Deri ve Ekleri
Transkript
Deri ve Ekleri
DERİ VE EKLERİ Doç. Dr. Belgin CAN DERİ İki tabakadan oluşur Epidermis Gövdenin dış yüzünü örten boynuzlaşan çok katlı yassı epitel dokusudur. Dermis Gevşek ve sıkı bağ dokusundan oluşan kalın bağ dokusudur. Dermisin altında, daha gevşek ve yağ dokusundan zengin HİPODERMİS vardır. Yağ hücrelerinden oluşan yağ dokusu altındaki yapı ve organları darbelerden ve ısı değişimlerinden korur. Derinin hareketli olmasını sağlar. Dermis ve epidermis H.E EPİDERMİS Keratinleşen çok katlı yassı epitelin görüldüğü tek yer dir. Temel epitel hücresi Keratinositlerdir. Hücrelerin çoğalıp, özel yapıları ve işlevlerini yerine getirdikten sonra yozlaşmalarıyla epidermisin tabakları meydana gelir. 5 TABAKADAN OLUŞUR. 1. STRATUM BAZALE 2. STRATUM SPİNOZUM 3. STRATUM GRANÜLOZUM 4. STRATUM LUSİDUM 5. STRATUM KORNEUM Stratum Bazale: Bazal lamina üzerinde tek katlı prizmatik epitel hücrelerinden oluşur. Hücreler birbirlerine desmozomlarla, bazal laminaya da hemidesmozomlarla tutunurlar. Çekirdekleri hücrenin tabanına yakın ve oldukça büyüktür. Bu tabakada mitoz bölünme aşamasında çok sayıda hücre yer alır. Stratum Spinozum: Startum bazalede ki hücreler çoğalarak yukarı doğru dikensi kat olarak da adlandırılan bu tabakayı oluşturur. Hücreler poligonal (çok yüzlü) şekillidir. Mitoz bu hücrelerde de vardır. Çekirdekleri orta duruşludur. En belirgin özellikleri Sitoplazmalarından komşu hücrelere doğru uzanan parmaksı hücre uzantılarıdır. Bu uzantıların içini dolduran tonofilamanların sonlandığı noktalarda desmozomlar bulunur. Işık mikroskobunda intersellüler köprüler olarak gözlenir. Epidermise sağlamlık kazandıran tabakadır. Stratum granülozum: Yassılaşmış 3-5 hücre tabakasından oluşur. Çekirdekleri ortadadır. Sitoplazmalarında bol sitokeratin filamanlarının yanı sıra KERATOHİYALİN granülleri vardır. Büyük, bazofilik granüllerdir.( Bazofili nedeni:keratohiyalin proteininin fosforilasyonu) Granüllerin sayı ve büyüklüğü arttıkça hücre dejeneratif değişiklikler gösterir. Hücre organelleri lizozomal enzimlerle sindirilmeye başlanır. Stratum Lusidum: Işık kırıcıdır ve sedef gibi parlak görülür. İnce bir tabakadır. Hücreler iyice yassılaşmıştır. Desmozomlarla sıkıca paketlenmiş tarzda birbilerine tutunmaya devam ederler. Organelleri lizozomlarca sindirilmiştir. Çekirdekleri yoktur. Eleidin birikir. Asidofil olarak gözlenir. Stratum Korneum: Boynuzsu tabakadır. Yassı hücrelerin üstüste onbeş-yirmi katman yapacak şekilde yığılmasıyla ortaya çıkar. Hücreler çekirdek içermez. Sitoplazma keratin adı verilen ışık mikroskobunda parlak görünen sert filament benzeri bir proteinle doludur. Keratini oluşturan proteinler tonofilamanların alt birimlerini oluşturur. El içi ve ayak tabanı gibi dışarıdan gelen basınçlara çok açık olan bölgelerde çok kalındır. Deskuamasyonla dökülür. Epidermiste Keratinositlerdeki mitoz ile başlayan hücre başkalaşım olayları 20 -30 gün sürer ve yenilenme oluşur. KLİNİK PSÖRİYAZİS: Sedef Hastalığında bu süre kısalmıştır. ( 7 gün ) Yüzeyel hücreler keratinizasyona zaman bulamaz. Çok katlı yassı boynuzlaşan epitelden oluşan epidermiste Keratinositlerin arasında sayıca daha az olan başka hücreler de vardır. Bunlar ; MELANOSİTLER LANGERHANS HÜCRELERİ, MERKEL HÜCRELERİ dir. MELANOSİTLER: Stratum bazale de tek tek bulunan hücrelerdir. Nöral kristadan köken alırlar. Büyük gövdeli hücrelerdir. Sitoplazma uzantılarını keratinositlerin arasına uzatırlar. Bu hücrelerle aralarında desmozomlar yoktur. Bazal laminaya bakan yüzlerinde hemidesmozomlar vardır. Sitoplazmalarında MELANOZOM adı verilen büyük ve yoğun salgı granülleri vardır. Melanozomlar kahverengi melanin proteinini içerir. (Siyah ırkta melanozomlar büyüktür ve çok sayıdadır. Beyazlarda daha küçük ve az sayıdadır.) Hücreler de Golgi kompleksi, granüllü ER, ribozomlar, mitokondriyonlar bol bulunur. Melanin Sentezi: TİROZİNAZ Tirozin DOPA (3,4-dihidroksifenilalanin) MELANİN Melanin hücre sitoplazmasında sentezlendikten sonra hücre uzantıları yoluyla çevredeki keratinositlerin sitoplazmasına verilir. Keratinositler melanin pigmenti için depo görevi yapar. Hücreler apikal sitoplazmalarına yerleşen melanin pigmenti sayesinde güneşin olumsuz ışınlarından korunur. LANGERHANS HÜCRELERİ Stratum spinozumun üst tabakalarında yer alan uzun uzantılı hücrelerdir. Dendritik hücreler de denir. Altın klorid ile siyah renkte boyanırlar. Desmozom içermez, melanin içermez, tonofilaman içermez. Kemik iliğindeki öncü hücrelerden gelişir. Antijen tanıtıcı hücrelerdir. Yüzey reseptörleri vardır. İmmün sistemle ilgili oldukları kabul edilir. Derinin immün yanıtında rol alırlar. Sitoplazmalarındaki en belirgin oluşum Birbeck granülleridir. (Ping pong raketine benzer zarla çevrili granüllerdir.) MERKEL HÜCRELERİ Epidermisin taban katında az sayıda bulunan hücrelerdir. Keratinositlere desmozomlarla bağlanırlar. Parmak ucu ve el içi ve ayak tabanında daha çok bulunmaları dokunma duyusu (duyu alıcı ) ile ilgili olduklarını düşündürür. Miyelinli afferent sinir liflerinin çıplak sonlanmaları bu hücrelerle Merkel hücresi- nörit kompleksi bölgelerini oluşturur. DERMİS Stratum Papillare = Papilla Tabakası Stratum Retikülare = Retiküler Tabaka Stratum Papillare Epitelin altında yer aln gevşek bağ dokusunun oluşturduğu bölgedir. Bol miktarda bağ dokusu hücresi ve kan damarlarını içerir. Tip III kolajen ve elastin teller içerir. Meissner cisimcikleri bu bölgede yer alır. Temas duyusunun algılanmasında görevlidir. Stratum Retikülare Papilla katının altındadır. Çoğunluğunu Tip I kollajen tellerin oluşturduğu düzensiz sıkı bağ dokusu yapısındadır. Daha az hücre bulunur. Elastin lameller özellikle yağ ve ter bezleri etrafında ağ oluşturur. Derin basınç duyusunu alan Pacini cisimcikleri görülür. HİPODERMİS Deriyi altındaki organlara bağlar. Gevşek bağ dokusu bölmeleriyle sarılı yağ dokusudur. Derinin hareketini ve vücut ısısının korunmasını kolaylaştırır. Vücudun en belirgin yağ deposudur. Erkeklerde karın çevresinde , kadınlarda kalça ve baldırlarda daha belirgindir. DERİ EKLERİ TER BEZLERİ Ekrin ve Apokrin olmak üzere iki tip ter bezi bulunur. Ekrin bezler en yaygın olandır. Basit, kıvrıntılı tübüler bez biçimindedir. Salgı hücreleri ve bazal lamina arasında miyoepitel hücreleri vardır. Salgının lümene iletilmesinde rol alılar. Dermisin derinlerine kadar uzanırlar. Bezin salgı yapan bölümü ince ve kıvrıntılı olan boşaltma kanalıyla sürer ve epidermisi de geçerek ter delikçiği ile açılır. Apokrin bezler Koltuk altı, meme ucu, genital bölge gibi gövdenin bazı bölgelerinde bulunur. Dış kulak yolundaki bezler ve göz kapağındaki Moll bezleri de bu tip bezlerdir. Ekrin bezler gibi deri yüzeyine açılmaz. Yağ bezleri gibi kıl folüküllerine açılırlar. Dallı alveoler bezlerdir. Özel bir kokuları vardır. Apokri YAĞ BEZLERİ En çok yüzde , saçlı deri ve alında bulunur. Dallı alveoler bezlerdir. Holokrin tarzda salgılama yapar. Salgılarını kıl folükülü kanallarına bırakır. Salgılarına sebum adı verilir. KIL VE KIL FOLÜKÜLLERİ Kıllar ; derinin epidermis tabakasından dışarı doğru uzanan keratin filamanlarının oluşturduğu yapılardır. Kıl folükülleri ; Kılların geliştiği epidermisin dermise doğru yaptığı çöküntülerdir.
Benzer belgeler
Deri Histolojisi-2012
DERİ VE YAN OLUŞUMLARI
(İNTEGÜMENTLER)
Deri vücudun dış yüzeyini sarıp toplam vücut ağırlığının %15-20’sini kaplayan
en geniş organdır. Deri iki tabakadan meydana gelmiştir;
1-Epidermis: Ektodermde...