İSTANBUL`DA AĞIRLADI Otomotivin Başkenti
Transkript
İSTANBUL`DA AĞIRLADI Otomotivin Başkenti
on-kapaki-ici-arka-kapak-ic-ek:Layout 1 08.09.2016 21:36 Page 1 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:21 Page 1 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 2 İçindekiler Şehiriçi yolcu taşımacısı olan minibüs, taksi ve halk otobüslerinin en büyük sorunu yeterli ücretlerde taşımacılık yapamamalarıdır. Her yıl memur maaşları, ev kiraları ve diğer tüm harcama kalemleri enflasyon oranınca zamlanırken taşıma ücretleri nedense hep es geçiliyor… Yapısı daima soru işaretlerini barındıran tüm şehirlerde ki UKOME’ler şehiriçi yolcu taşımacılığını yönetir durumdadır. Sektör mensuplarının dışlandığı bu kurullarda sektörden bihaber insanların bile söz ve oy hakkı olarak çeşitli kararlara imza atmaları tüm ulaşım sektörünü karmaşaya sürüklemiştir. Bu kurulda ki kişilerin trafik sigortaları, yakıt giderleri, çalışan ücretleri, araç fiyatları ve yolcu rakamları hakkında ne kadar bilgiye haiz oldukları ise muammadır. Geçtiğimiz ay dolmuş, minibüs ve taksi ücretlerine %5 oranında zam yapıldı. 25 ay sonrasında gelen bu zammın geçen süre içerisinde ki gider kalemlerine ne kadar iyileştirme yaptığı aşikardır. 2 yıl içerisinde çıkan enflasyon rakamları göz önüne alındığında yapılan zammın sektöre pek faydası olduğu söylenemez. Zam uygulamasının her yıl enflasyon oranınca belirlenmesi gerektiği bilinmesine karşın uygulanmama nedeni de UKOME tarafından cevaplanması gerekilen bir sorudur. Şehiriçi yolcu taşıma sektörüne enflasyon oranınca yapılacak zamların dahi kayıpları kapatmayacağı da ayrı bir gerçektir. Yüksek döviz kurları, araç kredi oranlarının artışı, yakıt fiyatlarının enflasyonun ötesinde daima yükselmesi ve artan trafik sigorta primleri enflasyon değerleri üzerinde kayıplar yaşatmıştır. Ulaşım sektörüne yapılacak zamlar genel enflasyon oranından da öte sektör enflasyonu hesaplanarak yapılmalıdır. Kaliteli ve güvenli ulaşım sloganı ile yola çıkan tüm şehirler, yolcu taşıma esnafının çıkarlarını gözetmelidir. Kaliteli ve konforlu ulaşımın yolu alın terini hakkıyla alan esnaftan geçer. Giderlerin arttığı ve gelirlerin düştüğü ortamda doğal olarak insanlar gider kalemlerini kısacaktır. Bu durum daha eski arabalar ve lastikler, bakımsız araçlar, niteliksiz şoförler gibi durumlara sebebiyet verecektir. MURAT UZUN AYDINLIK YARINLARIN DESTEKÇİSİ MERCEDES “YILDIZ KIZLARI” İSTANBUL’DA AĞIRLADI 18-19 UKOME BU SORULARI CEVAPLAMALI 6-7 editörden Otomotivin Başkenti Bursa’dan Dünyaya EN BÜYÜK METROBÜS AKIA İMTİYAZ SAHİBİ ve SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Murat UZUN Halk Ulaşım Dergisi’nde yayımlanan fotoğraf ve yazıların tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz. Halk Ulaşım Dergisi “Basın Meslek İlkeleri” doğrultusunda yayın yapar. YÖNETİM YERİ Oruç Reis Mah. Tekstilkent Cad. Tekstilkent Ticaret Merkezi Blok No: 10-AB Kapı No:3079 Esenler /İSTANBUL Tel : ( 0555 ) 553 20 72 – ( 0212 ) 361 45 29 E-mail: [email protected] - [email protected] 8-9 16-17 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 3 YAVUZ SULTAN SELİM KÖPRÜSÜ AÇILDI 30-31 20- 21 HEPİMİZ TEK KALEM OLMALIYIZ ÜCRETSİZ YOLCULUKLARIN MALİYETİ AYNI İŞİ YAPTIĞIMIZI UNUTMAMALIYIZ YAYIN DANIŞMA KURULU Mustafa Altuntaş // İstanbul Halk Ulaşım A.Ş. Göksel Ovacık // Özulaş A.Ş. Ramazan Gürler // Mavi Marmara Ulaşım A.Ş. Mehmet Tekin // Öztaş Ulaşım A.Ş. Yalçın Beşir // Yeni İstanbul Halk Otobüsleri A.Ş. Ercan Soydaş // Ankara Özel Halk Otobüsleri Esnaf Odası Mustafa Kurt // Kocaeli Halk Otobüsleri Esnaf Odası Sadi Eren // Bursa Özel Halk Otobüsleri Esnaf Odası Şahin Demiral // Demiral Hukuk Bürosu GRAFİK TASARIM EYLÜL GRAFİK- Satı GÖKÇE (0212) 252 62 57 Basım Yeri ANKA Matbaacılık LTD.ŞTİ. YAYIN TÜRÜ Yerel Süreli Yayın - Aylık 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 4 YENİ NESİL OTOBÜS KAPTANLARI IUGO VE AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ İŞBİRLİĞİ İLE YETİŞECEK “ İTÜ ARI Teknokent’in erken aşama kuluçka merkezi İTÜ Çekirdek’te yetişen IUGO firması ile Afyon Kocatepe Üniversitesi Sultandağı Meslek Yüksekokulu Otobüs Kaptanlığı Bölümü arasında, daha yetkin otobüs kaptanları yetiştirmek adına işbirliği sağlandı. Sürücü araç kullanım takip sistemiyle, yakıt tasarrufuna ve daha güvenli sürüşe olanak tanıyan IUGO işbirliği kapsamında, Otobüs Kaptanlığı Bölümü’nde bulunan eğitim aracına IUGO sistemi yerleştirilecek. IUGO, kaptan adaylarının sürüş alışkanlıklarını ve kabiliyetlerini objektif bir şekilde ölçerek onların daha iyi birer sürücü olmalarına yardımcı olacak. Hedef: Sürücü Hatalarından Doğan Kazaları En Aza İndirgemek İşbirliğine yönelik olarak, İTÜ ARI Teknokent'te 15 Ağustos tarihinde protokol imza töreni düzenlendi. Törene; İTÜ ARI Teknokent Pazarlama ve İş Geliştirme Direktörü Arzu Eryılmaz, IUGO CEO’su Evren Özatay, Afyon Kocatepe Üni. Sultandağı Meslek Yükseokul Müdürü Yrd.Doç.Dr. Kemal Karayormuk ve İTÜ Çekirdek Otomotiv Sektör Danışmanı Ekrem Özcan katıldı. Türkiye’de otomotiv teknolojilerinin gelişimi için Otomotiv İhracatçıları Birliği (OİB) ile İTÜ ARI Teknokent’in 2015 yılında güçlerini birleştirme kararı aldıklarını hatırlatan İTÜ ARI Teknokent Pazarlama ve İş Geliştirme Direktörü Arzu Eryılmaz, IUGO firması ile Afyon Kocatepe Üniversitesi arasındaki anlaşmanın da bu işbirliğinin bir yansıması olduğunu söyledi. Teknokent olarak bu projede köprü görevi üstlendiklerini belirten Eryılmaz, “İTÜ ARI Teknokent olarak hedefimiz yeni ve inovatif teknolojilerle Türk otomotiv sektörüne destek olabilmek. Bu amaçla başlattığımız işbirliğimizin somut sonuçlarını görüyor olmaktan büyük 4 bir mutluluk duyuyoruz.” dedi. Törende konuşma yapan IUGO CEO’su Evren Özatay, güvenli sürüş ve tasarruflu araç kullanımı konusunda bilincin daha da üst seviyelere çıkmasını sağlamak amacıyla, “akıllı sürüş” projesini hayata geçirdiklerini belirtirken şu açıklamalarda bulundu: “IUGO ile hedefimiz ‘makinalar arası iletişim’ gibi geleceğe yön vermesi beklenen teknolojileri tek bir projede birleştirmek ve bunu otomotiv alanında uygulamak oldu. IUGO’nun odağında güvenlik ve yakıt tasarrufu yer alıyor. Sistemimizin kurulu olduğu araçları ve sürücüleri uzaktan izleyebiliyor, sürücü davranışlarını en ince ayrıntısına kadar görebiliyoruz. Böylelikle sürücünün yaptığı yanlışları inceleyebiliyoruz ve onları daha iyi birer sürücü haline getirmek adına detaylı bir değerlendirme çıkarıyoruz. Bugün ülkemizde maalesef gerçekleşen kazaların yüzde 90’ı sürücü hatalarından kaynaklanıyor. Umuyoruz ki IUGO bu oranın azalmasına yardımcı olacak. Afyon Kocatepe Üniversitesi Sultandağı Meslek Yüksekokulu Otobüs Kaptanlığı Bölümü ile gerçekleştirdiğimiz bu işbirliği ile de geleceğin otobüs kaptanlarının ve profesyonel şoförlerin pek çok açıdan faydalanacağını düşünüyoruz. Bölümden mezun olan pek çok öğrencinin ileride farklı kurumlarda eğitmenlikler yaptıklarını da düşünürsek, bu işbirliğinin pek çok bilinçli sürücünün yetişmesine destek olacağını düşünüyoruz.” Afyon Kocatepe Üniversitesi Sultandağı Meslek Yüksekokulu Müdürü ve Otobüs Kaptanlığı Bölümü Başkanı Yrd.Doç.Dr. Kemal Karayormuk ise IUGO işbirliği için; “Sekiz sene önce kurduğumuz otobüs kaptanlığı bölümümüzde, kaptan şoför adaylarımızı yetiştirirken günümüz teknolojilerini de yakından takip ediyor ve eğitim-öğretim sistemimize dahil etmeye çalışıyoruz. Yurtdışında başlanan uygulamalara, ülkemizde de Teknokent bünyesinde faaliyet gösteren bir firma üzerinden ulaşabiliyor olmamız bizleri çok mutlu eden bir gelişme. Bu kapsamda, bu tip teknolojileri geliştiren firmalara olanak sağlayan İTÜ Teknokent'e ve bizimle işbirliği gerçekleştirerek kaptan şoför adaylarımızın gelişimine katkısı olacak olan IUGO yöneticilerine teşekkürlerimizi sunuyorum” dedi. 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 5 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 6 “ Me rc e d e s Benz Türk ve Çağdaş Yaşamı Desteklem Derneği’ni e (ÇYDD) 2004 y n ılında başlattığ ı “Her Kızımız B Yıldız” projesi kapir samında destekle nen öğ rencilerde bir grup, geleneks n bir etkinlik olael yaz buluşması içinn bir haa boy unc İstanbul’da ağ ıra landı. AYDINLIK YARINLARIN DESTEKÇİSİ MERCEDES “YILDIZ KIZLARI” İSTANBUL’DA AĞIRLADI H er yıl farklı illerden davet edilen öğrenciler, bu yıl; Bolu, Eskişehir, Gaziantep, Adana ve Bursa’dan geldi. Program dahilinde Yıldız Kızlar Prof. Dr. Türkan Saylan’ın mezarını ziyaret ettiler, Mercedes-Benz Türk’ün Hoşdere Otobüs Fabrikası’nı gezerek MercedesBenz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Britta Seeger ile tanışma imkânı buldular. Yıldız Kızlar, İstanbul’da bulundukları sürede çeşitli müzeleri gezdiler. Ayrıca tekne turu ile İstanbul’u denizden seyrettiler ve tarihi mekânları görme fırsatı buldular. eşitliği tanınması hedefiyle hayata geçirdi. Projenin amacı; olanakları kısıtlı, ancak çalışkan ve kısa sürede meslek sahibi olmayı amaçlayan ilköğretim okulu mezunu kız çocuklarını mesleki eğitime teşvik etmek. Kız çocuklarının eğitime katılımını artırma ve eğitimde cinsiyet eşitliğine katkı sunma çalışmaları kapsamında, meslek lisesi öğrencilerine burs veren MercedesBenz Türk, burslu kız çocuklarına staj imkânı sağlıyor ve mezuniyet sonrasında başarılı olanları şirket ihtiyaçları doğrultusunda istihdam ediyor. Eğitimde Kız Çocuklarına Fırsat Eşitliği Türkiye’deki en büyük yabancı sermaye yatırımlarından biri olan Mercedes-Benz Türk “Her Kızımız Bir Yıldız” projesini 2004 yılında, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ile birlikte toplumda kadının her alanda hak ettiği güce kavuşması, kadınlara sosyal ve ekonomik hayatta fırsat 12 Yılda 3.950 Kız Öğrenciye Destek Verildi İlk dönemde motor, elektrik/elektronik, torna/tesviye, makina ressamlığı ve bilgisayar branşlarında mesleki eğitime öncelik verilen “Her Kızımız Bir Yıldız” projesinde aradan geçen 12 yılda farklı bölümlerde de burs imkânı sağlandı. Mercedes-Benz Türk’ün yanı sıra yan sanayi firmaları, ba- 6 yiler ve Mercedes-Benz Türk çalışanlarının da destek verdiği projede şu anda, liseli öğrencilere sağlanan bursların %68‘i teknik lise bursu, %13‘ü sanat, kalan kısmı ise sağlık ve diğer bölümlere verilen burslardan oluşuyor. 17 ilde okuyan 200 kız öğrenciye destek vererek “Her Kızımız Bir Yıldız” projesini başlatan Mercedes-Benz Türk, sosyal sorumluluk projesi kapsamında bugüne kadar 56 ilde, 472’si üniversite olmak üzere, toplam 3.950 kız öğrenciye eğitim bursu verdi. Destek alan 1.933 bursiyer meslek lisesinden mezun oldu, 765 bursiyer üniversite sınavını kazandı, 147 öğrenci ise üniversiteden mezun oldu. Proje kapsamında halen 200’ü üniversite olmak üzere toplam 1.200 öğrenci burs almaya devam ediyor. Mesleki Eğitimin Yanı Sıra Kişisel Gelişim De Destekleniyor Maddi desteğin yanı sıra kız çocukları- 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 7 nın yılfdızlaşmasında ilginin, ekip ruhunun, cesaretin ve özgüvenin de çok büyük rolü olduğuna inanan Mercedes-Benz Türk, burs verdiği kız öğrencilerle yaşadıkları illerde bir araya gelerek, onları eğitimleri ve meslek sahibi olmaları yönünde yüreklendiriyor. Bu ziyaretlerde, İstanbul’dan gelen bir uzman ile uygulanan yaratıcı drama çalışmalarıyla Yıldız Kızlar’ın kişisel gelişimlerine katkıda bulunuluyor. Bugüne kadar Van, Adana, Edirne, Amasya, Ankara, Mersin, Denizli, Trabzon, Van, Konya, Alanya, Antalya, İzmir, Kocaeli, Samsun, Hatay, Tekirdağ ve Bursa‘yı ziyaret eden MercedesBenz Türk, her ay farklı bir şehre giderek 56 ilde bulunan tüm Yıldız Kızlarla buluşmayı hedefliyor. Özgeçmiş Bankası İle İletişim Sürdürülüyor Bugüne kadar “Her Kızımız Bir Yıldız” projesinin desteği ile eğitimini tamamlayan 22 Yıldız Kız’a Mercedes-Benz Türk bünyesinde iş imkânı sağlandı. Yıldız Kızlar’ın 13‘ü Mercedes-Benz Türk Aksaray Kamyon Fabrikası’nda, 9’u ise MercedesBenz Türk Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda görev yapıyor. Yıldız Kızlar’a Mercedes-Benz Türk ve bayilerinde staj ve iş imkânı sağlayabilmek amacıyla Proje kapsamında 2016 yılında önemli bir adım daha atılarak özel bir özgeçmiş bankası kuruldu. Önemli bir veri bankası haline gelen bu platform aracılığıyla Merce- des-Benz Türk ve bayileri, uygun iş pozisyonlarında istihdam edilmek üzere bankada özgeçmişleri bulunan bursiyerlere ulaşıyor. Özgeçmiş bankası sayesinde bursiyerlerle mezuniyetlerinden sonra da iletişimde kalınarak süreklilik sağlanmış oluyor. Her Kızımız Bir Yıldız projesi 2006 yılında Platin Dergisi’nin „En İyi Sosyal Sorumluluk Kategorisinde” Zirvedekiler Ödülü’nü, 2007 yılında Türkiye Halkla İliş- kiler Derneği (TÜHİD) „Eğitim Kategorisinde” En İyi Sosyal Sorumluluk Altın Pusula Ödülü’nü, 2010 yılında ise Otomotiv Distrübütörleri Derneği (ODD) „ODD Satış İletişim Kategorisinde” 2010 Gladyatörleri Yılın Sosyal Sorumluluk Projesi Ödülü’nü kazandı. 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 8 MUSTAFA ALTUNTAŞ Yönetim Kurulu Başkanı İSTANBUL HALK ULAŞIM A.Ş. HEPİMİZ TEK KALEM OLMALIYIZ “ İETT Genel Müdürlüğü bünyesinde yeni havuz sistemi ile alakalı çalışma yapılıyor. Bu çalışma ile hakedişlerin kilometre ve performans bazlı ödenmesi planlanıyor. Planlama dahilinde sabit giderler ve araç giderleri göz önüne alınarak sürdürülebilir rakamlar üzerinde duruluyor. İ stanbul’da ki özel halk otobüs esnafı son birkaç yıldır önemli sıkıntılar yaşıyor. Gelir kayıpları, gider artışlar, araç yenilemeler ve taşıma ücretleri yetersizliği ile önemli kayıplar yaşadı. Yaşanan bu kayıplar esnafı darboğaza sürüklediği aşikar. Yaşanan bu sıkıntılar karşısında acil birçok iyileş- 8 tirmeler yaptık. Şirketler bazında hat düzenlemeleri, orel çalışmaları gibi çözümler büyük sorunlar için yetersiz kalmıştır. İETT bünyesince de esnafımıza yapılan destekler ile rüsum bedelleri, muayene kolaylıkları ve araç değişim yaşlarında ki düzenlemeler önemli kazanımlardı. Ayrıca Büyükşehir belediyesince yapılan öğrenci katkı ödemeleri bir nebze sıkıntılara çare olmuştur. Fakat İstanbul’da ki şirket yönetimleri olarak İETT ve Büyükşehir’e köklü bir çözüm için kilometre ve performans bazlı hak ediş taleplerimiz oldu. İETT Genel Müdürlüğü’nde şuan planlama daire başkanlığı bünyesinde böyle bir pro- 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 9 MUSTAFA ALTUNTAŞ Yönetim Kurulu Başkanı İSTANBUL HALK ULAŞIM A.Ş. jenin çalışması yapılıyor. İstanbul Otobüs A.Ş. ve halk otobüs şirketleri iştiraki ile yürütülen ortak çalışma. Bu çalışmanın netleşmesi ile olaya daha vakıf olacağımız kanaatindeyim. Hazırlanan projenin otobüs camiasına götürüsünün ne olacağını çok dikkatli incelemeliyiz. İncelememiz sonrasında bu havuza otobüslerimizin dahil olup olmayacağına ona göre karar vermeliyiz. Muavinlerin kaldırıldığı dönemde ki gibi birden bire böle bir şeye düşersek gerçekten büyük sıkıntı yaşarız. Esnafımızı böyle bir sıkıntıya düşürmeme adına elimizden geleni yapacağız. Esnaf Beklentileri Yüksek Camiamızın hem yerel yönetimden hem de hükümetimizden beklentileri gerçekten çok fazla. Bu beklentilerin fazla olması da olağan bir durumdur. Esnafımız otobüs yenileme konusunda çok ciddi adımlar attı. İstanbul geneline baktığımız zaman halk otobüs filosunun yarıdan fazlası yenilenmiş durumdadır. İstanbul Halk Ulaşım bünyesinde ise bu durum %70’e dayanmış durumda. Gelirlerimizin bu kadar düşük olduğu dönemde esnafımız yine de üstüne düşeni fazlasıyla yapmıştır. Bu yüzden de esnafımızın beklentileri olağandır. Bir otobüs yenilemesi esnafımıza araç başı 8 ila 10 Bin TL gibi aylık bir ödeme çıkarmaktadır. Böylesi bir ödeme için ise bir aracın minimum 4346 Bin TL aylık hasılat yapması gerekir. Bu konu ile alakalı ciddi çalışmalar olduğunu görüyoruz. Ekim sonu gibi sonuçlanacağı kanaatindeyim. Beklentilerimiz ise bununla kısıtlı değildir. Hükümetimizin esnafımıza verdiği bazı sözlerde vardır. Bu sözlerinde yerine getirilmesini beklemek esnafımızın en tabi hakkıdır. Özellikle 2918 sayılı yasa ile halk otobüslerine sağlanacak tanım hakkı en büyük beklentimizdir. Henüz hayata geçmeyen bu söz esnafımız için hayati öneme sahiptir. Özellikle Başbakanımızdan bu konuda müjdeli haberler beklemekteyiz. KDV ile alakalı da hükümet üyelerimiz ile çeşitli görüşmeler yapmıştı. Yapılan tüm tüm bu görüşmelerde KDV indirimi konusunda kendileri de haklılığımızı dile getirmişlerdir. Özellikle halk otobüslerinin 65 yaş, engelli, gaziler ve şehit yakınlarını ücretsiz taşıması ve Büyükşehir’in belirlediği 21 kalem yolcuyu da ücret talep etmeden yolculuk hakkı tanıması göz önüne alındığında bu talebin doğal olduğu aşikardır. Milletvekillerimiz ile yapılan görüşmelerde bu talebimizde haklı olduğumuzu kendileri de teyit etmiştir. Şuan da öğrenci taşımacılığı yapan servislerde KDV %8 uygulanmaktadır. Bizler de aynı doğrultuda indirimli olarak öğrenci taşımaktayız. Hatta 60 yaş ve üzeri vatandaşlarımız ile öğretmenleri de indirimli taşımaktayız. Fakat halk otobüsleri %18 KDV ödemeye devam etmektedir. Cumhurbaşkanımızın da bu konuda esnafımıza sözü vardı. Aradan geçen zaman karşın vaatlerin gecikmesi esnafımızda da moral bozukluğu yaratmıştır. Zam İstemiyoruz Halk otobüsleri olarak şuanda zam talebimiz yok. Bizler ücret adaletsizliğinin giderilmesinden yanayız. Büyükşehir Belediyesi’nin belirlediği ücretsiz kartların yeniden ele alınmasından yanayız. Ayrıca aktarma sistemi ile alakalı çalışma önerilerimiz var. 2 saat içerisinde 5 kez aktarma uygulanmakta. Bu Türkiye’nin hiçbir vilayetinde uygulanmıyor. Bu uygulama yüzünden kişi başı birim ücret 1,50 TL’ye düşmektedir. Bu durum göz önüne alınarak İETT ve Büyükşehir sistemi yeniden düzenlemelidir. Ayrıca İstanbul’da ki bir diğer sorunda aylık kullanımlardır. Tam aylıkların 180 binişten 160 binişe, öğrenci aylıklarının da 200 binişten 160 binişe düşürülmesini talep etmekteyiz. Şuan esnaflarımız zam yerine bu sorunlara çözüm beklemektedir. Kendi Eksiklerimizin Farkındayız Şuan İETT’nin halk otobüsleri ile alakalı gerçekten güzel çalışmaları var. Son dönemde de bizler için faydalı önemli çalışmalara da imza attılar. Araç yenilemeleri kolaylaştırma adına 0-5 yaş düzenlemesi yapıldı. Yine araç yenileme teşviki için de 0-8 yaşa kadar rüsum kolaylığı sağlandı. Senelik ruhsat paraları ve muayeneler için yapılan düzenlemeler de esnafımız adına iyi kazanımlardır. Tüvtürk muayenelerinin İETT garajlarına taşınması yine bu dönemde sağlandı. Yeni genel müdürümüz ve önceki genel müdürlerimizin de otobüs camiasına bakış açılarının soğuk olduğu kanaatinde değilim. Benim en büyük beklentim esnafımızdandır. Halk otobüsçünün de kendi kalitesini ve eğitim düzeyini yükseltmesi lazım. Bizlerde eksiklerimizi görmeliyiz. Bununla alakalı da bizler gerektiği yerde gerekli şekilde yapılanmayı bilmemiz gerektiği inancındayım. Otobüs esnafının en önemli sıkıntılarından biri de çalışan şoförleridir. Kaliteli ve nitelikli şoför bulmak gerçekten güç. Esnaflarımız şoförleri ile daima davalık olmaları ve mahkeme koridorlarında zamanlarını harcamaları büyük kayıptır. Şoförlerimizin eğitimsizlikten dolayı çalışarak değil de mahkeme yoluyla nasıl para kazanırım sevdası bu olayları yaşatmaktadır. Bu sorunları çözümü için acil olarak esnafımıza hukuksal boyutta eğitim vermemiz gerekiyor. Bu sayede şoför çalıştırmak için çalışma kurallarını mal sahiplerine ve şoförlere öğretmemiz gerektiğine inanıyorum. Bu doğrultuda şirketimizde hukuk müşavirliği birimi oluşturarak şoförlerimizi kayıt altına almayı planlıyoruz. İnşallah en kısa sürede hayata geçireceğiz. Halk otobüs camiasının en büyük sıkıntısı ise İstanbul’da ki 5 şirketin ve özellikle esnaf odası ile TÖHOB’un birlikte tek yürek olarak işlerin üstüne gitmememizdir. Otobüs camiasının en büyük kaybı budur. Birlik ve beraberlik olmadığı yerde ne kazanç olur ne de huzur. Yönetici arkadaşlardan benim tüm isteğim birlikteliğimizi bozmayalım. Daha iyiye ulaşmak istiyorsak birlikte çalışalım. Yapacağımız çalışmalarda birbirimize destek olalım.hem siyasi mücadelelerimizde hem de bürokratik çalışmalarda hepimiz tek kalem olalım. 9 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 10 İSTANBUL’UN ŞOFÖRLERİ İETT EĞİTİMİNDE İETT ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle, ‘’Ulaşım Akademisi’’ projesi kapsamında, servis şoförlerine yönelik ‘’Güvenli ve Defansif Sürüş Teknikleri’’ eğitimi verildi. Eğitimlerin minibüs ve taksiler ile devam ederek tüm toplu ulaşım araçları sürücülerine verilmesi hedefleniyor. İstanbul’da toplu ulaşımın kalitesini yükseltmek amacıyla, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İETT işbirliği ile İETT Ulaşım Akademisi projesi kapsamında sürücülere eğitimler verildi. Öncelikli olarak okulların açılması nedeniyle öğrenci taşımacılığı yapan servis şoförlerine yönelik olarak verilen eğitimlerin tüm ulaşım araçları sürücülerine verilmesi amaçlanıyor. Şoförlere İki Aşamalı Eğitim Proje kapsamında ilk etapta 150 kişiye ’Güvenli ve Defansif Sürüş Teknikleri’’ eğitim verildi. Eğitimler, İETT İkitelli Eğitim Merkezinde teorik ve uygulamalı pist eğitimi şeklinde 2 bölüm halinde gerçekleştirildi. Teorik eğitimler, tüm sürücülere aynı sınıfta 1 eğitmenle verilirken uygulamalı olarak yapılan pist eğitimi 3 eğitmenle verildi. Ayrıca, teorik eğitimler yolcuya davranış ve nezaket kuralları, indirme-bindirme, emniyet kemeri, aşırı hızlanma, ani frenleme, trafik kurallarına uyma gibi konuları kapsıyor. Uygulamalı eğitimler ise; ıslak ve kuru zeminde engelden kaçma, ıslak ve kuru zemin fren egzersizleri, viraj dönüş egzersizleri konularını kapsıyor. AKÇARAY ALMANYA YOLUNDA Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin ulaşım ağına konfor ve rahatlık getirecek Akçaray Tramvay Projesi’nde ray imalatları son hızıyla sürerken, vagonlarından ilkinin montajı tamamlandı. Hazır hale getirilen Akçaray Tramvay aracı eylül ayında Almanya Berlin’de düzenlenecek dünyanın en büyük demir yolu fuarlarından biri olan InnoTrans’ta sergilenecek. Büyükşehir Belediyesi’nin Kocaeli’de sürdürdüğü Tramvay Projesi birçok noktada eş zamanlı olarak devam ediyor. Alt yapı ve üst yapı çalışmalarının yapıldığı projede ayrıca 12 adet tramvay aracının imalatı gerçekleştiriliyor. Bursa’da yapımı ve montajları sürdürülen araçların ilkinin son rötuşları tamamlandı. Avusturya’da Teste Tabi Tutuldu 32 metre uzunluğunda olacak ve 300 kişi kapasiteli tramvay aracı Avusturya IFE kapı sistemlerinde tekli ve çiftli kapı mekanizmalarının testleri gerçekleştirildi. Testlerde Ulaşım Dairesi Başkanlığı Raylı Sistemler Şube Müdürü Ahmet Çelebi, Makine İkmal Şube Müdürü Cemil Gürgen ile Büyükşehir heyeti hazır bulundu. Yapımı tamamlanan tramvay aracının son olarak koltuk montajı yapılarak, elektrik sistemlerinin devreye alınması sağlandı, çeşitli ekipmanların montajı yapıldı ve araca son görüntüyü verecek rötuşlar tamamlandı. Akçaray tramvay aracı Almanya’nın Berlin kentinde düzenlenecek dünyanın en büyük demir yolu fuarlarından biri olan InnoTrans’ta sergilenecek. Aracın eylül ayının ilk haftasında Bursa’dan karayoluyla Berlin’de sergilenmek üzere yola çıkması planlanıyor. T-100 HATTI YENİDEN VATANDAŞLARIN HİZMETİNDE Eskişehir Büyükşehir Belediyesi yılbaşında şehir içi ulaşımda vatandaşların en çok kullandığı Otogar-SSK tramvay hattının yükünü azaltmak için hizmete sunduğu T-100 otobüs hattını tekrar aktif hale getirdi. Büyükşehir Belediyesi, şehir içi ulaşımda en çok kullanılan Otogar-SSK tramvay hattına destek olarak T-100 numaralı otobüs hattını aynı güzergâhta tekrar hizmete sunmaya hazırlanıyor. Şehir içi ulaşımda yoğun olarak kullanılan Otogar-SSK tramvay hattına paralel olarak 19 Eylül Pazartesi gününden itibaren hizmete başlayacak T-100 numaralı otobüsler, şehir içi ulaşımda tramvayın yükünü azaltmaya çalışacak. Eğitim yılının başlamasına yakın şehrin nüfusundaki artışa paralel olarak T100 hattının kullanımında da artış olduğunu ifade eden Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Suat Ader, vatandaşların T-100 hattını kullanarak gidecekleri yere tramvay ile aynı güzergâhta daha konforlu bir şekilde ulaşabileceklerini belirtti. Ader “T-100 hattımız tramvayla paralel olarak aynı güzergâhı kullanarak Otogar-SSK arasında hizmet vermeye başlayacak. Özellikle pik saatlerde vatandaşlarımız T-100 otobüslerini kullanarak Otogar-SSK güzergâhında gidecekleri yere daha rahat ulaşabilecekler” dedi. Öğrencilerden gelen talep üzerine geçtiğimiz dönemden farklı olarak T-100 otobüslerinin Bağlar Caddesi’ne de gireceğini ifade eden Ader, öğrencilerin Otogar’a ulaşmaları için tramvay dışında bir seçenek daha yaratmak istediklerini belirtti. Otogar, Borsa Caddesi,Cumhuriyet Bulvarı, M. Kemal Atatürk Caddesi, İstasyon Caddesi, İsmet İnönü-1 Caddesi, Bağlar Caddesi, ve SSK güzergâhını takip edecek olan T-100 numaralı otobüsler, tramvaya paralel olan yerlerde tramvay acil durum otobüs duraklarını diğer yerlerde ise mevcut otobüs duraklarını kulla- 10 nacak. 19 Eylül tarihi itibari ile hafta içi sabah 06.30 akşam 20.00 saatleri arasında yapılacak seferler, karşılıklı olarak 20 dakikada bir düzenlenecek. T-100 numaralı otobüs hattında kullanılacak Esbiletler ve Eskartlar ile diğer otobüs hatları ve tramvaylara da aktarma yapılabilecek. 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 11 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 12 GOODYEAR ÇALIŞANLARINDAN EĞİTİME KATKI Goodyear Adapazarı, İzmit Fabrikaları ve Genel Merkezi’nin ortaklaşa düzenlediği kütüphane ve etüt merkezi yenileme çalışmaları başarıyla tamamlandı. Sakarya’da yer alan Ekrem Oba İlkokulu’nun atıl haldeki kütüphane ve etüt merkezi’nin yenilenmesinin ardından, Goodyear Adapazarı fabrikası yöneticileri ve Arifiye Belediye Başkanı İsmail Karakullukçu açılışı gerçekleştirdi. Sakarya Ekrem Oba İlkokulu Anaokulu öğretmeni Nur Akyel’in Goodyear’a yaptığı başvuru üzerine, Adapazarı Fabrikası yetkilileri tarafından kütüphane ve etüt merkezinde ön çalışma yapılarak eksiklikler belirlendi. Goodyear‘ın tüm lokasyonlarında yapılan yardım duyurusuna çalışanlar büyük ilgi gösterdiler. Arifiye Belediyesi de organizasyona katkı sağlayarak, kütüphane ve etüt merkezinin yenileme çalışmalarına destekte bulundu. Toplamda 3 hafta süren bu aktiviteye katılan Goodyear personeli, birlikte çalışmanın sinerjisiyle keyifli vakit geçirdi. 7 Ağustos Pazar günü yapılan açılışa Arifiye Belediye Başkanı İsmail Karakullukçu, Goodyear Adapazarı Fabrikası Direktörleri Rick Hindi ve Ferhat Özmerzi, İdari İşler Müdürü Hüseyin Düzgeç, Ekrem Oba İlkokulu Müdürü Aydın Kara ve Goodyear çalışanları katılım gösterdi. Yenileme çalışmasını yerinde görerek incelemelerde bulunan Arifiye Belediye Başkanı İsmail Karakullukçu; “Eğitim ve öğretim alanında, ilçemizde bulunan sanayi kuruluşlarının yanımızda olup bu tür güzel işler yapması bizlere güç veriyor. Bu nedenle Goodyear fabrikasının yöneticilerine ve organizasyona katılan çalışanlarına teşekkür ediyorum” dedi. Goodyear Adapazarı Fabrikası Direktörlerinden Rick Hindi ise; “Öncelikle şirketim adına bu konuyla ilgili olarak bize başvurduğunuz için teşekkür ederim. Goodyear’ın en önemli hedeflerinden biri de çevresindeki topluluklarla işbirliği yapmaktır. Çalışanlarımızla birlikte bu işin içinde olup, özellikle kendimiz bu okuldaki yenileme projesinde yer almak istedik ve bunu hayata geçirdik. Bu çalışmalarımızda bizlere yardımcı olan Arifiye Belediyesi’ne de teşekkür ederim” diye konuştu. Açılışın ardından okulun masa tenisi takımı öğrencileri ve Goodyear’ın fabrika yöneticileri arasında düzenlenen turnuva keyifli anlara sahne oldu. GOODYEAR’IN VOLVO İÇİN GELİŞTİRDİĞİ LASTİK DÜNYA REKORU KIRDI Goodyear’ın Volvo için özel olarak geliştirdiği “The Iron Knight” kamyon lastikleri, Volvo’ya iki kez dünya hız rekoru kırdırdı. Bu iki rekor, Goodyear kamyon lastiklerini dünyanın en hızlı kamyon lastikleri yaptı. Goodyer “The Iron Knight” lastikleri, 4.5 ton ağırlığında 2,400 beygir gücündeki Volvo kamyon ile başlangıç noktasından 1.000 metre mesafeyi 21.29 saniyede 169.09 km/saat (105 mph) ortalama hız ile aldı. Aynı lastik yine başlangıç noktasından 13.71 saniyede 131.29 km/saatte (81.6 mph) 500 metre mesafe rekoru kırdı. The Iron Knight'ın bu rekor esnasında 276 km/saat (171.5 mph) azami hıza erişti. Goodyear kamyon lastikleri ile kazanılan yeni dünya hız rekorları, Goodyear'ın taşımacılık endüstrisindeki teknoloji öncülüğünün de bir göstergesi niteliği taşıyor. Goodyear Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Bölgesi Ticari Lastik Teknolojileri Direktörü Laurent Colantonio, lastiklerin 4.5 tonluk kamyonun yaklaşık 280 km/saat hızla yolda sağladığı kusursuz performans sağlamasının gerçekten zorlayıcı olduğunu belirtti. Colantonio; “Lastikleri dünya hız rekorları kırmak üzere geliştirebilmek, istisnai lastikler üretmede ileri teknolojiden ve inovasyondan yararlanabilme yeteneğimizi kanıtlıyor. Bu durum, The Iron Knight lastiklerinin yanı sıra, müşterilerimize en üst seviyede performans sunan standart kamyon lastiklerimiz için de geçerli” dedi. 315/70R22.5 Goodyear The Iron Knight lastikleri, Federation Internationale de l’Automobile (FIA) Avrupa Kamyon Yarışı Şampiyona'sında da tüm kamyonlarda kullanılan Goodyear Kamyon Yarış lastiklerini baz alarak geliştirildiler. Özel olarak geliştirilmiş sırt bileşenleri ve sırt desenleri ile standart Goodyear kamyon lastik karkas teknolojisine göre üretilen ve dünya rekoru kıran lastiklerin yanağında ise özel Goodyear The Iron Knight logosu mevcuttur. Yayın aşamasında rekorlar, uluslararası motor sporları birliği FIA tarafın- 12 dan inceleniyor. Kırılan bu rekor ise İsveç'in halka kapalı pistlerinde gerçekleştirildi. “The Iron Knight” sürücüsü Boije Ovebrink, araba ve kamyon yarışlarında 30 yılı aşkın deneyime sahip ve daha önce beş kez hız rekoruna sahip.. Volvo Trucks ve Goodyear işbirlikleri ile dünya hız rekoru konusunda köklü ve güçlü bir ortaklık geçmişine sahiptir. 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 13 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 14 100 KÖRÜKLÜ OTOBÜSÜN İLK PARTİSİ GELDİ İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin satın aldığı körüklü otobüslerin 15 adetlik ilk partisi hizmete başladı. ESHOT, birer ay arayla 85 körüklü daha getirecek. İzmir’deki kent içi toplu ulaşımın en önemli aktörlerinden ESHOT, filosuna katılacak yeni otobüslerin 15 adetlik ilk partisini kente getirdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin imzaladığı 100 körüklü otobüs sözleşmesi uyarınca, kalan araçlardan 15’inin Eylül ayında okullar açılmadan hizmete gireceği, diğer 70 otobüsten 30’unun Ekim, 40’ının ise Kasım ayında teslim alınacağı bildirildi. Modern, konforlu ve güvenli Özellikle raylı sistem konusunda kent içi ulaşıma soluk aldıracak önemli projelere imza atan İzmir Bü- yükşehir Belediyesi, bir yandan da otobüs filosunu güçlendirme ve gençleştirme çalışmalarını sürdürüyor. ESHOT Genel Müdürlüğü'nün kente getirdiği yeni körüklü otobüsler, bu anlamda güzel bir örnek.. İzmir için özel olarak üretilen otobüsler, alçak tabanı, engelli binişine uygun rampası, yana yatma kabiliyeti, Euro 6 motoru, kliması ve çevreci motoruyla kentlilerin alıştığı tüm özellikleri bünyesinde barındırıyor. Otobüslerde bulunan motor yangın ikaz ve sön- dürme sistemi, olası motor yangınlarına otomatik olarak müdahale ediyor. Kapı açıkken otobüsün hareket etmesini engelleyen sistem sayesinde de üzücü olayların önüne geçiliyor. Konforlu bir yolculuk için gereken tüm unsurları bünyesinde barındıran İzmir’in yeni otobüsleri, sahip olduğu geri vites kamerasıyla sürüş güvenliği açısından gelişmiş imkanlar sunarken, yolcu bilgilendirmesi yapılabilmesi için 2 adet LCD monitör ve yolcu sayma sistemini de bulunduruyor. BUCA’YA SÜRÜCÜSÜZ METRO GELİYOR İzmir Büyükşehir Belediyesi, Buca ilçesinin ulaşım sorununu kökten çözecek metro projesi için kolları sıvadı. Fizibilite çalışmaları son aşamaya gelen Üçyol-Buca Metro hattı 11 istasyondan oluşacak. Mevcut hatlardan bağımsız olarak yapılacak Buca Metrosu, teknolojinin en son sistemleri ile donatılacak ve tren setleri “sürücüsüz” olarak hizmet verecek. Tramvay, banliyö ve metro projeleriyle raylı sistem yatırımlarını üç koldan sürdüren İzmir Büyükşehir Belediyesi, metroyu Buca'ya en kısa sürede ulaştırmak için de yoğun bir çalışma yürütüyor. “Ulaşım Ana Planı” kapsamında bulunan “Üçyol İstasyonu-Buca Tınaztepe Kampusu-Buca Koop. metro hattı” için geçtiğimiz yıl uygulama projesine başlayan Büyükşehir, bu çalışmada önemli aşama kaydetti. Yolcular için Üçyol İstasyonu bilet holü katından bağlantılı olacak yeni hat, mevcut hatlardan bağımsız çalışacak. Bu sayede teknolojinin en son sistemleri Buca Metrosu'nda kullanılabilecek. Bu hat üzerindeki tren setlerinin sürücüsüz olarak hizmet vermesi planlanıyor. 12,5 km -11 istasyon Bölgedeki sosyal hayatı etkilememesi için derin tünel olarak yapılması düşünülen 12.5 km'lik hat üzerinde 11 istasyon yer alacak. Şirinyer İZBAN İstasyonu ile bağlantılı projelendirilecek Buca Metrosu, Üçyol İstasyonu ile başlayacak. Bu istasyonu takiben Zafertepe, Bozyaka, General Asım Gündüz, Şirinyer, Buca Belediyesi, Kasaplar Meydanı, Hasanağa Bahçesi, Kredi Yurtlar Kurumu, Buca Koop. istasyonları sıralanacak ve Çamlıkule İstasyonu ile hat son bulacak. Fizibilite çalışmalarının tamamlanmasının ardından, Ulaştırma Bakanlığı Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü'ne proje onayı için başvuruda bulunulacak. Başvuru ve onay süreçlerinden sonra 2017 yılı ortalarında projenin yapım ihalesine çıkılması planlanıyor. İZMİR’İN İLK TRAMVAYI GELDİ Büyükşehir Belediyesi’nin 390 milyon liralık yatırımla kente kazandıracağı tramvay projesinde kullanılacak ilk vagon İzmir’e geldi. Kültürpark’taki geçici yerine yerleştirilen tramvay vagonu, 26 Ağustos’ta açılacak Enternasyonal Fuarı’nda sergilenecek. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çevreci toplu taşıma yatırımları arasında önemli bir yer tutan Konak ve Karşıyaka tramvaylarında ray döşeme çalışmaları hızla devam ederken, 85. İzmir Enternasyonal Fuarı’nda sergilenmek üzere kente getirilen ilk tramvay vagonu da İzmirlilerle tanışmaya hazırlanıyor. Adapazarı’ndaki fabrikadan İzmir’e getirilerek Kültürpark’taki “geçici” yerine yerleştirilen vagon, 26 Ağustos-4 Eylül tarihleri arasında Fuar ziyaretçilerinin beğenisine sunuldu. Güney Kore’de özenle tamamlanan iç ve dış tasarımında mavi ve turkuaz tonlarıyla deniz kenti vurgusu yapılırken aynı zamanda İzmir’in güneşli havası ile canlı ve neşeli yapısı da öne çıkarıldı. İzmir’in yeni tramvayında seyahat eden yolcuların güvenli seyahati için tutamaklar kolayca erişilebilecek yerlere yerleştirildi. Tekerlekli sandalye ya da bebek arabası kullanan yurttaşların özel ihtiyaçlarına cevap vermek amacıyla vagonlar içinde özel alanlar ayrıldı. Yapım çalışmaları devam eden tramvaylarda tren kontrol ve izleme ünitesi, yolcu bilgilendirme sistemi, LCD ekranlar, aktif güzergah haritası, kamera, görüntü ve ses kaydedicisi de bulunuyor. Modern Ve Konforlu İzmir’in tramvay araçları 32 metre uzunluğunda ve 285 yolcu taşıma 14 kapasitesine sahip olacak. Yapılan fizibilite çalışmalarına göre Konak hattında günlük 95 bin kişi, Karşıyaka hattında ise 87 bin kişi taşınacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin metro sistemini tamamlayıcı nitelikte hayata geçireceği 12.8 kilometre uzunluğunda ve 20 duraklı Konak Tramvayı ile 8.8 kilometre uzunluğunda ve 14 duraklı Karşıyaka tramvay hattında toplam 38 araç çalışacak. Proje 390 milyon liraya mal olacak. 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 15 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:23 Page 16 “ Mayıs 2013'te temelleri atılan İstanbul Boğazı'nın üçüncü köprüsü Yavuz Sultan Selim Köprüsü resmi törenle açıldı. Dünyanın en geniş köprüsü olan Yavuz Sultan Selim Köprüsü açıldı. İstanbul’un üçüncü köprüsü 3 milyar dolara mal oldu. Köprünün hizmete girmesiyle ağır vasıtaların geçişi artık Fatih Sultan Mehmet Köprüsü yerine Yavuz Sultan Selim Köprüsü üzerinden gerçekleşecek. YAVUZ SULTAN SELİM KÖPRÜSÜ Y AÇILDI avuz Sultan Selim Köprüsü ile Otoyol ve Bağlantı Yolları Açılış Töreni'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konukları selamlayarak, açılışı yapılan köprünün ve otoyolun İstanbul'a, ülkeye, millete, Avrupa ve Asya kıtalarına, tüm insanlığa hayırlı olmasını diledi. Köprünün projesinin hazırlanmasından inşasına kadar tüm aşamalarında emeği geçen bakanları, bürokratları, yüklenici firmaları, mühendisleri ve işçileri tebrik eden Erdoğan, bu süreçte 3 başbakan ve bir de 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile çalıştıklarını, temeli Gül ile birlikte attıklarını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisinin o zaman Başbakan, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı'nın da Başbakan Binali Yıldırım olduğunu anımsatarak, büyük bir coşkuyla temel atıldığını anlattı. Dalga geçenler, istihza edenler ve "Yaptırmayacağız" diyenlerin olduğunu dile getiren Erdoğan, buralara gelip gösteriler yapıldığını, ancak kendilerinin "Bu yoldan dönmek yok, yapacağız." dediklerini kaydetti. Uzunluğu 2 Bin 164 Metre Toplam uzunluğu 2 bin 164 metre olan köprü, 'üzerinde raylı sistem bulunan dünyanın en uzun asma köprüsü' olarak nitelen- 16 diriliyor. Açılışta konuşan Başbakan Binali Yıldırım, "Bugün 26 Ağustos, Gazi Mustafa Kemal'in büyük taarruza başladığı günün yıldönümü. Bugün günlerden Türk'ün gücünün tüm dünyaya gösterildiği gündür. Bugün aynı zamanda Fırat Kaplanı'nın başarısının günüdür" dedi. Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethine atıfta bulunan Yıldırım, "Bu köprüyü yapmaya karar verirken Cumhurbaşkanımızla üzerinde çok düşündük. En az üç ay güzergahları inceledik. Fatih'in torunlarına da bu yakışır" dedi. Erdoğan: Muasır Medeniyetler Seviyesine Çıkmak Lafta Olmaz Açılışta daha sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan konuştu. Erdoğan konuşmasında Avrasya tünel, Çanakkale Köprüsü ve Kanal İstanbul projelerini de hatırlattı ve "Muasır medeniyetler seviyesine çıkmak öyle lafta olmaz" diye konuştu. Erdoğan, "Bizimle dalga geçenler oldu. 'Yaptırmayacağız' diyenler oldu. Buralara gelip gösteri yapanlar oldu. Ama biz dedik ki bu yoldan dönmek yok, yapacağız. Allah'a hamd olsun, yaptık. 20 Aralık'ta da inşallah Avrasya tünelinin açılışını yapacağız. Muasır medeniyetler seviyesine çıkmak öyle lafta olmaz" dedi. Dalga geçenler, istihza edenler ve "Yaptırmayacağız" diyenlerin olduğunu dile getiren Erdoğan, buralara gelip gösteriler yapıldığını, ancak kendilerinin "Bu yoldan dönmek yok, yapacağız." dediklerini kaydetti. Köprünün açılışı için düzenlenen resmi törene ayrıca Bahreyn Kralı Hamed bin İsa Al Halife, Bosna Hersek Başkanlık Konseyi Başkanı Bakir İzzetbegoviç, Makedonya Cumhurbaşkanı Gjorge Ivanov, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov, Pakistan Pencap Eyaleti Başbakanı Şahbaz Şerif, Sırbistan Başbakan Yardımcısı Rasim Ljajic, Gürcistan Başbakan Birinci Yardımcısı Dimitri Kumsisihvili'nin yanısıra çok sayıda ülkenin ulaştırma ve ekonomi bakanları katıldı. Arslan: Bizim Bu Projelerimiz Üniversitelerde Okutuluyor Arslan, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ile otoyol ve bağlantı yollarının açılış töreninde, Anadolu coğrafyasını iyi bilmek, coğrafya üzerindeki köprü konumunu otoyollarla, demiryollarıyla, yüksek hızlı tren- 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:23 Page 17 lerle, köprülerle ve tünellerle pekiştirmek gerektiğini, 100 bin kişilik ulaştırma ailesi olarak da yapmaya çalıştıkları şeyin bu olduğunu ifade etti. Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü üzerindeki demiryolu ile birlikte yaparken amaçlarının Avrupa'yı Asya'ya bağlamak ve Bakü-Tiflis-Kars ile birlikte bu köprünün üzerinden trenleri geçirmek, Avrupa'ya götürmek olduğunu vurgulayan Arslan, şöyle devam etti: "Biz bu görevleri yerine getirip, ülkemizin hizmetlerini tek tek yaparken, erişilebilir, ulaşılabilir bir Türkiye oluştururken, elbette riyasetinize, desteklerinize ve yol açıcılığınıza ihtiyacımız vardı. Türkiye geçmişten beri bu coğrafyada projeler yapıyor. Ancak bunları hayata geçirmek için bir lider lazımdı. Ufkun ötesini gören, bunlara hamilik edecek bir lider lazımdı. Rabbime şükrediyoruz ki 14 yıldır sizin liderliğinizde, Başbakanımızla, çalışma ekiplerimizle birlikte bu projelerde yol alacağız. Türkiye'yi erişilebilir, ulaşılabilir ve coğrafyasının hakkını verir bir ülke yaparken, biz aile olarak sizlerin hamiliğinize muhtacız." Arslan, hiç bir kamu kaynağı kullanmadan bunun gibi bir çok projeyi daha hayata geçireceklerini vurguladı. "Yap-işlet-devret projeleri bugün Amerika'da, Harvard'da, üniversitelerde doktora dersi olarak okutuluyorsa vatandaş bilsin ki bunlar sizin ileri görüşünüz sayesinde" diyen Arslan, sözlerini şöyle tamamladı: "Bunlar, sizin ekip ruhuyla çalışmak adına milletinizin hizmetine projeleri tek tek sokmanızın sayesinde. İşte bundan sonra da yine dünyada gıpta ile izlenecek, 'Evet Recep Tayyip Erdoğan'ın projesi' denilecek, 'Türkiye Cumhuriyeti'nin projesidir' denilecek nice projeleri hizmete sokacağız." 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:23 Page 18 “ Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Bursa’nın yerli üretimde öncü adımlar attığını belirterek, ilk yerli tramvay ve ilk yerli metro aracı üretimlerinin ardından AKIA sayesinde artık metrobüs üretiminin de Bursa’da yapıldığını söyledi. Otomotivin Başkenti Bursa’dan Dünyaya EN BÜYÜK METROBÜS AKIA B ursa’da Otobüs üretimi yapan AKIA, özel projeleri ile de dikkat çekiyor. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Büyükşehir Belediyesi bürokratlarıyla birlikte Bursa’daki ilk yerli metrobüs üretimini yapan AKIA firmasının Kestel Kale Mahallesi’nde bulunan fabrikasında inceleme yaptı. Başkan Altepe, AKIA firması yetkililerinden ilk yerli metrobüslerin tekniği ve üretim süreciyle ilgili bilgiler aldı. Yerli Üretimde Metrobüsle Bir İlk Daha Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Bursa’nın yerli üretimde öncü adımlar attığını belirterek şöyle konuştu: "Bursa, yerli üretimde ilkleri başardı. Öncelikle raylı sistem araçlarından başlayarak, özellikle belediyeleri ilgilendiren konularda, Bursa’mız Büyükşehir Belediyesi’nin de öncülüğünde, bu hamleleri gerçekleştirdi. İlk yerli tramvay, ardından ilk yerli metro aracı üretimi yapıldı. Şu anda yine Avrupa’da üretilen ve hızlı tren başta olmak üzere tüm araçların en önemli parçaları da Bur- 18 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:23 Page 19 sa’da üretiliyor. Başta uçak olmak üzere arıtma cihazları, çamur yakma sistemleri, otopark sistemleri de artık yerli üretilebiliyor. Bursa’da yeni yerli üretim kalemlerinden biri de metrobüs. Özellikle, büyüyen ve gelişen şehirlerde raylı sistemin kurulamadığı güzergahlarda kullanılan metrobüsler, artık Bursa’da üretilebiliyor”. Başkan Altepe, bu üretimin İstanbul'un da talebi olduğunu hatırlatarak, "Balkan ülkeleri başta olmak üzere dünya ülkelerine otobüs üreten AKIA firması tarafından Bursa'da Mercedes motorlu kaliteli güzel bir araç üretildi. Yaklaşık 300 kişiyi taşıyabilen, toplu ulaşıma büyük katkı sağlayabilen konforlu araçlar, artık Bursa'da yapılabiliyor. İn- şallah, yerli üretim metrobüsümüz, İstanbul başta olmak üzere Türkiye'nin tüm şehirlerinde ve dünya ülkelerinin caddelerinde kullanılacak" diyerek projeye emek verenleri tebrik etti. En Yüksek Kapasiteli Metrobüs Aracını Ürettik AKIA Genel Müdürü Remzi Baka da metrobüs üretimiyle ilgili bilgiler vererek, "Toplu taşımaya hizmet verebilmek ve toplu taşımayı daha ileriye götürebilmek için, 290 kişilik, Türkiye ve dünyanın en yüksek kapasiteli metrobüs aracını ürettik. Projemizi hızlı büyüyen şehirlerde demiryollarına alternatif olarak geliştirdik”. Hibrit ve elek- trikli versiyonları üzerinde de çalıştıklarını belirten Remzi BAKA, “Türkiye'ye faydalı olmak için çalışıyoruz" dedi. Yüksek Yolcu Kapasitesi Ve Çift Taraflı Kapıları Dikkat Çekiyor AKIA adlı şirketin ürettiği yerli metrobüs, daha fazla yolcu taşıma kapasitesiyle dikkati çekiyor. Hizmete alınması halinde, duraklarda oluşan yoğunluğu azaltması öngörülen 290 kişi kapasiteli, 25 metre uzunluğunda ve üç kabinli yeni metrobüs, yaklaşık 100 yolcu daha fazla taşıyabildiği gibi, çift taraflı kapıları ile de her hatta uygun olması, aracı ön plana çıkarıyor. 19 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:23 Page 20 ÖZULAŞ A.Ş. GÖKSEL OVACIK Yönetim Kurulu Başkanı ÜCRETSİZ YOLCULUKLARIN “ MALİYETİ Kent içi toplu taşıma sektörü Dünyanın her yerinde çok hareketli ve dinamik. Dolayısıyla kent hareketli olduğunda sorunlar da bitmiyor ve sürekli yeni düzenlemeler ile değişiklikler yapmak gerekiyor. Diğer bir yönden sürekli yapılması gereken bir kamu hizmeti özelliğine sahip kent içi toplu taşıma faaliyeti, yerel yönetimler açısından en önemli kent yönetme unsuru. 20 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:23 Page 21 ÖZULAŞ A.Ş. GÖKSEL OVACIK Yönetim Kurulu Başkanı B yolcu taşıma destek miktarının artırıl32 Kuruşa Yolcu Taşımacılığı ması ve hesaplama esaslarının yeniden Malum olduğu üzere, uzun uğraşladüzenlenmesi gerekmektedir. rımız üzerine Özel Halk Otobüslerine devletimiz ücretsiz taşıma desteği ödeTaleplere Objektif Bakış Bekliyomeyi kararlaştırdı ve 2015 Nisan ayı ruz başından geçerli olmak üzere İstanbul Sonuç olarak, sürdürülebilir ve üst için otobüs başına 1.000,00 TL/Ay olaseviyede nitelikli bir kent içi toplu ularak belirlenen rakam üzerinden ödemeşım faaliyeti için “SÜRDÜRLEBİLİR lere başlandı. Elbette ödemelerde BİR GELİR” çeşitli nedenön şarttır. Mevlerle gecikmeGerek 4736 sayılı Kanun ve cut sosyal ve ler oldu ve olmaya da Kanuna ek yapılan indirimli tarife devam ediyor. düzenlemeler, gerekse UKOME u y g u l a m a l a maalesef Daha önce bikararları gereğince, rıyla bunu sağlamak rikmiş 11 bazı sosyal kesimleri ücretsiz mümkün olaaylık ödemeler yapıldı, taşıyoruz. mıyor. Ücretsiz yolcu sayısı sükalan aylara rekli artıyor, ait ödemelerin aktarma ve indirim ücretleri sürekli düde Kurban Bayramından önce aşamalı şürülüyor ve bunun tabi neticesi olarak olarak ödenmeye başlanacağını umu3 Yılda 10 Milyon Fazla Ücretsiz şu anda ortalama yolculuk ücret 1.60 yoruz. Yolcu TL civarında. Bizler Özel Halk OtoOtobüs başına aylık 1.000,00 TL ÖZULAŞ A.Ş. ortağı olan 453 Özel büsü temsilcileri olarak bu konuda geolan destek 2016 yılında aylık taşınan Halk Otobüsü olarak, BELBİM A.Ş. rekli çalışmaları yaparak görüş ve ortalama 3.093 yolculuğa bölündüverilerine göre, 2013 yılında toplam önerilerimizi muhatabımız olan Kuğünde yolculuk başına 0,32 TL’ye te6.437.080, 2014 yılında 10.757.977, rumlarımıza ilettik. Gelirlerimiz sürekli kabül etmektedir. Elbette bu rakam çok 2015 yılında 14.272.933 ve 2016’nın düşüyor ve buna mukabil değişen ve azdır. Yolculuk sayısının sürekli arttıilk 6 ayında 8.406.906 ücretsiz yolcu gelişen şartlar maliyetlerimizi sürekli ğını dikkate aldığımızda yolcu başına taşımışız. 2016’nın ilk 6 aylık verisini artırıyor. Bu gün için %100 alçak tagerçekleşen 0,32 TL her geçen gün ortalama olarak 12 aya yaydığınızda banlı 12 metre otobüsün fiyatı 500 bin daha da düşecek belirli bir zaman sonra yılsonuna kadar ücretsiz yolculuk rakaTL’yi aştı. anlamsız hale gelecektir. mının 16.813.812 olması öngörülmekBağlı olduğumuz İBB ve İETT’nin Birim başına (Otobüs) yolcu sayısı tedir. sektörün geliştirilmesi, güçlendirilmesi gerek İstanbul da ki bölgeler, gerekse Bu rakamlar sadece ÖZULAŞ’a ve sorunlarının çözümü için her türlü iller arasında farklılık arz etmektedir. bağlı 453 araca ait. İstanbul genelindesteği vermeye ve sorumluluk üstlenMesela İstanbul da kent merkezinde deki 2100 civarındaki Özel Halk Otomeye hazırız. Tek talebimiz var. Katbölgelerde oran %25’lere varırken kenbüsünü (İOAŞ araçları hariç) baz landığımız maliyetlere ve tin kenar semtlerinde çok aldığınızda, üstlendiğimiz yatırım riskine göre talep daha düşük oranda olelimde total raÖzel Halk Otobüslerine maktadır. Bizler ÖHO ettiğimiz gelire objektif bakılsın. Bu kamlar yok ama devletimiz ücretsiz temsilcileri olarak, destek kutsal kentin çok daha iyi ve nitelikli bölgeler arasında kısmi farklılıklar taşıma desteği ödemeyi miktarı ve hesaplama kent içi toplu taşımaya ihtiyacı var. olsa da ortalakararlaştırdı . şekli belirlenirken bölge- Bunu biliyor ve kabul ediyoruz. Ancak mevcut gelir imkanlarıyla bunu yapasel farkların ortadan kalmada oranlar aybilmek ve sürdürebilmek mümkün dırılması ve eşitliğin nıdır. ÖZULAŞ değil. Kamu yöneticilerimizden de bu sağlanması için ısrarla elektronik kart rakamlarını baz alarak 1 aracın 4 yılda konuda gerekli çalışmayı yapmalarını uygulaması olan yerlerde tıklama 106.583 yolcu taşıdığı hesabıyla 2100 bekliyor ve talep ediyoruz. (yolcu başına) başına yapılmasını önerÖzel Halk Otobüsünün 4 yılda yaklaşık Ben başta tüm milletimiz olmak miştik. Elbette İstanbul ve Ankara gibi 224 milyon yolcu taşıdığını ve bunun üzere, sektörümüze birlik ve beraberlik nüfusun daha yoğun olduğu yerlerde güzel ülkemiz nüfusunun yaklaşık 3 içinde, huzur ve güven içinde Kurban otobüs başına ödenecek meblağ daha katı olduğunu söyleyebiliriz. Başka bir Bayramı geçirmeyi temenni ediyor, yüksek belirlendi ama bu hem optiifadeyle, yaklaşık 2100 Özel Halk OtoBayramın barış ve kardeşliğe vesile olmum değil, hem de eşitliği sağlamıyor. büsleri olarak 4 yılda ülkemizde nüfumasını yüce mevladan diliyor, saygılar Bu itibarla mevcut uygulama sürdürüsunu 3 defa ücretsiz taşıdığımızı sunuyorum. lebilir olmadığı için, mutlaka ücretsiz rahatlıkla söyleyebiliriz. elediyeler kent için planladıkları sosyal, çevre, trafik gibi politikalarını bu sektör üzerinden hayata geçirmektedirler. Bu nedenle gelişmiş ülkelerde toplu ulaşım özel olarak korunmakta, desteklenmekte, teşvik edilmekte ve sürekli nitelik artırılmaktadır. Önemi nedeniyle Kamu, yatırım ve işletme maliyetleri açısından hiç bir fedakarlıktan kaçınmayarak özel teşebbüsü teşvik etmektedir. Ülkemizdeki meri mevzuat gereğince, Özel Halk Otobüslerinin Belediye adına toplu taşımacılık hizmeti veriyor olmaları sebebiyle, gerek 4736 sayılı Kanun ve Kanuna ek yapılan düzenlemeler, gerekse UKOME kararları gereğince, bazı sosyal kesimleri ücretsiz taşıyoruz. 21 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:23 Page 22 ANADOLU ISUZU YENİ NOVO S’İ İZMİR’DE TANITTI Ticari araç ve otobüs sektörünün öncülerinden Anadolu Isuzu, servis ve okul taşımacılarına yönelik özel olarak tasarladığı Novo S’i İzmir’de tanıttı. Isuzu Erdiloğlu Plaza’da gerçekleşen tanıtıma Anadolu Isuzu Satış ve Pazarlama Direktörü Fatih Tamay, Satış Direktörü Tunç Karabulut ve Erdiloğlu Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Erdil’in yanısıra çok sayıda Isuzu müşterisi katıldı. Yaklaşık 300 kişinin hazır bulunduğu tanıtıma, İzmir Servis Taşımacıları Oda Başkanı Sn. Hasan Basri Bostancı ve üyeleri, Ege Tur-Der Başkanı Sn. İsmail Cirit, İZTAD Başkanı Sn. Özer Bür ve üyeleri, Kamil Koç Bölge Müdürü, Pamukkale Servisler Müdürü ve fikir önderleri de katılım gösterdi. Euro 6 normlarında,kalitesi dünyaca kabul edilen Isuzu commonrail turbo dizel intercooler motora sahip olan Novo S, hafifletilen ağırlığı sayesinde optimum yakıt sarfiyatı sağlıyor. Düşük yakıt sarfiyatının yanı- sıra düşük işletim maliyetine sahip olan Novo S; yüksek güvenlik standartları ile sektörden tam not almayı bekliyor. 7.5 metrelik uzunluğu ile üstün manevra kabiliyetine sahip olan Novo S, 190 beygir gücündeki motoru ile oldukça atik. Rekabetçi fiyat seviyesi ile sektöre ekonomik çözüm olan Novo S, Isuzu yetkili otobüs satış bayilerinde servis ve okul sektörünün hizmetine sunuluyor. OTONOM SÜRÜŞTE SÜRÜCÜ FAKTÖRÜ Scania, otonom araç çalışmalarına insan ve araç arasındaki etkileşimi artıracak yeni bir uluslararası araştırmayla devam ediyor. Scania, 2020 yılında sonuçlanması planlanan otonom sürüş sistemi ile ilgili yeni projeler için AR-GE çalışmalarına devam ediyor. Scania, lider bir rol üstlenerek Avrupa Birliği tarafından desteklenen, 30 partneri ve 11 ülkeyi kapsayan bu projede otonom sürüşte araç ile sürücü arasındaki etkileşimi geliştirmeyi hedefliyor. Otonom sürüş sistemi teknolojileri, sürücülerin gözbebeklerini okuyabilecek ve vücut sıcaklığındaki değişimleri algılayabilecek. Sürücülerde yorgunluk, hastalık veya sürüş kalitesini etkileyen kızgınlık gibi güçlü duyguların etkisi tespit edilip sistem tarafından sürücüye müdahale edilebilecek. Scania, mükemmel bir otonom sürüş sistemi için en önemli bir faktörün sürücüler olduğunu düşünüyor. Bu yeni teknolojilerle birlikte sürücü ve kamyon arasında güvenli ve verimli bir ilişki kurmayı istiyor. Geliştirilecek sistemler sayesinde sürücülerin, araçlarına güvenmesi ve ihtiyaç duydukları zamanda sistem tarafından gerekli desteğin verilmesi hedefleniyor. Scania, şimdiye kadar yaptığı araştırmalara ek olarak ADAS&ME projesi ile otonom araçlar ve sürdürülebilir taşımacılık araştırmalarında öncü konumunu koruyor. Projenin tanıtımı, 2020’de İspanya’daki Idiada test pistinde yapılacak. MİCHELİN TÜRKİYE’YE YENİ PAZARLAMA DİREKTÖRÜ 2010 yılından bu yana Michelin Türkiye’de çalışan Ayşem Suner, Michelin Türkiye Binek ve Hafif Ticari Lastiklerden Sorumlu Pazarlama Direktörü pozisyonuna atandı. 6 yıldır Michelin Türkiye bünyesinde çeşitli pozisyonlarda çalışan Ayşem Suner, 2016 yılı Haziran ayı itibariyle Michelin Türkiye Binek ve Hafif Ticari Lastiklerden Sorumlu Pazarlama Direktörü olarak atandı. Daha önce Renault Mais bünyesinde Ürün Müdürü olarak 4 yıl boyunca görev alan Suner, Michelin Türkiye’deki kariyerine 2010 yılında Satış Destek Departmanı Sorumlusu olarak başladı. 2014 yılında Ticari Operasyon Yöneticisi olarak atanan Suner, bu pozisyonda geçirdiği iki yıl boyunca müşteri hizmetleri, satış ve satış sonrası destek operasyonlarını yönetti. 2016 yılı Haziran ayı itibariyle Michelin Türkiye’de Pazarlama Direktörü olarak yeni görevine başlayan Ayşem Suner, Michelin Türkiye’de tüm binek ve hafif ticari lastikler grubundan sorumlu olacak. Saint Joseph Fransız Lisesi’nden mezun olduktan sonra Fransa’da Nice Unıversity’de işletme eğitimi alan Ayşem Suner, eğitimini 2003 yılında Türkiye’ye dönerek Galatasaray Üniversitesi’nde sürdürdü.. Ayşem Suner, iyi derece İngilizce ve Fransızca biliyor. 22 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:24 Page 23 KAZANÇLAR DÜŞTÜ ESNAF 2. EL ARAÇLARA YÖNELDİ YARI FİYATA DEĞİŞİM İMKANI ESNAFIN YENİ ÇÖZÜMÜ “ İstanbul’da ki hak edişlerin düşmesi ile beraber esnaf araç değişimlerinde ikinci ele yöneldi. Son 3 ay içerisinde kazançlarda ki kayıplar zorunlu değişimlerde tercihi daha uygun yöntemlere yöneltti. İkinci ele rağbet bayilerde alçak tabanlı eski araçları tüketme noktasına getirdi. 2 016 yılı ile beraber halk otobüs piyasasında esen değişim rüzgarı aylık hak edişlere takıldı. Haziran, Temmuz ve Ağustos döneminde yaşanan olaylar ve kazanç kayıpları araç değişimlerini durdurma noktasına getirdi. Okulların kapanması, Ramazan, darbe teşebbüsü ve ücretsiz kart kullanımlarının artması ile yapılan ücretsiz günler halk otobüs esnafına zor günler yaşattı. Değişim için en umutla beklenen yaz ayları yaşanan bu sıkıntılar yüzünden yılın en kötü dönemini yaşattı. 2. El Esnafa Cansuyu Oldu Araç eskiliği ve yaş durumundan değişim zorunluluğu yaşayan halk otobüs esnafı yüksek döviz kurları ve faizler yüzünden sıfır araca temkinli yaklaşıyor. İstikrarsız hak edişler ve kazanç düşüklükleri sıfır araç kredilerini ödeme imkanı bırakmaz noktaya taşıdı. Eski araçların 2. El değerlerinin düşük olmasının da etkisi ile değişimde ön- celikli tercih ikinci ele kaydı. Özellikle İstanbul’da ki halk otobüs bayilerinde alçak tabanlı ikinci el araçlar tükenme noktasına ulaştı. İETT’nin araç değişim yaşını 0-3’ten 0-5’e çekmesi ile esnaf daha uygun fiyatla alçak tabana geçiş imkanı sağladı. Ayrıca ikinci el alımı yapılan araçlara da rüsum desteği sağlanması olumlu etki yarattı. Şuanda 2013 model otobüsler 275-295 Bin TL, 2014 model otobüsler 290-320 Bin TL, 2015 model otobüsler 325-350 Bin TL olarak satılıyor. Ayrıca aracın %80’ine kredi imkanı ve 60 ay vade ile alım yapmak mümkün durumda. Tanınan Otobüsler İkinci el alımı yapılan araçların en büyük artısı da yine İstanbul aracı olması. Yeni araç sahibi önceki sahibine ulaşması ve araç hakkında bilgi alması da kolay. Yine özellikle garantisi devam eden araçlar olmasından ötürü yetkili servislerde araç kayıtlarına ulaşmak da mümkün. Bu sayede aracın yaşadığı arızalar, parça değişimleri gibi bilgilere esnaf daha kolay ulaşabiliyor. Özellikle 2014 ve 2015 model araçların ise halen garantisinin devam etmesi de ayrı bir avantaj. Talep edilmesi halinde alınacak araçların yine yetkili servislerde bakımlarının yapılması arızalarının bilinerek alınması da esnafa güvence sağlıyor. Hakedişler Düzelmeden Değişim Zor Sıfır araç fiyatlarının döviz artışları ve EURO6 geçişi ile yükselmesi ve faizlerin yüksek olması en büyük engel. Bununla beraber hak edişlerde ki büyük kayıplar, ücretsiz taşımalar ve sektördeki belirsizlikler ile ceza skalasının yüksekliği de halk otobüs esnafının sıfır araca yönelimini engelliyor. 23 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:24 Page 24 “ Türkiy e’d e 2016’nın 7 ilk ayında toplam 3044 otobüs satıldı. 980 adetlik satışla yüzde 32 pay elde eden TEMSA, pazardaki liderliğini sürdürüyor. Müşteri Memnuniyeti Ve Kalite TEMSA’YI LİDERLİĞE TAŞIYOR 2 016 yılına, ürün gamına dahil ettiği yeni otobüslerle adım atan TEMSA, pazardaki lider konumunu devam ettiriyor. 2016’nın zorlu bir yıl olduğuna dikkat çeken TEMSA Genel Müdürü Dinçer Çelik, 2016 yılının ilk 7 ayında 2015’e göre otobüs pazarında yaşanan küçülmenin yüzde 31 olduğunu belirterek, “7 aylık dönemde toplam satılan otobüs sayısı 3 bin 44 adet. TEMSA bu dönemde 980 adetlik satışla yüzde 32’lik bir pay elde etti. TEMSA’nın otobüs pazarındaki liderlik konumu da sürüyor” dedi. 203 Safir, 85 Maraton satışı Seyahat otobüs pazarında temmuz sonu itibariyle 801 aracın satıldığını vurgulayan Dinçer Çelik, “Geçen yılın aynı dönemine göre seyahat otobüsü pazarında daralma yüzde 18 civarında oldu. Bu pazarda TEMSA, RD segmentinde 203 adetlik Safir satışıyla yüzde 45; tüm şehirlerarasında ise 85 adetlik Maraton satışıyla birlikte yüzde 36 pazar payı elde etti” dedi. tışı 491 Prestij SX, 89 adet Prestij City sa- Dinçer Çelik, geçen yıla göre en büyük daralmanın yaşandığı segmentin midibüs olduğuna dikkat çekti: “Geçen yılın aynı dö- 24 nemine göre yüzde 41 daralan midibüs pazarında, Temmuz 2016 sonu itibarı ile toplam 1655 adetlik satış gerçekleşti. Temmuz sonu itibariyle midibüs pazarında, 491 adet Prestij SX satışı gerçekleştirdik. Midibüs pazarının yüzde 65'ini Prestij'in de bulunduğu 27 - 29 kişilik segment oluşturuyor. Prestij kendi segmentinde yüzde 46 mertebesinde, tüm midibüs segmentinde ise, 89 adet Prestij City aracı ile birlikte yüzde 35 pazar payı elde etti.” 23 adet Tourmalin ve 87 adet şehiriçi otobüs Servis ve kısa mesafede kullanılmak üzere ürettiği Tourmalin aracıyla TEMSA’nın yüzde 43 seviyelerine ulaştığını belirten Çelik, “Burada da Temmuz sonu itibariyle gerçekleşen araç satışı 54. TEMSA’nın bu pazarda aldığı pay ise 23 adetlik Tourmalin satışı ile yüzde 43. Buna ilave olarak da TEMSA 87 adet şehiriçi otobüs satışı gerçekleştirmiştir” dedi. İhracatta yüzde 158 artış İhracat seviyesini arttırdıklarına dikkat çeken Dinçer Çelik sözlerini şöyle sürdürdü: “66 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Bunların içinde 5 binli adetlere ilerlediğimiz Fransa ve 1000’li adetlere doğru ilerlediğimiz ABD var. 2015 yılı ilk 6 aylık ihracatımız 24,3 MUSD iken, 2016 yılı ilk 6 aylık ihracatımız yüzde 158 artışla 62,6 MUSD'ye ulaştı.” Başarının arkasındaki sır TEMSA ekip ruhu TEMSA’nın başarısının sırrını çok çalışmak ve çok iyi bir ekibe sahip olmak olarak açıklayan Dinçer Çelik, “Zaman zaman sizlere sahayı iyi dinlediğimize ve sahadan gelen talepleri hızla hayata geçirdiğimize yönelik açıklamalarda bulundum. Evet, TEMSA’nın pazarda geldiği konum da bunu açıkça gösteriyor. Yalnız şu da bir gerçek sahayı iyi dinlemeniz için de, size ulaşın talepleri hayata geçirmeniz için de iyi bir ekibe sahip olmanız şart. TEMSA 1500’ü aşkın işçisi, 170’i aşkın mühendisi ile 30’a yakın satış ekibi ve Türkiye genelinde yayılmayı başarmış 10 bayi ve 81 servis noktası ile çok iyi bir ekibe sahip. Anlattığım bütün bu rakamlar, üretimden, satışa ve satış sonrasına tüm ekibin katkısıyla hayata geçmiş durumda. TEMSA olarak başarılarımızı daha da büyütmeye ülkemize katma değer sağlamaya devam edeceğiz” diye konuştu. 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:24 Page 25 TEMSA, SMART MOBİLİTY VİZYONU İLE G E L E C E Ğ İ TAS A R L I YOR “ TEMSA’nın geleceğe yönelik vizyonunu ve bu vizyon doğrultusunda oluşturduğu teknoloji programlarını TEMSA Genel Müdürü Dinçer Çelik anlattı. T EMSA Genel Müdürü Dinçer Çelik, 19 Ağustos Cuma günü Sabancı Holding’de düzenlenen basın toplantısında Smart Mobility programı ile TEMSA’nın geleceğe yönelik vizyonunu ve bu vizyon doğrultusunda oluşturduğu teknoloji programlarını aktardı. Ulaşımda dijital dönüşüm Ulaşımda dijitalleşme döneminin başladığını belirten Dinçer Çelik, “TEMSA hayata geçirdiği ‘Smart Mobility’ vizyonu ile geliştirdiği teknoloji programlarıyla; emisyon salınımı ‘0’ olan elektrikli araçlar, yakıt tüketimini ve emisyon salınımı yüzde 10 oranında azaltan akıllı araçlar, trafik sıkışıklığını yüzde 20, trafik kazalarını yüzde 25 oranında azaltan akıllı trafik uygulamaları ve çevreye dost akıllı fabrikalar ile Akıllı Ulaşım Sistemleri (AUS)’nin günümüz ve gelecek ihtiyaçlarına yönelik çözümler geliştiriyor” dedi. Çelik “TEMSA Smart Mobility vizyonu ile geliştirdiği teknoloji programlarını Akıllı Araçlar, Elektrikli Araçlar ve SMART 2020 olarak belirledi” diye konuştu. Akıllı şehirlere akıllı araçlar Dinçer Çelik “TEMSA Akıllı Araçlar” programı hakkında şunları kay- detti: “Yolcudan şoföre, şoförden araca, araçtan araca, araçtan filoya, filodan şehre kadar uzanan ihtiyaçlar zincirinde tüm süreçlere yenilikçi çözümler üretmekte ve tamamen TEMSA yetkinliği ile geliştirilmiş yazılım ve donanımlardan oluşmaktadır. Akıllı Araç programının ilk ürünü olan Avenue iBUS ihtiyacı hızlı bir şekilde öngörerek hayata geçirilmiştir ve Türkiye’nin ilk akıllı otobüsü unvanını almıştır. Akıllı Araç programının araştırma konu başlıkları; eco drive, araç veri işleme, yolcu güvenlik ve yolcu ve şoför konforu başlıkları olarak belirlenmiştir.” Çevreci elektrikli araçlar Toplu taşıma araçlarının sürekli trafikte ve şehir içinde çalışan araçlar olduğu için egzoz emisyonları, şehir içinde üretilen emisyonların yüzde 34’ünü olduğuna dikkat çeken Çelik, “TEMSA elektrikli araçlar programı ile hayata geçen Avenue EV ve MD9 ElectriCITY araçları bu önemli soruna yenilikçi çözümler üretmiştir. Elektrikli Araçlar programının araştırma konu başlıkları; pil yönetim sistemleri, pil modülleri, şarj sistemleri, elektrik tahrikli sistemler ve araç yazılımları olarak belirlenmiştir” dedi. Smart 2020 ile Akıllı Fabrikalar Akıllı ürünlerin akıllı fabrikalarda üretilmesini sağlamak amacıyla Smart 2020 programını başlattıklarını ifade eden Dinçer Çelik, “Smart 2020 programının araştırma konu başlıkları; büyük veri, 3D yazıcılar, robotla montaj, akıllı depolama sistemleri, görsel fabrika, akıllı stok ve akıllı cihazlar” diye konuştu. Temsa vizyonu şekillendi Genel Müdür Dinçer Çelik, TEMSA’nın liderliğini sürdürdüğü otobüs pazarında otobüs üretmekle birlikte akıllı ürünlerini akıllı fabrikalarda, geleceğin ihtiyaçlarına yenilikçi çözümler üreten teknoloji şirketi olma yolunda ilerlediğini vurgulayarak, bu doğrultuda TEMSA’nın vizyonunun; akıllı ulaşım çözümleri üreten, yenilikçi ve girişimci, fark ve değer yaratan teknoloji şirketi olma olarak şekillendiğini iletti. 25 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:24 Page 26 BRİSA TİCARİ ÜRÜNLERDE BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR “ Brisa Ticari Ürünler Pazarlama ve Satış Genel Müdür Yardımcısı Egemen Atış, geleneksel Ticari Ürünler Değerlendirme Toplantısı’nda Brisa’nın inovasyon şirketine dönüşüm yolculuğunun ticari araç segmentine yönelik hizmetlerine nasıl yansıdığını paylaştı. Egemen Atış “Dijitalleşen dünya ve değişen müşteri beklentileri doğrultusunda müşterilerimize değer katma anlayışla mevcut hizmetlerimizi sürekli geliştiriyoruz” dedi. B risa Ticari Ürünler Pazarlama ve Satış Genel Müdür Yardımcısı Egemen Atış, Brisa’nın ticari ürün ve hizmetlerine yönelik gerçekleştirdiği değerlendirme toplantısında dünya ve Türkiye’deki lastik pazarını değerlendirerek Brisa’nın ticari ürün segmentinde farklılaştığı noktalara değindi. Egemen Atış, son 5 yılda dünya lastik pazarının %13 büyüdüğünü ifade ederek, Türkiye lastik pazarının 2015 yılında %9,4 ile dünya pazarının üzerinde bir büyüme gösterdiğine dikkat çekti. Atış “ Türkiye araç parkı son 10 yılda yüzde %75,3 büyüdü. 2016 ilk yarısında ise 15,8 milyon araca ulaştı. Bu da gösteriyor ki Türkiye’de ciddi bir potansiyel var. 2020 yılında öngörülen büyüme %30. Brisa olarak bu potansiyeli gerçekleştirebilmek adına çalışmalarımızı yürütüyoruz. Ticari ürünler tarafı büyük inşaat projeleri ve altyapı çalışmalarından olumlu yönde etkileniyor. Özellikle inşaat, karayolu, demiryolu, denizyolu taşımacılığı ve turizm sektörüne yönelik yeni projeleri 26 göz önünde bulunduracak olursak; orta-uzun vadenin bu anlamda kritik bir dönem olduğuna inanıyoruz” dedi. Filo Müşterilerimize Sunduğumuz Hizmetlerle Farklılaşmaya Odaklanıyoruz Brisa’nın inovasyon şirketine dönüşüm yolculuğunun ticari ürünler segmentinde de ilkleri hayata geçirme fırsatı sunduğuna dikkat çeken Atış “Dijitalleşen dünya ve gelişen müşteri beklentileri doğrultusunda ‘müşterilerimize fark yaratan bir şekilde değer katmaya’ odaklandık ve mevcut hizmetlerimizi de bu yönde sürekli geliştiriyoruz. Müşterilerimizin ürünlerimizi kullanmalarıyla başlayan süreci ‘gelişim yolculuğu’ olarak tanımlıyoruz. Bu yolculukta lastik bakımından, mobil hizmetlere, araç takibinden yakıt tasarrufu danışmanlığına kadar gibi geniş bir yelpazede yenilikçi hizmetlerimizle müşterilerimizin yanlarında oluyoruz. Özellikle filo müşterilerimizi yolculuklarında destekleyerek, proaktif olarak farklılaşan ça- lışmalarımıza büyük önem veriyoruz” dedi. Kaplanan Her 3 Lastikten Birinde Brisa İmzası 2016 yılının ilk yarısında ticari ürünler segmentinde müşterilerine değer sağlayan ürün ve hizmetleri ile pazara paralel bir performansla büyüyen Brisa, kaplama lastikleri segmentinde kayda değer bir artış elde etmeyi başardı. Bugün kaplanan her 3 lastikten birinde Brisa’nın imzası yer alıyor. Bandag markası ile ticari araçlara lastik kaplama hizmeti vererek lastik atıklarının azaltılmasına katkı sağlayan Brisa,, 2015 yılında 127.000 adet lastik kapladı. Brisa, 2016 yılının ilk yarısında ise 61.000 lastik kaplayarak müşterileri için toplam lastik ömür maliyetinde %30 tasarruf, doğa için 18.000 ton varil daha az petrol kullanımı sağlamış oldu. Brisa, Türkiye’de bir ilk olarak Bandag kaplama tesislerine yeni teknoloji yatırımı da gerçekleştirdi. İleri teknoloji görüntüleme yön- 01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:25 Page 27 temiyle lastiği inceleyen bu teknoloji aynı zamanda kaplamaya uygun lastiklerin seçimindeki doğruluğu artırabilme özelliğine de sahip. Profleet İle 2015 Yılında Lastik Masraflarında 7,5 Milyon TL Tasarruf Brisa, filo müşterilerinin ihtiyaçlarına 360 derece çözüm sunmak amacıyla geliştirdiği Profleet “filo yönetim çözümleri” ile filo müşterilerinin operasyonel maliyetlerinde maksimum tasarruf sağlanmasına yönelik sürdürülebilir hizmetler sunmaya devam ediyor. Profleet kapsamında 2016’nın ilk yarısında 28.372 saha çalışması yapılarak 18.653 araca hizmet verildi ve yaklaşık 300.000 lastiğe dokunuldu. Filo müşterilerine sağladığı değerlerin yanı sıra ekonomik ve çevresel sürdürülebilirliğe de önemli bir katkı sunan Profleet ile hurda lastik- lerde yüzde 20 geri kazanım sağlanıyor. Brisa 2015 yılında Profleet kapsamında yaptığı araç ve lastik bakımları ile %6 yakıt ve lastik masraflarında 7,5 milyon TL’lik tasarruf sağladı. Üçüncü Havaalanı İnşaatında Probox Farkı Brisa’nın, ticari araç sürücülerinin lastik sökme-takma ve servis ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla hayata geçirdiği ve filo araç parklarında konumlanan hizmet noktası Probox, büyük inşaat sahalarında yer alan ticari araçlar için de hızlı ve pratik çözümler sunuyor. İstanbul’da inşası devam eden 3. Havaalanı’nın şantiyesinde de üç adet Probox aktif olarak çalışıyor ve bu geniş kapsamlı projede araç lastikleri için yerinde bakım servisi sunularak iş süreçlerinin aksamamasına ve operasyonel verimliliğe önemli ölçüde katkı sağlanıyor. Brisa’dan Dünyanın İlk Ve Tek Mobil Tır Bakım Servisi Brisa’nın dünyanın ilk ve tek mobil tır bakım servisi unvanına sahip hizmeti Mobilfix, ağır ticari araçlara yerlerinde bakım ve servis hizmeti sunarak, araç sahipleri ve filoların zamandan ve maliyetten tasarruf etmelerini ve iş sürekliliklerini korumalarını sağlıyor. Brisa’nın hizmet anlayışını ve müşterilerine verdiği değeri kanıtlayan inovatif bir proje olan Mobilfix, 1 Ekim’den itibaren de tüm Türkiye’de filolara hizmet vermeye başlıyor Brisa’nın, filo araçlarının lastik ile ilgili olarak seyir esnasında oluşabilecek sorunlarını anında çözmeyi amaçladığı ve 10 yıldır devam eden hizmeti Filofix Avrupa’da Türkçe hizmet veren ilk ve tek yol yardım hizmeti olma özelliğini taşıyor. 28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:30 Page 28 HUKUK YOLCULUĞU Av. ŞAHİN DEMİRAL [email protected] İSTANBUL DEMİRAL HUKUK BÜROSU 0212 570 40 06 www.demiralhukuk.com OTOBÜSLER İÇİN TRAFİK KAZALARINDA SORUMLULUK U laşım bugün geldiği noktayla hayatımızın büyük bir bölümünü kaplamaktadır. Ülkemizde en çok tercih edilen ulaşım türünün, diğer ulaşım türlerine göre ekonomik olarak daha uygun olması ve en ücra noktalara dahi ulaşma ve taşıma imkânlarının elverişli olması bakımından karayolu ulaşımı olduğu yadsınamaz bir gerçek. Bu gerçeklik karşısında elbette ki herkesin ortak dileği, gerek aile ziyaretlerinde, gerek iş gezilerinde, gerekse de tatil amaçlı seyahatlerde sıklıkla kullandığımız karayolu ulaşımında 28 varmak istediğimiz noktaya en uygun, en konforlu, en hızlı ve en güvenli şekilde ulaşmak. Ancak ne yazık ki, ne kadar yaygın ve gelişmiş bir karayolu ulaşım ağına sahip olsak da, yaygın kullanıma paralel olarak trafik kazalarının aynı sıklıkta yaşanmasının önüne geçememekteyiz. 2014 verilerine göre trafik kazalarında; Türkiye’de bir yılda yaklaşık 7 bin kişi hayatını kaybetmekte, yaklaşık 22 bin kişi de bu kazalarda yaralanmakta ya da hayatını kaybetmektedir. İnsan hayatıyla asla ölçülemeyecek bir değer olmakla beraber, trafik kazası sonucu yaşamını yitiren, yaralanan kişilerin mağduriyetinin hukuk düzeninin koyduğu kurallar çerçevesinde giderilmesi noktasında kim ya da kimlerin, hangi ölçülerde, hangi koşullarda sorumlu oldukları; karayolu ulaşımında yüksek bir paya sahip olan otobüs firmaları özelinde hukuki bilgilendirme ve değerlendirmelerde bulunmak yazımızın konusunu oluşturmaktadır. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. Maddesinde göre; bir 28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:30 Page 29 HUKUK YOLCULUĞU Av. ŞAHİN DEMİRAL [email protected] motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, bu motorlu aracın işleteni zarardan sorumlu olacaktır. Bu noktada motorlu aracın işleteni kimdir sorusu akla gelecektir. İşleten, kazaya karışan motorlu aracın sahibi ve kendi nam ve hesabına motorlu aracı trafiğe sokandır. Yazımız özelinde üçüncü kişilerin uğradığı zararı gidermekle yükümlü olan, kazaya karışan aracın asıl sahibi otobüs firması olacaktır. Motorlu bir aracın işletilmesi cismani bir zarara ya da bir şeyin hasara uğramasına sebep olursa, işleten otobüs firması kusursuz olarak sorumlu olacaktır. İşletenin bu sorumluluğu, ağırlaştırılmış kusursuz sorumluluk, başka bir deyişle tehlike sorumluluğudur. Eğer ortada bir zarar varsa, hukuki karine olarak bu zarar motorlu araç işletilmesinin tabi ve normal bir sonucudur. Peki bu ne anlama gelmektedir? Aracın işleteni otobüs firması, hiçbir kusuru olmasa da kanunun belirlediği sorumluluk şartları gerçekleşmişse işlettiği aracın verdiği zararı gidermekle yükümlüdür. Kanunun aradığı sorumluluk şartlarının neler olduğu hususu aşağıda sırasıyla sayılmıştır: - Öncelikle motorlu bir araç olmalıdır. - Araç işletilme halinde olmalıdır. - Aracın işletildiği yer karayolu olmalıdır. - Aracın işletilmesi dolayısıyla bir zarar meydana gelmelidir. - Meydana gelen zarar ile fiil arasında nedensellik bağı bulunmalı, yani neden sonuç ilişkisi içinde bir olay diğerinin sebebi sayılmalı, olay gerçekleşen sonucun doğmasına neden olmalı veya bu sonucun doğumunu kolaylaştırmalıdır. Başka bir ifade ile araç işletilmeseydi zarar meydana gelmezdi denilebiliyorsa nedensellik bağı kurulmuş olacaktır. 5 madde halinde saydığımız şartlar gerçekleşmiş ise, otobüs firmasının ya da firmaya bağlı bulunan kişilerin herhangi bir kusuru olmasa dahi kaza so- İSTANBUL DEMİRAL HUKUK BÜROSU 0212 570 40 06 www.demiralhukuk.com nucu üçüncü kişilerin uğramış oldukları zararı gidermekle yükümlü olacaktır. Ancak elbette ki, otobüs firmasının kazadan sorumluluğu kusura bağlı olmasa da; her hal ve karda bu karinenin geçerli olmasının, adaletsiz olacağı da kuşkusuzdur. Bu sebeple araç işletene dolayısıyla otobüs firmalarına, kanunun 86. Maddesinde ifade edilen kurtuluş beyyinelerinden birini ileri sürmesi halinde sorumluluktan kurtulma imkanı tanınmıştır. İşletenin meydana gelen zarardan sorumlu olmadığını söyleyebilmesi için, kendisinin (otobüs firması) veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin (şoför) kusuru bulunmadığını ve araçtaki bir bozukluğun zarara neden olmadığını ispatlamalıdır. İşletenin sorumluluktan kurtulabilmesi için bu şartlardan ikisini birden kanıtlaması gerekir. Kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmadığını ve araçtaki bir bozukluğun zarara neden olmadığını bir ön şart olarak ispatlayan işleten, ayrıca nedensellik bağını kesen sebeplerden (zararın bir mücbir sebepten veya zarar görenin yahut bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini) birini de ön şartla beraber ispatlamalıdır. Bu noktada mücbir sebebin ve zarar gören ile üçüncü kişinin ağır kusurunun ne anlama geldiğinin açıklanması gerektiğini düşünmekteyiz. Mücbir sebep, önceden tahmin edilmesi imkansız olan, işletenin işletmesi dışında meydana gelen ve zorunlu olarak bir kuralın ihlaline sebep olan olaydır. Mücbir sebepler büyük çoğunlukla doğa olaylarına ilişkindir. Ancak bu olaylar önceden öngörülemez nitelikte olmalıdır. Birer doğal olay olmalarına rağmen buzlanma, kar, yağmur, sis gibi olaylar mücbir sebep olamazlar. Çünkü bu tip olaylar sıklıkla görülen ve motorlu araç işletme tehlikesinin içinde bulunan olaylardır. Bu nedenle mücbir sebep olarak kabul edilen olaylar deprem, sel, heyelan, çığ ve taş düşmesi, yanardağın lav püskürtmesi gibi olaylardır. İşletenin zarar görenin ağır kusuruna Av. ŞAHİN DEMİRAL dayanarak sorumluluktan kurtulabilmesi için, zarar görenin kusurunun zararın tek sebebi olması gerekir, yoksa zarar görenin her türlü kusuru işletenin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz, olsa olsa tazminat taleplerinde taktiri bir indirim sebebi olur ki, bu başka bir yazımızın konusu olacaktır. Tıpkı zarar görenin kusuru hususunda belirttiğimiz gibi, üçüncü kişinin de her türlü kusuru işleteni sorumluluktan kurtarmaz. Burada üçüncü kişiden kasıt, araç işletenin kendisi ve eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişiler ile zarar gören dışında kalan kişilerdir. İşletenin sorumluluktan kurtulabilmesi için üçüncü kişinin kusurunun ağır, nedensellik bağını kesecek yoğunlukta bulunması gereklidir. Kaldırımda yürümekte olan iki kişiden birinin diğerini yoldan geçmekte olan bir kamyonun önüne itmesi bu duruma örnek gösterilebilecektir. İşleten 3. Şahıslara karşı olan bu kusursuz sorumluluğundan meydana gelen zararların tazmini belli limitlerle Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası (ZMM) ile 3. Kişiler için güvence altına alınmıştır. Ancak bu durumlarda Zorunlu Mali Mesuliyet sigortası kapsamında ödenen tazminatlar için sigorta şirketleri kusuru oranında araç işleteni ve şoförüne dava açarak ödedikleri tazminatları talep edebilmektedirler… Kazasız günler dileği ile… 29 28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:30 Page 30 İSTOD ZAKİR UZUN Yönetim Kurulu Başkanı AYNI İŞİ YAPTIĞIMIZI UNUTMAMALIYIZ ZAKİR UZUN: “ERGUVAN VE HALK OTOBÜSÜ AYRIMINI BİR KENARA BIRAKIP BERABER MÜCADELE ETMELİYİZ” “ İstanbul’da ki özel halk otobüs sayısı 3100 adettir. Bu otobüsleri erguvan veya halk otobüsü olarak ayırmayı artık bir kenara bırakmalıyız. Her gün aynı hatlarda aynı hizmeti veren toplu taşım esnafıyız. Mücadelemiz, bu ayrımı yıktığımızda başarıya ula- 30 28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:30 Page 31 ZAKİR UZUN Yönetim Kurulu Başkanı İSTOD İ stanbul Otobüs A.Ş.’nin kurulması ile beraber biz de 2011 yılında İSTOD’u kurduk. Anadolu yakasında ki esnaf arkadaşlarımızın girişimleri ile kurulan derneğimiz 260 üyeye ulaştı. Derneğimizle beraber İstanbul’un A ve B bölgelerinde de çeşitli dernekler kuruldu. Derneğimiz çatısında kendi esnaflarımızın haklarını koruma amacı ile çalışıyoruz. Erguvan araçları şuan 938 araç ile 3 farklı bölgede İstanbul halkına hizmet vermekte. Ayrıca bu 3 bölgemiz de kendi arasında dar bölgelere ayrılmış durumda. Özellikle dar bölge konusunda derneğimiz büyük çabalar gösterdi. Bu yeni sistem sayesinde araçlarımızın karlılık oranı da nispeten artış oldu. Hem de bu sayede şoförlerimiz güzergahları daha iyi bilir hale geldi. Geçmişte 6-7 ay kadar hatlar arasında gidip geliyorduk. Şuan ise dar bölge sayesinde 60-70 araçlık gruplar halinde çalışıyoruz. Şirketlerin Engellemesi Yeni Aktörler Doğurdu İstanbul Otobüs A.Ş. ilk kurulduğunda halk otobüs şirketlerimiz esnafların ihaleye iştirakini engellemeye çalıştılar. Halk otobüs esnafının iştirak etmemesi ile beraber sektöre yeni aktörler katıldı. Giren aktörlerde filo halinde çokça otobüs alabildiler. Oluşan şirketsel mantık ise esnaf anlayışını yıktı. Bu durum kontrolü azalttı. Bir halk otobüsçü gibi işini kontrol edemediler. İstanbul Otobüs A.Ş.’de yeni bir kurumdu. Lakin şuanda bu işe hakimler. İETT, İBB ve UKOME ile istişareli şekilde çalışıyorlar. Esnafa önemli faydaları oluyor. Esnaf Giderini Bilmiyor Alışılagelmiş 30 yıllık bir halk otobüsü geleneği var. Halk otobüsleri ne yazık ki yıllarca hak ettiği şekilde yönetilmedi. Sektörde ki ayrışmaları bertaraf ederek tek bir çatıda birlikte mücadele etmeliyiz. Mücadelemizi gerçekten kaliteli ekipler ile sağlamalıyız. Sorunlarımıza çözümler sunacak CEO’lar ile artık bu yola devam etmeliyiz. 30 yıllık gelenekle halen hizmet vermekteyiz ve hesap yapmaktayız. Esnafımız hak ettiği ücreti alamıyor. Bizler bu işin teknik çalışmasını İstanbul Otobüs A.Ş. ile sağladık. Hiç kimse gelir giderinin tam olarak farkında değil. İBB yetkililerinin de kabul ettiği ortalama 40 bin TL gider şablonunu biz oluşturduk. Halk otobüs şirketleri de ancak o zaman farkına vardılar. Daha öncesinde maalesef esnafımız giderinden bile habersizdi. 40 bin TL giderin olduğu bu sektörde 35 Bin TL’yi verseler kabul ediyoruz. Bu mantıktan artık sıyrılmalıyız. Maliyet artı kar yerine maliyet artı zararla çalışmak ticaretin fıtratına terstir. Muavinlerin kaldırılması büyük bir hataydı. Giderleri kayıtlı olan esnafımızın gelirlerinin tamamı da kayıt altına alınması ile ay sonu esnafın cebine bir şey kalmaz oldu. Esnafın omzuna önemli bir vergi sorunu bindi. Bu sorun ile ilgili halk otobüslerinde gerçekçi bir çalışma maalesef göremiyorum. Yenilikler ile yenilenmemiz gerekiyor. Yeni yüzler ve kaliteli bir çalışmaya ihtiyaç var. Türkiye gelişiyor ama halk otobüsleri 30 sene önceki halk otobüsleri… Sürpriz Kararlar Esnafı Mağdur Ediyor Erguvanlar yerel yönetimden eşitlik bekliyor. İlk kurulduğumuz dönemde halk otobüsleri öz evlat, erguvanlar üvey evlat gibi hisse kapıldık. Fakat son dönemde bunu yıkıldığını düşünüyorum. İETT’nin son dönemde ki yaklaşımları bu algının değiştiğini gösteriyor. Fakat sorun sadece erguvanlarda da değil halk otobüsleri de bizler gibi hak ettiği değeri görmüyor. Halk otobüsleri ile erguvanlar 3100 araçlık büyük bir aile. Sorunlarımız da ortak çözümlerimiz de. Geleceğimizi göremeden yaşıyoruz. Esnaf ve yöneticilere danışılmadan atılan adımlar bizlere büyük sıkıntılar yaşatıyor. Bir mahalle muhtarının dilekçesi ile en iyi bölgenize yeni araçlar eklenebiliyor. Sabah bir bakıyorsunuz ki en iyi hattınız en verimsiz hale dönmüş. Hakikaten ihtiyaca binaen hat açılacak veya araç eklenecek ise yerel idare bunu yöneticilere ve esnafa da danışmalıdır. İhtiyat varsa zaten ticaret yapan bu araçlar kendi bünyesinden de takviye ile bu sorunu çözebilir. KM Bazlı Çalışmak İstiyoruz Ağustos ayı içerisinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile bir toplantı düzenledik. Bu kötü gidişat ile ilgili fikirlerimiz soruldu ve bizler de önerilerimizi sunduk. Öncelikli talebimiz araçlarımızın artık KM bazlı hakediş talebiydi. Erguvan otobüsleri olarak şoför maaşlarımızı 1000 bilet olarak belirledik. Yıllık zam oranımızı da bilete endeksli olarak sağlıyoruz. KM başı ödeme talebimizi de bu minvalde istedik. Yıllık olarak enflasyon oranında zam ile araçlar çalıştığı kadar ödeme alması talebinde bulunduk. Bu sayede her yıl zam olacak mı, ne kadar olacak gibi sorularında çözümü sağlanmış olacaktır. esnaf geleceğe daha güvenli bakabilecektir. Bunu yanında hak edişlerin bir bölümü km bazlı bir bölümü ise performansa dayalı da olabilir. Halk otobüsleri şirketleri ve erguvanlar bu konuda hep birlikte çaba göstermelidir. Doğru bir sistem kurulursa hepimiz kazanacağız ve tüm esnaf rahat bir nefes alacaktır. Ev Arsa Satarak Finanse Nereye Kadar Biz bu işe maalesef alışmışız. Zararda etsek kurtulamıyoruz. Böylesi bir sermaye ile gerçekten yapılacak iş değil. Sermayeyi yatırıp davulu almışız ama tokmak başkasında. Kimileri halen bizlerin çok kazandığını düşünüyor. Bilet fiyatını yolcu sayısına çarparak kazancımızı tahmin etme yarışındalar. Oysaki ücretsiz yolculuklar, aktarma, aylık, öğrenci gibi farklı kalemler yüzünden kimi hatlarda hak ediş ortalamamız yolcu başına 98 kuruşa kadar düşüyor. Şuanda aylık 27 Bin TL hak ediş alan hatlar var. 40 Bin TL ortalama giderin olduğu bir ortamda bu paralarla halen hizmet veriyoruz. Nasıl dayandığımız ise ortada. Şahsen ben her 200-300 Bin TL’ye açığım ulaştığında ya arsa satıyorum veya ev. Kimi esnaflarımız da başka işleri ile otobüslerini finanse etmeye çalışıyorlar. Ne kadara kadar dayanabileceğimiz ise bilinmez. Büyükşehirde yaptığımız görüşmeler bize umut verdi. Kötü gidişe son verme adına bir çalışma olduğunu biliyoruz. Bu doğrultuda esnafımız da mantıklı iyileştirmeler bekliyor. Umutluyuz ve umarız umudumuz yıkılmaz. 31 28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:30 Page 32 ZF VE IBEO “ F YENİ LIDAR TEKNOLOJİSİ G E L İ ŞT İ R İ YOR Lidar (Işın ile mesafe tespiti), otonom sürüş, obje tanıma ve kaza önleme alanlarında önemli bir teknolojidir. Ibeo’nun bir başka uzmanlık alanı da sensörlerin bir arada kullanılmasıdır. riedrichshafen/Hamburg. ZF, Ibeo Automotive Systems GmbH firmasının hisselerinin %40’ını alıyor. 2009 yılında kurulan ve merkezi Hamburg’da bulunan firma, Lidar teknolojilerinin yanı sıra çevre tanıma yazılımı ve otonom sürüş uygulamalarındaki uzmanlığı ile pazar lideridir. Dünya çapındaki pek çok önemli araç üreticisi, Ibeo’nun müşterileridir. “Lidar, çevre ve obje tanımada önemli rol oynayan bir teknolojiye erişmemizi sağlıyor” diye belirten ZF CEO’su Dr. Stefan Sommer, “Lidar, bu güne dek kullandığımız sensör ve radar teknolojileri yelpazesini genişletiyor ve daha da önemlisi Ibeo’nun üç sensör teknolojisini bir arada kullanarak çevreyi tanımada mükemmel sonuçlar sağlıyor ve otonom sürüşün temelini oluşturuyor,” şeklinde ZF’nin Ibeo’ya yaptığı yatırımı açıklıyor. Lidar (İngilizce “Light Detection and Ranging / Işın ile mesafe tespiti” ifadesinin kısaltması), gönderilen bir ışın sinyalinin hareket süresi ve ışık hızına göre bir mesafe tespit işlemidir. Lidar, radarınkine çok benzer bir prensibe sahip olan ve radardaki radyo frekansı yerine lazer ışınları kullanan, optik bir mesafe ve hız ölçüm teknolojisidir. Ibeo, ZF ile birlikte araç uygulamalarında önemli rol oynayacak bir sonraki teknolojik adımı atacaktır: ZF ile birlikte geliştirilecek yeni nesil lidar, çevrenin üç boyutlu görüntüsünü, mevcut lidar sistemlerindekinin aksine harektli aynalar kullanmadan oluşturacak. “Solid state” teknolojisi sayesinde lidar teknolojisi daha kompakt olacak ve araçlara montajı daha kolay hale gelecektir. 32 “ZF’deki temel amacımız, yeni sensörler ve daha akıllı sistemler ile geleceğin araçlarını nasıl donatacağımızı ifade eden “See (Gör) – Think (Düşün) – Act (Uygula)” felsefesidir. Bunu gerçekleştirmek için teknoloji yelpazemizdeki boşlukları sırasıyla dolduruyoruz,” diye belirtren ZF CEO’su Sommer, “Lidar teknolojisi ve sensörlerin uyum içinde çalışması ile gelecek nesil araçların gözlerini ve beyinlerini güçlendireceğiz ve böylece kazasız sürüş vizyonumuzu gerçekleştirmeye bir adım daha yaklaşacağız,” diye sözlerine devam ederek ZF’nin Ibeo’daki rolünü açıklıyor. Ibeo’nun teknoloji alanındaki kökleri 1998 yılına dayanmaktadır. Firma, hızlı büyüyen sensör sistemleri ve çevre tanıma pazarında çalışan sayısını orta vadede 50’den 250’ye çıkartarak işgücünü arttırmayı ve Autonomous Driving Competence Center/Otonom Sürüş Uzmanlığı Merkezi (AD-CC) kurmayı hedefliyor. AD-CC, büyük ölçüde otomatikleştirilmiş ve otonom sürüş için sunulacak çözümlerin, seri üretim ve pazarlamasına odaklanacak. “ZF ile işbirliğimizden çok memnunuz. Artık güvenlik, verimlilik ve otonom sürüşteki megartrendleri sürekli şekillendiren çok güçlü bir partnerimiz var,” diye belirten Ibeo CEO’su Dr. Ulrich Lages, “Kapsamlı know-how’ımız ile otomatikleştirilmiş sürüşe değin tüm sürücü destek uygulamalarını 3-D lidar teknolojisi ile mümkün hale getireceğiz,” diyerek ZF ile ortaklıklarını yorumluyor. 28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:30 Page 33 ZF-ECOLİFE START-STOP FONKSİYONU ŞEHİRİÇİNDE AVANTAJI SUNUYOR “ ZF-EcoLife otomatik şanzımanın özel fonksiyonu pratikte kendini kanıtlıyor. Start-stop fonksiyonu, şehir içi trafikte yakıt tüketimini yüzde 10’a kadar düşürüyor. Ekonomik, ses seviyesi düşük, yüksek konforlu, güçlü ve daha geniş tork aralığı için uygun, 6 vitesli otomatik şanzıman EcoLife, bu özellikleriyle sınıfında en iyisi olduğunu gösterdi. Şanzımanın daha fazla özelliklere sahip olabileceğini ZF Friedrichshafen AG start-stop fonksiyonuyla sergiledi - bu fonksiyon, şehir içi trafikte kapatılabilir motorla birlikte yakıt tüketimini yüzde beş ila on kadar düşürüyor. Startstop fonksiyonlu otomatik şanzıman şu an Hollandalı üretici VDL Bus &Coach'a ait iki test otobüsünde kullanılıyor ve tasarruf potansiyelini uygulamada kanıtlıyor. ZF Otobüs Aks ve Şanzıman Sistemleri Birim Başkanı Andreas Moser, “Lansmanı henüz birkaç ay önce gerçekleşmesine rağmen belediye otobüsleri için EcoLife şanzımanımızın start-stop fonksiyonunun pratikte kullanılmasından ve ekonomik olduğunu görmekten çok memnunuz, hafif yapılı VDL Citea LLE otobüsleri yakıt tüketimi bakımından piyasada mevcut en ekonomik araçlar arasındadır. “Startstop opsiyonumuzla bu verimlilik avantajını daha da genişletebileceğimizi iki test aracında gösterdik” şeklinde belirtiyor. Ayrılmaz İkili Belediye otobüsleri yoğun dur-kalk trafiğine girmektedir, çoğu zaman kırmızı ışıkta veya yol çalışmaları gibi trafik engelleri olduğunda beklemek zorunda kalmaktadır, ayrıca güzergâh uzunluğuna göre çok sayıda durağa uğramak zorundadır. İşte bu nedenle ZF-EcoLife otomatik şanzımanın start-stop özelliği belediye otobüsleri için idealdir. Bu yenilik, araç durduğunda motoru kapatmak ve anlık yakıt tüketimini sıfıra düşürmek için önemli bir ön koşulu yerine getirmektedir. Diğer yandan, sürücü ayağını fren pedalından çekip gaz pedalına bastığında motor ve şanzıman sistemi derhal çalışmaya hazır olmalıdır. ZF, şanzıman teknolojisi açısından bakıldığında, belirleyici olan maliyet faktörünün yanı sıra yoğun kullanım ve yüksek miktarda yağın sistemi hızlı doldurması gibi zorlukların da üstesinden gelmiştir. Böylece şehiriçi trafikte sınırsız start-stop ve durma süresi mümkün olmaktadır. Start-stop fonksiyonu artık belediye otobüslerinde yaygın olan 1.000 ile 1.600 Nm arası maksimum motor tork aralığı için kullanılabilmektedir. Etkin Detaylı Çalışma Ürün geliştirme uzmanları şanzımanda tork konvertörünü ve konvertör kavramasını güçlendirmişlerdir. Devreye girme tutumu bakımından zorlukları aşmak için mevcut hidrolik revize edilmiştir. Tasarımdaki bu iyileştirmeler mevcut seri üretilen şanzımana entegre edilmiştir. ZFEcoLife şanzımanın sağlam temel yapısı ve büyük potansiyeli de böylece tekrar vurgulanmıştır. Start-stop fonksiyonu için belirleyici bir diğer özellik de, şanzımanın vites değiştirme elemanlarının motor uzun süre durduktan sonra da gaz pedalına basıldığı anda tekrar yağ ile dolmasıdır; çünkü ancak bu şekilde araç kalkışı gerçekleştirebilmektedir. ZF mühendisleri bunu sağlamak amacıyla EcoLife uygulaması için harici bir şanzıman yağı akümülatörü geliştirmek yerine, mevcut retarderin şanzımana entegre yağ akümülatörünü kullanmışlardır. 33 28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:30 Page 34 OTOBÜSÇÜLER FSM’DEN GEÇİŞ HAKKINI GERİ İSTİYOR “ 28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:31 Page 35 Ş ehirlerarası karayolu yolcu taşımacılığı sektörünün temsilcileri, 3 Eylül Cumartesi günü düzenledikleri ortak basın toplantısında, otobüslere Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçişin yasaklanması, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden geçişin mecburi olması nedeniyle büyük maddi zarara uğradıklarını açıkladı. Toplantıya; Türkiye Otobüsçüler Federasyonu (TOFED) Genel Başkanı Birol Özcan, TOBB Karayolu Yolcu Taşımacılığı Sektör Meclisi Başkanı Mustafa Yıldırım, Uluslararası Anadolu ve Trakya Otobüsçüler Derneği (UATOD) Başkanı Mehmet Erdoğan, Tüm Otobüsçüler Federasyonu (TOF) Genel Başkan Yardımcısı Tahsin Yücefer, Uluslarası Karayolu Yolcu Taşımacıları Birliği (IPRU) Genel Başkanı Fatih Tamay ve firma sahipleri katıldı. Önceki Güzergâh Kısaydı UKOME tarafından alınan kararla, şehirlerarası otobüslere Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçişin yasaklandığını belirten sektör temsilcileri; “Şehirlerarası karayolu yolcu taşıması yapan otobüslerin, 26 Ağustos 2016 tarihinde açılan Kuzey Marmara Otoyolu ve Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden geçişi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) tarafından alınan kararla zorunlu tutulmuş; otobüslerin Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçiş yapmaları yasaklanmıştır. İstanbul Avrupa Yakası-Bayrampaşa’da bulunan 15 Temmuz Demokrasi Otogarı’ndan yaz aylarında günde ortalama 1500 otobüs, kış aylarında ise günde ortalama 900 otobüs çıkış yapmaktadır. Yavuz Sultan Selim Köprüsünden otobüsler için geçişlerinin zorunlu hale getirilmesine karar verilmeden önce, otobüsler Avrupa yakasından Anadolu yakasına geçişte, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçerek Üsküdar İlçesi’nde yerleşik Harem Otogarın’dan yolcularını alarak varış noktasına seyir etmekteydiler Bu yolu kullanan tarifeli sefer yapan otobüsler trafiğin açık olduğu zamanlarda 40 km. civarına bir mesafeyi yaklaşık 30 dk. gibi makul bir süre içerisinde geçmekteydi” diyerek önceki güzergahlarının kısalığına dikkat çekti. Hem Güzergâh Uzadı Hem De Maliyet Arttı Yeni durum sebebiyle güzergahlarının 130 km. uzadığı, günlük akaryakıt maliyetlerinin 125 TL arttığı bilgisini de veren sektör temsilcileri; “Otobüslerin Yavuz Sultan Selim Köprüsünü kullanmaları ve gidiş-gelişte toplam 130 km. fazla yol yapmaları neticesinde, bir otobüs için günlük ortalama 125 TL. fazla akaryakıt ücreti ödeyeceklerdir. Düzce, Sakarya, Kocaeli ve Yalova gibi illerden günde iki kez sefer düzenleyerek Yavuz Sultan Selim Köprüsünden geçiş yapacak bir otobüsün akaryakıt maliyeti ise ikiye katlanarak günlük ortalama 250 TL artış gösterecektir. Bu fazladan ve gereksiz yere yapılan mesafenin otobüs yıpranma oranlarını arttırması da kaçınılmaz olacaktır. Ayrıca, Yavuz Sultan Selim Köprüsü yolunu kullanan otobüslerin köprü ve otoban geçişi nedeniyle geliş ve gidiş olmak günde 70 TL tek seferde, iki sefer düzenlenmesi halinde ise 140 TL geçiş ücreti ödenecektir” diyerek ortaya çıkan yeni mali tabloyu aktardı. Yeni Uygulama Ulaşım Hizmetini Pahalılaştıracak Mevcut durumun seyahat süresini artırmasının yanında, ulaşım hizmetinin pahalılaşmasına yol açacağına da dikkat çeken sektör temsilcileri şöyle devam etti: “Bu kapsamda her bir otobüs için Yavuz Sultan Selim Köprüsünü kullanılması nedeniyle, gidiş ve geliş olmak üzere aylık 5.750 TL. kısa mesafelere günde iki sefer yapan otobüslerde ise aylık 11.500 TL. tutarında maliyet artmış olacaktır. Ayrıca sefer süresinin uzamasına bağlı olarak ve taşıma mevzuatı gereğince otobüslerde kaptanların dinlenme ve otobüs kullanma süreleri dikkate alınarak yolcu taşıma hat- larında fazladan bir kaptan çalıştırma zarureti doğmuştur. Bu doğrultuda köprü geçiş ücretlerinin pahalılığı ve yakıt gibi diğer maliyetlerin artması yolcu bilet fiyatlarına yansıyacak, kamusal nitelikte toplu taşıma hizmeti veren sektörümüzde ulaşım ücretleri artacaktır. Bu durum köprü ve yolların yapılış amaçlarından olan zaman, mesafe ve yakıt tasarrufu sağlanacağı ilkeleri ile bağdaşmamaktadır.” Ulaşım Modları Arasında Haksız Rekabete Yol Açtı Şehirlerarası otobüslere Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün yasaklanmasının ulaşım modları arasında haksız rekabete yol açtığını da vurgulayan sektör temsilcileri; “Ayrıca; havayolu, tren ve denizyolu yolcu taşımacılık sistemlerinde yaşanan kapasite artışı neticesinde karayolu yolcu taşıma sektörü ile diğer yolcu taşıma sektörleri arasında hizmet ve zaman yönünden bir rekabet yaşanmaya başlamıştır. Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden zorunlu olarak yapılan geçişlerle birlikte yol mesafesinin tek yönde 65 km/ bir buçuk saat uzaması sonucunda, yolcular tren ve hava yoluna yönelecek aleyhimize haksız rekabet yaşanacaktır. Zira, yolcularımız şimdiden yolun uzaması nedeniyle şikayet etmeye başlamıştır. Bu nedenle yolculuk süresince huzursuzluklar yaşanmaktadır” ifadelerini kullandı. Sektörün talebinin her iki köprüden de geçiş hakkının verilmesi olduğunu belirten sektör temsilcileri sözlerini şöyle noktaladı; “Yüz binlerce kişinin istihdam edildiği Karayolu Yolcu Taşımacılığı Sektörünün mensuplarının ülke genelinde temsilcileri olarak, şehirlerarası/uluslararası tarifeli sefer yapan otobüslerin Fatih Sultan Mehmet ve Yavuz Sultan Selim köprülerini birlikte kullanma haklarına sahip olması kanaat ve görüşünde olduğumuzu ve köprülerden geçiş uygulamasının bu yönde yapılması hususunda gerekli düzenlemenin yapılmasını saygılarımızla arz ve talep ederiz.” 35 28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:31 Page 36 SAĞLIK Dyt. Ezgi Mumcu BAYRAMDA HAFİF ÖĞÜNLERLE SAĞLIKLI KALIN “ Bayramlar, küçüğünden büyüğüne herkes için özel bir anlam taşıyor. Aileler bir araya geliyor, çocuklar bayram harçlıklarını topluyor ve birbirinden leziz sofralar kuruluyor. Ancak Kurban Bayramı’nın başrolü kırmızı et olunca bayram sofralarının içeriklerine daha fazla dikkat etmek, kırmızı etin miktarına ve tüketim şekline büyük özen göstermek gerekiyor. Memorial Şişli Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Ezgi Mumcu, Kurban Bayramı’nda sağlıklı beslenme hakkında bilgi verdi. Gün boyu zinde kalmak için yumurta tüketilmeli Bayram gününe, her gün olduğu gibi kahvaltı yaparak başlanmalıdır. Gün içinde uzun saatler sürecek kurban kesimi ve dağıtımı süresince hem enerjik kalabilmek hem de eve gelen misafirleri güler yüzle karşılamak için kahvaltı öğünü çok önemlidir. Bu nedenle protein bakımından zengin, tok tutucu bir besin olan yumurta kahvaltı sofranızda mutlaka yer almalıdır. Az yağlı peynirlerle de bayram sofrası zenginleştirilebilir. Kırmızı et tüketimini sebze ile dengeleyin Kırmızı et tüketiminin artacağı bugünlerde sebze tüketiminin azalması nedeniyle kahvaltı başta olmak üzere diğer öğünlerde mutlaka çiğ sebzelere yer verilmelidir. Bu sayede hem günlük posa ihtiyacı karşılamış hem de uzun süre tokluk sağlanmış olur. Karbonhidrat yoğunluğu fazla olan börek, poğaça, simit gibi besinler masada yer alıyorsa, bu besinlerden herhangi birinin küçük bir porsiyon olarak tüketilmesinde fayda var. Özellikle kalp-damar, diyabet, tansiyon ve böbrek hastaları kırmızı et tüketimi konusunda çok daha dikkatli olmalıdırlar. Sebzeler kırmızı etin faydasını da artırıyor Kurban eti, en az bir gün dinlendirilmelidir. Etin pişirilmesi aşamasında ise en sağlıklı yöntem etin kendi yağında ve kısık ateşte pişirilmesidir. Kızartma-kavurma gibi yöntemler ile pişirilen et ve et ürünleri sağlık açısından son derece olumsuz etkilere sahiptir. C ve E vitamini bakımından fakir olan kırmızı et mutlaka sebzeler ile birlikte tüketilmelidir. Örneğin; etin yanında tüketilecek bol limonlu bir salata, etin içerisindeki demirin emilimini ve biyo yararlılığı artıracaktır. 36 Fazla kırmızı et sindirim sistemi sorunlarına neden olabilir Sağlıklı pişirme yöntemleri ile sınırsız kırmızı et tüketimi fikrine kapılmak da doğru değildir. Haftada 2 kereden fazla kırmızı et tüketimi, kalp ve damar hastalıkları başta olmak üzere birçok hastalığa yol açabilmektedir. Fazla et tüketimine bağlı olarak kabızlık başta olmak üzere çeşitli sindirim problemleri de yaşanabilir. Bu olumsuz etkileri en aza indirmek için bir öğününüz de et, tavuk, balık gibi protein ağırlıklı besinlerden birini tüketmeyi tercih edip, diğer öğünlerinizde sebze, salata gibi posa yoğunluğu fazla olan tencere yemeklerine ağırlık verilmelidir. Ayrıca eti mangalda pişirmeyi planlıyorsanız; közden en az 15 cm uzakta olmasına dikkat etmelisiniz. Etin mangala yakın pişirilmesi vitamin-mineral kayıplarına sebep olmasının yanı sıra ete kanserojen özellik de kazandırmaktadır. Sağlıklı ve geleneksel bir bayram sofrası Bayram sofrasının açılışını bir yayla çorbası ile yapmak, ardından bir porsiyon kuşbaşı eti yemeği hazırlamak, yanında mümkünse ince bir dilim ekmek ve bol yeşillikli salata tüketmek sağlıklı olacaktır. Bayram günü dengeyi sağlamanın en kolay yolu, bir öğünde ekmek tüketildi ise diğer öğünlerde ekmek ve ekmek yerine geçebilecek olan her türlü besin grubundan uzak durmak olmalıdır. Bunun için de sebze, süt-süt ürünleri ve meyve gibi besinlerle günün diğer kısmı planlanabilir. Ayrıca yayla çorbasının temel maddesi yoğurdun bağırsak florasının dengesini sağlamada ve kabızlık sorununu gidermede etkili olduğunu da söylemeden geçmeyelim. Bayramı yalnızca dinlenmek değil hareket etmek için de bir fırsat olarak görün Gün içerisinde kalori yoğunluğu fazla olan besinlerden mümkün olduğu kadar uzak durulmalıdır. Kahvaltı bittikten sonra yeme-içme sınırsız devam etmemelidir. Bayramda da bolca hareket etmek, aktif olmak gerekir. Bayram ziyaretleri bu konuda imdadınıza yetişecektir. Bunun için yakın yerlere yapacağınız ziyaretlere yürüyerek gitmeniz, asansör yerine merdiven tercih etmeniz önem taşır. 1 adet baklava bir öğün kalorisine eş değer Bayram sofralarını kaçınılmaz parçası tatlılardır. Tatlı tüketiminde sütlü seçenekler önceliğiniz olmalıdır. Şerbetli tatlıların fazla oranda kalori içerdiği ve bir adet baklavanın bir öğünden alacağınız kaloriye eş değer olduğu unutulmamalıdır. Ayrıca aşırı karbonhidrat tüketimi, vücutta su tutulumuna yani ödem oluşumuna neden olur. Ödemi engellemek için çay ve kahve tüketimi de azaltılmalıdır. Bu durumda suya yönelmek ve günde en az 2 lt su tüketmek gerekmektedir. Şişkinliği rezene çayı ile giderebilirsiniz Bayram ziyaretlerinde ikramların tüketiminde aşırıya kaçılabildiği için şişkinlik şikayetleri daha fazla olabilmektedir. Midenizdeki şişkinlik, hareket etmenizi ve nefes almanızı zorlaştırabilir, hatta tartıda 1-2 kg’lık artışa bile neden olabilir. Ayrıca vücutta su tutulumu olarak adlandırılan ödem problemi de yaşanabilir. Bu durumda, su tüketimi arttırılmalı, kiraz sapı, mısır püsküllü çay, yeşil çay gibi alternatifler de düşünülmelidir. Şişkinlik hissini azaltmak, sindirimi kolaylaştırıp; midenizi rahatlatmak için rezene çayının da imdadınıza yetişeceğini söylemeden geçmeyelim. 28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:31 Page 37 SAĞLIK Dyt. Sinem Uygun EN SIK YAPILAN 9 DİYET HATASI “ Tatile çıkmadan önce hızla kilo verme isteği yanlış diyet uygulamalarını da beraberinde getirebiliyor. Yapılan diyetlerin kulaktan dolma bilgilerle değil, her bireyin metabolizması farklı olduğu için kişiye özel olması gerekiyor. Uzun süre aç kalmak ya da tek tip beslenerek daha çabuk kilo vermeye çalışmak farklı sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Memorial Hizmet Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Sinem Uygun, en sık yapılan diyet hataları hakkında bilgi verdi. Uzun süre aç kalmak Hızlı kilo vermek için yapılan hataların başında öğün atlamak ya da uzun süre aç kalmak gelmektedir. Yemeklerden sonra harekete geçen metabolizma, besinleri sindirebilmek için enerji harcamaktadır. Hiç beslenmemek veya günde 1-2 öğünle yetinmek metabolizmayı yavaşlatmaktadır. Hızlı kilo vermek adına yapılan bu yanlış tam tersi etki yaparak kişinin kilo vermesini engellemektedir. Öğün atlamak yerine, tercih edilen besinlerin değiştirilmesinin kilo kaybına yardımcı olduğu unutulmamalıdır. Ekmeği beslenme programından çıkarmak Ekmek ve karbonhidrat içeren besinlerin aşırı tüketilmesi, diyetlerde önerilmemektedir. Ancak ekmeğin diyetten tamamen çıkartılması, olumsuz sonuçlar doğurabilmektedir. Beslenmeden çıkartılan ekmeğin yerini, farkında olmadan makarna, bulgur gibi farklı karbonhidrat grupları alabilmektedir. Ekmekle birlikte bütün karbonhidratların beslenmeden çıkartılması ise kas kaybı riskini beraberinde getirmektedir. Dikkat edilmesi gereken ekmek ya da diğer karbonhidratların tüketim oranıdır. Ödem yapacağı düşüncesi ile suyu az içmek Su tüketiminin ödem yaptığı yönünde inanışın aksine, gerekli miktarda su tüketimi vücutta ödem oluşmasını engellemektedir. Sindirim enzimlerinin çalışması için gerekli olan suyun yeterli miktarda tüketilmemesi, hem sindirim sistemini hem de metabolizmayı yavaşlatmaktadır. Günlük su tüketiminin gerekenden az olması, çay veya kahve tüketimin fazla olması, vücudu susuz bırakan, metabolizmayı yavaşlatan ve şişkinliğe yani ödeme sebep olan etkenlerdendir. Şekerli diye meyve yememek Meyveler fazla miktarda şeker içerirler ancak porsiyon kontrolü yapılarak tüketilmesi gün içinde alınması gereken karbonhidrat, vitamin ve minerali sağlar. Bununla birlikte meyvelerin antioksidan miktarları yüksek olduğu için metabolizmayı hızlandırır ve hastalıklara karşı koruma oluşturmaktadır. Gün içinde ara öğünde ya da ana öğünden hemen sonra tüketilmesi kilo artışına neden olmamaktadır. Gece geç saatlerde veya gün içinde fazla meyve tüketmenin ise kilo artışına sebep olabileceği akılda tutulmalıdır. Sadece sebze meyve yiyerek zayıflamaya çalışmak Yeteri kadar hayvansal protein tüketmeden devam ettirilen diyetler, insülin gibi protein yapıda olan hormon ve enzimlerin yeteri kadar üretilmemesi ya da çalışmamasına yol açabilmektedir. Sebze ve meyveden alınan bitkisel protein ile hayvansal gıdalardan alınan protein vücuda aynı şekilde fayda sağlamamaktadır. Sebze ve meyvelerden zengin bir beslenme planı, diğer besin grupları da tüketilerek uygulanmalıdır. Hızla kilo vermek için tek tip beslenmek Sadece sebze ve meyve tüketerek kilo vermeye çalışmak ne kadar yanlışsa sadece proteine dayalı bir beslenme programı da aynı oranda sakıncalıdır. Tek tip diyetlerin hepsi bir şekilde vitamin, mineral ve kas kayıplarına sebep olmaktadır. Gereğinden fazla alınan protein, vücutta asit artık bırakır ve kemiklerden kalsiyum çekilmesine, böbreklere yük binmesine, bağırsak florasının bozulmasına yol açmaktadır. Bu tip diyetlerde başlarda kısa sürede kilo kaybı sağlansa da metabolizmanın bir süre sonra yavaşlamasıyla kilo kaybı durmaktadır. Kilo aldırmayacağı düşüncesi ile light ürünlerden sıkça tüketmek Tüketilen bütün besinlerde olduğu gibi light ürünlerin de kalorisi bulunmaktadır. Light ürünlerin kalorisi diğer besinlere göre daha az olmakla birlikte miktara dikkat etmeden tüketmek kilo aldırabilir. Beyaz ekmek yerine kepekli ekmek tüketmenin karbonhidrat alımına neden olduğu unutulmamalıdır. Kepekli ekmek tüketmenin tek faydası kan şekerinin daha yavaş yükselmesi ve ekstradan lif alımıdır. Yağ yakacağı düşüncesi ile limon tüketiminde aşırıya kaçmak Hiçbir besinin tek başına yağ yakımı sağlamadığı bilinmelidir. Sirkeli ya da limonlu su tüketimi de tek başına yağ yakımı sağlamamaktadır. Limonlu ya da sirkeli suların alkali değeri yüksektir ve metabolizmayı az da olsa hızlandırabilmektedir. Aromatik olarak içimi daha kolay olan limonlu ya da sirkeli suyun, uzun süre tüketilmesi mide sorunlarına yol açabilmektedir. Limon ve sirkeyi su ile tüketmektense salataya ekleyerek tüketmek daha doğru bir tercihtir. Yemeklerde hiç yağ kullanmamak Hücre zarının ve hormonların büyük bir kısmı yağdan oluşmaktadır. Hücrelerin ve dolayısıyla vücut fonksiyonlarının düzgün çalışması için beslenmede kaliteli yağlar mutlaka bulunmalıdır. Yağsız beslenmek, yeteri kadar yağ tüketmemek metabolizmayı yavaşlatan ve kilo vermeyi zorlaştıran nedenlerden biridir. Salataları yağsız tüketmek, yağda eriyen (A,D,E,K) vitaminlerin emilimini engelleyeceği için diyet yaparken vitamin mineral alımını azaltır. Vücut için gerekli olan yağları elde etmek için ceviz, fındık, badem gibi yağlı tohumlar tüketilmelidir. Bununla birlikte yağların ihtiyaç kadar tüketilmesi tokluk süresini de uzatmaktadır. 37 28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:31 Page 38 INNOTRANS 2016’DA VOITH’TAN YENİ RAYLI ARAÇ BİLEŞENLERİ “ Voith, InnoTrans 2016’da Salon 1.2, Stand 220’de, “Kuvvetlerin Birleştirilmesi – Tahrik Yenilikleri” sloganı altında yer alıyor. Voith sistem yeterliliğini RailPack serisi ile daha da genişletiyor. Bu doğrultuda yeni S111 turbo şanzıman ünitesine ilave olarak fuar standında RailPack 400 DE dizel-elektrik tahrik sistemi teşhir edilecektir. Voith modernize edilen SA3 kuplörü ile otomatik yük trafiğini kolaylaştırmak için de harekete geçiyor. Yeni Servis Dizisi ile Servis Yeterlilik Merkezi Voith Servis Yeterlilik Merkezi yeni servis dizisini InnoTrans’ta sunacak. Lokomotiflerin ve vagonların bakım, revizyon ve onarımlarının yanı sıra, Voith boya atölyesinde araç filolar için komple yeniden boyama hizmetleri sunmaktadır. Boji atölyesi her tip aracın bojisinin hızla sökülmesi, revizyondan geçirilmesi ve monte edilmesini sağlamaktadır. Bunlara ek olarak, Voith müşterileri için Servis Yeterlilik Merke- 38 zinde artan miktarlarda mühendislik hizmetleri vermektedir; bu hizmetlerin en yenisi hat inşaat araçları için özel kaportaların geliştirilmesidir. Voith’in entegre ömür döngüsü yönetim sistemi OPRA gelişmiş ray hizmetlerinin zirvesini temsil etmektedir; bu sistem ray araçları üzerinde kestirimci bakım yapılması imkanını vermekte, böylece sistemlerin elverişliliği, güvenilirliği ve güvenliği geliştirilmektedir. Hidrodinamiğin Avantajları Yeni S111 turbo şanzımanı için, Voith hidrodinamik sisteminin avantajlarına güveniyor. Hidrodinamik özellikle kararlılık, sağlamlık, uzun hizmet ömrü ve kolay bakım konularında mükemmelliğe ulaşmıştır. Dişli ünitesi 280 kW ve 1800 Nm’ ye kadar olan motor çıkış güçleri için tasarlanmıştır. Bunlar aynı zamanda yeni dişli kutularını Çin’ de özel geliştirilip kurulmuş olan 2 akslı Buhar vagonları (tender) gibi özel demiryolu araçlarında da uygulanır. S111’in yanı sıra Voith yüksek hızlı trenler 28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:31 Page 39 Altyazı 2: S111 turbo transmisyon hidrodinamiğin avantajlarından faydalanmaktadır; kararlılık, sağlamlık, uzun hizmet ömrü ve kolay bakım. için SE 369 dişli kutusunu sunacaktır. Bu bileşen çok yüksek miktarda ağırlık tasarrufu sağlayan bir alüminyum yapı kullanmaktadır. rid RailPacks – Dizel Tahrikli veya Hib- RailPack’in en son versiyonu Çin’de bir Mutiple Unit’de çalışmaktadır. Elektrik motorlarının yanı sıra dizel motorlarla da Modernize edilen SA3 Kuplörü Yeni Çarpışma Standardını Karşılıyor Voith, InnoTrans’ta ziyaretçilerine modernize edilmiş olan ve yeni DIN E 15227 çarpışma standardını karşılayan SA3 kuplörünü gösterecektir. Lokomotif operatörleri için daha da geliştirilmiş olan Voith SA3 kuplörü önemli avantajlar sunmaktadır. Yeni SA3 kuplörü pnömatik kuplörü, Altyazı 4: Stadler EC 250’in yeni ön burunu Berlin’de InnoTrans’ta sergilenecektir. tahrik edilebilen esas boyutlardaki bir 400 DE RailPack, tüm Voith ürün ailesinin temsilcisi olarak Berlin’de sergilenecektir. Tahrik sistemleri güçlü teknolojileri ve minimum bakım giderleri ile ayırt edilmektedir. Uzun yağ değiştirme aralıkları operatörler için tutarlı şekilde düşük işletme maliyetlerini garanti etmektedir. Ön Burunlarda Sistem Yeterliliği Voith sistem yeterliliğini Stadler EC 250 yüksek hızlı trenin ön burnu ile ispat ediyor. İşletme dişlisinin kullanılması ile burun kanatçıkları bir akıllı kuplaj sistemi halinde birleştirilmektedir. Bu ön burunlardan biri Berlin’de sergilenecektir. Altyazı 2: S111 turbo transmisyon hidrodinamiğin avantajlarından faydalanmaktadır; kararlılık, sağlamlık, uzun hizmet ömrü ve kolay bakım. enerji verimliliği ve ömür süresi üzerinde olumlu etkiler yapar. Bu elektrikli bileşenlerin önemi de InnoTrans’ta yansıtılacaktır; burada Voith standının ayrı bir alanını tamamen elektrikli cer konusuna tahsis edecektir. Voith GmbH’nin bir Grup Bölümü olan Voith Turbo, akıllı tahrik çözümleri ve sistemleri konusunda uzmandır. Petrol ve Altyazı 5: Voith SA3 kuplörü modernize edilmiştir ve yeni DIN E 15227 çarpışma standardını karşılamaktadır elektrikli kuplörü ve bunların yanı sıra elektro-pnömatik fren sistemini kapsamaktadır. İlave bir pnömatik sistem kuplajın otomatik açılmasını mümkün kılar. Bu kuplör Doğu Avrupa’da standart olmuştur ve sınır ötesi yük trafiğini basitleştirmektedir. Akıllı Enerji Dönüşümü Cer invertörleri sağlanan elektrik enerjisini verimli bir şekilde tahrik motorlarına uygun bir şekilde aktarımını sağlar. Entegre edilmiş tahrik kontrol sistemleri, tahrik sistemi bileşenlerinin mükemmel kontrolünü ve bir birine optimum derecede eşleştirilmesini sağlar, böylece güvenlik, gaz, enerji, madencilik ve makine mühendisliği, gemi teknolojisi, raylı ve ticari taşıt araçları gibi çok farklı sanayilerden gelen müşteriler Voith Turbo’nun ileri teknolojilerine güvenmektedir. Voith enerji, petrol ve gaz, kâğıt, ham malzeme ve nakliye ve otomotiv piyasalarında standartları belirlemektedir. 1867 yılında kurulmuş olan Voith 20.000’den fazla kişiyi istihdam etmekte, 4,3 milyar Euro tutarında satış yapmakta, dünya çapında 60’dan fazla ülkede faaliyette bulunmakta olup bugün için Avrupa’daki en büyük aile şirketidir. Altyazı 6: Mükemmel kontrol ve optimum bileşen eşleştirmesi için verimli enerji dönüşümü; Voith EmCom cer invertörü. 28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:31 Page 40 KARSAN KÜRESEL MARKA OLMA YOLUNDA EMİN ADIMLARLA İLERLİYOR “ Geliştirdiği toplu taşıma sistemleriyle şehirlere modern çözümler sunan ve bu yıl kuruluşunun 50. yılını kutlayan Karsan, Ekonomi Bakanlığı tarafından Türk Ürünlerinin Yurtdışında Markalaşması ve Türk Malı İmajının Yerleştirilmesi amacıyla verilen TURQUALITY Destek Programı’na katılmaya hak kazandı. Kuruluşunun 50. yılını kutlayan ve Bursa’da yer alan 2 ayrı fabrikasında hem iç pazar hem ihracata yönelik, çağın mobilite ihtiyaçlarına uygun modern toplu taşıma ve ticari araç üretimi gerçekleştiren Karsan, küresel bir oyuncu olma yolunda önemli bir adım daha attı. Ekonomi Bakanlığı tarafından geliştirilen dünyanın devlet destekli ilk ve en kapsamlı marka geliştirme programı olan “TURQUALITY Destek Programı” için başvuran Karsan, denetimleri başarı ile geçti ve programa katılmaya hak kazandı. TURQUALITY Destek Programı’na kabul edilmenin, Karsan’ın global bir marka olma yolunda emin adımlarla ilerlediğinin ciddi bir göstergesi olduğunu belirten Karsan CEO’su Okan Baş, “Karsan olarak en büyük stratejilerimizden birisi de ülkemizi yurtdışında temsil edecek küresel bir Türk markası olmak. Bu noktadan hareketle, böylesine güçlü bir programa kabul edilmek yaptığımız çalışmaların ne kadar doğru olduğunu bizlere gösteriyor. TURQUALITY Destek Programı’na katılmanın haklı gururunu yaşayarak, bu yolda çalışmalarımıza durmaksızın devam edeceğiz” dedi. 118 seçkin firmanın yer aldığı program, Karsan’ın yurt dışında bilinen ve güçlü bir Türk markası olması stratejisine önemli destek sağlayacak. TURQUALITY Destek Programı, Karsan’ın yurtdışında rekabet gücünü artırmasına yönelik olarak tanıtım, mağaza ve franchise uygulamaları, danışmanlık, endüstriyel tasarım başta olmak üzere birçok önemli teşvik maddesini içeriyor. 40 Program hakkında “10 yılda 10 dünya markası yaratmak” vizyonu ile geliştirilen devlet destekli marka geliştirme programı TURQUALITY, Türkiye’deki şirketlerden, ‘Güçlü Türk Markaları’ geliştirmek amacıyla ülkemizin ihracatını artırmak, ‘Türk Malı’ imajını ve Türkiye’nin itibarını güçlendirmek, aynı zamanda seçilmiş marka potansiyeli taşıyan firmalara destek olmak amacıyla geliştirilmiş bir program olmasından dolayı kritik önem taşıyor. on-kapaki-ici-arka-kapak-ic-ek:Layout 1 08.09.2016 21:36 Page 2 Gülmece Gülmece PAPAĞAN Adam her gün papağanını camın önüne bırakır işe öyle gidermiş. Papağan da akşama kadar yoldan geçenleri izler, söylenenleri dinlermiş. Bir gün gene papağan, camın kenarında dururken aşağıda eylem yapan gençler “Tek Yol Devrim” diye bağırarak önünden geçmişler. Ertesi gün de sağcı gençler eylem yaparken Papağan aşka gelir ve “Tek Yol Devrim” diye bağırmaya başlar. Sağcı gençlerde evi taşlar, hurdaya çevirir. Adam eve dönünce çok şaşırır ve olanları komşularından öğrenir. Papağana aynı şeyi bir daha yapmamasını söyler. Bir sonra ki gün solcular eylem yapar, papağan yine duramaz bu kez sağcılardan duyduğu “Kahrolsun Kominizm” sloganını söylemeye başlar. Bu kez de solcular evi taşlar. Adam eve döndüğü zaman bakar ki bu böyle olmayacak, dayanamaz ve papağanı kümese atar. Kümesteki tavuklar papağana bakıp alaycı bir ses tonuyla: - Ne oldu lan artiz? Bütün gün öyle orda camda durup, etrafa bakmayı biliyordun. Papağan: - Hadi lan ordan. Ben sizin gibi fuhuştan yatmıyorum. Düşünce suçundan buradayım! EVLENİRKEN NEREDEYDİN Adamın işi varmış, Ankara'ya gidiyormuş, tam uçağa binerken kulağında bir ses: "Binme, bu uçak düşecek.” Dönmüş, bakmış, kimse yok, ama içine de bir kurt düşmüş, binmemiş. İkinci uçağı beklerken kara haber ulaşmış: "Uçak düştü kurtulan olmadı.” Koşmuş Haydarpaşa'ya, bilet almış, tam trene binecek, aynı ses kulağında: "Binme bu trene, raydan çıkacak." Dönmüş, bakmış yine kimse yok, trene binmemiş, gelmiş eve. Sabah gazeteyi açınca tüyleri ürpermiş; "Tren Eskişehir'de raydan çıktı, şu kadar ölü, şu kadar yaralı.” Koşup otobüse bilet almış, tam binerken yine o ses: "Freni patlayacak." Dönmüş yine kimse yok. Dayanamamış, bağırmış: “Sen kimsin yahu?” "Ben senin altıncı hissinim.” Adam iyice kızmış: "Ulan evlenirken neredeydin? O ses yine dalgalanarak söylenmiş; "Büyük kazalara karışmıyoruz." ARABA KAZASI Bir kadınla bir adam ayrı, ayrı arabalarında giderlerken çarpışırlar. İkisinin de arabası mahvolur ama şans eseri ikisi de hiç yara almadan kurtulur. Arabalarından sürünerek çıkarlar ve kadın adama bakıp: - Çok ilginç! Sen erkeksin ben de kadın. Arabalarımız mahvoldu ama ikimize de hiçbir şey olmadı. Bu belki de tanışıp, dost olup, hayatimizin sonuna kadar huzur içinde birlikte yasamamız için bir işarettir, der. Müthiş heyecanlanan adam: - Evet, galiba haklisin, diye cevap verir şaşkınlıkla. Kadın : - Bak, arabam hurdaya döndü ama bir şişe şarap sapasağlam. Bu kesin bir işaret. Bu şarabı içip şansımızı kutlamalıyız, diye devam eder ve şarap şişesini adama uzatır. Adam şişeyi alır, açar ve yarısını içip kadına verir. Kadın hemen şişenin mantarını kapatıp adama geri uzatır. Bunun üstüne adam sorar: - Sen içmeyecek misin? Kadın cevap verir: - Hayır, ben polisi bekleyeceğim! OTOBÜS BEKLİYORUM gıcırtıyı Kadının biri dolabından gelen maranırır çağ kesmesi için eve marangozu p gıdola maz bula goz bakar ama bir sorun r: cırdamıyordur ve sora ne yapa-Abla bu dolabın bir şeyi yok yım? Kadın: yoldan -Normalde gıcırdamıyor zaten, doladi şim Sen otobüs geçerken gıcırdıyor. der n, arsı bak n erke bın içine gir, otobüs geç . eye lem bek lar baş der -Adamda tamam eve ası koc ının kad ra son t Bir müdde bın kapagelir, üzerini değiştirmek için dola de bir adam ğını açınca birde ne görsün; için hemen sorar. da? -Ne işin var senin benim dolabım Adam: a oto-Abi ne desen haklısın. Şimdi san sın! maz inan em des büs bekliyorum ? NE SÖYLEDİNİZ ak için uçağa pm New York seferi ya stclass koltuğa otubinen güzel sarışın fir e hostes yerinin arrur, bilet kontrolünd r. ıfta olduğunu söyle kada ekonomik sın bir i irl sin eder ve Sarışın buna itiraz sarışınım istediğim , lim ze gü edayla ben Hostes başa çıkamayere otururum der. verir, kaptan gelir ve yınca kaptana haber bir şeyler fısıldar. sarışının kulağına ın kalkar ve arkada Bunun üzerine sarış s hayretle kaptana bir yere oturur, hoste sorar: iz kulağına”. “Efendim ne söyledin arka tarafının ce Kaptan, uçağın sade der. dim yle sö New York’a gittiğini BAVULUNU HAZIRLA Adam elindeki son parayla kum ar oynamaya karar verip LasVeg as`ın yolunu tutar ve inanılmaz bir tali h: tam 3 milyon dolar kazanır. Hemen otel yönetiminin kendisi ne açtığı kral dairesinden karısın a telefon eder: - Evde misin? - Evet kocacığım. - İyi, hemen bavulunu hazırla . Kumarhanede tam 3 milyon dol ar kazandım." - Kadın sevinç dolu bir çığlık atar: - Ay harikasın!! Hemen hazırlanıyorum. - Peki ama nereye? - Paris, - Karayipler? Adam cevap verir: - Umumda değil. Sadece eve döndüğümde çoktan gitmiş ol. UĞURSUZ KADIN Cafer komadadır. Yanında ise karısı... Cafer'in gözleri nemli, kısık sesiyle karısına doğru bakar ve konuşmaya başlar: "İlk işten kovulduğum zaman yanımda idin. İflas ettiğim gün oradaydın. Vurulduğum zaman ilk gözümü açtığımda seni gördüm. Trafik kazası geçirdiğimde hastanede hep başucumdaydın... Karısı takdir edilmenin mutluluğunda tabi. "Şimdi komadayım yine başucumdasın. Sonunda anladım ama, çok geç oldu; yahu sen ne uğursuz kadınsın"
Benzer belgeler
goodyear ve rainer zietlow`dan yeni dünya rekoru
YAYIN DANIŞMA KURULU
Mustafa Altuntaş // İstanbul Halk Ulaşım A.Ş. Göksel Ovacık // Özulaş A.Ş. Ramazan Gürler // Mavi Marmara Ulaşım A.Ş.
Mehmet Tekin // Öztaş Ulaşım A.Ş.
Yalçın Beşir // Yeni İst...