PDF SAYI 42 - Hayat Online
Transkript
PDF SAYI 42 - Hayat Online
42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:38 Uhr Haiti yýkýldý / Ýnsanlýk yýkýlmasýn Seite 1 Sayfa: 12`de IGMG Düsseldorf Bölgesi Ýdarecilerinden Sayfa 11`de IGMG Hac ve Umre Gmbh Genel Müdürü Hakký Çiftçi Rheinhausen Belediye Baþkaný Winfried Boeckhorst`a ziyaret K.Ruhr`un Kur`an Bülbülleri Hac ve Umre MÝLLÝ GÖRÜÞ ile yapýlýr Sayfa: 30`da IHH`dan Haiti`ye yardým çaðrýsý Köln`ün Kur`an Bülbülleri Sayfa 11`de Sayfa 23-24`te Din, Dil, Kültür Farklýlýklarýmýzý Zenginlik Kabul Edip Bulunduðumuz Yerde TAHAMMÜL ÝÇERÝSÝNDE BÝRLÝKTE YAÞAMAK Selma ÖZTÜRK Umreye Giden Gençler UYUM MECLÝSÝ SEÇÝMLERÝNE KATILIN MUTLAKA OYUNUZU KULLANIN Avukat Nalan SÖNMEZ M.Salih AYDIN Mustafa YENEROÐLU Avukat Tutmaya gücüm yok ya da var mý? Hacarabýn Camilerde Serüvenleri 27 Sayfa 27`de Resmi Makamlarýn Elinde Müslümanlar Bir Oyuncak Gibi!.. Sayfa 37`de sebesi A.Engin KARAHAN Üç Baþbakan Bir Cumhurbaþkaný Sayfa 25`te Muha- Mahmut TOPTAÞ Sayfa 34`te Ömrün Sayfa 15`te Namaz ve Kimlik Murat ÝLERÝ Sayfa 13`te Hulusi ÜNYE Sayfa 17`de Bir Ýnsan Ýnþa Etmek Sayfa 7`de Sayfa 5`te Mahmut AÞKAR Radikalleþme mi dediniz? 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:38 Uhr Seite 2 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr editörden Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir hayat 3 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 Sinan AKTÜRK hasbihal Sevgili dostlar! Bu sayýmýzla birlikte sizinle olan beraberliðimizin 7 yýlýna ulaþmýþ bulunuyoruz. Dilekolay tam 7 senedir Almanya gibi bir yerde yerel bazda her türlü imkansýzlýða raðmen aylýk bir gazete çýkarabilmek. Hem bulunduðunuz ülkenin þartlarýný gözönüne alýp hem de insanýmýzýn sýkýntýlarýna çareler bulma noktasýnda bir yayýn politikasý izlemek ve bunun sonucu maddi imkansýzlýklar içerisinde bir gazete çýkarabilmek. Ýnanýn siz kýymetli okuyucularýmýzýn manevi destekleri olmasa bu gazeteyi ayný þevk ve heyecanla çýkarmamamýz mümkün deðil. Bugüne kadar verdiðiniz destekten dolayý teþekkürlerimizi sunuyoruz. Gazetemizi çýkarýrken zaman zaman umutsuzluða düþtüðümüz oluyordu. Ama Allah`a þükürler olsun ki her daraldýðýmýz zamanda hiç ummadýðýmýz yerlerden bizlere kapýlar açýlýyordu. Türkiyedeki klasik tabirle Mehter Takýmý gibi iki ileri bir geri temposunda gazetemizin yayýn hayatýný devam ettirmeye çalýþýyoruz. Bizim bazý gazeteler gibi hem Alman resmi makamlarýndan ve hem de zaman zaman Türk resmi makamlarýndan destek alma gibi bir lüksümüz olmadý. Bunun olabilmesi için de birilerinin borusunu öttürmek gerektiðini bilmek lazým. Biz inandýðýmýz deðerler için bu çalýþmayý yaptýðýmýzdan dolayý birilerinin borularýný öttürmemiz mümkün deðildir. Bu tür çalýþmalar, idealimz olmasa yapýlabilecek ve altýndan kalkýlabilecek çalýþmalar deðildir. Biz Impresium Künye Seite 3 Ýdealizm ve “Hayat” yetiþtiðimiz yerlerden aldýðýmýz terbiye ve idealle bu çalýþmayý yapmaya devam ediyoruz. Burada bu vesileyle 38. kuruluþ yýldönümünü kutlayan Milli Gazete`ye ve çalýþanlarýna tebriklerimizi iletmek istiyoruz. Almanya Mili Gazete`de çok kýymetli, rahmetli Malik Akbaþ abi döneminde çalýþma imkaný bulduk. Türkiye`de de yine Milli Gazete`nin fahri muhabirlerinden biri olarak görev yapan elemanlarýndandýk. Bizler; bir mektep olan Milli Gazete`de yetiþmiþ ve onun idealleri doðrultusunda gazetecilik yapmaya çalýþan idealist insanlarýz. Ve biliyoruz ki bizim gibi bu mektepte yetiþen idealist insanlar olduðu müddetçe haklýnýn sesi daha gür çýkacaktýr. Sevgili dostlar yeni bir yýla girmiþ bulunduðumuz bu günlerde Almanya`da pek çok yönden degiþik olaylar yaþanmakta. Özellikle 2009 senesinde yaþanan global ekonomik kriz Almanya`yý derinden etkiledi. Derinden etkiledi ama etkilenenler maalesef halk kesimi oldu. Geçen senenin mali portrelerine baktýðýmýzda Alman ekonomisi ihracat fazlasý verirken buna mukabil içerideki ekonomik göstergeler iyi görünmüyor. Özellikle finans sektöründe yaþanan olaylarý kimsenin anlamasý mümkün deðil. Kimin eli kimin cebinde belli deðil. Bir bakýyorsunuz büyük bir finans þirketi batýyor ama isim deðiþtirip baþka bir firma oluyor vs. Sanki birileri kuþa bak deyip bir zamanlar Türkiye`de yapýldýðý gibi arkadan hayat Aylýk Ücretsiz Gazete 15 Ocak/15 Subat 15 Januar/15 Februar 2010 Safer 1431 Sahibi ve Genel Yayýn Yönetmeni Sinan AKTÜRK Yayýn Kurulu Dr. Yusuf Iþýk, Fikret Ekin, Murat Ýleri, Mahmut Aþkar, Cengiz Þahbaz, Sinan Aktürk, Aydýn Ersoy, M. Salih Aydýn tabiri caiz ise malý götürüyor. Ama ne hikmetse olan yine halk kesimine oluyor. Almanya`da halkýn harcamalarý en alt seviyelere kadar indi. Artýk insanlar temel ihtiyaçlarýnýn haricinde alýþ veriþ yapamaz hale geldi. Her ne kadar büyük maðazalar cazip alýþ veriþ imkanlarý sunsalar da insanlarýn buna ilgisi oldukça az durumda. Bu þekilde giderse Almanya`da 2010 senesi oldukça zor geçecek gibi görünüyor. Buna bir de özellikle göçmenler üzerinde uygulanan bir nevi görünmez baskýlar da eklenince; bu kesim için Almanya artýk yaþanamaz bir hale geldi. Cami aramalarýndan tutun da, oturumlarýn verilmesindeki uygulamalara, iþsizlik parasý bahanesiyle bu kesimden insanlara reva görülen uygulamalara kadar pek çok uygulama göçmenleri adeta canýndan bezdirdi. Bu da yetmezmiþ gibi bazý Eyalet yöneticilerinin özelikle Harzt 4 ile alakalý açýklamalarý insanlarý çileden çýkaracak boyuta geldi. Tamam bu konuyu istismar edenlere karþý bu tür önlemler alýnmasý gerekli ama bunu genellemek bizce yanlýþ bir tutum. Bu tedbirleri alýrken Almanya`daki kamu kesimindeki israflara da bir tedbir alýnabilir. Bu tedbirlerin ekonomiye oldukça büyük katký saðlayacaðý kanaatindeyiz. Sevgili dostlar! Almanya`da bazý eyaletlerde Uyum Meclisi Seçimleri yapýlacak. Özellikle Þubat ayý içerisinde yapý- Merkez Königsbergerstr. 16 61169 Friedberg Tel: 06031-162411 Fax: 06031-738644 E-Mail: [email protected] Web: www.hayatonline.eu Basýldýðý Yer: Sunprint GmbH Offenbach Gazetemizde Yayýnlanan Yazýlarýn ve Reklamlarýn Ýçeriðinden Sorumlu Deðiliz. lacak seçimlere insanýmýzýn gereken önemi verdiðini sanmýyoruz. Bu seçimlerde seçilecek bizlerin temsilcileri yerel yönetimlere bir nevi danýþmanlýk yapacaklar. Maalesef bu zamana kadar yapýlan bu seçimlere insanýmýzýn ilgisi oldukça az oldu. Ýnþallah bu seferki seçimlere ilginin daha çok olmasýný diliyoruz. Gazetemizin sayfalarýnda bu seçimlerle alakalý röportajlarý bulabilirsiniz. Malumunuz Haiti`de büyük bir deprem oldu ve yaklaþýk 150 bin insan hayatýný kaybetti. Özellikle Uluslararasý Ýnsani Yardým Teþkilatý IHH`nin Haiti için düzenlediði yardým kampanyasýna katýlmanýzý tavsiye ediyoruz. Tabi sadece IHH`nýn deðil, düzenlenen tüm yardým kampanyalarýna imkan dahilinde katýlmanýzý tavsiye ederiz. Çünkü mazlum ve maðdur olan kim olursa olsun insanlýk deðerleri bunu gerektirir diye düþünüyoruz. Bu vesile ile Cenab-ý Allah çalýþmalarýmýzý bereketlendirsin, þuurlandýrsýn. Çalýþmak bizden baþarý Allah`tandýr. Allah`a emanet olun. Not: Kýymetli büyüðüm Dr. Yusuf Iþýk Bey`in Hanýmý bir ameliyat geçirmiþtir. Yenge hanýma geçmiþ olsun dileklerimizi sunuyoruz. Cenab-ý Allah acil þifalar versin diyoruz. Yine kýymetli büyüðüm Mehmet Ateþ Bey`in hanýmý bir rahatsýzlýk geçirmiþ ve hastanede tedavi görmüþtür. Yenge hanýma geçmiþ olsun dileklerimizi sunuyoruz. Cenab-ý Allah acil þifalar versin diyoruz. Bölge Temsilcileri Bielefeld: Mehmet Demir Tel: 0178-2063526 E-Mail: [email protected] [email protected] . Köln: Ahmet Çakýlcý Tel: 0172-2104121 E-Mail: [email protected] Dortmund: Fatih Kahraman Tel: 0172-5768278 E-Mail: [email protected] . Düsseldorf: Murat Satýlmýþ Tel: 0157-72414539 E-Mail: [email protected] 42. sayi sayfalar 08.02.2010 4 GMG Kuzey Ruhr Bölgesi Gençlik Teþkilatý Orta Öðretim Baþkaný Arif Sever ve ekibi tarafýndan organize edilen program þubelerden gelen 13-18 yaþlarý arasýnda yaklaþýk 35 öðrenci ve 5 eðitimci ile yapýldý. I Ýskender Güngör Köln slam Toplumu Milli Görüþ Teþkilatlarý Köln Bölgesi 2010 yýlý Kutlu Doðum Proðramýný yine binlerce kiþinin katýlabileceði büyüklükte mega bir salonda yapacak olmanýn tatlý telaþýný yaþýyor. Proðram için oluþturulan komisyon, çalýþmalarýný aralýksýz sürdürüyor. Kutlu Doðum proðram yapýmcýsý ve IGMG Köln Bölgesi Tanýtma Baþkaný Yahya Altýn proðram hakkýnda ön bilgilendirmede bulundu. Yahya bey bize öncelikle kendinizi tanýtýr mýsýnýz? 1979`dan beri Almanya`da yaþýyorum. Eðitimimin tamamýný Almanyada tamamladým. Bilgisayar mühendisliði bölümü mezunuyum ve þu an Pazarlama Müdürü olarak bir þirket de çalýþýyorum. 1998`de IGMG Þube Sekreterliði sonrasýnda Þube Baþkanlýðý ve daha sonra da þimdiki görevim 2007 itibariyle de IGMG Köln Bölgesinde Tanýtma Baþkanlýðýný yürütmekteyim. Bu Kutlu doðum proðramýný ne zamandan beri yapýyorsunuz? Efendim Ýslam Toplumu olarak bizler bugüne kadar pek çok ciddi proðram ve proje gerçekleþtirdik. Asr-ý Saadetten Esintiler, Mahþer, Maide-i Kur`an Programlarý, Mekke`nin Fethi Programlari, Dünyaca ünlü akademisyenlerin kültürel seminerleri bunlardan sadece bazýlarý. Bunun yaný sýra hayatýn her alanýnda olan kadýnlarýmýza da Kutlu Doðum salon proðramlarýný býraktýk. Yani istedik ki kadýn kollarýmýz da binlerce insanýn istirak edebileceði ciddi projeleri kadýn Ý 13:39 Uhr Seite 4 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 IGMG Kuzey Ruhr Gençliðinde “Orta Öðretim YES ve Abi-Kardeþ Günleri Ýki gün süren kampta eðitimciler tarafýndan dersler verildi. Genel olarak dersler gençler tarafýndan ayrý bir ilgi ile takip edildi. Programýn akþam bölümünde, gençler ile sýra gecesi ve oyunlar yapýldý. Programýn ikinci günü öðleden sonra ise Abi-Kardeþ günleri münasebetiyle de yüzme programý gerçekleþtirildi. Cemiyetlerin de davet edildiði programa 85 kiþi katýldý. Orta Öðretim Baþkaný Arif Sever de programda IGMG KÖLN BÖLGESÝ KUTLU DOÐUM HAZIRLIKLARI BAÞLADI ...ve Köln`de yine bir ilk! KABE ÝMAMI KÖLN`E GELÝYOR elleriyle yürütebilsin. Sonunda ne mi oldu Avrupadaki Ýslam Toplumu Milli Görüþ Kadýn Kollarý önceleri küçük salonlarda sonralarý düðün salonu daha sonralarýysa mega salonlarda bu iþe tamamen angaje oldular. Sonrasý ise elhamdülillah bu maya da tuttu. Bakýn son yýlarda diðer cemaat guruplarýndaki kardeþlerimiz de kutlu doðum haftasý proðramlarýný yapýyorlar. Bu arada Köln Bölgesi eski kadýn kollarý baþkanýmýz Necla Aydoðaný da bu vesileyle yad etmek istiyorum. Zira bu bacýmýz kadýnlara fýrsat verildiðinde neler baþarabileceðini kanýtlamýþ Kadýn Kollarý Bölge icra yönetimiyle, erkek eli demeden binlerce kiþinin katýldýðý kutlu doðum proðramýnýn ilk startýný vermiþti. Þimdiyse büyük baþarý ve manevi kazanýmlar elde ettiðimiz bu proðramý daha büyük kitlelere ulaþtýrmak için bayan ve erkeklere yönelik yapmaya karar verdik. Önceki proðramlarýnýza katýlým nasýldý nerede yapýldý. Aklýnýzda kaldýðý kadarýyla Proðramlarýnýza katký saðlayan isimler kimler oldu? Daha önceki proðramlar Köln`de çeþitli salonlar da yapýldý. Bu salonlar yeterli gelmediði için daha büyük bir salonda yapmaya karar verdik. Katýlýmcýlara gelince her programýn mutfaðýnda en az 100 kiþi çalýþýrken sahnesinde deðerli 20 ismi konuk ettik. Bunlarýn çoðunluðu dünyaca tanýnmýþ simalar. Bazýlarýný sayarsak Türkiye denince akla ilk gelen Fatih Çollak baþta olmak üzere iran Mýsýr Arap yarým adasý Afrika kýtalarýndan birbirinden çok deðerli Kur`an bülbülleri proðramlarýmýza iþtirak ettiler. Bizler dün nasýl proðram afiþimize Mýsýrda tartýþmasýz tek isim olan Ahmet Naýna`yý yazýp getirdiysek 20 Þubat 2010 günü de milyonlarýn onu sesiyle tanýdýðý bir isim olan, ve de Avrupa`ya yine bizim kanalýmýzla ilk gelecek olan Kabe imamý Adil Kelbani`yi salonumuza getireceðiz. Proðramýnýzý izleyenler nasýl tepki veriyorlar? Özellikle Peygamber Efendimizi (s.a.v) daha iyi tanýma fýrsatý bulan onu çok seven kardeþlerimiz duygu yüklü proðramlar yaþadýklarýný bizlere ifade ediyorlar. Programýn insana ruhi bir huzur manevi bir hava getirdigini belirtiyorlar. Düþünsenize proðram görsel medyayada yansýdý mý kutlu doðumdaki o gülün kokusu binlerce kilometre ötelere gidebiliyor. Bu sayede kardeþlerimizin dualarýný, teþekkürlerini ve tebriklerini alýyorsunuz. Önceki proðramlarýmýzdan bazýlarýný baþta Samanyolu ve Tv5 kanalý vasýtasýyla ülkemizde takip edenlerden onlarca Teþekkür telefonlarý aldýk. Ýþte o zaman proðram yorgunluðunu hiç duymuyorsunuz. Kutlu doðum proðramýnýz nerede ve ne zaman olacak? Kutlu doðum Proðramýmýz bu yýl 20.02.2010 Cumartesi günü Smidt Arena Leverkusen`da olacak. Buraya tüm Peygamber ve Kur`an aþýklarýný bekliyoruz. Proðrama giriþ ücreti nekadar olacak. Bazý kardeþlerimiz para meselesine takýlýyorlar parasýz bu iþ olmuyor mu? Bildiðiniz gibi bu tarz Proðramlarý düzenlemek yüklü bir masraf tutuyor. Çeþitli ülkelerden misafirler davet ediyoruz. Bunlarýn her birinin uçak dahil tüm masraflarýný ödüyorsunuz. Kendini bu yola adamýþ bu insanlarýn da bizler gibi hanýmlarý çocuklarý anneleri babalarý yani aileleri var. Koskoca salonu kiralamýþsýnýz bu ayrý bir yük, afiþi, davetlilerin yemeði, içeçeði ulaþýmý, görevlilerin en az bir öðün yemeði, derken bir bakýyorsunuz sýfýrý tüketmiþ biraz da hatta bizden gitmiþ. Zaten bu tip proð- haber emeði geçen herkese ve sunum yapan eðitimcilere ayrý ayrý teþekkür etti. Özellikle Lage cemiyetine ve göstermiþ olduðu ilgiden ve yardýmlarýndan dolayý da Cemiyet Baþkaný Lütfi Akça’ya teþekkürlerini iletti. ramlarý kar amacýyla yapmýyorsunuz zararý bilerek giriyorsunuz. Bu masraflarýn bir kýsmýný karþýlayabilmek için izleyicilerimizden küçük bir masraf payý alýyoruz. Arenayý tutup da bilete 28 euro yazmak bu þartlarda bize realist gelmiyor. Bu gibi salon Proðramlarý karþýlýðýnda bizim talep ettiðimiz 8,00 gerçekten çok cüz-i bir miktar olduðu görülmektedir. Avrupa`da hep ilklere imza attýnýz. Görüyoruzki bu tip hayýrlý iþleri baþkalarý da artýk yapýyor. Buna ne diyorsunuz? Hamdolsun Milli Görüþ teþkilatlarý hep öncü kuruluþ oldu. Avrupa`da camilerimizde geleceðimizin teminatýný oluþturdu. Çocuklarýmýzýn eðitiminde önemli hizmetler verdi. Bunu misal olarak Kur`an-ý Kerim, Hadis, Hutbe ve Ezan yarýþmalarýný verebiliriz. Hac ve Umre organizisi ile ve Ümmeti birleþtiren Kurban, Zekat/ Fitre kampanyalarý ile kardeþlerimizin gönüllerine taht kurdu. Diðer kardeþlerimizin çalýþmalarýna bizim çalýþmalarýmýz vesile oldu ise ne mutlu bize. Hayýrda yarýþmada mutlu oluruz, kýskanmayýz. Ýnþaallah bu proðramýmýzda da yine bir ilke imza atacaðýz. Bir kere daha hatýrlatýyorum; Almanya hatta Avrupa`ya ilk defa KABE ÝMAMI Adil Kelbaniyi getiriyoruz. Yapacaðýnýz proðram için þimdiden baþarýlar diliyorum. Ben de bu firsatý verdiði için Hayat Gazetesine teþekkür ediyorum. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr dosya B Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir Mahmut AÞKAR “Zaman sana uymazsa, sen zamanla savaþ!” (Muhammed Ýkbal) ir insan inþa etmek; bir dünya kurmaktan baþka ne olabilir... Çaðýn hükümran ideolojileri arasýndaki sýnýrlar, ferdî deðerler bazýnda o derece küçüldü ki, neredeyse kaybolma noktasýna geldi. Bu sebepten dolayý, ideolojilerin þekillendirdiði insanlar arasýnda da, hayata bakýþ açýsýndaki veya dünyayý algýlama biçimindeki farklýlýklar olabildiðince azaldý. Bu manâda bir sosyalistle bir kapitalistin, hatta Batý tipi bir muhafazakârýn, günlük hayat çizgisi arasýnda sapmalardan daha çok örtüþmeleri görmek mümkün. Çaðdaþ insan için iki yol var: Tek tip kýyafet gibi düþüncede alabildiðine bir yeknesaklýk hâkimiyeti ve siyasette olduðu kadar, kültürde de farklýlýðýn ve etkinliðin miktarýný kendisi ayarlayan böylesi renksiz, cansýz ve monoton bir dünya düzenine tabi olmak veya olmamak... Olmazsanýz; dýþlanacak, ötekileneceksiniz. Olursanýz; sýradanlaþacaksýnýz: Tükettiðiniz kadar ve tükettiðinizin kalitesinde muamele göreceksiniz. Burada sizin ne düþündüðünüze deðil, ne tükettiðinize ve ne kadar tükettiðinize bakýlarak karara varýlýr: Ya onlardan yana, ya da deðilsiniz... Düþünen insan için üçüncü bir yol daha var: Öze dönmek; kendisi gibi olmak... Bu oluþ, ne çöle kaçarak, ne de daða çýkarak olur. Hayatýn içinde bir hayat, düzenin içinde bir düzen ve dünyanýn içinde bir dünya yaratmak için; toplumun içinde bir fert inþasýna baþlamakla olur. Suya bir taþ, ardýndan bir taþ, bir taþ daha atar gibi, kalabalýklarýn içine bir insan, ardýndan bir insan ve bir insan daha atmak... Ve suya düþen taþlarýn daireleri birbiriyle kesiþerek kýyýya kadar yüzeyi kaplamasý gibi, kalabalýklarýn Seite 5 hayat [email protected] 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 Bir Ýnsan Ýnþa Etmek... Þayet siz kendi evladýnýzý eðemez, bükemez, yontamaz, yani þekillendiremezseniz, dýþarýsý; sosyal çevre, sokak, onu þekillendirir ve ona sizin tanýyamayacaðýnýz bir çehre kazandýrýr. Toplumu inþa etmeðe yeltenenler, bu iþe önce en yakýnýndaki fertten baþlasýnlar. içinde inþasý tamamlanmýþ fertlerin meydana getireceði dalgalarýn en ücra köþelerine, en kýyý þeritlerine ulaþmasý gibi dünyanýn... Dünyanýn gidiþatýndan, insanlýðýn mevcut durumundan þikâyetçi ve geleceðimizden endiþeliyiz. Bu nahoþ tablo, aç, sefil ve geri kalmýþ ülkeler için geçerli olduðu kadar, tok, müreffeh ve kalkýnmýþlarýn dünyasý için de geçerlidir. Manevî boþluðun doðurduðu huzursuzluk ve mevcutu kaybetme korkusu, sanayi toplumlarýndaki nahoþ tabloyu daha çok karartan amillerin baþýnda gelir. Bir Batý dünyasýnýn toplumlarýna bir de onlarý yakalamak üzere olan kendimize baktýðýmýzda; deðerlerin erozyonu ve sosyal hayatýn insanîlikten giderek uzaklaþmasý noktasýndaki açýnýn giderek daraldýðýný görürüz. Baþka bir ifadeyle; farklý kültürel kodlara sahip olmamýza raðmen, birbirimizle benzeþmeye, daha doðrusu bi- zim onlara benzemeye baþladýðýmýz ortaya çýkar. Hamburglu Fischer Ailesi kadar, Ýstanbullu Ekinci Ailesi de, genç kýzýný veya oðlunu büyük þehrin sokaklarýna salýverirken, muhtemel tehlikelere karþý evladýný uyarýr, ikaz eder ve endiþelenir. Özellikle dýþ etkenlere karþý donanýmý tamamlanmamýþ veya altyapýsý zayýf insanlarý, evden dýþarýya adým attýklarý andan itibaren birçok tehlikeler, tuzaklar ve nahoþ hadiseler beklemektedir. Her ikisi de, geçim sýkýntýlarý olmamasýna raðmen, mevcut gidiþattan; toplumun sürüklenmiþ olduðu ortamdan rahatsýz ve endiþelidirler. Alman Hans Fischer’in önünde pek fazla seçeneði yoktur. Türk Hasan Ekinci ise, bu sefer Alman akranýndan daha þanslýdýr: O henüz daha kendi medeniyet hazinelerini sonuna kadar kullanmýþ deðil. O, toplum inþasýna, fertten baþlayarak zemin hazýrlayabilir, katkýda bulunabilir. Onun önünde tarihin akýþýný, insanlýðýn gidiþatýný deðiþtiren; doðru istikamete yönlendiren, yaþanmýþ bir tarihî miras var: Ali Þeriati; Hz. Peygamber’in 13 yýllýk Mekke dönemini, birey yetiþtirme ve 10 yýllýk Medine dönemini ise, toplum kurma aþamasý olarak deðerlendirir. Mekke döneminde bizatihi Hz. Peygamber tarafýndan inþa edilmiþ önemli þahsiyetlerinden birisi olan Ebuzer’i örnek olarak verirken þöyle diyor: “Çeyrek yüzyýl zarfýnda insaný vahþilikten, medeniyet yaratan in- 5 sana, dünyada yeni bir tarih yazan, tarihin akýþýný deðiþtiren, baþlamýþ olan tarihsel cebri deðiþtiren ve yeniden yapan insana dönüþtüren bu ruh ne zaman ilk þekline döner? Bu mektep ne zaman, yarý vahþi okuma, yazma bilmez, sadece dünyadan deðil kendi ülkesinden dahi habersiz bedevi bir Arap olan Cündeb b. Cüdane’den yine bir Ebuzer-i Gifari çýkarýr? O, günümüzde insanlýðýn saadet veren hareketine ilham veren canlý bir çehredir, yoksun ve yaðmalanmýþ kitlelerin ümididir. (A. Þeriati, Biz ve Ýkbal, s.35)” Geride býraktýðýmýz yüzyýlda ululaþtýrýlmýþ krallar, liderler, baþkanlar uðruna veya onlarýn kurduðu sistemler adýna insan, nesne olarak kullanýldý ve malzeme gibi tüketildi. Kendimizin de içinden geçip geldiði ideolojik hareketlerde gördük ki, insan ya kutsallaþtýrýlan devlet, ya lider, ya da parti için vardýr. Ve yine acý tecrübelerimizle sabittir ki, inþasý tamamlanmamýþ insanlarla baþlatýlan her siyasî, sosyal hareket, ideolojisinden baðýmsýz olarak, kendi içinde çökmeye mahkûmdur. Ýslâm, yarý vahþi insanlara eðildi, onlarý eðitti ve onlarýn omuzlarýnda yükselen bir medeniyet kurdu. O medeniyetin merkezinde sadece yaratan Allah’a kulluk eden insan vardý. Sistemin adý “Ýslâmî”, toplum da müslüman olsa; þayet iþin özünde, ýrkýndan ve dininden baðýmsýz olarak, insanîlik yok ise, taþýdýðý sýfatlar hiçbir manâ ifade etmez. Þayet siz kendi evladýnýzý eðemez, bükemez, yontamaz, yani þekillendiremezseniz, dýþarýsý; sosyal çevre, sokak, onu þekillendirir ve ona sizin tanýyamayacaðýnýz bir çehre kazandýrýr. Toplumu inþa etmeðe yeltenenler, bu iþe önce en yakýnýndaki fertten baþlasýnlar. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 6 Ýskender Güngör Köln ski adý Yabancýlar Meclisi yeni adý Uyum Meclisi olan yabancýlarýn demokratik idareye katký için oy kullanabildikleri tek merci uyum meclisi seçimleridir. Ýþlevliði ya da yaptýrým gücü hala tartýþýlýyor olsa da yerel yönetimlerin icraatlarýnýn bazýlarý ilk önce bu mecliste þekilleniyor. Köln Uyum Meclisi denince akla gelen ilk üç isimden biri Ali Esen beyle önümüzdeki Þubat ayýnýn 7`sinde yapýlacak olan seçimleri konuþtuk. Ali bey üç dönemdir Köln Anakent Belediyesinde biz göçmenleri temsil etmiþ pek çok baþarýlý projeye imza attýðýna bizzat bizler de basýn olarak geçmiþ dönemde þahit olduk. Sözü fazla uzatmadan Ali beye verelim. Ali Bey önümüzdeki ay yapýlacak Uyum Meclisi seçimleri ile alakalý insanýmýzý bilgilendirir misiniz. Efendim uzun yllar Avrupa`da yaþayan bizlerin hala çözüme kavuþmamýþ bir yýðýn ana problemleri devam ediyor. Bu sýkýnýtýlarýmýzýn bazýlarý yerel yönetimler bazda, bazlarý da ulusal bazda çözüme ka- E 13:39 Uhr Seite 6 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 KÖLN`DE UYUM MECLÝSÝ SEÇÝMLERÝ RESMEN START ALDI OY VERME ÝÞLEMLERÝ BAÞLADI vuþturulmayý bekliyor. Yerel þehir idarelerinin icraatlarýnýn bir kýsmý evvelinde Uyum Meclisinde tartýlýp þekilleniyor. Bakýyorsunuz daha sonra olgunlaþtýktan sonra belediye yönetimi gündemine almýþ o problemi çözmüþ. Tabi bu her defasýnda kolay olmuyor. Meclisteki temsil gücünüzün getirdiði ses, bir de meclis gurubundaki diðer temsilci arkadaþlarla eþ güdümlü çalýþmayla çözüme varýyorsunuz. Bütün mesele bu. Amerika`yý tekrar keþfedecek deðilsiniz. Bizim neredeyse 20 yýla varan Uyum Meclisi tecrübemizde halkýmýzý temsil eden tüm arkadaþlar yine halkýn problemlerini önceliyerek yetkili kurumlara taþýdýk. Geçmisteki meclis çalýþmalarýmýzda Biz göçmenlerin bazen farklý bazen ortak ama makul düzeydeki sorunlarýmýzda mecliste iþbirliðine giderek taleplerimiz oldu. Bundan sonra da bizler Liste BÝRLÝK olarak yine makul olan yolu kullanýp baþta anadilde eðitim olmak üzere yerel yönetim seçimlerinde oy kullanabilmeyi, yabancýlarýn sosyal ve kültürel ana baþlýðýyla tüm sýkýntýlarýný izole etme noktasýndaki taleplerimizin takipçisi olacaðýz. Geçmiþ yýllarda görmediðimiz þekliyle bu yýl liste enflasyonu yaþýyoruz. Bazý kardeþlerimiz hiç bir dernek kulüp teþkilat ya da siyasi tecrübesi olmadan göçmenin sýkýntýsýný bilmeden sadece benim dilim var yüksek tahsil yaptým sorunlarý iyi anlatýrým diye aday olmuþlar. Bizler de zaten göçmenlerin üniversitelerdeki aðýrlýðýný artýrmak için yýllardýr çaba sarfediyoruz. Avrupa`nýn çeþitli üniversitelerinden üçbin akademisyeni bir araya getirip problemlerine çözüm yollarý aradýðýmýz kafa patlattýðýmýz salon toplantýlarý düzenlerken kusura bakmasýnlar ama, bu kardeþlerimiz bir çoðu dünyaca ünlü profesörlerin sunum yaptýðý bu günlerde orada yoklardý. Ýyi de kardeþim sen okuldan baþka bir yer tanýmýyorsun sivil toplumun hiç bir katmanýnda yoksun. Problemi bilmiyorsunki taþýyasýn. Bizler geçmiþte bilgisayar mühendisinden eðitimci pedagogunu temsil makamlarýna taþýdýðýmýz gibi bu yýlda yine iþletmecisinden elektrik mühendisine kadar seçkin bir ekibi büyüklerimizin de olurunu alarak vatandaþla- röportaj rýmýza hizmet için inþaalah yine orada olacaðýz. Ali bey oy kullanmanýn iki seçeneði var galiba . Bir de bu konuya deðinseniz. Memnuniyetle. Buyurduðunuz gibi hem postayla hem de seçim sandýðýnda kullanabiliyoruz. 16 yaþýna girmiþ Alman vatandaþý olmayan herkes oyunu kullanabiliyor. 1 yýldan beri Köln`de oturanlar da yine oylarýný kullanabiliyorlar. Vatandaþlarýmýz Köln seçim dairesinden gelen seçim bildirgesinin sol tarafýný doldurup Stadt Köln Wahlamt Athener Ring 5 50765 adresine postalasýnlar. Arkasýndan yine bu daireden gelecek olan seçmen pusulasýndaki (Stmzettel Köln) arkadaþlarý okeyledikten sonra yine ayný adrese postalasýnlar. Ayrýca 5 Ocak 2010 tarihinden itibaren 5 Þubat 2010`a kadar seçim bildirgesinin sað tarafýnda bulunan adresteki sandýkta sandýðýn açýk olduðu saatlerde oylarýný kullanabilirler. 07 Þubat 2010 yapýlacak Uyum Meclisi seçimleri sabah 08`den akþam 18.00`e kadardýr. 2010 yýlý Uyum Meclisinin þimdiden hayýrlý olmasýný diliyorum. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr dosya Namaz” kelimesi Türkçe’ye Farsça’dan geçmiþtir; Farsça’daki okunuþu “nemâz”dýr. Bunun Arapca karþýlýðý olan “salât” sözlükte, dua etmek, yalvarmak, iyi dilekte bulunmak anlamlarýna gelir. “Onlar için dua et (“salli aleyhim”), çünkü senin duan (“salâtek”) onlar için sükûnettir (onlara huzur saðlar)” (Tevbe Suresi, [9:103]) mealindeki âyet-i kerîmede bu anlam sözkonusudur. Dinî bîr terim olarak salât (namaz), tekbir ile baþlayýp selâm ile tamamlanan belirli hareket ve sözlerden oluþan ibadeti ifade eder. Ayrýca salât, özellikle Hz. Peygamber için hayýr duada bulunma ve ona olan saygý ve baðlýlýðý gösterme amacý ile söylenen söz anlamýna da gelir. Salât kelimesinin çoðulu “salevât‘týr. Namaz kýlan kiþiye “musallî”, namaz kýlýnan mahalle “musalla” denir. Namaz Ýslâm’dan önceki ilâhî dinlerde de emredilen bir ibadettir. Nitekim Kur’ân-ý Kerîm’de Hz. Lokman’ýn oðluna verdiði öðütlerde namaz da zikredilir: “Yavrucuðum! Namaz kýl, iyiliði emret, kötülükten vazgeçirmeye çalýþ, baþýna gelenlere sabret. Doðrusu bunlar azmedilmeye deðer iþlerdir” (Lokman Suresi, [31:17]) Ýslâm Dininde namazýn meþru ve farz bir ibadet olduðu Kitap, Sünnet ve Ýcma ile sabittir. Ýnkâr eden kâfir olur. Namaz, kökü Allah’tan gelen dinlerin ortak hükümlerindendir. Zira peygamberler üstlendikleri aðýr teblið görevini yerine getirirken namazýn kendilerine saðladýðý sürekli manevî güçten destek alýyorlardý. Kur’ân-ý Kerîm’in birçok âyeti bunu bize haber veriyor. Ýþte Hz. Ýbrahim (as)’ýn namazla ilgili duasý bu ayetlerden sadece bir tanesidir: “Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri namazýný kýlanlardan eyle. Rabbimiz! Duamý kabul buyur.” (Ýbrâhîm Suresi, [14:40]). Ýslâm’ýn tebliðine baþ- Seite 7 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir hayat Hulusi ÜNYE “ [email protected] landýðý o zor zamanlarda ilk ibadet olarak namazýn kýlýndýðýna þahit olmaktayýz. Peygamber Efendimiz (s.a.v), tek baþýna, ailesiyle beraber, bâzan evde bâzan Ka’be’de, bâzan Daru’l Erkam’da ashabýyla birlikte namaz kýlýyordu. Namaz kýlarken ölüm tehlikeleri ile karþýlaþýyordu. Namaza verilen ehemmiyet nedeniyle sahabeden bazýlarý evlerinin bir kýsmýný mescid haline getiriyorlardý. Hz. Ebu Bekir ve Erkam bin Ebi’l Erkam bunlardandý. Peygamber Efendimiz (s.a.v) namazla manevi güç ve moral kazanan, hayatý düzene giren bir yepyeni nesil oluþturuyordu. Namazýn bu ehemmiyeti nedeniyledir ki, bu gün kýlmýþ olduðumuz beþ vakit namazýn farziyyeti Mirac Gecesi’nde gerçekleþiyordu. Bundan dolayý “namaz müminin miracýdýr” denilmiþtir. Namaz, kiþiyi Allah’a yaklaþtýran, ruhen arýndýran ve yücelten, bir taraftan þükretmeye bir taraftan da sabýr ve mücadeleye alýþtýran, belirli bir disiplin içinde kulluk bilincine eriþtiren çok önemli bir ibadettir. Ayrýca beden ve ruh saðlýðý açýsýndan da büyük yararlarý söz konusudur. Hele cemaatle kýlýnan namaz, ýrk, renk, dil, sosyal zümre ve 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 Namaz ve Kimlik ülke ayýrýmý gözetmeksizin müminleri ayný safta topladýðý için cemaat þuurunun pekiþmesinde çok güçlü bir rol üstlenir. Ýslâm insan hayatýný bütünüyle kuþatýr ve yönlendirir. Ýslam’a adýmýný ilk defa atan müminlere yüklenen ilk ibadet görevi ise namazdýr. “Dinde namaz, vücutta baþ gibidir.” “Kalbini namaz için hazýrlayan ve onu þartlarýna uyarak kýlan kiþi gerçek mümindir.” (Kenzül-Ummal Kitabu’sSalat, 2) hadis-i þerifleri bunu bize izah ediyor. Namazla insan yeni dini hayatýnda vakitlerini de belli bir düzen ve intizam dairesine almýþ olur. Yani namaz, insan kimliðine önce vakit planlamasýný katar ve bu ömür sermayesinin öyle hesapsýz verilmediði bilgisini öðretir. “Namazý bitirince de ayakta, otururken ve yanýnýz üzerinde yatarken (daima) Allah’ý anýn. Huzura kavuþunca da namazý dosdoðru kýlýn; çünkü namaz müminler üzerine vakitleri belli bir farzdýr.” (Nisa Suresi, [4:103]) ayeti bunun talimatý sadedinde indirilmiþ gibidir. Ýmandan sonra bir numaralý ve imanýn iþareti olan ibadet namaz olunca, namazý terketmek veya on- da isteksiz bir mümin kimliðine sahip olmak kýnanmaya sebep olur. Nitekim Peygamber Efendimiz (sas): “Kiþi ile þirk ve küfür arasýnda namazý terketmek vardýr. (Namazý terketmek kiþiyi þirk ve küfre yaklaþtýrýr)” (Feyzu’l Bari Þerh-i Sahih-i Buhari, 2/275) buyurarak namazý terketmenin küfre ve þirke kayma tehlikesinin olduðuna iþaret ederken, Cenab-ý Hak da namaza karþý isteksizliðin nifak sebebi olduðunu þu ayet-i kerime ile bize beyan buyuruyor: “Þüphesiz münafýklar Allah’a oyun etmeye kalkýþýyorlar; halbuki Allah onlarýn oyunlarýný baþlarýna çevirmektedir. Onlar namaza kalktýklarý zaman üþenerek kalkarlar, insanlara gösteriþ yaparlar, Allah’ý da pek az hatýra getirirler.” (Nisa Suresi, [4:142]) Namaz, içinde dua, Kur’an kýraatý, tesbihat, rüku, secde ve neticede dünyaya selam ve selamet dileklerini içinde barýndýran bir ibadettir. Duasýný herþeyi ve kendisini yaratan Rabbine yönelten bir insanýn moral üstünlüðünün zirvesine baþka bir þeyle ulaþmak mümkün olamaz. Bilhassa okuduðu ayet ve surelerin anlamlarýný da düþünerek namaz kýlan bir 7 müslüman, her rekatta yeni bir insani kimlikle bezenir. Þöyle bir düþünelim! Günde beþ defa huþu, huzur, ta’zim ve þuurlu bir þekilde Allah’ýn huzuruna çýkan bir müslüman, inandýðý ve yaþamaya gayret ettiði Kur’ân ayet ve surelerinden okuyarak namaz kýlýyor. Ýçinde “Zekât, adalet, merhamet, yapýlan her iþi Allah görüyor bilinci içinde güzel yapma, sözleþmelere baðlýlýk, ana-babaya saygý, yaratýlanlar üzerinde düþünme … ve doðru konuþma gibi emirler yer alan Kur’ân ayetleri” birbir dile geliyor.. “Faiz, içki, kumar, zina, zulüm, yalan, bölücülük, kin, kibir… ve israf…” gibi yasaklarý içeren Kur’ân âyetleri okunuyor.. Okunan bu Kur’an ayet ve sureleri hergün ve bir ömür boyu böylece devam ediyor. Böylece namaz, Ýslâm Dini’nin, birlik þuurunun ve ilmin buyruklarýnýn gereklerine insaný yönlendiriyor. Haram ve yasaklardan koruyarak hayatý basitlikten, faziletsizlik zemininde sürünüþten kurtarýyor, yüksek heyecanlarýn, ölümsüz hedeflerin âþýký kýlýyor. Böylece insan müsbet enerji ile yüklenmiþ oluyor. Namazlarýnýn her rekâtýnda Fatiha Sûresini okurken: “Ancak sana ibadet ederiz...” diyerek haram ve helâl ölçülerine göre yaþayacaðýna söz veren mü’minin, Allah’ýn emirlerini ve yasaklarýný çiðnemesine imkân var mýdýr? Rýzký verenin, sebepleri yaratanýn, dünya ve ahiret saadetini verecek olanýn Allah olduðuna ve O’nun huzurunda hesap verileceðine inanan mü’minin, fâni dünya nimetleri ve sayýlý ömür günleri için yalan, karaborsa, rüþvet, sömürü, zulüm, riya, ihtiras, samimiyetsizlik içinde olmasý mümkün müdür? Þu bir gerçek ki, namaz kýlan bir mümin de bâzan yanýlabilir, fakat hatasýnda ýsrar etmez, edemez. Bundan dolayýdýr ki, Kur’ân-ý Kerim namazý maddî ve manevî kötülüklere ve ahlâksýzlýklara karþý güçlü bir koruyucu olarak 42. sayi sayfalar 08.02.2010 8 sunmaktadýr: “(Resûlüm!) Sana vahyedilen Kitab’ý oku ve namazý kýl. Muhakkak ki, namaz, hayâsýzlýktan ve kötülükten alýkoyar. Allah’ý anmak elbette (ibadetlerin) en büyüðüdür. Allah yaptýklarýnýzý bilir.” (Ankebut Suresi, [29:45]) Ancak çoðu zaman namaz müminde oluþmasý gereken bu kimlik özelliklerini kazandýramayabilir. Bu da namazýn eksikliðinden deðil, namaz kýlanýn kendi eksikliðinden kaynaklanýr. Yoksa Allah’a, Kur’ân’ýn içtimaî, iktisadî, hukukî ve ahlâkî hükümlerini ihtiva eden âyetlerini okuyarak ve Hz. Peygamberin öðrettiði gibi namaz kýlarak ibadet eden müminler olunsa bu kimlik elde edilemez mi? Böyle bir kimliðe kavuþmuþ bir insaný hangi güç Ýslâmî doðrultudan saptýrabilir? Hangi zalim otorite Ýslâm dýþý, sistemlere kanalize edebilir? Hangi istibdad tanrýlaþtýrýlmýþ Taðut’î güçlere boyun eðdirebilir? “Nihayet onlarýn pe- I GMG Kuzey Ruhr Bölgesi yeni senenin ilk Þube ve Teþkilatlanma Baþkanlarý toplantýsýný yaptý. Þube Baþkanlarý, Teþkilatlanma Baþkanlarý ve Þube Muhasiplerinin de eksiksiz katýldýðý toplantý da selamlama konuþmasý yapan IGMG Kuzey Ruhr Bölgesi Teþkilatlanma Baþkaný Ufuk Ulun toplantýya eksiksiz katýlýma teþekkürlerini ifade ettikten sonra konuþmasýnda þunlara deðindi: “Teþkilatlanma ancak cemaat ile saðlanýr, bu yüzden camilerimize 13:39 Uhr Seite 8 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir þinden öyle bir nesil geldi ki, bunlar namazý býraktýlar; nefislerinin arzularýna uydular. Bu yüzden ileride sapýklýklarýnýn cezasýný çekecekler.” (Meryem Suresi, [19:59]) ayeti tam da bu konuya dikkatlerimizi çekiyor. Demek ki insan nefsine uyar ve þuursuzca namaz kýlarsa netice böyle olur. Namaz, bunalan ruhlara, ümitsizliðe düþen gönüllere, huzursuz kalplere yegâne sýðýnaktýr. Ýç dünyasý için için kanayan, kanadýðý için de, karamsarlaþan, kararsýzlaþan ve arayýþlar içinde çýlgýnlaþan ruhlarýn tek tedavi yolu ve biricik mutluluk gýdasý da namazdýr. Namaz kýldýðý halde böyle þeylerden þikayet eden birisi kýldýðý namazýný gözden geçirmelidir. Çünkü “Kalk, namaz kýl. Namazda þifa vardýr” buyuran Peygamber Efendimiz (sas) –haþa- yalan söylemez. (Ýbn-i Mace Hn. 3458) Namazýný kýlan bir mü- hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 min, gusül ve abdest ile vücut temizliðini, kirli ve pis elbiselerle ve pis yerlerde namaz kýlamayacaðý için elbise ve mekân temizliðini kendinden ayrýlamayacak bir kimlik haline getirmiþ olan insandýr. Diðer yandan namaz kýlan insan, daima ölümü hatýrlar, ihtiraslarýný dizginler, dünya hayatýna gerçekçi bir gözle bakmayý öðrenir, ölümle baþlayacak yepyeni ve ebedî hayata hazýrlýk þuurunu kazanmýþ olur. Hayatýn her anýnda samimî ve ihlâslý olmanýn vicdanî neþesini duyar. Saðlýðýmýzýn ebedî düþmaný manevî hastalýklar olan günahlardan korunur, ruhu kirleten her þeyden arýnmýþ olur. “Sizden birinizin kapýsý önünden coþkunca akan ve içinde günde beþ defa yýkandýðý bir nehir olsa, bu nehir onda kirden eser býrakýr mý? Pek tabii ki, býrakmaz. Beþ vakit namaz da böyledir. Bütün günahlarý temizler.” (Müttefekkun aleyh) Gerçek þu ki, namaz ha- kiki mü’min kimliðinin göstergesidir. Çünkü þuurla, kalbî huzurla ve devamlý olarak namaz kýlmak, ancak gerçek mü’minlerin yapabileceði ibadettir. Bunun içindir ki, Cenab-ý Hak: “Kalpleri ilâhî sevgi ve korku ile dolu olan kimselerden baþkalarý için namaz gerçekten çok aðýr bir yüktür.” (Bakara Suresi, [2:45]) buyurmuþtur. Samimi namaz kýlan müminler için ise þu övgüler ve müjdeler yine Peygamber lisanýndan süzülmüþtür: “Amellerin Allah’a en sevimli olaný vaktinde namaz kýlmaktýr.” (Tac, 1/134) “Kul namazda oldukça ilâhî rahmet üzerine iner.” (Tac, 1/135) “Ümmetine beþ vakit namazý farz kýldým. Beþ vakit namazý vaktinde kýlan kulumu cennete koyacaðýma da and içtim.” (Tac, 1/137) Namazýn bir kimlik haline gelmesi için daha küçük yaþlardan itibaren çocuklarýn namaza alýþtýrýlmasý gerekir. Mümin ana- Kuzey Ruhr Bölgesi 2010 Senesi ilk Þube ve Teþkilatlanma Baþkanlarý toplantýsý “ÜYE OL, ÜYE BUL” sloganýmýzý ve hedefimizi geçtiðimiz baþkanlar toplantýsýnda vermiþtik. Siz baþkanlarýmýn gayreti ile birçok cemiyetimiz yeni üye kazandýklarýný açýkladý. Bu verimli ve gayretli çalýþmalarýnýzdan dolayý sizleri tebrik ederim” diyerek sözlerine son verdi. IGMG Kuzey Ruhr Bölge Baþkaný Murat Ýleri konuþmasýnda, Bölgenin faaliyetlerini sunarken, Genel Merkeze üyelik startýný verdi. Daha sonra þöyle devam etti: “Milli Görüþ Hizmette Öncü Kuruluþ. Sizlerin de bildiði gibi Ýslami Ýlimler Kursumuzda baþarýyla 3 yýllýk eðitim öðretimini baþarýyla tamamlarken diplomalarýný da ellerine aldýlar. Yeni kayýtlarda sizlerin de çalýþma ve gayreti ile tekrar baþlamýþtýr. Geçen yýl iki cemiyetimizde Ýslami Ýlimler kursu baþlatýlmýþtý, dilerim ki bütün cemiyetler Ýslami Ýlimler Kursu baþlatýrlar. Bizim gayemiz geleceðimize faydalý nesiller býrakmaktýr” dedi. Bölge Sosyal Hizmetlerinden de açýklamalar yapan Murat Ýleri sözlerini Genel Merkez Teþkilatlanma Baþkan Yardýmcýsý Ýbrahim Kaygýsýz´a býraktý. Ýbrahim Kaygýsýz IGMG´nin son durumu hakkýnda açýklamalar ve bilgilendirmeleri aktarýr- dosya babanýn evladýna karþý en önemli vazifesi budur. Çünkü Rabbimiz Peygamberimizin þahsýnda “Ailene ve çocuklarýna namazý emret ve namaz kýlmada sabýrlý ol…” (Taha Suresi, [20:132]) buyurmuþtur. Bu âyetin indiriliþinden sonra, Peygamberimiz altý ay süreyle, evli kýzý Hz. Fatýma’yý sabah namazýna bizzat kaldýrmýþtýr. (Ýbn Kesir Tefsiri, Taha, 132) Namazýn kimliðimiz olmasý dileði ile konuyu bir ayet meali ile noktalýyoruz: “Allah anýldýðý zaman yürekleri titreyen, Allah’ýn âyetleri yanlarýnda okunduðu zaman imanlarýný arttýran, ancak Rablerine güvenen, namazlarýný dosdoðru kýlan, kendilerine rýzýk olarak verdiklerimizden Allah için harcayan kimseler (yok mu?) Gerçek mü’minler onlardýr. Rableri katýnda dereceler, baðýþlanma, bitmez- tükenmez güzel nimetler de onlarýndýr.” (Enfal Suresi, [8:2-4]) ken, “Milli Görüþ farký barýþ ile savaþ arasýndaki fark gibidir. Sürekli saadeti, sürekli mutluluðu, ahlaki, hoþgörüyü ve huzuru kazandýrmak, daha faydalý toplumlar ve gelecekler yetiþtirmektir. Bunun içindir ki her birimiz fedakarlýklar yaparak buralara kadar geliyoruz, maksat Allah ve Rasulü´nün rýzasýný kazanmak imanlý nesiller ve toplumlardan oluþan bir dünya düzeni saðlamaktýr” dedi. Toplantý Bölgenin vermiþ olduðu ikram ile son buldu. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr Seite 9 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr Seite 10 Ýslam Toplumu Milli Görüþ Ýserlohn Þubesi Ýftiharla Sunar Ýserlohn ve çevresinde ilk defa Maide-i Kur’an Proðramý organize eden Þube idarecilerinden; Ýserlohn ve çevresinde yaþayan Kur’an sevdalýlarýna ve bütün müslümanlara mesaj olarak; Toplumsal kardeþliðimize göz dikildiði bir zamanda, Kur'an ziyafeti proðramý bizim için çok büyük bir deðer ifade etmektedir. Bu nedenle amacýmýz Kur'an ziyafeti proðramlarýyla, Kur'an-ý toplumumuzun gündemine taþýyýp, kardeþlik duygularýný ön plana çekerek birlik ve beraberliðimizi saðlamaktýr. Bu sebeple siz deðerli müslümanlarý bu müstesna proðrama katýlmaya davet ediyor, teþriflerinizi arzuluyoruz. Alexanderhöhe Salonu’nda yapýlacak proðramýn dünyanýn deðiþik bölgelerinden gelecek olan kariler, IGMG Ruhr A Bölgemizden ve IGMG Genel Merkezimizden katýlacak deðerli hatiplerle dolu dolu bir proðram olacaðý kanaatindeyiz. Maneviyat aðýrlýklý geçecek Kur’an Ziyafeti’nin organize edilebilmesinde katký saðlayan deðerli sponsorlarýmýza ve bütün idarecilerimize yaptýklarý katkýlarýndan dolayý teþekkür ediyoruz. I GMG Ruhr A Bölgesine baðlý olarak faaliyetlerini sürdüren Iserlohn Kadýnlar Teþkilatý sýnýflararasý Kur`an-ý Kerim okuma ve ezber yarýþmasý B Iserlohn Kadýnlar Teþkilatý Kur`an yarýþmasý düzenledi. Iserlohn Cemiyetinde düzenlenen programa katýlým yoðundu. ir rahatsýzlýðýndan dolayý hastaneye yatan ve ameliyat olan IGMG Ruhr-A Bölgesi Sosyal Hizmetler Baþkaný Adnan Saðlam`a Bölgeden çalýþma arkadaþlarý tarafýndan geçmiþ olsun ziyareti gerçekleþtirildi. Bölge Eðitim Baþkaný Cevat Karabacak, Bölge Teþkilatlanma Baþkaný Harun Caylan ve Bölge Tanýtma Baþkaný Fatih Kahraman geçmiþ olsun ziyareti için Herne hastanesinde yatan Bölge Sosyal Hizmetler Baþkaný Adnan Saðla- Yarýþma iki grup olarak düzenlendi, 1. grup (10-13 yaþ arasý) 2. grup (14-24 yaþ arasý). Yarýþmanýn sonunda 1.grup birincisi Sümeyye Caylan ve 2.grup birincisi Büþra Albayrak oldular. Ruhr A Bölgesi hasta ziyareti Program sonunda kazanan gençlerin eðitimcileri Gülcan Caylan ve Rukiya Þimþek ´e vermiþ olduklarý emekten dolayý teþekkür edildi. mý ameliyattan sonra ziyaret edip hal ve hatýrýný sordular. Ameliyatýn iyi geçtiðini ifade eden Adnan Saðlam gelen Bölge Yönetim kurulundan arkadaþlarýna teþekkür etti ve kýsa zamanda çýkacaðýný söyledi. Adnan Saðlamý bir an evvel Bölge çalýþmalarýnda aralarýnda görmek istediklerini ifade eden Bölge Yönetim Kurulu üyeleri Adnan Saðlamla vedalaþýp hastaneden ayrýldýlar. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 haber I GMG Düsseldorf Bölgesi Ýdarecilerinden ve ayný zamanda HSV Hilalspor Onursal Baþkaný Þenol Yýldýrým, IGMG Düsseldorf Bölge Ýrþad Baþkaný Mustafa Bildik, Rheinhausen Camii Ýmam-Hatibi Bilal Yanaray, Rheinhausen Belelediye Baþkaný Winfried Boeckhorst`ta bir nezaket ziyaretinde bulundular. Çok güzel bir ortamda geçen ziyaret esnasýnda deðiþik konulara deðinildi. IGMG idarecileri Winfried Boeckhorst`ta Belediye Baþkanlýðýna seçilmesinden dolayý bir çiçek takdiminde bulundular. Bu ziyarette ayný zamanda yerel yönetimlerle IGMG olarak ortaklaþa yapýlabile- 13:39 Uhr Seite 11 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 IGMG`den Rheinhausen Belediye Baþkaný Winfried Boeckhorst`ta ziyaret cek çalýþmalar da ele alýndý. Ayný zamanda HSV Hilalspor Onursal Baþkaný da olan Þenol Yýldýrým belediye baþkanýndan spor kulüp- lerine gerekli desteklerinden dolayý teþekkür etti ve bu desteðin artarak devam etmesi dileðinde bulundu. Duisburg`da yaþayan göçmenlerin yaþlýlarý ile alakalý çalýþmalarýn yetersiz kaldýðýný ve bu noktada daha fazla desteðe ihtiyaç olduðu dile getirildi. 11 Bunlarla baðlantýlý olarak da IGMG`nin çalýþmalarý hakkýnda bilgiler verildi. Rheinhausen Belelediye Baþkaný Winfried Boeckhorst yaklaþan Uyum Meclisi seçimlerine göçmenlerin yeteri kadar ilgi göstermeleri gerektiðini vurguladý. Bulunulan toplumun demokratik ortamýna katký saðlanmasý için Uyum Meclisi Seçimlerinin çok önemli olduðunu vurgulayan Rheinhausen Belelediye Baþkaný Winfried Boeckhorst, ayný zamanda Uyum Meclisi seçimlerinde aday olan Þenol Yýldýrým`a da baþarýlar dileðinde bulundu. Ziyaret karþýlýklý baþarý dileklerinin belirtilmesi ve beraberce resim çekilmesi ile sona erdi. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 12 I GMG Kuzey Ruhr Bölge þubelerarasý Kur´an-ý Kerim yarýþmasý Bölge Finali Osnabrück cemiyetinde yapýldý. Sunucu Celalettin Ateþ konuþmacýlarý ve programýn akýþýný sunduktan sonra, açýlýþ Kur´an-ý Kerim´i ile program baþladý. IGMG Kuzey Ruhr Bölge Ýrþad Baþkaný Ýkram Sever yarýþmacýlarýn kurallarýný açýklarken ezber ve yüzünden olarak yapýlacak 10-14 yaþ arasý 14-18 yaþ arasý 26 yarýþmacýya baþarýlar diledi. IGMG Kuzey Ruhr Bölge Baþkaný Murat Ýleri: “Kur´an bülbülü yavrularý- 13:39 Uhr Seite 12 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 KUZEY RUHR BÖLGESÝ KUR’AN-I KERÝM TÝLAVET YARIÞMASI BÖLGE FÝNALÝ OSNABRÜCK`DE YAPILDI mýzý þimdiden övgü ile huzurlarýnýzda baþarýlar dileyerek baþlamak istiyorum. “Sizin en hayýrlýnýz Kur´an´ý öðrenen ve öðreteninizdir” hadisinde belirtildiði gibi bizler tahumlarý saçýyoruz. Bu yavrularýmýz da inþaallah yeþertecektir” dedi. Bölge hizmetlerinden de bilgi veren Baþkan Ýleri: “Bugün Kur´an dinleme günüdür. Þimdi hep birlikte yavrularýmýzý dinleyelim” diyerek sözlerine son verdi. Yarýþmada jüri Baþkaný Saffet Gündoðdu dereceye girenleri þöyle sýraladý; 10- 14 yas arasý 1.si Bielefeld þubesinden Abdussamet Türkseven, 2.si Steinhagen þubesinden Abdulkerim Ýleri, 3.sü Osnabrück þubesinden Ýsa Reçber olarak açýklandý. 14-18 yaþ arasý 1. Ýbbenbüren þubesinden Faruk haber Kaplan, 2. Osnabrück þubesinden Mehmet Emin Akyol, 3. Löhne þubesinden Emre Amil oldu. Birincilere Bölge Laptop hediyesini Baþkan Ýleri takdim etti. IGMG Ýrþad Baþkaný ve Genel Baþkan Yardýmcýsý Ahmet Özden: “Kur´an bülbüllerimizi dinledik, Cenab-ý Allah onlardan ve onlarýn yetiþmesinde emeði geçenlerden razý olsun. Bu yavrular, birer cevherdir, iþledikçe daha da güzelleþirler” diyerek ve sahabelerden de örnekler vererek konuþmasýna son verdi. Osnabrück cemiyetinin verdiði ikramla bir güzel program daha sona erdi. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr dosya Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir Abdülgani Engin KARAHAN F ederal Ýdare Mahkemesi (Bundesverwaltungsgericht), geçtiðimiz günlerde, IGMG’nin eski bir idarecinin vatandaþlýk müracaatýný reddetti. Mahkemenin bu kararý zannýmýzca sadece hukuk siyaseti açýsýndan deðil, ayný zamanda entegrasyon politikasý açýsýndan da müþkil bir durum arzetmektedir. Mezkur þahsa herhangi bir surette anayasaya muhalif bir fiil isnad edilemeyeceðini Mannheim Yüksek Ýdare Mahkemesi bizzat tespit etmiþ. IGMG üyeliði ve teþkilat bünyesinde uzun yýllar devam etmiþ faaliyetler, kendisinin IGMG’nin “Anayasaya muhalif” –sözde- çabalarý ile itham edilmesine sebep olarak kafi görülmüþ. Neticede de, IGMG üyeliðinin bizatihi vatandaþlýða engel olmadýðý, lakin vatandaþlýða kabulünün tasdik edilebilmesi için daha aþikar bir þekilde IGMG’nin reformcu kanadýna teveccüh etmesi gerektiði bildirilerek þikayeti reddedilmiþ. Ama, Mahkeme’nin açýkta býraktýðý soru, hangi reformcu kanattan bahsediyor olduðu? Mahkemeler IGMG bünyesinde nasýl bir kanat mücadelesi tespit etmiþlerdi ki? Vakýalar üzerine hüküm bina etmek mecburiyetinde olan bu yüksek makam, IGMG bünyesinde birbirine muhalif kanatlarýn mevcudiyetini neye dayandýrarak dillendirmektedir? Güvenlik kurumlarýnýn IGMG ile alakalý münazaralarýný biraz dikkatlice izlediðimizde, kendi tahayyüllerine ve mucidi olduklarý gerçekliklere müracaat ettiklerini görüyoruz. Bu türden tahayyüller vasýtasý ile emniyet makamlarýnca tam olarak tanýmlanamayan –yahut öyle olduðu iddia edilen- bir teþkilat tasvir ediliyor. Devletin maruz kaldýðý müþkilat ise hem onun müþahade ediþ tarzýndan, hem de malumat edinmedeki tavrýndan sadýr oluyor. Çünkü Müslüman cemiyetlerle münasebetleri Seite 13 pek iðreti bir surete sahip, hatta emniyet makamlarýnýn tutumu birçok baðlamda acemi olarak tarif edilebilir. IGMG gibi -sözdetehlikeler, belirli bir mesafe muhafaza edilerek müþahade ediliyor ve neþriyatlarý –ya da neþriyatlarý olduðu farzedilen her þeybaþkalarýnýn takdim ve þerhleri vasýtasýyla mütalaa ediliyor. Bir kaç sene evvelinde Ýslam Konferansý tertip edilene kadar devletin Müslümanlarý tanýma gayesini güden bir temas kat’iyen mevcut deðildi. Bu maslahat nazar-ý dikkate alýndýðýnda dahi, niyetin münasebet kurmak mý yoksa tahakküm etmek mi olduðu sualini sormak gerekiyor. Emniyet makamlarýnýn IGMG ile ilgili özel bir sýkýntýsý var. Kurumsal açýdan genç sayýlabilecek, farklý bir kültüre, dile, mentalite ve geçmiþe sahip olan insanlar tarafýndan kurulmuþ ve geliþmiþ olan bir kurumu, güvenlik teþkilatlarý olarak kullandýklarý alýþýlagelmiþ tehlike çizelgelerine oturtamamaktalar. Bu temel sýkýntýnýn yaný sýra, güvenlik kurumlarýnýn çalýþanlarýnýn “yabancý”ya karþý olan ön yargýlarý ve kurumsal olarak göçmenlere yabancý kalmalarý ne kadar dikkate alýndýðý dikkate alýnmaktadýr? Bu kurumlarýn kullandýklarý ölçü gerçekten anayasal düzen mi yoksa çoðunluk toplumunun varsayýlan görüþleri mi? Ki, bu tür özeleþtirel sorular bu kurumlarda ne tartýþýlmakta, ne de onlardan beklenmektedir. Güvenlik kuruluþlarý- hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 Resmi Makamlarýn Elinde Müslümanlar Bir Oyuncak Gibi!.. nýn, özellikle anayasayý koruma ile mükellef içiþleri makamlarýnýn, IGMG’yi yýllardýr tehlike olarak yansýtmak için gerekli olan çerçeveye oturtamama sýkýntýsý var. Hiç kimse, -ne camilerimizde, ne bölgelerde, ne de merkez teþkilatýnda- anayasayý muhafaza raporlarýnda eþkali verilen mezkur anayasa düþmanýna rastlayamýyor. IGMG’nin ne bir neþriyat, ne de bir beyaný emniyet makamlarýnýn yýllardýr sahip olduðu tasavvuratý ile örtüþmüyor. Ayrýca, anayasayý koruma raporlarýndan mesul içiþleri makamlarýný, bir izahat mecburiyeti ile karþý karþýya ilk olarak, IGMG tarafýndan Ýçiþleri Bakanlýklarýna karþý yürütülen baþarýlý davalar da getirmemiþtir. Üyelerle, cami cemaatiyle ya da teþkilattaki görevliler ile münasebet halinde bulunan herkes, mezkur raporlarýn güvenilirliklerinin su götürürür olduðunu söyleyecektir. Ýçiþleri makamlarý, haklarýnda çýkan mahkeme kararlarý ile haksýz iddialarý nedeniyle tenkit de ediliyor ancak, bu rapor hazýrlama usulünde, sadece çok küçük bir geliþmeye vesile olabildi. Bu geliþimden maksat ise, IGMG’ye dair doðru malumata sahip olmaktan ziyade, hazýrlanan raporlarla kamuoyundaki hakim kanaat arasýndaki tezatlarý örtmek idi. Zaten içiþleri mensuplarýnýn da, -ideolojik gözlüklerini bir kenara býrakýp, peþin hükümsüz olarak IGMG’yi anlamak kabiliyetinden mahrum olmalarýndan ötürü olsa gerek- bundan baþka bir þey yapabilecekmiþ gibi bir görüntü arzetmedikleri gayet aþikar. Bu raporlar, IGMG bünyesindeki geliþmeleri idrak edip kabullenmek yerine, kendileri tarafýndan resmedilmiþ IGMG imajýna uymayan unsurlarý, reformcu kanada ait bazý istisnalarmýþ gibi göstererek birer uç nokta olduklarý kanaatýný uyandýrmak istemektedirler. Yani þunu diyorlar özetle: “IGMG’de anayasaya muhalif tutumlara denk gelmiyor olabilirsiniz, ancak bilmelisiniz ki bunlar -en azýndan- geçmiþte vardý.” Bununla beraber, geçmiþteki raporlarýn da, týpký þimdikiler gibi, IGMG’nin sözde anayasaya muhalif temayüllerine somut misaller getiremediði gözardý edilmektedir. Her ne zaman bu iddialarý somutlaþtýrmaya çalýþtýlar ise, bu iddialarýn, doðru olmayan bilgilere ve hatalý tercümelere dayandýðý ortaya çýkmýþtýr. Bugün, hala IGMG, faaliyetlerinin uzaktan yakýndan alakasýnýn olmadýðý bir takým muðlak ve afaki faraziyeler ile itham etmekle iktifa edilmektedir. Bu þekilde IGMG’nin tam olarak hangi noktalarda anayasaya muhalif temayüllere sahip olduðu sorusu es geçilmekte ve IGMG’nin üzerlerinde bir tesire sahip olmadýðý - ayrýca olmak da istemediði teþkilat dýþýndaki söylemleri teþkilatlara yamanmak istenmektedir. Emniyet makamlarýnýn mevcut stratejisi iki temel üzerinde durmaktadýr: Anayasaya muhalif olma- 13 dýðý takdir edilen bütün beyanat ve faaliyetler, mevcudiyeti iddia edilen reformcu kanadýn hesabýna yazýlýrken; raporlardaki boþluklar, teþkilat dýþýndan devþirilen faraziyelerle doldurulmaktadýr. Rapor yazýmýnda önemli bir unsurun eksikliði ise herkesin gözünden kaçýyor: Bu sözde reformcu kanadýn muhaliflerinin kimler olduðu meselesi! Sözde reformcu kanadýn öncülerini ilan etmek ise onlara göre çocuk oyuncaðý zaten... Kamu ile münasebeti olan her üye ile merkez, bölge ve camilerin idare heyetlerinde öne çýkan isimler bu ne idüðü belirsiz- reformcu kanada dahil edilmekte. Anayasayý korumakla mükellef makamlarýn raporunun imâ ettiði üzre, merkez, bölge teþkilatlarý ve camilerdeki idare heyetleri reformcu kanada mensup þahýslardan oluþuyor ise bunlarýn siyasi manada zýt kutbunu kimler temsil etmektedirler? Söyleyiniz! IGMG’de, sözde reformcu kanada karþý muhalefetin bayraðýný kimler taþýmaktadýrlar? Bu suallerin cevapsýz kalmasý -elbetteki- boþuna deðildir. Çünkü, anayasayý korumakla mes’ul makamlar da bahsettikleri bu reformcu kanadýn karþýtlarýný tayin edip, isimlendirebilmiþ deðil. Bu mezkur muhaliflerin tespit edilemeyiþinin nedeni ise, en basit ifade ile IGMG’de böyle bir kanat kutuplaþmasýnýn bulunmayýþýdýr. Teþkilat 90’lý yýllarýn baþýndan beri geliþim ve toparlanma sürecinin içerisinde bulunuyor. Bu süreç zarfýnda kimi üye ve idareciler bu müzakerelere aktif bir biçimde iþtirak ederlerken, bir baþka öbek ise –bütün bunlara muhalif olmaktan ziyade, katkýda bulunma ihtiyacý duymamasýndan mütevellit- izlemekle iktifa ediyorlar. Organizasyon sosyolojisi açýsýndan bakýldýðýnda da son derece tabii bir durum...IGMG’deki geliþme- 42. sayi sayfalar 08.02.2010 14 ler hiç bir surette teþkilatýn iç uyumu önünde bir engel olarak telakki edilemez. Ýdare Mahkemesi, kararlarýnda kýstas olarak, anayasayý muhafaza etmekle mükellef makamlarýnýn -muhayyel- “iki kanatlý IGMG” yapýsýný kabul ediyor. Hatta, bu sebepten dolayý, vatandaþ olmaya niyetli bir teþkilat mensubundan, mezkur reformcu kanada teveccüh etmesini ve mazideki “anayasa karþýtý” K uzey Ren-Westfalya Eyaleti Münster Bölgesi DÝTÝB Eyalet Birliði’nin organizasyonu ile bölge dernek baþkan ve yöneticileri, iki günlük hizmetiçi eðitim ve istiþare toplantýsý münasebetiyle Bismarckhallee’deki Jugendherberger’de biraraya geldi. Toplantýya; T.C. Münster Baþkonsolosu Gürsel Evren, DÝTÝB Genel Baþkaný Sadi Arslan, Münster Baþkonsolosluðu Eðitim Ataþesi Ali Çevik, Din Hizmetleri Ataþe V. Reþat Üstün, DÝTÝB Genel Müdür V. Mehmet Yýldýrým, Münster Eyalet Birliði Baþkaný Veli Fýrtýna, DÝTÝB birim müdürleri ile bölge dernek yöneticileri katýldý. Ýstiklal Marþý ve Kur’an-ý Kerim tilavetiyle baþlayan toplantýnýn açýlýþ ve selamlama konuþmasýný Münster DÝTÝB Eyalet Birliði Baþkaný Veli Fýrtýna yaptý. 60’lý yýllarda Almanya’ya gelen iþgücünün 50. yýlýna girdiðini ifade ederen Fýrtýna, “Zor þartlarda çalýþýp, saðlýklarýný ve ömürlerini bu ülkeye feda eden büyüklerimiz, cami derneklerimizi bu hale getirmiþlerdir. Hayatta olanlara teþekkür ediyor, Hakk’ýn rahmetine kavuþanlara Allah’tan rahmet diliyorum. Ýkinci ve üçüncü kuþak olarak bu hizmetleri Müslüman toplumuna 13:39 Uhr Seite 14 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir tutumlardan açýkça yüz çevirmesi gibi bir talepte bulunabiliyor. Bu þekilde bir beyanda bulunulmadýðý taktirde, teþkilat içindeki doðal geliþmelerin reddi ve –geçmiþ için öne sürülen“anayasa muhalifi” tavýrda ýsrar etme olarak tevil ediliyor. Geliþtirilen bu dualite faraziyesinin gözden kaçýrdýðý bir nokta var ama: IGMG þimdiki duruþuna on yýllar süren çabalar so- hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 nucunda gelmiþtir. Ve bu geliþim, anayasa muhalifliðinden kalkýp, anayasa ile mutabakatta son bulmuþ bir geliþim deðil; bilakis, anavatana dönüþü hayal etmekten yorulmayan perspektiften, yaþadýðý ülkede kalýcý olmayý benimseyen bir perspektife doðru giden bir geliþimdir. Bu, bir kiþinin deðil bütün teþkilatýn (herkesin kendi þahsi üslubu içerisinde pek tabii) göstermiþ olduðu bir geli- þimdir. Bilhassa, IGMG’deki genel dini algýlayýþa sahip, adalet ve sorumluluk bilincine sahip bir üyemiz, bu faraziye yüzünden anayasa düþmaný bir gruba dahil edilmektedirler. Böylece sýrf duruþlarý nedeniyle, IGMG bünyesinde faaliyet gösteren ve hizmetlerinden istifade eden tertemiz Müslümanlar, sadece bir isnat nedeniyle anayasaya karþý bir Münster Bölgesi DÝTÝB Dernekleri Bir Araya Geldi yakýþýr þekilde devam ettirmek, geniþletmek ve daha güzel yerlere getirmek düþüncelerimiz arasýnda yer almaktadýr” dedi. Toplantýyý düzenleyen DÝTÝB Eyalet Birliði Yönetim Kurulu’na teþekkür ederek konuþmasýna baþlayan Din Hizmetleri Ataþe V. Reþat Üstün, “Toplantýnýn bölgemizde yapýlmasý bizim için son derece yararlý ve faydalý olacaktýr. Toplantýnýn hayýrlara vesile olmasýný diliyorum” dedi. Anadil dersleri ile ilgili bilgi veren Eðitim Ataþesi Ali Çevik de, uzun süredir çalýþmalarýn devam ettiðini ve nihayet okullarda Türkçe anadil dersi olarak köken dili yönetmenliðinin yürürlülüðe girdiðini ve anadil yerine köken dili olarak telaffuz edileceðini belirtti. Çevik, “Anadil dersinin bir yönetmenliðe baðlý olmasý bizi memnun etti. Fakat ilköðretimde Türkçe dersinin yapýlabilmesi için, en az 15 yazýlý dilekçe verilmesi gerekiyor” dedi. Geçmiþten günümüze DÝTÝB’in vatandaþlarýmýza yönelik olarak verdiði hizmetlerle ilgili geniþ bilgi veren DÝTÝB Genel Baþkaný Sadi Arslan, “Yarým asýr büyük bir zaman. Yarým asýrda büyük mesafeler kat edildi. Bu geçen asýrda çok daha fazla geliþmeler kat edilebilirdi. Ne insanýmýz hazýrdý, ne de içinde yaþadýðýmýz ülke hazýrdý. Ýnsanýmýz, “Nasýlsa gideceðim” diye yatýrýmýný buraya deðil, Türkiye’ye yaptý. Yýllar geçti buradaki insanýmýz geri dönecek diye zamanýnda müdahale edilmedi. 1980’li yýllardan sonra Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý’nýn hizmetleri Almanya’ya girmeye baþladý. Yapýlanmamýzý 1980 yýlýndan sonra gerçekleþtirdik. 1984 yýlýnda 230 dernekle kurulunan DÝTÝB, bugün 890 civarýnda derneðe ulaþtý. 25 yýlda üç kat büyüme sözkonusu. Emeði geçenlere teþekkür ediyoruz. Ölenlere rahmet, yaþayanlara da hassaten teþekkür ediyorum. Ýnsanlarýn zaruri ihtiyaçlarý vardýr. Din hizmeti ertelenemeyecek kadar zaruri bir ihtiyaçtýr. Ýnsanýmýz gelir gelmez ilk defa, ibadetini yapabileceði mekanlar oluþturdu. DÝTÝB olarak görevimiz, toplumu din konusunda aydýnlatmaktýr. Ancak hizmet alanlarýmýz sadece bununla da sýnýrlý deðildir. Avrupa’da cami derneklerimiz bir okul gibidir, eðitim ve sosyal faaliyetlerin yapýldýðý birer cazibe merkezidir. Yani bir bakýma Türkiye’nin ufak bir özetidir. Bizim derneklerimizde toplumu rahatsýz edecek en ufak bir olay vuku bulmamýþtýr” dedi. Almanya’da göçün 50. yýlýna yaklaþýldýðýný ve 50 yýlýn geride býrakýldýðýný ifade eden Münster Baþkonsolosu Gürsel Evren, “50 yýl içerisinde eksiklik- dosya tutumu benimsemekle suçlanýp damgalanabiliyor ve ictimai hayatýn dýþýna itilebiliyorlar. Esas itibariyle, sadece IGMG mensuplarý deðil, iþtirakleri ve hüsnükabul görmeleri emniyet makamlarýnýn keyfine terkedilmiþbütün Müslümanlar, baþkalarýnýn isnatlarýyla, düþman tahayyülleri üzerine bina edilmiþ, populist bir emniyet politikasýnýn elinde oyuncaða dönüþüyorlar. lerimizi ve hatalarýmýzý çok iyi bir þekilde görebiliyoruz. Birinci nesil insanlarýmýza teþekkür ediyoruz. Çünkü onlarýn sayesinde bu teþkilatlar bu seviyeye geldi. Demokraside sivil toplum kuruluþlarýnýn önemi büyüktür. DÝTÝB’in, eyaletler bazýndaki yeni oluþumlarla birlikte gücünü daha da iyi kullanacaðýna inanýyorum. Derneklerde dini hizmetlerin yanýnda, vatandaþlarýmýzýn ekonomik, sosyal ihtiyaçlarýna da cevap verildiðini biliyorum. Ýmkanlar ölçüsünde biz de sizlere yardýmcý olmaya çalýþýyoruz. Eðitim önemli bir meselemizdir. Amacýmýz, Almanya’da paylaþýmcý, hak ettiðini alan bir toplum yaratmaktýr. Bu konuda da derneklere büyük görev düþmektedir” dedi. DÝTÝB dernekleri arasýndaki koordinasyonun saðlanmasý, derneklerin birbirleriyle tanýþýp kaynaþmalarý, dernekler arasýndaki bilgi akýþýnýn daha düzenli hale getirilmesi, problemlerin yerinde çözülmesi, cami hizmetlerinin çeþitliliði ve kamuoyunda teþkil eden konularýn görüþüldüðü bilgilendirme toplantýsý, birim müdürlerinin alanlarý ile ilgili dernek yöneticilerine verdiði bilgi ve sorularýnýn cevaplandýrýlmasýyla sona erdi. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr dosya D Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir Mahmut TOPTAÞ Milli Gazete bir mekteptir Bu mektepte yazma eðitiminden geçen birçok insanýmýz þu anda Türkiye'nin en saygýn yazarlarý arasýndadýrlar. Hatta saðdan ve soldan kendini kasan basý yazarlar tarafýndan kýskanýlýrlarken Milli Gazete onlarýn baþarýsýndan dolayý bir öðretmen gibi iftihar eder. Onlar da hiçbir zaman yetiþtikleri okul hakkýnda nankörlük yapmamýþlardýr. Çok satan bir gazetenin okurlarý trende, otobüste, gemide, uçakta ellerindeki gazeteleri okurlarken birbirlerinin yüzüne bakmazlarken, Milli Gazete okurlarý, bulunduklarý her yerde hemen bir araya gelirler ve o bulunduklarý mekanda olumlu etkilerini gösterirler. Onun içindir ki þu anda Türkiye'nin her il ve ilçesinde toplum üzerinde Milli Görüþçüler etkindirler. Hatta þu son Ýsrail küstahlýðý nedeniyle tekrar gündeme gelen "One Minute" olayýný açýklamaya çalýþan bazý uzmanlar "Baþbakan, "Milli Görüþ gömleðini çýkardým" dese de kafasýnýn arkasý Milli Görüþle dolu" demeye baþladýlar. Satýþý bazen bir milyonu geçen gazeteler olmuþtur. Çok satan gazetelerden hiç biri Baþbakan seçtirememiþ hatta çok satan ga- Seite 15 zetelerin tuttuðu partiler seçimi kaybetmiþtir. Milli Gazete bir Cumhurbaþkaný, üç Baþbakan çýkarmýþ bir gazetedir. Sayýn Necmeddin Erbakan, Sayýn Abdullah Gül, Sayýn Recep Tayyip Erdoðan, Milli Gazete'nin yýllarca, kurucusu, koruyucusu, destekleyicisi, yazýcýsý, yayýcýsý olmuþlardýr. "Ben profesyonel futbolcu gibi profesyonel yazarým. Hangi gazetede yazýyorsam karþý tarafa gol atan yazýlar yazarým. Parayý ver eski patronuma veya düþünce kampýma nasýl gol attýðýmý gör" diyen hiçbir gazeteciyi bünyesi- hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 Üç Baþbakan Bir Cumhurbaþkaný ne almamýþtýr. Habercilik konusunda Rabbimizin "Ey iman edenler, eðer bir fasýk size bir haberle gelirse onu araþtýrýn ki, bilmeden bir topluma sataþýrsýnýz da, sonra yaptýðýnýza piþman olursunuz." (Kur'an-ý Kerim, Hucurat süresi ayet 6) ayetinin emrine uymuþ ve yalan haber yaymamaya dikkat etmiþtir. Yabancý basýn ajanslarýnýn haberlerine ihtiyatla yaklaþmýþ ve tahkik edemediði haberleri yayýnlamamýþtýr. Yine Rabbimizin "HAK GELDÝ BATIL ZAÝL OLDU" ayetini baþ tacý etmiþ, Türkiye ve dünyada hep haklýnýn yanýnda yer almýþtýr. (Kur'an-ý Kerim, Ýsra süresi ayet 81) Milli Gazete, kara günlerde kara haber yazarak bu milletin kara bahtýný kapkara eyleyerek tiraj peþinde koþmamýþtýr. Churchill'in konuþmasýndan sonra bir kadýn "Ne güzel konuþuyorsunuz, meydanda iðne atsan yere düþmez" demiþ. Churchill: "Beni meydanda assalardý seyircim daha fazla olurdu" diye cevap vermiþ. Milli Gazete, "Sen, paradan haber ver, bizde her türlü haber var" mantýðýyla hareket etmemiþtir ursun Karabel ve Bielefeld Engelliler Derneðinin yapmýþ olduðu programýn ardýndan yüklü bir yar- olmak üzere 80 yürüme oyuncak olmak üzere bir dan bu organizenin baþýndým malzemeleri topla- deðneyi 10 adet yürüme týr malzeme yolaçýkarýldý. dan sonuna kadar mücanarak Ankara Etimesgut yardýmcýsý, 10 karton Ayrýca giden týrýn ardýn- delesini veren Dursun Belediye Baþkaný Enver Demirel ve Etimesgut Müteahhitler Dernek Baþkaný Bünyamin Arslanýn da maddi desteðiyle yüklü bir organize yapýlarak yardým malzemeleri 150 rolstühl 28 elektrikli Bielefeld`de Türkiye`deki Engelliler için yardým çalýþmasý 15 Bütün haberler, iman, insaf, vicdan, bilgi eleðinden süzülerek verilir. Milli Gazete'nin þahsi düþmaný yoktur. Dininin düþmanlarý onun düþmanýdýr. Düþmanýna karþý kindarlýðý üstün gelip saldýrgan bir üslupla haber vermemiþtir. Dostlarýna karþý hissiyatý devreye girerek haberi çarpýtmamýþtýr. Boyalý erkek ve kadýnlarýmýzýn, siyasilerimizin, bir þekilde kirlenmiþ insanlarýmýzýn küllüðünü deþerek, kirli çamaþýrlarýný ortaya çýkararak, kel baþýnýn týraþýný gözünün önüne dökerek etrafa kötü koku saçmamaya dikkat etmiþ, küllüklerinin güllük olmasý için önemli yazýlar yayýnlamýþtýr. Bazý haberler doðru olsa bile zamanlama yoluyla doðru haberden yanlýþa yönlendirme olur. Milli Gazete, haberi verenin kimliðini, kiþiliðini, beslendiði kültürü ve haber vermekteki gayesini çok iyi bilmeye ve ona göre yayýn yapmaya özen göstermiþtir. Tiraj peþinde koþan gazeteler, çek-senet mafyasý haberleri, para için adam öldürenler, para için fuhuþ yapanlar, para çalanlar, para gasp edenler, para için siyaset deðiþtirenlerden haber verirken Milli Gazete, parayý put yapan ve yaptýranlarýn tedavisi yolunda yayýnlar yapmýþtýr... Karabel, Nurettin Yiðitle beraber bu malzemeleri engelli kardeþlerimize Ankara Etimesgut`ta törenle kiþilere birebir vereceklerini söyledi. Dursun Karabel bu yardýmýn oluþmasýnda bize maddi manevi desteklerini esirgemiyen tüm iþadamlarýmýza ve tüm duyarlý kardeþlerimize þahsým adýma ve engelliler adýna teþekkürlerimi sunarým. Allah hayýrlarýný kabul etsin. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 16 I GMG Kuzey Ruhr Bölgesi Kadýnlar Gençlik Teþkilatýnýn hazýrlamýþ olduðu YES 2010 Genç kýzlar tarafýndan çok büyük ilgi gördü. Yaklaþýk 60 genç kýzýn katýlmýþ olduðu kampa sahalarýnda uzman deðerli seminerciler teþrif etti. Ýlk olarak IGMG Kuzey Ruhr Bölge Baþkaný Murat Deðerli Vatandaþlarým, 2009 yýlýný üzüntü ve sevinçleriyle geride býrakmýþ, umut ve beklentilerle dolu yeni bir yýla girmiþ bulunuyoruz. 2010 yýlýnýn Baþkonsolosluðumuzun görev bölgesini oluþturan Münster ve Detmold Valilikleri bölgesinde yaþayan 130.000 dolayýndaki vatandaþýmýza saðlýk, mutluluk, esenlik ve baþarýlar getirmesini temenni ediyor, bu vesileyle hepinize saygýlarýmý ve en iyi dileklerimi sunuyorum. T.C. Münster Baþkonsolosu olarak þahsým ve çalýþma arkadaþlarým, geride býraktýðýmýz 2009 yýlýnda siz deðerli vatandaþlarýmýza etkin ve süratli bir konsolosluk hizmeti sunmanýn gayreti içinde olduk. 2006 yýlýnda baþlayarak uygula- T .C. Köln Baþkonsolosluðu Türk-Alman Kadýnlar Derneði Baþkan’ý Vildan Basa ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Diyanet Ýþleri Türk Ýslam Birliði (DÝTÝB) Genel Baþkaný Sadi Arslan’a nezaket ziyaretinde bulundu. DÝTÝB Genel Merkezi’ni de ziyaret eden Türk-Alman Kadýnlar Derneði Üyelerine, DÝTÝB Merkez Camii projesi ve gelinen son aþamalar hakkýnda sinevizyon eþliðinde sunum yapýldý. Türk-Alman Kadýnlar Derneði Baþkaný Vildan Basa, Merkez Cami projesinden çok etkilendiðini ifade ederek, bitmesini sabýrsýzlýkla beklediðini söyledi. Basa, “Ýmar edilecek komplekste ibadet alanýnýn ya- 13:39 Uhr Seite 16 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 IGMG Kuzey Ruhr Bölgesi Kadýnlar Gençlik Teþkilatýnda YES 2010 Ýleri "bir mü´minin dünya hayatýnda olan görevlerini" seminerini genç kýzlara sundu ve hayat hakkýnda yararlý bilgiler verdi. Ardýndan Sosyal Pedagog olan Melek Okur-Vural hazýrlamýþ olduðu Almanca "Muslim sein oder schein?" ("Müslüman olmak mý ya da görünmek mi?), "Spieglein Spieglein an der Wand, wer ist der beste Muslim im ganzen Land?" ("ayna ayna söyle bana en iyi müslüman kim bu dünyada?) ve son olarak "Wieso, Weshalb, Warum- Wer nichts tut bleibt stumm!"("Niye, Neden, Ne için- birþey yapmazsan, kalýrsýn suskun") isimli konularla genç kýzlarýn çok büyük ilgisini çekti... Son olarak Hamburg'da T.C. Münster Baþkonsolosu Gürsel EVREN`in Yeni Yýl Mesajý maya konulan e-konsolosluk, konsolosluk.net ve çaðrý merkezi gibi önemli yenilikler konsolosluk hizmetlerinin kalitesinin arttýrýlmasýna yardýmcý olmuþtur. Vatandaþlarýmýza sunulan temel konsolosluk hizmetlerinin yaný sýra, görev bölgemizdeki Türk toplumunun karþýlaþtýðý sorunlarýn çözümüne iliþkin çabalarýmýza da aðýrlýk ve öncelik verdik. Bu baðlamda baþta eðitim olmak üzere, vatandaþlarýmýzý ilgilendiren tüm konularda bilgilendirme toplantýlarý yaptýk ve bölgemizdeki Sivil Toplum Kuruluþlarýyla düzenli olarak bilgi alýþveriþinde bulunduk. Yaþanan sorunlarý yerel Alman makamlarýnýn dikkatine sunduk ve bunlarýn ýsrarlý bir þekilde takipçisi olduk. 2009 Eylül ayý içerisinde Münster’i ziyaret eden Sn. Berlin Büyükelçimiz Ahmet ACET görev bölgemizdeki Türk toplumunun sorunlarý ve çözümleriyle ilgili olarak üst düzeyde yerel makamlarla yararlý görüþmelerde bulunmuþtur. Sn. Büyükelçimizin her vesileyle çocuklarýmýzýn ve gençlerimizin iyi bir eðitim almasýnýn önemini vurgulamýþtýr. Bu doðrultuda 2009 eylül ayýnda görev bölgemizdeki Gymnasiumlarda okuyan ve baþarýlý not Türk-Alman Kadýnlar Derneði DÝTÝB’i Ziyaret Etti nýnda, aðýrlýklý olarak eðitim ve sosyal birimlerin olmasýndan çok mutlu oldum. Yapabileceðimiz her þeyle yanýnýzdayýz. DÝTÝB Haným Kolu’nu yapmýþ olduðu hizmetlerinden dolayý tebrik ediyorum” dedi. Konuk heyete ziyaretlerinden dolayý teþekkür eden DÝTÝB Genel Baþkaný Sadi Arslan da konuþmasýnda, “Öncelikli hizmetlerimizin baþýnda ha- nýmlarýmýzýn, derneklerimizin yönetimlerinde atkif olarak yer almalarýný arzu ediyoruz. Derneklerimizde hanýmlar kolunun desteðinin olduðu faaliyetler her zaman büyük ilgi görüyor. haber Ýslami Bilim ve Eðitim Enstitüsü Baþkaný ve Ýslam Bilimcisi olan Ali Özgür Özdil genç kýzlara Almanca olarak kendi hayatý da olmak üzere önemli ve örnek alýnacak bilgiler sundu. Ayrýca dinlerarasi dialogda dinimizi temsil eden Özdil, diðer din mensuplarý ile toplantýlarýný anlattý ve örnekler verdi. ortalamasýyla bitiren öðrencilere teþvik amacýyla T.C. Berlin Büyükelçimizin tebrik mesajý ve ödülleri Türk ve Alman yetkililerin katýlýmýyla yerli ve yabancý basýn önünde verilmiþtir. Amacýmýz önümüzdeki yýllarda da baþarýlý öðrencilerin sayýsýný arttýrmaktýr. Görev bölgemizdeki Türk toplumundan aldýðýmýz güçle ve görev bölgemizdeki Türk toplumunun yaþadýklarý bölgelerde hak ettikleri saygýn yeri almalarýna yönelik çabalarýmýzý 2010 yýlýnda da ayrý kararlýlýkla devam ettirmeyi hedefliyoruz. Bu vesileyle þahsým ve baþkonsolosluk mensuplarý adýna, vatandaþlarýmýzýn yeni yýlýný tekrar kutluyor, saðlýk ve esenlikler diliyorum. Bu konuda da bayaðý bir mesafe aldýk. Eðitim alanýnda da kadýnlarýn önemi büyüktür. Derneklerimizin çoðunda yavrularýmýz için okul öncesi ve okul derslerine yardýmcý olmak için kurslar düzenliyoruz. Eðitim seviyesinin yükseltilmesi ve daha bilgili, daha eðitimli bir genç kuþaðýn yetiþmesine öncülük etmek ve gençlerimizin bilgi çaðýna daha iyi ayak uydurmalarýný saðlamak amacýyla derneklerimizi birer cazibe merkezi haline getirmenin gayreti içerisindeyiz. DÝTÝB Merkez Camii’nin inþaatýnýn hýzla devam ediyor. Ýnþallah tamamlandýðýnda hizmetlerimizi daha geniþ alanlarda sunacaðýz” dedi. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr dosya Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir Murat ÝLERÝ - “Tomurcuk derdinde olmayan aðaç, odundur.” (N. Fazýl) Nehir kenarýnda gün görmüþ, saçý baþý aðarmýþ, yaþlý bir adam dalgýn dalgýn hýzla akan suya bakýyordu. Genç adam yaklaþýp: “Amca, çok dalmýþsýn, neye bakýyorsun öyle?” diye sorunca ihtiyar adam içini çekerek: “Akan ömrüme evladým, akan ömrüme bakýyorum.” demiþ. Ýnsanýn ömrü, en deðerli sermâyesi ve en kýymetli hazinesidir. Ýnsan umduðu güzelliklere, ulvi hedef ve gayelere onunla ulaþýr. Ömür dediðimiz nesne ise bize ait olan zamanýn, doðum ile baþlayýp ölüm ile bitmesidir. Peygamberimizin ifadesiyle: “Bir aðaç altýnda gölgelenip sonra yoluna devam eden garip ve yorgun bir seyyah”ýn yolculuk macerasý..” Þüphesiz ki kopan her takvim yapraðýyla birlikte, ömrümüzden bir gün geri gelmemek üzere gidiyor. Belki duvardaki takvim yapraklarýnýn azalmasýndan haberimiz oluyor ama, ya ömrümüzün hýzla tükenmesinden, gün be gün sona doðru yaklaþmasýndan... Rabbimiz Haþr suresinin 18. Ayetinde mealen þöyle uyarýyor: “Ey iman edenler! Allah’a karþý gelmekten sakýnýn ve herkes, yarýn için önceden ne göndermiþ olduðuna baksýn. Allah’a karþý gelmekten sakýnýn. Þüphesiz Allah, yaptýklarýnýzdan hakkýyla haberdardýr.” Efendimiz (as)de bir hadiste þöyle buyuruyor: “Hiç bir sabah yoktur ki tanyeri iki melek þunlarý söylemeden aðarsýn: “Ey Ademoðlu! Ben, yeni bir günüm ve senin davranýþlarýna þahidim, o halde beni en iyi þekilde kullan. Çünki Kýyamet gününe kadar bir daha gelmeyeceðim.” Hz. Ömer (r.a.) de çerçevelenip her evde duvara asýlmasý gereken bir sözünde: “Hesaba çekilmeden evvel nefislerinizi hesaba çekiniz ve tartýlmadan önce amellerinizi tartýnýz.” Seite 17 [email protected] Büyük mütefekkir Ýmam Gazali ise Ýhyasýnda þöyle uyarýyor: “Allahü Teala kullarý yaptýklarýndan hesaba çekecektir. Yine bir haberde, günün dörde bölünmesi ve bunun bir bölümünde nefis muhasebesi yapýlmasý istenmiþtir”. (Gazali, Ýhya 4/728) Yaratýcý, her mahluka belli bir süre tesbit ve tayin etmiþtir. Bu süre içinde yarýna gerekli hazýrlýk yapýlmalýdýr. Kar ve zarar muhasebesini ciddî manada yapmayan kiþiler, iþletmeler, kurumlar faaliyetlerini saðlýklý olarak sürdüremez. Uzun vadede ayakta kalamaz. Bir müddet sonra da müflisler sýnýfýna girmekten kendilerini alýkoyamazlar. Dolayýsýyla insana düþen, yýllýk mali muhasebesini yapýp ibraz ettiði gibi, hayatýnýn, yaþadýklarýnýn genel deðerlendirmesini yapýp bir iç muhasebeden kendisini geçirmesidir. Ben ne idim, ne oldum, ne olmalýyým, hatimem ne olacak sorularýna indinde cevap bulmaktýr. Kainatýn güneþine dediler ki: “Ey Allah’ýn Resulü! Hangi ömür ve kimin ömrü daha güzeldir” mübarek dudaklarýndan þu sözler tarih sayfalarýna dökülür: “En güzel ve hayýrlý ömür, uzun olup, güzel ve hayýrlý iþlerle hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 Ömrün Muhasebesi dopdolu olan ömürdür. En kötü ve hayýrsýz ömür ise, uzun olup, kötü, hayýrsýz, çirkin, amellerle, doldurulmuþ, dikenlerle örülmüþ, heba edilmiþ ömürdür...” Kýymetli dostlar zamaný kullanmada insanlar iki kýsýmdýr: Daima yarýn bir þeylere baþlýyacaðýný düþünen zavallý, hayalperest, düþ kýrýðý grup. Þimdi harekete geçmeye hazýr harika grup. Bu grup için yarýn diye bir þey yoktur. Bir mümin için bu gün dünden, bu yýl geçen yýldan daha iyi olmalý, daha baþarýlý geçmelidir. Zaman ve mekana baðlý kalmadan her aný, her fýrsatý sevap hanesine yazdýrmak için deðerlendirir. Zira o iki günü birbirine eþit olan ziyandadýr, kýyametin kopacaðýný bilsen bile elindeki fidaný dik, düsturlarýna inanýr. Öyleyse, 1-Peygamber Efendimiz (s.a.v) kýyamet günü kiþinin tüm yaptýklarýndan sorgulanýp hesaba çekilmedikçe mahþer yerinden ayrýlamayacaðýný bize haber vermektedir. Yeni bir yýla girmiþken geçen yýldan bu zamana kadar kendimiz, aile efradýmýz, yaþadýðýmýz toplum için ne gibi faydalý ameller, güzel iþler yaptýk? Yahut kendimize, topluma, insanlara ne gibi zararlarýmýz dokundu? Ýyiliklerimizi artýrmak, yanlýþlýklarýmýzý düzeltmek için böyle bir deðerlendirme yapmalý, inancýmýzýn haram ve yasak kýldýðý bir takým günahlarý iþlediysek onlara tövbe etmeli ve katiyyeten vazgeçmeliyiz. Allah’a karþý görevlerimizde, eksikliklerimiz kusurlarýmýz varsa onlarý telafi etme yoluna girmeliyiz. Ömrümüzün kalan kýsmýnda Allah`ýn razý olduðu iþleri ve iyilikleri yaparak geçirmeye yönünde çaba sarfetmeliyiz. 2- Siz kendinizi deðiþtirmedikçe, Allah’ýn sizin hakkýnýzdaki kararýný deðiþtirmediðinin bilinciyle, baþarýsýzlýðýn en büyük nedenleri olan cehalet, ataletle mücadele ederek, bu baðlamda ilmimizi, anlayýþýmýzý artýrmalý, bilgi hazinemizi geniþletmeli, bize verilen yetenekleri, becerileri hayýr yolunda geliþtirip, arkamýzda bir iz býrakmak, hayýrlý eser dikmek, neticede gök kubbe altýnda hoþ bir sada býrakmanýn mücadelesini kararlýlýkla sürdürmeliyiz. 3- Yaþanmýþ olay ve hadiselerden gerekli dersi çýkarýp ayný hatalarý tekrar et- 17 memek, zira bir mümin bir delikten iki kez ýsýrýlmamalýdýr. 4- Ýyiyi, güzeli, faydalýyý, hakký ve haklýyý, dinine, diline, etnik kökenine bakmaksýzýn mazlum ve maðduru savunmalý, hak ve adaletten þaþmamalý, salihler topluluðundan asla ayrýlmamalýyýz. 5- Ýhtiyarlýk Gelmeden Gençliðin, Hastalýk Gelmeden Saðlýðýn, Fakirlik Gelmeden Zenginliðin, Ýþler Sýkýþmadan Boþ Vaktin, Ölüm Gelmeden Hayatýn” kýymetini bilmeliyiz. Kýsacasý; Ya Bir Yol Bulmalý, Ya Bir Yol Açmalý, Ya da Yoldan Çekilmeliyiz. Sözün hülasasý olarak kitaplarýn zübdesi olan Kur`andan bir sureyle noktalýyalým. “Asra yemin olsun ki, insan mutlak bir hüsrandadýr; ancak o kimseler baþka ki, iman edip sâlih ameller iþlediler, birbirlerine Hakk’ý tavsiye ettiler ve birbirleriyle sabýr husûsunda vasiyetleþtiler.” Asýr Suresi Milli þairimiz M Akif, Ýmam Þafii`nin tabiriyle insanlýða kafi gelecek bu sureyi celileyi þu muhteþem mýsralarýyla yorumluyor. Hani ashab-ý kiram ayrýlalým derlerken, Mutlaka “Sure-i vel’asrý” okurmuþ, bu neden? Çünkü meknun o büyük surede esrâr-ý felâh Baþta imaný hakiki geliyor sonra selâh; Sonra hak, sonra sebât. Ýþte kuzum insanlýk, Dördü birleþti mi yoktur sana hüsran artýk, Mehmet Akif Ersoy, Safahat, s.382 Sahip olduðu nimetlerin, aldýðý-verdiði her nefesin hesabýný vereceðinin bilinciyle, plânlý-pogramlý; sonuçta piþman olmayacaðý bir hayatý yaþayanlardan olabilmek dileðiyle. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 18 I 13:39 Uhr Seite 18 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 GMG Köln Bölgesi geçtiðimiz günlerde Geniþletilmiþ Þube Baþkanlarý ve Birimleri toplantýsýnda biraraya geldi. Yoðun katýlýmýn gözlendiði toplantýya Kadýn Kollarý ve Gençlik Teþkilatý da katýldý. 2009 yýlýnýn deðerlendirmesi niteliðindeki toplantýya IGMG Köln Bölgesi Ýrþad Baþkaný Selahattin Demirci`nin okuduðu Kur`an-ý Kerim ile baþlandý. Yapýlan yoklamanýn ardýndan IGMG Köln Bölge Baþkaný Kemal Ergün açýlýþ konuþmasýna herkesin Hicri yýlýnýn hayýrlara vesile olmasýný temenni ederek baþladý. Sözlerine; yaþadýðýmýz topluma karþý yerine getirmek zorunda olduðumuz görevlerimizi, ümmet bilinci ile ve dimdik duruþumuzla gerçekleþtirdiðimizi ve karþýlýðýný Allah katýnda alacaðýmýzý söyledi. Hac ve Kurban organizasyonlarýna deðinen Ergün bu çalýþmalarýn artarak bugüne geliþini anlattý. Bu organizasyonlarda emeði geçenlere teþekkür ederek baþarýlarýn devamýný diledi ve Köln Bölgesinin Avrupa çapýnda ilkler arasýnda yer aldýðýný belirtti. Sýrasýyla Ev Sohbetleri çalýþmalarýna, 20 Þubatta düzenlenecek Kutlu Doðum salon programýna, Uyum Meclisi çalýþmalarýna ve hizmet 2010 çalýþmalarýna deðine- A IGMG Kuzey Ruhr Bölgesi Geniþletilmiþ BYK`lar Toplantýsý çýlýþ Kur`an-ý Kerimi ile baþlayan programda IGMG Kuzey Ruhr Bölgesi Teþkilatlanma Baþkaný Ufuk Ulun eksiksiz katýlýmdan dolayý BYK´yý Gençlik Teþkilatýný Kadýn Kollarý Teþkilatýný tebrik etti. Teþkilatýn ana hedeflerini maddeler halinde hatýrlattý. IGMG Kuzey Ruhr Bölge Gençlik Baþkaný Abdulkerim Iþýk gençlik hakkýnda bilgiler vererek gelecek yoðun programlarýný açýkladý. KÖLN BÖLGESÝ GENÝÞLETÝLMÝÞ ÞUBE BAÞKANLARI TOPLANTISI IGMG Kuzey Ruhr Bölge Kadýn Kollarý Baþkaný Y.Cýbaþmaz Hanýmefendi de bölge kadýn kollarýnýn faaliyetlerini anlattý. Birim baþkanlarý birimleri hakkýnda açýklamalar yaparak gelecek faaliyetlerini dile getirdiler. IGMG Kuzey Ruhr Bölge Baþkaný Murat Ýleri: “Takým ruhu ile inþaallah birimle ilgili bütün çalýþmalarýn daha iyi ola- rek sözlerini bitirdi. Daha sonra Eðitim birimi ayrýlarak eþ zamanlý devam eden toplantýda IGMG Genel Merkez Eðitim Baþkaný Mehmet Gedik bir seminer verdi. Eðitim deðerlendirilmesi, Aile Eðitim seminerleri, Eðitim Baþkanýnýn görevleri, bir Eðitimci nasýl olmalý, ders yardýmlarý, ana okullarýnýn oluþumu, öðrencilerin yarýþmalara hazýrlanmasý iþlenen konular arasýndaydý. Devam eden ana toplantýda Birim Baþkanlarý ken- caðýna inanýyorum, rüzgarýn nerede estiði deðil yelkenlerin nereye açýldýðý önemlidir. Çýktýðýmýz bu hizmet yolculuðunda hep beraber yürümek için çabalýyoruz, ben olamasam da olur demeyeceðiz. Taþýdýðýmýz yükün farkýna vararak ve bu yükü tek bir kiþinin üzerine yüklemeden taþýyan kiþiye yardým ederek hareket etmeliyiz. Çünkü kuvvet ve baþarý ancak birlikten do- di birimleri hakkýnda deðerlendirme yaptýlar, ileriye dönük projelere deðinerek bilgiler verdiler. Daha sonra mikrofona Maide-i Kur`an Koordinatörü Ali Börek davet edildi. Ali Börek konuþmasýna Kur`an’dan ayetler okuyarak baþladý. Gayemizin Allah’ýn dinine hizmet etmek olmasý gerektiðini vurgulayarak, Allah’ýn dinine hizmetin nasýl olacaðýný ayet ve hadislerle açýklayarak izah etti ve insanoðlunun kibirden, gururdan kesin- ðar” diyerek ve konuþmasýnýn ardýndan seminerini haber likle uzak olmasý gerektiðini üstüne basarak söyledi. Ardýndan mikrofon IGMG Genel Baþkan Yardýmcýsý ve Teþkilatlanma Baþkaný Sami Ganioðlu’na verildi. Ganioðlu konuþmasýnda üyelik çalýþmalarýna deðindi ve Genç Kýzlar Teþkilatýnýn hayýrlý olmasýný diledi. Günümüzde yapýlan entegrasyon projelerinin altýnda asimilasyonun belli olduðunu söyleyerek genç kýzlarýmýzýn maruz kaldýðý sorunlara ve çözüm önerilerine deðinerek baskýlarýn bizleri yýldýramayacaðýný ifade etti. Kapanýþ Kur`an-ý Kerim’ini okuyan IGMG Köln Bölge Baþkaný Kemal Ergün yaptýðý duanýn ardýndan çalýþmalarýn hayýrlara vesile olmasý dileði ile katýlanlara teþekkür etti. Bölge tarafýndan hazýrlanan ikramýn ardýndan program sona erdi. de sunarak programýna son verdi. Toplantý yine okunan güzel bir Aþr-ý Þerif ile sona erdi. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr Seite 19 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr Seite 20 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr Seite 21 42. sayi sayfalar 08.02.2010 22 H ayat Gazetesi olarak yine her ay olduðu gibi Nord Rhein Westfalen eyaletinin güzel ve nadide camilerini tanýtmak için yollardayýz. Bu ayki duraðýmýz IGMG Troisdorf Selimiye Camisi. Troisdorf Kasabasý Köln ve Bonn þehirlerinin arasýnda bulunmaktadýr. 1977 yýllarýnda Türkiye’den iþçi olarak gelen gurbetçilerimizden 7-8 kiþi bir araya gelerek teþkilat çalýþmalarýna baþladýlar. Ýki yerde yer kiralayarak Camii çalýþmasý baþladý. Ýlk cemiyet baþkaný olarak Ali Þeker görev yaptý. Daha sonra baþkanlýða Abdurrahman Bayraktaroðlu ondan sonra Ýhsan Köylüoðlu seçildi. Bu dönemde cemaatin de isteði ile teþkilatýmýz kendi yerini aldý. Cemaatin maddi ve manevi B u kez çýðlýklar çok uzaklardan, okyanus ötesinden Haiti’den geldi. Son 200 yýlýnýn en þiddetli depremiyle yýkýlan Haiti’de ölü sayýsýnýn yüzbinleri bulabileceði belirtiliyor. Dünyanýn en fakir ülkelerinden Haiti yakýnlarýnda meydana gelen 7,0 þiddetinde deprem ülkeyi yerle bir etti. Baþkent PorAu-Prince’deki bir çok binayý harabeye çevirdi. Yýkýntýlar altýnda çýka- 13:39 Uhr Seite 22 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 TROÝSDORF SELÝMÝYE CAMÝÝ gayretiyle bankadan borç alýnmadan cami sýfýrdan minareli olarak yapýldý. Temel atma törenine Prof. Dr. Necmettin Erbakan da katýlmýþtýr. 1993´den beri hizmetlere burada devam edilmektedir. 2005´den beri Cemiyet Baþkanlýðýný Sadýk Arý yürütmektedir. Troisdorf cemiyeti irþad ve eðitim faaliyetlerine kurulduðu tarihten bu yana hafta sonlarý ve tatillerde erkek ve kýz çocuklarýna K.Kerim, Temel bilgiler, Ahlak dersleri verilerek devam ediyor. Bay ve Bayan eðitimcilerle devam eden kurslara 190 tane çocuðumuz devam etmekte. Ayrýca ana okulu, akademi (kýzlar) ve öyle namazýndan önce tefsir, fýkýh, akaid ve hadis dersleri cemaate verilmektedir. Her yýl düzenlenen yarýþmalara talebeler yetiþtirilmektedir. Gençlere yönelik faaliyetlerde ise ev sohbetleri, yýlda 2 kere futbol turnuvalarý düzenlenmektedir. Senede bir defa kayak organizasyonu ve geziler tertip edilmektedir. Gençlerin kendi faliyetlerini yürütebildikleri güzel bir lokalleri mevcut. Kadýn Kollarý da faaliyetlerine diðer camiilerde olduðu gibi, ev sohbetleri hastane ve ev ziyaretleri, Kur`an-ý Kerim kurslarý ve kermesler düzenleyerek eksiksiz yerine getirmektedir. Yapýlan diðer hizmetler Haiti`ye Acil Yardým! rýlmayý bekleyen on binlerce ceset var. On binlerce insan yaralandý kendilerine uzanacak merhem beklemektedir. Milyonlarca insan evsiz kaldý, aç kaldý ve susuz kaldý. Bir lokma ekmek ve bir damla su beklemektedir. Anasýz-babasýz kalan çocuklar sokaklarda ne yapacaðýný ve nereye gideceðini bilemeden çaresizlik içinde hýçkýrarak aðlamaktadýr. Haiti’de umutlar tükenmekte ve hayat durmak üzere.. Þimdi yardým elini uzatma zamaný!.. Þimdi çýðlýklarý duyma zamaný! Þimdi yaralarý sarma zamaný!.. tanýtým ise kilise, okul ve benzeri kurumlarla karþýlýklý iletiþim kurulmuþ, her sene düzenli olarak açýk cami günü tertip edilmektedir. Ayrýca Troisdorf Selimiye cemaati “camiimiz multi kültürel yapýya sahip, çevremizde dünyanýn hangi ülkesinden müslüman varsa üyemiz ve cemaatimizdir” diyorlar. Cemaat olarak Troisdorf da bulunan diðer camii, dernek, kuruluþ ve resmi makamlarla karþýlýklý diyalog içerisinde görüþülmektedir. Hayat gazetesi olarak Troisdorf Selimiye camisine, yönetim kuruluna ve cemaatine bizleri en güzel þekilde aðýrladýklarý ve kapýlarýný açtýklarý için teþekkür ederiz. Hizmetlerinin artarak ve devamýný dileriz. Þimdi insanlýðýmýzý bir daha hatýrlama zamaný!.. Bu kez de dünyanýn batý bölgesine gönül köprüleri kurma zamaný!.. Dünyanýn her hangi bir köþesinde dini, ýrký ve görüþü ne olursa olsun yardýma muhtaç insanlara ulaþma ilkesinde olan Uluslararasý Ýnsani Yardým Teþkilatý (IHH), þimdi de Haiti’deki muhtaç insanlara yardým ulaþtýrmak için kampanyayý baþlatmýþ bulunmaktadýr. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 röportaj Ýskender Güngör Kerpen Hakký bey, bize kendinizi tanýtýr mýsýnýz? Efendim ben 1980 yýlýnda Almanya`ya geldim. 1982 yýlý itibariyle de teþkilatta sýrasýyla Müteþebbis Heyet Baþkanlýðý, Hessen Bölgesi Gençlik Kollarý Bölge Yürütme Üyeliði, Rhein Saar Bölgesinde Gençlik Teþkilatý kurucu Bölge Baþkaný yine Rhein Saar Bölgesinde Kurucu Bölge Baþkanlýðý görevlerinde bulundum. Tabiî bütün bunlarý fahri olarak yürüttüm. Bunun yanýnda müteahhitlik iþlerine de burada olsun Türkiye`de olsun devam ettim. 2008 yýlýnda da Genel Baþkanýmýz Yavuz Çelik Karahan Bey`in ricasý üzerine ki burayla iliþkimizi kesip evi dükkaný kapatmýþtýk ki, yeniden dönüp Genel Baþkan Yardýmcýlýðý, Hac Umre ve Seyahat Baþkanlýðý göreviyle Teþkilata yeniden dönmüþ olduk. Bu birimde özellikle Tahir Köksoy kardeþimiz gibi görevini iyi bilen birisiyle çalýþmak iþimizi oldukça kolaylaþtýrdý. Hac ve Umre Seyahat biriminizden biraz bahseder misiniz? Þu anda Ýslam Toplumu Milli Görüþ Teþkilatlarý Batý Avrupa, Kanada ve Avustralya`da örgütlenmiþ durumda. Buna Ýngiltere de dahil. Dolayýsýyla bu ülkelerin tamamýndan hacý ve umreci götürüyoruz. Malumunuz olduðu üzere Hac ve Umre çalýþmalarýmýz 2009 yýlýndan itibaren bir Milli Görüþ kuruluþu olan “IGMG Hac Umre Seyahat Gmbh” adý altýnda kurduðumuz bu þirket tarafýndan yürütülmektedir. Dolayýsýyla Almanya`dan Avusturalya`ya kadar hac kotalarýný kullanmaktadýr. Genel olarak bu seyahatlarýn düzenlenmesi, fiyatýn belirlenmesi, Suudi Arabistan‘daki otellerin tutulmasý, Teþkilat‘ýn bütün birimlerinde alan hizmetinin verilip, teknik hazýrlýklarýn yapýlmasý, kayýtlarýn alýnmasý, uçaklarýn uçuþ planlarýnýn planlanmasý, havaalanlarýndaki organizasyonlar 13:39 Uhr Seite 23 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 IGMG Hac ve Umre Gmbh Genel Müdürü Hakký Çiftçi Hac ve Umre Milli Görüþ ile yapýlýr gibi tüm görevler bizim birimimiz tarafýndan gerçekleþtirilmektedir. Hac organizatörlüðü ise hac esnasýnda hizmet veren bir birimdir. 2004-2005 yýllarý itibariyle Hac Organizatörü, diðer bir deyiþle Hac Emiri olarak, Kemal Ergün kardeþimiz bu birime çok ciddi katký saðladý ve saðlamaya da devam ediyor. Kendisine hizmetlerinden dolayý teþekkür ediyorum. Hacdaki yer hizmetlerinden tutun da, görevlilerin seçilmesi noktasýna kadar Hac Emirimizle beraber çalýþýp karar veriyoruz. Merkez Ofis büro müdürümüz Tahir Köksoy bey, Mustafa Göksu bey Suud Sorumlusu, Cengiz Daðdeviren bey hac esnasýnda Mekke sorumluluðunu yürütüyor, Ýsmail Sivri bey Cidde Havaalaný sorumluluðumuzu aðýrlýklý olarak yürütüyor. Ýþte böyle bir organiyasyonumuz var. Ortaklaþa yürüttüðümüz bir yapýmýz var. Alt üst birim diye hiçbirimizin kaygýsý yok. Hiyerarþik bir yapý içerisinde, görev paylaþýmýyla abi kardeþ iliþkisinine dayanan saðlam bir yapý oluþturduk. Hepimizin tek bir gayesi var; Cenab-ý Al- lah`ýn rýzasýný kazanabilmek. 2009 yýlýnda Allah nasip etti 40. Organizasyonu tamamladýk. Dolayýsyla Milli Görüþ Teþkilatlarýnýn Hac Organizasyonu bir marka oldu. Bu marka; tamamen 40 yýl boyunca bu organizede görev alanlarýn ortak emeði olup, bütün kardeþlerimizin özverili çalýþmasý, gayretleri, yaptýklarý hizmetleri ibadet aþkýyla yapmalarý, bu çalýþmalarýna ruh ve heyecan katmalarýyla gerçekleþmiþtir. Dolayýsla bütün kardeþlerimize teþekkür ediyoruz, ahirete gidenlere ise Allah`tan rahmet diliyoruz. Geçtiðimiz hac mevsiminde Kabe Ýmamý IGMG Hac Organizasyon Merkez‘ine bir ziyarette bulundu. Böyle ayrýcalýklý bir misafiri aðýrlamak sizleri heyecanlandýrdý mý? Normal þartlarda Kabe Ýmamlarýnýn böyle bir geleneði ve ziyaret alýþkanlýðý, onlarýn çalýþma usullerinde yok. Kabeyi Muazzamada namaz kýldýrmakla meþguller. Teþkilatýn yýllardýr disiplinli özverili çalýþmalarý, Suud Yönetimi tarafýndan takdirle karþýlanmýþtýr. Elbette 2,5 milyon hacýnýn içerisinde bizim götürdüðümüz 10 bin hacýnýn esamesi okunmaz. Ancak kardeþlerimizin ortaya koyduklarý disiplinli çalýþma düzeni Suud Makamlarýnýn sürekli dikkatini çekmektedir. Yani ciddi bir organize ortaya koyan, her yanýyla dört baþý mamur bir baþka organize de yok. Zaten 10 kiþiye bir görevli hizmet veriyor. Bu da dikkatleri çekiyor. Çünkü hiç bir yerde hizmetler aksamýyor. Suud makamlarýna þikayet gitmediði gibi övgüyle bahsediliyor. Orada zaten “Mektep” denilen haccýn alan hizmetlerini yürüten mutavvýflardan oluþan bir kurul var. Dolayýsýyla her organizeye bir mutavvýf atanýyor. Pasaportun girdisi çýktýsý, haccýn bütün organizasyonuyla görevli ki eðer hac organizeleri düzgün bir çalýþma ortaya koymazlarsa, mutavvýflar aþýrý derecede yoruluyor. Çünkü hac ibadetinin yapýlmasý gerekiyor, bunun yapýlmasýndan da Mektep sorumlu. Milli Görüþ organizesinde ise tabiri caizse Mutavvýflar yan gelip yatýyorlar. Çünkü biz hiç iþ býrakmýyoruz. Bu da tabiî dikkatlerden kaçmýyor. Mutav- 23 výflar Hac Bakanlýðýyla çalýþýyor. Bunlarýn her yýl hac deðerlendirmeleri oluyor en ince ayrýntýsýyla bu bilgiler bir merkezde toplanýyor. Teþkilatýmýza zaten her yýl teþekkür belgesi geliyor. Bu yýl yine Suud Berlin Büyükelçiliði tarafýndan Teþkilatýmýza bir teþekkür belgesi gönderildi. Bu ayrýntýyý hiç ihmal etmiyorlar. Ýþte bütün bu öz verili çalýþmalar görevlilerin sabýrlý hizmet aþký gibi konular bir merkezde toplanýyor. Hac Emirimizin de giriþimiyle Kabe Ýmamý, Mekke‘deki irþad çadýrýmýzý ziyaret ettiler. Bu belki Mekke`de bir ilktir, ayrýcalýktýr, bizim için de þeref olmuþtur elhamdulillah. Yani iki yýldýr üst üste oradayým, kiminle görüþseniz herkes Milli Görüþü tanýyor. Tabiî benim bahsettiðim taným ifadesi, resmi makamlarýn hangi birimine giderseniz gidin oralarda tanýmayan yok anlamý için vurguladým. Bireysel planda ise insanlar bizden zaten vazgeçmiyor. Geçtiðimiz yýlki IGMG hacýlarýnýn yaþ ortalamasý kaç oldu. Diðer organizasyonlarla kýyaslandýðýnda ortalamanýz nasýl? Tabi biz bunu sürekli takip ediyoruz. Geçtiðimiz yýl yaþ ortalamasý umrecilerde 24 idi. Hacda da ortalamamýz 45 ila 46 yaþ ortalamasý olan hacýlara hizmet verdik. Bundan 5-6 yýl önce ise yaþ ortalamamýz 52 civarýndaydý. Bu yýlki en genç hacýmýz 14 yaþýnda Avusturya‘dandý. Avrupa‘da yüklü miktarda genç nüfusta hac talebi var. Bizler Avrupa‘daki kota uygulamasýndan dolayý, talebin ancak yarýsýný karþýlayabiliyoruz. Hac daha ifa edilmeden bir sonraki yýlýn kotasýnýn yarýsý dolmuþ oluyor. Bu gün itibariyle bütün bölgelerden haberler gelmeye baþladý ki, kontenjanlarýmýz dolmuþ durumda. Vatandaþlarýmýz ek var mý diye þimdiden sormaya baþladýlar. Bir de “Hac tercihlerinde, bize daha çok teþ- 42. sayi sayfalar 08.02.2010 24 kilatýmýz dýþýndaki müslüman kardeþlerimiz raðbet gösteriyor” deniyor, bu doðru mu? Evet doðru. Bizim teþkilatýmýzla hiç bir baðý olmamýþ bizi tanýmayan, teþkilatýmýzýn hizmetlerinden istifade etmemiþ kardeþlerimiz bir þekilde hacca gitmeyi tercih ederlerse öncelikle Milli Görüþü tercih ediyorlar. Ancak biz de yer yoksa baþkalarýyla gidiyorlar. Bunu biz, birebir bu kardeþlerimizin kendi ifadelerinden öðreniyoruz. Mesela bu yýl bize Güney Bavyera bölgemizden bir bacýmýz geldi. 2009 yýlýnda ilk defa bizim umre organizemizle umreye gitmiþ, daha evvel ise 12 defa hacca gitmiþ. Bu kardeþimiz bu yýl 10 tane bayaný toplamýþ bizimle hacca geldiler. Bunun gibi bize geliyor ya da telefon açýyorlar, biz Milli Görüþü tanýmýyorduk ilk defa Hacda sizleri tanýmýþ olduk. Sizle yaptýðýmýz ibadeti sevdik, haccý sevdik, bize bunlarý tattýrdýnýz, Allah razý olsun diyorlar. Bu gibi yüzlerce, binlerce tebrikler alýyoruz. Sizinle hac yapan hacýlarýn istisnasýz tamamý organizasyonunuzdan memnun olduklarýný söylüyorlar. Fakat bu yýl hac dönüþü bazý kafilelerin 68 saat havaalanýnda bekledikleri olmuþ. Bunlara ne dersiniz? Bu yýl maalesef H1N1 virüsünden dolayý bir takým aksamalar oldu. Bazý uçak seferlerinin iptali vs gibi konular söz konusu oldu. Ayný þekliyle Avrupa‘dan uçuþlar noktasýnda sebebi tamamen bizim dýþýmýzdaki geliþmelerden kaynaklanan beklemelerimiz oldu, doðrudur. Maalesef yukarýda da deðindiðim gibi bu gecikmeler tamamen bizim irademizin dýþýnda geliþti. Ayrýca bu yýl havayollarýnýn dýþýnda Suud makamlarýndan da kaynaklanan kýsmi gecikmeler oldu. Ama biz uçuþlarla ilgili bundan sonra olmasý muhtemel sýkýntýlarý asgariye indirmek için görüþmelerimizi devam ettiriyoruz. 13:39 Uhr Seite 24 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir Avrupadaki ya da bizim havaalanlarýmýzdaki gibi Suudi Arabistan‘da da Domuz gribiyle alakalý tedbirler alýndý mý? Biliyorsunuz dünyada bir panik havasý oluþtu. Biz elhamdülillah Ramazan ayýnda da oradaydýk. O zamanlarda da dünyada griple ilgili bir hava estiriliyordu. Dünyanýn 170 ülkesinden her yaþam biçiminden gelmiþ insanlar beraberce oruç tuttular, Harem-i Þerifin içerisinde de milyonlarca insan beraberce nefes nefese namaz kýldýlar, Allaha þükür ki böyle bir vakaya biz rastlamadýk. Dolayýsýyla gördük ki bu Domuz gribi meselesi tamamen propagandadan ibaretmiþ. Deðilse, deðil onbinlerce yüzbinlerce insanýn ölmesi gerekirdi. Ama biz yine de tedbir açýsýndan hacýlarýmýza maskeler daðýtttýk. Avrupadan otellerimizin katlarýna dezenfekte stendeleri götürdük. Giriþ çýkýþlara asasörlere yerleþtirip hacýlarýmýza da söyledik. Tabi bu bu yýla mahsus deðil her zaman bu dezenfekteye ihtiyacýmýz var. Ama bu yýl daha bir özen gösterdik. Bizden baþka da bu dezenfekte stendelerini kullanan teþkilat olmamýþ. Bu konuda da „Ýlkler“ sahibi teþkilatýmýz bir ilki daha baþlatmýþ oldu. Bir de bu son iki üç yýlda hac ücretleri dikey bir çýkýþla oldukça yükseldi. Bu fiyat artýþýný sebebi ne? Evet son iki yýldýr hac ücretlerinde ciddi bir artýþ oldu. Bunun nedeni baþta Harem-i Þerifin etrafýnda bir imar deðiþikliðine gitti Suud hükümeti. Dolayýsýyla Harem-i Þerifin etrafýndaki otelleri yýktýlar. Bize gelen bilgiye göre 600 bin insanýn yatabileceði kadar oteller yýkýldý. Doðrudur, hakikaten yýkým hala devam ediyor. Oraya farklý bir görünüm vermek için, yeni binalar ve yeni dizaynla ilgili ellerinde projeler var. Bu otellerin yýkýlmasýndan ve yýkýlanlarýn yerine de yeni bina yapýlmamýþ hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 olmasýndan dolayý otel fiatlarý % 100‘ün üzerinde bir artýþ gösterdi. Bu birinci sebep ikinciye gelince, 2008 yýlýnda Dünyada‘ki genel gýda fiyatlarýndaki artýþdan dolayý Suud‘daki gýdalarýn da artýþý ikinci bir etken oldu. Biliyorsunuz hacýlarýmýza üç öðün yemek veriyoruz. Eskiden bu yemek olayý yoktu. Hiyejenik þartlarý bir tarafa, hacýlarýmýz yemek yiyecekleri yerleri bulmakta güçlük çektiklerinden, ibadetlerinde aksamalar oluyordu. Bu gün ise açýk büfe þekliyle sabah 06.00‘dan gece 24.00‘e kadar üç öðün her zaman Hacýlarýmýzýn yemek yeme imkanlarý var. Dolayýsýyla bu ikinci faktör oldu hac fiyatlarýnýn yükselmesinde. Bir de son olarak Havayolu þirketlerinin fiyatlarýný artýrmasý da fiyatlarýn artýþýný tetikliyen bir baþka neden oldu. Ýster istemez bütün bu artýþlarý fiyatlara yansýtmak zorundasýnýz. Zira IGMG Hac Organizesi kar amaçlý organize yapan bir kurum deðildir. Ýslam`ýn 5 temel esasýndan biri olan Haccýn en iyi þekilde ifa edilebilmesi için, dini bir cemaat olan teþkilatýmýz tarafýndan insanlara yardýmcý olmak amaçlý sunduðu bir hizmettir. Hacýlarýn doya doya bu hazzý yaþamalarý için bu hizmetleri yapýyoruz. O yüzden dýþ faktörlerden gelen artýþlarý fiyatlarýn içerisine mecburi yansýtýyoruz. Bunlar zaruri artýþlar oldu. Fiyatlarýn artýþýnda hakikaten bizler de zorlandýk. Zira Avrupadaki insanýmýzýn geçim þartlarýný biliyoruz. Bu fiyat artýþlarý gayri ihtiyari tamamen bizim dýþýmýzdaki geliþen olaylardan kaynaklandý. Bildiðimiz kadarýyla önceleri Suud ya da Alman havayolu þirketlerini kullanýyordunuz. Uçuþlarýnýzý þimdi neden Türk Hava Yollarý ile yapýyorsunuz? Biz 12 ülkeden Hac organizesi gerçekleþtiriyoruz. Hamburg‘taki hacýyý Frankfurt`a taþýmak Almanyanýn içinde 700 km yol kat etmesi demek. Bir Güney Fransa‘dan Parise, Lyon‘a taþýmak, Kuzey Fransa`ya taþýmak, hacýlarýn kendi yaþadýklarý ülkelerde 1000 km‘ye varan yol kat etmeleri zorunluluðunu beraberinde getiriyor. Demek istediðim o ki Türk Hava Yollarý‘ndan baþka Avrupa`nýn neredeyse tüm merkezlerinden uçuþ yapan bir baþka filo yok. Bir de üstüne üstlük kendi ülkenizin þirketi. Ýþte asýl saðladýðý uçuþ avantajýndan dolayý hacýlarýmýzý bulunduklarý þehirden alýyoruz, Ýstanbul‘da büyük kafileler halinde birleþtirip Arabistan`a uçuruyoruz. Büyük kafilelerimizi zaten direk buradan yolluyoruz. Tahir bey kardeþimiz az önce önemli bir ayrýntýyý hatýrlattý. Bizim hacýlarýmýzýn kahir ekseriyeti Türkiye`de yaþadýðýndan Türk Hava Yollarý bizlere dönüþlerde Türkiye`de kalma, ayný biletle tekrar dönme imkaný saðladýðýndan, ayrýca bir avantaj daha saðlamýþ oluyor. Bir de son yýllarda oturttuðumuz yeni uçuþ programýna göre Medine`ye gidecek olan hacýlarýmýzý direk oraya uçuruyoruz. Cidde‘ye gidecekleri de direk Cidde‘ye uçuruyoruz. Böylece önceki yýllarda olduðu gibi Suud içerisinde gereksiz yere 500 km varan kara yolculuðunu hacýlarýmýz yapmamýþ oluyor. Bu da zorlu hac ibadetinin meþakkati yanýnda baþka bir kolaylýk olarak karþýmýza çýkýyor. Bizler de bütün bu saydýðýmýz avantajlardan dolayý THY`yý tercih ediyoruz. Geçtiðimiz günlerde Umre fiyatlarý ve programýnýzý açýkladýnýz. Þu ana kadar talep nasýl. Bir de gelecek yýl 2010 hac kayýtlarýnýz baþladý mý? Hac kayýtlarýmýz neredeyse bir yýl önceden doluyor. Özellikle IGMG ile Hac yapmak istiyen kardeþlerimiz kayýtlarýný bir iki yýl önceden yaptýrýyorlar. Biz de kayýt hiç bir zaman durmuyor, sürekli müracat oluyor, Hac bitiyor Umre baþ- röportaj lýyor. Maalesef Avrupadaki Müslümanlar Umreyi müstakil bir ibadet olarak algýlamakta zorlanýyorlar. Halbuki Efendimiz “Umre küçük Hacdýr” buyuruyor. “Diðer Umre ile arasýndakilere keffarettir” buyuruyor. Hac senenin bir vaktinde yapýlýyor. Umre ise her zaman yapýlabiliyor. Fiyatlar Hac‘da Umre‘nin neredeyse üç katý civarýnda. Umre manevi bir eðitimdir. Avrupa‘daki kardeþlerimizi sýk sýk umreye gitmelerini tavsiye ediyoruz. Zaten Umre‘de fiatlarýmýzý minumum seviyede, masraflarýmýzý karþýlayacak miktarda tutuyoruz. Hatta özellikle Gençlik Umre‘sinde neredeyse üzerine cebimizden ekleyecek gibi bir tabloyla karþýlaþtýðýmýz anlar oluyor. Sabah kahvaltý akþam yemeði de bu fiyatlandýrmanýn içerisinde. Geçen yýl ilk defa özel kitap basýp hediye ettik. Gençlik Umre rehberi hazýrladýk. Hac rehberini yeniden hazýrlýyoruz. Umre tanýtým kliplerimizin görsel medyada reklamý yapýlmaya devam ediyor. Geçtiðimiz yýl ciddi sayýda kardeþimize umre ibadetini yapmalarýna teþkilatýmýz vesile oldu. Bu yýl da 6000 kadar bir umre hedefimiz var. Bu hakikaten büyük bir rakam. Ostern (Paskalya), Phfinsten(Ýlkbahar), Yaz ve Ramazan Umreleri olmak üzere yýlda 4 defa umre programýmýz var. 24 yaþ altý gençler için fiatýmýz 940, 24 üstü 1190 Eurodur. Bu yýl ayrýca ekstra olarak aile indirimlerimiz var. Ýki kiþiden baþlamak üzere gurup gidenlere indirim uyguluyoruz. Bu yýl ayrýca yaz Umresine gidecek olanlar ayrý bilet almadan, ayný biletle hem Kutsal topraklardaki umresini hem de Türkiye‘deki iznini yapýp dönebilecekler. Bize zaman ayýrdýðýnýz için þahsýnýzda tüm kurumunuzun çalýþmalarýnda baþarýlar dilerim. Asýl bizlere bu fýrsatý veren Hayat Gazete‘sine Teþkilatýmýz adýna bizler teþekkür ederiz. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr özel köþe G üzüme gülen kadrimi bilen, yollarýma gül seren gerçek aþkým tut elimi. Cehaletin kavurucu sýcaðýnda buz gibi suyumsun, en kara kuyulara düþtüðümde saðlam bir halat, her yýkýlýþýmda tutup kaldýrýveren güçlü bir bilek. Bak yine düþtüm kaldýrýr mýsýn beni? Asýrlar öncesinden, topraða diri diri gömülüþümle baþladý zavallýlýðým. Etrafýmda ise “ölmeli” diye baðýran zavallýlar. Ve tam son nefesimi vereceðim anda ýþýklarýn arasýnda süzülüp Y Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir Avukat Nalan SÖNMEZ enelde avukata danýþma ve onun sizi savunmasý bazý noktalarda çok gereklidir. Maalesef ki bazý vatandaþlarýmýz avukat ücretini karþýlayamýyacaklarýný düþündükleri için, iþlerini avukat aracýðýyla halletmekten kaçýnýyorlar. Avukat yardýmý devreye sokulmadýðý taktirde, sizin için daha dezavantajlý bir durum ortaya çýkýyor. Böylelikle mesela güya ödemediðiniz borcunuz diye size bir fatura gönderiliyor ve bunu gönderen kiþi sizi tehdit edip ödemediðiniz takdirde schufaya kayýtlý olacaðýnýzý iddaa ediyor. Çoðu kiþi bu riski göze almamak için bu ödemeyi yapýyorlar. Avukata ihtiyaç varsa ve az bir miktar maaþ alýyorsanýz, yetkili mahkemeye danýþma belgesi için baþvurabilir ya da tercih ettiginiz bir avukata gidip ondan sizin devlet yardýmý ödemeniz için devlete basvurmasýný rica edebilirsinir. Mahkemeden alacaðýnýz belge ile avukat sizin danýþmanlýk ve diðer iþlemleriniz için olan ödemeyi devletten talep edebilir. Bu sadece devletdýþý meselelerde, sivil ve iþ davalarýnda, yönetim, anayasa ve sosyal davalar için geçerlidir. Ceza davasý veya kurallara aykýrý gelinen davalarda sadece danýþma ücreti karþýlanýr. O devlet Seite 25 hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 Avukat tutmaya gücüm yok... ya da var mý? yardým kaðýdýyla avukatýnýz o dava için sadece danýþmayý deðil savunma için gerekli olan herþeyi, yazýþmalarý ve komple bütün davayý üstleniyor. Eðerki avukat davalarý için sigortanýz (Rechtschutzversicherung) varsa bu devlet yardýmý sizin için geçerli olmacaktýr. Davalarýnýzý sigortanýz üzerinden yürütebilirsiniz. Danýþma kaðýdý avukata gidilmeden önce mahkemeden alýnmalýdýr. Ama siz sadece danýþma için avukata gitmeyi düþünüyorsanýz, bu kaðýdý daha sonra da avukata iletebilirsiniz. Baþvurmuþ olduðunuz danýþma kaðýdýný mahkeme geri çevirirse ve siz kaðýtsýz bir danýþma aldýysanýz avukat ücretini karþýlamak durumundasýnýz. Danýþma kaðýdý sadece gerek duyulan kiþilere aylýk aldýklarý paranýn yüksek ol- madýðý taktirde verilir. Mal ve mülkünüz varsa, az maaþ alsanýz bile avukat ödemesini kendiniz üstlenmeniz gerekiyor. Mahkemeye danýþma kaðýdý için baþvurmak istiyorsanýz eðer orijinal belgelerinizi yanýnýza almanýz gerekiyor. ALG II (Sosyal yardým) alýyorsanýz, bunu aktüel yardým kaðýtlarýnýz ile belgeliyebilirsiniz. Genelde danýþma kaðýdý bu kiþilere baþka birþey gerekmeden veriliyor. Diðerleri ise mahkemede görevli olan kiþiye gelir ve giderlerinizi belgeleyen kaðýtlarý mesela hesap özetlerini (Kontoauszüge), son üç aylýk maaþ belgeleri (Einkommensnachweise der letzten drei Monate, ve kira sözleþmesini (Mietvertrag) getirmelidir. Aldýðýnýz maaþýnýzdan bütün giderleriniz çýkartýlýyor ve kalan miktar sosyal yardým para miktarýný geçmemek zorundadýr. ALG II yada sosyal yardýmda genelde az bir miktar alýndýðý için çoðu çalýþanlar kendi aldýklarý paranýn yüksek olduðunu düþünüp, danýþma yardýmý alabilmek için baþvurmuyorlar bile. Aslýnda genellikle bu düþünce çok yanlýþtýr. Eðer aldýðýnýz maaþ- Tut Elimi Ey NEBÝ! gelen bir kahraman. Sensin benim kurtarýcým. Bir leþ haline gelmek üzereyken, topraðýn dibinden çekip, üzerine çiçek diye gül diye ekensin. Kýymet bilensin, deðer verensin. Bugün þýmarmak düþer bana. Ben de deðerliyim, kadýným diyebilirim artýk. En nadide çiçekler güzel kokmalýlar ya! Güzel kokmalýyým ben de, en nadide salavatlarýný su gibi içerek, topraðýma çekerek. Ekmeðimi uzatansýn sen. Kapkara cahillerin “miras kýlýç kullarýnýn hakkýdýr” dediði karanlýk günlerde kýlýcýmý kuþatanýmsýn. Allah adýyla beni emin ellere emanet edensin, tüm güzelliðimi koruyacak örtümü dikensin. Evimi Cennet edip, sadakati öðreten ilk öðretmenimsin. Karanlýk gecelerime doðan koskoca güneþimsin. Çiçek güneþi her gün ister, rengini, kokusunu ve tüm güzelliðini güneþten 25 tan bir kaç büyük giderlerinize kiranýz, özel sigortanýz gibi benzeri miktarlarý çýkartýrsanýz hemen hemen ayný duruma gelinecektir. Danýþma belgesi direk olarak sizin için yetkili olan mahkemeden alýnabilir. Kendiniz giderseniz her açýdan daha iyi bir sonuç almanýz mümkün. Gitmeden önce mutlaka kendinizi açýk olup olmadýðý saatler hakkýnda bilgilendiriniz. Önce de belirtmiþ olduðum gibi gelirinizi belgeleyen kaðýtlarýnýzý (Einkommensbelege) ve giderlerinizi belgeleyen kaðýtlarýnýzý yanýnýza alýnýz. O belgeyle böylelikle istediðiniz ve tercih ettiðiniz avukata gidebilirsiniz. Avukatýn sizden talep edeceði tek miktar ise 10 EUR olucaktýr ama çoðu avukatlar bu miktarý almaktan bile vazgeçiyor. Bazý avukatlar danýþma belgesi olan kiþilerin davasýný üstlenmeyi reddediyor. Bu davranýþ uygun ve hiç caiz deðildir. Esasen avukatlar danýþma belgeli kiþilerin davalarýný üstlenmek zorundadýr. Sadece çok önemli ve özel durumlarda avukat davayý üstlenmeyi reddetebilir. Ama 10 EUR´luk miktardan baþka bir ödeme yapmak zorunda deðilsiniz. alýr. Güneþ olmasa çiçek olur mu? Yaþar mý ki Ey Resül? Sana düþen hergün ayný azametinle doðmak, bana düþünse sana layýk olmak. Adýný hergün anýp topraðýmý temiz tutmak. Diþiliðini kullanan Züleyha deðil, kiþiliðini kullanan Sümeyye olmak. Dað yine güneþ gibi ey Nebi, heryer yine kararýyor. Uzansana halat gibi ey Resül, kadýn kuyu diplerinde. Topraðýmýz kuruyor yaðmur getir ey Nebi, yine kapýna geldim; Tutar mýsýn elimi? 42. sayi sayfalar 08.02.2010 26 13:39 Uhr Seite 26 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 Düsseldorf Gençliðinden Gönül Sohbetleri Programý GMG GT Düsseldorf Bölgesi yoðun temposuna hýzlý bir þekilde devam ediyor. 2000 Ev Sohbetleri, Abi kardeþ günleri, Ýsviçre Kýþ Kampý ve Yýlbaþý Gençlik Gecelerini en iyi þekilde neticelendiren Düsseldorf Gençliði, Krefeld Þubesinde Sezonun 2. Gönül Sohbetlerini düzenledi. IGMG Düsseldorf Bölge Tanýtma Baþkaný Mehmet Kurulay Bey`in ve Komisyonunun hazýrladýðý proðrama, yoðun kar yaðýþýna raðmen ilgi büyüktü. 250`si genç ve 50`si bayan olmak üzere toplam 300 kiþinin katýlýmý ile gerçekleþti. Proðramýn açýlýþýnda konuþan IGMG Düsseldorf Bölge Gençlik Baþkaný Bektaþ Köroðlu, hava þartlarýnýn olumsuz olmasýna I Geylani Akan Hocanýn Jöllenbeck Cemiyetinde sohbet programý I GMG Kuzey Ruhr Bölgesi Gençlik Teþkilatý ile Jöllenbeck Cemiyetinin ortaklaþa organize ettiði sohbete büyük ilgi vardý. Geylani Akan hocanýn sohbetini dinlemeye gelenler sohbet yerini doldurdu. Sohbet tam anlamýyla maneviyat doluydu. Dünyayý piknik yerine benzeten Geylani Akan ho- D ÝTÝB Teþkilatýna baðlý cemiyetlerde Gençlik Kollarý oluþturmak amacýyla baþlatýlan salon proðramlarýnýn bu ayki duraðý Eitorf cemiyetiydi. Eitorf kasabasýnýn Tiyatro salonunda yapýlan program Kur`an-ý Kerim ve Ýstiklal marþýnýn okunmasýyla baþladý. Dernek Baþkaný Emin Çetin ve Gençlik baþkaný ca; piknik yerinde ev inþaatý yapmanýn yanlýþ olduðu nasýl kabulleniliyorsa, yalnýz dünyasý için çalýþýp ahireti için çalýþmayanlarýn piknik yerine ev inþaatý yapmasýna benzetti. Sohbetinin birçok bölü- raðmen katýlým gösterenlere teþekkür etti ve içinde yaþadýðýmýz bu toplumun örnek müslüman gençlere, özellikle de çalýþmalarýný Kur`an ve Sünnet ýþýðýnda gerçekleþtiren Milli Görüþçülere ihtiyacýn olduðunu, dolayýsýyla da bu ihtiyaca karþý Milli Görüþ mensuplarýnýn her alanda en iyi þe- mü ise gençler hakkýnda idi. Gençlerin camilere gelmemeleri için birçok engeller olduðunu anlatan Geylani Akan hoca, bu tuzaklarý gençlerimize anlatýp yardýmcý olmalýyýz de- kilde bilgi ve eðitim donanýmýna sahip olmasý gerektiðine, bunun içinde gençlerin maneviyatýný geliþtirme açýsýndan bölge olarak Gönül Sohbetlerini titizlikle hazýrladýklarýný ifade etti. Ayrýca proðrama katýlan IGMG Genel Merkez Teþkilatlanma Bþk. Yrd. Ýbrahim Kaygýsýz da gençlere di. Unutmayalým ký nargile kafelere ve deðiþik haram iþlenen yerlere baþ örtülülerden de gidenler var. Böylesi yerlere ara sýra teblið maksadýyla gidilmesi gerekir, bu vesileyle gençlerin böylesi yerlerden kur- Diyanet Ýþleri Türk Ýslam Birliði Cemiyetlerinden Eitorf`ta anlamlý program Yasin Parlak`ýn birer selamlama konuþmasý yaptýðý programda Eitorf cemiyetinin din görevlisi Mehmet Kocaman katýlýmcýlara zamanýn ve gençlik nimetinin kýymetini anlatan veciz bir konuþma yaptýlar. Yeni oluþturulan Gençlik Kollarýnýn sergilediði birbirinden güzel skeç ve tiyatro oyunlarý katýlýmcýlar tarafýndan ilgiyle izlendi. Özellikle gençleri namaz ve camiye davet eden skeçler davetlliler tarafýndan takdirle karþýlandý. Cemiyet öðrencilerinden Þeval Karakoç Milli Marþýmýzýn tamamýný ez- bere okuyarak davetlilere duygulu anlar yaþattý. Yine öðrencilerden Merve ve Ebrar Kocaman kardeþlerin seslendirdiði ilahi ve memleket özlemini anlatan çocuk þarkýlarý programa ayrý bir renk kattý. Sunuculuðunu Gençlik Kollarýndan Onur Aslan`ýn haber güzel nasihatlarda bulundu. Tanýtma Baþkanlýðý tarafýndan hazýrlanan kliplerin gösteriminden sonra, günün hatibi Dünya Alimler Birliði ve Avrupa Fýkýh Konseyi Üyesi, IGMG Ýrþad Bþk. Yrd. Mustafa Mullaoðlu gençlere unutamayacaklarý güzel bir konuþma yaptý. Program topluca duadan sonra ev sahibi olan, Krefeld Þubesinin ikramý ile son buldu. tulmasýna vesile olunur. Günlük yaþantýmýzda bir plan olmasý gerektiðini hatýrlatan Geylani Akan hoca, Kur`an’la da içiçe olmamýz ve gereðini yerine getirmemizi söyledi. Programýn sonunda gelen misafirlere kebap ve çið köfte ziyafeti de unutulmamýþtý. yaptýðý proðramda komþu cemiyetlerden Baþkanlar ve din görevlileri de hazýr bulundu. Katýlýmcýlardan Bet-zdorf ve Waldbröl camii imamlarý da bu tür programlarýn önemini anlatan birer konuþma yaptýlar. Proðram bir sonraki organizasyonu düzenleyecek olan cemiyete sancak ve Kur`an-ý Kerim teslimi yapýlarak sona erdi. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr dosya Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir Mustafa YENEROÐLU F ederal Ýçiþleri Bakaný de Maizière Zeit gazetesine verdiði röportajda, Müslümanlarýn radikalleþmelerinin neredeyse her zaman cami çevresinde olduðunu söyledi. Karþý sesler yükselmediðine bakýlýrsa, bu yaklaþým kamuoyunda paylaþýlýyor diyebiliriz. Zaten güvenlik birimlerinin geçmiþteki beyanlarý ile de uyuþmakta. Ancak bu iddia gerçekten ne kadar doðru? Özellikle bu genelleyici þekli ile? Ýçiþleri Bakaný “tespitini” daha özenli yapmalý deðil miydi? Bilhassa kamuoyunda sadece Hamburg’taki “Mescid-i Taiba” cami ve bu arada yasaklanan Neu Ulm’daki “MultiKultizentrum” gibi yerler radikalleþmenin olduðu yerler olarak bilinmektedir. Her iki yerdeki durumu da güvenlik birimleri detaylý þekilde biliyorlardý. Kimin tehlikeli olarak görüldüðü ve kimin “tehlikenin eþiðinde” olduðu kayýtlýydý. Bu arada, Sauerland Grubunu biraraya toplayan kiþinin de uzun yýllar Anayasa Koruma dairesinin maaþ listesinde yer aldýðýný ve güvenlik birimlerinin korumasý altýnda bu “caminin” imamý olarak gençlere kin aþýladýðýný da biliyoruz.1 Yahya Yusuf’un yaný sýra kin yaydýðý ve terör hazýrlýklarýný desteklediði iddia edilen diðer bazý þahýslarýn da muhtemelen istihbarat elemaný olduðu biliniyordu.2 Neu-Ulm’daki yer kapatýlmýþ olmasýna raðmen, þiddete meyilli insanlar için çekim merkezi olduðu iddia edilen Hamburg’taki yer faaliyetine devam ediyor.3 Sebebi hikmeti biz bilmiyoruz. Bunun ötesinde, camilerde kin ve þiddet vazedildiðine dair ise bir bilgi yok. Almanya Ýslam Konferansý’nýn “Güvenlik ve Ýslamcýlýk” çalýþma grubunda da devlet birimlerince bu bilgilerin ötesinde inandýrýcý somut veriler ortaya konulamadý. Toplantýya katýlanlarýn, önceden hazýr- Seite 27 hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 Camilerde Radikalleþme mi [email protected] lanmýþ konseptlerin hayata geçirilmesinden baþka gündemleri yoktu. Bununla beraber þiddetin aþýlandýðý ve eyleme dönüþtürülmesi maksadýyla insanlarýn toplandýðýna dair somut deliller olan yerler hakkýnda neredeyse hiçbir þey yapýlmazken, Almanya’da ki camilerin tamamý zan altýnda býrakýlýyor ve güvenlik birimlerinin Ýslamofobi’yi besleyen tanýmlarýna dayanarak tedbir alýnma çalýþmalarýna giriþiliyor. Bu tanýmlarýn ve önleyici tedbirlerin tartýþýlmasý da reddediliyor. Bazý Ýslami organizasyonlarýn güvenlik diyaloðu konusunda güvenlik birimleri ile iliþkisi gibi, sadece uygulamanýn þekillenmesi ve onaylanmasý konusunda dini cemaatlere söz hakký veriliyor.4 Bu þekliyle müslüman cemaatlere devletin temsilcilerince sadece güvenlik ve önlem politikalarýnda sorumluluk yüklenmesi, ancak bunun dýþýnda diðer tüm toplumsal alanlarda dýþlanmalarý gerçekten de çok manidardýr, fakat maalesef kamuoyunun gündeminde bile deðildir. Kýsmen medyatik olan bu önlemlerin karalayýcý olduðu ve önyargýlarý körüklediði göz ardý edilmektedir. Buna örnek olarak güvenlik diyaloglarýnýn baþarýlarýndan birinin de “Güvenlik birimlerinin tahminlerine göre, Almanya’daki camiler ve Müslüman imamlar çevresinden þu anda doðrudan bir terör tehdidi olmadýðý gerçeði”nin sayýlmasýdýr.5 Bu “gerçeðin” teyit edilebilir bulgulara dayandýrýlama- Dediniz? yacaðý tartýþmasýz olsa gerek. Bu sebeple güvenlik politikalarýnýn yeniden gözden geçirilmesi ve bunun için dini cemaatlerin de istiþarelere dahil edilmesi talep edilmelidir. Bu durumda Ýslami dini cemaatlerin yapýcý katký saðlayacaklarýný söylemeye gerek bile yok. Son tahlilde sözkonusu olan toplumun huzuru ve sosyal barýþýn korunmasýdýr. Esasen diðerlerine oranla bu konuda daha fazla tehdit altýnda olan kesim zaten müslümanlardýr. Müslümanlar sadece ihtimal dahilindeki terörist eylemler noktasýnda deðil, aksine öncelikle bu tür söylentiler ve daha da ileriye giden devlet tedbirleri nedeniyle de tehdit altýndadýr. Tam da bu nedenle sayýn Ýçiþleri Bakaný kendi varsayýmlarýndan hareketle hangi tedbirlerin alýnmasý gerektiði ile ilgili spekülasyon yapmak yerine, þimdiye kadar yapýlanlarý öz eleþtiriye tabi tutarak meseleye yaklaþmalý ve müslüman cemaatlerle birlikte yeni politikalar üretmeyi göze almalýdýr. Buna sayýn Bakan’ýn kamuoyuna yaptýðý açýklamalar da dahildir. Herþeyden önce kelime seçiminin doðru olup olmadýðýný kendine sormalýdýr. Müslümanlara yönelik açýklamalarýnda çok sorunlu ifadeler kullanan ve cami cemiyetlerini genel olarak radikalleþme suçlamasýyla karþý karþýya býrakan sayýn Bakan, toplumun çoðunluðuna yönelik açýklamalarýnda aþýrý titiz olabiliyor. Sayýn Bakan, bilinen tüm araþtýr- ma sonuçlarýnýn tersine kendisi, Almanya’da çoðunluðun Ýslam’a kuþku ile yaklaþtýklarýna inanmýyormuþ.6 Sadece kelime seçiminideki üslup karþýlaþtýrýldýðýnda dahi farklar açýkça görülüyor. Ama bunun kime faydasý var? Aslýnda kimseye faydasý yok. Yaklaþým farklýlýklarý, sadece varolan uçurumu derinleþtirmekten öteye gitmiyor. Sayýn Bakan de Maziere’nin suçlayýcý veya dýþlayýcý etkisi yapan bir üslup yerine, Müslümanlarý hassasiyetini de dikkate alýp, cami cemiyetlerinin Müslümanlarýn entegrasyonuna yönelik onyýllardýr yaptýklarý hizmetlere saygý göstermesi tüm toplumun faydasýna olacaktýr. Zira, makul ve çözüme yönelik bir siyaset kutuplaþmayý teþvik etmez ve sürekli suçlamalarýn birlikte hareketi þart koþan yaklaþýmlar için yapýcý deðil, yýkýcý olduðunu bilir. Radikalisierung in den Moscheen? Bundesinnenminister de Maizière hat in einem Interview mit der Zeit geäußert, dass die Radikalisierung von Muslimen fast immer rund um die Moscheen stattfindet. Diese Position scheint in der öffentlichen Diskussion Konsens zu sein, wo doch niemand Anstoß daran genommen hat. Auch deckt sie sich mit den früheren Verlautbarungen der Sicherheitsbehörden. Aber stimmt diese Behauptung auch? Vor allem 27 in dieser pauschalen Form? Hätte sich der Bundesinnenminister in seiner „Feststellung“ nicht wesentlich präziser ausdrücken müssen? Zumal der Öffentlichkeit bisher nur die „MasjidTaiba“ Moschee in Hamburg und das inzwischen verbotene „Multi-Kultizentrum“ in Neu-Ulm bekannt sind, in denen offensichtlich Radikalisierung stattfand. Beide Fälle sind den Sicherheitsbehörden genauestens bekannt gewesen. Man wusste ganz genau, wer in den genannten Moscheen als gefährlich galt und wer „auf der Kippe“ stand. Sicherheitsbehörden können genauestens darüber Auskunft geben. Inzwischen wissen wir auch, dass der Rekrutierer der Sauerland-Gruppe jahrelang auf der Gehaltsliste des Verfassungsschutzes stand und quasi unter dem Schutz der Sicherheitsbehörden als Imam dieser „Moschee“ Jugendlichen Hass einimpfte1. Neben diesem Yahia Yousef sind weitere mutmaßliche Mitarbeiter von Geheimdiensten bekannt, die Hass gepredigt und Terrorvorbereitungen unterstützt haben sollen2. Während das Zentrum in Neu-Ulm inzwischen verboten ist, wird die genannte Örtlichkeit in Hamburg weiterhin betrieben, obwohl sie nach wie vor Anziehungskraft für gewaltbereite Personen sein soll3. Warum, wissen wohl die wenigsten? Dass darüber hinaus in Moscheen Hass oder Gewalt gepredigt wird, ist nicht bekannt. Auch im Gesprächskreis „Sicherheit und Islamismus“ der Deutschen Islamkonferenz wurden seitens staatlicher Behörden keine weitergehenden Erkenntnisse mitgeteilt. Es ging eigentlich nur darum, die Umsetzung von vorgefertigten Konzepten durchzusetzen. Obwohl dort, wo konkrete Beweise für Gewaltverherrlichung und sogar Rekrutierung vorliegen, 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr 28 wenig unternommen wird, sind alle Moscheen in Deutschland einem Verdacht ausgesetzt und sollen Präventionsarbeit auf Grundlage islamophober Definitionen der Sicherheitsbehörden vornehmen. Dabei ist eine Diskussion über Definitionen und Umsetzungsmaßnahmen nicht erwünscht. Nur bei der Umsetzung dürfen islamische Religionsgemeinschaften scheinbar mitgestalten, so auch beim Sicherheitsdialog mancher islamischer Organisationen mit den Sicherheitsbehörden4. Es ist doch mehr als bemerkenswert, dass die islamischen Religionsgemeinschaften durch staatliche Vertreter ausschließlich in Fragen der Umsetzung der Sicherheits- und Präventionspolitik in die Pflicht genommen, ansonsten jedoch bei allen gesellschaftspolitisch relevanten Themen ausgrenzt werden. Dass aber diese teilweise medialen Maßnahmen selbst stigmatisierend sind G eçtiðimiz 3 Ocak 2010 tarihinde Ýslam Toplumu Milli Görüþ Köln Bölge Gençlik Teþkilatý Hürth`de salon futbol turnuvasý düzenledi. Turnava Pazar saat 10:00`da baþladý. Kapalý hallenin 2 sahasý ve lokal bölümü turnuva için Köln Bölgesine reserve edildi. Turnuvaya toplam katýlan 19 takým ön elemelerde karþý karþýya geldiler. Çeyrek finale kalan takýmlar turnuva birincilik kupasýný kazanmak için yoðun mücadele verdiler. Final müsabakasýna Stolberg ve Troisdorf takýmlarý kaldýlar. Günün finalinde Troisdorfu 5-4 yenen Stolberg turnavanýn þampiyonu oldu. Eitorf’dan gelen takýmlarsa turnavayý üçüncülük ve dördüncülükle bitirirken Fair Play kupasý Neuwied`de verildi. Köln Bölgesi Gençlik Teþkilatý Spor, Gezi ve GOB Baþkaný Adem Ece ve ekibi’nin düzenlediði turnavaya Eitorf, Trois- Seite 28 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir und zudem islamophoben Ressentiments zusätzlichen Vorschub leisten, wird geflissentlich unterdrückt. Zu den Erfolgen des Sicherheitsdialogs zähle, “die Tatsache, dass nach Einschätzung von Sicherheitsbehörden derzeit keine unmittelbare Terrorgefahr aus dem Umfeld von Moscheen und muslimischen Predigern in Deutschland ausgeht”5. Dass man diese „Tatsache“ nicht mit verifizierbaren Angaben wird unterlegen können, dürfte unstreitig sein. Gerade im Anbetracht dieser Tatsachen verlangt die IGMG seit Jahren eine Überprüfung der Sicherheitspolitik und eine tatsächliche Möglichkeit der Beratung. Dass in diesem Fall islamische Religionsgemeinschaften selbstverständlich ihren Beitrag leisten werden, bedarf eigentlich keiner Erwähnung. Nicht zuletzt geht es um das Gemeinwohl und auch die Erhaltung des sozialen Friedens. Im Übrigen sind hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 Muslime durch dieses Thema wesentlich stärker bedroht, als alle anderen. Nicht nur durch möglicher terroristische Akte, sondern vor allem auch durch solche Verlautbarungen und weitergehenden staatliche Maßnahmen. Gerade daher könnte der Bundesinnenminister, anstelle darüber zu spekulieren, was er auf Grundlage seiner Feststellung unternehmen könnte, selbstkritisch den bisherigen Ansatz auf den Prüfstand stellen und gemeinsam mit den islamischen Religionsgemeinschaften eine neue Politik wagen. Dazu gehören auch die öffentlichen Verlautbarungen des Ministers. Vor allem müsste er sich fragen, ob seine Wortwahl richtig ist. Während er sich in seinen Äußerungen gegenüber den Muslimen sehr problematisch ausdrückt und die Moscheegemeinden pauschal dem Vorwurf der Radikalisierung aussetzt, ist er äußerst vorsichtig, wenn er sich an die Mehrheitsbevölkerung richtet. Entgegen aller bekannten Studienergebnisse glaube er nicht, dass die Mehrheit in Deutschland islamskeptisch sei6. Wenn man nun den Sprachgebrauch vergleicht, stellen sich doch offensichtliche Unterschiede dar. Aber wem nutzt das? Eigentlich niemandem, es vertieft nur die vorhandenen Gräben. Es wäre im Sinne Aller zu hoffen, dass de Maizière eine Sprache gebraucht, die nicht ausgrenzt oder stigmatisierend wirkt, sondern Empathie zeigt und die wertvolle Arbeit, die Moscheegemeinden in den letzten Jahrzehnten zur Integration der Muslime in der Gesellschaft geleistet haben, anerkennt. Denn eine vernünftige, ergebnisorientierte Politik setzt nicht auf Polarisierung und weiß, dass die permanente Verdächtigung Gift ist für Ansätze, die gemeinschaftliches Handeln KÖLN BÖLGESÝ GENÇLÝÐÝNDE FUTBOL TURNUVASI HEYECANI 19 TAKIM SONUNA KADAR MÜCADELE ETTÝ dosya voraussetzen. 1-Daniela Bach/Elmar Theveßen/Rolf Peter Weißhaar, »Angriffsziel Terrorismus – Bedrohung durch Terrorismus«, Frontal 21 (ZDF), 11.09.2007.; http://www.hintergrund.de/20070928123/politik/inland/die-spur-der-dienste.html 2-http://info.kopp-verlag.de/news/marionetten-unddrahtzieher-sauerland-gruppe-am22-april-beginnt-der-prozess-gegen-die-angebli.html; Bernd Schlecker, Ex-Imam aus Islamistenszene aufgetaucht, SWR-4, 25.06.2008.; Rainer Nübel, »Mutmaßlicher CIA-Mann war ›der Chef‹«, Stern, 04.02.2009, http://www.stern.de/panorama/:Sauerland-Zelle-Mutma%DFlicherCIA-Mann-der-Chef/653678.html. 3-„Reiseziel Pakistan“ in der FAZ vom 08.12.2009, Seite 10 4 S i e h e http://www.igmg.de/nachrichten/artikel/2009/04/29/was-sinddie-grundlagen-der-sog-vertrauensbildenden-massnahmenzwischen-den-sicherheitsbehoerden-und-manchen-muslimischeno r g a n i s a t i o ne n . h t m l ; http://www.igmg.de/nachrichten/artikel/2009/05/02/ohne-sicherheitsdialog-unmittelbare-terrorgefahr-durch-moscheegemeinden.html 5-„Lob für Dialog mit Muslimen“ in der FAZ vom 30.04.2009, Seite 2 6-http://www.zeit.de/2009/50/Interview-De-Maizire? page=3 dorf, Stolberg, Kalk-Kuba, Kerpen, Bölge merkezi, Yýldýz Gençleri, Ransbach, Siegen, Bonn, Neuwied, Meschenich, Brühl ve Gummersbach’tan takýmlar katýldý. Turnava sonunda dereceye giren þube takýmlarýna kupalar verildi. Günün önemine binanen Bölge Gençlik Baþkaný sporculara hitaben yaptýðý teþekkür konuþmasýnda þunlarý aktardý: “Sevgili gençler bu gün yüzlerce genç kardeþimizin iþtirakiyle güzel müsabakalar izledik. Herþeyden evvel sporun bir kardeþlik dostluk dayanýþmasý olduðunu amacýn yalnýzca saðlýk ve baþarý olduðu gözden kaçýrýlmamalý. Bizim için hedef topluma aileye, milletimize, faydalý birer fert olabilmektir. Okul Eðitim çalýþmalarýmýzdan arta kalan zamanlarda sporla meþgul olmaktan daha güzel ne olabilir. Katýlýmlarýnýzdan dolayý her kulübümüze teþekkür ederim” dedi. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr Seite 29 42. sayi sayfalar 08.02.2010 30 13:39 Uhr Seite 30 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 I KÖLN BÖLGESÝ KUR’AN-I KERÝM TÝLAVET YARIÞMASI BÖLGE FÝNALÝ YAPILDI D Dortmund’da “Sosyal ve Aile Danýþmanlýðý“ Bilgilendirme Toplantýsý Yapýldý GMG Köln Ýrþad Baþkanlýðý, Köln Bölgesi konferans salonunda 22. Kur´an-ý Kerim okuma yarýþmasýný 17 teþkilatýn katýlýmýyla gerçekleþtirdi. Ýki ayrý yaþ grubunda gerçekleþen Kur`an-ý Kerim okuma yarýþmasýnda, jüri heyeti Hulusi Ünye, Ýrfan Bakþiþ ve Nevzat Baþ´tan oluþtu. Geçen senenin Köln birincisi ve Avrupa dördüncüsü Ahmet Dönmez tarafýndan okunan Kur´an-ý Kerim tilavetiyle ve Abdullah Saral’ýn sunuculuðunda baþlayan yarýþmaya, IGMG Köln Bölgesi Ýrþad Baþkaný Selahattin Demirci’nin selamlama konuþmasýyla devam edildi. Böyle bir yarýþmaya ev sahipliði yapmaktan mutluluk duyduðunu dile getiren Demirci: “yarýþmacý gençlere baþarýlar dileyerek, bu yarýþmanýn amacýnýn Kur`an-ý Kerim’i anlayarak okumaya teþvik etmek, doðru okuma biçiÝTÝB Genel Baþkaný Sadi Arslan, Dortmund DÝTÝB Merkez Camii’nde her hafta Perþembe günleri devam eden “Sosyal ve Aile Danýþmanlýðý“ bilgilendirme toplantýsýna katýldý. Dortmund DÝTÝB Merkez Camii Kadýn Kollarýndan Saniye Özmen ve Westhoffstrasse Danýþmanlýk Merkezi’nden Pedagog Ayten Kaya’nýn koordine ettiði “Sosyal ve Aile Danýþmanlýðý” bilgilendirme toplantýsýnda, aile içi þiddet, ergenlik, konsantrasyon bozukluðu konularýnýn iþlendi. T.C. Essen Baþkonsolosluðu Din Hizmetleri Ataþesi Mehmet Uçmuþ ile birlikte ziyaret eden DÝTÝB Genel Baþkaný Sadi Arslan, DÝTÝB olarak bu faaliyetle- ri çok önemsediklerini söyledi. Bu vesilelerle cami derneklerinde biraraya gelindiðini ifade eden Arslan, “DÝTÝB kurulduðu günden iti- haber mini yaygýnlaþtýrmak ve davranýþ ve bakýþýmýzý Allah’ýn emirlerine göre düzenlemeye çalýþmaktýr” diyerek sözlerini bitirdi. Küçükler katagorisinde Troisdorf cemiyetinden Abdalah Ben Ahmed birinci olurken, Bonn cemiyetinden Emirhan Þahin ikinci ve Bölge Eðitim Merkezinden Ahmet Faruk Ergün üçüncü oldu. Büyükler grubunda ise Siegen cemiyetinden Þuayb Þahin birinci, Bölge Eðitim Merkezinden Hasan Basri Ergün ikinci ve Kuba cemiyetinden Nebi Gaygýsýz üçüncü oldu. Günün anlam ve önemine deðinen IGMG Köln Eðitim Baþkaný Mehmet Dal ve deðerlendirme konuþmasý yapan Genel Merkez Ýrþad Baþkan Yardýmcýsý Hulusi Ünye’nin ardýndan birinci gelen Þuayb Þahin’in okuduðu kapanýþ Kur`an-ý Kerim’i ile program sona erdi. baren gerek merkezimizde, gerekse bize baðlý derneklerimizde dini, sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlerini ayýrým gözetmeksizin, herkese eþit bir þekilde sunmaktadýr. Bu görev kutsal bir görevdir. Eðer siz iyi insan olmak isterseniz, beraber yaþadýðýnýz insanlara yardýmcý olmanýz, onlarýn elinden tutmanýz ve onlara yararlý hizmetler götürmeniz gerekir” dedi. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr Seite 31 haber I GMG Kuzey Ruhr Bölgesi Gençlik Teþkilatýnýn organize ettiði Gönül Sohbetlerinin u ayki konuðu Sebahattin Uçar Hocaefendi idi. Sebahattin Uçar Hocaefendi ile birlikte 2 gün içerisinde 5 cemiyette “HÝCRET” ko- I GMG Köln Bölge Merkezinde genç kýzlara yönelik bir gece düzenlendi. Ana sloganý “BÝN BÝR GECEDE BÝR GECE” olan geceye 100`e yakýn genç kýz katýlým saðladý. Akþam saat 22`de baþlayan geceyi Zehra Atabaþ ve Halime Aydýn sundu. Programýn içeriðinde, farklý sinevizyonlar, Kalk Þubesinin gençlerinin Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 IGMG KUZEY RUHR BÖLGESÝ GÖNÜL SOHBETLERÝNÝN BU AYKÝ KONUSU “HÝCRET” nusu iþlendi. Yakýn cemiyetlerden de sohbet yerlerine gelen cemaate, kendine has üslubu ve anlatýmý ile hicreti ve hicretten almamýz gereken önemli dersler anlatýldý. Günümüz ile hicret arasýnda baðlantý kuran Sebahattin Uçar Hocaefendi cemaati biraz daha fazla düþünmeye de sevk etti. Hicretten alýnacak dersleri anlatýrken hicret esnasýnda inen ayetler okundu. Gençlerin, yaþlýlarýn ve bayanlarýn da dinlediði Köln Genç Kýzlarýndan Alternatif Gece kendilerinin yazýp oynadýðý piyes oldukça ilgi çekti ve daha sonra ayný þekilde Fatih Gençliði de bilgi ya- Worringer Str. 109 . 40210 Düsseldorf Tel.: 0211-164 59 756 Fax.: 0211-164 59 757 e-mail:[email protected] rýþmasý sunumlarýyla renk kattýlar. Yeni yýla Gummersbach þubesinden bir kar- deþimizin yapmýþ olduðu ruhlara hitabeti, esenlik veren harika bir dua ile giriþ yapýldý. 31 sohbet takdir topladý. Merak edilen sorular sohbet sonrasý Sebahattin Uçar Hocaefendiye sorular sorulup cevaplar alýndý. Programlar ikramlar ve hatýra fotoðraf çekimleri ile son buldu. Sonrasýnda slaytlar ve beraberce izlenen film en son olarakt da okunan Kur`an-ý Kerim ile saat 04:00`de programa nihayet verildi. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr Seite 32 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr Seite 33 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr 34 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir Selma ÖZTÜRK K utsal topraklarý ziyaret etmek her kula nasip olmaz diye düþünürdüm eskiden. Fakat zamanla, yaþadýðým ömrümde yapmýþ olduðum tecrübelerden sonra bunun böyle olmadýðýnýn kanaatine vardým ve fikir deðiþikliði yaptým. Bazen ise tekrar eski düþüncelerim ihya oluyor, aðýrlýk kazanýyor ve her þeye raðmen, yine de oralara gitmek ve oralarý görmek herkese nasip olmaz tahminine kapýlýyorum. Son zamanlarda beni hakikaten çok sevindiren geliþmelere þahid oluyorum ve bu geliþmeler ümitsizlik diyarýna hareket etmeme müsaade etmiyor. Duydukça mutlu olduðum ve tüylerimi diken diken eden geliþmelerdir bunlar. Gençlerimizde (bilhassa genç kýzlarýmýzda) bir Umre seyahatý, kutsal topraklarý görüp, oralarla tanýþmak meraký oluþmuþ, gençlerimiz fevc fevc (akýn akýn) Umre’ye gidiyorlar, Beytullah’ý görmek istiyorlar ve Allah’ýn evini ziyaret ediyorlar. Elhamdulillah! Allah sayýlarýný artýrsýn. Allah-u Teala bizlere 18 yaþýndayken ilk Umre’mizi nasip etmiþti. 18 yaþýndayken Kabe’yle tanýþtýk ve Allah Rasul’unu Medine’de ziyaret ettik. O zamanlarý yapmýþ olduðumuz Umre gezimizin bir özelliði daha vardý. Mekke ve Medine öncesi Filistin’e, Kudüs’e gittik ve böylece Ýslam dininin üç en büyük ve en önemli mekanlarýný sýrasýyla gözle görmek nasip oldu. Mescid-i Aksa, Mescid-i Nebevi ve Mescidi Haram... Her birini de genç yaþta görmeyi nasip etti Allah. Bu seyahat biraz da iptallah sonra babamýn sayesinde gerçekleþmiþti. Babacýðým bizlere bu hususta destekleyip, bizi o zamanlarý oralarý götürmeseydi, Allahu alem... Genç yaþlarda Kabe’yle tanýþtýktan sonra, yaþamýþ olduðumuz anlar ve olaylar, gördüðümüz mekanlar ve yerler ve nitekim o müthiþ intibalar üzerimize o kadar büyük ve derin bir etki býraktý ki, Umre dönüþü Kabe’nin hasretine dayanamaz olduk. Onu öyle özledik ki, aradan iki yýl bile geçmedi Seite 34 hayat [email protected] ve 20 yaþýnda tekrar ikinci bir kez Umre (bu kez Ramazan Umre’si) yaptýk. Kabe’yle özlem giderdik. Ramazan ayýnda oralarda Teravih namazlarý kýldýk (Tegabb’Allahu minna ve minni). Bu sefer ki Umre’mizde babam bize refakat etmedi. Bu kez maddi hamimiz bizi manevi hamimize emanet etti, Yaradana emanet etti, çünkü gittiðimiz yer belliydi. Gittiðimiz yer Beled-ul Emin, yani Emin belde idi. O belde emin belde, o belde Allah Rasul’unun doðduðu ve öldüðü beldedir. Oralara giden hiç doyar mý? Gönül bir türlü tatmin olmuyordu. Tekrar gitmek istiyorduk. Bir kez daha Umre’ye gitsek... Allah-u Teala -ne kadar memnun olmuþ olsa da- demez mi ki, “Kulum, üç kez Umre yapmaya geldin. Öyle imkanýn vardý da neden Hac’cýma gelmiyorsun? Peþpeþe Umre’ler yapýp Umre’lerle yetiniyorsun? Hac’ca niyetin yok mu? Seni bir de Hac’cýma bekliyorum. Zil-Hicce ayýnda buralarda görmek istiyorum.” düþüncesiyle Allah’tan da çekinip, ihtiyat ederek, Hac vecibemizi ifa etmek için niyet ettik. 25 yaþýnda Allah-u Teala Hac’cý nasip etti. Nasip etti, kabul da etmiþtir, inþaallah. Bunu burada bu þekilde tarif etmemin sebebi þudur, efendim: Oralarda görüp ya- 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 Umreye giden gençler þananlar tarif edilemez. Orada olup bitenleri herkes, her nefis kendince yaþamasý lazým. Ve en önemlisi bir an evvel yaþamasý lazým. Allah gitmek isteyen herkese ve gitmek istemeyen herkese de oralarý görmeyi nasip etsin. Bilhassa genç yaþlarda nasip etsin. Amin! Nitekim, kalbinde zerre kadar iman taþýyan bir insan için kutsal topraklarý görüpte, oralardan etkilenmemek mümkün deðildir efendim! Kesinlikle mümkün olmadýðýný düþünüyorum. Çünkü oralar buram buram Ýslam tarihi kokuyor, Oralarda buram buram Peygamber izleri mevcut. Hz. Muhammed (s) –aradan 1400 sene geçmesine raðmen- oralarda “yaþýyor”. Burada söylemek istediðim önemli husus þudur. Ýnsanýn genç yaþta kutsal topraklarý görmesidir. Hayattaki önemli þeyler tehir etmeye gelmez. Ýþte bunlardan biride hiç kuþkusuz Hac ve Umre’dir. Gençler oralarý görmelidir. Bir an evvel hayatlarýnda kutsal topraklarý görmeleri gerekir. Genç yaþta Kabe’yle tanýþan bir genç muhakkak onun etkisin altýnda kalacaktýr, oralardan etkilenip, payýný ve ibretini alacaktýr. Oradaki teneffüs ettikleri hava, ciðerlerinin içine, ta dibine öyle bir sinecektir ki, o nefesler ciðerlerinin duvarlarýna yapýþýp, yerleþecektir. Ve almýþ olduklarý o nefeslerini, dönüþlerinde Avrupa’ya, Almanya’ya taþýyacaklardýr. Oradaki biriktirdikleri “imani” tecrübeler, o körpecik yavrularýmýzýn imanlarýna iman katacaktýr. Bu tecrübeyi bizzat yaþadýðým için, burada bütün gençlere Umre’ye gitmelerini tavsiye ediyorum. Ve bilhassa velilere bir ricada ve öneride bulunmak istiyorum. Ýmkaný olan her anne baba çocuðuna bir iyilik yapmak istiyorsa, onu bir an evvel Umre’ye göndersin. Evladýna bir Umre seyahati (bir armaðan veya ödüllendirme olarak) yapma imkanýný saðlasýn. Nice beþ vakit namaz kýlmayan gencin, Umre sonrasý namazýna baþladýðýný bilirim. Umre seyahatý ve tecrübeleri sonrasý hayatýnda bir dönüm noktasý olduðunu anlatan gençlerimizi bilirim. Burada kendimden bir misal verebilecek olursam: Bendeniz çok küçük yaþlarda dini bir eðitim almama raðmen, ilk Umre’mden döner dönmez kutsal topraklardan çok etkilenmiþtim. Kudüs’ü ve El-Halil’i (Hebron kenti; Hz. Ýbrahim’in kabrinin bulunduðu mekan) gördükten sonra, Tevrat’ý anlayabilmek için, Ýbranice öðrenmeye karar vermiþtim. Yeþil Kubbe’yi gözle gördükten sonra (sýrf kuru ekranda deðil), Peygamberimi özel köþe daha þuurlu ve bilinçli bir þekilde idrak etmiþ oldum. Beytullah’ýn önünde, o 15 metre yüksekliðindeki yapýnýn önünde, ona bakarak namaz kýldýðýmda, Allah’ýn evi iþte buymuþ diyebildim. Kabe’nin önünde dikilip, namaz kýldýðým bir gün imam bir namaz esnasýnda aðlamaya baþladýðýnda onun neden aðladýðýný çok merak etmiþtim. Fakat onu lisan yetersizliðinden dolayý anlayamamýþtým. O zamanlarý Arapça bilmediðim için, ne dediðini, neden aðladýðýný bilmiyordum. Anlamadýðým halde, ben de onunla birlikte aðladým, lakin aðýdýmýn kalite ve deðerinin onunkisi ile ayný olmadýðýný biliyordum. Bu durum benim o kadar aðýrýma gitmiþti ki, beni o kadar rahatsýz etmiþti ki... Dönüþümde derhal rahmetlik hocamda medrese eðitimime baþlamaya niyet edip, karar vermiþtim. Bu niyetim iþte Umre’ye gittikten sonra oluþtu. Gitmeseydim, belkide bu merakým oluþmazdý. Eminim her genç oralarý gördükten sonra, kendisini tekrar suale çekecektir, hayatýndaki eksiklerini gözden geçirip, ona göre giderecektir. Ýnsanoðlu istedikten sonra, Allah-u Teala ona kapýlarýný açýyor, efendim ve ona o kadar çok imkan veriyor ki, Yeter ki insan o merciye baþvursun, baþvurmasýný bilsin... Burada gençlere diyeceðim tek þey þudur: Beytullah sizi bekliyor gençler! Allah Rasul’u sizi bekliyor. Onlarý daha fazla bekletmeyin! Hayatýnýzdaki önemli þeyleri bile bile tehir etmeyin! Günden güne atmayýn! Gençlik yýllarý çok çabuk geçen yýllardýr. Fakat ayný zamanda en önemli ve en verimli yýllardýr. Bu yüzden insan gençlik yýllarýný deðerlendirip, ona göre doldurmasý lazým. Ömür çok kýsa. Aldýðýmýz her nefesle beraber hayatýmýzý tüketiyoruz ve ne kadar nefesimizin kaldýðýný bilmediðimiz için, tedbirimizi alalým. Yoksa mahþer günü Allah’ýn gölgesinde ve himayesinde olan yedi zümreden biri olmak istemiyor musunuz? 42. sayi sayfalar 08.02.2010 röportaj B u ayki sayýmýzda IGMG Köln Bölgesi Gençlik Baþkaný Eþref Yücetaþ`la sizler için röportaj yaptýk. Eþref bey Hayat Gazetesine kendinizi tanýtýr mýsýnýz? Adým Eþref Yücetaþ, Köln doðumluyum, memleketim Kars, evli ve bir çocuk babasýyým. Großund Außenhandelkaufmann olarak mesleðimi yaptým ve 2002´den bu yana Selam Food þirketinde çalýþýyorum. Kaç senedir Gençlik Baþkanlýðý yapýyorsunuz? 20.06.2004 tarihinde bu göreve getirildim, yani yaklaþýk 5,5 senedir IGMG Gençlik Teþkilatý Köln Bölge Baþkanlýðý yapýyorum. Gençlik baþkaný olarak sizden gençlere yönelik faaliyetlerinizi ve aktivitelerinizi öðrenebilir miyiz? Gençlik faaliyetlerimizle genelde þu üç kitleye hitap ediyoruz: Orta Öðretim (12-17 yaþ arasý), Üniversiteliler ve 18-30 yaþ arasý meslek yapan veya çalýþan gençlerimiz. Gençlerimize sundugumuz faaliyetler içinde Ev sohbetleri, Salon seminerleri, Cami sohbetleri, Yatýlý Eðitim Seminerleri, Bilgi Yarýþmalarý, Geziler (yurt içi yurt dýþý), Turnuvalar ve daha birçok aktiviteler yer alýyor. Bu sene de meslek bilgilendirmeyi takvimimize koyduk. Bir yýldan beride “YILDIZ GENÇLÝK” çalýþmamýz var. Yýldýz Gençlik Projesi nasýl baþladý ve niçin Yýldýz Gençlik? Bu konuyu açar mýsýnýz? Öncelikle bu konuda Ruhr A Bölge Gençlik Teþkilatýna teþekkür ediyorum. Bu projeyi Ruhr A Bölgesi baþlattý. Biz de bunu yönetimimizde istiþare ettik ve Orta Öðretim Baþkanýmýz Yusuf Soysal ekibi ile Ruhr A bölgesi ile görüþüp bu çalýþmayý bölgemize taþýdýlar. Þu anda Yýldýz Gençlik sorumlumuz Abdullah Saral büyük bir titizlikle bu çalýþmayý takip ediyor. 13:39 Uhr Seite 35 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 IGMG Köln Bölgesi Gençlik Baþkaný Eþref Yücetaþ ile Yýldýz Gençlik Projesini konuþtuk NRW`nin Yýldýzlarý Bir Yaþýnda Kendilerine ayriyeten buradan teþekkür ediyorum. Bu arkadaþlarýmýz bu çalýþmaya sahiblendiler ve yürütüyorlar. Ocak 2010 yýlýnda tam 1 senemizi baþarýyla tamamlamýþ olacaðýz inþaallah. Yýldýz Gençlere nasýl bir eðitim veriyorsunuz ve faaliyetleriniz nelerdir? Bu gençlerimizi biz özel eðitimden geçiriyoruz. Bu konuyla ilgili defalarca arkadaþlarla oturup üç yýllýk bir müfredat çýkardýk. Dini ve tarihi konularýn yanýsýra kiþisel geliþtirme ve teþkilat dersleri de var. Bu konu ile ilgili ayrýca Bölgemizin Ýrþad Baþkaný Selahattin Demirci´ye de teþekkürü bir borç biliriz. Kendisi bilhassa Eðitimci ve Seminerci organizesinde bizlere destekçi oluyor. Gençlerimiz iki haftada bir buluþuyorlar. Söyledigim eðitimlerin yaný sýra aralarýnda grup çalýþmalarý (Workshop) yaptýrýyoruz. Dersler ve deðerlendirmeler bittikden sonra sosyal aktivite bölümüne geçiyorlar (Futbol, sýra gecesi, bowling, gezi gibi). Aralýk ayýnda veliler toplantýsý yaptýk, gençler kendileri program hazýrladýlar, bereketli bir toplantý oldu, gençlerin yazýp yönettiði skeçlerde ayrý bir güzellikti. Hepsinin ayrý ayrý özellikleri ve yetenekleri var. Bizi bu çalýþmada daha çok sevindiren mesele gençlerin kendi aralarýnda oluþan samimiyet ve dostluk oldu. Eþref bey Yýldýz Gençlik çalýþmasýna isteyen bütün gençler katýlabilir mi? Bunun þartlarý nelerdir? Biz yýllardan beri Orta Öðretim Yatýlý Eðitim Seminerleri yapýyoruz. Orta Öðretim bizim geleceðimiz, geleceðin idarecileri, üniversitelileri, cemaati olacaklar, inþaallah. Þu son dört senedir bu yatýlý eðitimleri belirli bir düzeye çýkarmayý baþardýk. Orta Öðretim Baþkanýmýz Yusuf Soysal ve ekibi bu konuda ciddi çalýþmalar yaptýlar, elbette daha eksiklerimiz var onlarý da giderme yolundayýz. Dört sene önce bu çalýþmamýzý yeniden formatladýk. Önceleri katýlýmlar rastgele oluyordu, þimdi ise bizim belirlediðimiz gençler geliyor. Bu yatýlý eðitim seminerleri içinde özel bir müfredat çalýþmasý yaptýk ve baþarýyla takip ediyoruz. Orta Öðretim Yatýlý Seminerlerine katýlýp belirli baþarý gösteren ve 16 yaþýnda olan gençlerimizi Yýldýz Genci olarak seçip bu özel gruba dahil ediyoruz, yani bir „Yýldýz“ olabilmek için muhakkak bu yatýlýlara katýlýp alt yapýyý oluþturmak gerekir. Gencimiz bu eðitimlere önceden katýldýðý zaman, yýldýz çalýþmasýnda daha da rahat ediyor, çünkü yatýlýlardan tanýdýðý arkadaþlarý ile beraber oluyor, çevreyi ve bizleri biliyor, abi-kardeþ iliþkisi içindeyiz. Son olarak da þunu söyleyeyim, gençlerimizin okul durumu da bizim için çok önemli, bilhassa Yýldýz´da ve Orta Öðretim´de olanlarýn. Bu gençlerin Üniversite veya Yüksek okulda tahsil etmeleri için onlarla özel görüþüp motive etmeye, yönlendirmeye çalýþýyoruz. Yýldýz gençlerini ileride ne gibi çalýþmalarda göre- bileceðiz? Gençler düzenlediðimiz her türlü programa katýlýyorlardý zaten. Bundan sonra ise bu arkadaþlarý sadece katýlýmcý olarak deðil programý hazýrlayan ve yöneten kiþiler olarak da göreceðiz. Daha önce de dediðim gibi bulunduðu toplumda gerek camisinde gerek resmi bir platformda hem dinini hem de cemaatini en iyi þekilde temsil edebilmesini saðlamaktýr amacýmýz. Üyesi olduðu camide, cemiyette kendisi de gençlik çalýþmalarýnýn baþýna geçip, arkasýndan yeni gençler yetiþtirmesi, yaþadýðý toplum için faydalý biri olmasýný saðlayabilmek. Baþkan olarak gençlerin sorunlarýyla yakýndan ilgileniyorsunuz. Sizce yaþadýðýmýz toplumda gençlerin en önemli sorunlarý nelerdir? Evet, aslýnda çok kapsamlý bir soru, gerçi biz sorunlarý, problemleri konuþmaktansa çözümleri tartýþmayý ön plana koyuyoruz artýk. Kendimde burada doðup yetiþen biri olarak bir çok sorunla karþýlaþtým. Hangi birisine deðinelim? Gençlerle bu konularý çok konuþuyoruz, dertleþiyoruz. Bir iki tanesine deyinelim: Küçük yaþta bilip bilmeden kimlik mücadelesi daha sonra toplumda yer edinme, kabul görme mücadelesi veriyorsun. Bu süreç Okul, Arkadaþ çevresi ve iþ hayatýnda seni takip ediyor. Aslýnda en önemlisi bence de bu, aidiyetini, kimliðini gencimize aktarabilmek. Çünkü gençlerimizin (Erkek/Bayan) kafa- 35 larý karýþmaya müsait. Yabancýlýk kompleksine çabuk kapýlabiliyorlar, mesela bazý okullarda hala ön yargýyla kendisine yaklaþan bir zihniyet var. Ailesinden dini terbiye görmüþ biri Ramazan ayýnda oruç tutmasý spor öðretmeni için bir problem olmamasý, dersten geri tutulmamasý gerekir. Bu durumda genç kendi kendini sorgulamaya baþlar: Notlarýmýn iyi olmasý için dersime mi önem vereyim yoksa dinime mi? Gizlimi oruç tutayým? Hiç mi tutmayayým? Meslek edineceði yaþa geldiðinde öðretmeni veya iþ bulma kurumu (Arbeitsamt, BIZ) ile görüþtüðünde genelde oto tamiri, kaporta, inþaat sektörlerine, bayan ise hemþire, berberlik gibi mesleklere yönlendiriyorlar. Halbuki kapasitesi geniþ ve çalýþkan bir öðrenciyi neden üniversite okumasý için motive etmiyorsun? Dolayýsýyla bu ve buna benzer muamele ile karþýlaþýnca hem kafalar karýþýyor hemde bir eziklik duygusu oluþuyor ve bu hayatý boyunca kendisini takip ediyor. Öz güvenini kayýp edip yeteneðini ön plana çýkartamýyor. Ama ne olursa olsun insanýmýz þunu bilmesi lazým: Kim olursa olsun, ne olursa olsun, kendimizden hiç bir zaman taviz vermememiz lazým. Aklýmýzý kiraya vermenin bir anlamý yok. Ýsteklerimizi, arzuladýklarýmýzý yerine getirelim, elbette istiþare edip en doðrusunu yapalým. Baþta da söyledigim gibi sorunlar aslýnda çok, ben sadece bir iki tanesine kýsaca deyindim. Gençlerin sorunlarýný bilen bir baþkan olarak buradan gençlere ve aile büyüklerine neler söylemek istersiniz? Ýlk olarak aile büyüklerine þunu hatýrlatmak isterim. Deminki sorunun cevabýnda gençlerimizin sorunlarýna deðindik, kimlik mücadelesine deðindik. Genç ailesinden ilgi bekler, alaka bekler, burada anne baba fedakarlýðýn en büyü- 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr 36 ðünü yapmalarý gerekir. Televizyonda bir dizi veya bir film çocuktan daha önemli olamaz. Küçük yaþtaki doðru yönlendirme çok önemli. Çocuk küçük yaþta neyi kaparsa onunla büyür. Þöyle bir örnek vereyim; baba yedi yaþýnda olan evladýyla sinemaya yeni gelmiþ, argosu küfürü bol olan film seyrediyor ve çocuk orda ne kadar argo varsa hemen ezberliyor. Bu çocuðun ileride sorunu olmaz, kendisi sorun olur. Bizim zamanýmýzda büyüklerimiz bizi hep baþkalarýn çocuklarýyla kýyaslardý. Hala böyle davranan ebeveyinlerle karþýlaþýyoruz. Bu bir çocuk için bü- I GMG Kuzey Ruhr Bölgesi Gençlik Teþkilatý Gençlik Gecelerinde þubelerini yalnýz býrakmadý. IGMG Genel Merkezden Sosyal Hizmetler Baþkaný Ali Bozkurt, Ali Börek, IGMG Kuzey Ruhr Bölge Baþkaný Murat Ýleri ve Teþkilatlanma Baþkaný H Seite 36 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir yük bir eziklik meydana getirmesi kaçýnýlmaz. Okul dersleri zayýf diye çocuðu azarlayacaðýna, futbol kulübüne gitme çocuðun dersiyle ilgilen. Ev ödevleri için yardýmcý kursuna gönder. Çocuk ergenlik çaðýna geldiginde, vay bu çocuk niye böyle, niye laf dinlemiyor, arkadaþlarý kötü yolda, bizimki de ayný mý olacak diye gece uykularýn kaçacaðýna, küçük yaþta camiye gönder, Dinini öðrensin, toplumda, cemaat içinde saygýn bir pozisyona gelsin, Cemaat insaný disipline eder. Futboldu, gezmekti, eðlenmekti elbette olacak, yanlýz sadece bunlarla çocuðu sýnýrlarsak, hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 futbolda hakemin kararýna küfürün en alasýný yapacak hale gelir, Gezmekte ufkunu açmaktansa farklý yerlere ilgi duymak onun icin daha zevkli olur, sýra gecesinden deðil diskoteklerden haz alýr. Kýsaca “Beþikten mezara kadar eðitim” düsturuyla, anlayýþla, sabýrla evlatlarýmýzýn geleceði içinçalýþmamýz lazým. Doðru toplumda bulunmasý için yönlendirmemiz gerekir. Tabiki hep karamsar konuþmamýz doðru olmaz, öyle aileler varki, allah onlardan razý olsun, çocuklarýný çok iyi yetiþtirmiþler. Kimi okulunda baþarýsýyla, kimi iþindeki baþarýsýyla ön pla- na çýkýyor. Mensubu olduðumuz Milli Görüþ Teþkilatý´da bu konularda gereken hassasiyeti göstermektedir. Ama ben ailelere hep þunu söylüyorum, geç olmadan evladýnýzý þubelerimizdeki Gençlik çalýþmalarýna gönderin, her yönü ile faydalansýnlar. Çoðu zaman karþýmýza aileler geliyor, çocuðum kötü yolda diye, bu durumlara düþmemek için tek önlem çocuðumuzu gençlerimizi çalýþmalarýmýza gönderip, takip etmektir; ben gönderdim gerisini onlar halletsinler olmaz, 10 yaþýndada olsak, 30 yaþýnda da olsak büyüklerimizden ilgi bekleriz. Gençlerimize de bir tavsi- Kuzey Ruhr`da Gençlik Geceleri Ufuk Ulun ile 13 þube ziyaret edildi. Þubelerde konuþan hatipler genellikle gençlere yaptýðý konuþmada içinde bulunulan günlerle ile alakalý bazý bilgileri aktardý. Hedeflerinin yýlbaþý kutlamak olmadýðýnýn altýný çi- ristiyan ve Ýslam Topluluðu Derneði (CÝG) dinlerarasý diyalog baðlamýnda yeni bir internet sitesi oluþturdu. Dernek www.christenundmuslime.de internet adresinde dinlerarasý diyalog, yeni basýlý eserler ve programlar ile ilgili aktüel bilgiler sunuyor. Bunun yanýnda sitede Hristiyan-Ýslam diyalogu ile ilgili bilgiler de yer alýyor. Hristiyan ve Ýslam Topluluðu Derneði’nin (CÝG) yeni oluþturmuþ olduðu www.christenundmuslime.de adlý internet adresinde kendi faaliyetleri hakkýnda da bilgiler veriyor. Sitenin ziyaretçilerine servis bölümünde kurum ve kiþiler için çeþitli imkânlar sunuluyor. Ayrýca dernek zen hocalarýmýz gençlerimiz haram iþlenen yerlere gitmemeleri için çaba sarfedildiði ve programlar yapýldýgýný söylediler. Mekke`nin Fethini de özetle anlatan hatipler, gençlerin sorularýna da cevap verdiler. Cemiyetlerde gençlere yönelik düzenlenen programlar turnuvalarla, yarýþmalarla ve deðiþik etkinliklerle devam etti. IGMG Kuzey Ruhr Bölge Gençlik Teþkilatý Baþkaný Abdulkerim IÞIK ise, Allah-u Teala þubeleri- Hristiyan ve Ýslam Topluluðu Derneði’nden yeni web projesi internet sitesi aracýlýðý ile gönderilen sorularý yanýtlamak suretiyle danýþmanlýk hizmeti de veriyor. Derneðin internet sitesinde bulunan basýlý eserler bölümünde Hristiyan-Ýslam diyalogu, Almanya’da Ýslami yaþam üzerine klasikler ve Ýslam ile ilgili genel bazý kitaplar hak- kýnda kýsa tanýtým yazýlarý bulunuyor. Hristiyan ve Ýslam Topluluðu Derneði (Die Christlich-Islamische Gesellschaft e. V.) Hristiyan ve Ýslam Topluluðu Derneði, Almanya’daki eski ve en büyük Hristiyan Ýslam diyalogu or- röportaj yede bulunup bitirmek istiyorum: Anne ve babanýz sizleri anlamayabilir, derdinizi yine de anlatýn, cemaatte anlaþamadýðýnýz biri olabilir siz yine de bir pire için yorganý yakmayýn, okuyup üniversite bitirip avukat, öðretmen veya mühendis olabilirsiniz, ama þunu unutmayýnki Allaha kul bir avukat, kul bir öðretmen, kul bir mühendis olmak daha önemli. Eþref bey gazetemize verdiðiniz röportajdan dolayý size teþekkür ediyor ve çalýþmalarýnýzda baþarýlar diliyoruz. Bu fýrsatý bize verdiðiniz için biz de size teþekkür ediyoruz. mize gelerek sohbet eden, Ali Bozkurt Beye, Ali Börek hocamýza, Bölge Baþkanýmýz Murat Ýleri‘ye, Bölge Teþkilatlanma Baþkanýmýz Ufuk Ulun’a ve programlara destek veren, katýlan bütün gençlerden razý olsun diyerek teþekkürlerini bildirdi. ganizasyonu olma özelliðini taþýyor. Dernek 1982 yýlýndan bu yana Müslümanlar ve Hristiyanlar ile Kilise ve Ýslami organizasyonlar arasýnda diyalog ve iþbirliði için çalýþýyor. Dernek ayrýca Almanya Hristiyan Ýslam Diyalogu Koordinasyon Konseyi’nin kurucu üyesi. Dernek bünyesinde Müslüman ve Hristiyanlar eþit ve iþbirliði içerisinde çalýþýyor. Derneðin ilkeleri arasýnda “Ortaklýklarýn ortaya çýkarýlmasý, ayrýlýklarýn ise mümkün oldukça karþýlýklý anlaþmayý ilerletecek þekilde deðerlendirilmesi” yer alýyor. Derneðin hedefini Almanya, Avrupa ve tüm dünyada dini cemaatlerin eþit sayýlmalarý oluþturuyor. 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr özel köþe u sezonun 3. Þube Gençlik Baþkanlarý toplantýsý 26 kiþi ile Lage Cemiyetinde yapýldý. Açýlýþ Kur’an-ý Kerim-i ile baþlayan programý, yoklama ve gündemin sunumu takip etti. Açýlýþ konuþmasýnda ise IGMG Kuzey Ruhr Bölge Gençlik Baþkaný Abdulkerim Iþýk, katýlýmcýlara teþekkür etti. Bölge ve Þubelerarasý bilgi akýþýnýn daha çok bu tür programlarda saðlandýðýný söyleyen Iþýk, yapýlan ve ya- B Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir M. Salih AYDIN Hicri Yýlbaþý Hakkýnda Müslümanlarýn ne Düþündükleri! Ne kadar da Hicri Yýlbaþý desek de o kadar sönük geçiyor ki sanki dünyada en azýnlýk Ýslam dünyasý. Kime tebrik gönderdimse de yok sayýda iyi tepkiler geldi. Bu sayý 100 E-mail 50 sms ve 7 Ýslami site. Hala ne Hicreti ne de Kerbela`yý anlamýþ deðiliz. Birilerinin kuyruðuna takýlmýþ gidiyoruz. Kurtuluþu kurtulmazlardan arýyoruz. Miladi yýlbaþý geldiðinde de çocuklarýmýzý nasýl kurtarýrýz diye alternatif geceler sunmaya çalýþýyoruz. Bu iþte bir yanlýþýmýz yok mu? Tabiî ki var parayý sevdiðimiz kadar seviyor muyuz canýmýz çocuklarýmýzý. Evetse bir þey yok zaten kaybetmiþiz yok hayýr dedikse evlere, bahçelere, dükkânlara, arsalara, arabalara yatýrdýðýmýz paranýn kaçta kaçýný çocuðumuza ilerisi için yatýrým yaptýk. Ayrýca kaç saatimizi onlar için ayýrdýk. Kendimizi sorgulamamýz gerekmez mi hala zamanýmýz var ama bu son fýrsat. Kýzýmýz pantolon üstü baþýný uyduruk örtü ile gözlerimizi büyülerken sustuk. Oðlumuz zaten hayatýnda hür namazýndan niyazýndan ve hatta öðrendiði surelerden, itikattan amelden kaç soru sorduk ama nadir de olsa okul derslerini sorduk. Kafamýzý ellerimizin arasýna alýp geçmiþimizi bir süzgeçten geçirelim inþaALLAH… Ve gelelim hacarabýn serüvenlerine. Seite 37 hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 Hacarabýn Serüvenleri [email protected] ETLER BÖYLE YENÝR Ben 4 veya 5 yaþýndayým. Halamlar o zamanlar Ankara Polatlý`da oturuyorlar. Eniþtem yemek olarak þiþ kebap yaptý. O zamanlar eti her zaman nerde göreceksin. Et ortaya gelince ben attýðýmý yutuyorum. Bu durumu gören halamýn oðlu o nasýl yutuyorsa onun yuttuðunu ben de yutarým diyor. Bir de baktýk ki halamýn oðlu yerde debeleniyor. Eti yutamamýþ gözleri dýþarý fýrlamýþ. Babasý parmaðýyla çýkarmasaydý iþi zordu. Ama annem beni boþ býrakmadý bir þey yapmadýðým halde dayaðý yiyen yine ben oldum. HEPSÝNÝ YÝYORMUSUN SEN? Karaman'ýn Kâzýmkarabekir ilçesi aðalarýndan biri, ayný ilçe ulemasýndan Necati Yeniel Hoca'ya: - Yav, Hoca, sen bu kadar kitabý ne yapýyorsun Allah aþkýna be? Hepsini okuyor musun sen bunlarýn? der dururmuþ Necati Yeniel Hoca'nýn zengin kütüphanesini her görüþünde. Bir, iki, üç derken bir gün yine ayný merak içinde bu 29 soruyu sorarken, tevafuk bu ya, Karasakal Hoca da oradaymýþ. Adam yine: - Yav, Hoca! Hepsini okuyor musun sen bunlarýn? deyince, Karasakal Hoca: - Ülen para keratasý, demiþ, kaç dönüm tarlan var senin? - Binlerce... - Kaç havayý zahire kaldýrdýn bu tarladan? - Milyonlarca... Kaç koyunun var? Kaç evin? - Ohooo-oh! Yorma Hoca beni Allah aþkýna yav! Ne bileyim ben bu kadar koyunum var? Adedini mi bilirim? - Peki! Lan kerata, hepsini yiyor musun sen bunlarýn? Hepsinde oturuyormusun o evlerin? Deyince, adam anlayacaðýný anlamýþ ve Necati Yeniel Hoca Karasakal'a: - Hay nüktelerinle bin yaþa be hoca demiþ, herifin aðzýný bir türlü kapatamýyordum. Sen kilitleyiverdin geçtin gittin be! Hay Allah razý olsun! HACARAP TANKER ÞOFÖRÜ Babam zamanýn birinde bir aðanýn tankerinde þoför olarak iþ alýr. Mersinden akaryakýt getirecek. Daha ilk gün malý alýr ve gelirken Toroslarýn o dönemeçlerine normal araba gibi girer. Girer ama þöyle bir uçurumun ucunu görünce rengi atar. Ve bir daha dönemeçlere öyle girilmeyeceðini öðrenir ama o korkuyu atlatamaz ve 1 ay sonra iþi býrakýr. Kardeþim Babamý Nasýl Atlattý Babam ve annem anlaþýrlar Konya’da dini bir film oynayacak. Bizi atlatýp Konya’ya gidecekler ve filme bakacaklar bizim oðlan durumu fark etmiþtir. Arabanýn içinde saklanýr. Babamlar Konya’ya yaklaþýnca: - Ben buradayým diye çýkar ve o da onlarla sinemaya gider. KUMPANYA KIYAÐI Karasakal Hoca, bir tarihte, Akþehir Garajýnda. Konya'ya bilet alacak, fakat: - Boþ yer yok!... Diyor giþe görevlisi. Ne yapsýn? O tarihlerde bugünkü gibi bir sürü þirket, Kuzey Ruhr’un Þube Gençlik Baþkanlarý Lage´de toplandý pýlacak olan programlar hakkýnda da kýsa bilgiler verdi. Genel Merkezden gelen Gençlik Eðitim Baþkaný Ünal Ünalan ve Gençlik Sosyal Hizmetler Baþkaný Yunus Aydýn’a katýlýmlarýndan dolayýda teþekkür etti. Bölge Gençlik Birim Baþ- 37 bir sürü vasýta yok. Giþenin karþýsýndaki bir bankoya oturuyor, beklemeye baþlýyor bir vasýta gelir diye. Derken, az sonra, dýþardan biri geliyor, giþeye eðiliyor, biletini alýp gidiyor. Hemen ardýndan biri daha geliyor, o da biletini alýyor. Bir daha, bir daha... Aaaa! Hoca'dan sonra gelip bilet alanlarýn hepsi de asortik, kýravatlý tipler olunca... Hoca kendisine bir hinlik edildiðini zehabýna kapýlýyor ister istemez. Ýhtimal vermiyor ama, baþka bir anlam da veremeyince, yerinden kalkýp giþeye yaklaþarak, görevliye: - Beyefendi, diyor, þu boynunuzdaki kýravatý bir dakikalýðýna bana verebilir misiniz? - Ne yapacaksýn Hacý emmi? Diye soruyor giþe görevlisi. Azýcýk yýlýþýk. Karasak Hoca: - Ne yapacaksýn oðlum, boynuma takýp senden bilet alacaðým! Derken, bu konuþmaya tanýk olan bir aktör yaklaþýyor yanlarýna. Ve durumu izah ediyor. Meðer Hoca'ya gerçekten de bir hinlik edilmemiþ. Arabada gerçekten de boþ yer yokmuþ. O kravatlý beyler, Akþehir'e gelmiþ bir tiyatro gurubunun aktörleriymiþ. O alýnan biletlerin paralarý da çoook önceden verilmiþ. Karasakal Hoca'ya durumu izah eden aktör gurubunun baþýymýþ. Hoca'nýn nüktedanlýðýndan pek hoþlanmýþ ve bir çaresini bulup onu da arabalarýna almýþ. Bugünlükte bu kadar dostlar kalýn saðlýcakla. ALLAH’a emanet olun. kanlarýnýn hazýrlamýþ olduðu sunumlar ayrýntýlý bir þekilde aktarýldý. Selamlama konuþmasýnda ise Yunus Aydýn bazý bilgileri baþkanlarla paylaþtý. Daha sonra söz alan Ünal Ünalan ise hem maneviyat, hem de bilgi içerikli bir konuþma yaparak, gelen sorularý da cevapladý. Dilek Temenniler, yapýlan ikramlar ve çekilen hatýra fotograflarý ile de program sona erdi. 42. sayi sayfalar 38 08.02.2010 13:39 Uhr Seite 38 Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir hayat 15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431 bulmaca 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr Seite 39 FIRSAT GÜNLERø WDQÕWÕP IL\DWÕ 3,99 € 42. sayi sayfalar 08.02.2010 13:39 Uhr Seite 40
Benzer belgeler
PDF SAYI 42 Hessen
mevcutu kaybetme korkusu, sanayi toplumlarýndaki
nahoþ tabloyu daha çok
karartan amillerin baþýnda
gelir. Bir Batý dünyasýnýn
toplumlarýna bir de onlarý
yakalamak üzere olan kendimize baktýðýmýzda;...