MESS Grup Toplu ØÚ SözleÚmesi GörüÚmeleri baÚladÛ

Türkiye-AB
Karma ÙstiÛare
Komitesi’nin
31. Toplantˆsˆ
yapˆldˆ
sayfa 6
Yˆl 50 ~ Sayˆ 878 ~ Ocak 2013
M A KA L E
2012-2014
dönemi GTÙS
deØerlendirme
toplantˆlarˆ
yapˆldˆ
ALTAN ÇETÙNKAL
ÙÛ kazalarˆ ve meslek
hastalˆklarˆna iliÛkin SGK
verileri yayˆmlandˆ
sayfa 8
sayfa 14
www.mess.org.tr
ISSN 1300~9699
MESS Grup Toplu ØÚ
SözleÚmesi GörüÚmeleri
baÚladÛ
2012-2014 dönemini kapsayan Grup Toplu ÙÝ SözleÝmeleri ile ilgili olarak yetki belgelerinin sunulduØu ve
müzakerelerin, taraflarˆn kar݈lˆklˆ teklifleri üzerinden sürdürülmesine karar verildiØi toplu görüÝmeler;
Türk Metal Sendikasˆ ile 9 Ocak 2013 tarihinde, BirleÝik Metal-ÙÝ Sendikasˆ ile 11 Ocak 2013 tarihinde ve
Çelik-ÙÝ Sendikasˆ ile 15 Ocak 2013 tarihinde yapˆldˆ.
Toplantılarda yapılan konuşmalarda, sendikaların yetkilileri diyalog ve karşılıklı anlayış mesajları
verdiler.
Türk Metal Sendikası Genel
Başkan Yardımcısı Muharrem
Aslıyüce, MESS ile bağıtlanacak
sözleşmelerin sadece metal sektörü işyerlerince değil diğer tüm özel
sektör işyerlerince de önem taşıdığını, bu nedenle başta metal işkolu
olmak üzere, diğer işkollarının da
söz konusu Grup Toplu İş Sözleşmesi sürecini merakla takip ettiklerini, yıllardır bağıtlanan Grup Toplu
İş Sözleşmeleri’nin tüm sektörlere
hep yol gösterici bir niteliği haiz olduğunu belirtti. Aslıyüce ayrıca; her
zaman olduğu gibi işçi ve işvereni
sadece taraf olarak değil, aynı zamanda partner olarak gördüklerini
ve bu bakış açısıyla hareket ettiklerini, sürecin metal işkolu, metal işçileri ve işverenleri için hayırlı sonuçlar
getirmesini dilediklerini ifade etti.
Birleşik Metal-İş Sendikası
Genel Sekreteri Selçuk Göktaş,
Grup Toplu İş Sözleşmesi müzakerelerinin her iki kesim açısından
da menfaatlerin dengelendiği, masa
başında neticelenmesinin hedeflendiği bir süreç olması gerektiğine
inandığını dile getirdi.
Çelik-İş Sendikası Genel Sekreteri Yunus Değirmenci, tarafların, müzakerelerin başarıyla sonuçlanması için her zaman olduğu gibi
uzlaşmacı bir tavır sergilemesinin
önemli olduğunu belirtti.
MESS Yönetim Kurulu Başkan Vekili Bedirhan Çelik, sosyal
diyaloğun her zaman karşılaşılabilecek sorunların çözümünde anahtar rol oynayacağını, bu yüzden, bu
dönem de müzakerelerin masa başında karşılıklı diyalog ile biteceğine inandığını söyledi.
MESS Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve İzmir Bölge Temsilciler Kurulu Başkanı Mehmet
Demirpençe, tarafların deneyimi
ve birbirlerine olan güveni sayesinde bu sözleşme döneminden de
uzlaşıyla, dengeli bir sonuç çıkarı-
lacağına inandığını ve Grup Toplu
İş Sözleşmesi sürecinin taraflar açısından hayırlı olmasını dilediğini
ifade etti.
MESS Yönetim Kurulu Üyesi
Mehmet Betil, imzalanacak sözleşmelerin, sadece metal işkolunun
değil, diğer tüm işkollarının da örnek aldığı sözleşmeler olduğu, bu
nedenle aklı selimin hakim olduğu
ve dengeleri gözeten bir sözleşmeye imza atmayı hedeflediklerini belirtti.
MESS Yönetim Kurulu Üyesi Yağız Eyüboğlu, her ne kadar
işverenler ve işçiler farklı çıkarlar
gözetiyorsa da esasen tarafların
amaçlarının aynı olup önemli olan
hususun, var olan çalışma barışını
devam ettirmek olduğunu dile getirip sağduyunun egemen olacağı bir süreç yaşanması gerektiğini
vurguladı.
MESS Genel Sekreteri Av.
İsmet Sipahi, 2012 yılının Eylül
ayında başlaması gerektiği halde
6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş
Sözleşmesi Kanunu’nun hazırlık
çalışmaları ve bu süreçte özellikle
yetki konusunda yaşanan sıkıntılar nedeniyle Grup Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinin geç başladığını, 2012 yılı itibariyle çalışma
hayatına yön veren hukuki düzenlemelerde ciddi değişiklikler olduğunu, toplu müzakerelerin de böyle
bir döneme denk geldiğini, içinde
bulunduğumuz yüzyılda endüstriyel ilişkiler alanında bazı düşüncelerin artık değiştiğini ve işçi ile
işverenin birbirinin rakibi olarak
görülmeyip, birbirini tamamlayan
unsurlar olarak düşünüldüğünü
belirtti. Sipahi ayrıca, hem işçiyi
mutlu edecek hem de işletmeyi yaşatacak çözüm yoluna ulaşmak için
her dönem olduğu gibi bu dönem
de tarafların tüm çabalarını ortaya
koyacaklarına, çalışma barışını koruyacak ve işyerlerimizde istikrarı
bozmayacak bir sözleşmeye imza
atacaklarına inandığını dile getirdi.
devamˆ sayfa 3
2
iÛveren gazetesi ocak 2013
YENÙ YAYINLARIMIZ
Derginin 69. sayısı yayımlandı. Ocak 2013’de yayımlanan
bu sayıda Ekonomi Bakanı Zafer Çağlay
yan,
İstanbul Milletvekili Murat Başesgioğlu, CHP
y
İstanbul
Milletvekili Umut Oran ve CHP Ankara
İ
Milletvekili
Bülent Kuşoğlu derginin ilk sayfalarına
M
konuk
oluyor.
k
Yazıları ile birbirinden değerli akademisyenler,
Türkiye’nin
en büyük sivil toplum kuruluşlarının
T
temsilcileri,
sendika başkanları ve gazeteciler yine
t
Mercek
dergisinde yazıları ile gündemi masaya yatıM
rıyor. 2012 yılının ekonomik değerlendirmesi ve 2013 yılından beklentiler,
6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun değerlendirmesi, 2012 yılı Türkiye-AB ilişkileri, ekonomik gelişmeler ve sanayinin
sorunları, yatırımlar ve ekonomiye etkileri, atık yönetimi, İSG alanında
2012 yılının genel değerlendirmesi, insan yönetiminde stratejik konular,
Ulusal Yeterlilik Sistemi’ndeki son gelişmeler ve SGK’nın 2013 vizyonu
derginin yeni sayısında yer alan konu başlıklarından bazıları.
Çalışma dünyasının sesi ve işçi-işveren arasındaki
iiletişim aracı olan Biz Bize gazetesinin Ocak 2013 sayyısı yayımlandı. Bu sayı ile birlikte yayın hayatının 13.
yyılına giren gazetemizde; üye işyeri haberleri ve gündemi oluşturan gelişmeler yer alırken toplumsal gelişd
melerin yakından takibini sağlayan güncel konular da
m
iişleniyor. Bu ayki röportaj sayfasına “Kazanmak için
değil, katılmak ve cesaretimizi kanıtlamak için yarıd
şşacağız.” düşüncesiyle sporcuları kucaklayan Türkiye
Özel Sporcular Spor Eğitim ve Rehabilitasyon DerÖ
neği (TÖSSED)’nin Genel Koordinatör ve Ulusal Direktörü Melih Gürel
konuk oluyor.
1995 yılından bu yana her yılbaşında hazırladığımız ve bir
yyıl boyunca MESS üyelerine indirimli konaklama hizmeti
ssağlayan “MESS Konaklama Sistemi” kitapçığımızdaki otelllere ait fiyatlar, 2013 yılı için revize edildi. MESS Konaklama
Sistemi 2013 kitapçığı, MESS üyelerine ve konuklarına ticari
S
vve sanayi faaliyetleri sırasında indirimli konaklama hizmeti
ssağlıyor.
Kitapta, 6 ilimizde faaliyet gösteren 50 otele ait MESS
üyelerine ve konuklarına uygulanacak indirimli fiyatların yanı
sıra iletişim bilgileri de sunuluyor.
MEVGÜNCEL dergisinin Ocak 2013 sayısı
yyayımlandı. Derginin yeni sayısında; Ortak Eğitim
Projesi, iş sağlığı ve güvenliği uzmanlığı eğitimleri,
P
yyeni projeler, MESS-REFA ve kurum içi eğitimller yer alıyor. Dergiye; İÇDAŞ yöneticilerinden İK
Müdürü Hatice Aksoy, Hukuk Departmanı Müdürü
M
Yasemin Sağışman, Çelik Tesisleri Direktörü Fuat
Y
Erkan Tekin, İş Sağlığı ve Güvenliği Müdürü H.
E
Agâh Ayhan, Şölen Çikolata İK Müdürü Fırat Emre
A
İİz, Özel Enka EML Müdürü Refik Sargın, TÜSEV
Bağışçılar Vakfı Modeli Program Direktörü S. Sevda Kılıçalp Iaconotonio, Schneider Electric Türkiye ve Orta Asya İK ve İç İletişim Direktörü
Aylin Olsun ile Feniş Holding İK ve İdari İşler Direktörü Hüseyin Ersen
konuk oluyor. Derginin Temmuz 2011 sayısına konuk olan merhum Asım
Kocabıyık’ın röportajını yeniden yayımlıyoruz.
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu çerçevesinde yayımlanan İSG yönetmeliklerine, işletmelerde planlama sürecinin önemine ve organizasyon
eğitimlerinde başarı faktörlerine dair makaleler de gündemi derginin sayfalarına taşıyor.
TÙSK’ten bilgilendirme semineri
MESS ADINA SAHİBİ
Tuğrul KUDATGOBİLİK MESS Yönetim Kurulu Başkanı
YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
Av. İsmet SİPAHİ MESS Genel Sekreteri
YAYIN KOORDİNATÖRÜ
Aytül ANLAR MESS Basın, Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü
YAYIN KURULU
Av. Erten CILGA, Av. Hakan YILDIRIMOĞLU,
Dr. Aykut ENGİN, Aytül ANLAR,
Serra DEMİR, Çisem KILIÇ
GRAFİK TASARIM
Nermin YILMAZ, Nilüfer DEMİRCİ BASUMLI,
Seda Sevinç ŞAKAR KORKMAZ
YAZIŞMA ADRESİ
MESS-Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası
Merkez Mahallesi Geçit Sokak No: 2
34381 Şişli/İSTANBUL
Tel: 212. 232 01 04 (pbx) Faks: 212. 241 76 19
e-posta
[email protected]
MESS İşveren Gazetesi internette
www.mess.org.tr
YAYIN TÜRÜ
Yerel süreli yayın. MESS’in aylık yayın organıdır.
BASKI
HANLAR Matbaacılık San. ve Tic. Ltd. Şti.
Yeşilce Mah. Aytekin Sok. No: 16
Kağıthane/İSTANBUL
Tel: 212. 324 08 82
BASKI TARİHİ
21 Ocak 2013
Yazı ve resimler kaynak gösterilmek suretiyle kullanılabilir.
MESS İşveren gazetesinin basımında geri dönüşümlü
kağıt kullanılmaktadır.
ISSN 1300-9699
Türkiye İşveren Sendikaları
Konfederasyonu (TİSK) tarafından
“Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi
Kanunu Bilgilendirme Semineri”
19 Aralık 2012 tarihinde İstanbul
Mövenpick Hotel’de düzenlendi.
Seminerde 7 Kasım 2012 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren
6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş
Sözleşmesi Kanunu ile getirilen değişiklikler ile bu değişikliklerin Türk
toplu iş ilişkileri sistemine muhtemel etkileri, Bakanlık temsilcileri
ve konunun uzmanı akademisyenler
tarafından değerlendirildi.
Seminerin açılış konuşmaları
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan
Yardımcısı Halil Etyemez ve TİSK
Yönetim Kurulu Başkan Vekili
Hakkı Matraş tarafından yapıldı.
Seminerin ilk oturumunda Çalışma Genel Müdürü Ali Kemal
Sayın, Kanunun genel tanıtımı,
sendikaların yapılanması, e-devlet
sistemi üzerinden üyelik ve işkolları
sistemindeki değişiklikler konularında bilgi verdi. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Gülsevil Alpagut,
sendika yöneticileri, işyeri temsilcileri ve sendikal güvenceler ile ilgili
tebliğ sundu.
Seminerin ikinci kısmında ise
yetki prosedürü, toplu iş sözleşmesinin yapılması ve geçiş hükümleri
konularında İstanbul Üniversitesi
Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Fevzi Şahlanan; toplu iş
sözleşmesinin genel esasları konusunda Koç Üniversitesi Hukuk
Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Tankut Centel; toplu iş uyuşmazlıkları, çözüm yöntemleri, grev uygulamaları ve ceza hükümleri konularında ise Marmara Üniversitesi Hukuk
Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Nurşen Caniklioğlu birer tebliğ
sundular.
3
iÛveren gazetesi ocak 2013
“Sosyal diyalog olasÛ sorunlarÛn
çözümünde anahtar rol oynar”
Türk Metal Sendikasˆ ile görüÛmeler 9 Ocak 2013 tarihinde baÛladˆ.
BirleÛik Metal-ÙÛ Sendikasˆ ile görüÛmeler 11 Ocak 2013 tarihinde baÛladˆ.
Sendikalarˆn yetkilileri diyalog ve karۈlˆklˆ anlayˆÛ
mesajlarˆ verdiler.
Çelik-ÙÛ Sendikasˆ ile görüÛmeler 15 Ocak 2013 tarihinde
baÛladˆ.
4
iÛveren gazetesi ocak 2013
Asgari ücret zammÛ: Yüzde 4,05
2013 yˆlˆnˆn birinci ve ikinci altˆ aylˆk dönemlerinde uygulanacak asgari ücret belirlendi.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu
2013 yılında geçerli olacak asgari
ücrete ilişkin kararını açıkladı. 29
Aralık 2012 tarihli Resmi Gazete’de
yayımlanan karara göre, asgari ücret 2013 yılının ilk altı ayında yüzde 4,05 ve ikinci altı ayında yüzde
4,38 artacak. Buna göre 1 Ocak - 30
Haziran 2013 döneminde 16 yaşını
doldurmuş işçiler için aylık brüt asgari ücret 978,60 TL olurken, ikinci
altı ayda 1.021,50 TL olacak. 16 ya-
şını doldurmamış işçiler için ise brüt
asgari ücret ilk altı ayda 839,10 TL,
ikinci altı ayda ise 877,50 TL.
Asgari ücrete yapılan zamla birlikte Asgari Geçim İndirimi (AGİ)
tutarları da yükseldi. Çalışanın medeni durumu, çocuk sayısı ve eşinin
çalışıp çalışmamasına göre değişen
AGİ tutarlarına göre; 2013 yılında eşi
çalışmayan ve tek çocuklu bir çalışan
99,08 TL, eşi çalışmayan ve çocuksuz
bir çalışan ise 88,07 TL, AGİ alacak.
Asgari ücretin iÛverene
maliyeti 1.189 TL
Birinci altı ay için 978,60 TL
olarak ödenecek olan asgari ücret;
SGK primi, işsizlik sigortası primi,
gelir vergisi ve damga vergisi kesintileriyle birlikte bekâr ve çocuksuz
çalışanın eline ayda net 773,01 TL
olarak geçecek.
Asgari ücretin işverene maliyeti
ise SGK primi işveren payı ve iş-
verene ait işsizlik sigortası primi
ödemeleriyle birlikte ilk altı ay için
1.188,99 TL olurken, ikinci altı
ayda bu rakam 1.241,12 TL’yi bulacak.
MESS üyelerinde asgari ücretle
çalışan sendikalı bir işçinin ilk altı
aylık dönemde işverene aylık maliyeti ise 2.055,08 TL’yi bulacak.
İşverenin yaptığı ödemenin 650,56
TL’si devlete giderken işçinin eline
ayda 1.404,52 TL geçecek.
1 OCAK 2013 ÙTÙBARÙYLE, MESS ÜYELERÙNDE ASGARÙ ÜCRETÙN ÙÚVERENE AYLIK MALÙYETÙ 2.055,08 TL’DÙR.
(Fazla Mesai Hariç)
DÙ×ER NETLER***
605,83 TL/AY
ÇIPLAK ÜCRETÙN NETÙ*
699,61 TL/AY
ASGARÙ GEÇÙM ÙNDÙRÙMÙ**
99,08 TL/AY
NET ÜCRET
798,69 TL/AY
Ùzin, Bayram, Yakacak
Ùkramiye
Gece ÇalˆÛma Tazminatˆ
Yemek
Ulaۈm
Giyim
Evlenme, DoØum, Ölüm
Çocuk
ÖØrenim
DiØer
KESÙNTÙLER (ÙÚÇÙDEN)
ÙÚVEREN ÖDEMELERÙ
94,62 TL/AY
319,89 TL/AY
330,67 TL/AY
233,20 TL/AY
18,89 TL/AY
SGK (%20,5)+ÙÛsizlik Sigortasˆ (%2) 330,67 TL/AY
98,21 TL/AY SGK (%14) + ÙÛsizlik Sigortasˆ(%1) 220,44 TL/AY
95,68 TL/AY Gelir Vergisi (%15, AGÙ Sonrasˆ)
88,29 TL/AY
9,78 TL/AY Damga Vergisi (%0,759)
11,16 TL/AY
3,33 TL/AY
5,72 TL/AY
4,32 TL/AY
42,08 TL/AY
TOPLAM NET ÜCRET
1.404,52 TL/AY
TOPLAM KESÙNTÙLER
650,56 TL/AY
NOTLAR
* Ljplak ücretin neti, saat baۈ asgari ücret (4,3493 TL/saat) üstünden 225 saat çalˆÛma karۈlˆØˆ olarak hesaplanmˆÛtˆr.
** EÛi çalˆÛmayan 1 çocuklu iÛçinin durumu dikkate alˆnmˆÛtˆr.
*** Yan ödemeler ve sosyal yardˆmlar için 2010-2012 MESS Grup Toplu ÙÛ SözleÛmesi rakamlarˆ esas alˆnmˆÛtˆr.
MYK Elektrik ve Elektronik Sektör Komitesi
taslak yeterlilikleri görüÛmek üzere toplandˆ
Mesleki
Yeterlilik
Kurumu
(MYK) tarafından ulusal yeterliliklerin hazırlanması konusunda yetkilendirilen Sendikamız çalışmalarını
sürdürüyor. Sendikamız uzmanları
tarafından TİSK yatay meslekler çalışması kapsamında hazırlanan İşletme Elektrik Bakımcısı (Seviye 5) taslak yeterliliğini değerlendirmek üzere
25 Aralık 2012 tarihlerinde Elektrik
ve Elektronik Sektör Komitesi MYK
Ankara merkez binasında bir toplantı
gerçekleştirildi.
Toplantıya Sendikamızı temsilen MESS Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Aykut Engin katıldı.
Toplantıda, farklı kurum ve kuru-
luşların temsilcilerinden oluşan Komite üyeleri taslak yeterlilik üzerinde incelemeler ve değerlendirmeler
yaparak çeşitli hususlar hakkında
görüşlerini dile getirdi. Toplantı sonucunda, taslak yeterliliğin gerekli
revizyonlar yapıldıktan sonra MYK
Yönetim Kurulu onayına sunulmasına karar verildi.
İşletme Elektrik Bakımcısı (Seviye 5) taslak meslek standartları,
MYK Yönetim Kurulu’nun onayını
takiben yürürlüğe girecek ve Ulusal
Yeterlilik niteliği kazanacak. Böylelikle Sendikamız tarafından bu
güne kadar hazırlanan Ulusal Yeterlilik sayısı 23’e ulaşacak.
5
iÛveren gazetesi ocak 2013
6331 sayÛlÛ ØSG Kanunu’nun
ilk yönetmelikleri yayÛmlandÛ
İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliği, İş Sağlığı ve
Güvenliği Risk Değerlendirmesi
Yönetmeliği ve İş Güvenliği Uzmanlarının Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelik; 29 Aralık 2012 tarih ve
28512 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak; 30 Aralık 2012 tarihinde yürürlüğe girdi.
İşyeri sağlık ve güvenlik birimleri
ile ortak sağlık ve güvenlik birimlerinin kuruluş ve yetkilendirilmeleri, yetki belgelerinin iptali, görev,
yetki ve sorumlulukları ile çalışma
usul ve esaslarını düzenleyen İş
Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri
Yönetmeliği’ne göre; işyerinde çalışanlar arasından işyeri hekimi ve iş
güvenliği uzmanı görevlendirilmesi
durumunda bu kişilerle işveren arasında; OSGB’lerden hizmet alınması durumunda ise OSGB ile işveren
arasında sözleşme imzalanacaktır.
Sözleşme ve görevlendirme belgeleri üç nüsha halinde ve Yönetmelik
ekindeki örneklere uygun olarak düzenlenecek ve birer nüshaları, işyerinde çalışanlar arasından görevlendirme yapılması durumunda işveren;
OSGB’lerden hizmet alınması durumunda ise OSGB veya işveren tarafından beş işgünü içinde İş Sağlığı
ve Güvenliği Genel Müdürlüğü’ne
bildirilecektir.
SözleÛmeler
Genel Müdürlükçe
onaylanmadan
görevlendirme
yapˆlamayacak
Sözleşme veya görevlendirme
belgeleri gerekli şartları taşıması
halinde, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü’nce onaylanacak ve
durum ilgili taraflara bildirilecektir.
Sözleşme veya görevlendirilmeleri İş Sağlığı ve Güvenliği Genel
Müdürlüğü’nce onaylanmayan işyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı ve
diğer sağlık personeli, İş Sağlığı ve
Güvenliği Kanunu kapsamındaki
görevlerine başlatılamayacak ve yetkilerini kullanamayacaklardır.
Yönetmelik ile getirilen bu
düzenlemelerin yanı sıra, iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer
sağlık personelinin görevlendirilme ve bildirimi konularında dikkat edilmesi gereken ilave bir husus da şöyledir: Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve
Güvenliği Genel Müdürlüğü’nün
10.12.2012 tarihli ve B.13.0.İ
SG.0.00.00.00./592/14412 sayılı
yazısında;
- İş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer sağlık personelinin
görevlendirilmesi yükümlülüğünün
işverenlerce yerine getirilip getirilmediğinin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca takibinin SGK
kayıtlarına dayalı olarak çalışan
elektronik bir sistem marifetiyle yerine getirileceği,
- Sürecin devamında, her bir
işyerinin “işyeri yetkilisi” olarak
SGK’ya bildirilen çalışanlarının
e-devlet şifreleri ile bahse konu
elektronik sisteme erişim sağlayarak
iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi
ve diğer sağlık personelini elektronik ortamda Bakanlığa bildirmeleri
gerektiği;
- Bu itibarla, işyerinde SGK’ya
yapılması gereken “işyeri yetkilisi”
bildirimlerinde eksiklik olanların bu
eksikliği gidermesi ve ihtiyaç halinde mevcut bildirimlerin güncellenmesi gerektiği,
- İş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer sağlık personelinin
görevlendirilme işlemlerinin elektronik sistem üzerinden yapılmamış
olması durumunun Bakanlıkça, işyerinde bu kişilerin görevlendirilmediği şeklinde işleme alınacağı ve
aylık 12.500 TL. idari para cezasına
maruz kalınacağı
ifade edilmiştir. Bu yazı gereğince, hali hazırda iş güvenliği uzmanı,
işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli çalıştıran ve çalıştırmaya başlayacak olan işyerlerinde konuya ilişkin bildirimlerin, idari para cezasına
maruz kalınmaması için yukarıdaki
prosedür çerçevesinde yapılması gerekmektedir.
İş Sağlığı ve Güvenliği Risk
Değerlendirmesi Yönetmeliği’nde;
işyerlerinde 6331 sayılı İş Sağlığı ve
Güvenliği Kanunu uyarınca yapılacak risk değerlendirmesinin usul
ve esasları düzenlenmektedir. Buna
göre; risk değerlendirmesi, işverenin
oluşturduğu bir ekip tarafından ger-
çekleştirilecek ve ihtiyaç duyulduğunda bu ekibe destek olmak üzere
işyeri dışındaki kişi ve kuruluşlardan
hizmet alınabilecektir. Risk değerlendirmesi ekibi; işveren veya işveren
vekilinden, işyerinde sağlık ve güvenlik hizmetini yürüten iş güvenliği
uzmanları ile işyeri hekimlerinden,
işyerindeki çalışan temsilcilerinden,
işyerindeki destek elemanlarından,
işyerindeki bütün birimleri temsil
edecek şekilde belirlenen ve işyerinde yürütülen çalışmalar, mevcut
veya muhtemel tehlike kaynakları ile
riskler konusunda bilgi sahibi çalışanlardan oluşacaktır.
Yönetmeliğin Geçici 1. maddesine göre; kamu kurumları ile 50’den
az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta
yer alan işyerleri ve 50’den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli
sınıfta yer alan işyerleri için; risk
değerlendirmesi ekibinde işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı bulundurma yükümlülüğü, işyeri hekimi
ve iş güvenliği uzmanı çalıştırma
yükümlülüğünün yürürlüğe girdiği
tarihle aynı tarih olacaktır.
Yönetmelikle ayrıca yapılmış
olan risk değerlendirmesinin tehlike
sınıfına göre çok tehlikeli, tehlikeli
ve az tehlikeli işyerlerinde sırasıyla
en geç iki, dört ve altı yılda bir yenileneceği düzenlenmiştir. Ayrıca,
Yönetmelikte sayılan bazı durumlarda oluşabilecek yeni risklerin,
işyerinin tamamını veya bir bölümünü etkiliyor olması göz önünde
bulundurularak; risk değerlendirmesinin tamamen veya kısmen yenileneceği hüküm altına alınmıştır.
İş Güvenliği Uzmanlarının
Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelik, iş
güvenliği uzmanlarının nitelikleri,
eğitimleri ve belgelendirilmeleri,
görev, yetki ve sorumlulukları ile çalışma usul ve esaslarına ilişkin hükümler içermektedir. Yönetmelikle
İSG Kanunu’na paralel olarak; iş
güvenliği uzmanlarından; (C) sınıfı
belgeye sahip olanların az tehlikeli
sınıfta, (B) sınıfı belgeye sahip olanların az tehlikeli ve tehlikeli sınıflarda, (A) sınıfı belgeye sahip olanların
ise bütün tehlike sınıflarında yer
alan işyerlerinde çalışabilecekleri
düzenlenmiş ancak; birden fazla iş
güvenliği uzmanının görevlendiril-
mesinin gerektiği işyerlerinde, sadece tam süreli olarak görevlendirilen
iş güvenliği uzmanının, işyerinin
tehlike sınıfına uygun belgeye sahip
olmasının yeterli olduğu hüküm altına alınmıştır.
Vardiyalˆ çalˆÛˆlan
yerlerde, iÛ güvenliØi
uzmanˆ vardiyalara
göre görevlendirilecek
Yönetmeliğe göre ayrıca, iş güvenliği uzmanlarının görevlendirilmesinde, bu Yönetmeliğe göre hesaplanan çalışma süreleri bölünerek
birden fazla iş güvenliği uzmanına
verilemeyecek, ancak vardiyalı çalışma yapılan işyerlerinde işveren
tarafından vardiyalara uygun şekilde
görevlendirme yapılabilecektir.
Yönetmelikle ayrıca, iş güvenliği
uzmanlarının ne kadar süreyle görev yapacaklarına dair düzenleme
de getirilmektedir. Buna göre iş güvenliği uzmanının 10’dan az çalışanı
olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan
işyerlerinde çalışan başına yılda en
az 60 dakika; diğer işyerlerinde ise:
− Az tehlikeli sınıfta yer alanlarda, çalışan başına ayda en az 10
dakika,
− Tehlikeli sınıfta yer alanlarda,
çalışan başına ayda en az 15 dakika,
− Çok tehlikeli sınıfta yer alanlarda, çalışan başına ayda en az 20
dakika
görev süresi bulunmaktadır. Ayrıca;
− Az tehlikeli sınıfta yer alan
1000 ve daha fazla çalışanı olan işyerlerinde her 1000 çalışan için,
− Tehlikeli sınıfta yer alan 750 ve
daha fazla çalışanı olan işyerlerinde
her 750 çalışan için,
− Çok tehlikeli sınıfta yer alan
500 ve daha fazla çalışanı olan işyerlerinde her 500 çalışan için
tam gün çalışacak en az bir iş güvenliği uzmanı görevlendirilecektir.
Bunun yanı sıra, çalışan sayısının
tehlike sınıflarına göre 1000, 750 ve
500 sayılarının tam katlarından fazla olması durumunda geriye kalan
çalışan sayısı göz önünde bulundurularak, yukarıda belirtilen kriterlere
uygun yeteri kadar iş güvenliği uzmanı ek olarak görevlendirilecektir.
6
iÛveren gazetesi ocak 2013
Türkiye-AB Karma ØstiÚare
Komitesi’nin 31. ToplantÛsÛ
Türkiye-AB Karma ÙstiÝare Komitesi’nin 31. Toplantˆsˆ 20-21 Aralˆk 2012 tarihlerinde Ankara’da
gerçekleÝtirildi. TÙSK ve MESS Yönetim Kurulu BaÝkanˆ TuØrul Kudatgobilik toplantˆya Türkiye Tarafˆ
1. Grup üyesi olarak katˆldˆ.
Türkiye-AB KÙK Üyeleri toplu halde.
Toplantının 20 Aralık 2012
günü yapılan açılışında Komite Eşbaşkanları Arno Metzler ve Mustafa Kumlu ile TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, AB Ekonomik
ve Sosyal Komite Başkanı Staffan
Nilsson ve Türkiye Cumhuriyeti AB Bakanı Egemen Bağış birer
konuşma yaptılar. Rifat Hisarcıklıoğlu konuşmasında demokrasi ve
barış timsali olarak AB değerlerine
ve Türkiye’nin bu değerleri benimsemesi gereğine vurgu yaptı. Staffan
Nilsson da daha önceki toplantılarda
yaptığı konuşmalarda olduğu gibi bu
defa da Türkiye-AB Karma İstişare
Komitesi’nin değinilmesi gereken
her konuya değindiğini ve normal
şartlar altında görevini tamamlamış olması gerektiğini, Komite’nin
her yeni toplantısının kendisine
Türkiye’nin AB üyeliğinin gecikmesini hatırlattığını vurguladı.
AB Bakanı Egemen Bağış ise
konuşmasında AB’ye sert ifadelerle
eleştiriler yöneltti. Bağış, müzakerelerdeki bütün engellemelere rağmen Türkiye’nin reformlara devam
ederek çalışma hayatında iki önemli
reform gerçekleştirdiğini, şimdi sıranın AB tarafında olduğunu belirtti. Konuşmasının bu noktasında
Komite’nin özellikle AB üyelerine
yönelik olarak Şubat 2013’te İrlanda Dönem Başkanlığı’nda “Sosyal
Politika ve İstihdam” başlıklı 19.
Müzakere Faslı’nın açılması için
AB Komisyonu ve Konsey nezdinde birlikte girişim yapmayı önerdi.
(Bilindiği üzere müzakerelerde ha-
lihazırda Konseyde bloke durumda
olmayan ve açılış kriterleri karşılandığı takdirde açılabilir durumda
olan 3 başlıktan biri 19. başlıktır.)
Bu öneriye karşı gerek AB tarafından gerek Türk tarafından bir itiraz olmadı ve Komitenin 20 Şubat
2013 tarihi etrafında Dublin’de toplanması fikri kabul gördü.
Toplantının “Sivil Toplum Pozitif Gündeme Nasıl Katkı Yapabilir?”
başlıklı oturumunda Türkiye Eko-
Damlacı ve Bilkent Üniversitesi
Öğretim Üyesi Dimitris Tsarouhas
sunum yaptılar. Bu oturuma T.C.
Ekonomi Bakanlığı’nın konuya
ilişkin en yetkili ismi olan Müsteşar Yardımcısı Cemalettin Damlacı katılırken AB Komisyonu’ndan
hiçbir temsilci gönderilmemesi çok
anlamlı görüldü.
Öğleden sonraki ikinci oturumda Türkiye’de Anayasa yapımı
konusundaki gelişmeler tartışıldı.
TÙSK ve MESS BaÛkanˆ TuØrul KUDATGOBÙLÙK, AB Bakanˆ Egemen BA×IÚ ile.
nomi Politikaları Araştırma Vakfı
(TEPAV) AB Enstitüsü Direktörü
Nilgün Arısan Eralp ve AB Komisyonu Türkiye Delegasyonu’ndan Erwan Marteil tarafından oldukça akademik içerikli birer sunum yapıldı.
Öğleden sonra yapılan “AB-Türkiye
Ticari İlişkilerinde Yeni Eğilimler”
oturumunda ise Ekonomi Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Cemalettin
Bu oturumda KİK Eşbaşkanı Arno
Metzler ile TEPAV Anayasa Çalışma Grubu Üyesi ve Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim
Üyesi Doç. Dr. Levent Gönenç konuşma yaptılar. Bu oturuma Meclis
Anayasa Uzlaşma Komisyonu’ndan
en az bir milletvekilinin katılımı
hedeflenmekteyken AB tarafından
siyasi katılımın olmaması nedeniyle
TBMM’den katılım olmadı. Arno
Metzler Türkiye’de Anayasa yapım
sürecinde AB ilkelerinin dikkate
alınmasının ve katılımcı, uzlaşmacı
sürecin önemine dikkat çekerken
Levent Gönenç de Meclis Anayasa
Uzlaşma Komisyonu’nun geçtiğimiz 1,5 yıllık süreçte birlikte çalışmaya yeni alıştığını, Komisyon çalışmalarının 2012 sonunda bitmesi
öngörülmekle birlikte bu sürenin
birkaç ay daha uzatılması durumunda Komisyon’un bir Anayasa metni
hazırlayabileceğinden umutlu olduğunu belirtti.
Toplantı Ortak Deklarasyon’un
kabulü ile sona erdi. Ortak Deklarasyonda TİSK ve MESS Başkanı
Tuğrul Kudatgobilik’in önerisi ile
Konsey tarafından bloke edilen başlıkların açılması ve en kısa sürede
Türkiye-AB üyelik müzakerelerine
hız kazandırılması, ayrıca TürkiyeAB arasındaki ticarette Türkiye
aleyhine olan serbest ticaret anlaşmaları sorununun acilen çözümü
çağrısı eklendi.
20 Aralık 2012 günü akşamı toplantıyı müteakip Çengelhan’da bir
akşam yemeği düzenlendi. Akşam
yemeği sırasında TİSK ve MESS
Başkanı Tuğrul Kudatgobilik, AB
Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanvekili Bela Zsombati’ye
MESS ve TİSK’in çalışmaları hakkında etraflı bilgiler verdi.
Ayrıca 21 Aralık 2012 günü
KİK gündemi kapsamında “AB ve
Türkiye’de Kadın Hakları” başlıklı
bir panel düzenlendi.
7
iÛveren gazetesi ocak 2013
2013’te AB gündemi
FATÙH TOKATLI
MESS Uluslararasˆ ÙliÛkiler Müdürü
[email protected]
AB çok zor bir yılı geride
bıraktı. Euronun geleceğine ilişkin tartışmalarla geçen
2012’nin son günlerinde, özellikle
Yunanistan merkezli senaryolarda
bir dipten dönüş süreci başladı ve
Yunanistan’ın kredi notu yükseltildi.
1 Ocak 2013 itibariyle AB Dönem Başkanlığı’nı İrlanda devraldı.
İrlanda dönem başkanlığı önceliklerini şöyle açıklıyor:
• Avrupa’da ekonomik yönetişimi yenileyerek sürekli istikrarı sağlamak • Genç işsizliğini gündeme
taşımak • Dijital ekonomiyi teşvik
edecek mevzuatı tamamlamak ve
KOBİ’lere yönelik tedbirler uygulamak • Kara ve denizlerde potansiyel
doğal kaynaklara odaklanmak • Serbest ticaret anlaşmaları sürecini desteklemek ve genişleme gündeminin
takibini sürdürmek.
İrlanda, 7. kez AB dönem başkanlığını üstleniyor ve bu defaki dönem başkanlığı AB’ye katılışının 40.
yılına isabet ettiği için ayrıca önem
taşıyor.
İrlanda büyüme ve istihdam
gündemi kapsamında mali konsolidasyon, kredi, işsizlik, uluslararası ticaret, büyüme ve istihdam yaratacak
diğer alanlarda tedbirler içeren yeni
bir büyüme ve istihdam paketini
Liderler Zirvesi’nde kabul ettirmeye çalışacak. Liderler Zirvesi 14-15
Mart 2013’te Bahar Toplantısı’nı,
27-28 Haziran 2013’te ise Yaz
Toplantısı’nı yapacak.
Sosyal gündem kapsamında
İrlanda Dönem Başkanlığı’nda
çalışanların hareketliliğini destekleyecek düzenlemelerin uygulanabilirliğinin artırılması hedefleniyor. Bu kapsamda serbest meslek
sahiplerinin yeterliliklerinin diğer
AB ülkelerinde de otomatik tanınmasına ilişkin 2005/36 Direktifin’de
değişiklik yapılması hakkındaki teklifin yasalaşması amaçlanıyor. Buna
ek olarak kamu alımları sisteminin
modernleştirilmesi amacıyla mevcut
2004/17 ve 2004/18 Direktifleri’ne
ilişkin değişiklik teklifleriyle imtiyaz
sözleşmelerine ilişkin yeni direktif
taslağının hayata geçirilmesi amaçlanıyor. Bunlara ilave olarak yine
AB tek pazarının işleyişine ilişkin
unsurlardan geçici görevlendirme
kapsamında işçilerin diğer AB ülkelerine gönderilmesine ilişkin AB
Direktifi’nin de, söz konusu işçilerin
hakları netleştirilerek çözülmesi hedefleniyor.
Ekonomi tarafında İrlanda Dönem Başkanlığı, yeni ekonomik yönetişim sisteminde ücretler, ücret
endeksleme sistemleri, işgücü piyasaları, emeklilik sistemleri, eğitim ve
yoksulluk konularını da içeren bir
ekonomik ve bütçesel koordinasyon mekanizması oluşturulmasını
amaçlıyor.
AB bütçesi konusunda ise Kasım 2012’de varılamayan anlaşmanın bir an önce tamamlanması hedefleniyor. İrlanda bunun için önce
bütçe rakamı, ardından bütçe kalemlerinin politika alanlarına dağılımı üzerinde anlaşmaya varılmasını
amaçlıyor.
İrlanda bu kapsamda ortak tarım
politikası ile balıkçılık politikasında
reform yapılmasını, araştırma ve yenilikçilik harcamalarının artırılmasını, AB’deki yoksul bölgelere yardımların devam etmesini sağlamayı
ve Avrupa’da altyapıyı iyileştirerek
büyüme ve istihdam yaratması beklenen “Connecting Europe Facility”
Programı’na öncelik vermeyi hedefliyor.
Bu konuların dışında, 2013’te
hızlı ilerleme kaydedilmesi beklenen bir konu daha var: AB-ABD
ticari ilişkileri. Bu konuda Transatlantik Ekonomik Konseyi, Kasım
2011’de AB ve ABD liderlerini bir
araya getiren zirvede kendisine verilen göreve dayanarak “Büyüme ve
İstihdam İçin Üst Düzey Çalışma
Grubu” oluşturulması kararını vermiş ve AB Ticaret Komiseri Karel
de Gucht ve ABD Ticaret Temsilcisi Ron Kirk’den oluşan bu üst düzey
çalışma grubu faaliyete girmişti.
Üst Düzey Grup 2012 yılında bir ön rapor hazırladı ve ilgili paydaşların görüşlerine sundu.
Raporda iki taraf arasında ticari
ilişkilerin geliştirilmesi için temel
hedef olarak zaten ortalama yüzde
3 gibi düşük bir düzeyde bulunan
tarifelerin indirilmesi değil, başta
standardizasyon olmak üzere tarife
dışı engellerinin azaltılması öneriliyordu. Bu öneriler hakkında Ekim
2012 sonuna kadar ilgili taraflardan
görüşler toplandı. Şimdi ise Üst
Düzey Grup’un nihai raporunu yayınlaması bekleniyor. Nihai raporun
yayınlanmasının ardından 2013’te
bu konuda hızlı bir gelişme sağla-
nabileceği beklentisi hakim, zira
her iki tarafta da bu konuda siyasi
irade gözleniyor. İrlanda’nın 2013
Dönem Başkanlığı, ABD ile özel
ilişkileri ve özellikle de Demokrat
Parti’nin İrlanda diasporasıyla yakın ilişkileri AB-ABD ticaret ilişkilerinin geliştirilmesine yönelik
ilave bir kolaylaştırıcı avantaj olarak
görülüyor.
İrlanda, Dönem Başkanlığı’nı
1 Temmuz 2013 tarihinde Litvanya’ya devredecek. Litvanya, bu
görevi üstlenecek ilk Baltık Devleti
olacak. Bu açıdan Litvanya’nın Dönem Başkanlığı tüm Doğu Avrupa
ve ayrıca Rusya ile ilişkiler açısından
önem taşıyor. Litvanya’nın Dönem
Başkanlığı’na ilişkin gündemi ise şu
şekilde:
• Enerji güvenliğinin iyileştirilmesi • AB’nin Baltık Bölgesi stratejisinin etkili şekilde uygulanması
• Gürcistan ve Ukrayna gibi Doğu
Ortaklığı ülkelerinin AB’ye yakınlaştırılması • Dış sınırların etkili
şekilde korunması.
Tabii bu öncelikler tek başına
AB’nin politikalarını belirleyecek
değil. Ancak Litvanya’da Cumhurbaşkanlığını AB konusunda çok
tecrübeli bir isim olan, AB müzakerelerinden sorumlu eski ba-
kan ve sonrasında AB Komiserliği
yapmış Dalia Grabauskaite yürütüyor. Grabauskaite’nin Cumhurbaşkanlığında Litvanya’nın Dönem
Başkanlığı’nın sembolik bir görev
olarak kalmamasını beklemek yerinde olacaktır.
Öte taraftan Litvanya’nın, özellikle Baltık ülkelerinin Rusya kaynaklı endişelerinden dolayı gündeme getirdiği öncelikler Türkiye’nin
AB açısından içerdiği katma değeri
ön plana çıkarabilir. AB gündemine ekonomik büyüme ve istihdam yaratma ihtiyacının yansıması,
İrlanda’nın Türkiye ile güçlü ilişkileri ve transatlantik boyuttaki rolü,
Litvanya’nın AB gündemine yukarıda bahsettiğimiz muhtemel katkısı
ile Türkiye’nin 2013’te AB müzakerelerinde yeni başlıklar açması hem
mümkün hem de gereklidir. 2013
içerisinde Kıbrıs konusunda limanlar özelinde bir çözüm geliştirilebildiği takdirde Türkiye için süreç
yeni bir ivme kazanabilir. 2013 bir
başka açıdan da çok değerli, zira AB
Dönem Başkanlığı 1 Ocak 2014’te
komşumuz Yunanistan’a geçiyor ve
Yunanistan Dönem Başkanlığı’nda
Türkiye’nin üyelik müzakerelerinde
ilerleme sağlamasını beklemek gerçekçi olmayacak.
8
iÛveren gazetesi ocak 2013
2012-2014
dönemi GTØS
de×erlendirme
toplantÛlarÛ
yapÛldÛ
2012-2014 dönemini kapsayan
Grup Toplu İş Sözleşmeleri ile ilgili
olarak Türk Metal ve Birleşik Metalİş Sendikaları’nın verdikleri teklifler, 14 Aralık 2012 tarihinde İstanbul MESS Merkez Binası’nda, 17
Aralık 2012 tarihinde Bursa Hilton
Oteli’nde, 18 Aralık 2012 tarihinde
MESS İzmir Bölge Temsilciliği’nde
ve 19 Aralık 2012 tarihinde MESS
Ankara Bölge Temsilciliği’nde
MESS üyelerinin katıldığı toplantılarda değerlendirildi.
Toplantılara, Yönetim Kurulu
Başkanı Tuğrul Kudatgobilik, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Bedirhan
Çelik, Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve İzmir Bölge Temsilciler Kurulu Başkanı Mehmet Demirpençe, MESS Yönetim Kurulu Üyesi
ve Bursa Bölge Temsilciler Kurulu
Başkanı Cenk Yöney, Yönetim Kurulu Üyesi Erol Somersan, Yönetim
Kurulu Üyesi Nejat Çankaya, Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Betil,
Yönetim Kurulu Üyesi Yağız Eyüboğlu, MESS Ankara Bölge Temsilciler Kurulu Başkan Vekili Salim
Erol Akkoyunlu ile MESS Genel
Sekreteri Av. İsmet Sipahi katıldılar.
MESS Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kudatgobilik, toplantılarda yaptığı konuşmasında şu açıklamalara yer verdi:
“2012 yılı, Türkiye’nin temel hukuki düzenlemelerinin değiştiği bir
yıl oldu. Şöyle ki; Türk Ticaret Kanunu (bazı maddeleri hariç) ile Türk
Borçlar Kanunu 1 Temmuz 2012
tarihinde; öte yandan, çalışma hayatının en önemli gündem maddelerinden biri olan ve yıllardır üzerinde tartışılan İş Sağlığı ve Güvenliği
Kanunu Tasarısı yasalaşarak (bazı
maddeleri hariç) 2012 yılı sonu itibariyle yürürlüğe girdi. Son olarak
ise, çalışma hayatı ile endüstri ilişkilerinin temel taşlarından olan 2821
sayılı Sendikalar Kanunu ve 2822
sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev
ve Lokavt Kanunu’nu yürürlükten
kaldıran 6356 sayılı Sendikalar ve
Toplu İş Sözleşmesi Kanunu, 7 Kasım 2012 tarihinde yürürlüğe girdi.
Her dört kanun da gerek MESS’in
gerekse de TİSK’in önemli katkılarının yer aldığı kanunlar olmuştur.
Çalışma hayatının domino taşlarını oluşturan söz konusu kanunlarla
birlikte çalışma hayatında yeni bir
sayfa açılmıştır.
Grup Toplu İş Sözleşmeleri kapsamındaki üye sayımız, 158’dir. Bunlardan Türk Metal Sendikası’nın
örgütlü olduğu 121 üyemizde çalışan 124.009 işçi, Birleşik Metal-İş
Sendikası’nın örgütlü olduğu 33
üyemizde çalışan 12.483 işçi ve Çelik İş Sendikası’nın örgütlü olduğu
4 üyemizde çalışan 2.441 işçi bulunmaktadır. Toplamda, 158 üyemizde
çalışan 138.933 işçi için Grup Toplu
İş Sözleşmeleri müzakerelerine başlanılacaktır. Yetki itirazı olan üye işyeri sayımız ise 4’tür. Bilindiği üzere,
bugüne kadar imzaladığımız sözleşmeler, sadece metal işkolunun değil,
diğer tüm işkollarının da örnek aldığı sözleşmeler olmuştur. Şu husus
bilinmelidir ki; uluslararası arenada
rekabet edebilirliğimizi etkilemeyecek ve istihdamın önünü kesmeyecek bir sözleşmeye imza atmak en
öncelikli hedefimizdir.”
MESS Genel Sekreter Baş Yardımcısı Av. Hakan Yıldırımoğlu,
toplantılarda yaptığı açıklamada,
yetki ve müzakere sürecine ilişkin
bilgi aktardı. Yıldırımoğlu, metal
işkolunda muhatap 3 işçi sendikası
(Türk Metal, Birleşik Metal-İş ve
Çelik-İş) ile imzalanmış bulunan
ÙSTANBUL
BURSA
ÙZMÙR
ANKARA
Grup Toplu İş Sözleşmeleri’nin
31 Ağustos 2012 tarihinde sona
erdiğini, işçi sendikalarının 2012
yılının Mayıs ayı içerisinde işyerlerinde yeni dönem için yetki tespiti
talebinde bulunduklarını ancak işkolu istatistiklerinin yayımlanmaması ve yeni yasa çalışmaları nedeniyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı’nca yetki başvurularına
yanıt verilmediğini ve bu nedenle
MESS Grup Toplu İş Sözleşmeleri
müzakerelerine zamanında başlanılamadığını belirttikten sonra sözlerine şöyle devam etti:
“7 Kasım 2012 tarihinde 6356
sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesini
takiben yetki tespit yazıları, üyemiz
işyerleri için Sendikamıza gönderilmeye başlanmıştır. Yetki prosedürü
henüz tamamlanmamış olduğundan Grup Toplu İş Sözleşmeleri’nin
başlangıç tarihi henüz belli değildir.
Yetki belgelerinin geliş tarihine göre
müzakerelerin çok yakın bir tarihte başlaması kuvvetle muhtemeldir.
Toplu sözleşme müzakere sürecinin
tamamlanmasının takvim bakımından Mart 2013 sonunu bulacağı değerlendirilmektedir.”
Toplantılarda, MESS Baş Hukuk Müşaviri Av. Erten Cılga, muhatabımız Türk Metal ve Birleşik
Metal-İş Sendikaları’nın vermiş oldukları 2012-2014 dönemine ilişkin
teklifler hakkında bir sunum yaptı.
9
iÛveren gazetesi ocak 2013
Cumhuriyetin kanatlarÛndaki
giriÚimci: AsÛm KocabÛyÛk
Borusan Holding Kurucu ve Onursal BaÝkanˆ Asˆm Kocabˆyˆk 28 Aralˆk 2012 tarihinde hayatˆnˆ kaybetti.
Türkiye sanayisine büyük hizmetleri geçen Borusan Grubu’nu kurarak Türkiye’nin önde gelen kuruluÝlarˆndan
biri haline getiren Asˆm Kocabˆyˆk 29 Aralˆk 2012 tarihinde son yolculuØuna uØurlandˆ.
1924 yılında Afyon’un
Tazlar Köyü’nde doğan
Asım Kocabıyık’ın ismi
Türkiye’nin sanayileşme serüvenine paralel olarak anıldı. 57 yıl liderliğini yaptığı
Borusan Grubu’nun bugün
6 bin kişinin çalıştığı, çelik, distribütörlük, lojistik
ve enerji alanlarında faaliyet
gösteren bir dünya şirketi
haline gelmesini sağladı.
Asım Kocabıyık, Borusan Kocabıyık Vakfı aracılığıyla eğitim, kültür
ve sanat alanlarında toplumun gelişimini destekleyecek projeleri hayata
geçirdi. Hayatı boyunca, ülkesine hizmet olarak gördüğü sosyal sorumluluk çalışmaları ve hayırseverliğiyle ilköğretim, lise, yüksekokul, fakülte ve öğretmen evi gibi sayısız eğitim kurumları yaptırarak Milli Eğitim
Bakanlığı’nın hizmetine sundu.
Cumhuriyet döneminin ilk sanayici kuşağının bir temsilcisi olarak
Asım Kocabıyık, Türkiye ekonomisi ile sanayisinin gelişmesinde ve dışa
açılmasında önemli misyonlar üstlendi. Başta TÜSİAD olmak üzere iş
dünyasının önde gelen örgütlerinde aktif rol aldı.
Neredeyse Cumhuriyet ile yaşıt, mütevazı bir işadamı, cesur, girişimci
ve gençlerin eğitimi için yılmadan yıllarca emek veren, Türkiye’de ilkleri
başaran, Türk sanayinin gelişmesini sağlayan bir çınar, çağdaş, ileri görüşlü
ve aydınlık bir insan olan Asım Kocabıyık’ın vefatı; gerek MESS gerekse
Türkiye için yeri doldurulamayacak büyük bir kayıptır.
“Bu memlekete gönül borcum var, hayatım boyunca bunu ödemek için
çalıştım” diyen Asım Kocabıyık, Türk iş dünyasının görebileceği en çalışkan, başarılı, saygı duyulan ve hiç şüphesiz gençlerimizi en çok düşünen
isimlerinden birisiydi. MESS ile 50 yılı aşkın birlikteliği olan, Türkiye
sanayisinin bugünlere ulaşmasında büyük emeği bulunan Asım Kocabıyık
adının, ülkemizin gelişmesi yönündeki değerli katkılarıyla sonsuza dek
yaşayacağına ve daima şükranla anılacağına tüm kalbimizle inanıyoruz.
Asˆm KOCABIYIK Borusan Kocabˆyˆk Vakfˆ’nˆ kurdu.
Asım Kocabıyık öğrenciliğinde, babası Ahmet
Kocabıyık’ın kurduğu İstikbal Ticaret T.A.Ş.’de çalışmaya başladı.
1944
Babası Ahmet Kocabıyık’ı yitirdi.
1952
27 çalışanı ile sanayi
1958sektörüne adım attı, Borusan Boru Sanayi Şirketini kurdu.
Kerim Çelik kuruldu.
Uludağ Üniversitesi tarafından Fahri Doktor
unvanı verildi.
2007
Uludağ
Üniversitesi
2008Gemlik Suğnipek Yerleşkesi Hukuk Fakültesi eğitim birimleri ve dekanlık binaları tamamlanarak üniversiteye teslim edildi.
Erzurum Atatürk Üni-
2010versitesi tarafından Fah-
ri Doktor unvanı verildi.
1960
Afyon Kocatepe ÜniSupsan kuruldu.
2011versitesi Ahmet Necdet
1970
Sezer Yerleşkesi Hukuk Fakültesi
Borusan Boru Gemlik
binası tamamlanarak Ağus1976tesisleri faaliyete geçti. eğitim
tos ayında üniversiteye teslim edildi.
Borçelik kuruldu.
Asım Kocabıyık Kültür
1990
2012Merkezi açıldı.
Borusan, dünya iş ma1994kinaları lideri Caterpillar’ın önce Türkiye’de, ardından
da Yakın Asya’daki temsilciliğini
aldı.
Borusan Lojistik yeniden
yapılandırıldı,
sektöründe toplam kalite yönetimi
ödülleri alan ilk ve tek şirket oldu.
2000
Yönetim Kurulu Başoğlu Ahmet
Kocabıyık’a devretti.
2001kanlığı’nı
Asım ve Nurhan Kocabıyık Öğretmenevi açıl-
2005
dı.
Milli eğitime yaptığı
katkılar nedeniyle İstanbul Üniversitesi ve Kocaeli Üniversitesi tarafından Fahri Doktor unvanı sunuldu.
2006
ÙÛveren temsilcileri bir arada. TuØrul KUDATGOBÙLÙK, Burhanettin GÜNERGUN,
Asˆm KOCABIYIK, Sakˆp SABANCI
Asˆm KOCABIYIK dünyaya geldiØi
Afyonkarahisar’ˆn Tazlar Köyü için
köyü geliÛtirecek, doØal kaynaklarˆnˆ
koruyacak ve istihdam saØlayacak
projeleri hayata geçirdi. Bunlardan biri
de Asˆm KOCABIYIK’ˆn desteØi ve TEMA
Vakfˆ’nˆn iÛbirliØi ile yürütülen kˆrsal
kalkˆnma projesiydi. Hayrettin KARACA
ve Nihat GÖKYÙ×ÙT ile beraber.
Her zaman sevgi ve saygˆyla anaca؈mˆz Asˆm Kocabˆyˆk’a MESS camiasˆ adˆna Tanrˆ’dan rahmet, ailesine, yakˆnlarˆna ve
Borusan ailesine baÛsaØlˆØˆ diliyoruz. Mekânˆ cennet olsun.
10
iÛveren gazetesi ocak 2013
ÙÛkollarˆ YönetmeliØi yayˆmlandˆ
6356 sayılı Sendikalar ve Toplu
İş Sözleşmesi Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilen ve Kanuna ekli
(1) sayılı cetvelde gösterilen işkollarına hangi işlerin gireceğini tespit
etmek amacıyla Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılan İşkolları Yönetmeliği, 19 Aralık 2012 tarih ve 28502 sayılı Resmi
Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe
girdi.
Yönetmelikte ekonomik faaliyetlerin sınıflandırılmasına ilişkin
uluslararası norm ve standartlar
ile NACE Rev 2-Altılı Ekonomik
Faaliyet Sınıflaması da göz önünde bulundurularak her bir işkoluna
giren işlerin neler olduğu düzenleniyor. Buna göre Sendikamıza üye
işyerlerinin faaliyet gösterdiği metal
işkolu 12. sırada yer almaktadır.
Yönetmeliğe göre;
• Bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler
de, asıl işin girdiği işkolundan sayılacaktır.
• Yeni bir toplu iş sözleşmesi için yetki süreci
başlamış ise işkolu değişikliği tespiti bir sonraki
dönem için geçerli olacaktır. İşkolu tespit talebi
ve buna ilişkin açılan davalar, yetki
işlemlerinde ve yetki tespit davalarında bekletici neden sayılmayacaktır.
• 10.11.1983 tarihli ve 83/7376
sayılı İşkolları Tüzüğü’ne göre belirlenmiş olan işyerlerinin işkolu,
en son yetki belgesi alan sendikanın
kurulu bulunduğu işkolundan sayılacaktır.
• Bir işyerinin hangi işkoluna
girdiği konusunda anlaşmazlık çıkması halinde, ilgililerin başvurusu
üzerine, işkolu, o işyerinde yürütülen işin niteliğine göre Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca
belirlenecek ve söz konusu karar
Resmî Gazete’de yayımlanacaktır.
Bu tespite karşı ilgililer, Sendikalar
ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun
5. maddesine göre kararın yayımından itibaren 15 gün içinde dava açabilecektir.
• Her işkolunda çalışan, sendikalara üye olan ve olmayan işçilerin
sayılarıyla bunların sendikalara göre
dağılımı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca, her yıl ocak ve
temmuz aylarında çıkartılacak istatistiklerde gösterilecek; bu istatistikler Resmî Gazete’de yayımlanacaktır. Yayımlanan istatistik, toplu
iş sözleşmesi ve diğer işlemler için
yeni istatistik yayımlanıncaya kadar
geçerli olacaktır.
Demir-Çelik Sektörü Strateji
Belgesi ve Eylem Planˆ açˆklandˆ
Türkiye Demir Çelik ve Demir
Dışı Metaller Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı Tanıtım Toplantısı 26 Aralık 2012 tarihinde,
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Çırağan Sarayı’nda
gerçekleştirildi. Sektörün rekabet
gücünü artırmak ve sürdürebilirliğini sağlamak amacıyla yayımlanan
Strateji Belgesi’nde 5 farklı hedef
için 24 eylem belirlendi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’ün Türkiye Demir Çelik ve Demir Dışı Metaller
Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem
Planı’nı tanıttığı toplantıda; Demir
Çelik Üreticileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Bayram Yusuf
Aslan (İÇDAŞ Yönetim Kurulu
Başkanı), Demir Çelik Üreticileri
Derneği Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Halil Şahin (İDÇ Yönetim Kurulu Başkanı), İstanbul
Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu
Başkan Yardımcısı Çetin Tecdelioğlu ve Çelik İhracatçıları Birliği
Başkanı Namık Ekinci konuşmacı
olarak yer aldılar.
Bayram Yusuf Aslan yaptığı konuşmada sektörün üretim kapasi-
Demir Çelik Üreticileri
DerneØi Yüksek ÙstiÛare
Konseyi BaÛkanˆ Halil
ÚAHÙN, Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakanˆ Nihat
ERGÜN, Demir Çelik
Üreticileri DerneØi Yönetim
Kurulu BaÛkanˆ Bayram
Yusuf ASLAN,
Ùstanbul Demir ve Demir
DˆÛˆ Metaller Ùhr. BirliØi
Yönetim Kurulu BaÛkan
Vekili Çetin TECDELÙO×LU
ve Çelik Ùhracatçˆlarˆ BirliØi
BaÛkanˆ Namˆk EKÙNCÙ
(soldan saØa)
tesi hakkında bilgi vererek, dünden
bugüne sektörün gelişimine değindi. Halil Şahin ise konuşmasında
Avrupa Kömür Çelik Topluluğu
ile imzalanmış olan serbest ticaret
anlaşmasının, yatırımların devlet
desteği verilmesini sınırlandıran
hükümleri sektörün gelişme hızını
olumsuz yönde etkilediğini belirtti.
Strateji Belgesi ile Eylem
Planı’nı açıklayan Bilim, Teknoloji ve Sanayi Bakanı Nihat Ergün,
hazırladıkları strateji belgeleri ve
eylem planlarıyla hem kamunun
hem de özel sektörün önüne yol haritaları koyduklarını belirtti. Strateji
tör oluşturma kararlılığımızı açıkça
göstermektedir’’ dedi.
Bakanlˆk tarafˆndan
atˆklarla ilgili strateji
belgesi ve eylem planˆ
hazˆrlanˆyor
belgesindeki eylemlerin, demir çelik
ve demir dışı metaller sektörünün
üretim zincirinin her halkasına hitap ettiğini, “Bu eylemler, üretimde
yerli girdi kullanım oranını artıracak, katma değeri yüksek ürünlerin
ağırlıklı olarak yerli üretimden karşılanmasını sağlayacak ve dış ticaret
dengemizi olumlu yönde geliştirecek eylemlerdir. Bu eylemlerin hayata geçmesiyle, yurtdışından temin
ettiğimiz yüksek teknolojili ürünlerin ülkemizde üretilmesi için büyük bir adım atmış olacağız. Strateji
Belgesi’nde yer alan eylemler, dünya
standartlarında rekabetçi bir sek-
Bakan Ergün, Demir Çelik ve
Demir Dışı Metaller Sektörü’nün,
sanayinin lokomotif ve ana sektörlerinden biri olduğunu ve dünyadaki en rekabetçi ekonomilerden biri
olma potansiyelini taşıdığını belirtti. Ayrıca sektörde karşılaşılan en
önemli sorunların başında kullanılan girdiler itibariyle dışa bağımlılık
geldiğini, sektörün geçtiğimiz yıl
kullandığı 31 milyon ton hurda demirin yüzde 70’e yakın kısmını ithal
ettiğini sözlerine ekledi. Hurdanın
yurtiçinde temin oranının her gün
arttığını ama henüz yeterli seviyede
olmadığını belirten Bakan Ergün,
“Türkiye’nin atık yönetimine ihtiyacı var. Bunu servete dönüştürmemiz
lazım. O da bizim Bakanlığımıza
verilmiş bir görev olduğu için atıklarla, atık toplanması ile ilgili bir
strateji belgesini de oluşturuyoruz’’
dedi.
11
iÛveren gazetesi ocak 2013
DÜNYADAN
BASINDAN
DˆÛ Ticaret ve GSYH
Avrupa için karamsar
bir yorum
Belçika 107,70
Úrlanda 95,14
Macaristan 90,06
Hollanda 89,64
Slovakya 88,55
Malezya 87,50
Slovenya 82,46
Çek Cum. 82,28
Tayland 79,31
Tayvan 72,48
Bulgaristan 67,18
Ürdün 60,83
G. Kore 56,95
Avusturya 56,71
Danimarka 50,02
Úsviçre 45,96
Úsveç 45,89
Almanya 45,67
Polonya 44,90
Romanya 42,14
Finlandiya 40,31
Úsrail 38,81
HÛrvatistan 38,25
Portekiz 38,14
Üili 36,43
Norveç 34,71
Meksika 32,49
Úngiltere 32,18
Kanada 31,32
G. Afrika 31,05
Úspanya 29,87
Útalya 29,61
Hindistan 29,20
Fransa 29,08
Türkiye 28,04
Çin 27,82
Rusya 26,63
Endonezya 25,36
Yunanistan 24,91
Arjantin 20,79
IMD’nin
2 0 1 2
Yıllığı’nda
rekabet gücünün
ölçümü için kullanılan ölçütler
arasında dış ticarete ilişkin veriler
geniş yer tutuyor.
Bu ölçütlerden
biri de ülke ticaret
hacminin GSYH’ya
oranı. Dış ticaretin
GSYH’da daha yüksek
pay edinmesi için sadece ülkenin ihracatının veya ithalatının yüksek seyretmesi değil,
ülke ekonomisinin bir bütün
olarak küresel ekonomiyle bütünleşmiş, dışa açık olması ve ticaretin
nimetlerinden faydalanmaya hevesli
bir toplumunun olması gerekiyor.
Sıralamaya bakıldığında Türkiye’nin kendisine 59* ülke arasında ancak 47. sırada yer bulabildiğini ve AB
ülkelerinden sadece Yunanistan’dan
daha yukarıda bulunduğunu gözlemliyoruz. Bu da bizlere Türkiye’nin sürekli
artmasıyla sevindiğimiz ihracatının yeterli olmamasının yanı sıra, bizi tedirgin eden
ithalatının da büyük ölçüde tek yönlü olmasından kaynaklanıyor. Bir başka deyişle
ürettiği ürünleri Avrupa’ya ve Ortadoğuya
satabilecek daha çok iş adamına ihtiyacımız
var.
Sıralamada dünya ekonomisinin Çin,
Rusya, Japonya ve hatta ABD gibi devlerinin
Türkiye’nin de altında kaldıklarını görüyoruz.
Japonya ve Rusya açısından bakıldığında bu
ülkelerin henüz hala dışa tam açılmamış olmalarının ve korumacı önlemlerinin önemli etkisi
olduğunu söylemek mümkün. Çin’de de henüz
hala büyük nüfus kesimleri dış ülkelerde üretilen ürünlerden faydalanabilecek ekonomik güce
sahip değiller ve bu devasa ekonominin hala çok
büyük bir kısmı kendi içinde dönüyor. ABD’de
ise ekonominin büyüklüğü, bu büyüklüğe pek de
uymayan ihracatı yutarken ülkenin gerçekleştirdiği büyük miktardaki ithalatın Asya’dan düşük
birim fiyatlarla gerçekleştirildiğini göz önüne
almak gerekiyor. Ayrıca ABD ekonomisinin büyüklüğüne en çok katkı yapan hizmet sektörü ile
finans sektörünün ticarete konu olmaması da bu
oranı aşağı çekiyor.
Avustralya 20,79
Japonya 16,91
ABD 15,62
Brezilya 12,18
* Orijinal sˆralamadaki 59 ülkeden 44’ü tabloya alˆnmˆÝtˆr.
Kaynak: Uluslararasˆ Yönetim GeliÝtirme Enstitüsü (IMD)
Dünya Rekabet YˆllˆØˆ 2012
Avrupa ekonomisinde sˆnˆrlˆ bir kötüleÝmede bile
Türkiye’nin yüzde 4 oranˆnda büyümesi riske girebilir.
FATÙH ÖZATAY
RADÙKAL, 8 Ocak 2013
varsayımlar çerçevesinde, 2012’de
yüzde 3’ün biraz altında kalması beklenen büyüme oranımızın
2013’te yüzde 4 veya çok az üzerine
çıkması beklenir demiştim.
Kasım ayı sanayi üretimi siz bu
satırları okuduğunuzda açıklanBelirsizlik sürüyor
mış olacak. Bir yıl öncesine göre
önemli bir artış gerçekleşmesi bekBu varsayımlardan ilki kısmen
leniyor üretimde. Bunun iki nedeni
tuttu. Bazı sorunların çözümü iki
var. Birincisi, 2011’in kasım ayında
ay sonraya ertelendi ama ABD mali
bayram vardı; çalışma günü sayısı
uçuruma düşmedi. Avrupa’ya ilişkin
azdı. Oysa 2012’nin kasım ayında
bir uzmandan karamsar sayılabilebayram yoktu. Daha fazla çalışılan
cek bir yazı yayımlandı geçen hafta
2012’de üretimin de daha yüksek
sonunda (C. Wyplosz, 4 Ocak, www.
olması normal. İkinvoxeu.org). 2012’ye
cisi, üçüncü çeyrekte 2013’e iliÛkin tahminlerimi ilişkin ikinci kabuen kötüyü görmüş verirken dört temel
lümün gerçekçiliğini
olabiliriz; ekonomi kabul yapmˆÛtˆm:
sorgulatan bir yazı
yılın son çeyreğinde ABD mali uçuruma
bu. Yazar, özet olarak,
toparlanmaya başla- düÛmeyecek. Avrupa’da
Avrupa’da
2012’de
mış olabilir. İlk neden iÛler 2012’dekinden
bazı önemli adımlar
üzerinde herhangi bir daha kötü olmayacak
atıldığını ancak asıl
şüphe gölgesi yok. ama bir iyileÛme de
belirleyici kararların
Oysa ikinci nedenin gerçekleÛmeyecek. Dünya
henüz alınmadığını
ne kadar gerçekçi ekonomisinde büyüme,
belirtiyor. Zaten karar
IMF’nin öngörüleri
olduğundan
emin
alamayan politikacıdoØrultusunda 2012’ye
değiliz. Kapasite kulların bir de Avrupa
kˆyasla ˆlˆmlˆ bir artˆÛ
lanım oranı ve reel
Merkez Bankası’nın
gösterecek. Yurtiçi kredi
kesim güven endeksi artˆÛ oranˆ (ekonomi
anı kurtaran ama
gibi daha önce ya- yönetiminin istediØi gibi)
temel sorunları çözyımlanan ve aralık yüzde 15 düzeyi civarˆnda
meyen uygulamaları
ayı verileri de olan kalacak.
nedeniyle gereğinden
göstergeler, belirgin
fazla rahatladıklarına
bir biçimde toparlandikkat çekiyor. Oysa
manın başladığına bizi ikna etmiyor
sıraladığı sorunlar oldukça çetrehenüz. Ancak şunu belirtmek mümfilli. Bunların kolay bir çözümü de
kün: Dördüncü çeyrek üçüncüden
yok. Sonuç olarak işlerin iyileşmekötü değil. ‘Belirgin biçimde’ olmasa
den önce biraz daha kötüleşeceğini,
da ılımlı bir toparlanma yaşanmış
iyimser ihtimalle 2013’ün en kötü
olabilir. Ne kadar ılımlı? Bir şey söyyıl olacağını, belki bu yıldan sonra
lemek için biraz daha gözleme ihtiAvrupa’nın daha iyi günlere yöneleyaç var.
bileceğini vurguluyor.
2013’e ilişkin tahminlerimi veYazar haklı çıkar ve bu yıl
rirken hatırlarsanız dört temel
Avrupa’da işler 2012’den daha kötükabul yapmıştım: ABD mali uçuye giderse bizim açımızdan olumsuz
ruma düşmeyecek. Avrupa’da işler
gelişmeler yaşanacağı açık. Peki, ne
2012’dekinden daha kötü olmayacak
kadar olumsuz? Kestirmek zor. Gerçekten Avrupa’da işler kötüye gideama bir iyileşme de gerçekleşmeyecek. Dünya ekonomisinde büyüme, cekse ne kadar kötüye gideceğine
bağlı. Sınırlı bir kötüleşmede bile
IMF’nin öngörüleri doğrultusunda
Türkiye’nin yüzde 4 oranında büyü2012’ye kıyasla ılımlı bir artış göstemesi riske girebilir. Kısacası, küresel
recek. Yurtiçi kredi artış oranı (ekoekonomiye ilişkin belirsizlikler hâlâ
nomi yönetiminin istediği gibi) yüzde 15 düzeyi civarında kalacak. Bu
sürüyor.
12
iÛveren gazetesi ocak 2013
Tu×rul Kudatgobilik’e B-20’de
EÚbaÚkanlÛk görevi
TÙSK ve MESS Yönetim Kurulu BaÝkanˆ TuØrul Kudatgobilik, G-20 oluÝumuna paralel olarak faaliyet gösteren
ve 20 G-20 üyesi ülkenin iÝ dünyasˆ teÝkilatlarˆndan oluÝan B-20’nin 2013 çalˆÝmalarˆ kapsamˆnda “ÙÝ
Yaratma, Ùstihdam ve Ùnsan Sermayesine Yatˆrˆm” baÝlˆklˆ görev gücünün eÝbaÝkanlˆØˆna seçildi.
Söz konusu görev güçleri 2013 yılında Rusya’nın G-20 Dönem Başkanlığı
boyunca ilgili alanlardaki politikalara ilişkin G-20 çalışmalarına iş dünyası örgütlerinin görüşlerini oluşturacaklar.
Görev güçlerinde başkanlığı Rus iş dünyasından bir temsilci üstlenirken,
kendisi adına koordinasyonu yürütecek bir de şerpa* bulunuyor. Rus iş dünyasından gelen bu ekip, G-20 ülkelerinin önemli iş dünyası liderleri ile önemli
uluslar arası iş dünyası teşkilatlarının liderlerinden “eş başkan” sıfatını taşıyan
temsilcilerle tamamlanıyor.
TİSK ve MESS Başkanı Tuğrul Kudatgobilik de, TÜSİAD üyesi ve Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu Yönetim Kurulu Başkanı kimliği ile
önerildiği bu görev için, diğer ülkelerin gösterdiği adaylar arasından Rusya Sanayiciler ve Girişimciler Birliği tarafından tercih edildi.
B-20 İş Yaratma, İstihdam ve İnsan Sermayesine Yatırım Görev Gücü
2013 Mart ve Haziran aylarında iki toplantı yaparak G-20 zirvesi öncesinde iş
dünyasının görüşlerini hazırlayacak.
1
Görev Gücü
BaÝkan ve Üerpa
EÝbaÝkanlar
YatÛrÛmlar,
AltyapÛ ve
KalkÛnma
Kirill DMITRIEV / CEO, Rusya DoØrudan YatÛrÛmlar Fonu
Thomas DONOHUE / ABD Ticaret OdasÛ BaÝkanÛ
Üerpa
Alexey GERMANOVICH / RDIF Yönetim Kurulu Üyesi
Marcus WALLENBERG / ICC-G20 ÚstiÝare Grubu BaÝkanÛ, SEB Yönetim
Kurulu BaÝkanÛ ve CEO
Hans-Paul BUERKNER / BaÝkan ve CEO, The Boston Consulting
Group
2
3
Finansal
Sistem, Güven
Tesisi ve
Büyüme
Mr. Andrey KOSTIN / VTB Bank Yönetim Kurulu BaÝkanÛ ve CEO
James TURLEY / BaÝkan ve CEO
Üerpa
Vasily TITOV / VTB Bank Yönetim Kurulu 1. BaÝkan Vekili ve Úcra
Heyeti BaÝkanÛ
Laurence PARISOT / MEDEF BaÝkanÛ
Büyümeyi
Sürükleyecek
Unsur olarak
Ticaret
Chair Mr. Alexey MORDASHOV / CEO, Severstal
Harold W. MCGRAW III / MilletlararasÛ Ticaret OdasÛ BaÝkan Vekili,
ABD UluslararasÛ ÚÝ DünyasÛ Konseyi BaÝkanÛ, The McGraw-Hill,
BaÝkan ve CEO
Üerpa
Andrey LAPTEV / Kurumsal Strateji BaÝkanÛ, Severstal
Innes WILLOX / CEO, Avustralya Sanayi Grubu
Jürgen N. THUMANN / BaÝkan, BUSINESSEUROPE
4
5
6
7
Jean-Pascal TRICOIRE / BaÝkan, Schneider Electric
KalkÛnma
için Küresel
Öncelikler
Victor VEKSELBERG / Skolkovo VakfÛ BaÝkanÛ
ÚÝ Yaratma,
Ústihdam
ve Únsan
Sermayesine
YatÛrÛm
David IAKOBACHVILI / Bioenergy Corporation Yönetim Kurulu
BaÝkanÛ
ÜeffaflÛk ve
YolsuzluØun
Önlenmesi
Mr. Andrey BOUGROV / Interros Üirketi Genel Müdürü
Futhi MTOBA / Güney Afrika ÚÝ DünyasÛ BirliØi (BUSA) BaÝkan Vekili
Üerpa
Alexander ASTAPOVICH / Interros Genel Müdür DanÛÝmanÛ
Giuseppe RECCHI / ENI Yönetim Kurulu BaÝkanÛ
Paul STOFFELS / Johnson & Johnson Úlaç Bölümü, ARGE Dünya
Üerpa
Igor DROZDOV / Skolkovo VakfÛ KÛdemli BaÝkan Vekili ve BaÝ Hukuk BaÝkanÛ
MüÝaviri
S. GOPALAKRISHNAN / Hindistan Sanayi Konfederasyonu BaÝkanÛ,
Infosys Limited Úcra EÝbaÝkanÛ
Üerpa
Tatyana RAZUMOVA / Profesör, Moskova Devlet Üniversitesi
G20-B20
Alexander SHOKHIN / Rusya Sanayiciler ve GiriÝimciler BirliØi
Etkin DiyaloØu BaÝkanÛ
Brent WILTON / UluslararasÛ ÚÝverenler TeÝkilatÛ Genel Sekreteri
TuØrul KUDATGOBÚLÚK / Türkiye ÚÝveren SendikalarÛ Konfederasyonu
BaÝkanÛ, TÜSÚAD Üyesi
Dominic BARTON / McKinsey&Company, Küresel Genel Müdür
Jean-Guy CARRIE / MilletlerarasÛ Ticaret OdasÛ Genel Sekreteri
Üerpa
Marina LARIONOVA / Profesör, Yüksek Úktisat Okulu, UluslararasÛ
Örgütler AraÝtÛrma Enstitüsü Direktörü
Perrin BEATTY / BaÝkan ve CEO, Kanada Ticaret OdasÛ
* Diplomaside ülkeleri önemli zirvelerde temsil eden, zirve gündemine hazÛrlayan görevliler için kullanÛlan bir terim. Nepal’in Himalayalar bölgesinde yaÝayan etnik grup Ýerpalardan
geliyor. Himalayalara tÛrmanmak isteyenlere Ýerpa eÝlik ettiØinden, ülkeleri zirveye hazÛrlayan, zirvede temsil edenler de Ýerpa olarak adlandÛrÛlÛyor.
13
iÛveren gazetesi ocak 2013
ÙÛ SaØlˆØˆ ve GüvenliØine
ÙliÛkin ÙÛyeri Tehlike
Sˆnˆflarˆ TebliØi yayˆmlandˆ
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun “Tehlike sınıfının
belirlenmesi” başlıklı 9. maddesi
uyarınca hazırlanmış olan İş Sağlığı
ve Güvenliğine İlişkin İşyeri Tehlike
Sınıfları Tebliği, 26 Aralık 2012 tarih ve 28509 sayılı Resmî Gazete’de
yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Söz konusu Tebliğ ile, 25 Kasım
2009 tarih ve 27417 sayılı Resmi
Gazete’de yayımlanan “İş Sağlığı
ve Güvenliğine İlişkin Tehlike Sı-
nıfları Listesi Tebliği” yürürlükten
kaldırıldı.
Tebliğ’in ekinde yer alan “İşyeri Tehlike Sınıfları Listesi”ne göre
tehlike sınıfları, yürürlükten kaldırılan 2009 tarihli Tebliğ’de olduğu
gibi az tehlikeli, tehlikeli ve çok
tehlikeli olarak belirlendi. Tehlike
Sınıfları Listesi incelendiğinde, işkolumuzdaki iş dallarının genellikle
tehlikeli ve çok tehlikeli işler listesinde yer aldığı görülüyor.
Tebliğ ile aşağıdaki düzenlemeler getirilmiştir:
• Tehlike sınıfının tespitinde bir
işyerinde yürütülen asıl işin tehlike
sınıfı dikkate alınacaktır.
• İşveren asıl iş faaliyet değişikliğini en geç bir ay içerisinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na
bildirecektir.
• Asıl işin tayininde tereddüte
düşülmesi halinde işyerinin kuruluş
amacına bakılacak, işyerinde birden
fazla asıl iş tanımına uygun faaliye-
tin yürütülmesi halinde, bu işlerden
tehlike sınıfı yüksek olan iş esas alınacaktır.
• İşyeri tehlike sınıfına yapılan
itirazlar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından tescil kayıtları üzerinden ve işyerinin tesciline
esas alınan asıl iş dikkate alınarak
sonuçlandırılacak, gerekli görülmedikçe işyerlerinde yapılan asıl işe
ilişkin inceleme yapılmayacaktır.
• Bakanlıkça yapılan denetim ve
incelemelerde işyerinde yapılan asıl
işin tescil kayıtlarından farklı olması
halinde, denetim ve incelemeye ilişkin kayıtlar dikkate alınarak işyeri
tehlike sınıfı yeniden belirlenebilecektir.
• Alınan karar işyerine tebliğ
edilecek ve kararın işyerinin tehlike sınıfı değişikliğine neden olması
halinde tehlike sınıfının gerektirdiği
iş ve işlemler, işverenlerce 90 gün
içinde yerine getirilecek ve bunların İş Sağlığı ve Güvenliği Genel
Müdürlüğü’ne bildirilmesi zorunlu
olacaktır.
Meslek Lisesi Memleket Meselesi
Portalˆ Koç Holding’de tanˆtˆldˆ
2006 yılında Vehbi Koç Vakfı ve
Milli Eğitim Bakanlığı işbirliği ile
başlayan Meslek Lisesi Memleket
Meselesi (MLMM) Projesi, çeşitli
meslek liseleri ile işletmeleri bir araya getirmeyi, istihdam edilebilirliği
artırmanın yanı sıra öğrencilere burs
ve staj olanakları sağlamayı, topluma fayda ve farkındalık yaratmayı
ve uzun vadeli işbirlikleri kurarak
sosyal gelişimi amaçlıyor. Ayrıca
şirketler ile alanlarında eğitim veren
meslek liseleri arasında eşleştirmeler
sağlanarak zaman içerisinde okullar
ve işletmelerin ihtiyaç ve olanaklarına bağlı olarak meslek liselerindeki eğitimin altyapısı ve içeriğinin
iyileştirilip günümüz teknolojileri
ile uyumlu hale getirilmeleri için
müfredat, malzeme ve laboratuvar
desteğine kadar geniş bir alana yayılması planlanıyor. Okul-İşletme
eşleştirmesi, şirketlerin ihtiyaçlarına ve ölçeğine bağlı olarak değişik
modüllerde ya da bir bütün olarak
uygulanıyor.
Proje kapsamında ilk 4 yıl içeri-
sinde 81 il ve 264 okulda toplamda
8 bin öğrenciye burs verildi. Şirket
sorumluları ve meslek lisesi koçlarıyla birlikte öğrencilerin seçimleri
ve kişisel gelişimleri için çalışılmış
ve 4 senenin sonunda Proje değerlendirildiğinde; okulların, işletmelerle işbirliği içerisinde olduklarında
daha verimli olduğu gözlendi. Bunun üzerine Projenin kalan zama-
Okul–ÙÛletme eÛleÛtirmesi adˆmlarˆ
nında işletme-okul işbirliğini nasıl
yaygınlaştırılabilir sorusu üzerinden
çalışmalarına devam ederek kamuoyuna uygulanması için bir strateji
planlandı.
Bu stratejinin bir adımı olarak
kurulan MLMM Portalı da okulların, işletmelerin, STK’ların, öğrencilerin ve gönüllülerin, dijital ortamda
toplanmalarını amaçlıyor. Böylece
Proje sonrası paydaşların var olan
ilişkilerini koruyacak ve hatta yeni
ilişkiler kurmalarını sağlayacak bir
araç hayata geçirilmiş olacak.
24 Aralık 2012 tarihinde Koç
Holding’de düzenlenen portalın
tanıtım ve test amaçlı toplantısına,
MLMM ekibinin yanı sıra Setur,
Ford, Otokar, Tofaş, Türk Traktör,
Otokoç, Tat Konserve, Aygaz, Divan ve Arçelik-LG şirketlerinin
temsilcileri, TİSK ve MESS uzmanları, İstanbul ve Kocaeli’nden
çeşitli ticaret meslek lisesi ve teknik
lise müdürleri ile öğretmenleri de
katıldı. Okullar, öğrenciler, işletmeler, STK’lar ve gönüllüler için ayrı
hazırlanan altyapıların ve arayüzlerin test edilerek açıklarının belirlendiği toplantıda ayrıca sistemin nasıl
iyileştirebileceğinin değerlendirildiği çeşitli çalışmalar yapıldı.
Meslek
Lisesi
Memleket
Meselesi Projesi ile ilgili daha
detaylı bilgi almak isteyenler,
http://test.vkv.org.tr/
adresinden
portala ulaşabilirler.
14
iÛveren gazetesi ocak 2013
ØÚ kazalarÛ ve meslek hastalÛklarÛna
iliÚkin SGK verileri yayÛmlandÛ
ALTAN ÇETÙNKAL
MESS ÙÛ SaØlˆØˆ ve GüvenliØi Müdürü
[email protected]
S
osyal Güvenlik Kurumu
(SGK)’nun iş kazaları ve
meslek hastalıklarına ilişkin
2011 yılı istatistikleri yayımlandı.
Sonuçlar yaklaşık 11 milyon çalışana ilişkin verileri kapsıyor. SGK verilerine göre 2011 yılında 69 bin 227
iş kazası yaşandı, 697 meslek hastalığı tespit edildi. Bunların 1.700’ü iş
kazaları sonucu, 10’u meslek hastalıkları sonucu olmak üzere toplam
1710’u ölümle sonuçlandı. 2010
yılı sonuçları ile karşılaştırıldığında;
meydana gelen iş kazalarında yüzde 10, meslek hastalığı sayısında ise
yüzde 31 artış olduğu görüldü.
Faaliyet grupları bazında sıralama yapıldığında, 2011 yılında en
fazla iş kazasının 9 bin 217 (yüzde
13,3) kaza ile Kömür ve Linyit Çıkartılması faaliyetinde yaşandığı görüldü. Bunu 7 bin 268 (yüzde 10,5)
kaza ile Makine ve Teçhizatı Hariç
Fabrikasyon Metal Ürünleri İmalatı, 5 bin 272 (yüzde 7,6) kaza ile
Ana Metal Sanayi izledi. Meydana
gelen iş kazalarının sayısı ile sektörde istihdam edilenlerin sayısının bir
arada değerlendirildiği standardize
iş kazası oranına göre de en sık kaza
Kömür ve Linyit Çıkartılması faaliyetinde meydana geldi.
En fazla iş kazasının yaşandığı iller sıralamasında ilk üç sırayı
İstanbul (9 bin 303), İzmir (7 bin
852) ve Manisa (5 bin 629) aldı. Bu
illeri 5 bin 450 kaza ile Bursa, 4 bin
738 kaza ile Kocaeli izledi. 81 ilin
78’inde ölümlü iş kazasının meydana geldiği 2011 yılında, sadece
Ardahan, Kars ve Kilis’te ölümlü iş
kazası yaşanmadı. İl bazında meslek
hastalığı dağılımına göre ise en çok
meslek hastalıkları sırasıyla Kütahya (278), Zonguldak (159), Ankara
(154) ve İstanbul’da (47) teşhis edildi.
Yaşanan iş kazalarının en önemli
nedenleri; bir veya birden fazla cismin sıkıştırması, ezmesi, batması
ve kesmesi, düşen cisimlerin çarpıp
devirmesi, kişilerin düşmesi ve makinelerin sebep olduğu kazalar şeklinde sıralandı. Bu nedenlerle yaşa-
nan kazalar, toplam kazaların yüzde
80’ini oluşturdu.
İş kazaları sonucu oluşan yaranın vücuttaki yeri bakımında sınıflandırmaya göre parmaklar 15 bin
133 yaralanma ile ilk sırada yer alırken, bunu 14 bin 346 ile eller takip
etti. Veriler, toplam kazaların yüzde
53’ünün üst ektremitelerde (Omuz
ve omuz eklemleri, kol ve dirsek, bilek, parmaklar, eller gibi) yaralanma
ile sonuçlandığını gösterdi.
ÙÛ kazasˆ sˆklˆk hˆzˆ
aynˆ kalˆrken,
a؈rlˆk hˆzˆ arttˆ
Sonuçların karşılaştırılmasında
kullanılan temel göstergeler iş kazası sıklık hızı ve iş kazası ağırlık hızıdır. İş kazası sıklık hızının hesaplanmasında iki yöntem kullanılıyor.
Birinci yöntem, bir takvim yılında
çalışılan 1 milyon iş saatine karşılık
kaç kaza olduğunu gösteriyor. İkinci yöntem ise, tam gün çalışan her
100 kişi arasında kaç kaza olduğunu
veriyor. 2011 yılı verilerine göre, her
1 milyon çalışma saatinde meydana
gelen iş kazası 2,45; her 100 kişiden
iş kazası geçirenlerin sayısı da 0,55
olarak hesaplandı. Buna göre iş kazası sıklık hızı, bir önceki yılın verilerine göre aynı kaldı.
İş kazası ağırlık hızının hesaplanmasında da iki yöntem kullanılıyor.
Birinci yöntem, bir takvim yılında
çalışılan 1 milyon saatte kaç işgününün iş kazası nedeniyle kaybedildiğini; ikinci yöntem ise çalışılan her
100 saatte kaç saatin kaybedildiğini
gösteriyor. Sonuçlara göre 1 milyon
saat başına 721 işgünü, 100 saat başına ise 0,58 saat kaybedildi. Buna
göre 100 saat başına düşen kayıp saat
oranını veren iş kazası sıklık hızında,
2010 yılı verileri ile karşılaştırıldığında yüzde 3,5 artış olduğu görüldü.
Bu artışta, her ölümle sonuçlanan
kaza sonucu kayıp işgünü sayısına 7
bin 500 gün eklenmesi nedeniyle, iş
kazası sonucu ölüm vakalarındaki artışın büyük etkisi bulunuyor.
2011 yılında iş kazaları ve meslek
hastalıkları sonucu gerçekleşen geçici iş göremezlik süresi, bir önceki
yılın verilerine göre yaklaşık yüzde
17 oranında artış ile 1 milyon 772
bin 900 olarak belirlendi. Bunların
YÛllara Göre ÚÝ KazasÛ SÛklÛk ve AØÛrlÛk HÛzlarÛ
7
6
5,81 5,56
5,46
5,52
5
4,27
4
4,03
3,61
3,10
3
2,76
2,46
2,45
2
1
0
0,93
2001
0,82
0,68
0,63
0,63
0,77
2002
2003
2004
2005
2006
0,51
0,42
0,51
0,56
0,58
2007
2008
2009
2010
2011
ÚÝ kazasÛ sÛklÛk hÛzÛ-1 milyon iÝ saatinde
ÚÝ kazasÛ aØÛrlÛk hÛzÛ-saat
Kaynak: SGK Ústatistik YÛllÛklarÛ
yaklaşık 59 bini hastanede yatarak
tedavi şeklinde geçirildi.
Verilere göre en çok iş kazası;
• Yaş gruplarına göre dağılımda
25-29 yaş grubundakilerde,
• İşyerinde çalışan sigortalı sayılarına göre 1-3 arası işçi çalıştırılan
işyerlerinde,
• İşçinin son işveren nezdindeki
çalışma süresine göre 3 ay-1 yıl arası
kıdemlilerde,
• 3. iş saatinde yaşandı.
Meydana gelen iş kazaları sonucu yaşanan geçici iş göremezlik sürelerinin kişi başı ortalama 24 gün
olduğu tespit edildi. Bu, erkeklerde
24, kadınlarda 18 olarak hesaplandı.
Sonuçlara göre 2011 yılında iş
kazalarında en yüksek ölüm 304
ile “Bina İnşaatı” faaliyet grubunda
meydana geldi. Bunu 194 ile Kara
Taşıma ve Boru Hattı Taşımacılığı,
148 ile Özel İnşaat Faaliyetleri izledi.
Bilindiği üzere 2009 – 2013
Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Politika Belgesi’ne göre; ülkemizde
beklenen ancak tespit edilememiş
meslek hastalığı vaka sayısı tespitinin yüzde 500 artırılması ve yüz
bin işçide iş kazası oranının yüzde
20 azaltılması hedeflenmektedir.
Ancak veriler Politika Belgesi’nde
belirtilen hedeflerin uzağında olduğumuzu gösteriyor. Yüz bin
işçide meydana gelen kaza oranı
2009 yılında 712, 2010 ve 2011
yıllarında ise 627 olarak hesaplandı. Buna göre azalma yüzde
12’dir ve beklenen düzeyde değildir. Uzmanlara göre teşhis ve tanısı konan meslek hastalığı sayısı
ise olması gerekenden çok düşük
seviyede.
ÚÝ KazalarÛnÛn Meydana GeldiØi ÚÝ Saatlerine Göre DaØÛlÛmÛ
ÚÜ SAATLERÚ
2010
Erkek
1.SAAT
2011
KadÛn
Toplam
7.179
565
7.744
2.SAAT
8.384
534
3.SAAT
8.187
501
4.SAAT
7.685
5.SAAT
6.SAAT
Erkek
KadÛn
Toplam
8.262
598
8.860
8.918
9.649
614
10.263
8.688
9.917
575
10.492
452
8.137
8.799
548
9.347
7.173
477
7.650
6.421
446
6.867
5.498
366
5.864
5.891
393
6.284
7.SAAT
6.876
435
7.311
7.792
441
8.233
8.SAAT
8.026
562
8.588
8.325
553
8.878
9.SAAT
0
0
0
0
0
0
Bilinmeyen
3
0
3
3
0
3
59.011
3.892
62.903
65.059
4.168
69.227
TOPLAM
Kaynak: SGK Ústatistik YÛllÛØÛ - 2011
15
iÛveren gazetesi ocak 2013
ERSEM A.Ú.’ye MÙDS ziyareti
Üyemiz Erdemir Çelik Servis Merkezi San. ve Tic. A.Ş.’nin
(ERSEM) MİDS’e geçiş talebine
istinaden, MESS MİDS Danışmanı ve İTÜ Endüstri Mühendisliği
Öğretim Üyesi Prof. Dr. M. Nahit
Serarslan ile MESS Endüstri Yönetimi ve Araştırma Uzmanları A. Afşin Cıbıroğlu, Ayça Erkut ve Berkay
Göktan’ın gerçekleştirdikleri teknik
inceleme ve bilgilendirme ziyareti
18 Aralık 2012 tarihinde gerçekleştirildi.
Toplantıya, ERSEM Genel Müdürü Burak Büyükfırat, Gebze İşletme Müdürü Cengiz Oktay, İşletmeler Direktörü Emin Parıldar, İnsan
Kaynakları Şefi Neslihan Torun,
Merkezi Bakım Şefi Asım Temeltaş,
İşletme Mühendisi Mustafa Döver
ve İnsan Kaynakları Uzmanı İpek
Alver Özpehlivan katıldı. Genel
Müdür Büyükfırat’ın fabrikanın genel yapısı, çelik servis merkezleri ve
üretim süreçleri ile MİDS’den beklentilerine yönelik açış konuşmasının
MESS teknik
ekibini ERSEM
yöneticileri
karۈladˆ.
ardından, Prof. Dr. Serarslan tarafından MİDS tanıtım ve bilgilendirme
sunumu gerçekleştirildi. Şirket yöneticilerinden gelen soruların da yanıtlandığı sunumda MİDS’in gelişim
süreci, genel yapısı ve kapsamı hakkındaki bilgilere ilaveten; MİDS’de
kullanılan faktör ve puanlama siste-
mi, spektrumlu-spektrumsuz ve esas
iş tanımları da açıklandı.
Sunumun ardından, bilgilendirme ve genel değerlendirme toplantısına ara verilerek, İşletme Müdürü
ve İşletmeler Direktörü eşliğinde
saha ziyaretine geçildi ve üretimdeki süreçler gözlendi. Çalışanların
yaptıkları iş ile kullandıkları cihaz
ve araçlara ilişkin bilgiler toplandı.
ERSEM’in hâlihazırda kullandığı
iş unvanları ile MIDS karşılıklarına
ilişkin değerlendirme ve önerilerde bulunmak üzere tekrar bir araya
gelinmesinin ardından ziyaret sona
erdi.
BMKÙS Türkiye 10. yˆl kutlamasˆ
gerçekleÝtirildi
Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi (BMKİS) Türkiye
10. Yıl Kutlaması 18 Aralık 2012
tarihinde BMKİS Türkiye Ağı,
BM Türkiye, İstanbul Uluslararası
Özel Sektör ve Kalkınma Merkezi
(IICPSD) ve İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) ev sahipliği
ve eş organizasyonuyla İMKB’de
gerçekleştirildi.
BMKİS Ulusal Ağ Türkiye Temsilcisi ve Yönetim Kurulu Başkanı
Dr. Yılmaz Argüden konuşmasında
KİS’deki on temel ilkenin evrensel
olduğuna, bu yüzden de tüm özel
sektörlere ve kamuya uygulanabilir olduğuna değindi. Sürdürülebilir kalkınma için herkesin gönüllü
olarak inisiyatif alması gerektiğine
vurgu yaptı.
Açılış konuşmalarının ardından
ilk panelde TİSK Genel Sekreteri
Bülent Pirler moderatörlüğünde
“Geçtiğimiz 10 yılda Türkiye’nin
lider sektörlerindeki kurumsal sür-
dürülebilirlik anlayışı ve eğilimi
nasıl değişti?” konusunda görüşler
açıklandı. İlk panelde Ford Otosan
Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Günel, şirketlerinin kurumsal sürdürülebilirlik için yapmakta
olduğu çalışmalardan örneklerle
bahsetti. Ford’un tüm dünyada uyguladığı sürdürülebilirlik modelinin yine tüm dünyadaki etkilerine
değindi.
İlk panelin ardından ikinci pa-
nelde, Türk Sanayici ve İş Adamları
Derneği (TÜSİAD) Genel Sekreter
Yardımcısı Hale Altan Oçakverdi
moderatörlüğünde “Sürdürülebilir
Kalkınma için İnovativ Kamu-Özel
Sektör Ortaklıkları” konusu ele
alındı. Panelde, İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği Türkiye Genel Sekreteri Engin Güvenç,
sürdürülebilir kalkınma için sadece
kamu ya da sadece özel sektör ile
sonuç alınamayacağından bahse-
derek kamu-özel sektör işbirliğinin
önemine vurgu yaptı.
Türkiye Kalite Derneği (KalDer)
Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi
Doğan ise, Türkiye’nin gelişmişlik
endeksindeki yerine vurgu yaparak
KİS’in toplumun tüm kesimlerinde
içselleştirilmesi gerektiğini söyledi.
Böylece KİS ilkelerinin, toplumda
etik kurallar haline geleceğinden ve
bunun küresel rekabette tüm unsurlardan önemli olacağından bahsetti.
16
iÛveren gazetesi ocak 2013
SIBEM A.Ù.,
Mesleki Yeterlilik
Kurumu
tarafÛndan
Belgelendirme
KuruluÚu olarak
yetkilendirildi
2006 yılında, Avrupa Birliği eğitim-öğretim hedefleri doğrultusunda, 5544 sayılı Kanun ile Mesleki
Yeterlilik Kurumu hayata geçirildi.
Mesleki Yeterlilik Kurumu, yapılanmasının ardından, Ulusal Meslek
Standartları’nı hazırlamaya yönelik, 573 mesleği kapsayan işbirliği
protokollerini iş dünyası aktörleriyle imzaladı, 20 Sektör Komitesi oluşturuldu, 623 Ulusal Meslek
Standartı hazırlandı, bunlardan 360
tanesi Resmi Gazete’de yayımlandı. Ulusal Meslek Standartları’na
paralel olarak Ulusal Yeterlilikler
de geliştiriliyor. Ulusal Yeterlilik
Çerçevesi de ilgili taraflarla birlikte oluşturuluyor. Metal ve otomotiv
alanında Ulusal Meslek Standartları
ve Yetkinlikler’in önemli bir bölümü
MESS tarafından hazırlanıyor.
Bu çalışmaların hayata geçirilmesi ise sistemin sürdürülebilirliği açısından kaçınılmaz. Bu hedef
doğrultusunda, ülkemizin iki değerli kurumu MESS ve Türk Metal
Sendikası, bir araya gelerek, Mesleki Yeterlilik Sınav ve Belgelendirme
Merkezi Tic. A.Ş. (SIBEM)’yi kurdular. Böylelikle, metal ve otomotiv sektörlerinde, nitelikli işgücüne,
katma değer yaratan çalışma ortamlarına ulaşmaya ve Türkiye’nin ulusal rekabet gücünü artırmaya yönelik katkı sağlanacaktır.
Sınav ve belgelendirme sisteminin, öğrenme çıktılarının değerlendirilmesi ve belgelendirilmesini
sağlayarak sunduğu, MYK onaylı,
resmi ve Avrupa Yeterlilik Çerçevesi
ile uyumlu mesleki belge ile,
İşgörenler;
• Yetkinliklerini kariyer planlarına yansıtabilecek,
• İlk işe giriş ya da iş değişikliği
durumlarında belge sunabilecek,
• Eksiklikleri olan konuları görerek eğitim alabilecek,
• Hayat boyu öğrenmenin desteklendiği ülkeler arasında hareketlilik sağlayabileceklerdir.
İşverenler ise;
• Teşvik desteği,
• Rekabet gücü,
• İstihdam olanakları,
• Kalifiye işgücü,
• Kaliteli çalışma ortamı,
• Sürdürülebilir gelişme
alanlarında önemli katkı sağlayacaklardır.
Sınav ve belgelendirme hizmetlerinde kaliteyi, güvenliği, adil ve
tarafsız yaklaşımı sağlayabilmek
amacı ile oluşturulan mevzuat, ilgili
kurumların önce Türkiye Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) tarafından ISO 17024’e göre akredite
edilmelerini, ardından Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) tarafından
yetkilendirilmelerini zorunlu kılıyor.
SIBEM her iki süreci de başarı
ile tamamladı. 28.12.2012 tarihinde
MYK ile imzalanan sözleşme ile 26
mesleki yeterlilik alanında sınav ve
belgelendirme hizmeti vermek üzere yetkilendirildi. İşgören ve işveren
dünyasına karşı sorumluluğunu ye-
rine getirmek ve ülkemizin hedeflediği kaliteli çalışma ortamlarına
ulaşmasına destek olmak amacıyla
hizmet veren SIBEM, ülkemizde,
bu sayıda yeterlilik alanı ile akredite
olan ilk kurum.
Bu süreç boyunca, SIBEM’e destek olan MESS ve Türk Metal
Sendikası’nın personeline, VOC-Test
proje ekibine, MESS üyelerine, İTÜ,
Gazi Üniversitesi ile ODTÜ’nün değerli akademisyenlerine ve Mesleki
Yeterlilik Kurumu’na SIBEM ekibi
olarak teşekkürlerimizi sunuyoruz.
De taylˆ bilg i iç in inte r ne t sayfamˆzˆ zi yar e t e de bi li r si ni z.
w w w. si be m . co m . t r