Nerede Kalmalı?
Transkript
Buenos Aires Buenos Aires, Arjantin’in başkenti ve Güney Amerika’nın en büyük şehirlerinden biri. “Güney Amerika’nın Paris'i" veya “tangonun başkenti” olarak da biliniyor. Burası Carlos Gardel’in dans ettiği, Borges’in kafelerinde oturduğu, Coppola’nın ilham bulmak için geldiği bir şehir. Bir tarafında hızla inşaat projeleri süregitse de ruhundaki heyecanlı kıpırtılar hiç sönmüyor. En önem verdiği şey de hayatı keyifle yaşamak. Bu keyfi hiçbir şeyin bozmasına izin vermiyor. Yemeğini tadına vararak yiyor, şarabını tatlı tatlı yudumluyor, dansını ağır ama enerjik hareketlerle yapıyor. Hem tembellik yapmıyor, hem de hiçbir şeyi aceleye getirmiyor. Çünkü şehir için önemli olan hissederek yaşamak. Her şehrin yüzyıllar boyu çekici kalabilmesini sağlayan bir güzellik sırrı vardır. Buenos Aires’inki de hayatın tadını çıkararak yaşaması. >>Nerede Kalmalı? En İyiler Faena Hotel:Burası klasik otel tanımının biraz dışında. Ama biraz. Tam adı Faena Hotel and Universe. İçinde bir sanat merkezi var. Çağdaş sanat eserlerinin en çarpıcı, yenilikçi ve dinamik söyleme sahip olanlarını sergilemeyi ilke edinmişler. Odalarda tamamı camdan oluşan dolaplar, koltuk ve musluk başlarındaki kuğu figürleri gibi ilginç detaylar fark ediliyor. İsteyenler, otelin tasarım 1 Buenos Aires danışmanlığından yararlanabiliyorlar. Ayrıca otelin içindeki kütüphanede piyano eşliğinde kahve içip kitap okuyabilir, restoranlarının birinde Arjantin mutfağını keşfe başlayabilirsiniz. Otelin bir de kabaresi var. Burada çok başarılı tango şovlar izlemek mümkün. Alvear Palace:Sanatla iç içe bir konsept düşünen bir diğer adres de Alvear Palace. 10 tip oda ve süit alternatifinin her biri, XV. ve XVI. Louis dönemlerinin stilinden yola çıkarak dekore edilmiş. Arjantinli sanatçıların eserleri iç mekanlara yerleştirilmiş. Otelin hizmetleri ise say say bitmiyor. Eşyalarınızı yerleştiren, yemeklerinizi organize eden, sizinle alışverişe gelen, gezilerinizi ayarlayan, rezervasyonlarınızı yapan ve daha da neye ihtiyaç duyuyorsanız yardımcı olan bir görevli oluyor. Palacio Duhau Hyatt:Buenos Aires’te 30’lu yılların Fransız tarzında cazibesiyle dekore edilmiş Palacio Duhau Hyatt’a gelince zamanda yolculuğa çıkmış gibi hissedeceksiniz. Otelin ihtişamı, odalarda ve süitlerde yerini daha sade bir şıklığa bırakıyor. İnsana huzur veren botanik bahçe manzaralı terasında beş çayı ya da akşam yemeği öncesi meşe panellerle deri koltuklarla döşenmiş The Oak Bar’da bir içki içmek otelin sunduğu keyiflerden bazıları. Güler yüzlü ve misafirperver personeli konaklamanızı mükemmelleştiriyor. Home Hotel:Patricia ve Tom düğünleri için Palermo’yu tercih etmişler. Konu dünyanın pek çok ülkesinden gelecek arkadaşlarını ağırlamaya gelince, konforlu ve şık bir otelin eksikliğini hissetmişler. Bu da onları Home oteli yaratmaya teşvik etmiş. Ondan sonra da butik otel ödüllerini tek tek toplamaya başlamışlar. Süitleri ve tavan arası 2 Buenos Aires odaları kendi evinizdesiniz hissi verecek şekilde dekore edilmiş. Kasım ayından mart ayına kadar kullanıma açık olan, yeşillikler içindeki havuz ise kuş sesleri eşliğinde keyif yapmak ve dinlenmek için otelin en güzel köşesi. Otelin bir diğer güzel yanı da Buenos Aires’deki yeşili ve çevreyi koruyan ilk otel olması. Bunlara Da Bakmaya Değer Legado Mitico:Geniş kütüphanesi ve ortak alanlarda kullanılmış olan koyu renk parkeler, açık renk duvarlar ve deri koltuklar, gerçekten çok stil sahibi bir ortam yaratıyor. Otelin 11 odasının her biri, Arjantin’in büyük bir ismine gönderme yapıyor. Bunlardan Che Guevera’ya gönderme yapan El Idealista, Borges’e atıfta bulunan El Escritor ve Eva Peron’u anan La Primera Dama bunlardan yalnızca üçü. Otelin Salta’daki “şubesinde” de başka bir 11’liyle karşılaşmak mümkün. Jardin Escondido:Burası aslında bir ev. Hem de Ford Coppola’nın evi. Coppola, Arjantin’de kaldığı süre boyunca bahçe içindeki bu evde yaşamış. Otel yönetimi, tüm odaların belli bir grup tarafından kiralanmasından yana. Israr ederseniz iki veya üç odasını da kiralayabiliyorlar. Rezervasyon için mail veya telefonla iletişime geçmek gerekiyor. Her tür servis konusunda, neredeyse görünmez bir biçimde çalışıyorlar. Bu sayede havuzun ve bahçenin keyfini çıkararak dinlendirici bir tatil yapabiliyorsunuz; yani bir bakıma, Coppola gibi yaşayabiliyorsunuz. 3 Buenos Aires BoBo:Buenos Aires’in lüks semti Palermo Soho’da bulunan otel ismini “burjuva-boem” kelimelerinden alıyor. Üç tip odası bulunan otelde, her odada farklı dekorasyon uygulanmış. Şehirdeki tango dersleri, bisikletle şehir turu, yelkencilik gibi ilginizi çekebilecek her tür aktivite hakkında bilgi almak için resepsiyondan yardım istemeniz yeterli olacaktır. >>Nerede Yemeli Öğle Acıkmaları İçin Bar 6:‘Porteño’ların da sık tercih ettiği bir yer olan Bar Seis (Bar 6), şehrin ruhunu en iyi yansıtan kafelerden biri. Yüksek tavanları, kadife koltukları ve tuğla duvarıyla çok rahat bir ortam sağlıyor. Şehri gezerken burada uzun bir öğlen molası vermekte fayda var. Gece oldukça kalabalık bir bara dönüşen mekân, öğlen bir şeyler atıştırmak ve tatlı krizlerine çözüm getirmek için sevimli bir yer. Hierbabuena:Her ne kadar Arjantin, parilla usulü etleriyle meşhur olsa da, Buenos Aires, vejetaryenler için de bir mutfak cenneti. Şehirde, veganlara ve vejetaryenlere yönelik pek çok restoran ve kafe alternatifi var. Hierbabuena, bunun en şirin örneklerinden biri. Güne sağlıklı ve vitaminli bir başlangıç yapmak isteyenlere özellikle tavsiye ediyoruz. I Central Market:Bir yer düşünün; hem restoran, hem kafe, hem çiçekçi, hem pastane, hem de market. Kısaca çok eğlenceli, uzun uzun 4 Buenos Aires vakit geçirebileceğiniz bir yer. New York deli tarzındaki I Central Market’de kahvaltı, öğle ve akşam yemeği için farklı menüler sunuluyor. Öğle menüsünde salata, pizza, tart, sandviç çeşitleri bulunuyor. Market bölümde gezerken taze makarnalardan ve şekerlemelerden almayı unutmayın. La Panaderia De Pablo: Pablo Massey Fransa, İspanya, İtalya gibi bir çok ülkeyi gezip kazandığı tecrübelerini hayata geçirmeye karar verir ve kendi ekmek fırınını açar. Bildiğimiz fırından farkı burada öğle ve akşam yemeğinin servis edilmesi. Ahşap ağırlıklı modern dekorasyon sıcak bir ortam yaratmış. Odun ateşinde pişirilen pizzaları ve tart çeşitleri bir öğle yemeğinde denemeniz gerekenler arasında. Restoranlar Sucre:Bir anda New York’ta hissedebileceğiniz modern ve şık bir restoran. Menüsü dünya mutfaklarından çağdaş örnekler sunuyor. Mahzeninde Arjantin, İtalya, Fransa ve İspanya şaraplarından 5000 şişelik bir seçki bulunduruyor. Akşam yemeğini burada yiyip ardından Rumi’ye gitmek pek popüler. Rezervasyonsuz yer bulmanın pek mümkün olmadığını da ekleyelim. Osaka:Thai, Japon, Çin ve Peru mutfaklarını birleştirerek, neredeyse kendi füzyon mutfağını yaratmış bir restoran. Farklı malzemeler ve teknikler üzerinde neredeyse deney yapan restoran mutfağı, menüyü sık sık değiştirmeyi ve kendini yenilemeyi seviyor. Sanat eseri gibi 5 Buenos Aires hazırlanmış tabaklarda servis edilen yemekleri, insan ne yemeye kıyabiliyor ne de yemeden durabiliyor. Sagardi:Menüsünü Basque mutfağının tadımlık - lokmalık yemeklerinden esinlenerek hazırlamış. Beyaz masa örtüleri, aydınlık iç mekânı ve açık renk ahşap malzeme kullanımıyla da dekoru, restorandan ziyade aşırı şık bir lokanta hissi uyandırıyor. Restoranda lezzetli ‘tapas’ların yanı sıra ‘parilla’ seçenekleri de sunuluyor. Şarap menüsünde ise Arjantin şaraplarından alternatifler bulmak mümkün. Oviedo Restaurante:Yirmi beş yıllık geçmişe sahip şehrin köklü lokantaları arasında bulunan Ovieda senelerdir kalitesinden ödün vermemiş. Buenos Airesliler için adeta sosyal bir kulüp halini almış. Hazırladıkları özel soslar eşliğinde sundukları balık ve deniz mahsulü, sevenlerini ihya ediyor. Arjantin’in meşhur eti ‘angus’ ise menüdeki diğer bir alternatif. Yemeğinizin yanında içmek için dünyanın pek çok yerinden getirttikleri şarap kavını mutlaka ziyaret etmelisiniz. Parilla Denince Akla La Cabrera:Arjantin denince akla parilla, parilla denince de La Cabrera gelir. Burası boşuna ünlenmiş olmadığı gibi, önünde göreceğiniz kuyruk da boş yere değil. Burada Bife de Chorizo siparişi verebilmek ve sonra da kendisini afiyetle mideye indirmek için her kuyruğa değer. Gene de kuyrukta bekleyen misafirlerini şampanya servisiyle hoş tutmaya çalışıyorlar. Sonrasında beklentilerinizin 6 Buenos Aires yükselmesinden, bir daha hiçbir yerde biftek yiyememekten korkuyorsanız, orası başka tabii. Don Julio:Masa örtüleri ve tuğla duvarıyla rustik şıklığa sahip Don Julio, her gurme eleştirmenin listesinde bulunan bir restoran. Müstakil bir eve yerleşmiş olan restoranın sıcak ve samimi bir ortamı var. Garsonları aldıkları özel şarap eğitimi sayesinde, size en uygun şarabı seçmekte ve önermekte çok başarılılar. Restorana ismini veren zat ise, mekânın sahiplerinin şaraba ve yemeğe pek düşkün bir aile dostu. El Trapiche:Burası son derece mütevazı bir restoran ama lezzeti efsanevi. Buenos Aireslilerin ailece geldikleri bir yer. Sayfalarca uzayan menüsü, Arjantin yemek kültürünün bir antolojisi gibi. Seçenekler bol olsa da buranın geleneksel barbekü çeşitlerinde başarılı olduğunu hatırlatmakta fayda var. Las Cabras:Palermo, şehrin genel panoramasının aksine az katlı yayvan binalarıyla tanınan bir mahalle. Sanatçıların çokça tercih etmesiyle yıllar içinde popülerliği artmış. Şehrin bohem köşesi olarak da biliniyor. Las Cabras’ın şehirde başka şubeleri de bulunuyor. Ancak Palermo’daki şubesi en başarılısı. Şehrin en lezzetli etlerini yapan yerlerden biri burası. Vejetaryenler için de seçenekleri mevcut. Fiyatları da emsallerine göre çok çok mutevazı. Las Lilas:Las Lilas, tam bir Arjantinli! Restoranın sahibinin aynı zamanda bir hayvan çiftliği var. Restoranı için özel olarak sağlıklı ve mutlu hayvanlar yetiştiriyor. Dekorasyonu da Güney Amerika steakhouse stilinin çok klasik bir örneği. Restoran Puerto Madero’da yer alıyor. Burası son yıllarda pahalı inşaat yatırımlarının yapıldığı bir 7 Buenos Aires yer. Lezzetini anlatmaya sıfatlar bulamayan eleştirmenler, fiyatlarının çok çok yüksek olduğunu da yazmadan edemiyor. Eğer buraya gündüz değil de akşam yemeği için gelmişseniz, yemekten sonra Buda Bar’a geçebilirsiniz. Tango La Catedral:Yalnızca bir gece tango izlemeye gidecekseniz, La Catedral’e gidin ve de mümkünse bir Salı akşamı gidin. Elinizdeki adres sizi, ara sokakların birinde, dökük bir binaya getirince şaşırmayın, ikinci kata çıkın. Tangonun başkentinin, tango merkezine ulaşacaksınız. Mekân, Arjantin’in underground tango stilini çok başarılı bir şekilde yeniden yorumlamış. Burada günlük tango dersleri de veriliyor. Gitmişken ders seçeneklerine bir göz atılabilir. Café Tortoni:Café Tortoni, 1858 yılında açılmış, tarihsel değeri olan bir kafe. Bugüne kadar Jorge Luis Borges, Carlos Gardel, Albert Einstein, Federico Garcia Lorca ve Hillary Clinton gibi farklı çevrelerden önemli isimleri ağırlamışlığı var. Şimdilerde de tango ve caz sanatçılarının çok sık geldikleri bir yer. Hal böyle olunca, bu 100 yılı çoktan devirmiş olan kafede bir kahve içmek ve hatta vakit sıkıntısı yoksa biraz bilardo oynamak şehrin olmazsa olmazlarından. Viejo Almacen:Şehrin en eski tango mekânlarından biri. Küçük tahta masaların üzerindeki kırmızı örtüleriyle, sahneye dönük sandalyeleriyle bir kabare salonunun dekoruna sahip. Burada hem yemek yiyebilir hem de tango şovları izleyebilirsiniz. 8 Buenos Aires Confiteria La Ideal:Şehrin en köklü tango kulüplerinden biri. Dans derslerinin de mevcut olduğu mekânda, hem tango izleyebilir, hem de dansçılara katılabilirsiniz. Rojo Tango:Dans konusunda çekingen olan ama en iyi tangoyu izlemeden de buradan gitmem diyenlere özellikle tavsiye ediyoruz. Sahnede dans eden çiftler, Arjantin tangosunun neredeyse folklorik denebilecek kostümleri ve aksesuarlarını giyiyorlar. Orkestrası da oldukça geleneksel sokak tangolarını yansıtmak için ufak tutulmuş. Ancak müzisyenler o ufak grubu devleştirerek müzik yapıyor. Sahnesiyle dekoruyla Fransız kabarelerini ve tango şovlarını da andırıyor. >>Gece Kuşlarına Social Club:Buenos Aires’in uzun yıllar turistlerden saklanmayı başarmış nostaljik restoran-barı, sakin bir mahallede. Dekor 50’lerden kalma caz barları anımsatıyor. Belli bir saatten sonra da zaten bara dönüşüyor ve asıl eğlencesi o zaman başlıyor. Casa Cruz:Buenos Aires’in en klasik restoranlarından biri. Girişteki bar ve duvarların bir kısmı, koyu renk parlak ahşap malzemeyle kaplanmış. İçeride kırmızı koltuklar, koyu kahve sandalyeler ve şık aydınlatma sofististike bir ortam yaratmış. Menüde Avrupa mutfağından seçilmiş yemekler ağırlıkta. Ünlülerin de sık tercih ettiği mekânın müzik CD’leri de oldukça popüler. 9 Buenos Aires Congo:Palermo Viejo’da bulunan çok gözde bir mekân. Upuzun bara yaslanıp, kokteylinizi aldıktan sonra, bahçesine çıkmak çok keyifli. Etrafa bakınırken sizinle aynı derece keyif alan ünlü yüzlere de rastlayabilirsiniz. Buradan sonra geceye daha mütevazı bir yerde devam etmek isteyenler Kim y Novak’a geçebilir. Ocho7Ocho(878):Upuzun ahşap barı ve içki rafları, en üstte de günün kokteyllerinin yazıldığı karatahtasıyla tipik bir Buenos Aires barının, modern yorumu. Kendini sadece uzun ahşap bir kapının önünde yazan ‘878’ ile belli ediyor. Kokteylleriyle tanınan bar, özellikle viski seçkisiyle oldukça iddialı. Pipi Cucu:Görüntüsüne kanıp umutsuzluğa düşmeyin. Şehrin en lezzetli kokteylleri burada yapılıyor. Şehrin genç ve yaratıcı kitlesi de burayı çok tercih ediyor. Çabuk pes edenlere uygun değil, sabah 2’den sonra hareketleniyor >>Ya Başka? Alışveriş Antika Pazarları:Şehrin antika ve eskici pazarları çok sıkı takip ediliyor. Özellikle San Telmo Meydanı’nda kurulan pazarı mutlaka görmek gerekiyor. Pazar, şehrin tarihsel dokusunu ve bohem ruhunu yansıtıyor. Antika satıcıları, müzisyenler, performans sanatçıları Pazar günleri, burayı bir festival alanına dönüştürüyor. Antika meraklılarının Palermo’daki Mercado Pulgas’ı da mutlaka görmeleri lazım. Bu 10 Buenos Aires pazarda 1800’lerden kalma ev eşyaları bulmak mümkün. Bunlara ek olarak ünlü Recoleta Mezarlığı’nın yanı başında yer alan Plaza Francia ve Palermo’daki Plazza Serrano’da yer alan antika pazarları da görülmeye değer. El Ateneo:El Ateneo, 19. yüzyıla ait bir tiyatro ve opera binası. Hizmet verdiği süre boyunca 1050 performans gerçekleşmiş. Efsane isim Carlos Gardel’in de sahne aldığı önemli bir sanat merkeziymiş. 1920’lerde sinema salonuna dönüştürülmüş ve Arjantin’de ilk filmler burada gösterilmiş. Uzun zamandan beri ise kitabevi olarak kullanılıyor. Işıklandırması ve locaları korunmuş. Tüm salona raflar ve koltuklar yerleştirilmiş. Yılda 700.000 civarında kitap satışı oluyor. Arjantinli Moda Tasarımcıları:Arjantin’in en yaratıcı moda tasarımcılarını arayanlar Maria Vazquez, Marcelo Senro’nun mağazalarına göz gezdirebilir. Şehrin en iyi butiklerini keşfetmek isteyenler de, Vevu, Hieber (içeri girebilmek için kapıdaki zili çalmak gerekiyor) ve Lonté’ya uğramalılar. Tango Ayakkabılarımı Unutmuşum! Panik yok, şık bir tango ayakkabısı bulmak çok zor değil. Zor olan, sizi oturduğunuz yere çakmayacak, dans ederken ayağınızı rahat ettirecek bir ayakkabı bulmak. Bunun da, maalesef nereden alırsanız alın, garantisi yok. Sırf bu yüzden şehirde sık sık tango ayakkabısı değiş tokuşları düzenleniyor. 11 Buenos Aires Alanis:Ayakkabılarının rahat çıkma ihtimali yüksek olan bir yer. Tasarımları da oldukça ilginç. Kapısı çoğu zaman kapalı oluyor ve kısa süre sonra döneceklerine dair bir yazı oluyor. Bu yazıya aldanmamanızda ve bıraktığı numarayı aramanızda fayda var. 2x4:En şık ve zarif tango ayakkabılarını arayanların mutlaka görmesi gereken bir dükkân. Özellikle erkek ayakkabılarının tasarımları çok yaratıcı. Fattomano:Tamamı elde yapılmış tango ayakkabıları için doğru adres. Aradığınızı hâlâ bulamadıysanız, Flabella, Delié, Fabio ve Taconeando’ya da göz atabilirsiniz. Müzeler Malba:Güney Amerika’nın en büyük modern sanat müzesi. Buraya kadar gelip de görmeden dönmek olmaz. 20. yüzyıl Latin Amerika sanatının en önemli eserleri ve çağdaş sergileri burada toplanıyor. Museo Fortabat:2008 yılında açılan müze, işkadını Maria Amalia Lacroze de Fortabat’ın girişimleriyle açılmış bir müze. Marc Chagall, Salvador Dali, Gustav Klimt ve daha pek çok önemli sanatçının eserlerinden oluşan geniş bir koleksiyona sahip. Fortabat ailesinin, kuşaklar boyu portreleri de sergileniyor. Maria Fortabat’ın portresinin Andy Warhol imzalı olduğunu da ekleyelim. 12 Buenos Aires Fundacion Proa:Boca’daki bu modern sanat müzesi, bulunduğu mahallenin de tarzını değiştiriyor. Latin Amerika’da en beğenilen ve takdir gören modern sanat müzelerinden biri aynı zamanda. Bugüne kadar Marcel Duchamp, Diego Rivera, Louise Bourgeois gibi isimleri ağırlamış. Evita Peron Müzesi:Eva Peron’un ölümünden 50 yıl sonra, küçük torunu tarafından açılmış. Müze binası, Evita’nın yardıma muhtaç kadınlar ve çocuklar için açtığı sığınma evine kurulmuş. Kaçamaklar Tigre: Tigre, şehrin 28 km. kuzeyinde bir kasaba. Etrafındaki nehirlerle adeta bir ada haline gelmiş. Özellikle yaz aylarında, şehrin sıcağından ve kalabalığından kaçan ‘porteño’lar, soluğu burada alıyor. Nehir kenarına kurulmuş oteller, restoranlar ve barlar, şehrin yakınında hoş bir kaçamak imkânı sunuyor. Uruguay:Buenos Aires’ten 45 dakikalık bir deniz yolculuğu yaparak Uruguay’ın kolonyal şehri Colonia’ya varılıyor. 3 saatlik bir yolculukla da Uruguay’ın başkenti Montevido’ya ulaşılıyor. Burası 17. yüzyılda İspanya tarafından kolonileştirilmiş bir liman kenti. Mimari detayları, müzeleri, sanat galerileri ve gece kulüpleriyle pek çok kişinin görmeye geldiği bir yer. San Antonio de Areco:Şehrin kuzeybatısında kalan bu tarihi kasaba, Latin Amerika çiftlik hayatının en tipik özelliklerini taşıyor. 13 Buenos Aires Gitmeden Göz Atılacaklar ‘Tetro’:Coppola’dan Godfather tarzında bir hikâye. Ancak bu sefer Buenos Aires’te geçiyor. ‘Happy Together’:Wong Kar-Wai’nin başyapıtlarından biri olan filmin bir kısmı Hong Kong’da, bir kısmı da Buenos Aires’de geçiyor. Tango sahnesi, filmin en meşhur sahnelerinden biri. ‘The Tak’e:Arjantin’in son yıllarda geçirdiği ekonomik değişimi, Buenos Aires’te inceleyen önemli ve güzel bir belgesel. ‘Seksek’:Cortazar’ın Seksek adlı kitabı, edebiyat tarihinin de en önemli romanlarından biri. ‘Motorsiklet Günlükleri’:Che Guevara’nın gözünden Güney Amerika’yı görmek çok ilginç bir deneyim. Hem kitabı, hem filmi bulunuyor. Tango:Gotan Project, modern tango yorumlarıyla, insanı tango moduna sokmakta çok başarılı. Aman Aman! Milonga ve tangoyu birbirine karıştırmayın. Milonga, Arjantin kökenli en eski dans ve müzik türlerinden biri. Tangodan daha hızlı ve keskin hatları 14 Buenos Aires olan bir müzik. Dansı da, tangoya göre daha çok daire çizmeyi gerektiren, bu özelliğiyle biraz valse benzeyen bir dans. Şehrin yerlilerine porteño deniyor. Bu kelime Avrupa’dan Güney Amerika’ya ve Arjantin’e yoğun göçler gelmeye başladığı zaman kullanıma girmiş. Şimdiler de Buenos Airesliler, kendilerini diğer Arjantinlilerden ayırmak için kullanıyor. Gaucho ise, Güney Amerika’da tarım bölgelerinde ve çiftliklerinde yaşayanlar için kullanılan bir deyim. Arjantin üzümleri ve şarapları, ayırt edilebilir tatlarıyla kendini belli eder. Hazır Buenos Aires’teyken bizim denemenizi tavsiye ettiğimiz üzüm Malbec. Özellikle Luigi Bosca ve Catana Zapata markalarını not etmekte fayda var. Sıkıcı Bilgiler Ezeiza Havaalanı’ndan şehir merkezine taksi 120-130 peso civarında. Ancak güvenlikten geçtikten ve havaalanından çıktıktan sonra şehir merkezine taksi kiralama noktasına giderseniz çok daha ucuza araç bulabilirsiniz. Dükkânlar ve mağazalar saat 10:00 ve 20:00 arası açık. 22:00’a kadar açık olanlar da var. Hesap öderken en az %10 bahşiş bırakmanız bekleniyor. 15 Buenos Aires Polis için 101, ambulans için 107’i arayın. 16
Benzer belgeler
Şehirler ve Yürüyüş Rotaları
13:30 – 15:00 Cabaña Las Lilas
Şimdi sıra Arjantin’in kendisi kadar ünlü olan etlerini tadmaya geldi. Şehrin
yenilenen yüzü olan Puerto Madero’da yer alan Cabaña Las Lilas et düşkünleri için
tam bi...
Buenos_Aires_files/buenos aires
Ancak Palermo’daki şubesi en başarılısı. Şehrin en lezzetli etlerini
yapan yerlerden biri burası. Vejetaryenler için de seçenekleri mevcut.
Fiyatları da emsallerine göre çok çok mutevazı.
Las Lil...
Arjantin Ülke Raporu – Haziran 2013
açısından oldukça zengindir. Ülkede özellikle İtalyan ve İspanyol göçmenlerin dil üzerindeki
büyük etkisini görmek mümkündür. Özellikle Buenos Aires İspanyolcası’nda yer alan
İtalyanca kökenli keli...
Tangoda Kadın Şarkıcılar
tango söz yazarlığı yanında, iyi bir şair ve gazeteci olarak da karşımıza çıkar.
Tangonun önemli kadın şarkıcılarından Azucena Maizani’den bahsetmemek olmaz.
Maizani’nin hayat hikayesi, klasik bir ...
pdf - Wings
yaşamış. Otel yönetimi, tüm odaların belli bir grup tarafından
kiralanmasından yana. Israr ederseniz iki veya üç odasını da
kiralayabiliyorlar. Rezervasyon için mail veya telefonla iletişime
geçmek...