Sayı 9 - 2015 - Temmuz - Chassis Brakes International Türkiye
Transkript
Sayı 9 - 2015 - Temmuz - Chassis Brakes International Türkiye
EDİTÖRCE GENEL MÜDÜR’den 2 3 Merhaba Arkadaşlar, Yaz ayları içerisinde olduğumuz şu günlerde, sizlere bu sayfalardan yeniden hitap ediyor olmaktan dolayı gerçekten çok mutluyum. Derya ÇORUH ÖZVATAN Uygar ETİ Kurumsal İletişim Uzmanı Genel Müdür Merhaba sevgili okurlar, Chassis Brakes World Dergi ekibi olarak, büyük bir özenle hazırlamış olduğumuz yepyeni bir sayımızda daha sizlerle buluşmanın heyecanını ve mutluluğunu yaşıyoruz. Bu sıcak yaz günlerinde sizlere, içinizi serinletecek dopdolu içerikler, birbirinden keyifli paylaşımlar ve gerçekleştirdiğimiz birçok etkinlik ile birlikte, bizden bolca haberin yer aldığı, beğeneceğinizi umduğumuz güzel bir yayın hazırlamaya çalıştık. Bu sayımızda sizler için günlük hayatımızın vazgeçilmezleri arasında yer alan ve hemen hemen hepimizin sıklıkla kullandığı sosyal medyayı da, uzman yazarımızın değerli görüşleriyle mercek altına aldık. Bildiğiniz gibi; Facebook, Twitter, Instagram, Youtube, Foursquare, Linkedin gibi farklı birçok dijital ortamın, hayatımızın büyük bir kısmını kapladığını hepimiz rahatlıkla görebiliyoruz. Sosyal medyadan yeni iş bağlantıları kurmak, kişisel yeteneklerini göstermek, yapacağınız paylaşımlarla bir nevi kendi medya gücünüzü ortaya çıkarmak gerçekten mümkün! Günümüzde siyasetçisinden ekonomistine; sporcusundan üst düzey kurumsal firma yöneticisine kadar hemen her kişi ve kurumun, etkili bir şekilde kullanma yoluna gittiği sosyal medya, doğru ve etkin kullanıldığında gerçekten de büyük bir güce dönüşebiliyor. Sosyal Medya; birçok kapıyı sizlere açabileceği gibi, büyük riskleri de ortaya çıkarabilir… O yüzden bu gücün farkında olmak ve dikkatli adımlar atarak, süreci doğru yönetmek, zaman içerisinde size önemli avantajları da beraberinde getirecektir. Bizler de bu sayımızda, sosyal medyanın ortaya çıkış süreci, doğru sosyal medya kullanım şekilleri, sosyal medya kullanıcılarının dikkat etmesi gereken püf noktalarını sizlerle paylaşıyor olacağız. Hepinize keyifli okumalar diliyorum, Son dergimizden bu yana geçirdiğimiz 3 ay içerisinde, firmamızda çok sayıda önemli gelişme oldu. Bu gelişmelerden öne çıkan konuları, sizlerle paylaşmam gerekirse; • ISO/TS 16949 kalite sertifikamıza ilişkin, yeniden belgelendirme denetimini hiç uygunsuzluk almadan, başarı ile tamamladık. • Bu yıl içinde aynı anda başlayacağımız Fiat (İtalya ve Polonya) platform projeleri için müşteri denetimini, neredeyse %100 tam başarı puanı ile tamamladık. • Bu yıl içinde başlayacağımız Opel-Adam projesine ilişkin müşteri denetimini hiçbir uygunsuzluk olmadan ve “benchmark” seviyesinde bir puan ile tamamlamayı başardık. • Ford müşterimiz ile ilgili prosedürleri tamamlayıp, Q1 kalite sertifikamızı almaya hak kazandık. • Son 3 aylık dönemi, sıfır kalite hatası ve sıfır iş kazası performansı ile geride bırakıyoruz. Özellikle, iş kazasız geçirilen gün sayısında 1 yıl baremini yakalamak üzere olduğumuzu, ayrıca dikkatinize sunmak ve bu alandaki performansımızın, diğer tüm CBI tesislerinden daha iyi olduğunu da sizlerle paylaşmak isterim. Kısaca yukarıda özetlemeye çalıştığımız tablo, hepimizin eseridir. Bu başarıda emeği geçen herkesi gönülden tebrik eder, bu başarılı sürecin devamını dilerim… Diğer yandan, 3 hafta önce tüm üst düzey yöneticilerimizin katıldığı CBI Global Strateji Toplantısı’nda, firmamızı ilgili yönetici arkadaşlarımız ile birlikte temsil etme fırsatını bulduk. Katıldığımız toplantılarda, diğer küresel strateji çalışmalarının yanı sıra, Türkiye’deki operasyonumuzun firmanın küresel değer yaratma sürecine yaptığı olumlu katkılar ve firmamızın, özellikle son 3 yıldır sürekli artan performansı öne çıkarılırken, firmamızın en üst yönetimi (CEO) tarafından da bu konunun dile getirilmesinden dolayı, sizler adına ayrıca mutlu oldum. Bu başarı nedeniyle, hepinizle ayrı ayrı gurur duyduğumu önemle vurgulamak istiyorum. Değerli Arkadaşlar, Daha yapılacak çok fazla işimizin olduğu bilinci ile diğer tüm CBI fabrikaları için koyduğumuz bu çıtayı, şimdi sizlerin de emeği ile rehavete kapılmadan, hep birlikte daha da yukarılara taşımamız gerekiyor. Hepinize sevdiklerinizle birlikte iyi ve mutlu yaz günleri diliyor; önümüzdeki günlerin sağlık, mutluluk ve esenlikler getirmesini temenni ediyorum. Saygı ve sevgilerimle, İK GÜNDEM 5 TEMMUZ 2015 SAYI: 9 İÇİNDEKİLER YAYIN ve İMTİYAZ SAHİBİ CHASSIS BRAKES INTERNATIONAL OTOMOTİV SAN. ve TİC. A.Ş. adına sahibi GENEL MÜDÜR Uygar ETİ 20-21 KalDer Sempozyum Değişimi Doğru Yöneten Şirketler Başarıyı Yakalıyor 24-25 Chassis Brakes’in Yeni Stratejisi: “RISE 2020” / RACE to RISE YÜKSELME YARIŞI EDİTÖR Derya ÇORUH ÖZVATAN DERGİ HAZIRLIK EKİBİ Motivasyon Grubu KATKIDA BULUNANLAR PR West Global Consulting Dr. Emin MENEKŞE YÖNETİM YERİ CHASSIS BRAKES INTERNATIONAL Otomotiv San. ve Tic.A.Ş. DOSAB, Yeni Yalova Yolu Cd. No: 612 Osmangazi / BURSA T: 0 224 270 68 00 F: 0 224 261 09 82 chassisbrakes.com.tr GRAFİK TASARIM ANL CREATIVE Kükürtlü Mh. Zübeyde Han. Cd. Tayan Apt. No: 10 D/2 Osmangazi / BURSA T: 0 224 234 24 42 F: 0 224 234 02 42 anlcreative.com BASKI AK Mat Akınoğlu Matbaacılık San. Tic. A.Ş. YAYIN TÜRÜ Bülten 3 ayda bir yayınlanır. Her hakkı Chassis Brakes International Otomotiv San. ve Tic.A.Ş.’ye aittir. Para ile satılamaz. 26-27 05 Sendika Köşesi 06 Ayın En İyileri 07 Tedarikçilerimiz 08 Ekip Ruhu 09 BPS Basic Eğitimi 10 Etkili Sunum Teknikleri 11 Chassis Brakes’ e Bir Onur Daha 12 2015 HSE Hedefleri Çalıştayı 13 Chassis Brakes International Yeni FIAT 500X Test Sürüşü 14 Acil Durum Tatbikatları 15 Ziyaretler 16 IK Profesyonelleri Yetiştiriyoruz 17 İŞKUR Teşvikli “İşbaşında Eğitim Projesi” 18 CBI Ailesi Büyümeye Devam Ediyor 19 KalDer Sempozyum 20-21 İK Gündem Röportaj: CBI CEO Thomas Wünsche 22 Kalite Sistem Denetimleri 23 Chassis Brakes’in Yeni Stratejisi: Rise 2020 24-25 Röportaj: CBI CEO Thomas Wünsche 26-27 Konuk Yazar: Nurhan Demirel 28-29 Karikatür 30 Dokturum Köşesi 31 IThink 32 Spor 33 HSE 34-35 Gezelim Görelim 36-37 Bulmaca 38 Bunları Biliyor musunuz ? 39 Kültür-Sanat 40-41 Dünya’ da Chassis Brakes 42 Chassis Brakes International Çalışanları Kemer’de Mutlu Olmak İçin Emekliliği Bekleme! Arzu Öneyman İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim Müdürü Evleneyim bir de çocuğum olsun, hayat çok güzel olacak… Çocuklar çok küçük, bir büyüsünler kendilerini kurtarsınlar rahat edeceğiz… Dertleri de kendileri ile beraber büyüyor sanki! Deve gibi oldular, hala dertleri bitmek bilmiyor. Bir işe girseler evlenseler rahatlayacağız. Emekliliğe az kaldı, evi de yeni aldık, borçlar biter emekli oluruz; bir de yeni araba alırız, ohh sonra ver elini tatil… Bu mudur hayattan beklentimiz? Mutluluk hep yarınlarda mı olacak? Peki yarına kalacağımızın garantisi var mı? Yok! Arkamızdan; “Vah vah vah, daha yeni emekli olmuştu, hayatın tadını çıkaramadan göçtü zavallı” mı desinler? Size bir sır vereyim mi? Mutluk olmak için en iyi an ŞU AN… Yani mutlu olmak için emekliliği beklemeye gerek yok! Hayat; engelleri, iniş çıkışları, zorlukları, mutsuzlukları, başarıları, başarısızlıkları, yani olumlu olumsuz herşeyi ile bir bütün. Mutluluk ise senin içinde… Bir başkası sana veremez, ya da bir yerde durup, bir yerde ilerleyen bir şey değil. Yani bu yolculuğun ta kendisi mutluluk. Peki mutlu olmak için neden bahane ararız? Araba almayı, okul bitirmeyi, evlenmeyi, yazın baharın gelmesini… Hep bir bahane. Bunun için çocuklara bakmalıyız. Onların keşfettiği mutluluk! Ne kadar saf ve ne kadar gerçekçi değil mi? “Mutlu olmak için uğraş vermelisiniz. Mutluluğa iş, para yada aşkla ulaşılmaz. Mutluluk, sizinle kendiniz arasında bir meseledir.” RUFUS WAINWRIGHT Kısacası küçük şeylerle mutlu ol, ne geçmişi ne geleceği; şu anı yaşa, ana odaklan, çevrendekilere yardım et, özellikle tanımadıklarına, hiç tanımadığın biri tarafından fark edilmek o kadar güzel ki! Sev sevil; sevmeye önce kendinden başla, kendin ol, hayallerin zengin olsun, varsın olmasın hayalin… Hayal kurabilmenin mutluluğunu yaşa, doğa ile insanlarla irtibatta ol, olumlu düşün ve davran. İçindeki çocuğu çıkar, o sana mutluluğun gerçekliğini yaşatacak… Sevgilerimle, Her anın tadını çıkar! Maalesef bunu böyle söyleyince hemen hayata geçirmemiz zor. Bunun için sihirli bir formülüm yok ancak bir önerim var: Olumlu düşünmek ve davranmak. Hayatta her zaman olumsuz bir yön ararsak buluruz. Hatta bunda çok başarılı olduğumuz da kesin, alışkanlık belki de. Olumluyu göremiyoruz, fark edemiyoruz ve de birçok fırsatı bu yüzden kaçırıyoruz. Başarılı insanlara baktığımızda, hep olumlu bir bakış açıları olduğunu görüyoruz, fırsatı görüyor ve karar veriyorlar. Olumlu düşünüp, olumlu davrandığımızda kendimizi daha mutlu hissederiz. Mutlu insan, etrafına pozitif bir enerji yayar, kendine güvenir, daha başarılı olur. Hayattaki güçlüklerin olacağını peşinen kabul eder ve onlarla mücadele etmeye hazırdır, savaşmaya değil! Mutsuzluklardan beslenmez. Bilakis, mutluluk onun yaşam kaynağıdır. Sen değerinle ve düşüncenle, iki aleme de bedelsin ama ne yapayım ki kendi değerini bilmiyorsun. Mevlana SENDİKA KÖŞESİ N I Y A EN EN İYİLERİ SEÇTİK 6 7 En İyi Gönüllü Eğitimci Silindir Talaşlı İmalat Hattı’nda başlatmış olduğumuz mesleki eğitimlerin ikinci dersi olan SIEMENS kontrollü CNC tezgâhlarda uygulamalı çalışma eğitimlerini, Nisan 2015’te gerçekleştirdik. Değerli Arkadaşlarım, Adem Mutlu Türk Metal Sendikası İşyeri Baş Temsilcisi Geçtiğimiz aylarda, ülkemiz ekonomisini çok yakından ilgilendiren, başta otomotiv olmak üzere, daha sonra diğer sektörlerde de gözlemlediğimiz çeşitli eylemlere tanık olduk. Kimler olduğunu dahi bilmediğimiz, bireyleri sanal medya üzerinden yönlendirmeyle, birçok firma iş kaybına uğramış ve birçok çalışan da, işini kaybetme korkusuyla karşı karşıya kalmıştır. Mesleki becerilerimizi daha üst seviyelere taşıyabilmek için planladığımız eğitimler kapsamında, her ay farklı konuları ele alarak, şirketimizin büyüme hedefi doğrultusunda, çalışanlarımızın yeteneklerini geliştirmek istiyoruz. Bu eğitimleri tamamen gönüllü olarak veren Silindir Talaşlı İmalat Grup Lideri Sn. Necdet Güler’e, göstermiş olduğu örnek davranıştan dolayı sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. Sivil toplum; insanların tek tek yapamadıklarını beraber yapmasıdır. Yani birlikteliği, gönüllülüğü ve dayanışmayı temsil eder. 21. yüzyılda önemli bir kavram olan sivil toplum, akademisyenlerin yanı sıra, buralara gönül verenlerin de tecrübelerinden yararlanılması gereken yerlerdir. Meslek odaları, sendikalar, vakıflar ve hemşeri dernekleri sivil toplum kuruluşlarını oluşturur. Demokrasilerde nasıl ki siyasal partiler olmazsa olmaz ise, sivil toplum kuruluşları da demokrasinin olmazsa olmaz etmenlerindendir… Sivil toplum, modern manada anlamını demokrasi ile kazanırken, demokrasi de katılım problemlerin çözümünü sivil toplum ile sağlamıştır. Birbirleriyle ortak amaçlara sahip insanların oluşturdukları grupların seslerini ve isteklerinin daha fazla duyurabilmenin bir yoludur. Sivil toplum kuruluşları örneğin; devletin ekonomideki katılımını azaltmaya çabalayan iş adamları, devletin sosyal hizmetlerinde eşitliğin sağlanmasını amaçlayan örgütler ve işçilerin veya memurların yaşam kalitelerini arttırmaya çalışan sendikalar gibi çeşitli amaçlarla toplanmış ve bunun için demokrasiye katılımı güçlendirmiş, ayrıca bir bakıma halkın temsilcilerini kendi amaçları doğrultusunda denetleyebilen, ya da kendi amaçlarına ulaşmak için kamuoyu yaratmaya çalışan gruplardır. YENİ DOĞAN ÇOCUKLARIMIZ Sivil toplum kuruluşları, söylem ve eylemlerinde mensubu olduğu toplumun menfaatlerini ön planda tutan, gönüllü bireylerin katkılarıyla büyür. Sendikalarda, üyelerinin çıkarlarını uzun vadeli olarak devamlı ve etkili bir şekilde korumanın, her zaman insanların bütünsel refahı için çalışmalarını gerektirdiğini düşünmüştür. Sendikaların topluma dair vizyonu; siyasi, sosyal ve endüstriyel demokrasi, herkes için sivil ve demokratik haklar, fakirliğin sınırlanması, eşitlik ve kanunun üstünlüğü gibi unsurları kapsamaktadır. Nisa Kuri (Murat KURİ’ nin Kızı) Ömer Kahraman (Zekeriya KAHRAMAN’ ın Oğlu) TEDARİKÇİLERİMİZ 8 EKİP RUHU Ertuğrul YILDIZ Satınalma Müdürü ITT 16 Nisan 2015 Tedarikçilerimiz ile karşılıklı iletişimi güçlendirmek, kalite ve proje konularını görüşmek için yaptığımız toplantılarımız devam ediyor. Bu süreçte, yan sanayilerimizden ITT firması ile toplantımızı gerçekleştirdik. Projelerimizi başarı ile devreye alabilmek için kalite konularını ve yeni projelere ait son durumları birlikte gözden geçirdik. 9 BIR PLUS Montaj Hattı BIR+ montaj hattı, 2012 yılı Temmuz ayından itibaren, FORD V36X Projesi kapsamında seri üretim yapmaktadır. Ford Gölcük Fabrikası’nda üretilen Ford Transit modelinin 3 ayrı tipine, hattımızdan otomatik ayar mekanizmalı arka fren üretimi gerçekleştirilmektedir. Bunun yanında, ABD Akebono Fren Fabrikası için kartij ve piston üretimi de gerçekleştirilmektedir. Hattımızın çevrim süresi 13 saniyedir. 1 vardiyada, kartij piston ekibi ile beraber toplam, 16 operatör çalışmaktadır. Mevcut durumda, günde 1.25 vardiya üretim yapılmaktadır. Hattımız BIR + dışında, BIR III ürün üretimi de gerçekleştirebilecek şekilde tasarlanmıştır. Görüşmelerimizin her iki tarafa da katma değer yarattığına inanıyoruz. Toplantıya Katılanlar; ITT: Susanna Geaglio (Satış), Manuela Airaudo (Kalite) CBI: Ertuğrul YILDIZ (Satınalma), Onur Topgul (Kalite), Gautier Legrout (Satınalma), David Marchand (Satınalma Kalite) SVB Kataforez 25 Mayıs 2015 Tayfun Gülsevd Yeni yan sanayimiz SVB Kataforez’in proses denetimi 16 Nisan 2015 tarihinde gerçekleştirildi. SVB Kataforez firmasıyla birlikte devreye aldığımız boyalı frenler, ürün gamımızın zenginleştirilmesinde önemli bir adım olacaktır. SVB Kataforez ile başarılı bir şekilde başladığımız partnerliğin, ileriki yıllarda daha da gelişeceğine inanıyoruz. i Semih Yürüsün Selçuk Tora Adem Yurtseven Denetime katılanlar; SVB Kataforez: Erbu Çakır Baran (Kalite), Sedat Çelik (Fabrika Müdürü), Recep Taşcı (Satış) CBI: Canan Öztekin Atalay (Giriş Kalite), Ertuğrul YILDIZ (Satınalma) Lisi 09 Haziran 2015 Önemli yan sanayilerimizden biri olan Lisi firması ile 09.06.2015 tarihinde kalite toplantısını gerçekleştirdik. Yaşanılan ve olası kalite ve lojistik problemleri, diğer departmanların da katılımıyla yerinde aktarıldı. Deneyimlerimizi karşılıklı paylaştığımız toplantı/ziyaret verimli bir şekilde sonuçlandı. Toplantıya katılanlar; Lisi: Jacques Rondot (Satış), Eric Jeanpetit (Kalite) CBI: Canan Öztekin Atalay (Giriş Kalite), Ertuğrul Yıldız (Satınalma), Onur Topgül (Kalite) BIR PLUS Montaj Hattı BİZDEN BİZDEN Aktivitelerimiz Aktivitelerimiz 10 11 Etkili Sunum Teknikleri BPS Leadership Eğitimi Yapıldı 6-8 Mayıs 2015 tarihleri arasında, BPS Leadership eğitiminin 1. modülü gerçekleştirildi. Eğitim, Pierre Aubin Yves tarafından first-line ve mühendislere verildi. Program içeriği; değer akışı, haritalama, standartlaştırma ve süreçlerin analizi gibi birçok önemli konudan oluştu. Eğitim süresince pilot olarak seçilen ZOH1 montaj hattı, tüm ekip tarafından OEE değerleri, çevrim süreleri, malzeme ve bilgi akışı yönünden incelendi. Gruplara ayrılarak, gerçek verilerle çeşitli uygulamalar yapılıp sonuçlar değerlendirilirken, eğitime dâhil olan katılımcılar, süreçlerin doğru şekilde uygulanması konusunda farklı bir bakış açısı ile hem eğlenceli, hem de öğretici şekilde zaman geçirdi. 4-5 Mayıs 2015 tarihlerinde fabrikamızda, 2 gün süresince, daha önceki aylarda “Eğitimcinin Eğitimi Modülleri” eğitimini almış olduğumuz firma olan Dale Carnegie tarafından, “Etkili Sunum Teknikleri Eğitimi” verilmiştir. Aşağıdaki konularda paylaşılan eğitim başlıklarının yer aldığı eğitim ilgi ile takip edilmiştir. • Zor kişilerle başa çıkma, • Olumlu bir ilk izlenim yaratma, • Katılımcılarla uyum sağlama, • Yetkinliği özgüvenli bir şekilde aktarma (güvenli duruş), • Sunum içerikleri hazırlama, • Kanıt sunma, Karmaşık bilginin sunumu, daha etkili iletişim kurma, genel anlamı ile sunma becerileri hakkında önemli gelişim sağlama amacıyla gerçekleşen eğitime; Derya Çoruh Özvatan, Hüseyin Kılınç, Kadir Kara, Selgün Yıldız, Emrah Öztürk, Sercan Namlı, Merve Özer Tezcan, Mustafa Berker Baltaoğlu ve Hatice Güçlüsan katılım sağlamıştır. BİZDEN BİZDEN Etkinliklerimiz Etkinliklerimiz 12 13 Chassis Brakes’e Bir Onur Daha 2015 HSE Hedefleri Çalıştayı 03 Nisan 2015 tarihinde fabrikamızda gerçekleştirilen çalıştayda, 2014 yılının kilit performans göstergeleri gözden geçirildi. Kısa adı HİÇ olan Bursa Halkla İlişkiler Derneği’nin, bu yıl üçüncüsünü düzenlediği ve ulusal bazda da ilgiyle takip edilen HİÇ Ödülleri’nde, Chassis Brakes International olarak “Hepimiz Birer Kahramanız” isimli projemizle, Kurum İçi İletişim Kategorisi’nde ödüle layık görüldük. Bursa ve yurt genelinden toplam 37 projenin yarıştığı organizasyonda ödüller, 21 Mayıs 2015 Perşembe akşamı Plaza 16 Kongre ve Etkinlik Merkezi’nde düzenlenen törenle sahiplerine ulaşırken, yedi kişilik profesyonel bir jürinin İşte Ödül Kazanan Kurumların Listesi: Kurumsal İletişim Kategorisi Kurum : Matlı Proje : “Kadın Yetiştirici Eğitimleri” Ajansı : BPR İletişim Danışmanlığı Kurum İçi İletişim Kategorisi Kurum : Chassis Brakes International Türkiye Proje : “Hepimiz birer kahramanız” Ajansı : Anl Creative Kurumsal Sosyal Sorumluluk Kategorisi Kurum : Nestle Türkiye Proje : “Beslenebilirim” Ajansı : Benchmark Sponsorluk İletişimi Kategorisi Kurum : Eker Proje : “Olympos Regatta” Ajansı : Mese İletişim Kamu Kuruluşları Kategorisi Kurum : Osmangazi Belediyesi Proje : “Hizmet Evinizde” STK Kategorisi Kurum : Mor Salkım Kadın Dayanışma Derneği Proje : “Kadınlar Ne İster? 2015 yılının yeni İş Sağlığı ve Güvenliği hedefleri ve anahtar performans göstergeleri, herkesin katılımı ile belirlendi. yaptığı değerlendirmeler sonucunda ödülü, İnsan Kaynakları Müdürümüz Arzu Öneyman ve Kurumsal İletişim Uzmanımız Derya Çoruh Özvatan, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’ın elinden teslim aldı. Çalıştaya; Nejdet Güler, Nurhan Mutlu, Birsen Kayhan, Burcu Onaranel, Onur Topgül, Gürcan Yakışık, İsmail Eroğlu, Murat Kaya, Kerem Karasu, Orhan Atlama, Arzu Öneyman, Sedat Gül, Hatice Güçlüsan, Tuğçe Eroğlu, Ersel Taşyakan, Cenk Altun, Erdem Kaya, Hüseyin Kılınç, Mehmet Ayhan, Ahmet Kara, Canan Öztekin Atalay, Doğan Kalındıvar ve Ahmet Yurtseven katılmıştır. Çalıştay süresince; tehlikeli atık oluşumunun önlenmesi, iş kazalarının önüne geçilmesi, acil durumlara hazırlıklı olma ve çalışan sağlığı konularında birçok fikir ortaya atılmış olup, aksiyonlar oluşturulmuştur. Etkinliklerimiz BİZDEN Etkinliklerimiz 14 15 Chassis Brakes International Yeni FIAT 500X Test Sürüşü Etkinliğine Ev Sahipliği Yaptı Acil Durum Tatbikatları Acil durumlara hazırlıklı olma amacı ile Nisan ve Mayıs aylarında tatbikatlar gerçekleştirilmiş olup, tatbikatlara tüm çalışanlarımızın katılımı sağlandı. Deprem, Tahliye, Arama-Kurtarma ve İlkyardım tatbikatları, entegre olarak Nisan ayında gerçekleştirildi. Deprem, Tahliye, Arama-Kurtarma ve İlkyardım tatbikatları, entegre olarak Nisan ayında gerçekleştirildi. İlkyardım ve Arama Kurtarma ekiplerinin aktif olarak katıldığı tatbikatlar, başarı ile sonuçlandı. Olası iş kazası durumundaki süreci canlandırmak adına, Bakım Bölümü çalışanlarının desteği ile Mayıs ayında İş Kazası Tatbikatı düzenlenmiştir. Tatbikatta planlanan tüm süreçler, başarı ile gerçekleştirildi. İlkyardım ve Arama Kurtarma ekiplerinin aktif olarak katıldığı tatbikatlar, başarı ile sonuçlandı. Olası iş kazası durumundaki süreci canlandırmak adına, Bakım Bölümü çalışanlarının desteği ile Mayıs ayında İş Kazası Tatbikatı düzenlenmiştir. Tatbikatta planlanan tüm süreçler, başarı ile gerçekleştirildi. Dünyanın fren üretiminde söz sahibi öncü markası ve Türkiye’nin en büyük fren üreticisi olarak, FIAT’ın frenlerini ürettiğimiz 500 ve 500L modelleriyle birlikte, yeni modeli olan 500X’in test sürüş etkinliğine ev sahipliği yaptık. 13 Nisan Pazartesi günü, Chassis Brakes International fabrika otoparkında gerçekleşen etkinlikte, Chassis Brakes çalışanları, 3 yıldır sıfır (0 PPM) hata ile frenlerini ürettiğimiz FIAT 500 modellerini test etti. Genel Müdürümüz Sn. Uygar Eti, Marmara Üniversitesi Yüksek Lisans Öğrencileri ile Buluştu Genel Müdürümüz Sayın Uygar Eti, FIAT 500L’yi bizzat test ederek, böyle bir etkinliğe ev sahipliği yapmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Chassis Brakes International Genel Müdürü Uygar Eti, 29 Nisan 2015 tarihinde, Marmara Üniversitesi Yüksek Lisans öğrencilerine, “Şirketlerde Değişim Yönetimi ve Liderlik” konulu bir sunum yaptı. “FIAT’ın Bizi Tercih Etmesi Ayrı Bir Gurur Kaynağı” Sayın Uygar Eti, sunumunun içeriğinde özetle, Chassis Brakes International olarak, Türkiye’de son 3 yılda ortaya çıkartılan dönüşüm hikâyesi ve kurgulanan stratejilerinden söz etti. Etkinlikte açıklama yapan Uygar Eti, “Ürettiğimiz frenler insanların güvenliği için hayati derecede önemli bir ürün. İşte bu ürünü biz, kalite anlayışımız ve hatalardan arındırılmış proseslerimizle, kullanıcıların güven ve konforunu misyon edinerek üretiyoruz. Dünyanın otomobil devlerinden FIAT’ın da otomobillerde, hayati derecede önemli parçası olan fren konusunda bizi tercih etmesi, bizim için ayrı bir gurur kaynağıdır” diye konuştu. Sunumdan sonra da öğrenciler ile sohbete devam eden Uygar Eti, öğrencilerden gelen soruları cevaplamayı da ihmal etmedi. Başka projelerde de Sayın Uygar Eti’nin katılmasını arzuladıklarını belirten öğrenciler, bir sonraki dönemde, farklı bir konu ile yeniden sunum yapması için kendisinden söz aldılar. BİZDEN BİZDEN Etkinliklerimiz Etkinliklerimiz 16 17 Toyota 560A Proje Ziyareti 23 Mart 2015 tarihinde, Toyota 560A Projesi fren sisteminden sorumlu, TMC Mühendislik Müdürü Kinoshita-san tarafından firmamıza önemli bir ziyaret gerçekleştirildi. 560A üretimini yapacağımız prosesler ile ilgili, üretim yetkinliklerimiz ve kalite yönetimimiz hakkında bilgi alan Kinoshita-san, fabrikamızdan olumlu görüşlerle ayrıldı. Ziyaret, proje ekibi ile birlikte İskender Kebap’ta akşam yemeği ile sonlandı. Tofaş’tan Benchmark Amaçlı Tedarikçi Ziyaretleri Nisan ayı içerisinde TOFAŞ Süspansiyon bölümü çalışanları ile birlikte, benchmark ve tanışma amaçlı ziyaret gerçekleştirilmiştir. Oldukça bilgilendirici ve iletişimi yüksek geçen görüşmelerden birçok olumlu sonuç çıkartılmıştır. Ziyaret programı Chassis Brakes International tanıtım sunumu ile başlamış, süspansiyon parça örneklerinin görsel anlatımı sonrasında fiziki üretim ve hat ziyaretleri ile tamamlanmıştır. RADIO TV Chassis Brakes International, Medya Ziyaretlerine Devam Ediyor İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim Müdürümüz Arzu Öneyman ve Kurumsal İletişim Uzmanımız Derya Çoruh Özvatan; Dünya Gazetesi, Ekohaber Gazetesi ve Kent Gazetesi’ni ziyaret etti. Yerel ve yaygın medyanın toplumların iletişim hakkı için büyük önem taşıdığının ifade edildiği görüşmelerde Chassis Brakes International ile ilgili tanıtıcı bilgiler de paylaşıldı. Dünya Gazetesi’ nden Sn. Ömer Faruk ÇİFTÇİ’ ye, Ekohaber’ den Sn. Sercan USLUBAŞ’ a ve Kent Gazetesi’nden Sn. Mehmet Ali EKMEKÇİ’ ye gösterdikleri misafirperlikten dolayı teşekkür ederiz. Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Ziyaret Yıldız Teknik Üniversitesi mühendislik bölümü öğrencileri, firmamızı ziyaret ederek yaptıkları çalışmaları aktardılar. Üniversite içerisinde kurdukları AE2 Proje takımı ile birlikte, ürettikleri araç hakkında bilgi verdiler. Öğrenciler, güneş enerjisi ve elektrik enerjisi ile çalışan araçları ile bu sene katılacakları yarışmalarda derece hedeflediklerini ve bunu, üniversite-sanayi işbirliği sayesinde gerçekleştirebileceklerini ifade ettiler. Yarışmalarında ayrıca, sosyal sorumluluk projelerinin de değerlendirildiğini ve bu konuda, üniversiteye verilecek her türlü desteğe de açık olduklarını dile getirdiler. Toplantılar sonrasında kendileriyle ileride yapılabilecek potansiyel çalışmalar ile ilgili prensip olarak fikir birliğine varıldı. İK Profesyonelleri Yetiştiriyoruz PERYÖN Güney Marmara Şubesi & Uludağ Üniversitesi işbirliği ile düzenlenen, “ Geleceğin İK’cılarını Yetiştiriyoruz” programına katılan öğrencilere, İnsan Kaynakları Müdürümüz Arzu Öneyman tarafından “Ücret Yönetimi” eğitimi verildi. Programa katılan öğrenciler, mesleği profesyonellerden öğrenmenin ayrıcalığını yaşarken, iş hayatına 1-0 önde başlayacak olmaktan dolayı duydukları memnuniyeti belirttiler. Öğrencilerin yanı sıra çok sayıda akademisyenin de katılım gösterdiği etkinlikte öğrenciler kafalarına takılan her konuda sorular yönelttiler. Programın amacı, Uludağ Üniversitesi 3. ve 4. sınıfta okuyan ve İnsan Kaynakları alanında çalışmaya istekli olan öğrencilere, sektörün önde gelen İK yöneticilerinden meslek ile ilgili eğitimlerin verilmesi ve akabinde de, programa katılan öğrencilere birebir koçluk seansları ile gençlerimizin hayata hazırlanmalarının sağlanmasıdır. ÇOMÜ Teknopark’ta AR-GE Ürünü Klimatik Test Kabini Makinesinin Teslimatı Törenle Yapıldı Firma olarak önce insana ve içinde bulunduğumuz topluma, çevreye duyarlı bir duruş sergiliyor, Türkiye Ekonomisinin kalkınmasına da katkıda bulunacak stratejilerle planlarımızı oluşturuyoruz. Bunun için tedarikçilerimizle ilgili kararlarımızı alırken, kalite performanslarını dikkate almanın yanı sıra, istihdama ve üretime büyük katkıları olan, son teknolojiyi kullanan, katma değerli ürünler üreten, %100 yerli firmaları öncelikli olarak tercih ediyoruz. ASSES Elektronik Endüstriyel Cihazlar ve Çanakkale 18 Mart Üniversitesi işbirliği ile üretilen “klimatik test kabini üretim projesi”nde de aynı düşünceyle hareket ettik. ÇOMÜ Teknopark’ta AR-GE Ürünü Klimatik Test Kabini Makinesinin Teslimatı Törenle Yapıldı. BİZDEN Proje BİZDEN Yeni İşe Girişler 18 19 İŞKUR Teşvikli “İşbaşında Eğitim Projesi” CBI Ailesi Büyümeye Devam Ediyor İŞKUR Projesi ile İşe Başlayanlar Chassis Brakes Intenational olarak İŞKUR Bursa İl Müdürlüğü’nün başlatmış olduğu “İŞKUR Teşvikli İşbaşında Eğitim Projesi”ni firmamızda gerçekleştirmeye karar verdik. İŞKUR Bursa İl Müdür Yardımcısı Sayın Murat Kurt ile imzalanan protokol sonrası projenin startı verildi. İşsizliğin azaltılmasına yönelik yürütülen, aktif işgücü piyasası programlarından birisi olan İşbaşı Eğitim Programı, kuruma kayıtlı işsizlerin, yine kuruma kayıtlı işyerlerinde sahip oldukları mesleki bilgilerini uygulama yaparak pekiştirmelerini, iş ve üretim süreçlerini bizzat görerek öğrenmelerini amaçlamış bir işi işbaşında öğrenme programıdır. hem de işverenler açısından doğru iş ve doğru işçi bulma olanağı elde edilmektedir. Tüm bu avantajları göz önünde bulundurarak, Chassis Brakes International olarak, maksimum 6 ay istihdama katkı sağlayacak bu projeyi, firmamızda gerçekleştirmeye karar verdik. 20.05.2015 tarihi itibari ile 7’si Montaj hatlarında, 5’i ise Talaşlı İmalat hatlarında olmak üzere, toplam 12 kişiyle projeye start verilmiştir. Bu kişilerden tüm performans kriterlerini başarı ile tamamlayan 6’ sını, Haziran ayı sonu itibari ile Chassis Brakes International ailesine dâhil etmiş bulunmaktayız. Bakım Departmanımız Büyüyor Yine 12 kişilik bir grup ile firmamızda, İşbaşında Eğitim Projesi başlatılmıştır. Maksimum 6 ay sürecek olan bu projedeki tüm kursiyerlerimize, başarılar dileriz. Programın temel amacı, mesleki deneyimi veya iş tecrübesi olmayan kişilere, mesleki deneyim ve iş tecrübesi kazandırılarak, bu kişilerin istihdam edilebilirliklerinin arttırılmasıdır. Bir diğer amacı ise nitelikli işgücü temin etmekte zorlanan işverenlere, işe alacakları kişileri işyerinde belli bir süre gözlemleyerek ve eğitim vererek, kişiler hakkında ayrıntılı bilgi sahibi olma ve işe alma konusunda, isabetli bir karar verme imkânı sunmaktır. Bu sayede, iş arayan ancak iş tecrübesi olmadığı için iş bulamayan kişiler, iş tecrübesi kazanmakta, işverenler ise ihtiyaç duydukları işgücünü kendileri yetiştirme imkânına kavuşmakta olduğundan, hem iş arayanlar, 19 Haziran 2015 tarihi itibari ile TEF3 bölümünde “Makine Bakım İşçiliği” görevi ile Sn.Cüneyt ÖZEREN aramıza katılmıştır. Chassis Brakes Ailesi’ne Hoşgeldiniz... BİZDEN BİZDEN Etkinliklerimiz Etkinliklerimiz 20 21 Değişimi Doğru Yöneten Şirketler Başarıyı Yakalıyor Eti; “Hem mavi yakalı hem de beyaz yakalı personeli temsil eden çalışanların katıldığı geniş kapsamlı ‘perspektif toplantıları’ ile tüm çalışanlarımızı dönüşümlü olarak strateji çalışmalarına ortak ederek, kendilerinde önce farkındalığı sonra da sahiplenmeyi sağladık” dedi. Chassis Brakes International - Türkiye Genel Müdürümüz Sn. Uygar Eti, KalDer 13. Kalite ve Başarı Sempozyumu’nda, değişim yönetimi ile ilgili çarpıcı örnekleri içeren bir sunum yaptı. “Değişim Koalisyonları” adını verdikleri üçüncü adımla ilgili olarak ise, çalışanların belirlenen stratejiyi sahiplenmelerini kolaylaştıracak, fikirlerinizi sahiplenerek diğer çalışanlara da propagandasını yapacak değişim ajanlarının belirlenmesi gerektiğinin önemini vurguladı. Sempozyumun “Şirketlerde Değişim Yönetimi” konulu oturumunda yaptığı konuşmasına, şirketin tarihçesiyle başlayan Uygar Eti, 2012 yılında KPS Capital Partner Yatırım şirketinin, dünya üzerindeki tüm Bosch Fren fabrikalarının Foundation (tekerlek içi fren) bölümünü satın almasıyla oluşan Chassis Brakes International markasının başarı öyküsünü ve mükemmelliğe yolculuklarının adım adım nasıl gerçekleştiğini katılımcılarla paylaştı. Sürecin başlangıcında küresel rekabet koşullarına, yeniden şekillenen müşteri beklentilerine göre bir durum analizi yaptıklarını ve dönüşüm stratejilerini bu durum analizine göre belirlediklerini ifade eden Uygar Eti; müşteriler, tedarikçiler, paydaşlar, küresel pazarlar, teknoloji, üretim prosesleri, yönetim trendleri gibi iş hayatındaki güncel kavramlar hakkında önemli bilgiler verdi. Eti : “Başarımızın Temelinde 8 Stratejik Adım Var” 3 yılda geçirilen süreçleri 8 adımda gerçekleştirdiklerini ifade eden Uygar Eti; “Kendini bilmek, farkındalık yaratmak, değişim koalisyonları kurmak, vizyon oluşturmak, hedefleri belirleyip stratejik planları kurgulamak, değişimin önündeki engelleri kaldırmak, sürdürülebilirliği sağlamak ve değişimi kurumsallaştırmak gibi etkili adımlar bizi hızlıca sonuca götürdü” dedi. 3 yılda geçirilen süreçleri 8 adımda gerçekleştirdiklerini ifade eden Uygar Eti; “Kendini bilmek, farkındalık yaratmak, değişim koalisyonları kurmak, vizyon oluşturmak, hedefleri belirleyip stratejik planları kurgulamak, değişimin önündeki engelleri kaldırmak, sürdürülebilirliği sağlamak ve değişimi kurumsallaştırmak gibi etkili adımlar bizi hızlıca sonuca götürdü” dedi. Konuşmasında ‘Küreselleşen strateji araçları ile kişiselleşen lokal müşteri ihtiyaçlarının dengelenmesi problemi’ tespitine vurgu yapan Eti, “Artık müşteriler, daha çok kalite, daha çok servis, daha çok tutarlılık, daha çok uygunluk ve daha çok seçimi, daha az fiyata, daha az zaman ve çaba harcayarak ve daha az risk alarak istiyorlar. Yeni bir dünya şekilleniyor ve ürünler fonksiyonellikten daha çok inovatif olmaya başlıyor. Prosesler, önce tasarla, sonra tasarladığını üret, sonra o ürünü sat prosesinden, önce fikrini sat, sonra fikrini endüstriyalize edecek ürünü tasarla, sonra o ürünü üret sırasına geçiyor ki bu da, kurumsal yapılanma anlayışında çok ciddi değişiklikler gerektiriyor. Kurumlar artık hiyerarşik yapılardan network yapılarına dönüyor. Karar alma süreçleri, artık merkezi değil, daha çok yetkilendirilmiş kişilerde. Bu durum da eğitim ihtiyacını daha çok arttırıyor. Stratejik planlama anlayışı da organizasyonel olmaktan daha çok vizyon oluşturan, bu vizyonun sağladığı enerji ile zihinsel dünyada sağladığı sinerjilerle davranışları şekillendirmeyi yöneten, değer yaratan bir süreç haline geliyor” ifadelerine yer verdi. Değişimin dördüncü adımında firma olarak misyon, vizyon ve değerleri belirleme sürecinde tüm çalışanlardan temsilcilerin olduğu kapsamlı bir çalıştay gerçekleştirdiklerini ifade eden Eti; beşinci adımda ise değişimin önündeki engelleri kaldırdıklarını ifade etti. Uygar Eti; altıncı adımda hedefleri aşamalara bölüp, çalışan bağlılığı ve aidiyet duygusunu arttırmak için çalışanların ailelerinin de sisteme dâhil edildiği bir ödüllendirme sistemi geliştirdiklerini belirtti. Mükemmelliğe Yolculukta Değişimin Stratejik Adımları Değişimin ‘kendini bilmek’ ile başlayacağını dile getiren Eti, sınırların kalktığı küreselleşen dünyadaki acımasız rekabet koşulları ile artan müşteri ve paydaş beklentileri karşısında kararları bildiren değil, birlikte çözüm bulduran lider olmanın, dönüşüm sürecinde kurumları başarıya götüren en önemli anahtar olduğunu söyledi. Dönüşümün ikinci adımını ‘farkındalık yarat’ olarak belirleyen Uygar Son olarak sürdürülebilirlik ve değişimi kurumsallaştırma adımlarına değinen Uygar Eti, “3 yıllık süreçte atılan bu stratejik adımlarla şirketimizde önemli bir ivme yakalandı. 3 yıl önce, Satış rakamlarımız 32 milyon Euro olup, 3 yıl sonra 113 milyon Euro’ya ulaşacaktır. Çalışan memnuniyeti oranlarımız yüzde 50’lerden yüzde 85’e, verimliliğimiz ise yüzde 92’lerden yüzde 108’e ulaştı. 3 yıldır sıfır kalite hatası ( 0 PPM ) ile çalışıyoruz ve tüm bunların üstüne son 300 gündür, Türkiye’de yaşananın aksine 0 (sıfır) iş kazası ile çalışıyoruz. Tüm bu rakamsal verilerin bir sonucu olarak, 3 yıl önce müşterilerimiz bizden sadece fiyat indirimi isterken, bugün bizimle yeni ve daha farklı projelerde çalışmak istiyorlar. Tedarikçilerimizse fiyat artışı yapmak yerine bizden daha çok iş alabilmek için fiyat indirimine gidiyorlar. Sonuç olarak üç yılda fabrikamızı sürdürülebilir bir karlılıkla faaliyetlerini yürütür hale getirdik. Bu başarıda katkısı olan tüm çalışma arkadaşlarıma da buradan selamlarımı iletiyorum” diyerek konuşmasını tamamladı. BİZDEN BİZDEN Etkinliklerimiz Etkinliklerimiz 22 23 Yılın Önerisini Kazanan Ekip Kemer’de… 2014 yılı için “Yılın Önerisi” BIR Plus Montaj Hattı çalışanlarından gelirken, öneri sistemi kapsamında ödül almaya hak kazanan ekip, her sene olduğu gibi bu yılda ödülünü tatil olarak gerçekleştirdi. Öneri Sahibi: Ahmet Yurtseven. Destekleyiciler: Doğan Kalındıvar, Ersu Can, Yunus Kaya ve Cem Arabacı… “Ödülü Kazanan Ekipten Büyük Jest” BIR Plus Montaj hattı çalışanları, ödülün açıklanmasının ardından büyük bir jest yaparak, kazandıkları ödülü tüm montaj hattı çalışanları ve yılın önerisine aday olan Kundak Hattı çalışanları ile paylaştı. Bu vesile ile yaklaşık 80 kişilik ekip, Antalya-Kemer Daima Resort Hotel ’e giderken, yılın yorgunluğunu gezerek, yüzerek ve dans ederek üstlerinden atıp, harika bir tatil geçirme imkânı buldu. Tüm Chassis Brakes International çalışanları, yaptığı işin insan hayatı için ne kadar önemli olduğunu biliyor ve buna bağlı olarak da, getirdiği yeni ve farklı önerilerle çıtayı daima yüksek tutmayı hedefliyor. Çünkü kalitemiz, bizim önceliğimiz… ISO 14001 ve OHSAS 18001 Denetimleri 25-26 Mayıs 2015 tarihlerinde; Çevre, İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemleri Takip Denetimi gerçekleşti. BSI Belgelendirme firması denetçilerinden Funda Özvatan ve Gökhan Şimşek tarafından 2 gün boyunca; HRL, QMM, TEF1, TEF3, MOE, CLP bölümlerinde HSE konularında yapılan denetim sonucunda, major uygunsuzluk tespit edilmezken, çalışanların çevre ve iş güvenliği konularında oldukça bilgili olması, denetçiler tarafından özellikle vurgulandı ve takdir edildi. Kalite Sistem Denetimleri Otomotiv sektöründe kullanılan ISO/TS 16949 Kalite Yönetim Sistemi belgemizi, 2012 yılında almıştık. 3 yıl geçerliliği olan belgemizin süresi, bu yıl doluyordu ve yeniden belgelendirme sürecine geçtiğimiz aylarda başlamıştık. Motivasyon Grubu “Bomba”Gibi Geliyor... Bunun ilk adımı olan iç kalite sistem denetimimiz, 2 - 4 Haziran 2015 tarihleri arasında, CBI/QMS departmanından Jean Louis Siampiringue tarafından gerçekleştirildi. Denetimde herhangi bir uygunsuzluk tespit edilmemiş olup, denetim pozitif olarak sonuçlanmıştır. Sürecin devamında, 02 - 03 Temmuz 2015 tarihleri arasında ISO/TS 16949 kalite yönetim sistemi belgemizi aldığımız kuruluş, DQS Baş Denetçileri Hikmet Baştürk ve Hüseyin Bülent Ünal tarafından, yeniden belgelendirme denetimi yapılmıştır. Denetimde herhangi bir uygunsuzluk tespit edilmemiş olup, 3 yıl geçerliliği olacak yeni belgemizi almış bulunmaktayız. Her sene olduğu gibi, geride bıraktığımız 2014 yılını da Motivasyon Grubumuz, birbirinden güzel ve farklı aktiviteler ile kapattı. İlk günkü heyecan ve coşku ile planlanan aktiviteler, 2015 yılının devamında da bizleri birbirinden eğlenceli maceralara sürükleyecek. Her iki denetimde de gösterilen üstün başarıdan dolayı tüm çalışanlarımızı tebrik ediyoruz. BİZDEN Aktivitelerimiz / Kapak Konusu 24 25 Toplantıya 5 kıta, 23 lokasyondan katılan CBI Yöneticileri, toplantıdan bir gün önce de farklı bir deneyim yaşama şansı buldu. Dünyanın en önemli araç test merkezlerinden bir tanesi olan ve sıkı güvenlik önlemleri ile korunan “Global Araç Test Merkezi”nde, performans araçları ile yüksek hızlarda güvenli duruş sağlayan CBI frenlerinin testini katılımcılar yaparak eşsiz bir tecrübe yaşadılar. Akabinde de Chassis Brakes’in Yeni Stratejisi; “RISE 2020” / RACE to RISE YÜKSELME YARIŞI CBI Mühendisleri, tüm katılımcılara test merkezi ve yapılan çalışmalar hakkında detaylı bilgiler verdi. Katılımcılar bu deneyimle, yeni stratejinin ilk sinyallerini aldıklarını ve bir sonraki gün gerçekleşecek olan lansmanı da heyecanla beklediklerini dile getirdi. 24 Haziran 2015 tarihinde Paris’te gerçekleşen ‘Liderlik Toplantısı’nda, “RISE 2020” adı verilen yeni stratejimizin lansmanı yapıldı. Lansman, etkileyici bir film ile başladı. Sunum sırasında Bay Wuensche’ye; başkan yardımcıları, finans sorumluları ve tüm bölge başkanları da eşlik etti. Konuşmasına, “Yarışa Hazırız” diyerek başlayan CEO’muz Thomas Wuensche; “3 yıl önce CBI’ın nasıl başladığını hepimiz biliyoruz. Bugün, şirketimiz hakkında tüm belirsizliklerin ortadan kaldırılması, sizlerin başarısı sayesinde olmuştur. Yeni bir isim altında çalışıyor olmamıza rağmen, fren sistemlerinde derin deneyimlerimizin mevcut olduğu konusunda müşterilerimizi başarılı bir şekil- de ikna ettiniz. Hem satışlardaki gelişmemiz, hem de bazı OEM’lerin bizi “Yılın Tedarikçisi” olarak ödüllendirmesi bunu açıkça göstermektedir. Bunun yanı sıra, müşterilerimizin bize güvenmekte haklı nedenleri var. Çünkü son üç yıldır, art arda kalitemizi geliştirmeyi başardık. Kalite ve testlerde gösterdiğimiz mükemmellik, bizlere sağlam temeller kurabileceğimiz bir değer sağlıyor” dedi. Tekeri döndürüp hızlanmaya hazırız. Paylaşacağımız Vizyonumuz Global Ortak Müşteriler ve diğer paydaşlarla uzun vadeli ilişkiler Inovasyon Eşsiz ürün ve hizmetler Başarı Arzusu Kârlı büyüme ve müşteri memnuniyetinin geliştirilmesi İnovasyon ve başarı arzusu vasıtasıyla fren çözümlerinde küresel bir iş ortağı olmak CBI’ in yol gösterici prensipleri; değerlerimiz ve üzerinde çalıştığımız ortak zemin… Güven Pozitif ilişki ve saygıya değer veririz Şimdi, bu değerlerin günlük operasyonel kararlarımıza çevrilmesinden hepimiz sorumluyuz. Yaratıcılık Fikirleri denemeye yetkiliyiz ve deneyimlerimizdem ders çıkarırız Sorumluluk Mülkiyet ve sorumluluk ile ilgili sürekli farkındalığa sahibiz Beceri Dinamik, esnek ve hevesliyiz Stratejimiz, “RISE 2020“ hakkında tüm bilgileri ve bu stratejiye Bursa fabrikası olarak nasıl katkıda bulunacağımızı detayları ile belirlemek ve Genel Müdürümüz Uygar Eti önderliğinde, tüm çalışanlarımız ile yapılacak olan bir toplantıda bu fikirleri paylaşıyor olmak olacak… Liderlik toplantısından bir kaç kare; Yüksek performans standartlarına Mükemmellik ulaşmayı amaç edindik BİZDEN BİZDEN Röportaj Röportaj 26 27 “Müşterilerimiz ne kadar iyi olduğumuzu bilmeli!” CBI CEO Thomas Wünsche ile Röportaj CBI CEO’su olarak geçirdiği ilk 100 günü münasebetiyle, Thomas Wünsche CBI ile ilgili görüşlerini ve önümüzdeki aylara ait hedeflerini paylaşıyor. Organizasyonumuz ile ilgili daha önce yapılmış açıklamalar var, ancak CBI ile ilgili görüşleriniz hakkında daha fazla neler söyleyebilirsiniz? Hala öğrenmeye devam ediyorum ama şimdiden beni etkileyen birkaç şey var. Avrupa ve Çin’deki fabrikaların çoğunu, ayrıca Drancy ve Abstatt’taki mühendislik tesislerini ziyaret etme fırsatım oldu. Amsterdam’daki CBI Genel Merkezi’ne de gittim. Tanıştığım insanların hepsi başarı odaklı çalışıyor. Hepsinin değişime hazırlıklı olduğunu ve daha iyi sonuçlar elde etmek için fırsatlar aradıklarını hissettim. Bu harika bir değer! Teknik ve proses kapasitemiz de beni çok etkiledi. Fren hakkında çok üst seviyede bilgiye sahibiz! En üst kalitede ürün üretebilmemizi sağlayan o ince farka sahibiz. Müşterilere ürün ve tesis satış yöntemlerimizi geliştirmeliyiz. Oluşturmaya başladığımız müşteri hat tı or ganizasyonu, bunu başarm a m ı z a ya r d ı m c ı olacak. Özgüvenimizi de artırmamız gerekti- ğine inanıyorum. Güven ve bilgi sayesinde müşterilerimizi ne kadar iyi olduğumuza inandıracağız. Bunu gösterebildiğimiz takdirde, mutlaka daha fazla iş alabileceğiz. İzlememiz gereken tüm fırsatları izlemediğimizi düşünüyorum. Satış iştahımızı geliştirip, şirketin tüm fonksiyonları içindeki her çalışana aşılamak istiyorum. Bu haleti ruhiye, geleceğimizin kurulmasındaki anahtardır. Bunun için gerekli varlıklara, nitelikli ve yüksek motivasyona sahip insan ve yüksek teknolojiye de sahibiz. Müşterilerimize ne kadar iyi olduğumuzu anlatmalıyız. Şu anda elimizdekiler ve CBI’nin büyümesi için yapacaklarımız konusunda son derece heyecanlıyım. “ Satış iştahımızı geliştirip, şirketin tüm fonksiyonları içindeki her çalışana aşılamak istiyorum. Bu haleti ruhiye, geleceğimizin kurulmasındaki anahtardır. ” Başarı için kişisel mottonuz var mı? Elbette var! Esnek ol, asla vazgeçme ve mazeret gösterme. Birlikte çalıştığım bir Başkan, 1996 yılında Japonya’daki bir tesis açılış töreninde bana bu tavsiyeleri vermişti. O zamandan bu yana bu mottoları kullanıyorum. Dünya çok hızlı ilerliyor. Değişim bazen iyi bazen de kötü olabiliyor. Her şeyi bir imtiyaz olarak alamayız. Değişime bir fırsat olarak bakmalıyız. Pes edersen aşağıya düşersin. Ayrıca, bu durum tatsız bile olsa, mazeret uydurmamak lazım. Çözüm bulmak bizim görevimiz. Bence bu pozitif bir tavırdır! Peki müş teriler? Size ne söylüyorlar? CBI’den beklentileri nelerdir? Doğal olarak rekabet edebilirlik, kalite ve bulunabilirlik bekliyorlar. Ayrıca, onlara motivasyon ve sürdürülebilirliğimizi de göstermeliyiz. Uzun vadeli bir tedarikçi olduğumuz ve iş ortaklığı seviyesinde taahhütlerimizi gerçekleştirebileceğimiz konusunda, onları ikna etmeliyiz. Teknoloji ve destek açısından aldığım geri dönüşler olumlu. Müşterilerimiz ürünlerimizin performansından memnun. Bunlar ise gelecekteki büyümemizin dayanacağı varlıklarımızdır. Değişime bir fırsat olarak bakmalıyız. Pes edersen aşağıya düşersin. Önümüzdeki aylarda ana hedefleriniz nelerdir? Hâlihazırda sorunsuz çalışan ve devam edenleri dağıtmadan, iyice anlaşılıp uygulanacak bir stratejik yol haritasına ihtiyacımız var. Birkaç hafta önce tanıtımını yaptığımız, yeni bir organizasyonel yapıyı uygulamaya başladık. Daha çok müşteri ve işlerimizin yürütülmesi odaklı bir yapı olacak. Stratejik planımızı ise Haziran’da (2015) yapılacak liderlik toplantısında sunmayı hedefliyoruz. İyi bir stratejik yol haritası ile hangi müşteri ve ürüne odaklanmamız gerektiğini bileceğiz. Operasyonel mükemmelliğe nasıl ulaşacağımızı bilip, başarımızı ölçme şansımız da olacaktır. “ Başarı için Esnek ol, asla vazgeçme ve mazeret gösterme !” KONUK YAZAR 28 Nurhan Demirel İletişim ve Sosyal Medya Danışmanı 29 Sosyal Medya Kullanırken Bunlara Dikkat! Kişisel bilgilerimizin güvenliği son günlerde en çok konuştuğumuz konuların başında geliyor. Sosyal medyada özel hayatımıza ait paylaştığımız bilgiler yüzünden başımıza hiç olmadık sorunlar açabilir, maddi ve manevi zarara uğrayabiliriz. Yıllarca binbir emekle elde ettiğimiz itibarımızdan da olmak cabası!.. zı küçük düşürecek tavır ve davranışlardan kaçının. - İş arkadaşlarınızla sosyal medya üzerinden iletişim kurarken saygılı bir üslup benimseyin. Laubali konuşmalardan kaçının. - Müşterileriniz hakkında olumsuz görüşlerinizi sosyal medyada paylaşmayın. Eğer bir sorun varsa iş arkadaşlarınızla doğrudan konuşma yoluna gidin. Kişisel bilgilerimizin güvenliği son günlerde en çok konuştuğumuz konuların başında geliyor. Sosyal medyada özel hayatımıza ait paylaştığımız bilgiler yüzünden başımıza hiç olmadık sorunlar açabilir, maddi ve manevi zarara uğrayabiliriz. Yıllarca binbir emekle elde ettiğimiz itibarımızdan da olmak cabası!.. - Herhangi bir sebeple işten çıkarılmışsanız eski işyeriniz hakkında olumsuz konuşmaktan kaçının. Yeni iş arayışınızda sosyal medyada sarf ettiğiniz yorumlar aleyhinizde delil olarak kullanılacaktır. Sosyal medya, günümüzde hem şirketler hem çalışanlar için oldukça önemli bir mecra haline geldi. Akıllı telefon kullanımının artması ile her an sosyal ağlara erişebiliyor, anlık olarak düşündüklerimizi ve yaşadıklarımızı paylaşabiliyoruz.Sosyal ağların bu kadar etkin bir biçimde kullanılması zaman içerisinde; iş yapış biçimlerinden pazarlama stratejilerine kadar alışılagelmiş pek çok şeyi değiştirdi. Hatta, yeni iş tanımları ve yeni meslek grupları bile oluştu. Sosyal medyanın hayatımızın içine önemli ölçülerde girmesiyle insan iletişimi yönünden olumlu ve olumsuz etkiler baş gösterdi. Duygusal ve iş ilişkileri, haber alma ve/veya haber verme şekilleri, konuşma biçimleri ve iletişimin alanına giren daha bir çok şey adeta evrim geçirdi. Özellikle sosyal medya ile biten evlilikler, başlayan ilişkiler, duygusal yakınlaşmalar gündelik bir rutinimiz haline geldi. Bunun yanında, profesyonel iş yaşantısına da büyük etkileri olan sosyal medyanın kullanımı adeta ateşten bir gömlek halini aldı. Sosyal mecralarda yapılan yorum ve paylaşımlar işe alım süreçlerinde etkili olurken, terfi mekanizmalarında da etkilerinin olduğu gözlemlenmeye başlandı. Paylaşımlarınız işten atılmanıza neden olabilir Çalışanlar tarafından doğru ve etkin kullanılan sosyal medya şirketlerin ürün ve hizmetlerine ilgiyi arttırır ve markayı geniş kitlelerle buluşturur. Tüketiciler ve potansiyel müşterilerle ilgili bilgi edinmeyi ve hızlı bir şekilde hedef kitleyle iletişim kurulmasını sağlar. Bu sayede marka ve müşteri arasında daha sıcak ve samimi bir iletişim ortamı oluşur. Ancak sosyal - Şirketinizle ilgili proje ve toplantı detayları gibi özel bilgileri Facebook, Twitter, LinkedIn’de paylaşmayın. Şirketin gizli sayılabilecek bilgilerini sosyal mecralarda paylaşmayın. - Sosyal medyada ürün ya da hizmetleriniz hakkında paylaşılacak içerikler konusunda gerekirse yöneticinizden ya da bir iletişim uzmanından yardım alabilirsiniz. medya bu kadar faydalı bir mecra iken yanlış kullanıldığında da kişisel ve kurumsal itibarınıza zarar verebilir. Hatta işten atılmanıza bile neden olabilir. Peki, sosyal medyayı kullanırken nelere dikkat etmek gerekiyor? - Şirket politikalarınızı sosyal medya üzerinden eleştirmeyin. Çalıştığınız şirketin ürün ve hizmetleri hakkında paylaşımda bulunurken yöneticinizin görüşüne başvurun. Dijital toplum karşısında kurumunuzu temsil ettiğinizi unutmayın. - Sosyal medyada çalıştığınız şirket adına paylaştığınız iletilere dikkat edin. Farkında olmadan telif haklarını ihlal edebilir, kurumunuzu zor durumda bırakabilirsiniz. - Sosyal medyada saldırgan bir tavır sergilemeyin. Kimseye sizinle aynı fikirde olmadığı için hakaret etmeyin. - Sosyal medyada yorum yaparken dikkatli olun. Kişisel ve kurumsal itibarınızı zedeleyecek yorumlar yapmaktan kaçının. - Tatil ve eğlence fotoğraflarınızı sosyal medyada paylaşırken dikkatli olun. Bu tür paylaşımlar için Facebook’ta oluşturacağınız özel listeleri kullanabilirsiniz. - İşinizden şikayet etmeyin, iş arkadaşlarınızı kötülemeyin. Arkadaşlarını- - Üzgün, kırgın ve öfkeli olduğunuz durumlarda ruh halinizi yansıtacak ile- tiler paylaşmaktan çekinin. Son pişmanlık fayda etmeyebilir. - Siyaset, spor, din, terör, cinsellik gibi konularda yorum yaparken dikkatli olun. Kişisel itibarınızı tehlikeye atacak tavır ve davranışlardan kaçının. - Samimi ve dürüst olun. Çalıştığınız şirket adına gerçekleştiremeyeceğiniz vaatlerde bulunmayın. - Sosyal medyada sosyal sorumluluk çalışması yaparken dikkatli olun. Marka itibarınızı saniyeler içerisinde kaybedebilirsiniz. - Rakip firmaların ürün ve hizmetleri hakkında olumsuz görüş bildirmeyin. Rakibinize karşı karalama kampanyaları yürütmeyin. - Sosyal medyayı kullanırken suç işlemeyin. Sosyal medyada kabul görmüş davranış biçimleri farkında olmadan suç işlemenize ve bunun sonucunda yargılanmanıza neden olabilir. Hatta hapis cezası bile alabilirsiniz! Bu yüzden sosyal medyada paylaşım yaparken hakaret, iftira ve nefret söylemleri gibi suç kapsamına girebilecek paylaşımlardan kaçının. KARİKATÜR 30 DOKTORUM KÖŞESİ Dr. Emin MENEKŞE Murat KURİ Dökümantasyon ve Raporlama Teknisyeni 31 İç Hastalıklar Uzmanı İş Yeri Hekimi / Adal A.Ş. Bayram Ziyareti Bağırsak Enfeksiyonları Solunum yolları enfeksiyonlarının ardından en sık görülen sağlık sorunlarındandır. Ayrıca dünya genelinde kalp - damar hastalıklarının ardından, en sık ölüme yol açan hastalık grubudur. İshal nedeniyle gelişen sıvı ve mineral kaybı ölümlerin en önemli sebebidir. İshal: Günde üç defadan fazla sayıda sulu, yumuşak dışkılama olması, toplam dışkı ağırlığının günde 200 gramı geçmesi durumudur. Görülme süresine göre iki şekilde sınıflanır. 1-Akut ishaller: İki haftadan daha az süren ishallerdir. Genellikle sebebi enfeksiyonlardır. 2-Kronik ishaller: İshalin İki haftadan daha uzun süre devam etmesi durumudur. Bağırsak enfeksiyonları belirti ve bulgularına göre de sınıflanmaktadır. Gastroenterit:Bulantı ve kusmanın ön planda olduğu, ishal ve karın ağrısı ile seyreden mide ve bağırsakların etkilendiği enfeksiyon durumudur. Enterik Ateş:Ateş ,ishal, karın ağrıları ile seyreden hastalık halidir. İnce bağırsak tipi ishal:Çok miktarda sulu dışkılama belirtileri vardır. Dizanteri: Çok sık ama miktarı az, kanlı, mukuslu (sümüksü kıvamda) dışkılama ile seyreden hastalık durumudur. Enfeksiyon etkenleri bakteriler , virüsler, mantarlar ve parazitlerdir. Bağırsak enfeksiyonları en sık su ve gıdalar yoluyla geçiş yaparak hastalık oluşturur. Sebebi araştırılırken son yenilen yemek sorgulanmalıdır. Aynı belirtileri gösteren çok sayıda hasta olmadığı taktirde besin kaynaklı enfeksiyon düşünülmez. Hastalık geçişlerine yol açabilecek gıda kaynaklarının başlıcaları; kümes hayvanları, büyük ve küçükbaş hayvan etleri, deniz ürünleri, peynir, yumurta gibi gıdalardır. Doğrudan temas ile hayvandan -insana, insandan- insana geçişler, yüzme havuzlarından bulaşmalar, gelişmiş ülkelerden daha az gelişmiş ülkelere (kuzeyden -güneye, batıdan- doğuya doğru ) seyahat sonrası turist ishali olarak tanımlanan enfeksiyon geçişleri de söz konusu olabilir. Tedavi: Klinik belirtilere göre tedavi verilir. Susuzluk hissi ve idrar miktarının azalması sıvı ihtiyacı olduğu anlamını taşır. İshal nedeniyle kaybedilen sıvı ve mineral eksikliğinin(dehidratasyon) yerine konması için çoğu zaman ağızdan sıvı ve mineral takviyesi yeterli olur. Bu amaçla hazır formüller (oral rehidratasyon tozları)kullanılabileceği gibi, ev şartlarında da basit fakat etkili karışımlar hazırlanabilir. 1 çay kaşığı tuz, 8 çay kaşığı şeker ,bir litre suya karıştırılır. Bu karışım potasyum kaynağı olarak 1 çay fincanı portakal suyu ya da 2 adet muz ile desteklenir. Ciddi sıvı ve mineral kayıpları varsa damardan tedavi gerekebilir. Ciddi seyreden , etkenin tespit edilebildiği bazı olgularda antibiyotik tedavilerine başvurulmaktadır. İshal gerileyinceye kadar ,süt ürünleri (ishal yapan mikroorganizmalar süt sindirimi sağlayan bir enzim olan laktaz eksikliğine yol açabilir) gazlı içecekler, kafeinli ve alkollü içeceklerden kaçınılmalıdır, Bağırsak enfeksiyonlarının engellenmesinde alınabilecek önlemlerin başta gelenleri; genel hijyen kurallarına uyulması, temiz su kaynaklarının kulllanılması, hijyenik ortamda hazırlanmış gıdaların tüketiminin tercih edilmesidir. IThink 32 SPOR Beste Nur FEYZİOĞLU COŞKUN Kerem KARASU Bilgi İşlem Süpervizörü TAŞINIYORUZ Yeni işyerimiz Bulutlar. Cirit Unvanı verdirir at ada yiğit Baba da yiğitti, ata da yiğit Meydana at gerek, ata da yiğit Bir atlı yiğidin oyunu cirit Biliyorsunuz, Türk kültüründe at tartışılmaz bir öneme sahip. Asırlar boyu at sırtında savaşlar yapmış, yeni ülkeler fethetmişiz. Cihangirlik ruhunu en uzaklara, at sayesinde taşımışız. Bir Türkmen atasözü şöyle der: “Sabahleyin kalktığında önce atanı sonra atını tanıyacaksın.” Merhaba, Geleneksel çözümlerin yetersiz gelmeye başladığı günümüzde, akıllı cihaz kullananların sayısının hızlıca artması bir yana, bu cihazların yenilenme periyodu da gittikçe sıklaşmaktadır. Birçoğumuz, akıllı telefonumuzu daha 2. yılını doldurmadan “Acaba değiştirsem mi?” diye düşünür olduk. Akıllı cihazlara çok çabuk alıştık ve sağladıkları olanakları kullanmaktan da oldukça memnunuz. Hemen her türlü ihtiyacımızı, adına “online” dediğimiz çevrimiçi servislerden ve hemen o anda sağlamaya çok alıştık. Akıllı cihazlar ile yaptığımız alışveriş, sosyal mesajlaşma ve diğer iletişimler, borsa, bankacılık, sağlık takibi, vergi ödemeleri, trafik bilgisi ve daha birçok konu “Bu akıllı cihazlardan önce biz bunu nasıl yapıyorduk?” sorusunu sordurmaya başladı. Hatırı sayılır bir zaman ve gayret kazancımızın olduğu açıkça ortada. Biraz da işimize dönelim. İşyerimizde değilken bir toplantıya katılmak, bir dosyaya ulaşmak, maillerinizi okumak ve cevaplamak, şirket sayfalarına ulaşmak, duyuruları okumak şu an için pek de kolay değil. Tüm bunlar için size şirkete ait bir bilgisayar ve özel yetkiler vermemiz gerekiyor (Şimdilik !). 33 Malzeme Planlama Uzmanı İşte bu noktada işyerimizi Bulut’a taşınmanın vakti geldi diyoruz. CBI’ın Gelecekteki Dijital İşyeri Chassis Brakes International, kurum içi ve kurum dışı dijital iletişim yetkinliğini artırmak amacı ile kullanıma hazırladığı bu proje ile başta e-posta, dosya barındırma, hızlı mesaj, sesli ve görüntülü dijital iletişim, elektronik toplantı, intranet, şirket içi sosyal medya vb. hizmetlerin bir arada ve her yerden erişilebilir olmasını amaçlamıştır. Bu sebeple, 2014 yılının son aylarından itibaren proje başlatılmış ve hemen her bölüm ve ülkeden pilot kullanıcıların test deneyimleri değerlendirilmiştir. Bu proje ile Şirket dışında iken; - İnternet bağlantısı olan hemen her türlü cihaz ile şirket hesabınıza erişebilmeniz, bu sayede işyerinde değilken bile ofis işlerinizi yürütebilmeniz, - Şirkette veya dışarıda, iç veya dış paydaşlarımızla kolaylıkla toplantılar düzenleyip, sunumlar, video konferanslar yapmanız, paydaşlarımızla kolaylıkla dosya paylaşabilmeniz, - Bağlantı olmasa bile dosyalarınızla çalışabilmeniz, - Şirket içi sosyal medya kullanımını deneyimlemeniz, - Şirket içi intranet sayfalarına erişebilmeniz amaçlanmıştır. Üstelik şirkete ait bir cihaz kullanmanıza gerek kalmadan… Şirkette iken; - Mevcut yazılımlarımız ile tam uyumlu olarak bu hizmetleri kullanmaya devam edeceksiniz. Yani, kullanım alışkanlıklarınızı birdenbire değiştirmek zorunda değilsiniz. Bu arada, aynı dosyada aynı anda birden fazla kişinin çalışması, dosyanın yaratıldığı günden bu yana tüm geçmişin geri alınabilmesi, kolay yetkilendirme ve erişim, akıllı uyarılar ve tavsiyeler ve neredeyse limitsiz kullanım da cabası. Daha güvenli ve doğru veriye, en kolay şekilde erişebilmek için Bulut’a taşınıyoruz. Yeni işyerimizde görüşmek üzere, Kerem Karasu At kültürümüzde bu kadar önemli bir figürken, sadece savaşlarla anılması haksızlık olurdu. Atlar, savaşın olmadığı zamanlarda atlı sporlarla da gündeme gelmişler. Bu sayımızda ben de sizlere, yüzyıllardan beri oynanan, Orta Asya’dan Anadolu’ya gelmiş bir atlı sporu, “Atlı Yiğidin Oyunu Cirit”i anlatmaya çalışacağım. Önce tarihçesine bakalım. Cengiz Han zamanında Anadolu’ya geldiği tahmin edilen Cirit, diğer adıyla çavgan, Türklerin en büyük tören ve spor oyunu. 11. ve 16.yy arası savaş oyunu, 19. yy’da ise en büyük gösteri sporu olarak kabul edilmiş. 1826 yılında II. Mahmut tarafından, tehlikeli bir oyun olması nedeniyle yasaklanmış. Son yıllarda Erzurum, Erzincan, Kars, Malatya, Ankara, Manisa ve Uşak’ da faal olarak yapılıyor. Seyretmek için bu kadar uzaklara gitmenize gerek yok. Her yıl Eylül ayında Bilecik’in Söğüt İlçesi’nde düzenlenen Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Söğüt Şenlikleri kapsamında cirit gösterileri yapılıyor. Bu spor, at üzerindeki sporcunun ciridini rakibe karşı isabetli biçimde kullanmasını, müsabaka sırasında atına ve kendisine olan hâkimiyetini ve böylece rakibine üstün gelmesini amaçlıyor. Ana tema, düşmanı takım olarak alt etmek ve güçlü olanın galip gelmesi. 5 kişilik takıma bölük, 7 kişilik takıma alay denmiş. Her takımın bir kolbaşı var ve takımının tüm hareketlerinden sorumlu. Takımına taktikleri o veriyor. Ciritçiler bölgesel giyimleriyle atlarına biniyor, sağ ellerine atacakları ilk ciriti, diğer ellerine de yedek ve yetecek miktarda cirit alıyorlar. İki tarafın birinden bir atlı öne fırlıyor, karşı dizinin önüne 30-40 metre kadar yaklaşarak karşı tarafın oyuncularından birisinin adını seslenerek meydana davet ediyor. Sağ elindeki ciriti ona doğru savurup geri dönüyor. Karşı tarafın davet edilen oyuncusu hızla onu takip ediyor, elindeki ciriti geri dönüp kaçan karşı taraf elemanına fırlatıyor. Bu kez ilk oyuncunun çıktığı sıradan diğer bir ciritçi onu karşılıyor. İkinci diziden çıkan, sırasındaki yerini almak için süratle yerine dönmeye çalışıyor. Bu defa rakibi onu kovalıyor ve ciritini atıyor. Oyun böylece sürüp gidiyor. Cirit isabet ettiren ciritçi takımına bir sayı kazandırıyor. Eğer ciritçi attığı ciriti rakibine değil de ata isabet ettirmişse bir sayı kaybediyor. Oyun sırasında baş ve yüz kısmına cirit isabet eden oyuncuların yaralanmaları ve hatta ölmeleri olası. Böyle bir durumda ölen sporcu, sporun geleneğine göre, er meydanında ölmüş sayılır. Sporun geleneğine göre ölen sporcu yakınları şikâyetçi ve davacı olmuyor. Hatta bunu yiğitlik sayıp övünüyorlar. Yani dememiz o ki, ciritte erlik yaşar ama her şeyden önce koca bir tarih yaşar… Sporla ve sevgiyle kalın. HSE İş Sağlığı ve Güvenliği Köşesi 34 Hatice GÜÇLÜSAN Çevre ve İş Güvenliği Sorumlusu Adal A.Ş. 35 Nükleer Enerjinin Çevre ve İnsan Sağlığı Üzerine Etkileri Enerji dünyamızın vazgeçilmez bir unsurudur. Yaşam ve kalkınma için asli bir unsur olan enerji kaynakları, dünya üzerinde ve ülkemizde gitgide azalmakta olup, dünya ülkeleri oluşan bu olumsuz tablodan kurtulabilmek için birincil enerji kaynaklarına alternatif olan enerji kaynaklarına yönelmeye başlamıştır. Bunların başında da nükleer enerji gelmektedir. Dünyada ve ülkemizde, nükleer enerji ile çalışacak olan santrallerin kurulmasını isteyenler olduğu gibi istemeyenler de mevcuttur. Nükleer enerji santrallerine olumlu bakanlar, artan insan nüfusunu, tükenen enerji kaynaklarını ve bu tükenmeden dolayı artan maliyetleri öne sürmektedirler. Nükleer enerjinin diğer avantajları arasında; maliyetin daha etkin olması, fosil yakıtlar gibi sera gazı üretmemesi, baraj yapımında olduğu gibi sular altında kalacak bölgelerin (ormanların, tarım arazilerinin) bulunmaması, insanların geniş yerleşim bölgelerini terk etmelerine gerek olmaması ve çok uzun enerji transfer hatlarına ihtiyaç duyulmaması sayılabilir. Nükleer enerji santrallerinin kurulmasına olumsuz yaklaşanlar ise, daha çok herhangi bir kaza neticesinde ortaya yayılma ihtimali bulunan radyasyon riski üzerinde durmakta ve bu durumun, çevreyi ve insan sağlığını tehdit edecek bir unsur olduğunu savunmaktadırlar. Dünya üzerinde gerçekleşen bir takım nükleer kazalar ve özellikle de Çernobil kazası, bu endişeleri iyice arttırmıştır. Nükleer santrallerle ilgili önemli sorunlardan biri de, kullanılan su kaynakları ile ilgilidir. ABD’de, Kaliforniya eyaletinin deniz kıyısında kurulan 2 nükleer santralin, son 30 yılda her gün ortalama 68 milyar litre suyu sirküle etmesi sonucu ortaya çıkan çevre sorunlarının incelendiği, Kaliforniya Eyaletinin resmi raporu 2008 yılında yayınlanmıştır. Günümüzde nükleer enerji, bir enerji çeşidi olarak dünyanın bazı bölgelerinde yaygın kullanım alanı bulmaktadır. Dünya genelinde yaklaşık olarak 440 nükleer enerji santrali ile elektrik enerjisi ihtiyacının %16’sı karşılanmaktadır. Bazı ülkeler ve bölgelerde enerji gereksiniminin büyük bir bölümü, nükleer enerjiyle sağlanmaktadır. Nükleer enerjiden enerji üretimi oldukça verimli bir şekilde sağlanmaktadır. Ayrıca, küresel ısınmaya etki edecek herhangi bir gaz da, kullanım sonucu açığa çıkmamaktadır. Bu enerji türündeki en önemli sorun, radyoaktif atıkların yok edilmesi hususunda yaşanmaktadır. Nükleer tesisler, çalışmaları esnasında etrafa radyasyon ihtiva eden nükleer atık ürünleri vermektedir. Bir nükleer atığın doğada yok olma süreci, on binlerce yılla ifade edilirken, bu atıkların çevre ve insan sağlığına uzun vadede ciddi zararları bulunabilmektedir. Nükleer santrallerden çıkacak radyoaktif atıkların çevreye ulaşımı; rüzgar ile yağmurun yardımıyla atmosfere, göllere, toprağa, bitki örtüsüne ve sulara karışmak suretiyle olmaktadır. Bunun sonucundada radyoaktif maddeler insan vücuduna ulaşarak ciddi sağlık sorunlarına yol açabilmektedir.Bir nükleer reaktörde 400-600 ton arası kimyasal üretilmektedir. Bunların katı olanları geri dönüşüme tabi tutulmakta ancak gazlar ve sıvılar atmosfere ve doğaya karışmaktadır. 1945 yılından bu yana, özellikle nükleer enerji santrallerinin bulunduğu alanlarda çocukların diş ve kemiklerinde, asla bulunmaması gereken Stronsiyum-90, kaslarında Sezyum-137 ve tiroidlerinde de İyodin-131 bulunmaya başlanmıştır. 50 yaş altı kadınlarda meme kanseri miktarı artarken, bağışıklık sistemini doğrudan etkileyen Stronsiyum yüzünden bağışıklık sistem yetmezliğine bağlı bazı enfeksiyon vakalarında artışlar bildirilmiştir. Nükleer enerji, riski ortaya kolay kolay çıkmayan ancak çıktığında da ciddi hasarlar verebilecek bir enerjidir. Yetişmiş eleman azlığı, atıkların depolanmasındaki sorunlar ve yeterli güvenlik çalışmalarının yapılamaması, nükleer santrallerin en önemli sorunlarıdır. Bu nedenlerle bugüne kadar çevreye zarar verebilecek ölçüde büyük 4 tane nükleer santral kazası gerçekleştiği bilinmektedir, açıklanmayan ve gizlenen başka kazalar da olabilir. Bunlardan ilk 2’sinin alınan önlemlerle çevrelerine herhangi bir zarar vermediği söylenirken, 3. olarak gerçekleşen Çernobil faciasının doğaya ve insanlara çok ağır zararlar verdiği bilinmektedir, 4. Fukuşima faciasının ise Çernobil faciasını tehlike seviyesi olarak geçtiği belirtilmiştir. Bu rapora göre, Kaliforniya kıyılarında kurulu nükleer santrallerin, soğutma sistemine çarpan 9 milyon değişik deniz canlısının toplam sayısı 80 milyar olup, bu 80 milyar deniz canlısının da yüzde 60’ı sirkülasyon sırasında larva evresinde haşlanarak, ölmektedir. Bunlara ek olarak, Kaliforniya kıyılarında yaşayan fok, kaplumbağa gibi 57 değişik tür deniz canlısının bu soğutma sistemlerine çarpma ve takılması sonucunda en az yüzde 50’sinin öldüğü belirtilmiştir. Mersin Akkuyu’da kurulacak 4800 megawatt kurulu gücündeki nükleer santralin, soğutma sisteminde kullanılacak Akdeniz suyunun reaktörlerde sirkülasyonu sonucu benzer çevresel sorunlar çıkarabileceği söylenebilir. Nükleer santral kullanımının getirdiği önemli bir diğer sorun da, enerji üretim süreleri 25-50 yıl ile sınırlı olan nükleer santrallerin, bu süre sonunda ne olacakları sorunudur. Nükleer atıklarla dolu olacak bu santraller, potansiyel radyoaktif kirlilik kaynağı olacaktır. Günümüzde İngiltere ve Almanya, nükleer santral çöplüklerini yok etme konusunda sorunlar yaşayan ülkelerdendir. Kaynak: kanser.org GEZELİM GÖRELİM 36 Burcu ONARANEL 37 Özlük İşleri ve Maviyaka İşe Alım Uzmanı İspanya Ola! :) Ola kelimesi İspanyolca da, “Merhaba” demek… İspanya‘da, İspanyolca öğrenmemek mümkün değil. Bunun sebebi, birçok kişinin İngilizce konuşmaması, mümkün olduğunca kendi dillerini konuşmaya özen gösteriyor olmasıdır. İspanya ile ilgili ilk söyleyebileceğim, sizin de ilginizi çekeceğini düşündüğüm; çalışma saatleri :) İspanya’da mesai sabah 09.00 akşam 19.00 gözükse de, 12.00 – 16.00 arası Siesta olduğundan tüm işyerleri kapalı ve herkes öğle tatilinde! :) Parklar, bahçeler, hatta denize yakınsanız sahiller, keyif yapan insanlarla dolu… Dahası Cuma günleri haftasonunun başlangıcı olduğundan, mesai 12.00’da sona ermekte. Her seyahatte olduğu gibi bu seyahatte de ilginç deneyimler, yepyeni lezzetler tattık. Şimdi hem mutlaka uğramanız gereken yerlerden, muhteşem manzaralardan, hem de gittiğinizde tadına bakmanızı tavsiye ettiğim yemeklerden bahsetmek istiyorum… İlk durağımız Valencia Valencia, İspanya’da Real Madrid ve Barcelo- ana mutfağı Valencia’dır. Biz de burada bu yemeğin tadına baktık. Resimde de gördüğünüz gibi Paella, özel bir tepside yapılır. İçerisinde deniz mahsülleri ile birlikte safranlı pilav bulunur. Bunun tavuklusu ve etlisi de yapılmaktadır. Farklı lezzetlere açıksanız, denemenizi tavsiye ederim. Bir diğer önemli kültürel öge ise Flamenko… İspanya’nın meşhur Flemenko gecesine, Barcelona’da gitmenizi tavsiye ederim. İzlerken insanın kalkıp dans edesi, o inanılmaz zor ayak figürlerini yapası geliyor! Girona Barcelona Denize kıyısı olan, gündüzü de gecesi de güzel bir şehir. Barcelona’da görülmesi gereken Sancuga Kilisesi, yıllardır restorasyonu süren, mimarisi oldukça başarılı bir yapıt. muştur. Neden mi? -Müzenin bir sürü çıkışı vardır, aslında yoktur bu bir yanıltmacadır. Yani siz “ÇIKIŞ” yazısı gördüm işte burası çıkış diye her gittiğiniz kapıdan başka bir odaya çıkarsınız :) Müzeden gerçek çıkışı bulmak tek başınıza iseniz oldukça zamanınızı alabilir :) Gerçek çıkış ise tahmin edemeyeceğiniz darlıkta arada bir yerdedir. Müzedeki her eserin bir hikâyesi ve bir anlamı vardır. Rehberimiz bize sadece en meşhur olanları anlatabildi, abartısız 1 eserin önünde 10 dakikalık zaman harcayabiliyorsunuz. Sanat ile yakından ilgilenenler burada saatlerini hatta günlerini harcayabilir. İşte adımınızı attığınız her yerin tarih koktuğu, muhteşem mimarisi ile sizi büyüleyen bir şehir. Yanı sıra inanılmaz karışık kültürde nüfusu içerisinde barındırıyor. Madrid’in meşhur bir restoranını bulmak için yön sorduğum 2 kişinin 2’si de turist çıkmıştı :) bir restoran. Karides ve Kalamarı hiç böyle güzel yememiştik… Akşamüstü olup dinlenmek istediğinizde, büyük Madrid meydana gidip bir kafede Sangria (İspanyolların meyveli şarabı ) içerek soluklanabilirsiniz. Madrid meydanını dolaştıktan sonra, o meşhur restoranı bulup Arjantin eti yedik (biraz kanlıydı ve ilk tecrübem oldu bu anlamda) Bu et biraz kanlı ve yanında baharatlı özel bir sos ile servis ediliyor. Peki ya Boğa Güreşi? İşte Boğa Güreş’lerinin yapıldığı yere gidiyoruz, Las Ventas’taki bu arenanın adı “Plaza Del Toros”. Biz de Madrid’e gelmişken izlemeye gittik. Farklı bir tecrübe tabii ki ancak izlediğiniz şey, canınızı acıtabilir. Kısaca Boğa’ların öldürülmesi gösterisi diyebiliriz… Toledo Burada inanılmaz güzel bir manzaraya şahit olduk. Yine meşhur bir lezzet; bizdeki badem ezmesi :) burada “Mazapan”olarak anılıyor. Tabi buraya özgü olduğundan, bizimkinden biraz farklı ancak tadı oldukça tanıdık geliyor... Yine tadına bakmanız gereken bir tatlı geliyor Madrid merkezin ara sokağında, bir yerde boş bulmanız imkânsız bir kafe-restoran. Çikolata tutkunları için bu lezzet; adı “Chocolatte Churro” İspanya ile ilgili ilginç bilgiler : Madrid na’nın ardından en çok sevilen üçüncü futbol takımı olarak bilinir. İspanya’nın en meşhur yemeği olan Paella’nın Buraya sevimli bir kasaba diyebilirim. En önemli yanı ise ünlü ressam Dali’nin müzesine ev sahipliği yapıyor olmasıdır. Dali, oldukça ünlü bir ressamdır. Dali, bilinçaltının resmini yapabiliyor ve bütün eserleri bilinçaltını anlatır. Ona göre resim, bilinçaltımızın yansımasıdır. Walt Disney’in tüm eserlerinde de Dali’nin mesajları vardır. Dali, müzesinde yine kendisi zekâsını konuştur- burada insanların günün yorgunluğunu atarken yedikleri enerji verici bir tatlı. Deniz ürünleri sever misiniz? (Ege’li olarak bayıldığımı söylemek istiyorum :) ) -Cevabınız evet ise yine Madrid sokakları sizi bekler, “Sol Major” adında meşhur ama salaş -İspanya’da birçok şey tersinedir; - Bütün evlenme tekliflerini kadınlar yapar :) - Kadınlar hesap öder, arabanın kapısını kadın açar. - Evde 10 dakika bebek ağlaması, aile kavgası hakkın var. (şaka değil) 11. dakikada komşular seni şikâyet edebilir :) - Akşamları kafe-restoran tarzı mekânlar en geç 22.30’da kapanıyor. BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ? Fıkra Kadriye Tunalı HIDIR 38 1 2 3 4 5 6 7 10 13 14 15 16 19 11 17 20 28 21 22 12 Modern Hapishane 23 30 34 35 31 36 37 41 24 32 38 39 42 44 45 46 49 51 58 47 48 53 59 54 56 57 61 63 66 64 65 67 68 71 72 74 75 78 82 73 76 86 Bundan sonraki ödüllü bulmacalarımızda görüşmek dileğiyle. 80 83 84 85 87 88 91 89 90 92 93 94 96 100 95 97 98 101 105 Dergimizin bir önceki sayısında hazırlanan bulmacayı doğru çözenler arasında yapılan çekilişte çalışanımız Canan ÖZTEKİN ATALAY “50 TL D&R Hediye Çeki” kazanmıştır. Canan Hanım’a ve diğer katılımcı arkaşlarımıza katılımlarından dolayı teşekkür ediyor ve başarılarının devamını diliyoruz. 69 79 81 109 55 60 62 77 40 43 50 52 70 9 26 29 33 8 18 25 27 39 İdari İşler Sorumlusu 102 106 99 103 104 107 110 108 111 112 113 114 115 119 120 122 123 126 124 131 117 118 Normal İnsan Meraklının biri, akıl hastanesi ziyareti sırasında doktora sormuş: - Bir insanın akıl hastanesine yatıp yatmayacağına nasıl karar veriyorsunuz? - Bir küveti su ile dolduruyoruz. Sonra hastaya, kaşık, fincan ve bir kova gösterip küveti nasıl boşaltmayı tercih edeceğini soruyoruz. - Şimdi anladım. Normal bir insan kovayı tercih eder, değil mi? - Hayır. Normal bir insan küvetin tıpasını çeker. 125 127 130 116 121 Modern bir hapishaneyi gezen gazeteci, çığlıkların geldiği bir odanın önünde durdu: “Bu çığlık da ne?”... Hapishane Yetkilisi: “Burası elektirikli sandalye odası, bir zenciyi idam ediyoruz.” -Peki, niye çığlık atıyor? -Elektrikler kesildi de mumla idare ediyoruz. 128 129 132 Delilerin Oyunu Delileri uçağa bindirmişler, bir şehirden ötekine naklediliyorlardı. Ama o kadar çok gürültü yapıyorlardı ki, sonunda pilot dayanamadı, uçağı ikinci pilota teslim ederek içeride ne olup bittiğini görmek istedi. Deliler uçakta hep bir ağızdan bağırıp çağırıyorlardı. Baktı, en başta, bir deli, ötekilere uymamış, akıllı, uslu oturuyordu. -Sen neden bağırmıyorsun? diye soracak oldu. Adam : -Ben bunların öğretmeniyim, diye cevap verdi. Onlarda benim öğrencilerim. Şimdi teneffüsteler de onun için ses çıkartmıyorum. Pilot, çaresiz yerine döndü. Bir süre geçti. Bir an geldi ki sesler büsbütün kesiliverdi. Pilot: -Aman çok güzel! diye sevindi. Herhalde kendinin öğretmen olduğunu sanan deli, ötekileri derse almış olsa gerek, diye düşündü. Ama dakikalar geçiyor, arkadan hiç bir ses seda çıkmıyordu.Pilot biraz daha bekledikten sonra merak etti. Gidip bakmak istedi. Bir de ne görsün! Uçağın kapısı açık ve içeride öğretmenden başka kimsecikler yok. Dehşetle sordu : -Öğrencilerin nerede?... -Dersler bitti. Hepsini evlerine gönderdim! Piyanist Temel SOLDAN SAĞA 1.Gezgin kişi 6.Horozun tepesindeki deri uzantısı 10.Etki 11.Mübalağa 14.Baklavaya benzer bir hamur tatlısı 16.(kısaca) Desigram 18.Kayınbirader 19.Elektrik direnç birimi 20.Süs ya da elleri korumak için giyilir 23.Vasıta 25.Arabayı durdurmaya yarayan ürün 26.Yemek yapan kimse 27.Sevi 31.Vilayet 33.Oruca başlama zamanı 36.Adları aynı olanlar 38.Anne, baba ve çocuklar 41.Hububat 42.Soylu 43.Yazı 44.Tavlada üç 46.Yurt 48.Bir çok organik maddeyi eritmekte kullanılan uçucu,kolayca alev alır,eter kokusunda bir sıvı. 49.Sinirli 52.Tarikat kardeşi 53.Ağlayan, İnleyen 54.Kanunlara uygun durum 59.Erkek ördek 60.Rey 61.Giysi 62.Binek hayvanı 64.Açık toprak rengi 65.İcar 67.Özen 68.Çok pis kokan bir hayvan 70.Annenin erkek kardeşi 72.Arz 74.Ayağın üst kısmı 77.Ensiz 79.Amerikan armudu 80.Çoğalma 82.Asfaltın ana maddesi 86.Yapan, eden 87.Mikroğlu eriyik 89.Miralay 91.Uzun araç 92.Bir göz rengi 93.Ateşli silah çapı 94.Bir beze sarılarak düğümlenmiş küçük bohça 95.Genişlik 96.Verme, ödeme 98.Ayakkabı çekeceği 100.Ele avuca sığmaz (kimse) 102.Akdeniz bitki örtüsü 104.Meslek 105.Ayaklık 108.Küme 111.Yayvan sepet 111. Bakımsız 114.Halk dilinde amca 115.Bir şeyin aslına benzetilerek yapılan, düzme, düzmece 119.Göze inen perde 120. Ekmek 122. Şikar 123.Gemi sığınağı 125.Temel besin maddesi 126.Evin girişi 127. Soru 129. Dilsiz 131.(İng.) Liste başı 131. Yaşlı kimseler için söylenir 132.Erkek YUKARIDAN AŞAĞI 2.Elekten geçirme 3.Dingil 4.Ortası çukur kap 5.Aşk 6.Cerahat 7.Anadolu ajansının kısaltmasıI 8.Saf 9.Akciğer 12.Çaresiz kimse 13.Renk maddesi 15.İngiliz birası 17.Atın ağızına takılan demir araç 21.Rusşçada “EVET” 22.Yabani, vahşi olma durumu 24.Başkomutan 25.Net olmayan 28.Baht 29.Çölde esen rüzgar 30.Baryumun simgesi 32.Şehzadelerin özel eğitmenleri 34.Ayakkabı,çanta yapımında kullanılan parlak deri 35.Saç, el boyası 37.Damar sıvısı 39.Sanatçıların müzik eserlerini bir topluluk önünde çalması veya söylemesi. 40.Tantalın simgesi 45.Kız kardeş 47.Türkiye’nin asya kıtasında bulunan toprağı 50.Ebat51.Azeri çalgısı 55.Gelecek 56.İlgi 57.Asker kemeri 58.Belde 63.Akciğer zarı iltihabı 66.Tanrı, İlah 69.Hayvan damı 71.Ağırlama 73.Ud çalan kimse 75.Balık adam 76.Acemi 77.His 78.Sergen 79.Kargaşa 80.Soyluluk 81.Hastalıktan kurtulma 83.Büyük sıçan 84.Ata binmek için ayak basılan demir 85.Piramitleri ile ünlü bir ülke 88.Para yatırılan yer 90.Açıkça 93.Öğrenci başarı belgesi 97.Sıcak yemek 99.Alet 101.Ateş 103.Manisa lalesi 105.Eski dilde ayak 106.Metal olmayan element 107.Rutubet 109.Bir yudumluk içecek 110.Ama, fakat 112.İçki içmeye yarayan ayaklı bardak 113.Taraf 116.İşçi, emekçi 117.Öncesizlik 118.Acı olmayan 121.Acele posta servisi 124.Mavi 126.Bağışlama 128. Akıl 7 Eylül 2015 tarihine kadar bulmacanın cevaplarını getiren Chassis Brakes çalışanları arasında çekiliş yapılacaktır. Kazanan sürpriz hediyeye sahip olacaktır. Temel kendini geliştirmek için Avrupa’ya gitmiş. Ve piyano çalmaya karar vermiş. Çalışmaları sonucunda dünya çapında bir piyanist olmuş. Ayrıca laz olduğu bilinmesin diye de burnuna estetik yaptırmış. Derken bir konser için Türkiye’ye gelmiş. Muhteşem bir konser vermiş. Dinleyiciler Temel’i alkışlarken birisi, “Yaşa, varol lazoğli!” diye bağırmış. Temel bu dinleyiciyi yanına çağırmış ve “Benim laz olduğumu nereden anladın?” diye sormuş. Dinleyici şöyle cevap vermiş: Ula herkes piyano çalmaya başlamadan önce piyanoya yaklaşır, tabureyi altına çekip öyle oturur. Sen tabureye oturdun, sonra da koskoca piyanoyu kendine doğru çektin. Minik Serçe Minik bir serçe uçmayı yeni öğrenmiş sevine sevine uçuyormuş. Derken tam karşısından bir motosikletlinin geldiğini görmüş. Kaçamamış ve motosikletlinin kaskına çarpmış. Bayılıp yere düşen serçeyi motosikletli alıp evine götürmüş. Bir kafesin içine koymuş. Kafese de yem ve su koyup işe gitmiş. Bizim serçe ayılıp da kendini kafesin içinde görünce şöyle demiş: Vay be! Motosikletliyi öldürüp hapse girmişim. KÜLTÜR SANAT KÜLTÜR SANAT 40 Kitap / Sinema Burcu ONARANEL Özlük İşleri ve Maviyaka İşe Alım Uzmanı İLGİNÇ BİLGİ Polonya Ülkeler hakkında Google’a yazdığınızda, önünüze birçok sayfa açılır ve az çok fikir sahibi olabilirsiniz. Peki, giden birinden dinlemek size nasıl gelir? :) Yaklaşık 2 yıl önce AIESEC (dünyanın en büyük öğrenci topluluğu) ile Polonya‘nın Lublin adında küçük bir kentine gönüllü olarak bir projeye gittim. 7 hafta kadar süren bu projede, kültür evlerini ve anaokullarını gezerek, Türk kültürünü tanıtma fırsatı yakaladım. Bir yandan da Polonya kültürünü tanıdım. Size hem yaşadığım farklı tecrübelerden, hem de Polonya kültüründen bahsetmek istiyorum: Öncelikle Polonyalılar inanılmaz sıcakkanlı insanlar, size yardımcı olmak için kendi işlerini bile bırakabiliyorlar. Birkaç çalışma günümden fotoğraf da paylaşmak istiyorum :) Gittiğim dil okulunda adım kapının üstüne yazılmıştı,Önce onu görmek, sonra bir de resimde gördüğünüz çocuk beni inanılmaz mutlu etmişti. Yaklaşık 2 hafta önce Türkiye ‘ye gelmişler ve o zaman aldığı bu 41 Polonya’da ilginçtir “0” olarak adlandırılan kat, bizim bildiğimiz anlamda 1. kata denk geliyor. Yani gerçekten 1. kata çıkmak isterseniz, Polonya’daki asansörlerde 2. katın düğmesine basmanız gerekiyor :) Yemek Kültürü özellikle Doğu Avrupa tutkunlarını büyüleyen bir şehir. Avrupa’da aynı bölgede en çok barın bulunduğu şehir olarak da farklı bir şöhrete sahip olan Polonya’da felekten bir akşamı, tarihi bir şehrin içinde yaşama fırsatınız var! Auschwitz Kampı 2. Dünya Savaşı’nın en acı günlerine tanıklık etmiş, kötü bir şöhrete sahip olan Auschwitz Kampı da, Polonyalılar, soğuk iklimde yaşadıklarından genelde kuvvetli beslenmeyi tercih ederler. Aşağıdaki resimde geleneksel yemekleri olan Pierogi‘yi görebilirsiniz. Tadı bizim mantımıza benzemekle birlikte kesinlikle daha iyi değil. :) Eğitim Polonyalılar eğitime son derece önem veren insanlar öyle ki, nüfusun %90’ı iki lisans sahibi! Sadece eğitim değil, din de çok önemli bir unsur olarak Polonya’da karşımıza çıkıyor. Doğu Avrupa’da görülen Ortodoks ağırlıklı nüfus, Polonya’da yok. Polonlar, Doğu Avrupa’daki en homojen Katolik nüfusu oluşturuyorlar. Nüfusun %80’i düzenli olarak kiliseye gidiyor ve nüfusun %15’i, son derece koyu bir dindarlık seviyesine sahip. Polonya’da direkt Papa’ya adanmış bir televizyon kanalı bile var. Polonya’da gidip görebileceğiniz, ama belki de görmek istemeyeceğiniz ürkütücü yerlerden biri. Hani diliniz tutulur, içinizden bir şeyler kopar ve canınızı acıtır ya, işte burada çok derin hisler yaşıyorsunuz. Zihninizde o insanlar ve onların çektiği acılar canlanıyor… Sizi çok da üzmeyecek, ancak o duyguyu hissetmenize yol açacak birkaç fotoğraf paylaşıyorum. Bir öğünde yedikleri yemeği resimde görebilirsiniz Çalışmaların arasında vakit buldukça da gezdik tabii ki:) Krakow UNESCO’nun dünya mirasları arasına aldığı Eski Krakow, Prag’ı andıran mimarisi ve şehir düzeniyle Yattıkları yataklar... İstanbul yazılı tişörtü benim için giymiş :) Yolda karşınıza çıkan geleneksel kıyafetleri giymiş bir grup eğlenceli insan :) KİTAP 180 Kitabın Özeti : “Tam 180 gün... Altı ay ömür biçmişlerdi bana... Şehrin üzerine kar yağmaya başlamış gibi üşüyordum. İliklerime kadar donuyordum. Bütün Aanda, o hastane odasında yaşadığım hisse en yakın duygu, bir idam mahkûmunun infaz gününü öğrendiğinde hissettiği şey olabilir belki...” Ölümle burun buruna gelen insanların yaşama bakışları çok daha farklı ve cesur oluyor. Dida Kaymaz yaşadığı bu farklı ve cesur yolculuğu tüm içtenliğiyle anlatıyor. Acı üzerine bir kitap değil bu... Umuda dair bir kitap... Hastalğın değil, iyileşmenin kitabı... (Tanıtım Bülteninden) SİNEMA TÜR: Komedi, Drama, Müzikal Filmin adı : Son Beş Yıl Vizyon Tarihi: 24 Temmuz 2015 Cuma Yönetmen: Richard LaGravenese Oyuncular: Anna Kendrick, Jeremy Jordan, Natalie Knepp, Nic Novicki, Alan Simpson Filmin Özeti Capcanlı ve enerji dolu, farklı kültürlerin birlikteliğinin ruhunu taşıyan New York City’de bir çiftin hikayesine tanık oluyoruz. Jamie Wallerstein, umut vaat eden ve kariyerinde yükselişe gezmiş bir roman yazarıdır. Cathy Hyatt ise oyunculuk mesleğinde sorunlar yaşayan bir aktristir. Jamie son romanıyla edebiyat dünyasında başarıyı yakalarken, Cathy ise hala yazlık oyunlarla ayakta kalmaya çalışmaktadır. Şöhretin farklı basamaklarında olan ikilinin arasındaki aşk bu anlamda bir testten geçişi, 5 yıllık zaman dilimi boyunca anlatılır. TÜR: Aksiyon, Fantastik, Bilim Kurgu Filmin adı: Fantastik Dörtlü Vizyon Tarihi: 7 Ağustos 2015 Cuma Yönetmen: Josh Trank Oyuncular: Miles Teller, Kate Mara, Michael B. Jordan, Jamie Bell, Toby Kebbell Filmin Özeti Fantastik dörtlünün yepyeni maceralarından oluşacak olan filmin yönetmenliğini Josh Trank yapıyor , senaryo ise Jeremy Slater’a ait. Karar Verdim Kitabın Özeti : Hepimizin karar verirken tereddütler yaşadığı, kararsız kaldığı, zorlandığı anlar vardır. İster çok kararlı, ister kararsız biri olun, hem iş hem de özel hayatınızda daha sağlıklı kararlar verebilmek için yapabilecekleriniz var. Lale Saral Develioğlu karar vermeyi balonla yapılan bir yolculuğa benzeterek hem kararlarımızı etkileyenleri fark etmemize hem de karar yolculuğuna çıkmak için cesaret toplamamıza yardımcı oluyor. Seneler geçtikçe çoğalan tecrübelerin ustalıkla aktarımı… TÜR: Macera, Komedi Filmin adı : Tatil Zamanı Vizyon Tarihi: 14 Ağustos 2015 Cuma Yönetmen: John Francis Daley, Jonathan M. Goldstein Oyuncular: Chris Hemsworth, Leslie Mann, Elizabeth Gillies, Beverly D’Angelo, Chevy Chase Filmin Özeti Artık bir yetişkin ve aile babası olan Rusty Griswold (Helms), babasının ayak izlerini takip ederek, karısı Debbie (Applegate) ve iki oğluna tatil sürprizi yapar; Aile, ülkeyi baştan başa turlayarak, Amerika’nın “en gözde aile eğlence parkı” Walley World’e doğru yola çıkarlar. TÜR: Animasyon, Komedi, Aile Filmin adı : Minyonlar Vizyon Tarihi: 4 Eylül 2015 Cuma Yönetmen: Kyle Balda, Pierre Coffin Filmin Özeti Hizmet edecek bir efendi bulamayınca Antartika’da kendi hallerinde yaşamaya başlayan minyonların kaderi 1960’lı yıllarda değişir. Çünkü 3 kişilik maceracı bir minyon ekibi, Amerika’ya doğru yola çıkar... DÜNYA’ DA CHASSIS BRAKES 42 Çin’deki CBI Lokasyonları Suzhou CBI-CN Merkez Dalian Üretim Fabrikası Wuhan Üretim Fabrikası Alanlar: Satış, Marketing, Mühendislik, Finans, Satınalma, İK ve IT, Müşteri desteği. Yeterlilik: Döküm, Talaşlı İmalat, Kaplama, Montaj Ürünler: Disk Fren ve Rotor Yeterlilik: Montaj Ürünler: Disk Fren ve APB-Mi Dalian Suzhou Wuhan Mühendislik, Satış ve Yönetim Üretim Çalışan Sayısı: 1050 윀攀瘀椀欀氀椀欀 䜀ﰀ瘀攀渀 䴀ﰀ欀攀洀洀攀氀氀椀欀 夀愀爀愀琀挀氀欀 䜀攀氀攀挀攀ἁ椀渀 䘀爀攀渀氀攀爀椀礀氀攀 匀漀爀甀洀氀甀氀甀欀 䐀ﰀ渀礀愀渀渀 娀椀爀瘀攀猀椀渀攀 䌀栀愀猀猀椀猀 䈀爀愀欀攀猀 䤀渀琀攀爀渀愀琀椀漀渀愀氀㬀 琀ﰀ洀 愀氀弁愀渀氀愀爀Ⰰ 礀渀攀琀椀挀椀氀攀爀椀 瘀攀 欀甀爀甀洀猀愀氀 搀攀ἁ攀爀氀攀爀椀礀氀攀 昀爀攀渀氀攀爀椀渀 搀ﰀ渀礀愀猀渀搀愀 稀椀爀瘀攀礀攀 礀ﰀ欀猀攀氀椀礀漀爀⸀
Benzer belgeler
Sayı 6 - 2014 - Ekim - Chassis Brakes International Türkiye
adına sahibi
GENEL MÜDÜR
Uygar ETİ