Eczaneler Engelleri Kaldırıyor

Transkript

H
CI
A TI
T U R KIS
ON
TÜR
K
İĞİ
RL
ZACILARI B
İ
EC
AR
S
O
P
H
MA
C ISTS’
AS
ISSN 1301-5060
TEBHaberler 04
Türk Eczacıları Birliği’nin İki Aylık Yayın Organı Temmuz-Ağustos 2012
TOPLANTI
DOSYA
HASTAMIZA ANLATIRKEN
38. Dönem 5. Başkanlar
Danışma Kurulu Toplantısı
Tüm Detaylarıyla E-Reçete
Ecz. Nevin TAŞLIÇAY
İçindekiler
Türk Eczacıları Birliği’nin İki Aylık Yayın Organı TEMMUZ-AĞUSTOS 2012 Sayı: 4
Bakış............................................................................................................................. 3
Ecz. Erdoğan ÇOLAK / Başkan
Diyalog........................................................................................................................ 4
Uzm. Ecz. Harun KIZILAY / Genel Sekreter
Toplantı...................................................................................................................... 5
38. Dönem Merkez Heyeti 5. Başkanlar Danışma Kurulu Toplantısı
Ecz. Esin ÖNGÜN
Dosya....................................................................................................................... 12
Tüm Detaylarıyla E-Reçete
Uzm. Ecz. Harun KIZILAY
Kısa Kısa Sağlık............................................................................................... 24
Gaye SARIKAYA
Hastamıza Anlatırken................................................................................ 26
Bizden Haberler............................................................................................... 16
Ecz. Esin ÖNGÜN
Günce....................................................................................................................... 27
Gamze ŞAHİN
Dünyada Ne Var? Ne Yok?....................................................................... 22
Sevim ÖZDEMİR
Basında TEB........................................................................................................ 29
Ayşen YALMAN
Eczacılık Akademisi...................................................................................... 23
“KORUYUCU SAĞLIK REHBERİ” İsimli Yayınımız
Bulmaca................................................................................................................. 36
Ayşe ÜMİT
ON
A TI
CI
H
AR
S
O
P
MERKEZ HEYETİ
Ecz. Erdoğan ÇOLAK
Ecz. Arman ÜNEY
Uzm. Ecz.Harun KIZILAY
Ecz. İsmail BAŞDİL
Ecz. Sertaç ÖZMEN
Ecz. Ramazan Ziya ÖRMECİ
Ecz. Ahmet ÖZÇAVUŞOĞLU
Ecz. Bülent VAREL
Ecz. Yavuz TATAR
Ecz. Mukaddes HARMANCI
Ecz. Murat Levent KOÇAK
H
SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
Genel Sekreter
T U R KIS
SAHİBİ
Ecz. Erdoğan ÇOLAK
Genel Başkan
ZACILARI B
İ
EC
İĞİ
RL
TÜR
K
Sosyal Sorumluluk Projesi..................................................................... 14
Ayşen YALMAN
MA
C ISTS’
AS
YAYIN SEKRETERİ
Ayşen YALMAN
Gaye SARIKAYA
REDAKSİYON
Ayşen YALMAN
Gaye SARIKAYA
GRAFİK TASARIM
Kadir ARSLANTÜRK
BASKI
Fersa Ofset Baskı Tesisleri
Ostim 36. Sokak No: 5/C-D
Yenimahalle ANKARA
Tel: 0312 386 17 00 (pbx)
www.fersaofset.com
Baskı Tarihi: 17 Aralık 2012
YÖNETİM YERİ VE YAZIŞMA
Türk Eczacıları Birliği
Willy Brandt Sok. No:9 Çankaya / ANKARA
Tel: 0312 409 81 00
Yayın Türü: Süreli Yayın
YAYIN KOŞULLARI
Dergideki yazılar dergi adı gösterilerek yayımlanabilir. Yazılardaki görüşlerden yazarın kendisi
sorumludur. Dergi üyelere ücretsiz gönderilir. Yayımlanması istenilen yazıların, bilgisayarda word
programı ile yazılması ve yazıların orijinal çıktısı
ile birlikte CD olarak veya e-posta ile gönderilmesi teknik açıdan kolaylık sağlayacaktır.
TEB Haberler Dergisi hakkındaki şikayetlerinizi,
memnuniyetinizi ve önerilerinizi iletebilmek için;
Willy Brandt Sokak No:9 Çankaya / ANKARA adresine, [email protected] e-posta adresine
yazabilir ya da 0312.409 81 09’a faks çekebilirsiniz.
Bakış
Ecz. Erdoğan ÇOLAK / Başkan
Twitter: @erdogancolak
Eczacılar olarak tüm dünyada yaşanan dönüşümden etkileniyor, kendimiz de zaman içinde dönüşüyoruz. Meslek kuralları, etik
kodlar, uygulama alanları da bu değişime ayak uydurma çabası içinde, benzer bir biçimde değişiyor. Ancak çok hızlı bir altüst
oluş karşısında aynı hızla tüm mesleğin adaptasyonu ne yazık ki her zaman mümkün olmuyor. Yine de, bizlerin bu dönüşüm
karşısında geçmişte kalmamamız için her zaman büyük bir hızla çalışmamız gerekiyor.
Bu süreçte, meslek örgütümüze de çok önemli görevler düşüyor. Bizler bu görevleri yerine getirmek, eczacının önünde olanaklar açmak, dünyadaki gelişmeleri takip ederek ülkemize özgü çözümler bulmak, bu çözüm önerilerinin gerçekleşmesi için
çalışmak, eczacımızın yeni bir vizyon kazanmasına yardımcı olmak durumundayız.
Bu köşede uzunca bir zamandır eczacının bu yeni vizyonunun köşe taşlarının neler olması gerektiğine ilişkin yazıyorum. Hasta
merkezli, kronik hastalık takibi yapan, tütün ve kilo kontrol programları uygulayan, basit rahatsızlıklarda tedavi önerebilen,
yaşam tarzı değişikliklerini teşvik eden yeni bir eczacı profiline ihtiyacımız var. Eczacının bu yeni profile, güçlü bir biçimde
sarılması gerekir ki; bizler meslek hakkımızı, son birkaç yıldır içinde bulunduğumuz ekonomik erimenin telafisi için ortak çıkış
noktamızı kazanabilelim.
Meslek örgütümüz, eczacılarımızın ve bir bütün olarak eczane hizmetlerinin bu profile uygun hale getirilmesi için çok çeşitli
çalışmalar yapıyor. Dergimizde bu çalışmaları sizlere zaman zaman aktarmaktayız. Ancak, öyle bir çalışma var ki, hem eczacının bu profilini desteklemek, hem de halk sağlığına verdiğimiz önemi ortaya koymak açısından bizim için çok gurur verici
ve sanırım bir meslek grubu için de ilk olmak bağlamında yenilikçi bir yaklaşım oldu. 9 Ağustos 2012 tarihinde İşitme Engelliler Federasyonu ile bir protokol imzaladık. Protokole göre, dileyen eczacılarımız işaret dili eğitimi alacak ve işitme engelli
hastaları ile kendi dillerinden konuşarak ilaç tarifi ve danışmanlık yapabilecekler. İşitme engelli hastalarımızın sayısı ABD’de
1/1000, İsveç’te 1/2000, İsrail’de 1/800, Türkiye’de ise 1/500’dür. Yani 500 çocuktan bir tanesinin işitme engelli olduğu
saptanmıştır. Hepimizin yer yer tanık olduğu gibi, bu hastalar hem teşhis hem de tedavide çok büyük sorunlar yaşıyor. Bizler,
hastalarımıza karşı sorumluluğumuzun bir gereği olarak, bu sorunları bir nebze de olsa çözmek için mütevazi bir girişimde
bulunduk. Eminim eczacı meslektaşlarım da bu girişimi karşılıksız bırakmayacaklardır.
Eczanelerimizi “engelsiz” hale getirebilmek için bundan sonraki süreçte resimli anlatım, engelli rampası, görmeyenler için bir
tür kabartma yazısı olan Braille alfabesinin ilaç kutularında yer alması gibi girişimlerimiz devam edecek ve tüm eczanelerimizi “engelli dostu” yapana kadar da bu çabamız sürecek. Hepimiz, hepimizin bir gün bu önlemlere ihtiyaç duyabileceğinin
farkında olarak davranırsak, engellilerin hayatlarını az da olsa güzelleştirmeye olan inanç ve motivasyonumuz artacaktır.
Engelsiz bir yaşam diliyorum.
TEBHABERLER TEMMUZ-AĞUSTOS 2012
Değerli meslektaşlarım,
5
Diyalog
Uzm.Ecz.Harun KIZILAY/Genel Sekreter
TEB Haberler Dergisi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Twitter: @harunkizilay
Değerli meslektaşlarım,
Bir TEB Haberler dergisinde daha yine
sizlerle birlikteyiz.
6
Dergimizin geçtiğimiz sayısında ayrıntılı bir biçimde ele aldığımız 6197 Sayılı
Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun
değişikliklerine paralel olarak 6 ay içerisinde yürürlüğe girmesi gereken Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında
Yönetmelik üzerindeki çalışmalarımızı
sürdürüyoruz. 24-26 Mayıs tarihleri
arasında Antalya’da gerçekleştirdiğimiz
38. Dönem 1. Bölgelerarası Toplantı’da,
Yönetmelik ile ilgili bir atölye çalışması
gerçekleştirmiş; atölye çalışma grubu
tarafından hazırlanan sonuç raporunu
da Bölge Eczacı Odaları’na göndererek
Yönetmelik ile ilgili görüş ve önerilerini
Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti’ne
bildirmelerini talep etmiştik. Odalarımızdan gelen görüşleri de dikkate alarak, yasanın ruhuna uygun, meslektaşlarımızın önünü görmesini sağlayacak
bir yönetmelik çıkabilmesi için yoğun
çaba sarf ediyoruz.
Tüm Dünya’da teknolojik gelişmelerin
sonucu olarak yaşamın “e-leşmesi”
şeklinde isimlendirilebilecek bir süreci
yaşıyoruz. Teknolojinin getirdiği yeniliklerle kamu yönetimi yeniden yapılandırılarak, kaliteli ve hızlı hizmet sunan
“e-devlet” paradigmasına geçiliyor.
Söz konusu sürecin, eczacılık alanındaki yansıması ise, “e-reçete/elektronik
reçete” uygulaması olarak karşımıza
çıkıyor. E-reçete uygulaması, reçetenin
elektronik ortama girilmesi ve sağlık
sistemi içerisindeki tüm hizmet sunucularının bu reçeteyi ulusal veritabanından takip edebilmesi düşüncesine
dayanmaktadır. E-reçete uygulaması
ile hekimin reçete üzerindeki sorumluluğu gerektiği gibi düzenlenebilmekte,
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun reçete kontrolü kolaylaşmakta, eczacının
üzerine binen yük minumuma düşmekte ve kamu bütçesinde önemli
oranda tasarruf sağlanmaktadır. Diğer
yandan e-reçete uygulaması, pürüzler giderilip tam olarak yerine oturtulduğu zaman sağlık hizmetinden
yararlananlar açısından daha kaliteli
ve hızlı bir sağlık hizmeti anlamına
gelecektir. Antalya’daki Bölgelerarası Toplantımızda benim de bir sunum
gerçekleştirdiğim, yoğun katılımlı bir
“E-Reçete Paneli’ gerçekleştirmiştik. 1 Temmuz’da e-reçete uygulaması
başladı. Bu nedenle elinizde tuttuğunuz TEB Haberler Dergisi’nin dosya
konusu olarak “e-reçete”yi belirledik.
İlgiyle okuyacağınızı tahmin ediyoruz.
Bunun dışında, Temmuz ve Ağustos aylarında bizleri yakından ilgilendiren iki
önemli konuda yürütmüş olduğumuz
çalışmaları neticelendirdik. Birincisi, 12
Temmuz tarihinde yayınlanan Sağlık
Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki 663 Sayılı Kanun Hükmüne Kararname ile Diğer Bazı Kanun ve KHK’lerde
Değişiklik Yapan Kanun ile eczacıların
kamuya alımlarında, herhangi bir sınav
koşulu aranmaksızın, kurayla atanmalarının önünün açılmasını sağladık. TEB
Merkez Heyeti olarak, söz konusu düzenlemenin çıkması öncesinde, Sağlık
Bakanı Sayın Recep Akdağ ile görüşme
yapmış ve görüşmede, eczacıların kamuya yapılacak atamalarında, KPSS
şartı aranması uygulamasının kaldırılması konusundaki taleplerimizi sunmuştuk. Ayrıca bu konuyu TBMM Sağlık,
Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu
Toplantı’sında da gündeme getirdik. Sonunda bu talebimiz kabul gördü ve yasal değişikliğe gidildi. İkincisi, toplumun
dezavantajlı gruplarından birini oluşturan engellilerin ihtiyaçlarına cevap
verecek hizmet koşullarını sağlamanın eczacıların toplumsal sorumluluğu
olduğu bilincinden hareketle Engelli
Dostu Eczane Projemizin ilk basamağı
olarak işitme engelli hastalarımız için
İşitme Engelliler Federasyonu ile bir
protokol imzaladık. Bu protokolle, işitme engelli vatandaşlarımızın eczacılarla sağlıklı iletişim kurmalarını sağlayacak düzeyde çift el alfabesi yani işaret
dili öğreneceğiz. Söz konusu protokol
hakkında ayrıntıları da dergimizin bu sayısında okuyabileceksiniz.
Dergimizin kitap tanıtım bölümünde
ise, İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi
Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cengiz Yakıncı
ve Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdem
Yeşilada editörlüğünde hazırlanan,
her biri birbirinden değerli akademisyen kadrosu tarafından kaleme alınan ve Eczacılık Akademimiz yayınları
arasında çıkan, gerçek bir kılavuz niteliğindeki “Koruyucu Sağlık Rehberi”
başlıklı olumlu çalışmayı bulacaksınız.
Ayrıca bu sayımızda yasal düzenlemelere rağmen, eczane stok zararlarımızın telafi edilmemiş olmasını bir
kez daha bütün yönleriyle değerlendirmek üzere, Oda Başkanlarımızla bir
araya geldiğimiz 2 Ağustos tarihli 5.
Başkanlar Danışma Kurulu’nun detaylarına ulaşacaksınız.
Her sayımızda yer alan “Bizden Haberler”, “Dünyada Ne Var Ne Yok”, “Hastamıza Anlatırken”, “Kısa Kısa Sağlık”,
“Günce” ve “Basında TEB” başlıklı bölümler bu sayımızda da yine sizlerle
buluşuyor. Mesleğimiz ve örgütümüz
hakkında bilmek isteyeceğinizi düşündüğümüz konu, başlık ve haberlerin
yer aldığı bu bölümleri ilgiyle okuyacağınızı düşünüyoruz.
Keyifli okumalar diliyor, sizlere saygı
ve selamlarımı sunuyorum.
Bir sonraki sayımızda buluşuncaya
kadar, sağlıkla kalın.
Ecz. Esin ÖNGÜN
38. Dönem Merkez Heyeti
5. Başkanlar Danışma Kurulu Toplantısı
7
Biliyorsunuz ki; bu süreç yeni başlamadı, Kasım 2011’den beri uğraştığımız bir mesele.
Türk Eczacıları Birliği 38. Dönem Merkez Heyeti 5. Başkanlar Danışma Kurulu Toplantısı 02 Ağustos 2012 tarihinde TEB Otel’de yapıldı.
TEB Merkez Heyeti Başkanı Ecz. Erdoğan ÇOLAK, yasal düzenlemelere
rağmen eczane stok zararlarının telafi
edilmemiş olmasını ve bu zararın telafisi konusunda gelinen süreç hakkında değerlendirmeler yaptı.
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
KIZILAY, stok zararlarının telafisinin
yöntemi, nasıl yapılacağı, faturaların
düzenlenme usul ve esasları ile İlaçta
Durum Komisyonu çalışmaları hakkında ayrıntılı bir sunum gerçekleştirdi.
TEB Merkez Heyeti Başkanı Ecz. Erdoğan ÇOLAK’ın açılış konuşmasının
ardından toplantıya katılım sağlayan
Oda Başkanları gündem konuları hakkındaki görüşlerini paylaştılar.
Ecz. ERDOĞAN ÇOLAK
(TEB Merkez Heyeti Başkanı)
Değerli meslektaşlarım; hepiniz hoş
geldiniz. Bugün, 10 Kasım’da yürürlüğe giren İlaç Fiyat Kararnamesi’yle
başlayan fiyat düşüşlerinden eczacılarımızın uğradığı 129 milyon TL’lik
zararı değerlendirmek için bir araya
geldik.
Aslında olay şu değerli meslektaşlarım; Kasım 2011’de yaşanan ilaç fiyat
düşüşleri ve kamu kurum iskontolarıyla ortaya çıkan stok zararlarını o yılın
bütçesinde, yani 2012 yılı bütçesinde
ilaç sanayicileri bütçelerine koydular
aslında, yani tabloyu iyi okumamız lazım. Ama bunu ödemek istemiyorlar.
Neden? Çünkü burada çok para var,
İlaç Takip Sistemi üzerinden aldığımız
para çok para, yaklaşık 2 katı para
alıyoruz. 15, 30, 45’le ya da başka
yöntemlerle aldığımızda yüzde 7580-85 civarında parayı tahsil ederken
ve yarı parasını tahsil ederken, şimdi
İlaç Takip Sistemi üzerinden aldığımızda bunun iki katı ve resmileşmiş,
İlaç Fiyat Kararnamesi’ne girmiş, ona
açıklık getiren bir tebliğin yayınlandığı,
Toplantı
Sağlık Uygulama Tebliği’ne girdiği bir
noktada buradan daha çok para vermek istemiyorlar.
8
38. Dönem 1. Başkanlar Danışma
Kurulu Toplantısı’ndan sonra bir deklarasyon yayınlayarak, bizler ilaç şirketlerinin eczacılara yönelik bu aymaz
tutumları karşısında her türlü hukuki
ve güncel mücadeleyi sürdüreceğimizi, konunun vatandaşlara ilaç hizmeti
vermekten sorumlu olan kamu otoritesi tarafından bir an önce çözülmesini beklediğimizi ilan ediyoruz. “İlaç
firmalarını bu zor zamanda eczacıya, eczaneye ve meslek örgütümüze
karşı tavır almak yerine, aklıselimi
önceleyerek, eczacının temsilcisi olan
bölge eczacı odalarını, TEB Merkez
Heyeti’nin aldıkları kararlara uymaya davet ediyoruz” dedik. Biz hâlâ bu
noktadayız.
Değerli meslektaşlarım; bu süreçte
ne yaptık? 38. Olağan Büyük Kongremizin stok zararlarının karşılanması
konusunda çalışma yapılması kararı
vardı. Bu tartışmaların ana zeminini hatırlayın; başkanlar danışmadan,
bölgelerarasından, bir hukuki zemine
oturmamasıydı. Onun için bu konuda
da genel kurul karar aldı ve bu karara
ilişkin cuma düşüşleriyle de ilgili bir
çözüm olsun diye Merkez Heyetimiz
hem siyasilerle, hem bürokratlarla,
hem bakanlarla görüşerek, önce beşeri İlaç Fiyat Kararnamesi’ni, ardından Sağlık Uygulama Tebliği’ni ve son
olarak da Beşeri İlaçların Fiyatlandırılmasına Dair Tebliğ’de değişiklik yapılmasına dair tebliğde değişiklik yaptı.
Dolayısıyla artık iş yasal bir zemine
oturdu.
Hepinizin bildiği bu maddeyi bir kez
daha sizlere okumak istiyorum: “Fiyat listesinde yapılacak değişikliklerin
uygulanmasına, listenin yayımlandığı
tarihten 5 işgünü sonra başlanır. Ancak fiyat listesine ilave edilen yeni
ürünler için bu süre beklenilmez. Ayrıca referans değişiklikleri sonucu veya
firmaların kendi istekleriyle yapmış
oldukları fiyat düşüşleri eczane stoklarında oluşacak kayıpların telafi edilmesi kaydıyla bu süre beklenilmeden
geçerli olur. Depocuya satış fiyatı belirlenirken referans fiyata uygulanan
oranların düşüşü nedeniyle eczane
stoklarında meydana gelebilecek stok
zararları firmalar tarafından eczane
depolarına, depolar tarafından da eczanelere ödenir. Bu kapsamda yapılacak işlemlerde eczacılar tarafından
İlaç Takip Sistemi’ne yapılan bildirimler esas alınır. İlaç Takip Sistemi’ne
kaydedilmiş ve fiyat düzenlemelerinden etkilenmiş olan eczane stoklarındaki ilaçların eczaneye maliyeti,
farklarının toplam tutarı ruhsat sahipleri tarafından fiyat değişikliğinin
duyurulduğu tarihten sonra en geç 15
gün içerisinde ecza depolarına, ecza
depoları tarafından da eczanelere en
geç 15 gün içerisinde ödenir.” Bu, kararnameye yazılan madde arkadaşlar.
Maddede ne diyor? “İTS’ye yaptığınız
bildirimler doğrultusunda depolara
fatura kesin” diyor. Biz bu maddeyi
uygulatmaya çalışmıyor muyuz, amacımız bu maddeyi uygulatmak değil
mi? Bu durumda yapmamız gereken
de depolardan stok zararlarını almak,
bunun için de birlikte hareket etmek,
ecza depolarının faturaları almasını
sağlamak.
Önümüzdeki süreçte meselenin hukuki boyutu devam edecek, bu ayrı bir
şey. Davaları arka arkaya açacağız.
Ecz. İRFAN DEMİRCİ (Gaziantep Eczacı Odası Başkanı)
Bir ülkenin hükümeti bir kararname çıkartır, bu kararnameyi yayınlar, bu kararnamenin
gereği yerine getirilmez. Kamu tarafı ne yapıyor?
Gaziantep bölgesinde faturaları kestirdik, faturaları teslim ettik, ihtarnameleri çektik,
mahsuplaştırmadık. Bunu da tek başımıza yapmadık, bizimle beraber Mersin Eczacı
Odası var, Hatay var, Adana var, Kahramanmaraş var, Osmaniye, Adıyaman ve Aksaray
var. Bunlar vardı, biz bunları yaptık, bu işlemleri yaptık, bitirdik.
Şimdi sizin çözüm önerileriniz var. Zaten bunun dışında başka bir çözüm önerisi olduğunu ben düşünmüyorum, yani kamuya görevi hatırlatılacak, kararnamesine sahip çıkması sağlanacak, yasal gereklilikler neyse onun yerine getirilmesi sağlanacak. Faturalarınızı kestireceğiz, mahsuplaşmayacağız, ama bunu hep beraber yapacağız, mahsuplaşma meselesini beraber yapacağız. Bir
taraftan da hukuk mücadelemizi götüreceğiz.
Toplantı
Ecz. UĞUR AKKUŞ (Sivas Eczacı Odası Başkanı)
Burada, olayı değişik boyutlarıyla ele almak lazım. Firmalar, üretici firmalar, depolar,
bakanlık, kendi eczacılarımız ve kooperatifler olarak bölmek lazım. Tabii bence firmalar ile depolar kendi ekonomik rollerini kendileri biçiyorlar, kendileri oynuyorlar. Aslında
ticaretin ve sermayenin gereğini yapıyorlar. Onlar için çok fazla söyleyecek bir şey yok.
Elbette onlar bu parayı vermemek için çaba sarf edecekler veya uzatacaklar, daha az
vermeye çalışacaklar. Çünkü karlılık üzerine kurulmuş bir sistem var.
Ben burada izlenecek yöntemin kısa vadeli değil, uzun vadeli olması gerektiğini, kooperatiflerin de, Türk Eczacıları Birliği’nin de buna önayak olarak ciddi projelerle en az 1,5-2
yıl içerisinde bu ağı genişletmesini talep ediyorum.
Ecz. ZEKİ ÖZGEN (Osmaniye Eczacı Odası Başkanı)
İTS’ye bildirimini yaptığımız ürünlerimizin faturalarını dağıtım kanallarına kesme aşamasında ilk iki üç haftada gayet güzel gidiyorduk; fakat sürenin uzamasıyla birlikte
eczacı arkadaşlardaki o birliktelik, zaman içerisinde azalmaya başladı. Son birkaç hafta
içerisinde yaptığımız istatistiklerde kendi bölgemde yüzde 95 eczacı meslektaşım faturalarını kapattılar.
Ben sözümü uzatmak istemiyorum. Biraz önce İrfan’ın da ifade ettiği gibi, sizin de açılış
konuşmanızda belirttiğiniz gibi, İlaç Takip Sistemi bizlere daha iyi bir sistem olduğunun
hiç tartışılır bir yanı yok artık. Onun için, eczacı odaları olarak, birlikteliği sağlama noktasında oda başkanlarımızın kararlı tutum sergilemesi lazım.
Ecz. SAYGIN GARGIN (Isparta Eczacı Odası Başkanı)
SWOT analizi, güçlü olduğumuz taraflar, zayıf olduğumuz taraflar, olanaklarımız, neler
yapabiliriz ve karşı karşıya kalacağımız tehlikeler neler? Bunları toplantının başından
beri yazıyoruz, konuşmacıların da konuşmalarına dikkat ederek.
Bizim şu anda güçlü olduğumuz tek taraf İlaç Fiyat Kararnamesi ve Sağlık Uygulama
Tebliği, yani bizim elimiz bu anlamda gerçekten güçlü.
Zayıf bir taraf, eczanelerin mali yapısı. Bakıldığında, 24 veya 25 bin eczane, tam rakam bilemiyorum, ama şu anda eczanelerin gelmiş olduğu pozisyon gerçekten mali
anlamda sıkıntılı. Meslektaşlarımız yaptıkları cirolarla günü kurtarmanın peşinde. Etik
bozulmalara da yol açıyor bizim bölgelerimizde. Herkes mutlaka ki yaşıyordur.
Hukuk mücadelesi ile ilgili daha net bilgi istiyorum. Belki hepimiz avukatlarımıza sorduk, “Nasıl Olabilir?” diye. Ama buradan
çıkacak hukuk mücadelesiyle ilgili veya böyle bir karar çıkacaksa, başından onu da bilmemiz gerekiyor “Ne Yapabiliriz?” diye.
Bölgemizde de faturalarımızı odaya topladık, şu anda 31 Temmuz itibariyle faturaları gönderenlerden aldık. Yarından itibaren
de ya noter kanalıyla yahut da bizzat veya yazılı olarak kendilerine talep edeceğiz ve Ağustos ayı, olmazsa da Eylül faturalarından mutlaka düşeceğiz, faturalarımızı da açık bırakacağız.
9
Toplantı
Ecz. SABİH TEKİN ÇAĞLAR (Trabzon Eczacı Odası Başkanı)
Değerli meslektaşlarım; bu süreçte sanayicilerden çok ben ana hedefin depolar olması
gerektiğini baştan beri söylüyorum, bugün de aynı noktadayım. Açıkça söylüyorum, depolar cuma düşüşlerinden ve ilaç fiyat düşüşlerinden çok büyük para kazanmaktadırlar.
Sayın Başkan “Kooperatiflerimize sahip çıkın” dedi, keşke ona da katılabilseydim. Kooperatifler şöyle bir yaklaşım getirdiler: Siz faturalarınızı teslim edin. Biz aldığımızı alırız,
sizden düşeriz, alamadığımızı tekrar firmayla görüşürüz. Alamadığımızı biz size hizmet
bedeli faturası olarak hesabınızdan düşeriz. Bu mu kooperatifçilik? Bu resmen ticari
depoculuk arkadaşlar. Eğer kooperatifler ve depolar, dağıtım kanalları bu işin önünde
eczacının ilaç fiyat stok farkını almak için bir dirhem dik dursalar, biz o fiyat farklarını
alırız. Bu süreçte ne yazık ki, kooperatiflerimizin ciddi bir kısmı da ticari depocu gibi
davranmakta ve bizim bu konudaki konumumuza duyarsız kalmaktadırlar. Sadece ve
sadece kendi stok zararları ve ilaç fiyat düşüşlerindeki karlarını ceplerine koymak için.
Ecz. HASAN BUMİNHAN YAVUZ (Aksaray Eczacı Odası Başkanı)
10
Burada biraz önce konuştuk, kararnamelerin bağlayıcılığı ne kadar? İlaç Fiyat
Kararnamesi’nde başka bir şey daha var biliyorsunuz. Bir önceki Başkanlar Danışma Kurulu’nda da bununla ilgili bir şeyler konuşmuştuk, öyle hatırlıyorum. İlaç Fiyat
Kararnamesi’nde ilaç fiyatları Euro kuruna bağlı biliyorsunuz. Biz şu anda ilaç fiyatlarını
hangi Euro kuru üzerinden alıyoruz, ilaç firmaları hangi Euro kuru üzerinden değerlendiriyor? Hâlâ 1800-1900 lira civarından değerlendiriyor. Bakanlık kendi bile uymuyor bu
kararnamelere. Bakanlığın kendi uymadığı kararnamelere sizce ilaç firmaları uyar mı?
Dolayısıyla bakanlıkla ilaç firmaları arasında bu krizi çözmek çok mümkün görünüyor
mu? Bana çok mümkün gibi görünmüyor. Onun için de umarım, alacağımız ortak kararlarla bunu uygulayarak sonuca gidebiliriz diye düşünüyorum.
Ecz. HÜSEYİN ŞİMŞEK (Mersin Eczacı Odası Başkanı)
Şu anda faturalarımızı depolara veremiyoruz, elimizde. Yaklaşık eczacıların yüzde 85’i
bu faturaları odamıza teslim ettiler. Depoya verenler, depoya vermiş olan odalarımızdan takip ettiğimize göre, depolar bunları tekrar eczacılara veriyor. Noter aracılığıyla
depoya yolluyorsunuz, noter aracılığıyla size geri yolluyor.
Aslında ecza depoları ve ecza kooperatifleri ilk günden beri aynı şeyi söylüyorlar. “Firmalar bize bu parayı öderse, biz de size öderiz” diyorlar. Aslında kararname de bunu
söylüyor. “Firmalar öder, depolar da eczacılara öder” diyor ve 15’er gün de süre veriyor.
Ödemezse firma ne olur? Kararname’de veya diğer yerlerin hiçbirinde yazmıyor. Orası
hukuksal bir boşluk. O zaman bizim sanayiyle bu işi çözmemiz lazım. Daha önce bir kararname dahi yoktu ve biz bu sorunu aştık, sorunları aştık. Müzakere süreçlerini başlattık
ve müzakere süreçlerinin tekrar başlatılmasını istiyorum. Bunun için de bu müzakereyi
yürütecek olan Türk Eczacıları Birliği’dir.
Ecz. ŞEFKAT GÜLER (Çorum Eczacı Odası Başkanı)
Bugün burada çıkacak süreci eczacılar hep birlikte ilimizde beklemekte. Bu sürecin başladığı tarihten itibaren Türk Eczacıları Birliği’nin bütün duyurularını dikkatle incelemiş,
takip etmiş olmakla beraber, söylenen sürece tarihen de uyan bir odayız biz. Ben biliyorum ki, insanın kendine yaptığı zararı başka hiç kimse yapamaz. Eczacı için de böyle, bu
durum bunu gösteriyor. Bu zararlar bizim kendi zararlarımız. Bunun için biz mücadele
etmeyeceksek, kim bizim için mücadele edecek? Sonuçta bu anlamda mücadele eden
oda başkanlarımı; Türk Eczacıları Birliği’yle beraber hareket eden, üyelerindeki faturaları toplayan, onlara destek çıkan, mahkemeye veren oda başkanlarımı kutluyorum. Bu
anlamda hiçbir şey yapmayan, duyarsız duran oda başkanlarım için de söyleyecek söz
bulamıyorum. Türk Eczacıları Birliği’nin çatısı altında birlik olmayacaktık, o zaman bu
kadar emekler bu zamana kadar niye verildi?
Toplantı
Ecz. KUBİLAY AYDIN (Bursa Eczacı Odası Başkanı)
Kendi bölgemde şunu yaptım; bütün depolarla bir toplantı yaptım. Genel merkez kararlarını açıkladılar. Ecza Koop Yönetimimiz dedi ki; “Ben alıyorum faturaları” Ama alan
ile almayan arasında bir fark yok arkadaşlar. Bursa Ecza Koop faturaları aldı, diğerleri
almadı. Ama hepsinin söylediği şey şu; “Sanayici bana ne gönderirse, ben size o kadarını öderim”. Bu konuda kooperatiflerin bir adım önde, eczacının işini kolaylaştıran bir
hareket yapmışlığı da yok; bunu da saptamak gerekiyor.
Aslında bugün bu stok zararlarının telafisi çok önemli, ama sevgili İrfan’a katılıyorum,
bu bizim sorunumuzun, yaramızın ağırlığının yüzde 20’sini teşkil ediyor. Yüzde 80’i bizim meslektaşımız, bu seneyi nasıl kapatacak? Global bütçe görüşmeleri yapılıyor. Bu
mesleğin bir kamu kurum iskontosu daha kaldırma şansı yok.
Biz bize verilen görevi yerine getirmeye çalıştık. Faturalarımızı kestik, mahsuplaşmaması için de arkadaşlarımızı uyardık. Başarılı olduğumuz kısım var, olmadığımız kısım
var. Onların da nedenlerini araştırıyoruz. Eğer buradan böyle bir karar çıkarsa, önümüzdeki ay bu mahsuplaşma işini daha bir ciddiye alır, hep birlikte bu işi yapmaya karar
verirsek, daha da başarılı olacağımıza inanıyoruz.
Bundan sonra ne yapabiliriz? Eğer böyle bir karar alırsanız burada, önümüzdeki bu mahsuplaşma işine gerçekten de önem veririz. Şu anda başarı oranımız yüzde 50, yüzde 60,
bilmiyorum daha, çünkü depolar bize bilgi vermiyorlar. Dedikodularla yürüyor bu işler.
Bu başarının yüzde 90’lara, 95’lere çıkacağına inanıyorum.
Ecz. İHSAN GÜRSES (Hatay Eczacı Odası Başkanı)
11
Ecz. OĞUZ EKİNCİOĞLU (Ankara Eczacı Odası Başkanı)
Sevgili arkadaşlar; Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanmış bir İlaç Fiyat Kararnamesi
var. Orada çok açık biçimde firmaların depolara ödemesi gerektiği, depoların da bunu
eczanelere ödemesi gerektiği yazıyor. Siz firmaların buna uymasını sağlayamıyorsanız,
Sağlık Bakanlığı’na ve Çalışma Bakanlığı’na bunu uygulatma noktasında etkili olmalısınız. Sayın Başkan açılış konuşmasında söyledi, mutlaka verilen sözün arkasında durulması gerekiyor. Sayın Çalışma Bakanı tarafından 129 trilyon birçok oda başkanımız
bu noktada ifade ettiler, 129 trilyonu diyelim ki, kuruşuna kadar aldık. Sonra? 1 yıl önce
yüzde 4-7’lerimiz gitti. Sayın Genel Sekreterimiz benden çok daha analitik bir insan,
herhalde ayda 300-400 milyon dolar bütün Türkiye’de yüzde 4-7’lerden kayıp var. Eczane ekonomilerini düzeltmediğimiz sürece, bu Sosyal Güvenlik Kurumuyla pazarlıkla
olur, ürün gamını genişletmekle olur, buna yönelik Türk Eczacıları Birliği’nin ve bizlerin proje geliştirmesi gerekiyor. Biz eczane
ekonomilerini genişletmediğimiz, sağlamlaştırmadığımız sürece bu işin içinden çıkma şansımız yok. 6197 yayınlandı, çok
olumlu, 3500 kişiye 1 eczane sınırlaması getirildi. Eczane ekonomileri böyle giderse, 3500 kişiye falan 1 eczane olmayacak,
yani eczaneler gitgide kapanıyor ve yeni gelenler de açmaktan vazgeçecek ve gerçekten de sınırlamaya ihtiyacımız kalmayacak.
Toplantı
Ecz. ALİ ORKUN ERCENGİZ (Burdur Eczacı Odası Başkanı)
Biz Isparta, Burdur ve Antalya Eczacı Odaları olarak birlikte hareket ettik, 25 Haziran
itibariyle meslektaşlarımızdan faturalarını kesmelerini istedik, fakat çok sıkışık bir dönemdi ve neticede bu ay itibariyle, neredeyse yüzde 90’ından faturalarını teslim aldık
ve bu faturaları depolara ulaştırmak üzere Kerem başkan ve Saygın başkan zannediyorum, hukuki girişimde bulundu. Önümüzdeki günlerde ben de bulunacağım, yani onların
sonucunu bekliyorum. Bir noktada depoların geri adım atacağını düşünüyordum. Bu iş
bölgesellikten çıktı ve bizim bu işi genel müdürlük düzeyinde çözebileceğimizi düşünüyorum artık.
Bunun için ne yapmalıyız? Yasal süreci hızlandırmalıyız. Sayın bakanların verdiği sözlerini yerine getirmesi için gerekli girişimlerde bulunmalıyız. Zannediyorum, bugün Sağlık
Bakanı’na da bu iletilecek. Çalışma Bakanı’na da bunu iletmeliyiz. Herkes aynı şekilde aynı hukuki mücadeleyi verirse, sonuç
alabileceğimizi düşünüyorum.
12
Ecz. KEREM ZABUN (Antalya Eczacı Odası Başkanı)
Antalya’da biz ne yaptık? Ben hukuk müşavirini çağırdım, “Ne yapmalıyız” dedim. Burada çok açık bir şekilde alacağınız var. Firmanın alıp almadığı sizin umurunuz değil.
Yargıya gidersek binde 15 harcı var. Ama önce icraya gidelim, ihtarımızı yapalım. İcranın
masrafı binde 5. Ödeme emrine itiraz ederse, itirazdan dolayı ekstra bir yükün altına
giriyor depo, sonra davayı açarız, yüzde 10’u böyle yatırırız, davayla beraber gideriz.
Şu da var; gerçekten orası sıkıntılı bir durum. Faturaları benim 8 Haziran’dan beri kesen
meslektaşım var, Temmuz’da da kesen meslektaşım oldu. Bayağı bir süre geçti. Gerçekten muhasebe anlamında ve vergi mevzuatı anlamında nereye gidiyoruz? Bu konuda
da faturaları benim gibi toplayan diğer oda başkanlarının çok büyük sıkıntısı var. Burada
da gideceğimiz yönün doğrultusunu belirleme de bayağı bir önem arz ediyor. Birlik, beraberlik ve beraber hareket etme durumu var ya, bu konu gerçekten bu dönemde çok önemli.
Ecz. TUNCAY SAYILKAN (İzmir Eczacı Odası Başkanı)
Kararname’yle ilgili hakkımızdan bahsetti Kerem, doğrudur. Ama bir kararnameyle ilgili
mağdur olduğunu iddia eden kesim de ilaç firmaları. Eğer bir kararname varsa, adamların da bir kararnamesi var. Onlar da zamlarını alamıyor. Biz de bu taraftan benzer bir
şekilde ortada bir kararname var, ama biz de stok kayıplarını halledemiyoruz.
Bir de samimiyet testi yapalım. Depoların ve Kooperatiflerin yaklaşımına bakalım.
Depolar eczacıya “kesmeyin, boşu boşuna KDV ödemeyin” diyor ve gariptir eczacının
büyük bir kısmı da buna itibar ediyor; bu önemli. Kooperatifler de meslek örgütümüze
ters düşmemek adına, “Ben bunu alırım, muhasebeleştirmem, firmanın ödediği kadarını
öderim, yani sizin yine kestiğiniz faturanın tam karşılığını alma ihtimaliniz yok. Aradaki
farkı da sürecin sonunda eczacıya geri fatura ederim” diyor. Hangisi daha samimi, onu değerlendirmemiz lazım.
Kararname açık, firma depoya öder, depo bize öder. Firma ödememiş. Bizim özellikle kooperatiften ne beklediğimizi merak
ediyorum. Şöyle ki; bunu konuştuğumuzda “Paranın ciddi bir para olduğunu, bu parayı, eczacının parasını, firmalardan alınmamış bir parayı nasıl vereceklerini” sordular, ben cevap veremedim.
Toplantı
Ecz. EMİN BEYAZ (Batman Eczacı Odası Başkanı)
Firmaların bu tavrını, onları haklı görecek şekilde seslendirmek, bunların bir nevi burada
sesi olmaktan ziyade, firmaların üslupları ve davranışlarıyla eczacılara çektirdiği sıkıntılarını dillendirmek gerekir diye düşünüyorum.
bundan sonraki süreçte de bunları
söylemekle ilgili taleplerimiz devam
edecek. Temel amacımız, kamu kurum iskontolarının bizim üzerimizden
kalkmasını sağlayacak bir formülün
hayata geçirilmesidir.
Ecz. ERDOĞAN ÇOLAK
(TEB Merkez Heyeti Başkanı)
Bizim sonuç olarak söyleyeceğimiz
şey şudur; Türk Eczacıları Birliği olarak
stok zararları konusunda bütüncül bir
yaklaşımımız var. Biz tabii zararın toptan yapısal olarak ortadan kalkmasını istiyoruz. Burada en önemli şey,
global bütçe görüşmeleri sırasında
Türk Eczacıları Birliği’nin önerilerinin
dikkate alınmasıdır. Bu konuda bizim
önerimiz; bir formülasyonla yani büyüme rakamının tam olarak ortaya
çıkarılması ve hastanın hekim ziyaret
sıklığında artışın dikkate alınması, kur
artışlarının dikkate alınması ve pazarda büyüyen ilaç firmalarından büyüttükleri ilaç oranlarıyla mukabil olarak
bunların tahsil edilmesine gidilmesi
önerisidir. 6 Temmuz’dan önce yapılan
Haziran ayındaki toplantıda bu önerilerimizi bir formülasyonla sunduk. Ancak ikinci bir toplantı yapılmadı. Ama
Değerli meslektaşlarım; hayata kızgın
olduğumuz yerden bakıyoruz ve bireysel bakıyoruz, kişisel bakıyoruz. Oysa
olayları kişisel olarak değerlendirmek
doğru bir yaklaşım değildir. Olayları
bütünsel açıdan, bütüncül bir perspektifle değerlendirmemiz lazım. Kooperatifler konusunda kişisel olarak şunu
söyleyebilirim; hiçbir zaman kooperatiflerden siyasi anlamda, yani Türk
Eczacıları Birliği’nin siyasi atraksiyonu
anlamında bir destek görmedik. Ama
bu kooperatiflere kızmamızı, kooperatiflerle ilişkilerimizi bozmamızı sağlayacak bir olgu değil. Bütüncül bir
perspektifle yaklaştığımızda, ne olursa olsun, ne kadar yanlış olursa olsun,
içerisinde ne kadar hata olursa olsun,
ne kadar çağrılarımıza cevap vermez
olurlarsa olsunlar, içinde bulunduğumuz küresel koşullar gereği ne kadar ticari davranırlarsa davransınlar,
sonuçta 14 bin eczacının üye olduğu
bir yapılanmadır o. Olaya böyle bakmak lazım. O yüzden kooperatifleri
de depolarla aynı kefeye koyarak, bir
sermaye kuruluşu gibi değerlendirmek
doğru bir yaklaşım değil.
Şimdiye kadar Türk Eczacıları Birliği
olarak böyle bir yaklaşımı hiç sergi-
lemedik. Onun için Hakan’ın söylediği
şeye katılmıyorum, kooperatifleri de
zora sokan önerilerde bulunmak tavrına katılmıyorum. Kooperatiflere zora
sokan bir tavır içerisinde hiç olmadık,
olmayız da. Yaptığımız iş şu; faturaları
alın, ödeyenleri ödeyin, ödemeyenleri
bize söyleyin. Biz “Bu faturaları alın,
parasını ödeyin” demiyoruz ki. Depolara söylediğimiz de bu.
Diyoruz ki; “Ortada bir mevzuat yokken bu işleri çözdük. Ama süreçte geldik, evet bazı arkadaşlarımız söylüyor,
ilaç firmaları da zor durumda. Doğru,
çok kan kaybettiler. Biz de çok kan
kaybettik. Sonuçta bir kararname var.
Biz İlaç Fiyat Kararnamesi’yle bize verilen bir hakkın kendi lehimize sonuçlanmasını talep ediyoruz”.
Değerli meslektaşlarım; hepimiz zor
süreçlerden geçiyoruz, ama süreçleri lehimize dönüştürmek elimizde.
Aleyhimize dönüştürmek de elimizde.
Onun için bizim söyleyeceğimiz şey
şudur; hepiniz özveriyle, ailelerinizden,
işinizden, eşinizden, çocuklarınızdan
fedakarlık yaparak, bu işleri yapıyorsunuz. Ne kadar zor olduğunu biliyorsunuz. Bu zorluklarla oda başkanlığı
yapıyorsunuz, bunların farkındayız.
Ama gelin, enerjimizi hep birlikte doğru yere kanalize edelim. O zaman
buralardan sonuç almamız kolaylaşır.
Hepinize teşekkür ediyorum.
Sayın Başkanımız bir iki depo ismini sayarken kooperatiflere yanlış da yapsalar, “Evet
alın” dedi. Ben bu noktada Tekin başkanın güzel sunumunda bahsettiği mevzu gibi
düşünüyorum. Kooperatifler gelmedi, bizlerin yıllarca davet etmemize rağmen gelmediler. Bursa Ecza Kooperatifi kendi içerisinde kendi üyesinin gelmemesi kararını saygıyla
karşılıyorum. Ama bizlerin üye olduğu, yıllarca parayla desteklediğimiz, ama hizmet
alamadığımız diğer kooperatiflerin gelmemesini başka şeylere bağlıyoruz. Bu gücü oralara vermemenin başka anlamlarını da biz değerlendiriyoruz. Ama kendimiz artık bu noktada bir çare arama girişiminde
bulunmamız gerekir diye düşünüyorum.
13
Tüm Detaylarıyla
E-Reçete
Elektronik reçete, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun bundan
sonra kendi sigortalıları için yapmak istediği, hem sürdürülebilir bir kontrol sistemi hem de sağlık hizmetlerinin harcamalarını takip edebilmek amacıyla düşündüğü yeni bir
reçeteleme sistemidir diyebiliriz.
14
Sosyal Güvenlik Kurumu, son zamanlarda daha kapsamlı
ve bütün sonuçlarını kontrol edebilir sistemlere geçmeye
çalışıyor. Bu sistemlerin bir tanesi bildiğiniz gibi Emekli Sandığı, SSK ve Bağ-Kur Bilgi Sistemleri’nin ortak bir platforma
aktarılmasıdır. Yani diğer bir deyişle, ‘Sağlık Provizyon Aktivasyon Sistemi’dir. Bunun dışında sigortacılık hizmetlerinin
elektronik bildirge, elektronik ödeme, elektronik sorgulama
gibi çalışmaları da var. Sağlık hizmetleri tarafına baktığımızda ise 2010 yılının ekim ayından bu yana elektronik
rapor uygulaması başlatıldı ve bugün itibariyle Türkiye’de
elektronik olmayan bir rapor yok. Eski raporlarda artık elektronik hale gelince, şu anda tüm hastaneler tarafından gerçekleştirilen işlemler elektronik ortama aktarılmış durumdadır. Bu sistemin elbette bir başka ayağı daha gerekiyordu.
Bu da reçetelerin elektronik ortama aktarılması kısmıydı.
Onun için de Sosyal Güvenlik Kurumu ile Türk Eczacıları Birliği arasında yapılan protokole 29 Haziran 2012 tarihinde
EK bir protokol yaparak, elektronik reçete konusundaki işlemleri görüştük ve artık bundan sonra eczacıların da elektronik reçeteye geçmesi konusunda bir adım atmış olduk.
Türk Eczacıları Birliği olarak biz, elektronik reçetenin bütün
manasıyla uygulamaya girmesi taraftarıyız.
Reçete dediğimiz belge, hekimin eczacıya yazmış olduğu
bir mektuptur aslında. Reçetenin esas manası budur. Ancak bu reçete oluşturulurken bir takım maddi hatalar yapılmaktaydı. Örneğin; hastanenin adı, hastanenin tesis kodu,
reçetenin tarihi, protokol numarası, hekimin imzası ya da
hekimin kaşesi, hastanın adı-soyadı ya yanlış ya eksik yazılıyordu ya da unutuluyordu. Diğer taraftan asıl reçetenin
muhtevasına geldiğimizde ilaçlar hatta ilaçların dozları
hatalı yazılıyordu. Dolayısıyla reçetelerin karşılanmasında
birçok sorunla karşı karşıya kalınıyordu.
“Elektronik reçete sistemi tam olarak oturduğu zaman vatandaşımız da daha kaliteli bir
sağlık hizmetine kavuşmuş olacak”
Şimdi eczacılar, Sosyal Güvenlik Kurumu ile anlaşmalılar ve bu anlaşmanın içerisinde maddi olarak o reçetenin
üzerinde bulunması gereken bazı bürokratik zorunluluklar
var. Bunlar eksik geliyordu ve hastalar gel git yapıyordu.
Elektronik reçetenin gelmesi ile bu durum tamamen ortadan kaldırılabilmiş değil aslında. Yine bazı eksiklikler var
ancak büyük oranda reçetenin en azından bazı sorunları çözülmüş durumda. Şu an sadece, piyasada bulunmayan
ilaçların elektronik ortamda yazılması nedeniyle ortaya çıkan sorunlar bir de Sağlık Uygulama Tebliği’nde özel olarak
istenen bazı ibarelerin elektronik reçetelerde eksik olarak
gelmesinden kaynaklanan sorunlar var. Diğer türlü bakıldığında, bürokratik bazı prosedürler
doktorun önündeki bilgisayarda
anında halledildiği için elektronik
reçete, bir bakıma hayatı kolaylaştıran bir özellik taşımış oluyor.
Elektronik reçete sistemi tam
olarak oturduğu zaman vatandaşımız da daha kaliteli bir sağlık
hizmetine kavuşmuş olacak. Çünkü bu sistemle birlikte her şeyden
önce reçetede hatalı ilacın verilebilmesinin önüne geçilmiş oluyor.
Bu çok önemli bir konudur. Ayrıca dozlarla ilgili soru işaretleri de kafadan kalkmış oluyor. Diğer taraftan elektronik
reçete ve İlaç Takip Sistemi’nin beraber kullanılmasıyla
birlikte miyadı geçmiş olan bir ilacın kullanılması söz konusu olmuyor veya piyasada aslında çekilmesi gereken,
kullanılmaması gereken ürünler bu şekilde tamamen hastanın erişimine kapatılıyor. Dolayısıyla elektronik reçetenin,
vatandaş açısından da bakıldığında ilaca doğru, düzgün ve
hatasız ulaşması açısından önemli bir faydası var.
“Elektronik reçeteyle birlikte, eksiksiz yazılan reçete ile teşhis arasındaki uyum, yazılan
kutu adedi, miktarı, buna ilişkin detaylar,
hekimin tüm bilgileri kurum açısından bir
tıklama uzaklığında kalıyor”
İşin başka bir boyutuna bakacak olursak; bilindiği üzere
günümüzde artık veri madenciliği, hatta verinin kendisi çok
önemli. Elektronik reçeteyle birlikte, eksiksiz yazılan reçete ile teşhis arasındaki uyum, yazılan kutu adedi, miktarı,
buna ilişkin detaylar, hekimin tüm bilgileri kurum açısından
bir tıklama uzaklığında kalıyor. Dolayısıyla Sosyal Güvenlik
Kurumu, bu veriyi daha iyi işleyebilir hale gelir ve önümüzdeki süreçte yapacağı bazı çalışmalarda bu veriler kendisine ışık tutabilir. Gerçi şu anda kullanılan Medula Provizyon
Sistemi’nde, zaten elektronik olmasa bile reçetelerin bir
kısmı, eczacı tarafından tek tek bilgisayara girilip, elektronik hale getiriliyordu. Elektronik reçeteyle birlikte bu işlemin
hızı artmış oldu. Bu sistem, belki veri madenciliği ve verinin
kullanılması açısından Sosyal Güvenlik Kurumu ayağında
çok büyük bir değişiklik oluşturmamış olabilir; ama Sağlık
Bakanlığı ayağında çok büyük bir değişiklik oluşturdu. Çünkü Sağlık Bakanlığı, bu reçetelerin hepsine erişemiyordu.
Oysa ki; Sağlık Bakanlığı’nın da sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi, yaygınlaştırılması bakımından veriye, hekimin ne
yazdığı bilgisine ihtiyacı var. Ancak elektronik reçeteden
önce sadece aile hekimlerinin verilerini takip edebiliyordu.
“Her 100 reçetenin 43 tanesi elektronik ortamda oluşturulmaktadır. Bunların da 36
tanesi yani yüzde 36’sı elektronik ortamda
eczacı tarafından kabul edilmektedir”
Elektronik reçete tam olarak uygulamaya girdiğinde ise,
hem özel hastaneler hem aile hekimlikleri, hem kamu hastaneleri hem de diğer kurumların bütün reçetelerini elektronik ortamda alabilecek ve buna ilişkin politikalar geliştirebilecek duruma gelmiştir.
Sistemin işleyişine baktığımızda; şu an itibariyle sistemde başarı yüzde 43’tür. Yani her 100 reçetenin 43 tanesi
elektronik ortamda oluşturulmaktadır. Bunların da 36 tanesi yani yüzde 36’sı elektronik ortamda eczacı tarafından
kabul edilmektedir. Aslında bizim beklentimiz bu oranın
yüzde 90’lara getirilmesi ancak; hekimlerimiz tarafından
kimi zaman kamu hastanelerinde işlemlerin zorlaşacağı,
bürokrasinin biraz artacağı endişesiyle bu sisteme karşı bir
direnç var. Hekimler, “elektronik reçete ya da bürokrasiyle
uğraşmam” mantığıyla direnç gösteriyor olabilirler. Ancak
kanaatimce; Sosyal Güvenlik Kurumu yakın gelecekte, şöyle
bir şey söyleyecek “Eğer benim sigortalımı muayene ediyorsan, benim kurallarıma göre işlem yapacaksın.” Başlangıçta
belki hekimleri zorlayan bir sistem gibi görünse de elektronik reçete her zaman her tarafı rahatlatacak bir sistemdir.
Yakın zamanda bu sorunun da çözüleceğini düşünüyorum.
Türk Eczacıları Birliği olarak, reçetelerin elektronik ortamda
yazılmasını destekliyoruz. Buna ilişkin olarak zaten protokollerimizde de karşılıklı uyum içerisinde bu doğrultuda
maddeler koyduk. Biz, elektronik reçetenin eczacının hayatında çok önemli kolaylıklar sağlayacağını düşünüyoruz.
Elektronik reçeteyle birlikte eczacıların iş yükünde ciddi
oranda azalma meydana gelecek. Aynı zamanda hekimlerin iş yükü de azalacak. Sistem oturdukça, geri ödeme
kurumlarının geri ödeme komisyonuna yaptığı kontrol de
azalacak ve belki de sona erdirilecek. Dolayısıyla biz bunu,
bütün paydaşların ortak menfaatine olan bir iş olarak görmekteyiz.
Dosya
15
Ayşen YALMAN
Eczaneler
Engelleri Kaldırıyor
16
Engelli demek, herhangi bir nedenle
bedensel, zihinsel, ruhsal, duyusal,
sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybeden kişi demektir. Her ne
kadar, sosyal hayatın içinde ciddi bir
var olma mücadelesi verseler de, görmezden gelinen, kimi zaman dışlanan
ve hatta yürürken arkasından konuşulan olmak belki de bu mücadeleyi
zorunlu kıldı hep. “Hepimiz birer engelli adayıyız” cümlesi çok uzak değil.
Çevremize bakın, doğuştan engelli
olmayan ne kadar çok insan var öyle
değil mi? Kimi trafik kazasından, kimi
çeşitli ev ve iş kazalarından… Çok değil, sadece birkaç gün önce hepsi de
sağlıklı bir biçimde hayatlarını sürdürüyorlardı. Ya sıra bizdeyse?
Önce engellilerin varlığını kabul etmemiz gerek. Hayatın her alanında
yapılan çalışma ve faaliyetlerde onların durumlarının göz önüne alınması
gerek. Ulaşımda, binaların ve yolların
mimari yapılarının düzenlenmesinde,
çevre koşullarında, sağlık, istihdam
ve eğitim alanlarında onların da günlük yaşamlarını normal insanlar gibi
sürdürebilmeleri için gerekli tedbirlerin alınması gerek. Engelli olmak,
yaşamını idare ettirmek için bir engel
olmamalıdır. Yapılması gereken, tüm
toplumsal hayatı engelli vatandaşları
da düşünerek şekillendirmektir. Çünkü
gündelik hayatta yaşadıkları sorunlar
sadece engellilerin ya da ailelerinin
değil, toplum olarak hepimizin, tüm
insanlığın sorunudur. Ve elbette, bu
görevi yerine getirmemek büyük bir
toplum ayıbıdır.
Sağlık sunum noktaları arasında eczanelerin giriş katlarda bulunması engelli vatandaşlarımızın çok ciddi engellerle karşılaşmasını önlemektedir.
Var olan alandaki küçük önlemler ve
değişikliklerle eczane mekânlarındaki
engeller kolaylıkla kaldırılarak hastalarımıza sağlıklı bir hizmet sunumunun
sağlanması mümkün olabilmektedir.
Ancak, sağlık alanı sadece ulaşılabilirlik ve mekana ilişkin düzenlemelerle
sınırlandırılamayacak düzeyde önem
arz eden, farklı yönleri ile değerlendirilmesi gereken bir alandır.
Sosyal Sorumluluk Projesi
ECZACILAR İŞARET DİLİ
EĞİTİMİ ALABİLECEKLER
Her hastaya olduğu gibi, geçici veya
daimi engelli hastalarına da en iyi kalitede ve onların ihtiyaçlarına uygun
hizmet koşullarını sağlamak, yaşam
kalitelerinin yükselmesine katkıda
bulunmak eczacıların önemli bir sorumluluğudur. Türk Eczacıları Birliği
de bu sorumluluğun farkında olarak,
engelli vatandaşlarımız için bir projemizi daha hayata geçiriyor. Engelli
dostu eczane projemizin ilk basamağı
olarak gördüğümüz Türkiye’de ilk defa
işitme engelli hastalarımız için bir protokole imza attık. İşitme Engelliler Federasyonu ile
imzaladığımız bu protokolle, işitme
engelli vatandaşlarımızın eczacılarla sağlıklı iletişim kurmalarını sağlayacak düzeyde çift el alfabesi, yani
işaret dili eğitimlerine başlanacak.
Türkiye’de dileyen tüm eczacılarımıza
uzman kişiler tarafından eğitim verilecek, eczacılarımız sonrasında sertifikalarını alacaklar. Böylece hastalar
eczaneye geldiklerinde, yanlarında bir
refakatçi olmadan eczacı ile rahatlıkla iletişim kurabilecek. Eczacılara ve
eczane çalışanlarına, ilacın kullanım
şekli, dozu, ilacın aç mı tok mu alınacağı ve diğer sağlık sorunları ile ilgili
danışmanlıklarında bilgi verebilecekleri basit cümleler öğretilecek. Çift el
parmak alfabesi ve sözlük kelimelerinin yanında; rakamlar ve tarihler,
istekler, öneriler ve şikayetler ile ilgili
işaret dili eğitimi verilecek.
se lütfen bana ya da doktorunuza
ulaşın.
• İlacınızı serin ve kuru yerde saklayın. İlaçlarımızı bulundurduğumuz
yerin 25 C yi geçmemesi gerekiyor.
• Reçetenin arkasına isim soyad ve
imza lütfen
EĞİTİMLER NASIL OLACAK?
Bu proje, bizler için son derece anlamlıdır. Eczacılarımızın desteğiyle de
daha anlamlı bir hale geleceğinden
şüphemiz yoktur. Sağlıklı bir toplum
yaratmanın sağlıklı bireyler yaratmaktan geçtiğini çok iyi biliyoruz. İşte bu
nedenle, “eczaneler engelleri kaldırıyor” diyoruz.
Protokol gereği, gelen talep üzerine,
25 kişilik gruplar oluşturulacak, 1 gün
ve 8 saatten oluşan eğitim sonunda,
sınavı geçen kursiyerlere sertifikaları
verilecek. Ayrıca eğitim alan eczacı ve
çalışanlara işaret dilini bildiklerini gösteren rozet ve eczane giriş kapılarına
asmak üzere işaret dilini bildiklerini
gösterir yapıştırmalar hazırlanacak.
Eğitimler çerçevesinde, eczane içerisinde konuşulması muhtemel olan
basit cümleler öğretilecek. Örneğin;
• Düzenli bir hastalığınız var mı?
• Sağlık raporunuz var mı?
• Şu anda kullandığınız başka bir ilaç
var mı?
• İlacınızı bol su ile için
• Doz şekli
• İlacın bazı yan etkileri olabilir, bu
belirtiler birkaç gün içinde geçmez-
Hastalar için;
• Midem bulanıyor
• Midem ağrıyor
• Tansiyonumu ölçebilir misiniz?
• Başım ağrıyor
• Ateşim var
• Diyabet hastasıyım
• Hipertansiyon hastasıyım gibi….
Eczacılar ilaç ve diğer sağlık ürünleri
ve hizmetlerini sağlamak ve topluma
bu ilaç ve ürünlerden en iyi şekilde
faydalanması için her zaman yardım
etmekteler. Çünkü eczacılar, hizmet
verdikleri toplulukların sağlığının desteklenmesi, korunması ve geliştirilmesinde önemli rol oynayan sağlık
profesyonelleridir. Eczacıların hastaların doğru ilaçları doğru şekilde kullanmalarını sağlamak adına hastalara
ilaçlarını sunmalarının yanı sıra bilgi
verme, öğretme ve bazı durumlarda
destek olmak gibi ilave sorumlulukları
da bulunmaktadır.
17
Ecz. Esin ÖNGÜN
Bizden Haberler
Bizden
Haberler
Bizden
Haberler
SOSYAL
GÜVENLİK
KURUMU
TARAFINDAN MEDULA ECZANE
PROVİZYON SİSTEMİNDE E-REÇETE
KONULU BİR DUYURU YAYINLANDI
01.07.2012 tarihinde başlayan E-Reçete Uygulaması ile ilgili olarak, Medula Eczane Provizyon Sistemi’nde yayımlanan duyuru aşağıdaki
şekildedir.
MEDULA DUYURUSU
Tarih : 01.07.2012
Konu : E-reçete Hk.
Açıklama : 1 Temmuz 2012 tarihinde başlayan
e-reçete uygulamasından dolayı bir çok eczanenin manuel (kağıt) ortamda yazılan reçeteleri karşılamadıkları bilgisi alınmıştır. Herhangi
bir nedenle elektronik reçete (e-reçete) olarak
yazılamayan durumlarda yazılan ıslak imzalı
manuel reçetelerinde eskiden olduğu gibi giriş
yapılarak karşılanması ve işlem yapılması gerekmektedir.
ZACILARI B
İ
EC
H
CI
A TI
T U R KIS
ON
İĞİ
RL
TÜR
K
18
AR
S
O
P
H
MA
C ISTS’
AS
TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ RESMİ İNTERNET SİTESİNDEN (www.teb.org.tr)
E-REÇETE UYGULAMALARI HAKKINDA BİLGİLENDİRME YAPILDI
1 Temmuz 2012 Pazar gününden itibaren, ülke
genelinde başlamış olan E-Reçete Uygulamaları
hakkında, elektronik ortamda düzenlenen reçetelerin karşılanmasında aşağıda yer alan hususlara dikkat çekilmesinde yarar görülmüştür:
1) Medula Eczane Provizyon Sistemi’nde reçete
karşılanması sırasında e-reçete olarak yazılmış
reçetelerin “E-reçete Sorgu” bölümünden girişi
yapılarak karşılanması gerekmektedir. Ek protokolde de belirtildiği gibi bu reçeteler için, herhangi bir çıktı alınmasına gerek yoktur.
2) E-reçete uygulamaları ile ilgili olarak Medula Eczane Provizyon Sistemi’nde 01.07.2012
tarihinde yayınlanan duyuruda da belirtildiği gibi herhangi bir nedenle elektronik reçete
(e-reçete) olarak yazılamayan durumlarda düzenlenen ıslak imzalı manuel reçetelerinde eskiden olduğu gibi giriş yapılarak karşılanması ve
işlem yapılması gerekmektedir.
3) Meslektaşlarımız, E-reçete işlemleri sırasında karşılaştıkları sorunları, soru ve önerilerini
web sayfamız üzerinde açılan bölümden (http://
www.teb.org.tr/e-recete/) giriş yaparak Sosyal
Güvenlik Kurumu Başkanlığı’na iletilmek üzere
bildirilebilecektir.
4) Piyasada bulunmadığı halde hekimler tarafından reçete edilen ilaçlar ile ilgili bildirimler
web sayfamız üzerinde açılan bölümden (http://
www.teb.org.tr/e-recete/bildir.php) giriş yaparak
bildirilebilecektir.
SOSYAL GÜVENLİK KURUMU TARAFINDAN ŞEKER ÖLÇÜM ÇUBUKLARI
HAKKINDA DUYURU YAYINLANDI
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından
11.07.2012 tarihinde www.sgk.gov.tr adresinde
“Şeker Ölçüm Çubukları Hakkında Duyuru” başlıklı bir duyuru yayınlandı
Duyuruda;
22/06/2012 tarihli ve 28331 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sağlık Uygulama
Tebliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ
ile yeniden düzenlenen SUT’un 7.3.5 numaralı
maddesinin (c) bendinin 4. sırasında,
“Oral antidiyabetik ilaç kullanan Diabetes
Mellitus’lu hastalara 6 (altı) ayda en fazla 50
(elli) adet hesabıyla en fazla 3 (üç) aylık miktarlarda reçete edilmesi halinde bedeli Kurumca
karşılanır” hükmü yer aldığı,
Ancak, piyasada şeker ölçüm çubukları 25 lik
ambalajlar olarak yeterince yer almadığından ve
Bizden Haberler
ellerinde şeker ölçüm cihazı bulunan hastaların
mağduriyetinin önlenebilmesini teminen, oral
antidiyabetik ilaç kullanan Diabetes Mellitus’lu
hastaların cihazları ile uyumlu stripe ait 50’ lik
ambalajlarında ödenebileceği bildirildi.
misyonu Toplantısı’nda da gündeme getirilmiş,
anılan konulardaki taleplerimiz, hükümet tarafından kabul edilerek, milletvekillerince önerge
sunulmuştur.
Bu çerçevede iki önemli konu çözüme kavuşturulmuş olup,
SOSYAL GÜVENLİK KURUMU TARAFINDAN E-REÇETE SIK SORULAN SORULAR (26.06.2012/EK-1) BAŞLIKLI
BİR DUYURU YAYINLANDI
12.07.2012 tarih ve 28351 sayılı Resmi
Gazete’de, “Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun
Hükmünde Kararname İle Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” metni yayınlandı.
Düzenlemeler içinde, Sağlık Hizmetleri Temel
Kanunu ile, Tababet ve Şuabatı Sanatların Tarzı İcrası Hakkında Kanun ile, 663 Sayılı Kanun
Hükmünde Kararnamede yapılan değişiklikler
de bulunmaktadır.
Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti, Yasanın
çıkması öncesinde, Sağlık Bakanı Sayın Prof.
Dr.Recep Akdağ ile görüşme yapmış ve görüşmede, eczacıların kamuya yapılacak atamalarında, KPSS şartı aranması uygulamasının kaldırılması konusu ile, eczane çalışanlarına verilen
eczane destek personeli eğitimi uygulamasına
devam edilmesi konularındaki taleplerimizi
sunmuştur. Konu, Merkez Heyetimiz tarafından,
TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Ko-
A TI
CI
AR
S
O
MA
C ISTS’
AS
TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ TARAFINDAN STOK ZARARLARINI KARŞILAMAYAN BAZI İLAÇ FİRMALARI
VE ECZA DEPOLARINA İHTARNAME
GÖNDERİLDİ
2011 yılı Kasım ayında yapılan ilaç fiyat düşüşleri ve KKİ düzenlemelerinden etkilenen
ilaçların, eczane stoklarında meydana getirdiği zararın firması tarafından telafi edilmesiyle
ilgili olarak, İlaç Fiyat Kararnamesi’nde, Sağlık
Uygulama Tebliği’nde ve Beşeri ilaçların Fiyatlandırılması Hakkında Tebliğ’de düzenlemeler
yapılmıştır.
Türk Eczacıları Birliği 38.Dönem Merkez Heyeti
tarafından alınan karar doğrultusunda, bu düzenlemelere rağmen eczanelerin stok zararlarının temini konusunda yükümlülüklerini yerine
getirmeyen ilaç firmaları ve eczaneler tarafından kesilen stok zararı faturalarını teslim almaya direnç gösteren ecza depolarına ihtarname
gönderildi.
T.C ZİRAAT BANKASI SÖZLEŞMELERİ
YENİLENDİ
18.12.2009 tarih ve 27436 sayılı Resmi
Gazete’de yayımlanan Kamu Personelinin Genel Sağlık Sigortası Kapsamına Alınması Hakkında Tebliğ ile Ziraat Bankası A.Ş çalışanları
ve bakmakla yükümlü oldukları kişilerin sağlık
hizmetlerinin 15/01/2010 tarihinden itibaren
Sosyal Güvenlik Kurumu’na devredilmiş olması
nedeniyle, Sosyal Güvenlik Kurumu ile anlaşmalı olmayan özel hastane ve merkezler ile angajman/özel doktorlar tarafından düzenlenmiş
reçete muhteviyatı ilaçların temin edilmesi ile
ilgili olarak eczanelerle yapılacak sözleşmeye
ilişkin usul ve esaslar ile karşılıklı hak ve yükümlülüklerin belirlenmesi amacıyla, T.C Ziraat
Bankası A.Ş. ile Türk Eczacıları Birliği arasında
21.04.2010 tarihinde bir Protokol imzalanmış
ve bu tarih itibariyle yürürlüğe girmişti.
ON
TÜR
K
H
P
SAĞLIK BAKANLIĞI VE BAĞLI KURULUŞLARININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE
KARARNAME İLE BAZI KANUN VE
KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA
DAİR KANUN YAYINLANDI
H
Başlıkları altında e-reçete uygulamalarında
karşılaşılan bir takım sorunlara açıklık getirildi.
T U R KIS
Duyuruda;
- Hekimlerin yaptığı işlemler açısından iletilen
sorular
- Eczanelerin yaptığı işlemler açısından iletilen
sorular
- Yazılım firmalarının yaptığı işlemler açısından
iletilen sorular
ZACILARI B
İ
EC
İĞİ
RL
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından 13.07.2012 tarihinde www.sgk.gov.tr adresinde “E-REÇETE SIK SORULAN SORULAR
(26.06.2012/EK-1)” başlıklı bir duyuru yayınlandı.
-Eczacıların kamuya alımlarında, herhangi bir
sınav koşulu aranmaksızın, kurayla atanmalarının önü açılmış,
- Sayısı 30 bine yakın olan eczane çalışanlarının
Sağlık Bakanlığı tarafından yapılacak düzenlemeye göre eczane destek personeli eğitimi almasına olanak sağlanmıştır.
19
28.07.2012 TARİH VE 28367 SAYILI
RESMİ GAZETE’DE SAĞLIK UYGULAMA TEBLİĞİ’NDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ YAYINLANDI
28 Temmuz 2012 tarih ve 28367 sayılı Resmi
Gazete’de, Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair
Tebliğ yayımlandı.
Tebliğ hükümlerinin;
a) 2 ve 31 inci maddeleri 22/6/2012 tarihinden
geçerli olmak üzere yayımı tarihinde,
b) 3 ila 12 nci maddeleri, 14 ila 21 inci maddeleri ile 28 ve 29 uncu maddeleri yayımı tarihinden 5 iş günü sonra,
c) 13 üncü maddesi 2/3/2012 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde,
ç) 22 nci maddesi 12/7/2012 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde,
d) 30 uncu maddesi ile değiştirilen EK-2/G listesinde yürürlük tarihi belirtilen ilaçlar, belirtilen
yürürlük tarihlerinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde;
e) Diğer maddeleri yayımı tarihinde,
Yürürlüğe girdi.
ON
İĞİ
RL
1 Ocak 2012 tarihinden sonra sözleşme imzalamış olan eczanelere 2012 yılı sözleşme formlarının ücretsiz verileceği, bu durumdaki eczanelerin, mevcut sözleşmelerinin eczacı odaları
tarafından teslim alınarak Birliğimize gönderilmesi gerektiği duyuruldu.
A TI
CI
H
AR
S
O
P
20
T.C Ziraat Bankası A.Ş ile ilk defa sözleşme yapmak isteyen ve mevcut sözleşmelerini yenileyecek eczacıların, sözleşme formlarını 100 TL
karşılığında bağlı bulunduğu eczacı odasından
temin edeceği ve Bankanın Genel Müdürlüğüne/Bölge Koordinatörlüğüne/Şubesine müracaat ederek sözleşme formlarını onaylatacağı,
onaylanan sözleşme formlarının bir nüshasının
Bankada kalacağı, bir nüshasının da eczane tarafından saklanacağı,
H
Protokol 06.07.2012 tarihinde imzalandı ve
bu tarih itibariyle yürürlüğe girdi. Bankayla Birliğimiz arasında varılan mutabakat gereğince,
Banka ile sözleşmeli eczanelerin sözleşmelerini
31 Ağustos 2012 günü mesai bitimine kadar
yenilemeleri gerektiği,
ZACILARI B
İ
EC
T U R KIS
Mevcut Protokolün yenilenmesi çalışmaları esnasında Bankayla Birliğimiz arasında varılan
mutabakat gereğince, mevcut protokolün kupür
ve barkodlarla ilgili maddeleri İlaç Takip Sistemi
uygulamasına uygun olacak şekilde düzenlendi
ve geçerliliğini yitiren maddeler ise protokolden
çıkarıldı. Yenilenmiş protokol metni bölge eczacı
odalarına gönderildi.
TÜR
K
Bizden Haberler
MA
C ISTS’
AS
REÇETE KARŞILANMASI SIRASINDA
İLACI ALAN KİŞİNİN T.C.KİMLİK NUMARASININ MEDULA SİSTEMİ’NE
KAYIT EDİLMESİ HAKKINDA BİLGİLENDİRME YAPILDI
Türk Eczacıları Birliği ile Sosyal Güvenlik Kurumu arasında imzalanarak, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren Ek Protokol’ün 3.2.15.2 Maddesi aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir:
“3.2.15.2. Reçete muhteviyatı, bu protokol hükümlerine göre hastaya/ilaçları alana teslim
edilecektir. Bu işlem, eczaneden ilaçları alan
kişinin T.C. kimlik numarasının Medula Eczane
Provizyon Sistemi’ne kayıt edilmesi ile tamamlanmış olacaktır. Bu şekilde yapılan işlemlerden
sonra eczacı hastaya ilaçlarını teslim etmiş
sayılacaktır. Teslime ilişkin herhangi bir belge
aranmayacaktır.”
İlgili hükme göre, eczane tarafından, Kurum sigortalısı/hak sahibine ait reçetenin karşılanması
sırasında, ilaçları alan kişinin T.C. kimlik numarasının Medula Eczane Provizyon Sistemi’ne kayıt edilmesi gerekmekte iken, Sosyal Güvenlik
Kurumu Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü tarafından Birliğimize yapılan bildirimlerde,
ilacı alan kişiye ait T.C. kimlik numarası bölümüne, 1-2 yaşındaki çocuklar gibi, ilacı almaya
yetkin olmayan kişilere ait kimlik numaralarının
girildiği bildirilmekte idi.
Kuruma fatura edilen reçetelerin kontrolü sırasında, bu konuda bir mağduriyet yaşamamak
için, meslektaşlarımızın, ilacı alan kişi bölümüne T.C. kimlik numarası girerken, ilacı almaya
yetkin olmayan kişilere ait numara girmemek
konusunda gerekli dikkat ve özeni göstermesi
ve bu alanda sorumluluğun eczacıya ait olduğu
konusunda bilgilendirme yapıldı.
28 TEMMUZ 2012 TARİHİNDE YAPILAN SAĞLIK UYGULAMA TEBLİĞİ
DEĞİŞİKLİĞİNDEN ÖNCE DÜZENLENMİŞ RAPORLARIN GEÇERLİLİK
DURUMU HAKKINDA TALEBİMİZ ÜZERİNE SOSYAL GÜVENLİK KURUMU
TARAFINDAN BİR AÇIKLAMA YAPILDI
28 Temmuz 2012 tarih ve 28367 sayılı Resmi
Gazete’de yayınlanan Sosyal Güvenlik Kurumu
Sağlık Uygulama Tebliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ ile SUT’un bazı maddelerinde
yapılan düzenlemelere istinaden, söz konusu
Tebliğ ile yapılan değişikliklerin yürürlüğe girdiği
6 Ağustos 2012 tarihinden önce düzenlenmiş
olan ilaç kullanım raporlarının, düzenlendikleri
tarihte geçerli olan Sağlık Uygulama Tebliği hü-
kümlerine uygun olması şartıyla süresi sonuna
kadar geçerli sayılması konusunda Birliğimiz
tarafından Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına başvuru yapıldı ve Kurum yetkilileri ile görüşmeler gerçekleştirildi.
Uluslararası Eczacılık Fuarına KOSGEB destekli olarak katılmak isteyen üyelerinden Ticaret
Odası’na kayıt olmalarının istendiği aksi takdirde KOSGEB kredisinden yararlanılamayacağının
beyan edildiği bildirilmişti.
Sosyal Güvenlik Kurumu, www.sgk.gov.tr de
10.08.2012 tarihinde SAĞLIK UYGULAMA
TEBLİĞİ’NDE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER HAKKINDA başlıklı bir duyuru yayınladı.
Bunun üzerine konu hakkında Birliğimizce T.C.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’na gönderilen
24.07.2012 tarih ve 2415 sayılı yazımıza cevaben Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü’nce 10 Ağustos 2012 tarih ve B.
21.0.İTG.0.03.02.00-433.99/753119-753092
5666 sayılı bir yazı gönderilmiş olup, bu yazıda, Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre eczanelerin ticari işletme ve eczacıların da tacir
niteliğinde olduklarından, eczanelerin faaliyette bulundukları mahaldeki ticaret siciline tescil
zorunluluğunun bulunduğu ancak eczanelerin
ticaret odalarına kayıt olma zorunluluklarının
bulunmadığı hususunda birer sureti ekte iletilen
yazıları ile Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası
ile KOSGEB Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı’na
bilgi verildiği bildirildi.
Duyuruda,
“...Sağlık Uygulama Tebliği’nin düzenleme yapılan söz konusu maddelerine ait 6.8.2012 tarihinden önceki sağlık raporları, düzenlendikleri
tarihte geçerli olan SUT hükümlerine uygun olması koşuluyla, süresi sonuna kadar geçerlidir.
Bununla birlikte aşağıda yer alan açıklamalar
da dikkate alınmalıdır.
1- Bu Tebliğ ile başlangıç kriterleri aranan tedavi gruplarında yapılan yeni düzenlemelerde,
6.8.2012 tarihi öncesi tedavisine başlamış hastalar için, hastanın tedaviye başladığı tarihte
yürürlükte bulunan Sağlık Uygulama Tebliğinde
belirtilmiş başlangıç kriterleri kabul edilecektir.
Yeni düzenlenecek devam raporlarında yürürlükteki başlangıç kriterleri ayrıca aranmayacaktır.
ON
TÜR
K
H
CI
A TI
T U R KIS
AR
S
O
P
H
MA
C ISTS’
AS
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI
TARAFINDAN ECZANELERİN TİCARET
ODALARINA KAYIT OLMA ZORUNLULUKLARININ BULUNMADIĞI BİLDİRİLDİ
Zonguldak Eczacı Odası tarafından Birliğimize
gönderilen 10.07.2012 tarih ve 21.A.759 sayılı yazı ile Zonguldak KOSGEB İl Müdürlüğü’nce,
10-13 Ekim 2012 tarihlerinde Almanya’nın Münih Kenti’nde yapılacak olan 2012 Expopharm
ON
TÜR
K
İĞİ
RL
İĞİ
RL
ZACILARI B
İ
EC
A TI
CI
H
AR
S
O
P
Denilmekte idi.
H
3- Lipid düşürücü ilaçlarla ilgili olarak; eski hastalarda düzenlenecek yeni raporlar yukarıdaki
maddeler ve Tebliğin 6.2.28.D maddesi kapsamında değerlendirilecektir.”
ZACILARI B
İ
EC
T U R KIS
2- Bu Tebliğ ile idame tedavi ve tedavinin kesilme kriterlerinde yapılan yeni düzenlemelerde,
hastanın 6.8.2012 tarihi ve sonraki reçete tarihlerine göre yürürlükteki Tebliğ hükümleri aranacaktır. (Oral esansiyel aminoasitler ve keto
analogları ve Rituksimab etken maddesinde
yapılan düzenlemede olduğu gibi)
Genel Müdürlüğün Birliğimize göndermiş olduğu cevabi yazısı ve eki Zonguldak Ticaret ve
Sanayi Odası ile KOSGEB Küçük ve Orta Ölçekli
İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlıkları’na gönderilen yazılar bölge eczacı
odalarına gönderildi.
MA
C ISTS’
AS
TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN İL SAĞLIK MÜDÜRLÜKLERİNE “ECZANE KAPATMA”
KONULU BİR YAZI GÖNDERİLDİ
Bilindiği gibi, 6197 Sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun’da, 31.05.2012 tarih
ve 28308 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan
6308 Sayılı Kanun ile bazı değişiklik ve düzenlemeler yapıldı.
T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz
Kurumu tarafından İl Sağlık Müdürlükleri’ne
hitaben 17 Ağustos 2012 tarih, B.10.1.İ
TK.0.61.00.00/010.07.01-79808 sayılı ve ‘Eczane kapatma’ konulu yazıda; yeni yasa ile yapılan düzenlemelerin uygulaması ile ilgili olarak
bazı açıklamalar yapıldı..
Buna göre;
“31/05/2012 tarihli ve 28308 sayılı 6308 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun ile
Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında
Bizden Haberler
21
Bildirildi.
Yazıda ayrıca, eczacıların kapatma hâlinde söz
konusu kriterlere tâbi olmadan yeniden eczane açabilecekleri şeklinde yönlendirildikleri ve
mağduriyete sebebiyet verildiği yönünde bildirimler alındığı belirtilerek, Kanun hükmü ile,
31/05/2012 tarihinde serbest eczanesi bulunan eczacılara sadece devir veya nakil hakkı
tanıdığından bu tarihten sonra eczanesini kapatanların yeniden eczane açma talebinde bulunmaları hâlinde nüfusa göre eczane açılması
kriterine tâbi olacakları bildirildi.
ON
İĞİ
RL
2) Bu maddenin yürürlüğe girdiği 31/05/2012
tarihinde serbest eczanesi bulunan eczacıların,
bir defaya mahsus olmak üzere herhangi bir
kısıtlamaya tâbi olmaksızın eczanesini bulunduğu ilçe dışına nakledebilecekleri veya devredebilecekleri,
A TI
CI
H
AR
S
O
P
1) Bu maddenin yürürlüğe girdiği takvim yılında
-2012 yılı- eczacılık yapma hakkını haiz eczacılar ile eczacılık fakültelerinde okumakta olan
ve okumaya hak kazanmış bulunanlar hakkında bir defaya mahsus olmak üzere 6197 sayılı
Kanun’un 5 inci maddesinde yer alan nüfusa
göre eczane açılmasına ve nakline dair sınırlamalar ile yardımcı eczacı olarak çalışma zorunluluğuna dair hükümlerin uygulanmayacağı,
H
22
Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte serbest
eczanesi bulunan eczacılar, bir defaya mahsus olmak üzere herhangi bir kısıtlamaya tabi
olmaksızın eczanesini bulunduğu ilçe dışına
nakledebilir ve devredebilir.” denildiği, 10 uncu
maddesinde de, “Bu Kanunun yayımı tarihinde
yürürlüğe gireceği” nin belirtildiği;
ZACILARI B
İ
EC
T U R KIS
Kanun’da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
ile 6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun’un bazı maddelerinde değişiklik yapılması, bazı maddelerin ise mezkur Kanun’a
eklenmesinin öngörüldüğünden bahisle; 6308
sayılı Kanun’un 9 uncu maddesi ile 6197 sayılı
Kanun’a eklenen Geçici 3 üncü maddesinde, “Bu
maddenin yürürlüğe girdiği takvim yılında eczacılık yapma hakkını haiz eczacılar ile eczacılık
fakültelerinde okumakta olan ve okumaya hak
kazanmış bulunanlar hakkında, bir defaya mahsus olmak üzere nüfusa göre eczane açılmasına ve nakline dair sınırlamalara ve yardımcı
eczacı olarak çalışma zorunluluğuna ilişkin hükümler uygulanmaz. Bu kimseler, sahip ve mesul müdürlüğünü yaptıkları eczaneleri bir sefere
mahsus olmak üzere devredebilirler.
TÜR
K
Bizden Haberler
MA
C ISTS’
AS
TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ TARAFINDAN ECZANE AÇILIŞLARINDA
BELEDİYEDEN İŞYERİ AÇMA RUHSATI ALINMASI İLE HARÇ ÖDENMESİNİN GEREKMEDİĞİ BİLDİRİLDİ
Bilindiği gibi, 31.05.2012 tarih ve 28309 sayılı
Resmi Gazete’de yayımlanan 6308 sayılı Kanun ile Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun
ile Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun’da değişiklik yapılarak, bu kapsamda,
6197 sayılı Kanun’un 5 inci maddesi ikinci fıkrası,
“Eczane açmak, devretmek veya başka bir yere
nakletmek isteyen eczacılar, bulunduğu ilin
sağlık müdürlüğüne dilekçe ile başvurur. Eczane açmak isteyenlerin belgelerinin tam olması hâlinde ruhsatname düzenlenir. Düzenlenen
ruhsatnameler Sağlık Bakanlığı’na, Türkiye İlaç
ve Tıbbî Cihaz Kurumuna ve Türk Eczacıları
Birliği’ne bildirilir. Eczaneler için belediyeden
ayrıca bir iş yeri ruhsatı alınması ve belediyeye
harç ödenmesi gerekmez.”
Şeklinde düzenlenmiş olmasına karşın bazı belediyelerin zabıtaları tarafından, eczanelerde
denetim yapıldığı ve ruhsat harcı talep edildiği
hususunda eczacı odalarımızdan tarafımıza bildirimler gelmesi üzerine Birliğimizce T.C. İçişleri
Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü’ne
10.08.2012 tarih ve 38.B.01.002576 sayılı bir
yazı gönderilerek, ilgili yasal düzenleme gereğince, eczanelerden iş yeri ruhsatı ve ruhsat
harcı talep edilmesi uygulamasının yapılamayacağı konusunda belediyelerin bilgilendirilmesi istenmişti.
Konu hakkında T.C. Türkiye Belediyeler Birliği Hukuk İşleri Müdürlüğü tarafından Birliğimize iletilen 16.08.2012 tarih ve
M.06.6.TBB.0.61/618-2251 sayılı cevabi yazıda, eczanelerin İl Sağlık Müdürlüğü’nce düzenlenerek valilikçe onaylanan ruhsatname ile
açılabileceği, belediyeden ayrıca bir işyeri açma
ruhsatı alınması ile harç ödenmesi gerekmediğine ilişkin mevzuat değişikliğinin 06.06.2012
tarihinde Birlik internet sayfalarından belediyelere duyurulduğu bildirildi.
TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU TARAFINDAN UYGULANAN GERİ
ÇEKME İŞLEMLERİ HAKKINDA TALEBİMİZ ÜZERİNE BİR BİLGİLENDİRME
YAPILDI
Bilindiği üzere T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç
ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından www.iegm.
gov.tr adresinde yayınlanan geri çekme işlemi
uygulanan ilaçlar/ürünler, Birliğimiz tarafından
Bizden Haberler
Ancak son zamanlarda geri çekme işlemleri
Kuruma ait resmi internet sayfasında yayınlanmayarak sadece eczacıların erişebileceği İTS
Online İşlemler sayfasında duyurulmakta olduğundan Birliğimiz tarafından uygulamanın geçmişte olduğu şekilde yürütülmesi hususunda
T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz
Kurumu’na başvuru yapılmıştı.
Konu ile ilgili TİTCK İlaç Biyolojik ve Tıbbi Ürünler Başkan Yardımcılığı’ndan gelen yazıda;
Yaptırılan inceleme ve analizler sonucunda
veya ruhsat sahibi/üretici firma tarafından bozuk, hatalı ya da kullanımında sakınca bulunduğu belirlenen Beşeri Tıbbi Ürünlerin; 15 Ağustos
1986 tarih ve 19196 sayılı Resmi Gazete’de
yayımlanan “Farmasötik ve Tıbbi Müstahzar,
Madde, Malzeme ve Terkipleri ile Bitkisel Preparatların Geri Çekilmesi ve Toplatılması Hakkında Yönetmelik” doğrultusunda piyasadan;
- Ciddi ve hayati sağlık sorunlarının çıktığı ve
çıkabileceğine dair kabul edilebilir nedenlerin
bulunduğu durumlarda 1.sınıf (ecza deposu,
hastane, eczane, tüketici v.b.),
- Geçici, tedavi edilebilir, sağlık sorunlarının çıktığı, bunun muhtemel olduğu durumlarda 2.sınıf
(eczane, ecza deposu, hastane v.b.)
- Ürünün kullanılmasının sağlığa zararlı olmadığı durumlarda 3.sınıf (ecza deposu) seviyesinde
geri çekildiği
Adı geçen yönetmeliğin 11.maddesinin “1. Sınıf geri çekmelerde Bakanlık tüm kitle iletişim
araçlarını kullanarak kamuoyunu uyarır ve hatalı ürünün kullanılmamasını ister.” Hükmünde
olduğu,
İlaç Takip Sistemi’nin (İTS) ilaçların her birinin
izlenmesi için kurulan bir alt yapı olduğu, ilacın
hastaya güvenli olarak ulaşması amacıyla tasarlandığı, 1. ve 2.sınıf geri çekme işlemlerinde,
tüketicinin sağlığı ve emniyeti açısından bozuk
ve hatalı bulunan ya da kullanılmasında sakınca görülen ilaçların tüketiciye ulaştırılmasının
eczane seviyesinde İTS yönetim paneli üzerinden engellendiği,
3.sınıf geri çekme işlemlerinin ise ürünün kullanımının sağlığa zararlı olmadığı durumlarda
uygulandığının göz önünde bulundurulduğunda,
Ciddi ve hayati sorunların çıktığı ve çıkabileceğine dair kabul edilebilir nedenlerin bulunduğu
durumlarda uygulanan 1.sınıf geri çekme işlemlerinin Kurum resmi web sayfasından duyurulduğu/duyurulacağı bildirildi.
MAKULA DEJENERASYONU VE OSTEOPOROZ E-RAPORLARININ AÇIKLAMA BÖLÜMÜNDE YER ALMASI
GEREKEN BİLGİLER HAKKINDA BİLGİLENDİRME YAPILDI
Birliğimize meslektaşlarımız tarafından yapılan
bildirimlerde, bazı SGK Sağlık Sosyal Güvenlik
Merkezleri tarafından Makula Dejenerasyonunda ve Osteoporoz tedavisinde kullanılan ilaçlara
ait e-raporun açıklama kısmında yer alan bilgilerin, ek belge şeklinde ayrıca Kuruma ibraz edilmesi gerektiğini ifade ettikleri belirtilmekte idi.
Konuya açıklık getirilmesi amacıyla Sosyal
Güvenlik Kurumu Başkanlığı’na yapmış olduğumuz başvuruya cevaben gelen 17.08.2012
tarihli yazı ile;
E-rapor uygulamasına geçildiği dönemde Sağlık Uygulama Tebliği’nde rapor ekinde aranacak
belgelere ilişkin olarak uygulamanın;
“SUT’un 6.İlaç Temini Ödeme Esasları başlıklı bölümü ve bu bölüm ile ilgili eklerde bazı
ilaçların kullanımı için düzenlenecek raporların
ekinde ibrazı istenilen belgelerde aranan bilgiler, elektronik rapor uygulamasında rapor içinde
belirtilecek olup ayrıca belge istenmeyecektir”
şeklinde tanımlanarak Kurum web sayfasından
duyurulduğu,
Uygulamanın SUT’un 6.1.3. Sağlık raporlarının
düzenlenmesi başlıklı maddesine (11)’inci fıkra olarak ilave edildiği ve 22.06.2012 tarihli ve
28331 sayılı Resmi Gazete ile duyurulduğu,
SUT’un 6.2.17. Osteoporoz, Sudek Atrofisi (Algonörodistrofi) ve Paget Hastalığında İlaç Kullanım İlkeleri başlıklı maddesinde rapor eki olarak
tanımlanan belge/bilgilerin raporun açıklama
bölümünde belirtilecek olduğu, ancak KMY ölçümü gibi reçete ekinde aranacak belgelerin
ise e-reçete ise SUT’un 6.1.5. Elektronik reçete
uygulaması başlıklı maddesinin (6) ıncı fıkrası
doğrultusunda reçetenin açıklama bölümünde,
manuel reçete ise reçete ekinde yer alacağı,
SUT’un 6.2.33. Yaş Tip Yaşa Bağlı Makula Dejenerasyonunda Kullanılan İlaçların Kullanım
İlkeleri başlıklı maddesinde yer alan hükümde,
rapor ekinde FFA ve lezyona ait renkli resim
istendiği, bu belgeler rapor eki belgesi olarak
ilgili maddede ifade edildiğinden e-rapor uygulamasına göre; SUT’un 6.1.3. Sağlık raporlarının
düzenlenmesi başlıklı maddesinin (11)’inci fıkrası doğrultusunda bu belgenin mevcut olduğu,
söz konusu belgeye ait tarih, sayı vb bilgilerin
e-raporun açıklama bölümünde yer alacağı, ayrıca ek belge istenmeyeceği bildirildi.
Bölge Eczacı Odaları’na duyurulmakta ve web
sayfamızda yayınlanarak, hasta/hasta yakını ile
eczacı meslektaşlarımız konu hakkında bilgilendirilmekte idi.
23
Sevim ÖZDEMİR
Dünyada Ne Var? Ne Yok?
Dünyada
Ne Var? Ne Yok?
Ne Var? Ne Yok?
24
Sahteciliğe Karşı Uluslararası Ticaret Anlaşması AB
Yasalarına Giremedi
Avrupa Parlamentosu, Avrupa Komisyonu tarafından Parlamentoya sunulan Uluslararası Sahteciliğe Karşı Uluslararası Ticaret Anlaşması’nı [Anti-Counterfeiting Trade
Agreement] (ACTA) reddetti. Sahteciliğe karşı uluslararası
standartları oluşturmak amacıyla geliştirilmiş bir anlaşma
olan ACTA 1 Ekim 2011’de ABD, Avustralya, Kanada, Japonya, Meksika, Fas, Yeni Zelanda, Singapur, Güney Kore
tarafından; Ocak 2012’de ise AB üyesi ülkeler tarafından
imzalandı. Ancak, AB Parlamentosu anlaşmayı reddettiği
için anlaşma hükümleri AB yasaları arasına giremeyecek
ve üye ülkelerde bu hükümler uygulanmayacak.
Birleşik Krallık’ta 100 Saat Açık Eczane Uygulamasına Son Verildi
Birleşik Krallık’ta yeni bir eczane açabilmek için açılacak
eczanenin gerekli ya da istenir olduğunun kanıtlanması ve
bu eczanenin haftada 40-45 saat açık olması zorunluyken 2005 yılında getirilen bir uygulamayla 100 saat açık
eczaneler bu koşullardan muaf tutuldu. 100 saat açık eczane uygulaması başlatıldığında bunun yereldeki eczaneleri kapanma riskiyle karşı karşıya getireceği belirtilmişti.
Ayrıca bu eczanelerin halk sağlığından ziyade kar amacı
güttüğü, hastalara layıkıyla hizmet veremeyecekleri ve iddia edildiği gibi ilaca erişimi arttırmadıkları ileri sürülmüştü.
23 Temmuz 2012’de 100 saat açık eczane uygulamasının
sonlandırılmasına karar verildiği açıklandı. Eczacılık alanındaki birçok kuruluş gelişmeyi memnuniyetle karşıladı. Hollanda’da Bazı Yeni İlaçlar İçin “Faydası Yoksa
Ödeme de Yok” Uygulaması Başlatıldı
Hollanda Sağlık Bakanı Edith Schippers, Ulusal Sağlık Sigortası Kurumu’nun bazı yeni ilaçlar için ancak hastanın
sağlığında ölçülebilir bir etki yaratırsa ödeme yapacağını duyurdu. Düzenleme ilk olarak Novartis’in astım ilacı
Xolair’e (omalizumab) uygulanacak.
Fransa Orlistat Majistrallerini Yasakladı
2006 ve 2007 yıllarında Fransa İlaç Ajansı’nın yaptığı bir
araştırma, eczanelerde hazırlanan majistral preparatların
3’te 1’inin kilo verdirme amacıyla yapıldığını ortaya koydu.
Ancak, bu preparatların formülasyonlarının çok çeşitli olduğu ve bazı maddelerin ruhsat-dışı kullanıldığı tespit edildi.
Bunun üzerine Fransa’da kilo verdirici majistral preparatlarda 26 etken madde ve 3 bitkinin kullanılması yasaklandı. Bu maddeler arasında Orlistat da yer aldı.
Avrupa Adalet Divanı: Eczacı, Ruhsatı Olmadan Toptan İlaç Satışı Yapamaz
Avrupa Adalet Divanı İtalya’da bir eczacının, aynı zamanda
toptan ilaç satışı da yapmasına ilişkin olarak yapılan şikayet üzerine önce Tribunale di Palermo (Palermo Mahkemesi) savcılığının inceleme başlattığı ancak yetkili kurumların
ruhsata gerek olmadığı yönündeki görüşü üzerine Adalet
Divanı’na gönderdiği davada kararını açıkladı. Kararda AB
yasalarına göre bir eczacı depoculuk ruhsatı almadan toptan ilaç satışı yapamayacağı ifade edildi. Avustralya Terapötik Ürünler İdaresi (TGA) DMAA
Kullanımını Yasakladı
Avustralya Terapötik Ürünler İdaresi (TGA), ciddi yan etkileri
nedeniyle çoğunlukla sporcuların kullandığı gıda takviyelerinde bulunan 1,3-dimetilamilamin veya 4-metilheksan-2amin (DMAA) kullanımını yasakladı. TGA, DMAA’nın yüksek
kan basıncı, psikiyatrik hastalıklar, beyin kanaması ve inme
gibi tehlikeli yan etkileri nedeniyle bu toksik ürünlerin satın alınmaması, satılmaması ve kullanılmaması uyarısında
bulundu.
Haberlerin devamı ve detaylar için:
http://teb.org.tr/images/upld2/bulten/x0520120815093438TEMMUZBULTEN2012.pdf
http://teb.org.tr/images/upld2/bulten/Rwv20121210170250AGUSTOSBULTEN2012.pdf
Eczacılık Akademisi
“KORUYUCU SAĞLIK REHBERİ”
İsimli Yayınımız
“Sağlıklı Yaşam” programları çerçevesinde bilimsel bulgulara dayanılarak yapılan beslenme düzenlemeleri,
düzenli egzersizler ve vücut sağlığını
destekleyici doğal destek ürünlerinin
kullanılması ile insan ömrünün daha
ne kadar uzatabileceğini tahmin edebilmek güçtür; ancak “Sağlıklı Yaşam”
programlarının yanı sıra insan ömrü
üzerinde doğrudan etkili olabilecek diğer etkenlerin de düzenlenerek devreye
sokulması suretiyle yakın bir gelecekte
ortalama yaşam süresinin 100 yıla çıkarılması mümkün görülebilmektedir.
Genetik bozukluklar ve talihsiz kazalar haricinde sağlığımız bizim için en
önemli mirastır.
İnsan sağlığını korumak için alınması
gereken önlemler daha anne karnındayken başlar; çevre, eğitim, ilişikler ve
hatta giyim gibi etkenler ile şekillenir.
Mayıs 2011 tarihinde Türk İstatistik
Kurumu tarafından yapılan açıklamada Türkiye’de insan yaşam süresi
ortalama 73,6 yıl olarak bildirilmiştir.
Hâlbuki 1950’li yıllarda ortalama yaşam süresi sadece 50 yıldı. Aradan
geçen 60 yıl içerisinde ülkemizde insan ömrü yaklaşık olarak yüzde 50 artış göstermiştir. Diğer taraftan Norveç,
Japonya gibi gelişmiş ülkelerde ortalama insan yaşam süresi çoktan 85’li
yaşları geçmiştir. Bu dikkat çekici artışta şüphesiz ki gelişen yaşam koşullarının ve teknolojinin katkısı büyüktür.
Bu artışa destek sağlayan bir diğer
faktör de 1980’li yıllardan itibaren
kitlelerin ilgisini çekmeye başlayan
“Sağlıklı Yaşam” kavramının oturmaya
başlamasıdır.
25
Bu eser kapsamında insan sağlığının korunması için sağlıklı beslenme,
egzersiz ve doğal destek ürünlerinin
yanı sıra diğer tüm unsurlarla ilgili
temel “KORUYUCU SAĞLIK” bilgisinin
verilmesi amaçlanmıştır. Kitap kapsamında; insan sağlığı üzerinde etkisi
olabilecek 149 farklı konu, uzmanlar
tarafından örneklendirilerek incelenmiştir. 15 farklı meslek mensubundan;
tıp doktoru, eczacı, diş hekimi, sağlık
eğitimcisi, hemşire, ebe, fizyoterapist,
sosyal çalışmacı, gıda mühendisi, veteriner hekim, çocuk polisi, avukat,
meteoroloji uzmanı, psikolojik danışman, erken çocukluk eğitimcisi olmak
üzere 100’ün üzerinde yazar katkıda
bulunmuştur.
Sağlıkla uğraşan mesleklerde çalışan
bireyler birbirlerini ancak çalışma hayatında tanımaya başlamaktadırlar.
Hâlbuki sağlıkla ilgili mesleklerde çalışanların temel eğitimleri sırasında
nasıl işbirliği yapacakları vb. konularda bilgilendirilmeleri gereklidir. Bu
bakımdan hazırladığımız bu kitabın,
ortak paydası “SAĞLIK” olan sağlık çalışanlarını, sağlıklı bir işbirliğine
götürebileceğini ve örnek bir çalışma
olacağını düşünmekteyiz.
“Koruyucu Sağlık Rehberi” kitabının
tüm sağlık çalışanlarına toplum sağlığında oynadığı kutsal görevi başarıyla
yürütebilmesi için faydalı bir başvuru
kaynağı olması dileğiyle…
Gaye SARIKAYA
Sağlık
Kısa Kısa
SağlıkSağlık
Kısa Kısa
Kısa Kısa
Şişmanlığı Beyinde Bitirecek Hap Geliyor
Amerika’da obeziteyle mücadele eden bilim insanları, bu hastalığı beyinde bitirebileceklerini düşünüyor. Obeziteyle ilgili bir
araştırma yapan Colombia Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof.
Domenico Accili, beyindeki hypothalmus isimli bölümün vücudun ısı, açlık, susuzluk ve yorgunluk alıcılarını kontrol altında
tuttuğunu belirterek, bu bölgeyi kontrol altında tutan bir ilacın
obeziteye çare olabileceğini söyledi. Porf. Accili, “Beyinde, yemek tüketimini ayarlayan bir alıcı tespit ettik. İlaçla tedavi yöntemine gidilerek kişinin, yemek tüketimini kontrol altına alabiliriz” dedi. (SABAH)
26
Sağlıklı İnsanda 10 Binden Fazla
Mikrop Yaşıyor
Amerikalı bilim adamları, sağlıklı bir insanda 10 binden
fazla mikrop yaşadığını belirledi. Amerikan hükümetinin
bin projesi kapsamında bilim adamları, hangi mikropların
vücudun neresinde yaşadığına dair haritayı çıkararak, sağlıklı bir insanın bedenini 10 binden fazla mikropla paylaştığını saptadı. Söz konusu organizmaların çoğunun insanları
sağlıklı kıldığı da ortaya kondu. Hemen herkesin enfeksiyonlara yol açan bakterileri düşük düzeyde barındırdığı
ancak bunların yararlı mikroplarla birlikte bulunduğu, iyi
mikropların zararlı organizmaları kontrol altına aldığı belirtildi. (VATAN)
Nikotin Aşısı Bulundu
ABD’nin New York kentindeki Weill Cornell Tıp Fakültesi’nde
Prof. Ronald G. Crystal, aşıyla nikotinin beyne ulaşmasını
engellemeyi amaçladıklarını söyledi. Tıp dünyasına tanıtımı yapılan aşının içinde, nikotinle savaşan antikorlar
bulunuyor. Daha önceki aşı denemelerinde vücuda verilen antikorlar, birkaç hafta içinde ölüyordu. Crystal’ın ekibiyse farelerin karaciğerlerine verdikleri yeni antikorların
yok olmadığını, karaciğerin nikotin antikoru fabrikasına
dönüştüğünü belirtti. Bu da aşının etkisinin kalıcı olması
anlamına geliyor. Nikotin antikorları, vücuda giren nikotini
beyne ulaşmadan engelleyerek sigara bırakmada yardımcı
oluyor. (HABERTÜRK)
Kısa Kısa Sağlık
Kelliğe Kesin Çözüm 2 Yıl Sonra Geliyor
ABD’de bulunan Pennsylvania Üniversitesi bilim adamları, yeryüzünde milyonlarca erkeğin
kabusu olan kelliği tamamen ortadan kaldırarak doğal yollarla saç çıkmasını sağlayacak
bir karışım üretmeyi başardı. Test aşamasındaki karışımın iki yıldan daha kısa bir sürede
kullanıma sunulması bekleniyor. Araştırmayı yürüten ekibin başkanı olan Dr. George Cotsarelis, saç dökülmesine yol açan enzimi keşfettiklerini belirterek, bu enzimi etkisiz kılacak
olan karışımın keller için gerçek bir umut olacağını söyledi. Ancak konu, bilim adamlarıyla
ilaç firmaları arasında tartışma yaratmaya devam ediyor. (SABAH)
ABD’li bilim insanlarının fareler üzerinde yaptıkları deneylerde, Atoh1 geninin, ani bebek ölümlerinde anahtar
rol oynayan nefes alma refleksinin düzenlenmesinden
sorumlu olduğu görüldü. Ani bebek ölümüne nefes alma
refleksinin durmasının sebep olduğu biliniyor. Normal
koşullarda insan beyni kandaki karbondioksit oranı çok
arttığında, yani oksijen miktarı önemli ölçüde düştüğünde, bir çeşit alarm veriyor. Bunun sonucunda insan derin
nefes alıyor ve uyku halindeyse uyanıyor. Ancak bazı bebeklerde bu alarm zinciri işlemiyor ve ani bebek ölümlerine neden oluyor. (AKŞAM)
Ani Bebek Ölümlerinde Genetik
Bozukluk Şüphesi Korkutuyor
27
Prostat Kanserine Karşı Yeni İlaç
Ağır Gribe karşı Dev Adım
İlerlemiş prostat hastalarının ömürlerini uzatmaya yönelik
yeni bir ilacın bu yılın sonlarına doğru kullanılmaya başlanacağı kaydedildi. Enzalutamide adı verilen ilacın, kanser diğer organlara yayılsa bile 5 ay daha fazla yaşama
imkanı verdiği belirtildi. İlacın klinik deneylerine katılan
Londra’daki Kanser Araştırmaları Merkezi’nden Dr. Gerhardt Attard, onay alma sürecindeki ilacın hastalarda yaşam kalitesini yükselttiğini söyledi. (SABAH)
Hollanda’nın Leiden kentindeki Crucell Vaccine Enstitüsü
uzmanları, ağır gribe yol açan influenza B’ye karşı antikor
ararken, hem A hem de B virüsüne karşı etkili bir antikor
keşfetti. Antikorun influenza B’nin iki alt grubu ile domuz
gribi de dahil influenza A’nın iki alt grubuna karşı etkili olduğu görüldü. Uzmanlar, sonuçların gribe karşı genel bir
aşı geliştirilmesi yönündeki çabalar için önemli olduğunu
belirtiyor. (HÜRRİYET)
Hastamız
Hastamıza
Anlatırken;
Yağlar
Anlatırken
Hasta mız Anlatırken
28
Reflü sorunu yaşıyorsanız yapacağınız birkaç
küçük şeyle bunun üstesinden gelebilirsiniz. Örneğin; yatmadan birkaç saat önce yeme-içmeyi bırakabilir, yüksek bir yastık tercih edebilir ve gün içerisinde sık aralıklarla az az beslenebilirsiniz.
Özellikle kahvaltıda ve öğün aralarında tüketeceğiniz ceviz, zihin gelişiminize katkıda bulunacaktır.
Uzun süre bilgisayar başında çalışmak zorunda
olanlar belli aralıklarla mutlaka ekrandan uzaklaşmalı, zihni ve gözleri dinlendirmelidir.
Kimi zaman önemsenmeyen baş ağrısı bir hastalığın habercisi olabilir. Özellikle sık aralıklarla görülen baş ağrıları mutlaka
ciddiye alınmalı ve hekime danışılmalıdır.
Ana yemeğinizin yanında ya da tek başına yiyeceğiniz salatayı mutlaka tüketmeden hemen önce hazırlamalı, limonunu
da yemeye başlamadan hemen önce eklemelisiniz.
Unutkanlığı önlemek için küçük ve basit yöntemler deneyebilirsiniz. Örneğin, zihni canlı tutan bulmaca ve hafıza oyunları
gibi aktiviteleri düzenli hale getirmek son derece önemlidir.
Diyabet, bugün böbrek yetmezliğinin en sık görülen sebeplerinden birisidir.
Hemen her gün duş almak, çok sıcak su kullanmak, özellikle kış aylarında derimizin daha da kurumasına neden olacaktır.
Uzun süren öksürük, ciddi bir rahatsızlığın nedeni olabilir. Bunun için vakit kaybetmeden bir göğüs
hastalıkları uzmanına görünmeniz son derece faydalı olacaktır.
Gün içerisinde belli aralıklarla ara öğünlerde
yenilen kuru kayısı, kuru üzüm, kuru incir gibi kuru
meyvelerin tüketilmesi, kan şekerinin dengelenmesi
bakımından çok önemlidir.
günce
Günce
günce Günce
3 Temmuz 2012 Salı
TEB Dora Otel’de Sağlık Bakanı onu-
19 Temmuz 2012 Perşembe
runa düzenlenen yemeğe TEB Merkez
Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi
Kızılay, Denizli Eczacı Odası’nda ve
Heyeti, TEB Denetleme Kurulu TBMM
Cihaz Kurumu’nda yapılan muvazaa
Afyon Eczacı Odası’nda düzenlenen
Sağlık Komisyonu Üyeleri ve eczacı
değerlendirme komisyonu toplantı-
e-reçete ile ilgili bilgilendirme toplan-
milletvekilleri katıldılar.
tısına katıldı.
sına, TEB Saymanı Ecz.İsmail Başdil,
Ecz.Çiğdem Okman Kılcı ve hukuk danışmanları katıldılar.
4 Temmuz 2012 Çarşamba
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, Sosyal Güvenlik Kurumu
10 Temmuz 2012 Salı
Eczacılık ile ilgili terimler sözlüğü hakkında, Türk Dil Kurumu Başkanı Mus-
TEB II. Başkanı Ecz. Arman Üney, TEB
Kurumsal İletişim Daire Başkanlığı
tafa Kaçalin ile TEB II. Başkanı Ecz. Ar-
Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızı-
ile “Bitkisel Ürünler” ile ilgili görüşme
man Üney bir görüşme gerçekleştirdi.
lay, Eczacılık Akademisi Yönetim Kurulu Başkanı Prof.Dr.Ahmet Başaran ve
gerçekleştirdi.
TEB Saymanı Ecz. İsmail Başdil, Ege
Üniversitesi Eczacılık Fakültesi mezuniyet törenine katıldı.
TEB Eczacılık Akademisi Yönetim Ku-
16 Temmuz 2012 Pazartesi
TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, Gazi-
rulu Üyesi Prof.Dr.Neşe Kırımer BİHAT
Kongresi ile ilgili toplantı yaptılar.
antep Eczacı Odası’na bir ziyaret gerçekleştirdi.
5 Temmuz 2012 Perşembe
30 Temmuz 2012 Pazartesi
TEB II. Başkanı Ecz. Arman Üney ve
Kızılay, TEB Saymanı Ecz. İsmail Baş-
TEB Eczacılık Akademisi Başkanı Ah-
dil ve Denetleme Kurulu Üyesi Ecz.
met Başaran Novagenix’ e ziyarette
TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak,
Nevin Taşlıçay Bilim İlaç Bölge Koor-
bulundular. Yapılan ziyarette Novage-
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Tüke-
dinasyon Müdürü Ömer Kırantepe ile
tici ve Rekabetin Korunması Genel
stok zararları ile ilgili bir toplantı ger-
nix mevcut cihaz parkurları gezildi ve
yapılanlarla ilgili bilgi alındı.
Müdürlüğü’nde düzenlenen Reklam
çekleştirdiler.
Kurulu toplantısına katıldı.
6 Temmuz 2012 Cuma
01 Ağustos 2012 Çarşamba
Kızılay, Milletvekilleri Hizmet Başkanı
18 Temmuz 2012 Çarşamba
Yardımcısı İsmail Sufan ile “2023 Ec-
TEB Merkez Heyeti ve Denetleme Ku-
ruma Vakfı Yönetim Kurulu’ndan 4
zacı Vizyonu” hakkında düzenlenen bir
rulu, Kocaeli Eczacı Odası’nda düzen-
kişinin katılımı ile bir görüşme gerçek-
toplantıya katıldı.
lenen Bölge Toplantısı’na katıldılar.
leştirdi.
Kızılay, Zihinsel Engelli Çocukları Ko-
Gamze ŞAHİN
29
Günce
02 Ağustos 2012 Perşembe
38. Dönem 5. Başkanlar Danışma
Kurulu Toplantısı, Bölge Eczacı Odası Başkan ve Yöneticilerinin katılımı
ile TEB Dora Otel’de gerçekleştirildi.
Toplantıda eczane stok zararlarının
telafisi ile ilgili gelinen durumun değerlendirilmesi yapıldı.
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, TEB II.Başkanı Ecz. Arman Üney, TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay, stok zararları ile ilgili olarak
Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ı ziyaret ettiler.
30
6308 sayılı Eczacılar ve Eczaneler
Hakkında Kanun ile Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanunda değişiklik yapılmasını İçeren Kanuna istinaden, Eczaneler ve Eczane
Hizmetleri Hakkında Yönetmelikte
değişiklik yapılması ile ilgili toplantı yapıldı. TEB Genel Sekreteri Uzm.
Ecz. Harun Kızılay’ın başkanlık ettiği
toplantıya TEB Saymanı Ecz. İsmail
Başdil, TEB Merkez Heyeti Üyeleri Ecz.
Sertaç Özmen, Ecz. Bülent Varel, Ecz.
Ahmet Özçavuşoğlu, Edirne Eczacı Odası Başkanı Ecz. Cenk Kes, Antalya
Eczacı Oda Başkanı Ecz. Kerem Zabun
ve Yozgat Eczacı Odası Başkanı Ecz.
Harun Lekesiz katıldılar.
Ecz. Arman Üney ve İşitme Engelliler
Federasyonu Başkanı Muammer Ay ile birlikte basın açıklaması yapılarak
kamuoyuna duyuruldu ve protokol imzalandı.
Engelli bireylerin ve ilgili kişilerin temel insan haklarından yararlanmasını ve sosyal hayata entegrasyonunu
sağlamak amacı ile ve hizmet alanlarında, engellilerle iletişim kurmalarının
sağlanması için bu alanda eczacıların
işaret dilini öğrenmelerini ve engelliler ile daha rahat iletişim kurmalarını
sağlamak amacı ile TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, TEB II. Başkanı
Kızılay, SGK Protokolü ve E-Reçete ile
ilgili Sosyal Güvenlik Kurumu Genel
Sağlık Sigortası Genel Müdür Vekili
Namık Kaya ile toplantı gerçekleştirdi.
10 Ağustos 2012 Cuma
Türk Kızılayı Yönetim Kurulu, Van Depreminde düzenlenen yardım kampanyası nedeniyle Türk Eczacıları Birliği’ne
altın madalya verilmesine karar verildiğini bildirerek, Haliç Kongre Merkezi’nde
yapılacak olan törene davet etmiştir.
Başbakan Sayın Recep Tayyip
Erdoğan’ın katılımı ile düzenlenen
iftar yemeği ve madalya takdim törenine TEB Merkez Heyeti’ni temsilen
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, TEB II.Başkanı Ecz. Arman Üney, TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun
Kızılay katıldılar. Törende TEB Başkanı
Ecz. Erdoğan Çolak’a altın madalya
ve teşekkür beratı verildi.
14 Ağustos 2012 Salı
TEB Genel Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Tüketici ve Rekabetin Korunması Genel
Müdürlüğü’nde düzenlenen Reklam
Kurulu toplantısına katıldı.
Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi
Cihaz Kurumu’nda yapılan muvazaa
değerlendirme komisyonu toplantısına, TEB Saymanı Ecz. İsmail Başdil,
Ecz.Çiğdem Okman Kılcı ve hukuk danışmanları katıldılar.
TSK Protokolü Hakkında Sağlık Dairesi Başkanı Tabip Albay Ramazan
Akyıldız ile TEB Genel Sekreteri Uzm.
Ecz. Harun Kızılay ve Ecz.Meriç Kalaycıoğlu bir görüşme gerçekleştirdi.
TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, TEB
Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay, TEB Saymanı Ecz. İsmail Başdil,
“Ekonomik Koordinasyon Toplantısı
Öncesi Eczacıların Durumu” hakkında
sunum yapmak üzere SGK Başkanı
Fatih Acar’ı ziyaret ettiler.
Ayşen YALMAN
Basında
Basında
TEB Basında
TEBBasındaTEB
TEB
KANAL 24 “MODERATÖR”
TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, E-Reçete
Sistemi’nin 3 gündür uygulandığını ancak bazı
sorunların yaşandığını kaydetti. Çolak, Medula
Provizyon Sistemi’nin alt yapısının yetersiz kaldığına dikkat çekerken, “Yaşanılan hasta mağduriyetinin sorumlusu eczacılar değildir” dedi.
Türk Eczacıları Birliği yeni bir uygulama başlatıyor. İşitme engelli vatandaşlar, yanlarında bir
refakatçi olmadan ilaçlarını eczanelerden rahatlıkla alabilecekler. Eczacılar, eczane içerisinde konuşulabilecek konular çerçevesinde işaret
dili eğitimi alacaklar.
TRT HABER “ANA HABER”
KANAL 24 “HAYATIN İÇİNDEN”
TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, e-reçete sisteminin 3 gündür uygulandığını ancak bazı sorunların yaşandığını kaydetti. Çolak, Medula Provizyon Sistemi’nin alt yapısının yetersiz kaldığına
dikkat çekerken, “yaşanılan hasta mağduriyetinin sorumlusu eczacılar değildir” dedi.
09.07.2012
KANAL B “ANA HABER” 03.07.2012
31
A HABER “BUGÜN”
TRT-1 “ANA HABER”
TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, E-Reçete
Sistemi’nin 3 gündür uygulandığını ancak bazı
sorunların yaşandığını kaydetti. Çolak, Medula
Provizyon Sistemi’nin alt yapısının yetersiz kaldığına dikkat çekerken, “Yaşanılan hasta mağduriyetinin sorumlusu eczacılar değildir” dedi.
KANAL 24 “MODERATÖR GECE”
09.07.2012
KANAL A “HABER MERKEZİ”
10.08.2012
CNN TÜRK “ANA HABER” 26.07.2012
Medula Provizyon Sistemi’nin iki gündür çalışmaması hastaları mağdur etti. TEB Denetleme
Kurulu Üyesi Ecz. Nevin Taşlıçay, “Eczanelerimize gelen hastalarımıza ilaç hizmeti durma noktasına geldi” dedi.
06.07.2012
Basında
A HABER “BU SABAH”
Basında TEB
TRT-1 “SABAH HABER”
10.08.2012
KANAL A “GÜNE BAKAN”
TV8 “ANA HABER”
32
ULUSAL KANAL “ANA HABER”
11.08.2012
İSTANBUL GAZETESİ
2 Temmuz 2012
BLOOMBERG “GÜNDEN KALANLAR”
14.08.2012
SGK’nın ilaç fiyatlarındaki indirimi sonucunda
eczanelerin stoklarında oluşan zararı karşılamayan ilaç firmalarına dava açılıyor. Eczacılar
icra işlemleri için harekete geçiyor.
HABERTÜRK “DÜNDEN SONRA”
15.08.2012
Söz verilen tarihin üzerinden 9 ay geçmesine
rağmen, eczacıların stok zararlarını ödemeyen
firmalara dava açılıyor. TEB Genel Sekreteri
Uzm. Ecz. Harun Kızılay, “Eczacıların 129 milyon
TL zararı var. 200 firmadan sadece 10 tanesi
ödemeleri yaptı. Ne yazık ki, diyalog yolu kapandı” dedi.
KANAL B “SORMAK GEREK”
22.08.2012
TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, katıldığı canlı
yayında, eczacıların sorunlarından TEB’in projelerine kadar pek çok konuda bilgi verdi.
KANAL A “HABER MERKEZİ”
23.08.2012
TEB Genel Sekreteri Uzm. Ecz. Harun Kızılay katıldığı canlı yayında, eczaneler kanununda köklü
değişikler getiren düzenleme hakkında detaylı
bilgi verdi.
YENİ MESAJ
2 Temmuz 2012
Basında TEB
RADİKAL
3 Temmuz 2012
ANADOLU MANŞET
17 Temmuz 2012
33
BİZİM GAZETE
5 Temmuz 2012
Basında TEB
CUMHURİYET ANKARA
10 Ağustos 2012
YARIN
13 Ağustos 2012
34
CUMHURİYET
10 Ağustos 2012
Basında TEB
YENİ NESİL
ZAMAN
14 Ağustos 2012
13 Ağustos 2012
35
DÜNYA
10 Ağustos 2012
Basında TEB
24 SAAT
17 Ağustos 2012
HABER VAKTİM
22 Ağustos 2012
36
OLAY GAZETESİ
15 Ağustos 2012
Basında TEB
HÜRRİYET
26 Ağustos 2012
YENİ GÜN
BURSA HAKİMİYET
17 Ağustos 2012
17 Ağustos 2012
37
MİLLİYET
17 Ağustos 2012
Ayşe ÜMİT
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10 11 12 13 14 15
1
2
4
3
4
5
10
1
6
7
7
8
9
8
9
10
2
11
6
12
5
13
14
15
3
YUKARIDAN AŞAĞIYA
1. Birdenbire, düşünülmeden yapılan... “Ey, hey” anlamlarında bir seslenme
sözü… İsim... Işık şiddeti birimi, kandela. 2. Açık olma durumu, açıklık…
Ayakkabı çekeceği. 3. Tren gibi taşıtların üzerinde gittiği demiryolu... Bir
şeyin eksiğini tamamlamak için ona katılan parça... Elle kolun birleştiği yer.
4. İhtiyarların baston yerine kullandıkları uzun sopa… Büyük bir saygı
gösterme... Bir kuvvete yükseltilmiş bir sayının üzerine yazılan sayı. 5.
Hekimlikte iç sürdürücü olarak kullanılan hardal türlerinden biri... Genellikle tek
parçalı kadın giyeceği. 6. Merkür gezegeninin eşanlamlısının ilk üç harfi...
İki tarla arasındaki sınır... Dokuzdan sonra gelen sayının tersten yazılışı. 7. Organları örten bazı zarlara verilen ad... Dokumacılıkta kullanılan çok
ince, esnek ve parlak tel. 8. Tellür elementinin simgesi… İnce yapılı, zarif...
Küçük bitkilere verilen ortak ad. 9. Verme... Sabahın gün doğmadan önceki
zamanı, tan ağartısı… Tırnak cilası. 10. Kızıl toprağın renginde, pişmiş balçık levha... Mikropların organizmaya girmesini önlemek için uygulanan
her türlü koruyucu yöntem. 11. Simgesi Nİ olan sert bir metal... Titan elementinin simgesi… Takım. 12. Apartman dairesi… Mektup’un eşanlamlısının tersten yazılışı... Bir iş için yetişmekte olan kimse anlamındaki
kelimenin tersten yazılışı. 13. İçinde zehirlileri de bulunan, üst tarafı şapka
biçiminde olan ilkel bitkilerin genel adı… Bir meyve adı. 14. Çabuk davranan,
çevik... Kamu İktisadi Teşebbüsü’nün kısaltması… Cadde kelimesinin
kısaltması... 15. Bir nota… Mağara… Alfabenin sekizinci harfinin okunuşu… Bir
meyve ismi.
SOLDAN SAĞA
1. İlaçların hazırlanmasıyla uğraşan uygulamalı bilim... Üstün nitenikli,
sınıf. 2. Bir göz rengi… Gözün ağ tabakası… Boru sesi. 3. “Ya da”
anlamındaki bir bağlaç… Kalp atım düzensizliği. 4. Radon elementinin
simgesi… Parlak, pamuklu kumaş… İlave... Eksen, dingil. 5. Birden
bir fazla olan sayının sesli harfleri… Bir şarkıda bir kıtadan sonra tekrarlanan dize. 6. “Y” harfinin okunuşu… Rütbesiz asker... Açı ölçmek için
kullanılan araç. 7. Tek, eşsiz, biricik… İçi sıvı dolu ur… Eşkenar Dörtgen.
8. Santraçta “L” şeklinde hareket eden taş... Karışık renkli... Şaşma
veya abartı bildiren bir söz... Kovma, sürme, atma. 9. Bakınız kelimesinin kısaltması…Nikel elementinin simgesi… Hiyanette bulunan, nankörlük eden. 10. Renkli ve kokulu katı şeker… Mengene… Tenis de atılan
servis topuna, rakip oyuncunun raketiyle dokunamaması. 11. Perforasyon… Geri çevirme, kabul etmeme… Sodyum elementinin simgesi. 12.
Karşı çıkış… Karda ya da buzda kayacak biçimde yapılmış taşıtın
ilk hecesi... Yaya askeri. 13. Bir mastar eki… Zamanın bölünemeyecek
kısa parçası… Bir erkek ismi. 14. Türk Sanat Müziğinde çok kullanılan
bir çalgı ismi... İdrar yolları hastalıkları bilgisi… Sürekli, devamlı.
15. Uzun…Türk alfabesinin yirmidördüncü harfinin adı, okunuşu… İnce kamış, hasırotunun tersten yazılışı.
ANAHTAR KELİME
1
2
3
4
2
5
6
4
7
1
8
9
1
6
6
10
6
1
7
6
1
*Ödüllü Bulmacayı çözdükten sonra, bulduğunuz anahtar kelimeyi TEB Basın Bürosu adresine (Cinnah Cad. Willy Brandt Sok. No:9 Çankaya/Ankara) gönderiniz. Doğru yanıtı ilk gönderen 2 eczacımıza, TEB Eczacılık Akademisi tarafından düzenlenen meslek içi eğitim programlarından birine ücretsiz katılım ya da akademi yayın seti hediye olarak verilecektir.
Geçen Sayının Çözümü
Soldan Sağa: 1) Yakamoz… Caka... Li. 2) Eser... Nitelik. 3) Şişak… Çakır.. Arı. 4) İlik… Bereket. 5) Kilovat… Mayna. 6) Van... Tiraj. 7) Adenoma... Atomik. 8) Udi... Tb... Tat. 9) Tenha... Saray. 10) Ama... Nirvana... No. 11) Mi... Ka... Malik. 12) İkindi... Kinaye... 13) Takas... Tokaç... Ti. 14) Nizam... Ürün. 15) Felç... Amatör... Ar.
Yukarıdan Aşağıya: 1) Yeşil... Utarit. 2) Asil... Badem... Kale. 3) Kekik... Dinamik. 4) Arakiye... İnanç. 5) Lantan... Dsi. 6) On... Bono... İki... Za. 7) Ziçev... Mısra... Tam. 8) Taraça...
Av... Koma. 9) Ceket... Trajik. 10) Alık... Taban... Na. 11) Kiremit... Yamaç. 12) Ak... Tarot... Ay. 13) Yaman... Le... Ra. 15) Toksin
Anahtar Kelime
1
2
3
4
2
5
6
5
7
8
4
9
4
9
5
E
C
Z
A
C
I
L
I
K
Y
A
S
A
S
I
"+!, -"!' $8 666 - !0 " )" "6 # /'/ )'" & /" . /" , ,' &&' -0/ &) # !,( ,&, ,( &
,/, "&'"!'#",,,&, !,( -"-$$! 7-"%$!&0&7
"+!,-"!'$8664
•  *$.$9*$.$$!!:
•  *$-!""%'$ 9:
•  66* .$$' !( ""#$'$$9
:
#&) / '"## ,"6?<>;!<&'-0&"6=<;;!<% "'%6$0 # & ,&, !,( & #&),.&&7 <;;; / "" , /" ,' . ,' &&' (&) &"0!).&!)&7
-&!$ .5
• 
/#/&& "!8/#(& (! &
• 
" *$")! (*&!. '/#",
• 
"9)&#''# -'/#" (! &
• 
066 " (! &
• 
#&!+",')#'/'
0& !
• 
)!( &-"-8)' &-"
#0!*&-"" 0 &
• 
/#" 0

Eczaneler Engelleri Kaldırıyor

Transkript

Benzer belgeler

40 ıncı Dönem 3. Başkanlar Danışma Kurulu Toplantısı Yapıldı 40

(TEBGK) 1. Ulusal Kongresi sona erdi. Kongre ᤀ搀攀

dünyadan sektörel haberler

eczacı

dünyadan sektörel haberler nisan 2011

BULU MAS - Ebilgi Eczane Teknolojileri

Meslek İçi Eğitim Programları

2011 Ağustos - türk eczacıları birliği

2011 Şubat - türk eczacıları birliği