Temmuz-Sayı:124 - Adalet Bakanlığı
Transkript
Temmuz-Sayı:124 - Adalet Bakanlığı
Seslenis Temmuz 2012 Yıl: 11 • Sayı: 124 • Ücretsizdir • Tarih, bir milletin kanını, hakkını, varlığını hiçbir zaman inkar etmez. Ayda bir çıkar Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Yayınıdır Hükümlü ve tutukluların topluma kazandırılması için önemli çalışmalar yapıyoruz Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Ankara Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünde, infaz koruma memurundan yöneticisine kadar çok sayıda personelle iftar yemeğinde bir araya gelirken, Ankara’daki kurumlarda başarıyla görev yapan her unvandan bir personele plaket verdi ADALET Bakanı Sadullah Ergin, Türkiye’de ceza infaz sisteminin önemli bir aşama kaydettiğini belirterek, “Avrupa Konseyi üyesi ülkeler arasında ceza infaz kurumlarımızın standardı itibari ile önemli gelişmeler kaydedilmiştir. Bu gelişmelere rağmen kat edeceğimiz mesafe var. Almamız gereken yol var.” dedi. Ergin, personelin zor şartlarda çalıştığını ve özlük hakları başta olmak üzere sorunları bulunduğunu ifade ederken, bu konudaki gayretlerinin devam ettiğini söyledi. BAKAN Ergin, Ankara Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünde düzenlenen iftar yemeğinde, ceza infaz kurumları personeliyle bir araya geldi. 24 Temmuz 2012 tarihindeki yemeğe; Bakan Ergin’in yanı sıra, Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk, Genel Müdür Yardımcıları Cevat Gül, Selami Candemir ve Ali Yıldız, daire başkanları ve tetkik hâkimleri, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Ethem Kuriş, Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ahmet Berke, ceza infaz kurumu müdürleri ile personeli katıldı. 8-9’da Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci: İnfaz ve koruma memurları hizmet öncesi eğitim alıyor ADALET Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci, ceza infaz kurumlarına infaz ve koruma memuru alımında değişikliğe gittiklerini belirterek, “İnfaz ve koruma memurları, bundan böyle hizmet öncesi eğitime tabi tutulacak. İnfaz ve koruma memuru olmak isteyenler, öğrenci olarak 9 aylık hizmet öncesi eğitim alacaklar. Teorik ve uy- gulamalı eğitimlerin sonunda başarılı olanlar kurumlarda durumlarına uygun boş kadrolara atanacak. Bu yıl toplam 1200 infaz ve koruma memurluğu öğrencisinin hizmet öncesi eğitimi tamamlanacak ve eğitim sonunda yapılan sınavlarda başarılı olan öğrenciler, aday infaz ve koruma memuru olarak göreve başlayacak.” dedi. 7’de Bireyselleştirilmiş İyileştirme Sistemi’nin yaygınlaştırılmasına yönelik çalışma yapıldı ÇOCUK ceza infaz kurumları için oluşturulan Bireyselleştirilmiş İyileştirme Sistemi (BİSİS)’in geliştirilmesine yönelik çalışmalar devam ediyor. Bu amaçla Çocuklar İçin Adalet Projesi kapsamında, 1620 Temmuz 2012 tarihlerinde, ceza infaz kurumlarından 25 personelin katılımıyla toplantı yapıldı. Toplantıya; Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Cevat Gül, Tetkik Hakimi Fatih Güngör, Kontrolör Doğan Güven, UNICEF Türkiye Temsilciliği Çocuk Koruma Program Şefi Severin Jacomy-Vite ve Proje Danışmanı Prof. Dr. Kültegin Ögel katıldılar. 6’da Sayfa 2 Seslenis Temmuz 2012 İnfaz ve koruma memurluğu öğrencileri Anıtkabir’i ziyaret etti Ankara Eğitim Merkezinde eğitim gören infaz ve koruma memurluğu öğrencileri, Anıtkabir’i ziyaret etti ve Ata’nın huzuruna çıkarak, mozeleye çelenk koyup, saygı duruşunda bulundular C eza İnfaz Kurumları Personeli Ankara Eğitim Merkezinde eğitim görmekte olan 656. Dönem İnfaz ve Koruma Memurluğu Öğrencileri, Anıtkabir’i ziyaret ederek, mozeleye çelenk koydu. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Cevat Gül’ün başkanlığında, Eğitim Merkezi Müdürü Nihat Ulusu ile Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı Ömer Sevgiliocak ve öğretim görevlilerinden oluşan heyet, 12.07.2012 tarihindeki ziyarette; Aslanlı Yoldan geçerek, mozeleye ulaştı. Mozeleye çelenk konulmasından ardından saygı duruşunda bulunuldu. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Cevat Gül, Anıtkabir Şeref Defterini imzalayarak, şu ifadelere yer verdi: “Yüce Atatürk, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Ankara Eğitim Merkezinde ilk kez başlanan “İnfaz ve Koruma Memurları Öğrenciliği Eğitim Programı”na katılan öğrencilerimiz ile Eğitim Merkezi yöneticileri, öğretim görevleri ve personelimizle huzurundayız. Adalet mensupları olarak, bize emanet edilen kişileri topluma yeniden kazandırma görevini her geçen gün daha da artan bir çaba ile sürdürüyor, senin bize bıraktığın mirasın bayrağını taşımaktan onur duyuyoruz. Bu güzel vatanı ve bize emanet ettiğin değerleri hiç şüphesiz azim ve kararlılıkla geleceğe taşıyacağız. Manevi varlığın ve bize gösterdiğin hedeflerin ışığında, Ülkemize, adalet hizmetlerini sunma görevini kesintisiz sürdüreceğiz. Ruhun şad olsun.” Delice Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda ünlüler konseri verildi Ülkemizin ulusal ve yerel televizyon kanallarında beğeniyle izlenen Kırıkkaleli Halk Ozanı Neşet Abalıoğlu, genç sanatçı Duygu Kutlu ve Yerel Sanatçı Alkan Saçal, Delice Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, hükümlü ve tutuklulara ve personele doyumsuz bir müzik ziyafeti sundular. Ceza İnfaz Kurumunun Kırıkkale Müzisyenler Derneği (MÜYADER) ile başlattığı proje kapsamında hükümlü ve tutuklulara yönelik saz ve söz kurslarının yanı sıra konser programlarının gerçekleştirilmesi hedeflendi. Bu amaçla 06.06.2012 tarihinde Kırıkkale’nin çok sevilen Halk Ozanı Neşet Abalıoğlu, Sanatçılar Duygu Kutlu ve Alkan Saçal unutulmaz bir konser verdiler. Salonda bulunanlar programa yoğun ilgi göstererek yerel oyun havalarıyla halaylar çekip, oyunlar oynadılar. Alanya L Tipi’nde moral konseri gerçekleştirildi Alanya L Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumunda; 18.06.2012 tarihinde, hükümlü ve tutuklulara yönelik moral konseri düzenlendi. Mehmet Acar ve Gaye Altininç tarafından verilen konserde hükümlü ve tutuklular gönüllerince eğlendi. Konserin ilerleyen dakikalarında bir hükümlü, biri uzun hava olmak üzere iki türkü okudu. Konsere oyun havaları ve halaylarla devam edildi. Programa Ceza İnfaz Kurum Müdürü Sabri Karataş, Kurum ikinci müdürleri, Kurum idare memurları, Kurum saymanı, Kurum öğretmenleri, Kurum psikologu ve sosyal çalışmacısı, Kurum personeli ile çok sayıda hükümlü ve tutuklu katıldı. Zamanın ve mekanın yetmediği konserde Kurum Müdürü Ali Başekin, “Bizi kırmayarak Kurumumuza gelen, bu güzel anları bizlere yaşatan MÜYADER Başkanına, üyelerine, ses ve saz sanatçılarına çok teşekkür ediyorum. Tüm katılımcılar, bu güzel müzik ziyafetinin tekrarlanmasını istiyorlar. Onun sözünü kendilerinden aldık. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.” dedi. Konser programına; Delice Belediye Başkanı İhsan Biçici, Delice Cumhuriyet Savcısı Ziya Öztürk, Müyader Başkanı Adnan Saçal, Müyader Başkan Yardımcısı Mehmet Demirezen, Kurum Müdürü Ali Başekin, Kurum İkinci Müdürü Yaşar Yüz, İdare Memuru Naci Aykut, Kurum Öğretmeni Veysel Kamalı, Kurum personeli ile çok sayıda hükümlü ve tutuklu katıldı. Oltu T Tipi’nde tiyatro gösterisi yapıldı Oltu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 25.05.2012 tarihinde, tiyatro gösterisi gerçekleştirildi. Tiyatro gösterisini Cumhuriyet Başsavcısı Ümit Ocak, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Metin Kukul, Cumhuriyet Savcısı Ali Rıza Sönmez, Kurum Müdürü Celalettin Çeşme, Oltu Devlet Hastanesi Başhekimi Mustafa Kara, Kurum ikinci müdürleri, Kurum personeli ve çok sayıda hükümlü ve tutuklu izledi. Gırgırına Kankalar Tiyatro grubu tarafından sahnelenen "Minibüs Şoförü ve Telefon Sapığı "isimli oyunları, hükümlü ve büyük bir beğeniyle seyrettiler. Programın sonunda, oyununu sahneleyen sanatçılar tek tek takdim edilerek, kendilerine teşekkür edildi. Seslenis Temmuz 2012 Sayfa 3 Tokat Adalet Sarayında ceza infaz kurumu ürünleri satış yeri açıldı Tokat Adalet Sarayında oluşturulan Tokat T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu teşhir ve satış yerinin açılışı törenle yapıldı. 14.7.2012 tarihindeki törene Cumhuriyet Başsavcısı Özkan Gültekin, Tokat Barosu Başkanı Av. Faruk Bostancı’nın yanı sıra başka açılış için Tokat’ta bulunan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Vedat Ahsen Coşar, Ordu Barosu Başkanı Av. Atilla Önal, Samsun Barosu Başkanı Av. Necat Anıl katıldılar. Cumhuriyet Başsavcısı Özkan Gültekin, kurumun teşhir ve satış yerindeki ürünlerin mahkûmların el emeği göz nuru eserleri olduğunu, eserlerin satışından elde edilen gelirden yararlandıklarını, ayrıca boş vakitlerini değerlen- dirdiklerini ve bu şekilde hobi ve iş atölyelerinin çalışmalarına katkıda bulunduklarını söyledi. Gültekin, Tokat ve çevresinde kullanılan el baskısı yazma ve sofra bezlerine vatandaşların rağbet ettiklerini, bunların Kurumda kök boya ile ve fabrikasyon olmayan bir metod ile sabit kalıplarla ayrı ayrı yapıldığını, Tokat’ı tanıtan tarihi bir figür olmasının yanında, İşyurtları Kurumuna da gelir getiren bir unsur olduğunu belirtti. Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Vedat Ahsen Coşar da tabloları çok beğendiğini, el baskısı sofra bezleri ve yazmalardan da etkilendiğini ve bu tip etkinliklerin mahkumların rehabilitasyonu adına da olumlu katkı yapacağına inandığını ifade etti. Tuncay Şanlı ve Kerim Zengin Sakarya L Tipi’ni ziyaret etti Sakarya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda düzenlenen futbol turnuvasının final maçına izleyici olarak katılan milli futbolcu Tuncay Şanlı ve Kerim Zengin, hükümlü ve tutuklulara moral verdi. Ceza İnfaz Kurumunda geleneksel hale gelen futbol turnuvasının final maçını Sakarya Cumhuriyet Başsavcısı Orhan Usta, Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcısı Cemil Kuyu, Sakarya Cumhuriyet Savcısı Haydar Memiş, Kurum Müdürü Metin Sönmez, Millî Futbolcu Tuncay Şanlı, Gaziantep Sporun defans oyuncusu Kerim Zengin, Kurum ikinci müdürleri, Kurum öğretmenleri, personel ile hükümlü ve tutuklular izledi. Koğuşlararası düzenlenen ve 53 takımın mücadele ettiği turnuvada A-7 ve B-5 takımları finale yükseldi. 8.6.2012 tarihinde oynanan final maçının başlama vuruşunu milli futbolcu Tuncay Şanlı ile Gaziantep Sporun defans oyuncusu Kerim Zengin yaptı. Normal süresi 7-7 berabere biten maçta turnuva şampiyonunu penaltı atışları belirledi. Penaltı aşıtları sonucunda şampiyonluğu kucaklayan A-7 takımı büyük sevinç yaşadı. Kupa töreninde konuşan Kurum Müdürü Metin Sönmez, turnuvanın geleneksel hale geldiğini belirterek, “Turnuva boyunca centilmenliği ön planda tutan tüm sporcu arkadaşlarım başta olmak üzere bizi yalnız bırakmayan Tuncay Şanlı ve Kerim Zengin’e teşekkür ediyorum.” dedi. Ceza infaz kurumunda, final maçına katılarak hükümlü tutuklulara moral veren Tuncay Şanlı, sporun birlik, beraberlik ve dostluğu içinde barındırdığını söyledi. Turnuva şampiyonu A-7 ile turnuva ikincisi B-5 takımları kupalarını Bölge Başsavcısı Cemil Kuyu ile Sakarya Cumhuriyet Başsavcısı Orhan Ustan’nın elinden aldılar. Final oynayan bütün oyunculara ise turnuva anısına birer madalya verildi. Sakarya Cumhuriyet Başsavcısı Orhan Usta, Bölge Başsavcısı Cemil Kuyu, Sakarya Cumhuriyet Savcısı Haydar Memiş ve Kurum Müdürü Metin Sönmez; Tuncay Şanlı ve Kerim Zengin ile menejerlerine Kurum adına çeşitli hediyeler vererek futbolcularla birlikte hatıra fotoğrafı çektirdiler. ARAMIZDAN AYRILANLAR ADI VE SOYADI UNVANI KURUMU HAYDAR AYKUL İKM Metris 2 Nolu T Tipi KCİK 04/07/2012 ÇETİN POLAT İKM Sivas Açık CİK 11/07/2012 Siirt E Tipi KCİK 14/07/2012 Adıyaman Açık CİK 15/07/2012 MEHMET HASAN UYSAL ŞEVKET ÇORU Nazilli Açık Ceza İnfaz Kurumunda zeytin işleme tesisinin açılışı yapıldı Nazilli Açık Ceza İnfaz Kurumunda, 13 Haziran 2012 tarihinde, Orhanoğlu Gıda iş birliği ile kurulan “Zeytin İşleme” tesisinin açılısı törenle yapıldı. Aydın Valisi Kerem Al, açılış konuşmasında; “Nazilli Cumhuriyet Başsavcılığımız bir firmamızla anlaşarak infaz kurumlarının sadece cezaevinde tutarak, özgürlüklerinden yoksun bırakma yeri olmadığını göstermiştir. Hükümlülerin sosyal sorumluluklarının gelişmesi ve dışarıya alışmaları amacıyla birçok proje yapıyorlar. Ben burada emeği geçen herkesi tebrik ediyorum ve ülkemizde bu tür projelerin artarak devam etmesini diliyorum.” dedi Nazilli Cumhuriyet Başsavcısı Doğan Kaya ise “Türkiye’de bir ilki gerçekleştiren Ceza İnfaz Kurumumuz hükümlülere ceza çektiren bir yer değil; eğiten, öğreten, meslek edindiren bir kurum olmuştur” şeklinde konuştu. Açılış Programına Aydın Valisi Kerem Al, Aydın İl Jandarma Alay Komutanı Kd. Kurmay Albay Bülent Bulut, Nazilli Kaymakamı Mehmet Okur, Nazilli Cumhuriyet Başsavcısı Doğan Kaya, Cumhuriyet Savcısı Bülent Cem Koçak, Nazilli Belediye Başkanı Haluk Alıcık, Nazilli Garnizon Komutanı Yarbay Ekrem Turanlı, Nazilli İlçe Jandarma Komutanı Bnb. Seydi Sal- man, Nazilli İlçe Emniyet Müdürü Atıf Şahin, İlçe Milli Eğitim Müdürü Faruk Ercan, Kuyucak İlçe Kaymakamı Alp Arslan, Yenipazar İlçe Kaymakamı Ünal Kılıçarslan, Köşk İlçe Kaymakamı M. Sefa Demiryürek, Sultanhisar İlçe Kaymakamı Cevdet Ertürkmen, Bozdoğan İlçe Kaymakamı Mahmut Kaşıkçı, Karacasu İlçe Kaymakamı Ahmet Gencer, Kurum Müdürü Mustafa Can, çok sayıda daire amiri, İzleme Kurulu üyeleri, sivil toplum kuruluşlarının yönetici ve üyeleri, Kuruma katkı sağlayan kişi, kurum ve kuruluşlardan oluşan geniş bir davetli kitlesi ile basın mensupları katıldı. İKM AMBAR MEM. VEFAT TARİHİ Vefat eden personelimize Allah’tan rahmet, ailelerine, yakınlarına ve mesai arkadaşlarına baş sağlığı dieriz. EMEKLİ OLAN PERSONELİMİZ ADI VE SOYADI UNVANI KURUMU EM. DURUMU MEHMET TAŞCI ŞAKİR SERİN MUHİTTİN OĞRAŞ MUSTAFA GÜNEŞ NAİL BERKAN CENGİZ GÖL FERİT ÇAYDAŞİ AİL İPEK SALİM SARI TALİP TOSUN MEHMET CAVİT DEDEŞAH KUTLAY ELİKÇİOĞLU HALİL İBRAHİM ÇOM TURAN GÜNEŞ GÜRSOY ÖZTÜRK SÜLEYMAN KOÇ ÖMER ATALAY İKM İKM İKM İKM İKM SAYMAN MÜDÜR İKM İKM KATİP 2.MÜDÜR İKM İKM İKM İKM İKM ŞOFÖR SİLİFKE M TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE UZUNKÖPRÜ K1 TİPİ KCİK İSTEĞİ ÜZERİNE HAKKARI KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE BURSA H TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE KASTAMONU E TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE YOZGAT E TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE İZMİR KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE EDİRNE KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE SİLİFKE M TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE AĞRI M TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE ERZURUM H TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE ORDU E TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE KARABÜK A3 TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE SULAKYURT K1 TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE ÇERKEZKÖY K1 TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE BURDUR E TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE VEZİRKÖPRÜ M TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE TARİHİ 01/06/2012 08/06/2012 08/06/2012 08/06/2012 13/06/2012 15/06/2012 15/06/2012 15/06/2012 15/06/2012 19/06/2012 22/06/2012 28/06/2012 28/06/2012 28/06/2012 28/06/2012 28/06/2012 28/06/2012 Ceza infaz kurumlarında uzun yıllar hizmet vererek, emekli olan personelimize teşekkür eder, bundan sonraki yaşamında sağlık ve mutluluk dileriz. Manisa E Tipi Ceza İnfaz Kurumunda THM konseri verildi Manisa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, hükümlü ve tutuklulardan oluşan ve Özcan Şenver yönetimindeki Türk Halk Müziği Korosu 22 Haziran 2012 tarihinde muhteşem bir konser verdi. Konserde; “Bilmem şu feleğin bende nesi var”, “Çift Jandarma geliyor”, “Mavilim”, “ Şu dalmadan geçtin mi?”, “Ezo” , “Üflediler söndüm”, “Şafak söktü yine sunam”, “ Ordunun dereleri”, “Hekimoğlu”, “Düz dara yar düz dara”, “Gurbete gidişimdir”, “Pınar başından bulanır”, “Dideban üstündeyim” adlı türkü seslendirildi. Konsere Kurum Müdürü Katip Özen, Kurum İkinci Müdürü Ö. Faruk Döğer, Kurum Psikologları Emine Abatay, Yeliz Şenver ve Duygu Erdoğan, Kurum Sosyal Çalışmacısı Mehmet Doğru, Kurum Öğretmeni Mehmet Turan, Başmemur Şenol Kılıç katıldı. Sayfa 4 DS Etkinlik Seslenis Temmuz 2012 Karşıyaka’da salıverilen hükümlüleri topluma kazandırma ve iyileştirme çalışmaları sürüyor Karşıyaka Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından Haziran ayı içerisinde; 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 105/A maddesi gereğince, ceza infaz kurumundan salıverilen hükümlülere yönelik, cezalarının koşullu salıverilmeye kadar olan kısmında “topluma kazandırılmaları ve iyileştirilmelerine” yönelik programlar oluşturuldu. Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 105/A maddesi gereğince, ceza infaz kurumundan salıverilen hükümlüler; yapılan değerlendirmeleri doğrultusunda “sosyal beceri kazanımı”, “iletişim becerileri”, “iletişim ve şiddet”, “öfke kontrolü”, “kendini tanıma ve hedef belirleme”, “şiddet”, “kendini tanıma” ve “hayır diyebilme” konularında açılan programlar kapsamında grup çalışmalarına dahil edildiler. Yapılan grup çalışmalarında; bireylerin topluma uyum süreçlerinde desteklenmeleri ve alternatif beceri kazanımı ile problemlerini doğru yolla çözebilmelerinin sağlaması hedefleniyor. Kişilerin birebir olarak katıldıkları bir sistemde gerçekleştirilen grup çalışmalarında ayrıca karşılıklı olarak sorunlar anlatılarak çözüm seçenekleri değerlendirildi. Benzer programların önümüzdeki aylarda da devam edeceğini belirten Karşıyaka Denetimli Serbestlik Müdürü Leyla Coşkun, bu tür etkinliklerin denetimli serbestlik tedbiri altındaki bireyler ve aileleri açısından çok faydalı olduğunu, bu nedenle daha çok program, seminer ve proje ile daha fazla kişiye ulaşmayı hedeflediklerini belirtti. Elazığ’da 6291 Sayılı Yasa kapsamında seminer verildi Elazığ Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından "Yeni Bir Hayata İlk Adım" Sodes Projesi kapsamında Elazığ Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Amatem Sorumlusu Psikiyatri Uzmanı Dr. Rabia Bilici tarafından, 21/06/2012 tarihinde, Elazığ Adliye Sarayı Konferans Salonunda, 6291 Sayılı Yasa ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun 105/A maddesince ceza infaz kurumlarından tahliye olan, tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri bulunan hükümlüler ve hükümlü yakınlarına yönelik seminer gerçekleştirildi. Madde bağımlılığı, uyuşturucu madde çeşitleri, zararları, madde kullanımında denetimli serbestliğin önemi konularında bilgi verilen seminer, kokteyl ile son buldu. Yalvaç’ta ‘Yerel Yönetimlerin Yeri ve Önemi’ konulu seminer gerçekleştirildi Yalvaç Kaymakamlığınca, kurumlar arası işbirliğinin geliştirilmesi, sorun alanlarının ve çözüm önerilerinin ortaya konulması amacıyla düzenlenen panelde, Yalvaç Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce “Yeni dönemde Denetimli Serbestlik ve Denetimli Serbestlikte Yerel Yönetimlerin Yeri ve Önemi” konulu tanıtım ve bilgilendirme sunumu yapıldı. Panele kamu kurum ve kuruluşlarda görevli daire amirleri, belediye başkanları ve muhtarlar katıldı. Yalvaç Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce yapılan sunum Müdür Vekili Mehmet Aksu tarafından gerçekleştirilerek, Denetimli Serbestlik sistemi hakkında genel bilgilendirme, denetimli serbestlik kararlarının yerine getirilmesi, koruma kurulu faaliyetleri, eski hükümlülere yönelik açılan ve açılabilecek meslek edindirme kursları, yeni dönemde Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun değiştirilen 105/A maddesi gereğince koşullu salıverme tarihine kadar denetimli serbestlik tedbiri verilen hükümlülerle ilgili kurumlar ve yerel yönetimlerle yapılacak iş birliği ve çalışmalara değinilerek, bilgilendirme yapıldı. Ardahan’da SODES Projesi kapsamında çocuk ve gençler piknikte bir araya geldi Ardahan Cumhuriyet Başsavcılığı Koruma Kurulu Başkanlığı tarafından yürütülen “Ben de Bir Çocuğum Diğerleri Gibi, Ellerimden Tutsun Büyüklerim” SODES projesi kapsamında dezavantajlı gençler ve çocuklar ile birlikte Ardahan Çamlıçatak Piknik alanında piknik gerçekleştirildi. Piknikte çocuklar futbol ve voleybol oynarken, gitar ve bağlama çalarak hoş vakit geçirdiler. Pikniğe Vali Mustafa Tekmen, Belediye Başkanı Faruk Köksoy, Cumhuriyet Başsavcısı Zafer Yıldız, Emniyet Müdürü Abdurrahman Yılmaz, İl Müftüsü Galip Akın, Beykoz Belediye Başkanı Yücel Tunçbilek, Denetimli Serbestlik Müdürü ve Proje Koordinatörü Mustafa Ünal, Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ve adliye personeli ile proje kapsamında çocuklar ve gençler katıldı. Ardahan Valisi Mustafa Tekmen gençlerin gelişimleri için proje kapsamında düzenlenen kursların ve pikniğin önemine dikkat çekerek, program için Cumhuriyet Başsavcısı Zafer Yıldız’a teşekkür etti. Temmuz 2012 Seslenis DS Etkinlik Sayfa 5 Eski hükümlü, Bursa Koruma Kurulunun desteğiyle kendi işyerinde terzilik yapıyor Bursa Koruma Kurulu Başkanlığınca, ceza infaz kurumlarından salıverilen eski hükümlülerin topluma yeniden kazandırılmaları ve topluma yararlı bireyler olarak hayatlarını devam ettirmeleri doğrultusunda, eski hükümlü İ.K’nin kendi işini kurması amacıyla oluşturulan proje hayata geçti. Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün İ.K. ile birlikte hazırladığı “Tül Perde Dikiş Tasarım Atölyesi Projesi” Özürlü ve Eski Hükümlü Çalıştırmayan İşverenlerden Ceza Olarak Kesilen Paraları Kullanmaya Yetkili Komisyona sunulurken, 2012/1 sayılı kararı ile 8.665.00 TL kaynak tahsis edilerek onaylandı. Bursa’nın Karacabey ilçesinde ikamet etmekte olan eski hükümlü İ.K.’ye proje kapsamında işyeri kiralanarak; overlok makinası, düz dikiş makinası, ütü, pastal tezgahı, yardımcı demirbaş, masa eko, sandalye vini, beyaz dikiş ipliği ve renkli dikiş ipliği alınarak proje hayata geçirildi. Terzi atölyesi faaliyete geçen ve hizmet vermeye başlayan İ.K. Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne ve ilgili diğer birimlere memnuniyetini dile getirerek, teşekkür etti. Mersin’de ‘ısı ve ses yalıtımı’ sertifikaları törenle dağıtıldı Şanlıurfa’da 300 hükümlüye psikoterapi uygulandı Şanlıurfa Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından tüm hükümlü grubunu kapsayacak şekilde iki aylık süre içerisinde psikososyal, eğitim ile psikoterapi ve danışmanlık çalışmaları kapsamında 300 hükümlüye bilgilendirme ve kişisel gelişime yönelik çalışmalar yürütüldü. Bu çalışmalar kapsamında Şanlıurfa İl Müftülüğünden İl Vaizi Mehmet Taşdelen, Şanlıurfa İl Milli Eğitim Müdürlüğünde görevli Psikolojik Danışman Suat Akkaz ve Sosyal Hizmet Uzmanı Murat Öztürk tarafından 01.08.2012 tarihinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğü toplantı salonunda denetimli serbestlik tedbiri altındaki 30 hükümlüye “İyilik, kötülük ve insan” ile “Suç ve suçun sosyolojik boyutu” konulu paneller düzenlendi. Suç, suçun sosyolojik boyutu, aileye ve aile bireylerine verdiği zararlar, toplumda yarattığı tahribat ve suçun manevi boyutu konularının ele alındığı panellerde aynı zamanda hükümlülerin sorunlarına değinildi. Rize’de 6291 Sayılı Yasayla salıverilen hükümlülere yönelik seminer verildi Rize Denetimli Serbestlik Müdürlüğü 6291 Sayılı Yasa kapsamında salıverilen hükümlerin topluma uyumunu sağlamak amacıyla seminer düzenlendi. Semire Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Öğretim Görevlisi Zeki Karataş konuşmacı katıldı. Karataş’ın “Sosyal uyum ve iletişim becerileri” konulu seminerine ilgili yasa kapsamında tahliye edilen hükümlüler katıldı. Karataş, insanların olumsuz yaşam koşullarının neden olduğu tatsız deneyimlerinden sıyrılabileceklerini ve bu zorlukların üstesinden geldikçe daha da güçleneceklerine dikkat çekti. İnsanın, hayatını olumlu yönde değiştirmesi için, sosyal hayatın dinamik ve değişime açık yapısı içerisinde yılmadan, sabırla soruna yönelik çözüm üretmesinin yeterli olacağının altını çizen Karataş, eski hükümlülerin bu mücadele sürecinde toplumsal ön yargılarla da yüzleşebileceklerini ancak buna karşın suç işlemiş insanların da değişebileceğini önyargılı insanlara da kabul ettirebileceklerini ifade etti. Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı Koruma Kurulu Başkanlığı tarafından düzenlenen eski hükümlülere yönelik ‘Isı ve Ses Yalıtımı Teknikerliği Meslek Edindirme Kursu’nun belgeleri törenle dağıtıldı. Eğitim neticesinde sertifika almaya hak kazanan kursiyerlere belgeleri, Mersin Barosunda yapılan Koruma Kurulu toplantısının akabinde düzenlenen törenle verildi. İstiklal Marşı ve saygı duruşu ile başlayan törende Mersin Denetimli Serbestlik Müdürü Ali Güçtekin yaptığı konuşmada; projenin kısa hikayesini aktardıktan sonra projeye maddi ve manevi destek sağlayan kişi, kurum ve kuruluşlara teşekkür etti. Kursu başarı ile tamamlayarak sertifika almaya hak kazanan kursiyerlerden Bedrettin Abatay ise yaptığı konuşmada; eski hükümlü olduklarından dolayı sıkıntı yaşadıkları belirterek, projeyle iş bulma sürecinde artık daha vasıflı bir eleman olarak, şanslarının geçmişe nazaran daha fazla olduğunu söyledi ve projenin gerçekleştirilmesinde emeği geçenlere, tüm kursiyerler adına teşekkürlerini sundu. Yapılan konuşmaların ardından kursiyerlere sertifikaları Mersin Cumhuriyet Savcısı Mustafa Erdal ve Koruma Kurulu üyeleri tarafından takdim edildi. Program, sertifika töreninin ardından düzenlenen kokteyl ile sona erdi. Konya’da eski hükümlülere yönelik hayvancılık projesi hayata geçti Konya Koruma Kurulu Başkanlığınca hazırlanan ve İş Kur Genel Müdürlüğünce onaylanan Süt İnekçiliği ve Küçükbaş Hayvancılık Projeleri hayata geçirildi. Hayata geçirilen bu projeler kapsamında Koruma Kurulu Başkanlığınca düzenlenen törende eski hükümlülere hayvan pasaportları Konya Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hacı Osman Kaya tarafından verildi. Koruma Kurulu üyelerinin de hazır bulunduğu törende Başsavcı Vekili Hacı Osman Kaya bu tür projelerin hükümlüler için çok önemli olduğunu ifade etti. Konya Denetimli Serbestlik Müdürü Cansel Karatepe ise durumu uygun olan eski hükümlüler için bu tür projeler yapmaya devam edeceklerini ifade etti. Tören eski hükümlülerin Koruma Kurulu Başkanlığına teşekkür etmeleri ile sona erdi. Sayfa 6 Seslenis Temmuz 2012 ‘Çocuklar için Adalet’ Projesi Toplantısı gerçekleştirildi ‘Bireyselleştirilmiş İyileştirme Sisteminin yaygınlaştırılmasına yönelik çalışma yapıldı Çocuklar İçin Adalet Projesi kapsamında 16-20 Temmuz 2012 tarihleri arasında, Ankara’da gerçekleştirilen toplantıda, ceza infaz kurumlarında bulunan çocuklara yönelik geliştirilen Bireyselleştirilmiş İyileştirme Sistemi (BİSİS) Programının geliştirilmesi konusu ele alındı Ceza infaz kurumlarında bulunan çocuklara yönelik geliştirilen Bireyselleştirilmiş İyileştirme Sistemi (BİSİS)’in geliştirilmesi konusunda çalıştay gerçekleştirildi. 16-20 Temmuz 2012 tarihlerindeki çalıştaya ceza infaz kurumlarından 25 personel katıldı. Programın açılışına Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Cevat Gül, Tetkik Hakimi Fatih Güngör, Kontrolör Doğan Güven, UNICEF Türkiye Temsilciliği Çocuk Koruma Program Şefi Severin Jacomy-Vite ve Proje Danışmanı Prof. Dr. Kültegin Ögel iştirak etti. Ceza ve Tevkifivevleri Genel Müdür Yardımcısı Cevat Gül, açılış konuşmasında; ceza infaz kurumlarında bulunan tüm tutuklu ve hükümlüler arasında çocukların en hassas ve özel grubu oluşturduğunu söyleyerek; çocukların yerinde ve zamanında yapılacak doğru yönlendirmeler ile topluma kazandırma çalışmalarına en hızlı olumlu cevap verecek sistemin oluşturulması gerektiğini vurguladı. Gül, topluma maliyeti en pahalı grubun çocuklar olduğunu hatırlatarak, bu nedenle her çocuğu özel olarak ele alan Bireyselleştirilmiş İyileştirme Sisteminin ve bu projenin başarısının büyük önem taşıdığını ifade etti. UNICEF Çocuk Koruma Programı Şefi Severine Jacomy-Vite de BİSİS yaklaşımının olumlu bir çevrede bireysel bir değerlendirme ve rehabilitasyon programının oluşturulmasına imkan sağladığını belirterek, böylelikle çocukların tam potansiyellerinin ortaya çıkarılmasının da mümkün olacağını dile getirdi. Prof. Dr. Kültegin Ögel’in danışmanlığında yürütülmekte olan proje çalışmaları iki alt başlığa ay- rılarak; 16-18 Temmuz tarihleri arasında BİSİS’in tüm ceza infaz kurumlarna yaygınlaştırılmasına yönelik çalışmalar, 19-20 temmuz tarihlerinde ise Av. Seda Akço’nun danışmanlığında Tetkik Hakimi İlyas Kuvel’in Türk Ceza İnfaz Sisteminde Koşullu Salıverilme sistemine yönelik sunumları ile, Ankara 2. Çocuk Mahkemesi Hakimi Gökten Koçoğlu’nun katılımları ile gerçekleştirildi. Çalıştaylarda 2008-2010 yılları arasında Adalet Daire Başkanı Kamer ‘Yapılan çalışmalarla infaz sistemimiz sürekli gelişiyor’ Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer ve Tetkik Hâkimi Hüseyin Patıraman tarafından Batman, Siirt ve Midyat illerinde bulunan ceza infaz kurumları ve denetimli serbestlik müdürlükleri ziyaret edildi. 20-22 Haziran 2012 tarihleri arasındaki ziyaret sırasında kurumların çalışmaları hakkında bilgi alan Daire Başkanı Kamer, personel ile bir araya geldi. Kamer, konuşmasında; ilgili kurumlarla iş birliği içinde hükümlülerin rehabilitasyonu ve topluma kazandırılması konusunda sürekli çalışıldığını, bu anlamda bir yandan mevzuatın yenilendiğini, diğer yandan ulusal ve uluslararası projelerle bu alandaki çalışmaların personel ile paylaşıldığını, amaçlarının hükümlüleri, ceza infaz kurumlarından salıverilmelerinden sonra hayata hazırlamak olduğunu, bu çalışmalarda sivil toplumun desteğinin alındığını ifade ederek, ceza infaz kurumlarında görev yapan personele çalışmalarından dolayı teşekkür etti. Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünün UNICEF ile yürüttüğü “Önce Çocuklar” Projesi’yle geliştirilen ve o dönemden bu yana çocuk ceza infaz kurumlarında uygulanmakta olan Bireysel İyileştirme Sistemi’nin geliştirilmesi ve kurumsallaştırılmasına ilişkin öneriler ve ülkemizde çocuk tutuklu ve hükümlülere yönelik bir koşullu salıverme sisteminin geliştirilmesine ilişkin öneriler tartışıldı. Karabük Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna ‘Mavi Kapak Kampanyası’ ile engelli arabası temin edildi Karabük A3 Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başlatılan mavi kapak kampanyası kısa sürede meyvesini verdi. Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü ve tutuklulardan toplanan kapaklarla Türkiye Sakatlar Derneği Karabük Şubesi ile temasa geçilerek Kuruma 1 engelli arabası kazandırıldı. Teslim töreninde konuşan Kurum Müdürü Ali Şeref Kül, bir kaza veya başka bir sağlık nedeninden dolayı engelli durumuna düşebileceğimizi hatırlatarak, tekerlekli sandalye ile özellikle ceza infaz kurumundaki engelli hükümlü ve tutukların ve onların engelli ziyaretçilerine yardımcı olunması açısından önemli olduğunu söyledi. Kül, Kurum adına Türkiye Sakatlar Derneği Karabük Şubesi Bülent Kaya ve Dernek 2. Başkanı Mustafa Torunoğlu’na katkılarından dolayı teşekkür etti. Temmuz 2012 Seslenis Sayfa 7 Adalet Bakanı Ergin, Antalya L Tipi Ceza İnfaz Kurumunda incelemelerde bulundu Adalet Bakanı Sadullah Ergin, 18.07.2012 tarihinde, Antalya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret etti. Yetkililerden, Kurumun koşullarıyla ilgili bilgi alan Bakan Ergin, Kurumda yaklaşık iki saat incelemelerde bulundu. Antalya Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş, Cumhuriyet Başsavcı Vekilleri Adnan Tabar ve Cevdet Kayafoğlu, Cumhuriyet Savcısı Levent Özyurt nezaretlerinde Kurumun toplantı salonunda; Kurum Müdürü Hasan Dal, Kurum İkinci Müdürü İbrahim Bülbül, Kurum İkinci Müdürleri Kemal Pamukçu, Sami Gücek ve Nevzat Koramaz, Kurum Psikologu Burcu Kaya ve Kurum Öğretmeni Münci Kaplan'ın da katılımıyla yapılan toplantıda Kurum Müdürü Hasan Dal tarafından L Tipi Ceza İnfaz Kurumunun tarihçesi, kapasite durumu, barındırılan hükümlü ve tutukluların suç ve ceza durumları hakkında bilgi verildi. Adalet Bakanı Sadullah Ergin, yargı hizmetlerinin daha etkin, süratli ve verimli sürdürülebilmesi için yürütülen çalışmalarla ilgili olarak değerlendirmede bulundu. Bakan Ergin, daha sonra iki bayan ünitesine ve bir yetişkin erkek hükümlü-tutuklu ünitesini ziyaret ederek hükümlü ve tutuklularla görüştü ve onların sorunlarını dinledi. Sıcak ve samimi bir ortamda gerçekleşen görüşmelerde Bakan Ergin, idarenin uygulamaları hakkında bilgiler aldı. Ayrıca annelerinin yanında kalan çocuklarla yakından ilgilenen Bakan Ergin, personelle de görüştü. Personelle sohbet ederek, onların sorunlarını dinleyen Bakan Ergin, ceza infaz kurumları personelinin çalışma koşulları ve özlük haklarının iyileştirilmesine yönelik çalışmalarının devam ettiğini ifade etti. Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci: İnfaz ve koruma memurları hizmet öncesi eğitim alıyor Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci, ceza infaz kurumlarına infaz ve koruma memuru alımında değişikliğe gittiklerini belirterek, “İnfaz ve koruma memurları, bundan böyle hizmet öncesi eğitime tabi tutulacak. Adaylar, öğrenci olarak 9 aylık hizmet öncesi eğitim alacaklar. Teorik ve uygulamalı eğitimlerin sonunda başarılı olanlar kurumlarda durumlarına uygun boş kadrolara atanacak.” dedi. Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezleri Eğitim Kurulu Toplantısı, Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci’nin Başkanlığında yapıldı. 29 Haziran 2012 tarihinde, Sincan Açık Ceza İnfaz Kurumunda gerçekleştirilen toplantıya Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Ali Yıldız, Personel Genel Müdür Yardımcısı Seyit Ahmet Alperen, Eğitim Dairesi Başkanı Muharrem Ürgüp, Turgut Özal Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kayhan Mutlu, Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Soyaslan, Türkiye Barolar Birli- ğinden Avukat Seray Şenfer ve Diyanet İşleri Başkanlığı Daire Başkan Vekili Dr. Ahmet Çekin ile Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer katıldı. Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci, Ülkemizin; infaz hizmetleri alanında iddialı ülkeler arasında yer aldığını, Türk infaz sisteminin Dünya’ya örnek teşkil ettiğini belirtti. Hizmet öncesi eğitime geçildi İnfaz ve koruma memurlarının bundan böyle hizmet öncesi eğitime tabi tutulacağını, teorik ve uygulamalı eğitimlerin sonunda başarılı olanların kurumlarda durumlarına uygun boş kadrolara atanacağını belirten Müsteşar Yardımcısı Mermerci, “2012 yılında toplam 1200 infaz ve koruma memurluğu öğrencisinin hizmet öncesi eğitimi tamamlanacak ve eğitim sonunda yapılan sınavlarda başarılı olan öğrenciler, aday infaz ve koruma memuru olarak atanacaklar.” dedi. Eğitim Kurulu Toplantısı Toplantıda, Tetkik Hâkimi Hasan Saraç tarafından 2012 yılında bu güne kadar gerçekleştirilen eğitim programları hakkında, Kurul üyelerini bilgilendirilirken, önümüzdeki dönemlere ilişkin eğitim programları ele alındı. Ayrıca Kurul üyeleri, Ankara Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi içinde yer alan Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret etti ve Kurum yetkililerinden bilgi aldı. Sayfa 8 Seslenis Temmuz 2012 Hükümlü ve tutukluların için önemli çalış Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Ankara Ceza İnfaz Kurumları Kamp personelle iftar yemeğinde bir araya gelirken, Ankara’daki kurumla A dalet Bakanı Sadullah Ergin, Türkiye’de ceza infaz sisteminin önemli bir aşama kaydettiğini belirterek, “Avrupa Konseyi üyesi ülkeler arasında ceza infaz kurumlarımızın standardı itibari ile BAŞARILI PERSONELE ÖDÜL VERİLDİ Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Ankara’da ceza infaz kurumlarında başarıyla görev yapan her unvandan bir personele, plaket vererek, ödüllendirdi. Ergin, kurumlarında başarıyla görev yapan personele teşekkür ederek, plaket verdi. Yemekte; Ayaş Açık Ceza İnfaz Kurumu İkinci Müdürü Mehmet Gürcan, Ankara 1 No’lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu İdare Memuru Çiğdem Demir, Ankara Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Psikologu Gamze Dündar, Ankara 2 No’lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Öğretmeni Muhammet Kayra, Ankara 2 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu İnfaz ve Koruma Başmemuru Hamdi Açıkgöz, Ankara 1 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu İnfaz Birimi Sorumlusu Tayfun Bozer, Ankara Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu İnfaz ve Koruma Memuru Zehra Aydost, Ankara Sincan Açık Ceza İnfaz Kurumu Aşçısı Ramazan Acı plaket aldı. 19 yıldır infaz ve koruma memuru olarak görev yapan Zehra Aydost, iki yıldır kanser tedavisi gördüğünü belirterek, aldığı plaketin kendisi için çok anlamlı olduğunu söyledi. Aydost, “Hayatımda ilk kez ödül aldım. Bu plaket benim için çok anlamlı. Hayata bağlandım. Yaşam sevincim arttı. Hastalığımı unuttum. Hayata bakış açım değişti. Çok teşekkür ediyorum.” dedi. önemli gelişmeler kaydedilmiştir. Bu gelişmelere rağmen kat edeceğimiz mesafe var. Almamız gereken yol var.” dedi. Ergin, personelin zor şartlarda çalıştığını ve özlük hakları başta olmak üzere sorunları bulunduğunu ifade ederken, bu konudaki gayretlerinin devam ettiğini söyledi. Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Ankara Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünde düzenlenen iftar yemeğinde, ceza Temmuz 2012 Seslenis Sayfa 9 n topluma kazandırılması şmalar yapıyoruz püsünde, infaz koruma memurundan yöneticisine kadar çok sayıda arda başarıyla görev yapan her unvandan bir personele plaket verdi infaz kurumları personeliyle bir araya geldi. 24 Temmuz 2012 tarihindeki yemeğe; Bakan Ergin’in yanı sıra, Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk, Genel Müdür Yardımcıları Cevat Gül, Selami Candemir ve Ali Yıldız, daire başkanları ve tetkik hâkimleri, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Ethem Kuriş, Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ahmet Berke, ceza infaz kurumu müdürleri ile personeli katıldı. ALMAMIZ GEREKEN YOL VAR Bakan Ergin, Türkiye’de ceza infaz sisteminin önemli bir aşama kaydederek, her geçen gün daha önemli imkanlara kavuştuğunu belirterek, “Avrupa Konseyi üyesi ülkeler arasında ceza infaz kurumlarımızın standardı itibari ile önemli gelişmeler kaydedilmiştir.” dedi. Ergin, bu gelişmeleri yeterli görmediklerini ifade ederken, şöyle konuştu: “Bu gelişmelere rağmen kat edeceğimiz mesafe var. Almamız gereken yol var. Öncelikli olarak fiziki alt yapımız konusunda önemli adımlar atıldı. Ceza infaz kurumlarımızın standartlarını dünya ortalamasının üzerine çıkarıyoruz. Bu, içerisinde bulunduğumuz kampüs açık ceza infaz kurumlarıyla, kapalı ceza infaz kurumlarıyla, işyurtlarıyla şimdiden hizmete girecek çocuk eğitim evi ile gerçekten örnek bir tesis. Temenni ederim ki bu tesislere alınan kişi sayısı her geçen gün azalsın.” CEZA İNFAZ KURUMU PERSONELİ ZOR BİR GÖREVİ YERİNE GETİRİYOR Ergin, ceza infaz kurumları personelinin çok stresli bir iş yaptığını, zor bir görevi ifa ettiğinin bilincinde olduğunu hatırlatarak, “Cezaevleri aynı zamanda ıslahevi aynı zamanda topluma kazandırmak için önemli bir merkezdir. Burada ihtiyaç duyulan bu hizmetleri ifa ederken siz değerli çalışma arkadaşlarım, çok stresli bir iş yaptığınızın bilincindeyiz. Kurumlarımızda bulunan hükümlü ve tutukluları misafir olarak görüyoruz. Onların burada can emniyeti, sağlığı sizlerden soruluyor, sizlere emanet. Devletin tüzel kişiliği nezdinde bu görevi sizler yapıyorsunuz.” dedi. KURUMLARIMIZIN STANDARTLARI YÜKSELİYOR Son dönemde ceza infaz kurumlarında, tutuklu ve hükümlülerin topluma kazandırılması çalışmalarında büyük ilerleme kaydedildiğini anlatan Bakan Ergin, ceza infaz kurumlarından salıverilen hükümlü ve tutukluların önemli bir kısmının bu çalışmalardan övgüyle bahsettiğine dikkat çekti. Ergin, şöyle devam etti: “Aynı şekilde burada barındırılan tutuklu ve hükümlülerin topluma kazandırma faaliyetleri de bu kurumların içerisinde icra edilen hizmetler arasındadır. Bu alanda son dönemde gerçekten personelimizin ciddi bir aşama kaydettiğini ifade etmek durumundayım. Her ne kadar medyada değişik konularda şikayetler çıksa da bu gün itibariyle 116.400 hükümlü ve tutukluya hizmet veren kurumların personelisiniz. Ceza infaz kurumlarından salıverilenlerin önemli bir kısmı burada kaldığı süre içerisinde çalışanlardan gördükleri muamele noktasında, geçmişe nazaran çok daha övgü ile bahsedilen teşekkürleri ifade ediyorlar. Büyük bir camia, büyük bir aileyiz. 42.000 civarında çalışanımız var ceza infaz kurumlarımızda; infaz koruma memuru, yönetici ve idare personeliyle. Genel bir iyileşme, standartların yükselmesi gözle görülür şekilde hepimizin malumudur. Ancak zaman zaman münferit de olsa bir takım yanlış uygulamalar, olmaması gereken davranışlar, olmaması gereken işler maalesef cereyan edebiliyor.” ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BİZİ BEKLİYOR Ergin, çalışmaları için ceza infaz kurumları personeline ayrı ayrı teşekkürlerini ifade ederek, önümüzdeki süreçte kendilerini çok önemli görevlerin beklediğini vurguladı. Ergin, “Önümüzdeki süreçte bu standartları daha da geliştirmenin gayret içerisinde olacağımızı ifade ediyorum. Hem fiziki alt yapı itibariyle hem kapasite itibariyle hem de tutuklu ve hükümlünün sahip olduğu haklar doğrultusunda, bu haklarının ihlal edilmeden cezalarının infaz edildiği ve onları tekrar topluma kazandırma zeminini oluşturma noktasında çok önemli görevler bizi bekliyor. Bu görevi ifa ederken yaşanan zorlukları yakından biliyoruz. Gerçekten toplumda bir takım de- ğerlendirmeler, haber yapılırken sizin çalışma şartlarınız, ortamınız göz önünde bulundurulmadan ve çoğu zaman da insaf ölçülerini aşan eleştiriler yapılıyor. Ancak bütün bu yapılanlara rağmen, biz her geçen gün kendi standardımızı yükseltip, kendimizle barış içinde olmaya gayret ediyoruz.” şeklinde konuştu. PERSONELİMİZİN SORUNLARINI İÇİN GAYRET SARFEDİYORUZ ÇÖZMEK Ergin, personelin lojman başta olmak üzere öz haklarıyla ilgili sorunlarının farkında olduklarını belirterek, bu konuda gayret sarfettiklerini anlattı. Ergin, şunları söyledi: “Personelimizin lojman sorunu olduğunu biliyoruz. Yeni ceza infaz kurumları ve kampüslerimizde lojmanı ihmal etmiyoruz; eksik olanları tamamlamak için gayret sarfediyoruz. Bundan sonra da bu gayretimiz devam edecek. Ceza infaz kurumlarımızın dış güvenliğini, iç güvenliğini sağlayan, sevk işlemini yerine getiren ve cezaevi dışındaki bütün güvenlik faaliyetimizi sağlayan jandarma teşkilatımızla birlikte çalışıyoruz. Jandarmanın asıl görevi tabii ki cezaevlerinde güvenliği sağlamak değil. Bilindiği gibi Başbakanlığa sevk ettiğimiz bir tasarımız var. İnşaallah bu tasarı yasalaşırsa; cezaevinin dış güvenliğini de Adalet Bakanlığına bağlı infaz ve koruma memurları temin edecek ve Jandarma da kendi asli görevine dönecek. Tabii tasarının yasalaşması sürecinde infaz koruma memurlarının beklentilerinin farkındayız. Özlük hakları ile ilgili beklentileri var. Tüm Dış Güvenlik Yasası içinde çözümlenebilmesi için hem Başbakanlık hem de Maliye Bakanlığı nezdinde çalışmalarımız devam ediyor. Bu çalışmaların, beklentimiz doğrultusunda, olumlu şekilde sonuçlanması için gayret sarfediyoruz.” Ergin, ceza infaz kurumları personeliyle iftar yemeğinde birlikte olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederken, “Bu akşam sizlerle birlikte olmaktan büyük bir haz duyduğumu ifade etmek istiyorum. Ramazanınızı yeniden tebrik ediyorum. Sizleri nice Ramazanlara sevdiklerinizle, yakınlarınızla, aile fertlerimizle erişmenizi, Bayrama hayırlısıyla kavuşmanızı temenni ediyorum.” şeklinde temennilerini ifade etti. Sayfa 10 Seslenis Temmuz 2012 Kurumlarda eğitim çalışmaları devam ediyor BAFRA T Tipi Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan 48 yaşındaki Ducan Davutoğlu, 19 Mayıs Üniversitesi Bafra Meslek Yüksekokulu Organik Tarım Bölümünden mezun olarak diplomasını aldı. Bafra Meslek Yüksekokulunda düzenlenen mezuniyet törenine Cumhuriyet Savcısı Ahmet Kurt, Bafra Meslek Yüksek Okul Müdürü Prof. Dr. İbrahim Aydın, Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Cüneyt Çırak, Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Kasım Demiralp, öğretim üyeleri, öğrenciler ve velileri katıldı. 18. Mezuniyet töreninde birlikte olmaktan mutluluk duyduğunu söyleyen Okul Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Cüneyt Çırak, bu dönemde 200 öğrencinin mezun olma imkânı olduğunu ve bu mezuniyet törenin bir özel anlamı bulunduğunu kaydederek, Yüksekokuldan ilk mahkûmu mezun ettiklerini ve bundan mutluluk duyduklarını ifade etti. Okul birincisi olarak mezun olan öğrenciye başarı belgesi ve hediyesi Ceza İnfaz Kurumundan Sorumlu Cumhuriyet Savcısı Ahmet Kurt tarafından verildi. Mezuniyet töreninde; Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan 48 yaşındaki Ducan Davutoğlu diplomasını Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Kasım Demiralp’in elinden aldı. SİNOP E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda ise mesleki kurslar ve eğitim alanında başarı gösteren hükümlü ve tutuklulara kurs belgelerinin verilmesi, yağlı boya resim kursuna katılan tutuklu ve hükümlülerin yaptıkları resim sergisinin, plaj voleybolu sahasının ve çok amaçlı salonun açılışı için program düzenlendi. Ceza İnfaz Kurumunda açılan 1. ve 2. Kademe Okuma Yazma, Bilgisayar, Erkek Üst Giysileri Dikimi, Aşçılık ve Bağlama Kurslarında başarılı olan 80 tutuklu ve hükümlüye belgelerinin dağıtıldığı törene katılım çok yoğun oldu. Törene başta Sinop Valisi Dr. Ahmet Cengiz, Garnizon Komutanı Jandarma Alb. Mehmet Erhan Arıkan, Belediye Başkanı Baki Ergül, Cumhuriyet Başsavcısı Osman Erduran, İl Emniyet Müdürü Şeref Aytekin, Sinop Adliyesi hâkim ve Cumhuriyet savcıları, daire amirleri, Ceza İnfaz Kurumu personeli ile yaklaşık 350 tutuklu ve hükümlü katıldı. Konuşmaların ardından mesleki kursları başarıyla tamamlayan hükümlü ve tutuklulara kurs bitirme belgeleri verildi. Belge ve ödül töreninin ardından halk oyunu ekibinin gösterisi ve bağlama kursuna katılan hükümlüler ile bayan hükümlülerden oluşan koronun mini konseri büyük ilgi gördü. Konserde ağır şarkılarda hükümlü ve tutuklular zaman zaman duygusal anlar yaşarken, hareketli şarkılarda da piste çıkarak gönüllerince oynadılar. SANDIKLI A3 Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 2012 yılının ilk altı ayı içerisinde Türk Hava Kurumu, Afyonkarahisar İş Kurumu Müdürlüğü ve Müftülük ile yapılan işbirliği neticesinde İlçe Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğünce açılan “Model Uçak Başlangıç, Tekamül ve İleri Tekamül, Bilgisayar Kullanımı ve Kur’an Okuma Kursları”nın belgeleri, voleybol, masa tenisi, satranç ve dama dallarında yapılan turnuvalarda başarılı olan hükümlü ve tutuklulara madalyaları verilmek üzere 13.06.2012 tarihinde etkinlik düzenlendi. ŞEREFLİKOÇHİSAR B Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, “Koğuşlararası Bilgi Yarışması, Kur-anı Kerim Okuma ve Talimi, 07-19 Yaş Arası Aile Eğimi Programı Kursunda” başarılı olan hükümlü ve tutuklulara çeşitli hediyeler verildi. Törene Cumhuriyet Savcıları Ahmet Dalgalı ve Arif Naci Sucuoğlu, Hakimler Ercan Güler ve Mustafa Gökşen, İlçe Milli Eğitim Müdürü Niyazi Düğer, İlçe Müftüsü Hüseyin Can, Halk Eğitim Müdürü Şahin Yiğit, Rehberlik Araştırma Müdürü Ali Kaan Kutlu, Ceza İnfaz Kurumu Amiri Vehbi Aslan ile Kurumun eğitim sorumlusu Aşır Güçlü ve Kurum personeli katıldı. İZMİR ÇOCUK ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda personele yönelik eğitimler devam ediyor. Daha önce her gruba iki şer gün verilen, çocuklarla çalışmanın farkındalığını kazandırmaya yönelik Hizmet içi Eğitim Semineri’nden sonra Dokuz Eylül Üniversitesinden Yrd. Doç. Dr. Semiha Kalyoncuoğlu Şahin tarafından “İnsan İlişkileri ve Etkili İletişim” konulu seminer verildi. Personelin hem sorularla, hem de fikirleriyle katılarak, yoğun ilgi gösterdiği seminerin çok faydalı olduğu ifade edildi. Seminerin sonunda Kurum Müdürü Emrullah Turan tarafından Yrd. Doç. Dr. Semiha Kalyoncuoğlu Şahin’e plaket, belge ve çiçek takdim edildi. Konserin ardından yağlı boya resim kursuna katılan hükümlülerin düzenlediği resim sergisinin açılışı yapıldı. Ardından sergi gezildi. Sergi sonrası tutuklu ve hükümlülerin üzerlerindeki negatif elektriği atabilmeleri ve farklı bir spor yapabilmeleri için ceza infaz kurumlarında ilk olma özelliğine sahip plaj voleybolu sahasının açılışı yapıldı. Tutuklu ve hükümlülerin ilk voleybol karşılaşması, Sinop Valisi Ahmet Cengiz’in servis atışıyla başladı. Hükümlü ve tutukluların boş zamanlarını en iyi şekilde değerlendirip sosyal ve kültürel yönden gelişmelerini sağlamak amacıyla modern görünümü ve tasarımıyla birinci sırada gelen çok amaçlı salonun açılışının yapıldığı tören, davetlilere verilen kokteyle sona erdi. Etkinliğe İlçe Kaymakamı Ali Candan, İlçe Garnizon Komutanı Vekili Melih Canpiran, Belediye Başkan Vekili Ahmet Şahin, Cumhuriyet Savcıları Olcay Alicanoğlu, Ali Serdar Yenidünya, İlçe Müftüsü İsmet Karaaslan, Halk Eğitim Merkezi Müdürü Mehmet Ayçan, Kurum Müdürü Zeynel Abidin Portakal, Ceza İnfaz Kurumu İkinci Müdürü Müslüm Teke, Kurs Öğretmenleri Ali Özdayı ve Yunus Emre İşler, Ceza İnfaz Kurumu personeli ve çok sayıda hükümlü ve tutuklu katıldı. VEZİRKÖPRÜ M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 14.06.2012 tarihinde belge dağıtım töreni ve konser düzenlendi. Törene Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Işıktaş, Cumhuriyet Savcısı Ercan İnciroğlu, İlçe Jandarma Komutanı V. Mesut Yılmaz, İlçe Halk Eğitim Merkezi Müdürü Eyüp Kumaş, Çıraklık ve Yaygın Eğitim Merkezi Müdürü İmren Kıvrak, Kurum Müdürü Şeref Tatlı, İlçe Halk Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı İbrahim Arslan, Ziraat Oda- sı Başkanı Hüseyin Alper, İzleme Kurulu Başkanı Necdet İğci, İzleme Kurulu Üyeleri Nimet Dönmez ve Kazım Yıldız, Kurum İkinci Müdürleri Selahattin Demir ve Abdullah Baçnak, İdare Memuru Samet Kocabaş, Kurum Öğretmenleri Vedat Gülşen ve Nazan Aytaş Merdan, Kurum personeli ile tutuklu ve hükümlüler katıldı. Törende Açık İlköğretim Okulundan mezun olan 10, Samsun İşkur İl Müdürlüğü iş birliği ile açılan bilgisayar kullanımı kursunda başarılı olan 17, erkek üst giysileri dikimi kursunda başarılı olan 8, zayıf akım tesisatçılığı kursunda başarılı olan 7, sıhhi tesisatçı kursunda başarılı olan 7, saç sakal kesimi kursunda başarılı olan 8, 1. ve 2. kademe okuma yazma kurslarında başarılı olan 10, aile eğitimi kursunda başarılı olan 14, Alkol ve Madde Programına katılan 6, satranç turnuvası finaline kalan 2 tutuklu ve hükümlüye belgeleri ve ayrıca bilgi yarışmasında birinci olan B/14 odası adına yarışan 2 tutuklu ve hükümlüye hediyeleri verildi. Belge dağıtım töreninden sonra Ceza İnfaz Kurumu Türk Halk Müziği Korosu tarafından seslendirilen türküler büyük bir coşkuyla dinlendi. EDİRNE AÇIK Ceza İnfaz Kurumunda, 2011-2012 Eğitim-Öğretim yılı sonunda kültür ve mesleki eğitim kurslarında başarılı olanlara belgeleri ile AİO ve AÖL'den mezun olan öğrencilere ise diplomaları törenle verildi. Kurum Müdürü Ufuk Aslan'ın ev sahipliğindeki programa Edirne Halk Eğitim Merkezi Müdürü Recep Kozan, Edirne Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü İsmet Çelik, Edirne F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Ali Demirtaş, Kurum İkinci Müdürü Nusret Yeşil ile Kurum Öğretmeni Abdulkadir Kaya ve Kurum personeli katıldı. Diploma ve belge dağıtım töreninin ardından müzik eğlence programına geçildi. Yerel sanatçı ve Kurumun müzik ekibi, davetlilere ve hükümlülere unutulmaz bir müzik şöleni sundu. Gönüllerince eğlenerek günün stresini atan hükümlüler bir nebze olsun cezaevi ortamından uzaklaştılar. Temmuz 2012 Seslenis CEZA İNFAZ KURUMLARINDAKİ EĞİTİM ÇALIŞMALARININ DEĞERLENDİRİLMESİ Toplumdaki her birey için eğitimin önemi büyüktür. Bu kapsamda ceza infaz kurumlarında yürütülen eğitim çalışmalarının ayrı bir yeri bulunmaktadır. Hükümlülerin ceza infaz kurumlarından salıverildikten sonra topluma kazandırılmasında ve iş sahibi olmalarında eğitimin tartışılmaz yeri bulunmaktadır. Geçen ay ki yazıda Ülkemizdeki ceza infaz kurumlarında sürekli yürütülen eğitim çalışmaları hakkında bilgi verilmişti. Bu ay ki yazıda; eğitim ile topluma kazandırma arasındaki ilişkiyi gösteren Amerika Birleşik Devletlerinde gerçekleştirilen çalışmalar hakkında açıklamalarda bulunulacaktır. Amerika Birleşik Devletlerinde; ceza infaz kurumlarında eğitim çalışmaları ilk kez 1 Ocak 1790 yılında “Walnut Street Jail” Ceza İnfaz Kurumunda başlamıştır. 1820’li yıllarda ceza infaz kurumlarında eğitim ve iyileştirme çalışmaları yerine suçun kontrol alınması için taviz vermeme politikasının yürütülmesi nedeniyle bu kurumlarda devam eden eğitim çalışmaları istenilen seviyede olmamıştır. 1800’lü yılların sonlarına doğru ceza infaz kurumlarında yürütülen eğitim çalışmaları tekrar eski önemine kavuşmuş, 8 Kasım 1965 tarihinde Yüksek Eğitim Kanunu yürürlüğe girmiştir. Bu Kanunda hükümlü ve tutukluların eğitimi konusunda verilebilecek hibeler ile ilgili düzenlemeler yer almıştır. 24 Ocak 1994 tarihinde yürürlüğe giren Şiddet Suçlarının Kontrolü Kanunuyla, bir önceki Kanunda yer alan hibe uygulamalarına son verilmiştir. 2 Nisan 2007 tarihinde İkinci Fırsat Kanunu ile birçok topluma kazandırma programına mali destek sağlanmıştır. Bu Ülkede hazırlanan “Three-State Redivism Study” isimli çalışmada Amerika Birleşik Devletlerinin; Maryland, Minessoto ve Ohio eyaletlerindeki ceza infaz kurumlarında eğitim çalışmalarına katılan hükümlüler ile eğitim çalışmalarına katılmayan hükümlülerin ceza infaz kurumlarından tahliye olduktan üç yıl sonra yeniden suç işleyip işlemedikleri, yeniden ceza infaz kurumuna alınıp alınmadıkları konuları araştırılmıştır. Araştırmaya; ceza infaz kurumlarında eğitim programına katılan 1.373 hükümlü ile eğitim programına katılmayan 1.797 hükümlü katılmıştır. Bu hükümlülerin; ortalama yaş grubunun 30 olduğu, ceza infaz kurumuna girmeden önce şehirde yaşadıkları, yaklaşık 2/3’ünün 18 yaş altında bir çocuğunun bulunduğu, yarısından fazlasının ailesinde suç işleyenlerin bulunduğu, 2/3’ünden fazlasının aynı mahallede oturan arkadaşlarının suç işlediği, hemen hemen yarısının ceza infaz kurumuna girmeden önceki altı ay veya bir yıldır işinin bulunmadığı, ceza infaz kurumundan salıverildiği suç dışında başka bir suç nedeniyle ortalama yakalama sayısının beş olduğu ve ortalama ceza infaz kurumuna giriş - çıkış sayısının altıyı bulduğu belirlenmiştir. Araştırmanın sonucunda; DİSİPLİN İŞLEMLERİNİN HÜKÜMLÜ VE TUTUKLULARA ETKİSİ-I Ceza infaz kurumlarındaki uygulamalarla ilgili olarak en fazla şikayet konusu yapılan hususun disiplin işlemlerinden kaynaklandığı görülmektedir. Bunun sebebini araştırdığımızda, disiplin işlemlerinin hükümlü ve tutukluların kurumdaki yaşamlarını doğrudan etkilemesi ve kurum idarelerinin yanlış yorumlar sebebiyle uyguladığı farklı davranışlar olduğu anlaşılmaktadır. Kurum idarelerince en fazla dikkat edilmesi gereken konunun, idareden kaynaklanan nedenlerle hiçbir hükümlü ve tutuklunun hak kaybına uğramaması olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle; başta disiplin işlemleri olmak üzere, kurumlardaki her türlü uygulama sırasında azami dikkat gösterilmeli, hükümlü ve tutukluların tereddütlerinden kaynaklanan ve gerekçelerini de ileri sürerek bilgi almak istedikleri konularda hiçbir şekilde duyarsız davranılmadan kendilerine mutlaka açıklayıcı biçimde yardımcı olunmalıdır. Çünkü; Verilen bir disiplin cezası, kapalı kurumda kalan bir hükümlünün açık kuruma ayrılma hakkını ortadan kaldırmakta, açık kurumdaki hükümlünün ise kapalı kuruma iadesine neden olmakta, hükümlü ve tutukluların kapalı veya açık görüş yapabilme imkanlarını engellemekte, en önemlisi de koşullu salıverilmeyi bile etkileyerek daha geç bir zamanda salıverilmelerine neden olabilmektedir. Konuyu bu yönüyle ele aldığımızda, kurum idaresinin, hükümlü ve tutukluların haklarını kullanmaları sırasında ne kadar titiz davranmaları gerektiğini ortaya koymaktadır. Bizler için çok fazla bir önemi olmayan bir telefon görüşmesinin, yürünecek bir 100 metrenin, bir mektuptaki satırın veya görüşmeye gelen bir ziyaretçinin, hükümlü ve tutuklular için ne kadar büyük bir anlam taşıdığı akıldan çıkarılmamalı ve bu imkanları kısıtlayıcı bir disiplin işleminin ne anlama geleceği bu düşüncelerle değerlendirilmeli ve hatalı bir işlem sonucu bu mağduriyete neden olmanın vicdani sorumluluğu hep hissedilmelidir. Bu tespitlerden sonra, disiplin işlemleriyle alakalı çeşitli tereddütleri ortadan kaldıracak ve uygulamalardaki farklılığa son verecek bazı hususlara dikkat çekilmesinin yararlı olacağı düşünülmüş ve konu beş ayrı başlık altında değerlendirilmiştir. 1- Disiplin işlemlerine başlanması ve sonuçlandırılmasıyla ilgili hususlar: a) Yetişkinlere verilecek “uyarma” ve “ bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma” cezaları ile çocuklara verilecek “uyarma” ve “kınama” cezaları kurumun en üst amiri tarafından verilip uygulanmalıdır. b) Uyarma, kınama ve bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezalarının dışında kalan ve 5275 sayılı Kanun’un 41 ila 44 üncü maddeleri ile 46 ncı maddesinin 3 ila 9 uncu fıkralarında sayılan; Yetişkinlere verilebilecek disiplin cezalarından; - Ücret karşılığı çalışılan işten yoksun bırakma, - Haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun bırakma veya kısıtlama, - Ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma, - Hücreye koyma, Çocuklara verilebilecek disiplin cezalarından; - Onarma, tazmin etme ve eski hâle getirme, - Harcamalarına sınır koyma, - Bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma, - Teşvik esaslı ayrıcalıkları geri alma, - İznin ertelenmesi, - Kapalı ceza infaz kurumuna iade, - Odaya kapatma cezası, İçin eylemlerin öğrenilmesinden itibaren derhâl ve en geç iki gün içinde kurum en üst amirince atanan bir görevli tarafından mutlaka soruşturmaya başlanmalı ve en geç yedi gün içerisinde tamamlanarak, düzenlenen rapor ve ekleri disiplin kuruluna sunulmalıdır. İnfaz hâkiminin yazılı onayı ile bu sürenin yedi güne kadar uzatılabileceği unutulmamalıdır. c) Disiplin soruşturması sırasında, haklarında disiplin soruşturması yapılanlardan savunmaları istenmeli ve üç gün süre verilmelidir. d) 5275 sayılı Kanun’un 47 nci maddesinin dördüncü fıkrasındaki esaslar dahilinde savunma alınmadan kesinlikle disiplin cezası verilmemelidir. e) Tamamlanan disiplin soruşturmasının disiplin kuruluna sunulmasından sonra, evrak üzerinden gerekli görüşmeler yapılarak, en geç üç gün içinde verilecek ceza karara bağlanmalı ve gerekçeli kararda şikâyet mercii ve süresi de açıkça gösterilmelidir. f) Disiplin kurulu kararı, haklarında soruşturma yapılanlara yönetim tarafından derhâl tebliğ Vehbi Kadri KAMER Daire Başkanı • Ceza infaz kurumunda eğitim alanların ceza infaz kurumundan salıverildikten sonra bir suç işledikleri iddiası ile yakalanma oranı % 48, bu oran eğitim almayanlarda ise % 58, • Ceza infaz kurumunda eğitim alanların ceza infaz kurumundan salıverildikten sonra işledikleri bir suçtan mahkum olma oranı % 27, bu oran eğitim almayanlarda % 35, • Ceza infaz kurumunda eğitim alanların ceza infaz kurumundan salıverildikten sonra bir suç nedeni ile ceza infaz kurumuna alınma oranı % 21, bu oran eğitim almayanlarda % 31, Olarak gerçekleşmiştir. Bu Ülkede eğitim ve topluma kazandırma konusunda yapılan başka bir araştırmada; Missouri eyaletinin bütçesinin 643 milyon dolar olduğu, bu bütçenin % 2’sini oluşturan 11 milyon dolar eğitime ayrıldığı, yine Illinois eyaletinin bütçesi 1.3 milyar dolar olduğu, bu bütçenin % 2’sini oluşturan 20 milyon doların eğitime ayrıldığı belirtilmiştir. Bu araştırmada gönüllü olarak ceza infaz kurumlarındaki eğitim programlarına katılan hükümlülerin yeniden suç işleme oranı; Alabama’da 1999 yılında % 36 iken 2004 yılında % 35.1’e, Connecticut’de 1999 yılında % 45.8 iken 2004 yılında % 43.1’e, Georgia’de 1999 yılında % 38.0 iken 2004 yılında % 34.8’e, North Carolina’da 1999 yılında % 43.8 iken 2004 yılında % 41.1’e, Texas’da 1999 yılında % 32.1 iken 2004 yılında % 31.9’a düştüğü ifade edilmiştir. Ayrıca 1999 yılına ait veri bulunmayan Rhode Yusuf Kenan ÇAĞLAR Kontrolörler Kurulu Başkanı edilmelidir. g) Hükümlü ve tutuklular, disiplin kurulu kararına itiraz etmek istemeleri halinde, kararın tebliğinden sonraki 15 gün içinde, şikayeti belirtir bir dilekçe ile doğrudan doğruya infaz hakimliğine veya Cumhuriyet başsavcılığı ya da kurum müdürlüğü aracılığıyla infaz hakimliğine başvurmalıdırlar. h) İnfaz hakimliğine yapılan şikayetlere ilişkin kararın ilgilisine tebliğ edilmesinden sonraki bir hafta içinde ağır ceza mahkemesine itiraz edilebilmektedir. ı) Kararın kesinleşmesinden anlaşılması gereken; - Disiplin kurulu kararına itiraz edilmemiş olması halinde, kararın tebliğinden itibaren 15 gün sonunda, - Disiplin kurulu kararına infaz hakimliği nezdinde itiraz edilmesi halinde, infaz hâkimliğinin verdiği itirazın reddi kararının tebliğinden itibaren, 7 gün içinde ağır ceza mahkemesine itirazda bulunulmaması halinde, - Ağır ceza mahkemesinde itiraz edilmesi halinde ise, red kararının tebliğiyle birlikte, Disiplin kurulu tarafından verilmiş olan karar kesinleşmiş olacağıdır. Sonuç olarak; Disiplin işlemlerine başlanması ve sonuçlandırılması sırasında geçecek süreler ve tebliğ tarihleri son derece önem taşıdığından, işlemler sırasında hükümlü ve tutukluların haklarını kullanabilmeleri için gerekli bilgiler her aşamada verilmelidir. 2- Disiplin cezalarının infazı sırasında dikkat edilmesi gereken hususlar: a) Hücreye koyma cezasına ilişkin diğer hükümler saklı kalmak üzere, kesinleşen disiplin cezalarının infazına derhâl başlanmalıdır. Koşullu salıvermeyi bile etkileyebilecek bu durum hiçbir şekilde ertelenmemeli, aksi uygulamaların hak kaybına neden olacağı unutulmamalıdır. b) Birden fazla disiplin cezası verilmiş olması hâlinde, bu cezalar kesinleşme tarihleri sırasına göre ayrı ayrı infaz edilmeli ve bir cezanın infazı tamamlanmadan diğerinin infazına başlanmamalıdır. c) Haberleşme veya iletişim araçlarından yok- Sayfa 11 Island’da yeniden suç işleme oranı % 30.8, West Virginia’da yeniden suç işleme oranı %26.8, Wyoming’de yeniden suç işleme oranı % 24.8 olarak gerçekleştiği vurgulanmıştır. Amerika Birleşik Devletlerinde; ceza infaz kurumlarındaki eğitimin önemini gösteren üçüncü bir çalışmada; bu kurumlardaki eğitim çalışmalarına katılan hükümlülerin, eğitim çalışmalarına katılmayan hükümlülere göre % 10-20 oranında daha az suç işledikleri belirlenmiştir. Hükümlü eğitimi konusunda harcanan her bir milyon doların 600 suçun işlenmesini önlediği vurgulanmıştır. Yine eğitim yoluyla işlenmesi önlenen her bir suçun bütçeden 20.000 dolar tasarruf sağladığı ifade edilmiştir. Bu Ülkede yapılan dördüncü araştırmada eğitim programlarının maliyeti ve bu çalışmaların yeniden suç işlemeye etkisi incelenmiş, sonuç olarak; mesleki eğitim programlarının her hükümlü için maliyetinin 13.738 dolar olduğu ve yeniden suç işlemeyi % 9 oranında azalttığı, genel eğitim programlarının her hükümlü için maliyetinin 10.669 dolar olduğu ve yeniden suç işlemeyi % 7 oranında azalttığı belirlenmiştir. Amerika Birleşik Devletleri’nde ceza infaz kurumlarında hükümlü ve tutuklara verilen eğitim sonuçlarının değerlendirildiği dört ayrı çalışmada özetle bu kurumlarda eğitime yapılan yatırımın hükümlülerin bir yandan sosyal bakımdan; ceza infaz kurumundan salıverilmelerinden sonra topluma kazandırılmasını güçlendirdiği, yeniden suç işleme oranını düşürdüğü, diğer yandan ekonomik bakımdan; hükümlülerin iş hayatına atılarak üretime katkı sağladığı ve yeniden suç işlenmesinin önlenmesi ile bu alanda yapılacak harcamaların yapılmaması suretiyle bütçeden tasarruf sağladığı belirlenmiştir. sun bırakma veya kısıtlama cezasının yerine getirilmesi sırasında; anne, baba, eş, çocuk ve kardeşlerin ölüm veya ağır hastalıkları ile doğal afet hâllerinde yapılması gereken haberleşmeler ve avukat ile ilişkilerde bu ceza uygulanmamalı, ayrıca; cezanın infazı esnasında hükümlü ve tutukluya gelen mektup, faks ve telgraflar biriktirilerek, infaz sonrası kendisine verilmeli, aynı türden bile bir ceza tekrar uygulanacak olsa, bu işlem yapılmadan yeni cezanın uygulamasına başlanmamalıdır. d) Ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma cezasının infazı sırasında, resmî ve yetkili merciler ile avukatlar ve yasal temsilcilerle görüşmeler hiçbir şekilde kısıtlanmamalıdır. e) Hücreye koyma cezasının infazına başlamadan önce; - İnfaz hâkiminin onayı mutlaka alınmalıdır. - Hücre; yaşamsal gereksinimleri karşılayacak biçimde düzenlenmelidir. - İnfaza başlamadan önce hükümlü veya tutuklu hekim tarafından muayene edilmelidir. - Bu muayene sırasında ilgilinin cezaya katlanamayacağı anlaşılırsa, cezanın infazı sonraya bırakılmalı veya hekiminin belirleyeceği aralıklarla infaz edilmelidir. - Koşullu salıverilme tarihine kadar iyileşemeyeceği, tam teşekküllü devlet veya üniversite hastanesi sağlık kurulu raporu ile saptanması hâlinde, hücreye koyma cezası yerine ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma cezası iki katı süreyle uygulanmalıdır. - Herhangi bir sağlık sorunu bulunmadığı için infaza başlanılması halinde bile, infazın devamı sırasında her hükümlü veya tutuklu, hekim tarafından muayene edilmelidir. - Cezanın infazı sırasında resmî ve yetkili merciler ile avukat görüşmeleri engellenmemelidir. f) 5275 sayılı Kanun’un 37 ilâ 46 ncı maddelerinde sayılan eylemlerin tanımına uymayan ve Kanun’da tanımları yapılmamış olan eylemler, nitelik ve ağırlıkları bakımından bunlara benzediklerinde, aynı maddelerdeki disiplin cezaları ile karşılanmalıdır. g) Bir disiplin cezası kesinleştikten sonra, bu cezanın kaldırılması için gerekli süre içinde yeniden disiplin cezasını gerektiren bir eylemde bulunan hükümlü hakkında, her defasında bir üst ceza uygulanmalı, ancak; bu cezanın tayininde kaldırılmamış cezanın bir üstü değil, yeni cezayı gerektiren eylemin karşılığı olan cezanın bir üstü dikkate alınmalıdır. Seslenis Sayfa 12 Ali Suat ERTOSUN Yargıtay Üyesi KORKU VE SEVİNÇ ‘Peri Kızı’ başlıklı hikayemde sözünü etmiştim. İstanbul’da matematik öğretmeni olarak çalışan, sömestr ve diğer tatillerde Manisa’ya geldiğinde mahallemizdeki evinde kalan, babaannemin ‘Peri Kızı’, bizim ‘Perihan Abla’mızın anahtarı evimizde dururdu. Ben de kimseye haber vermeden gizlice bu anahtarı alır, Perihan Abla’nın bahçesinde oynar, sonra da yine yerine asardım. Altı-yedi yaşlarındaydım. Bir yaz günü öğleden sonra bu anahtarı yine almış, kapıyı açmış, biraz oynayıp yorulunca salondaki kanepeye uzanmıştım. Üç-dört saat uyumuşum. Uyandığımda hava kararmıştı ve akşam olmuştu. Hemen kapıyı kilitleyip sokağa çıkmış ve evimize gitmiştim. Gittiğimde ne göreyim; annem, babaannem ve dedem ayaklanmış, komşularla birlikte beni arıyorlar; dedem de bir yandan “İki kadın bir çocuğa sahip olamıyorsunuz” diye söyleniyordu. Babam eve gelmediğinden onun haberi yoktu. Kaybolduğumu sanmışlardı. Annem beni görünce “Neredesin, iki saattir seni arıyoruz” diye bağırarak kızmış, üzerime yürümüş, bir-iki tokat atmış, babaannem elinden zor kurtarmıştı. Annemin korku, sevinç ve kızgınlığı aynı anda taşıyan yüz ifadesini hiç unutmadım. Beni arayıp bulamayınca kaybolduğumu, belki de başıma kötü bir şey geldiğini düşündüğü için korkmuş, ortaya çıkınca sevinmiş, ancak bana da çok kızmıştı. Bilahare kızgınlığı geçince, ben özür dilemiş o da gönlümü almış, barışmıştık. Bu olaydan sonra Perihan ablanın anahtarı, bulamadığım bir yere saklanmıştı. * * * Korku, insani bir duygu. Bazı psikologlara göre doğuştan, bazılarınca sonradan edinilen bir his. Türkçe Sözlük’te “Bir tehlike veya bir tehlike düşüncesi karşısında uyanan kaygı duygusu, üzüntü” olarak tanımlanmış bir kavram. Bazılarına göre hayatımızı yöneten, insanları köleleştiren ve onlara yapılmaması gerekenleri yaptıran, bunaltan ve alçaltan; bazılarına göre ise varlığımızı sürdürmek için gerekli olan, bölüşülebilen, motive eden ve ileriye götüren bir duygu. Çok zaman üzüntü ve endişelerin kaynağı, bazen bizi yoran, hayatımızı karıştıran, enerjimizi yok eden ve kararsızlığa düşüren bir his. Bazen kaybetme ve umutsuzluk, bazen arkasına saklandığımız bir bahane, bazen de mutsuzluk ve hüzün nedenimiz. Sadece kendimiz için değil, sevdiklerimiz için de duyduğumuz bir endişe. Kaybedecek bir şeyleri olanların daha fazla, olmayanların ise daha az takıldıkları bir kaygı. İradeyi bağlayan ve toplumu yönlendiren bir güç. İnsanları yönetmenin, düşünceleri engellemenin ve vicdanları susturmanın araçlarından biri. * * * Sevinç, bir çeşit coşku, yaşamımıza anlam katan ve paylaşıldıkça çoğalan bir duygu. Mutluluğumuzun nedeni. Bireysel olmaktan ziyade genel ve toplumsal olanının tercih edilmesi gereken bir eylem. * * * Dünya ve hayatın dengesi zıtlıklar üzerine kurulu değil mi? Ak-kara, gündüz-gece, sevgi-nefret, dostdüşman, sağlık-hastalık, yaşam-ölüm birbirlerini dengelemiyor mu? Aynı şekilde yaşamımızdaki sevinçlerimiz, korku, üzüntü, endişe, nefret ve kızgınlıklarımızla anlam kazanmıyor mu? Yaşarken her açıdan doyuma ulaşmak istemiyor muyuz? Bu doyumun, bireysel olduğu kadar sosyal sorumluluklarımız gereği aynı zaman da toplumsal nitelikte olması gerekmiyor mu? Özgürlük isterken korkularımızla yüzleşmiyor muyuz? Aslında yaşamdaki en büyük sorunlarımızdan olan korkularımızdan sıyrılamamamızın nedeni, kendimiz ile yüzleşmememiz ve öz eleştiri yapmamamız değil mi? Korkunun olduğu yerde güven olur mu? Korku, güvensizlik duygusu değil midir?Güven yoksa, serbestçe düşünebilir ve düşüncelerimizi savunabilir miyiz? Özgür düşüncenin olmadığı yerde vicdanlar kanamaz mı? * * * Korkuyu ortadan kaldıramayacağımıza göre, en iyisi, korkularımızla birlikte yaşamayı öğrenmektir. Dileğimiz korkularımızın en aza inmesi, sevinçlerimizin çoğalmasıdır. Güzel Sözler Testi, taştan korkar ama o taş çeşme oldu mu, testiler her an ona gitmeye can atar. Mevlana Bir şeyin haklı olduğunu bildiğin hâlde, o şeyden yana çıkmazsan, korkaksın demektir. Konfüçyus Okşayan elin kıymetini bilmeyenler, tekmeleyen ayağı öperler. Douglas Noel Hiçbir şey, korkuya dayanan saygı kadar iğrenç değildir. Albert Camus Cüneyt Arkın, hükümlülerle söyleşi gerçekleştirdi Türk sinemasının usta isimlerinden Cüneyt Arkın, Silivri Açık Ceza İnfaz Kurumunda 25.06.2012 tarihinde söyleşi gerçekleştirdi. Rol aldığı Kara Murat, Malkoçoğlu, Battalgazi gibi karakterlerle halkın gönlünde taht kuran Yeşilçam’ın üstadlarından Cüneyt Arkın, Kurumun konferans salonundaki söyleşide hükümlü ve personelin yoğun ilgisi ve alkışlarıyla karşılandı. Söyleşiyeye, “Kara Murat idik Ak Murat olduk, yaşım 74; yaşımdan başka her şeyi sorabilirsiniz” esprisiyle başlayan Cüneyt Arkın, yeni tarihi filmlerin ve dizilerin yeterince tarihi gerçekliği yansıtmadığını vurguladı. Uyuşturucu ve alkol ile verdiği mücadeleye de değinen Arkın, hükümlülere ve personele tavsiyelerde bulundu. Arkın, karşılıklı soru-cevap ile hükümlüler ve personelin Türk sineması ve özel hayatı ile ilgili merak edilen konulara da değindi. Kurum Müdürü Yusuf Altun, esprilerle dolu ve sık sık alkışlarla kesilen söyleşisinin sonunda sanatçıya teşekkür ederek, hediye takdim etti. Temmuz 2012 Tutuk emeği A ksaray Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Halk Eğitim Merkezi ASO Müdürlüğü iş birliği ile hükümlü ve tutuklulara yönelik düzenlenen takı tasarım, ahşap boyama ve vernikleme, tezhip, yüzey süslemeciliği ve iç mekan mobilya düzenleyiciliği kurslarında üretilen ürünler 27.06.2012 - 01.07.2012 tarihleri arasında Aksaray Efor Alışveriş Merkezinde sergilendi. Aksaray halkının büyük ilgi gösterdiği serginin açılışına Vali Vekili Abdulkadir Demir, Belediye Başkanı Nevzat Palta, Cumhuriyet Başsavcısı Taner Aksakal, Cumhuriyet Savcısı Yavuz Arnak, Aksaray Barosu Kadın Hukuku Komisyonu üyeleri, Aksaray Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Nayim Okan, daire amirleri ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile Aksaray halkı katıldı. Bolvadin’de 29.06.2012-30.06.2012 tarihleri arasında düzenlenen Bolvadin 28. Geleneksel Kaymak ve Eber Gölü Festivali’inde, Bolvadin C Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumunda barındırılan hükümlü ve tutukluların el emeği göz nuru ürünleri ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Bolvadin Horan Festival alanındaki sergide hükümlü-tutukluların açılan kurslarda elde ettikleri ve hobi olarak kendi el emekleri ile hazırladıkları ürünler satışa sunuldu. Standın açılışında Milletvekili Kemalettin Yılmaz, Eski Milletvekili Abdülkadir Akcan, Bolvadin Kaymakamı Osman Nuri Canatan, Belediye Başkanı Nazmiye Kılçık, Cumhuriyet Başsavcısı İlyas Yavuz ve diğer katılımcılar ürünleri inceleyerek görevlilerden bilgi aldılar. Milletvekili Kemalettin Yılmaz hükümlü ve tutukluların böylesine güzel, emek isteyen çalışmalar yapmalarından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. İki gün süreyle açık kalan sergiyi; Protokol üyeleri, üniversite öğrencileri ve vatandaşlar ziyaret etti. Hükümlü ve tutukluların çalışmaları ziyaretçiler tarafından büyük beğeni ve ilgi gördü. İnebolu M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da 9 Haziran Şeref ve Kahramanlık Günü etkinlikleri kapsamında sergi açtı. Orman İşletme Müdürlüğü Lokalinde düzenlenen el sanatları sergisi büyük ilgi gördü. Hükümlü ve tutukluların hazırladığı ürünlerden oluşan serginin açılışını Vali Erdoğan Bektaş, AK Par- Seslenis Temmuz 2012 Yıl: 11 Sayı: 124 YAYIN KURULU Cevat GÜL Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı (Yayın Kurulu Başkanı) V. Kadri KAMER Eğitimden Sorumlu Daire Başkanı Fatih GÜNGÖR Tetkik Hâkimi Tülay ÇELEBİ Şube Md. (Psikolog) Habil KANOĞLU Şube Md. (Psikolog) Özlem ŞAHİNKOL Şube Md. (Sos. Hiz. Uzm.) Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Yayın Koordinatörü Recai YILDIZ Naci BİLMEZ Öğretmen Öğretmen Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu Adına Sahibi Ali Turan KARADAĞ Kurum Müdürü Matbaa-Baskı Şefi: Salim KILIÇ - Montaj: Zafer KARAKAYA Dizgi: Hasan KORKMAZ - İsa KİBAROĞLU Baskı: Şeref KARAAĞAÇ - İsmail NERGİZ İdare Yeri: Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu İstanbul Yolu 15. Km Hava Müzesi Karşısı Şaşmaz Ankara Tel: (0312) 278 76 10 Faks: 278 25 68 Baskı: Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu Matbaası Yayın Türü: Yerel Süreli Yayın Basım Tarihi: 15 Temmuz 2012 www.cte-seslenis.adalet.gov.tr Temmuz 2012 Seslenis Sayfa 13 klu ve hükümlülerin el i ürünleri görücüye çıktı ti Milletvekili Mustafa Gökhan Gülsen, Jandarma Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Ali Çardakçı ve diğer katılımcılarla birlikte yaptılar. Cumhuriyet Başsavcısı Ümit Özkan ve Kurum Müdürü Mehmet Olcar katılımcılara sergi ile ilgili bilgi verirken, “Ürünler, İş-Kur, Halk Eğitim ve Ceza İnfaz Kurumunun katkılarıyla birlikte yapılmaktadır. Bu ürünler, hükümlü ve tutukluların el emeği göz nuru ürünler olup, büyük çaba ve emek gayretlerin sonucudur. Ahşap oymacılık, hediyelik eşya, çeşitli resimler başta olmak üzere çok sayıda ürün yapılmaktadır. Bu ürünlerin başarılı bir şekilde yapılmasında emeği ve katkısı geçenleri kutluyor ve teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu. Düzce B Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, 2627 Mayıs 2012 tarihlerinde Düzce Halk Eğitim Merkezi tarafından düzenlenen ‘Halk Eğitim Günleri’ isimli sergiye katıldı. Sergiye Düzce Vali Yardımcısı Erdoğan Ülker ve İl Milli Eğitim Müdürü Murat Yazıcı iştirak etti. Ceza İnfaz Kurumunun standında hükümlü ve tutuklularca üretilen ebru sanatı resimleri, kırk yama, ev mefruşatı, tekstil, takı tasarım ve ahşap el işi ürünleri sergilendi. Ceza İnfaz Kurumu standı, hükümlü ve tutuklular tarafından yapılan ürünlerden oluşması sebebiyle büyük ilgi gördü. Ziyaretçiler, Ceza İnfaz Kurumunda bu tür faaliyetlerin olmasının sevindirici olduğunu ifade ettiler. Antalya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, Antalya-Kepez Çamlıbel Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü iş birliğiyle yürütülen takı tasarım, mis sabunculuk, sanatsal mozaik, keçe yapımı, yağlı boya resim, cam şekillendirmeciliği, jel mum yapımı ve dekoratif ahşap süsleme kurslarına katılan hükümlü ve tutukluların ürettiği el emeği göz nuru el sanatları ve resimlerin, 06-08 Haziran 2012 tarihlerinde Kepez Çamlıbel Halk Eğitim Merkezi Sergi Salonunda, 20-24 Haziran 2012 tarihlerinde Antalya Expo Center’da düzenlenen 3. Yöresel ve Geleneksel Ürünler Fuarında ve 13-23 Haziran 2012 tarihleri arasında ise Antalya Muratpaşa Belediyesi Aydın Kanza Parkı Sergi alanında satış ve tanıtımı yapıldı. Sergimizin açılışı Antalya Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş, Muratpaşa Belediye Başkanı Süleyman Evcilmen, Antalya Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hüseyin Güler, Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Hisli, Kurum Müdür V. İrfan Karadaş, Kurum Jandarma Bölük Komutanı Jan. Yzb. Vahittin Kalay, Kurum İkinci Müdürü İrfan Güneş, kamu ve özel sektör temsilcileri, basın mensupları ve Antalya halkının katılımlarıyla gerçekleştirildi. Açılışta konuşan Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Hisli, değişen ve gelişen infaz anlayışıyla ceza infaz kurumlarının sadece ceza yatılan kurumlar olmaktan çıktığını, aynı zamanda hükümlü ve tutukluların eğitim ve rehabilitasyonunun da yapıldığı birer eğitim kurumları haline geldiğini belirtti. Antalya Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş ise konuşmasında; ceza infaz kurumlarında yürütülen eğitim ve iyileştirme çalışmalarının amaçlarından bahsederek katılımcılara faaliyetler hakkında bilgi verdi. İstanbul’da ise Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Metris 1 No’lu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ile Metris 2 No’lu T ve R Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu hükümlü ve tutuklularının İSMEK ve Halk Eğitim Merkezleri ile iş birliği neticesinde açılan iş meslek ve hobi kurslarında yaptıkları takı tasarım, giyim, ebru, resim, ahşap boyama, bakır kabartma ve el sanatları ürünleri Bakırköy Özgürlük Meydanında sergilendi. 18 Haziran 2012 tarihindeki açılışa İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Orhan Gödel, Üsküdar Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Adagül, Bakırköy Belediye Başkan Yardımcısı Turgay Akbal, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı vekilleri, Cumhuriyet savcıları, ceza infaz kurumu müdürleri, İlçe Milli Eğitim ve Halk Eğitim müdürleri, Bakırköy Belediyesi Tiyatrolar Müdürü, İSMEK Genel Koordinatörü Güven Çalışkan, İSMEK Bakırköy Şubesi idarecileri, Güney Afrika Konsolosu ve Konsolos yardımcısı, Kurum personeli ve çok sayıda davetli katıldı. Kartal H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü ve tutuklulara yönelik başlatılan kumaş üzerine ebru sanatı, konfeksiyon, yağlı boya, rölyef (bakır kabartma), deri kemer, deri cüzdan ve maket yapımı çalışmalarından elde edilen ürünler, 28 Mayıs-03 Haziran 2012 tarihleri arasında Pendik Mehmet Akif Ersoy Sanat Merkezinde gerçekleştirilen 10. geleneksel sergide ziya- retçilerin beğenisine sunuldu. Sergiye Kartal Cumhuriyet Başsavcısı Yusuf Ulu, Kartal Cumhuriyet Başsavcı Vekili İskender Görgülü ile Kartal Cumhuriyet Başsavcı Vekili İbrahim Özdemir, Kartal H Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Abdullah Akgün, Kurum İkinci Müdürleri Osman Sert, Halil Şen, Cahit Açıkel, Gürbüz İrgali, Koray Altın Baş, İdare Memuru Hakan Tokmak, Kurum personeli ve aileleri ile çok sayıda vatandaş katıldı. Akşehir’de, Dünyaca ünlü olan, lezzeti ve aromatik özelliği dolayısıyla marka haline gelen Akşehir Kirazının daha geniş çevrelere tanıtılması amacıyla 1-4 Temmuz 2012 tarihleri arasında gerçekleştirilen Akşehir Kirazı Kültür ve Sanat Festivalinde açılan çok sayıda standın yanısıra hükümlü ve tutukluların ürettikleri el işleri ile Ceza infaz Kurumu İşyurdunda üretilen ürünlerin sergilendiği bir stant açıldı. Standın açılışında halkın yoğun ilgisi ile karşılaşılırken, ürünler büyük bir beğeni gördü. Hükümlü ve tutuklulara gelir kaynağı olarak çok sayıda örgü işleri, boncuk işleri, pano, gemi, çeyiz sandığı vs. ile işyurtlarında üretilen mobilya ürünleri (dolap çeşitleri, sehbalar, vestiyer, şifonyer, ayakkabılık vs.), demir atölyesi ürünleri, biriket atölyesi ürünleri (bordur taşı, kilit taşı, su olukları vs.) terzi atölyesinde üretilen nevresim takımlarının satışları yapıldı ve sipariş alındı. Standı Akşehir Cumhuriyet Başsavcısı Murat İrcal ile Adliye ve Kurum personeli gezerek beğenilerini dile getirirken, serginin açılışında emeği olanlara ve sergideki ürünleri yapanlara teşekkür ettiler. Ceza infaz kurumlarında tutuklu ve hükümlerce üretilen birbirinden güzel ürünler ziyaretçilerden büyük ilgi gördü Seslenis Sayfa 14 USTALARDAN SEÇMELER USTALARDAN SEÇMELER KIZGINLIK VE ÖFKE BAHATTİN KARAKOÇ DOSTA ÇAĞRI Uzar gider kötü günün gecesi, Sabır bir deynekti söğüt oldu, gel! Duman salmaz viran evin bacası. Ak ezgiler kara ağıt oldu gel! Sığınağım sevgilinin eviydi Sevdiğim renk yeşil, beyaz, maviydi Yüreciğim demir gibi kaviydi Önce hamur, sonra kâğıt oldu, gel! Kırık bir yanım var tutmuyor kenet, Kader bir imzadır, mühlet bir senet Anılarda kaldı fasl-ı muhabbet Her sitemin bana öğüt oldu, gel! Sindire sindire acıyla doldum Bahar hazan oldu, ben erken soldum Aşk dağına çarpıp tarumar oldum Uğruna kaç civan şehit oldu, gel! Bazen bir tepeden mendil sallarım Türkü türkü seğrir gevrek dallarım Mektup yazar, korka korka yollarım Nice korkak şimdi yiğit oldu, gel! İçime kor, karşı dağa kar düştü Dostlar esef etti, yadlar gülüştü Askıda nice şey, şeye dönüştü Kudurgan benlikler tagut oldu, gel! Sıcak bir yağmurdur bu gözyaşları Göklere bak, dinle göçmen kuşları Şardağı’nın, Salavan’ın taşları Aşka acıkınca yakut oldu, gel! HAYATI Bahattin Karakoç 5 Mart 1930’da Kahramanmaraş’ın Elbistan İlçesinin, Ekinözü kasabasında doğmuştur. Beş erkek, dört kız çocuğu vardır. İlk öğrenimini köyünde tamamlamıştır. Adana-Düziçi Köy Enstitüsü’nde okudu. Hasanoğlan Köy Enstitüsü’nden mezun oldu. Kahramanmaraş’taki sağlık kuruluşlarında sağlık memuru olarak çalıştı. Son görev yeri Kahramanmaraş Verem Savaşı Dispanseri idi. Buradan 1982 yılında emekli oldu. Çeşitli gazete ve dergilerde yazdı. Kahramanmaraş’ta 19861987 yıllarında Dolunay dergisini çıkardı. Her yıl düzenlenen Dolunay Şiir Şölenlerini başlattı. Çok sayıda ödül almaya hak kazandı. 1986 Türkiye Yazarlar Birliği tarafından yılın şairi seçildi. 1989 yılında Kültür Bakanlığı tarafından ülkemizi temsilen “Strugua Uluslar Arası Şiir Akşamları Festivali”ne katıldı ve burada bir tebliğ sundu.1991 yılında Diyanet Vakfı’nca düzenlenen “Münacaat Yarışması”nda “Beyaz Dilekçe” isimli şiiriyle birincilik kazandı. Bahattin Karakoç’un birçok şiiri, değişik formlarda bestelenmiştir. Eserleri • Mevsimler ve Ötesi (1962) • Seyran (1973) • Zaman Bir Beyaz Türküdür (1974) • Sevgi Turnaları (1975) • Ay Şafağı Çok Çiçek (1983) • Kar Sesi (1983) • İlkyazda (1984) • Bir Çift Beyaz Kartal (1986) • Menzil (1991) • Uzaklara Türkü (1991) • Güneşe Uçmak İstiyorum (1993) • Beyaz Dilekçe (1995) • Güneşten Öte (1995) • Dolunay Şiir Güldestesi, (1996) • Leyl ü Nehar Aşk (1997) • Aşk Mektupları (1999) • Ihlamurlar Çiçek Açtığı Zaman, Ay Işığında Serenatlar (2001) • Sürgün Vezirin Aşk Neşideleri (2004) • Ben Senin Yusuf’un Olmuşum (2006) • Barış Çağrısı Şiirleri-Dünya Barışına Çağrı Grubu-Meneviş Yayınları (2009) Temmuz 2012 Kızgınlık ve öfke her insanın yaşadığı davranışlardır. Kızmak ve öfkelenmek çok yanlış değildir ama öfkemizin kontrolden çıkması bizi peşinden taşıyıp başkalarına zarar verecek, ilişkileri bozacak davranışlara götürmesi doğru değildir. Öfke yüzünden eşini, işini, parasını kaybeden çok kişi vardır. Ani bir öfke sonunda yaşadıkları ve yaşattıkları nedeniyle cezaevine düşenlerin öykülerini sıklıkla dinleriz. Hiç kimse bugün başkalarına zarar vereceğim diye evinden çıkmaz, ama kontrol edemediğimiz bir öfkenin esiri olmuşsak başımıza her şey gelebilir. Her insanın yönelebileceği öfke kontrolü üzerinde durulmaya değer. Hemen bir önlem almak ve değişime başlamak isteyenler için birkaç davranış geliştirmeye başlamalıyız. Bana küçük yaşlarda babam tarafından söylenen bir söz vardı. Kendine sorar mısın? Nasıl sinirleniyorsun ve nasıl kızıyorsun diye. Çocuk düşüncelerimde bile bu soruyu sorabildiğimde öfkemi kontrol altına alabilirdim. Annemde, öfkenle birilerini korkutup sindirebilirsin ama bir gün sonra dişlerini göstermesine engel olamazsın derdi. Öfkeyi nasıl yaşadığımızı bildiğimizde, öfkemizi azaltmamıza yardımcı olur. Sonuçları öğrendiğimizde kendimizi daha rahat kontrol altında tutabiliriz. Bizi öfkelenmeye götüren davranışların ne olduğundan haberiniz varsa bu davranışlara karşı önlem geliştiririz ya da öfkelenmeye hiç meydan vermeyiz. Kızdıran şeylerin neler olduğunu bilirsek bir gün onlara kızmamayı da öğreniriz. Kızgınlığın insandan insana değiştiğini hepimiz kabul etmeliyiz, öfkemiz alışkanlıklarımızla beraber yerleşir ve sonunda öfkelenmek bizim davranışlarımız olur çıkar. Yaşamımıza ne yerleştirirsek onu taşırız, yaşamımızın bütün devrelerini öfkeyle geçirmenin bize neler kaybettirdi- ğini bir düşünsek zaten hiç öfkelenmeyiz. Küseriz ya da küstürürüz, barışmak için zaman harcarız üzeriz, üzülürüz; zarar veririz, zarar görürüz. Hiç kimseye faydası olmayan bir davranışla nereye gitmek istediğimizi kendimize bir sorabilsek. Bir neden bulup gülümseyip, kırıp dökmek istiyorsak spora yönlenebiliriz. Öfkelenmenin çok önemli ve onaylanır bir davranış olmadığını tekrar edebilmeliyiz. Önemli olan öfkeyi sıkıca tutabilmektir. En ufak bir olayda sağa sola saldıranlar toplum içinde değerli değildir. Bizi kızdıran gelenek ve göreneklerimizden farklı davranılması da olabilir. Ortam uygunsa görüşlerimizi anlatmak ve göstermekle yetinmeliyiz. Uygulayıp uygulamama konusunda karşımızdakine hak tanımalıyız. Kızgınlık anında söylenen sözler çok kalp kıran, tamir edilemeyecek yaralar açar. Bütün söylediklerimizi duyan ama yanıt vermeyen kişiler en ihtiyacımız olduğunda kaybedebileceğimizi unutmamalıyız. Düşünmek bir çözümdür. Bir davranış karşısında düşünmeyi öğrenirsek düşünmenin gizemiyle bir çıkış yolu görünür. Bu çıkış yolu öfkeden çok uzak bir yoldur. Kızgınlıklarımızı öfkeye dökmeden ancak düşünerek halledebiliriz. Kızarız ve öfkeleniriz hepsi bu. O kızgınlıkla başlayan değişimler vücudumuzu her zaman yorar. Başımız ağrır ve yüzümüzdeki gülücüklerin yerini çizikler almaya başlar. Her an mutsuz olan yaşamından öfkeyle söz eden birinden hiç kimse hoşlanmaz. Bir çocuk bile sürekli neşeli ortamlarda olmak ister. Etrafımızda bizi güldürecek, günün geriliminden uzaklaştıracak birileri olmalı. Mehmet İnce Karaman M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu BULMACA SOLDAN SAĞA YUKARIDAN AŞAĞIYA 1) Bir ilimiz - Ceza infaz kurumlarına yönelik yayımlanan gazete. 2) Kapıyı yarılama - Gerçek, hakikat. 3) Yararsız, boş - Atatürk Kültür Merkezinin kısa adı - Askeri Hava Enstitüsünün kısa adı. 4) İsimler, adların çoğulu - Köpek- Denge. 5) “…. vıkırdama, tık tık tıkırdama” türküsünün ilk kelimesi - Eski bir uygarlık - Sıcak bir içecek. 6) İstençli, bilinçli - Kırmızı - Alan, yer anlamında kullanılan kelimenin ilk dört harfi. 7) Dünyanın uydusu (Tersi) - Halk arasında amel diye bilinen hastalık - Bir nota. 8) Avuç içi - Evlerimizde de kullandığımız manyetik enerjiden oluşan enerji. 9) Bir şeyi derlemek, derleyerek ortaya çıkan biçim - Az, çok az. 10) İnşaat alanında başı korumak için takılan başlık - Futbolda savunma oyuncusu - Eski Mısır tanrıçası. 11) Atın ayağına çakılır - Hekimlik - Öğrenim görmek. 12) Üzerine yapı yapılmak üzere ayrılmış toprak parçası - Rihanna’nın okunuşu (İngilizce kelime) 13) Talasemi’nin ilk harfleri - Br nesneyi verip karşılığında başka bir nesneyi alma - Eski dilde su (tersi) 14) Salatalık - Küçük bitkilerin ortak adı - Yetmeyecek kadar olan - Bir tür kömür. 15) Bir yeri aydınlatmaya yarayan araç - Ulu önderimizin anıt mezarı. 1) Moral - Sodyumun simgesi - Arap alfabesinde yedinci harf. 2) Seyrek olarak, zaman zaman - Mübalağa. 3) Geçimlilik – Bire ve kendisine bölünebilen sayıların genel adı. 4) Bilim - Memleket - Kur’an-ı Kerim’de bir süre. 5) Ziynet ön adlı ünlü şarkıcının soyadı - Kölelik, esirlik, tutsaklık - Namus. 6) Eskiden içine bir şeyler konulan mürekkep kabı, hokka - Karışık renkli, alaca - Güzel koku. 7) Muamma - Afrika ve Asya’da yaşayan zehirsiz, iri ve güçlü bir yılan. 8) Cet, dede - Akümülatörün pozitif kutbu. 9) Kudret, yetki - İşçi, emekçi - Sodyumun simgesi. 10) Simgesel, sembol niteliğinde olan - Bir yere inmek (uçak, kelebek, kuş için) 11) Bir nota - Namus - Türkiye Cumhuriyetinin kısa adı - Silâhın tutma yeri, tutacak. 12) Yabancılar, herkes - Geri çekilme, dönme. 13) Sofralarda kullanılan sahan altlığı - Belirti, nişan - Eski dilde su - Bir bağlaç eki. 14) Piston - İcar - Niğde’nin ilçesi. 15) Alfabemizdeki yirmi üçüncü harf - Ünlü sinema ve müzik sanatçısı - Sıvının bir yerden başka bir yere doğru ilerlemesi. Kamil Uysal - Kartal H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Geçen Sayıdaki Bulmacanın Çözümü Fıkra FAL MAKİNESİ Temel ile Dursun zengin olmak için Amerika’ya gitmeye karar vermişler. Bir yıl sonra bulaşmak üzere sözleşmişler. Aradan bir yıl geçmiş. Buluşma yerine önce, Temel gelmiş. Birkaç dakika sonra da güzel bir limuzinle Dursun gelmiş. Temel, Dursun’a: - Ben bu bir yıl içinde hiçbir şey kazanamadım. Sen nasıl oldu da bu kadar çok para kazandın? demiş. Dursun da: - Çok kolay. Bir fal makinesi icat ettim. 10 Dolar verip elini uzatıyorsun, sonra makine falına bakıyor, demiş. Bu fikir, Temel’in aklına yatmış. Bir yıl sonra yine buluşmak üzere sözleşmişler. Aradan bir yıl geçer, Dursun yine limuziniyle meydana gelir. Biraz sonra özel helikopteriyle Temel gelir. Dursun, Temel’e: - Temel sen nasıl bu kadar zengin oldun? der. Temel: - Ben de senin gibi bir fal makinesi icat ettim. 10 $ verip elini uzatıyorsun ve makine falına bakıyor. Dursun da: - Ben de ayni şeyi yaptım ama sen nasıl benden çok kazandın? Temel: - Makineye 10 Dolar verip elini uzatıyorsun ama elini geri almak için 10 Dolar daha vermen gerekiyor, demiş. ÇİÇEK Firuze ikliminde sen, Rahiyasına akıttın gönlüme, Her gün başka açarak, Neşe saçtın ömrüme. Her ayrılık bir inci, yakut, Servet kattın sevgime, Yüreğime öbek öbek, Sana kavuşmam gerek. Ciğerlerime çekerek soludum, Kokuna doyamadım; Hayat bahçemin, Yedi vereni çiçek. Özlemde olmam gerek, Seni hep düşlemem gerek, Sevginle yaşamam gerek; Öldürmeden sevgimi, Çiçeği yaşatmam gerek. Servet Hazırbulan Öğretmen Pınarhisar Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ÖZLÜ SÖZ Bırakacağın eli hiç tutma, Tutacağın eli ise hiç bırakma. Sahte sevgilere gül olmaktansa, gerçek sevgilere diken ol! (Mevlana) Hayat bisiklet gibidir, dengeyi kaybetmemek için ilerlemek gerekir. Albert Einstein Yumuşak olma ezilirsin sert olma kırılırsın. Victor Hugo Düşünmeden konuşmanın cezası sonradan düşünmeye mahkum olmaktır. Thomas Edison İbret almak istersen, hata sahibi kişilerin akıbetlerine bak da kalbini topla. İmam Şafii Gayesiz yaşayanlar nasipsiz kalırlar. Sadi Şu ümmet için en çok korktuğum şey, dili ve sözleri ile âlim; kalbi ile cahil olan kimselerdir. Hz. Ömer Seslenis Temmuz 2012 Sayfa 15 ALLAH AŞKINA DÖRT DUVAR İSTANBUL ÖRTÜSÜ Yine dönmeye başladı, Alıcı kuşlar. Belli ki hayra, Alamet değil. Oynatılmak isteniyor, Temelden taşlar. Derim ki, huzura taş koyan, Akıldan sefil. Vakit aksın diye voltaya çıkarım zaman geçmez. Bir vefalı dostum iki satır yazmıştır diye Mazgal yolu beklerim mektup gelmez. Rahat bir uyku uyumak isterim Gözüme uyku girmez. Görüş günü umutla beklerim İsmim okunmaz gelenim olmaz. Derdimi anlatacak bir arkadaş bulurum Konuşmaya dilim varmaz. Yaşım genç ama Bu denli acılara da kalbim dayanmaz. En sonunda sitem etmekten korkuyorum; Biliyorum ki sitemimi de kimseler duymaz, Duyan olsa bil bana ulaşamaz. Ne zaman hangi biçimde tanışırsam ölümlü İstanbul’u örtün üstüme. İstemiyorum ne duvak ne de başka renk!... İstanbul’un her semtinde yaşadım sanki sonsuz. Uykumda göz kapaklarımın ardında; Sadece İstanbul olsun. Beni ebediyeti uğurlayan Beni gören herkes gözyaşlarını Marmara’ya akıtsın!... Yine yağdı yürekler, Kan ve göz yaşı. Basında kara haber, Her saat başı. Neyi bölüşemedik ki, Öldürüyor gardaş gardaşı. Gerçeği görmeyenler; Derim ki akıldan sefil. Yeter artık hak aşkına, İnsafa gelin, Geçmişin üzerine artık, Bir çizgi çekin. Çoraklaşan gönüllere, Sevgi tohumu ekin. Sözlerim insanların tümüne; Anlamayan ise akıldan sefil. Haydi; hak için, Birlik olalım. Barış için çabalayıp, Ortak bir yol bulalım. Kanayan yürek yaramızı, Hep beraber saralım. Hak yolundan sapanlar, Bilsinler ki akıldan sefil. Artık analar ağlamasın, Çocuklar yetim kalmasın. Bir ulusun fertleriyiz; Hiç birimiz heder olmasın. Gönlümüzde yeşeren, Umut güllerimiz solmasın. Ateş hepimizi yakıyor; Aksini düşünen aklen sefil. Bırakın susturun silahları, Zaman birlik zamanı. Birlikte dindirelim ne olur, Dökülen kanı. Bir inat uğruna almayın; Allahın verdiği canı. Gelin, uzatın barış elini; Hepimize Rabbimizdir vekil. Ali Rıza Çağlar Kartal H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu SENSİZLİK Saat gecenin üçü; Sabahın üçü demek daha doğru olur. Olsun fark eder mi? Sen yoksun ya yanımda; Ha sabah olmuş, ha akşam. Sensizlik beni üşüten ürküten Sensiz bir hiç olduğumu hissettiren Acı bir gerçek. Ey uzaktaki sevgili Duyuyor musun sesimi? Ben ancak seninle varım Seninle yaşarım sevgilim. Mesut Yoltay Ankara 1 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Rafet Kara Konya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu HAYAT ÇEŞMESİ Eriyen şafağın gözyaşlarından Yudum yudum hayatı içiyorum. Naif ve yorgun zaman taşlarından Bir sel gibi akıp da geçiyorum. Ruhumda Allah’ın nur nefesiyle Işığa râm olmuş pervanesiyim. Dinmeyen arzunun hasret sesiyle Rabbın insan denen son bestesiyim. O eski dikişler söküldü sandım, Mıh gibi öylece durmak istedim. Asuman nar olup döküldü sandım, Külünden yurdumu sormak istedim. Hayatı içerken zaman tasından, As’lın gölgesiydim, suya aks eden. Farkında değildim gönül yasımdan, O ben miydim? Gölgelerle raks eden. İki oksijen, bir hidrojen - hava, Akıyor rahmette, hayat çeşmesi. Avcı iken insan düşermiş ava, Son nefeste biter, tüm hazinesi. İnsan maskesi, ifritle yarışmış, Ben insan değilim, insanlık buysa. At izleri it iziyle karışmış, Yanıp ta tükenen, kandildik oysa. Bu dipsiz uykudan uyanıversem, Açsam gözümü dağılsa karanlık. Şöyle muradıma uzanıversem, Razıyım ömür olsa da bir anlık. Aklıma düştüğün o günden beri, Eserim iki ileri bir geri. Unutmak ne mümkün, ne mümkün seni, Meğer senmişsin yar, hayat çeşmesi. Öteye ertelenmiş hayallerle, Zamanı sürüklerim adım adım. Ötelerde bizi bir el bekler de, Uzanır alırım neyse muradım. Hamile geceden doğunca bela, Ne tufan ağladı, ne kutup dondu. Mazluma her zulüm görüldü reva, Hayatın kalbine, sanki put kondu. Dün bir solukta uçurumlar aştık, Akşam indi, bizse gündüze açtık. Nefis doydu, oysa nura muhtaçtık, Hayat akan sesti,sesini kesti. Hayat çeşmesinden içtiğim kader, Ardıma baktırdın meraklı gözle. Umutlar üstünde buzdan perdeler, Vuslatı içip de eriyor sözde. Ömür denen tabloda gözyaşları, Rüzgara koşan yaprak kadar yetim. Doğurduğum bütün hatıraları, Huzuruna getirmektir niyetim. Zaman sünger, bense sudan bir varlık; Bırakın girdabı, faniyi yutsun. Hicretim gölgeden gölgeye anlık, Bir el uzansın da, sımsıkı tutsun... Nurullah Tuksal Denizli D Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Bu şehre veda edemem, Zaten beceremiyorum da. İstanbul’da doğmadım ama Ruhum İstanbul’lu, Sanki her sokağında ismim yazılı. İstanbul’da olduğum her gün hediye bana; Kim yok sayabilir ki. Hem de, Yalnızca sessiz sedasız öldüm diye!... Duygu Taşkıran Bandırma M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu SENİN İÇİN Dalıp giderim uzaklara Bir sigara içimi. Her nefesimde sen varsın Her ahım senin için. Sararmış hüzünleri yarılı özlemleri Yanık, yalnız yüreğimle Koklarım senin için. Her gece baştan sona sokaklarda Esmer yalnızlığımı örerim İlmik ilmik Örerim senin için... Bir yanım deniz Bir yanım insan içinde. Yürürken caddeleri Bu kentin ıslak yanağına Sürerek yaralı hasretimi Büyütürüm senin için. Senin için gözyaşlarım Yüreğimin sızısı. Senin için suskunluğum Yasaklı sevdam için... Hamit Taşkıran Aydın E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu RÜYA Dün gece seni aradım rüyamda, Kapkara, toz bulutlar ardında. Bir bakış, yok oluş sonrasında Kayboluş, toz bulutlar ardında. Sensizim, al beni karanlıktan, Simsiyah, bir gecenin ardından. Uyandır, kapkara uykulardan, Al çıkart, toz bulutlar ardından. Ben seni unutamadım ki zamanla Her gece seni aradım rüyamda. Sensizim unutamam ki zamanla Her gece seni ararım rüyamda. Yıldırım Akol Ankara 2 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu SAYFA 16 Seslenis Çorum’da kurumlararası futbol turnuvası Çorum Barosunun düzenlediği 5.Geleneksel Halı Saha Turnuvasında geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Çorum L Tipi Kapalı Ceza infaz Kurumu, 16 takım arasından birinci oldu. Turnuvanın finali 19.05.2012 tarihinde oynandı. Ceza infaz Kurumu rakibini normal süresi 2-2 biten maçta penaltılar sonucunda 5-2 yenerek turnuva şampiyonluğunu elde etti. Ödül törenine Çorum Cumhuriyet Başsavcısı Bayram Eray, Ağır Ceza Mahkemesi ve Adalet Komisyonu Başkanı Yılmaz Şengül, Baro Başkanı Av. İbrahim Özyılmaz, İdare Mahkemesi Başkanı Tahsin Yılmaz, Cumhuriyet Savcısı Hasan Dönmez, hâkim ve Cumhuriyet savcıları, avukat, Kurum Müdürü Mehmet Aydın ve Kurum personeli katıldı. Ceza İnfaz Kurumu, birincilik kupasını Baro Başkanı Av. İbrahim Özyılmaz’ın elinden aldı. ‘İhsan Eroğul Futbol Turnuvası’nın 7’ncisi yapıldı A dana’da, bu yıl yedincisi düzenlenen İhsan Eroğul Futbol Turnuvası, 10 Mayıs - 28 Haziran 2012 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Adana E ve F Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumlarının birlikte düzenlediği futbol turnuvasına bu yıl 20 takım katıldı. Görevi başında iken hayatını kaybeden Adana Cumhuriyet Başsavcısı İhsan Eroğul anısına ilk kez 2006 yılında gerçekleştirilen turnuvada; Adana Barosu Çukurova Futbol Takımı birinci olurken, Adana Barosu Başkanlığı Futbol Takımı ikinciliği ve Mersin Avukat Katipleri Derneği Futbol Takımı üçüncülüğü elde etti. Turnuvanın kupa ve ödülleri 28 Haziran 2012 tarihinde; Adana Valisi Hüseyin Avni Coş, Bölge Adliye Mahkemesi Başkanı Sabri Beytorun, Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ahmet Akkaya ve Reşit Özcan, İl Emniyet Müdürü Mehmet Avcı, Adana Barosu Başkan Yardımcısı Hakan Önenli, Adana Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdür Vekili Mustafa Uyanık’ın katılımıyla yapılan törende verildi. Turnuvanın açılışı 10 Mayıs 2012 tarihinde, Adana 5 Ocak Stadında, İl Protokolünün katılımıyla yapıldı. TURNUVAYA ÇOK SAYIDA KURUM DESTEK VERDİ Turnuvanın organizasyonunda Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü “desteği” ve koordinesi ile birçok kamu kurum ve sivil toplum örgütlerinin desteği alınmıştır. Turnuva boyunca ayrıca İl Hakemler Kurulu Başkanlığı, Türkiye Futbol Federasyonu Bölge Müdürlüğü, Adana Emniyet Müdürlüğü, İl Sağlık Müdürlüğü ile işbirliği yapıldı. Turnuva her yıl olduğu gibi HİF (herkes için futbol) Turnuvaları kapsamında Türkiye Futbol Federasyonu da destek verdi. Turnuvaya oyuncuların aileleri, kurum personeli ve vatandaşlar izleyici olarak yoğun ilgi gösterdi. Maçları haftalık, yaklaşık 1000 kişi izledi. Turnuvaya; Adana ve civar bölgelerde yer alan il ve ilçelerdeki kurumlarda görev yapan her kademeden personel ile baro mensubu avukatlar, ceza infaz kurumu çalışanları, adliye mensupları, İl Jandarma Komutanlığı rütbeli askerleri, avukat kâtipleri derneği, açık ceza infaz kurumlarındaki hükümlülerin yer aldığı oyunculardan oluşan toplam 20 takım katıldı. KUPA VE KAPANIŞ TÖRENİ Turnuvanın finali, 28.06.2012 tarihinde, Adana 5 Ocak Şehir Stadında, Adana Barosu Başkanlığı - Adana Barosu Çukurova Futbol Takımları arasında yapıldı. Büyük çekişmeye sahne olan maçı kazanan Adana Barosu Çukurova Futbol takımı şampiyonluğu elde etti. Aynı gün yapılan üçüncülük müsabakasında ise Kozan M Tipi Ceza İnfaz Kurumunu mağlup eden Mersin Avukat Katipleri Derneği gülen taraf oldu. İŞ BİRLİĞİ İÇİN TEŞEKKÜR Kupa töreni öncesinde, turnuvaya desteklerinden dolayı kurum, kuruluş ve firmalara plaket takdim edildi. İl Emniyet Müdürü Mehmet Avcı Adana 112 İl Ambulans Servisi Başhekimliğine, Cumhuriyet Başsavcı Vekili Reşit Özcan Adana Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğüne, Adana F Tipi Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Haydar Çalışkan Uşak E Tipi’nde Bahar Futbol Turnuvası heyecanı Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) başlattığı ‘Herkes İçin Futbol’ (HİF) kampanyası kapsamında Uşak E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda düzenlenen halı saha futbol turnuvası, 07 Haziran 2012 tarihinde oynanan final maçı ile sona erdi. Uşak E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndaki halı sahada tutuklu ve hükümlülerin oluşturduğu 40 takımın katıldığı turnuvanın final maçını Uşak Valisi Özdemir Çakacak, İl Jandarma ve Garnizon Komutanı Jandarma Albay İsmail Özcan, Cumhuriyet Başsavcısı Ali Bayram, Uşak Barosu Başkanı Avukat Rıza Albay, Uşak Cumhuriyet Savcısı Lütfı Karabacak, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Mehmet Kabay, İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Bulut, Uşak Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Mehmet Özer ve davetliler izledi. Uşak Valisi Özdemir Çakacak törende yaptığı konuşmada, “İnsan, sosyal bir varlıktır. İnsanın olduğu yerde iyilikler, güzellikler olduğu gibi istenmeyen olaylar da olur. İnsan yaptığının karşılığını alır. Yaptığı işlerden dolayı takdir de alabilir tekdir de. Ceza infaz kurumları da istenmeyen olaylar neticesinde alınan cezaların ifa edildiği yerlerdir.” dedi. Ceza infaz kurumlarında sadece adaletin verdiği cezaların yerine getirilmediğini belirten Çakacak, hükümlü/tutukluların eğitim ve iyileştirme çalışmaları, sosyal kültürel faaliyetler ve sportif faaliyetler ile hayata yeniden hazır- landığını söyledi. Uşak Valisi Çakacak, konuşmasını “spor dostluktur, kardeşliktir, insanları birbirine bağlayan en önemli araçlardan biridir, bu vesile ile turnuvanın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ediyorum” diyerek noktaladı. Turnuvanın finalinde E-l ve B-l No’lu odaların karşılaşması nefesleri kesti. Oldukça heyecanlı geçen karşılaşmanın normal süresi 2-2 berabere sona erdi. Penaltı atışları sonucu rakibine 7-6 üstünlük sağlayan B-l turnuva sonunda birincilik kürsüsüne çıkarken E-l ikinci, E-6 da üçüncü oldu. Adana Avukat Katipleri Derneği Başkanı Kemal Üstüner’e, Adana Barosu Başkan Yardımcısı Hakan Önenli, LBT Varlık Yönetim A.Ş. Bölge Müdürü Atilla Şerbetçi’ye, Adana Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdür Vekili Mustafa Uyanık’a, Kıvanç Tekstil ve Kıvanç Enerji A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mehmet Kıvanç’a, Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ahmet Akkaya da Adana İl Hakemler Kurulu Başkanlığına plaket verdiler. KUPA VE MADALYA TAKDİMİ Törende Adana Barosu Çukurova Futbol Takımı, şampiyonluk kupasını Adana Valisi Hüseyin Avni Çoş’un elinden alırken, büyük sevinç yaşadı. Ayrıca, oyunculara da madalya verildi. İkinci olan Adana Barosu Başkanlığı Futbol takımına kupa ve madalyalarını Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcısı Sabri Beytorun, üçüncü olan Mersin Avukat Katipleri Derneği Futbol Takımına kupa ve madalyalarını ise Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanı Mehmet Kaya tarafından takdim edildi. Turnuvada en centilmen takım seçilen Kozan M Tipi Ceza İnfaz Kurumu Futbol Takımına en centilmen takım kupası ve madalyaları, en centilmen oyuncu seçilen Kozan M Tipi Ceza İnfaz Kurumu Futbol Takımı oyuncusu Dr. İsmail Damar’a plaket ve turnuva anısına hediye, turnuvada 11 golle gol krallığına ulaşan Mersin Avukat Katipleri Derneği Futbol Takımı oyuncusu Serkan Mutlu’ya plaket, futbol topu ve hediye takdim edildi. Turnuvaya katılan takımlar - Adana Avukat Katipleri Derneği - Tarsus Adliyesi Adalet Spor - Adana Barosu Başkanlığı - Mersin E Tipi Ceza İnfaz Kurumu - Adana Barosu Çukurova Futbol Takımı - İskenderun M Tipi Ceza İnfaz Kurumu - Kozan M Tipi Ceza İnfaz Kurumu - Kozan Adliyesi - Niğde E Tipi Ceza İnfaz Kurumu - Tarsus Adliyesi - Tarsus C Tipi Ceza İnfaz Kurumu - Hatay E Tipi Ceza İnfaz Kurumu - Ceyhan E Tipi Ceza İnfaz Kurumu - Adana E Tipi Ceza İnfaz Kurumu - Yeni Adana Adliyesi - Osmaniye adliyesi - Adana E Tipi Ceza İnfaz Kurumu - Osmaniye T Tipi Ceza İnfaz Kurumu - Adana İl Jandarma Komutanlığı - Mersin Avukat Katipleri Derneği.
Benzer belgeler
Adalet Bakanı Ergin, ceza infaz kurumu personeli ile iftar yemeğinde
mesafe var. Almamız gereken yol var.”
dedi. Ergin, personelin zor şartlarda
çalıştığını ve özlük hakları başta olmak
üzere sorunları bulunduğunu ifade
ederken, bu konudaki gayretlerinin devam ettiğ...
Ağustos-Sayı: 113 - Sesleniş
Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Aykut Kılıç’ın Başkanlığında Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Sefa Mermerci,
Personel Genel Müdür Vekili Ünal Bozdağ, Eğitim Dairesi Başkanı Muharrem
Ürgüp, Ga...
Temmuz-Sayı: 112 - Sesleniş
gereğince, ceza infaz kurumundan salıverilen hükümlülere yönelik, cezalarının koşullu salıverilmeye kadar olan
kısmında “topluma kazandırılmaları ve iyileştirilmelerine” yönelik programlar oluşturu...