koroner arter ektazisinde aort distensibilitesi
Transkript
koroner arter ektazisinde aort distensibilitesi
68 Yavuzkır ve ark. Aort distensibilitesi TGKD Cilt 17, Sayı 3 Ağustos 2013:68-72 KORONER ARTER EKTAZİSİNDE AORT DİSTENSİBİLİTESİ Dr.Murat Bayantemur, Dr. Necati Dağlı, Dr. Tolga Çakmak, Dr. Mustafa Ferzeyn Yavuzkır Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Kardiyoloji Anabilimdalı, ELAZIĞ Koroner arter hastalığının bir varyantı olarak düşünülen Koroner arter ektazisi (KAE) yaygın veya lokalize dilatasyon olarak görülebilir. Etiyopatogenezi net olarak aydınlatılamamıştır. Birçok patoloji suçlanmıştır. Aort distensibilitesi, kalp hastalıklarında mortalite ve morbiditenin bağımsız risk faktörü olarak kabul edilmektedir. KAE ile aort distanbilitesi arasındaki ilişki halen net olarak ortaya konulamamıştır. Bu çalışmanın amacı KAE ile Aort distensibilitesi arasındaki olasılı ilişkiyi ortaya koymaktır. Çalışmaya 30 KAE hastası ile normal koroner arter anatomisine sahip olan 30 kontrol alındı. Her iki grupta da, ekokardiyografik olarak, kalbin sistolik ve diyastolik fonksiyonları ölçüldü. Ek olarak, aort bulbusunun 5 mm üzerinden aortun sistolik ve diyastolik çapları belirlenerek Aort distensilitesi GİRİŞ Koroner arter ektazisi (KAE), nadir görülen, konjenital veya edinsel bir koroner arter patolojisi olarak tanımlanır. Sıklıkla koroner aterosklerozun bir varyantı olup, lokalize veya yaygın koroner dilatasyonları şeklinde görülmektedir1,2. Koroner arter ektazisi, koroner arterlerde tıkayıcı darlık oluşturmadan göğüs ağrısı yapan sebeplerden biridir. İskemi, göğüs ağrısı, sol ventrikül disfonksiyonu, aritmi ve ani ölüme yol açabileceğinden dolayı önemli bir hastalık tablosudur. Aortik distandibilite aort duvarının mekaniksel gerilimini, elastikiyetini, aortun elastikiyet oranını yansıtır. Yapılan çalışmalarda, hipertansiyon, diabetes mellitus, aterosklerozis, marfan sendromu, sigara içme ve yaşlanma ile birlikte aortik distandibilitenin azaldığı gösterilmiştir14-25. Yine aortik distandibilitenin kardiyovasküler mortalite için bağımsız risk faktörü olduğu ve kardiyovasküler hastalığın işareti olabileceği öne sürülmektedir.Bizde bu çalışma ile koroner arter hastalığının bir varyantı kabul edilen ve etyolojisi tam Yazışma Adresi: Doç.Dr. Mustafa YAVUZKIR Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı, ELAZIĞ Tel: 0505 670 69 57 e-mail:[email protected] Geliş Tarihi:17.06.2013 Kabul Tarihi:15.07.2013 hesaplandı. Her iki grubun bazal karakteristik verileri benzerdi. Aort distensibilitesi hasta grubunda 0,008±0,002 birimi iken kontrol grubunda 0,03±0,01 birimi idi (p<0,001). Ayrıca, KAE grubunda diyastolik disfonksiyon vardı. Bu çalışmada KAE olan hastalarda Aort distensibilitesi ve diyastolik fonksiyonların belirgin olarak azaldığı gösterildi. Bu bulgular aort distensibilitesi azalmış veya bozulmuş olan olgularda KAE'nin de gelişmiş olabileceğinin akılda tutulması gerektiğini göstermektedir. Anahtar kelimer: Koroner arter ektazisi, Aort distensibilitesi, Koroner arter hastalığı (Türk Girişimsel Kard. Der. 2013;17:68-72) olarak aydınlatılamayan koroner arter ektazisi ile, kardiyovasküler mortalite için bağımsız risk faktörü kabul edilen aortik distandibilitenin ilişkisini araştırmak istedik. MATERYEL VE METOD Bu çalışmaya, Kardiyoloji Anabilim Dalı Kliniği ve Polikliniği'ne başvuran, 18 yaş ve üzeri koroner ektazi tanılı 30 hasta ve 30 normal koroner anatomili kontrol grubu alındı. Kontrol grubuna normal sağlıklı bireyler alındı. Sağ ve sol koroner arterlerinden herhangi birinde % 50 üzerinde önemli stenozu olan kalp yetmezliği, valvüler kalp hastalığı, diabetes mellitus, periferik arter hastalığı, sol ya da sağ ventrikül hipertrofisi veya dilatasyonu, kronik obstriktif akciğer hastalığı ya da kor pulmonale, hiperlipidemi, ritim bozuklukları, aortik kapak hastalığı (anevrizma, Marfan sendromu), aortik ya da kardiyak cerrahi geçiren hastalar, aktif lokal yada sistemik enfeksiyonu olanlar, immünolojik ve inflamatuar hastalığı olanlar, malingnensisi olanlar ve yetersiz ekojenik rezolüsyonu olan hastalar çalışma dışı bırakıldı. Ekokardiyografik değerlendirme Vivid 7 cihazı ile 3s prob kullanılarak yapıldı. Transtorasik ekokardiyografi ile aort bulbusunun 5 mm distalinden asenden aortanın sistolik çapı (AoSÇ), diyastolik çapı (AoDÇ) ve akım hızı ölçülecek- TGKD Cilt 17, Sayı 3 Ağustos 2013:68-72 Yavuzkır ve ark. Aort distensibilitesi 69 Tablo 1: Çalışma ve kontrol grubunun klinik karakteristikleri Özellik Hasta (n=30) Kontrol (n=30) p Yaş ortalaması (yıl) 61.60±9.74 35.60±9.33 <0.001 Cinsiyet (kadın/erkek %) 40/60 43/57 1.000 Diabetes mellitus (var/yok %) 17/83 0/100 0.052 Hipertansiyon (var/yok %) 53/47 0/100 <0.001 Sigara (var/yok %) 7/93 37/63 0.01 BMİ (kg/m²) 29,17±3,76 27.07±6.03 0.111 SKB (mmHg) 137.33±24.20 114.33±12.50 <0.001 DKB (mmHg) 80.16±16.32 75.66±10.72 0.212 Kalp hızı (atım/dk) 76.40±14.33 77.16±9.23 0.806 EF 54.03±3.01 67.46±5.71 <0.001 NB 57.16±11.27 38.66±4.34 0.001 AoSÇ 34.29±2.85 32.62±2.79 0.025 AoDÇ 33.54±2.92 30.70±3.05 0.001 AÇD 0.75±0.21 1.91±0.79 <0.001 AG 0.22±0.07 0.64±0.03 <0.001 AD 0.008±0.002 0.03±0.01 <0.001 ASİ 86.89±40.93 28.26±11.47 <0.001 Dt 202.00±44.98 169.97±39.02 0.005 İVRT 100.27±27.45 83.40±16.64 0.006 Pt 63.73±17.15 52.53±10.34 0.003 Sm 9.03±1.97 11.86±2.51 <0.001 Em 9.80±2.46 14.30±3.67 <0.001 Am 12.50±3.08 13.96±3.32 0.082 AH 1.27±0.19 1.21±0.15 0.218 VKİ: Vücut kitle indeksi, KH: Kalp hızı, SVDÇ: Sol ventrikül diyastol sonu çap, SVSÇ: Sol ventrikül sistol sonu çap, SAÇ: sol atrial çap, EF: Sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu, SKB: Sistolik kan basıncı, AH: Aort kapak akım hızı, Sm: Zirve sistolik, DKB: Diastolik kan basıncı, NB: Nabız basıncı, AoSÇ: Aortik sistolik çap, AoDÇ: Aortik diastolik çap, AoSÇ: Aortik sistolik çap, AÇD: Aortik çap değişikliği, AG: Aortik gerginlik, AD: Aortik distensibilite, ASİ: Aortik stiffness index, Dt: eselerasyon zamanı, İVRT: İzovolumetrik rekalsasyon zamanı, Am: Geç diyastolik, Em: Erken diyastolik, pt: propagation time tir. Bu parametrelere ek olarak, tüm hastalarda sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu (EF), sol atrial çap (SAÇ), sol ventrikül endsistolik çap (SVSÇ), sol ventrikül enddiastolik çap (SVDÇ), sol ventrikül posterior duvar kalınlığı (SVPDK), interventriküler septum kalınlığı (İVSK) ve diyastolik parametreler (Dt, İVRT, Pt, Sm, Em, Am) ölçülecektir. Aortik fonksiyon parametreleri Sahn D29 ve ark. ve Lacombe30 ve ark. tarafından önceden tanımlanan formül kullanılarak hesaplandı. -Aortik Çap Değişimi (AÇD): AoSÇ - AoDÇ -Aortik Gerilim (AG) (%): AÇD/AoDÇ -Aortik Distensibilite (AD) (cm2.dyn-110 -3): 2 x AG / Nabız basıncı -Aortik Stiffness İndex (ASİ): (Sistolik kan basıncı/Diastolik kan basıncı)/ [(AÇD) / AoDÇ]. İstatistiksel değerlendirme Statistical Package For Social Sciences (SPSS) 16.0 bilgisayar programı kullanılarak gerçekleştirilmiştir ve p<0.05 istatistiksel açıdan anlamlı olarak kabul edilmiştir. Veriler ortalama ± standart sapma (mean ± SD) olarak sunulmuştur ve olgu sayıları n olarak ifade edilmiştir. Kategorik değişkenler için Chi-square testi kullanılacaktır. Sayısal veriler için İndepented-T testi kullanılmıştır. BULGULAR Koroner arter ektazili hastaların ve kontrol grubunun klinik, laboratuvar ve ekokardiyografik karakteristikleri Tablo 1'de gösterilmiştir. Koroner ektazili hastalar ile kontrol grubu arasında sistolik kan basıncı açısından istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p<0.001). Buna rağmen, çalışma ve kontrol grubu arasında diyastolik kan basıncı açısından istatistiksel olarak anlamlı bulunmadı (p=0.212). Nabız basıncı çalışma ve kontrol grubu arasında istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p=0.001). Aortun sistolik ve diyastolik çap değişimleri çalışma ve kontrol grubu arasında istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p=0.001). Aortik distensibilite çalışma ve kontrol grubu arasında istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p=0.001) (Tablo 1). Diyastolik parametreler (Dt, İVRT, Pt, Sm, Em) çalışma ve kontrol grubu arasında istatistiksel olarak anlamlı bulundu (Tablo 1). 70 Yavuzkır ve ark. Aort distensibilitesi TARTIŞMA Koroner arter ektazisi (KAE), nadir görülen, konjenital veya edinsel bir koroner arter patolojisi olarak tanımlanır. Sıklıkla koroner aterosklerozun bir varyantı olup, lokalize veya yaygın koroner dilatasyonları şeklinde görülmektedir 1,2. Koroner arter ektazisi, koroner arterlerin üçte birinden daha fazla bir bölümünün bitişik normal kesime göre 1.5 kattan daha fazla geniş olması olarak tanımlanır3,4. Genişlemenin tüm duvarı kapsaması durumunda anevrizmatik hastalık yerine ektazi olarak tanımlanır4. Koroner arter ektazisi, koroner arterlerde tıkayıcı darlık oluşturmadan göğüs ağrısı yapan sebeplerden biridir. İskemi, göğüs ağrısı, sol ventrikül disfonksiyonu, aritmi ve ani ölüme yol açabileceğinden dolayı önemli bir hastalık tablosudur. KAE'nin varlığı yıllardır bilinmesine rağmen, etyolojisi tam olarak belirlenememiştir. Hastalığın oluşumunda, % 50 oranında ateroskleroz, % 20-30 konjenital nedenler, % 10-20 ise inflamasyon veya kollajen doku hastalıkları sorumlu tutulmaktadır5,6. Daha önce yapılan çeşitli çalışmalarda KAE gelişiminde aterosklerotik risk faktörleri etiyoloji patogenezinde suçlanmasına rağmen, halen KAE gelişimindeki risk faktörlerinin varlığı tam olarak ortaya konulamamıştır5-8. Histopatolojik çalışmalar media tabakasının düz kas hücre tabakası kalınlığının kaybı ve media tabakasındaki elastin fiberlerin parçalanması ve karmaşık yıkım sürecinin dahil olduğu koroner arterlerde anevrizmal dilatasyonu ortaya koymuştur9-11. Aortik distandibilite aort duvarının mekaniksel gerilimini, elastikiyetini, aortun elastikiyet oranını yansıtır12,13. Yapılan çalışmalarda, aterosklerotik risk faktörleri ile ters orantılı olduğu gösterilmiştir14-25. Yine aortik distandibiliteninde kardiyovasküler mortalite ve morbidite için bağımsız bir risk faktörü olduğu ve kardiyovasküler hastalığın işareti olabileceği öne sürülmektedir26-28. Koroner arter duvarında elastin fiberlerde parçalanma ve yıkım ile seyreden KAE hastalığınında bir belirteci ve göstergesi olabileceği gibi bu olgularda Aort distanbilitesininde azalacağı tahmin edilebilir. Bu çalışmanın sonuçlarıda hipotezimizi desteklemiştir. Kardiyovasküler hastalıklar ve arteriyal distandibilite arasındaki ilişki çok sayıda çalışmalarda gösterilmiştir15,17-19,22,23,24-28. Aortun elastik özelliği sol ventrikül fonksiyonunu ve koroner kan akımı için önemli bir göstergedir. Bağımlı sigara içicilerinde, sigara içmek aortun elastik özelliğini akut olarak azaltır31. Aort sertliği kardiyovasküler mortalite ve morbidite için önemli bir risk faktörüdür32. Aortun mekanik özelliklerinin invaziv olmayan yöntemlerle TGKD Cilt 17, Sayı 3 Ağustos 2013:68-72 değerlendirilmesi ateromun erken tanısında büyük yararı vardır33. Aort sertliği aterosklerozun bir belirteci olarak kullanılabilir34. Artmış aortik sertlik yüksek sistolik basınca artmış ventriküler afterload ile birlikte artmış nabız basıncına, düşük subendokardial kan akımına ve periferik arterlerde artmış pulsatif strese sebep olurlar35,36. Aortik stifness (AS) ve distanbilitenin azalması bu kadar yakından ilişkili iken AS'ın bir komponenti olabileceği düşünülen KAE'leri ile ilişkili olabilecektir. Bu çalışmamızda KAE olan olgularda sağlıklı bireylere oranla belirgin olarak azalmıştı (Tablo 1). Dolayısı ile de KAE olgularında aortik distanbilitenin azaldığını göstermiş olduk ve KAE ile aort distanbilitesinin birbiri ile ilişkili olabileceğini desteklemiştir. Ekokardiyografi büyük arterlerdeki distensibiliteyi belirlemek için sık kullanılan bir yöntemdir. Aortik sistolik ve diastolik çaplar arterial distensbiliteyi tahmin etmek için kullanılır. Aortik distanbilite ekokardiyografik olarak kolay değerlendirilebilir. KAE'lerinde aortik distanbilite değerlendirilmesi ulaşılması nisbeten kolay ve noninvaziv bir yöntemdir. KAE'lerde aortik distanbilitedeki azalmanın olması, bu iki hastalığın arasındaki ilşkiyi desteklemektedir. Dolayısı ile sadece aortik distanbilite değerlendirilmesi ile ateroskleroz ve KAE yönünden olguların risk altında olduğu akılda tutulmalıdır. Aortik distandibilite kardiyovasküler hastalık grublarında arterial duvar bütünlüğüne, koroner perfüzyona ve sol ventrikül fonksiyonu üzerine zararlı etkiye sahiptir. Arteriyal distandibilite sistolik kan basıncına bağlıdır ve artmış sistolik kan basıncı arteriyal distandibiliteyi azaltır. Sonuç olarak, azalmış distensibilite sol ventrikül yükünü ve miyokardial oksijen talebini artırarak, sol ventriküler fonksiyonlarını ve koroner kan akımını bozar. Buda aortik distanbilitedeki azalma diyastolik fonksiyonların bozulmasına neden olabileceğini desteklemektedir. Sonuç olarak, kullanılan eko tekniği ile kontrol grubu ile Koroner arter ektazili grup karşılaştırıldığında, koroner ektazili hastalarda aortik distensibilitenin bozulmuş olduğu gösterildi. Hipertansiyon, diabetes mellitus, koroner arter hastalığında olduğu gibi KAE'lerindede arteriyal distensibilitenin azaldığı tespit edildi. Ayrıca KAE ve Aortik distanbilitesi azalmış olgularda diyastolik disfonksiyon gelişmektedir. Kolay değerlendirilen aort distanbilitesinin azalmasının KAE gelişme riskini artırabileceğinide desteklemektedir. KAYNAKLAR 1. Akçay S, Türker Y, Özaydın M, at al. Frequency TGKD Cilt 17, Sayı 3 Ağustos 2013:68-72 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. 10. 11. 12. 13. 14. 15. of coronary artery ectasia among patients undergoing cardiac catheterization. Anadolu Kardiyol Derg 2010; 10: 191. Swanton RH, Thomas ML, Coltart DJ, at al. Coronary artery ectasia--a variant of occlusive coronary arteriosclerosis. Br Heart J 1978; 40: 393-400. Falsetti HL, Carrol RJ. Coronary artery aneurysm. A review of the literature with a report of 11 new cases. Chest 1976; 69: 630-36. Swanton RH, Thomas ML, Coltart DJ, at al. Coronary artery ectasia -a variant of occlusive coronary arteriosclerosis. Br Heart J 1978; 40: 393-400. Befeler B, Aranda JM, Embi A. Coronary artery aneurysm. Study of their etiology, clinical course and effect on left ventricular function and prognosis. AmJ Med 1977; 62: 597-607. Falsetti HL, Carroll RJ. Coronary aneurysm. Chest 1976; 69: 630-36. Markis JE, Joffe DC, Cohn PF. Clinical significance of coronary artery ectasia. Am J Cardiol 1976; 37: 217-22. Sudhir K, Ports TA, Amidon TM, at al. Increased prevalance of coronary ectasia in heterozygous familial hypercholesterolemia. Circulation 1995; 91: 1375-80. Breeker SJD, Gray HH, Oldershaw PJ. Coronary aneurysms and myocardial infarction, adult sequelae of Kawasaki disease? Br Heart J 1998; 59: 509-12. Michael JA Williams, Ralph AH Stewart. Coronary artery ectasia: Local pathology or diffuse disease? Cathet Cardiovasc Diagn 1994; 33: 116-19. Swanton RH, Lea Thomas M, Coltard DJ, Jenkins BS, Webb-Peplow MM, Williams BT. Coronary artery ectasia. A variant of occlusive coronary arteriosclerosis. Br Heart J 1978; 40: 393400. Peterson LN, Jensen RE, Parnell R. Mechanical properties of arteries in vivo. Circ Res 1960; 8: 622-39. Nichols WW, O'Rourke MF. Properties of the arterial wall. McDonald's blood flow in arteries, vol. 77. Philadelphia: Lea&Ferbiger; 1988. p. 947-54. Stratos C, Stefanidis C, Kallikazaros I, Boudoulas H, Toutouzas P. Ascending aorta distensibility abnormalities in hypertensive patients and response to nifedipine Administration. Am J Med 1992; 93: 505-12. O'Rourke MF, Mancia G. Arterial stiffness. J Yavuzkır ve ark. Aort distensibilitesi 71 Hypertens 1999; 17:1-4. 16. Toutouzas K, Stefanadi C, Tsiamis E, Vlachopoulos C, Tousoulis D, Tsioufis C. Aortic pressure-diameter relation in patients with noninsulin dependent diabetem ellitus: new insights. Diabetologia 2000; 43: 1070-75. 17. Christensen T, Neubauer B. Arterial wall stiffness in insulin-dependent diabetes mellitus: an in-vivo study. Acta Radiol 1987; 28:207-208. 18. Van Popele NM, Grobbee DE, Bots ML, et al. Association between arterial Stiffness and atherosclerosis: The RotterdamStudy. Stroke 2001; 32: 454-60. 19. Hirai T, Sasayama S, Kawasaki T, Yagi S. Stiffness of systemic arteries in Patients with myocardial infarction. A non-invasive method to predict severity of coronary Atherosclerosis. Circulation 1989; 80: 78-86. 20. Stefanidis C, Stratos C, Boudoulas H, Vlachopoulos C, Kallikazaros I, Toutouzas P. Distensibility of the ascending aorta in coronary artery disease and change after nifedipine administration. Chest 1994; 105: 1017-23. 21. Nollen GJ, Meijboom LJ, Groenink M et al. Comparison of aortic elasticity in patients with the Marfan syndrome with and without aortic root replacement. Am J Cardiol 2003; 91: 637-40. 22. Charalambos V, Foteini K, Demosthenes P, et al. Smoking and caffeine have apex synerjistic detrimental effect on aortic stiffness and wave reflections. J Am Coll Cardiol 2004; 44: 1911-17. 23. Mahmud A, Feely J. Effect of smoking on arterial stiffness and pulse pressure amplification. Hypertension 2003; 41: 183-87. 24. Virmani R, Avolio AP, Mergner WJ et al. Effect of aging on aortic morphology In CJ Boos and GYH Lip with high and low prevalence of hypertension and atherosclerosis. Comparison between occidental and Chinese communities. Am J Pathol 1991; 139: 1119-29. 25. Imura T. Non-invasive measurement of the elastic properties of the abdominal aorta and Analyses of aging change-changes of elasticity of the aorta by aging. Hokkaido Igaku. Zasshi 1985; 60: 653-61. 26. Arnett DK, Evans GW, RileyWA. Arterial stiffness a new cardiovascular risk factor. Am J Epidemiol 1994; 140: 669-82. 27. Stefanadis C, Dernellis J, Tsiamis E, Stratos C, Diamantopoulos L, Michaelides A, et al. Aortic stiffness as a risk factor for recurrent acute coronary events in patients with Ischaemic heart disease. Eur Heart 2000; J 21: 390-96. 72 Yavuzkır ve ark. Aort distensibilitesi 28. Laurent S, Boutouyrie P, Asmar R, et al.Aortic stiffness is an independent predictor of all cause mortality in hypertensive patients. Hypertension 2001; 37: 1236-41. 29. Sahn D, DeMaria A, Kisslo J, Weyman A. Recommendations regarding quantification in Mmode echocardiography: results of a survey of echocardiographic measurements. Circulation 1978; 58: 1072-83. 30. Lacombe F, Dart A, Dewar E, Jennings G, Cameron J, Laufer E. Arterial elastic Properties in man: a comparison of echo-Doppler indices of aortic stiffness. Eur Heart J 1992; 13: 1040-45. 31. Stefanadis C, Dernellıs J, Toutouzas P. Mechanıcal propertıes of the aorta determıned by the pressure- dıameter relatıon. Pathologıe Biologıe 1999; 47: 696-704. TGKD Cilt 17, Sayı 3 Ağustos 2013:68-72 32. Arnett DK, Evans GW, Rıley WA. Arterial stiffness a new cardiovascular risk factor. Am J Epidemiol. 1994; 140: 669-82. 33. Lacombe F, Dart A, Dewar E, et al. Arterial elastic properties in man: apex comparison of echoDoppler indices of aortic stiffness. Eur Heart J 1992; 13: 1040-45. 34. Nicole M, Van Popole MD, Diederick E. Association between arterial stiffness and atherosclerosis. The Rotterdam Study Stroke 2001; 32: 45460. 35. O'Rourke M. Arterial stiffness, systolic blood pressure and logical treatment of arterial hypertension. Hypertension 1990; 15: 339-47. 36. Belz GG. Elastic properties and Windkessel function of the human aorta. Cardiovasc. Drugs Ther. 1995; 9:73-83.
Benzer belgeler
Posteroanterior Akciğer Grafisinde Görülen
ventrikül disfonksiyonu, aritmi ve ani ölüme yol açabileceğinden dolayı önemli bir hastalık tablosudur.
Aortik distandibilite aort duvarının mekaniksel gerilimini, elastikiyetini, aortun elastikiye...