Kutu deneme 4 pdf

ÇÖZÜMÜ
4
LİSANS
GENEL YETENEK
KPSS / GY - GK
1.
2.
3.
4.
5.
Parçada, Pelin ÖZER’in “Atlasın Bir
Ucunda” adlı kitabıyla ilgili değerlendirmeler yapılmıştır. Altı çizili ifadeyle
de, şiir kitabının hem geçmişin hem de
günümüzün şiir anlayışlarından izler taşıdığı anlatılmak istenmiştir.
CEVAP: D
Ek Bilgi: Altı çizili ifadeyle anlatılmak
istenenin sorulduğu sorularda, doğru
cevap seçeneğinin altı çizili ifadeyi tam
ve en doğru biçimde anlatması gerektiğine dikkat edilmelidir.
Verilen cümlede, bir öğretmenin kendiyle ilgili öz eleştiri yaptığı görülmekte
ve hangi durumda kendini başarılı kabul edeceğine değinilmektedir. Buna
göre öğretmen, sınıfta parlak ve soyut
düşünceler yarattığı zaman değil, en
arkada oturan öğrenciyi olumlu bir biçimde etkilediği zaman kendini başarılı saymaktadır. Buradan hareketle de
boşlukları dolduran en uygun sözcük
çiftinin “parlak-başarılı” sözcükleri olduğu görülür.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Cümledeki boşluklara getirilmesi gereken sözcükler tespit edilirken
sözcükler geldikten sonra cümlede anlatım bozukluğu oluşmamasına dikkat
edilmesi gerekir.
6.
7.
8.
Verilen cümlede ipucu olarak ilk boşluktan sonra gelen “elde etmek” ve ikinci boşluktan sonra gelen “denemelisin”
sözcükleri kullanılabilir. Çünkü bu sözcükler, boşluklara getirilmesi gereken
sözcüklerin yakın anlamlılarıdır.
CEVAP: B
Ek Bilgi: Bu tür sorularda doğru cevabı
bulmak için parçadaki/cümledeki diğer
sözcüklerden de yararlanılabilir.
I.cümlede, insanların içinde bulundukları bir yanlışa yönelik değerlendirme
söz konusudur. II.cümlede “zaman
geçtikçe” ifadesi ile aşamalı bir durum
ortaya konmuştur. IV.cümlede, “kabul
etmiyorum” denerek bir yadsıma yani
inkâr, kabullenmeme söz konusudur.
V.cümlede, eski çağlardaki teknolojiyle
günümüz teknolojisi karşılaştırılmıştır.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Aşamalı durum bildiren cümlelerde, bir durumun ya da olayın zaman geçtikçe artması veya azalması
durumu söz konusudur. “Her geçen
gün, gittikçe, günden güne…”gibi ifadeler, aşamalı durum bildiren cümlelerde
kullanılabilen ifadelerdir.
II.cümlede, obezitenin Amerika’da daha
yaygın olduğu bilinirken daha sonra
tüm dünyada ortaya çıkan bir durum olduğuna değinilmiştir. III.cümlede, obezitenin yayılma nedeni olarak “hareketsiz yaşam” gösterilmiştir. IV.cümlede,
çağımızda kilo alamamanın ve verememenin de bir sorun olduğu belirtilmiştir.
VI.cümlede, obezitenin sağlık üzerindeki olumsuz etkilerine değinilmiştir.
CEVAP: A
Ek Bilgi: Saptama, bir durum veya
olayla ilgili var olanların ortaya konmasıdır.
9.
10.
Parçadaki IV numaralı cümlede, tarihteki bazı önemli olaylar ile Hürrem Sultan
olayı karşılaştırılmış ve Hürrem Sultan
olayının, tarihteki diğer olaylardan daha
önemsiz olduğu vurgulanmıştır.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Karşılaştırma; iki farklı olay,
durum, kişi ya da nesnenin benzerlik
ya da farklılık açısından kıyaslanması
mantığına dayanır. “En, daha, kadar,
göre, gibi…” sözcükleri, karşılaştırma
cümlelerinde kullanılan sözcüklerdendir.
Verilen cümlede, bir eserin sadece
şekilsen özelliğine önem verilmemesi
gerektiği üzerinde durulmuştur. Buna
göre, “Bir sanat eserinin biçimsel özellikleri tek başına bir şey ifade etmez.”
yargısı, bu cümleden kesin olarak çıkarılacak bir yargıdır.
CEVAP: D
Ek Bilgi: Bu tür sorularda cümleden çıkarılacak yargı, cümlenin tamamından
bulunabileceği gibi cümlenin bir bölümünden de tespit edilebilir.
V numaralı cümlede geçen “yapıt”
sözcüğü, “yap-“ eylemine “-( )t” ekinin
getirilmesiyle oluşmuş bir sözcüktür.
Ünsüz yumuşaması kuralına göre bu
sözcüğün sonundaki “t” sessizinin kendinden sonra gelen “”-ın” ekinin etkisiyle yumuşayıp “d” sessizine dönüşmesi
gerekmektedir ancak bu durum gerçekleşmemiştir.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Bazı tek heceli sözcüklerde
(süt, çöp, iç…), bazı yabancı kökenli
sözcüklerde (sanat, devlet, hukuk…) ve
-( )t’nin yapım eki olduğu bazı sözcüklerde (yapıt, yakıt…) ünsüz yumuşaması görülmez.
I.cümlede “onsekiz” yanlış yazılmıştır.
III.cümlede “demvurdu” sözü yanlış
yazılmıştır. “Dem vurmak” ayrı yazılması gereken bir birleşik sözcüktür.
IV.cümlede, “çağdışı” sözcüğü yanlış
yazılmıştır. V.cümlede “içersinde” sözcüğü yanlış yazılmıştır. Bu sözcüğün
yazımında ünsüz düşmesi yapılmamalıdır.
CEVAP: B
Ek Bilgi: Bankacılıkla ilgili işlemler ve
kalıplaşmış sözcükler [ellibir (oyun adı)]
haricinde, sayılar ayrı yazılmalıdır.
Birinci boşluğa eş görevli söz öbeklerini ayırdığı için virgül (,), ikinci boşluğa
soru cümlesi olduğu için soru işareti (?),
üçüncü boşluğa tamamlanmamış bir
cümle olduğu için üç nokta (…), dördüncü boşluğa herhangi birinin içinde virgül
kullanılan sıralı cümleleri birbirinden
ayırdığı için noktalı virgül (;), son boşluğa ise eş görevli sözcükleri birbirinden
ayırdığı için virgül (,) getirilmelidir.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Soru işareti, gerçek soru yani
cevap gerektiren soru cümlelerin sonuna getirilebileceği gibi, başka bir durumu anlatmak için kullanılan sözde soru
cümlelerinin sonuna da getirilebilir.
3
Deneme Sınavı – 4
11.
“tadılma, kavranma” sözcükleri isimfiile; “edeceğimiz” sözcüğü sıfat-fiile;
“döküp” sözcüğü de zarf-fiile örnektir.
“bir sanat ürünü” tamlamasındaki “bir”
sözcüğü belgisiz sıfattır. “sanat ürünü”
söz öbeği, belirtisi ad tamlamasıdır. “incelemekle, getirmekle” sözcüklerinde
yer alan “-la/-le” ekleri, edat olan “ile”nin
ek olarak kullanılmış biçimidir.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Belirtisiz ad tamlamasında
tamlayan sözcük tamlayan eklerini almaz. Tamlanan sözcük ise “-ı, -i, -u, -ü”
tamlanan eklerini alır.
12.
B seçeneğinde “sanatı öldüreceğine”, C
seçeneğinde “tabuların yıkıldığı yerde”,
D seçeneğinde “günlük yaşamına”, E
seçeneğinde “birçok evreden” ifadeleri
dolaylı tümleçtir ve bu ifadeler yüklemden hemen önce geldikleri için vurgulu
ifadelerdir. A seçeneğinde ise yüklemden önce gelen sözcük, zaman bildirmektedir yani zarf tümlecidir.
CEVAP: A
Ek Bilgi: Cümlede vurgudan kasıt,
cümlede asıl verilmek istenenin belirtilmesidir. Bu durumda da yüklemin eylem olduğu cümlelerde vurgulu sözcük,
yüklemden hemen önce gelen sözcüktür. İsim cümlelerinde ise vurgulu sözcük yüklemin kendisidir.
13.
I.cümlede, yüklem “konuşmasıdır” sözcüğü olduğu ve bu sözcük de isim soylu
bir sözcük olduğu için cümle ad cümlesidir. II.cümlede, “yoktur” sözcüğü
yüklem, “İnsanın kendi sesinden başka
duyacağı bir ses ve kendisinden başka
anlatmak zorunda olduğu bir şey” sözü
de öznedir. III.cümlenin yüklemi sonda
olmadığı için bu cümle öge dizilişine
göre devriktir. Diğer cümleler kurallı
cümledir. IV.cümlede, bir temel yargı bir
de eylemsiden oluşan yan yargı kullanıldığı için bu cümle birleşik cümle özelliği göstermektedir.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Anlamca olumsuz cümleler,
yüklemde bildirilen yargının yapılmadığını, yapılmayacağını, olmadığını ya
da yüklemdeki yokluk durumunu anlatan cümlelerdir. “ne…ne” bağlacı, bir
cümleyi olumsuz yapar. Cümle biçimce
olumlu olsa da anlamca olumsuz olur.
14.
I.cümlede geçen “bakıyorum” sözcüğü
şimdiki zaman kipiyle çekimlenmiştir.
Şimdiki zaman kipi de bir işin ne zaman
yapıldığını bildiren haber kiplerindendir. II.cümledeki “son ışık oyunları” söz
öbeğindeki “son” sözcüğü “ışık oyunları” belirtisiz ad tamlamasının tamlayanı
durumundadır. III.cümlenin yükleminde
yer alan “olmalı” sözcüğü, gereklilik
kipiyle çekimlenmiştir ve gereklilik kipi
dilek kiplerindendir yani zaman anlamı
taşımaz. V.cümlede, “bir hayli” ifadesi
“eski” durum zarfını derecelendiren bir
miktar zarfıdır.
CEVAP: D
Ek Bilgi: Derecelendirme (miktar, ölçü,
azlık/çokluk) zarfları, eylemleri, eylemsileri, sıfatları ya da zarfları miktar bakımında belirten zarflardır. “Ne kadar?”
sorusuyla bulunurlar.
Diğer sayfaya geçiniz.
Deneme Sınavı – 4
KPSS / GY - GK
15.
16.
17.
Bir paragrafın giriş cümlesinin sahip
olması gereken özellikler dikkate alındığında I.cümle olabilecek en uygun
cümlenin IV numaralı cümle olduğu
görülür. Daha sonra II numaralı cümle
gelmelidir çünkü bu cümle, IV numaralı cümlenin devamı niteliğindedir. Bu
cümleden sonra da V numaralı cümle
gelmelidir. Daha sonra I numaralı cümle gelmelidir çünkü diğer üç cümleden
farklı bir yaklaşım ele alınmıştır. III numaralı cümlede de, I.cümlede belirtilen
durum örneklenmiştir. Buna göre doğru
sıralama IV-II-V-I-III şeklinde olmalıdır.
Yani dördüncü cümle, I numaralı cümledir.
CEVAP: A
Ek Bilgi: Numaralı cümlelerin sıralanmasının istendiği sorularda öncelikli
olarak yapılması gereken, giriş cümlesini tespit etmektir. Giriş cümlesi tespit
edildikten sonra cümleler anlam bütünlüğü dikkate alınacak biçimde sıralanmalıdır.
Parçada, güneş gözlükleriyle ilgili belirlemeler yapılmıştır. Güneş gözlüğü
seçiminde nelere dikkat edilmesi gerektiği, yanlış güneş gözlüklerinin nelere
yol açabileceği üzerinde durulmuştur.
Parçanın konusu ise güneş gözlüklerinin sahip olması gereken özelliklerdir.
CEVAP: E
Parçada, insanların tepkileri sonucunda
ruhsal durumlarının değiştiği ve bunun
sonucunda da ruhsal durumlarının,
verdikleri tepkileri şekillendirdiğinden
bahsedilmektedir. Yani ruhsal durum
ve tepkiler arasında bir bağlantı söz
konusudur.
CEVAP: B
Ek Bilgi: Ana düşünce, tümevarımlı
paragraflarda genellikle parçanın sonuç bölümde yer alırken tümden gelimli
paragraflarda parçanın giriş bölümünde
bulunabilir.
Parçada etkili söz söylemeyle ilgili
tespitler yapılmış ve görüşler ortaya
konmuştur. Buna göre söz söyleme
konusunda en önemli unsurun sözü
söyleyen kişi olduğu dile getirilmiş ve
bu kişinin etkili söz söyleme konusunda
nelere dikkat etmesi gerektiği üzerinde
durulmuştur. Parçadaki anlam akışına
dikkat edildiğinde soru kökünde verilen
cümlenin V numaralı yere getirilmesi
gerektiği görülür çünkü bu cümle, bir
önceki cümlenin sonucu durumundadır.
22.
“gri renkli bulutlar, bunaltıcı boğuluyor
olma hissi” gibi ifadelerde niteleyici unsurlar kullanılmıştır. Parçanın genelinde
hava durumunun kişi üzerindeki etkisi
kişisel görüşlerle ele alınmıştır. “Elbette
her insan bu durumu benim gibi değerlendirmiyordur. Bu havada yola çıkanlar
ya da yola çıkmak zorunda olanlar için
bu yağış hiç hoş olmayan bir durum
olabilir.” cümlelerinde tahmin söz konusudur. “Zannedersem gökyüzü yağsam
mı yağmasam mı, yağarsam ne kadar
ve ne şekilde yağsam diye düşünüyordu.” cümlesinde de insandan doğaya
aktarma yani kişileştirme yapılmıştır.
CEVAP: B
Ek Bilgi: Niteleyici unsurdan kasıt, bir
varlığın nasıl olduğunu bildiren niteleme sıfatı ya da bir işin nasıl yapıldığını
belirten durum zarfıdır. Her iki unsur da
“nasıl” sorusuyla bulunabilir.
23.
Parçada, korku filmlerindeki değişim
ele alınmıştır. Buna göre klasik korku
filmleri insanları artık yeteri kadar korkutmamakta ve yapımcılar ise bu durumla ilgili önlem olarak korku filmlerine
yeni bir boyut kazandırmak istemektedirler. Bunlar dikkate alındığında parçanın başına getirilmesi gereken yargının
korku filmlerindeki değişimlerle ilgili olması gerekmektedir.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Parçadaki boşluklara getirilecek yargılar bulunurken, parçanın
anlam bütünlüğü dikkate alınmalıdır.
Boşluklardan önceki ya da sonraki
cümlelere de dikkat edilmesi gerekir
çünkü cümleler arasındaki anlam ilişkileri, doğru cevabın bulunmasını kolaylaştırabilir.
“Kanunî Sultan Süleyman, başkent
İstanbul’a devletin gücünü göstermesi
açısından devletin gücü ile eşdeğerde
bir cami yapılmasını istiyordu. Bu iş için
Mimar Sinan’ı görevlendirdi.” cümlelerinde A ve B’ye, “Bu süre içinde günümüzün para değeriyle 400.000.000 dolar harcandı.” cümlesinde C’ye, “Bu büyük caminin inşaatı tam yedi yıl dört ay
sürdü.” cümlesinde D’ye değinilmiştir.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Yardımcı düşünce sorularında
parçadaki cümlelerle seçeneklerde verilenler dikkatli bir şekilde eşleştirilmeli;
parçada yer almayan yargı, doğru cevap olarak değerlendirilmelidir.
“Osmanlı Devleti’nin en parlak olduğu
dönemdi.” cümlesinde karşılaştırma,
“Bu büyük caminin inşaatı tam yedi yıl
dört ay sürdü. Bu süre içinde günümüzün para değeriyle 400.000.000 dolar
harcandı.” cümlelerinde sayısal veriler,
“Bu büyük caminin inşaatı tam yedi yıl
dört ay sürdü. Bu süre içinde günümüzün para değeriyle 400.000.000 dolar
harcandı.” cümlelerinde kesinlik bildiren
ifadeler yer almıştır. Parçanın genelinde öyküleyici anlatım söz konusudur.
CEVAP: D
Ek Bilgi: Öyküleyici anlatımda, bir olay,
olayın geçtiği yer-zaman ve olayı yaşayan kahramanlar söz konusudur.
CEVAP: B
Ek Bilgi: Bu tür sorularda, cümleler
arasındaki anlam ilişkilerine dikkat edilmelidir. Ayrıca, sorunun “Numaralandırılmış cümlelerin hangisinden sonra?”
mı “Numaralandırılmış yerlerin hangisine?” mi şeklinde sorulduğu gözden
kaçırılmamalıdır.
20.
Parçada, toplum içinde yaşayan insanın içinde yaşadığı toplumu değerlendirmesiyle ilgili belirlemeler yapılmıştır.
Buna göre, bir insanın içinde yaşadığı
toplumu anlaması için önce kendini anlaması ve anlamlandırması gerekmektedir. Yani insan, üyesi bulunduğu toplumu değerlendirmek için işe kendinden
başlamalı, merkeze kendini almalıdır.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Ek Bilgi: Ana düşünce sorularında parçada verilmek istenen mesaj tespit edilmeli ve parça buna göre
okunmalıdır. Çünkü ana düşünce, bir
yazının yazılma amacıdır.
Ek Bilgi: Bir parçanın konusu, o parçada üzerinde durulan ya da anlatılan
olay/durum olarak değerlendirilmektedir. Yani “Yazar parçada neyden söz etmektedir? sorusunun cevabı, parçanın
konusunu veren bir sorudur.
18.
19.
“Bu konuda basit bir çözüm önerim yok
maalesef.” cümlesinde A’ya, “Gerçekten ama gerçekten iste! Bir şeyi gerçekten ve derinden istediğiniz zaman, engelleri aşmada kullanacağınız içsel direnç gücünüz artacaktır.” cümlelerinde
B’ye, “Başarmaya motive olduğunuzda,
alacağınız riskin korkutucu yüzü, sizin
başarma arzunuz yanında küçük kalacaktır.” cümlesinde D’ye, “İstediğinizi
elde etmek için, risk almak zorundasınız.” cümlesinde E’ye değinilmiştir.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Yardımcı düşünceler, bir
parçada ana düşünceye ulaşılmasını
sağlayan düşüncelerdir. Düşünceyi geliştirme yollarından olan “karşılaştırma,
tanımlama, örnekleme…” gibi unsurlar,
yardımcı düşünce olarak verilebilir.
21.
“Benim yaşam amacım, bunca zaman
yazılarımda anlattığım, kendi yaşamımda uygulayarak çalıştığına tanık olduğum birtakım yöntemleri başkalarının
da öğrenmesini sağlamak, onları kendi
içlerindeki gücün bilincine vardırmaktır.”
cümleleriyle A’ya, “Mutlaka başaracaksınız. Bir kere kaybettik diye vazgeçmek olmaz, gerekirse bin kere yeniden
deneyeceğiz ama başaracağız.” cümleleriyle B’ye, “Başarılı insanların sayısı
arttığında hepimiz daha mutlu olacağız.
Siz başardığınızda sadece kendiniz
kazanmış olmuyorsunuz. Sırasıyla aileniz, çevreniz, toplum, ülkeniz ve dünya
kazanmış oluyor.” cümleleriyle C’ye,
“Elbette başarı derken her yolu mubah
sayarak, bütün çirkinlikleri yaparak demek istemiyoruz.” cümleleriyle D’ye
ulaşılabilir.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Bu tür sorularda, yalnızca
parçada verilenlerden hareket etmek
gerektiği unutulmamalıdır. Parçada verilenleri yorumlayarak parçada olmayan
bir düşünceye ulaşılması, doğru cevaptan uzaklaşılmasına neden olur.
4
24.
25.
Diğer sayfaya geçiniz.
Deneme Sınavı – 4
KPSS / GY - GK
26.
27.
IV.cümlede, küresel ısınmayla ilgili tanım yapılmıştır. I.cümlede, küresel ısınma ve iklim değişikliklerinin nedenlerine değinilmiştir. III.cümlede geçen BM
İklim Raporu’nda da küresel ısınma ve
iklim değişikliklerinde insanların etkisinden söz edilmiştir. Yani I, II ve IV numaralı öncüller parçadan çıkarılabilir.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Öncüllü sorularda, her öncülün parçadan tam anlamıyla bulunması
gerektiğine dikkat edilmeli ve doğru cevap buna göre bulunmalıdır.
29.
30.
=
=
––
Ahmet, Fikret ile farklı şehre atandığından öncüllere göre Demet ile
Eser ve Bahri ile Fikret gruplaşmalarının dışında kalır ve Canan ile
birlikte kesinlikle Kayseri’ye atanmış olacaktır.
0, 20
20
2
Bursa
Kayseri
Demet
Bahri
Ahmet
Eser
Fikret
Canan
Ankara
Bursa
Kayseri
Bahri
Demet
Ahmet
Fikret
Eser
Canan
0, 002
10
20
+
2
–
1
0, 002
–
0, 020
+
0, 02
–
Tablolar incelendiğinde Ahmet ve
Canan’ın kesinlikle Kayseri’ye atandıkları görülmektedir.
CEVAP: A
Ek Bilgi: Bir ifadenin kesinlikle doğru
olması için yalnız bir durumda doğru
olmasını bulmak yeterli olmaz. Her durum için doğru olmalıdır.
b
a = 2 –1 =
CEVAP: A
Ek Bilgi: Bir ifadenin her zaman doğru
olabilmesi için hiçbir yanlış örneğinin
bulunmaması gerekir.
0, 0020
0, 0002
2
1
3+
CEVAP: D
Ek Bilgi: 1 ve kendisi dışında pozitif
tam sayı böleni olmayan 1'den büyük
doğal sayılara asal sayı denir.
36.
xy + yx
10x + y + 10y + x
=
xx + yy
10x + x + 10y + y
=
3
11x + 11y
11x + 11y
= 1 bulunur.
2
=
4
=
a=b+1
olabilir.
3
3
=
1
3+1
3
a–b=1
3 –1
1
c = a2 – b2 = (a – b) . (a + b) elde edilir.
c asal sayı ve a ile b pozitif tam sayılar olduğundan a – b = 1 ve a + b = c
olmalıdır.
Dolayısıyla
Ek Bilgi: Ondalık sayılarda virgülden
sonraki basamakların en sağına "0"
eklemek sayının değerini değiştirmez.
3–
1
sayısı çift değildir.
9
Dolayısıyla yalnız I her zaman doğrudur.
CEVAP: D
32.
1
sayısı tek değildir.
9
III. a = –1 ve b = 2 alınırsa
20
CEVAP: A
1
bulunur.
2
Ek Bilgi: abc = 100a + 10b + c'dir.
CEVAP: B
b
a.c + b
Ek Bilgi: a + =
dir.
c
c
33.
5 20 – 5 10
5
5
( 5 – 1 ) . (5 + 1 )
=
=
28.
a
b = 3 –2 =
35.
0, 0002
.
Ç
= Ç'dir.
= 10 bulunur.
Elde edilen veriler iki tabloda gösterilebilir:
Ankara
0, 02
0, 002
1
Canan’ın Kayseri’ye atandığı, Demet ile Eser’in aynı şehre atandığı
öncülleriyle her şehre iki kişinin
atandığı öncülü birlikte yorumlanırsa Demet ile Eser Ankara veya
Bursa’ya atanmış olabilir.
Fikret ile Bahri aynı şehre atandığından Demet ile Eser’in atanmadığı şehre atanmış olabilirler.
+
10
28. – 30. çözümler aşağıdaki bilgilere göre yapılacaktır.
––
0, 2
.
II. a = 3 ve b = –2 alınırsa
Bahri’nin Bursa’ya atandığı durumu
gösteren tablo olan ilk tabloya bakıldığında Demet’in Ankara’ya atandığı
görülmektedir.
0, 02
2 a + b = 2.T + Ç
= Ç+Ç
Ek Bilgi: Birbirinden bağımsız olarak
cevaplanması istenen sorularda bir
soruda elde edilen veri diğer soru için
doğru kabul edilmemelidir. Her soru
kendi içinde değerlendirilmelidir.
31.
I.
T
CEVAP: C
CEVAP: A
––
34.
Ek Bilgi: Bir ifadenin kesinlikle yanlış
olması için yalnız bir durumda yanlış
olmasını bulmak yeterli olmaz. Her durum için yanlış olmalıdır.
Parçadaki I numaralı cümlede, besin
ihtiyacının karşılanabilmesi için tarım
ve hayvancılıkta teknoloji ve kimyasalların yoğun bir biçimde kullanıldığı
dile getirilmiştir. Dolayısıyla bu yargıda
amaç-sonuç ilişkisi söz konusudur.
Ek Bilgi: Bu soruda, numaralandırılmış cümlelerden hangisinin amaç-sonuç cümlesi olduğunun sorulmadığına, cümlelerin hangisinin kapsamında
amaç-sonuç ilişkisi olduğunun sorulduğuna dikkat edilmelidir.
Tablolarda gösterilen her iki ihtimal
de incelenirse Ahmet’in kesinlikle
Kayseri’ye atandığı, yani Bursa’ya
atanmadığı görülür.
CEVAP: B
5 2.10 – 5 10
5 2
(5 ) – 1
(5 10) 2 – 5 10
5 . (5
5
10
10
– 1)
–1
= 5 10 bulunur.
CEVAP: C
Ek Bilgi: (a – b) . (a + b) = a 2 – b 2 dir.
5
Pozitif bölenlerinin sayısı 3 olan sayılar,
herhangi bir asal sayının karesine eşit
olan sayılardır.
1 < x < 100 eşitsizliğini sağlayan ve
asal sayının karesi olan sayılar
22, 32, 52, 72 olup 4 tanedir.
CEVAP: B
5 10 – 1
10
=
2
37.
Ek Bilgi: A, x, y, z birer pozitif tam sayı
ve a, b, c birbirinden farklı asal sayılar
olmak üzere,
A = ax . by . cz
sayısının pozitif bölen sayısı
(x + 1) . (y + 1) . (z + 1) dir.
Diğer sayfaya geçiniz.
Deneme Sınavı – 4
KPSS / GY - GK
38.
a + b < 0 < b < a + c eşitsizliği parçalanırsa
41.
A = " 2k + 1: 4 ≤ k ≤ 10, k ! N ,
A
43.
A = " 9, 11, 13, 15, 17, 19, 21 , olur.
a+b < b & a < 0
B = " 3n + 2: 2 ≤ n ≤ 8, n ! N ,
a+b < a+c & b < c
B
B = " 8, 11, 14, 17, 20, 23, 26 , olur.
0<b
eşitsizlikleri elde edilir.
Dolayısıyla A \ B = {9, 13, 15, 19, 21}
olup s(A \ B) = 5 bulunur.
Dolayısıyla
CEVAP: C
a < 0 < b < c & a < b < c bulunur.
CEVAP: E
C
Ek Bilgi: A \ B = A ∩ B olur.
ı
A'dan B'ye gitmek için 2 yatay 2 dikey
toplam 4 birim ilerleme gerektiğinden
Ek Bilgi: a < b & a + c < b + c'dir.
2
39.
4 .3. 2!
4!
=
= 6 farklı yoldan
2!.2!
2! . 2!
b – a = 3 & a – b = –3 olur.
Buradan
b– a–b =4
gidilebilir.
B'den C'ye 2 yatay, 3 dikey toplam 5
birim ilerleme gerektiğinden
b – –3 = 4
2
b–3=4
b = 7 olur.
5. 4 . 3!
5!
=
= 10 farklı yoldan
2!.3!
2! . 3!
y
42.
f(x)
a – b = –3 & a – 7 = –3
gidilebilir.
2
a = –3 + 7
Dolayısıyla A'dan C'ye
a = 4 olur.
0
Dolayısıyla
a+b=4+7
CEVAP: B
Ek Bilgi: x < 0 ise |x| = –x ve |–x| = –x'tir.
(1)
6 x.y
x2 + y2
=
x.y
x.y
y 3
c x + m = 63
y x
n!
a!.b!.c!
farklı şekilde sıralanabilir.
=1
x + 2.f (x) = 4
2.f (x) = 4 – x
x y
& + = 6 olur.
y x
Elde edilen ifadenin küpü alınırsa
n = a + b + c olmak üzere n tane nesne
(2)
x + 2.f (x)
4
f (x) =
44.
4–x
olur.
2
f ( – 2 ) + f (6 ) =
4 – (–2)
2
+
4–6
2
y y3
x
+3$ +3$ +
= 216
3
y
x x3
y
x + y2
2
y3
x3
y3
+
+
y3
x3
y3
x3
= 216 – 18
= 2 & x + y2 = 4
CEVAP: A
y3
6
(x + 12) . (x – 11) = 0
x = –12 veya x = 11 olur.
= 2 bulunur.
x3
x3
& x 2 + x – 132 = 0
.
.
x
+12
x
–11
= 3 –1
2
y3
x2 y
x y
+3$
$ +3$ $
+
= 216
3
2 x
2
y
y
y
x
x3
x
x y
+
+3$c + m = 2
y x
y3 x3
14
424
43
x + x2
= 66 & x + x 2 = 132
2
Dolayısıyla
x3
3
Ek Bilgi: n tane nesnenin a tanesi bir
türden, b tanesi başka bir türden ve c
tanesi başka bir türden olsun.
f ( x)
x
+
=1
4
2
CEVAP: D
x 2 + y 2 = 6.x.y &
4
f(x) fonksiyonunun denklemi yazılırsa
= 11 bulunur.
40.
6 . 10 = 60 farklı yoldan gidilebilir.
x
y 2 = 4 – x olur.
x = 11 için y = 4 – x = –7 olamayacağından x = –12 alınır ve
2
Ek Bilgi:
y 2 = 4 – (–12)
y
y 2 = 16 olur.
d
x2 = (–12)2 = 144 olduğundan
= 198
bulunur.
b
x2 + y2
0
a
x
CEVAP: C
Ek Bilgi:
(a + b) 3 = a 3 + 3a 2 .b + 3a.b 2 + b 3
(a – b) 3 = a 3 – 3a 2 .b + 3a.b 2 – b 3
d doğrusunun denklemi:
x y
+ = 1'dir.
a b
6
2
=
144 + 16
2
=
160
2
= 80 bulunur.
CEVAP: D
Ek Bilgi:
a 1 + a 2 + ... + a n
Aritmetik
=
dir.
n
Ortalama
Diğer sayfaya geçiniz.
Deneme Sınavı – 4
KPSS / GY - GK
45.
3
x 2 + 3x – 4
1
4
+
–
=0&
=0
x
x2
1
x2
2
(x )
(x)
48.
Mustafa'nın doğum yılına M, babasının
doğum yılına B denirse
(1)
1
2002 – M = (2002 – B) $
3
2
x + 3x – 4 = 0
olur. Kökler toplamı formülünden
–3
= –3 bulunur.
1
6006 – 3M = 2002 – B
6006 – 2002 = 3M – B
CEVAP: A
4004 = 3M – B
Ek Bilgi: a.x 2 + b.x + c = 0 denkleminin
kökleri x1 ve x2 ise
x1 + x2 = –
x 1 .x 2 =
olur. Ayrıca M + B = 3928 olduğundan
52.
B
C
C
D
B
A
A
B
D
C
3 . dönüşüm
c
a
4M = 7932
M = 1983 olur.
Dolayısıyla 2015
Mustafa'nın yaşı
yılının
sonunda
C
bulunur.
CEVAP: B
Ek Bilgi: Yaş hesaplaması yapılırken o
günün tarihinden doğum tarihi çıkarılır.
Seçeneklerde 90 TL olmadığından
Emel'in 90 TL'lik ürünü aldığı anlaşılır.
O hâlde Emel'in seçebileceği 5 ürün
50, 70, 90, 110, 130
50, 70, 90, 110, 150
50, 90, 110, 130, 150
70, 90, 110, 130, 150
53.
49.
İki kent arasındaki uzaklığa x denirse
x
x
+
=9
80 100
(5)
C
B
(4)
445 TL'ye ulaşılan seçenek
50
+ 70 + 90 + 110 + 150 = 445
100
olup 130 TL'lik ürün bulunmamaktadır.
x = 400 km bulunur.
CEVAP: A
x + y litrede
x litre alkol
100 litrede
A litre alkol
Ek Bilgi: Bir ürüne %50 indirim yap1
mak, ürün fiyatını
sine düşürmek
2
demektir.
= 3x – x
5y = 4.2x
5y = 8x bulunur.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Maaşa yapılan %25'lik zam
maaşın 0,25 ile çarpılmasıyla da bulunabilir.
A
D
C
B
D
C
A
B
4 . dönüşüm
D
C
CEVAP: E
A=
Ek Bilgi: Dönüşüm sorularında şeklin
son hâli verilip ilk hâli sorulursa hem
dönüşüm sırası hem de dönüşüm kuralı
tersten uygulanır.
100x
bulunur.
x+y
CEVAP: B
Ek Bilgi:
1 N
J
25 O
K
O + y = 3.x
Kx + y $
100 O
K
4
P
L
y
x + + y = 3x
4
D
D.O.: A. (x + y) = 100.x
CEVAP: D
51.
54.
%x
A
+
%y
B
A.x
+
B.y
B
A
Ek Bilgi: Yol = Hız . Zaman'dır.
50.
A
5 . dönüşüm
9 x = 9 .400
50 $
4
Verilen kareye 5. ve 4. dönüşümler tersten uygulanırsa
5x + 4x
=9
400
şeklinde olabilir. Bu seçeneklerden en
ucuzuna %50 indirim yapılarak toplam
y + 4y
D
Ek Bilgi: Bir kareyi 90° sağa çevirmek
demek her bir köşeyi bir birim saat yönüne doğru ilerletmek demektir.
2015 – 1983 = 32 bulunur.
CEVAP: E
47.
A
+ M + B = 3928
olur.
46.
B
1. dönüşüm
3M – B = 4004
b
a
90°
D
A
=
%z
A+B
D
ABCD karesine 2 defa 2. dönüşüm uygulanırsa
= (A+B) . z'dir.
İlk durumda her bir parçanın uzunluğu
x cm olursa ikinci durumda x + 4 olur.
Dolayısıyla
8x = 6. (x + 4)
8x = 6x + 24
2x = 24
4 . 2x = 4. 24
90°
C
C
B
D
A
2. dönüşüm
A
B
90°
2. dönüşüm
B
A
C
D
8x = 96 cm bulunur.
CEVAP: B
Ek Bilgi: 2. yol olarak çubuğun boyuna
x denirse
x
x
+4 =
8
6
(3)
(4)
4x – 3x
4=
24
elde edilir. Yani ABCD karesi elde edilmez.
CEVAP: A
x = 96 cm bulunur.
7
Diğer sayfaya geçiniz.
Deneme Sınavı – 4
KPSS / GY - GK
Ek Bilgi: Bir kareyi 90° sola çevirmek
demek her bir köşeyi bir birim sol tarafa
doğru ilerletmek demektir.
Ek Bilgi:
Buradan
2000'de
C
D
a
400 ise
100'de
b
x
D.O.: 2000 .x = 4 00 . 100
20
55.
F
b
6
D
G
C
x = 20
a
bulunur.
B
A
CEVAP: C
ABCD paralelkanarında a + b = 180° dir.
x
Ek Bilgi: Yüzde hesabının sorulduğu
sorularda aşağıdaki doğru orantı kullanılır.
x
A
x+6
57.
x
E
A
B
10
Verilerin tamam›
F
|BC| = x denirse |AF| = |AE| = x + 6 olur.
& '
FE + EC = 8p
D
4
C
59.
olduğundan
%
%
m(BCA) = m(BFD)
Ç(ABCD) = 2 . (x + x + 6 + x)
= 2 . (3x + 6)
= 2 . (3 . 5 + 6)
= 2 . 21
elde edilir. Buradan A. A. A. özelliğinden
&
&
ABC ` DBF olur.
Dolayısıyla
= 42 cm bulunur.
AB
CEVAP: C
DB
Ek Bilgi: r yarıçaplı çemberin çevresi
2p . r'dir.
D
x
ABC ve FBD üçgenlerinde
%
%
m(BAC) = m(BDF)
%
%
m(ABC) = m (FBD)
2x + 6 = 16
2x = 10
x = 5 olur.
=
BC
&
BF
16
x
=
x+4
6
A
E
30
= 0, 100
300
C:
20
= 0, 040
500
D:
10
= 0, 050
200
E:
30
= 0, 050
600
CEVAP: E
Uzunluk ölçüsü negatif olamayacağından x = 8 bulunur.
B
B:
bulunur.
(x – 8) . (x + 12) = 0
80°
10
= 0, 025
400
B
2D=E2 C 2A
Ek Bilgi:
x = 8 veya x = –12 olur.
x
A:
Bu oranların büyükten küçüğe doğru
sıralaması
x 2 + 4x – 96 = 0
.
.
x
–8
x
+12
x
Okulların başarı oranı hesaplanırsa:
elde edilir.
x 2 + 4x = 96
C
x
D.O.:
B
p . (x + 6 + x)
= 8p
2
‹stenen veri
100
6
2 . p . (x + 6) 2 . p . x 8p
+
=
4
4
2
2
56.
E
0, 100 > 0, 050 > 0, 040 > 0, 025'tir.
60.
Bu beş okulda ilk 10.000'e giren toplam
öğrenci sayısı
10 + 30 + 20 + 10 + 30 = 100
CEVAP: D
Ek Bilgi:
olur.
A
%
%
m(DCE) = m(CEB) olur. (iç ters açı)
CEB üçgeninde iç açı toplamı özelliği
Buradan
D
E
100'de
30 ise
360'ta
x
D.O.: 1 00 .x = 36 0 .3 0
kullanılırsa
%
180 – 80
m(CEB) =
= 50° olur.
2
Paralelkenarda çapraz açıların eşit ol-
AB
=
AE
AC
=
DE
BC
CEVAP: E
Ek Bilgi: Daire grafiğinde bir veriyi gösterin daire diliminin merkez açısı aşağıdaki doğru orantı ile hesaplanır.
olur.
= 130° bulunur.
58.
CEVAP: C
6DE@ ' 6BC@ ise
AD
ması özelliğinden
%
%
m(AEC) = m(ADC) = x = 180 – 50
x = 108° bulunur.
C
B
Bu beş okulda üniversite sınavına giren
toplam öğrenci sayısı
400 + 300 + 500 + 200 + 600 = 2000
olur.
8
Verilerin tamam›
360
‹stenen veri
x
D.O.:
Diğer sayfaya geçiniz.
LİSANS
GENEL KÜLTÜR
KPSS / GY - GK
1.
Orta Asya’da kurulan ilk Türk devletlerinde atlı göçebe yaşam egemen olduğu için hayvancılığın etkisiyle dokumacılık, maden işlemeciliği sayesinde de
demircilik gelişmiştir. Ancak Türklerde
tarım gelişmediği için ziraatçilik de gelişmemiştir.
5.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Orta Asya’da bozkır ikliminin
etkisinden dolayı Türklerin temel geçim
kaynağı hayvancılık olmuştur. Türkler
hayvanlar için ot bulma ihtiyacından dolayı göçebe yaşamışlardır. Bu nedenle
Türklerde tarımsal üretim gelişmemiştir.
2.
3.
Yasaneme-i Büzürg adlı eser Moğol
Hükümdarı Cengiz Han tarafından hukuk ve askerlik işlerini düzenlemek için
Uygurca yazılan ve kaynağını Türk töresinden alan yasalardır.
CEVAP: B
Ek Bilgi: Medrese, Müslüman ülkelerde orta ve yüksek öğretimin yapıldığı
eğitim kurumlarının genel adıdır. Medrese kelimesi Arapça "ders" kökünden
gelir. Medreselerde ders verenlere "müderris", onların yardımcılarına "muid",
okuyanlara "danişmend", "softa" veya
"talebe" adı verilir.
Kanuni Sultan Süleyman Dönemi’nde
kent, manzara ve olayları, düzenlenen
seferleri betimleyen minyatür ustası
Matrakçı Nasuh’tur.
Ek Bilgi: Töre, Türklerin yaşam tarzı
sonucunda ortaya çıkan geleneklerden,
Kurultay’da alınan kararlardan ve hükümdarın emirlerinden oluşurdu. Töre,
sözlü hukuk kurallarıydı ve devlet yönetiminde hükümdar bile töreye uymak
zorundaydı.
Ek Bilgi: Matrakçı Nasuh, Osmanlıda
önemli bir minyatürcü, hattat, tarihçi
ve matematikçidir. Sultan II. Bayezit
Dönemi’nin sonlarına doğru Enderun’da
eğitim gördüğü ve sonra matematik eğitimcisi olarak öğrenci yetiştirdiği bilinmektedir. Sopalarla oynanan ve bir tür
savaş oyunu olan matrak adlı spordaki
ustalığından dolayı Matrakçı lakabıyla
anılmıştır.
Ek Bilgi:
––
Memlük Devleti, Abbasi hilafetini
himaye altına almış,
––
Eyyübiler ve Memlükler, Haçlı Seferlerine karşı mücadele etmiş,
––
Tolunoğulları ve diğer Türk- İslam
devletleri Baharat Yolu ticaretiyle
uğraşmış,
––
Akşitler, Eyyübiler ve Memlükler
kutsal topraklarda egemenlik sağlamıştır.
Osmanlı Devleti’nde Yavuz Sultan Selim Dönemi’nde 1515 yılında Dulkadiroğulları üzerine düzenlenen Çaldıran
Seferi ile Anadolu Türk siyasi birliği
sağlanmıştır.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Osmanlı Devleti’nde Anadolu
Türk siyasi birliğini sağlama çalışmaları
Orhan Bey Dönemi’nde Karesioğulları
Beyliği'ne son verilmesiyle başlamıştır.
Yıldırım Bayezit Dönemi’nde büyük ölçüde sağlanan Anadolu Türk siyasi birliği 1402 Ankara Savaşı ile bozulmuştur.
Ehl-i Hiref, minyatür ustası olan nakkaşların oluşturduğu kuruluştur. Danişmend, medreselerde eğitim faaliyetlerinde öğretmenlik yapardı. Mutasarrıf
da halktan vergi toplamakla görevliydi.
CEVAP: D
CEVAP: A
Anadolu’ya ilk Türk akınlarını Mısır’da
kurulan ilk Türk – İslam devletleri değil,
İslamiyetten önce Sabirler, Oğuzlar ve
Hunlar gibi Türk toplulukları düzenlemişlerdir.
7.
Ek Bilgi: Osmanlı Devleti’nde devşirme sisteminde Balkanlardaki Hristiyan
çocuklar küçük yaşlardan itibaren yetiştirilirdi. Devşirmeler, Enderun Mektebi
denilen saray okulunda eğitim alır ve
yeteneklerine göre devlet hizmetlerinde
görev yapardı.
CEVAP: B
CEVAP: D
4.
6.
Osmanlı ordusunda akıncılar ve tımarlı
sipahiler Türklerden oluşurdu. Şeyhülislam ve kazasker gibi İlmiye sınıfı mensupları da Müslüman kökenliydi. Ancak
devşirme kökenliler vezir olabilirdi.
Deneme Sınavı – 4
8.
Reisülküttap, Osmanlı Devleti’nde dış
işlerden sorumluydu. Reisülküttap,
Osmanlı yönetiminde seyfiye sınıfında
değil kalemiye sınıfında yer alır.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Osmanlı yönetici sınıfı seyfiye, ilmiye ve kalemiye sınıfı olarak üçe
ayrılırdı.
Matrakçı Nasuh'un minyatür-harita karışımı kendine has bir üslubu vardır.
Eserlerinde yeryüzünün kuşbakışı görünümünü resmeder.
––
Seyfiye sınıfı yöneticilik ve askerlik
yapardı.
––
İlmiye sınıfı; adalet, eğitim ve din
işleriyle uğraşırdı.
Geometri ve matematik alanındaki çalışmaları neticesinde uzunluk ölçülerini
gösteren cetveller hazırlamıştır. Yavuz
Sultan Selim zamanında ona adadığı
Cemâlü'l-Küttâb ve Kemalü'l- Hisâb kitaplarını yazmış, Napier'den elli sene
öncesinde adıyla anılan çarpma metotlarını ve modern matematik öğretiminde Enderun'da okutulmuştur.
––
Kalemiye sınıfı; maliye ve diplomasi işleriyle uğraşırdı.
Tarih alanında da çalışan Matrakçı Nasuh, Taberî Tarihi 'ni Mecmaü't-Tevârih
adıyla Türkçeye çevirmiştir. 3 nüsha
olarak yayınlanan Süleymannâme
kitabında 1520-1537, 1543-1551 ve
1542-1543 yıllarını anlatmıştır. 15371538 yıllarında yazdığı Fetihname-i Karabuğdan, Kanuni Sultan Süleyman'ın
İran seferini anlatır. Bu kitaplarda, yol
boyunca ordunun geçtiği şehirlerin minyatür şeklinde haritalarını çizmiştir.
Nasuh, Kanuni'nin Fransa kralı I.
François'ya destek amacıyla Barbaros
Hayrettin Paşa komutasında gönderdiği
donanmaya katıldı. Yol boyunca donanmanın uğradığı limanları resmetmiştir.
9
9.
1798 yılında Fransa’nın Mısır’ı işgalinde Akdeniz’deki çıkarlarını korumak
isteyen Rusya ve İngiltere, Osmanlı
Devleti’ne askerî destek vermiştir.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Osmanlı Devleti XVIII. yüzyılda Rusya’ya karşı İsveç kralını himaye
altına almış ve Leh Mültecilerini desteklemiştir. Rusya’nın Kırım’ı egemenlik
altına almak istemesi ve Ortodoks Osmanlı tebaasını egemenlik altına alma
düşüncesi de taraflar arasında sorun
yaratmıştır.
Diğer sayfaya geçiniz.
Deneme Sınavı – 4
KPSS / GY - GK
10.
11.
II. Mahmut Dönemi’nde sadrazam
Alemdar Mustafa Paşa’nın desteğiyle
ve Batı’nın etkisiyle Sekbanıcedit ordusu ve Eşkinci Ocağı oluşturulmuştur.
CEVAP: B
Ek Bilgi: Sekbanıcedit, II. Mahmut
tarafından daha önceki Nizamıcedit
ordusu model alınarak kurulmuş kısa
ömürlü bir Osmanlı ordusudur.
Rusçuk Âyanı Alemdar Mustafa Paşa
İstanbul'a ordusuyla yürüyerek IV.
Mustafa'yı tahtan indirdi ve yerine II.
Mahmut'u tahta geçirdi. (28 Temmuz
1808) II. Mahmut, Alemdar Mustafa
Paşa'yı sadrazam yaptı. Alemdar Mustafa Paşa'nın sadrazam olduktan sonra
yaptığı ilk işlerden biri devletin ileri gelenleriyle büyük Sekbanıcedit ordusu
kuruldu.
Tahttan indirilen IV. Mustafa ve adamları bu gelişmelerden hoşnut değillerdi. Bunun üzerine Alemdar Mustafa
Paşa'nın konağını bastılar. Gelecek
yardımı bekleyerek yeniçerilerle kıyasıya çarpışan sadrazam, kurtulamayacağını düşününce patlattığı barut fıçısıyla
intihar etti. Ayaklananlar II. Mahmut'u
tahttan indirmek için saraya saldırdılar.
Kadı Abdurrahman Paşa Sekbanıcedit
askerleriyle Topkapı Sarayı'nı savundu.
Ama yeniçeriler üstünlük sağladılar.
Sultan II. Mahmut, 18 Kasım 1808 tarihinde Sekbanıcediti dağıtmak zorunda
kaldı.
Osmanlı Devleti’nde mesleki eğitim
veren kurumlardan lonca teşkilatında
zanaat eğitimi verilirdi. Darülelhanda
konservatuar eğitimi verilirdi. Sanayinefise Mektebinde ise güzel sanatlar ile
ilgili eğitim verilirdi.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Dârülelhan,
Osmanlı
Devleti’nin ilk resmi müzik okulu olarak
İstanbul’da 1917-1927 arasında faaliyet
gösteren dört yıllık eğitim kurumudur.
Osmanlı Devleti’nde Maarif Nezaretine bağlı okullarda öğretmenlik yapmak
üzere hem Türk hem Batı müziğinin
bilen öğretmenler yetiştirmek amacı ile
kurulmuştur. Günümüzde İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı olarak
geçmektedir.
Sanayinefise Mektebi, 1 Ocak 1882'de
kurulmuş ve bugünkü Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi adıyla eğitime
devam eden sanat okuludur.
Sanayinefise Mektebi, Paris'te hukuk
ve resim öğrenimi görmüş Osman
Hamdi Bey'in, II. Abdülhamit tarafından
Sanayinefise Mektebi Müdürlüğü'ne tayin edilmesiyle resmen kurulmuştur. 1
Ocak 1882'deki bu tayin ile ilk adımları
atılan okul, Türkiye'nin ilk güzel sanatlar
okuludur.
Cumhuriyetin kurulmasından sonra
Sanayinefise Mektebinin ismi 1928'de
İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisine dönüştürüldü.
12.
14.
Osmanlı Devleti’nde;
––
Dış borçlar 1854 yılında alınmaya
başlamış,
––
Cizye vergisi Islahat Fermanı ile
kaldırılmış,
––
CEVAP: D
Memleket Sandıkları 1867 yılında
Ek Bilgi: İttihat ve Terakki Cemiyeti ya
da İttihat ve Terakki Fırkası, Osmanlı
İmparatorluğu'nda İkinci Meşrutiyet'in
ilânına önayak olup 1908-1918 yılları
arasında kısa kesintilerle devlet yönetimine egemen olan; ideoloji olarak
Türkçülüğü benimseyip 1889 yılında
kurulmuş bir siyasal cemiyettir.
kurulmuş,
––
1876 yılında Tersane Konferansı sırasında meşrutiyetin ilan edilmesini Jön
Türkler (Genç Osmanlılar) olarak adlandırılan aydın sınıf sağlamıştır. Ancak
İttihat ve Terakki Cemiyeti daha sonraki
süreçte kurulmuştur.
Bankacılık da 1847 yılında Bankıdersaadetin kurulmasıyla başlamıştır.
Ancak Mekkari Taifesi daha önceki yüzyıllarda da mevcuttu.
Başlangıçta devletin anayasal bir düzene kavuşmasını amaçlayan gizli bir
dernek olarak kurulan örgüt; anayasanın kabul edilip II. Meşrutiyet’in ilan
edilmesinden sonra iktidarı denetleyen
bir siyası parti (İttihat ve Terakki Fırkası)
halini almış; 1912'de ise iktidar partisi
olmuştur.
CEVAP: D
Ek Bilgi: Mekkari Taifesi Osmanlı’da
ticaret yolları üzerinde yolcu ve mal
taşıma işlerini meslek edinen esnaflara
verilen addır. Osmanlı topraklarında ticaretin gelişmesin katkı sağlamıştır.
İttihatçılar, kendinden önce gelen Genç
Osmanlılar kuşağının devamıdır; kendilerinden "Jön Türkler" diye de bahsedilir.
15.
1912 – 1913 yılları arasında yaşanan
Balkan Savaşları sonunda Batı Trakya
kaybedilince bölgedeki Türkler azınlık
konumuna düşmüş, Ege Adaları Sorunu başlamıştır. Balkanlarda kalan son
azınlık olan Arnavutluk da bağımsız
olunca Osmanlıcılık sona ermiştir. Ayrıca bu savaşlarda kaybettiği yerleri geri
almak isteyen Osmanlı Devleti I. Dünya
Savaşı’na girmiştir. Fakat On İki Ada
Trablusgarp Savaşı’nda İtalya’ya bırakılmıştır.
CEVAP: C
13.
Osmanlı
Devleti
Kutsal
Yerler
Sorunu’nu Rusya ile yaşamış, Mehmet
Ali Paşa İsyanı’nda İngiltere’nin desteğini almıştır. Ancak Navarin Olayı’nda
Yunan İsyanı’nı destekleyen İngiltere
ile sorun yaşamıştır.
CEVAP: C
Ek Bilgi: I. Balkan Savaşı sonunda
Midye - Enez çizgisinin batısındaki topraklar Balkan devletlerine bırakıldı. (Osmanlı; Makedonya, Batı Trakya, Edirne
ve Kırklareli’ni kaybetti) Arnavutluk
bağımsız oldu. Ege adalarının durumu
büyük devletlerin kararına bırakıldı.
Balkan Savaşları sonunda;
––
Osmanlı Devleti’nin Balkanlardaki
egemenliği sona erdi.
––
Gökçeada ve Bozcaada hariç, Ege
adaları fiilen elden çıktı.
––
Arnavutluk bağımsızlığını ilan etti.
Bu durum Osmanlıcılık politikasını da olumsuz etkiledi. Türkçülük
önem kazandı.
––
Mustafa Kemal’in ordunun siyasete girmemesi şeklindeki görüşünün
doğruluğu ispatlandı.
––
Balkanlardan Anadolu’ya göçler
Ek Bilgi: Rusya, Kutsal Yerler Sorunu
ile Kudüs bölgesinin yönetimini Osmanlı Devleti’nden istemiştir. Ancak
Osmanlı Devleti bu talebi kabul etmeyince Rusya Kırım Savaşı ile Osmanlı
Devleti’ne saldırmıştır.
10
başladı.
Diğer sayfaya geçiniz.
Deneme Sınavı – 4
KPSS / GY - GK
16.
17.
ABD’li Amiral Bristol’ün öncülüğünde
oluşmuş bir komisyon İzmir bölgesindeki olayları gözlemlemiştir. Bunun neticesinde hazırladıkları Bristol Raporu’nda
İzmir’deki Yunan işgallerinin haksız olduğunu ortaya koymuştur.
18.
Birinci TBMM Dönemi’nde 6 Nisan
Milî Mücadele'ye hizmet eden Anadolu Ajansı sayesinde meclis kararları
halka duyurulmaya çalışılmış, halk
CEVAP: B
arasında milli bilinç gelişmiş ve böyle-
Ek Bilgi: Milne Hattı, Kurtuluş
Savaşı’nın başlarında, Türk kuvvetleri
ile Yunan kuvvetleri arasında belirlenen
hattır.
ce TBMM’nin Anadolu’da otoritesi art-
Mondros Mütarekesi'nden sonra İstanbul’daki işgal kuvvetleri komutanlarından biri olan İngiliz General Milne,
İstanbul hükûmetlerinin çalışmalarını
yönlendirmeye yönelik çabalarıyla tanıyordu.
Dönemi'ne ait gelişmelerdir.
Milne, Anadolu’nun batısında Türkler ile Yunanlar arasında çatışmaları
önlemek için bir sınır belirledi ve 3
Kasım 1919’da Harbiye Nezareti’ne
bildirdi. Bu hat, Ayvalık’ın kuzeyindeki
Aymazdağı’ndan güneye doğru Tatarköy, Keşelli, Sart, Bademlik, Umurlu ve
Selçuk’tan geçiyordu.
mış, Erzurum Kongresi’nde bölgesel
Bu sınır büyük tepki gördü ve çeşitli
yerlerde gösteri ve mitinglerle protesto
edildi. Öte yandan Yunanlar da Milne Hattı’nı aşmak amacıyla 18 Ocak
1920’de Soma ve Salihli cephelerinden
saldırıya geçtiler ama geri çekilmek zorunda kaldılar. 22 Haziran 1920’de başlayan Yunan saldırısı, Milne Hattı’ndan
başladı ve bu yapay sınır, bu saldırıyla
birlikte ortadan kalktı.
ermiştir.
Mustafa Kemal 23 Nisan 1920 – 1 Nisan 1923 tarihleri arasında I. TBMM
Dönemi’nde Müdafaaihukuk Grubu’nda
görev yapmıştır. Vatan ve Hürriyet
Cemiyetini 1905 yılında ilk görev yeri
Şam’da kuran Mustafa Kemal, son
Osmanlı Mebusan Meclisindeki Felahıvatan Grubunda yer almamıştır. Halk
Fırkası da II. TBMM Dönemi’nde yer
almaya başlamıştır.
CEVAP: B
Ek Bilgi: Mustafa Kemal ilk görev
yeri Şam’da V. Ordu’ya tayin edildi.
Şam’da güvendiği arkadaşlarıyla ‘’ Vatan ve Hürriyet Cemiyeti’’ ni kurarak
siyasi faaliyetlerine devam etti. 1907’de
Şam’daki stajını bitirip Kolağası rütbesiyle Makedonya’ya tayin edildi. Daha
sonra da Makedonya’daki arkadaşlarının desteğiyle burada Vatan ve Hürriyet
ve Cemiyetinin şubesini açtı. Mustafa
Kemal Vatan ve Hürriyet ve Cemiyetini
İttihat ve Terakki Cemiyetiyle birleştirdi.
23 Temmuz 1908’de II. Meşrutiyet’in
ilan edilmesine katkı sağladı.
20.
1920'de Ankara'da kurulduktan sonra
mıştır. Ancak Takririsükun Kanunu'nun
Yeni Türk Devleti, Avrupa devletlerinin
iç işlerine karışmasını önlemek için 24
Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Barış Antlaşması’nda azınlıkların
Türk vatandaşı olarak kabul edilmesini
sağlamıştır. Böylece Avrupa devletlerinin Osmanlı zamanında olduğu gibi
azınlık haklarını koruma gerekçesiyle iç
işlere karışmasını önlemiştir.
CEVAP: C
kabulü, cumhuriyetin ilan edilmesi,
Ek Bilgi: Lozan Barış Antlaşması’nda
Boğazlar için alınan kararlar şunlardır:
kabine sistemine geçilmesi II. TBMM
CEVAP: A
––
Boğazlar başkanlığını Türk delegenin yapacağı şekilde bir komisyon
tarafından yönetilecektir. Bu komisyon Milletler Cemiyeti tarafından denetlenecektir.
––
BoğazIardan ticaret gemilerinin
geçişi serbest olacak fakat savaş
gemileri tonaja tabi tutulacaktır.
––
Türk askeri Boğazlar bölgesinin
20 km gerisinde duracaktır.
Ek Bilgi: Temsil Heyetinin kurulması
kararı Amasya Genelgesi’nde alınnitelikli olarak kurulan Temsil Heyeti,
Sivas Kongresi’nde ulusal bir nitelik
kazanmıştır. Temsil Heyeti Millî Mücadele Dönemi’nde hükümet gibi hareket
etmiştir. Ancak TBMM Hükûmetinin kurulması ile Temsil Heyetinin görevi sona
21.
19.
Mustafa Kemal, TBMM kararı ile 5
Ağustos 1921’de Başkomutanlık görevini üstlenmiştir. İlk olarak da 7-8 Ağustos 1921 tarihinde Tekalifimilliye Emirlerini yayımlamıştır.
CEVAP: B
Ek Bilgi: Mustafa Kemal, ileride sosyal
ve kültürel kalkınmanın hazırlıklarını
planlamak için Kütahya- Eskişehir Savaşları sırasında Maarif Kongresi’ni düzenledi. (15 Temmuz 1921)
Sakarya Meydan Savaşı’ndan sonra
Sovyet Rusya etkisiyle 2 Ocak 1922
tarihinde Ukrayna ile dostluk antlaşmasını imzalamıştır.
11
Osmanlı Devleti’nde kurulan Sanayinefise Mektebi, Atatürk Dönemi’nde Güzel Sanatlar Akademisi adı ile faaliyet
göstermiştir. Atatürk bu kurumda eğitim
almış Adnan Saygun, Çallı İbrahim, Ulvi
Cemal Erkin ve Cemal Reşit Rey gibi
kişiler Avrupa’nın önemli sanat merkezlerine gönderildi. Ancak Selim Sırrı
Tarcan Türkiye’de spor alanında çalışmalar yapmıştır.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Selim Sırrı Tarcan, Türkiye
Millî Olimpiyat Komitesinin kurulmasına
önderlik ederek Türkiye'nin olimpiyatlarda temsil edilmesini sağlayan beden
eğitmeni, spor yöneticisi ve siyasetçidir.
Ülkenin ilk beden eğitimi öğretmenlerini
yetiştiren Selim Sırrı Tarcan, Türkiye'de
voleybol sporunun kurucusudur. TBMM'de
V. VI. VII. dönemlerinde Cumhuriyet Halk
Partisinden Ordu milletvekili olarak mecliste görev yapmıştı.
Diğer sayfaya geçiniz.
Deneme Sınavı – 4
KPSS / GY - GK
22.
Afet İnan, Atatürk’ün manevi kızıdır ve
23.
Atatürk’ün laiklik ilkesiyle din, vicdan ve
tarih eğitimi alması için Avrupa’ya gön-
ibadet özgürlüğünü sağlayan gelişme-
derilen öğrencilerden biridir. Atatürk son
ler yaşanmıştır. Bu duruma;
yıllarında millî kültürü ön plana alan inkılaplara ağırlık vermiş ve son günlerin-
––
verilmesi nedeniyle saltanatın kal-
de de Türk Tarih Kurumunun yayımladı-
dırılması,
ğı Belleten dergisini incelemiştir.
CEVAP: D
––
mesi,
rihinin ilk kaynaklardan araştırılması
––
12 Nisan 1931'de kurulmuş bir araş-
Kurumu'na bağlı bir kuruluş durumuna
gelmiştir.
28
Nisan
toplumun dini duygularını suistimal
eden tekke ve zaviyelerin kapatıl-
tırma kurumudur.1983 yılından itibaren Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek
şeri hukukun kaldırılmasını sağlayan Medeni Kanun’un kabul edil-
Ek Bilgi: Türk Tarih Kurumu, Türk taamacı ile Atatürk’ün direktifi sonucu
halifeliğin siyasi yetkilerine son
ması
––
milletvekilleri için dinî yemin kaldırılması gibi inkılaplar etkili olmuştur.
1930
tarihinde
Türk
Ocakları'nın VI. Kurultayı'nın son oturumunda Gazi Mustafa Kemal'in direktifi
Ancak Soyadı Kanunu’nun kabul edilmesi laiklikle ilgili değildir.
üzerine Afet İnan, 40 imzalı bir önerge
sunmuş ve bu önergede Türk tarihini bilimsel olarak araştırmak üzere bir
CEVAP: C
Ek Bilgi: Laiklik devlet işleriyle din iş-
heyet kurulması istenmişti. Oluşturulan
lerinin birbirinden ayrılması ve devletin
16 kişilik heyet ilk toplantısını 4 Hazi-
siyasi, iktisadi ve hukuki düzende sa-
ran 1930’da yaparak yönetim kurulu ve
dece aklı ve bilimi esas almasıdır. Din,
üyelerini belirledi. Bu heyet, Türk Tarih
mezhep ve vicdan hürriyetini esas alır.
Kurumunun temelini oluşturur.
Devletin resmî dini yoktur.
Heyet, “Türk Tarihinin Ana Hatları” adlı
Din - devlet işlerinin ayrılmasını, siya-
bir çalışma yayımlamıştır. Kitap, Orta
Asya'da bir Türk uygarlığı ve bu merkezden başlayan göçlerle Türklerin Çin,
Hindistan, Mezopotamya, Mısır, İran,
Anadolu'ya giderek o bölgelerin halkla-
sal, hukuki ve sosyal kuralların akılcı ve
bilimsel kurallara dayanmasını amaçlar.
Din, mezhep ve vicdan hürriyetini sağlamayı amaçlar.
rını uygarlaştırdıkları tezini işlemekteydi
ve hedef, bu kitabın ana fikrine uygun
okul kitapları hazırlanmasıydı.
12 Nisan 1931’de “Türk Tarih Tetkik Cemiyeti” adıyla örgütlenen kurumun adı
1935’te “Türk Tarihi Araştırma Kurumu”,
24.
Türkiye Cumhuriyeti, 1936 yılında
Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile Boğazlar komisyonu kaldırılmış ve bu düzenlemeyi Akdeniz’de yayılma siyaseti
izleyen İtalya kabul etmemiştir.
CEVAP: A
Ek Bilgi: 24 Temmuz 1923 tarihinde
imzalanan Lozan Antlaşması’nda yer
alan Boğazlarla ilgili madde Türkiye’nin
egemenlik haklarını kısıtlıyordu.
1933 yılından sonra dünyada silahlanma yarışı başlamıştır. İtalya,
Habeşiştan’ı işgal etmiş, Japonya
Mançurya’ya saldırmıştır. Almanya
Versay Antlaşmasını hiçe sayarak askersiz bölge olarak kabul edilen Ren
Bölgesi’ni silahlandırmıştır. Avusturya
ise zorunlu askerliği yeniden başlatmıştır. Bütün bu gelişmeler Avrupa’da yeni
bir savaşın belirtileri idi. Bu durum karşısında Türkiye, uluslararası barış ve
güvenliğin korunması yolundaki güçlükleri ileri sürerek değişen dünya şartları
doğrultusunda Boğazların durumunun
yeniden görüşülmesini istedi. Türkiye
bu isteğini ilk defa 1933’te Londra’daki Silâhsızlanma Konferansı’nda dile
getirdi.
Milletler Cemiyeti’nde Türkiye, Boğazların durumunu gündeme getirmiştir. Türkiye bu toplantıda Lozan
Antlaşması’nda Boğazlarla ilgili yer
alan hükümlerin kaldırılmasını istedi.
(17 Nisan 1935).
İtalya dışında bütün taraf devletler bu
notaya olumlu cevap verdiler. Bunun
üzerine İsviçre’de Montrö Boğazlar
Sözleşmesi 20 Temmuz 1936’da imzalandı. Bu sözleşme Türkiye, İngiltere, Fransa, Sovyetler Birliği, Japonya,
Romanya, Bulgaristan, Yunanistan ve
Yugoslavya arasında imzalanmıştır.
İtalya, ilk zamanlar sözleşmeyi kabul
etmemiş ancak daha sonra 2 Mayıs
1938’de Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni
imzalamıştır. Böylece İtalya da Boğazlar üzerinde Türkiye’nin üstünlüğünü
kabul etmiştir.
daha sonra “Türk Tarih Kurumu” olarak
değişti.
1937 yılından itibaren ise Belleten dergisini yayımlamıştır. 2-11 Temmuz 1932
tarihleri arasında “Türk Tarih Kongresi”
adıyla düzenlediği ilk kongrenin ardından düzenli olarak kongre düzenlemeyi sürdürdü. Uluslararası nitelikte
İkinci Türk Tarih Kongresi 20-25 Eylül
1937’de gerçekleşti. 1935’te kurumun
kendi olanakları ve çalışanı ile Alacahöyük kazısı başlatıldı.
Mustafa Kemal Atatürk, 5 Eylül 1938’de
düzenlediği vasiyetnâme ile, İş Bankasındaki hisselerinin gelirinin yarısını
Türk Tarih Kurumuna bağışladı.
12
Diğer sayfaya geçiniz.
Deneme Sınavı – 4
KPSS / GY - GK
25.
Ekim 1917 tarihine Bolşevik İhtilali ile
Çarlık Rusya yıkılmış ve Sovyet Rusya
kurulmuştur. Buna rağmen Sovyet rejimi yıkmak isteyen Çarlık yanlısı Beyaz
Ordu, Kızıl Orduya karşı mücadele etmiştir. Orta Asya’da Rus egemenliğinde
yaşayan Türkler de Basmacı Hareketi
ile bağımsızlık mücadelesi vermiştir. Ancak Kara Gömlekliler Hareketi
İtalya’da Mussolini’nin iktidar olmasını
sağlamıştır.
CEVAP: B
28.
–
Radyo yayını 1920’de ABD’de
başlamıştır.
––
Resim alnında sürrealizm akımı
1924 yılında Salvador Dali’nin öncülüğünde doğmuştur.
––
ARPANET adıyla ilk internet
ağı1969 yılında ABD’de kurulmuştur.
––
İnsanların ilk kez aya çıkması 1969
yılında Neil Armstrong tarafından
gerçekleşmiştir.
––
Sputnik uydusunun uzaya inmesi
1957 yılında SSCB tarafından gerçekleşmiştir.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Sürrealizm (gerçeküstücülük)
düşüncesini savunan şair ve ressamlar
I. Dünya Savaşı’nın yol açtığı yıkım
karşısında dehşete kapılmış, akılcı
tutuma karşı tutum sergileyerek bilinç
dışının düşsel dünyasına yönelmeye
başlamışlardır. 1924 yılında yayımladıkları Gerçeküstücülük Bildirgesi’nde
‘’düşüncenin aklın denetimi olmadan
ve ahlaki engelleri hiçe sayarak ortaya
konması’’nı savundular.
27.
Rumlar, Enosis düşüncesiyle Kıbrıs
Adası’na egemen olmak için Türklere
yönelik katliamlar düzenlemiştir. Türkler bölgedeki Rumların katliamına karşı
kendilerini korumak için kurulan Türk
Mukavemet Teşkilatına bağlı olarak
Volkan Teşkilatını kurmuştur.
CEVAP: D
Ek Bilgi: Enosis, Megola İdea hedefi
çerçevesinde Kıbrıs’ın Yunanistan’a
bağlanmasını ifade etmektedir. Kıbrıs Rumları da Enosis’e hizmet etmek
amacıyla Yunanistan’ın desteğiyle
EOKA (Kıbrıs Mücadelesi Rum Örgütü)
kuruldu. EOKA 1958 yılından itibaren
Kıbrıslı Türklere yönelik katliamlarda
bulunmuştur.
33.
Ek Bilgi: Ülkemiz Kuzey Yarım Küre’nin
Orta Kuşağı’nda Yengeç Dönencesi’nin
kuzeyinde yer alır.
Soruda Türkiye’de büyük ve küçükbaş
hayvancılığın özellikleri gösterilmiştir.
Buna göre III. öncülde verilen bilgi yanlıştır. Böyle bir genelleme yapılamaz.
Çünkü büyükbaş hayvancılık ahır hayvancılığı şeklinde yazları yağışlı olmayan bölgelerde de yürütülen bir faaliyettir. Küçükbaş hayvancılık ise bozkır bitki
örtüsünün görüldüğü her yerde yürütülen bir hayvancılık türüdür.
Haritada işaretlenmiş yerlerde verimli
tarım alanlarının azalmasını etkileyen
faktörlerden;
Ek Bilgi: Ülkemizde hayvancılıkta sayı
bakımından en fazla olan hayvan türü
koyundur.
CEVAP: B
29.
Ek Bilgi: Beyaz Ordu 1917 yılından
1922 yılına kadar Rusya’daki iç savaş
sürecinde Kızıl Ordu ile savaşmıştır.
Beyaz Ordu komutanlarının kesin bir
ideolojik görüşü olmamakla beraber
kendilerini Bolşevik karşıtı bir hareket
olarak nitelendirmişlerdi.Beyaz Ordu,
genel hatlarıyla birleşik ve çok uluslu bir
Rusya’nın varlığını desteklemiştir.
26.
Herhangi bir ülkenin dünya üzerinde
bulunduğu alanın askerî, siyasi, kültürel, ekonomik bakımdan önemi, jeopolitik konumunu ifade eder. Sorunun
A seçeneğinde verilen bilgi Türkiye'nin
jeopolitik önemini arttırır.
CEVAP: A
––
I. öncül İç Anadolu Bölgesi’ndeki
bitki örtüsünden yoksun yamaçlarda etkili olur (X)
––
II.öncül Marmara Bölgesi’nde Kocaeli Yarımadası üzerindeki verimli
ovalarda etkili olur (Y)
––
III.öncül Antalya Ovası üzerinde
etkili olur (Z)
CEVAP: A
34.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Türkiye’de verimli tarım alanlarımız her yıl yanlış arazi kullanımı ve
erozyon gibi etkenlerle büyük kayıplara
uğramaktadır.
30.
Soruda yanlış arazi kullanımına örnek
sorulmuştur. Buna göre haritada işaretli
yerlerde gösterilen IV numaralı yerde
kıyıların dolgu yapılarak çok katlı otellerin inşa edilmesi yanlış arazi kullanımının en güzel örneklerindendir. Çünkü
kıyı bölgelerin dolgu yapılarak üzerine
yapılaşma yapılması ileride zeminin
gevşek yapısı nedeniyle afet boyutunda
can ve mal kayıplarına neden olacaktır.
CEVAP: D
Ek Bilgi: Ükemizde kereste fabrikaları
genellikle orman bakımından zengin
olan bölgelere kurulmaktadır. Bu durum, taşıma maliyetlerini en aza indirmekle ilgili bir durumdur.
35.
Verilen grafikten yola çıkarak B,C,D,E
seçeneklerindeki bilgilere ulaşılabilir
ancak A seçeneğindeki 2009 yılında
sanayi sektöründen elde edilen gelir
azalmıştır bilgisine ulaşılamaz çünkü
grafiğe göre oran azalsa bile elde edilen gelir artabilir. Oran gelirin bir göstergesi değildir.
CEVAP: A
Ek Bilgi: Türkiye’de kıyı bölgelerdeki
ovalarımız endüstriyel tarım ürünlerinin
üretimi amacıyla kullanılmaktadır.
36.
32.
Soruda turunçgil ve üzüm üretim alanlarının dağılışı gösterilmiştir. Buna
göre haritalardan yararlanarak üzüm
Türkiye’nin doğal koşullarına daha iyi
uyum sağlamıştır bilgisine ulaşılabilir.
Çünkü yayılış alanı tüm bölgelerde bulunur.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Üzüm –40°C düşük sıcaklık
değerlerine dayanabilen bir tarım ürünüdür.
13
Soruda verilen limanlardan Mersin
Limanı’nın gelişmesinde iç bölgelerle
olan kara ve demir yolu bağlantılarının
olması, endüstri kuruluşlarının ve serbest bölgenin bulunması gibi faktörler
etkili olmuştur.
CEVAP: A
Ek Bilgi: 2010 yılı verilerine göre Türkiye ekonomisinde çalışanların iş kollarına dağılımı şöyledir:
Tarım: %24,9 – Hizmet: %48,3 – Sanayi: %26,8
Türkiye’nin kıyı bölgelerinin tarımsal
özellikleriyle ilgili verilen bilgilerden kıyı
bölgelerin tamamında tarım araç ve gereçlerinden faydalanma oranı düşüktür
bilgisi yanlıştır. Çünkü kıyı bölgelerde
bulunan kıyı ovalarında ve delta ovalarında tarım araç ve gereçleri yoğun
olarak kullanılmaktadır.
CEVAP: D
Ek Bilgi: Yanlış arazi kullanımı arazinin
amaç dışı kullanımını ifade eder.
31.
Ham maddesi çabuk bozulabilen tarımsal ve hayvansal ürünlerin sanayi tesisleri hammadde kaynağına yakın yerlerde kurulur. Buna göre seçeneklerde
verilen Zonguldak’taki kereste fabrikası
bu genellemeye uymaz. Çünkü kereste
çabuk bozulabilen bir ürün değildir.
Ek Bilgi: Mersin Limanı ATAŞ Petrol
Rafinerisi’nin varlığına bağlı olarak da
gelişme göstermektedir.
37.
Soruda verilen nüfus yoğunluğu az
olan bölge ve bu durumu etkileyen neden eşleştirmelerinden I ve II yanlıştır.
Çünkü Yıldız Dağları çevresinde nüfus
yoğunluğunun az olmasının nedeni yer
şekilleri iken Biga ve Gelibolu çevresinde az olmasını etkileyen temel faktör bu
bölgelerin ulaşım güzergâhlarına ters
bir konumda bulunmalarıyla ilgilidir.
CEVAP: B
Ek Bilgi: Biga ve Gelibolu gibi ilçelere
sahip olan Çanakkale ili demir yolu ağının ulaşmadığı yerlerden biridir.
Diğer sayfaya geçiniz.
Deneme Sınavı – 4
KPSS / GY - GK
38.
Türkiye’de yağış dağılışıyla ilgili verilen
bilgilerden yükselti arttıkça yağış miktarı azalır bilgisi yanlıştır. Çünkü belli bir
yüksekliğe kadar yükselti artışına bağlı
olarak yağış da artmaktadır.
CEVAP: E
44.
Ek Bilgi: Ülkemizde yağış miktarının
en fazla olduğu yer Rize ve çevresi iken
en az olduğu yer Konya Karapınar çevresidir.
39.
Türkiye’nin soruda verilen iklim özellikleriyle ilgili Ankara’nın ocak ayı sıcaklık ortalamasının Samsun’dan düşük
olması enlem etkisi ile açıklanamaz.
Çünkü Ankara Samsun’a göre daha
güneyde Ekvator’a daha yakın bir konumda bulunur. Bu nedenle Güneş
ışınlarını daha büyük açılarla alır. Tüm
bu nedenlere bağlı olarak daha sıcak
olması gerekirken Samsun denizellik
etkisiyle Ankara’ya göre daha sıcaktır.
CEVAP: A
Ek Bilgi: Aynı enlemde bulunan yerlerin sıcaklıklarının farklı olması enlem
etkisine ters bir durumdur.
45.
Ek Bilgi: Aynı enlemde bulunan yerlerin sıcaklıklarının farklı olması enlem
etkisine ters bir durumdur.
40.
Soruda verilen grafik sadece Türkiye’deki buğday üretiminin yıllara göre
değişimini gösterdiğinden A seçeneğinde verilen Türkiye’de en çok üretilen
tahıl ürünü buğdaydır bilgisi verilemez.
CEVAP: A
Ek Bilgi: Soruda ulaşılamasa da yine
Türkiye’de en fazla üretilen tahıl ürünü
birincil beslenme ürünü olan buğdaya
aittir.
41.
46.
Türkiye’de mısır tarımıyla ilgili verilen
bilgilerden üretimde Karadeniz Bölgesi
birinci, Akdeniz Bölgesi ikinci sırada gelir bilgisine ulaşılamaz. Çünkü Karadeniz Bölgesi’nde üretilen mısırın tamamı
bölge içerisinde tüketilmektedir ve üretimde Akdeniz Bölgesi birinci sırada
gelmektedir.
CEVAP: B
Türkiye’de çernezyom topraklarının yayılış alanı Erzurum – Kars Platosu’nda
1600-2000m arasındaki kesimlerdir.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Çernezyom topraklara ülkemizde kara topraklar da denir.
43.
Soruda Denizli ve Kars illerinin yakınlarından geçen meridyenler gösterilmiştir.
Buna bağlı olarak;
–– aralarındaki zaman farkı
–– ortak saat ile aralarındaki zaman
farkı bilgilerine ulaşılabilir.
CEVAP: B
Ek Bilgi: Bir bölgede yatay düzlemlere
güneş ışınlarının düşme açısı enlem
derecesine göre belirlenebilir.
Türkiye’de ortalama yükselti batıdan
doğuya doğru artar. Buna bağlı olarak
öncüllerde verilen akarsuların kaynaklarının genellikle doğuda olması,
dış güçlerin aşındırma güçlerinin fazla olması bilgilerine ulaşılabilir. Ancak
kuzey – güney doğrultuda ulaşımın
gelişmemesi bilgisi yeryüzü şekillerinin
genellikle doğu – batı doğrultulu uzanmasıyla ilgilidir. Yaz aylarının sıcak ve
kurak geçmesi ise karasallığın bir sonucudur.
CEVAP: D
Ek Bilgi: Türkiye’de yeryüzü şekilleri genellikle doğu batı doğrultulu uzanış gösterir ve Türkiye Alp – Himalaya kıvrım
sisteminde yer alır.
Bir gerçek ya da tüzel kişinin belirli işlerini görmek veya mal varlığını
yönetmek amacıyla sulh mahkemesi
tarafından atanan kişiye kayyım denir.
Bir kimseye kayyım atanması, onun fiil
ehliyetini etkilemez.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Vesayet altındaki küçüğün ya
da kısıtlının kişiliği ve malvarlığı ile ilgili
tüm menfaatlerini korumak ve hukuki
işlemlerde onu temsil etmekle mükellef
olan kişiye ise vasi denilmektedir.
Ek Bilgi: Mısır, ülkemizde doğal koşullarda Karadeniz Bölgesi’nde en geniş
yetişme alanı bulabilen tarım ürünüdür.
42.
Temmuz ayı gerçek sıcaklık haritası
düşünüldüğünde Güneydoğu Anadolu
Bölgesi, Akdeniz Bölgesi ile aynı enlemde bulunup Güneş ışınlarını aynı
açılarla almasına rağmen karasallığın
etkisi ile daha sıcaktır. Bu durum enlem
– sıcaklık ilişkisine ters bir durumdur.
CEVAP: B
47.
48.
Bazı durumlarda bir kimse henüz 18
yaşını doldurmamış olmasına rağmen
ergin sayılabilir ki, buna erken erginlik denir. Yargı kararı ile ergin kılınma
da bir erken erginlik hâlidir. Medeni
Kanun'a göre, “On beş yaşını dolduran
küçük, kendi isteği ve velisinin rızasıyla
mahkemece ergin kılınabilir”. Yukarıdaki madde hükmüne göre, bir küçüğün
erginliğine karar verilebilmesi için şu
koşulların bulunması gerekir:
–– Mahkeme hükmüyle ergin kılınacak küçüğün on beş yaşını bitirmiş
olması.
–– Küçüğün istemi.
–– Velisinin rızası. Küçüğün ergin kılınmasına karar verilmesi, onun
velayet altından çıkması sonucunu doğuracağından, kanunumuz
burada velinin rızasını da aramaktadır. Yukarıdaki koşullara bir de,
küçüğün menfaatinin bulunması
koşulunu ekleyebiliriz. Gerçekten hâkim, ergin kılınma kararı
vermeden önce, bunda küçüğün
korunmaya değer bir menfaatinin
bulunup bulunmadığını da araştırmalıdır.
CEVAP: D
Ek Bilgi: Fiil ehliyetinin koşullarından
biri de ergin olmaktır. Fiil ehliyetine sahip olabilmek için bir kimsenin kanunun
belirttiği belli bir yaş sınırını aşmasına
ergin olmak, bu yaşa da erginlik yaşı
denir. Bu yaş sınırını aşmış olan kimselere ergin, henüz aşmamış olanlara
ise küçük denir. Medeni kanun uyarınca
“erginlik on sekiz yaşın doldurulmasıyla
başlar”. Yani ergin olmak için 18 yaşını
doldurmuş olmak gerekir. Bu yaşı doldurmuş, yani 19 yaşına girmiş olan kimseye ergin denir. Bu erginliğe normal
erginlik adı verilir.
Erken erginlik, iki halde söz konusu olur.
Bunlardan biri, evlenme ile ergin olma;
diğeri ise yargı kararı ile ergin kılınmadır. Medeni Kanun'a göre “evlenme
kişiyi ergin kılar”. Medeni Kanun'umuz
bir kimsenin evlenebilmesi için de bir
yaş sınırı belirlemiştir ki, buna evlenme
erginliği denir. Evlenme erginliği erkek
veya kadın için on yedi yaşın doldurulmasıdır. Ancak hâkim, olağanüstü
durumlarda ve pek önemli bir sebeple
on altı yaşını bitirmiş erkek veya kadının evlenmesine izin verebilir ki, buna
da olağanüstü evlenme erginliği denir.
Bir hukuksal uyuşmazlığın veya bir davanın çözümü sırasında yargılama makamı olan mahkemelerin uyması gereken şekilsel kuralları, izlemesi gereken
yol ve yöntemleri düzenleyen hukuk
dalı yargılama hukukudur.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Yargılama hukuku kamu hukuku dalları içerisinde yar alır ve idari
yargılama hukuku, medeni yargılama
hukuku (usul hukuku), ceza yargılama
hukuku (ceza muhakemeleri usulü) ve
vergi usul hukuku gibi çeşitli alt dallara
ayrılır. Her hukuk dalının içinde yer alan
yargılamalar bulunduğu hukuk dalının
özelliklerine göre farklılık arz edeceğinden yargılama hukuklarının da farklılaşması zorunluluğu ortaya çıkmıştır.
14
Diğer sayfaya geçiniz.
Deneme Sınavı – 4
KPSS / GY - GK
49.
50.
Kazuistik anayasa, her türlü yaşanmış
veya yaşanacak olayı, hukuki işlemi
inceleme iddiasında olan anayasadır.
Hâkimlere takdir yetkisi tanınmaz. Hukukta boşluk bırakmama niyetindedir.
Yasama organına bırakılabilecek hususlar bile düzenlenir. Bu nedenle yasamaya bir güvensizlik söz konusudur.
Çerçeve Anayasa ise soyut mahiyettedir. Genel bir çerçeve çizer ve içinin
doldurulmasını yasama organına bırakır. Bu anayasayı kabul eden ülkelerde
demokrasi köklüdür. Örneğin 1787 ABD
Anayasası, toplam 7 maddeden oluşur.
Sadece 27 kez değiştirilmiştir. Çerçeve
bir anayasadır.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Yumuşak anayasa, normal
kanunlarla aynı usullerle ve aynı organlarca değiştirilebilen anayasa olarak tanımlanmaktadır. Katı anayasa ise normal kanunlardan daha farklı organlarca
ve daha zor usullerle değiştirilebilen
anayasa olarak tanımlanmaktadır. Bir
anayasaya “katılık” sağlamanın değişik
yolları şunlardır:
a) Üye tamsayısının salt çoğunluğu
kuralı
b) Nitelikli çoğunluk kuralı
c) Halk oylaması (Kanunlar için aranmadığı hâlde, bir anayasanın değiştirilebilmesi için değişiklik teklifinin halk oylamasına sunulması
gerekiyorsa, bu anayasa katıdır.
Zira kanunlar için aranmayan böyle
bir şart, anayasa değişikliğinin kabul edilmesini güçleştirir.)
d) Değiştirilemeyecek maddeler.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, tatil veya
ara verme sırasında Cumhurbaşkanı,
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı
ya da üyelerin beşte birinin (110 milletvekili) imzasını taşıyan çağrı istemi ile
toplantıya çağrılabilir. Cumhurbaşkanı,
toplantı çağrısını doğrudan doğruya
veya Bakanlar Kurulunun istemi üzerine yapar. Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanı doğrudan gerek görürse toplantı çağrısına karar verebilir. Üyelerin
beşte birinin imzasını taşıyan gerekçeli
önergedeki çağrı istemini ise en geç
yedi gün içinde yerine getirir.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Tatil, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin çalışmalarının belli bir süre
ertelenmesidir. Danışma Kurulunun
önerisi üzerine Genel Kurulca başka bir
karar alınmadıkça Türkiye Büyük Millet
Meclisi 1 Temmuz günü tatile girer. Bir
yasama yılı içinde üç aydan fazla tatil
yapılamaz. Ara verme, Türkiye Büyük
Millet Meclisinin on beş günü geçmemek üzere çalışmalarını ertelemesidir.
Türkiye Büyük Millet Meclisinin ara verme kararı alması, Danışma Kurulunun
bu konudaki görüşü alındıktan sonra
teklifin Genel Kurulca oylanması suretiyle olur.
51.
Cumhurbaşkanının yürütme alanına
ilişkin yetkileri, Başbakanı atamak ve
istifasını kabul etmek, Başbakanın önerisi üzerine bakanları atamak ve görevlerine son vermek, gerekli gördüğünde
Bakanlar Kurulu'na başkanlık etmek
ya da Bakanlar Kurulu'nu başkanlığı
altında toplantıya çağırmak, yabancı
devletlere Türk Devleti'nin temsilcilerini göndermek, Türkiye Cumhuriyeti'ne
gönderilecek yabancı devlet temsilcilerini kabul etmek, uluslararası antlaşmaları onaylamak ve yayımlamak, Türkiye
Büyük Millet Meclisi adına Türk Silahlı
Kuvvetleri'nin Başkomutanlığını temsil
etmek, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kullanılmasına karar vermek, Genelkurmay Başkanı'nı atamak, Milli Güvenlik
Kurulu'nu toplantıya çağırmak, Milli
Güvenlik Kurulu'na başkanlık etmek,
başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu kararıyla sıkıyönetim ya da olağanüstü hal ilan etmek ve kanun hükmünde
kararname çıkarmak, kararnameleri
imzalamak, sürekli hastalık, sakatlık ve
kocama sebebi ile belirli kişilerin cezalarını hafifletmek ya da kaldırmak, Devlet Denetleme Kurulunun üyelerini ve
başkanını atamak, Devlet Denetleme
Kuruluna inceleme, araştırma ve denetleme yaptırmak, Yükseköğretim Kurulu
üyelerini seçmek, üniversite rektörlerini
seçmektir.
52.
Anayasa Mahkemesine üye seçilebilmek için, kırk beş yaşın doldurulmuş
olması kaydıyla; yükseköğretim kurumları öğretim üyelerinin profesör veya doçent unvanını kazanmış, avukatların en
az yirmi yıl fiilen avukatlık yapmış, üst
kademe yöneticilerinin yükseköğrenim
görmüş ve en az yirmi yıl kamu hizmetinde fiilen çalışmış, birinci sınıf hâkim
ve savcıların adaylık dâhil en az yirmi
yıl çalışmış olması şarttır.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Anayasa Mahkemesi on yedi
üyeden kurulur. Türkiye Büyük Millet
Meclisi; iki üyeyi Sayıştay Genel Kurulunun kendi başkan ve üyeleri arasından, her boş yer için gösterecekleri
üçer aday içinden, bir üyeyi ise baro
başkanlarının serbest avukatlar arasından gösterecekleri üç aday içinden
yapacağı gizli oylamayla seçer. Türkiye Büyük Millet Meclisinde yapılacak
bu seçimde, her boş üyelik için ilk oylamada üye tam sayısının üçte iki ve
ikinci oylamada üye tam sayısının salt
çoğunluğu aranır. İkinci oylamada salt
çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamada
en çok oy alan iki aday için üçüncü oylama yapılır; üçüncü oylamada en fazla
oy alan aday üye seçilmiş olur.
Cumhurbaşkanı; üç üyeyi Yargıtay, iki
üyeyi Danıştay, bir üyeyi Askerî Yargıtay, bir üyeyi Askerî Yüksek İdare Mahkemesi genel kurullarınca kendi başkan
ve üyeleri arasından her boş yer için
gösterecekleri üçer aday içinden; en
az ikisi hukukçu olmak üzere üç üyeyi
Yükseköğretim Kurulunun kendi üyesi
olmayan yükseköğretim kurumlarının
hukuk, iktisat ve siyasal bilimler dallarında görev yapan öğretim üyeleri
arasından göstereceği üçer aday içinden; dört üyeyi üst kademe yöneticileri,
serbest avukatlar, birinci sınıf hâkim
ve savcılar ile en az beş yıl raportörlük
yapmış Anayasa Mahkemesi raportörleri arasından seçer.
53.
Anayasanın 70. maddesine göre “Her
Türk, kamu hizmetlerine girme hakkına sahiptir. Hizmete alınmada, görevin
gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir
ayrım gözetilemez.” Kamu hizmetine
girme hakkı yalnızca Türk vatandaşlarına tanınmıştır.
CEVAP: A
Ek Bilgi:Kamu hizmetine girenlerin
mal bildiriminde bulunmaları ve bu bildirimlerin tekrarlanma süreleri kanunla
düzenlenir. Yasama ve yürütme organlarında görev alanlar, bundan istisna
edilemez.
CEVAP: B
Ek Bilgi: Cumhurbaşkanının yasama
ile ilgili yetkileri ise gerekli gördüğü
takdirde, yasama yılının ilk günü Türkiye Büyük Millet Meclisinde açılış
konuşmasını yapmak, Türkiye Büyük
Millet Meclisini gerektiğinde toplantıya
çağırmak, yasaları yayımlamak, yasaları yeniden görüşülmek üzere Türkiye
Büyük Millet Meclisine geri göndermek,
Anayasa değişikliklerine ilişkin yasaları gerekli gördüğü takdirde halkoyuna
sunmak, yasaların, kanun hükmündeki
kararnamelerin, Türkiye Büyük Millet
Meclisi İçtüzüğü’ nün, tümünün ya da
belirli kurallarının anayasaya biçim ya
da esas yönünden aykırı oldukları gerekçesi ile Anayasa Mahkemesinde iptal davası açmak, Türkiye Büyük Millet
Meclisi seçimlerinin yenilenmesine karar vermektir.
15
Diğer sayfaya geçiniz.
Deneme Sınavı – 4
KPSS / GY - GK
54.
İl özel idaresi, mahalli idareler arasında
yer alır, merkezi idare teşkilatında yer
almaz. Yerinden yönetimler kendi içerisinde ikiye ayrılır; 1) Yerel yerinden
yönetim kuruluşları (mahalli idareler)
2) Hizmet yerinden yönetim kuruluşları
(kamu kurumları). Ankara Üniversitesi,
Ankara Sanayi Odası, Ankara Barosu
ve Ankara Ticaret Odası hizmet yerinden yönetim kuruluşları (kamu kurumları) arasında yer alır. Ankara Büyükşehir
Belediyesi ise yerel yerinden yönetim
kuruluşları (mahalli idareler) arasında
yer alır.
56.
55.
59.
Ek Bilgi: 1600 yıl önce Aziz
Neophytos’un adına inşa edilen bazilika, tarihi M.Ö. 4’üncü yüzyıla kadar
uzanan, Roma, Selçuklu ve Osmanlı uygarlıklarına ev sahipliği yapan
İznik’te, Bursa Büyükşehir Belediyesi
tarafından havadan yapılan fotoğraf
çekimleri sırasında, ilçe ile aynı adı
taşıyan gölün 20 metre açığında 1.5-2
metre derinlikte ortaya çıkarıldı.
CEVAP: C
Ek Bilgi: Her ne kadar Türkiye’ de hem
merkezi yönetim hem de yerinden yönetim ilkeleri uygulanıyor olsa da üniter
devlet olmanın bir sonucu olarak idarenin bütünlüğü esastır. İdarenin bütünlüğü ise iki farklı hukuki araçla sağlanır:
Merkezden yönetimin kendi içerisindeki
bütünlük hiyerarşi yetkisi ile sağlanırken; merkezden yönetim ile yerinden
yönetimler arasındaki bütünlük ise idari
vesayet yetkisi ile sağlanır.
Amerika Arkeoloji Enstitüsü tarafından
“2014 Yılının En Önemli 10 Keşfi” arasında gösterilen tarihî bazilika kalıntısı
İznik ilçesinde keşfedilmiştir.
CEVAP: A
57.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Kısa adı OECD olan Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü ya da
İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı
uluslararası bir ekonomi örgütüdür. Halen 34 tam üye (2010'da Estonya'nın
katılımı ile) olan ülke vardır, bu ülkeler
arasında 30 tanesi Dünya Bankası tarafından 2005'te yüksek gelirli ülkeler arasında gösterilmiştir. Türkiye de örgütün
kurucu üyeleri arasında yer alır.
Türkiye’nin ilk, dünyanın ise en büyük
Geofit Bahçesi 2014 yılı Aralık ayında
Yalova’da açılmıştır.
CEVAP: E
Ek Bilgi: Türkiye, dünyanın en zengin
biyolojik çeşitliğine sahip ülkelerinden
birisi ve 4 bini endemik olmak üzere
toplam 12 binin üzerindeki bitki türüne
ev sahipliği yapmaktadır. Biyolojik çeşitliliğin en önemli unsurlarından biri geofitler yani yumrulu ve soğanlı bitkilerdir.
Türkiye florasından (bitki varlığı) bitki
toplamaya 2000 yılında başlandı. Şu
ana kadar 1000 geofit türü toplanırken,
yaklaşık 100 bin adet bitki Yalova'da
bulunan 'Türkiye Geofit Bahçesi'nde
muhafaza altında tutuluyor. Türkiye Geofit Bahçesi, barındırdığı endemik türler
ve toplam tür sayısı bakımından dünyada birinci sırada yer almaktadır.
1 Ocak 2015 tarihi itibariyle Avrupa ortak para birimi olan euroyu kullanmaya
başlayan ülke Litvanya’dır. Böylece 28
üyeli Avrupa Birliği'nde resmi para birimi euro olan ülkelerin sayısı 19'a çıktı.
Diğer iki Baltık ülkesi Estonya ve Letonya, euroya daha önce geçmişti.
60.
CEVAP: D
Ek Bilgi: Euro bölgesi, resmî adıyla
euro alanı, ortak para birimi ve yasal
ödeme aracı olarak euroyu seçen 19
Avrupa Birliği (AB) üyesinin oluşturduğu ekonomik ve parasal birliktir. 1 Ocak
2015 itibarıyla euro bölgesinde Almanya, Avusturya, Belçika, Estonya, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İrlanda, İspanya, İtalya, Kıbrıs, Letonya, Litvanya,
Lüksemburg, Malta, Portekiz, Slovakya,
Slovenya ve Yunanistan bulunmaktadır.
Diğer AB üyesi ülkeler (Birleşik Krallık
ve Danimarka hariç) kriterleri karşıladıkları zaman euro bölgesine katılmak
zorundadır. Bugüne kadar hiçbir ülke
bölgeden ayrılmadı; bu yönde herhangi
bir hüküm de bulunmamaktadır.
2. E
3. B
4. C
5. A
6. C
7. D
Ottowa Antlaşması, 1 Mart 1999 tarihinde yürürlüğe giren, dünyada büyüyen
mayın sorununa karşı; anti-personel
mayınlarının kullanılması, stoklanması,
üretilmesi ve transferinin yasaklanması
ve imhasına dair sözleşmedir. Ottowa
Antlaşması 131 ülke tarafından onaylanmış ve 146 ülke tarafından imzalanmıştır. Türkiye'nin de imzaladığı bu
sözleşmeye ABD ve Irak taraf değildir.
ABD, "kara mayını kullanma hakkını
elinde bulundurmakta" olduğunu açıklamıştır.
CEVAP: B
58.
Ek Bilgi: Türkiye'nin "Anti-Personel
Mayınların Kullanımının, Depolanmasının, Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve Bunların İmhası ile İlgili
Sözleşme” ye (Ottowa Sözleşmesi) katılmasına ilişkin yasa, 12 Mart 2003 tarihinde TBMM'de kabul edildi. Bakanlar
Kurulu'nun (59. Hükümet) 28 Mart 2003
ve 2003/5427 Sayılı Kararı ile Sözleşme onaylandı. Sözleşme Türkiye açısından 1 Mart 2004'de yürürlüğe girdi.
1930'dan 2006'ya kadar bir gezegen
olarak kabul edilen Pluton, 2006'da
açıklanan gezegen olma koşullarından
sonra "cüce gezegen" olarak kabul edilmiş ve Güneş sistemindeki gezegenler
arasından çıkarılmıştır.
CEVAP: B
Ek Bilgi: Güneşe yakınlıklarına göre
gezegenlerin sıralaması: Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün.
GENEL YETENEK CEVAP ANAHTARI
1. D
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü ya
da kısaca OPEC, petrol ihraç eden ve
bilinen dünya petrol rezervlerinin üçte
ikisini ellerinde bulunduran 12 ülkenin
oluşturduğu konfederasyondur. Türkiye
bu kuruluşa üye değildir.
8. E
9. B
GENEL KÜLTÜR CEVAP ANAHTARI
10. E
1. C
2. B
3. D
4. E
5. D
6. A
7. B
8. E
9. C 10. B
11. C 12. A 13. E 14. D 15. A 16. C 17. E 18. B 19. B 20. C
11. E 12. D 13. C 14. D 15. C 16. B 17. B 18. A 19. B 20. C
21. E 22. B 23. C 24. E 25. D 26. C 27. A 28. A 29. B 30. C
21. E 22. D 23. C 24. A 25. B 26. C 27. D 28. A 29. A 30. D
31. D 32. B 33. C 34. A 35. D 36. A 37. B 38. E 39. D 40. C
31. A 32. C 33. B 34. C 35. D 36. A 37. B 38. E 39. A 40. A
41. C 42. A 43. B 44. D 45. A 46. D 47. E 48. E 49. A 50. B
41. B 42. C 43. B 44. B 45. D 46. C 47. E 48. D 49. C 50. E
51. B 52. B 53. E 54. A 55. C 56. C 57. D 58. C 59. E 60. E
51. B 52. E 53. A 54. C 55. D 56. A 57. E 58. B 59. E 60. B
16