EMDR TürkiyE-Bülteni
Transkript
EMDR TürkiyE-Bülteni ISSN 2147-4885 (Online) Sayı 13 - Ekim 2015 Makale Özeti “İleri Akış (Flashforward) Tekniği”: Felaket ile Yüzleşmek Uzm. Psk. İnci Canoğulları Bu makale, İleri Akış (Flashforward) Tekniği’nin nasıl kullanıldığını ve EMDR Terapisi içinde nasıl uygulanabileceğini anlatmaktadır. Makalede bahsedilen iki vaka da, bazı kişiler için, danışanın geleceğe ... Devamı 3. sayfada... Konuk Yazar Editörden Dr. Hejan Epözdemir Herkese merhaba, üç aylık aradan sonra bültenin yeni sayısıyla yine sizlerleyiz. Öncelikle hepinizin geçmiş kurban bayramını kutluyorum. Umarım keyifli bir yaz ve güzel bir bayram tatili geçirmişsinizdir. Malum bizim alanda yaz ayları özellikle de klinik çalışanlar için işler biraz yavaşlar; hatta çocukla çalışan klinisyenlerin bir kısmı yaz aylarında çalışmaz. Buna karşın ... Devamını 2. sayfada.. Çökelek Köyü Trafik Kazası Mağdurlarına EMDR-TR HAP Gönüllülerinden Bir Ekip Destek Oldu Prof. Dr. Ümran Korkmazlar Manisa'nın Salihli ilçesine bağlı Çökelek Köyü'nde 6 Temmuz 2015 Pazartesi sabahı erken saatlerde gerçekleşen trafik kazasında 13'ü kadın 15 tarım işçisinin hayatını kaybetmesi.. Devamı 7. sayfada.. Söyleşi Trauma Practice Doç. Dr. Önder Kavakcı Trauma Practice; Travma tedavisinde EMDR dışındaki çeşitli yaklaşımlardan uygulamaları derleyen bir kitap olarak özetlenebilir. Burada sözü geçen uygulamaların zaman zaman EMDR terapisi uygularken de kullanıldığını ... Devamı 13. sayfada... EMDR-TR Derneği Yayın Organı EMDR Alt Komiteleri Yayın Kurulu Başkanı: Hejan Epözdemir Yayın Kurulu (Alfabetik Sırayla) : Berk Murat Ergun, Emre Konuk, İnci Canoğulları, Muhammet Özkan, Önder Kavakcı, Zeynep Zat, Editör: Hejan Epözdemir Akademik Danışma Kurulu (Alfabetik Sırayla): Dr. Derek Farell, Dr. Udi Ören, Prof Dr. Emine Gül Kapçı, Uzm. Emre Konuk, Doç. Dr. Feryal Çam Çelikel, Uzm. Psk. Hejan Epözdemir, Dr. Jim Knipe, Dr. Marilyn Luber, Prof Dr. Nahit Özmenler, Uzm. Psk. Olcay Güner, Doç. Dr. Ömer Böke, Doç Dr. Önder Kavakcı, Dr.Richard Mitchell, Prof. Dr. Ümran Korkmazlar, Prof. Dr. Vedat Şar Araştırma / Başkan: Önder Kavakcı İletişim: [email protected] Gülbahar mah. Yenidere sk. No:21/A Şişli İstanbul Tel: 0212 219 85 56 [email protected] Klinik Uygulama ve Protokol Geliştirme Başkan: Serin Öget İletişim: [email protected] Çeviri, Üye İşleri ve WEB / Başkan: Asena Yurtsever, İletişim: [email protected] Çocuk ve Ergen / Başkan: Ümran Korkmazlar İletişim: [email protected] Uluslar Arası İlişkiler, Akreditasyon, Eğitim ve Etik Başkan: Önder Kavakcı , Emre Konuk İletişim:[email protected] [email protected] EMDR HAP ve Krize Müdahale / Başkan: Emre Konuk İletişim: [email protected] Genel Koordinatör: Şenel Karaman İletişim: [email protected] EMDR Avrupa ve EMDRIA Kongre İzlenimleri Emre Konuk ile Söyleşi Uzm. Psk. İnci Canoğulları Bu sayıda, EMDR Derneği Başkanı Uzm. Psikolog Emre Konuk ile “EMDR Avrupa ve EMDRIA Kongre İzlenimleri” üzerine konuştuk ... Devamı 11. sayfada... Bu Sayıda Editörden Makale Özeti Konuk Yazar Söyleşi Trauma Practice Duyuru Bültene Yazı Gönderme Kuralları Psikoloji ve Psikyatri Dünyasından Haberler 2 3 7 11 13 15 16 17 Sayfa 1 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 Dr. Hejan Epözdemir Editörden Herkese merhaba, üç aylık aradan sonra bültenin yeni sayısıyla yine sizlerleyiz. Bu sayıda, EMDR Türkiye Dernek Başkanımız Uzm. Psk. Emre Konuk ile her iki kongreye ilişkin izlenimlerine yer verdik. Korkmazlar, EMDR Avrupa Derneği’nden (EMDR Europe Association) onaylı EMDR Çocuk ve Ergen Eğitmeni (Accredited Child & Adolescent Trainer) oldu. Korkmazlar’ın eğitmenliği, Milano’daki EMDR Avrupa Kongresi’nde ilan edildi. Kendisini bir kez de buradan tebrik ediyor, bize yaşattığı bu gurur verici başarı için çok teşekkür ediyoruz. Ayrıca kendisi ile sohbetimizde çocuklarla çalışan klinisyenlere bir de müjdeli haber verdi. Buna göre Kasım ayında İstanbul’da, Aralık ayında ise İzmir’de 2 günlük EMDR I. Düzey Çocuk ve Ergen Eğitimi yapılacak. Bu eğitime katılabilmek için EMDR I. Düzey Temel Eğitimi’ni almak ve tabii ki çocuk ve ergenlerle çalışıyor olmak yeterli. Dr. Hejan Epözdemir Herkese merhaba, üç aylık aradan sonra bültenin yeni sayısıyla yine sizlerleyiz. Öncelikle hepinizin geçmiş kurban bayramını kutluyorum. Umarım keyifli bir yaz ve güzel bir bayram tatili geçirmişsinizdir. Malum bizim alanda yaz ayları özellikle de klinik çalışanlar için işler biraz yavaşlar; hatta çocukla çalışan klinisyenlerin bir kısmı yaz aylarında çalışmaz. Buna karşın, ilkbahar ve yaz ayları kongre zamanlarıdır. Meslektaşlarla buluşulur, yeni araştırmalar, güncel gelişmeler ve deneyimler paylaşılır. Bu açıdan bu yaz EMDR camiası açısından oldukça verimli geçti. Son olarak, her sayıda belirttiğim gibi bülten sizlerin katkıları ile daha zengin bir hale geliyor. Araştırmalarınızı, vaka paylaşımlarınızı ve/veya röportajlarınızı bize gönderebilirsiniz. Sevgi ve Saygılarımla, Dr. Hejan Epözdemir, Klinik Psikolog Yayın kurulu Başkanı ve Editörü Dr. Hejan Epözdemir Klinik Psikolog EMDR dünyasının iki önemli organı, EMDR Avrupa ve EMDRIA kongreleri gerçekleşti. Bu sayıda, EMDR Türkiye Dernek Başkanımız Uzm. Psk. Emre Konuk ile her iki kongreye ilişkin izlenimlerine yer verdik. Uzm. Psk. İnci Canoğulları, “İleri Akış Tekniği” makalesinin çeviri özetini yaptı. Doç. Dr. Önder Kavakçı “Trauma Practice” kitabını tanıtırken, Prof. Dr. Ümran Korkmazlar ise Çökelek Köyü Trafik Kazası Mağdurları ile EMDR-TR HAP grubunun yaptığı çalışmayı anlattı. Ayrıca her sayıda olduğu gibi kongreler, duyurular ve alandan haberler de yine bu sayıda sizlerle!.. Tüm bunların ötesinde gurur verici bir haber!.. EMDR’nin Türkiye’deki ilk uygulamacılarından ve danışmanlarından (consultant) Prof. Dr. Ümran Sayfa 2 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 Uzm. Psk. İnci Canoğulları Makale Özeti Bu makale, İleri Akış (Flashforward) Tekniği’nin nasıl kullanıldığını ve EMDR Terapisi içinde nasıl uygulanabileceğini anlatmaktadır. Uzm. Psk. İnci Canoğulları Makale Özeti Makale Adı: “İleri Akış (Flashforward) Tekniği”: Felaket ile Yüzleşmek Yönergeler* Yazar: R. Logie & A. Jongh Dergi: Journal of EMDR Practice and Research Sayı: 2014; Volume 8, Number 1; 25-32 Çeviri özet: İnci Canoğulları Özet Bu makale, İleri Akış (Flashforward) Tekniği’nin nasıl kullanıldığını ve EMDR Terapisi içinde nasıl uygulanabileceğini anlatmaktadır. Makalede bahsedilen iki vaka da, bazı kişiler için, danışanın geleceğe dair yüzleşmekten korktuğu felaket senaryolarının EMDR ile çalışılmasının etkili bir yaklaşım olabileceğini göstermektedir. Özellikle de korkuların altında yatan geçmişe dair anılar işlendikten sonra dahi bu korkuların devam etmesi durumunda. Biz, geçmiş anıların işlenmesinin yeterli olmadığı durumlarda EMDR’nin ilerlemesi için İleri Akış (Flashforward) Tekniği’nin kullanılmasını öneriyoruz. Ancak bu teknik hiçbir zaman tek başına yeterli olarak düşünülmemelidir, ancak EMDR terapistlerinin alet çantasında değerli bir araç olarak yerini alabilir. Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme (EMDR) 1987 yılında Francine Shapiro tarafından travmatik anıların tedavisi için geliştirilmiştir (Shapiro, 2001). O zamandan beri, bir duyarsızlaştırma tekniğinden bütünleşmiş psikoterapötik bir tedavi yaklaşımına doğru gelişmektedir (Solomon & Shapiro, 2008) Üç-Yönlü Protokol Standart EMDR Terapi Protokolü “üç-yönlü” yaklaşımdan oluşmaktadır. Buna göre, terapide ilk önce geçmiş olaylar, daha sonra mevcut konular ve son olarak da gelecekte öngörülen durumlar hedef alınır. İleri Akış (Flashforward) Tekniği Bu makale, geçmiş olaylara dair temel anılar tamamen işlendikten sonra hala devam eden ve gerçekçi olmayan korkuları ele alan ve EMDR ‘den uyarlanan bir teknik olarak İleri Akış (Flashforward) Tekniği’ni anlatmaktadır. Bu bağlamda, İleri Akış (Flashforward) Tekniği, Shapiro’nun üç-yönlü yaklaşımının ikinci kısmında (“şimdi”) kullanılan bir müdahale olarak düşünülebilir. Her ne kadar danışanın odak noktası gelecekte olsa da, korkular şimdiki zamanda hissedilmektedir ve ileriye yönelik düşünceler tarafından tetiklenmektedirler. Bu yüzden, ikinci kısımda işlenmesi uygun gözüken mevcut korkular olarak düşünülürler. İleri Akış (Flashforward) Tekniği Ne zaman Uygulanmalıdır? Çoğu vakada Flashforward Tekniği, standart EMDR protokolü ile sorgulanan gelecek hedefine ilişkin tüm geçmiş travmatik olaylar işlendikten sonra uygulanır. Danışan, belli durumlar ya da nesneler ile yüz yüze gelmesi durumunda hala öngördüğü bazı korkular yaşıyor ise, bu durum terapisti işlenmemiş ve fark edilmeyen bazı geçmiş travmaların olabileceği ile ilgili uyarmalıdır. İlgili geçmiş olaylara dair tüm anılar tamamen işlendiğinde, Flashforward Tekniği’ni uygulamak uygun olabilir. Flashforward tamamen işlendiğinde (ve sonuç olarak danışanın rahatsızlık seviyesi - SUD “0” olduğunda) ancak danışan belli bir uyaranla ya da geçmişteki fobik durumlarla gelecekte yüzleşme ile Sayfa 3 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 ilgili hala rahat hissetmiyor ve kaçınma davranışı var ise, bu durumda diğer prosedürlere ihtiyaç duyulur. Bunlar, Fobi Protokolü’nün (Shapiro, 2001) bir parçası olan Gelecek Şablonu ya da diğer adıyla “zihinsel video-mental video” ve “gerçek hayatta maruz bırakma-in vivo exposure” ya da diğer adıyla davranışsal denemeler (De Jongh, 2009) olabilir. gg Fakat bunun dışında kalan bazı durumlar vardır: İlk olarak, eğer gelecekte gerçekleşmesinden korku duyulan olay danışana normal hayatta çok fazla rahatsızlık veriyor ve geçmiş olayları düşünmesine engel oluyor ise Flashforward Tekniği kullanılabilir. İkinci olarak, eğer danışan EMDR’nin faydalarından şüphe duyuyor ise bu danışanı ikna etmek için kendisini kaygılandıran mevcut bir konu ile ilgili çalışmak üzere kişinin geleceğe yönelik korkuları hedeflenir ve böylece EMDR’nin faydaları gösterilmiş olunur. Yine bu, danışan geçmiş olaylar ile çalışma konusunda isteksiz ise problemlerini çözmek için bir anahtar olabilir. Son olarak, bazı danışanlar ile mevcut semptomlarının temelinde yatan herhangi bir geçmiş travma ya da olumsuz bir deneyim belirlemek mümkün olmadığında da bu yöntem kullanılabilir. etmemiz gerekiyor. Gerçekleşmesini hayal ettiğiniz en kötü senaryo ne? Temel olarak, kaçınılmaz sonun gerçekleştiği senaryoya bakmalıyız. Lütfen bu felaket görüntüsüne dair bir resim belirleyiniz. İleri Akış (Flashforward) Tekniği Nasıl Kullanılır? Flashforward tekniği standart EMDR protokolü ile aynıdır. Sadece burada hedef geçmiş bir olay değil, gelecekteki korku duyulan felaket durumu ile alakalıdır. Örneğin, trafik kazası geçiren bir kişi kazadan sonra araba kullanmak konusunda hala korku duyuyor ise, travmatik anının tamamen işlenmiş olmasına rağmen, bu kişiye gelecekte en çok korktuğu felaket senaryosunun ne olduğu sorulur. Bu, yine bir trafik kazasında kendi ölümünün gerçekleşmesi olabilir. Bu görüntü hedef alınarak işlenir. Danışana gelecek senaryosunu belirlemede nasıl yardımcı olunabileceğine dair bir örneği aşağıda görebilirsiniz: Gelecekte yüzleşmekten korktuğunuz senaryolara dair kafanızda ne gibi görüntüler var bunları tespit Terapistin en kötü senaryoyu varabileceği nihai sonuca kadar takip etmesi önemlidir. Örneğin, danışanın kendi ölümünü nihai son olarak kabul etmek yerine terapist, “sizin ölümünüz ile ilgili en kötü şey ne olabilirdi” diye sormalıdır. Bu soru, kayıp ya da sorumluluklar ile ilgili yeni konuları gündeme getirebilir. Örneğin danışan, “Eğer ölürsem ailem bununla baş edemeyebilir” diyebilir. Bunun üzerine terapist, danışana ölümünün gerçekleşmesi durumunda oluşabilecek sonuçlarla yüzleşmesi için şu soruyu sorabilir; “ Eğer tercih yapmaya zorlansaydınız, sizin için en rahatsız edici şey ne olurdu – ölümünüz mü yoksa hayatta kalmanız ama ailenizin bakımını sağlayamamak mı?” EMDR Terapisi ile Tedaviye Uygun Gerekli Flashforward Öğeleri • Detaylı ve sabit bir resim • Gelecekte olabilecek senaryoya dair felaket unsurlarını içermeli • İçerik spesifik ve kavram olarak danışanın semptomları ile ilişkili olmalı • İzinsiz ve zorla araya giren (intrusive) ve rahatsız edici olmalı Daha sonra, hedefi işlemek için gerekli olan Negatif Kognisyon-Negative Cognition (NC), Pozitif Kognisyon-Positive Cognition (PC), Pozitif Kognisyonun Geçerliliği-Validity of Cognition (VOC), duygular, Subjektif Rahatsızlık Düzeyi-Subjective Units of Disturbance (SUD) ve beden duyumları tespit edilir. Genellikle danışan, ileriye dönük senaryosunu getirirken kontrolsüzlük deneyimlediği için, bu duruma karşı – yani izinsiz ve zorla araya giren görüntü karşısında – güçsüz hisseder. Buna Sayfa 4 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 makalenin ikinci yazarı Ad De Jongh’un deneyimlediği gibi danışanın gelecek senaryosunu EMDR ile çalışırken “Güçsüzüm” negatif inancını kullanmak en iyi sonucu vermektedir. Bu aynı zamanda şu anlama da gelmektedir; pozitif kognisyon olarak da “Kontroldeyim” ya da “Bununla baş edebilirim” kullanılabilir. Daha sonra, sekiz aşamalı protokolün (Shapiro, 2001) tüm aşamaları SUD “0” ve VOC “7” olana kadar standart şekilde takip edilir. İleri Akış (Flashforward) Tekniği’nin Uygulama Alanları Henüz flashforward’lara odaklanmanın etkinliğine dair yapılmış kontrollü çalışmalardan elde edilen klinik veriler yoktur. Ancak, geleceğe dair felaket senaryosuna dair korkular birçok psikolojik durumda karşımıza çıkan temel unsurlardan biridir. Örneğin, Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB), danışanın felaket olarak gördüğü geleceğe dair olaylarla ilgili endişe duyması ve bu durumlardan kaçınması ile ilişkilidir. Geleceğe dair felaket senaryosundan duyulan korkunun; Travma Sonrası Stres Bozukluğu (travmaya benzer başka durumlara karşı duyulan korku), anoreksia nevroza (yemek yemenin sonuçlarından duyulan korku) ve başarısızlık korkusunun temel unsur olarak yer aldığı çeşitli psikolojik rahatsızlıklarda da rol aldığı görülmektedir. İleri Akış (Flashforward) Tekniği’nin Kullanılmasının Uygun Gözüktüğü Durumlara Örnekler İleri Akış (Flashforward) Tekniği’nin aşağıdaki durumlarda kullanılması uygun olabilir; • Köpek Fobisi (köpek tarafından saldırıya uğramak) • Dişçilikle ilgili ve diğer medikal durumlara dair fobiler (aşırı ağrı, güçsüz olmak, “aşırı kanamadan ölmek”) • Sosyal Fobi (reddedilmek ya da diğer utanç verici durumlar) • Obsesif Kompulsif Bozukluk- OKB (kirlenmek; evin alevler içinde kalması) • Beden Algı Bozukluğu (görünüşe dair olumsuz algı) Vaka Örnekleri Vaka 1, Mary: Bisiklet Sürme Fobisi Mary, 50 yaşında evli bir kadın. 18 ay önce bir trafik kazası geçirmiş. Bu kaza, Mary işe bisiklet ile giderken olmuş. Bir araba kendisine çarpmış ve Mary bisikletinden düşmüş. Terapinin başında, Mary kazadan beri bisiklet süremiyordu ve arabada yolcu koltuğunda giderken kaygılı hissediyordu. Mary’nin fobisinin kaza sonucu oluştuğu oldukça net bir şekilde görülmekteydi. Bu yüzden ilk önce bu kaza anısını çalışmak planlanmıştı. Kaynak yerleştirme seansından sonra, travmayı tamamen işlemek dört seans sürdü. Daha sonraki seansta, Mary’nin kendisini yoğun trafiğin olduğu bir yolda bisiklet sürerken hayal ettiği Gelecek Şablonu çalışıldı. Bunun sonucunda, Mary’nin kaygıları oldukça azalmıştı ve tekrar bisiklet sürmeyi denemeyi kabul etti. Daha sonraki seansta, Mary yan yoldan kendisine doğru bir arabanın yaklaştığını fark edene kadar bisiklet sürmeyi devam ettirdiğini ancak bu durumun kendisini geriye götürdüğünü ve daha kötü hissetmesine sebep olduğunu söyledi. Gelecek Şablonu tekrar kullanıldı, ancak sonraki hafta Mary durumun daha da kötüleştiğini bildirdi. Bu yüzden, Gelecek Şablonu çalışmak yerine gelecekteki felaket senaryosunun çalışılmasına karar verildi. En kötü senaryosu, bisiklet sürerken ölmekti (“Zarar görebilirim” negatif inancı ile birlikte).İşleme tıkandı ve SUD düzeyi “4” den aşağıya inmedi. Bunun sonucunda, terapist Mary’ye “ölmesi sonucunda en kötü şeyin ne olabileceğini” sordu. Mary, ailesini kaybedebileceğini söyledi ve “Şu anda hepsi benim yanımda; onlar benim sahip olduğum her şey” dedi. Bunun üzerine Mary’ye (a)bisiklet sürerken ölmek ve (b)hayatta kalmak ama sonsuza kadar ailesinden ayrı olmak arasından seçim yapması söylendi. Mary, ilk seçeneği seçti ve çift yönlü uyarım ile birlikte bu ikilemle devam etmesi istendi. Bu durum oldukça etkili bir değişim yarattı. SUD düzeyi “2 “ nin altına inmedi ancak Mary seansın sonunda, “Ailemi kaybetmeyi düşündüğümde, ölüm o kadar Sayfa 5 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 da kötü gelmedi” dedi. Bu, onun için bir dönüm noktası oldu. Bisiklet sürmeye başladı tekrar ve semptomlarında gözle görülür bir ilerleme kaydetti. bir gelecekte olması gereken bir ameliyat vardı ancak daha önceki ameliyatı sırasında yaşadığı travmanın tekrarlanmasından korkuyordu. Vaka 2, Nicola: Gelecekte Ameliyat Olma Korkusu Nicola 30’lu yaşlarında evli bir kadın ve panik atak tedavisi için gelmişti. Nicola’nın problemleri 2 yıl önce, apandisit ameliyatı için hastaneye gittiğinde başlamıştı. Anestezi başarısız olmuştu ve Nicola anestezi odasında ameliyat sonrası dinlenme sürecinde olduğunu düşünerek uyanmıştı. Sanki felç geçirmiş gibi hareketsizdi ancak kendisinin “şişko” olduğu da dahil olmak üzere bazı yorumlar duyuyordu. Bu deneyim sırasında, nefes alamadığını hissetti ve öleceğini düşündü. O günden sonra Nicola her akşam kabuslar görmeye, panik ataklar yaşamaya ve kaygı duymaya başladı. Ayrıca, özellikle kendisini kötü hissettiği zamanlarda tıkanırcasına yemek yeme ve kusma davranışları gösteriyordu. Bunun üzerine flashforward seansı planlanarak Nicola’nın en kötü korkusu olan ameliyat boyunca uyanık ve acı içine olduğu sahne çalışıldı. Negatif kognisyonu “Yumuşağım (I’m soft)” idi. SUD hızlı bir şekilde “6” dan “ 1” e düştü. Nicola, SUD düzeyinin daha fazla düşmesini istemediğini çünkü yakın bir zamanda olacağı ameliyatta anestezi uzmanının hata yapmadığından emin olmak için bir miktar tetikte olmasının gerekli olduğunu söyledi. Nicola, ayrıca her zaman kontrolde olmanın mümkün olmadığını ve bununla yaşayabileceğini fark etti. Nicola’nın 2 yıl önce yaşadığı ameliyatın onun şu andaki problemlerinin sebebi olduğunu düşündük ve sonuç olarak terapiye başlangıç noktası olarak burayı seçtik. Dört seans işleme sonucunda travma tamamen çalışıldı. Ancak, bu seansların sonuncusunda Nicola’nın sürekli kontrol edilme ve diğerlerini kontrol etme ihtiyacı içerisinde olduğunu fark etmesi onun önemli bir abreaksiyon yaşamasına sebep oldu. Daha geniş hikaye alımında Nicola, 16 yaşında iken annesinin aniden evi terk ettiğini ve o günden sonra kendisinin babasından sorumlu olduğunu söyledi. Daha sonra bu travmanın çalışılmasına karar verildi. Bu da çalışıldıktan sonra geri kalan şey, Nicola’nın gelecekteki ameliyat korkusu idi. Nicola’nın yakın bir gelecekte olması gereken bir ameliyat vardı İleri Akış (Flashforward) Tekniği ve Gelecek Şablonu Arasındaki Fark İlk vaka, Gelecek Şablonu ve İleri Akış (Flashforward) Tekniği arasındaki farkı gösterdiği için ilginçtir. Terapist, Mary’nin bisiklet sürme korkusunu Gelecek Şablonu kullanarak işlemeye çalıştığında Mary’nin kaygısı hafiflemedi. Mary’nin gelecekteki senaryoya dair duyduğu korku, hala mevcut tetikleyiciler tarafından tetiklendiğini göstermekteydi. Bu yüzden terapistin ikinci aşamaya geri dönüp Mary’nin felaket düşünceleri tarafından tetiklenen kaygısını çalışması gerekiyordu. Bu durumda İleri Akış (Flashforward) Tekniği, geçmişteki önemli olaylara dair anıların hedef alınması (ilk aşama) ve Gelecek Şablonu arasındaki boşluğu doldurmuş oldu. Sayfa 6 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 Konuk Yazar Prof. Dr. Ümran Korkmazlar Çökelek Köyü Trafik Kazası Mağdurlarına EMDR-TR HAP Gönüllülerinden Bir Ekip Destek Oldu Prof. Dr. Ümran Korkmazlar Manisa'nın Salihli ilçesine bağlı Çökelek Köyü'nde 6 Temmuz 2015 Pazartesi sabahı erken saatlerde gerçekleşen trafik kazasında 13'ü kadın 15 tarım işçisinin hayatını kaybetmesi nedeniyle çok sayıda çocuk ve yetişkinin psikolojik yardıma gereksinimleri olduğu çağrısı EMDR-TR HAP sorumlusu Şenel Karaman tarafından e-gruba yapıldı. Bunun üzerine Fide Danışmanlık Ekibinden beş EMDR HAP gönüllüsü (Ümran Korkmazlar, Billur Kurt, Yusuf Ahmet Kulca, Berfin Bozkurt ve Deniz Tan) destek vermek üzere bölgeye gitme kararı aldık. Hemen EMDR-HAP sorumlusu Şenel Karaman ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Salihli İlçe Müdürü Alim Yavuz ile iletişime geçip yardıma gereksinimi olanların sayısı, yaşları ve daha önce yapılanlar hakkında gerekli bilgileri edindik. Ayrıca, ASPB görevlisi Alim Yavuz bölgedeki iki şehit eşi ve çocuklarının da desteğe ihtiyacı olduğunu ve onlara da yardım etmemizi rica edince bu iki aileyi de çalışma kapsamına aldık. ASPB görevlilerinin yanı sıra bazı MEB görevlilerinin olayın ardından alana gidip psiko-sosyal destek verdiğini, İzmir’den üç EMDR-HAP gönüllüsünün birkaç kişi ile görüştüğünü öğrendik. Ekibime önderlik ederek, kazada hayatını kaybedenlerin yakınlarına üç gün süreyle uygulayacağımız bireysel ve grup çalışma planlarını yaptık. Alanda kullanılacak teknikler ve gerekli bilgilerden oluşan el kitabını hazırladım. MEB görevlilerinin alanda psiko-sosyal destek verirken, Soma maden kazası mağdurları için tarafımızdan yazılmış “Kahraman Karıncalar” hikâyesini kullandıklarını hayretle öğrendik. Bu hikâyeyi EMDR dili ile kaleme almış, maden kazasından ve baba kaybından söz etmiştik. Oysa Çökelek’te anne kaybı söz konusu idi. Çökelek trafik kazası mağdurları için EMDR ile kullanılacak hikâyeyi Billur Kurt ile beraber yazdık. Yeri gelmişken belirtmeden geçemeyeceğim, EMDR ve hikâye tekniği kullanılırken her hikâye vakaların ve travmanın özelliklerine göre “terzilik” mantığı ile ve EMDR diliyle yazılmalıdır. 14 Ağustos 2015 Cuma sabahı EMDR-TR Derneği’nin temin ettiği uçak biletleri ile erken saatlerde yola çıktık. Alim Yavuz’un sağlamış olduğu ulaşım imkanı ile İzmir Adnan Menderes Havaalanı’ndan Salihli Sosyal Hizmet Kurumu'na vardık. Sayfa 7 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 Hemen o gün öğle saatlerinde ekip olarak ikiye bölündük. İki gönüllü terapist kurumda şehit eşleri ile R-TEP uygulamasına başlarken, üç uzman ve İzmir’den gelen gönüllü Berna Türker Çökelek Köyü'ne giderek Sağlık Ocağı'nda 5-8 yaş grubu anne kaybı olan çocuklarla EMDR grup çalışması yapıp, yakınını kaybeden yetişkinlerle R-TEP uyguladık. Çalışmamızın ilk günü kazanın 40. gününe rastladığı için, akşam saatlerinde hayatını kaybedenler anısına köy halkının köy meydanında imece usulü dağıttığı yemek ve mevlit okunması etkinliğine EMDR-TR HAP gönüllüleri olarak katıldık. Ardından Salihli Belediyesi’nin sponsorluğunda konakladığımız Kurşunlu Kaplıca Oteli’nde ekip toplantımızı yaptık. Toplantımızda liderliğimde ekip olarak de-briefing ve kendimize EMDR uyguladık. Terapistler olarak kendimizi korumaya yönelik bu tür uygulamaların travmaya müdahale sonrası gerekli olduğunu burada vurgulamak isterim. İkinci günün çalışma programını yaparak, mağdurların yaralarını sarmaya yardım etmenin verdiği huzurla günü tamamladık. İkinci gün sabah erkenden uyandık, bir gün önce köy kahvesinde tanıştığımız Mustafa Bey'in daveti üzerine, kahvaltı yapmak üzere misafiri olduk. Toga Ailesinin özenle hazırladıkları muhteşem kahvaltı ile bizi bekleyen yorucu gün için enerji topladık. verdi) oluşan ekibimizin toplamda 14 seans yapmış olduğunu gördük. Yine yaptığımız akşam toplantısında hem gün içindeki deneyimlerimizi paylaştık hem de üzerimizde yarattığı duygusal yoğunluğu dağıtmak için kendimize yönelik koruyucu protokolü uyguladık. Üçüncü gün Salihli' de yürüttüğümüz çalışmanın son günüydü. Bu sebeple olgularla güçlü kapanışlar ve koruyucu uygulamalar yaptık. Alanda bulunduğumuz üç gün boyunca tüm ekip toplamda 27 vaka ile görüşüp, 61 saat boyunca çalıştık. Kısıtlı zaman diliminde bu kadar fazla kişiye destek sağlayabilmemizde Salihli Sosyal Hizmet Kurumu İlçe Müdürü Alim Yavuz’un ve Salihli’li çiçeği burnunda psikolog Sibel Çakaloğlu’nun ve diğer çalışanların desteği bizim için çok önemliydi, hepsine çok teşekkür ederiz. Özellikle Sibel Çakaloğlu’nun köy halkını tanıyor olması ve üç gün boyunca gönüllü olarak bize yardım etmesi güven ilişkisi kurmamızı ve çalışmamızı kolaylaştırdı. Salihli'deki son günümüz, yani 16 Ağustos 2015 Pazar günü öğleden sonra çalışmalarımızın bitmesinin ardından köy kahvesinde köy halkının bir bölümüyle sohbet ettik. Onların olumlu geri bildirimlerini duymak bizi çok memnun etti. Örneğin 40 gündür uyuyamayan bir babanın EMDR’den sonra deliksiz uyuduğunu, babasının yanından ayrılamayan 6 yaşındaki küçük çocuğun EMDR grup çalışmasından sonra yalnız başına dışarı çıkıp oynayabildiğini duymanın huzuru ve bir yandan da bazı olguların hala desteğe ihtiyacı olduğunun farkındalığı ile köyden ayrıldık. İstanbul’a dönüşte meraklı stajyerimiz Cemre Eker ekipten Deniz Tan, Billur Kurt ve Berfin Bozkurt ile “ Bu Müdahaleden Neler Öğrendik?” röportajı yaptı. Çalışmamızın 2. günü yani 15 Ağustos Cumartesi günü hem şehit eşlerinden birisi ve çocuğu ile hem de kazada hayatını kaybedenlerin yakınları ile grup ve bireysel EMDR çalışmaları yürüttük. Günün sonunda yaptığımız değerlendirme ve paylaşım sırasında gün içerisinde 6 kişiden ( 2. gün İzmir’den Hülya Akman gönüllü olarak yarım gün destek Deniz Tan neler öğrenmiş: “İlk alan tecrübem olacağından, müdahale planı için hazırlıklara başladığımız andan itibaren çok endişeli ve heyecanlıydım. Ancak başta Ümran Hoca olmak üzere, deneyimli bir ekiple oraya gidiyor olmak benim için çok büyük bir avantaj oldu. Ümran Sayfa 8 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 Hoca’nın bilgi ve tecrübeleri olmasaydı eminim o süreç bizim için çok daha zor geçerdi. Alana gitmeden önce her bir aşamayı planlayarak gittik, böylece alanda herhangi bir sürprizle karşılaşma oranımızı en alt seviyeye indirmiş olduk. Öncesinde yaptığımız detaylı toplantının önemini alana gittiğimizde daha iyi anladık. Ortaya çıkabilecek olası sorunlar için hep bir B planımız vardı. Bu hem çalışmalarımızı daha etkili kıldı, hem de terapist olarak kendimizi daha güvende hissetmemizi sağladı. Çalışmaya başladığımızda yardım almak istemeyen insanlar oldu ancak zaman geçtikçe ve olumlu etkilerini gören kişiler deneyimlerini çevrelerindeki insanlarla da paylaşınca elimizdeki listenin bile dışına çıktık. Bu noktada mağdurlarla kurulan iletişimin çok önemli olduğunu deneyimleyerek görmüş olduk. Orada bulunduğumuz kısıtlı süre zarfında maksimum fayda sağlamak bizim için önemliydi. Ben erken müdahale programlarında güçlü bir kapanışın bu anlamda büyük bir yardımı olduğunu gördüm. Son olarak birbirinden bağımsız bireyler olarak değil de, ekip olarak gitmiş olmamızın avantajını çalışmalarımızın her aşamasında deneyimlediğimizi düşünüyorum. Her akşam kendi aramızda yaptığımız de-briefing toplantıları ve ardından uyguladığımız EMDR'nin kendini korumaya yönelik protokol ertesi gün yapacağımız çalışmalar için bizi hazırladı ve terapist olarak kendimizi travmadan korumamıza büyük bir katkı sağladı.” Billur Kurt'un deneyimleri: “Benim daha önceden alan deneyimim olduğu için ne kadar zorlayıcı olsa da hem bana hem mağdurlara faydalı olacağını bildiğimden ben çok heyecanlandım ve kendimi çok motive hissettim. Alana gitmeden önce yaptığımız toplantıların bu kadar önemli olduğunu da aslında bu sefer öğrendim. Çünkü her ne kadar kafamda teorik olarak her duruma farklı yaklaşımla yaklaşılması gerektiğini bilsem de, sadece bununla sınırlı kalmadığını, orada bir kayıp da olsa her kaybın çalışmasının ve hazırlığının farklı olduğunu deneyimleme fırsatım oldu. Fakat her ne kadar hazır gitsek de tabi ki bazı deneyimler alana gidince edinildi. Ümran Hoca'nın varlığı, alanlarda çok deneyimli olduğu için, inanılmaz bir güven verdi ve bu bizim motivasyonumuzu ve etkimizi de arttırdı. Köy halkının bize yaklaşımı çok pozitifti. Biz gittiğimizde onların 40. günüydü ve meydanda yapılan duaya katılmamız onlarla sadece profesyonel olarak değil, duygusal anlamda da onların yanında olduğumuzu hissettirdi. Böylece bizleri içlerine almalarını kolaylaştı. Kendimi travmadan korumada, kayıp anne olduğu için, en zorlayıcı kısımdı benim için. Bu nedenle özellikle grup çalışması yapılırken minimum iki terapistin olmasının önemini net bir şekilde gördüm.” Berfin Bozkurt’un deneyimleri: “Çökelek köyüne gidileceğini ilk öğrendiğimde, travmanın niteliğinden dolayı gergindim ama aynı zamanda yardımcı olacağımız için de heyecanlıydım. Benim alana ilk gidişimdi ve ekipte Ümran Hoca çok tecrübeli olduğu için onun varlığı bana çok güven verdi. Öncesinde tabi ki toplantı yaptık ve bu toplantıda nelere ihtiyacımız var, bizi nasıl bir popülasyon bekliyor, kim hangi grupla çalışırsa daha uygun olur, oranın eğitim seviyesi nasıl gibi bir çok konuyu konuştuk. Bu şekilde biz de kendimizi psikolojik olarak alana hazırlamış olduk. Bunun terapistlerin duygusal olarak hazırlanması için de gerekli olduğunu gördüm. Fakat köyde tamamen bir yas hakim olduğu için ister istemez hepimiz bu atmosfere girip etkilendik. Bu durumda de-briefing yapmanın öneminden bahsetmeden geçemem. Her akşam yaptığımız 'de-briefing'ler sayesinde kendi üzerimizdeki yoğunluğu da atmış olduk. Böylece ertesi güne başlamak bizim için daha kolay oldu. Bunun yanı sıra gözlemlediğim ve travma alanında çok önemli olduğunu gördüğüm bir başka konu ise EMDR kapanışının ne kadar önemli olduğuydu. EMDR ile yarayı açtıktan sonra Sayfa 9 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 olması ve dikkatlice buna yer verilmesi gerçekten önemliydi. Alanda olduğumuz son gün ise kulaktan kulağa yaptığımız yardımlar bütün köye yayılmıştı. Birçok kişi daha yardım almak istedi. Bu da bizim bir şekilde popülasyona iyi geldiğimizin kanıtıydı ve bizim oradan iyi duygularla dönmemizi sağladı.” Yusuf Kulca’nın deneyimleri: “Kaza olduğunda EMDR Kongresindeydim. Ancak İstanbul'a döndüğümde kazayı öğrendim ve çok üzüldüm. Hocam Ümran Korkmazlar'dan kazanın detaylarını öğrendim ve EMDR-HAP gönüllüsü olarak böyle bir olayda yer alıp alamayacağımı sordu. Ben de seve seve katılacağımı söyledim. Gidilecek tarihte ben Bodrum’da ailem ile tatildeydim. Geleli de bir gün olmuştu ama belirlenen tarihte yola çıkıp ekiple buluştuk. Nelerin yapılacağı, kimlerle konuşulacağı, her şey planlanmıştı. Aile ve Sosyal Politikalar İlçe Müdürlüğü’nün büyük desteği oldu. Köye geldiğimizde kahvehanede oturanlarla biraz sohbet ettik ve sağlık ocağında çalışmalara başladık. Sağlık ocağı bakımsızdı, uygun koşullarda değildi. Hep birlikte sağlık ocağını temizledik ve hizmet edecek hale getirdik. Sıra danışanları almaya geldi. Çökelek Köyü’nde gördüğüm manzara benim duyduğum ve gördüğüm manzaradan daha kötüydü. Erkekler eşlerini kaybetmişlerdi. Çocuklar annelerini, kimileri babaannelerini halalarını, teyzelerini, gelinlerini... Çökelek Köyü’nde büyük bir acı, hüzün, yas vardı. Ben çok etkilenmiştim. Bu koşullarda hepimiz çalışmaya başladık. Eşini kaybetmiş bir danışanla çalışmaya başladım. Bu olay kendisini çok etkilemişti. Günlerdir uyuyamıyordu. Kendini suçluyordu. Seans normalden uzun sürdü. Seans bitiminde rahatladı. Evine gitti. Ekipteki arkadaşlar gördüğüm danışanın çocuğunu arıyorlardı. Muhtar bu danışanın evine birisini gönderdi. Gördüğüm danışan ilk kez uykuya dalmış, onu uyandırmışlar. Uyandıktan sonra bu danışan tüm köye reklamımızı yaptı. Kendisinin rahatladığını, eşinin cesedi ile ilgili görüntülerin artık gözünün önüne gelmediğini, uykusunun geldiğini ve onların da yardım almalarını köy kahvesinde herkese söyledi Köy halkıyla aramızda güven ilişkisi başladı, gidene kadar da devam etti. Aldığım diğer danışanla uzun uzun çalışma fırsatım oldu. İstememesine rağmen bir şekilde ikna ettim. Onun yaşadığı yası ve travmasını çözdüğüm için çok mutluyum. Çökelek Köyü’nde zor şartlarda çalıştık. Ekip olmanın, işlerin paylaşımının, planlamanın ve hazırlıklar yapmanın çok önemli olduğunu gördüm ve yaşadım. Akşam yemeğinden sonra yaptıklarımızı paylaşmamız yaşadığımız travmanın etkisinden kurtulmak için birbirimize yardım etmemiz çok önemliydi... Ben Çökelek Köyü’nde birçok dost kazandım. Birçok kişinin ekiple birlikte hayatlarına dokunduk. Bir terapist olarak yaptıklarımla ve ekip arkadaşlarımla gurur duyuyorum. Ömrümün sonuna kadar bu tür gönüllü faaliyetlere seve seve katılacağım. İnsanların hayatlarına bir şekilde dokunmaya devam edeceğim. Emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum. İyi ki varsınız, iyi ki varlar... Sevgiler...” Sevgili EMDR Ailesi, sizlerle bir travmaya müdahale çalışmamızı paylaşmak istedim. Dayanıklılığımızın ve dayanışmamızın arttığı, huzurlu günler dileği ile… Ümran Korkmazlar Sayfa 10 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 Uzm. Psk. İnci Canoğulları Söyleşi EMDR Avrupa ve EMDRIA Kongre İzlenimleri Emre Konuk ile Söyleşi Uzm. Psk. İnci Canoğulları İnci Canoğulları: Hocam öncelikle vakit ayırdığınız için çok teşekkür ederim. Bu sene EMDR Avrupa ve EMDRIA Kongreleri üst üste denk geldi. Biz de bültenin yeni sayısında sizin bu kongrelerle ilgili izlenimlerinizi paylaşmak hem de böylece gidemeyen arkadaşların da bülten aracılığıyla kongreler hakkında fikir sahibi olmalarını sağlamak istedik. Kongreler ile ilgili bizimle paylaşmak istediğiniz haberler var mı? Emre Konuk: İyi bir haber vererek başlayayım. Bizim EMDR Derneği olarak yaptığımız eğitimler, oradan gelen gelirler ve üyelerin aidatları ile bir miktar paramız birikti. Bunun bir kısmını felaket durumlarında oralara giden meslektaşlarımızın karşılayabildiğimiz bazı ihtiyaçlarına (yol, uçak, kalacak yer, yiyecek gibi giderlere) ayırıyoruz. Üyelerimizin bir diğer önemli ihtiyacı da dil problemi nedeniyle literatürü izleyemiyor olmaları. Çok azımız İngilizceye hakim ve onları izleyebiliyor, kongrelere gidebiliyor ve yayınları alıp okuyabiliyorlar. Ama çok büyük bir çoğunluğumuz bu olanaktan faydalanamıyor. Biz de EMDR ile ilgili 10 tane kitap seçtik ve tanıdık bir yayıncı aracılığı ile yakın bir tarihte bu kitapları sırayla yayınlamaya başlayacağız. Bunlardan bir tanesi, Marilyn Luber’ın protokoller kitabı. EMDRIA’da yayıncı ile bir toplantı yaptık. Yayıncıya ‘içinden bize uyanlarını seçelim ve çevirelim dedim. Mesela; 100’er sayfalık 10 tane kitap olsun. Neticede kabul edildi. Görüşmeler başlayacak. İC: Çok iyi bir haber. Çünkü herkesin protokollerle ilgili çok fazla talepleri oluyor zaten. O yüzden çok büyük bir oranda insanların işini görecek bir şey. EK: İkinci, yine iyi bir haber diyelim. EMDR Avrupa Kongresi’ne çok uzun yıllar, başından itibaren, ben hep yalnız gittim. Önemli bir nedeni tabii ki ücretiydi, çünkü sadece kongre ücretiyle bitmiyor, oteli var yolu var vs. ciddi bir yatırım. Kongre katılım ücretinin aşağıya çekilmesi ile birlikte bu sene 20’ye yakın veya 20’den fazla meslektaşımız katılabildi. Bunu EMDRIA Amerika’daki kongrede de yönetim kuruluna sundum. Çok olumlu karşıladılar. Çünkü katılımcılar düşük ücretle katıldığı zaman kongreye ek bir maliyetleri olmuyor. İC: Evet aslında tam tersi daha çok insan gidiyor. EK: Zaten onların bu akıllarına gelmediği için daha önce yapılmamış. Sadece Türkiye için değil Orta Doğu, Afrika, Asya, Doğu Avrupa ve hatta Avrupa’yı da bu şekilde yaparsanız Avrupa’dan da daha çok insan gelir dedim. Hiç itiraz olmadı, büyük ihtimalle bu devreye girecek. İC: Çok iyi haberler bunlar gerçekten Hocam. Özellikle yurt dışından gelen eğitimcilerin düzenlediği eğitimler ile ilgili gelişmeler var mı? Bu konuda çok talep oluyor çünkü. EK: Benim EMDRIA’ya teklifim bunu sistemleştirmek üzerine oldu. Yani her yıl binlerce Amerikalı meslektaş Amerika’dan kalkıyor ve Avrupa’ya, İstanbul’a, Orta Doğu’ya geliyorlar. Dolayısıyla böyle bir sistemi daha çalışır bir şekilde ve daha geniş ülkelerin ihtiyacını karşılaya- bileceğimiz halde yapabilir miyiz diye teklif ettim. O da çok olumlu karşılandı. Yani Amerika’dan birisi yola Sayfa 11 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 çıkacağı zaman programını bir web sitesine atıyor. “Ben eğitimciyim, İtalya’ya ya da Almanya’ya gitmek istiyorum, şu eğitimleri veriyorum vs. gibi verileri yazıyor. Ben orada bu bilgileri görürüm, eğitimlerine bakarım, bu bizim işimize yarar derim. Böyle bir şeyi önerdim. Bu da çok olumlu karşılandı. EMDRIA’nın CEO’su da destekledi. Bu hemen olabilecek bir şey değil. Onların kurullarından geçecek ama önümüzdeki yaza olması için biraz asılacağım çünkü hem kendimiz için hem böyle olanakları olamayan ülkeler için bu önemli bir şey. İC: Eğitimler için harika bir haber. Peki buradaki EMDR terapistlerinin kendi pratiklerinde uygulayabilecekleri yeni gelişmeler var mı hocam? EK: Bizim hep bir kaygımız var. Özellikle “ağır vakalar” ile çalışırken. Yani ağır vakalar deyince ne anlayalım; kompleks TSSB, kompleks travma, ağır kişilik bozuklukları, disosiyatif eğilimler veya bozukluklar. Bunlar söz konusu olduğunda pozisyon genellikle teşhise bakarak alınıyor. Hazırlık süresini uzun tutayım deme eğilimimiz var çünkü teşhis bizi ürkütüyor. Ama tecrübe gösteriyor ki, teşhise bakıp hazırlık ile ilgili bir sürece girdiğin zaman birçok danışan bırakıp gidiyor. Çünkü işi hallolmuyor. İkincisi, iş biraz düzgün gidiyor olsa bile biraz da bizim korkumuzdan ötürü iş uzuyor, ayları alıyor. Dolayısıyla hemen travmaya başlamakla uzun bir hazırlık süreci yaşamak arasında terapistin bir tereddüdü var hep. Eğitimlerden hatırlayacaksınız, bu konularda konuşmuşumdur hep. Tetikleyiciden başlayalım, ana travmaya girmeyelim ama bir an önce başlayalım gibi veya setleri yavaş yapalım, sayısını azaltalım, bir-iki yapalım bakalım nasıl gidiyor gibi. Biz bunları kongrelerde Eğitimci Günlerinde paylaşıyorduk ve başkaları da paylaşıyordu yani sadece ben değil. Neticede EMDR Avrupa Eğitimci gününde iki eğitimci bu konu ile ilgili iki karşılıklı görüşü paylaştılar. Bunlardan bir tanesi, teşhis ne kadar ağır olursa olsun, isterse borderline olsun isterse psikotik olsun fark etmez, travmayla çalışabiliriz diye bir sunum yaptı. Bunun karşıt görüşü de var. Onlar da dedi ki, bu düşüneceğimiz bir şey ama neticede ağır vakalarda kaynak yerleştirme gibi bir hazırlık dönemi mutlaka olmalı diye. Sonuçta varılan nokta şu; bir teşhisten kalkarak ben EMDR yapmayayım, travmayla uğraşmayayım demek iyi bir varsayım değil. Tolerans penceresini ön plana çıkaralım ve tolerans penceresinde, yani anıya fazla erişimi engellemek için, terapistin beceri setini geliştirelim. Hem teorik olarak hem de praktikumlarda, süpervizyonlarda buna ağırlık verelim. Danışanı tolerans penceresi içinde tutalım. Zaten orada tuttuğumuz zaman hiçbir problem yok. Teşhisi ne olursa olsun işleme yürüyor demektir. Bu günlük uygulamada da meslektaşlarımızın önünü açacak. Daha çok denemesine, korkularını aşmasına yardımcı olacak. Bu vakalarda haklı olarak zarar vermek istemiyoruz ama bunun sonucunda uzak durmak yerine ve ağır vakaları, zor vakaları görmeme eğilimine girmek yerine bir süpervizör ile veya birkaç arkadaş bir araya gelerek, birbirine destek vererek götürmekte fayda var. İC: Bunların hepsi EMDR terapistlerine çok olumlu yansıyacak, çok faydalı şeyler. Sizin de elinize sağlık, orada bizleri düşünerek çok güzel şeyler yapmışsınız gerçekten. Söyleşi için de vakit ayırdığınız için çok teşekkür ederim Hocam. Bunlara eklemek istediğiniz bir şey var mı son olarak? EK: Bir müjde daha vereyim. Alanımızda ilk defa “şizofreniklerle ve psikotiklerle EMDR” diye bir kitap da çıktı, 500 sayfalık bir kitap. Daha önce bir sunum vardı bu konu ile ilgili. Sonra Danimarkalı bir meslektaşımız bir sunum yaptı psikotiklerle ilgili. Bu sayı giderek artıyordu zaten. Dolayısıyla böyle bir altyapısı da var. İC: Bu kitaplar çeşitli vakalarla çalışabilme imkanımızı arttırıyor. O yüzden çok önemli. Tekrar çok teşekkürler Hocam.. Sayfa 12 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 Doç. Dr. Önder Kavakcı Trauma Practice; Travma tedavisinde EMDR dışındaki çeşitli yaklaşımlardan uygulamaları derleyen bir kitap olarak özetlenebilir. Burada sözü geçen uygulamaların zaman zaman EMDR terapisi uygularken de kullanıldığını çeşitli eğitimlerde gözlemiştik. Kitapta bulunan bir çok teknik, kolaylıkla EMDR terapisi ile birleştirilebilir. Doç. Dr. Önder Kavakcı TRAUMA PRACTICE, Tools for Stabilization and Recovery, 3. Baskı Yazarlar: Anna B. Baranowsky ve J. Eric Gentry, Hogrefe Publishing; 3 edition (December 31, 2014) Trauma Practice, Temmuz başında Milano’da yapılan EMDR Avrupa Kongresi’nde elime geçti. Daha doğrusu kitap satış standının önünde sevgili Yusuf Ahmet Kulca ve Ümran Korkmazlar Hocamız almaya çalışırlarken ellerinden kaparak satın aldığım bir kitap oldu. Trauma Practice; Travma tedavisinde EMDR dışındaki çeşitli yaklaşımlardan uygulamaları derleyen bir kitap olarak özetlenebilir. Burada sözü geçen uygulamaların zaman zaman EMDR terapisi uygularken de kullanıldığını çeşitli eğitimlerde gözlemiştik. Kitapta bulunan bir çok teknik, kolaylıkla EMDR terapisi ile birleştirilebilir. Trauma Practice bir teori kitabı değil. Günlük terapi pratiğine uygun olarak anlatılmış. Yine de kitabın başında, “Travma Uygulama Modelinin Temelleri” başlığı altında Davranışçı Model, Bilişsel Model, Bilişsel Davranışçı Model, araştırmalar, Travma Psikofizyolojisi, Judith Herman’ın tanımladığı üç evreli travma çalışma modeli, beden, biliş, davranış-emosyon ilişkisi, travma sonrası, tedavi direnci ve başarısızlığı konularındaki teorik bilginin özetlendiğini görüyoruz. Kitabın ikinci bölümü, “Güvenlik ve Stabilizasyon” başlığını taşıyor. Bu bölümü EMDR terapistlerinin en beğenecekleri ve zaman zaman başvuracakları bölüm olarak değerlendirdim. Çeşitli eğitimlerde öğrendiğimiz stabilizasyon yöntemlerini ve daha fazlasını bu bölümde bulabilirsiniz. Sayfa13 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 Üçüncü bölüm; “Travma Çalışması” başlığını taşıyor ve stabilizasyonu sağlanan danışanın travmasının ya da travmalarının nasıl ele alınacağı ile ilişkili yöntemleri sunuyor. Bu bölümde beden, biliş, davranış ve emosyonlarla çalışma ile ilgili daha çok bilişsel davranışçı terapilere özgü yöntemler bulunuyor. Dördüncü bölüm “Yeniden Bağlantı Kurma” başlığı ile travması çalışılan danışanın kendisi ve çevresi ile yeniden ilişkiler geliştirmesi ile ilgili teknikleri sunuyor. Beşinci ve son bölümde, bütünleştirici yöntemler ve terapistin kendisine bakması ile ilgili modeller sunulmuş. Yazarların “Facing Forward Trauma Therapy” adını verdikleri travmanın ele alınması ile ilgili bütüncül bir yöntem. Terapistin travma çalışırken kendisinin travmatize olmasını engellemekle ilişkili yöntemler ve dayanıklılığın işlendiği bir bölüm de kitabın bu son bölümünde yer almış. Trauma Practice adlı bu kitabı, hem EMDR terapistlerinin hem de EMDR terapisinden başka yöntemlerle travma çalışan terapistlerin kütüphanesinde bulunması gereken bir kitap olarak öneriyorum. Doç Dr Önder Kavakcı Sayfa14 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 Doç. Dr. Önder Kavakcı Duyuru Doç. Dr. Önder Kavakcı 5-8 Kasım tarihlerinde İstanbul Harbiye Askeri Müze ve Kültür Sitesi'nde yapılacak Kognitif Davranışçı Terapiler kongresine "Travma Perspektifinden Psikopatoloji ve EMDR" başlıklı panel ile katılmayı planlıyoruz. Değerli arkadaşlar, 5-8 Kasım tarihlerinde İstanbul Harbiye Askeri Müze ve Kültür Sitesi'nde yapılacak Kognitif Davranışçı Terapiler kongresine "Travma Perspektifinden Psikopatoloji ve EMDR" başlıklı panel ile katılmayı planlıyoruz. Bülteni hazırladığımız günlerde kongre proğramı henüz açıklanmamıştı. Başvurusunu yaptığımız panel önerisi kabul edilirse, bu panelde Dernek başkanımız Sayın Emre Konuk, Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilimdalından Yrd Doç Zekeriya Yelboğa ve ben katılacağız. Karmaşık travma sonrası Stres Bozukluğunun (K-TSSB) ne olduğunu, klasik TSSB'den farklarını, psikopatolojilerin ve beynin gelişimi üzerindeki etkilerini, bedensel hastalaıklar ve bağışıklık sistemi üzerindeki etkilerini, tanı sistemlerinde K-TSSB'nin durumunu son araştırmalar ışığında tartışacağız. Ayrıca panelde K-TSSB üzerine EMDR terapisinin sunduğu olanakları, bu alanda yapılan çalışmaları bildirmeyi de amaçlıyoruz. Bildiğiniz gibi , Karmaşık Travma Sonrası Stres Bozukluğu (KTSSB) resmi tanı sistemlerinde yer alan TSSB'den farklı bir bozukluktur. Karmaşık psikolojik travma, travmatik stresörün; 1) Tekrarlayan ve uzun süreli olması, 2) Bakım veren tarafından terkedilme, ihmal ya da zarar vermeyi içermesi, 3) Çocukluk çağı gibi kurbanın yaşamının gelişimsel olarak en incinebilir döneminde oluşması ve 4) Çocuğun gelişiminde ciddi ödün vermeye yol açması, gibi nedenlerle erişkin travmatik stresörlerden farklıdır. Tekrarlayan kişiler arası,kronik ya da erken travmatik deneyimlerden kaynaklanması nedeniyle K-TSSB ruh sağlığı için ciddi bozulma nedenidir. Bu hastalar; emosyonların düzenlenmesi, ilişkilerini düzenleme, kimlik, somatik stres, dissosiasyon ve manevi alanda yabancılaşma gibi bir çok alanda sorun yaşarlar. Erken dönem travmaları ile tıbben açıklanamayan belirtilerin sayısı arasında ilişki gösterilmiştir. Bunun yanı sıra erken dönem travmaları ile erişkin yaşamdaki tıbbi hastalıklar arasında da belirgin ilişki başta ACE çalışması olmaka üzere bir çok çalışma ile gösterilmiştir. K-TSSB, DSM-5' de tanı olarak yer almazken, ICD-11'de yer bulması planlanmıştır. Alışıldık travma terapileri ile K-TSSB olgularında yanıt alınamamaktadır. EMDR Terapisinin bilgi işlemeyi kolaylaştıran ve parça parça olan travmatik anıların bütünleşmesini sağlayan farklı bir terapi yaklaşımıdır. Son dönemde geliştirilen EMDR ile ilişkili terapi yaklaşımları KTSSB için tedavi olanakları sağlamıştır. Bu panelde; 1) 0-18 yaş olumsuz yaşam olayları ile Psikiyatrik ve Tıbbi hastalıklar, 2) Travmatik stres ve Tıbben açıklanamayan belirtiler, 3) Karmaşık TSSB ve 4) EMDR temel protokolü ve uygulamadan örnekler başlıkları ile erken travmalar, sonuçları başlıklarını tartışmayı planlıyoruz. İlgilenen meslektaşlarımızla KDT kongresinde görüşmeyi umuyoruz. Doç Dr Önder Kavakcı Sayfa 15 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 12 - Temmuz 2015 Yazım Kuralları Genel İlkeler 1. E-bültene gönderilecek araştırma yazıları, A4 boyutlarında beyaz kağıda üst, alt, sağ ve sol boşluk 2,5 cm. Bırakılarak (16 x 24,7’lik alana) çift aralıklı ve düz metin olarak yazılmalıdır (Bu ölçüler, gönderilen tablo ve grafiklerin dergi sayfa boyutları dışına taşmamasını ve daha kolay kullanılmasını sağlayacaktır). 2. Yazılarda Türk Dil Kurumu’nun yazım kılavuzu örnek alınmalı, yabancı sözcükler yerine olabildiğince Türkçe sözcükler kullanılmalıdır. Türkçe’de pek alışılmamış sözcükler yazıda kullanılırken ilk geçtiği yerde yabancı dildeki karşılığı parantez içinde verilmelidir (Türkçe ve İngilizce). 3. Araştırma yazıları başlık sayfası, özet (Türkçe ve İngilize), anahtar kelimeler, ana metin, kaynaklar, ekler, tablolar, şekil başlıkları, şekiller, yazar notları ve yazışma adresi ile genişletilmiş İngilize uzun özet (summary) bölümlerini içermelidir. a) Başlık sayfası: Sadece araştırma yazısı başlığı ve kısa başlık bu sayfada yer almalıdır. Yazarların adı ve soyadı, unvanı ve çalıştığı kurumu içeren bilgiler de bu sayfada yer almalıdır. b) Özet ve anahtar sözcükler: Araştırma yazısı, Türkçe ve İngilizce olmak üzere her iki dilde ‘Özet’ ve ‘Abstract’ başlıkları altında 250 kelimeyi geçmeyecek şekilde olmalıdır. Anahtar kelimeler (3 ile 6 arasında) Türkçe özetin altında ‘Anahtar kelimeler’ ve İngilizce özetin altında ‘Key words’ başlığı kullanılarak verilmelidir. Türkçe ve İngilizce özetin her biri yeni bir sayfadan başlamalıdır. c) Ana metin: Yeni bir sayfadan başlamalıdır. Görgül makalelerde (araştırma yazılarında) metin, sırasıyla giriş, yöntem, sonuçlar ve tartışma bölümlerinden oluşmalıdır. Derleme türü yazılarda da yöntem bölümü dışında diğer adımlar benzer şekilde yazılmalıdır. Makalenin başlığı ana metnin ilk sayfasında yer almalı ve başlıktan sonra, “Giriş” alt başlığı yazılmadan paragraf ile metne başlanmalıdır. Yöntem, Sonuçlar ve Tartışma bölümleri yeni bir sayfadan başlamamalıdır; bir bölüm bittikten sonra, aynı sayfada diğeri onu izlemelidir. Giriş bölümü, yapılan araştırma ile ilgili olarak, literatürdeki yaklaşım ve sonuçlar ile araştırmanın amacını içermelidir. Yöntem bölümü örneklem, veri toplama araçları ve işlem olmak üzere 3 alt bölümden oluşmalıdır. Sonuçlar, araştırmada kullanılan istatistiksel analizleri, her değişkene ait ortalama ve standart sapma değerlerini içermelidir. Tablolar ve şekiller ayrı bir sayfada yazının en sonunda verilmelidir. Verilecek olan tablolarda ortalamalar ortalama işareti, standart sapmalar ise “s” ile gösterilmelidir. d) Kaynaklar: Yeni bir sayfadan başlamalıdır. Metin içinde belirtilen tüm kaynaklar ‘Kaynakça’ listesi içinde yer almalıdır. APA 5 formatına uygun yazılmalıdır. e) Ekler: Yeni bir sayfadan başlamalıdır. Araştırmada kullanılan ölçekler gibi ek bilgileri içerir. f) Tablolar: Yeni bir sayfadan başlamalıdır ve her bir tablo ayrı bir sayfada verilmedir. Tablo numarası (Tablo 1: gibi) ve Tablo başlığı tablonun üstünde kelimelerin yalnızca baş harfleri büyük olarak yer almalıdır. g) Şekil başlıkları ve şekiller: Yeni bir sayfadan başlamalıdır. Şekil numarası ve şekil başlıkları kelimelerin baş harfleri büyük olarak aynı sayfada alt alta verilmelidir. Şekillerin her biri ise ayrı sayfalarda verilmelidir. h) Yazar notları: Yeni bir sayfadan başlamalıdır. Eğer araştırma bir tez çalışmasının özeti ise veya araştırmayı destekleyen kurum(lar) var ise bu bölümde belirtilmelidir. Ayrıca araştırmacının, araştırmaya katkılarından dolayı teşekkür etmek istediği kişiler de bu sayfada belirtilmelidir. ı) Yazışma adresi: Yeni bir sayfadan başlamalıdır. Yazarın veya yazarlardan bağlantı kurulabilecek olan kişinin adresi, telefon numarası ve varsa faks numarası ile e-posta adresi bu bölümde yer almalıdır i) Genişletilmiş İngilizce özet (Summary): Yeni bir sayfadan başlamalıdır. Çift aralıklı, 4-10 sayfa uzunluğunda olmalı; giriş, yöntem, bulgular ve tartışma bölümlerini içermelidir. İngilizce kısa başlık mutlaka belirtilmelidir. 4) Yazılardan ifade edilen düşüncelerden yazarları sorumludur. 5) Yayın Kurulu, yazıda gerekli gördüğü sözcükleri değiştirebilir. 6) Kurallara uymayan yazılar yayınlanmaz. 7) Yayınlanan her araştırmanın verilerinin 5 yıl süre ile araştırmacı tarafından saklanması zorunludur. Çalışma iki kopya halinde [email protected] adresine gönderilmelidir. Bunlar: a)-Kimlik bilgilerini içeren başlık sayfası dahil b) Kimlik bilgilerini içeren başlık sayfası hariç. Sayfa 16 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 12 - Temmuz 2015 Psikoloji ve Pskiyatri Dünyasından Haberler Bu yıl 2.’si düzenlenen Anadolu Travma Çalışma Günleri 3-4 Ekim 2015 tarihlerinde İstanbul Bilgi Üniversitesi Santral Kampüsü’nde yapılacaktır. Detaylı bilgiye http://www.anadolutravma2015.com/ adresinden ulaşabilirsiniz. Kognitif ve Davranışçı Terapiler Derneği 4. Ulusal Kongresi 5-8 Kasım tarihleri arasında İstanbul’da Harbiye Askeri Müze ve Kültür Sitesi’nde yapılacaktır. Kongre ile ilgili detaylı bilgiye http://www.kdtd.org.tr/2015/ adresinden ulaşılabilir. 51. Ulusal Psikiyatri Kongresi 25-29 Kasım 2015 tarihleri arasında Antalya’da gerçekleşecektir. Detaylı bilgiye http://51psikiyatri.org/ adresinden ulaşabilirsiniz. Bu yıl 9.’su gerçekleşecek olan Ulusal Madde ve Alkol Bağımlılığı Kongresi 10-12 Aralık 2015 tarihleri arasında Edirne’de yapılacaktır. Kongre ile ilgili detaylı bilgiye http://bagimlilikkongresi2015.org/ adresinden ulaşabilirsiniz. 27-28-29 Ekim 2015 tarihlerinde 3 gün boyunca yurt dışından gelen EMDR Eğitmen ve Consultant’larının vereceği workshoplar yapılacaktır. Workshop programı ve içerikler aşağıdaki gibidir: Sayfa 17 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 EMDR Workshop Programı 1. Gün 27 Ekim 2015 Salı Saat 09:00–17:00 Konu ve Konuşmacılar “Treatment of fears and other anxiety-related conditions with EMDR” Eğitim Veren Ad de Jongh “Korkuların ve diğer Kaygı-İlişkili Durumların EMDR ile Tedavisi” 2. Gün 28 Ekim 2015 Çarşamba Saat Konu ve Konuşmacılar 09:00-13:00 “Kronik Migren ve Fibromiyalji Tedavisinde EMDR Terapisi” 13.00-14.00 ÖĞLE YEMEĞİ Yer Emre Konuk / Zeynep Zat “EMDR Therapy and Gender Based Violance” 14.00-18.00 “Cinsel Ayrımcılığa Dayalı Şiddet: IŞİD Mağdurları ile EMDR Terapisi” Derek Ferrell 3. Gün 29 Ekim 2015 Perşembe Saat 09:00–13:00 13.00-14.00 Konu ve Konuşmacılar “The two hand dialogue: An AIP Conversation” “İki Elin Sesi Var Bir Elin Nesi Var: Bir AIP Diyalogu” Udi Oren ÖĞLE YEMEĞİ “EMDR Systemic approach: application in couple’s therapy” 14.00-18.00 Yer “EMDR Terapisi ve Sistemik Yaklaşımı: Çift Terapisi’nde Uygulanması” Isabelle Meignant Sayfa 18 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 Workshop Özetleri 27 Ekim 2015 Salı 09:00 – 17:00 Treatment of fears and other anxiety-related conditions with EMDR Korkuların ve Diğer Kaygı-İlişkili Durumların EMDR ile Tedavisi Ad de Jongh Geçmiş yıllarda, danışanlardaki kaygıların gelişiminde ve bunun devam etmesinde çok önemli etkisi olan rahatsız edici anılar ve diğer ruhsal durumların tedavisinde en iyi sonuçları almak için EMDR’nin nasıl uygulanması gerektiğini öğrendik. Bu bir günlük çalıştay, çok çeşitli korkuları ve fobileri içeren kaygı bozukluklarının tedavisinde EMDR Terapisine odaklanacaktır. Katılımcılar: 1. Vakaları EMDR Terapisi perspektifine uygun bir biçimde hızla formüle etmeyi 2. Etkili “gelecek kaygı protokolünü (flashforward strategy)” de içeren çeşitli tedavi stratejilerini kullanmayı ve 3. Bu müdahaleleri genel tedavi yaklaşımına entegre etmeyi öğreneceklerdir. Çok sayıda danışanla EMDR terapisinin kullanıldığı tedavi seanslarına dair video kayıtları izlenecektir. Sayfa 19 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 Workshop Özetleri 28 Ekim 2105 Çarşamba 09:00 – 13:00 Kronik Migren ve Fibromiyalji Tedavisinde EMDR Terapisi Emre Konuk – Zeynep Zat Baş ağrısı nüfusun önemli bir kısmının yaşamını olumsuz yönde etkileyen klinik bir sorundur. Baş ağrılarının en yaygın görülen iki tipi migren ve gerilim tipi baş ağrısıdır. Aile, okul, iş, sosyal yaşam gibi yaşamın pek çok alanında bireylerin işlevselliğinin düşmesine neden olan baş ağrısı yaşam kalitesini de azaltmaktadır. Buna ek olarak baş ağrısı yaşayan kişilerde sıklıkla depresyon ve anksiyete gibi psikolojik sorunların ortaya çıktığı da görülmektedir. Fibromiyalji, insanların günlük yaşamını olumsuz yönde ciddi şekilde etkileyebilen kronik bir ağrı bozukluğudur. Fibromiyalji kronik yorgunluk, kaslarda ağrı, uykuya dalmakta güçlük ile belirgindir. Amerikan Romatoloji Koleji (ACR) tanı kriterine göre Fibromiyalji Sendromu olan insanlar aksiyal iskelette; bedenin sağ ve sol taraflarında, belinde ve bedeninin en az 11 ya da 18 hassas noktasında ağrı hissedebilirler. Bunun yanı sıra Fibromiyalji hastalarında huzursuz bağırsak sendromu, mide yanması, çene ağrısı, sinirlilik vb. gibi semptomlar da görülebilir. Hastalar sürekli olarak ağrı çektikleri için yaşamları sekteye uğrar ve hayatları ve ilişkileri kronik ağrı nedeniyle olumsuz etkilenir. Bu nedenle de kronik ağrıya sıklıkla depresyon ve anksiyete eşlik eder. Bu çalıştay, tıbbi olarak açıklanamayan rahatsızlıklar ya da psikosomatik bozukluklar arasında yaygın görülen kronik migren ve fibromiyaljinin tedavisinde EMDR Terapisinin kullanımıyla ilgili olacaktır. Katılımcılar kronik migren ve fibromiyaljinin EMDR Terapisi ile tedavisine yönelik geliştirilen tedavi protokolünü öğrenecekler ve ek olarak terapi süreciyle ilgili seans videolarını izleyeceklerdir. Sayfa 20 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 Workshop Özetleri 28 Ekim 2015 Çarşamba 14:00 – 18:00 EMDR Therapy and Gender Based Violance Cinsel Ayrımcılığa Dayalı Şiddet : IŞİD Mağdurları ile EMDR Terapisi Derek Ferrell Travmanın küresel yükü küçümsenemez düzeydedir. Küresel bir ölçekte travma tedavisinin uygulanmasındaki en büyük sınırlama, ruh sağlığı alanındaki profesyonellerin kronik ve yapısal eksikliğidir. Travma, toplu insan acılarına ve sosyo-ekonomik kayba neden olan büyük bir insani deneyimdir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO, 2013) EMDR Terapisi’ni çocuk, ergen ve yetişkin Travma Sonrası Stres Bozukluğu tedavisi için geçerli iki psikolojik tedavi müdahalesinden biri olarak uygun bulmuştur. Bu küresel yüke ilişkin altı çizilmesi gereken kritik bir yan da, cinsel ayrımcılığa dayalı şiddet; erkekler tarafından kadınlara ya da küçük kızlara uygulanan şiddet türüdür. “Kadına karşı şiddet” insan hakları ihlali olarak ve kadına karşı yapılan bir ayrımcılık olarak görülür. Cinsel ayrımcılığa dayalı bütün eylemler; kadına fiziksel, cinsel, psikolojik ya da ekonomik zarara ya da acı çektirmeye, tehditler de dahil olmak üzere toplumsal alanda ya da özel yaşamda zorla ya da keyfi olarak özgürlükten yoksun bırakma gibi davranışlar ile sonuçlanacaktır ya da sonuçlanması muhtemeldir. Bu çalıştay EMDR Terapisi’nin bu rahatsız edici duruma karşı kullanılabilir olduğuna dair bir özet sunacaktır. Workshop’ın arka plan içeriği, IŞİD Terör Örgütünün eylemlerine odaklanarak toplumsal cinsiyete dayalı şiddete maruz kalanların deneyimi irdelenecektir. Çalıştay EMDR Terapisi’nin yaşanan travmatik süreç sonrasında hayatta kalanlar tarafından deneyimlenen psikolojik travma belirtilerinin çok yönlü yelpazesini gösterme konusunda ayrılmaz bir parça olarak rol aldığı “İyileşme Süreci”ni özetleyecektir. Sayfa 21 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 Workshop Özetleri 29 Ekim 2015 Perşembe 09:00 – 13:00 The two hand dialogue: An AIP Conversation İki Elin Sesi Var Bir Elin Nesi Var: Bir AIP Diyalogu Udi Oren Bu çalıştay, yaşamlarında almak zorunda oldukları kararlarla ilgili olarak çatışmalar yaşayan insanlarla çalışmak için EMDR Terapisi temelli fikirlerin ve müdahalelerin kullanılmasına odaklanacaktır. Bu gibi çatışmalar birçok terapide görülür ve danışanın farklı “tarafları”, “sesleri” ya da “ego durumları” olarak ortaya çıkar. Pek çok durumda bu taraflar arasında bir iletişim ve diyalog ya yoktur ya da büyük sınırlamalar söz konusudur. Bu gibi durumlarda bir taraf ya ilgisizdir ya da diğer tarafla herhangi bir iletişim kurmaya istekli değildir. Bu çalıştay katılımcılara, bu fenomenin AIP Modeli’ne nasıl dayandığını gösteren bir anlayış ve danışanlarla çalışırken blokajları aşmalarını sağlayacak yollar kazandıracaktır. Sayfa 22 EMDR TürkiyE-Bülteni Sayı 13 - Ekim 2015 Workshop Özetleri 29 Ekim 2015 Perşembe 14:00 – 18:00 EMDR Systemic approach: application in couple’s therapy EMDR Terapisi ve Sistemik Yaklaşımı: Çift Terapisi’nde Uygulanması Isabelle Meignant Mony Elkaïm’in “Karşılıklı Çift Bağ (double bind) Sistemik Modeli’ni” ve Francine Shapiro’nun AIP/EMDR Modeli’ni kullanmak Çift Terapisi için yeni bir perspektiftir. EMDR Terapi Modeli’ni, karşılıklı sorun yaşayan her çiftin birbirlerinin dünya görüşüyle ilgili esneklik kazanmalarına yardımcı olmak için kullanılmasını amaçlıyoruz. Çiftin kendine özgü dansını ve saplandıkları karşılıklı ‘çift bağı’ anladıktan ve bugün halen aktif olan bireysel yaşam deneyimlerinden öğrendiklerini keşfettikten sonra, terapistin EMDR Sistemik Yaklaşımı kullanmasının, bu işlevsel olmayan biçimde depolanmış anıların entegre edilmesine ve sonra her bir partneri kapıldıkları bu kısır döngüden çıkmalarına nasıl yardım edebileceğini göreceğiz. Bu sunumda, ‘bireysel güvenli yerlerin’ seans sürecinde ‘çift için bir güvenli yer olarak nasıl yerleştirileceğini göstereceğim. Karşılıklı ‘çift bağdan’ kalkarak sistemik hedef planlamasını ve ilk yeniden işleme için seçilen hedef üzerindeki etkisi üzerine çalışacağız. Sayfa 23
Benzer belgeler
EMDR TürkiyE-Bülteni
Emre Konuk, İnci Canoğulları, Muhammet Özkan,
Önder Kavakcı, Zeynep Zat,
Editör: Hejan Epözdemir
Akademik Danışma Kurulu (Alfabetik Sırayla):
Dr. Derek Farell, Dr. Udi Ören, Prof Dr.
Emine Gül Kapç...
EMDR TürkiyE-Bülteni
Emre Konuk, İnci Canoğulları, Muhammet Özkan,
Önder Kavakcı, Zeynep Zat,
Editör: Hejan Epözdemir
Akademik Danışma Kurulu (Alfabetik Sırayla):
Dr. Derek Farell, Dr. Udi Ören, Prof Dr.
Emine Gül Kapç...
EMDR TürkiyE-Bülteni
Önder Kavakcı, Zeynep Zat,
Editör: Hejan Epözdemir
Akademik Danışma Kurulu (Alfabetik Sırayla):
Dr. Derek Farell, Dr. Udi Ören, Prof Dr.
Emine Gül Kapçı, Uzm. Emre Konuk,
Doç. Dr. Feryal Çam Çelike...
EMDR TürkiyE-Bülteni
Emre Konuk, İnci Canoğulları, Muhammet Özkan,
Önder Kavakcı, Zeynep Zat,
Editör: Hejan Epözdemir
Akademik Danışma Kurulu (Alfabetik Sırayla):
Dr. Derek Farell, Dr. Udi Ören, Prof Dr.
Emine Gül Kapç...
EMDR TürkiyE-Bülteni
Önder Kavakcı, Zeynep Zat,
Editör: Hejan Epözdemir
Akademik Danışma Kurulu (Alfabetik Sırayla):
Dr. Derek Farell, Dr. Udi Ören, Prof Dr.
Emine Gül Kapçı, Uzm. Emre Konuk,
Doç. Dr. Feryal Çam Çelike...