Kaysı Polinasyonu
Transkript
Kaysı Polinasyonu
Kaysı (Prunus armeniaca L.)’da Bal Arısı (Apis mellifera L.) Polinasyonunun Önemi Dr. Ayla YILDIZ 1 1 Ali KORKMAZ1 Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Erdemli/İçel Giriş Ülkemiz 11000’e ulaşan bitkisel türe sahip olan ender ülkelerden birisidir (Yılmaz, 1996). Bunların içerisinde özellikle meyve türlerinin varlığı ve yaygınlığı ekonomik anlamda önem arz etmektedir. Dünya üzerinde yetiştirilen meyve türlerinin sayısı 138’i bulmakta ve bu meyve türlerinden 75’inden fazlası da ülkemizde yetiştirilmektedir (Özbek, 1977). Gittikçe globalleşen dünyamızda geleneksellikten kurtularak daha çağdaş, ekonomik ve yaygın boyutlarda üretim yapmak ülkemiz tarım sektöründe de gündeme gelmiştir. Bu bağlamda yeni çeşitlerin geliştirilmesi, denenmesi veya yeni bir ürünün farklı bir yörede denemeye alınması yanında var olan potansiyeli daha verimli kullanma yönünde çalışmalar da ülkemizde gündemdeki yerini almıştır. Her ne kadar dış ülkeler bu konuda bizlerden yıllarca önde olsa da ülkemizde de bu tip gelişmelerin başlamış olması sevindiricidir. Özellikle Tarım ve Köyişleri Bakanlığının başlatmış olduğu ve ülkemizin çeşitli yerlerinde de çiftçilerden kabul gören Türkiye Polinasyon Projesinden bir ilk olması açısından başarılı sonuç alınacağa benzemektedir (Anonymous, 1995 a). Dış ülkelerde polinasyon hizmeti için arı kolonilerinin kiralanması bir sektör halini almışken ülkemizde de böyle uygulamalara temel oluşturacak çalışmaların başlamış olmasının gerek bitki gerekse arı yetiştiricilerine olumlu maddi katkılar sağlayacağı da ortadadır. Bu bağlamda meyve bahçelerinde de bal arısı kolonilerinin verimi artırıcı yönde çok önemli katkılar sağladığı ve etkin kullanımı sağlandığı takdirde mevcut bahçelerden verim artışı elde edilebileceğini belirtmekte fayda vardır. Zira çiftçiler tüm kültürel işlemleri tam yapsa fakat polinasyon işlemini önemsemeyip ihmal etse bereketli bir hasat elde etmede başarısız olacaktır (McGregor, 1971). Ülkemizde 3.916.038 adet bal arısı kolonisi bulunmakta ve arıcılarımız genellikle bal üretimi için çalışmaktadırlar (Anonymous, 1995 b). Oysa polinasyon 2 konusunda bilinçlenmeye paralel olarak arıcılık örgütlerinin sağlıklı ve işler bir yapıya kavuşturulmasıyla birlikte polinasyon hizmetlerinin para karşılığı yapılması gündeme gelecek ve arı-bitki ilişkisi dolayısıyla arıcı ve bitki yetiştiricisi arasında organik ve zorunlu bir bağ kurulacaktır. Dolayısıyla bitki üreticisinin ürünündeki artışa paralel olarak polinasyon hizmetine katkısından dolayı alacağı ücret de arıcıların gelir ve refah düzeyini artıracak ve ulusal ekonomiye önemli katkılar sağlanacaktır. Bitki Yapısı Kaysı ağacının meyvesi ve çiçeğinin büyüklüğü şeftali ve erik büyüklüğünün ortasındadır. Kaysı ağacı erikten daha geniş olabileceği gibi şeftali gibi de uzayabilir. Çiçekleri genelde beyaz ve teksel olmakla birlikte çiftli olanları da vardır. Bu çiçekler küçük iki yıllık sürgünler üzerinde oluşur ve saf tomurcuk yapısına sahiptirler. Beşli çiçek yapısına sahip olan çiçekler 5 çanak, 5 taç, 25-30 erkek organ ve basit yapılı bir pistil içerirler. Dişi organ bir karpelden oluşmuş, uzunca bir stil ve küçük bir stigmaya sahiptir. Kaysı kendine verimli olup bunun yanında yabancı tozlaşmaya gereksinim duyan çeşitler de vardır. Meyvesi gerçek meyvedir ve ekzokarp ile mezokarp kısmı yenir. Çiçekleri hem nektar hem de polen açısından arılara çekici gelmektedir (McGregor, 1976). 3500 türe sahip olan Rosaceae familyası her bir çiçekte stigmanın yanında stamenlerle birlikte açılan bir çiçeğe sahiptir. Her bir çiçek genellikle böceklerle tozlanır. Çiçeklenme çok yoğun olup 2-3 haftalık periyotta tamamlanır. Polinasyon olayı genellikle çiçeklenmenin ilk gününde olur. Erken ilkbaharda önce bademler sonra kaysı çiçeklenir (Macfarlane, 1995). Hemen hemen tüm kaysı varyeteleri yabancı tozlaşmaya gereksinim duymamakta ve kendine verimlidir. Kendine verimsiz olan kaysı varyeteleri bulunmakla birlikte bunlar diğer kaysı varyeteleri ile tozlaşarak meyve bağlayabilirler (Warmund, 1997). Kaysı Polinasyonunda Bal Arılarının Rolü Dünya üzerinde yaşamın sürekliliğinin sağlanmasında pek çok etkenin bir araya gelmesi gerekmektedir. Su, hava gibi pek çok temel faktörün yanında, bu sistemin sürekliliğini sağlayan temel koşullardan biri de milyonlarca yıl süren evrim aşaması sonucu ortaya çıkan bitki-polinatör ilişkisidir. Bu iki nesneden birinin varlığı tek başına 3 bir olgu yaratmamakta, ancak ikisi birlikte yaşam üzerinde önemli rol oynamaktadır. Bu nedenle polinasyon olgusu ve polinasyonda böceklerin, özellikle arıların doğada yeri çok önemlidir (Kumova ve Korkmaz, 1998). Çünkü etkin bir polinasyon işlemi ile ürünlerin nitelik ve niceliğinde önemli miktarda artış olmakta böylece gerek pazar değerinde gerekse üreticilerin gelirlerinde artış olmaktadır (Free, 1992). Yeryüzünde değişik familyalara ait 20000’den fazla arı türü mevcut olmakta ve Apidae familyasındaki Apis cinsine giren türlere bal arısı adı verilmektedir. Bal arıları bal ve balmumu yaparak insanlara yararlar sağlamasının yanında kültür bitkilerinin tozlaşmasında çok önemli rol oynamaktadırlar (Özbek, 1979). Arılarla yapılan tozlaşmanın % 80’den fazlası da bal arıları tarafından yapılmaktadır (Özbilgin, 1999). Bu sebepten bal arılarının gerek yetiştirilmesi ve çoğaltılmasının gerekse polinasyonda etkin bir şekilde kullanımının bilinç ve alt yapısının oluşturulması bir zorunluluktur. Kaysı polinasyonunda rüzgar tozlayıcı olarak etkili değildir. Bu sebepten yapışkanımsı bir yapıya sahip kaysı polenlerini stigmanın tepesine taşıyacak olan böceklerin yardımına gereksinim duyulmaktadır. Kaysının başlıca tozlayıcıları arılardır. Diğer böcekler uygun olduğu durumlarda bir kısım çiçekleri tozlayabilir fakat bu olay meyvelerin ticari değer kazanması için yeterli değildir. Yapılan gözlemler göstermiştir ki kendine verimli çeşitlerde de iyi bir üretim için böcek polinasyonuna gereksinim vardır. Bu durumu sağlayacak olan asıl tozlayıcı ajanlar da bal arılarıdır (FAO, 1986). Bal arılarının polinasyon etkinliğini belirlemek için yapılan bir çalışmada en iyi meyve tutumunun içerisinde bal arısı bulunan keselerdeki çiçeklerden elde edildiği, açıktaki çiçeklerde ise daha az meyve tutumu sağlandığı saptanmıştır. Eldeki tüm literatürler göstermektedir ki kaysıların tüm çeşitlerinde ticari değeri olan ürün elde etmek için tozlayıcı böceklere bağımlılık vardır. Günümüz tarımında yapılan yoğun kültürel işlemler özellikle pestisidlerin kullanımı sonucunda yabani polinatörlerin sayısı önemli ölçüde azaldığından bu eksikliği giderecek olan yegane tozlayıcı ajan bal arılarıdır (Free, 1992). Bu gerçekten hareketle bal arılarının polinasyonda kullanımı ve etkinliği konusunda pek çok araştırma yapılmış ve pek çok öneri geliştirilmiştir. Kaysıda polinasyon için bal arısı kolonilerine gereksinim olduğunda bir dönümlük alana 1 adet bal arısı kolonisi yerleştirmek yeterli olup kolonilerin meyve bahçesi içerisine küçük gruplar halinde dağıtılması önerilmektedir (McGregor, 1976). Ayrıca kaysıda tarlacılık yapan bal 4 arılarından polen için tarlacılık yapanların (5.3 çiçek/dakika) nektar için tarlacılık yapanlardan (2.7 çiçek/dakika) daha hızlı hareket etmekte bu da polinasyon etkinliğini artırmaktadır (Austin ve ark., 1996). Corbet ve ark., (1991) Avrupa Topluluğu ülkelerinde kaysı üretimi yapılan 63000 hektarlık alanda yıllık üretimin 599000 ton olduğunu bildirmekte, asıl tozlayıcılarının bal arıları olduğunu ve hektara 2.5 koloninin yeterli olduğunu belirtilmektedirler. Ayrıca Levin (1986) kaysıda iyi bir verim elde etmek için arı polinasyonunun şart olduğunu bildirmektedir. Kaysı, bal arıları için diğer bitkilerle karşılaştırıldığında erken ilkbahar mevsiminde orta düzeyde nektar, düşük düzeyde polen kaynağı olmaktadır (FAO, 1986). Ayrıca kaysı nektarında şeker yoğunluğu %7.5-63.9 arasında değişmekte ve bir çiçeğin nektar verimi 0.3-11.9 mg/çiçek/gün olarak saptanmıştır. Her bir anter başına polen taneciği sayısı 500-5900, bir çiçekte ise 14000-16600 adet arasındadır. Yapılan bir çalışmada 10 dakikalık gözlem periyodu esnasında açık olan 100 çiçekte 2-4 arı gözlenmiştir. Ayrıca kaysı çiçeğine tarlacılık yapan arıların çoğunluğu sadece polen toplama eğilimi gösterirken % 40-60 civarındaki arı da polen ve nektarın her ikisi için tarlacılık yapmaktadır (Benedek ve ark., 1995). Yine ABD’de bal arısı ile tozlanan ürünlerde bal arısının ekonomiye olan katkısını saptamak için yapılan bir çalışmada 1985 yılı içerisinde ABD’de 28.1 milyon dolarlık kaysı üretimi yapıldığı bildirilmektedir. Yapılan hesaplamaya göre kaysının böcek tozlanmasına olan bağımlılığı % 70, bu tozlamanın % 80’inin de bal arıları tarafından yapıldığı dikkate alındığında 15.7 milyon dolarlık kaysı üretiminin sadece bal arılarının aktivitelerinden elde edildiği belirtilmektedir (Robinson ve ark, 1989). Ülkemizde de 1994 yılı toplam kaysı üretimi 459000 ton olduğu (FAO, 1995) dikkate alındığında ve aynı katsayı ile bu miktar çarpıldığında 257000 tonluk kısmına ait gelirin sadece bal arısı tarafından yapılan tozlaşma ile elde edildiği ortaya çıkmaktadır. Sonuç Ülkemiz için önemli bir gelir kaynağı olan gerek kaysı gerekse arı yetiştiriciliğinin organik olarak birbirine bağımlı ve birbirinden ayrılmaz bir yapıda olduğu ortadadır. Özellikle kaysıların erken ilkbaharda çiçek açması ve bu mevsimde arıların gereksinimi olan polen ve nektarı salgılaması dolayısıyla kaysı, bal arısı 5 kolonileri için daha bir önem kazanmaktadır. Erkenci kaysı yetiştiriciliğinin Akdeniz sahil şeridinde her geçen gün artması ve yörenin de arıcıların kışlama yeri olması sebebiyle birbirinin tamamlayıcısı olarak her iki tarım kolunun da önemi artmaktadır. Erkenciliğin yanında meyve verim ve kalitesinin de artması arı polinasyonunun yeterli düzeyde yapılıp yapılmamasına bağlı olduğundan bal arısı polinasyonu verim ve kaliteyi olumlu yönde etkileyerek ürünün pazardaki payını da belirleyecektir. Ayrıca böcekler için nektar kompozisyonu ve konsantrasyonu salgılanan nektar miktarından daha önemlidir. Bu özellikten dolayı kaysı bahçesi kurulurken çeşit seçimi sırasında tüm bu özelliklerin hepsi dikkate alınmalıdır. Dünya sofralık kaysı ticaretinin % 80'den fazlası turfanda olarak yapılmakta, bu ticaretin % 95'den fazlası da üretici Akdeniz ülkeleri ile dış alımcı Avrupa ülkeler arasında gerçekleşmektedir. Ülkemizde her yıl artan turfanda kaysı gereksinimimizin karşılanması ve dış pazarlara taze kaysı satımımızın geliştirilmesi, Akdeniz kıyı kesimine uygun kaysı çeşitlerinin seçilmesi ile bunların yetiştirme tekniği ve diğer sorunların çözümlenmesine bağlıdır (Anonymous, 1974). Bu sebepten olayın her iki tarafında bulunan üreticilerin bu bilinçle hareket etmeleri ve ülkemiz teknik elemanlarının bu öneme işaret ederek bu iki tarımsal sektörü bir araya getirmeleri gerek çiftçilerimiz için gerekse ülke ekonomisi için önemli kazançlara sebep olacaktır. Kaynaklar Anonymous, 1974. Sofralık (taze) ve Kuru Kaysı İhracatının Geliştirilmesi Hakkında Rapor. İGEME Yayınları. No: 42. Anonymous, 1995 a. Bitkisel Üretimde Daha Fazla Verim İçin Polinasyon. Tarım ve Köy Dergisi. Sayı 104. s 65. Anonymous, 1995 b. Tarımsal Yapı. TC. Başbakanlık DİE. No:2031. Ankara. Austin, P. T., Hewett, E. W., Noiton, D. A., Plummer, J. A., 1996. Cross Pollination of 'Sundrop' Apricot (Prunus armeniaca L.) by Honeybees. New Zealand Journal of Crop and Horticultural Science. 24:3, 287-294. Benedek, P., Nyeki, J., Szabo, Z., 1995. Bee Pollination of Apricot: Variety Features Affecting Bee. (R. Gülcan, U. Aksoy, Editors). Acta Horticulturae. 10th Int. Symposium on Apricot Culture. 20-24 September 1993. İzmir-Turkey. 6 Corbet, S. A., Williams, I. H., Osborne, J. L., 1991. Bees and the Pollination of Crops and Wild Flowers in the European Community. IBRA. Bee World 72(2):47-59 FAO, 1986. Tropical and Subtropical Apiculture Food and Agriculture Organization of the United Nations. Rome. Apicultural Services Bulletin. No : 68. FAO, 1995. Production Yearbook. Vol:49. Food and Agriculture Organization of the United Nations. Rome. Free, J. B., 1992. Insect Pollination of Crops. Academic Press Harcourt Brace. Kumova, U., Korkmaz, A., 1998. Polinasyonda Bal Arılarının (Apis mellifera L.) Yeri ve Önemi. Tarım ve Köy Dergisi. Sayı 121. s 53-56. Levin, M. D., 1986. Using Honey Bees to Pollinate Crops. USDA. No: 549. Macfarlane, R. P., 1995. Applied Pollination in Temperature. (D. W. Roubik Editor). Pollination of Cultivated Plants in the Tropics. FAO. Agr. Serv. Bull.. No:118. McGregor, S., E. 1971. Pollination of Crops. Beekeeping in the United States. USDA. Agriculture Handbook. No: 335. p.107-117 McGregor, S., E. 1976. Insect Pollination of Cultivated Crop Plants. USDA. Agricultural Handbook No: 496. Özbek, H., 1979. Kültür Bitkilerinin Tozlaşmasında Balarısı (Apis mellifera L.). Atatürk Üniversitesi Ziraat Dergisi. Cilt 10. Sayı 1-2. Özbek, S., 1977. Genel Meyvecilik. Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları. Yayın No : 111. s 386. Özbilgin, N., 1999. Bitkisel Üretimde Tozlaşma ve Tozlaşmada Arıların Rolü ve Önemi. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı. Ege TAE. Polinasyon Projesi. Hizmetiçi Eğitim Semineri. Menemen-İzmir. 16-18 Şubat 1999. Robinson, W. S., Nowogrodzki, R., Morse R. A. 1989. Pollination Parameters. Gleanings in Bee Culture. 117(3):148-152. Warmund, M. R., 1997. Pollinating Fruit Crops. Agricultural Publication G6001. University of Missouri. Columbia. Yılmaz, K. T., 1996. Akdeniz Doğal Bitki Örtüsü. Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Genel Yayın No : 141. s 179. Yıldız, A., Korkmaz, A., 1999. Kaysı (Prunus armeniaca L.) 'da Bal Arısı (Apis mellifera L.) Polinasyonunun Önemi. Derim. 16(2):59-65.
Benzer belgeler
Polen - Samsun İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü
Polen arıların büyüyüp gelişmelerini tamamlayabilmeleri ve
salgı bezlerinin gelişmesi için gerekli olan başlıca protein
kaynağıdır. Polen yokluğunda koloninin yavru üretip koloninin
devamlılığının ...
Çukurova Bölgesinde Arıotu ve Kolza (Doktora Tezi)
arılarının %44.26 nektar, %55.74 oranında polen tarlacılığı yaptıkları belirlenmiştir.
Arıların topladığı balda %41.30, polende %15.09 oranında arıotu poleni
bulunmuştur. Böcek polinasyonu ile arıo...