Ocak - Keskinoğlu

OCAK 2016 Sayı:219
TAV Güvenlik Birimi’nden Gelen Misafirlerimizi Tesislerimizde Ağırladık
SEKTÖRÜN SORUNLARI AŞILMALI
Ülkemizde kanatlı sektörü son yıllarda
yarattığı istihdam ve ülke ekonomisine
katkıları ile giderek ivme kazanan bir sektör
konumuna gelmiştir. Bu gün sektör 15 milyar
TL’lik cirosu, 500 milyon dolara varan ihracatı
ile 750 bin kişiye istihdam sağlarken dolaylı
olarak 2,5 milyon kişiye de geçim imkanı
yaratmaktadır.
Sektör firmaları, piliç eti tüketiminin hala oldukça geri olduğu ülkemizde, halkın protein
açığını ulaşılabilir fiyat seviyesinde, sağlıklı,
kontrollü ve kayıt altında izlenebilir üretim
ile karşılamak için var güçleriyle çalışmaktadır. Fakat gerek piliç eti hakkında çıkan olumsuz haberler, gerek ülkemizde yaşanan terör
olayları ve güvenlik nedeniyle 2015 yılında
yüzde 30 seviyelerinde düşen ihracatımız,
gerekse artan maliyetler nedeniyle sektörümüz dar bir boğaza girmiştir.
İhracat ataklarında olan ve yeni pazarlara
girmek için canla başla çalışan Türk kanatlı
sektörünün ayakta kalması, sürekli üretmesi, ülkemize, ekonomiye ve insan sağlığına
kattığı değerleri sürdürebilmesi için hükümetimizin sektör firmalarına destek vermesine
ihtiyaç duymaktayız. Sektör firmaları olarak
en büyük sorunlarımızın başında; ihracata
verilen teşvik bedelinin yetersizliği gelmektedir. 2015 yılı Tarımsal İade Tebliği’ne göre
ileri işlenmiş piliç eti ürünlerinde ton başına
yapılan ihracatlar için 225 TL, çiğ piliç eti
ürünlerinde ise ton başına 143,5 TL teşvik
verilmiştir. 2012 yılına kadar dolar olarak belirlenen ihracat desteği, 2013 yılı için TL olarak belirlenmiş, bu durum 2014 yılı ve 2015
yıllarında da geçerli olmuştur. Bu uygulama
artan döviz fiyatları nedeniyle zaten yetersiz
kalan destek miktarının daha da azalmasına
neden olmuştur. Dolar ve Euro kurlarının artması ve verilen destek primin yetersiz oluşu
sektörün dış pazarda rekabet etme şansını
da oldukça düşürmektedir. Sektörün ihracat
hedeflerine ulaşabilmesi ve yaşadığı sıkıntılardan kurtulabilmesi için ton başına verilen
teşvik bedelinin 300 dolar civarına çıkması
bizleri büyük ölçüde rahatlatacaktır.
Sektör firmaları olarak, ülke ekonomisindeki istikrarı sürdürmeye katkı sağlamaktan
büyük onur duymaktayız. İnanıyoruz ki bizler
için hayati önem taşıyan bu ve bunun gibi
sorunların devletimizin özverili çalışmaları ile
çözülmesi sektör firmalarının global pazarda
rekabet etme şansını arttıracaktır. Amacımız
piliç eti tüketimini iç piyasada arttırarak sağlıklı nesiller yetiştirilmesine yardımcı olurken,
dış piyasada ise Türk markalarının bilinirliliğini arttırmaktır.
Sektörde 53. yılına giren şirketler grubumuz, TAV Güvenlik Ekibi’ni, Manisa
Akhisar’da bulunan tesislerinde ağırladı. Gelen ziyaretçilere ilk olarak Ege ve
Balkan mimarisinin özelliklerini taşıyan
ve grubumuzun zeytinyağı markasıyla da
aynı adı taşıyan Ravika köyü gezdirildi.
Ravika Köyü’nde bulunan yağhaneyi,
kahveyi, bakkalı, berberi, camiyi, okulu ve
müzeyi gezen misafirlerimiz, daha sonra
şirketimiz bünyesinde bulunan pişmiş
ürün tesisini ziyaret etti. Şirket yetkililerimiz tarafından ürünlerin hangi aşamalardan ve hangi kontrollerden geçerek
tüketicilerin sofralarına ulaştıklarına dair
her türlü bilgiyi alan misafirler, ürünlerin
yapım aşamalarını da yerinde görme
fırsatı buldular.
Son olarak merkez tesislerimizde yer alan
ve başta Amerikan otomobil devi Chevrolet’in 1948 yılından başlayıp, 1970 yılına
kadar olan tüm modelleri ile birlikte;
kamyon, otobüs, traktör, motor, bisiklet
ve itfaiye aracı gibi pek çok farklı türde
aracın bulunduğu Klasik Otomobil Müzesini gezen Tav Güvenlik Birimi yetkilileri
kendilerine özel olarak hazırlanan geziden
son derece memnun ayrılırken, geziye ev
sahipliği yapan şirketimize sonsuz teşekkürlerini ilettiler.
Öğrencilerin akademik ve sosyal gelişimlerine katkı sağlamak amacıyla gerçekleştirilen kariyer toplantıları, seminerler
ve geziler gibi faaliyetlere katılarak
kariyer bilincinin oluşmasını sağlamayı
amaçlayan şirketimiz, üniversite öğrencileriyle buluşmaya devam ediyor. Şirket
yetkililerimiz bu kapsamda geçtiğimiz
günlerde gerçekleşen ve İzmir Üniversiteleri Platformu tarafından organize
edilen “Kariyer Buluşması Etkinliğinde”
öğrenciler ile bir araya gelme fırsatı
yakaladı.
Şirket yetkililerimiz tarafından öğrenci-
lere, şirketlerdeki çalışma prensipleri,
gönüllülük ve sosyal sorumluluk içeren
projelerde alabilecekleri rolleri, girişimciliğe ve profesyonel iş yaşamına
hazırlık aşamaları ve şirketlerin işleyiş
sistemleri hakkında bilgiler verildi.
Konu ile ilgili açıklama yapan insan
kaynakları koordinatörümüz Esin Keskinoğlu Onaran “Üniversitelerimizin
yetenekli, hevesli öğrenci ve mezunlarının kariyer hedeflerinde yer alabilecek başarı kavramları ile uyuşabilecek
potansiyel iş imkanlarını buluşturma
şansı yakaladığımız bu tarz organizasyonlara şirket olarak her zaman destek
veriyoruz. Firma olarak da kendimizi
tanıtma şansı yakalıyor, başarıya giden
yolda belirledikleri temel değerleri de
öğrencilerle paylaşabiliyor ve bir çok
öğrenciye iş imkanı sağlıyoruz” dedi.
Organizasyona katılan öğrenciler,
şirketler grubumuzun kurduğu stantta
şirket yetkililerimizden ürünlerimiz ve
şirketler grubumuzla ilgili genel bilgiler
alırken, staj ve iş başvuru formlarını da
doldurdular.
Keskinoğlu Kariyer Günleri
Bir Yılı Daha Dolu Dolu Arkamızda Bıraktık
2015 Yılı Etkinliklerimizden…
· Çin Halk Cumhuriyeti’nin İzmir’deki ilk Başkonsolosu Su Gaochao önderliğindeki 20 kişilik grup, Ravika Köyü’nü gezerek
zeytinyağı üretimiyle ilgili tüm aşamaları yerinde görme fırsatı
buldu.
· Şirketler grubumuz, Kuzey Kıbrıs Klasik ve Spor Otomobil Kulübü’nden gelen klasik otomobil tutkunlarını şirketler grubumuzun 200 araçtan oluşan Klasik Araba Müzesi’nde ağırladı.
· Şirket yetkililerimiz tarafından aralarında Ruanda Büyükelçisi, Ticari Ataşesi ve ülkenin önemli iş adamlarının olduğu
misafir grubuna şirketimizin tarihçesi, ürün gamı, ihracat
pazarları hakkında bilgilendirme yapıldı.
·Şirket yetkililerimiz, Manisa Valiliği ve Milli Eğitim Müdürlüğü’nün düzenlendiği “Şehrim Benim Evim” projesi kapsamında Manisa ili ve ilçelerinden gelen çok sayıda öğrenci,
öğretmen ve okul müdürlerini tesislerimizde ağırladı.
· Şirketler grubumuz tarafından her yıl çalışanlarının motivasyonunu arttırmak ve takım ruhunu güçlendirmek amacıyla
Kamburoğlu Spor Tesisleri’nde düzenlenen 15. Geleneksel
Halı Saha Futbol Turnuvası eğlenceli ve heyecanlı görüntülere
sahne oldu.
· Her yıl ramazan ayında geleneksel olarak düzenlenen iftar
yemeği Manisa Valisi Erdoğan Bektaş, AK Parti Manisa Milletvekili Uğur Aydemir, ilçe Kaymakam ve belediye başkanları,
sivil toplum örgütleri, iş adamları, şirket çalışanlarımız ve çok
sayıda vatandaşın katılımı ile Tavvuk Restoran’da gerçekleşti.
· Ege Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde düzenlenen 18. Uluslararası İktisat Öğrencileri Kongresi şirketler
grubumuzun da desteği ile gerçekleşti.
· 2015 yılında çalışanlarının eğitimine önem veren şirketler grubumuz müşterileri ile doğrudan temasta bulunan
personelinin doğru iletişim kurması şirket içi iletişim dilini
kullanması, iletişim becerilerini geliştirmesi amacıyla eğitim
seminerlerine hız kesmeden devam etti.
· Akhisar Koleji Spor Kulübü’nün geleneksel hale getirdiği “2.
Bisiklet Turu Şenliği” şirketimizin sponsorluğunda Akhisar
Gölet Alanında gerçekleştirildi.
Yurt İçi Fuarlarımızdan…
· Şirketler grubumuz 16 – 19 Nisan tarihleri arasında Fuar
İzmir’de bu yıl 5.’si düzenlenen sektörünün tek ihtisas fuarı
olan Zeytin, Zeytinyağı ve Teknolojileri Fuarı’nda yerini aldı.
· Şirketler grubumuz 11 – 13 Haziran tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleşen ve Türk kanatlı sektörünün beyaz et, yumurta, ekipman ve teknolojileri konusunda
söz sahibi firmalarını bir araya getirerek sektörünün ihracat
potansiyelini arttırmaya yönelik katkılar sağlayan VIV Türkiye
2015 Fuarı’nda katıldı.
· İzmir’in ticari simgelerinin başında gelen 28 Ağustos - 6
Eylül tarihleri arasında gerçekleşen 84. İzmir Enternasyonal
Fuarı’nda geniş ürün gamıyla yerini alan şirketimiz tüketicileri
ile buluşma fırsatını yakaladı.
2
Yurt Dışı Fuarlarımızdan…
· Şirketler grubumuz, 9 – 13 Şubat 2015 tarihleri arasında düzenlenen ve Rusya’nın alanında en büyük gıda fuarlarından olan
Moskova Prodexpo Fuarı’na geniş ürün gamıyla katıldı.
· Dubai’de 8 - 12 Şubat 2015 tarihleri arasında düzenlenen
Gulfood 2015 Uluslararası Gıda & Otel Ekipmanları Fuarı’na
işlenmiş piliç eti ve zeytinyağı ürün gamıyla katılarak önemli
anlaşmalara imza attı.
· Kore’nin alanındaki en önemli fuarı olan ve 12 - 15 Mayıs 2015
tarihleri arasında düzenlenen Seoul Food 2015’e katılan şirketler grubumuz ülkenin en büyük gıda dağıtımcılarından biri olan
Ann JJ ile 4 yıllık bayilik anlaşması imzaladı.
· Çalışmalarını aralıksız olarak sürdüren şirketler grubumuz,
10 – 14 Ekim 2015 tarihleri arasında Almanya’nın Köln şehrinde
düzenlenen ve dünya gıda devlerinin buluştuğu Anuga Fuarı’na
zeytinyağı markası olan Ravika ile katıldı.
Ödül ve Sertifikalarımızdan…
· Global bir marka olmak için emin adımlarla ilerleyen şirketler grubumuz, üretimde şeffaflık, gıda risklerinin minimize
edilmesi, önleyici metotlarla gıda güvenliğinde proaktif
yaklaşım, geniş kapsamlı kalite, hijyen ve ürün güvenliği gibi
bir çok bileşeni aynı anda talep etmesi nedeniyle Türkiye’de
sınırlı sayıda firmanın sahip olduğu BRC sertifikasını 1 yıl
süreyle geçerli olacak şekilde yeniledi.
· Şirketler grubumuz Tüm Tüketicileri Koruma Derneği
tarafından, Türkiye’nin en beğenilen markaları arasında yer
alarak “Tüm Tüketicilere Tavsiye Ediyoruz” sertifikasına ve
plaketine layık görüldü.
· Türkiye’nin en büyük insan kaynakları platformlarından
birisi olan Kariyer.net tarafından her yıl geleneksel olarak
düzenlenen ve Lütfi Kırdar Kongre ve Saray Merkezi’nde
gerçekleştirilen “İnsan Kaynakları Zirvesi Ödülleri” töreninde
şirketimiz “İnsana Saygı Ödülü”nü aldı.
tasarım ödülüne layık görüldü. Ayrıca kostüm yarışmasında
firmalar arası en iyi sosyal mesajı vererek, toplumsal konulara
göstermiş olduğu duyarlılıktan dolayı da teşekkür plaketini
almaya hak kazandı.
·Şirketler grubumuz Akhisar Ticaret Odası tarafından borsaya
en fazla tescil işlemi yaptıran firma olarak ödül aldı.
· İstanbul Sanayi Odası tarafından hazırlanan “Türkiye’nin 500
Büyük Sanayi Kuruluşu Raporu”ndaki istikrarlı yükselişini sürdürmeye devam eden şirketimiz 2014 yılında gerçekleştirdiği
1,1 milyar TL’lik cirosuyla listede 77. sıraya yükseldi.
İhracat Ataklarımızdan…
·Türkiye’den Ortadoğu’ya yapılan yumurta ve piliç eti ihracatının yaklaşık %40’ını tek başına karşılayan şirketler
grubumuz Katar’a Türkiye’den yapılan ihracatın artması ve iki
ülke arasındaki işbirliğinin daha da kuvvetlenmesi için Katar
Büyükelçisi Salem Mubarek Al_Shafi ile temaslarda bulunarak çalışmalarını hızlandırdı.
·Gürcistan ile naget, kroket, sosis, bütün ve parçalı piliç ürün
gruplarını kapsayan 2 milyon dolarlık bir işbirliğine imza attı.
·Türkiye’nin Rusya’ya 2014’te yaptığı piliç eti ihracatının
%45’ine denk gelen kısmını tek başına karşılayan şirketler
grubumuz hükümet politikalarının da etkisi ile kuş gribinin
ardından kısa sürede kapıları açılan Rusya pazarına ziyaretlerde bulunarak önemli anlaşmalara imza attı.
· Singapur’a işlenmiş piliç eti ürünlerini ihraç eden ilk ve tek
Türk markası olan şirketler grubumuz Singapur’a çiğ piliç eti
ihracatını da gerçekleştirmek için yetkililer ile ikili görüşmeler
gerçekleştirdi.
· Ürün ambalajlarında kullandığı Türk Bayrağının da etkisi ile
Türkiye sevgisini ihracat anlaşmalarına yansıtmaya başlayan
şirketler grubumuz Bahreyn’de bölgenin en büyük distribütörü olan Atayeb Trading ile 2 milyon dolarlık anlaşma imzaladı.
·Kosova’ya 2016 yılının ilk çeyreğinde 500 bin dolarlık piliç eti
ihracatı gerçekleştirmek için yeni bir anlaşma imzalandı.
·Ortadoğu pazarında söz sahibi markalardan biri haline gelen
şirketimiz Umman’a piliç etini en fazla ihraç eden firma olmak
için bölgenin en büyük distribütörü ile 2 milyon dolarlık
anlaşma imzaladı.
· Gerçekleştirdiği ihracatlarla Türkiye’yi uluslararası arenada
temsil eden şirketler grubumuz, 2014’te yaptığı piliç eti, ileri
işlem ürünleri ve yumurta ihracatıyla, Ege Su Ürünleri ve
Hayvansal Mamuller İhracatçılar Birliği tarafından grubunda
en çok çok ihracat gerçekleştiren firma olarak ödül aldı.
· Zeytinyağının Oscar’ı olarak adlandırılan ve Zeytindostu
Derneği tarafından Akhisar Belediye Meclisi Salonu’nda düzenlenen “Ulusal Natürel Sızma Zeytinyağı Kalite Yarışması”
çerçevesinde Akhisar yöresine özel Domat cinsi zeytinden
ürettiği zeytinyağı ile ilk kez katılan şirketimiz yarışmada
Gümüş Madalya kazandı.
· Dünyanın en kalabalık su sporları organizasyonu ve
kurumlar arası bir etkinlik olan Dragon Festivali’ne katılan
şirketimiz festivalde “En Enerjik Takım” seçilirken organizasyon komitesi tarafından yapılan oylamada ise en iyi forma
3
KANATLILARDA SICAK STRESİ
Tavukçuluk terminolojisinde stres
kelimesi çok özel bir yer tutmaktadır.
Stres, genel anlamı ile organizmanın
yaşamının riske girdiği dönemlerde
koruma güdüsüyle verdiği cevaptır.
Özellikle broiler piliçleri genetik
yapılarının da etkisi ile strese çok
daha duyarlıdırlar. Yaz aylarının
korkulu rüyası olan sıcak stresi
broiler piliçlerin ekonomik gelişimini
olumsuz yönde etkileyen çok önemli
bir faktördür.
Sıcak stresinin oluşma şartlarını
kısaca özetlersek, sıcaklığın 2500C ve
rutubetin %50’nin üzerinde olması
durumunda sıcak stresi ile karşı karşıya kalınabilir. Sıcak stresi ile karşı
karşıya kalındığında ise sürü üzerindeki etkisini; ani ölümlerin görülmesi, metabolik problemlerde artış,
verim kaybı, fertilitenin düşmesi ve
hastalık direncinin azalması şeklinde
görebiliriz.
Verim kaybı: Yeme ilginin azalması,
FCR’ da %10–12 yükselme, büyümede %25’e varan gerileme, yumurta
üretiminde % 8–10 azalma, yumurta
ağırlığının 3000C’de 4 gr düşmesi,
yumurta kabuk kalitesinin bozulması, karkas kalitesinin bozulması,
sindirim bozukluklarının görülmesi
olarak sıralayabiliriz.
Metabolik problemlerde artış:
Asides, kemik yapıda bozulmalar,
tibal diskondroplazi (TD), idrar
miktarında artış, ıslak altlık şeklinde
görülür.
Hastalık direncinin azalması: Sindirim sistemi hastalıklarında artış,
Evren Bacak
4
solunum sistemi hastalıklarında artış,
malabsorbsion sendromu (MAS)
olarak görülür.
Yukarıdaki iklim şartlarında sıcak stresi geliştiğinde hayvanın metabolizması aşağıdaki şekilde cevap vermeye
başlar:
Sindirimden kaynaklanan metabolik
ısıyı azaltmak için yemeyi keser, serin
yerler arar, günün serin saatlerine
kadar hareket etmeyi durdurma
eğilimindedir, daha az hareket eder,
ısıyı azaltmak için kanatlarını çırpar;
vücudun çeşitli yerlerine su sıçratmaya çalışır, gaga sürekli açık durumdadır, daha çok su tüketirler.
Sıcağın piliç tarafından hissedilmeye
başlaması ile beraber vücutlarında
ter bezlerinin bulunmaması nedeni
ile solunum gaganın açık olması ile
sağlanır. Bu şekilde akciğer solunumu ile mevcut suyun evaporasyonu
sağlanmış olur. Sıcak stresine maruz
kalan bir piliçte dakikadaki solunum
sayısı 250’ye kadar çıkar. Vücudun bu
tepkisine hipervantilasyon denilir.
Hipervantilasyona bağlı olarak akciğerlerde çok fazla miktarda karbondioksit (CO2) kaybı olur. Bunun
sonucunda kandaki bikarbonat
(HCO3) miktarının hızla azalmasına
bağlı olarak vücutta asit baz dengesi
bozulur.
Stresin oluşum mekanizmasında
nörojenik ve hipotalmus etki önemlidir. Bu iki noktada olan bazı değişimler stresi oluşturur.
Nörojenik etki: Saldır ya da geri çekil
stratejisi şeklinde çalışır, nörojenik
Ahmetli’de bulunan 35 bin kapasiteli çiftliğinde yaptığı üretimle bu
ayın başarılı üreticileri arasında
yer aldı. Kendilerini tebrik eder,
başarılarının devamını dileriz.
aminler, (katekolaminler), nöral synapslardan salgılanan noradreanalin
ya da norepinefrin, adrenal medulladan salgılanan, epinephrine ya da
adrenalin neticesinde, kan basıncı
yükselir, kan şekeri yükselir, kas aktivitesinde artış, solunum sayısı artışı,
sinirsel duyarlılıkta artış gözlemlenir.
Hipotalamik ve hipofiz etkisi ise;
hipotalamus aktivitesi neticesinde,
kortikotropin salgılatıcı faktör (CRF)
miktarı artar, akabinde ön hipofiz bezinin uyarılması neticesinde, adrenokortikotropin hormonu salgılanması
(ACTH) gerçekleşir, ACTH, Adrenal
korteksi uyarır, Kotrikosteron(CS)
salgılanır. CS stres oluşumunda rol
oynayan önemli bir hormondur. Kortikosteron kronik stres olgularında
immün sistem üzerinde önemli bir
baskılayıcı etkiye sahiptir.
Hipotalamus anti-diüretik hormon
salınımını durdurur. Daha çok idrar
üretilir ve sonuçta elektrolit, sodyum, potasyum, ve bikarbonat kaybı
oluşur. Sıcak stresi süresince artan
kortikosteroidler idrar yolu ile eletrolit kaybını artırır.
Sonuç olarak; verimlilikte düşüş,
bağışıklık sisteminin baskılanması,
hastalıklara karşı direncin düşmesi
sıcak stresini etkisi olarak karşımıza
gelir.
Bu problem ile karşılaşmamak için,
öncelikle kümeslerin inşaat aşamasında çok iyi izole edilmesi, kümeslerin pet ve fan sisteminin yerleştirilmesinde çok iyi hesaplama yapılması
gerekir.
Savaştepe’de bulunan 75 bin kapasiteli çiftliğinde yaptığı üretimle
bu ayın başarılı üreticileri arasında
yer aldı. Kendilerini kutlar, başarılı
çalışmalarının devamını dileriz.
Hüdai Tavşan
Güveçte Tavuk
Hazırlanışı:
Malzemeler:
1 adet Keskinoğlu Tavuk But (kemiksiz)
2 yemek kaşığı Ravika zeytinyağı
1 adet Keskinoğlu Tavuk Suyu
5 adet arpacık soğan
1 dal taze kekik
1 adet çarliston biber
50 g kültür mantarı
3 adet cherry domates
Tuz, karabiber
Tavuk butlarını küp şeklinde doğrayın.
Mantarları dörde, cherry domatesleri
ortadan ikiye bölün. Çarliston biberleri
küp şeklinde doğrayın. Derin bir kabın
içinde tüm malzemeleri, ayıklanmış
kekik yaprakları, tuz, karabiber ve zeytinyağı ile karıştırın. Hazırladığınız malzemeleri güveç kabının içine yerleştirin
ve tavuk suyunu ilave edin. İlk on dakika önceden ısıtılmış 200 derece fırında
pişirin. Daha sonra alüminyum folyo ile
üzerini kapatarak 20 dk daha fırında
pişirin ve servis edin.
Süt Mısır ve Buğdaylı
Tavuk Suyu Çorba
Hazırlanışı:
Malzemeler:
Piliç göğüs etlerini küp şeklinde doğrayın. Doğramış olduğunuz tavukları tencerede kavurun.
Kızarmaya başladığında unu ekleyin ve 1-2 dk
daha kavurun. Daha sonra tavuk suyunu ve
sütü ilave edin. Kaynamaya başladığında altını
kısın. Tane mısır ve buğdayı ekleyin. 30 dakika kadar pişirin. Son olarak tuzu, karabiberi ve
doğramış olduğunuz maydanozu ekleyin. Sıcak
olarak servis edin.
1 paket Keskinoğlu Piliç Göğüs Eti
1 çay bardağı tane mısır (konserve)
Ravika zeytinyağı
2 çay bardağı buğday (önceden haşlanmış)
2 çay bardağı süt
4-5 dal maydanoz
1 kutu Keskinoğlu Tavuk Suyu
Tuz,Karabiber
½ çay bardağı un
5
Erdoğan
Arıkan
(TRT Spor Yorumcusu)
“Benim çocukluğumda
radyodan maç dinlemek çok
güzel bir şeydi ve çok önemliydi. Hep maçları dinlerdim
ve spikerler için hep derdim
ki; hem en güzel yerden maçı
seyrediyorlar, hem de para
kazanıyorlar.”
6
Bize biraz kendinizden bahseder
misiniz?
1963 Adapazarı doğumluyum.
İlkokulu Adapazarı’nda okuduktan
sonra babamın görevi dolayısıyla
Gölcük’e taşındık. Orada büyüdüm
diyebilirim. Ortaokul, lise ve üniversiteyi Kocaeli’nde okudum. Ondan
sonra da askerlik. Askerden sonra
İstanbul’da bir boya pazarlama şirketinde işe başladım. Orada çalışırken TRT’nin ilanlarını gördüm. Bir
arkadaşımın “bir denesene senin de
sesin fena değil” demesiyle TRT’nin
sınavlarına girerek 1989 yılı sonunda
TRT Diyarbakır radyosunda göreve
başladım. 3 sene orada çalıştıktan
sonra spor spikerliği sınavlarına girip
1993 yılında TRT Spor Servisi’ne
geçtim. O yıldan bu zamana TRT
Spor’dayım.
Bildiğimiz kadarıyla sizin bir futbol
geçmişiniz var. Bu meslekte kariyer
yapmayı düşündünüz mü ?
Düşündüm ama futbolcu olabilecek
kadar yetenekli değilim.
Neden spor spikerliğini seçtiniz?
Çocukluğumda spora çok meraklıydım.
Benim çocukluğumda radyodan maç dinlemek çok güzel bir şeydi ve çok önemliydi. Hep maçları dinlerdim ve spikerler için
hep derdim ki; hem en güzel yerden maçı
seyrediyorlar, hem de para kazanıyorlar.
İş hayatınızda örnek aldığınız kişiler var
mıdır?
Bizden önce Halit Kıvanç, Tansu Polatkan, Hüseyin Başaran, Levent Özçelik çok
önemli isimlerdir. Örnek almaktan çok
bu mesleği bize sevdiren insanlardır bu
kişiler.
Türk futbolunu nasıl buluyorsunuz, ileride dünyadaki yeri ne olacak?
Türk futbolu harcanan paraya göre dünya
futbolunda olması gereken yerde değil.
Ve şu anda da oynanan futboldan çok
memnun değilim. Bu kadar büyük paralar
dönüyor, insanlar büyük paralar ödüyorlar
ama karşılarında sahada oynanan futbol
pek keyif vermiyor. Ben futbolun bugün
ki durumundan çok memnun değilim bir
seyirci olarak.
Akhisar Belediyespor’u nasıl buluyorsunuz?
Akhisar Belediyespor’u süper buluyorum.
Çok iyi bir takım. Akhisar sadece
futbolla değil futbol dünyasındaki
duruşu ile de özel bir yerde. Kavga
etmeyen, iyi yönetilen, örnek olan
ve her takımın olmak isteyeceği bir
yerde Akhisar Belediyespor.
Kariyer hedefinde spikerlik olan
gençlere vereceğiniz tavsiyeler nelerdir?
Spikerlik için ne gerekiyor bunu
bulmaları lazım. Birincisi düzgün bir
Türkçe, doğru diksiyon. Eğer spor spikerliği ise spora ilgi ve bunları yapabilecek bir çalışma azmi. Önce kendilerini diksiyon olarak hazırlamaları
gerekiyor. “Ben nasıl konuşuyorum,
sesim nasıl çıkıyor” diye kendilerine
bakıp bunları geliştirmeleri gerekiyor.
Ondan sonra da eğer bu işi TRT’de
yapmak istiyorlarsa TRT’nin sınavlarını takip etmeleri lazım. KPSS şartı
var. O sınavları takip ederek bu yolu
yürüyebilirler diye düşünüyorum.
İş hayatı ve spordan ayrı olarak
Erdoğan Arıkan bir gününü nasıl
geçirir, neler yapar?
Valla şöyle söyleyeyim, çok fazla
zamanım olmuyor, çok fazla seyahatim var. Ama mümkün olduğu kadar
oğluma zaman ayırmaya çalışıyorum.
Onun antrenmanlarına gidiyorum,
Ankaragücü’nde oynuyor. Boşluk
bulduğum zaman özellikle biraz
kendime zaman ayırıp, arkadaşlarımla vakit geçirmek istiyorum. Onlarla
oturup kahve içip sohbet etmek
iyi geliyor. Kendimi biraz dışarıya
atıyorum. Yapabilirsem biraz yürüyüş
yapıyorum. Ve mutlaka ama mutlaka
ufaklığın antrenmanlarına gidiyorum. Maçı olursa da maçına gitmeye
çalışıyorum.
Bir nevi sporla iç içe yaşayan biri
olarak beslenmenizde nelere dikkat
ediyorsunuz?
Çok fazla seyahat ettiğim için ve çok
değişik yerlerde bir şeyler yemek
zorunda kaldığım için özellikle
koruyucu bir şeyler yemeye gayret
ediyorum, uzmanların tavsiye ettikleri. Benim hayatımda olmazsa olmazlarımdan biri kuru hurmadır. Her gün
bir iki tane mutlaka yerim. Kuruyemiş tarzı şeyleri yerim, iyi geldiğini
söyledikleri için.
Zeytinyağlı ve tavuklu yemekler
ile aranız nasıl? Favori lezzetleriniz
nelerdir?
Zeytin ve zeytinyağına kahvaltıda
bayılırım. Zeytini zeytinyağının içinde
kekik ve sirke ile yemeyi çok severim.
Keskinoğlu ürünlerini nasıl buluyorsunuz?
Keskinoğlu ürünlerini çok iyi bulu-
“Spikerlik için ne gerekiyor bunu
bulmaları lazım. Birincisi düzgün bir
Türkçe, doğru diksiyon. Eğer spor
spikerliği ise spora ilgi ve bunları
yapabilecek bir çalışma azmi.”
yorum ve Türkiye’nin her yerinde
bulabiliyorum. Ürünleriniz gayet
güvenilir, dışarıdan tüketici gözü
ile baktığımızda. Gönül rahatlığı ile
tükettiğimiz bir ürün.
7
UÇUK NEDİR ?
Uçuk genellikle dudak, ağız ve burun delikleri çevresinde çıkan Herpes
simplex adı verilen virüsün sebep olduğu hastalıktır. Yapılan araştırmalar,
dünya nüfusunun %80’inin yaşamları boyunca en az bir defa uçuk geçirdiğini göstermektedir. Günümüzde Türkiye’de her yıl 8 milyon kişinin uçuk
nedeniyle sıkıntı ve acı çektiği tahmin edilmektedir.
Uçuğun Belirtileri ve Oluşum Evreleri Nelerdir?
Uçuk çıkacak bölgede 0-24 saat önceden gıdıklanma, karıncalanma, kaşınma, yanma, sızlanma hissedilir. Bunu o bölgenin kızarması, şişmesi ve
daha sonra da içi sıvı dolu kabarcıkların ortaya çıkışı izler. Bu kabarcıklar
konuşurken, gülerken, yiyip içerken acı ve ızdırap verir. Kabarcıklar patlayarak ülserler oluşur ve bu dönemde uçuk cok ağrılıdır. Zamanla kuruyup
çatlar, sızıntı yapar ve açılarak görüntüyü bozan çirkin bir yara haline gelir.
Kabuklanma başladığında uçuk küçülmeye başlar. İyileşme döneminde
uçuk üstünde oluşan kabuk düşer, yerine kuru ve gergin bir doku oluşur.
Uçuk Oluşumuna Neden olan Faktörler Nelerdir?
• Stres
• Ateş, soğukalgınlığı, grip
• Aşırı güneş ışınları ve ultraviyole ışınlar
• Hormonal değişimler (hamilelik, adet dönemi)
• Aşırı yorgunluk ve uykusuzluk
• Dişe yapılan müdahaleler (diş çekimi dolgu vb.)
• Diğer enfeksiyonlar
• Aşırı alkol
Kimler Özellikle Risk Altındadır.
• Sık sık veya uzun süreli olarak uçuk çıkıyorsa (Örneğin tedaviye rağmen
10 günden daha uzun süre devam ediyorsa)
• Uçuk, bir bebekte ya da 6 yaşından küçük bir çocukta çıkmışsa
• Dudak, ağız ve burun çevrenizin dışındaki vücut bölgelerinde, özellikle
de gözlerinizde, parmaklarınızda ucuk çıkmışsa
• Uçuk ile birlikte baş ağrısı, ateş ve kas ağrısı gibi başka şikayetleriniz
varsa
• Uçuk sarı renkte cerahatli ise
• Bağışıklık sisteminizi baskı altına alan ilaçlar, örneğin kortizonlu ilaç kullanıyorsanız
• Bağışıklık sisteminizin zayıflığı (yani bulaşıcı hastalıklarla mücadele
etme gücünüzün azalmış olması) nedeniyle tıbbi kontrol altındaysanız.
Uçuk Bulaşıcıdır !!!
• Uçuğa dokunulmamalıdır. Dokunulursa eller çok iyi yıkanmalıdır.
• Bayanlar makyajlarını çıkarırken özellikle çok dikkat etmelidirler. Kesinlikle gözlere dokunulmamalıdır.
• Özellikle bebekler, çocuklar ve diğer insanlar öpülmemelidir.
• Uçuklu insanın kullandığı havlu, bardak, çatal, kaşık vb. eşyalar ayrılmalı
ve başkalarının kullanmasına izin verilmemelidir.
• Yerken, içerken kullanılan malzemeler özellikle çocuklar ile paylaşılmamalıdır.
• Uçuk ve uçuk yarasının kabuğu ile oynanmamalıdır. (Parmaklara uçuk
virüsü bulaştırırken, uçuk yarasına da diğer mikroplar bulaştırılmış olur.)
Uçuktan Nasıl Korunulur?
Öncelikle uçuğun nüksetmesine sebep olan durumlardan sakınmak gerekir. Örneğin strese bağlı olarak gelişir ise; stresimizi azaltacak gevşeme
tekniklerini öğrenmek. Yorgunluk ve uykusuzluk sebep ise; dinlenmek ve
iyi uyumak. Güneş sebep oluyor ise; dudaklar için koruyucu krem ya da
yüksek koruma faktörlü güneş yağı kullanmak ve şapka ile yüzü güneşten
korumak gerekir. Tüm alınan önlemlere rağmen uçuk yine de nüksedebilir. Ön belirtiler (karıncalanma, kaşınma, yanma, sızlama) hissedildiğinde
o noktaya kısa aralarla antiviral bir uçuk kremini uygulamak gerekir. Uçuk
ya hiç çıkmayacaktır ya da çıksa bile hafif seyredecektir.
Eğer bağışıklık sisteminiz zayıfsa veya sıklıkla uçuk geçiriyorsanız doktorunuzla görüşerek antiviral tabletlerden koruyucu olarak yararlanılabilinir. Uçuktan uzak kalabilmek için sağlıklı beslenmek de önemli. Yapılan
araştırmalar bazı yiyeceklerin uçuk oluşumunu azaltırken, bazılarının da
uçuğun tekrarlanmasını kolaylaştırdığını göstermektedir. Araştırmacılar
diyet yapanlarda uçuk virüsünün harekete geçmemesi için Lisin içeren
(tavuk, patates, süt, fasülye ve balık…) besinleri almalarını, Arjinin içeren
(çikolata, yer fıstığı, üzüm, mısır gevreği..)besin maddelerinden de uzak
durmalarını önermektedirler.
En Etkili Şekilde Nasıl Tedavi Edilebilir?
Alkol ve antiseptik ilaçlar, bakteri enfeksiyonunun gelişmesini engeller.
Buz uygulamak; Ağrı azaltılabilir
Ağrı kesici ilaçlar; Uçuğun sebep olduğu ağrıyı azaltır.
Oysa günümüzde etkili tedavide kullanılan antiviral uçuk kremleri, deriden geçerek uçuk virüsüne (Herpes simpleks) etki eder ve deriye zarar
vermelerini engeller. Şikayetleriniz devam ediyorsa mutlaka doktorunuza
başvurun.
Kaynak: İnternet
8
BAŞARININ SIRRI
İş adamının işleri, iyice bozulmuştu.
Ne yaptıysa olmuyordu. Bir zamanlar çok başarılı bir insan
olmasına rağmen şimdi büyük olan sadece borçlarıydı. Bir
taraftan kredi verenler onu sıkıştırırken, diğer taraftan da
bir sürü insan ödeme bekliyordu.
Çok bunalmıştı ve hiçbir çıkış yolu bulamıyordu. Nefes almak için parka gitti. Bir banka oturdu, başını ellerinin arasına aldı ve bu durumdan nasıl kurtulacağını düşünmeye
başladı.
Tam bu sırada birden, önünde yaşlı bir adam durdu.
-Çok üzgün görünüyorsun. Seni rahatsız eden bir şey olduğu belli… Benimle paylaşmak ister misin? diye sordu yaşlı
adam. İşadamının yakınmalarını dinledikten sonra da;
-Sana yardım edebilirim’ dedi. Çek defterini çıkardı. İşadamının adını sordu ve ona bir çek yazdı. Çeki ona verirken
de şöyle dedi:
-Bu para senin. Bir yıl sonra seninle burada buluştuğumuzda bana olan borcunu ödersin. Hadi al dedi. Ve yaşlı adam
geldiği gibi hızla gözden kayboldu.
İşadamı elindeki çeke baktı. Çekte 500 bin dolar yazıyordu
ve imza ise John Rockefeller’e aitti, yani o gün için dünyanın en zengin adamına.
-Tüm borçlarımı hemen ödeyebilirim diye düşündü. John
Rockefeller’ e ait bu çekle her şeyi çözebilirdi. Ama çeki
bozdurmaktan vazgeçti. Bu değerli çeki kasasına koydu.
Onun kasasında olduğunu bilmenin güveniyle yepyeni bir
iyimserlikle işine tekrar dört elle sarıldı. Büyük küçük demeden tüm işleri değerlendirmeye başladı. Ödeme planlarını yeniden yapılandırdı. İyi yapılan işler, yeni işleri doğurdu. Birkaç ay sonra tekrar işlerini yoluna koyabilmişti.
Takip eden aylarda ise borçlarından tümüyle kurtulup hatta para kazanmaya başlamıştı. Tüm bir yıl boyunca çalıştı
durdu. Tam bir yıl sonra, elinde bozulmamış çek ile parka
gitti. Kararlaştırılmış saatin gelmesini bekledi. Tam zamanında yaşlı adamın hızla ona doğru geldiğini gördü. Tam
ona çekini geri verip başarı öyküsünü paylaşacakken bir
hemşire koşarak geldi ve adamı yakaladı.
Hemşire
-Onu bulduğuma çok sevindim, umarım sizi rahatsız etmemiştir dedi.
-Çünkü bu bey sürekli olarak huzur evinden kaçıp, bu parka geliyor. Herkese kendisinin John Rockfeller olduğunu
söylüyor diye ekledi. Hemşire adamın koluna girip onunla
birlikte uzaklaştı.
İşadamı şaşkın bir şekilde öylece durdu kaldı. Sanki donmuştu. Tüm yıl boyunca arkasında yarım milyon dolar olduğuna inanarak işler almış, yapmış ve satmıştı. Birden,
hayatının akışının değiştiren şeyin para olmadığını fark
etti. Hayatını değiştirenin yeniden kendinde bulduğu kendine güven ve inançtı.
Başarının sırrı, kasamızda duran değil, kendi kalbimizde ve
kafamızda olanlardır. Başka yerde aramaya gerek yok.
Kaynak: İnternet
HAVAALANI
Genç iş adamı uçağa binmek üzere hava alanına gelir ve bilet kontrolü yapılan masaya giderek, elindeki
valizleri teslim eder.
Görevli; “Biletinizi alabilir miyim?” der. Adam biletini verir ve ekler; “Biletimden göreceğiniz gibi New
York’a gidiyorum. Ancak, verdiğim yeşil valizin Londra’ya, mavi olanın da Paris’e gitmesini istiyorum.”
Görevli kız şaşkınlıkla; “Özür dilerim, ancak bunu
yapmam mümkün değil”.
Bunun üzerine genç adam; “Bunu duyduğuma çok
sevindim. Geçen sene yapmıştınız da!”
Aşkla Kal
Yazar:
Kahraman Tazeoğlu
Basım Yeri:
İstanbul
Sayfa Sayısı:
312
Basım Yılı:
2015
İnsan olmaktan yorulur bazen insan. Hayat yorar, aşk
yorar, yalnızlık yorar, kalabalık yorar, gelen yorar, giden
yorar... Sana sunulan hiçbir şeye alışma bu yüzden. Terk
edenler yorar... Daha az güvenmeye, daha az sevmeye ve
daha az inanmaya tecrübe diyorlar. Ama bu tecrübe değil,
tecrübeyi doğru kullanamamaktır. Daha az güvenmek, güven sorunu yaratır. Gerektiği kadar güvenmelisin. Daha az
sevmek yalnızlığı getirir. Hak ettiği kadar sevmelisin. Daha
az inanmak inancını zedeler. Neye ne kadar inanman gerek, onu bilmelisin. İnsanlar terk edilerek terk etmeyi, aldanarak aldatmayı öğreniyorlar. Oysa terk edilen sadakati,
aldatılan dürüstlüğü öğrenmelidir. Hayatın getirdiği sevinç
ve mutlulukları nasıl kabul ediyorsak, onun sunacağı kederleri de aynı olgunlukla kabul etmeliyiz. Bu dünya bir
imtihan dünyası. Kaderimize yazılan her keder, dayanma,
sabretme ve inanma gücümüzü sınar. Yıkılmış, aldanmış,
incinmiş, kırılmış olabilirsin. Umutların tükenmiş de olabilir. Bu kaderindir. Kader seni sürekli dener. Cevabını bilmediğini sandığın bir soru gibi gelir. Oysa Rabb’in o sorunun
cevabını çoktan vermiştir. Ve onun senin durumundakilere
verdiği en iyi cevap gece-gündüz ilişkisidir. Geceyi ve gündüzü düşün şimdi. Ve şunu: Her yeni gün, bitmiş bir gecenin ardından başlar ve şahitlik ettiğimiz bitişler, göremediğimiz nelerin başlangıcıdır kim bilir...
Kardeşim Benim
Yönetmen:
Mert Baykal
Oyuncular:
Murat Boz,
Burak Özçivit,
Aslı Enver,
Burak Satıbol,
Ahmet Gülhan
Tür: Komedi, Dram
Süre: 1 saat 58 Dakika
Yapım: 2016
Sakin ve gizemli bir karaktere sahip olan Hakan, 30 yaşında
alternatif müzik yapan ünlü bir sanatçıdır. Magazinden uzak
bir hayat sürmeye çalışsa da kardeşi Ozan ile olan küslükleri magazinin ilgisini çeker. Ozan ise 28 yaşında ünlü bir pop
yıldızıdır. Abisinin aksine neşeli, esprili, konuşkan ve sosyal
biridir. Araları yıllardır düzelmeyen iki kardeş uzun zamandır
bir araya gelmemiş, hatta babalarının hastalığında dahi farklı
zamanlarda ziyaretine gitmişlerdir. Bu soğukluğun nedeni ise
çocukluk yıllarına kadar uzanmaktadır.
Annelerini küçük yaşta kaybeden iki kardeşin babaları Erkan
düğün şarkılığı ile geçimini sağlamaktadır. Üçü kasaba kasaba düğünlerde dolaşmış, küçüklüklerini resmen göçebe bir
şekilde sürdürmüşlerdir. Bu dönemde babası küçük kardeş
Ozan’ın tüm sorumluluğunu, abisi Hakan’a devreder. Abi Hakan bu yüzden erken olgunlaşır. Ozan ise Hakan’ın içinde kalan çocukluğu doya doya yaşamıştır. Bu ikili durum abi kardeş
ilişkisini zamanla zedeler...
Babalarının cenazesi iki kardeşi yıllar sonra bir araya getiren
yegane şeydir. Her ikisi de son görevlerini yerine getirip bir
an önce kendi hayatlarına geri dönmeyi planlarken, geride
kalan vasiyet her şeyi değiştirecektir. Filmin başrollerde Murat Boz, Burak Özçivit, Aslı Enver yer alıyor.
9
Keskinoğlu, Sosyal Medyada Kampanyalarına ve Etkinliklerine Devam Ediyor
18
219
10
Yanlış Bilinen Doğrular
11