Mali Piyasalar Stratejisi - 2Y16
Transkript
Mali Piyasalar Stratejisi - 2Y16
11 11 Temmuz Temmuz2016 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Mali Piyasalar Stratejisi - 2Y16 Küresel piyasalar genelinde risk iştahında yaşanan dalgalanmalar, 2016 yılının ilk yarısında yurtiçi piyasaların yönünü belirlemeye devam etti. Türkiye piyasalarının görece performansı ise, yurt içi siyasi gelişmelerin ve temel ekonomik göstergelerin seyrine bağlı kaldı. 2016 yılının ikinci yarısında da benzer bir dinamiğin piyasalara hakim olacağı beklentisindeyiz. MSCI Endeks Performanslar 125 Küresel piyasalar yıla FED’in Aralık ayında faiz artırımına gitmesinin ardından finansal koşullarda görülen sıkılaşma, Çin ekonomisinde sert iniş yaşanabileceği endişesi ve durmaksızın gerileyen petrol fiyatlarının etkisiyle sert satışlarla başladı. Küresel piyasalardaki satışlara karşın, 2015 yılında görece zayıf performans gösteren TL cinsi varlıklar, 2015’te yapılan iki seçimin fiyatlamalarda yarattığı baz etkisinin de desteğiyle yıla nispeten olumlu bir başlangıç yaptı. Öte yandan, ECB ve FED’in güçlü yönlendirmeleri sonrasında, BIST’in küresel piyasalar genelinde Şubat ortasından itibaren yaşanan ralliye tamamen katıldığı ve BIST-100 endeksinin Şubat ortasından Nisan sonlarına kadar %20’ye yakın değer kazandığı görüldü. Mayıs ayı başında küresel piyasalar genelindeki hava büyümeye ilişkin endişelerin etkisiyle olumsuz yönde değişirken, Türk varlıkları, yurt içinde Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun istifası ile neticelenen sürecin yarattığı risk algısının etkisiyle görece zayıf bir performans sergiledi. Bu sürecin sonucunda, yılın ilk yarısı sonlanırken, BIST-100 endeksinin yıla başlarken bulunduğu seviyeye yakın seyrettiği görülüyor. Benzer gelişmekte olan ülke hisse senedi endekslerinde de buna paralel bir tablodan söz etmek mümkün. 117 109 101 93 06.16 05.16 04.16 03.16 02.16 01.16 85 MSCI GOÜ (USD) MSCI Türkiye (USD) MSCI Dünya (USD) Türk hisse senetlerinin, küresel koşulların destekleyici olması, dengeli ekonomik görünüm ve değerlemelerin bulunduğu cazip seviyelerin etkisiyle yılın ikinci yarısında alternatiflerine göre güçlü performans göstereceği beklentisindeyiz. Bu beklentinin ilerleyen sayfalarda detaylı olarak aktardığımız dayanaklarına ilişkin kısa bir özeti aşağıda bulabilirsiniz. Kaynak: Thomson Reuters Global Büyüme ve Enflasyon 2014 2015 2016T 2017T Büy üme (%, reel) Gelişmiş Ülkeler 1.8 1.9 1.9 2.0 Gelişmekte Olan Ülke. 4.6 4.0 4.1 4.6 Gelişmiş Ülkeler 0.7 0.6 0.9 1.8 Gelişmekte Olan Ülke. 4.7 4.7 4.5 4.1 Enf lasy on (%, y ılsonu) Kaynak: IMF Makro Göstergeler 2013 2014 2015 2016T 2017T GSY H (mlr TL) 1,562 1,748 1,953 2,185 2,412 GSY H (mlr usd) 823 799 720 710 722 GSY H (reel, %) 4.2 2.9 4.0 3.5 3.5 Cari Den. (mlr usd) -65 -45.8 -32 -30 -35 Cari Den.(% GSY H) -7.9 -5.7 -4.4 -4.2 -4.8 TÜFE (y ıl sonu, %) 7.4 8.2 8.8 7.8 7.5 Bütçe D* (% GSY H) -1.2 -1.3 -1.2 -1.3 -1.0 FDF* (% GSY H) 2.0 1.5 1.5 1.2 1.4 $/TL (dönem-sonu) 2.14 2.34 2.91 3.10 3.26 Kaynak: TÜİK, TCMB Hazine, Maliye, Garanti Yatırım. *: OVP Tahmini F/K ve Kar Büyüm eleri Meksika 2016T F/K S&P 500 15x İspanya Çin 12x Hindistan G.Afrika İsviçre İsveç Fransa Italya Almanya MSCI EM Polonya Hong Çek Cum. Kong 9x Brezilya Macaristan Türkiye Mısır Rusya 6x -6% 0% 6% 12% 18% 24% 30% 2016 Kar Büyümeleri (ABD$) Kaynak: Bloomberg destekleyici bir küresel ortamdan bahsetmenin çelişkili göründüğünün farkındayız. Ancak bu düşüncemizin arkasındaki mantık, süregelen kırılganlıkların, merkez bankalarını piyasaları destekleyici yönde hareket etmeye teşvik edecek olmasına dayanıyor. Şu aşamada, merkez bankalarının varlık fiyatlarında yaşanacak sert bir düşüşün küresel ekonomik toparlanmayı riske atmasına izin vermeyeceği açık. Merkez bankalarının destekleyici politikalar uygulamaya devam edeceği ve bunun 2016 yılının kalan kısmında ve büyük olasılıkla 2017’nin ilk yarısında da Türk varlıkları dahil riskli varlıkları destekleyeceği görüşündeyiz. Dengeli ekonomik görünüm: Türkiye 2016 yılının ilk yarısında çarpıcı bir büyüme ve enflasyon performansı sergiledi. Bu performansın gizlediği kırılganlıkları göz ardı etmesek de, küresel ekonomide “ani duruş” senaryosu gerçekleşmediği takdirde, temel makro ekonomik göstergelerin güçlü seyretmeye devam edeceğini düşünüyoruz. 2016 yılında GSYH büyümesinin %3.5 seviyesinde olmasını, yıllık TÜFE artışının ise %7.8 olmasını bekliyoruz. 12 aylık birikimli cari işlemler açığının yıl sonunda turizm kaynaklı olumsuzlukların da etkisiyle US$ 30 milyar civarında gerçekleşmesini bekliyoruz. Bu kapsamda, gerek temel göstergeler, gerekse uygulanacak politikalar değerlendirildiğinde, ekonomik görünümün BIST’te işlem gören şirketlerin kar büyümesini destekleyeceği düşüncesindeyiz. Rusya ve İsrail ile ilişkilerin normalleşmesi mevcut tabloyu desteklerken, Suriye krizinin çözüme kavuşması da orta vadede Türkiye ekonomisi açısından önemli bir katalizör olmaya aday. Cazip seviyelerdeki değerlemeler: Türk hisse senetlerinin gerek tarihsel ortalamalarına, 21x 18x Destekleyici küresel ortam: Brexit ile küresel endişelere bir yenisi eklenmişken, 36% gerekse alternatiflerine kıyasla hatırı sayılır ölçüde ucuz olduğu görülüyor. MSCI TR Endeksinin performansı son beş yıllık dönemde MSCI GOÜ endeksinin %23 altında kalırken, sadece son 1.5 yılda %17’lik bir olumsuz ayrışma söz konusu. Bloomberg tarafından derlenen 1 yıl ileriye dönük konsensüs F/K beklentisi halihazırda son beş yıllık ortalamasının neredeyse 2 standart sapma altında bulunuyor. %15’lik konsensüs kar büyüme beklentisi ve 8.1X seviyesindeki 1 yıl ileriye dönük F/K (Bloomberg konsensüsü) beklentisi değerlendirildiğinde, Türk hisseleri tarihsel ortalama çarpanlarının oldukça üzerinde seviyelerde işlem gören küresel hisse senetleri arasında dikkat çekiyor. Yüksek getiri arayışındaki yatırımcıların Türki hisse senetlerinin sunduğu cazip risk-getiri dengesini dikkate alarak güçlü bilançoya sahip şirketlerin hisselerinde alım yapmalarının uygun olacağı görüşündeyiz. Özellikle varlık kalitesi ve kar potansiyeli yüksek bankaların cazip bir fırsat oluşturduğu düşüncesindeyiz. Ayrıca bu durumun 2017 yılında da korunacağını öngörüyoruz. Buna ek olarak, güçlü seyrini koruyan iç talepten olumlu etkilenen, düşük penetrasyonlu pazarlarda faaliyet gösteren yüksek seviyelerde bekleyen siparişleri bulunan sanayi şirketlerinin hisselerine de yatırım yapılmasını öneriyoruz. LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Mevcut Model Portföy Model Portföy Performans Model Portföyümüz yılın başından beri BIST-100 endeksinin %8 üzerinde performans Model Portföy getirisi (YBB) 17.4% göstermiştir. Mevcut model portföyümüz %31 banka ağırlıklıdır, 2Y16’da bankacılık BIST 100 getirisi (YBB) 8.8% sebepleri; 1) Güçlü kar potansiyeli, 2) Varlık kalitesi riskinde azalma ve 3) Sanayi Model portföy görece getirisi (YBB) 8.0% olarak güçlü performanslarına rağmen, bankacılık sektöründeki hisse seçimlerimiz sektörünün sanayi şirketlerinin üzerinde performans göstereceğini düşünüyoruz, bunun şirketlerini göre daha cazip değerlemeler. 1Y16’da diğer bankacılık hisselerine görece Garanti Model Portföy ve BIST 100 endeksi getirileri 180 Araştırma Model Portföy BİST 100 160 140 120 100 Kaynak: Garanti Yatırım 01.16 07.15 01.15 07.14 01.14 80 olarak AKBNK, VAKBN ve YKBNK’ı koruyoruz. Aynı zamanda ISCTR için de Endeksin Üzerinde Getiri (EÜ) önerimiz bulunmaktadır. Sanayi şirketleri arasında, mevcut seçimlerimiz şunlardır: SAHOL, an itibariyle aşırı olduğunu düşündüğümüz bir NAD iskontosuyla işlem görmektedir ve piyasada işlem görmeyen iştirakı Enerjisa’yla ilgili olumlu beklentilerle iskontonun azalmasını bekliyoruz MGROS, 2Y16’da güçlü operasyonel performansıyla önde yer alarak uzun vadeli EUR borcuna dair kaygıların arka planda kalacağını düşünüyoruz DOAS, Jetta’nın Ağustos 2016’da yeniden modellere dahil edilerek satışlar için bir katalizör olacağını ve 2Y16’da hisse değerlemesini etkileyeceğini düşünüyoruz GUBRF, İran iştirakından gelecek katkının artmasıyla marjların iyileşeceğine ve hissenin değerlemesinin olumlu etkileneceğine inanıyoruz TRKCM, makro temellerin desteğiyle satış yapılan ilgili sektörlerin güçlü kalacağına (otomotiv ve inşaat) ve hissenin güçlü relatif performansının süreceğine, olumlu fiyatlama ortamının da katkısını göreceğine inanıyoruz AYGAZ, güçlü faaliyet yapısının getirdiği sürekli nakit yaratımı sağlayan performansıyla ve yüksek temettü sağlayan iştirakı Tüpraş (TUPRS) sayesinde hisse beklentimiz olumludur BANVT, arzdaki daralmanın sektörde önümüzdeki dönem fiyatların olumlu seyrinde etkili olmasını beklerken, iyileşen piyasa koşullarını 2016’da Banvit’in operasyonel faaliyetleri ve karlılığı için olumlu olarak değerlendiriyoruz. Bankacılık dışı finansal şirketler arasında, seçimimiz ANHYT’dır. Şirketin büyüyen dinamikleri olan Türk bireysel emeklilik sektöründen en olumlu faydalanacak şirket olduğunu düşünüyoruz. Bu raporla beraber portföyümüze kattığımızdan beri yüksek performans sergileyen ECILC’I model portföyümüzden çıkarırken, GUBRF ve TRKCM’ı ekliyoruz. P. Değ. Kapanış 08.07.2016 Hisse Yatırım Özeti Akbank’ın volatil dönemde en güvenli liman olduğunu düşünüyoruz. Güçlü sermaye yeterliliği, aktif kalitesi ve fonlama ile maliyet yönetimi Akbank’ı ön plana çıkarmaktadır. Bireysel emeklilik sektöründeki güçlü büyüme beklentileri ve otomatik ANHYT katılıma dönük planlar Aygaz’ın defansif iş modeli, nakit yaratma kapasitesi ve Tüpraş’ta sahip AYGAZ olduğu %10’luk dolaylı payı hisse için 2016 yılında da destekleyici olmaya devam edecek. Fiyatlardaki olumlu seyir, iyileşen piyasa koşullarının operasyonel BANVT faaliyetlere ve karlılığa olumlu yansıması Şirketin hem yüksek pazar payı hem de güçlü ürün gamı, karlılığı DOAS istenen seviyede tutmasını sağlayacaktır. Şirket’in İran iştiraki olan Razi’den daha fazla katkı ve gelecek GUBRF çeyreklerde marjlarda iyileşme beklentisi 2016’da istikrarlı operasyonel faaliyetleri sürdürmesini; yeni mağaza açılışları ve mağaza trafik artışının büyümeyi desteklemesini bekliyor; MGROS Tesco Kipa satın almasının Şirket’e orta vadede değer katacağına inanıyoruz. SAHOL, NAD’ine göre 3 yıllık tarihi iskontosu %30’un üzerinde %40 iskonto ile işlem görmektedir. Holding’in banka-dışı segmentlerindeki SAHOL olumlu beklentiler ile hissedeki iskontonun tarihi ortalamaya gerilemesini bekliyoruz. TRKCM Güçlü talep, iyileşen fiyatlar ve sağlam finansallar Vakıfbank’ın düşen TL faiz ortamında ön plana çıkmasını bekliyoruz. F/ DD ıskontosunun %25’lere ulaşması %12.3 seviyesinde beklediğimiz VAKBN özkaynak karlılığı ile karşılaştırıldığında hissenin hala cazip noktalarda olduğunu gösteriyor. Yapı Kredi baz etkisinden dolayı bu sene karlılığını en çok büyütmesini YKBNK beklediğimiz banka. Kaynak: Garanti Yatırım Tahminleri, BIST AKBNK 12A Hedef (TL) 3-ay Getiri ort.işlem Ağırlıklar Potansiyeli hacmi (mn TL) (mn TL) TL 33,280 8.32 9.60 15% 187 14.0% 2,159 5.02 6.20 23% 1 8.0% 3,444 11.48 13.50 18% 5 8.0% 230 2.30 2.80 22% 2 5.0% 2,515 11.43 13.34 17% 9 10.0% 1,921 5.75 7.30 27% 30 8.0% 2,914 16.37 20.60 26% 7 9.0% 19,119 9.37 12.05 29% 62 11.0% 2,166 2.42 2.85 18% 11 10.0% 11,575 4.63 5.50 19% 124 10.0% 17,301 3.98 4.50 13% 87 7.0% LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 2 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA İçindekiler Sayfa Yatırım Özeti 1 Piyasalara Bakış 4 Türkiye Ekonomisi 7 TL 26 Sabit Getirili Piyasalar 27 BIST 30 Model Hisse Portföyü 34 Tavsiye Listesi 41 Relatif Performanslar (08.07.16) 42 Tahminlerde ve Hedef Fiyatlarda Revizyonlar 43 Sektörler 45 Bankacılık Beyaz Eşya 45 Bilgi Teknolojileri 49 Bireysel Emeklilik ve Hayat Sigortası 50 Cam 51 Çimento 52 Demir Çelik 53 Elektrik 54 Gıda ve İçecek Sektörü 55 GYO 56 Gübre 58 Hayatdışı Sigorta 59 Havacılık 60 Holdingler 61 Otomotiv 62 Perakende 63 Petrol ve Petrokimya 64 Telekom 65 Traktör 66 Diğer 67 Uyarı Notu 69 48 3 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Piyasalara Bakış F/K ve Kar Büyüm eleri 21x Meksika 2016T F/K 18x S&P 500 15x İspanya Italya Almanya MSCI EM Çin 12x Çek Cum. Hindistan G.Afrika İsviçre İsveç Fransa Polonya Hong Kong 9x Macaristan Türkiye Mısır Rusya 6x -6% Brezilya 0% 6% 12% 18% 24% 30% 36% 2016 Kar Büyümeleri (ABD$) Kaynak: Bloomberg Oldukça dalgalı geçirdiğimiz 2016 yılının ilk yarısının ardından, tüm risklere rağmen bugünlerde piyasalarda görece iyimser bir hava hakim. Ancak bu iyimserlik, yatırımcıların kafasında hala birçok soru işareti olmadığı anlamına gelmemeli. Türkiye de gerek küresel piyasalardaki risklerden, gerekse de içinde bulunduğu coğrafyadan kaynaklanan sorunlardan payını geçmiş dönemde fazlasıyla aldı. 2016’nın ikinci yarısında da gündemimizde bir çok risk olacak, ama bu bizim özellikle Türk hisse senedi piyasası ile ilgili olumlu temel görüşümüzü değiştirmemiz için yeterli değil. %10 risksiz faiz oranı ve %5.5 piyasa risk primi kullanarak yaptığımız temel değerlemelerimize göre BIST100 endeksinin 12 aylık artış potansiyelini %17 olarak hesaplıyoruz. Getiri arayışının her şeye rağmen sürdüğü bir dünyada, bu oldukça cazip bir getiri potansiyeli. %17’lik prim potansiyeli, mevcut mevduat oranlarının oldukça üzerinde. 2016 tahminlerimize göre BIST100, 8.1xF/K ile cazip seviyelerde işlem görüyor. Bloomberg tahminleri ise BIST geneli için %15, bankalar özelinde ise %21 kar büyümesine işaret ediyor. Bankalar 0.7xF/DD ile hem benzerlerine göre ucuz, hem de tarihsel olarak cazip seviyelerde işlem görüyor. Bunlar, BIST100’ün benzer ülke borsalarına göre neden daha cazip olduğunu açıklıyor. Bazen değerlemeler ya da göreceli değer analizleri her şey demek değil, kabul etmek gerek. Yukarıdaki potansiyellere rağmen, ekonomik, siyasi ve jeopolitik riskler nedeniyle bazı yatırımcılar alım yönünde yine de çok istekli olmayabilirler. Fakat bu noktada önemli olanın risk ile beklenen getiri arasındaki denge olduğunu hatırlatmamız gerekir. BIST100 ucuz, zira birçok risk önemli ölçüde fiyatlanmış durumda. Dış Finansman Sermaye Çıkışı (1) Cari Açık Borç Servisi Kamu Özel Sermaye Girişi (2) Doğrudan Yatırımlar Portföy Girişi Borçlanma Kamu Özel Bank Banka-dışı Net Hata Noksan Diğer Rezerv Birikimi (2-1) Özel Sek. Uzun Vade Roll-over Kaynak: TCMB, Garanti Yatırım 2015 69.1 32.2 36.9 6.5 30.4 57.2 11.5 -15.7 71.9 4.6 67.3 36.7 30.6 9.7 -20.2 -11.8 222% 2016T 83.0 30.0 53.0 8.0 45.0 83.0 8.0 5.0 82.5 4.5 78.0 0.0 -11.0 0.0 170% Yatırımcıların zihnini meşgul eden ve sıkça karşılaştığımız sorulardan biri, Türkiye ekonomisinin bundan sonra popülist politikalara teslim olup olmayacağı. Eğer popülizmden kasıt ekonomiyi tamamen raydan çıkaracak, kalıcı hasar yaratacak politikaların uygulanması ise, bu kaygının abartılı olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye zaten borçlu bir ülke, bu alanda yapılacak hataların maliyeti oldukça yüksek olacaktır. Yıllık olarak finanse etmemiz gereken dış yükümlülüğümüz ABD$200 milyar seviyesinde. Bu rakamın çoğu borç ödemeleri, görece ufak bir kısmı ise (ABD$30 milyar) cari açığımızdan kaynaklanıyor. Tasarruf açığının %13 ile çok düşük olduğu Türkiye’de, dış finansman büyüme açısından kritik. Büyüme, hükümet için en önemli hedef ve otoriteler dış finansman-büyüme ilişkisini oldukça yakından izliyorlar. Bu anlamda, büyümeye zarar verecek bir uygulamaya hükümetin yeşil ışık yakmasını beklememek gerekir. TL’nin seviyesi, finansal sistem ve ekonomi için anahtar niteliğinde. 2013 Mayıs ayından bu yana ABD$ karşısında %40’a yakın değer yitiren TL, reel olarak da geriledi. Bu değer kaybı, TL’nin “yeni dünya düzenine” önemli ölçüde uyum sağladığına işaret ediyor. Eskiden olduğu gibi bir ödemeler dengesi krizi görmemiz, TL’de sert ve kalıcı değer kayıpları oluşması için küresel arenada sermaye akımlarında “ani duruş” olması lazım. Bu senaryoda fon akımları gelişen ülkeler aleyhine dönecek ve TL de mecburen değer yitirecek. Bu senaryoya şu anda gerçekten düşük bir olasılık tanıyoruz, hatta böyle bir risk bile görmüyoruz. Tersine, Brexit sonrası merkez bankalarının daha da fazla parasal gevşemeye gitmeye başladıkları, getiri arayışının peşinden koşan fon akımlarının daha da güçlenmesinin muhtemel olduğu bir dünyadayız. 4 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Varsayalım ki böyle bir “ani duruş” ile karşı karşıyayız. Bu durumda yük kuşkusuz TCMB’nin omuzlarında olacak. Net rezervleri ABD$27 milyara düşmüş olan TCMB’nin sadece kendi rezervleri ile savunma hattını tutabileceğini düşünmek saflık olur. Ancak Türkiye’de konu döviz oldu mu, TCMB’den çok daha fazla “rezervi” olan yerli yatırımcı kitlesini görmezden gelemeyiz. Halihazırda yurtiçinde bankalarda ABD$99 milyarı bireysel yatırımcılara, ABD$60 milyarı ise kurumlara ait olmak üzere toplam ABD$159 milyar döviz birikimi var. 2013 sonbaharından 2016 başına dek kur ne olursa olsun alış tarafında olan yatırımcılar artık yeniden kurun tersi yönünde işlem yapmaya başladılar. Bu şekilde TL’nin seviyesinin çok değişmesi belki düşük olasılık, ama yerli yatırımcı bir kez daha TL’deki oynaklığı azaltıcı yönde devrede. FED tahminleri (Haziran 2016) 2016 2017 2018 Uzun Vade Büyüme 2,0 2,0 2,0 2,0 Mart Tahmini 2,2 2,1 2,0 2,0 İşsizlik Oranı 4,7 4,6 4,6 4,8 Mart Tahmini 4,7 4,6 4,5 4,8 PCE Enflasyonu 1,4 1,9 2,0 2,0 Mart Tahmini 1,2 1,9 2,0 2,0 Çekirdek PCE 1,7 1,9 2,0 Mart Tahmini 1,6 1,8 2,0 Tahmini Politika Faizi 0,9 1,6 2,4 3,0 Mart Tahmini 0,9 1,9 3,0 3,3 TL açısından riskler genelde küresel gelişmelerden kaynaklanıyor, ancak TCMB’nin faiz politikası da yatırımcı tercihlerinde önemli bir etken. Mesela, yılsonu enflasyon hedefi %5 olan TCMB’nin, enflasyon %7 civarında iken faiz indirmesi kafa karıştırıcı ve fazla riskli görünüyor. Bu noktada merkez bankacılığının 2008-2009 krizi sonrasında girdiği değişimi dikkate almamız lazım. Avrupa Merkez Bankası’nın şirket tahvili satın alarak ekonomiye destek verdiği, Fed’in faiz kararlarında sadece ABD ekonomisini değil, küresel piyasaların seyrini de dikkate aldığı bir dünyada, sadece enflasyona odaklanmak anlamlı değil. Artık merkez bankaları aynı anda hem enflasyonu, hem para birimini, hem de büyümeyi kontrol etmeye çalışıyorlar. TCMB de istisna değil. Enflasyonun düşmeye başlaması ve küresel piyasalarda risk iştahının artması ile birlikte gecelik borç verme faizinde 175 baz puan indirime giden TCMB’nin henüz faiz indirimleri ile işinin bitmediği kanaatindeyiz. Tüm bu etkenler bir araya geldiğinde, değerli TL istenmiyor olmasından da hareketle, yılsonu için 3.10 olan ABD$/TL beklentimizi değiştirmiyoruz. Kaynak: FOMC TCMB Döviz Rezervi Net Döviz Rezervi Brüt Döviz Rezervi 120 100 80 60 40 20 Kaynak: TCMB, Garanti Yatırım Gösterge Tahvil Faizi ve Enflasyon Tahmini (%, bileşik) Kaynak: Bloomberg, BIST T: Garanti Yatırım Tahmini 05.16 05.15 05.14 05.13 05.12 05.11 05.10 05.09 05.08 05.07 05.06 05.05 0 Üstelik faiz indirimlerinin finansal koşullarda şu ana dek arzu edilen ölçüde bir rahatlama yaratmadığı da açık. Şubat-Temmuz döneminde yapılan 175 baz puan indirime rağmen, TCMB’nin ağırlıklı ortalama fonlama maliyetindeki düşüş 90 baz puan, 3 ay vadeye kadar tutulan TL mevduatlarda ise düşüş aynı dönemde sadece 95 baz puan ile sınırlı kaldı. Önümüzdeki dönemde fonlama kompozisyonu değişmedikçe, indirimler yine piyasa faizlerine tam olarak yansımayacak. Bu, TCMB’nin aslında göründüğü kadar agresif indirimler yapmadığının da işareti. TCMB faiz indirim sürecinin, Fed’in faiz artırım süreci ile çakışması önemli bir risk, ancak bu bir süre daha teorik bir risk olarak kalacak. Küresel gelişmeler, Fed’in en azından Aralık ayına dek faiz artırımı konusuna eğilemeyeceğini, düşük büyümeenflasyon-faiz ortamının devam edeceğini işaret ediyor. Zaten 15 Haziran’daki FOMC toplantısında üyeler de tahminlerini aşağı yönde güncellemişlerdi. Böyle bir dünya, getiri arayışının süreceği, Türkiye’nin de bu süreçten olumlu etkileneceği anlamına geliyor. Böyle bir ortamda dahi Türk mali piyasalarının, dönem dönem olduğu gibi, küresel iyimserlikten faydalanamadığını görebiliriz. Bu konuda ilk akla gelen “olağan şüpheli” yine siyaset. Aslında yeni bir siyasi risk konusunda belki de son 5 yılın en rahat dönemindeyiz. AKP’deki lider değişimi ile parti yeniden başkanlık sistemine geçişi gündeminin ilk sırasına koydu Başkanlık sistemine geçiş için erken seçimin gündeme gelmesi ve AKP’nin seçimden zayıflayarak çıkması bir risk olarak görülebilir. Ancak AKP’nin seçimden zaferle çıkacağı yönünde net bir görüşü yoksa, zaten böyle bir adım atmayacağını düşünüyoruz. Bu yüzden erken seçim ya da referandum senaryolarında piyasalarda karşılaşacağımız satışlar alım fırsatı olacaktır. 5 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Brexit konusu da Türkiye açısından önemli bir risk. Türkiye’nin ana ihracat pazarı 2015 2016T 2017T Avrupa ve bu bölgedeki toparlanmayı tehlikeye düşüren her durum, Türkiye’yi dış 1,953 2,185 2,412 ticaret kanalından olumsuz etkileyecek. Konu her ne kadar piyasalarda bir hafta 720 710 722 içinde sindirilmiş gibi görünüyorsa da, olayların farklı yerlere giderek zaman içinde 4.0 3.5 3.5 piyasaları yeniden rahatsız etmesi ve aralarında Türkiye’nin de bulunduğu riskli -32 -30 -35 olarak algılanan ülkelerden fon çıkışına yol açması mümkün. Öte yandan Brexit, -4.4 -4.2 -4.8 Türkiye için bir de fırsat sunuyor: İngiltere’nin AB’den ayrılma kararı üzerinde 8.8 7.8 7.5 önemli bir etkisi olan mülteci sorunu ile başa çıkmak isteyen Avrupa, Türkiye’ye -1.2 -1.3 -1.0 yeni tavizler verebilir. Makro Göstergeler 2013 2014 GSY H (mlr TL) 1,562 1,748 GSY H (mlr usd) 823 799 GSY H (reel, %) 4.2 2.9 Cari Den. (mlr usd) -65 -45.8 Cari Den.(% GSY H) -7.9 -5.7 TÜFE (y ıl sonu, %) 7.4 8.2 Bütçe D* (% GSY H) -1.2 -1.3 FDF* (% GSY H) 2.0 1.5 $/TL (dönem-sonu) 2.14 2.34 1.5 2.91 1.2 3.10 Kaynak: TÜİK, TCMB Hazine, Maliye, Yatırım. *: OVP Tahmini 1.4 3.26 Garanti Seçimler ve Vekil Sayıları 400 367 Anayasa Değişikliği 327 316 300 330 Referandum 258 276 Salt Coğunluk 200 135132 134 80 100 53 80 41 Riskler kadar fırsatlar da barındıran önümüzdeki dönemde, yatırımcılara BIST100 endeksinde rakiplerine göre %18 ıskonto ile işlem gören bankacılık sektörünü öneriyoruz. Bu bağlamda model portföyümüz AKBNK, VAKBN, ve YKBNK’yı içeriyor. Ayrıca, model portföyümüzde iç talepteki artıştan DOAS , MGROS ve TRKCM, yüksek ıskontosundan SAHOL, nakit yaratma kapasitesinden dolayı AYGAZ, ve güçlü büyüme beklentilerinden dolayı ANHYT yer alıyor. Tahvil piyasasında ise enflasyonda yılın ikinci yarısında görülecek artış ile birlikte bir miktar yükseliş bekliyoruz. Ancak faizlerimiz yine tek hanede kalmaya devam edecek ve getiri arayışının hızlandığı dönemlerde yüksek nominal faizlerimiz yine yatırımcıları çekecek. TCMB fonlama maliyetinin düşmeye devam edeceği beklentimizden hareketle 1-5 yıl arası vadeleri tercih ediyoruz. Enflasyona endeksli tahviller ve görece daha yüksek getiri vaat eden, mali durumu sağlam şirket tahvilleri de çeşitlendirme gayesiyle portföylere dahil edilmeli. 59 35 0 AKP 2011 CHP 2015 Haziran MHP HDP 2015 Kasım Kaynak: YSK, Garanti Yatırım 6 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Türkiye Ekonomisi 2016 yılı ilk yarısında bazı olumlu gelişmeler gördük. Bunlar: 1) enflasyonun gıda fiyatları sayesinde beklentimizin ötesinde düşmesi, 2) büyümede yatırımlar zayıf seyretse de tüketimin halen oldukça esnek olması, 3) TL’nin global gelişmeler ile istikrarlı seyretmesi, 4) TCMB Başkanlık değişiminin rahatça atlatılmış olması, 5) TCMB’nin para politikasını sadeleştirmesi ve üst bant faizini 175 puan azaltması, 6) cari açığın düşmeye devam etmesi, 7) bütçenin iyi performansını sürdürmesi idi. Tasarruf açığı, çekirdek enflasyonun halen çok yüksek olması, büyüme kompozisyonunun sağlıklı olmayışı, reform sürecinin tatmin edici olmaması zayıf noktalarımız olmaya devam ediyor. İçeride ise Mayıs 2016’da ibre, geçici olarak politikaya dönmüştü. Bu süreçte, Başbakanlık koltuğu Sn. Davutoğlu’ndan eski ulaştırma bakanı Sn. Yıldırım’a devredildi. Sürecin hızlı bir şekilde tamamlanması ve yeni kabinede piyasa tarafından kabul gören isimlerin yer alması bu politik sürecin kolay atlatılmasını sağladı. Ekonomiye dair 2016’da ilk yarıdaki gerçekleşmeleri de dikkat aldığımızda ekonominin temel kalemlerindeki beklentilerimizde belirgin değişiklik bulunmuyor. Büyümenin yılı %3.5 seviyesinde tamamlamasını ve büyümenin iç talep ağırlıklı olmasını bekliyoruz. Yıllık büyüme beklentimiz %4.8 olan 1Ç16 büyümesinden düşük. Bunun da ana sebebi turizm sektöründeki zayıflık. Enflasyonda ise yıl-sonu %7.8 olan beklentimizi koruyoruz. Cari açık beklentimiz ise turizm gelirlerindeki azalma ile yılı 30 milyar dolar (GSYH’nın %4.2’si) ile tamamlamak. Bütçe tarafında ise hükümetin OVP’da (orta vadeli plan) koyduğu %1.3’lük bütçe açığı hedefinin tutturulmasını bekliyorken, yukarı yönlü risklerinde mevcut olduğunun altını çizmek gerekiyor. Türkiye’nin finansman ihtiyacında ise kısa vadede bir sorun öngörmüyoruz. Burada hem küresel gelişmeler hem de Türkiye’nin borç çevirme rasyosunun hala olumlu seyrettiğini görüyoruz. Önemli Makro Göstergeler Garanti Yatırım GSYH (milyar TL) GSYH (milyar dolar) GSYH (reel, %) OVP IMF S&P 2014 2015 2016T 2017T 2015 2016T 2017T 2015 2016T 2017T 2015 2016T 2017T 1,748 1,953 2,185 2,412 1,963 2,207 2,489 1,999 2,313 2,599 1,954 2,161 2,391 799 720 710 722 722.0 736.0 796.0 733.6 751.2 791.2 718 731 771 2.9 4.0 3.5 3.5 4.0 4.5 5.0 3.8 3.8 3.4 4.0 3.4 3.4 Cari Denge (milyar dolar) -46 -32 -30 -35 -32 -29 -29 -32 -27 -32 -32 -31 -32 Cari Denge (% GSYH) -5.7 -4.4 -4.2 -4.8 -4.4 -3.9 -3.7 -4.4 -3.6 -4.1 -4.5 -4.2 -4.1 TÜFE (yıl sonu)* 8.2 8.8 7.8 7.5 8.8 7.5 6.0 8.8 10.9 6.5 7.7 8.0 7.0 Bütçe Dengesi** (% GSYH) -1.3 -1.2 -1.3 -1.0 -1.2 -1.3 -1.0 -1.3 -2.0 -1.4 -1.2 -1.7 -2.5 Faiz Dışı Fazla** (% GSYH) 1.5 1.5 1.2 1.4 1.5 1.2 1.4 1.2 0.6 1.3 1 0.4 -0.5 Kaynak: IMF, S&P; TCMB, Hazine, Maliye, Garanti Yatırım *: S&P Enflasyon rakamı o yılın ortalama enflasyon rakamını gösterir.**: OVP Beklentileri 7 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Ana makro beklentilerimiz 2016 GSYH büyümesini kısa vadede dört ana gelişme etkileyecektir: Turizm sektöründeki zayıflık, reel kazançlardaki artış, mültecilerin katkısı ve kredi mevzuatında kredi büyümesini rahatlatıcı gelişmeler. Bu paralelde %3.5 olan 2016 büyüme beklentimizi koruyoruz. 2017 büyümesinin ise özel tüketime ziyade yatırım ağırlıklı olmasını bekliyoruz. Enflasyon yılbaşındaki olumsuz görünümü, gıda fiyatlarında ani düşüş sayesinde geride bıraktı. Haziran ayı itibari ile yıllık %7.6 olan enflasyonun, 2016’yı %7.8 ile kapatacağını hesaplıyoruz. 2017’nin ilk yarısında enflasyonun %8.0-8.5 seviyelerine yükselmesini, sonrasında kademeli düşerek yılı %7.5 seviyesinde bitirmesini bekliyoruz. Para politikasında ise sadeleşme süreci devam ediyor. TCMB’nin Temmuz ayında üst bantta 50 baz puanlık indirime daha gitmesini bekliyoruz. Tek faiz politikasına geçişinin tamamlanmasını ile birlikte, yeni politika faizinin %7.75-8.00 aralığında olmasını bekliyoruz. 2016 sonu politika faizi tahminimiz ise %8.0 (şu anki fonlama %8.2). Cari açık tahminimizi turizm performansındaki olumsuz seyir sebebiyle 27 milyar dolar (GSYH’nin %3.8’i) seviyesinden 30 milyar (GSYH’nin %4.2’i) dolara revize ettik. Cari açığın 2017 yılında ise artarak 35 milyar dolara (GSYH’nin %4.8’i) yükselmesini bekliyoruz. Özellikle ilk beş ayda gerçekleşen özelleştirme ödemeleri kaynaklı vergidışı gelir artışı, bütçe performansının beklenenden iyi gerçekleşmesinde etkili. Yıl sonu için hedeflenen %1.3’lük bütçe açığı/GSYH hedefinin tutturulmasını bekliyoruz. Makro Çerçeve MAKRO GÖSTERGELER Büyüme GSYH (mlr TL) GSYH (mlr usd) GSYH (reel, %) Cari Denge Cari Denge (mlr usd) Cari Denge (GSYH %) Enflasyon TÜFE (yıllık ort., %) TÜFE (yıl sonu) Bütçe (Hükümet Tahmini, OVP) Bütçe Dengesi / GSYH Faiz Dışı Fazla/GSYH AB Tanımlı Kamu Borç Stoğu Borç Stoğu Dış Borç Stoğu (brüt, mlr usd) İç Borç Stoğu (brüt, mlr TL) Faiz Gösterge Faizi (dönem-sonu, bşk) Politika Faizi (dönem-sonu)* Döviz $/TL (dönem-sonu) $/TL (ortalama) €/TL (dönem-sonu) €/TL (ortalama) €/$ (dönem-sonu) 2012 2013 2014 2015 2016T 2017T 1,417 789 2.2 1,562 823 4.2 1,748 799 2.9 1,953 720 4.0 2,185 710 3.5 2,412 722 3.5 -47.7 -6.1 -65 -7.9 -45.8 -5.7 -32 -4.4 -30 -4.2 -35 -4.8 8.9 6.2 7.5 7.4 8.9 8.2 7.7 8.8 7.5 7.8 7.6 7.5 -2.0 1.4 36.5 -1.2 2.0 36.1 -1.3 1.5 33.5 -1.2 1.5 32.6 -1.3 1.2 31.7 -1.0 1.4 30.5 339.0 408.0 390.2 430.3 402.7 443.4 398.0 474.2 5.9 5.5 10.1 4.5 8.0 8.3 10.9 8.8 9.8 8.0 9.5 8.0 1.78 1.79 1.78 1.80 1.29 2.14 1.90 2.94 2.53 1.37 2.34 2.19 2.83 2.91 1.21 2.91 2.73 3.17 3.03 1.05 3.10 3.01 3.47 3.27 1.12 3.26 3.18 3.75 3.61 1.15 Kaynak: TUİK, TCMB, Garanti Yatırım, Orta Vadeli Mali Plan 2016-2018 T: GY Tahmin *: 2015 itibari ile de-facto politika faizi niteliğindedir. 8 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA FED Beklentileri Küresel beklentiler 2016 yılına global piyasalar özellikle Çin kaynaklı endişelerle beklediğimizden kötü başlamıştı. Yılın ikinci çeyreğinde FED’in global piyasaları rahatlatıcı açıklamaları, ECB’den gelen genişlemeci önlemler ve Çin ekonomisinin kısmen rahatlamış olduğu algısıyla Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere Şubat sonrasında sermaye akımları hızlandı. Genel olarak küresel ekonomilerde yılbaşına kıyasla büyüme hızları yavaşlarken, reel ve nominal getiriler ise sıfır seviyesi veya altında seyrediyor. Düşük büyüme beklentileri, düşük faizler ve likidite bolluğu ile birlikte küresel finansal koşullarında GOÜ’ler için olumlu olmaya devam etmesini bekliyoruz. Her ne kadar ABD’den gelen son istihdam verileri hayal kırıklığı yaratsa ve imalat sektörü ve yatırımlar zayıf seyretse de, ABD ekonomisi esnek tüketici harcamaları, istikrarlı seyreden petrol fiyatları ve güçlenen emlak piyasası eşliğinde toparlanmaya devam ediyor ve kısmi bir faiz artışını bu sene için hala beklentiler dahilinde tutmamızı sağlıyor. Beklentimiz yıl sonuna kadar FED’in 0.25bp’lık bir artışa gitmesi. Fakat burada özellikle Brexit sonrası aşağı yönlü risklerin arttığını görüyoruz. Buna ek olarak, özellikle yavaş seyreden yatırımlar ve güçlü seyretmeyen ABD imalat sektörünün faiz artışını ötelemesi olası. BOE, BOJ ve ECB’nin ise volatil finansal koşullar sebebiyle yeniden gevşeme hamlelerinin 2Y16’da devam etmesini bekliyoruz. PBOC’nin ise Çin’deki yavaşlamayı hafifletmek amacıyla destekleyici para politikasına devam etmesi bekleniyor. Küresel ekonomiler açısından kırılgan bir süreçte bulunduğumuzun farkındayız fakat finansal koşullarda şu an için ani bir sıkılaşmanın yılın başına kıyasla daha az olası olmasını bekliyoruz. Bu beklentiler de GOÜ’ler ve Türkiye için gayet olumlu. TCMB verilerine göre, Haziran 2016 itibariyle, bono piyasasında yabancılar net 2.2 milyar dolar alım yaparken, hisse senedi piyasasına giren miktar ise 0.8 milyar dolar oldu. 3.00 2.00 1.00 07.16 03.16 11.15 07.15 03.15 11.14 03.14 07.14 0.00 FOMC medyan beklentisi 2016 sonu (%) Aralık 2016 Vadeli Fed Funds Future (%) Mevcut efektif faiz oranı (%) Kaynak: Bloomberg, Garanti Yatırım Türkiye’ye Hisse & Tahvil Akışları (mlr ABD$, 2013 başından kümülatif) 10 Hisse Senedi Giriş 8 Bono Piyasası Giriş 6 4 2 0 -2 IMF Tahminleri Kaynak: TCMB, EPFR, Garanti Yatırım 06.16 02.16 10.15 06.15 02.15 10.14 06.14 02.14 10.13 06.13 02.13 -4 Büyüme ve Enflasyon GSYH Büyüme (%, reel) GÜ ABD AB İngiltere Japonya GOÜ Çin Enflasyon (%, yılsonu) GÜ ABD AB İngiltere Japonya GOÜ Çin 2013 2014 2015 2016T 2017T 1.2 1.5 -0.3 2.2 1.4 5.0 7.7 1.8 2.4 0.9 2.9 0.0 4.6 7.3 1.9 2.4 1.6 2.2 0.5 4.0 6.9 1.9 2.4 1.5 1.9 0.5 4.1 6.5 2.0 2.5 1.6 2.2 -0.1 4.6 6.2 1.3 1.5 0.8 2.0 1.5 5.0 2.5 0.7 0.6 -0.2 0.9 2.6 4.7 1.5 0.6 0.8 0.2 0.1 0.3 4.7 1.6 0.9 0.8 0.9 1.3 -0.2 4.5 1.8 1.8 2.2 1.2 1.9 1.6 4.1 2.0 Kaynak: IMF WEO, Garanti Yatırım GÜ: Gelişmiş Ülkeler GOÜ: Gelişmekte Olan Ülkeler 9 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA “Brexit” etkisi Türkiye’nin İngiltere’ye İhracatı İhracat (milyar $) 12 Brexit referandumunda ayrılık kararının çıkması sonrasında, global ekonomileri ve piyasaları belirsizliklerin arttığı bir dönem bekliyor. İngiltere’nin Lisbon Anlaşması’nın 50. maddesi uyarınca, Avrupa Konseyi’ni birlikten çıkış isteği ile ilgili bilgilendirmesi ve sonraki dönemde de bir çıkış anlaşması üzerinde anlaşılması gerekiyor. Bu sürecin iki yıl sürebileceği düşünülüyor. Bu sürecin uzun olması ve belirsizlik içermesi zaten çok sağlam bir temelde bulunmayan Avrupa ve İngiltere ekonomileri açısından aşağı yönlü risk unsurları oluşturuyor. Burada iki ana risk unsuru bulunmakta: Belirsizlikler sebebiyle, başta İngiltere ve AB olmak üzere global ekonomi üzerinde yatırım ve tüketim kanalından bir baskı süreci oluşturacaktır. Birlikten çıkış sürecinde, AB ile İngiltere arasında (EEA, EFTA veya gümrük birliği) benzer, bir serbest ticaret anlaşmasının imzalanması ve bu anlaşmanın İngiltere ve AB’nin gelecekteki ekonomik ve politik ilişkisi için baz oluşturması beklenmekte. Diğer üyelerin de İngiltere’ye benzer bir şekilde birlikten çıkma istekleri, birliğin ekonomik geleceği açısından oldukça olumsuz bir gelişmelere sebep olur. Bu gelişmelerin, küresel ekonomiye negatif etkisi olması beklenir. Brexit’in etkisini Türkiye üç kanaldan hissedecektir: Ticaret, duyarlılık ve AB ile ilişkilerde. 10% Toplam İhracat İçindeki Payı (%, sağ eksen) 10 8% 8 6% 6 4% 4 2% 2 2015 2014 2013 2012 2011 2010 2009 2008 2007 2006 0% 2005 0 Kaynak: TDM, Garanti Yatırım Türkiye’nin AB’ye İhracatı İhracat (milyar $) 80 Toplam İhracat İçindeki Payı (%, sağ eksen) 70 60 70% 1. Ticaret: İngiltere’ye ihracatımız 10.6 milyar dolar ile toplam ihracatın %7.6’sına tekabül ediyor. Bu rakam Türkiye’nin GSYH’sinin %1.5’i demek. Brexit’in İngiltere kanalıyla Türkiye büyümesine ve cari dengeye (GSYH’e oranı) etkisinin 2017 yılı itibariyle yansımasını ve sınırlı olmasını bekleriz (0.1-0.2 puan). AB’ye ihracatımızın GSYH’e oranının %9.3 olması ve toplam ihracatın yaklaşık yarısı olması sebebiyle, Türkiye ekonomisi açısından AB ekonomisindeki gidişat çok büyük önem arz ediyor. Her ne kadar baz senaryomuz bu olmasa da AB’ye ihracatımızın 2017’de önemli oranda gerilemesinin büyümeye ve cari dengeye (GSYH’e oranı) etkisi 0.3– 0.5 puanı bulabilir. 2. Duyarlılık: Brexit kararına piyasa fiyatlaması ilk başta oldukça negatif ve sert olurken, hafta içinde bu zararların geri kazanıldığını gördük. 3. AB ile İlişkiler: Özellikle AB’nin mülteciler konusundaki hassasiyeti ve diğer ülkelerin birlikten çıkma olasılığı göze alınırsa Türkiye’nin AB ile müzakerelerde pazarlık gücü artacaktır. 60% 50% 50 40% 40 30% 30 20% 20 2015 2014 2013 2012 2011 2010 2009 2008 0% 2007 0 2006 10% 2005 10 Kaynak: TDM, Garanti Yatırım Brexit’in global görünüme kısa vadede olumsuz büyük bir etki yapmasını beklemiyoruz. Bu süreçte, global merkez bankalarının piyasaları ve ekonomileri destekleyici kararlar alması olası. Bu tür hamlelerin, Brexit kaynaklı negatif riskleri telafi etmesini bekleriz. 10 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Büyüme Büyüme Katkısı (puan, yıllık) 2013 2014 2015 2016T 2017T İç Talep 5.2 1.1 4.6 3.8 4.0 Stok Değişimi 1.6 0.0 -0.3 0.0 0.0 Dış Talep -2.6 1.8 -0.3 -0.3 -0.5 GSYH (%, yıllık) 4.2 2.9 4.0 3.5 3.5 Türkiye ekonomisi yılın ilk çeyreğinde beklentilerin üzerinde, yıllık %4.8 büyüdü. 1Ç16’da %4.8 olan büyümenin 5.9 puanı iç talepten, 0.4 puanı stoklardan gelirken, dış talep 1.5 puan düşürücü etki yapıyor. 1Ç16’da büyüme dinamiklerimiz 2015’e kıyasla aynı; Kaynak: TCMB, TÜİK, Garanti Yatırım Büyüme (%, yıllık değişim) 2013 2014 2015 İç Talep 5.1 1.1 4.5 3.7 4.0 Dış Talep İhracat -0.2 7.5 -0.8 3.0 4.0 İthalat 9.0 -0.3 0.3 4.0 6.0 4.2 2.9 4.0 3.5 3.5 GSYH Büyüme 2016T 2017T Hanehalkı tüketimi sayesinde büyüyoruz. Yatırım tarafı ise zayıf seyretmeye devam ediyor. 2015 son çeyrekte yıllık %1.7 olan artış yerini tekrar daralmaya bıraktı, özel sektör yatırımları ise yıllık %0.3 daraldı. 2Ç16 büyüme göstergeleri ile 1Ç16 gerçekleşmelerini karşılaştırırsak: Kaynak: TCMB, TÜİK, Garanti Yatırım 2015 Büyüme Oranları (%, yıllık) Sanayi üretimi ilk çeyrek görece olmakla beraber yavaştı (yıllık 4Ç15 %7.5, 1Ç16 %5.6, Nisan %0.5 ve 2015 ortalaması: %3.2) Toplam krediler reel bazda ivme kaybetti(1Ç16: %6.6, 2Ç16: %5.5, 2015 ortalama %14.0, ) Tüketici güven endeksi, tüketim vergileri, reel kesim güven endeksi, tüketim malları ithalatı gibi kalemler yavaşlıyor. 2015 son çeyrekte pozitife dönen net ihracat katkısı, 2016 ilk çeyrekte tekrar büyümeyi düşürücü etki yaptı. Nisan ayı verisi de bu trendin devamına işaret ediyor. Reel ücretlerde ise belirgin artış devam ediyor. 2015 yılında %4 büyüyen ekonominin, 2016 yılında %3.5 büyüyeceğine dair beklentimiz aynı. Fakat 2016 için yapmış olduğumuz büyüme kompozisyonunda değişikliğe gittik. 2016 için %3.5 beklentimizin 3.8 puanı iç talepten gelirken, dış talebin 0.3 puan negatif etkisini hesaplıyoruz (önceki tahminimizde 3 puan iç talepten gelirken net dış talebin 0.5 puan pozitif katkısı vardı). GSYH Büyüme (katkı cinsinden, puan) 8% 14 6% 10 4% 6 2% 0% 2 -2% (2) Brezilya Rusya Japonya Fransa G. Afrika Almanya İngiltere ABD Meksika G. Kore İspanya Polonya Türkiye Çek Cumh. Endonezya Çin Hindistan -4% Kaynak: Macrobond, TÜİK, IMF WEO, Garanti Yatırım (6) Stok Değ Dış Talep İç Talep GSYH (10) 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015 2016T Kaynak: TUİK, TCMB, Garanti Yatırım 11 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Nominal Kredi Büyümesi Riskler: Büyüme tahminimize dair en büyük önemli yönlü risk reel ücret artışının özel tüketim üzerinde daha olumlu olması. Bu durumda %4 civarı bir büyümenin yakalandığını görürüz. En önemli aşağı yönlü riskler ise turizm ve yan sektörlerden kaynaklanan baskı ve siyasi belirsizliklerin ekonomik güven üzerindeki etkisinin büyümeyi beklediğimizden daha fazla aşağı çekmesi. Diğer tüm gerçekleşmelerin büyüme bu yıl %3.5-4 bandında tutacağı görüşündeyiz. Kredi Büyümesi (yıllık-kur etkisinden arındırılmış) Toplam 30% Tüketici Ticari 20% 10.8% 10% Kısa vadede 2016 büyümeyi etkileyecek birkaç kriter önemli 1. Reel ücret artışları: Yılbaşında yapılan ücret artışlarının reel büyümeyi 0.6-0.7 puan yukarı çekmesi olası. Burada kritik olan, bu ücret artışlarının belli bir kesimde iş gücü kaybına da yol açmış olması. Dolayısıyla net yansıma çok yüksek olmayabilir. Yine de ilk çeyrek rakamlarına baktığımızda, reel ücretlerin yıllık bazda yüksek artışının devam ediyor olması, nette tüketimi destekleyecek en önemli faktör. 2. Göçmenler: 3mn göçmenin iç talep üzerinde yukarı yönlü etkisi var. 3. Turizm: Turizm sektöründe yaşanan sıkıntıların, önlem alınmadığı takdirde, reel büyümeye 0.6-0.7 puan civarında olumsuz yansıyacağını hesaplıyoruz. Bu olumsuz performans, turizm ile ilişkili yan sektörlere de yansıyacaktır. Net rakamsal hesabı şu aşama yapmak güç, yine de toplamda büyümeyi aşağı çekecek bir faktör olarak izlenmeli. 4. Politika: İç politikanın nasıl şekilleneceği önem kazanıyor. Erken seçim ya da referandum gibi olasılıklar, tüketici güveninde belirsizlik yaratırken, tüketim ve yatırım kararlarına da olumlu yansımıyor. Benzer siyasi dalgalanmalar GOÜ’lere yabancı sermaye girişleri üzerinde belirleyici oluyor. 9.1% 5.5% 06.16 02.16 10.15 06.15 02.15 10.14 06.14 02.14 10.13 06.13 02.13 10.12 06.12 0% Kaynak: BDDK, Garanti Yatırım Kredi Büyümesi ve İç Talep 35% Toplam Krediler (reel) İç Talep (sağ eksen) 30% 20% 15% 25% 10% 20% 5% 15% 0% 10% -5% 5% -10% -5% -15% Büyüme odaklı politikalar: Henüz buna dair net önlemler olmasa da, ekonomi yönetiminin söylemlerinden anlıyoruz ki Türkiye daha büyüme odaklı politikalara geçiyor. Bu alanda bir takım önlemlerle karşılaşma ihtimalimiz mevcut. Özellikle yavaşlaması halen devam eden krediler tarafında, finansal koşullardaki sıkılaşmayı bir miktar gevşetecek önlemleri olası buluyoruz. Bu tarz büyüme destekleyici önlemlerin 2016 büyümesinden ziyade 2017 büyümesini desteklemesini bekleriz. 03.08 12.08 09.09 06.10 03.11 12.11 09.12 06.13 03.14 12.14 09.15 0% Kaynak: TDM, Garanti Yatırım İşgücü İstatistikleri (yıllık) 25% 20% GSYH Büyüme (katkı cinsinden, puan) Saatlik İşgücü Maliyeti Saatlik Kazanç Asgari ücret artışı etkisi 15% 2003-2011 2011-2015 14 12 10 8 6 10% 4 5% 2 0 1Ç13 2Ç13 3Ç13 4Ç13 1Ç14 2Ç14 3Ç14 4Ç14 1Ç15 2Ç15 3Ç15 4Ç15 1Ç16 0% Kaynak: TÜİK, Garanti Yatırım -2 Yerleşik Hanehalklarının Özel Sektör Yatırımları Gayri Safi Yurtiçi Hasıla Tüketimi (%, yıllık) (%, yıllık) (%, yıllık) Kaynak: TUİK, TCMB, Garanti Yatırım 12 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 05.11 08.11 11.11 02.12 05.12 08.12 11.12 02.13 05.13 08.13 11.13 02.14 05.14 08.14 11.14 02.15 05.15 08.15 11.15 02.16 05.16 40 30 -5 -10 -10 35 30 25 20 15 40 0 30 25 20 15 10 -20 Kurumsal Krediler ve Kredi Kartları (reel, yıllık, %) 30 25 20 15 Otomobil Satışları (yıllık, %) 80 85 60 80 20 70 İthalat Miktar Endeksi (yıllık, %) 05.11 08.11 11.11 02.12 05.12 08.12 11.12 02.13 05.13 08.13 11.13 02.14 05.14 08.14 11.14 02.15 05.15 08.15 11.15 02.16 05.16 15 05.11 08.11 11.11 02.12 05.12 08.12 11.12 02.13 05.13 08.13 11.13 02.14 05.14 08.14 11.14 02.15 05.15 08.15 11.15 02.16 05.16 50 05.11 08.11 11.11 02.12 05.12 08.12 11.12 02.13 05.13 08.13 11.13 02.14 05.14 08.14 11.14 02.15 05.15 08.15 11.15 02.16 05.16 20 Otomobil Üretimi (yıllık, %) 20 110 10 105 Tüketici Kredileri ve Kredi Kartları (reel, yıllık, %) 10 10 10 5 5 5 0 0 0 -5 -5 -5 Tüketici Güven Endeksi -20 65 -10 -40 60 -20 İhracat Miktar Endeksi (yıllık, %) 25 60 20 50 15 40 10 30 5 5 0 0 -5 -5 -10 -10 -15 -20 -15 -30 05.11 08.11 11.11 02.12 05.12 08.12 11.12 02.13 05.13 08.13 11.13 02.14 05.14 08.14 11.14 02.15 05.15 08.15 11.15 02.16 05.16 0 05.11 08.11 11.11 02.12 05.12 08.12 11.12 02.13 05.13 08.13 11.13 02.14 05.14 08.14 11.14 02.15 05.15 08.15 11.15 02.16 05.16 5 05.11 08.11 11.11 02.12 05.12 08.12 11.12 02.13 05.13 08.13 11.13 02.14 05.14 08.14 11.14 02.15 05.15 08.15 11.15 02.16 05.16 01.11 04.11 07.11 10.11 01.12 04.12 07.12 10.12 01.13 04.13 07.13 10.13 01.14 04.14 07.14 10.14 01.15 04.15 07.15 10.15 01.16 04.16 10 05.11 08.11 11.11 02.12 05.12 08.12 11.12 02.13 05.13 08.13 11.13 02.14 05.14 08.14 11.14 02.15 05.15 08.15 11.15 02.16 05.16 05.11 08.11 11.11 02.12 05.12 08.12 11.12 02.13 05.13 08.13 11.13 02.14 05.14 08.14 11.14 02.15 05.15 08.15 11.15 02.16 05.16 Sanayi Üretimi (yıllık, %) 05.11 08.11 11.11 02.12 05.12 08.12 11.12 02.13 05.13 08.13 11.13 02.14 05.14 08.14 11.14 02.15 05.15 08.15 11.15 02.16 05.16 05.11 08.11 11.11 02.12 05.12 08.12 11.12 02.13 05.13 08.13 11.13 02.14 05.14 08.14 11.14 02.15 05.15 08.15 11.15 02.16 05.16 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA İç Talep Göstergeleri (%, yıllık) 120 Reel Kesim Güven Endeksi 115 0 100 95 35 Toplam Krediler (reel, yıllık, %) 30 25 20 15 40 Tüketim Vergileri (reel, yıllık, %) 30 75 20 10 0 Sermaye Malı İthalat Hacmi (yıllık, %) 20 10 -10 0 Kaynak: TDM, Garanti Yatırım 13 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Enflasyona katkı (Haziran, yıllık, puan) Enflasyon Haberleşme Eğitim Eğlence ve Kültür Sağlık Çeşitli Mal ve… Giyim ve Ayakkabı Alkollü İçecekler &… Lokanta ve Oteller Mobilya, Ev Aletleri Ulaştırma Konut, Su, Elektrik,… Gıda ve Alkolsüz… 2016 başında çift haneye yaklaşan enflasyon rakamı, gıda fiyatlarının beklenin çok ötesinde yavaşlamasıyla Nisan-Mayıs’ta %6.6’a gerilerken, Haziran ayında enflasyonda bir miktar artış gördük—%7.6. Enflasyonun yılbaşından bu yana düşmesinde yıllık ortalama %9 artan gıda fiyatlarının Nisan’da yıllık %1.5’e kadar geriledikten sonra yıllık bazda nispeten düşük %6.6’da seviyesinde olması etkili. Buradaki düşüş daha çok hükümetin önlemleri (et fiyatlarında tavan fiyat uygulaması) ve mevsimsel etkiler kaynaklı. İçinde bulunduğumuz süreçte gıda kaynaklı düşüş, turist sayısındaki düşüş ve talep taraflı baskılar ile hareket ederken yıl-sonu enflasyonumuzu da etkiliyor. Çekirdek Enflasyon: Çekirdek Enflasyon (I) Mayıs’a kadar yıllık %9.5 civarında seyrederken, Haziran itibariyle %8.7’e geriledi. Çekirdek enflasyonun yıl sonuna kadar %7.5’e doğru gerileyeceği öngörüyoruz. 1. Çekirdek mallar enflasyonundaki düşüş yataya yakın seyreden TL ve birikimli kur etkisinin azalmasıyla, devam edecektir. 2. Hizmetler tarafında ise uzun süredir devam eden enflasyonist baskılar ve katılığın bir miktar yumuşadığını görüyoruz. Eğitim, eğlence-kültür, ulaştırma, haberleşme ve sağlık hizmetleri gibi hizmet enflasyonu kalemlerinde yumuşama görüyoruz. 2016’nın geri kalanında yıllık enflasyonun baz etkileriyle %8.0’nin bir miktar altında dalgalanmasını ve yılı %7.8 ile bitirmesini bekliyoruz. Son zamanlardaki fiyat gelişmeleri geçici arz ve talep gelişmelerine bağlı olmuştur. Enflasyon tarafında anlamlı bir çözüm için Türkiye’nin makro yapısal reformlar yapması gerekiyor. Enflasyon konusunda yapısal faktörlere örnek olarak: 1. Değer kaybeden TL (dış denge nedeniyle) 2. Periyodik vergi artışları ve ayarlamaları (bütçe politikası) 3. Enerji ve gıda enflasyonundaki yapışkanlık Sıraladığımız bu sorunlarda, özellikle 1. ve 3. maddede bir ilerleme kaydedilemediği sürece enflasyonun %7’nin altına kalıcı olarak inmesi pek olası değil. 0.1 0.2 0.2 0.3 0.5 0.5 0.6 0.7 0.8 0.9 1.1 1.6 0.0 0.5 1.0 1.5 2.0 Kaynak: TÜİK, Garanti Yatırım Enflasyon (yıllık, %) Haberleşme Eğlence ve Kültür Ulaştırma Gıda ve Alkolsüz… Konut, Su,… Giyim ve Ayakkabı Eğitim Mobilya, Ev Aletleri Sağlık Lokanta ve Oteller Çeşitli Mal ve… Alkollü İçecekler &… 3% 6% 6% 7% 7% 7% 8% 10% 10% 10% 11% 13% 0% 5% 10% 15% Kaynak: TÜİK, Garanti Yatırım Trend Enflasyon (yıllık, %) 40% Enflasyon (yıllık, %) Gıda ve Alkolsüz İçecekler 16% 14% Çekirdek Enflasyon (I) Çerkidek Enf. (I) (sağ eksen) Manşet Enflasyon 12% 30% 12% 8.7% 10% 20% 10% 8% 8% 6% 0% 7.6% 4% 4% Kaynak: TÜİK, Macrobond, Garanti Yatırım Kaynak: TÜİK, Macrobond, Garanti Yatırım LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 06.16 12.15 06.15 12.14 06.14 12.13 06.13 12.12 06.12 12.11 06.11 12.10 06.10 12.09 06.09 12.08 06.08 2% 12.07 0% 06.10 12.10 06.11 12.11 06.12 12.12 06.13 12.13 06.14 12.14 06.15 12.15 06.16 -20% 06.07 -10% 14 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Enflasyon Beklentileri (%, yıllık) Para politikasında sadeleşme dönemi 10 TCMB Başkanlık değişiminin piyasalar açısından son derece yumuşak atlatıldığını gördük. Erdem Başçı’nın ardından yerine PPK üyesi Murat Çetinkaya atandı. Diğer PPK üyelerinin de sürelerinin dolmasıyla, diğer atamalar da gerçekleşiyor olacak. Böylece, daha piyasa odaklı bir komiteye dönüldüğünü görüyoruz. TCMB özellikle gıda fiyatlarında yaşanan döngüsel iyimserliği faiz indirimleriyle değerlendirirken oldukça sıkı seyreden finansman koşullarını da gevşetmeyi arzuluyor. Mart ayından başlayarak koridorun üst bandında %10.75’ten %9.00’a, toplamda 175 baz puanlık bir indirim yapıldı. Kredi fiyatlamasının koridorun üst bandından yapıldığının altını çizelim. Dolayısıyla kredi faizlerindeki gevşemenin özellikle reel kesimi desteklemesi arzulanmakta. Efektif fonlama maliyetindeki (de-facto politika faizi) düşüş ise daha sınırlı 80-90 baz puan, yılbaşındaki %9.20’den % 8.20’lere kadar inmiş durumda. Son yapılan TCMB paylaşımlarından anlıyoruz ki koridorun daraltılmasıyla başlayan bu sadeleşme adımlarının sonuna yaklaşılıyor. Şu an %9.00 olan koridor üst bandın Temmuz’da da global şartlar elverirse, 50 baz puan daha indirilmesini bekliyoruz. Bu indirimin ardından fonlamanın da %7.758.00 civarında bir yere oturmasını bekliyoruz. Bunun ardından da tüm fonlamanın artık bu faizden, yeni politika faizi, yapılması olası. TCMB muhtemelen sadeleşmenin sonuna geldiğini ve politika faizinin de geldiğimiz nokta olduğunu duyuracaktır. TCMB’nin önümüzdeki dönemlerde ise faiz indirimi için penceresinin yükselen enflasyon ve baz etkisi ile daralması bekleniyor. TCMB’nin faiz indirimlerine rağmen, kredi büyümesini desteklemek amacıyla, özellikle de BDDK’nın katkısıyla büyümeyi destekleyici önlemlerle karşılaşma ihtimalimiz olduğunu düşünüyoruz. Hemen olmasa da yakın vadede munzam karşılıklarda kısmi bir gevşeme gündeme gelebilir. Bunun için TL’deki volatilitenin düşük seyretmesi ve aşırı bir değer kaybının olmadığı bir ortama ihtiyaç var. Bu koşullar tatmin edici olduğunda munzam indirimi gelebilir. 12 ay 24 ay 9 %7.7 8 7 %7.0 6 5 06.08 12.08 06.09 12.09 06.10 12.10 06.11 12.11 06.12 12.12 06.13 12.13 06.14 12.14 06.15 12.15 06.16 4 Kaynak: TCMB, Garanti Yatırım TCMB Faiz Koridoru ve Faizleri (%) 14 Ortalama Fonlama Maliyeti Politika Faizi Üst Bant Alt Bant O/N (TRY Borçlanma) 12 10 8 06.16 04.16 02.16 12.15 10.15 08.15 06.15 12.14 10.14 08.14 06.14 04.14 02.14 12.13 10.13 08.13 06.13 04.13 02.13 12.12 10.12 08.12 06.12 04.12 02.12 10.11 12.11 Haftalık Repo: %7.50 Fonlama: %8.30 Koridor: %7.25-9.00 2 04.15 4 02.15 PPK Üyeleri Görev Süresi Murat Çetinkaya 19.04.2021 Erkan Kilimci 15.05.2018 Ahmet Faruk Aysan 01.05.2021 Mehmet Yörükoğlu Atama Beklen. Necati Şahin Atama Beklen. Abdullah Yavaş 11.03.2018 Murat Uysal 09.06.2021 6 Kaynak: TCMB, Bloomberg, Garanti Yatırım 15 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Cari Denge Cari denge Cari Açık (milyar $) Cari Açık (% GSYH, sağ eksen) 80 70 1Ç16 itibariyle cari açığımız 30 milyar doların altına gerilemiş durumda. Özellikle enerji fiyatlarından kaynaklanan düşüşün birkaç aylık veride daha devamı olası. Fakat sonrasında yaz aylarında turizm gelirlerinde görmeyi beklediğimiz olumsuz performansla cari açık tekrar yükselişe geçecektir. Turizmde yaşanan performans kaybından dolayı 2016 sonu için 27 milyar dolar olan cari açık beklentimizi 30 milyar dolara yükselttik. Petrol fiyatlarındaki düşüş beraberinde doğalgaz fiyatlarındaki düşüşü de getirmekte. Enerji kaleminde yaşanan olumlu seyir turizmden kaynaklanan olumsuz etkiyi bir miktar bertaraf ediyor. 2016’nın geri kalanında cari açık tarafında piyasaları olumlu etkileyecek bir hikaye kalmadığını düşünüyoruz. Turizm tarafında ise, beklentilerden daha kötü bir performans gerçekleşirse cari açığın 35 milyar dolara yaklaşması riski mevcut. Dış ticaret tarafında ise; Nisan ayı itibariyle yıllık dış ticaret açığımız 60 milyar dolar seviyesinde. Dış ticaret açığımızdaki düşüş ise özellikle petrol kaynaklı devam etse de bu hikayenin yavaş yavaş sonuna gelinmiş durumda. Düşen enerji ithalatımız ve AB bölgesine yapılan ihracat dış dengelerdeki toparlanmayı destekliyor. Yakın ve Ortadoğu ülkelerine ihracatımız ise zayıf. Hacim endekslerine baktığımızda ise Nisan itibariyle, yıllık ihracat ve ithalat ise yıllık %1.5 civarında artıyor. AB bölgesine EUR cinsinden ihracat yıllık %10 civarında büyümeye devam ediyor. Dolayısıyla, AB yönlü ihracatın hem dış denge hem de ekonomik aktivite için olumlu olduğunu görüyoruz. 2014 sonrasında petrol fiyatlarının düşüşe geçmesi, Batı’nın uyguladığı ambargoya paralel Rusya’nın resesyona girmesi ve Kasım 2015’te Rus uçağının düşürülmesi sonucunda Türkiye’den yapılan ihracata getirilen kısıtlamaların etkisiyle, Türkiye’nin Rusya’ya ihracatı çok büyük oranda geriledi. Türkiye’nin Rusya’ya yaptığı ihracattaki yıllıklandırılmış gerilemenin %40 seviyesinde olduğunu görüyoruz. 12 10 60 8 50 40 6 30 4 20 2 10 2015 2014 2013 2012 2011 2010 2009 2008 2006 2007 0 2005 0 Kaynak: TDM, Garanti Yatırım Cari Denge (yıllık, mlr US$) Cari Denge(% GSYH, 2015) 10% 20 8% 6% 0 4% -20 2% 0% -40 -2% -4% Kaynak: IMF WEO, Garanti Yatırım *: Bloomberg verisi **: 2014 IMD verisi Cari Denge (yıllık) Cari Denge (yıllık, enerji dışı) -80 03.05 09.05 03.06 09.06 03.07 09.07 03.08 09.08 03.09 09.09 03.10 09.10 03.11 09.11 03.12 09.12 03.13 09.13 03.14 09.14 03.15 09.15 03.16 Almanya* Rusya* G. Kore* Japonya Çin Malezya* İspanya* Çek Cumh. Fransa Polonya* Hindistan* ABD Meksika Endonezya* İngiltere Brezilya* Türkiye G. Afrika -6% -60 -4.4% Kaynak: TCMB, Garanti Yatırım 16 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Dış Ticaret Detayları Dış dengeler açısından AB ile olan tiari ilişkiler 2016 yılı için öenmli rol oynuyor (toplam ihracatın yarısı). Emtia fiyatları ve EUR/USD kuruna paralel olarak ihracat ve ithalattaki kötü performansının yıl-sonuna kadar dengelenmesini bekliyoruz. Finansman tarafında net sermaye girişi stabilize oluyor. Portföy akımları daha çok FED kaynaklı hikayelerle şekillenirken, özel kesimin orta uzun vadeli döviz borçlanmasında şu aşamada bir risk görmüyoruz. Nisan ayı itibari ile banka dışı özel sektör borç çevirme oranı Şubat ayındaki %230 zirvesinden %200’e düştü. Bankalarda ise borç çevirme oranı Şubat ayındaki %335 zirvesinden %229 seviyesine geriledi. Bu gerilemenin sağlıklı bir dengelenme olduğunu düşünüyoruz ve dış kırılganlık bakımından Türkiye’nin daha sağlıklı bir zeminde olduğunu düşünüyoruz. Dış denge ve büyüme açısından AB bölgesine ihracat (ihracatın yaklaşık yarısı) bu sene kritik önem taşıyor. Hem emtia hem de EUR/USD paritesindeki gidişata paralel, yıl sonuna doğru, ihracat ve ithalattaki daralmanın yavaşlamasını bekliyoruz. Bankaların net nominal dış borçlanmasının (net kısa vadeli banka borçlanması dahil) düştüğünü görüyoruz. Bu da Türkiye’deki kredi büyümesine paralel (detaylar için alttaki tabloya bakabilirsiniz). Bu ayarlamanın da Türkiye’nin dış dengeleri açısından olumlu olduğu görüşündeyiz. Finansal kesim dışı şirketlerin net döviz pozisyonlarının 2013 yılından beri fazla değişmedi. TL’nin son yıllardaki değer kaybı dolayısıyla şirketlerin mevcut döviz pozisyonlarını koruma ve yönetme eğiliminde olduğunu görüyoruz. 15% 10% 5% 0% -5% İhracat (12 ay kümüle, yıllık değişim) -10% -15% 05.16 01.16 09.15 05.15 01.15 09.14 05.14 01.14 05.13 01.13 -20% 09.13 İthalat (12 ay kümüle, yıllık değişim) Kaynak: TÜİK, Garanti Yatırım Dış Finansman (mlr US$) Sermaye Çıkışı (1) Cari Açık Borç Servisi Kamu Özel Sermaye Girişi (2) Doğrudan Yatırımlar Portföy Girişi sak: DİBS Borçlanma Kamu Özel Bank Banka-dışı Net Hata Noksan Diğer Rezerv Birikimi (2-1) Özel Sek. Uzun Vade Roll-over 2011 117.4 74.4 43.0 9.4 33.6 115.6 13.8 19.7 14.8 51.6 9.2 42.4 12.0 30.4 8.3 22.2 -1.8 126% 2012 92.8 48.0 44.9 9.4 35.5 113.7 9.2 36.2 16.8 49.3 9.9 39.5 9.9 30.2 -0.9 19.9 20.8 111% 2013 110.4 63.6 46.8 7.3 39.4 120.2 8.8 19.3 4.1 55.5 9.1 46.5 17.8 29.3 1.4 35.2 9.9 118% 2014 83.7 43.6 40.2 8.5 31.6 83.2 5.5 15.9 0.4 53.9 9.5 44.4 15.6 28.7 1.6 6.4 -0.5 140% 2015 69.1 32.2 36.9 6.5 30.4 57.2 11.5 -15.7 -7.7 71.9 4.6 67.3 36.7 30.6 9.7 -20.2 -11.8 222% 2016T 83.0 30.0 53.0 8.0 45.0 83.0 8.0 5.0 82.5 4.5 78.0 0.0 -12.5 0.0 173% Kaynak: TCMB, Garanti Yatırım 17 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Bütçe Açığı/GSYH (%, 2015) Bütçe 2 0 OVP rakamlarına göre Türkiye’nin 2016’da bütçe açığı/GSYH’sinin %1.3 FDF/GSYH’nin ise %1.2 olması bekleniyor. Bütçede ilk beş aylık performans olumlu. Bütçe yaklaşık 9.1mlr TL fazla verirken, faiz dışı fazla da yaklaşık 33.3 milyar TL seviyesinde. Her iki rakam da geçen yılki performansa kıyasla iyi. Her ne kadar manşet rakamlar oldukça iyi gözükse de, alt detaylar bütçeye dair yorum yaparken bir miktar daha dikkat gerektiriyor. -6 Manşet rakamlar ne kadar kuvvetli bir bütçe ortaya koysa da detaylar önemli. -8 İlk beş ayda gelirlerdeki artış, vergi gelirlerinden ziyade özelleştirme kaynaklı: Özellikle vergi dışı gelir kaleminin oldukça yükselmesi bütçenin iyi performansının nedeni. Özellikle kamu kuruluşları geliri (TCMB kur geliri) ve sermaye satışları (özelleştirme ve 4.5G lisans bedeli) geçtiğimiz seneye göre yüksek. Hazine nakit gerçekleşmelerine göre özelleştirme ve fon gelirleri yaklaşık 9 milyar TL. Vergi gelirlerindeki yavaş artış (%10 nominal büyüme) tüketim ve dolayısı ile genel ekonomik aktivitede yavaşlamaya işaret ediyor. Bütçe giderlerinin iyileşmesindeki en büyük sebep faiz giderlerinin azalması: İlk beş ayda faiz giderleri 2015’in ilk beş ayına kıyasla %14 azaldı. -2 Çek C. G. Kore Türkiye* Polonya Endonezya AB Rusya Çin ABD G. Afrika Hindistan Brezilya Japonya -4 Kaynak: The Economist (Türkiye hariç), Garanti Yatırım *: OVP Tahmini Bütçe Gerçekleşmeleri Bütçe (milyar TL) Mayıs Ocak-Mayıs 2015 2016 Değ. 2015 2016 Değ. Giderler Faiz Hariç Harcama Personel Giderleri Mal ve Hizmet Cari Transferler Faiz Harcamaları 40.1 36.3 10.1 3.5 16.1 3.8 45.9 40.8 12.6 3.9 16.8 5.0 14% 200.3 221.9 11% 13% 172.3 197.7 15% 24% 52.8 63.8 21% 11% 14.4 17.8 24% 5% 73.9 88.7 20% 31% 28.0 24.2 -14% Gelirler Genel Bütçe Gelirleri Vergi Gelirleri Vergi dışı Gelirler 41.8 40.2 36.2 4.0 49.5 47.7 42.4 5.4 19% 197.9 230.9 17% 19% 190.1 221.6 17% 17% 164.4 183.4 12% 35% 25.7 38.2 49% Bütçe Dengesi Faiz Dışı Denge 1.6 5.5 3.7 123% -2.4 8.7 59% 25.6 9.1 475% 33.3 30% Kaynak: Maliye, Garanti Yatırım Brüt Kamu Borcu (% GSYH, 2015) 300% Toplamda, bu yılın ilk beş ayında vergi-dışı gelir kaynaklı iyi bütçe performansında, yapısal (uzun vadeli) bir iyileşme göremiyoruz. Fakat, piyasa açısından kısa vadede bütçe tarafında olumsuz bir senaryo ile karşı karşıya kalmayı beklemiyoruz. Kamu borcunun GSYH’ye oranının kademeli olarak azalmaya devam etmesini bekliyoruz. Bu yılı OVP’deki hedefe yakın 32% ile bitireceğimizi hesaplıyoruz. Türkiye diğer GOÜ’ler ve OECD ülkelerine kıyasla kamu borcu klasmanında oldukça iyi seviyelerde. Bütçe Gerçekleşmeleri 30% Brüt Kamu Borcu (% GSYH, 2015) 250% 25% 200% 20% 150% 15% 100% 10% 33% Vergi Gelirleri (4Ç küm., yıllık değişim) Faiz-dışı Harcamalar (4Ç küm., yıllık değişim) 5% 0% Rusya Endonezya Türkiye G. Kore Çin G. Afrika Meksika Malezya Hindistan Almanya Brezilya İngiltere Fransa İspanya ABD İtalya Japonya 0% Kaynak: IMF, Garanti Yatırım -5% 01.08 06.08 11.08 04.09 09.09 02.10 07.10 12.10 05.11 10.11 03.12 08.12 01.13 06.13 11.13 04.14 09.14 02.15 07.15 12.15 05.16 50% Faiz-dışı giderler ise bütçe için iyi bir resim ortaya koymuyor. Özellikle cari transferler ve sosyal güvenlik harcamalarının arttığını görüyoruz. Bu gelişmeler uzun vade için olumsuz. Kaynak: TDM, Garanti Yatırım 18 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Finansal Kesim Dışı Borcu (2005, GSYH %) 160 Döviz 120 Yerel Kur 80 40 18.7 Çin Şili Macaristan Malezya Çek Cumh. Rusya Türkiye Hindistan Brezilya Polonya G. Afrika Meksika Endonezya Arjantin 0 Kaynak: IIF, Garanti Yatırım Finansal Kesim Dışı Borcu (1Ç16, GSYH %) KUTU 1. Borç dinamikleri ve reform beklentileri Türkiye’nin net yatırım pozisyonu (NYP) 2016 itibari ile -390milyar dolar (GSYH %51) seviyesine gerilerken 2008 yılında—200 milyar dolar seviyesindeydi (GSYH %26 ). NYP’una baktığımızda ise borç oluşturan yükümlülüklerin toplam yükümlülüklerin yaklaşık %70’i olduğunu görüyoruz. Geri kalan %30’luk kısım ise borç-oluşturmayan yükümlülüklerden oluşmaktadır (doğrudan yatırımlar ve hisse senedi yatırımları gibi). 2015 yıl-sonu rakamlarına göre ise Türkiye’nin toplam dış borcu 398 milyar dolar (GSYH %55 ). Özel Sektör Borcu: Finansal kesim dışı firmalarda dış borç 126 milyar dolar (%18 GSYH), finansal kesimde dış borç ise 158 milyar dolar (GSYH %22 ). Uzun vadeli dış borç stokuna baktığımızda ise finansal kesim dışı ve finansal kesimde uzun vadeli borç sırasıyla GSYH’in %72 ve %66’sı. Dış borcun büyük çoğunluğu, 284 milyar dolar (%39 of GSYH), özel sektör tarafından tutulmakta. Vadesi gelen borcun ise %70’inin uzun vadeli. Kamu Borcu: 113 milyar dolar olan kamu borcunun hepsi uzun vadeli (GSYH %16). Finansal kesim dışı özel sektör borçluluğunda Türkiye diğer GOÜ’lere kıyasla ortalama bir yerde duruyor. Fakat, Türk şirketlerinin kaldıraç oranlarının ise kıyasla düşük seviyelerde olduğunu görüyoruz. 2015 sonu itibari ile finansal kesim dışı borçluluk %57 seviyesinde iken GOÜ ortalaması %61 ve medyan borçluluk oranı %54’tür. 160 Döviz 120 Yerel Kur 80 Türkiye’nin Dış Borç Kırılımı (1Ç16 itibari ile) 56.4 Toplam Dış Borç 398mlr $ (%55 GSYH) 40 Çin Şili Macaristan Malezya Çek Cumh. Rusya Türkiye Hindistan Brezilya Polonya G. Afrika Meksika Endonezya Arjantin 0 Özel 284mlr $ (%39 GSYH) Kaynak: IIF, Garanti Yatırım Kısa 88mlr $ (%12 GSYH) Finansal Kesim Dışı 35mlr $ (%5 GSYH) Finansal Kesim 53mlr $ (%7 GSYH) Kamu 113mlr $ (%16 GSYH) Uzun 196mlr $ (%27 GSYH) Finansal Kesim Dışı 91mlr $ (%13 GSYH) Finansal Kesim 105mlr $ (%15 GSYH) Kaynak: Hazine Müsteşarlığı, Garanti Yatırım 19 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA 2005-2016 Yılları Arasında Borçlulukta Değişim (döviz borçluluğa göre sıralanmıştır) 250% Döviz 200% Yerel Kur 150% 100% 50% 0% Türkiye Brezilya Meksika G. Africa Şili Polonya Çek Cumh. Rusya Hindistan Macaristan Çin Endonezya Malezya Arjantin -50% Kaynak: IIF, Garanti Yatırım 2008 küresel krizi sonrasında likidite bolluğu ve küresel finansal koşulların oldukça elverişli hale gelmesi ile Türkiye’de de diğer GOÜ’lere benzer bir borçluluk artış seyri gözlendi. Bu yıllarda oldukça hızla artan borçluluk ve değişen borç kompozisyonu soru işaretleri oluşturmaya devam ediyor. 2008 sonrasındaki hızlı artış: 2008-2015 yılları arasında Türkiye’nin finansal kesim dışı borçluluk oranında %92’lik bir artış yaşanmıştır, GOÜ’lerde ise bu seneler içinde borçluluk %32 artmıştır. 1Ç16 itibari ile Türkiye’nin finansal kesim dış borç kompozisyonunda: %57 döviz borç geri kalanı ise Türk lirası cinsinden. GOÜ’lere kıyasla medyan döviz borçluluk %36. Altı çizilmesi gereken diğer bir faktör ise net döviz pozisyonunun son 10 yıldaki hızlı artışı. NDP sırasıyla 2002, 2008, 2013 ve 2016 yıllarında: -6 milyar dolar, -53 milyar dolar, -171 milyar dolar ve -181 milyar dolar oldu. Kamu Sektörü: GOÜ’lere kıyasla Türkiye’nin borçluluk oranlarının oldukça makul seviyelerde olduğunu görüyoruz, hem borcun GSYH’e oranı, hem de vadesinin uzunluğu dolayısıyla önemli bir risk görmüyoruz. Hanehalkı: Hanehalkının net döviz pozisyonu 100 milyar dolar civarında. Bu da yüksek döviz mevduat tutulmasından kaynaklanıyor. Diğer GOÜ’lere kıyasla Türkiye’de hanehalkının borçluluk oranı %21 ile en düşükler arasında ve kompozisyonunun büyük bir çoğunluğu Türk lirası cinsinden. Türkiye’nin dış borçluluğundaki hızlı artışın arkasında yapısal sebepler mevcut. Türkiye’nin özellikle enerjide dışa bağımlığı, yapısal olarak yüksek cari açığı (zaman zaman döngüsel katkıda söz konusu) Türkiye’yi dış finansmana bağımlı kılıyor. Yapısal cari açığın ise sebebi yatırımlar ve tasarruflar arasındaki farktan kaynaklanmakta. Yatırımlar: Toplam yatırımların GSYH’ya oranı Türkiye’de %20, GOÜ’lere kıyasla en düşükler arasında. Örneğin, gelişen Asya ekonomilerinde bu oranın %25-40 arası olduğu görülüyor. Tasarruflar: Diğer GOÜ’lere kıyasla Türkiye’de brüt tasarrufların GSYH’e oranının %16 olduğu görülüyor, buna kıyasla toplam yatırımlar GSYH’nin %20’si, doğal bir tasarruf açığı oluşuyor. Türkiye’nin tasarruf oranının oldukça düşük olduğunu görüyoruz, örnek olarak Çek cumhuriyetinde bu oran %27. Kaynak: IIF, Garanti Yatırım 20 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Tasarruflar: Tasarruf açığının Türkiye’de yüksek olmasının ana sebebi özel sektör tasarruflarının düşük olmasından kaynaklanıyor. Fakat IMF’nin altını çizdiği gibi kamu tarafında tasarrufları arttırmanın bir yolu daha yüksek FDF vermek. 2014 ve 2015 yıllarında kamu sektörünü GSYH’e katkısının da %30 civarında olduğunu düşünürsek bu tarafta bir iyileşme olumlu olacaktır. Tasarruf-Yatırım Dengesi (% GSYH) 20% Kamu Özel Toplam 15% 10% 5% 0% -5% -10% 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015 -15% Kaynak: TDM, Garanti Yatırım Düşük tasarruf oranlarının ana sebebi özel sektör kaynaklı. 1. Tüketim odaklı bir büyüme: Düşük tasarruf oranı ekonomimizin tüketim odaklı olmasından kaynaklanıyor. Özel tüketim GSYH’nin %70’i iken kamu ve özel tüketimin toplamı GSYH’nin %84’ü. 2. Rekabetçilik: Düşük katkı değerli malların imalatı Türkiye’nin küresel rekabetçiliği açısından olumsuz. Türkiye’nin yüksek teknoloji malının toplam imalat malı içindeki payı yaklaşık %2, bu veri Brezilya, Rusya ve diğer orta Avrupa ülkelerinde %9 ila %15 arasında değişiyor. Düşük katkı değerli malların ihracatı ise Türk imalat sektörü açısından tehlike oluşturuyor çünkü gelişen ülkelerdeki yüksek rekabet koşulları sektör için istikrarsızlığa işaret ediyor. Türkiye’nin Dış Denge Problemleri Yüksek Borç Stoku Tasarruf Açığı Yatırım amaçlı tasarrufların arttırılması: tüketim harcamaları yatırım odaklı kanalize edilip dış borçluluğun artmasının önüne geçilebilir… Dış Borçlanma Yatırım Teşvikleri (reformlar) Enerji Açığı Kişi Başına Düşük Kazanç Özel Tasarruf Açığı Kamu Tasssarruf Açığı Düşük Tasarruf Olağan Yatırımlar Düşük Katma Değerli Ürünler (zayıf rekabet) Tüketim Odaklı Büyüme Enerji-Dışı Açık Düşük İhracatİthalat Oranı Kaynak: Garanti Yatırım 21 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Düşük tasarruf oranı iki farklı sonuca sebebiyet veriyor; düşük gelir ve düşük ihracat/ithalat oranı. Kişi başına düşük gelir düşük tasarruf oranına yol açıyor. Düşük ihracat/ithalat karşılama oranı düşük tasarruf oranına yol açıyor. Dış ticaret açığının ise iki yüzü var: enerji ve enerji-dışı açık. Enerji açığı ile alakalı Türkiye’den son dönemde önemli düzenlemeler geldi. Yapısal sorunları çözmek için mikro-ekonomik reformlar gerekiyor. Enerji tarafı: Türkiye’nin ihtiyacı olan doğalgazın toplam enerji tüketiminin %31’i yaklaşık tamamı ithal. Hem petrol tarafında (toplam tüketimin %28’i) ise yaklaşık tamamı ithal. Türkiye’nin toplam enerji tüketiminin %75’i ithal. Enerji üretiminde yerel kaynakların kullanım oranını artırma politikası izleniyor. Reform tarafında ise enerji bakanlığı önderliğinde 2030’a kadar 50GW’lık yerli kömür santralleri kurulacak. Buna ek olarak alternatif enerji kaynaklı santrallerin (yaklaşık 80 adet) planlama sürecinde olduğunu görüyoruz. Enerji-dışı tarafta ise önlemler rekabetçiliği ve stratejik yatırımları teşvik edici şekilde olmalı: Enerji dışı ithalatta, 13 ana maddede Türkiye’nin yapısal açığı bulunmakta. Türkiye’nin enerji dışı açığının %190’ı yani 60 milyar dolarlık kısmı aşağıdaki ürünlerden gelmektedir (Türkiye’nin yıllık enerji dışı cari açığı 1Ç16’da 30 milyar dolar civarıydı). Ham plastik formları, genel sanayi makineleri ve ekipmanları, makine parçaları, telekomünikasyon ve ses kayıt ve üretim cihazları, güç üretim makine ve ekipmanları, demir-dışı metaller, organik kimyasallar, demir çekik, medikal ve ilaç ürünleri, hurda metal, diğer ulaştırma ekipmanları, kömür, kok ve briket, ofis makineleri ve otomatik veri işleme cihazları, profesyonel bilimsel ve kontrol enstrümanları ve aparatları, tekstil iplikleri ve yan ürünleri, ve kimyasal ürün ve materyaller. Yukarıda sıraladığımız ürünlerde ticari açık oldukça yapısal ve yapışkandır. Dolayısıyla, hükümet stratejisi bu yukarıda belirtilen konularda yerel üretimi desteklemek ve teşvik etmek olmalıdır. Bu çerçevede yatırımlar yapılırken, küresel çıktı fazlası da göze alınmalıdır. Bilindiği üzere Türkiye’nin AR-GE yatırımları diğer ülkelere kıyasla oldukça zayıftır. AR-GE yatırımlarının teşviki ve yüksek katma değerli (örn. İleri teknoloji ürünlerinin imalatı) ihracat desteklenmelidir. Son dönemde, hükümet kanadından yapısal reformlar konusunda atılması planlanan bir çok adım ifade edilmekte. Bu adımların atılması durumunda, ekonomi üzerinde olumlu etkilerin gözlemlenmesi söz konusu. Kısa süre önce Osman Çelik’in uzun süredir boş olan Hazine müsteşarlığına atanması ile daha önce bir bütün halinde uygulamaya geçemeyen yapısal reformların bu yönde daha hızlı ve etkin bir şekilde işleme konulacağına dair iyimserliğimizi arttırıyor. 22 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA İleri teknoloji Mallarının Toplam İhracattaki Payı 50% 40% 30% 20% 10% 2% Yatırımları teşvik ederken dış borçluluğu arttırmamanın yolu nedir? Yukarda sıraladığımız ürünlerde imalatı arttırmak amaçlı doğrudan yatırımları teşvik etmek gerekir. Bilindiği üzere bu yatırımların uzun-vadeli ve teknoloji altyapısı ve transferi gerektiren yatırımlardır. Yatırım odaklı tasarrufların arttırılması: tüketim odaklı harcamaların yatırım odaklı tasarruflara kanalize edilmesi gerekir böylece dış borçluluktaki artışın kısıtlanması hedeflenmektedir. Ticari anlaşmalar yeniden görüşülmelidir ve böylece ihracat pazarlarındaki rekabet gücümüz kuvvetlendirilmelidir. Örnek vermek gerekirse Türkiye’nin Çin ve ABD ile olan ticari ilişkileri verilebilir. Türkiye-Çin ihracat-ithalat oranı %9.5’lardadır (İhracat: 24.5milyar dolar, ithalat: 2.3milyar dolar). TürkiyeABD ihracat-ithalat oranı ise %60’lardadır. (İhracat: 6.4milyar dolar, ithalat: 10.7milyar dolar). Düşük enerji fiyatlarına rağmen Türkiye’nin toplam ihracat-ithalat oranı %70 seviyesindedir. Türkiye G. Afrika Endonezya İtalya Hindistan Polonya Brezilya Rusya Macaristan Almanya Japonya ABD İngiltere Çin Fransa G. Kore Malezya 0% Kaynak: World Bank, IMF, Garanti Yatırım Finansal Kesim Dışındaki Firmaların Döviz Varlık ve Yükümlülükleri (mln US$) VARLIKLAR Mevduat Yurt İçi Bankalar Yurt Dışı Bankalar Menkul Kıymetler İhracat Alacakları Yurtdışına Doğrudan Sermaye Yatırımları YÜKÜMLÜLÜKLER Nakdi Krediler Yurt İçinden Sağlanan Krediler Bankalar Döviz Kredileri Kısa Vadeli Uzun Vadeli Dövize Endeksli Krediler Banka Dışı Finansal Kuruluşlar Faktoring Şirketleri Tüketici Finansman Şirketleri Finansal Kiralama Şirketleri TMSF'ye Devrolunan Takipli Krediler Yurt Dışından Sağlanan Krediler Kısa Vadeli Uzun Vadeli Vadeye kalan süre 1 yıldan az Vadeye kalan süre 1 yıldan fazla İthalat Borçları Net Döviz Pozisyonu Kısa Vadeli Net Döviz Pozisyonu : Kısa Vadeli Varlıklar Kısa Vadeli Yükümlülükler Kısa Vadeli Net Döviz Pozisyonu 2009 80,385 57,301 29,833 27,468 1,116 9,310 12,658 147,146 131,922 50,333 41,155 28,897 14,340 14,557 12,258 7,320 462 428 6,430 1,858 81,589 561 81,028 22,246 58,782 15,242 -66,761 2010 87,379 62,150 30,638 31,512 1,288 10,526 13,415 176,273 158,201 81,887 73,015 57,268 17,927 39,341 15,747 6,739 765 343 5,631 2,133 76,314 837 75,477 19,639 55,837 18,100 -88,894 2011 82,183 54,755 35,864 18,891 929 10,945 15,554 200,477 179,807 102,292 92,608 74,522 18,277 56,245 18,086 7,312 765 405 6,142 2,372 77,515 859 76,890 22,149 54,500 20,441 -118,294 2012 89,402 61,298 40,825 20,473 843 11,693 15,568 225,851 202,399 121,842 111,158 90,209 19,300 70,909 20,949 8,293 771 439 7,083 2,391 80,557 1,054 80,460 21,162 58,336 22,500 -136,449 2013 94,038 63,872 47,032 16,840 327 13,175 16,664 265,524 237,365 155,164 144,041 116,762 21,021 95,741 27,279 9,709 954 439 8,316 1,414 82,201 1,402 80,799 15,082 65,718 28,159 -171,486 2014 102,004 67,340 49,037 18,303 278 12,167 22,219 281,855 253,793 171,705 160,099 133,748 23,932 109,816 26,351 10,223 999 466 8,758 1,383 82,088 1,616 80,472 10,384 70,088 28,062 -179,851 2015 107,047 69,060 50,668 18,392 182 11,187 26,618 290,811 260,941 173,912 162,555 139,127 20,021 119,106 23,428 10,042 1Ç16 112,299 73,756 200 11,178 200 11,178 27,165 300,616 270,964 178,656 167,141 143,558 20,989 122,569 23,583 10,181 87,029 844 86,185 15,007 71,178 29,870 -183,764 92,308 1,302 91,006 15,015 75,991 29,652 -188,317 2009 67,727 57,465 10,262 2010 73,964 63,950 10,014 2011 66,629 70,439 -3,810 2012 73,834 74,624 -790 2013 77,374 81,026 -3,652 2014 79,785 78,770 1,015 2015 80,429 76,517 3,912 1Ç16 85,134 77,730 7,404 Kaynak: TCMB, Garanti Yatırım Kısa Vadeli Varlıklar = Mevduat + Menkul Kıymetler + İhracat Alacakları Kısa Vadeli Yükümlülükler = Yurt İçi Bankalardan Sağl.K.V.Nakdi Döviz Kredileri+K.V. Dövize Endeksli Krediler+Faktoring Şirketlerine Borçlar+Tüketici Finansman Şirketlerinden Sağl. Krediler+Yurdışından Sağl. + K.V.Nakdi Krediler+Yurtdışından Sağl.Vadeye Kalan Süresi 1 Yıldan Az Olan U.V.Nakdi Krediler+ K.V.İthalat Borçları+Vadeye Kalan Süresi 1 Yıldan Az Olan U.V. İth. Borçl. 23 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA KUTU 2. Politika Seçimler ve Vekil Sandalyeleri 400 367 Anayasa Değişikliği 327 316 300 330 Referandum 258 276 Salt Coğunluk 200 135132 134 80 100 53 80 41 59 35 0 AKP 2011 CHP 2015 Haziran Kaynak: YSK, Garanti Yatırım MHP HDP 2015 Kasım 1 Kasım seçimlerinde AK Parti’nin çoğunluğu sağlamasıyla birlikte 2.5 senelik seçim döngüsünün sonuna gelindi. Nisan 2016’a kadar sakin bir süreç yaşandıktan sonra Başbakan Davutoğlu’nun istifası ile ilgili süreç başladı. Kabine değişikliği ile ilgili riskler Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeni genel başkan Binali Yıldırım’a kabineyi kurma görevi vermesi ile ortadan kalktı. Özellikle yeni kabinede, alanlarında tecrübeli isimlerin yerini koruması piyasalar tarafından olumlu karşılandı. İleriye dönük olarak piyasalar, yeni hükümetin makro reformları nasıl uygulayacağına odaklanacak. Para girişleri ise bu reformların ülkenin rekabet gücünü ve büyüme potansiyelini nasıl şekillendireceği ile belirlenecek, tabi Türkiye’ye para akımlarında tüm GOÜ’lere yönelik risk iştahı önemli rol oynayacak. Yılın ikinci yarısında bazı gelişmeler gündeme gelebilir. Erken seçim ve referandum ihtimali: Davutoğlu’nun ani istifası hem Cumhurbaşkanı’nın, hem de bazı AK Parti vekillerinin başkanlık sistemine geçiş sinyalleri verdiği bir zamanda gerçekleşti. Başkanlık sistemine geçiş için gerekli iki yol mevcut: referandum yolu veya erken seçimle AK Parti vekil sayısının artırılması. Mevcut parlamentoda toplamda 316 AK Partili millet vekili bulunurken referandum yolu için 330 vekilin onayı gerekiyor. Referanduma gidilmediği ve Parlamento'da sistem değişikliğine gidilmesi için ise 367 vekilin onayı gerekiyor. AK Parti yönetimi diğer partilerden 14 vekilin onayını kazanamazsa erken seçim risklerinin belirdiğini görebiliriz. Bu çerçevede AK Partinin diğer partilerdeki gelişmeleri yakından takip etmesini bekliyoruz. Anayasa değişikliklerinin ise 2016 sonbaharından önce tamamlanmasını beklemiyoruz. Dış politika – AB ile dengeleyici bir yaklaşım: AB ile mülteci krizi ile canlanan ikili ilişkiler, AB’nin Türkiye’deki terör yasasında değişiklik talep etmesi ile birlikte tıkanmışa benziyor. Bu da yaz için vaat edilen Schengen serbest dolaşım bölgesinin Türk pasaportlulara açılması konusunda şimdilik bir ilerleme yaşanmayacağına işaret ediyor. Fakat, mülteci anlaşmasının hala geçerliliğini koruması bu konuda pozitif kalmamızı sağlıyor. 33. fasıl ise (Bütçe ve bütçe hükümlerinin) açılmış bulunmakta. Buna ek olarak terör yasasında bazı değişikliklerin önümüzdeki dönemde AB ile görüşülmesi de Schengen bölgesi ile alakalı bir gelişmeyi yıl sonuna kadar gündeme getirebilir. Kıbrıs çözüm sürecinde umut sürüyor: Son bir sene içinde hem Türk, hem de Rum yönetimi tarafından adada kalıcı bir çözüm için olumlu sinyaller ve adımlar atıldı. Adada bir çözüm, hem AB-Türkiye ilişkileri açısından, hem de Türkiye’nin yasal ve politik bazda AB bloğu ile yakınlaşmasını anlamında oldukça pozitif olacaktır. Rum ve Türk Kıbrıslı liderler, Anastasiades ve Akıncı, son bir senede adada çözüm için görüşmelerini sürdürdü. Amaç, görüşmeler sonucunda adanın birleşmesine dair bir plan ortaya koymaktı. Türkiye’nin de garantörlüğü altında yürütülen görüşmeler esnasında her iki lider sene sonuna kadar bir planın ortaya çıkacağını belirttiler. ABD, Kıbrıs sürecinin, adanın birleşmesi ve çift-bölge ve çifttoplumlu bir federasyonun ortaya çıkmasına kuvvetli destek verdiklerini belirtmişti. Fakat Rum kesiminde Mayıs ayında yapılan seçimler sonucunda sağcı kesimin güçlenmesi, adada beklentileri kısmen değiştirdi. 24 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Türk-Rus ilişkilerinde iyileşme olası: İki ülke arasındaki ilişkiler Kasım ayında Rus jetinin düşürülmesi ile oldukça kötüleşmişti. Bunun Türkiye üzerinde ekonomik etkisi ise özellikle bazı sektörlerde hissedilir oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin, 7 ay sonra ilk telefon görüşmesini yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a İstanbul’daki terör saldırısı nedeniyle taziyelerini ileten Putin, görüşme sonrasında ise ilişkilerin normalleştirilmesi talimatı verdi. Putin, ayrıca Türkiye’ye seyahat yasağını kaldırdı. Suriye ile ilgili gelişmeler: Cenevre barış sürecinde muhalifler ve rejim arasında bir anlaşma sağlanmamasına rağmen, son birkaç yıldaki kötü ilişkilere kıyasla gelecekte daha iyi olması olası. Halep dışındaki bölgelerde de Rusya ve A.B.D. garantörlüğünde sağlanan anlaşmanın büyük ölçüde uygulandığı söylenebilir. İŞİD ile savaşta ise hem koalisyon güçlerinin hem de Rusya destekli rejimin yılbaşından bu yana etkili olduğu söylenebilir. Suriye sorununda çözüme yaklaştıran gelişmeler Türkiye için olumlu etki yaratacaktır. İsrail ilişkilerinde normalleşme: Türkiye’nin İsrail’den beklediği “özür ve “Mavi Marmara tazminatı” gerçekleşmesinin ardından bir tek konuda anlaşmazlık kalıyor, o da Gazze’nin yeniden inşa edilmesi ve Türkiye’nin bu projelere dahil edilmesi. Ülkeler arasındaki diplomatik ilişkilerin düzelmesi ile beraber Türkiye-İsrail arasında bir doğalgaz anlaşmasının geleceğini tahmin ediyoruz. Anlaşmanın İsrail’den Türkiye’ye 10 milyar metreküplük doğalgaz ihracını içermesini bekliyoruz (Türkiye’nin ihtiyacının yaklaşık 1/4’ü) Öte yandan, ilişkilerin normalleşmesi ile beraber, İsrail ve Türkiye birbirlerini tamamlayan ülkeler olarak, yüksek teknolojili ürün geliştirmede, turizm ve bölgesel güvenliğe kadar iş birliği için imkan tanıyacağını düşünüyoruz. Terör riski: Jeopolitik risklere rağmen, genel olarak önümüzdeki dönemde dış ilişkiler tarafında gelişmelerin pozitif olması yönünde beklentimizi koruyoruz. 2015 ortasından bu yana şehirlerde terör saldırılarının arttığını gördük. Bu olaylar, turizmde kayıplara yol açarken, risk algısıyla ilgili bozulmaya sebebiyet veriyor. Güneydoğu Anadolu’da TSK’nın terör karşıtı operasyonları halen devam ediyor. Yılın geri kalanında ve yakın dönemde dış politika konusunda yaşanan son gelişmelerin Türkiye açısından olumlu olduğunu düşünüyoruz. 25 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Türk Lirası GOÜ para birimleri: riske göre düzeltilmiş faiz oranları (%) 2016 yılının ilk yarısının gelişmekte olan ülke (GOÜ) para birimleri açısından olumlu geçtiğini gördük. Yılın ikinci yarısında Brexit’in hâlihazırda zayıf seyreden küresel büyümeyi olumsuz etkileyecek olması ve güvercin Fed temasının USD üzerinde yaratacağı ek baskının sınırlı kalması ile GOÜ para birimlerinin hafif değer kaybedeceğini düşünüyoruz. TCMB’nin ortalama fonlama maliyetini düşürmeye devam edeceği beklentimizin de etkisiyle, TL üzerinde bir miktar baskı görmeyi bekliyoruz. TL’de son yıllarda görülen değer kaybetme eğiliminin 2016 yılının ikinci yarısında yavaşlayarak da olsa korunacağını ve USD/TL kurunun yılı 3.10 seviyesinde tamamlayacağını tahmin ediyoruz. TL’nin zımni oynaklığa göre düzeltilmiş faiz getirisinin cazip seviyelerde olmasını kısa, yerli yatırımcıların yeniden döviz kuru hareketlerini dengeleyici yönde hareket etmeye başlamış olmasını ise orta-uzun vadede TL açısından olumlu buluyoruz. Öte yandan, Brexit Referandumu sonrasında ertelenen Fed faiz artırımı beklentilerinin, ABD’de istihdam ve enflasyon verileri sürpriz ölçüde zayıf gelmediği takdirde daha da ertelenmesinin olası görünmemesi ve TCMB’nin geniş faiz koridoru uygulamasını terk edecek olması, TL’yi yılın sonuna doğru baskı altında bırakmasını beklediğimiz etkenler. Kaynak: Bloomberg, Garanti Yatırım Yerli yatırımcıların işlemleri kurda dengeleyici TL’nin oynaklığının benzer gelişmekte olan ülke para birimlerine göre düşük, TL rol oynuyor cinsi nominal faizlerin ise yüksek olması, TL’yi risk iştahının görece iyi seyrettiği dönemlerde alternatiflerine göre cazip kılıyor. Döviz sözleşmelerinde 3 aylık vadede fiyatlanan faiz oranlarından, aynı vadede fiyatlanan oynaklık çıkarıldığında, TL’nin sunduğu düzeltilmiş faizin BRL, RUB ve ZAR gibi para birimlerine kıyasla daha yüksek olduğu gözleniyor. TL açısından olumlu olarak gördüğümüz ikinci etkene gelecek olursak; yerli yatırımcıların döviz kurlarının yükseldiği dönemlerde yeniden döviz satmaya başlamış olmasının önemli bir gelişme olduğu düşüncesindeyiz. Son yıllarda yerli yatırımcıların döviz alım-satım işlemlerinin kur açısından dengeleyici özelliğinin ortadan kalktığını ve DTH hacimlerinin kur artışı yaşanan dönemlerde daha da yükseldiğini görmüştük. 2016 başından itibaren yerli yatırımcıların kurdaki düşüşleri alım, yükselişleri ise satım fırsatı olarak kullandığı “geleneksel” tabloya geri dönülmüş gibi görünüyor. 1-20 Mayıs arasında USD/TL kurunun sert şekilde yükseldiği dönemde yerli yatırımcıların US$ 8 milyarlık döviz satmış olması bu görüşümüzü destekliyor. Kaynak: Bloomberg, TCMB, Garanti Yatırım TÜFE bazlı TCMB Reel Efektif Döviz Kuru Endeksi kısa vadeli ortalamasının üzerinde Kaynak: TCMB, Garanti Yatırım Yukarıda özetlenen faktörler her ne kadar TL lehine çalışacak olsa da, bu etkinin rüzgarın GOÜ para birimlerinin arkasından esmeyi bıraktığı bir dönemde TL’ye değer kazandırmaktansa, değer kaybını sınırlayıcı rol oynayacağı beklentisindeyiz. TCMB tarafından yayımlanan TÜFE bazlı reel efektif döviz kurunun Eylül ayından bu yana ağırlıklı olarak değerlenme eğilimi izlediği de düşünülecek olursa, yurt içinde enflasyonun da yükselmeye başlayacağı bir dönemde nominal USD/TL kurunda görülecek sınırlı bir yükselişin, ekonomi yönetimi ve TCMB tarafından olumsuz karşılanmayacağı görüşündeyiz. Baz senaryomuz Mayıs ayında yeniden gündeme gelen yurt içi siyasi risklerin 2016’nın kalanında TL açısından önemli bir tema olmayacağı yönünde. Petrol fiyatlarındaki yükselişin devam etmesi ya da turizm gelirlerinde beklentinin üzerinde düşüş görülmesi durumunda ödemeler dengesinin görünümünde yaşanabilecek potansiyel bozulmayı ise TL’yi negatif etkileyebilecek bir etken olarak değerlendiriyoruz. Kısa vadede nispeten yatay seyredebileceğini düşündüğümüz TL’nin yaz aylarının sonunda baskı altında kalacağı ve USD/TL kurunun yılı 3.10 seviyesinden tamamlayacağı beklentisindeyiz. 26 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Altın 2015’in son aylarında yaklaşık altı yıldır kaydettiği en düşük seviyeyi görerek US$ 1,050’li seviyelere gerileyen altının ons fiyatı, 2016 yılına güçlü bir başlangıç yaptı. Artan küresel risk algısı altın fiyatının yıl sonunda gördüğü düşük seviyeden toparlanmasında rol oynarken, altın fiyatının Şubat sonrasında risk algısının normalleştiği dönemde yükselmeye devam etmesi ise iki etkenle ilişkilendirilebilir: USD’deki değer kaybı ve ABD’de altına dayalı yatırım ürünlerine görülen yüklü girişler. Altın fiyatı (USD/ons) ve DXY 2015 yılının son günlerinde USD’nin Fed’in para politikasını normalleştirmeye başlamasının etkisiyle değer kazanması, USD olarak kote edilen altın fiyatını baskı altında bırakan bir etken olarak öne çıkmıştı. Ocak-Haziran döneminde USD’nin gelişmiş ülke para birimleri karşısında değer kaybetmesiyle bu etkinin terse döndüğünü gördük. Altının ons fiyatı ile USD’nin gelişmiş ülke para birimlerinden oluşan bir sepet karşısındaki değerini takip eden Dolar Endeksi (DXY) arasındaki negatif korelasyonun yıl başından Haziran ayına kadar belirgin şekilde arttığı gözlendi. Başka bir ifadeyle, USD’de gelişmiş ülke para birimleri karşısında görülen hareketler yılın ilk yarısında altın fiyatında görülen seyirde belirleyici rol oynadı. Haziran ayı başından itibaren ise, Brexit konulu risk algısının altın ve DXY’de eş yönlü harekete yol açtığını gördük. Brexit’in ardından artan risklerin altını destekleyeceğini, ancak USD’de belirgin bir değer kaybı görülmesini beklemediğimiz için, USD’deki hareketlerin yılın ikinci yarısında altının arkasından esen güçlü bir rüzgar olmayacağı görüşündeyiz. Kaynak: Bloomberg, Garanti Yatırım Altın ETF’lerinde tutulan altın hacmi (ton) Kaynak: Bloomberg, Garanti Yatırım CFTC tarafından yayımlanan veriler, yılbaşında altın kontratlarında çok sınırlı ölçüde net uzun pozisyon taşıyan yatırımcıların net uzun pozisyonunun Temmuz ayının ilk haftası itibarıyla rekor seviyeye yükseldiğini gösteriyor. Spekülatif pozisyonlardaki artış altını desteklese de, altın açısından daha belirleyici olan etken ABD’li yatırımcıların uzun bir sürenin ardından yeniden altına dayalı borsa yatırım fonlarına (ETF) ilgi göstermesi. Nitekim ETF’lerde tutulan altın hacminin yıl başından bu yana %35’in üzerinde artarak 2,000 ton seviyesine ulaştığını gördük. Altına dayalı ürünlere ilginin yüksek olması fiyatları destekleyen bir unsur olarak öne çıkarken, fiziksel altın talebinin geleneksel kaynaklarından bu yılın ilk yarısında altına benzer bir destek gelmedi. Dünya Altın Konseyi tarafından yayımlanan veriler 2016’nın 1. çeyreğinde küresel altın takı talebinin geçen senenin aynı dönemine göre %20’ye yakın gerilediğini gösterdi. Aynı dönemde merkez bankalarının altın talebinde de yıllık gerileme kaydedildi. Özetle, yılın ilk yarısında altına dayalı yatırım ürünlerine artan talep altın açısından olumlu, Çin, Hindistan ve Orta Doğu kaynaklı fiziki talebin zayıf kalması ise olumsuzdu. Yılın kalanında altın ETF’lerine girişlerin yavaşlayarak da olsa devam edebileceğini ve bunun altın fiyatını hafif destekleyici rol oynayabileceğini düşünüyoruz. Altını yılın ilk yarısında destekleyen bazı etkenlerin ortadan kalkacağı düşüncesiyle, 2016 sonuna kadar altında alım iştahı yaratacak güçlü bir temel argüman görmüyoruz. USD’de belirgin bir değer kaybını ve ABD tahvillerinde daha fazla gerileme yaşanmasını olası görmediğimiz gibi, küresel büyüme ve enflasyon görünümünün zayıf kalmaya devam edeceği görüşündeyiz. Ağırlıklı olarak USD 1,250-1,350/ons bandında hareket etmeye devam etmesini beklediğimiz altın fiyatının yılı USD 1,300/ons civarında tamamlayacağını öngörüyoruz. 27 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Sabit Getirili Piyasalar Gösterge Tahvil Faizi ve Enflasyon Tahmini (%, bileşik) Kaynak: Bloomberg, BIST T: Garanti Yatırım Tahmini Faiz Yıla gelişen ülke piyasalarına yönelik kaygılarla tatsız bir başlangıç yapan tahvil piyasasında, Şubat ayı ortasından sonra bambaşka bir resim gördük. Mayıs ayında artan yerel riskler ve küresel görünümdeki dalgalanmalar bu iyimserliği törpülese de faizlerdeki düşüş eğilimi devam etti. Son olarak Brexit ile yeni bir dalgalanma sürecine giren faizlerin global merkez bankalarının açıklayacağı destek paketleri ile tahvil piyasasında yeni bir ralli yaşandı. Ayrıca Brexit kararı sonrası 2016 yılına ilişkin FED faiz artırım beklentisinin de kalmamış olması, yurtiçi tahvil piyasasına destek veriyor. Gösterge tahvilde Şubat ayı ortasından bu yana gördüğümüz düşüş 280 baz puan civarında. Kısa vadede bir miktar daha düşüş öngördüğümüz faizlerde yaz aylarından sonra yükselecek enflasyon ve Brexit’in yarattığı riskler ile faizlerde yıl sonuna doğru yine yükseliş bekliyoruz. Tahvil piyasasını kısa vadede destekleyebilecek en önemli etken merkez bankalarının piyasada yaratacağı iyimserlik ve negatif faizlerin devam edeceği bir ortamda, özelikle Brexit satışları sonrası, Türk tahvillerinin cazip getiri imkanı sunması. Yurtiçinde ise TL ve enflasyon görünümüne bağlı olarak TCMB’nin uygulayacağı para ve likidite politikası tahvil faizlerine yansıyacak. Çekirdek enflasyonda düşüş görüleceği ve de makro verilerin iyi gelmeye devam edeceği beklentimizden hareketle, FED faiz artırım beklentilerinin sıfırlandığı bir ortamda, TCMB’nin Temmuz ayında da faiz indirimine devam etmesini bekliyoruz. Bu durumda TL’de kritik bir değer kaybı görülmedikçe, fonlama maliyetinin mevcut seviyelerden (%8.20-%8.30) %8.0’e doğru gerilemesi olasılığı halen var. Fonlama maliyetindeki bu düşüşün TL’de önemli bir değer kaybı görülmedikçe, 5 yıldan kısa vadeli tahvil faizlerine destek verebileceğini, olası yükselişlerin de verim eğrisinin bu tarafında görece daha sınırlı olabileceğini düşünüyoruz. Hazine Aylık İç Borç İtfaları TCMB’ye ek olarak Hazine’nin borçlanma programı da piyasa açısından olumlu. Yüklü itfaların görece az olduğu yaz aylarında Hazine’nin iç borç çevrime oranını mevcut %90 seviyesinden hedefi olan %85’e düşürmesi, arzın kısıtlı kalmasına yol açacak. Buna ek olarak kredi büyüme oranının da düşük seyretmesi, yerli bankaların tahvil iştahlarının sürmesi anlamına gelecek. Kaynak: Hazine, Rasyonet Ancak yaz aylarının ardından tahviller açısından bir takım riskler mevcut: Yurtiçi siyaset konusunda henüz tüm kaygılar yatışmış değil. Bir erken seçim ya da referandum olasılığı baz senaryomuzda yer almasa da bu olasılık bir risk olarak gündemde kalmaya devam edecek. Diğer yandan jeopolitik riskler dönem dönem TL cinsi varlıklar ve faizler üzerinde baskı yaratabilir. TL’nin seviyesi ise yurtiçinden ziyade dış gelişmelere bağlı kalmaya devam edecek. Risk iştahında olası dalgalanmalara istinaden, TCMB’nin fonlama maliyetinde geçici artışlara gitmesi, ya da değer yitiren TL’nin makroekonomik dinamikleri bozacağı kaygılarının artması faizleri yukarı itecektir. Enflasyonda görülen iyileşmenin kalıcı olamayacağı düşüncesi de faizler üzerinde baskı yaratacak. Bu çerçevede ana senaryomuz Nisan ayı sonundan bu yana dikleşme eğiliminde olan verim eğrisinde bu eğiliminin devam etmesi yönünde. Mevcut riskler doğrultusunda sabit getirili tahvillerin getirileri mevduata göre sınırlı kalabilir, bu sebeple küresel risk iştahındaki dengelenmeyi görmeden, bu tahvillerde alım önermiyoruz. Enflasyonda artış görüleceği beklentisiyle sabit faizli tahviller yerine değişken ya da enflasyona endeksli tahvillere yatırım yapılmasını öneriyoruz. TÜFE’ye endeksli tahvillerde enflasyon başabaş seviyesi %7.0’nin altında seyreden 3-10 yıllık vadeler tercih edilebilir. 28 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Mevduat Yılın ilk yarısında etkili olan gelişmeler, mevduat faizlerinin de yüksek seyretmesine yol açtı. TCMB’nin faiz indirimleri ile mevduat faizinde düşüş görüyor olsak da, sıkı likidite ortamında bankaların ana fonlama kaynağı olması nedeniyle mevduat faizlerindeki düşüşün sınırlı kalacağını düşünüyoruz. Eurobond Verim Eğrileri TCMB yılbaşından bu yana gecelik borç verme oranında 175 baz puan indirim yaparken, fonlama maliyeti ise yılın en yüksek seviyesine göre 100 baz puan geriledi. Bu dönemde mevduat faizlerinde, dönemselliğin etkisiyle düşüş görsek de sektör ağırlıklı ortalaması hala TCMB’ye eş oranlı bir düşüş olmadığı yönünde. TCMB’nin zorunlu karşılıklarda indirim yapması ve likidite koşullarını rahatlatması durumunda ise, şu ana dek yapılan faiz indirimlerinin mevduat faizinde düşüş yönünde etkili olmaya devam etmesini bekleriz. Önümüzdeki dönemde, tahvil faizlerinde risk almak istemeyen yatırımcıların mevduatı tercih etmesi daha doğru olacaktır. Eurobond Hazine yılın ilk yarısında 2016 dış borçlanma hedefinin neredeyse tamamını karşıladı. Bu yüzden yılın geri kalanında arz tarafı, yurtiçine benzer şekilde oldukça kısıtlı kalacak. Bu da genel olarak Türk Eurobond piyasası için olumlu. Uzun bir süredir olduğu gibi Türkiye’nin ihraç ettiği EUR cinsi tahvilleri, USD cinsi tahvillere tercih etmeye devam ediyoruz. Avrupa Merkez Bankası’nın ek parasal genişleme yönünde attığı adımlar ve Brexit kararı sonrası bu adımların genişleme ihtimalinin artması EUR tahvil faizlerindeki olası artışları sınırlayıp, Türk tahvillerini görece cazip kılmaya devam edecek. Bu anlamda 300 baz puanın üzerinde seyreden Türk-Alman tahvil getiri farkının risk iştahında toparlanma görüldüğü noktada daralmasını bekliyoruz. Bu nedenle yükselişlerde, EUR cinsi tahvillerdeki alım önerimizi koruyoruz. Kaynak: Bloomberg ÖST Aylık ihraç miktarları USD cinsi Türk Eurobondlarında ise önümüzdeki dönemde izleyeceğimiz en önemli konu küresel risk iştahı. Getiri farkının yükselmesiyle USD yatırımcılarının cazip bulacağı Eurobondlarda, küresel risklerde azalma görülüp Türkiye risk priminde düşüş eğilimi başladığı noktada, 2030-2045 vadeli USD cinsi Eurobondlarda alım fırsatının değerlendirilmesini öneriyoruz. Özel Sektör Tahvilleri Son dönemde faizlerde gördüğümüz düşüşe rağmen, özel sektör tahvil ihraçlarında spread ve hacim anlamında önemli bir değişim olmadı. Hatta son dönemde reel sektör ihraçlarında dikkat çekici bir yavaşlama söz konusu. Diğer yandan kur kaynaklı olarak artan kredi riski de ihraç ve talep tarafında risk iştahını negatif etkileyen önemli bir etken. Son dönemde, ekonomideki genel sorunlara paralel olarak tahvil itfasını yeniden yapılandıran kurumların olması ÖST piyasasında risk algısı olumsuz etkiliyor. Reel sektör şirketlerinin yılın ikinci yarısında hem ekonomideki riskler, hem de artan kur riskine bağlı olarak kredi risklerinin artması söz konusu. Reel sektör ÖST’lerindeki işlem hacimlerde son 12 ayda azalan bir trend görülmesi de likidite riskinin artmasına bağlı olarak spreadlerin yükseliş göstermesine sebep olmakta. Yatırımcı açısından ise ÖST getirileri, devlet tahvillerine göre daha cazip. Devlet tahvil faizlerinin düştüğü dönemde ÖST işlem hacimlerinde gördüğümüz artış bu görüşü destekliyor. Kaynak: Garanti Bankası Risk iştahı yüksek olmayan ancak mevduattan daha iyi getiri elde etmek isteyen yatırımcıların, özellikle 6 aya kadar vadede %10 stopaj avantajından da yararlanıp, getirisi mevduattan yüksek olan ancak kredi riski yüksek olmayan ÖST’lerde alım yönünde olmalarını ve vade sonuna kadar elde tutmalarını öneriyoruz. 29 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA BİST BİST, Mayıs ayından bu yana performansını düşürse de 2016 yılında Gelişmekte Olan Piyasalara göre %5 daha iyi performansa sahip. Hatırlanacak olursa Mayıs ayında, global risk algısı ve içeride oluşan siyasi risk ile MSCI TR Endeksi, MSCI EM Endeksinin %5 altında performans gösterdi. Yıllık bazda Gelişmekte Olan Hisse Piyasaları ise Gelişmiş Piyasalara göre %4 daha iyi performansa sahip. 0.0% -10.0% -20.0% -30.0% -40.0% Kaynak: Bloomberg, BIST 01.16 01.15 01.14 01.13 01.12 -60.0% 50% 01.11 -50.0% 01.10 0% 10.0% 01.09 -50% 20.0% 01.08 Brezilya Rusya Macaristan MSCI CEEMEA Türkiye Güney Afrika MSCI EM Amerika Hindistan MSCI Gelısmıs Meksika Polonya İngiltere Hong Kong Fransa İsviçre Almanya İsveç Avusturya Mısır İspanya Çek Cumhuriyeti Çin İtalya MSCI Türkiye / MSCI Gelişmekte Olan Piyasalar (F/K) 01.07 Hisse Senedi Endeksleri (YBB değişim, ABD$) Kaynak: Bloomberg BİST, uzun vadeli görünümde cazip bölgede işlem görüyor. MSCI Türkiye 1 yıl ileriye dönük 8.1x F/K çarpanı ile MSCI GOÜ’ye göre %30 ıskontolu. MSCI Türkiye / MSCI GOÜ - (2015: 100) MSCI Türkiye / MSCI GOÜ - (2011=100) 110 130 105 120 100 110 95 100 90 85 90 80 80 75 06.16 01.16 08.15 03.15 10.14 05.14 12.13 07.13 02.13 09.12 04.12 11.11 06.11 04.16 02.16 12.15 10.15 08.15 06.15 04.15 02.15 12.14 Kaynak: Thomson Reuters 01.11 70 70 Kaynak: Thomson Reuters 30 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA BİST açısından cazip değerleme seviyelerini, BİST’e ait 1 yıl ileriye dönük F/K ve döviz sepeti bazındaki grafiklerinde de görmekteyiz. Döviz sepeti bazında BİST –1 standart sapma seviyelerinden işlem görmektedir. BIST 1 yıl ileriye dönük F/K çarpanı bazında “-2 standart sapma” seviyelerine yakın işlem görmektedir. Son 5 yılda Avrupa’da bankacılık krizi ve yurtiçinde politik belirsizliklerin yükseldiği dönemlerde söz konusu çarpan “-2 Standart Sapma” bölgesinde seyretmiştir. Konsensus 2016T F/K ve Kar Büyümesi BIST-100 endeksi (sepet bazında) 50,000 12x 45,000 11x 40,000 35,000 10x 30,000 9x 25,000 20,000 8x 15,000 03.16 11.15 06.15 02.15 10.14 05.14 01.14 09.13 04.13 12.12 08.12 03.12 11.11 07.11 Kaynak: Bloomberg, Garanti Yatırım 06.08 01.09 08.09 03.10 10.10 05.11 12.11 07.12 02.13 09.13 04.14 11.14 06.15 01.16 10,000 7x Kaynak: Matriks, Garanti Yatırım Kar büyümeleri göz önünde bulundurulduğunda; Türkiye diğer gelişmekte olan ülkelere ve gelişmiş ülkelere göre cazip seviyelerdedir. Diğer endeksler 5 yıllık ortalamalarının üzerinde işlem görürken, Türkiye 5 yıllık işlem ortalamasına göre iskontoludur. BIST-100 endeksi (12 ay ileri dönük F/K) MSCI Endeksleri F/K Çarpanları 21x 1 yil ileri donuk F/K Meksika ABD-S&P 500 İsvicre 18x G. Afrika İsvec İspanya Çin Italya Fransa Almanya Brezilya 12x MSCI GOP Polonya Macaristan Çek Cum. Hong Kong 9x Türkiye 15x Rusya 6x -6% Misir 0% 6% 12% 18% 24% 30% 36% 2016T Hisse Basi Net Kar Kaynak: Bloomberg, Garanti Yatırım Kaynak: Thomson Reuters 31 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA 30 Mayıs tarihli model portföyümüzde bankaların ağırlığını endeks altı olan % 28’den yeniden endekse paralel %31’e yükseltirken, endeks için tavsiyemizi de “Nötr”e revize etmiştik. Söz konusu tarihten bu yana XBANK, BİST100 endeksine göre %3 daha iyi performans sergilemiştir. Bankalara yönelik makro tedbirlerin alınmaya başlandığı tarih olan 2011’den bu yana sınai sektörüne göre en düşük seviyesinde olan Bankacılık sektöründe cazip değerlemelere yaklaşılması nedeniyle tavsiyemizi koruyoruz. XBANK / XUSIN BİST100 Konsensus Hedef - BİST100 (Fark) 90,000 4 80,000 70,000 3 01.14 03.14 05.14 07.14 09.14 11.14 01.15 03.15 05.15 07.15 09.15 11.15 01.16 03.16 05.16 60,000 3 BİST - 100 22,000 2 17,000 12,000 2 7,000 01.14 03.14 05.14 07.14 09.14 11.14 01.15 03.15 05.15 07.15 09.15 11.15 01.16 03.16 05.16 2,000 01.16 06.15 11.14 04.14 09.13 02.13 07.12 12.11 05.11 10.10 03.10 08.09 01.09 06.08 1 BİST Konsensüs ve BİST - 100 farkı Kaynak: Bloomberg, Garanti Yatırım Kaynak: Matriks, Garanti Yatırım BIST-100 endeksi için 12 aylık hedefimiz %17 artış potansiyeli ile 91,500 seviyesine işaret etmektedir. Avrupa kaynaklı volatilite kısa vadede gündemde kalsa da Türkiye’nin mevcut makro görünümü göz önüne alındığında risk getiri potansiyeli anlamında BİST’in cazip görünümünü koruduğunu düşünüyoruz. BİST Sektörel Performans (YBB) BİST100 (Sol eksen) & Yabancı Yatırımcı Oranı (Sağ eksen) 66 150 150 86,000 140 140 65 82,000 130 130 64 120 120 78,000 110 110 Kaynak: Thomson Reuters, Garanti Yatırım 06.16 05.16 04.16 03.16 02.16 01.16 61 12.15 66,000 11.15 62 10.15 70,000 09.15 07.16 07.16 06.16 06.16 06.16 06.16 05.16 05.16 05.16 05.16 04.16 04.16 Banking Bankacılık Trans. Ulaştırma Chemicals Kimya 03.16 03.16 03.16 03.16 02.16 02.16 02.16 02.16 01.16 01.16 01.16 01.16 80 80 01.16 01.16 Telecom Telekom REIT GMYO B. Materials Metal Holding Holding 04.16 04.16 90 90 70 70 63 74,000 100 100 Kaynak: Matriks, Garanti Yatırım 32 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Kar beklentilerimiz Araştırma kapsamımız için özet tahminler (TLmn) 2014 2015 2016T 2017T 255,164 279,941 320,151 365,195 11% 10% 14% 14% 31,363 39,414 42,272 48,535 11% 26% 7% 15% 12.3% 14% 13% 13% 17,642 19,427 20,501 23,663 Büyüme 39.6% 10% 6% 15% Net Kar Marjı 6.9% 7% 6% 6% 12,927 12,590 15,191 17,364 -7.5% -3% 21% 14% 30,570 32,017 35,692 41,026 14.9% 5% 11% 15% Sanayi - Satış Büyüme Sanayi - FVAÖK Büyüme FVAÖK Marjı Sanayi - Net Kar Bankalar - Net Kar Büyüme Toplam - Net Kar Büyüme Kaynak: BIST, Garanti Yatırım tahminleri 2016 yılında bankalarda %21 kar büyümesi bekliyoruz 2016-18 arasında ortalama kar büyümesinin %14 olmasını bekliyoruz, 2016 kar büyüme beklentimiz ise %21’dir. 2016-17 döneminde net faiz marjının artmasını ve bunun gelir büyümesini destekleyeceğini düşünüyoruz. 2018’de varlık getirisi beklentimiz %1.4 (2015:%1.2). Kapsamımızdaki bankalar için sürdürülebilir özkaynak karlılığı beklentimiz %14.2 seviyesinde, piyasa öngörüsü ise %13.9. Özellikle, sermaye yönetimi, aktif kalitesi ve verimlilik parametrelerinin ön plana daha çok çıkacağı önümüzdeki dönemde, bu göstergelerde olumlu ayrışan bankalar ön plana çıkacaktır. Kısa vadede ise, Kapsamımızdaki bankaların 2Ç16’da kredi mevduat makasını artıracaklarını ve ilk çeyreğe göre daha iyi büyüme rakamlarına ulaşacaklarını düşünüyoruz. Araştırma kapsamımızdaki finans dışı şirketler için %6 kar büyümesi bekliyoruz Faaliyet sonuçlarının beklentilerin üzerinde gerçekleşmesiyle, 2016’da araştırma kapsamımızdaki finans dışı şirketlerin net karlarında %6 artış bekliyoruz. Operasyonel sonuçlara baktığımızda sanayii şirketlerinin FVAÖK’sında da yıllık bazda %7 artış öngörürken, net satışlarda yıllık bazda %14 büyüme bekliyoruz. Yılın kalanında emtia fiyatlarının, özellikle petrol fiyatlarının yatay seyredeceğini tahmin ediyoruz. TL’deki değer kaybının ise sınırlı kalacağını düşünüyoruz. FVAÖK marjı beklentimizi %13 olarak koruyoruz. İhracat yılın ilk yarısında güçlü seyrederken, ihracat rakamlarının özellikle otomotiv ve beyaz eşya sektörlerinde yüksek olduğunu görüyoruz. Yılın ikinci yarısında da, ihracatın biraz daha yavaşlayarak büyümesini sürdürmesini bekliyoruz. Riskler Beklentilerimize dair aşağı yönlü riskler ise TL’nin tahminlerimizin ötesinde değer kaybetmesi, yurtiçinde beklenenden düşük GSYH büyümesi ve ihracat pazarlarının beklenenden daha zayıf seyretmesi olasılıklarını içeriyor. Jeopolitik riskler ve terör olayları da tahminlerimiz için önemli risk faktörleridir. 33 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Model Portföy* Model Portföy Performans Model Portföy getirisi (YBB) 17.4% BIST 100 getirisi (YBB) 8.8% Model portföy görece getirisi (YBB) 8.0% *Son değişiklik: 9 Haziran 2016 Garanti Model Portföy ve BIST 100 endeksi getirileri 180 Araştırma Model Portföy BİST 100 160 140 120 01.16 07.15 01.15 07.14 80 01.14 100 Kaynak: Garanti Yatırım * Model Portföy hisseleri, Araştırma Bölümü’nün Endeks Üzeri (EÜ) ve Endekse Paralel (EP) tavsiyesi verdiği hisseler arasından; şirketlerin uzun dönemli mali verilerine dayalı olarak yapılan temel analiz ve kısa vadeli beklentiler bir arada değerlendirilerek oluşturulmuştur. Model Portföy değişiklik raporunda, hissenin portföye giriş ya da çıkış gerekçesi belirtilir. Bir hissenin Model Portföy’e girmesi ya da çıkması uzun vadeli temel tavsiyesinin değiştiği anlamına gelmemektedir. Model Portföy, sanal bir portföy olup; içerisinde yer alan hisselerin ağırlıklı kümülatif performansı ile değerlendirilmektedir. Dolayısıyla Model Portföy ve Model Portföy kapsamında yapılan değişimler, yatırımcının risk ve getiri tercihleri ile birebir örtüşmeyebilir. Model portföyümüz yılın başından beri BIST-100 endeksinin %8 üzerinde performans göstermiştir. Model Portföyümüz son güncellememizi yaptığımız 10 Haziran tarihinden itibaren BIST-100 endeksinin %2.1 üzerinde performans gösterdi. Mevcut model portföyümüz %31 banka ağırlıklıdır, 2Y16’da bankacılık sektörünün sanayi şirketlerinin üzerinde performans göstereceğini düşünüyoruz, bunun sebepleri; 1) Güçlü kar potansiyeli, 2) Varlık kalitesi riskinde azalma ve 3) Sanayi şirketlerini göre daha cazip değerlemeler. 1Y16’da diğer bankacılık hisselerine görece olarak güçlü performanslarına rağmen, bankacılık sektöründeki hisse seçimlerimiz olarak AKBNK, VAKBN ve YKBNK’ı koruyoruz. Aynı zamanda ISCTR için de Endeksin Üzerinde Getiri (EÜ) önerimiz bulunmaktadır. Sanayi şirketleri arasında, mevcut seçimlerimiz şunlardır: SAHOL, an itibariyle aşırı olduğunu düşündüğümüz bir NAD iskontosuyla işlem görmektedir ve piyasada işlem görmeyen iştirakı Enerjisa’yla ilgili olumlu beklentilerle iskontonun azalmasını bekliyoruz MGROS, 2Y16’da güçlü operasyonel performansıyla önde yer alarak uzun vadeli EUR borcuna dair kaygıların arka planda kalacağını düşünüyoruz DOAS, Jetta’nın Ağustos 2016’da yeniden modellere dahil edilerek satışlar için bir katalizör olacağını ve 2Y16’da hisse değerlemesini etkileyeceğini düşünüyoruz GUBRF, İran iştirakinden gelecek katkının artmasıyla marjların iyileşeceğine ve hissenin değerlemesinin olumlu etkileneceğine inanıyoruz TRKCM, makro temellerin desteğiyle satış yapılan ilgili sektörlerin güçlü kalacağına (otomotiv ve inşaat) ve hissenin güçlü relatif performansının süreceğine, olumlu fiyatlama ortamının da katkısını göreceğine inanıyoruz AYGAZ, güçlü faaliyet yapısının getirdiği sürekli nakit yaratımı sağlayan performansıyla ve yüksek temettü sağlayan iştiraki Tüpraş (TUPRS) sayesinde hisse beklentimiz olumludur BANVT, Arzdaki daralmanın sektörde önümüzdeki dönem fiyatların olumlu seyrinde etkili olmasını beklerken, iyileşen piyasa koşullarını 2016’da Banvit’in operasyonel faaliyetleri ve karlılığı için olumlu olarak değerlendiriyoruz. Bankacılık dışı finansal şirketler arasında, seçimimiz ANHYT’dır. Şirketin büyüyen dinamikleri olan Türk bireysel emeklilik sektöründen en olumlu faydalanacak şirket olduğunu düşünüyoruz. Model Portföy Performans - 8 Temmuz 2016 Hisse AKBNK ANHYT AYGAZ BANVT DOAS GUBRF MGROS SAHOL TRKCM VAKBN YKBNK Son Güncellemeden Bu Yana BIST 100'e Nominal Getiri görece getirisi 5.1% 4.6% 0.9% 0.5% 6.3% 5.9% -3.8% -4.1% 2.1% 1.7% * * -3.6% -4.0% 1.5% 1.1% * * 1.5% 1.1% -2.7% -3.1% 12 Aylık Hedef Fiyat Potansiyel Eski Ağırlıklar Yeni Ağırlıklar 9.60 6.20 13.50 2.80 13.34 7.30 20.60 12.05 2.85 5.50 4.50 15% 23% 18% 22% 17% 27% 26% 29% 18% 19% 13% 14.0% 8.0% 8.0% 6.0% 12.0% * 12.0% 11.5% * 10.0% 7.0% 14.0% 8.0% 8.0% 5.0% 10.0% 8.0% 9.0% 11.0% 10.0% 10.0% 7.0% 12 Aylık Hedef Fiyat Potansiyel Eski Ağırlıklar Yeni Ağırlıklar 4.20 22% 11.5% - Model Portföyden Çıkarılan hisse - 8 Temmuz 2016 Hisse ECILC Son Güncellemeden Bu Yana BIST 100'e Nominal Getiri görece getirisi 12.8% 12.3% *Portföyümüze yeni eklenen hisseler 34 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA 263,528 290,340 26,689 29,910 33,770 Kredi/Mevduat 111% 102% 103% 105% NFM 4.1% 3.7% 3.7% 4.0% Maliyet/Gelir 38% 41% 39% 38% 10.5 11.1 8.8 7.5 1.3 1.2 1.1 1.0 AKBNK 05.16 234,809 25,112 Özsermaye 15% 03.16 205,451 Toplam Aktifler 01.16 4,461 11.15 3,790 09.15 2,995 07.15 3,160 05.15 Net Kar 10.00 9.00 8.00 7.00 6.00 5.00 03.15 2017T 01.15 2016T 11.14 2015 09.14 2014 07.14 (m nTL) Artış Potansiyeli: 05.14 Özet Finansallar & Oranlar TL8.32 / 9.60 03.14 Mevcut/Hedef Fiyat: 01.14 Akbank BIST100 Değerlem e Çarpanları 1.30 BIST 100'deki Ağırlığı: 6.7% 52 Hafta Aralığı (TL): 6.17 - 8.71 P.Değeri (mnTL): 33,280 Ort. Günlük Hacim (mnTL) 3 ay: 187.2 Yıllık TL Getiri (%): 27 Halka Açıklık Oranı (%): 42 Anadolu Hayat Emek. Mevcut/Hedef Fiyat: Özet Finansallar & Oranlar (m nTL) 2014 Net Satışlar 2015 2016T 2017T 365 402 448 510 FVAÖK 7,400 8,945 12,408 15,430 Net Kar 185 107 145 150 FVAÖK Marjı 64 86 104 114 Net Kar Marjı 17.3% 23.2% 25.0% 24.7% Değerlem e Çarpanları F/K 20.2 14.9 14.3 3.8 3.3 3.0 2.7 16.6 17.1 19.9 21.3 Hisse Başı Kazanç 0.25 0.34 0.35 0.43 2% 4% 3% 4% Hisse Senedi Bilgileri Beta: 08 Tem m uz 2016 1ay 3ay 12ay 2% 3% 12% 0.31 BIST 100'deki Ağırlığı: 0.4% 52 Hafta Aralığı (TL): 4.56 - 5.52 P.Değeri (mnTL): Ort. Günlük Hacim (mnTL) 3 ay: 7.00 6.10 5.20 4.30 3.40 2.50 Artış Potansiyeli: 23% BIST100 11.7 FD/FVAÖK Relatif Performans TL5.02 / 6.20 ANHYT FD/Satışlar Temettü Verimi Akbank’ın ihtiyatlı duruşunun 2016’da da devam etmesini ve Banka’nın kredilerde seçici tavrını sürdürerek marjlarını destekleyeceğini düşünüyoruz. Akbank ticari ve kurumsal krediler segmentindeki irrasyonel rekabetten uzak durmaya özen göstermektedir. Bu segmentlerde özellikle kısa vadeli kredilerde fonlama maliyeti kredi oranlarının üzerinde gerçekleşebilmektedir. 05.16 16% Beta 03.16 12ay 11% 01.16 3ay 4% 11.15 1ay 09.15 Relatif Performans Yüksek sermaye yeterliliği, varlık kalitesi ve verimli maliyet yönetimi nedeniyle Akbank volatilitenin arttığı dönemlerde en dirençli kalacak bankalardan birisidir. Akbank’ın çekirdek sermaye yeterlilik oranı %13.5 olup (benzer büyük bankaların ortalaması: %11.5), bu oranın Akbank’ın orta vadede rakiplerine göre daha güvenli bir şekilde büyümesini destekleyecek seviye olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca, NPL risklerinin gündemde olduğu 2016’da Akbank’ın güvenli liman olarak yatırımcılar tarafından tercih edilmeye devam edeceğini düşünüyoruz. 07.15 08 Tem m uz 2016 05.15 Hisse Senedi Bilgileri 03.15 2.0% 01.15 14% 2.0% 11.14 13% 1.3% 09.14 12% 1.6% 07.14 14% Aktif Getirisi 05.14 Özsermaye Getirisi Akbank 2016T F/K ve F/DD olarak 8.8x ve 1.1x ile işlem görmektedir. Akbank’ın 2016 yılında %13.0 ile sektör beklentimiz olan %12.3’ün üzerinde özkaynak karlılığı üretmesini bekliyoruz. 03.14 F/DD 01.14 F/K 2,159 0.6 Yıllık TL Getiri (%): -9 Halka Açıklık Oranı (%): 17 Çalışanların bireysel emeklilik sistemine otomatik katılım üzerine yapılan çalışmalar, bireysel emeklilik sektöründeki güçlü büyüme potansiyeli ve mevcut cazip değerleme seviyeleri nedeniyle Anadolu Hayat hisselerinin önümüzdeki dönemde güçlü performans sergileyeceğini düşünüyoruz. Çalışanların bireysel emeklilik sistemine otomatik katılımı sisteminin yakın dönemde devreye girmesi beklenmektedir. Mevcut çalışmalara göre, işe yeni başlayan çalışanlar ve iş değiştirenler sisteme otomatik olarak kaydolacaklardır. Sistemin ücretlendirme mekanizması ve diğer bazı detaylar henüz belli olmamasına rağmen, böylesi bir düzenleme şirketlerin yönetilen fon büyüklüğünü ciddi oranda artıracaktır. Yüksek marka bilinirliği ve İş Bankası ağından faydalanması nedeniyle; Anadolu Hayat’ın bireysel emeklilik sektöründeki güçlü pozisyonunu önümüzdeki dönemlerde de koruyacağını düşünüyoruz. 35 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA 340 344 354 218 418 589 423 FVAÖK Marjı 2.9% 5.3% 4.7% 4.6% Net Kar Marjı 3.1% 6.5% 8.1% 5.4% Değerlem e Çarpanları 12% Hisse Senedi Bilgileri 08 Tem m uz 2016 Relatif Performans 1ay 3ay 12ay 6% 6% 28% Beta: 0.65 BIST 100'deki Ağırlığı: 0.7% 52 Hafta Aralığı (TL): 8.42 - 12.05 P.Değeri (mnTL): 3,444 Ort. Günlük Hacim (mnTL) 3 ay: 4.6 Yıllık TL Getiri (%): 24 Halka Açıklık Oranı (%): 24 Banvit Mevcut/Hedef Fiyat: Özet Finansallar & Oranlar (m nTL) 2014 2015 2016T 2017T Net Satışlar 1,936 2,001 2,360 2,761 179 FVAÖK 127 101 147 Net Kar -21 -100 7 12 FVAÖK Marjı 6.6% 5.0% 6.2% 6.5% Net Kar Marjı a.d. a.d. 0.3% 0.4% F/K a.d. a.d. 32.9 19.2 FD/Satışlar 0.4 0.4 0.3 0.3 FD/FVAÖK 5.6 7.1 4.8 4.0 -0.21 -1.00 0.07 0.12 0% 0% 0% 0% Değerlem e Çarpanları Hisse Başı Kazanç Tüm bunlardan önce Enerji Yatırımları (EYAŞ) ortaklarına (Koc Holding: %77, Aygaz: %20, OPET:%3), 11 Nisan tarihinde 435mn TL nakit temettü dağıtmıştır. Aygaz’ın bu temettüden payına 87mn TL düşmüştür. Önümüzdeki dönemlerde de EYAŞ’ın temettü dağıtım politikasına devam etmesini bekliyoruz. TL2.30 / 2.80 4.00 3.50 3.00 2.50 2.00 1.50 Artış Potansiyeli: BANVT Temettü Verimi Hisse Senedi Bilgileri Relatif Performans Beta: 08 Tem m uz 2016 1ay 3ay -4% 0% 12ay -2% 0.64 BIST 100'deki Ağırlığı: 0.0% 52 Hafta Aralığı (TL): 2.02 - 2.77 P.Değeri (mnTL): 230 Ort. Günlük Hacim (mnTL) 3 ay: 1.7 Yıllık TL Getiri (%): -10 Halka Açıklık Oranı (%): Aygaz’ın Enerji Yatırımları’ndaki %20 payı (Tüpraş’ın %51’ine sahip), şirketi endirekt olarak Tüpraş’ın da %10.2 sahibi haline getiriyor. 2017 yılında Tüpraş’ın özelleştirilmesinden kaynaklanan borçlarının da tamamlanmasıyla Aygaz, Tüpraş’tan gelecek yüksek temettüden faydalanacaktır. 20 22% 05.16 1.41 12% 03.16 1.96 11% 01.16 1.39 3% 11.15 0.73 Temettü Verimi 09.15 Hisse Başı Kazanç Aygaz’ı i) yüksek nakit yaratma becerisine sahip defansif LPG işindeki liderlik konumunu devam ettirmesi, ii) Tüpraş’taki endirekt ortaklığı, iii) potansiyel büyüme olasılıklarını değerlendirmesi açısından beğeniyoruz. Şirketi özellikle piyasanın oynaklığının arttığı zamanlarda yatırımcılar için güvenli bir liman olarak değerlendiriyoruz. 07.15 10.3 05.15 10.6 03.15 10.8 01.15 18.1 11.14 0.5 FD/FVAÖK BIST100 8.1 09.14 0.5 07.14 5.8 0.6 05.14 8.2 0.5 03.14 15.8 FD/Satışlar 01.14 F/K AYGAZ 18% 05.16 202 Net Kar 03.16 FVAÖK 01.16 7,772 11.15 7,253 09.15 6,420 07.15 7,061 05.15 Net Satışlar 12.00 10.60 9.20 7.80 6.40 5.00 03.15 2017T 01.15 2016T 11.14 2015 09.14 2014 07.14 (m nTL) Artış Potansiyeli: 05.14 Özet Finansallar & Oranlar TL11.48 / 13.50 03.14 Mevcut/Hedef Fiyat: 01.14 Aygaz BIST100 Tavuk üreticileri, kuş gribi ve Irak ambargosu gibi olumsuz etkenlerle zorlu geçen bir yılın ardından 2016 yılına üretimlerini düşürerek girmişlerdi. Azalan arz sonucunda tavukçuluk pazarında yıl başından bu yana ortalama fiyatlar yükseliş trendine girdi. Yüksek fiyat seviyelerinin korunacağı beklentisiyle, iyileşen piyasa koşullarının 2016’da Banvit’in operasyonel faaliyetleri ve karlılığı için olumlu olarak değerlendiriyoruz. Banvit tavuk ürünleri satış fiyatlarındaki toparlanma, hammadde tarafındaki görünümün olumlu olması ve tasarruf önlemleri sayesinde, 2Ç ve 3Ç’nin güçlü gerçekleşmesini öngörmektedir. Banvit, güçlü fiyatlama görünümü, elverişli seyreden maliyet yapısı ve tasarruf önlemleri ile 2016 yıl sonunda yaklaşık %10 FVÖAK marjına ulaşmayı öngörmektedir (kıdem tazminat karşılğıı hariç tutulduğunda %14). Banvit likidite riskini azaltmak amacıyla, bankalara olan borcunu yeniden yapılandırmıştır. Borcun kısa vadeli kısmı (220mn TL), bankalarla taahhütlüdür ve bankaların 5 yıl boyunca kullandırılma mecburiyeti bulunmaktadır. Banvit önümüzdeki 3 yıllık dönemde Net Borç/FVAÖK oranını 3.0x seviyesinin altına düşürmeyi hedeflemektedir. 36 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA 484 403 406 252 303 277 298 FVAÖK Marjı 4.6% 4.4% 4.3% 3.8% Net Kar Marjı 3.3% 2.8% 3.0% 2.8% Değerlem e Çarpanları DOAS 11% Hisse Senedi Bilgileri 08 Tem m uz 2016 Relatif Performans 1ay 3ay 12ay 2% 5% -14% Beta: 1.21 BIST 100'deki Ağırlığı: 0.5% 52 Hafta Aralığı (TL): 8.65 - 15.38 P.Değeri (mnTL): 2,515 Ort. Günlük Hacim (mnTL) 3 ay: 9.5 Yıllık TL Getiri (%): 16 Halka Açıklık Oranı (%): 25 Gubre Fabrikalari Mevcut/Hedef Fiyat: Özet Finansallar & Oranlar (m nTL) 2014 2015 2016T 2017T Net Satışlar 2,848 2,931 3,908 4,220 FVAÖK 487 367 571 626 Net Kar 211 89 215 234 FVAÖK Marjı 17.1% 12.5% 14.6% 14.8% Net Kar Marjı 7.4% 3.0% 5.5% 5.6% Değerlem e Çarpanları 9.1 21.5 9.0 8.2 FD/Satışlar 0.8 0.8 0.6 0.6 Hisse Başı Kazanç Temettü Verimi 4.8 6.3 4.1 3.7 0.63 0.27 0.64 0.70 3% 4% 4% 5% Hisse Senedi Bilgileri Relatif Performans Beta: 08 Tem m uz 2016 1ay 3ay 12ay 0% -2% -13% 0.73 BIST 100'deki Ağırlığı: 0.4% 52 Hafta Aralığı (TL): 4.98 - 8.31 P.Değeri (mnTL): Ort. Günlük Hacim (mnTL) 3 ay: Yıllık TL Getiri (%): Halka Açıklık Oranı (%): Bunların haricinde şirketin iştiraklerinden elde ettiği gelirin artmasını bekliyoruz. Özellikle Tüvtürk gelirlerindeki artış dikkat çekicidir. Doğuş Otomotiv’in yılın ikinci yarısında Tüvtürk ve Holding’den temettü geliri kaydetmesini bekliyoruz. Volkswagen’in emisyon problemlerinden dolayı Jetta satışlarını durdurmuş olsa da konunun en geç Ağustos itibari ile çözüme kavuşturulmasını bekliyoruz. Satışların başlamasıyla özellikle yılın ikinci yarısında Jetta özelinde bir ertelenmiş bir talep bekliyoruz. TL5.75 / 7.30 8.00 6.80 5.60 4.40 3.20 2.00 Artış Potansiyeli: GUBRF F/K FD/FVAÖK Operasyonel tarafta ise Şirket’in maliyet odaklı yaklaşımı devam etmektedir.1Ç16 da görülen operasyonel giderlerdeki artışın önümüzdeki dönemde azalmasını ve kar marjlarını yukarı çekmesini bekliyoruz. 1,921 29.7 1 23 27% 05.16 1.35 11% 03.16 1.26 12% 01.16 1.38 6% 11.15 1.14 Temettü Verimi 09.15 Hisse Başı Kazanç Doğuş Otomotiv’in 2016 yılında pazar payını %19-20 aralığında tutacağını tahmin ediyoruz. Şirket brüt kar marjını da %10.5-%11.5 seviyesinde korumayı planlamaktadır (1Ç16 sonu %11.2). Volkswagen AG, Doğuş Otomotiv için sağladığı fiyat desteğine devam etmektedir. 07.15 10.8 05.15 10.9 03.15 9.1 01.15 12.3 11.14 0.4 FD/FVAÖK BIST100 8.4 09.14 0.5 07.14 9.1 0.4 05.14 8.3 0.6 03.14 10.0 FD/Satışlar 01.14 F/K 05.16 357 Net Kar 17% 03.16 FVAÖK 01.16 10,724 11.15 9,304 09.15 10,889 07.15 7,693 05.15 Net Satışlar 18.00 15.00 12.00 9.00 6.00 3.00 03.15 2017T 01.15 2016T 11.14 2015 09.14 2014 07.14 (m nTL) Artış Potansiyeli: 05.14 Özet Finansallar & Oranlar TL11.43 / 13.34 03.14 Mevcut/Hedef Fiyat: 01.14 Dogus Otomotiv BIST100 Gübretaş yurtiçinde güçlü marka tanınırlığına sahip olup, 2015’te % 30’luk pazar payı ile ikinci gübre üreticisi konumundadır. Gübretaş konsolide FVAÖK’ünün yaklaşık %85’ini Razi’den elde etmektedir. İran ile Batı ülkeleri arasındaki ilişkilerin normalleşme sürecine girmesiyle; Gübretaş’ın kar marjlarını daha da iyileştirebileceğini düşünüyoruz. GUBRF’nın 1Ç16 sonuçlarının zayıf gelmesine ve marjlarda sert düşüşte Razi’nin amonyak tesislerinden birinde gerçekleştirilen 45 günlük iyileştirme çalışmaları sebebiyle yaşanan duruş etkili olmuştur. Bakım çalışmalarının tamamlanmış olması nedeniyle, İran operasyonlarında ve marjlarda iyileşme görebileceğimizi düşünüyoruz. Zayıf ilk çeyrek sonuçlarına rağmen Şirket 2016 yılında 3,460bin ton satış hacmi (2,000 bin ton Türkiye ve 1,460bin ton İran), 4,044mn TL konsolide gelir, 953mn TL brüt kar (%24 brüt kar marjı), 545mn TL faaliyet karı ve 234mn net kar (%6 net kar marjı) hedefini korumaktadır. Nitratlı gübrenin satışının geçici olarak yasaklanmasının GUBRF finansallarına olumsuz etki yapmasını beklemiyoruz. Nitratlı gübreler ilk baharda kullanılan gübreler sınıfından olup, GUBRF sahip oldukları nitratlı gübrelerin önemli bir kısmını ilk çeyrekte satmış olup toplam satış hacminin % 40’ını oluşturmuştur. GUBRF nitratlı üreticisi olmayıp tedarik yoluyla satışını yapmaktadır. 37 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA 1.2% a.d. 0.8% 1.1% Değerlem e Çarpanları MGROS 7.7 6.5 0.49 0.77 0% 0% 0% 0% Hisse Senedi Bilgileri 08 Tem m uz 2016 Relatif Performans 1ay 3ay 12ay -4% -5% -16% Beta: 0.99 BIST 100'deki Ağırlığı: 0.6% 52 Hafta Aralığı (TL): 14.58 - 21.4 P.Değeri (mnTL): 2,914 Ort. Günlük Hacim (mnTL) 3 ay: 7.3 Yıllık TL Getiri (%): -6 Halka Açıklık Oranı (%): 19 Sabancı Holding Mevcut/Hedef Fiyat: Özet Finansallar & Oranlar (m nTL) Net Satışlar FVAÖK Net Kar 2014 2015 2016T 2017T 10,384 11,657 33,919 35,871 4,834 5,007 6,727 7,732 2,079 2,236 2,922 3,388 FVAÖK Marjı 46.6% 42.9% 19.8% 21.6% Net Kar Marjı 20.0% 19.2% 8.6% 9.4% Değerlem e Çarpanları 9.2 8.5 6.5 5.6 FD/Satışlar 1.8 1.6 0.5 0.5 FD/FVAÖK 3.8 3.6 2.7 2.4 1.02 1.10 1.43 1.66 1% 2% 2% 2% Temettü Verimi Hisse Senedi Bilgileri Relatif Performans Beta: 08 Tem m uz 2016 1ay 3ay 1% 3% 12ay 1% 1.13 BIST 100'deki Ağırlığı: 3.8% 52 Hafta Aralığı (TL): 7.46 - 10.2 P.Değeri (mnTL): Ort. Günlük Hacim (mnTL) 3 ay: Migros Kipa hisselerinin %95.5’ini almak için Tesco Overseas ile anlaşma imzaladı (Satın alma bedeli 302mn TL; FD/Satış oranı 0.24x). Kipa 324,000 metrekare satış alanında 168 mağazayla faaliyet gösterirken, buna ek olarak 24’ü AVM olmak üzere 37 adet gayrimenkule sahiptir. Satın almayı pozitif olan değerlendiriyor ve Şirket’e değer katacağını düşünüyoruz. TL9.37 / 12.05 12.00 10.80 9.60 8.40 7.20 6.00 Artış Potansiyeli: SAHOL F/K Hisse Başı Kazanç 2015-2018T arasında Migros’un net satışlarda ve FVAÖK’de ortalama %14 büyüme gerçekleştirmesi bekliyoruz; etkin, sürdürülebilir faaliyet ve tedarik zinciri yönetimi ve verimlilik çalışmaları, satışları destekleyen unsurlardır. Yeni mağaza açılışlarına ek olarak, Migros mevcut mağazalarının performansını artırma stratejisiyle trafik artışı sağlayarak yüksek büyüme rakamları yakalamaktadır. Dolayısıyla, önümüzdeki üç yılda ortalama %9.4 LFL büyümesi öngörüyoruz ve 2018T’de müşteri trafik artışının %3.7 seviyesine ulaşmasını bekliyoruz. 19,119 61.8 Yıllık TL Getiri (%): 15 Halka Açıklık Oranı (%): 44 05.15 8.5 -2.08 03.15 9.7 0.54 BIST100 Migros’un 2016’da istikrarlı operasyonel faaliyetleri sürdürmesini; sektördeki rekabete rağmen yeni mağaza açılışları (2016T: 190 mağaza) ve mağaza trafik artışının (2016T: %9 aynı mağaza satış büyümesi (LFL) ) büyümeyi desteklemesini bekliyoruz. 01.15 0.4 11.14 21.3 0.4 09.14 Temettü Verimi 33.5 0.5 07.14 Hisse Başı Kazanç a.d. 0.6 05.14 FD/FVAÖK 30.3 03.14 FD/Satışlar 01.14 F/K 05.16 Net Kar Marjı 03.16 5.9% 26% 29% 05.16 137 5.7% 03.16 87 5.9% 01.16 -370 6.0% 11.15 96 FVAÖK Marjı 01.16 Net Kar 09.15 726 11.15 12,360 614 09.15 10,824 557 07.15 9,390 487 05.15 8,123 FVAÖK 07.15 Net Satışlar 30.00 26.00 22.00 18.00 14.00 10.00 03.15 2017T 01.15 2016T 11.14 2015 09.14 2014 07.14 (m nTL) Artış Potansiyeli: 05.14 Özet Finansallar & Oranlar TL16.37 / 20.60 03.14 Mevcut/Hedef Fiyat: 01.14 Migros BIST100 Sabancı Holding, mevcut NAD’ına göre 3 yıllık tarihi iskontosu % 30’un üzerinde %40 iskonto ile işlem görmektedir. Holding’in performans bazlı aktif portföy yönetimi, son yıllarda yapılan ve devam etmesi beklenen iştirak halka arzları ile şeffaflığın artması ve portföyün %40’ını oluşturan Akbank’ın güçlü temelleri nedenleriyle beğeniyoruz. Holding’in halka açık olmayan en değerli şirketi Enerjisa’nın, orta vadede halka arz edilmesi planlanmaktadır. Bu süreç ile orta vadede SAHOL’un NAD iskontosunu azaltabilecektir. Sektör için olumsuz görüşümüze karşın, 2015 yılında FVAÖK’ünü yıllık bazda %80 arttıran Enerjisa için Holding, 2016 yılında %40-50 arasında FVAÖK büyümesi ve pozitif nakit akışı öngörmektedir. Ayrıca, 2016 yılında Akbank’ın yüksek sermaye yeterliliği, varlık kalitesi ve verimli maliyet yönetimi nedeniyle en dirençli kalacak bankalardan biri olduğunu düşünüyoruz. Sabanci Holding, 2016 yılında Kombine banka dışı satışların %1015 büyümesini beklerken Enerji segmentinin yüksek katkısı ile banka dışı kombine FVAÖK'ün %20-30 büyümesini beklemektedir. Holding hisseleri son 1 ayda BIST-100’ün %2 üzerinde performans göstermiştir. Güçlü temeller ile hissedeki NAD iskontosunun azalmasını bekliyoruz. 38 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA 274 423 506 283 159 438 296 FVAÖK Marjı 16.0% 13.0% 15.7% 16.2% Net Kar Marjı 14.0% 7.5% 16.3% 9.5% F/K 7.6 13.6 4.9 7.3 FD/Satışlar 1.5 1.4 1.1 1.0 FD/FVAÖK 9.4 11.1 7.2 6.0 0.32 0.18 0.49 0.33 2% 4% 5% 3% Değerlem e Çarpanları TRKCM Hisse Başı Kazanç Temettü Verimi Hisse Senedi Bilgileri 08 Tem m uz 2016 Relatif Performans 1ay 3ay 12ay 7% 27% 20% Beta: 0.98 BIST 100'deki Ağırlığı: 0.4% 52 Hafta Aralığı (TL): 1.48 - 2.42 P.Değeri (mnTL): 31 114% NFM 4.2% 3.8% 3.5% 3.7% Maliyet/Gelir 48% 50% 47% 47% 6.3 6.2 5.3 4.6 Değerlem e Çarpanları F/K F/DD 0.6 0.5 0.6 0.5 Özsermaye Getirisi 10% 9% 12% 13% Aktif Getirisi 1.1% 0.9% 1.1% 1.2% Hisse Senedi Bilgileri Relatif Performans Beta 08 Tem m uz 2016 1ay 3ay 12ay 1% 7% 16% 1.39 BIST 100'deki Ağırlığı: 2.3% 52 Hafta Aralığı (TL): 3.5 - 5.1 P.Değeri (mnTL): Ort. Günlük Hacim (mnTL) 3 ay: 11,575 VAKBN 19% 05.16 21,099 113% 03.16 18,795 117% 01.16 23,084 116% 11.15 20,218 Kredi/Mevduat 09.15 2,503 228,708 07.15 2,202 206,030 05.15 1,861 220,369 03.15 1,845 182,293 6.00 5.40 4.80 4.20 3.60 3.00 01.15 2017T 11.14 2016T 09.14 2015 07.14 2014 Artış Potansiyeli: 05.14 Özet Finansallar & Oranlar TL4.63 / 5.50 03.14 Mevcut/Hedef Fiyat: 01.14 Halka Açıklık Oranı (%): Özsermaye Trakya Cam’ın sahip olduğu 67.2mn adet Soda hissesinin (Soda’nın ödenmiş sermayesinin %10.19’u) satış işlemi Mayıs 2016’da tamamlanmıştır. Trakya Cam’ın bu satıştan 277mn bir defaya mahsus geliri 2Ç16 finansallarına kaydedebileceğini hesaplıyoruz. 40 Vakıfbank Toplam Aktifler İnşaat faaliyetlerinin 2016 yılında ivme kazanmasını, otomotiv ve beyaz eşya sektörlerindeki olumlu momentumun devam etmesini bekliyoruz. İthal ürünler için uygulanan ek mali yükümlülüklerin yurt içi fiyatları üzerindeki baskı kaldırabileceğini ve daha güçlü fiyat seviyeleri için destek olabileceğini ve 2016 yılında Trakya Cam’ın ürün fiyatlarını artırmasına yardımcı olabileceğini düşünüyoruz. 11.4 Yıllık TL Getiri (%): Net Kar BIST100 Trakya Cam’ın yurtiçindeki güçlü konumu ve %70 pazar payı dikkate alındığında, yüksek GSYH büyümesinin ve düşük faiz ortamının, düz cam talebini destekleyeceğini ve güçlü talebin Şirket’in fiyatlandırma gücünü olumlu etkileyeceğini düşünüyoruz. 2,166 Ort. Günlük Hacim (mnTL) 3 ay: (m nTL) 18% 05.16 323 Net Kar 03.16 FVAÖK 01.16 3,125 11.15 2,683 09.15 2,118 07.15 2,019 05.15 Net Satışlar 3.00 2.60 2.20 1.80 1.40 1.00 03.15 2017T 01.15 2016T 11.14 2015 09.14 2014 07.14 (m nTL) Artış Potansiyeli: 05.14 Özet Finansallar & Oranlar TL2.42 / 2.85 03.14 Mevcut/Hedef Fiyat: 01.14 Trakya Cam BIST100 Vakıfbank 2016T göre 5.3x F/K ve 0.6x F/DD ile benzerlerine göre %26 ve %24 iskontolu işlem görüyor. 2016 için kar büyüme beklentimiz %18 seviyesindedir. Vakıfbank için 2016 özkaynak karlılığı beklentimiz %12 sektöre paraleldir. 2016 yılında kar büyüme beklentimiz %18’dir. Vakıfbank’ın %15 kredi büyümesine sabit bir marj ile ulaşabileceğini düşünüyoruz. Banka için %20 komisyon geliri büyüme projeksiyonumuz var, bu oran benzerlerine göre 5 puan daha yukarda. İlk çeyrek bilançosu sonucu bu tahminimiz üzerinde aşağı yönlü riskler oluşmakla birlikte, faaliyet giderleri tarafında olumlu performansın bu durumu telafi edeceğini düşünüyoruz. Kredi karşılıklarının 100baz puan ile bir miktar artacağını öngörüyoruz. Bu oran, son 3 yıldaki ortalama 135 baz puana göre oldukça iyi bir seviyede. Vakıfbank’ın karşılık ayırma oranının % 80’e düşürmesi sürdürülebilir karşılama oranını yukarı taşırken, özkaynak karlılığı beklentilerini de yukarı taşıyor. 124.2 Yıllık TL Getiri (%): 22 Halka Açıklık Oranı (%): 25 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 39 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA 28,035 120% 122% NFM 4.2% 3.8% 3.7% 3.9% Maliyet/Gelir 48% 50% 49% 49% Değerlem e Çarpanları F/K 9.4 9.3 7.1 F/DD 0.9 0.7 0.7 0.6 Özsermaye Getirisi 10% 9% 10% 11% Aktif Getirisi 1.1% 0.9% 1.0% 1.0% Hisse Senedi Bilgileri Relatif Performans Beta 6.1 08 Tem m uz 2016 1ay 3ay -3% 4% 12ay 7% 1.15 BIST 100'deki Ağırlığı: 3.5% 52 Hafta Aralığı (TL): 3.21 - 4.34 P.Değeri (mnTL): Ort. Günlük Hacim (mnTL) 3 ay: 17,301 86.9 Yıllık TL Getiri (%): 21 Halka Açıklık Oranı (%): 18 YKBNK 05.16 25,405 117% 13% 03.16 23,084 116% 01.16 20,218 Kredi/Mevduat 11.15 2,855 265,581 09.15 2,447 245,198 07.15 1,861 220,369 05.15 1,845 182,293 6.00 5.40 4.80 4.20 3.60 3.00 03.15 2017T 01.15 Özsermaye 2016T 11.14 Toplam Aktifler 2015 09.14 Net Kar 2014 07.14 (m nTL) Artış Potansiyeli: 05.14 Özet Finansallar & Oranlar TL3.98 / 4.50 03.14 Mevcut/Hedef Fiyat: 01.14 Yapı Kredi BIST100 Son dönemdeki yaşanan sermaye yeterliliği düzenlemeleri ve genel karşılıklara ilişkin değişiklikler banka için düşük sermaye yeterliliği endişelerini bir miktar giderdi. Ayrıca Banka yönetimi yakın vadede bedelli sermaye artırımına gitmeyi düşünmediklerini açıkladı. Son dönemde Yapı Kredi için olumlu gelişmeler şöyle sıralanabilir: i) Tüketici kredilerinde düşük risk ağırlıkları ve bunun SYR oranına 110 baz puanlık olumlu etkisi. Bu düzenleme, YP zorunlu karşılıkların risk ağırlıklarındaki artışın olumsuz etkisini telafi edecektir. ii) Tüketici kredileri için genel karşılık oranının %4’ten, % 1’e düşürülmesi Yapı Kredi‘yi olumlu etkiliyor. 1 puanlık indirim Banka’nın özkaynak karlılığına ise 1.4 puanlık katkı yapacaktır. iii) Banka, diğer bankalara kıyasla daha yüksek kredi kartı Pazar payına sahip olduğu için, Visa Europe satışından olumlu etkilenecektir. Yapı Kredi hisseleri 2016T 0.7x F/DD ve 7.1x F/K çarpanlarıyla işlem görmekte olup, sektör ortalaması ile uyumludur. Son dönemdeki haber akışlarının Banka hisselerini olumlu etkilemesini bekliyoruz. 40 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Tavsiye Listesi 08.07.2016 Hisse Temel Kapanış Tavsiye (TL) EÜ EP EÜ EÜ EP EP 8.32 7.82 8.50 4.61 4.63 3.98 1.44 EÜ EP EÜ EP 5.02 19.85 1.96 1.73 Artış Piyasa Değeri Potansiyeli (mn ABD$) Ort. Hacim** 2016T 9.60 9.90 5.30 5.50 4.50 1.47 15% 16% 15% 19% 13% 2% 11,392 11,243 3,637 7,101 3,962 5,922 1,010 68.6 285.1 102.0 65.9 46.8 32.0 3.4 6.4 8.8 3.9 5.8 5.3 7.1 6.7 5.6 7.5 3.5 5.2 4.6 6.1 5.8 0.71 1.11 0.49 0.59 0.62 0.68 1.03 0.64 0.99 0.43 0.54 0.55 0.62 0.89 12.6% 13.4% 13.4% 10.6% 12.4% 10.0% 16.4% 6.20 22.00 2.40 2.00 23% 11% 22% 16% 739 802 205 296 0.2 0.3 0.2 0.1 14.4 21.3 8.3 11.2 11.7 14.9 6.2 9.0 2.84 5.47 1.42 0.68 2.53 4.71 1.28 0.63 20.8% 23.0% 27.4% 29.7% 19.0% 22.0% 6.0% 7.0% Hedef Fiyat* F/K F/DD Özkaynak Get. 2017T 2016T 2017T 2016T 2017T FİNANSAL Bankalar Akbank Garanti Bankası Halk Bankası İş Bankası Vakıfbank YKB TSKB Sigorta ve Emeklilik Anadolu Hayat Avivasa Aksigorta Anadolu Sigorta Banks AKBNK GARAN HALKB ISCTR VAKBN YKBNK TSKB Banks ANHYT AVISA AKGRT ANSGR Hisse Holdingler Koç Holding Sabancı Holding Şişe Cam KCHOL SAHOL SISE Hisse GYO Emlak GYO Halk GYO İş GYO Özak GYO Sinpaş GYO Torunlar GYO EKGYO HLGYO ISGYO OZKGY SNGYO TRGYO Hisse SANAYİ Adana Çimento Anadolu Efes Akçansa Ak Enerji Aksa Enerji Anadolu Cam Arçelik Aselsan Aygaz Bagfaş Banvit BİM Bizim Toptan Brisa Bolu Çimento Coca-Cola İçecek Çelebi Çimsa Datagate Bilgisayar Doğuş Otomotiv DO&CO Eczacıbaşı İlaç Enka İnşaat Ereğli Demir Çelik Ford Otosan Gübretaş Indeks Kardemir (D) Kordsa Global Logo Lokman Hekim Mardin Çimento Migros Otokar Petkim Pegasus Soda Sanayii Tat Konserve TAV Havalimanları Tekfen Holding Turkcell Türk Hava Yolları Tümosan Tofaş Trakya Cam Türk Telekom Türk Traktör Tüpraş Ülker Ünye Çimento Vestel Elektronik Yatas Zorlu Enerji ADANA AEFES AKCNS AKENR AKSEN ANACM ARCLK ASELS AYGAZ BAGFS BANVT BIMAS BIZIM BRISA BOLUC CCOLA CLEBI CIMSA DGATE DOAS DOCO ECILC ENKAI EREGL FROTO GUBRF INDES KRDMD KORDS LOGO LKMNH MRDIN MGROS OTKAR PETKM PGSUS SODA TATGD TAVHL TKFEN TCELL THYAO TMSN TOASO TRKCM TTKOM TTRAK TUPRS ULKER UNYEC VESTL YATAS ZOREN BİST-100 XU100 Temel Kapanış Artış Piyasa Değeri Ort. Hedef Fiyat* Hacim** Tavsiye (TL) Potansiyeli (mn ABD$) EP EÜ EP 13.55 9.37 3.41 14.81 12.05 3.57 9% 29% 5% 11,762 6,544 2,393 19.4 24.5 6.0 Temel Kapanış Artış Piyasa Değeri Ort. Hedef Fiyat* Hacim** Tavsiye (TL) Potansiyeli (mn ABD$) EÜ EÜ EÜ EÜ EP EÜ 2.91 0.91 1.71 2.68 0.63 5.22 3.50 1.31 2.00 3.50 0.70 5.88 20% 44% 17% 31% 11% 13% 3,785 246 498 229 129 893 36.0 0.8 1.3 0.4 0.5 1.0 Ort. Temel Kapanış Artış Piyasa Değeri Hedef Fiyat* Hacim** Tavsiye (TL) Potansiyeli (mn ABD$) EP EP EÜ EA EP EP EP EP EÜ EÜ EP EP EP EP EÜ EÜ EÜ EÜ EÜ EP EP EÜ EP EP EP EÜ EÜ EP EP EÜ EÜ EP EÜ EP EÜ EP EÜ EÜ EÜ EP EP EP EA EP EÜ EP EÜ EÜ EÜ EP EÜ EÜ EP F/K 2016T 2017T 9.8 6.5 10.8 8.6 5.6 9.3 Düz. NAD (mnTL) Düz. NAD prim / iskonto 35,320 31,970 6,896 -3% -40% 1% F/K FD/FVAÖK 2016T 2017T 2016T 2017T 6.6 12.0 2.9 5.8 4.1 6.1 14.1 2.1 7.1 1.7 2.5 F/K 2016T 12.7% 14.0% 13.2% 10.9% 12.5% 11.0% 16.5% 7.1 9.9 14.4 13.6 56.2 7.0 F/DD Trailing 6.5 10.8 11.1 19.3 3.8 4.2 FD/FVAÖK 1.2 0.8 0.6 0.6 0.3 0.6 FD/Satış 2017T 2016T 2017T 2016T 2017T 5.85 19.03 13.60 0.94 2.47 2.08 20.44 9.81 11.48 12.02 2.30 57.20 14.20 7.27 5.69 35.56 23.36 15.24 16.88 11.43 256.90 3.44 4.58 4.23 32.88 5.75 8.27 1.39 6.24 48.70 3.44 3.86 16.37 100.50 3.90 13.80 4.76 5.76 12.24 7.45 10.30 5.62 7.52 24.42 2.42 6.20 88.50 61.10 21.30 3.60 6.66 3.56 1.73 6.80 22.31 16.75 1.00 2.70 2.30 20.90 10.70 13.50 15.90 2.80 60.25 17.60 8.78 6.95 45.89 34.20 19.00 26.40 13.34 315.00 4.20 5.31 5.14 38.60 7.30 10.40 1.51 6.84 61.70 5.03 4.75 20.60 115.25 4.54 16.00 5.49 6.45 19.00 8.57 12.90 7.25 6.60 26.60 2.85 6.65 100.00 77.50 24.00 4.20 7.80 4.04 1.90 16% 17% 23% 6% 9% 11% 2% 9% 18% 32% 22% 5% 24% 21% 22% 29% 46% 25% 56% 17% 23% 22% 16% 22% 17% 27% 26% 8% 10% 27% 46% 23% 26% 15% 16% 16% 15% 12% 55% 15% 25% 29% -12% 9% 18% 7% 13% 27% 13% 17% 17% 14% 10% 177 3,857 891 235 518 316 4,728 3,358 1,179 185 79 5,944 194 759 279 3,096 194 705 58 861 857 646 6,585 5,068 3,949 657 159 371 416 417 28 145 998 826 2,002 483 1,075 268 1,522 944 7,757 2,655 296 4,180 741 7,428 1,617 5,237 2,494 152 765 52 444 0.3 1.8 0.5 2.4 2.0 1.5 11.8 3.9 1.6 3.0 0.7 17.4 1.6 0.9 0.5 6.0 0.9 0.7 0.4 5.4 0.8 3.6 6.8 23.2 5.7 14.9 0.5 18.9 4.3 1.1 0.5 0.3 3.3 4.9 18.7 7.9 6.4 1.8 11.6 11.2 14.8 163.8 15.0 8.8 4.2 8.1 1.7 42.1 6.4 0.1 17.0 0.6 10.8 12.1 7.3 34.0 9.3 49.3 2.1 17.1 15.4 5.8 9.3 32.9 25.2 28.4 10.4 7.3 29.5 9.3 8.8 6.8 9.1 25.6 9.4 14.9 12.0 13.4 9.0 9.3 19.7 8.1 23.6 10.3 10.1 33.5 23.7 14.1 21.0 7.0 11.2 5.9 6.7 9.8 11.3 17.8 14.0 4.9 12.9 14.6 7.3 30.6 8.4 31.0 14.5 - 10.7 7.2 26.3 8.7 9.2 11.4 14.8 13.7 8.1 6.9 19.2 20.3 19.6 8.7 6.8 23.9 8.1 7.1 5.5 8.4 21.9 14.3 14.7 11.9 13.1 8.2 2.5 15.7 9.5 18.2 9.2 7.7 21.3 23.5 15.0 10.8 6.6 9.9 4.6 5.7 8.7 5.8 13.1 11.7 7.3 10.4 12.8 7.0 26.8 7.7 31.0 8.6 - 78,019 91,500 17% 170,230 1,357 9.7 8.5 7.5 7.0 8.2 6.6 13.0 8.2 5.4 9.8 15.0 10.6 7.6 4.8 16.3 6.4 8.8 6.1 9.5 5.3 7.2 11.5 10.9 8.0 14.6 6.1 6.3 8.7 4.1 5.7 8.0 6.1 16.8 4.4 8.9 7.7 15.8 8.8 11.8 5.5 9.7 4.3 4.9 5.3 7.1 11.4 10.9 7.2 5.1 10.1 7.0 17.2 5.5 5.3 5.5 13.6 6.6 6.6 7.7 6.3 11.4 6.1 4.9 8.9 12.3 10.3 6.3 4.0 13.2 5.4 7.7 5.5 8.2 4.8 5.1 9.2 10.8 6.7 12.2 6.1 5.9 7.7 3.7 5.1 6.9 5.5 13.5 3.8 7.0 6.5 14.9 9.0 7.3 4.9 8.4 3.6 4.8 4.8 5.9 9.7 8.3 6.0 4.8 8.9 5.9 14.7 5.1 5.0 4.4 10.7 1.0 2.1 1.4 1.8 2.1 1.1 0.9 1.0 2.9 0.5 1.1 0.3 0.8 0.2 1.7 2.0 1.5 1.1 2.0 0.3 0.5 0.8 1.0 0.9 1.1 0.7 0.6 0.1 1.3 0.8 7.1 0.6 2.6 0.4 1.9 1.3 0.5 1.3 0.8 2.0 0.5 1.7 0.9 1.6 1.0 1.1 1.9 1.4 0.6 2.3 1.6 0.4 0.6 5.7 0.9 2.0 1.2 1.7 2.0 0.9 0.9 0.9 2.6 0.5 0.9 0.3 0.7 0.2 1.5 1.9 1.3 1.0 1.7 0.2 0.4 0.7 0.9 0.9 1.1 0.6 0.6 0.1 1.1 0.8 5.9 0.6 2.2 0.4 1.9 1.2 0.4 1.3 0.7 1.7 0.5 1.6 0.8 1.4 0.8 1.0 1.8 1.3 0.4 2.0 1.5 0.4 0.5 4.6 *: 12 Aylık, **: 6 aylık, (mn ABD$), EÜ: Endeks Üzeri, EP: Endekse Paralel, EA: Endeks Altı, GG: Gözden Geçiriliyor 41 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Araştırma kapsamımızdaki şirketlerin BIST100’e göre relatif performansları (08.07.16) 16.4% Piyasa Değeri (TLm n) 33,280 Halka Açık PD 17,306 Halka Açıklık 52% -4.4% 20,745 6,431 31% -23.4% 10,625 5,206 49% 11.2% 17,301 3,114 18% 6.0% 3.9% 2,952 1,151 39% 14.3% 16.8% 12.1% 11,575 2,894 25% 2.5% 2.6% 1.3% 2.6% 32,844 15,765 48% 2.2% 5.0% 7.7% -12.5% 6.7% 2,515 654 26% 3.0% -8.0% -4.6% 1.9% 2.8% 2.6% 11,538 2,077 18% Otokar 1.4% -0.7% -1.6% -2.8% 27.4% 5.7% 2,412 651 27% TOASO Tofas Otomobil Fab. -2.9% 5.0% 19.6% 18.6% 42.6% 22.5% 12,210 2,930 24% TTRAK Turk Traktor 1.2% 6.0% 18.6% 26.2% 48.2% 25.4% 4,723 1,134 24% TMSN Tumosan Motor Ve Traktor -0.7% -7.3% -9.1% -25.6% 16.0% -23.9% 865 199 23% CLEBI Celebi -4.0% -4.7% -20.4% -29.7% -18.5% -34.3% 568 125 22% DOCO Do & Co Aktiengesellschaft 0.3% -7.3% -20.7% -25.8% 6.3% -23.8% 2,503 501 20% PGSUS Pegasus Hava Tasimaciligi 0.8% -5.5% -13.5% -25.7% -41.6% -27.8% 1,411 494 35% TAVHL Tav Havalimanlari -0.7% -12.5% -27.0% -34.1% -39.6% -34.6% 4,447 1,779 40% THYAO Turk Hava Yollari -2.0% -6.8% -21.3% -29.5% -35.8% -30.1% 7,756 3,878 50% AEFES Anadolu Efes Biracilik -1.6% 0.3% -6.0% -5.1% -21.3% -6.2% 11,268 3,606 32% CCOLA Coca Cola Icecek 1.2% -3.0% -4.0% -8.5% -17.2% -11.7% 9,045 2,261 25% AKCNS Akcansa 0.7% 4.2% -0.8% 4.5% -0.6% 3.6% 2,604 495 19% CIMSA Cimsa -0.5% -1.0% -0.6% 4.5% 12.1% 0.7% 2,059 823 40% ADANA Adana Cimento (A) 0.8% -1.2% -7.2% 2.6% 16.6% 0.1% 516 299 58% UNYEC Unye Cimento 2.2% 1.0% 2.1% 1.8% 10.0% 1.4% 445 36 8% MRDIN BOLUC Mardin Cimento Bolu Cimento -1.1% 1.7% -3.7% 1.2% -1.4% 1.6% 6.7% 12.3% 18.2% 36.0% 5.2% 9.4% 423 815 190 212 45% 26% ARCLK Arcelik 0.7% -0.8% 12.8% 29.8% 53.0% 37.3% 13,812 3,453 25% VESTL Vestel 2.1% 1.3% 6.9% 18.9% 40.0% 19.8% 2,234 492 22% ENKAI Enka Insaat 2.8% 7.9% 9.5% 5.1% 0.7% -0.6% 19,236 2,308 12% KCHOL Koc Holding 1.8% 2.6% 2.9% 15.1% 19.8% 16.3% 34,361 7,560 22% SAHOL Sabanci Holding 0.0% 0.9% 3.3% 8.9% -0.1% 5.7% 19,119 8,412 44% SISE Sise Cam -0.1% 2.1% 7.7% 19.1% 26.5% 10.0% 6,991 2,377 34% TKFEN Tekfen Holding -2.1% 3.8% 42.8% 79.0% 79.1% 73.7% 2,757 1,130 41% ANACM Anadolu Cam -0.1% -3.1% 8.4% 14.8% 14.6% 15.2% 924 185 20% TRKCM 2.0% 7.2% 27.3% 36.8% 18.4% 29.0% 2,166 606 28% AYGAZ Aygaz 1.1% 5.5% 5.7% 16.8% 29.1% 14.1% 3,444 827 24% TUPRS Tupras -5.3% -6.4% -11.4% -18.0% 0.7% -12.0% 15,301 7,497 49% PETKM Petkim 0.4% 3.8% 11.3% 20.5% 58.7% 27.4% 5,850 2,282 39% DGATE Datagate Bilgisayar -0.5% -0.3% -21.5% -2.9% 28.6% 0.6% 169 56 33% INDES LOGO BAGFS Indeks Bilgisayar Logo Yazilim Bagfas 3.0% -1.7% 0.1% 4.5% -9.2% -5.1% 15.1% -1.6% -10.7% 31.1% -4.4% -14.5% 65.0% 114.4% -5.8% 31.0% 4.6% -14.0% 463 1,218 541 167 317 314 36% 26% 58% GUBRF Gubre Fabrikalari -1.3% -0.3% -1.9% 0.7% -14.7% -6.9% 1,921 423 22% TATGD BANVT Tat Gida Banvit 2.6% 3.5% 8.2% -4.4% -3.5% 0.1% -5.8% -13.3% -7.4% -3.3% -2.4% -17.4% 783 230 321 44 41% 19% ULKER Ulker 2.6% 1.4% 8.3% 8.5% 31.2% 12.8% 7,285 2,841 39% ANHYT Anadolu Hayat Emek. -0.3% 1.5% 3.5% -15.6% 10.6% -16.4% 2,159 367 17% AVISA Avivasa Emeklilik 1.7% 5.5% 6.3% 8.7% 51.1% 10.4% 2,342 468 20% AKGRT Aksigorta 0.4% 0.5% 3.1% 6.2% -1.0% 7.3% 600 168 28% ANSGR Anadolu Sigorta -0.1% 1.0% 7.6% 0.4% 27.3% 0.0% 865 363 42% BIMAS Bim Birlesik Magazalar -0.1% -1.1% -0.7% 5.3% 25.2% 3.5% 17,366 10,420 60% BIZIM Bizim Toptan Satis Magazalari -0.7% -15.5% -12.3% 1.9% 18.7% 2.6% 568 261 46% Hisse Şirket Haftalık 1 ay 3 ay 6 ay 12 ay YBB AKBNK Akbank -0.8% 4.4% 10.5% ISCTR Is Bankasi (C) 0.3% 2.8% 7.1% 14.4% 18.2% -5.0% -10.2% HALKB Halk Bankasi -0.8% -6.2% -9.4% -22.0% -23.4% YKBNK Yapi Ve Kredi Bankasi -0.3% -2.9% 3.9% 10.8% 7.3% TSKB T.S.K.B. 4.3% 6.5% 9.4% 10.3% VAKBN T. Vakiflar Bankasi 1.2% 1.3% 6.7% GARAN Garanti Bankasi 1.6% 2.2% DOAS Dogus Otomotiv 2.3% FROTO Ford Otosan OTKAR -1.2% -4.4% -4.5% -7.3% -17.1% -13.8% 2,914 554 19% EKGYO Emlak G.M.Y.O. 1.3% 3.9% 11.1% 8.8% 16.0% 6.7% 11,058 5,640 51% HLGYO Halk G.M.Y.O. 1.0% -5.2% -0.9% -12.7% -6.2% -13.0% 719 165 23% ISGYO Is G.M.Y.O. 1.7% 1.0% 10.8% 3.6% 30.5% 5.8% 1,454 698 48% OZKGY Ozak G.M.Y.O. 5.0% 16.2% 20.6% 30.4% 56.0% 32.5% 670 94 14% SNGYO Sinpas G.M.Y.O. 1.5% -2.1% 11.0% -6.5% -5.6% -6.6% 378 140 37% TRGYO Torunlar G.M.Y.O. 1.1% -2.3% 26.3% 49.1% 60.8% 51.0% 2,610 548 21% EREGL Eregli Demir Celik 0.4% 1.3% 6.7% 37.4% 11.1% 37.3% 14,805 7,106 48% KRDMD Kardemir (D) 3.6% 4.0% -1.4% 21.0% -2.1% 17.2% 1,085 965 89% TTKOM Turk Telekom 1.4% 3.0% 2.4% 13.2% -3.2% 8.6% 21,700 2,821 13% TCELL Turkcell -3.6% -4.3% -4.7% -4.5% -12.7% -4.4% 22,660 7,931 35% AKSEN Aksa Enerji -0.1% 0.6% -3.3% -9.9% -9.1% -10.6% 1,515 318 21% AKENR Ak Enerji -1.1% -8.7% -0.6% -5.5% 3.0% -9.0% 685 171 25% ZOREN Zorlu Enerji 0.5% 4.0% 5.1% -0.3% 22.9% -4.8% 1,298 195 15% ASELS Aselsan 0.8% 2.4% 8.7% -0.1% 38.2% 7.1% 9,810 1,373 14% BRISA Brisa 1.4% 1.7% -5.4% -5.5% -8.9% -10.5% 2,218 222 10% ECILC Eczacibasi Ilac -1.8% 13.2% 20.1% 37.3% 36.6% 34.7% 1,886 453 24% KORDS Kordsa Global Endustriyel 0.7% 7.2% 33.6% 28.4% 54.1% 29.6% 1,214 340 28% LKMNH Lokman Hekim -0.7% -0.8% 11.5% 25.5% 58.1% 30.5% 83 46 56% SODA Soda Sanayii 2.7% 4.3% 10.2% 10.1% 21.1% 11.6% 3,142 1,225 39% YATAS Yatas 1.9% 5.5% 36.9% 39.5% 44.4% 44.8% 152 82 54% Diğer GYO MGROS Migros Telek Demir om Çelik Trakya Cam Elektrik Perakende Sigorta Gıda Gübre Bilişim Enerji Cam Holding D. Tüketim Çimento İçecek Havacılık Otomotiv Bankalar Sektör 42 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Tahminlerde ve Hedef Fiyatlarda Revizyonlar Bir sonraki sayfada tahminlerimiz ve hedef fiyatlarımızdaki değişiklikler mevcuttur; aşağıdaki hisseler için temel tavsiyelerimizi değiştiriyoruz. GUBRF EP’den EÜ’ye: Gübre Fabrikaları için Endekse Paralel Getiri tavsiyemizi Endeksin Üzerinde Getiri olarak revize ediyoruz. Tahminlerimizde yaptığımız güncellemelerden sonra hisse için 12 aylık hedef fiyatımızı 7.15TL’den 7.30TL’ye yükseltiyoruz. İran Razi tarafında amonyak tesislerinden birinde gerçekleştirilen 45 günlük iyileştirme çalışmaları sebebiyle yaşanan duruş, GUBRF’nın 1Ç16 sonuçlarının zayıf gelmesine ve marjlarda sert düşüşe neden olmuştur. Bakım çalışmalarının tamamlanmış olması nedeniyle, İran operasyonlarında ve marjlarda iyileşme görebileceğimizi düşünüyoruz. Gübre Fabrikaları konsolide FVAÖK’ünün yaklaşık %85’ini Razi’den elde etmektedir. İran ile Batı ülkeleri arasındaki ilişkilerin normalleşme sürecine girmesiyle; Razi’nin ihraç ettiği ürünleri global fiyat seviyelerine çekebilme imkanı olması ve kapasite kullanım oranını artırmasıyla, Gübretaş’ın kar marjlarını daha da iyileştirebileceğini düşünüyoruz. TKFEN EÜ’den EP’ye: Tekfen yılın başından beri %101 mutlak getiri ve %88 endeks üzeri getirisiyle BIST’te en iyi performans gösteren hisselerden biri olmuştur. Şirket için olumlu gelişmelerin önemli bir kısmının fiyatlandığını düşünüyoruz. Yılın geri kalanında olumlu gelişmelerin devam edeceğini düşünsek de hisse fiyatı bunların çoğunu kapsamaktadır. Tahminlerimizi yukarı yönlü revize ettiğimiz 12 aylık yeni hedef fiyatımız olan 8.57TL yalnızca %8 getiri potansiyeli içermektedir. Tüm bunların sonucu olarak tavsiyemizi Endeks Üzeri Getiri’den Endekse Paralel Getiri olarak değiştiriyoruz. TTKOM Not Yok’tan EP’e: Garanti Yatırım Türk Telekom’un özelleştirme danışmanı olduğu için tahmin yayınlamıyor ve tavsiye vermiyorduk. Bu rapor ile birlikte Türk Telekom’u, Endekse Paralel Getiri (EP) tavsiyesi ile Araştırma kapsamımıza yeniden dahil ederken, 12 aylık hedef fiyatımız olan 6.65 TL, %10 artış potansiyeli içermektedir. Türk Telekom 26 Ocak’tan itibaren mobil, sabit ses, sabit genişbant ve TV alanında hizmet veren markalarını “Türk Telekom” tek markası altında birleştirmiştir. Marka birleşiminin daha etkin satışa ve maliyetlerin azaltılmasına yardımcı olabileceğini düşünüyoruz. Türk Telekom 2016 yılında konsolide gelirlerinin yıllık % 7-9 seviyelerinde artmasını (UFRYK 12 inşaat geliri hariç), konsolide FVAÖK tutarının 5.5mlr TL – 5.7mlr TL seviyelerinde ve konsolide yatırım harcamalarının yaklaşık 3.2mlr TL seviyelerinde gerçekleşmesini beklemektedir. Marka birleşimi ve 4.5G lansmanı gibi artan ticari giderlerin etkisiyle FVAÖK marjı 1Ç16’da azalmıştı. Önümüzdeki çeyreklerde ticari giderlerin satışa oranının azalmasını böylece Şirket’in kar marjlarının gelecek çeyreklerde iyileşmesini bekliyoruz. 43 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ BIST 100 Diğer Elektrik Telekom Dem ir ve Çelik Gübre GYO Perakende Petrol Cam Gıda ve İçecek Bilgi Teknolojileri Beyaz Eş ya Holdingler Çim ento Havacılık Otom otiv Hayatdış ı Sigorta Bireys el Em eklilik Bankacılık Sektör EP EP EP EP EP EÜ ANSGR DOAS FROTO OTKAR TOASO TTRAK EP EP EÜ EÜ EÜ EP EP EP EP ADANA AKCNS BOLUC CIMSA MRDIN UNYEC ENKAI KCHOL EÜ EP EP AEFES BANVT EÜ EÜ EÜ LKMNH SODA YATAS XU100 EP ECILC KORDS EP EÜ BRISA EA EP Not Yok TTKOM AKENR EP EP TCELL EP EP KRDMD ASELS EP EREGL AKSEN EP ZOREN EÜ BAGFS GUBRF EÜ EP EÜ OZKGY EÜ EÜ ISGYO TRGYO EÜ HLGYO SNGYO EÜ EÜ EKGYO EÜ EÜ EÜ EP EÜ EP EP EP EP EA EP EP EP EP EÜ EÜ EÜ EP EÜ EÜ EÜ EP EÜ EP EP EÜ EÜ BIZIM EP EÜ EÜ EP MGROS EÜ EÜ AYGAZ EÜ EÜ TRKCM BIMAS EP ANACM PETKM EÜ TUPRS EÜ EÜ TATGD ULKER EÜ EÜ EP EP EÜ EÜ EÜ EÜ CCOLA EÜ EÜ LOGO EÜ EÜ VESTL DGATE INDES EP EP EP ARCLK EP EP EÜ SISE EÜ EÜ EP EP EP EÜ EÜ EP EP TKFEN SAHOL EÜ EP THYAO EÜ EÜ TAVHL EP EP EP EÜ EP EP EP EP EP EÜ EP EÜ EP EP EÜ PGSUS EP EÜ AKGRT DOCO EA EP AVISA EA EÜ ANHYT EÜ EP TSKB TMSN EP YKBNK CLEBI EÜ EÜ VAKBN EÜ EP ISCTR EÜ EP EÜ HALKB EÜ Yeni Tavs iye Es ki AKBNK His s e 90,750 3.42 5.49 5.03 6.84 4.20 8.78 10.70 1.90 3.00 1.00 - 12.90 1.51 5.14 7.15 15.90 5.88 0.70 3.50 1.74 1.31 3.50 20.60 17.80 60.25 82.00 4.54 12.55 2.35 2.20 22.30 6.45 45.88 3.10 23.65 61.70 10.40 26.40 7.80 20.90 6.45 3.47 12.05 14.81 5.31 3.95 4.75 16.55 6.95 15.45 7.30 7.25 19.00 16.00 350.00 34.20 6.60 100.00 24.37 77.00 37.50 13.34 2.00 2.40 22.00 6.20 1.47 4.50 4.90 5.30 10.90 9.50 Es ki 91,500 4.04 5.49 5.03 6.84 4.20 8.78 10.70 1.90 2.70 1.00 6.65 12.90 1.51 5.14 7.30 15.90 5.88 0.70 3.50 2.00 1.31 3.50 20.60 17.60 60.25 77.50 4.54 13.50 2.85 2.30 24.00 6.45 45.89 2.80 22.31 61.70 10.40 26.40 7.80 20.90 8.57 3.57 12.05 14.81 5.31 4.20 4.75 19.00 6.95 16.75 6.80 7.25 19.00 16.00 315.00 34.20 6.60 100.00 26.60 115.25 38.60 13.34 2.00 2.40 22.00 6.20 1.47 4.50 5.50 5.30 9.90 9.60 Yeni 12A Hedef Fiyat (TL) 1% 18% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% -10% 0% a.d. 0% 0% 0% 2% 0% 0% 0% 0% 15% 0% 0% 0% -1% 0% -5% 0% 8% 21% 5% 8% 0% 0% -10% -6% 0% 0% 0% 0% 0% 33% 3% 0% 0% 0% 6% 0% 15% 0% 8% -7% 0% 0% 0% -10% 0% 0% 0% 9% 50% 3% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 12% 0% -9% 1% Değ. 78,019 3.56 4.76 3.44 6.24 3.44 7.27 9.81 1.73 2.47 0.94 6.20 10.30 1.39 4.23 5.75 12.02 5.22 0.63 2.68 1.71 0.91 2.91 16.37 14.20 57.20 61.10 3.90 11.48 2.42 2.08 21.30 5.76 35.56 2.30 19.03 48.70 8.27 16.88 6.66 20.44 7.45 3.41 9.37 13.55 4.58 3.60 3.86 15.24 5.69 13.60 5.85 5.62 12.24 13.80 256.90 23.36 7.52 88.50 24.42 100.50 32.88 11.43 1.73 1.96 19.85 5.02 1.44 3.98 4.63 4.61 8.50 8.32 Fiyat Mevcut 17% 14% 15% 46% 10% 22% 21% 9% 10% 9% 6% 7% 25% 8% 22% 27% 32% 13% 11% 31% 17% 44% 20% 26% 24% 5% 27% 16% 18% 18% 11% 13% 12% 29% 22% 17% 27% 26% 56% 17% 2% 15% 5% 29% 9% 16% 17% 23% 25% 22% 23% 16% 29% 55% 16% 23% 46% -12% 13% 9% 15% 17% 17% 16% 22% 11% 23% 2% 13% 19% 15% 16% 15% 405 1,979 163 1,996 1,359 2,056 3,388 927 3,653 1,383 15,255 14,012 2,214 12,696 3,551 831 1,285 370 182 399 112 3,415 10,824 2,926 21,004 34,826 4,345 7,239 2,322 1,649 3,401 1,042 7,755 2,360 10,820 162 3,936 1,273 10,375 16,157 4,736 8,121 33,919 67,395 12,332 229 161 1,255 465 1,595 443 33,848 3,612 3,894 3,234 691 571 3,604 13,878 1,547 17,990 9,304 Satış lar 44 481 24 276 95 395 665 388 496 228 5,576 4,566 264 2,315 579 116 633 16 66 225 67 1,530 614 82 1,040 3,916 645 343 327 311 451 86 1,200 147 1,819 69 101 30 847 1,721 568 1,589 6,727 6,704 1,802 68 47 350 151 432 148 4,109 1,666 179 315 143 79 517 1,337 189 1,510 403 FVAÖK Es ki - 2016 (m n TL) 10 447 8 149 201 214 639 -181 -26 -203 1,901 2,301 -232 1,231 216 58 643 -62 115 426 60 1,687 87 20 690 2,467 415 419 187 134 238 70 307 7 331 52 50 25 72 810 397 665 2,922 3,509 1,295 53 42 220 111 280 149 684 755 67 98 61 49 324 785 102 837 277 77 72 110 150 441 2,489 2,202 3,557 2,754 3,790 Net Kar 405 1,979 163 1,996 1,359 2,056 3,388 927 3,625 1,383 15,331 14,012 2,214 12,696 3,908 831 1,285 370 182 286 112 3,415 10,824 2,926 21,004 37,657 4,345 7,253 2,683 1,649 3,401 1,042 7,755 2,360 10,820 162 3,936 1,273 10,375 16,157 4,906 8,206 33,919 67,395 12,332 229 161 1,230 465 1,595 443 33,848 3,612 3,894 3,234 691 571 3,604 14,506 1,547 18,327 9,304 Satış lar 44 481 24 276 95 395 665 388 484 228 5,558 4,566 264 2,315 571 116 633 16 66 162 67 1,530 614 82 1,040 3,117 645 344 423 287 451 86 1,200 147 1,819 69 101 30 847 1,721 545 1,618 6,727 6,704 1,802 68 47 362 151 432 148 4,109 1,666 179 315 143 79 517 1,355 189 1,543 403 FVAÖK Yeni - 2016 (m n TL) 10 447 8 149 201 214 639 -181 31 -203 1,680 2,301 -232 1,231 215 58 643 -62 115 510 60 1,687 87 20 690 2,108 415 589 438 440 238 70 307 7 331 52 50 25 72 810 411 648 2,922 3,509 1,295 53 42 234 111 280 149 684 755 67 98 61 49 324 872 102 862 277 77 72 110 150 441 2,447 2,202 3,557 2,754 3,790 Net Kar 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% -1% 0% 0% 0% 0% 0% 10% 0% 0% 0% 0% -28% 0% 0% 0% 0% 0% 8% 0% 0% 16% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 4% 1% 0% 0% 0% 0% 0% -2% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 5% 0% 2% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% -2% 0% 0% 0% 0% 0% -1% 0% 0% 0% 0% -28% 0% 0% 0% 0% 0% -20% 0% 0% 29% -8% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% -4% 2% 0% 0% 0% 0% 0% 3% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 1% 0% 2% 0% % Değiş im 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% a.d. a.d. a.d. -12% 0% a.d. 0% -1% 0% 0% a.d. 0% 20% 0% 0% 0% 0% 0% -15% 0% 41% 134% 228% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 4% -3% 0% 0% 0% 0% 0% 6% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 11% 0% 3% 0% 0% 0% 0% 0% 0% -2% 0% 0% 0% 0% LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ Potansiyel Getiri Tahminlerde ve Hedef Fiyatlarda Revizyonlar 489 2,106 183 2,195 1,543 2,277 3,861 1,147 4,572 1,487 16,178 15,386 2,741 13,696 3,940 975 2,190 1,053 124 358 70 2,915 12,360 3,301 25,188 41,325 4,791 7,724 2,704 1,710 3,865 1,201 8,920 2,761 11,924 196 4,431 1,583 11,624 18,050 4,696 8,705 35,871 77,249 12,514 242 195 1,460 495 1,690 476 37,661 4,211 5,266 3,773 778 661 4,011 16,109 1,589 19,981 10,724 Satış lar 54 533 28 307 115 450 811 492 698 262 5,866 5,063 438 2,474 660 138 1,051 239 42 255 62 1,658 726 97 1,282 4,255 629 351 394 326 528 99 1,394 179 1,915 86 113 38 894 1,910 515 1,711 7,732 7,304 1,820 72 60 453 168 446 149 4,923 1,954 291 378 157 93 586 1,771 201 1,668 406 FVAÖK Es ki - 2017 (m n TL) 18 476 9 128 132 255 717 -158 198 -47 2,266 2,592 132 1,244 247 78 1,043 220 95 470 51 1,805 137 29 857 2,721 390 436 241 81 272 79 378 12 429 67 185 31 72 931 416 742 3,388 4,011 1,308 58 55 264 120 300 146 1,326 971 130 114 70 66 368 1,079 102 833 298 96 97 157 185 513 2,855 2,503 3,992 3,040 4,461 Net Kar 489 2,106 183 2,195 1,543 2,277 3,861 1,147 4,508 1,487 16,204 15,386 2,741 13,696 4,220 975 2,190 1,053 124 364 70 2,915 12,360 3,301 25,188 48,919 4,791 7,772 3,125 1,710 3,865 1,201 8,920 2,761 11,924 196 4,431 1,583 11,624 18,050 5,535 8,935 35,871 77,249 12,514 242 195 1,495 495 1,690 476 37,661 4,211 5,266 3,773 778 661 4,011 17,827 1,589 20,610 10,724 Satış lar 54 533 28 307 115 450 811 492 654 262 5,914 5,063 438 2,474 626 138 1,051 239 42 211 62 1,658 726 97 1,282 3,694 629 354 506 319 528 99 1,394 179 1,915 86 113 38 894 1,910 553 1,777 7,732 7,304 1,820 72 60 492 168 446 149 4,923 1,954 291 378 157 93 586 1,781 201 1,733 406 FVAÖK Yeni - 2017 (m n TL) 18 476 9 128 132 255 717 -158 165 -47 2,084 2,592 132 1,244 234 78 1,043 220 95 691 51 1,805 137 29 857 2,195 390 423 296 81 272 79 378 12 429 67 185 31 72 931 482 752 3,388 4,011 1,308 58 55 292 120 300 146 1,326 971 130 114 70 66 368 1,040 102 878 298 96 97 157 185 513 2,855 2,503 3,992 3,040 4,461 Net Kar 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% -1% 0% 0% 0% 0% 0% 7% 0% 0% 0% 0% 2% 0% 0% 0% 0% 0% 18% 0% 1% 16% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 18% 3% 0% 0% 0% 0% 0% 2% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 11% 0% 3% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% -6% 0% 1% 0% 0% 0% -5% 0% 0% 0% 0% -17% 0% 0% 0% 0% 0% -13% 0% 1% 28% -2% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 7% 4% 0% 0% 0% 0% 0% 9% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 1% 0% 4% 0% % Değiş im 44 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% a.d. -17% a.d. -8% 0% 0% 0% -5% 0% 0% 0% 0% 47% 0% 0% 0% 0% 0% -19% 0% -3% 23% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 16% 1% 0% 0% 0% 0% 0% 11% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% -4% 0% 5% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% 0% ARAŞTIRMA 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Sektörler ve Şirketler Bankacılık Merkez bankasının faiz indirme politikası ve global görünüm bankacılık sektörünü destekliyor Önümüzdeki dönemde bankacılık sektörünün iki nedenden dolayı güçlü performans göstereceğini düşünüyoruz: i) FED faiz artırım beklentilerinin 2016 ve 2017 için oldukça gerilemesi gelişmekte olan ülkeleri için pozitif ii) 2Ç16 beklentilerinin düşen enflasyon ve paralelinde düşen mevduat faizleriyle güçlü seyretmesi. Jeopolitik riskler veya politik görünümden dolayı oluşabilecek geri çekilmelerin bankalar için alım fırsatı yarattığını düşünüyoruz. Olumlu görüşümüzün altında yatan 3 temel sebep: Özellikle olumlu 1Ç16 verilerinden sonra bankacılık endeksinde artan yurtiçi risklerinden dolayı önemli bir geri çekilme yaşandı. Düşen mevduat maliyetlerinden sonra olumlu bilanço performansının 2Ç16’da da devam etmesini bekliyoruz. 2Ç mevduat faiz ortalaması 1Ç ortalamasının yaklaşık 85 baz puan aşağısında. 2Ç’de kredi büyümesinin de %3.1 ile 1Ç ortalaması olan %1’in üzerinde olduğunu görüyoruz. Ayrıca, 2Ç’de bono faizlerinde yaşanan aşağı yönlü hareket bazı bankaların ticari işlemler tarafında kar yazmalarına neden olacaktır. Değerleme tarafına baktığımızda ise bankaların 7.4x güncel F/K ile işlem gördüklerini görüyoruz. Bu seviye 2016 yıl başı seviyelerinden çok farklı değil ve ayrıca son 5 yıl verilerine göre çok ucuz seviye dediğimiz -2 standart sapmanın sadece %7 üzerindedir. İleriye dönük çarpanlara baktığımızda ise, bankacılık sektörü 0.8x F/DD ve 6.7x F/K üzerinden işlem görüyor, özkaynak karlılık beklentisi ise %13.3. Ayrıca, gelişmekte olan ülke benzerlerine göre F/K iskontosu %18 seviyelerine çıktı. Bu oran Nisan ayında %9’du, son 5 yıl ortalaması ise %2 seviyelerinde bulunuyor. Bankalar 2011 yılının başında makro ihtiyati tedbirlerin alınmaya başlaması ile uzun dönemli olarak sanayilerinin altında performans gösterdi. Son dönemde, büyümeyi özendirici önlemlerle beraber bu makro ihtiyati tedbirlerin görece azalamaya başladığını görüyoruz. Özellikle sermaye ve karşılık düzemelerinde global uygulamalara yaklaşan düzenlemeler bankaları diğer ülke bankaları ile daha karşılaştırılabilir hale getirdi. Önümüzdeki dönemde munzam tarafında da kredileri artırma amaçlı bankların maliyetini azaltabilecek düzenlemeler görülebilir. F/K -1 std dev Ort. +2 std dev +1 std dev -2 std dev F/DD -1 std dev Ort. +2 std dev 03.16 10.15 06.15 02.15 09.14 05.14 01.14 08.13 04.13 12.12 07.12 03.12 03.16 10.15 06.15 02.15 09.14 0.2x 05.14 5x 01.14 0.5x 08.13 6x 04.13 0.8x 12.12 7x 07.12 1.0x 03.12 9x 11.11 1.3x 06.11 10x 11.11 Bankalar 12 aylık ileriye dönük F/DD 1.6x 06.11 Bankalar 12 aylık ileriye dönük F/K 11x +1 std dev -2 std dev 45 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA 2016-18 arasında ortalama kar büyümesinin yıllık %17 olmasını bekliyoruz 2016-18 arasında ortalama kar büyümesinin %17 olmasını bekliyoruz, 2016 kar büyüme beklentimiz %21. 2016-17 döneminde net faiz marjının artmasını ve bunun gelir büyümesini destekleyeceğini düşünüyoruz. 2018’de varlık getirisi beklentimiz %1.3 (2015:%1.1). Özellikle, sermaye yönetimi, aktif kalitesi ve verimlilik parametrelerinin ön plana daha çok çıkacağı önümüzdeki dönemde, bu göstergelerde olumlu ayrışan bankalar ön plana çıkacaktır. Basel III geçişi ile beraber sermayesi güçlü bankalar daha ön plana çıkarken, büyüme tarafında aktif kalitesini iyi yöneten bankalar maliyet anlamında farklılaşabilecektir. Bu tarafta, son 5 yılda 100 baz puan civarı gerçekleşen net risk maliyetinin 120 baz puana kadar çıkabileceğini düşünüyoruz, NPL oranı ise %4’ler seviyesine çıkabilir. Ayrıca, maliyet tarafında verimlilik artışları ve şube optimizasyonlarının bankaların karlılığını destekleyici yönde gelişmesini bekleriz. 2016’da gelir büyümesi ve azalan genel karşılıklar karlılığı destekliyor 2016 yılında bankacılık sektörünün faiz marjının 8 baz puan artarak %3.9 olmasını bekliyoruz. Ayrıca, kredi büyümesinin ticari ve işletme kredileri ile sınırlıda olsa % 13 olmasını bekleriz. Sonuç olarak, net faiz gelirlerinin ve komisyon gelirlerinin sırasıyla 2016’da %12 ve %14 artmasını bekliyoruz. NPL oranındaki artışla beraber özel risk maliyetinde normalleşme beklerken genel karışıkların ise yıllık bazda %20 civarında azalmasını bekliyoruz. Sonuç olarak, faaliyet giderlerinde yaşanan yavaşlama ile beraber yıllık bazda sektörün karının %21 artmasını ve % 13 özkaynak karlılığına sahip olmasını bekliyoruz. Kapsamımızdaki bankaları için sürdürülebilir özkaynak karlılığı beklentimiz %14.2 seviyesinde, piyasa öngörüsü ise %13.9. Değerlemelerimizde %10 risksiz faiz oranı kullanırken, %5.5 hisse risk primi kullanıyoruz. Risksiz faiz oranındaki her 100 puanlık azalma hedef fiyatlarımızı %18 yukarı taşımaktadır. Kapsamımızdaki bankalar tahminlerimize göre ortalama %15 getiri potansiyeli içermektedir. F/K (x) Tavsiye Son Fiyat (TL) Hedef Fiyat Potansiyel (TL) AKBNK EÜ 8.32 9.60 GARAN* Not Yok 7.82 HALKB EP ISCTR F/DD (x) Özkaynak Karlılığı (%) 2016T 2017T 2016T 2017T 2016T 2017T 15% 8.8 7.5 1.1 1.0 14.0% 14.6% - - 8.0 6.3 1.0 0.8 14.2% 14.8% 8.50 9.90 16% 3.9 3.5 0.5 0.4 14.1% 14.4% EU 4.61 5.30 15% 5.8 5.2 0.6 0.5 12.1% 12.4% VAKBN EU 4.63 5.50 19% 5.3 4.6 0.6 0.5 13.3% 13.7% YKBNK EP 3.98 4.50 13% 7.1 6.1 0.7 0.6 11.1% 11.5% TSKB EP 1.44 1.47 2% 6.7 5.8 1.0 0.9 17.1% 17.1% 15% 6.7 5.7 0.8 0.7 13.3% 14.1% Ortalama Kaynak: Garanti Yatırım * Garanti Bankası için hedef fiyat ve tahminimiz yoktur. Değerleme göstergeleri Bloomberg piyasa tahminleridir. 46 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA 2Ç16 marj ve maliyet anlamında olumlu bir çeyrek olacak Kapsamımızdaki bankaların 2Ç16’da kredi mevduat makasını artıracaklarını ve ilk çeyreğe göre daha iyi büyüme rakamlarına ulaşacaklarını düşünüyoruz. TÜFEX hesabındaki volatiliteden dolayı marj artışı ise daha sınırlı olacaktır. Komisyon gelirleri büyümesi ilk çeyreğe yakın gerçekleşirken, faaliyet giderlerindeki iyileşme devam edecektir. NPL oluşumunun arttığı bir çeyrek görmeyi bekliyoruz, tahminimiz NPL oranının 20 baz puan artması yönündedir. Faiz hareketindeki olumlu seyir ve ters swap işlemleri sonucu bazı bankalar, ticari tarafta gelirlerini artıracaktır. En beğendiğimiz bankalar Akbank ve Vakıfbank Akbank’ın (AKBNK, EÜ) volatil dönemde en güvenli liman olduğunu düşünüyoruz. Güçlü sermaye yeterliliği, aktif kalitesi ve fonlama ile maliyet yönetimi Akbank’ı ön plana çıkarmaktadır. Vakıfbank’ın (VAKBN, EÜ) düşen TL faiz ortamında ön plana çıkmasını bekliyoruz. F/DD ıskontosunun %25’lere ulaşması %12.3 seviyesinde beklediğimiz özkaynak karlılığı ile karşılaştırıldığında hissenin hala cazip noktalarda olduğunu gösteriyor. Yapı Kredi (YKBNK, EP) model portföyümüzde olmaya devam ediyor, çünkü baz etkisinden dolayı bu sene karlılığını en çok büyütmesini beklediğimiz banka. İş Bankası’nın (ISCTR, EÜ) da ucuz seviyelerde olduğunu düşünüyoruz. Son dönemde bankanın maruz kaldığı olumsuz haber akışı ve aktif kalitesi tarafında yaşan endişeler hisseyi kısa vadede baskılamaya devam edecektir. Halkbank’ın (HALKB, EP) benzerlerine göre P/DD iskontosu %35 seviyelerine ulaştı; ancak son dönemde bankaya yönelik risk algısının artmış olması ve karlılıktan ziyade büyümenin daha çok ön plana çıkması hissede baskıya neden oluyor. Özellikle yakın izlemedeki kredilerde son dönemde yaşanan artış bu endişeleri kuvvetlendiriyor. TSKB (TSKB, EP) için TUT tavsiyemizi koruyoruz, yatırım kredilerinde yaşanan talep daralması TSKB’nin büyümesi önünde ki en büyük engel. Marj tarafında ise son yıllarda yaşana daralma ise temel olarak hisse üzerinde baskı yaratmaktadır. 47 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Beyaz Eşya Beyaz eşya talebi 2015’de yurtiçinde %5.7 artarken, ihracat pazarlarında %7 büyüme kaydetmiştir. 2016 yılının ilk 5 ayında ise, iç pazarda beyaz eşya talebi % 5.8, ihracat %10 artmıştır. Yurtiçi satış büyümesi geçen yıla paralel seyrederken, ihracat büyümesi beklentilerin üzerinde; 2015 yılından yüksek seyretmektedir. Avrupa’dan gelen güçlü talebin etkisiyle, yılın ilk beş ayında üretim oldukça güçlü gerçekleşmiştir. Yılın ilk çeyreğinde %11 seviyesinde gerçekleşen yurtiçi büyüme, yılın ilk 5 ayında %6 seviyesine gerilemiştir. Bu kapsamda, 2016’da yurtiçi pazarda beyaz eşya talebinin GSYH büyüme beklentimize paralel %4 seviyesinde gerçekleşmesini öngörüyoruz. Beyaz eşya ihracatı güçlü talep ile Mayıs ayında beklentilerin üzerinde %15 büyüdü. Yılın ikinci yarısında büyümenin tek haneli rakamlara doğru hız kaybetmesini; 2016 yılında beyaz eşya ihracatının %5 büyümesini bekliyoruz. Mayıs ayında, beyaz eşya üretimi stok seviyesindeki artış nedeniyle yıllık bazda %13.6 büyüdü. Yurtiçinde yaklaşık %50 pazar payına sahip olan Arçelik’in üretimi Temmuz ayında 3 hafta için durduracak olması nedeniyle, üretim Mayıs ve Haziran aylarına çekilmiştir. Dolayısıyla, Şirket’in Mayıs rakamlarında artan stok seviyesinin etkisiyle işletme sermayesi ihtiyacında artış görmeyi bekliyoruz. Arçelik (ARCLK, EP) ve Vestel (VESTL, EÜ) için hem iç pazar hem yurtdışındaki beyaz eşya satış büyümesini olumlu değerlendiriyoruz. Türkiye’deki beyaz eşya üreticilerinin Avrupa’da pazar payı kazanımlarını sürdürmelerini öngörüyoruz. Arçelik (ARCLK, EP) hem geçen yılın son çeyreğinde hem de 1Ç16’da çok güçlü operasyonel performans kaydederken, işletme sermayesi ihtiyacını oldukça iyileştirdi. Afrika ve Orta Asya’daki sıkıntılara rağmen, Avrupa pazarlarında ve iç pazarlarda talep oldukça güçlü seyrediyor. Hacim büyümesine ek olarak Şirket ürün karmasını iyileştirerek ortalama fiyatları yukarı çekmesi de büyümede etkili olmuştur. Bununla birlikte, hammadde maliyetlerinin de hem beyaz eşya hem elektronik tarafında iyileşmesi de Şirket’in karlılığını desteklemektedir. Diğer taraftan olumlu görünümün hissede fiyatlandığını düşünüyoruz. Arçelik’in gelişmekte olan pazarlarda büyüme stratejisine paralel olarak Pakistan’da gerçekleştirdiği satın almayı (Dawlance) olumlu olarak değerlendiriyoruz. Vestel (VESTL, EÜ) ise halihazırda 2017T 4.9x FD/FVAÖK çarpanına göre benzerlerinin %23 altında işlem görmektedir. Vestel, Avrupa TV ve beyaz eşya pazarlarında ODM oyuncusu olarak güçlü konumunun yanında, yurtiçinde de pazar payı kazanımlarıyla büyümesini sürdürmektedir. Orta-üst segmenti hedefleyerek ürün karmasındaki iyileştirme satışları hem yurtiçi hem yurtdışında desteklemektedir. Ayrıca, çoklu satış kanalı stratejisi, Regal’in transformasyonu da yurtiçinde pazar payı kazanımlarını destekleyecektir. Fatih projesini hariç tuttuğumuzda Vestel’in 2016’da %20 büyümesini ve %8.2 FVAÖK marjı gerçekleştirmesini bekliyoruz. 2016-2019 döneminde ise 12% satış %9 FVAÖK büyümesini öngörüyoruz. Piyasa Ort. Hacim Hisse Fiyatı (TL) Şirket Kodu Tavsiye Arçelik ARCLK EP 13,812 26.4 20.44 Vestel VESTL EÜ 2,234 49.8 6.66 Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış 12A Hedef FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay YBB 20.90 2% 9.8x 8.9x 17.1x 14.8x -1% 13% 37% 7.80 17% 5.3x 5.0x 31.0x 31.0x 1% 7% 20% Kaynak: Garanti Yatırım 48 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Bilgi Teknolojileri Bilişim Teknolojileri (BT) sektörünü, sunduğu yüksek büyüme potansiyeli nedeniyle beğeniyoruz. International Data Corporation (IDC) verilerine göre, 2014 yılında Türkiye’de BT harcamaları 11.4mlr ABD$ olurken toplam GSMH’nın % 1.4’ünü oluşturmuştur. (Dünya ortalaması %3.2’dir). BT sektörü temelde, donanım, yazılım ve servis olmak üzere üç ana gruba ayrılmaktadır. BT harcamalarında dünya ortalamalarına bakıldığında donanım % 49, yazılım %19 ve servis %31 pay alırken; Türkiye’de donanım %80 ile en büyük paya sahiptir. Bunu sırasıyla %7 payla yazılım ve %13 payla servis takip etmektedir. 2017 yılında yazılımın payının %9’lara çıkması, donanımın payının ise %75’lere gerilemesi beklenmektedir. Öte yandan Türkiye’de PC/Tablet ve internet penetrasyon oranlarının 2014’teki %50 ve %60 seviyelerinden, 2016’da sırasıyla %55 ve %68’e yükselmesi beklenmektedir. 2005 yılından bu yana, PC/Tablet pentrasyon oranının yaklaşık dörde ve internet penetrasyonu üçe katlanmış olmasına rağmen, halen gelişmiş ülkelerin altındadır ve büyüme potansiyeli taşımaktadır. Benzer şekilde, son yıllardaki güçlü artışa rağmen, Türkiye’de 2015 yılı ERP ve CRM penetrasyon oranları olan %21 ve %9 halen AB ortalamaları olan %36 ve % 33’ün altındadır. Türkiye’nin genç nüfusu, artan GSMH ve BT satış noktalarının yaygınlaşması, BT sektörü için önemli büyüme potansiyeline işaret etmektedir. Araştırma kapsamında olan üç şirket (LOGO, INDES, DGATE) BT’nın farklı alanlarında faaliyet göstermekte olup, üç şirket, için farklı beklentiler taşımaları nedeniyle, Endeks Üzeri getiri tavsiyemiz bulunmaktadır. Datagate (DGATE, EÜ) Temmuz 2014’te Avea (Türk Telekom, EP) ile mobil ürün ve hizmetlerin dağıtımı hususunda distribütörlük anlaşması imzalamıştır. Bu anlaşmaların desteği ile, Şirket’in gelirleri ve FVAÖK’ü 2015 yılında iki katından daha fazla artmıştır. DGATE, Türk Telekom’un büyümesinden olumlu etkilenemeye devam edecektir. 2017 sonu itibari ile Datagate’in ulaşmayı hedeflediği gelir 1mlr ABD$’dır. (2015 yılında 396mn ABD$ gelir elde etmiştir.) İndeks Bilgisayar (INDES, EÜ), BT sektöründeki başta bilgisayar olmak üzere en büyük dağıtıcısıdır. Datagate de bir Indeks Grup şirketidir ve İndeks, DGATE’i tam konsolide etmektedir. Bu sebeple Dgate’den daha fazla katkı, Indes’in konsolide bilançosuna olumlu yansımaktadır. Öte yandan gelir paylaşım esasına göre sözleşme imzalanan gayrimenkul projesinden elde edilecek satış karı tutarının yarısının (yaklaşık 30mn ABD$), 2017 yılında temettü olarak dağıtılması beklenmektedir. Türkiye'nin en büyük bağımsız yazılım kuruluşu olan Logo Yazılım (LOGO, EÜ), esas olarak KOBİ’lere odaklanmıştır. Logo’nun gelirleri 2010-2015 yılları arasında %44.1 yıllık bileşik büyüme göstermiştir. Güçlü finansal yapısı ve Türkiye kurumsal uygulamalar yazılım (EAS) pazarındaki güçlü büyüme potansiyeli nedeniyle, Logo’nun katma değer sağlayacak inorganik büyüme olanaklarını değerlendirmeye devam edeceğini düşünüyoruz. Logo’nun önümüzdeki 5 sene içinde gelirlerinde %20.9 yıllık bileşik büyüme ve ortalama %45 FVAÖK marjı öngörmekteyiz. Logo, Romanya’da yerleşik TotalSoft ve lokal Vega Yazılım hisselerinin alımı konusunda görüşmelere devam etmektedir. Olası satın almaların Logo’ya değer kazandırmaya devam edeceğini düşünüyoruz. Piyasa Ort. Hacim Hisse Fiyatı (TL) FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri Şirket Kodu Tavsiye 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay Datagate DGATE EÜ 169 1.1 16.88 26.40 56% 11.5x 9.2x 6.8x 5.5x 0% -21% 1% İndeks INDES EÜ 463 0.8 8.27 10.40 26% 5.7x 5.1x 9.3x 2.5x 4% 15% 31% Logo Yazılım LOGO EÜ 1,218 1.7 48.70 61.70 27% 16.8x 13.5x 23.6x 18.2x -9% -2% 5% Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış YBB Kaynak: Garanti Yatırım 49 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Bireysel Emeklilik ve Hayat Sigortası Bireysel emeklilik sistemindeki güçlü büyüme potansiyeli nedeniyle sektöre dönük olumlu görüşümüzü sürdürüyoruz. Bireysel Emeklilik Sistemi’ne (BES) otomatik katılımı tahminlerimizin dışında tutarak, 2024’e kadar sektördeki ortalama büyüme oranının %24 olmasını bekliyoruz. Hükümet’in BES’e otomatik katılıma dönük ilgisi devam etmektedir. Konuyla ilgili bir taslağın yakın zamanda parlamentoya gönderilmesini bekliyoruz. Sektör yetkilileri otomatik katılıma ilişkin yasal düzenlemelerin 2016’nın ikinci yarısında yapılmasını ve sistemin 2017 başında devreye girmesini beklemektedir. Otomatik katılıma ilişkin detaylar ve ücretlendirme mekanizması henüz tam olarak netlik kazanmamıştır. Opsiyonlardan birisi 250 ve üzeri çalışana ait şirketleri sisteme dahil etmek. Diğer opsiyon ise 50 ve üzeri çalışana sahip şirketlerin kapsama alınması. Her iki opsiyonda da kapsamdaki şirketlerde çalışan 45 yaş altındaki tüm çalışanlar sisteme dahil edilecektir. 6 aylık dönemden sonra tüm çalışanlara sistemden ayrılma hakkı verilecektir. Sisteme aylık katkının 100 TL seviyesinde olması planlanmaktadır. Biriken fonlar (hükümet katkısı yok) Yeni Katılımcı Sayısı 2017 yılı ek fon birikimi (TL) Artış (güncel fon büyüklüğüne göre) 2018 ve sonrası yıllık ek birikim (TL) Artış (güncel fon büyüklüğüne göre) 50 ve fazla çalışana sahip şirketler (%50 sistemde kalma 3,000,000 5,400,000,000 10% 3,600,000,000 7% 50 ve fazla çalışana sahip şirketler (%75 sistemde kalma 4,500,000 6,300,000,000 12% 5,400,000,000 10% 250 ve fazla çalışana sahip şirketler (%50 sistemde kalma 1,500,000 2,700,000,000 5% 1,800,000,000 3% 250 ve fazla çalışana sahip şirketler (%75 sistemde kalma 2,250,000 3,150,000,000 6% 2,700,000,000 5% Devlet katkısını dahil etmediğimiz analizimize göre; 50 ve üzeri çalışana sahip şirketlerin sisteme dahil edilmesi ve sistemde kalanların oranının %50 olması halinde, bireysel emeklilik sistemine gelecek ek fon büyüklüğü 2017’de 5.4mlr TL, 2018 ve sonrasında ise yıllık 3.6mlr TL olmaktadır. %75’lik bir sistemde kalma varsayımında ise bu rakamlar sırasıyla 6.3mlr TL ve 5.4mlr TL olmaktadır. Eğer yeni sistem 250 ve üzeri çalışana sahip şirketleri kapsarsa; %50 sistemde kalma varsayımıyla sisteme girecek ek fon 2017’de 2.7mlr TL, 2018 ve sonrasında ise 1.8mlr TL olmaktadır. Sistemde kalma oranı %75 olursa bu rakamlar sırasıyla 3.2mlr TL ve 2.7mlr TL olmaktadır. Otomatik katılım sisteminin sektörün fon büyüklüğünü önemli ölçüde artırmasını ve fon işletim gelirleri aracılığıyla bireysel emeklilik şirketlerinin net karlarını desteklemesini bekliyoruz. Bireysel emeklilik sektöründeki ciddi büyüme potansiyeli nedeniyle sektöre dönük olumlu görüşümüzü sürdürüyoruz. Daha düşük değerleme seviyeleri ve hayat sigortasındaki güçlü konumu nedeniyle Anadolu Hayat’ı (ANHYT, EÜ), AvivaSA’ya (AVISA, EP) tercih ediyoruz. Şirket Piyasa Ort. Hacim Kodu Tavsiye Anadolu Hayat ANHYT EÜ 2,159 0.6 Avivasa Emeklilik AVISA EP 2,342 0.3 Hisse Fiyatı (TL) Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış FD/DD P/E BIST 100 Rölatif Getiri 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay YBB 5.02 6.20 23% 2.8x 2.5x 14.4x 11.7x 2% 3% -16% 19.85 22.00 11% 5.5x 4.7x 21.3x 14.9x 5% 6% 10% Kaynak: Garanti Yatırım 50 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Cam Şişe Grup şirketleri içerisinde, düz cam (Trakya Cam) ve kimyasallar (Soda Sanayii) segmentlerinin, operasyonel olarak güçlü kalmaya devam etmelerini bekliyoruz. Cam ambalaj ve cam ev eşyası segmentlerinin marjlarında zayıflık devam ettiği için, ana şirket Şişe Cam (SISE, EP) hisseleri yerine, beklentileri daha yüksek olan Trakya Cam (TRKCM, EÜ) ve Soda Sanayi (SODA,EÜ) hisselerini tercih ediyoruz. Şişe Cam, mevcut NAD’ına göre %2 iskontolu işlem görürken, hissenin 2013’ten bu yana ortalama iskontosu ise %17’dir. TRKCM ve SODA 1Ç16’da Şişe Cam’ın konsolide gelirlerin %54’ünü ve FVAÖK’ün %62’sini oluşturmuştur. 2016 yılında her iki segmentin de güçlü katkısının devamını bekliyoruz. Soda, döviz bazlı gelirleri sayesinde TL’deki zayıflıktan olumlu etkilenmektedir. Şirketin gelirlerinin neredeyse tamamı döviz bazlıdır (%40 ABD$, %35 €, kalan %25 ABD$ bazlı TL), öte yandan maliyetlerinin %65’lik kısmı TL bazlıdır. Enerji maliyetleri Soda’nın toplam maliyetlerinin %46’sını oluşturduğu için, Şirket’in kar marjları doğal gaz fiyatlarına duyarlıdır. Soda’nın devam ettiği enerji yatırımının, doğal gaza bağımlılığını ve enerji maliyetlerini azaltıcı etkisini 4Ç16’dan itibaren görmeyi beklemekteyiz. Düz cam tarafında ise inşaat faaliyetlerinin, ertelenmiş talep nedeniyle 2016 yılında ivme kazanmasını, Trakya Cam’ın satışlarının %40’ını oluşturan otomotiv ve beyaz eşya sektörlerindeki olumlu momentumun devamını bekliyoruz. Iran’dan düz cam ithalinde ek mali yükümlülüklerin getirilmiş olması, 2016 yılı için daha iyi fiyat seviyeleri sağlayabilecektir. Trakya Cam Bulgaristan’daki varlıklarının yeniden yapılandırmasını 2015’in sonunda tamamlamış ve özkaynak yöntemiyle bilançosuna yansıttığı Bulgaristan’daki faaliyetlerini 1Ç16’da tam konsolide etmeye başlamıştır. Daha güçlü fiyat seviyeleri ve tam konsolide edilen Bulgaristan faaliyetlerinin TRKCM finansallarına olumlu yansımasını bekliyoruz. Trakya Cam için tahminlerimizde yapmış olduğumuz revizyonlar sonrasında yeni 12 aylık hedef fiyatımız olan 2.85 TL, %29 getiri potansiyeli taşımaktadır. Şişe Cam için NAD güncellememiz sonrasına 12 aylık hedef fiyatımızı 3.85TL’ye yükseltiyoruz. Rusya ile tansiyonun düşmesi ve ilişkilerin yeniden normalleşmesi Şişe Grup şirketlerine ve özelliklede üretim hacmi bakımından en fazla ağırlığa sahip Anadolu Cam’a (ANACM, EP) olumlu yansıyabilir. ANACM 4 ülkede (Türkiye, Rusya, Gürcistan ve Ukrayna) toplam 2.3mn ton yılık üretim kapasitesiyle faaliyette bulunmaktadır. Türkiye’de 3 fabrikada ve 1.01mn ton, Rusya’da 5 fabrikada 1.2mn ton üretim kapasitesi, Gürcistan ve Ukrayna’da ise birer fabrikada faaliyet göstermektedir. Anadolu Cam 1Ç16 itibariyle konsolide gelirlerinin yaklaşık %70’ini Türkiye’den geri kalan %30’luk kısmını ise Rusya, Gürcistan ve Ukrayna’dan elde etmektedir. Son olarak, ortaklık yapısının sadeleştirilmesi, şeffaflığın artırılması ve şirketlerin net nakit pozisyonun güçlendirilmesi için Şişe Grubunda yeniden yapılandırma işlemlerinin devam edeceğini düşünüyoruz. Ayrıca Şişe Cam’ın Paşabahçe Beykoz ve Çayırova Cam’ın Kancotepe arazilerinin satışları hisseyi destekleyebilir. Şişe Cam’ın %84’üne sahip olduğu ve cam ev eşyası segmentinde faaliyet gösteren Paşabahçe Cam’ın halka arzının katalizör olacağını ancak yönetimin halka arz konusunda en uygun piyasa koşulları sağlanana kadar, aceleci olmayacağını düşünüyoruz. Şirket Kodu Tavsiye Piyasa Ort. Hacim Hisse Fiyatı (TL) FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri 1 Ay 3 Ay YBB Anadolu Cam ANACM EP 924 3.2 2.08 2.30 11% 5.4x 4.9x 2.1x 11.4x -3% 8% 15% Trakya Cam TRKCM EÜ 2,166 11.4 2.42 2.85 18% 7.2x 6.0x 4.9x 7.3x 7% 27% 29% Soda Sanayii SODA EÜ 3,142 25.3 4.76 5.49 15% 5.5x 4.9x 7.0x 6.6x 4% 10% 12% SISE EP 6,991 14.8 3.41 3.57 5% 4.3x 3.9x 10.8x 9.3x 2% 8% 10% Şişe Cam Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T Kaynak: Garanti Yatırım 51 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Çimento Yurtiçi çimento satışları 1Ç16’da yıllık bazda %21 arttı. Bu artışın ana sebebi ise 2015’in aynı dönemindeki sert iklim koşulları nedeniyle düşük baz etkisi oldu. 2016’da yurtiçi çimento satışlarının hacim bazında %3 artmasını bekliyoruz. Mega projeler, düşen faiz oranları ve Türkiye ekonomisindeki büyüme beklentileri nedeniyle 2016’nın ikinci yarısında çimento talebi açısından iyimser beklentilere sahibiz. 2016 sonu itibariyle çimento fiyatlarının ise Akdeniz Bölgesi haricinde yıllık bazda enflasyon oranının altında artış kaydetmesini bekliyoruz. Akdeniz Bölgesi’nde Eren Holding ve Sönmez Holding’in yatırımları sonucunda fiyatlar üzerindeki baskı devam edecektir. Toplam Çimento Satışları ve Üretim Kapasitesi 120 100 80 60 40 20 Toplam Çimento Satışları (mn ton) 2017T 2016T 2015 2014 2013 2012 2011 2010 2009 2008 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 0 Çimento Üretim Kapasiteai (mn ton) Kaynak: TÇMA, Garanti Yatırım, Çimsa Uzun vadede yeni yatırımlar neticesinde yurtiçi klinker kapasitesi 8mn ton üzerinde artacaktır. 2016’da Üstyapı’nın Samsun’daki yıllık 1.5mn ton klinker üretim kapasitesine sahip yeni yatırımının devreye girmesini bekliyoruz. 2017’deki yeni yatırımlar ve kapasite artışları ise şöyledir: Adana Çimento (0.3mn ton klinker /yıl), Votorantim’in Sivas yatırımı (1.5mn ton klinker /yıl), Afyon Çimento (1mn ton klinker /yıl), Batısöke Çimento (1.5mn ton klinker/yıl) ile Limak’ın Ankara ve Kilis yatırımları (1.4mn ton klinker/yıl ve 1.5mn ton klinker/yıl). Kapasite artışları nedeniyle önümüzdeki dönemde çimento fiyatlarının baskı altında kalmasını ve marjlar üzerindeki baskının artmasını bekliyoruz. Bu nedenle araştırma kapsamımız altındaki çimento şirketleri için seçici olunmasını öneriyoruz. Araştırma kapsamımız dahilinde en beğendiğimiz şirket Çimsa’dır (CIMSA, EÜ). Çimsa karlı beyaz çimento segmentine ağırlık vermesi ve yeni yatırımlarıyla öne çıkmaktadır. Uzun vadede Şirket’in FVAÖK marjının %30’ların üzerinde kalmasını bekliyoruz. Akçansa’yı (AKCNS, EÜ) Marmara Bölgesi’ndeki güçlü talepten faydalanması nedeniyle beğeniyoruz. Bolu Çimento (BOLUC, EÜ) ise artan kapasitesi ve Orta Anadolu, Marmara ve Karadeniz bölgelerine satış yapabilmesi nedeniyle ön plana çıkmaktadır. Piyasa Ort. Hacim Şirket Kodu Tavsiye Akçansa AKCNS EÜ 2,604 1.8 Çimsa CIMSA EÜ 2,059 1.7 Adana Çimento (A) ADANA EP 516 Bolu Çimento BOLUC EÜ Mardin Çimento MRDIN Ünye Çimento UNYEC Hisse Fiyatı (TL) Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay YBB 13.60 16.75 23% 6.6x 6.3x 9.3x 15.24 19.00 25% 7.2x 5.1x 8.8x 8.7x 4% -1% 4% 7.1x -1% -1% 0.7 5.85 6.80 16% 7.0x 6.6x 1% 7.3x 7.2x -1% -7% 815 1.0 5.69 6.95 22% 6.1x 0% 5.5x 7.3x 6.8x 1% 2% EP 423 0.4 3.86 4.75 23% 9% 8.9x 7.0x 10.1x 7.7x -4% -1% EP 445 0.2 3.60 4.20 17% 5% 5.5x 5.1x 8.4x 7.7x 1% 2% 1% Kaynak: Garanti Yatırım 52 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Demir Çelik Dünya çelik sektörünün en önemli oyuncusu olan Çin’in ekonomisindeki yavaşlama, zayıf iç talebi beraberinde getirirken, üretim fazlası çelik dünya pazarlarına son iki senedir düşük fiyatlarla sunulmuştur. Ancak çelik fiyatları 2016’ya güçlü bir başlangıç yapmıştır. 1Ç16’da emtia fiyatlarında görülen hızlı toparlanma ile Şubat ayından itibaren, Çin’de düzelen kredi koşulları, sezonluk stoklama ve petrol fiyatlarındaki yükselişin demir cevheri fiyatlarını da yukarı itmesiyle çelik fiyatları da iyileşme kaydetmiştir. Ancak Mayıs ayı itibariyle çelik üretiminin global talebi aşmasıyla fiyatlardaki yükseliş trendi kısa sürmüştür. Çin, global çelik sektöründe bir numaralı oyuncu konumunda olup, 2015’te 804mn ton çelik üreterek global üretimin yarısını tek başına karşılamıştır. Çelik sektöründe yılın ikinci yarısı için temkinli duruşumuzu koruyoruz, nitekim Nisan ayının ikinci yarısında 70ABD$/ton zirvesine ulaşan demir cevheri fiyatlarının düşmeye başladığını görüyoruz. Fiyat düşüşündeki ana sebepler, çelik talebine dair çeşitli haberler ve Çin yönetiminin fiyat spekülasyonunu önleme amacıyla aldığı ticari önlemlerdir. Çelik fiyatları - Türkiye (ABD$/ton) 1000 İnşaat Demiri (ABD$/ton) HRC (ABD$/ton) 800 600 400 04.16 01.16 10.15 07.15 04.15 01.15 10.14 07.14 04.14 01.14 10.13 07.13 04.13 01.13 10.12 07.12 04.12 01.12 10.11 07.11 04.11 01.11 200 Kaynak: Bloomberg Türkiye toplam 50.4mn ton çelik üretim kapasitesine sahip olup, bu kapasitenin % 77’sini Elektrik Ark Ocakları, kalan %23’ünü entegre üreticiler oluşturmaktadır. Ülkenin önemli ölçüdeki çelik üretim kapasitesine karşın, ihracat pazarlarındaki yavaşlamalar, global çelik sektöründeki arz bolluğu ve ithalattaki artışlar, Türk çelik sektöründeki üretimi olumsuz etkilemiştir. Türkiye, 2015’te 31.5mn ton çelik üreterek, 2014’teki 34mn ton üretime kıyasla yıllık bazda üretimde %7.4 düşüş yaşamıştır. 2015’te Türkiye çelik sektörünün kapasitesi kullanım oranı %67.8’den %62.5’a düşerken, global kapasite kullanım oranı %73.4’ten %69.7’ye gerilemiştir. 2016 yılında çelik sektörüne dair temkinli duruşumuza karşın, Erdemir (EREGL, EP) ve Kardemir’in (KRDMD, EP) ürün fiyatları ve hammadde fiyatları arasında artan spread’den avantaj sağlamasını bekliyoruz. Bu olumlu etkiyi 2Ç16 marjlarında görmeyi bekliyoruz. Kardemir, Türkiye ve komşu ülkelere tren rayı sağlayan önemli bir üretici olduğu için hükümetin 2023 tren rayı hedeflerinden olumlu etkilenecek bir pozisyondadır. Buna ek olarak, Kardemir’in yeni Çubuk ve Kangal Haddehanesi ve Demiryolu Tekeri Tesisi yatırımlarının, satış hacmindeki katma değerli ürün oranını artırmasını bekliyoruz. Erdemir’i daha yüksek getiri potansiyeli ve ürün çeşitliliği sebebiyle ürün fiyatlarındaki düşüşe karşı daha dirençli olması nedeniyle sektörde tercih ediyoruz. Güçlü temettü politikasının da Erdemir’i desteklediği görüşündeyiz. Piyasa Ort. Hacim Şirket Kodu Tavsiye Erdemir EREGL EP 14,805 71.5 Kardemir KRDMD EP 1,085 58.4 Hisse Fiyatı (TL) Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay YBB 4.23 5.14 22% 6.3x 5.9x 12.0x 11.9x 1% 7% 37% 1.39 1.51 8% 8.0x 6.9x 19.7x 15.7x 4% -1% 17% Kaynak: Garanti Yatırım 53 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Elektrik Elektrik sektörü için olumsuz görünümün devam ettiğini düşünmekle birlikte yaz aylarında yıllık bazda yüksek seyreden sıcak havaların etkisi ile spot elektrik fiyatlarında iyileşme yaşanmaktadır. Son açıklanan veriye göre ilk 5 ayda yıllık bazda %7 düşen spot elektrik fiyatları Haziran ayında yıllık bazda %14 arttı. 2016’da %3 GSYH büyümesi beklentisi ile, talep artışının zayıf devam etmesini bekliyoruz. Türkiye’de elektrik tüketimi, 5A16 itibariyle yıllık bazda %4.2 arttı. Arz fazlası nedeniyle oluşan düşük fiyatların devam etmesini ve sektörün yüksek borçluluğu ile birlikte hisselerin baskı altında kalmaya devam edeceğini düşünüyoruz. Türkiye Aylık Elektrik Tüketimi (GWh) Kaynak: TEIAS Her ne kadar 2Y16’da elektrik sektör hisselerinde güçlü bir performans beklemesek de, kapsamımızdaki şirketler arasında Zorlu Enerji’yi (ZOREN, EP) 2015 – 2018 yılları arasında öngördüğümüz yıllık %39 FVAÖK büyümesi, büyüyen yenilenebilir enerji santral portföyünün ABD$ bazındaki YEKDEM tarifelerinin etkisi ve yurtdışındaki hükümet garantili faaliyetleri ile bölgesel bir oyuncu olarak risklerini çeşitlendirmesi nedeniyle tercih ediyoruz. Aksa Enerji (AKSEN, EP) için 270MW kurulu güce sahip Göynük linyit santralinin tam yıl devrede olacak olması, yenilenebilir portföyünün ABD$ bazındaki sabit fiyatlarla alım garantisi sağlayan YEKDEM tarifesinden faydalanması ve 4Ç16’da devreye girmesinin beklenen 370MW kurulu güce sahip olacak Gana santralinden olumlu etkilenecektir. Buna karşın Gana projesinde yaşanabilecek olası gecikmeler hisse için risk oluşturmaktadır. Her ne kadar Akenerji (AKENR, EA) son 1 ayda BIST100’ün %12 altında performans göstermiş olsa da yüksek borçluluk ve kar marjı düşük olan doğalgaz santrallerinin portföydeki yüksek ağırlığı nedeniyle hisseyi tercih etmiyoruz. Piyasa Ort. Hacim Şirket Kodu Tavsiye Akenerji AKENR EA 685 10.3 Aksa Enerji AKSEN EP 1,515 Zorlu Enerji ZOREN EP 1,298 Hisse Fiyatı (TL) Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay 0.94 1.00 6% 13.0x 11.4x a.d. a.d. -9% -1% YBB -9% 5.5 2.47 2.70 9% 8.2x 6.1x 49.3x 9.2x 1% -3% -11% 28.4 1.73 1.90 10% 13.6x 10.7x a.d. a.d. 4% 5% -5% Kaynak: Garanti Yatırım 54 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Gıda ve İçecek Gıda ve İçecek sektörü, 2015 yılında tarımsal emtia fiyatlarındaki yüksek enflasyon, kuraklık nedeniyle gerçekleşen zayıf hasat ve TL’deki değer kaybı nedeniyle olumsuz etkilenmişti. Aynı zamanda, tüketici güvenindeki düşüşün siyasi belirsizlik ile dip noktalara ulaşması, üreticiler üzerindeki baskıyı artırmıştı. 2016’te ise görece elverişli hava koşulları, kurdaki dalgalanmaların durulması, gıda enflasyonunda gerileme ve nispeten daha stabil döviz kuru beklentisiyle, gıda ve içecek üreticileri için iyileşen bir maliyet tablosu bekliyor ve marj baskısının azalmasını öngörüyoruz. Global ekonomik yavaşlamaya rağmen, petrol fiyatlarının düşük seyretmesiyle içecek ve gıda sektörünün 2016’da görece güçlü performans göstermesini; kar marjlarının ise yapısal sorunlara ve mevzuata ilişkin engellere bağlı olarak değişkenlik arz etmesini bekliyoruz. 2016’da görece daha olumlu emtia fiyatlaması beklerken, iyileşme gösteren tüketici güvenini yurtiçi pazar için olumlu bir sinyal olarak değerlendiriyoruz. Coca Cola İçecek’in (CCOLA, EÜ) faaliyet gösterdiği pazarlarda zorlu makroekonomik koşullara rağmen, Şirket’in uluslararası operasyonlarında yılın ikinci yarısında bir miktar toparlanma bekliyoruz. Şirket’in yatırım harcamalarını azaltmak için kayda değer bir esnekliği bulunması itibariyle, önümüzdeki dönemde zorlu piyasa koşulları devam etse dahi, satış hacminde ivmelenme beklenmektedir. CCİ’nin etkili maliyet yönetimi, ürün karması ve fiyatlama stratejileri ile, karlılığında iyileşme öngörüyoruz. Yılın ikinci yarısında Orta Asya ve Irak’ta zayıflığın devam etmesini beklesek de, iç pazarda hem satışlarda hem de marjlarda iyileşme bekliyoruz. Anadolu Efes’in (AEFES, EP) 2016 yılında da yurtdışı pazarlarındaki belirsizlikler (Rusya, Ukrayna) ve yurtiçindeki rekabetin etkisiyle baskı altında kalmaya devam edeceğini öngörüyoruz. Gıda üreticileri, Banvit (BANVT, EP) ve Tat Gıda (TATGD, EÜ) için 2016’da hammadde maliyetlerindeki değişkenliğin ve dolayısıyla marjlardaki belirsizliğin görece iyileşmesi bekliyoruz. Aynı zamanda sektörde artan taleple birlikte satış büyümesinin toparlanmasını öngörüyoruz. Tavuk üreticileri, kuş gribi ve Irak ambargosu gibi olumsuz etkenlerle zorlu geçen bir yılın ardından 2016’ya üretimlerini düşürerek girdiler. Arzdaki azalmayla beyaz et pazarında yıl başından bu yana ortalama fiyatlar yükseliş trendine girdi. Banvit’in tavuk fiyatlarındaki toparlanma ve tasarruf önlemleriyle 2Ç ve 3Ç’de güçlü performans gerçekleştirmesini bekliyoruz. 2016’da görece iyileşen piyasa koşullarının Banvit’in operasyonel faaliyetleri ve karlılığı için olumlu olarak değerlendiriyoruz. Tat Gıda hem süt hem domates tarafında artan talep ve düşük hammadde maliyetleriyle, 2016’da güçlü finansallar gerçekleştirecektir. Şirket’in süt ve peynir üreticisi Moova’yı satın almasının ardından, orta vadede katma değerli peynir pazarında yerini güçlendirmesini bekliyoruz. Ülker (ULKER, EÜ), İstanbul Gıda’yla birlikte, Mısır ve Suudi Arabistan operasyonlarının satın alınmasıyla 2016 yılında %35’in üzerinde büyüme gerçekleştirecektir. Diğer taraftan, yurtiçinde şekerleme sektöründe hacim büyümesi zayıf (1Ç16 ‘da yıllık bazda %2 daralma) seyretmektedir. Ülker’in aynı zamanda operasyonel verimlilik, etkili maliyet ve ürün karması yönetimi ile güçlü karlılık seviyesini korumasını bekliyoruz. Pladis oluşumunun ve United Biscuits ile sağlanacak sinerjilerin orta vadede Şirket’e değer katacağını düşünüyoruz. Şirket Piyasa Ort. Hacim Kodu Tavsiye Anadolu Efes AEFES EP 11,268 5.3 Banvit BANVT EP 230 Coca Cola İçecek CCOLA EÜ Tat Gıda TATGD EÜ Ülker ULKER EÜ Hisse Fiyatı (TL) Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay 19.03 22.31 17% 8.2x 7.7x 34.0x 26.3x 0% -6% YBB -6% 1.7 2.30 2.80 22% 4.8x 4.0x 32.9x 19.2x -4% 0% -17% 9,045 14.1 35.56 45.89 29% 9.5x 8.2x 29.5x 23.9x -3% -4% -12% 783 3.1 5.76 6.45 12% 9.7x 8.4x 11.2x 9.9x 8% -3% -2% 7,285 16.5 21.30 24.00 13% 17.2x 14.7x 30.6x 26.8x 1% 8% 13% Kaynak: Garanti Yatırım 55 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA GYO Türkiye konut sektöründe satışlar en son açıklanan Mayıs ayı verilerine göre yılın ilk beş ayında aylık bazda sapmalara karşın bir önceki yıla göre aynı seviyede. Ağırlıklı ortalama konut kredisi faizleri Şubat ayında ulaştığı %14.5 seviyesinden sonra %13.8 seviyesine geriledi. Öte yandan, aynı dönemde ipotekli satışların tüm konut satışlarına oranı yıllık bazda 7 puan düşerek %31 seviyesine geriledi. 2016 yılının tamamında konut satışlarının yıllık bazda 1.3mn ünite olan 2015’e yakın olmasını bekliyoruz. Merkez Bankası’ının açıkladığı son konut birim fiyat verisine göre Türkiye’de ortalama fiyatlar Mart ayında yıllık bazda %13 artarak 1,774TL/ metrekare’ye ulaştı. Kredi Büyümesi vs. Mortgage Oranları Kaynaklar: CBT, BRSA AVM gelir endeksi Nisan 2016’da yıllık bazda %10.3 artarken, AVM’lere uğrayan ziyaretçi sayısı yıllık bazda aynı seviyede kalmıştır. Perakende yoğunluğunun yüksek olduğu bölgeler hariç, doluluk oranlarında herhangi bir azalma beklemiyoruz ve TL bazında kira gelirinin artış göstereceğini öngörüyoruz. Önümüzdeki dönemdeki kapasite artışı ile, ofis doluluk oranlarının mevcut seviyelerde seyretmesini bekliyoruz. Devam eden projelerin tamamlanmasıyla birlikte 2015 sonunda 4.7mn metrekare olan A Sınıfı ofis alanının, 2018 sonunda 6.4mn metrekareye ulaşması beklenmektedir. Otel segmentinde ise turist sayısının azalmasıyla beraber otellerin doluluk oranlarının düşmesini bekliyoruz. GYO sektöründe gerçeğe uygun değer muhasebesi kullanan şirketler defter değerine göre ortalama %44 ıskonto ile işlem görmektedir. Son 1 yılda GYO sektörü BİST-100 endeksinin %10 üzerinde performans göstermiştir. Türkiye’de Konut Satışları Kaynak: TURKSTAT 56 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA GYO sektöründe kapsamımızdaki şirketlerin arasında Emlak Konut GYO’nun (EKGYO, EÜ) son dönemdeki başarılı ihale ve arsa alımlarına ek olarak yıl sonuna doğru satış hızının artması beklenmektedir. Şirket yılın ilk beş ayında 2016 hedefi olan 11,000 ünitenin %20’sini satmış olup kendi beklentilerine paralel ilerlemektedir. İhale performansı olarak Şirket 2016 yılında gerçekleştirdiği ihalelerde ortalama 2.1 çarpanı ile 2.3mlr TL şirket geliri elde ederek beklentilerini büyük ölçüde gerçekleştirmiştir; 2.3mlr TL değerinde arsa alımı ile hedefini aşmıştır. Emlak Konut GYO, 1Ç16 sonu Net Aktif Değeri'ne göre son 1 yıl ortalaması olan %39 ile uyumlu, %42 iskonto ile işlem görmektedir. Kapsamımızdaki hisselerden bir diğer öne çıkan hisse Eylül ayında değerlememizin %50’sini oluşturan Büyükyalı projesinin lansmanının yaklaşıyor olması sebebiyle Özak GYO’dur (OZKGY, EÜ). Şirket, Emlak Konut GYO ile gelir paylaşımı modeliyle ortak yürütülen projeden 4.2 milyar TL satış hasılatı ve kendi sahip olduğu %55 paya karşılık 800 milyon TL kar elde etmeyi hedeflemektedir. İş GYO (ISGYO, EÜ) yüksek talep gören konut projeleri ile büyüme sunarken, çeşitlendirilmiş gayrimenkul portföyü ile düzenli kira geliri sunmaktadır. Kanyon’daki kiralamaların büyük bölümünün TL’ye dönmesi ve yakın zamanda tamamlanan TUTOM ve Tuzla Karma kullanım projelerinin TL bazında kiralanması nedeniyle Şirket’in son dönemde kira gelirlerinin içindeki döviz payı % 25 seviyesine düşmüştür. İş GYO satışa yönelik projelerinden Ege Perla’da teslimlere 2Ç16’da başlarken, Manzara Adalar ve InIstanbul projelerinde 1Ç18’de başlamayı planlamaktadır. Şirket, başarılı satış performansı gösteren InIstanbul projesinde 1Ç16 sonu itibariyle yaklaşık %80 ön satış rakamına ulaşılmış ve güçlü hisse performansı sonrasında artış potansiyeli sınırlanmıştır. Sinpaş GYO’nun (SNGYO, EP) 2014-2015’te başlayan projelerinin 2017’de tamamlanması beklenmektedir. Dolayısıyla, 2016 yılında da devam edecek zayıf teslimat performansı ile düşük hisse performansının devam edeceğini düşünüyoruz. Buna ek olarak, Şirket’in kısa döviz pozisyonu sebebiyle yüksek kur riski bulunmaktadır. Torunlar GYO (TRGYO, EÜ), 2016 yılında Paşabahçe ve Kemankeş Hotel projelerine başlamayı planlamaktadır. Torunlar GYO 2016 yılında 1.5mlr TL net satış, 827mn TL FVAÖK ve değer artış geliri hariç olmak üzere 790mn TL net kar ile yıl sonunda 6.2mlr TL net aktif değerine ulaşmayı hedeflemektedir. Torunlar GYO için yeni projelerdeki gelişmeler önemli olacaktır. Halk GYO’nun (HLGYO, EÜ) hisse performansında Şirket’in kira gelirlerini 5 katına çıkarmasını öngördüğümüz uzun zamandır beklenen İstanbul Finans Merkezi projesinin başlamasına yönelik haberler etkili olacaktır. Şirket Piyasa Ort. Hacim Kodu Tavsiye Emlak GYO EKGYO EÜ 11,058 78.6 İş GYO ISGYO EÜ 1,454 Halk GYO HLGYO EÜ Özak GYO OZKGY Sinpaş GYO SNGYO Torunlar GYO TRGYO Hisse Fiyatı (TL) Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay YBB 2.91 3.50 20% 7.1x 6.5x 6.6x 6.1x 4% 11% 7% 3.6 1.71 2.00 17% 14.4x 11.1x 2.9x 2.1x 1% 11% 6% 719 2.3 0.91 1.31 44% 9.9x 10.8x 12.0x 14.1x -5% -1% -13% EÜ 670 1.1 2.68 3.50 31% 16.1x 25.3x 5.8x 7.1x 16% 21% 32% EP 378 1.8 0.63 0.70 11% 56.2x 3.8x a.d. 1.7x -2% 11% -7% EÜ 2,610 3.1 5.22 5.88 13% 7.0x 4.2x 4.1x 2.5x -2% 26% 51% Kaynak: Garanti Yatırım 57 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Gübre Gübreden alınan KDV’nın sıfırlanması ve nitratlı gübre satışının geçişi olarak yasaklanması, sektördeki en önemli gelişmelerdendir. Hatırlatmak gerekirse, gübreden alınan %18’lik KDV, 2015’in sonunda 1% indirilmiş, 2016 Ocak ayında ise %0 ‘a çekilmiştir. Türkiye’de gübre tüketiminin satış hacmi bakımından sabit bir görünüm çizmekte olduğu, 2004’ten bu yana 5.17mn ton – 5.81mn ton arasında değiştiği göz önünde bulundurulduğunda, KDV indiriminin gübre tüketimini destekleyeceğini düşünüyoruz. Türkiye gübre tüketimi (mn ton) 5.60 5.20 5.90 5.81 6.00 5.18 5.20 5.37 5.15 4.97 4.80 4.40 5.47 5.51 5.34 5.26 4.77 4.13 2016T 2015 2014 2013 2012 2011 2010 2009 2008 2007 2006 2005 2004 4.00 Kaynaklar: Gübretaş, Garanti Yatırım Terör örgütlerinin patlayıcı yapımında kullandığı nitratlı gübrenin satışı, Haziran başında Tarım Bakanlığı tarafından, Şubat 2017’ye kadar geçici olarak durdurulmuştur. Ayrıca Hükümet, ek tedbirler üzerinde çalışıldığını belirtmiştir. Nitratlı gübreler (AN/CAN) ilk baharda kullanılan gübreler sınıfından olup, Gübre Fabrikaları (GUBRF, EÜ) ve Bagfaş (BAGFS, EÜ) nitratlı gübrelerin önemli bir kısmını 1Ç16’da satmıştır. Bagfaş nitratlı gübre üreticisi olup, 650bin ton üretim kapasitesine sahip AN/CAN tesisi Ağustos 2015’te devreye alınmış ve 1Ç16’da AN/CAN satış hacmi olan 63bin ton (ihracat dahil) toplam satış hacmi olan 267bin ton’un %24’ünü oluşturmuştur. Gübre Fabrikaları ise AN/CAN üreticisi olmayıp tedarik yoluyla satışını yapmaktadır. GUBRF’nın 1Ç16’da toplam satış hacminin %40’ını AN/CAN oluşturmuştur. Nitratlı gübre satışı ve alınacak önlemler ile ilgili belirsizliklerin sona ermesi ile Bagfaş’ın ön plana çıkabileceğini ve Bagfaş’ın kapasite artışının şirketin yurt içi ve ihracat pazarlarındaki pozisyonunu güçlendirebileceğini düşünüyoruz. Bagfaş için Endeks Üzeri (EÜ) tavsiyemize karşın, Tarım Bakanlığı’nın nitratlı gübreler ile ilgili alacağı nihai karar Bagfaş hisselerinin seyri için belirleyici olacaktır. Öte yandan, İran Razi tarafında amonyak tesislerinden birinde gerçekleştirilen 45 günlük iyileştirme çalışmaları sebebiyle yaşanan duruş, GUBRF’nın 1Ç16 sonuçlarının zayıf gelmesine ve marjlarda sert düşüşe neden olmuştur. Bakım çalışmalarının tamamlanmış olması nedeniyle, İran operasyonlarında ve marjlarda iyileşme görebileceğimizi ve GUBRF hisselerinin öne çıkabileceğini düşünüyoruz. TL’nin ABD$ ve € karşısındaki hızlı değer kaybı, kısa döviz pozisyonları bulunan BAGFS ve GUBRF’in kur farkı giderlerini artırarak şirketleri baskı altında bırakabilir. Piyasa Ort. Hacim Şirket Kodu Tavsiye Bagfaş BAGFS EÜ 541 7.9 Gübre Fabrikaları GUBRF EÜ 1,921 29.7 Hisse Fiyatı (TL) Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay YBB 12.02 15.90 32% 7.6x 6.3x 9.3x 6.9x -5% -11% -14% 5.75 7.30 27% 4.1x 3.7x 9.0x 8.2x 0% -2% -7% Kaynak: Garanti Yatırım 58 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Hayatdışı Sigorta Zorunlu trafik sigortası nedeniyle hayatdışı sigorta sektörünün karlılığı 2010 yılından beri oldukça volatil oldu. Son 5 yılda bu zorunlu trafik segmenti nedeniyle sektörün teknik zararı 5mlr TL oldu. Artan zorunlu trafik primleri nedeniyle, Hükümet Trafik Kanunu’nda yeni değişiklikler yaptı. Bu değişiklikler aşağıdaki gibidir: Kusurlu sürücülerin yakınlarına yapılan ödemelerin kaldırılması Bedeni hasarlı kazalarda ödenecek tazminatların belirlenmesindeki yöntemin standardize edilmesi Hak iddia edenlerin mahkeme sürecinden önce şirketlere başvurmasının zorunlu kılınması Yapılan bu değişikliklerin ardından zorunlu trafik primlerinde hafif de olsa gerilemeler görmekteyiz. Haziran ayı itibariyle primler en yüksek seviyesinden %2 oranında gerilemiştir. Ancak düzenleyici Kurumlar fiyatlardaki bu gerilemeyi yetersiz bulmaktadır ve ortalama primlerin şu anki 665 TL seviyesinden, 500 TL seviyelerine gerilemesini beklemektedir. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, primlerin arzu edilen seviyelere düşmemesi durumunda Hazine Müsteşarlığı’nın yetkilerini kullanacağını belirtmiştir. Hazine Müsteşarlığı primlerin belirlenmesini bir tarifeye bağlayabilir. Ortalama Zorunlu Trafik Sigortası Prim Seviyeleri Sigorta Başına yıllık Prim (TL) - (dönem sonu) 750 600 450 300 150 6A16 1Ç16 2015 2014 2013 2012 2011 2010 0 Kaynak: Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi Son dönemdeki yasal düzenlemeler sektörün zorunlu trafik segmentindeki yükümlülüklerini bir miktar hafifletse de, sektörün bu segmentte henüz sürdürülebilir bir karlılığa ulaşabildiğini söylemek zor. Primlerin şu anki seviyelerden bir miktar daha gerilemesini beklesek de, Hükümet’in arzu ettiği seviyelerin görülmesinin gerçekçi olmadığını düşünüyoruz. Böyle bir durumda Hazine Müsteşarlığı’nın devreye girmesi olasıdır. Bu nedenle hayatdışı sigorta sektöründe düzenleyici kurumlar nezdindeki risklerin devam ettiğini düşünüyoruz. Sektör için ihtiyatlı duruşumuzu koruyoruz. Araştırma kapsamımızdaki hisselerden Aksigorta’yı (AKGRT, EÜ) Anadolu Sigorta’ya (ANSGR, EP) tercih ediyoruz. Aksigorta hisselerini, motor segmentlerindeki düşük payı, düşük IBNR yükümlülükleri ve yüksek özkaynak karlılığı nedeniyle (uzun dönemde %22) beğeniyoruz. Şirket Piyasa Ort. Hacim Kodu Tavsiye AKGRT EÜ 600 0.3 Anadolu SigortaANSGR EP 865 0.2 Aksigorta Hisse Fiyatı (TL) Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay YBB 1.96 2.40 22% 1.4x 1.3x 8.3x 6.2x 1% 3% 7% 1.73 2.00 16% 0.7x 0.6x 11.2x 9.0x 1% 8% 0% Kaynak: Garanti Yatırım 59 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Havacılık Yolcu gelişimi: Türkiye’de yolcu sayısı yılın ilk beş ayında %4 büyüdü, yurtiçi yolcu sayısı %12 artarken yurtdışı yolcu sayısı artan jeopolitik riskler nedeniyle % 6 azalmıştır. Bu dönemde İstanbul Atatürk Havalimanı yolcu sayısı %2 artarken, artış Sabiha Gökçen Havalimanı’nda %18 olarak gerçekleşmiştir. 5A16’da THY (THYAO, EP) ve Pegasus (PGSUS, EP) yolcu sayılarını %8 ve %14 artırmıştır. Biz bu sene THY ve Pegasus için sırasıyla %10 ve %12 büyüme öngörüyoruz. Kapasite büyümeleri tam gaz devam ediyor: THY ve Pegasus bu sene arz edilen koltuk km sayılarını %20 civarı artırmayı planlamaktadır. Yolcu tarafındaki zayıflık göz önüne alındığında 2016 yılında çetin bir rekabet yaşanacağını düşünüyoruz. İstanbul’daki havalimanlarında yaşanan yoğunluğun 2018’de açılması beklenen yeni havalimanına kadar devam etmesini bekleriz. Şirket hedefleri: THY bu sene 72mn yolcu taşıyarak 12.2mlr ABD$ ciro beklerken bizim beklentimiz 67mn yolcu ile 11.2mlr ABD$ ciro seviyesindedir. Şirket sene başında FAVKÖK marjında 2.5-4.5 puan azalma öngörmüştür. Bizim beklentimiz de 4.5 puan azalış şeklindedir. Pegasus ise yolcu rakamlarında %13-15 artış öngörürken %19-21 arası FAVKÖK hedeflemektedir. TAV (TAVHL, EÜ) , EUR cinsinden satış ve FVAÖK için %7-9 artış öngörürken biz her ikisi içinde %3 civarı bir büyüme bekliyoruz. DO&CO (DOCO, EP) tarafında ise, şirket önceki senelerin aksine çift hane değil tek hane büyüme öngörmektedir. Beklentilerimiz şirket ile uyumludur. Defansif kalınması gerektiği kanısındayız: Türk havayolları şirketlerinin bu seneki agresif kapasite büyümelerine göre yılın ilk beş ayında zayıf seyreden yolcu rakamlarının Ramazan nedeniyle Haziran ayında da devam edeceği kanısındayız. Bu yüzden Türk havayolları şirketlerinin 2016’daki performansı tamamıyla 3Ç16’ya bağlıdır. Bu nedenle yolcu rakamlarında toparlanma görülene kadar sektörde defansif olunması kanısındayız. Sektördeki tercihimiz Çelebi (CLEBI, EÜ)’dir. Çelebi’nin Türk havayolları şirketlerinin bu seneki agresif kapasite artışlarından faydalanmasını bekliyoruz. Ayrıca, Şirket’in Hindistan’da güçlü seyreden operasyonlarının Sabiha Gökçen Havalimanı’nda Pegasus Havayolları’na verilen hizmetlerin sona ermesinden kaynaklanan potansiyel kaybı telafi edeceğini öngörüyoruz. Şirket 2015’te Pegasus Havayolları’nın söz konusu operasyonlarından 12.4mn EUR gelir kaydettiğini açıklamıştır. Bu tutar, toplam satışların %5’ine denk gelmektedir. Hindistan’da hizmet verilen uçak sayısı 1Ç16’da %80 artarken Hindistan’ın toplam FAVÖK içerisindeki payı 7 puan artarak %26 olmuştur. Tahminlerimize göre, şirket, sektörde en yüksek özkaynak verimliliğine (%50 civarı) ve %10 civarı temettü verimine sahiptir. Çelebi yılbaşından bu yana sektörde en kötü performans gösteren hissedir ve şu an Actera’nın 2013’te %39 pay alırken ödediği hisse başına fiyatın yaklaşık %35 altında işlem görmektedir. Piyasa Şirket Kodu Tavsiye Çelebi CLEBI EÜ 568 Do & Co DOCO EP Pegasus PGSUS EP TAV TAVHL THY THYAO Ort. Hacim Hisse Fiyatı (TL) Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay YBB 5.3x 4.8x 9.3x 8.1x -5% -20% -34% 3.2 23.36 34.20 46% 2,503 2.2 256.90 315.00 23% 8.0x 6.7x 25.6x 21.9x -7% -21% -24% 1,411 21.9 13.80 16.00 16% 11.8x 7.3x 21.0x 10.8x -6% -14% -28% EÜ 4,447 32.4 12.24 19.00 55% 4.3x 3.6x 5.9x 4.6x -12% -27% -35% EP 7,756 451.1 5.62 7.25 29% 7.1x 5.9x 11.3x 5.8x -7% -21% -30% Kaynak: Garanti Yatırım 60 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Holdingler Halka açık iştirak oranı yüksek olan Holdinglerin arasında Sabancı Holding’i (SAHOL, EÜ) yüksek iskontosu ve güçlü temelleri ile beğenmeye devam ediyoruz. SAHOL son 3 yıl ortalama iskontosu %30'un üzerinde %40 iskonto ile işlem görmektedir. Holding’in halka açık olmayan en değerli şirketi Enerjisa’nın, orta vadede halka arz edilmesi ile NAD iskontosu azalabilecektir. Ayrıca, 2016 yılında Akbank’ın yüksek sermaye yeterliliği, varlık kalitesi ve verimli maliyet yönetimi nedeniyle en dirençli kalacak bankalardan biri olduğunu düşünüyoruz. Güçlü temeller ile hissedeki NAD iskontosunun azalmasını bekliyoruz. Koç Holding (KCHOL, EP) için Endekse Paralel Getiri tavsiyemizi sürdürüyoruz. KCHOL, NAD’ine göre 3 yıllık tarihi ıskontosu olan %5’in hafif üzerinde %6 iskonto ile işlem görmektedir. Koç Holding, dengeli dağıtılmış risk yapısı ile BIST’in performansını yansıtan bir hisse olmaya devam etmektedir. Sektörel olarak bakıldığında, Koç Holding’in finansal sektörde büyüme odağı bulunurken, enerji ve otomotiv iş kolları ile defansif bir portföyü bulunmaktadır. Koç Holding, iştiraklerinin faaliyet performansındaki iyileşmeler ve büyük yatırımların tamamlanması ile temettü gelirini artıracaktır. Enka İnşaat (ENKAI, EP) 2016 yılında üzerinde çalıştığı projelerdeki yükümlülüklerini yerine getirirken özellikle Kuzey Irak projelerinde hız kazandığını gözlemliyoruz. Tüm bu gelişmelere rağmen 2016 yılının ilk 5 ayında bekleyen iş yüküne önemli bir eklemeyi gerçekleştirmemiş olması hisse üzerinde baskı yaratmaktadır. Enka İnşaat’ın bekleyen iş yükü 1Ç16 sonrasında 1.9milyar ABD$’ı civarında seyretmektedir. 2016 yılında Şirket’in faaliyet gösterdiği bölgelerdeki gelişmeler, petrol fiyatlarının düşük seyretmesi yeni projelerin ya da mevcut projelerin ikinci fazlarının onayının gecikmesine sebep olmuştur. Bu gelişmeler Enka İnşaat’ı dünyanın farklı bölgelerindeki alternatifleri de değerlendirmeye yöneltmiştir. Bu alternatifler arasında Uzak Doğu ve Afrika’daki projeler yer almaktadır bulunmaktadır. Ancak şu ana kadar projelerde bir gerçekleşme olmamıştır. Enka Inşaat 2016 yılında bekleyen iş yüküne yaklaşık 800mn ABD$’lık proje eklemeyi planlamaktadır. Gayrimenkul iş kolunda ise doluluk oranlarındaki azalma ve fiyatlarda aşağı yönlü düzeltmeler yaşanmaktadır. Özellikle mağaza kiralarındaki düzeltmeler bu segmentte karlılıkta bir azalmaya yol açmaktadır. Rusya ile ilişkilerin iyileştirilmesi Enka açısından olumludur. Buralarda son dönemde yeni proje alımı güçleşmişti. Hatırlatmak gerekirse Enka İnşaat iki ülke arasında başlayan gerginlikte Rusya tarafından muafiyet tanınan şirketlerden biri olmuştur. Tekfen Holding (TKFEN, EP): Tekfen yılın başından beri %89 mutlak getiri ve % 74 endeks üzeri getirisiyle BIST’te en iyi performans gösteren hisselerden biri olmuştur. Şirket 2016 yılbaşından beri bekleyen iş yüküne iki büyük proje ile 605mn ABD$’lık yeni iş yükü eklemiştir. Bu projeler 148mn ABD$ ile Ankara-İzmir yüksek hızlı tren projesi ve 457mn ABD$’lık TANAP projesidir. Şirket’in bekleyen iş yükü bu projelerle birlikte 2 milyar ABD$’ seviyesindedir. Şirketin gübre işinde ise hükümetin azotlu gübre satışlarını durdurmasının olumsuz etkisi satışların önemli bir kısmının (üçte ikisi) yapılmış olması nedeniyle sınırlı kalmıştır. Gübre iş kolunun karlılığının ise güçlü seyretmeye devam etmesini bekliyoruz. Piyasa Ort. Hacim Hisse Fiyatı (TL) P/E BIST 100 Rölatif Getiri 12A Hedef Potansiyel Düz. NAD Prim / (İsk.) 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay 4.58 5.31 16% a.d. a.d. 14.9x 14.7x 8% 10% -1% 57.1 13.55 14.81 9% 35,320 -3% 9.8x 8.6x 3% 3% 16% 19,119 61.8 9.37 12.05 29% 31,970 -40% 6.5x 5.6x 1% 3% 6% 2,757 35.6 7.45 8.57 15% a.d. a.d. 6.7x 5.7x 4% 43% 74% Şirket Kodu Tavsiye Enka İnşaat ENKAI EP 19,236 26.7 Koç Holding KCHOL EP 34,361 Sabancı Holding SAHOL EÜ Tekfen Holding TKFEN EP Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış YBB Kaynak: Garanti Yatırım 61 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Otomotiv 2015 yılında 1 milyon araç seviyesine ulaşan yurtiçi talebinin, 2016 yılında daralmasını bekliyorduk. Ancak otomotiv pazarı yılın ilk 4 ayında beklenenden daha düşük (%7) daralma kaydetti. Mayıs ayında yıllık bazda %13.4’lük güçlü bir büyüme sonucu 5 aylık sektör daralması%2.2 oldu 2016 için beklentimiz, otomotiv pazarında yıllık bazda %5 daralma ile 966,000 araçlık bir pazar büyüklüğüdür. Tüketici güveninde ise sınırlı bir iyileşme görürken, faiz oranlarındaki düşüşlerin sektörü olumlu etkilemeye devam etmesini bekliyoruz. Otomotiv Üretim ve satış verisi 000 adet Üretim Binek Araç Ticari Araç Yurtiçi Satış Binek Araç Ticari Araç İhracat Binek Araç Ticari Araç 2013 1,126 634 492 893 665 228 828 484 344 2014 1,170 733 437 807 587 220 885 582 303 2015 1,359 791 568 1,011 726 286 992 605 387 2016T 1,457 878 579 966 704 262 1,117 683 434 2017T 1,515 908 606 1,028 753 275 1,159 704 455 5A15 543 318 225 365 260 105 394 247 147 5A16 594 359 235 357 267 89 454 276 178 Değişim 9.40% 12.90% 4.50% -2.20% 2.80% -14.60% 15.30% 11.50% 21.70% Kaynak: Otomotiv Sanayii Derneği, Garanti Yatırım İhracat tarafına baktığımızda ise Avrupa pazarındaki güçlü büyüme oranları Türk otomotiv şirketleri için olumlu olmuştur. Renault, Ford Otosan ve Tofaş ana ihracatçı konumundaki üreticiler olup, ihracatlarının %85’ten fazlasını İngiltere’yi de dahil ettiğimiz Avrupa’ya satmaktadır. Ford Otosan ve Tofaş ise gelirlerinin önemli bir kısmını ihracattan elde etmektedir. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TIM) verilerine göre, otomotiv ihracat gelirleri 2015 yılında 21.1mlrABD$ tutarına ulaşarak Türkiye’nin toplam ihracat gelirlerinin %15’ini oluşturmuştur. 5A16’da ihracat gelirleri yıllık %12 artışla 9.6 milyar ABD$ olmuştur. Adetlere baktığımızda ihracat satışları 2016 yılının ilk 5 ayında %15 artarak 460,064 adede ulaşmıştır. 2016 yılında otomotiv ihracatının 1.1milyon adet araca ulaşarak yıllık bazda % 12.6 büyüme kaydetmesini bekliyoruz. İngiltere’ye yapılan araç ihracatının ise 2016 ve 2017 yılında etkilenmesini beklemiyoruz. Araştırma kapsamımızdaki otomotiv şirketlerinden Tofaş’ı (TOASO, EP), Ford Otosan (FROTO, EP)’a tercih ediyoruz. Tofaş’ın yeni binek aracı Egea/Tipo’nun şimdiye kadar bir başarı hikayesi sunduğuna ve önümüzdeki dönemde de şirketin finansallarına olan katkısının artarak süreceğine inanıyoruz. Egea/Tipo’ya olan talebin artışıyla Tofaş, sürekli olarak ihracat adetlerini yukarı yönlü revize etmektedir ve buna bağlı olarak 5A16 sonunda şirketin ihracat adetleri yıllık %54 büyüdü. Büyümenin çok yüksek olmasında 2015 yılı Mayıs ayında yaşanan otomotiv grevinin de bir miktar etkisi bulunmaktadır. Şirket, 1Ç16 sonu itibariyle üçüncü vardiyaya geçmiş, ve Mayıs ayında da Egea/Tipo’nun hatchback versiyonunu satışa sunulmuştur. Egea’ya olan talep güçlü seyretmektedir ve buna bağlı olarak Tofaş, Bursa fabrikasının kapasitesini 2017 yılı sonunda 450,000 araca çıkarmayı planlamaktadır. Bunun haricinde güçlü model portföyü ve pazar liderliği konumuyla Doğuş Otomotiv’i (DOAS, EP) beğeniyoruz. Şirketin düşük faiz ortamından ve güçlü yurtiçi talepten olumlu etkilenmesini bekliyoruz. Ağustos ayında ise Jetta piyasaya yeniden sunulacaktır. Yılın geri kalanında özellikle Jetta modeline yönelik bir ertelenmiş talep olacağını tahmin ediyoruz. Piyasa Ort. Hacim Hisse Fiyatı (TL) FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri Şirket Kodu Tavsiye 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay YBB Doğuş Oto DOAS EP 2,515 9.5 11.43 13.34 17% 10.9x 10.8x 9.1x 8.4x 2% 5% 7% Ford Otosan FROTO EP 11,538 17.6 32.88 38.60 17% 8.7x 7.7x 13.4x 13.1x -8% -5% 3% Tofaş TOASO EP 12,210 24.1 24.42 26.60 9% 10.9x 8.3x 14.0x 11.7x 5% 20% 23% Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış Kaynak: Garanti Yatırım 62 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Perakende Gıda enflasyonu 2015 yılında %11 seviyesinde gerçekleşirken, 2016 başından bu yana %0.4 oranında daralma kaydetti (Mayıs’da yıllık bazda %2.5 arttı). İşlenmiş gıda enflasyonu ise yıl başından bu yana %3.7 oranında ( Mayıs’ta yıllık bazda % 8.7) büyüme kaydetmiştir. Dolayısıyla, enflasyondaki düşüş trendi perakendecilerin sepet büyüklüğünde baskı oluşturmaktadır. Enflasyonun yön değiştirerek yıl sonuna doğru yükselmesini bekliyoruz. Bizim yıl sonu gıda enflasyon beklentimiz %7.5 seviyesinde, buna paralel olarak perakendecilerin ortalama raf fiyatlarında ise tek-hane artış gerçekleşmesini bekliyoruz. Sektördeki hızlı mağaza açılışları ve artan rekabet, sektör oyuncularının trafik artışında baskı oluşturmaktadır. Buna bağlı olarak, yılın ikinci yarısında sektörde hem trafik hem de sepet tarafından gelen aynı mağaza satış büyümesinde baskının devam etmesini bekliyoruz. Aynı zamanda, sektör oyuncuları hızlı mağaza açılışlarıyla büyümeye devam etse de, Şirketlerin kar marjlarının artan rekabetten olumsuz etkilenmesini bekliyoruz. Diğer taraftan, perakende sektörü, organize perakendedeki oyuncuların agresif büyüme stratejileri, güçlü nakit akışları ve negatif işletme sermayesi gereksinimleri ile orta-uzun vade olumlu bir görünüm sunuyor. Sektörün ekonomik belirsizliklere görece daha az duyarlı olan defansif yapısı ve organize perakende sektörünün iç pazardaki penetrasyonunu artırma potansiyeli olumlu görüşümüzü desteklemeye devam etmektedir. Sektörde artan rekabete paralel olarak, 2016 ve sonrasında devralma ve konsolidasyonların devam etmesini bekliyoruz. Sektördeki en güncel gelişme Haziran başında Migros’un Tesco Kipa’nın mağazalarını satın almak üzere Tesco Overseas ile anlaşmaya varmasıdır. Bunun dışında geçtiğimiz bir kaç yılda, Yıldız Holding Şok ve DiaSA’yı, CarrefourSA %85 Kiler hissesini ve Anadolu Grubu %40.25 Migros hissesini BC Partners’dan satın almıştır. Migros’un (MGROS, EÜ) 2016’da istikrarlı operasyonel faaliyetleri sürdürmesini; sektördeki rekabete rağmen yeni mağaza açılışları (2016T: 190 mağaza) ve mağaza trafik artışının (2016T: %9 aynı mağaza satış büyümesi (LFL) ) büyümeyi desteklemesini bekliyoruz. Önümüzdeki üç yılda Migros mağazalarında ortalama %9.4 LFL büyümesi öngörüyor ve 2018T’de müşteri trafik artışının %3.7 seviyesine ulaşmasını bekliyoruz. Migros’un 0.24x FD/Satış çarpanı ile gerçekleştirdiği Tesco Kipa satın almasını olumlu değerlendiriyor ve Şirket’e orta vadede değer katacağına inanıyoruz. BIM’in (BIMAS, EP) başlıca rakipleri A101 ve Şok ile birlikte, 10,000 üzerinde mağazanın bulunduğu ucuzluk marketleri segmentinde güçlü büyümesini sürdürmesini bekliyoruz. Şirket %10 seviyesinde satış alanı büyümesini bir kaç yıl daha sürdürmeyi planlarken; 5,300 mağazasını, 8,000’in üzerine çıkarmayı hedeflemektedir. Diğer taraftan artan fiyat rekabeti, hem marjlar hem de mağaza trafik büyümesi üzerinde baskı yaratmaya devam edecektir. Bizim Toptan (BIZIM, EP) ise son birkaç yıldır yeni mağaza açılış hızını yavaşlatarak, karlılığı artırmaya odaklanmıştır; fakat sektör dinamikleri nedeniyle hem büyüme hem de marjlarda iyileşme sınırlı kalmıştır. Şirket, karlı satış kanallarına yoğunlaşarak optimizasyon çalışmaları ve operasyonel kaldıraç ile karlılığı iyileştirmeyi hedeflemektedir. Şirket’in büyümesini destekleyen, Şok franchisee operasyonlarının da 2016 sonu başa baş noktasına gelmesini hedeflemektedir. Piyasa Ort. Hacim Şirket Kodu Tavsiye BIM BIMAS EP 17,366 40.8 Bizim Toptan BIZIM EP 568 MGROS EÜ 2,914 Migros Hisse Fiyatı (TL) Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay YBB 57.20 60.25 5% 16.3x 13.2x 25.2x 20.3x -1% -1% 3% 3.2 14.20 17.60 24% 6.4x 5.4x 28.4x 19.6x -15% -12% 3% 7.3 16.37 20.60 26% 7.7x 6.5x 33.5x 21.3x -4% -5% -14% Kaynak: Garanti Yatırım 63 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Petrol ve Petrokimya Haziran ayı raporunda Energy Information Administration (EIA), Brent ham petrol öngörülerini 2016 yılı için ortalama 43ABD$/varil ve 2017 yılı için ortalama 52ABD$/varil olarak belirlemiştir. Yine aynı raporda vadeli ve opsiyon kontratlarının, fiyat görünümünde yüksek belirsizliğe işaret ettiği belirtilmiştir. EIA, petrol ve diğer likit yakıtların tüketiminin 2016 ve 2017’de günde 1.5mn varil artacağını öngörmektedir. Biz, yılın geri kalan bölümünde petrol fiyatlarının mevcut seviyelerinde işlem görmesini bekliyoruz. Fiyat Özeti 2015 EIA Haziran Raporu 2016T 2017T Değişim Değişim 2016 2017 WTI Ham Petrol (ABD$/varil) 48.67 42.83 51.82 6.20% 2.30% Brent Ham Petrol (ABD$/varil) 52.32 43.03 51.82 6.20% 2.30% Kaynak: EIA 2Ç16’da, petrol ürün fiyat rasyolarında 1Ç16’ya kıyasla iyileşme yaşanmıştır; ancak yıllık bazda bakıldığında 2Ç15’e göre daha düşük seviyededir. 3Ç16’da ise artan talep ve petrol arzındaki kısmı azalma ile daha da güçlenen ürün fiyat rasyoları bekliyoruz. Türkiye’nin özellikle dizel ve jet yakıtı gibi petrol ürünleri için talebi, son 10 yılda yıllık %10 büyüme kaydetmiştir; ve bu talebin önümüzdeki dönemde yavaşlayarak devam etmesini bekliyoruz. 2020’ye kadar özellikle dizel ve jetteki 5 yıllık büyüme beklentimiz %4.4 seviyesindedir Sektörde 2Ç16’da Aygaz’ı (AYGAZ, EÜ) Tüpraş’a (TUPRS, EÜ) tercih etmeye devam ediyoruz; Aygaz’ın defansif iş modeli ve güçlü oto LPG tüketimi, güçlü nakit akışı ve temettü verimi şirketi beğenmemizde önemli rol oynamaktadır. Bu defansif yapı Aygaz’ın yatırımcılar için güvenli bir liman olmasını sağlamaktadır. Öte yandan, Aygaz 2Ç16’da Enerji Yatırımları’ndan (Tüpraş’ın özelleştirilmesi için kurulan özel amaçlı şirket, SPV) ilk kez temettü geliri (87mnTL) elde etmiştir. Aygaz’ın önümüzdeki dönemlerde de Enerji Yatırımlarından temettü geliri elde etmesini bekliyoruz. Öte yandan, düşük ürün marjları Tüpraş hisselerini baskılamaya devam etmektedir. Bunun sonucu olarak 2Ç16 finansal sonuçlarının yıllık bazda daha düşük gerçekleşmesini bekliyoruz. 2016’nın ikinci yarısında ise ürün fiyat rasyoları konusunda daha iyimseriz. Bu dönemde talebin güçlü, arzın ise bir miktar düşmesini bekliyoruz. Arzın daha düşük seyretmesi marjlar üzerine olumluyken mevsimsel açıdan en güçlü çeyreğin, ve FVAÖK yaratımının, 3Ç16 olacağını tahmin ediyoruz. Tüpraş 2016 için 5.5-6ABD$/varil seviyesinde net rafineri marj ve %100 kapasite kullanımı öngörürken ortalama petrol fiyatının varil başına 45 ABD$ seviyesinde kalmasını beklemektedir. Türkiye’de petrokimya ürünlere olan talep, güçlü yurtiçi pazar ve ihracat odaklı sektörlerdeki büyümenin etkisiyle artmaktadır. Yılın kalanında talep için büyüme öngörürken nafta-etilen spread’inde de bir miktar daralma bekliyoruz. Özellikle 3Ç15’teki tarihsel yüksek marjların 2Ç16’da ve yılın geri kalanında tekrarlanmayacağını düşünüyoruz. Yine de Petkim (PETKM, EÜ) için olumlu marjlar bekliyoruz. Petkim 2Ç16’da fiyatlarını iki kez yükseltmiştir, ve kapasite kullanım oranının 2Ç16’da da yine %90 seviyelerinde olacağını öngörüyoruz. Şirket’in düşük petrol fiyatlarından olumlu etkilenmeyi sürdürmesini bekliyoruz. Şirket Piyasa Ort. Hacim Kodu Tavsiye Aygaz AYGAZ EÜ Petkim PETKM EÜ 5,850 45.5 Tüpraş TUPRS EÜ 15,301 102.9 Hisse Fiyatı (TL) Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış 3,444 4.6 FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay YBB 13.50 18% 10.6x 10.3x 5.8x 8.1x 6% 6% 14% 3.90 4.54 16% 8.8x 9.0x 14.1x 15.0x 4% 11% 27% 61.10 77.50 27% 7.0x 5.9x 7.3x 7.0x -6% -11% -12% 11.48 Kaynak: Garanti Yatırım 64 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Telekom Telekom sektöründe, akıllı telefon penetrasyonu ve data kullanımının artması için önemli bir adım olan 4.5G teknolojisi 1 Nisan 2016’da kullanılmaya başlanmıştır. 2015 yılı telekom operatörleri için, 4.5G’ye yapılan altyapı harcamaları ve lisans bedelleri nedeniyle yatırım harcamalarının yoğun olduğu bir yıl olmuştur. 2016 yılının da devam eden altyapı çalışmaları nedeniyle benzer şekilde devam etmesini bekliyoruz. 2016 yılında Turkcell (TCELL, EP) ve Türk Telekom (TTKOM, EP) yatırım harcamalarının satışlara oranının yaklaşık %20 seviyesinde gerçekleşmesini beklemektedir. Yüksek yatırım harcamaları, rekabet, satış ve pazarlama giderleri nedeniyle telekom sektörü için görüşümüz nötr’dür. Sektörde rekabetin yoğunlaşması operatörlerin gelir ve kar marjlarını daraltabilir. Sektörde sabit hattan mobil tarafa geçiş devam etmektedir. Mobil hat penetrasyon oranı 1Ç16’da %93.7 olarak gerçekleşmiştir. Mobil abone sayısı yıllık %2.5 artarak 1Ç16’da 73.8mn olmuştur. Abone sayısı bakımından, Turkcell %45.2 pazar payıyla liderliği sürdürürken, Vodafone %30.8 ve Türk Telekom %24.0 pazar payına sahiptir. Toplam aboneler içerisinde faturalı abonelerin oranı 1Ç16’da Türk Telekom’da %50.3, Turkcell’de %50.1 ve Vodafone’da %46.5 olmuştur. Abone başına elde edilen gelirin (ARPU), faturalı abonelerde daha yüksek olması, daha öngörülebilir ve güvenli gelir elde edilmesi sebebiyle, sektörde faturalı abone kazanımı, temel odak noktası olmaya devam edecektir. Yılın ikinci yarısında yapılması beklenen Süper Lig yayın hakları ihalesi telekom operatörleri için önemli bir beklenti olabilir. Digiturk, Super Lig yayın haklarına 2016-2017 sezonunun sonuna kadar sahiptir. Turkcell, IP TV platformunun cazibesinin artırmak için spor içeriklerini artırmak istediğini belirtmiştir. UEFA Şampiyonlar Ligi ve Avrupa Ligi Türkiye yayın haklarını alan Türk Telekom da ihale ile ilgilenmektedir. Süper Lig yayın hakları Telekom operatörlerinin TV aboneleri için önemli bir katalizör olabilir. Telekom şirketleri bölgesel satın alma fırsatlarının yakından takip etmektedirler. Turkcell, TeliaSonera’nın Fintur'da sahip olduğu %58.55 ve Kazakistan'da faaliyet gösteren Kcell JSC'de doğrudan sahibi olduğu %24’lük payı satın almak için bağlayıcı teklif vermiştir. Telekom sektörü için nötr görüşümüze rağmen, Turkcell’i Türk Telekom’a tercih ediyoruz. Turkcell, %100'üne sahip olduğu Global Tower’ın halka arz çalışmalarını başlatmıştır. Halka arz, şirkete nakit girişi sağlayacağı için olumludur. Fintur’un satın alınması ve Turkcell’in varlıklarının bir kısmının satışı veya halka arzı ile ilgili haberlerin, TCELL hisselerini destekleyebileceğini düşünüyoruz. Türk Telekom’un 13.7mlr TL tutarında döviz açık pozisyonuna sahip olması, TL’nin ABD$ ve EUR karşısında sert değer kaybettiği zamanlarda yüksek miktarda kur farkı giderlerine neden olmaktadır. Bu ise TTKOM’u TCELL’e göre net kar anlamında kırılgan yapabilmektedir. Türk Telekom 26 Ocak’tan itibaren mobil, sabit ses, sabit geniş-bant ve TV alanında hizmet veren markalarını “Türk Telekom” markası altında birleştirmiştir. Marka birleşiminin daha etkin satışlara ve maliyetlerin azaltılmasına yardımcı olabileceğini düşünüyoruz. Marka birleşimi ve 4.5G lansmanı gibi artan ticari giderler etkisiyle FVAÖK marjı 1Ç16’da azalmıştı. Önümüzdeki çeyreklerde ticari giderlerin satışa oranının azalacağını böylece Şirket’in kar marjlarının gelecek çeyreklerde iyileşmesini bekliyoruz. Piyasa Ort. Hacim Şirket Kodu Tavsiye Turkcell TCELL EP 22,660 37.8 Türk Telekom TTKOM EP 21,700 21.4 Hisse Fiyatı (TL) Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay YBB 10.30 12.90 25% 5.3x 4.8x 9.8x 8.7x -4% -5% -4% 6.20 6.65 7% 5.1x 4.8x 12.9x 10.4x 3% 2% 9% Kaynak: Garanti Yatırım 65 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Traktör Traktör talebi 2015 yılında %12 büyürken (4A16’da %16 büyüdü); toplam pazar büyüklüğünü 2016’da 71bin adet (%5 büyüme) olarak öngörüyoruz. Sektör büyüklüğünün önümüzdeki yıllarda ortalama 70-75bin arasına oturacağını düşünüyoruz. Euro IV emisyon standartları 2019 yılından itibaren zorunlu hale getirilecek. Sektörün Euro IV emisyon standartlarına geçişi, özellikle traktör üretim maliyetlerini artıracaktır. Bu uygulamayla motor üretiminde standartlara geçiş, en az %10 fiyat artışını da beraberinde getirecek, ancak kendi motorunu üreten şirketler avantajlı konuma geçecektir. Böyle bir fiyat artışı da eğer hükümet desteği olmazsa, talebi olumsuz etkileyecektir. Türk traktör parkının yaşlı olması ve 25 yaş üzeri yaklaşık 750 bin traktör olması bir yandan hurda indirimini kaçınılmaz kılarken, bir yandan da doğru zamanlamayla yapılması traktör parkının yenilenmesi açısından önemlidir. Hurda indiriminin, Euro IV emisyon standartlarına geçişten önce uygulanması beklenmemektedir. Olası bir hurda indirimi, traktör pazar büyüklüğünü yıllık 10,000-15,000 adet artırabilir. Devletin sektörü destekleyici yaklaşımı, traktör sahipliği oranının düşük olması ve eski traktör parkı, sektör oyuncuları için olumludur. Özellikle sektöre artan hükümet destekleri nedeniyle güçlü talebin devam etmesi bekleniyor. Ziraat Bankası’nın %50 faiz indirimi desteği 2016 yılında da devam edecektir. 2016 yılında, 50.000 TL’ye kadar olan traktör alımlarında, traktör bedelinin %100’ü için Ziraat Bankası’ndan kredi kullanılabilecektir. Ayrıca gübre ve yemde KDV %1’e indirilmiştir. Elverişli hava koşulları diğer bir olumlu unsurdur. Sektörde tercihimiz Türk Traktör (TTRAK, EÜ): Yaklaşık %50’lik pazar payıyla sektörünün lideri olan Türk Traktör’ün, sektöre yönelik olumlu beklentilerden en çok etkilenecek şirket olmasını bekliyoruz. TTRAK hakkındaki pozitif görüşümüz i) 2016 yılının yeni fabrikadan (%25’lik kapasite artışı sağlamıştır) kaynaklanan verimsizliğin görülmeyeceği ilk sene olması, ii) 2015’teki %2’lik daralmanın ardından, 2016’da net kar rakamında %26 büyüme, iii) görece ucuz çarpanlar ve iv) düzenli temettü ödemesine dayanmaktadır. Şirket Piyasa Ort. Hacim Kodu Tavsiye Türk Traktör TTRAK EÜ 4,723 4.3 Tümosan TMSN EA 865 20.8 Hisse Fiyatı (TL) Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay YBB 88.50 100.00 13% 10.1x 8.9x 14.6x 12.8x 6% 19% 25% 7.52 6.60 -12% 11.4x 9.7x 17.8x 13.1x -7% -9% -24% Kaynak: Garanti Yatırım 66 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Diğer Şirketler Aselsan (ASELS, EP): Aselsan yıl başından bu yana toplam 1.7mlr ABD$ tutarında 18 kontrat imzalamıştır. Şirket’in en son açıkladığı 1Ç16 sonu bakiye sipariş miktarı 4.4mlr ABD$ seviyesindedir. 2016 yılında, Aselsan’ın pazar lideri konumuyla büyümeye devam eden Türk savunma bütçesinden faydalanacağını düşünüyoruz. ASELS, 15.0x 2016T FD/FVAÖK çarpanı ile büyüme potansiyeli nedeniyle benzerlerine göre %42 primli işlem görmektedir. Aselsan’ın Ar-Ge faaliyetleri, kurumlar vergisinden düşülebilir statüde olup, Şirket 1Ç16 sonu itibariyle 330mn TL tutarında ertelenmiş vergi varlığı bulunmaktadır. Bu kapsamda Şirket, 2023 yılına kadar kurumlar vergisi ödemeyecektir. Brisa (BRISA, EP): Brisa’nın yeni Çankırı tesisiyle 2018T’ye kadar %30 kapasite artışı sağlamasının etkisiyle, Şirket’in güçlü büyüme potansiyelini beğeniyoruz. Brisa’nın güçlü marka tanınırlığı, lider pazar pozisyonu ve Sabancı Holding ile Bridgestone tarafından desteklenmesi, hane başına araç sayısının düşük olduğu ve birçok araç üreticisi için üretim merkezi konumunda olan Türkiye’de yüksek büyüme potansiyeline işaret etmektedir. Öte yandan, Şirket’in ana maliyet girdisindeki (doğal kauçuk fiyatları) 2011’den beri süregelen düşme trendi yavaşça etkisini yitirmeye başlamıştır. Brisa’nın FVAÖK marjı 2015’te yatay kalmış ve Şirket ayrıca pazar payı kaybetmiştir. 2015’te araç talebindeki %25’lik büyümenin ardından, 2016’da araç talebinin %5 daralmasını bekliyoruz. An itibariyle hisseye dair bir katalizör görmemekteyiz. Eczacıbaşı İlaç (ECILC, EÜ): Eczacıbaşı İlaç, önümüzdeki yıllarda geliştireceği gayrimenkul projelerinden önemli katkılar elde edecektir. Şirket, 10 Nisan 2015’te Yeni Tekstil’in İstanbul Ayazağa’daki fabrikasını 24.25mnABD$ tutarla satın almıştır. Bu fabrika, Ezcacıbaşı İlaç’ın Baxter serum fabrikasının yanındadır ve Baxter serum üretimi faaliyetlerine bu yıl içinde son verilecektir. Bu satın almayla birlikte Şirket’in Ayazağa’da 76bin metrekarelik arazisi olmuştur (23bin m 2 Yeni Tekstil, 53bin Baxter). Eczacıbaşı İlaç’ın bu arsada 2017-2018 yıllarında yeni bir gayrimenkul projesi geliştirebileceğini düşünüyoruz. Buna ek olarak, Eczacıbaşı İlaç’ın Eczacıbaşı Holding’de %37’lik payı bulunmaktadır. Holdingin İstanbul Kartal’da sahip olduğu 320bin metrekarelik arsada geliştirilebilecek bir projede de böylelikle payı olacaktır. Konsolide bazda, Eczacıbaşı İlaç’ın sağlık ve tüketici ürünleri segmentleri toplam cironun neredeyse %90’ını meydana getirirken, FVAÖK’ün yarısı ise gayrimenkul faaliyetlerinden gelmektedir. 1Ç16 itibariyle, Şirket’in 709mnTL’lik net nakit pozisyonu bulunmaktadır (%34 Euro, %59 ABD Doları, %7 Türk Lirası) ve güçlü para pozisyonu Eczacıbaşı İlaç’a volatil piyasalarda defansif özellik katmaktadır. Şirket için Endeksin Üzerinde Getiri (EÜ) tavsiyemizi koruyoruz, hedef fiyatımız 4.2TL’dir. Kordsa Global (KORDS, EP): Şirket’in güçlü maliyet yapısını koruyarak 2016’da %18 brüt marj ve %8.6 Faaliyet Giderleri/Net Satış oranına ulaşmasını öngörüyoruz (2015: %9.0). Buna göre, Kordsa Global’in 2016’da 276mnTL FVAÖK elde ederek FVAÖK’ünü yıllık bazda %15 artırmasını bekliyoruz. 2016 yılı net kar beklentimiz 149mnTL’dir. Şirket’in İstanbul Teknopark’ta yer alan Kompozit Mükemmeliyet Merkezi’nin Eylül ayında faaliyete geçmesi beklenmektedir. Kordsa Global aynı zamanda Kuzey Amerika veya Avrupa’da kompozit malzemeler üreten bir şirketi satın alarak kompozit ürün yelpazesini genişletmeyi hedeflemektedir. Hafif kompozit ürünler otomotiv, havacılık ve savunma sanayii gibi sektörlerde kullanılmaktadır. Kordsa Global’in uzun vadeli stratejik konumlanmasının ürün gamını daha da çeşitlendireceğini ve katma değerli ürün oranını artırarak Şirket’in karlılığını artıracağını düşünüyoruz. Güçlü hisse performansının ardından tavsiye notumuzu yakın zamanda Endekse Paralel Getiri’ye (EP) indirdik, ancak hedef fiyatımızı 6.84TL’ye yükseltiyoruz. 67 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA Lokman Hekim (LKMNH, EÜ): Lokman Hekim son iki yılda operasyonel anlamda büyük aşama kaydetti. 2013 yılından 2015 yılına gelindiğinde Şirket FAVÖK marjını 7 puan iyileştirirken borçluluğunu oldukça düşük seviyelere çekti. Bu iyileşmede özellikle Van’da yer alan hastanelerin artık yeterli doluluk oranlarına ulaşması ile birlikte karlılığa olumlu katkısı önemli rol oynamıştır. 2013 yılında 4.8x olan Net Borç/FVAÖK oranı 2015 yılı sonunda 1.5x’e geriledi. Şirket artık finansal anlamda yabancı para riskine maruz kalmazken, giderlerini daha etkin bir şekilde kontrol ediyor. Lokman Hekim Türkiye genelinde büyümek için fırsatlar aramaktadır. Hatırlanacağı üzere, Lokman Hekim Ankara’da tıp merkezi olarak işletmek üzere 2,400 metrekare gayrimenkulü 10 (5+5) yıllığına kiralamıştır. Bunun yanı sıra Lokman Hekim, Etlik hastanesini büyütme ve kapasitesinin artırımı için görüşmelere başlamıştır. Ayrıca, 121 yataklı bir hastane alımı için görüşmeler yapmaktadır. Otokar (OTKAR, EP): Otokar’ın mevcut hikayesi tamamen milli muharebe tankı “Altay” projesi ile ilgili olup; Şirket, Altay Tankı için ana yüklenici konumundadır. Otokar, 2008 yılında yaklaşık 500mn ABD$ tutarındaki projenin tasarımı ve geliştirilmesi için görevlendirilmişti. Otokar, tankın üretimi için de olası aday olarak görünmektedir. Hatırlanacağı üzere, Otokar Altay projesi seri üretimi için teklifini 18 Ocak’ta sundu. Teklifin kabul edilmesi halinde tahminlerimize göre seri üretim Otokar değerlememize hisse başına 38.25TL eklemektedir. Bu durumda hedef fiyatımız 77 TL'den 115.25 TL'ye çıkmaktadır; ancak Altay Tankları için seri üretim kontratının ne zaman ve hangi tutarda imzalanacağı, belirsizliğini korumaktadır. Seri üretim kararının 2016’da verilmesini beklenmektedir, dolayısıyla gerekli yatırımların ardından üretimin 2018 yılında başlaması olasıdır. Bu notla beraber “Altay”’dan gelen değeri değerlememize ekliyor ve hedef fiyatımızı 77.00TL’den 115.25TL’ye çıkartıyoruz. Hisse için EP tavsiyemizi sürdürüyoruz. Yatas (YATAS, EÜ): 2016-2020 arasındaki dönemde Yataş’ın net satışlarında % 16 ve FVAÖK’ünde %15 yıllık bileşik büyüme oranı bekliyoruz; Şirket hızlı büyümesini sürdürmektedir. 2015’teki toplam satış alanı olan 196bin metrekarenin 2018 yılı sonunda 320bin metrekareye ulaşmasını bekliyoruz. Şirket aynı zamanda FVAÖK marjını şu anki %11’lik seviyelerinden, 2020’de %18-20 bandına yükseltmeyi hedeflemektedir. 2015 yıl sonu itibariyle ihracatın toplam satışlar içerisindeki payı %5.5’tir. Yataş ihracatın satışlar içerisindeki payını üç yıl içerisinde %15’e çıkarmayı hedeflemektedir. 10mlrABD$ büyüklüğündeki Türk mobilya sektörü; hızlı şehirleşme, harcanabilir gelirdeki artış ve yaşam tarzı değişiklikleriyle giderek büyümektedir. 25 Mayıs 2015’te ithal edilen ev ve bahçe mobilyaları için yürürlüğe konan ekstra %50’lik gümrük vergisinin de yerli üreticileri desteklemesini bekliyoruz. Şirket’in Yönetim Kurulu, 20 Temmuz’daki Olağan Genel Kurulda hisse geri alım programının uzatılmasını teklif edecektir. Bu raporla beraber Yataş için hedef fiyatımızı 3.42TL’den 4.04TL’ye yükseltiyoruz. Endeksin Üzerinde Getiri (EÜ) tavsiyemizi koruyoruz. Piyasa Ort. Hacim Şirket Kodu Tavsiye Aselsan ASELS EP 9,810 11.3 Brisa BRISA EP 2,218 Eczacıbaşı İlaç ECILC EÜ Kordsa Global KORDS EP Otokar OTKAR Yataş Lokman Hekim Hisse Fiyatı (TL) Değeri (m nTL) 3 Ay (m nTL) Kapanış FD/FVAÖK P/E BIST 100 Rölatif Getiri 12A Hedef Potansiyel 2016T 2017T 2016T 2017T 1 Ay 3 Ay 9.81 10.70 9% 15.0x 12.3x 15.4x 13.7x 2% 9% YBB 7% 2.0 7.27 8.78 21% 8.8x 7.7x 10.4x 8.7x 2% -5% -10% 1,886 8.4 3.44 4.20 22% 14.6x 12.2x 9.4x 14.3x 13% 20% 35% 1,214 15.1 6.24 6.84 10% 6.1x 5.5x 8.1x 9.5x 7% 34% 30% EP 2,412 8.1 100.50 115.25 15% 15.8x 14.9x 23.7x 23.5x -1% -2% 6% YATAS EÜ 152 1.2 3.56 4.04 14% 5.5x 4.4x 14.5x 8.6x 5% 37% 45% LKMNH EÜ 83 1.6 3.44 5.03 46% 4.4x 3.8x 10.3x 9.2x -1% 11% 31% Kaynak: Garanti Yatırım 68 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ 11 Temmuz 2016 Strateji Raporu ARAŞTIRMA UYARI NOTU Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu rapordaki veri ve grafikler güvenirliliğine inandığımız sağlam kaynaklardan derlenmiş olup, yapılan yorumlar sadece GARANTİ YATIRIM MENKUL KIYMETLER A.Ş.’nin görüşünü yansıtmaktadır. Bu bilgiler ışığında yapılan ve yapılacak olan ileriye dönük yatırımların sonuçlarından Şirketimiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Ayrıca, Garanti Yatırım Menkul Kıymetler A.Ş.'nin yazılı izni olmadıkça bu raporların içeriği kısmen ya da tamamen üçüncü kişilerce hiç bir şekil ve ortamda yayınlanamaz, iktisap edilemez, alıntı yapılamaz, kullanılamaz. Rapor gönderilen kişiye özel ve münhasırdır. İlave olarak, bu raporun gönderildiği ve yukarıdaki açıklamalarımız doğrultusunda kullanıldığı ülkelerdeki yasal düzenlemelerden kaynaklı tüm talep ve dava haklarımız saklıdır. Garanti Yatırım Etiler Mahallesi Tepecik Yolu Demirkent Sokak No.1 34337 Beşiktaş, İstanbul Telefon: 212 384 11 21 Faks: 212 352 42 40 E-mail: [email protected] Hisse Senedi Tavsiye Tanımları EÜ Hisse senedinin önümüzdeki 12 ay sonundaki getirisinin, BIST100 endeksinin getirisinin üzerinde olması beklenmektedir. EP Hisse senedinin önümüzdeki 12 ay sonundaki getirisinin, BIST100 endeksinin getirisine yakın olması beklenmektedir. EA Hisse senedinin önümüzdeki 12 ay sonundaki getirisinin, BIST100 endeksinin getirisinin altında olması beklenmektedir. 69 LÜTFEN EN ARKA SAYFADAKİ UYARI NOTUNU DİKKATE ALINIZ
Benzer belgeler
Strateji Raporu - Garanti Yatırım
Küresel piyasalar genelinde risk iştahında yaşanan dalgalanmalar, 2016 yılının ilk
yarısında yurtiçi piyasaların yönünü belirlemeye devam etti. Türkiye piyasalarının
görece performansı ise, yurt iç...