Şaşmaz`da restaurant açılışı
Transkript
Seslenis Mayıs 2012 Yıl: 11 • Sayı: 122 • Ücretsizdir • Gençler! Vatanın bütün ümidi ve geleceği size, genç kuşakların anlayış ve enerjisine bağlanmıştır. Ayda bir çıkar Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Yayınıdır Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Silivri ve Metris’te incelemelerde bulundu Silivri 6 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ile Metris 2 No’lu T ve R Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ziyaret edilerek, tutuklu ve hükümlülerin yaşam koşullarını yerinde görüldü SAĞLIK KOŞULLARI DEĞERLENDİRİLDİ DIŞARIYLA AYNI HİZMET VERİLİYOR ADALET Bakanı Sadullah Ergin ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Silivri 6 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ile Metris 2 No’lu T ve R Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret ederek, tutuklu ve hükümlülerin yaşam koşullarını yerinde gördü. Adalet Bakanı Ergin, “Kurumlardaki sağlık hizmetlerini yerinde inceledik. Acil durumlarda ambulansların gelişini, 112 Acil’in çalışma sistemini tatbikatla denedik. Hastane şekline dönüştürülen semt polikliniğini inceledik. Yaptığımız tespitler doğrultusunda bu hizmetlerin daha da geliştirilebilmesi ve daha da yüksek standartlı hizmet verilebilmesi için değerlendirmeler yapıldı.” şeklinde konuştu. Sinop Açık Ceza İnfaz Kurumu 2013 yılında hizmete açılacak Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Sinop E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret ederek, incelemelerde bulundu. Kurumun fizikî durumunu ve yapılan çalışmaları yerinde gören Bakan Ergin, Sinop’ta yapımı plânlanan Açık Ceza İnfaz Kurumunun 2013 yılında hizmete gireceğini söyledi. 7’de Genel Müdür Onuk’un Sakarya L Tipi Ceza İnfaz Kurumunu ziyareti Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk, Eğitimden Sorumlu Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer ile birlikte 07.05.2012 tarihinde, Sakarya L Tipi Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret etti. 6’da Şaşmaz’da restaurant açılışı ANKARA Açık Ceza İnfaz Kurumu İşyurdu Müdürlüğünce işletilen Şaşmaz Sosyal Tesislerinde yapımı yeni tamamlanan restaurantın açılışı Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem’in katıldığı törenle yapıldı. 4 Mayıs 2012 tarihindeki açılışa Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem’in yanı sıra Müsteşar Yardımcıları Kenan Özdemir ve Mustafa Erol, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk, Genel Müdür yardımcıları, Genel Müdürlük personeli ile Kurum personeli katıldı. 6’da ‘5. Ceza İnfaz Kurumları Arası Badminton Şampiyonası’ Ankara’da gerçekleştirildi Kamuya yararlı işte çalışanlara ferdi kaza sigortası Kamuya yararlı bir işte ücretsiz olarak çalıştırılan hükümlüler, ferdi kaza sigortası ile güvence altına alınıyor. Burdur Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün başlattığı proje kapsamında sanık veya hükümlüler kamu hizmetinde çalıştıkları süre zarfında ölüm ve daimi sakatlık için 25.000 TL, tedavi masrafları için ise 2.000 TL’ye kadar sigortalı olacak. 10’da SAĞLIK Bakanı Recep Akdağ ise Kampüsteki sağlık hizmetlerini değerlendirdiklerini ifade ederken, “Buralardaki hizmetleri Adalet Bakanlığı ile yaptığımız protokol çerçevesinde Sağlık Bakanlığı olarak biz sunuyoruz. Kaynakların daha etkili kullanılması açısından böyle bir yöntem belirledik. Silivri Kampüsünde 24 saat görev yapan bir 112 servisimiz var. Burada 1’i açık olmak üzere 9 kurum var. Bu servis ihtiyaç halinde bu birimlere ulaşabilecek bir noktada yerleşmiş durumda ve bu kabiliyete de haiz bir birim. Arkadaşlarımızla görüştük 112 ekibinin durumu nasıl değerlendirdiğini gördük. Çağrı yaptık. Aşağı yukarı 4 dakika içinde bulunduğumuz yere gelebildiler. Dışarıda nasıl hizmet veriyorsak, buradaki vatandaşlarımıza da aynı hizmeti veriyoruz.” dedi. 8-9’da Bu yıl 5’incisi düzenlenen Ceza Ýnfaz Kurumlarý Arasý Badminton Þampiyonasý 16-18 Mayıs 2012 tarihlerinde gerçekleþtirildi. Ankara 2 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda düzenlenen ve 18 ceza infaz kurumundan toplam 100 hükümlü sporcunun katýldýðý turnuvada Malatya E Tipi Kapalý Ceza Ýnfaz Kurumu þampiyonluða ulaþýrken, Kastamanou E Tipi Kapalı Ceza Ýnfaz Kurumu ikinci, Erzurum E Tipi ve İzmir 2 No’lu T Tipi Kapalý Ceza Ýnfaz Kurumlarý birlikte üçüncülüðü elde etti. Dereceye giren takýmlara kupa ve madalyalarý, Şampiyonanın son gününde yapılan törenle verildi. 5’te Çorum L Tipi’nde Hitit Üniversitesiyle iş birliği projesi başlatıldı Çorum L Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumunca, hükümlü ve tutukluların topluma yeniden kazandırılması çerçevesinde Hitit Üniversitesi ile “Cezaevi Eğitsel, Sosyal Gelişim Projesi” başlatıldı. İnfaz Kurumundaki tutuklu ve hükümlüler ile Kurum çalışanlarını kapsayan projenin 2012 yılı sonunda tamamlanması hedefleniyor. 4’te Sayfa 2 Seslenis Mayıs 2012 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı coşkuyla kutlandı Kars Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle program düzenlendi. Programa Kars İI Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından görevlendirilen Cumhuriyet Lisesi Tarih Öğretmeni Kemal Gündoğdu, Kurum Müdürü Mahmut Okumuş, Kurum Öğretmeni Murat Önalan, Psikolog Ayhan Saygılı, çocuk tutuklular ve yetişkin hükümlü-tutuklular katıldı. Öğretmen Murat Önalan tarafından hazırlanan programda, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Tarih Öğretmeni Kemal Gündoğdu, “23 Nisan’ın Tarihimizdeki Önemi” konulu konuşma yaptı. Çocuk tutuklular, “23 Nisan” konulu şiirler okudular. Öğretmen Murat Önalan tarafından hazırlanan 23 Nisan konulu sinevizyon gösterisi yapıldı. Daha sonra çocuk tutuklular şarkılar söyleyip, eğlendiler. Sakarya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları kapsamında kadın ve çocuk hükümlü tutuklular ile annelerinin yanında kalan çocuklar için kukla gösterisi düzenlendi. 20 Nisan 2012 Cuma günü Ada Alış Veriş Merkezi işbirliği ile düzenlenen gösteriye Kurum Müdürü Metin Sönmez, ikinci müdürler, kurum öğretmenleri, psikolog ile kurum personeli katıldı. Kurumun çok amaçlı salonunda düzenlenen gösteride Açıkgöz Kukla Tiyatrosu oyuncuları, anne ve çocuklara keyifli anlar yaşattı. Kurum Müdürü Metin Sönmez, Ada AVM Halkla İlişkiler Müdürüne kukla gösterisi için verdiği destekten dolayı teşekkür ederek, “Dışarıdaki çocuklar bu tür gösteri ve eğlencelere rahatça katılabilmektedir. Burada kalan gerek tutuklu ve hükümlü çocuklar, gerekse annelerinin yanında kalan çocuklar bu tür gösteri ve eğlencelerden mahrum olmasın diye onlara 23 Nisan Çocuk Bayramında farklı bir gün yaşatmak istedik.” dedi. Kukla gösterisiyle doyasıya eğlenerek, oyuncuların söylediği şarkı ve oyunlara eşlik eden çocuklar eğlenceli zaman geçirdiklerini ifade ettiler. Gösteriden sonra tutuklu ve hükümlülere yaş pasta ve meşrubat ikram edildi. 23 Nisan günü düzenlenen etkinliklerde ise tutuklu ve hükümlü çocuklar Kurum Müdürü Metin Sönmez’in makam koltuğuna oturdular. Temsili olarak kısa süre de olsa ceza infaz kurumunu idare eden çocuklar idareci oldukları takdirde nasıl bir cezaevi hayal ettiklerini anlattılar. Daha sonra çok amaçlı salona geçen çocuklar burada çeşitli şiirler okuyarak milli mücadele yıllarına ait belgesel film izlediler. Kayseri Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı dolayısıyla kurumda bulunan hükümlü ve tutuklu 3-6 yaş çocuklarına yönelik olarak program düzenlendi. Programda Erciyes Üniversitesi Almanca Öğretmenliği bölümü öğrencisi Hülya Metin’in hükümlü ve tutuklu çocuklara boyama, resim, oyun hamurlarından oyuncak yapımı, balonlarla eğlence çalışmalarının yanı sıra çizgi film gösterimi ve 23 Nisan şarkıları eşliğinde eğlence gerçekleştirildi. Çocuklar, hoşça vakit geçirerek 23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramını doyasıya kutladılar. Bursa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri kapsamında, Bursa Barosu iş birliğiyle 25 Nisan 2012 tarihinde, “2.Cezaevi Çocuk Şenliği” gerçekleştirildi. Tutuklu ve hükümlü 40 çocuğun gönüllerince eğlenmeleri amacıyla düzenlenen ve yaklaşık 4 saat süren etkinlikte, Uludağ Üniversitesi öğrenci topluluklarınca müzik ve animasyon gösterileri yapıldı. İlki 2011 yılında düzenlenen şenliğin geleneksel hale getirilmesiyle tutuklu ve hükümlü çocukların farklı bir gün geçirmeleri amacıyla ikincisi düzenleni şenlikte, ikincisi Bursa Barosu Başkanlığınca etkinlik öncesinde çocuklara çeşitli hediyeler verildi. Program; Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Namık Yılmaz, Bursa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Oktay Yıldırım ve Bursa Barosu Başkanı Zekeriya Birkan’ın açılış konuşmalarının ardından müzik ve animasyon gösterileri ile devam etti. Programda, Bursa Barosu Başkanı ile Bursa Barosu Çocuk Hakları Komisyonu Başkanı’na çocuk tutuklu ve hükümlülerin “Tezhip Kursu”nda yaptıkları tablolar hediye edildi. Hediye takdimi sırasında çalışmalarının beğenilmesi ile gurur duyduklarını belirten çocukların başarılarının takdir edilmesi ve emeğinin karşılığını almaya dair hazzı hissetmeleri programın önemli katkılarından biri olarak gözlendi. Ceza infaz kurumunda da olsa çocuk olmanın verdiği hevesin giderilmesi için program süresince sınırsız patlamış mısır, macun ve pamuk şekeri ikram edilen program, çocuklara ve katılımcılara verilen kokteyl ile sona erdi. Hatay E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda bulunan tutuklu çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ye Çocuk Bayramı çeşitli etkinliklerle kutlandı. Hatay Sevgi ve Şefkate Muhtaç Çocukları Koruma Derneğinin katkıları ile yapılan etkinlikte; çocuklara çeşitli hediyeler dağıtıldı. Antakya Belediye Türk Halk Müziği Korosunun verdiği konser büyük ilgi gördü. Etkinlikler sonrası konuşma yapan Hatay Sevgi ve Şevkate Muhtaç Çocukları Koruma Derneği Başkanı Serpil Öğüt katkılarından dolayı Antakya Belediye Başkanı Lütfi Savaş’a, Hatay İl Emniyet Müdürünün eşi Panzel Kılıç’a, Hateks ve Antakya Belediye Korosuna teşekkür etti. Kurum Müdürü Duran Altuntop, etkinliklerden dolayı emeği geçen herkese teşekkür ederek çiçek hediye verdi. Kurum Müdürü Duran Altuntop, sivil toplum kuruluşlarının destekleri ile hükümlü ve tutuklulara yönelik benzer etkinliklerin devam edece- ğini belirtti. Ankara Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda ise Keçiören Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Faruk Penez ve beraberindeki halk oyunları ekibi ile unutulmaz bir gösteri sundu. Kurum Öğretmeni Mehmet Curkuş’un günün anlam ve önemini belirten konuşması ile başlayan kutlama programı, tutuklu çocukların şiir ve şarkılarıyla devam etti. Ardından çocuklar, halat çekme, çuval yarışı gibi oyunlarla eğlenceli anlar yaşadılar. Cumhuriyet Savcısı Mustafa Safa Özgelen, Kurum çalışanlarının Pozantı M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan nakledilen çocukların Kuruma kabulünde gösterdiği özverili çalışmaları nedeniyle CTE Genel Müdürlüğünce teşekkür belgesi ile ödüllendirildiğini belirterek, Kurum Müdürü Necmi Acun’a teşekkür belgesini verdi. Kurum Müdürü Necmi Acun, teşekkür belgesini tüm çalışanları adına aldığını belirtti ve çalışmalarından dolayı personele teşekkür etti. Acunu, Kurumda barındırılan çocukların topluma kazandırılma çalışmalarının özveriyle devam ettiğini, ayrıca Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramında bu ödülün Kuruma verilmesinin çok daha anlamlı olduğunu belirterek tüm çocukların bayramını kutladı. Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı münasebetiyle kutlama programı düzenlendi. Programa; Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekili Bayram Köroğlu, Cumhuriyet Savcısı Cevdet Doğan, Kurum Müdürü Hulûsi Sağır, Kurum ikinci müdürleri, Kurum personelinin yanı sıra değişik koğuşlardan yaklaşık 300 hükümlü ve tutuklu katıldı. Kurum Öğretmeni Harun Şimşek’in sunumu ile düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı. İstiklal Marşı’nın ardından Bakırköy Cumhuriyet Savcısı Cevdet Doğan, günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yaptı. Kurum Öğretmeni Hülya Taş Öztürk’ün “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” adlı konuşmasının ardından Kurum kreşine devam eden Angel Eyigun, Raghım Thapelo Motaung, Nigar Topbaş, Ronaldo Ressını, Maria Belen Yucra, Özlem Özcan, Orhan Efe Kurt, Parnia Azımpour Khojin, Ela Aleyna Öner, Dilek Mutlu ve Selin Bute’den oluşan çocuklar, Kreş Öğretmeni Neşe Hundur ile İnfaz ve Koruma Memuru Ayşe Saku’nun gözetiminde hazırladıkları 23 Nisan ile ilgili müzik ve dans gösterisi sundular. İnfaz ve Koruma Memuru Derya Gültekin’nin okuduğu “Kız Çocuğu” adlı şiirden sonra Kreşe devam eden çocuklardan Angel Eyigun ve Raghım Thapello Motaung tarafından “Dünya Çocuk Hakları”, Nigar Topbaş tarafından “Dünya Çocuk Bayramı”, Ronaldo Ressını, Maria Belen Yucra ve Özlem Özcan tarafından “Bizim Bayramımız” ve Orhan Efe Kurt, Parnia Azımpour Khojin ve Ela Aleyna Öner tarafından “23 Nisan” adlı şiirler okundu. Program İstanbul Gedik Üniversitesi Rock Grubu Sanatçıları Başgitarist Ertan Ata, Davulda Eren Aksu, Gitaristler Eray Demir ve Tunahan Aydın, Vokalde Togahan Emeç tarafından verilen konser ile sona erdi. KISA... KISA... Malatya E Tipi kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramının 92. yılı coşkuyla kutlandı. Program; saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması, Kurum Öğretmenin günün anlamı ve önemini anlatan konuşması ile başladı. Tutuklu çocukların okuduğu şiirler ve sahneledikleri skeçler büyük ilgi görürken, türküler ve ve kolbastı oyunuyla büyük bir coşku yaşandı. Büyük alkış alan etkinliğin sonunda, TEMA Mağazacılık tarafından hediye edilen pantolon, kazak, gömlek gibi giysiler çocuklara hediye edildi. Programa Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Şerafettin Güngör, Kurum ikinci müdürleri, Kurum öğretmeni, psikologu, eğitim ve psiko-sosyal servis çalışanları ile hükümlü ve tutuklular çocuk katıldı. Bandırma M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda 20 Nisan 2012 günü düzenlenen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramına Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Mehmet Evin, Kurum İkinci Müdürleri Ayhan Sedef, Haydar İbiş, Rıfkı Demirci ve Mehmet Reşit Dalçin, Kurum Öğretmeni Hakan Börü, Kurum personeli ve çok sayıda hükümlü-tutuklu katıldı. Eğitim birimi görevlisi İnfaz ve Koruma Memuru Mesut Büber’in sunduğu programda; Atatürk ve tüm şehitlerin manevi huzurunda bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı hep birlikte okundu. Daha sonra kürsüye çıkan Kurum Öğretmeni Hakan Börü günün anlam ve önemi ile ilgili olarak Cumhuriyeti ayakta tutan yegane kuvvetin milletin kendisi olduğunu, Türk milletinin Cumhuriyeti benimsediğini ve bütün değerlerine sımsıkı sarıldığını vurgulayarak, Cumhuriyetimizin temel hedefinin görevlerini yerine getiren, haklarını kullanabilen, özgüveni gelişmiş, üretken bireyleri topluma kazandırmak olduğunu belirtti. Etkinlik, 23 Nisan konulu belgesel gösterimi ile sona erdi. Seslenis Mayıs 2012 İSKANDİNAV ÜLKELERİNDE BULUNAN CEZA İNFAZ KURUMLARINDAKİ HÜKÜMLÜLERİN EĞİTİMİ-III Tutuklukların Eğitimi Danimarka’da otuzyedi tutukevi bulunmaktadır. Bu tutukevleri içinde en büyüğü 523 kapasitesi ile Kopenhang Tutukevi gelmektedir. Bu tutukevleri dışında üç kapalı ceza infaz kurumunun tutukluların barındırıldığı ayrı bölümleri bulunmaktadır. Kopenhang Tutukevi dışındaki tutukevlerinin yöneticisi emniyet müdürüdür. Kopenhang Tutukevi ise eyalet ceza infaz kurumları gibi yönetilmekte olup yönetiminden müdür ve müdür yardımcısı sorumludur. Bu tutukevindeki okul, eyalet ceza infaz kurumlarında bulunan okul gibi yapılandırılmış olup yerel “yerel yetişkin eğitim merkezi” statüsünde bulunmaktadır. Tutuklular için bilgilere ek olarak, bu merkezlerde kısa süreli hapis cezasına hükümlüler barındırılmakta, diğer hükümlüler eyalet ceza infaz kuruma nakledilmektedir. Tutukevinde kalma süresi birkaç günden birkaç aya kadar değişmektedir. Yaşlı tutuklular için küçük tutukevleri, uygun bir eğitim merkezi olmamaktadır. Bu kapsamda bu tutuklular için eğitim yüz yüze ve tutuklunun odasında verilmektedir. Bu yöntem bazen avantajlı olsa da, odada verilen eğitimin genellikle sınıfın sosyal etkilerinden ve dinamiğinden yoksun olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Yeni hizmete giren tutukevleri daha iyi eğitim yerlerine sahiptir. Büyük tutukevleri kendi öğretmenlerine sahip olup, küçük tutukevleri saat üzerinden hesap edilerek öğretmen çalıştırılmaktadır. Yapılan araştırmada tutukevlerinde bulunan tutukluların eğitime karşı olumlu yönde ilgileri bulunduğu belirlenmiştir. Tutukevinde bulunan tutuklular günün büyük bir bölümünü odalarında geçirmekte olup sadece bir şeye ihtiyaç duyduklarında tutukevi görevliler ile iletişime geçmektedir. Bu nedenle eğitim, tutukluların sosyalleşmeleri için bir olanak sağlamaktadır. Buna ilave olarak eğitim, tutukevi personeli dışında başka kişilerle görüşme imkânı temin etmektedir. Tutukevlerinde bulunan tutuklulara öncelikle temel Danimarka dili ve matematik eğitimi imkânı sağlamaktadır. Bu konulardaki eğitim tutuklulara cezaları- nın infazı sırasında eğitimlerine devam etmeleri konusunda motivasyon sağlamaktadır. Hükümlülerin Eğitimi Danimarka ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlere cezalarının infazı sırasında eğitim verilmektedir. Açık ve kapalı ceza infaz kurumlarındaki eğitim çalışmaları, kurumdaki faaliyetlerden sorumlu müdür danışmanlığında özel eğitim almış eğitimden sorumlu müdür ile eğitim faaliyetlerinden sorumlu müdür yardımcısı tarafından yürütülmektedir. Ceza infaz kurumlarında açılan kurslar ile milli eğitime bağlı okullardaki kursların açılış ve sona erme tarihleri aynıdır. Açık ceza infaz kurumlarında; bulunan hükümlülerin kurum dışında eğitim programlarımına devam edebilmesi için bu “teşviğe” hak kazanması gerekmektedir. Bu “teşvik” genellikle “hapis cezasının son bölümünde” verilmekte olup, bu nedenle açık ceza infaz kurumundaki eğitim hapis cezasının infazının başlarında verilmektedir. Açık ceza infaz kurumlarında kadrolu öğretmenler ve kurum dışında saat karşılığı ücret ödenen öğretmenler görev yapmaktır. Bu eğitim, hükümlünün salıverme tarihi dikkate alınarak yeteneklerine göre şekillendirilmektedir. Diğer bir ifade ile açık ceza infaz kurumlarındaki eğitim rehabilite edici ve kısa kurslardan oluşmakta, kurum içi ve kurum dışı sınavlar “yerel yetişkin eğitim merkezi” ile gerçekleştirilmektedir. Birkaç yıl önce birkaç açık ceza infaz kurumlarında açık ve kapalı salonlar oluşturulmaya başlanmıştır. Bu salonlarda kadrolu öğretmeler görev yapmaktadır. Bu uygulama ile; alkol ve uyuşturucu kullanma riski olamayan ve “açık ceza kurumu dışında eğitime devam etme teşviğini elde edememiş” hükümlüler, bu teşviği elde etmiş hükümlüler ile aynı olanağa sahip olmuşlardır. İnternet üzerinden eğitim; bir çok eğitim programı internet aracılığı ile verilebilmektedir. İnternet üzerinden verilen eğitimde iki konu öne çıkmaktadır. Bunlardan biri; internet, eğitimciler için eğitim sırasında kullandıkları bir araç olmasıdır. Diğeri, ceza infaz kurumu yönetimi için internet kullanımının, kötüye kullanma ve güvenlik açısından risk Vehbi Kadri KAMER Daire Başkanı oluşturmasıdır. 2000 yılında Ceza İnfaz Kurumları ve Denetimli Serbestlik Genel Müdürlüğü yürürlüğe koyduğu bir talimatla açık ceza infaz kurumlarında bulunan eğitim merkezlerinde on line internet kullanımına izin vermiştir. Bu talimatta; internetin eğitim amacı dışında, kötüye kullanımına karşı önlemlere yer verilmiştir. Kapalı ceza infaz kurumlarında; Danimarka’da bir ceza infaz kurumu dışında bütün ceza infaz kurumları 19’uncu yüzyılın sonlarında ve 20’nci yüzyılın başlarında inşa edilmişlerdir. Ceza kurumlarının fiziki yapısı nedeniyle; sınıflar, sınıflarda bulunması gereken teçhizat ve ekipman, görsel eğitim malzemeleri ve grup çalışma odaları standartın altında bulunmaktadır. Bu yüzden ceza infaz kurumu okulları, kurum dışında bulunan Eğitim Bakanlığına bağlı okullar ile aynı seviyede hizmet sunamamaktadır. Yine güvenlik konusu ceza infaz kurumu okullarının işleyişini etkilemekte, ayrıca birçok eğitim programı için gerekli olan internete erişim kısıtlı olması eğitimleri kısıtlamaktadır. Bu açıklamaların dışında Danimarka ceza infaz kurumlarında yetişkin eğitimi konusunda Eğitim Bakanlığına bağlı okullardaki ilk ve orta eğitime eşit son derece kapsamlı çalışmalar yapılmaktadır. Bütün kurslarda Danimarka Dili, matematik ve İngilizce eğitimine önem verilmektedir. Yine kurslar Eğitim Bakanlığı tarafından yürütülen değerlendirme testi ile sonuçlanmaktadır. Bu temel eğitimi tamamlayan hükümlüler çok sayıda lise seviyesinde eğitim ve mesleki eğitim programına devam edebilmektedir. Değerlendirme Ceza İnfaz Kurumları ve Denetimli Serbestlik Genel Müdürlüğü, Adalet Bakanlığı içinde ve Adalet Bakanına bağlı bir kurumdur. Dört bölümden oluşmaktadır. Bunlar; ceza infaz kurumları, yerel ceza infaz kurumları, denetimli serbestlik ve eğitim merkezleridir. 4.500 personel çalışmaktadır. Mükerrerlik oranı ceza infaz kurumlarından salıverilen hükümlülerde % 30, denetimli serbestlik altında kamusal tedbir infaz edilenlerde % 16 ve elektronik izleme kapsamında evde infazda % 25’dir. Ceyhan M Tipi Ceza İnfaz Kurumu Voleybol Turnuvasında şampiyon oldu Ceyhan Kaymakamlığı tarafından düzenlenen Voleybol Turnuvasında, Ceyhan M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu şampiyonluğa ulaştı. Çok sayıda kamu kurum ve kuruluşunun katılımıyla gerçekleşen turnuva heyecanlı ve çekişmeli maçlara sahne oldu. Kupa töreninde konuşan Ceyhan Kaymakamı Gürbüz Karakuş, bu tür etkinliklerin birliktelik ruhunu geliştirdiğini belirterek, sportif, sanatsal ve kültürel açıdan tüm faaliyetlerin devam edeceğini kaydetti. Ceza İnfaz Kurumu Savcısı Hüseyin Gül, Kurum Müdürü Fazlı Bozer, Kurum İkinci Müdürü Bekir Korkmaz, Kurum İkinci Müdürü Rahmetullah Çakmak ve Kurum personeli ile ailelerinin katıldığı kupa töreninde büyük bir coşku yaşandı. Sayfa 3 Kutlu Doğum Haftasında ödüllü bilgi yarışması Kutlu Doğum Haftası, ceza infaz kurumlarında düzenlenen çeşitli etkinliklerle kutlandı. Peygamberimizin hayatını konu alan konferansların yanı sıra ilahi ve mevlidden oluşan etkinlikler gerçekleştirildi. Şanlıurfa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda da Kutlu Doğum Haftası Kutlamaları münasebetiyle hükümlü tutuklulara Peygamber Efendimizin hayatına dikkat çekmek, Efendimizin hayatı ve yaşamı hakkında kitap okumayı teşvik etmek amacıyla Şanlıurfa İl Müftülüğü iş birliği ile “Peygamber Efendimizin Hayatı(Siyer-i Nebi)” konulu bloklar-koğuşlar arası ödüllü bilgi yarışması düzenlendi. Yarışmaya hükümlü/tutuklular yoğun ilgi gösterdi. Yarışmaya duyuru sonucunda yarışmacı olarak katılacak olan hükümlü/tutuklulara Peygamber Efendimizin Hayatını anlatan Bir Kitap hediye edildi. Yarışma yarı final ve final olmak üzere iki aşamada gerçekleştirildi. Yarışmaya Şanlıurfa İl Müftü Yardımcısı Mustafa Erdem, Kurum Müdürü Akif Bakal, Kurum İkinci Müdürü Mehmet Tiryaki, Şanlıurfa İl Müftülüğü Vaizleri, Müslüm Çiftçi, Mehmet Taşdelen, Kurum Sosyal Hizmet Uzmanı Aşir Kayabaşı, Kurum Öğretmenleri Hikmet Demir, Habib Toprakcı, Kurum Psikologu Oğuzhan Gökçe, kurum personeli ile 45 hükümlü ve tutuklu katıldı. Yarışma sonunda dereceye girenlere para ödülü ve kitap setleri verildi. Yarışmada; birinciye 300 TL, ikinciye 250 TL, üçüncüye 150 TL olmak üzere toplam 700 TL para ödülü ve kitap setleri hediye edildi. Bolvadin C Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda da hükümlüler ödüllendirildi Peygamber Efendimize olan sevgiyi, ona olan sadakati göstermek ve Peygamber Efendimizin hayatını hem okumak ve hem okutmak için Ödüllü Siyer-i Nebi Bilgi Yarışması Final Sınavı, Bolvadin C Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda barındırılan hükümlü ve tutukluların yoğun katılımlı ile yapıldı. Programa Cumhuriyet Başsavcısı İlyas Yavuz, Bolvadin Müftüsü Hüseyin Erdoğan, Kurum personeli ile hükümlü ve tutuklular katıldı. Ödüllü Siyer-i Nebi Bilgi Yarışması iki aşamalı olarak gerçekleştirildi. 1. aşamada 39 hükümlü ve tutukludan ön eleme yarışmasında 21 yarışmacı sınav heyecanı yaşadı. Yarışmanın ikinci aşamasında ise finale kalan 8 hükümlü tutuklu sınavda ter döktü. Bu kategorilerde yarışmacılar, Diyanet İşleri Başkanlığının yayınlarından olan Din İşleri Yüksek Kurulu Eski Üyesi İrfan Yücel’ in yazdığı “Peygamberimizin Hayatı” adlı eserden sorumlu tutuldu. Yarışmada ilk üçe giren hükümlü tutuklulara çeyrek altın, para ve kitap seti, dereceye girsin veya girmesin katılan tüm hükümlü ve tutuklulara para ve kitap seti ödülleri protokol üyeleri tarafından dağıtıldı. Seslenis Sayfa 4 SORULARA CEVAPLAR (5) Yararlı olacağı düşüncesiyle soruların cevaplandırılmasına devam edilmektedir. 1-Disiplin Cezalarının Açık Görüşlere Etkisi 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 43 üncü maddesinde belirtilen “ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma” cezasının uygulanması halinde, resmî ve yetkili merciler ile avukatlar ve yasal temsilcilerle yapılacak görüşmeler dışında kalan tüm kapalı ve açık görüşlerin engelleneceği, idareler ile hükümlü ve tutuklular tarafından bilinmektedir Ancak; Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkında Yönetmelik’in “Ziyaret edebilecek kişiler” başlıklı 14 üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki; “Kınama cezası dışında disiplin cezası almış ve bu cezası kaldırılmamış hükümlü ve tutuklular açık görüşten faydalanamaz. Koşullarının uyması durumunda kapalı görüş hakkı saklıdır.” hükmünün, bazı tartışmaları beraberinde getirdiği görülmektedir. Bu düzenlemeyi dikkate aldığımızda, sadece açık görüşlerin yapılmasına bir kısıtlama getirildiği anlaşılmakta, bu kısıtlama ile açık görüşler engellendiği için, bu durumdaki hükümlü ve tutukluların yapamadıkları açık görüşlerinin yerine, kapalı görüş yapmalarında bir sakınca bulunmadığı değerlendirilmekte olduğundan, uygulamanın kapalı görüş hakkı korunarak yerine getirilmesinde yarar bulunmaktadır. 2-Hükümlü ve Tutuklu Mevcudunun Belirlenmesi Ceza infaz kurumlarındaki güvenliğin tesisi, hükümlü ve tutukluların sağlık durumlarının tespiti, can güvenliklerinin sağlanması için kurumlarda bulunan hükümlü ve tutuklu mevcudunun belirlenmesinin ne kadar önem arzettiği tüm çalışanlarımız tarafından bilinmektedir. Bu konuyla ilgili düzenlemeler, Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük’ün 22 nci maddesinin 6 ncı fıkrasının ( a ) bendi ile 46 ncı maddesinin 6 ila 9 uncu fıkralarında aşağıdaki şekilde yapılmıştır. “Güvenlik ve gözetim servisi MADDE 22 – a) Sayım; 1. Müdürü bulunan ve vardiya sistemi uygulanan kurumlarda, sabah ve akşam sayımları, nöbetçi ikinci müdürün başkanlığında, sorumlu infaz ve koruma başmemuru, vardiya infaz ve koruma başmemurları ile infaz ve koruma memurları tarafından yerine getirilir. Gece sayımları, nöbetçi ikinci müdürün başkanlığında, bulunmaması hâlinde, bu konuda görevlendirilen infaz koruma başmemuru başkanlığında, vardiya infaz ve koruma başmemurları tarafından yapılır. Sayımlarda nöbetçi infaz ve koruma memurları da hazır bulunur. 2. Müdürü bulunmayan kurumlarda yapılan sabah, akşam ve gece sayımları, sorumlu infaz ve koruma başmemuru veya görevlendirilen infaz koruma başmemuru başkanlığında, vardiya infaz ve koruma başmemurları ve nöbetçi infaz ve koruma memurları tarafından yerine getirilir. 3. Sayım sırasında mevcudun tam olup olmadığı kontrol edilir ve sayım defteri sayıma katılan görevliler tarafından isim yazılarak imzalanır.”. “Arama, güvenlik tatbikatı ve sayım MADDE 46 – (6) Sayımlar, Tüzüğün 22 nci maddesinde belirtilen görevliler tarafından, dörtlü vardiya hizmetinin uygulandığı kurumlarda sabah, akşam ve gece olmak üzere günde üç kez, diğer vardiya hizmetlerinin uygulandığı kurumlarda ise her vardiya değişiminde yapılır. (7) İdare tarafından uygun görülmesi durumunda, her zaman sayım yapılabilir. Olağanüstü durumlarda, kurum en üst amirinin talebi, Cumhuriyet başsavcısının oluru ile dış güvenlik görevlileri sayımlara katılabilir. (8) Sayımlar, yatma plânları da göz önünde bulundurularak odalarda yapılır. Sayımın yapılış şekli, kurum güvenliğini tehlikeye düşürmeyecek biçimde odada bulunan hükümlülerin sayısı dikkate alınarak idare tarafından belirlenir. (9) Arama ve sayımlar sırasında insan onuruna saygı esastır.”. Yukarıdaki düzenlemeleri esas aldığımızda, kurum ve kişi güvenliğinin sağlanması için sayımların en ciddi biçimde yerine getirilmesinde zorunluluk olduğu anlaşılmaktadır. Ancak; Bu görevin icrası sırasında görev alan persone- Yusuf Kenan ÇAĞLAR Kontrolörler Kurulu Başkanı lin, Tüzük’ün 46 ncı maddesinin 9 uncu fıkrasında vurgulanan “Arama ve sayımlar sırasında insan onuruna saygı esastır.” hükmünü mutlaka dikkate alması ve buna uygun bir usul ortaya koyması gerekmektedir. Bu nedenle; Sayımlar sırasında, mevzuat hükümlerine bağlı kalmak şartıyla, sayımın doğru ve güvenli bir şekilde yapılması için gerekli tedbirlerin alınması sırasında, hükümlü ve tutukluların taciz edilmemesine ve karşılıklı bir anlayışla sayımların yapılmasına azami özen gösterilmelidir. 3- Disiplin İşlemleri ve Cezalarında Dikkate Alınması Gereken Husular Ceza infaz kurumlarındaki hükümlü ve tutuklularla ilgili disiplin işlemleri ve disiplin cezaları 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 37 ila 52 nci maddelerinde ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Kanun hükümlerini esas aldığımızda, disiplin işlemlerinin nasıl yapılacağının “disiplin soruşturması” başlıklı 47 nci maddesinde belirlendiği görülmektedir. Buna göre; a) Uyarma, b) Kınama, c) Bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma, cezalarının, kurumun en üst amiri tarafından verilip uygulanacağı belirtilirken, a) Ücret karşılığı çalışılan işten yoksun bırakma, b) Haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun bırakma veya kısıtlama, c) Ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma, d) Hücreye koyma, cezalarının ise kurum en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturulmasına müteakip disiplin kurulunca verileceği hüküm altına alınmıştır. 5275 sayılı Kanun’un 47 nci maddesinin birinci ve ikinci fıkrasındaki; “Uyarma, kınama ve bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezaları kurumun en üst amiri tarafından verilir ve uygulanır. Hükümlülerin diğer disiplin cezalarını gerektiren eylemlerinin öğrenilmesinden itibaren derhâl ve en geç iki gün içinde kurum en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanır.” Hükmünü dikkate aldığımızda, birinci fıkrada sayılan disiplin cezaları için soruşturma yapılmasına gerek bulunmazken, ikinci fıkrada yer alan “diğer disiplin cezaları” ifadesinden; “ücret karşılığı çalışılan işten yoksun bırakma”, “haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun bırakma veya kısıtlama”, “ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma” ile “hücreye koyma” cezaları için eylemlerin öğrenilmesinden itibaren derhâl ve en geç iki gün içinde kurum en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanacağı ve en geç yedi gün içerisinde tamamlanarak düzenlenen rapor ve eklerinin disiplin kuruluna sunulacağı ve soruşturma süresinin infaz hâkiminin yazılı onayı ile yedi güne kadar uzatılabileceği anlaşılmaktadır. Burada bir konuya özellikle dikkat çekilmesinde yarar görülmektedir. Hangi disiplin cezası verilecek olursa olsun, soruşturma yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın “savunma alınmadan disiplin cezası verilemez” ilkesine kesinlikle uyulmalı ve üç gün içinde savunmalarını vermeleri, aksi hâlde bu haklarından vazgeçmiş sayılacakları kendilerine yazılı olarak bildirilmelidir. Her türlü disiplin cezasına karşı itiraz edilmesi mümkün olduğundan, kararların tebliğinde itiraz yolları ve süreleri de bildirilmeli ve itirazlar en geç üç gün içinde ilgili infaz hâkimliklerine gönderilmelidir. Disiplin cezalarının en önemli etkisinin, koşullu salıvermeyle ilgili olduğu unutulmayarak, disiplin cezalarının tamamı infaz edilip, 5275 sayılı Kanun’un 48 inci maddesinin dördüncü fıkrasındaki süreler sonunda kaldırılmadıkça koşullu salıverilme işlemi yapılmamalı, ancak bu süre hak ederek salıverme tarihini de geçmemelidir. Çocuklar hakkında verilen disiplin cezalarının kaldırılmasıyla ilgili sürelerin ise 5275 sayılı Kanun’un 48 inci maddesinin beşinci fıkrasında gösterildiği, ancak; yetişkinlerden farklı olarak, çocuklar için uygulanan disiplin cezalarının infazına müteakip, geçmesi gereken süre koşulu aranmaksızın her zaman kaldırılabileceği de unutulmamalıdır. Mayıs 2012 Çorum L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Hitit Üniversitesiyle iş birliği projesi başlattı C orum L Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumunca, hükümlü ve tutukluların topluma yeniden kazandırılması amacıyla Hitit Üniversitesi ile “Cezaevi Eğitsel, Sosyal Gelişim Projesi” başlatıldı. Başkanlığı Çorum Cumhuriyet Başsavcısı Bayram Eray ve Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Alkan’ın, koordinatörlüğünü Cumhuriyet Savcısı Hasan Dönmez ve Hitit Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Osman Eğri’nin yürüttüğü projenin amaçları arasında şunlar bulunuyor: • Çorum L Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumunda bulunan tutuklu ve hükümlülere psikolojik destek sağlayarak sosyal, kültürel ve sanatsal etkinlikler yoluyla onların rehabilitasyon ve topluma kazandırılma süreçlerine destek almak, • Hükümlü ve tutukluların doğru davranış tutum ve alışkanlıkları benimseyerek, yeniden suç işlemelerini önleyecek ahlâki değerleri ve bilgi birikimini kazanmalarını sağlamak, • Kurum hayatını normal hayata yaklaştırarak, Kurumda ve salıverilme sonrasında kullanabilecekleri bilgileri edinmelerini, dolayısı ile topluma yeniden uyumlarını kolaylaştırmak, • Tutuklu ve hükümlülerin kendilerini ifade etmelerine ve geliştirmelerine büyük katkı sağlayacak olan, problem çözme becerileri, etkili iletişim yolları, zamanı verimli kullanma, insan hakları ve başkalarının haklarına saygı, sağlıklı yaşam ve zararlı alışkanlıkların etkileri gibi önemli konularda yetişmelerine destek olmak, iyimserlik duygularını güçlendirmek, • Hükümlü ve tutukluların hayatla bağlarını güçlendirmek, onları olaylara karşı dayanıklı, sabırlı ve hoşgörülü bireyler haline getirmek, • Ceza İnfaz Kurumu ile Çorum Hitit Üniversitesi öğretim üyelerini ve öğrencilerini bir araya getirmek ve bilgi birikimlerinden istifade etmek, • Kurumlar arasında karşılıklı dayanışma ve iş birliğini sürdürülebilir bir şekilde sağlamak, • Kurumun bulunduğu şehrin üniversitesiyle bütünleşerek toplumsal dayanışmanın gelişmesini sağlamak, • Kurum personelinin kişisel ve kültürel gelişimi ile stresle mücadelesine destek sağlamak. Hitit Üniversitesi öğrencilerinin sosyal kültürel, bilimsel, sanatsal ve sportif alanlarda faaliyet göstermek amacıyla kurduğu ve kuracağı öğrenci toplulukları ile Üniversitenin ilgili birimleri ve bu birimlerin öğretim görevlileri ile sağlık personelince yürütülecek proje, Çorum L Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumundaki tutuklu ve hükümlüler ile Ceza İnfaz Kurumu çalışanlarını kapsıyor. Projenin 2012 yılı sonunda tamamlanması hedefleniyor. Kurumda, tutuklu ve hükümlülere yönelik yapılacak çalışmaların başlıklarından bazıları şöyle: • Başkalarının haklarına saygı, • Zararlı alışkanlıklar, • Mesnevi okumaları, • Kadın ve çocuk hakları, • Sağlıklı yasama ve erken tanı, • Kadının toplumdaki yeri, • Kitap okuma ve önemi. ARAMIZDAN AYRILANLAR ADI VE SOYADI UNVANI KURUMU VEFAT TARİHİ İbrahim Halil AVŞAR İKM Şanlıurfa E Tipi 03.04.2012 Telat ÖZER İKBM Artvin (Kapatılan) KCİK 08/04/2012 EMEKLİ OLANLAR ADI VE SOYADI UNVANI KURUMU EM. DURUMU TARİHİ EKREM MUSTAFA KINACI İKM ÇANAKKALE E TİPİ KCİK İSTEĞİ ÜZERİNE 04/04/2012 HALİL KOÇAK İKM ISPARTA E TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE 04/04/2012 MEHMET YİĞİT İKM MERSİN E TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE 04/04/2012 CENGİZ ŞAHİN İKM ALANYA L TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE 09/04/2012 SELAHATTİN UYANIK TEKN.YRD. ZİLE M TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE 12/04/2012 HÜSEYİN KÖLE ÖĞRETMEN ÜNYE M TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE 12/04/2012 MUAMMER YILDIRIM İKM DENİZLİ D TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE 12/04/2012 İHSAN ALKAN KATİP BİSMİL K2 TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE 12/04/2012 GÜRSEL YILMAZ İKM ANTALYA E TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE 12/04/2012 SÜLEYMAN KARA İKM İSKENDERUN M TİPİ KCİK İSTEĞİ ÜZERİNE 12/04/2012 ALİ SÖNMEZ İKBM SİVAS E TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE 20/04/2012 NURETTİN NAZLIAY İKM DELİCE K1 TİPİ KAPALI CİK MALULEN 20/04/2012 HASAN HÜSEYİN ÇETİN İKM ANKARA 1 NOLU F TİPİ İSTEĞİ ÜZERİNE 20/04/2012 MUZAFFER ALGIN İKM RİZE L TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE 26/04/2012 BAHATTİN KOŞAR İKM KOCAELİ C TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE 26/04/2012 HALİL AYKUT İKM GÜMÜŞHANE E TİPİ KCİK İSTEĞİ ÜZERİNE 27/04/2012 MUSTAFA AVCI VEZNEDAR İZMİR KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE 27/04/2012 MUSA AVAN İKBM OSMANİYE T TİPİ KCİK İSTEĞİ ÜZERİNE 27/04/2012 BAHATTİN GÜMÜŞ İKM DÜZCE B TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE 27/04/2012 YÜCEL AHMET DEMİRCİ İKM İSKENDERUN M TİPİ KCİK İSTEĞİ ÜZERİNE 27/04/2012 Mayıs 2012 Seslenis Sayfa 5 Ceza İnfaz Kurumları Arası Badminton Şampiyonasının 5’incisi yapıldı B u yıl beşincisi düzenlenen “Ceza İnfaz Kurumları Badminton Şampiyonası” Ankara 2 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda yapıldı. Kurumun spor salonunda gerçekleştirilen şampiyona, 16 Mayıs 2012 tarihindeki açılış töreni başladı. Şampiyonaya Ülkemizdeki 26 ceza infaz kurumundan 130 hükümlü sporcu ile 38 badminton antrenörü personel katıldı. Şampiyonanın açılışına Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk, Genel Müdür Yardımcıları Cevat Gül ve Ali Yıldız ile Daire Vehbi Kadri Kamer, Ankara Cumhuriyet Savcısı Mustafa Sefa Özgelen, Badminton Federasyonu Başkanı Murat Özmekik, Badminton Federasyonu Genel Sekreteri İsa Ayan, Ceza İnfaz Kurumları Tabur Komutanı Gökhan Ergüven, Sincan F Tipi Hastanesi Başhekimi Murat Dağdemir, Sincan F Tipi Hastanesi Müdürü Atıf Sağlam, Sincan Acık Ceza İnfaz Kurumu Müdürü İsmail Olcar, Ankara 1 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Orhan Toyğar, Ankara Çocuk ve Gençlik Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Necmi Acun, Ankara Kadın Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Kadir Avara, Ankara 2 Nolu F Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü İsmail Gül ve basın mensupları katıldı. Şampiyonanın açılışında konuşan Ankara 2 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü İbrahim Yücesoy, 5. Badminton Şampiyonasına ev sahipliği yaptıklarından onur duyduklarını ve ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlü ve tutukluların toplumla uyumlarında birinci önceliğinin eğitim ve öğretim olduğunu, bunun yanı sıra kişilere değerli olduğunu hissettirmek ve her zaman için bir şeyler yapılabilecekleri ortamlar yaratmak anlamında sosyal-kültürel faaliyetlerin önemli bir yeri olduğunu belirtti. Yücesoy, “Badminton Federasyonu ve CTE Genel Müdürlüğü iş birliğinde düzenlenen Badminton Şampiyonasına bu güne kadar 560 hükümlü sporcu iştirak etti ve 160 personel antrenör olarak katıldı. Bundan sonraki şampiyonaların da yine aynı coşku ile yapılmasını ve emeği gecen başta Genel Müdürümüz Sayın Mustafa Onuk olmak üzere Badminton Federasyonuna, antrenörlerimize ve sporcularımıza başarılar dilerim.” dedi. ŞAMPİYONANIN İLKİ 2007 YILINDA YAPILDI Badminton Federasyonu Başkanı Murat Özmekik ise Badminton Federasyonu olarak 2006 yılında başlatılan çalışmalar kapsamında, ceza infaz kurumlarında badminton sporu ile ilgili olarak çalışmalar için bir protokol yaptıklarını belirterek, Kahramanmaraş ve Erzurum’da, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğüne bağlı Eğitim Merkezlerinde eğitimlere başladıklarını belirtti. Özmekik, bu eğitimlerle yaklaşık 400 infaz ve koruma memurunu badminton ant- renörü yaptıklarını, ardından 2007 yılından itibaren başlatılan Badminton Şampiyonasının bu sene 5’incisini yaptıklarını ve bu dönemlerde Badminton Federasyonu Başkan Vekili Ramazan Varol aracılığı ile kişisel gelişim alanında konferanslar düzenlediklerini söyledi. PROJENİN AMACI BİR İNSANI KAZANARAK, BÜTÜN İNSANLARI KAZANMAK Özmekik, şöyle devam etti: “Bu projeye başlarken bir sloganımız vardı. ‘Bir barış tohumu ektik, barış tohumu büyüyecek barış fidanları olacak, barış fidanları büyüyecek barış ağaçları olacak, barış ağaçları barış ormanları olacak’ diye. Yine bu projenin özü bir insanın kazanılmasının bütün insanların kazanılması gibi değerli olacağı düşüncesidir. Ben bu projenin devam ettirilmesinde katkılarını esirgemeyen Genel Müdürümüz Mustafa Onuk’a, Genel Müdür Yardımcılarımız Cevat Gül ve Ali Yıldız’a, Daire Başkanımız Vehbi Kadri Kamer’e ve daha önceki Genel Müdürlerimize özellikle teşekkür ediyorum. Kendilerinden bundan sonraki yıllarda da desteklerini esirgememelerini diliyorum.” ONUK: CEZA İNFAZ KURUMLARINA KATKI YAPAN HERKESİN YANINDA OLURUZ Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk, böyle bir sportif faaliyetin bir ceza infaz kurumunda gerçekleştirilmesinden gurur duyduklarını belirtilerek, ceza infaz kurumlarına her kim bir katkı yapmak istiyorsa onun yanında olduklarını belirtti. Onuk, şöyle konuştu: “Biz ceza infaz kurumlarında kalan arkadaşları bir misafir olarak görüyoruz. Onlar bir şekilde ceza infaz kurumlarına gelmişler ve belli bir süreleri var; bu süreleri tamamladıktan sonra tekrar ailelerine kavuşacaklardır. Bütün iyileştirme faaliyetlerinde ve topluma kazandırma faaliyetlerinde biz arkadaşlarımız için neler yapabiliriz düşüncesindeyiz. Ceza infaz kurumlarının yapılarına, yaş gruplarına göre değişik eğitim ve öğretim faaliyetleri başarı ile uygulanmaktadır. Bu sportif faaliyetin de, gerçekte iyileştirme faaliyeti olarak algılanması gerekir. Faaliyete katılan arkadaşlarımızın da çok istekli olmaları gerekmektedir. Ben bu salonda gerçekten istekli bir sporcu topluluğu görüyorum. Bu tür faaliyetlerin önümüzdeki yıllarda bu alanda ve değişik alanlarda artarak devam etmesinin önemli olduğuna kesinlikle inanıyorum.” Genel Müdür Onuk, konuşmasının sonunda, Badminton Federasyonuna teşekkürlerini sunarken, sporculara da başarılar diledi. Daha sonra Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk ile Badminton Federasyonu Başkanı Murat Öz- mekik arasında temsili bir müsabaka yapıldı. Şampiyonanın ikinci gününde, 17 mayıs 2012 tarihinde, takımlar arasında grup maçları yapıldı. Çekişmeli geçen maçların sonunda gruplardan çıkan takımlar belli oldu. 18 Mayıs 2012 tarihinde ise Şampiyonasının yarı final ve final maçları yapıldı. Final karşılaşmasında büyük heyecan yaşandı. Son şampiyon Malatya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu şampiyonluğu başka takıma bırakmayarak finalde Kastamonu E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu yenerek şampiyonluğa ulaştı. TAKIM ANTRENÖRLERİNE PLÂKET Kupa ve madalya töreni öncesinde, Badminton Federasyonu Başkanı Murat Özmekik ve Eğitim Dairesi Başkanı Vehbi Kadri Kamer, Ankara 2 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü İbrahim Yücesoy ve Ankara 2 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Eğitimden Sorumlu İkinci Müdürü Bünyamin Çakır’a şükranlarını sunmak üzere plaket verdi. Daha sonra Badminton Federasyonu Başkanı Murat Özmekik, şampiyonaya katılan takımların antrenörlerine birer plaket verdi. Plâket töreninde Eğitim Dairesi Başkanı Vehbi Kadri Kamer de Badminton Federasyonu Başkanı Murat Özmekik’e destek ve hizmetleri için plâket ile hükümlüler tarafından yapılan yağlı boya resim hediye etti. Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünde bulunan kurum müdürleri de takım antrenörlerine şampiyonaya katılımlarından dolayı birer plaket verdiler. Ayrıca Çocuk ve Gençlik Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Necmi Acun, Badminton federasyonu Başkanı Murat Özmekik’e kendi Kurumundaki çocuk ve gençlerin badminton şampiyonasına hazırlaması için antrenör ve malzeme desteğinde bulunmasından dolayı teşekkürlerini sunarak, plâket verdi. KUPALAR SAHİPLERİNE VERİLDİ Şampiyonada üçüncülüğü birlikte paylaşan Erzurum E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ve İzmir 2 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu takım ve sporcularına kupa, madalya ve hediyeleri Ankara 2 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü İbrahim Yücesoy ve Sincan Acık Ceza İnfaz Kurumu Müdürü İsmail Olcar verdi. İkinci olan Kastamonu E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu takımına madalya, kupa ve hediyelerini Badminton Federasyonu Başkanı Murat Özmekik verdi. Birinciliği elde eden Malatya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu takımına madalya, kupa ve hediyeleri Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer tarafından verildi. Seslenis Sayfa 6 A Mayıs 2012 Şaşmaz Sosyal Tesislerinde restaurant açılışı nkara Açık Ceza İnfaz Kurumunun, piknik alanı ve sosyal tesisleri yeniden düzenlenerek 3 Mayıs 2012 tarihinde hizmete açıldı. 2012 yılı başında hizmete ara verilen piknik alanı ve kır bahçesi olarak adlandırılan sosyal tesisler, konuklara daha iyi bir hizmet sunabilmek için yeniden düzenlendi. Adalet Bakanlığı, Ankara Adliyesi ve ceza infaz kurumları personeli ve ailelerinin hafta içi, hafta sonları ve akşamları daha sağlıklı, güvenli ve nezih bir ortamda hizmet almaları için yoğun bir çalışma gerçekleştirildi. Bu çerçevede piknik alanı, gezi yolları yeniden düzenlendi. Yeşil alanlar yeniden çimlendirildi. Yol boyu ve tüm alanda düzenleme yapılıp, çiçek dikilirken, kamelya sayısı artırıldı. Öğrencilerden hükümlülere kitap desteği Afyonkarahisar Açık Ceza İnfaz Kurumu Eğitim Birimi tarafından Kurum kütüphanesini zenginleştirmek amacıyla kitap toplama kampanyası başlatıldı. Bu haberi duyan Kazım Özer İlköğretim Okulu Sınıf Öğretmeni Özcan Çalışkan’ın telkinleriyle kampanyaya destek veren öğrenciler, okullarında topladıkları kitapları, hükümlülere verilmek üzere Kurumun Eğitim Birimine teslim etti. Afyonkarahisar Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Muzaffer Avcı, öğrencilerin topladıkları yaklaşık 250 kitapla kampanyaya destek vermelerinden dolayı Kazım Özer İlköğretim Okulu Öğretmeni Özcan Çalışkan’a ve öğrencilerine teşekkür etti. Bütün bunlara ilave olarak, piknik alanı içinde bulunan sosyal tesislerde dağınık haldeki hizmet birimleri bir araya getirilmek üzere, yetersiz kalan binalar yıkılarak yeniden ve daha geniş bir hizmet binası inşa edildi. Yeniden inşa edilen binada fırın, mutfak, gıda hazırlanmasında kullanılan ocaklar, depolar, malzemeler yenilendi. Ayrıca bu binada (200) kişilik bir büyük salon ve protokole için (50) kişilik ayrı bir salon oluşturuldu. Her iki salonun yanlarında üstü kapalı, yanları açık hizmet alanları oluşturuldu. Erkek ve kadın misafirler için ayrı ayrı mescit yapıldı. Lavabo ve WC sayısı artırılarak, yenilendi. 3 Mayıs 2012 tarihinde Adalet Bakanlığı Müste- şarı Birol Erdem tarafından yeni hizmet binası törenle açıldı. Açılış törenine Müsteşar Yardımcıları Kenan Özdemir ve Mustafa Erol, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk, Genel Müdür Yardımcıları Selami Candemir, Erhan Polat, Burhanettin Eser ve Ali Yıldız, İşyurtları Kurumu Daire Başkanı Talat Akbaş ve diğer birim başkanları, Kontrolörler Kurulu Başkanı Yusuf Kenan Çağlar ile başkontrolör ve kontrolörler, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü birimlerinin şube müdürleri ve personelinden oluşan 300’den fazla misafir katıldı. Tesislerin açılışından sonra, Kurum Müdürü Ali Turan Karadağ yönetimindeki inşaat çalışmaları sırasında üstün başarı ve hizmetleriyle takdir toplayan 10 hükümlüye Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk tarafından çeşitli hediyeler verildi. Daha sonra inşaat süresince mesai kavramı tanımaksızın fedakarane çalışan başta İnşaat Mühendisi Abdurrahim Başaran ile İnfaz ve Koruma Başmemuru Ramazan Danacı olmak üzere 7 personele İşyurtları Kurumu Daire Başkanı Talat Akbaş tarafından plaket verildi. Hediye ve plaket töreninin ardından Kurum Müdürü Ali Turan Karadağ’a Türkiye’nin Merkezi Ankara’ya böyle güzide bir sosyal tesis kazandırdığı için açılışa katılan protokol tarafından ayrı ayrı teşekkür edildi. Ayrıca görüşlerini ifade eden Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü ve diğer kurum ve birimlerin personeli takdirlerini ifade ettiler. Hediye ve plaket dağılımı ile misafirlere verilen yemekten sonra tüm kurum amirleri ve personel, Kurum personeli Yakup Evren’in sazı eşliğinde, Türk Halk Müziği Sanatçısı Fadile Hazal Yalçın’ın verdiği konserle gönüllerince eğlendiler. Genel Müdür Onuk, Sakarya L Tipi Ceza infaz Kurumunda incelemelerde bulundu Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk, Eğitimden Sorumlu Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer, 07.05.2012 tarihinde, Sakarya L Tipi Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret etti. Kurumda incelemelerde bulunduktan sonra personelle bir araya gelen Genel Müdür Onuk, kurumlarda eğitim çalışmalarına büyük önem verildiğini, bu kapsamda hükümlü ve tutuklulara okuma yazma öğretiminden yüksek öğretime kadar çeşitli eğitim imkanları sunulduğunu, Kamu Personeli Seçme Sınavından Üniversitelerarası Dil Sınavına kadar bütün sınavlardan yararlanabilmesinin mümkün olduğunu ifade ederek, hükümlü ve tutukluların salıverildiklerinde topluma kazandırılmasına eğitimin ayrı bir önemi olduğunu ifade etti. Sakarya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret eden Genel Müdür Mustafa Onuk, personelle bir araya gelerek, onların sorunlarını dinledi ve bu konudaki görüşlerini paylaştı. Mayıs 2012 Seslenis Sayfa 7 Adalet Bakanı Ergin: ‘Sinop Açık Ceza İnfaz Kurumu 2013 yılında hizmete açılacak’ ADALET Bakanı Sadullah Ergin, Sinop' ta Açık Ceza İnfaz Kurumu yapımı çalışmalarında sona gelindiğini belirterek, 250 hükümlü kapasiteli ve 2000 m2’si kapalı olmak üzere toplam 30 bin m2’lik alana sahip Açık Ceza İnfaz Kurumunun mayıs ayı içinde ihalesinin yapılacağını ve 2013 yılı içinde hizmete açılmasının planlandığını söyledi. A dalet Bakanı Sadullah Ergin, Sinop E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret ederek, incelemelerde bulundu. Bakan Ergin’e, 29 Nisan 2012 tarihindeki incelemeleri sırasında TBMM Adalet Komisyonu Başkan Vekili Kastamonu Milletvekili Hakkı Köylü, Sinop Milletvekili Mehmet Ersoy, Sinop Valisi Dr Ahmet Cengiz, Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Burhanettin Eser, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Erhan Polat, İşyurtları Daire Başkanı Talat Akbaş eşlik etti. Bakan Ergin’i, Ceza İnfaz Kurumuna gelişinde Sinop Cumhuriyet Başsavcısı Osman Erduran, Cumhuriyet Savcısı Murat Alagöz, Kurum Müdürü Özer Duman, Kurum ikinci müdürleri, ile Kurum personeli kapıda karşıladı. Kurumun toplantı salonunda yapılan toplantıda; Bakan Ergin ve beraberindeki heyete 2011 ve 2012 yıllarında Kurumun fiziki yapısı ile ilgili yapılan tadilat ve yenileme çalışmaları ve Kurumun işleyişi ile ilgili sunum yapılarak, bilgi verildi. Yenileme çalışmaları kısa bir süre önce tamamlanan ve tamamen Kurumun kendi imkanları ile yapılan açık futbol halı sahasını ve kondisyon aletlerinin bulunduğu bölümü gezen Bakan Ergin, daha sonra 11’i kadın olmak üzere toplam 250 tutuklu ve hükümlünün çalıştığı tekstil atölyesinde incelemelerde bulundu. Cumhuriyet Başsavcısı Osman Erduran ve Kurum Müdürü Özer Duman'dan tekstil atölyesinde yapılan çalışmalar hakkında bilgi alan Bakan Ergin, burada çalışan hükümlülerle bir süre sohbet etti ve onların sorunlarını dinledi. Sinop'ta Açık Ceza İnfaz Kurumu yapılması çalışmalarında sona gelindiğini belirterek, Mayıs ayı içinde ihalesi yapılacak Açık Ceza İnfaz Kurumunu 250 hükümlü kapasiteli olarak, 2000 m2’sinin kapalı olmak üzere toplam 30.000 m2’lik alan üzerine kurulacağını ve 2013 yılı içinde hizmete açılmasının planlandığını ifade etti. Ziyaretin sonunda anı defterine düşüncelerini yazan Bakan Ergin, Sinop E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunun 2 yıl içinde yapılan yenileme ve tadilat çalışmaları ile fiziki yapısının modern bir görünüm kazandığını belirterek, tekstil atölyeleri çalışmaları, eğitim ve iyileştirme faaliyetlerinin hükümlü ve tutukluları tahliye sonrası hayata alışmaları ve uyum sağlamaları açısından son derece önemli olduğunu belirtti. Bu ve benzeri çalışmaların artarak devam etmesi temennisinde bulunan Bakan Ergin emeği geçenlere teşekkür etti. ‘Anneler Günü’ etkinliklerle kutlandı Denizli D Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, Anneler Günü dolayısıyla müzik ve eğlence programı düzenlendi. Programa Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Çakar, Honaz Cumhuriyet Savcıları Ümit Murat Ülker ve Umut Güneş, Kurum Müdürü V. Hasan Savaşçı, Eğitimden Sorumlu 2. Müdür İsmail Aydın, İkinci Müdürler Fazıl Demirel ve Vedat Bülbül, İdare Memuru Erol Kaçar, Denizli Berberler Odası Başkanı İdris Ağılönü, Denizli Pamukkale Halk Oyunları (PAHOY) Derneği Başkanı Deniz Semerci katıldı. Program; Kurumda, Öğretmen Serdar ÖZ tarafından açılan Temel Bağlama Kursuna katılan hükümlü ve tutukluların müzik dinletisi ile başladı. Kurum Öğretmeni Halime Başaran tarafından hazırlanan ve 9 kadın hükümlü ve tutukludan oluşan ekibin halk oyunları gösterileri izleyicilerden tam not aldı. Kurum Teknisyeni Duygu Apaydın ve hükümlü Faruk Akkor tarafından sahnelenen "Hazır mısın?" adlı skeç gösterisi ve Pamukkale Halk Oyunları Derneği (PAHOY) oyuncularının zeybek gösterileri ilgiyle izlenirken, Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Çakar, annesine yazdığı şiiriyle programa ayrı bir renk kattı ve büyük alkış topladı. Ardından, Kurumda, Türkiye İş Kurumu Denizli İl Müdürlüğü ve Denizli Halk Eğitim Merkezi ve A.S.O. Müdürlüğü iş birliği ile açılan Güzellik ve Saç Bakım Hizmetleri Alanı-Saç Yapımı ve Bakımı Modül Programına katılan ve belge almaya hak kazanan 11 kadın hükümlü ve tutukluya belgeleri verilirken, Kurumun erkek berber salonun yenileyen Berberler Odası Başkanı İdris Ağılönü'ne desteklerinden dolayı Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Çakar tarafından teşekkür edildi. Program, Denizli Belediyesi Konservatuvarı müzisyenleri Özgür Dağcı ve Ahmet Avgın’ın solo türküleriyle ve kadn hükümlü ve tutuklular ile kadın personele karanfil dağıtılması ile sona erdi. Kayseri Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 15 Mayıs 2012 tarihinde, Anneler Günü Kutlama Programı gerçekleştirildi. Pogramda anneliğin ne kadar kutsal bir vazife olduğu, bu nedenle annelerin kıymetinin bilinmesi ve onlara değer verilmesi gerektiği anlatıldı. Programda anneliği anlatan sunumlar, konser ve Erciyes Üniversitesi folklor ekibinin gösterileri ilgiyle izlendi. Ayrıca, kadın personele Kurum Müdürü Abdullah Ulaş tarafından gül takdim edilerek, Anneler Günleri kutlandı. Müzik ziyafetiyle dolu programda kadın hükümlü ve tutuklular hoşça vakit geçirdi. Programa Kurum Müdürü Abdullah Ulaş, Kurum İkinci Müdürü Ferhat Ünal, Kurum öğretmenleri, kurum personeli ile kadın hükümlü ve tutuklular katıldılar. Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda ise Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu ve eşi, Cumhuriyet Başsavcı Vekilleri Bayram Köroğlu ve eşi ile Yalçın Ezerce ve eşi, Bakırköy Cumhuriyet Savcısı Cevdet Doğan, Kurum Müdürü Hulûsi Sağır, Bakırköy Halk Eğitimi Merkezi Müdür Başyardımcısı Ali Karakuş, Bakırköy Konservatuar Vakfı Başkanı ve üyeleri, Kurum ikinci müdürleri ve Kurum personelinin yanı sıra A ve C Blok koğuşlarından 400 hükümlü ve tutuklunun katılımıyla kutlama programı gerçekleştirildi. TRT İstanbul Radyosu Türk Müziği Müdürü ve Ses Sanatçısı Faruk Salgar’ın yönetimindeki Bakırköy Konservatuar Vakfı Korosu tarafından Türk Sanat Müziği parçaları seslendirildi. Kurum kreşine devam eden çocukların dans gösterisinin ardından çocuklar Anneler Günü ile ilgili özlü sözler söyleyerek kendi annelerine hediyelerini takdim ettiler. Yılın annesi seçilen hükümlü ve tutuklulardan İnci Topbaş ve Meseret Woldesemaet, Kurum personeli Ayşe Saku ve Bakırköy Müftülüğü Vaizi Halime Yıldız ile Cumhuriyet Başsavcısının eşi Aysun Salihoğlu’na, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, Cumhuriyet Başsavcı Vekilleri Bayram Köroğlu ve Yalçın Ezerce, Bakırköy Cumhuriyet Savcısı Cevdet Doğan ve Kurum Müdürü Hulûsi Sağır tarafından hediyeleri verildi. Hükümlü ve tutuklulardan oluşan halk oyunları ekibinin Kemence eşliğindeki Karadeniz Yöresine ait halk oyunları, katılımcıları coşturdu. Ses Sanatçısı İsmail Hazar’ın seslendirdiği türkülerin ardından hükümlü ve tutuklulardan oluşan Ceza İnfaz Kurumu Korosunun farklı dillerdeki şarkılarıyla program sona erdi. Kocaeli Açık Ceza ve İnfaz Kurumunda, 13 Mayıs Anneler Günü ve Hıdrellez Bahar şenlikleri kapsamında “Anneye Duyulan Özlem” konulu konser gerçekleştirildi. 07.05.2012 tarihinde konsere; misafir ses sanatçısı olarak katılan Mahalli Sanatçılardan Ferhat Sevren ve hükümlü İsmail Küçükboyacı katıldı. Bir saat süren programa; Kurum Müdürü Hasan Dönmezkuş ve Kurum İkinci Müdürleri Kağan Gençer ve Engin Şimşek, Kurum Uzman Öğretmeni Halil Mutlu ve Kurum personeli ile hükümlüler katıldı. Sayfa 8 Seslenis Mayıs 2012 Adalet Bakanı Sadullah Erg Akdağ, Silivri ve Metris’te A dalet Bakanı Sadullah Ergin ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Silivri 6 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ile Metris 2 No’lu T ve R Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda incelemelerde bulundu. 10.05.2012 tarihindeki ziyaretin ilki Silivri 6 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna yapıldı. Ziyaret esnasında Bakan Ergin’e Müsteşar Yardımcısı Kenan Özdemir, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk ve Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Burhanettin Eser ve Daire Başkanı Remzi Gemici, Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Silivri 6 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda incelemelerde bulunurken. Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü kapılarını basın mensuplarına açtı Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü yetkilileri ve beraberindeki basın mensupları 11.05.2012 tarihinde, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünü ziyaret etti. Kampüsün genel işleyişinin basın mensuplarına aktarıldığı ziyarette, Bakan Ergin basın mensuplarıyla birlikte günde 10.000 kişiye yemek çıkarılan Kampüs genel mutfağı ve fırınında incelemelerde bulundu. Bakan Ergin ve beraberindeki heyet, daha sonra, Silivri 6 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret etti. Bakan Ergin, Silivri 6 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ziyaretinde kapalı ve açık ziyaret yerleri, avukat görüşme yerleri, kantin ve merkez kontrol odasını gezdikten sonra konferans salonu ve kütüphaneye geçti. Kütüphanede bulunan 2603 kayıtlı kitabın hükümlü-tutuklulara nasıl ulaştırıldığı, okunan kitap sayısı, okuyan hükümlü-tutuklu sayısı ve kitapların çeşitliliğinin memnuniyet verici olduğu ifade edildi. Konferans salonunda konferans, bilgi yarışması, münazara, sinema gösterimi gibi sosyol-kültürel etkinlikler hakkında bilgilendirme yapıldı. Burada, Bakan Ergin, basın mensupları ile masa tenisi oynadı. Kütüphaneden sonra derslikler, psiko-sosyal grup odası, halı saha ve kapalı spor salonuna geçerek, ceza infaz kurumunda verilen eğitimöğretim, iş-meslek kursları, psikososyal çalışmalar ve yapılan sportif faaliyetler hakkında bilgi verildi. Derslikler gezilirken satranç sınıfında Adalet Bakanı Sadullah Ergin, basın mensuplarından Ruşen Çakır ile küçük bir satranç karşılaşması yaptı. Heyet, psiko-sosyal grup odasında, madde bağımlılığı, öfke kontrol programları, en sık karşılaşılan psikolojik yakınmalar hakkında yapılan çalışmalarla ilgili bilgi aldı. Kapalı Spor Salonu ziyaretinde Bakan Ergin ve Kurum Müdürü Necati Uyanık, hükümlü-tutukluların oynadığı voleybol maçına katıldılar ve bir müddet hükümlü-tutuklular ile voleybol oynadılar. Daha sonra, hükümlü-tutukluların barındırıldığı odalar gezilerek, bu odalarla ile ilgili basın mensuplarının soruları cevaplandırıldı. Ayrıca Kurum içerisinde bulunan Aile Hekimliği Birimi ve Diş Ünitesi gezildi. Silivri Cumhuriyet Başsavcısı Ali İşgören, Silivri Cumhuriyet Savcıları Mehmet Kurt ile Necip Doğan ve Kampüste yer alan kurumların müdürleri eşlik etti. Adalet Bakanı Ergin ve Sağlık Bakanı Akdağ, Silivri 6 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu aile hekimliği ile diş ünitesinde incelemelerde bulundu ve burada yapılan çalışmalar hakkında Kurum Müdürü Necati Uyanık, Aile Hekimi Bilal Ünal ve Diş Hekimi Selçuk Gundurali’den bilgi aldı. Kurumun hasta giriş-çıkış noktalarında ve ambulansta incelemeler yapan Adalet Bakanı Ergin ve Sağlık Bakanı Akdağ, bu alanda karşılaşılan zorluklar hakkında Kurum Müdürü Necati Uyanık ve sağlık personelinden bilgi aldı. Bakan Akdağ, 112 acil hattını arayarak, ambulansın ne kadar sürede ulaştığını öğrenmek için küçük bir tatbikat yaptı. Kampüsteki Aile Hekimliği ve 6 No’lu L Tipi Ceza İnfaz Kurumu sağlık biriminde incelemelerde bulunup, uygulamaları yerinde gören Adalet Bakanı Ergin ve Sağlık Bakanı Akdağ, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Sağlık hizmeti, hastanelerdeki ile aynı Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünün genel yapısıyla ilgili bilgi verirken, Kampüste toplam 9 ceza infaz kurumunun bulunduğunu söyledi. Kampüsteki Aile Hekimliği ile ceza infaz kurumlarındaki sağlık birimlerince gerçekleştirilen hizmetlerin hükümlü ve tutukluların sağlık ve yaşam koşullarını yerinde gördüklerini vurgulayarak, “Cezaevlerindeki sağlık hizmetlerini yerinde inceledik. Her cezaevinin kendi içindeki imkanlarını yerinde gördük. Acil durumlarda ambulansların gelişini, 112 Acil’in çalışma sistemini tatbikatla denedik. Onun dışında yakın tarihte hastane şekline dönüştürülen semt polikliniğini inceledik. Yaptığımız tespitler doğrultusunda bu hizmetlerin daha da geliştirilebilmesi ve daha da yüksek standartlı hizmet verilebilmesi için yapılacaklar noktasında değerlendirmeler yapıldı.” dedi. Kampüsteki sağlık hizmeti değerlendirildi Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise Kampüsteki sağlık hizmetlerini değerlendirdiklerini ifade ederek, şöyle konuştu: “Genel anlamda incelemeler yaptık ama özellikle sağlık konusuna odaklandık. Buralardaki hizmetleri Adalet Bakanlığımız ile yaptığımız protokol çerçevesinde Sağlık Bakanlığı olarak biz sunuyoruz. Kaynakların daha etkili kullanılması açısından böyle bir yöntem belirledik. Silivri Kampüsünde 24 saat görev yapan bir 112 servisimiz var. Burada 1’i açık Mayıs 2012 Seslenis Sayfa 9 gin ve Sağlık Bakanı Recep e incelemelerde bulundu olmak üzere 9 kurum var. Bu servis ihtiyaç halinde bu birimlere ulaşabilecek bir noktada yerleşmiş durumda ve bu kabiliyete de haiz bir birim. Arkadaşlarımızla görüştük. 112 ekibinin durumu nasıl değerlendirdiğini gördük. Çağrı yaptık. Aşağı yukarı 4 dakika içinde bulunduğumuz yere gelebildiler.” dedi. Silivri’ye mahsus olmak üzere bir hastane kurduklarını da kaydeden Bakan Akdağ, “Bu hastanede 12 uzman doktorumuz görev yapıyor. Bu uzman doktorlar bir tarafıyla Silivri’deki Devlet Hastanemiz ile irtibatlı çalışıyorlar. Böylece işler biraz daha kolaylaşmış oluyor.” diye konuştu. Her insanın sağlık hakkının kutsal olduğunu kaydeden Bakan Akdağ, “Bu hizmetleri buralarda kalan tutuklu ve hükümlü arkadaşlarımız için vermeye devam edeceğiz. Hem hastane görevlileri hem savcılar hem de diğer çalışanlarla bir araya gelip bu konuyu istişare etmiş olduk.” dedi. Sağlık Bakanı Akdağ, basın mensuplarının, nasıl bir eksiklik gördüklerine ilişkin sorusuna, “ Bütün o şikayetler her neyse onlarla alakalı olarak sistemi değerlendirmiş olduk. Dışarıda nasıl hizmet veriyorsak, buradaki vatandaşlarımıza da aynı hizmeti veriyoruz.” şeklinde yanıt verdi. Metris R Tipi’nde rehabilitasyon çalışmaları yerinde görüldü Metris 2 Nolu T ve R Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nun Rehabilitasyon bölümü özbakım becerilerinden yoksun hükümlü ve tutukluların kalabileceği şekilde yenilendi. Yenilenen R Tipi bölümü, Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Kenan Özdemir, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcıları Burhanettin Eser, Daire Başkanı Remzi Gemici ve beraberindekilerle ziyaret ederek incelemelerde bulundular. 10.05.2012 tarihinde gerçekleşen ziyaret ve incelemelerde; Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, Cumhuriyet Başsavcı Vekili Bayram Köroğlu, Cumhuriyet Savcısı Cevdet Doğan, İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanı Doç. Dr. C. Haluk İnce, İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. İhsan Dokucu, Kurum Müdürü Erol Özbulut, Metris 1 No'lu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Zeki Uzun hazır bulundu. Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Sağlık Bakanı Recep Akdağ ve beraberindeki heyete Rehabilitasyon merkezinin kuruluş ve hizmetleriyle ilgili olarak Kurum idarecileri ve kurumda görev yapan sağlık çalışanları, personel sayısı ve türleri, kurumun fiziki yapısı, mevcut imkanları, kurumda barınmakta olan hasta hükümlü tutukluların sayısı ve sağlık durumları, personelin çalışma saatleri ve vardiye sistemleri hakkında bilgilendirmede bulundular. Heyet, daha sonra, öz bakım becerilerinden yoksun 138 hükümlü ve tutuklunun barınabileceği şekilde yenilenen rehabilitasyon merkezinin bölümlerini gezdi. Bakan Ergin ve Bakan Akdağ hastane odası şeklinde düzenlenen üç kişilik odalarda barınan hükümlü tutuklu odalarında incelemelerde bulunup, hükümlü ve tutuklularla sohbet ettiler. Heyet, öz bakım becerilerini yerine getiremeyen hükümlü tutukluların barındığı odalardaki hastane tipi yatak ve dolaplar, portatif yemek masaları ve etejerler ile anti bakteriyel zemin ve duvarlarlar, yenilenen yatak ve kablosuz sinyal butonlardan oluşan yenilikleri yerinde gördü. Burada barınmakta olan hükümlü ve tutukluların, sorunlarını dinleyerek, sohbet etti. Daha sonra kurumun yemekhanesi, fizyoterapist odası ve revirini gezerek incelemelerde bulundu. Heyet, personele teşekkür ederek, Kurumdan ayrıldı. Seslenis Sayfa 10 Mayıs 2012 Burdur’da örnek uygulama hayata geçti Kamuya yararlı işte çalışanlara ferdi kaza sigortası B urdur Denetimli Serbestlik Müdürlüğü, Türkiye’de bir ilke imza atarak, kamu kurumlarında ücretsiz çalışma yükümlülüğü bulunan sanık ve hükümlülere ücretsiz ferdi kaza sigortası imkanı sağlayan yeni bir projeyi hayata geçirdi. Cezasının son bir yılını ceza infaz kurumu yerine kamu kurumunda, belirli saatlerde ücretsiz olarak çalışan hükümlüler ile denetimli serbestlik uygulaması kapsamında kamuda çalışan sanık ve hükümlüler artık çalıştıkları saatlerde başlarına gelebilecek kazalara karşı minimum 11 bin, maksimum ise 27 bin TL’ye kadar sigortalı olacak. Her yıl Burdur Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce belirlenecek 100 sanık ve hükümlünün yararlanacağı ferdi kaza sigortası sosyal sorumluluk çerçevesinde, Burdur Koca Sigorta Aracılık Hizmetleri Şirketince ücretsiz sağlanacak. Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ile Burdur Koca Sigorta Aracılık Hizmetleri Şirketi arasındaki Protokol törenle imzalandı. Denetimli Serbestlik Müdürlüğü toplantı salonundaki imza törenine Burdur Cumhuriyet Başsavcısı Ali Nevzat Açıkgöz, Denetimli Serbestlikten Sorumlu Cumhuriyet Savcısı Murat Karakaya, Denetimli Serbestlik Müdürü Mustafa Güday, Burdur E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Yusuf Bulut, Adli Tıp Şube Müdürü Çağlar Özkanlı ve Burdur Koca Sigorta Aracılık Hizmetleri Şirketi sahibi Sabahat Koca katıldı. Törende konuşan Cumhuriyet Başsavcısı Açıkgöz, imzalanan Protokolün Türkiye’de ilk olduğunu belirterek, daha önce bu hükümlülere Sosyal Güvenlik Kanunu hükümlerinin uygulanmadığını dile getirdi. Protokolle, bu hükümlülerin ferdi kaza sigortası altında olacağını ve herhangi bir iş kazası durumundan teminat altında bulunduklarını vurgulayan Açıkgöz, “Kamuda çalışan sanık ve hükümlüler için böylesine önemli bir konuda ilk adımın Burdur’da atılıyor olmasından dolayı büyük mutluluk duydum. Bu başarılı çalışmalarından dolayı Denetimli Serbestlik Müdürü Mustafa Günay ve Koca Sigorta Aracılık Hizmetleri Şirketi sahibi Sabahat Koca’ya teşekkür ediyorum. Bu çalışmanın Türkiye’ye örnek teşkil edeceğini ümit ediyorum.” dedi. Denetimli Serbestlik Müdürü Mustafa Güday ise 05.04.2012’de, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Kanunu’nda yapılan değişiklikten sonra; salıverilenlerden 23 kişi ve kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırım olarak kamu yararına çalıştırılan 1 kişi olmak üzere toplam 24 hükümlünün Adliye, Belediye, Devlet Hastanesi, Milli Eğitim Müdürlüğü, Müftülük gibi kurumlarda ücretsiz olarak çalıştırıldığını bildirdi. Güday, “Bu 24 hükümlünün törenin sonunda, protokolün imzalanmasının akabinde ferdi kaza sigortası yapılacaktır. Bu protokolün imzalanmasında bizi destekleyen başta Cumhuriyet Başsavcımız Ali Nevzat Açıkgöz’e, Cumhuriyet Savcımız Murat Karakay’ya ve Koca Sigorta Aracılık Hizmetleri Şirketi sahibi Sabahat Koca’ya teşekkür ediyor, protokolün hayırlı olmasını diliyorum.” diye konuştu. Koca Sigorta Aracılık Hizmetleri Şirketi sahibi Sabahat Koca, Protokol kapsamında kamu kurum kuruluşlarında ça- lışan hükümlülerin çalıştıkları süre içerisinde ferdi kaza sigortası altında olacağının altını çizerek, “Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından bize bildirilen her yıl 100 hükümlü, iş riski değerlendirilerek 10 bin TL ile 25 bin TL tutarında teminat altında bulunacak. Ayrıca bu hükümlüler çalıştıkları süre zarfında tedavi masrafları için bin ile 2 bin TL teminat değerinde ferdi kaza sigortasına sahip olacak. Ancak bu ferdi kaza sigortası yalnızca hükümlünün kendisini kapsayacak ve hükümlünün kamu hizmetinde çalıştığı saatler arasında geçerli olacak. Türkiye’de ilk kez gerçekleşecek böylesine önemli bir projede görev aldığım için mutluluk duydum.” dedi. İş Birliği Protokolünü Denetimli Serbestlik Müdürü Mustafa Güday ve Koca Sigorta Aracılık Hizmetleri Şirketi sahibi Sabahat Koca imzaladı. Gümüşhane’de ‘Madde Bağımlılığı ve Denetimli Serbestlik Çalışmaları’ konulu panel gerçekleştirildi İlki 18 Nisan 2012 tarihinde Gümüşhane Üniversitesi öğretim üyelerine yönelik düzenlenen “Madde Bağımlılığı, Korunma Yolları ve Denetimli Serbestlik Çalışmaları” konulu panelin ikincisi Gümüşhane Üniversitesi öğrencilerine yönelik 25 Nisan 2012 tarihinde yoğun katılımla gerçekleştirildi. Panele Gümüşhane Belediye Başkan Yar- dımcısı Bilal Özdener, Gümüşhane Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Arslantaş, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Mehmet Selim Eren, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Haydar Akyazı, İl Emniyet Müdürü Hüseyin Ümit Yüksel, Sağlık Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Turgut Şahinöz, İ.İ.B.F Dekan Yardımcısı Yard. Doç. Dr. H. Erdoğan Yayla, Üniversite Genel Sekreteri Mustafa Baytar, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü İdris Altuntaş, İl Ceza İnfaz Kurumu Müdür Yardımcı Mücahit Feyzioğlu, Halk Bankası Müdürü Sezgin Tok, İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü Osman Yunusoğlu ile diğer yönetici, basın mensupları ve 350 öğrenci katıldı. İl Sağlık Müdürlüğünü temsilen Psikolog Yeliz Yorgancı, İl Emniyet Müdürlüğünü temsilen Kaçakçılık ve Organize İşler Şube Müdürlüğü Emniyet Amiri Serhad Çokaklı ve Denetimli Serbestlik Müdürlüğünü temsilen Denetimli Serbestlik Müdürü Lütfullah Ateş ve Sosyal Hizmet Uzmanı İlknur Koca Değim konuşmacı olarak katıldı. Panel açılışında konuşan Öğretim Üyesi Beliz Yekeler, Ülkemizde madde kullanımının boyutlarına değinmiş, İl Sağlık Müdürlüğü Psikologu Yeliz Yorgancı sunumunda; madde bağımlılığı, etki ve belirtileri ile psiko-sosyal boyutu ile denetimli serbestlik kararlarının yerine getirilmesindeki tedavi sürecini, İl Emniyet Müdürlüğü Emniyet Amiri Serhad Çokaklı ise daha çok maddelerin sınıflandırılması ile Ülkemizdeki madde bağımlılığı ile mücadele noktasında yapılanlara dair katılımcılara bilgi verdi. Panelin Moderatörlüğünü yapan Denetimli Serbestlik Müdürü Lütfullah Ateş, denetimli serbestlik hizmetlerini, bu sisteme neden ihtiyaç duyulduğunu, sistemin yakın gelecekteki hedeflerini anlatırken, Denetimli Serbestlik Müdürlüğü Sosyal Hizmet Uzmanı İlknur Koca Değim ise tedavi ve denetimli serbestlik kararlarının yerine getirilmesindeki süreç ve özellikle rehberlik çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi. Ayrıca, katılımcıların soruları yanıtlandı. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Haydar Akyızcı, panelin ve verilen bilgilerin kendileri için son derece yararlı olduğunu, bu gibi çalışmaların her yıl tekrarlanmasının üniversiteleri açısından son derece faydalı olacağını, hatta mümkünse her yıl yeni kayıt yapan öğrenciler için gerçekleştirilen “öğrenci adaptasyon çalışmaları” içinde yer almasının daha iyi olacağını belirterek teşekkürlerini ifade etti. Kapanış konuşmasını yapan Gümüşhane Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Arslantaş ise panelin son derece faydalı olduğuna inandıklarını, bu ve buna benzer çalışmalara toplumda farkındalık yaratmak adına devam edileceğini belirtti. Cumhuriyet Başsavcı Arslantaş ayrıca Üniversite tarafından yapılan bu talebin İl Emniyet ve Sağlık Müdürlüklerinin katkılarıyla yerine getirilebileceğini belirterek panelin hazırlanmasında emeği geçen ve Gümüşhane Üniversitesi Halkla İlişkiler Bölümü öğrencilerine teşekkür belgelerini verdi. Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği panel sonunda tüm katılımcılara Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ve koruma kurulları adına düzenlemiş bloknot defter, kalem ve katılım belgeleri takdim edilerek panele son verildi. Seslenis Mayıs 2012 Sayfa 11 Denetimli serbestlikle bin 600 fidan dikildi K ırşehir İli Mucur İlçesi Asliye ve Sulh Ceza Mahkemelerince çeşitli suçlardan CMK 231/8-C maddesi uyarınca hapis cezası yerine Ağaç Dikme Yükümlülüğü belirlenen kişiler ile 105/A maddesi uyarınca kamu hizmeti yükümlülüğü bulunan hükümlüler ve Kırşehir Açık Ceza İnfaz Kurumunda bulunan hükümlüler tarafından Kırşehir İli Mucur Kaymakamlığınca tahsis edilen ve etrafı yine hükümlüler tarafından tel örgü ile çevrilerek koruma altına alınan yaklaşık 40 dönüm araziye 02.05.2012 tarihinde 1600 fidan dikimi yapıldı. Fidan dikimi nedeniyle düzenlenen törene Kırşehir Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Şahin, Kırşehir Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Şeyhmus Yeşiltaş, Mucur Kaymakamı Arif Yalçın, Mucur Belediye Başkanı Sayın Ali Şahin, Kırşehir ve Mucur Adliyelerinde görev yapan hâkim ve Cumhuriyet savcılar ve çeşitli kurumlardan idareciler katıldı. Kırşehir Denetimli Serbestlik Müdürü Deniz Yusufoğlu örende yaptığı konuşmasında; ormanların önemini vurguladıktan sonra, ormanların gün geçtikçe insanlar tarafından tahrip edildiğini, bu nedenle gelecek nesillere temiz ve yaşanabilir bir dünya bırakabilmek için yeni orman alanları meydana getirmenin her kurumun görevi olduğunu, bunun yanında denetimli serbestlik sisteminin alternatif bir ceza infaz sistemi olduğunu, bu çerçevede çeşitli suçlardan ceza alan suçluların cezalarını toplum içerisinde, sosyal ortamların dışına çıkmadan, ağaç dikme yükümlülüğü şeklinde yerine getirdiklerini, bu orman alanının da benzer şekilde ceza alan suçluların cezalarının yerine getirilmesini sağladığını, Kırşehir Denetimli Serbestlik Müdürlüğü olarak çalışmalarında kendilerine destek olan başta Kırşehir Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Şahin olmak üzere Mucur Kaymakamlığı, Mucur Belediyesi, Kırşehir Orman İşletme Müdürlüğü ve Kırşehir Şeker Fabrikası Müdürlüğüne teşekkür etti. Kırşehir Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Şahin ise konuşmasında özetle; katılımcılar ve hükümlülere teşekkür ettikten sonra, 6291 sayılı kanun ile Denetimli Serbestlik Kanununda yapılan değişiklikle cezalarını iyi halli olarak geçirenlerden ıslah olduğuna karar verilenlerin tahliye olduktan sonra çeşitli işlerde çalıştırıldığını, Denetimli Serbestlik Müdürlüğü olarak kendilerinin mevsimin uygun olması nedeniyle bu hükümlüleri öncelikle ağaç dikme işinde çalıştırmaya karar verdiklerini, Mucur Kaymakamı’nın da bu amaçla araziyi kendilerine tahsis ettiğini, diğer kamu kurum ve kuruluşlarının da kendilerine destek olduğunu, Denetimli Serbestlik Müdürlüğü olarak geleceğe dönük çalışmalarının devam edeceğini, kamu hizmeti cezası verilen hükümlüleri daha çok ağaçlandırma işlerinde kullanarak beldemize ve şehrimize katkıda bulunmak istediklerini, ancak diğer kurumlardan da yapılacak çalışmalara destek olmalarını beklediklerini ifade etti. Yüzüncü Yıl Üniversitesinde kamu hizmeti yükümlülüğü çalışmaları yerinde görüldü Kamu hizmeti yükümlülüğünü tiyatro eğitimi vererek yerine getiriyor 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 105/A maddesi gereğince ceza infaz kurumundan salıverilen hükümlüler, cezalarının koşullu salıverilmeye kadar olan kısmını denetimli serbestlik altında geçirmeye devam ediyorlar. Bu kapsamda bugüne kadar 500'e yakın hükümlüyü denetim altına alan Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğü bu hükümlülerden 216'sını Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı, Bursa İl Emniyet Müdürlüğü, Bursa Milli Eğitim Müdürlüğü vb. kurumlarda kamu hiz- meti cezası ile çalıştırırken bu kapsamda başarılı uygulamalar da gerçekleştiriyor. Yine ilgili yasa kapsamında denetim altına alınan Tiyatrocu M.G. Bursa Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı bir lisede tiyatro grubu öğrencilerine tiyatro eğitimi vermesi yönünde belirlenen yükümlülüğünü başarılı bir şekilde yerine getirmeye devam ediyor. M.A.’nın yönetiminde öğrenciler ilk oyunlarını, “Artiz Mektebi”ni, 19 Mayıs kutlamaları çerçevesinde sergilerken, oyun Bursalı sanat severler tarafından ilgi ile izlendi. “Türkiye’de Model Cezaevi Uygulamalarının Yaygınlaştırılması ve Cezaevi Reformunun Desteklenmesi Projesi” kapsamında Erciş Açık Ceza İnfaz Kurumunda düzenlenen “Avrupa Cezaevi Kuralları Yaygınlaştırma Eğitimi”ne katılan Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Denetimli Serbestlik Daire Başkanlığında görevli Tetkik Hâkimi Turan Kuloğlu, denetimli serbestlik çalışmaları kapsamında bir çok ziyaret gerçekleştirdi. Tetkik Hâkimi Kuloğlu; Van Adliyesi, Van Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ve Yüzüncü Yıl Üniversitesini ziyaret ederken, Van Cumhuriyet Başsavcısı Osman Nuri Güler, hâkim ve Cumhuriyet Savcıları ile bir araya geldi. Denetimli serbestlik çalışmalarını yerinde görmek amacıyla Yüzüncü Yıl Üniversitesinde gerçekleştirilen ziyaretinde Rektör Prof. Dr. Peyami Battal tarafından karşılanan Tetkik Hâkimi Turan Kuloğlu’na Denetimli Serbestlikten Sorumlu Cumhuriyet Savcısı Mahmut Kaan Yüksel ve Denetimli Serbestlik Müdürü Hasan Bıyık eşlik etti. Tetkik Hâkimi Kuloğlu, Üniversi- tenin Genel Sekreteri Prof. Dr. Murat Demirel, Personel Daire Başkanı M. Cenap Önsal, Denetimli Serbestlik Müdürü Hasan Bıyık, Yeşil Alan Müdürü Yrd. Doç. Fazlı Öztürk ve Şube Müdürü Cafer Keskin ile birlikte 5275 sayılı Kanun’un 105-A maddesi kapsamında ceza infaz kurumlarında bulunup da şartla salıverilmelerine bir yıldan az kalan ve denetimli serbestliğe tabi tutulan hükümlülerin kamu hizmeti yükümlülüğünü yerine getirdiği Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yeşil Alan Park ve Bahçeler Müdürlüğünü ziyaret etti ve kamu hizmeti yükümlüsü 27 hükümlünün çalışmaları yerinde görüldü. Yeşil Alan Müdürü Yrd. Doç. Fazlı Öztürk, atıl olan işgücünün değerlendirilmesi ve hükümlülerin üretken bireyler olarak toplumdaki hak ettikleri yeri almaları adına uygulamanın yerinde olduğunu ve hükümlülerin çalışmalarından duyduğu memnuniyetini dile getirdi. Tetkik Hâkimi Turan Kuloğlu, son larak Van F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret ederek, incelemelerde bulundu. Seslenis Sayfa 12 Ali Suat ERTOSUN Yargıtay Üyesi İKİNCİ ŞANS Tahliyesine beş gün kalan Bülent, üç yıla yakın süredir cezaevindeydi. Üç yıl nasıl geçecek diye düşünürken; yıllar aylara, aylar haftalara, haftalar güne düşmüştü. Cezasına Manisa’da başlamış, oradan Saruhanlı’ya gönderilmiş, son bir yılını da Foça Açık Cezaevinde geçirmişti. Artık onu uyku tutmuyordu. Geçmişi gözlerinin önünden geçiyor, bazen dalıp gidiyor, hataları ile yüzleşiyor, yaptıklarından utanıyor, bir daha aynı hatalara düşmeyeceğine kendi kendine söz veriyordu. Yatakhaneydiler ve yataktan kalkmak istemiyordu. Yanında kalan ‘Siyasi’ dedikleri hemşehrisi Abdullah hoca kalkmış hazırlanıyordu. Onun da tahliyesi yakındı ve üç ayı vardı. Uzun yıllardır yatıyordu. Kimsenin işine karışmaz, boş kaldığında açar kitabını okur, televizyondan sadece haber programlarını izlerdi. Çok konuşmazdı. Sorarsan cevap verir, herkes tarafından sevilip sayıldığından, aralarında çıkan sorunları o çözümlerdi. Ondan çok şeyler öğrenmişti. Bülent’in içinde bulunduğu ruh hâlinin farkında olan ve geçmişini bilen Abdullah hoca “Evlat, kalk bakalım, bugün domates, biber ve patlıcan çapası var.” deyince, “Kalkıyorum hocam, bu gece uyuyamadım. Geçmişimle boğuştum durdum.” demiş, hocanın “Evlat, daha otuz yaşındasın, önünde uzun yıllar var, yaşamını yeniden kurarsın, umutsuzluğa kapılma,” demesi üzerine cevap vermemişti. Hoca elli üç yaşındaydı ve bekârdı. Kimi kimsesi de yoktu. Cevap vererek onu üzmek istememişti. Bülent, o gün hem çalışmış, hem de geçmişiyle cebelleşip durmuştu. İlkokulu bitirdiği yıl babasını kaybettiğinden, daima kendilerine yardımcı olan dayısının tarım aletleri ve römork yapan atölyesinde çalışmış, oradan askere gitmişti. Dayısının çocuğu yoktu. Onu evladı gibi severdi. Askerliği bitince yine dayısının iş yerinde çalışmaya başlamış, uzaktan da olsa sevip beğendiği Hacer’le, ailesinin de rızasını alarak nişanlanmıştı. Annesi ve babasını çocukken kaybeden Hacer’i amcası büyütmüştü. Hanım hanımcık bir kızdı, utangaçtı, konuşurken yanakları kızarır, gözlerinin içi gülerdi. Bir gül gibi narindi ve Bülent’i çok sevmişti. * * * Kaderlerini değiştiren olay, Bülent’e piyangodan iyi sayılabilecek para çıkması olmuştu. Ailece “Hacer, bize uğurlu geldi, nasibiyle geldi.” diye sevinmeleri uzun sürmemişti. Bülent, ikramiye çıkmasından sonra değişmiş, dayısının, annesinin ve can kuşu Yavuz’un uyarılarına, “Bilmediğin işi yapma!” demelerine aldırmadan peşinde dolaşan arkadaşlarının telkinleriyle galericilik yapmaya başlamış, bir dost tutmuş, Hacer’le nişanı bozmuş, nerede akşam orada sabah yaşamaya başlamış, sonunda elindeki parayı bitirmiş, kendisini terk eden dostunu silahla yaralamış ve hapse düşmüştü. Pişmanlığı sonsuzdu. Annesini çok üzmüş, dayısının “Oğlum bu dükkânı ben sana bırakacağım, gel işimizi büyütelim.” şeklindeki sözlerini dinlemediğinden onun yüzüne bakamaz olmuştu. Ama en çok üzüldüğü Hacer’di. Hacer’in kendisine olan güvenini boşa çıkarmış, ona bir gül bile verememişti. Paralı günlerinde yanında olanların onu arayıp sordukları yoktu. Kendisini sadece annesi ve arkadaşı Yavuz ziyaret ediyordu. Kızgınlığı süren dayısı ziyaretine gelmemekle birlikte para göndermiş, annesine de bakıp gözetmişti. Ziyaretleri sırasında Yavuz’a zaman zaman Hacer’i sormuş, Yavuz da “Ne yapsın garip, yaşayıp gidiyor, duyduğum kadarıyla çıkan nasiplerini geri çeviriyormuş. Kendisini göremiyorum.” demiş, annesine sorduğunda da annesi tersleyerek “Hangi yüzle Hacer’i soruyorsun? Kızın da hayatını kararttın!” cevabını alınca, üzüntüsünden ters yüz olmuştu. Sık sık Hacer’e mektup yazmayı düşünmüş, ancak ailesi yanlış anlar, dedikodu olur diyerek yazmaya cesaret edememişti. Tahliyesine altı ay kala annesiyle ziyaretine gelen Yavuz “Bülent, annen Hacer’i gör- Eskişehir H Tipi Ceza İnfaz Kurumunun üçüncülük başarısı Daire Başkanı Kamer: Kurumlarda eğitim ve rehabilitasyon alanında önemli çalışmalar yapılıyor Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer, Antalya Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş ve Cumhuriyet savcısı Hüseyin Hisli, Antalya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu, 11.04.2012 tarihinde ziyaret ederek, Kurum personeli bir araya geldi. Daire Başkanı Kamer, Dünyada suç işleyen kişilerin rehabilitasyonuna büyük önem verildiğini, yeniden suç işlemenin toplum üzerinde sosyal, psikolojik ve ekonomik olumsuz etkilerinin olduğunu, yapılan bir araştırmada ceza infaz kurumunda salıverildikten sonra hükümlülerin Danimarka’da % 45’inin, Avustralya’nın üç müş, seni sormuş?” deyince, annesi “Yolda gördüm, gelip elimi öptü, geçmiş olsun dedi, selam söyledi, daha fazla konuşamadı, hıçkırıklara boğuldu, kaçarcasına gitti.” demiş, aralarında bu konuda başka da bir konuşma olmamıştı. Bu konuşmadan sonra hazırladığı mektubu bir daha ki ziyaretinde Hacer’e iletmesi için Yavuz’a veren Bülent, özür dilemişti. * * * Akşam yemeğinde yine Abdullah hoca ile aynı masaya oturmuşlar, yemekten sonra da hava güzel olduğundan bir süre cezaevinin bahçesinde dolaşmışlar ve çay içmişlerdi. Konuşmaları üç beş cümleyi geçmemişti. İkisinin de özlemleri vardı ve hayat devam ediyordu. Onlar, kendilerine yeni bir yaşam kuracaklar ve bir yerden başlayacaklardı. Bir ara Abdullah hoca “Bülent, tahliye olunca ne yapacaksın?” diye sorunca “Dayımın elini öpüp, özür dileyeceğim. Çok iyi bir insandır. Buraya gelmediğine bakma, beni affeder.” demiş, sonra da “Hocam, siz ne yapacaksınız?” diye sormuş; Abdullah hoca, başını “Bilmiyorum” dercesine iki yanına sallayarak soruyu geçiştirmişti. * * * Beş gün geçmiş, şartlı tahliye kararı da çıkmıştı. Pazar günü sabahleyin tahliye olacaktı. O gün erkenden kalkmış, üç-beş parçadan ibaret eşyasını toplamış, arkadaşları ve görevlilerle vedalaşmış, kendisini almaya geleceğini söyleyen Yavuz’u beklemeye başlamıştı. Abdullah hoca da onunlaydı. Yavuz, saat 09.30’a doğru bir arkadaşından aldığı araba ile gelmişti. Yanında annesi de vardı. Araba açık cezaevinin dış kapısındaydı. Hep birlikte dış kapıya kadar yürümüşler; orada Bülent, beklemediği bir sürprizle karşılaşmıştı. Hacer, elinde beyaz güllerle arabanın yanındaydı. Tüm masumiyeti, temizlik ve saflığı ile onu bekliyordu. Vardıklarında her zamanki utangaçlığıyla “Bülent geçmiş olsun...” diyerek elini uzatmış, gözleri yaşaran Bülent “Beni affet...” demiş ve Hacer’e sarılmıştı. Yavuz’un koluna giren annesi onlara bakarak ağlıyor, Yavuz da gülerek “Kavuştunuz işte, güzel olacak, herşey çok güzel olacak!” diye söyleniyordu. Bülent, eyaletinde % 38’inin, Kuzey İrlanda’da % 49’unun, İngiltere ve Galler’de % 58’inin, İskoçya’da % 58’inin ve Kanada’da % 64’ünün yeniden suç işlediğini belirterek ceza infaz kurumlarında salıverilen hükümlülerin yeniden suç işlememeleri ve topluma kazandırılmaları için eğitim ve rehabilitasyon çalışmalarının önemli olduğunu ifade etti. Daire Başkanı Kamer, ceza infaz kurumlarımızda eğitim ve rehabilitasyon çalışmalarının planlı ve programlı bir şekilde sürdürüldüğünü belirterek, personelin yoğun çalışmaları sonucunda bu alanda başarılı sonuçların alındığı söyledi. Eskişehir'de kamu kurum ve kuruluşları arasında organize edilen halı saha futbol turnuvasına Eskişehir H Tipi Kapalı Ceza ve İnfaz Kurumu da katıldı. Turnuvaya 8 kamu kurumu katılırken, Eskişehir H Tipi Kapalı Ceza ve İnfaz Kurumu futbol takımı turnuvada 3. olarak başarılı bir sonuca imza atarken, futbolculara başarı belgeleri düzenlenen konserde verildi. Belge dağıtım töreni sonunda gerçekleşen konser ve eğlence programı ile hükümlü ve tutuklu kadınlar ile suça sürüklenen çocuklar güzel bir gün geçirdiler. Kurum müzik atölyesinin hazırladığı konser ve belge dağıtım törenine Kurum Müdürü Veysel Yüksel, İkinci Müdürler Suat Alıç ve Sırrı Ararat, Kurum Sosyal Hizmet Uzmanı Tolga Uzun, Kurum öğretmenleri Mehmet Tekeli ve Özgür Karakuş, Kurum Sorumlu Başmemuru Turan Oleroğlu ve çok sayıda hükümlü ve tutuklu katıldı. Mayıs 2012 birden Abdullah hocanın yanlarında olmadığını anlamış, “Hocam nerede?” deyince, annesi ve Yavuz da durumun farkına varmışlardı. Meraklanan Bülent cezaevine doğru yöneldiğinde, Abdullah hocanın elinde kırmızı güllerle koşarak geldiğini görmüşlerdi. Hoca, nefes nefeseydi. Yanlarına gelince, cezaevinin bahçesinden kopardığı gülleri Bülent’e aktarmış, o da Hacer’e vermişti. Neşeyi ve üzüntüyü bir arada yaşıyorlardı. Bülent, özgürlüğüne ve kendisini affeden Hacer’e kavuştuğu için sevinirken, Abdullah hocadan ayrılacağı için üzülüyor; Abdullah hoca da aynı şekilde onlar için sevinirken, Bülent’ten ayrılacağı için üzülüyordu. Uzun uzun sarıldılar. Elini öpmesine izin vermeyen Abdullah hocaya Bülent “Hocam, sizi bekleyeceğiz, nikâh şahidim siz olacaksınız...” demiş ve vedalaşarak ayrılmışlardı. Manisa’da annesinin evinde tüm akrabaları toplanmıştı. Dayısı ve Hacer’in ailesi de oradaydılar. Kapının önünde lokma dökülüyordu. Herkesle kucaklaşmış, getirilen lokmaları yedikten sonra dayısı dükkânın anahtarlarını önüne atarak “Cezaevinde epeyce dinlenmişsindir. Dükkanı yarın sen aç. Şimdi iş zamanı!” deyince hep birlikte gülmüşler ve getirilen lokmaları yemişlerdi. * * * Bülent, sık sık cezaevine giderek Abdullah hocayı ve arkadaşlarını ziyaret etmiş; üç ay sonra tahliye olan Abdullah hoca, onlarla çalışmaya başlamış ve Bülent’in nikâhında da şahitliğini yapmıştı. Güzel Sözler Denizlerin dibinde incilerle taşlar karışık bulunurlar. Övünülecek şeyler de kusur ve yanlışların arasında bulunur. Mevlana İstediğini söyleyen, istemediğini işitir. Kaşgarlı Mahmut Başlayan her şey biter. Seneca Böcek olmayı kabullenenler, ezilince şikâyet etmemelidir. F. Schiller Seslenis Mayıs 2012 Yıl: 11 Sayı: 122 YAYIN KURULU Cevat GÜL Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı (Yayın Kurulu Başkanı) V. Kadri KAMER Eğitimden Sorumlu Daire Başkanı Fatih GÜNGÖR Tetkik Hâkimi Tülay ÇELEBİ Şube Md. (Psikolog) Habil KANOĞLU Şube Md. (Psikolog) Özlem ŞAHİNKOL Şube Md. (Sos. Hiz. Uzm.) Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Yayın Koordinatörü Recai YILDIZ Naci BİLMEZ Öğretmen Öğretmen Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu Adına Sahibi Ali Turan KARADAĞ Kurum Müdürü Dizgi: Hasan KORKMAZ - İsa KİBAROĞLU Baskı: Şeref KARAAĞAÇ - İsmail NERGİZ Matbaa-Baskı Şefi: Salim KILIÇ - Montaj: Zafer KARAKAYA İdare Yeri: Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu İstanbul Yolu 15. Km Hava Müzesi Karşısı Şaşmaz Ankara Tel: (0312) 278 76 10 Faks: 278 25 68 Baskı: Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu Matbaası Yayın Türü: Yerel Süreli Yayın Basım Tarihi: 15 Mayıs 2012 www.cte-seslenis.adalet.gov.tr Seslenis 7 8 Mukavemet Boykot Bizmutun simgesi ↳ ▼ Oksijenin simgesi Duygu Dişlerdeki ince tabaka Samsun’un ilçesi Edirne’de tarihi bir cami Baytar ▼ ▼ ▼ ▶ Mağaza ▶ ▶ Hekim, doktor Uygarlık Mehmet Çakır Bafra T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Jeneratör Yer sergisi ▶ 4 ▼ ▼ ▼ Sodyumun simgesi ▼ 6 ▼ ▶ Tören Çiçek düzenleme sanatı ↳ Anemon Yüksek ve dar yapı Anlayışsız, kalın kafalı Gümüş balığı Cereyan eden, akan, akıcı Yapı Çok seyrek, çok az Bir burç Hazırlayan: ↵ 6 ↵ 5 ↵ 4 ↵ 3 ↵ ↵ Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı 1 2 ↵ ÇENGEL BULMACA ANAHTAR SÖZCÜK Sayfa 13 ↵ Mayıs 2012 Muğla’nın bir ilçesi ▼ ▶ Dimağ Halk dilinde tavuk kümesi ▶ Tesir ▼ ▶ Üvey kız Tembih sözü Geçmiş ↳ Emirber ▼ ▶ Yunan aşk ilahı Amirce, emrederek Zihin ▶ Bir Kemal Sunal filmi Göz (eski dil) ▼ ▼ ▶ ▼ Tayin Alay işareti ↳ ▶ İstanbul’da bir semt ▶ ▼ Nazlı ▶ Örnek 3 ▶ Bir kuş Tibet öküzü ▼ ▶ Ateşler, cehennem ▶ Gemide bulundurulan sandal Santimin onda biri Beyaz perde ↳ 2 ▼ ▶ Kum falı ▶ Taneli meyve Elbiselerde katlamak suretiyle yapılan süs ▶ ↳ Basit, bayağı Bir soru sözü Peki, olur Bir hayvan ↳ ▼ Seda Arka, geri, art ▼ Merhum bir sinema sanatçımız ↳ ▼ Birden bire Yayla atılan çubuk ▶ Kuveyt plakası Hasta bakılan yer Fail Dört büyüklerden biri Dört ayaklı ev eşyası Kansızlık hastası ▼ ▶ Tayin etme Baryumun simgesi Bir at hastalığı ▶ ↵ ↳ ▼ ↵ ↳ 7 ▶ Eşkiya, haydut Kısmetine razı olma ↳ Din ve devlet işlerini ayrı tutan Düz olmama hali Kırmızı ▼ ▼ Şarkıda tekrarlanır ▼ Bir yumurta yemeği ▼ ▼ Bıkmak ▼ 1 ▶ Radyumun simgesi ▼ ▶ Bir göz rengi Sırça ▶ Bir petrol dağımız ▼ Yapı tasarımcısı ▼ ▶ Bir deniz taşımacılığı Sert ısırma sesi Kayın birader ↳ ▶ Tesirli ▶ ▼ ▼ ▶ ▼ Tahıl tozu Türkiye’nin plaka kodu Lavresyum simgesi Akıl ▼ Cilve yapmak ▶ Spor müsabakası Baş çoban Fotoğrafta baskı Japonlarda kağıt katlama sanatı ▶ Musluklarda, çeşmelerde zıvana Bir ilimiz ▼ 8 ▶ ▶ Alkollü bir İngiliz içkisi Bir ilimiz ↳ Celse Maneviyat ▼ ▶ Ahenk, ölçü, düzenlilik Belirti, iz ▼ Kısaca Türk Silahlı Kuvvetleri Afrika’da bir ülke ↳ Ana, temel ▶ ▼ Mısır’da Güneş Tanrısı ↳ ▶ Vida veya namlu oluğu Nezredilme Evin bir bölümü ▶ ▶ ▼ ▶ ▼ Kuzu sesi ▶ ▼ ▼ Kısaca mahalle ▼ Cisim ↳ ▶ Nihayet Dört büyüklerden biri ▶ 5 Seslenis Sayfa 14 USTALARDAN SEÇMELER USTALARDAN SEÇMELER NECİP FAZIL KISAKÜREK CANIM İSTANBUL Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar; Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar. İçimde tüten bir şey; hava, renk, eda, iklim; O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim. Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur; Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur. Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale, Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale. İstanbul benim canım; Vatanım da vatanım... İstanbul, İstanbul... Tarihin gözleri var, surlarda delik delik; Servi, endamlı servi, ahirete perdelik... Bulutta şaha kalkmış Fatih’ten kalma kır at; Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat... Şahadet parmağıdır göğe doğru minare; Her nakışta o mana: Öleceğiz ne çare?.. Hayattan canlı ölüm, günahtan baskın rahmet; Beyoğlu tepinirken ağlar Karacaahmet... O manayı bul da bul! İlle İstanbul’da bul! İstanbul, İstanbul... Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği; Çamlıca`da, yerdedir göklerin derinliği. Oynak sular yalının alt katına misafir; Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir. Her akşam camlarında yangın çıkan Üsküdar, Perili ahşap konak, koca bir şehir kadar... Bir ses, bilemem tanbur gibi mi, ud gibi mi? Cumbalı odalarda inletir ‘Katibim’i... Kadını keskin bıçak, Taze kan gibi sıcak. İstanbul, İstanbul... Yedi tepe üstünde zaman bir gergef işler! Yedi renk, yedi sesten sayısız belirişler... Eyüp öksüz, Kadıköy süslü, Moda kurumlu, Adada rüzgar, uçan eteklerden sorumlu. Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından Hala çığlıklar gelir Topkapı Sarayından. Ana gibi yâr olmaz, İstanbul gibi diyar; Güleni şöyle dursun, ağlayanı bahtiyar... Gecesi sünbül kokan Türkçesi bülbül kokan, İstanbul, İstanbul... Necip Fazıl KISAKÜREK (26.05.1905-25.05.1983) CANIM ANNEM B u gün gene rüyamda gördüm seni. Tutmak, yakalamak istercesine uzandım, tutamadım ellerini. Öyle özlemişim ki öylesine hasretim ki olduğun günlere... Ne olur çık gel, hadi gel anne; üstüme yorgan at gene, kız bana, sinirlen bana, vur bana anne. Bilirim vuramazsın ama en azından varlığını hissettir. Susadım var olduğun günlere, özledim yaprak sarmanı, dolmanı özledim anne. Nasıl da yorulurdun içli köfte yapacağım diye? Oysa biz hiç düşünmeden o emeği, nasıl da tüketirdik güzelim köfteleri anne! Canım annem, hani bana sinirlenir ve bana gönül koyardın ya; sana tatlı, karpuz, üzüm gibi yiyecekleri vermediğim için senden esirgediğimi sanırdın. Oysa doktor, sen duyup üzülme diye bana sıkı sıkı tembih ederdi. Bunları yersen tansiyon ve şekerinin çıkaracağını söylerdi bana. Aksilik ya! Neyi yasaklamışsa sen de hep onları isterdin anne. Canım üzüm istiyor derdin ya, sana yediremediğim için yatak odasında gizli gizli ağlardım. Allah şahidimdir ki senden esirgediğimden değil, doktor yasak etmişti, sen çok hastaydın anne. Ama çok pişmanım, keşke doktoru dinlemeseymişim, keşke neyi istiyorsan verseymişim. Bu kadar çabuk gideceğini bilseydim, dinler miydim hiç doktoru. Ne olur bana gönül koyma. Vallahi de billahi de seni çok seviyordum, sakın sevmediğimi Bir gün koşarak gelmek isterim sana, ellerimde çiçeklerle. Ve anacığım kalbimde yılların hasretiyle omzumda özlemlerle sana gelmek isterim. Ellerinden, o pamuk ellerinden ve o elma kırmızısı al yanaklarından öpmek isterim. Hatırlar mısın anne, ben daha altı yaşındaydım, sokaktan ellerim çamurlu üstüm başım çamurlu gelirdim? sanma anne! Rahmet var dışarıda, gene yağmur yağıyor. Seni ziyarete gelecektim ve fatiha okuyacaktım başucunda. Gerçi bahar başucunda olacağım anne. Hani dün gece rüyamda görmüştüm ya seni, işte onu anlatacaktım sana, ellerini uzatıp beni tutmaya çalıştığını ve benim de sana uzanıp bir türlü tutamadığımı anlatacaktım. Mezarının üstündeki yabancı otları temizleyip, çiçeklerini sulayacaktım anne! Bendeki de ne şansmış; durmak bilmiyor yağmur, içerim kıpır kıpır. Hani seni ziyaret edeceğim ya acayip bir heyecan sardı içimi. Ne zaman duracak bu yağmur anne? Bir garip hüzne boğuldum. Acaba yağmurun durmayışı senin mi şanssızlığın, yoksa benim şanssızlığım mı? Yok yok! Kesin benim talihsizliğimdendir. Çünkü ben doğuştan bahtsızım. Çünkü bende zerre kadar şans olsaydı, en azından sen beni terk etmezdin ve bırakmazdın kurtlar sofrasında bir başıma yapayalnız. Neden gittin anne? Hiç mi düşünmedin beni? Neler gelir oğlunun başına, ne yapar bir başına... Hiç mi düşünmedin anne? Bak gene elim ayağım tutmaz oldu. Kim derdi ki oğlun düşecek, günden güne eriyecek? Kim derdi ki dağ gibi oğlun her gün biraz daha ölecek? Vay bee! Gidişinin üzerinden tam tamına yirmi yıl geçti. Nasıl geçti onca sene? Ve ben hiç gülmedim, hiç mutlu olmadım anne. Evlendim gene murada eremedim. İki torunun oldu anne! İkisi de ay parçası gibiler. Kızım aynı sana benziyor, senin kadar güzel, senin kadar saf ve tertemiz anne. Güzleri aynı sen. Yağmur durursa, Allah izin verirse, onları da getireceğim, işte diyeceğim, babaanneniz burada yatıyor. Kim bilir ne kadar sevinirdi, ne kadar mutlu olurdu; alıp kucağına sevebilseydi sizi, diyecektim onlara. Yağmurun duracağı yok, gelemezsem kırılma bana, en yakın zamanda gelirim. Unuttuğumu sanma anne; sen aklımdan hiç çıkmıyorsun ki! Bak bir kaç gün sonra da Anneler Günü, şimdi ben kimin Anneler Günü’nü kutlayacağım, kime Anneler Günün kutlu olsun diyeceğim canım annem. Bir çiçek alıp mezarının başında ağlamak beni tatmin etmiyor artık, dindirmiyor acılarımı; doyamadım sana, bir türlü içimdeki boşluğu dolduramadım anne. Bu gün gelemezsem üzülme, gönül koyma bana; inancın olsun ki en yakın zamanda geleceğim öpeceğim kabrini, sulayacağım çiçeklerini ve sana yazdığım şiiri okuyacağım. Umarım beğenirsin anne. Hani geleceğim dedim ya! Hem de öyle bir geleceğim ki, bu geliş öyle bir geliş olacak ki...! Ne olursun beni affet. Affet beni canım annem, affet. ANNEM annemsin, anne bak ellerim kirlendi, üstümde... Hadi temizlesene beni, üstümü değiştirsene. Annem hadi gel polis abilere kızsana yine. Onların da kulaklarını çeksene. Bak anne ellerimde kelepçe, kollarımda iki polis; hadi artık gelsene anne... Sen önce banra kızar sonra beni yıkardın; tertemiz olurdum. Ertesi gün ben kavga ederdim komşunun çocuklarıyla. Beni döverlerdi, sen de kiminin annesine söyler, kiminin de kıyıda kulaklarını çekerdin. Ve ben şimdi yirmi dört yaşındayım. Ellerim kan olmuş, üstüm başım kan olmuş. Sen Sadık Demirkıran Silifke M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Özlem Çetin-Ankara Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Fıkra HAYATI 26 Mayıs 1905’te İstanbul’da doğdu. Çocukluğu, büyük babasının İstanbul Çemberlitaş’taki konağında geçti. İlk ve orta öğrenimini Amerikan ve Fransız Kolejleri ile Bahriye Mektebi’nde (Askeri Deniz Lisesi) tamamladı. Lisedeki hocaları arasında Yahya Kemal, Ahmet Hamdi(Akseki), İbrahim Aski gibi isimler vardı. Necip Fazıl hocalarından en çok İbrahim Aski’nin etkisinde kalmıştır. Tasavvufla ilk tanışması da hocası İbrahim Aski’nin verdiği kitaplarla olmuştur. Kısakürek, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümünü bitirdikten (1924) sonra, Milli Eğitim Bakanlığı bursu ile gönderildiği Fransa’da, Sorbonne Üniversitesi Felsefe Bölümünde okudu. Türkiye’ye dönüşünde Hollanda, Osmanlı ve İş Bankalarında müfettiş ve muhasebe müdürü olarak çalıştı. Robert Koleji, İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi, Ankara Devlet Konservatuarı, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesinde ders verdi(1939-43). Sonraki yıllarında edebiyata yönelerek fikir ve sanat çalışmaları dışında başka bir işle meşgul olmadı. Necip Fazıl, annesinin arzusuyla şair olmak istedi (bunu düşündüğünde henüz 12 yaşındaydı) ve ilk şiirleri Yeni Mecmua’da yayımlandı. Milli Mecmua, Anadolu, Varlık ve Yeni Hayat dergilerinde çıkan şiirleriyle kendinden söz ettirmeyi başardı. Daha sonra Paris’e gitti ve dönüşünde yayımladığı Örümcek Ağı ve Kaldırımlar adlı şiir kitaplarıyla edebiyat dünyasında patlama yaptı. Necip Fazıl bu eserleriyle genç yaşta şöhreti yakalayarak, çağdaşı şairlerin önüne çıkmayı başardı. 1932’de Ben ve Ötesi adlı şiir kitabını çıkardığında henüz otuz yaşına basmamıştı. Necip Fazıl için 1934 yılı hayatının dönüm noktası oldu. Çünkü hayat felsefesinin değişmesine neden olan ve Beyoğlu Ağa Camii’nde vaaz vermekte olan Abdülhakim Arvasi ile bu dönemde tanıştı. Ve bu kişiden bir daha kopmadı. Necip Fazıl’ın, üstün bir ahlâk felsefesini savunduğu tiyatro eserlerini birbiri ardına edebiyatımıza kazandırması bu döneme rastlar (Tohum, Para, Bir Adam Yaratmak). Necip Fazıl, 1943 yılında Büyük Doğu adlı dergiyi çıkardı. 1978 yılına kadar aralıklarla haftalık, günlük ve aylık olarak çıkarılan Büyük Doğu’da iktidarlara cephe alan Kısakürek, yazı ve yayınları yüzünden mahkemelik oldu, hapse girdi ve dergi birçok kez kapatıldı. Sık sık kapatılan veya toplatılan Büyük Doğu’nun çıkmadığı dönemlerde günlük fıkra ve çesitli yazılarını Yeni İstanbul, Son Posta, Babialide Sabah, Bugün, Milli Gazete, Hergün ve Tercüman gibi gazetelerde yayımlayan Necip Fazıl, Büyük Doğu’da çıkan yazılarında kendi imzası dışında Adıdeğmez, Mürid, Ahmet Abdülbaki gibi takma isimler kullandı. 1962 yılından itibaren de hemen hemen tüm Anadolu şehirlerinde konferanslar verdi. Necip Fazıl Kısakürek yazılarını yazmaya devam ederken uzun süren bir hastalık dönemi geçirdi ve sonra 25 Mayıs 1983’te Erenköy’deki evinde öldü. Fatih’te düzenlenen cenaze merasiminden sonra Eyüp sırtlarındaki (Piyer Loti’deki) kabristana defnedildi. Mayıs 2012 BULMACA SOLDAN SAĞA YUKARIDAN AŞAĞIYA 1) (Tersi) Atın ayağına çakılır-Bir hayvan. 2) ProjeBir haber ajansı-İridyumun simgesi-Duman izi. 3) Büyükler, İleri gelenler-Yorgun. 4) Tersi(bir halife) - Tavana asılır-Saç için ayırma yeri 5) AvanakLabada-Bir bağlaç 6) Dayak-Bir spor ayakkabısı 7) Bir nota-bir hayvan ismi-dingil-tersi(konutlar topluluğu) 8) Emretmekten emir-bir çoğu(takısıbizmut’un simgesi 9) Radyumun simgesi-antbarış 10) Çayın olmuş hali-hayvanları nallayan kimse-sodyumun simgesi 11) Aktif-insan ve hayvan vücudunu kaplayan kıl veya pulla kaplı örtü-Türk malının kısaltılması 12) Birini veya bir kaçını anlatan bölüm sayı-kok’un karşıtı-namus 13) Gülde bulunur-bir nota-bir nehir 14) Tekerlek-ön çalışma, eskiz 15) Ansızın-muhtemel 16) Numaranın kısaltılmışı-küçük odun baltası-öğe, unsur. 1) Bir cetvel-nadir-bir nota-bir ağırlık ölçüsü 2) Ama,fakat-kalça kemiği-alfabede 5. harf 3) Parazit-saatin atmışta biri 4) Tersi(insan yaşamayan ıssız yer)-havadar 5) Tersi(iridyumun simgesi)dilemma-ılık,soğuk arası 6) Dizi-ehemmiyet-inanç düzeni-tersi(isim) 7)Hayvan doktoru-tersi(ata) 8) Şaka-bir taneli meyve-anlam 9) Bir şaşma sözüislamın şartlarından-tersi(deride oluşan pürtükler küçük ur) 10) Çatal biçiminde bir tarım aracı-bir kan grubu-tersi(ileve)-han’ın sessizleri-bir hayvan 13) Bir müzik aleti-sabır-selenyumun simgesi 14) Kötü karşıtı-ince,keskin ses-tersi(mazumenin satırlarından her biri) 15) İnleme sesi-giriş, methal 16) İskambilde birli-bir bağlaç-boyun eğen, kendisini başkasının buyruğunu bırakan-bir sayı. Oğuz Alıcı-Malatya E Tipi Ceza İnfaz Kurumu Geçen Sayıdaki Bulmacanın Çözümü ÇORAP Ayakları çok fena kokardı. Bir gün bir arkadaşına birlikte tiyatroya gitmelerini teklif etti. - Hay hay, dedi arkadaşı. - Ama eve git, ayaklarını yıka ve temiz bir çorap giy Söz mü? Tiyatroya gittiler. Yerlerine oturdular. Aradan beş on dakika geçmeden etrafındakiler mendillerini burunlarına götürmeye başladı. - Hani söz vermiştin, dedi arkadaşı. - Vallahi değiştirdim, dedi ve ekledi: - İnanmazsın diye kirlileri de cebime koydum! ÖZLÜ SÖZ Dilini terbiye etmeden önce yüreğini terbiye et; Çünkü söz yürekten gelir, dilden çıkar. (Mevlana) Öğrenmekten ve bilgiden daha üstün bir meziyet yoktur. (Hz. Muhammed) Devler gibi eserler bırakmak için, karıncalar gibi çalışmak lazım. (Necip Fazıl) İlimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır. (Hacı Bektaş-ı Veli) Uzun mesafelere ulaşmak, yakın mesafeleri aşmakla mümkündür. (Gazali) Seslenis Mayıs 2012 Sayfa 15 CANIM ANAM ANAM BAFRA BENDE BİR SEVDA SENİ SEVİYORUM Canım anam, Burası dört duvarla örülmüş bir mekan, Bir hasret var ki yüreğimi, ciğerimi yakan. Ne ben sana gelebiliyorum ne de sen... Ah ne çok özledim seni canım annem... Akşam olup çökünce kara karanlık, Bir hüzün kaplar beni bağrım yanık... Rüzgâr okşarken usulca bu soluk yüzümü, Umutlarımla besliyorum sana ait olan tek düşümü, Canım anam. Yazlar yakar burada, kışlar üşütür bedenimi, Koruyanım yok ki bu ellerde senin gibi. Kırıktır buruktur perişandır yüreğim, Anlatmak ne mümkün sana olan hasretimi. Öpemiyorum o narin ellerinden doya doya, Sarılamıyorum o sımsıcak kollarına. Haykırıyorum titrek ve ürkektir yüreğim, Bir bilsen annem seni ne çok özledim! 365 günden sadece bir gün ayırmışlar annemin adına, Canım anam sadece bir güne sığdırılmış hatırlanman, Fakat bana yetersiz geliyor hayata gözlerimi açtıran. Kutluyorum var olan bütün günlerini evlatça; Sana hayran, Sana hayran. Rüyamda gördüm ciğerim anamı; Biliyorum dertlerin biter mi anam? Issız köşelerde sessiz ağlarım, Yollarıma bakıp da ağlama anam. Bafra bende bir sevda; ana gibi, yâr gibi, Vazgeç vazgeçemezsin, bırakıp gidemezsin... Bafra başıma bela, canımı sıkar gibi, Ne onunla oluyor, ne onsuz edemezsin. Hayat ne söylerse söylesin; Sen uyku akan gözlerim, Şartsız soluğumsun. Gece yürüyor, gece ilerliyor Uyku girmiyor gözlerime. Bir ses yolluyorum Kalın duvarlardan karanlığa; Seni seviyorum diye haykırarak... Ölüm zapdetse de seviyorum işte seni. Üzerine hayaller kuruyor, Planlar yapıyorum, Usulca zamanı sana ayarlıyorum. Bir inattır tutturmuş yüreğim; Onsuz olmaz, olamaz diyor. Aşkı özlemekle başlar ya hayat; İşte öyle özlüyor, Öyle seviyorum seni. Erhan Bişi Amasya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Canım anam hâlâ ağlıyor musun? Yavrum yavrum deyip de yanıyor musun? Bağrına taşları basıyor musun? Biliyorsun artık gelemem anam. Ağlama gözlerine kurban olurum! Sarıl boynuma bir kez daha sarılayım. Yarama merhemsin gel de süreyim, Kapandı kapılar gelemem anam. Sen bana yanarsın ben de sana, Felk zincirini taktı boynuma, Kaderin böylesi düşman başına, Kes artık ümidin gelemem anam. Resmime bakıp da hayalimi getirme, Yavrum yavrum deyip de aklını yitirme. Ciğerim yanıyor derdimi bilme; Kilitlendi kapılar açamam anam, Sen benim için ağlama anam. Hediye Ocak Sinop E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Bafra bende bir sevda, ta doğuştan var gibi, Unut unutamazsın, kalbinden atamazsın... Bafra tenimde ateş, ruhumu yakar gibi, Bu bir sevda yangını, asla soğutamazsın... Bafra bende bir sevda, Nebiyan’da kar gibi, Erit eritemezsin, savur savuramazsın... Bafra içimde tufan, bendimi yıkar gibi, Onu durduramazsın, önünde duramazsın... Bafra bende bir sevda, namus gibi, ar gibi, Şereftir satamazsın, onurdur kıramazsın... Kızılırmak gözümden, gönlüme akar gibi, Mecnun olsan ben gibi, aşkı haykıramazsın... Bafra bende bir sevda, cehennemde nâr gibi, Karadeniz’e atsan, yine söndüremezsin... Bafra kutsal bir dava, cennetten çıkar gibi, Öyle bağlanmışım ki, beni döndüremezsin... Mehmet Çakır Bafra T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu HOŞ GELDİN Eskiler derler ya güzeldir, unutulmaz; Yeni yerler görmek hep heyacanlıdır, Sadece yaşanır anlatılmaz, O an ne dert kalır ne tasa ne de kahır. ANNEM Mekânına elini öpmeye geldim, Yoktu ellerin neredesin annem... Son bir kere yüzünü görmeye geldim, Yoktu yüzlerin neredesin annem... Gezdim avluyu pas tutmuş keser, O güzelim evden kalmamış eser, Ocağında şimdi baykuşlar öter, Yoktu gözlerin nerdesin annem... Yanmıyordu, kül tutmuştu ocağın, Pas tutmuştu, kuru dalda nacağın, Meyve vermez olmuş bir tek ağacın, Yoktu közlerin neredesin annem... Öptüm seccadeni, kokladım durdum, Anam nerededir diye komşuya sordum, Talan olmuştu vatanım, yurdum, Yoktu özlerin neredesin annem... Dizine yatardım gece olunca, Dünyalar benimdi senle dolunca, Anladım seni yalnız kalınca, Yoktu dizlerin neredesin annem... Saçımı, başımı öpüp koklardın, Bir lokma ekmeğini bana saklardın, Halimi, hatırımı hergün yoklardın, Yoktu dillerin neredesin annem... Beyaz tülbentini bağlardın başına, Haram katmadın hiçbir zaman aşına, Doyamadım ben o kapkara kaşına, Yoktu izlerin neredesin annem... Göremedim son kez beyaz naaşını, Akıttım toprağına gözlerimin yaşını, Ellerinin yerine öptüm mezar taşını, Yoktu bezlerin neredesin annem... Erdem oğlun yandı, yandı da yandı, Senin yokluğunda hasrete kandı, Gece gündüz hep ismini andı, Yoktu illerin neredesin annem... Fotoğraf: Serkan Mutan - Psikolog CTE Genel Müdürlüğü Fatih Erdem Niğde E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Geldim işte ilk kez açıldı demir kapılar, Heyecan falan yok, içimde sadece korkular... İnan ne anlatılır, ne yaşanır mapusta olanlar Eskiler galiba bu kez yanılmışlar. Bambaşka bir dünya burası; Daha önce hiç görmediğim, bilmediğim... Hani olmayacaktı ne derdi, ne kahrı, ne de tasası... Şimdi demir bir evdeyim. Umutlu yüzüm, nerede o gülücüklerim, Hayallerimi emanete verdim. Sayamadım kaç kapıdan geçtim, İşte mapushaneye hoş geldim. Emin Orhan Alaşehir M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu YALNIZLIK Ruhum derin bir hüzünle kaplı, Pencerem demir, parmaklıklar paslı. Yüreğim yaralı, her günüm yaslı Yüzüm gülmedi hiç, gözlerim yaşlı. Olmadı hiç sarayım, tahtım Nerede kaderim, kara bahtım. Anladım yalnızlık alınyazım, Hayal, ümit bir yana yalnızlık benim adım. Kaç asırdır döndü sensiz dünya, Yalnızlığı çağırır içimdeki hülya. Gerçek olacak bir gün, o güzel rüya; İnsan boştur, yokuz onda edep, haya... Yüzlerde riya var, sözlerde kir, Yalnızlığı anlatır insana bu şiir Zalime fayda etmez ne efsun ne sihir Elde ne var aşka ve hakka dair... Muharrem Seren Balıkesir L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Ramazan Oğuz Ümraniye E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu KARDEŞSEK EEĞER Haydi bir dilek tut; Bir yaşam düşle. O güzel düşlerini, Barışla süsle. Düşlerin gerçek olunca, Bana da sesle. Hep beraber özgürlüğe, Yelken açalım. O düşlediğin yaşamda, Kin nefret olmasın. Açıların yerini, Huzur mutluluk alsın. Artık analar ağlamasın; Çocuklar yetim kalmasın. Biz de hep birlikte mutluluğa, Yelken asalım. Silâha harcanan, İlime, bilime harcansın. Dündeki dargınlıklıklar, Hepsi geride kalsın. Ülkemin her yerinde, Barış şarkıları yankılansın. Bizler de o mutluluğa, Yelken açalım. Yıllardır kime hayır getirdi Kan gözyaşı, acı ve keder? Izdırapla yaşamak, Olmasın kader. Bırakın kini nefreti, Gençleri etmeyin heder. Haydi kucaklaşıp huzura, Yelken açalım. Bu vatan hepimizin; Sahip çıkalım. Bir ve beraber olup, Barış meşalesini yakalım. Uzatın elinizi barışıp, Tabuları yıkalım. Haydi, haydi hep birlikte, Barışa, mutluluğa yelken açalım. Umarım zor değil, Mutlu günler çok yakın. Kulağınızı tıkayıp; Yeter ki oyuna gelmeyin sakın. Mevlamın emri; Biz de Rabbimizin emri, Dostluğa kardeşliğe yelken açalım. Ali Rıza Çağlar Kartal H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu SAYFA 16 Seslenis Bartın’da belge dağıtımı ve konser Bartın Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü ve tutukluların başarılarının devamı için ödül töreni ve Türk Halk Müziği konseri düzenlendi. Programa Cumhuriyet Başsavcısı Şaban Yılmaz, Cumhuriyet Savcısı Rafet Yavaş, İzleme Kurulu üyeleri, Kurum Müdürü Atıf Morkoyun, Kurum İkinci Müdürleri Şükrü Ballı ve Hacı Mol’un yanı sıra çok sayıda hükümlü ve tutuklu katıldı. Protokol üyeleri, kurumda yürütülen eğitim-öğretim, sosyal kültürel ve sportif faaliyetlerde başarılı olanlara belge ve ödüllerini verdiler. Kurumlardan ele emeği göz nuru sergisi Ümraniye T Tipi, Ümraniye E Tipi ve Paşakapısı Kapalı Ceza İnfaz Kurumlarında hükümlülerce yapılan resim ve el sanatlarından oluşan ürünler, Kadıköy Tepenautilus Alış Veriş Merkezinde sergilendi. Geçtiğimiz ay gerçekleştirilen serginin açılışına Ka- dıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı, Üsküdar Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Adagül, Kartal Cumhuriyet Başsavcısı Yusuf Ulu, Üsküdar Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ender Keskin, Ceza İnfaz Kurumlarından Sorumlu Üsküdar OSMANİYE’DE EL SANATLARI SERGİSİ Osmaniye İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından 36. Turizm Haftası münasebetiyle Osmaniye Merkez Halil İbrahim KaraoğlanoğluParkında, 16-18 Nisan 2012 tarihlerinde gerçekleştirilen “El Sanatları Sergisi”nde, hükümlü ve tutuklularca üretilen el sanatları ürünleri sergilendi. Osmaniye merkez ve ilçelerinde faaliyet gösteren halk eğitim merkezi müdürlükleri, sivil toplum örgütleri ile Osmaniye C Tipi Kapalı ve T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumlarının katıldığı sergi ziyaretçiler tarafından büyük ilgi gördü. Sergi süresince oluşturulan ar bir stand ile de C tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, DOGAKA (Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı) bünyesinde T.C. Kalkınma Bakanlığı desteği ile gerçekleştirilen “2011-80-405 SODES’le Meslek Sahibi Oluyorum Projesi”nin de tanıtımı gerçekleştirildi. Tamamı SODES kapsamında Kalkınma Bakanlığı tarafından karşılanan 49.150,00TL bütçeli proje ile C Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda “Unlu Mamuller Atölyesi” oluşturulmuş ve 10 hükümlü/tutuklunun katılımı ile 640 saatlik “Pasta Yapımı ve Sunumu Kursu” düzenlenmiştir. Sergi süresince “Unlu Mamuller Atölyesi”nde kursiyer hükümlü ve tutuklular tarafından üretilen pasta, poaça ve tatlı çeşitleri ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Ceyhan’da hükümlülerin el emeği ürünleri kermeste sergilendi Kocaeli 2 No’lu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu el işi sergisi Ceyhan’da, İlçe Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü tarafından kermes düzenlenen kermeste hükümlü ve tutukluların el işi ürünleri büyük ilgi gördü. Kermeste maket gemiler, eşsiz makrome ürünler, boncuk işlemeler ve ahşap hediyelik eşyalar sergilendi. Kermesi ziyaret edenlerin tutuklu ve hükümlülerle empati kurmaya çalışmaları ve onların bu çalışmalarını desteklemeleri çok anlamlıydı. Kermesi ziyaret eden Ceyhan Kaymakamı Gürbüz Karakuş'un da dikkatini çeken el emeği göz nuru ürünler beğeniyle karşılandı. Kermese Ceyhan İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Yaylacı, Kurum Müdürü Fazlı Bozer ve Kurum Öğretmeni Ahmet Mimar ve Kurum personeli katıldı. Kocaeli 2 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, 13-24 Nisan 2012 tarihleri arasında, Sabancı Kültür Merkezinde, hükümlü ve tutukluların el ürünlerinden oluşan sergi düzenledi. Serginin açılışı,13 Nisan 2012 tarihinde, İzmit Kaymakamı Sabit Kaya, Kocaeli İl Kültür ve Turizm Müdürü Adnan Zamurkan, Cumhuriyet Savcısı Serhat Tütüncü ve Kurum Müdürü Sami Yıldız tarafından yapıldı. Açılışa Cumhuriyet savcısı İsa Hakan Kanyılmaz, Kurum İkinci Müdürleri Galip Yalçın, Murat Turan, Sosyal Çalışmacı Esma Çakmak katıldı. Sergide İzmit Halk Eğitim Müdürlüğünce düzenlenen kurslarda yapılan ahşap yakma, yağlı boya tablo ve hükümlü ve tutukluların hobi çalışmaları ile örgü, boncuk ve bakır işlemeleri sergilendi. Cumhuriyet Savcısı Ersoy Yüce, hâkim ve Cumhuriyet savcıları, Üsküdar Milli Eğitim Müdürü İlyas Tekin, Ümraniye T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Mehmet Çıtak, Ümraniye E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurum Müdürü Hacı Aydinç, Paşakapısı Kapalı Ceza İnfaz kurum Müdürü Mustafa Kemal Çelik, İstanbul’daki diğer ceza infaz kurum müdürleri, Ümraniye Halk Eğitim Merkezi Müdürü ve Müdür yardımcılarının katıldı. Serginin açılış konuşmasını yapan Üsküdar Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Adagül, sanatın özgür olduğunu ifade ederek sanatsal faaliyetlerin hükümlülerin topluma kazandırılmasındaki önemi üzerine mesaj verdi. Sergi açılışına katılan davetlilerle birlikte sergiyi gezen Ümraniye T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurum Müdürü Mehmet Çıtak, Kurumda bu tür sanatsal faaliyetlerin önemli olduğunu belirtti. Bursa H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu hükümlüleri hünerlerini sergiledi Bursa H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü ve tutuklularca yapılan ahşap boyama, takı tasarım, yağlı boya ve karakalem resim, tekstil, model uçak ve hobi çalışmalarından oluşan elişi sergisi, Tayyare Kültür Merkezi Cemal Nadir Güler Sergi Salonunda gerçekleştirildi. 2 Nisan 2012 tarihinde saat 14:30’da açılışı yapılan sergi, bir hafta boyunca açık kaldı. Serginin açılışına Bursa Vali Yardımcısı Vedat Müftüoğlu, Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Namık Yılmaz, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Abdullah Karadağ ile diğer protokol üyeleri, Bursa E Tipi Kapalı ve H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumları ile Gemlik Açık Ceza İnfaz Kurumu personeli katıldı. Bursa H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda açılan takı tasarım, ahşap boyama, yağlı boya ve karakalem resim, tekstil, model uçak kurslarına katılan toplam 310 hükümlü ve tutuklunun kurs süresince ürettiği eserler ile hobi çalışmalarından oluşan 1260 ürün ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Ceza İnfaz Kurumunda bulunan hükümlü ve tutukluların büyük bir özveri ile çalışarak meydana getirdikleri el emeği göz nuru eserler, ziyaretçilerin büyük beğenisini topladı. Sergiye katılan davetliler Bursa H Tipi Ceza İnfaz Kurumundaki sosyal-kültürel faaliyetler ve eğitim faaliyetleriyle ilgili olarak, ziyaretçi defterine yazdıkları ifadelerde; sergiden duydukları memnuniyeti dile getirerek emeği geçenlere teşekkür ettiler. Burhaniye C Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu el işi serisi Burhaniye C Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda ve diğer ceza infaz kurumlarında hükümlü ve tutuklular tarafından yapılan el işleri, mobilya, gümüş ve tekstil ürünleri, Burhaniye Belediye düğün salonunda, 22-25 Nisan 2012 tarihleri arasında ziyaretçilerin beğenisine sunuldu Serginin açılışına Kaymakam Ali Uslanmaz, Belediye Başkanı Fikret Akova, Cumhuriyet Savcısı Fahri Turan, Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Yusuf Kafadar, Kurum İkinci Müdürleri Mustafa Özçiçek ve Haydar Zehir, Kurum Öğretmeni Taceddin Önem, infaz koruma başmemurları ve infaz koruma memurları ve çok sayıda misafir katıldı. Açılış kurdelesini Kaymakam Ali Uslanmaz, Cumhuriyet Savcısı Fahri Turan birlikte kestiler. Sergiyi gezen Kaymakam Ali Uslanmaz, “Burhaniye Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumunda bulunan insanlarımızın eğitilerek topluma kazandırılmaları büyük önem taşıyor. İnsanlar dört duvar arasında olsa da sanata duyarlı olduklarını bu gezdiğimiz sergide de görmekteyiz.” dedi. Cumhuriyet Savcısı Fahri Turan ise sergideki tüm ürünlerin hükümlü ve tutuklular tarafından yapıldığını, özellikle çalışmaları bizzat Ceza İnfaz Kurumunu ziyaretinde gördüğünü, ceza infaz kurumunda bulunan insanların topluma kazandırılmasında bu gibi faaliyetlerin büyük önem taşıdığını söyledi.
Benzer belgeler
Adalet Bakanı Ergin, ceza infaz kurumu personeli ile iftar yemeğinde
Yılmaz, Bursa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Oktay Yıldırım ve Bursa Barosu Başkanı Zekeriya Birkan’ın açılış konuşmalarının ardından müzik ve
animasyon gösterileri ile devam etti.
Programd...
Ağustos-Sayı: 113 - Sesleniş
Sinop Açık Ceza İnfaz
Kurumu 2013 yılında
hizmete açılacak
Adalet Bakanı Sadullah Ergin,
Sinop E Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumunu ziyaret ederek, incelemelerde bulundu. Kurumun
fizikî durumunu ve ya...
Temmuz-Sayı: 112 - Sesleniş
Yılmaz, Bursa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Oktay Yıldırım ve Bursa Barosu Başkanı Zekeriya Birkan’ın açılış konuşmalarının ardından müzik ve
animasyon gösterileri ile devam etti.
Programd...
ceza infaz kurumundaki mesleki eğitim
eğitime devam etme teşviğini elde edememiş” hükümlüler, bu teşviği elde
etmiş hükümlüler ile aynı olanağa sahip
olmuşlardır.
İnternet üzerinden eğitim; bir çok
eğitim programı internet aracılığı il...
Temmuz-Sayı:124 - Adalet Bakanlığı
Ceza Ýnfaz Kurumlarý birlikte üçüncülüðü elde etti. Dereceye giren takýmlara kupa ve madalyalarý, Şampiyonanın son gününde yapılan törenle verildi. 5’te
ceza infaz kurumları ile tutukevleri işyurtları kurumu stratejik plan
Şaşmaz’da restaurant açılışı
ANKARA Açık Ceza İnfaz Kurumu İşyurdu
Müdürlüğünce işletilen Şaşmaz Sosyal Tesislerinde yapımı yeni tamamlanan restaurantın açılışı Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol
Erd...
Haziran-Sayı: 111 - Adalet Bakanlığı
Bu yıl 5’incisi düzenlenen Ceza Ýnfaz Kurumlarý Arasý
Badminton Þampiyonasý 16-18 Mayıs 2012 tarihlerinde
gerçekleþtirildi. Ankara 2 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumunda düzenlenen ve 18 ceza i...