01 Bıl m 01

Transkript

01 Bıl m 01
I. AFYON ‹L‹ GENEL CO⁄RAFYA ÖZELL‹KLER‹
Özer YILMAZ*
A) Konumu
Afyon ili, 1941 y›l›nda Ankara’da toplanan Birinci Co¤rafya Kongresi’nde çizilmifl
olan bölge ve bölüm s›n›rlar›na göre; Ülkemizin Ege bölgesi-‹çbat› Anadolu Bölümü
s›n›rlar› içinde yer almaktad›r. Büyük kesimi Ege Bölgesi’nin ‹çbat› Anadolu Bölümü
içinde yer alan Afyon ‹linin, do¤udaki kesimi ‹ç Anadolu Bölgesi’nin, güneybat›daki
daha küçük kesimi ise Akdeniz Bölgesi’nin
s›n›rlar› içinde kal›r. Böylece Afyon ili ‹ç
Anadolu ve Akdeniz Bölgeleri ile komfludur. Di¤er yandan Afyonkarahisar fiehri,
Ege Bölge s›n›rlar›n›n do¤uya do¤ru en fazla sokuldu¤u yörenin en büyük yerleflim
birimi durumundad›r1
Afyon flehrinin deniz seviyesinden yüksekli¤i 1021 m.dir. Dünya üzerinde 38°
45’kuzey enlemi ile 30° 32’do¤u boylam›n›n birleflti¤i yerde bulunmaktad›r.
Afyon ilinin toplam yüzölçümü 14.295
km.2 ve Ülkemiz topraklar›n›n % 1.8’i kadard›r.
Afyon iline, kuzeyinde Eskiflehir, kuzeybat›s›nda Kütahya, do¤usunda Konya,
güneyinde Isparta, güneybat›s›nda Denizli
ve bat›s›nda Uflak illeri komflu olur. Ayr›ca
Afyon ili, güneybat›daki küçük bir s›n›rla
Burdur ‹li’ne de komfludur.
A¤›n Da¤› (‹n Pazarc›k)
özellik, da¤l›k alanlar ve bu da¤l›k alanlar
aras›nda farkl› uzan›fl ve genifllikte yer alan
ovalard›r. Ancak il topraklar›n›n büyük bir
bölümü, akarsu vadileri ile yo¤un biçimde
yar›lm›fl plato görümündedir. Da¤l›k alanlar›n yükseklikleri 1600 m. ile 2600 m. aras›nda de¤iflir ve bunlardan bir bölümü volkanik oluflumludur. ‹l kuzeyinde A¤›n Da¤› bulunur ve A¤›n Da¤›’n›n en yüksek tepesi 1808 m. dir. Bu da¤, ‹hsaniye-Bayat-‹scehisar ilçeleri aras›nda yer al›r. Akarsular
taraf›ndan derince yar›ld›¤›ndan kütlevi
bir özellik göstermez. Genelde kuzeydo¤ugüneybat› uzan›ml›d›r. Üzerindeki önemli tepeler olarak Sar›kl›dede T.(1547 m.),
Oyuklu T.(1567 m.) ve Kara T.(1637 m.)
say›labilir. A¤›n Da¤›’n›n güneybat›
B) Yeryüzü fiekilleri
1) Da¤lar
Ege bölgesinin do¤usunda, bir eflik konumunda yer alan Afyon yöresinde, jeomorfolojik aç›dan en fazla göze çarpan
* Yrd. Doç. Dr. Afyon Kocatepe Üniversitesi Fen
Edebiyat Fakültesi Co¤rafya Bölümü.
1 Besim Darkot-Metin Tuncel, Ege Bölgesi Co¤rafyas›
(3.Bask›).‹.Ü.Co¤r. Ent. Yay.‹stanbul.1995, s. 64.
Emir Da¤› (Yelli Bel)
Anadolu’nun Kilidi AFYON
3
Emir Da¤› Gölcük Yaylas›
uzan›m›nda ‹scehisar ile Bolvadin ilçeleri
aras›nda yer alan Pafla Da¤› 1595 m. yüksekli¤indedir. Pafla Da¤›’n›n bas›k bir görünümü vard›r.
‹l s›n›rlar›n›n do¤u-kuzeydo¤usunda
ve Emirda¤ ‹lçesi ile Eber Gölü aras›nda
Emir Da¤lar› bulunmaktad›r. Emir Da¤lar›’n›n yükseltisi genelde kuzeyden güneye
gittikçe artar. Kuzeyde Hodulbaba T. 1547 m.
Emirdede T. 2064 m. dir ve daha güneyde
Baflyurt T. 2281 m. yükseltisi ile da¤›n en
yüksek zirvesini oluflturur. Emir Da¤lar›,
kayna¤›n› kendisinden alan ve kuzeye do¤ru akarak Sakarya Nehri’ne birleflen dereler
taraf›ndan derince yar›lm›flt›r. Üzerinde
çok say›da geçici derelerin oluflturdu¤u
“V” biçimli çentik vadiler vard›r. Emir Da¤lar›’n›n do¤usunda bas›k görünümleri ile
dikkati çeken ve il s›n›rlar›n›n üzerinden
geçti¤i K›z›lçal Da¤› 1601 m. ve bu da¤›n
güneyinde yer alan Kas›m Da¤› 1587 m. dir.
Kas›m Da¤›, Akflehir Gölü’nün kuzeyinde
Kumalar Da¤›
4
Anadolu’nun Kilidi AFYON
ve kabaca uzant›s› kuzeybat›-güneydo¤u
do¤rultulu olup, kuzeybat›da iki önemli tepesi bulunmaktad›r. Bunlar Karabay T.
(1473 m.) ve Köhnebaba T (1425 m.) dir.
Afyon ili orta bölümünde, Afyon flehrinin hemen güneyinden bir duvar gibi bafllay›p, Dinar ‹lçesi’nin kuzeybat›s›na kadar
kuzey-güney do¤rultusunda uzanan ve
volkanik kayaçlardan oluflmufl, çok engebeli bir topografya özellikleri gösteren Kumalar Da¤›’n›n en yüksek tepesi 2247 m’lik
yüksekli¤i ile Kilimatan Tepedir. Kumalar
Da¤›, Sincanl› Ovas›-Sand›kl› Ovas›-fiuhut
Ovas›’n›n ortas›ndad›r. Kumalar Da¤›, kendisini bat›-do¤u yönünde yaran ve fiuhut
Ovas›’na ak›fll› Ulu Dere taraf›ndan kütlevi
olarak iki bölüme ayr›l›r. Kuzeyde kalan
bölüm daha küçük olup, Ulu Dere ile Afyon flehri aras›ndad›r. En yüksek tepesi
1758 m. yüksekliktedir. Güney bölümü ise,
Ulu Dere ile bafllar ve Dombay Ova’ya kadar devam eder. Bu gidiflte da¤›n yüksekli¤i kuzeyde Ulu Tepe’de 2137 m. iken, Kilimatan Tepe’de 2247 m.ye ulafl›r. Kilimatan
zirvesinden itibaren Kumalar Da¤›, güneydo¤u ve güneybat› yönünde iki kola ayr›l›r.
Ayn› zamanda bu zirveden itibaren yükseklikler de azalmaya bafllar. Bu da¤lar›n
güneydo¤u kolu Gül Ovas› ve Çamur Ovas›’n› ikiye ay›r›r. Bu kolun en ucundaki
Beygirkayas› Tepesi 1771 m.dir. Güneybat›
kolu da ayn› zamanda Dombay Ova ile Gül
Ovas›’n› birbirinden ay›r›r. Güneybat› kolu
Karakufl Da¤lar›
üzerindeki en yüksek tepe, Kocak›r T. olup,
yüksekli¤i 1520 m.dir.
Karakufl Da¤lar› ve Sultan Da¤lar›, Afyon’un güneydo¤usunda adeta bir duvar
gibi yükselirler. Karakufl Da¤lar› ve Sultan
Da¤lar›, bu bölgede Bat› Toroslar’›n kuzeye
do¤ru en fazla büklüm yapt›klar› da¤lard›r.
Sultan Da¤lar› kuzeybat›-güneydo¤u yönünde bir uzan›fl gösterirken, Karakufl
Da¤lar› ise, kuzeydo¤u-güneybat› biçiminde bir uzan›fl gösterirler. Her iki da¤ zirveleri hatt› ayn› zamanda Afyon il s›n›rlar›n›
da belirlemekle birlikte ‹ç Anadolu Kapal›
Havzalar› ile Akdeniz Havzalar›n› birbirinden ay›r›rlar. Sultan Da¤lar›’n›n temelinde
baflkalafl›m kayaçlar›, üzerinde ise kireçtafllar› yer almaktad›r. Da¤›n yaklafl›k 1/4’lik
k›sm› Afyon il s›n›rlar› içindedir. Da¤›n
yüksekli¤i güneydo¤udan kuzeybat›ya
do¤ru artar. En yüksek tepesi Gelincikana
Tepesi’dir. Yüksekli¤i 2610 m.dir. Çay Deresi ile bu da¤lardan ayr›lm›fl gibi görünen
Sultan Da¤lar›
en kuzeydo¤udaki Sultandede T. si 2311
m.dir. Sultan Da¤lar›’n›n kuzey do¤u yamaçlar›nda yani Eber ve Akflehir göllerine
bakan yüzeyinde, kayna¤›n› bu da¤dan
alan çok say›da ve k›sa boylu dereler bulunmaktad›r. Da¤›n yamaçlar›nda çentik
vadi özelli¤i oluflturmufl bu derelerin hepsi
ova düzeyine do¤ru akar ve baz›lar› Eber
ve Akflehir gölüne kavuflmadan kaybolurlar. Sultan Da¤lar›’n›n kuzeydo¤uya bakan
yamac› ile ovan›n birleflti¤i hat, bir fay hatt›na tekabül etmektedir. Bu fay hatt› Sultan
Da¤lar› ile Afyon Ovas›’n›n oluflumunda
aktif bir rol oynam›flt›r.
Sultan Da¤lar› (Gelincikana Tepesi)
Gelincikana Tepesi’nden güneybat›ya
do¤ru, doruklar›ndan Afyon ile Isparta il
s›n›rlar›n›n geçti¤i Karakufl Da¤lar› uzanmaktad›r. Bu da¤lar ayn› zamanda fiuhut,
Çamur, Gül ve Dombay ovalar›n›, E¤ridir
Gölü - Gençali Ovas›’n› birbirinden ay›r›r.
Bu da¤lardan ovalara aç›lan çok say›da geçici dereler bulunmaktad›r. Karakufl Da¤lar›’n›n yükseklikleri kuzeydo¤udan güneybat›ya gittikçe artar. Kuzeybat›da Palazl› T.
1811 m, Uyumaz T. 1846 m, Toklu T. 1918
m.ve bu da¤lar›n en güneybat› ucunda K›l›ç A¤›n Da¤› olarak adland›r›lan da¤›n
Tekneliçukur T. si 1964 m.yüksekli¤indedir.
Yine Afyon il s›n›r›n›n zirvesinden geçti¤i Akda¤, güneybat›da Sand›kl› Ovas›’n›
s›n›rlar. Ana hatlar› ile kuzeybat›-güneydo¤u yönünde uzan›fl gösteren Akda¤’›n en
Anadolu’nun Kilidi AFYON
5
Y›lk› Atlar› Akda¤
Ah›r Da¤lar›
yüksek tepesi 2343 m.dir. Üzerinden çok
say›da ç›kan dereler, da¤› dar ve derin bir
biçimde yarmas› sonucu çok engebeli bir
topografya ortaya ç›km›flt›r. Da¤ tamam›yla i¤ne yaprakl› a¤açlarla ve meflelerle kapl›d›r. Sand›kl› ve Çivril ovalar›n› birbirinden ay›ran bu da¤, kireçtafllar›ndan oluflmufltur. Da¤›n her iki taraf›nda k›r›k hatlar
(faylar) geçmektedir. Sand›kl› Ovas›’na bakan yamaçlar› daha az e¤imli olmas›na ra¤men, Çivril Ovas›’na bakan yamaçlar› son
derece diktir.
Sand›kl› Ovas›’n› bat›dan kuflatan Kirseli Da¤›, kütlevi görünümlü bir da¤d›r.
Akda¤’›n kuzeyinde yer alan bu da¤ fazla
bir yüksekli¤e sahip de¤ildir. En yüksek tepesi 1575 m. yüksekli¤indedir. Da¤›n büyük bir bölümü meflelerle kapl›d›r.
Afyon ilinin en bat›s›nda da Ah›r Da¤lar› yer al›r. Genelde do¤u-bat› uzan›ml› bir
da¤ olan Ah›r Da¤›, tümüyle Afyon il s›n›rlar› içinde kal›r. Sincanl› Ovas› ile Sand›kl›
Ovas›’n›n aras›ndad›r. Da¤›n yüksekli¤i bat›ya do¤ru artar. Nitekim bu da¤›n bat›s›ndaki Büyükkavflak T. 1940 m.yüksekli¤inde
iken do¤udaki Büyükhacet T. 1914 m.yüksekli¤indedir. Da¤›n zirveler çizgisi ayn›
zamanda farkl› iki akarsu havzas›n› da birbirinden ay›r›r. Kuzeyindeki dereler Akarçay kapal› havzas›na birleflirken, güneyindekiler B. Menderes Nehri havzas›na birleflir. Da¤ k›smen i¤ne yaprakl› a¤açlar ve
meflelerle kapl›d›r.
Temelini yar› baflkalafl›m kayaçlar›n
oluflturdu¤u ‹lbulak Da¤›, Afyon ilinin bat›-kuzeybat›s›nda yer al›r. Bu da¤dan kayna¤›n› alan derelerin tümü Akarçay’a birleflir. Da¤›n en yüksek yeri Resulbaba T. dir.
Yüksekli¤i 1570 m.dir. Da¤›n yüksekli¤i
kuzeybat›ya do¤ru azal›r ve Emre T. 1454
m.dir. Genelde da¤›n kuzeye bakan yamaçlar›nda seyrek olarak karaçamlar ve mefle
topluluklar› bulunmaktad›r.
Akda¤ (Koca Yayla)
Ah›r Da¤lar›
6
Anadolu’nun Kilidi AFYON
2) Platolar
Afyon ilinin güney bölümünde da¤lar
ile ovalar aras›ndaki s›n›r son derece belli
olmas›na karfl›n kuzey bölümde bu özelli¤i
bulmak mümkün de¤ildir. Kuzey bölümde
ve özellikle Afyon Ovas› ile onu çevreleyen
da¤lar aras›nda bir geçifl bölümü özelli¤i
tafl›yan ve genelde Akarçay’a birleflen dereler taraf›ndan yar›lm›fl, az dalgal›-düze yak›n platolar bulunmaktad›r. Kuzey bölümünde Yaz›l›kaya Platosu’nun güney
uzant›s› ‹hsaniye ve çevresine kadar gelmektedir. 1200-1300 m.ler aras›nda uzanan
bu plato, ‹hsaniye ile An›tkaya aras›nda genifl bir alan kaplar. Bu platoya An›tkaya
Platosu da denilebilir. Bu platonun genel
e¤imi güneydo¤udan kuzeybat›ya do¤ru
artar. ‹lbulak Da¤›’ndan kayna¤›n› alan çok
say›daki dereler ve Çay›rözü Deresi’nin
kollar› taraf›ndan yar›lm›flt›r.
Afyon Ovas›’n›n kuzeyini s›n›rlayan
A¤›n Da¤› ve Pafla Da¤lar›’n›n güney etekleri ile Afyon Ovas› aras›nda kalan ve ‹scehisar çevresinde bulunan platolar 1150 ile
1250 m.ler aras›nda uzan›r. E¤im ovaya
do¤rudur. Genelde da¤lar›n fizyo¤rafik
uzant›s›na paralel biçimde uzan›fl gösterirler. Avflar Deresi taraf›ndan yar›lm›fllard›r.
Pafla Da¤› ile Emir Da¤lar› aras›nda kalan bölümde yine genel e¤imi ovaya do¤ru
olan ve Emir Da¤lar›’n güneybat› yamaçlar›ndan ç›kan ve De¤irmendere’ye do¤udan
ve bat›dan kat›lan dereler, platoyu s›k bir
biçimde yarm›fllard›r. Platoya dalgal› bir
görünüm kazand›rm›fllard›r.
3) Ovalar
Afyon il s›n›rlar› içersinde da¤lar aras›nda yer alan ve genelde tektonizma ve
karstik kökenli olaylar sonucunda oluflmufl
ovalar bulunmaktad›r. Ovalar genelde Kumalar Da¤› çevresinde büyüklü ve küçüklü
bir biçimde yer alm›fllard›r. Bu ovalar flun-
Erkmen S›rtlar›ndan Afyon Ovas›
lard›r: Tektonik kökenli ovalar; Afyon Ovas›, Sand›kl› Ovas›, Büyük ve Küçük Sincanl› Ovas›, Dombay Ova, Gül Ovas› (Haydarl› Ovas›), Çamur Ovas› (Karadilli), fiuhut
Ovas›. Karstik kökenli ovalar ise, Dinar-Çöl
Ovas› polyeleri olarak adland›r›lan Güngörmez, Çukurkuyu ve Karabedir polyeleridir2.
a) Tektonik Kökenli Ovalar
Afyon Ovas›: Afyon ilinin en büyük
ovas›d›r. Bu ovan›n deniz seviyesinden
yüksekli¤i ortama 1020 m.dir. Ovan›n genel
uzant›s› kuzeybat›-güneydo¤udur. Ovan›n
uzunlu¤u yaklafl›k 80 km.’yi bulur. Eni ise
ortalama olarak 30 km.’dir. Ovan›n güneyini bir duvar fleklinde tamamen volkanik bir
kütle olan Kumalar Da¤› s›n›rland›rm›flt›r.
Kuzeyinde fiaphane, Güzelim, Kocak›r ve
Agik da¤lar› ile bunlar›n güneye do¤ru
uzant›lar›n› oluflturan s›rt ve tepeler, bat›s›nda ise ‹lbulak Da¤› yer al›r. Do¤usu,
Eber Gölü ile s›n›rlanm›flt›r. Ovan›n genel
uzant›s› kuzeydo¤u-güneybat›’d›r. Deniz
seviyesinden yüksekli¤i kuzeydo¤udan
güneydo¤uya do¤ru azal›r. Drenaj da buna
uygunluk gösterir. Akarçay ile kollar› Afyon Ovas›’n› drene etmektedir.
Ovan›n kuzeyi ve güneyi fayl›d›r. Özellikle güneyindeki faylar, bu k›s›mdaki volkanitlerin sertlikleri dolay›s›yla, dikliklerini
2 Mehmet Ardos, Türkiye Ovalar›, c. I., ‹stanbul, 1984.
Anadolu’nun Kilidi AFYON
7
korumaktad›rlar. Gerek kuzey ve gerekse
güneydeki faylar ovan›n genel uzan›m›na
paralellik gösterirler. Ço¤u yerde ovan›n
alüvyonlar› ile volkanitlerin s›n›r›n› bu faylar tayin etmektedir.
Ovan›n merkezi k›sm› tamamen alüvyonlardan oluflmufltur. Kil, kum, killikum,
silt, çak›l ve kumlu çak›llardan ibaret bu
alüvyonlar, yer yer de¤iflik kal›nl›klar gösterirler. Ovada bozuk bir drenaj vard›r ve
yer yer batakl›klara rastlanmaktad›r.
Afyon Ovas› günümüzden yaklafl›k olarak 1,5-2 milyon y›l öncesi, kuzeybat›-güneydo¤u ve kuzey-güney yönlü faylar›n eflli¤inde çökmüfl, daha sonra bu çöken k›s›mlar› alüvyonlar›n dolmas› ile oluflmufl
çok genç bir alüvyal çöküntü ovas›d›r.
yüzeyleri bulunur. Ova do¤usu ise tamamen alüvyaldir.
Ovadaki alüvyonlar›n çok büyük bir
k›sm› çak›llardan meydana gelmifltir. Hemen her yerde alüvyal dolgunun alt k›sm›n› çak›llar teflkil etmektedir. Büyük Sincanl› Ovas›’n›n temelini Neojen formasyonlar›
oluflturur. Ovan›n do¤usundaki temel arazi
en çok tüflerden oluflmufltur. Bat›da ise göl
kalkerleri ço¤unluktad›r.
Büyük Sincanl› Ovas›: Afyon’un 20
km. kadar bat›s›nda bulunan ve dairesel bir
görünümü olan ovan›n kuzeyinde ‹lbulak
Da¤›, güneyinde ise Ah›r Da¤› yer al›r.
Ovan›n bat›s›, ova taban›ndan 100-150 m.
yükseklikteki tepelerle s›n›rlanm›flt›r. Do¤usunda ise volkanik Kumalar Da¤› bulunur. Ovan›n sular› bafll›ca Araplar, Nacak,
Beflkar›fl ve K›ran dereleri vas›tas›yla olur.
Ovan›n genel e¤imi bat›dan do¤uya ve güneybat›dan kuzeydo¤uya do¤rudur. Ortalama yükseltisi 1100 m. kadar olan B. Sincanl› Ovas›’n›n bat› ve kuzeyi, ova düzeyinden 100 m. kadar yükseklikteki afl›n›m
Küçük Sincanl› Ovas›: B. Sincanl› Ovas›’n›n 8 km. kadar güneyinde yer alan ve
kabaca do¤u-kuzeydo¤u bat›-güneybat›
yönünde uzanan, ortalama 1200 m. yükseltideki Küçük Sincanl› Ovas›, adeta bir kapal› havza durumunda olup, her taraf› da¤
ve tepelerle s›n›rlanm›flt›r. Kuzeyinde Ah›r
Da¤›, B. Sincanl› Ovas› ile s›n›r teflkil eder.
Ovan›n do¤usunda Kumalar Da¤› bulunur.
Güneyinde yeni volkaniklerden oluflmufl
1500 m. yüksekli¤indeki platolar yer al›r.
Bat›da ise, yükseklikleri 1700 m. yi bulan
tepelerle s›n›rlanm›fl olan bu ovan›n sular›,
Mahmar› Deresi ve kollar› taraf›ndan drene
edilir. Mahmar› Deresi ovan›n bat›s›ndan,
gömük menderes durumundaki Damlal›
Bo¤az›’ndan geçerek, güneydeki Sand›kl›
Ovas›’na ulafl›r.
Ova bat›s›nda kuzeydo¤u-güneybat›
yönlü bir fay uzanmaktad›r. Fay dikli¤i Akhar›m Köyü civar›nda daha az parçalanm›fl
Büyük Sincanl› Ovas›
Büyük Sincanl› Ovas›
8
Anadolu’nun Kilidi AFYON
durumdad›r. Büyük ve Küçük Sincanl› ovalar› günümüzden yaklafl›k 5 milyon y›l öncesinde ayn› koflullar alt›nda oluflmufl, tektonik kökenli ovalard›r.
Sand›kl› Ovas›: Afyon-Denizli karayolunun içersinden geçti¤i, oldukça de¤iflik
bir morfolojik olufluma sahip olan Sand›kl›
Ovas› kuzey-güney yönünde uzanmakta
olup, do¤udan volkanik Kumalar Da¤› ile
s›n›rlanm›flt›r. Güneyinde yer yer karstik ve
nivo-karstik flekiller arzeden Akkuyu Da¤›
(1632 m), güneybat›dan Akda¤ ve kuzeybat›dan ise Kirseli Da¤› ile s›n›rlanm›flt›r.
Sand›kl› Ovas›, topografik aç›dan farkl›
iki morfolojik bölüme ayr›l›r. Bunlardan biri, Sand›kl› ile Sorkun hatt›n›n kuzeyinde
genelde dairemsi bir flekil gösteren genifl
bir alan bulunurken, bu hatt›n güneyi ise
Ekinova’ya kadar dar bir dikdörtgen biçimindedir.
Sand›kl› Ovas›, biri 1100 m ve di¤eri
1020 m. lik iki düzlük arzeder. Ovan›n e¤imi kuzey yar›da do¤udan bat›ya, güneyde
ise, güneyden kuzeye do¤rudur. Ovan›n
d›fl drenaja aç›l›fl› yenidir ve ovan›n sular›
Hamam Çay›’n›n kollar› vas›tas›yla bat›daki Büyük Menderes Nehri’ne aktar›l›r. ‹kisinin birleflme yeri bir “Birlefltirme Bo¤az›”
vas›tas›yla olur. Kuzeyde K. Sincanl› Ovas›
ile de ayn› özellikteki di¤er bir bo¤az vas›tas›yla birleflmifltir ve Bafla¤aç Deresi, K.
Sand›kl› Ovas›
Sincanl› Ovas›’n›n sular›n› Sand›kl› Ovas›’na boflalt›r.
Sand›kl› Ovas›, kuzeyindeki B. ve K.
Sincanl› ovalar› gibi tektonik kökenli bir
ovad›r. Ovan›n flekillenmesi günümüzden
yaklafl›k 30 milyon y›l öncedir. Özellikle
faylanmalar ovan›n flekillenmesinde büyük
bir rol oynam›fllard›r. Ovan›n flimdiki görünümü son dönemlerdeki afl›r› afl›nma ve birikmenin sonucudur3.
Dombay Ova (Sand›kl›-Dinar Aras›):
Sand›kl› Ovas›’n›n güneyinde yer alan ve
genel e¤iminin güneye do¤ru oldu¤u bu
Dombayova
ova, do¤u k›sm›nda kalker, flifl ve volkanitlerden oluflmufl da¤l›k ve tepelik alanlarla
s›n›rlanm›flt›r. Bat›da ise s›n›r›, dolomitik
kalkerler ve flifllerden oluflmufl Akda¤ ve
Samsun da¤lar› oluflturur. Ova güneyindeki Akça’daki formasyonlar, özellikle konglomeralar kuzey-güney yönünde faylanm›fllard›r. Fay güneydeki Burunkaya’dan,
kuzeydeki Çayüstü’ne kadar uzanmaktad›r. Bunun bat›s›ndaki blok ise çökmüfltür.
Ovan›n kuzey yar›s›nda 1150-1200 m. ler
aras›nda uzanan bir afl›n›m yüzeyi uzanmaktad›r. Dombay Ova, Afyon’un tektonik
kökenli küçük ovalar›ndan birisidir. Genel
olarak S harfi fleklinde bir görünümü vard›r. Yaklafl›k uzunlu¤u 10 km.’yi bulur. Eni
3 Mehmet Ardos, Afyonkarahisar Bölgesinin Jeomorfolojisi,
‹stanbul 1978, s.41.
Anadolu’nun Kilidi AFYON
9
ise 7 km.’dir. Sand›kl› ile Dombay Ova birbirlerine bir eflik ile ba¤lanm›fllard›r. Bu efli¤in e¤imi yaklafl›k binde 3-4 kadard›r ve
bat›ya do¤ru e¤imlidir.
Çöl Ovas› (Haydarl› Ovas›): Afyon’un
40 km. kadar güneyinde bulunan ve kuzeydo¤u-güneybat› yönünde uzanan Çöl Ovas› kapal› bir depresyon olup, bunun güney
k›sm›nda, ya¤›fll› mevsimlerde oluflan bir
batakl›k yer al›r (Alparslan-Ergenli aras›).
Boyu 15 km. geniflli¤i 5 km. kadar olan ovan›n kuzeyinde Kumalar Da¤› yer al›r. Burada 2000 m. yi geçen tepelere rastlan›r. Bunlar volkanitlerden oluflmufltur. Ovan›n güneydo¤usu, kalkerlerden oluflmufl s›rt ve
tepelerle s›n›rlanm›flt›r.
Ova, güney k›s›mda net bir flekilde faylanm›flt›r. Bu faylar birbirlerine paralel bir
biçimde geliflmifltir. Oval›k alan tamamen
alüvyonlarla dolmufltur. Kal›nl›¤›, çökme
nedeniyle kuzeye nazaran güneyde daha
fazlad›r. Ovan›n genel e¤imi de kuzeyden
güneye do¤rudur. Ova içersindeki sular
güneydeki en alçak k›s›mda birikerek Alparslan Sazl›¤›’n› oluflturur. Bunlar›n büyük bir k›sm› alüvyonlardan s›zarak yer alt› suyunu olufltururlar. Ova do¤usundaki
küçük bir k›sm› ise, “K›zkaçan Bo¤az›”ndan geçen K›zkapan Deresi vas›tas› ile,
sular›n› do¤udaki “Çamur Ovas›” na göndermektedir.
Çamur Ovas› (Karadilli): Çöl Ovas›’n›n
kuzeydo¤u’ya do¤ru bir devam› mahiyetinde olan Çamur Ovas›, kapal› bir havzad›r. ‹kisi aras›nda az yüksek bir tepelik alan
yer al›r. Bu k›s›mda kalkerler içinde oluflmufl bir gömük menderes, bu iki ovay› hidro¤rafik bak›mdan birbirine ba¤lar. Bu bo¤az geçildi¤inde 1090 m. yüksekli¤indeki
Çamur Ovas› bafllar. Bu ova Çöl Ovas›’ndan daha küçüktür. Ova her taraf›ndan
kalkerlerden oluflmufl yüksek da¤larla çevrilmifltir. Ovan›n genel uzant›s› do¤u ku10
Anadolu’nun Kilidi AFYON
zey-do¤u, bat› güney-bat›d›r. Kuzey ve güneyinde ise, da¤ içine do¤ru küçük girintiler halinde sokulmufl ovalar mevcuttur. Bu
ovalar sular›n› Çamur Ovas›’na gönderirler. Güneye do¤ru hafifçe e¤imli olan ovan›n dibi tamamen alüvyonlardan oluflmufltur. Bak›rc› Da¤›’n›n bat› yamaçlar› üzerinde oluflmufl birikinti konileri ise, bu alüvyonlar üzerine gelmektedir. Bu koniler birbirleri ile birleflmifllerdir.
fiuhut Ovas›: Afyon’un 15 km. kadar
güneydo¤usunda, 1120-1150 m. yükseklikteki fiuhut Ovas›, kuzey-güney yönünde
13-14 km. boyunca uzanmaktad›r. Do¤ubat› yönündeki geniflli¤i ise ortalama 5 km.
kadard›r. 65-70 km._ lik alüvyal bir alan
kaplayan ovan›n sular› Kali Çay› ve onun
kollar› olan Çak›rözü, Ayd›n-A¤z›kara ve
Balç›khisar dereleri vas›tas›yla do¤udaki
Karam›k Ovas›’na boflalt›l›r. Bu iki ova aras›nda Kali Çay›, gömük menderesler resmeden Selevir Bo¤az›’ndan geçmektedir.
Bo¤azda Selevir Baraj› kurulmufltur.
Ovan›n e¤imi, kuzey bölümde güneye,
güney bölümde ise kuzeye do¤rudur. Ovan›n her taraf› da¤l›kt›r. Bat›s›nda volkanik
Kumalar Da¤› yer al›r. Güneyde karstlaflmaya uygun ve 1500 m. yüksekli¤indeki
da¤l›k bir alan bulunur.
Ovan›n kuzeyini s›n›rlayan Ifl›klar Da¤›
1450 m. yükseklikte olup, yap› olarak Bazlar Da¤› ile ayn› özellikleri gösterir. Ovan›n
bat›s›nda ise yine kuzey-güney yönlü ancak derelerle parçalanm›fl bir fay dikli¤i
vard›r. Bu diklik hemen her yerde, ovaya
egemendir. Ovadaki alüvyonun kal›nl›¤› 50
m. kuzeyinde 110 m.’dir. Güney bölümde
ise 50 m. den fazlad›r.
fiimdiye kadar yap›lan çal›flmalardan
fiuhut Ovas›’n›n tektonik çökmelerden
olufltu¤u ve daha sonra birtak›m de¤iflikliler geçirdi¤i anlafl›lmaktad›r.
b) Karstik Kökenli Ovalar
Afyon’a ba¤l› Dinar ‹lçesi ile Haydarl›
(Çölovas›) aras›nda ova özelli¤i gösteren,
bafll›ca üç polye (karstik kökenli ova) bulunmaktad›r. Bunlar Güngörmez, Çukurkuyu ve Karabedir polyeleridir. Bunlardan
Güngörmez ve Çukurkuyu kuzeydo¤u-güneybat›, Karabedir polyesi ise kuzey-güney
yönünde geliflmifltir.
Güngörmez Polyesi: Bu polye, 4 km.
uzunluk ve 2 km. geniflliktedir. Bafll›ca biri
büyük di¤eri küçük 2 ova halindedir. Bunlardan güneybat›da bulunan esas polye ile
di¤eri birbirlerine dar bir vadi ile ba¤lanm›fllard›r. Bu vadi ya¤›fll› mevsimlerde, fazla gelen ova sular›n› bir oluk vazifesi görür.
Polyenin kuzey ve güney yamaçlar› oldukça diktir. Polye taban› hafif engebelidir4.
4) Akarsu ve Göller
a) Akarsular
S›n›rlar› içinde büyük ›rmak olmayan
Afyon ilinin bafll›ca akarsular›n›, Sakarya
ve Büyük Menderes ›rmaklar›n› besleyen
küçük akarsular oluflturur.
Büyük bölümü ülkemizin önemli kapal› havzalar›n›n birinde bulunan Afyon ilinin, en önemli akarsuyu Akarçay’d›r. Kaynaklar›n› genellikle Sincanl› Ovas›’n›n güneyindeki Ah›r Da¤›’n›n kuzey yamaçlar›
ile Kumalar Da¤›’n›n kuzeybat› yamaçlar›nda ç›kan dereler oluflturur. Bu dereler,
Çukurkuyu Polyesi: Güngörmez polyesinin hemen do¤usunda bulunan bu polye 1,5 km. geniflli¤inde olup, tamamen ona
paralel olarak oluflmufltur.
Karabedir Polyesi: Bu polye, di¤erlerinin aksine kuzey-güney yönünde uzanmaktad›r. Bu polye de di¤erleri gibi biri büyük, di¤eri küçük iki çukurluktan oluflmufltur. Bunlar›n birbirleri ile olan iliflkileri
az yüksek bir boyun arac›l›¤› ile olur. Polye
4 km. geniflli¤inde 2 km. enli¤indedir.
Karabedir Polyesi
4 Ardos, 1984, a.g.e., s. 48.
Akarçay
Sincanl› Ovas›’n›n merkezi bölümünde Aksu Çay› ad› alt›nda birleflerek kuzeydo¤uda
Araplar Bo¤az›’na girer. Burada gömük
menderes özelli¤i gösteren Aksu Çay›, kuzeyden Araplar Deresi’ni alarak, bu bo¤az›
geçer ve Akarçay ad› alt›nda do¤uya do¤ru
Gecek Kapl›cas› mevkisinde Afyon Ovas›’na aç›l›r. Sonra bu ovan›n içerisinde menderi hareketler yaparak güneydo¤uya do¤ru ak›fl›na devam eder. Afyon’un do¤usunda kuzeyden gelen ve önemli bir kol olan
Akarçay ile birleflir. Keltepe’den itibaren
çevresinden ve özellikle kuzeyinden gelen
dereleri de alarak, kollara ayr›l›r ve yine
Pafla Da¤›’n›n güneyinden kayna¤›n› alan
çok say›da geçici dereler Akarçay’a birleflir.
Sofunun Çiftli¤i mevkisinde, Akarçay’›n en önemli ve büyük kolu Kali Çay›
Anadolu’nun Kilidi AFYON
11
birleflir. Kali Çay›, kayna¤›n› Kumalar Da¤›’n›n do¤u yamaçlar›ndan alan Ulu Dere,
Avdan Dere, Baflören Dere ve ‹lyasl› Dere’den al›r. Bu dereler, fiuhut Çay›’nda birleflir ve fiuhut Çay›, fiuhut Ovas›’n› kuzeydo¤u-güneybat› yönünde geçtikten sonra ovan›n güneydo¤u bölümünde kuzeydo¤uya
do¤ru döner ve Selevir Baraj›’na girer. Baraj
seddinin ç›k›fl›nda Selevir antesedant bo¤az›na girer. ‹nli Köyü’nden itibaren de, Afyon
Ovas›’na aç›l›r. Sofunun çiftli¤i do¤usunda
Akarçay ile birleflir. Akarçay buradan, Eber
Gölü’ne kadar olan k›s›mda çok say›da kollara ayr›l›r. Ayn› zamanda yeniden drenaj
kanallar› aç›lmak suretiyle, Akarçay’›n taflk›n aylar›ndaki tahribat› önlenmeye çal›fl›lm›flt›r. Gerek kollar› ile gerekse aç›lan kanallarla Eber Gölü’ne dökülen Akarçay, buradan, iki gölü birlefltiren Eber Akar› vas›tas›yla Akflehir Gölü’ne dökülür.
Afyon ili, komflu illere göre deniz seviyesinden çok fazla yüksekliktedir. Bu durum Afyon iline bir eflik özelli¤i kazand›rm›flt›r. Bu eflik özelli¤i, ayn› zamanda çevre
akarsu havzalar›na kaynak sa¤lamaktad›r.
Nitekim Emirda¤ ve A¤›n Da¤›’n›n kuzey
eteklerinde ç›kan kaynaklar, Sakarya Nehri’nin yukar› mecras›n› oluflturmaktad›r.
Di¤er yandan. Sand›kl› Ovas›’n›n suyunu
büyük oranda drene eden Akçay Çay›, Akda¤’lar› derin bir kanyonla yararak Büyük
Menderes havzas›n›n yukar› 盤›r›n› oluflturan Çivril Ovas›’na aç›l›r.
Kocayayla Akçay
12
Anadolu’nun Kilidi AFYON
b) Göller
Afyon ili, Ege Bölgesinin di¤er illerine
göre, do¤al göller bak›m›ndan oldukça
zengindir. Bu göller ilin do¤u ve güneybat›
bölümünde toplanm›fllard›r.
Akflehir Gölü: Afyon-Konya il s›n›rlar›
içersinde yer alan Akflehir Gölü’nün genel
yüzölçümü yaklafl›k 304 km.2 dir. Büyük
bir bölümü yani 211 km.2 si Afyon il s›n›rlar› içerisindedir. Denizden yüksekli¤i 956 m.
olan Akflehir Gölü’nün çevresi sazl›k ve kam›fll›kt›r. S›¤ bir göldür ve ortalama 4,5
m.’lik bir derinli¤e sahiptir. Gölün d›flar›ya
ak›nt›s› yoktur, kapal› bir havza durumundad›r. Gölün bat›s›nda Eber Gölü’nün aya¤› olan Eber Akar› ve Sultan Da¤lar›’ndan
gelen dereler gölü beslerler. Gölün suyu
gölü besleyen akarsular›n göle kavuflma
noktalar› d›fl›nda tuzludur.
Kocayayla Akçay
Eber Gölü: Akflehir Gölü’nün bat›s›ndad›r. Bolvadin ile Çay ilçe s›n›r›nda yer
al›r. Deniz seviyesinden yüksekli¤i 967 m.
dir. Gölün yüzölçümü çevresindeki batakl›k alanlarla birlikte yaklafl›k150 m2 yi bulur. Göl, Akarçay ve Sultan Da¤lar›’ndan
gelen dereler taraf›ndan beslenmektedir.
Genellikle yaz sonlar›na do¤ru, yetersiz
beslenme sonucu, sular› çekilmekte, gölün
alan› daralmaktad›r. Oldukça s›¤ bir göldür.
Bu göl de¤iflik ve çeflitli nedenlerle gittikçe
dolmakta ve alan› daralmaktad›r. Bunun
sonucunda birbirinden ba¤›ms›z gölcükler
oluflmaktad›r. Gölde süratle bir karalaflma
söz konusudur. Derinli¤i yaklafl›k 3,5-4
metre iken, zaman›m›zda 1,5-2 m.’yi bulmufltur. Yaklafl›k sekiz y›ld›r Do¤al Sit Alan› olarak korunmaya al›nm›fl ise de, ekolojisi büyük oranda bozulmufltur. Afyon flehrinin ve göl çevresindeki sanayi kurulufllar›n›n at›klar› ile, do¤al hayat› tamamen ortadan kalkmak üzeredir.
Karam›k Gölü (Batakl›¤›): ‹l s›n›rlar›n›n güney do¤usunda, Karakufl Da¤lar›’n›n
kuzeybat› ucunda yer al›r. Çay ‹lçesi’nin s›n›rlar› içersindedir. Çay-Dinar yolu gölün
bat›s›ndan geçmektedir. Ana hatlar› ile kuzeydo¤u-güneybat› uzan›m›nda olan göl,
bir üçgen biçimindedir. Yüzölçümü yaklafl›k 38 km.2 olmakla birlikte birbirinden ba¤›ms›z küçüklü-büyüklü gölcükler vard›r.
Bunlar›n d›fl›ndaki alan tamamen batakl›kt›r. Derinli¤i gölcüklerde 3 m. yi bulmaz.
Denizden yüksekli¤i 1000 m. civar›ndad›r.
Batakl›k bölümlerinde saz ve kam›fl üretimi
yap›lmaktad›r. Gölde yaban hayat› tamam›yla sona erme noktas›na gelmifltir. Bunda en büyük etkiyi çevresindeki Seka Ka¤›t
Fabrikas›’n›n at›klar› yapm›flt›r. 1. Derecede
Do¤al Sit Alan› kapsam›ndad›r. Gölün güney ucundaki bir düden ile gölün sular› E¤ridir Gölü’ne aktar›l›r.
Ac› Göl: Afyon ile Denizli il s›n›rlar› aras›nda yer al›r. Yüzölçümü asl›nda 160 km.2
olmas›na karfl›n, çekik zamanlarda 40 km.2
ye kadar azalmaktad›r. Yaklafl›k olarak yar›s›
Dazk›r› ve Baflmakç› ilçeleri s›n›rlar› içersindedir. Ac› Göl’ün sular› çok tuzlu olup, d›flar›ya ak›nt›s› yoktur. Göl suyundaki sodyum
sülfat oran› da çok yüksektir. Bu nedenle ihracaat› yap›lmaktad›r. Ya¤›fll› dönemlerde 34 m. kadar derinli¤e sahip olan göl, yaz›n hemen bütünüyle kurur. Baz› kesimlerde batakl›k alanlara dönüflür. Denizden yüksekli
900 m. civar›ndad›r.
Ac› Göl
Anadolu’nun Kilidi AFYON
13
Emre Gölü: Afyon il s›n›rlar› içersindeki do¤al yolla oluflmufl alan› en küçük olan
göldür. Yaklafl›k olarak yüzölçümü
5km.2’dir. ‹hsaniye ‹lçesi-Dö¤er Kasabas›Bayramaliler Köyü aras›ndad›r. Ya¤›fl dönemlerine ba¤l› olarak alan› daral›r ve genifller. Derinli¤i baz› yerlerde 3 m. nin üzerine ç›kar. Sular› tatl›d›r.
Bu do¤al göllerin yan›nda il s›n›rlar›
içersinde, çevresindeki sular› depolayarak
büyük bir sulak alan oluflturmak, çevresindeki tar›ma uygun olan arazileri sulu tar›m
alan› haline getirmek, bunlar› taflk›n ve millenmeden korumak ve de uygun koflullarda enerji üretmek amac›yla kurulmufl göletler de bulunmaktad›r. Bunlar›n say›lar›
yaklafl›k olarak 10’a varmaktad›r. Önemli
olanlar›; Selevir, Seyyidler, Karakuyu ve
Dö¤er göletleridir.
Selevir Baraj›, Kali Çay› üzerinde kurulmufltur. 70 milyon m2 lük su hacmi vard›r.
Sulama kapasitesi Karam›k Batakl›¤› ile
birlikte 7000 hektar olan baraj,1973 de hizmete aç›lm›flt›r.
Seyyidler Deresi üzerinde kurulmufl
olan Seyyidler Baraj›’n›n ise, 40 milyon m3
lük su hacmi vard›r. Yap›m› 1968 y›l›nda biten baraj›n sulama kapasitesi 2850 hektard›r.
Karakuyu Baraj›, Dinar ‹lçesi içersinde
B. Menderes’in kaynaklar›n›n toplanmas›
ile oluflturulmufltur. 1990 y›l›nda bitirilmifl
ve 1099 hektarl›k bir yüz ölçüme sahiptir.
Yaban Hayat› Koruma Sahas› içerisindedir.
C) ‹klimi
Afyon ve çevresi, co¤rafi konumuna
ba¤l› olarak iklim özellikleri bak›m›ndan
farklar arz eden kuzeyde “Bat› Rüzgarlar›
Sistemi”nin etkisinde bulunan orta ve bat›
Avrupa’n›n her mevsimi ya¤›fll› “Il›man iklimi” ile, Do¤u Avrupa’n›n “karasal iklimi”
ve güneyde “Subtropikal Yüksek Bas›nç
14
Anadolu’nun Kilidi AFYON
Rejimi”nin etkisinde bulunan her mevsimi
kurak, tropikal bölge aras›nda bir geçifl kufla¤›nda yer almaktad›r. Di¤er yandan, Afyon ve çevresi farkl› çevrelerden gelen hava ak›mlar›n›n etkisinde kalmakla beraber,
hava koflullar› y›l içersinde sürekli olarak
de¤ifliklik gösterir.
K›fl aylar›nda Karadeniz ve Do¤u Akdeniz havzalar›nda geliflen cephe depresyonlar›n›n etkisi alt›nda bulunmaktad›r. Genellikle bu tip so¤uk cepheler bölge üzerinde
ya¤›fllara yol açar, rüzgarl› ve so¤uk hava
koflullar› olufltururlar5. Hazar Gölü ve çevresindeki cP hava sistemi ile birleflen Termik Yüksek Bas›nç alan› k›fl aylar›nda büyüyerek ve geliflerek Do¤u ve ‹ç Anadolu
bölgesinden yüksek bir bas›nç s›rt› fleklinde
so¤uk bir flekilde etkili olarak Afyon’a kadar ulafl›r. Böylece k›fl aylar›nda Afyon ve
çevresinde bu hava ak›mlar›, düflük s›cakl›klara neden olur ve zaman zaman da aç›k
hava durumlar› ile karakterize edilen antisiklon koflullar› hüküm sürer.
Do¤u Avrupa’n›n ›s›nmaya bafllamas›
ve Asor antisiklonunun kuzeye do¤ru yer
de¤ifltirerek Avrupa üzerinde yay›lmas› ile
birlikte, Akdeniz Havzas› ve dolay›s›yla
Türkiye tropikal hava kütlelerinin etki alan›na girer6. Yaz mevsimi boyunca Afyon ve
çevresi kontinental tropikal (cT), Do¤u Akdeniz, Do¤u Avrupa ve Balkanlar yoluyla
gelen maritim polar (mP) hava kütlelerinin
etkisinde kal›r.
Afyon flehri konumundan dolay› günefl
›fl›nlar›n›n gelifl aç›s›, radyasyon miktar› ve
günefllenme süresi y›l boyunca farkl› de¤erler göstermektedir. Günefl ›fl›nlar›n›n gelifl aç›s›n›n minimum de¤eri 21 Aral›k’ta
28˚11’iken, maksimum de¤eri 21 Haziran’da 73˚33’olmaktad›r. Bu duruma göre
5 Asaf Koçman., Ege Ovalar›n›n ‹klimi. ‹zmir, s.18.
6 Koçman, A., a.g.e., s. 24.
Afyon’a günefl ›fl›nlar› y›l içinde 45˚22’lik
farkla gelmektedir. Böylece al›nan radyasyon miktar› yaz-k›fl dönemleri aras›nda sürekli de¤iflmektedir. Afyon ve çevresinde
radyasyon da¤›l›fl› ve miktar› nisbi farkl›l›klar gösterir. Günefl ›fl›nlar›n›n 60-73˚ ye
uzanan bir aç› ile geldi¤i yaz mevsiminde
radyasyon enerjisi yüksek, 28-40˚ lik bir aç›
ile gelen k›fl mevsiminde ise radyasyon
enerjisi düflüktür7.
Afyon’da teorik günefllenme süresi k›fl
aylar›nda 9-9,5 saat civar›nda olurken, yaz
aylar›nda 14 saati (Haziran’da 15.04 saat)
geçti¤i görülmektedir.
Afyon ve çevresini etkisi alt›na alan
farkl› cephelerin ve aksiyon merkezlerinin
atmosfer aktivitelerine ba¤l› olarak günefllenme oran›, Kas›m ay›ndan May›sa kadar
%50’nin alt›nda seyretmektedir. May›s
ay›ndan itibaren günefllenme sürelerinin
artmas› ile birlikte günefllenme oran› da artar ve en fazla A¤ustos ay›nda %80 in üzerine ç›kar8.
1) S›cakl›k
Afyon ili içerisinde bulunan meteoroloji istasyonlar›n›n uzun y›ll›k verilerine göre
y›ll›k ortalama s›cakl›k 11.1 °C ile 13.0 °C
aras›nda de¤iflti¤i görülür. En so¤uk ay
olan Ocak ay›nda ortalama s›cakl›k 0.2 °C
ile 2.8 °C aras›ndad›r. En s›cak ay olan Temmuz ay›nda ise ortalama s›cakl›k de¤erleri
24.5 °C ile 23.4 °C aras›nda de¤iflti¤i görülür. En so¤uk ay olan Ocak ay›nda ortalama
s›cakl›k 0.2 °C ile 2.8 °C aras›ndad›r. En s›cak ay olan Temmuz ay›nda ise ortalama s›cakl›k de¤erleri 24.5 °C ile 23.4 °C aras›nda
de¤iflir. Gece ve gündüz aras›ndaki s›cakl›k
fark›, hemen hemen bütün y›l boyunca görülür ve bazen 20 °C’nin üzerine ç›kar. Ho7 Özer Y›lmaz, Afyon ve Çevresinin ‹klim Özellikleri,
Afyon 1999, s. 9.
8 Y›lmaz, Ö., a.g.e. s.11.
calar’da 22.8 ve Dazk›r›’da 22.4’dür. Bunun
nedeni Afyon ilinin iç k›sm›nda yer al›yor
olmas› ve karasall›¤›n nispeten artm›fl olmas›d›r.
Afyon’un uzun y›ll›k s›cakl›k gidifllerine bak›ld›¤›nda ekstrem de¤erlerin etkili
oldu¤u y›llar›n birkaç y›l üst üste devam
etmedi¤i ve sonraki y›llarda normal de¤erlere yak›n bir de¤er seyretti¤i görülmüfltür.
Bu durum, Afyon ilindeki istasyonlar›n iklim özelliklerindeki genel gidiflinde büyük
de¤iflikliklerin olmad›¤›n› yans›tmaktad›r.
Afyon ilinde don olay›n›n etkili oldu¤u
dönemin il üzerinde cephe oluflum koflullar›n›n en s›k etkili oldu¤u ve günefllenme
süresinin k›sa ve do¤al olarak ›s›nman›n az
olmas›, yükseltinin de çevresine göre fazla
oluflu gibi topografik etki ile birlikte ba¤›l
nemin de az olmas›yla, belirtilen dönemde
Afyon ilinde s›k s›k don olaylar› oluflmaktad›r.
Nemin az olmas›, özellikle so¤uk hava
kütlesinin oldu¤u dönemlerde yerden ›fl›ma yoluyla s›cakl›k kayb›n› artt›r›r. Bu nedenle Afyon ilinde özellikle gece saatlerinde s›cakl›k çok düfler ve s›k s›k don olay›
meydana gelir.
Afyon’da don olay› ortalama bafllama
tarihi olarak 22 si, ortalama son bulma tarihi de fiubat ay›n›n 25’i olarak karfl›m›za ç›kmaktad›r. En erken ve en geç bafllama ve
son bulma tarihleri dikkate al›nd›¤›nda, Afyon’da don olay›n›n ço¤unlukla Aral›k-fiubat aras›ndaki dönemde meydana geldi¤i
görülmektedir(Çizelge-2).
2) Ya¤›fl
Afyon ilinde ya¤›fl›n mevsimlere göre
da¤›l›m› incelendi¤inde, Akdeniz-‹ç Anadolu geçifl tipinde oldu¤u ancak karasall›¤›n nispeten artm›fl olmas› nedeniyle, ‹lkbahar ya¤›fllar›n›n fazla oldu¤u dikkati
çeker. Afyon Bolvadin ve Emirda¤’da k›fl
Anadolu’nun Kilidi AFYON
15
Çizelge 1: Afyonkarahisar ili istasyonlar›nda ortalama, en düflük ve en yüksek s›cakl›klar›n y›ll›k gidiflleri
Çizelge-2. Afyon’da Don Olayl› Günlerin Ortalama, Bafllama ve Son Bulma Günleri.
ya¤›fllar› fazla olmakla beraber, ya¤›fl›n
maksimum düzeye ulaflt›¤› ‹lkbahar mevsiminin May›s ay›nda oldu¤u görülür.
Çizelge 3’e bak›ld›¤›nda Afyon ilinde
y›ll›k ya¤›fl ortalamas› 580.7 ile 361.2 mm
aras›nda de¤iflir. K›fl ya¤›fllar›n›n maksimum oldu¤u istasyonlar Dinar, Dazk›r› ve
Hocalar’d›r. fiuhut’ta mevsimlik ya¤›fl de¤erleri k›fl ve ilkbahar yüzdeleri çok yak›n
de¤erdedir. Ya¤›fl yo¤unlu¤unun ilkbaharda topland›¤› Afyon, Bolvadin ve Emir16
Anadolu’nun Kilidi AFYON
da¤’da ya¤›fl oran› %35.0 ile % 33.7 aras›ndad›r. Bütün istasyonlarda yaz mevsiminde ya¤›fl de¤erleri düfler.
Afyon ilinin Akdeniz ‹klim Bölgesi ile ‹ç
Anadolu Karasal Geçifl Tipi aras›nda yer almas› nedeniyle farkl› bir ya¤›fl rejiminin etkileri alt›nda bulunmaktad›r. Bu nedenle,
termik rejimi belirleyen faktörler ya¤›fl rejimini de belirlemifltir. Ancak il içerisindeki
istasyonlarda ve çevrelerindeki farkl› ya¤›fl
bölgelerinde, topografya koflullar›na ba¤l›
Çizelge-3. Afyon ilinde baz› istasyonlarda ayl›k, mevsimlik ve y›ll›k ya¤›fl de¤erleri (DM‹GM verileri).
olarak, k›fl ve ilkbahar ya¤›fl yüzdeleri ile toplam ya¤›fl miktar› aras›nda farkl›l›klar belirmifltir. Nitekim ilde en ya¤›fll› istasyon olan
Çay’da y›ll›k ortalama ya¤›fl miktar› 580.7
mm oldu¤u halde, 14 Km. kuzeyinde bulunan Bolvadin 383.7 mm ya¤›fl almaktad›r.
‹lin iç k›s›mlar›nda yer alan istasyonlarda do¤al olarak karasall›k etkilerinin nispeten artm›fl olmas›yla k›fl mevsimi ya¤›fll›d›r.
Bununla beraber ‹lkbahar ya¤›fllar› genelde
ili bütün istasyonlar›nda daha fazla olmas›na ra¤men, Akdeniz ikliminin hissedildi¤i
il güneyinde k›fl mevsimi daha ya¤›fll›d›r.
‹lkbahar ya¤›fllar› da k›fl ya¤›fllar›na yak›n
de¤erdedir. En az ya¤›fll› mevsim olan yaz
döneminde konveksiyonal olaylar çok kuvvetli olmamakla beraber düflük oranda da
olsa ya¤›fllar görülür9.
9 Y›lmaz, Ö., a,g,e, s. 46.
Y›ll›k ya¤›fll› gün say›s›na bak›ld›¤›nda
en yüksek de¤erin 128.1 gün ile Afyon’da
oldu¤u ve di¤er istasyonlarda ise y›l›n 95.5
ile 101.9 gün aras›nda de¤iflen say›da ya¤›fll› geçti¤i anlafl›lmaktad›r.
Afyon ve çevresinin Akdeniz iklim bölgesi ile ‹ç Anadolu karasal geçifl tipi aras›nda olmas› nedeniyle farkl› bir ya¤›fl rejiminin etkileri alt›nda bulunmaktad›r.
Afyon ilinde özellikle k›fl aylar›nda ya¤›fllara ve s›cakl›k düflüflüne neden olan
cephesel etkilerin egemen olmas› ile birlikte
karasall›k ve yükseklik etkileri, burada ya¤›fllar›n zaman zaman kar fleklinde düflmesine neden olmaktad›r. Y›l içersinde kar ya¤›fllar› Ekim ay›nda bafllar ve Aral›k ay›ndan itibaren etkili olmaya bafllar. Ocak
ay›nda maksimum düzeye ulafl›r. Bu ayda
kar ya¤›fll› gün say›s› Afyon’da 4,5 gün, Bolvadin’de 3,5gün ve Dazk›r›’da 1.4 gündür.
Anadolu’nun Kilidi AFYON
17
Afyon ilinde kar ya¤›fllar› baz› y›llar Nisan
ay›na kadar devam etmifltir10.
Y›ll›k ortalama kar ya¤›fll› gün say›s› en
fazla olan istasyon 15.4 gün ile Afyon’dur.
Di¤er ilçelerin y›ll›k ortalama de¤erleri 4.7
gün (Dazk›r›) ile 14.7 (‹hsaniye) aras›nda
de¤iflmektedir.
Kar ya¤›fllar›n›n en fazla oldu¤u Aral›k,
Ocak ve fiubat aylar›nda kar örtüsü kal›nl›¤› da en yüksek de¤ere ulafl›r. Uzun y›ll›k
rasatlara göre, en yüksek kar örtüsü kal›nl›¤› Aral›k ay›nda Afyon’da 88.0 cm., Bolvadin’de Mart ay›nda 73.0,Mart ay›nda Dinar’da 39.0, Çay’da Aral›k ay›nda 49.0 ve
Emirda¤’da fiubat ay›nda 85.0 cm. olarak
tespit edilmifltir11.
3) Bas›nç ve Rüzgarlar
Bat› rüzgarlar› kufla¤›n›n etki alan› içerisinde bulunan Ülkemiz ve dolay›s›yla Afyon yöresinin bas›nç koflullar›n›, y›l içinde
etkili olan hava kütlelerinin ait oldu¤u aksiyon merkezleri düzenlemektedir. Böylelikle Afyon ilinde yeryüzüne yak›n tabakalarda bas›nç da¤›l›fl› ve sirkülasyon durumu, bölgenin bas›nç koflullar›n›n y›l içinde
gösterdi¤i özellikler ile ilgilidir. Böylece Afyon ili bütün y›l boyunca farkl› çevrelerden
gelen hava kütlelerinin ve bas›nç sisteminin etkisinde kalmaktad›r.
Orta ve Do¤u Avrupa üzerinde yerleflen
termik yüksek bas›nç merkezi, Ekim ay›ndan itibaren derinleflip geniflleyerek yay›lan kontinental polar (cP) hava kütleleri,
kuzey ve kuzeydo¤u yönlü hava-ak›mlar›
fleklinde, Afyon ilini de içine alan Bat› Anadolu’yu etkiler. Bu etkiye ba¤l› olarak s›cakl›klar düfler, bas›nç de¤erleri yükselir.
Buna göre Afyon ilinde Eylül ay›ndan itibaren bas›nç yükselmeye bafllar ve en yüksek
ortalama de¤ere Ekim ay›nda ulafl›l›r. Yükseltiye ba¤l› olarak bas›nç de¤erinin düflmesi nedeniyle ortalama en yüksek bas›nç
de¤eri bu ayda 901.2 mb’ye ulafl›r. Kas›m
ay›ndan itibaren düflmeye bafllar. Ekim
ay›nda görülen en yüksek bas›nç de¤erleri
ilin karasall›k derecesi ile birlikte yükselti
ve genel atmosfer sirkülasyonu ile ilgilidir.
Ortalama bas›nç de¤erlerinin ayl›k de¤iflimleri küçük boyutlarda olurken en
yüksek ve en düflük bas›nç de¤erleri aras›ndaki sal›n›mlar›n fazla olmas› özellikle
k›fl aylar›nda yüksek olmas› sonucunu do¤urmufltur.
Çizelgeye göre, k›fl mevsiminde bas›nç
de¤iflimlerinin daha fazla oldu¤u görülür. Bu
de¤iflimin nedeni Orta ve Do¤u Avrupa üzerinde yerleflen termik yüksek bas›nc›n›n yan›
s›ra bu mevsimde ‹ç Anadolu platosunda
Çizelge-4. Afyon ilindeki baz› istasyonlarda ortalama, en düflük ve en yüksek bas›nç de¤erleri (mb). (DM‹GM verileri)
10 Y›lmaz, Ö., a,g,e, s. 65.
11 Y›lmaz, Ö., a,g,e, s. 66.
18
Anadolu’nun Kilidi AFYON
Çizelge-5. Afyon ve baz› istasyonlarda Egemen rüzgar yönleri ve frekanslar›
(Rubinstein Yöntemine göre) DM‹GM verileri)
yüksek bir bas›nç s›rt›n›n egemen olmas›d›r. Bu s›rt›n bat›ya do¤ru eflik bölgesi olan
Afyon ve çevresine do¤ru etkilerinin sokulmas› ile s›cakl›klar düfler ve bas›nç koflullar›nda yükselmeler oluflur12.
Afyon ilinde rüzgar rejimini atmosfer
sirkülasyonu ve bas›nç koflullar›n›n mevsimlik de¤iflimi ile topografik faktörler belirler. Baflka bir ifade ile bas›nç koflullar›n›
tayin eden hava kütlelerindeki de¤iflime
ba¤l› olarak, mevsimlere göre rüzgar›n yönü ve frekans› da de¤iflmektedir.
Nitekim rüzgar rasat verileri incelendi¤inde, bas›nç de¤iflimleri ile rüzgar frekanslar› ve esifl yönleri aras›ndaki ba¤lant›y› görmek mümkündür(Çizelge-5).
Afyon ilinde egemen rüzgar yönü mevsimlere ve topografik koflullara ba¤l› olarak
de¤ifliklik göstermektedir. Böylece Afyon
ve çevresini etkisine alan bas›nç merkezlerine ba¤l› sirkülasyon koflullar›n›n da y›l
içinde mevsimlere göre de¤iflti¤i görülür.
Buna göre Afyon’da egemen rüzgar yönü
SE, Bolvadin’de NW, Dinar’da NE ve Emirda¤’da SW’dir.
Örnek olarak ald›¤›m›z Afyonkarahisar
istasyonunun Thornthwaite yöntemine göre haz›rlanm›fl su bilançosu incelendi¤inde,
haziran-temmuz ile ekim aylar› aras›ndaki
dönemde ya¤›fl de¤erlerinin düflük ve buharlaflman›n fazla oldu¤u 3-4 ayl›k dönemde su noksan› görülür (Çizelge– 6).Y a¤›fl›n
potansiyel evapotransprasyondan az oldu¤u ve toprakta birikmifl suyun olmad›¤› bu
aylarda gerçek evapotransprasyon, yaln›zca ya¤›fl miktar› kadard›r. Ya¤›fl›n potansiyel evapotransprasyondan fazla olmaya
bafllad›¤› kas›m ay›ndan itibaren toprakta
Çizelge-6. Afyonkarahisar’›n su bilançosu
12 Y›lmaz,Ö., a,g,e, s.13.
Anadolu’nun Kilidi AFYON
19
su birikmeye bafllar. May›s ay›ndan itibaren potansiyel evapotransprasyon de¤erinin, ya¤›fl de¤erinin üstüne ç›kmas› ile buharlaflma için topraktaki birikmifl su harcanmaya bafllar.
Haziran ay›nda topraktaki birikmifl suyun tükenmesi ile sahada su a盤› ve ileri
bir süreçte kurakl›k etkili olur.
Afyon ilinin iklim özelliklerinin belirlenmesinde Erinç’in ya¤›fl etkinli¤i indis
formülünden de yararlan›lm›flt›r. Buna göre inceleme alan›nda yar› kurak alanlar
“step”, yar› nemli istasyonlar ise “park görünümlü ormanlar” s›n›r›nda bulunmaktad›r. Afyonkarahisar ve çevresinin eflik
bölgesi özellikleri göstermesi ve Akdeniz
iklimi ile ‹ç Anadolu’nun karasal iklim etkilerinin hissedilmesi, bu sonucu do¤urmaktad›r. Nitekim haz›rlanan Çizelge- 5 incelendi¤inde, ayl›k indis de¤erlerinin s›cakl›klar›n düflük, ya¤›fl miktar›n›n yüksek
oldu¤u Aral›k-fiubat döneminde sahan›n
çok nemli oldu¤u görülür. Hatta Çay’da bu
dönem iki ay daha uzun olup, kas›m ay›nda bafllar ve mart ay›na kadar sürer. ‹hsaniye hariç di¤er istasyonlarda bu dönemden
sonra nemli döneme geçilir. Afyonkarahisar, Bolvadin ve Emirda¤’da nemli dönemden sonra iki ay yar› nemli dönem etkili
olur.
Dazk›r› ve fiuhut’ta ise, bir ay yar›
nemli dönemin ard›ndan yar› kurak döne-
Çizelge-7. Afyonkarahisar ve çevresindeki istasyonlarda Ya¤›fl Etkinli¤i (Erinç Formülüne göre)
20
Anadolu’nun Kilidi AFYON
me geçilir. Afyonkarahisar’da haziran ve
temmuz ay› yar› kurak geçerken, di¤er istasyonlarda temmuz, a¤ustos ve eylül aylar› olmak üzere üç ay tam kurak geçer.
Bu aç›klamalara göre mevsimlik olarak
ele al›nd›¤›nda inceleme alan›nda k›fl döneminin çok nemli, ilkbahar›n nemli/yar›
nemli, yaz mevsiminin tam kurak ve sonbahar›n yar› kurak/yar› nemli geçti¤i söylenebilir.
Afyon ili mevsimsel olarak k›fl döneminin çok nemli, ilkbahar›n nemli/yar› nemli,
yaz mevsiminin tam kurak ve sonbahar›n
ise yar› kurak/yar› nemli iklim koflullar›na
sahiptir. Böylece Afyon ve çevresi ülkemizin “Karasal Geçifl Tipi” iklimi özelliklerini
tafl›r.
D) Toprak Özellikleri
Afyon ili topraklar›n›n oluflumunda ve
topraklar›n fiziksel parçalanma, da¤›lma,
kimyasal ayr›flma, yap›c› ve birlefltirici
özellikler kazanmas›nda iklim, anakaya, topografya, bitki örtüsü ve zaman faktörü rol
oynam›flt›r. Bu faktörlerin de¤iflik kombinasyonlar› inceleme alan›nda farkl› toprak
gruplar›n›n ve özelliklerinin ortaya ç›kmas›na neden olmufltur.
‹nceleme alan›nda topraklar›n oluflumunda etkili olan faktörler aras›nda iklim,
en önemli faktördür. Toprak oluflumu üzerine etki eden iklimin iki esas unsurunu
teflkil eden ya¤›fl ve s›cakl›k faktörleri göz
önüne al›nd›¤›nda, inceleme alan›nda y›ll›k
ortalama ya¤›fl›n 400-700 mm aras›nda, y›ll›k ortalama s›cakl›¤›n 11- 13 °C aras›nda
de¤iflti¤i görülür. Ayr›ca karasall›k nedeniyle gece-gündüz aras›ndaki s›cakl›k fark›n›n fazla olmas›, topra¤› oluflturan kayaçlar›n parçalanmas› için yeterli fiziksel ve
kimyasal olaylar olarak karfl›m›za ç›kmaktad›r.
‹nceleme alan›n›n engebeli olan kesimlerinde afl›nma toprak oluflumundan daha
h›zl› oldu¤undan ço¤u yerde anakaya yüzeye ç›km›fl ve böylece adeta tafl ve toprak
kar›fl›m›ndan ibaret olan litosoller oluflmufltur. Baflka bir deyiflle sahada engebenin haflin oldu¤u kesimlerde toprak erozyonu, üst topra¤›n götürülmesine neden oldu¤undan toprak oluflumunu engellemifltir. Bu nedenden dolay› bitkilerin tutunup
geliflebilece¤i ve suyun depo edilece¤i yeterli toprak kat› oluflamam›fl ve bu durum
do¤al bitki örtüsünü olumsuz yönde etkilemifltir.
Di¤er yandan bitki örtüsünün nispeten
s›k oldu¤u az e¤imli yüzeylerdeki topraklar organik madde bak›m›ndan zengin
iken, bitki örtüsünün seyrek oldu¤u yerlerdeki topraklar ise organik maddece fakirdirler. E¤imli ve bitki örtüsünün zay›f oldu¤u alanlarda organik madde azl›¤›n›n
di¤er bir nedeni de, yüzeysel erozyondur.
Ayr›ca yine bu e¤imli yamaçlarda, topraktaki bitki besin maddesi y›kanmak suretiyle tafl›nmaktad›r.
Topraklar›n fazla afl›nmaya u¤ramayan
kesimlerinde toprak rengi genellikle koyudur. Y›kanman›n fazla oldu¤u e¤imli yüzeylerde ise, topra¤›n rengi aç›kt›r. Ancak
sahan›n s›cakl›k ortalamas› yüksek olan en
güney kesimlerinde demir oksitlerin daha
ileri derecede okside olmalar› nedeniyle
toprakta k›rm›z›ms› renk meydana gelmifltir.
‹nceleme alan›nda anakayay› oluflturan
jeolojik kayaçlar oldukça de¤iflik yap› ve
karakter arz ederler. Sincanl› ve Çay çevrelerinde Neojen yafll› marn ve kalkerler üzerinde kahverengi orman topraklar› oluflmufltur. Bunlar k›rm›z› kestane renkli topraklarla birlik teflkil etmektedirler. ‹nceleme alan›n›n kuzeybat›s›nda riolit, dasit ve
volkanik tüflerin üzerinde kireçsiz kahverengi orman topraklar› yer al›r. Kahverengi
Anadolu’nun Kilidi AFYON
21
orman ve kireçsiz kahverengi orman topraklar› genellikle sahada hafif e¤imli, tepelik alanlar ile engebeli alanlarda geliflmifllerdir. Daha çok inceleme alan›n›n bat›, kuzey ve güney kesimlerinde bulunurlar. Sahada vejetasyon ço¤unlukla yaz›n kuruyan
otsu bitkilerin kombinezasyonudur. Ormanlar da¤›n›k kal›nt›lar halinde, fazla ya¤›fl alan da¤l›k kesimlerde yapra¤›n› döken
ve dökmeyen cinsler olarak görülmektedir.
Oldukça engebeli bu arazilerde intrazonal
grupta olan kahverengi orman topraklar›
meydana gelmifltir. Nispeten ya¤›fl› az olan
kesimlerde funda, çal›, otsu bitkiler ve çay›r
vejetasyonuna rastlan›r. Buralarda, k›rm›z›
kestane rengi ve kireçsiz kahverengi topraklar geliflmifltir. Di¤er yandan Eber Gölü
ile Karam›k Batakl›¤› çevresinde düz ve
düze yak›n ve hafif e¤imli yerlerde mavimtrak gri renkli gevflek ba¤›nt›s›z depozitler ve eski göl k›y›lar›ndaki çak›l ve
kumlu materyal üzerinde oluflmufl regesol
topraklar görülür.
Afyon ili topraklar›n›n oluflmas›nda biyolojik faktörlerden bitkiler, hayvanlar ve
mikroorganizmalar yan›nda insan faktörünün de önemli rolü olmufltur. ‹nsan bir
yandan topra¤› sürekli ifllemek suretiyle
toprakta mevcut organik maddenin parçalan›p yok olmas›na neden olmufl, di¤er
yandan tar›m arazisi kazanmak amac›yla
ya da baflka nedenlerle orman örtüsünü
tahrip etmek ve topra¤› yanl›fl kullanmak
suretiyle toprak erozyonunu h›zland›rm›fl,
böylece toprak oluflumu kötü yönde etkilenmifltir.
Afyonkarahisar ve çevresinde akarsu
boylar›nda, göl k›y›lar›nda ve yan dere kenarlar›nda yer yer alüvyal ve kolüvyal orijinli genç topraklar oluflmufltur. Afyonkarahisar ovas›, Bolvadin, Sincanl›, Sand›kl›,
22
Anadolu’nun Kilidi AFYON
fiuhut ve Dinar çevrelerinde alüvyal topraklar genifl alanlar kaplarlar. Kolüvyal
topraklar daha ziyade Sultanda¤lar›’n›n
kuzey yamaçlar›nda geliflmifltir.
E) Bitki Örtüsü
Afyon ili içersinde sedir ve karaçam›n
yan› s›ra relik türlerin de oldu¤u çeflitli bitki türlerini bir arada görmek mümkündür.
Ancak bunlardan orman formasyonunun
hakim eleman› olan karaçam ormanlar›,
önemli ölçüde tahrip edilmifl ve yerini mefle topluluklar› alm›flt›r. Özellikle yerleflmeler çevresindeki sahalarda ise tahribat daha
büyük olmufl ve bu alanlar antropojen step
sahalar› haline dönüflmüfltür.
Akda¤ (Kocayayla)
1) Orman Sahalar›
Afyon ilinde ormanl›k alanlar sahan›n
do¤usunda Sultanda¤lar›’nda, kuzeyde ‹hsaniye ile E¤erli da¤› çevresinde, bat›da
Ah›r Da¤› ve güneybat›da Akda¤’da görülür. Kuru orman karakterinde olan bu sahalar oldukça dar ve birbirinden ba¤›ms›z
alanlar halindedir.
Sultanda¤lar›’ndaki ormanl›k sahalar
bu da¤›n kuzey ve kuzeydo¤u yamaçlar›nda 1.050 – 1.900 m yükseklikler aras›nda
yer almaktad›r. Afl›r› flekilde orman tahribinden dolay›, bu da¤›n büyük k›sm› ç›plak
görünümdedir. Afl›r› hayvan otlatma, usul-
fieytan Sofras› ‹hsaniye
süz ve kaçak orman kesimleri nedenleriyle,
ormanl›k alanlar dejenere olmufltur.
Ormanl›k alanlar, 1.050 m’den itibaren
Dereçine güneyinde saçl› mefleler (Quercus
cerris ) ile bafllar. Yaklafl›k boylar› 5-6 m’yi
bulan saçl› meflelerin çaplar› 15-20 cm’yi
bulmaktad›r. Dereçine güneyinden itibaren
güneye do¤ru 1.300 mye kadar yani K›rca
güneyine kadar yine ayn› özelliklere sahip
olan saçl› meflelerin içerisinde da¤›n›k olarak Colutea sp.(patlangaç), J.oxycedrus (katran a¤ac›), Cornus mas. (k›z›lc›k) , Cotoneaster nummularia (da¤ muflmulas›), Acer plataoides (ç›nar yaprakl› akçaa¤aç), Sorbus umbellata (Üvez a¤ac›), Sorbus torminalis (akçaa¤aç yaprakl› üvez a¤ac›), Quercus pubescens (tüylü mefle) ve Quercus trojana (Makedonya meflesi) bulunmaktad›r. Bunlar içerisinde Karadeniz nemcil türlerinden olan
Vibirnum lantana (Kartopu) ve kurakç›l karaktere sahip Cistus laurifolius (laden) do¤u
ve güneye do¤ru yay›l›fl gösterirler. 1.300
mden itibaren Quercus cerris (saçl› mefle)lerin alt›nda a¤açs› türler olarak Acer platanoides (Ç›nar yaprakl› akçaa¤aç), Sorbus umbelleta (üvez a¤ac›), Quercus pubescens (tüylü mefle), Quercus trojana (Mekadonya meflesi), Quercus vulcanica (kasnak meflesi) ve
Fraxinus sp.(diflbudak)ler yer almaktad›r.
Akda¤ Karanl›kdere
Anadolu’nun Kilidi AFYON
23
Sultanda¤lar›
Dereçine’nin güneyinde saf topluluk oluflturan Quercus vulcanica (kasnak meflesi),
K›rca’n›n güneyinde Yalama Tepe çevresinde ve 1.600 mden sonra içerisine Juniperus
communis subsp. Alpina (cüce ard›ç) kar›fl›k
olarak bulunur. Bu topluluk ormanalt› tür
olarak kendini gösterir. S›¤›r kuyru¤unun
da (Astragalus) aç›k alanlarda genifl bir biçimde yay›l›fl› gözlenir.
Sultanda¤lar› üzerindeki Manast›r düzlü¤ü güneyinde 1.800 mlere kadar ç›kan ve
ülkemizin endemik bir mefle türü olan Quercus vulcanica (kasnak meflesi) burada saf
topluluklar oluflturur. Çal› türlerinin bulunmad›¤› bu toplulukta Karadeniz otsu
türlerinin varl›¤› görülür. Y›l boyunca nemcil flartlar›n olufltu¤u bu kesimde Quercus
vulcanica (kasnak meflesi) içerisinde otsu
türlerden bol olarak bulunan baz› bitkiler
flunlard›r; Geum urbanum (su karanfili), Pri-
Sultanda¤lar›nda Sedir Orman›
24
Anadolu’nun Kilidi AFYON
mula vulgaris (çuha çice¤i), Cicerbita variabilis, Vicia sp. (burçak) ve Poa nemorosa.
Sultanda¤lar›’nda yayg›n biçimde bulunan Juniperus communis subsp. Alpina (cüce
ard›ç) topluluklar› Baflyurt Tepe’nin 1.600
mlerinden bafllayarak ortalama 1800 mye
kadar ç›kar. Ancak bu topluluklar›n Karap›nar Tepe’de 1.900 mlerde de yayg›n olarak bulundu¤u gözlenmifltir. Juniperus communis subsp. Alpina (cüce ard›ç) içersinde
yer alan yayg›n otsu bitkiler olarak Brachypodium sylvaticum, Euphorbia kotichyana,
Acantholimon puberulum (kirpi dikeni), Coronilla varia, Bromus tomentellus ve Plantago
holasteum türlerini sayabiliriz.
Afyon ilinde kuru ormanlar içerisinde
ormanalt› kat›nda bolca bulunan Cistus laurifolius (laden), egemen olarak Yalama Tepe civar›nda, Yakasenek kasabas›n›n güney
ve güney bat›s›nda ve Manast›r düzlü¤ü
mevkiinin bat›s›nda bulunmaktad›r. 1.200
mden bafllayarak 1.700 mye kadar ç›kmaktad›r. Bu topluluk içerisinde da¤›n›k olarak
Quercus cerris (saçl› mefle), Juniperus oxycedrus (katran a¤ac›) ve otsu türler olarak da
Lathyrus loxiflorus, Coronilla varia (renkli
burçak), Vicia cracca, Lotus corniculatus, Trifolium ochroleucum ve Trifolium caudatum da
görülür.
Sultanda¤lar›’nda karaçamlar (Pinus
nigra ), Dort Deresi yukar› kesiminde vadi
yamaçlar›n›n her iki taraf›nda görülür. Ayr›ca Ç›t›r Yaylas›’nda ve Q. vulcanica ile kar›fl›k olarak Manast›r Yaylas›’n›n üst kesimlerinde görülür. Dort Deresi’nin baz› kesimlerinde Pinus silvestris (sar›çam) ve Q.
vulcanica ile kar›fl›k durumdad›r. Çay Deresi vadi yamaçlar›nda da Cedrus libani (Lübnan sediri) ile Pinus silvestris (sar›çam) yine
kar›fl›k olarak bulunur. Pinus nigralar içersinde Q. vulcanica, Sorbus torminalis var. torminalis, Euonymus latifolius subsp., Vibirnum
Sultanda¤lar›nda Araflt›rmac›lar
lantana (kartopu), Lonicera sp., Rosa canina
(kuflburnu) ve otsu türler olarak da Akdeniz endemi¤i olan Salvia tomentosa (büyük
çiçekli adaçay›) ile Thymus longicaulis bulunmaktad›r.
Di¤er taraftan, Dereçine Deresi’nin yukar› havzalar›nda Kap›kaya ve Akbaba köyünün 4 km güneyindeki yamaçlarda f›nd›k (Corylus avellana) a¤açlar› yayg›nl›k
gösterir. Pleistosen’de iklim de¤iflikliklerine ba¤l› olarak relik özellik tafl›yan Corylus
avellana, burada topluluk halindedir. Ayr›ca
Deresinek kasabas› güneyinin do¤u ve bat›
yamaçlar› boyunca kireçtafl› anakayas› üzerinde sedir (Cedrus libani) topluluklar› görülmektedir.
Sultanda¤lar› afl›r› flekilde orman tahribine u¤ram›fl ve bunun sonucunda da¤›n
büyük bir bölümü erozyona u¤rayarak
anakaya ortaya ç›km›flt›r. Ormanl›k sahalar›n büyük bir k›sm›nda hayvan otlatma, kaçak ve usulsüz a¤aç kesimi nedeniyle bitki
örtüsü dejenere olmufltur. Bu nedenle Sultanda¤lar›’nda bulunan ormanlar befleri etkiler sonucunda tahrip edilmifl ve sahan›n
asli a¤aç türü olan sedir ve karaçam, (ancak
çok dar sahalar hariç tutulursa) ortadan
kald›r›lm›flt›r.
Sultanda¤lar›’n›n kuzey ve kuzeybat›
yamaçlar›nda görülen f›nd›k (Corylus) gibi
baz› Karadeniz elemanlar›, Pleistosen’de
uygun iklim flartlar› alt›nda sahaya gelmifllerdir.
Afyon ili içerisinde orman sahalar› kuzeyde ‹scehisar-Bayat-Köro¤lubeli civar› ve
bu alan›n bat›s›nda ‹hsaniye’nin güneyinde
de yer al›r. Belirtilen bu alanlar›n güney bölümü ‹ç Bat› Anadolu, dolay›s›yla Ege Bölgesi içerisinde, kuzeyi ise ‹ç Anadolu içerisinde bulunur. Orman örtüsü 1.200-1.680 m
aras›nda yer al›r. Bu vejetasyon k›smen geçifl özelli¤i gösterir. Bu alan genellikle karaçam (Pinus nigra) ormanlar›n›n egemen oldu¤u kesimdir. Ancak karaçam ormanlar›
afl›r› derecede tahribe u¤rad›¤›ndan k›smen
mefle birlikleri, ard›çlar ve tahribat›n daha
fazla oldu¤u yerlerde de Cistus laurifolius‘un (laden-pinar) egemen oldu¤u bitki
topluluklar› oluflmufltur. Buradaki mefle
topluluklar› içersinde genellikle Quercus
cerris’in yay›l›fl gösterdi¤i gözlenir. Karaçam ormanlar›n›n ortadan kalkmas› ile baz› nemli k›s›mlarda Populus tremula’n›n (titrek kavak) egemen oldu¤u bir kompozisyon, ayn› flekilde daha kurak kesimlerde
Artemisia campestris ve Hypericum heterophyllum’in bask›n oldu¤u bir flora geliflmifltir. Cistus laurifolius’un egemen oldu¤u
yerlerde bu toplulu¤un içersinde Quercus
cerris, Juniperus oxycedrus subsp. oxycedrus
s›kça bulunan türlerdir. Bu sayd›¤›m›z
a¤açs› türler ile birlikte yayg›n bulunan otsu türler de flunlard›r; Bromus tectorum, Salvia tomentosa, Alyssum strigosum, Gallium
floribundum, Logfia arvensis, Acinos rotundifolius, Bromus squarrosus var. squarrosus ve
Veronica chamaedrys’dir. Populus tremula
(Titrek kavak) birli¤inde bu türden sonra
bulunan a¤aç, çal› ve otsu bitkiler Cistus laurifolinus, Pinus nigra subsp. pallasiana, Cistus laurifolinus, Chamaecytisus hirsitus, Poa
nemoralis, Erysimum smyrnaeum, Silene compacta, Gallium peplidifofolium, Myosotis collina, Anthemis tinctoria var. pallida, Campanula
lyrata’d›r.
Anadolu’nun Kilidi AFYON
25
Artemisia campestris’ni s›kca görüldü¤ü
orman alanlar›nda Arenaria serpilifolia, Trifolium campestre, Herniaria incana, Veronica
chamaeptitys, Poa bulbosa f. vivpara, Bromus
tectorum, Alyssum desertorum var. desertorum, Trifolium arvense var. arvense gibi otsu
türler bulunmaktad›r.
Afyon ilinin bat› ve güneybat› bölümünde yer alan Ah›rda¤ ile Akda¤’da da
genifl orman topluluklar› bulunmaktad›r.
Hemen hemen benzer iklim ve anakaya
üzerinde ve de e¤im koflullar› alt›nda yetiflme ortam flartlar› benzer olan bitki türlerine rastlanmaktad›r. Sahan›n asli orman
a¤ac› karaçam olup, her iki yüksek alanda
da kuru ormanlar fleklinde bir topluluk
olufltururlar. Buralarda bulunan bafll›ca bitki türleri flunlard›r; Pinus nigra subsp. pallasiana (karaçam), Quercus cerris (saçl› mefle),
Cistus laurifolius (laden) ve Astragalus sp.
(geven- dikenli) dur.
Pinus nigra subsp. pallasiana, belki de
Türkiye’de en güzel topluluklar›n› bu sahada oluflturmufltur. Bu sahan›n konumuna
bak›ld›¤›nda karaçam›n yetiflmesi için do¤al ortam koflullar›n›n çok uygun oldu¤u
gözlenir. Pinus nigra subsp. pallasiana Ah›rda¤ üzerinde yer alan Yörükmezar› köyünün güneyinde Baktepe ve Hacettepe ile bu
tepelerin güney, güneybat› ve bat›s›ndaki
tepelik alanlarda, di¤er bir ifadeyle Ya¤c›
köyü çevresinde topluluklar oluflturmufltur. Yaklafl›k olarak 1.400 m. seviyelerinde
bafllayan karaçam topluluklar› 1.800 m. lere
kadar ç›kar. Bu seviyelerde yayg›n olarak
bulunan karaçam topluluklar›na kat›lan
a¤aç ve çal› türlerini flöyle s›ralamak mümkündür. Cistus laurifolius, Rubus canescens
ve Crataegus monogyna. Bunlar içerisinde
otsu türler olarak Lathyrus laxiflora, Briza
madia, Coronilla varia, Brachypodium sylvaticum ve Salvia tomentosa say›labilir. Yörük26
Anadolu’nun Kilidi AFYON
mezar› çevresinde de topluluklar oluflturan
karaçama yine yukar›da belirtilen bitkiler
efllik etmekte ve yine 1.400-1.800 m yüksekliklerde bulunmaktad›r.Ayr›ca Sincanl› ilçesi ile K›rka kasabas›n›n güneybat›s›nda yani Küçükyayla, fiahintepe ve Karap›nar
çevresinde, topluluklar halinde bulunan
karaçam birliklerinin içerisine Quercus cerris, Populus tremula, Cistus laurifolius ve Crataegus monogyna da kat›lmaktad›r.
Bunlardan ayr› olarak özellikle Karap›nar köyü çevresinde Cedrus libani (Lübnan
sediri) küçük topluluklar halinde korunabilmifltir.
Bu orman topluluklar›n›n hemen bitifli¤inde bulunan Quercus cerris (saçl› mefle),
Sincanl› bat›s›nda Quercus pubescens (tüylü
mefle) ile kar›fl›k halde bulunur. Ayr›ca K›rka kasabas›n›n bat›s›nda da, bozuk topluluk oluflturmaktad›r ve seyrek bir yay›l›fla
sahiptir. Çayhisar köyünün güneyinde ise,
içine seyrek olarak da¤›lm›fl Quercus vulcanica ile topluluk oluflturmaktad›r. Ayr›ca
bu mefleler 1.200-1.400 mler aras›nda yer alm›fllard›r ve Tazlar köyünün do¤usu ile K›n›k köyünün bat›s›nda saf topluluk oluflturmufllard›r. Cistus laurifolius ile Juniperus
oxycedrus subsp. Oxycedrus oluflan bu mefle
toplulu¤u içersinde Lathyrus laxiflorus, Galium aparina, Medicago lupilina, Trifolium caudatum, Coronilla varia, Galium poplidifolium,
Salvia tomentosa ve Pimpinella tragium
subsp. lithophila gibi otsu türler de bulunmaktad›r.
Cistus laurifolius (laden) topluluklar› genellikle Pinus nigra subsp. pallasiana’n›n
tahribi sonucu ortadan kalkt›¤› yerlerde
dominant olarak bulunur. Bunlar, K›rka kasabas›n›n bat›s›ndaki tepelerde ve Ya¤c› köyünün kuzeydo¤usundaki tepelerde yayg›nd›r. 1.400–1.600 mler aras›nda yer alan
bu topluluklar›n içinde bulunan çal› türleri
flunlard›r; Quercus cerris var. cerris, Juniperus
oxycedrus, Rosa canina ve Rubus canescens.
Astragalus microcephalus (geven) lar,
Ah›rda¤›’n›n ve Akda¤’›n 1.600–1.900 mler
aras›nda yayg›nd›r. Bu toplulu¤un içersinde otsu tür olarak s›kça rastlanan bitkiler;
Phlomis armaniaca, Marribium astracanicum,
Acantholimon puberulum, ve Astragalus angustifolium subsp. angustifolius ‘dur.
Yukar›da özelliklerini belirtti¤imiz orman alanlar› d›fl›nda, Afyon ili dahilinde
yer alan ve meflelerden oluflan topluluklar
bulunmaktad›r. Bunlar ilin kuzeydo¤usunda bulunan Emirda¤lar›’nda, kuzeyde
A¤›n Da¤›’n›n güney ve kuzeybat›s›nda ve
güneyde Dinar’›n bat›s›nda yer al›rlar.
A¤›nda¤› (Meflelikler)
Emirda¤lar›’nda ve ‹hsaniye’nin çevresinde yer alan mefle topluluklar› da benzer
özelliklere sahiptirler. Bu topluluklar saf
olarak Quercus cerris (saçl› mefle) topluluklar›d›r. Boylar› 15-20 m civar›nda olup,
gövde çaplar› yaklafl›k 1-1,30 myi bulmaktad›r. Yaklafl›k olarak 1.600 mye kadar görülen Quercus cerris’ler baz› kesimlerde s›k,
baz› kesimlerde de seyrek olarak bulunurlar. Emirda¤lar› üzerinde birbirinden uzakta üç topluluk halindedirler. Bu topluluklar›n hemen ortas›nda Juniperus oxycedrus
(katran ard›c›) toplulu¤u bulunmaktad›r.
Her iki toplulu¤un içersinde Cistus laurifoli-
us’ dan oluflan çal› türleri gözlenir. Topluluklar içersinde otsu türler olarak daha çok
Bromus tectorum, Salvia tomantosa, Alyssyum
strigosum ve Galium floribundum bulunur.
Baz› kesimlerde ve özellikle nemli alanlarda Populus tremula (titrek kavak) topluluklar›na rastlanmaktad›r. Bu mefle ve kavak
topluluklar› sahada afl›r› tahrip ve otlatma
sonucu karaçamlar›n ortadan kalkmas› sonucunda buraya yerleflmifl topluluklard›r.
Burada belirtilen özellikler, A¤›n Da¤› bat›s›nda da bulunmaktad›r. Burada mefle topluluklar›n›n alt›nda yine karaçamlarda oldu¤u gibi Cistus laurifolius (laden) lar›n bol
miktarda yer ald›klar› gözlenmektedir. Kapal›l›¤›n fazla oldu¤u yerlerde seyrek olarak bulunan Cistus laurifolius’lar, kapal›l›¤›n az oldu¤u alanlarda s›k bir topluluk
gösterirler.
Afyon ili güneyinde Dinar’›n bat› kesimlerinde ve Akda¤’›n güney yamaçlar›nda da mefle topluluklar› bulunmaktad›r.
Buralarda daha çok Quercus pubescens (tüylü mefle) ve Quercus cerris (saçl› mefle) topluluklar›n›n egemenli¤i görülür. Topluluk
içersinde ve anakayaya ba¤l› olarak seyrek
bir biçimde Cistus laurifolius’lar (laden) bulunmaktad›r. Yaklafl›k olarak 1.400–1.600
mlerde tepelik alanlarda bulunan mefle
toplulu¤unda afl›r› hayvan otlatma ve a¤aç
kesiminin oldu¤u gözlenmektedir.
Akda¤ (Flora)
Anadolu’nun Kilidi AFYON
27
Di¤er yandan inceleme alan›m›z içerisindeki mefle türleri içinde endemik bir tür
olan Quercus vulcanica (kasnak meflesi) da
topluluk halinde Dereyaka Yaylas›’nda bulunmaktad›r. Burada oldukça genifl bir yay›l›fla sahip olan Quercus vulcanica’lar yaklafl›k olarak 20-25 m boya ve 1 mnin üzerinde gövde yap›lar› ile genifl bir tepe yap›s›ndad›rlar.
Bu orman alanlar› d›fl›nda özellikle genifl say›lacak bir step sahas›na sahip olan
inceleme alan›nda özellikle dere yataklar›
boyunca geliflmifl ve Salix (sö¤üt) ve Populus (kavak) lardan oluflan topluluklar bulunmaktad›r. Bu topluluklar› Afyonkarahisar Ovas›, Sand›kl› Ovas› ve özellikle Sincanl› Ovas› ile Arapl› Bo¤az› çevresinde
s›kça görmek mümkündür.
2) Antropojen Step Sahalar›
Afyon ilinde karaçam ve meflelerden
oluflan kuru ormanlar›n önemli ölçüde tahrip edilmesi, otsu türlerden meydana gelen
bir step formasyonunun genifl bir yay›l›fla
sahip olmas›na yol açm›flt›r. Afyonkarahisar, fiuhut, Sincanl›, Sand›kl›, Dinar ovalar›
ile ‹hsaniye–Gazl›göl ve Emirda¤ çevresinde orman formasyonunun tahribi sonucunda geliflmifl step formasyonu yayg›nd›r. Bu
alçak alanlar yan›nda inceleme alan›nda
genifl bir yer alan Kumalar Da¤›’nda da
step vejetasyonunun egemenli¤i görülür.
Ancak günümüzde ‹ç Anadolu’da oldu¤u gibi, inceleme alan›nda da yayg›n halde
bulunan karakteristik step türleri son derece azalm›flt›r. Antropojen etkilere ba¤l› olarak ortaya ç›kan, besin de¤eri yüksek stepler ilkbaharda erken otlatma ile hayvanlar
taraf›ndan kök bo¤az›ndan yenmesi sonucunda, bunun yerini yenilemeyen dikenli
bitkiler alm›fl ve genifl yay›l›fl özelli¤i kazanm›flt›r. Afyon ili karakteristik bitkileri
olan Stipa ve Bromus (Brom otu) gibi bitki28
Anadolu’nun Kilidi AFYON
Flora
lerle kapl› bir ot stepi iken, afl›r› tahrip sonucu step otlar›n›n büyük bir bölümü ortadan kalkm›fl, yerlerini Artemisia (Yavflan
otu) ve Festuca Yumak otu) alm›flt›r. Böylece inceleme alan›nda de¤iflik s›n›ftaki bitki
türlerinin kar›flmas› ile mozaik bir vejetasyonun varl›¤› ortaya ç›km›flt›r.
Afyonkarahisar Ovas›, fiuhut Ovas› ve
Sand›kl› Ovas›’ndan ald›¤›m›z bitki örneklerinde egemen step türlerine ait olan flu
bitkiler teflhis edilmifltir; Bothriochloa ischaemum, Agrimonia eupatoria (Koyun otu),
Anthyllis vulnerariae, Artemisia campestris
(Kara yavflan), Avena pratentis, Carlina vulgaris, Euphorbia stricta (sütle¤en), Poa compressa, Poa pratensis, Rununculus bulbusus
(dü¤ün çiçe¤i), Salvia pratensis, Sedum acre
Kaya koru¤u), Festuce ovine (yumak otu),
Galium verum (yo¤urt otu), Lotus corniculatus (gazel boynuzu), Plantago media( sinirli
ot), Sedum album (kaya koru¤u), Thymus
Ah›rda¤lar› (geven)
longicanlis subs.chaubardiivar.chubardii (kekik), Trifoliumarvense (üçgül), Trifolium campestre (üçgül). Seyrek olarak da flu türler
bulunmaktad›r; Achillea nobilis (ayvadene),
Achillea setacea (tilkikuyru¤u), Achillea tomentosa (civanperçemi), Astragalus onobrychis (geven), Carex mutida (ayak otu), Euphorb, Stipa capillata, Brachypodium pinnatum,
Bromus erectus (brom otu), Campanula glomerata (ç›ng›rak otu), Poa bulbasa (tavflan b›y›¤›), Galium lucidum (yo¤urt otu), Poa pratensis, Rununculus bulbosus (dü¤ün çiçe¤i),
Vicia angustifolia (burçak).
Tar›m faaliyetlerinin yap›ld›¤›, hayvan
otlatman›n yo¤un oldu¤u ve daimi yerleflim merkezleri çevresinde çok s›k görülen
baz› bitkiler de vard›r. Birlik oluflturan bu
bitkiler ayn› zamanda yol kenarlar›nda da
çok s›k olarak bulunmaktad›r. Bunlar Arctium (dul avrat otu), Bromus (burom otu),
Malva(ebegömeci), Poa (tavflan b›y›¤›), Ru-
mex (kuzu kula¤›), Galium (yo¤urt otu),
Euphorbia (sütle¤en) türü bitkilerdir.
‹nceleme alan›n›n kuzeybat› kesiminde
bulunan Emirda¤lar› ile, Afyonkarahisar’›n
güneyinde genifl bir alan› kaplayan volkanik
yap›l› Kumalar Da¤› üzerinde da¤ stepleri
bulunmaktad›r. Ço¤u türleri ortadan kalkm›flt›r. Daha çok otlak alanlar olarak kullan›lan bu alanlarda afl›r› tahrip sonucunda zaten ince bir kal›nl›¤a sahip ve litosol karakterdeki toprak örtüsü, birçok kesimde yerini
anakayaya b›rakm›flt›r. Genelde gevenlerin
ve s›¤›r kuyruklar›n›n egemenli¤i vard›r. Baz› çukur ve nemli yerlerde Brometea s›n›f›na
dahil k›sa boylu, çay›r örtüsü ile seyrek olarak bulunan sütle¤enlerin varl›¤› görülür.
Emirda¤lar› ile Kumalar Da¤›’n›n üzerinde
görülen ve teflhis edilebilen bitki türleri olarak flunlar› saymak mümkündür. Artemisia
monosperma (yavflanotu), Echinophora anatolica (çördük), Cousinia dissecta, Cirsium acerna,
Akda¤ (Baflalan)
Anadolu’nun Kilidi AFYON
29
Salsola cali (soda otu). Volkanik formasyonlar›n üzerinde 1.100-1.200 m yüksekli¤indeki plato alanlar›nda Verbescum dominants,
Euphorbia myrsinites (sütle¤en), Euphorbia saguieriana subsp. Seguieriana (sütle¤en), Eryngium campestre (k›z›lgöz dikeni), Xanthium
spinosum (küçük p›trak), Centaurea virgata
(çoban kald›ran), Canthamus lanatus (aspir),
Phleum xaratum (it kuyru¤u), Bromus tectorum (brom otu) ve Chenopodium botrys (sirken) bulunmaktad›r.
Görülüyor ki, Afyon ilinde step türlerinin çeflitlili¤i söz konusudur. Ancak bu çeflitlilik gerek yatay yönde, gerekse dikey
yönde fazla bir farkl›l›k göstermemektedir.
Da¤l›k alanlar ile ova tabanlar› aras›nda
nispi yüksekli¤in fazla olmamas› nedeniyle, inceleme alan›n›n step vejetasyonu genifl
bir yay›lma özelli¤ine sahip olmufltur. Bu
nedenle, Afyon ilinde kuzeyden güneye ve
do¤udan bat›ya benzer özellikteki step türlerini görmek mümkündür.
Yukar›da belirtildi¤i gibi Akdeniz-Turan-‹ran geçifl floras› içerisinde yer alan saha, step floras›n›n örneklerini de yans›tmaktad›r. Örne¤in Artemisia frangras (yavflan otu), Festuca valesiace, Festuca ovina (yumak otu), Astragalus sp. (geven), Verenica sp.
(veronika), Trifolium sp. (üçgül), Bromus sp.
(pürçüklü çay›r), Agropyron sp. (ayr›k otu),
Thymus sp. (kekik), Artemisia sp. (yavflan),
Verbescum sp. (s›¤›r kuyru¤u), Alyssum sp.
(alt›n çiçe¤i), gibi bitkiler sahan›n hemen
her yerinde görülebilir.
Ayr›ca, Eber Gölü ile Karamuk Batakl›¤› çevresinde hafif tuzlu topraklar üzerinde
halomorfik bitkilerden Alhagi psudalhagi
(deve dikeni), Noaea mucronata subsp.mucronata, Salsola cali, Atriplex oliyieri (unluca),
Limenium gmelini (deve kula¤›), Bolboschoenus maritimus var.maritimus bulunmaktad›r. Yine ayn› yerlerde batakl›k ve kumsal
alanlarda Carex (ayak otu) ve Tamarix (›lg›n)
30
Anadolu’nun Kilidi AFYON
gibi lokal yay›l›fl gösteren bitkiler tespit
edilmifltir.
Özet olarak söyleyecek olursak, Afyon
ilinin yüksek kesimlerinde bu sahan›n asli
a¤aç türü olan Pinus nigra (karaçam), antropojen etkilerle son derece tahribe u¤ram›fl,
baz› kesimlerde tamamen ortadan kalkm›fl,
baz› kesimlerde de küçük topluluklar halinde varl›¤›n› sürdürmektedir. ‹nsanlar taraf›ndan gittikçe alanlar› daralt›lan karaçam ormanlar›n›n gelece¤i tehlike alt›ndad›r. Bu ormanlar›n çevresindeki yöre halk›
gün geçtikçe bu ormanlar›, yapacak ve yakacak amac›yla kaçak olarak kesmekte ve
s›n›rlar› daralt›lmaktad›r. Kuru orman sahalar› olarak ele ald›¤›m›z bu topluluklar›n
alt›nda ve çevresinde mefleler oldukça genifl alanlar kaplamaktad›r. Ancak yine bu
topluluklar›n bulundu¤u sahalarda, tek geçim kayna¤› olarak yap›lan hayvanc›l›k, bu
mefle topluluklar›n› da tehdit etmektedir.
Özellikle iklim koflullar› nedeniyle uzunca
geçen k›fl aylar›nda bu meflelerin yapraklar› keçilere kesilerek yem olarak verilmektedir. Di¤er yandan yine yöre halk› taraf›ndan yakacak olarak tercih edilen mefleler,
gittikçe ekolojik dengesini kaybetmekte ve
ileride art›k yok olma safhas›na gelmektedir. Nitekim yak›n geçmiflte meflelik alanlar
olarak bilinen baz› tepelik alanlar›n, zaman›m›zda antropojen step türleri ile kapl› oldu¤u gözlenmektedir.
Afyon ili ve yak›n çevresinde yerleflme
tarihçesinin çok eski olmas› nedeniyle, yerleflme merkezleri çevrelerinde sahan›n do¤al bitki örtüsü önemli ölçüde tahrip edilmifltir. Tahrip edilen bu yüzeyleri sekonder
süksesyon olarak antropojen step türleri iflgal etmifltir. Ancak afl›r› ve bilinçsiz otlatma
ile bir çok alanda stepin de ortadan kalkmas› ile erozyona u¤rayan yüzeylerde anakaya ortaya ç›km›flt›r. Ayr›ca sahada nüfusun
gittikçe artmas›, endüstri ve tar›m›n geliflmesi ile birlikte yöre halk›n›n yaflam standard› da önemli ölçüde yükselmifltir. Tar›m›n makineleflmesi ile step alanlar› tar›ma
tahsis edilmifltir. ‹flte bu nedenle bafllang›çta yapacak ve yakacak ihtiyac› için tahrip
edilen karaçam ormanlar›n›n yerini daha
sonra antropojen step türleri alm›flt›r. Ancak inceleme alan›n›n yar› kurak iklim flartlar›n›n etkileri düflünülmeden ve tedbir
al›nmadan yap›lan yanl›fl tar›msal faaliyetler, rüzgar ve su erozyonu problemini de
beraberinde getirmifltir. Yüzy›llard›r insan›n do¤aya olan bu olumsuz müdahaleleri
ile bir çok yüzeyde toprak afl›nm›fl, tafl›nm›fl ve anakaya ortaya ç›km›flt›r.
Karaçam ormanlar›n›n meflelik alanlara, meflelik alanlar›n steplere ve steplerin
de tar›m arazisine dönüflmesi, mevcut ekosistem dengesinin bozulmas›na neden olmufltur. Fiziksel yaflama koflullar›n›n u¤rad›¤› de¤iflikli¤e paralel olarak vejetasyonda
da geriye do¤ru de¤iflme meydana gelmifltir. Böylece inceleme alan›n›n vejetasyonunda çeflitli de¤iflim safhalar› (regresiv
süksesyon) ortaya ç›km›flt›r.
Bu de¤iflim safhalar›n› afla¤›daki gibi
flematik bir flekilde göstermek mümkündür.
Di¤er yandan Sultanda¤lar›’nda bulunan Corylus avellana (F›nd›k) ile Afyonkarahisar’›n hemen bat›s›nda Erkmen ve Çak›rköy’ün güneyinde iki küçük topluluk halinde bulunan Cestanea sativa (Anadolu
kestanesi) gibi nemcil bitkilerin varl›¤›n›
flimdiki iklim koflullar› ile aç›klamak mümkün de¤ildir. Bu bitkiler inceleme alan›na
Pleyistosen’nin nemli (plüviyal) devresinde uygun ekolojik ortam flartlar› içersinde
geliflmifllerdir. Daha sonra iklimin kuraklaflmas› sonucunda bu bitkiler özel lokal
flartlar alt›nda ancak hayatiyetlerini devam
ettirebilmifllerdir. Bu bitkiler Pleyistosen reli¤i olarak saham›zda bulunmaktad›rlar.
F) Jeotermal Enerjinin
Afyon fiehir Is›tmas›nda Kullan›m›
K›sa ad› AFJET olan Afyon Jeotermal
Enerji Tesisleri ve Turizm ve Sanayi Ticaret
Anonim fiirketi; Afyon ‹l Özel ‹dare Müdürlü¤ü, Afyon Belediye Baflkanl›¤›, Afyon
Ticaret ve Sanayi Odas›, YÜNTAfi A.fi., Afyon E¤itim Vakf›, Afyon Esnaf ve Sanatkarlar Birli¤i ve Afyon Ticaret Borsas›’n›n bir
araya gelmesi ile 1994 y›l›nda kurulmufltur.
Amac› Afyon’un kabaca bat›s›nda bulunan
ve uzun y›llardan beri büyük bir potansiyele sahip oldu¤u bilinen, Ömer-Gecek yöresindeki s›caksu potansiyelini, ›s›tma amaçl›
Pinus nigra ( Karaçam ) kuru ormanlar›
TM
( 1.250 – 1.650 m )
TM
Quercus cerris + Quercus pubescens
( 1.250 – 1.650 m )
Cistus laurifolius
TM
( 1.250 m ) TM
S t e p t ü r l e r i
S t e p t ü r l e r i
T a r › m
A r a z i s i
Anadolu’nun Kilidi AFYON
31
olarak Afyon flehir merkezine tafl›makt›r.
Bu amaçla oluflturulan AFJET’in kuruluflu
yeni olmas›na ra¤men, Afyon flehir merkezinin, merkezi sistemle ›s›t›lmas› fikri çok
daha öncelere dayanmaktad›r. Proje safhas›nda uzun y›llar gündemini koruyan bu fikir, daha sonra ekonomik imkanlar›n oluflturulmas› ile 1998 y›l›n›n ilk aylar›nda hayata geçirilmifltir.
‹lk etüd 1972 y›l›nda Afyon valili¤inin
iste¤i üzerine Ömer-Gecek kapl›ca binalar›na s›cak su temini amac›yla bafllan›lm›flt›r.
Afyon flehir merkezini ›s›tma amac›na
yönelik olarak kurulan jeotermal sistemin
jeotermal alan›, Ömer-Gecek Kapl›calar› ve
yak›n çevresidir. Bu alan içersinde 10 adet
sondaj kuyusu aç›lm›fl ve bu kuyulardan
halen 7 tanesi faal haldedir. Bu 7 kuyunun
toplam debi miktar› 200 lt/sn dir. Ancak
Afyon flehrinin tamam›n›n ›s›t›lmas› için
maksimum kapasite 625 lt/sn. dir.
Bu alandaki sondaj kuyular› MTA taraf›ndan aç›lm›fl ve kuyu teçhizatlar› jeotermal ›s›tma sistemlerine uygun bir flekilde
yap›lm›flt›r. Projelendirme hedefi 10.000
adet abone olarak düflünülen ›s›tma sistemi, 31.01.1998 tarihi itibariyle 3730 abone
olarak bafllat›lm›flt›r ve sistem halen faal
haldedir. Bu abone say›s›n›n ›s›t›lan alan
miktar› ise, 523.219 m2 dir.
Afyon merkezi jeotermal ›s›tma sistemi,
k›sa ad› ile AFJET, ilk denemesini Ekim 1996
y›l›nda yapm›fl ve baz› teknik aksakl›klardan dolay› verimli olamam›flt›r. Gerek merkezi sistemdeki ar›zalar ve gerekse de konutlarda meydana gelen ar›zalar nedeniyle,
ilk y›l›n› denemelerle geçirmifltir. Daha sonra 1997 y›l› yaz aylar›nda sistem yeniden elden geçirilmifl ve bütün aksakl›klar giderildikten sonra verimli olmaya bafllam›flt›r.
1997 Sonbahar ve 1998 K›fl döneminde tam
32
Anadolu’nun Kilidi AFYON
kapasite ile tasarlanan sistem flimdilik kayd› ile 3800 aboneye hizmet etmektedir.
Afjet baflta konutlar olmak üzere, Afyon’un Derviflpafla ve Dumlup›nar mahallelerinde bulunan hastaneler, kamu kurulufllar› ve okullarda da ›s›tma yapmaktad›r.
Derviflpafla ve Dumlup›nar mahalleleri, k›fl›n en fazla hava kirlili¤ine maruz kalan
yerlerdi. Ancak merkezi ›s›tmadan sonra
flehir merkezinin bu mahallelerinde hava
kirlili¤i tamamen ortadan kalkm›flt›r.
1996 maliyet fiyatlar›na göre 100 m2 lik
bir konut için 3500000 lira olan ›s›tma maliyeti, 1997 y›l›nda iki kat›na varan bir art›fla
yükselmifltir.
Afjet’in en önemli problemi, reenjeksiyondur. Bu sistemin olmamas› s›cak su
veren rezervuardan devaml› surette suyun al›nmas›n› gerektirmektedir. Bu sistem henüz kurulmam›flt›r. Halen merkezi
›s›tmada kullan›lan ve s›cakl›¤› yaklafl›k
80º C civar›nda olan kullan›lm›fl jeotermal
ak›flkan, Afyon kuzeyinden geçen ve kanal içersine al›nm›fl olan Akarçay’a boflalt›lmaktad›r.
Separatör
II. AFYON’DA B‹YOLOJ‹K ZENG‹NL‹K
Yusuf HÜSEY‹NO⁄LU*
Afyon biyoco¤rafik özellikleri aç›s›ndan önemli yere sahiptir. Akdeniz iklimine sahip Ege Bölgesi ile, kuru step özellikli ‹ç Anadolu’yu birbirinden ay›ran Dinar’›n oluflturdu¤u k›smi bariyer, iki iklime
ait türlerin bulunmas›na olanak sa¤lamas›ndan dolay› bu duruma iyi bir örnek teflkil etmektedir. Bitki co¤rafyas› aç›s›ndan
Akdeniz ve ‹ran-Turan floristik bölgelerinin geçifl kufla¤›nda bulunan Afyon’da bu
bölgelerin bitkilerine ilaveten birçok Avrupa-Sibirya floristik bölgesini temsil eden
bitkilere de rastlamak mümkündür. Ayr›ca
zooco¤rafik de¤erlendirmelerde, Anadolu’daki canl›lar›n yay›l›fl›n› önleyen bariyerlerin bilinmesinin yan› s›ra, birer refigium (s›¤›nak) görevi yapan ya da ekstrem
iklim kuflaklar›n› tafl›malar› nedeniyle çeflitli hayvan gruplar›na ada ada ev sahipli¤i yapan önemli da¤lar bulunmaktad›r.
Bunlar bat›dan do¤uya do¤ru Uluda¤, Kaz
Da¤›, Baba Da¤›, Sultan Da¤›, Akda¤, Erciyes Da¤›, Ilgaz Da¤›, Cilo Da¤›, Süphan Da¤›, Nemrut Da¤›, Büyük ve Küçük A¤r›
da¤lar›d›r1. Sultan Da¤lar›’n›n bir k›sm› Afyon ili içerisinde bulunmas›ndan dolay›
bölgede bulunan hayvan türlerinin çeflitlili¤inde büyük rolü oldu¤unu söyleyebiliriz.
Ayr›ca s›n›rlar› içinde da¤lar, batakl›klar ve
göller gibi de¤iflik habitatlar bulunmas› nedeniyle Afyon, biyolojik aç›dan zengin bir
ilimiz olup dünyada ve ülkemizde nadir
bulunan bitki ve hayvan türlerine ev sahipli¤i yapmaktad›r. Son zamanlarda bu çeflitlili¤i araflt›rmak ve yak›ndan izlemek için,
* Yrd. Doç. Dr. Mersin Üniversitesi Fen-Ed. Fak.
1 Ali Demirsoy, Genel ve Türkiye Zooco¤rafyas›, Ankara 1999, s. 323.
özellikle Sultan Da¤lar›, Ah›rda¤, Akda¤ ve
Emirda¤, yurtiçi ve yurtd›fl›ndan yüzlerce
bilim adam› taraf›ndan bilimsel çal›flmalar›n gerçeklefltirildi¤i ortam oldu¤u gibi, do¤ayla ilgilenenlerin de ilgi oda¤› haline
gelmifltir.
Afyon yollar›n kesiflti¤i noktada yer ald›¤› gibi biyoco¤rafik bak›mdan da ayn›
özelli¤i göstermektedir. Akdeniz ve ‹ranTuran floristik bölgelerinin geçifl kufla¤›nda yer alan Afyon’da ayr›ca Avrupa-Sibirya
floristik bölgeye ait bitkiler de yay›l›fl göstermektedir. Örne¤in Avrupa-Sibirya floristik bölgesini temsil eden bitkilerden F›nd›k
(Corylus) cinsinin Türkiye’de do¤al olarak
Kaya F›nd›¤› (Sultanda¤lar›)
Anadolu’nun Kilidi AFYON
33
Mefle Orman›
yay›l›fl gösteren üç türünden ikisi (Çal› f›nd›¤› ve Kaya f›nd›¤›) Sultan Da¤lar›’nda yay›l›fl göstermektedir.
Yurdumuzda do¤al olarak yetiflen 18
Mefle (Quercus) türünden 9’u (Kara meflesi,
Türk meflesi, Kermes meflesi, Maz› meflesi, Palamut meflesi, Tüylü mefle, Sapl› mefle, Kazda¤›
meflesi ve Kasnak meflesi), 8 Ardݍ (Juniperus)
türünden 4’ü (Bodur ard›ç, Boylu ard›ç, Kokar
ard›ç ve Katran ard›c›), 5 Çam (Pinus) türünden 3’ü (K›z›lçam, Karaçam ve Sar›çam) ve
Toros sediri Afyon’da da yay›l›fl göstermektedir. Sultan Da¤lar›’nda gö¤üs yüksekli¤inde gövde ölçümleri 380 cm’ye ulaflan
Kaya f›nd›¤› ve 1600 y›ll›k an›t a¤aç özelli¤inde olan Boylu ard›çlara rastlanmaktad›r.
Afyon’un floras›nda 110 familyaya ait
1800 tür ve tür alt› takson tespit edilmifltir.
Bunlar›n içinde Türkiye’de sadece Afyon’da yay›l›fl gösterenleri de mevcuttur.
Ayr›ca ilimizde 234 endemik tür bulunmaktad›r.
Afyon floras›n› oluflturan taksonlar›n
floristik da¤›l›m› flöyledir: Akdeniz 270,
‹ran-Turan 202 ve Avrupa-Sibirya 147. En
fazla takson içeren familyalar s›ras›yla: Papatyagiller (Asteraceae) 190, Baklagiller (Fabaceae) 147, Bu¤daygiller (Poaceae) 122, Ball›babagiller (Lamiaceae) 109, Hardalgiller
Sultanda¤lar› (Porsuk)
Papatya
Çal› F›nd›¤› (Akda¤)
Sultanda¤lar› Toros Sediri
34
Anadolu’nun Kilidi AFYON
K›r Çiçekleri
Gelincik
(Brassicaceae) 100 ve Karanfilgiller (Caryophyllaceae) 90. En çok tür içeren cinsler
(genus) ise: Geven (Astragalus) 38, Üçgül
(Trifolium) 25, S›¤›r Kuyru¤u (Verbascum)
25, Gelindü¤mesi (Centaurea) 23, Salk›m çi-
Haflhafl
çe¤i (Silene) 23, Dü¤ünçiçe¤i (Ranunculus)
22, Yavflanotu (Veronica) 21, Sütle¤en (Euphorbia) 20, Kevke (Alysum) 19. Do¤al yay›l›fl
Kardelen
gösteren bu taksonlar›n d›fl›nda Kiraz (Prunus avium), Haflhafl (Papaver somniferum) ve
fieker pancar› (Beta vulgaris) Afyon’da tar›m› yap›lan bitkilerin bafl›nda gelir2.
‹limiz s›n›rlar› içinde yay›l›fl gösteren
çeflitli Omurgal› hayvan türü bulunmaktad›r. Bu hayvanlar k›saca afla¤›daki flekilde
incelenebilir;
Büyük memeli türleri içerisinde, K›z›lgeyik (Cervus elaphus), Kurt (Can›s lupus),
Tilki (Vulpes vulpes), Yabani domuz (Sus
serofa), Tavflan (Lepus capensis), Kaya sansar› (Martes foina), Porsuk (Meles meles),
Geyik
Çi¤dem
2 Mustafa Karg›o¤lu, “Afyonkarahisar Çevresi Flora
ve Vejetasyonu”, Afyonkarahisar Kütü¤ü, I, Afyon 2001, s.
49-60.
Anadolu’nun Kilidi AFYON
35
Flamingolar
Y›lk› Atlar›
Su samuru (Lutra lutra), Yabani kedi (Felis
silvestris) ve Y›lk› atlar› bulunmaktad›r.
Orman ‹flletme Müdürlü¤ü’nün Dort Deresi’nde (Sultanda¤›) kurdu¤u çiftlikte geyik üretimi yap›l›rken ayn› anda Akda¤’da (Sand›kl›) do¤al olarak birçok geyik yaflamaktad›r.
Da¤larda yaflayan yabani domuzun besin kayna¤›n› tavflan, geyik, çeflitli kemiriciler, y›lan, kurba¤a, kertenkele, kufl yavrular› ile tüm böcek ve larvalar› oluflturmaktad›r.
runlu yarasa (Rhinolophus meheleyi) ve Fare
kulakl› büyük yarasa (Myotis myotis) türleri
bulunmaktad›r3.
Kemiriciler (Rodentia) tak›m›nda, Arap
tavflan› (Allactaga williamsi), Sincap (Sciurus
anomalus), Türkiye çöl s›çan› (Meriones tristiami), Kör fare (Spalax leucodon), Orman faresi (Apodemus sylvaticus) ve Kaya faresi
(Apodemus mystacinus) türleri yayl›fl göstermektedir.
Böcekçiller (Insectivora) tak›m›ndan Sivri burunlu fare (Crocidura suaveolens) bölgede bulunmaktad›r.
Sürüngenler (Reptilia) türleri çerçevesinde çeflitli Y›lan, Kaplumba¤a ve Kertenkele bulunmaktad›r.
Kufllar (Aves) çok farkl› ortamlarda bulunmaktad›rlar:
Dereler ve kanyonda bulunan kufl türlerinden, Akkuyruk sallayan (Motacilla alba),
Dere kuflu (Cinclus cinclus) ve Dere düdükcüsü (Actitis hypoleucos) say›labilir.
Su Y›lan›
Yarasalar›n (Chiroptera) bulundu¤u tak›ma ait türlerden, Nalburunlu büyük yarasa (Rhinolophus ferrumequinum), Nalbu36
Anadolu’nun Kilidi AFYON
Karakuyu Göleti
3 ‹rfan Albayrak, “Bat› Türkiye Yarasalar› ve Yay›l›fllar›
(Mammalia: Chiroptera)”, Do¤a Tr. J. Of Zoology, 17 (2).
1993, s. 237-257.
Ormanl›k sahalarda, Tepeli toygar (Galerida cristata), ‹spinoz (Fringilla coelebs), K›z›l gerdan=Nar bülbülü (Erithacus rubecula), K›z›l kuyruk (Phoenicurus ochurus), Boz
kuyrukkakan (Oenanthe isabellina), Karatavuk (Turdus merula), Çam bafltankaras› (Parus ater), Kaya s›vac› kuflu (Sitta neumayer),
Ketenkuflu (Carduelis chloris), Saka kuflu
(Carduelis carduelis) ve Karabafll› kiraz kuflu
(Emberiza melanocepala) türleri görülmektedir.
Kayal›k alanlarda Kaya k›rlang›c› (Ptyonoprogne rupestris) yay›l›fl göstermektedir.
Akda¤’da bulunan kanyonda özellikle
Kanyon güvercini (Columba livia) bulunmaktad›r.
Kanyonun yüksek kayal›klar›nda nesli
tükenmekle tehlike alt›nda olan Sakall› akbaba veya Kuzu kuflu (Gypatus barbatus) ve
K›z›l akbaba (Gyps fulvus) nadir olarak da
olsa bulunmaktad›r.
‹bibik, Hüthüt veya Çavufl kuflu (Upupa
epops) aç›kl›klarda görülen kufl türüdür.
Y›rt›c› kufl türlerinden K›z›lflahin (Buteo
rufinus) bölgede yay›l›fl göstermektedir.
“Bu hayvan her çeflit orman, çay›r ve tarlalarda yaflar. Fare, köstebek, tavflan, kurba¤a, bal›k, kertenkele, y›lan, kufl, salyangoz,
böcek ve larvalar›yla beslenir. Özellikle fare, köstebek ve zararl› böceklerle beslendi¤inden tar›m aç›s›ndan yararl›d›r.”4
‹limiz, omurgas›z hayvanlar›n yay›l›fl›
aç›s›ndan da zengin bir tür çeflitlili¤ine sahiptir. Bu çerçevede böcekler önemli tür
say›s›yla kendilerini göstermektedir.. Bölgede yay›l›fl gösteren yüz yirminin üzerindeki kelebek türü bu konuda sadece bir örnek say›labilir.
Bunlar, K›rlang›ç kelebekleri (Papilionidae), Lahana kelebekleri (Pieridae), Limon
4 Mustafa Kuru, Omurgal› Hayvanlar, Ankara 1994, s.
499.
Alaca Kelebeklerinden (Vanessa Atalanta)
kelebe¤i (Coliadidae), Is›rgan kelebe¤i
(Libytheidae), Alaca kelebekleri ve Amiral
kelebekleri (Argynnidae), Göz kelebekleri
(Satyridae), Su güzelleri (Lycaenidae) ve
Kaptan kelebekleri (Hesperiidae) familyalar›na ait olan türler olup bölgede yay›l›fl göstermektedirler5.
Su Güzelleri Kelebeklerinden (Lycaena theits)
Su Güzelleri Kelebeklerinden (Polyammatus icarus)
5 Yusuf Hüseyino¤lu, “Sincanl› (Afyon) Papilionoidea
ve Hesperioidea Faunas› Üzerine Araflt›rmalar (Lepidoptera)”, Miscellaneous Papers, 60, (Aral›k 1999), s. 1-8.
Anadolu’nun Kilidi AFYON
37
K›rlang›ç kelebeklerinden (Parnassius apollo)
K›rlang›ç kelebeklerinden (Iphiclides podalirus)
Bunlara ilaveten dünyada nadir bulunan türlere de ev sahipli¤i yapmas› nedeniyle bölgemizin biyolojik zenginli¤inin
artmas›na katk›da bulunmaktad›r. Hatta
dünyada yok olma tehlikesiyle karfl› karfl›ya kalan türlerden Apollo kelebe¤inin (Parnassius apollo) Sultan Da¤lar›’nda bulunmas› iyi bir ev sahibi oldu¤umuza dair örnek
teflkil etti¤i gibi do¤al hayat› korumam›z-
daki sorumlulu¤umuzu da art›rmaktad›r.
Yine günümüze kadar yaflam›n› sürdürmeyi baflarabilmifl, biyolojik zenginli¤imizin
bir göstergesi olan mevcut bitki örtüsü ve
hayvan türlerinin, gelecek nesillere de aktar›lmas› için, korunmalar› hususunda daha hassas ve bilinçli davran›lmas› gerekti¤i
inanc›nday›m.
Alaca Kelebeklerinden (Limenitis reducta)
Lahana Kelebeklerinden (Aporia crataegi)
38
Anadolu’nun Kilidi AFYON
Alaca Kelebeklerinden (Argynnis pandora pandora)
III. AFYON ‹L‹’N‹N EKONOM‹K YAPISI
Muzaffer UYAN*
‹l nüfusunun %54.23 nün k›rsal alanda
yaflamas› tar›ma verilen önemi göstermektedir1. Yani il ekonomisinin büyük bir bölümü tar›ma dayanmaktad›r. Hayvanc›l›k
alan›nda bir çok ilden ileri durumda bulunan ilimiz, besicilik ve yumurta tavukçulu¤u konusunda ülke baz›nda söz sahibidir.
Besi hayvanc›l›¤›n›n geliflmesinde en
önemli unsurlardan biri de büyük kentlerin
et gereksinmelerinin büyük bir bölümü ilimizden karfl›lanmas› say›labilir.
Sanayileflme alan›nda istenilen boyutlara hala ulafl›lamam›flt›r. Son y›llarda büyük
at›l›mlar yap›lmas›na ra¤men co¤rafi konu-
munu tam kullanamad›¤› için yeterli seviyeye ulaflamam›flt›r.
Kalk›nmada öncelikli yöre kapsam›na
al›nan ilimizin, bundan sonra önemli yat›r›mlar› ilimize çekecek alt yap› çal›flmalar›na bafllamal›d›r.
A) Tar›m
‹limizdeki nüfus ço¤unlu¤unun k›rsal
alanda yaflamas›, il ekonomisinin tar›ma
dayal› oldu¤unu göstermektedir. E¤e bölgesinde bulunan ilimizde E¤e bölgesinin iklimi hüküm sürmemektedir. Ancak Dinar,
Evciler, Dazk›r› ve Baflkamkç› ‹lçelerinde
E¤e ikliminin özelliklerine rastlanmaktad›r.
Bu¤day Tarlas› (Sincanl›)
* Emekli Ö¤retim Görevlisi.
1 Afyon Sanayi ve Ticaret Müdürlü¤ü 2003 Y›l› Bülteni, Afyon 2003.
Anadolu’nun Kilidi AFYON
39
Elma (Sultanda¤›)
Viflne (Çay)
Napolyan Kiraz (Dereçene)
K›fllar› so¤uk, yazlar› s›cak ve kurak geçen
ilimizde step iklimi görülmektedir. Bu iklim koflullar› alt›nda ‹limizde bitkisel üretim çeflitlili¤i görülmektedir. ‹l genelinde
haflafl, fleker pancar›, bu¤day, arpa, nohut
vs. gibi tarla tar›m› yo¤unluktad›r. Sulanabilir arazilerde ise salatal›k, domates, biber
fasulye vs. gibi bahçe tar›m› yap›lmaktad›r.
Ba¤ ve meyve tar›m› Sultanda¤›, Çay, Sincanl›,Hocalar ve Afyon merkezde daha yo¤un görülmektedir. Meyve a¤açlar›n›n ço¤unu kiraz, viflne, kays›, elma oluflturmaktad›r. Bilhassa Sultanda¤›nda yetifltirilen
Napolyon kirazlar yurtd›fl›na ihraç edilmektedir. Baflmakç›, Dazk›r›, Dinar ilçelerinde Gül tar›m› da yap›lmaktad›r2.
B) Hayvanc›l›k
K›rsal alanda yaflayan nüfusun ço¤unlu¤u hayvanc›l›kla u¤raflmaktad›r. Ço¤unlukla s›¤›r, koyun, keçi ve manda yetifltirilmektedir. Son y›llarda yerli ›rk›n yan› s›ra
kültür ›rklar›n›n ço¤almas› ile et ve süt üretiminde gözle görülebilecek art›fllar gözlenmifltir. ‹limizin arazi yap›s› ve da¤l›k alanlardaki flora zenginli¤i koyun ve keçi yetifltiricili¤i için çok elverifllidir.
Kanatl› hayvan yetifltiricilerin ço¤unlu¤unu yumurta tavukçulu¤u oluflturmaktad›r. ‹limizde Baflmakç›, fiuhut, Bolvadin ve
sand›kl› yörelerinde daha yo¤un görülmektedir. Yumurta tavukçulu¤u ilimizde
Mandalar
Kays› (Çay)
40
Anadolu’nun Kilidi AFYON
2 Mustafa Tekerli, “Cumhuriyet Dönemi’nde Tar›m”,
Afyonkarahisar Kütü¤ü, II, Afyon 2001, s. 351.
‹scehisardan Mermer Fabrikalar›
Büyük Bafl Hayvanlar
Koyun Sürüleri
modern kümeslerde yap›lmaktad›r. Türkiye genelinde yumurta fiyatlar› Baflmakç› ilçesinde bulunan yumurta borsas›nda belirlenmektedir3.
‹l genelinde zengin floraya sahip olunmas›na ra¤men ar›c›l›k yeterli oranda geliflmemifltir. Ço¤unlukla yaz aylar›nda güney
sahillerinden gelen ar›c›lar üretim yapmaktad›r.
‹limizde bulunan göl ve göletlerde, sazan ve turna üretilmektedir. Ayr›ca baz› su
kaynaklar›n›n uygun bölgelerinde alabal›k
çiftlikleri kurulmufl olsa da gerekli üretim
sa¤lanamam›flt›r.
C) Sanayi
1950 y›llar›na kadar tamamen tar›ma
dayal› bir ekonomiye sahip olan Afyon,
1950 y›llar›ndan sonra kamu yat›r›mlar›ndan nasibini almaya bafllam›flt›r. Önceleri
Beton-travers, çimento, maden suyu, fleker,
3 A.g.m., s. 357-363.
ka¤›t ve alkoloid fabrikalar› kurulmufltur.
Özellikle tar›ma dayal› sanayi kollar› a¤›rl›k kazanm›flt›r.l972-1980 y›llar›nda, kalk›nmakta öncelikli yöre kapsam›na al›nmas›
ile birlikte sanayileflme h›z kazanm›flt›r. Bu
y›llardan sonra sanayi kollar›nda çeflitlenmede görülmektedir. Afyon ilinde bulunan
mermer ocaklar› sayesinde, mermer sanayi
ve mermer sektörüyle ilgili makine sanayi
Türkiye genelinde önemli hedeflere ulaflm›flt›r. Özel teflebbüsün mermercilik konusunda ulaflt›¤› hedef az›m sanmayacak boyutlara ulaflm›flt›r. ‹limizdeki g›da sektörü
içinde, ya¤, et ürünleri, un, flekerleme, yem
sanayi geliflmifl durumdad›r. Afyona özgü
geleneksel g›da ürünleri ente¤re tesislerde
üretilerek Türkiye’nin her yerine pazarlamaktad›r. Ayr›ca tu¤la sanayi ve lastik sanayi kollar›nda önemli geliflmeler olmufltur. Metal eflya ve makine sanayi ile tekstil
sektörüne de girilmifltir4.
Mermer Ocaklar› (‹scehisar)
4 Ali Eleren, “Afyonkarahisar’da Sanayi”, Afyonkarahisar Kütü¤ü, II, Afyon 2001, s. 323-328.
Anadolu’nun Kilidi AFYON
41
2004 y›l› itibariyle yeniden Kalk›nmada
Öncelikli Yöre kapsam›na al›nan ilimizde,
yap›lacak önemli yat›r›mlar›n bölgeye çekilebilmesi için tan›t›m projelerinin yap›lmas› ve özendirici tedbirlerin al›nmas› gerekmektedir. Tarih boyunca co¤rafi konumunu çok iyi kullanan Afyon ili, bu kez bu
f›rsat› kaç›rmamal›d›r.
Afyon merkez ve ilçelerde bulunan organize sanayi bölgelerinin alt yap› ve çevre
düzenlemelerinin bir an önce yap›lmas› yeni yat›r›mlara h›z kazand›racakt›r.
D) Hizmet sektörleri
Afyon ‹linin kavflak noktas›nda bulunma özelli¤inin yan› s›ra, jeotermal zenginli¤i hizmet sektörünün geliflmesine sebep olmufltur. Yol güzergahlar›nda bulunan konaklama ve al›flverifl merkezleri ilin ekonomik kalk›nmas›na önemli katk›larda bulunmaktad›r. Afyon ilinde bulunan jeotermal
su kaynaklar›n›n istenilen oranda kullan›-
lamad›¤› bir gerçektir. Termal tedavi merkezlerinin günün koflullar›na uygun hale
getirilmesi gerekmektedir. fiu an çal›flmakta olan termal tedavi merkezlerindeki yatak kapasitesi önümüzdeki y›llarda yeni
yat›r›mlarla 7-8 bine ç›kmas› halinde Afyon
iline çok önemli katk›larda bulunacakt›r.
Yerli ve yabanc› turistlerin 21 gün kür almalar› gerekti¤ini düflünürsek, bu konu
hakk›nda yeni projeler üretmek gerekmektedir. Gazl›göl, Ömer, Gecek termal merkezlerinde yap›lan ikinci apart konutlar›n
turizme ve Afyon ekonomisine gerekli katk›y› sa¤lad›¤› düflünülemez. Afyon ‹linin
Termal merkez olmas› için, geleneksel kapl›ca anlay›fl›n›n b›rak›l›p, ça¤dafl anlamda
uzman hekimler gözetiminde hizmet verebilen tesislere dönüfltürülmesi ekonomik
aç›dan daha yararl› olacakt›r.
Afyon ‹lindeki hizmet sektörlerinin geliflmiflli¤i di¤er sektörlerinde geliflmesine
olanak sa¤layacakt›r.
Konaklama Tesisleri
42
Anadolu’nun Kilidi AFYON