babama - 212 Haber
Transkript
babama - 212 Haber
\\ www.212haber.com // 01-15 ŞUBAT 2016 Yıl:6 Sayı: 94 Fiyatı: 1 BiZ MAHALLEMiZiN DELiKANLISINI '29'8570(<iZ Tiyatro sanatçısı Ahmet Yenilmez, gazetemize çarpıcı açıklamalarda bulundu: “Ben ülkücüyüm. Ancak şu anda adresim yok. Kendi kurduğum parti bile adresim değil. Bize düşen iktidara yanlış yaptırmamaya çalışmaktır. Ancak Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan farklı bir insan. Samimi görüyoruz. Bir de cephedeyim. Cephede komutan sorgulamak diye bir şey yok. Biz ülkücülerin acayip de bir huyu vardır. Biz mahallemizin delikanlısını dövdürtmeyiz başkasına. Döveceksek biz kendimiz döveriz.” ERBAKAN ANLAŞILSAYDI, TERÖR OLMAZDI ‘Verdiğimiz sözleri bir bir yerine getiriyoruz’ $.3$57ïBaşakşehir İlçe Başkanlığı, Yerel Yönetim gündemli Ocak ayı İlçe Danışma Meclisi’ni M. Emin Saraç Kültür Merkezi’nde gerçekleştirdi. Programda konuşan İstanbul Milletvekili Tülay Kaynarca da, AK Parti’nin seçim sürecinde verdiği sözleri bir bir yerine getirdiğini söyleyerek, “Vaatlerimiz şimdi proje olarak milletimizin önüne konuyor.” dedi. Î 10 Î7’DE ȅ(5%$.$1 anlaşılsaydı bugün bu sorunlar la yaşanyaşan mazdı” diyen Yenilmez, “Türkiye’nin ilk itibarsızlaştırma hareketi Erbakan Hocamıza yapılmıştır. Allah ümmeti sahipsiz bırakmaz. Eğer ümmetin başka bir sahibi var ise biz bölünürüz. Ama ümmetin başka bir sahibi yok. Demek ki biraz burnumuzun sürtmesi lazım.”diyor. TÜRKİYE’DE BİR İLK AKADEMİSYENLER TÖVBE EDİP, KELİME-İ ŞEHADET GETİRSİNLER Yaz-kış kesintisiz, ücretsiz, taşımalı Yenilmez, şunları söyledi: “Vatan hainliğinden de önce eğer aralarında Müslüman varsa tövbe edip Kelime-i Şahadet getirmeli. O belgeye imza atanlar, insanlık onuruna hakaret etmiştir. Benim anamı, bacımı, evladımı katledenleri görmeyeceksin, bunlara katliam demeyeceksin, Camiler yakılacak bunu görmeyeceksin ve böyle bir bildiriye imza atacaksın.” Kur’an eğitimi ONLİNE BAŞVURU İMKÂNI Yeni yılda yeni projeler ȁ.20ĝ80aç yatmaya%$ĝ$.ĝ(+ï5 Belediye Başkanı cak’ sloganı ile heryılının gece Mevlüt Uysal, 2016 Kadıköy’diçin en yola çıkan Başakşehir açılışların Aşhane aracı gece herkes yapılıp projelerin hayata geuyurken, evsizlere çirileceği, dolu dolu sıcak bir yıl çorba ikram ederek hayat olacağını söyledi. Daha güzel mücadelelerine destek bir Başakşehir için 2015 yılını oluyor. İstanbul’ da yaklaplan, proje ve üretim yaparak geçirdikşık 5 bin evsiz yaşıyor ve da ise çalışlerini kaydeden Uysal, 2016 bu sayıya Suriyeli misamaların hasadını yapacaklarını, projeleri firlergeçireceklerini dâhil değil. Î 13müjdeledi. Î 9 hayata Sokaklardan şampiyonluğa <,/önce aralarında madde bağımlıların da bulunduğu gençlerden kurulan Zeytinburnu Belediyesi Buz Hokeyi takımı, Türkiye şampiyonluğuna kadar ulaştı. Türkiye’yi geçen sene Avrupa’da temsil eden takımın en eski isimlerinden birisi olan Faruk Günel, buz hokeyinin artık kendisi için bir meslek haline geldiğini belirterek, “Daha önce spor yapmıyordum. Şimdi spordan eve, evden spora.” diyor. Î 6 O GÖRSÜN VE BENi SEVSiN Eski cezaevi, adresi oluyor ‘Etiler’de değil, Bağcılar’da olacağız’ Bi5$< önce CHP İstanbul İl Başkanı seçilen Cemal Canpolat, partisinin Kürt sorunu konusunda aktif olmasını istiyor. Canpolat, “Artık Nişantaşı’nda, Etiler’de değil; Sultanbeyli’de, Bağcılar’da yoksullarla, dışlanmışlarla birlikte mücadele etme kararlılığındayız” diyor. Î 6 ONDER yeni logosunu tanıttı Gözlerimi alıp ‘yaşama dönüş’ün Î 4 Î 13 685ï<(Ȃ'( atılan varil bombası nedeniyle iki bacağını, gözlerini ve işitme yetisini kaybeden Mamun Halid Nasır’ın 5 yaşındaki kızı Gözyaşı, “Benim gözlerimi alıp babama verin. O görsün ve beni sevsin” dedi. Gözyaşı’nın çağrısına İnsani Yardım Vakfı (İHH) karşılık verdi. Nasır ailesine gıda, soba, kömür ve yatak yardımı yapıldı. Gözyaşı da babası tedavi edileceği için çok mutlu olduğunu belirtti. Î 2 babama verin ï.ï7(//ï Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Haseyad Camii’nin İmam-Hatib’i Ali Şahinoğlu, çocuklara kesintisiz Kur’an eğitimi verebilmek için taşımalı Kur’an eğitimi projesini hazırladı. Başakşehir Müftülüğü onayı ile hayata geçirilen projede kayıtlar www.haseyadcamii. com adresinden online olarak yapılıyor. Velilerin camiye kayıt için birkaç kez gelmelerinin önüne geçmek amacıyla başlatılan bu sistem Türkiye’de bir ilk. Î 15 2 Suriye'de atılan varil bombası nedeniyle iki bacağını, gözlerini ve işitme yetisini kaybeden Mamun Halid Nasır'ın 5 yaşındaki kızı Gözyaşı, “Benim gözlerimi alıp babama verin. O görsün ve beni sevsin” dedi. Gözyaşı’nın çağrısına İnsani Yardım Vakfı (İHH) karşılık verdi. Nasır ailesine gıda, soba, kömür ve yatak yardımı yapıldı. Gözyaşı da babası tedavi edileceği için çok mutlu olduğunu belirtti. S G Ü N DEM ()%)-ťM:9L2016 85ï<( 1ï1İdlib kentinde rejim birliklerine ait savaş uçaklarından atılan varil bombası nedeniyle iki bacağını, sağ el parmaklarını, gözlerini ve işitme yetisini kaybeden 27 yaşındaki Mamun Halid Nasır, yaşamını yatağa mahkûm şekilde sürdürüyor. Nasır'ın 5 yaşındaki kızı Gözyaşı, "Türkiye'deki doktorlara sesleniyorum, benim gözlerimi alıp babama verin. O görsün ve beni sevsin. Allah onu başımızdan eksik etmesin" sözleriyle babasına sevgisini dile getiriyor. Ülkelerindeki iç savaşta hayatını kaybedenlerin yanı sıra savaş uçaklarından atılan varil bombaları birçok Suriyeliyi yatağa mahkûm bırakıyor. İdlib kentinde rejim birliklerine ait savaş uçakları tarafından atılan varil bombasının hedefi olan 27 yaşındaki Mamun Halid Nasır, olayda iki bacağını, sağ el parmaklarını, gözlerini ve işitme yetisini kaybederek yatağa mahkûm kaldı. Varil bombasıyla hayatı kararan Mamun Halid Nasır'ın 5 yaşındaki kızı Gözyaşı Nasır, babasına gözlerini vermek istiyor. “Babamı çok seviyorum” diyen Nasır, doktorlara seslenerek şunları söyledi: “Onun böyle olmasına çok üzülüyorum. Benim babam görmüyor, beni göremiyor bunun için çok üzülüyorum. Sesimi duyun, benim gözlerimi alıp babama verin. O görsün ve beni sevsin. Allah onu başımızdan eksik etmesin. Babamı çok seviyorum.” O GÖRSÜN VE BENi SEVSiN www.212haber.com Gözlerimi alıp babama verin GÖZYAŞI’NIN BABASI İÇİN ÇAĞRISI KARŞILIK BULDU İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı, Suriye'nin İdlip kentinde rejim birliklerine ait savaş uçaklarından atılan varil bombası nedeniyle iki bacağını, sağ el parmaklarını, gözlerini ve işitme yetisini kaybeden 27 yaşındaki Mamun Halid Nasır'a yardım elini uzattı. Nasır ailesine gıda, soba, kömür ve yatak yardımı yapıldı. Nasır'ın 5 yaşındaki kızı Gözyaşı da babası tedavi edileceği için çok mutlu olduğunu belirtti. 4 G Ü N DEM ()%)-ťM:9L2016 www.212haber.com 100 yıllık plan Esenler Kent Konseyi’nde, Esenler'in 100 yıllık planlamasını yapacaklarını açıklayan Esenler Belediye Başkanı M. Tevfik Göksu, "Askeri bölge için plandan tasarıma değil tasarımdan plana geçmek istiyoruz ve bu plan için herkesi dinliyoruz" dedi. ( %$<5$03$ĝ$Ȃ'$ daha kaliteli, daha yaşanabilir ve daha güvenli bir yaşam alanı oluşturma hedefi ile yola çıkan İstanbul Büyükşehir ve Bayrampaşa Belediyesi, 'Hayata Dönüş' operasyonuyla bilinen eski Bayrampaşa Cezaevi alanı yeni bir yaşam alanı inşa etmeyi planlıyor. Bilgilendirme ve tespit aşamasında olan projede, hak sahiplerinin ofise bilgi almak için gelmelerini sağlamak amacıyla ev ve iş yerlerine bilgilendirme mektupları dağıtıldı. Proje ile Bayrampaşa’ya yeni bir metro istasyonu, 400 yataklı yeni bir devlet hastanesi, park, cami ve meydan olmak üzere ilçenin ihtiyacı olan birçok tesis ve fonksiyon kazandırılmış olacak. Cezaevi alanındaki proje alanına taşınması planlanan İsmetpaşa Mahallesi’nde belirlenen alanda daha sonra başka bir proje yapılarak etaplar halinde bu çalışmalar devam ettirilecek ve sürdürülebilir bir kentsel dönüşüm yapılacak. // Konseyde Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Esenler'de 2009 yılından itibaren belediye olarak yaptıkları çalışmalardan söz etti. Göksu, "Esenler'de altı yılda varmak istediğimiz noktanın çok ilerisine geçtik. Yerel kalkınmayı gerçekleştirerek ve yaşam kalitesini arttırarak Esenler'i marka şehir yapmak için çalışıyoruz" dedi. Esenler'in geleceği için somut adımlar attıklarını belirten Başkan Göksu, "Önümüzdeki günlerde Esenler'in yüz yıllık planlamasını yapacağız. Bu perspektifle ilgili çalışıyoruz. Özellikle askeri bölge için plandan tasarıma değil tasarımdan plana geçmek istiyoruz ve bu plan için herkesi dinliyoruz. Bunu da en geç Ağustos ayında meclisten geçirmek istiyoruz. Askeri bölgede kurulacak yeni şehri bütün olarak ele alarak planlıyoruz. Yani şehri rastgele ya da kimliksiz değil medeniyet tasavvuru olacak şekilde kuracağız" diye konuştu. Göksu, konuşmasının ardından Esenler Belediyesi olarak yeni Esenler'de hayata geçirecekleri projeleri de bir bir paylaştı. HAYALDİ GERÇEK OLDU Toplantıda konuşan Esenler Kaymakamı Yüksel Ünal, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu'yu bugüne kadar ilçeye yaptığı yatırımlardan dolayı teşekkür etti. Ünal, "Esenler'de hayal gibi görünen çok sayıda proje hayat buldu. Bu şehir böyle giderse daha çok yol alacaktır. Böylesi toplantılarda istişare ederek Esenler'i daha ileri taşıyacağız" dedi. Toplantı, bazı konsey üyelerinin Esenler’e dair talep ve önerilerini dile getirmesinin ardından sona erdi. Geleceğin ustaları belli oldu ve Geleneksel Sanatlar Derneği işbirliği ile hüsn-i hat, cilt, tezhip, minyatür, ebru, kalemişi, çini ve kaat’ı olmak üzerinde 8 dalda düzenlenen yarışmaya 227 başvuru yapıldı. Başkanlığını Beşir Ayvazoğlu'nun yaptığı ve aralarında Hüseyin Kutlu, Çiçek Derman, Günseli Kato, Sitare Turan Bakır, Alparslan Babaoğlu, Dürdane Ünver, İlhami Turan, Semih İrteş gibi usta isimlerin de yer aldığı 40 kişilik seçici kurul, eserleri 3 aşamada değerlendirdi. 51 ÖDÜLÜN 5'İ YURTDIŞINA Değerlendirme sonucu cilt, hüsn-i hat, tezhip, kalemişi, minyatür, çini, kaat’ı ve ebru dallarında 51 eser ödüle layık görüldü. Yurtdışındaki sanatçılardan da yoğun ilgi gören yarışmada, birer Suriyeli, Cezayirli, Japonyalı ve Yemenli sanatçılar da dereceye girmeye hak kazandı. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü, Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Albayrak Grubu'nun katkılarıyla düzenlenen, “Geleceğin Ustaları Geleneksel Sanatlar Yarışması” ödül töreni ve dere- ‘yaşama dönüş’ün adresi oluyor 6(1/(5 Kent Konseyi’nin 2016 yılı 1. Olağan Genel Kurulu, Esenler Belediyesi Kültür Merkezi’nde toplandı. Kent Konseyi Başkanı Ömer Çetinkaya başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya; Esenler Kaymakamı Yüksel Ünal, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Esenler Müftüsü Halil Şekerci, İlçe Milli Eğitim Müdürü Bayram Ercan, İlçe Emniyet Müdürü Cihat Dağdeviren, bazı siyasi partilerin temsilcileri, ilçedeki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve mahalle muhtarları katıldı. =(<7ï1%8518 Belediyesi ve Geleneksel Sanatlar Derneği iş birliğiyle düzenlenen “Geleceğin Ustaları Geleneksel Sanatlar Yarışması” sonuçlandı. Konuya ilişkin yapılan açıklamaya göre, Zeytinburnu Belediyesi Eski cezaevi, ceye giren eserlerin yer alacağı sergi açılışı, 13 Şubat Cumartesi günü saat 14.00'da Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi'nde gerçekleşecek.// www.212haber.com G Ü N DEM Dev bir proje daha hayata geçiyor Yeni Bayrampaşa yolunda ‘İleri belediyecilik’ projelerine hız veren Bayrampaşa Belediyesi, Kartaltepe Mahallesi’ndeki eski lunapark alanına Selçuklu camii, saat kulesi, su sebili, kültür merkezi, park, yürüyüş yolu, zemin altı otopark ve süs havuzu inşa edecek. B $<5$03$ĝ$ Belediye Başkanı Atila Aydıner’in, yoğun çabaları sonuç verdi. Kartaltepe Mahallesi Bilgehan Caddesi üzerinde yer alan eski lunapark alanına yapılacak dev kompleksin uygulama projesi tamamlandı. Proje kapsamında alana İstanbul Büyükşehir ve Bayrampaşa Belediyesi işbirliği ile zemin altı otopark, park, Selçuklu camii, saat kulesi, su sebili, kültür merkezi, yürüyüş yolu, dinlenme alanları ve süs havuzu yapılacak. Yeni Bayrampaşa hayalini gerçekleştirmek için çok çalıştıklarını belirten Başkan Aydıner, “Biz istiyoruz ki Bayrampaşa’da yaşamak insanımıza keyif, huzur ve mutluluk versin. Vatandaşlarımız trafik sorunu yaşamasın, yeşile hasret bir ömür değil, yeşillikler içinde bir ömür sürsün. Parklarımızda ve yeşil alanlarımızda çocuklarımız güvenle büyüsünler; yürüyüş yollarında yaşamın keyfini sürsünler. Bu nedenle her bir mahallemize zemin altı otoparklar, dev meydanlar, yeşil alanlar, yürüyüş yolları ile insanımızın huzuru koklayacağı dev parklar yapıyoruz. Uygulama imar projesi tamamlanan kompleksimizde zemin altı otopark, park, Selçuklu camii, saat kulesi, su sebili, kültür merkezi, yürüyüş yolu, dinlenme alanları ve süs havuzu yer alacak. Bu büyük projenin halkımız için hayırlı olmasını temenni ediyorum” dedi. KADİR TOPBAŞ’A TEŞEKKÜR Kadir Topbaş’ın Bayrampaşa’ya büyük hizmetlerde bulunduğunu kaydeden Başkan Aydıner, “Uygulama projesinin tamamlanmasında büyük emeği olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Kadir Topbaş’a şahsım ve tüm Bayrampaşalılar adına sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. İlçemizdeki birçok projeye destek veren Sayın Kadir Topbaş’a Bayrampaşa’mıza yaptığı ve yapacağı katkılar için şükran borçluyuz” ifadelerini kullandı.// ()%)-ťM:9L2016 5 6 G Ü N DEM ()%)-ťM:9L2016 www.212haber.com M. BAYRAM AYAZ [email protected] twitter.com/mubaay Ekranın dili ve dini Din algısında bir değișim var. Artık dini yașamak onu konușmaktan daha itibarlı değil!. Medya vasıtasıyla gerçekçi konulara daha magazinel bir dille gündeme tașınıyor. Din yașanılan bir değer olmaktan uzaklașarak, konușulan ve tartıșılan bir değer olmaya bașladı. Kalple yașanması gereken duygular aklın labirentleri arasında. İyi amel ișlemek yerine iyi konușmak daha geçerli ve bugünlerde getirisi var. Özellikle TV kanalları, yaptıkları programlarda ‘tartıșılan din’ algısı olușturuyorlar. Bu kanalların son yirmi yıl içinde dini konuları gündeme tașımasının hayra yorulacak bir yanı olmadı. Rating için ‘imamın komșunun keçisini çalması gerekiyordu. Hiçbir denetim olmadığı için dini konular bu üslupla tartıșıldı. Sokaklardan şampiyonluğa 5 yıl önce aralarında madde bağımlıların da bulunduğu gençlerden kurulan Zeytinburnu Belediyesi Buz Hokeyi takımı, Türkiye şampiyonluğuna kadar ulaştı. Zamanla profesyonelleşen ve önemli transferler yapan takım, Türkiye'yi geçen sene Avrupa'da temsil etti. B 81'$1<,/ önce Zeytinburnu Belediyesi, Özgürlük Parkı'na bir mobil buz pisti kurdu. Hem ilgiyi artırmak hem de sosyal bir proje oluşturmak için 'Doğaya destek sizden buz pateni biletiniz bizden' sloganı benimsendi. İnsanlar geri dönüştürülebilir atıkları getirip buz pateniyle ücretsiz kayma fırsatını yakaladı. Fakat buz pisti, daha sonra park aralarında madde bağımlılarından bulunduğu çocuklar tarafından zarar görmeye başladı. Bunu gören yetkililer, çareyi bu çocuklardan bir buz hokeyi takımı kurmakta buldu. Adeta sokaktan kurulan takım üç ay çalıştı, ilk maçını 37-1 kaybetti. Aradan geçen yıllar içerisinde çok şey değişti. Artık 37 yemiyor, 37 atıyorlar. temsil edip grup ikincisi olmayı başardı. İlk takımdan bugüne kadar kalan isimlerden biri de Faruk Günel. Genç sporcu buz hokeyinin artık kendisi için bir meslek haline geldiğini söylüyor: "Daha önce spor yapmıyordum. Şimdi spordan eve evden spora. Kendimi de bu alanda çok geliştirdim. Takım olarak da çok geliştik. Aramıza yeni arkadaşlar katıldı. İlk takımdan aramızda başka arkadaşlar da var. Ama onlar askerde. Askerden geldikten sonra yine eski günlerdeki gibi beraber olacağız. İlk maçımızda 37 gol yemiştik, artık biz 37 atıyoruz." Zamanla profesyonelleşen, transferler yapan hatta Ukrayna'dan Kanada'dan da oyuncu getiren Zeytinburnu Belediyesi Buz Hokeyi Takımı, 2014-2015 sezonunu şampiyon olarak tamamladı. Geçen sene de Türkiye'yi Avrupa'da Kulübün Başkanı Halit Albayrak da takımın kuruluş hikâyesini, "Buz pisti kurulduktan sonra oradaki işleyişi bozan, uygulamayı deforme eden bazı arkadaşlarımız vardı. Sokakta hedefi olmayan, hiçbir işi bulunma- SIRF ONLAR İÇİN KURDUK Programlarda konușacak kișiler için ‘tartıșmacı’ olmak birinci özellikti. İstenen șey dinin anlașılması değil tartıșılmasıydı. Kanalın reklam çıtası yükselsin diye olmadık yorumlar ekrana tașındı TV kanallarının dini tartıșmaları rahatça gündeme tașıması bir öğrenme süreci bașlattı. Önüne gelen yaptığı yorumlarla istemeden kutsala karșı itibarsızlaștırmaya aracı oldular. İNSAN NASIL TÜREMİȘTİR? Bilme ve öğrenme merakı ve bunun TV'de gündeme gelmesi dini konularda șaibeye yol açmaktadır. İnsanın nasıl yaratıldığına dair tartıșmalar durulmușken, șimdi evrimle yaratılıșı uzlaștırma çabası gündemde. İnsanı Allah yaratmıștır fakat ilk insanın mahiyeti nedir? Bu konu geçenlerde saygın bir kanalda üç akademisyen tarafından tartıșıldı. Bu konu Kur’an’da gayet açıktır. İnsan Adem peygamberden türemiștir. Melekten üstün yaratılmıștır. Yaptığı tercihler ve davranıș biçimi onu üstün derecelere çıkarabileceği gibi hayvandan așağı bir seviyeye de itebilir. Adem'in nasıl bir insan olduğu, öncesinde ne olup bittiği ve buna benzer bir çok soru TV programına tașındı. Araf Suresinde ve Bakarada ve yer yer farklı surelerde açıkça insanın balçık kıvamında topraktan yaratıldığı, cennetten dünyaya düșürüldüğü(hubut) açık açık anlatılmaktadır. Bu konulara değinirken bir kez daha șempanzeleri gündeme tașımak ne anlama gelmektedir. Her seviyeden insanın izlediği bir TV kanalında konușulacak çok konu var. Birkaç örneğini verdiğimiz șu sorular zihin ve duygu dünyaları için daha iyi açılım sağlamaz mı? yan, sporla uzaktan yakından alakası olmayan arkadaşlarımız vardı. Biz onlara belli bir saat verdik. Bu saat aralığında pist, sadece size ait dedik. 6-9 arası yaklaşık 7 ay boyunda o saat dilimini kullandılar. 3-4 ay sonra ise kendileri bir kıvama geldi. Sonra biz sırf onlar için Zeytinburnu Belediyesi Spor Kulübü’nü kurduk. Arkadaşlar daha sonra iddialı bir takım haline geldiler. Antrenörleri oldu, antrenör yardımcıları oldu. Malzemecileri oldu. İki santimlik çeliğin üzerinde yaptıkları hareketlerle kendi kabiliyetlerinin farkına vardılar." şeklinde anlattı. -Adem ve Havva eșsiz nimetler arasında biricik kuralı neden ihlal ederek isyan ettiler? -Adem ve Havva yeryüzüne gönderildiğinde yanlarındaki üçüncü varlık kimdi? -Șeytan kıyamete kadar mühlet alırken, insan için hangi yemini etti? - İblis’i Hz. Adem' e secde ettirmeyen kibir duygusundan hangi anlamları çıkarabiliriz? Engelli Basketbol Takımı liderlik koltuğuna oturdu ‘Etiler’de değil, Bağcılar’da olacağız’ &(0$/&$132/$7 27 Aralık 2015’de ççekişmeli bir seçimin aardından CHP İstanbul İl Başkanı B seçildi. CHP’de uzu uzunca bir süredir atama ile yürüt yürütülen İstanbul İl Başkanlığı koltuğuna kolt oturan Canpolat, alışıldık bir b il başkanı olmayacağı mesajını seçilme se sürecinde ve sonrasında yyaptığı konuşmalarda da gösterdi. Canpo Canpolat, partinin sol kimliğinin daha belirginleşmesi belirginleşm için mücadele edeceğini, statükocu anl anlayışla iktidar olunamayacağını söylüyor. İl Başkanı seçilmesinin ardından İstanbul’dan 100 kişilik bir partili heyetle Diyarbakır’a gitti. Canpolat, partisinin Kürt sorununun çözümü konusunda aktif olması gerektiği görüşünde. Son CHP Kurultayı’nda Parti Meclisi (PM) seçiminde 200’ü aşkın İstanbul delegesi Canpolat ile birlikte davrandı. PM seçiminde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun listesinin delinmesinde İstanbul delegasyonunun ciddi rolü oldu. SHP döneminde ilçe yöneticiliğinden gelen Canpolat, CHP teşkilatının yakından tanıdığı bir isim. Al Jazeera Türk’e konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat, “İstanbul’da başka bir iddiamız var. Türkiye’de 10 milyon yoksul var, 10 milyon işsiz var, Kürtler var, Aleviler var, Romanlar var, İstanbul’da 1,5 milyon emekli var. Şimdi bu kadar yoksulu, bu kadar ötekisi olan bir ülkede, eğer bunların sorunlarının çözümünü sol, sosyal demokrat bir parti bulamıyorsa bunun kabahatini kendimizde aramamız lâzım. Biz bunu gördük, kendimizi değiştiriyoruz. Bundan sonraki söylemlerimiz onlara dokunmak, onlarla birlikte, onlarla beraber aynı sofrada oturmak olmalı. Artık Nişantaşı’nda, Etiler’de değil, Sultanbeyli’de, Sultangazi’de, Bağcılar’da, Güngören’de, Esenler’de, İkitelli’de yoksullarla, dışlanmışlarla birlikte mücadele etme kararlılığındayız.” ifadelerini kulandı. // %$Ý&,/$5 Belediyesi Tekerlekli Sandalye Takımı Süper Lig yolunda emin adımlarla ilerliyor. Altınordu Engelli Basketbol Takımı ile karşılaşan Bağcılar Belediyesi Tekerlekli Sandalye Takımı maçı 82-36 kazanmasını bildi. Garanti Bankası Tekerlekli Sandalye Basketbol 1’inci Ligi’nde mücadele veren Bağcılar Belediyesi Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı ligin ilk yarısının son maçında Bağcılar Olimpik Spor Salonu’nda Altınordu Tekerlekli Sandalye Takımı ile karşı karşıya geldi. Maça hızlı başlayan her iki takımda ilk dakikalarda karşılıklı basketler buldu. Ancak, ilerleyen anlarda aradaki farkı açan Bağcılarlı basketbolcular buldukları üçlüklerle arayı açtı. Maçın ikinci yarısına da hızlı başlayan Bağcılar Belediyesi Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı, Altınordu’yu 82-36 gibi farklı bir skorla yenmeyi başardı. Ligin ilk yarısında oynadığı 13 maçın 12’sini kazanan Bağcılar Belediyesi Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı, 25 puanla liderlik koltuğuna oturdu.// www.212haber.com G Ü N DEM ()%)-ťM:9L2016 7 Biz mahallemizin delikanlısını dövdürtmeyiz Tiyatro sanatçısı Ahmet Yenilmez, gazetemize çarpıcı rpıcı açıklamalarda bulundu: “Ben Ben ülkücü ülkücüyüm. MHP’li değilim. Adresim yok. Kendi kurduğum ğum parti bile adresim değil. Bize düşen iktidara yanlış yaptırmamaya çalışmaktır. Ancak Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan farklı bir insan. Samimi görüyoruz. Bir de cephedeyim. Cephede komutan sorgulamak diye bir şey yok. Biz ülkücülerin acayip de bir huyu vardır. Bizz mahallemizin delikanlısını dövdürtmeyiz başkasına. Döveceksek biz kendimiz döveriz.” G MERVE KALAYCI 1(<'2Ý8Ȃ'$ yaşanan terör olayları, ülkenin başkentinde yaşanan patlama, Sultanahmet’te turistlere yönelik yapılan bombalı saldırı, neredeyse günün rutini haline gelen şehit haberleri ve çatışmalar, Türkiye’nin bütünlüğünün akıbetini sorgulatır oldu. BBP’nin kurucularından, oyuncu, tiyatrocu, Ahmet Yenilmez ile ülke meselelerini ve muhafazakâr sanatı konuştuk. “Erbakan anlaşılsaydı bugün bu sorunlar yaşanmazdı” diyen Yenilmez, “Allah ümmeti sahipsiz bırakmaz. Eğer ümmetin başka bir sahibi var ise biz bölünürüz. Ama ümmetin başka bir sahibi yok. Demek ki biraz burnumuzun sürtmesi lazım.”diyor. ]\ Ak Parti iktidarında sinema ve tiyatro salonlarında daha fazla muhafazakâr seyirci görmeye başladık. Ne değişti? Sultanbeyli’de oyunum vardı. Akif oynuyordum ve salon ful doluydu. Seyircilerin çoğu da çarşaflıydı. Sonra oyundan çıktım, konuştuk hepsi medrese talebeleriymiş. Dedim ki; ‘Ahmet Yenilmez ölümün yaklaştı herhalde. Medrese talebeleri bile salona geldiyse bu iş seni aşmış.’ Tabi ki Ak Parti iktidarı ile Müslümanlarda bir özgüven oluştu. Şimdi düşünüyorum da hayalini bile kuramazdım. Karakolda bir bekçi olacak ki içeri alındığımızı evimize haber versin. Biz işkenceler altındaydık ve daha çocuktuk. Ben 16 yaşında çırılçıplak, babam yaşındaki insanların arasında hapsedildim. Buradan valilere, bakanlara geldik. Dün oyun oynuyordum telefonum çaldı. ‘Kültür bakanımız sizi bekliyor’ dediler. Nereden nereye geliyorsunuz. Cuma günü cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar kurulu, işi olmasaydı genelkurmay başkanı da gelecekti, Cuma namazı kıldık Sultanahmet’te. Bunun anlamı ne demektir biliyor musunuz? ]\ Muhafazakâr erkek oyuncular tiyatro, sinema dalında faaliyet gösterirken kadınlar var olamıyor. Tesettürlü bir kadın kendini oynayamaz mı? Tercih mi edilmiyor yoksa uygun ortam mı mevcut değil? Bu âlimlerin işi. Ve hakkımı helal etmiyorum onlara. Bu geri kalmışlığın temelinde onlar yatıyor. Hayatın içerisinde bizim önümüzü tıkayan bir takım içtihatları yapmıyorlar. Buraya yorum getirmiyorlar ve ümmeti kendi başının çaresine bakar hale getiriyorlar. Hani biz düşmanımızın silahıyla silahlanacaktık. Bugün ki banka faizleri olmadan sanayide var olabilir miyiz? Buna bir tarif getirilemez mi? İran’da Müslüman. Bizden daha mutaassıp yaşayan bir ülke. İran bunu başarıyor da biz neden başaramıyoruz. Bence bunların sorgulanması lazım. Hayatı olduğu gibi perdeye veya sahneye aktarmak sanat değildir. Bir sevişme sahnesini el ele değmeden de anlatabiliyorsan o zaman onun adı sanattır. Onun için meddahınız vardır. Bunun yolu var. Ama ben hatırlıyorum şimdi, oyunumda müzik kullandığım için salon boşaldı. Meddah oynarken elimdeki asayı yere attığım için biri kalktı, ‘o asayı yere atamazsın, tövbe et’ dedi. Ülkücü hareket için Adana önemli bir yerdir. Bizim yörüklerin poşusu vardır, meddah olarak onu kullanıyorum. MHP İl Başkanı kalktı, ‘Sizi protesto ediyorum Ahmet Bey, boynunuzdaki o paçavradan dolayı. Bir de ülkücüyüm diyorsunuz.’dedi. Bozuntuya vermedim. Oyun bitti. Gittim buldum o adamı. Devlet Bahçeli’nin de Allah’tan o gün gazetede resmi vardı. Bu paçavra dediğin şeyi oda takmış. ÜMMET AYASOFYA’YI GEÇECEK MİNARE YAPMAMIŞ Türkiye’de, bir cemaat ya da partiye yakın durmayınca senin de nereye ait olduğun belli değil sesleri duyulmaya başlıyor. Bu yüzden yanlış yaptığını fark edenler dahi yanlıştan dönemiyorlar. Bu nasıl çözülür. Kategorize etmekten vazgeçip İnsana insan olarak bakmaya ne zaman başlarız? Tabi bedel istiyor. Sezai Ağabey o bedeli ödüyor. Her nefis o yükü kaldıramıyor. Bu biraz da kişinin kendini bilmesiyle alakalı birşey. Bizim mesleğimizde rest çekme alt yapım yok ki benim. Belki ben göremiyorum, siz görüyorsanız söyleyin bana. Birşey olduğumdan değil. Ahmet Yenilmez’den başka kim var bu alanda. O halde yapabildiklerimi yapayım hiç olmasa da ilerde hiçbir politik parti bazında eyvallah etmeyecek bir kadro oluşsun. Ama bir de toplumun uzlaşması var. Biriyle beraber olmak illa onu kabul etmek anlamına gelmez. Şimdi Ak Parti’yi ver bana eleştiri nasılmış ben onların bir feleğini şaşırtayım. Nedir bu rezalet gökyüzüne merdiven dayamış gibi binalar. Ümmet Ayasofya’yı geçecek minare yapmamış. Nedir bu? Hani yüksek binalar ve zinalar kıyamet alametiydi. ]\ Peki, bu kategorize etme düşüncesi ne zaman, nasıl son bulur? Kategorize etmenin adı savaşmaktır. Yumuşatmışız. Fikirler çarpışıyor, taraflar çarpışıyor, doğru olan ya da güçlü olan ayakta kalacak. Neye layıksanız onu yaşayacaksınız. Doğru mu galip gelecek, güçlü mü galip gelecek. Eğer ümmet doğrunun galip geldiği bir hayat yaşayacaksa doğru galip gelecek. Güçlünün galip geldiği bir hayata layıksa güçlü galip gelecek. Biz seferle görevliyiz, zaferle değil. AKADEMİSYENLER TÖVBE EDİP KELİME-İ ŞEHADET GETİRSİNLER ]\ “Bu suça ortak ]\ olmayacağız” bildirisine imza atan akademisyenlerden birkaçı görevden uzaklaştırıldı. Üniversite öğrencilerinin bazıları hocalarına sahip çıkarken bazıları derse girmelerini istemediklerini söylediler Vatan haini ilan edildiler söylediler. edildiler. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Vatan hainliğinden de önce eğer aralarında Müslüman varsa tövbe edip Kelime-i Şahadet getirmeli. Bugün hangi akıl, hangi vicdan, hangi inanç sahibi Sultanahmet’te yapılanı onaylar. Akademisyenler için Savcılık soruşturması başlatılmalımıydı? Başlatılmamalıydı. Her meslek kuruluşunun kendi iç disiplin kuralları vardır. Bu iş üniversitenin senatolarına bırakılmalıydı. Cumhuriyet savcıları yapmamalıydı buna katılıyorum. Ama ihanet ötesi, yüzsüzlüktür, hayâsızlıktır, edepsizliktir yapılan. O belgeye imza atanlar, insanlık onuruna hakaret etmiştir. Benim anamı, bacımı, benim evladımı katledenleri görmeyeceksin, bunlara katliam demeyeceksin, Camiler yakılacak bunu görmeyeceksin, yakanların ininden İncil çıkacak bunu görmeyeceksin ve böyle bir bildiriye imza atacaksın. Devlet, oda öyle düşünüyormuş deyip duracaktı, soruşturma başlatmayacaktı ve üniversite senatolarına bırakacaktı. ]\ Sultanahmet’de gerçekleştirilen saldırının ardından Kılıçdaroğlu, ‘Ambulans gitmeden yayın yasağı geliyor.”dedi. Daha önce ki olaylarda getirilen yayın yasaklarını da göz önünde bulundurarak bu değerlendirme hakkında neler söylemek istersiniz? İkiz kuleler patlatıldığında siz hiç ceset resmi gördünüz mü? Paris’te gördünüz mü? Dünyanın her yerinde bu yapılır ve isabetli olmuştur. Unutmayın ki aynı kemal Kılıçdaroğlu Esad’ın ayağına gitmiştir. ]\ AK Parti iktidarında Türkiye kendini kurtardı mı? İnşallah kurtarır. Biz yardımcı oluyoruz. İşin siyasi noktasına gelince benim aidiyetim var. Ben ülkücüyüm. MHP’li değilim. Adresim yok. Kendi kurduğum parti bile adresim değil. İktidar olmak başka bir şey. Bize düşen iktidara yanlış yaptırmamaya çalışmaktır. Ama Ak Parti iktidarının çok yanlışları vardır. Sayın Tayyip Bey farklı bir insan. Şekline bakın, yaşına bakın, ne demek istediğimi anlarsınız. Daha 60 küsur yaşında ama 70 küsur yaşında görünüyor. Samimi görüyoruz. Bir de cephedeyim. Cep- hede komutan sorgulamak diye bir şey yok. Biz ülkücülerin acayip de bir huyu vardır. Biz mahallemizin delikanlısını dövdürtmeyiz başkasına. Döveceksek biz kendimiz döveriz. ]\ Peki, bu çerçevede yanlışlarını gösterecek bir çevresinin olduğunu düşünüyor musunuz? Söylüyoruz biz ve söyleyeceğiz. Ama gammazlamak ve jurnallemek usulü ile değil. ERBAKAN ANLAŞILSAYDI, TERÖR OLMAZDI ]\ Güneydoğu’da yaşanan çatışmaları, sokağa çıkma yasaklarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Medyada yer alan haberlerde güvenlik güçlerinin duvarlara ‘kurdun dişine kan bulaştı’ tarzı yazılar yazdığı iddia edildi. Mevcut bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? mış bu millete kalkan el taş kesilir’ dedi. Ah demiş beni kesen baltanın sapı benden ne yapayım. Mesela Merhum Necmettin Erbakan eğer anlaşılsaydı bugün biz bunları yaşamazdık. Türkiye’nin ilk itibarsızlaştırma hareketi Erbakan Hocamıza yapılmıştır. İspatlı mı bu? Yazının fotoğrafları var. O zaman ben de derim ki etek giymiş, yüzü kapalılar da var. Bende derim ki 6 tane Peygamber mezarı, 3 tane Peygamber makamı, 600 küsur sahabe mezarının olduğu, Anadolu coğrafyasının ilk camii olan Ulu Cami’nin bulunduğu Diyarbakır’da camiyi kim yakıyor? Bu kıyasa girerim. Beni üzen, sokakta dağıttığımız, çoluğumuzun çocuğumuzun rızkından ayırıp da günde 5-6 tane aldığımız gazetelerde çıkan haberler. Nasıl bir vicdandır. Şu akademisyenlerin bildirisini savunmak Zaman gazetesine mi düştü? Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’nin hayatını ilk tiyatro yapan adamım ben. Üstada gelmişlerdi, Milli Mücadeleden önce. He deseydi Kürdistan kuruluyordu. O ‘üniversite kuralım’ dedi. ‘İslam’ın bayraktarlığını yap- ]\ Yürütülen operasyonların halka zarar verdiğini düşünüyor musunuz? Zarar verdiğine dair bana bir tane haber gösterin. Ama bana zarar verdiğine dair bin tane haber gösteririm size. Bir tane dede ile çocuk ölmüştü ki onu PKK öldürdü. Bunun haricinde devletin orada öldürdüğü bir tane çocuk, bir tane hamile kadın haberi gösterin ben gideceğim Diyarbakır’da o özel harekâtın kafasına kendim sıkacağım. Bir algı operasyonu yapılıyor. Ne tuhaftır ki bu hendek olayının başlangıcında bunlar haber yapılmadı. İş kaybetme noktasına gelince yapılıyor. Bunlar eskidende böyleydi. Her türlü yüzsüzlüğü ve hayâsızlığı yaparlar. Kaybettikleri zaman da tribüne oynamayı iyi bilirler. Bizde edep sahibiyiz. Oynamayı sevmeyiz bundan kaybediyoruz. 8 G Ü N DEM ()%)-ťM:9L2016 www.212haber.com Erdoğan’ın manevi oğluna doğum günü sürprizi Zeytinburnu Belediyesi, 46’ncı yaş gününü kutlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın manevi oğlu down sendromlu İbrahim Ertepe’ye sevdiği sanatçılardan Cengiz Kurtoğlu ve Murat Kurşun’un katılımlarıyla sürpriz doğum günü partisi düzenledi. C 80+85%$ĝ.$1, Recep Tayyip Erdoğan’ın manevi evladı down sendromlu İbrahim Ertepe, 46 yaşına girdi. Ertepe’ye Zeytinburnu Belediyesi yeni hizmet binasında sürpriz doğum günü partisi düzenlendi. Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın, İbrahim Ertepe’nin doğum günü kutlamasına, onun hayranı olduğu ünlü sanatçılardan Cengiz Kurtoğlu ve Murat Kurşun’u davet etti. Başkan Aydın’ın davetini geri çevirmeyen sanatçılar, doğum günü partisine katılarak İbrahim Ertepe’ye büyük sürpriz yaptı. Usta’dan Anadolu Ajansı’na ziyaret *$=ï260$13$ĝ$Belediye Başkanı Hasan Tahsin Usta, Anadolu Ajansı (AA) İstanbul Haberleri Editörlüğünü ziyaret etti. AA İstanbul Haberleri Editörü Hüseyin Altınalan ile görüşen Usta, Gaziosmanpaşa'da yaptıkları çalışmaları anlattı. İlçede gerçekleştirdikleri kentsel dönüşüm ile sosyal sorumluluk projeleri hakkında bilgi veren Usta, Anadolu Ajansının önemli bir görev yaptığını ve kendilerinin bunu yakından takip ettiğini aktardı. Altınalan da ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Usta'ya Türkiye ve dünyada yaşanan bazı gelişmeleri anlattı. Son dönemde ortaya çıkan algı operasyonlarına ilişkin görüşlerini dile getiren Altınalan, AA olarak, dünyadaki ve Türkiye'deki gelişmeleri en doğru, tarafsız ve hızlı şekilde kamuoyuyla paylaştıklarını belirtti.// Ertepe’nin doğum günü için salona gelen sanatçılara engelliler ve yakınları yoğun ilgi gösterdi. Engellilerden oluşan orkestra eşliğinde sevilen şarkılarını seslendiren sanatçılar, doğum gününe katılan engelli ve yakınlarına eğlenceli anlar yaşattı. Doğum günü heyecanı yaşayan İbrahim Ertepe, kendisi için hazırlanan pastayı Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın, Cengiz Kurtoğlu ve Murat Kurşun ile birlikte üfledi. Koyu bir Galatasaray taraftarı olan Ertepe’ye, Başkan Aydın tuttuğu takımın saatini hediye etti. “İBO ZEYTİNBURNU FOTOĞRAFINDA İZİ OLAN BİR KİŞİDİR” Zeytinburnu tarafından tanınan down sendromlu İbrahim Ertepe’nin doğum gününü belediye binasında kutlayan Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın, “İbrahim Zeytinburnu fotoğrafında yüzü olan bir kişidir. Zeytinburnu halkı onu tanır. Ben ilk tanıdığım zaman o konuşmasını bilmezdi, şimdi ise konuşabiliyor. Kaç aydır bana söyleyip duruyor. Doğum gününde onun tabiri ile kekte Cengiz Kurtoğlu ve Murat Kurşun olacak diye ikide bir söyledi. Sağ olsun onlarda bizi kırmadı geldiler. Bu sanatçılarımız aslında onun şahsında bütün Türkiye’yi sevindirmiş oldular” dedi. Cocuklar üniversite mezunu Kaymakam Tekin, Gençlik Meclisi ile buluştu ‘Şiirlerimi üzgünken yazarım’ =(<7ï1%8518 Belediyesi Gençlik Merkezi'nin (ZEYGEM) düzenlediği, Ali Görkem User’in moderatörlüğündeki “Kılavuz Konuşmaları” söyleşisinin konuğu İbrahim Tenekeci oldu. Tenekeci, yazmaya başlamasıyla ilgili heyecan verici bir hikayesi olmadığını belirterek, “Şu oldu, bunu fark ettim, gibi bir hikayem yok. Bir şey yapma ihtiyacı hissettim ve yazmaya koyuldum” diye konuştu. Tenekeci, 12 Eylül döneminde toplanan yasaklı kitaplardan kendisine küçük bir kütüphane kurduğunu ve ilk şiirini ise 1988 yılında yayınladığını söyledi. “Önceliğim hep şiir oldu. Şiirlerimi de genellikle üzgünken yazdım” diyen Tenekeci, sözlerine şöyle devam etti: “Sevinçliyken pek şiir yazmam. Elimden bu iş, yani şiir yazmak geldi. Bu dünyada bunu yapabildim. Oldu veya olmadı, benim gücüm buna yetti. Şiiri, faniliğin saldırısına karşı gösterdiğimiz bir refleks olarak gördüm.” Tenekeci, yazmakla ilgilenen gençlere ise şunları söyledi: “Elimizdeki işe baktığımız sürece temiz kalırız. Elimizdeki işe bakacağız, kafamızı kaldırmayacağız, kafamızı kaldırdığımız zaman aklımız karışır. Şiir yazıyorsak şiir yazacağız, bir dergide karar kılmışsak orada sebat edeceğiz. Edebiyat büyük ölçüde yerini bulma meselesidir.”// %$ĝ$.ĝ(+ï5 Kent Konseyi Gençlik Meclisi’nin ‘Tecrübe Konuşuyor’ projesi kapsamında düzenlenen program Başakşehir Living Lab Merkezi’nde gerçekleştirildi. Başakşehir Kent Konseyi Gençlik Meclisi’nin çalışmalarının tanıtıldığı slayt gösterisi ile başlayan programın açılış konuşmasını Gençlik Meclisi Başkanı Enes Kurter yaptı. Kurter konuşmasında, “İlçemizde kamuoyuna önder olan kişilerle tanışmak, kendi kurumu ile ilgili bilgiler kazanmak ve Gençlik Meclisi’nin ilgili kurumla ilişkilerinin kuvvetlendirilmesi için ‘Tecrübe Konuşuyor’ projesini başlattık. Değerli kişilerin tecrübelerinden faydalanmak istedik. Amacımız bu programların daha geniş katılımlı olarak daha büyük salonlarda daha fazla kişiye ulaştırılmasıdır” dedi. Konuşmasına eğitim ve iş hayatından anılarını anlatarak başlayan Başakşehir Kaymakamı Kazım Tekin Başakşehir’e geliş hikâyesini ise şöyle anlattı , “Amasya, Merzifon’dan sonra İstanbul’a tayinim çıktı. İstanbul Vali Yardımcılığı görevine başladım. Burada ilk yıl sağlıkla maliye ile ilgili konulara baktım. Sonra dış ilişkiler, konsolosluklarla ilişkiler, Avrupa Birliği Bürosu, Protokol, Kültür ve Turizm’den sorumlu olarak görev yaptım. İstanbul’daki görev sürem dolunda istisnai bir durumla Başakşe- hir Kaymakamlığına atandım. Adaylık dönemimi saymazsak Başakşehir benim 12. Görev yerim.” ‘GENÇLERİN MUTLAKA HAYALLERİ OLMALI’ Gençlere önerilerde de bulunan Kaymakam Tekin, kişilerin mutlaka bir hayalinin olması gerektiğini vurgulayarak, “Mutlaka bir hayaliniz olmalıdır. Şimdiki gençlerin kendilerine hedefler koymadıklarını gözlemliyorum. Kararlı olmak, azmetmek ve çalışmak gerekiyor. Referanssız bir şeyler yapılamadığını düşünsek de bizlerde birilerini işe alırken iyi birimi, güvenilir mi diye araştırıyoruz. Arkadaşınızı çok iyi seçmeniz gerekiyor. Düzgün, doğru insanlar size farklı kapılar açabilir. Ara sıra aklınıza geldiğinde unuttuğunuz bir arkadaşınızı o sizi aramasa bile siz arayın. Bir şeylere önem verir ve takip ederseniz bu sizin ileri ki hayatınızda farklı pencereler açabilir.”// İstanbul Üniversitesi Beyazıt Kampüsü'nde bir haftalık üniversite maceralarında "Astronomi ve Uzay Bilimleri", "Eczacı Olmak İstiyorum", "Matematiğin Gizemli Dünyası" ve "Web Sitesi Geliştiriyorum" konulu dersleri alan Esenlerli 45 öğrenci, mezuniyet sevinci yaşadı. İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi'nde düzenlenen mezuniyet töreninde öğrenciler, üniversitenin öğretim görevlilerinin elinden katılım belgelerini aldı, daha sonra da cübbe giyip kep attı. Minik üniversitelilerin mezuniyet coşkusuna aileleri de ortak oldu. // www.212haber.com İMTİYAZ SAHİBİ Erne Gazetecilik ve Matbaacılık Ltd. Şti. GENEL MÜDÜR Halil Gölve GENEL KOORDİNATÖR Erol Çakır YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Abidin Koçoğlu Minibüs dereye uçtu: 2 ölü %$ĝ$.ĝ(+ï5Ȃ'( yağış nedeniyle kontrolden çıkan minibüs, bariyerleri aşarak yol kenarındaki dereye uçtu. Kazada 2 kişi hayatını kaybederken, 2 kişi de yaralandı. Kaza, Yaşar Doğu Bulvarı Başakşehir istikametinde meydana geldi. İddialara göre, Tolgahan Demirörs yönetimindeki 34 ZB 8746 plakalı bir gıda firmasına ait minibüs, yağış nedeniyle kontrolden çıktı. Önce kaldırıma çarpan minibüs, demir bariyerleri aşarak yol kenarındaki dereye uçtu. Olayı gören vatandaşların ihbarı üzerine olay ye- 2&8.Üniversitesi'nden mezun olan Esenlerli 45 öğrenci, mezuniyet töreninde cübbe giyip kep attı. Esenler Belediyesi ile İstanbul Üniversitesi işbirliğinde "Köklü Geçmişten Büyük Geleceğe" sloganıyla hayata geçirilen Çocuk Üniversitesi'nde Esenlerli çocuklar, yarıyıl tatilinde üniversite deneyimi kazandı. rine sağlık ekibi, itfaiye ve polis sevk edildi. Kazada araç sürücüsü Demirörs ve yanında bulunan Murat Kılıç olay yerinde hayatını kaybederken, minibüsteki diğer 2 kişi yaralandı.// YAYIN DANIŞMANI Necmettin Çakmak Emre Ustaosmanoğlu Metin Öztürk HUKUK DANIŞMANLARI Av. Adem Yıldırım Av. Ömer Geyik GÖRSEL YÖNETMEN Ümit Atıcı BÖLGESEL SÜRELİ YAYIN Adres: Deposite AVM A-1 Blok Kat: 3 No: 304 Başakşehir/İstanbul • Telefon: (0 212) 486 39 36 Web: www.212haber.com • e-mail: [email protected] Baskı: İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. Merkez Mah. 29 Ekim Cd. İhlas Plaza No: 11/A41 Yenibosna-Bahçelievler/İSTANBUL Tel: (212) 454 30 00 Gazetemiz basın ve meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir. Yayınlanan köşe yazılarından yazarları sorumludur. Reklamların sorumluluğu reklam verene aittir. GAZETEMİZ ÜCRETSİZ OLARAK DAĞITILMAKTADIR G Ü N DEM www.212haber.com ()%)-ťM:9L2016 9 Yeni yılda yeni projeler Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, 2016 yılının Başakşehir için açılışların yapılıp projelerin hayata geçirileceği, dolu dolu bir yıl olacağını söyledi. Daha güzel bir Başakşehir için 2015 yılını plan, proje ve üretim yaparak geçirdiklerini kaydeden Uysal, 2016 da ise çalışmaların hasadını yapacaklarını, projeleri hayata geçireceklerini müjdeledi. B $ĝ$.ĝ(+ï5 Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, 2016 yılının Başakşehir için açılışların yapılıp projelerin hayata geçirileceği, dolu dolu bir yıl olacağını söyledi. Daha güzel bir Başakşehir için 2015 yılını plan, proje ve üretim yaparak geçirdiklerini kaydeden Uysal, 2016 da ise çalışmaların hasadını yapacaklarını, projeleri hayata geçireceklerini müjdeledi. Başakşehir’de hem merkezi hükümetin hem de belediyenin devam eden vizyon projeleriyle marka değerinin arttığını, İstanbul’un yıldızı parlayan ilçeleri arasına girdiğini kaydeden Başkan Uysal,2015 yılını hizmetlerle dolu bir yıl olarak tamamladıklarını söyledi. Başkan Uysal şöyle konuştu: “Başakşehrimiz hem belediyemizin hem de hükümetimizin vizyon projelerinin bulunduğu şanslı ilçelerimizden biri. Başakşehir de bir kısmı fiilen yürümekte olan, bir kısmı ise planlama aşamasında olan bu vizyon projelerimizle geleceğe taşıyoruz. Kuruluşunda 200 bine yakın bir nüfusa sahip olan Başakşehir’de 2013 rakamlarına göre yaklaşık 350 bin kişi yaşıyor. Yeni konut projeleri belediyemizin ilgi gören hizmetleriyle nüfusun 4-5 yıl içerisinde 1 milyonu aşmasını bekliyoruz. Bir çok aile, yeşil alanların, parkların, spor sahalarının çok olduğu,prestij cadde ve yollarıyla, sosyal projeleriyle ön plana geçen Başakşehir de yaşamayı seçiyor. Bu nedenle sürekli nüfus alıyoruz. Ama bundan şikayetçi değiliz, vatandaşlarımız teveccühü bizi mutlu ediyor, hizmet aşkımızı yükseltiyor.” “HER MAHALLEYE SPOR PARKI VE KAPALI PAZAR” Türkiye’nin en modern kapalı pazarı olan Başakpazar Fuar ve Sergi Alanı’nın hizmete girmesiyle konuda birçok yerden talep aldıklarını kaydeden Başkan Uysal, her mahalleye modern kapalı pazar yapma sözü verdiklerini ve bu sözü tuttuklarını belirtti. Uysal şunları söyledi: “Başakpazar sahip olduğu sosyal tesisleri, dükkanları ve donatı alanlarıyla büyük ilgi gördü. Şimdi Kayaşehir Kapalı pazar alanı ile Boğazköy kapalı pazar alanlarını yapıyoruz. Bu yıl içinde ikisini de hizmete açacağız. Boğazköy kapalı pazar yeri toplam inşaat alanı 34.650 m2.’lik alanda kuruluyor. Pazar yerinin 1.katı otopark, 2.katı tekstil ve 3.katı gıda bölümü olarak hizmet verecek. Ayrıca çok amaçlı salon ve düğün salonu; açık ve kapalı otopark bulunacak. Kayaşehir kapalı pazar yerimiz ise; 1179 araçlık müşteri otoparkı, 407 tezgâh kapasiteli gıda katı, 408 tezgâh kapasiteli tekstil katı, 7 adet meydan dükkânıyla hizmet verecek.Diğer mahallelerimiz için de kapalı pazar projelerimizi hayata geçireceğiz. Başakşehir’de, dünya çapında bilgi ve iletişim teknolojileriyle ilişkili ürün ve hizmetlerin geliştirildiği, gerçek ortamda denendiği ve görücüye çık- tığı Türkiye’nin ilk Living Lab (Yaşam Laboratuvarı)’ını hayata geçirdik. Uluslararası ödüller kazanan Living Lab’de tasarımcılar, gençler, ev kadınları hatta çocuklar çeşitli kurslar ve eğitimler görüyorlar. Living Lab’de Şubat ayında yine uluslararası bir etkinliğe ev sahipliği yapacağız. Türkiye’nin tanıtımına büyük katkısı olan Living Lab inovasyon alanında birçok kişinin vizyonunu da geliştirerek,gençlere de fikir kaynağı olacağına inanıyoruz. İstanbul’un birçok noktasından gençlerin, öğrencilerin Living lab’i ziyaret etmesi faydalanması da bizi ayrıca mutlu ediyor” SOSYAL TESİS VE YENİ BİLGİ EVLERİ Başakşehirlilerin beklediği belediye sosyal tesisinin yapımının kısa sürede tamamlanarak hizmete girdiğini kaydeden Uysal, kışın 200 yazın 350 kişilik sosyal tesise tüm Başakşehirlileri davet etti. Uysal şunları söyledi: “Başakşehirlilere modern, 600 metrekarelik bir sosyal tesis kazandırdık. Tesisimiz sessiz sedasız hizmete girdi ama açılışını yaparak, haberi olmayan diğer hemşehrilerimize de duyurup yararlanmalarını sağlayacağız. Kışın 200, yazın ise 350 kişiye hizmet verecek olan Sosyal Tesisimizin menüsünde Türk ve dünya mutfağının lezzetleri var. Başakşehirlilere bir müjdemiz de yeni camimizle ilgili. Geçtiğimiz yıl Boğazköy Camisini bitirip hizmete sokmuştuk. Bu yılda bir külliye mantığında hazırladığımız Halil-ü Rahman Camii’ni hizmete sokacağız. Bu cami de tam bir Osmanlı mimarisi yansıması olarak hazırlandı. Camilerimize yaptığımız camii kıraathaneleri, mahalle sakinleri ve camii cemaati tarafından memnuniyetle karşılandı. Bunlara devam edeceğiz. Ayrıca vatandaşlarımızın oldukça memnun olduğu bilgi evlerimiz konusunda da yeni müjdelerimiz var. Bu yıl 5. Etap da bir bilgi evi açmayı planlıyoruz. Okullara yaptığımız yardımlarımız bu yıl da devam edecek. 55 Okula spor malzemesi yardımı yaptık. Kültür ve sanat alanında da yine hem yetişkinlere hem de gençlere ve çocuklara yönelik çok renkli programlar planlandı. Bütün Başakşehirlileri etkinliklerimize ve hizmetlerimizin projelerimizin açılışlarına bekliyoruz. 2016 Yılını da yine çok çalışarak ve üreterek geçireceğiz” YÜZME HAVUZU MÜJDESİ 10 Mahalleye 10 Spor Parkı sözünü gerçekleştirmek için yoğun çalışmalar yaptıklarını kaydeden Başkan Uysal, spor parkları ile sadece gençler ve çocukları değil, ev kadınları ve spora ilgi duymayan yetişkinleri de spor yapmaya teşvik ettiklerini söyledi. Başakşehir’in adının 2016 yılında da spor ile gündeme gelmeye devam edeceğini kaydeden Uysal, şöyle konuştu: “Başakşehir adı artık spor ile de ifade edilen bir marka haline geldi. Başakşehir’de Spor yapmak lüks değil hem ihtiyaç hem de eğlence. Halı sahalar, spor okulları ve spor akademilerimiz ile geleceğin şampiyonlarını Başakşehirden çıkartmak istiyoruz. Başakşehir’de kadınlar için ayrı ve özel modern bir spor merkezi açarak bir ilki gerçekleştirmiş olduk. Burada kadınlara hem spor yapma imkanı sunuyor hem de özellikle skolyoz hastaları için tedavi amaçlı pilates de yaptırıyoruz. BAKMER adını verdiğimiz merkezimizde uzmanların katıldığı sağlık söyleşileri çok büyük ilgi görüyor.Bu yıl için de yeni spor parkları ve spor merkezleri açacağız. Özellikle ilçemizde büyük ihtiyaç olan yüzme havuzu taleplerini karşılamak için başlattığımız yüzme havuzu inşası devam ediyor. Hem kadınlar hem de erkekler için ayrı ayrı planlanan yüzme havuzumuzun inşallah bu yıl içinde açılışını gerçekleştireceğiz.” 10 G Ü N DEM ()%)-ťM:9L2016 www.212haber.com ‘İsrail’in amacı Kudüs’ü Müslümansızlaştırmak’ Mirasımız Derneği’nin, Müslümanların ilk kıblesi olan Kudüs’teki faaliyetlerini anlatmak amacıyla düzenlediği basın toplantısında konuşan Genel Başkan Muhammet Demirci, tüm Müslümanları Kudüs şehrine ve ilk kıble Mescid-i Aksa’ya sahip çıkmaya davet etti. evlerini bombalamak suretiyle yıkan veya içine beton dökerek kullanılamaz hale getiren bir zihniyete sahip olduğunu belirtti. Demirci, “ Sözüm ona insanları bu şekilde cezalandırmak suretiyle kendilerine yönelebilecek herhangi bir eylemden caydırmayı planlıyorlar. Ancak bu yaptıkları zulümler Müslümanlar arasındaki dayanışmayı daha da güçlendiriyor Elhamdülillah. İslam izlerini yok edebilmek adına içerisinde sahabe kabirlerinin de bulunduğu Tarihi Me’menullah Mezarlığı’nın da bulunduğu Müslüman mezarlıklarına ait arazileri talan etmeye ve üzerlerinde inşaat yapmaya başladılar. Me’menullah mezarlığı arazisi üzerine içkili kafe açarak İslam’a ve Müslümanlara hakaret etmeye devam ettiler.”diye konuştu. MERVE KALAYCI . 8'6ve Civarındaki Osmanlı Mirasını Koruma ve Yaşatma Derneği’nin düzenlediği basın toplantısında, 2015 yılı süresince Kudüslü Müslümanlara destek olmak amacıyla yapılan projeler anlatıldı. Mirasımız Derneği Genel Başkanı Muhammet Demirci, “ İlk kıblemiz Mescid-i Aksa’yı ve Osmanlı Dönemi’ne ait yüzlerce tarihi eseri içinde barındıran Kudüs şehri ve burada yaşayan Müslüman kardeşlerimiz yılardır işgal altında yaşıyorlar. Kudüslü Müslümanlar uzun yıllardır kendilerine yönelik uygulanan şiddet ve baskı politikaları sonucu yoksullukla karşı karşıya kaldılar. Bugün Kudüslü Müslüman kardeşlerimizin yüzde 75’i yoksullukla mücadele etmekteler. Yaşadıkları tüm zorluklara rağmen Kudüslü Müslüman kardeşlerimiz ilk kıblemizi savunmaktan ve onun için gerektiğinde canını vermekten kaçınmamıştır. Bugün halen devam eden olayların sebebi Mescid-i Aksa’ya yapılan saldırılar ve işgal yönetimi tarafından uygulanan giriş yasaklarıdır.”dedi. “İŞGAL DEVLETİNİN AMACI KUDÜS’Ü MÜSLÜMANSIZLAŞTIRMAKTIR” İşgal devletinin nihai amacının Kudüs’ü Müslümansızlaştırmak olduğunu söyleyen Demirci, bu şekilde İslam izlerini yok etmek istediklerini vurguladı. Demirci sözlerine şunları ekledi; “İlk hedefleri Mescid-i Aksa’yı yıkarak yerine sözde Süleyman Tapınağı inşa etmektir. Fakat bu planlarına engel olan Müslümanları Kudüs’ten söküp atmayı başaramadılar ve Allah’ın izniyle başaramayacaklar. İşgal devleti, Müslümanlara yönelik zulümlerini 2015 yılı içerisinde arttırarak devam ettirmiştir. Bugüne kadar cesaret edemedikleri pek çok şeyi artık sıradan bir şey gibi neredeyse her gün tekrar ediyorlar. Mescid-i Aksa avlusuna yapılan baskınlar artık sıradan bir vaka haline gelmiştir. Bu yıl hepimizin canını acıtan bir baskın hadisesi esnasında işgal polisi tarafından Kıble Mescidi’ne büyük zararlar verilmiş, Mescidin kapı ve pencereleri kırılmış ve çıkan bir yangın esnasında halıların büyük bölümü zarar görmüştür. Bu hadise esnasında direnişe geçen Kudüslülerin bir kısmı yaralanmıştır.” TARİHİ TAHRİP EDİYORLAR İşgal devletinin Kudüs’te yaptığı insan hakları ihlallerini saymakla bitiremeyeceklerini söyleyen Demirci, İsrail’in Şehit 2 BİN 260 HAKSIZ VE HUKUKSUZ TUTUKLAMA AK Parti Başakşehir İlçe Başkanlığı, Yerel Yönetim gündemli Ocak ayı İlçe Danışma Meclisi’ni M. Emin Saraç Kültür Merkezi'nde gerçekleştirdi. Programda konuşan İstanbul Milletvekili Tülay Kaynarca da, AK Parti’nin seçim sürecinde verdiği sözleri bir bir yerine getirdiğini söyleyerek, “Vaatlerimiz şimdi proje olarak milletimizin önüne konuyor.” dedi. İlçe olarak 3 aylık bir üye kampanyası düzenlendiğini söyleyen Özgürel, “Mahalle, 18-24 yaş ve en çok üye yapan gibi kategorilerde” özel hediyeler verileceğini ifade etti. $.3$57ïBaşakşehir İlçe Başkanlığı, Yerel Yönetim gündemli Ocak ayı İlçe Danışma Meclisi’ni M. Emin Saraç Kültür Merkezi'nde gerçekleştirdi. Programa İstanbul Milletvekili Tülay Kaynarca, eski İstanbul Milletvekili Ünal Kacır, İl Koordinatörü Mustafa Necati Işık, İlçe Başkanı Ayhan Özgürel, Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Başkan Yardımcıları Haluk Dikbaş, Hatice Gülgönül, Yasin Kartoğlu, Murat Şahin ve Bedri Sinan Gül, ilçe yürütme ve yönetim kurulu üyeleriyle birlikte teşkilat mensupları katıldı. Açılış konuşmasını yapan İlçe Başkanı Ayhan Özgürel, son günlerde yaşanan terör saldırılarından dolayı başsağlığı dileklerinde bulundu. Başakşehir’de üye ziyaretlerine başlandığını ifade eden Özgürel, “Yapılan ziyaretlerle hem üyelerimizin iletişim bilgileri güncelleniyor, yeni üyeler yapılıyor, hem de 1 Kasım seçimlerindeki gayretlerinden dolayı teşekkür ediyoruz” dedi. ULAŞIMDA İSTANBUL’UN EN RAHAT İLÇESİ OLACAK Belediye Başkanı Mevlüt Uysal ise Başakşehir için 2014 seçimlerinden bu yana yapılanlar ve yapılması düşünülen projelerden bahsederek, Başakşehir’in ulaşımdan alt yapıya, sağlıktan spora kadar birçok konuda İstanbul’un en modern ve yaşanılır ilçesi haline geleceğini söyledi. Mahallelere yapılan Tülay KAYNARCA hizmetlerden karla mücadeleye kadar her konuda 7/24 vatandaşın hizmetinde olduklarını söyleyen Uysal, 2019’a kadar ulaşım yönüyle İstanbul’un en rahat ilçesi olacaklarını söyledi. İstanbul’un en prestijli projelerinin Başakşehir sınırlarında bulunduğunu söyleyen Uysal, “Bu zamana kadar olduğu gibi bunda sonra da Başakşehir’e yakışır hizmeti yapmaya devam edeceğiz” dedi. İstanbul Milletvekili Tülay Kaynarca da, AK Parti’nin seçim sürecinde verdiği sözleri bir bir yerine getirdiğini söyleyerek, “Vaatlerimiz şimdi proje olarak milletimizin önüne konuyor.” dedi. Mevlüt UYSAL Mirasımız Derneği olarak 2015 yılı süresince Kudüslü Müslümanlara destek olmak amacıyla Kudüs'te birçok proje yaptıklarına da değinen Muhammet Demirci, “ Mescid-i Aksa bahçesi içerisinde ilim tahsil eden 1100 İlim Halkası Akşemsettin’den iki yerine getiriyoruz’ Ayhan ÖZGÜREL BİN 100 İLİM HALKASI ÖĞRENCİSİNE 1 YIL BURS VERDİK öğrencisine 12 ay boyunca burs desteği sağladık. Mescid-i Aksa’nın boş kalmaması için düzenlediğimiz ve Beyarık Seferleri adını verdiğimiz otobüs seferleri ile 450 bin kişiyi ücretsiz olarak Mescid-i Aksa’ya taşıdık. Kudüslü 8 aileye ait evi restore ederek burada oturmaya devam etmelerini temin ettik. Yine restorasyon projeleri kapsamında 5 camiyi restore ederek Müslümanların hizmetine sunduk. Ramazan ayı boyunca 300 bin kişiye iftar ve sahur verdik. Kurban bağışlarıyla yaklaşık 220 bin kişinin bayram sevincine ortak olduk bundan sonra da olmaya devam edeceğiz.”dedi. Konuşmasını 2016 yılının Kudüs’ün özgürlüğüne kavuştuğu yıl olmasını temenni ederek sonlandıran Demirci, Müslümanlara,‘Gelin sizin de Kudüs'ün kurtuluşunda payınız olsun’ diye seslendi. Müslümanların evlerine gece yarısı baskın düzenlenerek hane halkının dövüldüğünü ve erkeklerin tutuklanarak götürüldüğünü ifade eden Demirci,“Üstelik bu söylediğim münferit bir vaka değil Kudüs ve civarındaki işgal topraklarında yaşanan gündelik olaylardan biri haline gelmiştir. 2 Bin 260 haksız ve hukuksuz tutuklama yapıldı. Tutuklananlardan 212’si kadın ve 304’ü çocuk. 80 Kudüslü ailenin evi yıkıldı. 44 şehit. İşgal Devleti İsrail yaptığı bütün bu zulümlerin yanı sıra 1948 İslami Hareket Lideri Şeyh Raid Salah'a bağlı bulunan 17 kurumun çalışmalarını durdurmuştur. Gerek Şeyh Raid Salah'ın şahsı için gerekse kurumlar için açılan davalar sürmektedir. İşgalci İsrail bu yaptıkları ile Müslümanların ‘Verdiğimiz sözleri bir bir İl Danışma Meclisi’nde Başakşehir olarak 2011 seçimlerine göre oyunu en çok artıran ilçelerden biri olarak plaket aldığını söyleyen Özgürel, “Başbakanımızın teveccühüyle aldığımız plaket tüm Başakşehir’edir” dedi. Kudüs ve Mescid-i Aksa davsı için yaptığı çalışmaları engelleyebileceğini sanmaktadır. Ancak bu çalışmalar kesinlikle hız kesmeden devam edecektir. Ümmet olarak Kudüs şehrine ve ilk kıblemiz Mescid-i Aksa’ya sahip çıkacağız. Mescid-i Aksa’ya sahip çıkmak suretiyle ümmetin onurunu koruyan Kudüslü Müslüman kardeşlerimizi yalnız bırakmayacağız.”şeklinde konuştu. Seçimden sonraki kısa sürede gençlerden emeklilere toplumun birçok kesimine yönelik çok önemli projeleri hayata geçirdiklerini söyleyen Kaynarca “Bundan sonraki süreçte yeni anayasa ve başkanlık sistemi öncelikli hedeflerimiz arasında olacak” dedi. // TEOG birincisi Sümeyye Betül Şimşek Burak Akbıyık MERVE KALAYCI $.ĝ(06(77ï1Ortaokulu öğrencilerinden Sümeyye Betül Şimşek ve Burak Akbıyık, 120 sorunun tamamını doğru cevaplayarak TEOG sınavından tam puan aldı. Akşemsettin Ortaokulu’nda eğitim gören Burak Akbıyık(13) ve Sümeyye Betül Şimşek(13) Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sınavında birinci oldu. Ailelerinin ve okullarının desteği ile çalışmalarının olumlu sonuç verdiğini söyleyen öğrenciler ikinci sınav için çalışmaya devem ediyorlar. Çalışma yöntemini anlatan Akbıyık, Bilim Adamı olmak istiyor. Akbıyık, “ Derse hazırlıklı geldim. Dersi derste dinledim. Anladığımı fark edince soru çözmeye başladım. Öncelikle okuldan eve döndükten sonra bir dinlenme süresi koydum, kendime çok yüklenmek istemediğim için. Ondan sonrada elimden geldiği kadar çalışmaya gay- ret ettim. Sınavda biraz heyecanlandım. Sınav tecrübesi olunca daha az heyecanlanıyor insan. Annem bana çok yardımcı oldu ve destekledi. Evde uygun bir ortam hazırlandı çalışmalarım bu şekilde daha verimli oldu. Okulumun da bana faydası büyük oldu bu süreçte. Anlamadığım soruları çekinmeden hocalarıma sordum. Eksiklerimi kapatmaya çalıştım. Okulda açılan kursta çalışmalarımıza olumlu katkı sağladı.”dedi. BÜTÜN DERSLERE AYNI ORANDA ÇALIŞTIK Altı dersin tamamına aynı süreyi ayırarak çalıştıklarını belirten Burak Akbıyık’ın annesi Sumru Akbıyık, “Aslında Burak hakikaten çok çalıştı. Çok düzenli çalıştık. Ben elimden geldiğince yardımcı olmaya çalıştım. Planlı programlı çalışmaya çalıştık. Yönlendirdim. Oda benim sözümü dinledi sağ olsun. Dersleri de iyi sadece sınava yönelik bir başarısı yok. İkinci sınav içinde bir dinlenme sürecinden sonra yine planlı programlı aynı şekilde hazırlanmak zorundayız. Çünkü planlı olmazsa 6 ders var ve her bir dersi aynı derecede önemsememiz gerekiyor. Din kolaydır, matematik daha zordur, şeklinde yaklaşmıyoruz. Her ders için çalışma kitabı aldık. Hepsine aynı oranda çalışıyoruz. Özellikle takıldığı sorular üzerinde biraz daha fazla duruyoruz. Çocuklar çok planlı olamıyorlar ben planlama aşamasında ve sonrasında annesi olarak yardımcı olmaya çalışıyorum. Burak Bilim Adamı olmak istiyor. Nerede hangi meslekte başarılı ve mutlu olacaksa orada olsun istiyorum, tercihine karışmıyorum. Okulun desteği de önemliydi. Teneffüslerde elimizde kitap bizim hocamız olsun olmasın sorular sorduk, hepsi çok yardımcı oldular. Memnunuz okulumuzdan ve hocalarımızdan.”şeklinde konuştu. // BAŞARI EKİP ÇALIŞMASINA BAĞLI ASIL MESELE KONULARI ZİHİNDE OTURTMAK Okulda açılan kursların sınav başarılarını olumlu etkilediğinin altını çizen Sümeyye Betül Şimşek ise doktor olmak istiyor. Şimşek, “ 2-3 saat verimli çalıştım, ikinci sınavda da inşallah birinci olmayı hedefliyorum. Konuları oturtmak asıl mesele. Başarılı olmak için konuyu tam olarak anlamak önemli, sonra test çözersin. Derslere düzenli olarak katılıyorum ve evde de çok fazla çalışmama gerek kalmıyor. İşin ucunu kaçırmadan çok boşlamadan çalışmak gerek ama 4-5 saat üst üste çalışmak da olumsuz etkiliyor. Sonra kafa almıyor zaten. Denenmiş, görülmüş bir olay. Abartmadan çalışmak başarı getiriyor. Okuldaki kurslar bizim için çok faydalı oldu sınava hazırlık sürecinde.”diye konuştu. Suat Çelik Akşemsettin Ortaokulu Müdürü Suat Çelik, okulun başarısını; velilerin ilgisine, öğretmenlerin özverili ve ekip ruhu ile çalışmasına, açılan okul kursuna bağlayarak şunları söyledi; “ Okul başarımızın temelinde ekip çalışmamız yatıyor. Özellikle öğretmenlerimizin bu konudaki gayretleri takdire şayan. Yine öğrenci başarımızdaki en büyük etkenin okul kurslarımız olduğunu düşünüyorum. Okul kurslarımıza katılım oranı çok yüksek. Bin 400 den fazla öğrencimiz okul kurslarına bugün itibari ile katıldılar. Biz devam ettirmek adına kendi içimizde kurslarımızı test ettik ve yarıyıl tatilinde de bu kursun devam etmesinin öğrencilere faydalı olacağını düşündük. Yarıyıl tatilinde 8. Sınıf öğrencilerimizi kampa aldık ve bir hafta boyunca öğrencilerimize kurs yapmış olacağız. Öğretmenlerimiz kendi alanlarında deneyimli, tecrübeli, ilgili. Başarıyı önemseyen bir kurumuz, başarıyı da öğrenci ve velilerimizle paylaşıyoruz. Veli ve öğrencilerimizi de bu başarıya inandırdık ve desteklerini alıyoruz. TEOG’da bu dönem iki tane tam puan alan öğrencimiz var ama diğer öğrencilerimizin de ciddi başarılı olduklarını düşünüyorum. 12 tane de bir yanlış yapan öğrencimiz var. Amaç, başarıyı düşürmeden sürekliliğini sağlamak. Çalışmalarımızda bu doğrultuda.” www.212haber.com G Ü N DEM ()%)-ťM:9L2016 11 Suriye’de devam eden savaş ortamında maddi ve manevi olarak desteğe ihtiyaç duyan Türkmenlerin çağrısına Hz. Ayşe Vakfı cevap verdi. Maddi yardımdan daha acil olarak hissedilen manevi boşluğun doldurulması için yardım talep eden Türkmenlere, Hz. Ayşe vakfı tarafından medrese yapılacak. Hz. Ayşe Vakfı’ndan Suriye’ye manevi destek B MERVE KALAYCI $ĝ$.ĝ(+ï5Ȃ'( bulunan Hz. Ayşe vakfı, Suriye’de ehli sünnetin kalesi olmak, manevi desteğe ihtiyacı olan Türkmenlere yardım etmek için prefabrik medrese açmaya hazırlanıyor. Suriye’de devam eden savaş ortamında maddi ve manevi olarak desteğe ihtiyaç duyan Türkmenlerin çağrısına Hz Ayşe Vakfı cevap verdi. Maddi yardımdan daha acil olarak hissedilen manevi boşluğun doldurulması için yardım talep eden Türkmenlere, Hz Ayşe vakfı tarafından medrese yapılacak. Talep üzerine bölgeye giderek gözlem ve istişare yaptıkları söyleyen Hz. Ayşe Vakfı Başkanı Abdulkadir Güngör, “Alparslan Çelik komutanın 2 hafta önce bizi ziyaret etmesi sonrası ihtiyaca binaen böyle bir fikir ortaya çıktı. Maddi yönden daha çok manevi boşluk içerisinde olduklarını söyleyince bizde Hz Ayşe vakfı olarak 3 kişilik heyetle bölgeye giderek istişarelerde bulunduk. Medrese açma kararı aldık ve hazırlıklara başladık.”dedi. GENÇLERİMİZİ SÜNNET ÜZERE YAŞAMAYA DAVET EDİYORUZ Hz Ayşe Vakfı’nın amacını ve yaptıklarını anlatan Abdulkadir Güngör, “İstanbul civarında 30 tane maarif adı alında derneğimiz var. Türkiye genelinde 35 civarında yine maarif adı altında derneğimiz var. Ayrıca Emri bil maruf gurubumuz vardır 15 kişilik. Bu grup her yeri gezer, yardım istemeden ve yardım teklif edenlerin teklifini kabul etmeden insanları Kuran’a davet ederler.Gezerler, vaaz ederler, nasihat ederler. Namaz, niyaz, Kuran, ehli sünnet çizgisinde vazife yaparlar. Milleti namaza, Kuran’a davet ederler. Başakşehir’de başladık şimdi. Gençlerimizi sünnet üzere yaşayışa davet etmek, Allah sevgisi Peygamber sevgisini yaymaktır amacımız. Hedefimiz bu düstur etrafında, dalga dalga hakkı yayıp, batılı izâle etmek, Türkiye'mizin her köşesini bu nur yuvaları ile tuğla tuğla örmek ve imkan nispetine dünyaya yayılmasını sağlamaktır. " Ey talebeler! Sizler çatlamış toprakların yağmur yüklü bulutlarısınız. " Buyuran kıymetli üstadımız Hacı Mahmud Ustaosmanoğlu Hazretlerinin çizgisinde, O'nun elinden aldığımız bu meşaleyi gelecek nesillere ulaştırmak nihaî temennimizdir.” Şeklinde konuştu. TÜRKMENLERE MEDRESE İLE MANEVİ DESTEK Suriye’den gelen talep üzerine manevi destek sağlamak için medrese kararı aldıklarını belirten Güngör, şunları söyledi; “Alparslan çelik komutanın 2 hafta önce bizi ziyaret etmesi sonrası böyle bir fikir ortaya çıktı. Türkmen halkının maneviyat konusunda yardıma ihtiyaç olduğunu söylediler. Maddi yönden daha çok manevi boşluğumuz var denildi. Bu konuda bize siz yardım edebilirsiniz dediler. Bu şekilde bizim o taraf ile irtibatımız oldu. Heyet olarak 3 kişilik ekip ile Hz Ayşe Vakfı olarak oraya gittik. Orada Türkmen Meclis üyeleriyle, Yayladağı Ofisi sorumlularıyla tanıştık, görüştük. Mücahitlerin yayla dağında kaldığı yerleri gördük. Onlarla dertleştik. İsteklerini dinledik. Belediyeden bilgi aldık. Merkez cami imamlarıyla istişare yaptık. Ülkü Ocakları Gençlik Kolları’na gittik. 150 genç vardı. Onlarda manevi destek istediler bizden. Türkmenler kendi yerlerini bize gösterdiler. Prefabrikten yapmak istiyoruz biran önce faaliyete başlamak için. Acil bir durum var. Hızlı olsun diye prefabrik yapmaya karar verdik. Yayladağı’nda çok farklı bir atmosfer var. Haberlerde anlatıldığı gibi değil. Bambaşka bir havası var. Gidince gelmek istemiyorsun. 1-2 ay içerisinde daire kiralayıp başlayacağız inşallah.” MÜCAHİTLER İÇİN KUYU AÇILACAK Cephede savaşan mücahitlerin de kendilerinden kuyu talep ettiklerini ve su ihtiyacı olduğunu söyleyen Güngör, kuyu için gerekli maddi desteği sağladıklarını ifade etti. Hz Ayşe Dernek Başkanı Musab Karadağ, Başakşehir halkından maddi ve manevi destek talep ettiklerini ifade ederek, sorumluluklarını paylaşmalarını istediklerini belirtti. Karadağ, “Mücahitlerin yanına gittik ve burada bize söylenenden çok farklı şeylere ihtiyaç duyduklarını ve bu ihtiyaçların acil olduğunu gördük. Maddi yardımdan, gıdadan çok manevi olarak boşlukta olduklarını, çok eksik olduklarını gördük. Aynı zamanda oradaki şehit mücahitlerin, yetim çocuklarının ne kadar maddi ihtiyaçları karşılansa da maneviyata ihtiyaç duyduklarını gözlemledik. Büyük bir kermes alanı kuracağız orada inşallah. Buradan gönderilen yardımları orada toplayacağız ve ihtiyaç sahipleri neye ihtiyaç duyuyorsa onu alabileceği ortamı sağlayacağız. Prefabrik ücretsiz bir mağaza açacağız. Gazilerimiz kötü koşullarda tedavi görüyor daha sağlıklı koşullar oluşturacağız inşallah. Özellikle okul öncesi çocukların, oyun gereçlerinin olmadığını, çamurlarda oynadıklarını gördük. Bir anaokulu projemiz var. Tabi bunları yapacak maddi güç lazım. Biz bu duyarlılığı gösterdik. Başakşehir sakinlerinden bu duyarlılığa destek, maddi ve manevi yardımlarını talep ediyoruz. Eşya, yatak, sünger, kuru gıda, giysi, kadın hijyen malzemeleri, çocuk bezi, oyuncak, mama ihtiyaçları mevcut. Yerimiz belli. Buraya Başakşehir’de bulunan Hz Ayşe Vakfı’na ya da derneğimize yardımlarını getirebilirler. Maddi ve manevi yardım için derneğimize, vakfımıza ulaşabilirler. Hesap numaralarımız belli. Ehli sünnetin kalesi olacağız inşallah. Yetim kalan çocuklara ücretsiz hafızlık kız ve erkek kuran kursları açılacak bununla alakalı desteklerini bekliyoruz. İnşaat yapmayacağız çünkü acil ihtiyaç var. Prefabrik olarak destek olmak isteyenlere de kapımız açık.”diye konuştu. 12 G Ü N DEM ()%)-ťM:9L2016 Fransızca Hocası Safi Sağlam Hataylıydı. Mardin Lisesinin meșhur Fransızca hocasıydı. Ortaokulu okuduğumuz yıllarda hangi yabancı dili okuyacağımızı ‘tombala’ usulü ile belirlenirdi. Amcamın oğlu Enver’e de Fransızca çıkmıștı. Yıl 1966 OSMANLI EĞİTİMİ VE DEDEM Safi hoca bir gün ev ödevi veriyor. Enver ödevini yapmaya çalıșırken zorlandığını fark eden dedem: • Ne çalıșıyorsun evladım? • Fransızca çalıșıyorum dede! • Yapamadığın var mı? Yardım edeyim. • Var ama Fransızca bu Hacı Baba! Anlamazsın. • Ver bakayım ver hele șöyle. EL YAZISI Enver o zamanlar daha çocuk. Ne bilsin Osmanlı eğitim sisteminin azametini. Ancak Hepimiz gibi Enver’de dedemin el yazısına hayran… Defterinde sırf dedemin el yazısını görmek için uzatır. Aslında 1960 yıllarının sonuna kadar, Osmanlı eğitimini almıș insanlar șöyle veya böyle aramızda yașıyorlardı. Onların el yazılarına bakın! Aynı hayranlığı duyarsınız. SAFİ HOCA VE ENDİŞE Enver ev ödevinin yapıldığına bir yandan seviniyor bir yandan da endișe ediyor. Nasıl etmesin… O zaman okullar șimdiki gibi değil. Okullarda büyük bir ciddiyet, hocalara karșı derin bir saygı vardı. Ya ödev yanlıș yapılmıșsa hocaya ne diyecek. Okula șapkasız gitmenin bile yasak olduğu bir dönemde ödevini yapmamak ne demek. Enver bu endișe ile sınıfta defterini açıp beklemeye bașlıyor. Safi Hoca bir yazıya bir cevaplara bakıyor sonra Enver’e dönüp: • Kim yaptı bu ödevi sana? Diye soruyor. • Dedem yaptı hocam! • Hımm… Son ders zili çaldığında idareye gel! • Peki, Hocam. Dedim ama elim ayağım kesildi diye anlatıyor Enver. ‘’İdarenin kapısına gittiğimde Safi Hocada sert bir ifade görmeyince içim rahatladı’’ diye ekliyor. Safi Hoca: ‘’Yürü bakalım dedene gidiyoruz’’ dedi. Hocadaki ilgi ve alakayı görüyor musunuz? O muntazam disiplin, öğrencilerin hocalarına karșı derin saygısı boșuna değilmiș. Gerisini Enver’den dinleyelim: ‘’Hoca önde ben arkada Sipahi çarșısına doğru yola çıktık. Dükkâna varıp Dedemle Hocamı tanıștırınca, Safi Hoca hemen eğilip dedemin elini öpüyor. HAYRANLIK Safi Hoca Sipahi çarșısında kilim satan bir esnafın Fransızca ev ödevi çözdüğüne hayret ederken, dedem hocayla Fransızca konușmaya bașlamaz mı? Biraz konuștuktan sonra Hoca cevaplarda teklemeye bașlar. Ve Büyük bir hayranlıkla Safi Hoca yerinden kalkıp ikinci sefer dedemin elini öper’’ OSMANLI LİSESİNİ BİTİREN 3 YABANCI DİLİ ÖĞRENİYORDU Dedemin İdadi (Lise) diplomasını inceleme fırsatım olmuștu. 16 yașında İdadiyi bitirmiști. Osmanlı eğitim sisteminde çocuklar 4 yıl 4 aylıkken okula kaydolduğu için 16 yașında da Liseyi bitirmiș oluyordu. O diplomada (İcazet) 3 yabancı dilde aldığı notlar vardı. Arapça, Farsça ve Fransızca… Șu anda dünyanın en büyük 2. Osmanlı Arșivi Bulgaristan’ın elinde bulunmaktadır. KÖY ENSTİTÜLERİ VE İDDİALARIMIZ Eğitim dili tabii ki, Osmanlıca. DİĞER DERSLER Mesela Hüsnü Ahlak (Güzel Ahlak) dersi dikkatimi çekmiști. Ne kadar güzel ve bugün için ne kadar önemli bir ders. Diğer dikkatimi çeken ders ‘’Hüsnü Hat’’ Güzel Yazı dersi… Diğer dersler șimdiki gibi Matematik, Coğrafya, Edebiyat vs. BOZULMA NE ZAMAN BAŞLADI Eğitim sistemimize vurulan en büyük darbe tabii ki, yazının değișmesidir. Daha sonra eğitimin temel tașları olan dersler sökülüp atılmaya bașlandı. Gramer (Sarf-ı Türki). Hüsnü Hat (Güzel Yazı) vb. gibi. Gramer dersi kaldırıldığı içindir ki, bugün Üniversite mezunu gençler bir yabancı dili konușamadan mezun oluyor. İleri ülkelerde böyle bir șey mümkün mü? Üniversiteyi bitireceksin ve bir yabancı dili konușamayacaksın. Olacak șey mi? Daha fecisi, Almanya’da 30 yıl kalan ișçimiz Almancayı öğrenmeden ülkeye dönebiliyor. Hâlbuki o ișçi en az lise mezunudur. İKİNCİ BOZULMA VE AGOP DİLAÇAR Yazının değișmesiyle kanatlarımız kesildi. Temel eğitim derslerinin kaldırılmasıyla, bu sefer topal hale getirildik. Ama Asıl bozulma dilde yapıldı. Dilimizin bozulmasında Agop Dilaçar (Martayan) ın katkıları çoktur. Kendisi nedense ismini hep saklama ihtiyacı duyar. Bunun için ismini yazarken A. Dilaçar yazar ki, fark edilmesin. Ancak Bütün tahribata rağmen Agop Dilaçar (Martayan) ın bașarılı olduğu söylenemez. 1960 yılına kadar hala fazla zorlanmadan temel ve klasik eserlerimizi okuyabilecek kadar bir eğitim mevcuttu. Atatürk Döneminde ortaya atılan ‘’Güneș Dil Teorisi’’ tutmamıș, tam aksine halk arasında alay konusu olmuștu. Malum Bu teoriye göre ‘’Bütün dünya dilleri Türkçe ’den türemiștir’’ iddiasına dayanmaktadır. Niyagara Șelalesi ne yaygaradan, Amazon nehri amma uzundan türemiștir gibi saçmalıklara dayanan bir teori. Dediğim gibi bu halk arasında tutmamıș, tam aksine alay konusu olmuștur. Bu teori: Büyük ihtimalle Agop Martayan, İstepen Gurdikyan ve Kevork Simkeșyan’ın katkıları ile hazırlanmıș, Türk milletini dünya kamuoyu önünde bu saçma sapan teori ile küçük düșürmüșlerdir. Bu da tutmayınca, 1960 darbesinden sonra bașka bir yöntem uygulamaya kondu. BİR İHTİMAL DAHA VAR Hızlı bir șekilde temel Osmanlıca kelimelerimiz atılıp, onların yerine karga diline benzer, olanak, olasılık, yanıt gibi ruhsuz kelimeler hayatımıza girmeye bașladı. Söylerken bile insanın boğazı sıkılıyormuș gibi bir his veren bu kelimeler sadece boğazımızı sıkmıyor, edebi ve ilim dünyamızın boğazını da sıkmıș oluyordu. Ve Bu kelime değișiklikleri ile neredeyse her 20 yılda bir temel kitapları okuyabilmek için tekrar tekrar ‘sadeleștirerek’ yayınlama ihtiyacı doğmuș oluyor. Böylece Nesiller arası iletișim kopmuș, Eserin vermek istediği mesaj, sokușturulan yeni kelimelerle kadük hale getirilmiș oluyor. Anamızın ak sütü gibi boğazımızdan akıp giden kelimeler ise șarkılarımızda kalmıș oluyordu. ‘’Bir ihtimal daha var www.212haber.com EMİN BATUR [email protected] O da ölmek mi dersin’’ i söylerken ki rahatlığa bakın birde ‘’İhtimal’’ yerine ‘’Olasılık’’ koyarak söylemeye çalıșın. Ne demek istediğim anlașılacaktır. KENAN EVREN Kemalist rejimin en büyük düșmanı Osmanlı yazısı ama o yazıyı halkın içinden söküp atmak kolay değil. Bu yazıya azıcık așına olanlar, Osmanlıca not tutmaktan bir türlü kendilerini alamıyor… Nitekim Kemalist düșüncesinden hiçbir șekilde șüphe etmediğimiz Kenan Evren bile notlarını ve hatıralarını Osmanlıca kaleme almıștır. Neden? STENOGRAFİ Çünkü Osmanlıca bilen birisinin ayrıca stenografi bilmesine gerek yoktu. Aynı hızla notlarını tutabilirdi. Bundan 40-50 sene önce stenografi bilmeyen birisinin gazetecilik yapması çok zordu. Ancak Osmanlıca biliyorsa o bașka. Gazetecilik mesleğine rahatça devam edebilirdi. Baktılar ki, eğitimi tırtıklamak, kütüphaneleri yağmalamak falan yetmiyor. Neticede Bu millet imanlı bir millet. Bir șekilde yolunu bulup yatağını bulmaya çalıșıyor. Bütün tahriplere rağmen; Osmanlı asaleti, edep ve terbiyesi hala devam ediyor. Bu milletin namus ve inancını bozmadan devrimlerin esaslı bir șekilde yerleșmesi mümkün değil. Üstelik her an silkinip diğer milletlerle yarıșacak potansiyel hala var. Hâlbuki Lozan’da bütün iddialarımızdan vaz geçtiğimize dair söz vermiștik. İște bu șerait (șartlar-koșullar) içinde Köy Enstitüleri fikri ortaya atıldı. Aslında Teknik olarak bakıldığında Köy Enstitüleri fena bir uygulama değildi. Hatta Osmanlı Eğitim Sistemine benziyor da diyebiliriz. Osmanlı Eğitim Sistemi Usta-Çırak ve pratik üzerine kurulu bir sistemdir. Köy Enstitülerinde bunu görmek mümkün… Çocuklar Köylerinden alınarak, merkezlerden uzak yalıtılmıș bir șekilde her türlü mesleği tatbiki olarak öğrendikleri gibi, Türk ve Dünya Klasiklerini okuyarak gayet donanımlı bir öğrenci olarak mezun oluyorlardı. Buraya kadar her șey güzel… Üstelik Ebeveynlerden okul yatılı olduğu halde hiçbir ücret talep edilmiyordu. Bu da güzel… Ancak. BEZBOJNİKLER BİR NESLİ NASIL MAHVETTİLER Ancak İșin gerçek yüzü bir müddet sonra anlașılmaya bașlandı. Tatillerde eve dönen öğrencilerin abuk-sabuk konușmaları ailelerin dikkatini çeker. Meğerse O yıllarda Bolșeviklerin SSCB de uygulamaya koydukları ‘’Allahsız Gençlik’’ -Bezbojnikyetiștirme programının kötü bir kopyasını ülkemizde uygulama gayretleriymiș. NUTUK VE SARF-I TÜRKİ Evet, en büyük bozulma yazı ile bașladı ama arkası çok daha kötü geldi. Osmanlının o esaslı eğitim sistemi Latin yazısıyla da olsa yine de devam ederdi. Yazı ile kanatlarımız kesilmiș ama ayaklarımız hala sağlamdı. Köklü eğitim sistemiyle diğer milletlerle yarıșacak gücümüz vardı. Ancak Lozan Anlașmasıyla İngiliz sistemini kabul ettiğimiz için yazının değișmesi adamları kesmemiș olacak ki, İngilizlerin tekrar devreye girdikleri anlașılıyor. Yukarda dedemin inci gibi yazısından bahsetmiștim. Diplomasını incelerken de Güzel Yazı (Hüsnü Hat) diye bir dersin olduğunu da… İște bu dersler gibi bir de okullarda okutulan Gramer (Sarf-ı Türki) dersi vardı. 1934 veya 35 yıllarında iște bu ders de kaldırılıyor. Türkçe Gramere sahip olan bir kișinin diğer yabancı dilleri öğrenmesi çok daha kolay olurdu. Atatürk’ün İrad ettiği NUTUK ta gramere hakim olduğu görülmektedir. Büyük ihtimalle bilgisi dıșında bu ders kaldırılmıștır. (Nutuk’un yeni baskılardaki uydurukça kelimelerle basılanı değil. Orijinaline yakın basılandan bahsediyorum) O zamanlar Batıyla o kadar içli-dıșlı olmușuz ki, adamlar bürokrat ve bakanlarımızla birlik olup, eğitim sistemimize karıșabiliyorlar. İNÖNÜ VE BULGARLAR Eğitim sistemimizi tırtıklayarak bozulmanın tam sağlanamayacağı anlașıldığından bașka yollar aranmaya bașladılar. Bu sırada kütüphanelerimizde yüzbinlerce yazma eser bulunmakta, bunların tasfiyesine ise henüz sıra gelmemiști. Bu eserler yeni rejim için ‘’Potansiyel bir tehlike’’ arz etmekte bir an önce bunlardan kurtulmanın yolları aranmaktaydı. Nihayet İsmet İnönü bu eserleri birer mahkûm gibi trenlere doldurarak, kağıt hamuru yapmak üzere toptan kağıt fiyatına Bulgarlara satıyor. Bu kitaplar arasında fiyatına paha biçilmez eserler var. Orijinal anlașmalar sözleșmeler var. Dünya kadar belge var yani. Allah’tan Bulgarlar bu ișin kıymetini biliyor da, kağıt hamuru yapılmak üzere fabrikalara göndermeyip arșivliyorlar. İnançlı Anadolu halkı böyle bir rezalete göz yummaz ama büyük bir baskı hüküm sürmektedir. O zamanlar İnönü’ye karșı gelmek için mangal gibi bir yürek lazım. İnönü’nün; Komünist ve Fașist idareleri örnek alarak, halkı inim inim inlettiği yıllardı. Buna rağmen Osman Yüksel Serdengeçti tüm riskleri göze alarak Köy Enstitülerine dikkat çeken bir broșür yayınlar. Bundan cesaret alan halk sesini yükseltmeye bașlar. Bu sırada 14 Mayıs 1950 seçimleri olmuș İnönü ve CHP si halktan büyük bir tepki alarak iktidardan uzaklaștırılmıștı. 1960 ta İnönü bu intikamı kural dıșı alacak ama hiçbir zaman CHP tek bașına bir daha iktidar yüzü göremeyecektir. Köy Enstitüleri ile ilgili tartıșmalar yakın zamana kadar devam ettiğine göre yaptığı tahribat az değilmiș demek ki… Ve Köy Enstitülerinde Allahsızlık propagandası yapıldığına dair Avukat Kenan Öner’in Mahkemede açtığı davayı kazanmıștır. Gerçi Mahkemeye falan gerek yok. Çevremizde Köy Enstitüsü mezunları hala var. Birkaç kiși ile gerek yaptığım görüșme gerekse gözlemlerim neticesinde bunu gördüm. Bununla ilgili ilk ağızdan dinlediğim olaylar da var ancak șimdi anlatacağım olayı ikinci ağızdan dinledim. O yıllarda Köy Enstitüsünde öğrenci olan bir amcamız anlatıyor: ‘’Bir gün tatbiki dersleri görmek için gittiğimizde, öğretmenimiz bizi toplayarak sohbet etmeye bașladı. ‘’Çocuklar!’’ Dedi. ‘’Allah var diyorlar ama öyle bir șey olsaydı ses verirdi. Șimdi beni çağırın: • Öğretmenim! • Efendim çocuklar Bakın gördünüz mü? Ben varım ve size cevap verdim. Șimdi de Allah’ı çağırın: • Allah! Allah! • Bakın ses yok. Çünkü Allah yok. Der demez yerden kaptığım sertleșmiș bir toprak topağını öğretmene fırlattım. Bunu gören diğer çocuklar da aynı șeyi yapınca, öğretmen kaçmaya bașladı. Bu arada öğretmenin kafası falan yarılmıș kanlar içinde kalmıștı. O günden sonra öğretmeni okulda görmedik.’’ Yukarda bahsettiğim diyalogun aynısını Köy Enstitüsü mezunu Fikri Yaldızcı abiden dinlemiștim. Ve yine aynısını Osman Yüksel Serdengeçti’nin ‘Bir nesli nasıl Mahvettiler’ adlı kitabında okudum. Bu üç șahıs Zaman ve mekân olarak birbirinden çok uzak olmalarına rağmen aynı șeyi anlatıyorlar. Neyi? • Allah var mı? Çağırın bakalım ses verecek mi? • Beni çağırın! • Evet. Bakın buradayım. • Benden bir șey isteyin! • Öğretmenim kalem verin! • Alın çocuklar • Allah’tan isteyin • …. • Yok! • ??? Bu diyalogu çok farklı kișilerden duyduğuma göre demek ki, tek merkezden yürütülen ve öğretmenler görev yerlerine gitmeden aldıkları bir ‘Özel Eğitim’ olduğu anlașılıyor. Yani maksatlı bir proje bu! Gelelim diğer meseleye: Kız ve erkek çocuklar köylerden toplanıp herkesten uzak ama birbirleriyle iç içe… Sınıflar bir, yemekhaneler bir, yatakhaneler yan yana. Arada bir tane görevli gidip geliyor. Üstelik tatbiki dersler için tarlada, ağıllarda, kovan bașlarında vs. baș bașa kalma ihtimali çok yüksek. Köy Enstitüsü mezunu Fikri abiden dinlemiștim: ‘’Hamile kalıp ailesine dönme cesareti olmayan gencecik kız çocuklarının intihar ettiği duyumları kulağımıza gelmeye bașlamıștı’’ diye anlatır. Ve daha buraya yazmaya gerek görmediğim bir sürü rezalet. Șikâyetlerin artması üzerine bu okullar ebediyen kapatılıyor ama çilemiz henüz bitmemiș ki, normal okullar Köy Enstitülerine çevirmeye çalıștılar. 1960 DARBESİ VE 19 MAYIS 1960 darbesi Laik-Kemalist kesimi yeniden saldırgan hale getirmiș, bu yıllarda ‘ruh kökümüz’ e saldırılar yeniden bașlamıștı. 19 Mayıs törenlerinde gencecik kız öğrencilere mini etek veya șortlarıyla yaptırılan hareketler hep o Köy Enstitülerinde tamamlayamadıkları hayallerini gerçekleștirme gayretleridir. Bunun için 19 Mayıs’tan haftalarca önce kız öğrencilere hava kararıncaya kadar müzik eșliğinde provalar yaptırılıyor. Ne için? Stadyumlarda herkesin gözü önünde gencecik kızlara bir-iki takla attırmak için. Yani Bütün dertleri ‘Haya’ perdesini yırtmak. Çünkü Yazıda, eğitimde, dilde tahribat yetmiyor. Edep, saygı, namus mefhumunu kaldırmadan yapılanları yeterli görmüyorlardı. • Bașardılar mı? • Evet! • Netice aldılar mı? • Hayır! Șükürler olsun her șeyin bittiğini zannettiğimiz bir zamanda yeni bir nesil geliyor. Yarınlara daha bir umutla bakıyoruz. Evet, Fransızca Hocası Safi Sağlam Hocadan bahsedeyim derken iș buralara kadar geldi. Safi Hoca Osmanlı Eğitim sisteminin kırıntısının kırıntısına yetișmiș bir hocaydı. Disiplini, öğrencilere ve derse karșı ilgi ve alakasını yukarda anlattım. Dedemi de; Osmanlı Eğitiminde sadece Liseyi bitirmiș, hem de Mardin gibi merkezden uzak ücra bir yerde olmasına rağmen aldığı eğitimi anlattım. Maksadım bu iki örnekten hareket ederek, bugünkü eğitim sistemimiz ile mukayese etmek. Bulgarlara satılmak üzere hazırlanan arşivlerden bir kısmı www.212haber.com G Ü N DEM ()%)-ťM:9L2016 Türkmendağı’nda şehit oldu MHP Fatih İlçe Teşkilatı Başkan Yardımcısı İbrahim Küçük, Türkmenlere destek vermek için gittiği Türkmendağı bölgesinde hava bombardımanı sonucu şehit oldu. Küçük son yolculuğuna Fatih Camii’nden uğurlandı. Cenaze namazını, Cübbeli Ahmet kıldırdı. 0 +3)$7ï+ İlçe Teşkilatı Başkan Yardımcısı İbrahim Küçük, Türkmenlere destek vermek için gittiği Türkmendağı bölgesinde hava bombardımanı sonucu şehit oldu. Türkmen Dağı'na gönüllü olarak giden Küçük, iki aydır cephede Esad güçlerine karşı savaşıyordu. Rus uçaklarının desteğiyle ilerleyen Esad güçleri, geçtiğimiz günlerde Türkmen Dağı'nda muhaliflerin elinde kalan son kasaba olan Rabia'yı ele geçirmişti. AKŞENER TESELLİ ETTİ Türk Cumhuriyetleri'nin bayraklarını taşıyan gençler, Türk ve Türkmen bayrağına sarılı tabutun başında nöbet tuttu. İbrahim Küçük'ün kızları Zeynep ve Elif yakınlarının kucağında cenaze törenine katılırken, acılı eşi Nurgül Küçük gözyaşı döktü. Eşinin tabutuna sarılıp ağlayan Nurgül Küçük'ü, Meral Akşener teselli etmeye çalıştı. Cenazesi Türkiye’ye getirilen İbrahim Küçük, son yolculuğuna Fatih Camii’nden uğurlandı. Cenaze namazını, Cübbeli Ahmet Hoca kıldırdı. Cübbeli Ahmet Hoca, cenazede, "Türkmen Dağı düştü, düşmek üzere. Allah'ım sen muhafaza eyle. Doğu'da biliyorsunuz bölünme tehlikesi yaşanıyor. Orada bu PKKErmenilerle uğraşıyoruz. Yedi düvelle bu Müslüman Türk Milleti uğraşıyor. Rusya bir taraftan İran ile birleşiyor. Oradan Çin arkadan, bu Müslüman Türk yurdunu parçalamak, işgal etmek istiyorlar. Fırsat verme Yarabbi... Rusya'nın, İran'ın bu Şii ittifakını iptal eyle Yarabbi "şeklinde dua etti. Cenaze namazının ardından, İbrahim Küçük'ün tabutu cenaze aracına konuldu. Kalabalık da cenazenin peşinden sloganlarla Edirnekapı'ya kadar yürüdü. Küçük'ün cenazesi, Edirnekapı Mezarlığı'nda, Esenyurt'ta seçim çalışmaları sırasında çıkan olayda öldürülen MHP'li Cengiz Akyıldız'ın yanında toprağa verildi.// VURAL, ADAN VE AKŞENER DE CENAZEDEYDİ MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan ile MHP Genel Başkanlığı'na adaylığını açıklayan eski Milletvekili Meral Akşener de Küçük'ün cenazesine katıldı. MHP İstanbul İl Başkanı Mehmet Bülent Karataş ve MHP İstanbul teşkilatı da tam kadro cenazedeydi. Evsizlere kucak açtı 13 NİTELİKLERİYLE KÖKLÜ YENİLİKLERİYLE ÖNCÜ ONDER yeni logosunu tanıttı ÖNDER İmam Hatipliler Derneği, yeni logosu ve kurumsal kimliğini gerçekleşen özel bir programla kamuoyuna tanıttı. yılında kurulan ve kuruluşundan bugüne özellikle de 28 Şubat sürecinde imam hatip okullarının ve öğrencilerinin haklarını muhafaza etme çabasında olan ÖNDER’in, TBMM Milli Saraylar Saray Koleksiyonları Müzesi’nde düzenlediği yeni logo ve kurumsal kimlik tanıtım programına AK Parti Milletvekili Nurettin Nebati, Din Öğretimi Genel Müdürü Nazif Yılmaz, ÖNDER Genel Başkanı Halit Bekiroğlu, çeşitli STK temsilcileri, mezun dernek başkanları, basın mensupları ve çok sayıda davetli katıldı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan program, ÖNDER Basın Tanıtım Komisyon Üyesi Gazeteci Nuriye Çakmak’ın yeni logonun oluşum sürecine değinen konuşmasıyla devam etti. ÖNDER Genel Başkanı Halit Bekiroğlu, ÖNDER'in kurulduğu yılları hatırlatarak,1958 yılında camilerde namaz kıldıracak ve cenazeleri kaldıracak kişilerin bulunmadığı bir dönemden, bugün hayatın bütün alanlarında yer alan, Türkiye'de ve yurt dışında hizmet eden bir camianın olduğu söyledi. Bekiroğlu, göreve geldikleri 13 Haziran 2015 tarihinde nitelikli yenilik çerçevesinde bazı çalışmalar yaptıklarını ifade ederek, "Öncelikle ÖNDER'imizin kurumsal yapısını revize ettik. Kurumsallaşmayla birlikte iki önemli hususu gündemimize aldık. Bunlardan biri teşkilatlanma faaliyetleriydi. İkinci olarak da okul aile birliklerimizi gündeme aldık. Esin kaynağımız İmam Gazali'ydi ve İhya'da söylediği gibi okulu, ailesini ve sosyal çevresini bir arada tutarak onların geleceğini sağlıklı olarak ele alabiliriz inancıyla okul aile birliklerimizi Türkiye genelinde yayarak çok önemli adımlar attık" diye konuştu.// Karla mücadele çalışmalarını başarıyla yürüten İstanbul Büyükşehir Belediyesi, sokakta yaşayan evsiz vatandaşları da ağırlayarak her türlü ihtiyacını karşılıyor. Uzmanların birebir ilgilendiği vatandaşlardan ailesine teslim edilen, darülaceze veya sığınma evine yerleştirilenler de var. ï67$1%8/ Büyükşehir Belediyesi (İBB), kar yağışı ve soğuk hava nedeniyle sokakta yaşayan 600 kadar evsiz vatandaşı Zeytinburnu Spor Kompkelsi’nde misafir ediyor. Başkan Topbaş’ın talimatıyla misafir edilen kişilerin sağlık, yiyecek, giyecek gibi her türlü ihtiyacıyla birebir ilgileniliyor. Spor Kompleksinde çalışmalar hakkında bilgi veren İBB İstanbul Darülaceze Müdürü Reşit Taşkın, İstanbul Büyükşehir Belediye Zabıtası’nın evsizlerin tespiti için 24 saat kesintisiz olarak sahada çalıştığını belirterek, “Gelen telefon ve mesajlar değerlendiriliyor. Evsizlerin tespiti konusunda İstanbullular çok duyarlı. Bize 153 numaralı telefonla, mesajla veya sosyal medyadan ulaşıyorlar. Muhtarlarımız vasıtasıyla gelenler de var” diye konuştu. Şu anda 600 civarında evsizi konuk ettiklerini, hava düzeldikçe vatandaşların bir kısmının isteğe bağlı olarak gittiğini ifade eden Reşit Taşkın, şöyle konuştu; “Misafirlerimiz ilk girişte sağlık taramasından geçiyor ve kuaförlük hizmetimizden yararlanıyor. Sıcak duş alıyorlar. Mont, bot gibi kışlık giyecekler veriyoruz. Kendilerini ağırlayarak yiyecek, içecek, giyecek, sağlık ve banyo gibi her türlü ihtiyaçlarını burada karşılıyoruz.” Sosyal hizmet uzmanlarının her bir misafirle birebir ilgilenerek ailevi durumlarını ve sosyal imkanlarını araştırdığını da aktaran Taşkın, “Buraya gelen vatandaşlardan 12 tanesinin ailesini bularak teslim ettik. 5 tanesini şartlarını taşıdığı için huzur evlerine yerleştirdik. 46 tane misafirimizi de memleketlerine gönderdik. 25 tane de bayan misafirimiz var. Daha rahat etsinler diye başka bir spor salonunda misafir ediyoruz. Buradaki sosyal incelemeler orada da yapılıyor. Ailesine teslim ettiğimiz ve kadın sığınma evine yerleştirdiğimiz vatandaşlar var” şeklinde konuştu. // Akıllı sehirleri tasarlıyorlar %$ĝ$.ĝ(+ï5Living Lab, Bilgievi öğrencilerinin katılımı ile ‘Designokids Akıllı Şehircilik Atölyesi’ düzenledi. Başakşehir Belediyesi bünyesinde hizmet veren 7 Bilgievi’nden öğrencilerin yer aldığı atölyede, katılımcılar hayallerindeki şehirleri tasarlıyor. İstanbul Design Factory’den Ürün Tasarımcısı Gülbahar Coşkun’un önderliğinde gerçekleşen ‘Designokids Akıllı Şehircilik Atölyesi’nin ilk gününde katılımcılara dünyadaki akıllı şehircilik örnekleri gösterildi. Öğrenciler yaşadıkları bölgelerdeki sorunları belirleyerek bu sorunlara teknoloji bazlı çözümler üretmeleri beklendi. Katılımcılar sorunu ve kendi geliştirdikleri çözümün analizini yapmak için oluşturdukları anketi kendi çevrelerinde uyguladılar. Ortaya çıkan analizler değerlendirerek projelerini oluşturdular. Çalışmanın devamında ise katılımcılar projelerini maketleyerek tamamladı. Bilgievi öğrencileri ortaya çıkan çalışmalarını atölyenin son gününde jüri üyelerine bir sunum ile anlatacak. 14 G Ü N DEM ()%)-ťM:9L2016 Vertigo günlük yaşantınızı alt üst edebilir BVertigoya neden olan hastalıkların cinsine göre vertigoya eșlik eden bazı belirtiler vardır. Bunlar kulak çınlaması, bulantı, kusma, terleme, görme bozukluğu, ișitme kaybı, vertigo bir enfeksiyon hastalığa bağlı ise ateș, halsizlik gibi enfeksiyon olabilir. Vertigonun bir hastalık değil, altta yatan bir hastalığın belirtisi olduğunu vurgulayan Medical Park Bahçelievler Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Kenan Bıkıcı, toplumda çok sık görülen bu rahatsızlık hakkında bilgiler verdi: BASİT BİR TESTLE ANLAȘILABİLİYOR Vertigonun hafif baș dönmesi ve dengesizlik hissinden bașlayıp, çok șiddetli ve hastayı yataktan kalkamaz hale getirecek hale varana kadar çok geniș bir yelpazede klinik görüntüsü olabilir. Kendinizde vertigo olup olmadığını basit bir test yaparak anlayabilirsiniz. Ayakta kendi etrafınızda 2-3 dakika dönün ya da öne doğru eğilerek kafanızla yuvarlak çizin. Kısa bir süre sonra etrafınızdaki her șey dönmeye bașlıyorsa, kendinizi berbat hissediyorsanız, sizde vertigo var demektir. VERTİGO NEDENLERİ NELERDİR? Benign Paroksismal Pozisyonel Vertigo (BPPV) kanser ilaçları ve tüberküloz ilaçları olmak üzere ilaç yan etkisi olarak, bazı epilepsi nöbetlerinde vb pek çok nedenle bașdönmesi görülebilir. Beyincik etkilenmesine bağlı bașdönmesi (Serebellar Vertigo) Beyinciği besleyen damarlarda aniden ortaya çıkan tıkanıklık veya beyincikte aniden ortaya çıkan kanama ile seyreden bir tablodur. Sıklıkla damar sertliği veya hipertansiyonu olan yașlı hastalarda görülür. Hastalarda ani bașlayan bașdönmesi’nin yanı sıra yürüme bozukluğu, mesafe algısında bozukluk, baș ağrısı, bulantı ve kusma görülür. Acilen nöroșirürji uzmanına bașvurmayı gerektiren ve hayati tehlikesi olan bir durumdur. Vertiginöz Migren Orta yaș ve öncesinde bașağrısı ve bașdönmesi olan olgularda öncelikle akla gelmelidir. Bașdönmesini takiben olușan migren benzeri bașağrısı atakları ile tanınır. Tedavi migrene yönelik planlandığında her iki sorun da giderilebilir. Vertebrobaziller Yetmezlik Baș dönmesinin en sık sebeplerindendir. İç kulağın içinde yer alan yarım daire kanallarında yerleșik böbrek tașı benzeri kristaller ile açıklanır. Sıklıkla aniden ortaya çıkar. Baș pozisyonundan olumsuz etkilenir ve özgün manevralar ile kısa sürede düzeltilebilir. Orta yaș ve üzeri grupta sık rastlanan bir bașdönmesi nedenidir. Bașdönmesi sıklıkla herhangi bir tetikleyici etken olmadan aniden bașlar, birkaç dakika sürer ve yine aniden sona erer. Görme kaybı, çift görme, konușma bozukluğu, güçsüzlük veya hissizlik gibi eșlik eden bașkaca bulgular da vardır. Nöroloji uzmanı tarafından takip edilmelidir. Meniere Hastalığı MS (Multipl Skleroz) İç kulakta yer alan yarım daire kanallarındaki sıvıda istenmeyen bir atıșa bağlı olarak görülen bașdönmesi, kulak çınlaması ve giderek belirginleșen ișitme azlığı ile seyreder. Bu durum KBB uzmanları tarafından takip edilir. Özellikle orta yaș ve öncesinde bașlayan bașdönmesi ataklarında akla gelmelidir. Beyin hastalıkları uzmanları tarafından kolaylıkla teșhis ve tedavi edilebilir. Denge sinir tümörleri (Serebellopontin Köșe Tümörleri) Günde bir kaç kez baș dönmesi olușuyor ve günlük ritminizi bozuyor ise, bu durumda ihmal etmeden hemen doktora bașvurmalısınız. Yrd. Doç. Dr. Kenan BIKICI Medical Park Bahçelievler Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Denge bozukluğu ile kendini gösteren Vertigo, her yaşta görülebilen, tedavi edilmediğinde hastayı yataktan kalkamaz hale düşüren bir rahatsızlıktır. Günde bir kaç kez baş dönmesi yaşıyor ve günlük ritminiz bozuluyorsa, siz de Vertigo olabilirsiniz. Son yıllarda artan cep telefonu kullanım sıklığı ile birlikte sıklığı artan bir tömör çeșididir. Sıklıkla ișitme ve denge sinirinin kılıfından kaynaklanan tümörlerdir. Teșhis edildiğinde uzman bir ekip tarafından ameliyat edilmelidir. Yaralanma: Kafatasında meydana gelen, iç kulağı da zedeleyen bir kırık sonrasında așırı kısıtlayıcı bir vertigoyla birlikte bulantı ve ișitme kaybı gelișir. Baș dönmesi birkaç hafta sürer Alerji: Bazı insanlar allerjik oldukları besinleri aldıklarında veya havadaki parçacıklarla karșılaștıklarında baș dönmesi veya vertigo olușabilir. Yașlılık Migren Boyun kireçlenmeleri ve boyun fıtığı Depresyon gibi psikiyatrik nedenler Diğer nedenler Ayrıca bașta B12 vitamini olmak üzere çeșitli vitamin eksiklikleri, uzun süreli alkol kullanımı sonrasında hasara bağlı olarak, beyin zarına ait iltihaplarda, bașta Vay kitapsız vay… Baș dönmesi șikayeti ile hekime bașvuran hastaya kulak muayenesi ve nörolojik muayene yapılarak sorunun kulakta mı yoksa beyinde mi olduğu ile ilgili fikir edinmeye çalıșılır. İșitme testi, iç kulakla ilgili denge testi, Beyin elektrosu (EEG), Tomografi veya MR incelemeleri yapılabilir. Kitap denince insanların aklına ne gelir bilmem? Lakin benim aklıma kitap dendiğinde hep hayat gelir. VERTİGO TEDAVİSİ NASIL YAPILIR? Tedavide asıl önemli olan nedenin bulunmasıdır. Vertigoya neden olan hastalık meniere hastalığı ise ilaç tedavisi, ilaç tedavisi yeterli olmadığı durumlarda özel ameliyatlar yapılabilir, vertigonun nedeni tümör ise ameliyat gereklidir. Herhangi bir enfeksiyon sonucu veya psikojenik nedenlerden dolayı ortaya çıkan vertigolar istirahat ve basit ilaç tedavileri ile tamamen düzelir. Vertigo tedavisi 4 așamada yapılır: 1. Tetikleyici faktörlerin ortadan kaldırılması (stres, alkol, sigara, kafein, tuz v.b.) 2. Tetikleyici pozisyondan kaçınma 3. İlaç tedavisi ve denge egzersizleri 4. Orta kulağa ya da beyinde saptanan lezyona yönelik cerrahi tedavi. VERTİGO'DAN NASIL KORUNURSUNUZ? • Stresten uzak durun • Bağıșıklık sisteminizi kuvvetlendirin: Sağlıklı beslenin ve doğal ve organik ürünler tüketin. Güne yumurtayla bașlayın ve sabah kahvaltısında her sabah 1 ya da 2 köy yumurtası yiyin. Günde toplam bir avuç ceviz, badem, fındık ve fıstık yiyin. Günlük süt tüketin. Protein içerikli gıdalar tüketin. • Tuzu azaltın: Tuz iç kulaktaki sıvı artıșına neden olup vertigoyu tetikleyebiliyor. Bu nedenle tuzu azaltın. • Bol su için: Vücuttaki su tuz dengesini korumak içim bol bol su için. Ama çay ve kahve gibi içeceklerden uzak durun. Çünkü bu tarz içecekler de iç kulakta sıvı artıșına neden olabiliyor. • Spor yapın: Sporun her alanda olduğu gibi vertigoda da önemi büyüktür. Sağlıklı yașamın vazgeçilmez bir parçası olan spora hayatınızda mutlaka yer verin. Ancak ani hareketler barındıran ağır sporlardan uzak durun. • Bașınızı hızlı sağa sola çevirmeyin: Bașınızı çok hızlı bir șekilde sağa sola çevirmeyin, lunaparklardaki oyuncaklardan uzak durun, hızlı araba kullanmayın. • Lunaparklardaki oyuncaklardan uzak durmak ve hızlı araba kullanmamak gerekiyor. Cahit Zarifoğlu, Kosovalı kardeş okulu ağırladı KARNE HEYECANI Kosova Prizren Mustafa Baki İlköğretim Okulunu, 2015’te öğrenci, veli ve öğretmenleri ile ziyaret eden Başakşehir Cahit Zarifoğlu İlkokulu bu ziyarette okul öğrencilerinin canlı performans sergiledikleri mehter takımı ile ülkemizi en güzel şekilde temsil etmişti. Bunun üzerine Kosova Prizren Mustafa Baki İlköğretim Okulu 15 öğrenci 15 veli ve 5 öğretmen ile Cahit Zarifoğlu İlkokulunu ziyarete geldi. Okulda düzenlenen öğretmenler günü etkinliğine katılan öğrenciler ayrıca sınıflarda ders ortamında izleyici ve katılımcı olarak bulundular. Öğrenciler kardeş ailelerin evinde ağırlanırken öğretmenleri ise okul öğretmenleri evlerinde ağırladı. Misafir okulun öğrencilerine tarihi yarımada gezdirildi. Başakşehir’de 2015-2016 eğitim ve öğretim yılı ilk dönemini tamamlayan öğrenciler Cahit Zarifoğlu İlkokulu’nda düzenlenen programla karnelerini aldı.Karne programına, Başakşehir Kaymakamı Kazım Tekin, İlçe Milli Eğitim Müdürü Ramazan Yılmaz, İlçe Sağlık Müdürü Doğan Uysal, Başakşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Basri Akdemir,Mahalle Muhtarı M. Fatih Yıldırım, ilçedeki ilk ve orta dereceli okulların müdürleri, öğretmen, öğrenci ve veliler katıldı. Okul müdürü Muhammet Bahadır ve İlçe Milli Eğitim Müdürü Ramazan Yılmaz’ın konuşmalarından sonra, Başakşehir Kaymakamı Kazım Tekin [email protected] facebook.com/msbeser twitter.com/msbeser TEȘHİS İÇİN NELER YAPILIYOR? • D vitamini takviyesi: Mümkün olduğu kadar güneșlenin. Sağlıklı bir vücut için D vitamini çok önemlidir. &$+ï7=$5ï)2Ý/8 İlkokulu, Kosovalı kardeş okulu Mustafa Baki İlköğretim Okulunu ağırladı. MUSTAFA SABRİ BEȘER NE ZAMAN DOKTORA GİDİLMELİ? Vestibüler Nörit (Denge sinirinin mikrobik olmayan iltihabı) Genellikle mevsim geçișlerinde görülen, bazı viruslar ile ilișkisi olduğu düșünülen, düșük șiddetli ancak uzamıș vertigo atağı ile seyreder. Nöroloji uzmanları tarafından takip edilir. www.212haber.com yaptığı konuşmada,“Çocuklarımızın sağlıklı, başarılı bireyler olarak yetişmeleri için gayret gösteren öğretmen ve idarecilerimizi kutluyorum. Bu ülkenin temeli öğretmenlerdir.‘’dedi. Cahit Zarifoğlu İlkokulu öğrencilerinin gösterilerinin ardından, TEOG’ da dereceye giren öğrencilere ödülleri ve karneleri programa katılan protokol üyeleri ve Başakşehir Kaymakamı Kazım Tekin tarafından verildi.// Nedenini bilmiyorum. Bazı nedenler bilinmese de olur diye düșüyorum. Çünkü sonuca bakıldığında doğruluğu tartıșılmaz șeyler veriliyorsa elimize neden diye sormak da anlamsızlașıyor… Kitap ve hayat… Hayat ve kitap… Birbirini açan birbirini tamamlayan iki kelimedir. Özellikle her gencin ne șekilde olursa olsun kitap ile bağı ve ilișkisi olması gerekir. Kitaplar tecrübelerin, yașanmıșlıkların, hataların ya da doğruların sınırsızca anlatıldığı menzillerdir. Bu yüzdendir ki hayata rehberlik ederler… Șimdi; Yapılan bir araștırmada Türkiye’de kitap, genel ihtiyaç maddeleri sıralamasında 235’inci sırada yer alıyor. Türk halkı, kitap okumaya yılda yalnızca 6 saat ayırıyor. Dehșet bir tablodur bu. İhtiyaç sepetimizi elimize aldığımızda temel maddelerimizin üst sıralarında kitap olması gerekirken halimiz perișanları oynuyor. Siyaset ya da ticaret ile uğrașan her bir ferdin zihnindekilerini daha iyi anlatabilme ya da daha iyi anlayabilmesi için kesinlikle kitap ile hemhal olması gerekir. Türkiye artık eski Türkiye değil. Eski Türkiye’ye dönmekte istemiyoruz. Müteyakkız ruha erișmiș Müslüman bireyler olmamız gerekiyor. Müteyakkız bir ruhun kendini geliștirmesi ve așama kat edebilmesi ise bilgiyle beslenmesinden geçer. Bilgi olmadan fikir üretmeye çalıșmak ise kitapsız zihinlerin ișidir. Yakın tarih, felsefe, siyer, akide noktalarında her daim okumalar yaparak zamanın zararlarından kendimizi korumamız elzemdir. Eski Türkiye’den üzerimizde o kadar çok kalıntılar var ki bünyelerimiz paslanmıș ve oksitlenmiș durumda. Özellikle Kur’an ve Hadis ilmi ile pas tutmuș zihinlerimizin temizlenmesi gerekiyor. Hepimizin evinde kitaplığımız olmalı. Ve bu kitaplık evin çok kullanılan alanında yani her daim görünen bir yerde olmalı. Bir gün olur yüz yüze baktığımız kitaplığımızdan bir kitap seçer ve okuruz. Kitapları okuduğumuzda muhteviyatın sonucunu üzerimizde etkisini hemen beklenmemesi de gerekir. Kitap anne sütü gibidir. Nasıl bebek anne sütünü emdiğinde hemen ayaklanmıyor ama gereken vitaminini gün be gün alıyorsa kitapta vitaminini bize verecektir. Zamanın teknolojik argümanları ve geçmișimizdeki eski Türkiye kalıntıları yüzünden zihni yorgun bir milletiz. Raf ya da vitrin süslemek için değildir kitaplar. Zihnimizin temizliği ve düșüncelerimizin doğru aktarılması anlașılması için okunsun kitaplar. Sayın Bașbakanımız Ahmet Davutoğlu’nun bir TV programında kitap okunması tavsiyesinde bulunduğunu ve șu șekilde söylediğini hatırlıyorum; "Zihninde bir resim çizemeyenin bir tez üretmesi çok zor, bunun için gençlerimizin insan doğasını iyi inceleyen romancıların eserlerini mutlaka okumaları lazım." Özellikle Ak Parti teșkilatlarının içerisinde ya da siyasetin içerisinde dava bilinci ile bulunanların kitap okuma hassasiyetleri olması șart. Çünkü bir amaçları, hedefleri var. Onlardan beklentiler var. Ümmetin șahsi kitap okuma ajandaları olması lazım. Hiç değilse haftada bir kitap hedeflenmeli. Kitap okumak için zaman bulamıyoruz diyenler geçirmiș oldukları boș zaman dilimlerini düșünsünler. Eminim ki çok fazla zamanın var olduğu görüleceklerdir. Ecdadımız fethetmek için gittiği her yerde aynı zamanda kitap yolculuğu da yapıyordu. Külliyeler hemen inșa ediliyor, kitapla, ilimle iștigal halinde zamanlar belirleniyordu. Eskiden kitap okumak için kitabın peșinde gidilirdi. Șehir șehir diyar diyar dolașılırdı. Zamanımızda ise her imkân mevcut kitap istediğimiz an elimize gelebiliyor. Bu tembel halimize ağlasak mı yoksa artık kitapsız zamandan kitaba doğru bir fetih mi yapsak? Oysa ki seçim elimizde… Hayat dediğimiz șey de zaten seçimlerle ördüğümüz bir kumaș gibidir… www.212haber.com G Ü N DEM ()%)-ťM:9L2016 15 Yaz-kış kesintisiz, ücretsiz, taşımalı Kur’an eğitimi TÜRKiYE’DE BiR iLK ONLİNE BAŞVURU İMKÂNI Haseyad Camii İmamı Ali Şahinoğlu, çocuklara kesintisiz Kur’an eğitimi verebilmek için taşımalı Kur’an eğitimi projesini hazırladı. Başakşehir Müftülüğü onayı ile hayata geçirilen projede kayıtlar www.haseyadcamii.com adresinden online olarak yapılıyor. Velilerin camiye kayıt için birkaç kez gelmelerinin önüne geçmek amacıyla başlatılan bu sistem Türkiye’de bir ilk. C 2&8./$5,1 yaz tatilinde Kur-an’ı Kerim öğrenip kış aylarında unutmalarının önüne geçmek için yaz-kış kesintisiz ve ücretsiz taşımalı Kur’an eğitimi projesini hayata geçiren Haseyad Camii İmam Hatibi Ali Şahinoğlu, online başvuru imkanı ile de kayıt işlemlerini kolaylaştırıyor. TAŞIMALI SİSTEMLE ULAŞIM SORUN OLMAKTAN ÇIKIYOR Caminin yerleşim yerlerine uzak olması ulaşım sorununu beraberinde getiriyor. Sanayi bölgesinde bulunan Camii taşımalı sistem ile öğrencileri evlerinden alarak camiye bırakıyor ve ders bittikten sonra yine öğrenciler evlerine bırakılıyor. Şahinoğlu, “ Taşımalı eğitim sisteminde Başakşehir, 1.2.4. ve 5. Etaplar, Oyak Kent, Onur Kent, Kayaşehir’in tamamı ve Fenertepe’den öğrenciler alınarak camiye getiriliyor. Yazın, sabah erkekler, öğlen kızlar alınıyor. Kış aylarında 9’da öğrenci alınıyor. Akşam 4’te evlerine bırakılıyor. Kışın sadece erkek öğrencilere eğitim veriyoruz. Müftülüğün kış programına uymadığı için Halk eğitim desteği ile kışın eğitime devam ediyoruz. Müftülük ile Milli Eğitimin mutabakatı sonucu İmamhatip öğrencilerine camimizde Kur’an Arapça ve Din Dersi veriliyor.”dedi. Sanayi Bölgesinde bulunan Haseyad Camii İmamı Ali Şahinoğlu, çocuklara kesintisiz Kur’an eğitimi verebilmek için taşımalı Kur’an eğitimi projesini hazırladı. Müftülüğün onayı ile hayata geçirilen Kur’an eğitimi kayıtları www.haseyadcamii.com adresinden online olarak yapılıyor. Velilerin sanayi bölgesinde bulunan camiye kayıt için birkaç kez gelmelerinin önüne geçmek ve eğitim süresini genişletmek amacıyla başlatılan bu sistem Türkiye’de bir ilk. Yaklaşık 3 yıldır devam eden proje, bugüne kadar 2 bin öğrenciye Din ve Kur’an dersi fırsatı sunmuş. KESİNTİSİZ KUR’AN EĞİTİMİ Yazın öğrendiği Kur’an’ı kerimi kışın çocuklar unutmasın ve camiden bağları kopmasın diye kesintisiz eğitime ve sürekliliğe önem verdiklerini ifade eden 25 yıllık tecrübeye sahip Camii İmamı Ali Şahinoğlu, “Sanayideki bir camide yıl boyu kesinti olmadan eğitim veriyoruz. Yaz Kur’an kursuyla başlayıp, okulların açılmasıyla cumartesi günleri, gün boyu sabah 9’dan akşam 4’e kadar yine taşımalı sistemle ve hiçbir ücret alınmadan, uygulanan bir eğitim sistemini hayata geçirdik.”dedi. Maddi boyutunu Boğaziçi Vakfının üstlendiği, sınıf sistemi ve cami eğitimini bir araya getiren proje verdiği ödüllerle de çocukların ilgisini canlı tutmayı hedefliyor. Şahinoğlu, “ Yaz Kur’an kursuna gelen bütün öğrencilerimize hediyeler takdim ediyoruz. Çeyrek aldın, mp4, mp5, bisiklet gibi ödüller veriyoruz. Kışında ödüllerimize devam ediyoruz. Ayrıca Kur’an’a geçen her öğrenciye de Kur’an hediye ediyoruz.”diye konuştu. TÜRKİYE’DE İLK KEZ ONLİNE BAŞVURU İLE KAYIT ALIYORUZ Model olarak başladıklarını belirten Şahinoğlu, “Camimize bir internet sitesi açtık. İnternet sitesi üzerinden yaz Kur’an Kursu kayıtları alıyoruz. Bütün camiler kayıtlarını almaya başlarken, biz hazır bir şekilde 550- 600 öğrenci ve 24 görevli ile Kur’an Kursunu sürdürüyoruz. Ama yazın özellikle tatil zamanı olduğu için bıkıp usandırmadan eğitim verebilmek adına, piknikler, geziler, futbol turnuvaları, tenis ile çocukların aynı zamanda eğlenmeleri- ni sağlıyoruz. Kışın sürekli kayıt alıyoruz yazında yaz kursları başlamadan 1 ay önce internet sitemizden www.haseyadcamii. com kayıt dönemi açılıyor. Türkiye’de bir ilk bir yaz kuran kursunun internet sitesi üzerinden kayıt alması çünkü öğrencilerimizin yerleri uzak olduğu için ailelerin gelip gitmesi, kontenjan var mı yok mu düşüncesi… Bu tür şeyleri engellemek için adım attık. İlk gün veli bir imza atıp çocuğunu bırakıp gidiyor.”şeklinde konuştu. Verilen eğitimin ayrıca teknolojik olarak desteklendiğini de belirten Şahinoğlu, özellikle namaz gibi ibadetlerin animasyon ve görsellerle desteklenerek anlatıldığının altını çiziyor. KUR’AN EĞİTİMİ EĞİTİMLİ KİŞİLERDEN ALINMALI Yanlış öğrenilen bilgiyi düzeltmek için iki katı zaman harcadıklarını söyleyen Şahinoğlu, eğitimli kişilerden eğitim alınması konusunda tavsiyelerde bulunarak şunları söyledi: “Kuran eğitimini eğitimli birinden almalarını tavsiye ediyorum. Biz burada yanlış öğrenilenleri düzeltirken zorlanıyoruz. Öğrenci çok yanlış öğreniyor ve düzeltmek bize iki kat fazla zamana mal oluyor. Buna dikkat edilmesi gerekiyor. Şuanda kontenjan açık isteyen kimseyi geri çevirmiyoruz.” Ayrıca Haseyad Camide çocuklara okuma alışkanlığı kazandırmak için yaz-kış, ‘Al götür oku getir’ kütüphanesi açık bulunuyor. 16 G Ü N DEM ()%)-ťM:9L2016 www.212haber.com IMOB 2016’da Masko rüzgârı EMITT, Alternatif Turizm’in de radarına girdi '2Ý8Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı (EMITT), 20. kez kapılarını açtı. Fuarın açılışı TC. Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi İstanbul Turizmden Sorumlu Başkan Vekili Tülin Ersöz, Türkiye Otelciler Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, Türk Turizm Yatırımcıları Derneği Başkanı Fettah Tamince tarafından yapıldı Turizm Fuarı; 20. yılı kutlamaları kapsamında ziyaretçilerine her bütçeye uygun tatil rotalarını cazip fiyatlar, ve“Erken rezervasyon” kampanyaları da sundu. EMITT Turizm Fuarı’na 70 ülkeden toplamda 4 bin 500 kurum, kuruluş ve belde katıldı. Fuar ziyaretçileri bu katılım çeşitliliğiyle 2016 yılı tatil planlarını gerçekleştirme ve yeni destinasyonları yakından tanıma imkânı yakaladılar. EMITT 02%ï/<$ sektörünün öncü 524 üretici ve ihracatçı firmasının katılımı ile düzenlenen ‘CNR İMOB -12. Uluslararası İstanbul Mobilya Fuarı’ katılımcı firmalardan ve ziyaretçilerden tam not aldı. Dünyanın 2’inci büyük, Türkiye’nin ise en büyük mobilya fuarı olan CNR İMOB, Çin’den, Almanya’ya, İran’dan, İngiltere’ye, İsrail, İsviçre, İspanya, İtalya, Katar’a kadar dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçilerin tercihi oldu. Dünyanın en büyük mobilya kenti unvanına sahip olan MASKO’da fuarda yerini aldı. MASKO'nun kurumsal yapısına uygun tasarlanan fuar standında misafirler ağırlanırken bu yıl basılan MASKO 2016 firma rehberi ile Masko Life dergisinin şubat sayısı tüm IMOB ziyaretçilerine ücretsiz olarak dağıtıldı. Türkiye’nin 2023 vizyonu içerisinde mobilya sektörü için belirlenen 10 milyar dolar ihracat hedefinde MASKO’nun da kendine düşen payı alacağını belirten MASKO Yönetim Kurulu Başkanı Selahattin Erdoğan, ‘’ Bunun için gerekli çalışmaları titizlilikle yapmaya ve kaliteyi en üst seviyeye çıkarmaya çalışıyoruz. Mobilya sektörü Türk ekonomisine artı değer katan bir sektör. Aynı zamanda hızlı büyüyen bir sektör. O yüzden ihracattaki en yüksek payı biz almak istiyoruz. Şuanda yüzde 10 olan ihracat payımızı 2023 yılında yüzde 20’ye çıkarmayı hedefliyoruz’’ dedi.// Ülkemizin dört bir yanından yöresel lezzetlerin sunumunun da yapıldığı fuara Alternatif Turizm sektörünün önde gelen firmalarından bazıları da yerlerini aldı. Fuarda BERA OTEL Genel Müdürü Ersin Kiraz, AKROPOL OTEL Genel Müdürü Ruhat Ülgen Cengiz, Burç OTEL Genel Müdürü Sedat bey, Şahin PARADİSE Genel Müdürü Yusuf Yücel, SELGE Beach OTEL Genel Müdürü Halil Kaftan, Çeşme Clup Familia Genel Müdürü Nurulllah Ünal, İspa Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Karaduman’da incelemelerde bulundu. Erne Medya Genel Müdürü Halil Gölve, Genel Koordinatör Erol Çakır ve Emre Ustaosmanoğlu’da sektör temsilcileri görüş alışverişinde bulundu.// Filistinlilerin yaralarını Yeryüzü Doktorları sarıyor B Yeryüzü Doktorları Gönüllü Sağlık Ekibi’nin Filistin Sağlık Bakanlığı işbirliğiyle Batı Şeria’da gerçekleştirdiği sağlık organizasyonu, başarıyla tamamlandı. Gönüllü ekip, dört gün boyunca Plastik Cerrahi ve Ortopedi alanlarında 100’e yakın muayene, tedavi ve ameliyat gerçekleştirdi. 8*1( kadar Batı Şeria’ya 8, Gazze’ye 11 olmak üzere Filistin’e 19 Gönüllü Sağlık Ekibi gönderen Yeryüzü Doktorları, yeni yılın ilk günlerinde de Filistin halkının yaralarını sarmaya devam etti. 3-10 Ocak 2016 tarihleri arasında 6 doktor ve bir sağlık memurundan oluşan gönüllü ekiple Filistin’e giden Yeryüzü Doktorları, Batı Şeria’da bulunan iki ayrı şehirde, dört gün boyunca Plastik Cerrahi ve Ortopedi alanlarında 100’e yakın muayene, tedavi ve ameliyat gerçekleştirdi. Filistin Sağlık Bakanlığı işbirliğiyle Ramallah ve Nablus Devlet Hastaneleri’nin ilgili bölümlerinde gerçekleştirilen sağlık organizasyonu, başarıyla tamamlandı. Yeryüzü Doktorları gönüllü ekipleri, dudak damak yarığı ve yanık vakaları başta olmak üzere pek çok vakayla karşılaştı. Ortopedi ve Travmatoloji ekibi, savaşlarda yaralanmış ve sakatlanmış hastaları muayene, tedavi ve ameliyat ederken, Plastik Cerrahi ekibi ise dudak damak yarığı, yanık ve yara ameliyatları gerçekleştirdi. ÇOCUKLAR YENİDEN GÜLÜMSEDİ Dudak ve damak yarığı ameliyatıyla birçok çocuğun yüzünü güldüren Plastik Cerrahi ekibi, Vala Abdülselam isimli kız çocuğunu da yeniden gülümsetti. Maddi durumu oldukça kötü olan bir ailenin çocuğu olan Vala Abdülselam’ın tekrar gülümsemesi ekibi ayrıca mutlu etti. Gönüllü Yeryüzü Doktorları, Filistin’de kaldıkları günler boyunca diğer hastaları da ziyaret ederek, pansuman ve kontroller de yaptılar. Ayrıca Filistinli doktorlarla tanışıldı ve birlikte nasıl projeler geliştirilebileceği konuşuldu. Türkiye Kudüs Başkonsolosluğu ve Türkiye’de eğitim görmüş Filis- tinli sağlıkçıların kurmuş olduğu derneğe de ziyarette bulunan ekip, Filistin halkı ve sağlık çalışanları ile pekiştirdiği dostluk bağının ardından iyilik ve sağlıkla yurda döndü. Ayrıca geçtiğimiz yıl Gazze’de Cerrahi Kongre düzenleyen Yeryüzü Doktorları, Filistin’de şimdiye kadar 692 ameliyat ve 2334 ameliyat gerçekleştirdi. www.212haber.com 5 Mevsim Derneği tarafından bu yıl beşincisi düzenlenen Gençler Satranç Turnuvası’nda dereceye giren yarışmacılar düzenlenen bir kahvaltı da buluştu. 10-14-18-25 yaş kategorilerinde düzenlenen turnuva sonunda dereceye girmeye hak kazanan yarışmacılar madalya ve ödüllerini Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal’dan aldı. B $ĝ$.ĝ(+ï5 Belediyesi’nin desteği ile düzenlenen ve ilçe genelinden 400’ün üzerinde yarışmacının katıldığı satranç turnuvasında dereceye giren yarışmacılar ve aileleri kahvaltı programında bir araya geldi. 5 Mevsim Derneği’nin düzenlediği programa, Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Başkan Yardımcısı Haluk Dikbaş, 5 Mevsim Derneği Başkanı Muhittin Küçük, Başak Mahallesi Muhtarı Fatih Mehmet Yıldırım, Başakşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Basri Akdemir, Gençlik ve Spor İşleri Müdürü Selim Çelebi’nin yanı sıra yarışmacı gençler ve aileleri katıldı. ‘SATRANÇLA GENÇLERİMİZE ULAŞTIK’ 5 Mevsim Derneği Başkanı Muhittin Küçük, yaptığı konuşmasında şunları söyledi; “Bu sene turnuvamız beşinci yılına girdi. İlgi çok güzeldi. Bu turnuvayı 5 Mevsim Derneği bünyesinde kurulan Gençlik Satranç Komisyonuna üye gençler organize etti. Bu gençler önceki senelerde turnuvaya katılan öğrenciler. Biz satranç turnuvası düzenleyerek gençlere ulaştık. Yani gençlerle bir araya gelmemizi satranç sağladı. G Ü N DEM ()%)-ťM:9L2016 Satranç şampiyonları bulustu Spor çocukların ve gençliğin dilidir. Bundan 10 yıl önce 10 genç ile çıktığımız bu yolda önümüzdeki 10 yılda 10 bin gence ulaşmayı hedefliyoruz. Önümüzdeki sene katılımcı sayısının binin üzerinde katılım sağlamayı hedefliyoruz.” SPOR PARKLARIMIZIN ÇIKIŞ NOKTASI BU GENÇLERDİR Dernek Başkanı Muhittin Küçük’e teşekkür ederek konuşmasına başlayan Uysal; “ Bugün burada Belediye Başkanı sıfatıyla bulunuyorum ama aslında Belediye Başkanlığından daha önemli bir sıfatımız var. Hepimiz burada komşuyuz. Bu gençlerde bu mahallenin gençleri. Yaşadığımız toplum içerisin- de hepimizin birer görevi var. Cami İmam’ından, Cemaatine, Belediye Başkanı’ndan Ailelere, Muhtar’ından Site Yönetimine kadar herkesin görevleri var. Bu manada bakıldığında Muhittin Bey burada problemlere sahip çıkma adına örnek gösterilecek bir insan” dedi. Uysal sözlerini şöyle sürdürdü, “Muhittin Bey’in yaptığı gayretli ve özverili bu çalışma sadece gençler adına değil birçok kesime örnek olacak nitelikte. Gençlerle bir organizasyon düzenleyeceği zaman yaşadığı sıkıntıları çok iyi biliyoruz. Bizde belediye olarak daha önce kendisiyle istişare ettiğimiz gençlerin rahatça spor yapabileceği, etkinlikler düzenleyebileceği ve kötü alışkanlıklardan uzak durma adına vakit geçirebilecekleri bir tesis yapmayı planladığımızı ifade etmiştim. Daha sonra bu çalışmayı biraz daha büyütüp her mahalleye spor parkı yapmayı hedefledik. Bu spor parklarında çocukların dilediği gibi, dilediği sporu ücretsiz yapmasına imkan tanıyoruz. Hızla diğer mahallelere de yapmaya başladık. İnşallah hedeflediğimizi bu pırıl pırıl gençlerin spor parklarımızda başarılı bir şekilde yetişmelerine şahit olarak gerçekleştirmek istiyoruz.” 10-14-18-25 yaş kategorilerinde düzenlenen turnuva sonunda dereceye girmeye hak kazanan yarışmacılar madalya ve ödüllerini Başkan Mevlüt Uysal’dan aldı. Yarışmaya katılan her öğrenciye Başakşehir Belediyesi tarafından hediye seti verildi. Yarışmada dereceye giren öğrencilere ise madalyanın yanı sıra kırtasiye ürünleri, hediye çekleri de takdim edildi. 17 Yaşam Vadisi’ni tasarlayacaklar %(</ï.'=Belediyesi, ilçe sakinleri tarafından senelerdir beklenen Yaşam Vadisi Projesi için uluslararası bir yarışma ile farklı kentsel tasarım projelerini değerlendirmek ve en kısa zamanda uygulamaya geçmek adına çalışmalara başladı. Şehir planlama, kentsel peyzaj ve mimari alanlarında ülkemizde ve uluslararası camiada uzmanlıklarını ve yeterliliklerini kanıtlamış jüri üyeleri Yaşam Vadisi için bir araya geldi. Sürecin ilk basamağı olan ilk jüri toplantısı Beylikdüzü Belediyesi Kültür Merkezi'nde yapıldı. İspanya'dan Fuensanta Nieto'nun jüri başkanlığını yaptığı ekipte, Hollanda'da Lodewijk Baljon, Hırvatistan'dan Sasa Begovic, ülkemizden Zekai Görgülü, Yüksel Demir, Belemir Dalokay, Hayriye Eşbah, Ömer Yılmaz, Tayfun Kahraman, Bahar Aksel ve Onat Öktem görev aldı. 18 Ocak 2016 tarihinde ön şartname ile ilana çıkacak Yaşam Vadisi Kentsel Tasarım Projesi iki aşamalı yapılacak olup; ön eleme sonucunda, ikinci etaba geçmeye hak kazanan 5 proje ekibi belirlenecek. Bu grupların detaylı çalışmaları sayesinde, vadi sınırları içerisinde yaklaşık olarak 3.000.000 metrekarelik bir alanın tasarlanması hedefleniyor. // 18 G Ü N DEM ()%)-ťM:9L2016 www.212haber.com Rizom Tatil Köyü’nden tatili mükemmel kılan özellikler! Evim Yüksekdağ’da 50 Ay 0 faizle konut Yalova’da, orman ve denizin buluştuğu noktada yer alan Rizom Tatil Köyü, tatile değer katan özellikleriyle hizmet sunuyor. R iletilebileceği misafir ilişkileri yetkilisini de 2016 yaz sezonu hizmet kalitesini artırmak amacı ile bünyesine dahil ediyor. Daha iyi hizmet verebilmek için yeniden düzenlenen ana restorantta, Ramazan ayında da farklı lezzetler konukların hizmetinde olacak… ï=20 Tatil Köyü, bin 200 metrekarelik havuzuyla dikkat çeken, 3 bin metrekarelik bayanlar kompleksi, spa masaj odaları, kapalı havuz, Türk hamamı, sauna, buhar odası, dinlenme odaları, vitamin barı ve bayanlar havuzunda (yaz mevsiminde) pideden pizzaya, hamburgerden portakal suyuna yiyecek ve içecek ikramları ile hizmet kalitesini yükseltmek için çalışmalarına hız verdi. İkramlar, (yaz mevsiminde) Yeni Köy Meydanı’nda, 12.00 - 16.00 saatleri arası olacak ve erkekler havuzunda da gün boyu sürecek… Lezzetli yiyecek ve içeceklerden faydalanan konuklar, bayan ve erkek havuzlarındaki aktivite ve animasyonlarla da eğlenecekler. Erkekler ise yenilenen erkekler havuzunda daha rahat yüzme ve eğlenme imkanı bulabilecekler. Rizom Tatil Köyü, çocukları da unutmuyor… Animatörler, çocuklar için (gündüz) yeni hizmete açılan Mini Clup’ta boyama, resim ve oyun imkanı sunuyor. Ayrıca, yenilenen oyun odası ve alanlarda çocuk oyun parkları, jetonlu oyun makinaları ve play station oyun da bulunuyor. MEKANLAR YENİDEN TANZİM EDİLİYOR Misafirler Yörük çadırında çayını yudumlarken, Marmara denizinin eşsiz güzelliğinin huzurunu yaşayıp; akşamları animasyon ekibinin aktiviteleri ile eğ- lenip, canlı müzik programıyla gecelerini renklendirebilecekler. Ayrıca dileyenler yenilenen mescitte ibadetlerini huzur içinde yerine getirebilecekler. Konuklarının her türlü ihtiyacını düşünen Rizom Tatil Köyü’nde, gün boyu ve akşam da yararlanılan bir market, basket, voleybol ve futbol turnuvalarının düzenlendiği oyun sahaları ile spor yapılabilecek mekanlar yeniden tanzim ediliyor. Tesis, bir hemşirenin her an hazır bulunduğu revir ve her türlü istek ve sorunun Rizom Tatil Köyü, her türlü ekipmanla donatılmış toplantı salonlarıyla, toplantı ve seminerlere de ev sahipliği yapmak amacı ile hizmet alanını genişletiyor. Yeni evlenen çiftlere balayı hizmet paketi ve özel indirimler sunmaya devam ederken, yeni bir hizmet olarak daha önce evlenmiş ve bir yılını doldurmamış balayı yapmaya imkan bulamamış çiftlere de balayı hizmet paketi ve özel indirimlerle imkan sunmaya devam ediyor. Rizom Tatil Köyü, konukların denizden daha iyi faydalanmaları için 2016 sezonunda faaliyete geçmek üzere, sahil kısmında düzenleme ve temizleme işlerine hız verdi. '$+$1&( BTC İnşaat olarak faaliyet gösteren ve 2014 yılında yeniden yapılanarak Yüksekdağ Gayrimenkul ismini alan firma tarafından 200 milyon liralık yatırım büyüklüğü ile İstanbul Esenyurt'ta hayata geçirilmekte olan Evim Yüksekdağ projesi yabancı yatırımcılardan yoğun ilgi görüyor. Evim Yüksekdağ projesinde 2+1 daireler 245 bin liradan, 3+1 daireler ise 360 bin liradan başlamakta olup metrekare birim fiyatları 2 bin 800 lira ile 3 bin 500 lira arasında değişiyor. Dairelerin yüzde 14'ünün lansman öncesi dönemde satıldığı Evim Yüksakdağ projesinin 13-14 ay sonra yüzde 50 oranında prim yapması bekleniyor. 1+1 dairelerin yer almadığı Evim Yüksekdağ projesinde 2+1 ve 3+1 tiplerinde 363 adet daire bulunuyor. Aidatların metrekare bazında 1,5-2 lira seviyesinde olması beklenen projede 50 ay vade farksız taksit veya banka kredili ödeme seçenekleri ile evsahibi olunabiliyor.//
Benzer belgeler
Başakşehir sevdamız
toplandı. Kent Konseyi Başkanı Ömer Çetinkaya
başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya; Esenler
Kaymakamı Yüksel Ünal, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Esenler Müftüsü Halil
Şekerci, ...