Bursa Endüstri Zirvesi, rekor sayıda ziyaretçi ağırladı
Transkript
Bursa Endüstri Zirvesi, rekor sayıda ziyaretçi ağırladı
BAŞKANDAN www.ttmagazin.com Hakan AYDOĞDU TİAD Yönetim Kurulu Başkanı MAKTEK Yılına hazırız! Değerli Meslektaşlarım, Aktivitelerle dolu geçen 2015’in ardından 2016 yılını, sektörümüzün gelişimi adına büyük ümitler ve beklentilerle karşıladık. Bu beklentileri ve hedefleri gerçekleştirmek adına çıktığımız yolda beraber yürüdüğümüz üye ve çalışma arkadaşlarımıza; yeni yılda sağlık, mutluluk ve bol kazanç dileriz. 2015 Mart’ında gerçekleşen Genel Kurulumuzdan bu güne kadar, aylık olarak gerçekleştirdiğimiz Yönetim Kurulu Toplantılarında üyelerimize ve sektörümüze katkı sağlayacağını düşündüğümüz her faaliyeti destekledik ve desteklemeye de devam edeceğiz. Kuşkusuz, üzerinde sıklıkla durduğumuz ve önemsediğimiz konular: “Bilgili İşgücü, Belgeli İşgücü” sloganıyla yola çıktığımız ve 2014’te akreditasyonunu tamamladığımız TİAD Mesleki Test Merkezi’ydi. 2015 Mayıs’ından yılsonuna gelindiğinde 90 işgücünü belgelendirdik. 2007’den beri faaliyet gösteren TİAD Akademiyle ise eğitimin önemini ve ülkemizdeki teknik eğitimin sorunlarını her platformda yineledik ve açmazlarımıza çözüm önerisi sunmak için sayısız tartışmaya müdahil olduk. TİAD olarak 2016’yı da eğitim ve sınavlarla dolu bir yıl olarak tamamlamayı canı gönülden isteriz. Ayrıca 2016 yılını şimdiden hareketlendiren ve heyecanlı kılan oluşumların başında elbette iki yılda bir düzenlenen MAKTEK Avrasya Fuarı geliyor. 2 Ocak - Şubat / 2016 Sektör için büyük bir uluslararası buluşma niteliği taşıyan MAKTEK Avrasya 2016 Fuarı’nın, sektörde gözle görülür bir büyüme ve network ortamı sağlayacağı şüphe getirmez bir gerçektir. 2014’te MAKTEK Avrasya Fuarı vesilesiyle, makine sanayisi ile imalat sanayisinin temel üretim aracı olan takım tezgahları ve makine üreticilerinin ulusal mesleki örgütleri, ilk kez önemli bir işbirliğine imza atmıştı. Makina sektörünün iki stratejik temsilcisi TİAD ve Makina İmalatçıları Birliği’nin (MİB) işbirliğiyle ve TÜYAP Fuarcılık’ın ev sahipliğinde düzenlenecek olan MAKTEK Avrasya 2016 Fuarı’nı, başta Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı başta olmak üzere, KOSGEB, gibi pek çok kurum ve kuruluş desteklemektedir. MAKTEK Avrasya 2016, söz konusu stratejik temsilciler arasındaki koordinasyonun ve inovatif işbirliklerinin gelişmesi için atılmış ciddi bir adımdır. Kuşkusuz bu önemli adımın arkasından sektörümüzün ayak sesleri, daha güçlü gelecektir. TİAD olarak, şimdiden gün saymaya başladık. “MAKTEK yılı” olarak nitelendirdiğimiz 2016 için hazırız. Saygılarımızla, Hakan AYDOĞDU TİAD Yönetim Kurulu Başkanı Teşekkür Ederiz TT Magazin Ya şında www.ttmagazin.com www.tiad.org WDO-SUS Yeni WDO-SUS matkap serisinin soğutma soğutma delikleri yeni dizayn Mega Soğutma özelliği ile Paslanmaz Çelik ve Titanyum Alaşımlarında WDO-SUS’un üstün çalışmasına izin verir. Bu matkabın hedefi, hayallerinizi şekillendirmeye yardımcı olmaktır OSG TURKEY KESİCİ TAKIMLAR A.Ş. Rami Kışla Cd. No:56 Topçular Eyüp/İSTANBUL Tel : +90 212 565 2400 / +90 212 222 7902 Fax: +90 212 565 4400 / +90 212 222 7621 http://tr.osgeurope.com & [email protected] İÇİNDEKİLER Takım Tezgahları ve Üretim Teknolojileri Dergisi 16 MACHINE TOOLS INDUSTRIALISTS AND BUSINESSMEN ASSOCIATION Bursa Endüstri Zirvesi, rekor sayıda ziyaretçi ağırladı TÜYAP Bursa Fuarcılık’ta 10 Aralık 2015’te kapılarını açan Bursa Endüstri Zirvesi yılın son fuarı olarak sektöre damgasını vurdu Member of T‹AD Basın-Yayın ve Tanıtım Hizmetleri ‹ktisadi ‹flletmesi Ad›na ‹mtiyaz Sahibi TİAD Press and Publicity Services Enterprise Hakan AYDOĞDU TİAD Genel Sekreter Secretary General Pınar ÇELTİKCİ TİAD Genel Sekreter Yardımcısı Deputy Secretary General Samet Burçin AYDOĞMUŞ Basın - Yayın, Reklam ve Halkla İlişkiler Public Relations, Advertisement & Press Information Hatice DENİZ- [email protected] 18 Grafik Tasar›m Graphic Design Onur GEÇENER - grafik@ttmagazin.com Basın - Yayın ve Tanıtım Komitesi TT Magazin Advisory Committee M. Lütfi DEMİREL Gökhan KIRMACI Berna ŞIKEL Gonca TAVUKÇU Yönetim Merkezi / Executive Center Tak›m Tezgahlar› Sanayici ve ‹fladamlar› Derne€i Basın - Yayın ve Tanıtım Hizmetleri ‹ktisadi ‹flletmesi İsmetpaşa Mah. Abdi ‹pekçi Cad. Karadeniz Sok. No:1 Kat:2 34040 Bayrampafla - ‹stanbul / TÜRKİYE Tel: +90 (212) 565 53 54 Faks: +90 (212) 501 77 31 www.ttmagazin.com bilgi@ttmagazin.com Bask› / Published by Tor Ofset 0 212 886 34 74 Akçaburgaz Mah. 116 Sok. No:2 Esenyurt - İstanbul YIL: 12 SAYI: 70 OCAK -ŞUBAT 2016 Dergimiz yayg›n süreli yay›nd›r. ‹ki ayda bir yay›nlan›r. Bu say› 4.000 adet bas›l›p da€›t›lm›flt›r. Yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan verene, yazıların sorumluluğu yazarlara aittir. TT Magazin Dergisi gerekli gördüğünde gönderilen yazıların içeriğine müdahale edebilir. Tüm hakları saklıdır. Para ile sat›lmaz. 10 Ocak - Şubat / 2016 TİAD Üyeleri yeni yılı hep birlikte kutladı İTO Zümre Toplantısında “Üretim Odaklı Teknik Eğitim” konuşuldu 20 21 IV. Yetkilendirilmiş Belgelendirme Kuruluşları Çalıştayı gerçekleştirildi MYK Yetkilendirilmiş Belgelendirme Kuruluşları Çalıştayı’nın dördüncüsü Mesleki Yeterlilik Kurumu’nun Ankara’daki toplantı salonunda gerçekleşti 89 TİAD Üye listesi 12 - Genel Sekreter 14 - Editör 22 - Almanak: TİAD 2015 26 - TİAD MTM’nin faaliyetleri 34 - Küresel pazarda ticaret reformu tartışması 36 - “Bakım Önemsenmedikçe Küresel Rekabette ilerlenemez 46 - MTA Ceosu, MACH 2016 için çağrıda bulundu 54 - Teknik yazı: Sektörel Strateji Belirlenmesi 58 - Vizyon: Tungaloy Türkiye 61 - Dosya: Planlı Makina Bakımı 72 - Röportaj: STK’ların öncülüğünde Endüstri 4.0 80 - Röportaj: BSTB’den “Teknoyatırım” atılımı GENEL SEKRETER www.ttmagazin.com Pınar ÇELTİKCİ TİAD Genel Sekreteri Eğitim şart! Merhaba, Bu sayıdaki yazımızda tek bir konudan bahsedeceğiz: Eğitim... Bazen Cem Yılmaz esprilerine malzeme olan, zaman zaman siyasetçilerin lafına dolanan ama en çok da işadamlarının ve sektörlerin kanayan yarası olan eğitim… Eğitim, sadece okul yıllarında belki zorunluluktan çalıştığımız derslerimiz değildir. Hayatımızın her alanında ihtiyaç duyduğumuz, ancak yetişkinlikte önemini kavradığımız bir olgudur. Ailede başlar, okulda devam eder; hayatın tecrübeleriyle pekişir. Eğer içinizde hep bir “süreklilik” duygusu uyandırıyorsa, eğitim sizin için bitmez. Nereden mezun olursanız olun, ham kişiliğinizi hangi zor süreçlerde pişirirseniz pişirin, asla yetmez. Ucu bucağı, başı sonu yoktur. Biz, TİAD olarak “Eğitimin Sürekliliği”ne inanıyoruz. Bize göre sektörümüzün devamlılığını sağlayacak stajyer teknik öğrencilerin, bugünün çalışanlarının, yolu yarılamış işverenlerin de eğitime ihtiyacı var. “Çalıştıracak nitelikli teknik eleman bulamıyoruz” diyen o kadar çok üyemiz var ki… Sadece üyelerimiz değil, makine sektörünün birçok alanında karşılaşılan ve platformlarda herkesin dile getirdiği bir konu bu. İşte bu yüzden TİAD Akademi kuruldu ve gözbebeği saydığımız bu işletmemiz siz değerli üyelerimizin en azından bir sorununa çözüm olmaya çalışıyor. Başkanımızla bunun üzerine görüşme fırsatımız oldu. “TİAD Akademi’yi nasıl daha aktif hale getirebiliriz, hangi işbirliklerine girebiliriz, hangi teşvik ve desteklerden faydalanabiliriz” diye… Bize şunu söyledi: “Siz inanırsanız, inandırabilirsiniz. Ama öncelikle sizin inanmanız gerekiyor ki karşınızdakine de anlatabilesiniz.” TİAD Akademi’nin neden önemli olduğunu, siz değerli üyelerimize ve dolayısıyla sektöre neler katacağını her fırsatta anlatmaya azmettik. Teknik ve Meslek Liselerinin her şeyden 12 Ocak - Şubat / 2016 önce bir memleket meselesi olduğunu, 21. Yüzyılda dünyanın üzerine kurulduğu hassas dengelerde ayakta kalabilmenin kurallarını, teknolojik gelişmişliğin arkasından ekonomik ve politik gücü getirdiğini, fark yaratmak için katma değerli üretimin zorunluluğunu ve tüm bunları yapabilmek için Üniversite-Sanayi ve Sivil Toplum Kuruluşlarının işbirliğinin hayati önem taşıdığını acaba yeteri kadar anlatamadık mı? “20 senedir yanımda çalışan elemanımı neden eğitime göndereyim? O zaten işini biliyor” diyen üyelerimize şunu söyleyebiliriz: Eğitim sınırsızdır… Bitmez ve tükenmez. Her zaman öğrenilecek yeni şeyler vardır. Çünkü dünya, dönmekten hiç vazgeçmedi ve geçen yıllarla birlikte hayatımıza giren teknolojik yenilikler söz konusu olunca, durağanlık mümkün değil. Epistemolojide “bilginin sürekliliği” yoktur. Yani bugün bildiğiniz, yarının algı ve değerlerinde geçerli olmayabilir. Ancak eğitimin sürekliliği var… Bu yüzden yıllardır sektörümüzde çalışan tecrübeli çalışanların bile öğreneceği o kadar çok teknolojik yenilik var ki… Çağın gerisinde kalmamak ve kalkınmak için hepimize düşen sorumluluklar var. Biz sektörü birinci dereceden temsil eden sivil toplum kuruluşu olarak elimizi taşın altına koyduk ve sizlere böylesine önemli bir kurum kazandırdık. Çalışanlarınıza vereceğiniz iyi bir eğitim de siz değerli üyelerimizin sorumluluğudur. Bu vesileyle 14 Şubat’ta bir ay sürecek “Talaşlı İmalatın Temelleri” eğitimimizin başlayacağını hatırlatmak isteriz. Katılımınızla TİAD Akademi’nin 2016 maratonunun verimli geçeceğini ümit ediyoruz. Bu kadar çok eğitimden söz ettikten sonra nasıl mı bitecek bu yazı? Tabii ki Cem Yılmaz’ın o muhteşem esprisiyle: “Eğitim şart!”. Hoşçakalın TİAD Genel Sekreteri Pınar ÇELTİKCİ Teknolojide bir adım öne geçin. Teknolojinizi daha yüksek bir seviyeye taşımaya ne dersiniz? Standartlardan açık ara önde üst düzey çözümlerle bunu kolayca yapabilirsiniz. Yeniliklerimizin her biriyle size mühendislik sanatındaki tüm deneyimimizi ve bilgi birikimimizi sunuyoruz – kısaca imalatınızda verimliliği ve teknolojiyi yükseltmek için doğru yerdesiniz. walter-tools.com EDİTÖRDEN www.ttmagazin.com Onur Geçener Grafik Tasarım Sorumlusu Hatice Deniz Basın - Yayın Sorumlusu Üretimin geleceğini inşa ediyoruz “Konu sıkıntısı yaşıyor musunuz?” diye soranlar oluyor. Hayır Fütürizm sayesinde bilim ve teknoloji, modernleşme sürecinin yaşamıyoruz. Çünkü TT Magazin olarak konularımızın büyük merkezi oldu. Fütürizm ile bugün yaşamımızın bir parçası olan, kısmını sektörümüz sahasından ve akademiden alıyoruz. hayatımızı kolaylaştıran otomobil, uçak ve sanayinin tüm alanları; Sektörümüzün önde gelen sivil toplum kuruluşu liderleri “insanlığın doğaya karşı hükmü ve zaferi” olarak adlandırıldı. başta olmak üzere sanayici işadamlarının pek çoğu, verdikleri Tunç ve demir devri öncesinde taştan oyma şeklinde yapılan demeçlerde “modern teknolojilerin üretimde kullanımı” ve “katma kalıplardan, M.Ö 3.500’lü yıllarda tekerleğin icadından bu yana değerli üretim” biçimlerinden bahsediyor. Her biri kamuoyunda, sanayi; tarihin belirleyicisiydi. Bugün, binlerce yıl önce insanın itici alanında uzman oldukları endüstriyel sektörlerin sorunlarına güç olduğu ilkel dönemleri “geçmiş” olarak arkamızda bırakıp sunduğu çözüm önerilerini ve küresel pazarda fark yaratmak “insansız” gerçekleşmesi muhtemel olan üretim biçimlerinden adına çizilen yol haritalarını belirtti. Söz konusu “fark yaratma” bahsediyoruz. Robot çağının insanlığa kazandıracaklarından, olunca endüstriyel tasarımın özellikle altını çizmek gerekiyor. yazılım teknolojilerinden, üç boyutlu yazıcı süreçlerinden, varlığı “Endüstriyel tasarım”a hak ettiği önemi vermek elzemdir. ve gerçekliği uzun bir tartışmaya açık olan Dördüncü Sanayi Endüstriyel tasarım, disiplinlerarası bir akım olarak incelenirse Devrimi’nden, dijital fabrikalardan bahsederken; üretimin yapı geçmişten günümüze pek çok düşünce okuluna rastlandığını taşı olarak gördüğümüz sektörümüzü idrak etmemiz için 20. görebilirsiniz. Endüstriyel tasarım, içinde bulunduğu devrin Yüzyıldan beri dünyayı kasıp kavuran fütürizmden teknoloji seviyesinden ve insanların yaşayış şeklinden doğrudan söz etmemek olmazdı. etkilendi. Mühendislik gelişmelerinden birebir etkilenen Eğer ki bilim ve teknoloji kendini yenilemeye ve sürekli gelişmeye endüstriyel tasarım prensipleri; o prensipleri ortaya koyan odaklı bir olgu olmasaydı belki de binlerce yıl öncesinde yaratıcılarının bilgi, tecrübe ve değer yargılarını yansıttığına göre karasabanın icadında kalmıştık. Devrim, kendinden önceki bu prensiplerin her devir değişmesi olağan karşılanmalı… yaşayış ve üretim biçimini geri dönüşü olmaksızın değiştiriyorsa 20. yüzyılın başlarında, insanlığın gelişim sürecine kadar hiç devrimdir. Karasabanın icadı ile tarım devrimi, buharlı anmadığı bir konu konuşuldu. “Dünyanın geleceği…” Ve bu makinelerin icadıyla sanayi devriminin gerçekleşmesi, dünyadaki geleceğin modernleşme olarak görülmesi bir sanayi akımı tüm üretim biçimlerini kökten değiştirdi. olarak karşımıza çıktı. Geçmişin ağırlığından sıyrılmak, Sektörümüzün sesi olarak diyebiliriz ki: çağımız bilim ve modernleştirme çabası, şehirleşmiş medeniyet, makineleşme teknoloji çağıdır ve bu çağ hala büyük sanayi devrimlerine ve hız kavramlarının toplumsal hayata entegre edilmesi… Tüm gebedir. Tekerleğin icadıyla başlayan heyecan ve şaşkınlığımız, bunların oluşturduğu bütünlük, modernizmin kendisi değildi. dijital fabrikalar ve robot işçiler tüm dünyayı sardığında Modernizmle birlikte ortaya çıkmış ancak modernizmden farklı da yaşanacaktır. Takım Tezgahları sektörünün ta kendisi olarak, ötekileştirdiğimiz teknolojiyi hayatımızın merkezine olarak, üretimin geleceğini inşa ediyoruz. Bunun bilinci ve koymaktı. Fütürizm tüm bunları özetleyen bir isim olarak sorumluluğuyla çalışacağımız bir yıla daha “merhaba…” tarihte kayda geçti. İnsanlık tarihi, periyodik olarak gelişen bilim ve teknolojinin manifestosuydu. Ve hepsi de insanın sonucuydu. Nasıl mı? 14 Ocak - Şubat / 2016 Saygılarımızla, TİAD HABERLERİ www.ttmagazin.com Bursa Endüstri Zirvesi, rekor sayıda ziyaretçi ağırladı TÜYAP Bursa Fuarcılık’ta 10 Aralık 2015’te kapılarını açan Bursa Endüstri Zirvesi, yılın son fuarı olarak sektöre damgasını vurdu. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası, Takım Tezgahları Sanayici ve İşadamları Derneği (TİAD), Makina İmalatçıları Birliği (MİB), Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği (UKUB) ve Prestij Yayıncılık Basım Hizmetleri işbirliğinde, T.C. Ekonomi Bakanlığı, KOSGEB ve Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin değerli destekleri alınarak “Bursa Endüstri Zirvesi” adı altında eş zamanlı olarak düzenlenen; Bursa Metal İşleme Teknolojileri Fuarı, Bursa Sac İşleme Teknolojileri Fuarı, Kalıp Avrasya Fuarı, İş ve İşçi Güvenliği, Sağlığı ve Ekipmanları Fuarı, Otomasyon Fuarı; 13 Aralık 2015 saat 18.30’da TÜYAP Bursa Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde sona erdi. Ersözlü: “Bursa Endüstri Zirvesi hedefini geçti” 4 gün boyunca sektörün nabzını tutan fuarları değerlendiren Tüyap Bursa Fuarcılık A.Ş. Genel Müdürü İlhan Ersözlü “2015 yılını zirvede kapatmamızı sağlayan; 7 ayrı salonda 21 ülkeden 605 firma ve firma temsilciliğinin katılımı ile 40 bin m2 alanda hazırlanan Bursa Endüstri Zirvesi Fuarları büyük ilgi gördü. İlk iki gün boyunca 20 binin üzerinde profesyoneli ağırlayan zirve 4 günün sonunda 48 ülkeden gelen 52.770 kişi tarafından ziyaret edilerek ekonomiye büyük katkı sağladı. Geçtiğimiz yıla göre yüzde 15 büyüme ile kapılarını açan, hidrolikten pnömatiğe, sac işleme teknolojilerinden kalıp yan sanayisine, iş güvenliğinden makine otomasyonuna kadar geniş ürün grubu ile dikkat çeken ‘makine yapan makinelerin’ fuarında yoğun makine satışı gerçekleşti. Üretimde ihtiyaç duyulan hammadde, yeni teknoloji, donanım ve sistemlerdeki yenilikleri topluca sunan fuarlarda, küçük ölçekli işletmelerden büyük sanayi firmalarına kadar tüm ziyaretçiler aradıkları son teknoloji ürünleri tek platforma bulabildi.” dedi. 16 Ocak - Şubat / 2016 Kıtalararası ticari köprüler kuruldu Birbirini tamamlayan sektörlerin büyük buluşması olan zirvede; TÜYAP’ın yurtdışı ofisleri, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası, T.C. Ekonomi Bakanlığı koordinasyonu ile Avrupa, Asya, Amerika ve Kuzey Afrika kıtalarında yer alan ABD, Almanya, Azerbaycan, Bosna - Hersek, Birleşik Arap Emirlikleri, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Cezayir, Çin, Etiyopya, Fas, Fransa, Filistin, Kanada, Güney Kore, Gürcistan, Hırvatistan, Hollanda, Irak, İngiltere, İran, İspanya, İsrail, İtalya, Japonya, Karadağ, Kosova, Kuveyt, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Libya, Lübnan, Makedonya, Mısır, Özbekistan, Romanya, Pakistan, Portekiz, Sırbistan, Slovakya, Sudan, Suriye, Suudi Arabistan, Tayvan, Tunus, Türkmenistan, Ürdün ve Yunanistan’dan organize edilen alım heyetleri iş bağlantıları kurdu. Yurtiçinden ise sektörlerin yoğun olduğu Adana, Adapazarı, Afyon, Ankara, Aydın, Balıkesir, Bartın, Bilecik, Bolu, Çanakkale, Denizli, Düzce, Eskişehir, Isparta, İstanbul, İzmir, Kırklareli, Kocaeli, Konya, Kütahya, Manisa ve Uşak başta olmak üzere 50’in üzerinde ilden gelen profesyonellere ev sahipliği yapıldı. TİAD HABERLERİ www.ttmagazin.com TİAD üyeleri, yeni yılı hep birlikte kutladı Her yıl istisnasız olarak gerçekleşen TİAD Geleneksel Yılbaşı Kokteyli ve Galası vesilesiyle, dernek yönetimi ve üyeleri bir araya geldi. 2015’e veda ederek 2016’ya birlik ve beraberlik duygusu içinde merhaba denildi. TİAD Geleneksel Yılbaşı Kokteyli ve Galası, 19 Aralık 2015’te Hilton Al Bushra Restoran’da 126 kişinin katılımıyla gerçekleşti. Galaya TİAD yönetim kurulu üyelerinin yanı sıra, TÜYAP Genel Müdürü Bülent Ünal, Anadolu Fuarları Genel Müdürü İlhan Ersözlü de katılım sağladı. TİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Aydoğdu, Geleneksel Yılbaşı Kokteyli ve Galası’na teşrif eden üyelere gerçekleştirdiği “hoş geldiniz” konuşmasının ardından 2016 için sağlık ve bol kazanç diledi. TÜYAP Anadolu Fuarları Genel Müdürü İlhan Ersözlü ise, uzun süredir devam eden verimli işbirliğinden bahsetti. TİAD Genel Sekreteri Pınar Çeltikci’nin gerçekleştirdiği, 2015 yılındaki dernek faaliyetlerini özetleyen sunumun akabinde canlı müzik eşliğinde gala yemeğine geçildi. İlerleyen saatlerde gerçekleştirilen yılbaşı çekilişi, üyelerin bir arada eğlenme fırsatı yakaladığı geceye renk kattı. 18 Ocak - Şubat / 2016 HAIMER Power Clamp: Güvenilir shrinkleme – Galaksinin en hızlısı. 10 - 13 Mart 2016 Bizi İzmir‘de ziyaret ediniz Salon C | Stand 116-C Shrinkleme Teknolojisi Takım Tutucu Teknolojisi Balanslama Teknolojisi Ölçüm Aletleri Haimer Dış Ticaret Ltd. Şti. | İvedik OSB. Melih Gökçek Bulvarı | Eminel İş Merkezi No:18/116 | TR-06378 Yenimahalle-Ankara Tel.: +90 312 395 68 82 | Faks: +90 312 395 68 83 | Email: [email protected] | www.haimer.com.tr TİAD HABERLERİ www.ttmagazin.com İTO Zümre Toplantısında “Üretim Odaklı Teknik Eğitim” konuşuldu İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) 59 numaralı Makine ve Ekipmanları Meslek Komitesi ile 60 numaralı Takım Tezgahları ve Otomasyon Meslek Komitesi’nin ortak olarak yılda bir kez gerçekleştirdiği Zümre Toplantısı “Üretim Odaklı Teknik Eğitim” teması ile 9 Aralık 2015 günü İTO Meclis Salonu’nda gerçekleşti. Toplantı, İTO 60 numaralı Takım Tezgahları ve Otomasyon Meslek Komitesi Başkanı ve aynı zamanda Takım Tezgahları Sanayici ve İşadamları Derneği (TİAD) Yönetim Kurulu Sayman Üyesi olan Dr. Ayhan Etyemez’in yönetimi ile gerçekleşti. Toplantının konuk konuşmacıları, bir dönem ÖSYM Başkanlığı görevini de yürütmüş olan İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Tekstil Teknolojileri ve Tasarımı Fakültesi Tekstil Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Demir ve T.C. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) İstanbul İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Serkan Gür’dü. İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Demir, nüfusun tamamının üniversiteye yönlendirilmesinin doğru olmadığını söyledi. Üretime yön vermek, Ar-Ge faaliyetlerini yürütmek ve tedarik zinciri aşamalarını düzgün çalıştırabilmek için gerekli olan bilgi yoğunluktaki işler için üniversite mezunu ihtiyacının yüzde 20 civarında olduğuna değinen Demir, “Esas yüzde 80’lik kesim buzdağının görünmeyen kısmı ve bu kesimi meslek öğrenmeye yönlendirmeliyiz” dedi. Prof. Dr. Demir, üniversiteye yönlendirmemenin yanlış anlaşılmaması gerektiğine de değinerek, ömür boyu öğrenmenin kesinlikle devam ettirilmesi gerektiğini belirtti. Akademik eğitimin üniversitede olabileceğine, ancak meslek eğitiminin ancak iş hayatında olabileceğine değinen Demir, “İnsan kaynaklarımızı düzenli kullanırsak Avrupa’nın üretim üssü olabiliriz” dedi. Acele edilmezse Türkiye’nin büyük bir fırsatı kaçıracağını da belirten Demir, “Avrupa yaşlanıyor 20 Ocak - Şubat / 2016 ve üretim ihtiyacını diğer ülkelere kaydırıyor. Avrupa’nın üretim üssü olmak isteyen o kadar çok ülke var ki. Hindistan bunların başında geliyor. Bizim şu anda şansımız varken bir an önce mesleğini seven insanlar yetiştirmemiz gerekiyor” diye konuştu. Demir, meslek liselerinin sınavsız geçiş hakkının da artık kaldırılması gerektiğini belirtti. Buna gerekçe olarak da uğrunda emek harcanmadan kazanılan hakların verimliliği ve kaliteyi düşürmesini gösterdi. İşletmelerin de her şeyi devletten beklemesinin doğru olmadığına değinen Demir, işletmelerin kendi planlarını devlete sunmaları gerektiğini ifade etti. Demir, “İşletmeler İsviçre ve Almanya şirketlerinin yaptığı gibi insan da yetiştirmeli. İTO’nun şuan yürütmekte olduğu Hamilik Projesi sadece okul boyama, malzeme alma ile sınırlı kalmamalı; firmalar doğrudan eğitim müfredatlarına ve bu yolla firmalar fiilen mesleki eğitime müdahil olmalı” dedi. Mesleki eğitimde dünya ülkelerinin gerisinde olduğumuzu da belirten Demir, küresel ölçekte düzenlenen meslek olimpiyatlarında Türkiye’den katılımın neredeyse hiç olmadığını da belirtti. Dr. Ayhan Etyemez TİAD Yönetim Kurulu Sayman Üye TİAD HABERLERİ www.ttmagazin.com Toplantının diğer konuk konuşmacısı T.C. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) İstanbul İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Serkan Gür de meslek okullarının sektörlere emanet edilmesi konusunda emin adımlarla ilerlediklerini ve halen uygulanmakta olan meslek lisesinden meslek yüksek okullarına sınavsız geçişin okul-sanayi işbirliği önünde büyük bir handikap olduğunu ve bu durumun ülkemiz için de ekonomik bir darbe oluşturduğunu belirtti. Devletin imkanlarıyla bazı şeylerin yapılmasının güç olduğunu, sektörün desteğinin meslek eğitiminde çok önemli olduğunu belirtti. Bu doğrultuda, İTO’nun okulların altyapısının güçlendirilmesinin yanında bu okullarda görev alan öğretmenlerin eğitimlere alınarak teknik bilgi ve becerilerinin güçlendirileceği ve doğru orantılı olarak daha nitelikli öğrenciler yetişmesini sağlayacak olan “Hamilik Projesi” ile yapılmakta olan çalışmaların meyvelerinin yakın zamanda toplanabileceğini belirtti. Gür; “Mesleki ve teknik liselere öğrenci alınırken yeteneğe göre ayrım yapılmalı. Yeteneğe göre ayrım olmayınca yapılan bütün yatırımlar boşa gidiyor” dedi. Gür, İstanbul’daki meslek liseleri arasında “Robot Yarışması” yapıldığını ve bu yarışmada birinci olan okulun İstanbul Ticaret Odası Bayrampaşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi olduğunun da müjdesini verdi. “İTOBOT” adı verilen robot önümüzdeki günlerde Amerika’da gerçekleşecek olan ve yaklaşık 900 okulun katılım sağlayacağı finalde Türkiye’yi temsil edecek. Konuşmaların ardından söz alan sektör temsilcileri, eğitim sisteminde önemli değişiklikler yapılması gerektiğini belirtti. Sistemin düzensiz olmasından dolayı çok geç yaşta gençlere meslek kazandırılmaya çalışıldığının da altını çizen işadamları, meslek eğitiminin gençlere sevdirilmesi konusunda hem fikir oldu. IV. Yetkilendirilmiş Belgelendirme Kuruluşları Çalıştayı gerçekleştirildi İlki 2012 yılında gerçekleştirilmiş olan MYK Yetkilendirilmiş Belgelendirme Kuruluşları Çalıştayı’nın dördüncüsü 4-5 Ocak 2016 tarihlerinde Mesleki Yeterlilik Kurumu’nun Ankara’daki toplantı salonunda gerçekleşti. Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) tarafından Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Türk Akreditasyon Kurumu ve TİAD Mesleki Test Merkezi’nin de aralarında bulunduğu yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşları temsilcilerinin katılımlarıyla Sınav ve Belgelendirme Dairesi Başkanlığı koordinasyonunda IV. Yetkilendirilmiş Belgelendirme Kuruluşları Çalıştayı düzenlendi. Söz konusu Çalıştay 4-5 Ocak 2016 tarihinde MYK binasında, MYK Başkanı Sayın Bayram Akbaş başkanlığında, MEB Müsteşar Yardımcısı Sayın Doç. Dr. Mustafa Hilmi Çolakoğlu’nun katılım ve katkılarıyla gerçekleşti.Çalıştayın açılış konuşmasında MYK Başkanı Sayın Bayram Akbaş, MYK’nın sınav ve belgelendirme süreçlerine ilişkin kısa ve orta vadeli hedeflerine değinerek gerçekleştirilen faaliyetler hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşlarının kamu eğitim kurumlarıyla sağlayabilecekleri işbirlikleri konusunda MEB Müsteşar Yardımcısı Sayın Doç. Dr. Mustafa Hilmi Çolakoğlu açıklamalarda bulundu ve katılımcıların sorularını yanıtladı. içerisinde hayata geçirilen otomasyon sistemleri, MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğuna ve bireysel belgelendirme Avrupa Birliği projesine ilişkin gerçekleştirilen çalışmalar hakkında açıklamalarda bulunuldu. Çalıştayın ikinci gününde Mesleki Yeterlilik Kurumu, Sınav, Ölçme, Değerlendirme ve Belgelendirme Yönetmeliği ve MYK Denetim Usul Esası hakkında detaylı bilgilendirmelerde bulunuldu, mevzuat düzenlemelerine ilişkin teknik sunum yapıldı. Yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşlarının sınav ve belgelendirme süreçlerinde karşılaştığı sorunlar paylaşıldı, faaliyetlere ilişkin geliştirilen çözüm önerileri değerlendirildi. Çalıştay kapsamında 2015 yılında MYK tarafından gerçekleştirilen faaliyetleri konu alan teknik sunum yapılarak, katılımcılara performans göstergeleri, yıl Ocak - Şubat / 2016 21 TİAD HABERLERİ www.ttmagazin.com 2016’ya girdiğimiz günlerde, geçmiş yılın kısa bir değerlendirmesini yapmak ve TİAD’ın 2015’teki çalışmalarına göz gezdirmek adına, ön plana çıkan faaliyet ve röportajlarımızın ana başlıklarını okurlarımız için derledik. AL MA NAK 2015 • TİAD’ın faaliyetleri CELIMO Konsey Toplantısı gerçekleşti: 13 yıl aradan sonra Avrupa Takım Tezgahları, Takım ve Teknolojileri Birliği (CELIMO) üç günlük Konsey Toplantısı vesilesiyle Avrupalı CELIMO delegelerini, 21-23 Mayıs tarihleri arasında İstanbul’da ağırlama fırsatını yakaladık. Başkanlık sırası TİAD’a geldi: Sektör ve kamu arasında köprü işlevi gören, sorunların belirlendiği ve çözümlerin saptandığı bir platform olan Maktek Alt Çalışma Grubu’nun Başkanlık sırası Nisan 2015 itibariyle TİAD’a geçti. 2017 yılına kadar, Maktek Alt Çalışma Grubu toplantıları, TİAD’ın ev sahipliğinde gerçekleşecek. TİAD Genel Sekreteri, Bursalı üyelerin kapısını çaldı: TİAD Genel Sekreteri Pınar Çeltikci ve TİAD Reklam ve Grafik Tasarım Sorumlusu Onur Geçener, 2-4 Eylül tarihleri arasında Bursalı dernek üyelerine ziyarette bulundu. KOTRA’ya Takım Tezgahları Sektörü Eğitimi verildi: TİAD Genel Sekreter Yardımcısı Samet Burçin Aydoğmuş tarafından Kore Ticaret-Yatırım Teşvik Ajansı İstanbul Ofisi’ne (KOTRA) Takım Tezgahları sektörü eğitimi verildi. EMO Milano’da MAKTEK Avrasya 2016 tanıtıldı: MAKTEK Avrasya 2016 Fuarı’nı tanıtmak için TİAD-MİB ve TÜYAP işbirliğiyle 8 Ekim 2015’te bir basın lansmanı gerçekleştirildi. Basın lansmanında MİB Yönetim Kurulu Başkanı Sevda Kayhan Yılmaz, TİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Aydoğdu konuşma yaparken; TÜYAP Anadolu Fuarları Genel Müdürü İlhan Ersözlü de MAKTEK Avrasya Fuarı’na yönelik bir sunum gerçekleştirdi. CELIMO Takımcılar Grubu Toplantısı gerçekleşti: TİAD’ın da üyeleri arasında yer aldığı Avrupa Takım Tezgahları, Takım ve Aksesuarları Ticari Birliği’nin (CELIMO), yıllık olarak düzenlediği “Takımcılar Grubu Toplantısı” İsviçre’nin Luzern şehrinde gerçekleşti. Toplantıya derneğimizi temsilen, TİAD Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Dr. Ayhan Etyemez ve TİAD Genel Sekreter Yardımcısı Samet Burçin Aydoğmuş katılım sağladı. TİAD üyeleri, Geleneksel Yılbaşı Galasında buluştu: Her yıl düzenlenen TİAD Geleneksel Yılbaşı Kokteyli ve Gala Yemeği, 19 Aralık 2015 tarihinde Hilton Hotel Al Bushra Restaurant’ta gerçekleşti 22 Ocak - Şubat / 2016 TİAD HABERLERİ www.ttmagazin.com • Fuarlar AL MA NAK 2015 TİAD’ın TIMTOS çıkarması: TAITRA’nın organize ettiği 25. Taipei Uluslararası Takım Tezgahları Fuarı (TIMTOS) 3-8 Mart 2015 tarihleri arasında Tayvan’da gerçekleşti. Fuarda, katılımcı olarak yer alan TİAD ile TAITRA arasında işbirliği protokolü imzalandı. Konyalı Sanayiciler, Konya Endüstri Zirvesi’nde buluştu: TİAD, MİB ve TÜYAP Konya Fuarcılık A.Ş işbirliği ile gerçekleşen Konya Endüstri Zirvesi KONMAK 2015 Fuarı, 30 Nisan-3 Mayıs 2015 tarihlerinde ziyaretçilerini ağırladı. Zirve, 47.258 ziyaretçiye ev sahipliği yaptı. EMO Milano 2015’e rekor katılım gerçekleşti: TİAD’ın da katılımcı olarak yer aldığı Takım Tezgahları, üretim teknolojileri ve robot ve otomasyon sistemlerinin dünyadaki en büyük fuarı olan EMO 2015, 5-10 Ekim tarihlerinde Milano’da gerçekleşti. • TİAD’ın gerçekleştirdiği organizasyonlar TİAD’ta SIMTOS 2016’ya yönelik Road Show gerçekleşti: Kore Takım Tezgahları Üreticileri Derneği (KOMMA), SIMTOS 2016 Fuarı’nı ülkemizde tanıtmak amacıyla 9 Haziran 2015’te TİAD Seminer salonunda KOMMA Genel Müdürü InHo Shin’nin sunum gerçekleştirdiği bir Road Show düzenlendi. Gelenek bozulmadı, TİAD üyeleri iftarda buluştu: TİAD’ın her yıl Ramazan ayında geleneksel olarak düzenlediği iftar organizasyonunda, TİAD üyeleri ve sektör ilgileri bir araya geldi. TİAD’ın geleneksel iftar organizasyonu 26 Haziran 2015’te Grand Hyatt İstanbul’da gerçekleşti. Geleneksel iftar organizasyonuna bu yıl da çok sayıda TİAD üyesi ve TÜYAP Tüm Fuarcılık yetkilileri ve muadil derneklerden temsilciler iştirak etti. • TİAD’ın yer aldığı organizasyonlar Akademi ve sektör DIEMOLD 2015’teydi: Atılım Üniversitesi Metal Şekillendirme ve Mükemmelleştirme Merkezi işbirliğiyle 18-21 Haziran 2015 Aydın-Kuşadası Pine Bay Holiday Resort’ta gerçekleşen DIEMOLD 2015’te, TİAD da yer aldı. Prof. Dr. Bilgin Kaftanoğlu öncülüğünde gerçekleşen DIEMOLD 2015, kalıp tasarımı ve imalatı makineleri konusunda bilgi alışverişi ve network için bir platform oluşturdu. TİAD olarak, 5. Ulusal Kalıpçılık Zirvesi’nde yerimizi aldık: Kocaeli Workinn Hotel’de düzenlenen 5. Ulusal Kalıpçılık Zirvesi, 1 Ekim 2015’te kalıp ve makine sektörüne yönelik 315 temsilcinin katılımıyla gerçekleşti. Zirvede, TİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Aydoğdu, “Takım Tezgahlarının Kalıpçılıktaki Önemi” konusunda bir sunum gerçekleştirdi. UTIS, talaşlı imalatın nabzını tuttu: 6. Ulusal Talaşlı İmalat Sempozyumu (UTIS) akademik sunumlar ve firma tanıtımlarını içeren programıyla 5-7 Kasım 2015 tarihlerinde The Green Park Otel ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşti. TİAD ve TİAD üyeleri, sempozyumda sponsor olarak yer aldı. Ocak - Şubat / 2016 23 TİAD HABERLERİ www.ttmagazin.com • Sektöre damga vuran röportajlarımız AL MA NAK 2015 Dursun Topçu ile ticaret geleneği ve ahlakı üzerine söyleşi: İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dursun Topçu ile köklü bir ticaret geleneği ve ticaret ahlakı da dahil olmak üzere, İstanbul Ticaret Odası (İTO)’nun 133 yıllık tarihine kadar kendisiyle pek çok konu hakkında mülakat gerçekleştirdik. “Sektörde atılım için stratejik bir milli plan şart:” Ar-Ge çalışmalarına ve Üniversite-Sanayi İşbirliği çalışmalarına sayısız hizmetlerde bulunmuş duayen akademisyen Prof. Dr. Bilgin Kaftanoğlu’nun kapısını çaldık. Kendisiyle, öncülük ettiği Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP), Bor Enstitüsü (BOREN), Üniversite-Sanayi İşbirliği ve Ar-Ge’nin önemiyle ilgili konuştuk. Teknolojide ve Takım Tezgahı sektöründe anahtar ülke: 12 yıl gibi uzun bir süre Japonya’da çalışmalar yapan Marmara Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Mekatronik Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Nihat Akkuş, TT Magazin’in Japonya’nın sektördeki ve dünyadaki yerine ilişkin sorularını yanıtladı. Mitsui Seiki savunma sanayisine ses getirdi: Dünyadaki savunma sanayi devlerinin ağırlandığı IDEF’15, TT Magazin’e röportaj veren Amerika Mitsui Seiki Genel Müdürü Tom Dolan; savunma sanayii için Takım Tezgahı sektörünü değerlendirirken, Mitsui Seiki’nin Havacılık ve Savunma Sanayisi konularında bulduğu çözümleri de belirtti. Sanayinin iki belirleyicisi: Ekonomi ve Politika: Sanayi-Ekonomi-Politika üçgeninde ana hatlarıyla merak edilen konuları, mühendisliğin yanı sıra Vuzf Üniversitesi’nde Siyasal Bilimler öğrenimini tamamlayan TİAD Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Dr. Ayhan Etyemez’e sorma fırsatını yakaladık. Kalıpçılık sektörünün yüksek sesi UKUB: Türkiye’de Kalıpçılık sektörünün önemi ve bu sektörün sorunları konusuna ışık tutmak için TT Magazin olarak UKUB Yönetim Kurulu Başkanı Şamil Özoğul’la röportaj gerçekleştirdik. “Üretim bir kültür meselesidir:” MİB’in ev sahipliğinde Arslan Bekir Sanır’ın konuğu olduk. Hem dünya Takım Tezgahları sektörüne hem de Türk Makine Sanayisine değinen uzun soluklu bir tanıklık röportajı gerçekleştirdik. Türk Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayisi, SAHA’da: Savunma, Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği (SAHA İstanbul), adını aldığı tüm sektörlerde dışa bağımlılığı ortadan kaldırmak amacıyla kurulan yepyeni bir oluşum... Kurumu tanımak ve tanıtmak adına merak edilenleri, SAHA İstanbul Genel Sekreteri İlhami Keleş’e sorduk. “İnsan, en önemli sermayemizdir:” Mitsubishi Electric Türkiye Başkanı Masahiro Fujisawa ile günümüz endüstrisinden tarihe, Japonya-Türkiye ilişkilerinden Endüstri 4.0’a uzanan çok yönlü bir röportaj gerçekleştirdik. 24 Ocak - Şubat / 2016 TİAD HABERLERİ www.ttmagazin.com • Dosya çalışmalarımız AL MA NAK 2015 Sektörümüzün Güçlü Kadınları: 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne özel olarak, “Erkek egemen bir sektörde kadın çalışan olmak” konusunda sözü, Takım Tezgahları ve Makine Sanayisi sektöründe çalışan kadınlara bıraktık. Türkiye’de Robotik Sistemler: Bilgi ve Teknoloji çağının en büyük aktörleri olan robotların, üretim teknolojilerinde oynadıkları aktif role ilişkin bir haber çalışması gerçekleştirdik. Türk Savunma Sanayisine genel bir bakış: Türk Savunma Sanayii’nin önemi, dününü ve bugünü hakkında bilgi paylaşmak adına, Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM) ve Savunma ve Havacılık Sanayii İmalatçılar Derneği (SASAD) ile görüştük. Sektör bağlamında Üniversite-Sanayi İşbirliği: Üniversite-Sanayi İşbirliğinin olmazsa olmazlarını, Takım Tezgahları sektörünün öncü akademisyenleri olan Prof. Dr. Yusuf Altıntaş, Prof. Dr. Bilgin Kaftanoğlu ve Doç. Dr. Erhan Budak’a sorduk. Bir kurumsal başarı öyküsü TİAD MTM: Uzun ve meşakkatli bir sürecin sonucunda ortaya çıkan TİAD MTM’yi, sürece müdahil olan Derneğimiz Başkanları kendi kaleminden aktardı. TİAD üyeleri EMO’da gövde gösterisi yaptı: TİAD’ın üretici üyeleri küresel pazardaki rekabete müdahil olmak ve ülkemiz takım tezgahları sektörünü dünyada temsil etmek adına EMO Milano 2015’te yerini aldı. Firmalar, EMO Fuarı’nın öneminden bahsederek beklentilerini sıraladı. Sektörümüzün altın anahtarı: Sektörümüzde servis ve satış sonrası hizmetlerinin önemi ve işleyişi hakkında malumat verebilmek için TİAD üyesi firmalardan, konuya yönelik görüşler aldık. Sektörümüzde can ve mal kaybını önlemenin kanunu Makine Emniyeti ve CE: Makine Emniyeti’nin sektörümüz açısından önemine ilişkin “CE” konusuna mercek tuttuk. Sektör profesyonelleri Robot Yatırımları Zirvesi’nde: 21-22 Ekim 2015 tarihlerinde İstanbul Wow Kongre Merkezi’nde düzenlenen Robot Yatırımları Fuarı ve Zirvesi’nde Fabrika otomasyon sektörünün lider markaları ile potansiyel robot yatırımcıları ile buluştuk. Çağımıza damgasını vuran devrim: “Dördüncü Sanayi Devrimi” olarak adlandırılan Endüstri 4.0’ı, gündeme alan ve yeni bir üretim biçimine geçmek için kolları sıvayan firmalara yeni sanayi devriminin bilinenlerini ve bilinmeyenlerini sorduk. Ocak - Şubat / 2016 25 TİAD HABERLERİ www.ttmagazin.com TİAD Mesleki Test Merkezi’nin faaliyetleri TİAD MTM’nin ana hedefi Türkiye’de makina tasarımı ve imalatı sektöründe takım tezgahlarının kurulumu ve onarımı alanında mesleki teknik eğitim almış ve sektörde çalışmakta olan bireylerin; bu alanda gerekli ve yeterli bilgi, beceri ve yetkinliklerinin Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi (AYÇ) ve Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi (TYÇ) doğrultusunda, Ulusal Yeterlilik Sistemi (UYS) dahilinde test edilip belgelendirilerek, bu kişilerin nitelikli eleman olarak istihdam edilmelerine katkıda bulunmaktır. TİAD MTM Neden ve Nasıl Kuruldu? TİAD Mesleki Test Merkezi (TİAD MTM), Takım Tezgahları Sanayici ve İşadamları Derneği (TİAD) tarafından 20112013 yılları arasında yürütülmüş bir Avrupa Birliği Projesi olan “Takım Tezgahları VOC-Test Merkezi’nin Kurulması ve İşletilmesi Projesi” sonucunda sektörde çalışan personelin okullu-alaylı ayrımı gözetmeksizin yetkinliklerini belgelemesi ve çalışma hayatına bir standart getirerek verimliliği artırmak amacıyla kurulmuştur. TİAD, T.C. Başbakanlık Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Merkezi Finans ve İhale Birimi (MFİB) tarafından 30 Mart 2010 tarihinde yayımlanan teklif çağrısı kapsamında Avrupa Birliği’nden (AB) hibe almaya yönelik “VOC-Test Merkezi Programı”na 16 Temmuz 2010 tarihinde bir proje sunmuş ve bu bağlamda Türkiye’de takım tezgahları sektöründe geçerli olacak mesleki yeterlik ve standartları belirlemeye, bunları test 26 Ocak - Şubat / 2016 etmeye ve belgelendirmeye aday oldu. MFİB tarafından titizlikle yürütülen uzun ve kapsamlı değerlendirme sürecini takiben, Hollanda merkezli, teknik yeterlilikler, mesleki eğitim ve işgücü piyasasının gereksinimleri konusunda uzman bir vakıf olan Stichting Kenteq KBB’nin (Centre of Expertise on VET and the Labour Market) ortağı olduğu; Romanya’da yerleşik araştırma kuruluşu INMA’nın (National Institute of Research-Development for Machines and Installations Designed to Agriculture and Food Industry), T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın (BSTB) ve Bahçeşehir Üniversitesi Mesleki Teknik Eğitimi Geliştirme Merkezi’nin (METGEM) de iştirakçileri arasında yer aldığı “Takım Tezgahları VOC-Test Merkezi’nin Kurulması ve İşletilmesi Projesi” projesi 22 Mart 2011 Tarihinde imzalandı ve proje süreci böylece başlamış oldu. TİAD HABERLERİ www.ttmagazin.com 22 Haziran 2013 tarihine kadar devam eden ve istenilen sonuçlar elde edilerek başarılı bir şekilde TİAD tarafından tamamlanmış olan proje kapsamında sektör çalışanlarının niteliklerinin belgelenmesi amacıyla; devlet otoritesi, eğitim kurumları, sanayi ve sivil toplum kuruluşlarının bir araya gelerek yoğun mesai harcadığı birçok çalışma gerçekleştirildi. Sektör Analizi, Ulusal Yeterlilik Hazırlama ve Akreditasyon Süreci Yapılan çalışmalar kapsamında ilk olarak üretimin yapıtaşı olan ve sanayinin olmazsa olmazı takım tezgahlarının sorunsuz olarak çalışmasını sağlayacak servis personelinin sahip olması gereken nitelikleri belirlemek için hem servis hizmeti veren firmalara hem de servis hizmeti almakta olan firmalara kapsamlı bir “Sektör İhtiyaç Analizi” uygulandı. Bu analiz ile sektörün ihtiyacı olan personelin profili çıkartıldı. Bu analizin ardından öncelikle sektörün iş standartlarını belirleyen “CNC Takım Tezgahları Uygulama ve Servis Görevlisi Ulusal Meslek Standardı” TİAD tarafından hazırlandı ve bunu takiben Resmi Gazete’de yayınlandı. Meslek standardını takiben sektör çalışanları için olmazsa olmaz olan kriterleri içeren “NC/CNC Takım Tezgahları Uygulama ve Servis Görevlisi”, “NC/CNC Takım Tezgahları Mekanik Servis Görevlisi” ve “NC/CNC Takım Tezgahları Elektrik/Elektronik Servis Görevlisi” Ulusal Yeterlilikler hazırlandı. Standart ve Yeterlilik hazırlama sürecinde projenin genel çalışmasında olduğu gibi sektörün her kesimini temsil edecek şekilde yapılandırılmış olan çalışma grupları faaliyet gösterdi ve büyük/küçük ayrımı gözetmeksizin her sanayi kuruluşunun görüşleri değerlendirildi. Standart ve yeterlilik hazırlama çalışmalarının tamamlanmasının ardından sınav ve belgelendirme merkezinin kurulması ile ilgili çalışmalara başlandı. Bu kapsamda ilk olarak mesleki yeterlilikler ile ilgili personel belgelendirme faaliyetlerini uzun zamandır gerçekleştiren 28 Ocak - Şubat / 2016 Hollandalı Proje ortağımız KENTEQ ve Romanyalı iştirakçimiz INMA’nın çalışmaları yerinde gözlemlendi. Ardından eş zamanlı olarak ISO 9001 kalite yönetim sistemi ve TS EN ISO/IEC 17024 personel belgelendirme ve yönetim sistemi kuruldu. Sistem kurulumlarını takiben akreditasyon ve yetkilendirme öncesi sektörde çalışan yaklaşık 100 kişi üzerinde konusunda uzman akademisyen ve sektör mensupları tarafından pilot sınav ve değerlendirme çalışması yapıldı. Pilot çalışmaların bir kısmı TRT Haber kanalı “Gündem” programında canlı olarak yayınlandı. 1 Haziran 2013 tarihinde yapılan Proje Kapanış Konferansı’nda o dönemde bulundukları kurumları temsilen; T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sektörler Daire Başkanı Zühtü Bakır, Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Eğitim ve Öğretim Sektör Yöneticisi Prof. Dr. Mustafa Balcı, Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) Genel Sekreter Yardımcısı Ahmet Gözüküçük, Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) Sınav ve Belgelendirme Dairesi Uzmanı Turan Küçük, Hollanda Ulusal Mesleki Eğitim ve İş Piyasası Merkezi (KENTEQ) Proje Lideri Wim Broekhuizen, Romanya Ulusal Tarım ve Gıda Makinaları AR-GE Enstitüsü (INMA) Proje ve Uluslararası İlişkiler Departman Müdürü Petronela Drambei ile Mesleki Eğitim Merkezi Yöneticisi Bianca Badanoiu, Bahçeşehir Üniversitesi Mesleki ve Teknik Eğitimi Geliştirme Merkezi Başkanı Azize Gökmen konuşmacı olarak yer aldı ve proje sırasında elde edilen “know-how”lar ve gelecek ile ilgili görüşleri hakkında sunumlar gerçekleştirdi. Yapılan bu çalışmaların sonucu olarak ta TİAD MTM; 11 Aralık 2013 tarihinde Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) tarafından personel belgelendirme faaliyetleri için akredite edildi, 1 Temmuz 2014 tarihinde de Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) tarafından ilgili mesleklerde belgelendirme yapmak için yetkilendirildi ve belgelendirme faaliyetlerine başladı. TİAD HABERLERİ www.ttmagazin.com TİAD MTM, sektörü belgelendirmeye devam ediyor “Mesleki Yeterlilik Belgesi” vermek için uluslararası akreditasyon ve yetkilendirme işlemlerini tamamlayan TİAD MTM, “NC/CNC Takım Tezgahları Uygulama ve Servis Görevlisi”, “NC/CNC Takım Tezgahları Mekanik Servis Görevlisi” ve “NC/CNC Takım Tezgahları Elektrik/Elektronik Servis Görevlisi” mesleklerinde belgelendirme faaliyetlerine zaman kaybetmeden başladı. Belgelendirme faaliyetleri kapsamında bu zamana kadar; Ak Makina, Baysel, Chiron Türkiye, CMS Makina, DMS CNC, GNC Teknoloji, Han Elektronik, Her Makina, Mazak Türkiye, Mega Elektronik, Ses3000, Tezmaksan, Turkmac Makina ve Uğursan firmaları personelini sınava göndererek belgelerini aldı. Bu firmalar artık “Yeterlilik Belgeli Personel” ile sektöre hizmet veriyor. TİAD MTM’nin 2016 Yılı Hedefleri TİAD MTM’nin akredite olduğu “NC/CNC Takım Tezgahları Uygulama ve Servis Görevlisi”, “NC/CNC Takım Tezgahları Mekanik Servis Görevlisi” ve “NC/CNC Takım Tezgahları Elektrik/Elektronik Servis Görevlisi” mesleklerinde sürdürdüğü belgelendirme faaliyetleri kapsamında, yıl sonuna kadar Türkiye Cumhuriyeti ve Avrupa Birliği tarafından ortaklaşa finanse edilen “Belgelendirme için Doğrudan Hibe Protokolü” aracılığıyla belge almak isteyen kişilere verilen destekler ile yaklaşık 300 kişinin belgelendirilmesi amaçlanmaktadır. Hibe programı ile belge almaya hak kazanan kişiler için belge ücretleri geri ödenerek belgelendirme bir anlamda ücretsiz hale getirilmiş olacaktır. Belgelendirme çalışmalarında mevcut olan akreditasyon kapsamına CNC operatörlüğü, CAD/CAM programı kullanımı alanlarındaki mesleklerin de dahil edilmesi majör hedefler arasında yer almaktadır. Bu sayede imalat sektörünün ihtiyaç duyduğu nitelikli teknik elemanların ortaya çıkarılması amaçlanmaktadır. TİAD MTM bünyesinde “Mesleki Yeterlilik Belgesi” Verilen Meslekler ve Tanımları: TİAD MTM tarafından şu an için takım tezgahları satış sonrası servis alanında verilmekte olan belgeler (Seviye 5), Türkiye’deki ve Avrupa genelindeki eğitim sisteminde Meslek Yüksek Okulu’na denk gelmektedir. NC/CNC Takım Tezgahları Uygulama ve Servis Görevlisi – 5. Seviye Takım Tezgâhlarında İSG ve Çevre Güvenliği, Kalite Yönetim Sistemi, İş Organizasyonu, CNC Takım Tezgâhları Teknolojisi birimlerindeki çalışmalara ek olarak, CNC takım tezgahları üzerinde üretilebilirlik çalışmaları, zaman etüdü, prototip parça işleme ve CNC takım tezgahlarının kullanım ve programlama eğitimleri verme çalışmalarını yürüten 30 Ocak - Şubat / 2016 personelin yapması gereken asgari iş ve işlemleri tanımlar. NC/CNC Takım Tezgahları Mekanik Servis Görevlisi – 5. Seviye Takım Tezgâhlarında İSG ve Çevre Güvenliği, Kalite Yönetim Sistemi, İş Organizasyonu, CNC Takım Tezgâhları Teknolojisi birimlerindeki çalışmalara ek olarak, CNC takım tezgahlarının kalibrasyon ölçümleri, periyodik bakımları, arıza bakım/onarımları, makine kurulumu çalışmalarını yürüten personeldir. NC/CNC Takım Tezgahları Elektrik/Elektronik Servis Görevlisi – 5. Seviye Takım Tezgâhlarında İSG ve Çevre Güvenliği, Kalite Yönetim Sistemi, İş Organizasyonu, CNC Takım Tezgâhları Teknolojisi birimlerindeki çalışmalara ek olarak, takım tezgahlarının elektrik/elektronik bakım onarımları, elektronik devre kurulumları ve makine kurulumu çalışmalarını yürüten personelin yapması gereken asgari iş ve işlemleri tanımlar. TİAD MTM’nin İş Hayatına Yararları TİAD MTM’nin işverene yararları temel olarak; işe alınacak personelin sahip olduğu bilgi, beceri ve yetkinliklerini önceden biliyor olmak ve oryantasyon sürecini kısaltmak, personel hatalarından kaynaklı makine kırılması ve iş kazalarını en aza indirmek, varolan ve ileride oluşabilecek ilgili devlet teşvikleri sayesinde personel istihdamı maliyetlerini azaltmak olarak gösterilebilir. TİAD HABERLERİ www.ttmagazin.com KOSGEB Genel Destek Programı/Belgelendirme Desteği KOSGEB Genel Destek Programı altında yer alan ve destek üst limiti 10 bin TL olarak belirlenmiş Belgelendirme Desteği ile işverenin ödemiş olduğu belge ücretinin yüzde 50’sini geri alabilmesini sağlamaktadır. Belgelendirme için Doğrudan Hibe Desteği TİAD MTM ile Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) arasında imzalanmış olan “Belgelendirme için Doğrudan Hibe Protokolü” kapsamında sınava giren kişilerin sınav için TİAD MTM’ye ödemiş oldukları ücretler belge almaya hak kazanmaları durumunda geri iade edilmektedir. Böylece belge sahibi kişiler veya bu kişileri belge almak üzere TİAD MTM’ye gönderen işletmelerin hiçbir gideri olmayacaktır. TİAD MTM’nin çalışana yararları ise temel olarak; bir işi başarıyla ve işveren tarafından kabul edilebilir ölçülerde yapabileceğini akredite bir belge ile kanıtlıyor olmak, iş bulma sürecini en aza indirmek, işyeri açma hakkı elde etmek şeklinde sıralanmaktadır. Mesleki Yeterlilik Belgesi ile ilgili sıkça sorulan sorular Kimler Mesleki Yeterlilik Belge Sahibi olabilir? MYK tarafından yayımlanan ulusal yeterliliklere göre mesleki yeterliliğini belgelendirmek isteyen herkes, MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi sahibi olmak için ilgili yeterlilikte yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşlarına başvuru yapabilir. TİAD MTM’nin vermekte olduğu belge sınavlarına başvuru için okuma yazma bilmek yeterlidir. Başvuruları uygun bulunan adaylar, başvuruda bulundukları ulusal yeterlilikte yer alan esaslar doğrultusunda sınav ve/ veya diğer ölçme yöntemlerine göre değerlendirilirler. Değerlendirme sonucunda başarılı olan kişiler MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi almaya hak kazanırlar. Kişi birden fazla ulusal yeterlilik için MYK Mesleki Yeterlilik Belgesine sahip olabilir mi? Ulusal Yeterlilik Sistemi, kişilerin birden fazla ulusal yeterlilikte belge sahibi olabilmelerini mümkün kılmaktadır. TİAD MTM bünyesinde ortak birimlere sahip meslekler arasında yatay geçiş ile diğer belgelere sahip olunabilir. TİAD MTM’nin faaliyetleri, sınav sistemi ve içerikleri ile ilgili daha detaylı bilgiye www.tiad-mtm.com adresi üzerinden erişilebilmektedir. TİAD Akademi, sektörü geliştirmeye devam ediyor Eğitim Şart” demenin yetmeyeceğini bunun yerine “Mesleki ve Teknik Eğitim Şart” demek gerektiğini savunarak yola çıkan TİAD Akademi bu yolda uygulamalı eğitimler vermeye devam etmektedir. Günümüzün rekabet koşullarında global pazarda yer alabilmek ve yarışa dahil olabilmek için öncelikle çalışanları bilinçlendirmek, bu sayede verimliliği en üst düzeye çıkartabilmek büyük önem taşıyor. Bu amaç doğrultusunda TİAD, sanayi kuruluşlarına destek vermek ve çalışan teknik personelini “nitelikli” hale getirebilmek için 2007 yılında “Nitelikli Teknik Eleman” mottosu ile TİAD Akademi Uygulamalı ve Mesleki Teknik Eğitim Merkezi”ni kurdu ve çalışmalarına ara vermeden devam ediyor. TİAD Akademi çatısı altında “Talaşlı İmalatın Temelleri”, “CNC Torna Operatörlük ve Programlama”, “CNC İşleme Merkezi Operatörlük ve Programlama”, “Bilgisayar Destekli Tasarım (CAD)” ve “Bilgisayar Destekli İmalat (CAM) eğitimleri uygulamalı olarak verilmektedir. Verilen bu eğitimler sadece takım tezgahlarının ve mühendislik yazılımlarının kullanımıyla sınırlı kalmıyor. Aynı zamanda 32 Ocak - Şubat / 2016 bir tasarıma başlarken ve tasarımı yaparken nelere dikkat edilmesi gerektiği, bir parçanın tezgaha bağlanması ve programlanması sırasında dikkat edilmesi gereken kriterler ve uygulamada zaman kazandıracak olan püf noktalar da katılımcılar ile paylaşılıyor. İmalat sektöründe çalışmakta olan teknik elemanları nitelikli hale getirmekte bir adım daha öteye gitmek ve iş performanslarını artırmak için tasarlanmış olan “Talaşlı İmalatın Temelleri” eğitimi 14 Şubat 2016 günü TİAD Akademi Uygulamalı ve Mesleki Teknik Eğitim Merkezi’nde ilk defa başlayacak. Bu eğitime katılım sağlamak isteyen kişiler detaylı bilgi ve online başvuru için https://form. jotform.com/60112837823957 internet bağlantısı üzerinden ve +90 212 565 53 54 numaralı telefondan başvuru yapılabilmektedir. KAMU HABERLERİ www.ttmagazin.com Küresel pazardaki Ticaret Reformu tartışması Türkiye’ye de sıçradı 2016 Eylem Planına göre, DTÖ’nün ilk kapsamlı ticaret reformu olma özelliği taşıyan Ticaretin Kolaylaştırılmasına İlişkin Anlaşma’nın, 3 ay içinde TBMM’nin onayına sunulacak olmasını değerlendiren TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, “Anlaşmanın DTÖ üyelerinin üçte ikisinin onayından sonra uygulamaya geçecek olması, ticaretteki geri gidişe dur diyecek bir milat olarak değerlendirilebilir” diye konuştu. Türkiye, Dünya Ticaret Örgütünün (DTÖ) ilk kapsamlı ticaret reformu olma özelliği taşıyan ve iş dünyasının öncelikli beklentileri arasında bulunan “Ticaretin Kolaylaştırılmasına İlişkin Anlaşma”nın onay sürecini belirledi. Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından açıklanan 2016 Eylem Planı’ndan derlenen bilgilere göre, Ekonomi Bakanlığınca 21 Aralık-21 Mart döneminde ülke pazarlarında karşılaşılan gümrük işlemleri ve bunların ortaya çıkardığı maliyetlerin asgariye indirilmesini amaçlayan Ticaretin Kolaylaştırılmasına İlişkin Anlaşma, TBMM’nin onayına sunulacak. “Anlaşma ticarette geri gidişe ‘dur’ diyecek” Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, söz konusu anlaşmaya ilişkin yaptığı değerlendirmede, küresel ticaret hacminin daralma trendinde bulunduğunu, normalde her sene ortalama yüzde 4 büyüyen küresel ticarette son yıllarda bir gerilemenin söz konusu olduğunu belirtti. “Ticaretteki bu gerilemenin maalesef korumacılığı da körüklediğini görüyoruz” ifadelerini kullanan 34 Ocak - Şubat / 2016 Hisarcıklıoğlu, Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması’nın DTÖ üyelerinin üçte ikisinin onayından sonra uygulamaya geçecek olması, bu geri gidişe ‘dur’ diyecek bir milat olarak değerlendirilebileceğini söyledi. Hükümetin 2016 Eylem Planı’nda belirttiği üzere Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması’nın TBMM tarafından onaylanacak olmasının son derece memnuniyet verici bir gelişme olduğunu dile getiren Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti: “Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması 2015 yılının başından beri G20’de iş dünyasını temsil eden B20 Türkiye Ticaret Görev Gücünün de öncelikli gündem maddelerinden biriydi. Yıl sonunda görev güçlerimizin ortaya koyduğu 19 öneriden biri de Anlaşmanın dünya ticaretine yapacağı katkıya binaen, Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması’nın imzalanması ve yürürlüğe girmesi oldu. G20 Liderler Bildirisi’nde de bu önerimize atıf yapılmış olması, anlaşmanın diğer ülkelerce imzalanması ve yürürlüğe girmesi sürecini hızlandıracaktır inancındayız. Ülkemizin bu anlamda diğer ülkelere öncülük etmesi de Türk iş dünyası adına bizlere gurur vermiştir.” KAMU HABERLERİ www.ttmagazin.com Anlaşma neler getirecek? Türkiye’nin taraf olduğu DTÖ anlaşmasının onaylanarak iç hukukun bir parçası haline getirilmesiyle, ticaret prosedürlerin basitleştirilmesinin yanı sıra başta gümrük işlemleri olmak üzere bilgi teknolojileri ve otomasyonun uygulanması yoluyla dış ticaret ve lojistik altyapısının güçlendirilmesi amaçlanıyor. DTÖ’nün söz konusu anlaşmayla dünya ticaretindeki sınırlamaların kaldırılması, özellikle bürokrasinin kademeli olarak küçültülmesi, sanayi ülkelerinin başka ülkeler için uyguladığı ithalat gümrüklerinin ve kendi ürünlerine uyguladığı tarım sübvansiyonlarının da azaltılması amaçlanıyor. Müzakereler yapılacak Endonezya’nın Bali adasında 3-6 Aralık 2013 tarihinde gerçekleştirilen DTÖ 9. Bakanlar Konferansı sonunda müzakereleri tamamlanan, Doha Kalkınma gündemini oluşturan parçalardan biri olan ve gümrük dünyasını doğrudan ilgilendiren söz konusu anlaşma, DTÖ üyelerinin üçte ikisinin onay işlemlerini tamamlaması sonucunda yürürlüğe girecek. Anlaşmayı, şu ana kadar 51 ülke imzalarken, 2016 yılının ilk yarısına kadar imza koyan ülke sayısının 107’yi bulması hedefleniyor. Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’nün (OECD) çalışmalarına göre ticareti kolaylaştırma önlemlerinin uygulanması ile ticaret maliyetlerinin yüzde 17’ye kadar düşürülmesi bekleniyor. Ticaret maliyetlerindeki her yüzde 1’lik iyileşmenin dünya ekonomisine 40 milyar dolardan fazla katkı sağlaması öngörülüyor.Anlaşmanın uygulanmasıyla 18 milyonu gelişmekte olan ülkelerde olmak üzere, 21 milyon yeni iş sağlanacağı, dünya toplam GSYH’sine 1 trilyon dolara varan katkıda bulunulacağı tahmin ediliyor.Öte yandan eylem planına göre, 6 aylık dönemde Gümrük Birliği güncelleme çalışmalarına devam edilecek. Serbest Ticaret Anlaşmaları dahil, Gümrük Birliğinin işleyişinde karşılaşılan güçlüklerin giderilmesi suretiyle sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulması ve tüm mal ve hizmetler ile kamu alımlarını kapsayacak şekilde Gümrük Birliği’nin kapsamının genişletilmesi amacıyla müzakereler yürütülecek. Bu kapsamda, özel kesimin de katılımıyla yürütülmekte olan etki analizi ve değerlendirme çalışmaları dikkate alınarak, Avrupa Birliği ile entegrasyon çalışmaları doğrultusunda Türkiye’nin müzakere pozisyonu şekillendirilecek. Ocak - Şubat / 2016 35 KAMU HABERLERİ www.ttmagazin.com “Bakım önemsenmedikçe, küresel rekabette ilerlenemez” Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Alper Kanca, “Etkili Bakım Yönetimi için Gerekli Teknik ve Kültürel Altyapıyı Oluşturmak” temasıyla düzenlenen II. Bakım Konferansında, sanayi sektörleri için bakımın önemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Sanayi tesislerinde, malzeme kalitesinden üretimde kullanılan yağ cinsine ve aşırı yüklenmeye kadar birçok nedenle üretim durabiliyor. Bu gibi sorunların ülke ekonomisinde neden olduğu büyük maddi kayıpları azaltmak, firmaların üretim ya da kalite problemi yaşamalarını, bunun sonucu olarak da zamanında teslim edilemeyen ürünler nedeniyle güven kaybına uğramalarını engellemek gerekiyor. Bu amaçla Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) tarafından “Etkili Bakım Yönetimi için Gerekli Teknik ve Kültürel Altyapıyı Oluşturmak” temasıyla ‘II. Bakım Konferansı’ gerçekleştirildi. Konferansta işletmelerin bakım kültürü ile ilgili tecrübelerini kurumsal hafızaya dönüştürmeleri gerektiği, böylece aynı problemlerin tekrar tekrar yaşanarak aynı bedellere katlanmanın önüne geçileceği mesajı verildi. “Bakım konusunun önemi özellikle üst düzey yöneticilerce kavranmalı” “Hızlı balıklar sıfır kaza; sıfır arıza, sıfır hata ile çalışır” sloganıyla yola çıkarak tesis bakımlarının arıza anında değil, düzenli yapılması ve sorunları önlemeye yönelik çalışılması konularında fayda sağlamayı hedefleyen TAYSAD’ın bu yıl ikinci kez gerçekleştirdiği konferansta açılış konuşmasını TAYSAD Başkanvekili Alper Kanca yaptı. Kanca, “Bakım konusunda Türkiye’de bir meslek örgütünün var olması ciddi bir ihtiyaç. Bu işin önemi yıllar içinde daha iyi anlaşılacak. Bakım işi ülkemizde uzun yıllardır ihmal edilen ve çok ciddiye alınmamış bir mesele. İşletmelerimizde bu meselenin gerçekten önemsenmediğini şirketlerin konuya verdikleri değere baktığımızda görüyoruz. Artık başka bir dünya ile karşı karşıyayız ve bu durumun değişmesi gerek” dedi. TAYSAD 36 Ocak - Şubat / 2016 Başkanvekili Kanca, bakım konusunun öneminin özellikle üst kademedeki kişilerce kavranması gerektiğine vurgu yaparak Endüstri 4.0 uygulamaları pratiğe döküldükçe bakım konusunun çok daha önemli hale geleceğini ve bu departmanlara ayrılan insan kaynağının da artarak aynı yönde değer kazanacağını ifade etti. Makine bakımı konusundaki çalışmalar yeterli değil Konferansta ikinci olarak söz alan Grupas Gelişim A.Ş. kurucu ortağı Erol Özden, bakım konusundaki çalışmaların azlığına dikkat çekerek, “İnternet üzerinden bakım konusunda arama yapıldığında, karşımıza hasta bakımı, çocuk bakımı gibi konular çıkıyor. Yani genellikle sağlık alanındaki bakım çalışmaları ön planda... Oysa sanayideki bakım faaliyetleri ile ilgili yapılan büyük ölçekli bir organizasyona rastlamak güç. TAYSAD bu anlamda önemli bir işe imza atarak, eksik kalan ya da ihmal edilen bir konuyu ikinci kez gündeme taşımış ve ciddi bir açığın kapanması yolunda adım atmıştır.” dedi. Örnek uygulamalar ilgi gördü Konferansta konuşmacı olarak yer alan TAYSAD üyeleri Bosch Sanayi A.Ş. ve Çelikel A.Ş. yetkilileri sunumlarında, firmalarındaki örnek uygulamaları aktarırken; hizmet sağlayıcı Mekatek ve Bimser firmalarının yetkilileri ise pratik çözümlere ilişkin paylaşımlarda bulundu. Konferansın son bölümünde ise, Ford Otosan İnönü Fabrikası, Farplas A.Ş., İnci GS Yuasa A.Ş. ve Cavo Otomotiv A.Ş. yöneticilerinin katılımıyla, bakım departmanın diğer departmanlar ile etkileşiminin ve yaşanan sorunların tartışıldığı bir panel gerçekleştirildi. TAYSAD’ın organize ettiği Bakım Konferansı’na, tedarik ve ana sanayi temsilcileri ile hizmet sağlayıcılar olmak üzere 80’i aşkın firmadan 165 katılımcı ilgi gösterdi. Yüksek hassasiyet Yüksek tekrarlanabilirlik Geliştirilmiş hareket kontrolü syon Otoma nolu in W i Sizler l B260 a 2. Ho liyoruz! d ın r a fu ıza bek standım Dairesel ve lineer enkoderler Renishaw’un yüksek hassasiyetli optik enkoderleri, pozisyonlandırma sistemlerine mükemmel hareket kontrolü ve üstün hassasiyet sağlar. TONiC™ süper-kompakt, artırımlı optik enkoder sistemi: • 10 m/sn’ye varan hız ve 1 nm’ye varan çözünürlük • Hem lineer, hem de dairesel enkoderler için hızlı ve kolay kurulum • Oto-faz IN-TRAC™ referans noktası • Ultra yüksek vakum (UHV) uyumlu versiyonu mevcuttur RESOLUTE™ gerçek-mutlak, ince aralıklı optik enkoder sistemi: • 100 m/sn’ye varan hız ve 1 nm’ye varan çözünürlük • Tek hatlı lineer ve dairesel mutlak cetveller • Yerleşik pozisyon kontrol algoritmaları • DRIVE-CLiQ® dahil olmak üzere, çeşitli seri iletişim protokolleri mevcuttur Daha fazla bilgi için lütfen www.renishaw.com.tr/encoders adresini ziyaret ediniz Renishaw plc Türkiye İstanbul İrtibat Bürosu Atatürk Mah. Sedef Cad. Ataşehir Residence B/3 34756 İstanbul Türkiye T +90 216 380 92 40 F +90 216 380 92 45 E [email protected] www.renishaw.com.tr KAMU HABERLERİ www.ttmagazin.com Otomotiv tedarik sanayi verimliliğe odaklandı Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği’nin (TAYSAD), Ekonomi Bakanlığı’nın desteğiyle yürüttüğü “İş Mükemmelliği URGE Projesi”nde son aşamaya gelindi. 2014 Temmuz ayında başlatılan projeye katılan TAYSAD üyesi 13 firma, bugüne kadar 3 milyon TL’yi aşan kazanç elde etti. Alper Kanca / TAYSAD Başkan Vekili Ekonomi Bakanlığı’nın desteğiyle TAYSAD tarafından yürütülen “İş Mükemmelliği URGE Projesi”nde firmalar, maliyetlerinde iyileşme sağlayarak ve israflarını azaltarak rekabet avantajı elde ediyor. Bir buçuk yıl önce başlatılan projede yer alan 13 firma, iyileşme sağladığı alanlar ile 3 milyon TL’yi aşan kazanç sağladı. Sürecin, Nisan 2016’da sonuçlanması öngörülüyor.Proje kapsamında yapılan uygulamaların ve gelişim seviyesinin değerlendirilmesi amacıyla gerçekleştirilen toplantıda konuşan TAYSAD Başkan Vekili Alper Kanca, “Sürecin sonunda projeyi başarıyla tamamlayan firmalar; küresel piyasa koşullarında daha güçlü, esnek ve dayanıklı yapıda rekabet edebilecek ve tedarik zincirinde elde edilen kazançlarla, gerek mevcut yatırımların, gerekse gelecek yatırımların geri dönüşümünü artırabilecek. Firmalar, proje sayesinde, kalitesizlik maliyetinde azalma, stok devir oranında artış, proje yönetiminde ve iş güvenliğinde iyileşme sağlayacak” diye konuştu. 40 Ocak - Şubat / 2016 “Projeye katılan firmalarda, üst düzeyde tatmin oluştu” Alper Kanca, “Karlılıktan taviz vermeden ve maliyetleri artırmadan büyümenin yaratılacağı bir düzen öngören proje, katılımcı firmalarda şu ana kadar üst düzeyde tatmin oluşturdu” dedi ve sözlerine şöyle devam etti: “İsrafların tanımlanması ve kayıpların azaltılması konusunda iyileştirme çalışmaları başlatıldı. Yapılan iyileştirme çalışmalarında, şirketlere maliyet açısından hızlı bir şekilde sonuçlarını görebilecekleri faydalar sağlayacak, üretim verimliliği projelerine öncelik verildi. Aynı çalışan sayısı ile daha fazla sayıda üretim adetlerine ulaşılması, hatlarda proses sürelerinin azaltılması, kalite seviyesinin bir seviye yukarı çıkarılması gibi kazanımlar sağladı. Ayrıca bu iyileştirmeler, bir sonraki öncelikleri belirleme ve yeni gelişim hedefleri oluşturmaya da katkı sağladı.” “Türkiye’nin, verimlilik odaklı projelere ihtiyacı var” Alper Kanca, otomotiv tedarik sanayinde faaliyet gösteren firmaların, mevcut şartlarda önlem alması ve verimliliğe odaklanması gerektiğinin altını çizdi. İnsan aklı ve duygusunu da işin içine katmanın doğru olacağını vurgulayan Kanca, “OECD tarafından 2014 yılında yayınlanan satın alma gücü paritesine göre ülkelerin durumuna bakıldığında, Türkiye’nin verimlilik ve rekabet üzerine kurgulanmış bir projeye ihtiyaç duyduğu çok açık. ‘İş Mükemmelliği URGE Projesi’, bugünün şartlarında otomotiv tedarik sanayinin ayakta kalabilmesi ve verimliliğini artırması noktasında, uygulanması gereken çok özel bir proje” dedi. KAMU HABERLERİ www.ttmagazin.com Milli savaş uçağı karar aşamasında TUSAŞ Genel Müdürü Dörtkaşlı, “Milli Muharip Uçak tasarım fazına girebilmek için Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM) ile sözleşme görüşmeleri içerisindeyiz. 2016’nın ilk yarısında bu sürecin tamamlanmasını ümit ediyoruz” dedi. Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ/TAI) Genel Müdürü Muharrem Dörtkaşlı, milli savaş uçağına ilişkin sözleşme görüşmelerinin yılın ilk yarısında tamamlanmasını beklediklerini, bu dönemde uçağın tasarımına ilişkin belirleyici kriterlerin de Türk Hava Kuvvetleri ve Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM) ile sonlandırılacağını belirtti. Dörtkaşlı, “Türkiye’nin Hayal Projesi” olarak nitelendirilen Milli Muharip Uçak Projesi’nin geldiği aşama ve bundan sonrasına ilişkin yol haritasına yönelik değerlendirmelerde bulundu. Tamamen özgün bir proje olan Milli Muharip Uçak Projesi’nde onlarca çalışma sonunda nihai tasarımın 3 değişik geometriye indirildiğini ifade eden Dörtkaşlı, “Uçak tek motorlu ya da çift motorlu olabilir. Bu karar uçağın geometrisini, dolayısıyla tasarımını etkiliyor. Nihai karar henüz verilmedi, çalışmalar devam ediyor. İsteklerin belirlenmesi ve riskin azaltılması faaliyetlerini içeren bir konsept fazından geçtik. Tasarım fazına girebilmek için SSM ile sözleşme görüşmelerimiz devam ediyor. 2016’nın ilk yarısında bu sürecin tamamlanacağını ümit ediyoruz” dedi. Tasarımda kritik karar: Motor sayısı Milli muharip uçağın tasarımına ilişkin nihai kararın da yılın ilk yarısında şekilleneceğini tahmin ettiğini dile getiren Dörtkaşlı, motor sayısının kararlaştırılmasının tasarım aşaması için kritik bir karar olduğunu belirtti ve “Biz ilk faz çalışmalarımızı tamamladık, bundan sonra kullanıcının nihai kararını vermesini bekliyoruz. Çalışmalarımız bu seçimin yapılmasından sonra detaylanacak. Uçağımızın tasarımı ve içerisinde kullandığımız alt sistemler de olabildiğince milli. Projede hedeflenen milli egemenliğimizi etkilemeyecek konularda hazır alt sistemlere bu aşamada gidilebilir, ileride onlar da yerlileştirilebilir. Şu aşamada konuştuğumuz konular arasında onlar da var” sözlerini kaydetti. Ocak - Şubat / 2016 41 KAMU HABERLERİ www.ttmagazin.com Ar-Ge ve Reform Tasarısı TBMM’de Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı, TBMM Başkanlığına sunuldu Tasarı, yüksek katma değerli ürünlerin üretilmesini sağlama ve destekleme, Ar-Ge insan kaynağı kapasitesini artırma, bilgiyi ticarileştirme, teknoloji ve yenilikçi şirketlerin ortaya çıkmasını ve gelişimini destekleme, Üniversite-Sanayi işbirliğini geliştirme ve kurumsallaştırma, Ar-Ge ve yenilik ekosistemini güçlendirmeyi amaçlıyor. Gelir Vergisi istisnası Tasarıyla; Ar-Ge Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun kapsamında, tasarım merkezlerinde çalışan tasarım personeli de dahil ediliyor. Çalışan personelin niteliğini artırmak amacıyla doktora, yüksek lisans ve lisans mezunları için farklı oranlarda Gelir Vergisi istisnası getiriliyor. Bunun yanında temel bilimler alanları mezunlarının istihdamı de teşvik ediliyor. Tasarıyla; ulusal ve uluslararası düzeyde düzenlenen bilimsel yarışmalarda ilk üçe giren öğrenciler için ilgili dallardaki lisans programlarına yerleştirilmelerinde ek puan uygulanarak bilim alanında başarılı öğrenciler teşvik edilecek. Araştırma, geliştirme, tasarım ve yenilik projeleri ile Üniversite-Sanayi işbirliği faaliyetleri sonucu elde edilen gelirler, döner sermaye işletmesinin ayrı bir hesabında toplanacak. Bu gelirlerden herhangi bir kesinti yapılmayacak. Bu kapsamda görev yapan öğretim elemanına ödenecek gelirin yüzde 85’i, herhangi bir vergi kesintisi yapılmaksızın ilgili öğretim elemanına ödenecek. Kalan tutar, yasada belirtilen işler için kullanılacak. Bu kapsamda değerlendirilecek proje ve faaliyetlere, öğretim elemanının müracaatı doğrultusunda, üniversite yönetim kurulunun izni ile karar verilecek. 42 Ocak - Şubat / 2016 Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu kapsamına alınan ihtisas teknoloji geliştirme bölgelerinde bulunan girişimcilerin Katma Değer Vergisi Kanunu kapsamındaki teslim ve hizmetleri KDV’den istisna tutuluyor. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) tarafından yürütülen araştırma ve geliştirme, tasarım ve yenilik faaliyetlerine ilişkin her türlü süreçte görev yapmak üzere görevlendirilen öğretim elemanları ile kamu görevlilerine ve hizmetinden yararlanılacak diğer kişiler için yapılacak harcamalar KOSGEB Başkanlık bütçesinden gerçekleştirecek. “Değerlendirme Kurulu” oluşturulacak Görevlendirilen öğretim elemanları ile kamu görevlisi olmayan, alanında uzman diğer kişilere harcırah giderleri içinde olmak kaydıyla yasada öngörülen tutarın 5 katını aşmamak üzere ve kısıtlamalara tabi olmaksızın her yıl Başkanlıkça belirlenecek tutar üzerinden doğrudan görevlendirilen kişiye ödeme yapılacak. Görevlendirileceklerin asli görevlerine ait aylık, ücret, ödenek, her türlü zam ve tazminatları ile diğer mali ve sosyal hakları ödenmeye devam edilecek. Bu kapsamda görevlendirilen öğretim elemanlarına yapılacak ödemeler, döner sermaye kesintisinden etkilenmeyecek. Bölge alanının Organize Sanayi Bölgesi içerisinde yer alması durumunda, uygulama projelerinin onaylanması ile ruhsat ve izinlerin verilmesi işlemleri, Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu’na göre yapılacak. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, gerekli görmesi halinde Teknoloji Geliştirme Bölgelerindeki kira üst limitlerini belirlemeye yetkili olacak. KAMU HABERLERİ www.ttmagazin.com Tasarıyla, teknoloji geliştirme bölgelerinde Ar-Ge ve tasarım niteliği yüksek projelerin yer alması hedefleniyor. Belirli süreler içerisinde yönetici şirket, kuruluşunu tamamlamayan veya faaliyete geçmeyen teknoloji geliştirme bölgeleri veya bölge alanlarının statüsünün ortadan kaldırılmasıyla kamu kaynaklarının atıl kalmasının önüne geçerek kaynakların etkin ve verimli kullanılması amaçlanıyor. Teknoloji geliştirme bölgeleri yönetici şirket ve firmalarından verilen elektronik ortamda anlık olarak alınması sağlanmak suretiyle üç ayda bir yazılı olarak alınması uygulamasından vazgeçilerek bürokrasinin azaltılması ve mevzuatın sadeleştirilmesi öngörülüyor. Tasarıyla, tasarım faaliyetinin destek kapsamına alınması amacıyla, “tasarım” ibaresi ilgili kanunun fıkrasına ekleniyor. Yönetici şirket, bölge için gerekli her türlü hizmetlerin yürütülmesindeki mali yüklerin azaltılması amacıyla, damga vergisi ve harçlara ilave olarak, emlak vergisinden de muaf tutulacak. Yeni oluşturulan ihtisas teknoloji geliştirme bölgeleri de teknoloji geliştirme bölgeleri gibi destek, teşvik, muafiyet ve istisnalardan yararlanabilecek. Ar-Ge projelerinin daha kısa sürede ve daha düşük maliyetle tamamlanarak ticarileşmeye hazır hale gelmesi için, proje kapsamında yurt dışından yapılacak alımlar gümrük vergisi, her türlü fon, damga vergisi ve harçtan müstesna tutulacak. Yazılımcı ve tasarımcılara esnek çalışma olanağı Yazılım ve Ar-Ge faaliyetlerinde olduğu gibi, ülke açısından stratejik önemi haiz olan tasarım faaliyetlerinden elde edilen kazançlar da 31 Aralık 2023 tarihine kadar gelir ve kurumlar vergisinden müstesna tutulacak. İhtisas teknoloji geliştirme bölgelerinde çalışan tasarım personelinin görevleri ile ilgili ücretleri de 31 Aralık 2023’e kadar her türlü vergiden istisna tutulacak. Ar-Ge, yazılım ve tasarım personelinin hafta tatili ve yıllık ücretli izin süreleri ile ulusal bayramlar ve genel tatil günlerine isabet eden ücretleri istisna kapsamına alınarak, bu personelin daha esnek çalışmasına olanak sağlanacak. Ar-Ge, tasarım ve yazılım personelinin yüksek lisans ve doktorada geçirdiği sürelerin gelir vergisi stopajı kapsamında değerlendirilmesine yönelik Bakanlar Kuruluna yetki verilecek. TÜBİTAK-Marmara Araştırma Merkezi Teknoloji Serbest Bölgesinde çalışan tasarımcı personelinin ücretleri de gelir vergisi istisnası kapsamına alınacak. Tasarıyla, yatırımcılara teknoloji geliştirme bölgeleri firmalarına doğrudan girişim sermayesi sağlamaları durumunda, mevcut uygulamadaki vergi indirimi desteğinden yararlanma imkanı getiriliyor. Projelerin finansmanında kullanılmak üzere, gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından sağlanan sermaye desteklerinin iki yıl içinde ilgili projenin finansmanında kullanılmayan kısmı için indirim dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmemiş vergiler, gecikme faiziyle birlikte tahsil edilecek. Türkiye’nin Ar-Ge ve yenilik ekosistemini güçlendirmek, teknoloji transferini sağlamak, işletmelerin teknoloji seviyesini yükselterek katma değeri yüksek ürünler üretilmesini sağlamak için eğitim düzeyi, mesleki deneyimi, bilim ve teknolojiye katkısı, Türkiye’deki faaliyetinin veya yatırımının ülke ekonomisine ve istihdama etkisi önemli olan yabancılara, süresiz çalışma izni verilebilecek. Fikre yatırım Teknoloji alanında orijinal bir fikri olan ancak bunu hayata geçirecek yeteri kadar finansmana sahip olmayan girişimcilerin finansmana erişimi kolaylaştırılıyor. Bu kapsamda, girişimcilere tahsis edilen desteklerin belirli bir bölümü gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılabilecek. Rekabet öncesi işbirliklerine proje bedelinin yüzde ellisine kadar olan kısmı geri ödemesiz olarak desteklenebilecek. Tasarım faaliyetlerinde bulunanların aldıkları destekler, özel fon hesabı uygulamasından yararlanabilecek. Ar-Ge ve tasarım imkan ve kapasiteleri kısıtlı olan özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler, sözleşme çerçevesinde siparişe dayalı olarak Ar-Ge veya tasarım merkezlerinde gerçekleştirilen Ar-Ge ve tasarım harcamalarının belirli bir kısmını beyanname üzerinden indirim konusu yapabilecek. Temel bilimler alanlarında en az lisans derecesine sahip Ar-Ge personeli istihdam eden Ar-Ge merkezlerine, bu personelin her birine ödedikleri aylık ücretin o yıl için uygulanan asgari ücretin aylık brüt tutarı kadarlık kısmı, iki yıl süreyle, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanacak. Bu kapsamda her bir Ar-Ge merkezine sağlanacak destek, ilgili ayda Ar-Ge merkezinde istihdam edilen toplam personel sayısının yüzde onunu geçemeyecek. Öğretim elemanlarından Ar-Ge veya tasarım merkezlerinde gerçekleştirilen faaliyetlerde araştırmacı, tasarımcı ya da idari personel olarak hizmetine ihtiyaç duyulanlar, üniversite yönetim kurullarının izniyle tam zamanlı veya yarı zamanlı olarak görevlendirilebilecek. Ocak - Şubat / 2016 43 KAMU HABERLERİ www.ttmagazin.com ‘KOBİ’lerimizin proje kabiliyeti kazanması lazım’ Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, KOBİ’lere, tanıtım ve reklam yanında yeni projeler için de finansman desteği vermek istediklerini belirterek, “KOBİ’lerimizin proje kabiliyeti kazanması lazım. Odalarımız, KOBİ’lere proje yazma konusunda rehberlik yapabilir” açıklamasında bulundu. KOBİ’lere destek için yeni formül KOBİ’lere tanıtım ve reklam yanında yeni projeler için de finansman desteği vermek istediklerini anlatan Işık, İSO ve benzeri kurumların KOBİ’lere kılavuzluk yapabileceğine dikkati çekti. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, “KOBİ’lerimizin proje kabiliyeti kazanması lazım… Proje yapmak başlı başına bir kültür… İSO ve İstanbul Ticaret Odası gibi bu noktada ilgili diğer bütün kurumlarımız bünyelerinde bir proje birimi oluştursun ve KOBİ’lere destek olsun. Gerek Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) desteği gerekse TÜBİTAK desteği… Gerekse Horizon2020, COSME desteklerinde bir projenin nasıl yapılacağında KOBİ’lere rehberlik yapsın” açıklamasıyla odaları; KOBİ’lere proje bazında öncü olmaya davet etti. Makine ve Teçhizat kredilerine vergi muafiyeti geliyor Sanayi işletmelerince münhasıran imalat sanayinde kullanılmak üzere alınan makine ve teçhizatın finansmanı için bu işletmeler tarafından kullanılan krediler dolayısıyla lehe alınan paralar banka ve sigorta muameleleri vergisinden muaf tutuldu. Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre, sanayi sicil belgesini haiz sanayi işletmelerince münhasıran imalat sanayinde kullanılmak üzere alınan makine ve teçhizatın finansmanı için bu işletmeler tarafından kullanılan krediler dolayısıyla lehe alınan paralar için banka ve sigorta muameleleri vergisi ödenmeyecek. Bakanlar Kurulu, dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin 31 Aralık 2020 tarihine kadar tesliminde Katma Değer Vergisi Kanununun ilgili hükümlerine bölgeler, sektörler veya mal grupları itibariyle işlem yaptırmaya yetkili olacak. 44 Ocak - Şubat / 2016 FUAR www.ttmagazin.com MTA CEO’su, MACH 2016 için çağrıda bulundu İngiliz Üretim Teknolojileri Derneği’nin (MTA) ev sahipliği yaptığı MACH Fuarı’nda imalatın son teknolojileri görücüye çıkacak. 11-15 Nisan tarihlerinde gerçekleşecek olan MACH 2016’yı Türk firmalarına ve ziyaretçilerine tanıtmak amacıyla MTA CEO’su James Selka, TT Magazin’in sorularını yanıtladı. MACH Fuarı hakkında 100 yıl önce İngiltere Üretim Teknolojileri Derneği (MTA) tarafından kurulan MACH Fuarı, İngiltere merkezli bir fuardır. Fuar, mühendislik tabanlı üretim ile ilgilenen bir ticaret derneği olan MTA tarafından imalat sanayisindeki gelişmeleri ziyaretçilerle buluşturmak amacıyla oluşturulmuş olağanüstü bir vitrindir. İki yılda bir düzenlenen fuar, üretim teknolojileri sektörlerindeki tüm yenilikleri ve en son gelişmeleri tek bir çatı altında bir araya getirmektedir. 11-15 Nisan 2016’da Birmingham’da gerçekleşecek olan MACH Fuarı, her sektörden her ölçekteki üreticiler için tedarik zinciri ihtiyaçlarına uygun gelecek vizyonu oluşturmakta, anahtar müşteriler ile potansiyel iş bağlantısı kurmak için katılımcılara ve ziyaretçilere fikir vermektedir. 2014 yılındaki fuarda, 6.500 tonun üzerinde çalışmakta olan makine sergilenmiş ve İngiltere imalat sektörlerinden 23.352 nitelikli ziyaretçi, fuarı ziyaret etmiştir. MACH 2014’te, 600’ün üzerinde katılımcı firma 177 Milyon Pound’luk iş bağlantısı gerçekleştirmiştir. 2016 yılında eklenen yeni salonlar, sergilenecek yeni inovatif teknolojiler ve hareketli bir seminer programı ile fuarın daha efektif olması hedeflenmektedir. Ziyaretçiler MACH 2016’da hangi teknolojileri görecek? MACH, İngiltere’nin en büyük ve en yerleşik imalat teknolojileri vitrini olup sektör tarafından sektör için düzenlenir. 11–15 Nisan tarihleri arasında 600’ü aşkın katılımcı İngiltere’nin Birmingham şehrinde NEC’e akın edecek. Fuarın ziyaretçileri İngiliz otomotiv, hava-uzay, petrol ve gaz, elektrik üretim, medikal, otospor, ray ve uzay tedarik zincirlerinin geniş bir kesitini teşhirde görmeyi bekleyebilirler. MACH, canlı işleyen makineleri vitrine çıkarması ve aralarında frezeleme, tornalama, metroloji, eklemeli imalat (Additive Manufacturing) ve takımlandırma bulunan bir dizi teknolojiyi kapsayan; sektörün en iyi imalatçılarını bir araya getirmesi bakımından İngiltere’ye özgüdür. İngiltere’nin imalat teknolojileri için neler belirleyicidir? MACH, mühendislikteki en son ilerlemelerin öncüsü olmaya yönelik 100 yılı aşkın bir mirasa ve itibara sahiptir. MACH, İngiltere imalat sektörünün performansının değerlendirilmesi için müthiş bir barometredir. Kapıların açılmasına üç ay kala, bu fuardaki katılımcı yerlerinin tamamının satışı bitmiştir. Bu dönüm noktasına ulaşılması sektörün performansına güvenin İngiltere’de yüksek olduğunu gösteriyor. En son 2014 yılında yapılan fuarda 177 milyon sterlinden fazla iş isnat edilmişti ve 2016 daha büyük ve daha iyi olma umudu taşıyor. MACH, en son teknolojik gelişmeleri eylem halinde görmek ve iş yapmak için en iyi platformdur. Türk Şirketleri niçin MACH Fuarı’na katılmalı? MACH 2016, yalnızca teknolojiyi sergilenirken görmek için müthiş bir yer değil, aynı zamanda yeni işler ve kişisel ağlar yaratmak için mükemmel bir fırsat. Akademi dünyası ile sektörden önde gelen konuşmacıları içeren, 21. Yüzyıl üretiminin teorik ve uygulamalı yönlerini birleştiren enerjik bir seminer programı var. 46 Ocak - Şubat / 2016 FUAR www.ttmagazin.com Düsseldorf, 23 – 27 Şubat İŞİNİZE GÜÇ KATIN MTA - Ceo / James Selka Seminer sunumlarının sona ermesini takiben, işadamlarıyla kişisel ağ oluşturmak için bol bol fırsat yakalayabilirsiniz. Ayrıca akşamları seminer salonlarında ev sahipliğini Airbus, Savunma Bakanlığı, Messier-Dowty ve Siemens Power Generation’ın yaptığı network seansları gerçekleşecek. İşletmeleri bir araya getirmek için buradayız ve bu bağlantıları oluşturmak suretiyle İstanbul’daki MAKTEK Avrasya 2016 Fuarı’nda güçlü bir İngiliz grubu ile karşılık vermeyi ümit ediyoruz. MADEN ARAYICILARI etkili metal işleme üretiminde yeni biçimler ve yollar konusunda güçlü sezgilere sahiplerdir. METAV 2016, sektörü heyecanlandıracak yeniliklerin habercisidir. Tam hareket halinde olan birçok makinenin teknolojisinin ve yöntemin kokusu şimdiden alınabilir. En iyi ticaret için iyi bir ortam! Smells like METAV ... Sahne senin! Son olarak eklemek istedikleriniz var mı? Fuarımızda Türkiye’den ziyaretçiler görmeyi ve onları İngiliz imalat sektörü ile tanıştırmayı çok isteriz. İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan düzenli uçuşlar yapılan Birmingham Uluslararası Havalimanı’na yakın olan NEC’in mükemmel konumundan faydalanın. Fuara, dünyanın her yerinden uluslararası ziyaretçiler gelecek. Hatta Çin ve Rusya’dan gelecek heyetler, katılacaklarını teyit ettiler bile… Havalimanı çevresinde çok sayıda otel var. Fuar, Birmingham Uluslararası Havalimanı’nın geliş kapısından yürüyerek ve monoray ile yalnızca 15 dakika uzaklıkta... Ayrıca, aynı mevkide İngiltere’nin hem kuzeyi hem de güneyi ile düzenli bağlantıları olan Birmingham Uluslararası Demiryolu İstasyonu var. Londra’nın merkezine 1 saat on dakika içinde ulaşılabilir ve İngiltere’nin ikinci en büyük şehri Birmingham’ın merkezi yalnızca on dakika uzaklıkta. MACH 2016, iş yapılacak bir yer… İngiliz imalat sektörünün gücünü ve Türkiye-İngiltere gibi iki ülkenin nasıl birlikte çalışabileceğini görmek için Nisan ayında gelin ve bize katılın. AL İŞLE M E MET KAL KALİTE BÖLGESİ BÖLGES MED MEDİKAL BÖLGE DÖKÜM BÖLGESİ KATKI MADDESİ ÜRETİMİ BÖLGESİ 19. Uluslararası metal işleme teknolojileri fuarı YURTDIŞI TEMSI˙LCI˙LI˙ǦI˙: Tezulaş Fuar Danışmanlık Hizmetleri Ltd. Sti. Tel: +90 216 3856633 Faks: +90 216 385-7400 [email protected] DÜZENLEYEN: VDW – Verein Deutscher Werkzeugmaschinenfabriken e. V. Tel: +49 69 756081-0 Faks: +49 69 756081-74 [email protected] www.metav.de Ocak - Şubat / 2016 47 Fuar sahibi Ideeller Träger Ocak Şubat / 2016 Destek-veren organizasyon 55 SEKTÖRDEN www.ttmagazin.com DMG Mori, yeni prömiyerlerini tanıttı DMG Mori, endüstri ilgililerini İstanbul’da EMO tamamlayıcı etkinliklerinde ağırladı. DMG Mori tarafından, 2-5 Aralık tarihleri arasında, bu yıl gerçekleştirilen EMO’da öne çıkan bir adet dünya prömiyeri ve CELOS® ile birlikte 10 adet ileri teknoloji ürünü tezgahı canlı demolar ile tanıtıldı. DMG Mori Open House katılımcıları DMG Mori LifeCycle Services hizmetleri ve dünyanın en büyük online makine kapasitesi takası platformu olan MATOOL.com hakkında daha fazla bilgilenme şansını yakaladı. Open House ile birçok ileri teknoloji ürünü makine, ziyaretçilere tanıtıldı. EMO dünya prömiyerleri ve EMO’nun dikkat çekici diğer aktiviteleri bu open house ile görücüye çıktı. UNITEC, open house ile yeni ürünlerini tanıttı Unitec Makine, İstanbul merkez ofisinde 1-5 Aralık tarihleri arasında Open House etkinliği gerçekleştirildi. Etkinlik süresince Amerikan&İngiliz menşeili Hardinge & Bridgeport marka GS250 L model torna ve dik işleme grubu tezgahlarından Conquest V480 APC ve Conquest V1000’in yanı sıra, Japon menşeili Precision Tsugami marka Çift ayna-Tek taret C-Y eksenli torna, ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Open House etkinliğinde sektörün öncülerinden; Blum Novotest, Esprit, Haimer, İscar, Nikken, Sandvik, Siemens NX, Tungaloy ve Kayra Makine (Kayra Tools) Unitec Makine’ye teknoloji partneri olarak destek verdi. Özellikle İzmir, Ankara ve Konya gibi ülkemizin talaşlı imalat konusunda önemli merkezlerinden olan şehirlerinden gruplar halinde katılımlar sağlandı, etkinliğe ilgi hafta sonu oldukça yoğundu. Etkinlik süresince her gün çekilişle bir kişiye, 10 günlük eğitim kazanma şansı verildi. Otomotiv ve Kalıp Sanayine yönelik çeşitli iş parçaları kesimi yapılıp, tezgah performansları gözler önüne serildi. Kalıp, otomotiv, medikal, hidrolik, havacılık, makine, fason ve yedek parça üretimi gibi farklı sektörlerden birçok ziyaretçinin dahil olduğu etkinlikte, makineler ve organizasyonla ilgili olumlu değerlendirmeler yapıldı.Unitec Makine Satış Müdürü Gürkan Gökbay’ın çeşitli üniversitelerden gelen öğrencilerle yaptığı kısa seminer oldukça verimli geçti. Seminerin sonunda ağırlıklı olarak makine mühendisliği ve mekatronik mühendisliği öğrenimi gören öğrenciler, sektörle ilgili merak ettikleri konularda aydınlatıldılar. Sanayicilerin, üreticilerin, tedarikçilerin teknik sorumluların ve öğrencilerin bir araya geldiği open house etkinliği beş gün boyunca devam etti. CNC Takım Tezgahları sektöründe yaptığı tüm organizasyonlar ve örnek çalışmalarla adından söz ettiren Unitec Makine yetkilileri, etkinliğin geri kazanımlarının; beklentilerinin çok üzerinde olduğunu ifade etti. 48 Ocak - Şubat / 2016 SEKTÖRDEN www.ttmagazin.com HAIMER’den sıra dışı bir uygulama: Demo minibüs HAIMER, 5 adet demo minibüs ile müşterilerine sunduğu hizmetlere yenisini ekledi. Haimer, bu hizmetle müşterilerin özel ihtiyaçlarına ve uygulamalarına uygun amaçlı tavsiye ve tanıtım sunuyor. HAIMER, en son teknoloji shrink ve balans makinası ile donatılmış minibüs ile HAIMER shrinkleme ve balanslama teknolojisinin her bir üretici ve gelişmiş üretim tesisine uygun olduğunu kanıtlamak için yollara düşüyor. Balanslama teknolojisi alanında uzman HAIMER Uygulama mühendislerince gerçekleştirilen ziyaretler ile firmanın modern makine teknolojilerinin kullanımı ile ortaya çıkan potansiyel yararlarının gösterilmesi amaçlanıyor. HAIMER, Demo minibüs ile firmaların takımlarına yerinde ve ücretsiz olarak balans testi uygulama ve balanslama derecelerini kontrol etme fırsatını sunuyor. Balanslama makinaları esnek bir tasarıma sahip olduğu için, ayrıca rotorların (pervaneler, vantilatörler, vs.), taşlama adaptörlerin ve her çeşit takımların da balansını alabilir. Bunun için yapılması gereken tek şey, firma yetkililerine danışmak… Firma, 1 Eylül -13 Aralık 2015 tarihleri arasında demo minibüs ile İstanbul, İzmit, Düzce, Ankara, Samsun, Konya, Adana, Mersin, Antalya, Burdur, Isparta, İzmir, Eskişehir ve Bursa şehirlerinde toplam 184 farklı firmayı ziyaret etti. HAIMER’in bir sonraki turnesinin Mayıs ve Ekim ayları arasında gerçekleştirilmesi planlanıyor. Ocak - Şubat / 2016 49 SEKTÖRDEN www.ttmagazin.com Hidrolik parça bağlama sistemleri HİDKOM’da Hidrolik parça bağlama sistemlerinin önemi her geçen yıl artarak, seri talaşlı imalat proseslerinin olmazsa olmazı haline geliyor. Otomotiv sektörünün Türkiye pazarında artan parça adetleri ile birlikte, ana sanayi firmalarının taleplerini karşılamak için Ölçüm Sistemleri Analiziz (MSA), tekrarlanabilirlik, İstatistiksel Proses Kontrol (SPC) gibi proses ihtiyaçları; ancak hidrolik parça sıkma ve bağla sistemleri ile mümkün olmaktadır. Hidrolik parça sıkma sistemleri ayrıca işlemedeki hata oranlarını minimize eder. Gerekli ekipmanlar ile titreşimleri minimum seviyeye indirerek, takım ömürlerinde önemli iyileştirme sağlar. Hidrolik sıkma sistemleri ile daha yüksek sıkma kuvvetlerine ulaşılabilir. Parça değiştirme, sıkma ve işleme sürelerini azaltarak tezgah kapasitesinin artmasını sağlar. Bakımı ve temizliği kolaydır. Optimize edilmiş tasarım sonucu, proje başından sonuna kadar sorunsuz bir imalat planlaması ve üretim sistemi tasarlanmaktadır. Otomotiv, havacılık, plastik kalıpçılığı ve enjeksiyon makinaları, beyaz eşya, sac kalıpçılığı, savunma, medikal vs. sektörlerde öncü rol oynayan hidrolik parça sıkma sistemleri; Türkiye’de yoğun olarak kullanılmaktadır. Seri talaşlı imalat prosesleri, Entegre Yönetim Sistemi (QDC), Ayar Süresi Azaltımı (SMED), hidrolik, mekanik parça ve kalıp bağlama sistemleri, manyetik plakalar ve tam otomasyon montaj hatlarında uygulanabilen geniş ürün gamına sahip olan; dünyanın en önemli ve etkin Alman firması ROEMHELD-HİLMA-STARK grubunun Türkiye’deki mühendislik hizmetini, Hidkom Mühendislik müşterilerine sunmaktadır. Hidrolik parça sıkma ve zero point sistemleri hakkında Hidkom Mühendislik firmasından teknik destek alabilir ve sistemler hakkında tüm gerekli dokümanlara ulaşabilirsiniz. KalDer’den TEZMAKSAN’a 3 yıldız 24. Kalite Kongresi, 2015 Türkiye Mükemmellik Ödülleri töreninde Tezmaksan Makina “Mükemmellikte 3 Yıldız Yetkinlik Belgesi”ni aldı. 50 Ocak - Şubat / 2016 Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) ile Türkiye Kalite Derneği (KalDer) tarafından, 17-18 Kasım’da İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen KalDer 24. Kalite Kongresi, 2015 Türkiye Mükemmellik Ödülleri sahiplerini buldu. EFQM (European Foundation for Quality Management) ödül konseptinin 2. basamağı olan “Mükemmellikte 3 Yıldız Yetkinlik” belgesini almaya hak kazanan Tezmaksan makina, 2005 yılından itibaren başlamış olan kurumsallaşma, müşteri memnuniyeti, kaliteli ürünler, kaliteli hizmet ve devamlı gelişim konusunda kararlılığını devam ettiren çalışmalarını bu ödül ile tescillemiş oldu.Ödülü Tezmaksan Makina adına, Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Aydoğdu aldı. Toplam 27 firmanın da “Mükemmellilikte Kararlılık ve Mükemmellilikte Yetkinlik Belgesi” aldığı ödül töreni, toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi. SEKTÖRDEN www.ttmagazin.com Mitsubishi Electric’in yeni serisi 2016’da Türkiye’de Elektrik, elektronik ve otomasyon alanında dünya devi olan ve üç yıldır Türkiye pazarında kendi yapılanmasıyla faaliyet gösteren Mitsubishi Electric, İstanbul’da Titanic Business Otel’de, 2016 yılında WIN Otomasyon Fuarı’nda sergilenmesinin ardından Türkiye’de satışa sunulacak M80 ve M800 serisi CNC kontrol ünitelerinin Türkiye lansmanını gerçekleştirdi. Bir önceki seri ile müthiş bir uyum içinde… M80 ve M800 serisi CNC kontrol üniteleri, bir önceki seri olan M70 ve M700 serisi ile müthiş bir uyum içerisinde olduğundan bu yeni seriye geçiş yapacak müşteriler için herhangi bir uyumlaştırma çalışması ya da ekstra eğitim gerekmiyor. Yüksek işlem kapasitesine sahip yeni seri, servo motor sürücüleri ile optik kablo üzerinden haberleşiyor. Yüksek çözünürlüklü ekran 8.4 inch, 10.4 inch, 15 inch ve 19 inch seçenekleriyle geliyor. 10.4 inch ekran ve üzeri için standart olan dokunmatik özellik istendiğinde iptal edilebiliyor. Yeni dokunmatik ekran cep telefonlarında ve tabletlerde olduğu gibi kapasitif ekran kullanıyor ve sezgisel kullanım deneyimi sunuyor. 19 inch ekran 2 parçalı olarak kullanılabiliyor. Üst yarımda CNC ekranı görüntüleniyorken, alt kısımda sanal klavye, operatör paneli, doküman görüntüleyici veya memo pad açılabiliyor. Daha hassas, hızlı ve verimli operasyon imkanı Yeni seri, 4. jenerasyon SSS (Super Smooth Surface) kontrol ile daha hassas, daha hızlı ve daha verimli operasyon imkanı sunuyor. 3D program kontrolü ile operasyon öncesi parça çizimlerine bakılabiliyor, parçaların kesit görüntüleri alınabiliyor. Diğer taraftan grafiksel kılavuz yardımları ile çok daha kolay programlamaya imkan tanıyor. Oluşturulan makine programları USB’nin yanı sıra artık SD kartlarda da 52 Ocak - Şubat / 2016 saklanabiliyor. Sade görüntüleme özelliği sayesinde, normal görünüm ekranından sade görünüm ekranına geçiş yapılarak uzaktan gözlemleme şansı elde edilebiliyor. Yeni eklenen bir başka özellikle birlikte oluşan alarm tüm ekranı kaplayacak şekilde görüntülenebiliyor, böylece makine operatörü uzakta olduğu durumlarda da oluşan alarmı görebiliyor. Kullanıcı yetki seviyesi belirleme özelliğiyle, operatörlere üretimdeki rollerine göre ayrı ayrı erişim izni tanımlanarak insan kaynaklı hatalar minimize edilebiliyor. Ayrıca yeni seri, üretim yönetimleri sistemleri (MES) ile tam uyumlu şekilde çalışabiliyor. “CNC ürünlerimiz ile dünyada standartları belirliyoruz” Lansmanın açılış konuşmasını gerçekleştiren Mitsubishi Electric Türkiye Başkanı Masahiro Fujisawa, Mitsubishi Electric’in dünyanın önde gelen makine üreticilerine CNC ürünleri ve çözümleri sağladığını ve yüksek teknolojiye sahip CNC ürünleri ile başta otomotiv ve metal işleme sektörü olmak üzere bütün dünyada birçok sektörde standartları belirlediğini söyledi. Fujisawa, Mitsubishi Electric’in hizmet verdiği tüm sektörlerde pazarın ve kullanıcıların gerçek ihtiyaçlarını analiz edip anlayarak kazandığı deneyimle sektörüne ileri teknoloji çözümler sunan bir marka olduğunu vurguladı. SEKTÖRDEN www.ttmagazin.com Ekolazer artık Türkiye’de… Makine sektöründeki gücünü yeni iş bağlantıları ile artıran Alseko Group, üretimi yaklaşık dört yıldır Avrupa’da gerçekleştirilen fiber lazer kesim makinelerini ‘Ekolazer’ markası ile ilk kez Türkiye’ye getirdi. Alseko Genel Direktör: Halil Koç Alseko Satış Direktörü : Ahmet Koç Gerçekleştirdikleri distribütörlük anlaşmaları ile sektöre yenilikler kazandırdıklarını söyleyen Alseko Group Genel Direktörü Halil Koç, hâlihazırda Avrupa’da dört yıldır üretimi gerçekleştirilen fiber lazer kesim makinesini, kendilerine ait olan Ekolazer markasıyla Türkiye’ye getirdiklerini belirtti. Koç, “Avrupa menşeli bu ürün grubunun Türkiye’deki satışlarını, grup olarak Ekolazer markası ile yapıyoruz. Ekolazer markasının lansmanını Kalıp Avrasya 2015 fuarında yaptıklarını belirten Halil Koç, fuarda makinaya yoğun ilgi olduğunu da belirtti. Ayrıca Halil Koç, fuar boyunca sürekli çalışan makinanın hem canlı performansının sergilendiğini hem de kullanım kolaylığının gösterildiğini belirtti. Halil Koç’un paylaştığı bilgiye göre; Enerjiko, Enerjiko Mini ve Enerjiko Mega olmak üzere 3 ayrı modelde pazara sunulan fiber lazer kesim makinelerini muadillerinden ayıran en önemli avantajı, küçük boyutlarda olup, az yer kaplaması… 1000x2000, 1250x2500, 1500x3000 mm ebatlarındaki fiber lazer kesim makineler yaklaşık 25 ila 30 metrekarelik alanda dahi devreye alınarak KOBİ düzeyindeki firmaların ihtiyacını karşılıyor. Ekolazer makinelerin imalatında kullanılan tüm ürünler dünya standartlarında ürünlerdir ve bu teknoloji tamamen Avrupa menşeli bir makinedir. Ocak - Şubat / 2016 53 TEKNİK YAZI www.ttmagazin.com Sektörel Strateji Belirlenmesi ve Elmas Modeli Ekonomik iniş-çıkışlara rağmen sektörümüzde yol almak ve rekabetin çetin olarak yaşandığı günümüzde ayakta durabilmek için sürekli “Stratejiler” türetme zorunluluğu hissediyoruz. TÜBİTAK-TÜSSİDE’de Başuzman Araştırmacı Barış Çarıkcı ve Araştırmacı Burcu Deniz Tülek; “Sektörel Strateji Belirleme ve Porter’ın Elmas Modeli” konusunda yol gösterici bir yazı hazırladılar. Barış Çarıkcı ( TÜBİTAK-TÜSSİDE/Başuzman) Burcu Deniz Tülek (Araştırmacı) Giriş Son yıllarda mikro (işletme) ve makro (ülke) bakış açısı arasında yer alan sektörel düzeyde araştırmalar konusunda bir artış gözlemlenmektedir. Sektörel düzeyde rekabet gücü kavramını araştırmak, uluslararası pazarlarda belli bir sektörün arkasındaki ulusal dinamikleri ortaya çıkarmayı amaçlamaktadır. Bu tek tek firmaların kaynak ve yetkinliklerinin veya rekabet stratejilerinin incelenerek ortaya çıkarılabilecek rekabet gücünden farklıdır. Sektörel rekabet gücü araştırmasında ana sorun, rekabet gücünün, sektörü oluşturan bir grup firma için araştırılmasıdır. Bu da uluslararası pazarlarda üstün performans gösteren söz konusu grup firmanın ortak paydası olan “aynı ulusal koşulların incelenmesini” gerektirmektedir. Bu bağlamda ortaya konan sektörel araştırmalar için en fazla Porter’ın geliştirdiği ve “elmas modeli” adını verdiği açıklama çerçevesi kullanılmaktadır. temel ve alt değişkenler hep birlikte bir firmanın veya ülkenin rekabet avantajını belirlemektedirler. Dolayısıyla modelde hem içsel hem de dışsal etkileşim bağlantısı bulunmaktadır. Elmas Modeli ve Sektörel Rekabet Gücü Rekabet gücü; Firma Düzeyinde Rekabet Gücü, Endüstriyel Düzeyde Rekabet Gücü, Ulusal/Uluslararası Düzeyde Rekabet Gücü olarak sınıflandırılmakta ve Elmas Modeli Ulusal/Uluslararası Düzeyde Rekabet Gücü analiz aracı olarak kullanılmaktadır. Ulusların rekabet üstünlüğüne ilişkin Elmas Modeli’nin en önemli yanı, işletmelerin uluslararası başarı elde edebilmesi noktasında gereken şartları ele alırken onları kapsamlı bir açıdan inceliyor olmasıdır. Böylelikle de firma ve sektör düzeyindeki uluslararası rekabet gücünün belirleyicileri ve ölçülmesi gibi konular daha eksiksiz ve daha gerçekçi bir çerçeve içerisinde gerçekleştirilebilmektedir. Elmas modelinde bir faktörün diğer üç faktör tarafından nasıl etkilendiği açıklanarak, ülkelerin ve sektörlerin rekabetçilik pozisyonları belirlenmeye çalışılmıştır. Porter’ın Elmas Modeli’nde sistem, olumlu ve olumsuz etkiler karşısında bir bütün olarak sürekli hareket halindedir. Rekabet üstünlüğünü sağlamak sistemin yenilenmesine ve yeniliklerin ne derece hızlı gerçekleştiğine bağlıdır. Bir faktörden kaynaklanan herhangi bir olayın fayda sağlayabilmesi diğer faktörlerin durumuna da bağlıdır. Bütün sistem içindeki karşılıklı etkileşimin kalitesi ve yoğunluğu geniş ve yaygın bir etkileşimin oluşmasına neden olurken tek bir unsur, genelde yetersiz kalmakta; yeni bilgi ve yetenekli oyuncuların sürekli devreye girdiği dinamik ve rekabetçi bir ortamın varlığı küresel rekabet üstünlüğüne neden olmaktadır. Her faktör ve alt faktörleri değerlendirildiği ve birbirleriyle etkileşimleri modelde göz önünde bulundurulduğu için Porter’ın Elmas Modeli yaklaşımı önemli bölgesel kalkınma araçlarından biri olan kümelenmeye de destek bir araçtır. Elmas modeli ile yapılan rekabetçilik analizi ile sektörün kümelenmeye uygunluğu da değerlendirilebilmektedir. Porter, bu sistemi değerlendirirken dört temel unsurdan bahsetmekte ve bu dört temel unsurun birbirini güçlendirdiklerini savunarak sistemi bir elmasa benzetmektedir. Elmasın köşelerini oluşturan bu temel unsurlar “faktör koşulları”, “talep koşulları”, “firma stratejisi”, “yapı ve rekabet” ile ilgili ve destekleyici sektörlerdir. Hükümet ile şans, dışsal etkenler olarak modelde yer alan, diğer dört faktör üzerinde etkileri bulunan unsurlardır. Elmas modelinde yer alan bu 54 Ocak - Şubat / 2016 Şekil 1: Porter’ın Elmas Modeli TEKNİK YAZI www.ttmagazin.com Porter, bir ülkenin belirli endüstrilerde başarılı ve diğerlerinde başarısız olmasının nedenlerini geliştirdiği elmas modeli ile açıklamaktadır. Porter’a göre ülkeler ulusal elmasın en verimli olduğu endüstri ve endüstriyel bölümlerde başarıya ulaşmaktadır. Başarı izole olmuş, dış entegrasyonu başaramamış endüstrilerde değil, işletme kümelerinde elde edilmektedir. İşletme kümeleri ise, işletme ve çeşitli kamu ve özel sektör enstitülerinin tedarikçi ve diğer bağlantıları ile birlikte faaliyet gösterdikleri endüstriyel bölgelerdir. Bu kümelerin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması ülke ve endüstrilerde rekabetçi üstünlükler elde edilme hızını artıracaktır. Sektörel Strateji Sektörel gelişim stratejisi tanımlanmasında en çok kullanılan modellerden biri Porter’ın Elmas Modeli’dir. Elmas Modeli ile sektör kapsamlı şekilde analiz edilip, sektör için stratejiler ortaya çıkarılabilir. Rekabetçilik analizinden çıkan bulgulara bakılarak sektör için gerekli müdahale alanları ve bu müdahale alanları içinde sektörün ihtiyaçlarının neler olduğu tanımlanır. Yukarından aşağıya akan bir süreçle sektörü daha iyi bir noktaya gelmesi için gerekli olan eylemler ve faaliyetlerde belirlenir. Şekil 3. TÜBİTAK - TÜSSİDE Sektörel Strateji Oluşturma Düzlemi Not: Küme, belirli bir faaliyet alanında uzmanlaşmış bir grup firmanın, değer zincirinde yer alan diğer firmalar ve kurumlarla birlikte oluşturduğu coğrafi yoğunlaşmadır. Bir coğrafi bölgede aynı sektörden pek çok firmanın olması “Yığın” olarak tanımlanırken, eğer “Yığın” içinde aktörler arasında bilinçli bir işbirliği varsa bir kümeden söz edilebilir. Sektörler İçin Rekabetçilik Analizi Başlıkları Sektörler İçin Rekabetçilik Analizi Başlıkları Porter, sadece bir ya da iki belirleyiciye dayalı bir elmas sistemi ile rekabet avantajının sürdürülemeyeceğini vurgulamaktadır. Özellikle bilgi yoğun endüstrilerde elmas modelindeki belirleyicilerin tümünün etkileşimlerinin rekabet avantajı yaratmada zorunlu olduğunu, buna karşın her endüstri için her bir boyutta avantajlı olmanın ön koşul olmadığını; ancak çeşitli belirleyicilerde üstün olmanın yarar sağladığını öne sürmektedir. Bu dört belirleyicinin her birinin ulusal rekabet avantajının sağlanmasında çok önemli kriterler olduğunu belirtmekle birlikte, firmalar üzerindeki yatırım ve yenilik yapma baskısının en önemli güdüleyici faktör olduğunu savunmaktadır. Ocak - Şubat / 2016 55 TEKNİK YAZI www.ttmagazin.com Sektörümüzde Katma Değerli Üretimin yol haritası Üretimin stratejik sektörü olarak adlandırılan, Takım Tezgahları ve aksamları sektörünü birinci dereceden temsil eden bir sivil toplum kuruluşu olarak sürekli gündeme getirdiğimiz konular arasında küresel pazarda Türkiye Takım Tezgahlarının rekabette fark yaratmasını sağlayacak olan Katma Değerli Üretim yer almaktadır. Konuyu anlaşılabilir kılmak ve önemini ifade etmek adına TİAD Yönetim Kurulu Eski Başkanı ve Ses3000 Genel Müdürü Dr. Müh. Erdal Gamsız, “Katma Değerli Üretimin Yol Haritası”nı kaleme aldı. Ses3000 Genel Müdürü: Dr. Müh. Erdal Gamsız Katma Değerli Üretim nedir? Bir şirketin herhangi bir ürünü üretme sürecinde, dışardan tedarik ettiği girdi olan hammaddenin üzerine kendi bünyesinde ekleyerek oluşturduğu değer, katma değerdir. Bir bakıma yapılan cirodan, dışarıdan sağlanan girdilerin çıkarılması ile elde edilen kısımdır. Başka bir deyişle, şirketin çalışanlarına ödediği tüm ücretler ile şirket kârının toplamı katma değere eşittir. Bir örnek verecek olursak; CNC Takım Tezgahı üreten bir fabrikanın giderlerini; işçilik ve işçilik dışı girdilerinin ise sadece hammadde (Döküm, Demir, Sac Aksamları, Kontrol Sistemi, Vida milleri, Rulmanlar, Elektrik elemanları, vs…) ve enerji olduğunu varsayalım. Birim; katma değer ürünü olan CNC Tezgahın fiyatı ile gerekli hammadde ve CNC Tezgahı üretmek için harcanan enerji maliyetinin toplamı arasındaki farktır. Yani işçilik ücretleri ve bürüt kârın toplamıdır. Katma Değer nasıl artırılır? Daha yüksek kâr oranları ya da daha yüksek işçilik katkısı ile Katma Değeri artırmak mümkündür. Kârın artması, fiyatın yükselmesi (maliyet sabit kalması veya fiyata göre daha az artması) ya da sabit fiyat altında işçilik dışı giderlerin veya maliyetlerin düşürülmesi ile mümkündür. Kayıpları ve kayıp oranlarını azaltmak şarttır. Bu sebeple ileri teknoloji kullanarak teknolojik ürünler üretmek gerekir. Üretim teknolojilerini geliştirerek; kayıp oranını yüzde 10’dan yüzde 5’e düşürebilirsek, aynı ciroda daha düşük girdi kullanılacak ve şirketin oluşturduğu Katma Değer daha yüksek olacaktır. Katma Değeri yükseltmek için başka bir yol da fiyatı yükseltmek olabilir. Diyelim ki şirketimiz ürününü yeniden ‘pozisyonlandırdı’ ve müşterilerini daha iyi tasarımlar yaparak ürettiği CNC Tezgaha daha fazla fiyat ödemeye ikna etti. Bu durumda şirketin Katma Değeri yine artmış olacaktır. Katma Değer, Markalaşma ve Teknolojik Gelişme Yukarıdaki örneklerden de anlaşılacağı gibi, Katma Değeri yükseltmenin iki ana yolu olduğu görülmektedir. Katma değer, üretime yönelik gelişmiş ve yeni teknolojiler kullanarak, üretilen ürün üzerinde teknolojik gelişmeler 56 Ocak - Şubat / 2016 kat edip maliyetleri düşürerek artırılabilir. Buna ilaveten, eş zamanlı olarak; markalaşarak fiyatları yükseltme yoluyla da Katma Değeri yükseltmek mümkündür. Mesela; CNC Tezgah üretiminde çok fonksiyonlu işleme özelliklerine sahip çoklu eksen (5 Eksen) CNC Tezgah üretmek gibi veya klasik kızak sistemleri (Sürtünmeli kutu kızak veya Lineer-Rulmanlı Kızak Sistemleri) yerine Linear motorlu yani doğrusal manyetik motorlar kullanarak CNC Tezgahı üretmek, çevre dostu ürünler üretmek gibi… Katma değerli ürün üretmenin ve üretim yapmanın temeli ve başlangıcı “Tasarım”dır. Önce tasarım… Ürün üretmeden önce çok iyi tasarım yapmak şart... İyi tasarım iyi ürün ve iyi katma değer demektir. Tasarım Araçlarının Sağladığı Verimlilik Sonuçları ve Tasarım Onaylamanın (Analiz) Amaçları/Faydaları • Tasarım sürecinize yardımcı olmak • Teknik kararlarınıza yardımcı olmak Yukarıdaki şekilde; Değişikliğin/Revizyonların Maliyetlere Etkisi görülmektedir. Değişiklikler/Revizyonları, analiz yazılımları sayesinde henüz tasarım aşamasında yaparsanız maliyetler çok az olacaktır. TEKNİK YAZI www.ttmagazin.com Bunun yanı sıra istediğiniz revizyonları daha kolay ve hızlı şekilde yapabilirsiniz. Aksi halde, üretime doğru ilerledikçe maliyet ciddi şekilde artar ve buna bağlı olarak değişiklik yapmak zorlaşır. Bu durumun yarattığı en uç nokta da ürünün pazara sunulması aşamasında revizyonun ciddi kayıp yaratmasıdır. Revizyonları tasarım aşamasında yapmanın faydaları: • • • • • • • Enerji/kaynak kullanımını azaltır Geliştirme maliyetlerini azaltır Pazarlama zamanını azaltır Kaliteli ürünler geliştirmenizi sağlar Verimliliği geliştirir Prototip kullanımını azaltır İnovasyon/Yenilik yapmayı sağlar En iyi tasarımın anlamı nedir? • Farklı/rekabetçi • Müşteri ihtiyaçlarına cevap verebilen • Zamanında teslim edilebilen • Daha az enerji/kaynak kullanan Sonuçlar: Tasarım Doğrulama Araçları kullanarak; • İmalat hatalarını önceden görüp, engeller • Maliyetli kalıp/parça revizyonlarından kurtulur • Parça kalitesini artırır • Kaynak ve enerji kayıplarınızı azaltır • Verimliliğinizi artırır • Ürününüzü pazara daha hızlı sunar • Rekabet gücünüzü artırır • İnovasyon/yenilik yapmayı sağlarsınız • Katma Değeri yüksek ürünler üretmenizi sağlar Katma Değeri artırmak adına önemli çözümler 5 Eksenli tezgahların yanı sıra, kâr marjını yükseltebilecek CNC Tezgahlar da diğer bir çözüm yoludur. Özellikle daha nadir ve az adetlerde üretilen; derin delik delme, CNC Borwerk, çift kafalı kenar frezeleme veya nakliye-kurulum maliyetleri yüksek, büyük ebatlı ve dolayısıyla yüksek satış fiyatlarındaki makinalar da katma değeri yüksek takım tezgah üretme yollarından bazılardır. Ayrıca; verimli çalışma imkanı veren Esnek İmalat Sistemleri (FMS) olan CNC Tezgahlar da satış fiyatları yüksek tezgahları üretip satmak katma değeri artırmanın yollarından biridir. İhtiyaçlar Türkiye’de Talaşlı İmalat Tezgahları üretilebilir. Ancak bunun için rekabet edebileceğimiz doğru ürün grubu ve segmentleri dikkate almak gerekir. • Çoklu eksenli Takım Tezgahları üretimi yapılmalıdır • Maliyetleri ve Katma Değeri yüksek olması nedeniyle, • Az firmanın üretmesi nedeniyle rekabet avantajı vardır. • 3 m ve üzeri işleme kapasiteli makinalar üretilmelidir • Sadece nakliye yönünden bakıldığında bile yurt içi makine satışlarında yaklaşık %10 oranında nakliye gideri olmaktadır. Örneğin: 500 bin USD’lık bir makine satışında 50 bin USD şeklinde bir nakliye gideri oluşur. • Büyük İşleme Kapasitesi olan makinaları üreten çok az firma olması da ayrı bir avantajdır. (Üreticilerin 20 ’de 1’i Büyük İşleme Kapasiteli makine üretmektedir.) • Özel Amaçlı Takım Tezgahları üretimi yapılmalıdır • Az sayıda yapılması nedeniyle maliyetleri yüksek olan tezgahlar olabilir. (Örneğin: Derin Delik Delme Tezgahları vs…) Ne yapmalı? 1. Bilimi kullanarak, bilimsel çalışmalarla işe girişmek • Üniversitelerin gücünü kullanmak şarttır. • Üniversite-Sanayici iş birliklerini geliştirmek, akademisyenler ve sanayiciler arasındaki iletişimin ve ilişkilerin geliştirilmesi elzemdir. • Üniversitelerin proje üretmesi, üniversitelerin ve öğrencilerin Takım Tezgahları üretimi konularında tez ve projelere yoğunlaşması, uygulanabilirliği yüksek projelerin gerçekleşmesi rekabette önemli bir etkendir. • Teknik okullarımızdaki eğitim müfredatının günümüz teknolojilerine ve piyasa koşullarına uyarlanması önemlidir zira birçok eğitim kurumunda 30 yıl önceki teknoloji üzerinden eğitim verilmektedir. Buna bağlı donanımlarının da iyileştirilmesi gerekir. • Nitelikli teknik personeli yetiştirmek olmazsa olmazdır. 2. Takım Tezgahları alanında Ar-Ge ve İnovasyon çalışmalarını artırmak • İnovasyon için gerekli olan araçları kullanmak (Tasarım ve Simülasyon/Analiz yazılımları– CAE), • Takım Tezgahları üretimi konularında Ar-Ge çalışmaları yapmak, • Teknolojik ilerleme sağlamak, • Günümüzde makinaların sadece mekanik değil aynı zamanda canlı olduğunu söylemek yanlış olmaz. “Yazılım”ın günümüz makinalarının en değerli ve ayrılmaz parçası olduğunun bilincinde olmak… 3. Markalaşmaya yönelik çalışmalar yapmak 4. Devlet teşviklerini uygun şekilde değerlendirmek • Takım Tezgahları üretimi için teşvikleri değerlendirmek, üretimin gelişmesine büyük katkılar sağlayacaktır. • Teşvikler, KOBİ’ler tarafından da erişebilir olmalıdır. Bugün itibari ile ülkemiz sanayisinin en önemli eksiği “İnovasyon”dur. Bir an önce inovasyon konusuna önem verip; işletmelerin bu konulara yoğunlaşarak gerekli bütçeleri ayırıp inovatif ürünler üretmesi ve dolayısıyla Katma Değeri yüksek ürünler üretip dünya pazarına sunmaları, bu sayede kazançlarını artırıp global şirketler arasına girmeleri gerekmektedir. Ocak - Şubat / 2016 57 VİZYON www.ttmagazin.com Japon kalitesi sunan Türk üreticiliği: Tungaloy Türkiye İki köklü şirket olan Tokyo Elektrik Şirketi ve Shibaura Engineering Works Co. Ltd. Japonya’da ilk kez çok sert maden alaşımlı malzemeyi geliştirdi. Bu malzeme, 1930 yılından itibaren Tungaloy olarak piyasaya satıldı. Tungaloy, dünyada CBN üretimi olan bir firmadır. TT Magazin olarak Türk - Japon ortaklığıyla gerçekleşen takım üretimine tanık olmak için Tungaloy Türkiye’nin misafiri olduk. Tungaloy Türkiye Üretim Müdürü İrfan Bükey ve firmayı her platformda temsil eden Avrupa Yakası Bölge Satış Müdürü Taha Turgay Çerçiz ile üretim alanında yaptığımız küçük bir turla başladı günümüz… İrfan Bükey’e Tungaloy’u özetlemesini istediğimizde “Japon kalitesi sunan Türk üreticiliği” olarak yanıtladı bizi. Kısa ve öz. Zaten firma, adımınızı attığınız andan itibaren karşınıza çıkan titiz ve sistemli manzarayla Japon disiplinini gösteriyor. Bükey, “Piyasada takım üreten sayısız firma var” dedi. Peki, neydi Tungaloy’u bu firmalardan farklı kılan? İrfan Bükey “Geniş kapsamlı takım üreten tek firmayız diyebiliriz” olarak yanıtladı bu soruyu. Zira Tungaloy, Türkiye’de 5 yıldır var olan bir firma olsa bile, Genel Müdür Adalet Keleş’in isim sahibi firması Gökhan Metal’den beri bu üretimin temelini oluşturmuşlar. Ayrıca İrfan Bükey, “Bu kadar geniş kapsamlı takım üreten ve teknolojik yatırım yapan tek firmayız” diyerek üretimde kullanılan yüksek teknolojiler hakkında malumat paylaştı. İrfan Bükey, Tungaloy Türkiye kurulduğundan beri üretim müdürlüğü yapmasına rağmen sektörde 15 yıllık tecrübe sahibidir. Aslında İTÜ Jeofizik Mühendisliği mezunu… 58 Ocak - Şubat / 2016 Firmada, neredeyse üretimin her aşamasına tanık oluyor. Bu sebeple üretimin aşamalarını bizzat kendisi bize aktardı. Tungaloy Türkiye’de, makine ve aksam üretiminin yapıldığı her fabrikada olduğu gibi bir “üretim planlaması” ile başlıyor macera... Sipariş Siparişlerin alımı, üretimin en küçük yapı taşı aslında. Müşterinin siparişleri alınıp, ortak bir sisteme giriliyor. Bu sipariş listesi sistem üzerinden kontrol ediliyor. Fizibilite Sisteme giren siparişlerin sayısı, üretim biçimi incelenip malzemeler belirleniyor. Süreç ve teslim tarihi göz önüne alınıyor. Kısacası “İş rotası” çıkarılıyor. Rota takibi Kullandıkları bilgisayar destekli programlar ile iş rotasının takibi yapılıyor. Üretim aşamasında atılan her adım, operatörlerce online sisteme giriliyor ve sisteme girilen bilgilerin takibi yapılıyor. Ürün, stoka girene kadar bu süreç işliyor. VİZYON www.ttmagazin.com İrfan Bükey Tungaloy Türkiye Üretim Müdürü İrfan Bükey, Tungaloy Türkiye’deki üretim sürecini anlatırken ısıl işlem ve kaplama haricindeki tüm süreçleri firma bünyesinde gerçekleştirdiklerini belirtti. Çünkü bu işlemler farklı prosesleri gerektiriyor, bu sebeple ısıl işlem ve kaplama firma dışında gerçekleşir. Öncelikle siparişe göre üretim biçimi karar verilir ve ham malzeme seçilir. Ardından malzemenin kesimi gerçekleşir. Bu işleme “kesilim” denir. Kesilimi, ısıl işlem süreci takip eder. Ardından sırasıyla tornalama, taşlama ve frezeleme işlemleri gelir. Bir de tesfiye, yani çapak temizleme operasyonu gerçekleştiriliyor. Tungaloy Türkiye’de üretim sürecinde, her operasyon arasında bir kalite kontrol işlemi gerçekleşiyor. Yani kesilen parçaların kalite kontrolü, ısıl işlemden geçen parçanın kalite kontrolü, tornalama-taşlama-frezeleme süreçlerinin kalite kontrolü… Her operasyondan çıkan üretim ayrı ayrı kalite kontrolden geçtikten sonra ürün, kaplamaya gidiyor. Ürün, son bir kalite kontrolden sonra lazer markalama sürecinden geçip, stokta yerini alıyor. Tüm bu süreçler ortalama 3-4 hafta sürüyor. Tungaloy Türkiye’nin perakende satışları yok. Satış süreci bayi grupları üzerinden sürüyor. Yani bayiler, üretilen takımları alarak kendi müşterilerine satıyor. Müşteriye özel takım üretimi Ekibin yer aldığı oda, “Ar-Ge bölümü” olarak adlandırılıyor. Ar-Ge bölümünde çalışanların tamamı mühendis. Müşterinin ihtiyaçlarını anlamaya ve fizibilite çıkarmaya yönelik çalışmalar ekipçe gerçekleştiriliyor. Müşteriler, frezeleme ve tornalama gibi birkaç operasyonu aynı anda yapabilen takımlar istiyor. Mühendisler de müşterinin bu ihtiyacına yönelik takımlar için tasarım gerçekleştiriyor ve üretim süreci başlıyor. Müşteriye özel takımların sunduğu çeşitli avantajları “tek takımda, tek seferde zaman ve maliyet kaybının önüne geçilmesi” olarak sıralanıyor. Özel Takım Ürün Yöneticisi İbrahim Şahin, Ar-Ge bölümünde yer alan mühendislerin tamamının çizime hakim olduğunun özellikle altını çizdi. Zamandan kazanmak ve takım çalışmasını verimli şekilde gerçekleştirmek için bu bölümün çalışanlarının çokyönlülüğü baz alınıyor. Tungaloy Türkiye ne üretiyor? Üretim Müdürü İrfan Bükey’in ifade ettiğine göre iki tür üretim biçimi var firmada. Bunlardan ilki standart takımlar, diğeri “müşteriye özel” takımlar… Standart takımların içerisinde ağırlıklı olarak frezeleme takımları, torna takımları ve delik delme takımları yer alır. Müşteriye özel takımlar ise, müşterinin üretim şekline yönelik özel ihtiyaçlarını karşılayacak takımların üretimini kapsar. Bunun için ellerinde ayrı bir ekip var. O ekibin bulunduğu odada bir süre misafir olduk. Ocak - Şubat / 2016 59 VİZYON www.ttmagazin.com Firmanın çıtası yükseldi Tungaloy Türkiye’de, kurulduğu beş yıl öncesinden bugüne kadar neler değişmişti? İrfan Bükey: “Git gide çıtamız yükseldi, iş potansiyelimiz ciddi şekilde arttı” diyerek yanıtladı. Tungaloy Türkiye’nin kurulduğu ilk yıla oranla sektördeki pasta dilimi büyümüş, satışları ve istihdam ettiği eleman sayısı artmış, kullanılan makine teçhizat sayısı artmış… Bükey, IMC Group’a bağlı bir firma olarak kalite açısından sürekli denetim altında olduklarının ve iş geliştirmeye yönelik toplantı halinde bulunduklarının altını çizdi. Yapılması gereken işler ve takip edilmesi gereken rota için webex meetingler yapıldığını belirtti. Departmanlar ayrılığı Tungaloy Türkiye’de uzmanlaşmaya yönelik bir iş bölümü ve departmanlar ayrılığı var. Tungaloy Türkiye’nin Avrupa Yakası Satış Müdürü Taha Turgay Çerçiz’in, ilişki geliştirme ve firmayı seminerlerde temsil etme gibi bir misyonu mevcut. Bir bakıma Metalürji kökenli Çerçiz, Tungaloy Türkiye’nin akademik yüzü... Aynı zamanda kendisi Japonya’da aldığı 6 aylık eğitim sonunda CBN ve Ceramic konusunda deneyimli bir isim haline gelmiş. Kalite kontrol hassasiyeti Firmada üretimin her süreci hayati önem taşıyor ancak Kalite Kontrol sürecinde dikkatimizi çeken konu, bu departmanda Alman menşeili kalite kontrol cihazlarının titiz biçimde kullanılmasıydı. Uygunsuz parça çıktığında sürecin nasıl devam ettiğini öğrenmek istedik. Kalite Kontrol Sorumlusu Zafer Aldemir, ürünü “red kartı” ile iade ettiklerini belirtti. Böylelikle ürün, iyileştirilebiliyorsa tamir ediliyor. İyileştirilmiyorsa hurdaya gidiyor. Bu da raporlara işleniyor. Tungaloy Türkiye’de, imalatın olmazsa olmazları olarak nitelenen takımların üretimine tanık olurken zaman su gibi geçti. Vardiyanın bitmesiyle tüm gününü firmada geçiren TT Magazin’e yol göründü. 60 Ocak - Şubat / 2016 DOSYA www.ttmagazin.com Türkiye’de “Planlı Bakım” yapılan makine oranı Avrupa ile karşılaştığında oldukça düşük kalıyor. Planlı Bakım oranı neredeyse yüzde 5’in altında bir rakama tekabül ediyor. Bu durum hem sektörümüzde hem de ülkemiz ekonomisinde ciddi kayıplara neden oluyor. Zira zamanında planlı olarak yapılmayan bakımlar nedeniyle arızalanan makine oranı yüzde 70’tir. Bakımsız makineler, iş gücü kaybı, hatalı parça üretimi, ayar sürelerinde artış, iş kazalarında artış, enerji sarfiyatında artış gibi neticeler doğurur. Planlı ve periyodik bakımın getireceği faydalar neticesinde bakım sürelerinde yüzde 25-35 oranında azalma, arızalarda yüzde 35-45 azalma, üretim kapasitesinde yüzde 100-125 artış kaydedilmesi mümkündür. Derneğimizin Planlı Makine Bakımına verdiği önem neticesinde TT Magazin olarak konuya mercek tuttuk. “Planlı bakım, düşük işletme maliyetleri demektir” TEZMAKSAN Makine Teknik Servis Müdürü Tayfun Ayduran siz planlı bakım yaparak makinelerinizi, yani kurulu gücünüzü sürekli hazır tutarsınız. Artık günümüz üretimi, stoklu çalışmayı kabul etmemektedir. Stok demek maliyet demektir. Esnek üretim ve siparişe dayalı üretimde ise makinelerin durması daha büyük maliyetler ile geri döner. Çalışarak yıpranan ve aşınan makine aksamlarının beklenmeyen zamanlarda arızlara neden olması bu sebeple ekipmanın durması sonucunda işgücü kayıplarının oluşması kaçınılmazdır. Planlı bakım ise periyodik kontroller esnasında yedek parça değişmesi, ayar yapılması veya kalibre edilmesi sayesinde duruş olasılığını sıfıra yaklaştırmaktır. Planlı bakım denildiğinde ilk akla gelen mutlaka verimlilik ve düşük işletme maliyetleri demektir. Aslında “İşletme çalışanları bakım kültürü kazanmaktadır” Planlı makine bakımının işverene sağlayacağı avantajları temel olarak şu başlılarda toplayabiliriz. Makinelerin duruşunu en aza indirerek mümkün olan en yüksek düzeyde üretimi sağlamak, önceden hazırlanacak üretim programlarının gerçekleşmesini sağlamak, makinelerin ekonomik ömrünü uzatmak; arıza ve hasarları en aza indirmek suretiyle onarım giderlerini azaltmak, planlı bakım yoluyla bakım giderlerini azaltmak… Planlı makine bakımı hizmeti ile makine duruşları en aza inmektedir. Kronik olan problemler çözülüp temel kullanım ve uygulama hataları ortadan kalkmaktadır. İşletme çalışanları bakım kültürü kazanmaktadır. Üretim planlamaları duruş nedeni ile aksamamaktadır. Firmalardaki makinelerin ekonomik ömürleri artmaktadır. Modern üretim yöntemlerinde aksama oluşmamaktadır. Ayrıca kalibrasyon ayar ve kestirimci bakım yöntemleri kullanılmaya başlanmıştır. Ocak - Şubat / 2016 61 DOSYA www.ttmagazin.com “Tam verimlilik ve süreklilik için planlı makine bakımı…” DMG Mori Servis Müdürü Barış Eser Günümüz sanayi sektöründe CNC makineleri, işletmelerin en değerli envanter kalemini oluşturmaktadır. Buna doğru orantılı olarak işletme gelirlerinin en üst seviyede tutulması ve yoğun rekabet koşulları içinde mücadele edebilmek için bu makinelere büyük iş düşüyor. Yıllık üretim planlamaları yapılırken CNC makinelerinin neredeyse 24 saat non-stop çalışması öngörülmektedir. Sektörümüzde üretim kapasitesinin verimliliği ve maliyetlerin firmalara getirmiş olduğu bazı zorunluluklar oluşmaktadır. Genel bir üretim bandına baktığımızda, belirlenmiş hedeflere düşük maliyetli, tam kapasiteli çalışmalarla ulaşmak firmaların birinci önceliği olmuştur. Bu kapsamda üretimde kullandığımız tüm makinaların tam verimliliğini ve sürdürülebilir iş devamlılığını sağlayabilmek için bazı planlı bakım çalışmalarının yapılması gerekmektedir. Burada önemli olan planlanan zamanlarda müdahalede bulunmaktır. Planlı bakımda asıl amaç, hesaplanmayan ve aniden oluşan duruşların önüne geçmektir. Beklenmeyen bir duruşun iş verimliliğine ve maliyetlere olumsuz etkileri vardır. Bu gibi durumlarla karşılaşmamak için üretim yapan firmalar, planlı bakım takvimleri oluşturmaya başlamışlardır. Günümüzün rekabet koşulları ister istemez makinelerin bu şekilde çalışmasını zorunlu koşmaktadır. Ayrıca üretim kalitesi bozulmadan her zaman yüksek kalite beklenmektedir. Düşünün ki; binek bir aracınız var. Bu aracı sadece kendi konforunuz için kullanıyorsunuz. Size herhangi bir maddi getirisi bulunmuyor… 15 bin 62 Ocak - Şubat / 2016 kilometreden sonra zorunlu bakımı geldiğinde ve bakım uyarı lambası gösterge panelinde yandığında psikolojik olarak aracı bir an önce yetkili servise götürme zorunluluğu hissederiz. Her kilometre geçişinde psikolojik olan bu baskı artarak devam eder. Kendi rahatımız için kullandığımız otomobilimizde bu tür bir zorunluluk içindeyken; işletmelerin gelir kaynağını oluşturan ve değerleri hiç de önemsenmeyecek ciddi fiyatlarda olan CNC makinelerin periyodik bakımları için gereken önemi göstermeleri adına, DMG MORI olarak tüm enerjimiz ile müşterilerimizin daha fazla farkında olmaları adına görüşmeler ve aktif ziyaretler yapıyoruz. “Planlı makine bakımı bir sanayi kültürüdür” Planlı makine bakımını Türkiye sanayi sektöründe değişmekte olan bir kültür olarak değerlendirebiliriz. Ülkemizde planlı makine bakımlarına geçmişe göre daha fazla önem verildiğini, bütçe ve zaman ayrıldığını görüyoruz ve her gün bu farkındalık olumlu yönde ilerliyor ve gelişiyor. Planlı bakım, kültür sanayisi gelişmiş ülkelerde yıllar önce bir sistem olarak kabul görmüş. Örneğin 1950 ve 1960 yılları arasında ABD’de uygulanan Koruyucu Bakım (PM) prensipleri, Japan Institute of Plant Maintenance (JIPM) tarafından geliştirilerek Toplam Üretken Bakım (TPM) olarak 1971 yılında uygulanmaya başlanmıştır. Bu iki ülkenin dünya ekonomisindeki ve sanayisindeki yeri herkesin malumudur. DOSYA www.ttmagazin.com Planlı bakım, daha önce zamanı belirlenmiş bir tarihte makine arızalanması beklenmeden yapılan bakım işlemleridir. Bakım işlemi sırasında makinenin ve makineye bağlı ekipmanların genel kontrolleri yapılır. Temel değişimi gereken yağ, soğutucu sıvısı, filtre vb. ürünlerin değişimi yapılır. Ayrıca bakım öncesinde yapılacak inspeksiyon çalışması ile bakım sırasında gerek görülecek sarf malzeme ve sorunlu parça tespitinin ve akabinde temini yapılarak, üretim sırasında bu tür malzeme gereksiniminin oluşması dolayısıyla plansız zaman kayıpları önlemiş olacaktır. Bakım sırasında makine genel geometrisi kontrol edilerek üretim kalitesi korunmuş olur. Arıza tespiti olursa işletmeciye bilgi verilerek derhal onarımına geçilir. Ayrıca ilerisi için risk arz eden durumlar işletmeciye aktarılır. İleride oluşabilecek muhtemel sorunlar tüm detayları ile işletmeci ile paylaşılır. Bu sayede plansız olarak makine duruşu ve üretim kaybı önceden önlenmiş olacaktır. Bakımları üç gurupta değerlendirebiliriz 1- Periyodik Bakım (koruyucu bakım): Önceden belirlenen bir zaman periyodunda makine parçalarının değişimi ve onarımı yapılır. 2- Önleyici Bakım (proaktif Bakım): Makinadaki ekipmanların arızalarının ortaya çıkmadan başlangıç safhasında arızaların ortaya çıkmasının önüne geçilmesidir. Örnek: yağlama sisteminin kontrol edilmesi başka arızaların ortaya çıkmasını önleyebilir. 3- Uyarıcı Bakım (kestirimci bakım): Firmadaki makinalar izlemeye alınması sonucu kontrol ekipmanları ile ölçüler alınarak değerlendirmesi ile plansız duruşların önüne geçilir. “Planlı makine bakımının işverene birçok faydası vardır” Bu tür bakımların işletmeye sağladığı en büyük avantaj, plansız makine duruşlarını en aza indirmektir. Planlı bakım sırasında ilerde sorun oluşturabileceği öngörülen durumlar olabilir. Özellikle makinenin hareketli kısımlarındaki; örneğin vidalı mil, kızak, rulman gibi parçaların bir plan dahilinde parça temini yapılarak planlı bir zamanda değişimi yapılır. Bu sayede plansız oluşacak bir arızada bu tür parçaların temini zaman alacağı için makinenin üretim dışı duruşunun önüne geçilecektir. Ayrıca makine üretim kalitesini etkileyen bu durumların önceden tespiti, işletmelerin ürün kalitesini sürekli üst seviyede tutmasına yardımcı olacaktır. Bu sayede kalite düşüklüğünden kaynaklı gereksiz hammadde giderlerini azaltacak, hatalı parça üretiminden dolayı zaman kayıplarının da önüne geçilmiş olacaktır. Bu kalite düşüklükleri sektör içinde rekabet etme şansınızı azaltacak ve müşteri kayıplarına neden olacaktır. Hatalı parça üretimlerinden dolayı gereksiz enerji sarfiyatları işletmeler için fazladan maliyet oluşturmaktadır. Tüm bu bakım işlemleri sonrasında makine operatörü için güvenli bir çalışma ortamı sağlanacaktır. İnsan sağlığı her zaman ilk önceliğimiz olmuştur. Bu sebepten makinelerimizde güvenlik zafiyetlerine kesinlikle izin verilmemektedir. “Bakım, rekabette fark yaratıyor” İşletmeler için bu tür olumsuz sonuç doğuracak ihtimalleri daha da artırmak mümkündür. Bu saydığımız durumlar zincirin birer halkası gibidir. İşletmeler için üretim verimliliğini en üst seviyede tutmak için her bir halkanın ne derece önem arz ettiği tartışmasız bir gerçektir. Yukarda da belirttiğimiz gibi işletmeler için plansız makine duruşları istenmeyen bir durumdur. Planlı makine bakımı yaptıran firmalarda, bu bakımlar sayesinde bu olumsuz durumun önüne geçildiği kabul görmüştür. Bakım yaptıran bir firma ile bakım yaptırmayan firma arasında verimlilik açısından büyük farklar olduğu görülmüştür. Bir yılsonunda bakımlı ve bakımsız makinelerin üretim, kalite ve maliyetleri ortaya koyulduğunda önemsenecek seviyede farklar olduğunu rahatlıkla görebiliriz. Bakımı yapılmayan makine başka bir bakış açısı ile daha yüksek üretim de yapmış olabilir. Ancak beklenmeyen arızaların oluşması ile değişimi yapılmak zorunda kalınan parçaların maliyeti, bakımlı bir makineye göre çok yüksek kalacaktır. Bu durumun farkına varılana dek yapılmış ürünlerin bir kısmının kayıp olduğu görülecektir. Bakımlar sayesinde zincirin halkası olarak tabir ettiğimiz durumların önüne geçildiği ve bu makinelerde verimlilik verilerinin en üst seviyeye çıktığı görülmüştür. Yine dediğimiz gibi bu tür bakımları sanayimizde bir kültür olarak tanımlayabiliriz. Piyasa koşullarında rekabet edebilmek için her bir firmanın bu kültüre ayak uydurması artık zorunluluk haline gelmiştir. Firmaların bu tür bakımlar için ayırdığı bütçe ve zaman, bu işe günümüzde ne kadar önem verdiklerinin bir göstergesidir. Ocak - Şubat / 2016 63 DOSYA www.ttmagazin.com “Bakımın yokluğu zaman ve para kaybıdır” Hermakina CNC Takım Tezgahları Teknik Servis Sorumlusu Adnan Coşkun Planlı bakım, adından da anlaşılacağı gibi belirli zaman ve süreye göre yapılması gereken bakımlardır. Bu bakımlar, makinelerde oluşacak kullanıma ve aşınmaya bağlı olabilecek hasarları önler. İş akış planlarında oluşacak gecikmeleri engeller. İş güvenliğini yüksek seviyede tutar ve çalışanların arızalara bağlı yaralanmalarını engeller. Sağlıklı çalışan makineler ve güvenli çalışma şartları ile imalat akışında kesinti olmaz. Bakımsız makinelerde ortaya çıkan arızalar yüksek maliyetli servis bedelleri ile sonuçlanır. Hiçbir firma, yüksek maliyet ödemek istemez. Bu nedenle hem sanayicimiz hem de bizim gibi temsilci firmalar tarafından önerilmekte ve önemsenmektedir. Planlı bakımda takım tezgahları sektörünü ele aldığımızda, temsilcisi olduğumuz HERMLE CNC işleme merkezlerinde; donanımsal yapının, çalışma saatine ve günlük periyodik zaman dilimine göre bakımları yapılmaktadır. Günlük (8 saat) Haftalık (40 saat), Aylık (150 saat), üç aylık (500 saat), Altı aylık (1000 saat), Yıllık (2000 saat), Dört yıllık (8000 saat) ve uzun süreli donanımsal parçalar içinde Beş yıllık, Altı yıllık bakım periyotlarımız ve bakım kitlerimiz vardır. “Planlı bakım verimliliği artırır” Planlı bakım ile devamlı kontrol altında bulunan makinelerde, sarf ve yedek parça ömrüne bağlı olarak üretimi aksatacak durma yaşanmaz. Düzenli bakımları yapılan makineleri imalat verimliliği had safhaya çıkacağı için, öngörülen imalat süreçlerinde aksama olmaz. Makinelerde bakımsız çalışmadan kaynaklı arızalar olmayacağı için bakımda harcanan süreler, bakım yapılmadığı için ortaya çıkan arızaların servis sürelerinden çok daha az olacaktır. Aksi takdirde hem arızaların bulunması ve onarılması için geçen zaman dilimi 64 Ocak - Şubat / 2016 ve yedek malzeme temini için geçen zaman dilimi firmalara büyük bir maliyet getirmekte, verimliliği düşürmektedir. Periyodik bakımları ele aldığımız da HERMLE işleme merkezlerimizde kullanıcı dostu çalışmalarımız vardır. Tüm kullanım kitaplarımız Türkçe’ye çevrilmiş olarak makinelerle birlikte müşterilerimize sunulmaktadır. Bakımların belirli bir bölümü makine kullanıcılarının (operatör, müşterilerin kendi bünyesindeki bakım personeli) sorumluluğundadır. Teknik anlamda yetkin personel gerektiren ve donanımsal konularda iş güvenliğinin ön planda tutulması gereken çalışmalar da, teknik servis hizmeti veren eğitimli personelin kontrolünde yapılması gereken bakımlardır. Örneğin hiçbir zaman 120 bar basınca sahip hidrolik ünitede, elektrik kabinlerinde, yerçekimi yönünden özel emniyet tedbirlerinin alınması gereken çalışmalarda; kendi teknik personelimiz dışında birilerinin müdahale etmesini istemeyiz. En ufak bir hata ölümcül sonuçlara ve kalıcı yaralanmalara yol açabilir, bu nedenle dokümanlarımızda kullanıcıların ve servis ekibinin yapacağı çalışmalar belirtilmiştir. “Planlı bakım fark yaratıyor” Günümüzde imalatçı firmalar; verimlilik anlamında ciddi çalışmalar yapmakta, bu çalışmalara hatırı sayılır miktarda kaynak aktarmaktalar. Birçok firma özel yazılımlar ile makinelerin çalışma sürelerini hesaplayıp imalat aşamasındaki verimliliklerini hesaplamakta ve gerekli iyileştirmeleri yapmaya çalışmaktadır. 8 saatlik mesai diliminde bir CNC makinenin ayar ve test zamanı sonrası imalat anlamında kullanıldığı süre kısıtlıdır. Ortalama 8 saat diliminde çalışan bir makinenin spindle çalışma süresi, eksen hareketleri süresi ve program akış süresini kontrol ettiğimizde, makinelerin açık kaldığı sürelere göre ciddi anlamda düşük kaldığını görmekteyiz. Bir makinenin verimli kullanılması için, makinenin açık kaldığı süreye kıyasla eksen hareketleri, spindle çalışma süresi ve program akış sürelerinin yüzde 80 üstünde olması önemlidir. (Bu süreç seri imalatta aşırı takım değiştirme gerektiren çalışmalarda ya da ebat ve hassasiyetinden dolayı ayar zamanı çok uzun süren işlemlerde değişiklik arz edebilir.) Bakım periyotlarına harfiyen uyan firmalarda, sürpriz arızalar yaşanmamakta ve imalat planları sekteye uğramamaktadır. Periyodik ve önleyici bakıma inanmayan ya da gereksiz gören firmalarda, makinelerde sürpriz arızalar oluşmaktadır. Bu da firmalara zaman ve para kaybettirmektedir. Bu durum verimliliği ciddi anlamda tehdit etmektedir. Özetle periyodik bakım yaptıran firmalar ile yaptırmayan firmalar arasında ciddi bir verimlilik farkı gözlenmektedir. DOSYA www.ttmagazin.com “Planlı bakım üretim kalitesine doğrudan etkilidir” MEGA Elektronik Teknik Müdürü Alparslan Erdoğan Planlı bakım, kullanılan makinelerin belirli periyotlar içerisinde düzenli olarak temizlenmesi ve gerekli görülen yerlerin kontrol ve ayarlarının yapılmasıdır. Bu bakım sayesinde arızaların azaltılması ve önceden teşhis konulması sağlanmış olur. Bu sayede firmalar, enerjilerini ve iş güçlerini en verimli şekilde kullanırlar. İşletmelerde zamansız çıkan arızalarda onarım esnasında zaman kaybı çok fazla olmaktadır. Makinenize en çok ihtiyaç duyduğunuz bir anda problem çıkarması hiç istenmeyen bir durumdur. Oysa ki planlı bir düşünce ile üretimin olmadığı ya da ara verildiği zamanlarda bakım yapıldığı takdirde, üretimde aksaklıklar yaşanmayacaktır. Bakımsızlıktan ortaya çıkan bir arıza, makinenin diğer parçalarının da zarar görmesi ile çok daha maliyetli ve duruş zamanını uzatan başka arızalara sebep olabilmektedir. Planlı bakım, periyodik bakımdır Planlı bakım denildiğinde, ilk akla gelen “Periyodik Bakım”dır. Önceden belirlenen bir zaman periyodunda makine parçalarının bakımları ve onarımları yapılmaktadır. Düzenli olarak makine ve ekipmanların üzerindeki bütün donanımlar gözden geçirilir ve tespit edilen arızalar ile arıza oluşturması muhtemel olan durumlar ortadan kaldırılır. Burada amaç olası arızaların önüne geçmektir. Makine ve ekipmanların hangi zaman periyodunda bakıma alınacağı, çalışma şartları göz önünde bulundurularak üretici firmanın vermiş olduğu bakım ve diğer bilgiler doğrultusunda önceden planlanır. Bu sayede bakım için ayrılan zaman ve parça temin süresi kısa tutulur. Bunun yanında arızanın çıkma olasılığı büyük oranda azaltılmış olur. Planlı makine bakımının işverene sağlayacağı avantajlar: Daha az makine arızası olacağından duruşlar daha iyi kontrol edilebilir ve makina kullanma süresi artar. Makinelere zamanında sağlıklı ayarlar yapılacağından daha iyi verim elde edilir. Böylece işlenen parçanın kalitesi ve hassasiyeti istenen düzeyde elde edilir ve kusurlu parça oranı azalır. Arızalardan oluşan onarım zamanları ve gereksiz duruşlar azalır, böylece işgücü ve makineden daha iyi istifade edilir. Onarım masrafları azalır. Yapılan düzenli bakımlarla makinelerin faydalı kullanım ömrü artar, ikinci el satış değerleri yüksek olur. İş güvenliği ve işçi sağlığı konularında önemli ve hayati donanımların sürekli aktif tutulması sağlanır. Şunu kesinlikle söyleyebilirim ki planlı bakım hizmeti verdiğimiz firmaların servis ve yedek parça giderleri bu hizmeti almayanlara göre kesinlikle daha az. İstatistiklerimize göre bakım anlaşması ile birlikte düzenli, planlı ve önleyici bakım yaptıran firmaların arıza kaynaklı tezgah duruş süreleri ve tamir, bakım, onarım giderleri diğer firmalara göre en az yüzde 50 daha düşük olmaktadır. MEGA Elektronik olarak müşterilerimizi planlı bakım konusuna teşvik etmekteyiz ve bakım anlaşması yaptığımız firmalara servis verme önceliği sağlıyoruz. TİAD tarafından verilmiş mesleki yeterlilik belgesine sahip servis personelimizle, bakım yaptığımız makinelere müşterilerimizin taleplerine göre lazer interferometre, ball bar, ve balans makinesi gibi en son teknoloji ürünü ölçme ve kontrol ekipmanları ile her türlü test ve kalibrasyon yapılmaktadır. Bu sayede makineler neredeyse ilk günkü dinamiklik ve hassasiyetinde tutulmaktadır. Ocak - Şubat / 2016 65 DOSYA www.ttmagazin.com “Bakım, makinelerin ömrünü uzatır.” CNC İleri Teknoloji Satış Müdürü Alper Mangır Makinaların verimli çalışabilmesi için periyodik bakımın öneminin büyük olduğunu artık herkes bilmektedir. Planlı bakımlar, makinaların arıza yapma olasılığını azaltan ve buna bağlı olarak iş kaybına yol açan duruşları ortadan kaldıran son derece önemli bir konudur. Aslında makinalar insan bedeni ile benzerlik gösterir. Aynı yaşta olan insanlarda farklı sağlık sorunları olabildiği gibi benzer makinalarda farklı arızalar söz konusu olabilmektedir. Temel olarak insanların; kendilerine baktığı, düzgün beslendiği, spor yaptığı ölçüde nispeten uzun ve sağlıklı bir yaşam elde edebildiği gibi makinalar da gerekli bakımlarının yapıldığı sürece problemsiz olarak uzun yıllar çalışabilmektedir. Ancak her canlının sınırlı bir ömrü olmakla birlikte teorik olarak her makina ömürsüzdür ve bakım yapılarak ya da aşınan parçalar değiştirilerek sınırsız bir ömürle çalışabilir. Planlı bakım denildiğinde, ilk akla gelen üretici firmaların bakım talimatlarıdır... Makina üreticisi firmalar, uzun yıllar edinilen tecrübeler neticesinde yapılması gereken bakımların detaylı şekilde açıklandığı kitapçıkları makinalar ile birlikte teslim ederler. Burada yer alan bakım gereksinimleri kullanıcıya ek külfet vermek için değil, gerçekten gerektiği için istenmektedir. Ancak toplum olarak aldığımız beyaz eşya ya da otomobilin kullanım kitapçıklarını bile okuma alışkanlığımız olmadığı gibi, makina kullanım kitapçıklarını da inceleme ve uyma konusunda yetersiz olduğumuzu itiraf etmeliyiz. Aslında firmamız bünyesinde bulunan ürünler için periyodik bakımların bizim tarafımızdan yapılmasını talep edebilmekle birlikte bir servis ekibi olarak bakım konularının müşterilerimiz tarafından yapılabilmesi için bir altyapı oluşturmuş durumdayız. Mümessilliğini yaptığımız HAAS Automation firması hem kendi kullanıcılarının hem de farklı marka ürün kullanıcıları için de faydalı olabilecek dev bir envanteri online ve ücretsiz olarak http://diy.haascnc.com/ adresinden paylaşmaktadır. Web üzerinden tüm dünyanın kullanıma açılmış, online olarak binlerce envantere ulaşabilir, yüzlerce video ile birlikte hangi marka olursa olsun makinenizi doğru bir şekilde kullanmanız için bu verilerden faydalanabilirsiniz. Bunun için herhangi bir HAAS kullanıcısı olmanız da gerekli değildir. Makinelerin geleceğine, kullanıcılılar karar verir Hiçbir makina sınırsız ve duraklamadan çalışamaz. Saatlerce sürekli çalışsa dahi; yağlama, temizlik vs. gereksinimlerden ötürü mutlaka bir süre “duraklamak” ya da “durmak” zorundadır. İşte bu duruş zamanlarının ne zaman olacağına kullanıcılar karar verebilir. Makine iş akışı, bakım ekibi ve bakım malzemeleri önceden planlanarak; kontrollü bir zaman diliminde bakım yapılması için mi duraklatılacak? Yoksa makine, işlerin en yoğun olduğu zamanda; gece vardiyasında, gereken yedek parça ya da malzemelerin, bakım ekibinin hazır olmadığı, teslim ve sevkiyatın kritik olduğu beklenmedik bir zamanda mı duracak? 66 Ocak - Şubat / 2016 SEKTÖRDEN www.ttmagazin.com Sanal ortamda tasarlanmış bir üç boyutlu nesnenin katı formda basılması işlemi olan 3 boyutlu baskıları gerçekleştiren 3 boyutlu yazıcılar, günümüzün en çok konuşulan ve gelecek vaat eden teknolojileri arasında… Yapay organların da içerisinde yer aldığı sayısız prototip çeşidiyle birlikte Çin’de ev üretilmesine kadar uzanan büyük bir yelpazede üretim gerçekleştirebilen 3 Boyutlu Baskı Teknolojilerini, günümüz teknolojisine kazandıran süreçler neydi? Elektronik parçalar ve motor dışında tamamen kendi parçalarını, yani kendi kendini üretebilen bir teknoloji olarak tarihe geçen 3 Boyutlu yazıcılar, üretim hayatımıza neler kattı? Endüstriyel gelişmelere bağlı olarak bu teknolojilerin gelecekte varacağı son nokta neresi olabilir? Spekülasyonlar da dahil olarak merak edilenleri 3 Boyutlu yazıcıların üretimini ve ticaretini yapan firmalara sorduk.Hatta 3D yazıcı fabrikasının açılışının haberini duyurduk 3D Dijital fabrikası açılıyor Yeni bir sanayi devriminin öncüleri olarak kabul edilen profesyonel 3B yazıcıların sayısı, tasarım ve üretim süreçlerindeki avantajları nedeniyle Türkiye’de de hızla artmaktadır. Profesyonel 3B yazıcıların kattığı rekabet gücünü fark eden OSTİM Teknoloji, Ankara’daki ilk adımı, sektörün 10 yıllık lideri +90 Hızlı İmalat Teknolojileri ile atıyor. Havacılıktan otomotive, medikalden tüketici ürünlerine kadar, artık tüm endüstrilerin faydalandığı profesyonel 3D yazıcılar, bilgisayar ortamındaki tasarımların fiziki modellerini üretmenin ötesinde test prototipleri, üretime yardımcı ekipmanlar ve hatta nihai ürünlerin imalatında da kullanılıyor. Hızlı ve ekonomik bu 3D baskı sistemlerini kullanan firmalar, zaman ve üretim maliyetlerinden ciddi oranda tasarruf ederken, rekabette de öne geçiyorlar. Bölgesel ve ulusal kalkınma ve rekabet süreçlerindeki yenilikleri yakından takip eden OSTIM Teknoloji de OSB’de yer alan firmaların üstün niteliklerde ve düşük maliyetli imalat yapabilmeleri için önemli bir adım atıyor. OSTIM OSB binasının alt katında hizmet verecek olan 3D Dijital Fabrika, + 90 Hızlı İmalat Teknolojileri ile kurulan işbirliği sonucu hayata geçiyor. +90 Hızlı İmalat Teknolojileri, Türk sanayisi ve tasarımcılarını 2005 yılında, katmanlı üretim teknolojileri (3 boyutlu baskı) ile tanıştırarak kısa sürede dijital imalat sektörünün lideri konumuna ulaşmıştır. Gebze’de yer alan Türkiye’nin ilk ve tek 3D Dijital Fabrikası’na sahip +90, sahip olduğu teknoloji ve bilgi birikimini artık OSTIM OSB’de yer alan firmaların hizmetine de sunacak. +90 3D Dijital Fabrika Yöneticisi Davut Başaran, 20 Ocak’ta gerçekleşen açılıştaki işbirliğini şöyle değerlendirdi: “Gebze’deki 3D Dijital Fabrikamız, Türkiye’nin dört yanına hizmet vermekte. 3D baskı teknolojisinden faydalanan müşterilerimizin, bu avantajla elde ettikleri başarıları her geçen gün görüyoruz. Bu da bizi, sahip olduğumuz bu ileri teknoloji ve bilgi birikimini daha fazla firmaya ulaştırmak için tüm fırsatları değerlendirmeye yöneltiyor. Üretim teknolojilerinin yakın takipçisi olarak, OSB’de yer alan firmaları her alanda desteklemeye özen gösteren OSTİM Teknoloji ile yaptığımız bu işbirliği de bunlardan biri. OSB’deki 5.000’in üzerinde firma, bugünden itibaren AR-GE, inovasyon ve tabii ki rekabet açısından da, çok önemli bir avantaja sahipler.” Ocak - Şubat / 2016 67 DOSYA www.ttmagazin.com “3D Yazıcılar, üretimin demokratikleşmesini sağlıyor” 3Durak Kurucu Ortağı Ali Can Erk Yazıcı sahibiyseniz ya da 3D Yazıcıya ulaşabiliyorsanız fikrinizi hızlıca ve uygun fiyata hayata geçirebilirsiniz. Bu da üretimin fabrikalardan evlere dönmesi demek... Yani üretim demokratikleşiyor. Bu da 3. Endüstriyel devrim olarak adlandırılıyor. 3D Yazıcılar birçok farklı alanda kullanıcılarına büyük avantajlar sunuyorlar. Mimarlık, mühendislik, otomotiv, medikal, savunma sanayi gibi sektörlere odaklı firmalar kuruluyor. Sektör her yıl yüzde 30 büyüyor. 2020’de 5,2 Milyar dolarlık bir pazar öngörülüyor. Bu da girişimciler için ciddi bir potansiyel demek. 3D Yazıcılar son yıllarda popüler olmasına rağmen yeni bir teknoloji sayılmaz. İlk 3D Yazıcı 1984 yılında icat edilmiştir. “Neden son iki-üç yılda popüler oldu” derseniz, 3D yazıcıların gelişimi hakkında kısaca bilgi vermekte fayda var: İcat edilen ilk 3D Yazıcının patenti 1987 yılında alındı. Bu patentler ise 20 yıllık aradan sonra yani 2007 yılında düştü. Patentlerin düşmesiyle beraber binlerce kişi 3D Yazıcılar üzerine çalışmaya başladı ve açık kaynak kodunun da etkisiyle 3D Yazıcıların arkasında ciddi bir bilgi birkimi ve know-how oluştu. 3D Yazıcıların fiyatları düşerek son kullanıcıların ulaşabileceği bir hale geldi. Bu da 3D Yazıcıları tüm dünyada trend konusu haline getirdi. “Kişiye özel üretimin avantajlarını sunuyor” 3D Yazıcılar, medikalden otomotive, savunma sanayisinden mimarlığa birçok alanda yaygın olarak kullanılıyor. Kullanıldıkları sektörlerde ise kullanıcılarına büyük avantajlar sunuyor. Örneğin medikal sektörde; 3D Yazıcılar ile kişiye özel implantlar üretiliyor. 3D Yazıcıların sunduğu en büyük avantajlardan biri kişiye özel üretim yapabilmenize olanak sağlamasıdır. Medikal alanda ise her rahatsızlık kişiye özel olduğu için 3D Yazıcılar çok önemli rol oynuyor. Yine medikal sektörde kişiye özel doku ve organ üretilmesinde 3D Yazıcılar aktif olarak kullanılıyor. Bunun yanında mimarlıkta ölçek modellerin üretilmesinde 3D Yazıcılardan faydalanılıyor. Mühendislik alanında yeni geliştirilen ürünlerin prototipleri 3D Yazıcılardan üretiliyor. 3D Yazıcılar birçok otorite tarafından 3. Endüstriyel devrim olarak adlandırılıyor. Bu, ucuzlayan fiyatları ile artık “evlerde bile 3D Yazıcılar kullanılabilir” demek... Bu demek oluyor ki: Artık sizin üretim yapmanız için bir fabrikaya ya da ciddi bir altyapıya ihtiyacınız yok. Bir 3D 68 Ocak - Şubat / 2016 “Uzayda 3D Yazıcı ile üretim heyecan verici…” Çin’de 3D Yazıcıdan üretilen ev tüm dünyada ses getiren bir projeydi. Tüm 3D Yazıcı kullanım alanları arasında belki de en heyecan vereni NASA’nın Uluslararası Uzay İstasyonu’nda 3D Yazıcıdan ürettiği obje oldu. Bilindiği gibi gelecekte uzaya ticari yolculuklar çok sık yapılacak. Orada yerleşik yaşama geçmek; konuşulan ve üzerinde çalışmalar yapılan konular arasında... Fakat en büyük problemlerden biri, Dünya’dan uzaya obje götürme zorluğu. Uzaya bir kilogram obje taşımanın ciddi maliyetleri bulunmaktadır. Bu uçuşlar ise maliyetlerinden dolayı sık yapılamıyor. Buradaki çözüm fikirlerinden biri ise uzaya 3D Yazıcı götürüp, gereksinim duyulan objelerin orada üretilmesi… NASA ise bunu ilk uygulayanlardan biri oldu. Astronotun ihtiyaç duyduğu anahtar, ikmal uçuşu beklenmeden 3D Yazıcı ile üretildi. Gelecekte bu ve benzeri haberleri çok daha fazla duyacağımıza eminim. DOSYA www.ttmagazin.com “3D Yazıcılar hobimiz değil, işimiz…” 4B Mühendislik Genel Müdürü Eray Erten Teknolojinin günden güne hızla gelişmesiyle; savunma sanayisinden gıda sektörüne, kimyasal ilaçlardan tıp dünyasına kadar birçok alanda her türlü ürün 3D Yazıcılar ile üretilebiliyor. Tıp dünyasında da organ modelleme ve tedavi için sıkça kullanılmaya başlanan 3D Yazıcılar, son olarak engelli çocuklar için kullanılmaya başlandı. Bu konuları kendine misyon edinen 4B Mühendislik, bu alanda Türkiye‘nin pek çok yerinde seminerler vermeye başladı. 3D Yazıcıların günümüzde yaygınlaşması ile ortaya bunun hangi alanlarda daha faydalı kullanılabileceği soruları çıkmıştır. Biz üretici firma olarak bu sorular üzerinden yola çıktık ve çeşitli üniversitelerimizden başlayarak “3D Teknoloji Seminerleri” vermeye başladık. Türkiye’deki 3D Teknolojilerin bulunduğu son noktayı öğrenci arkadaşlarımızla paylaşıyoruz. 4B Mühendislik olarak üretici firma olmamızın avantajı ile genç arkadaşlarımıza 3D‘nin püf noktalarını anlatıyoruz. Gerek 3D Optik Tarayıcılar, gerekse 3D Yazıcılar hakkında hangi alanlarda faydalı işler yapabilecekleri konusunda, kendi tecrübelerimizi aktarıyoruz. Özellikle üniversiteleri tercih etmemizin sebebi, hem iş hayatına atıldıklarında bu teknolojiden haberdar olmaları hem de yetiştirmek üzere birçok arkadaşımızla birlikte yol almamızdır. 2015 yılı içerisinden “Karabük Üniversitesi, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi, İzmir 9 Eylül Üniversitesi, Balıkesir Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, vb.” başta olmak üzere birçok üniversitenin organizasyonunda yer aldık ve buralardan birçok öğrenci arkadaşlarımızla projeler yaptık. “Yaşama tutunduran teknolojiler…” Dünya çapında yapılan birçok yeniliği ülkemizde uygulamak istiyoruz öncelikle. Bunların başında ise engelli vatandaşlarımız için düşündüğümüz, kol ve bacak protezleri gelmektedir. Bu projede şöyle bir yol izleyerek başarıya ulaşmayı hedefliyoruz. Örneğin; Sağ kolu olmayan bir insan düşünelim, sol kolundan 3D Optik tarama yöntemi ile alacağımız tarama örneğini, sağ koluna kopyalayıp 3D yazıcı ile üreteceğiz. Üretmiş olduğumuz kolun kalıbını baskımız üzerinden orijinal bir şekilde alıp silikon kalıplama ile kendi koluna çok yakın bir şekilde kopyalayacağız. Hem daha hızlı, hem de çok az bir maliyet ile yaşama tekrar tutunmalarını sağlamayı hedefliyoruz. Bu konuyu her verdiğimiz seminerimizde de dile getiriyoruz ve bu projelerimizde rol almak isteyen arkadaşlarımıza kapımızın açık olduğunu belirtiyoruz. Elbette yenilikler adına devamlı Ar-Ge çalışmaları da yapmaktayız. Çok yakın bir dönemde Osmanlı Serisi 3D Yazıcılarımızı vitrine çıkaracağız. Yaklaşık bir yıldır üzerine çalıştığımız projelerimiz nihayet sonuçlanma noktasına geldi. Bu yeni yazıcılara diğerlerinde olmayan birçok özellik ekledik, bunlarla beraber ülkemizin adına yakışır şık bir üretim olacağına inanıyoruz. Sadece ülkemiz değil bağlantılı olduğumuz tüm dünya ülkelerine adımızı duyurmak istiyoruz. Ocak - Şubat / 2016 69 DOSYA www.ttmagazin.com “Her eve bir 3D Yazıcı girecek…” infoTRON Teknoloji Danışmanı Uğur Yurttaş 1980’li yılların sonlarına doğru “hızlı prototipleme” adı altında piyasaya sürülen teknoloji, zaman içinde sadece prototipleme amaçlı kullanımının dışına çıkmış; az adetli son kullanım ürünü üretimine kadar sınırlarını genişletmiştir. Bu süreçte zaman zaman “katmanlı üretim teknolojileri” olarak anılmış olsa da “3 boyutlu yazıcı” terimi kendini kısa sürede kabul ettirmiştir. Farklı teknolojiler ve malzemelerin de dâhil olduğu bu çözüm, 2010 yılında üçüncü sanayi devriminin öncüsü olarak anılmaya başlamış ve medyanın da yoğun ilgisi sonucunda hızla yüksek pazar hacmine ulaşmıştır. Öyle ki 2020 yılı için, 3 boyutlu yazıcılar ve servis hizmetleri için muhtemel pazar hacmi 21 milyar USD olarak öngörülmektedir. 3D Yazıcılar için dört ana kullanım alanı Kavramsal modellemze, 3D Yazıcıların dünyadaki en yaygın kullanım amacıdır. Bu sayede tasarımcılar, tasarladıkları ürünü bilgisayar ortamından ziyade fiziki model olarak da görme şansına sahip oluyorlar. Seri üretime geçmeden önce alınan prototip parçaların ve mekanizmaların, birbirleri ile nasıl çalıştığını görmek için fonksiyonel testlerde kullanılacak parçaların üretimini de yine 3D Yazıcılarla gerçekleştirmek mümkün. Üretime yardımcı ekipmanlar ise, son dönemde hız kazanan bir kullanım alanı. Enjeksiyon kalıplarının çekirdekleri 3D Yazıcılarla üretilerek, ön seri üretimde kullanılmakta… Üretime hız kazandıran fikstürler, 3D Yazıcılarla gün aşırı üretilebilirken, kum kalıp veya kompozit malzemeler ile üretim yapmak için gerekli 70 Ocak - Şubat / 2016 master modeller de imal edilebilir. 3D Yazıcılar sayesinde ayrıca, son kullanım ürünü olarak az adetli üretimleri de gerçekleştirmek mümkün. Geleneksel üretim yöntemleri ile üretilmesi zor ve hatta imkansız, karmaşık yapılara sahip parçaları 3D Yazıcılar ve yüksek performansa sahip termoplastik malzemeler ile üretebilirsiniz. Son dönemlerde sıkça kullanılan insansız hava araçlarını (drone) ULTEM olarak adlandırdığımız FDA onaylı, uçabilir sertifikası olan malzeme ile basarak saatte 242km/h hız ile uçurduklarını görmek gerçekten çok heyecan verici. Aynı malzeme ile Airbus firmasının A350 modelinde kullandığı 1000 adet parçayı üretmesi de yine 3D Yazıcıların geleceğine ışık tutuyor. Daha önce talaş kaldırma gibi geleneksel yöntemlerle üretilmesi imkansız geometrik yapılara sahip ürünleri bile artık saatler için de imal edebilir olduk. Böylece endüstriyel tasarımcılar; yaratıcılık ve tasarımda özgürlük kazandığı gibi zamandan da büyük oranda tasarruf etti. Kazanılan bu zaman, daha kısa sürede üretim, teslimat ve daha çok mutlu müşteri demek. İki-üç aylık kalıp bekleme süreçlerini ortadan kaldıran 3D Yazıcılar sayesinde optimum ürüne ulaşma süreci çok hızlanmış oldu. Her revizyonda yeniden karşılaşılan yeni kalıp maliyetleri ve zaman kayıpları da ortadan kalkmaya başladı. 3D Yazıcıların bence en önemli katkılarından biri, mucit ile üreticiyi aynı bünyede birleştirmesi… Eskiden fikir sahipleri, bir yatırımcıyı, o fikri hayata geçirmek üzere yatırım yapmaya ikna etmekte büyük zorluk yaşıyorlardı. Çünkü nihai ürün ve kârlılığı ancak birçok yatırım peşinen yapılıp seri imalata geçildikten sonra anlaşılabiliyordu. Şimdilerde ise, 3D Yazıcılar sayesinde fikrin prototipi kolaylıkla üretilip görsel beğeni ve fonksiyonel testlere sunulduktan sonra, yatırımlar daha iyi planlanmış ve verimli şekilde yapılabiliyor. Günümüzde tüketicilerin ihtiyaçları ve beğenileri hızla değişiyor. Girişimci firmalar da pazardaki bu hıza erişebilmek için ürünlerini en kısa yoldan görmek ve değerlendirmek istiyorlar. zÖrneğin, bir fuara 3D Yazıcılar ile saatler içerisinde üretilmiş alternatifli ürün prototipleri ile katılmak, en çok ilgi gören prototipi seri üretime almak, sizce de çok etkili bir yöntem değil mi? 3D Yazıcılarla üretimin, kullanıcı firmalara kattığı prestij de cabası… Birçok farklı malzemenin kullanıldığı çeşitli teknolojiler olsa da, 3D Yazıcıların çalışma prensibi temelde benzerdir. DOSYA www.ttmagazin.com Bilgisayar ortamında tasarımı yapılan ürün katmanlara ayrılıyor ve 3D Yazıcılardaki katmanlar üst üste yığılarak nihai ürün oluşturuluyor.Teknolojinin kullandığı kaynak, üründe ihtiyaç duyulan özelliklere ve baskıda kullanılan malzemenin çeşidine bağlı olarak şekilleniyor. Fotopolimer malzeme kullanan bir sistemde oluşturulan katmanlar UV ışınlarla sertleştirilirken (Polyjet Teknolojisi), termoplastik malzemeler için kaynak olarak sıcaklık değişimi kullanılıyor (FDM Teknolojisi). Uygun malzeme ve kaynak oldukça hangi malzemeyi kullanılacağı üretici firmanın seçimi. Bu kimi zaman çimento olurken kimi zaman kök hücre, kimi zaman da çikolata olabiliyor. Yeter ki ölçüsel hassasiyette üretim yapabileceğiniz malzeme ve bu malzemeyi sabitleyebileceğiniz kaynağa sahip olun. Medikal alanda ülkemizde de gelişmekte olan birçok uygulama var. Bioprinting olarak adlandırılan uygulamaların hedefi: Malzeme olarak hücreleri kullanarak dokuları ve belki de organları üretmek… Bu konuda dünyanın her tarafında çalışmalar devam ediyor.“2040 yılında her eve bir 3D Yazıcı girecek” beklentisi ise, internet üzerinden satın alacağımız tasarımları evimizdeki 3D Yazıcıda üreterek kullanmaya başlayacağımız algısını güçlendiriyor. Dev 3D Yazıcılarla ev gibi büyük yapıların ya da hafif ve hızlı arabaların üretilmesi çok da uzak değil. Hatta 3D Yazıcıları, ışınlanma teknolojisinin başlangıcı olarak kabul edenler de var. infoTRON olarak sunduğumuz hizmetler sayesinde 3D teknolojilerin, yaşam şeklini değiştiren pek çok şeyi, Türkiye’de de ortaya koyduğuna 20 yılı aşkın süredir tanık oluyoruz. “Bu teknolojiyle ne istersek onu üretiriz” Ses3000 CNC Uygulama Mühendisi ve 3D Yazıcı Yetkilisi Yakup Karataş başarılı prototipler ortaya çıkaran bu teknoloji ile kulak, ayak ve çene gibi tasarımlar yapılabiliyor. 3D Yazıcılar sayesinde lojistik sorunu aşılabilecek. Ürünleri tek tek taşımak ve bunun için büyük bir maddi yükün altına girmek yerine, sadece dijital tasarımlar paylaşılarak bu sorun halledilebilecek. Böylece hem zamandan, hem de maliyetten kar elde etmek mümkün olacak. 1984’te ilk 3 boyutlu obje üretimi Charles Hull tarafından geliştirildi ve 1986 yılında Stereolithography teknolojisinin patentini aldı. Günümüz şartlarında klasik seviye 3D yazıcılarda kullanılan FDM teknolojisi 1988 yılında Scott Crump tarafından bulundu ve bu sayede Stratasys şirketi kuruldu. 2007 yılı ile gelen Reprap açık kaynak kodlu 3D Yazıcı paylaşımları sayesinde aslında var olan bu teknolojiyi tüm dünya keşfetmeye başladı. 3D Yazıcı teknolojileri günümüzde endüstriyel ve mimari tasarımlarda, yapı işlerinde, otomotiv sanayisinde, medikalde, bilimsel çalışmalarda, ayakkabı ve benzeri kalıp tasarımlarında, eğitimde, uzay ve havacılık sanayisinde, coğrafi bilgi sistemleri gibi pek çok alanda kullanılmaktadır. “Hem maliyetten hem zamandan kâr…” Bu teknoloji, daha birçok sektörde kullanışlı hale gelebilir. Özellikle medikal ürünlerin tasarımında “Bu teknolojiye yatırım için çok sebep var” Bu teknoloji, ne kadar yeni bir tür olmasa da günümüzde kullanım sıklığına göre yeni kavramını taşımakta. Yeni ve geleceği olan ürünler her zaman girişimcinin hedefi olmuştur. Dünya çapında 3D yazıcı cihazlar, 2015’te 200 binin üzerinde dağıtıldı. Bu rakamın 2016 yılında yaklaşık iki katına çıkarak yaklaşık 450 bin adet olacağı tahmin ediliyor. Ürün bazında örnek verirsek; milyon dolarlık bir protez kadar işlevsel olmasa da bu yazıcılarla üretilen ve görevini yerine getiren protezler şu an üretilebilmekte. Bu ve buna benzer alanlarda her kesimden insanın erişebileceği olanakları ele alırsak bu teknolojinin önemli yatırım sebeplerini de kavramış oluruz. 3D Yazıcılar ile ev üretmek de günümüzde konuşuluyor ve hatta gerçekleştiriliyor. Normal inşaat maliyetinin, 3D yazıcı ile oluşturulan bina yöntemi ile kıyaslandığında yüzde 50-80 oranında azaldığını ve aynı zamanda inşaat süresinin de yüzde 50-70 oranında daha kısa sürdüğünü okumuştum. Bu gözlem bile insanlık için ne kadar önemli bir buluş olduğunu tekrar belirtiyor. Bu teknoloji yemek yapma, yedek organ üretimi, kostüm üretimi gibi pek çok alanda faaliyet gösterecek bir teknoloji olacağını daha şimdiden kanıtladı. Ocak - Şubat / 2016 71 RÖPORTAJ www.ttmagazin.com STK’ların öncülüğünde Endüstri 4.0 Günümüz sanayisinin en çok tartışma konusu olan ve “Dördüncü Sanayi Devrimi” olarak adlandırılan Endüstri 4.0’a ışık tutmak adına 69. Sayımızda bir dosya çalışması gerçekleştirmiş ve firmaların görüşlerini alarak konuya mercek tutmuştuk. Bu sayımızda da sözü, Endüstri 4.0’ı sürekli olarak faaliyet gündemine alan sivil toplum kuruluşu önderlerine bıraktık. Bir Adam Bir Makine Bir Fabrika = Endüstri 4.0 ENOSAD Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Hüseyin Halıcı Endüstri 4.0’ın ortaya çıkışı ve işlevini nasıl değerlendiriyorsunuz? Endüstri 4.0, Alman Hükümetinin imalat gibi geleneksel sanayiyi bilgisayarlaşma yönünde teşvik etme ve yüksek teknolojiyle donatması projesi olarak başlamış olup, amacı ise insandan tamamen bağımsız; verimli, ergonomik ve kaliteli üretimin gerçekleştirilmesidir. Endüstri 4.0 teknolojik gelişimin üretime katkısı açısından bir tarihsel süreci belirliyor. Endüstri 4.0’ı anlamamız adına diğer sanayi devrimlerinden bahsedebilir misiniz? Endüstri 4.0’ı anlamak için bugüne kadar gelinen adımları görmemizin faydası önemlidir. Endüstri 1.0 1700’lü yılların sonlarında İngiltere’de Watt’ın buharlı kondansatörü bularak aynı yakıtla 4 kat enerji tasarrufu yapan, üstelik hacmi olağanüstü küçülen buhar makinasını buluşuyla başlayan, tekstil ağırlıklı sanayi devrimiydi. Elbette başka pek çok faktör de etkileyici olmuştur. Endüstri 2.0 ise 1900’lerin başında Amerika’da otomotiv sektöründe Henry Ford tarafından uygulanan seri üretim bantlarının geliştirilmesidir. Bu sayede Ford; 850 USD olan T model arabasını 375 USD gibi bir rakama indirerek çok kısa zamanda olağanüstü bir satış grafiği elde etmiştir. Diğer yandan buna paralel olarak büyük bilim adamı Nikola Tesla’nın Alternatif Akımı bulması ve AC Motoru geliştirmesi belki de dünyanın kaderini değiştiren, inanılması güç bir başarı hikayesidir. Endüstri 3.0 ise elektronikteki hızlı gelişim sonucu 1970’lerin ortalarından itibaren PLC denilen kontrol cihazlarının üretime girmesiyle başlamıştır. Bu arada bilgisayar teknolojilerinin olağanüstü hızla gelişmesi, çok eksenli imalat robotlarının devreye girmesi ve nihayet internet alt yapısı vesaire sonucu günümüzde de devam eden bir süreç yaşanıyor. Bugün dünyada yapılan genel anlamdaki tüm üretimlerin bu temel üzerine kurulu olduğu söylenebilir. 72 Ocak - Şubat / 2016 RÖPORTAJ www.ttmagazin.com Tüm bu süreçlerden sonra Endüstri 4.0’a nasıl gelindi? Günümüzde artık eski üretim biçimlerinin yeterli olmadığı gibi bir gerçek ortaya çıktı. İnsansız üretim amaçlanmaktadır. Bu da artık makinalara akıl katma döneminin başladığını göstermektedir. Özellikle bilgisayar teknolojilerinin olağanüstü hızla gelişimine paralel olarak “Akıllı Fabrika” dönemi başlayacak. Bu dönem, günümüz başlangıç alınarak Endüstri 4.0 olarak tanımlanıyor. Makinalarda her bileşenin birbiriyle haberleştiği, kendi kendine karar veren ve denetleyen üretim tesisleri devri başlayacak. Siber Fizik Sistemler olarak tanımlanan ya da “IoT- Internet of Things” olarak da tariflenen yapay zekaya sahip üretim sistemleri hayal edilmektedir. 2010’da ABD’de başlayan bu yaklaşım 2012’den itibaren özellikle Almanya’da bir devlet politikası haline getirilmiştir. ENOSAD olarak Endüstri 4.0 tartışmasına nasıl dahil oldunuz? Neredeyse bütün üniversiteler ve küresel şirketler bu konuya kilitlenmiş durumda... ENOSAD 5. dönem başkanı Sedat Sami Ömeroğlu tarafından Endüstri 4.0, “Bir Adam Bir Makine Bir Fabrika” olarak tanımlamış; ve bu tanım ilk Endüstri 4.0 Kongresi sırasında yerliyabancı konuşmacılar tarafından da kabul görmüştür. Eğer bu ‘Bir Adam Bir Makine Bir Fabrika’ yatırımları Avrupa’da ve dünyada yaygınlaşırsa, ki yaygınlaşma için start alındığını görüyoruz, o zaman en az adamla en az enerji ile en yüksek verim ve kalitenin yaratılması sonucu işletmenin kâr maksimizasyonunun yolu açılmış olacak. Bunu en çabuk yapan üreticiler rekabette yalnız kalacaklar. Geleneksel yöntemlerle yapılacak üretimler ise muhtemelen bu durumda girdileri açısından rekabet avantajlarını kaybedecekler. Bu durumda satış şanslarını kaybetme riskleri doğacak. Bugün dünyada olağanüstü bir teknoloji savaşı yaşanıyor. Bu konuda öne geçenler özellikle Amerika ve Almanya’dır. Artık emek ağırlıklı işler yerini akıllı makinelerin yönetimine bırakacaklar. Türkiye, Endüstri 4.0’a nasıl ve ne zaman müdahil olacak? Türkiye için Endüstri 4.0 maalesef henüz çok yeni bir kavram olup, yavaş yavaş konuşulmaya başlanıyor. Birinci endüstri devrimini tamamen kaçıran, ikinci endüstri devrimini anlamaya çalışan, üçüncü endüstri devrimini uygulayan bir ülke olarak; kısaca geleceğimizin endüstrisi anlamına gelen Endüstri 4.0 devrimini ise üreten, geliştiren bir ülke olmalıyız. Kısaca şu anda tüm gelişmiş ülkelerin üzerinde çalıştığı kavram olan Endüstri 4.0 sürecinde, ülkemiz de aktif bir oyuncu olarak rol almalıdır. Bu rolü almak için başta devletimiz, sanayi kuruluşlarımız, üniversiteler olmak üzere tüm kurum ve kuruluşların elini taşın altına koymaları gerekmektedir. Ocak - Şubat / 2016 73 RÖPORTAJ www.ttmagazin.com “Endüstri 4.0, geleneksel endüstriyel süreçleri tamamen değiştirmektir” TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Dudaroğlu Endüstri 4.0 konusuna nasıl dahil oldunuz? Endüstri 4.0, sizin için ne anlam ifade ediyor? Endüstri 4.0, özellikle Almanya gibi gelişmiş ülkelerin en önemli gündem maddelerinden birini oluşturuyor. TAYSAD olarak üzerinde uzun zamandır tartışmalar yapılan Endüstri 4.0 konusuna “Acaba Türkiye ‘Akıllı Üretim’ olarak konuşulan devrime hazır mı?” sorusuyla yaklaştık. Odaklandığımız ilk konu buydu. Bilişimin endüstri ile buluştuğu bir alandır Endüstri 4.0… Ümit ederiz ki ülkemiz de kendisini çağımızın yeni sanayi devrimi olan Endüstri 4.0’a en kısa zamanda hazırlar. Küresel boyutta; çevresel, ekonomik ve sosyal değişimler de ülkeler ve şirketlerin bu yeni sanayi devrimine ayak uydurmasını zaten teşvik ediyor. Yeni teknoloji çağına ayak uyduramayan ve yaşanan endüstriyel devrimin gerisinde kalan şirketlerin yaşayabilmesi mümkün değil. Dolayısıyla ayak uydurmayan ülkelerin gelişme süreçlerinde yarışa katılabilmesi mümkün değil. Bütün bu olgular aslında ekonomi ve gelişmişlikte sürdürülebilirliği temin etme yönündedir. “Endüstri 4.0” dediğimiz bilişim teknolojilerindeki atılım, geleneksel endüstriyel süreçleri tamamen değiştirmek amacıyla kullanma yaklaşımı olarak tanımlanıyor. Bu doğrultuda, “Dördüncü Sanayi Devrimi” de kendinden önceki üretim biçimlerini değiştirecektir. 74 Ocak - Şubat / 2016 “Endüstri 4.0’ın çağımıza neler getireceğine ve sağlayacağı avantajlara da yoğunlaşmak gereklidir…” Büyük data programları sayesinde akıllı makinelerle akıllı üretim oluşturuluyor. Bu akıllı üretime, birbiriyle yüzde yüz haberleşmenin sağlanabildiği komutların entegre edildiği sistemler; tam otomasyon sayesinde çok ciddi hassas analizler yapabilme ve bir üretim hattını bununla organize edebilme özelliğini taşıyabiliyor. Yani bir bakıma Endüstri 4.0 mantığıyla üretim hattı oluşturulup, eski üretim biçimiyle yani daha önceki konvansiyonel sistemle karşılaştırılıyor. Böyle bir üretim sistemi verimliliği yüzde 25 artırıyor. Özellikle kârlılığın çok düşük olduğu otomotiv sektörü gibi sektörler için yüzde 25 artış ciddi bir rakam... Çünkü verimliliğin yüzde 25 artması kârlılığı yukarı taşımak demek. Endüstri 4.0 sürecine geçmiş şirketlerce IBM’in bir software analiz programını kullanılıyor. Ölçü, ısı, kullanılacak takımlar gibi 500’ün üzerinde data, programa giriliyor. Böyle bir gelişmeyi ancak bilişim teknolojilerini kullanarak sağlayabilirsiniz. 500 üzerinde data girilir ve aralarındaki enformasyon sağlanır. Haberleşme enformasyonu ile doğru üretimi yapmayı da böylece sağlamış olursunuz. Konvansiyonel sistemlerde, kendimizi konunun dışına çıkardığımızda bu bilgilerin birileri tarafından girilmesinin gerekliliği, bir bilginin başka bir yere aktarılması gerekliliği doğmaktadır. Bu gereklilikler hem zaman hem üretim kaybı yaratıyor. Bu programın kullanılmasıyla karlılığı bir anda yüzde 25 artırmış oluyorsunuz. Tabii üretim proseslerinin de gerçekleştirilmesi gerekiyor, zira üretim prosesleri de zaman içinde değişmektedir. Ve imalat proseslerinde her safhada kontrollü bir şekilde izleme olanağı sağlayabiliyorsunuz. Prosesin derinlemesine bakabiliyor ve prosesin geçtiği çeşitli aşamaları izleyebiliyorsunuz. Üretim tam anlamıyla bitmeden kaliteye etki eden faktörleri önceden gözlemleyebiliyorsunuz. Amaca uygun olarak da denetleyebiliyorsunuz. Önemli olan ürünlerin uygunsuz üretimini önleyebilecek bir sistemi elde etmek… Endüstri 4.0’daki akıllı makinaları devreye soktuğunuz zaman, bu sistemlerle kalite süreçlerinde atmanız gereken adımları atıp denetlemeyi gerçekleştirdiğinizde; fire veren ürünleri engellemiş oluyorsunuz. RÖPORTAJ www.ttmagazin.com Ne yapmalıyız? Bu yeni teknoloji devrimi için Türkiye hazır değil... Zaman zaman medya ve sivil toplum kuruluşlarında gündeme alınmakla birlikte sürdürülebilirliği mevcut değil. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın bu Endüstri 4.0’a desteğinin çok önemli olduğunu vurgulamak isteriz. Tabii ki işin içine Ar-Ge ve teşvikler de girmektedir. Yeni üretim teknolojileri, akıllı üretim teknolojileri dediğimiz Endüstri 4.0’ın tetikleyicisi olan bilişim ve yazılım teknolojilerinin çok daha yoğun şekilde sanayimize aktarılması gerekiyor. Biz Endüstri 4.0’ın kullanıcısı mı yoksa uygulayıcısı mı olacağız? Ülkemiz ve Endüstri 4.0’dan bahsettiğimizde akıllara şu soru da geliyor. Biz Türkiye olarak Endüstri 4.0’ın bir kullanıcısı mı olacağız; yoksa bu işin içerisine girerek kendi üretimlerimizi tasarlayıp, kendimiz mi üreteceğiz? Önemli olan, Endüstri 4.0’ın uygulamalarını satın alarak Türkiye’ye kazandırmak değil, bunu zaten yapabiliyoruz. Türkiye’de otomasyon, gömülü yazılım konularının imalat sanayisine çok hızlı biçimde kazandırılması, önümüzdeki en önemli mücadele konusudur. Şu anda şirketlerimiz tam olarak hazır değil... Almanya’nın bu işin başını çekmesinin nedeni: bu yüzyılda ülkelerin çok hızlı biçimde kaderlerinin bir anda değişebilmesi… Zira teknoloji ve gelişmişlik konusunda üretim alanlarını hızlandıran çok daha fazla yol alacak ve bu durum ülkelerin kaderini değiştirecek. Türkiye, Endüstri 4.0’a ne zaman hazır olacak? Türkiye Endüstri 4.0’a henüz hazır değil ancak hazır olabilmesi için sivil toplum kuruluşları ve medyanın, konuyu sürekli olarak gündeme getirmesi şart... ArGe, yazılım ve inovasyon konuları Endüstri 4.0’la ilintili ve bu yeni devrimi destekleyen konulardır. Şirketlerin 76 Ocak - Şubat / 2016 kendilerini bu alanlarda geliştirmesi hayati önem taşıyor. Özellikle üretim sektörünün, Endüstri 4.0 mantığıyla imalat hatlarını yenilemesi ve bilişim teknolojilerine evrilmesini sağlaması gerekiyor ki biz de bu konunun dışında kalmayalım. Bu gelişimi sağlayabilir miyiz? Ne kadar hayal edebiliyorsanız o kadarı gerçekleşir. Endüstri 4.0 ülkemiz için gerçekleşmeyecek bir hayal değildir. İnsansız üretime 1980’li yıllarda Takım Tezgahları sektöründe Japonların girişimiyle başlanmıştı. İnsan gücü ve emeği, Endüstri 4.0’ın neresinde var olacak? Endüstri 4.0 insanın tamamıyla dışlandığı bir üretim biçimi değil. Bu yeni üretim biçiminde insanın sadece görev alanlarını değiştirecek ve kas gücü yerine beyin gücü kullanılacak. Endüstri 4.0’la birlikte gelen devrimin, istihdam sorunu yaratmayacağının özellikle altını çizmek isteriz. Yani bir bakıma Endüstri 4.0 ile insana ve işgücüne nitelik kazandırıyorsunuz. Bir gün mutlaka insansız üretim gerçekleşecek ve hatta dünyaya yayılacak ancak kas gücü ve beyin gücü yer değiştirecek. “Endüstri 4.0 konusunu irdelerken bazı soruları kendimize sormamız çok önemli… Mesela, neyi Endüstri 4.0 olarak kabul ediyoruz? Bu başlığın altını doldurmamız gerekiyor. Metodolojimiz nedir ve onunla ilgili bir stratejimiz var mı?” Her firma bu hususta kalite, verimlilik ve üretkenlik konusunun peşine düşer, ancak buna yönelik atılmış her adım endüstri 4.0’ın alanına girmez. İşte biz sivil toplum kuruluşları da Endüstri 4.0’la ilgili bir tanım oluşturup bu tanımın yayılımını sağlamalı ve her programda bu başlığı açıp altını doldurmalıyız. Bu tek başımıza yapabileceğimiz bir mesele değil. Üniversiteler ile birlikte çalışmak ve bir hareket başlatmak istiyoruz.” RÖPORTAJ www.ttmagazin.com “Eli metale değen herkesle iletişim kurdum” Makine Yüksek Mühendisi Hamit Arslan, son projesi CNC Operatörünün El Kitabı’nı hem sektörümüze hem teknik eğitimin gündemine kazandırdı. Halen özel sektör firmalarında teknik, eğitim ve İSG konularında danışmanlık yapan ve aynı zamanda Haydarpaşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde görevine devam eden Hamit Arslan ile söyleşi gerçekleştirdik. Ankara Yüksek Teknik Öğretmen Okulu’ndaki eğitiminizin ardından British Counsil sınavında başarılı olup İngiltere’de eğitim almaya hak kazanmışsınız. Bu süreç, eğitim hayatınıza neler kattı? 1987 yılında İngiltere’ye gönderildim. Önce Norwich-Bell School of Languages dil okulunda İngilizce, daha sonra da Wigan College of Technology’de CNC Takım Tezgahları ve CAD/CAM konularında eğitim gördüm. İngiltere’de aldığım eğitimde en çok dikkatimi çeken konu; öğretmenin ön planda olmadığı bir eğitim anlayışıydı. Ortada bir soru varsa cevabını bulmak öğrencinin meselesiydi ve çok zorlanmadıkça öğretmene sorulmazdı. Tartışmaya dayalı bir eğitim sistemi vardı. Zannediyorum ki oradaki eğitim sürecimin beni en çok etkileyen tarafı bu tartışmalı eğitim konusu olmuştur. Sonra hizmet vermek üzere Adana’ya gitmişsiniz… Mecburi hizmetimi tamamlamak üzere sadece bir buçuk yıllığına Adana’ya gittim. Ancak ailecek sevdik bu şehri. Bir buçuk yıl, oldu size 25 yıl… Adana Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi CNC Bölümünü kurmak üzere bu okula atandım. Bu okulun CNC Bölümü, CNC Atölyesi ve CAD/CAM Laboratuvarını kurdum ve 2013 yılına kadar bu okulda CNC Bölüm Şefi olarak görev yaptım. CNC Operatörünün El Kitabı’nda ve daha önce verdiğiniz demeçlerde teknik eğitime verdiğiniz önemin sıklıkla altını çizmişsiniz… Milli Eğitim Bakanlığı müfredatına kazandırdığınız ders kitaplarınızdan da bahsedebilir misiniz? Hem kendi eğitim hem de öğretmenlik yaşamım boyunca eli metale değen herkesle iletişim kurdum. Bilindiği üzere Teknik Eğitim ve kalifiye eleman, ülkemiz sanayisinin en önemli sorunlarından birisi… Bu eksiklik tüm sektörleri doğrudan olumsuz olarak etkiliyor. Hem bu sorunların çözümüne ışık tutmak hem de teknik eğitim ve kalifiye eleman eksikliğine karşı özellikle Takım Tezgahları sektörünün verdiği mücadeleye ışık tutmak için, tecrübelerimi kitaplar vasıtasıyla aktarma ihtiyacı duydum. Sonuç olarak CNC Teknolojisi, CNC Teknik, Bilgisayar ve CNC’ye Giriş, Bilgisayar Nümerik Kontrol Meslek Teknolojisi, Uygulamalı AutoCad, CAD/ CAM, CATIA-V5 Eğitim Notları, Solidworks, 3DSMAX ve son olarak da CNC Operatörünün El Kitabı ortaya çıktı. 78 Ocak - Şubat / 2016 RÖPORTAJ www.ttmagazin.com Aynı zamanda talep eden firmaları bilgilendirmek amacıyla eğitimler de veriyorsunuz. CNC Tezgahlarının seçiminde de bazı kriterler belirlemişsiniz… CNC Tezgah seçimlerinde nasıl bir süreç işlemelidir sizce? Günümüzde imalatın her segmentinde kullanılmakta olan CNC takım tezgahlarını üreten firma sayısına paralel olarak aynı model tezgahların çok farklı özelliklere sahip versiyonları da her geçen gün tezgah piyasasındaki yerini alıyor. Bu nedenle özellikle KOBİ’ler, bu tür ileri teknoloji içeren tezgah ve sistemlerine yatırım yapmayı düşündükleri zaman çok iyi bir fizibilite çalışması yapmak ve işletmelerine en uygun ürünü seçmek zorundadır. Ancak bugüne kadar pek çok işletme bu konuda yanlış adımlar atmış, yeterli ön araştırma yapmadan bu tür yatırımlara girmiştir. Belki görünürde çok büyük zararlar yaşanmasa da bu tezgahları rantabl şekilde kullanamadıkları için asıl kayıpları, bu tezgahların verimsiz kullanmaları boyutunda gerçekleşmiştir. Tezgah satıcısı firmalar; eğitim, teknik destek, arıza ve bakım konularında yeterli olmalıdır. Alınacak olan tezgaha ait işleme, yetenek ve kapasitelerinin iyi analiz edilmesi önemli... Özellikle eksen sayılarının belirlenmesi gereklidir. Mesela, CNC İşleme Merkezlerinin 3, 4 ya da 5 eksenli, CNC Torna Tezgahlarının 3 (C eksenli) olması… Çünkü yanlış olarak seçilen her bir eksen, CNC tezgah maliyetini minimum yüzde 25 artırmakla birlikte imalat süresini de düşürmektedir. İmalat öncesi iş parçası simülasyonun 3D (Üç boyutlu) yapılması, programa her aşamada müdahale edebilmesi, imalat süresinin programcıya bildirilmesi, manuel programlamada döngü (cycle) ve özel komutların kullanılabilmesi hayati önem taşımaktadır. İmalat esnasında çarpma, bindirme vb. durumlarda tezgaha ait güvenlik önlemlerinin var olup olmadığı, varsa özellikleri bilinmelidir. Gerektiğinde tezgah ana sisteminin, koruma amaçlı olarak tüm sistemini otomatik olarak durdurması gereklidir. CNC tezgah ve sistemlerinin seçiminde göz önünde bulundurulması gereken hususlar nelerdir? Yatırımcı işletme sahibi öncelikle mevcut bir imalatı varsa, bu imalata; yoksa yapmayı düşündüğü imalata yönelik bir tezgah seçmelidir. Bazı işletme sahipleri belirli bir imalatları olmadığı için genel amaca yönelik tezgahları tercih ediyor. Ancak bu durumda imalatına uygun tezgahı tercih etmiş olan firmalar karşısında rekabet şansları azalmaktadır. İmalata uygun olarak seçilen tezgah, kendisini kısa sürede amorti etmektedir. Bunun sonucunda da işletme, yeni yatırımlara yönelmektedir. Üretimi düşünülen parçaların çeşitliliği, sayısı, üretim zamanları ve ölçüsel hassasiyetleri; CNC tezgahları özellikle çok miktarda olan ya da geometrileri oldukça karmaşık olan iş parçalarında tercih edilmelidir. CNC tezgahının kaliteli, teknolojik ömrünün uzun olması ve teknolojik olarak en son yenilikleri içermesi, bilgisayarlı sistemler ve CAD/CAM programlarına uyumlu olması gerekir. Ocak - Şubat / 2016 79 RÖPORTAJ www.ttmagazin.com BSTB’den “Teknoyatırım” atılımı Ar-Ge ve Yenilik Projesi-Faaliyeti çıktılarının ticarileşmesi ve yatırımı noktasında ciddi bir destek programına duyulan ihtiyaçtan yola çıkılarak Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanmış olan Teknolojik Ürün Yatırım Destek Programı (Teknoyatırım) ile teknoloji tabanlı ürünlerin üretimine yönelik yatırımların desteklenmesi hedeflenmiştir. Türkiye’de bir ilk olan bu programı birinci kaynaktan öğrenmek ve tanımak adına T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık ile söyleşi gerçekleştirdik. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık Teknolojik Ürün Yatırım ve Destek Programını ortaya çıkaran sebeplerden bahsedebilir misiniz? 635 Sayılı Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’de Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğümüzün görevleri arasında “sanayiye yönelik araştırma ve geliştirme, yenilikçilik projeleri sonucunda ortaya çıkan teknolojik ürünün patenti, yatırımı, tanıtımı ve pazarlanması konusunda gerçek ve tüzel kişilere destek vermek ve teknolojik ürüne yönelik yatırım başvurularını kabul etmek, değerlendirmek, desteklemek” ifadeleri yer almaktadır. Bu görevlerin yerine getirilmesine katkı sağlamak amacıyla 2014 yılında Teknolojik Ürün Yatırım Destek Programı (Teknoyatırım) devreye alınmıştır. Bu programın gerekliliğinin kaynağı nedir? Ülke ekonomisinin uluslararası düzeyde rekabet edebilir bir yapıya kavuşturulması konusunda, Ar-Ge ve Yenilik Projesi/ Faaliyeti çıktılarının ticarileşmesi ve yatırımı noktasında ciddi bir destek programına duyulan ihtiyaçtan yola çıkılarak, Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanmış olan Teknoyatırım Programı ile teknoloji tabanlı ürünlerin üretimine yönelik yatırımların desteklenmesi hedeflenmektedir. Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyan bu program ile öncelikli teknoloji alanlarında yer alan Ar-Ge ve Yenilik Faaliyetleri sonucu ortaya çıkan yeni ürünlerin ticarileştirilmesi, ülke ekonomisine katma değer oluşturulması, uluslararası pazarda yer alarak teknolojik ürün ihracatına öncülük edilmesi ve özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelere geleceğe dönük Ar-Ge kültürünün benimsetilmesi amaçlanmaktadır. Program çerçevesinde hangi teknolojik ürünlere destek sağlanacak? Bugüne kadar kaç başvuru oldu ve değerlendirmeye alındı? Bu program kapsamında desteklenecek yüksek ve orta-yüksek teknoloji alanları Bakanlıkça ilan edilmektedir. Örnek vermek gerekirse: Yüksek teknoloji alanları arasında temel eczacılık ürünlerinin ve eczacılığa ilişkin malzemelerin imalatı, bilgisayarların, elektronik ve optik ürünlerin imalatı, hava taşıtları ve uzay araçları ile bunlarla ilgili makinelerin imalatı, kablolu-kablosuz telekomünikasyon faaliyetleri gibi alanlar yer almaktadır. Orta-yüksek teknoloji alanları arasında ise; kimyasalların ve kimyasal ürünlerin imalatı, fabrikasyon metal ürünleri imalatı, elektrikli teçhizat imalatı, motorlu kara taşıtı, treyler (römork) ve yarı treyler (yarı römork) imalatı, demir yolu lokomotifleri ve vagonlarının imalatı, askeri savaş araçlarının imalatı, tıbbi ve dişçilik ile ilgili araç ve gereçlerin imalatı gibi alanlar bulunmaktadır. Görüldüğü gibi destek programı kapsamında birçok faaliyet alanına destek verilmektedir. Başvuru yapılabilecek orta-yüksek ve yüksek teknoloji alanları listesinin tamamına Bakanlığımızın internet sitesinden ulaşılabilmektedir. 80 Ocak - Şubat / 2016 RÖPORTAJ www.ttmagazin.com Bugüne kadar 2014 yılında bir ve 2015 yılında iki olmak üzere toplam üç dönemde başvuru alınmıştır. İlk iki dönemde toplam 294 başvuru alınmıştır ve bunların 131 tanesi ile sözleşme imzalanmıştır. 9 Kasım-31 Aralık 2015 tarihleri arasında alınan üçüncü dönem başvurularında ise firmalarımız tarafından toplam 133 başvuru yapılmış olup, bu projelerin değerlendirme aşamaları devam etmektedir. Teknolojik Ürün ve Yatırım Destek Programının teknoloji tabanlı ürünlerin üretimine yönelik sağlayacağı gelişmeler neler olacaktır? Bu destek programında projelere, vergisel destek sağlayan programların ötesinde, ürünlerin seri üretimine yönelik maddi destek sağlanmaktadır. Bu kapsamda büyük işletmelere de verilen desteklerin yanında özellikle KOBİ’ler öne çıkarılmakta ve ilk defa teknolojik üretime dayalı destek verilmektedir. Ayrıca ülkemizin kaynaklarını daha verimli bir şekilde kullanmak adına proje kapsamında satın alınacak olan, üretime yönelik yerli makine-teçhizat alımlarında ithal ürünlere göre yüzde 10 daha fazla destek verilmektedir. Uluslararası düzeyde rekabetçi ekonomik yapının tesis edilmesi amaçlanan destek programıyla aynı zamanda yüksek teknolojili alanlardaki şirket sayısının artırılması hedeflenmektedir. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın kurumsal söylemleri arasında önemle yinelediği konuların başında Ar-Ge ve İnovasyon gelmektedir. 2016’da Ar-Ge ve İnovasyon’a yönelik nasıl bir yol haritası izlenecek? Ar-Ge ve yenilik kültürünün artması açısından sağlanabilecek gelişmelerden de söz edebilir misiniz? İçerisinde bulunduğumuz bilişim çağında ve Endüstri 4.0 dönüşümünün tartışıldığı üretim ortamında Ar-Ge ve inovasyondan söz edilmemesi mümkün değildir. Bakanlığımız, bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşlarımız ülkemizdeki bilim, teknoloji ve yenilik ekosisteminin eksikliklerini gidermek, çalışmaları planlayıp koordine etmek, üretimde teknolojik dönüşümü sağlamak ve uluslararası rekabet gücümüzü artıracak politikalar belirlemek amacıyla önemli çalışmalar yürütmektedir. Bu kapsamda ulusal politika ve strateji belgeleri yayınlanarak kamuoyu ile paylaşılmaktadır. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nca verilen sayısız destek programı var ancak Tekno-ürün ve Yatırım Destek Programı bir ilk olma özelliğine sahip. Bu yatırımdan Bakanlığınızın beklentileri nelerdir? Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak Teknogirişim Sermayesi Desteği Programı ile genç girişimcilerimizin henüz fikir aşamasında olan projelerine 100 bin TL’ye kadar hibe desteği sağlanmaktadır. San-Tez programı kapsamında üniversite-sanayi işbirliğine katkı sağlamak amacıyla Ar-Ge işbirliği projelerine; Teknopazar desteği ile Ar-Ge sonucu elde edilen ürünlerin tanıtımına; Teknolojik Ürün Yatırım Destek Programı ile de Ar-Ge sonucunda elde edilen ürünlerin seri üretimine yönelik destek verilmektedir. Görüldüğü üzere Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak bir ürünün fikir aşamasından seri üretimine kadar olan süreçlerde destek mekanizmalarımız mevcuttur. Üretimde ve ihracatta nitelikli ve katma değeri yüksek ürünlerin payının artırılması yönünde çalışmalar uzun süredir devam etmekteyken, stratejik hedeflere yönelik verilen destekler aracılığıyla ticarileşen ürünler henüz piyasada çok fazla yer alamamaktadır. Bu amaçla yüksek teknolojiye sahip katma değerli ürünlerin geliştirilmesi ve ihraç edilmesi yönünde önemli bir adım atılmaktadır. Teknolojik Ürün Yatırım Destek Programından beklentiler ise ülkemizin orta–yüksek ve yüksek teknoloji ürünlerinin ihracatına katkı sağlanması, katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesi, teknolojik ürünler konusunda rekabet edebilir bir yapıya kavuşmak ve güçlü olduğumuz ürünlerde de söz sahibi ülke konumuna erişmek olarak sıralanabilir. Program kapsamında, ürünlerin ticarileştirilmesi, ülke ekonomisinde katma değer oluşturulması, küresel rekabetteki ihracat payımızın artması açısından değerlendirmeleriniz neler olabilir? Ülkemiz teknolojiyi ithal eden, satın alan ve tüketen ülke olmak değil, üreten, geliştiren ve ihraç eden ülke olmak zorundadır. Türkiye’nin yeni atılımlara, yeni sıçramalara ve yeni başarı hikâyelerine ihtiyacı var. Bunların gerçekleştirilmesi için Ar-Ge ve inovasyon olmazsa olmazlar arasındadır. Türkiye güçlü olduğu alanlarda katma değeri yüksek ürünler üretmek zorundadır. Bu zor ve zahmetli süreçlerin aşılması konusunda Bakanlığımız da destek programları aracılığıyla firmalarımıza katkıda bulunmaktadır. Ocak - Şubat / 2016 81 RÖPORTAJ www.ttmagazin.com Kalıpçılık sektörünün amiral gemisi: UKUB Takım Tezgahları ve Kalıpçılık; iki kardeş sektör... Türkiye sanayisine verilmesi gereken hizmet ve ortak ihtiyaçlar düşünülünce bu iki kardeş sektörün birbirinden bağımsız olması söz konusu değildir. Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği (UKUB), ülkemizdeki Kalıpçılık sektörünü birinci dereceden temsil eden bir sivil toplum kuruluşu olarak Türkiye Sanayisine verdiği hizmetlere her geçen gün yenilerini ekliyor. Kalıpçılık sektörünün amiral gemisi UKUB’un Yönetim Kurulu Başkanı Şamil Özoğul’a sektörün geçmiş yılını ve 2016 beklentilerini konuştuk. yönetim kurulumuzda Levent Ganiyusufoğlu (Korkmaz Çelik), Ahmet Kuru (Standart Kalıp), Ayhan Demirkol (ATS Modsan), Cüneyt Özumar (B Plas) Ahmet Koç (Alseko Group) ve Elif Özge Öztürk (Özgü Kalıp) görev yapıyor. Göreve geldiğimizde Yönetim Kurulu’muzun üzerinde durduğu ilk konu, UKUB’ u Türk kalıpçılık sektörü ve dünya kalıpçılık sektörü için bir cazibe merkezi haline getirmek amacıyla Birlik organizasyonunu ve faaliyetlerini yeniden yapılandırmaktı. Bunu başardıktan sonra yeni üyeler kazanma yoluna gittik. 2008 yılında göreve ilk geldiğimizde Birliğimizin 76 üyesi vardı. 2015 yılı itibari ile de üye sayımızın 235’e çıkmış olması aldığımız kararın ve bu karar doğrultusunda gerçekleştirdiğimiz faaliyetlerin ne kadar doğru olduğunun en önemli göstergesidir. UKUB Yönetim Kurulu Başkanı Şamil Özoğul Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği ve faaliyetleri hakkında bilgi verir misiniz? Birliğimiz, 2002 yılında Bursa’nın kalıpçı kökenli önde gelen sanayicileri tarafından Bursa’da kurulmuştur. Birliğimiz, Bakanlar Kurulu kararıyla, kalıpçılık sektörünü temsil eden ilk birlik olarak kurulması dolayısıyla Türkiye’de kalıpçılık sektörünü temsil eden en üst kurum durumundadır. Sektörümüzün bölünmeden, parçalanmadan tek çatı altında bir araya gelmesi gücümüze güç katıyor. Birlik olarak öncelikli amacımız Türk sanayisinin ihtiyaç duyduğu kalıpların tedarikinde yurtdışına olan bağımlılığın azaltılması ve Türkiye’yi kalıp tedariki konusunda bir cazibe merkezi haline getirmektir. Kurulduğu 2002 yılından 2008 yılına kadar UKUB, Bursa ağırlıklı üyeleri ile faaliyetlerine devam etmiştir. 2008 yılında genç bir yönetim kurulu oluşturarak, benim başkanlığımda göreve başladık. Yaklaşık yedi yıldır küçük değişikliklerin dışında aynı arkadaşlarla yola devam ediyoruz. Başarılı olmamızın en önemli sebebi de bu sürekliliktir. Şu anda 82 Ocak - Şubat / 2016 Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği olarak sektörün gelişime ihtiyaç duyduğu alanlarda çalışmalar yürütüyor, farklı projeleri hayata geçiriyoruz. Kümelenme ve ortak kullanım mantığı ile kendi alanında uzmanlaşmış kalıpçılık sektöründe faaliyet gösteren birçok firmayı bir araya getirecek olan Kalıpçılar Vadisi adıyla hayalini kurduğumuz projemizi, YALOVA KALIP İMALATI İHTİSAS OSB resmi adıyla artık gerçeğe dönüştürdük. Kalıpçılar Vadisi projesi sektörün ihracat hedefine büyük katkı sağlayacak, sektörü dünya ölçeğine taşıyacak, planlanan ortak kullanım merkezleriyle sektörün rekabetçi yapısını artıracak bir projedir. Sektörümüzün gelişmesine katkı sağlamak amacıyla projelendirdiğimiz bir diğer konu ise Ulusal Kalıpçılık Eğitim Merkezi (UKEM). Kalıp Teknolojileri Ar-Ge Merkezi, Ortak Kullanım Merkezi, Tersine Mühendislik Birimi, Analiz Simülasyon ve Optimizasyon Birimi, Metroloji ve Kalibrasyon Birimlerini kurmak için ihtiyaç duyduğumuz finansmanı sağlamak üzere Avrupa Birliği, TUBİTAK, BEBKA, KOSGEB gibi kurumların sağladığı maddi desteklerden faydalanmak üzere projeler geliştirdik. Bu projeleri belli bir mantık sıralaması içerisinde adım adım hayata geçirerek ülkemize, sektörümüze kazandırıyoruz. Bu projeler kapsamında kurulan birimlerin ticari faaliyetlere başlamasıyla birlikte UKUB İktisadi İşletmesi’ni kurduk. İktisadi işletmemizin sağladığı gelirler ile de yeni projeler geliştirerek hayata geçiriyoruz. UKUB şu an tam anlamıyla proje kültürüne sahip bir kurum haline geldi. RÖPORTAJ www.ttmagazin.com Planladığımız tüm faaliyetleri projelendirerek, detaylı bütçe çalışmaları yaparak tek tek hayata geçiriyoruz. Bu güne kadar gerçekleştirdiğimiz projelerimiz şöyle sıralayabiliriz; Eğitim Merkezi’nde (UKEM) düzenlenen eğitim, 23-30 Kasım tarihleri arasında UKUB üyelerine ücretsiz olarak gerçekleştirildi. • BEBKA destekli “Ortak Kullanıma Yönelik Tersine Mühendislik Merkezi Kurulumu Projesi” • BEBKA destekli “Endüstriyel Kalıpçılığa Yönelik OrtakAnaliz, Simülasyon ve Optimizasyon Merkezi Kurulumu Projesi” • AB destekli “Kullan Kazan (K2) Projesi” • BEBKA destekli “Otomotiv Kalıpçılık Sanayi İçin Ar-Ge Mühendisi Yetiştirilmesi Projesi” • BEBKA destekli “Kalıpçılığa Özel 5 Eksen CNC Freze Tezgâh Kullanımı Eğitimi Projesi” • TUBİTAK destekli “Uludağ Ünv. İşbirliği ile Türk-Alman Endüstriyel Kalıp Tasarım ve İnovativ İmalat Teknolojileri Paylaşım Çalıştayı Projesi” • BEBKA destekli “Kalıp Montaj Operatörü Eğitimi Projesi” • KOSGEB destekli birçok yurt dışı iş gezileri ve fuar ziyaretleri • BEBKA destekli “ Proje Yönetimi ve Planlama Eğitimi Projesi ” Üyelerimizi, ana sanayi ve yan sanayi firmalarını da bir araya getirdiğimiz ücretsiz olarak yapılmış olan bir diğer organizasyonumuz ise sektörün sorunları ve çözüm önerilerini masaya yatırdığımız Ulusal Kalıpçılık Zirvesi. Bu yıl 5.’sini düzenlediğimizi kalıp sektörünün gelecek vizyonunun da değerlendirildiği zirveye sektör bileşenlerinin ilgisi oldukça yüksek oldu. Geçen sene zirveye 209 kişi katılmıştı ve bu sene katılım 315 kişiye çıktı. Ne kadar çok katılım olursa o kadar çok bilgi paylaşımı oluyor. Biz de bunu istiyoruz. Her sene katılan kişi sayısının artması bizleri de sevindiriyor. UKUB olarak, 2015 yılını sektörünüz açısından nasıl değerlendiriyorsunuz? Mevcut durumda Türkiye kalıp sanayisi yıllık toplam büyüklüğü yaklaşık 3,5 milyar Euro’dur. 2015 yılı sektörümüz açısından oldukça yoğun geçti. Yurtiçi ve yurtdışı otomotivde devam eden yeni projeler kapasitelerimizi doldurdu. Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ülkeyi bizlere emanet etti. Daha iyi bir gelecek için her zaman umudumuzu ve hedeflerimizi yüksek tutuyoruz ve daha iyi bir Türkiye için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz. 2016 yılı da iyi olacaktır. Son 10 yılda Türk kalıpçılık sektörü büyüme oranı % 250 olarak gerçekleşmiştir. 2023 yılına kadar kalıpçılık sektörümüzün yaklaşık % 150 ila % 200 arası büyüyeceğini öngörüyoruz. Ulusal Kalıpçılık Zirvesi’nde bu sene geçen seneden farklı olarak ana sanayi hariç firma isimlerini öne çıkarmadan sunumlar gerçekleştirildi. Geçen seneki seminerden sonra Türkiye’de daha önce yapılmayan, son birkaç yıldır yapılan özel projelerin sunumlarını yapmak gibi bir kararımız vardı. Onu uygulamaya çalıştık. B Plas’tan Cüneyt Bey önceden İtalya’dan ithal edilen ama artık hem kendi firmaları hem de başka firmaların yaptığı instrument panel, tampon kalıplarının geldiği noktayı anlatan bir sunum yaptı. Biraz başarı hikayesi havasında ve Türkiye’de kalıpçılık sektörünü 5-10 yıllık geçmişe dönük projeksiyonla nereden nereye geldiğini çok güzel ortaya koyan sunumlar oldu. Önümüzdeki sene zirvede bunu daha çok yapmaya çalışacağız, bir firma ile değil de 2-3 firma ile bunu yapmak istiyoruz. 2015 yılındaki çalışmalarınız neler oldu? Kalıpçılar Vadisi hakkında bilgi paylaşabilir misiniz? UKEM projesi ile sektörümüzün gelişmesine katkı sağlamak amacıyla 2015 Ocak ayı itibari ile eğitimlerimize başladık. 2016 eğitim tarihleri planlama aşamasında, en yakın zamanda eğitim takvimini paylaşıyor olacağız. Ayrıca üzerinde durmuş olduğumuz bir başka eğitim ise Proje Yönetimi ve Planlama Eğitimi’ydi. Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği olarak işletmelerdeki proje uygulamalarında yaşanan olumsuzlukların giderilmesine katkı sağlamak amacıyla BEBKA (Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı) destekli Proje Yönetimi ve Planlama Eğitimi düzenlendi. UKUB bünyesindeki Ulusal Kalıpçılık Ocak - Şubat / 2016 83 RÖPORTAJ www.ttmagazin.com Türk kalıp sektörünün gelişmesi için uluslararası alanda da UKUB’un tanıtımına devam ediyoruz. 2015 yılında yapmış olduğumuz yurtdışı gezilerini özetlemek gerekirse; Nisan ayında Japonya’da düzenlenen Intermold Kalıp Fuarı’nda UKUB Yönetim Kurulu Başkan yardımcı Levent Ganiyusufoğlu Japon kalıpçılara yaklaşık 2 saatlik bir sunum yaptı. Sektörün Türkiye’deki genel durumunu ve UKUB’un faaliyetlerini anlattı. Mayıs ayında Almanya Stuttgart’ta ilk kez düzenlenen Moulding Expo 2015’te UKUB olarak stant açtık. Ahmet Koç, Ayhan Demirkol, Levent Ganiyusufoğlu ve birlik üyeleri ile birlikte Türk kalıp sektörünün tanıtımı yapıldı. Kasım ayında Almanya’nın Frankfurt şehrinde organize edilen Formnext Fuarı’nı UKUB olarak ben ve Yönetim Kurulu üyemiz Ayhan Demirkol ziyaret ettik. Yurt dışı gezilerimizde ve fuarlarda kalıp sektöründeki gelişmeleri uluslararası alanda tanıtma fırsatı buluyoruz. Bu fırsatı yurt genelinde yapılan fuarlarımızda da sürdürüyoruz. Aralık ayında yapılmış olan Kalıp Avrasya Fuarında ‘da UKUB olarak yine yerimizi aldık. Kalıp ve otomotiv yan sanayi sektöründeki en önemli markalar, bu yıl 8. kez kapılarını ziyaretçilere açan Kalıp Avrasya 2015 çatısı altında bir araya geldi. TÜYAP Bursa Fuar ve Kongre Merkezi’nde 10-13 Aralık tarihleri arasında düzenlenen Bursa Endüstri Zirvesi’nde, Kalıp Teknolojileri ve Yan Sanayiler Fuarı’nın yanı sıra, Bursa Metal İşleme Teknolojileri Fuarı, Bursa Sac İşleme Teknolojileri Fuarı, Otomasyon Fuarı ile İşçi ve İşçi Güvenliği, Sağlığı ve Ekipmanları Fuarı da açıldı. 4 gün süren fuara gösterilen ilgi sevindirici, 48 ülkeden 53 bine yakın ziyaretçinin katılması Türk sanayisi için çok önemli bir nokta. Kalıp Avrasya Fuarı Türk kalıpçılık sektörü için çok önemli bir vitrin. UKUB olarak Türk kalıpçılık sektörünün, dünya pazarında kendine iyi bir yer edinebilmesi için çaba gösteriyoruz. Bize göre, fuarlar sektörel buluşmanın odak noktasını oluşturuyor ve sektörde faaliyet gösteren firmalar için çok önemli fırsatlar sunuyor. Bu fırsatları Birlik olarak değerlendiriyoruz ve sektörün gelişmesi için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu çalışmalardan biri de yukarıda bahsetmiş olduğumuz Kalıpçılar Vadisi’dir. Yönetime seçildiğimiz ilk günden bu 84 Ocak - Şubat / 2016 yana dile getirdiğimiz en önemli projemiz kendi alanında derinlemesine uzmanlaşmış kalıpçılarımızı kümelenme mantığı ile bir araya getirecek bir ihtisas organize sanayi bölgesi kurmaktı. Kalıpçılar Vadisi adını verdiğimiz bu projeyi hayata geçirmek üzereyiz. Üç önemli sanayi ilimizin, Bursa-İstanbul-Adapazarı üçgeninin merkezinde, Yalova’da Kalıp İmalatı İhtisas OSB’nin kuruluş çalışmaları hızla ilerliyor. OSB toplam 342 dönümlük bir arazi üzerine kurulacak. OSB içerisinde kendi alanında derinlemesine uzmanlaşmış 70 kalıp fabrikasının ve yaklaşık 30 adet yan sanayi firmasının faaliyet göstermesini hedefliyoruz. Her biri 3.000 metrekare olan sanayi parselleri üzerine yaklaşık 2.000 metrekare oturma alanlı, ideal boyutta modern Kalıphaneler kurulabilecek. OSB arazisi, Marmara Bölgesi’nin en önemli üç sanayi şehri olan İstanbul, Bursa ve Adapazarı üçgeninin tam ortasında, Yalova şehir merkezine 3 km mesafede yer almakta. Körfez Köprü Geçiş Projesi’nin tamamlanmasıyla ulaşım sorunu da olmayacağından mükemmel bir konumda. OSB’nin, köprü ve Kocaeli’nden gelerek Bursa üzerinden İzmir’e kadar ulaşan yeni otoyol ile doğrudan bağlantısı da olacak. OSB’nin içerisinde Kalıp Teknolojileri Ar-Ge Merkezi ve Ortak Kullanım Merkezi de kuracağız. Bu merkezler bünyesinde hizmet verecek olan farklı birimler olacak. Tersine Mühendislik Birimi, Analiz, Simülasyon ve Optimizasyon Birimi, Metroloji Birimi, LASER Sinterleme ve İşleme Birimi, Büyük Ölçekli Talaşlı İmalat Birimi ve Kalıp Deneme Birimlerini sırasıyla OSB içerisinde faaliyete geçireceğiz. Kalıpçılar Vadisi içerisinde kurulacak ortak kullanıma yönelik merkezler sayesinde işletmelerimiz ilk yatırım maliyetlerini ve işletme maliyetlerini düşürecek, güncel teknolojiyi yakından takip edebilecek, rekabet güçlerini arttıracaktır. OSB arazisinin kamulaştırılması için çalışmalarımızı tamamladık. Kamulaştırmanın en önemli adımı olan uzlaşma toplantısı 14 Kasım 2014 tarihinde yapıldı ve kamulaştırma süreci başladı. 2016 yılı ilk çeyreğinde altyapı çalışmalarımıza başlayacağız. 2016 yılı sonuna kadar altyapı çalışmalarını tamamlayarak 2017 yılı içerisinde OSB’yi faaliyete geçirmeyi planladık. RÖPORTAJ www.ttmagazin.com Şuan bizim en büyük şansımız Yalova’da her kesimde bu projenin bir an önce tamamlanması yönünde olumlu bir beklentinin olmasıdır. Üyelerimiz de biran önce OSB’nin tamamlanmasını ve yatırımlarını yaparak faaliyete geçmeyi bekliyorlar. Yalova Kalıp İmalatı İhtisas OSB, Yalova ve civarının da ekonomik kalkınmasına büyük katkı sağlayacak, istihdamı artıracak, doğayla dost, modern bir OSB olacak. Her geçen gün gelişen Yalova Üniversitesi, Körfez Köprü Geçiş Projesi, Bursa-İzmir Otoyolu, yeni hava ve deniz limanı projeleri ve Kalıp İmalatı İhtisas OSB, Yalova’nın değerini artıran unsurlar. Kalıpçılar Vadisi projemizi 2017 yılı sonuna kadar faaliyete geçirebilmek için tüm gücümüzle çalışmalara devam ediyoruz. Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği’nin 2016 yılıyla ilgili beklenti ve temennileri neler oldu? Türkiye’de çoğu sektörde olduğu gibi kalıpçılıkta da gelişim usta-çırak ilişkisi içerisinde olmuş. Merdiven altı olarak tabir edebileceğimiz yapılar içerisinde, çıraklıktan kalfalığa, kalfalıktan ustalığa bilimsel bilginin olmadığı, hiçbir teknolojinin kullanılmadığı ve tamamen zanaata dayalı, el melekesine dayalı bir süreç içerisinde gelişmiş. Ülkemizde kalıpçılık bu şekilde başlamış ama teknolojinin gelişmesiyle birlikte bizim kalıpçılarımız da yavaş yavaş bu duruma ayak uydurmayı başarmış ve sektör bugünlere kadar gelmiş. Fakat kalıp sektörünün daha çok gelişmiş olduğu ülkelere baktığımızda müthiş yazılımlar, bilgisayarlar, çok hızlı CNC tezgâhlar kullanıldığını görüyoruz. Teknolojinin her türlü nimetlerinden faydalanıyorlar. Ülkemizde bazı şeyler halen el yordamıyla yapılmaya çalışılıyor. Çok eski yıllarda kalıp üretim sürecinin içerisinde yüzde 80-90 el melekesi gerektiren işler varken; yüzde 10 da makine teknolojisi gerektiren durumlar vardı. Bu durum günümüzde tam tersine döndü. Artık el işçiliği gerektiren durumlar minimum seviyelere geriledi. Günümüzde gelişmiş tezgâhlara, yazılımlara ve gerekli know-how’a ihtiyaç duyuluyor. Bunlara sahipseniz, küresel pazarlarda rekabet imkânına sahip olabilirsiniz. Türkiye’de her alanda olduğu gibi bu süreç de geriden işliyor. Ülke olarak teknolojik gelişimimiz sürüyor fakat Avrupa’daki kadar hızlı değil maalesef. Avrupalı üreticilerle rekabet edebilen firmalarımız tabi ki var fakat sayıları yüzde 10 – 15 civarında… Diğerleri değişen oranlarda insanların ustalığına ve el melekelerine dayalı üretim yapıyorlar. Bu mantıkta tabii ki kişiye bağlısın. Planlanabilir bir maliyet olamaz. Böyle bir ortamda planlama yapmanız mümkün değil. Planlama yapamazsanız da maliyetleri kontrol altında tutmanız ve rekabetçi olmanız mümkün değil. Geride ve güvenilmez bir sektör olarak kalırsınız. Teknolojik eksikliğimiz yok, teknolojiyi doğru kullanmada eksiklerimiz var. Almanlar kendi menfaatleri doğrultusunda gelişmeye müsait bir Türk firması bulduğu anda, o firmaya sahip olduğu tüm bilgi birikimini aktarmaktan çekinmiyor. Eğer sizi kendisine tedarikçi olarak seçmişse, sizi geliştirmek adına elinden geleni yapıyor. Teknoloji olarak, makine parkı, ekipman, yazılım olarak bizim çok kayda değer bir eksiğimiz yok. Onları nasıl kullandığımız konusunda sorunlar var. Sonuçta esas olan kalıptan parçanın çıkmasıysa biz bunu yapabiliyoruz. Fakat o kalıp ne kadar zamanda bitiyor; ilk parça kalıptan ne kadar zaman sonra çıkıyor? Almanlar aynı kalıbı 1000 saatte yapıyorsa, biz 1500 saatte yapıyoruz. Sonrası Almanlar’ın yaptığı kalıptan 5 sanayide bir parça çıkıyorsa, bizimkinden 8- 10 saniyede bir parça çıkıyor. Bu da bilgi ve tecrübe eksikliğinden kaynaklanıyor. Sonuç olarak çıkan parçanın kalitesine bakarsanız hiçbir problem yok. Bu eksiklikler mevcut teknolojileri bu kadar iyi kullanamadığımızdan kaynaklanıyor. Tüm imalat sektörlerinin de en önemli sorunlarından biri de nitelikli ara personel eksikliğidir. Meslek okullarımızda yeterli eğitimin verilmemesi bir yana artık gençlerimiz talaşın, yağın içinde, tezgahın başında çalışmak istemiyor. Daha yüksek ücret te ödeseniz artık hiç kimse bu tür işler yapmak, yorulmak istemiyor. Üretmeden, tüketme, hak etmeden elde etme peşinde koşan bir nesil yetişti. Bu büyük bir sorun ve maalesef sektörel değil, toplumsal bir ülke gerçeği olarak hepimizi tehdit ediyor. Ülkemizde kalıpçılık eğitimi veren okullar yetersiz. Gazi Üniversitesi Kalıpçılık Öğretmenliği Bölümü vardı. Son yıllara baktığımda, sektördeki en iyiler hep o okuldan yetişmiş. Oradan mezun olanların çok azı öğretmenlik yapıyor, genellikle kalıp öğretmenliği yapmak yerine firmalarda kalıp konusunda işe başlıyorlar ya da kendi firmalarını kuruyorlar. Fakat bu bölüm de yok artık. Türkiye’de meslek liselerinde öğrencilere kalıp eğitimi verecek öğretmenleri yetiştirecek okul kalmadı. Sektörde yaşanan bu sorununun çözümü için temel kalıpçılık meslek eğitiminin verilebileceği KOSGEB, BEBKA ve üyelerimizden aldığımız destekler ile Ulusal Kalıpçılık Eğitim Merkezi (UKEM)’ nin kurulumunu gerçekleştirdik. Proje kapsamında temel seviyede kalıpçılık meslek eğitimi vermek üzere ihtiyaç duyulan makine, ekipman, yazılım yatırımlarını yaparak her seferinde 15 kişilik bir gruba pratik ve teorik eğitim verebileceğimiz bir atölye ve eğitim salonu kurduk. Bu eğitim merkezinde planlı bir şekilde kalıp imalat süreci kapsamındaki bütün makine, ekipman, tasarım, analiz yazılımlarının kullanılması ölçme, doğrulama cihazlarının kullanılması, proje yönetimi, maliyet ile ilgili pratik ve teorik eğitimler vermeye başladık. Ocak - Şubat / 2016 85 RÖPORTAJ www.ttmagazin.com UKUB tarafından Yalova’da kurulacak Kalıp İmalatı İhtisas OSB (Kalıpçılar Vadisi) çalışmaları da hızla sürüyor. UKEM’de verilen eğitimler Kalıpçılar Vadisi’nde istihdam edilecek nitelikli personellerin yetiştirilmesinde de büyük katkı sağlayacak. Kalıpçılar Vadisi’nde eğitimli personel ihtiyacımız daha da artacak. Başlattığımız eğitimlerle bu açığı şimdiden kapatmayı amaçlıyoruz. Bizleri düşündüren önemli sorunlardan bir diğeri de büyük otomotiv projelerinde kalıpların Çin’den tedarik ediliyor olması. Çin’den kalıplar ucuza satın alınıyor ama seri imalat onayı almamış kalitesiz kalıplar parası peşin ödenerek ithal ediliyor. Devreye alma aşamasında yapılan revizyon çalışmaları ve ek işçilik harcamaları üretim gideri olarak yansıdığı için kalıp satın alma maliyeti her zaman hedef bütçenin altında kalıyor ve bu durum satın alma biriminin başarısı olarak rapor ediliyor, yukarının genelde gerçek olumsuzluklardan haberi bile olmuyor. Yurtdışından kalıp ithalatının engellenmesi gibi bir uygulamanın bu sorunu çözeceğini düşünmüyorum. Kötü kalıbın yanında iyi kalıpların gelmesi de engellenirse ülkemiz kaybeder. Bunun yerine yerli kalıp kullanımını teşvik edecek uygulamalara odaklanmak daha faydalı olacaktır. Örneğin yerli kalıba KDV muafiyeti, yerli kalıp satın alınmasına yönelik düşük faizli kredi verilmesi gibi. Son olarak eklemek istedikleriniz var mı? Kasım ayı içerisinde Almanya’da kalıpçılık endüstrisi için çok önemli olduğunu düşündüğüm iki ayrı etkinlik gerçekleştirildi. Bunlardan ilki, daha önce UKUB üyeleri ile birlikte de ziyaret ettiğimiz Aachen Üniversitesi Fraunhofer Üretim Teknolojileri Enstitüsü (IPT) ve Takım Tezgahları ve Üretim Mühendisliği Laboratuvarı (WZL) tarafından 11-12 Kasım tarihlerinde Aachen’da düzenlenen 15. uluslararası “Gelecek için Kalıp Üretimi” konulu bir konferans idi. Kalıp üreticilerini, tedarikçilerini ve müşterilerini bir araya getiren bu önemli konferansın birbirinden önemli birçok konusu, konuşmacısı ve konuğu oldu. Aachen Üniversitesi’nin kalp üretimi konusunda uzmanlaşmış akademisyenleri haricinde kalıpçılık sektörünün tanınmış firmalarından birçok profesyonel uzmanın ve ana sanayi firma temsilcilerinin de katıldığı konferansta kalıp üreten firmaların uzun süreli ve sürdürülebilir başarıyı elde etmelerini sağlayacak, geleceğe odaklanan pratik ve teorik bilgiler aktarıldı, tecrübeler paylaşıldı ve öneriler sunuldu. Ülkemizde yıllardır geliştirilmeye gayret edilen üniversitesanayi işbirliğinin nasıl olması gerektiğine dair en güzel örnek, Aachen Üniversitesi Fraunhofer Enstitüsü’nün, Mercedes, Audi, BMW gibi ana sanayi devleri, yan sanayi 86 Ocak - Şubat / 2016 firmaları ve onların alt tedarikçileri ile birlikte yürüttüğü çalışmalardır. Bu, ülkemiz için de model alınması gereken en etkili üniversite-sanayi işbirliği örneğidir. Konferansın adına ve yapılan bazı sunumlara dikkatinizi çekmek isterim: “Gelecek için Kalıp Üretimi” “Geleceğin Kalıpçılık Endüstrisinde Otomasyonun Artan Önemi ve Industrie 4.0 Kriterlerine Uyumluluk” “Geleceğin Kalıphanesinin Stratejik Konumlandırılması” “Geleceğin Kalıpçılık Endüstrisi ve Eklemeli İmalat Yöntemleri” “Yüksek Adetli Üretim Prosesleri İçin İnovatif Kalıp Çözümleri” “AUDI AG Akıllı Kalıphane”, bu sunumu yapan kişinin unvanı ise “AUDI AG İnovasyon ve Dijital Kalıphane Müdürü” Almanya’da düzenlenen diğer etkinlik ise 17-20 Kasım tarihlerinde Frankfurt’ta düzenlenen Formnext Fuarı idi. Bu fuar, artık “geleneksel” olarak ifade edilen kalıpçılık yöntemlerinin sergilendiği EuroMold fuarının yerini alan “geleceğin kalıpçılık” yöntemlerini ön plana çıkarmayı hedefleyen yeni bir organizasyon. Fuara anlam katan Formnext ifadesini “Geleceğin Şekli” olarak tercüme edebiliriz. Eklemeli imalat teknolojileri başta olmak üzere, gelecek nesil ürün geliştirme ve imalat teknolojilerinin sergilendiği ve ilk kez düzenlenen fuara katılım ve ziyaretçi ilgisi beklenenin çok üzerindeydi. Artık günümüzde “geleneksel” olarak ifade edilmeye başlanan, bildiğimiz kalıp imalat yöntemleri ile “eklemeli imalat” yöntemlerini bir araya getiren “hibrid” sistemlerin sergilendiği bu fuar gelecek imalat teknolojileri nasıl olacak, “geleceğin kalıpçılığı” nasıl olacak sorularına cevap niteliğinde bir gösteriydi adeta. Zaman hızla ilerliyor, teknolojik gelişim ivmesi hızla yükseliyor. Bir yandan CNC tezgahlarımızın eksenlerini arttırmaya çalışırken, diğer yandan geleceğin teknolojilerini araştırmalı, anlamalı ve uzmanlık alanımıza uygun olanlarını belirleyip en çok 2-3 yıl sonraki yatırım bütçelerimize eklemeliyiz. Değiştiremeyeceğimiz bir geçmiş geride öylece dururken, “biçimlendirip” sahip olabileceğimiz bir gelecek bizleri bekliyor. Ancak hiç aklımızdan çıkarmayalım ki ülkemizin geleceği, gençlerimizin göreceği eğitime bağlıdır. Mevcut eğitim sistemiyle biz mi geleceği şekillendireceğiz gelecek mi bizi bunu hep birlikte göreceğiz. AJANDA www.ttmagazin.com Bilbao, 29. BIEMH için geri sayımda… Takım Tezgahları Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (TİAD) desteklediği 29. BIEMH, 30 Mayıs-4 Haziran 2016 tarihlerinde İspanya’nın Bilbao şehrinde gerçekleşecek. TİAD, 29. Uluslararası Takım Tezgahı Fuarı (29. BIEMH) için dernek üyesi olan katılımcı ve ziyaretçi taleplerini toplamaya başladı. Otomotiv, uzay, havacılık, yan sanayi, yatırım malları, metal yapı, enerji üretimi, ev aletleri, ev eşyaları, demiryolu, kesme ve plaka işi taşeronları, kalıp, gaz ve petrol endüstrisinde çalışan profesyoneller tarafından ziyaret edilmesi beklenen fuar, İspanya Takım Tezgahları ve aksamları sektörünün gövde gösterisi olarak nitelendiriliyor. Advanced Manufacturing Technologies (AFM) desteğiyle iki yılda bir gerçekleşen 29. BIEMH, Bilbao Exhibition Centre’de gerçekleşecek. Metal kesme ve şekillendirme takım tezgahı, takım tezgahı için alet işleme, işleme ve robotik, metroloji ve kalite kontrol, üretim sistemleri otomasyonu, yedek parça, bileşen ve aksesuarlar, kaynak ve alevli kesme, elektrik ve elektronik ekipman, fabrika ve firma hizmetleri, diğer makina grubu sektörlerinde faaliyet gösteren firmaların katılımcı olarak yer alacağı 29. BIEMH, 30 Mayıs’ta kapılarını açacak ve 4 Haziran 2016’da son bulacak. Mekatronik ve İnovasyon Günleri, katılımcılarını bekliyor Marmara Üniversitesi öğrenci kulüpleri ve Mekatronik Mühendisliği tarafından bu yıl ilki düzenlenen Mekatronik ve İnovasyon Günleri (MİG), dikkat çeken yarışma kategori ve kariyer günleri ile katılımcı ve ziyaretçilerini bekliyor. Daha önceki yıllarda düzenlenen kariyer günleri adı altındaki etkinliğe bu yıl yarışmalarda eklenerek MİG adı altında birleşti. Yarışmalarla beraber düzenlenecek kariyer günleri öğrenci ve işverenleri bir araya getirerek öğrencilik ve iş dünyası arasında bir bağ kuruyor. Türkiye’de ilk defa uygulanacak yarışma kategorileri, öğrencilerin hazırlayıp katılabileceği lisans bitirme tez kategorisi ile etkinlik geniş bir kitleye hitap ediyor. MİG, katılımcıları ile beraber Mekatronik in ülkemiz için anlamını ve İnovasyonun hayatımızdaki yerinin tartışılacağı bir workshop imkanı sunuyor. 28-30 Nisan’da Marmara Üniversitesi Göztepe Kampüsünde gerçekleşecek olan etkinliğe sponsor ve destek arayışları sürmektedir. MİG hakkında daha fazlası için resmi internet sitesi www.mig.marmara.edu.tr’yi ziyaret edebilirsiniz. KATEGORİLER SUMO ROBOT, Mikro Sumo Robot, Mini Sumo Robot, Mega Sumo Robot, Humanoid Sumo Robot , ARAZİ ROBOT, MULTİKOPTER ROBOT, AVCI ROBOT 88 Ocak - Şubat / 2016 FİRMA ADRES TELEFON FİRMA ADRES TELEFON Adil Makina San. Tic. Oto Sanayi Sitesi. Aytekin Sk. No:12 4. Levent / Kağıthane - İstanbul +90 212 264 79 19 Armada Yazılım A.Ş. Esentepe Mah. Cevizli D100 Güney Yan Yol Lapishan No:25 / Kartal - İstanbul +90 216 379 83 79 Adler Metal İşleme San. ve Tic. Ltd. Şti. Erbiller San. Sit. B Blok No:3 Turgutlu - Manisa +90 236 313 45 45 Atlas CNC Makina Tic. Ltd. Şti. İkitelli O.S.B. Atatürk Bulv. Botaş İş Mrk. No:102 / Başakşehir - İstanbul +90 212 671 71 01 Ajan Elektronik Servis San. ve Tic. Ltd. Şti. 100039 Sok. No:10 AOSB Mah. 35620 Çiğli - İzmir +90 232 328 12 02 Avrupa Makina CNC Takım Tezgahları San. Tic. Ltd. Şti. Abdi İpekçi Cad. 1. Emintaş 158/132 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 417 92 42 Ak Makina Ltd. Şti. Barbaros Mah. Evren Cad. Apaydın Sk. No:35 / Kadıköy - İstanbul +90 216 470 70 70 Bali Makina San. ve Tic. A.Ş. Perpa Tic. Merk. Kat:2 No:12 Okmeydanı - İstanbul +90 212 221 53 41 Ak Makina San. Tic. Ltd. Şti. Abdi İpekçi Cad. Ak Makina İş Mrk. No:132 / Bayrampaşa - İstanbul +90 212 612 55 89 Barış Polimer San. İth. İhr. End. ve Tic. Şakacı Sok. Şafak Ap. 14/8 Ltd.Şti. Kozyatağı - İstanbul +90 216 463 16 65 Aker Kardeşler Teknik Hırdavat San. ve Tic. Ltd. Şti. Davutpaşa Cad. Tim-2 İş Mrk. No:236 Topkapı - İstanbul +90 212 613 64 16 Baykal Makina San. ve Tic. A.Ş. O.S.B. Yeşil Cad. No:24 /Nilüfer - Bursa +90 224 243 16 10 Akermak Teknik Hır. Mak. San. Paz. Ltd. Şti. Beşevler Küçük San. Sit. Ertuğrul Cad. No:23 / 4-A/ Nilüfer - Bursa +90 224 443 24 24 Baysel Makina ve Yedek Parça Tic. İsmetpaşa Mah. Abdi İpekçi Cad. No:123 / Bayrampaşa - İstanbul +90 212 576 26 96 Akko Oto Mak. Hırd. San. Tic. Ltd. Şti. K.O.S. Bölgesi Işıktepe Sok. No:6 Selçuklu - Konya +90 332 239 17 57 Bem Tercüme Mak. Tar. İnş. Dış Tic. Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. Uzayçağı Cad. Köşem İş Merk. No:72/104 Ostim - Ankara +90 312 442 44 28 Aktoprak Karbür Sert Metal San. Tic. Ltd. Şti. İkitelli O.S.B. Sefaköy San. Sit. 4. Blok No:7 / K. Çekmece - İstanbul +90 212 671 00 23 Beril Endüstriyel Ürünler Müh. Tic. Ltd. Şti. Mamure Mah. G. Yakup Satar Cad. 44/A Tepebaşı - Eskişehir +90 222 230 04 03 Akyapak Makina San. Tic. Ltd. Şti. Akçalar San. Bölgesi San. Cad. No:8 Akçalar - Bursa +90 224 280 75 00 Beşgen Makina Metal Plastik San. Tic. Ltd. Şti. İkitelli O.S.B. Demirciler San. Sit. D:3 Blok:336 / K. Çekmece - İstanbul +90 212 671 88 53 Alseko Enerji San. Tic. A.Ş. Üçevler Mah. Küçük San. Sit. 27. Blok No:58 / Nilüfer - Bursa +90 224 441 84 00 Bilginoğlu End. Malz. San. ve Tic. A.Ş. 2824 Sk. No:26 1. San. Sit. Bornova - İzmir Amada Turkey Makina Teknoloji San. ve Tic. Ltd. Şti. İkitelli O.S.B. Haseyad Koop. Turgut Özal Cad. No:116 / İstanbul +90 212 549 10 70 Bimaksan CNC Takım Tezgahları San. Tic. Ltd. Şti. Abdi İpekçi Cad. Yüksel Emintaş San. Sit. +90 212 544 46 44 62/E Bayrampaşa - İstanbul Anadolu Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. A.O.S.B Mustafa Kemal Atatürk Bul. No:40 / Çiğli - İzmir +90 232 328 03 45 Bimeks Çelik Tic. A.Ş. İ.T.O.S.B. 10. Cad. No:9 Tepeören Tuzla - İstanbul +90 216 593 04 74 Ar Motif Makina Dış Tic. Ltd. Şti. Demirciler San. Sit. E/2 Blok No:327 İkitelli - İstanbul +90 212 549 26 66 BMT Makina Ekipmanları ve Danış. Ltd. Şti. Yalı Mah. Fevzi Çakmak Cad. Garanti Koza Sitesi B-33 Maltepe - İstanbul +90 216 441 18 62 Aran Makina San. ve Tic. Ahmet Armutçuoğlu Abdi İpekçi Cad. Özel İdare İş Merkz. Z-01 / Bayrampaşa - İstanbul +90 212 613 92 53 Böhler Sert Maden ve Takım San. Tic. A.Ş. Gebze O.S.B. İhsan Dede Cad. 1600 Sk. No:1602 / Gebze - Kocaeli +90 262 677 17 37 Arı Makina Takım Tezgahları San. ve Tic. Ltd. Şti. Abdi İpekçi Cad. 1. Emintaş San. Sit. No:158 / 133 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 612 64 87 Böhler Uddeholm Çelik San. ve Tic. A.Ş. Dudullu Org. San. Böl. 2. Cad. No:26 Y.Dudullu - Ümraniye / İstanbul +90 216 420 19 26 +90 232 433 72 30 FİRMA ADRES TELEFON FİRMA ADRES TELEFON Borsan CNC San. Tic. Ltd. Şti. Yenidoğan Mah. Abdi İpekçi Cad. No:56 / Bayrampaşa - İstanbul +90 212 576 88 30 Dörtem Makina San. Tic. Ltd. Şti. Velibaba Mah. Velibaba San. Sit. A3 Blok No:3 -4 / Pendik - İstanbul +90 216 307 01 20 Boztaş Makina San. ve Dış Tic. A.Ş. Tevfik Erdönmez Sok. No:20/4 Esentepe - İstanbul +90 212 275 68 55 Durmazlar Makina San. ve Tic. A.Ş. O.S.B. 75. Yıl Bulvarı / Nilüfer - Bursa +90 224 219 18 00 Burla Makina Ticareti ve Yatırım A.Ş. Voyvoda Cad. No:61 Karaköy - İstanbul +90 212 256 49 50 Bystronic Lazer ve Su Işınları Mak. San. ve Tic. Ltd. Şti. Şerif Ali Mevkii Barbaros Cad. No:66 Kat:1 /Ümraniye - İstanbul +90 216 464 61 60 Efmak Dış Tic. Ltd. Şti. Carl Zeiss Teknoloji Çözümleri Tic. Ltd. Şti. Y. Dudullu Mah. Bostancı Yolu Cad. Keyap Çarşı Sit. G/2 Blok No:129 Ümraniye - İstanbul +90 216 526 35 95 Ege Teknik CNC Mak. İth. İhr. Tic. San. 4. San. Sit. 129 / 5 Sk. No:2 Ltd. Şti. Bornova - İzmir +90 232 375 71 00 Chiron İstanbul Makina Tic. ve Servis Ltd. Şti. Muratpaşa Mah. Uluyol Cad. No:19 İstanbul Tower Plaza Kat:13 D:5961 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 612 12 11 Emuge Franken Hassas Kesici Takım San. Ltd. Şti. Atatürk Mah. Girne Cad. No:30 Kat:3 D:7 / Ataşehir - İstanbul +90 216 455 12 72 CMS Mak. Danışmanlık San. ve Tic. Ltd. Şti. Rami Kışla Cad. Cicoz Yolu Hekimoğlu Plaza 105/8 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 565 63 70 Enamak Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeni Maltepe Yolu Emintaş Ulubatlı San. Sit. No:130 / Topkapı -Maltepe İstanbul +90 212 501 37 66 CNC İleri Teknoloji Mühendislik San. ve Tic. Ltd. Şti. Trakya Serbest Böl. Atatürk Bulvarı Begonya Sok. No:1 Çatalca - İstanbul +90 212 786 62 00 Er - El Mak. Yedek Parça İml. San. ve Y. Dudullu Bostancı Yolu Hattat Sk. No:35 Tic. Ltd. Şti. / 1-2 / Ümraniye - İstanbul +90 216 314 50 97 CNC İleri Teknoloji Tic. Ltd. Şti. Trakya Serbest Böl. Atatürk Bulvarı Begonya Sok. No:1 Çatalca - İstanbul +90 212 786 62 00 Er - kan CNC Teknolojileri San. ve Tic. İmes San. Sit. C Blok 301 Sk. No:2 Ltd. Şti. Ümraniye - İstanbul +90 216 420 36 39 CNC Sistem San. Tic. Ltd. Şti. Şerifali Mah. Mevludi Sok. No:53/2 Tuzla - İstanbul +90 216 527 84 09 Erde Dış Tic. Ltd. Şti. Eğitim Mah. Kasap İsmail Sk. Aydın İş Merk. No:6 D:4 / Hasanpaşa Kadıköy - İstanbul +90 216 330 24 00 Çelebi Makina Mühendislik Süleyman Çelebi Mimar Sinan Mah. Yedpa Tic. Merk. F Cad. No:160 / Ataşehir - İstanbul +90 216 471 07 30 Erhan Teknik Hırdavat San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeni Maltepe Yolu Onur Emintaş San. Sit. +90 212 674 15 40 No:41 - 42 - 51 - 81 Bayrampaşa - İstanbul Çelik Makina Tic. A.Ş. İmes San. Sit. 101 Sk. A Blok No:11 Y.Dudullu - Ümraniye / İstanbul +90 216 540 97 01 Erler Makina Tic. ve San. Ltd. Şti. Atatürk Mah. Pınar Sk. No:5 Kıraç Esenyurt - İstanbul Demiral Makina İnş. ve Paz. San. Tic. Ltd. Şti. 19 Mayıs Mah. Hilal Cad. Büyükçekmece Konakları No:10 / B. Çekmece İstanbul +90 212 549 89 54 Ermaksan Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. Bursa O.S.B. Lacivert Cad. No:6 Nilüfer - Bursa +90 224 267 19 00 Deniz Metal İth. İhr. Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. Perşembe Pazarı Cad. Kale Han No:25/2 Karaköy / Beyoğlu - İstanbul +90 212 292 02 32 Eroğlu Makina San. Tic. A.Ş. Demirci Mah. Demirci Cad. No:1 16120 Bursa +90 224 494 13 90 DMG Mori Seiki Turkey Ferhatpaşa Mah. Gazipaşa Cad. No:11 Ataşehir - İstanbul +90 216 471 66 36 Fanuc Turkey Endüstriyel Otomasyon Tic. Ltd. Şti. Şerifali Mah. Barbaros Cad. Söyleşi Sk. İstanbul 444 9 362 DMS CNC Makina San. Tic. Ltd. Şti. Büsan Özel Org. San. Sit. Fevzi Çakmak Mah. 2. Sk. No:38 42050 Karatay - Konya +90 332 345 18 38 Form Makina CNC Takım Tezg. San. ve Şerifali Mah. Hattat Sk. No:45 Tic. Koll. Şti. Ümraniye - İstanbul Muhterem Şanko ve Ortakları EDM Teknik Makina San ve Tic. Ltd. Şti. İmes San. Sit. A Blok 107 Sk. No:16 Ümraniye - İstanbul İmes San. Sit. A Blok 102 Sk. No:8 Ümraniye - İstanbul +90 216 540 13 36 +90 216 526 02 03 +90 212 886 16 16 +90 216 526 51 62 FİRMA ADRES TELEFON FİRMA ADRES TELEFON GNC Teknoloji Ld. Şti. İmes San. Sit. A Blok 104 Sk. No:25 Ümraniye - İstanbul +90 216 471 46 20 Iscar Kesici Takım Tic. ve İmalatı Ltd. Şti. Gebze Org. San. Böl. İhsandede Cad. No:105 / Gebze - Kocaeli +90 262 751 04 84 Gökhan Metal - Teknik Hırdavat Tic. ve San. Ltd. Şti. Y. Dudullu Mah. İmes San. Sit. E Blok 504 Sk. No:1 Ümraniye - İstanbul +90 216 314 18 96 İbrahim Ümit Makina San. Tic. Ltd. Şti. Büsan Özel Org. San. Bölg. KOSGEB Cad. No:6 / Karatay - Konya +90 332 345 34 32 Grindtec Mak. San. ve Tic. Ltd. Şti. Atatürk Cad. Mor Orkide Sk. No:7 K. Bakkalköy / Ataşehir - İstanbul +90 216 572 18 23 Gühring Takım San. ve Tic. Ltd. Şti. Çerkeşli O.S.B. İmes O.S.B. 3. Cad. No:7 Dilovası - Kocaeli +90 262 290 84 57 İnformatik Bilgisayar Sistemleri Tic. ve San. A.Ş. Darülaceze Cad. H. Z. Türkkan Sk. Famas Plaza A Blok Kat:3 Şişli - İstanbul +90 212 222 32 35 Gündoğdu End. Tkm. Mak. San ve Tic. Merkez Mah. Sanayici Cad. No:83/1 Ltd. Şti. Yenibosna - İstanbul +90 212 551 55 07 İnmak Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. Abdi İpekçi Cad. No:82 Bayrampaşa İstanbul +90 212 616 97 63 Güney Mühendislik Kemal Güney +90 216 471 72 18 Inova Tools Kesici Takımlar San. Tic. ve Ltd. Şti. Üçevler Mah. 79. Sk. No:1 / C Nilüfer - Bursa +90 224 443 21 30 Güvenal Kalıp Elemanları San. ve Tic. Rami Kışla Cad. Emintaş 3. San. Sit. A.Ş. No:65 / Eyüp - Topçular - İstanbul +90 212 501 53 81 İstanbul Kesici Takım Makina San. ve Mescit Mah. Demoktasi Cad. Birmes San. +90 216 394 80 03 Tic. Ltd. Şti. Sit. D2 Blok No:3 Tuzla - İstanbul Güvenal Makina Tic. ve San. Ltd. Şti. İsmetpaşa Mah. Abdi İpekçi Cad. No:113 / 2 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 567 38 87 İstanbul Makina ve Otomasyon Sist. San. Tic. A.Ş. Haimer Dış Tic. Ltd. Şti. İvedik ORG. San. Bölg. Melih Gökçek Blv. Eminel İş Merk. No:17/116 Yenimahalle - Ankara +90 312 395 56 82 Kalıpyansan Standart Kalıp Elemanları Sanayi Cad. Gazi Sk. No:8 San. ve Tic. Ltd. Şti. Kurtköy - İstanbul +90 262 658 95 40 Haksan Takım Tezg. Mak. San. Tic. Ltd. Şti. Yenidoğan Mah. Cicoz Yolu No:24 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 567 33 31 Kalkan Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. +90 212 612 66 60 Han Elektronik ve Mekanik San. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti Büsan ORG. San. Sit. Fevzi Çakmak Mah. 2. Sk. No:38 / Karatay - Konya +90 332 345 18 38 Karakoç Kalıp Meral Form San. ve Tic. Gebeçınar Mevkii Çalı Bucağı A.Ş. Nilüfer - Bursa +90 224 482 42 60 Hanko Mak. San. ve Tic. Ltd. Şti. Ataşehir Blv. Ata 2-3 Plaza Kat:3 Plaza No:34 Ataşehir - İstanbul +90 216 456 10 43 Karcan Kesici Takım San. ve Tic. Ltd. Şti. Osb. Tornacılar ve Oto Tamirciler Sit. R Blok No:3 / Eskişehir +90 222 228 10 40 Hermakina CNC Takım. Tezg. ve Bilg. Sist. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. Oruçreis Mah. Giyimkent Sit. 17. Sk. No:67 / Esenler - İstanbul +90 212 438 28 21 Karfo End. ve Lab. Cih. San. Dış Tic. Ltd. Şti. Mimar Sinan Mah. Yedpa Tic. Merk. G Cad. No: 86 - 86 / Ataşehir İstanbul +90 216 660 03 15 Hexagon Metrology Mak. San. Tic. Ltd. Şti. Aladdin Bey Mah. Otomasyon Plaza 636 Sk. No:2 / Nilüfer - Bursa +90 224 441 98 00 Karmetal San ve Tic. Ltd. Şti. D 100 Karayolu Üzeri Ayvalık Mevkii Hanlı - Adapazarı +90 264 276 59 16 Hidkom Mühendislik Mümessillik Taahüt Mak. San. ve Tic. O.S.B. 75. Yıl Cad. Demirciler Sit. B Blok No:2 / Nilüfer - Bursa +90 224 243 82 92 Kar - Tes Kesici Tak. San. ve Tic. Ltd. Şti. Kartal Cad. Kastelli San. Sit. A Blok No:35 / Yakacık - İstanbul +90 216 452 10 10 Hilalsan Makina Endüstriyel ve Tic. Ltd. Şti. Büsan ORG. San. 3. Sk. No:48 Karatay - Konya +90 332 345 16 16 Kema Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. Beşevler San. Sit. 18. Blok No:21-23-24 Nilüfer - Bursa +90 224 441 37 80 Fetih Mah. Malatya (Kayısı) Sk. No: 4C D:24 / Ataşehir - İstanbul İhsan Koçak Mak. San. Tic. A.Ş. Fevzi Çakmak Mah. Büsan Özel Org. San. +90 332 345 10 10 Bölg. 2. Sk. No:32 - 34 - 36 Karatay - Konya Y. Dudullu İmes San. Sit. B Blok 203 Sk. No:7 / Ümraniye - İstanbul Rami Kışla Cad. Gündoğar 1 İş Mrk. No:84 / 120 Rami - Topçcular Topkapı - İstanbul +90 216 526 65 00 FİRMA ADRES TELEFON FİRMA ADRES TELEFON +90 216 364 96 34 Kennametal Kesici Takımlar San. ve Tic. A.Ş. Des San. Sit. 110 Sk. D:29 Blok No:1 Y.Dudullu - İstanbul +90 216 574 47 80 Milma Metal San. Tic. Ltd. Şti. Y.Dudullu Mah. Keyap Keresteciler Sit. D1 Blok No:57 / Ümraniye - İstanbul Kesmak Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. Demirciler Sit. G1 Blok No:468 İkitelli Osb. / İkitelli - İstanbul +90 212 671 69 71 Moğollar Makina Dış Tic. Denizcilik Ltd. Şti. Yakuplu Merkez Mah. Hürriyet Bulv. No:1 +90 212 875 33 06 Skyport Residance Kat:23 No:194 Beylükdüzü - İstanbul Kıroğlu Makina San. Tic. Ltd. Şti. Abdi İpekçi Cad. Emintaş İhsan Atlı İş Hanı No:5 / 9 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 501 78 14 Mustek Takım Tezgahları San. ve Tic. Ltd. Şti. İmes San. Sit. C Blok 305 Sk. No:7 Dudullu / Ümraniye - İstanbul +90 216 540 19 19 Korkmaz Çelik Ltd. Şti. Des San. Sit. 110 Sk. D:29 Blok No:2 Y.Dudullu - Ümraniye - İstanbul +90 216 499 09 99 MVD İnan Takım Tezgahları San. A.Ş. Konya Org. San. Böl. Evrenköy Cad. 1’nolu Sk. No:3 Selçuklu - Konya +90 332 239 22 33 Kula Makina İmalat San. ve Tic. Ltd. Şti. İvedik Org. San. Bölg. 29 Cad. 709 Sk. No:1 / Ostim - Ankara +90 312 395 18 18 Nachi Europe Gmbh Merkezi Almanya Atatürk Mah. Mustafa Kemal Cad. (İst Merkez Şubesi) 10/1A Ataşehir - İstanbul +90 216 688 44 57 Lazzer Metal Ürünl. Elekt. İnş. San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. Topçular Demirkapı Cad. Sayaç İş Hanı A Blok 5 / 16 Eyüp - İstanbul +90 212 674 29 70 Nikken Kesici Takımlar San. ve Uluslararası Tic. A.Ş. E-5 üzeri Küçükyalı Yan Yol Irmak Sok. Küçükyalı San. Sit. ABlok No:5 Maltepe - İstanbul +90 216 518 10 10 Lider CNC Takım Tezgahları San. ve Dış Tic. A.Ş. Fatih Mah. Sanayi Cad. No:1 Dilovası - Kocaeli +90 262 754 52 10 Numerik Kontrol Grup Ltd. Şti. Oruçreis Mah. Giyimkent Sit. 17 Sk. No:67 / Esenler - İstanbul +90 212 438 28 21 LNS Makina San. ve Tic. A.Ş. Keresteciler San. Sit. 10 Sk. No:45 Saranköy / Kazan - Ankara +90 312 815 24 34 Nursan San. ve Tic. - Mustafa Metin İmes San. Sit. A Blok 101 Sk. No:1 Ümraniye - İstanbul +90 216 415 65 56 Makina Takım Endüstrisi A.Ş. İstanbul Cad. No:126 Çayırova Gebze - Kocaeli +90 262 744 18 80 Oerlikon Balzers Kaplama San. Tic. Ltd. Şti. Nosab 120. Sk. No:7 Nilüfer - Bursa +90 224 411 00 77 MCM CNC Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. İsmetpaşa Mah. Abdi İpekçi Cad. Şen Sk. +90 212 564 30 10 No:4 Kat:1 / Bayrampaşa - İstanbul Onur Teknik Hır. San. Tic. Ltd. Şti. Yayalar Mah. Ankara Cad. No:145/A Pendik - İstanbul +90 216 307 90 07 Mega Danışmanlık Temsilcilik Dış Tic. Uzunçayır Cad. No:33 A1 Blok D:18 A.Ş. Hasanpaşa - Kadıköy / İstanbul +90 216 326 45 35 Orsa Makina Danışmanlık Ahmet Ferit Mutlu Turgut Reis Mah. Tekstilkent B/4 Blok No:82 / Esenler - İstanbul +90 212 438 40 56 Mega Elektronik ve Talaşlı İmalat Mak. Tic. A.Ş. Uzunçayır Cad. Yapı İş Merk.No:31 Kat:2 D:14 Hasanpaşa / Kadıköy - İstanbul +90 216 428 54 41 OSG Turkey Kesici Takımlar San. İç ve Topçular Mah. Rami Kışla Cad. No:56 Dış Tic. A.Ş. Eyüp - İstanbul +90 212 222 79 02 Mekanik Makina Tic. Ltd. Şti. Abdi İpekçi Cad. 1. Emintaş San. Sit. No:158 / 147 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 576 09 16 OTR Makina San. Tic. Ltd. Şti. Halkalı Merkez Mah. Basın Ekspres Cad. No:5 / B Ayaz Plaza Kat:1 Küçükçekmece - İstanbul +90 212 472 90 99 Mitsubishi Electric Turkey Elektrik Ürünleri A.Ş. Y. Dudullu Bayraktar Bulv. Nutuk Sk. No:5 / Ümraniye - İstanbul +90 216 526 39 90 Önder Metal Makina İnş. San. Tic. A.Ş. Horozlu Han Mah. Selçuk Cad. No:191 Selçuklu - Konya +90 332 249 44 44 Mikron CNC Takım Tezg. Müh. ve Bilg. Ferhatpaşa Mah. 17 Sok. No:61(A)-2-3 Tasarım Prgramlama Sist. Tic. Ataşehir - İstanbul Ltd. Şti. +90 216 572 00 35 Özcan Makina San. ve Tic. Uğur Sancak Abdi İpekçi Cad. Uluyol Emintaş İhsan Atlı San. Sit. No:5 / 2 - 5 - 6 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 576 16 89 Miksan Motor San. ve Tic. A.Ş. +90 212 284 64 00 Özka Fabrika Malz. ve Takım. San. Ltd. Şti. Abdi İplekçi Cad. 1. Emintaş San. Sit. No:157 / 167 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 567 55 50 Beylikdüzü Org. San. Böl. Bakır ve Pirinç San. Sit. Menekşe Cad. No:1 Beylikdüzü / İstanbul FİRMA ADRES TELEFON FİRMA ADRES TELEFON Perko Sanayi Ürünleri Tic. Ltd. Şti. Esenkent Mah. Des San. Sit. 104 Sk. No:40 / Ümraniye - İstanbul +90 216 499 73 73 Şahinler Metal Makina Endüstri A.Ş. İzmir Yolu 22. Km Mümin Gençoğlu Cad. Nilüfer / Bursa +90 224 470 01 58 Perpa Makina Endüstri San. Tic. Ltd. Şti. Abdi İpekçi Cad. No:113 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 613 54 74 Taegutec Tesici Takımlar A.Ş. TOSB Otomotiv Yan San. İhtisas Org. san. Bölg. 1. Cad. 15. Sk. No:9 Şekerpınar - Kocaaeli 0850 201 69 00 Piksan CNC Metal İşleme San. Tic. Ltd. Şti. İmes San. Sit. E Blok 501 Sk. No:4 Ümraniye - İstanbul +90 216 420 47 23 Taimaksan Makina Metal San. ve Tic. Ltd. Şti. Rami Kışla Cad. Cicoz Yolu Hekimoğlu Plaza No:67 / 3 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 679 46 10 Retosan Makina San. ve Tic. A.Ş. Org. San. Bölg. Kırmızı Cad. No:2 Nilüfer - Bursa +90 224 242 10 94 Takımsaş Kesici Takım ve Mak. San. Tic. A.Ş. Merkez Mah. Çınar Cad. Kavak Sk. No:26/3 Yenibosna - İstanbul +90 212 639 15 00 Sandvik Endüstri Mamülleri San. ve Tic. A.Ş. Yakacık E5 Yan Yolu Mermer Sk. No:18 Kartal - İstanbul +90 216 453 07 00 Takpa Makina San. Tic. Ltd. Şti. Beşevler San. Sit. 26. Blok No:24 Nilüfer - Bursa +90 224 441 04 90 Schunk Intec Bağlama Sistemleri ve Otomasyon San. Tic. Ltd. Şti. Küçükyalı İş Merk. Girne Mah. Irmak Sk. A Blok No:9 / Maltepe - İstanbul +90 216 366 21 11 Tandem Takım Tezg. San. ve Tic. Ltd. Şti. İmes San. Sit. A BLok No:1A Ümraniye - İstanbul +90 216 313 14 13 Seco Tools Kesici Takımlar ve Mak. San. A.Ş. Üner Plaza Üsküdar Yolu Erkut Sk. No:28 +90 216 569 74 00 Kat:4 / İçerenköy - Ataşehir - İstanbul Tekiş Teknik Erozyon Kalıp San. ve Tic. TOSB Org. San. Bölg. 1. Cad. 14 Sk. No:5 A.Ş. Çayırova - Kocaeli +90 262 658 04 04 Ses 3000 CNC Takım Tezgahları ve Cad / Cam Bilg. Sis. Ltd. Şti. İsmetpaşa Mah. Abdi İpekçi Cad. No:117 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 674 25 07 Teknik Makina İml. San. ve Tic. Ltd. Şti. Büsan Org. San. KOSGEB Cad. No:97 Konya +90 332 345 08 45 Sezinler Makina San. ve Tic. A.Ş. Üçevler Mah. Nilüfer Tic. Merk. 65. Sk. No:4 / Nilüfer - Bursa +90 224 443 44 22 Tekno Takım Makina ve Kesici Takım San. Tic. A.Ş. İkitelli Osb. Ekoop San. Sit. A3 Blok No:151 / Başakşehir - İstanbul +90 212 671 15 90 Simted Makina Sanayi ve Mamülleri Tic. Ltd. Şti. Perpa Tic. Merk. A Blok Kat:11 No:1377 Okmeydanı - İstanbul +90 212 222 61 12 Tekyaz Teknolojik Yazılımlar ve Mak. Tic. A.Ş. Büyükdere Cad. No:85 Sta Han K:6 Mecidiyeköy - İstanbul +90 212 217 40 84 SML Makina Takım Tezg. San. ve Tic. Ltd. Şti. 2822 Sk. No:67 1. San. Sit Bornova - İzmir +90 232 457 67 66 Temak Teknik Takım Tezg. San. Tic. Ltd. Şti. Küçük San. Sit. C Blok No:1 Maltepe - İstanbul +90 216 366 87 00 SNA E Endüstriyel Mamüller Tic. Ltd. Şti. Girne Mah. Maltepe Küçük San. Sit. F Blok No:19 / Maltepe - İstanbul +90 216 367 10 21 Temelsan Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. Litros Hastane Yolu 1. Baltaş San. Sit. No:10 / 40 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 544 25 18 Spinner Takım Tezg. San. ve Tic. Ltd. Şti. Şerifali Mah. Burhan Sk. No:47 Ümraniye - İstanbul +90 216 314 95 34 Tezaymak Takım Tezgahları San. ve Tic. A.Ş. Abdi İpekçi Cad. No:111 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 549 59 69 Star Kayar Otomat ve CNC Takım Tezg. Cumhuriyet Mah. Kartal Cad. Kalay Plaza +90 216 693 02 44 San. ve Tic. A.Ş. No:65 / 4 Kartal - İstanbul Tezmaksan Dış Ticaret Abdi İpekçi Cad. No:129 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 674 60 10 Sumi Sert Metal Tic. ve San. Ltd. Şti. +90 216 364 96 34 Tezmaksan Makina San. ve Tic. A.Ş. Abdi İpekçi Cad. No:129 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 674 60 10 +90 212 613 80 62 Titanit Ultra Sert Kaplamalar Merk. San. Tic. Ltd. Şti. Demirciler Sit. 1. Cad. No:35 Zeytinburnu - İstanbul +90 212 547 73 12 Org. San. Bölg. 2. Cad. No:22 Tepeören / Tuzla - İstanbul System 3R Hassas Bağlama Ekipman. Abdi İpekçi Cad. Özel İdare İş Merk. Tic. Ltd. Şti. No:68 / 206 Bayrampaşa - İstanbul FİRMA ADRES TELEFON TM Mühendislik Mümessillik San. ve Tic. Ltd. Şti. Necip Fazıl Bulvarı Keyap Çarşı Sit. G1 Blok No:119 / Y. Dudullu - İstanbul +90 216 314 11 11 Toksan Dış Tic. Ltd. Şti. İmes San. Sit. A Blok 108 Sk. No:41 Ümraniye - İstanbul +90 216 540 99 00 Trumpf Makina San. A.Ş. Koşuyolu Mah. Cenap Şahabettin Cad. No:70 / Kadıköy - İstanbul +90 216 340 07 40 Tungaloy Kesici Takımlar İml. San. ve Tic. A.Ş. Des San. Sit. 1. Cad. Ticaret Merk. No:3/7 +90 216 540 04 67 Ümraniye - İstanbul Ş T Uğursan Makine Kalıp San. CNC Takım Muratpaşa Mah. Ata Cad. No:113 Tezg. ve Bilg. Ltd. Şti. Bayrampaşa - İstanbul Unitec Makina San. İml. İth. ve Tic. A.Ş. Y. Dudullu Mah Keresteciler Sit. F2 Blok No:105 / Ümraniye - İstanbul +90 212 493 38 73 +90 216 415 44 55 Uzay Makina Takım Tezgahları San. ve Tic. A.Ş. Bakır ve Pirinçler San. Sit. Menekşe Cad. +90 212 875 58 92 No:18 / Beylikdüzü - İstanbul Uztes Makina İth. ve İhr. Müm. San. ve Tic. A.Ş. İkitelli OSB. Demirciler San. Sit. B-8 Blok +90 212 613 27 12 No:181 Başakşehir - İstanbul Walter Kesici Takımlar San. ve Tic. Ltd. Şti. Tem Yan Yol Şerifali Mevkii Barbaros Cad. +90 216 528 19 00 Söyleşi Sk. No:19/1 Y. Dudullu Ümraniye - İstanbul Yamazaki Mazak Turkey Makina Ltd. Şti. Soğanlık Mevkii E-5 Yan Yol Üzeri Kanuni Sk. No:3 B Blok Kartal - İstanbul +90 216 309 21 00 Yena Makina San. ve Tic. Ltd. Bostancı Yolu Cad. Keyap Çarşı Sit. No:122 G-2 Blok Y.Dudullu Ümraniye - İstanbul +90 216 527 14 85 Yenasoft Yazılım Donanım ve Dan. Ltd. Şti. Eski Üsküdar Yolu Cad. No:8 Bodur İş Merk. Kat:3/12 İçerenköy - İstanbul +90 216 577 67 77 Yıldırım Makina San. ve Tic. Ahmet Yıldırım Abdi İpekçi Cad. Hançer Sk. No:22 Bayrampaşa - İstanbul +90 212 612 29 72 Elmas Makina Kesici Takım San. Tic. Ltd. Şti. Adres: Topçular Mah. Rami Kışla Cad. 80 B Eyüp / İSTANBUL +90 212 674 26 83 INDEX İNDEKS Reklam İndeksi / Advertisement Index FİRMA / COMPANY Sayfa / Page FİRMA / COMPANY ADLER 75 TEZMAKSAN AKIM METAL 29 TÜYAP KONMAK ATLAS CNC 38-39 TÜYAP MAKTEK Sayfa / Page 1 87 ÖN KAPAK BVA 35 UNITEC 6 DMS 11 WALTER 13 ER-EL 33 YAMAZAKI MAZAK 45 HAIMER 19 HİDKOM 51 MEGA ELEKTRONİK 15 METAV 47 MITSUBISHI ELECTRIC TURKEY 31 NACHI 96 OERLIKON 41 ONPLUS 7 OSG 5 OTR 9 RENISHAW 37 SES 3000 96 SIEMENS 77 TANDEM 4 TEKNİKEL 27
Benzer belgeler
EMO Milano`da MAKTEK Avrasya 2016 tanıtıldı
36 - CELIMO Takımcılar Grubu Toplantısı gerçekleşti
42 - TİAD Mesleki Test Merkezi’nin Kuruluşu ve Faaliyetleri