türk metal - Türk Metal Sendikası
Transkript
türk metal - Türk Metal Sendikası
TÜRK METAL SENDİKASI GENEL MERKEZİ AYLIK YAYIN ORGANI TÜRK OCAK 2014 | SAYI: 174 METAL ÜRETMEK, KAZANMAK, KAZANDIRMAK İSTİYORUZ TÜRKMETAL OCAK 2014 - SAYI: 174 TEK BİLEK TEK YÜREK TÜrK METAL 164 BİN ÜYEYİ GEÇTİ www.bah.com.tr KONUM, Şehir merkezine 27 km. uzaklıkta, Esenboğa Havalimanı’nın yanında, 22 dönüm alana kurulu 90.000 m2 kapalı alana sahiptir. ODA KAPASİTESİ: Büyük Anadolu Termal Hotel, tümü balkonlu olmak üzere 166 standart oda, 40 aile odası, 12 suit ve 108 bağımsız daireye sahiptir. ODA ÖZELLİKLERİ: Mini bar, klima (sıcak-soğuk), uydu yayın TV, telefon, oda servisi, saç kurutma makinesi, çelik kasa ve balkon. SOSYAL AKTİVİTELER: Hamam, sauna, fin hamamı, kapalı yüzme havuzu, dinlenme havuzu, masa tenisi, bilardo, oyun salonu, açık ve kapalı otopark. TOPLANTI SALONLARI: 8000 kişilik kongre merkezi, 2000 kişilik toplantı salonu ve 50 kişiden 300 kişiye kadar değişik 9 toplantı salonu ve work shop salonları. AQUA PARK: Yaz sıcağından bunalan ve sahile, tatile gidemeyen Ankaralılar’a Aqua Park’ta “Antalya’nın denizi, Bodrum’un eğlencesi” sloganı ile 1. kalitede hizmet vermekte, denizi ve eğlenceyi Ankaralılar’ın ayağına getirmektedir. TERMAL SU: Büyük Anadolu Termal Hotel, Ankara’nın Çubuk İlçesi Melikşah mevkiinden çıkan termal suyu da işletmesi bünyesine katarak, kaplıca turizmi hizmeti vermeye başlamıştır. ADRES: Esenboğa Havaalanı Yolu 27. Km. Akyurt ANKARA / TÜRKİYE edİtörden türk metal açık ara önde... “Her şeyi devletten beklemek” ile “özelleştirmeye karşı çıkmak” birbirinden çok farklı yaklaşımlardır. Özelleştirmeye karşı çıkanlar, her şeyi devletten bekledikleri için değil, üreten ve üretimi devlet tarafından garanti altına alınan kurumların yok pahasına hiç edilmesine karşı oldukları için özelleştirmeye karşı çıkarlar. Ülkemizin dört bir yanında, bulundukları bölgeyi kalkındıran, istihdam olanağı oluşturan Kamu İktisadi Teşebbüsleri (KİT), birer birer özelleştirildikten sonra, üretim tamamen durdu. Üretmenin yerini ithalat aldı... Özelleştirmelerden çalışanların payına düşen ise, sendikasızlaştırma, işten çıkarma, daha az işçiye daha fazla iş yükleme ve ücretlerdeki gerilemeler oldu… Üretim-tüketim ilişkileri alt üst oldu. Özelleştirilen fabrikaların yerini AVM’ler aldı. Zor şartlar altında halkın vergileri ile kurulan, ülkenin birikimi ve tarihi olan fabrikalar, tesisler, kayboldu gitti. Oysa, zarar eden KİT’leri ve onların olumsuz taraflarını profesyonel yöntemlerle düzeltebilmek mümkündü. “Sat kurtul” mantığı ile hazır para girişi daha cazip geldi. Özelleştirmelerin verdiği kayıplar defalarca yazıldı, çizildi, anlatıldı. Sayısız eylem yapıldı. Yurt dışındaki uygulamaların bu şekilde olmadığı kanıtlandı, ama dinleyen olmadı… Son olarak Muğla’da bulunan Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy Termik Santralleri ile bu santrallere kömür temin eden linyit sahalarının özelleştirilme girişimlerine karşı işçilerin direnişi ve bu direnişe özellikle Türk-İş tarafından verilen destek, geçtiğimiz ayın da gündemini oluşturdu. Türk Metal, bu konuda da tutarlı bir duruş sergiledi. Özellikle İzmir Şubelerimizin, Muğla’daki “özelleştirmeye hayır” eylemlerinde ve Ankara’da yapılan mitingde, Türk Metal her zaman olduğu gibi, yine en ön safta yer aldı. Tam bir emekçi dayanışması örneği sergilendi. Bu, işçilerin ortak başarısıdır. Bu gelişmeyle ilgili haberimizi Konfederasyondan bölümünde okuyabilirsiniz. Türk Metal okuyucuları için bu ay yine haberleri ve makaleleriyle zengin bir dergi hazırlandı. Başyazıda, Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’ın değindiği ve kapağımızı da oluşturan, örgütlenmede Türk Metal’in elde ettiği başarı ile ilgili detay bilgilere, dergimizde yer verdik. Kocaeli Üniversitesi’nden iki değerli öğretim üyesinin kaleme aldığı “Psikolojik Sermayenin Çalışma Hayatındaki Etkileri” başlıklı makale ile, Bülent Ecevit Üniversitesi’nden yine iki değerli akademisyenin imzasını taşıyan, “Türkiye’de Sendika Hakkı ve Sendikalaşmanın Önündeki Temel Engellerin Değerlendirilmesi” başlıklı makalenin ilginizi çekeceğine inanıyoruz. Salih Seçkin Sevinç’in yazısında ise, Facebook için ilginç ipuçları yer alıyor. Bizim Fabrikalarımız yazı dizimize iki sayı önce son vermiştik. Ancak, İTO Kilit işyeri ile ilgili daha önceden hazırlanan yazı elimize yeni ulaştı ve bu önemli kuruma dergimizde yer vermek istedik… Türk Metal için her dönem, her sezon, her ay, her yıl yoğundur. Genel Merkezimizin ve şubelerimizin göz dolduran faaliyetleri, dergimizi de doldurmuş oldu. Metal işçilerinin sığındıkları tek liman olan Türk Metal, geçtiğimiz ay neler yapmış, neleri başarmış, fotoğrafları ile bu sayımızda… Metal işçilerinin tek aylık dergisinden herkese iyi okumalar... mal Şen Mustafa Ke İÇİNDEKİLER 4 14 TÜRK METAL SENDİKASI AYLIK YAYIN ORGANI OCAK 2014 | Sayı: 174 YAYIN SAHİBİ Türk Metal Sendikası Adına Pevrul KAVLAK SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Mustafa Kemal ŞEN METAL HABER MÜDÜRÜ Ertan GENÇTÜRK TÜRK 2 YÖNETİM MERKEZİ Türk Metal Sendikası Genel Merkezi Basın Müşavirliği Beştepe Mahallesi Yaşam Caddesi 1. Sokak No:7/A 06520 Söğütözü/ANKARA Telefon: 0312 292 64 00 Faks: 0312 284 40 18 16 18 20 21 [email protected] www.turkmetal.org.tr www.turkmetaldergi.com PRODÜKSİYON CTCP REPROTEK BASKI Ziraat Gurup Matbaacılık A.Ş. Ziraat Bankası Tesisleri İstanbul Yolu Trafo Karşısı Varlık - ANKARA Tel: 0 (312) 384 73 44 - 45 YAYIN TARİHİ: 31 / 01 / 2014 YAYININ TÜRÜ: Yaygın süreli YAYIN ARALIĞI: BİR (1) AY YAYIN DİLİ: TÜRKÇE Dergimiz basın ahlak yasasına uyar. Ayda bir yayımlanır ve üyelerimize ücretsiz dağıtılır. Bu ayın öne çıkanları Gölcük’te Otomotiv Meslek Yüksekokulu açıldı SAYFA 25 6 Dünyadan Haberler 8 Bütçe açığı vergi gelirleriyle azaldı 9 Sektörden 10 Konfederasyon’dan haberler 12 Devlet Bahçeli’ye ziyaret 13 Çinli sendikacılarla İstanbul’da görüşme 22 Celal Tozan / Sigortalı Hasta Tarafından Alınan Tıbbi SAYFA 44 Salih Seçkin Sevinç: Facebook’ta Takipçi Sayısı Etik Olarak Nasıl Artırılır? Başar Sarıipek / Psikolojik Sermayenin Çalışma Hayatındaki Etkileri 36 İsdemir emekçilerinin vicdanı... 47 Volkswagen İşçileri Sendikayı Oylayacak 56 Türk Metal-Mess Ortak Eğitim Projesi 60 Kitap-Sinema 62 Emekçinin Not Defteri 65 Bizden Haberler SAYFA 52 Sağlık: Kış yorgunluğu nasıl atlatılır? SAYFA 63 SENDİKA GÜVENCE DEMEKTİR SAYFA 32 İTO KİLİT ALLEGION SAYFA 48 3 TÜRK Dr. Naci Önsal: Avrupa Birliği, 19. Fasıl ve Karikatür 26 Doç. Dr. Burcu Kümbül Güler - Yrd. Doç. Dr. Doğa METAL Malzeme Bedellerinin Kurumdan Istenmesi DÖRT DÖRTLÜK BİR SENDİKA METAL Türk Metal Sendikası olarak, 2014 yılında, örgütlenme/sendikalaşma çabalarımız, geçmiş yıllardaki performansımızın üstüne daha da koyarak devam edecektir. Çünkü biz, sendikaların varoluş ve devamlılığının ancak örgütlenmeyle, yani sendikalaşma ile mümkün olduğuna inanıyoruz. TÜRK 4 Pevrul KavlaK Türk-İş Genel Sekreteri Türk Metal Sendikası Genel Başkanı [email protected] twitter.com/KavlakPevrul Yeni bir yılın ilk ayını geride bırakmış bulunuyoruz. Kabul etmek gerekir ki, Türkiye’nin siyasi ve ekonomik alanlarda yaşadığı problemler, işçi hareketini ilgilendiren ve aslında ülkenin temel sorunu olan konuların, gündemde hak ettiği ölçüde yer almasına engel olmaktadır. Ancak, tüm bu engellere rağmen, başta sendikamız olmak üzere, gerek Türk-İş gerekse konfederasyona bağlı sendikalar, üyeleriyle birlikte, bu sorunlara yönelik kamuoyu yaratma ve çözüm getirme çabalarını sürdürmektedir. Türk Metal Sendikası olarak, 2014 yılında, örgütlenme/ sendikalaşma çabalarımız, geçmiş yıllardaki performansımızın üstüne daha da koyarak devam edecektir. Çünkü biz, sendikaların varoluş ve devamlılığının ancak örgütlenmeyle, yani sendikalaşma ile mümkün olduğuna inanıyoruz. Türk Metal Sendikası Ailesi içinde yer alan her birey, bu ailenin daha da büyümesi ve buna paralel olarak daha da güçlenmesi için örgütlenme çabalarına katkıda bulunmayı görev olarak kabul etmiştir. Bu görev ve sorumluluk duygusu ile bugün sendikal hareketin zirvesinde olan Türk Metal, aynı anlayışı koruyarak, yüz binlerle birlikte zirvede kalmaya devam edecektir. 19 Ocak 2014 tarihinde yayımlanan İşkolu İstatistikleri, sendikalaşma anlamında doğru yolda, doğru adımlarla yürüdüğümüzü doğrulamaktadır. Bakanlık kayıtlarına göre, işkolumuzda 1 milyon 413 bin 151 işçi çalışmaktadır.Yine Bakanlık kayıtlarına göre, işkolumuzda çalışanların 222 bin 739’u sendikalıdır. Metal işkolunda sendikalaşma oranı, yüzde 16’dır… Bu yüzde 16’nın, yüzde 11’i ise Türk Metal’e aittir. Geriye kalan yaklaşık yüzde 5’lik oranda sendikalı işçi, işkolumuzdaki diğer 8 küçük sendika arasında bölünmüştür. olduğumuz bu samimi kararlılık, metal işçilerinin TÜRK METAL’i tercih etmesindeki en temel nedenlerden biridir. Metal işçileri, artık iyi sözleşmelerin, doğru ve güzel sendikal hizmet ve yatırımların TÜRK METAL’de olduğunu görmüştür… Bir tüketici, çarşıda, pazarda alışverişe çıktığında, parasını vererek nasıl iyi bir mal veya hizmet almak istiyorsa, bir sendika üyesi de, elbette ki aidatını ödediği sendikadan, kendi ihtiyaçlarına cevap verecek hizmet ve yatırımlar bekleyecektir. Bu en doğal hakkıdır. Zaten, örgütlenmedeki mantık da budur. İşte, TÜRK METAL’in ‘Türkiye Birincisi’ olmasını sağlayan neden de budur. Yani temsil ettiği kitlelere, onların ihtiyaçları doğrultusunda sunmuş olduğu hizmetler ve yatırımlardır. Metal işkolundaki her 4 işçiden 3’ü, işte bunun için TÜRK METAL’i tercih etmiştir… Bizim hedefimiz, metal işkolundaki her 4 işçiden 4’ünü de temsil etmek, yani ‘Dörtte Dört’ yapmaktır… Bizim hedefimiz, daha çok hizmetler ve yatırımlar sunarak, metal işçilerinin, eş ve çocuklarının gönlünde yer etmek, bugün gelinen noktayı daha yükseklere taşıyarak, ‘Dört Dörtlük’ bir sendika olmaktır. Biz bu yolda tarihi bir yürüyüş başlattık… Bu yolda yürüyoruz, yürümeye devam edeceğiz… Yolumuz ve bahtımız açık olsun… 5 TÜRK İşkolumuzdaki sendikalı işçiler açısından baktığımızda ise, 222 bin 739 sendikalı işçinin, 164 bin 343’ü sendikamız üyesidir. Yani, metal işkolunda, TÜRK METAL’de sendikalaşma oranı yüzde 72’dir. Bu da, metal işkolundaki her 4 sendikalı işçiden 3’ünün TÜRK METAL üyesi olduğunu göstermektedir. Kısaca ifade etmek gerekirse, 19 Ocak 2014 tarihli İşkolu İstatistiklerine göre sendikalar arasındaki örgütlenmede Türkiye Birincisi TÜRK METAL’dir… Ancak, bulunduğumuz nokta ‘durmak’ için değil, bütün metal işçilerini kucaklayacak daha mutlu ve aydınlık yarınlar için, bütün üyelerimizle birlikte başlattığımız yürüyüşte, bizler için bir ‘motivasyon kaynağı’ olacaktır, olmalıdır… Sendikaların görevi, üyelerine hizmetler sunmaktır… Sendikal hizmetlerin en başında geleni, toplu sözleşmelerdir. Toplu sözleşmelerin amacı, sendika üyelerini günün koşullarına direnecek ekonomik yapıya kavuşturmaktır. Bu konuda, TÜRK METAL, işçi hareketi içinde ‘örnek alınacak’ bir sendikadır. Gerek kamu, gerekse özel sektörde imzaladığımız -ve işkolumuzdaki sendikaların mücadelesine katılmadığı, ancak fotokopisini çekerek, üyelerine sanki kendi ‘meziyetleri’ imiş gibi sunduğu- sözleşmeler, sadece Türk işçi hareketi içinde değil, uluslararası sendikal çevrelerde de takdir görmektedir. Bir diğer sendikal hizmet ise, üyelerimize sunmaya devam ettiğimiz, sosyal, kültürel hizmet ve yatırımlardır. Kapsama alanı içinde sadece üyelerimizin değil, üyelerimizin eş ve çocuklarının da bulunduğu bu hizmet ve yatırımlar, Türk Metal’in öncülüğünü yaptığı ‘Sosyal Sendikacılık’ anlayışının bir gereğidir. İşte TÜRK METAL olarak metal işçilerinin insanca çalışması ve insanca yaşaması yolunda sürdürmüş METAL işkolumuzdaki sendikalı işçiler açısından baktığımızda ise, 222 bin 739 sendikalı işçinin, 164 bin 343’ü sendikamız üYesidir. Yani, metal işkolunda, türk metal’de sendikalaşma oranı, Yüzde 72’dir. bu da, metal işkolundaki her 4 sendikalı işçiden 3’ünün türk metal üYesi olduğunu göstermektedir. kısaca ifade etmek gerekirse, 19 ocak 2014 tarihli işkolu istatistiklerine göre sendikalar arasındaki örgütlenmede türkiYe birincisi türk metal’dir… ancak, bulunduğumuz nokta ‘durmak’ için değil, bütün metal işçilerini kucaklaYacak daha mutlu ve aYdınlık Yarınlar için, bütün üYelerimizle birlikte başlattığımız YürüYüşte, bizler için bir ‘motivasYon kaYnağı’ olacaktır, olmalıdır… METAL DÜNYADAN HABERLER Akıllı telefon satışları 1 milyarı aştı TÜRK 6 Bütün araçlar uzaktan kumandayla duracak! avrupa Birliği, giderek artan suç oranlarını azaltmak amacıyla, otomobillerden kamyonlara kadar bütün karayolu araçlarına, “uzaktan kumanda” ile durdurulmalarını sağlayacak cihaz takmaya hazırlanıyor. İngiliz Daily Telegraph Gazetesi’nin haberine göre, AB yönetimi, suç işledikten sonra kaçmaya çalışanları, şüphelileri ve aşırı hız yapanları bizzat peşlerine polis araçlarıyla durdurmaya çalışmak yerine uzaktan sadece bir düğmeye basmak suretiyle durdurmayı öngören bir sistem üzerindeki çalışmalarını neredeyse tamamladı. Buna göre polis, uzun kovalamacalar veya aramalar yoluyla şüpheli veya suçlu araçlarını yakalama- ya çalışmak yerine, bütün araçlara takılacak bir cihaza uzaktan gönderilecek basit bir radyo sinyali yoluyla durduracak. Sistem üzerinde altı yıldır gizlice yürütülen çalışmaların tamamlandığı belirtilen haberde, AB yönetiminin, önümüzdeki günlerde sistemin bilgisayar desteğiyle çalışan bütün araçlara takılması için düzenleme yapmak üzere hazırlık yaptığını bildirdi. Uzaktan kumandayla aracı devre dışı bırakma teknolojisi halen zaten bazı lüks markalarda kullanılıyor. Bu araçlar çalındığında veya kaybolduğunda firma tarafından gönderilen elektronik sinyalle araç devre dışı bırakabiliyor. AB şimdi bu sistemi tüm araçlara yaygınlaştırmaya hazırlanıyor. londra merkezli pazar araştırma şirketi IDC’nin araştırmasına göre, geçen yıl akıllı telefon satışları %38,4 oranında artarak, 1,004 milyar düzeyine ulaştı. BBC’nin haberine göre, en çok satışı yapan Güney Kore şirketi Samsung’u, Amerikan Apple ve Çinli Huawei şirketleri izledi. Toplam cep telefonu satışı sayısı ise 1,8 milyarı buldu. IDC, ilk defa bir yıl içinde 1 milyardan fazla akıllı telefon satışı gerçekleştiğine dikkat çekiyor. Kaçak işçi operasyonu METAL suudi Arabistan’da, yabancı işçilere yönelik operasyonlarda, başkent Riyad’da Ocak ayının son haftasında 2 bin 360 yabancı işçinin tutuklandığı bildirildi. Riyad Valisi Prens Türki bin Adullah’ın emirleri doğrultusunda gerçekleştirilen operasyonlarda, Riyad’daki bir çok büyük iş merkezine, alışveriş bölgelerine baskınlar düzenlendi. Suudi yetkililerin açıklamasına göre, baskınlar çerçevesinde, ülkede çalışma izinleri bulunmadığı veya izinlerini yenilemediği tespit edilen 2 bin 360 kişi yakalanarak tutuklandı. Tutuklananların çoğunlukla Yemen, Pakistan, Hindistan, Bangladeş, Sudan, Sri Lanka ve Mısır vatandaşları olduğu belirtildi. TÜRK 7 Porsche’nin ilk tasarımı ‘elektrikli arabaymış’ lüks otomobil üreticisi Porsche, Almanya’daki müzede kurucusunun tasarladığı ilk arabayı sergiliyor. Firmanın ilk defa görücüye çıkardığı model ‘elektrikle çalışan bir otomobil.’ Sttutgart’ın kuzey bölgesi Zuffenhausen’deki müzede sergilenen, firmanın kurucusu Ferdinand Porsche imzalı ‘elektrikli araç’ C.2 Phaeton model, ya da kısaca ‘P1’ modeli olarak anılıyor. Kısa bir süre önce Avusturya’da bir ahırda bulunan 1898 model aracın, 1902’den beri orada bulunduğu belirtildi. Ferdinand Porsche, Porsche markasını 1931 yılında 22 yaşındayken yarattı.Kuruluşundan önce de ilk ara- bası olan P1’i otomobil üreticisi Jacob Lohner için tasarladı. Firmanın sahibi Ludwig Lohner ABD’ye yaptığı bir ziyaret sırasında, at arabalarının sonunun geldiği konusunda ikna olunca, Ferdinand Porsche’den elektrikle çalışan bir tren tasarlamasını istedi.Ferdinand Porsche de elektrik bataryasıyla çalışan ‘sekiz kenarlı bir elektrik motoru’ tasarladı. Motor aracın arkasındaki süspansiyonların arasında monte edilmişti. Araç, altısı ön, ikisi geri ve dördü de fren için kullanılan toplam 12 vitesli bir sistemle ilerliyordu. P1 model Porsche, 26 Haziran 1898’de Avusturya’nın başkenti Viyana sokaklarını arşınladı. Çin’de 14 yılın en düşük büyüme hızı dünYanın en büyük ikinci ekonomisi olan Çin’de büyüme hızı, 2013 yılında, son 14 yılın en düşük düzeyinde gerçekleşti. Ülkede, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla %7,7 oranında arttı. Bu oranın, 1999 yılından bu yana Çin’in kaydettiği en düşük büyüme hızı olduğu belirtildi. Buna karşılık büyüme hızı, 2012 yılıyla aynı düzeyde kaldı ve hükümetin %7,5 olan tahminini biraz aştı. Rakamlar, Çin’de bir yandan ekonomiyi yeni dengeler üzerine oturtmaya çalışan Çinli yöneticilerin, yüksek büyüme hızının devamını nasıl sağlayacakları konusunda düşünmeye zorluyor. | KISA KISA Bütçe açığı vergi gelirleriyle azaldı METAL Türkiye nüfusu 1 milyon 40 bin kişi daha çoğaldı TÜRK 8 geçen yıl, özellikle ikinci çeyrekten itibaren canlanan iç talep büyümeye katkı verirken, dolaylı vergi artışı yoluyla da bütçe açığı hızla küçültüldü. Dünya Gazetesi’nin Maliye Bakanlığı verilerinden yaptığı habere göre, “doğrudan vergi” niteliğindeki gelir ve kurumlar vergisi ile mülkiyetten alınan vergilerde tahsilat, 2013 yılında 7,9 milyar liralık net artışla, 100,4 milyar lira oldu. KDV, ÖTV gibi tüketimden alınan “dolaylı” vergilerdeki tahsilat ise, %21 oranında, net 39,3 milyar lira artarak, 221,4 milyar lira oldu ve hedefin çok üzerinde çıktı. Geçen yıl doğrudan vergi tahsilatı başlangıç hedefiyle uyumlu dolaylı vergi tahsilatı ise, hedefin %103,3’ü düzeyinde gerçekleşti. ‘’adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi 2013 Nüfus Sayımı Sonuçları’’ Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklandı. Buna göre, 2012 yılında 75 milyon 627 bin 384 kişi olan ülke nüfusu, 1 milyon 40 bin 480 kişilik artışla, 2013 sonunda 76 milyon 667 bin 864 kişiye ulaştı. Türkiye nüfusunun %18,5’inin ikamet ettiği İstanbul, 14 milyon 160 bin 467 kişiyle en çok nüfusa sahip il oldu. Bunu sırasıyla %6,6 ile (5 milyon 45 bin 83 kişi) Ankara, %5,3 ile (4 milyon 61 bin 74 kişi) İzmir, %3,6 ile (2 milyon 740 bin 970 kişi) Bursa ve %2,8 ile (2 milyon 158 bin 265 kişi) Antalya izledi. Bayburt ise 75 bin 620 kişiyle en az nüfusa sahip il oldu. Erkek nüfusun oranı %50,2 (38 milyon 473 bin 360 kişi), kadın nüfusun oranı ise %49,8 (38 milyon 194 bin 504 kişi) oldu. ILO: Türkiye’de genç işsizlik sorun UlUslararası Çalışma Örgütü (ILO), küresel krizin ardından başlayan işsizlik sorununun devam ettiğini ve mevcut eğilimlerin sürmesi halinde, 2018’de 215 milyon kişinin işsiz olacağını belirtti. ILO tarafından hazırlanan “Küresel İstihdam Raporu” üzerindeki ambargonun bir basın kuruluşu tarafından delinmesi üzerine, örgüt raporu kamuoyuna açıkladı. Rapora göre, dünyada halen 202 milyon kişi işsiz ve işsizlik artmaya devam edecek. ILO tahminlerine göre, 2018’e kadar her yıl 42,6 milyon kişilik işgücüne yeni katılım olurken, yaratılan iş imkanı 40 milyonla sınırlı kalacak. ILO raporunda Türkiye’nin, özellikle gençler konusunda ciddi boşlukları olduğu vurgulandı. Raporda Türkiye’nin, eğitim görmeyen ve çalışmayan gençleri ölçen NEET endeksinde halen dünyanın zirvesinde bulunan birkaç ülkeden biri olduğu, alınan eğitim ile yapılan iş arasındaki uyumsuzluğun yüksek olduğu ve kadınların işgücüne katılımının çok düşük olduğu da ifade edildi. Gelecek döneme ilişkin yapılan projeksiyonda ise Türkiye’nin 2014’teki işsizliği %10, 2015 için %9,7 ve 2016 için %9,6 olarak tahmin edildi. Türkiye’nin iş gücü verimliliği yüksek dünYa Bankası Türkiye Direktörü Martin Raiser, kriz sonrası dönemde Türkiye’nin işgücü piyasası performansına dikkat çekerek, Avrupa Birliği’ndeki (AB) istihdamda 2 milyonluk düşüşün yaşandığı 2009-2012 döneminde, Türkiye’de 3,5 milyonu aşkın yeni iş yaratıldığını vurguladı. Raiser, analizlere göre, son 10-15 yılda Türkiye’de işgücü verimliliğindeki artışın %4’e yakın olduğunu da ifade etti. N E D R Ö T SEK İzmir Demir Çelik 8 yılını değerlendirdi Beyaz eşya türkiYe Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD) ve İstanbul Elektrik Elektronik ve Hizmet İhracatçıları Birliği verilerinden derlenen bilgiye göre, beyaz eşya sektörünün 2012 yılında miktar bakımından 16 milyon 297 bin 200 olan ihracatı, 2013’te %1 azalarak 16 milyon 61 bin 314’e geriledi. Ancak, 3 milyar 433 milyon 166 bin dolar olan ihracat geliri, %1 artarak 3 milyar 466 milyon 73 bin dolara yükseldi. Geçen yılın 12 aylık döneminde buzdolabı, 1 milyar 240 milyon 830 bin dolarlık gelirle sektör ihracatını sırtlayan ürün oldu. Buzdolabını, 768 milyon 370 bin dolarla çamaşır makinesi, 687 milyon 561 bin dolarla fırın, 406 milyon 880 bin dolarla bulaşık makinesi takip etti. METAL rakamları açıklandı 9 TÜRK izmir Demir Çelik (İDÇ) Yönetim Kurulu Başkanı Halil Şahin, işletmeyi devraldıktan sonra yaptıkları yenileme ve kapasite artırımları ile yıllık çelikhane kapasitesini 700 bin tondan 1 milyon 500 bin tona, yıllık haddehane kapasitesini 750 bin tondan 950 bin tona çıkardıklarını bildirdi. Şahin, 2013 yılında Türkiye’nin ihtiyacı olan orta profil üretimi yapan Orta Profil Haddehanesi’nde de deneme üretimine başladıklarını belirtti. İDÇ’nin Aliağa’daki ağır sanayi bölgesinde, uzun hadde mamulleri üretmek amacı ile 1975’te kurulduğunu, modern haddehane tesislerini 1983’te, çelikhanesini ise 1987’de işletmeye aldığını hatırlatan Halil Şahin, üretimi, 500 bin metrekarenin üzerinde bir alanda gerçekleştirdiklerini belirtti. Ham çelik üretiminde ilk 8’teyiz içdaş’tan yeni tesis Çanakkale Biga’da faaliyet gösteren İçdaş, yeni yatırımı olan yıllık 2 Milyon ton kapasiteli Pik Demir için Çed toplantısını, 9 Ocak’ta Aksaz köyünde 1500 kişinin katılımı ile gerçekleştirdi. Bölgenin en büyük kuruluşu olan İçdaş’ın yeni tesislerinde, %50 yerli, %50 ithal en son teknoloji kullanılacak. Tesislerde kok kömürü yakılarak, yüksek fırında Pik Demiri üretilecek. Çed raporunun tamamlanmasından sonra, 24 ayda üretime alınması planlanan tesislerin montaj aşamasında 1500 kişi, tam kapasite üretiminde ise 1800 kişinin istihdam edilmesi planlanıyor. Türkiye, 2013’te, önceki yıla göre %3,4 azalışla 34,7 milyon ton ham çelik üreterek, dünya 8’inciliğini korudu. Dünya Çelik Birliği (WSA) verilerine göre, 2012’de 1 milyar 510 milyon 222 bin ton olan ham çelik üretimi, 2013’te %4,7 artışla 1 milyar 582 milyon 493 bin tona ulaştı. Çin, 779 milyon 40 bin ton ham çelikle dünya üretiminin %49,2’sini karşıladı. Bu ülkeyi, 110 milyon 570 bin tonla Japonya, 86 milyon 955 bin tonla ABD, 81 milyon 213 bin tonla Hindistan ve 69 milyon 402 bin tonla Rusya izledi. Türkiye, Brezilya, Ukrayna, İtalya ve Fransa gibi ülkeleri geride bırakarak, dünya 8’inciliğini korusa da, %3,6 ile ilk 10 arasında üretimi en fazla düşen ikinci ülke oldu. | KONFEDERASYON’DAN METAL CHP lideri Kılıçdaroğlu Türk-İş’i ziyaret etti TÜRK 10 CHP lideri Kılıçdaroğlu, Türk-İş Genel Merkezini ziyaret ederek, Genel Başkan Ergün Atalay ve yönetim kurulu üyeleriyle bir görüşme yaptı. C umhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 20 Ocak’ta Türkİş Genel Merkezini ziyaret ederek, Genel Başkan Ergün Atalay ve Yönetim Kurulu üyeleriyle görüştü. Kılıçdaroğlu, görüşme sonrası yaptığı açıklamada, parti olarak kendilerini yabancı hissetmedikleri kurumların başında Türk-İş’in geldiğini belirterek, “Türk işçi hareketinin 61 yıldır ödünsüz savunucusu olan Türk-İş’te olmaktan son derece mutluyum” dedi. Türk-İş Genel Başkanı ve konfederasyon yöneticilerinin, ülkenin sorunlarını yakından izlediklerini ve zaman zaman bu sorunları dile getirdiklerini kaydeden Kılıçdaroğlu, “Biz, Türk İşçi hareketinin önderi olan bu güzel kurumu her zaman el üstünde tuttuk ve değer verdik. Sendikalarıyla, Türkiye genelinde örgütlenmesiyle, ülkenin sorunlarına yaklaşımıyla, işçi haklarını savunmakla kendisini görevli gören Türk-İş, bizim açımızdan memnuniyet vericidir” dedi. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “Sayın Başkan da ifade etti. Temiz toplum ve şeffaflıktan yanayız dedi. Bugün içinde bulunduğumuz koşullar, temiz toplumun ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Her siyasal hareketin toplumda güven vermesinin ön koşulu, o siyasal hareketin temiz ol- masıdır. Toplumun ahlaki değerlerine aykırı düşmemesidir. Yolsuzluk yapmamasıdır. Yolsuzluk yapanlara karşı mücadele etmesidir. Yolsuzluk yapanları rüşvet alanları savunmamasıdır, bu temel koşuldur. 21. yüzyılda hangi hareket olursa olsun ister sivil toplum, ister siyasal hareket ahlaki temeller üstünde yükselmek zorundadır.” Türkiye’nin en önemli sorununun işsizlik olduğunu, çalışma hayatında da, taşeronlaşma, iş kazaları, kayıt dışılık ve kadın istihdamı gibi önemli sorunlar yaşandığını kaydeden Kılıçdaroğlu, bu sorunlara çözüm aranacak platform olan Ekonomik Sosyal Konsey’in ise, hükümet tarafından 2009’dan beri toplanmadığını ifade etti. Kılıçdaroğlu, “Bizim bunu eleştirmemiz yetmiyor. Başta Türk-İş ve Ekonomik Sosyal Konseyin tüm taraflarının da bir araya gelip çağrı yapmaları gerekiyor. Siz neden Ekonomik ve Sosyal Konseyi toplamıyorsunuz diye. Bu çağrıyı da bekliyoruz” dedi. KONFEDERASYON’DAN | Özelleştirmeye ‘HAYIR!’ dıkta hesap sormak sizin de bizim de boynumuzun borcu.” Türkiye Maden-İş Sendikası Genel Başkanı Nurettin Akçul ve Tes-İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Hasan Tahsin Zengin de, ülkenin yolsuzluk iddialarıyla çalkalandığı bir dönemde, böyle bir özelleştirme girişiminin kabul edilemez olduğunu vurguladılar. METAL muğla’daki Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santralleri ile kömür ocaklarının özelleştirilmesi girişimlerini protesto amacıyla Ankara’da düzenlenen mitinge katılmak için yola çıkan emekçilerin Ankara’ya gidişi, güvenlik güçlerince engellendi. Bu gelişmeye rağmen, Türk-İş Yönetim Kurulu ve konfederasyona bağlı sendikalar, Zonguldak’tan gelen maden işçileri, demokratik kitle örgütleri ve bazı siyasi partiler, planlandığı gibi, 24 Ocak’ta Ankara’da Sıhhiye Meydanı’nda toplanarak, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı önüne yürüdüler. Burada bir konuşma yapan Türk-İş Genel Başkan Ergün Atalay, Yatağan’daki işçilerin 6 aydır direnişte olduğunu belirterek, özetle şunları söyledi: “Muğla’daki özelleştirme ihalesine katılan 15 firmanın 13’ü geri çekildi. Geriye iki firma kaldı. Herkes şunu çok iyi anlamalı, biz bu hükümete özelleştirmeleri yaptırmayacağız. İşçi hareketinin birçok problemi varken bu işlerle uğraşan hükümete san- TÜRK Arınç’tan Türk-İş’e ziyaret 11 başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 15 Ocak tarihinde Türk-İş Genel Merkezini ziyaret etti. Arınç’ın, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’la yaptığı görüşmede, çalışma hayatına ilişkin gelişmeler ele alındı. Görüşmede, T ürk-İş Genel Sekreteri, Genel Başkanımız Pevrul Kavlak da bulundu. Güvenlik-İş’in üyeliği kabul edildi Güvenlik ve Savunma İşçileri Sendikası (GÜVENLİK-İŞ) Türk-İş Konfederasyonu Yönetim Kurulu’nun kararıyla, 3 Ocak 2014 tarihinden itibaren, Türkİş üyeliğine kabul edildi. Türk-İş’ten konuya ilişkin olarak yapılan açıklamada, konfederasyon üyeliğinin, bütün güvenlik görevlisi ve savunma işçilerine hayırlı olması dileğinde bulunuldu. 3 Ekim 2011 tarihinde kurulan GÜVENLİK-İŞ Sendikası Yönetim Kurulu, şu isimlerden oluşuyor: n Genel Başkan: Bolat Ankaralı n Genel Sekreter: Mustafa Serttaş n Genel Mali Sekreter: Renan Gül n Genel Teşkilat Sekreteri: Erdal Ervan n Genel Eğitim Sekreteri: Ömer Kalay Devlet Bahçeli’ye ziyaret Genel Başkanımız Pevrul Kavlak, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi ziyaret etti. METAL genel Başkanımız Pevrul Kavlak ve Genel Sekreterimiz Yücel Yücel, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi makamında ziyaret etti. Görüşmede, çalışma hayatındaki güncel gelişmeler ele alındı. Genel Başkanımız görüşmede ayrıca, Türk Metal Sendikası’nın yapısı ve çeşitli alanlardaki faaliyetlerine ilişkin bilgi verdi. TÜRK 12 Kemal Kılıçdaroğlu’ndan Sanpan direnişine destek anaYasal haklarını kullanarak sendikalaştıkları için işverenin baskısına uğrayan Sanpan emekçilerinin, sendikamız öncülüğünde başlattıkları haklı direnişe destek ziyaretleri de devam ediyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 11 Ocak’ta Sanpan emekçileriyle bir araya gelerek, son gelişmeler hakkında bilgi aldı. Çin Halk Cumhuriyeti Anhui Sendikalar Federasyonu (AFTU) ile Genel Başkanımız Kavlak başkanlığındaki Türk Metal heyeti, İstanbul’da biraraya geldi. Ç inli sendikacılarla yapılan görüşmede, Türk Metal heyeti, Genel Başkanımız Pevrul Kavlak, Genel Sekreterimiz Yücel Yücel, İstanbul 1 Nolu Şube Başkanımız Murat Salar, Dış İlişkiler Sorumlusu Devrim Duman’dan oluşurken, Çin heyetinde, Anhui Sendikalar Federasyonu (AFTU) Başkan Yardımcısı, Donghui HU, Anhui Eyaleti Chizhou Sendikalar Federasyonu Başkanı, Jigang Yang, Anhui Eyaleti Huangshan Sendikalar Federasyonu Başkanı, Yihua Zhou, AFTU Hukuk Bölümü Müdürü, Günlük İşçi Bülteni Müdürü, Uluslararası İlişkiler Sekreteri yeraldı. Görüşmede, her iki ülkedeki sendikal yapı, toplu sözleşme sistemi, sendikaların üyelerine sunduğu hizmetler gibi konularda karşılıklı bilgi alışverişinde bulunuldu. Geleceğe yönelik iş birliği ve dayanışma konusundaki imkanlar değerlendirildi. Çin Halk Cumhuriyeti’nin, toplam 68 milyon nüfuslu Anhui eyaletinde faaliyet gösteren AFTU, demir çelik ve maden sektörlerinde 16 sendikada 7 milyon üyeyi temsil ediyor ve federasyonun 30 bin çalışanı bulunuyor. Anhui Sendikalar Federasyonu, Tüm Çin Sendikalar Federasyonu (ACFTU)’ya bağlı 31 eyalet federasyonundan sadece birisi. ACFTU’ya bağlı ayrıca 10 ulusal sanayi sendikası bulunuyor. Mayıs 1925’de kurulan ve genel merkezi başkent Pekin’de olan ACFTU’nun toplam üye sayısı, 169 milyon 94 bin ve bunun 61 milyonunu kadın üyeler oluşturuyor. Çinli heyet temsilcileri, görüşme sonrası, Türk Metal’i yakından tanımanın kendilerine büyük fayda sağladığını ve bu tanışmadan mutlu olduklarını ifade ettiler. 13 TÜRK Çinli sendikacılarla İstanbul’da görüşme METAL HABER | METAL | HABER TÜRK 14 TÜRK-İŞ SÖZÜNÜN ARKASINDA DURUYOR Türkiye Haber-İş Sendikası’nın 12. Olağan Genel Kurulunda konuşan Genel Başkanımız Kavlak, Türk-İş’in, son dönemde yeniden söz söyleyen, söylediği sözün arkasında duran, gündem oluşturan bir konfederasyon haline geldiğini belirtti. HABER | T Çalışma hayatında çok çeşitli sorunların yaşandığını kaydeden Kavlak, “Bu sorunları elbette aşacağız. Aşacağız ama nasıl? Mücadele ederek, birlik olarak, örgütlü olarak, güçlü olarak. Nerede? Güç neredeyse orada, Türk-İş’te, Haber-İş’te” diye konuştu. Kavlak, Haber İş Sendikası’nın özelleştirme belasının mağdurlarından olduğunu kaydederek, şunları söyledi: “Ülkemizde iletişim sektörünün büyük ve güçlü kuruluşu, ülkemizin en büyük üçüncü şirketi konumundaki Türk Telekom gibi dev bir kuruluş, özelleştirilerek kamunun elinden çıkarıldı, çoğunluk hisseleri yabancı bir kuruluşa satıldı. Özelleştirilen her kurumda olduğu gibi, Türk Telekom çalışanları da mağdur edildi. Binlerce çalışanı işten çıkarıldı, zorla emekliye ayrıldı. Türk Telekom’da esnek çalışma koşullarını dayatıldı. Sendikalı personelin kapsamı daraltıldı… Bu ve benzeri uygulamalarla Haberİş Sendikamız birçok dayatmalarla karşı karşıya bırakıldı. Haber-İş bu süreçte büyük bir sınav verdi. Bu dayatmalara karşı, onurlu mazisine ve Türk işçi hareketine yakışan tavrıyla direndi… Temsil ettiği kitlenin hak ve çıkarlarını gözetmek adına, bu dayatmaları kabul etmeyerek, işverenin tavrına boyun eğmedi. Bütün bu sürecin devamında, Haber-İş’in 16 Ekim 2007 günü 25 bin işçiyle başlayan Türk Telekom grevi, kurumda yaşanan ilk grev oldu. Grev esnasında ortaya konan sendikal dayanışma ve mücadele, ülkemizdeki tüm çalışanlara büyük bir moral sağladı. Türk sendikal mücadele tarihine önemli bir sayfa olarak geçti. Haber-İş, bu badireyi de en az zararla atlatmasını bildi. Ancak, özellikle son dönemde, Veli Başkan ve arkadaşlarının işbaşına geldiği günden bu yana, Haber-İş’in gösterdiği performans gerçekten hepimizin takdirini topladı. Türk Telekom, PTT ve TÜRKSAT’ta yaptığı örgütlenme mücadelesi ile Türkiye Haber-İş Sendikası, bizden alkış almaya hak kazandı. Ben başta Sayın Genel Başkanınız, değerli arkadaşım Veli Solak olmak üzere, bu zorlu süreçte emeği geçen herkesi kutluyorum.” Genel Kurula katılan Türkİş Genel Başkanı Ergün Atalay da konuşmasında, güncel ekonomik ve siyasal gelişmeleri değerlendirdi. Haber -İş 12. olağan Genel Kurulunda yapılan seçimlerde, Genel Başkanlığa Veli Solak, Genel Sekreterliğe Ümit Kaymal, Genel Mali Sekreterliğe Kemal İlçioğlu, Genel Eğitim Sekreterliğine Sedat Güney, Genel Teşkilatlandırma Sekreterliğine Mücayit Özdemir yeniden seçildi. 15 TÜRK Sorunları birlikte aşacağız METAL ürk-İş’e bağlı Türkiye Haber-İş Sendikası’nın 12.Olağan Genel Kurulu, 18-19 Ocak tarihlerinde Ankara Büyük Anadolu Termal Hotel’de yapıldı. Genel Kurul Divan Başkanlığına oybirliğiyle seçilen Türkİş Genel Sekreteri, Genel Başkanımız Pevrul Kavlak, yaptığı konuşmada, konfederasyonun son dönemde yaptığı çalışmalara değinerek, “Kamuoyunun gündeminde yer almayan Türk-İş, yeniden söz söyleyen, söylediği sözün arkasında duran, gündem oluşturan bir konfederasyon oldu” dedi. Kavlak şöyle devam etti: “Kıdem tazminatı, işçi sınıfının 77 yıl önce elde ettiği bir haktır. Hiç merak etmeyin. Dert etmeyin. Kıdem tazminatı, Türkiye işçi sınıfının ve Türk-İş’in kırmızı çizgisidir dedik, orada durduk. Buna cevabımız genel grev olacaktır, dedik. Bu ülkede Türk-İş olduğu sürece, Türk-İş bu işe evet demediği sürece, kıdem tazminatımıza kimse dokunamaz. İşte bakın; Geçen gün Sayın Çalışma Bakanı açıkladı. ‘Kıdem tazminatı konusu rafa kalktı’ dedi. ‘Başka bir bahara’ dedi. Bunu Türk-İş başardı. Bunu sizler başardınız. Türk-İş’in arkasında dağ gibi durarak başardınız. Sizleri kutluyorum. Türk-İş üyesi tüm işçileri alınlarından öpüyorum.” METAL İsdemir emekçileri ankara’da buluştu TÜRK 16 İsdemir emekçileri ve ailelerine yönelik olarak düzenlenen toplantıların üçüncüsünde konuşan Genel Başkanımız Kavlak, “Beraberliğimiz devam ettiği sürece, gönül bağımız sürdükçe, sizlerden aldığımız güçle bütün engelleri aşacağız” dedi. S endikamız Türk Metal’in, İsdemir’deki örgütlenme çalışmaları hızla devam ederken, İsdemir emekçileri ve ailelerine yönelik olarak başlatılan eğitim çalışmaları da sürüyor. Bu çerçevede Ankara’ya gelen İsdemir emekçileri ve aileleri, 26-31 Ocak tarihlerinde, Ankara Büyük Anadolu Termal Hotel’de konuk oldular. Genel Başkanımız Pevrul Kavlak, yaklaşık 600 İsdemirlinin katıldığı eğitim programının açılışında yaptığı konuşmada, Türk Metal’in, İsdemir emekçilerine sahip çıktığını belirterek, “Burada hiç kimse hakkınıza el uzatmaz, emeğinizi sömürmez. Bu çatı altında ne varsa hepsi bizimdir, sizindir. Biz soframızda ne varsa bölüşürüz. Burada sahte sendikacılar yok. İşçinin üzerine basıp, kendisine gelecek inşa etmek isteyen o sahtekârlar yok. Burada inşa edilen gelecek, fedakâr metal işçisinin geleceğidir. Onun eşinin ve çocuklarının geleceğidir. Size uzanan el, Türkiye’nin en güçlü örgütünün elidir” dedi. Bugüne kadar İsdemirli işçiler için yapılmayanları Türk Metal’in yaptığını kaydeden Kavlak, İskenderun’da indirimli sağlık, eğitim ve alış veriş hizmetlerinin sağlandığını hatırlatarak, şöyle devam etti: “Bunlar daha başlangıç. Beraberliğimiz devam ettiği sürece, gönül bağımız sürdükçe, sizlerden aldığımız güçle önümüzdeki bütün Henüz Türk Metal’e geçmeyen İsdemirli emekçilere de sesleniyorum; korkmayın, artık korkacak bir nedeniniz yok, Türk Metal ile güvendesiniz 17 TÜRK engelleri aşacağız. Tekrar ediyorum, yetkiyi aldığımız gün inşaatına başlayacağımız sosyal tesisler, gören herkesin imreneceği güzellikte olacak. İşinizin dışında sosyal hayatta kendinizi ifade edebileceğiniz, sizler için bir yaşam alanı oluşturacağız. Huzurunuz ve mutluluğunuz için gereken tüm sosyal aktiviteleri ayağınıza getireceğiz. Hem de bunu, göz açıp kapayıncaya kadar kısa bir süre içinde yapacağız. Biz yapacağız. Ama birileri ne yapacağını şaşıracak.” Genel Başkanımız Kavlak, sık sık alkışlar ve sloganlarla kesilen konuşmasında, geçmişte yaşanan ekonomik kriz döneminde Erdemir işçilerinin mağduriyetten nasıl kurtulduğuna da değinerek, “Sendikacılık zor günlerde yapılır. İyi günde herkes sendikacı olur. İyi kaptan nasıl fırtınalı havada belli olursa, iyi sendikacı da zor günde belli olur. Uzağa gitmeye gerek yok. İsdemir örneği yeter. Taşeronda çalışan işçiden, postabaşına kadar herkes yaralı, herkes mağdur. Ücretlerde indirim yapıldığı o günleri hatırlarsınız. Daha önce de söz ettim sizlere. Siz yaşadınız, İsdemir’de nasıl mağdur oldunuz? Biz aynı fırtınayı Erdemir’de nasıl atlattık, nasıl güvenli limana sığındık? Herkesten daha iyi biliyorsunuz” dedi. İsdemirlilerden, örgütlenme sürecinde hiçbir ayrım gözetmeksizin çalışacaklarının da sözünü alan Kavlak, İsdemir yönetiminin, sendika konusunda tarafsız bir duruş sergilediğini vurgulayarak, “Henüz Türk Metal’e geçmeyen İsdemirli emekçilere de sesleniyorum; korkmayın, artık korkacak bir nedeniniz yok, Türk Metal ile güvendesiniz” diye konuştu. İsdemir’in 3. Eğitim programının açılışına, Türk Metal – MESS Eğitimleri için otelde bulunan Çerkezköylü emekçiler de katıldı. Genel Başkanımız Kavlak, Çerkezköylü emekçilere, MESS Toplu İş Sözleşmesi sürecinde gösterdikleri kararlı ve dik duruşlarından dolayı teşekkür etti. Toplantıya, Genel Başkan Yardımcılarımız Süleyman Yıldırım ve Mesut Gezer de katıldı. Genel Başkanımız Kavlak’ın konuşmasının ardından, toplu fotoğraf çekimi gerçekleştirildi. METAL HABER | 2014’TE DE TEK ADRES METAL TÜRK METAL TÜRK 18 Bütün Metal işçilerini tek çatı altında toplamaya kararlı olan Türk Metal Sendikası, 2013 yılında yürüttüğü örgütlenme çalışmalarının sonuçlarını tek tek almaya başladı. 2014’ün ilk günlerinden itibaren gelen yetki tespit yazıları ile Türk Metal ailesine yeni katılan emekçiler, Türk Metal’de olmanın huzurunu ve mutluluğunu yaşıyor. Gerek Şube Başkanlarımızın ziyaretlerinde, gerekse yeni örgütlendiğimiz iş yerlerinden şubelerimize yapılan ziyaretlerde, birliğin beraberliğin ve kardeşliğin karşılığı olan Türk Metal gibi büyük ve güçlü bir sendikanın üyesi olmaktan duyulan mutluluk sıklıkla dile getiriliyor. Biz de, bu yolda beraber yürümenin, gücümüze güç kattığını belirterek, bu büyük aileye yeni katılan üyelerimizin hepsine “HOŞ GELDİNİZ” diyoruz… anadolu rulman Bolu Şubemizce, Düzce’nin Cumayeri ilçesinde bulunan Anadolu Rulman fabrikasında 10 Aralık’ta başlatılan örgütlenme faaliyetleri sonucunda, çalışanların %80’ine yakını sendikamıza üye oldu. Ardından yapılan yetki tespit başvurusuna herhangi bir itiraz gelmedi ve Anadolu Rulman emekçileri Türk Metal ailesine dahil oldu. Anadolu Rulman için yetki belgesi 8 Ocak’ta şubemize ulaştı. fıcosa ınternatıonal otomotiv Gemlik Şubemizce, Ficosa International Otomotiv iş yerinde 2013 Aralık ayında örgütlenme çalışması başlatıldı. Çoğunluğun sağlanmasının ardından, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan 6 Ocak’ta yetki tespit belgesi alındı. Ficosa International Otomotiv’de, hazırlanan toplu iş sözleşmesi taslağı, üyelerimize anlatıldı, görüş ve önerileri alındı. tt çelikaY 2012 yılında örgütlendiğimiz Düzce Çilimli ilçesindeki TT Çelikyay Otomotiv Dış Ticaret A.Ş iş yeri, yetki tespit itirazında bulunmuş ve yerel mahkemeye başvurmuştu. Yerel mahkeme yapılan itirazı reddedip, Sendikamız lehine karar verdi. dıneX otomotiv Çerkezköy Şubemize bağlı Dinex Egzoz ve Emisyon işyerinde 4 aydır süren yetki mücadelesinde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın, yetkinin sendikamızda olduğuna ilişkin gönderdiği yetki tespit yazısıyla sonuca ulaşıldı. Dinex emekçileri Türk Metal ailesine katılmanın mutluluğunu, Şubemize yaptıkları ziyaretle de ifade ettiler. sas otomotiv Gölcük Şubemizce, Sas Otomotiv iş yerinde yürütülen örgütlenme çalışmalarının ardından, 16 Ocak’ta bakanlığa yetki tespiti başvurusu yapıldı. 22 Ocak’ta yetki tespiti geldi. Sas Otomotiv çalışanı yeni üyelerimiz ile biraraya gelen şube Başkanı ve yöneticileri Türk Metal’in çalışmaları hakkında ayrıntılı bilgi verdi. hobi Egzoz Yedek Parça San. Ltd. Şti. işyerinde altı aydır büyük bir kararlılıkla sürdürülen örgütlenme çalışmalarının ardından, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na yetki tespit başvurusunda bulunuldu. Bakanlığın yapmış olduğu incelemelerle, yetki tespitinin gelmesinin ardından işveren, açmış olduğu davayı geri çekti. İşyerinde TİS süreci, 31 Ocak’taki son toplantıda anlaşmayla sonuçlandı. Sözleşme üyelerimiz tarafından sevinçle ve memnuniyetle karşılandı. 19 eribak 12 Aralık 2013 tarihinde yetki başvurusu yapılan Eribak için, 19 Aralık tarihinde Yetki tespiti geldi. 8 Ocak 2014 tarihinde ise yetki belgesi geldi, TİS süreci başladı. Yine 1 numarayız metal iş kolunda çalışan toplam 1 milyon 413 bin 151 metal işçisinin 164 bini, türk metal sendikası’na üye… ÇAlIşMA ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca hazırlanan, 2014 Ocak Ayı İşkolu İstatistikleri Resmi Gazete’de yayımlandı. İstatistiklere göre, kayıtlı işçi sayısı 11 milyon 600 bin, sendikalı işçi sayısı 1 milyon 96 bin, sendikalaşma oranı da %9.45 olarak gerçekleşti. Bakanlık istatistiklerine göre, Türk-İş’in 2, Hak-İş’in 8, DİSK’in ise 15 sendikası, %1’lik işkolu barajını aşamadı. Yayımlanan istatistikler, Türkiye’nin örgütlenme konusunda en doğ- METAL Kipsan Kalıp İmal ve Pres San. Tic. Ltd. Şti. de devam eden örgütlenme çalışmaları sonucunda, çalışanların büyük bir çoğunluğunun e-devlet üzerinden sendikamıza üye olması sağlandı. 30 Aralık’ta bakanlığa yetki tespit başvurusu yapıldı ve yetki belgesi geldi. İşyerinde TİS süreci 22 Ocak’ta başladı. Hobi Egzoz’da Sözleşme Sevinci TÜRK kipsan kalıp imal ve pres ru adımları atan sendikasının TÜRK METAl olduğunu bir kez daha kanıtladı… Metal işkolunda çalışan 1 milyon 413 bin 151 metal işçisinin %11,63’ü, sendikamız Türk Metal’in üyesi. İşkolumuzdaki diğer 8 sendikanın toplam üye sayısı ise, Türk Metal’in üye sayısının 1/3’üne bile ulaşamıyor… Önümüzdeki 4 yıl içinde, %3 barajının uygulamaya girecek olması nedeniyle, metal işkolundaki diğer sendikalar, barajın altında kalma endişesini taşıyor… HABER | Dinex Türk Metal’le METAL mutlu Genel Başkan Yardımcımız Yıldırım, Çerkezköy ve Çorlu şubelerimizle, bazı işyerlerini ziyaret etti TÜRK 20 Genel Başkan Yardımcımız Süleyman Yıldırım, Çerkezköy ve Çorlu şubelerimizle bazı işyerlerini ziyaret ederek görüşmelerde bulundu. Yıldırım, şubelerimizde düzenlenen Genişletilmiş Temsilciler meclisi toplantılarına da katıldı G enel Başkan Yardımcımız Süleyman Yıldırım, ilk olarak Çerkezköy Şubemizi ziyaret etti. Yıldırım, Çerkezköy Şubemizin İcra, Yönetim, Denetim ve Disiplin kurulu üyeleri ile işyerleri Baştemsilci ve Temsilcilerinin katıldığı Genişletilmiş Temsilciler Meclisi toplantısına başkanlık yaptı. Toplantıda Türk Metal’in 2013 yılı değerlendirildi ve 2014 yılına ilişkin plan, program ve hedefler görüşüldü, bu konudaki öneri ve görüşler ele alındı. Yıldırım daha sonra, Çerkezköy’de yeni örgütlendiğimiz Dinex Egzoz İşyerini ziyaret etti. Yıldırım burada, Dinex Yönetim Kurulu Üyeleri, CEO’su, Direktör, Genel Müdür ve Bölüm Müdürleri ile Şube Başkanımız Murat Koçak ve şube İcra Kurulu üyelerinin bulunduğu toplantıya katıldı. Son derece verimli ve yapıcı geçen toplantıda, işyerine ilişkin ayrıntılar ele alındı. Genel Başkan Yardımcımız Yıldırım, toplantının ardından, fabrikada çalışan üyelerimizle biraraya geldi ve Dinex’le ilgili yetki tespit yazısının sendikamıza gelmesiyle başlayan yeni süreç hakkında bilgi verdi. Dinex emekçilerini, Türk Metal ile artık daha mutlu ve gelecekten de umutlu gördüğünü belirten Yıldırım, 160 bini aşkın metal işçisinin tercih ettiği Türk Metal’i Dinex emekçilerinin de benimsemesinin, Türk Metal’i de mutlu ettiğini ifade etti. Yıldırım, Çorlu şubemizi de ziyaret ederek, Şube Başkanımız Baki Polat ve Yönetim Kurulu Üyelerinden, şube faaliyetleri hakkında bilgi aldı. Ardından da Genişletilmiş Temsilciler Meclisi toplantısına başkanlık yaptı. HABER | METAL Kavlak, manisalı emekçilerle buluştu 21 TÜRK Genel Başkanımız Pevrul Kavlak Manisalı emekçilerle bir araya geldi. Manisa 1 Nolu Şubemizin Genişletilmiş Temsilciler Meclisi toplantısına katılan Kavlak, Bosch Termo Teknik ve Klima San. fabrikasını da ziyaret etti. G enel Başkanımız Pevrul Kavlak ve Genel Başkan Yardımcımız Süleyman Yıldırım Manisa 1 Nolu Şubemizi ziyaret etti. Şube binasına gelişinde emekçilerin çoşkulu sevgi gösterileriyle karşılanan Genel Başkanımız Kavlak, ilk olarak, şubemizin toplantı salonunda üyelerimizle hitap etti. Genel Başkanımız Kavlak konuşmasında, hükümet tarafından gündemden kaldırıldığı açıklanan kıdem tazminatı konusu başta olmak üzere, taşeron işçilik, esnek çalışma gibi, çalışma hayatına ilişkin çeşitli konular hakkında bilgi verdi ve Türk Metal’in bu konulara yaklaşımını anlattı. Genel Başkanımız Kavlak, daha sonra, Manisa 1 Nolu Şubemizin Genişletilmiş Temsilciler Meclisi toplantısına katıldı. Genel Başkanımız Pevrul Kavlak ve Genel Başkan Yardımcımız Süleyman Yıldırım, Şube Başkanımız Ercan Dereli ile birlikte, Manisa’da bulunan Bosch Termo Teknik Isıtma ve Klima San fabrikasını ziyaret etti. Fabrika önünde üyelerimiz tarafından çiçeklerle karşılanan Kavlak, ilk olarak, Bosch Genel Müdürü İrfan Bayrak, Finans Genel Müdürü Akın Kazak, İnsan Kaynakları Müdürü Nilgün Esenli ve üyelerimizle öğle yemeğinde bir araya geldi. Genel Başkanımız Kavlak, Bosch emekçilerine de hitap ederek, gösterilen yakın ilgi dolayısıyla teşekkür etti. Genel Başkanımız Kavlak’ın Manisa ziyaretini yerel basın da yakından izledi. İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ CELAL TOZAN Türk-İş Sosyal Güvenlik Danışmanı METAL SİGORTALI HASTA TARAFINDAN ALINAN TIBBİ MALZEME BEDELLERİNİN KURUMDAN İSTENMESİ TÜRK 22 Sigortalılar, emekliler, bunların geçindirmekle yükümlü oldukları aile bireyleri, dul ve yetimler, temin ettikleri tıbbi malzeme bedelinin kendilerine ödenebilmesi için, bulundukları yerdeki Kurumun il veya merkez müdürlüklerine başvurabileceklerdir İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ | farklı ise, başvuruyu alan Kurum müdürlüğü, ödeme işlemlerini yapmak üzere başvuru belgelerini sigortalının oturduğu yerdeki müdürlüğe gönderecektir. Sigortalılar, emekliler, bunların geçindirmekle yükümlü oldukları aile bireyleri ile dul ve yetimlerin temin ettikleri tıbbi malzeme bedellerinin kendilerine ödenebilmesi için, Kurum müdürlüğüne verecekleri dilekçe, şekil şartına bağlı değildir. Ancak, Kurum başvuru dilekçelerindeki bilgi eksikliği nedeniyle ödeme işlemlerinin gecikmemesini önlemek için, örnek başvuru dilekçesi hazırlayarak, Genelge ekinde duyurmuştur. Bu nedenle, Kuruma başvurularda örnek dilekçenin kullanılması sigortalıların lehine olacaktır. Başvurular sigortalıların bulundukları yerdeki Kurum ünitesine yapılabileceği gibi, posta yolu ile de yapılabilir. ödemeye esas belgeler Sigortalılar, emekliler, bunların geçindirmekle yükümlü oldukları aile bireyleri ile dul ve yetimler, temin ettikleri tıbbi malzeme bedellerinin kendilerine ödenebilmesi için Kurum müdürlüğüne verecekleri dilekçelerine, aşağıda belirtilen belgeleri de eksiksiz olarak eklemek zorundadırlar. Ödemeye esas belgelerin eksik veya geçersiz olması halinde, tıbbi malzeme bedeli Kurum tarafından ödenmeyecek, sigortalı mağdur olacaktır. Kurum genelgesine göre başvuru dilekçesine eklenecek ödemeye esas kanıtlayıcı belgeler şunlardır. n Sağlık raporu aslı (Uzman hekim raporu/Sağlık kurulu raporu), n Reçete aslı, n Fatura aslı, n Barkod ve varsa etiket, n İş kazaları için iş kazası tespit tutanağı veya iş kazası kısmı doldurulmuş vizite kağıdı, n Trafik kazalarına ait kanıtlayıcı belgeler, n Adli vakalar için adli vaka raporu, n Protez/ortez ve ısmarlama üretilen tıbbi malzemeler için, faturayı düzenleyen merkezin açılış izin belgesi ve sorumlu müdür belgesinin “Aslı Gibidir” onaylı örneği, n Kurumca iade alınan cihazlar için iade taahhütnamesi, METAL Tıbbi malzemeyi temin eden sigortalıya, bu malzeme bedelinin Kurum tarafından ödenebilmesi için gerekli belgelerin eksiksiz olarak Kuruma verilmesi gerekmektedir. 23 TÜRK S igortalı hastalar, hekimce kullanmaları gerekli görülen, ancak Kurum veya tedaviyi yapan sağlık hizmeti sunucusu tarafından temin edilemeyen tıbbi malzemeleri kendileri almaktadır. Sigortalı hastalar tarafından alınan tıbbi malzemelerin bedellerinin Kurumca ilgililere ödenmesi gerekiyorsa da, çoğu zaman sigortalı hastalar Kuruma başvurmalarındaki eksiklikleri nedeniyle bu malzemelerin bedellerini alamamaktadır. Tıbbi malzemeyi temin eden sigortalıya, bu malzeme bedelinin Kurum tarafından ödenebilmesi için gerekli belgelerin eksiksiz olarak Kuruma verilmesi gerekmektedir. Kurum, sigortalıların, emeklilerin, bunların geçindirmekle yükümlü oldukları aile bireylerinin, dul ve yetimlerin, hekim tarafından gerekli görülen ve satın alarak kullandıkları tıbbi malzemelerin bedelini geri alabilmelerine ilişkin uygulamaları yeniden düzenlenmiştir. (1) Söz konusu düzenlemede de, tıbbi malzeme bedellerinin sigortalılara ödenebilmesi için gerekli olan belgelerin Kuruma eksiksiz verilmesi zorunlu görülmüştür. Yapılan düzenlemeye göre başvuru işlemleri Sigortalılar, emekliler, bunların geçindirmekle yükümlü oldukları aile bireyleri, dul ve yetimler, temin ettikleri tıbbi malzeme bedelinin kendilerine ödenebilmesi için, bulundukları yerdeki Kurumun il veya merkez müdürlüklerine başvurabileceklerdir. Kurumun tüm müdürlükleri başvuruları almak zorundadır. Ancak, sigortalının ikamet ettiği yer, başvurduğu yerden METAL | İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ TÜRK 24 n Kurumca iade alınan cihazlar, işitme cihazları ve tekerlekli sandalyeler için “Aslı Gibidir” onaylı garanti belgesi fotokopisi, n Firma taahhütnamesi, n Aktif iş yaşamını sürdürme veya öğrenci olma şartı bulunan tıbbi malzemeler için, kişilerin bu durumlarını gösterir belge, n Özürlü sağlık kurulu raporu varsa, raporun onaylı fotokopisi, n Yurtdışı sigortalıları için “Sosyal Güvenlik Sözleşmesine Göre Sağlık Yardım Belgesi”nin aslı veya onaylı fotokopisi, n Geri ödemesi talep edilen tıbbi malzeme için, Kurum mevzuatında istenileceği belirtilen diğer belgeler, n Yatarak tedavilerde ve ayakta ağız ve diş tedavilerinde temini zorunlu tıbbi malzemelerin sağlık hizmet sunucusu tarafından hastaya temin ettirilmesi durumunda gerekli belgeler; fatura aslı, reçete aslı veya ıslak imzalı epikriz notu veya tıbbi malzemenin kullanıldığına dair sağlık raporu aslı veya tıbbi malzemenin gerekliliğine dair sağlık raporu aslı, varsa barkod ve/ veya etiket aslı, Yukarıda belirtilen ödemeye esas belgelerden, tıbbi malzemeye ilişkin reçetenin aslının dilekçe ekine konulması zorunludur. Tıbbi malzemeye ait faturanın aslının Kuruma verilmesi gerekiyor ise de, bunun mümkün olmadığı durumlarda (örneğin faturanın aslının kaybolması, yırtılması veya yanması gibi durumlarda) “aslı gibidir” onaylı ikinci nüshası da kabul edilmektedir. Faturanın ikinci nüshasının ibraz edilmesi halinde, fatura aslının neden ibraz edilemediği başvuru dilekçesinde belirtilecektir. Ayrıca, faturanın veya ibraz edilen ikinci nüshasının arka yüzüne tıbbi malzemeyi teslim alan kişi adını, soyadını, TC kimlik numarasını, telefon numarasını ve teslim aldığı malzeme miktarını yazıp imzalayacaktır. Faturanın ikinci nüshasının aslı gibidir onayının firma yetkilisi tarafından yapılması, adı ve soyadı ile birlikte ıslak imzasının bulunması gerekmektedir. Sağlık Uygulama Tebliğinde aktif iş yaşamını sürdürme veya öğrenci olma şartına bağlanmış olan tıbbi malzeme bedelinin Kurum tarafından ödenmesi için; iş sözleşmesine tabi olarak çalışan sigortalının, mevcut işyerinden alınacağı halen çalıştığını gösterir onaylı belgeyi, kendi adına ve hesabına bağımsız çalışan sigortalının, bağlı bulunduğu sosyal güvenlik merkezinden alınacağı çalıştığını gösterir onaylı belgeyi, emekli olduktan sonra tekrar aktif çalışmaya başlayan sigortalının, bağlı bulunduğu sosyal güvenlik merkezinden alacağı “Sosyal Güvenlik Destek Primi” kesildiğine dair onaylı belge ile mevcut işyerinden alacağı halen çalıştığını gösterir onaylı belgeyi, öğrencinin ise onaylı öğrenim belgesini ibraz etmeleri zorunludur. Bedeli Kurumdan istenilen tıbbi malzeme, trafik kazası sonucu gerekli görülmüşse, trafik kazasına ilişkin tutanak ve diğer belgeler de dilekçeye eklenecektir. kurumun yaptığı ödeme bedeline itiraz Kurum tıbbi malzemelerin bedelini, Sağlık Uygulama Tebliğindeki esaslara ve piyasa araştırmalarına göre ödemektedir. Sigortalı hasta Kurum tarafından kendisine ödenen tıbbi malzeme bedelinin düşük olduğu görüşünde ise, Kurumun yaptığı ödeme miktarına itiraz hakkı bulunmaktadır. Hasta, kendisine yapılan tıbbi malzeme bedelinin neden düşük olduğunu belirten dilekçesini, varsa haklı olduğunu gösteren belgeleri de ekleyerek Kurumun ödemeyi yapan müdürlüğüne verecektir. İlgili Müdürlüğün bünyesinde oluşturulan “Şahıs Ödemeleri İtiraz Komisyonu”, sigortalı hastanın itiraz dilekçesini inceleyerek karar verip, sonucu itiraz sahibine bildirecektir. Sigortalı hasta Komisyonun Kararını kabul etmemesi halinde yargı yoluna başvurabilecektir. DİPNOT: (1) Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğünün 13.11.2013 tarih, 2013/37 sayılı Genelgesi Gölcük’te Otomotiv meslek Yüksekokulu açıldı 25 TÜRK F ord Otosan ve Vehbi Koç Vakfı tarafından Kocaeli Üniversitesi bünyesinde inşa edilen ve yükseköğrenimde ilk olma özelliğini taşıyan, uygulamalı mesleki eğitim çalışmalarıyla sektöre nitelikli işgücü yetiştirecek Gölcük İhsaniye Otomotiv Meslek Yüksekokulu, 8 Ocak’ta düzenlenen törenle açıldı. Açılış töreninde bir konuşma yapan Koç Holding CEO’su Turgay Durak, mesleki eğitimi, ülkenin sürdürülebilir kalkınması için yapılan en önemli yatırım olarak gördüklerini belirtti. Durak, “Türkiye’nin sanayi ile var olması ve dünya pazarlarındaki rekabetçi gücünü, ürettiği kaliteli METAL Ford Otosan ve Vehbi Koç Vakfı tarafından Kocaeli Üniversitesi bünyesinde inşa edilen Gölcük İhsaniye Otomotiv Meslek Yüksekokulu, Genel Sekreterimiz Yücel Yücel’in de katıldığı törenle açıldı. ürünler ve verimliliği ile istikrarlı bir şekilde artırması gerekiyor. Bu bağlamda, mesleki eğitimi, ülkemizin sürdürülebilir kalkınması ve geleceğimize yapılan en önemli yatırım olarak görüyoruz” diye konuştu. Turgay Durak, Koç Holding’in, “Meslek Lisesi Memleket Meselesi” projesi kapsamında, 8 farklı sektörde 29 laboratuvar, 7 Eğitim Merkezi, 1 Meslek Lisesi açıldığını, Gölcük İhsaniye Otomotiv Meslek Yüksekokulu’nun da bu proje kapsamında olduğunu ifade etti. Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün de konuşmasında, Ford Otosan’ın, sektöründe ilk uygulamalı meslek yüksekokulunu hayata geçir- diklerini belirterek, “Kaliteli mesleki eğitim almış çalışanların, kaliteli ürün ve hizmet üreteceğine, sektörümüzü geliştireceğine ve Türkiye’nin rekabet gücünü artıracağına inanıyorum” dedi. Açılış törenine, Kocaeli Valisi Ercan Topaca, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sezer Ş. Komsuoğlu, Gölcük Belediye Başkanı Mehmet Ellibeş, Genel Sekreterimiz Yücel Yücel, Gölcük Şube Başkanımız Mehmet Şener, İstanbul Anadolu Yakası Şube Başkanımız Halil Erdal, Bolu Şube Başkanımız Özgür Elçi ve Ford Otosan emekçisi üyelerimiz katıldı. maKalE DOÇ. Dr. BurCu KÜmBÜl GÜlEr YrD. DOÇ. Dr. DOğa Başar SarıİPEK METAL Kocaeli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü TÜRK 26 psikoloJik sermaYenin çalışma haYatındaki etkileri Sanayi döneminin verimliliğe vurgu yapan, fiziksel ve maddi sermayenin önemli olduğu çalışma ortamlarından, günümüz bilgi toplumunda çalıştığı işletmeyi dönüştürebilecek potansiyeli olan, verimli olduğu kadar dinamik, performansı yüksek çalışanların tercih edildiği bir ortama doğru geçiş gözlenmektedir. Çalışma hayatında üretkenliğin ve performansın yükseltilmesi için, çalışanların iç huzurunun ve mutluluk düzeyinin arttırılmasının doğrudan etkili olduğu fikri artık kesin olarak yerleşmiştir. METAL S 27 TÜRK ürekli bir değişim içindeki çalışma hayatında, işverenin çalışanlardan beklentileri de zamanla farklılaşmaktadır. Sanayi döneminin verimliliğe vurgu yapan, fiziksel ve maddi sermayenin önemli olduğu çalışma ortamlarından, günümüz bilgi toplumunda çalıştığı işletmeyi dönüştürebilecek potansiyeli olan, verimli olduğu kadar dinamik, performansı yüksek çalışanların tercih edildiği bir ortama doğru geçiş gözlenmektedir. Çalışma hayatında üretkenliğin ve performansın yükseltilmesi için, çalışanların iç huzurunun ve mutluluk düzeyinin arttırılmasının doğrudan etkili olduğu fikri artık kesin olarak yerleşmiştir. Buna bağlı olarak, çalışanları ve firmaları bu nihai hedefe ulaştıracak yeni kavram arayışları hız kazanmıştır. Bu kavramlardan biri pozitif psikolojik sermaye ya da sadece “psikolojik sermaye” olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu sermaye tipi, geleneksel sermaye çeşitlerinden “neye sahip olunduğuna” odaklanan “finansal-ekonomik sermaye”den, “neyin bilindiğine” yoğunlaşan “beşeri sermaye”den ve “kimlerin tanındığını” içeren “sosyal sermaye”den farklıdır. Çalışma psikolojisindeki yeni kavramsallaşma “bireyin kim olduğu”na dikkat çeken “psikolojik sermaye” üzerinde yoğunlaşmaktadır (Luthans, 2002; Luthans ve Luthans, 2004: 46). Çalışmanın davranışsal boyutunda yaşanan bu değişim, genel psikolojide görülen, “pozitif psikoloji” akımıyla paralellik göstermektedir. Bu yeni akımın temeli, sorunların henüz ortaya çıkmadan önlenmeye çalışılmasına dayanmaktadır. Yaklaşımın ana prensibi, ortalama bir bireyin nasıl olduğunu, bireyde neyin doğru gittiğini ve neyin gelişmekte olduğunu bulmaya çalışma konusunda bir gözden geçirmede bulunmaktır (Luthans ve diğerleri, 2007: 541). Bir başka ifadeyle, pozitif psikoloji insanlarda neyin yanlış olduğuna değil, neyin doğru olduğuna ve bunun nasıl geliştirilebileceğine odaklanmaktadır (Luthans ve diğerleri, 2006: 26). Pozitif psikolojinin çalışma hayatına yansıyan iki alt akımı bulunmaktadır. Bunlardan biri, Pozitif Örgütsel Düşünce Okulu’dur ve Michigan Üniversitesi araştırmacıları tarafından yürütülmektedir. Bu akım, kriz ve olumsuz koşullarda örgütün hayatını devam ettirebilmesi ve etkinliğini sürdürebilmesi için pozitif örgütsel özellikleri vurgulamaktadır. İkinci alt akım ise Luthans başta olmak üzere, Nebraska Üniversitesi araştırmacıları tarafından yürütülen Pozitif Örgütsel Davranış’tır. Pozitif Örgütsel Davranış, “günümüz çalışma hayatının gelişimi için ölçülebilir, geliştirilebilir ve etkin bir şekilde yönetilebilir pozitif yönelimli olan insan kaynaklarına ilişkin güçlü yönler ve psikolojik kapasiteler üzerinde yapılan çalışma ve uygulama” METAL | MAKALE TÜRK 28 olarak ifade edilmektedir (Luthans, 2002: 59). Pozitif örgütsel davranış, zayıflıkları iyileştirmek amaçlı olumsuz tedavi yöntemlerinin oluşturduğu kısırdöngüden çıkabilmek için güçlü yönlerin öne çıkarılması ve vurgulanması gerekliliğini öne sürmekte, proaktif ve pozitif bir yaklaşımın gerekliliğini savunmaktadır (Luthans, 2002a: 697). Dolayısıyla, “pozitif örgütsel davranış” alt akımı, ölçülebilen, geliştirilebilen, yönetilebilen ve çalışma hayatına özgü olan olumlu kişilik özellikleri üzerinde durmaktadır. “Pozitif psikolojik sermaye” bu özelliklerin toplandığı üst olguyu oluşturmaktadır. Altında yer alan dört temel bileşen kişilik özellikleri şunlardır: özyeterlilik, iyimserlik, umut ve dayanıklılık (Kümbül-Güler, 2009: 14). Bu bileşenleri kısaca tanımlamak gerekirse; n özyeterlilik, zor görevlerle yüzleşebilecek ve gerekli sorumluluğu üstlenebilecek güvene sahip olmayı, n iyimserlik, hem şu anda hem de gelecekte başarılı olmak için pozitif bir tavır takınmayı, n umut, amaca ulaşmak için azimle çabalamayı, başarılı olabilmek için gerektiğinde hedefe gidecek yeni yollar aramayı, n dayanıklılık ise, çevredeki sorun ve tersliklerle mücadele etme, başarı elde etmek için sağlam bir şekilde ayakta kalma ve ileri atılmayı anlatmaktadır (Luthans ve diğerleri, 2006a: 388). Pozitif örgütsel davranış üzerinde yoğunlaşan araştırmacılar; umut, iyimserlik, dayanıklılık ve özyeterlilik gibi pozitif psikolojik kapasitelerin geliştirilmesinin, örgütün misyonu, değerleri ve hedeflerine daha yüksek bir bağlılığı beraberinde getirdiğine inanmaktadır (Luthans ve Jensen, 2005: 305). Çünkü çalışanların bu dört temel kişilik özelliğine sahip olmaları, çalışma hayatının zorlukları ile mücadelede kendilerini güçlü kılacak; olumlu bir psikoloji içindeyken, daha istekli, yaratıcı ve işbirlikçi olmalarını sağlayacaktır. Ayrıca, örgütsel bağlılık, bireysel ve kurumsal performansın yükselmesi gibi pozitif durumların ortaya çıkmasında doğrudan etkili unsurlardan biri olan iş doyumu da, olumlu bir ruh halinden ve çalışma ortamından etkilenmektedir (Judge ve Ilies, 2004: 152). Bu gerçeklerden hareketle, pozitif psikolojik sermayenin çalışanların performansı, iş doyumu ve işletmeye olan bağlılıkla ilişkili olup, örgütsel vatandaşlık davranışına olumlu etkide bulunan, mutlu ve üretken bir çalışma hayatı için önemli bir kavram olduğu söylenebilir. (Avey vd., 2011: 140). çalışma psikolojisi veri bankası Çalışma Psikoloji Veri Bankası Projesi, çalışma hayatına dair duygu, düşünce ve davranışları içeren çalışan tutumuna ilişkin veri eksikliğinin giderilmesi yolunda ortaya çıkmış olan bir veri toplama sürecini içermektedir. Bu kapsamda, 2012 yılında, çoğu mavi yakalı olmak üzere, Gebze’de faaliyet gösteren firmalarda çalışan bireylerden demografik bilgiler başta olmak üzere, farklı ölçekler kullanılarak veriler toplanmıştır. Ankette yer alan ölçek, Luthans ve diğerleri (2007) tarafından geliştirilen ve 24 maddeden oluşan PSYCAP Ölçeği’dir. Ölçek maddelerinden birkaç örnek aşağıda verilmiştir. Toplamda 1000 kişiden veri elde edilmiş, ancak psikolojik sermaye ile ilgili olan ölçekleri işaretleyen örneklem 251 olarak gerçekleşmiştir. Özyeterlilik maddeleri: n Çalıştığım alanda hedefler belirlerken kendime güvenirim n İşletmemin stratejisi ile ilgili tartışmalarda kendime güvenirim Umut maddeleri: n Şu anda kendimi işimde çok başarılı görüyorum n Şu anda, büyük bir enerjiyle işimdeki amaçlarımı gerçekleştirmeye çalışıyorum İyimserlik maddeleri: n Bu işte, olaylar hiçbir zaman benim istediğim gibi gelişmez n İşimle ilgili konulara her zaman iyi tarafından bakarım Dayanıklılık maddeleri: n Bu işte birçok şeyin aynı anda üstesinden gelebileceğimi hissediyorum n İşteki zorlu zamanları atlatabilirim, çünkü daha önce de zorluklarla karşılaştım cinsiyet ve psikolojik sermaye Yapılan araştırmalar, kadın ve erkeklerin psikolojik sermaye boyutlarında farklılıklar gösterdiğini kanıtlamaktadır. Bir araştırmada, mesleki stres ile depresyon arasında kadın ve erkeklerin, sahip oldukları psikolojik sermayelerinin farklı etkilere sahip olduğu bulunmuştur (Liu vd, 2012). Bizim çalışmamızda da, kadınların erkeklere göre, her bir psikolojik sermaye boyutunda daha düşük düzeyde oldukları görülmektedir (Bkz. Şekil 1). şekil 1. kadın ve erkek çalışanlarda psikolojik sermaye boyutları MAKALE | Yapılan bir araştırmada, çalışanın psikolojik sermayesinin güçlü olmasının, halihazırdaki işinden ayrılıp başka bir iş aramasında olumsuz bir etkiye sahip olduğu bulunmuştur (Avey vd., 2009: 686). Yani, eğer bireyin özyeterliği, ümidi, iyimserliği ve dayanıklılığı yüksek seviyede ise, birey var olan işinden ayrılma eğilimi göstermeyecektir. Bizim çalışmamızda ise, psikolojik sermaye boyutlarından sadece iyimserlik ile işten ayrılma eğilimi arasında negatif bir ilişki görülmüştür. Buna göre, bir kişinin iyimserlik düzeyinin yüksekliği, kişinin işten ayrılma eğilimini azaltmaktadır. Bu noktada, iyimser olmanın, bireyin işi ile ilgili gelecekte daha olumlu şeylerin olacağı beklentisi ile, işten ayrılmayı engelleyebilecek bir faktör olarak önemli bir role sahip olduğu düşünülmektedir. şekil 2. pozisyonlara göre psikolojik sermaye boyutları İşin nicel boyutunun aşırı olması, psikolojik sermaye boyutlarından ümit, iyimserlik ve dayanıklılık ile negatif bir ilişki içindedir. Nicel iş yükü ile anlatılmak istenen, orantısız bir iş yükünün olması, işin gerektirdiği hızın gerisinde kalmak, verilen görev için yeterli zamanın olmaması gibi sayısal anlamda zorlayıcı bir işe sahip olmaktır. Bizim çalışmamızda, bu tür işlere sahip olma ile çalışanların ümit, iyimserlik ve dayanıklılık düzeyleri arasında ters bir ilişki olduğu gözlenmiştir. Nicel açıdan yükü fazla olan işlerde, çalışanların psikolojik olarak olumsuz etkilenip, özellikle işlerine ilişkin ümit geliştirmelerinin zorlaşabileceği, iyimser bakış açılarının kaybolabileceği, kötümser bakış açısının hakim olabileceği, işteki olumsuz gelişmelere karşı dayanıklılık güçlerinin zedelenebileceği kanısındayız. Bu nedenle, çalışanlara verilen görevlerin zaman baskısı yaratmayacak şekilde ayarlanmasının, psikolojik sermayelerini olumlu yönde etkileyerek, daha insancıl çalışma ortamlarına kavuşmayı sağlayacağını umuyoruz. psikolojik sermaye ile işyerindeki pozisyon arasındaki ilişki Sahip olunan nicel iş yükü ile bağlantılı olan bir diğer boyut, çalışanların işyerindeki pozisyonlardır. Bireyin işyerindeki statüsüne göre psikolojik sermaye düzeyinin değişip değişmediği üzerinde de durulmak istenmiştir. Şekil 2’de görüleceği üzere, vasıfsız ve yarı vasıflı olan işçiler ile vasıflı işçilerin tüm boyutlarda hemen hemen eşdeğer oranlara sahip olduğu gözlenmiştir. Ancak üretim şef ya da yönetici pozisyonunda bulunmanın özellikle özyeterlilik ve ümit düzeylerinde ciddi fark yarattığı, iyimserlikte ise daha az oranda bir fark oluşturduğu görülmüştür. Yapılan bir araştırmada, çalışanın psikolojik sermayesinin güçlü olmasının, halihazırdaki işinden ayrılıp başka bir iş aramasında olumsuz bir etkiye sahip olduğu bulunmuştur. METAL psikolojik sermaye ile işten ayrılma eğilimi arasındaki ilişki psikolojik sermaye ile işin nicel Yükü arasındaki ilişki 29 TÜRK Aslında psikolojik sermayenin fiziksel ya da biyolojik anlamda cinsiyete göre farklılık göstermediği bilinmektedir. Hatta gençlerde, cinsiyete göre psikolojik sermaye boyutlarının farklılık göstermediği sonucunu elde eden çalışmalar da bulunmaktadır. Bizim çalışmamızda rol oynayan asıl faktörün toplumsal cinsiyet olduğuna inanıyoruz. Esasen, kadınların genellikle toplum içindeki rolleri gereğince, sahip oldukları ikili rolleri, toplumsal dışlanma eğilimlerinin daha fazla olması gibi bir takım nedenlerle, erkek meslektaşlarına göre, özyeterlilikleri, ümit ve iyimserlik düzeyleri, dayanıklılık güçleri daha düşük gözlenmiş olabilir. Bu durum, çalışma hayatında psikolojik sermayenin güçlendirilmesi konusunda kadınlara yönelik uygulamaların önemsenmesi gerektiğini açık bir şekilde göstermektedir. | MAKALE İlginç olan sonuç, dayanıklılık boyutunda hemen hemen bütün pozisyonların aynı düzeylerde olmasıdır. Hatırlanacağı gibi dayanıklılık boyutu, işyerindeki zorluklarla mücadele ile ilintili olarak bireyin güçlü olmasını ifade etmektedir. Bu durumda, üst düzeyde çalışanların daha alt seviyede çalışanlarla aynı düzeyde dayanıklılık seviyesinde olmalarının nedenini, işyerindeki zorluk ve stresin, daha çok üst pozisyonlardaki çalışanları olumsuz etkileyecek şekilde yüksek olması ile açıklamak mümkündür. eğitim durumuna göre psikolojik sermaye METAL Bireyin kişisel gelişim düzeyinde olumlu etkisinin olduğu düşünülen eğitim düzeyinin artması ile psikolojik TÜRK 30 sermaye boyutlarının artış göstereceği düşünülmektedir. Nitekim, ülkemizde yapılan bir araştırmada Çınar (2011), formel eğitim ile psikolojik sermayenin geliştirilebilir olduğu sonucunu ortaya koymuştur. Ancak, bizim araştırmamamızdaki sonuçlar bu şekilde gerçekleşmemiştir. Şekil 3’ten görülebileceği üzere, eğitim düzeyi arttıkça, dayanıklılık ile iyimserlik boyutlarında bir düşüş gözlenmiştir. Sadece özyeterlilik boyutunda, 2 yıl ve 4 yıllık üniversite mezunlarının ilkokul dahil diğer okullardan mezun olanlara göre daha yüksek seviyede olduğu görülmüştür. şekil 3. eğitim durumuna göre psikolojik sermaye boyutları Bu sonucu yorumlamak gerekirse, eğitimin kendine güvenmeyi içinde barındıran özyeterlilik açısından etkili olabileceği, ancak zorlu çalışma koşullarının, eğitim ile kazanılmış olan dayanıklılık, iyimserlik ve geleceğe dair ümitli olmayı zedeleyebileceği düşünülmektedir. KAYNAKÇA psikolojik taciz ve psikolojik sermaye Çalışma hayatının en önemli ve güncel sorunlarından biri olan psikolojik taciz ile psikolojik sermayenin etkileşimine dair sonuçları Şekil 4’te görmek mümkündür. İşyerinde psikolojik taciz “çalışana tekrarlayan şekilde, sistematik olarak, iş arkadaşları ya da yöneticileri, patronu tarafından olumsuz, kötü niyetli davranışlarda bulunmak” olarak ifade edilebilir. Çalışmamızda, Şekil 4’ten izlenebileceği gibi, psikolojik tacize uğradığını ifade edenlerin psikolojik sermaye boyutlarının hepsinde daha düşük puan aldığı gözlenmiştir. şekil 4. psikolojik tacize maruz kalma durumuna göre psikolojik sermaye n Avey, J. B., Luthans, F. ve Jensen, S. M. (2009). Psychological Capital: A Positive Resource for Combating Employee Stress and Turnover. Human Resource Management. 48(5), 677-669. n Avey, J. B., Reichard, R. J., Luthans, F. ve Mhatre, K. H. (2011). Meta-Analysis of the Impact of Positive Psychological Capital on Employee Attitudes, Behaviors, and Performance. Human Resource Development Quarterly. 22(2), s: 127-152. n Çınar, E. (2011). Pozitif Psikolojik Sermayenin Örgütsel Bağlılıkla İlişkisi. Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi. n Liu, L., Chang, Y., Jialiang, F., Wang, J. ve Wang, L. (2012). The mediating role of psychological capital on the association between occupational stress and depressive symptoms among Chinese physicians: a cross-sectional study. BMC Public Health. Vol. 12. 219-233. n Luthans, F. (2002), Positive Organizational Behaviour: Developing and Managing Psychological Strengths, Academy of Management Executive, 16: 57-72. n Luthans, F. (2002a). The Need for and Meaning of Positive Organization Behavior, Journal of Organizational Behavior, 23(6), 695-706. Ancak, özellikle iyimserlik boyutunda, psikolojik tacize uğramış olanlarla, uğramamış olduğunu ifade edenler arasında ciddi bir farklılık vardır. Bu sonuç, başa gelen olumsuz davranışlarla mücadele etmenin, çalışanların geleceğe yönelik olumlu düşünme gücünü zedelediğini göstermektedir. Genel bir değerlendirmede bulunmak gerekirse, günümüzün çalışma hayatının zorlu koşullarıyla mücadelede, psikolojik sermayenin önemli bir savunma mekanizması olarak rol oynadığına kuşku yoktur. Bir kişilik özelliği olarak görülüyor olsa da, psikolojik sermaye zaman içinde, çeşitli eğitimler yoluyla geliştirilebilir bir olgudur. Ancak, her ne kadar geliştirilebilir olsa da, işletmelerin psikolojik sermayeyi olumsuz etkileyecek zorluk ve çalışma koşullarından mümkün olduğunca çalışanlarını koruyacak önlemler alması önerilmektedir. n Luthans, F., Avey, J. B., Avolio, B. J., Norman, S. M. ve Combs, G. M. (2006a). Psychological Capital Development: Toward a Micro-Intervention, Journal of Organizational Behaviour: 27, 387-393. n Luthans, F., Avolio, B. L., Avey, J. B. ve Norman, S. M. (2007a), Positive Psychological Capital: Measurement and Relationship with Performance and Satisfaction, Personnel Psychology; 60: 541-572. n Luthans, F., Luthans, K. ve Luthans, B. C. (2004), Positive Psychological Capital: Beyond Human and Social Capital, Business Horizons, Ocak-Şubat: 45-50. n Luthans, F., Volgelgesang, G. R. ve Lester, P. B. (2006), Developing the Psychological Capital of Resiliency, Human Resource Development Review, 5(1): 25-44. n Luthans, K. W. ve Jensen, S. M. (2005), The Linkage Between Psychological Capital and Commitment to Organizational Mission: A Study of Nurses, Jona, 35(6): 304-310. 31 TÜRK n Kümbül-Güler, B. (2009). Pozitif Psikolojik Sermaye: Tanımı, Bileşenleri ve Yönetimi. (İçinde) A. Keser, G. Yılmaz ve S. Yürür (Edi.) Çalışma Yaşamında Davranış: Güncel Yaklaşımlar. Kocaeli: Umuttepe Yayınları. METAL n Judge, T. A. ve Ilies, R. (2004). Research Edge: Is Positiveness in Organizations Always Desirable? The Academy of Management Executive, 18(4), 151-155. İşTE HaYaTımıZ rÖPOrTaJ: uğur POlaT [email protected] METAL gemlik şubemizin yetkili olduğu ficosa işyerinde çalışan canan zengin, ailesi ve iş arkadaşları ile birlikte, “işte hayatımız” köşesinin bu sayıdaki konuğu oldu. TÜRK 32 Sendika güvence demektir METAL İşTE HaYaTımıZ | TÜRK 33 İŞİ TEZGAH BAŞINDA USTALARDAN ÖĞRENDİK canan Zengin, Süleyman Demirel Üniversitesi Bilgisayarlı Muhasebe Bölümü mezunu. Yaklaşık 3 yıl bir serbest muhasebe bürosunda çalıştığını anlatan Zengin, bugün el freni kablosu üreten Ficosa’da işçi... “Okuldan mezun olduktan sonra 3 yıl serbest muhasebe bürosunda çalıştım. Fakat düşük ücret nedeni ile yeni bir iş aramak zorunda kaldım. Mahalleden bir arkadaşımın tavsiyesi ile Ficosa işyerine işçi olarak başvurdum. 2004 yılının Kasım ayında işbaşı yaptım. İşe yeni başladığımda haliyle mesleki bir eğitim yoktu. İşi tezgâh başında ustalarımızdan öğrendik. İlk tezgâhım Renault montaj hattındaydı ve ilk işgünüm gece vardiyasındaydı. Hem kadın olmam, hem de gece vardiyasında olmam beni ilk haftalarda çok zorladı. Zaman geçtikçe işe ve yoğunluğa alıştım. Şimdi ise Verifikatör (Son Kontrol) olarak çalışıyorum.” “daha önce sendikasız olarak çalışan bizler, sendikalı ve sendikasız işyerleri arasındaki farkları yaşayarak öğrendik. iş güvencimizi mücadele ederek kazandık” | İşTE HaYaTımıZ Birlik ve beraberlik sağlandı ficosa’nın, Gemlik’te bir işçinin çalışmayı isteyeceği en iyi fabrikalardan biri olduğunu belirten Zengin, çalıştığı iş yerinin, özellikle sendika geldikten sonra çok farklı bir yapıya kavuştuğunu ifade ediyor: “Ficosa işyeri Gemlik’te bugün herkesin çalışmak istediği fabrikalardan biri. Bunu sağlayan sendikamız Türk Metal oldu. İlk işe başladığım dönemle, sendika geldikten sonraki dönem arasında muazzam bir fark var. Gerek ücretlerimize, gerekse de ikramiyelerimize hatırı sayılır zamlar, ancak sendikayla birlikte geldi. Bununla birlikte, işyerimizde hiç olmadığı kadar büyük bir birlik ve beraberlik sağlandı. Bizimle, yani işçilerle doğrudan ilgilenen, sorunlarımızı çözmeye çalışan muhataplarımız, yani temsilcilerimiz oldu. Çay saati molamız birden ikiye çıktı. Fabrikada sosyal etkinlikler düzenlenmeye başlandı. İşçiler geleceğe daha olumlu bakmaya başladı. İş güvencemizin olduğunu hissetmek güzel bir şey. Gemlik’te bizimle ilgilenen, bizim için çalışan bir şubemiz var. Basit bir örnek verecek olursak, eskiden doğum yapan memurlara çiçek gönderildi, şimdi doğum yapan işçilere de çiçek gönderiliyor. İşyerinde doğum, düğün ve cenaze gibi birliktelik gerektiren günlerde artık birbirimize daha yakınız, daha samimiyiz. Tüm bu saydıklarımdan dolayı bugün Gemlik’te herkes Ficosa işyerinde çalışmak istiyor.” canan Zengin, sendika geldikten sonra yaşanan değişikliklerin bunlarla sınırlı olmadığını da anlatıyor: “Sendika bize özgürlük getirdi, alım gücümüzü artırdı. En önemlisi, daha önce sendikasız olarak çalışan bizler, sendikalı ve sendikasız işyerleri arasındaki farkları yaşayarak öğrendik. İş güvencemizi mücadele ederek kazandık.” Geçtiğimiz yıl MESS ile sürdürülen toplu iş sözleşmesi sürecinde çok aydınlandıklarını, her an sendikayı takip ettiklerini söyleyen Zengin, “Eylemlere yüzde yüz katıldık. Coşkumuz hiç azalmadı” diye konuşuyor. METAL Sendika bize özgürlük getirdi TÜRK 34 i ve çiftin, 4,5 CAnAn Zengin yedi yıllık evl . “Eşim ile Ficosa var ı yaşında Simay adlı bir kızlar n halasının kızı et’i hm işyerinde tanıştım. Eşim Me . Yine Mehmet ile aynı ile aynı tezgâhta çalışıyordum z yoktu. Ama benimle servisteydik. Pek samimiyetimi pek fazla önemsemedim, tanışmak istedi. İlk zamanlar a bir süre sonra pes ettim. ağırdan almaya çalıştım. Am ise çok mutluyuz. Eşimle Görüşmeye başladık. Bugün de birlikte çalışıyorduk. O ilk dönemlerde Ficosa işyerin a yoktu. Çalışma şartları dönemlerde işyerinde sendik . Mehmet o dönemlerde da bugünkü kadar iyi değildi kısa bir süre sonra Tofaş’a iş başvurusu yaptı ve Ficosa işyerinde çalışmaya Tofaş’ta işbaşı yaptı. Ben ise devam ettim.” ı ifade eden Ailece Türk Metal’li oldukların duran sendikalarını, Zengin ailesi, 50’inci yaşını dol ar. Türk Metal’in orl bir de dergi aracılığıyla kutluy işçi olarak hak nde esi dergi ve diğer yayınları say larını ve bu dık var a kın ve sorumluluklarının far unca kendilerine fayda bilgilerin çalışma yaşamı boy belirten Zengin, bir sağlayacağına inandıklarını enlenen Kadın İşçiler kadın işçi olarak, her yıl düz anizasyon olarak Kurultayını da başarılı bir org Zengin ailesi ile r. değerlendirdiğini vurguluyo emek istedikleri bir ekl , röportajımızı tamamlarken “Aynı iş yerinde sendikalı şey olup olmadığını sorduk. ını yaşarak gören bir ve sendikasız çalışma ortam z işyerlerinde çalışan aile olduğumuz için, sendikası üye olmaları gerektiğini arkadaşlarımızın sendikaya a güvence demek, bizim iş belirtmek istiyorum. Sendik geleceği Türk Metal’dir. kolumuzda ise metal işçisinin şlarımı Türk Metal çatısı Ben metal işçisi tüm arkada et ediyorum. Gelin, altına, dergimiz aracılığıyla dav görün diyorum.” Zengin farklılıkları kendi gözünüzle larken, bizleri hem ailesi ile röportajımızı tamam nız bırakmayan Ficosa işyerinde hem de evlerinde yal n’a teşekkürlerimizi bir Baştemsilcimiz Mahmut Akı iletmek istiyoruz. kez daha dergimiz aracılığı ile METAL i d n e k ı r la k ı l ı l k r a f Gelin, gözünüzle görün TÜRK 35 nderilirdi, gö k çe çi a ar rl u em m n pa ya eskiden doğum eriliyor nd gö k çe çi de re le çi iş n pa şimdi doğum ya MAKALE TÜRKER DENİZ Gazeteci-Yazar İSDEMİR EMEKÇİLERİNİN VİCDANI... METAL B TÜRK 36 ir işçinin çocuğu için, sendika, bilinmeyen bir kavramdır. Özellikle, toplu sözleşme dönemlerinde, anne ve baba arasında ailenin geleceğini ilgilendiren bir konu geçtiğinde, işçilerin çocukları, konuşmalar arasında, ‘sendika’ sözcüğünün geçtiğini duyarlar. Onlar için sendikanın varlığı, bundan ibarettir. Türkiye’de ve dünyada, sendikacılık dendiğinde ilk akla gelen toplu sözleşmedir. Toplu sözleşmelerin görüşmelerden başlayıp, imzalanma sürecine kadar, gerek kamu gerekse özel sektör olsun, , hemen hemen tüm işyerlerinde çalışan işçiler, memurlar, sendikaların tutumlarına endekslenir. Sözleşmeler imzalandıktan sonra, sendikanın fonksiyonu da, görevi de sona erer. Artık bir sonraki sözleşme dönemi beklenmeye başlanır. Bu süre, bazı işyerlerinde 1, bazılarında 2, bazılarında ise 3 yıldır. Aradaki bu zaman, sendikacılar için derin bir uyku dönemidir. Ne var ki, 90’lı yılların başından itibaren, metal işkolundaki bir sendika, sendikacılığı sadece toplu sözleşme imzalamak gibi, şimdilerde, oldukça yerine getirilmesi kolay olan bir görevle tanımlayanların karşısına dikilerek, işçi hareketine yeni bir sendikal anlayış sunmaya başladı. Bu sendikanın adı TÜRK METAL… Türk Metal Sendikası, 1990’lı yılların başında, gerek dünyada gerekse Türkiye’de sendikaların örgütlenme reflekslerinin giderek yok olmaya yüz tutması üzerine, üyeleriyle ve yöneticileriyle bir araya gelip, ‘Ne yapmalıyız?’ sorusuna radikal ve sağlam bir şekilde cevap aramaya başladı. İşte ‘Sosyal Sendikacılığın’ tohumları, bu arayışlarla başladı. Sosyal Sendikacılık, artık sendikaların işini zorlaştıran yeni bir anlayış ve uygulamalar yelpazesi… Çünkü bu anlayış, sendikalara, sendikacılara yeni görev ve sorumluluklar da yükledi… Sosyal Sendikacılık, aslında hem işçileri, hem de eş ve çocuklarını sosyal ve kültürel hizmet ve yatırımlarla buluşturan bir sosyal şemsiye… Türk Metal’in, işçilerin eş ve çocukları için, 1990’lı yılların başından başlayarak, yaklaşık 25 yıldır sürdürmüş olduğu bu anlayış, kabul edelim ki, “Bugün Türkiye’nin en büyük ve en güçlüsü sendikası neden Türk Metal?” sorusunun da cevabıdır. Bugün, Türk Metal Sendikası’nın, standartların altına düşmeyen sözleşmeler imzalayarak, üyelerini ekonomik anlamda korumasını, tek başına bir sendikal görevin yerine getirilmesi olarak değerlendirmek mümkündür. Ama ne var ki, Türk Metal yöneticilerinin hem sendikal anlayışı, hem de vicdanları, sendikacılığı böyle dar bir çerçeveye sığdırmalarına izin vermemektedir. İşte Sosyal Sendikacılığın, artık bir gelenek halini alması da, bu vicdani muhasebenin, sendikal yapının temel direği olmasından dolayıdır. Metal işçilerinin eşleri için düzenlenen ve gerçekten de ailenin birliğini, mutluluğunu ve huzurunu esas alan Aile Kurultayları, Türkiye gibi, aileye son derece önem veren ülkeler için önemlidir. Ayrıca, Türk Metal’in her türlü sendikal etkinliğine sadece üyelerinin değil, eşlerinin de katılmasının sağlanması, sendikacılığın özellikle bu dönemlerde ihtiyaç duyduğu dayanışmaya da hayat verici bir niteliktedir. Geçtiğimiz günlerde Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak’ın İSDEMİR EMEKÇİLERİ ile birlikte katıldığı bir toplantıda, İskenderun’da Türk Metal Sendikası’na bağlı işyerlerinde çalışan bir metal işçisinin çocuğu da bir konuşma yaptı. Konuşmayı yapan Gizem Cevrioğlu... Babası, Türk Metal’in yetkili olduğu Yazıcılar işyerinde Baştemsilci olarak görev yapan, Murat Tankut Cevrioğlu… Türk Metal, uzaklarda değil... bir tarafta, sendikanın anlamını öğrenen, bilen ve yarınlardaki yol haritasını sendikacılığın bilincine vararak çizmeye çalışan bir işçi çocuğu... Diğer tarafta ise, bugüne kadar sendikanın ne anlama geldiğini bilmeyen, bugüne kadar kendisine herhangi bir sendikal hizmet sunulmayan ve bunun için sendikaya uzaktan yakından ilgisi olmayan işçi çocukları… Aradaki fark dağlar kadar… Bu farkı eritmek, yok etmek İSDEMİR EMEKÇİLERİNİN elinde… Bugünlerde içinde bulundukları ekonomik koşullar, onların çocuklarına yeteri kadar hizmet vermesine yeterli olmayabilir. Bu durumu anlayışla karşılanır… Ama sadece kendilerine değil, eş ve çocuklarına da bir iyilik yapmak istiyorlarsa, bu mümkün… Gizem Cevrioğlu’nun çocuk vicdanıyla yaptığı çağrıya karşılık versinler yeter… Bakın yüz binlerce Türk Metal üyesi, eşi ve çocuğuyla bu hizmetlerden yararlanabiliyor… İSDEMİR EMEKÇİLERİNİN çocukları da yararlanabilir… İsdemir emekçilerinin çocuklarının bu haklara kavuşması için yapılacak tek şey var, o da, TÜRK METAL’de birleşmek, bütünleşmek... Bu o kadar zor değil… Türk Metal uzaklarında değil… Herkes biliyor ki, Türk Metal, İsdemir emekçilerinin aklında, fikrinde, yüreğinde, vicdanında… Vicdanlarının sesini dinlesinler yeter… 37 TÜRK “BİZLER, İSK ENDERUNLU METAL İŞÇİL BİZLER, MET AL ÇOCUK K ERİNİN ÇOCU ULÜBÜNÜN KLARIYIZ... FAYDALANIY H İZMETLERİN ORUZ… BU H D EN İZMETLER İÇ TEŞEKKÜR İN SİZE TEKR EDİYORUZ… A R TEKRAR AMA BİZİM B İR İSTEĞİMİZ VAR… BİLDİĞİNİZ G İBİ, İSKENDE RUN’A HAYA İSDEMİR’DE TV ÇALIŞAN BÜ Y ÜKLERİMİZİN EREN İSDEMİR’DİR… BİZ GÖRMEK İST LER, ÇOCUKLARIN İYORUZ. ONL ARIN DA ME I DA ARAMIZ İSTİYORUZ. Ç TAL ÇOCUĞA DA ÜNKÜ ONLA ÜYE OLMAS RIN DA BU H HAKKI VAR… INI İZMETLERD BU HAKLAR EN FAYDALA A ONLARIN İSDEMİR’Lİ K NMAYA DA SAHİP OL ARDEŞLERİM MASINI İSTİY KARDEŞ, AR İZ İLE BİRLİK ORUZ… KAD TE YÜRÜME K, ONLARLA MECLİSLERİN AŞ OLMAK İSTİYORUZ. ONLARIN DA E KATILMAS ÇOCUK INI, YURT DIŞ GÖRMESİNİ IN İSTİYORUZ. K A GİDEREK, YENİ ÜLKEL URSLARDAN İSTİYORUZ. İS ER FAYDALANM DEMİR’DE ÇA ALARINI LIŞAN BÜYÜ VERMELERİN KLERİMİZİN İ İSTİYORUZ BU KONUYA . İSDEMİR’Lİ BULUŞTURM ÖNEM ARKADAŞLA ALARINI İST RIMIZI BİZLE İYORUZ…” RLE METAL Bakın, Gizem konuşmasın Cevrioğlu da neler diy or? maKalE YrD.DOÇ.Dr.GÖKHan OfluOğlu araş.GÖr. mErvE ZEYnEP KİmSESİZ METAL Bülent Ecevit Üniversitesi/İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi / Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü/ ZONGULDAK TÜRK 38 türkiYe’de sendika hakkı ve sendikalaşmanın önündeki temel engellerin değerlendirilmesi Sağlıklı, verimli bir özel teşebbüs ekonomisi ve kuvvetli, gayretli bir siyasi demokrasi için, güçlü, bağımsız ve sorumlu bir sendika hareketi gerekli ve zorunludur. METAL bu temel hakları en açık şekilde düzenlemiştir (Önsal, 2011). Uluslararası Çalışma Sözleşmesinin ulusal planda bağlayıcı bir etki yaratabilmesi için, çoğu kez uyum yasalarının çıkartılması gerekmektedir. Bunun gibi, Türkiye tarafından onaylanmış ve iç hukukta yürürlüğe konulmuş ILO sözleşmeleri karşısında, Türk iş mevzuatının bunlarla çelişen hükümlerden arınması zorunlu hale gelmektedir (Centel, 1999). İç mevzuatımızda Anayasamızın 2, 5, 10, 12, 17. maddeleri örgütlenme ve toplu pazarlık haklarının dayanaklarını oluşturmakta; 51. Maddesinde de, “Çalışanlar ve işverenler, üyelerinin çalışma ilişkilerinde, ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için önceden izin almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma ve üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahiptir. Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz” düzenlemesi bulunmaktadır (Önsal, 2011). 2821 sayılı Sendikalar Yasası ile de gerekli iç düzenleme tamamlanmıştır. Anayasamızın 90.Maddesi, uluslararası antlaşmaların onaylanmasını, yürürlüğe girmesini ve iç mevzuatımız ile ilişkisini düzenlemiştir. “Türkiye Cumhuriyeti adına yabancı devletlerle ve milletlerarası kuruluşlarla yapılacak antlaşmaların onaylanması, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin onaylamayı bir kanunla uygun bulmasına bağlıdır” (Önsal, 2011). 2004 yılında maddeye eklenen son fıkra ile “Türkiye tarafından usulüne uygun olarak yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmaların (a) bu konuda bir iç düzenleme yapma gereği bile olmadan uygulanma zorunluluğu getirilmekte ve ayrıca (b) bu milletlerarası antlaşmalarla çelişen yasa hükümlerimiz zımnen mülga (dolayısıyla kaldırılmış) kabul edilmektedir.” (Koç, t.y.). Sağlıklı, verimli bir özel teşebbüs ekonomisi ve kuvvetli, gayretli bir siyasi demokrasi için, güçlü bağımsız ve sorumlu bir sendika hareketi gerekli ve zorunludur (Davey, 1969). İşleyen bir demokrasinin üç temel halkası vardır. Bunlar özgür ve adil seçimler, sivil ve siyasi haklar ve demokratik “sivil” toplumdur. Çalışma hayatı, endüstriyel ilişkiler ve sendikal hareket de demokrasiden geçmektedir (Urhan, 2005). Sendikalar, işçiler arasındaki rekabete son vererek, ortak çıkarlar etrafında bir birlik ve güç oluşturmalarını sağlamalarından dolayı önemli kurumlardır. Çünkü, işçi sınıfı hiçbir zaman homojen olmamış, ayrışma potansiyelini her zaman içinde barındırmıştır. Bölünmüş grupların birbirlerinden yalıtılması ve birbirleriyle mücadele etmeleri genellikle yenilgiye yol açtığı için, sınıf dayanışması, her zaman sendikal hareketin mevcudiyeti ve etkinliği için hayati bir öneme sahip olmuştur. İşçilerin dayanışma örgütleri olan bu kurumlar, nüfusun önemli bir kesimini oluşturan bağımlı çalışanların ekonomik, sosyal ve siyasi alandaki hak ve çıkarlarının savunucusu olarak, demokrasinin ve emeksermaye arasındaki güç dengesinin kurulmasında önemli aktörler olmuşlardır. Gerçekten, 1970’li yıllara kadar toplu 39 TÜRK Ö rgütlenme hakkı temel insan hakları içinde yer almaktadır ve uluslararası birçok temel belgede düzenlenmiştir. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 23.Maddesi, “herkesin, çıkarını korumak için sendika kurma veya sendikaya üye olma” hakkını düzenlemiştir. Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 11.Maddesi, “insanların çıkarlarını korumak için başkalarıyla birlikte sendikalar kurmak ve sendikalara katılmak” hakkını tekrarlamıştır (Önsal, 2011). Avrupa Birliği Temel Haklar Bildirgesinin 12.Maddesinde, “herkesin kendi çıkarlarını korumak için sendika kurma ve sendikalara girme hakkı; Avrupa Sosyal Haklar Şartı’nın (Avrupa Sosyal Haklar Sözleşmesi) 5. Maddesinde de, “sözleşmeci taraflar çalışanların ve çalıştıranların ekonomik ve sosyal çıkarlarını korumak için, yerel, ulusal ve uluslararası örgütler kurma veya bu örgütlere üye olma özgürlüğünü sağlamak ve geliştirmek amacıyla, ulusal mevzuatın bu özgürlüğü zedelemesini veya zedeleyici biçimde uygulanmasını önlemeyi yükümlenirler” düzenlemesi ile örgütlenme hakkı düzenlenmiştir (Önsal, 2011). Birleşmiş Milletler’in, insan hakları ile ilgili uzmanlık kuruluşları arasında önemli bir yer tutan Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) Anayasasının giriş bölümünde, “sendikal özgürlük” ilkesi anılmaktadır (Taşkent, 1995). Ülkemizce de onaylanmış ve uygulanması kabul edilmiş, “Sendika Özgürlüğü ve Sendikalaşma Hakkının Korunmasına İlişkin 87 Sayılı Sözleşme” ile “Örgütlenme ve Toplu Pazarlık Hakkı İlkelerinin Uygulanmasına İlişkin 98 Sayılı Sözleşme” MAKALE | METAL | MAKALE TÜRK 40 sözleşmeler aracılığı ile çalışanlar adına önemli kazanımlar elde eden ve elindeki demokratik silahlarla, emek-sermaye arasında belli bir güç dengesi sağlayan sendikalar, toplumda, çalışanları ortak çıkarlar etrafında toplayabileceklerine dair yaygın bir inanç ve güven duygusu oluşturmuştu. Ancak 1970’lerden sonra, gelişmiş ve gelişmekte olan birçok ülkede, emeğin haklarını gerileten koşullara bağlı olarak, ciddi bir güç ve güven kaybına uğramışlardır. Sendikal güç ve güven kaybıyla eş zamanlı olarak, sendikaların bir temsil krizi içerisinde olduğuna yönelik tartışmalar yükselmiştir. Öyle ki, artık endüstri ilişkilerinin, sendikalar olmaksızın da yürüyebileceğine ilişkin senaryolar gündeme gelmeye başlamış, sendikaların sadece belli bir işçi kitlesini koruyan özel bir işçi kulübü olduğuna dair fikirler yaygınlaşmaya başlamıştır. Bu durum, sendikaların, işçi sınıfının dayanışma örgütleri olma özelliğini tartışmalı hale getirmiş ve örgütlenme kapasitelerini daraltan önemli bir unsur olmuştur (Urhan, 2005). Sendikaların yaşadığı bu güç ve güven kaybının önemli göstergesi, sendikaların yeni üye kazanma, mevcut üyelerini koruma ve üyelerini harekete geçirme kapasitelerinin zayıflamış olmasıdır. Bu durum, çevrimsel hareketler, işgücü piyasasında meydana gelen değişimler, işverenlerin sendika karşıtı taktik ve stratejileri, hükümetlerin tutumu, yasalar, sendikaların örgütlenme stratejileri, taktikleri ve yapıları gibi çok geniş faktörler ağı ile açıklanabilir. Ancak, bütün bunların yanında, sendikal örgütlenmenin öznesi olan ve genellikle göz ardı edilen işçilerin sendikalara yönelik anlayışlarının da önemli olduğu ifade edilmelidir (Urhan, 2005). ülkemizde sendikalaşmanın önündeki temel engeller İşgücünün tamamının sendikalarda örgütlenmesi olanaksızdır. Tarımda çalışanları, serbest çalışanları ve belli sayıdan az işçi çalıştıran işletmelerde çalışanları örgütlemek çok zordur. Bu nedenledir ki, örgütlenmenin en güçlü olduğu zamanlarda bile örgütlenme oranı yüzde altmışı geçememiştir (Önsal, 2011). Türkiye’de yapısal sorunlar nedeniyle, zaten ücretlilerin büyük bölümü için de, sendikalar için de her zaman bir “var olma” ve “yaşama” mücadelesi söz konusudur. Sendikal mücadele her zaman zor olmuştur ya da sendikalar çok zaman savunmacı konumda olmuşlardır gibi iddialar doğru olsa da, bir süredir sendikalar için koşulların sürekli olarak olumsuzluğa doğru değiştiği ve çok yönlü bir tehdit altında kalındığı yadsınamaz (akt:Önsal, 2011). Sendikaların örgütlenme ile ilgili sorunları ağırlaşarak artmaktadır. Uslu (2008); Bir işçi konfederasyonu genel başkanı, “Türkiye’de sendikalı olmak, işsiz kalmakla, işsiz kalmak aç kalmakla eş anlama gelmiş durumdadır” diyerek, durumun ağırlığını ve işçi sendikalarının çaresizliğini ifade etmektedir . Dünyada başlayan değişim Türkiye’yi de içine almıştır. Sanayi çağındaki uluslararasılaşma eğiliminin çok ötesinde yeni bir eğilim olarak küreselleşme süreci yaygınlaşmaktadır. Bu, sadece sermayenin sanayi çağındaki gibi kâr maksimizasyonu elde etmek üzere dışarıya yönelmesi değil, İç mevzuatımızda, anayasamızın 2, 5, 10, 12, 17. maddeleri örgütlenme ve toplu pazarlık haklarının dayanaklarını oluşturmakta; 51. maddesinde de, “Çalışanlar ve işverenler, üyelerinin çalışma ilişkilerinde, ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için önceden izin almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma ve üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahiptir. Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz” düzenlemesi bulunmaktadır. MAKALE | 41 TÜRK doğrudan doğruya yerküreyi bir üretim ve tüketim alanı olarak tasarlamasına kadar ulaşan yeni bir ilişkiler ağını ifade etmektedir (Bilgin, 2010). Örgütlenme konusu üzerine yapılan bir çalışmada, örgütlenme önündeki engeller, “sendikaların kendilerinden” ve “sendikaların dışından kaynaklananlar” olmak üzere ikiye ayrılmış; birinci bölümde kendi içinde “örgütlü olunan işyerlerinde” ve “yeni örgütlenilen işyerlerinde” olmak üzere ikiye ayrılmıştır (Köstekli, 2003). a- sendikaların kendilerinden kaynaklanan engeller aa- örgütlü olunan işyerlerindeki engeller n Üyeleri tutmakta güçlük çekilmiştir. n Esnekleşme uygulamaları yaygınlaşırken, sendikalar hazırlıksız yakalanmışlardır. n Sendikal bilinç ve aktiflik düzeyi yetersiz kalmıştır. n Sendikalara gönüllü edinmek için çaba gösterilmemiş, işyeri sendika temsilcilerinin yetiştirilmesine gereken önem genellikle verilmemiştir. n Yeni kadrolar oluşturulamamıştır. n Sendikal hareketin temeli olan özveri, günümüzde yetersizdir. n Üyeleri ve üye olmayanları tanımayı sağlayan araştırmalar yapılmamıştır. n Uzunca bir süre sendika üye sayısı yeterli görülmüştür. n “Kamu sendikacılığı” geleneği kırılıp, yeni koşullara uygun sendikacılık geliştirilememiştir. n Sendikalara güven sorunu oluşmaya başlamıştır. n Sendikal demokrasiye ilişkin yeni açılımlar getirilememiştir. n Örgütlenmenin uzmanlık yönü iyi görülememiştir. n Örgütlenme faaliyetleri, işyerinde çalışanların tamamına yönelik yapılmamıştır. n Sendikal dayanışmalar yetersiz kalmıştır. Sendikal birleşmeler, ülkemizde unutulmuştur. n Sendikal rekabetten kurtulunamamıştır. ilişkin yeterince geliştirilememiştir. ab- Yeni örgütlenen işyerlerindeki engeller: n Sendikalar, örgütsüz işçiler için yeterince çekim merkezi olamamaktadırlar. n Sendikasız işçilere yeterince ulaşılamamaktadır. n İşçiden işçiye örgütlenme çalışmaları geliştirilememiştir. n Yeni örgütlenecek işyerleri için uzmanlık hizmetlerinden yeterince yararlanılamamaktadır. n Sendikalara güven sorunu, yeni örgütlenecek işyerleri için de ayrı bir önem taşımaktadır. n Yeni örgütlülükler sürdürülememektedir. n İşten atılmaları önleme yönünde kararlı bir çaba ortaya konamamaktadır. n Resmi prosedürlere boğulunmaktadır. n Yargı engelini aşmada başarılı olunamamaktadır. n Örgütlenme faaliyetleri merkezi bir eşgüdüm içinde yürütülmemektedir. n Yeni işyerlerinin örgütlenmesinde, yine sendikal rekabet sorunu vardır. b. sendikaların dışından kaynaklanan engeller: n Sendikasızlaştırma, günümüzde en yükseğe tırmandırılmıştır. n Yeni liberal propaganda bombardımanı, sendikalara olan inancı olumsuz yönde etkilemiştir. n Ekonomik kriz koşullarında sendika üyelerine yönelik baskılar en üst düzeye çıkmıştır. n İşsizlik, sendikalaşmanın da en büyük düşmanı olmuştur. n Kayıt dışı istihdam, işçinin sendikalaşma hakkını yasal olarak engellemiştir. n Üye olmak isteyen işçilere yönelik baskılar, başta işten çıkarmalar olmak üzere, çok daha artmıştır. n Sendikalaşma nedeniyle işten atılmaların yaygınlaşması, caydırıcılığı da artırmıştır. n Özelleştirmeler, sendikasızlaştırmaya neden olmuştur. n Kamu işyerlerinde sendikasızlaştırma sürdürülmüştür. n İşçiler arasında birliği zorlaştırıcı unsurlar, önceki dönemlere göre daha da artmıştır. n Esnekleşme uygulamaları, sendikal örgütlenmeyi zorlaştırmıştır. n İşçilerin talepleri arasında artan farklılık örgütlenmeleri de olumsuz etkilemiştir. n Sendikasız işçilerin sendikalara olan inancı zayıflamıştır. n Örgütlenme ve aşılması güç resmi prosedürler getirilmiştir. n Yargı bir sistem olarak, örgütlenme önünde başlı başına bir engel olmuştur. n Ucuz işgücü ülkesi olmaya dayalı rekabet politikalarının benimsenmesi, sendikasızlaştırmaya ek bir ısrar olarak yansımıştır. bir başka çalışmada ise (koç, 2003); sendikaların örgütlenmeleri önündeki sorunlar şöyle sıralanmıştır: n Özelleştirme (KİT satışları, kamunun piyasayı METAL n Toplu iş sözleşme hükümleri, örgütlülüğü sürdürmeye | MAKALE n Zorunlu emeklilik; n Sahte kendi hesabına çalıştırma: Eve iş verme, fason üretim, götürü iş, vahidi fiyatla çalıştırma; n Yürürlükteki yasalar çiğnenerek, çocuk işçiliğin yaygınlaşması; n Serbest bölgeler; n İş kazası ve meslek hastalıklarının artması; n Sosyal güvenlik sisteminin çökertilmesi ve sosyal güvenlik haklarına yönelik saldırılar; n Kamu hizmetlerinin (eğitim, sağlık vb.) sistemli olarak geriletilmesi, koruyucu hekimliğin zayıflatılması; n İşçileri etnik kökene, siyasal görüşlere ve dini inançlara göre bölme çabaları; n Kamuoyunun sendikalar ve sendikalı işçiler aleyhinde şartlandırılması. Örgütlenme konusunda birçok çalışma yapılmış, üçlü toplantılar, seminerler düzenlenmiştir. Bu çalışmaların METAL düzenleyici ve yönlendirici işlevinin ortadan kaldırılması vb.), kamu sektörünün veya devletin küçültülmesi; n Müteahhitleşme, taşeronlaştırma; n Yerli ve yabancı kaçak işçilik (kaçak işyeri, kayıtlı işyerinde kaçak işçilik veya kayıtlı işyerinde kayıtlı işçilerin ücretlerinin düşük gösterilmesi); n Yaygın işten çıkarmalar ve artan işsizlik; n İşyerlerinin bölünmesi, küçültülmesi veya geçici olarak kapatılması; n Geçici işçilik, belirli süreli hizmet akti ile çalıştırma; n Memur ve sözleşmeli personel statülerine geçirerek bazı temel sendikal haklardan mahrum bırakma; n İşçi alacaklarının ödenmesinde gecikme; n Toplu iş sözleşmesi hükümlerinin uygulanmaması; n Esnek çalışma; n Atipik veya standart-dışı çalışma biçimleri (işçi kiralama, kısmi süreli işçilik vb.); TÜRK 42 Yoksullaşma, işsizlik ve çalışma koşullarındaki gerilemeye bakıldığında, kurum olarak sendikalara olan gereksinimin, her zamankinden daha fazla olduğu günümüzde, sürekli üye ve destek kaybettikleri görülmektedir. Bu durumda söylenmesi gereken, sendikaların geçerliliğini kaybettiği değil, mevcut sendikal anlayış ve yapıların bir kriz içerisinde olduğudur sonunda yukarıda verilen iki örnek ile benzer sonuçlara ulaşılmıştır (Önsal, 2011). Türkiye’de örgütlü işyerleri sendikasızlaştırılarak veya örgütsüz işyerlerindeki işçilerin örgütlenmesi zorlaştırılarak sendikaların gücü ve etkisi azaltılmakta ancak sendikalar, işverenler tarafından uygulanan bu politikalar karşısında kurumsal ve yasal olarak korunmamaktadırlar (Yıldırım, 2010). sendikalaşma sorunlarını çözümlemek için alınması gereken tedbirlere ilişkin temel öneriler KAYNAKÇA n Bilgin, Vedat; “İşçi Hareketinin Değişimi ve Önündeki Sorunlar”, TÜRK-İŞ Dergisi, Sayı 387, Ankara, 2010, s. 69. n Centel, Tankut; Türkiye’nin Onayladığı ILO Sözleşmeleri, Mess Yayını, İstanbul, 1999. n Davey, Harold W.; Çağdaş Toplu Pazarlık, Türk Sevk ve İdare Derneği Yayını, İstanbul Matbaası, 1969, s. 15. Sendikalar ve Çıkarların Temsili”, 21. Yüzyılda Sendikal Politika Arayışları, Petrol İş Yayın No:70, İstanbul, 2001, s.16 n Koç, Yıldırım; “Avrupa Birliği ve İşçi Hakları”, Yol-İş Dergisi, s. 45. n Koç, Yıldırım; Türkiye İşçi Sınıfı ve Sendikacılık Hareketi, Analiz Basım Yayım, 2003, s. 250-251. n Önsal, Naci; Örgütlenme Hakkı Önündeki Engeller, 2011.(Erişim Tarihi: 14.01.2014; www.istecalisanlar. com/2011/02/orgutlenme-hakki-onundeki-engeller/ . ). n Taşkent, Savaş; İnsan Haklarının Uluslararası Dayanakları, Basisen Eğitim ve Kültür Yayınları 27, İstanbul, 1995, s. 217. n Urhan, Betül; Türkiye’de Sendikal Örgütlenmede Yaşanan Güven ve Dayanışma Sorunları, Çalışma ve Toplum Dergisi, 2005/1, Kocaeli. n Uslu, Salim; “Türkiye’de Sendikaların Geleceği”, Sivil Toplum Dergisi, Yıl 5 Sayı 19, 2007. n Yıldırım, Engin; Uçkan, Banu; “İşverenlerin Sendikasızlaştırma Modelleri ve Türkiye Örneği”, Çalışma ve Toplum Ekonomi ve Hukuk Dergisi, 2010/2, s. 163. METAL n Hayman, Richard; “Küreselleşme Bağlamında 43 TÜRK Bize göre, örgütlenme sorunlarını (örgütlenme önündeki engelleri) özetlemek gerekirse, aşağıdaki üç madde halinde sıralamak mümkündür. i. İşsizlik ve kayıt dışı ekonomi sorunlarının çözülememiş olması. ii. Üretim teknolojisindeki değişmeler, küreselleşme ve yeni liberalizmin hükümetler ve sendikalar üzerinde yarattığı olumsuz etkiler ile istihdam yoğunluğunun yer değiştirerek hizmetler sektörüne kayması ve işçilerin nitelikleri ve düşünce yapıları üzerinde yarattığı değişim. iii. Sendikaların (sendikacıların) rehavet içine girerek, sendikacılık düşünce ve uygulamalarında kendilerini yenileyememeleri, gelişmeler karşısında zaman kaybetmeleridir (Önsal, 2011). Sonuç olarak, sendikaların, işçilerin desteğini kazanabilmeleri için, çözülmemiş sorunları, karşılanmamış ihtiyaçları ve gerçekleşmemiş özlemleri saptamaları ve öne çıkarmaları gerekir (Hayman, 2001). Küreselleşme ile birlikte artan ve neredeyse istikrarlı ve güvenceli formel istihdamın istisna hale geldiği bir dönemde, çevre işgücünü dışlayan, savunmacı ve içe kapalı sendikal anlayışların, sendikal hareket için sürdürülebilir bir yönü kalmamıştır. Bu nedenle, “sendikalar kim ve ne için var?” şeklindeki temel tartışma noktasına yeniden geri dönülmesi gerekmektedir. Çünkü, yoksullaşma, işsizlik ve çalışma koşullarındaki gerilemeye bakıldığında, kurum olarak sendikalara olan gereksinimin, her zamankinden daha fazla olduğu günümüzde, sürekli üye ve destek kaybettikleri görülmektedir. Bu durumda söylenmesi gereken, sendikaların geçerliliğini kaybettiği değil, mevcut sendikal anlayış ve yapıların bir kriz içerisinde olduğudur (Urhan, 2005). Sendika yöneticilerinin, kürselleşme çağında üyelerinin ne istediklerine yönelik araştırma çalışmalarını arttırmaları gerekmektedir. Ayrıca, sendikalar önümüzdeki dönemlerde sadece üyelerine değil, çalışmayan işsizlere de yönelmek durumundadırlar. Bilgi toplumuna geçtiğimiz çağımızda, herşey çok hızlı değişmektedir. Teknolojinin başdöndüren gelişimi, işçi eğitimini çok önemli hale getirmektedir. Türkiye’de çok iyi yetişmiş insangücü halen yetersiz durumdadır. İnsangücünün iyi bir şekilde eğitilmesi için eğitim faaliyetlerine daha fazla kaynak aktarılması ve mesleki eğitimde sendika-devlet-işveren işbirliğinin sağlanması gerekmektedir. maKalE Dr. naCİ ÖnSal Türk-İş Genel Sekreter Yardımcısı METAL avrupa birliği, 19. fasıl ve karikatür TÜRK 44 Avrupa Birliği ( AB ),Avrupa Ekonomik Topluluğu ( AET ) adıyla 1957 yılında Roma Antlaşması ile Fransa, Almanya, Belçika, Hollanda, Lüksemburg ve İtalya tarafından kuruldu. Türkiye, 1963 yılında AET’ye üyelik başvurusu yaptı. 1963 yılında Ankara Ortaklık Antlaşması imzalandı. Bu belge, Gümrük Birliği’nin kurulmasını hedefliyor ve Türkiye’nin tam üyeliğine atıfta bulunuyordu. 1 973 yılında İngiltere, Danimarka ve İrlanda,1981 yılında Yunanistan,1986 yılında İspanya ve Portekiz AET’ye üye oldular. Türkiye, 1987 yılında adı artık Avrupa Topluluğu olan AB’ye tam üyelik müracaatında bulundu. 1991 Maastricht Antlaşması, AB’nin dış politika ve güvenlik konularını düzenledi, Tek Pazar hedefini koydu. 1993 yılında Kopenhag zirvesinde aday ülkelerin tam üyelik koşulları belirlendi, 1995 yılında Gümrük Birliği kuruldu, 1997 yılında Türkiye, AB ile diyaloğunu askıya aldı, 1999 Helsinki zirvesinde Türkiye’ye aday ülke statüsü verildi. Macaristan, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Polonya, Kıbrıs, Malta, Litvanya, Estonya, Latvia, Slovenya 2004 yılında, Bulgaristan ve Romanya 2007 yılında AB üyeliğine kabul edildiler. Böylece, Birliğe üye ülke sayısı 27’ye ulaştı. 29 Haziran 2005 tarihinde de Türkiye için müzakere çerçevesi açıklandı. “Sosyal Politika ve İstihdam” başlıklı 19. fasıl, Türkiye’nin görüşeceği 33 fasıldan çalışma hayatı ile doğrudan ilgili olanı. Bu faslın kapsamında; istihdamın artırılması, çalışma ve yaşama koşullarının iyileştirilmesi, uygun seviyelerde sosyal koruma sistemlerinin oluşturulması, sosyal ortaklar ile diyalog tesis edilmesi, sürdürülebilir bir istihdam yapısı için insan kaynaklarının geliştirilmesi, sosyal dışlanma ve yolsuzlukla mücadele, kadın ve erkekler için eşit fırsatlar sağlanması bulunuyor. 45 TÜRK AB, Türkiye’ye karşı samimi olmadığı gibi, Türkiye’yi de samimi bulmamaktadır. Türk kamuoyunda da AB üyeliği arzusu düşmektedir. Türkiye’nin üyeliği konusunda zaman eskitilmiş, güven yıpranmıştır. METAL MAKALE | METAL | MAKALE TÜRK 46 2006 yılında tamamlanan tarama süreci sonunda, Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanan “Tarama Sonu Raporu” 19. Faslın müzakerelerine başlanabilmesi için iki açılış kriteri koymuş bulunuyor. Birincis, “sendikal hakların AB standartları ve Uluslararası Çalışma Örgütü ( ILO ) sözleşmeleri ile uyumlu olması” ikincisi de, “AB müktesebatının iç hukuka yansıtılması” dır. Bilindiği gibi, Türkiye’nin, 62. Hükümetle birlikte artık bir Avrupa Birliği Bakanlığı bulunmaktadır. Bakanlık, birinci açılış kriteriyle ilgili olarak iki kanun tasarısı hazırlamış, bunlardan Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununda değişiklik yapan tasarı, 4 Nisan 2012 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda kabul edilmiştir. İkinci tasarı, 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanununu değiştiren tasarıdır. Bu tasarı da Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu adıyla 7 Kasım 2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Ancak, ne yazık ki Bakanlığın sitesinde 23.12.2013 tarihi itibariyle verilen bilgi, ikinci taslağın TBMM gündeminde olduğudur. 10 Nisan 2013 tarihinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ile AB Bakanı, sosyal ortaklar ve Bakanlık temsilcilerinden oluşan bir heyetle Brüksel’e gitmişler, genişlemeden sorumlu komiser Stefan Füle ve sosyal işler ve içermeden sorumlu komiser Laszio Andor ile görüşmelerde bulunmuşlardır. 9 Mayıs 2013 tarihinde yapılan görüşmede de, 19. Faslın müzakerelerine başlanabilmesi için yol haritası oluşturmak üzere üst düzey bir çalışma grubunun oluşturulmasına karar verilmiştir. Takiben, “sendikal haklar’a” ilişkin açılış kriterini ele alacak Üst Düzey Çalışma Grubu oluşturulmuştur. AB süreci ve bu süreç içinde 19. Fasıl ile ilgili gelişmeler kısaca özetlendiği gibidir. AB, Türkiye’ye karşı samimi olmadığı gibi, Türkiye’yi de samimi bulmamaktadır. Türk kamuoyunda da AB üyeliği arzusu düşmektedir. Türkiye’nin üyeliği konusunda zaman eskitilmiş, güven yıpranmıştır. İki tarafın hatalarıyla dolu olan bu süreç, hiç kuşkusuz karikatürün de konusu olmuştur. Zira karikatür, saldırgan yapısıyla yanlışların üzerine gider, onları açığa çıkarır, teşhir eder. Yerli ve yabancı karikatürcülerin çizdikleri karikatürler AB konusunda okunacak en saf belgelerdir. HABER | B UAW Başkanı Bob King, eylemlerde ön saflarda yer alıyor. Küresel sermayenin, Amerika Birleşik Devletleri’nde uzun süre önce başlayan sendikasızlaştırma operasyonunun hedefi durumundaki güney eyaletlerinde sıcak günler… irleşik Otomobil İşçileri Sendikası’nın (UAW) örgütlenme mücadelesi verdiği Volkswagen fabrikasında sona gelindi. Volkswagen’in, ABD’nin Tennessee eyaletindeki Chattanooga kentinde bulunan fabrikasında çalışan 1500’den fazla işçi, şubat ortalarında sendika için sandığa gidecek. İşçiler, Ulusal Çalışma İlişkileri Kurulu’nun düzenleyeceği oylamada, sendikal örgütlenmeyi isteyip istemediklerine karar verecek. Oylamanın sonucu, Birleşik Otomobil İşçileri Sendikası UAW’nin örgütlenme mücadelesi verdiği Nissan ve Mercedes fabrikalarını da yakından ilgilendiriyor. Volkswagen işçilerinin sendikayı kabul etmesi halinde, öteki fabrikalarda da örgütlenmenin tamamlanabileceği, UAW’nin bu işyerlerinde de yetki alabileceği belirtiliyor. Nissan fabrikasında 2001 yılında yapılan oylama, işverenin baskısıyla sendikalaşma aleyhine neticelenmiş, çok az bir oy farkıyla da olsa alınan bu olumsuz sonuç, bölgedeki örgütlenme faaliyetlerine büyük darbe vurmuştu. Nissan oylamasını hatırlatan UAW Başkanı Bob King, Volkswagen yönetimini tarafsız kalması ve işçinin özgür iradesine saygı duyması konusunda uyardı. Sendikal faaliyetler konusunda fabrikada engel çıkarıldığını kaydeden UAW yetkilileri, kendilerine, işçilerle işyerinde topluca bir araya gelme fırsatı verilmemesinden şikayetçi… Ancak UAW liderleri, tüm engellemelere rağmen, oylamanın, sendika lehine sonuçlanacağından eminler. Başkan King, işçilerin çoğunluğunun üyelik formlarını zaten doldurduğunu, ancak sendikalaşma konusunda nihai kararın, gizli yapılacak oylama ile verilmesi konusunda, Volkswagen yönetimi ile uzlaştıklarını söyledi. 47 TÜRK Volkswagen işçileri sendikayı oylayacak METAL Amerika’da otomobil işçileri için dönüm noktası METAL | BİZİM FABRİKALARIMIZ TÜRK 48 1954 yılında kurulan İTO Kilit, Türkiye’de batılı anlamda kilidi ilk üreten, sektörün önde gelen markalarından biridir. Türkiye’de kilit standartlarının geliştirilmesinde önemli katkıları olan İTO Kilit, yüksek güvenlik sağlayan 14’lü kilit sistemini Türkiye’ye kazandıran ilk firmadır. 2001 yılında ıngersoll rand Security Technologies (Güvenlik Teknolojileri) bünyesine dahil olan İTO kilit, Düzce tesislerinde üretilen ürünlerle inşaat malzemeleri toptan ve perakende sektörüne hitap eden yüzlerce ürün çeşidi ile, PvC, metal, alüminyum, çelik ve ahşap kapı üreticileri ile satıcılarının da ihtiyaçlarını karşılamaktadır. İnsana ve çevreye saygılı, modern işletme, verimlilik ve kalite ilkeleri göz önünde tutularak tasarlanan tesis, konusunda sadece Türkiye’de değil, avrupa’da da örnek gösterilecek bir konumdadır. D üzce fabrikası, Ingersoll Rand tarafından 2006 yılı başında “Mükemmel Üretim Merkezi” olarak seçilmiştir. 2002 yılında İngiltere’de bulunan üç fabrika Düzce’ ye taşınmış ve Briton markalı mekanik kilitler, panik çıkış kilitleri ve kapı hidroliklerinin ana tedarikçisi olmuştur. 2006 yılında İtalya fabrikasında üretilmekte olan CISA markalı ürünlerden bazıları, 2009 yılında ise İspanya fabrikasında üretilmekte olan yine CISA markalı panik çıkış kilit üretimleri, Düzce fabrikasına taşınmıştır. Fabrika, Avrupa’da bulunan diğer Ingersoll Rand Güvenlik Teknolojileri markalarının da tedarik merkezi olarak çalışmakta ve kapı hırdavatı, silindirler, asma kilitler, master anahtar sistemleri, kapı hidrolikleri, acil çıkış sistemleri üretmektedir. Güvenlik teknolojileri bölümü, 2013 yılı sonunda Ingersoll Rand’den ayrılarak, Allegion Emniyet ve Güvenlik Sistemleri Sanayi AŞ adını almıştır. Allegion, ürünleri ve hizmetleri ile emniyetli, güvenli ve üretken ortamlar yaratan global bir lider olarak, dünya pazarında yerini almıştır. Emniyet ve güvenlik sektörünün önemli ürünleri arasında, elektronik ve biyometrik giriş kontrol sistemleri, zaman ve giriş kontrol, çalışanın zaman çizelgelemesi sistemleri, mekanik kilitler, taşınabilir güvenlik ürünleri, kapı hidrolikleri, acil çıkış kilitleri ve panik barlar, mimari hırdavat, çelik kapı ve kapı kasaları sayılabilir. Türkiye’de bu ürünler Briton, Cisa, Glynn-Johnson, Ives, LCN, Locknetics, Normbau, Schlage ve Von Duprin gibi bilinen markalarla pazara sunulmaktadır. Allegion markalarının birçoğu, piyasaya sunulan ilk ürün olarak kendi ürün kategorilerini yaratmıştır ve faaliyet gösterdikleri pazarlarda ve ürün kategorilerinde lider konumdadır. 49 TÜRK ‘mükemmel üretim merkezi’ METAL BİZİM FABRİKALARIMIZ | | BİZİM FABRİKALARIMIZ kale güvenlik merkezi METAL kale Kilit, üretimdeki uzmanlığı ve tecrübeli mühendis kadrosuyla gelişmiş teknolojilere yeni ürünler sunmak için aralıksız çalışmaya devam etmektedir. Ar-Ge yatırımları, Kale Kilit’in yenilikçi vizyonu çerçevesinde her yıl cirosundan belli bir payı ayırmaya devam ettiği bir alandır. Ağırlıklı olarak teknoloji yenilenmesi yoluyla verimlilik ve kalite yükseltici yatırımlara yönelen Kale Kilit, cirosunun önemli bir bölümünü Ar-Ge yatırımları için kullanmaktadır. Kale Endüstri Holding, güvenlik alanındaki yarım asrı aşan tecrübesiyle bir ilke imza atarak, güvenlikle ilgili tüm ürünlerin bir arada sunulduğu ve örneğinin ilk mağazası olan Kale Güvenlik Merkezi’ni hizmete sunmuştur. 2011 yılında İstanbul Etiler ve Çiftehavuzlar’da açılan Kale Gü- TÜRK 50 venlik Merkezlerinde, bireysel ve profesyonel müşterilere yüzlerce ürün ve sistem seçeneği ile güvenlik ürünlerini deneyimleyecekleri bir alan sunmanın yanı sıra, güvenlik ihtiyacını belirleyerek en uygun ürünü seçme olanağı tanımaktadır. 2012 yılı başında sektörünün ilk Ar-Ge Merkezi’ni hayata geçiren Kale Kilit, yenilikçi ürün yaklaşımı ve üretimdeki deneyim ve uzmanlığı ile güvenlik alanında dünya çapında öncü uygulamalara imza atmaya devam etmeyi hedeflemektedir. Kale Kilit Ar-Ge Merkezi, üretim sürecinde ve ürün geliştirmede yapılacak değişikliklerle, alışkanlıkları değiştirerek yaşamı kolaylaştıracak yeni ürünleri tüketicilere sunmaya devam etmeyi hedeflemektedir. uluslararası standartlarda Ürün geliştirme ve test laboratuvarları, ürün dayanıklılığına direk etki eden modern ve tam otomatik kimyasal kaplama tesisi, uluslararası normlara uygun ürün yelpazesi ve Kalite Sistemi ile Allegion Türkiye, tüketicinin gelişen ihtiyaçlarına uygun çözümleri sunmaktadır. tüm ürünlerin kalitesi ileri teknolojilere sahip laboratuarlarda test edilerek, uluslararası standartlara uygunlukları tescil edilmiştir. n Türk Standartları Enstitüsü, Türk Standardlarına Uygunluk n GOST : Rusya Devlet Standartlarına Uygunluk n Warrington APT Laboratuvarları, Kapı Hidrolikleri İçin Yangına Karşı Dayanıklılık n Warrington APT Laboratuvarları, Panik Çıkış Kilitleri İçin Yangına Karşı Dayanıklılık n EN 1154 - Warrington APT Laboratuarları, Kapı Hidroliği Test n Prüfinstitut Türentechnik+Einbruchsicherheit DIN EN 1303 Düzce üretim tesislerinde, çalışan sağlığı ve çevreye saygılı üretim, her zaman birinci öncelik olmuştur. Fabrika içinde yapılabilecek basit pansumanlar dışında, 3 milyon çalışma saati boyunca hiç bir çalışanın rapor almasını gerektirecek iş kazası yaşanmamıştır. Düzenli yapılan iş güvenliği turları, görülen risklere karşı acilen çözüm getirilmesi, çalışanların iş güvenliği konusundaki gözlemleri ve katkıları, güvenli bir çalışma ortamı sağlanması için önemli faktörler olmuştur. Ürünlerin ömrünü uzatan ve estetik katkısı olan kap- lama işlemleri sırasında, zorunlu olarak bazı kimyasallar kullanılmakta ve bu maddelerin daha sonra atılması gerekmektedir. Düzce bölgesinde ileri kimyasal arıtma tesisi olan tek işletme ITO Kilit fabrikasıdır. Allegion Emniyet ve Güvenlik Sistemleri, doğaya verilebilir sudaki kimyasal madde oranlarını, kanunların öngördüğü maksimum değerlerin yarısı olarak almakta ve bu sınırı kesinlikle aşmamaktadır. Türkiye’de üretim yapan tesislerin yıllar sonra uymaları gereken atık değerlerini ITO kilit fabrikası bugün yakalamış ve aşmıştır. Türkiye’deki satış yapısı; ülke çapına yayılmış bayi ağı, İstanbul, İç Anadolu, Akdeniz, Konya, İzmir, Doğu Anadolu ve Karadeniz ve Gaziantep bölgeleri ve bu bölgeler bazında yapılandırılmış bir satış ekibinden oluşmaktadır. Allegion Düzce fabrikasında üretilen kilitler, Kuzey Amerika, Güney Amerika, Afrika ve Asya’da çeşitli ülkelere ihraç edilmekte ve bu ülkelerde emniyet ve güvenliği sağlamaktadır. Panik çıkış kilidi standardı EN 1125’e göre üretilen ürünler, kilidin acil durumlarda kolayca açılarak, kişilerin çok hızlı bir şekilde çıkışa ulaşmasını sağlar. Doğru kilitlerin seçilmediği bazı durumlarda, kapıların zincirle bağlandığı görülmektedir. Çok tehlikeli olan bu uygulama kesinlikle yapılmamalı, mutlaka uygun kilit tipi kullanılmalıdır. BÜLENT TOPALOĞLU / FABRİKA MÜDÜRÜ METAL BİZİM FABRİKALARIMIZ | TÜRK hedefimiz kaliteli 51 ürünlerle dünyanın en iyisi olmaktır “allegion, yıllardır uygulamakta olduğu yalın üretim tekniklerini kullanarak israftan arınmış, verimli, etkin bir çalışma ortamı yaratmıştır. Sürekli gelişim felsefesi ışığında her gün başarı grafiğini daha da iyileştirmeyi amaçlamaktadır. Hedefimiz, kaliteli ürünler sunarak dünya pazarındaki rekabet gücümüzü korumak ve daha fazla müşteri memnuniyeti sağlamaktır. Hem Türkiye içine, hem de Avrupa ve diğer kıtalara yaptığımız güvenlik ürünlerinin satışını arttırarak, çalışanlarımızla birlikte güvenli, sağlıklı, doğaya saygılı ve uzun yıllar birlikte çalışacağımız bir fabrika ortamı yaratmaya çalışmaktayız.” allegion Düzce fabrikasında üretilen kilitler, Kuzey amerika, Güney amerika, afrika ve asya’da çeşitli ülkelere ihraç edilmekte ve bu ülkelerde emniyet ve güvenliği sağlamaktadır. maKalE SalİH SEÇKİn SEvİnÇ Pazarlama İletişiminde Sosyal Medya kitabının yazarı http://salihseckinsevinc.com METAL facebook’ta takipçi sayısı etik olarak nasıl artırılır? TÜRK 52 MAKALE | H er ne kadar, anlatımım ağırlıklı olarak Facebook üzerineymiş gibi görünse de, aslında diğer sosyal ağlar için de uygulanabilir önerileri içermektedir. Sayfanızı ilgili kategori ve ürün grubunda oluşturduktan sonra, ilk olarak çevrenizi, sayfanızı beğenmeleri için davet etmeye başlayın. Evet, işe ilk olarak eşiniz, dostunuz, akrabalarınız,ı sayfanızı beğenmeye davet ile başlayın. Facebook, oluşturduğunuz sayfanıza özel bir isim tanımlamanıza izin veriyor. Örn: http://facebook.com/yazarsalihseckinsevinc gibi. Bu özelliğe, sayfanızın yönetim bölümünden ulaşıp düzenleyebilirsiniz. Bütün bunları nasıl yapacağınıza dair detaylı bilgiyi, Facebook Yardım Merkezi’nden (Türkçe anlatımlı) aratarak edinebilirsiniz. Facebook Yardım Merkezi’nin bağlantı adresleri de zaman içerisinde değişebilir, ama Facebook’un bir Yardım Merkezi’nin her daim olacağı kesin. Takıldığınız yerde sizden bir söz istiyorum: Aklınıza gelen her soruyu mutlaka Google’da aratın. Her şeyin cevabı orada mevcut. Söz mü? Cevabı bulamazsanız bana her zaman sorabilirsiniz. Devam ediyoruz. Eşinize, dostunuza, yakınlarınıza özel mesajlar göndererek sayfanızı beğenmelerini için ricada bulunun. Bunu doğrudan talep etmenizde hiçbir sakınca yok. Sayfanızı beğenmeleri durumunda, bunun, sizin adınıza ilerleyen dönemlerdeki sendikacılık faaliyetlerinize çok büyük katkısı olacağını yüreklilikle söyleyebilirsiniz. Böylece gelsin 150 kişi... Bunların haricinde, Facebook sayfanıza daveti sadece Facebook üzerinden yapmak zorunda olmadığınızı da söylememe gerek yok herhalde. Web sitenizden, kurumunuzdan göndereceğiniz bütün e-maillerden, kartvizitlerinizden, broşürlerinizden, telefondan; kısaca kurumunuz adına insanlarla iletişime geçtiğiniz ve temas halinde olduğunuz bütün materyaller ve araçlardan istifade ederek, insanları sayfanızı beğenmeleri için davet edebilirsiniz. sizi beğenmeleri için makul bir öneri cümlesi yazın Mesela bir sendika üyesi iseniz; “Sayfamızı beğenin, sendikamızla ilgili gelişmelerden ilk sizin haberiniz olsun!” Ya da “Çevre” temalı bir sivil toplum kuruluşu üyesi iseniz; “Facebook sayfamızı beğenin, şehir ve çevrecilik hakkında bihaber kalmayın!” benzeri cümleler işe yarayacaktır. Neticede, teklif ettiğimiz cümleler, uzmanı olduğumuz konular. Sırtımızı da uzmanı olduğumuz konulara yaslıyoruz. Yani, sıkıntı yok. Bravo, şimdi 250 kişi oldunuz… Haydi Reklamlar Başlasın Aslında yukarıda yaptığımız çalışma ile sayfamıza topladığımız 100 kişi bile reklamlara başlamamıza yeter. “İyi de reklamı nereye vereceğiz?” dediğinizi duyar gibiyim. Reklamı markamız için oluşturduğumuz Facebook sayfamıza vereceğiz. Her bir kişinin ortalama 150 arkadaşı olduğu Facebook’da 100 kişinin çevresinden 15.000 kişiye ulaşacağız. Facebook buna izin veriyor. Bu 15.000 kişinin, “Arkadaşınız XX bu sayfayı beğendi!” diye meraklarını uyandıracak bir reklam açıp, bu sayede daha fazla kişinin sayfamızı beğenmesini sağlayacağız. Böylece, ulaşmamız gereken ikincil çevreye ulaşacağız. Facebook reklamlarına ve nasıl verileceğine dair sorulara yazımın başında bahsettiğim gibi, “Facebook Yardım” bölümünden ulaşabilirsiniz. Sponsorlu haberlerden sayfa beğenme haberini seçtikten ve günlük METAL sayfanızın oluşturun ve davete başlayın 53 TÜRK Eğitimlerde, Facebook sayfalarında takipçi sayısının nasıl çoğaltılabileceği üzerine sorular alıyorum. Öncelikle herkese söylediğim cümleyi burada sizlere de tekrarlayacağım. “100 tane gerçek sayfa takipçisi 10.000 tane parayla satın alınmış, alanınızla ilgisiz sayfa takipçisine yeğdir!” Bu manifesto ile yapmanız gerekenleri, bu yazıda adım adım sıralayacağım | MAKALE bütçenizi belirledikten sonra (10 TL – 20 TL farketmez) 15.000 kişiye gösterilmek üzere reklamınızı açmış, böylece birinci dalga sayfa beğendirme hamlenizi yapmış olacaksınız. Bu sayede, yaklaşık bir hafta süre içerisinde sayfa beğenen sayınız 800 – 1000 kişiye çıkacak. Üstelik, birince derecede yakın çevrenizin arkadaşları sayfanızı beğenmiş olacaklar. Haydi hayırlı olsun bakalım. Çekirdek kitlenizi oluşturdunuz. Şimdi elinizde gerçekten yönetilecek bir topluluk var. METAL dinlemeye başlayın TÜRK 54 İletişimin yüzde ellisi konuşmak, yüzde ellisi de dinlemektir. Hatta dinlemenin, sağlıklı bir iletişim pastasında daha fazla yüzdeye sahip olduğu söylenir. Dinlemeyi sadece Facebook’da değil, tüm internette yapmanız gerekiyor. Böylece, markanızla ilgili ne konuşulduğunu, dışarıdan nasıl algılandığınızı daha net bir şekilde anlar ve buna göre nasıl aksiyon alacağınızı süratle belirlersiniz. Bunun için, Facebook’da yapmanız gereken şey çok basit: “Facebook Search - Arama” kısmında markanızın ismini ya da araştırmak istediğiniz kelime ya da cümleyi aratmak. Aynı şekilde, Google’da da benzeri işlemi uyguladığınız takdirde, kendinizi gerçekten şanslı hissedeceksiniz. Facebook’da ve dolayısıyla sosyal medyada dinleme süreci, iletişiminizin sürekli bir parçası olmalı ve bir döngüde kalmalı. İnsanlar için neyin önemli olduğunu anlamak onlara daha doğru ve sağlıklı bir tonla yaklaşmanıza yardımcı olacaktır. Herhalde, hepimiz sayfamızı beğenip de bizimle iletişime geçen kişilerin gerçekten ne istediğini anlamayı ve buna göre harekete geçmeyi arzu ediyoruz. Yalnız dikkat edin; takip edin demiyorum. Dinleyin diyorum. Hakkınızda ne konuşuluyor dinleyin. Kendi sayfanızda konuşulanlara cevap yazarak sohbete dahil olabilirsini,z ama cevap yazmadan dinlemeniz gerektiği yerlerde lütfen müdahale etmeden, sadece dinleyin. “Takip etmek” anlam itibari ile biraz daha Terminatörvari bir terim. Cansız nesneler ve gönderiler takip edilir. Bu yüzden, burada daha insani olan “Dinleme” kelimesini kullanmayı uygun buluyorum. Benim gibi iletişim odaklı birçok uzman da, sosyal medyada özelikle bu terimi kullanmaya dikkat eder. Çünkü dinlemek daha insanidir. Sosyal medyada konuşulanları dinlemek için ücretli ya da ücretsiz birçok yöntem var. Bunun için Google’da bir arama yapmanız yeterli olacaktır. Kısaca bahsedecek olursak; Google Alerts, Twitter Search, Facebook Search, Youtube Search ücretsiz hizmetler olarak başlangıçta işinizi görecektir. Ayrıca, Türkiye’de ücretli hizmet veren ve detaylı analizlerle profesyonel dinleme hizmetleri sunan firmaları da değerlendirmek isterseniz, Monitera ve Somedya’ya bir göz atmanızı şiddetle öneririm. Bu firmalar, size hakkınızda konuşulanlarla ilgili detaylı bir rapor sunacaklardır. samimi, gerçek ve şeffaf olun Samimiyet sosyal medyanın en önemli göstergelerinden bir tanesi. Buradaki samimiyetten kasıt, sadece dürüst olmak değil, mesleki jargonunuzdan da sıyrılmanız gerekiyor. Misyon, vizyon, hedefler, ağdalı cümleler... Bunlar on sene öncesinin iletişim biçimi. Hadi resmiyeti elden etkileşime geçin Bu lafı sosyal medyada çokça duyuyorsunuzdur: Etkileşim. Sosyal medyanın olayı bu. Web 2.0. ile başlayan etkileşim! Yani internetin ikinci dönemi ve onun evrilmesi ile birlikte gelen interaktivite. Kısacası etkileşim size kısaca şunu der: “Pasif durmayın. Artık bu mecralar eski zamanlarda olduğu gibi değil. Sözünüzü söyleyip geri çekilmeyin. İnsanlara konuşacakları, tartışacakları bir şeyler söyleyin. Onları da konuşturun. Konuşmalarını sağlayacak içerikler geliştirin. Sorular sormalarını sağlayın. Onların sorularına cevaplar verin. Fayda yaratacak içerikler sunun. Uzmanlığınızı paylaşın. Sizi 55 TÜRK sosyal medyada konuşulanları dinlemek için ücretli ya da ücretsiz birçok yöntem var. bunun için google’da bir arama yapmanız yeterli olacaktır. kısaca bahsedecek olursak; google alerts, twitter search, facebook search, Youtube search ücretsiz hizmetler olarak başlangıçta işinizi görecektir. METAL MAKALE | bırakamıyorsunuz diyelim, en azından snob olmayın. Hatta, kurumsal ağızdan azıcık uzaklaşabilmeniz bile işe yarar. Zor değil mi? Uflamayın, yapabilirsiniz! Maillerde bana hitaplar “Salih bey”diye başlar, ama beğendiğim bir Facebook sayfasında bana doğrudan ismimle hitap edilmesinden hiç ama hiç rahatsız olmam. Facebook’da hitabet dengeleri, alışageldiğimiz hitabet düzlemlerinden çok farklı. İnsanlar Facebook’da öncelikle eğlence için varlar. (“Beylerbayanlar” için başka sosyal platformlar mevcut) Son derece profesyonel hitaplı, ama gerçekçi olmayan çağrı merkezi görüşmeleri, yardımcı olunamayan ama yine de “Yardımcı olabileceğim başka bir şey var mı?” diye sonlanan müşteri hizmetleri aramaları, sizi çokça düşünüyormuş gibi görünen, ama gözü aslında sadece cebinizde olan palavracı ama kibar satışçılar, karşınızdaki robot mu insan mı kestiremediğiniz telefon görüşmeleri, gazeteleri açtığınız zaman bizleri sürekli “Benim ürünüm en iyisi!” diyen ve ürünlerini beyinlerimize kazımaya çalışan markalar arasında en nihayetinde daha “insani” bir iletişim platformu Sosyal Medya… Siz de orada, biraz daha ağabey, arkadaş, kardeş veya amca olabilirsiniz. Paylaşımlarınızda samimi bir üslup geliştirin ve bunun keyfini çıkarın. Hatalarınız olmayacak mı? Elbette olacak. Hepimiz insanız. Ama hatanızı anlayıp özür dilediğiniz zaman, süratle o yanlış anlaşılmayı düzeltebileceksiniz. Ne demişler? “Hatasız kul olmaz!” Bunun için sosyal medyada hata yapmaktan korkmayın, bir robot gibi algılanmaktan korkun. Özür dilemek son derece insanidir. “Biz özür dilemeyiz” diyenlerdenseniz ve sosyal medyada yine de var olmaya çalışıyorsanız başınızın çok ağrıyacağını söyleyebilirim. İletişiminizde samimi, gerçekçi ve insani olduğunuz sürece insanlar size güvenecek, sizi ve ürettiğiniz içeriği daha çok benimseyecek ve hepsinden önemlisi, sizin paylaşımlarınızı kendi çevreleri ile paylaşacaklardır. takip edenlerden sizin için içerik üretmelerini talep edin. Sayfanızı beğenen kişilerin de birbirleri ile iletişime geçmelerini sağlayın.” Özetle, topluluğunuzu “ayık” tutun. Monoton, sıkıcı, standart içeriklere sahip bütün sistemler bu kadar dinamik bir platform içerisinde yok olmaya mahkumdur. Lakin, burada belirtmek isterim. Abartmayın! Merak etmeyin, tadında bırakmanın ne olduğunu bilecek ve hissedeceksiniz. Zaman içerisinde takipçileriniz sizi doğru iletişim modeline doğru yönlendirecektir. Siz onlara şekil vereceksiniz, onlar da size. Verilerinizi doğru yorumladığınız sürece, nelerin işe yaradığını zamanla daha iyi anlayacaksınız. En nihayetinde, marka algınız ve söyleviniz ne ise onun üzerinde yürüyecek ve insanlardan da bu doğrultuda geri bildirimler alacaksınız. (Kaldığımız yerden sonraki sayıda devam edeceğiz.) TÜRK METAL/MESS ORTAK EĞİTİM PROJESİ 2013 yılında Ankara Büyük Anadolu Termal Otel’de gerçekleştirilen eğitimlere katılan işçi sayımız 0 4 1 0 6 3 2 7 2014 yılında Ankara Büyük Anadolu Termal Otel’de gerçekleştirilen eğitimlere katılan işçi sayımız türk metal-mess ortak eğitim proJesi ve mke eğitim programı 6 Aralık 2013 – 18 Ocak 2014 tarihleri arasında Ankara Büyük Anadolu Termal Otel’de yapılan teşkilatlandırma ve ortak eğitim programımıza 1020 üyemiz katıldı. METAL Kırıkkale Şubesi TÜRK 56 Kırıkkale şubemizden 44 üyemizin katıldığı, 6-8 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilen teşkilatlandırma eğitim programı, çeşitli dersler ve sosyal etkinliklerle tamamlandı İstanbul-Çerkezköy-Çorlu-Gebze 1-Gebze Dilovası-Çayırova ve İstanbul Anadolu Yakası İstanbul, Çerkezköy, Çorlu, Gebze 1, Gebze Dilovası, Çayırova ve İstanbul Anadolu Yakası şubelerimizden 75 üyemizin katıldığı, 9-11 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilen, Türk Metal-MESS Ortak eğitim programının açılışı, Genel Sekreterimiz Yücel Yücel tarafından yapıldı. Eğitim programı kapsamında yapılan ve üyelerimizin eğlenerek stres attığı bowling yarışması, üyelerimizden yoğun ilgi gördü. TÜRK METAL/MESS ORTAK EĞİTİM PROJESİ İzmir 1-İzmir 2 ve Manisa 1 İzmir 1, İzmir 2 ve Manisa 1 Nolu şubelerimizden 74 üyemizin katıldığı, 12-15 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilen Türk Metal-MESS Ortak eğitim programının açılışı, Genel Başkan Yardımcımız Süleyman Yıldırım tarafından yapıldı. Eğitim programı kapsamında yapılan ve üyelerimizin eğlenerek stres attığı bilgi yarışmasında ve bowling turnuvasında dereceye giren üyelere hediyeleri gala programında takdim edildi. METAL Sakarya Şubesi TÜRK 57 Sakarya şubemizden 101 üyemizin katıldığı, 15-18 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilen Türk Metal-MESS Ortak eğitim programının açılışı, Genel Sekreterimiz Yücel Yücel tarafından yapıldı. Eğitim programı kapsamında yapılan ve üyelerimizin eğlenerek stres attığı bowling yarışması üyelerimizden büyük ilgi gördü. Gölcük Şubesi Gölcük şubemizden 92 üyemizin katıldığı, 18-21 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilen Türk Metal-MESS Ortak eğitim programının açılışı, Genel Başkan Yardımcımız Süleyman Yıldırım tarafından yapıldı. Eğitim programı kapsamındaki bilgi yarışmasında ve bowling turnuvasında dereceye giren üyelere hediyeleri, gala programında takdim edildi. Ankara 2 Nolu Şube Ankara 2 Nolu şubemizden 43 üyemizin katıldığı, 22-24 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilen teşkilatlandırma eğitimi, çeşitli dersler ve sosyal etkinliklerle tamamlandı. TÜRK METAL/MESS ORTAK EĞİTİM PROJESİ Sakarya-Gemlik ve Osmangazi Şubesi Sakarya, Gemlik ve Osmangazi şubelerimizden 206 üyemizin katıldığı 25-28 Aralık tarihleri arasındaki Türk Metal-MESS Ortak eğitim programının açılışı, Genel Sekreterimiz Yücel Yücel tarafından yapıldı. Eğitim programı kapsamında yapılan bowling yarışması, üyelerimizden yoğun ilgi gördü. METAL Bursa 3 ve Bursa Nilüfer Şubesi TÜRK 58 Bursa 3 ve Bursa Nilüfer şubelerimizden 75 üyemizin katıldığı, 22-25 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilen Türk Metal-MESS Ortak eğitim programının açılışı, Genel Mali Sekreterimiz İsmail Dursun tarafından yapıldı. Eğitim programı kapsamındaki bilgi yarışmasında ve bowling turnuvasında dereceye giren üyelere hediyeleri gala programında takdim edildi. Aksaray 1 Nolu Şube ve Denizli Bölge Temsilciliği Aksaray 1 Nolu Şube ve Denizli Bölge temsilciliğinden 68 üyemizin katıldığı 2-5 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilen Türk Metal-MESS Ortak eğitim programının açılışı, Genel Sekreterimiz Yücel Yücel tarafından yapıldı. Ankara-Aksaray 1-Kayseri-İskenderun Şubeleri Ankara, Aksaray 1, Kayseri ve İskenderun 1 Nolu şubelerimizden 58 üyemizin katıldığı, 5-8 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilen Türk Metal-MESS Ortak eğitim programının açılışı, Genel Başkan Yardımcımız Muharrem Aslıyüce tarafından yapıldı. Eğitim programı kapsamında yapılan ve üyelerimizin eğlenerek stres attığı bilgi yarışmasında ve bowling turnuvasında dereceye girenlere hediyeleri, gala programında verildi. TÜRK METAL/MESS ORTAK EĞİTİM PROJESİ Bursa 1-Bursa Nilüfer-Biga 1-Balıkesir Bursa 1, Bursa Nilüfer, Biga 1 ve Balıkesir şubelerimizden 73 üyemizin katıldığı, 8-11 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilen Türk Metal-MESS Ortak eğitim programının açılışı, Genel Başkan Yardımcımız Muharrem Aslıyüce tarafından yapıldı. METAL Eskişehir-Bozüyük-Bolu-Sakarya-Kocaeli şubeleri TÜRK 59 Eskişehir, Bozüyük, Bolu, Sakarya ve Kocaeli şubelerimizden 73 üyemizin katıldığı, 12-15 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilen Türk Metal-MESS Ortak eğitim programının açılışı, Genel Sekreterimiz Yücel Yücel tarafından yapıldı. Eğitim programı kapsamındaki bowling yarışması, üyelerimizden yoğun ilgi gördü. Gölcük Şubesi Gölcük şubemizden 96 üyemizin katıldığı, 15-18 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilen Türk Metal-MESS Ortak eğitim programının açılışı, Genel Sekreterimiz Yücel Yücel tarafından yapıldı. Ankara 2 Nolu Şube Ankara 2 Nolu şubemizden 42 üyemizin katıldığı, 17-19 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilen teşkilatlandırma eğitim programı, çeşitli dersler ve sosyal etkinliklerle tamamlandı. Soygun filmlerine alışkınız. Peki, banka soymaya kalkışan kadınların komik ve eğlenceli hikayesini izlediniz mi? Bu güne dek benzeri çekilmemiş bir Türk filmi Kadın İşi. Konusuna gelince; birbirinden farklı dört kadın Nihal, Dürdane, Gülay ve Bilge yakın arkadaşlardır. En kötü günlerinde birbirlerine destek olan bu dörtlü, bu kez de Gülay için bir gece bir araya gelir. Kocası onu terk etmiştir ve iki buçuk yaşındaki oğlunu da alıp annesinin yanında yaşamaya başlamıştır. Birtakım sağlık sorunları ve ödeyemediği kredi borçları yüzünden işi de tehlikeye girmiştir ve sahip olduğu küçük tekstil atölyesindeki bütün makinalarına da el konmuştur. Maddi ve manevi açıdan zor günler geçiren Gülay, buluştukları akşam, ancak banka soyarsa kendini kurtarabileceğini esprili bir şekilde söyler. Başta diğer arkadaşlarının da ciddiye almadığı bu şaka, aralarında uzayıp gider ve ciddi bir soygun planına dönüşür. Hiçbirinin tahmin etmediği bu planın aksamaması için ellerinden geleni yaparken, birtakım gülünç sürprizler ve dostluklarını sınayan anlar da onları beklemektedir. meddah KÜNYESİ TÜRK 60 Yönetmen: A. Taner Elhan Oyuncular: Meltem Cumbul, Filiz Ahmet, Özge Ulusoy, Esra Dermancıoğlu, Meral Çetinkaya, Ayten Uncuoğlu, Ferit Aktuğ, Erdal Cindoruk, Ayşen İnci Tür: Aksiyon, Komedi Vizyon Tarihi: 17 Ocak 2014 FİLMİN METAL FİLMİN KÜNYESİ kadın işi Yönetmen: Batur Emir Akyel, Hüseyin Omay Oyuncular: Münir Canar, Tuğçe Kumral, Evren Bingöl, Tolga Evren, Hakan Gerçek, Mehmet Atay, Erdoğan Aydemir, İsmail Düvenci, Metin Beyen Tür: Dram Vizyon Tarihi: 24 Ocak 2014 Şöhreti kaybetmiş, yaşlanmış, hayata tutunmaya çalışan bir tiyatrocunun geçmişle hesaplaşma öyküsü Meddah. Zamanında çok bilinen bir tiyatro oyuncusu olan Aziz, parlak günlerini epey geride bırakmıştır. İki yakın arkadaşının yardımlarıyla otel odalarında kalarak hayatını sürdürmeye çalışmaktadır. Bir yandan da Aziz’in durumunu bilen ve ona destek veren, organizatörlük yapan Veli, onun için gösteri ayarlar. Böylece Aziz de meddahlık yaparak konaklama parasını karşılayabilmektedir. Artık eskisi kadar genç ve güçlü de olmayan Aziz, sağlığının da elden gitmeye başladığını fark eder. Yaşadığı hareketli hayat kalbini fazlasıyla yormuştur. Ömrünün sonuna yaklaştığını fark ederek bu dünyadan gitmeden önce geçmişinde yaptığı ve uzun süredir vicdan azabını çektiği bir hatayı düzeltmek ister. Veli’nin ekiple çıkacağı turneye katılmak için ona yalvarır. Sebebini bir tek kendisinin bileceği bir istekle, yaptığı yanlışı düzeltebilmek umuduyla bu, aynı zamanda geçmişiyle yüzleşmek için çıkacağı son yolculuk olacaktır. KİTAP | MUTLULUK BÖYLE BİR ŞEY Var olduğuna inanırsan, aradığın şeyi bulabilirsin KAYGI ÜZERİNE Yazar: Renata Salecl Çeviri: Barış Engin Aksoy Yayınevi: Metis Baskı Tarihi: Aralık 2013 Sık sık çağımızın kaygı çağı olduğuna dair yorumlar duyuyor, kaygıdan kurtulmanın yollarını aramaya teşvik ediliyoruz. Peki nedir kaygı? Bakış açımızı değiştirerek kurtulabileceğimiz (ve kurtulmamız gereken) bir duygu mu, yoksa temel bir insanlık durumu mu? Kaygı Üzerine’de Renata Salecl, gerek bireyleri gerekse toplumları zaman zaman avucuna alan bu ruh halini mercek altına yatırıyor ve soruyor: Kaygının temelinde ne var? Bir şeylerin kontrolden çıktığı hissi mi, yoksa aksine her şeyin fazlaca kontrol altına alınması mı? Seçeneksizlik mi yoksa çok fazla seçenek mi? Medya kaygıyı işlemekle mi yetiniyor, yoksa bizzat yaratıyor ve körüklüyor mu? İlaçlar kaygıyı azaltıyor mu yoksa besliyor mu? Kaygı gerçekten de mutluluğun önündeki en büyük engel mi, yoksa mutluluğun nihai hedef olarak yüceltilmesi ve mutluluk baskısı insanları kaygıya mı sevk ediyor? Bir başka deyişle, kaygıya neden olan şey tam da kaygıdan kurtulma çabası olabilir mi? Salecl bu soruları yanıtlarken, gündelik hayatta yaşadığımız kaygıları dört temel başlık altında inceliyor: savaş kaygıları, hiperkapitalizmin getirdiği (ve suistimal ettiği) kaygılar, aşk ilişkilerinde yaşadığımız kaygılar ve ebeveynlik kaygıları. Psikanalizin temel kuramlarının yanı sıra edebiyat, sanat, sinema ve popüler kültürden de faydalanan Salecl, hayatımızın kaçınılmaz bir parçası olan kaygı üzerine yalın ve derinlikli bir çözümleme sunuyor. 61 TÜRK samimi ve sıcacık bir aşkın hikâyesine şahit olmak ister misiniz? Eğlenceli bir dille kaleme alınmış bu roman, ilk sayfadan itibaren sizi kendi dünyasına çekecek. Hatta Ellie ve Graham’ın kalpleri ısıtan hikâyesini okuduktan sonra, mutlu tesadüflerin var olduğuna inanmaya başlayacaksınız. Aşkın ve kaderin karşı konulmaz gücünü hatırlayacaksınız. Bambaşka dünyalara ait, isimlerini dahi bilmeyen iki insan birbirlerine mutluluğun ne anlama geldiğini öğretebilir mi? Onların hikâyesini okurken, yaşadığımız her şeyin bir sebebi olduğunu ve bu sebeplerin ortaya çıkışında yalnızca kaderin değil bizim de payımız olduğunu göreceksiniz. G: Mutluluk nasıl bir şey? E: Limanın üzerinden doğan güneş gibi. Sıcak bir günde yenen bir dondurma, sokağın aşağısından gelen dalga sesleri, köpeğimin kanepede yanıma kıvrılıvermesi gibi. Ya da akşam yürüyüşleri, muhteşem filmler, gök gürültülü fırtınalar, güzel bir peynirli hamburger gibi. Cuma günleri, cumartesi günleri, hatta çarşambalar gibi. Parmaklarını suya değdirmek, pijama altları, parmak arası terlikler, yüzmek, bir şiir ya da e-postalarda gülen suratlar olmaması gibi... Peki ya senin için mutluluk nasıl bir şey? METAL Yazar: Jennifer E. Smith Çeviri: Bahar Çelik Yayınevi: Novella Yayınları Basım Tarihi: 2014 METAL emekçinin not defteri TÜRK 62 l sendika kuruluşunda usul: Sendikaların, herhangi bir merciden izin alınmaksızın, yedi kurucu üyenin istenilen belgeleri hazırlayarak, sendika merkezinin bulunacağı ilin valiliğine makbuz karşılığında vermeleri. l sendika denetleme kurulları ve denetçiler: a) Yönetim Kurulu faaliyetlerinin, genel kurul kararlarına uygun olarak yapılıp yapılmadığını denetlemek, b) Sendika veya konfederasyonun tüzüğüne uygun olarak, idari ve mali denetlemede bulunmak, c) Yönetim kurulundan, genel kurulun olağanüstü toplantıya çağrılmasını istemek, ç) Sendika veya konfederasyonun tüzüğünde gösterilen diğer denetleme görevlerini yapmak, d) Denetleme raporunu hazırlayarak genel kurula sunmak ile görevli olarak genel kurul tarafından seçilen üç üyeden oluşan zorunlu sendika organı.Sendika şubelerinde bir denetçi ile yetinilebilir. l sendika şubesi: Sendikaların, tüzüklerinde belirtmek koşuluyla ve genel kurul kararı ile kurdukları, tüzel kişiliği olmayan ve bünyesinde organları bulunan alt birim. l sendika üYeliğinin devam ettiği haller: Sendika zorunlu organlarında görev almak, mevzuat gereğince bir işletme veya kurumun yönetim kurullarında veya benzeri kurullarında işveren, işveren vekili ve işçi temsilcisi sıfatıyla görev almak, geçici olarak işsiz kalmak. l sendika üYeliğinin kazanılması: Sendika üyelik fişinin doldurularak, sendikaya verilmesi ve sendika yönetim kurulunun kabulü ile kazanılan statü. Üyelik başvurusu, sendika tarafından en çok otuz gün içinde reddedilmediği takdirde üyelik istemi kabul edilmiş sayılır. Haklı bir sebep gösterilmeden üyeliğe kabul edilmeyen işçinin, bu kararın kendisine tebliğinden itibaren otuz gün içinde, iş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkemede dava açmak hakkı vardır. l sendika üYeliğinin sona ermesi: İşçinin çekilme bildirimini sendikaya göndermesi. l sendika üYeliğinin şartları: Sendikalar Kanunu’nca işçi sayılmak ve kanunun onayladığı yaşını doldurmuş olmak. Sendikalar Kanunu’nun işveren saydığı kişiler de işveren sendikalarına üye olabilirler. l sendika ve konfederasYonların faaliYetleri: Sendika ve konfederasyonların kanunda yasaklanmış faaliyetler dışında, tüzüklerinde yazılı veya tüzüklerine uygun olmak koşuluyla genel kurullarında alınacak kararlar uyarınca yaptıkları işler. l sendika ve konfederasYonların denetimi: Sendika ve konfederasyonlarda denetleme kurulları veya denetçiler tarafından yapılacak idari ve mali denetimde yönetim ve işleyişin, gelir ve giderlerin, bunlarla ilgili işlemlerin kanun, tüzük ve genel kurul kararlarına uygun olup olmadığının incelenmesi. l sendika ve konfederasYonların faaliYetlerinden Yararlanma: İşçi ve işveren sendika veya konfederasyonlarının kendi faaliyetleri ile üyelerine sağladıkları hak ve menfaatlerin üyesi olmayanlara uygulanmasının, Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu hükümleri saklı kalmak kaydı ile söz konusu sendika veya konfederasyonun yazılı muvafakatına bağlı olması. l sendika Yöneticisi: Sendika veya konfederasyonların yönetim kurulları başkan ve üyeleri. l sendika Yönetim kurulu: Genel kurul tarafından seçilen, tüzükte yazılı görevleri yerine getirmek ve sendikayı yönetmek ile görevli organ. l sendikal eğitim: Sendikaların ve üst kuruluşların, işçileri, üyeleri, sendika temsilcilerini ve şube yöneticilerini veya yöneticilerini eğitmek ve bilgilendirmek amacıyla düzenledikleri eğitim programları. Terimlerin tanımları, Dr. Naci Önsal’ın Türk-İş Yayınları tarafından yayımlanan “Endüstriyel İlişkiler Sözlüğü” adlı kitabından alınmıştır. KARANLIKTAN KAÇININ! Karanlık, sabah olduğunda bile kaybolmamışsa, kendi güneşinizi kendiniz oluşturun. Başucunuzda yaktığınız gece lambası size bu konuda yardımcı olacaktır. Böylelikle sabah daha rahat uyanacak ve yataktan daha kolay kalkabileceksiniz. DUŞA GİRİN! Uyanmak için sıcak soğuk duşlar kadar etkilisi yok. Böylelikle hem metabolizmanız harekete geçecek hem de bağışıklık sisteminiz güçlenecektir. En kötü havalarda bile modunuz sabah duşu sayesinde biraz düzelir. SABAH BİR YUDUM SU! Sabah uyandıktan hemen sonra büyük bir yudum su içmek, metabolizmayı çalıştırıyor. Yatağa giderken başucunuza mutlaka bir bardak su alın. Ayrıca maden suyunun içeriğindeki karbonik asidin uyandırma etkisi sizi daha kolay güne hazırlayacaktır. GECEDEN BİR YUDUM SU! Aynı şey tam tersi olarak da uygulanabilir. Eski bir kızılderili geleneği, yatmadan önce içilen bir bardak suyun sizi daha sabah alarm çalmadan uyandıracağını garanti ediyor. ÇEKİCİ BİR HEDEF OLUŞTURUN! Alarmı, uyanacağınız saatten daha erken bir saate almaya ne dersiniz? Böylece daha erken uyanarak kendinize daha fazla zaman ayırabilirsiniz. VÜCUT SAATİNİZE GÜVENİN! Uyanma vaktinizden yarım saat erken mi uyandınız? Sakın tekrar uyumayı denemeyin. Aksi halde, daldığınız derin uyku alarmı duymanızı engelleyebilir. Yataktan kalkın, bir-iki minik vücut egzersizi yapın. Ve birkaç dakika erken uyandığınız için mutlu olmayı deneyin. KAHVE HAZIR! Pek çok insan sabahları kahve içmeden kendine gelemiyor. Kahve makinenizi ve kahve fincanınızı akşam yatarken hazırlarsanız, sabah uyandığınızda kahve hazırlamak için fazla yorulmazsınız. YApILACAKLAR LİSTENİZİ HAZIRLAYIN! Bir amacınız olmadan yataktan kalkma fikri size de uzak geliyor mu? O zaman akşamdan bir yapılacaklar listesi hazırlayın. Ertesi gün için mutlaka aklınızda olan şeyler vardır. Bu bilinçle ertesi sabah yatakta miskinlik etmek istemeyeceksiniz… RUTİNİ ALIŞKANLIK HALİNE GETİRİN! Yatağa düzenli olarak aynı saatte gitmek ve sabahları aynı saatte kalkmak vücudun yükünü hafifletmeye yardımcı oluyor. Aynı şey hafta sonları için de geçerli. Bu konuda düzensiz davranmak vücudun iç saatinin karışmasına yol açıyor. Vücut bu durumda uyuması mı uyanık kalması mı gerektiğine karar veremiyor. ALARMI UZAĞA KOYUN! Sabah uyanmanın en etkili yollarından biri de alarmı yataktan uzağa koymak. Bu durumda alarm çaldığında kalkmaktan başka çareniz kalmayacak. 63 TÜRK Güneşin sıcak yüzü artık bizi tamamen terk etti. Bu da çoğumuz için başlı başına bir depresyon, melankoli nedeni. ve tabii güneşsiz, soğuk geçen bu aylarda, en çok sabahları güne başlarken zorlanıyoruz. Peki, yataktan sürünerek çıkmak yerine daha keyifli ve güler yüzlü kalkmak istemez misiniz? O zaman önerilerimize kulak verin ve artık sabahlar sizin için kabus olmasın… METAL Kış yorgunluğu METAL bunları yapmayın! TÜRK 64 n Günde iki kere kahve içmeyin. n Soğuk su ile hap almayın. n 19’dan sonra yemek yemeyin. n Tükettiğiniz yağlı gıdaların miktarını azaltın. n Sabahları çok, akşamları ise az SU için. n Gece 10 sabah 06, en ideal uyuma saatleridir n Uyku öncesi ilaç aldıktan sonra hemen uzanmayın. n Telefona sol kulağınızla cevap verin. n Cep telefonu bataryaları ile mesafenizi uzak tutun. n Uzun süre kulaklık takmayın. n Cep telefonu şarjı son çizgiye indiğinde, yani çok çok az bir şarj seviyesinde iken telefona cevap vermeyin, zira yaydığı radyasyon 1000 kat fazladır. E Ğ L E N C E 1 5 3 1 4 7 5 9 4 9 5 2 7 1 1 2 3 2 9 8 7 4 9 4 1 8 6 5 9 3 SUDOKU BULMACA 7 4 ANKARA ŞUBESİ Türk Traktör Geleneksel Spor Şenliği Türk Traktör işyerinde bu yıl 11’inci kez düzenlenen Spor Şenliği’nin kapanış programı, 28 Kasım’da gerçekleştirildi. Programa Genel Başkan Yardımcımız Muharrem Aslıyüce, Şube Başkanımız Deniz Çiçek ve icra kurulu üyeleri de katıldı. Spor şenliğinde, 2270 üyemiz, 11 dalda düzenlenen spor faaliyetlerinde mücadele etti. METAL Hayırlı olsun ziyaretleri Türk Traktör ziyareti TÜRK 66 MESS Ankara Bölge Temsilcisi Av. Mesut Ulusoy ve Av. Vahap Ünlü, 24 Aralık’ta şubemizi ziyaret ederek, Şube Başkanımız Deniz Çiçek’e, yapılan genel kurulun hayırlı olması dileğinde bulundu. Şube Başkanımız Deniz Çiçek, 13 Ocak’ta Türk Traktör fabrikasını ziyaret etti. Başkan Çiçek ziyarette, üyelerimizle tezgâhları başında biraraya gelerek sohbet etti, soruları cevapladı. ANKARA 2 NOLU ŞUBE Yeni üyelerimizden şubemize ziyaret Şubemizin yetkili olduğu MKEK fabrikalarında yeni işe başlayan üyelerimiz, 8 Ocak’ta şubemizi ziyaret etti. Şube Başkanımız Halil İbrahim Alpoğlu, üyelerimize sendikamız ve faaliyetleri hakkında bilgi verdi, soruları yanıtladı. ANKARA 3 NOLU ŞUBE ORS ve Hidromek ziyaretleri Şube Başkanımız Nihat Zengin, 25 Aralık’ta Ortadoğu Rulman A.Ş. işyerini ziyaret etti. Başkan Zengin ziyarette, işyeri delegeleri ile işyerinin genel durumu ve sendikal faaliyetler hakkında bir görüşme yaptı. 14 Ocak’ta da Hidromek işyerini ziyaret eden Başkan Zengin, üyelerimize sendikal faaliyetler hakkında bilgi verdi, soruları yanıtladı. ADDS’de TİS taslağı açıklandı TİS görüşmeleri başladı Şubemizin yetkili olduğu ADDS Dişli Dövme ve HST Otomotiv işyerlerinde 2014-2016 dönemi toplu iş sözleşme görüşmeleri 14 Ocak’ta, Mitaş Enerji, Mitaş Galvaniz, Mitaş Poligon ve Mitaş Sac İşleme işyerlerinde de 15 Ocak’ta yapılan toplantılarla başladı. Şubemizin yetkili olduğu Mitaş işyerlerinde, 30 Aralık Pazartesi günü yapılan yılbaşı eğlencesine, Şube Başkanımız Nihat Zengin de katıldı. Başkan Zengin yaptığı konuşmada, üyelerimize sağlıklı ve mutlu bir yıl diledi. BURSA NİLÜFER ŞUBESİ Renault-mais çalışanı üyelerimiz şubemizde RenAuLT-Mais çalışanları, 27 Aralık’ta şubemizi ziyaret etti. Şube Başkanımız Ruhi Biçer, üyelerimize sözleşme süreci ve sözleşme taslağı hakkında bilgi verdi ve süreçle ilgili sorularını cevaplandırdı. 67 TÜRK Yılbaşı eğlencesi METAL Şube Başkanımız Nihat Zengin, 25 Aralık’ta ADDS Dişli Dövme işyerini ziyaret etti. Başkan Zengin ziyarette, üyelerimize yeni dönem toplu iş sözleşmesi teklif taslağı hakkında bilgi verdi, soruları yanıtladı. AKSARAY 1 NOLU ŞUBE Üyelerimiz şubemizde Şubemizin yetkili olduğu Mercedes Benz Türk’te çalışan üyelerimiz, 15 Ocak’ta şubemizi ziyaret etti. Şube Başkanımız Muhterem Taşdemir, üyelerimizle yeni yıl çalışma programı ve güncel konularda sohbet etti. Hayırlı olsun ziyareti METAL Şube Başkanımız Muhterem Taşdemir ve kurul üyeleri, Aksaray Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığına seçilen Ahmet Koçaş’a 16 Ocak’ta hayırlı olsun ziyaretinde bulundu. Başkan Taşdemir ziyarette, Kocaş’a, sendikamız ve faaliyetleri hakkında bilgiler verdi. TÜRK 68 BALIKESİR ŞUBESİ Üyelerimiz şubemizde beST A.Ş ( ASB ) işyerinde 23:30 - 07:30 vardiyasında çalışan üyelerimiz, 15 Ocak’ta fabrika çıkışı şubemizi ziyaret ettiler. Şube Başkanımız Nedim Veske, üyelerimize sendikamız çalışmaları ve toplu iş sözleşmesi görüşmeleri hakkında bilgi verdi, soruları cevaplandırdı. Fabrika ziyaretleri devam ediyor Şube Başkanımız Nedim Veske, 16 Ocak’ta BEST A.Ş ASB OSB işyerlerinde çalışan üyelerimizi ziyaret ederek, 15 Ocak’ta yapılan toplu iş sözleşmesi görüşmeleri hakkında bilgi verdi, soruları yanıtladı. BİGA 1 NOLU ŞUBE Üye eşleri biraraya geldi Şubemiz zorunlu organlarının üye eşlerinin oluşturduğu kaynaşma ve dayanışma grubu ilk etkinliğini, Şube Başkanımız Osman Akkurt’un eşinin ev sahipliğinde, 7 Aralık’ta gerçekleştirdi. Kurul üyelerinin eşleri bundan böyle her ay biraraya gelmeyi kararlaştırdı. BOLU ŞUBESİ Arçelik’te yeni yıl coşkusu ARçeLik Bolu işletmesi, 2014 yılına işletmede düzenlenen eğlence ile girdi. Şube yönetiminin tam kadro katıldığı etkinlikte konuşan Şube Başkanımız Özgür Elçi, 2014 yılının tüm emekçilere sağlık, mutluluk ve huzur getirmesi temennisinde bulundu. İşyeri ziyaretleri Şube Başkanımız Özgür Elçi, 7 Ocak’ta Arçelik Pişirici Cihazlar İşletmesi’ni, 14 Ocak’ta da Allegion (İTO) firmasını ziyaret etti. Ziyaretlerinde üretim bantlarını dolaşan Başkan Elçi, üyelerimizle sohbet etti, soruları yanıtladı. Başkan Elçi Allegion ziyaretinde fabrika yöneticileri ile bir değerlendirme toplantısına da katıldı. 69 TÜRK Şubemizin 2. Olağan Genel Kurulu sonrasında oluşan yeni Yönetim Kurulu, 28 Aralık’ta eşli tanışma, kaynaşma ve dayanışma gecesinde biraraya geldi. Şube Başkanımız Osman Akkurt gecede yaptığı konuşmada, birlik ve beraberliğin önemine vurgu yaptı METAL Tanışma, kaynaşma ve dayanışma gecesi SAKARYA ŞUBESİ Şampiyon noksel oldu nOkSeL Çelik Boru işyerinde çalışan üyelerimizin, Namık Kemal Öner yönetiminde ve Korhan Aktulga kaptanlığında oluşturduğu Noksel takımı, Hendek Kaymakamlığı tarafından düzenlenen futbol turnuvasının şampiyonu oldu. Tes-İş Sendikası’na ziyaret Şube Başkanımız Şahin Kaya, Sakarya Milletvekili Şaban Dişli, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Merkez Belediye Başkanı Süleyman Dişli, Koop-İş Sendikası Genel Başkanı Eyüp Alemdar ve Türk-İş’e bağlı sendikaların Sakarya Şube Başkanları, 6 Aralık’ta genel kurulu yapılan Tes-İş Sendikası Sakarya Şubesine hayırlı olsun ziyaretinde bulundular. METAL ESKİŞEHİR 1 NOLU ŞUBE Açık kapı toplantısı 70 TÜRK Şubemizin örgütlü olduğu Ford Otosan İnönü Fabrikası’nda, 17 Aralık’ta, Açık Kapı toplantısı Jübile Töreni yapıldı. Törende konuşan Şube Başkanımız Erkut Kılıç, 10-20 ve 25’inci yılını dolduran emekçileri kutlayarak, özverili çalışmalarından dolayı teşekkür etti. Başkan Kılıç konuşmasının ardından üyelere beratlarını takdim etti. KAYSERİ ŞUBESİ Has çelik kablo çalışanları şubemizde HAS Çelik Kablo çalışanı üyelerimiz, 18 Aralık’ta şubemizi ziyaret ettiler. Şube Başkanımız Ali Gökkaya, üyelerimize, toplu iş sözleşmesi görüşme süreci hakkında bilgi verdi, soruları yanıtladı. Huzurevi ziyareti Şube Başkanımız Ali Gökkaya ve yönetim kurulu üyeleri, 9 Ocak’ta Kayseri Huzurevini ziyaret etti. Başkan Gökkaya ve beraberindekiler, huzurevi sakinleriyle sohbet ettiler. BURSA OSMANGAZİ ŞUBESİ Valeo kuruluşunun 90. yılını kutladı Şubemizin örgütlü olduğu işyerlerinden Valeo, kuruluşunun 90. Yılını, 19 Aralık’ta tüm çalışanlarıyla birlikte kutladı. Kutlamalara Şube Başkanımız İsmail Cirit ve şube yöneticileri de katıldı. Rollmech’de TİS görüşmeleri başladı Şubemizin örgütlü olduğu Rollmech’de, 2014-2016 dönemini kapsayan toplu iş sözleşmesi görüşmeleri 7 Ocak’ta başladı. Şube Başkanımız İsmail Cirit, 16 Ocak’ta şubemizi ziyaret eden üyelerimize, sürece ilişkin bilgi verdi, sorularını yanıtladı. METAL İşyeri ziyaretleri Şube Başkanımız İsmail Cirit, 23 Aralık’ta Cansan, 9 Ocak’ta Çemtaş, 16 Ocak’ta da Chassis Brakes ve Gemlik Valeo işyerlerini ziyaret etti. Başkan Cirit ziyaretlerinde, tezgâhları başındaki üyelerimizle sohbet etti, sorularını yanıtladı. TÜRK 71 GEBZE 1 NOLU ŞUBE Üyelerimiz şubemizde PimSA Adler işyeri gece vardiyasında çalışan üyelerimiz, 27 Aralık’ta mesai çıkışı şubemizi ziyaret ettiler. Şube Başkanımız Şeref Özcan ziyarette, üyelerimize güncel konular ve çalışma hayatı hakkında bilgi verdi, sorularını cevapladı. İşyeri ziyaretlerine devam Şube Başkanımız Şeref Özcan, 25 Aralık’ta HP Pelzer Pimsa, 26 Aralık’ta da Rözmaş Çelik ve Bemas’ı ziyaret etti. Başkan Özcan ziyaretlerde, üyelerimize güncel konularda bilgi verdi ve soruları yanıtladı. Özcan ziyaretlerinde, fabrika yöneticileriyle de görüştü. Başkan Özcan, Ocak ayında da, Autoliv Cankor, Alarko, Arçelik-LG, Aygaz, HP Pelzer Pimsa, Özuğurlu Makine, Pimsa Adler işyerlerini ziyaret ederek, işyeri kurullarında bulunan üyelerimizle görüştü. ÇERKEZKÖY ŞUBESİ Anlaşma sağlandı Şubemizin örgütlü olduğu Kent Dış Ticaret işyeri ile sürdürülen toplu iş sözleşmesi görüşmeleri, 25 Aralık’ta yapılan son toplantıda anlaşmayla sonuçlandı. Şube Başkanımız Murat Koçak, toplantı sonrasında işyerine giderek, üyelerimize, sözleşme maddeleri hakkında ayrıntılı bilgi verdi, soruları yanıtladı. Şubemize ziyaret Şubemizin yetkili olduğu işyerlerinden Teka Teknik Mutfak Aletleri Fabrika Müdürü Lütfi Mini ve Üretim Müdürü Cumhur Elmacı, 27 Aralık’ta Şube Başkanımız Murat Koçak’ı ziyaret etti. Görüşmede 2013 yılının değerlendirilmesi gerçekleştirildi ve 2014 yılında yapılacak çalışmalar ele alındı. ACT işyeri ziyaret METAL Şubemizin örgütlü olduğu Ototek Metal İşleme işyerinin tüm haklarının ACT Metal Plastik Otomotiv işyerine devredilmesinin ardından, Genel Müdür Nikolay Nikolaev Mateev ve Üretim Planlama Müdürü Aydın Zaralı, 10 Aralık’ta şubemizi ziyaret ederek, Şube Başkanımız Murat Koçak’la görüştü. Görüşmede yapılan değişiklik ve fabrikanın genel durumu ele alındı. Başkan Koçak da, 11 Aralık’ta fabrikayı ziyaret ederek, çalışan üyelerimize yönetim değişikliği hakkında bilgi verdi, soruları yanıtladı. TÜRK 72 Vize Belediye Başkanı şubemizde kıRkLAReLi’nin Vize İlçesi Belediye Başkanı Selçuk Yılmaz, 24 Aralık’ta şubemizi ziyaret ederek Şube Başkanımız Murat Koçak ile görüştü. Yaklaşan yerel seçimlerin ele alındığı görüşmede Başkan Koçak, sendikal faaliyetlere ilişkin bilgi verdi. Arçelik’te yeni yıl kutlaması Şubemizin yetkili olduğu Arçelik işyeri sosyal tesisinde geleneksel hale gelen yılbaşı kokteyli, 26 Aralık’ta yapıldı. Kokteyle, Şube Başkanımız Murat Koçak, Arçelik A.Ş. Ürün Direktörü Mehmet Savaş, İnsan Kaynakları Müdürü Erdoğan Kocagil ve çalışanlar katıldı. ÇAYIROVA ŞUBESİ işyeri ziyaretleri Şube Başkanımız Bilal Uça, 20 Aralık’ta CPS Pres, Fagor, Şesan ve Zatel Pres işyerlerini, 23 Aralık’ta da, Akımmetal, Akplas ve Aksem işyerlerini ziyaret etti. Başkan Uça ziyaretlerde, üyelerimizle güncel konularda sohbet etti ve sorularını yanıtladı. Efesan Grup Ferro Döküm’den yeni yıl eğlencesi efeSAn Grup Ferro Döküm firmasının her yıl düzenlediği yeni yıl eğlencesi, 27 Aralık’ta gerçekleşti. Geceye Genel Sekreterimiz Yücel Yücel ve Şube Başkanımız Bilal Uça da katıldı. BOZÜYÜK ŞUBESİ işyeri ziyaretleri sürüyor Şube Başkanımız Cemal Güney, 27 Aralık’ta Artema, 30 Aralık’ta Elba Basınçlı Döküm San. A.Ş Odöksan Osmaneli Şubesi fabrikası, 10 Ocak’ta da Demirer Kablo’yu ziyaret etti. Başkan Güney ziyaretlerde, kıdem tazminatı ve güncel konularda üyelerimize bilgi verdi, sendikamızın üyelerimize sunduğu olanakları anlattı. Başkan Güney, Demirer Kablo’da, kıdemli çalışanlara plaketlerini takdim etti. 73 TÜRK SendikAmızLA Fagor arasında yürütülen toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşmaya varılmasının ardından, Şube Başkanımız Bilal Uça, 24 Aralık’ta Fagor işyerini ziyaret ederek, üyelerimize sözleşme ve kazanımlar hakkında bilgiler verdi, soruları yanıtladı. METAL Fagor işyerinde sözleşme imzalandı MANİSA 1 NOLU ŞUBE Sanpan emekçileri şubemizi ziyaret etti fAbRikA önündeki direnişlerini sürdüren Sanpan emekçileri, 14 Aralık’ta şubemizi ziyaret etti. Üyelerimizle bir araya gelen Şube Başkanımız Ercan Dereli, devam eden süreç hakkında bilgi verdi, soruları cevaplandırdı. METAL İşyeri ziyaretleri sürüyor TÜRK 74 Şube Başkanımız Ercan Dereli, 12 Aralık’ta Bosch fabrikasını, 8 Ocak’ta da Olgun Çelik’i ziyaret etti. Başkan Dereli ziyaretlerde, üyelerimizle güncel konularda sohbet etti. İndirim sürüyor ÜYeLeRimizin Grandmedical Hastanesindeki sağlık hizmetlerinden indirimli olarak yararlanmasını öngören protokol, 9 Ocak’ta yenilendi. Elba’da 2013 yılına pastalı uğurlama 2013 yılını iyi bir performansla bitiren Elba, yeni yılı eğlenerek karşıladı. Tüm çalışanların katıldığı eğlencede, 10 ve 20’inci yılını dolduran çalışanlara da ödüller verildi. Şirket Genel Müdürü Timur Demirel, 2013 yılının kısa bir değerlendirmesini yaparak, 2014 yılı için beklentilerini dile getirdi. BURSA 3 NOLU ŞUBE Geçmiş olsun ziyareti Genel müdür Tarkan Akar’a ziyaret Şube Başkanımız Zafer Öztürk ve şube yöneticileri, 16 Ocak’ta Tofaş bünyesinde hizmet veren Parıltım Yemek Sanayi Genel Müdürü Tarkan Akar’ı ziyaret etti. Şube Başkanımız Zafer Öztürk ve şube yöneticileri, Tofaş İşyeri Baştemsilcisi Erol Çınar’ı, geçirdiği ameliyat sonrası evinde ziyaret ederek geçmiş olsun dileğinde bulundular. GEBZE DİLOVASI ŞUBESİ Genel Sekreter Yücel, Halla emekçileriyle HALLA Otomotiv’in, 28 Aralık’ta İstanbul Greenpark Otel’de düzenlediği yılbaşı kutlamasına Genel Sekreterimiz Yücel Yücel, Şube Başkanımız Uysal Altundağ, Genel Müdür Jong Keun Choi, Fabrika Müdürü Chang Won Seo, fabrika yöneticileri ve çok sayıda üyemiz katıldı. Gecede konuşma yapan Genel Sekreterimiz Yücel, işyeri yönetimine ve metal emekçilerine davetlerinden dolayı teşekkür ederek, 2014’ün herkese huzur, mutluluk ve başarı getirmesi temennisinde bulundu. Genel Müdür Choi, günün anısına Genel Sekreter Yücel’e bir plaket takdim etti. Autoliv ziyareti Kurullar kahvaltıda buluştu Şube Başkanımız Uysal Altundağ, şubemizin yetkili olduğu işyerlerinden ZF Sachs işyerinde görevli kurul üyeleri ve temsilcilerle 19 Ocak’ta kahvaltıda bir araya gelerek, güncel konular ve işyerindeki son durum hakkında bilgi aldı. METAL Şube Başkanımız Uysal Altundağ, 10 Ocak’ta Autoliv işyerini ziyaret etti. Ziyarette, üyelerimizi tezgâhları başında ziyaret eden Başkan Altundağ işyeri yöneticileri ile de bir toplantı yaptı. TÜRK 75 ÇORLU ŞUBESİ işyeri ziyareti Şube Başkanımız Baki Polat, 23 Aralık’ta Trakya Döküm ve Ölçüsan Ölçü Aletleri İşyerlerini ziyaret etti. Başkan Polat ziyaretlerinde, üyelerimizle güncel konularda sohbet etti ve soruları cevaplandırdı. Frigoglass’ta yılbaşı kutlaması fRiGOGLASS Soğutma San. işyerinde 24 Aralık’ta yılbaşı kutlaması yapıldı. Şube Başkanımız Baki Polat, Üretim Müdürü Yücel Kahyaoğlu ve İnsan Kaynakları Müdürü Reyhan Alperşen’in de katıldığı kutlamalarda üyelerimiz, yapılan çeşitli etkinliklerle doyasıya eğlendi. GEMLİK ŞUBESİ borusan mannesman’da yılsonu kokteyli bORuSAn Mannesman’da geleneksel yılsonu kokteyli, 25 Aralık’ta fabrika yöneticileri ve üyelerimizin katılımıyla yemekhanede gerçekleştirildi. Şube Başkanımız Kemal Durmaz’ın da katıldığı kokteylde üyelerimize yapılan çekilişle çeşitli hediyeler dağıtıldı. METAL İşyeri ziyaretleri Kırpart Otomotiv’de yılsonu etkinliği Şubemizin yetkili olduğu Kırpart Otomotiv’de başarılı geçen bir yılın ardından, tüm çalışanların ve yöneticilerin katılımıyla, 30 Aralık’ta yılsonu etkinliği düzenlendi. Şube Başkanımız Kemal Durmaz‘ın da katıldığı etkinlikte, üyelerimize çekilişle çeşitli hediyeler dağıtıldı. TÜRK 76 Şube Başkanımız Kemal Durmaz ve icra kurulu üyeleri, 3 Aralık’ta Kerim Çelik, 7 Aralık’ta da Gemlik Serbest Bölgedeki Leoni Kablo işyerlerini ziyaret etti. Başkan Durmaz ziyaretlerde, üyelerimizle güncel konularda sohbet etti ve soruları yanıtladı. KDZ. EREĞLİ ŞUBESİ erdemir çalışanı kadınlar ve işçi eşleri gönüllerince eğlendi Şubemiz, 20 Aralık’ta Büyük Anadolu Ereğli Otel’de yaklaşık 800 Erdemir çalışanı kadın üyemiz ile işçi eşi kadınların katıldığı yemekli bir gece düzenlendi. Gecede, Şube Başkanımız Yusuf Ziya Odabaş ve Erdemirli Kadın İşçiler ve İşçi Eşleri Komisyonu Başkanı Saniye Odabaş birer konuşma yaptı. BURSA 1 NOLU ŞUBE Her zaman her yerde birlikteyiz Şube yöneticilerimiz ve üyelerimiz Bosch ve Bosch Rexroth işyerleri’nin 25 Aralık’taki yetki itiraz davasına birlikte katılarak, Türk Metal Ailesi’nin birlik ve beraberliğini bir kez daha kanıtladı. Şubemize ziyaret bOScH ve Bosch Rexroth işyeri çalışanı üyelerimiz, 26 Aralık’ta şubemizi ziyaret etti. Şube Başkanımız Recep Tan, üyelerimize, devam eden mahkeme süreci hakkında bilgi verdi, sorularını yanıtladı. GÖLCÜK ŞUBESİ Yepyeni bir çocuk oyunu fORd Otomotiv bünyesindeki Vehbi Koç Vakfı Ford Otosan Gölcük Kültür Merkezinde, 20 Aralık’ta “Kuşlar” adlı çocuk oyunu sergilendi. Oyuna, üyelerimizin çocukları yoğun ilgi gösterdi. Gemi maket yapım atölyesi açıldı fORd Otomotiv bünyesindeki Vehbi Koç Vakfı Gölcük Kültür Merkezi’nde 18 Aralık’ta, üyelerimizin sosyal, kültürel ve sanatsal yaşamlarının gelişimine ortam sağlamak amacıyla Gemi Maket Yapım Atölyesi açıldı. 77 TÜRK Şubemizin örgütlü olduğu Bosch Fren Sistemleri fabrikasının, 27 Aralık’ta düzenlediği yılsonu kokteyline Şube Başkanımız Recep Tan ve şube yöneticileri de katıldı. METAL Bosch Fren’den yılsonu kokteyli İSTANBUL 1 NOLU ŞUBE net civata’da dayanışma yemeği Şubemizin örgütlü olduğu Net Cıvata işyeri çalışanları, 22 Aralık’ta organize edilen dayanışma yemeğinde bir araya geldi. Yemeğe, Şube Başkanımız Murat Salar ve Net Cıvata Genel Müdürü Erdinç İnce de katıldı. Borusan Mannesmann’da yeni yıl kutlaması METAL bORuSAn işyerinde, 25 Aralık’ta düzenlenen Yeni Yıl kutlamasına Şube Başkanımız Murat Salar da katıldı. Başkan Salar yaptığı konuşmada, 2014 yılının tüm çalışanlarımıza ve ailelerine sağlık, mutluluk getirmesi temennisinde bulundu. TÜRK 78 Mercedes Benz Türk ziyareti Şube Başkanımız Murat Salar, 10 Ocak’ta Mercedes Benz Türk işyerini ziyaret etti. Başkan Salar ziyarette, üyelerimize 2013 kazanımları, emeklilik, primler, banka bonusları ve uzatmalı vardiya hakkında bilgi verdi, soruları cevaplandırdı. İZMİR 2 NOLU ŞUBE izmir demir çelik ziyareti Şube Başkanımız Hayrettin Çakmak, 9 Ocak’ta İzmir Demir Çelik işyerinde çalışan üyelerimizi ziyaret ederek, üyelerimizle işyeri ve güncel konular hakkında sohbet etti. Delphi A vardiyasından şubemize ziyaret deLPHi Automotiv A vardiyasında yeni işe başlayan üyelerimiz, 16 Ocak’ta mesai çıkışı şubemizi ziyaret etti. Şube Başkanımız Hayrettin Çakmak, üyelerimize sendikal faaliyetler ve güncel konular hakkında bilgi verdi, soruları yanıtladı. İSTANBUL ANADOLU YAKASI ŞUBESİ Turnuvanın şampiyonu belli oldu ARçeLik Tüketici Hizmetleri, Tedarik Zinciri Direktörlüğü ve işyeri Temsilciliğimizin ortak düzenlediği bölgeler arası futbol turnuvasının final maçı, 22 Aralık’ta oynandı. Şube Başkanımız Halil Erdal, Tüketici Hizmetleri Direktörü Emin Bulak, Tedarik Zinciri Direktörü Ahmet İhsan Ceylan’ın da izlediği, Pelitli Yedek Parça ve Adana Bölge Temsilciliği arasında oynanan çekişmeli karşılaşmayı Adana Bölge Temsilciliği Takımı kazanarak turnuva şampiyonu oldu. Turnuva üçüncülüğünü Samsun Bölge Yöneticiliği, centilmenlik kupasını da Ankara Mamül Deposu takımı elde etti. Şampiyon takım kupasını, Şube Başkanımız Halil Erdal’dan aldı. Mahle’de yılbaşı yemeği mAHLe işyeri yönetiminin organize ettiği eşli yılbaşı yemeği, 27 Aralık’ta yapıldı. Yemeğe eşiyle katılan Şube Başkanımız Halil Erdal yaptığı konuşmada, 2014 yılının herkese sağlık, mutluluk ve huzur getirmesi temennisinde bulundu. İşyeri Baştemsilcisi Murat Özcan ve yardımcısı Fuat Koçhan üyelerimiz adına Şube Başkanı Erdal’a, Genel Müdürü Arif Hoşgör’e ve İnsan Kaynakları Müdürü Nil Himmetoğlu’na kara kalem çalışması Atatürk portresi taktim ettiler. Protokol imzalandı Şubemizin örgütlü olduğu işyerlerinde çalışan üyelerimizin ve yakınlarının sağlık hizmetlerinden daha kaliteli ve indirimli fiyatla yararlanabilmesini öngören protokol, Şube Başkanımız Halil Erdal ve Pendik Şifa Hastanesi yetkilileri tarafından imzalandı. İZMİR 1 NOLU ŞUBE TiS imzalandı Şubemiz ile Cevher Jant San. A.Ş. işyeri arasında Kasım 2013’te başlayan toplu iş sözleşmesi görüşmeleri, 14 Ocak’ta yapılan son toplantıda anlaşma ile sonuçlandı. İki yıl yürürlük süreli toplu iş sözleşmesi ile elde edilen hak ve kazanımlar, Şube Başkanımız Halil İbrahim Tosun tarafından üç vardiyada yapılan toplantılarla üyelerimize anlatıldı. 79 TÜRK GeneL Sekreterimiz Yücel Yücel, 26 Aralık’ta Arçelik AŞ. Planlı Ödül Töreni ve Yılbaşı Eğlencesi programına katıldı. Burada bir konuşma yapan Yücel, başta Arçelik emekçileri olmak üzere, tüm emekçilerin yeni yılını kutladı. METAL Arçelik’te çifte kutlama İSKENDERUN 1 NOLU ŞUBE fabrika ziyaretleri Şube Başkanımız Çakır Varan, 15 Ocak’ta Noksel, 16 Ocak’ta da Gaziantep’te bulunan Sanko Makine işyerini ziyaret etti. Başkan Varan ziyaretlerde, üyelerimizle sendikal faaliyetler ve güncel konularda sohbet etti. İndirimler için protokol imzalandı METAL SubemizLe Amerikan Kültür Derneği Dil Okulları arasında imzalanan protokolle, üyelerimiz 20142015 öğretim yılında dil okulundan %30 indirimle yararlanacak. Şubemizin sağlık alanında imzaladığı protokollerle de, üyelerimiz ve yakınları, İskenderun özel Gelişim Hastanesi ve Osmaniye’de bulunan özel Yeni Hayat Hastanesi hizmetlerinden indirimli olarak yararlanacak. Milangaz Bölge ile imzalanan protokol de, üyelerimizin, 80 TL olan mutfak tüpünü 65 TL’ye alabilmesini öngörüyor. TÜRK 80 VefAT Ve bAŞSAĞLıĞı fikReT uzunkAYA İstanbul Anadolu Yakası Şubemizin örgütlü olduğu Siemens işyeri çalışanı üyemiz Fikret Uzunkaya, 24 Aralık’ta hayatını kaybetti. Merhum Uzunkaya’ya Allah’tan rahmet, ailesine, yakınlarına ve çalışma arkadaşlarına başsağlığı ve sabır dileriz. kemAL TufAn Kayseri Şubemizin örgütlü olduğu Hes Kablo A.Ş. işyeri çalışanı üyemiz Kemal Tufan, 31 Aralık’ta hayatını kaybetti. Merhum Tufan’a Allah’tan rahmet, ailesine, yakınlarına ve çalışma arkadaşlarına başsağlığı ve sabır dileriz. Türk Metal Ailesi olarak, hayatını kaybeden üyelerimize Allah’tan rahmet, kederli ailesine ve yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyoruz… Büyük Anadolu Ereğli Otel, sizi ağırlamak için sabırsızlanıyor. Türk Metal, üyelerinden aldığını üyelerine vermeye devam ediyor. Zonguldak Ereğli’de hizmete giren 7 katlı tesiste, 96 standart ve 8 suit oda ile kongre ve toplantı salonları bulunuyor. Tesiste, kapalı ve açık yüzme havuzları, SPA merkezi, süpermarket, cafe, A La Carte Restaurant, pastane salonları, 2 halı saha, 2 tenis kortu ve 1 basketbol sahası da yer alıyor. Bu dergi, sendikalı işçiler tarafından basılmıştır. TÜRKMETAL Büyük Anadolu Güneşi - Girne’den doğuyor... OCAK 2014 - SAYI: 174 Kıbrıs’ın turizm kenti Girne’de, 30.000 m² alan üzerinde kurulu olan Büyük Anadolu Girne Hotel, yeşilin ve mavinin en güzel tonlarını bir arada sunarak, eşsiz manzarası ile konuklarına ev sahipliği yapmaktadır. 70 odalı tesiste 60 standart oda, 58 m² kullanım alanlı 2 senior suit, 30 m² kullanım alanlı 8 corner suit oda bulunmaktadır. Tesiste, uyandırma servisi, tüm alanlarda ücretsiz internet erişimi, kuru temizleme ve çamaşır yıkama, merkezi klima sistemi, jeneratör ve açık otopark mevcuttur. KOnUM: Ercan Havaalanı’na 35, Girne kent merkezine 1 km. mesafededir. STANDART ODA ÖZELLİKLERİ: Televizyon, telefon, ücretsiz internet erişimi, minibar, duş, merkezi klima, saç kurutma makinesi, elektronik para kasası, AKTİVİTELER: Tesislerimizde Kıbrıs’ın ilk ve tek olimpik yüzme havuzu, çocuk havuzu, sauna, yüzme okulu bulunmaktadır.
Benzer belgeler
Ü R E T M E K , K A Z A N M A K , K A Z A N D I R M A K İ S T İ
ODA KAPASİTESİ: Büyük Anadolu Termal Hotel, tümü balkonlu
olmak üzere 166 standart oda, 40 aile odası, 12 suit ve 108
bağımsız daireye sahiptir.
ODA ÖZELLİKLERİ: Mini bar, klima (sıcak-soğuk), uydu...