Neden bir başka Anadolu takımı şampiyon olmasın?

Transkript

\\ www.212haber.com //
01 - 15 ARALIK 2014
Yıl:4
Sayı: 66
HAYATI
Fiyatı: 1
Onlar
'DUODFH]H·QLQ
gönüllü
ù
|ùUHWPHQOHUL
OGRETIYORLAR
BUGÜNLERDE farklı bir
İLKELERİNİZDEN TAVİZ VERMEYİN
MEYİN
projeye imza atan Darüsüzgecinden
een
n geçirmeden
geç
ge
geçirmed
eççirmeede
den
en
lüyorum.
lüyo
lü
üyo
yo
oru
um.
m. Eb
Ebeveyn
Ebe
Ebeveynlerinizi
bev
eve
vey
eynleri
eyn
yn
nleeri
riniz
iniz
izi
zi
+$<$72.8/8’nun koca
hareket edersen
eersen
rsen
rssen son
ssonun
onu
un
dinleyin,
d
dinley
in
inleyin,
nle
ley
eyyyin,
in, kafanıza
kaafaanıza ta
takı
takılan
akı
kılan
ılaan
laceze, ‘Hayat Okulu’ ile
çınarlarından biri Fikret
hüsrandır. Öğrencilerime
Öğr
Öğ
ğre
rencilerime
re
enccileerime
im
mee
ssoru
oru işaretlerini
işşare
ret
ettleerrini
ini sorun
sor
sorun
ru
un
Karabulut. Aslen Kars
öğrencilerinin hayatına
eeli
li olmalar
oolmalarını
olmaları
lmaalaarı
rını
aama
ma iilkelerinizden
lkeeleriinizd
den ta
ttaviz
tav
tavi
avvviz
iz
Sarıkamışlı ve 65 yaşında. saygılı, ilkeli
ışık tutuyor. 15-20 kişilik
ve ilkelerinden
nde
nden
den
en ke
kesin
kesinlikle
esinlik
in
nlikle
le
vermeyin.
ve
erme
rm
mey
eyyin. Eğ
Eğe
Eğer
ğeer ta
tav
taviz
avviz
i ve
verirverir
eerir
rirrKarabulut, “Akıl herkeste
taviz
vermemelerini
e
emelerini
me
e
le
e
r
i
n
i
s
söy
söyö
öy
y
seniz
s
e
n
i
z
düşersiniz.
dü
üş
ş
e
er
rs
s
in
i
n
i
z.
”
diyor.
diyor
d
iy
iyo
yo
o
r.
var
ama
eğer
aklı
mantığın
bir gruptan oluşan sınıfta, hayata dair büyük tec- ÇOK AĞIR TECRÜBELERDEN GEÇMİŞLER
rübeler edinmiş sakinler
ailelerden şu anda
'$5h/$&(=(%$û.$$û.$û
belki de hiçbir şeyi
7dú
1,'5$</ú1dú)7dú
arasından seçilen on
duri- kalmayacak vaziyet“Bu hayat mağduriöğretmen ders veriyor.
rikim teler. Bu ağır tecrüyeti öyle bir birikim
beler kendileriyle bir
ara,
getirmiş ki onlara,
Bu öğretmenlerin kimi
sır olarak kalmasın,
elerçok ağır tecrübelermühendis, kimi doktor,
onları paylaşsınlar
den geçmişler. Çok
istedik.” ifadelerini
lıkbüyük mal varlıkkimi polis, kimi de kendi
kullanıyor.
eniş
larından, çok geniş
fabrikasında patron...
BİR TIKLA TASARRUF
%$.,5.g< İlçe Milli
Eğitim Müdürlüğü
milyonlarca TL tasarruf sağlayacak olan
bir çalışmaya imza
attı. Müdürlüğü’n
resmi sitesinde
“Kurum Envanter”
modülü üzerinden
yayınlanan yazılım
sayesinde okullarda
atıl olarak tutulan
ancak kullanılabilecek
durumda olan eğitim
malzemeleri ortak bir
havuzda toplandı. Î 7
YAŞINA VE ENGELİNE
RAĞMEN HALA
‘VARIM’ DİYOR!
VODAFONE İstanbul
Maratonu’na katılan
Başakşehirli sporcular
Güvercintepe Spor
Parkı’nda madalyalarını aldı. 5 yaşında
sporcularında yer
aldığı Maratona katılan
Başakşehirliler arasında
en dikkat çeken isim
ise 81 yaşındaki Yılmaz Özen oldu. Î 17
%DüDNüHKLU
%HOHGL\HVL
0h6ú$'
IXDU×QDNDW×OG×
Î 7
=(<7ú1%8518’nda gençlere
bonzai satışı yapan uyuşturucu
tacirleri, kendilerini bonzai satmamaları konusunda uyaran
mahalle esnafının dükkânına
kurşun yağdırdı. O sırada sokaktan geçen 43 yaşındaki E.C.
hayatını kaybetti. Î 14
$.3$57ú
%$ø&,/$5·'$
<(1ú<g1(7ú0
Î19’DA
$.3$57úBağcılar 5. Olağan
Kongresi Olimpik Spor
Salonu’nda yapıldı. Mevcut
Başkan İsmet Öztürk’ün
tekrar aday olduğu kongrede başka liste çıkmadı.
Öztürk’ün listesi bütün delegelerin oyunu alarak AK
Parti Bağcılar ilçe yönetimi
belirlendi. Î 16
MİRASIMIZ TEHLİKEDE!
M
KUDÜS ve Civarındaki Osmanlı
Mirasını Koruma ve Yaşatma Derneği (Mirasımız
Derneği) tarafından
İsrail’in işgali altındaki
‘AKSA İÇİN
topraklara ve Mescid-i
HAREKETE
GEÇ’
Aksa’ya sahip çıkmak,
bölgedeki Osmanlı
mirasını korumak ve
bu konularda halkı
bilinçlendirmek amacıyla bu yıl 5’incisi
düzenlenen etkinlik,
Yahya Kemal Beyatlı
Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Î 15
Neden bir başka Anadolu '267/$5,+$6$1
takımı şampiyon olmasın? $<&,1·,$1/$77,
%$û$.û(+ú5’in yıldız futbolcusu Semih Şentürk, ilk
11 hafta itibariyle hedeflerini başarmış durumda
olduklarını belirterek,
“Lige heyecan veren, pozitif futbol oynayan, takım
savunmasını iyi yapan, birlikte hareket eden, inşallah
bunu da sezon sonuna
kadar devam ettiren bir
takım oluruz.” dedi. Î 2
%
%21=$ú7(5g5h1(
KURBAN OLDU
K
g<.h&h Aykut Ertuğrul,
Zeytinburnu Kültür ve Sanat
Merkezi’nde ayda bir gerçekleştirdiği 100 Yüze İmza ve
Söyleşi programında Hasan
Aycın’ı ağırladı. Yazar Ömer
Lekesiz, öykücü Cemal Şakar,
şair Bülent Parlak, Prof. Dr.
Dr
Mete Çamdereli,
yazar Güray Süngü ve şair Dilek
Kartal’ın da usta
çizeri yalnız
bırakmadığı
söyleşide Hasa
Hasan
Aycın
y bütün
katılımcılara İz
İ
Yayıncılık’tan
çıkan Sarp
Geçit kita
kitabını imzaladı.
imzal
Î 6
2
G Ü N DEM
01 - 15 ARALIK 2014
www.212haber.com
Neden bir başka
Anadolu takımı
şampiyon olmasın?
Başakşehir’in yıldız futbolcusu Semih Şentürk, ilk 11 hafta
itibariyle hedeflerini başarmış
durumda olduklarını belirterek, “Lige heyecan veren,
pozitif futbol oynayan, takım
savunmasını iyi yapan, birlikte hareket eden, inşallah bunu
da sezon sonuna kadar devam
ettiren bir takım oluruz.” dedi.
S
6(0ú+û(17h5. altyapı dâhil toplam 15
senesini geçirdiği Fenerbahçe’de nöbetçi
golcü olarak nam saldı ve ilk 11’in vazgeçilmezi olmamasına rağmen gol krallığı
yaşadı. Daha sonra transfer olduğu
Antalyaspor’un küme düşmesiyle serbest
kalan Semih, artık İstanbul Başakşehir’in
başarısı için ter döküyor.
Al Jazeera’ye konuşan Başakşehir’in
yıldız futbolcusu Semih Şentürk, ilk
11 hafta itibariyle hedeflerini başarmış
durumda olduklarını belirterek, “Lige
heyecan veren, pozitif futbol oynayan,
takım savunmasını iyi yapan, birlikte
hareket eden, inşallah bunu da sezon
sonuna kadar devam ettiren bir takım
oluruz.” dedi.
Fenerbahçe’de oynarken Alex ile çok iyi
bir ikili olan Şentürk, “Başakşehir’de
de Mossoro ile böyle bir ikili görebilir
miyiz?” sorusuna şu cevabı verdi: “Alex
çok farklı biri. Kariyerimdeki en önemli
oyuncu. Ama Mossoro da Brezilyalı
olduğu için ona benzer çok özelliği var.
Alex’ten sonra Mossoro benim için büyük bir şans. Onunla oynamaktan büyük
zevk alıyorum.”
“Bu sezon Süper Lig’deki şampiyonluk
adayınız kim?” sorusuna ise Şentürk, “İstanbul Başakşehir Spor Kulübü. İyi olan
şampiyon olsun ama bizim de hedeflerimiz var tabii ki. Bursaspor üç sezon önce
şampiyon oldu, neden bir başka Anadolu
takımı şampiyon olmasın?” cevabını
verdi.
‘NÖBETÇİ GOLCÜLÜKTEN HİÇ
RAHATSIZ OLMADIM’
Fenerbahçe’de oynarken ‘nöbetçi golcü’
lakabı takılan yıldız oyuncu, şunları
söyledi: “Değişik bir duygu oluyordu.
Bazı maçlarda oynamamam gerekiyordu,
oynuyordum. Bazı maçlarda da oynamam gerekiyordu, oynamıyordum. Nöbetçi golcülükten hiç rahatsız olmadım.
Ama tabii ki amatör takımda oynayan
bir futbolcu bile her hafta oynamak ister.
Sonuçta takıma faydalı olmak için sahaya
çıkıyordum. İlk 11’de oynayıp gol atmışım ya da sonradan girip gol atmışım,
benim için çok fazla önemli değildi.
“Türk futbolunda şiddetin ve küfürün
artmasını neye bağlıyorsunuz? Bu ortam
düzelebilir mi?” sorusunu ise Şentürk,
şöyle cevapladı: “Allah’a şükür bizim stadımızda küfür olmuyor ama özellikle son
birkaç aydır futbolumuz büyük bir kaos
içinde. Bunun saha içi başarılarına bağlı
olduğunu düşünüyorum. Milli takımımz
ve takımlarımız sahada başarılı olursa
gerginlik azalacaktır. İnsanlar da kendilerine bakmalı, açıklamaları ile ortamı
germemeliler.” //
İstanbul
Kickboks İl
Müdürlüğü
Kupası Bağcılar Olimpik
Kapalı Spor
Salonu’nda
yapıldı.
Her ilçeden
katılımın
gerçekleştiği
turnuvanın
şampiyonu Sadık
Oflu’nun
hocalığını yaptığı
Bahçelievler
Kickboks
Okulu oldu.
İstanbul
şampiyonu
oldular
ú67$1%8/ Kickboks İl
Müdürlüğü Kupası Bağcılar Olimpik Kapalı Spor
Salonu’nda yapıldı. Her ilçeden katılımın gerçekleştiği
turnuvanın şampiyonu Sadık
Oflu’nun hocalığını yaptığı
Bahçelievler Kickboks Okulu
oldu. Şampiyonaya milli
takım sporcularının da katılmasıyla çekişmeli ve kaliteli
maçlar ortaya çıktı. Altyapıdan gelen bazı genç sporcuların tecrübeli ağabeylerinin
kürsüdeki yerlerini alması
kickboks acısından güzel bir
gelişme olarak kaydedildi.
Önümüzdeki 2015 yılında
yapılacak olan Gençler Avrupa Şampiyonası ve Büyükler
Dünya Şampiyonası için ön
hazırlık olan müsabakalar,
sporcuların Avrupa ve dünya
şampiyonası gibi şampiyonalardan önce performansının
ölçülmesi, kapasitesinin
tespit edilebilmesi amacıyla
gerçekleştirildi. //
zĂƉŦůĂŶ7ƐƚĂŶďƵů7ůDƺĚƺƌůƺŒƺ<ŝĐŬďŽŬƐ<ƵƉĂƐŦŶĚĂĞŶĨĂǌůĂĂůƨŶŵĂĚĂůǇĂĂůĂƌĂŬ
ƔĂŵƉŝǇŽŶĕŦŬĂƌƚĂŶ7ƐƚĂŶďƵů'ĞŶĕůŝŬ,ŝǌŵĞƚůĞƌŝǀĞ^ƉŽƌ7ůĕĞDƺĚƺƌůƺŒƺǀĞdƺƌŬŝǇĞ
<ŝĐŬďŽŬƐDŝůůŝdĂŬŦŵůĂƌŶƚƌĞŶƂƌƺ^ĂĚŦŬKŇƵǀĞZĞĐĞƉ'ĞŶĕǇƂŶĞƟŵŝŶĚĞŬŝ
ĂŚĕĞůŝĞǀůĞƌ<ŝĐŬďŽŬƐKŬƵůƵ͛ŶƵŶŬĂƚĞŐŽƌŝƐŝŶĚĞƔĂŵƉŝǇŽŶŽůĂŶƐƉŽƌĐƵůĂƌŦ͖
hŒƵƌ'ƺŵƺƔ
ŵƌĞ<Ŧƌ
,ĂŬĂŶĞŵŝƌ
DƺƐůƺŵƐůĂŶ
ůƉĂƐůĂŶĂůĂŬ
ZĞĐĞƉDĞŶ
DƵƐĂ^Ğǀŝů
,Ăůŝů7ďƌĂŚŝŵ<ŦĚĞǇƔ
,ĂǇƌƵůůĂŚ^ƂŶŵĞǌ
ĞǀĂƚ<Ŧƌ
ŝůĂůĂǇƌĂŵŽŒůƵ
zĂŬƵƉůƚĂƔ
ϳϰ<Ő
ϲϵ<Ő
ϴϵ<Ő
ϴϰ<Ő
ϲϯ<Ő
ϳϰ<Ő
ϲϯ<Ő
ϱϮ<Ő
ϰϬ<Ő
ϲϯ<Ő
ϴϰ<Ő
ϰϳ<Ő
ƺǇƺŬƌŬĞŬůĞƌ
'ĞŶĕƌŬĞŬůĞƌ
'ĞŶĕƌŬĞŬůĞƌ
zŦůĚŦǌƌŬĞŬůĞƌ
zŦůĚŦǌƌŬĞŬůĞƌ
ƺǇƺŬƌŬĞŬůĞƌW&
ƺǇƺŬƌŬĞŬůĞƌ7ƐƚĂŶďƵůϮ͘Ɛŝ
zŦůĚŦǌƌŬĞŬůĞƌ7ƐƚĂŶďƵůϮ͘Ɛŝ
4
G Ü N DEM
01 - 15 ARALIK 2014
www.212haber.com
‘Sakallarını tel
tel yoldular’
1980’li yıllarda verdiği vaazlarla toplumu derinden etkileyen Timurtaş Uçar
Hoca’yı eşi Mevlüde Uçar gözyaşı dökerek anlattı. Hoca’nın, 1980 öncesindeki
kargaşaların akabinde bir askeri müdahalenin yapılacağını anladığını belirten
Mevlüde Uçar, “Bu nedenle yanında yedek çamaşırların bulunduğu bir çanta ile
dolaşıyordu. Ama vaazlarını vermeye devam ediyordu.” dedi.
İstanbul
metro ile
B
kazanacak
8/$û,0,1 en önemli sorun
olduğu büyük şehirlerde metro
ve raylı sistemler, trafiği büyük
ölçüde rahatlatırken, çevre dostu
özellikleriyle de her geçen gün
ulaşımda en cazip tercih haline
geliyor. Özellikle İstanbul’da 2020
yılına kadar 10 milyar Euro’luk
yatırım yapılması hedeflenen metroların, şehre enerji ve ekonomi
anlamında büyük katkılar sağlayacağı bildirildi.
İTÜ Raylı
Sistemler
Mühendisliği
Mühendisliğ
Anabilim D
Dalı
Başkanı Prof.
Pro
Dr. Mehmet
Turan Söylemez, hızlı,
engelli dostu,
dost
entegre ve
v
sürdü
sürdürülebilir
me
metro
ya
yatı-
rımlarına her zamankinden
daha fazla ihtiyaç duyulduğunu
belirterek, metroya yapılacak
yatırımların gelecek yıllarda daha
da önem kazanacağına işaret
etti. Söylemez, metroların trafik
sorununu çözmede önemli bir
araç olmasının yanı sıra, ülke
ekonomisine büyük ölçüde katkı
sağladığını ifade ederek, şunları
söyledi: “Özellikle İstanbul gibi
yoğun trafiğin bulunduğu kentlerde, metrolar vatandaşa zamandan
kazandırırken, çevreci olmaları
sebebiyle de karbon emisyon
oranının düşürülmesine yardımcı
oluyor. Günümüzde İstanbul’da
trafiği rahatlatmak adına atılacak
her adım hayati önem taşıyor. Bu
anlamda metrolar İstanbulluların en büyük kurtarıcısı. Üstelik
metrolar sadece trafik çilesinden
kurtarıp, zamandan kazandırmıyor; aynı zamanda akaryakıt, yol
bakım, onarım giderlerinden de
tasarruf edilmesini sağlıyor. Yıllık
hesaplamalara bakıldığında tasarruf oranı ciddi bir rakama tekabül
ediyor. Yani metrolara yapılacak
yatırımlar İstanbullu’ya her anlamda kazandıracak.” //
$ø&,/$5 Belediyesi Kültür
Merkezi’nde düzenlenen ve gazeteci-yazar Demet Tezcan’ın
moderatörlüğünü yaptığı “Adanmış Ömürler Programı”na
konuk olan Mevlüde Uçar, eşine yaşatılan sıkıntıları anlatırken hem ağladı hem ağlattı.
Uçar, 12 Eylül öncesi ve sonrasında yaşanan acı gerçekleri gözler önüne serdi. Eşinin
o dönemlerde büyük ıstıraplar yaşadığını ifade eden Uçar,
“Bana, 48 mahkemede anamdan emdiğim süt burnumdan
geldi. Parmaklarımızdan cereyan vererek bizi sorguladılar.
‘Niye ayet okudun, niye hadis okudun?’ dediler.” diye konuştu.
Timurtaş Uçar’ın 1980 öncesindeki kargaşaların akabinde
bir askeri müdahalenin yapılacağını anladığını kaydeden Uçar, “Bu nedenle yanında yedek çamaşırların bulunduğu
bir çanta ile dolaşıyordu. Ama
vaazlarını vermeye devam ediyordu.” dedi. Eşinin gözaltına alındığı günü unutamadığını ifade eden Uçar, yaşadığı acı
hatıraları gözyaşı dökerek şöyle dile getirdi: “Sabah aniden
kapımız çalındı. Açmak için elimi uzattığımda dışarıdan kapıyı kırdıklarını gördüm. Bana, ‘Hocaefendi’yi götürecek-
‘Kavganın temelinde
enerji var’
Anadolu Gençlik Derneği Başakşehir
Şubesi tarafından düzenlenen konferansta
konuşan Prof. Dr. Burhanettin Can, “Büyük Ortadoğu coğrafyası ve Hazar havzası 2023 yılında dünya enerjisinin yüzde
70’ini karşılayacak. Bugünkü kavganın
temelinde bu vardır” dedi.
$1$'2/8 Gençlik Derneği
Başakşehir Şubesi tarafından
düzenlenen konferansta konuşan
Prof. Dr. Burhanettin Can, Türkiye
etrafındaki yaşanan siyasi gelişmelerin arkasındaki nedenin enerji kaynakları olduğunu söyledi. Prof. Dr.
Can, “Büyük Ortadoğu coğrafyası
ve Hazar havzası 2023 yılında dünya
enerjisinin yüzde 70’ini karşılayacak. Bugünkü kavganın temelinde
bu vardır” dedi. Ensar Koleji’nin
konferans salonunda gerçekleşen
konferansa Saadet Partisi GİK Üyesi
Ali İhsan Gündoğdu, Başakşehir
İlçe Başkanı Yusuf Güşen’in yanı
sıra çok sayıda davetli katıldı.
Prof. Dr. Can, “Türkiye’nin iç ve dış
dinamiklerde oluşturduğu ortak
payda bitti. Dost olarak görülen
İsrail ve Avrupa bugün Türkiye’ye
düşman olmuştur. İslam coğrafyası
bugünün terminolojisinde büyük
Ortadoğu coğrafyası olarak geçer.
Bu bölge Atlas Okyanusu’ndan
Avustralya’ya kadar olan alanı
kapsar. Bu coğrafyada var olmak,
kavga demektir. Büyük Ortadoğu
coğrafyası ve Hazar havzası 2023 yılında dünya enerjisinin yüzde 70’ini
karşılayacak. Bugünkü kavganın
temelinde bu vardır.”
Prof. Dr. Can, “Batı, hâkimiyet mücadelesinde İslam’ı tehdit görmektedir. Bu, tarih boyunca değişmemiştir. Avrupa bütünleşmeye çalışırken
bu coğrafya enik, dini ve mezhepsel
olarak parçalanmaya çalışılmaktadır. Erbakan hocamızın kurucusu
olduğu D-8’e imza atan ülkelerde
hükümetler düşürülmüş, Türkiye
İran’la neredeyse düşman haline
getirilmiştir.”
MÜSLÜMAN COĞRAFYADA YENİ İŞBİRLİKÇİLER
Prof. Dr. Can, “1950’li yıllardaki
bağımsızlık hareketleriyle Müslü-
man ülkelerde işbirlikçi diktatörler
yönetime gelmişlerdir. Bu baskı
rejimleri halkı isyan boyutuna getirmiş ve geçtiğimiz yıllarda meydana
gelen Arap baharı devrimlerine
yol açmıştır. Bu devrimler kadife
devrime dönmüştür. Sonucunda Suriye kan gölüne dönmüştür. Güçlü
bir önderlik olmazsa Arap baharı
gibi sahte hareketlerle sistem karşıtı
patlamalar boşaltılıyor ve yerlerine
yeni işbirlikçiler geliyor.”
Müslüman ülkelerin en temel
değerlerinin sömürüldüğünü
belirten Prof. Dr. Can, “Başta
Türkiye olmak üzere bu coğrafyadaki ülkelerin hukuku, eğitimi ve
ekonomisi sömürgedir. Bu toplumun sömürülmesinin adı Avrupa
Birliği’dir” ifadelerini kullandı. Öte
yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın
Suriye’ye müdahale için NATO çağırmasını da eleştiren Prof. Dr. Can,
“Türkiye’nin Suriye’ye müdahale
için NATO çağırması ona meşruiyet kazandırır. Bu doğru değildir.
Doğrusu Erbakan hocanın dediği
gibi İslam Birliği ve barış gücünün
kurulmasıdır” diye konuştu. //
lerini’ söylediler. Bu sırada yüzünü bana dönen Hocaefendi
‘Küf kokulu zindan beni bekliyor. Kapı gıcırtısı, sevimsiz suratların ayak sesleri yine beni
bekliyor. Allah’a emanet olun.’
dedi ve gitti.”
“Allah bir daha o günleri bu
millete göstermesin.” diye dua eden Uçar, 3 ay kendisinden
haber alamadıklarını belirtti. Aylar sonra eve geldiğinde
tanınamayacak halde olduğunu ifade eden Uçar, “Sakallarını tek tek yolmuşlar. ‘Allah’ın
gelsin seni kurtarsın’ demişler. 20 kilo vermişti.” dedi. Eşinin yıllarca adaletsizlikle mücadele ettiğini anlatan Uçar, o
acılar çeken eşinin her kesimden dostu olduğunu ve hapisten sonra çok aranıp hal hatır
sorulduğunu anlattı.
2000 YILINDA
VEFAT ETTİ
Vaazları ve elden ele dolaşan
kasetleriyle bir döneme damgasını vuran Timurtaş Hocaefendi, 12 Eylül 1980 darbesinde büyük sıkıntılar yaşadı. Hocaefendi 55 davada yargılandı,
idamı istendi. Bütün davalardan beraat etti. Bu karardan 4
gün sonra, 2000 yılında Hakk’a
yürüdü. //
d7DhZdb
hZ,K͛z/
E>dEb7
,D)>/
,D
)>dd/
www.212haber.com
Başakşehir Konakları, değişen yönetimle
birlikte daha da güzel
çalışmalara imza atmaya devam ediyor.
Yönetim Kurulu Başkanı Alparslan Özkan, Türkiye’nin her
tarafından komşularla beraber bir mozaik
halinde yaşadıkları
sitede farklı faaliyetlerin yanı sıra sosyal
faaliyetlere de devam
ettiklerini söylüyor.
G Ü N DEM
01 - 15 ARALIK 2014
5
Güvenlik konusunda
ciddi adımlar attık
5
TEMİZLİĞE ÇOK ÖNEM VERİYORUZ
Temizliğe çok önem verdiklerinin altını çizen Alparslan Özkan, “Temizlikteki arkadaşlarımız 24 saat site içerisinde bulunuyorlar. Çevre ve ağaçlandırma çalışmalarıyla ilgili Mustafa Hekimoğlu’nu görevlendirdik. Ağaçlandırma için gerekli yerlerden sözler aldık. Başakşehir Belediyesi’nin gönderdiği çiçekleri ilgili yerlere naklettik. Belli miktarda çam ağacı ve farklı
boyutta ağaçlar diktik. Yeni siparişimizi de verdik. Bu konuda bütçemizden de bir kaynak aktarması yaptık. Çevreye çok önem verdiğimiz için buranın yeşil görünümünü artırmak istiyoruz. Onun için de faaliyetlerimiz devam ediyor.”
şeklinde konuşuyor.
Özkan, “Toplantılarımızda eksiklerimizi tespit
ediyoruz. Sitemiz nasıl daha güzel bir hal alabilir diye arkadaşlarla beraber çalışmalar yapıyoruz. Eksiklerimizi bütçeden imkânlarla tamamlamaya çalışıyoruz. İnsanların emanetini en iyi
şekilde değerlendiriyoruz. Başladığımız günden
bu yana aidatlarda bir zam yapmadık. En etkili bir şekilde hem mevcut giderleri hem de olabilecek yatırımları nasıl yapabiliriz bunun çalışmasını yapıyoruz.” ifadelerini kullanıyor.
Sosyal tesislerin kullanımıyla ilgili olarak da düşüncelerini dile getiren Alparslan Özkan şunları
kaydediyor: “Böyle bir yerleşim yerinde bir sosyal tesisin buradaki sakinlere ait olacağını düşündük; fakat sosyal tesisimizin bize ait olmadığını, müteahhit firmanın da bize tahsis ettiği yerin onun inisiyatifi doğrultusunda faaliyette olduğunu gördük. Bunun ciddi bir eksiklik olduğu kanaatiyle yönetim olarak aldığımız kararla bu hakkı iptal ettik ve kendimize tahsis ettik.
Böylece hak yerini bulmuş oldu. Sosyal tesisimizi inşallah bir hafta içerisinde sakinlerimizle buluşturacağız.”
BİNALARIMIZIN
BOYASINI YAPACAĞIZ
Yönetim Kurulu olarak bundan sonra yapmayı
planladıkları çalışmalardan da bahseden Özkan,
“Örneğin görsel olarak binalarımızın boya konusunda eksikliği olduğunu düşünüyoruz. Bununla alakalı yönetim olarak çok sıkı bir çalışma
yaptık, tekliflerimizi aldık. Herkesin gönlünü alarak yüzde 90 mutabakat yakaladık. Bu mutabakat doğrultusunda konutlarımızın boya sıkıntısını gidermek istiyoruz; ancak mevsimin kış
olmasından dolayı boya çalışmamızı baharda
yapmak istiyoruz. Çatı akarlarımızda sorunlar
var. Onunla ilgili çalışmalarımız devam ediyor.
Yeni bir sözleşmeyle inşallah en kısa zamanda akarları değişeceğiz.” sözlerine yer veriyor.
Sosyal faaliyetlerini devam ettireceklerini kaydeden Alparslan Özkan sözlerini şöyle sürdürüyor: “Belki bir hamsi günü ya da buna benzer
değişik kültürel faaliyetlerimiz olacak. Komşularımızı kaynaştırmak amacıyla Ramazanda etkinliklerimiz oluyor. Haftada bir gün olmak üzere 300-500 kişilik bir yemek organizasyonuyla birlikte insanlar birbirini daha iyi tanıyor. Burayı küçük bir mahalle olarak düşünürsek herkesin birbiriyle diyalog içerisinde olması adına
güzel bir organizasyon yapıyoruz. Ayrıca İstanbul genelinde Başakşehir Konakları olarak futbol turnuvasına katıldık. Yarı finale kadar geldik. Böylece sitemizi de tanıtmış olduk. Bu yıl
da kendi içimizde yaş sınırı gözetmeksizin bir
turnuva düzenledik. Bu gibi etkinliklerle sakinlerimiz daha bir kaynaşmış oluyor. Burada bir
halının motifi gibi her memleketten insan var.
Her birinin kültürü çok farklı. O kültürleri bir
araya toplayıp güzel bir şey yapmak hedefimiz.
Hoşgörüyü, yardımlaşmayı, birlik ve beraberliği ön plana çıkarmaya, komşuluk ilişkilerini Anadolu’daki gibi en güzel noktaya getirmeye çalışıyoruz; çünkü komşunuz güzelse siz güzelsiniz. Her şey güzel gidiyor. Daha da güzel olacağı
ümidindeyiz.” //
9ú//$ olmak üzere toplam 131 konuttan oluşan Başakşehir Konakları,
değişen yönetimle birlikte daha da
güzel çalışmalara imza atmaya devam ediyor. Yönetim, gerek güvenlik
gerekse çevre ve temizlik konusunda
ciddi adımlar attı. Komşuluk ilişkilerine önem veren Başakşehir Konakları Yönetim Kurulu Başkanı Alparslan Özkan, Türkiye’nin her tarafından komşularla beraber bir mozaik
halinde yaşadıkları sitede farklı faaliyetlerin yanı sıra sosyal faaliyetlere
de devam ettiklerini söyleyerek şöyle devam ediyor: “Burada bir halının
motifi gibi her memleketten insan
var. Her birinin kültürü çok farklı. O
kültürleri bir araya toplayıp güzel bir
şey yapmak hedefimiz. Hoşgörüyü,
yardımlaşmayı, birlik ve beraberliği ön plana çıkarmaya, komşuluk ilişkilerini Anadolu’daki gibi en güzel
noktaya getirmeye çalışıyoruz; çünkü komşunuz güzelse siz güzelsiniz.
Her şey güzel gidiyor. Daha da güzel
Alparslan Özkan, Latif Tüver (Yönetim Kurulu Başk. Yard.)
olacağı ümidindeyiz.”
Özkan, “Yönetime geldiğimiz zaman çeşitli tespitlerde bulunduk.
Bunlardan biri güvenlikte olan sıkıntıydı. Güvenlik, tabiri caizse
bekçi pozisyonunda faaliyetlerini
sürdürüyordu. Biz bunun bir eksiklik olduğunu hissettik ve sitemizi profesyonel güvenliğe teslim
edelim anlayışıyla hareket ettik.
Yetki belgemiz olmadığı için İstanbul emniyetinden yetki belgemizi aldık. Yeni bir firmayla gayet profesyonel bir şekilde güven-
liğimizi sağladık. Kameralarımızı
yeterli hale getirdik. Bunun yanı
sıra HGS sistemini faaliyete geçirdik. Megafonlar çalışmıyordu,
onları yeniledik. Sitemize bir ciddiyet kazandırdık. Nitekim güvenliğin olmadığı bir yerde ne yeşillik bir anlam ifade eder ne de
zenginlik. İnsanlar çoluk çocuğuyla beraber gecenin her saatinde sitesinde evini kapatarak dolaşabilsin istedik. Bana göre en önemli çalışmamız bu oldu.” diyor.
6
G Ü N DEM
01 - 15 ARALIK 2014
www.212haber.com
Dostları Hasan Aycın’ı
anlattı
Hasan Aycın
(ùLWLP%LU6HQ
úVWDQEXO1R·OX
ûXEH·GHEDüNDQ
GHùLüWL
yapmadığı programda, programa konuk olarak katılan kadirşinas dostları Hasan Aycın hakkındaki düşüncelerini dinleyicilerle paylaştılar.
LEKESİZ:
DURUŞUNU ÇOK
ÖNEMSİYORUM
Program Aykut Ertuğrul’un Bilim ve Sanat Vakfı’nın yayınladığı Notlar 20 “Bir Garip Yolcu
Hasan Aydın” kitabında yer alan Ömer Lekesiz ‘e ait “Hasan
Aycın’ın Çizgi-Anlam Dünyasına Yolculuk” yazısını okuması
ile başladı. Daha sonra konuşmacılar Hasan Aycın’la ilgili düşüncelerini dinleyicilerle paylaşarak programı onurlandırdılar.
Ömer Lekesiz:
Hasan Aycın’ın
Allah karışsındaki duruşunu çok
önemsiyorum.
Rabbim ahret
gününde çizdiklerinden dolayı
kendisini ödüllendirsin diye onun için sürekli
dua ediyorum.
ŞAKAR: SANATIN
AMELE DAHİL
OLDUĞUNU ÖĞRENDİM
ÇAMDERELİ: HÜZNÜN
BİR ZEKAT OLDUĞUNU
ÖĞRENDİK
Cemal Şakar: Sanatı Hasan Aycın ile tanışmadan önce daha
farklı düşünüyordum. Ondan
sanatın amele dâhil olduğunu öğrendim. Öykülerimi yazarken ondan öğrendiğim sağlamaları yapıyorum. Bu öyküyü Peygamber Efendimizin karşısında okuyabilir miyim? Gibi… Hasan Aycın çizgilerinde
zaman ve mekân genelde yoktur, soyuttur. Nadir olarak olduğunda ise mekân dekoratif
bir unsur olmaz. Aile çizecekse mesela, o aileyi muhakkak evinde çizer. Onun çizgisinde
eşler uyum içindedir. Gökyüzü hep iyiliği temsil eder. Kötülükleri karanlıkta çizer. Mesajı daima nettir. Mutlak karanlık, mutlak kötülük de yoktur,
her zaman bir umut ışığı vardır.
Kötülerden yana hiçbir çizgisi
yoktur. Kötülerin onun çizgilerine baktıkça yüreklerinin titrediğini düşünüyorum.
Mete Çamdereli: Biz Hasan Aycın çizgilerinden hüznü, hüznün bir zekât olduğunu öğrendik. Onu simgelerle çok güzel
işler yapabilen bir sanatçı olarak tanıyorum. Aycın’ın simgeler dünyası hakkındaki çalışmaların Ömer Lekesiz ve Cemal Şakar’ın yaptığı anlamlı çalışmalarla sınırlı kalmaması gerektiğine, başkaları tarafından
daa daha fazla geniştilmesi gerekletilmesi
ğine inanıyotiğine
um. Hasan
rum.
ycın’ın duyAycın’ın
u ve düşünce
gu
ünyası, ümdünyası,
met bilinci üerinde çokzerinde
çaa düşüülmeli,
nülmeli,
alışmaçalışmaar yalar
pılmaı. //
lı.
Ömer Lekesiz
‘Kazanımların takipçisi olacağız’
Eğitim-Bir-Sen İstanbul 1 No’lu Şubesi 5. Olağan Kongresi Bahçelievler Abidin Pak Öğretmenevi’nde gerçekleşti. Şube Başkanlığına Eğitim-Bir-Sen Güngören
İlçe Başkanı Ferhat Öztürk seçildi. Öztürk, “Kamu kurumlarında başörtüsü serbestliği, okullarda mescit açılması ve 17 Aralık sürecinde şubemizin ‘millet’
tarafında olan net tavrı gibi insani ve vicdani ihtiyaçları karşılayan kazanımlar ve tavırların takipçisi olacağımızı belirtmek isterim.” ifadelerini kullandı.
(øú7ú0&ú/(5%ú5/úøú6(1'ú.$6,
(Eğitim-Bir-Sen) İstanbul 1 No’lu
Şubesi 5. Olağan Kongresi Bahçelievler
Abidin Pak Öğretmenevi’nde gerçekleşti. Kuran-ı Kerim tilavetiyle başlayan
kongreye İl Milli Eğitim Müdür Yardımcıları Murat Aşım, Nurettin Aras, İl Milli
Eğitim Şube Müdürü Osman Haşlak,
Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürü
Emrullah Aydın, Bahçelievler İlçe Milli
Eğitim Müdürü Emin Çıkrıkçı, Bağcılar
İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Yılmaz, Güngören İlçe Milli Eğitim Müdürü
Yusuf Kahraman, Zeytinburnu İlçe Milli
Eğitim Müdürü Yakup Hayırlıoğlu, Zeytinburnu İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü
Kadir Halil Uçar, Saadet Partisi Bahçelievler İlçe Başkanı Abdullah Akçay, AK
Parti Bahçelievler İlçe Başkanı Av. Zülküf
Türkoğlu, Bahçelievler Belediye Başkan
Yardımcısı Mevlid Uyan, Eğitim-Bir-Sen
2 No’lu Şube Başkanı Hasan Yalçınyayla,
Eğitim-Bir-Sen 3 No’lu Şube Başkanı Erol
Ermiş, Eğitim-Bir-Sen 4 No’lu Şube Başkanı Talat Yavuz, Eğitim-Bir-Sen 5 No’lu
Şube Başkanı Celal Demirci, Eğitim-BirSen 6 No’lu Şube Başkanı İdris Şekerci,
1 No’lu Şube Yönetim Kurulu Üyeleri, 1
No’lu Şubeye bağlı İlçe Başkanları ve yönetim kurulları ile delegeler katıldı. Tek
listenin olduğu seçime delegelerin ilgisi
büyüktü. Eğitim-Bir-Sen Güngören İlçe
Başkanı Ferhat Öztürk’ün 1 No’lu Şube
Başkanı olarak seçildiği seçimde, yönetimde yeni isimlerin yer aldığı görüldü.
Kongrede 1 No’lu Şube adına açılış
konuşmasını yapan eski başkan Orhan
BU TOPRAKLAR YENİ BİR MEDENİYET BEKLİYOR
Ferhat Öztürk
Aydın, “Kongreler sendikaların demokrasi şölenleridir. Kongremiz sendikamızın
4 yıllık süreyle yol haritasının ve geleceğinin belirlendiği, delegelerin iradesinin
tecelli ettiği yerlerdir. İstanbul 1 No’lu
Şubemiz 4 yıllık süre içerisinde 7 ilçemizin 6’sında yetkiyi alarak ipi göğüslemiştir. Kalan bir ilçemizde de yeni dönemde
yetkiyi alarak 6 bin 500’lerde olan üye
sayımızı 7 bin 500’lerin üzerine çıkaracağını umuyorum. Sivil Toplum Örgütleri,
hiçbir zaman iktidarların ve siyasi partilerin arka bahçesi olarak var olmamıştır. Kukla olarak da görenler önce sivil
ŒŝƟŵŝƌͲ^ĞŶ7ƐƚĂŶďƵůϭEŽ͛ůƵbƵďĞzƂŶĞƟŵ<ƵƌƵůƵ
toplum örgütü olma özelliklerini sonra
da kişiliklerini kaybederler.” dedi.
PİYASALARDAKİ İSTİKRAR MAAŞ
BORDROLARINA YANSIMADI
Sendikacılık yaparken en büyük işverenimiz olan devlete ne düşmanlık ederiz, ne
de iktidarların sonsuz destekçisi oluruz.
Bizler sivil toplum örgütü olmanın bilincinde olarak hür ve bağımsız sendikacılık
yaptık ve yapmaya da devam edeceğiz.”
diye konuşan Orhan Aydın sözlerini şöyle
sürdürdü: “Türkiye sürekli ulusal ve küresel krizlere maruz kalmıştır ve gelir dağılımında aşırı derecede bozulma meydana
gelmiştir. Bu tablodan kamu çalışanları da
olumsuz yönde etkilenmiştir. Hükümetten
beklentimiz, biran evvel örgütlenmenin
önündeki engelleri kaldırarak çalışanlara
güvenli toplu sözleşmeli sendika hakkı
vermesidir. 2002 yılından bu yana tek
parti iktidarı piyasalarda istikrarı sağlamış
olmasına rağmen bu, maaş bordrolarına ve dolayısıyla milletin sofrasına pek
yansımamıştır. Ayrıca toplumun beklentileri hak ve özgürlüklerin genişletilmesi,
sendikal hak ve özgürlükler ve örgütlenmenin önündeki engeller açısından yeterli
olduğunu düşünmüyoruz.”
7ůĕĞDŝůůŝŒŝƟŵ
DƺĚƺƌůĞƌŝ
ĂĚŦŶĂŬĂƨůŦŵĐŦůĂƌĂŚŝƚĂƉ
ĞĚĞŶĂŚĕĞůŝEmin Çıkrıkçı ĞǀůĞƌ7ůĕĞDŝůůŝ
ŒŝƟŵDƺĚƺƌƺ
ŵŝŶŦŬƌŦŬĕŦŝƐĞ͕
ƐĞŶĚŝŬĂůŦůŦŬǀĞƐĞŶĚŝŬĂĐŦůŦŒŦŶ
ďŝƌĚƵƌƵƔŽůĚƵŒƵŶƵďĞůŝƌƚĞƌĞŬ͕͞ŝƌĚƵƌƵƔƵƐĞƌŐŝůĞŵĞŬ͕
ŽĚƵƌƵƔƵǇĂŶƐŦƚŵĂŬǀĞŽ
ĚƵƌƵƔƵĚĞǀĂŵĞƫƌŵĞŬĚĞŵĞŬƟƌ͘KŶƵŶŝĕŝŶǇƺŬƺŵƺǌ
ĂŒŦƌ͕ǇŽůƵŵƵǌƵǌƵŶǀĞŝƔŝŵŝǌ
ĕŽŬ͘ƵƚŽƉƌĂŬůĂƌǀĞďƵďƂůŐĞ
ǇĞŶŝďŝƌŵĞĚĞŶŝǇĞƚďĞŬůŝǇŽƌ͘
ƵŶƵŶƂŶĐƺůƺŒƺŶƺǇĂƉĂĐĂŬ
ŝƐĞďŝǌŝŵƺůŬĞŵŝǌŽůĂĐĂŬƨƌ͘
KŶƵŶŝĕŝŶĞŒŝƟŵĐŝůĞƌŽůĂƌĂŬ
ďŝǌůĞƌĞǇĞŶŝdƺƌŬŝǇĞ͛ŶŝŶ
ƚĞƔĞŬŬƺůĞƫƌŝůŵĞƐŝŶĚĞǀĞ
ƚĞŵĞůůĞƌŝŶŝŶĂƨůŵĂƐŦŶĚĂ
ĨĂǌůĂƐŦǇůĂǇƺŬǇƺŬůĞŶĞĐĞŬƟƌ͘
7ƔƚĞďŝǌĚĞŒŝƟŵͲŝƌͲ^ĞŶ͛ŝŶ
ďƵŬŽŶƵĚĂƺƌĞƚŵĞƐŝŶŝǀĞ
ŬĂƚŬŦƐƵŶŵĂƐŦďĞŬůŝǇŽƌƵǌ͘͟
ƔĞŬůŝŶĚĞŬŽŶƵƔƚƵ͘
RÜYALARIMIZI VE
UMUTLARIMIZI
KAYBETMEDİK
ĂŬŦƌŬƂǇ7ůĕĞDŝůůŝŒŝƟŵ
DƺĚƺƌƺŵƌƵůůĂŚǇĚŦŶ
ŝƐĞŬŽŶƵƔŵĂƐŦŶĚĂŚĂǇĂƚ
ŵƺĐĂĚĞůĞůĞƌŝŶŝŶŶĞŽůĚƵŒƵŶƵŒŝƟŵͲŝƌͲ^ĞŶŬƵƌƵĐƵ
ďĂƔŬĂŶŦŵĞƌŚƵŵŬŝĨ7ŶĂŶ͛ŦŶ
͞ƺǇƺŬƌƺǇĂůĂƌůĂŐĞĕŵŝƔƐĞ
ďŝƌƂŵƺƌͬ,ŝĕǇĂŶŵĂŵ
ƂůƺŵƺŶŚĞƌĕĞƔŝĚŝŶĞͬhŵƵƚ
ƚŽŚƵŵƐĂŬĞĨĞŶǌĂƌŦŶĚĂͬ'ƺŶ
ŽůƵƌķƔŬŦƌŦƌďŝƌŽƌŵĂŶďƵůƵƌ͟
ĚƂƌƚůƺŒƺǇůĞƂǌĞƚůĞĚŝ͘ǇĚŦŶ͕
͞ƵŵƺĐĂĚĞůĞŶŝŶďĂƔůĂŵĂƐŦ
ϮϬͲϮϱǇŦůƂŶĐĞǇĚŝ͘'ĞƌĕĞŬƚĞŶ
ďŝƌƵŵƵĚƵŵƵǌǀĞƌƺǇĂŵŦǌ
ǀĂƌĚŦ͘ƐůĂƌƺǇĂůĂƌŦŵŦǌŦ͕
ƵŵƵƚůĂƌŦŵŦǌŦŬĂǇďĞƚŵĞĚŝŬ͘
ŶĐĂŬƚŽƉƌĂŒŦŶďĂŒƌŦŶĂ
ƐĂĕƨŒŦŵŦǌƚŽŚƵŵĮůŝǌůĞŶŝƉ
ďƺǇƺŵĞƐŝŶĚŝǇĞǌĂŵĂŶ
ǌĂŵĂŶďƺƚƺŶŦƌŵĂŬůĂƌŦŶƐƵůĂƌŦŶĂǌĞŚŝƌůĞƌŬĂƴůĂƌ͘ĂƌĞƐŝǌ
ĚĞƵŵƵƚƐƵǌĚĂĚĞŒŝůĚŝŬ͘zĞŶŝ
ďŝƌƐƵŬĂǇŶĂŒŦŶŦŐƂǌǇĂƔůĂƌŦŵŦǌůĂŽůƵƔƚƵƌĚƵŬ͘PǇůĞŬŝ
ŐƂǌǇĂƔůĂƌŦŵŦǌƐĞůŽůƵƉďƺƚƺŶ
ƚŽŚƵŵůĂƌŦƐƵůĂĚŦǀĞǇĞŶŝĚĞŶĮůŝǌůĞŶĚŝƌĚŝ͘ƵƚŽŚƵŵ͕
ďƵŐƺŶdƺƌŬŝǇĞ͛ŶŝŶĞŶƺĐƌĂ
ŽŬƵůƵŶĚĂĚĂŚŝďŝƌǇĂƉƌĂŒŦŶŦŶ
ďƵůƵŶĚƵŒƵ͕ďŝƌĚĂůŦŶŦŶƵǌĂŶĚŦŒŦŚĂƩĂŝŶƔĂůůĂŚŐĞůĞĐĞŬƚĞ
ďƺƚƺŶĚƺŶǇĂƺůŬĞůĞƌŝŶĚĞ
ƚĞŵƐŝůĐŝůĞƌŝŶŝŶŽůĚƵŒƵďŝƌ
ŚĂƌĞŬĞƚŚĂůŝŶĞŐĞůŝƌ͘ŽůĂǇŦƐŦǇůĂƚƺŵĚƺŶǇĂǇĂƵǌĂŶŵŦƔ
ŬŽĐĂďŝƌĕŦŶĂƌŚĂůŝŶĞŐĞůŵŝƔ
ŚĂƌĞŬĞƚŽůŵĂƐŦďŝǌůĞƌŝǌŝǇĂĚĞƐŝǇůĞŵĞŵŶƵŶĞƚŵĞŬƚĞĚŝƌ͘͟
ĚŝǇĞďĞůŝƌƫ͘
HEDEFİ OLAN KAPLUMBAĞA HEDEFSİZ TAVŞANDAN
DAHA HIZLIDIR
ŵƵƚůƵůƵŒƵŶƵ
ǀĞŐƵƌƵƌƵŶƵŚĞƉ
ďŝƌůŝŬƚĞ
ǇĂƔĂŵĂŬƚĂǇŦǌ͘
͚^ŝǌŝŶ
ĞŶ
ŚĂǇŦƌůŦŶŦǌ
ŝŶƐĂŶůĂƌĂĨĂǇĚĂůŦ
ŽůĂŶŦŶŦǌĚŦƌ͛͘ĚƺƐƚƵƌƵǇůĂ͕ďƵ
ƐƺƌĞĕŝĕĞƌŝƐŝŶĚĞĞŵĞŒŝŐĞĕĞŶ͕
ŬĂƚŬŦƐŦŽůĂŶ͕ĂǌĕŽŬĚĞŵĞĚĞŶŐĂǇƌĞƚƐĂƌĨĞƚŵŝƔŽůĂŶ
ƚƺŵĂƌŬĂĚĂƔůĂƌĂǀĞϭEŽ͛ůƵ
bƵďĞĚĞďĞƌĂďĞƌĕĂůŦƔƨŒŦŵŦǌƂŶĐƺůĞƌŝŵŝǌŵƌƵůůĂŚ
ǇĚŦŶďĂƔŬĂŶŦŵŦǌĂ͕ZĂŵĂǌĂŶ
zŦůŵĂǌ͕ďĚƵƌƌĂŚŵĂŶdŽƉƵǌ͕
ŵŝŶŦŬƌŦŬĕŦ͕KƐŵĂŶ,ĂƔůĂŬ͕
ŚŵĞƚĂďĂƌĂďŝůĞƌŝŵŝǌĞ͕ďĞƌĂďĞƌĕĂůŦƔƨŒŦŵŦǌǀĞĕĂůŦƔĂĐĂŒŦŵŦǌKƌŚĂŶǇĚŦŶ
ďĂƔŬĂŶŦŵŦǌĂ
ƚĞƔĞŬŬƺƌůĞƌŝŵŝǌŝďŽƌĕ
ďŝůŝƌŝǌ͟
dĞŬůŝƐƚĞŝůĞƐĞĕŝŵůĞƌŝŶŐĞƌĕĞŬůĞƔƟŒŝ7ƐƚĂŶďƵůϭEŽ͛ůƵ
bƵďĞĂƔŬĂŶůŦŒŦŶĂĂĚĂǇŽůĂŶ
'ƺŶŐƂƌĞŶ7ůĕĞĂƔŬĂŶŦ&ĞƌŚĂƚ
PǌƚƺƌŬŝƐĞǇĂƉƨŒŦŬŽŶƵƔŵĂƐŦŶĚĂŵĞƌŚƵŵDĞŚŵĞƚŬŝĨ
7ŶĂŶ͛ŦŶ͞ŝǌĞƌĚĞŵůĞƌŚĂƌĞŬĞƟ͖ĂǇŶŦǌĂŵĂŶĚĂĚŽŒƌƵŶƵŶ͕
ŝǇŝŶŝŶ͕ŚĂŬŬŦŶ͕ŐƺǌĞůŝŶďƵ
ŵĞŵůĞŬĞƩĞŚąŬŝŵŽůŵĂƐŦŶŦ
ŝƐƟǇŽƌƵǌ͖ŽŶƵŶŝĕŝŶďŝǌƐĞŶĚŝŬĂĐŦůŦŬǇĂƉŦǇŽƌƵǌ͕ƐĞŶĚŝŬĂǇŦ
ďƵǇƺǌĚĞŶŬƵƌĚƵŬ͟ƐƂǌƺŶĞ
ĂƨĨǇĂƉĂƌĂŬƔƵŶůĂƌŦƐƂǇůĞĚŝ͗
͞,ĞĚĞĮŽůĂŶŬĂƉůƵŵďĂŒĂ
ŚĞĚĞĨƐŝǌƚĂǀƔĂŶĚĂŶĚĂŚĂ
ŚŦǌůŦĚŦƌ͕ƚĞƔďŝŚŝǇůĞϭϵϵϮ͛ĚĞ
ĕŦŬŦůĂŶďƵǌŽƌůƵǇŽůĚĂĞůďŝƌůŝŒŝǇůĞǀĞĂǌŝŵůŝĕĂůŦƔŵĂůĂƌůĂ
ƐĞŶĚŝŬĂŵŦǌŦ͚ŐĞŶĞůǇĞƚŬŝůŝƐĞŶĚŝŬĂ͛ƐĞǀŝǇĞƐŝŶĞĕŦŬĂƌŵĂŶŦŶ
PǌƚƺƌŬ͕
͞^ĞŶĚŝŬĂŵŦǌŦŶ
ƺǇĞƐŝŶĚĞŶ͕ŝƔ
ǇĞƌŝƚĞŵƐŝůĐŝƐŝŶĞ͖
ŝůĕĞƚĞŵƐŝůĐŝƐŝŶĚĞŶ͕ǇƂŶĞƟŵŬƵƌƵůƵŶĂŬĂĚĂƌ͚Ăǌŝŵůŝ
ĕĂůŦƔŵĂůĂƌ͛ďŝƌĕŽŬĂůĂŶĚĂ
ŵĞǇǀĞƐŝŶŝǀĞƌŵŝƔ͕ƂǌĞůůŝŬůĞ
ϭEŽ͛ůƵƔƵďĞŵŝǌŝŶƂŶĐƺůƺŬ
ĞƫŒŝďŝƌĕŽŬŬŽŶƵĚĂŬĂǌĂŶŦŵůĂƌĞůĚĞĞĚŝůŵŝƔƟƌ͘
<ĂŵƵŬƵƌƵŵůĂƌŦŶĚĂďĂƔƂƌƚƺƐƺƐĞƌďĞƐƚůŝŒŝ͕ŽŬƵůůĂƌĚĂ
ŵĞƐĐŝƚĂĕŦůŵĂƐŦǀĞϭϳƌĂůŦŬ
ƐƺƌĞĐŝŶĚĞƔƵďĞŵŝǌŝŶ͚ŵŝůůĞƚ͛
ƚĂƌĂķŶĚĂŽůĂŶŶĞƚƚĂǀƌŦŐŝďŝ
ŝŶƐĂŶŝǀĞǀŝĐĚĂŶŝŝŚƟǇĂĕůĂƌŦ
ŬĂƌƔŦůĂǇĂŶŬĂǌĂŶŦŵůĂƌǀĞ
ƚĂǀŦƌůĂƌŦŶƚĂŬŝƉĕŝƐŝŽůĂĐĂŒŦŵŦǌŦ
ďĞůŝƌƚŵĞŬŝƐƚĞƌŝŵ͘͟ƐƂǌůĞƌŝŶŝ
ŬƵůůĂŶĚŦͬͬ͘
Emrullah Aydın
A
<.87(578ø58/’un ayda bir gerçekleştirdiği ve her ay sanat
dünyamızın mühim kalemlerini
ağırladığı, konuğunun yayımlanan son kitabını ise bütün katılımcılara hediye ettiği 100 Yüze İmza ve Söyleşi programı bu
kez Hasan Aycın’ı ağırladı. İncelikli düşüncelerden meydana gelmiş çizgilerinden tanıdığımız, her eseriyle insan ufkunu genişleten ve insana dair olmazsa olmaz duyguları çizgisinin her noktasına yansıtan usta çizer Hasan Aycın’ın kendisi hakkında konuşmaktan imtina ettiğini belirterek konuşma
Cemal Şakar
Mete Çamdereli
Öykücü Aykut Ertuğrul, Zeytinburnu Kültür ve Sanat
Merkezi’nde ayda bir gerçekleştirdiği 100 Yüze İmza ve
Söyleşi programında Hasan
Aycın’ı ağırladı. Yazar Ömer
Lekesiz, öykücü Cemal
Şakar, şair Bülent Parlak,
Prof. Dr. Mete Çamdereli,
yazar Güray Süngü ve şair
Dilek Kartal’ın da usta
çizeri yalnız bırakmadığı
söyleşide Hasan Aycın
bütün katılımcılara İz
Yayıncılık’tan çıkan Sarp
Geçit kitabını imzaladı.
www.212haber.com
G Ü N DEM
01 - 15 ARALIK 2014
7
BİR TIKLA TASARRUF
HACER TÜRKEL
ú
Bakırköy İlçe Milli
Eğitim Müdürlüğü
milyonlarca
TL tasarruf
sağlayacak olan
bir çalışmaya imza
attı. Müdürlüğü’n
resmi sitesinde
“Kurum Envanter”
modülü üzerinden
yayınlanan yazılım
sayesinde okullarda
atıl olarak
tutulan ancak
kullanılabilecek
durumda olan
eğitim malzemeleri
ortak bir havuzda
toplandı.
/d(0ú//ú(øú7ú00h'h5h(058//$+
$<',1’ın tasarlayıp “Türkiye Projesi” olarak tanımladığı, Bilgisayar Öğretmeni Murat Çakır tarafından yazılımı gerçekleştirilen “Bakırköy Okulları Paylaşıyor Projesi” uygulamaya konuldu. Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü resmi
sitesi “Kurum Envanter” modülü üzerinden yayınlanan yazılım sayesinde ilçedeki tüm resmi ve özel okullarda atıl olarak
tutulan ancak kullanılabilecek durumda
olan eğitim malzemeleri ortak bir havuzda toplandı. Okullar ihtiyaç duydukları malzemeleri bu havuzdan internet ortamında iletişim kurarak anında talep edecekler. Böylece önemli bir kaynak israfının önüne geçileceği gibi aynı zamanda da okullar arsında daha güçlü bir bağ
kurulacak.
Türkiye’de eğitim alanının hala çok bakir
olduğunu, çok şey yapılabileceğini vurgulayan Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürü Emrullah Aydın, “Bizim toplumumuza bir adım atarsak onlar koşarak geliyorlar. Bu öğrencilerimiz için de geçerli. Bu birlikteliği sağladıktan sonra eğitim adına yapamayacağınız hiçbir şey
yok. Bakırköy gerek AB projeleri, gerek
Kalkınma Ajansı projeleri, gerekse diğer
projeler açısından ne yazık ki bitmiş durumdaydı. Biz arkadaşlara bu anlamda
kendilerine her türlü desteği vereceğimizi, çalışmada öncülük edeceğimizi söyleyince yeni yeni kıpırdanmalar başladı.”
şeklinde konuştu.
Bakırköy’de okulların diğer çevre ilçelere göre biraz daha avantajlı durumda olduğuna değinen Aydın, “Süreç içerisinde
okullarımızda kullanılmayan ama kullanılabilir halde malzemeler olduğunu gördüm. Hatta hiç kutusundan çıkarılmamış
projeksiyon malzemeleri ve televizyonlara rastladım. Veli ciddi şekilde destek olduğu için okullarda ihtiyaç yok. Bunları
görünce nasıl yapabiliriz diye düşündük
ve bir havuz sistemi kuralım dedik. Bilgisayar öğretmenimizden rica ettik, bir yazılım gerçekleştirdi. Malzemeler kategorilere ayrıldı. Mobilya, elektronik, bilgi-
BİRKAÇ YÜZ OKUL YAPILABİLECEK
TASARRUF SAĞLAMIŞ OLACAĞIZ
sayar, kitap, vs. şeklinde. Bunları herkese açık hale getirelim dedik. Dezavantajlı bölgedeki bir okul siteye girdiğinde örneğin bir projeksiyon malzemesinin hangi okullarda kullanılmadığını görüyor ve
okulla irtibata geçerek sistem üzerinden
kendilerine aktarım yapıyor ve projeksiyonu para vermeden almış oluyor. Bir tarafta 10 tane projeksiyon malzemesi depoda beklememiş oluyor, diğer taraf da
bu malzemeyi para vermeden temin etmiş oluyor.” dedi.
Şu ana kadar Bakırköy içerisinde bu sistem üzerinden 30-40 tane paylaşım olduğunun altını çizen Emrullah Aydın,
“Bunun değeri nereden baksanız 50 binin üzerinde bir rakama tekabül ediyor
ki biz henüz bunu diğer ilçelere açmış değiliz. Diğer ilçelere açtıktan sonra hatta İstanbul’da uygulandığında, bir yıl içerisinde herhalde en az birkaç yüz milyon
tasarruf sağlanacaktır. Şu an depolarda
duran kullanılabilir malzememizi açığa
çıkardığımız zaman belki birkaç yüz okul
yapılabilecek tasarrufu sağlamış olacağız.
Yine kitap dağıtım zamanlarında kitaplar
okullarda öğrenci sayısıyla birebir uyumlu gelmeyebiliyor. Şimdi okullarda fazlalık ve eksiklikler yine bu sistem üzerinden görülebilecek. Örneğin A okulu diyecek ki bende 5. sınıf Sosyal Bilgiler kitabı
fazla, Sosyal Bilgiler kitabına ihtiyacı olan
B okulu da oradan görecek ve Bakanlığa
yeni sipariş vermeden okullar kendi arasındaki bu tip bağlantıyla eksiklerini gidermiş olacaklar.” ifadelerini kullandı.
Ömer Çakmak
HAYAT PAYLAŞTIKÇA GÜZELLEŞİR
Başakşehir Belediyesi
MÜSİAD fuarına katıldı
%$û$.û(+ú5%(/('ú<(6ú açılışı Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan tarafından
yapılan Müstakil Sanayici ve İşadamları
Derneği (MÜSİAD) Uluslararası Fuarı’na
katıldı. Bu sene 15.si düzenlenen, 500 yerli
ve yabancı firmayı bir araya getiren fuarda
Başakşehir Belediyesi’de ilçe genelinde gerçekleştirdiği çalışmaları Başakşehir Living
Lab bünyesinde ziyaretçilerine anlattı.
Başakşehir Belediye Başkanı Uysal ve Başkan Yardımcısı Şahin açılış programının
akabinde fuar alanını gezdi. Başakşehir
Belediyesi’nin standını da ziyaret eden
Başkan Uysal, çalışanlarla ve ziyaretçilerle
bir süre sohbet etti. 1000 seçkin şirketin
stantlarıyla yer aldığı fuarda Başakşehir
Belediyesi fuarda yoğun ilgi gördü. //
Öte yandan bugünün insanın en önemli sorununun birey olarak bencilleşmesi olduğuna dikkat çeken Aydın, “Yolda yürürken insanlar göz göze gelmiyorlar; çünkü birinin elinde telefon, diğerinin kulağında kulaklık
var. İnsanlar birbirlerine selam dahi vermiyorlar. Hatta hasbelkader bir şey soracağınız
zaman da duymadığını görüyorsunuz; çünkü kulakları meşgul. Ciddi bir bencillik var.
Bu da toplumsal yaşamı öldüren en önemli tehlikelerden birisi. Aileyi ve toplumu öldürüyor. Bu durum dolaylı olarak ülkeyi öldürüyor. Paylaşmak ise tam tersine toplumsal yaşamın ve kardeşlik hukukunun gereği
olan bir şey. Bende var, onda olmasın değil;
ben de var onun da olsun demeliyiz. Bu proje onda daha fazlası olsun algısı oluşturacak,
okullar bu anlamda birbirlerinin eksiklerini
gidermekle manevi bir haz duymuş olacaklar. Örneğin bir okulun müdürü malzeme almak için bir başka okula gidecek, çayını kahvesini içecek, o okulun müdürüyle tanışacak,
iki müdür birlikte sohbet etme imkânı bulacak ve daha sonra birbirleri arasındaki önyargılar kalkmış olacak. Paylaşmak hem dinimizin emri hem de toplumsal yaşamın devam ettirilebilmesi adına vazgeçilmez şeylerden bir tanesidir. Asıl bu anlamıyla da projenin önemli olduğunu düşünüyorum. Hayat
paylaştıkça güzelleşir.” sözlerine yer verdi.
KÜLTÜR
SANAT MERKEZİ
KURACAĞIZ
zĂŬŦŶǌĂŵĂŶĚĂǇĂƉŵĂǇŦƉůĂŶůĂĚŦŬůĂƌŦĕĂůŦƔŵĂůĂƌĚĂŶďŝƌŝŽůĂŶ
ĂŬŦƌŬƂǇ͛Ğ<ƺůƚƺƌ^ĂŶĂƚDĞƌŬĞǌŝ
ŬƵƌŵĂƉƌŽũĞƐŝŶŝĚĞĂŶůĂƚĂŶŵƌƵůůĂŚǇĚŦŶƔƵŶůĂƌŦŬĂǇĚĞĚŝǇŽƌ͗͞ƐŬŝĂŬŦƌŬƂǇ7ůŬŽŬƵůƵ͛ŶƵŶĂƐůŦŶĂƵǇŐƵŶŚĂůĚĞƌĞƐƚŽƌĂƐǇŽŶƵǇĂƉŦůĚŦ͖ĨĂŬĂƚƚĞŬŶŝŬƌĂƉŽƌĚĂŵƺŚĞŶĚŝƐůĞƌƚĂƌĂķŶĚĂŶďƵƌĂŶŦŶŽŬƵůŽůĂƌĂŬŬƵůůĂŶŦůĂŵĂǇĂĐĂŒŦƐƂǇůĞŶĚŝ͘ŝǌĚĞŽƌĂǇŦ
DŝůůŝŒŝƟŵĂĚŦŶĂďĞůŬŝdƺƌŬŝǇĞ͛ĚĞ
ŝůŬŽůĂĐĂŬ<ƺůƚƺƌ^ĂŶĂƚDĞƌŬĞǌŝŽůĂƌĂŬŬƵůůĂŶĂĐĂŒŦǌ͘DĞƐĞůĂĕŽĐƵŬůĂƌǇŦůƐŽŶƵŶĂŬĂĚĂƌƌĞƐŝŵĕĂůŦƔŵĂůĂƌŦǇĂƉŦǇŽƌůĂƌǀĞǇŦůƐŽŶƵŶĚĂďƵŶůĂƌďĂǌŦŽŬƵůůĂƌŦŵŦǌĚĂƐĞƌŐŝůĞŶŝǇŽƌ͘
ƵƌĂĚĂŬŝŚĞƌŽŬƵůƵŶŝůŬƺĕƺŶƺŽƌĂĚĂƚŽƉůĂĚŦŒŦŶŦǌǌĂŵĂŶ͕ŚĞŵĕŽĐƵŬŬĞŶĚŝĞƐĞƌŝŶŝŽƌĂĚĂŐƂƌĞĐĞŬ
ŚĞŵĚĞĂŬŦƌŬƂǇůƺůĞƌŝŶŝůŐŝƐŝŶŝĕĞŬĞĐĞŬ͘,ĂƩĂŐĞůĞŶĞŬƐĞůŵƺǌŝŒŝŵŝǌŝ͕ĞďƌƵƐĂŶĂƨŵŦǌŦŽƌĂĚĂŚĂŌĂŶŦŶ
ďĞůůŝďŝƌŐƺŶƺŶĚĞŝǌůĞǇĞŶůĞƌĞƐĞƌŐŝůĞǇĞĐĞŒŝǌ͘DŽĚĞƌŶƐĂŶĂƚĕŦůĂƌŦŵŦǌŦĚĂƂŒƌĞŶĐŝůĞƌůĞǀĞĂŬŦƌŬƂǇůƺůĞƌůĞŽƌĂĚĂďƵůƵƔƚƵƌŵĂǇŦĚƺƔƺŶƺǇŽƌƵǌ͘ƵŶƵŶĚŦƔŦŶĚĂŵƺǌĞůĞƌĚĞŶĞƐŬŝ7ƐƚĂŶďƵůƌĞƐŝŵůĞƌŝŶŝǀĞ7ƐůĂŵŝŝůŝŵůĞƌDƺǌĞƐŝ͛ŶĚĞŶďŝƌŬĂĕĞƐĞƌŝŐĞƟƌĞƌĞŬŽƌĂĚĂďŝƌŚĂŌĂƐĞƌŐŝůĞŵĞŬ
ŐŝďŝĚƺƔƺŶĐĞůĞƌŝŵŝǌǀĂƌ͘,ĞĚĞŇĞƌŝŵŝǌďƺǇƺŬͬͬ͘͟
İMTİYAZ SAHİBİ
Erne Gazetecilik
ve Matbaacılık Ltd. Şti.
GENEL MÜDÜR
Halil Gölve
GENEL KOORDİNATÖR
Erol Çakır
YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
Abidin Koçoğlu
YAYIN DANIŞMANLARI
Necmettin Çakmak
Metin Öztürk
HUKUK DANIŞMANLARI
Av. Adem Yıldırım
Av. Ömer Geyik
GÖRSEL YÖNETMEN
Enis Ak
www.212haber.com
BÖLGESEL SÜRELİ YAYIN
Adres: Deposite AVM
A-1 Blok Kat: 3 No: 304
Başakşehir/İstanbul
Telefon: (0 212) 486 39 36
Web: www.212haber.com
e-mail: [email protected]
Baskı: İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. Merkez
Mah. 29 Ekim Cd. İhlas Plaza No: 11/
A41 Yenibosna-Bahçelievler/İSTANBUL
Tel: (212) 454 30 00
Gazetemiz basın ve meslek
ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yayınlanan köşe yazılarından
yazarları sorumludur. Reklamların
sorumluluğu reklam verene aittir.
GAZETEMİZ ÜCRETSİZ OLARAK DAĞITILMAKTADIR
8
E Ğ İ Tİ M
01 - 15 ARALIK 2014
www.212haber.com
‘Haydi sen de destek ol,
BİR YÜREK DE SEN ISIT’
ú
67$1%8/7ú&$5(7h1ú9(56ú7(6ú Ticari
Bilimler Fakültesi Bankacılık ve Finans
Bölümü 3. sınıf öğrencileri, Suriye’deki
savaştan kaçarak Türkiye’ye sığınan ve
Güneydoğu sınırında kurulan kamplara yerleştirilen mülteciler ile Kuzey
Irak’ın Duhok kentinde kamplara yerleştirilen mülteciler için ’’Haydi Sen de
Destek Ol, Bir Yürek de Sen Isıt’’ sloganıyla bir kampanya başlattı. Kampanya ile toplanacak battaniyeler tırlarla
mülteci kamplarına gönderilecek.
Kampanyanın Düzenleme Komitesi Başkanı, İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mehmet Hasan Eken, ‘E-
Prof. Dr. Sevil
Atasoy, Üsküdar
Üniversitesi
Rektör
Yardımcısı oldu
vinizdeki fazla bir battaniyeyi verin,
mültecilere ulaştıralım’ fikrini öğrencilerle paylaşması sürecinin bir mülteci kampı ziyaretinde başladığını söyledi. Eken, ’’Geçtiğimiz günlerde mülteci kamplarından birisini ziyaretimizde, kamp sakinlerine,‘Bizden ne istersiniz?’ diye sorduğumda, Türkiye’nin
misafirperverliğinden duydukları
memnuniyeti dile getirerek, ‘ihtiyaçlarımız gideriliyor. Ancak soğuk günler
yaklaşıyor. Mümkünse bize battaniye
gönderin’ dediler. Bu sözler beni çok
etkiledi. Çünkü ne para istediler ne de
yiyecek. Sadece soğuktan korunmak için battaniye istediler. Biz de, para bağışı yoluyla bu talebi karşılamaktan-
İhlas Koleji öğretmenlerinden eğitimci-sosyolog Salih
Uyan, geçtiğimiz
günlerde yayınlanan
“e-beveyn olmak”
adlı kitabında,
hemen her evde teknoloji kullanımıyla
ilgili yaşanan problemlere ilişkin annebabalara net bir yol
haritası sunuyor.
y
Salih Uyan
%ú5/(û0úû Milletler Uluslararası Uyuşturucu
Kontrol Kurulu eski Başkanı ve Adli Bilimler Uzmanı Prof.Dr. Sevil Atasoy, Üsküdar
Üniversitesi’nde Rektör Prof.Dr. Nevzat
Tarhan’ın yardımcılığı görevine atandı.
Birleşmiş Milletler Uluslararası Uyuşturucu
Kontrol Kurulu eski Başkanı ve Adli Bilimler Uzmanı, Üsküdar Üniversitesi Rektörü
Danışmanlığı’nı yürüten, aynı zamanda Üsküdar Üniversitesi Şiddet ve Suçla Mücadele
Araştırma ve Uygulama Merkezi (ŞİDAM)
Müdürü de olan Prof.Dr. Sevil Atasoy, genel
uygulama, eğitim, öğretim ve yönetim süreçleri, hizmet ve tanıtım faaliyetleri ve sosyal
etkinliklerden sorumlu olacak. //
sa, ‘HAYDİ SEN DE DESTEK OL, BİR
YÜREK DE SEN ISIT’ sloganıyla kampanya başlattık. Kampanya ile herkesin
evinde kullanmadığı bir battaniyesini
üniversitemizin 3 yerleşkesine ulaştırmasını rica ediyoruz’’ dedi.
Kampanyanın 10 Aralık 2014 tarihine
kadar süreceğini kaydeden Eken, hedeflerinin en az 10 bin battaniye toplamak olduğunu vurgulayarak, ‘Bunları
sert kış soğukları başlamadan ihtiyaç
sahiplerine ulaştırmak istiyoruz. Kampanyamıza katılmak isteyenler, detaylı bilgiye üniversitenin web sayfasında
yer alan duyurudan ulaşabilirler’’ diye
konuştu. //
Anne babalar ebeveynlik
görevlerini dijital ortama
transfer etmeliler
%$%,$/ú Yayınevinden çıkan kitapta,
internet dünyasını içinde türlü tehlikelerin kol gezdiği loş bir ortam olarak
nitelendiren Uyan, teknolojiye bağımlı
çocukları sanal dünyalarından koparmanın aileler için bir imtihana dönüştüğünü
söylüyor. Kitabında çocukların ruh dünyaları bitkisel hayata geçiş yapmadan önce
teknolojik aletlerin fişini arada bir çekmek
gerektiğini söyleyen Uyan, bitkisel hayata
geçiş yaptıktan sonra çekilen fişlerin
başlangıç değil, son olduğunu vurguluyor. Sosyal medya, oyun bağımlılığı, cep
telefonu kullanımı, siber zorbalık ve dijital
vatandaşlık gibi konuların ele alındığı
kitap, birçok anne babanın sıkça başvuracağı bir kaynak olma özelliği taşıyor.
Kitabıyla ilgili açıklamalar yapan Uyan,
sanal dünyayı balla zehrin aynı rafta durduğu bir ortam olarak gördüğünü ifade
etti. Ailelerin klasik ebeveyn olmaktan
öteye geçemedikleri zaman çocuklarının
bu dijital ortamdaki birçok tehlike ile karşı karşıya kalacaklarını vurgulayan Uyan,
“Yapılması gereken çocukların sanal
kimlikleriyle tanışmak ve normal dünyada sürdürülen ebeveynlik görevini dijital
dünyaya transfer etmek.” dedi.
ARTIK YEPYENİ BİR ÇAĞDA
YAŞIYORUZ
“Çocuğunuz herhangi bir internet sitesinde çizgi film izlerken yan tarafta müstehcen içerikli reklamlar çıkabiliyor ya da
çocuğunuzun internetten tanışarak sohbet
ettiği kişiler aslında kötü niyetli insanlar
olabiliyor.” diyen Uyan, bütün ailelerin
dijital ortamın tehlikelerine karşı bilinçli
olmaları gerektiğini vurguladı. Klasik ebeveynlik görevini yapan ailelerin bununla
yetinmemesi gerektiğinin altını özellikle
çizen Uyan, “Bugüne kadar çocuğunuzu
korumak için sokağa çıktığı saatleri düzenlemiş ya da tanımadığınız arkadaşları
ile gezip dolaşmasını engellemiş olabilirsiniz. Bu noktadaki başarılı ebeveynliğiniz
ile gurur duyabilirsiniz. Ama artık yepyeni
bir çağda yaşıyoruz. Çocuklarımızı bekleyen dijital tehlikelere karşı asıl ebeveynlik
şimdi başlıyor!” ifadelerini kullandı. //
Teşvikle özel okula kayıtlar yüzde 16 arttı
808 dershane
özel okul
olmak istedi
'(56+$1(/(5ú1 özel okula dönüşümünü
içeren Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un
14 Mart’ta Resmi Gazete’de yayımlanmasının ardından Bakanlık, özel okula dönüşmek isteyen dershanelerin başvurularını
ise 2 Haziran’da almaya başladı. MEB’in
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonuna sunduğu kitapçığa göre, bu tarihten kasım ayına
kadar dershanelerin yüzde 25’i özel okula
dönüşmek için programa müracaat etti.
Programa başvuran dershane sayısı 808 oldu.
Bu müracaatlardan gerekli şartları taşıyan
578 dershane programa alındı. Dönüşüm
programına müracaat eden dershanelerden,
1 Eylül itibarıyla 54’ü dönüşümünü tamamlayarak özel okul faaliyetine başladı. Açılan bu
okulların 45’i temel lise, 4’ü Anadolu lisesi,
4’ü ortaokul ve 1’i ilkokul olarak faaliyetlerine devam ediyor.
Kitapçıkta, MEB’e bağlı dershane sayısı da yer
aldı. Buna göre, 2008-2009 eğitim öğretim
yılında açık olan toplam dershane sayısı 4 bin
262 iken, 17 Kasım itibarıyla bu sayı 3 bin
257 olarak gerçekleşti. //
Eğitimöğretimde
devlet
desteğiyle
birlikte
özel okula
devam
eden öğrenci sayısı, geçen
yıla oranla
yüzde 16
artarak
765 bin
635 ulaştı.
g=(/ okula devam eden
öğrencilere yönelik eğitimöğretim desteğinden 3 bin
859 özel okul, 167 bin 942
öğrenci yararlandı. Özel
okula gidecek öğrencilere bu
yıl, 534 milyon 326 bin 500
TL ödeme yapılacak. MEB’in
teşvikleriyle birlikte, bu yıl
özel okula devam edecek
öğrenci sayısı, geçen yıla
oranla yüzde 15 arttı. Geçen
yıl özel okula devam eden
öğrenci sayısı 661 bin olarak
açıklanmıştı. Bu yıl ise yüzde
15 artışla bu rakam 760 bine
ulaştı. Destekten yararlanan
167 bin 942 öğrencinin özel
okula kayıt olmasıyla, devlet
okullarında 6 bine yakın sınıf
azaldı. MEB yetkililerinden
alınan bilgiye göre, 20142015 eğitim öğretim yılında
özel okulların eğitimdeki
payını artırmak için verdiği
özel okul teşvikinde Türkiye genelinde istatistikler
belli oldu. Eğitim ve öğretim
desteği almaya hak kazanan
3 bin 859 özel okula teşvikli
öğrenci yerleştirildi. Eğitim
ve öğretim desteğine birinci
başvuru sürecinde 180 bin
637 öğrenci, ikinci başvuru
sürecinde ise 137 bin 386 olmak üzere toplamda 318 bin
23 öğrenci başvuru yaptı. Bu
başvuruların, 49 bin 403’ü
okul öncesi, 98 bin 878’i ilkokul, 100 bin 953’ü ortaokul,
68 bin 789’u ortaöğretim
öğrencileri oldu.
Destekten yararlanacak
167 bin 942 öğrenci, devlet
okullarında 6 bine yakın
sınıfın boşalıp özel okullara
geçmesi hesabına karşılık
geliyor. Milli Eğitim Bakanlığının (MEB) özel okulların
eğitimdeki payını artırmak
için verdiği özel okul teşvikine Türkiye genelinde büyük
ilgi oldu. MEB’e yapılan 185
bin 357 başvurudan 166 bin
300’ü teşvikten yararlanarak
özel okullara kayıt yaptırdı. //
www.212haber.com
EĞİTİM
01 - 15 ARALIK 2014
‘Hedefimiz 100 okul’
Türkiye’nin önde gelen özel okullarından biri olan Mektebim Okulları her geçen yıl büyümeye devam ediyor. Ana hedeflerinin 100 okula çıkmak olduğunu söyleyen Mektebim
Okulları Kurucusu Ümit Kalko, “Türkiye’de özel okulculukta ciddi bir açık var. Sektörün 6
kat daha büyüyeceği öngörülüyor. Onun için biz de büyümeye devam edeceğiz.” diyor.
A
NKARA Gazi Üniversitesi’nde Uluslar
arası İlişkiler Bölümü’nden mezun olan, ikinci üniversite olarak da Kamu
Yönetimi bölümünü bitiren, Yerel Yönetimler üzerine yüksek lisans yapan
ve şuan da Yönetim Organizasyon alanında doktora yapan Mektebim Okulları Kurucusu Ümit Kalko’nun üniversitedeki asıl hedefi meğer kaymakam olmak imiş. 2005 yılında kaymakamlık sınavının son aşamasında
iki soruda kaybettiğini söyleyen Kalko, Mektebim Okulları’na giden yoldaki süreci şöyle anlatıyor: “Bir yıl
sonra tekrar sınava girme hakkım
vardı. O haktan yararlanmak için ailemin yanına İstanbul’a döndüm.
Burada bir yıl boş durmak yerine
Avcılar’da bir açık öğretim kursunda
eğitmenlik yapmayı tercih ettim. 6 ay
çalıştıktan sonra oradan kovuldum.
Haksızlığa uğradım. Bu haksızlığa
uğramanın karşılığında, kovulduğum
yerin karşısındaki binaya bir rakip
dersane açarak cevap verdim. 2006
yılında Ümit Eğitim Kurumları’nı açtım. Sonra Büyükçekmece, Silivri ve
Çorlu’da şubelerimi açtım. Birçok belediyeyle sanat ve meslek kursu, bilgievleri, etüt merkezleri gibi projelerin
de yükleniciliğini yaptım.”
2011 yılında Büyükçekmece’de bir anaokulu bir de sağlık lisesi açarak
sektöre giriş yaptığını ifade eden Ümit Kalko, “Açtığımız okullar ilk yıllarında kontenjanlarını doldurunca,
bütün öz kaynaklarımızı, enerjimizi
ve sinerjimizi okulculuğa yatıralım ve
bir kurumsal kimlikle bu işi yürütelim dedik. 2012 yılında da Mektebim
Okulları adını alıp 5 okul daha açarak 7 okula, 3. yılımızda 8 okul daha
açarak 15 okula ulaştık. Tabi büyümemizi yaparken sadece sağlık meslek lisesi olarak değil, kolejciliğe de
ilköğretime de giriş yaparak yelpazemizi genişlettik. Bu yıl da 5 okul daha
açarak 20 okula tamamladık.” diyor.
Genel Koordinatörümüz Erol Çakır ve yazarımız Mustafa Tezcan, Mektebim Okulları kurucusu Ümit Kalko ile görüştü.
İŞİN EĞİTİM
TARAFINA BAKIYORUZ
Prensip olarak biz siyasetin dışında olduklarını, hiçbir siyasi partiyle, vakıfla,
grupla veya cemaatle bir yakınlıklarının
ya da uzaklıklarının bulunmadığını, işin
eğitim tarafında olduklarını ve herkese eşit mesafede durduklarını kaydeden
Kalko şunları kaydediyor: “Okullarımız
genelde Marmara bölgesinde yoğunlaşmış vaziyette. Bunun da sebebi yönetiminin ve denetiminin daha kolay olması. Normalde hızlı büyümenin birtakım
dezavantajları vardır. O dezavantajların
en önemlisi yönetimsel ve denetimse zafiyetlerdir. Bunların olmaması için ve
reklam alanı olarak da aynı lokasyonda
kalması sebebiyle benzer lokasyonda okullar açarak hızlı büyümenin dezavantajını avantaja çevirmiş olduk.”
Önümüzdeki sene itibariyle Türkiye’ye
açılacaklarını belirten Ümit Kalko, “Şu
anda Ankara’da bir projemiz başladı.
28 bin metrekare, 2 bin 500 kontenjanlı bir kampus yapıyoruz oraya. İzmir’de
bin 400 kontenjanlı 12 bin metrekarelik bir okul projesine başladık. Adana
ve Yalova’da da projelerimiz devam ediyor. Antalya, Bursa, Ordu ve İstanbul Anadolu yakasında görüşmeler yaptığımız
Liselerde okutulan
sosyoloji kitabında
skandal ‘din’ tarifi!
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından liselerde ders
kitabı olarak okutulan sosyoloji kitabındaki akıllara ziyan din tarifine bilim adamları ve entelektüel kesim büyük tepki gösterdi.
*$=(7(&ú Yazar Rahim
Er’in, Türkiye Gazetesindeki köşesinde duyurduğu skandal kitapta,
Allah, nübüvvet ve vahiy yok
sayılarak, dinin, korkularını
yenmek için insanlar tarafından tasarladığı iddia ediliyor.
975-11-2523-5 ISBN numaralı kitabın 96. sayfasında
din şu şekilde tarif ediliyor:
“Genel olarak din, insanların
anlayamadıkları, karşısında
güçsüz kaldıkları doğa ve
toplum olaylarını, tasarladıkları doğaüstü, gizemsel
nitelikli güçlerle açıklamaya
yönelmedir.”
2006 yılında basılan kitapta,
hem dinin hem de tanrının
insanın aklıyla tasarlanan
varlıklar gibi gösterildiğini
belirten sosyolog yazar İsmail
Öz, kitaptaki ifadelerin kabul
edilemeyeceğini belirterek
dinin bilime, bilimin de dine
tezat oluşturmadığının ve
ortak bir zeminde durduklarının kabul edilmesi gerektiğini ifade etti.
Dinin kimsenin dışlayamayacağı kadar büyük bir gerçeklik olduğunun altını çizen
Öz, “İnançsız bir gençliğin,
suç üreten bir potansiyele
sahip olduğunu bütün dünya
önceliğimiz Mektebim’i Türkiye’deki birçok büyük şehre açtıktan sonra üniversite işlerini başlatmak. Şu ana kadar bizim
açımızdan işler yolunda gidiyor. Marka
oturdu. Öğrenciler, veliler kurumumuzu tanımaya başladılar. Eğitim teknolojilerini üst düzeyde kullanıp Türkcell ve
Vestel’in pilot okulu olarak yarının çocuklarını yetiştirmede öncü olan bir okuluz. Örneğin Türkcell’in akıllı eğitim
ürün yazılımını Türkiye’de ilk uygulayan pilot okul biziz. Sektördeki diğer kurumlara göre bizim vizyonumuz biraz
daha farklı. Sosyal etkinlik ve aktivitelere çok önem veriyoruz. Bahar şenlikleri-
HER İLDE BİR ‘MEKTEBİM’ TABELASI GÖRMEK İSTİYORUZ
Günceli takip eden ve inovasyona açık
bir kurum olduklarının altını çizen Ümit Kalko sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Ulusal ve uluslar arası fuarlara katılarak geleceğin çocuklarını yetiştirmiş olmanın verdiği bilinçle hareket ediyoruz.
Her ilde bir ‘Mektebim’ tabelası görmek
istiyoruz. Bir de Mektebim Üniversitesi kurmayı hedefliyoruz. Bununla alakalı vakıf işlemlerimizi tamamladık ama
Mustafa
TEZCAN
[email protected]
Çocuklarınıza
online bağlanın!
7. SINIFA giden oğlumun ipadde
oynadığı savaş oyunu dikkatimi çekmişti.
Merakımdan bazı şeyler sorunca; ‘Baba
oynayalım mı?’ diye ısrar etti.
Karşılıklı ipad ile blutoth bağlanıp
oynamaya başladık. Beraber oynarken
oğlum o kadar çok keyif aldı ki, anlatamam. Oyunda beni her öldürüşünde
keyiften dört köşe oluyordu. Ders çalışma
konusunda yaptığımız baskıların intikamını alırcasına beni vuruyordu. Yarım saat
oynadıktan sonra dedim ki, ‘Ödev varsa
onları bitir tekrar oynayalım.’
Sözümü ikiletmeden kalkıp odasına
gitti. Çok nadir rastladığım bir durum,
şaşırdım kaldım. Ödevler bittikten sonra
peşimi bırakmadı. Ne zaman oynayacağız
diye etrafımda döndü durdu. Yarım saat
daha oynadık. Benim içinde eğlenceli
oldu. Her zamankinin tersine hemen
yatağına gidip yattı.
yerler var. Önümüzdeki seneye 7 ya da 8
okul yatırımı daha yaparak ulusal marka
olma yolunda ciddi bir yol kat etmiş olacağız.” sözlerine yer veriyor.
Ana hedeflerinin 100 okula çıkmak olduğunu aktaran Kalko, “Türkiye’de özel
okulculukta ciddi bir açık var. Sektörün
6 kat daha büyüyeceği öngörülüyor. Şuan özel okullaşma oranı yüzde 4-5 bandında. Hedef yüzde 25. Dolayısıyla rakip olarak gördüğünüz okulların büyüme trendine baktığınız zaman da sektörün ihtiyaçları doğrultusunda büyüyor. Onun için biz de büyümeye devam
edeceğiz. Büyürken hem dikey hem yatay büyümeye özen göstereceğiz.” şeklinde konuşuyor.
9
miz geleneksel hale geldi. Mutlaka kendi alanında başarılı olmuş kişileri kurumumuza davet ediyoruz. Buna örnek olarak Doğan Cüceloğlu, Mümin Sekman
ve İclal Aydın’ı verebiliriz. Ulusal ve uluslararası birçok yarışmaya kurumumuz profesyonel bir ekip tarafından hazırlık yaparak katılıyor ve çocuklarımızın da bu noktada bir hedeflerinin olmasına vesile olmuş oluyoruz.”
Bir kurumda ismin çok önemli olduğunun vurgulayan Kalko, “Mektebim’i
rakiplerine göre ayırt ettiren bir isim
hikâyesi var. Mektebim, adını Atatürk’ün
kurduğu Millet Mektepleri’nden alan bir kurumdur. Atatürk, Millet
Mektepleri’nin ilk tanıtımını Dolmabahçe Sarayı’nda yapmıştır. Biz de Mektebim Okulları’nın tanıtımını orada yaptık. Tarihimizle örtüşen, ülkemizin kurucusunu da yad eden bir ismimiz var.”
ifadelerini kullanıyor. //
Oyun bittikten sonra, yarım saat oynamamıza rağmen, 35-40 dakika kendimi
oyunun içinde gibi hissettim. Silah sesleri,
çatışmalar, vs. Yatağa uzanıp gözlerimi
kapsadığımda kendimi tekrar oyunun
içinde buldum. Çok ilginç değil mi? Acaba diyorum, oğlum gidip yattıktan sonra
sabaha kadar oyuna devam mı etti?
Oyundan çıkmalarına rağmen zihinlerinde kareler uçuşmaya devam ediyor demek ki. Seslendiğimde bazen duymuyor,
‘oyunda mı acaba?’ diye zihnimde sorular
oluştu. Ve cevaplar...
Devam eden günlerde de oyun oynamaya devam edince, daha iyi anlaşır
olduk. ‘Ona mı benzemeye başladım
acaba?’ diyorum içimden. Yoksa oğlum,
‘Babam nihayet düzeldi mi?’ diyor, bilmiyorum.
Oyunun içine girince gördüm ki; görsel
efektleri müthiş ve her şey düşünülmüş.
Sizi adeta kendine bağlıyor. Oyunda
hedef var, hırs var, çalışma var, gayret var,
planlama var... ‘Ee ne kadar güzel!’ diyeceksiniz. Sorun şu; oyun sizde bağımlılık
yapıyor, tekrar tekrar oynamak istiyorsunuz. Ciddi bir zamanınızı alıyor ve sizi
gündelik hayatın dışına itiyor.
Bunun dışında, olaylar hep zihinde,
fiziksel bir aktivite olmadığı için mevcut
enerjinizi harcayamıyorsunuz. Bu sizde
bir enerji fazlalığına ve gerginliğe sebeb
oluyor, sinirleniyorsunuz. Etrafınızdakiler
ile iletişim problemi yaşıyorsunuz. Yapmak zorunda olup, zaman yetiştiremediğiniz için kalan ödevleriniz varsa, kendinizi iyice kötü hissedip, çevrenizdekilere
kötü davranmaya başlamıyorsunuz.
Oyunu bir süre oynadıktan sonra kendimden pay biçerek oğlumda gözlemlediğim davranışları anlattım yukarda.
Oyundan Allah razı olsun. Onun sayesinde oğlanla bağlantımız arttı. Bu bağlantı
şimdilik ‘Online’ ama olsun. En zayıf bağlantı, bağlanmamaktan daha iyidir.
Oyuna devam...
kabul ediyor. Batı bile aksi
yöndeki düşüncelerinden
geriye döndü, vazgeçti ve
din gibi bir gerçeği kabul
eder duruma geldi. Dini
dışladığınız zaman ortaya
büyük problemlerin çıktığını
görüyoruz” dedi.
Kitaptaki ifadelerin, Milli
Eğitim Bakanlığı (MEB) kurulları tarafından gözden kaçırıldığını ve bakanlık düzeyindeki görevlilerin eserleri
satır satır okuma şanslarının
olmadığını söyleyen Öz, “Bugünkü genel yapı ve zihniyet
itibariyle baktığımızda bu
durumun komisyonlarda
gözden kaçtığını düşünüyorum. Bugün çeşitli alanlarda
mücadelesini verdiğimiz yapılanmalar var. Biz MEB’deki
Talim ve Terbiye Kurulları’na
belli dönemlerde kimlerin
hâkim olduğunu da çok iyi
biliyoruz. Paralel yapının
önceki dönemde test ve ders
kitaplarına hâkim olabilmek
için her yıl içerikleri nasıl değiştirdiklerini, yayınevlerini
batırdıklarını ve depolardaki
milyarlarca liralık kitapları
nasıl çöpe atıklarını biliyorum. Bu nedenle kitapların
ne kadar titizlikle incelendiğinin hesabını iyi yapmamız
gerekiyor” diye konuştu.
Uluslararası öğrenciler
Türkiye’ye hayran kaldı
7(.1ú. Elemanlar Derneği (TEKDER)
İstanbul Şubesi’nin Yurtdışı Türkler ve
Akraba Topluluklar Başkanlığı tarafından
desteklenen “İstanbul’da Okuyan Uluslararası Öğrencilerin Mesleki ve Kişisel Gelişimi
Projesi” kapsamında Uluslararası Öğrencilere
15. MÜSİAD Fuarında Türkiye’nin teknolojik gücü tanıtıldı. Bolivya, Fas, Azerbaycan,
Yemen, Sudan, Kazakistan ve Etiyopya’dan
Türkiye’ye “Türkiye Bursları” desteğiyle Doktora ve Yüksek Lisans eğitimi almaya gelen
mühendisler fuardan çok etkilendiklerini
belirttiler. Özellikle TÜBİTAK ve TAI stantlarında Türkiye’nin ilk yerli keşif uydusu olan
GÖKTÜRK2 hakkında detaylı bilgi alan grup
uydu maketi önünde toplu fotoğraf çektirdi.
Fuar boyunca bilişim, haberleşme, ulaşım,
uzay ve havacılık alanlarındaki gelişmeleri
yakından takip eden grup, firma yöneticileri
ile bilgi paylaşımında bulunma fırsatı yakaladı. TEKDER’in gerçekleştirdiği projeyi olumlu bulan yöneticiler Uluslararası Öğrencileri
stajyer olarak bünyelerine katıp know-how
transferi yapmak istediklerini belirttiler. //
10
G Ü N DEM
01 - 15 ARALIK 2014
www.212haber.com
Dedesinin edebini aktardı
Milli Sinema mücadelesinin sembol ismi Yücel Çakmaklı, “Türk Sineması’nın 100. Yılı Etkinlikleri” kapsamında Esenler’de anıldı. Etkinlikte Yücel Çakmaklı’yı ve mücadelesini; Hülya Koçyiğit, Mesut Uçakan,
Burçak Evren ve Bünyamin Yılmaz anlattı. “Yücel ağabey bizim dedemiz gibiydi” diyen Yılmaz, “O bizim
dedemiz, biz de O’nun haylaz torunlarıydık. Onunla yeni bir dünyaya gidiyorduk. “ şeklinde konuştu.
M
ú//ú6ú1(0$’nın kurucusu Yücel Çakmaklı, Esenler Belediyesi Kültür Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren Esenler Sanat Evi ile Sinefesto’nun düzenledikleri bir panel ile Esenler’de anıldı. “Türk
Sineması’nın 100. Yılı Etkinlikleri” kapsamında Esenler Dr. Kadir Topbaş Kültür
Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen programa; Esenler Belediye Başkanı Mehmet
Tevfik Göksu ve Belediye Başkan Yardımcısı Hasan Taşçı ile çok sayıda vatandaş ve
öğrenci katıldı.
UNUTULMAZ FİLMLERİN
AFİŞLERİ SERGİLENDİ
Panel öncesinde Kültür ve Sanat
Merkezi’nde “100 Yılın Unutulmazları Film Afişleri Sergisi”nin açılışı yapıldı.
Türk sinemasına damga vuran 100 filmin
afişlerinin yer aldığı serginin açılış kurdelesini, ünlü oyuncu Hülya Koçyiğit, Yönetmen Mesut Uçakan, Sinema Tarihçisi Burçak Evren ve TV Programcısı Bünyamin
Yılmaz ve Sinefesto.com Yayın Yönetmeni Abdulhamit Güler yaptı. Sanatçı Hülya
Koçyiğit, kendi rol aldığı filmlerin afişlerinin de bulunduğu sergiyi gezdikten sonra
hayranlarıyla fotoğraf çektirdi. Sergi, sine-
maseverleri kimi zaman çocukluk günlerine kimi zaman ise yakın zamanın filmlerine götürdü. “100 Yılın Unutulmazları Film
Afişleri Sergisi” 15 Aralık Pazartesi gününe kadar Esenler Dr. Kadir Topbaş Kültür
Sanat Merkezi’nde sanatseverlerin ziyaretine ücretsiz olarak açık kalacak.
Sergi gezisinin ardından “Türkiye’nin Milli
Sinema Mücadelesi: Yücel Çakmaklı” paneline geçildi. Panele; Türk sinemasının
önde gelen isimlerinden ünlü oyuncu Hülya Koçyiğit, Yönetmen Mesut Uçakan, Sinema Tarihçisi Burçak Evren ve TV Programcısı Bünyamin Yılmaz’ın konuşmacı olarak katıldı.
7 DÜVELE BAŞKALDIRI
Moderatörlüğünü Sinefesto.com Yayın Yönetmeni Abdulhamit Güler’in yaptığı Panelde ilk konuşmayı Yönetmen Mesut Uçakan yaptı. Yücel Çakmaklı’nın film yaptığı dönemde hiçbir yönetmenin söyleyemediklerini söylediğini belirten Uçakan,
“O söylenemeyenlerin neler olduğuna bakıldığı zaman bu toplumu 3 asırdır mahvetmeye çalışan 7 düvele karşı bir başkaldırı olduğunu göreceksiniz” dedi.
rinin önemine değinen Koçyiğit, “Yücel
Çakmaklı verdiği sinema ürünleriyle halkın üzerinde bir iz bırakmış sanatçıdır.
O, bizi birleştiren noktayı buldu. O’nun
filmlerini yaşatmak sizlerin görevi” dedi.
SİNEMAYA İNANCI
GETİRDİ
“Yücel Çakmaklı: Milli Sinemanın Kurucusu” kitabının yazarı, sinema tarihçisi Burçak Evren de Yücel Çakmaklı ile ilgili araştırmalarını
arını ve
O’nun milli sinema mücadelesini
ni anlat
anlattı. Evren, “Yücel Çakmaklı’ya kadar sinemamızda dini istismar eden şeyler ve erotik sahneler vardı. Yücel Bey ilk defa sinemamıza inancı getirdi. İnançla ve manevi duygularla film yapılacağını gösterdi” diye konuştu.
la yeni bir dünyaya gidiyorduk. O, dedesinden aldığı edebi sinemaya taşıdı. Geleceğin sinemasında Yücel Çakmak’ın ismini daha da çok yayacağız” şeklinde konuştu.
KOÇYİĞİT ANILARINI
DEDESİNİN EDEBİNİ AKTARDI PAYLAŞTI
TV Programcısı Bünyamin Yılmaz da,
Yücel Çakmaklı’nın son dönemlerinden
bahsetti. “Yücel ağabey bizim dedemiz gibiydi” diyen Yılmaz, “O bizim dedemiz,
biz de O’nun haylaz torunlarıydık. Onun-
MİNACOS raflarda yerini aldı
MİNACOS Kozmetik
firma ortağı Bülent
Yılmazer, kozmetik
sektöründe önemli
bir oyuncu olmak için
kolları sıvadıklarını
belirterek, “Her zaman
en iyi ürünü üretmemiz gerektiğinin bilincindeyiz. Biz bu kalite
standardını yakalamış
durumdayız. Uluslararası normlara uygun
olan bir fabrikada üretimlerimizi gerçekleştiriyoruz.” ifadelerini
kullandı.
0ú1$&26 Kozmetik firma
ortağı Bülent Yılmazer, kozmetik sektöründe önemli bir oyuncu
olmak için kolları sıvadıklarını
belirterek, “Her zaman en iyi ürünü
üretmemiz gerektiğinin bilincindeyiz. Biz bu kalite standardını yakalamış durumdayız. Uluslararası
normlara uygun olan bir fabrikada
üretimlerimizi gerçekleştiriyoruz.”
ifadelerini kullandı.
Yılmazer, “Diğer bir gerçek ise
tüketiciye ürünlerinizi doğru anlatmak. Bunun için doğru bir reklam
kampanyası çok önemli. Burada
ürünü iyi anlayan, reklam sektöründe çok profesyonel bir ekiple
çalışıyoruz. Bu da reklamlarımızın
yayınlandığı dönemlerde Minacos
Şampuan ile ilgili tüketici sayımızın
önemli rol oynamıştır. Yaptığımız
diğer bir çalışma ise, ürünlerimiz
konusunda eğitimli saha arkadaşlarımızın satış noktalarında birebir
tüketiciyle yaptıkları, ürünümüzü
tanıtan çalışmalar. Bu çalışmalar
sayesinde çok ciddi başarılar elde
ediyoruz. Tüketicinin, satış noktasında ürünün arkasında firmanın durduğunu görmesi markaya
verilen değeri çok artırıyor. İşte bu
yaptığımız çalışmalar bizi uluslararası markalarla rekabet edebilecek
duruma getiriyor. Minacos mar-
<h&(/
d$.0$./,·<$
(6(1/(5
9()$6,
kamız gün geçtikçe güven duyulan
yerli bir marka olarak raflarda ki
yerini alıyor.” diye konuştu.
RAF DESTEĞİ İSTİYORUZ
Yılmazer, şunları söyledi: “Öncelikle tekel dediğimiz birçok
yabancı markadan oluşan bir yapı.
Bu yapının ülkemizden elde ettiği
kazancın büyük bir bölümü yurt
dışına gidiyor. Bu da ülkemiz için
oldukça büyük bir ekonomik kayıp.
Burada bu kayıpla ilgili rakam
vermeye gerek yok, fakat bu rakam
milyar dolarla ifade edilebilecek bir
boyutta. Bizim yapmak istediğimiz
raflarda ki yerli markaların artmasını sağlamak fakat bununla ilgili
hükümetimiz bir çalışma yapıyor,
ama henüz bu kararlar uygulama
aşamasında değil. Bizlerin istediği
raflarda yabancı şirketlere gösterilen kolaylıkların bizim içinde
gösterilmesi, yerli ürün ne kadar
artarsa ekonomimize o kadar çok
katkımız olur.”
Yılmazer, Türkiye’nin kozmetik
ithalatına milyar dolarla ifade
edilebilecek bir bedel ödediğini
kaydederek, “Bu bedelin önüne
geçmek için bizim gibi kaliteli
üretim yapan ve uluslararası marka
olmayı hedeflemiş firmalara ihtiyaç
var. Burada başta biz olmak üzere,
satış noktalarına ve tüketicimize de
büyük iş düşüyor. Hepimizin yerli
ürünlere destek vermesi gerekiyor.”
şeklinde konuştu.
119 ÜLKEYE İHRACAT
İÇİN…
Yılmazer, 119 ülke ile ihracat noktasında görüşmelerin sürdüğünü
ifade ederek, “2015’in ilk altı ayı
içerisinde Minacos dünya markası
olmak için ilk adımlarını atmış
olacak ve bu ülkelerin bir kısmında
satışlarımız başlayacaktır.” dedi.
“Minacos Şampuan gün boyu kapalı kalan saçların tamamına yönelik
bir şampuandır.” diyen Yılmazer,
şunları kaydetti: “Ama çıkış noktası
günümüzdeki ağır şehir şartlarından, saçın kapalı kalması ve
kullanılan eşarplardaki polyester ve
sentetik oranlarından kaynaklı, saçlarımızın hava alamaması ve güneş
ışılarındaki yararlı vitaminlerden
faydalanamamasından kaynaklı
sorunların ortadan kalkmasını
sağlamak amacıyla Ar-Ge çalışması
yaklaşık 2 yıl süren dünyada bu
anlamda üretilen ilk şampuandır.
Minacos Şampuan kullanıldığı ilk
aydan itibaren, tüketicimiz saçlarındaki farklılığı hissedecektir.” //
Yücel Çakmaklı ile “Zehra” ve “Diriliş”
filmlerinde birlikte çalışan oyuncu Hülya Koçyiğit panelde Çakmaklı ile ilgili anılarını sinemaseverler ile paylaştı. Yücel Çakmaklı’nın Türk sinemasındaki ye-
DİRİLİŞ’İ İZLEMELERİNİ
TAVSİYE ETTİ
Kendisinin de rol aldığı Yücel
Çakmaklı’nın “Diriliş” filmini izlemelerini gençlere tavsiye eden Koçyiğit, “Diriliş filmi bugün gençliğin özenle izlemesini arzu ettiğim bir filmdir. Çünkü bugün
çok daha can yakıcı şekilde gençliğimizin
ne yazık ki uyuşturucuyla çok yakından
ilgilendiğini görüyoruz. Büyük acılar yaşanıyor ve Diriliş filmi böyle bir bağlılığın tekrardan hayata sarılmasının en büyük nedeninin ailesinden gördüğü sevgi,
destek, sabır ve güven olduğunu göstermektedir” diye konuştu. //
www.212haber.com
G Ü N DEM
01 - 15 ARALIK 2014
11
İmam Hatip öğrencilerinden
güzel bir vefa örneği
MAHMUT CELALEDDİN
ÖKTEN’İ UNUTMADILAR
Esenler Kazım Karabekir İmam Hatip Orta Okulu ve İstanbul İmam Hatip Lisesi
öğrencileri, İmam-Hatip okullarının kurulmasında büyük emeği olan Mahmut
Celaleddin Ökten’i, vefatının 53. yıldönümünde kabri başında dualarla andı.
Ü
/.(0ú='( inançlı bir neslin yetişmesi için çalışmayı kendisine şiar edinen ve İmam- Hatip okullarının kurulması için büyük gayret
sarf eden merhum Mahmut Celalettin Ökten dualarla anıldı. Esenler Kazım Karabekir
İmam Hatip Orta Okulu ve İstanbul İmam
Hatip Lisesi öğrencileri, merhum Ökten’in
Edirnekapı’daki kabri başında bir araya geldiler. Esenler Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü ile İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği’nin (İSTİMDER) organizasyonunda gerçekleştirilen
programda, öğrenciler Mahmut Celaleddin
Ökten’in ruhu için Kur’an-ı Kerim okuyup
dualar etiller. Belediyenin helva ve diğer ikramlarının dağıtılmasının ardından öğrenciler, servislerle okullarına geri döndüler.
İSMİ İMAM HATİP’LE
ÖZDEŞLEŞTİ
İstanbul İmam-Hatip Okulu’nun kurucu
müdür olarak atanan ve burada kimi zaman
elinde süpürgeyle temizlik yapan, kimi zaman tamirat yapan ve çoğu zaman da tahtaya geçip ders anlatan Mahmut Celaleddin
Ökten, zor şartlarda bu okulların yaşaması
ve gelişmesi için çalışmış ve adı İmam Hatip
okulları ile özdeşleşmiştir. //
‘Farkındayım
Aldanmam’
İstanbul Emniyet Müdürlüğü, Başakşehir Belediyesi’nin desteği ile
Bahçeşehir’de çocuklara güvenlik kurallarının öğretildiği ‘Farkındayım Aldanmam’ isimli tiyatro oyunu sahneledi.
%$+d(û(+ú5 Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu’nda
gerçekleştirilen gösteriyi Bahçeşehir Koleji,
Boğazköy İlköğretim Okulu’nda çok sayıda
öğrenci ve öğretmen izledi. Etkinlikte, fuaye
alanında mini bir fotoğraf sergisi de yer aldı.
Muhsin Ertuğrul Tiyatro Sahnesi 5-10 yaş
grubu öğrenciler için düzenlenen etkinlik
çocukların katıldığı kısa oyunlar ile başladı.
Katılımcılar çocuk şarkıları eşliğinde eğlenceli dakikalar geçirdi. Etkinliklerin ardından
7 polis memurunun oynadığı ‘Farkındayım
Aldanmam’ tiyatro oyunu sahnelendi.
1 yıldır İstanbul genelinde sahnelenen tiyatro
oyunu ile çocuklara güvenlik kuralları,
trafik kuralları, güvenli internet kullanımı,
yabancılarla güvenli iletişim gibi konularda bilgilendirmeler ve doğru davranışlar
kazandırılmaya çalışılıyor. Çocukların ilgiyle
takip ettiği 45 dakika süren tiyatro oyunu
Bahçeşehir’de iki seans olarak düzenlenecek.
Şimdiye kadar 30 bin çocuk tarafından izlenen tiyatro oyunu yıl sonuna kadar İstanbul
genelinde sahnelenmeye devam edecek.
GÜVENLİK KURALLARI
TİYATROYLA ÖĞRETİLİYOR
Tiyatro oyununun yetkilisi Nuray Topak
yaptığı açıklamada amaçlarının çocuklara
güvenlik kurallarını öğretmek olduğunu
açıkladı. Toprak, “İstanbul Emniyet Müdürlüğüne bağlı faaliyet gösteren Toplum
Destekli Polislik Şube Müdürlüğü Çocuk
Tiyatrosu’nda 3 yıldır tiyatro faaliyetleri ile
çocuklarımıza ulaşmaya çalışıyoruz. ‘Farkındayım Aldanmam’ tiyatro oyunu 5-10 yaş
grubuna hitap ediyor. Tiyatro oyunumuzun
danışmanlığını ise Prof. Üstün Dökmen yapıyor. Burada çocuklarımız için hayati önemi
olan 14 güvenlik kuralını tiyatro oyunu ile
öğretmeye çabalıyoruz.”dedi. //
12
E M L AK
01 - 15 ARALIK 2014
www.212haber.com
Büyükçekmece’ye
Luxury Designer
Outlet geliyor!
(0$$57h5.ú<(Toskana Vadisi projesinin
hemen yanı başında, Türkiye’nin ilk ve
kapsamlı designer outlet’ini inşa ediyor. 125
milyon dolarlık proje bedeliyle dikkat çeken
luxury designer outlet, Emaar’ın Türkiye
yatırımlarını arttırarak devam edeceğine de
işaret ediyor.
Başakşehir’in
yeni merkezine
hızlı bir giriş yaptı
Özel lokasyonlarda gerçekleştirdiği
projeler ile
inşaat sektöründe sağlam
bir yer edinen Huzzak,
start verdiği
HuzzakTower Plus konsept projesi
ile sektördeki
standartlara
yeni bir yorum kattı.
ú
1û$$7 sektöründe Huzzak Bengisu Konakları, Huzzak Gümüşssuyu Evleri,
Huzzak Başçarşı, Huzzak Meirah Golden
gibi prestijli projelerini kısa sürede bitirip
erken teslimlerini gerçekleştiren Huzzak ,
lokasyon seçimindeki hassasiyetini, proje
detaylarını oluşturmadaki titizliği ve üretimdeki kalitesi ile birleştirerek istikrarlı
bir şekilde büyüyerek devam ediyor.
Başakşehir’ de hayata geçirilen Huzzak
Tower Plus projesi de Huzzak kentsel dönüşüm için de örnek bir proje. Şirket müdürü Fatih Demir; “Bu proje ile bölgede beklentileri ve standartları yukarılara
çektik, Başakşehir’in yeni merkezine hızlı bir giriş yaptık. Bu sayede projelerimiz
büyüyerek ve artarak bölgede devam edecek” dedi.
nin her geçen gün artacağından emin olan müşteriler bu projenin Huzzak tecrübesi ile kısa sürede hızlı bir şekilde yüzde
yüz kalite ile bitirileceğinden de eminler.
Bu yüzden de HuzzakTower Plus yoğun
bir ilgi ve teveccüh görüyor ‘’ dedi.
Design Mission Turkey 2014’e katılımının
ardından 26-30 Kasım 2014 tarihlerinde İstanbul CNR Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilen 15. MÜSİAD Uluslararası
Fuarı’na katılan şirketin bu zamana kadar
hayata geçirdiği projelerin en önemli ortak özelliği; gelişen lokasyonların merkez
noktasında ve toplu taşıma araçlarına yürüme mesafesinde yer alıyor olması.
KENTSEL DÖNÜŞÜME ÖRNEK
Huzzak Tower Plus projesini görücüye çıkardıktan sonra gelen sonuçları değerlendiren Demir, ‘Mimari yapısı ile dikkat çeken projemiz, lokasyon olarak da insanları cezbediyor. Merkezi konumunun yanında gerçekleşen yatırımlar ile değeri-
Emlak Konut, İntaya, EYG ve
İntes hasılat paylaşımı ortaklığı
ile Başakşehir’de yükselen EVvel
İstanbul; yapılan tanıtım toplantısı
ile satışa sunuldu. Yeni İstanbul’un
merkezi Başakşehir’de geliştirilen EVvel İstanbul, 2 ayda yoğun
bir taleple karşılaştı. İstanbul’un
sağlam zemine sahip önemli uydu
kentlerinden biri olan Kayabaşı’nda
yükselecek olan 678 konutluk proje
için konut alıcıları sıraya girdi.
+1, 2+1 ve 3+1 olmak üzere toplam
ϭϮϵƌĞǌŝĚĂŶƐĚĂŝƌĞŶŝŶǀĞϮϱƟĐĂƌŝĂůĂŶŦŶǇĞƌĂůĚŦŒŦ,ƵǌǌĂŬdŽǁĞƌWůƵƐ
ϯ͕ϰϬŵŬĂƚǇƺŬƐĞŬůŝŒŝ͕Ϯ͕ϰϬŵƉĞŶĐĞƌĞǇƺŬƐĞŬůŝŒŝŝůĞŐĞŶŝƔǀĞĨĞƌĂŚďŝƌ
ǇĂƔĂŵĂůĂŶŦŽůĂƌĂŬŽƌƚĂǇĂĕŦŬĂƌŦǇŽƌ͘ϮнϭǀĞϭнϭůĞƌŝŶďŝƌŬŦƐŵŦŶŦŶƐƵŝƚƔĞŬůŝŶĚĞƚĂƐĂƌůĂŶĚŦŒŦƉƌŽũĞĚĞϮϭ
ĂĚĞƚĨĂƌŬůŦŵĞƚƌĞŬĂƌĞǀĞƂǌĞůůŝŬůĞƌĞƐĂŚŝƉƌĞǌŝĚĂŶƐĚĂŝƌĞůĞƌǇĞƌĂůŦǇŽƌ͘
ĂǇǀĞďĂǇĂŶŵĞƐĐŝƚůĞƌŝ͕dƺƌŬŚĂŵĂŵŦ͕ŬĂƉĂůŦǀĞĂĕŦŬĕŽĐƵŬKǇƵŶĂůĂŶůĂƌŦ͕ĮƚŶĞƐƐƐĂůŽŶƵŶƵŶǀĞŵŝƐĂĮƌ
ŬĂƌƔŦůĂŵĂůŽďŝƐŝŶŝŶďƵůƵŶĚƵŒƵ,ƵǌǌĂŬdŽǁĞƌWůƵƐ͚ŦŶƉĞǇǌĂũĂůĂŶůĂƌŦŝĕĞƌŝƐŝŶĚĞϯ͛ƺďŝƌĂƌĂĚĂƚĂƐĂƌůĂŶĂŶ
ďĂƐŬĞƚďŽů͕ǀŽůĞǇďŽůǀĞŵŝŶŝĨƵƚďŽů
ƐĂŚĂƐŦ͕ŽƚƵƌŵĂĂůĂŶůĂƌŦ͕ƐƺƐŚĂǀƵǌůĂƌŦŐŝďŝĂůĂŶůĂƌĚĂďƵůƵŶƵǇŽƌ͘WƌŽũĞĚĞĂǇƌŦĐĂĂĕŦŬǀĞŬĂƉĂůŦŽƚŽƉĂƌŬĚĂ
ďƵůƵŶŵĂŬƚĂͬͬ͘
EVVEL İstanbul projesi Başakşehir
Kayabaşı’nda yükseliyor. 700 milyon
TL yatırımla başlatılan proje, ‘Evvelce
nasılsa, EVvel’de fazlasıyla’ sloganıyla
geçmişin değerlerini günümüzün konforuyla buluşturuyor. 40 bin metrekare arsa
alanına sahip olan EVvel İstanbul’da yer
alan 678 konutun satışlarının bu yılsonuna kadar tamamlanması hedefleniyor.
Ön talep toplama süreci Ekim ayında, ön
satışları ise Kasım ayı başında başlayan
projeye kapsamlı bir tanıtım yapılmadığı
bu 2 aylık sürede yoğun bir talep geldi.
EYG Gayrimenkul Geliştirme İcra Kurulu
Başkanı Ömer Faruk Çelik, 2 ay içinde
çok yoğun talep aldıklarını belirterek
EYG Gayrimenkul olarak adım attıkları
ilk gayrimenkul projesinde kısa sürede
elde ettikleri başarılı satış grafiği nedeniyle heyecanlı olduklarını kaydetti. Bu
süreçte Emlak Konut GYO ile girdikleri
işbirliğinden de memnuniyet duyduklarını ifade eden Çelik, “1 ay içinde 678
konuttan 275 konutun ön satışını tamamladık. Sektör tecrübemiz ve ortaklığımıza
duyulan güven bir yana özellikle Başakşehir bölgesinin geleceğine duyulan inanç
da bu sonuçta etkili oldu. Proje gelişim
aşamasında bölge ile ilgili pazar araştırması yaptık, lokasyonu ve hedef kitleyi
yakından inceledik ve satışa başlayınca
çok doğru bir analiz yaptığımızı gördük.
Konut sektörünün kampanyalarla satışla-
ra hız vermek için tatlı bir rekabet içinde
olduğu bu dönemde EVvel İstanbul,
lokasyonu ile doğru hedef kitleyi yakaladı
ve gerçek ihtiyacı karşılaması bakımından
yoğun bir ilgiyle karşılaştı. Bu dönemde
öngörüsünü doğru yapan ve hedef kitlesini doğru tespit edebilen projeler kazanacaktır” diye konuştu.
EVVEL İSTANBUL’DA
FİYATLAR
EVvel İstanbul’da öne çıkan bir başka
mimari detay da, projenin büyük bir böbö
lümünde anneler çocuklarını
ını balkondan
izleyebilecek şekilde şekilde
de bir tasarım
uygulandı. 678 konutluk projede
rojede 1+1’den
5+1’e büyüklüğü 62 metrekare
kare ile 223
Kuzeye bakan daire yok!
Dünyanın en ünlü tasarımcıları arasında yer alan Philippe Starck’ın imzasıyla tanıtılan projenin yatırım bedeli 200 milyon TL.
0,$0, Londra, Berlin, St. Petersburg, New York, Moskova, Paris,
Buenos Aires, Hong Kong Münih
ve Toronto gibi dünyanın en önemli
metropollerinde imzası bulunan yoo
markasını G projesiyle bir araya getiren Mar Yapı, Basın Ekspres yolunda
hayata geçecek projesine G - YOO
Inspired by Starck adını verdi. Toplam
17.226 metrekare üzerinde yükselecek
olan G - YOO Inspired by Starck tamamlandığında 95 bin metrekare alana
sahip olacak. Güneşli’de çok merkezi
bir konumda bulunan G projesi 47
metrekareden, 113 metrekareye kadar
1+0, 1+1 ve 2+1 tiplerinde konutları
barındıracak. Metrekare fiyatları ise
4500 TL’den başlayacak. Proje tasarımını Suyabatmaz Demirel Mimarlık’ın
yaptığı G - YOO Inspired by Starck, üçgen tasarımı sayesinde gün ışığını daha
Toskana Vadisi’nde merkezi bir konumda yer
alan designer outlet, 45 bin metrekarelik brüt
kiralanabilir alana sahip, 203 bin metrekarelik bir arazinin üzerinde yer alacak Projenin
inşaatına 2015’in ilk çeyreğinde başlanırken,
ilk fazın 2016 yılı Haziran ayında açılması
planlanıyor. Projenin geliştirme değeri 125
milyon dolar. //
EVvel İstanbul satışa çıktı,
fiyatlar 209 bin TL’den başlıyor
‘DOĞRU HEDEF KİTLE, DOĞRU
LOKASYON KAZANDIRIYOR’
DĂƌzĂƉŦ͕
“G-YOO Inspired by
Starck” projesini ünlü
ƚĂƐĂƌŦŵĐŦWŚŝůŝƉƉĞ
^ƚĂƌĐŬ͛ŦŶĚĂŬĂƨůĚŦŒŦ
ůĂŶƐŵĂŶůĂƚĂŶŦƴ͊
PROJEDE NELER VAR?
Emaar Türkiye, luxury Designer Outlet
projesi için İtalyan FINGEN’in grup şirketleri RDM, FINGEN Group ve JM Investments
ortaklığıyla çalışıyor. Emaar’ın Regional
CEO’su Ozan Balaban, “Designer Outlet projemiz halkımıza ve ülkemize lüks perakende
deneyimleri sunma kararlılığımızı gösteriyor.
Toskana Vadisi artık tamamen oturmuş bir
proje ve burada yeni projelendirilen designer
outlet, hem ev sahiplerinin hem de ziyaretçilerin yaşam tarzına uygun daha fazla
seçenekler bulmalarını sağlayacak. Türkiye’de
prestijli markaların outleti konusunda önemli bir boşluk olduğunu da belirten Balaban,
projenin bu anlamdaki boşluğu dolduracağının altını çizerek, “Türkiye Emaar için
son derece önemli bir ülke. Bu yeni yatırım,
bir kez daha Türkiye’ye yatırım konusunda
istikrarımızı da ortaya koymuş olacak” dedi.
fazla alabiliyor. Yine üçgen tasarımının
ve projenin konumunun getirdiği bir
başka önemli detay da, kuzey cepheye
direkt bakan dairesinin olmaması.
projemiz için çalışmaktan son derece
mutluyuz. Birlikte Basın Ekspres’in en
lüks rezidansını, ulaşılabilir fiyatlarla
yapmayı hedefliyoruz” dedi.
PHİLİPPE STARCK:
“TÜRKİYE’DEKİ EN BÜYÜK
PROJEM İÇİN ÇOK
HEYECANLIYIM”
TOPLANAN ÖN TALEP, İLK
SATIŞ HEDEFİNİ ÇOKTAN
GEÇTİ
Tasarımları, hayata bakışı ve ayrıcalıklı yaşam felsefesiyle her zaman
adından söz ettiren Philippe Starck,
“Türkiye’deki en büyük projem için
çok heyecanlıyım. Üstelik bu yıl 15.
yaşını kutlayan yoo markasının da en
iddialı projesi olacak” derken, Mar
Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Münir Özkök de “Dünyanın yaşayan en
önemli tasarımcılarından biriyle, yeni
Gerek hizmet anlayışı, gerek inşaat kalitesi, gerekse partnerlerinin güvenilirliği ile göz dolduran Mar Yapı, aynı Tri
G Rotana’da da olduğu gibi daha proje
lansmanı yapılmadan, büyük bir taleple karşılaştı. Daha önceki projelerinden
ev sahibi olan yatırımcıların, Philippe
Starck’ın tasarımlarını takip eden veya
ilk kez ünlü bir tasarımcının yarattığı
projeden konut sahibi olmak isteyenlerin ön talep için başvurmalarıyla, ilk
satış hedeflerini şimdiden geçti.
Mar Yapı Yönetim Kurulu Başkanı
Münir Özkök, bu talep yoğunluğunun
kendilerini şaşırtmadığını, zaten böyle
bir heyecan beklediklerini söylerken,
aynı zamanda ön talep yoğunluğunun
kurumsal stratejilerinin doğruluğuna
da işaret ettiğini belirtti. “Dünyanın
çeşitli metropollerinde yer alan yoo
projelerinin de bazen üç saat ya da
bir kaç gün gibi hızlı sürelerde tükenmeleri ile ilgili rekorları bulunuyor”
diyen Özkök, bunlara bir yenisinin
de İstanbul’da Mar Yapı ortaklığı ile
gerçekleştirilen G - YOO Inspired by
Starck projesinin eklenebileceğini de
söyledi.
G - YOO Inspired by Starck projesi ,
Ağustos 2014 itibarıyla inşaat çalışmalarını başlattı. //
metrekare arasında değişen pek çok farklı
tipte daire yer alıyor. Fiyatları ise 209 bin
TL’den başlıyor. //
www.212haber.com
YA Z I
01 - 15 ARALIK 2014
KRİSTOF KOLOMB VE KRALİÇE İSABELLA
KÂŞİF DEĞİL KORSAN KRALİÇE DEĞİL CELLAT
B
UNU Batı da kabul ediyor...
Ve maceralı yolculuğun gereği olarak görüyor.
Nasıl mı?
Kolomb yolculuğa hazırlanırken kendisine
eşlik edecek tayfa bulamıyor.
Kimse bu riskli yolculuğa çıkmak istemiyor.
Bunun üzerine hapishanelerde bulunan ne
kadar hırsız katil vb. aşağılık suç işlemiş
mahkûm varsa ‘Gidişleri olsun da gelişleri olmasın’ kabilinden gemiye dolduruluyor.
Bu katil soyguncu güruh;
daha önce Müslümanlar tarafından keşfedilmiş Amerika’ya ilk ayak basan Avrupalılardır.
Gelelim Kraliçe İSABELLA’ya. Namı diğer İsabella Katolika veya meşhur ismiyle Pasaklı İsabel.
Bu son unvanı Tüm Müslümanları İspanya’dan sürmeden yıkanıp temizlenmeyeceğine dair ettiği yeminden dolayı verilmiş. Bundan dolayı kocası Kral
Fernanado’nun kendisini terk ettiği söylenir.
Bu kadının Engizisyon mahkemelerinin kurucusu olduğunu söyleyeyim gerisini siz anlayın.
1492 de şöhret bulan tarih hesabı ile söyleyelim; ENDÜLÜS Müslümanlarını türlü işkencelerle katleden ve İspanya’dan sürülmelerine
neden olan kadın budur.
Bu sürgünden Yahudiler de nasibini almış.
Bu katil kadın, K. Kolomb’un hamisidir.
Bu işkence ve zulüm daha önce de başlamış
ancak İSABELLA döneminde had safhaya
gelmiş ve bu katil kadının elinden ancak kaçan kurtulabilmiştir.
İSABELLA’nın ölüm fermanında sadece mimar ve sanatkârlar yer almamış.
Bunun sebebi;
ENDÜLÜS MEDENİYETİNİN kurduğu
başta camiler olmak üzere şaheserleri yıkıp,
yerine kilise katedral vb. dini yapıları Müslüman mimarlara yaptırmak içindir.
Bu sanatkârlar,
Aileleri ile birlikte 1600 lü yıllara kadar yaşıyor… Daha sonra bunlardan kimse haber alamıyor. Dinlerini gizleyerek hayatlarını sürdürmeye çalıştıkları anlaşılmaktadır. Bunlara
Morisko lar deniyor.
İspanya’da Endülüs bölgesini gezerken, acı
bir anı olarak camiden çevrilmiş katedralleri
görmeniz mümkündür.
Vatikan’daki katedralden sonra dünyadaki en
büyük katedraller İspanya’daki bu camiden
çevrilmiş katedrallerdir.
İSABELLA bu başarısından(!) dolayı
BERRMAN,
HOME TEX
FUARI’NDAYDI
13
Emin
BATUR
[email protected]
PAPA’lık makamı ona ‘AZİZE’ unvanını vermiştir.
Azize unvanı neye karşılık veriliyor?
Engizisyonda İşkence,
Toplu katliam.
İnsanları yerlerinden yurtlarından çıkararak,
mal ve mülklerine el koyma.
Başta Müslümanlar olmak üzere, Hristiyanlık haricindeki hiçbir dine yaşama hakkı tanımama.
Yine Müslümanlara ait ne varsa Cami, kütüphane saray hatta aromalı koku üreten bitkilerden oluşan bahçeler vs. vs. vs. ne varsa yerle bir edilmesi karşılığında Azize unvanı veriliyor.
İşte BATI MEDENİYETİ(!) budur!...
ENDÜLÜS-KUDÜS
IRAK-SURİYE
Aslında Batı tarih boyunca davranış biçimi
olarak değişmemiş, insanlıktan medeniyetten
nasibini almamıştır. Ancak dünyaya ne kadar medeni, demokrat, hümanist vs. olduğunu anlatmak için çırpınır durur.
Batının ne olduğunu anlamak için bir
ENDÜLÜS’e ve meydana getirdikleri muhteşem medeniyete, bir de Avrupalıların ellerine
güç geçtikten sonra yaptıklarına bakın.
Endülüs’te Hâkimiyet Müslümanlarda iken,
Müslümanı Yahudi’si Hristiyan’ı yüzyıllar boyunca bir arada barış içinde yaşarken, Hristiyan Avrupalılar galip geldikten sonra bu bölgede kendilerinden başka kimseye yaşama
hakkı tanımıyor; sürdükleri Yahudilere bile yine bizim ecdadımız sahip çıkıyor. Getirip
Osmanlı topraklarına yerleştiriyor. Yahudiler
bu iyiliğin kıymetini bildi mi?
– Hayır!
Bu da ayrı bir şey…
Kudüs’te, Irak’ta, Suriye’de bu anlattıklarımın
arasında yüzyıllar geçmesine rağmen Batının
davranış biçimi değişmemiş, aynı şekilde tekerrür etmiştir. Bugün de aynı insafsızlık aynı adaletsizlik sürüp gidiyor.
Batıyı temsil eden İngiliz, ABD vb. sömürgeci ülkeleri tanımak için en iyi örnek KOLOMB ve İSABELLA’dır.
Sömürü ve zulümde bugünkü emperyalistlerin ilham kaynağı bu iki şahsiyettir.
Batılılar Amerika’ya Müslümanlardan çok
sonra gitmelerine rağmen yaptıkları katliam,
yağmalama ve sömürünün yüzlerine vurulması hoşlarına gitmiyor
Yani Batı ülkeleri bu işin kurcalanmasına çok
bozuluyor da… Bizim yerlilere ne oluyor!?...
‘Yüzde yüz yerli markayız’
Ev tekstili ve dekorasyon sektörünün ihracatını artırmak amacıyla CNR Holding, Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İş Adamları Derneği (TETSİAD) iş birliğinde, KOSGEB desteğiyle bu yıl ikincisi düzenlenen
Home&Tex İstanbul (Ev Tekstili ve Dekorasyon) Fuarı, CNREXPO Yeşilköy’de ziyaretçilerini ağırladı. 80 %ú1 metrekare alanda 6 salonda
yapılan ve 500 firmanın katılımıyla
düzenlenen, yurtiçi ve yurtdışından yaklaşık 35 binin üzerinde ziyaretçinin katıldığı
fuarın açılışında konuşan Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İş Adamları Derneği
(TETSİAD) Başkanı Yaşar Küçükçalık,
Home&Tex İstanbul Ev Tekstili ve Dekorasyon Fuarı’nın, Türkiye’yi markalaştıracak enstrümanların başında geldiğini ve
her yıl daha iyiye gideceğini ifade etti.
Açılışın ardından konuşmacılar,
“Anadolu’dan İstanbul’a Dokumaca Efsaneler” serginin açılışını yaptı, standları
gezerek ürünler hakkında bilgi aldı. Home&Tex İstanbul Fuarı’na
katılan
Home&Tex İstanbul Fuarı’na
katı- firmalardan
olan Berrman
Tekstil’in sahibi
lan firmalardan
olan BERRMAN
Osman
Nurisahibi
Kuyumcu
ile Nuri
“Berrman”
Tekstil’in
Osman
Kuyummarkasının
öyküsünü
ve HOMEöyküsüTEX
cu ile “Berrman”
markasının
Fuarı’nı
konuştuk.
nü ve HOME
TEX Fuarı’nı konuştuk.
Berrman markasının öyküsünü
anlatır mısınız?
Perde ve döşemecilik işi baba yadigarı
olan ve uzun yıllardır yaptığımız ve büyük
tecrübeler edindiğimiz bir iştir. Bu işi
yaparken markalaşmaya da önem verdik.
Ve Berrman markasını ön plana çıkardık. Birçok kişi Berrman ismini Alman
markası olarak algılıyor. Aslında yüzde
yüz yerli olan bir markadır Berrman. İki
evladım var, Berra ve Osman adında.
BERRa kızım, osMAN oğlum. Markamız,
çocuklarımın iki isminin birleşiminden
doğdu. Yaptığımız iş; evlerin, otellerin,
hastanelerin perdelerini baştanbaşa
yenilemek. Referanslarımız arasında yurt
içi Green Park Otelleri, Hilton Harbiye ve
Parksa, Bostancı Dedeman; yurt dışında
ise Rixos Kazakistan Astana, Ankara Hotel
Kazakistan Almaata, Hyatt Kazakistan
Almaata, Astana Kazakistan Başbakanlık
Binası, Kazakistan Parlemento Binası
gibi yerleri örnek olarak verebilirim. Bize
ulaşmak isteyenler ya da referanslarımızı
görmek isteyenler www.otelteks.com sitesini ziyaret edebilirler.
Bünyenizde Berrman haricinde hangi
markaları barındırıyorsunuz? Ayrıca
distribütörü olduğunuz başka markalar
var mı?
Kendi koleksiyonumuz olan Berrman
markası dışında adımı taşıyan Osman
Nuri Kuyumcu markamız var. Bunun
dışında distribütörü olduğumuz markalar
şunlar: “Versace, Rumors, Silk Weave,
Designer Resaurce, Reynaldo, Qumash,
Bon Drap”
Sektörle ilgili fuarlara önem veren
veren bir markasınız. Berrman olarak geçtiğimiz günlerde CNREXPO
Yeşilköy’de düzenlenen HOME TEX fuarına katılarak bunu gösterdiniz. Fuarla
ilgili izlenimleriniz nelerdir? Fuardan
memnun kaldınız mı?
Bugüne kadar hep uluslararası fuarlara
katıldık. Dolayısıyla bu yönden deneyimimiz çok fazla. Bu fuar, yurt içinde
katıldığımız ilk fuarımız olmasına rağmen
burada oldukça başarılı dört gün geçirdik. Bundan sonra da yurt içinde düzenlenecek uluslararası fuarlara katılmaya
devam edeceğiz. Fuara katılımcı profiline
baktığımızda genelde İranlılar vardı.
Komşularımızda yaşanan istikrarsızlık
maalesef bu fuara da yansıdı. Temennimiz bundan sonraki fuarlarda bütün
Arap ülkelerini, Rusya’yı, Ukrayna’yı da
yoğun olarak görmektir.
Yurt içi haricinde yurt dışı yatırımlarınız ne durumdadır?
Yurt dışında şuan Azerbaycan (Bakü),
Kazakistan (Almaty), Gürcistan
(Tiflis)’te pazarlama ofislerimiz var. Bu
ofislerimizden hem bulunduğu ülkelere
hem de çevre ülkelere kendi markamıza
ait ürünleri ve distribütörü olduğumuz
markaların ürünlerini yoğun bir şekilde pazarlamaktayız. Yakın gelecekte ise
İran ve Suudi Arabistan’da pazarlama
ofislerimizi açmak için çalışıyoruz. //
14
G Ü N DEM
01 - 15 ARALIK 2014
www.212haber.com
Bonzai terörüne
AKDEM
öğrencilerinin
büyük zaferi
Zeytinburnu’nda
gençlere bonzai satışı yapan uyuşturucu
tacirleri, kendilerini
bonzai satmamaları
konusunda uyaran
mahalle esnafının
dükkânına kurşun
yağdırdı. O sırada
sokaktan geçen 43
yaşındaki E.C. hayatını kaybetti.
Z
(<7ú1%8518’nda bonzai satışı
konusunda kendilerini uyaran
mahalle esnafının işyerini kurşunlayan uyuşturucu çetesi, tesadüf eseri yoldan geçen bir kişinin ölümüne neden oldu. Olay, Seyitnizam Mahallesi’nde
meydana geldi. İddiaya göre olayın gerçekleştiği sokakta işyeri bulunan İ.Y.(40) isimli erkek şahıs, mahallede uyuşturucu sattığını gördüğü U.K. isimli şahsı mahallede bonzai satmaması yönünde uyardı. İkili arasında uzun süre devam eden bonzai tartışması büyüdü.
U.K. olay yerinden ayrılarak abisi M.K. ve arkadaşları ile birlikte akşam saatlerinde olay yerine geldi. Zanlılar, İ.Y.’nin mahallede bulunan dükkânına adeta kurşun yağdırdı. Yaya olarak kaçmaya çalışan zanlılar
kurşun sıkmaya ise devam etti.
TEKBİRLERLE
UĞURLANDI
ĞǇƟŶďƵƌŶƵĞƐŬŝmůŬƺKĐĂŬůĂƌŦĂƔŬĂŶzĂƌĚŦŵĐŦƐŦĚĂŽůĂŶƌƚƵŒƌƵů
ĂŶ͛ŦŶĐĞŶĂǌĞƐŝĚĞƚĞŬďŝƌůĞƌůĞƵŒƵƌůĂŶĚŦ͘dĞƉĞďĂŒƵƚůƵŬĂŵŝŝŶĚĞ
ŬŦůŦŶĂŶĐĞŶĂǌĞŶĂŵĂǌŦƐŽŶƌĂƐŦ^ŝůŝǀƌŝǇǀĂůŦDĞǌĂƌůŦŒŦ͛ŶĚĂĚĞĨŶĞĚŝůĞŶĂŶ͛ŦŶŶĂƔŦŚĞůĂůůŝŬ
ĂůŦŶŵĂŬŝĕŝŶƂŶĐĞĞǀŝŶŝŶ
ƂŶƺŶĞŐĞƟƌŝůĚŝ͘ĂŶ͛ŦŶ
ŬĂƚůĞĚŝůŝƔŝŶĚĞǇĂŶŦŶĚĂ
ŽůĂŶŽŒůƵďĂďĂƐŦŶŦŶƚĂďƵƚƵŶĂƐĂƌŦůĂƌĂŬŐƂǌǇĂƔůĂƌŦŶĂďŽŒƵůĚƵͬͬ͘
O sırada olay yerinden evine gitmek için geçen Ertuğrul Can isimli şahsa
kurşun isabet etti. Yaralı
olarak hastaneye kaldırılan Zeytinburnu eski Ülkü
Ocakları Başkan Yardımcısı da olan Ertuğrul Can
hayatını kaybetti. Yakalanan zanlı M.K ise tutuklanarak cezaevine gönderildi. Bonzai cinayeti, güvenlik kamerasına da saniye
saniye yansıdı. Görüntülerde silahlı 3 kişi, olay yerine geliyor. Dükkâna kurşun yağdıran zanlılar kaçmaya başlıyor. Zanlılar bu
sırada da arkalarına doğru
ateş etmeye devam ediyor.
Site içerisinde
feci kaza
Avrupalı öğrenciler
Başakşehir Belediyesi’nde
%$û$.û(+ú5 Ahmet
Kabaklı İlkokulu’nun
misafiri olarak Türkiye’ye
gelen yabancı öğrenciler
Başakşehir Belediyesi’ni ziyaret etti. Misafir öğrenciler,
Belediye binasındaki fuaye
alanında bulunan maketler
üzerinden projeler hakkında
bilgi aldı.
Ziyarette, Başakşehir Belediye Başkan Yardımcısı Haluk
Dikbaş’la buluşan öğrenciler
ve öğretmenleri keyifli bir
sohbet gerçekleştirdi. Ahmet Kabaklı İlkokulu’nun
da dahil olduğu 2013-2015
COMENIUS Projesi (Çok
Taraflı Okul Ortaklığı)
kapsamında Almanya ve
İspanya’dan 16 öğrenci ve 6
öğretmen İstanbul’a geldi.
Okul eğitiminde kaliteyi artırmayı ve Avrupa boyutunu
güçlendirmeyi hedefleyen hayat boyu öğrenme
programı olan Comenius,
öğrenciler ve eğitim personeli arasında Avrupa kültür
ve dil çeşitliliği ile değerleri
hakkında bilgi ve anlayış
oluşturmayı, iş birliğini güçlendirmeyi, aktif bir Avrupa
vatandaşı olma yolunda
öğrencilerin kişisel gelişimleri için gerekli olan temel
becerileri ve yeterlilikleri
edinmelerini amaçlıyor.
Ziyaretin sonunda da
Başkan Yardımcısı Haluk
Dikbaş, öğrenci ve öğretmenlerine hediyelerini
takdim etti, hatıra fotoğrafı
çektirdi. //
İHH Bayrampaşa Temsilciliği açıldı
ú16$1Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım
Vakfı’nın (İHH) Bayrampaşa Temsilciliği açıldı. Abdi
İpekçi caddesindeki temsilcilik binasında düzenlenen
açılışa, Bayrampaşa Kaymakamı Hasan Gözen, Bayram-
paşa Belediye Başkanı Atilla
Aydıner, İHH Genel Başkanı
Bülent Yıldırım ve çok sayıda gönüllü ve yardımsever
katıldı. Açılışta konuşan Yıldırım, İHH olarak dünyada
50 bin yetime baktıklarını
aktaran Yıldırım, dünyada
resmi olarak 210 milyon
yetim bulunduğunu, bu sayının 400 milyon civarında
olduğunu tahmin ettiklerini
söyledi.
Kayıtlara göre 1998-2007
yılları arasında bir milyon çocuğun organlarının
satıldığını anlatan Yıldırım,
“Müslümanız, sorumluluk
sahibiyiz, bu çocuklardan
sorumluyuz. Müslümanız,
yeryüzünün halifesiyiz, bir
=(<7ú1%8518 Belediyesi Aile Kadın Destekleme ve Engelliler Merkezi (AKDEM)
ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü’nün ortaklaşa düzenlediği
Zihinsel Engelliler Bilgi Yarışması finali,
Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi’nde
gerçekleştirildi. 20 sorunun sorulduğu bilgi
yarışması finalinde; Ataşehir Özel Eğitim
Okulu, Eyüp Özel Eğitim Okulu, Kadıköy
Şöhret Kurşunoğlu Özel Eğitim Okulu ve
Zeytinburnu Belediyesi AKDEM mücadele
etti. Çeşitli gösterilerle renk katılan Zihinsel Engelliler Bilgi Yarışması’nda ter döken
AKDEM öğrencileri ise finalde birinci oldu.
Kıyasıya rekabet içinde geçen bilgi yarışmasına, Zeytinburnu Belediyesi Başkan
Yardımcısı Gönül Demir, yarışmacı aileleri
ve vatandaşlar katıldı. Yarışmanın birincisi
Zeytinburnu Belediyesi AKDEM öğrencisi Sema Gülmez, yarışmayı kazandıkları
için çok mutlu olduğunu söyledi. Başkan
Yardımcısı Gönül Demir’in öğrencilere çiçek
vermesi ve ardından gerçekleştirilen gösterilerle program sona erdi. Finalde dereceye
giren engelli öğrencilere ödül verilecek. //
dakika bile boş vaktimiz
yok. Bir ilçede bir yetimin
gözyaşı varsa bundan herkes
sorumludur. Müslümanlar dünya mazlumlarının
güvencesidir. İHH gibi kurumların sayısının artması
gerekir. Müslümanlar birlik
olmalı. 300 yıldır ya öldürülüyor, ya tehcir ediliyor ya
da esir ediliyoruz. Filistin’de,
Suriye’de, D.Türkistan’da,
Arakan’da her yerde Müslümanlar zulme uğruyor. Artık birlik olalım. 12 ülkede
23 yetimhane ile 2000 çocuk
için sıcak yuvalar oluşturduk. Hayırseverlere binlerce
teşekkürler.” diye konuştu.
İHH’nın Bayrampaşa temsilciliği, yapılan dua ve kurdele
kesiminin ardından açıldı. //
=(<7ú1%8518’nda bir siteye öğrenci taşıyan
servis aracının sürücüsü, başka servisten inen 11 yaşındaki Tarık Üngür’ü ezdi.
Kazada, talihsiz çocuk olay yerinde hayatını
kaybetti. Edinilen bilgiye göre, kaza Çırpıcı Mahallesi’ndeki Prof. Dr. Turan Güneş
Caddesi üzerinde bulunan bir sitede meydana geldi. Öğrencileri taşıyan servis aracının
sürücüsü, site içerisinde öğrencileri bıraktıktan sonra manevra yaptı. Sürücü, bu sırada,
başka servisten inen ve aracın arkasından
geçmekte olan 11 yaşındaki Tarık Üngür’ü
fark etmeyerek ezdi. Talihsiz çocuk olay
yerinde feci şekilde hayatını kaybetti. Kazanın ardından olay yerine gelen Üngür ailesi
sinir krizleri geçirdi. Bu arada, olaya karışan
servis aracının sürücüsü gözaltına alınarak
polis merkezine götürüldü. Polis ekipleri,
olay yerini güvenlik şeridiyle kapatarak, kaza
yerinde ve küçük Tarık’ın cesedi üzerinde
inceleme yaptı.
Küçük çocuğun
çesedi, daha
sonra ambulansla
Bakırköy Dr. Sadi
Konuk Eğitim
ve Araştırma
Hastanesi morguna kaldırıldı.
Polis, olayın nasıl
meydana geldiğini tespit etmek
için site içinde
bulunan güvenlik
kameralarını incelemeye aldı. //
www.212haber.com
G Ü N DEM
01 - 15 ARALIK 2014
MİRASIMIZ
TEHLİKEDE!
A
S
K
‘A N
İÇİ ETE
K
E
R
HA EÇ’
G
Kudüs ve Civarındaki Osmanlı Mirasını Koruma ve Yaşatma Derneği (Mirasımız Derneği) tarafından İsrail’in işgali altındaki topraklara ve Mescid-i Aksa’ya sahip çıkmak, bölgedeki Osmanlı mirasını korumak ve bu konularda halkı bilinçlendirmek amacıyla bu yıl 5’incisi düzenlenen etkinlik,
Yahya Kemal Beyatlı Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Fatih Erbakan, Filistin’in sadece Arap dünyasının veya İslam âleminin sorunu olmadığını, bütün insanlığın ortak meselesi olduğunu vurguladı.
K
UDÜS ve Civarındaki Osmanlı Mirasını
Koruma ve Yaşatma Derneği (Mirasımız
Derneği) tarafından İsrail’in işgali altındaki topraklara ve Mescid-i Aksa’ya sahip çıkmak, bölgedeki Osmanlı mirasını korumak ve bu konularda halkı bilinçlendirmek amacıyla bu yıl 5’incisi düzenlenen etkinlik, Yahya Kemal Beyatlı Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Erbakan Vakfı Genel Başkanı Dr. Muhammed
Erbakan, AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, Mirasımız Derneği Genel Başkanı Muhammet Demirci, Saadet
Partisi İstanbul İl Başkanı Birol Aydın ve
Küçükçekmece Belediye Başkanı Temel
Karadeniz’in de katıldığı etkinlikte, Kabe imamı, Sultanahmet Camisi müezzini
ve Mescid-i Aksa müezzinleri, Kuran okudu. Filistinli çocukların “Ben bir zeytin ağacıyım” adlı şiiri okuduğu etkinlikte, video gösterimleri ve mehteran gösterisi yapıldı.
Temel Karadeniz
İSLAM BİRLİĞİNİ KURMAK
ZORUNDAYIZ
Mirasımız Derneği Genel Başkanı Muhammet Demirci, Mescid-i Aksa ve
Kudüs’ün İsrail işgali bitmeden özgürleşemeyeceğini söyledi. Demirci, Kudüs’ün
ve Mescid-i Aksa’nın özgürlüğüne kavuşmasının İsrail’in işgaline bağlı olduğunu dile getirdi. Demirci, İsrail’in devam eden işgalinin ise: dünya genelindeki İslam ülkelerinde İsrail karşıtı yapılacak halk ayaklanmaları, İslam ülkeleri liderlerinin bu sorun nedeniyle toplanmaları ve Mescid-i Aksa’yi birinci derecede savunan Kudüs halkının ihtiyaçlarının karşılanmasıyla ortadan kalkabileceğini savundu.
İsrail’in sistematik artan baskısı ve abluka girişimleri nedeniyle Müslümanların
2000’den itibaren Mescid-i Aksaya alınmamaya başlandığını dile getiren Demirci, “Bu durum 2007’de yoğunlaştı. 2010 itibariyle ise ciddi şekilde sıkılaştırıldı.
Müslümanlar bugün Mescid-i Aksa’ya alınmıyor.” dedi. Demirci, daha önceleri 400 ile 500 bin dolayında Müslüman’ın
biraya geldiği Mescid-i Aksa’da bu sene
bir araya gelenlerin sayısının ise 30 bini
geçmediğini söyledi.
ERBAKAN: HEDEFLERİ
BÜYÜK İSRAİL’İ KURMAK
Erbakan Vakfı Genel Başkanı Fatih Erbakan ise Filistin meselesinin, “Filistinlilerin meselesi, dünyanın herhangi bir yerindeki bir anlaşmazlık, toprak kavgası veya Arap dünyasının sorunu” olarak
görülmesinin son derece büyük bir yanlış olduğuna işaret ederek, “Bugün sadece Filistin’i, Kudüs’ü, Gazze’yi işgal altında tutmaya çalışan siyonist zihniyetin asıl hedefi; Suriye, Irak, Mısır, Lübnan ve Anadolu’nun büyük bir bölümünü ve Medine-i Münevvere’ye kadar hicaz topraklarını da işgal etmek ve ‘büyük
İsrail’i kurmaktır. Mescid-i Aksa’yı tamamen yıkıp, yerine kendi inançlarına göre Süleyman Mabedi’ni inşa etmek istiyorlar. Bugün Mescid-i Aksa’da yaşadığımız bu işgal ve yıkım, işte bu asıl hedefin gerçekleştirilmesine yönelik bir provadır” ifadelerini kullandı. Fatih Erbakan, Filistin’in sadece Arap dünyasının
veya İslam âleminin sorunu olmadığını,
bütün insanlığın ortak meselesi olduğunu vurguladı.
Kemal Hatip
ERBAKAN VE
ERDOĞAN’A
TEŞEKKÜR ETTİ
&ŝůŝƐƟŶϭϵϰϴ7ƐůĂŵŝ,ĂƌĞŬĞƚĂƔŬĂŶzĂƌĚŦŵĐŦƐŦbĞǇŚ<ĞŵĂů,ĂEtkinlikte konuşan Saadet Partisi Genel
ƟƉŝƐĞ,ĂǌƌĞƟPŵĞƌĚƂŶĞŵŝŶBaşkan Yardımcısı ve İstanbul İl Başkanı
ĚĞŶďĞƌŝD
ĞƐĐŝĚͲŝŬƐĂ͛ŶŦŶƂǌŐƺƌ
Birol Aydın da etkinliğin oldukça anlamŽůĚƵŒƵŶƵ͕DĞƐĐŝĚͲŝŬƐĂŚƵǌƵƌ
lı olduğunu dile getirerek, “İnsanın derdi
ďƵůŵĂĚŦŬĕĂ͕DĞƐĐŝĚͲŝEĞďĞǀŝǀĞ
hayatının pusulasıdır. Derdi Filistin olaDĞƐĐŝĚͲŝ,ĂƌĂŵ͛ŦŶĚĂŚƵǌƵƌďƵnın, akıbeti de mutlaka hayır
y olacakůĂŵĂǇĂĐĂŒ
ůĂŵĂǇĂĐ ŦŶŦĚŝůĞŐĞƟƌĚŝ͘
tır” ifadelerini kullandı. Aydın,
ydın,
&ŝůŝƐƟŶŝĕŝŶ
&ŝůŝƐƟ
'ĂǌǌĞ͛ŶŝŶ
şöyle devam etti: “Bizim miĚĞŽůĚƵŬĕ
ĚĞ
ĂƂŶĞŵrasımız arkamızda görünen
n
ůŝŽůĚƵŒƵŶ
ů
ĂĚŝŬŬĂduvarlar değildir. Oraya
ƟĕĞŬĞŶ,ĂƟƉ͕͞ϲ
yüklediğimiz manadır. O
ǇŦůĚĂ'ĂǌǌĞϯƐĂmana bizim inancımızǀĂƔǇĂƔĂĚŦ͘,ĞƉdır. Tarihimizdir, şerefiƐŝŶĚĞĚŝƌĞŶĚŝ͕ǇĞmiz ve onurumuzdur. EŶŝůŵĞĚŝ͕Ő
ĞƌŝĕĞğer biz onurumuza, geleŬŝůŵĞĚŝ͘'
Ŭ
ĂǌǌĞŚĂceğimize, şerefimize sahip
ǌŦƌůŦŒŦŶŦǇĂ
ǌŦ
ƉƨǀĞǇĞçıkmak istiyorsak, mutlaŶŝůŵĞǌĚĞ
Ŷŝůŵ
ŶŝůĞŶŽƌka ve muhakkak İslam birli-Muhammet Demirci
ĚƵůĂƌŦǇĞŶ
ĚƵůĂƌŦ
Ěŝ͘ƵĂƌĂĚĂ
lam
ğini kurmak zorundayız. İslam
<ĂŚŝƌĞ͛ĚĞ͕
<ĂŚŝƌĞ͛ĚĞ bĂŵ͛ĚĂŽǇƵŶůĂƌ
birliği kurulmasının öncelikli
kli şartı;
ďĂƔůĂĚŦ͘ŝůŝǇŽƌůĂƌŬŝ͕7ƐůĂŵĚƺŶMüslümanların gayrimüslimlerle bir aǇĂƐŦŶŦŶƂǌŐƺƌůƺŒƺ͕&ŝůŝƐƟŶ͛ŝŶŬƵƌraya gelmemesinden geçmektedir. İslam
ƚƵůƵƔƵ͕<ĂŚŝƌĞ͛ĚĞŶǀĞbĂŵ͛ĚĂŶ
birliği zordur ama imkânsız değildir.”
ŐĞĕĞƌ͘KŶƵŶŝĕŝŶƵŒƌĂƔŦǇŽƌůĂƌĂŵĂŚŝĕŵĞƌĂŬĞƚŵĞǇŝŶďĂƔĂİslam birliğini Amerika’ya ve Avrupa
ƌĂŵĂǇĂĐĂŬůĂƌ͟ĚĞĚŝ͘,ĂƟƉ͕
Birliği’ne rağmen kuracaklarını söyleyen
dƺƌŬŝǇĞ͛ŶŝŶ&ŝůŝƐƟŶ͛ĞĚĞƐƚĞŒŝŶAydın, “Amerika’ya ve Avrupa Birliği’ne
ĚĞŶƂǀŐƺǇůĞƐƂǌĞĚĞƌĞŬ͕ŐĞĕŵŝƔrağmen kurmazsan bir gün Amerika geƚĞEĞĐŵĞƫŶƌďĂŬĂŶ͛ŦŶ͕ďƵŐƺŶ
lip senin ensene de çöker. Bugün İslam
ŝƐĞƵŵŚƵƌďĂƔŬĂŶŦZĞĐĞƉdĂǇŝƉ
coğrafyasının içinde bulunduğu sıkıntıƌĚŽŒĂŶ͛ŦŶ&ŝůŝƐƟŶ͛ĞǀĞƌĚŝŒŝĚĞƐnın temel müsebbibi ABD’dir” değerlenƚĞŬŝĕŝŶƚĞƔĞŬŬƺƌĞƫͬͬ͘
dirmesinde bulundu.
15
16
G Ü N DEM
01 - 15 ARALIK 2014
www.212haber.com
Ne Kudüs’ten vazgeçeriz,
ne de Mescid-i Aksa’dan!
Saadet Partisi Genel Merkez Kadın
Kolları Türkiye
genelinde eş zamanlı basın açıklaması
yaptı. Başakşehir,
Zeytinburnu, Bahçelievler, Güngören,
Bağcılar ve Esenler
Kadın Kolları üyeleri, İsrail askerlerinin
Mescid-i Aksa baskınını protesto etti.
S
AK PARTİ
BAĞCILAR’DA
YENİ YÖNETİM
AK Parti Bağcılar 5. Olağan Kongresi
Olimpik Spor Salonu’nda yapıldı. Mevcut
Başkan İsmet Öztürk’ün tekrar aday olduğu kongrede başka liste çıkmadı. Tek listenin katıldığı kongrede İsmet Öztürk’ün
listesi bütün delegelerin oyunu alarak AK
Parti Bağcılar ilçe yönetimi belirlendi.
Partililerin büyük ilgi gösterdiği kongreye
İstanbul Milletvekillerinden Nureddin
Nebati, Ömer Dinçer, Feyzullah Kıyıklık,
Ünal Kaçır, Bülent Turan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş,
AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşcu
katıldı. Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı
Nureddin Nebati kongrede tekrar AK
Bağcılar İlçe Başkanı seçilen İsmet Öztürk
delegelere teşekkür konuşması yaptı. //
MİNİATÜRK’E
KARDEŞ GELİYOR
.h/7h5$û yerli ve yabancı misafirlerin Türkiye’nin kültürünü ve İstanbul’u
daha iyi tanımalarına katkı sağlamak
için müzecilik faaliyetlerine hız veriyor.
Kurum, kültür çalışmalarına Yenikapı’ya
inşa edeceği “Miniaworld” Müzesi ile
devam edecek. Burada her yıl milyonlarca
kişinin ziyaret ettiği, dünyadaki önemli
mimari eserlerin minyatür kopyaları yer
alacak. Yeni Şafak’ın haberine göre, projesi
tamamlanan ve İstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın onayına sunulan projede, ABD’deki Hürriyet
Anıtı, Fransa’daki Eyfel Kulesi, Roma’daki
Pizza Kulesi, Moskova’daki katedraller gibi
tarihi eserler yer alacak.
15 DİLDE SESLİ BİLGİLENDİRME
Miniaworld projesi yaklaşık 100 ülkeden
seçilecek 1/25 ölçeğinde çok önemli 120
eser ve 250 yardımcı eserin yer alacağı
bir dünya meydanı olacak. 60 dönüm
arazi üzerine inşa edilecek projede her
kıtayı kendi içerisinde değerlendirilip,
bölgelerin birbiriyle kıyaslanması sağlanacak. Ayrıca her eserin yanında 15 dilde
elektronik sesli bilgilendirme sistemleri
yer alacak. Miniaworld sadece bilinen
eserlerin sergilendiği bir müze olmayacak,
aynı zamanda restoran, kafeterya, oyun
parkı, amfi tiyatroi konferans salonu gibi
sosyal alanlara da sahip olacak. //
$$'(73$57ú6ú Genel Merkez Kadın
Kolları Türkiye genelinde eş zamanlı basın açıklaması yaptı. Başakşehir,
Zeytinburnu, Bahçelievler, Güngören, Bağcılar ve Esenler Kadın Kolları üyeleri, İsrail askerlerinin Mescidi Aksa baskınını protesto etti. Gösterilerde okunan basın açıklamasında
şu ifadelere yer verildi: Bu gün Müslümanların ilk kıblesi olan Mescidi Aksa; tam 47 yıl sonra ilk kez Siyonist İsrail askerlerinin postallarıyla çiğnenmektedir. İsrail’in bu alçak
tavrını lanetliyor, bu alçaklık karşısında gereken tepki ve kararlılığı ortaya koyamayan ve emperyalist mihraklarla işbirliği yapan yönetimleri
kınıyoruz. Zulmünü katliam ve vahşete dönüştüren, İslam’ın kutsal değerlerine yönelik saldırılarla Müslü-
manların onurunu çiğneyen İsrail,
cılız açıklamalar, sözde kınamalar ile daha fazla cesaretlenip, daha fazla pervasızlaşmaktadır. Bundan anlaşılıyor ki, İsrail kendisini en fazla güvende hissettiği bir dönemeçte. Çünkü etrafı boşaltılmış, çevresindeki ülkeler çökertilmiştir. İslam’ı yanlış tanıtma ve barış için tehdit gibi gösterme siyonist ve sömürgeci çevrelerin
sinsi bir planıdır. Amaç Filistin’de ve
dünyanın dört bir yanında zulüm altında olan Müslüman halkları yalnızlaştırmak, savunmasız bırakmak,
gözden düşürmektir. İslam terörle
asla bağdaştırılamaz. İslam dünya barışı için bir tehdit değil, bilakis dünya
barışının teminatıdır. Barış ve Hakk’a
teslim anlamına gelen İslam nereye
ulaşmış ise oraya barış getirmiştir.
İSLAM HER ÇEŞİT HAKSIZLIĞA VE SÖMÜRÜYE KARŞIDIR
Selahaddin Eyyubi; “ÜmmeƟƂůĕĞƌŬĞŶĞǇƚƺůDĂŬĚŝƐĞ͟
ďĂŬŦŶĚĞŵŝƐƟƌ͘<ƵĚƺƐŐĞƌĕĞŬƚĞŶĚĞďŝƌďĂƌŽŵĞƚĞƌŐŝďŝĚŝƌ͘
zƺĐĞǇĂƌĂĚŦĐŦŵŦǌ͖͟DĞƐĐŝĚͲŝ
ŬƐĂ͛ǇŦǀĞĞƚƌĂķŶŦŵƺďĂƌĞŬŬŦůĚŦŬ͊͟ďƵǇƵƌƵǇŽƌ͘EĞǌĂŵĂŶŬŝ
ďƵƌĂĚĂŬŝĚƺǌĞŶ,ĂŬŵĞƌŬĞǌůŝŽůĚƵǇƐĂďĂƌŦƔŚĂŬŝŵŽůŵƵƔƚƵƌ͕ŶĞǌĂŵĂŶŬŝďĂƨůĚƺǌĞŶŚĂŬŝŵŽůŵƵƔƐĂǌƵůƺŵŽůŵƵƔƚƵƌ͘
ƵůƵŶĚƵŒƵŵƵǌǌĂŵĂŶĚŝůŝŵŝŝƐĞƚĂƌŝŚŝďŝƌŬŦƌŦůŵĂŶŽŬƚĂƐŦĚŦƌ͘
DƺƐůƺŵĂŶůĂƌŽůĂƌĂŬŝŵƟŚĂŶŦŵŦǌŦǀĞƌŝǇŽƌƵǌ͘'ĂǌǌĞ͛ǇĞǇƂŶĞůŝŬƐŽŶƐĂůĚŦƌŦůĂƌĚĂĂƌĂůĂƌŦŶĚĂŬĂĚŦŶǀĞĕŽĐƵŬůĂƌŦŶĚĂďƵůƵŶĚƵŒƵϮďŝŶŬŝƔŝŶŝŶƔĞŚŝƚĞ-
ĚŝůŵĞƐŝŶĞ͕ϮϬďŝŶĞǀŝŶǇĞƌůĞ
ďŝƌĞĚŝůŵĞƐŝŶĞƌĂŒŵĞŶŐĞĕƟŒŝŵŝǌŐƺŶůĞƌĚĞ͛ůŝKƌŐĞŶĞƌĂů
DĂƌƟŶĞŵƉƐĞǇ͕ŝŶƐĂŶŦĚĞŚƔĞƚĞĚƺƔƺƌĞŶďŝƌĂĕŦŬůĂŵĂǇĂƉŵŦƔƨƌ͘ĞŵƉƐĞǇ͖͞7ƐƌĂŝů͛ŝŶ͕ƐŽŶ
'ĂǌǌĞŽƉĞƌĂƐǇŽŶƵŶĚĂƐŝǀŝůŬĂǇŦƉůĂƌŦŶĞŶŐĞůůĞŶŵĞƐŝŝĕŝŶŐƂƐƚĞƌĚŝŒŝĕĂďĂŶŦŶƚĂŬĚŝƌĞĚŝůĞĐĞŬĚƺǌĞǇĚĞŽůĚƵŒƵŶƵ͟ƐƂǇůĞŵŝƔ͕͞ƵŬŽŶƵĚĂ7ƐƌĂŝů͛ĚĞŶĂůĂĐĂŒŦŵŦǌĚĞƌƐůĞƌǀĂƌ͟ĚĞŵŝƔƟƌ͘
DĞƐĐŝĚͲŝ,ĂƌĂŵ͕DĞƐĐŝĚͲŝEĞďĞǀŝ͕DĞƐĐŝĚͲŝŬƐĂƐĂĚĞĐĞĐŝǀĂƌŚĂůŬŦŶŵĂůŦĚĞŒŝů͕ƺŵŵĞƟŶ
ŽƌƚĂŬĚĞŒĞƌŝĚŝƌ͘<ĂďĞ͛ĚĞďŝǌŝŵ͕
DĞƐĐŝĚͲŝEĞďĞǀŝ͛ĚĞ͕DĞƐĐŝĚͲ
ŝŬƐĂ͛ĚĂďŝǌŝŵĚŝƌ͘<ƵĚƺƐ&ŝ-
ůŝƐƟŶůŝŶŝŶĚĞƌĚŝŝƐĞĞŶĂǌŽŶƵŶ
ŬĂĚĂƌďŝǌŝŵĚĞƌĚŝŵŝǌĚŝƌ͕DƺƐůƺŵĂŶůĂƌŦŶĚĞƌĚŝĚŝƌ͘ƵůŵĞƌŦǌĂ
ĚĂǌƵůƺŵĚƺƌ͘zĂǌĂƌůĂƌŦŶŬƂƔĞůĞƌŝŶĚĞƐƺƌĞŬůŝŝƔůĞŵĞƐŝǀĞďŝƌ
ďŝůŝŶĕŽůƵƔƚƵƌŵĂƐŦ͕ƐŝǇĂƐŝůĞƌŝŶŝƐĞǇĂƉƨƌŦŵƵǇŐƵůĂŵĂƐŦ͕ĨĞƌƚŽůĂƌĂŬŝƐĞŚĞƉŝŵŝǌŝŶ7ƐƌĂŝůŵĂůůĂƌŦŶĂĞŬŽŶŽŵŝŬĂŵďĂƌŐŽƵǇŐƵůĂŵĂƐŦŐĞƌĞŬŵĞŬƚĞĚŝƌ͘DĞƌŚƵŵ>ŝĚĞƌŝŵŝǌŝŶĚĞďĞůŝƌƫŒŝ
Őŝďŝ^ŝǇŽŶŝǌŵƐĂĚĞĐĞŵƺĞǇǇŝĚĞĚĞŶ͕ǇĂŶŝǇĂƉƨƌŦŵĚĂŶĂŶůĂƌ͘
ƵŶƵŶŝĕŝŶƚƺŵŬĂƌĚĞƔůĞƌŝŵŝǌŝ
7^Z7>D>>Z/E/Kz<KdĞƚŵĞǇĞĕĂŒŦƌŦǇŽƌƵǌ͘ƵƔĂŶůŦŵŝůůĞƟŶĞǀůĂĚŦŽůĂƌĂŬǇĂƉĂĐĂŬůĂƌŦŵŦǌŶĞƟĐĞǇŝďĞůŝƌůĞǇĞĐĞŬƟƌͬͬ͘͟
Beyaz önlüğü
giydi, öğrencilerin
diş taramasını
gerçekleştirdi
ú67$1%8/9$/ú/úøúKüçükçekmece Belediyesi,
Anadolu Eğitim ve Kültür Vakfı (AKEV) ve
İstanbul Aydın Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Hastanesi Dentaydın’ın ortaklaşa yürüttüğü
ve okullarda ücretsiz diş taraması ile tedavi hizmeti sunan “Hayata Sağlıkla Gülümse” projesi,
düzenlenen bir basın toplantısıyla kamuoyuna
duyuruldu.
YENİ PROJELER GELİYOR
Ağız ve diş sağlığı alanında kamuoyunun farkındalığını artırmak amacıyla geçtiğimiz yıl hayata
geçirilen projeyi çok önemsediklerini ifade eden
Küçükçekmece Belediye Başkanı Temel Karadeniz, ‘’Diş bakımını kendimize mesele yapmamız
gerekiyor. Öncelikli olarak çocuklarımıza bu
alışkanlığı kazandırarak, önemli bir başlangıç
yapmak istedik. Günde sadece iki dakikamızı
ağız ve diş bakımına ayırarak, birçok önemli
hastalığı önleyebiliriz. İşte bu nedenle öğretmenlerimiz, okul öncesi eğitimden başlayarak,
çocuklarımıza böyle bir yaklaşımı kazandırmalı,
onları yönlendirmeli. Bu yüzden öğretmenlerimiz için de konuyla ilgili eğitim programları düzenleyerek, bu konuda ortak çalışmalar yapmayı
planlıyoruz‘’ diye konuştu.
ÖĞRENCİLER ‘DİŞ’TEN SINIFI GEÇTİ
Basın toplantısının ardından Küçükçekmece
Belediye Başkanı Temel Karadeniz, diğer hekimlere eşlik ederek, öğrencilerin diş taramasını
gerçekleştirdi. Öğrencilere diş bakımı ile ilgili
bilgiler veren Başkan Karadeniz, onlarla sohbet
ederek, diş sağlığının önemini anlattı. Küçükçekmece Belediye Başkanı Temel Karadeniz ve diğer
diş doktorlarının kontrol ettiği küçük öğrenciler ağız ve diş tedavilerinde başkandan pekiyi
aldılar. Hayata Sağlıkla Gülümse projesi Küçükçekmece’deki ilk ve ortaokullarda devam edecek.
Bu kapsamda projeyle, öğrencilerin diş taraması
gerçekleştirilirken, ihtiyaç sahiplerine ulaşarak
ücretsiz ağız ve diş sağlığı hizmeti de sunuluyor. Proje ile geçtiğimiz eğitim-öğretim yılında
Küçükçekmece’de 20 bin ilköğretim okulu öğrencisinin ağız ve diş sağlığı kontrolü yapıldı. Proje
kapsamında bu yıl da 20 bin öğrencinin ağız ve
diş sağlığı kontrolü kontrolü hedefleniyor. //
G Ü N DEM
www.212haber.com
Ustalara
taş çıkartan
konser
Engellilerden oluşan İSÖMX
Müzik grubu, Esenler’de gerçekleştirdikleri Halk Müziği konseriyle
ustalarına âdeta taş çıkarttı.
(6(1/(5%(/('ú<(6ú ilçede yaşayan 7’den
70’e tüm vatandaşlar için kültür - sanat
programları gerçekleştirmeye devam ediyor. Esenler Belediyesi Kültür ve Sosyal
İşler Müdürlüğü ile İstanbul Büyükşehir
Belediyesi Engelliler Müdürlüğü (İSEM)
Esenler’de ortak bir program düzenledi. Program kapsamında engellilerden
oluşan İSÖMX Müzik grubu, Dr. Kadir
Topbaş Kültür ve Sanat Merkezi’nde bir
konser verdi. Esenler Belediyesi Kültür ve
Sosyal İşler Müdürü Hüseyin Cerrahoğlu
ile çok sayıda vatandaşın katıldığı programda renkli görüntüler yaşandı.
ANADOLU’NUN
TÜRKÜLERİYLE COŞTULAR
Ailelerinin ve arkadaşlarının coşkulu
alkışları eşliğinde sahnede yerini alan
engelliler, Anadolu’nun dört bir yanından
türküler seslendirdiler. Usta sanatçılar;
Mahzuni Şerif ’ten, Neşet Ertaş’tan ve
Davut Sulari’den yüreğimize kazınmış
duygusal ve hareketli çok sayıda türkü
söyleyen engelliler, dinleyenlere unutulmaz bir gece yaşattı. //
Öğretmeni
Karadeniz’i
anlattı
û
(+5(0ú1ú Lisesi’nden
mezun olan Küçükçekmece Belediye
Başkanı Temel Karadeniz, Küçükçekmece
Zehra Mustafa Dalgıç Ticaret ve Meslek
Lisesi’nde müdür olarak görev yapan lise öğretmeni Raif
Gökdağ’ı makamında ziyaret etti. Ziyaretinde Karadeniz’e AK
Parti İstanbul Milletvekili Tülay Kaynarca ve Ak Parti Küçükçekmece İlçe Başkanı
Mustafa Korkut’ta eşlik etti.
ŞAŞIRDIK, DUYGULANDIK VE KUCAKLAŞTIK
Duygusal anların yaşandığı ziyarette Okul Müdürü Raif Gökdağ, Başkan Karadeniz’in öğrencilik yıllarını ve onunla ilk karşılaşmasını şu sözlerle anlattı: “Temel, o zamanlar 16-17 yaşındaydı. Şu anda Ak Parti Esenyurt İlçe Başkanı olan Şenay Değer ile birlikte sürekli futbol oynarlardı. Her zaman sevgisi, saygısı
tam bir öğrenciydi ve aramızdaki
dayanışma çok güzeldi. Müdür
Gökdağ, Başkan Karadeniz’le yıllar sonra ilginç bir şekilde karşılaşmasını da anlattı. Onu başkan
Çalışana Allah’ın yardım ettiğini,
bunun için Müslümanların zulüm
karşısında boyun eğmemesi,
direnmesi ve çalışması gerektiğini
vurgulayan Yıldırım, şöyle devam
etti: “Bütün savaşların olduğu
bölgelerde İHH var. Gördüğünüz
her bombardımanın altında da
olduk. Suriye’de, Bağdat’da, Çeçenistan’ da, Orta Afrika’da olduk.
Mali’de, Keşmir’de, Patani’de olduk.
Arakan’da, Doğu Türkistan’da
olduk. Bunları yaparken sizlere
güveniyoruz. Size ihtiyacımız var.
olarak ilk gördüğümde Karadeniz
bana, “Hocam, lisede sevdiğim
bir öğretmen vardı. Ona çok benziyorsunuz’’ dedi. Ben de ‘’Hangi
lisede okudunuz?’’ diye sordum.
Şehremini Lisesi dedi. O anda şaşırdık, duygulandık ve birbirimize sarıldık” dedi.
yorum. Raif öğretmenimiz ilk kez
Beden Eğitimi dersimize geldiğinde bizi adam akıllı yormuştu. 34 gün yorgunluğumu atamamıştım. O günleri hiç unutamam. Eski günlerime döndüm” diyerek lise anılarının zihninde canlandığı-
nı belirten Başkan Karadeniz de
öğretmenini 30 yıl aradan sonra
ziyaret etmenin özel bir duygu olduğunu dile getirdi. Başkan Karadeniz, öğretmeni Raif Gökdağ’a emekleri için teşekkür ederek çiçek
ile hediye takdim etti. //
GURUR DUYDUM
“Bir eğitimcinin yetiştirdiği öğrencinin güzel yerlere gelmesi çok
güzel bir duygu” olduğunu söyleyen Gökdağ, Başkan Karadeniz’le
gurur duyduğunu dile getirdi.
“Hocamızın nezdinde, tüm öğretmenlerimizin gününü kutlu-
Yaşına ve engeline rağmen hala ‘varım’ diyor!
Vodafone İstanbul Maratonu’na
katılan Başakşehirli sporcular
Güvercintepe Spor
Parkı’nda madalyalarını aldı. 5 yaşında sporcularında
yer aldığı Maratona
katılan Başakşehirliler arasında en
dikkat çeken isim
ise 81 yaşındaki
Yılmaz Özen oldu.
92'$)21(ú67$1%8/0$5$7218’na
katılan Başakşehirli sporcular Güvercintepe Spor Parkı’nda madalyalarını
aldı. 5 yaşında sporcularında yer aldığı
Maratona katılan Başakşehirliler arasında en dikkat çeken isim ise 81 yaşındaki
Yılmaz Özen oldu. Spor parkında madalyasını alan Özen, amacının farkındalık oluşturmak olduğunu, belirtti. Hayatını spora ve gençlere sporu sevdirmeye
adamış bir sporsever olan 81 yaşındaki
Yılmaz Özen hikâyesini şöyle anlatıyor;
“Makine yüksek mühendisiyim. Avrasya
Maratonu’na katılmamım bir nedeni
kendimi denemek bir nedeni de sporun
her yaşta yapabileceğini ispat etmek ve
farkındalık oluşturmak. Avrasya Maratonu 8 yıl gibi kısa sayılabilecek sürede
İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Liberman’ın, İHH’nın kendileri için büyük bir tehdit
olduğunu söylediğini hatırlatan Bülent Yıldırım, “Elhamdülillah sadece İsrail için değil, tüm zalimler için tehdidiz ve tehdit olmaya devam edeceğiz. “ ifadelerini kullandı.
17
Küçükçekmece Belediye Başkanı Temel Karadeniz, “Öğretmenler Günü’’nde
Küçükçekmece’de müdür olarak görev yapan lise öğretmenini ziyaret etti.
Buluşmada Karadeniz ve öğretmeni Raif Gökdağ duygusal anlar yaşadı.
‘Tüm zalimler için tehdidiz’
ú++İnsani Yardım Vakfı Genel
Başkanı Bülent Yıldırım, ‘Sadece İsrail için değil, tüm zalimler
için tehdidiz ve tehdit olmaya devam edeceğiz’ dedi. Yıldırım, “Yeryüzündeki İyiliğin Direniş Öyküsü
Konferansı”nda yaptığı konuşmada,
dünyanın en önemli yardım kuruluşları arasında olduklarını bildirdi.
Kendilerini “sevap avcıları” olarak
gördüklerini ve dünyanın neresinde bir mağdur millet varsa oraya
koştuklarını belirten Yıldırım,
zulüm gören Müslümanlar dışında
farklı dinlere mensup insanlara da
yardım ellerini uzattıklarını anlattı.
01 - 15 ARALIK 2014
Bunu yaparken sırtımızı Allah’a
dayıyoruz ama bir de diyoruz ki
‘Arkamızda Türkiye’nin ve dünyanın her tarafından kardeşlerimiz
var.’ Mesela Mavi Marmara’dan
sonra bizi yıkmaya çalıştılar değil
mi? Vallahi billahi sizler bize sahip
çıktınız. Halk olarak sahip çıktınız,
desteğinizi artırdınız, İsrail’i yerle
bir ettiniz. Allah, hepinizden razı
olsun. İnşallah Mescid-i Aksa’ya
yürüyeceğiz, hiç tereddüt etmeyin.
Mescid-i Aksa’da Kur’an-ı Kerim’i
yerlere attılar. Buradan herkese
sesleniyorum. Ticaret artmış.
Batsın böyle bir ticaret. Sen İsrail’le
bu ticareti yapma. O yerlere atılan
Kur’an-ı Kerim, ticaret yapan
tüccar Müslümanların Kur’an-ı
Kerim’i değil mi? Bu Yahudiler, bu
siyonistler parayı çok sever. Hele
ticareti bir kes, inanın Mescid-i
Aksa’ya bile giremezler.”
Filistin halkının, özgürlüğüne
kavuşacağını ifade eden Yıldırım,
“O Kur’an-ı Kerim’i yere attılar
ya, şımardılar ya, Allah’ın izniyle
çok yakında göreceksiniz, bakın
Mavi Marmara’ya katılan Avrupalı
sosyalistlerin partileri, Fransa’da,
İngiltere’de, İsveç’te, İspanya’da
Filistin Devleti’ni parlamentoda
tanıttılar. İnşallah özgür Filistin
olacak, hiç tereddüt etmeyin” diye
konuştu.
İSRAİL’İN KUYRUĞUNA
BASIYORUZ
Bülent Yıldırım, siyonizmin bir virüs olduğuna ve yıkılacağına inandıklarını dile getirdi. İsrail Dışişleri
Bakanı Avigdor Liberman’ın, İHH
İnsani Yardım Vakfının kendileri
için büyük bir tehdit olduğunu
söylediğini hatırlatan Yıldırım,
“Elhamdülillah sadece İsrail için
değil, tüm zalimler için tehdidiz
ve tehdit olmaya devam edeceğiz.
İsrail Dışişleri Bakanı çıktı, ‘İHH,
bizim için tehdittir’ dedi, arkasından MİT’in tırları, Kilis baskını,
Selam ve Tevhid dosyası geldi. Ya
nasıl oluyor? İsrail’in kuyruğuna
basıyoruz, Mavi Marmara’yla başka
bir yerden niye ses çıkıyor? Bana
bunu söyleyin” ifadesini kullandı.
Yıldırım, dünyanın her yerinde
yetim başı okşamaya, siyonizme
karşı olmaya devam edeceklerini
belirtti. //
Dünya spor camiasında kendine hatırı
sayılır bir yer edinmiş durumda. Böyle
bir organizasyonda bulunmak benim
için heyecan verici. Çok şükür bu sene
de parkuru tamamlayabildim. Mesleğim
sebebiyle iş seyahatleri dışında gönül
verdiğim Dağcılık sporunun gereği
olarak güzel yurdumuzu karış karış dolaştım ve zirvelere ulaşma gururuna nail
oldum. Emekliliğimde denizcilik sektöründe çalıştım. Bakanlık kursları tamamlayıp yat kaptanı oldum. Bakanlıktan daha çok denizciye ihtiyaç olduğunu
öğrendiğimde çevremdeki gençlere
deniz sevgisini aşılayabilmeyi bir milli
görev edindim. Dağcılığı da Trekking
düzeyinde gençlerle birlikte devam
ettirmeye çalışıyorum. Denize tekrar
açılabilmek için idmanlarıma
devam ediyorum. Karınca mi-sali son nefesime kadar görev
üzere yaşamaya devam edeceğim
ğim
inşallah. İnsanlara tavsiyem sporun
porun
yaşı veya engelinin olmadığınıı bilsinler.
Çünkü ben yaşıma ve engelime
me rağmen
hala varım diyebiliyorum. //
18
G Ü N DEM
01 - 15 ARALIK 2014
www.212haber.com
Genç doktorlar,
Somalili doktorlar
iç hastalıklarında
da uzmanlaşacak
YERYÜZÜ DOKTORLARI, İstanbul Medeniyet Üniversitesi ve Benadir Üniversitesi
ortaklığında ve TİKA’nın desteğiyle 2013
yılında Somali’de başlatılan Tıpta Uzmanlık Eğitimi Projesi devam ediyor. Genel
Cerrahi branşında başlayan uzmanlık eğitimlerine yeni katılımlar oldu ve asistan
sayısında 14’e yükseldi. Projede yakalanan
başarı bölgede ihtiyaç duyulan diğer uzmanlık branşları için de ümit vaat ediyor.
Prof. Dr. Orhan Alimoğlu, Uzm. Dr. Hasan Erdem, Bağcılar Eğitim ve Araştırma
Hastanesinden Doç. Dr. Dede Şit ve Doç.
Dr. Hasan Kayabaşı, Yalova Üniversitesinden Prof. Dr. Mesut Başak ve YYD Proje
Yöneticisi Selimcan Azizoğlu’ndan oluşan
Somali Tıpta Uzmanlık Programı (STUP)
Ekibi, öncelikli olarak İç Hastalıkları Uzmanlık programını başlatmak, Genel Cerrahi Programı’nı değerlendirmek amacıyla
Somali’nin başkenti Mogadişu’ya gitti.
8-12 Kasım 2014 tarihleri arasında
Mogadişu’da Şifa Hastanesi bünyesinde çalışan STUP ekibi, İç Hastalıkları
Uzmanlık giriş sınavını yaparak, toplam 7
asistanı programa dâhil etti. İç Hastalıkları Uzmanlık öğrencilerini eğitimlerinin
bir kısmını Bağcılar Eğitim ve Araştırma
hastanesinde yapacak şekilde planlandı.
Eğitim odaklı ameliyatlar yapan ekip,
TİKA’nın desteği ve Benadir Üniversitesi
ile birlikte yürütülen Yeryüzü Doktorları
İbn-i Sina Sağlık Meslek Yüksekokulu’nu
lına giren
ziyaret etti. İkinci yılına
okulda; Hemşirelik, Ebenlik, Eczane Teknisyenliği ve Halk Sağlığı
bölümlerinde
toplam 143 öğrenci
bulunuyor. Okul,
ilk mezunlarını
k
Hemşirelik ve Ebelik
bölümlerinde Mart
2015’te verecek. //
ú
STANBUL Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilen 36. İstanbul
Maratonu 16 Kasım 2014
Pazar günü koşuldu. Yüzlerce Genç Yeryüzü Doktoru, mülteciliğe ve mültecilerin zor yaşam koşullarına dikkat çekmek için “Yeryüzü Doktorları Mülteciler için Kıtaları
Aşıyor” sloganıyla maratonda koştu.
mültecileri
UNUTMADI
12 farklı üniversiteden
140 gönüllü gencin katıldığı maratonda, Yeryüzü
Doktorları Yönetim Kurulu da gençleri yalnız bırakmadı. Balonlar, dövizler, mülteci portreleri
ve 6x10 metre boyutunda dev bir pankartla boğazı geçen Genç Yeryüzü Doktorları maraton ekibi, yürüyüş esnasında halkın ilgisi ve dikkatini de üzerlerine çekmeyi başardı.
Ellerindeki kırmızı balonları kalplerinde taşıdıkları samimiyet ve inancı temsil etmesi açısından köprünün ortasında havaya bırakan genç ekip gökyüzünde hoş bir
sada bıraktı.
Yeryüzü Doktorları, Gazze, Suriye, Irak, Orta Afrika ve dünyanın dört bir
yanında ırk, din, dil ayırmadan mültecilerin derdine, yaptığı yardım ve
geliştirdiği projelerle derman olmaya da devam edecek. Projelere destek
olmak isteyenler Mülteci
yazarak 6612’ye SMS atıp
5 TL bağışlayabiliyorlar.
www.yeryuzudoktorlari.
org adresinden online bağış da yapılabilmekte. //
1 annemi kaybettim
ADINLAR
K
100 anne buldum ZULMÜ
Mısır, Suriye ve Bosna Hersek’te savaşın ortasında kalan kadınların yaşadığı acılar, haksızlıklar ve savaşın kirli yüzü Esenler’de düzenlenen “Savaşta Kadın Olmak” paneliyle gözler önüne serildi.
ESENLER Belediyesi Kültür ve
Sosyal İşler Müdürlüğü, savaşın
ortasında kalan kadınların hayatlarına ve yaşadıkları zorluklara
dikkat çekmek amacıyla “Savaşta
Kadın Olmak” konulu bir panel
düzenledi. Dr. Kadir Topbaş Kültür
ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen
panele; Esenler Belediye Başkanı
Mehmet Tevfik Göksu, Belediye
Başkan Yardımcısı Hasan Taşçı,
AK Parti Esenler İlçe Kadın Kolları
Başkanı Meryem İnat, bazı Belediye Meclis üyeleri ile vatandaşlar
katıldı.
Gazeteci - Yazar Demet Tezcan’ın
moderatörlüğünde gerçekleştirilen
panelde; Suriyeli Aktivist İman
Bedir, Mısırlı Doç. Dr. Menar Ebulhasan, Eğitimci Yazar Ayşe Müzeyyen ve Gazeteci Tülay Gökçimen
Mısır, Suriye ve Bosna Hersek’te
yaşanan insanlık dramını gözler
önüne serdiler.
SIRF MÜSLÜMAN
OLDUKLARI İÇİN...
Savaşın ortasında kalan kadınların
yaşadığı zorlukların anlatıldığı
sinevizyon gösteriminin ardından
başlayan programda ilk konuşmayı
Eğitimci Yazar Ayşe Müzeyyen
ANLATTI
buldum. 1992 yılında geldiğim
İstanbul’da Türk insanı bize ensarlık yaptı” dedi.
1 YILDA 75 KADIN ŞEHİT
yaptı. Bosnalı Müslümanların acılarından söz eden Müzeyyen, “Bosna
Savaşı’nda resmi kayıtlara göre 315
bin kişi öldürüldü. Bunların 35 bini
çocuktu. Aynı savaşta 50 bin Boşnak kadını kayboldu ve tecavüze
uğradı. Onlar Balkanlar’da var olan
Müslüman kimliğinin dönüştürülmesi için tecavüze uğradı” dedi.
Suriyeli Aktivist İman Bedir de
ülkesinde yaşanan savaşı ve kadınların acılarını gözler önüne serdi.
“Suriye’de savaş değil katliam var”
diyen Bedir, “Savaşta iki taraf da
güçlü olur ama benim ülkemde
böyle bir durum yok. Suriye’de 40 50 senedir zulüm, işkence her şeyi
gördüm” şeklinde konuştu. Türk
insanının kendilerinin yaralarına
merhem olduğunu belirten Bedir,
“30 sene sessiz kaldık. Ben 22 sene
annemi göremedim. 1 annemi
kaybettim ama burada 100 anne
Programda konuşan Mısırlı Doç.
Dr. Menar Ebulhasan da Mısır’daki Tahrir ve Rabia Meydanı’nda
verilen mücadeleyi ve sonrasında
yaşananları anlattı. Ebulhasan,
“Kahire’de darbeden sonra 30’dan
fazla kadın tutuklandı, 50’den
fazlası kayboldu. 1 yılda 75 kadın
şehit verdik ve 20’den fazla kadın
da tecavüze uğradı” dedi.
KADINLARIN
“HAYKIRIŞI”NI ANLATTI
Suriye’deki zulmü kadınların gözünden anlatan “Haykırış” belgeseli
de programda katılımcılara izletildi. Gösterimin ardından belgeselin
yönetmeni Tülay Gökçimen, görev
için gittiği Suriye’de kadınların ve
çocukların yaşadığı zorlukları dile
getirdi. Gökçimen, “Suriye’de bizim
bildiğimiz 14 bin kadın, 15 bin de
çocuk öldürüldü ve 4 bin kadın hapishanede işkence görüyor. Suriye
bu anlamda ne yazık ki zindanlarıyla bilinir. 11 bin çocuk da bu
zindanlarda işkence görüyor” dedi.
KURABİYELER ARAKAN’A UMUT OLACAK
7,,7ŶƐĂŶŝzĂƌĚŦŵsĂŬķ͛ŶŦŶĚƺŶǇĂŶŦŶĞŶ
ĨĂŬŝƌƺůŬĞůĞƌŝŶĚĞŶďŝƌŝŽůĂŶĂŶŐůĂĚĞƔ͛ƚĞ
ƌĂŬĂŶůŦŵĂǌůƵŵůĂƌŦŶǇĞƟŵĕŽĐƵŬůĂƌ
ŝĕŝŶĂĕĂĐĂŒŦƐŵĂŝůƚĂĐŝzĞƟŵŚĂŶĞƐŝ
ŝĕŝŶƉĂŶĞůƐĂůŽŶƵŐŝƌŝƔŝŶĚĞďŝƌĚĞŬĞƌŵĞƐ
ĚƺǌĞŶůĞŶĚŝ͘<ĞƌŵĞƐ͛ƚĞƐĞŶůĞƌĞůĞĚŝǇĞƐŝŝůĞzĂƔĂŵǀĞĂŶŦƔŵĂDĞƌŬĞǌŝ͛ŶĚĞ
;^zDͿ&ŝůŝƐƟŶůŝĕŽĐƵŬůĂƌĂǇĂƌĚŦŵŝĕŝŶ
ǇĂƉŦůĂŶŬƵƌĂďŝǇĞůĞƌĚĞƌĂŬĂŶůŦǇĞƟŵĕŽĐƵŬůĂƌĂƵŵƵƚŽůŵĂƐŦŝĕŝŶƐĂƨƔĂƐƵŶƵůĚƵͬͬ͘
12 farklı üniversiteden
140 gönüllü
Genç Yeryüzü Doktoru,
mülteciliğe ve
mültecilerin
zor yaşam
koşullarına
dikkat çekmek amacıyla
36. İstanbul
Maratonu’nda
koştu.
HAYAT
www.212haber.com
01 - 15 ARALIK 2014
19
Hayatı öğretiyorlar
Bugünlerde farklı bir
projeye imza atan
Darülaceze, ‘Hayat
Okulu’ ile öğrencilerinin hayatına ışık
tutuyor. 15-20 kişilik
bir gruptan oluşan
sınıfta, hayata dair
büyük tecrübeler
edinmiş sakinler arasından seçilen on öğretmen ders veriyor.
Bu öğretmenlerin
kimi mühendis, kimi
doktor, kimi polis,
kimi de kendi fabrikasında patron...
5
r
a
l
n
O
in
Darülaceze’n
SAKİNLERİMİZ DERSLERİNE
HEYECANLA HAZIRLANIYORLAR
gönüllü
|ùUHWPHQOHUL
Fikret Karabulut
beler edinmiş sakinler arasından seçilen on öğretmen ders
veriyor. Bu öğretmenlerin kimi
mühendis, kimi doktor, kimi
polis, kimi de kendi fabrikasında patron... Şimdi ise çoğu
ailesini, işini, hayata dair her
şeyini kaybetmiş ama umudunu, onurunu ve yaşama sevincini capcanlı tutan birer kahraman…
HACER TÜRKEL
30 sakinin ikamet ettiği Darülaceze’de, 30’u
bebek olmak üzere her yaştan insan bulunuyor. Örneğin 35 yaşında, engelleri ya da
rahatsızlıkları nedeniyle kendine bakamayacak kişiler olduğu gibi, 100 yaşını aşkın
yaşlılar da var. Darülaceze’ye kabul şartlarının içinde ise, kişinin kanunen kendisine
bakacak kimsesinin olmaması, oğlu veya kızına nafaka davası açarak Darülaceze’ye ödemelerini sağlaması ya da mal varlığı varsa
oraya bağışlaması ve 5 yıl İstanbul’da ikamet
etmesi bulunuyor. Tamamen bağışlarla varlığını sürdüren bu kurum, mazisini 120 yıllık tarihinden alıyor.
Bugünlerde farklı bir projeye imza atan Darülaceze, ‘Hayat Okulu’ ile öğrencilerinin
hayatına ışık tutuyor. 15-20 kişilik bir gruptan oluşan sınıfta, hayata dair büyük tecrü-
Hayat Okulu’nda sınav yok ama kazandırdığı tecrübeler de
hiçbir okulda bulunmaz. Çaykahve eşliğinde iki saat süren
derste hocalar büyük bir şevkle
ders anlatırken, öğrenciler ise
büyük bir iştiyakla derse katılıyor. Bir grubun diploma alması için ise ortalama 8-10 derse
katılması gerekiyor.
Dr. Aylin Çiftçi
ǇŽƌƵŵ͖ĨĂŬĂƚĂǇĂŬůĂƌŦŵĚĂǇŝŶĞĂŒƌŦ
ǀĂƌ͘bƵĂŶĚĂǇƺǌĚĞϳϬŝǇŝůĞƔŵŝƔĚƵƌƵŵĚĂǇŦŵ͘ŽŬƚŽƌůĂƌŦŵďŝůĞŚĂǇƌĞƚ
ĞĚŝǇŽƌ͖ĕƺŶŬƺďĞŶŝŵĂǇĂŬůĂƌŦŵǇƺǌĚĞϵϬ͛ůĂƉƌŽƚĞǌĞŐŝĚŝǇŽƌĚƵ͕ŬĞƐŝůĞĐĞŬƟ͘ŶƐŽŶŐĞĕĞŶƵŵĂŐƺŶƺŐŝƚƟŵŬŽŶƚƌŽůĞ͘ŽŬƚŽƌďĂŶĂĂŵĐĂŶĂƐŦůďĂƔĂƌĚŦŶĚŝǇĞƐŽƌƵǇŽƌ͘͟ƔĞŬůŝŶĚĞ
ŬŽŶƵƔƵǇŽƌ͘
WƐŝŬŽůŽũŝŬƚĞĚĂǀŝŐƂƌĚƺŒƺŝĕŝŶĚĞǀĂŵůŦŝůĂĕŬƵůůĂŶĂŶ&ŝŬƌĞƚ
<ĂƌĂďƵůƵƚ͛Ƶ͕ŚĞƉŝůĂĐĂǇƺŬůĞŶŵĞƐŝŶ
ĚŝǇĞƌĞŚĂďŝůŝƚĂƐǇŽŶŵĞƌŬĞǌŝŶĞǇƂŶƔŝŶĚĞŶĂǇƌŦůĚŦŬƚĂŶƐŽŶƌĂǇĂůŶŦǌǇĂůĞŶĚŝƌŵŝƔĚŽŬƚŽƌƵ͘ŝƌƔĞǇůĞƌůĞƵŒƔĂŵĂǇĂďĂƔůĂĚŦŒŦǇŦůůĂƌĚĂĨĞůĕŐĞƌĂƔŦƌƐĂĞŶĂǌŦŶĚĂŶŬĂĨĂǇĂƚĂŬŵĂĕŝƌĞŶǀĞďŝƌǇŦůǇĂƚĂůĂŬŬĂůĚŦŒŦƐŦƌĂǇĂĐĂŒŦŶŦƐƂǇůĞŵŝƔ͘ŽŬƚŽƌƵĚŝŶůĞĚĂŬĞŶĚŝŶĞďĂŬĂŵĂĚŦŒŦŶŦ͕ĂƌŬĂĚĂƔǇŝƉƌĞŚĂďŝůŝƚĂƐǇŽŶďƂůƺŵƺŶĞŐĞůĚŝůĂƌŦǀĞĚŽƐƚůĂƌŦŶŦŶǇĂƌĚŦŵŦǇůĂŚĂǇĂƨŶŦŝĚĂŵĞĞƫƌĚŝŒŝŶŝƐƂǇůĞǇĞŶ<ĂƌĂ- ŒŝŐƺŶ͕ƌĞƐŝŵŚŽĐĂƐŦďŝƌƌĞƐŝŵŬŽǇďƵůƵƚ͕͞ĂŬŦŵĂŝŚƟǇĂĐŦŵŽůĚƵŒƵŝĕŝŶ ŵƵƔƂŶƺŶĞ͘ƵŶƵǇĂƉĂďŝůŝƌŵŝƐŝŶ
ĚŝǇĞƐŽƌŵƵƔ͘ĞŶƌĞƐŝŵĚĞƌƐŝŶĚĞŶ
ǇĂŚƵǌƵƌĞǀŝŶĞŐŝƚŵĞŵǇĂĚĂŚĂƐƚĂďĂŬŦĐŦƚƵƚŵĂŵŐĞƌĞŬŝǇŽƌĚƵ͖ĨĂŬĂƚ ŽƌƚĂŽŬƵůƐŽŶƐŦŶŦŌĂŝŬŵĂůĞŬĂůŵŦƔƨŵ͕ƌĞƐŝŵǇĂƉĂŵĂŵĂŵĂĕŝǌŵĞƨďďŝŬŽŶƚƌŽůŐĞƌĞŬƟŒŝŝĕŝŶĂƌŬĂĚĂƔǇĞĕĂůŦƔŦƌŦŵĚĞŵŝƔ͘ZĞƐŵŝĕŝǌŵĞǇĞ
ůĂƌŦŵĂƌƺůĂĐĞǌĞ͛ǇŝƵǇŐƵŶŐƂƌĚƺůĞƌ͘,ĂǇĂƚĂŬƺƐŵƺƔƚƺŵ͖ůĂŬŝŶĕĂƌĞƐŝǌ ďĂƔůĂǇŦŶĐĂĂƌŬĂĚĂŶƐĞǇƌĞĚĞŶŚŽĐĂƐŦ͕ƚĂŵĂŵƐĞŶďƵŝƔŝǇĂƉĂƌƐŦŶ͕Ž
ŬĂůŦŶĐĂŐĞůŝƉďƵƌĂǇĂǇĞƌůĞƔƟŵ͘&Ğůĕ
ƚĞƔŚŝƐŝŬŽǇĂŶĚŽŬƚŽƌŚŝĕďŝƌŝůĂĐŦŶĂŒ- ĐĞǀŚĞƌƐĞŶĚĞǀĂƌĚŝǇĞƌĞŬƚĞďƌŝŬĞƚŵŝƔ͘ƔĂŒŦǇƵŬĂƌŦďŝƌǇŦůĚŦƌĚĂƌĞŚĂƌŦůĂƌŦŵŦĚŝŶĚŝƌŵĞǇĞĐĞŒŝŶŝ͕ǇĂƉĂĐĂďŝůŝƚĂƐǇŽŶďƂůƺŵƺŶĚĞƌĞƐŝŵǇĂƉŦŒŦŵƚĞŬƔĞǇŝŶĮǌŝŬƚĞĚĂǀŝŶŝŶǀĞƌĚŝŒŝĞŐǌĞƌƐŝǌŚĂƌĞŬĞƚůĞƌŝŶŝǇĂƉŵĂŵŽů- ǇŽƌ͘zĂƉƨŒŦƌĞƐŝŵůĞƌŝŬŝǇĞƌĚĞƐĞƌŐŝůĞŶŵŝƔǀĞƐĂƨƔŵĂŒĂǌĂƐŦŶĚĂŚĞĚƵŒƵŶƵƐƂǇůĞĚŝ͘ϳĂǇƵǇŬƵƐƵǌ͕ĂĐŦĕĞŬĞƌĞŬ͕ĂŒůĂǇĂƌĂŬďƵĞŐǌĞƌƐŝǌůĞƌŝ ŵĞŶŚĞƉƐŝƐĂƨůŵŦƔ͘ZĞƐŝŵůĞƌŝŶĚĞŶ
ďŝƌŝŶŝĚĞĂƌŬĂĚĂƔŦƺŶůƺĐĞƌƌĂŚŝƌǇĂƉƨŵ͘zĂǀĂƔǇĂǀĂƔǇƺƌƺŵĞǇĞďĂƔŐƺƌ^ƂŶŵĞǌ͛ĞŚĞĚŝǇĞĞƚŵŝƔ͘
ůĂĚŦŵ͘ŝƌǇŦůĂǇĂŬŦŶĚŦƌƌĂŚĂƚǇƺƌƺ-
5
6
YAŞINDAN
120 yıldır yürüyen sistemi bu devrin
ihtiyaçlarına da uydurmak gerektiğini söyleyen Darülaceze Başkanı Dr. Aylin Çiftçi, “Baktığımız zaman sakinlerimizin her birinin çok kıymetli hayatları ve büyük mağduriyetleri var. Bu hayat
mağduriyeti öyle bir birikim getirmiş ki
onlara, çok ağır tecrübelerden geçmişler. Çok büyük mal varlıklarından, çok
geniş ailelerden şu anda belki de hiçbir şeyi kalmayacak vaziyetteler. Bu ağır
tecrübeler kendileriyle bir sır olarak kalmasın, onları paylaşsınlar istedik. Nasıl ki üniversitede, okulda öğretmenlerimizden, hocalarımızdan öğreniyorsak,
burada da sakinlerimizden o hayat tecrübelerini öğrenelim istedik. Hayat Okulu ismini de hani hiçbir okul okumayan kişiye, ‘Nereden mezunsun?’ diye
sorduğumuzda ‘Hayat okulundan mezunum.’ der ya, işte oradan esinlenerek
koymuş olduk.” ifadelerini kullanıyor.
“65 yaşından sonra Hayat Okulu’na öğretmen
olduk. Herkesin hayata dair bir sürü birikimi
var; düşmüş, kalkmış, emeklemiş, ayakta durmuş, vs. Öğrencilerim, ‘evli miydin’, ‘kaç çocuğun vardı’ diye soruyorlar. 50 tane çocuğum da
olsa bir anlam ifade eder mi? Ben buradayım
ya.” diyerek sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Akıl herkeste var ama eğer aklı mantığın süzgecinden geçirmeden hareket edersen sonun
hüsrandır. Öğrencilerime saygılı, ilkeli olmalarını ve ilkelerinden kesinlikle taviz vermemelerini söylüyorum. Ebeveynlerinizi dinleyin, kafanıza takılan soru işaretlerini sorun ama ilkelerinizden taviz vermeyin. Eğer taviz verirseniz
düşersiniz. Örneğin evlilikte ben kendim karar verseydim kesinlikle böyle olmazdı; çünkü
kendimi ve karakterimi ben biliyordum. Hayat
öyle bir okul ki defteri, kitabı ve kalemi yok.
Yarın hangi soruyla karşılaşacağımızı da bilmiyoruz. Mukadderat neyse onu göreceğiz ama
Allah insana bir de akıl, izan vermiş. Eğer bunları kullanmadan iş yaparsan hatalı iş yaparsın. Önünde kitap var, ayetler var, bilim adamlarının bulgular var. Bunlardan ders alırsan düzenli bir yaşamın olur. Ders almazsan mutlaka çukura düşersin; ancak ordan çıkıp dikelmek çok zor.”
ÇOCUKLARIM GELİP GİTTİKLERİNDE
BENİM İÇİN YIKIM OLUYOR
,ĂǇĂƚKŬƵůƵ͛ŶƵŶŬŽĐĂĕŦŶĂƌůĂƌŦŶĚĂŶ
ďŝƌŝ&ŝŬƌĞƚ<ĂƌĂďƵůƵƚ͘ƐůĞŶ<ĂƌƐ^ĂƌŦŬĂŵŦƔůŦǀĞϲϱǇĂƔŦŶĚĂ͘ϯϵǇŦůĞǀůŝ
ŬĂůĚŦŬƚĂŶƐŽŶƌĂĂƌƨŬǇƺƌƺƚĞŵĞǇĞĐĞŒŝŶŝĚƺƔƺŶĞƌĞŬŶŽŬƚĂůĂŵŦƔĞǀůŝůŝŒŝŶŝ͘7ŬŝŬŦǌŦǀĂƌ͘͞KŶůĂƌďĞŶŝŵŐƂǌŶƵƌƵŵ͘ĞǀĂŵůŦĂƌŦǇŽƌůĂƌďĞŶŝ͘ŝǇĂƌĞƟŵĞŐĞůŝƉŐŝĚŝǇŽƌůĂƌĂŵĂďƵƌĂǇĂ
ĨĂǌůĂŐĞůŵĞůĞƌŝŶŝŝƐƚĞŵŝǇŽƌƵŵ͘ŦƔĂƌŦĚĂŐƂƌƺƔĞůŝŵĚŝǇŽƌƵŵ͖ĕƺŶŬƺŐĞůŝƉ
ŐŝƫŬůĞƌŝŶĚĞďĞŶŝŵŝĕŝŶǇŦŬŦŵŽůƵǇŽƌ͘͟ĚŝǇŽƌŚƺǌƺŶůƺďŝƌƐĞƐůĞ͘
Çiftçi, “Hayat okulumuzda hocalığı sakinlerimiz yapıyor. Her bir dersin bir hocası oluyor ve bir sakinimiz kendi hayatını
anlatıyor. Öğrenciler ise bu okula dışarıdan katılmak isteyen gönüllüler, özel sektörde çalışan insanlar ya da üniversite öğrencileri olabiliyor. Tabi okulumuzun belli bir kontenjanı var. Bir seferde 15-20 kişilik bir kapasiteye sahip. 15-20 kişilik bir
grup oluştuğu zaman Hayat Okulu’nun
bir dönemini başlatmış oluyoruz. Örneğin
ilk grubumuz çalışmasını tamamladılar,
haftaya diplomalarını alacaklar. İlk grubumuzun öğrencileri özel sektörden bir
grup üst düzey yöneticiydi. Her hafta pazartesi günü akşam saat 7’de iş çıkışı geldiler, burada her hafta birer sakinimizin hayat hikayesini dinlediler ve hatta adeta analiz ettiler. Sakinlerimiz de çok güzel hocalık yaptı. Hakikaten büyük bir sabırla
hiç çekinmeden ne verebilirlerse onu verdiler.” diyor.
SONRA
ÖĞRETMEN
OLDUK
12 yıl polis memurluğu yaptıktan sonra istifa edip, Esenler Esnaf Ve Sanatkarlar Kredi Ve Kefalet Kooperatifi Birleşik Esnaf ve Sanatkârlar
Odası’nda 23 yıl yöneticilik yaptıktan sonra
1996 yılında emekli olmuş ancak 2009 yılına
kadar aynı işine devam etmiş Karabulut. 2 yıl 3
aydır da Darülaceze’de yaşıyor. “Mutlu musun
diye sorsan, mutlu değilim derim; ama bu mutsuzluk yemeden, içmeden, giyimden ya da herhangi bir şeyden değil. Yaşanmışlıklardan mut-
Bundan sonraki Hayat Okulu başvurularını bireysel olarak başvuran kişilerden oluşan bir grup yapabilecekleri gibi yine
bir okulun öğrencilerinin de olabileceğini kaydeden Aylin Çiftçi, “Mümkün olduğu kadar öğrencilerin beklentilerini karşılayacak şekilde değerlendirmeye çalışıyoruz. Hangi gün veya hangi saat müsait olurlarsa, biz de ona ayak uydurmaya çalışıyoruz. Sakinlerimiz de doğrusu bu hocalık olayını çok sevdiler. Derslerine heyecanla hazırlanıyorlar. İlk programda çok
çekinenler, nasıl anlatacağını bilemeyenler oldu ama doğrusu öğrenci grubumuz
da çok iyiydi. Çok güzel sorularla yönlendirdiler hocalarını. Adeta bülbül gibi konuşur hale getirdiler. Şimdi birçoğu ikinci,
üçüncü dersi vermeye çok hazır. Derse yeni girecek hocalarımız da büyük bir heyecanla bekliyorlar.” sözlerine yer veriyor.
Sakinlerin hayat hikayelerini kitaplaştırma yönünde bir çalışmaları olduğunu
söyleyen Çiftçi, bütün derslerin video kamerayla kayda alındığını ve böylece buradaki sakinlerin hayat hikayelerinden oluşan bir dokümanın da Darülaceze’nin 120.
yılı dolayısıyla elle tutulur hale geleceğini belirtiyor.
suzum. O kadar zorluklarla geldiğim hayattan birdenbire düşmem çok acı; ordan tekrar
kalkmak da çok zor. Maziyi nasıl unuturum diye düşünüyorum. Geçmiş yılların analizini yapıyorum. Hani bomboş bir hayatın olsa dersin
ki; 60 yıl ezbere yaşadın, şimdi de geldin burada barınıyorsun. Yine de şükrediyorum böyle
yerler olduğu için.” diyor gözleri dolarak.
AÇ KALDIM AMA ONURSUZ
YAŞAMADIM
Sabah namazının ardından her gün 1-1 buçuk saat yürüyüş yapan ve vakit namazlarını da aksatmadan kılan Karabulut, boş vakitlerinde Kur’an okuyor. “Bulunduğun yerde, bulunduğun durumdan bir mutluluk elde edebiliyorsan, o zaman yaşıyorsun demektir. Eğer o
bulunduğun konumu mutluluğa çeviremezsen
boşuna yaşıyorsun.” diyerek şu tavsiyelerde bulunuyor: “Evvela inancınız olacak. İnancınız olursa her şeyi başarırsınız. Eften püften şeylerle
yuvanızı yıkmayın ama gururunuzu da kimseye rencide ettirmeyin. Acı çekin ama evladınız
dahi olsa gururunuzu ezdirmeyin. 20-30 sene
ekmeğimi böldüğüm bazı arkadaşlarım utanıyor Darülaceze’ye gelmeye. Bazı arkadaşlarım
da var koşa koşa geliyorlar yanıma. Kibir ayrı
bir şeydir, onur ayrı bir şey. Hayatım boyunca
onurumdan hiçbir zaman için taviz vermedim.
Aç kaldım ama onursuz yaşamadım. Villam, evim, arabam, silahım, param vardı ama arkamı
döndüm sadece parmakla sayılacak kadar dostum kalmış. İşte onlar benim gerçek dostlarım.
Onlar benimle ağladı, benimle güldüler. Herkesi sevin ama gerçek dostu iyi seçin. Bu çok önemli.” //
Okul müdürleri atamaları gerçekleştirildi
Okul müdürlerinin değerlendirilmesi
sonucunda
75 ve üzeri
puan alarak
yapılan mülakatta başarılı
olan müdürlerin yeni görev
yerlerine atamaları İstanbul
ilinde yapıldı.
YAPILAN atamaların sonuçlarına göre
Başakşehir’de Hasan Süpçin Nurettin
Topçu İlkokulu’na, Ahmet Yapıcı Başakşehir İBB Şair Erdem Bayezıt Ortaokulu’na,
Ayten Ayan Prof. Dr. Ahat Andıcan
Ortaokulu’na, Celal Işık Hikmet Uluğbay
Ortaokulu’na, Cemil Yaman Mehmet Yaren
Gümeli İlkokulu’na, Erdal Karabulut Şamlar İlkokulu’na, Ercan Yolcu Özel Eğitim
Mesleki Eğitim Merkezi’ne, Faik Umurhan
Toki Kayaşehir Ortaokulu’na, Fatma Gezici
Başakşehir Anadolu İmam Hatip Lisesi’ne,
Hacı Mehmet Taburdemir İBB Akşemsettin İmam Hatip Ortaokulu’na, İbrahim
Kırkınoğlu Toki Fenertepe Ortaokulu’na,
İbrahim Mutlu Kayabaşı Çamlık
İlkokulu’na, İsmail Şimşek Hacı Fatma Gül
Mesleki Teknik Anadolu Lisesi’ne, Mehmet Lale Akif İnan Anadolu İHL’ye, Metin
Korkmaz İMKB Alparslan Ortaokulu’na,
Ramazan Ayan Toki Turgut Özal İmam
Hatip Ortaokulu’na, Recep Aslan Şahintepe İmam Hatip Ortaokulu’na, Suat Çelik
İBB Akşemsettin Ortaokulu’na, Suphi Meriç Kayabaşı İlkokulu’na, Şevket Fatih Gündüz Hacı Ali Osman Gül İlkokulu’na, Ümit
Tuncar Mahmut Şevket Zırh İlkokulu’na,
Yılmaz Kaptan Miktat Ağaoğlu Mesleki
Teknik Anadolu Lisesi’ne atandı.
Zeytinburnu’nda ise İhsan Mermerci
Anadolu Lisesi’ne Emin Usta, Toki Seyitnizam İmam Hatip Ortaokulu’na Nureddin
Yılmaz, 100.Yıl CPL’ye Mehmet Molloğlu,
Reşat Tardu Ortaokulu’na Necati Ayvaz,
Dr. Reşit Galip İlkokulu’na Serkan Seymen,
Fatma Süslügil İlkokulu’na Dilek Gürel,
Bozkurt İlkokulu’na Melda Aytaçoğlu,
Ziya Gökalp İlkokulu’na Mustafa Akpınar,
Kazım Özalp İlkokulu’na Metin Aslan,
Kazım Özalp Ortaokulu’na Nazan Özpolat, Saniye Sezgin İlkokulu’na Ali Akıllı,
Haluk Ündeğer İlkokulu’na Hasan Aksoy,
Sümer İmam Hatip Ortaokulu’na Oktay
Ersel, Abdülhakhamit Ortaokulu’na Haşim
Albayrak, Atatürk İlkokulu’na Sibe Bayraktar, Şemsettin Sami Ortaokulu’na Gökhan
Baykal, Faruk Timurtaş Ortaokulu’na
Enver Kırdar, Gazipaşa İlkokulu’na Orhan
Feyzoğlu ve Ahmet Vefikpaşa’ya ise Koray
Alptekin atandı. //

Neden bir başka Anadolu takımı şampiyon olmasın?

Transkript

Benzer belgeler

BAŞAKŞEHİRE 1 MİLYAR TL`LİK DEV YATIRIM İÇİN

Ekte davetiye örneğini bulabilirsiniz.

babama - 212 Haber

16. ULUSLARARASI ENERJİ ARENASI Serbest Piyasa Dinamikleri

2020`den itibaren ticaretin % 90`ı elektronik ortamda

jeopolitik ve finans ekseninde değişen enerji paradigmaları

Skandallar

İstab Geleneksel İftar Yemeğinde Üyeleri İle Buluştu

ONUNCU KÖY Dur Yolcu!..

metro kapımıza geldıgınde

ȁ%XJ¼Q PLOOHWLPL] ND]DQGðȂ

Ev yuva mı, ticari bir meta mı?