veriyor.
Kamuflaj Nedir ?
Kaynak: Tubitak Bilim Teknik
G
örünmeyecek
ya da tanýnmayacak
biçimde örtünüp
gizlenmeye kamuflaj
denir. Kamuflaj altýndaki her þey bulunduðu
çevreye uygun bir
görünüm kazanmýþtýr.
Çevreden ayýrt edilmesi çok zordur.
Hayvanlarýn düþmanlarýndan gizlenmesini saðlayan kamuflaj genellikle uzun bir
evrim sürecinin sonucudur.
Böylece renk ve desenleri çevrelerine uymuþtur. Kutup
ayýlarýnýn beyaz postu kar ve buzun rengindedir. Yeþil bir
çekirge otlar arasýnda kuþlarýn dikkatini çekmez. Kýrçýl
tüylerle bezeli çulluklar yere dökülmüþ yapraklardan zor
ayýrt edilir.
Bukalemun gibi bazý hayvanlar ise hýzla renk deðiþtirerek çevreye uyar. Askerler de kamuflajdan yararlanýrlar.
Sýk ormanlarda yeþilli siyahlý, karda ise beyaz giysiler giyerler.
Spor
Linderoth Aslan oldu
Ýþte sözleþmesi bitenler...
T
ürkiye Profesyonel Futbol Ligleri’nde
2007-2008 sezonu transfer ve tescil
dönemi bugün baþlýyor. Birinci transfer
ve tescil dönemi 3 Eylül Pazartesi günü sona
ererken, ara transfer ve tescil
dönemi ise 2 Ocak 2008
Çarþamba günü baþlayýp, 1
Þubat 2008 Cuma günü
mesai saati bitiminde sona
erecek. Futbol
Federasyonu’nun resmi internet sitesinden derlenen bilgilere göre, ligde mücadele
eden diðer takýmlarda sözleþmesi biten futbolcularýn isimleri þöyle: FENERBAHÇE: Ümit
Özat (Köln’e transfer oldu), Serkan Balcý
(Trabzonspor ile anlaþtý), Deniz Barýþ (Kulüpte
kaldý) Alex De Souza (Ýmza atmasý bekleniy-
or), Tuncay Þanlý, Rüþtü Reçber, Mehmet
Yozgatlý, Gürhan Gürsoy, Recep Biler ve
Volkan Demirel ile görüþmeler sürüyor.
GALATASARAY: Ergün Penbe, Tolga Seyhan,
Ýnamoto. BEÞÝKTAÞ: Ýbrahim Üzülmez, Ali
Tandoðan, Ali Güneþ, Ýbrahim Akýn, Mustafa
Doðan ve Mehmet Sedef. TRABZONSPOR:
Hasan Sönmez, Tayfun Cora, Tolga Zengin,
Yavuz Odabaþý, Mustafa Beþir.
‘Tanrý’nýn eli yetmedi’
Ý
spanya Ligi’nde
Real Madrid ile
müthiþ bir
þampiyonluk yarýþý
yaþayan Barcelona,
Espanyol karþýsýnda
son dakikada yediði
golle sahadan
beraberlikle ayrýldý
ve büyük bir avantaj kaçýrdý. Ancak
Barça’nýn aldýðý bu
beraberlikten çok, Messi’nin eliyle attýðý ilk
gol geceye damgasýný vurdu. “Geleceðin
Maradonasý” olarak lanse edilen genç
Arjantinli, Ýspanyol gazetelerinin manþetlerini
süslerken, eliyle attýðý gol de, yine Dünya
Kupasý’nda Maradona’nýn Ýngiltere filelerine
gönderdiði golü hatýrlattý. O dönemde
Maradona bunu, “Tanrý’nýn eli” olarak yorum-
F
lamýþtý. Ýspanyol basýný, “Tanrý’nýn eli
Messi’ye uðurlu gelmedi” yorumunu yaptýlar.
Gazeteler, Arjantinli oyuncunun Getafe
karþýsýnda Maradona benzeri bir gol atmasýndan sonra ünlü yýldýzý kopyalamaya devam
ettiðini belirtti. “Maradona’nýn gölgesi Nou
Camp’ta dolaþmaya devam ediyor. Tanrý,
Messi’ye el uzattý ancak þampiyon yapmaya
yetmedi.”
Yok böyle bir yarýþ
ormula 1’de 70 tur üzerinden
yapýlan sezonun 6. yarýþý olan
Kanada Grand Prix’sine kazalar,
güvenlik aracý, cezalar ve McLaren
Mercedes’in Ýngiliz pilotu Lewis
Hamilton damgasýný vurdu... 5 farklý
kazanýn yaþandýðý pistte en ciddisi 27.
turda BMW Sauber’den Polonyalý
Robert Kubica’nýn 300 km hýzla kontrolünü kaybetmesi oldu. Ancak lastik
bariyerlere ve duvara çarparak durabilen 22
yaþýndaki Kubica’nýn otomobili paramparça
oldu. Hemen hastaneye kaldýrýlan Polonyalý
sürücünün bacaðýnýn kýrýldýðý öðrenildi. 4 kez
güvenlik aracýnýn piste girdiði mücadelede,
Ferrari’den Felipe Massa ve Renault’dan
Giancarlo Fisichella, servis alaný çýkýþý
esnasýnda kýrmýzý ýþýk ihlali yaptýklarý gerekçesiyle yarýþ dýþý kaldýlar. 2007’nin en olaylý
yarýþý olan Kanada’da, 22 yaþýndaki Hamilton
ilk sýrayý alýrken, hem tarihe geçti hem de çýktýðý ilk 6 Grand Prix’den de puan toplamayý
baþaran 3. pilot oldu. BMW Sauber’den Alman
Nick Heidfeld ikinci, Williams’tan Alexander
Wurz ise üçüncü oldu.
Suudiler Ankara’da Kosova
ile karþýlaþacak
S
uudi Arabistan A Milli Futbol Takýmý, 7
Temmuz’da baþlayacak Asya Kupasý
finalleri öncesinde Ankara’da kampa
girdi. Türkiye’de bulunmaktan dolayý çok
mutlu olduklarýný belirten Teknik Direktör Dos
Ajos, “Coðrafi þartlar, çalýþma ortamý ve
tesisler çok güzel. Çalýþmalarýmýz istediðimiz
þekilde ve çok güzel geçiyor” dedi.
Hedeflerinin Asya Kupasý’nda þampiyonluða
ulaþmak olduðunu ifade etti. Suudi Arabistan
Milli Takýmý, 15 Haziran’da Kosova Milli
Takýmý ile bir hazýrlýk maçý yapacak.
G
Perþembe, 14 Haziran 2007
alatasaray,
Ýsveç Milli
Takýmý’nýn ön
liberosu Linderoth’u 3
yýllýðýna renklerine
katarak, ilk dýþ transferini gerçekleþtirdi.
Galatasaray’ýn geçen
yýl da gündemine
gelen, ancak teknik
direktör Eric
Gerets’in fazla sýcak
bakmadýðý için transferinden vazgeçilen Linderoth, bir yýl
gecikmeden sonra Galatasaraylý oldu.
Inamoto’nun yerine transfer edilen Linderoth,
Danimarka’nýn en güçlü takýmý Kopenhag’ýn son iki yýldaki
þampiyonluðunda büyük pay sahibi olmasýnýn yaný sýra, ligin en
iyi oyuncularýndan biri olarak gösteriliyor.
Menajerliðini Galatasaray’ýn eski futbolcularýndan Roger
Lyung’un yaptýðý 28 yaþýndaki Linderoth’un, önümüzdeki günlerde Ýstanbul’a gelmesi bekleniyor.
PFDK ceza yaðdýrdý
F
utbol Federasyonu Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu
(PFDK), Galatasaray’a 5 maçý sahasýnda seyircisiz oynama cezasý verdi. Kurul, 19 Mayýs Cumartesi günü
Galatasaray ile Fenerbahçe arasýnda yapýlan Turkcell Süper Lig
maçýnda yaþanan olaylarla ilgili Galatasaray Kulübü’ne ceza
yaðdýrdý.
Galatasaray
Kulübü Ýkinci
Baþkaný
Adnan Polat,
çýkan olaylarla ilgili
beyanlarýndan
dolayý ceza
almazken,
sarý-kýrmýzýlý
kulüp, maçta yapýlan çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle 1 resmi
müsabakayý kendi sahasýnda seyircisiz oynama cezasý aldý.
Kurul, bu cezanýn, 30 Mart 2007 tarihinde yapýlan BeþiktaþGalatasaray maçýnda sarý-kýrmýzýlý taraftarlarýn çirkin ve kötü
tezahüratta bulunmalarý nedeniyle, Galatasaray’ýn 30 bin YTL
para cezasý aldýðýný hatýrlatarak, ayný sezon içinde çirkin ve
kötü tezahürat fiili ikinci kez tekrar edildiði için verildiðini
belirtti. Galatasaray-Fenerbahçe müsabakasýndan önce, müsabaka esnasý ve müsabaka sonrasýnda çýkan saha olaylarý nedeniyle
4 resmi müsabakayý kendi sahasýnda seyircisiz oynama cezasý
alan sarý-kýrmýzýlý kulüp, ayrýca 200 bin YTL para cezasýna
çarptýrýldý.
Man UTD’ya yýldýz
yetmiyor
T
ransfer sezonuna Porto’lu
Anderson,
Sporting Lisbon’lu
Nani ve B.Münih’in
yetekenekli futbolcusu
Owen Hargreaves’i
kadrosuna katarak
bomba gibi giren Ada
ekibi Manchester
United gelecek sezon
için arayýþlarýný sürdürüyor. M.United’ýn Tottenham’ýn parlayan
yýldýzý Dimitar Berbatov ile ilgilendiði iddiasý ortaya atýlýrken,
Kýrmýzý Þeytanlar’ýn listesinde yer alan diðer isimlerin
Barcelona’lý Eto’o, Ajax’ýn genç yýldýzý Huntelaar, Atletico
Madrid’in sansasyon yaratan futbolcusu Fernando Torres ve
Barcelona’da sözleþmesi bu sezon sona eren Saviola olabileceði
öne sürüldü.