BEYSAD 1 BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
Transkript
BEYSAD 1 BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ HABER BÜLTENİ/66 15 AĞUSTOS 2011 HAIER, SANYO'NUN BEYAZ EġYA Ġġ BĠRĠMĠNĠ SATIN ALMAYI PLANLIYOR Sanyo Electric Co., Ltd. (Tokyo), beyaz eşya iş biriminin büyük bir kısmını Çinli Haier Grup'a satmayı planlıyor. Satış işlemi, dört Güneydoğu Asya ülkesindeki Sanyo'nun tüketim malları, ticari çamaşır makinesi, tüketiciye yönelik buzdolabı birimi ve beyaz eşya satış biriminin Haier Grup'a satılmasını öngörüyor. Şirketin 2009 yılında Panasonic Grup tarafından satın alınmasından sonra Sanyo'nun beyaz eşya iş birimi önemli ölçüde atıl konuma gelmişti, çünkü Panasonic Grup'un kendi beyaz eşya birimi mevcut. Sanyo, aşağıdaki şirketlerdeki hisselerin tamamını Haier Grup'a devredecek: • Gerek tüketici gerekse ticari kullanım için çamaşır makineleri üreten ve satan Japonya merkezli Sanyo Aqua Corp. • Tüketiciye yönelik çamaşır makineleri üreten Japonya merkezli Konan Denki Co., Ltd. • Tüketiciye yönelik buzdolaplarını geliştiren ve tasarlayan Japonya merkezli Haier Sanyo Electric Co., Ltd. • Tüketiciye yönelik buzdolapları üreticisi Haier Electric Thailand Ltd. Aşağıdaki şirketler de Haier'e devredilecek: • Vietnam merkezli buzdolabı, çamaşır makinesi ve diğer ürünlerin üreticisi ve dağıtıcısı olan Sanyo Ha Asean Corp. • Endonezyalı bir üretim şirketi olan P.T. Sanyo Indonesia. • P.T. Sanyo Sales Indonesia. • Sanyo Philippines Inc. • Malezya‟da yerleşik Sanyo Sales and Service Sdn. Bhd. Haier Grup, Vietnam, Endonezya, Filipinler ve Malezya'da çamaşır makineleri, buzdolapları, klimalar, televizyonlar ve diğer tüketici ürünlerinde Sanyo markasını sınırlı, ancak belirsiz bir süre için kullanma hakkına sahip olacak. Haier Grup Başkan Yardımcısı Bay Du Jingguo konu ile ilgili şunları söyledi: "Bugünkü açıklamada iki Ar-Ge merkezi, dört üretim üssü ve altı yerelleştirilmiş pazarlama merkezi ile Haier'in Japonya ve Güneydoğu Asya'daki stratejik yapısının temellerinin atıldığı görülmektedir. Çünkü bu adım ile bölgedeki tüketicilerin sürekli artan ve dinamik ihtiyaçları daha iyi karşılanabilecek ve şirketimizin sürdürülebilir büyümesine katkı sağlanacak." Sanyo İdari Başkan Yardımcısı Bay Mitsuru Homma ise şunları belirtti: "Çamaşır makinesi ve tüketiciye yönelik buzdolabı şirketlerimizi Haier Grup'a devrederek bu şirketlerde istihdam edilen çalışanlarımızı güvence altına aldık ve şirketlerin devamlılığını sağladık. Bu işlem sonrasında tüm bölgelerdeki tüketicilerin eskisi ile aynı hizmeti almaya devam edeceklerine inanıyoruz." Nihai anlaşmanın Eylül ayında yapılma ve işlemin Mart 2012'de tamamlanması bekleniyor. ÜRETĠM SEKTÖRÜ RAPORU: BEYAZ EġYA SEKTÖRÜ TEMMUZ'DA KÜÇÜLME GÖSTERDĠ Institute for Supply Management (Tedarik Yönetimi Enstitüsü) tarafından hazırlanan İş Dünyası hakkındaki ISM Üretim Raporu'nun son sayısındaki bilgilere göre ABD genel üretim sektöründeki ekonomik faaliyetler Temmuz ayında büyüdü, ancak Elektrikli Cihaz, Beyaz Eşya ve Bileşenleri sektörü, Temmuz ayında küçülme kaydeden sektörler arasında gösterildi. www.beysad.org.tr BEYSAD 1 BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ HABER BÜLTENİ/66 15 AĞUSTOS 2011 ISM, üretim sektöründeki ekonomik faaliyetlerin ardarda 24 aydır büyüme gösterdiğini ve genel ekonominin 26. kez aralıksız aylık büyüme kaydettiğini açıkladı. Tedarik Yönetimi Uzmanı (CPSM) ve Tedarikçi Çeşitliliği Uzmanı (CPSD) unvanlarını haiz olan ve aynı zamanda da Tedarik Yönetimi Enstitüsü'nün Üretim İşi Araştırma Komitesi Başkanlığı görevini yürüten Bradley J. Holcomb şunları söyledi: "PMI (Satın Alma Yöneticileri Endeksi) 4,4 yüzde puanlık bir gerileme ile %50,9 olarak kaydedildi. Bu da üretim sektöründe ardarda 24. ayda büyüme olduğuna işaret ediyor, ancak büyüme hızı Haziran ayına göre daha düşük seviyedeydi." Kendisi açıklamalarına şunları ilave etti: "Fiyatlardaki artış oranı ardarda üçüncü ayda düşüş gösterdi, bu düşüş Temmuz'da 9 yüzdelik puan seviyesinde oldu ve Temmuz'da %59 olarak kaydedildi. Son üç ayın sonucu birleştirildiğinde Fiyat Endeksi 26,5 yüzdelik puan düşerek Nisan'daki %85,5 seviyesinden Temmuz'da %59 seviyesine geriledi. Fiyatlandırmadaki rahatlamaya rağmen bazı yorumlar kısa vadede yurtiçi talepte gerileme yaşanırken ihracat siparişlerinin güçlü pozisyonu sürdüreceğini öngörüyor." ISM‟nin takip ettiği 18 üretim sektöründen aşağıdaki 10 tanesi Temmuz ayında büyüme kaydetmiştir: • Kağıt Ürünleri • Mobilya ve İlgili Ürünler • Bilgisayar ve Elektronik Ürünler • Ulaştırma Ekipmanı • Ahşap Ürünleri • Petrol ve Kömür Ürünleri • Baskı ve İlgili Destek Faaliyetleri Sektörü • Ana Metaller Sektörü • Fabrikasyonlu Metal Ürünler Sektörü • Metal Olmayan Mineral Ürünleri Temmuz ayında küçülme gösteren yedi sektör ise aşağıdaki gibidir: • Giyim, Deri ve İlişkili Ürünler Sektörü • Plastik ve Kauçuk Ürünleri Sektörü • Tekstil Üretim Sektörü • Elektrikli Cihaz, Beyaz Eşya ve Bileşenleri Sektörü • Gıda, İçecek ve Tütün Ürünleri Sektörü • Makine Üretim Sektörü • Kimyasal Ürünler ISM tarafından takip edilen 18. sektör segmenti Çeşitli Üretim Sektörü'dür. MĠTSUBĠSHĠ ELECTRĠC'ĠN BĠRĠNCĠ ÇEYREKTE GELĠRLERĠ ARTTI Mali yılının ilk çeyreğinde Mitsubishi Electric artan gelir kaydetti, buna elektrikli ev ürünleri işinden elde edilen gelirler de dahildir. 2012 hesap döneminin ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre %4'lük artış kaydederek Mitsubishi Electric Corp. (Tokyo) 813,6 milyar yen (yaklaşık 10,55 milyar dolar) tutarında net satış bildirdi. Bir önceki yılın aynı dönemine göre %1'lik artışla faaliyet geliri 52,2 milyar yen olarak kaydedildi. Vergi öncesi gelir ise %5'lik bir artışla 49,2 milyar yen olarak kaydedildi. www.beysad.org.tr BEYSAD 2 BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ HABER BÜLTENİ/66 15 AĞUSTOS 2011 Özellikle Asya'da sermaye harcamalarına yönelik talepteki canlılık sonucunda Mitsubishi bu çeyrekte bir toparlanma trendi sergiledi. Bu durum, Japonya'nın doğusunda yaşanan büyük deprem felaketi nedeniyle ciddi düşüş gösteren Japonya'nın yurtiçi üretimine ve Japon yeninin ABD doları karşısında değer kazanmasına rağmen yaşandı. Önceki yılın aynı dönemine göre net satışlar %4'lük bir artışla 813,6 milyar yen seviyesinde arttı. Şirket'in Elektrikli Ev Aletleri, Enerji ve Elektrik Sistemleri, Endüstriyel Otomasyon Sistemleri ve Elektronik Cihazları işinde gelirler artış gösterdi. Kaydedilen yüksek kâr dolayısıyla önceki yılın aynı dönemine göre konsolide faaliyet geliri %1'lik artışla 52,2 milyar yen seviyesine çıktı. MÜġTERĠYĠ EN ÇOK MEMNUN EDEN BEYAZ EġYA MARKALARI AÇIKLANDI: SAMSUNG, SUB-ZERO, MIELE, LG, WOLF 2011 Çamaşır Makinesi Memnuniyet Araştırması ve 2011 Mutfak Cihazları Memnuniyet Araştırması tüketici memnuniyeti açısından en iyi markaları sıraladı ve beyaz eşya alırken değişen tüketici davranışlarını tespit etti. J.D. Power and Associates tarafından yapılan derecelendirmeye göre Samsung tüketici memnuniyeti bakımından iki beyaz eşya kategorisinde ilk sıradaki yerini korudu. • Üst üste üçüncü yılda Samsung çamaşır yıkama kategorisinde birinci sırada yer aldı. • Üst üste dördüncü yılda Samsung çamaşır kurutma kategorisinde birinci sırada yer aldı. • Sub-Zero buzdolapları kategorisinde liderliği üstlendi. • Üst üste ikinci kez Miele bulaşık makineleri kategorisinde birinci sırada yer aldı. • Set üstü/ocak/fırın kategorisinde LG ve Wolf aynı puanı alarak birinciliği paylaştı. Wolf geçen yıl da bu alanda birinci sırada yer almıştı. KÜRESEL GÜÇ OLMAYA DEVAM EDĠYORLAR Deloitte‟un tüketici ürünlerinin küresel güçlerini tespit ettiği raporunda geçen yılki tablo değişmedi. Arçelik, Vestel ve Anadolu Efes listede yer almaya devam ederken, Arçelik beyaz eşya kategorisinde en hızlı büyüyen sekizinci şirket oldu. Danışmanlık şirketi Deloitte‟un halka açık şirket bilgilerine dayanarak tespit ettiği “Tüketici Ürünleri Endüstrisinin Küresele Güçleri 2011” raporu, yaşanan küresel krizin şirketler üzerindeki etkilerinin devam ettiğini ortaya koydu. 2009 mali yılı baz alınarak hazırlanan raporda, dünyanın en büyük 250 tüketici ürünleri markasının pazar performansı değerlendirildi. Elde edilen sonuçlara göre, 2008 yılında 3.2 trilyon dolar toplam satış geliri olan 250 markanın küresel finansal kriz nedeniyle 2009 yılındaki gelirinin 2.57 trilyon dolar ciroya düştüğü görüldü. 250 şirketin 149‟unda küçülme gerçekleştiği tespit edildi. Zirvedeki 250 tüketici ürünü şirketi listesinde yer alan Türk markaları krizden etkilense de EMEA (Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Bölgesi) için yapılan sıralamada gelirlerini en hızlı artıran dört şirket arasında yer alarak güçlerini gösterdiler. Rapora göre, tüketici ürünleri şirketleri için baby boomer (çok çocuk sahibi olan) nesil halen en önemli alıcı grubunu temsil ederken, gelişen ekonomilerde ise, gelişmekte olan orta sınıfın en önemli alıcılar haline geldiği ifade ediliyor. Çünkü her yıl dünya genelinde yaklaşık 70 milyon yeni tüketicinin orta sınıfa girmesi bekleniyor. Dolayısıyla şirketlerin bu kişilere doğru ürünleri ulaştırmaları için radikal yeniliğe hazırlık yapmaları gerekiyor. Gelişen pazarlar yenilikler için bir laboratuvar haline gelmesi bekleniyor, böylece şirketlerin, bu pazarlardaki tüketicilerin yaşam tarzları ve değerlerine uygun yeni ürün, hizmet, üretim, pazarlama teknikleri geliştirmeleri öngörülüyor. www.beysad.org.tr BEYSAD 3 BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ HABER BÜLTENİ/66 15 AĞUSTOS 2011 ÇEVREYE 134.6 MĠLYON LĠRA YATIRDI, 42 BĠN FĠDAN DĠKTĠ Koç Holding‟in Kurumsal Sosyal Sorumluluk Raporu, topluluk şirketlerinin çevre yatırımlarının 134.6 milyon lirayı bulduğunu ortaya koydu. Koç‟un şirketleri 42 bini aşkın fidan dikerken, 120 bin araca eşit karbondioksit salımı ortadan kaldırıldı. Koç Topluluğu‟nun ekonomik, toplumsal ve çevresel gelişime değer katmak üzere 2010‟da hayata geçirdiği uygulamalardan oluşan Kurumsal Sosyal Sorumluluk Raporu‟na göre, şirketlerin çevre yatırımı toplam 134.6 milyon liraya ulaştı. Enerji tasarruflarıyla 330 bin tonluk karbon azaltımı sağlanırken, 2010‟da toplam 236 farklı bağış, sponsorluk ve sosyal proje çalışması gerçekleştirildi. Koç Topluluğu, 42 bin 747 fidan dikerken, Büyükçekmece Barajı‟nın İstanbul‟a sağladığı suyun yüzde 12.35‟i kadar su tasarrufu edildi. Tüm faaliyetlere toplamda 15 bin 342 kişi katıldı. 18 topluluk Ģirketi var Bu yıl 4‟ncüsü yayınlanan Kurumsal Sosyal Sorumluluk Raporu‟nda, 2010 yılında hayata geçirilen uygulamalara yer verilirken, rapordaki topluluk şirketi sayısı 10‟dan 18‟e yükseltildi. Buna göre, Arçelik, Aygaz, Ford Otosan, Koç Bilgi Grubu şirketleri, Opet, Otokar, Otokoç Otomotiv, Tat, Tofaş, TürkTraktör, Tüpraş ve Yapı Kredi‟nin sosyal, ekonomik ve çevresel alanlardaki uygulama ve sürdürülebilirlik performanslarına yer veriliyor. Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, Koç Topluluğu şirketlerinin 2010 yılında başta çevresel konular olmak üzere tüm sürdürülebilirlik alanlarında gelişme sağladıklarını belirterek, “Özellikle günümüzde giderek etkisini gösteren iklim değişikliğiyle mücadele konusunda stratejik altyapının oluşturulması, gelecek dönemlerde bu konuda oluşacak risk ve fırsatların yönetimi bizim için önemli bir çalışmadır” diye konuştu. 236 proje çalıĢması Koç Holding CEO‟su Turgay Durak ise, topluluk şirketlerinin 2010‟da toplam 236 farklı bağış, sponsorluk ve sosyal proje çalışması gerçekleştirdiğini, bu çalışmalara 10 bin 595 topluluk çalışanının da gönüllü olarak katıldığını söyledi. 8 bini Meslek Lisesi Memleket Meselesi (MLMM) Projesi bursiyeri olmak üzere topluluk şirketlerinin geliştirdiği çeşitli projelerle 35 bin 223 kişinin meslek eğitimine destek verildiğini ifade eden Durak, “MLMM Projemiz 2010 yılında ilk mezunlarını verdi. Böylelikle projenin eğitim ayağının yanında istihdam ayağını da başlattık” dedi. 2010 yılında rapora dahil olan Koç Topluluğu Şirketleri‟nde tasarruf edilen toplam enerji miktarı ise yıllık 55 bin hanenin enerji harcamasına denk geliyor. 1.2 milyon kiĢinin günlük su tüketimi kadar tasarruf var 2010 yılında ağaçlandırma çalışmaları neticesinde Koç Topluluğu genelinde 42 bin 747 adet fidan dikildi. Fidanlar 6 bin aracın yıllık emisyonunun sıfırlanması anlamına geliyor. Geri kazanılan su miktarı ise 12.6 milyon metreküp olarak gerçekleşti. Bu rakam, 1.2 milyon kişinin günlük su tüketimine eşit. VESTEL, LED’LE AYDINLATACAK Vestel, LED aydınlatmada global pazar lideri ABD‟li Cree ile teknoloji ortaklığı kurarak bu alana adım attı. İş ortaklığının ilk ürünleri 20 Ağustos‟dan itibaren Vestel mağazalarında satışa çıkacak. Vestel Şirketler Grubu İcra Kurulu Başkanı Ömer Yüngül, Cree ile işbirliği içinde LED aydınlatma sektörüne giriş için iki senede en az 50 milyon dolar yatırım yapacaklarını söyledi. Düzenlenen basın toplantısında konuşan Ömer Yüngül, paketleme makinesi için 3.5 yıllık sıraya girdiklerini, paketleme işini de başlattıklarında üretimin yüzde 70‟inin yerli olacağını tahmin ettiğini kaydetti. Yüngül “Bütün ürünleri Manisa‟daki fabrikada yapacağız. İki senede bu işe en az 50 milyon dolar yatırım yapacağız. Şu anda sadece bu iş için 60 kişilik Ar-Ge ekibimiz var. Hedefimiz 200 BEYSAD 4 BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ HABER BÜLTENİ/66 15 AĞUSTOS 2011 mühendise çıkmak. Özellikle Ortadoğu, Rusya ve Türk Cumhuriyetleri için de burada büyük pazar olduğunu düşünüyoruz. Sadece aydınlatma kısmı dünyada 100 milyar dolar düzeyinde bir büyüklüğe sahip ve her sene iki misli artıyor” dedi. Yüngül, ana işleri olan televizyon üretimi dolayısıyla, panellerin arkasında yer alan LED ışık sistemini üretme ihtiyacı duydukları için bu işle ilgilenmeye başladıklarını anlattı. Sokak aydınlatmasına da talibiz Şehirlerarası ve sokak aydınlatmalarına da talip olduklarını açıklayan Yüngül, LED aydınlatmanın verimlilik özelliğine dikkati çekerek, 60 watt‟lık ampullerin yerini 9 watt‟lık olanların alacağını dile getirdi. Cree Kurumsal Pazarlama, Strateji ve İş Geliştirmeden Sorumlu Başkan Yardımcısı Chris James de LED aydınlatma alanında şu anda 1.500‟ün üzerinde onaylanmış, 2 binin üzerinde onay bekleyen patentleri bulunduğuna işaret etti. BSH TÜRKĠYE ÇAĞRI MERKEZĠNE GÜMÜġ MADALYA BSH, Contact Center World‟ün düzenlediği, çağrı merkezi olimpiyatları olarak nitelendirilen yarışmada EMEA Bölgesi ikincisi oldu. Ekip, kasımda Amerika yolcusu… Bosch, Siemens, Gaggenau ve Profilo markalarıyla Türk beyaz eşya sektörünün önde gelen şirketlerinden biri olan BSH Türkiye‟nin çağrı merkezi, sektörün dünya çapındaki prestijli organizasyonlarından Contact Center World‟ün (The Global Association for Contact Center Best Practices & Networking) düzenlediği ve en iyilerin seçildiği “2011‟in En İyi Performans Sıralamaları-2011 Top Ranking Performers” ödüllerinde, EMEA Bölgesi‟nde (Avrupa-Ortadoğu ve Afrika) “En iyi çağrı merkezi” ve “En iyi müşteri hizmetleri” kategorilerinde ikinci oldu. 2010 Ekim ayında başlayan organizasyona başvuran yaklaşık 900 katılımcı firmanın çağrı merkezi projeleri, alanında uzman jüri üyeleri tarafından değerlendirildi. BSH çağrı merkezi, ilk defa katıldığı bu uzun maratonda maksimum müşteri memnuniyeti, sunulan hizmetin kalitesi, çalışan memnuniyeti, teknolojik altyapı, süreç yönetimi gibi kriterlere göre değerlendirilen her iki kategoride ikinci seçilerek dünya finallerinde yarışmaya hak kazandı. Şirket kasım ayında ABD‟de düzenlenecek olan finallerde EMEA, Amerika ve Asya-Pasifik bölgelerinde dereceye giren çağrı merkezleri dünya şampiyonu olmak için yarışacak. MüĢterilerin yüzde 98’i memnun “BSH prensip olarak, pazar beklentilerini ve müşteri memnuniyetini esas alan bir kurum. Dolayısıyla yenilikçi ürünler geliştirmek kadar satış sonrası tüketici memnuniyetini artırmaya da büyük önem veriyoruz” diyen BSH Servis Direktörü Gökhan Uğurlu, birçok yerde bulunmayan teknoloji ve altyapıya sahip olduklarını belirterek, deneyimli servis ekipleriyle çağrı merkezinde son dört yılda yüzde 98‟lik müşteri memnuniyeti yakalamayı başardıklarını dile getirdi. BUZDOLABI UCUZLADI ĠÇĠ PAHALANDI Teknolojik ve katma değerli ürünler ezberi bozuluyor. Temmuz ayı rakamlarına göre fiyatı en çok artan ürünler %80‟e varan oranlarda gıda grubunda olurken, en hızlı düşüş de beyaz eşya ve teknolojide yaşandı. Temmuz ayı enflasyonunda bir önceki yılın aynı dönemi ile karşılaştırılınca gıda ve beyaz eşyada oldukça ilginç rakamlar dikkat çekti. Yüksek teknolojiye sahip ürünler yüzde 30‟ları aşan oranlarda düşerken en sert yükselişler de katma değeri düşük gıda ürünlerinde yaşandı. Yani buzdolabının fiyatı düşerken içini dolduran gıdaların fiyatı arttı. Düşük katma değerli ürün diye küçümsenen gıda maddelerinde en hızlı değer artışı yüzde 83.67 ile fasulyede oldu. Fasulyeyi yüzde 81.35 ile telefon ekipmanları izlerken, yüzde 70.68 ile salça, yüzde 64 ile elma ilk 4 ürün arasında yer aldı. Kiraz fiyatı yüzde 52.37‟lik yükselişle enflasyon artışı listesinde beşinci oldu. Kirazı yüzde 50 ile BEYSAD 5 BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ HABER BÜLTENİ/66 15 AĞUSTOS 2011 sivri biber takip etti. Margarinde ise artış yüzde 45.13 olurken, artan ilk 28 ürün arasında 16 gıda yer aldı. Televizyon %33 düĢtü Yaz aylarında rekabetin arttığı beyaz eşya grubunun fiyatı en fazla azalan ürünü olan buzdolabında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11.75‟lik düşüş yaşandı. Televizyon fiyatı yüzde 33.82, aspiratör yüzde 10.85 düşerken, seyahatlerin vazgeçilmez ürünleri sıralamada dikkat çekti. MP3 çalar fiyatlarında yüzde 6.92, fotoğraf makinelerinde yüzde 7.03, kameralarda ise yüzde 9,71‟lik düşüş oldu. DÜNYA OTO DEVLERĠNĠN FREN BORUSU ÜYEMĠZ BANT BORU’DAN Türkiye‟de çift katlı bakır kaynaklı hidrolik boru ve kondenser üretiminde kullanılan tek katlı boru üretimi yapan tek firma olma özelliği taşıyan Bantboru; Mercedes, Renault, Ford, Fiat, Land Rover gibi dünya devleri için fren borularını Gebze‟de üretiyor. 1972 yılında kurulan ve çift katlı bakır kaynaklı hidrolik çelik boru üretimine 8 yıllık bir Ar-Ge faaliyeti sonucu başlayan Bantboru, Gebze OSB‟deki 16 bin m²lik tesisinde dünya otomotiv devlerinin kullandığı fren borularının üretimini gerçekleştiriyor. Türkiye‟de çift katlı bakır kaynaklı hidrolik boru ve kondenser boru üretimi yapan tek firma. BMW, Mercedes, Porsche ve Renault gibi dünya devlerinin kullandığı fren borularının üretimini Bantboru gerçekleştiriyor. Bununla birlikte proje ortaklığı ile yine otomotiv sanayi için klima ve yakıt sistemleri üretimi de yapıyor. Özellikle kondenser üretiminde Türkiye‟nin tüm ihtiyacını karşılayabilecek bir kapasiteye sahip olan Bantboru, bu ürün sayesinde Türkiye beyaz eĢya sektörünü dıĢa bağlı kalmaktan kurtardı. Bantboru; Ford Otosan, Oyak Renault ve Tofaş başta olmak üzere ulusal otomotiv ana sanayinin hidrolik fren boru ihtiyacını 80‟li yıllardan beri temin ederken, Mercedes, Land Rover ve Lada gibi uluslararası firmalarla da çalışıyor. BMW ile Porsche gibi sektör liderlerinden ürün onayı almayı başardık; WV ile de onay görüşmelerini sürdürüyor. Hidrolik fren borusu, kondenser borusu, klima ve yakıt sistemleri, üretimlerini tek çatı altında birleştirmeyi başaran firma, sac ve fren boru kaplama işlemlerini yine Gebze OSB‟de üretim yapan kardeş firması ile Elektrokimya ile gerçekleştiriyor. Üç yıl önce kurduğu Ar-Ge bölümünün çalışmaları sonucunda 6 adet patent ve 2 adet faydalı modele sahip. Üretiminin yüzde 40‟lık kısmını başta Almanya olmak üzere, İngiltere, İspanya, İtalya ve Polonya‟ya ihraç ediyor. Renault’nun Fas Ve Rusya Fabrikaları Ġçin De Üretecek Bantboru, Renault ile beraber 2012 yılında Fransa, Fas ve Rusya‟da da çalışmaya başlayacak. Renault ve Nissan tarafından Fas‟ta kurulacak „otomotiv kentinde‟ üretilecek araçlara fren borusu ihracatı; yine Renault‟nun Rusya‟daki yatırımlarında da fren boru tedarikçisi olarak yer almak Bantboru için önemli kilometre taşları. Sadece Renault‟nun Rusya‟da ortaklığı bulunan Avtovaz Togliatti Fabrikası‟nın yıllık kapasitesi 750 bin araç. Bantboru Genel Müdürü Utku Aksoy; “Yatırımda Nefes Almak Yok” “Bu yıl en büyük hedefimizin kondenser borusu üretim hattını yüzde 100 kapasite ile kullanmak olduğunu söyleyebilirim. Arçelik‟ten alınan ürün onayına, Bosch ve Indesit onaylarını da eklemek istiyoruz. Ayrıca yeni bir PVF kaplama yatırımı ile hidrolik fren borusu satışını da artırmayı planlıyoruz. Bu hedefler sonunda 45 milyon metre hidrolik fren borusu ile 70 milyon kondenser ve yakıt borusu satışı gerçekleştirebilmeyi ve ciromuzun 60 milyon TL‟ye yaklaşmasını bekliyoruz. Kriz öncesi yatırım temellerini attığımız kondenser ve yakıt borusu üretimini tam anlamı ile devreye almak ve üretim kapasitemizi arttırmak için aynı alanda 2. hat yatırımını gerçekleştirmek istiyoruz.” www.beysad.org.tr BEYSAD 6 BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ HABER BÜLTENİ/66 15 AĞUSTOS 2011 KLĠMALAR, ELEKTRĠK TÜKETĠMĠNĠ REKORA TAġIDI Türkiye'de günlük elektrik tüketimi 28 Temmuz 2011 tarihinde 736 milyon 836 bin kilovat saate ulaştı. Yılın başından beri hızlı bir artış gösteren elektrik tüketimi, sıcak yaz günlerinde klima kullanımının da artmasıyla rekor kırdı. Türkiye'de günlük elektrik tüketimi 28 Temmuz 2011 tarihinde 736 milyon 836 bin kilovat saate (kWh) ulaştı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerinden yapılan derlemeye göre, Haziran ayında günlük ortalama 600 milyon kWh seviyelerinde oluşan elektrik tüketimi, yine bir rekor kırarak 19 Temmuz'da 715 milyon kWh, 20 Temmuz'da 722 milyon kWh, 21 Temmuz 2011'de 724 milyon kWh, 28 Temmuz'da ise 736 milyon 836 kWn düzeyine ulaştı. Bu arada, 28 Temmuz 2011 tarihinde kurulu güç kullanımı (en yüksek puant) saat 14.30 itibariyle 36 bin 122 megavat'a (mw) çıktı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkilileri, Türkiye'nin toplam üretim kapasitesinin 51 bin 300 mw düzeyinde olduğunu belirtirken, ''Arıza ve onarım nedeniyle emre amade kapasite 38-39 bin mw düzeyinde tutuluyor. Büyük bir sorun olmazsa bu miktar Türkiye'nin ihtiyacını karşılamaya yetiyor'' diye konuştular. Temmuzdaki ortalama artıĢ yüzde 8,1 Bu arada bu yılın Temmuz ayında elektrik tüketimi geçen yılın aynı ayına göre yüzde 8,1 arttı. Geçen yıl Temmuz ayında 19 milyar 428 milyon kWh olan elektrik tüketimi, bu yılın aynı ayında 20 milyar 996,5 milyon kWh oldu. Ocak-Temmuz döneminde toplam tüketim bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 9,4 artışla 131 milyar 112,3 milyon kWh'yı buldu. 2010 yılı Ocak-Temmuz döneminde 119 milyar 842 milyon kWh elektrik tüketilmişti. ĠHRACATI 10 ġEHĠR OMUZLADI Türkiye‟nin ihracatını 10 il omuzladı. Temmuz itibariyle ihracatı 1 milyar doları geçen il sayısı 10‟a ulaştı. Böylece “Şampiyon iller” olarak tanımlanan şehirlerin ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22.7 artarak 66 milyar 550 milyon dolara yükseldi. Türkiye İhracatçı Birlikleri (TİM) verilerinden yapılan hesaplamalara göre, bu yılın ocak-temmuz döneminde “Şampiyon iller” unvanını 10 il aldı. 7 aylık ihracatını 1 milyar doların üzerinde tutan bu illerin toplam ihracatı 66 milyar 550.8 milyon dolar oldu. Temmuz itibariyle toplam ihracatın 77 milyar 193 milyon dolar olduğu göz önünde tutulduğunda bu illerin ihracatının yüzde 86.2‟sini kapsadığı belirlendi. İhracat şampiyonu olan 10 il “İstanbul, Kocaeli, Bursa, İzmir, Ankara, Gaziantep, Manisa ve Denizli, Hatay, Sakarya” olarak sıralandı. Toplam 77 milyar 193 milyon dolarlık ihracatın yüzde 44.5‟i İstanbul‟dan yapıldı. İstanbul‟un ilk 7 aylık ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 18.9 artarak 34 milyar 373.9 milyon dolara çıktı. İstanbul sadece temmuz ayında ise 5 milyar 190 milyon dolarlık ihracata imza attı. İstanbul‟un 7 aylık 34.3 milyar dolarlık ihracatına en çok yaklaşan il 7 milyar 864 milyon dolarla Kocaeli oldu. Kocaeli‟nin ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 50.2 artış gösterdi. Otomotiv ihracatının üssü Bursa 7 aylık 7 milyar 582.4 milyon dolarlık ihracatıyla listenin 3‟üncü sırasında yer aldı. Toplam ihracatın yüzde 9.8‟ini oluşturan Bursa‟nın 7 aylık ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 12 artış gösterdi. 4 milyar 575.5 milyon dolarlık ihracatı ile İzmir “Şampiyon İller” listesinde Bursa‟nın ardında yer aldı. İzmir‟i 3 milyar 275.9 milyon dolarla Ankara, 2 milyar 696 milyon dolarla Gaziantep, 2 milyar 101.6 milyon dolarla Manisa, 1 milyar 608.5 milyon dolarla Denizli, 1 milyar 267 milyon dolarla Hatay ve 1 milyar 205 milyon dolarla Sakarya takip etti. www.beysad.org.tr BEYSAD 7 BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ HABER BÜLTENİ/66 15 AĞUSTOS 2011 EN BÜYÜK AMACIMIZ MÜġTERĠ MEMNUNĠYETĠ WHITELINE Dergisi’nden özetle alınmıĢtır. LG Türkiye Beyaz Eşya Ürün Müdürü Sehyun Yang, LG‟nin Türkiye‟de beyaz eşya pazarındaki yerini ve hedeflerini WhiteLine‟a açıkladı. LG olarak Türkiye‟de 25 yıllık bir geçmişleri olduğunu ve beyaz eşya pazarında yeni olmalarına karşın, büyük hedeflerinin bulunduğunu söyleyen Yang, teknoloji açısından dünyanın bir numarası olmanın önemini vurgularken, müşteri memnuniyetinin kendileri için en önemli konu olduğunun altını çizdi. Bildiğiniz gibi Türkiye’de beyaz eĢya zor bir pazar. LG beyaz eĢyaya girmeye ne zaman karar verdi? LG olarak Türkiye‟ye gelişimiz 1984 yılında irtibat ofisimizin kuruluşuyla gerçekleşti. 25 yıllık bir geçmişimiz var; ama LG Türkiye Ofisi olarak bütün Türkiye operasyonunun ele alınması derseniz, henüz çok yeni diyebiliriz, tarih verecek olursak 2008. LG öncelikli tüketici elektroniğiyle pazara girmiĢ bir marka. Beyaz eĢya ise daha çok yeni. Pazara ilk önce tüketici elektroniği ile girilmesi ve markanın yaygınlaĢtırılması bir stratejinin gereği mi? Beyaz eĢyayı sonra getirmek bir strateji mi? Aslında Türkiye‟de ilk olarak, 1990‟lı yıllarda Goldstar markasını denedik. O zaman anladık ki, Türkiye‟de beyaz eşya, özellikle kanal yapısı ve kullanıcıların farklı taleplerinden dolayı oldukça zor bir pazar. Bunun için hazırlıklarımız 10 sene boyunca sürdü. Global olarak ilk üçte yer almak için çok uğraştık. Artık kendimizi hazır hissettiğimiz zaman, stratejimizin bir parçası olarak Türkiye pazarına beyaz eşya ile giriş yaptık. Pazarın zor bir yapıya sahip olmasının diğer bir nedeni de kanal yapısı diyebiliriz. Kanala baktığımız zaman ilk başta sadece münhasır veya bağımsız bayiler vardı. Son 3-4 seneye baktığımızda ise, Avrupa‟dan gelen zincirler pazara giriş yaptı. Teknosa gibi yerli zincirler de pazar payını gittikçe artırıyor. Bu da doğru zamanı beklememizin en önemli etkenlerinden birisi. Bir tarafta geleneksel bayiler, münhasır bayiler ve zincirler var, bir tarafta da elektronik mağazaları. LG beyaz eĢya olarak marketing çalıĢmalarında neler yapıyorsunuz? LG olarak bizim 3 hedef kanalımız var. Birincisi bayilerimiz; ikincisi toptancılar aracılığıyla ulaştığımız bölgesel bayilerimiz ve üçüncü olarak da modern kanal dediğimiz zincirlerimiz. Dolayısıyla her üç kanal için de farklı stratejimiz bulunuyor. Münhasır bayilere baktığımızda 7-8 bin seviyelerinden bahsediyoruz. Şu anda bayi sayımız çok az. Ancak bayi sayımız az olsa da, biliyoruz ki burası özellikle ilerleyen zamanlarda bizim için çok önemli bir kanal olacak. Bunun nedenlerinden biri markamızın görünürlüğünü artırmak; diğeri ise, kendi pazarlama aktivitelerimizi yapabilmek. Ayrıca amacımız sadece mağaza sayımızı artırmaya uğraşmak değil, mağaza sayımızı artırırken aynı zamanda kaliteli hizmet sağlamak. Toptancı, yani bölgesel bayi kanalımıza baktığımız zaman tabii ki kendi bayilerimize ihtiyacımız var; ama bu şekilde tüm Türkiye‟ye ulaşmak mümkün değil. Dolayısıyla bizim münhasır olmayan bayi kanalına da ihtiyacımız var. Bu yüzden toptancıları da destekliyoruz. Üçüncü kanal dediğimiz modern kanalda ise, her ne kadar bu modern kanalın pazar payı küçük olsa da biliyoruz ki bu zincirler 5-10 sene içerisinde giderek artarak pazarda oldukça önemli bir yere gelecek. Biz de bu kanala yatırım yapmaya başladık. Özetleyecek olursak, piyasaya yeni giriş yapmış bir marka olarak dengeli bir kanal stratejisi yönetmeye çalışıyoruz. Duruma göre farklı aktivitelerimiz de oluyor. Beyaz eĢyanın ayrı bir pazarlama bütçesi var mı? Küresel olarak cevaplayacak olursak pazardaki satışın yüzde 3-5‟i kadar bir pazarlama bütçemiz var. Pazarlamayı ikiye ayırıyoruz; ATL ve BTL. ATL dediğimiz kısım televizyon, radyo, gazete. BEYSAD 8 BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ HABER BÜLTENİ/66 15 AĞUSTOS 2011 BTL dediğimiz kısım ise daha çok mağaza içi iletişim. Beyaz eşya olarak da biz mağaza içi iletişime ağırlık veriyoruz. ATL daha geniş segmentlere hitap ediyor ama biz belirli bir segment odaklı iletişim kurmak istediğimiz için mağaza içi iletişime daha çok yoğunlaşıyoruz. 30 kadar LG Shop’tan bahsediyorsunuz. Tabii bu kanal için küçük ev aletleri çok önemli. Sadece LG markalı ürünlerin satıldığı mağazalar olacaksa küçük ev aletleri vazgeçilmez oluyor. Bununla ilgili bir projeniz var mı? Küçük ev aletlerinde süpürgeler ve mikrodalga fırınlar dışında diğer ürünler için şu anda kısa vadede herhangi bir planımız yok. Orta ve uzun vadede ise bu ürün gamını daha fazla çeşitlendirmek istiyoruz. Şu anda hava temizleyicisi ve su temizleyicisi gibi sağlıkla ilgili yeni ürünler üzerinde çalışıyoruz. Rakiplerimizin şu anda piyasaya çıkardığı ürünlerden farklı olarak, piyasaya daha değişik ihtiyaçları karşılayacak ürünler sürmek istiyoruz. Piyasaya ne zaman yeni bir ürün sürmeyi düşündüğümüzde en önemli gördüğümüz kriter, ürünün müşteriler için katma değer yaratıp yaratmadığı. Tabii ki küçük ev aletlerinin önemini, pazarın büyüklüğünü ve sektörden ne kadar pazar payı aldığını biliyoruz. Dolayısıyla buradaki ürün çeşitliliğimizi artırmak istiyoruz. LG olarak bizim en önem verdiğimiz şey kalite ve ürünün kendi üretimimiz olması. Dışarıdan üretim yaptırmak gibi bir planımız yok. YaklaĢık 2-2,5 yıldır Türkiye’ye beyaz eĢya geliyor. Ürünleri Kore’de üretiyor olmanın dezavantajlarını yaĢıyor musunuz? Bu durum rekabette bir zorluk yaratıyor mu? Hem maliyet açısından rekabetçi olması, hem de oradaki yenilikçi Ar-Ge departmanımızdan dolayı Kore‟deki üretim merkezimizden gurur duyuyoruz. Bu sayede globalde son 10 yılda ilk üçe girdik. Türkiye‟deki tüketicilere de daha fazla Kore menşeli ürün sunabilmek isteriz. Tabii ki tek üretim yeri Kore değil. Dünyanın çeşitli noktalarında başka üretim tesislerimiz de var. Üretim tekniklerinde yakaladığımız gelişmeyi, diğer fabrikalarımızda da uyguluyoruz. Bunun dışında Türkiye‟deki müşterilerimiz için herhangi bir katma değer yaratma ihtimalimiz varsa da bunun için her şeyi yapmaya hazırız. Elektronik veya beyaz eĢya üretimi açısından Türkiye’de üretim yapılması için herhangi bir çalıĢmanız var mı? Türkiye‟de hâlihazırda klima üreten bir Arçelik LG fabrikamız var. Bunun dışında kısa vadede Türkiye‟de üretim yapmak gibi bir planımız yok. Tabii buna LG Türkiye karar vermiyor, küresel araştırma sonuçlarına göre belli oluyor. Ancak orta ve uzun vadede neler olacağı hakkında şimdiden bir şey söylemek için henüz erken. Sonuçta bu kararlar küresel olarak alınıyor. LG’nin tüketici elektroniğinde güçlü bir algısı var ve bir tüketici kitlesi oluĢtu. LG’nin beyaz eĢyadaki profili ile elektronikteki profili örtüĢüyor mu, ya da böyle bir stratejiniz var mı? İlk önce küresel olarak değerlendirmek istiyorum. Küresel olarak baktığımızda aslında şu an LG‟nin beyaz eşyası, LG‟nin televizyonundan ve cep telefonundan daha güçlü. Tabii ki televizyonun ve cep telefonunun yarattığı bir algı bu ve ulaştığı belirli bir tüketici kitlesi var. Fakat beyaz eşyanın pazara biraz daha geç girmesinden dolayı orada bir boşluk var. Bu anlamda bunu kapatmak için elimizden geleni yapıyoruz. Nasıl ki telefon ve televizyon dendiğinde LG akla geliyorsa, bu algıyı aynı şekilde beyaz eşyada da yaratmaya çalışıyoruz. Elektroniği bir kenara bıraktığımızda, LG beyaz eĢyada Türkiye’de fiyat anlamında A ve B grubunun kullandığı, onların ihtiyaçlarına odaklanan bir marka mı? Yoksa içerisinde C grubu da mı var? Odaklandığımız kısım A ve B grubu ama satış yaptığımız tek segment bu gruplar değil. Bu sene çıkardığımız ürünlerle fiyat anlamında artık C ve D gruplarına da hitap edebileceğiz. Orta ve yüksek segment olarak ürünlerimizi gruplandırarak piyasaya sürüyoruz. Örnek verecek olursak, çamaşır makinesinde en düşük fiyatlı ürünümüz 999 TL, en yüksek fiyatlı ürünümüz de 3 bin 499 TL. BEYSAD 9 BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ HABER BÜLTENİ/66 15 AĞUSTOS 2011 LG’nin global rakamları ile ilgili bilgi verebilir misiniz? LG Electronics, dünyanın dört bir yanında, 84 yan kuruluşu da dahil olmak üzere 115 iş kolunda 84,000‟den fazla kişiye iş imkanı sağlıyor. 2008 yılında dünya çapındaki satış rakamı 44.7 milyar dolar olan LG, Ev Eğlence Sistemleri, Mobil İletişim, Beyaz Eşya, Klima Sistemleri ve İş Çözümleri olmak üzere beş iş biriminden meydana geliyor. LG düz ekran televizyonlar, ses ve görüntü cihazları, mobil telefonlar, klima cihazları, mobil telefonlar, klima cihazları ve çamaşır makineleri konusunda dünyanın önde gelen üreticileri arasında yer alıyor. En büyük amacımız tek bir makine satsak bile makineyi sattığımız müĢterinin bundan memnun olup olmadığı. Bizim için en önemli konu müĢteri memnuniyeti. SEYHUN YANG: “LG, kullandığı teknoloji ile öne çıkacak” Bu ilk başta sorduğunuz, “LG beyaz eşyada Türkiye‟ye neden geç geldi?” sorusuyla da ilgili. Çünkü, Türkiye pazarı çok zor bir pazar ve müşteri beklentileri çok fazla. Biz de küresel pazarda belirli bir seviyeye ulaşmadan, Türkiye‟ye gelmek istemedik. Şu anda hazır olduğumuzu düşünüyoruz. Teknoloji açısından soracak olursanız da, şu anda 4 tane ana teknoloji üzerinden ilerliyoruz. İlki çamaşır makinesi için “Direct Drive” modu. Aslında bu yıllar önce LG tarafından geliştirildi. Şu anda istisnasız bütün modellerimizde bu motor için 10 yıllık garanti verebiliyoruz. Eminim ki tüketicilerimiz 10 yıl boyunca LG tarafından garantisi verilen bu motoru kullanmaktan keyif alacaktır. Buzdolabı için de aynı şekilde garantili “Liner Kompresör” kullanılıyor. Şu anda bunun üretimini bir tek LG yapıyor. Başka herhangi bir markada böyle bir şey kullanılmıyor. Eminiz ki müşterilerimiz bunun keyfini de çıkaracaklar. Bunun gibi ürünlerimizde fırınlar için ışıkla pişirme özelliği ve süpürgeler için de dünyada ilk defa olarak motorlu toz sıkıştırma teknolojisi var. Bizim için teknolojide de dünyanın en iyisi olmak çok önemli. Dünyadaki gücümüzü Türkiye’ye taĢıyacağız Öncelikle LG beyaz eşya adına bu röportaj vesilesiyle orta ve uzun vadeli planlarımızı paylaşmaktan dolayı çok memnunum. Globalde ilk üç sıradaki firmalardan biri olarak yapacağımız yatırımlarla ve iletişim çalışmalarımızla Türkiye‟de de çok daha iyi noktalara ulaşmak istiyoruz. Küresel stratejimiz için Türkiye‟deki beyaz eşya pazarı en önemli pazarlardan bir tanesi. Buradaki pazarlama faaliyetlerimizi ve her türlü yatırımlarımızı zamanla birer birer artıracağız. Aslında burada yılların çok fazla önemi yok; 5 yıl veya 10 yıl olabilir. BEYAZ EġYALAR ĠLLA BEYAZ OLMAK ZORUNDA MI? İtalya beyaz eşya markası “smeg”, 50‟li yılları yansıtan Retro serisinde, buzdolabından çamaşır makinesine kadar elektrikli ev aletlerini kırmızı, lacivert, eflatun, siyah, kahverengi, sarı gibi renklerde üretiyor ve “beyaz eşya” monotonluğuna son veriyor. Smeg retro serisinde buzdolabı, mini buzdolabı, derin dondurucu, bulaşık ve çamaşır makineleri rengarenk ve estetik tasarımlarıyla üretiliyor. Enerji tasarrufu tüm Smeg ürünlerinde olduğu gibi Retro serisinin de ortak teknolojik özelliğini oluşturuyor. Suyun gücünü tüm makineye dağıtan Smeg patentli orbital (yörünge) yıkama sistemi Retro ankastre ve solo bulaşık makinelerinin, olağan dışı hallerde su taşmasını önleyen Aquastop özelliği de yine Retro bulaşık ve çamaşır makinelerinin üstün teknolojik özellikleri arasında yer alıyor. Ayrıca bulaşık makinelerinin pek çok modelinde alt veya üst sepet yıkama tercihi ve 27 dakika kısa yıkama programı bulunuyor. Çift kapılı buzdolaplarında, dondurucusunun altta ya da üstte olduğu, iç hacimleri 312 litreden 386 litreye kadar değişen model seçenekleri yer alıyor. Tek kapılı buzdolaplarının iç hacimleri 256 litre ile 312 litre arasında değişirken, mini buzdolapları 120 litre, derin dondurucular 197 litrelik iç hacme sahip bulunuyor. www.beysad.org.tr BEYSAD 10
Benzer belgeler
BEYSAD 1 BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
basın toplantısında konuşan Ömer Yüngül, paketleme makinesi için 3.5 yıllık sıraya girdiklerini,
paketleme işini de başlattıklarında üretimin yüzde 70‟inin yerli olacağını tahmin ettiğini kaydetti....
Arçelik beyaz eşya satışları ikinci
basın toplantısında konuşan Ömer Yüngül, paketleme makinesi için 3.5 yıllık sıraya girdiklerini,
paketleme işini de başlattıklarında üretimin yüzde 70‟inin yerli olacağını tahmin ettiğini kaydetti....
İtalya`nın önde gelen gazetelerinden La Repubblica`nın
sektörüne giriş için iki senede en az 50 milyon dolar yatırım yapacaklarını söyledi. Düzenlenen
basın toplantısında konuşan Ömer Yüngül, paketleme makinesi için 3.5 yıllık sıraya girdiklerini,
pake...