Cihad Müsaadesi Geldi

Sevgili Peygamberim "aleyhisselatü vesselam"
Cihad Müsaadesi Geldi
Allahým! Ey
dualarý kabul eden Rabbimiz Mekke müþrikleri ile harbetmemize müsaade buyur.
Sevgili
Peygamberimizse
sabýrla adým adým gidiyorlar:
 ...Akabe'de
Medine müminlerinden
söz almak, biat, sonra Hicret, sonra Muhacirleri kendi aralarýnda
kardeþ yapmalarý, sonra Mekke ve Medine
müslümanlarýný kardeþ yapmalarý, sonra
Medine'deki gayrý müslim unsurlarla anlaþmalar yaparak onlarý tarafsýzlýk
konumuna
getirmek, sonra devletin sýnýrlarýnýn tayini, bu sýnýrlarý içinde bazý
hareketleri izne baðlamak, müminl
ekonomik bakýmdan kuvvetlendirecek tedbirler
almak...
Düþman, amansýz; zalim ve
gaddar. Çokluklarýna,
mallarýna-mülklerine zenginliklerine güveniyorlar..
Bir çarpýþma olsa
müminleri silip süpüreceklerine
öyle eminler ki...
Bu kibir kumkumalarý, neye
nasýl inanýr ve güvenirlerse güvensinler... Müminler, o asalet
abideleri, Allah'a ve
Resulüne inanýyorlar....
Ve iþte Cebrail aleyhisselam
geldi; vahiy geldi... Cihad
müsaadesi geldi...
Bundan sonra yeryüzü þahid
olsun, savaþ atlar þahid olsun, güneþte yýldýr yýldýr yanan Ã
su verilmiþ o
yaman kýlýçlar þahid olsun ki, savaþ neymiþ, can neymiþ, gaye neymiþ, ölmek
neymiþ... görülsü
Yüce Allah buyuruyor ki:
-Size karþý harb açanlarla,
siz de Allahü teâlâ'nýn yolunda çarpýþýn. Fakat haddi
tecavüz edip, aþýrý
gitmeyin. Muhakkakki Allahü teâlâ, aþýrý gidenleri sevmez. Onlarý nerede
bulursanýz
öldürün. Onlar sizi (Mekke'den) çýkardýklarý gibi siz de onlarý
çýkarýn. Onlarýn Allah'a ortak koþma fitneleri adam
öldürmekten daha kötüdür.
Onlar mescid-i Haram'da sizinle çarpýþmadýkça siz de orada kendileriyle
savaþmayýn.
Cenab-ý Hak, ayrýca yardým
vaadediyor:
-Þüphe yok ki Allah, onlara
yardým etmeðe her
yerde her zaman kadirdir.
Ve þimdi de sýra devletin
hudutlarýna nöbetçiler dikmekte. Ani bir saldýrý vukuunda
habersiz kalmamak için
düþman gözleniyor..
Hicret üzerine aziz Sahabi
Hazreti Ebu Bekr dememiþler
miydi:
-Onlar Peygamberi zorla
Mekke'den çýkardýlar. Ýnna lillah inna ileyhi raciun. Onlar muhakkak helak
olacaklardýr.
Hudutlarý nöbetçiler
beklerken, beride atlarkýpýr kýpýr; atlar eþiniyor yeni zamanlara doðru. Gerilmiþ
yaylar gibi ufuklara koþmak için.
Beþ kiþiden dörtyüz
kiþiye kadar olan askeri birliklere "seriyye" deniyor.
Seriyyeler, keþif,
takip-baskýn küçük çaplý vuruþmalara çýkýyor.
Seriyyelerin akýnlarýna
Sevgili
Peygamberimiz iþtirak etmiyorlar.
Efendimizin iþtirak ettikleri
seferlerin ismi "gaza"Efendimiz, yirmiyedi gazaya
çýktýlar. Bunlardan
dokuzunda silahlý mücadele oldu... Bedir, Uhud, Müreysi, Hendek, Kurayza, Hayber,
Mekke'nin Fethi, Huneyn, Taif...bu dokuz savaþta bizzat savaþtýlar.
Abdullah bin Amr,
radýyallahü anh, Sevgili
Peygamberimize gelerek:
-Ya Resulallah bana cihadý
anlatýr mýsýnýz? Deyince,
Efendimiz:
-Ey Abdullah
bin Amr! Eðer
sen, Allah rýzasý için sýkýntýlara katlanarak çarpýþýrsan Allah, seni kýyamet
günü o hal üzere
diriltir. Eðer gösteriþ için, övünmek için, çarpýþýrsan
Allah, seni kýyamet günü o hal üzere diriltir... hasýlý se
Hangi niyetle öldürür
veya öldürülürsen Allah da seni o hal üzere diriltir.
Baþka birisi de þunu sordu:
-Ey Allahýn Resulü! Allah
yolunda cihad etmek ne demektir?
La ilahe illallah Muhammedün
Resulullah sözünün yeryüzünde daha çok yayýlmasý; Allah isminin daha çok
yücelmesi için çarpýþmaya
Allah yolunda cihad etmek denir, buyurdular.
Bir sahabi de þunu sordular:
-Ya Resulallah! Allah yolunda
çarpýþan ve ayný zamanda dünya mallarýndan bir þeyler elde etmek isteyen bir
þahýs için ne dersiniz?
Sevgili
Peygamberimiz cevap
olarak buyurdular ki:
-Ona ecir ve sevap yoktur.
Sualin sahibi sahabi,
dinleyenler tarafýndan iyice anlaþýlsýn diye soruyu üç kere tekrarladý. Her
üçünde de cevap ayný oldu:
-Ona
ecir ve sevap yoktur...
...Gaye açýk!Silah ancak ve
sadece Allah için çekilir.... ama nasýl kullanýlýr?
...kime
çekilir?
Bir küçük askerî takým
veya büyük bir ordu hangisi olursa olsun...
Allahýn Resulü asakiri
islamý/islam askerini cihad için uðurlarken nasihat buyuruyorlar:
Sanki zaman durmuþ; sanki
nefesler
tutulmuþ herkes, her þey O'nu dinliyor; al atlar, doru atlar, cins arap atlarý
bile.
-Allah'dan korkunuz ve
emrinizdekilere adalet ve merhametle muamele ediniz.
-Allah yolunda O'nun ismi ile
cihada çýkýnýz.
-Allah'ý
inkar edenlerle
çarpýþýnýz.
-Savaþýrken haddi
aþmayýnýz.
-Ahdi bozmak, ahde
vefasýzlýk gibi
hareketlerden sakýnýnýz... kulak-burun kesmek gibi iþkenceler
yapmayýnýz, çocuklarý, yaþlýlarý, hizmetçileri, köleleri
adamlarýný
öldürmeyiniz.
Bir yeri fethedince düþmaný
önce islama davet ediniz, kabul etmezlerse cizye
vermeye razý olmalarýný isteyiniz,
bunu da reddederlerse ölümü haketmiþ olurlar....eðer bir yerde mescid varsa veya
bir
ezan sesi iþitilirse orasý bir islam beldesidir. Böyle bir yerde kýlýç çekilmez...
Evet; O'nun, aleyhissalatü
vesselam, mubarek nasihatlerinden çýkan netice o ki; silah, islam düþmanlarýna
karþý kullanýlýr. Ve had aþýlmaz.
Sýnýrlarda nöbetçiler
beklerken Ýslam Devletinin haber alma teþkilatý da çalýþmaya baþladý.Hicretten
altý-yedi a
geçmiþ durumda.Tehditleri durmayan ve müslümanlara Hac yolunu kapayan
müþriklerin Þam'la irtibatlarý kesilerek
iktisadi bakýmdan zayýflatýlmalarý
lâzým.
Ýþte ilk istihbarat:
Þamdan dönen bir Kureyþ
kervaný Medine
yakýnlarýndan geçiyor.
Peygamberimiz, derhal aziz
arkadaþlarýný toplayarak aralarýnda, Hamza bin
Abdülmuttalip, Ebu Ubeyde bin Cerrah,
Ebu Huzeyfe bin Utbe bin Rebia, Amr bin Süraka, Zeyd bin Harise,
Kennaz bin Huseyn,
Mersed bin Kennaz ve azadlýsý Enese'nin de olduðu otuz bahadýrý ayýrdýlar...
Efendimiz,
Hazreti Hamzaya
beyaz bir bayrak vererek onu bu ilk seriyyeye kumandan tayin ettiler...
Ve önce O'na
nasihatte
bulundular:
-Ey Hamza! Düþmandan deðil
Allah'dan kork! Emrin altýndakilere iyi davran.Mubarek
Peygamber sonra askerlere
döndüler:
-Allah yolunda O'nun ismini
anarak gazaya çýkýnýz. Allah'ý inkâr
edenlerle çarpýþýnýz...
.....Otuz sahabi, derhal
silahlanarak bineklerine atlayýp düþman istikametine akmaya
baþladýlar.
Ebu Mersed'in taþýdýðý
beyaz bayrak en önde rüzgarda dalgalanýyor...
Ýþte ilk Baþkumandan:
Sevgili Peygamberimiz.
Ýþte ilk Kumandan: Hazreti
HamzaÝþte Ýlk Bayraktar: Ebu Mersed bin Kennaz.
Ýþte Ýlk
Mücahitler: Otuz
yaman atlý.
Ve haber alýndýki düþman
kervanýný içlerinde Ebu Cehil'in de olduðu
üçyüz atlý ve silahlý suvari koruyor.
Haber, Ýslâm askerini daha
da biledi...
Hazreti Hamza
komutasýndaki
Seriyye, düþmana Sif-ül Bahr'de yetiþti...
Hamza, radýyallahü anh,
askeri derhal
çarpýþmak için mevzilendirdi...
Düþman da çarpýþma
düzenine girdi...ama akýllarýnýn almadýðý bir þey vard
Kendilerinin onda biri olan
bir kuvvet nasýl karþýlarýna çýkma cesareti gösteriyordu... Buna baþta Ebu Cehil
olmak
http://www.sevgilipeygamberim.com
Powered by Joomla!
Oluþturulma: 12 October, 2016, 23:13
Sevgili Peygamberim "aleyhisselatü vesselam"
üzere hepsi þaþmaktaydý...
Müþrikler, bu
þaþkýnlýkta iken Mecdi bin Amr el Cüheni, öne çýktý:
-Ya Eba
arap arasýnda
böyle þeyler doðru deðildir. Bana izin verin gidip Hamza ile konuþayým. Lüzumsuz
kan akmasýn...
-Akmasýn. Lakin. Görüyorsun
iþte. Bir ticaret kervanýna saldýrýyorlar.... Ya muhafýzlar olmasaydý... Neticenin
bu
olacaðý belliydi zaten..
Doðru doðru... Fakat bir
orta yol bulurum herhalde...
-Git bakalým. Fakat fazla
kalma. Meraktayýz. Biz çarpýþmaktan korkmuyoruz. Bunu da bilsinler!!..
-Gecikmem tasalanmayýn...
...Aslýnda
Mecdi, mahsustan
böyle konuþuyodu. Aradaki kuvvet dengesizliðinden Ýslam birliði için endiþe
etmiþti.
Müslümanlarýn aðýr maðlubiyet alacaklarýný tahmin ediyordu... Mecdi bir
mümin deðildi. Kendisinden arabuluculuk
isteyen de olmamýþtý ama; her ne hikmetse iki
birlik arasýnda gide gele, gide gele kan akmasýnýn önüne geçti.
Mecdi, Hazreti Hamza'ya:
-Cesaretinizi cidden takdir
ediyorum. Ne varki hakikat de ortada Kureyþ sizin on
katýnýz..
-Biz düþmanýn çokluðundan
deðil Allah'tan korkarýz...
-Siz bilirsiniz. Ancak þunu
da
düþünmenizi isterim. Daha ilk çarpýþmada yenilirseniz müslümanlarýn istikbali
tehlikeye düþer...
...iþte bu
doðruydu.
Müminler, öyle hassas bir
noktada bulunuyordu ki ya galip gelecek ya galip geleceklerdi...
Maðlubiyet Medineyi de
tehlikeye atabilirdi...
....öyleyse küffara
þimdilik bu gözdaðý kâfi görülmeliydi.
Dile kolay azap, iþkence,
zýndan ve Mekke'yi terk mecburiyetinden sonra silahlanarak düþmanýn önüne
çýkmak... Öyleyse varýlan netice iyidir ve düþmanýn huzurunu kaçýracak kadar
güzeldir.Hazreti Hamza, müsaad
etti de müþrik kervaný ancak yoluna gidebildi..
Bu elbette hamdedilecek bir
neticedir...
...Medine'de sefer
hakkýnda
Resuller Resulüne malumat verilirken Mecdi'nin yaptýklarý da arz edilince Efendimiz
memnun kaldýlar
ve buyurdular ki:
-Hayýrlý bir iþe vesile
olmuþ.
Hicretten sekiz ay sonra.
Þevval ayý.Bir kervanýn Mýsýr'a
gitmek için Mekke'den çýktýðý haberi Medine'ye
gelince Resulullah, sallallahü aleyhi ve sellem, seksen kadar
sahabiyi seçerek
baþlarýna Ubeyde bin Hâris'i kumandan tayin ettiler...
Sevgili Peygamberimiz, Ubeyde
radýyallahü anh'a da beyaz bayrak vermiþlerdi...
Büyük Peygamberden dua,
nasihat ve taktik alan
müslümanlar, derhal müþriklerin olduðu yere doðru koþmaya
baþladýlar.Rüzgârda uçuþan bayraðýn taþýyýcýsý
bu defa Mýstah bin
Ãœsase radýyallahü anh.
http://www.sevgilipeygamberim.com
Powered by Joomla!
Oluþturulma: 12 October, 2016, 23:13