Dergi özetini görmek için tıklayınız.
Transkript
Dergi özetini görmek için tıklayınız.
ISSN: 1303-9210 LEGAL Hukuk Dergisi LEGAL JOURNAL OF LAW Cilt: 13/Sayı: 154 Volume: 13/Issue: 154 Yıl/Year: 2015 YARGITAY KARARLARI, DANIŞTAY KARARLARI VE DİĞER YÜKSEK MAHKEME KARARLARI, HUKUK HABERLERİ, HUKUKÎ MAKALELER, GÜNCEL MEVZUAT, RESMÎ GAZETE ÖZETLERİ, ÖNEMLİ BİLGİLER COURT OF CASSATION DECISIONS, COUNCIL STATE DECISIONS AND OTHER SUPREME COURT DECISIONS, LEGAL NEWS, LEGAL WRITINGS, CURRENT LEGISLATION, ABSTRACTS OF OFFICIAL GAZETTE, MAJOR INFORMATION TR Dizin Hukuk Veri Tabanında Dizinlenmektedir Legal Hukuk Dergisi Legal Journal of Law “Hakemli Dergidir”/“Peer reviewed Journal” Cilt: 13/Sayı: 154 Volume: 13/Issue: 154 Yıl/Year: 2015 Yayın Sahibi/Publisher: Legal Yayıncılık A. Ş. adına Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni/On Behalf of Legal Yayıncılık INC. Publisher and Executive Editor Av./Aal. Lütfürrahman BAŞÖZ (Sertifika No./Certificate No.27563) Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Responsible Manager: Av./Aal. Ramazan ÇAKMAKCI Basım ve Cilt/Printing and Volume: Kitap Matbaacılık San. ve Tic. Ltd. Şti. (Sertifika No./Certificate No.: 16053) Tel.: 0212 482 99 10 Faks/Fax: 0212 482 99 78 Basıldığı Yer/Place of Publication: Davutpaşa Cad. No: 123, Kat:1 Topkapı/İstanbul Basıldığı Tarih/Publication Date: Ekim/October 2015 Yönetim Yeri/Place of Management: Bahariye Cad. No: 63/6 Kadıköy/İstanbul Tel.0216 449 04 86 Faks/Fax: 0216 449 04 87 Yayın Türü/Type of Publication: Yerel, Süreli, Aylık Hukuk Dergisi/This journal is a peer reviewed national law journal published per month İzmir Temsilcisi/ Izmir Representative Av./Aal. İsmet KÖYMEN Mersin Temsilcisi/ Mersin Representative Av./Aal. H. Hulki ÖZEL ISSN: 1303-9210 Dergiye yapılan atıflarda “LHD” kısaltması kullanılmalıdır. For citations please use the abbreviation: “LHD” E-mail: akademi@legal. com. tr Telefon/Phone: 0 216 449 04 85 Faks/Fax: 0 216 449 04 87 Posta Adresi/Postal Address: Bahariye Cad. Çam Apt. No: 63 D.6 Kadıköy – İstanbul Bu dergide yayımlanan yazılarda ileri sürülen görüşler yazarlara aittir. Articles published in this journal represent only the views of the contributors. Copyright © 2015 Bu derginin tüm yayın hakları LEGAL YAYINCILIK A. Ş. ’ye aittir. Yayınevinin izni alınmadan eğitim ve tanıtım amaçlı kısmi alıntılar hariç olmak üzere hiçbir şekilde kopya edilemez, çoğaltılamaz ve yayınlanamaz. All rights reserved. No part of this publication may be copied, reproduced, stored in a retrieval system, or transmitted, in any form or by means, without the prior expressed permission in writing of the LEGAL YAYINCILIK A. S. LEGAL HUKUK DERGİSİ Bahariye Cad. Çam Apt. No: 63 D.6 Kadıköy – İstanbul Tel: (216) 449 04 85 – 449 04 86 Faks: (216) 449 04 87 İnternet adresi: www. legal. com. tr E-mail: legal@legal. com. tr DANIŞMA ve YAYIN KURULU EDITORIAL and ADVISORY BOARD Prof. Dr. Faruk ACAR Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Prof. Dr. Pınar AKAN Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Gökhan ANTALYA Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Prof. Dr. Abdülkadir ARPACI Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Özel Hukuk Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Emin ARTUK Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı (Eski) Prof. Dr. Oğuz ATALAY Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Usul ve İcra-İflâs Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Cevdet ATAY Prof. Dr. Mehmet BAHTİYAR Yeditepe Üniv. Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Süheyl BATUM Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Prof. Dr. Ali Cem BUDAK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Erdoğan BÜLBÜL Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Osman CAN Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Özlem YENERER ÇAKMUT Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Mustafa ÇEKER Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Gürsel ÇETİN İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adlî Tıp Anabilim Dalı Prof. Dr. Osman DOĞRU Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Genel Kamu Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ömer EKMEKÇİ İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Nuray EKŞİ Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Nüvit GEREK Eskişehir Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tevfik GÜLSOY Gaziantep Üniversitesi Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Alper GÜMÜŞ İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anabilim Dalı Prof. Dr. Pelin GÜVEN Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Devletler Özel Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sibel İNCEOĞLU Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Turgut KALPSÜZ Prof. Dr. Eser KARAKAŞ Bahçeşehir Üniversitesi AB İlişkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Işıl KARAKAŞ Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Üyesi - Devletler Umumi Hukuku Prof. Dr. Mahmut KOCA İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku Prof. Dr. Mustafa KOÇAK Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı – Anayasa Hukuku Prof. Dr. Muharrem KILIÇ Akdeniz Üniversitesi Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Serap Keskin KİZİROĞLU Okan Üniversitesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tekin MEMİŞ İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Ali Necip ORTAN İstanbul Kültür Üniversitesi Fikri Haklar Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hayrettin ÖKÇESİZ Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Anabilim Dalı Prof. Dr. Ayhan ÖNDER Ceza ve Ceza Usul Hukuku Prof. Dr. Selçuk ÖZTEK Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer ÖZKAN İstanbul Ticaret Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Ana Bilim Dalı Prof. Dr. Saba ÖZMEN Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Prof. Dr. Bahri ÖZTÜRK İstanbul Kültür Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hasan PULAŞLI Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Adem SÖZÜER İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cumhur ŞAHİN Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Şükran ŞIPKA İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Güzin ÜÇIŞIK Beykent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Samim ÜNAN Galatasaray Üniversitesi Ticaret Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Hakan ÜZELTÜRK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Vergi Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Sultan ÜZELTÜRK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Serap YAZICI Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Ahmet Caner YENİDÜNYA Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Hamdi YILMAZ Maltepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Prof. Dr. Sevtap YOKUŞ Kocaeli Üniversitesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Müslüm AKINCI Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat ALIŞKAN Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Doç. Dr. Çetin ARSLAN Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Doç. Dr. Mustafa Erdem CAN Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ebru CEYLAN İstanbul Aydın Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı Medeni Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet ERDEM Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet M. GÜNEŞ Yalova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Doç. Dr. Şafak NARBAY Erzincan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. İlhan YILMAZ Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Devletler Özel Hukuku Anabilim Dalı Yrd. Doç. Dr. Taner AYANOĞLU İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Dalı Yrd. Doç. Dr. Sinan BAYINDIR İstanbul Aydın Üniversitesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sevi BAKIM Okan Üniversitesi Üniversitesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Fatma KARAKAŞ DOĞAN Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Nuri ERDEM TC. İstanbul Aydın Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı, Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Muzaffer EROĞLU Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Yrd. Doç. Dr. Birgül SOPACI Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Yrd. Doç. Dr. Varol KARAASLAN Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Usul ve İcra İflasHukuku Anabilim Dalı Yrd. Doç. Dr. Nur KARAN Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Yrd. Doç. Dr. A. Kürşat TANGÜN Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Deniz Ticareti Hukuku Anabilim Dalı Dr. İsmet Nezih ABANOZ Uludağ Üniversitesi Öğretim Görevlisi Haşmet Sırrı AKŞENER İstanbul 10. Ticaret Mahkemesi E. Başkanı Hasan ÖZKAN Em. İstanbul Hukuk Hâkimi İzzet DOĞAN Em. İstanbul Hukuk Hâkimi Arş. Gör. Mustafa ÜNLÜTEPE Sakarya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Av. Atilla COŞKUN, Av. Süleyman ÇETİN, Av. İbrahim Murat HAZNEDAR, Av. Recep KAHRAMAN, Av. Dr. Filiz KESKİN, Av. Fikret İLKİZ, Av. Hasan KÖROĞLU, Av. Mehmet UÇUM, Av. Talih UYAR LEGAL HUKUK DERGİSİ YAYIN İLKELERİ PUBLICATION AND SUBMISSION REQUIREMENTS OF LEGAL JOURNAL OF LAW 1. Legal Hukuk Dergisi (LHD), ayda bir yayımlanan hakemli bir dergidir. Legal Journal of Law is a peer reviewed journal published per month. 2. Dergi’de yayımlanabilecek yazılar, hukuk alanını ilgilendiren içerikte her türlü makale, karar incelemesi ve kitap incelemesi ile çevirilerdir. Yazıların dili, Türkçe veya diğer Avrupa dilleridir. This is a journal of law focusing on legal issues concerning law. Articles, case notes and comments, discussions of legislative development, book reviews and other similar type of papers which are written in Turkish and in other European languages are welcome. 3. Dergi’de yayımlanmak üzere gönderilen yazılar başka bir yerde yayımlanmamış ya da yayımlanmak üzere gönderilmemiş olmalıdır. Articles that will be sent to the editor should not be published elsewhere, nor be submitted to other journals simultaneously. 4. Yazılar Microsoft Word (Microsoft Office 98 ve üzeri versiyonlar) formatında (. doc veya. docx dosya uzantılı olarak) yazılmış olmalıdır. Ayrıca yazılar, aşağıdaki şekil şartlarına uygun olarak kaleme alınmış olmalıdır: Kağıt boyutu: A4 Üst: 2, 5 cm; Alt: 2, 5 cm; Sol: 2 cm; Sağ: 2 cm Metin: Times New Roman, 12 punto, 1.5 satır aralığı, iki yana yaslı Dipnotlar: Sayfa altında, Times New Roman, 10 punto, 1 satır aralığı, iki yana yaslı Articles should be submitted as Microsoft Word (either with. doc or. docx file extensions) documents (Microsoft Office 1998 or higher versions). Articles should be written according to the following style guidelines: Paper size: A4 Top: 2.5 cm; Bottom: 2.5 cm; Left: 2 cm; Right: 2 cm Text body: Times New Roman, 12 points, at 1.5 line spacing, justified Footnotes: Times New Roman, 10 points, at 1 line spacing, justified 5. Her yazı, kaydedildiği bir CD ile ya da elektronik posta yolu ile Microsoft Word formatında editöre teslim edilmelidir. Yazının basılı olarak teslimi gerekmemektedir. Softcopy of the article either on a CD or as an attached Microsoft Word Document via e-mail should be submitted to the editor. There is no need to submit any hardcopy of the article. 6. Yazıyla birlikte yazarın (veya yazarların) adına, unvanına, çalıştığı kuruma, açık adresine, kolay ulaşım sağlanabilecek telefon numaralarına ve elektronik posta adreslerine ilişkin bilgiler de editöre ulaştırılmalıdır. The name (s), formal position (s), institutional affiliation (s) and contact details (especially e-mail (s)) of the author (s) must be clearly included with the submission to the editor. 7. Dergi’ye gönderilen makaleler Türkçe ve İngilizce başlık ile hem İngilizce hem de Türkçe özet kısmı içermelidir. Each submission should contain a Turkish and an English Title, as well as an Abstract part in Turkish and English. 8. Dergi’ye gönderilen makalelerde, ilgili makaledeki konuyu tanımlayan Türkçe ve İngilizce uygun anahtar kelimeler bulunmalıdır. All articles should be accompanied by a sufficient number of keywords in Turkish and English that reflect the content of the article. 9. Dergi’ye gönderilen makalelerde kullanılan kaynaklar, makale sonunda kaynakça olarak alfabetik sırada verilmiş olmalı ve kullanılan kaynaklar dipnotunda veya metin içerisinde kısa olarak yer almalıdır. All references cited in the text should be numbered in the order of mention in the text and should be given in abbreviated form in footnotes. They should be listed in full form at the end of the article in an alphabetically arranged bibliography as well. 10. Dergi’ye gönderilen makalelerin yazım bakımından son denetimlerinin yapılmış olduğu ve basılmaya hazır olarak verildiği kabul edilir. All submissions are regarded as ready to publish and already proofread by the author himself. 11. Yayım Kurulu’nda ilk değerlendirilmesi yapılan makaleler, anonim olarak hakeme gönderilecek, hakemden gelen rapor doğrultusunda makalenin yayımlanmasına, hakemden gelen rapor çerçevesinde düzeltme istenmesine ya da yayımlanmamasına karar verilecek ve yazar durumdan en kısa zamanda ve genellikle e-posta yolu ile haberdar edilecektir. Tamamlanmış veya düzeltilmiş yazı, Yayım Kurulu’nca, tekrar hakeme gönderilebilir. Initial assessment of the articles will be done by the editorial board. After the assessment is completed, the articles will be sent to an anonymous peer reviewer. In accordance with reviewer’s report, amendments may be done or the article may be decided not to be published. After the amendments are completed, the article may be sent to peer reviewer again, by the editorial board. 12. Dergi, hakemin yazarı bilmemesi esasına (kör hakemlik) dayanır. Hakeme gönderilecek makalelerde de yazarın kimliğine ilişkin bilgilerin gizliliği sağlanır. All articles submitted are subject to a blind peer review. The identity of the author (s) and reviewer (s) will not be revealed to the other party. 13. Tüm Hakem Raporları, ULAKBİM (Ulusal Akademik Ağ ve Bilgi Merkezi) Hukuk Veri Tabanı Komitesi tarafından denetlenmesine olanak verecek şekilde 5 yıl saklanır. All reviewers’ evaluation reports will be kept for at least five years after publication and copies of these reports will be sent to the ULAKBİM (Turkish Akademic Network and Information Center) Law Database Committee whenever required. 14. Dergi’ye ait yeni sayı yayımlandıkça, bu sayı tek bir PDF kopyası şeklinde ULAKBİM Online Dergi Takip Sistemine (ODİS) yüklenir. Ayrıca Dergi’nin 2 adet basılı kopyası da ULAKBİM’a kargo ile ulaştırılır. Each Publisher issue of the Journal will be uplouded as a PDF file to the Online Journal Watch System of ULAKBİM (ODİS). Also two copies of the published issue will be delivered to ULAKBİM by cargo. 15. Dergi basıldıktan sonra ilgili sayının yazarlarına ve bu sayıda hakemlik yapmış olanlara ücretsiz olarak gönderilir. Free copies of the published issue will be sent both to the author (s) and to the reviewer (s). Dergimiz Hakkında/About Our Journal Legal Hukuk Dergisi (LHD), ayda bir yayımlanan hakemli bir dergidir.2003 yılından beri yayın hayatını sürdürmekte olan dergide hakem denetiminden geçmiş makaleler, karar tahlilleri, içtihat ve mevzuat kronikleri ile eser incelemelerine yer verilmektedir. Her sayıda Türk ve yabancı akademisyenler ve hukuk uygulamacıları tarafından kaleme alınan, hukuk ile ilgili değerli eserler yayımlanmaktadır. Okuyucularımızın göndereceği hukuk alanına ilişkin makaleler ve diğer türdeki eserlerle (karar tahlilleri, eser incelemeleri vb.), dergimizin daha da zenginleşeceğine inanıyoruz. Legal Journal of Law (LHD) is a peer reviewed journal published per month, concentrating on issues of law and considers for publication articles, case notes and comments, discussions of legislative developments and book reviews. It has been in publication since 2003. Each issue contains scholarly works concerning law bulletin/journal, authored by scholars and practitioners around the globe. We welcome your contributions in the form of articles, notes, comments or reviews on topics reflecting a broad range of perspectives on law; with your contributions and support our journal will progress. EDİTÖRDEN…/FROM THE EDITOR… Değerli abonelerimiz, 2015 yılının onuncu sayısıyla sizlerle birlikte olmanın mutluluğu içindeyiz. Dergimizin makaleler kısmında Yard. Doç. Dr. ALİ TÜRKMEN’in “Türk Yargı Kararlarında Gerekçe ve Önemi”, Yard. Doç. Dr. Sadullah ÖZEL’in “Anayasa Mahkemesi ve Kamulaştırmasız El Atmanın Yasallaştırılması Girişimleri”, Dr. Cengiz APAYDIN’ın “Trafik Güvenliğini Taksirle Tehlikeye Sokma Suçu” ve Gökçe CANARSLAN’ın “Eşyaya Bağlı İrtifak Haklarında İrtifakın Yerinin Değiştirilmesini Talep Hakkı” isimli makaleleri yeralmaktadır. Dergimizin uzman görüşleri kısmında Av. Talih UYAR’ın “Tasarrufun İptali Davasını Açma Hakkı Kötüye Kullanılabilir mi? Tasarrufun İptali Davasını Açma Hakkının Kötüye Kullanılmış Olmasının Yaptırımı Nedir? (İİK m.277) (MK. m.2)”, Av. İsmail KÖK’ün “Seçimlik Davanın Şartları ve Sonuçları” ve Yavuz AKBULAK’ın “Türk Sermaye Piyasasında Finansal Raporlama Esasları” isimli yazıları yer almaktadır. Dergilerimizin 2015 yılı abonelik yenileme dönemi devam etmektedir. Her biri alanında uzman hukukçulardan oluşan yayın ve danışma kurullarının hukuka katkı amacıyla gönüllü olarak çalıştığı zengin içeriğe sahip hukuk dergilerimiz sadece sizlerin abonelikleri ile yayın hayatına devam etmektedir. Dergilerimize abone olarak verdiğiniz destek ile hukukun gelişmesine ve yaygınlaşmasına yapmış olduğunuz katkıların bu yıl da devam etmesini beklemekteyiz. Legalbank elektronik hukuk programımız sizlerin değerli desteği ile güçlenerek ve abone sayısını hızla arttırarak yoluna devam etmektedir. Önümüzdeki günlerde Dergilerimizi de elektronik ortama aktarmayı planlamaktayız. Legalbank sitemizden ücretsiz 3 günlük tam kullanım imkanı devam etmektedir. Programımızı denememiş abonelerimizin www. legalbank. net internet adresinden sitemizi ziyaret etmelerini beklemekteyiz. Editör/Editor LEGAL HUKUK DERGİSİ Cilt: 13/Sayı: 154 Yıl: 2015 İÇİNDEKİLER Yüksek Mahkeme Kararları Kısa Özetleri .............................................................. 21 Hukukî Makaleler ....................................................................................................... 37 Türk Yargı Kararlarında Gerekçe ve Önemi Yard. Doç. Dr. Ali TÜRKMEN ......................................................................... 39 Anayasa Mahkemesi ve Kamulaştırmasız El Atmanın Yasallaştırılması Girişimleri Yard. Doç. Dr. Sadullah ÖZEL .......................................................................... 61 Trafik Güvenliğini Taksirle Tehlikeye Sokma Suçu Dr. Cengiz APAYDIN ..................................................................................... 145 Eşyaya Bağlı İrtifak Haklarında İrtifakın Yerinin Değiştirilmesini Talep Hakkı Gökçe CANARSLAN ...................................................................................... 167 Uzman Görüşleri ....................................................................................................... 193 Tasarrufun İptali Davasını Açma Hakkı Kötüye Kullanılabilir mi? Tasarrufun İptali Davasını Açma Hakkının Kötüye Kullanılmış Olmasının Yaptırımı Nedir? (İİK m.277) (MK. m.2) Av. Talih UYAR .............................................................................................. 195 Seçimlik Davanın Şartları ve Sonuçları Av. İsmail KÖK ............................................................................................... 217 Türk Sermaye Piyasasında Finansal Raporlama Esasları Yavuz AKBULAK (SPK Başuzmanı) ............................................................. 233 Hukuk Haberleri ....................................................................................................... 247 Yargıtay Hukuk Kararları ....................................................................................... 261 Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları .......................................................... 263 Yargıtay Hukuk Daire Kararları....................................................................... 292 Yargıtay Ceza Kararları .......................................................................................... 359 Yargıtay Ceza Genel Kurulu Kararı ................................................................. 361 Yargıtay Ceza Daire Kararları.......................................................................... 375 Danıştay Kararları.................................................................................................... 421 Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu Kararı ................................................... 423 Danıştay Daire Kararları .................................................................................. 426 18 Güncel Mevzuat ........................................................................................................ 435 Resmî Gazete Özetleri...................................................................................... 437 Önemli Bilgiler ................................................................................................ 441 LEGAL HUKUK DERGİLERİ SİPARİŞ FORMU .............................................. 494 Yüksek Mahkeme Kararları Arama Dizinleri ....................................................... 495 Kavramlara Göre Arama Dizini ....................................................................... 497 Kanun Maddelerine Göre Arama Dizini .......................................................... 505 LEGALBANK ABONELİK FORMU .................................................................... 508 LEGAL JOURNAL OF LAW Volume: 13/Issue: 154 Year: 2015 CONTENTS Plot Summary of Supreme Court Decisions ............................................................. 21 Legal Writings ............................................................................................................. 37 Justification and Its Importance In Turkish Judicial System Asst. Prof. Dr. Ali TÜRKMEN .......................................................................... 39 Constitutional Court and Attempts to Legalize Confiscating without Expropriation Asst. Prof. Dr. Sadullah ÖZEL .......................................................................... 61 The Reckless Endangerment Crime of Traffic Safety Dr. Cengiz APAYDIN ..................................................................................... 145 The Right to Request Relocation of the Encumbrance in Easement Rights Gökçe CANARSLAN ...................................................................................... 167 Expert Opinions ........................................................................................................ 193 Is It Possible to Abuse the Right to Initiate an Annulment Suit to Cancel Disposal? What is the Ramification of Abusing the Right to Initiate an Annulment Suit to Cancel Disposal? (Code of Execution & Bankruptcy Art. 277 (Civil Code Art. 2) Atty. Talih UYAR ............................................................................................ 195 Conditions and Results of an Optional Lawsuit Atty. İsmail KÖK ............................................................................................. 217 Fundamentals of Financial Reporting in the Turkish Capital Market Yavuz AKBULAK (Chief Expert of Capital Markets Board of Turkey) ........ 233 Legal News................................................................................................................. 247 Court of Cassation Civil Chamber Decisions ......................................................... 261 Court of Cassation Assembly of Civil Chambers Decisions ............................ 263 Court of Cassation Civil Chambers Decisions ................................................. 292 Court of Cassation Criminal Chamber Decisions .................................................. 359 Court of Appeal Assembly of Criminal Chambers Decision ........................... 361 Court of Appeal Criminal Chamber Decisions ................................................ 375 Council of State Decisions ........................................................................................ 421 Plenary Session of The Administrative Law Chamber Decision ..................... 423 Council of State Chamber Decisions ............................................................... 426 20 Current Legislation................................................................................................... 435 Abstracts of Official Gazette ............................................................................ 437 Major Informations .................................................................................................. 441 ORDERING FORM FOR THE LEGAL LAW JOURNALS .......................... 494 Index of Supreme Court Decisions .......................................................................... 495 Index of Related Legal Terms .......................................................................... 497 Index of Related Law Code Articles ................................................................ 505 SUBSCRIPTION FORM FOR THE LEGALBANK LEGAL DATABASE .. 508 YÜKSEK MAHKEME KARARLARI KISA ÖZETLERİ PLOT SUMMARY OF SUPREME COURT DECISIONS AİLE HUKUKU Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması ve Şiddetli Geçimsizlik Nedeniyle Boşanma- Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesine göre boşanmaya karar verilebilmesi için davalının az da olsa kusurunun bulunmasının gerekmesine, somut olayda davalı kadına atfı mümkün hiçbir kusurun bulunmadığının anlaşılmasına göre, Hukuk Genel Kurulunca benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekir .......................................................................................... 278 Mal Ayrılığının Geçerli Olduğu Dönemde Edinilmiş MallarEklenecek ve denkleştirilecek bir değer mevcut değilse, diğer eşin maddi bir katkısının bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, rejimin sona erdiği tarihte mevcut olan edinilmiş malın, tasfiye anındaki değerinin yarısı üzerinde diğer eş katılma alacağına sahiptir. Davalı-davacının araçla ilgili talebinin yukarıda açıklanan esaslar çerçevesinde incelenerek, neticesine göre karar verilmesi gerekir ......................................................................................................... 297 BORÇLAR HUKUKU Ayıplı Araç İçin Ödenen Bedelinin Ticari Faiziyle Birlikte Tahsili- Davaya konu uyuşmazlığın temelinde yatan motor arızası konusunda rapor vermeye yeterli konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden ayıbın varlığını ve niteliğini belirleme konusunda teknik bilirkişinin uzman olduğu, hukukçu bilirkişiden bu konuda teknik rapor alınamayacağı gözetilmek suretiyle ayıbın hileli ayıp olup olmadığı konusunda Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda davacı alıcının iğfal edilip edilmediğinin tespiti ile varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir ........................................................................... 281 BOŞANMA HUKUKU Kadının Eşi Hakkında Haksız Şikayette Bulunması- Davacı, birleşen boşanma davasında eşinin kendisini haksız olarak şikayet ettiğini ve cinsel ilişkinin gerçekleşmediğini savunmuş, yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, davalı kadının eşi hakkında haksız şikayette bulunduğu kanıtlanmıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında davacının birleşen boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerekir.......................................................................................... 296 Yüksek Mahkeme Kararları Kısa Özetleri XXII CEZA HUKUKU Bina İçinde Muhafaza Altına Alınmış Olan Eşya Hakkında Hırsızlık Suçu- Apartmandaki mutfaktan girdiği dairede bulunan kombiyi aldıktan sonra karşı daireye girip aynı şekilde eylemini gerçekleştirdiğini ifade ettiği, arada belirgin bir zaman aralığının bulunmadığı, 5237 sayılı TCK'nın 43/1. maddesi gereğince değişik zamanlarda aynı kişiye karşı aynı suçun işlenmesi durumunun somut olayla örtüşmediği anlaşıldığından, eylemin tek suç olarak kabul edilmesi gerekirken zincirleme şeklinde gerçekleşen suç olarak kabulü, bozmayı gerektirmiştir......................................................... 408 Cep Telefonlarının Bilişim Sistemine Girme ve Orada Kalma Suçu- Cep telefonlarında mobil işletim sistemleri bulunduğu ve program yüklenebilmesinin mümkün olduğu gözetilerek, taraflara ait cep telefonları alınıp uzman bilirkişi tarafından incelenip, iletişim kayıtları ile karşılaştırılmak suretiyle program yükleme veya internetten gönderme şeklinde suça konu mesaj gönderilip gönderilmediğinin araştırılması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, cep telefonlarının bilişim sistemine girme ve orada kalma suçunun konusunu oluşturmayacağından bahisle, eksik incelemeye dayanarak yazılı şekilde hüküm kurulması, yasaya aykırıdır. ............................................................ 390 Bütün kararlar bu şekilde özetli olarak dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 HUKUKÎ MAKALELER LEGAL WRITINGS * Türk Yargı Kararlarında Gerekçe ve Önemi Justification and Its Importance In Turkish Judicial System Yard. Doç. Dr./Asst. Prof. Dr. Ali TÜRKMEN * Anayasa Mahkemesi ve Kamulaştırmasız El Atmanın Yasallaştırılması Girişimleri Constitutional Court and Attempts to Legalize Confiscating without Expropriation Yard. Doç. Dr./Asst. Prof. Dr. Sadullah ÖZEL * Trafik Güvenliğini Taksirle Tehlikeye Sokma Suçu The Reckless Endangerment Crime of Traffic Safety Dr. Cengiz APAYDIN * Eşyaya Bağlı İrtifak Haklarında İrtifakın Yerinin Değiştirilmesini Talep Hakkı The Right to Request Relocation of the Encumbrance in Easement Rights Gökçe CANARSLAN H TÜRK YARGI KARARLARINDA GEREKÇE VE ÖNEMİ* (JUSTIFICATION AND ITS IMPORTANCE IN TURKISH JUDICIAL SYSTEM) Yard. Doç. Dr./Asst. Prof. Dr. Ali TÜRKMEN** ÖZ Yargısal kararların en temel unsurlarından sayılan ve adil yargılamanın bağlayıcı prensiplerinden kabul edilen "Gerekçe", herkes için bir "hak" tır. Herkes için bir "hak” olan "Gerekçeli Karar", ulusal ve uluslararası mevzuat düzenlemeleriyle güvence altına alınmıştır. Türü ne olursa olsun, yargısal kararları gerekçelendirmek, hukuksal bir zorunluluktur. "Gerekçe” yle ilgili amir (buyurucu) hükümlerin gereklerini yerine getirmemenin sorumluluk doğuracağı da kuşkusuzdur. Çalışmamızda, yargısal kararların gerekçeli olmasının, adil yargılanma hakkının tabii bir gereği olduğu, hukukun üstünlüğünün tezahüründe, adaletin tecellisinde, yargıya olan güvenin artırılarak kamu, vicdanının tatmininde kararların gerekçelendirilmesinin önemli olduğu yönünde değerlendirmeler yapılmıştır. Anahtar Kelimeler: Karar, Gerekçe, Gerekçeli Karar, Adil Yargı. ABSTRACT “Justification” that is anticipated as one of the fundamental components of judicial decisions validity processes and admitted as one of the bounding principles of fair trial processes is a privilege for everybody. “justified decision” which is a “privilege” for everbody is guaranteed by national and international legislative arrangements. Provision of justifying legislative decisions whatever type it is, is a juridical obligation. Not realizing the requirements of imperative provisions related to “justification” will doubtlessly bring about responsibility. H Hakem denetiminden geçmiştir. Bu makale 15.09.2015 tarihinde Yayınevimize ulaşmış olup, 02.10.2015 tarihinde hakem onayından geçmiştir. ** OMU Hukuk Fakültesi, Medeni Usul Hukuku ABD. Öğretim Üyesi * Türk Yargı Kararlarında Gerekçe ve Önemi 26 In our study, evaluations on of legal decisions being justified, that this is a natural requirement of fair trial process, importance of justification of decisions in satisfying public conscious by increasing trust in law,in administration of justice, in manifestation of supremacy of law have been carried out. Keywords: decision, justification, justified decision, fair trial. *** ... Dünyada yaşam düzeni, “ilişkiler” içinde yürütülür. Hayat bir “ilişki ağı” dır. İlişkiler ağında ilişkilerin hak ihlallerine yol açması tabiidir. Hak ihlalleri vukuunda bunları gidermek zorunluluğu doğar İşte burada “yargı erki” devreye girer. Hak ihlallerinde a) İhlâlleri azaltıcı ve önleyici tedbirleri almak, idari mercilerin görevidir. b) İhlâllerin vukuunda ise, meydana gelen çekişmeleri yargılama yoluyla sona erdirmek, yargının vazifesidir. Yargının faaliyetlerinde esas ve nihai tasarruf, “karar vermek” tir. “Karar”, bir istemi sonuca bağlamak ya da bir çekişmeyi sonlandırmaktır. “Karar” ve “Karar tasarrufu”, ulusal ve uluslararası alanlarda, siyasi, sosyal, ekonomik, hukuki, ticari, askeri, kültürel vb, sahalarda özel, kamusal, yönetsel, yargısal iş, işlev ve işlemlerde söz konusu olabilir. Bir olgunun tespitine, belirlenmesine, bir hakkın varlığına, yokluğuna, kabulüne, reddine, iptaline, iâdesine, istirdadına, tesciline, alınmasına, verilmesine karar verilebilir... Makalenin devamına, dergimizin dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 H ANAYASA MAHKEMESİ VE KAMULAŞTIRMASIZ EL ATMANIN YASALLAŞTIRILMASI GİRİŞİMLERİ* (CONSTITUTIONAL COURT AND ATTEMPTS TO LEGALIZE CONFISCATING WITHOUT EXPROPRIATION) Yard. Doç. Dr./Asst. Prof. Dr. Sadullah ÖZEL** ÖZ Kamulaştırma işlemi, anayasal meşruiyeti olan yasal bir mülkiyet hakkı kısıtlaması iken, kamulaştırmasız el atma hukuksal dayanağı olmayan bir müdahaledir. Türk hukuk uygulamasında kamulaştırmasız el atmaya ilişkin dava açma hakkını kısıtlayan 221 sayılı Kanun ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 38. maddesi, birçok uyuşmazlığın adli yargıda çözüm olanağını ortadan kaldırmıştır. Anayasa Mahkemesi'nin 38. maddeyi iptal eden kararı ve bu karar sonrasında Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun bu iptal kararını işlevsiz kılan içtihadı, iç hukuktaki uyuşmazlıkların İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi'ne(İHAM) taşınmasına neden olmuştur. İHAM tarafından verilen ihlal ve tazminatla sonuçlanan kararlar, idareye ve Yasakoyucu'ya Kamulaştırmasız el atmaya ilişkin pozitif düzenleme yapma ihtiyacını dayatmıştır. .... Anahtar Kelimeler: Kamulaştırmasız el atma, yasallık, anayasal denetim, mülkiyet hakkı, adil yargılanma hakkı ABSTRACT While expropriation is a legitimate constitutional restriction on the right to property, confiscating private property without expropriation has no legal basis. In Turkish law, the Act numbered 221 and the 38th article of the Expropriation Law numbered 2942, which restricted the right to sue for confiscation without expropriation, also eliminated the possibility of judicial solution of the disputes. Even The Constitutional Court revoked the Article 38 of the Expropriation Law, the General H Hakem denetiminden geçmiştir. Bu makale 14.09.2015 tarihinde Yayınevimize ulaşmış olup, 29.09.2015 tarihinde hakem onayından geçmiştir. ** Batman Üniversitesi İİBF * 28 Anayasa Mahkemesi ve Kamulaştırmasız El Atmanın Yasallaştırılması Girişimleri Assembly of the Supreme Court’s practices resulted in the Constitutional Court’s annulment decision to become dysfunctional. The General Assembly of the Supreme Court’s case law gave rise to recourses to the European Court of Human Rights. Resulting in violation and compensation given by the ECHR’s decisions in favor of violation and compensation, have obliged Turkish administration and legislator to make positive legislations with regards to confiscation without expropriation. ... Keywords: Confiscation without expropriation, Legitimacy, Constitutional review, Property right, Right to a fair trial *** ... Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan davalarda, Geçici 6. madde sonrası iki ayrı usul ortaya çıkmıştır. 9.10.1956-4.11.1983 tarihleri arasındaki kamulaştırmasız el atmalara ilişkin davalarda Geçici 6. madde uygulanmakta, 4.11.1983 sonrası kamulaştırmasız el atmalardaki davalarda ise Yargıtay İBK Kararı ile belirlenen yöntem uygulanmaktadır. Öncelikle bu hukuksal temeli olmayan ayrımın giderilmesini sağlayacak ve tüm kamulaştırmasız el atmalar açısından geçerli bir yasal düzenlemenin yapılması gerekmektedir. Kamulaştırmasız el atma sonucu hakları ihlal edilenler için asgari olarak yasal kamulaştırma işleminin malike sağladığı güvenceleri içeren kalıcı bir düzenlemenin yapılması zorunluluğu bulunmaktadır. ... Makalenin devamına, dergimizin dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 H TRAFİK GÜVENLİĞİNİ TAKSİRLE TEHLİKEYE SOKMA SUÇU* (THE RECKLESS ENDANGERMENT CRIME OF TRAFFIC SAFETY) Dr. Cengiz APAYDIN** ÖZ Deniz, hava veya demiryolu ulaşımında, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından bir tehlikeye taksirle neden olma suçu tehlike suçu olup, bu suçla taksirle meydana gelebilecek eylemler cezalandırılarak trafik güvenliği ve düzeni korunurken, trafikteki insanların hayatı, sağlığı veya malvarlığı güvenliği de taksirli eylemlere karşı korunmaktadır. Serbest hareketli bir suç olup, somut olayın özelliklerine göre aktif veya pasif davranışın kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeye neden olup olmadığı araştırılmalıdır. Trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma eylemi, deniz, hava veya demiryolu ulaşımında kaza tehlikesini oluşturmaya elverişli olmalı ve nedensellik bağı kurulabilmelidir. Somut tehlikeyi ortadan kaldıran önlemleri zamanında ve yeterince almayan veya tehlikenin devamına ya da büyümesine neden olan kişi açısından bu suçun maddi unsuru gerçekleşmiş sayılır. Anahtar Kelimeler: Trafik güvenliği, trafik düzeni, somut tehlike suçu, nedensellik bağı, taksirle tehlikeye neden olma suçu. ABSTRACT The reckless endangerment of life, health or property during sea, air or railway transportation is an offence that, in itself, has dangers. The creation of this offence means that reckless acts can be punished and the lives, health and property of passengers are protected against reckless acts. Different types of reckless acts are not exhaustively listed H Hakem denetiminden geçmiştir. Bu makale 30.06.2015 tarihinde Yayınevimize ulaşmış olup, 30.09.2015 tarihinde hakem onayından geçmiştir. ** Cumhuriyet Savcısı * Trafik Güvenliğini Taksirle Tehlikeye Sokma Suçu 30 in law and the law can apply to any type of act which is considered reckless. In order to determine whether an offence has been committed each specific incident must receive due consideration to determine whether any act of an active or passive nature has endangered the life, health or property of a passenger. In order for the offence to be committed the relevant act must be capable of creating a danger during transportation by sea, air or railway. Moreover, there should be a reasonable link between the act committed and the result of the endangerment. Actus reus is deemed to exist for a person who has not taken sufficient and necessary measures in time, or for a person who has caused the continuation of or increase in the danger. Keywords: Safety of traffic, order of traffic, concrete endangerment, reasonable link, ehdangerment by a reckless act. *** ... Trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma suçu, taksirle yaralama veya taksirle öldürme suçlarından bağımsız bir suç olup, fail yaralama veya ölüm sonucunun ya da maddi hasarın meydana gelmesini istememekte; ancak göstermesi gereken objektif dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı için bireylerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı açısından somut bir tehlike meydana gelmektedir. Fail, burada objektif özen yükümlülüğüne aykırı hareket etmesi nedeniyle öngörülebilir ve önlenebilir somut tehlike neticesini öngörmediği ve önlemediği için, gerçekleşen neticeden dolayı sorumlu tutulmaktadır. Makalenin devamına, dergimizin dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 H EŞYAYA BAĞLI İRTİFAK HAKLARINDA İRTİFAKIN YERİNİN DEĞİŞTİRİLMESİNİ TALEP HAKKI* (THE RIGHT TO REQUEST RELOCATION OF THE ENCUMBRANCE IN EASEMENT RIGHTS) Gökçe CANARSLAN** ÖZ İrtifak hakları, bir taşınmaz üzerinde diğer bir taşınmaz lehine tapu siciline tescil edilmek suretiyle kurulmuş bir ayni haktır. Bir taşınmaz üzerinde irtifak hakkı kurulması halinde bu hak, malikin mülkiyet hakkını bir ölçüde sınırlamakla birlikte, kural olarak tamamen kullanımını ortadan kaldırmayacaktır. İrtifak hakkının kurulduğu zaman mevcut olmayan çeşitli şartların gerektirmesi halinde yüklü taşınmaz malikine, hakkın değişen koşullara uyarlanması için bazı yetkiler tanınmıştır. Bunlardan biri de MK md. 791'e göre irtifakın kurulduğu yerin değiştirilmesini talep yetkisidir. Yüklü taşınmaz maliki, taşınmazın belli bir kısmında bulunan irtifakın uygun başka bir yere nakledilmesiyle, arazisinden daha fazla yarar elde etme imkanına sahip olacaktır. Lehine irtifak hakkı kurulan malik, bu talebi kabul ettiğinde anlaşmayla, kabul etmezse mahkeme kararı ile değişiklik gerçekleştirilecektir. Değişiklikle birlikte çoğu zaman irtifak hakkının terkin edilerek sona ermesinin önüne geçilerek, hakkın devamlılığı sağlanabilecektir. Anahtar Kelimeler: Sınırlı ayni hak, irtifak, yer değiştirme, yüklü taşınmaz, terkin H Hakem denetiminden geçmiştir. Bu makale 16.09.2015 tarihinde Yayınevimize ulaşmış olup, 28.09.2015 tarihinde hakem onayından geçmiştir. ** İstanbul Üniversitesi Özel Hukuk Doktora Öğrencisi, [email protected] * 32 Eşyaya Bağlı İrtifak Haklarında İrtifakın Yerinin Değiştirilmesini Talep Hakkı ABSTRACT Easement rights are a kind of right in rem that can be established by registering the encumbrance in favor of a real estate. Although establishing an easement on a property restricts the rights of owner considerably, it does not completely remove the right to use it as a rule. The owner of the encumbered property is entitled to claim adjustment of the easement to changing conditions if unforseeable circumstances at the time of establishing easement deem it necessary. One of these options is the right to claim relocation of the encumbrance in accordance with Article 791 of the Turkish Civil Code. The owner of the encumbered property can request relocation of the encumbrance to another available place so that he/she will be able to gain more profit from his/her real estate. If the beneficial owner of the easement agrees with the claim, the relocation will be established by the agreement of the parties, otherwise, the relocation will be provided by a court decision. By means of the adjustment procedure, generally the termination of the easement right by the deletion will be prevented and the maintenance of the right will be provided. Keywords: Limited rights in rem, easement, relocation of the encumbrance, encumbered property, deletion of entries *** ... Eşyaya bağlı irtifak haklarıyla ilgili hükümler arasında kurulduğu günün şartları değişse dahi ilk andaki durumuyla hakkın devam edeceğini belirten ahde vefa prensibine karşılık, MK md.791'e göre belli şartlar dahilinde emprevizyon teorisi uyarınca, irtifakın yerinin değiştirilebileceği belirtilmiştir. İrtifakın yerinin değişmesiyle bazen hakkın tamamen sona erdirilmesinden kurtarılmakta, çoğu zaman ise yüklü taşınmaz malikinin mülkiyet hakkından daha fazla yararlanabilmesine imkan tanınmaktadır. Makalenin devamına, dergimizin dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 UZMAN GÖRÜŞLERİ EXPERT OPINIONS * Tasarrufun İptali Davasını Açma Hakkı Kötüye Kullanılabilir mi? Tasarrufun İptali Davasını Açma Hakkının Kötüye Kullanılmış Olmasının Yaptırımı Nedir? (İİK m.277) (MK. m.2) Is It Possible to Abuse the Right to Initiate an Annulment Suit to Cancel Disposal? What is the Ramification of Abusing the Right to Initiate an Annulment Suit to Cancel Disposal? (Code of Execution & Bankruptcy Art. 277 (Civil Code Art. 2) Av./Atty. Talih UYAR * Seçimlik Davanın Şartları ve Sonuçları Conditions and Results of an Optional Lawsuit Av./Atty. İsmail KÖK * Türk Sermaye Piyasasında Finansal Raporlama Esasları Fundamentals of Financial Reporting in the Turkish Capital Market Yavuz AKBULAK (SPK Başuzmanı/Chief Expert of Capital Markets Board of Turkey) TASARRUFUN İPTALİ DAVASINI AÇMA HAKKI KÖTÜYE KULLANILABİLİR Mİ? TASARRUFUN İPTALİ DAVASINI AÇMA HAKKININ KÖTÜYE KULLANILMIŞ OLMASININ YAPTIRIMI NEDİR? (İİK M.277) (MK. M.2) (IS IT POSSIBLE TO ABUSE THE RIGHT TO INITIATE AN ANNULMENT SUIT TO CANCEL DISPOSAL? WHAT IS THE RAMIFICATION OF ABUSING THE RIGHT TO INITIATE AN ANNULMENT SUIT TO CANCEL DISPOSAL? (CODE OF EXECUTION & BANKRUPTCY ART. 277 (CIVIL CODE ART. 2)) Av./Atty. Talih UYAR* .... Bu uyuşmazlıkta; davalı vekili 03.08.2015 tarihli “cevap dilekçesi” nde ısrarla “davacı-alacaklının bilgisi dahilinde tüm satışların gerçekleştiğini, yapılan satışlardan hemen sonra davacı alacaklıya ödemeler yapıldığını, davacı lehine ipotek tesis edildiğini” belirterek “davacının, dava hakkı bulunmadığını” ileri sürmüştür. Gerçekten, davalı vekili; -Cevap dilekçesinin 5. sayfasında; “iptali istenen tasarrufların davacının bilgisi dahilinde yapılmış olduğunu…”, ayrıca yine cevap dilekçesinin 5. sayfasında; “ davacı tarafın borç tasfiye protokolünün düzenlenmesinden hemen sonra kendisine yapılan ödemeleri kabul edip, ipoteği fek edip, satış yapılmasına muvafakat ettiğini, davalı İ.K. adına kayıtlı hale gelen gayrimenkul üzerinde davacı alacaklı lehine ipotek tesis edildiğini, bütün bunların davacı alacaklının bilgisi dahilinde gerçekleştiğini”, -Cevap dilekçesinin 6. sayfasında; “… ilçesi … beldesindeki 3 ve 4 parsel nolu taşınmazların, davacının bilgisi dahilinde, üzerindeki BANK ASYA’ ya verilen ipoteklerle birlikte davalı müvekkili İ. K.’ye devredilmiş olduğunu ve yine aynı cevap dilekçesinin 6. sayfasında “ihtiyati ha* İzmir Barosu Avukatlarından. (9 Eylül Ünv. Huk. Fak. E. Öğr. Görv.) Bu yazı, bir dava dosyasına hukuki mütalâa(uzman görüşü) olarak sunulmuştur. 36 Tasarrufun İptali Davasını Açma Hakkı Kötüye Kullanılabilir mi? Tasarrufun İptali Davasını Açma Hakkının Kötüye Kullanılmış Olmasının Yaptırımı Nedir? (İİK m.277) (MK. m.2) ciz kararına konu olan taşınmazların davacının bilgisi dahilinde el değiştirdiğini…”, -Cevap dilekçesinin 7. sayfasında; “… ili … ilçesi … beldesindeki 19 parselde kayıtlı otelin davalı müvekkili İ. K.’ye devrinden sonra davacı alacaklıya, bu otel üzerinde 2.998.568,74 USD lik ipotek tesis edilmiş olduğunu, bütün bunların davacı alacaklının bilgisi dahilinde gerçekleştiğini…”, -Cevap dilekçesinin 9. sayfasında; “davacı tarafın borç tasfiye protokolünden sonra kendisine yapılan ödemeyi kabul edip, ipoteği fek ettirmesinden ve satışın yapılmasına muvafakat etmesinden sonra ‘yapılan satıştan haberim yok’ diyerek yapılan satışın muvazaalı olduğunu ileri süremeyeceğini” bildirmiştir. Yukarıda belirttiğimiz gibi; “davacının dürüstlük kuralına (MK.2) aykırı olarak davranmış olduğu(dava açmış olduğu)” hususu davalı tarafından yargılamanın her safhasında ileri sürülebileceği gibi, bu husus mahkemece de re’sen araştırılacağından, davalı vekilinin “cevap dilekçesi”nin belirttiğimiz sayfalarında ileri sürdüğü “yapılan satışların davacı-alacaklının bilgisi dahilinde gerçekleştiği” hususu –davacı alacaklıya yapılan ödemeler ve davacı alacaklı lehine satıştan sonra kurulan ipotekler dikkate alınarak- mahkemece değerlendirilerek, davacı alacaklının yapılan satışlardan haberdar olduğu halde daha sonra “bu satışların kendisinden mal kaçırmak amacıyla yapıldığını” ileri sürmesinin-yukarıda sayfa 7-11’de yapılan açıklamalar ve atıf yapılan Yargıtay içtihatları doğrultusunda- MK. 2 çerçevesinde “hakkın kötüye kullanılması” ve “dürüstlük kuralına aykırı davranış” teşkil edip etmediğinin irdelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekecektir. Yazının devamına, dergimizin dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 SEÇİMLİK DAVANIN ŞARTLARI VE SONUÇLARI (CONDITIONS AND RESULTS OF AN OPTIONAL LAWSUIT) Av./Atty. İsmail KÖK* ... Seçimlik davaya ilişkin temel düzenleme 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri kanunu ile hukukumuzda ilk defa yapılmıştır. Yürürlükten kaldırılan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri kanununda Seçimlik dava ile ilgili bir düzenleme olmadığından seçimlik dava ile ilgili yeni yapılan düzenlemenin yürürlükten kaldırılan 1086 sayılı kanunda herhangi bir karşılığı bulunmamaktadır. Seçimlik davaya girmeden önce Seçimlik borç kavramının bilinmesi gereklidir. Seçimlik dava 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri kanununun 112.maddesinde düzenlenmiş iken, seçimlik borç bir borçlar hukuku kavramı olması sebebiyle 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 87.maddesinde düzenlenmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun seçimlik borç kenar başlığı altında 87.maddede “Seçimlik borçlarda, hukuki ilişkiden ve işin özelliğinden aksi anlaşılmadıkça, edimlerden birinin seçimi borçluya aittir.” denilmektedir. Yürürlükten kaldırılan 818 sayılı Borçlar Kanunun 71.maddesinde seçimlik borç düzenlenmiş olup, yeni yapılan düzenleme ile eski düzenleme arasında yapılan dil sadeleştirmesi dışında başka hiçbir değişiklik yoktur. ... Seçimlik borç eski Borçlar kanununda düzenlenmiş olmasına rağmen, seçimlik davanın kanunda düzenlenmemiş olması büyük bir eksiklik olarak belirtilmekte ve bu husus doktrinde eleştiri konusu yapılmaktaydı. Seçimlik davanın kanunda düzenlenmiş olması, bir borçlar hukuku kurumu olan seçimlik borç kurumuyla ilgili yasal düzenlemeyle de bir paralellik sağlamıştır. Her seçimlik borç, seçimlik dava açılmasına sebebiyet vermemesine rağmen, seçimlik davalar seçimlik borçlarda söz konusu olmaktadır. Seçimlik borçların dava edilmesi halinde Hukuk Mu* Konya Barosu Avukatı Seçimlik Davanın Şartları ve Sonuçları 38 hakemeleri kanunun 112.maddesinde düzenlenmiş bulunan seçimlik davalar ortaya çıkacaktır. Seçimlik dava kanunda düzenlenmiş olmasına rağmen, seçimlik davada, dava konusu iki farklı edim olması sebebiyle, yargılama aşamasında dava ile ilgili harçların, yargılama giderlerinin ve temyiz giderlerinin hesaplanmasında, harçların neye göre alınacağının gerek kanunda ve gerekse de harçlar kanununda belirtilmemesi bir eksiklik olarak karşımıza çıkmakta ve bu husus belirsizliğe yol açmaktadır. Bu konularda birincil olmasa bile ikincil düzenlemelerle açıklık getirilmesi gerektiği düşünülmektedir. Seçimlik davalarla ilgili harçların alınmasına ilişkin Harçlar kanununda bir düzenleme yapılması isabetli olacaktır. Kanunda düzenlenen seçimlik davanın, kanunda düzenlendiği şekilde uygulanabilirliğinin fazla olmayacağı düşünülmektedir. Ancak TBK.87.maddesinin emredici nitelikte olmaması dikkate alındığında, tarafların seçimlik borç konusunda sözleşme yapabilecekleri göz ardı edilmemelidir. Bu sebeple taraflar seçimlik borç konusunda iradelerine uygun olarak sözleşme yapabileceklerdir. Seçimlik davanın, ancak ekonomik kriz dönemlerinde edim alacaklısının kendisinin edimini seçme hakkına sahip olmadığını düşündüğü durumlarda, sözleşme ile hangi edimi ifa edeceğini borçluya tanıyabileceği düşünülmektedir. Krizin olmadığı serbest piyasa ekonomilerinde seçimlik dava ile karşılaşma oranının çok düşük olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Yazının devamına, dergimizin dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 TÜRK SERMAYE PİYASASINDA FİNANSAL RAPORLAMA ESASLARI* (FUNDAMENTALS OF FINANCIAL REPORTING IN THE TURKISH CAPITAL MARKET) Yavuz AKBULAK (SPK Başuzmanı/Chief Expert of Capital Markets Board of Turkey) ... Bilindiği üzere, 06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu (6362 sayılı SPKn/Kanun), 30.12.2012 tarihli ve 28513 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş ve yeni Kanun ile birlikte (mülga) 2499 sayılı SPKn yürürlükten kaldırılmıştır. 6362 sayılı SPKn’nun amacı, sermaye piyasasının güvenilir, saydam, etkin, istikrarlı, adil ve rekabetçi bir ortamda işleyişinin ve gelişmesinin sağlanması, yatırımcıların hak ve menfaatlerinin korunması için sermaye piyasasının düzenlenmesi ve denetlenmesidir. 6362 sayılı SPKn; a) sermaye piyasası araçları ve ihraççılara, b) finansal raporlama, bağımsız denetim, derecelendirme ve değerlemeye, c) sermaye piyasası faaliyetleri, aracılar ve özdüzenleyici kuruluşlara, ç) kurumsal yatırımcılara, d) denetim ve önlemlere ve e) piyasa suçları ve yaptırımlara ilişkin çok önemli yeni düzenlemeler getirmiştir. Esasen finansal raporlar, işletmelerin faaliyetleri hakkında bilgi edinmenin en temel aracıdır. Bu özelikleri nedeniyle finansal raporlar, kamuyu aydınlatma ilkesi kapsamında olmazsa olmaz bir önemi haizdir. Finansal raporların uluslararası standartlara uygun ve kaliteli bir şekilde hazırlanması kadar önemli bir diğer husus ise, bu raporların yine uluslararası standartlara uygun bir şekilde bağımsız denetime tabi tutulmasıdır. * Bu yazıda yer alan görüşler yazarına ait olup çalıştığı kurumu bağlamaz, yazarın çalıştığı kurum veya göreviyle ilişki kurulmak suretiyle kullanılamaz. 40 Türk Sermaye Piyasasında Finansal Raporlama Esasları 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 88’inci maddesinde Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu’na, TTK’ya tabi tüm gerçek ve tüzel kişilerce uygulanması zorunlu, uluslararası muhasebe/finansal raporlama standartları ile uyumlu Türkiye Muhasebe Standartları’nı yayımlama yetkisi verilmiştir. Mezkur maddede, diğerlerinin yanında, SPKn kapsamındaki tüm kurumların finansal tabloları ile konsolide finansal tablolarına ilişkin özel hükümlerin saklı olduğu belirtilmiştir. Dolayısıyla, TTK çerçevesinde Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK/Kurul) muhasebe standartları alanında, Türkiye Muhasebe Standartları ile uyumlu ikincil düzenlemeler yapma olanağı bulunmaktadır. 6362 sayılı SPKn ile bu konuda düzenleme yapma yetkisi SPK’ya verilmiştir. ... Yukarıda yer alan düzenlemelerle; a) Finansal tablolarının hazırlanmasında Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu tarafından yayımlanan TMS/TFRS’nin esas alınması hüküm altına alınmıştır. b) “İşletme” tanımı, yatırım fonları ile konut finansmanı ve varlık finansmanı fonları dışında kalan tüm ihraççılar ve sermaye piyasası kurumlarını kapsayacak şekilde genişletilmiştir. İşletme tanımına, borsa dışı halka açık ortaklıklar, ipotek finansmanı kuruluşları, varlık kiralama şirketleri, merkezi takas kuruluşları, merkezi saklama kuruluşları, veri depolama kuruluşları, derecelendirme kuruluşları, değerleme kuruluşları ve bağımsız denetim kuruluşları dahil edilmişlerdir. c) Banka ve sigorta şirketlerinde olduğu gibi, sermaye piyasası araçları borsada işlem gören finansal kiralama, faktöring ve finansman şirketlerinin, özel mevzuatlarına göre belirlenmiş şekil ve esaslar çerçevesinde finansal raporlarını düzenlemeleri, Tebliğ’de öngörülen finansal rapor düzenleme yükümlülüğünün yerine getirilmesi hükmünde olduğu hususu düzenlenmiştir. ç) Konsolide finansal tablo düzenleme yükümlülüğü bulunan yatırım ortaklıkları, konsolide finansal tablolarının yanında bireysel finansal tabloların hazırlanması yükümlülüğü getirilmiş olup, yatırım ortaklılarının uygulamaya uyum sağlayabilmeleri bakımından söz konusu yükümlülüğün uygulanma tarihi 01.01.2014 tarihinden sonraki ilk ara dönemden başlamak üzere ertelenmiştir. ... Yazının devamına, dergimizin dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 HUKUK HABERLERİ LEGAL NEWS * Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği Değiştirildi * Türk Dişhekimleri Birliği ve Dişhekimleri Odalarının Anlaşmalı Dişhekimlerinin Çalışma Esasları Hakkında Yönetmelik Değiştirildi * 6772 sayılı Kanun Kapsamına Giren Kurumlarda Çalışan İşçilere, 2015 Yılında Yapılacak İlave Tediyelerin Sürelerinin Belirlenmesi Hakkında Karar Yayınlandı * Elektrik Piyasasında İnşaatına Başlanmış Olan Tesislere Yeni Üretim Lisansı Verilmesi Hakkında Yönetmelik Yürülükten Kaldırıldı * Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesi Yayınlandı * Hukuk Muhakemeleri Kanunu Bilirkişi Ücret Tarifesi Yayınlandı * Hukuk Muhakemeleri Kanunu Hakem Ücret Tarifesi Yayınlandı * Hukuk Muhakemeleri Kanunu Tanık Ücret Tarifesi Yayınlandı * Ceza Yargılamasında Kanun Yolu ve Temyiz * Avukatlık Ücret Sözleşmeleri Konulu Panel Hukuk haberlerinin tamamına Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz YARGITAY HUKUK KARARLARI COURT OF CASSATION CIVIL CHAMBER DECISIONS * Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları Court of Cassation Assembly of Civil Chambers Decisions * Yargıtay Hukuk Daire Kararları Court of Cassation Civil Chambers Decisions YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARLARI COURT OF CASSATION ASSEMBLY OF CIVIL CHAMBERS DECISIONS YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. 2013/10-2281 Karar No. 2015/1727 Tarihi: 19.06.2015 İlgili Kanun/Madde 818 s. BK/50, 51, 141 • MESLEK HASTALIĞI SONUCU SÜREKLİ İŞGÖREMEZLİK • SORUMLULUKTA AYRI AYRI HER İŞVERENİN KENDİ KUSURUNDAN SORUMLU OLMASI GEREĞİ ÖZETİ: Davacının meslek hastalığına yakalandığı tarihe kadar iki ayrı işyerinde, 10.04.2002-01.02.2003 tarihleri arasında C.. C.. Yıkama Ltd. Şti işyerinde, 02.06.2003-17.06.2004 tarihleri arasında E.. Yıkama Ltd. Şti. işyerinde çalıştığı anlaşılmaktadır. Bu tür, muhtelif işyerlerinde çalıştıktan sonra meslek hastalığının ortaya çıkması halinde, her işyerinde geçen çalışma süresi ve koşullarının meslek hastalığı nedeniyle oluşan sürekli iş göremezlik oranına etkisi farklı olacağından işverenlerin kusurlarının ayrı ayrı belirlenmesi zorunludur. Bu nedenle, bu tür sorumlulukta müteselsilen değil, ayrı ayrı her işverenin kendi kusurundan sorumlu olması kabul edilmelidir. O halde, ayrı zamanlarda ve ayrı ortamlarda meslek hastalığının oluşmasında birbirleriyle irtibatlı olmaksızın katkıları bulunan davalıların kusurları oranında Kurum alacağından sorumlu tutulmaları gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davalıların müşterek ve müteselsil sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne ilişkin kararda direnilmesi isabetsiz bulunmasına göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır. Yargıtay Hukuk Kararları 46 YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. 2014/4-77 Karar No. 2015/1712 Tarihi: 19.06.2015 İlgili Kanun/Madde 2709 s. AY/40, 125, 129 657 s. DevletMemurlarıK/13 • HAKSIZ EYLEM NEDENİYLE MANEVİ TAZMİNAT İSTEMİ • DAVANIN KAMU GÖREVLİSİNİN HİZMET KUSURUNDAN MI KİŞİSEL KUSURUNDAN MI KAYNAKLANDIĞININ TESPİTİ • İDARE ALEYHİNE AÇILMASI GEREKEN DAVALAR ÖZETİ: Davacı, davalı F.. A..’ın başmüfettiş olduğunu, hakkında yürüttüğü soruşturma nedeniyle kendisine ait bilgisayardaki S. adresine girdiğini, arkadaşları ile yaptığı görüşmelere ait bilgileri kayıt altına alarak soruşturma dosyasına eklediğini, davalının eyleminin haberleşme özgürlüğünün ihlali niteliğinde olduğunu ve kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu belirterek eldeki tazminat davasını açmıştır. Davacının bu iddiası, içerikçe davalının kamu görevi sırasında ve yetkisini kullanırken işlediği bir kusura dayanmaktadır. Hal böyle olunca, davalının görevi dışında kalan kişisel kusuruna dayanılmadığına, eylemin görev sırasında ve görevle ilgili olmasına ve hizmet kusuru niteliğinde bulunmasına göre, eldeki davada husumet kamu görevlisine değil, idareye düşmektedir. Öyle ise, dava idare aleyhine açılıp, husumetin de idareye yöneltilmesi gerekir. Bu nedenle, yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, davalı F.. A.. hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeni ile reddedilmesi gerektiği gözetilmeyerek işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. O halde, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Civil Chamber Decisions YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. 2014/18-51 Karar No. 2015/1678 Tarihi: 17.06.2015 47 İlgili Kanun/Madde 2709 s. AY/46 2942 s. KamulaştırmaK/11 • KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN TESPİTİ VE TESCİL İSTEMİ • BİRDEN FAZLA YAPI BİRİM FİYAT LİSTESİ BULUNMASI ÖZETİ: Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil istemine ilişkindir. kamulaştırılan yapılara değer biçilirken, değerlendirme tarihindeki resmi birim fiyatları ve yapı maliyet hesapları ile yıpranma payı da göz önüne alınarak bedelin belirlenmesi; bu değerlendirmeler yapılırken, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nca açıklanan yapı birim fiyat listesi yılın tamamında geçerli olmak üzere saptandığı gibi, yıl içerisinde ilan edilen birden fazla yapı birim fiyat listesi bulunması halinde, en son fiyat listesine göre değerlendirme yapılması gerektiği, yapı birim fiyat listesi tüm yıl için geçerli olmak üzere belirlendiğinden anılan liste uyarınca tespit edilen değere ayrıca endeks ilavesi yapılmasının gerek ve mümkün olmadığı her türlü duraksamadan uzaktır. Yerel Mahkemenin, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapı yönünden, davanın açıldığı 2011 yılının tamamında geçerli olan birim fiyat listesine göre belirlenen değere hükmetmesi gerekirken, ayrıca endeks ilavesi suretiyle güncelleştirilmesi gerektiği yönündeki kabulü ile kamulaştırma bedelinin fazla tespiti ve bu yöne ilişkin direnme kararı isabetsizdir. LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 Yargıtay Hukuk Kararları 48 YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. 2014/18-38 Karar No. 2015/1657 Tarihi: 17.06.2015 İlgili Kanun/Madde 634 s. KMK/10, 12, 50 • ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİ • YAPININ İMARA UYGUN ANCAK PROJESİZ İNŞA EDİLMİŞ OLMASI • EKSİKLİKLERİN GİDERİLİP YASAL KOŞULLARA UYGUN HALE GETİRİLMESİ ÖZETİ: Somut olayda da mahkemece öncelikle davaya konu taşınmaz üzerindeki yapının onaylı projesinin ve sonradan değişiklik yapılmış ise buna ilişkin tadilat projesinin olup olmadığının taraflara ve ilgili belediyeye sorulup etraflıca araştırılması, proje mevcut değilse, ilgili belediyeden alınacak ön bilgiye göre yapının mevcut haliyle imar mevzuatına ve bulunduğu yerin imar durumu ile fenne aykırılık oluşturmadığı veya imara ya da projeye aykırılıklar giderildiği takdirde onay verilebileceğinin saptanması durumunda, öncelikle aykırılıkların giderilmesi daha sonra yapının fiili durumunu yansıtan projenin hazırlattırılıp, ilgili imar müdürlüğünün onayının ve buna bağlı olarak oturma izin belgesinin alınması, ayrıca Kat Mülkiyeti Yasasının 12. maddesinde sayılan diğer belgelerin tamamlattırılması için kat mülkiyetine geçiş suretiyle ortaklığın giderilmesini isteyen davalı tarafa yetki ve yeterli süre verilmesi, bu hususlar eksiksiz yerine getirildiği takdirde de; dava konusu taşınmaz üzerindeki yapıda her bir bağımsız bölümün değeri ve bu değere göre özgülenecek arsa payı uzman bilirkişi aracılığıyla saptanıp varsa fiili taksime göre, taksim yoksa çekilecek kura ile önce her paydaşa birer bağımsız bölüm özgülendikten sonra arta kalan bağımsız bölümlerin pay oranları da gözetilmek suretiyle yine kura ile paydaşlara özgülenerek, gerekiyorsa bedel farkı nedeni ile ödenecek ivaz da belirlenmek suretiyle payların denkleştirilmesi, yönetim planı gibi belgeleri paydaşların imzalamaktan kaçınması halinde bunların imzalanmış sayılması suretiyle araştırmanın tamamlanmasından sonra kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesine; belirtilen koşulların oluşmaması durumunda ancak, satışa karar verilmesi gerekir. LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Civil Chamber Decisions YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. 2014/2-32 Karar No. 2015/1655 Tarihi: 17.06.2015 49 İlgili Kanun/Madde 4721 s. TMK/166, 184 • EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI VE ŞİDDETLİ GEÇİMSİZLİK NEDENİYLE BOŞANMA • MANEVİ TAZMİNAT • DAVALI EŞE KARŞI KASTEN YARALAMA SUÇUNUN İŞLENMİŞ OLMASI ÖZETİ: Davalının zaman zaman evden ayrıldığı ve torun bakmak için oğlunun yanına gittiği, davacı ile davalının arasında yaklaşık 17 yıldır geçimsizlik bulunduğu, davacı M.'nın davalı H.'ya sürekli küfür ettiği, onur kırıcı sözler söylediği ve davalıyı darp ettiği, davacının davalıyı devamlı olarak evden kovduğu belirtilmiştir. Diğer yandan İzmir 5. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 09.05.2012 tarihli 2011/1195 E, 2012/1446 K sayılı kararı ile M.'nın davalı eşe karşı kasten yaralama suçundan dolayı ceza aldığı da anlaşılmaktadır. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle, Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesine göre boşanmaya karar verilebilmesi için davalının az da olsa kusurunun bulunmasının gerekmesine, somut olayda davalı kadına atfı mümkün hiçbir kusurun bulunmadığının anlaşılmasına göre, Hukuk Genel Kurulunca benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. 2013/19-1696 Karar No. 2015/1109 Tarihi: 27.03.2015 • • • • İlgili Kanun/Madde 4077 s. TüketiciK/4 6098 s. TBK/146, 147, 219, 221 6100 s. HMK/186, 266, 281 AYIPLI ARAÇ İÇİN ÖDENEN BEDELİNİN TİCARİ FAİZİYLE BİRLİKTE TAHSİLİ KAZANÇ KAYBI İLE ARACIN SERVİSTE KALACAĞI SÜRE İÇİNDEKİ TAZMİNAT AYIBIN HİLELİ OLUP OLMADIĞI KONUSUNDA RAPOR ALINMASI AYIBIN HİLE İLE GİZLENMİŞ OLMASI LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 Yargıtay Hukuk Kararları 50 ÖZETİ: Somut olayda, davaya konu uyuşmazlığın temelinde yatan motor arızası konusunda rapor vermeye yeterli konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden; ayıbın varlığını ve niteliğini belirleme konusunda teknik bilirkişinin uzman olduğu, hukukçu bilirkişiden bu konuda teknik rapor alınamayacağı gözetilmek suretiyle ayıbın hileli ayıp olup olmadığı konusunda Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda davacı alıcının iğfal edilip edilmediğinin tespiti ile varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile ve yazılı gerekçeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. 2013/4-1575 Karar No. 2015/1102 Tarihi: 27.03.2015 İlgili Kanun/Madde 2709 s. AY/129 657 s. DevletMemurlarıK/13 • KAMU GÖREVLİSİNİN YETKİLERİNİ KULLANIRKEN KUSURU SONUCU KİŞİYE ZARAR VERMESİ • CİNSEL SALDIRI NEDENİYLE MANEVİ TAZMİNAT İSTEMİ • KİŞİSEL KUSUR VE HİZMET KUSURU ÖZETİ: Dava, kamu görevlisinin yetkilerini kullanırken, kusuru sonucu kişiye zarar vermesinden kaynaklanan ve zarar görenin, kamu görevlisi aleyhine açtığı tazminat davasıdır. Davacı, kendisine karşı cinsel saldırıda bulunulduğunu ileri sürerek manevi tazminat isteminde bulunduğundan davacının istemini dayandırdığı bu maddi olgulardan, davalı doktorun göreviyle ilgili bir eylemine değil, salt kişisel kusuruna dayanıldığı anlaşılmaktadır. Anayasanın 129/5. maddesi gereğince memurların ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken meydana gelen zararlara ilişkin davaların idare aleyhine dava açılabilmesinin, eylemin hizmet kusurundan kaynaklanmış olması koşuluna bağlı bulunmasına; dava dilekçesinde sıralanan maddi olguların davalının salt kişisel kusuruna dayanıldığını göstermesi karşısında davanın adli yargı yerinde çözümlenmesi gerekir. Kararların tamamuna dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 YARGITAY HUKUK DAİRE KARARLARI COURT OF CASSATION CIVIL CHAMBERS DECISIONS YARGITAY 1. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/8231 Karar No. 2015/8460 Tarihi: 08.06.2015 İlgili Kanun/Madde 2644 s. TapuK/26 4721 s. TMK/2, 684, 706 6098 s. TBK/237 • ÇAPLI TAŞINMAZDAKİ BİNAYA ELATMANIN ÖNLENMESİ • HARİCİ BİR TAKSİM SÖZLEŞMESİ VE ÖZEL BİR PARSELASYON PLANIN OLUP OLMADIĞI • FİİLİ KULLANMA BİÇİMİNİN OLUŞUP OLUŞMADIĞI • BÜTÜNLEYİCİ PARÇALARDA MALİKLİK ÖZETİ: Taşınmazda fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığının, oluşmuş ise çekişmeli bölümün kimin kullanımına bırakıldığının saptanması, davacıya bırakıldığının saptanması halinde davanın kabul edilmesi, aksi halde davacının taşınmazda çekişmesiz olarak kullandığı yada kullanabileceği bir bölümünün olup olmadığının açıklığa kavuşturulması, kullandığı yada kullanabileceği yer varsa paylı mülkiyet hükümleri gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. YARGITAY 1. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/8204 Karar No. 2015/8459 Tarihi: 08.06.2015 İlgili Kanun/Madde 2982 s. VergiMuafiyetiK/10 3194 s. İmarK/18 4721 s. TMK/684 • ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL İSTEMİ • BİNANIN İMARDAN SONRA YAPILDIĞININ SAPTANMASI Yargıtay Hukuk Kararları 52 ÖZETİ: Çekişme konusu 35 parsel sayılı taşınmazın imar uygulamasına ilişkin belgelerinin getirtilmesi, davalının binasını imardan önce mi sonra mı yaptığının saptanması, imardan önce yaptığı saptanır ise bina yaptığı taşınmazda kayden bir ilgisinin olup olmadığının açıklığa kavuşturulması, eğer davalı binasını mülkiyet alanına yapmış da imar uygulamasıyla çekişmeli parselde kalmışsa 3194 sayılı Yasanın 18. maddesine göre bina bedelinin saptanıp, mahkeme veznesine depo edildikten sonra elatmanın önlenmesi konusunda bir karar verilmesi, bedel ödeninceye kadar davalının binayı kullanma hakkı olduğu gözetilerek, ecrimisil isteğinin reddedilmesi davalının binasını imardan sonra yaptığının saptanması halinde de davacının payı oranında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek gerekçesiz biçimde yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/22801 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/12045 4721 s. TMK/166 Tarihi: 09.06.2015 • BOŞANMA DAVASI • KADININ EŞİ HAKKINDA HAKSIZ ŞİKAYETTE BULUNMASI ÖZETİ: Davacı, birleşen boşanma davasında eşinin kendisini haksız olarak şikayet ettiğini ve cinsel ilişkinin gerçekleşmediğini savunmuş, yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, davalı kadının eşi hakkında haksız şikayette bulunduğu kanıtlanmıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında davacının birleşen boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş olup, hükmün bozulması gerekmektedir. YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/3260 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/4166 4721 s. TMK/170, 202, 222, 224, 236 Tarihi: 11.03.2015 • MAL REJİMİNDEN KAYNAKLANAN ALACAK TALEBİ • KATKI PAYI ALACAĞININ İSPATI • MAL AYRILIĞININ GEÇERLİ OLDUĞU DÖNEMDE EDİNİLMİŞ MALLAR LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 53 ÖZETİ: Araç, eşler arasında mal ayrılığının geçerli olduğu dönemde edinilmiş ise, bu rejimde mal kime ait ise onundur. Şayet diğer eş, bu aracın edinilmesine maddi bir katkı sağlamış ise, ispatlaması şartıyla, katkısı karşılığı bir alacak talep edebilir. Araç edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilmiş ise, bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal kabul edilir. Edinilmiş malların ne şekilde tasfiye edileceği ise, Türk Medeni Kanununun 226-231’nci maddelerinde gösterilmiştir. Bu hükümlere göre, eklenecek ve denkleştirilecek bir değer mevcut değilse, diğer eşin maddi bir katkısının bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, rejimin sona erdiği tarihte mevcut olan edinilmiş malın, tasfiye anındaki değerinin yarısı üzerinde diğer eş katılma alacağına sahiptir. Davalı-davacının araçla ilgili talebinin yukarıda açıklanan esaslar çerçevesinde incelenerek, neticesine göre karar verilmesi gerekirken, açıklanan yönler araştırılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/15724 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/9721 4721 s. TMK/596 Tarihi: 28.05.2015 • VASİYETNAMENİN AÇILIP OKUNMASI İSTEMİ • BİLİNEN TÜM MİRASÇILAR VE DİĞER İLGİLİLERİN USULÜNE UYGUN ÇAĞRILMASI GEREĞİ ÖZETİ: Dava, vasiyetnamenin açılıp, okunması istemine ilişkindir. Mütevaffanın bilinen tüm mirasçılarına, ve vasiyet alacaklılarına vasiyetname ekli duruşma gününü bildirir tebligatın yapılmadığı anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 596/2. maddesi uyarınca bilinen tüm mirasçılar ve diğer ilgililer usulüne uygun çağrılmadan, vasiyetnamenin açılıp okunması doğru değildir. Mahkemece, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 54 Yargıtay Hukuk Kararları YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/15474 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/9072 775 s. GecekonduK/25, 26 Tarihi: 20.05.2015 • BELEDİYEYE PARA ÖDENMESİNE RAĞMEN ARSA TAHSİSİ YAPILMAMASI • ARSANIN BUGÜNKÜ RAYİÇ DEĞERİ ÜZERİNDEN BEDEL TAHSİLİ • İFANIN İMKANSIZ HALE GELMESİ ÖZETİ: Mahkemece; tahsis edilen taşınmaza yakın bölgelerden ve ifanın imkansız hale geldiği tarihe yakın zaman içinde yapılan benzer yözölçümlü taşınmazların satışlarını bildirmeleri için taraflara imkan tanınmalı, gerektiğinde re'sen emsal temini yoluna gidilerek, bu emsallerde dikkate alınarak tahsis edilmesi planlanan taşınmazın rayiç değerinin mahallinde yapılacak keşif ile yeniden bilirkişi kurulu eşliğinde inceleme yapılarak denetime elverişli, bilimsel verilere uygun alınacak rapor sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. YARGITAY 4. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/11049 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/8730 1086 s. HMUK/ 434 Tarihi: 29.06.2015 • TAZMİNAT İSTEMİ • HARÇ VE GİDERLER TAMAMLANMADIĞI TAKDİRDE MAHKEME KARARININ TEMYİZ EDİLMEMİŞ SAYILMASI ÖZETİ: Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde mahkeme kararının temyiz edilmemiş sayılmasına karar verilir. 25/01/1985 günlü, esas: 1984/5 ve karar: 1985/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, harca tabi olmasına rağmen mahkeme kalemince harç hesap edilip ilgilisinden istenilmeden ve dolayısıyla harç alınmadan temyiz defterine kaydedilen temyiz dilekçeleri hakkında da sözü edilen fıkrada öngörülen eksik harç ödenmesi halinde yapılacak işlemle ilgili kuralın kıyasen uygulanması ve bu durumda dilekçenin temyiz defterine kaydedildiği tarihte temyizin yapılmış sayılması gerekir. LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 55 YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/5670 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/11121 2942 s. KamulaştırmaK/11 Tarihi: 14.05.2015 • HAZİNE ADINA KAYITLI TAŞINMAZ ÜZERİNDE BULUNAN MUHTESAT BEDELİNİN TAHSİLİ • TAŞINMAZIN OLDUĞU GİBİ KULLANILMASI HALİNDE GETİRECEĞİ NET GELİR ÖZETİ: Kavak mahsulünün bir yılda hasat edilemeyeceği de gözönünde tutularak kaç yılda kesim durumuna geleceği bilimsel yolla ortaya konup kesim durumunda elde edilecek net geliri bulunup dikim gününden kesim gününe kadar yapılan masraflar düşüldükten sonra kamulaştırılan taşınmaz malın, kavakların kesim durumuna geldiği gündeki net geliri bulunup bir yıllık net geliri bulunduktan sonra bunada bilimsel formül uygulanarak kapama kavaklık bedelinin bulunması ve bilahare zemine ekilebilecek münavabe ürünlerinin net gelirine göre biçilen değer düşüldükten sonra muhdesat bedelinin tespitine karar verilmesi gerekirken, bilirkişi raporunda yazılı olduğu şekilde değer biçen rapora göre karar verilmesi, el atılan taşınmazın bir kısmının kapama söğütlük kabul edilmiş ise de söğüt ağaçlarının su kenarında yetişen ve teknik olarak kapama bahçe olarak yetiştirilemeyeceği nazara alınarak İlçe Tarım Müdürlüğünden söğüt ağaçlarının yaşlarına göre maktu değerleri sorularak, bedellerine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/26244 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/8011 2942 s. KamulaştırmaK/10 Tarihi: 15.04.2015 • KAMULAŞTIRMASIZ ELATILARAK SU İSALE ENERJİ NAKİL HATTI VE YOL GEÇİRİLEN TAŞINMAZLARIN MÜLKİYET BEDELİ • İRTİFAK HAKKI KARŞILIĞININ TAHSİLİ VE UĞRANILAN ZARARIN TAZMİNİ • TAŞINMAZIN NİTELİĞİ GEOMETRİK DURUMU YÜZÖLÇÜMÜ SU İSALE VE ENERJİ NAKİL HATTININ GÜZERGAHI DİKKATE ALINMASI GEREĞİ • DEĞER DÜŞÜKLÜĞÜ ORANININ TAŞINMAZIN TÜM DEĞERİNİN % 1,5 UNU GEÇEMEYECEĞİ LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 Yargıtay Hukuk Kararları 56 ÖZETİ: Dava, kamulaştırmasız el atılarak su isale, enerji nakil hattı ve yol geçirilen taşınmazların mülkiyet bedeli ile, irtifak hakkı karşılığının tahsili ve uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Dava konusu 145 parsel sayılı taşınmazın niteliği, geometrik durumu, yüzölçümü, su isale ve enerji nakil hattının güzergahı dikkate alınarak irtifak hakkı nedeniyle değer düşüklüğü oranının taşınmazın tüm değerinin % 1,5'unu geçemeyeceği gözetilmeden daha yüksek oranda değer düşüklüğü tespit eden rapora göre irtifak hakkı bedelinin fazla tespiti, dava konusu taşınmazların tapu kaydında bulunan ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru görülmemiş olup, hükmün bozulması gerekmektedir. YARGITAY 6. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/10197 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/5531 6100 s. HMK/4 Tarihi: 04.06.2015 • KİRA SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN MENFİ TESPİT İSTEMİ • GÖREVLİ MAHKEME ÖZETİ: Dava, kira sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkin olup, dava konusu alacak taraflar arasındaki kira ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Davanın, 6100 Sayılı HMK.'nun yürürlüğe girmesinden sonra 25.02.2014 tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemenin yukarıda belirtilen yasal düzenleme gereği dava dilekçesini görev yönünden ret ederek görevsizlik kararı ile dosyayı görevli Sulh Hukuk Mahkemesine göndermesi gerekirken, yazılı şekilde Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir. YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/15624 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/8380 4857 s. İşK/13 Tarihi: 11.05.2015 5521 s. İşMahK/Gç2 • MEVSİMLİK İŞÇİ • OTELİN SÜREKLİ ÇALIŞIP ÇALIŞMADIĞININ TESPİTİ LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 57 ÖZETİ: Mahkemece davalı şirkete ait otelin belirli dönemlerde kapalı olduğu kabul edilmiştir. Ancak bu hususta mahkemece ayrıntılı ve yeterli araştırma yapılmamıştır. Davalıya ait otelin sürekli çalışıp çalışmadığı, sezon sonlarında kapanıp kapanmadığı ilgili resmi kurumlardan ayrıntılı olarak araştırılarak, araştırma sonuçları ile tanık beyanları birlikte değerlendirilerek sonuca varmak gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir gerekçesi ile verdiği bozma kararının, usul ve yasaya uygun olmasına, yerleşik uygulamanın da bu yönde bulunmasına göre direnme kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'na gönderilmesine karar verildi. YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/4354 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/5373 4857 s. İşK/32, 41, 46, 47, 57 Tarihi: 24.03.2015 • KIDEM TAZMİNATI İLE FAZLA ÇALIŞMA • GENEL VE HAFTA TATİLİ • YILLIK İZİN • ÜCRET VE ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ ÖZETİ: Dava asgari geçim indiriminin ödenip ödenmediğine ilişkindir. Davacı ile aynı yerde ve aynı işi yapan bir kısım işçilerin dosyalarında yılda 3 ay hafta tatili çalışması yapıldığının belirtilerek hesaplama yapılırken bu dosyada ise davacının yılda 6 ay çalıştığı esas alınarak hafta tatili hesaplanması hatalıdır. Yapılması gereken mevcut şekilde hesaplama yapılmasını gerektiren varsa davacıya özgü çalışma koşullarını tespit etmek, aksi halde daha önce Yargıtay incelemesinden geçen dosyalar esas alınarak yılda 3 ay hafta tatili yapılmaksızın çalışıldığının kabulü ile sonuca gitmektir. LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 58 Yargıtay Hukuk Kararları YARGITAY 8. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/8417 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/12903 6100 s. HMK/311 Tarihi: 11.06.2015 • DAVADAN FERAGAT • DAVANIN HER AŞAMASINDA FERAGAT MÜMKÜNDÜR ÖZETİ: Davadan feragat HMK'nun 311. maddesi gcreğince kesin hükmün sonuçlarını doğurur ve karşı tarafın kabulüne de bağlı değildir. Karar kesinleşinceye kadar her aşamada feragat mümkündür. Bu durum karşısında karar ortada durdukça mahkemenin davayı yeniden ele alıp feragat nedeniyle bir karar vermesi mümkün değildir. Bu itibarla, mahkemenin feragat hakkında hüküm verebilmesi için kararın bozulması gerekmektedir. Nitekim, Yüksek Yargıtay'ın yerleşmiş uygulaması da bu şekildedir. YARGITAY 8. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/359 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/4829 2004 s. İİK/44, 97 Tarihi: 23.02.2015 6098 s. TBK/202 • İSTİHKAK İDDİASININ REDDİ • TİCARİ İŞLETME DEVRİ NİTELİĞİ • İSPAT YÜKÜ ÖZETİ: Davacı alacaklı tanığı F. A.'ün yeminli beyanında işletmeyi kapattığını açıkladığı tarihten sonraya tekabül eden tarihte borçluyu haciz yapılan işyerinin önünde gördüğünü bildirdiği hususları hep birlikte değerlendirildiğinde; üçüncü kişinin işletmeyi borçlunun işletmesinden bağımsız olarak faaliyete geçirdiği iddiasını ispatlayamadığı sonucuna ulaşılmıştır. Aksine, borçlu ile üçüncü kişinin alacaklıların alacaklarına ulaşmasını engellemek amacıyla danışıklı (muvazaalı) olarak birlikte hareket ettiklerinin kabulü gerekecektir. Yapılan bu işlemlerin alacaklının haklarını etkilemeyeceği açıktır. Bir an için yapılan devir işlemlerinin danışıklı olmadığı düşünülse dahi, borçlu ile davacı arasındaki ilişki ticari işletme devri niteliğinde bulunduğundan ve takibe dayanak borç işletme devrinden önce doğduğundan, İİK’nun 44. ve 6098 sayılı TBK’nun 202. maddelerinin uygulanması gerekecektir. İşletmeyi devralan kişi, devraldığı işletmenin borçlarından sorumludur. LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 59 YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/14601 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/20243 6100 s. HMK/107, 110, 114, 115 Tarihi: 03.06.2015 • KIDEM TAZMİNATI İLE İZİN ÜCRETİ • BELİRSİZ ALACAK DAVASI • TAZMİNATLARA ESAS ÜCRET MİKTARININ BELİRLENEBİLMESİNİN MÜMKÜN OLUP OLMADIĞI • DAVA ŞARTI NOKSANLIĞI ÖZETİ: Alacaklının “alacağının tamamını tam olarak” tespiti mümkün değildir. Bu nedenle hesabın unsurlarındaki tartışma ve belirsizlik, alacağın da belirsiz olması sonucunu doğurur. Bu bağlamda, tazminatlara esas ücret miktarının davacı tarafça davanın açıldığı anda tam olarak belirlenebilmesinin mümkün olmadığı açıkça anlaşılmıştır. Ücret konusundaki bu belirsizlik alacakları da belirsiz kılmaktadır. Dolayısıyla davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararı vardır. Mahkemenin aksi yöndeki tespit ve değerlendirmesi hatalı olup kararın bozulması gerekmiştir. Öte yandan, talep edilen alacakların belirli olduğu kabul edilse dahi, mahkemece davanın dava şartı noksanlığından usulden reddine karar verilebilmesi için, 6100 sayılı HMK’nun 115 inci maddesinin 2inci fıkrası uyarınca davacı tarafa dava şartı eksikliğini gidermesi için bir başka ifadeyle belirsiz olan alacaklarını belirli hale getirebilmesi için kesin süre verilmesi gerekir. Dava şartı olan hukuki yarar, tamamlanabilir dava şartlarındandır. Mahkemece, davacı tarafa bu şekilde bir süre verilmediği anlaşılmıştır. Karar bu yönüyle de hatalıdır. YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/7007 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/10081 5510 s. SSGSSK/19, 21, 34 Tarihi: 26.05.2015 • İŞ KAZASI SONUCU ÖLEN SİGORTALININ HAK SAHİPLERİNE BAĞLANAN GELİR NEDENİYLE UĞRANILAN KURUM ZARARI LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 Yargıtay Hukuk Kararları 60 ÖZETİ: Dava, iş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelir nedeniyle uğranılan Kurum zararının 5510 sayılı Yasa'nın 21. maddesi uyarınca tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, hak sahiplerinden M. S. bakımından hesap raporunda belirlenen gerçek zararın, bağlanan gelirin ilk peşin değerinden düşük çıktığından bahisle gerçek zararın kusur karşılığına hükmedilmişse de; gerçek zarar hesap raporunda; 5510 sayılı Kanunun 19. ve 34 maddeleri uyarınca, ölenin gelirinin % 70'i dağıtıma esas tutularak, çocuk yoksa, bu meblağın % 75'i eşe, çocuk varsa, eşin payı % 50'ye düşürülerek, her bir çocuk için % 25 oranı üzerinden payların dağıtılması gerektiği ve orta öğrenimin zorunlu olması nedeniyle hak sahibi erkek çocuğunun 20 yaşında gelirden çıkacağı gözetilmeksizin, 18 yaşına kadar destekten yararlanacağının kabul edildiği anlaşılmış hak sahibi M. S. yönünden, hesap raporunda belirtilen esaslara uygun hesaplama yapılmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek gerçek zarar hesabı yapılması gerekirken, yazılı şekilde hatalı hesap raporuna dayalı olarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/27513 Karar No. 2015/4813 Tarihi: 17.03.2015 İlgili Kanun/Madde 2918 s. KTK/93 506 s. SSK/12, 26 5510 s. SSGSSK/16, 21 6098 s. TBK/55 6102 s. TTK/1484 • TRAFİK KAZASI SONUCU VEFAT EDEN SİGORTALININ HAK SAHİBİNE BAĞLANAN ÖLÜM GELİRİ • SİGORTACININ SORUMLULUĞUNUN SONA ERMESİ LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 61 ÖZETİ: Davalı sigorta şirketi 225.000,00 TL olan zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi kapsamında, 70.213,00 TL’yi davanın açıldığı 07.10.2013 tarihinden önce 07.06.2012 tarihinde hak sahiplerine tazminat olarak ödediğini ve poliçe limiti yanında ödemekle sorumlu olduğu gerçek zararın ödemesini gerçekleştirmesi nedeniyle tazmin sorumluluğunun ortadan kalktığını iddia etmekte ise de; davalı sigorta şirketinin hesap yapmak suretiyle belirlediği ve ödemesi gereken gerçek zarardan 5510 sayılı Kanunun 21. maddesinde düzenlenen ölçüde sosyal sigorta yardımının indirilmesi gerektiği, buna göre gerçek zarar için bakiye poliçe limiti kaldığı ve eldeki davada tazmini istenen Kurum zararını davalı sürücünün karşılamak zorunda olduğu, dolayısıyla davalı sigorta şirketinin eldeki davaya konu Kurum zararını bakiye poliçe limitiyle sınırlı şekilde ödemek zorunda olduğunun belirgin olmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanması gerekmektedir. YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/9012 Karar No. 2015/6172 Tarihi: 30.04.2015 İlgili Kanun/Madde 2709 s. AY/36 6100 s. HMK/27 7201 s. TebligatK/12, 13, 35 • LİMİTED ŞİRKETİN HAKLI NEDENLE FESİH VE TASFİYESİ • TARAF TEŞKİLİ YAPILMADAN SAVUNMA HAKKI KISITLANMAK SURETİYLE HÜKÜM KURULMASI ÖZETİ: Dava, limited şirketin haklı nedenle fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Davalı şirket tarafından dava tarihinden önce adres değişikliği yapıldığı ve bu hususun ticaret sicil gazetesinde usulüne uygun olarak ilan edildiği gözönüne alındığında mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda davalı bakımından taraf teşkili yapılmadan, savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle, yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 62 Yargıtay Hukuk Kararları YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/2375 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/7873 5846 s. FSEK/6, 7, 35 Tarihi: 08.06.2015 • HAT ESERLERİNİN HAKSIZ KULLANIMI • HAKSIZ REKABET VE TECAVÜZÜN MEN VE REFİ • MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT İSTEMİ • ALINTILARDA KULLANILAN ESERİN VE ESER SAHİBİNİN ADINDAN BAŞKA BU KISMIN ALINDIĞI YERİN DE BELİRTİLMESİ GEREĞİ ÖZETİ: Davacı tarafından hazırlanan kitap gelmiş geçmiş kadın hat sanatçıları ve onların eserleri hakkında bilgi verilip örneklerin sunulduğu ilmi nitelikli derleme eser mahiyetindedir. Davacı vekilinin dava dilekçesinde belirttiği üzere intihal konusu eserler Haziran 2010 tarihinde düzenlenen Uluslararası Kadın Hattatlar Sempozyumu ve İcazet töreninde sergilenip umuma arz edilmiştir. Dava konusu kitaba alınan eserlerde eser sahiplerinin kim olduğu hususu açıklandığı gibi iltibas edilen eser sayısında da dürüstlük kuralının haklı göstereceği ölçüye uygun davranılmıştır. Açıklanan bu hususlar gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü doğru görülmemiş, kararın bu nedenle temyiz eden davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/4886 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/18631 2004 s. İİK/82 Tarihi: 30.06.2015 • MESKENİYET İDDİASI NEDENİYLE HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ • BORÇLUNUN HALİNE MÜNASİP EVİ HACZEDİLEMEZ • HACZEDİLEN YERİN KIYMETİ FAZLA İSE SATILMASI GEREĞİ LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 63 ÖZETİ: Mahkemece; yukarıda açıklandığı üzere bilirkişilerden ek rapor alınarak borçlunun kanunen bakmakla yükümlü olduğu kişi sayısı, bu kişilerin sosyal ve ekonomik durumları da göz önünde bulundurulmak suretiyle, borçlunun, bulunduğu yerden daha mütevazi koşullara sahip yerlerde daha mütevazi niteliklere haiz, haline münasip evi alabileceği değerin belirlenmesi, bu tespitlerden sonra borçlunun haline münasip evi alabileceği miktar, mahcuzun değerinden az ise mahcuzun satılarak, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın alacaklıya ödenmesine, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile ve yetersiz rapora dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/6910 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/10617 2004 s. İİK/114, 126 Tarihi: 21.04.2015 • İHALENİN FESHİ İSTEMİ • SATIŞ KARARINDA BELEDİYEDE İLAN YAPILMASI • BELEDİYEDE YAPILAN İLANIN USULSÜZ OLMASININ İHALENİN FESHİ NEDENİ OLUP OLMADIĞI ÖZETİ: Somut olayda, 11.06.2014 tarihli satış kararında belediyede ilan yapılmasına dair bir karar bulunmadığı görülmektedir. Satış kararında belediyede ilan yapılması yönünde karar alınmadığından, belediyede yapılan ilanın usulsüz olması ihalenin feshi nedeni olarak kabul edilemez. Diğer yandan adliye divanhanesinde yapılmasına karar verilen ilan da 11/06/2014 tarihinde ilan panosuna asılmış olup, bu tutanağın hangi tarihte indirildiğinin belirtilmemesi de ihalenin feshi nedeni olarak kabul edilemez. Kaldı ki tirajı 50.000 in üzerinde ulusal çapta yayın yapan bir gazete olan H. Gazetesi'nde ve elektronik ortamda ilanlar yapılmakla ilanlardan beklenen amaç yasanın öngördüğü şekilde yerine getirilmiş bulunmaktadır. O halde, mahkemece, ihalede başkaca bir usulsüzlük de bulunmadığından istemin reddine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir. LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 64 Yargıtay Hukuk Kararları YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/26470 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/23063 6100 s. HMK/266 Tarihi: 02.07.2015 • ECZANENİN HAKEDİŞİNDEN YAPILAN KESİNTİ YÖNÜNDEN MUARAZANIN GİDERİLMESİ • ÜÇ HEKİMİN YAZACAĞI İLACIN TEK HEKİMİN YAZDIĞI REÇETE İLE KARŞILANAMAYACAĞI ÖZETİ: Hükme dayanak bilirkişi raporunda ilaç takip sisteminin tek başına kontrol mekanizması sayılmayacağı eczacının da SUT hükümlerine göre reçetelerin yerindeliği kontrol etmesi gerektiği mütalaa edilmiş ise de, kurumun bizzat kendisinin bilgi yükleyerek oluşturduğu ve tek denetleyicisi olduğu sistemin onay vermesi ile hastaya ulaştırıldığı sabit olan ilacın kuruma fatura edilmesinde eczacı davacıya atfı kabil kusur bulunmadığının kabulü gerekir. Mahkemece bu husus gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir. YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/23111 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/16001 6100 s. HMK/200, 203 Tarihi: 18.05.2015 • VEKALET GÖREVİNİN KÖTÜYE KULLANILMASI NEDENİ İLE ALACAK İSTEMİ • TARAFLARIN KARDEŞ OLDUĞU GÖZETİLDİĞİNDE TANIĞIN DİNLENEBİLECEĞİ • YAZILI İSPAT ŞARTI ÖZETİ: Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeni ile alacak isteminden ibarettir. Mahkemece HMK 200 maddesi gereğince yazılı ispat şartı gereği davalının savunmasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, somut olayda bu kanun hükmü uygulanamaz. Tarafların kardeş olduğu gözetildiğinde HMK.nun 203/1 maddesi gereğince tanık dinlenebilir. Hal böyle olunca davalının tanıkları celp edilip dinlenmeli ve varsa davacıdan karşı delilleri sorulup toplanarak, tüm bu deliller değerlendirildikten sonra hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmelidir. Mahkemenin bu yönü göz ardı ederek yanlış değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesis etmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir. LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 65 YARGITAY 14. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/3126 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/4750 6100 s. HMK/305 Tarihi: 28.04.2015 • TAPU İPTALİ VE TESCİL • TAZMİNAT İSTEMİ • TAVZİH KARARININ YETERİNCE AÇIKLIK TAŞIMAMASI ÖZETİ: Mahkemece hüküm sonucunda dava konusu bağımsız bölümlerde iptal edilen payların davacılar adına ne şekilde tescil edileceği hususu açıklanmamış, 02.05.2014 tarihli tavzih kararında ise iptaline karar verilen 1/4 hisselerin davacılar adına hangi oranlarda tescil edileceği gösterilmiş ve bu kararda da davacı E. G.'ün payının hatalı yazıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece dava konusu taşınmazdaki bağımsız bölümlerde iptaline karar verilen payların davacılar adına hangi oranlarda tescil edileceği açık ve infaza elverişli şekilde yeniden belirlenmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün ve tavzih kararının bozulması gerekmiştir. YARGITAY 15. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/3791 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/2901 4721 s. TMK/6 Tarihi: 28.05.2015 6100 s. HMK/190, 200, 202 • ESER SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN İŞ BEDELİNİN TAHSİLİ İSTEMİ • MÜDDEABİHİN MİKTARINA GÖRE DAVACININ DAVASINI SENETLE İSPAT ETME ZORUNLULUĞU LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 Yargıtay Hukuk Kararları 66 ÖZETİ: Taraflar arasında akdi ilişkinin kurulduğunu ispat açısından HMK'nın 202. maddesinde ifadesini bulan yazılı delil yada yazılı delil başlangıcı niteliğindeki bir belgeye dayanılmadığı gibi, aynı Kanun'un 200/2. maddesi gereğince davalı vekilince tanık dinlenmesine açıkça muvafakat edilmediğinden, dinlenen tanık beyanlarına göre de taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisinin kurulduğu kabul edilemez. Davacı, dava dilekçesinde sair deliller demek suretiyle yemin deliline dayanmış ise de, 05.11.2012 tarihli dilekçesinde yemin teklif etmeyeceğini beyan etmekle, davacı ile davalı arasında akdi ilişkinin varlığı usulünce kanıtlanamamış olup, davanın tümden reddine karar vermek gerekirken akdi ilişkinin kurulduğu düşüncesiyle kısmen kabulü yolunda hüküm kurulması doğru olmamış, açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir. YARGITAY 15. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/1911 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/2771 6100 s. HMK/27, 114, 127, 137, 138, 139 Tarihi: 22.05.2015 • ESER SÖZLEŞMESİ BEDELİNİN TAHSİLİ • İTİRAZIN İPTALİ DAVASI • GÖREVSİZLİK VEYA YETKİSİZLİK KARARI • SAVUNMA HAKKI TANINMASI GEREĞİ ÖZETİ: Görevsizlik veya yetkisizlik kararı üzerine davaya bir başka mahkemede devam edilmemesi halinde davalıya kararı veren mahkemeden yargılama giderlerini talep etme hakkı da vermiştir (madde 331/2 son cümle). Davalının bu haklarını kullanabilmesi, dava dilekçesinin kendisine tebliğ edilmiş olmasını gerektirir. 6100 sayılı HMK'nın 114. maddesi uyarınca dava şartlarından olan görev konusunda aynı Kanun'un 138. maddesi uyarınca dosya üzerinden karar verilebilir ise de, ancak bunun için dava dilekçesinin davalıya tebliğ edilerek savunma hakkı tanınması gerekir. Dava dilekçesi tebliğ edilmeden dosya üzerinden görevsizlik kararı verilmesi HMK'nın 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkına da aykırılık oluşturmaktadır. LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 67 YARGITAY 16. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/19581 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/5455 7201 s. TebligatK/21 Tarihi: 05.05.2015 • TAPU İPTALİ VE TESCİL İSTEMİ • TARAF TEŞKİLİ SAĞLANMADAN DAVANIN ESASINA GİRİLEREK HÜKÜM KURULAMAYACAĞI ÖZETİ: Somut olayda davalı İ. K.'ın nüfus kayıt örneğinden yerleşim yeri adresinin ''G... Mahallesi, Y... Sok. No:... Bağcılar/İstanbul'' olduğu bildirildiği halde; dava dilekçesinin, davalının bu adresine değil, “Güneşli Köyü, Merkez Mahallesi, Y... Sok. No:... Bağcılar/İstanbul'' adresine Tebligat Kanunu'nun 21. maddeye göre usulüne aykırı tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Bu halde duruşmaya başlanmadan önce taraf teşkilinin sağlandığından söz edilemeyeceği kuşkusuzdur. Hal böyle olunca; davalı İ. K.'a dava dilekçesi ve duruşma günü yöntemine uygun şekilde tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. YARGITAY 16. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/12899 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/1878 3402 s. KadastroK/41 Tarihi: 10.03.2015 • DÜZELTME İŞLEMİNİN KALDIRILMASI İSTEMİ • HATALARIN DÜZELTİLMESİ ÖZETİ: Mahkemece, her ne kadar esastan red kararı verilmişse de 3402 sayılı Kanun'un 41. maddesi gereğince düzeltme işlemi talebi 119 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazlar maliki K... Şarapları A.Ş. tarafından istenilmiş olup, davacı açıkça kendi taşınmazında düzeltme işlemi sonucu meydana gelen eksilmenin 5 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığını ileri sürmüş olmakla, 5 parsel sayılı taşınmaz maliki şirkete karşı husumet yöneltilmesi gerekirken, Kadastro Müdürlüğünün hasım gösterilmesi doğru olmayıp, Bu husus bozmayı gerektirmekte ise de, yapılan bu hatanın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün gerekçesinin bu şekilde düzeltilerek sonuç itibariyle doğru olan kararın onanması gerekmektedir. LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 68 Yargıtay Hukuk Kararları YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/6573 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/7707 6098 s. TBK/49 Tarihi: 25.05.2015 • TRAFİK KAZASINDAN KAYNAKLANAN CİSMANİ ZARAR NEDENİYLE ÖDENEN TEDAVİ GİDERİNİN RÜCUAN TAHSİLİ • TEDAVİ GİDERLERİNDEN SORUMLULUK ÖZETİ: Dairemizin 13/02/2013 gün 2012/2304 Esas 2013/1478 Karar sayılı ilamı ile bozulmuş, bozma kararında, tedavi giderleri yönünden davaya Sosyal Güvenlik Kurumu'nun dahil edilmesi ve 6111 sayılı yasa kapsamında bulunan tedavi giderleri yönünden sigorta şirketi yerine Sosyal Güvenlik Kurumu'nun sorumlu tutulması gerektiği belirtilmiştir. Bu durumda mahkemece, anılan dosyanın sonucu beklenerek davaya dahil edilen Sosyal Güvenlik Kurumu yönünden verilecek karar sonucuna göre işbu dava yönünden karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/18864 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/4413 2004 s. İİK/257 Tarihi: 18.03.2015 2918 s. KTK/52 • TRAFİK KAZASINDA ARACIN HASAR GÖRMESİ VE YARALANMA • MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT DAVASI • ZARARIN HAKSIZ EYLEMDEN KAYNAKLANMASI • İHTİYATİ HACİZ LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 69 ÖZETİ: Dava, trafik kazasında aracın hasar görmesi ve yaralanma nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır. Zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Yukarıda belirtilen belgelerde nazara alındığında davacının maddi ve manevi zararlarının olabileceği kuvvetle muhtemeldir. Haksız fiil tarihi itibarıyla davacının maddi ve manevi tazminat alacakları muaccel hale gelmiştir. ihtiyati haczin talep edildiği, davanın ilk açıldığı aşamada zararın miktarının net olarak belirlenmesini beklemek hakkaniyetle bağdaşmaz. Zaten davacı vekili de fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak kısmi dava açmıştır. İİK.nın 257. maddesi; rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir hükmünü içermektedir. Bu durumda mahkemece davalıların ihtiyati hacze itirazlarının reddine karar verilmesi gerekir. YARGITAY 18. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/21524 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/10224 2942 s. KamulaştırmaK/10, 11 Tarihi: 15.06.2015 • KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN TESPİTİ VE İDARE ADINA TESCİLİ • HAKKANİYET İLKESİ • KAMULAŞTIRMA BEDELİNE FAİZ UYGULANMASI GEREĞİ ÖZETİ: Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesi'nin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten, karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinden de hükmün bozulması gerekmiştir. LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 70 Yargıtay Hukuk Kararları YARGITAY 18. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/19327 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/7144 4721 s. TMK/336, 342 Tarihi: 30.04.2015 • DOĞUM TARİHİNİN DOĞUM RAPORU DOĞRULTUSUNDA DÜZELTİLMESİ TALEBİ • EŞİN SONRADAN İCAZETİ İLE DE VELAYETİN BİRLİKTE KULLANILMASI GEREĞİ ÖZETİ: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 336. maddesinde “Evlilik devam ettiği sürece ana ve baba velayeti birlikte kullanırlar." hükmü mevcuttur. Bu madde hükmüne göre eşlerden herhangi birine öncelik veya üstünlük tanınmamıştır. Aynı Kanunun 342. maddesinde de ayırım yapılmaksızın anne ve babanın, çocuğu velayetleri çerçevesinde temsil edecekleri ilkesi getirilmiştir. Emredici nitelikteki bu hükümler, evlilik birliği içinde velayetin kullanılması kapsamında, ana ve baba tarafından çocuk adına açılacak tüm davalar yönünden geçerlidir. Buna göre, asıl olan eşlerin birlikte dava açmaları ise de, bunlardan birisi tarafından açılacak davaya diğer eşin sonradan icazetini bildirip olumlu iradesini ortaya koyması ile de velayetin birlikte kullanılması gerçekleşmekte olup, diğer eşin katılımının veya rızasının sağlanamadığı davanın reddi gerekmektedir. YARGITAY 19. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/19238 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/8203 2004 s. İİK/72 Tarihi: 02.06.2015 • MENFİ TESPİT İSTEMİ • HÜKME ESAS ALINAN BİLİRKİŞİ KÖK VE EK RAPORUN HÜKÜM KURMAYA ELVERİŞLİ OLMAMASI • YEMİN TEKLİF HAKKI HATIRLATILMADAN YAZILI ŞEKİLDE HÜKÜM KURULMASI LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 71 ÖZETİ: Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporu denetime ve hüküm kurmaya elverişli değildir. Raporlar davacıların itirazına uğramıştır. Davacıların dava dilekçesi ekinde sunduğu 17.09.2008 tarihli davalı faturası içeriğinde davalının davacıya fatura tarihi itibariyle 334.021,88 -TL borçlu olduğu şeklindeki ifade de dikkate alınarak, konusunda uzman bilirkişiye davalının ticari kayıtları ve dayanak fatura ve belgeleri ayrıntılı olarak incelettirilip, Yargıtay denetimine elverişli rapor alınması, kabule göre de, davacının yemin deliline dayandığı dikkate alınmaksızın yemin teklif hakkı hatırlatılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş olup, hükmün bozulması gerekmektedir. YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/1548 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/6481 2004 s. İİK/50 Tarihi: 26.06.2015 • GENEL NAKDİ VE GAYRİNAKDİ KREDİ SÖZLEŞMESİ • BİR VEYA BİRDEN FAZLA MAHKEMENİN SÖZLEŞMEYLE YETKİLİ KILABİLMESİ ÖZETİ: Dava, Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi nedeniyle itirazın iptali istemine ilişkindir. Davada taraf olmayan E. Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şirketi ile davacı T. İ. Bankası arasında imzalanan 12.05.2011 tarihli Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesinin 86. maddesiyle ihtilal halinde sözleşmeyi imzalayan Banka şubesinin bulunduğu yer ile Antalya Mahkemelerinin yetkili olacağına dair yetki sözleşmesi yapıldığı, ayrıca sözleşmenin 90. maddesi ile de davalı kefilin sözleşme hükümlerinin haklarında geçerli olacağını kabul ve taahhüt ettiği ve davanın 01.10.2011 tarihinden sonra 03.10.2012 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 17. maddesi uyarınca Antalya 6. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir. LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 72 Yargıtay Hukuk Kararları YARGITAY 21. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/11147 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/12978 2709 s. AY/90 Tarihi: 08.06.2015 5510 s. SSGSSK/4 • YURTDIŞI BORÇLANMASININ 5510 SAYILI YASANIN 4/1 - A MADDESİ KAPSAMINDA GEÇERLİ OLDUĞUNUN TESPİTİ • YURTDIŞINDA FİİLİ ÇALIŞMASININ BULUNDUĞU TARİHİN ÜLKEMİZDE SİGORTALILIK BAŞLANGIÇ TARİHİ OLARAK TESPİTİ ÖZETİ: Davacının borçlanma talep tarihinden önce Türkiye'de 5510 sayılı Kanun'un 4/1-(a) bendi kapsamında sigortalılığı bulunmadığından 3201 sayılı Kanun'un 5.maddesinin 4.fıkrasına göre yurt dışı hizmet borçlanmasına ait sürelerin 5510 sayılı Kanun'un 4/1-(b) bendi kapsamında sigortalılık haline göre geçmiş sayılacağına ilişkin tespit doğrudur. Ancak, yukarıda da açıklandığı gibi Türkiye ile sosyal güvenlik sözleşmesi bulunan ülkelerde ilk defa çalışmaya başlanılan tarihin ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilebilmesi için 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlanma talebinde bulunulması veya kısmen de olsa borçlanma bedelinin ödenmesi zorunlu değildir. Öte yandan, sigortalılık başlangıcına ilişkin tespitin davacının aylık bağlama oranlarını etkileyeceği bu nedenle böyle bir talepte bulunmasında hukuki yararı bulunduğu tartışmasızdır. Bu nedenle, davacının yurt dışında fiili çalışmasının bulunduğu 13.04.1971 tarihinin ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespitine karar verilmesi gerekirken 3201 sayılı Yasa kapsamında prim ödemesi bulunmadığı ve hukuki yararı olmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 73 YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/14787 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/23536 4857 s. İşK/17, 32, 46, 47, 57 Tarihi: 09.07.2015 5521 s. İşMahK/1 • KIDEM VE İHBAR TAZMİNATI • YILLIK İZİN ÜCRETİ • ULUSAL BAYRAM VE GENEL TATİL ÜCRETİ • FAZLA MESAİ ÜCRETİ • İŞVEREN OLARAK GÖZÜKEN İŞYERLERİ İLE DAVALILAR ARASINDA NE TÜR BİR İLİŞKİ OLDUĞUNUN BELİRLENMESİ • DAVACININ ÇALIŞMA SÜRESİNİN NET OLARAK TESPİTİ GEREĞİ ÖZETİ: Somut olayda, her ne kadar davalı İ. G. (G.. Tic.) ile davacı arasında imzalanmış olan bir iş sözleşmesi dosyaya sunulmamış ve davacının hizmet döküm cetvelinde davalı İ. G. (G.. Tic.) nezdinde kayıtlı bir çalışması gözükmemekte ise de; davalılar arasında imzalanan 14.01.2008 ve 20.11.2007 tarihli hizmet alım sözleşmelerinin konusu kiralık araç çalıştırılması işi ile ilgili olup, davalı kurum tarafından davacının 06 RG … plakalı aracı ile İ. G. G.. firması adına, Mart 2008 ile Mart 2009 tarihleri arasında kiralık araç olarak anılan şirket adına çalıştığının tespit edildiği bildirilmiştir. Yine davalı kurum tarafından delil olarak sunulan 06 RGH …. ile 06 RG … plaka sayılı araçların puantaj formları ile görev formlarında şoför olarak davacının ismi yazılıdır. Davacı tanığı M. K. duruşmada alınan beyanında; taşıma işi yaparken kendilerine ait araçları G.. şirketine kiralayıp yine G.. adına iş yaptıklarını, belirli bir fatura kesmediklerini, maaş karşılığında çalıştıklarını beyan etmiştir. Kaldı ki davalı İ. G. (G.. Tic.) tarafından da davacı ile imzalanan bir araç kiralama sözleşmesi dosyaya sunulmamıştır. Hal böyle olunca davacı ile davalı İ. G. (G.. Tic.) arasındaki hukuki ilişkinin iş sözleşmesinden kaynaklandığı, bu halde iş mahkemesinin davaya bakmaya görevli olduğu kabul edilmelidir. Bu durumda, davacının dava konusu yaptığı dönem içinde Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarında işveren olarak gözüken işyerleri ile davalılar arasında ne tür bir ilişki olduğu belirlenerek davacının çalışma süresi net olarak tespit edilmeli ve taraf delilleri toplanarak soncuna göre karar verilmesi gerekir. LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 Yargıtay Hukuk Kararları 74 YARGITAY 23. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/8662 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/5097 2004 s. İİK/142 Tarihi: 01.07.2015 • SIRA CETVELİNE ŞİKAYET • SATIŞI YAPILAN ARAÇ YÖNÜNDEN ARACIN SATILMASI • MALIN REHİNLİ OLDUĞUNUN BİLDİRİLMESİ SEBEBİYLE İFLAS MASASINA DAHİL EDİLMEMESİ • ALACAKLI BANKANIN ALACAĞINI RÜÇHANLI OLARAK KAYDETMESİ ÖZETİ: Davacı alacaklı tarafından rehnin paraya çevrilmesi yoluyla müflis aleyhine yürütülen takipte.. U 7741 plakalı aracın satıldığı ve elde edilen paranın icra dosyasına gönderildiği, … N 9343 plakalı araç yönünden ise icra takibinin devam ettiği, satışı yapılan araç yönünden aracın satılması, takibin devam ettiği araç yönünden ise alacaklı banka tarafından rehinli olduğunun bildirilmesi sebebiyle masaya dahil edilmediği gerekçesiyle, alacaklı bankanın alacağının rüçhanlı olarak kaydedilmesi mümkün olmadığından şikayetin reddine karar verilmiş olup, şikayetçi vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanması gerekmektedir. Kararların tamamuna dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 YARGITAY CEZA KARARLARI COURT OF CASSATION CRIMINAL CHAMBER DECISIONS * Yargıtay Ceza Genel Kurulu Kararları Court of Appeal Assembly of Criminal Chambers Decisions * Yargıtay Ceza Daire Kararları Court of Appeal Criminal Chamber Decisions YARGITAY CEZA GENEL KURULU KARARI COURT OF APPEAL ASSEMBLY OF CRIMINAL CHAMBERS DECISION YARGITAY CEZA GENEL KURULU Esas No. 2013/8-819 Karar No. 2015/104 Tarihi: 14.04.2015 İlgili Kanun/Madde 5237 s. TCK/53 5271 s. CMK/34 6136 s. AteşliSilahlarK/13 • 6136 SAYILI KANUNA AYKIRILIK SUÇU • DİRENME GEREKÇELERİ GÖSTERİLMEDEN ÖNCEKİ KARARIN AYNEN TEKRARI İLE YETİNİLMESİNİN KANUNA AYKIRILIĞI ÖZETİ: Anayasamızın 141 ve 5271 sayılı CMK'nun 34. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının gerekçeli olması zorunludur. Yasal, yeterli ve geçerli bir gerekçeye dayanılmadan karar verilmesinin, kanun koyucunun amacına uygun düşmeyeceği gibi, uygulamada da keyfiliğe yol açacağında şüphe yoktur. Nitekim Ceza Genel Kurulunun yerleşmiş uygulamalarına göre de, bir karar bozulmakla tamamen ortadan kalkacağından, yerel mahkeme tarafından CMK'nun 34, 230 ve 232. maddeleri uyarınca yeniden usulüne uygun olarak hüküm kurulması, bunun yanında direnmeye ilişkin gerekçenin de gösterilmesi gerekmektedir. YARGITAY CEZA GENEL KURULU Esas No. 2013/1-650 Karar No. 2015/102 Tarihi: 14.04.2015 İlgili Kanun/Madde 765 s. MülgaTCK/449 • KASTEN ÖLDÜRME SUÇU • ÖLÜME NEDEN OLAN YARANIN MAKTULE TARAFINDAN MEYDANA GETİRİLMESİNİN TIBBEN MÜMKÜN OLDUĞU • ŞÜPHEDEN SANIK YARARLANIR İLKESİ Yargıtay Ceza Kararları 78 ÖZETİ: Sanığın eşi maktuleyi olay öncesinde darp etmesi, sanığın ve maktulenin aileleri arasında adli merciilere yansıyan husumet bulunması, olayda kullanılan tüfeğin üzerinde parmak izine rastlanmaması, sanığın savunmasında patlama sesini duymadığını beyan etmesi gibi hususlar göz önüne alındığında sanığın maktuleyi öldürdüğü yönünde şüphe oluşmakta ise de, olayın gerçekleşme şekline ilişkin tanık beyanının bulunmaması, evin içerisinde ve olayın meydana geldiği odada herhangi bir dağınıklığın ve kan izinin olmaması, maktulenin el ve yüz svaplarında atış artıklarının bulunması, atışın bitişiğe yakın atış mesafesinden yapılmış olması, Adli Tıp 1. İhtisas Kurulu ve mahkemece yapılan uygulamalı keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda ölüme neden olan yaranın maktule tarafından meydana getirilmesinin tıbben mümkün olduğunun belirtilmesi, deri içerisindeki saçmaların aşağıdan yukarıya doğru bir seyir izlediğinin tespiti, yara giriş deliğinin oluş şekli ve sanığın aşamalarda istikrarlı olarak suçu işlemediği yolundaki savunması karşısında, sanığın atılı suçu işlediği şüphe boyutunda kaldığından şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken, yerel mahkemece mahkumiyetine karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır. Kararların tamamuna dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 YARGITAY CEZA DAİRE KARARLARI COURT OF APPEAL CRIMINAL CHAMBER DECISIONS YARGITAY 1. CEZA DAİRESİ Esas No. 2015/3048 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/4355 5237 s. TCK/7, 149 Tarihi: 07.07.2015 5275 s. CezaİnfazK/107 • KOŞULLU SALIVERİLME ŞARTLARI • NİTELİKLİ YAĞMA SUÇU • ÖRGÜT FAALİYETİ KAPSAMINDA SUÇ İŞLEYEN HÜKÜMLÜNÜN CEZASININ İNFAZI • İNFAZA İLİŞKİN LEHE OLUŞAN HATALARIN KAZANILMIŞ HAKKA KONU OLAMAYACAĞI ÖZETİ: Koşullu salıverilme için cezaevinde iyi halli olarak geçirilmesi gereken sürenin hükmedilen süreli hapis cezasının dörtte üçü olacağı bu durumda ise değerlendirmeye konu edilen her iki kanun hükmünün aynı sonucu vermesi ve 5275 sayılı Kanunun 107. maddesinde öngörülen denetim süresinin infaz rejimine ilişkin olup TCK'nun 7/3. maddesine göre derhal uygulanması gerektiği buna göre hükümlü hakkındaki cezaların infazının 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun'un 107/4. maddesi uyarınca yapılması gerektiği anlaşılmakla;örgüt faaliyeti kapsamında suç işleyen hükümlünün cezasının infazı ile ilgili olarak Cumhuriyet savcılığının İstanbul 10.Ağır Ceza Mahkemesinin 10.10.2014 tarih ve 2014/505 değişik iş sayılı kararına karşı yapmış olduğu itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine dair İstanbul 11.Ağır Ceza Mahkemesinin 02.02.2015 tarih ve 2015/73 değişik iş sayılı kararında isabet görülmediğinden, bu kararın kanun yararına bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir. YARGITAY 2. CEZA DAİRESİ Esas No. 2014/8934 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/10362 5237 s. TCK/141, 142, 163 Tarihi: 13.05.2015 • ELEKTRİK ENERJİSİ HAKKINDA HIRSIZLIK SUÇU • KÖY İÇME SUYU ŞEBEKESİ ANA BORUSUNA BAĞLANTI YAPARAK SU KULLANILDIĞI Yargıtay Ceza Kararları 80 ÖZETİ: Karşılıksız yararlanma suçu yönünden, 07.03.2013 tarihli hükme yönelik temyiz itirazları nedeniyle yapılan incelemede; 6352 sayılı Kanun'un geçici 2. maddesinin 1. ve 2. fıkra hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, zararın giderilmesi halinde öncelikle ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekeceğinden, 31.03.2010 tarihinde zararın giderildiği belirlenmekle, 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2 maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, 6352 sayılı Yasa ile elektrik hırsızlığı suçu yönünden değişiklik yapıldığı şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle TCK'nun 142/1-a maddesi uyarınca hükümlülük kararı verilmesi, bozmayı gerektirmiştir. YARGITAY 3. CEZA DAİRESİ Esas No. 2014/37743 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/14779 5237 s. TCK/25 Tarihi: 27.04.2015 • KASTEN YARALAMA VE MALA ZARAR VERME SUÇLARI • SEÇENEK YAPTIRIMLARDAN BİRİNE ÇEVRİLMESİ GEREKTİĞİNİN GÖZETİLMEMESİ ÖZETİ: Sanığın dosyada mevcut adli sicil kaydına göre daha önceden hapis cezasına mahkûm edilmediğinin anlaşılması ve sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nin 86/2. maddesindeki seçimlik cezalardan hapis cezasının tercih edilmesi karşısında, mahkum olunan otuz günden az süreli hapis cezasının 5237 sayılı TCK'nın 50/3. maddesi gereğince 5237 sayılı TCK'nin 50/2. maddesi de gözetilerek 5237 sayılı TCK'nin 50/1. maddesindeki adli para cezası seçenek yaptırımı dışındaki diğer seçenek tedbirlerden birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi bozmayı gerektirmiştir. YARGITAY 4. CEZA DAİRESİ Esas No. 2014/5497 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/28231 5237 s. TCK/86, 106 Tarihi: 04.05.2015 • YARALAMA VE TEHDİT SUÇU • YETERLİ KESİN VE İNANDIRICI DELİL • VEKALET ÜCRETİNİN HAZİNEDEN TAHSİL EDİLMESİNE KARAR VERİLMESİ GEREĞİ LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Criminal Chamber Decisions 81 ÖZETİ: Katılanların, ifadelerindeki yaralamaya ilişkin kısma itibar edilerek kasten yaralama suçlarından mahkumiyet kararı verilirken, tehdit suçuna ilişkin anlatımlara ne şekilde itibar edilmediği, sadece sanıklar ve katılanlar arasında cereyan eden somut olayda, katılanların ifadeleri dışında başkaca ne gibi bir kanıta ihtiyaç olduğu ve bu kanıtların mahkumiyete yeterli görülmediği açıklanmadan, tarafların anlatımları ile birlikte ele alındığında mevcut maddi kanıtların, hayatın olağan akışı içinde gündelik yaşamdan edinilen karine niteliğindeki bilgilere göre taraflardan hangisinin anlatımını desteklediği tartışılmadan, müştekilerin beyanları dışında cezalandırılmalarına yeterli kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden şeklindeki yetersiz gerekçelerle tehdit suçlarından beraat kararları verilmesi, kabule göre de; sanık O.. T.. hakkında sadece tehdit suçundan açılan davada beraat kararı verilmiş olması karşısında, vekalet ücretinin Hazineden tahsil edilmesine karar verilmesi gerekirken katılanlardan alınmasına karar verilmesi kanuna aykırıdır. YARGITAY 5. CEZA DAİRESİ Esas No. 2014/5181 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/7691 5237 s. TCK/61 Tarihi: 02.03.2015 • SUÇ İŞLEMEK AMACIYLA ÖRGÜT KURMA SUÇU • ALT VE ÜST SINIRLARI ARASINDA TAKDİR HAKKININ KULLANILMASI ZORUNLULUĞU • TEMEL CEZALARIN ASGARİ HADDİN ÇOK ÜZERİNDE BELİRLENMESİ ÖZETİ: Denetime olanak verecek şekilde ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle ilgili kanun maddesindeki alt ve üst sınırları arasında takdir hakkının kullanılması zorunluluğuna uyulmayarak ve çok daha yüksek miktarlı zimmet olaylarında bile uygulanmadığı halde, olayın oluş biçimine ve dosya içeriğine uygun olmayan gerekçelerle, önemli bir özellik taşımayan eylemlere karşılık hak ve orantılılık kuralları gözetilmeden temel cezaların asgari haddin çok üzerinde belirlenmesi kanuna aykırıdır. LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 Yargıtay Ceza Kararları 82 YARGITAY 6. CEZA DAİRESİ Esas No. 2015/537 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/41146 5275 s. CezaİnfazK/107 Tarihi: 04.06.2015 • AÇIĞA AYRILMA TALEBİNİN REDDİNE İTİRAZ • CEZALARIN İÇTİMAİ MÜESSESESİ • ŞARTLI TAHLİYE SÜRESİNİN HESAPLANMASI ÖZETİ: 5275 sayılı Kanun'un 99. maddesinde, Bir kişi hakkında hükmolunan her bir ceza diğerinden bağımsızdır, varlıklarını ayrı ayrı korurlar. Ancak, bir kişi hakkında başka başka kesinleşmiş hükümler bulunur ise, 107 nci maddenin uygulanabilmesi yönünden mahkemeden bir toplama kararı istenir, şeklindeki yasal düzenleme ile 5275 sayılı Kanun'un 107. maddesinde yer alan cezaların içtimai müessesesinin şartlı tahliye süresinin hesaplanmasına yönelik olması, kapalı infaz kurumuna iade kararının bu kararın verildiği ilam dışındaki 5275 sayılı Yasanın 107. maddesi gereğince şartlı tahliye süresinin hesaplanmasına yönelik içtima edilecek diğer ilamlar açısından açığa ayrılma yönetmeliği kapsamında açığa ayrılmaya engel bir durum teşkil edeceğine dair hükümlü aleyhine değerlendirme yapmayı gerektirir yasal bir düzenlemenin bulunmadığı gözetilmeden, itirazın kabul edilmesi yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir. YARGITAY 7. CEZA DAİRESİ Esas No. 2014/25841 Karar No. 2015/15382 Tarihi: 14.05.2015 İlgili Kanun/Madde 2559 s. PVSK/9 2709 s. AY/2, 12, 13, 20, 38 5271 s. CMK/206, 217, 230 5607 s. KaçakçılıkK/3 • HÜKÜMLÜLÜK, ERTELEME VE MÜSADERE • GÜMRÜK KAÇAKÇILIĞI • ARAMA KARARI LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Criminal Chamber Decisions 83 ÖZETİ: Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; Katılan gümrük idaresi vekilinin 26/04/2013 havale tarihli dilekçesi ile temyiz talebinden vazgeçtiği gözetilerek sanığın temyiz istemine yönelik yapılan incelemede; yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi onanmasına, 14.05.2015 günü oyçokluğuyla karar verildi. YARGITAY 8. CEZA DAİRESİ Esas No. 2014/30037 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/14023 5237 s. TCK/243 Tarihi: 18.03.2015 • CEP TELEFONLARININ BİLİŞİM SİSTEMİNE GİRME VE ORADA KALMA SUÇU ÖZETİ: Somut olayda; katılanın cep telefonundan çekilmediği halde sanığın; "Sen H.'i değil, parayı seviyorsun...., kızım seninle görüşmez, bırak kızımın peşini, dolanma peşinde, seni uyarıyorum, H.'in seninle işi olmaz, bir daha bir araya gelmeniz ben hayattayken imkansız" şeklindeki mesajı oluşturduğu ve telefonuna geldiği iddiasıyla boşanma dava dosyasında delil olarak ibraz ettiğinden bahisle açılan davada, sanık suçlamayı kabul etmemiş, bilirkişi raporunda ise iletişim detaylarında suça konu mesajlaşmaya dair kayıt bulunmadığı, ancak cep telefonlarına özel yazılımlar yüklenerek veya internet vasıtasıyla mesaj oluşturulabileceği belirtilerek mesaj çekilen ve mesaj alan cep telefonlarının incelenip, iletişim kayıtlarıyla karşılaştırılması gerektiğinin bildirilmesi karşısında, cep telefonlarında mobil işletim sistemleri bulunduğu ve program yüklenebilmesinin mümkün olduğu gözetilerek, taraflara ait cep telefonları alınıp uzman bilirkişi tarafından incelenip, iletişim kayıtları ile karşılaştırılmak suretiyle program yükleme veya internetten gönderme şeklinde suça konu mesaj gönderilip gönderilmediğinin araştırılması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, cep telefonlarının bilişim sistemine girme ve orada kalma suçunun konusunu oluşturmayacağından bahisle, eksik incelemeye dayanarak yazılı şekilde hüküm kurulması, yasaya aykırıdır. LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 Yargıtay Ceza Kararları 84 YARGITAY 9. CEZA DAİRESİ Esas No. 2015/589 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/5594 5237 s. TCK/43, 220 Tarihi: 04.06.2015 • UYUŞTURUCU VEYA UYARICI MADDE TİCARETİ YAPMA VEYA SAĞLAMA SUÇU • DELİL ELDE ETME FAALİYETİ KAPSAMINDA OLAN EYLEMLER ÖZETİ: Asıl amaçları uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak olmayıp suçu ve failini belirlemek, suçla ilgili delilleri elde etmekten ibaret olan kolluk görevlilerin sanıktan ilk defa uyuşturucu madde almaları üzerine "uyuşturucu maddeyi satışa arz etme" suçunun ve failinin belirlendiği, delillerinin elde edildiği, ancak böyle bir durumda gerçek anlamda bir alım-satım ilişkisinden söz edilemeyeceği, dolayısıyla ilk alımdan sonra kolluk görevlilerinin sanıktan yeniden uyuşturucu madde almaları şeklinde gerçekleşen eylemlerinin delil elde etme faaliyeti kapsamında olduğu ve TCK'nın 43. maddesi anlamında ayrı bir suç oluşturmayacağı gözetilmeden sanık hakkında yazılı şekilde uygulama yapılarak fazla ceza tayini kanuna aykırıdır. YARGITAY 10. CEZA DAİRESİ Esas No. 2014/27337 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/723 1479 s. Bağ-KurK/28, 29 Tarihi: 19.01.2015 • MALULLÜK AYLIĞI TAHSİSİ İSTEMİ ÖZETİ: 1479 sayılı Kanunun 29. maddesine göre ise; çalışma gücünün en az üçte ikisini yitirdiği tespit edilen, en az beş tam yıl sigorta primi ödeyen, yazılı istek tarihi itibariyle prim ve her türlü borçlarını ödeyen sigortalılar maluliyet aylığından yararlanabilir. 08.08.2006 tarihinde malullük aylığı talebinde bulunan davacı yönünden, tahsis talep tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümleri esas alınarak 2/3 oranında çalışma gücü kaybının bulunup bulunmadığı hususunda Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu'ndan rapor alınarak, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, 11.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren yönetmelik hükümleri gözetilerek hesaplanan çalışma gücü kaybı oranı esas alınarak, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Criminal Chamber Decisions 85 YARGITAY 11. CEZA DAİRESİ Esas No. 2013/8847 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/25100 6762 s. TTK/688 Tarihi: 06.04.2015 • RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK SUÇU • BONODA LEHDAR ADI VE SOYADININ VEYA TÜZEL KİŞİLİĞİN GÖSTERİLMESİ ZORUNLULUĞU ÖZETİ: TTK'nın 688/5. maddesi uyarınca bonoda lehdar adı ve soyadının veya tüzel kişiliğin gösterilmesi zorunludur. Lehdar gerçek veya tüzel kişi bonoda gösterilmemiş ise belge bono olarak kabul edilmeyecektir. Ancak tüzel kişiliğin bulunduğunun ciro şerhinden anlaşılması halinde unvanın yazılmasındaki noksanlık tamamlanmış sayılacak ve bono özel belge değil resmi belge niteliğinde olacaktır. Somut olayda, U... Orman Ürünleri şeklinde eksik yazılan lehdar unvanının, bonoların arkasına yapılan cirolar ile tamamlandığı anlaşıldığından toplanan delilleri karar yerinde inceleyip savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddederek yüklenen suçun sübutunu kabul ile soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin eden mahkemenin kararında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi onanmasına, 06.04.2015 gününde oybirliği ile karar verildi. YARGITAY 12. CEZA DAİRESİ Esas No. 2014/9886 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/5850 5237 s. TCK/53, 85, 257 Tarihi: 06.04.2015 • TAKSİRLE ÖLÜME NEDEN OLMA SUÇU • TAKSİRLİ SUÇLARDA HAK YOKSUNLUKLARINA HÜKMEDİLEMEYECEĞİ • GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU • SANIKLARIN EYLEMLERİ İLE ÖLÜM ARASINDA İLLİYET BAĞININ TESPİT EDİLEMEDİĞİ LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 Yargıtay Ceza Kararları 86 ÖZETİ: Tanzim edilen raporlar sonrası, olayda kusur tespit edilmesi nedeniyle Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğu, soruşturma sırasında alınan Adli Tıp Kurumu raporunda “kardiyoloji ve kalp damar cerrahi uzmanınca konsülte edilmediği, E. istenmemiş olduğu, dolayısıyla ilgili uzmanınca değerlendirilmemiş olmasının eksiklik olduğu” belirtilmesine göre, tüm raporlarda değinildiği üzere, ölüm olayının sanıkların taksirli eyleminden değil, ilgili uzmanınca ölenin durumunun değerlendirilmemesinin ve ölene E. yapılmamasının bir eksiklik olarak değerlendirilmesine ve ölüm belgesinde, ölüm sebebi olarak kalp kapak hastalığı, kardiakarrest ve akciğer ödemi neden olarak belirtilmiş ise de; sanıkların eylemleri ile, ölüm arasında illiyet bağının da tespit edilemediği dikkate alındığında, sanık G.E’ın eyleminin TCK’nın 257. maddesinde düzenlenen görevi kötüye kullanma suçunu oluşturabileceği, ancak özel hastanede çalışan sanığın kamu görevlisi olmaması nedeniyle bu suçun da oluşmayacağı gözetilerek, sanıklar hakkında atılı suçtan beraat kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, Kabul ve uygulamaya göre de; Taksirli suçlarda 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinde yazılı hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bozulması gerekmektedir. YARGITAY 13. CEZA DAİRESİ Esas No. 2014/16711 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/5444 5237 s. TCK/142 Tarihi: 25.03.2015 • HIRSIZLIK SUÇU • SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUKLAR HAKKINDA HÜKMEDİLEN KISA SÜRELİ HAPİS CEZALARININ SEÇENEK YAPTIRIMLARA ÇEVRİLMESİ ZORUNLULUĞU LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Criminal Chamber Decisions 87 ÖZETİ: Suça sürüklenen çocuk M. K.'ın hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma ve hırsızlık suçları yönünden, 10 gün arayla mağdurun kümesinden hırsızlık yapmasına göre, TCK'nın 43/1. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümleri uygulanması gerekirken iki ayrı suçtan hüküm kurularak fazla ceza tayini, Suça sürüklenen çocuk O.'ın diğer suça sürüklenen çocukla suç konusunda anlaşarak aralarında yaptıkları iş bölümü gereği suça doğrudan katıldığı gözetilmeden TCK'nın 37/1. maddesi yerine TCK'nın 39/2-c. maddesinin uygulanması, suç tarihi itibariyle 18 yaşından küçük suça sürüklenen çocuklar hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezalarının, TCK'nın 50/3. maddesi gereği seçenek yaptırımlara çevrilme zorunluluğunun gözetilmemesi, CMK'nın 326/2. maddesi uyarınca birlikte işlenmiş suç nedeniyle mahkum edilmiş olan suça sürüklenen çocukların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden de paylarına düşen miktarda eşit olarak sorumlu tutulmaları gerektiğinin düşünülmemesi, bozmayı gerektirmiştir. YARGITAY 13. CEZA DAİRESİ Esas No. 2014/16521 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/2538 5271 s. CMK/324/4 Tarihi: 23.02.2015 • HIRSIZLIK SUÇU • SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUĞUN 12-15 YAŞ GRUBUNDA OLMASI • FİİLLERİN HUKUKİ ANLAM VE SONUÇLARINI ALGILAMA VE DAVRANIŞLARINI YÖNLENDİRME YETENEĞİ ÖZETİ: Bisikletle yolda seyir halinde olan müştekinin bisiklet koluna takmış olduğu poşeti çalan suça sürüklenen çocuğun eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 141/1 maddesine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Yasanın 142/2-b maddesiyle hüküm kurulması, suç tarihlerinde 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuk hakkında işlediği fiillerin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunup bulunmadığına ilişkin doktor raporu alındıktan sonra TCK'nın 31/2 maddesinin değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, suça sürüklenen çocuğun sarfına sebebiyet verdiği 14,00 TL yargılama giderinin, CMK'nın 324/4. maddesi uyarınca 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usülü Hakkında Kanun'un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken 20 TL'lik tutardan az olduğu halde sanıktan tahsiline karar verilmesi, bozmayı gerektirmiştir. LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 88 Yargıtay Ceza Kararları YARGITAY 14. CEZA DAİRESİ Esas No. 2013/8229 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/7847 5237 s. TCK/123 Tarihi: 30.06.2015 • CİNSEL TACİZ SUÇU • HUZUR VE SÜKUNU BOZMA SUÇU • CEP TELEFONUNA DEĞİŞİK ZAMANLARDA BİRDEN FAZLA CEVAPSIZ ÇAĞRI BIRAKIP CİNSEL TACİZ İÇERİKLİ MESAJLAR GÖNDERİLMESİ Sanığın, mağdurenin kullandığı cep telefonuna değişik zaÖZETİ: manlarda birden fazla cevapsız çağrı bırakıp cinsel taciz içerikli mesajlar göndermekten ibaret eylemlerinin bir bütün halinde zincirleme şekilde cinsel taciz suçunu oluşturduğu ve mevcut haliyle TCK'nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun anılan olayda cinsel taciz suçunun unsuru olduğu gözetilmeden, ayrıca sanık hakkında bu suçtan da mahkûmiyet kararı verilmesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bozulması gerekmektedir. YARGITAY 14. CEZA DAİRESİ Esas No. 2015/2165 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/6446 5271 s. CMK/34 Tarihi: 14.05.2015 • MAHKEME KARARLARININ YARGITAY DENETİMİNE OLANAK VERECEK BİÇİMDE AÇIK VE GEREKÇELİ OLMASI GEREĞİ ÖZETİ: Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141, 5271 sayılı CMK'nın 34/1, 230 ve 1412 sayılı CMUK'nın 308/7. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının, Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olması ve Yargıtayın bu işlevini yerine getirmesi için gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi ve ulaşılan kanaat, sanıkların suç oluşturduğu sabit görülen fiillerinin ve bunların nitelendirilmesinin belirtilmesi, delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği ve hükümlerin CMK'nın 230. maddesine uygun şekilde gerekçe içermemesinin CMUK'nın 308/7. maddesinde kesin hukuka aykırılık hali olarak düzenlendiği gözetilmeden gerekçesiz hükümler kurulması kanuna aykırıdır. LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Criminal Chamber Decisions 89 YARGITAY 15. CEZA DAİRESİ Esas No. 2015/1076 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/1932 5237 s. TCK/152, 302, 309 Tarihi: 19.06.2015 5271 s. CMK/193, 194, 195, 200, 204 • TEHLİKELİ MADDELERİN İZİNSİZ OLARAK BULUNDURULMASI SUÇU • KASTEN ÖLDÜRME • KİŞİYİ HÜRRİYETİNDEN YOKSUN KILMA • MALA ZARAR VERME • İŞYERİ DOKUNULMAZLIĞINI İHLAL Silahlı terör örgütü mensubu olduğu kabul edilen sanığın ÖZETİ: 15.11.2012 tarihinde güvenlik kuvvetleri ile silahlı çatışmaya giren grup içinde yer alarak vahim nitelikteki öldürmeye teşebbüs suçuna iştirak ettiğinin iddia ve kabul edilmiş olması ve aynı grup içerisinde yer alan diğer sanıklar hakkında ayrıca Tunceli Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/10-84-85 -86- 8788- 89-90- 91- 92- 93- 94 -95 -96-97- 98- 99- 100-101- 102104- 105- 106 esas sayılı dosyalarında aynı olaya ilişkin anayasayı ihlal suçundan mahkumiyet hükmü kurulması, 2013/10 esas sayılı dosyada sanık olan..... beyanları ile 14.01.2013 tarihli teşhis ve yer gösterme tutanaklarının bulunması karşısında aralarındaki CMK'nın 8. maddesi anlamında hukuki ve fiili bağlantı bulunan davaların birleştirilip delillerin birlikte değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, 15.11.2012-12.10.2012-23.08.2012 tarihli eylemlere ilişkin delil olarak kabul edilip hükme esas alınan, sanığa ve başka dosya sanıklarına ait öz eleştiriler ile Ali H. K.'nın öldürülmesine dair dosyadaki notların bir kısmının okunaksız fotokopilerden ibaret olduğu anlaşılmakla, adli emanette kayıtlı olduğu anlaşılan bu dokümanların getirtilerek denetime olanak verecek şekilde asılları ya da okunaklı ve onaylı örnekleri dosyaya konulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması, hüküm tarihinden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 65. maddesiyle TCK'nın 152. maddesinin 2. fıkrasında yapılan değişiklik karşısında mala zarar verme suçunda sanığın hukuki durumunun yeniden takdir ve tayininde zorunluluk bulunması, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığını ihlal, iş ve çalışma hürriyetini ihlal suçlarına ilişkin hükümlerde uygulama maddesinin TCK'nın 309/2. maddesi yerine anılan Kanunun 302/2. maddesi olarak yazılması kanuna aykırıdır. LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 90 Yargıtay Ceza Kararları YARGITAY 16. CEZA DAİRESİ Esas No. 2015/1076 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/1932 5237 s. TCK/152, 309 Tarihi: 19.06.2015 • ANAYASAL DÜZENİ ORTADAN KALDIRMAYA TEŞEBBÜS ETME SUÇU • SANIĞIN HUKUKİ DURUMUNUN YENİDEN TAKDİR VE TAYİNİNDE ZORUNLULUK BULUNMASI • SEGBİS SİSTEMİ ARACILIĞIYLA YARGILAMA YAPILARAK MAHKUMİYETE KARAR VERİLMESİ SURETİYLE SAVUNMA HAKKININ KISITLANMASI • DURUŞMADA HAZIR BULUNMAK İSTEYEN SANIĞIN DURUŞMADA HAZIR BULUNDURULMASI ÖZETİ: 15.11.2012-12.10.2012-23.08.2012 tarihli eylemlere ilişkin delil olarak kabul edilip hükme esas alınan, sanığa ve başka dosya sanıklarına ait öz eleştiriler ile A. H. K.'nın öldürülmesine dair dosyadaki notların bir kısmının okunaksız fotokopilerden ibaret olduğu anlaşılmakla, adli emanette kayıtlı olduğu anlaşılan bu dokümanların getirtilerek denetime olanak verecek şekilde asılları ya da okunaklı ve onaylı örnekleri dosyaya konulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması, hüküm tarihinden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 65. maddesiyle TCK'nın 152. maddesinin 2. fıkrasında yapılan değişiklik karşısında mala zarar verme suçunda sanığın hukuki durumunun yeniden takdir ve tayininde zorunluluk bulunması, mala zarar verme, iş yeri dokunulmazlığını ihlal, iş ve çalışma hürriyetini ihlal suçlarına ilişkin hükümlerde uygulama maddesinin TCK'nın 309/2. maddesi yerine anılan Kanunun 302/2. maddesi olarak yazılması kanuna aykırıdır. YARGITAY 17. CEZA DAİRESİ Esas No. 2015/21816 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/4028 5237 s. TCK/43, 116, 142 Tarihi: 16.06.2015 • BİNA İÇİNDE MUHAFAZA ALTINA ALINMIŞ OLAN EŞYA HAKKINDA HIRSIZLIK SUÇU LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Criminal Chamber Decisions 91 ÖZETİ: Sanık Ş.'nün katılanın müteahhitliğini yaptığı teslime hazır durumdaki 10 dairelik apartmanın karşılıklı olan 2 dairesine girerek burada bulunan 2 adet kombiyi çalması şeklinde gerçekleşen olaya ilişkin aşamalardaki anlatımında, apartmandaki mutfaktan girdiği dairede bulunan kombiyi aldıktan sonra karşı daireye girip aynı şekilde eylemini gerçekleştirdiğini ifade ettiği, arada belirgin bir zaman aralığının bulunmadığı, 5237 sayılı TCK'nın 43/1. maddesi gereğince değişik zamanlarda aynı kişiye karşı aynı suçun işlenmesi durumunun somut olayla örtüşmediği anlaşıldığından, eylemin tek suç olarak kabul edilmesi gerekirken zincirleme şeklinde gerçekleşen suç olarak kabulü, bozmayı gerektirmiştir. YARGITAY 18. CEZA DAİRESİ Esas No. 2015/2309 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/2261 5237 s. TCK/43, 50, 62, 106 Tarihi: 04.06.2015 5271 s. CMK/231 • TEHDİT SUÇU • SANIĞIN DENEME SÜRESİNDE YENİDEN SUÇ İŞLEMESİ ÖZETİ: Sanık hakkında daha önce 13.03.2010 tarihinde işlediği tehdit suçundan 5237 sayılı TCK'nın 106/1-1.c, 43/1-2 ve 62. maddeleri uyarınca 6 ay 7 gün hapis cezasına hükmedildikten sonra hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanığın deneme süresinde yeniden suç işlemesi karşısında açıklanması geri bırakılan hükmün yalnızca açıklanmasına karar verilmekle yetinileceği, ancak 5271 sayılı CMK'nın 231/11. maddesi uyarınca kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanık hakkında koşullarının varlığı halinde ve yasal zorunluluk olan hallerde cezanın seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar verilerek yeni bir mahkumiyet hükmü kurabileceği, sanığın tekrar suç işlemesi durumunda hükmün açıklanması ile yetinileceği yerde; sanığa verilen hapis cezasının 5237 sayılı TCK'nın 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılamayacağı, Anlaşıldığından sanık T.'in ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin onanması gerekmektedir. LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 92 Yargıtay Ceza Kararları YARGITAY 19. CEZA DAİRESİ Esas No. 2015/10644 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/4164 5271 s. CMK/48, 271, 309 Tarihi: 10.09.2015 5275 s. CezaİnfazK/37, 44 • UYUŞTURUCU VEYA UYARICI MADDE TİCARETİ YAPMA VEYA SAĞLAMA SUÇU • HÜKÜMLÜLERİN ALKOLLÜ İÇKİ İÇME VE UYARICI MADDE KULLANMA YASAĞI 5271 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında ÖZETİ: Kanun'un 48/3-a maddesi (3).....Disiplin cezalarının infazı; a) Hücreye koyma cezasının infazına, infaz hâkiminin onayı ile başlanır. Hücreye koyma cezasına ilişkin diğer hükümler saklı kalmak üzere, kesinleşen disiplin cezalarının infazına derhâl başlanır. Birden fazla disiplin cezası verilmiş olması hâlinde, bu cezalar kesinleşme tarihleri sırasına göre ayrı ayrı infaz edilir. Bir cezanın infazı tamamlanmadan diğerinin infazına başlanmaz hükmü, 4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu'nun İnfaz hâkimliklerinin görevleri başlıklı 4/3 maddesi hükümlü ve tutuklular hakkında alınan disiplin tedbirleri ve verilen disiplin cezalarının kanun, tüzük veya yönetmelik hükümleri ile genelgelere aykırı olduğu iddiasıyla yapılan şikâyetleri incelemek ve karara bağlamak hükmü ve İnfaz hâkimliğince şikâyet üzerine verilen kararlar başlıklı 6/5 maddesi İnfaz hâkiminin kararlarına karşı şikâyetçi veya ilgili Cumhuriyet savcısı tarafından, tebliğden itibaren bir hafta içinde Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu hükümlerine göre acele itiraz yoluna gidilebilir hükmü ile itirazın ne şekilde karara bağlanacağını düzenleyen 5271 sayılı CMK.nun 271/2. maddesindeki itiraz yerinde görülürse merci, aynı zamanda itiraz konusu hakkında da karar verir biçimindeki hükmü karşısında, itiraz merciin verdiği kararın hukuka ve usule uygun olduğunun anlaşıldığı, açıklanan bu nedenlerle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yerinde görülmeyen 1 ve 2 nolu kanun yararına bozma isteminin reddine, 10/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. YARGITAY 20. CEZA DAİRESİ Esas No. 2015/1817 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/532 5237 s. TCK/188 Tarihi: 11.05.2015 5271 s. CMK/116, 117, 119 • UYUŞTURUCU VEYA UYARICI MADDE İMAL ETME SUÇU • ADLİ ARAMA KARARI ALINMADAN SANIĞIN ÜZERİNDE ARAMA YAPILMASININ HUKUKA AYKIRILIĞI LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 Court of Cassation Criminal Chamber Decisions 93 ÖZETİ: Sanık açısından hukuka uygun olarak elde edilmiş bir uyuşturucu veya uyarıcı madde olmadığından, suçun maddi konusunun da bulunmadığı kabul edilmelidir. Bu durumlara bağlı olarak, isnat olunan suçun unsurları oluşmadığından, sanık hakkında beraat yerine mahkumiyet hükmü kurulması yasaya aykırıdır. İsnat olunan suçun maddi konusu olan uyuşturucu maddenin hukuka aykırı yöntemle elde edilmesi nedeniyle hükme esas alınamayacağı ve buna bağlı olarak suçun unsurunun oluşmadığı gözetilmeden, sanık hakkında beraat yerine mahkumiyet hükmü kurulması, kabule göre hüküm kurulurken, temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan ayrılmayı gerektirir bir hususun görülmediği belirtilip buna uygun şekilde TCK'nın 188/3. maddesi uyarınca temel hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde, temel gün para cezasının alt sınırdan uzaklaşılarak 600 gün olarak belirlenmesi,Tekerrüre esas alınan Kayseri 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 13.12.2005 tarih ve 2004/1521 esas ve 2005/1383 karar sayılı ilamı ile 03.01.2006 tarihinde kesinleşen 586 YTL adli para cezasının kesin nitelikte olması nedeniyle CMUK'nın 305/son maddesi gereğince tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi, kanuna aykırı olup hükmün bozulması gerekmektedir. YARGITAY 23. CEZA DAİRESİ Esas No. 2015/1902 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/2758 5237 s. TCK/53, 142, 157, 158 Tarihi: 22.06.2015 5271 s. CMK/231 • DOLANDIRICILIK SUÇU • ALGILAMA YETENEĞİNİN ÇOK ZAYIF OLMASI VEYA HİÇ OLMAMASI ÖZETİ: 8 yaşında olan çocuğun, "anneme sürpriz yapacağım, evdeki buzdolabını satmak istiyorum" şeklindeki teklifini kabul eden sanığın, belirtilen ikamete girerek, 25 TL parayı B.'a verip söz konusu buzdolabını alıp götürmesi şeklinde gerçekleştirdiği sabit görülen eyleminin, 5237 sayılı TCK'nın 142/1.b maddesinde öngörülen hırsızlık suçunu oluşturacağı gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması, Kabule göre de; 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunma haklarından yoksunluğu sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindeki kişiler yönünden ise söz konusu hak yoksunluklarının hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gerektiği gözetilmeden kanundaki düzenlemeye aykırı olarak karar verilmesi, bozmayı gerektirmiştir. LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 Yargıtay Ceza Kararları 94 YARGITAY 22. CEZA DAİRESİ Esas No. 2015/1532 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/1163 5237 s. TCK/151, 152, 168, 170 Tarihi: 26.05.2015 5271 s. CMK/231 • SUÇ EŞYASININ SATIN ALINMASI VEYA KABUL EDİLMESİ SUÇU • YAKARAK MALA ZARAR VERME SUÇUNU OLUŞTUĞU • KISMEN GERİ VERME NEDENİYLE ETKİN PİŞMANLIK HÜKÜMLERİ ÖZETİ: Sanığın hırsızlık yaptığı ikametteki yatak odasında bulunan yatak, karyola ve perdenin yandığının, ayrıca oda girişinde bulunan yolluk üzerinde ütü izinin bulunduğunun anlaşılması karşısında; sanığın katılana yönelik eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 151/1, 152/2-a maddelerinde düzenlenen yakarak mala zarar verme suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülmek suretiyle aynı kanunun 170/1-a maddesi gereğince yazılı şekilde hüküm kurulması, sanığın, suça konu eşyaların bir kısmının soruşturma aşamasında katılana iade edilmesini sağladığının anlaşılması karşısında; kısmen geri verme nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza gösterip göstermediği hususu katılandan sorularak, sonucuna göre 5237 sayılı TCK'nın 168/1-4. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, bozmayı gerektirmiştir. Kararların tamamuna dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015 DANIŞTAY KARARLARI COUNCIL OF STATE DECISIONS * Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu Kararı Plenary Session of the Administrative Law Chamber Decision * Danıştay Daire Kararları Council of State Chamber Decisions DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU KARARI PLENARY SESSION OF THE ADMINISTRATIVE LAW CHAMBER DECISION DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU Esas No. 2012/1039 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/1723 4054 s. RekabetK/9 Tarihi: 04.05.2015 • REKABET KURULUNUN GEÇİCİ TEDBİR KARARININ İPTALİ • TİCARİ FAALİYET ALANINA BAŞKA BİR TEŞEBBÜSÜN GİRMESİNE DOĞRUDAN VEYA DOLAYLI OLARAK ENGEL OLUNMASI • RAKİPLERİN PİYASADAKİ FAALİYETLERİNİN ZORLAŞTIRILMASINI AMAÇLAYAN EYLEMLER ÖZETİ: 2813 sayılı Telsiz Kanunu’nun 4502 sayılı Kanunla değişik 7. maddesi uyarınca, Rekabet Kurulu’nun telekomünikasyon sektörüne ilişkin vereceği tüm kararlarda Telekomünikasyon Kurumu’nun görüşünü alması gerekirken, uyuşmazlık konusu olayda bu kurala uyulmadığı iddiasında bulunulmuş ise de, daha önce aynı konuda ve karar tarihine çok yakın tarihlerde 31/10/2006 günlü, 7141 sayılı yazı ve 24/04/2007 günlü, 2855 sayılı yazılar ile Telekomünikasyon Kurumu’ndan görüş alındığı, gerek bu görüşlerde yer verilen temel unsurların, gerekse de Telekomünikasyon Kurumu’nun sektöre ilişkin düzenlemeleri ve ilgili mevzuatın kararda değerlendirildiği, kaldı ki, 29/06/2007 tarihli yazı ile talep edilen görüşe verilen 10/07/2007 tarihli cevabın da işlem dosyasında bulunduğu, anılan görüşte kararda zaten değerlendirilen hususlara yer verildiği ve işin esasını etkileyecek farklı bir durumun belirtilmediği, ayrıca geçici tedbir kararının gerektirdiği aciliyet gözetilerek, talep edilen görüşün Kurum kayıtlarına girmesi beklenmeksizin karar verilmesinin dava konusu işlemi kusurlandırıcı nitelikte bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş olup, davacının temyiz isteminin reddi ile Danıştay Onüçüncü Dairesi kararının onanması gerekmektedir. Kararların tamamuna dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz DANIŞTAY DAİRE KARARLARI COUNCIL OF STATE CHAMBER DECISIONS DANIŞTAY 6. DAİRE Esas No. 2015/361 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/3486 3194 s. İmarK/13 Tarihi: 27.05.2015 • TAŞINMAZIN TAHSİS AMACININ DIŞINA ÇIKARILMASI VEYA EŞDEĞER BİR TAŞINMAZ İLE TAKAS EDİLMESİNİN TALEP EDİLMESİ • TAŞINMAZIN İMAR PLANI UYARINCA İLKOKUL ALANI OLARAK AYRILDIĞI VE AMACINA UYGUN KULLANILMADIĞI • MÜLKİYET SAHİBİ OLAN DAVACI AÇISINDAN KISITLILIK HALİNDEN KAYNAKLANAN VE TAZMİNAT GEREĞİ ÖZETİ: Davacının mülkiyet hakkını kullanamamaktan yakınarak, tazminat talebinde bulunduğu anlaşılmakta ise de; esasen davacının uyuşmazlık konusu taşınmazı edindiği tarih itibari ile taşınmaz için kısıtlılık durumun mevcut olduğu, yukarıda belirtilen Avrupa İnsan Mahkemesi kararında belirtilen mülkiyet hakkının geçmişte belirli bir süre engellenmiş olma durumunun eski malikler açısından gerçekleşmiş olmasına karşın, 17.07.2012 tarihli satış işlemi sonucu mülkiyet sahibi olan davacı açısından kısıtlılık halinden kaynaklanan ve tazminatı gerektirir mağduriyetinin henüz bulunmadığı açıktır. Bu durumda, İdare Mahkemesince davanın reddine karar verilmesi gerekirken, tazminat talebinin kabulüne ilişkin temyize konu mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır. DANIŞTAY 15. DAİRE Esas No. 2015/1707 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2015/1891 2918 s. KTK/48 Tarihi: 03.04.2015 • ALKOLÜ ARAÇ KULLANILMASI • İDARİ PARA CEZASI • SÜRÜCÜ BELGESİNİN ALTI AY SÜRE İLE GERİ ALINMASI • GÖREVLİ MAHKEME • İDARİ YARGI Council of State Decisions 99 ÖZETİ: Trafik idari para cezalarından doğan uyuşmazlıklarda görevli mahkemeler 5326 sayılı Kanunun 27/1 maddesi hükmü uyarınca sulh ceza mahkemeleri olmakla birlikte, bir idari işlem olan sürücü belgesinin geri alınmasına ilişkin işlemlerden doğan uyuşmazlıklarda görevli mahkemelerin belirlenmesi hususunda gerek 5326, gerekse 2918 sayılı Kanunda herhangi bir hükme yer verilmediği, bu nedenle sürücü belgesinin geri alınmasına ilişkin işlemlerden doğan uyuşmazlıkların idari yargının görev alanına girdiği açık olup, 5326 sayılı Kanunun 27/8 maddesinde yer alan idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde, idari yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddialarının bu işlemin iptal talebiyle birlikte idari yargı merciinde görüleceği düzenlemesi uyarınca da dava konusu işlemlerden doğan uyuşmazlıkta İdare Mahkemesince işin esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın görüm ve çözümünde sulh ceza mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmesinde hukuka uyarlık görülmemiş olup, İdare Mahkemesi’nin kararının bozulması gerekmektedir. Kararların tamamuna dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 GÜNCEL MEVZUAT CURRENT LEGISLATION * Resmî Gazete Özetleri Abstracts of Official Gazette RESMÎ GAZETE ÖZETLERİ ABSTRACTS OF OFFICIAL GAZETTE BAKANLAR KURULU KARARLARI Karar No. 2015/8095 2015/8098 2015/8100 2015/8101 2015/8102 2015/8102 Adı 8/1/2002 Tarihli ve 4736 Sayılı Kanunun 1 inci Maddesinin Birinci Fıkrası Hükmünden Muaf Tutulacakların Tespitine Dair 28/1/2002 Tarihli ve 2002/3654 Sayılı Kararnamenin Eki Kararda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Karar 6772 Sayılı Kanun Kapsamına Giren Kurumlarda Çalışan İşçilere, 2015 Yılında Yapılacak İlave Tediyelerin Sürelerinin Belirlenmesi Hakkında Karar Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 1267 (1999), 1988 (2011) ve 1989 (2011) Sayılı Kararlarıyla Listelenen Kişi, Kuruluş veya Organizasyonların Tasarrufunda Bulunan Malvarlığının Dondurulması Hakkındaki 30/9/2013 Tarihli ve 2013/5428 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararının Eki (1) Sayılı Listede Değişiklik Yapılmasına İlişkin Karar Artvin İline Bağlı Bazı İlçelerde 24/8/2015 Tarihinde Meydana Gelen Doğal Afet Nedeniyle Oluşan Mücbir Sebebe İstinaden 6111 ve 6552 Sayılı Kanunlarda Yer Alan Taksit Sürelerinin Yeniden Belirlenmesine İlişkin Karar Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 1267 (1999), 1988 (2011) ve 1989 (2011) Sayılı Kararlarıyla Listelenen Kişi, Kuruluş veya Organizasyonların Tasarrufunda Bulunan Malvarlığının Dondurulması Hakkındaki 30/9/2013 Tarihli ve 2013/5428 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararının Eki (1) Sayılı Listede Değişiklik Yapılmasına İlişkin Karar Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 1267 (1999), 1988 (2011) ve 1989 (2011) Sayılı Kararlarıyla Listelenen Kişi, Kuruluş veya Organizasyonların Tasarrufunda Bulunan Malvarlığının Dondurulması Hakkındaki 30/9/2013 Tarihli ve 2013/5428 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararının Eki (1) Sayılı Listede Değişiklik Yapılmasına İlişkin Karar R. G. Tarih - Sayı 04.09.2015 29465 18.09.2015 29479 23.09.2015 29484 23.09.2015 29484 23.09.2015 29484 23.09.2015 29484 YÖNETMELİKLER Adı Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Ekonomik, Siyasal ve Sosyal Sorunlar Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim Yönetmeliği Afyon Kocatepe Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik İstanbul Şişli Meslek Yüksekokulu Ön Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik R. G. Tarihi R. G. No. 01.09.2015 29462 01.09.2015 29462 02.09.2015 29463 02.09.2015 29463 Abstracts of Official Gazette 103 Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Meslek Personeli Yönetmeliği Anadolu Üniversitesi Açıköğretim, İktisat ve İşletme Fakülteleri EğitimÖğretim ve Sınav Yönetmeliği Anadolu Üniversitesi Önlisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği İstanbul Bilgi Üniversitesi Çift Anadal, Yan Dal ve Üstün Başarı Programları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik İstanbul Bilgi Üniversitesi Finansal Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği İstanbul Bilgi Üniversitesi Karşılaştırmalı İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği İstanbul Bilgi Üniversitesi Kredili Sistem Lisans ve Önlisans Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Bozok Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Nişantaşı Üniversitesi Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği Orta Doğu Teknik Üniversitesi Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği “P.P. (Ücreti Alınmıştır)” Damgalı Gönderiler Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik Posta Pulu Satıcılıkları Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik PTT Yurtiçi Havale ve Posta Çeki Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik Telgraf Hizmetleri Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik Yükseköğretim Kalite Güvencesi Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik 03.09.2015 29464 03.09.2015 29464 03.09.2015 29464 03.09.2015 29464 03.09.2015 29464 03.09.2015 29464 03.09.2015 29464 04.09.2015 29465 04.09.2015 29465 04.09.2015 29465 05.09.2015 29466 05.09.2015 29466 05.09.2015 29466 05.09.2015 29466 05.09.2015 29466 Resmî Gazete Özetlerin devamına dergimizin Nisan 2015 tarihli 148. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 ÖNEMLİ BİLGİLER MAJOR INFORMATIONS KIDEM TAZMİNATI TAVANI İŞSİZLİK SİGORTASI PRİMİ ORANLARI (2002’DEN İTİBAREN) VERGİDEN MÜSTESNA HARCIRAH TAVANI REESKONT VE AVANS İŞLEMLERİNDE UYGULANAN İSKONTO VE FAİZ ORANLARI SİGORTA PRİMİNE TÂBİ TUTULMAYACAK YEMEK PARASI İLE ÇOCUK VE AİLE ZAMMI TUTARLARI SGK GECİKME ZAMMI ORANLARI (AYLIK)(1.10.2008’den itibaren tüm Sosyal Güvenlik Kurumu alacakları için) ASGARİ YILLIK ÜCRETLİ İZİN SÜRELERİ (10.06.2003’TEN İTİBAREN) 4/a (SSK) KAPSAMINDA SİGORTALILARIN PRİM ORANLARI(01.09.2013’den itibaren) 4/b (Bağ-Kur) KAPSAMINDA SİGORTALILARIN PRİM ORANLARI(01.09.2013’den itibaren) 4/c (Devlet Memurları) KAPSAMINDA SİGORTALILARIN PRİM ORANLARI (01.09.2013’den itibaren) İSTEĞE BAĞLI SİGORTALILARIN PRİM ORANLARI(01.09.2013’den itibaren) 4/a (SSK) KAPSAMINDA ÇALIŞAN EMEKLİLERİN SGDP ORANLARI (01.09.2013’den itibaren) 4/b (Bağ-Kur) KAPSAMINDA ÇALIŞAN EMEKLİLERİN SGDP ORANLARI (01.10.2008’den itibaren) DÖNEMLER İTİBARİYLE AYLIK ASGARİ ÜCRET TUTARLARI ÇIRAKLAR İÇİN DÖNEMLER İTİBARİYLE AYLIK ASGARİ ÜCRET TUTARLARI 2015 YILI İÇİN ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ MİKTARLARI 2014 YILI İÇİN ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ MİKTARLARI 2013 YILI İÇİN ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ MİKTARLARI DÖNEMLER İTİBARİYLE SİGORTA PRİMİNE ESAS AYLIK TABAN VE TAVAN ÜCRET TUTARLARI AYLIK SAKATLIK İNDİRİMİ TUTARLARI HİZMET SÖZLEŞMESİ SONA ERDİRİLİRKEN DİKKATE ALINACAK BİLDİRİM SÜRELERİ VE İHBAR TAZMİNATI TUTARLARI (*) 5510 - SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNUNA GÖRE UYGULANACAK İDARİ PARA CEZALARI 2015 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ2014 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ 2013 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ YENİDEN DEĞERLEME ORANLARI GEÇİCİ VERGİ DÖNEMLERİNDE UYGULANAN YENİDEN DEĞERLEME ORANLARI BEYANNAMELERİNİ İMZALATMAK ZORUNDA OLANLAR 2013 YILINDA BEYANNAMELERİNİ İMZALATMAK ZORUNDA OLMAYANLAR AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN’A GÖRE GECİKME ZAMMI ORANLARI YURT DIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI YÜRÜRLÜK TARİHLERİNE GÖRE TECİL FAİZİ ORANLARI EMLAK VERGİSİ ORANLARI EMLAK VERGİSİ DEĞERİ YILLIK ARTIŞ ORANLARI (%) KONUT KİRA GELİRİ İSTİSNA TUTARLARI BAZI MENKUL SERMAYE İRATLARINA UYGULANAN İNDİRİM (Enflasyondan Arındırma) ORANLARI MOTORLU TAŞITLAR VERGİSİ ORANLARI 2015 TEVKİFATA VE İSTİSNAYA KONU OLMAYAN MENKUL VE GAYRİMENKUL SERMAYE İRATLARINDA BEYAN SINIRLARI VERGİDEN MÜSTESNA YEMEK BEDELİ DEĞER ARTIŞ KAZANÇLARINDA İSTİSNA TUTARLARI ARIZÎ KAZANÇLARDA İSTİSNA TUTARLARI AMORTİSMAN SINIRI FATURA DÜZENLEME SINIRI GEÇİCİ VERGİ ORANLARI VERGİDEN MÜSTESNA ÇOCUK YARDIMI 50 ve Daha Fazla İşçi Çalıştırılan İşyerleri İçinZorunlu İstihdam Oranları YATIRIM TEŞVİK BELGESİNE BAĞLANABİLECEK ASGARİ SABİT YATIRIM TUTARLARIYatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar’a Göre(2012/3305 Sayılı Bkk Ile 19.06.2012 Tarihinden İtibaren) 2015 YILI USULSÜZLÜK DERECELERİ VE CEZALARI (TL) 2015 YILI ÖZEL USULSÜZLÜK CEZALARI 2015 YILI İÇİN DAMGA VERGİSİ NİSPETLERİ VE MAKTU TUTARLAR 2014 YILI VERASET VE İNTİKAL VERGİSİ TARİFESİ ENFLASYON ORANLARI (%) (TÜİK Verilerine Göre) YASAL FAİZLER VE YÜRÜRLÜK SÜRELERİ TİCARİ TEMERRÜT (AVANS) FAİZ ORANLARI VERGİ KODLARI TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI DÖVİZ KURLARI 2015 YILINDA TÜRK TİCARET KANUNU'NDA UYGULANACAK İDARİ PARA CEZALARI (TL) Önemli Bilgilerin tamamına dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LEGAL HUKUK DERGİLERİ SİPARİŞ FORMU ORDERING FORM FOR THE LEGAL LAW JOURNALS YÜKSEK MAHKEME KARARLARI ARAMA DİZİNLERİ INDEX OF SUPREME COURT DECISIONS * Kavramlara Göre Arama Dizini Index of Related Legal Terms * Kanun Maddelerine Göre Arama Dizini Index of Related Law Code Articles KAVRAMLARA GÖRE ARAMA DİZİNİ INDEX OF RELATED LEGAL TERMS 6136 Sayılı Kanuna Aykırılık Suçu ................................................................ 361 A Açığa Ayrılma Talebinin Reddine İtiraz ........................................................ 387 Adli Arama Kararı Alınmadan Sanığın Üzerinde Arama Yapılmasının Hukuka Aykırılığı .................................................................... 415 Alacaklı Bankanın Alacağını Rüçhanlı Olarak Kaydetmesi .......................... 357 Algılama Yeteneğinin Çok Zayıf Olması veya Hiç Olmaması ...................... 417 Alıntılarda Kullanılan Eserin ve Eser Sahibinin Adından Başka Bu Kısmın Alındığı Yerin De Belirtilmesi Gereği............................................... 326 Alkolü Araç Kullanılması............................................................................... 432 Alt ve Üst Sınırları Arasında Takdir Hakkının Kullanılması Zorunluluğu .................................................................................................... 385 Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etme Suçu......................... 405 Arama Kararı .................................................................................................. 388 Arsanın Bugünkü Rayiç Değeri Üzerinden Bedel Tahsili.............................. 300 Ayıbın Hile ile Gizlenmiş Olması .................................................................. 281 Ayıbın Hileli Olup Olmadığı Konusunda Rapor Alınması ............................ 281 Ayıplı Araç İçin Ödenen Bedelinin Ticari Faiziyle Birlikte Tahsili .............. 281 B Belediyede Yapılan İlanın Usulsüz Olmasının İhalenin Feshi Nedeni Olup Olmadığı ................................................................................................ 330 Belediyeye Para Ödenmesine Rağmen Arsa Tahsisi Yapılmaması ............... 300 Belirsiz Alacak Davası ................................................................................... 313 Bilinen Tüm Mirasçılar ve Diğer İlgililerin Usulüne Uygun Çağrılması Gereği ........................................................................................... 299 Bina İçinde Muhafaza Altına Alınmış Olan Eşya Hakkında Hırsızlık Suçu ................................................................................................................ 408 Binanın İmardan Sonra Yapıldığının Saptanması .......................................... 294 Bir veya Birden Fazla Mahkemenin Sözleşmeyle Yetkili Kılabilmesi .......... 351 Birden Fazla Yapı Birim Fiyat Listesi Bulunması ......................................... 272 Bonoda Lehdar Adı ve Soyadının veya Tüzel Kişiliğin Gösterilmesi Zorunluluğu .................................................................................................... 395 Borçlunun Haline Münasip Evi Haczedilemez............................................... 328 Boşanma Davası ............................................................................................. 296 Bütünleyici Parçalarda Maliklik ..................................................................... 292 Index of Related Legal Terms 111 C-Ç Cep Telefonlarının Bilişim Sistemine Girme ve Orada Kalma Suçu ............. 390 Cep Telefonuna Değişik Zamanlarda Birden Fazla Cevapsız Çağrı Bırakıp Cinsel Taciz İçerikli Mesajlar Gönderilmesi ..................................... 400 Cezaların İçtimai Müessesesi ......................................................................... 387 Cinsel Saldırı Nedeniyle Manevi Tazminat İstemi ......................................... 286 Cinsel Taciz Suçu ........................................................................................... 400 Çaplı Taşınmazdaki Binaya Elatmanın Önlenmesi ........................................ 292 D Dava Şartı Noksanlığı..................................................................................... 313 Davacının Çalışma Süresinin Net Olarak Tespiti Gereği ............................... 355 Davadan Feragat ............................................................................................. 310 Davalı Eşe Karşı Kasten Yaralama Suçunun İşlenmiş Olması ...................... 278 Davanın Her Aşamasında Feragat Mümkündür ............................................. 310 Davanın Kamu Görevlisinin Hizmet Kusurundan Mı Kişisel Kusurundan Mı Kaynaklandığının Tespiti ..................................................... 267 Değer Düşüklüğü Oranının Taşınmazın Tüm Değerinin % 1,5 Unu Geçemeyeceği................................................................................................. 304 Delil Elde Etme Faaliyeti Kapsamında Olan Eylemler .................................. 392 Direnme Gerekçeleri Gösterilmeden Önceki Kararın Aynen Tekrarı ile Yetinilmesinin Kanuna Aykırılığı ............................................................. 361 Doğum Tarihinin Doğum Raporu Doğrultusunda Düzeltilmesi Talebi ......... 348 Dolandırıcılık Suçu ......................................................................................... 417 Duruşmada Hazır Bulunmak İsteyen Sanığın Duruşmada Hazır Bulundurulması .............................................................................................. 405 Düzeltme İşleminin Kaldırılması İstemi......................................................... 342 Yüksek Mahkeme Kararları arama dizinlerini tamamına dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015 KANUN MADDELERİNE GÖRE ARAMA DİZİNİ INDEX OF RELATED LAW CODE ARTICLES Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun (6136) Madde Sayfa 13........................................................ 361 Borçlar Kanunu (Mülga) (818) Madde Sayfa 50........................................................ 263 51........................................................ 263 141...................................................... 263 Ceza Muhakemesi Kanunu (5271) Madde Sayfa 34................................................361, 401 48........................................................ 411 116 ...................................................... 415 119 ...................................................... 415 193 ...................................................... 402 194 ...................................................... 402 195 ...................................................... 402 200 ...................................................... 402 204 ...................................................... 402 206 ...................................................... 388 217 ...................................................... 388 230 ...................................................... 388 231 ..................................... 410, 417, 419 271 ...................................................... 411 309 ...................................................... 411 324 ...................................................... 399 Yüksek Mahkeme Kararları arama dizinlerini tamamına dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz LEGALBANK ABONELİK FORMU SUBSCRIPTION FORM FOR THE LEGALBANK LEGAL DATABASE
Benzer belgeler
Dergi özetini görmek için tıklayınız.
This is a journal of law focusing on legal issues concerning law.
Articles, case notes and comments, discussions of legislative development,
book reviews and other similar type of papers which are ...