HANGAR Dergisi - Ege Meslek Yüksekokulu
Transkript
HANGAR Dergisi - Ege Meslek Yüksekokulu
BAŞLARKEN... Yrd.Doç.Dr. M.Necdet YILDIZ Ege Üniversitesi Ege Meslek Yüksekokulu Uçak Teknolojisi Programı Koordinatörü Ege Üniversitesi Ege Meslek Yüksekokulu Adına Sahibi Prof.Dr. H.Semih GÜNEġ Ege Meslek Yüksekokulu Müdürü Sorumlu Müdür Yrd.Doc.Dr. Mehmet Necdet Yıldız Uçak Teknolojisi Programı Koordinatörü Değerli HANGAR okuyucuları; Ege Meslek Yüksekokulu ailesi olarak, Üniversitemiz bünyesinde havacılıkla ilgili ilk eğitim faaliyetini baĢlatmanın gururu ve heyecanı içindeyiz. Ġstedik ki bu ilk faaliyete baĢka bir ilk daha ekleyelim, istedik ki bu heyecanımızı tüm eğitim camiası ile paylaĢalım, istedik ki bu heyecanımızı tüm havacılık camiası ile paylaĢalım. Ġstedik ki bu heyecanımıza sevgili öğrencilerimizi de ortak edelim, istedik ki öğrencilerimizle beraber dilimizin döndüğünce ilgi gösteren herkese bildiklerimizi ve öğrendiklerimizi aktaralım. ĠĢte tüm bu isteklerimizin ürünü olarak HANGAR ortaya çıktı. HANGAR‟ın mutfağında yer alan Uçak Teknolojisi Programı öğrencilerimiz, büyük bir heyecan ve özveri ile çalıĢmakta, okumakta, öğrenmekte, araĢtırmakta, dolaĢmakta, söyleĢmekte ve derlediklerini de oturup yayına hazırlamaktadırlar, kendilerine çok teĢekkür ediyorum. Yayına hazırlanan bu dergimizi, alıĢılandan farklı olarak, çevreye olan saygımız ve gelecek nesillere olan borcumuzu dikkate alarak elektronik ortamda yayımlamaya karar verdik. Bu kararımızla, küresel ısınmaya katkı vermeyeceğimiz, gereksiz kaynak kullanmayacağımız ve çevre kirlenmesine neden olmayacağımız için ayrıca mutluluk duyuyor ve örnek olmayı diliyoruz. Son olarak, programımızın faaliyete geçmesinde katkıları olan, maddi ve manevi olarak destekleyen baĢta yöneticilerimiz olmak üzere tüm kurum, kuruluĢ ve kiĢilere teĢekkür ediyor, onlar sayesinde aramızda bulunan öğrencilerimizin ürünü HANGAR dergimizi kendilerine armağan ediyoruz. Heyecanımızın hiç dinmemesi, dergimizin gün geçtikçe güçlenmesi ve okunurluğunun artması dileklerimle saygılarımı sunuyorum. Yayına Hazırlayan Öğr.Gör Alperen DOĞRU Uçak Teknolojisi Prog. Öğretim Görevlisi Yayın Ekibi BaĢkanı Mesut Can ULUSAN Yayın Ekibi BarıĢ TUNALI Erkan AYLAK Gökhan POYRAZ Burak ATĠK Emircan TIRAMPAOĞLU Hüseyin ÇOLAK Sadullah SERT Ceyhun VARDARLI Osman AKIN Kapak Tasarımı Serap Sönmez GÜNDEM Grafik Tasarım Mesut Can ULUSAN HANGAR Dergisi ĠletiĢim Bilgileri Tel: +90 232 281 14 50 Fax: +90 232 281 14 50 AHMET EROĞLU EĞĠTĠM TESĠSĠ Fatih Mahallesi 1099. Sokak No: 114 Sarnıç-Gaziemir/ĠZMIR [email protected] www.egemyo.ege.edu.tr/aviation ġubat 2011 HANGAR'a yayın hayatında süreklilik ve okunabilirlik dilekleriyle, Ege Üniversitesi Ege Meslek Yüksekokulunda, 2010-2011 eğitim-öğretim yılında eğitime baĢlayan "Uçak Teknolojisi Programı" öğrencileri ile birlikte, yayın hayatına baĢlayan "HANGAR" isimli dergimiz, uluslararası platformda dünya ile rekabet edecek mavi yakalıların yaptıklarını ve yapacaklarını havacılık sevdalıları ile paylaĢmaya baĢlıyor. Uluslararası alanda rekabette, bilgi, deneyim, birlikte çalıĢabilirlik, yeniliklere açıklık, uluslararası iĢbirlikleri mesleki sorumluluk gerektirir. Ġleri teknolojinin uygulama alanı olan havacılık ve uzay sektöründe yer alabilmek için olmazsa olmazların baĢında farklı milletlere sahip bireylerin bir arada olduklarında ortak bir dil üzerinden anlaĢabilmeleri gelmektedir. Uçak Teknolojisi Programı, Üniversitemizdeki ilklerdendir. Hangar da okulumuzda öğrencilerimiz tarafından çıkartılan ilk elektronik dergidir. Elektronik ortamda yayın hayatına baĢlayan sanal dergimizin, süreklilik arz ederek gelecekte yayın hayatına yine okulumuzda farklı programlardaki öğrencilerimizin katkıları ile gerçek bir basılı dergi halinde devam etmesi, öğrencilerimizin öğrendiklerini okurlar ile paylaĢmasına neden olacak bu çalıĢmalarda geliĢimlerine katkı sağlayacaktır. Amatör bir ruhla çalıĢarak, derslerinin yanı sıra, Hangar'ın çıkartılmasında emeği geçen herkese teĢekkür eder, baĢarılar dileğiyle çok sayıda okur dilerim. Sevgiyle kalın. Prof.Dr. H.Semih GÜNEġ Ege Üniversitesi Ege Meslek Yüksekokulu Müdürü ĠÇĠNDEKĠLER ATATÜRK “İstikbal Göklerdedir” Atatürk Ve Havacılık 01 Ege Üniversitesi Uçak Teknolojisi Açıldı 03 Uçağın Mucitleri 07 Uçmak Yada Uçmamak 08 Havacılıkta Son Teknoloji 10 Gelecek Nesil Havacılık 11 Ġnsansız Hava Araçları 12 Anka Uçtu 15 A2 16 Boeing 122 000 Teknisyen Ġhtiyacı 17 Emirates Holidays Türkiye’de Büyüyor 18 Dört Yeni Havaalanı Geliyor 19 Ġlk Türk SavaĢ Uçağı Yolda 20 Dünya Sivil Havacılık Günü 21 TYH’ den Yeni Yıla Merhaba 22 Vestel’ den yerli Heron 23 Prof.Dr. Candeğer YILMAZ THY’nin yeni kuĢu 24 “Ege Modeli” Airbus A 380 25 Rektörümüz Prof.Dr. Candeğer YILMAZ 27 Ege MYO Müdürü: Prof.Dr. H.Semih GÜNEġ 31 Gaziemir Belediye BaĢkanı: Halil Ġbrahim ġENOL’dan Tam Destek 33 EROĞLU ĠnĢaat :Yılmaz EROĞLU 35 ESBAġ: Ayhan ĠZMĠRLĠ 36 Bilim ve Felsefe 39 Ġzmir 41 Sağlık 42 Doğa 43 Hayvanlar Alemi 44 Merak Edilenler 45 AçılıĢımız Büyük Bir ġölenle Kutlandı Airbus A 380 Gelecek Nesil Havacılık: Sugar Volt ATATÜRK VE HAVACILIK 1 Atatürk, uçakların henüz savaĢlarda kullanılmasının bile mümkün olmadığı günlerde, Fransa da Abidin Daver e uçaklarla ilgili olarak Ģunları söylemiĢtir: - Tayyareler gün gelecek savaşlarda önemli roller oynayacaktır. Bu söz, Abidin Daver‟ in hiç aklına yatmamıĢtı. Çünkü bu sözün söylendiği 1900‟lü yıllarda, uçakların savaĢta kullanılması akıllara bile gelmiyordu. 1930‟larda da, havacılığa önem ve değer verilmesi gerektiğini düĢünerek, “Ġstikbal Göklerdedir” diyen Büyük Atatürk, havacılığın bir spor dalı olarak benimsenmesi ve Türk gençleri arasında yaygınlaĢmasını yürekten arzulamıĢtır. Atatürk, Türk KuĢu‟nun kuruluĢ çalıĢmalarındaki gibi, havacılıkla ilgili diğer giriĢimlerde de verdiği direktiflerle baĢrolü oynamıĢtır. Dahası, havacılığı, büyük bir ilgiyle ve yürekten destekleyen Atatürk, manevi kızı Sabiha Gökçen‟ i de bu konuda teĢvik etmiĢtir. Sabiha Gökçen, hem sivil hem de askeri havacılık alanında, uluslararası bir üne ve değere sahip bir havacımız olmuĢtur. ATATÜRK VE HAVACILIK 2 ATATÜRK NĠÇĠN UÇAĞA BĠNMEZDĠ? Atatürk uçağa binmez ve seyahatlarının gemi, tren ya da otomobille yapardı. Bunun nedenini havacılar bir anısının satır aralarında öğrendi. Cumhuriyetin 11. yıldönümü Ankara'da Orduevi'nde kutlanıyordu. Verilen resipsiyona CumhurbaĢkanı Atatürk de gelmiĢti. Salonda konuk olarak Irak Hava Kuvvetleri'ne bağlı subaylar da vardı. Ata, o gece havacı subaylarla uzun uzun sohbetler yaptı ve onlara bir hatırasını nakletti: "1910 yılıydı, Ali Rıza PaĢa ile Fransa'daki Picardy Manevraları'na davet edilmiĢtik. Manevra sonunda, daha çocukluk çağında diyebileceğimiz uçaklarla gösteriler yapıldı. Bundan sonra, manevraya katılan yabancı subaylardan isteyenlerin bu uçaklara bindirileceği bildirildi. Ben de hemen uçaklardan birine doğru yöneliyordum li Ali Rıza PaĢa bileğimden tuttu; " bilmediğin aĢ ya karın ağrıtır, ya baĢ" diye beni uyardı. Uçağa, benim yerime baĢka bir ülkeden bir subay bindi. Bu uçak havada bir dönüĢ yaptıktan sonra düĢüp yere çakıldı. Ölümden kurtulmuĢtum." Hayat Tarih Mecmuası - S. Borak 4.Sayı - Mayıs 1965s.52 “İstikbal göklerdedir. Göklerini koruyamayan uluslar, yarınlarından asla emin olamazlar”. Mustafa Kemal ATATÜRK BİZDEN HABERLER 3 AÇILIġ ÖYKÜMÜZ Ege Üniversitesi‟nde havacılıkla ilgili ilk çalıĢmalar sayın Rektörümüzün isteği ile Nisan-2009‟da Ege Meslek Yüksekokulu bünyesinde kurulan “Havacılık Komisyonu” ile baĢlamıĢtır. Komisyon, Üniversite bünyesinde havacılıkla ilgili bir eğitim programının açılabilirliği, açılacak olursa niteliğinin nasıl olacağı konusunda kapsamlı bir araĢtırma yapmıĢtır. Bu araĢtırma kapsamında Savunma Milli Savunma Bakanlığı, Sanayi MüsteĢarlığı, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü, TAI (TUSAġ), TEI, THY Teknik, MNG Teknik, My Teknik, SunExpress, ODTÜ ve ĠTÜ Uçak Mühendisliği Bölümleri, Anadolu Ünversitesi, Erciyes Üniversitesi ve Kocaeli Üniversitesi Sivil Havacılık Yüksekokulları ile ESBAġ, Çiğli AOSB, KemalpaĢa OSB, EskiĢehir OSB ve OSTĠM yönetimleri ve bu bölgelerde faaliyet gösteren havacılık kuruluĢları ile irtibata geçilmiĢ görüĢ ve önerileri alınmıĢtır. Ayrıca Hava Kuvvetleri Komutanlığı, Hava Eğitim Komutanlığı ve Hava Teknik Okullar Komutanlığı ile temaslar yapılmıĢ ve Hava Teknik Okullar Komutanlığı ile ortak bir komisyon kurularak çalıĢmalar yapılmıĢtır. Tüm bu temas ve çalıĢmalar sonucunda oluĢan görüĢ doğrultusunda Ege Meslek Yüksekokulu bünyesinde, hava aracı imalatı, bakımı ve onarımı konularında eğitim verecek bir ön lisans programının “Uçak Teknolojisi Programı” adı ile açılmasının uygun olacağına karar verilmiĢtir. Bu karar doğrultusunda kurulacak olan program için yer ve destek arayıĢına giriĢilmiĢtir. Bu aĢamada Gaziemir Belediyesi‟nden gelen, Sarnıç beldesinde inĢaatı yeni baĢlamıĢ olan kültür merkezi binası ve yanındaki spor salonu alanının, bu amaçla Üniversitemize devredilmesi teklifi değerlendirilmiĢ, yine bu aĢamada Gaziemir ilçesinde inĢaat ve tekstil iĢleriyle uğraĢan Eroğlu Ailesi‟nin merhum babaları Ahmet Eroğlu adına bir eğitim kurumu yaptırma isteği tarafımıza iletilmiĢtir. BİZDEN HABERLER 4 Ocak-2010‟da Ege Üniversitesi, Gaziemir Belediyesi ve Eroğlu Ailesi arasında örnek bir iĢbirliği protokolü imzalanarak, belediye tarafından devredilen alan üzerinde Eroğlu Ailesi tarafından “Ege Üniversitesi, Ege Meslek Yüksekokulu, Uçak Teknolojisi Programı, Ahmet Eroğlu Eğitim Tesisi”nin inĢa edilmesi taahüt edilmiĢ, hemen arkasından inĢaat çalıĢmaları baĢlatılmıĢ ve Eylül-2010‟da tesisin laboratuar ve derslikler bölümü teslim edilmiĢtir. Aynı dönemde, Ocak-2010‟da, bölgemizdeki ve ülkemizdeki havacılık faaliyetlerini desteklemek ve geliĢtirmek amacı ile Ege Serbest Bölgesi A.ġ.‟nin desteği ve Ege Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof.Dr. H.Semih GÜNEġ‟in baĢkanlığında “Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği (HUKD)” kurulmuĢtur. Havacılık sektöründe faaliyet gösteren firmaların katılımıyla güçlenen dernek, Ege Meslek Yüksekokulu ve ESBAġ iĢbirliği ile, 12 Mart 2010 tarihinde “Tübitak-Avrupa Birliği 7. Çerçeve Programı Havacılık ve Hava UlaĢtırması ÇalıĢtayı”nı, Ege Meslek Yüksekokulu ve Yeni Asır Gazetesi iĢbirliği ile 26 Haziran 2010 tarihinde “Gökyüzünde Kariyer” panelini ve 6-7-8 Ekim 2010 tarihinde ise Savunma Sanayi MüsteĢarlığı, ESBAġ ve Ege Meslek Yüksekokulu iĢbirliği ile “2. Ġzmir Havacılık ve Uzay Offset Konferansı”nı düzenlemiĢtir. Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği 2009 yılında, ülkemizin havacılık sektöründe yenilikçi, rekabet edebilen, dinamik ve yüksek katma değer sağlayabilen bir yapıda geliĢiminin sağlanması, ürün kalitesi, eğitimli iĢgücü, lojistik imkanları ile, dünya piyasalarında yer edinmesi amacı ile kurulmuĢtur. Büyük ölçüde dıĢa bağımlılığın olduğu sektörde kendine yeten, ülke sanayii ile bütünleĢmiĢ bir yapıda, KOBĠ‟lerimizin sektörde üretiminin yoğunlaĢtırılması, tasarım, Ar-Ge ve üretim faaliyetlerinde uluslararası iĢbirliklerine etkin katılım sağlaması, eğitim faaliyetlerinin ihtiyacı karĢılayacak nitelikte, uygun maliyetlerle gerçekleĢtirilmesi gibi konular hedef olarak belirlenmiĢtir. BİZDEN HABERLER 5 Alt yapısı hazırlanan Uçak Teknolojisi Programı, E.Ü. Senatosu‟nun önerisi ve YÖK Genel Kurulunun kararı ile 8 Nisan 2010 tarihinde resmen kurulmuĢ ve 2010-2011 öğretim yılında, örgün öğretim programına 30 öğrenci alınarak eğitim öğretim faaliyetine baĢlamıĢ, 7 Ekim 2010 tarihinde de Milli Savunma Bakanı, Savunma Sanayi MüsteĢarı, Ġzmir Valisi, Hava Eğitim ve Hava Teknik Okullar Komutanları, TAI, TEI vb. kuruluĢların yöneticileri ve davetlilerin katılımıyla resmi açılıĢı yapılmıĢtır. Ege Üniversitesi imkanlarıyla donatılan ve HUKD tarafından desteklenen program laboratuarlarında ve hangarında eğitim malzemesi olarak kullanılacak uçak, uçak parçası, makine, alet, cihaz ve kitaplar, Hava Kuvvetleri Komutanlığı, Savunma Sanayi MüsteĢarlığı, TAI, TEI tarafından sağlanmakta olup, önümüzdeki dönemden itibaren, Hava Teknik Okullar Komutanlığı‟ndan öğretim elemanı ve laboratuar desteği, THY teknik ve TAI‟den ise eğiticilerin eğitimi konularında destek alınacaktır. Uçak Teknolojisi Programı Ahmet Eroğlu Eğitim Tesisi'nde havacılık sektöründe istihdam edilecek nitelikli insan gücünün yetiĢtirileceğini söyleyen Savunma Bakanı Vecdi Gönül, "Savunma sanayinin ihtiyacı olan iĢ gücünün karĢılanması konusundaki tüm çalıĢmalar bakanlığımız tarafından desteklenmektedir. Ülkemizde gerek askeri gerek sivil havacılık uçak sanayinde büyük geliĢmeler yaĢanmıĢtır. Türkiye'de sivil havacılığın özel Ģirketlere açılması bu sektördeki eleman ihtiyacını da gündeme getirmiĢtir. Bu sektöre yaptığı katkılardan dolayı Ege Üniversitesi'ne ve bağıĢçı Eroğlu ailesine teĢekkür ediyor, bu tesisin memlekete ve millete hayırlı olmasını diliyorum" Ģeklinde konuĢtu. BİZDEN HABERLER 6 Uçak Teknolojisi Programı Ahmet Eroğlu Eğitim Tesisi'ni "Ege Modeli" olarak tanımlayan Rektörümüz Prof.Dr. Candeğer Yılmaz, "Ege Üniversitesi sorumluluklarının farkında olan bir kurum olarak hedeflerini uluslararası standartlara taĢımak için elinden geleni yapmaktadır. Üniversiteler sadece bilim üreterek görevlerini yapmıĢ sayılmazlar. Bilimi üretmek, öğretmek ve bilimin çıktılarıyla toplumu eğitmek gerekmektedir. Önemli olan bulunduğumuz ortamın beklentileri doğrultusunda toplumun beklentilerine cevap vermektir. Bu doğrultuda havacılıkla ilgili bir program açarak bu sektöre ara eleman yetiĢtirmenin son derece önemli olduğunu gördük. Bu tesis sivil toplum kuruluĢları-sanayi ve üniversite iĢ birliğinin gücünün göstergesidir. BaĢta servetlerini böyle bir amaç uğruna kullanan Eroğlu ailesi olmak üzere bu projede emeği geçen herkese teĢekkürlerimi sunuyorum" dedi. Ġzmir'de havacılık sektörünün lider kuruluĢların yer aldığını söyleyen EÜ Meslek Yüksekokulu Müdürü ve Havacılık Uzay Kümelenmesi Derneği BaĢkanı Prof.Dr. H.Semih GüneĢ ise Ģunları söyledi: "Havacılık sektöründeki kuruluĢlara ürün sağlayan firmaların varlığı kalifiye eleman ihtiyacını arttırmıĢtır. Havacılık sektöründe yetiĢmiĢ iĢ gücü varlığı önemli bir faktördür. Özel hava yolu Ģirketlerinin büyümeye baĢlaması nitelikli eleman ihtiyacını arttırmaktadır. Ülkemizin bu ihtiyacını karĢılamaya yönelik kurulan Uçak Teknolojisi Programı Ahmet Eroğlu Eğitim Tesisi'nde nitelikli elemanlar yetiĢtirilecektir" diye konuĢtu. Eroğlu ailesi adına konuĢan ġükrü Eroğlu, babası merhum Ahmet Eroğlu adına yaptırılan okulda pilot, teknisyen ve uzman yetiĢtireceğini söyledi. ġükrü Eroğlu, “Rahmetli babam hayatı boyunca bizlere dürüstlüğü ve sevgiyi öğretti. Biz de evlatları olarak onun hakkını bir eğitim kurumu yaptırarak ödemeyi uygun bulduk. Babamıza olan gönül borcumuzun en azından bir bölümünü bu okula yaptığımız katkıyla ödemek istedik. Bu eğitim tesisinin üreten Türkiye'ye layık pilotlar, mühendisler ve uçak teknisyenleri yetiĢtireceğine olan inancımız tamdır” diye konuĢtu. Törenin sonunda Rektörümüz Prof.Dr. Candeğer Yılmaz tarafından Uçak Teknolojisi Programı Ahmet Eroğlu Eğitim Tesisi'nin yapılmasında emeği geçen kurum temsilcilerine ve Eroğlu ailesine plaketler verildi. Uçak Teknolojisi Programı'nın ilk dersi ise Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Havacılık ve Uzay Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Bülent Yılmazer tarafından verildi. HAVACILIK TARİHİ 7 UÇAĞIN MUCĠTLERĠ: WRĠGHT KARDEġLER Orville Wright Wilbur Wright Wright KardeĢler, ilk motorlu uçağı yapan ünlü kardeĢlerdir. Ohio, Daytonlu iki bisiklet ustası olan Wilbur ve Orville Wright, 1899'da kuĢların nasıl uçtukları hakkında kendilerine ipucu verebilecek her Ģeyi sistemli bir Ģekilde incelemeye baĢladılar. Bilimsel eserlerde ve eski insanların deneyimleri arasında kendi iĢlerine yarayacak hiçbir Ģey olmadığını kısa sürede anlayan Wright kardeĢler sadece Berlin yakınlarındaki bir tepe üstünden planörle uçuĢ denemeleri yapan ve bu konuda çok dikkatli notlar tutan Alman mühendisi Otto Lilienthal'in çalıĢmaları vardı. Wilbur ve Orville Wright bilimsel öğrenim görmemiĢler, liseden sonra yüksek bir okulda gitmemiĢlerdi. Fakat uçma alanındaki çalıĢmalarını ilerletirken kendi bilimsel yönlerini de model uçaklar, uçurtmalar, insan taĢıyan planörler ile yaptıkları yüzlerce deney sayesinde bu konuda bilimsel bir eser hazırlayacak kadar ilerlettiler. Hatta hazırladıkları 200'den çok farklı tipteki kanatları denemek için bir rüzgar tüneli dahi yaptılar. Wright kardeĢlerin 17 Aralık 1903'te North Carolina'da Orville'in kontrolünde havalanan ilk uçağı aerodinamik ses teorisine bağlı kalınarak yapılmıĢtı. Wright kardeĢler, iyi bir uçak tasarımında kanadın ani esen Ģiddetli rüzgarların zararlı etkisiyle sert havanın aĢağı ve yukarı çekici etkisine karĢın pilotun düzeltmesiyle kanadın daha uygun bir vaziyet almasını sağlayan bir mekanizma bulunması gerektiğini anladılar. KuĢları gözleyerek sert havalarda uçuĢ düzeylerini korumak için kanat uçlarını nasıl büktüklerini not aldılar. Kanat bükmeyi planörlerinin kanatlarının uçaklarını bir mekanizma yardımıyla eğerek taklit ettiler. Deneylerinden bunun iĢe yarayacağını tahmin etmiĢlerdir. Gerçekten de iĢe yaramıĢtır. Kanat eğmenin uçuĢ aerodinamiğini nasıl etkilediğini doğru bir Ģekilde tahmin ettiler ve anladılar. BarıĢ TUNALI HAVACILIK TEMEL BİLGİSİ 8 UÇMAK YA DA UÇMAMAK Günümüzün en popüler ulaşım aracı olan uçaklar, günden güne ilgi çekici bir hal almaya başladı ve sürekli gelişen teknolojisiyle de hayatımızda yer almaya devam etmektedir. Bizde sizin bu ilgilerinizi karşılıksız bırakmamak için çeşitli bilgiler sunacağız. UÇAK NASIL UÇAR? Uçağın uçma prensibi Newton’ un Ġkinci Hareket Kanunu ve Bernoullı Prensibine dayanır. Newton’un ikinci hareket kanunu; F=M.A formülüne göre, bir cisme ivme kazandırmak için cisme kütlesiyle orantılı olarak bir kuvvet uygulamak gerekir. Bu kuvvet ise motorların itme ve çekme kuvveti ile oluĢur. Fakat uçağın uçması bilindiğinin aksine motorlar sayesinde değil kanatlar sayesindedir. Motorların sadece itme ve çekmede etkisi vardır. . Diğer prensip ise Bernoulli prensibidir. Bernoulli prensibine göre; Hızı artan havanın basıncı düĢer ve bir cismin birbirine zıt iki yüzeyinde farklı hızlarda hareket eden hava, basınç farkı oluĢturarak aerodinamik kuvvet oluĢturur. Uçaklar, Bernoulli prensibinden kaynaklanan bu aerodinamik kuvvet sayesinde havada tutunabilirler. Bu kuvveti sağlama görevi kanatlara aittir. Kanatlar öyle Ģekilde tasarlanmıĢlardır ki, iki akıĢkan arasında basınç farkı yaratarak bu aerodinamik kuvvetin müsebbibi olurlar. Kanatlar aerofil yapıdadır. Uçak hızlandıkça kanatlara gelen hava akımı kanadın aerofil yapısından dolayı üst tarafından hızlıca akıp gider. Fakat alt kısmında yapısal Ģeklinden dolayı hava akımı alt kısma çarparak basınç oluĢturur ve uçağın hızı arttıkça kanadın üst tarafındaki basınç azalır alt tarafındaki basınç artar. Kanadın alt tarafındaki basınç uçağın ağırlığına eĢit olduğu anda uçak düz bir sakilde havalanır. HAVACILIK TEMEL BİLGİSİ 9 Helikopter nasıl uçar? En az uçak kadar merak edilen Diğer hava aracı ise helikopterdir. Eminim bir çok insanda o kocaman makinenin nasıl havalandığını ve ilerlediğini merak ediyordur. Ben bu sayımızda sizlere sadece helikopterin nasıl havaya tutunduğu hakkında bilgi vermek istiyorum. Uçağın temel prensiplerinin aynısı helikopterler içinde geçerlidir. Helikopterlerde taĢımayı ve ilerlemeyi, uçak kanadına benzeyen, hava profili Ģeklindeki ana pervane sağlar.Bu pervanenin her çubuğuna pal adı verilir ve bu pallerin her biri uçak kanadı Ģekline benzer. Pervanenin havaya göre dönerek hızlanması sonucunda uçak kanadında olduğu gibi helikopter pervanesinde dönme düzlemine dik aerodinamik kuvvet oluĢur.Helikopterin pallerinin oluĢturduğu bu kuvvet helikopterin ağırlığına eĢit olduğunda helikopter havada asılı kalır. En az ana pervane kadar önemli diğer pervane ise kuyruk pervanesidir. Helikopterlerin kuyruk pervanesi olmadan uçması mümkün değildir. Ana pervane Ģaftı motordan aldığı güç ile dönmek için helikopter gövdesinden destek alır. Buna karĢılık pervanenin dönüĢ yönüne ters yönde tepki momenti oluĢur. Helikopter ana pervanesinin hızı ne kadar büyükse tepki momenti de o derece büyüktür. Helikopterin uçabilmesi için bu tepki momentinin dengelenmesi gerekir. Kuyruk pervanesi kuvveti oluĢturarak tepki momentini dengeler. Bunun dıĢında kaldırma kuvveti ile tepki momenti arasında dengeleri değiĢtirerek helikopterin olduğu yerde veya hareket ederken sağa ve sola dönüĢü sağlanır. Helikopterler uçaklardan farklı olarak; Geriye doğru uçabilirler. Havada kendi etrafında dönebilirler. Havada hareketsiz olarak tutunabilirler. Dikey olarak uçabilirler. Uçağın ve helikopterin kısaca uçma anlamında ifadesi bu sakildedir. Fakat daha etkiyen bir çok neden vardır. Gelecek sayımızda sizlere bilgi vermeye devam edeceğiz... Gelecek aylardaki sayımızda bilgi vermeye devam edeceğiz! Emircan TIRAMPAOĞLU HAVACILIK TEKNOLOJİSİ 10 Boeing'ten FAB-T Uydu Veri Terminali Boeing, ABD Hava Kuvvetlerine ait B-2 uçakları için geliĢtirilen GeliĢmiĢ Ufuk Ötesi Veri Terminali Ailesinin (Family of Advanced Beyond Line-of-sight Terminals-FAB -T) ilk prototipini, platform entegrasyonu ve test çalışmaları için teslim ettiğini duyurdu. FAB-T; stratejik komuta kontrol birimlerine uydu haberleĢme veri terminalleri kazandıracak bir haberleĢme sistemidir. Havada veya yerde konumlandırılabilen ve mevcut birçok uydu sistemi ile iletiĢim kurabilen FAB-T terminalleri sayesinde yer, hava ve uzay platformları arasında karĢılıklı bilgi alıĢ-veriĢi mümkün olabilecektir. Sistemin uyumlu olarak çalıĢabildiği uydu sistemleri arasında, mevcut MILSTAR haberleĢme uyduları ve bu uyduların yerini alacak GeliĢmiĢ Çok Yüksek Frekanslı (Advanced Extremely High Frequency-AEHF) askeri haberleĢme uyduları ilk sırada yer almaktadır. Firma yetkilileri ayrıca iki adet FAB-T sisteminin daha Boeing 707 ve RC-135 uçakları üzerinde entegrasyon ve uçuĢ testlerinin yapılması için önümüzdeki bir kaç ay içerisinde teslim edileceğini ifade etmekte. Sentinel Helikopter Avionik Sistemi Honeywell, Ġngiltere ve Avrupa'nın diğer ülkelerinde Hava Ambulansı (Emergency Medical Service-EMS) operatörleri tarafından kullanılan Sentinel Avionik Sisteminin artık ABD‟de de kullanılabileceğini açıkladı. Temel birimi 9600 $ değerinde olan sistem, tek bir avionik paketi içerisinde; bir adet çok fonksiyonlu gösterge (Multi Function Display-MFD) ve yüksek çözünürlüğe sahip harita, arazi, trafik, hava radarı ile dikey seyrüsefer profili gibi önemli bilgileri sağlayan bir adet seyrüsefer sistemini kullanıcının hizmetine sunuyor. Sistem, opsiyonel olarak gece görüĢ gözlüğü ile uyumlu çalıĢabilmekte, ayrıca bir adet radar altımetre ve arazi engel veri tabanını da içermektedir. Sentinel Avionik Sistemi kullanıcı ihtiyaçlarına bağlı olarak, tek baĢına (Stand-Alone), Panel Monteli MFD/Navigator, Uzak Komuta ĠĢlemcisi (Remote Processor) veya Observer MKIII Mission sistemine entegre edilerek kullanılabilmektedir. Ceyhun VARDARLI Kaynak: http://www.avioturk.org/ HAVACILIK TEKNOLOJİSİ 11 SUGAR VOLT Boeing‟in liderliğindeki iki takım, hem ses hızının altında hem de ses hızını aĢan uçak tasarlıyor. 1.9 milyon dolar araĢtırma bütçesi ayrılan Boeing‟in ses hızı altında uçak geliĢtiren takımında General Electric ile Georgia Tech de yer alıyor. ÇeĢitli konseptler üzerinde araĢtırma yapan ekip sonunda ġeker Volt (SUGAR Volt) adını verdikleri bir konsept geliĢtirdi. Elektrik bataryası, gaz türbin hibrit ateĢleme sistemini içeren konsept, yakıt kullanımını yüzde 70 oranında azaltıyor ve toplam enerji tüketiminde yüzde 55 tasarruf sağlıyor. Hem yakıt kullanımının azalması hem de elektriğin yeĢil olması uçağın açığa çıkardığı emisyonların düĢmesine de yol açıyor. Bir diğer önemli bir etmen de hibrit elektrik ateĢlemesiyle kalkıĢ mesafesi kısalıyor ve ses kirliliği azalıyor. N+3 SUPERSONIC Amerikalı ileri teknoloji ve havacılık Ģirketi Lockheed Martin liderliğindeki projeyi GE Global AraĢtırma, Purdue Üniversitesi ve Wyle Laboratuvarları geliĢtiriyor. 1.96 milyon dolar araĢtırma bütçesine sahip süpersonik uçak, Concorde‟a benzeyen tasarımıyla dikkat çekiyor. Süpersonik uçağın kanat alt kısmında devrik V motoru kullanımıyla sonik patlamaların düzeyi önemli ölçüde azaltılarak uzun menzilli uçuĢların yapılması hedefleniyor. HAVACILIK TEKNOLOJİSİ 12 Uçan Torpidodan Günümüze ĠNSANSIZ HAVA ARACININ GELĠġĠMĠ Ġlk insansız havaaracı I. Dünya SavaĢı yıllarında uçan bir torpido hayaliyle doğdu. Bu araçların geçmiĢini 2500 yıl öncesine, ünlü matematikçi Pisagor‟ a kadar götürenlerde var. Tarihçiler Pisagor‟ un tek kullanımlık, buhar gücüyle yaklaĢık 200 metre uçan, “güvercin” adını verdiği bir çalıĢması olduğunu söylüyorlar. Yine aynı dönemde Çin‟ de dikey uçan kuĢ benzeri araçlar hayal edilmiĢ. 1400‟lü yılların sonuna geldiğimizde Leonardo da Vinci‟nin günümüzdeki helikopterlerin atası sayılan “hava jiroskopunu” da saymak mümkün. Fakat bugün bildiğimiz anlamda insansız hava aracının (ĠHA), I. Dünya SavaĢı yıllarında geliĢtirilmeye baĢlandığı fikri daha çok kabul görüyor. I. Dünya SavaĢı sırasında torpidonun uçan, eĢ değerini yapmak üzere çeĢitli giriĢimlerde bulunuldu. Bunlardan ilki Archibald Montgomery Low‟un 1914 yılında geliĢtirmeye baĢladığı Aerial Target yani Uçan Hedef füzesidir. Tele Vista adını verdiği televizyon tasarımıyla da tanınan Low aslında “radyo güdümlü sistemlerin babası” olarak anılan Ġngiliz bir araĢtırmacıydı. Aerial Target 1917 yılında yaptığı test uçuĢunda birçok ilk gibi baĢarısız oldu ve iniĢ sırasında yere çakıldı. Bir diğer deneme aynı yıllarda Amerikan Deniz Kuvvetleri tarafından geliĢtirilen Aerial Torpedo‟dur. Sadece 270 kg ağırlığında olan, tahtadan yapılmıĢ bu uçağın ağırlığının yarısı patlayıcıydı. Hedefe yönlendirilme Ģekli oldukça ilkeldir. Rüzgâr hızı, yönü ve hedef mesafesi belirlenip füzenin hedefe gitmesi için gerekli motor dönüĢ sayısı hesaplanıyordu. UçuĢ sırasında bu sayıya ulaĢıldığında kapaklar açılıp bomba bırakılıyordu. Aeria Torpedo‟dan sonra, onun daha hafif bir versiyonu olan Kettering Bug geliĢtirildi. YaklaĢık 100 km mesafedeki hedefler için kullanıldı. Uçan torpidolar çok ilgi görse de uçuĢ denemelerinde çok azı baĢarılı olabildi. GeliĢtirilen bu araçlarla istenilen hedefi tutturmak her zaman o kadar kolay değildi. Bu yüzden bir deniz eğitim uçağı olan N-9‟a, radyo frekanslı uzaktan kontrol ekipmanı eklendi ve N-9 pilotsuz baĢarılı bir uçuĢ yaptı. Ne var ki iniĢi o kadar baĢarılı olamadı ve o da Aerial Target gibi denize çakıldı. YaĢanılan bu baĢarısızlıklar nedeniyle II. Dünya SavaĢı sırasında “uçan torpido” konusu bir süre rafa kaldırıldı ve tamamıyla uzaktan kontrol edilebilen hedef uçaklarına yoğunlaĢıldı. Uzaktan kontrol her ne kadar mesafe kısıtı getirse de ilgi büyüktü. Ġngilizler tarafından Fairey Queenn‟i, yine bir kraliçe olan Queen Bee‟ler izledi. Uçan torpido hayali Nazi Almaya‟sında, V1 olarak tanınan Vargeltungwaffen-1 seyir füzeleri ile yeniden canlandı. Bu füze jet itki sistemi olan ilk füzedir. Çok iyi bir güdüm sistemine sahip olmasa da uçuĢ kontrol sistemlerinin geliĢimine büyük katkıda bulundu. HAVACILIK TEKNOLOJİSİ 13 II. Dünya SavaĢı sonrasında bugün bilinen adıyla Northrop Grummar firması, Falconer adı verilen hedef uçaklarını geliĢtirdi ve uzunca bir süre üretti. 1950‟lerde ki diğer önemli bir geliĢme radarları ĢaĢırtmak için kullanılan sahte hedef sistemleridir. Ġzleyen yıllarda hedef uçaklarının uçuĢ mesafesi arttırılmaya çalıĢıldı. Hedef uçaklarının casus olarak göreve baĢlamaları ise 1960‟lardır. Üzerinde kamera bulunan hedef uçakları, yerdeki bir kontrol istasyonundan veya insanlı bir baĢka uçaktan kontrol ediliyordu. Bu insansız casusların hem tespiti zordu, hem de ele geçmeleri durumunda bir pilotun yakalanmasından daha az diplomatik probleme sebep oluyorlardı. 1970‟lerde soğuk savaĢın da etkisiyle ĠHA‟lar daha kritik görevler almaya ve dolayısıyla da karmaĢıklaĢmaya baĢladı. Kısa mesafe kullanım için tasarlanan Locheed Aquila bunlardan biriydi. Aquila‟nın otomatik pilotla uçması, düĢman birliklerini üzerinde ki sensörlerle tespit etmesi, üsse gerçek zamanlı görüntü aktarması ve tüm bunları Sovyet güçlerine yakalanmadan yapması gerekiyordu. Ne var ki araç üzerinde bulunması gereken sistemler aĢırı güç çeken, ağır ve büyük sistemlerdi. Önemli kazanımlar elde edilse de testler sırasında birçok araç düĢtü ve program bütçe sıkıntıları nedeniyle sonlandırıldı. UçuĢ kontrol sistemlerindeki geliĢmelere paralel olarak uçuĢ mesafesi de arttırıldı. Bu sayede yakın/orta mesafe ĠHA‟lar doğdu. Ġsrail tarafından geliĢtirilen Scout bu sınıfta ilklerden olup sonrasında geliĢtirilen Pioneer 2000‟lerin ortalarına kadar kullanıldı. Bu sistemlerde çift yönlü veri linki ile otomatik takip yeteneği vardı. Küresel konumlama sistemi (GPS) ve uydular, ĠHA‟ları bir anlamda özgürleĢtirdi. Bu sistemler sayesinde, pek de sağlıklı çalıĢmayan hava aracı seyrüsefer sistemlerine olan bağımlılık azaldı ve ĠHA görüĢ hattında olmasa da uydu üzerinden kontrol edilebilirlik sağlandı. Böylece orta ve uzun mesafeli, yüksek dayanımlı insansız hava araçları geliĢtirilmeye baĢlandı. Genaral Atomics‟in GNAT aracı bu tip sistemlerin ilk örneğidir. HAVACILIK TEKNOLOJİSİ 14 Yüksek Ġrtifada görev yapabilme özgürlüğü gelse de elektro optik ve kızılötesi kamera sistemlerinin bulut üzerinden görüntü çekilmesine imkan vermemesi nedeniyle ĠHA‟ların alçalmaları gerekiyordu. Sonradan sentetik açıklı radarların (SAR) geliĢtirilmesiyle bu kısıt da ortadan kalktı. Fakat SAR yüklerinin ağırlığı araçları daha büyük olmaya zorladı. Bu kapsamda, çeĢitli algılayıcılarla donatılmıĢ kıtalar arası keĢif/gözetleme görevleri yapabilen Global Hawk güzel bir örnektir. ĠHA‟lar keĢif yapıp önemli istihbarat bilgisi sağlıyordu ama görev sırasında doğrudan tepki göstermeleri gereken durumların da olacağı düĢünülerek bu araçlar silahlandırılmaya baĢlandı. Predator B Bu düĢünceyle, Amerika Hava Kuvvetleri tarafından keĢif/gözetleme amaçlı kullanılan Predator‟ün silahlandırılmasıyla Predator B veya diğer adıyla Reaper geliĢtirildi. Predator C ise radara yakalanmama yani görünmezlik özelliğinin kazanıldığı versiyondur. Predator C Ġnsansız hava araçlarının geliĢimine askeri kullanım alanları yön verse de bazı istisnalar da mevcut. Japonlar tarafından geliĢtirilen, Yamaha firmasının R50 ve RMax araçlarından tarımda zararlılarla mücadelede faydalanılıyor. RMax en geliĢmiĢ ticari ĠHA olarak biliniyor. Nasa Global Hawk‟ı atmosferin üst katmanlarında analiz yapmak ve hava tahminleri için kullanmayı planlıyor. Fakat bunların dıĢında çok fazla sivil uygulama da yok çünkü ĠHA‟lar için kontrollü hava sahası dıĢında diğer hava platformlarını algılayarak gerekli tepkileri veren algılama ve önleme sistemlerinin geliĢtirilmesi gerekiyor. ĠHA‟ların algılama ve önleme sistemlerine yönelik güvenirlikleri kanıtlanmadığı sürece ilgili otoriteler sivil araçlara ehliyet vermek istemiyor. Geleceğe bakıĢ Ġnsansız hava araçlarını daha özgür kılabilmek için otonomluk üzerine yoğun çalıĢmalar mevcut. Böylece araçları çift yönlü iletiĢim için daha az frekans bandını iĢgal etmesi ve bant geniĢliği problemlerinin de bir ölçüde çözülmesi hedefleniyor. Zira tam otonom sistemler geliĢtirilse bile gerçek zamanlı görüntü aktarma ihtiyacı hala devam ediyor. Ġnsansız hava aracı tanımı ağ merkezlilik kavramıyla da birlikte alınır oldu. Tüm seviyelerde askeri bilginin toplanması ve paylaĢılması için onlara ihtiyacımız var. Uçan bir torpido fikrinden gelinen nokta düĢünüldüğünde yaĢanacak teknolojik geliĢmelerle insansız hava araçlarının gelecekte nasıl olacaklarını tahmin bile edemiyoruz! Mesut Can ULUSAN Kaynak: Bilim ve Teknik Dergisi HAVACILIK HABERLERİ 15 ANKA UÇTU Türk milli insansız hava aracı ANKA, 180 mühendisin 5 yıllık hummalı çalıĢmasının ardından önceki gün, göklerle buluĢtu. Benzer insansız hava araçlarına teknik üstünlüğü nedeniyle „‟ Ağır abi „‟ diye de anılan ANKA, 2010 yazında hangardan çıkarılarak kamuoyuna tanıtıldı. ANKA ilk uçuĢunu sessiz sedasız gerçekleĢtirirken Hürriyet tarihi ana tanıklık etti. ÇalıĢmalar devam edecek Uçağı 2011 yılına girmeden uçurmanın planlarını yapan TAĠ ekibi, gözlerden uzak bir pistte çalıĢmalarını tamamladı. Son kontrolleri yapan ekip uçmak için Ģartların uygun olduğuna karar verdi ve uçak saat 15.45‟ te havalandı. 14 dakika süren uçuĢla kendini kanıtlayan uçak üzerinde çalıĢmalar devam edecek. Bu uçuĢtan elde edilen bilgiler uçağın geliĢtirilmesinde kullanılacak. 17,3 metre kanat açıklığı, 8 metre boya sahip bin 600 kilo kalkıĢ ağırlığındaki ANKA, kendi sınıfının en üst kapasiteli uçakları arasında yer alıyor. 155 beygirlik dizel motor ile ANKA, 24 saat havada kalacak ve benzerlerinden daha fazla yük taĢıyacak. Gündüz ve gece keĢif, gözetleme ve hedef tespiti yeteneklerinin en geliĢmiĢlerine sahip uçak otomatik olarak inip kalkabiliyor. Radarda görünmesi zor 7 bine yakın parçadan oluĢan ve büyük oranda karbon kompozit malzemeden imal edilen uçağın gövde ve kanatları ile radar görünürlüğünün düĢük olmasına özen gösterildi. ANKA‟ nın bundan sonra 23 bin feet irtifaya çıkıp 18 saat havada kalması bekleniyor. Erkan AYLAK Kaynak: Hürriyet Gazetesi HAVACILIK HABERLERİ 16 A2 Avrupa - Avustralya arası beĢ saate inecek. Bu uçak sesimizden bile hızlı... Ġngiliz mühendisler, saatte 6 bin km hızla gidecek yolcu uçağı yapıyor. Uçak, 300 yolcusuyla 4 saat 40 dakikada Ġngiltere‟den Avustralya‟ya varabilecek. Bu mesafeyi uçaklar molayla birlikte halen 22 saatte alıyor. Oxford‟daki Reaction Engines adlı kuruluĢ tarafından geliĢtirilen uçak saatte 4 bin mil hız yapabilecek. 25 yıl içinde Ģimdiki yolcu uçaklarının yerini alması beklenen A2‟lerin bilet fiyatlarının ortalama 3 bin 500 sterlin (yaklaĢık 8 bin YTL) civarında olması bekleniyor. Sesten hızlı uçaklar 300 yolcu taĢıyabilecek.... Uçak kısaca LAPCAT olarak adlandırılan proje çerçevesinde geliĢtiriliyor. 7 milyon avroluk proje finansmanının yarısı AB'den geliyor. Avrupa Uzay Kurumunun da katkı sağladığı projenin, uzay çalıĢmalarında elde edilen bilgi birikimi ve teknolojinin, hava yolu Ģirketlerince hayata sokulmasını teĢvik etmeye yönelik olduğu belirtiliyor. A2’nin 143 metre uzunluk ile günümüz jumbo uçaklarının iki katı büyüklükte olacağı belirtildi. Hypersonic uçuĢlar daha önce de Concorde‟larda denenmiĢti. Ġlk olarak 1949 yılında Amerikan Bumper roketlerinde denenen bu teknoloji Alman V2 motorlarının ele geçirilmesiyle geliĢtirilmiĢti. Günümüzde ise astronotlar ve pilotlar ses hızını aĢıyor. Ses hızının aĢılmasıyla oluĢan G yükü nedeniyle yolcu uçaklarında özel düzenlemeler yapılması gerekiyor. Mesut Can ULUSAN Kaynak:http://www.lojiport.com/ HAVACILIK HABERLERİ 17 Boeing Açıkladı: 122 000 Teknisyen Ġhtiyacı Olacak Boeing önümüzdeki 20 yıl içerisinde dünyadaki pilot ve teknisyen ihtiyacını araĢtırdı. Avrupa da 122 000 teknisyen ihtiyacı olacak. Buna göre havayolu Ģirketleri, 2010- 2029 arasında, yıllık ortalama 23.300 yeni pilotla 30.000 civarında yeni teknik bakım elemanına ihtiyaç duyacak. Boeing'in "Pazara BakıĢ" raporu kapsamında hazırlanan istihdam tahmini, ticari havacılık pazarının en kapsamlı ve gerçekçi analizi olarak kabul ediliyor. Konu hakkında bir değerlendirme yapan Boeing Eğitim ve UçuĢ Hizmetleri Yöneticisi Roei Ganzarski, "Rakamları topladığınızda, sektörün karĢı karĢıya olduğu sorunları hemen anlayabiliyorsunuz. En büyük uğraĢımız, mevcut eğitimimizi, 2029 yılına kadar teslim edilecek 30.000 yeni uçağı uçuracak ve bakımını yapacak gelecek nesillere göre uyarlamak olacak" dedi. Boeing'in tahminlerine göre, personel sayısında en büyük artıĢ Asya Pasifik bölgesinde olacak, ihtiyaç duyulan pilot sayısı 180.600'e, teknisyen sayısı ise 220.000'e ulaĢacak. Bölge genelinde pilot ve teknisyene en büyük talep, sırasıyla 70.600 ve 96.400 elemanla Çin'den gelecek. Kuzey Amerika'da, 97.350 pilot ve 137.000 teknisyene ihtiyaç duyulurken, Avrupa'da pilot talebi 94.800, teknisyen talebi ise 122.000 olacak. Geçtiğimiz günlerde Kuala Lumpur'da düzenlenen Asya Pasifik Havacılık Eğitim Sempozyumu'nda, mevcut eğitim metodolojilerinin değiĢmesi gerektiğini vurgulayan Ganzarski, "Sektörde artan talebi karĢılayabilmek için, eğitimleri ve geleceğin çalıĢanlarının öğrenme tarzını uyumlu hale getirmek hayati önem taĢıyor. Sektör olarak, teknolojik bilince sahip yarının pilot ve mühendislerinin öğrenme tarzına adapte olmalıyız. Eğitimin ise küresel anlamda kolay ulaĢılabilir, bireysel ihtiyaçlara uyarlanabilir ve yetkinlik bazlı olmasını sağlamalıyız" diye konuĢtu. Erkan AYLAK Kaynak: www.siwep.net HAVACILIK HABERLERİ 18 EMĠRATES HOLĠDAYS TÜRKĠYE'DE BÜYÜYOR Dubai merkezli havayolu Ģirketi Emirates’in tur operatörü Ģirketi Emirates Holidays, Türkiye’de AiRep Havacılık ve Turizm A.ġ’yi resmi temsilcisi olarak atadı. Dubai merkezli havayolu Ģirketi Emirates‟in tur operatörü Ģirketi Emirates Holidays, Türkiye‟de AiRep Havacılık ve Turizm A.ġ‟yi resmi temsilcisi olarak atadı. Yapılan anlaĢma sonucu Türk yolcular Emirates Holidays‟in Emirates‟in ağında bulunan uçuĢ noktaları için sunduğu tüm seyahat paketleri ve hizmetlerine kolayca eriĢebilecek. AiRep aracılığıyla Emirates Holidays tarafından sunulan hizmetlerden yararlanacak yolcular için uçak ve otel rezervasyonları, vize iĢlemleri, havaalanı transferleri sorunsuz bir Ģekilde gerçekleĢtirilecek. Bu hizmetlerle birlikte dileyen yolcular için Ģehir turlarından, akĢam yemek rezervasyonlarına kadar her detay organize edilecek. AiRep‟in Türkiye pazarına giriĢine iliĢkin bir açıklama yapan Emirates Holidays BaĢkan Yardımcısı Frederic Bardin ise Ģunları söyledi: “AiRep ile yaptığımız ortaklık sayesinde Türk müĢteriler ile aramızdaki iletiĢimin kuvvetleneceğini düĢünüyoruz. Türk yolcuların özellikle Dubai, Hint Okyanusu (Maldivler, Mauritius ve SeyĢeller), Hong Kong, Singapur, Tayland ve SriLanka tatil paketlerine ilgi göstereceğini düĢünüyoruz. Avustralya, Yeni Zelanda, Çin ve Afrika‟nın da ilgi görecek diğer önemli destinasyonlar arasında olacağından da eminiz.” Burak ATĠK Kaynak: www.airnewstimes.com HAVACILIK HABERLERİ 19 DÖRT YENĠ HAVAALANI GELĠYOR UlaĢtırma Bakanlığı gelecek yıl Ġstanbul dıĢında 4 havalimanı inĢaatı baĢlatacak. ĠĢte o kentler... UlaĢtırma Bakanlığı gelecek yıl 4 havalimanı inĢaatı baĢlatacak. Ġstanbul dıĢında Or-Gi, Zafer ve Çukurova havalimanları yapılacak. Gelecek yıl yeni havalimanları inĢaatları zirve yapacak. UlaĢtırma Bakanlığı 4 havalimanı inĢaatına start verecek. Ġstanbul'a yapılacak üçüncü havalimanı, Silivri Gazitepe'de 20 bin dönüm büyüklüğünde bir araziye kurulacak. Atatürk Havalimanı'nın birkaç katı büyüklüklüğünde olacak ve YeĢilköy'e inmeyen uçaklar buraya yönlendirilecek. 2011'de ise Ordu ve Giresun arasında yapılacak Or-Gi, Kütahya-UĢak-Afyon'a hitap edecek Zafer Havaalanı ile Adana-Mersin arasında ve Tarsus yakınlarındaki Çukurova Havalimanı'nın yapımına baĢlanacak. Van, Ağrı, Konya, Balıkesir, Mardin'e ise ikinci terminal yapılacak. GAZĠPAġA PĠSTĠ UZUYOR Devlet Hava Meydanları ĠĢletmeleri (DHMĠ), GazipaĢa Havaalanı pistinin 1825 metreden 2 bin metreye uzatılmasını onayladı. . GazipaĢa Kaymakamı Ġsmail Gültekin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Devlet Hava Meydanları ĠĢletmeleri (DHMĠ) Genel Müdürlüğü'nün, 1825 metre olan GazipaĢa Havaalanı pistinin, 2 bin metreye çıkarılması konusunda gerekli onayı verdiğini söyledi. Havaalanındaki kamulaĢtırılmıĢ alanın, pistin 175 metre daha uzatılmasına yeterli olduğunu belirten Gültekin, iĢletmeci firma TAV'ın, pisti uzatma çalıĢmalarına en kısa zamanda baĢlayacağını ve kısa sürede de tamamlayacağını bildirdi. GazipaĢa Havaalanı'na mevcut Ģekliyle 50-60 kiĢilik küçük gövdeli uçakların inebildiğini dile getiren Gültekin, pistin 2 bin metreye uzatılmasından sonra havaalanına orta büyüklükte gövdeli uçakların inebileceğini, bunun da GazipaĢa için önemli bir geliĢme olduğunu ifade etti. Burak ATĠK Kaynak: http://haber.gazetevatan.com HAVACILIK HABERLERİ 20 Ġlk Türk SavaĢ Uçağı Yolda Cumhuriyetin 100'üncü Yılında Türkiye Semaları Ġlk Türk SavaĢ Uçağı Ġle TanıĢacak Savunma Sanayi Ġcra Kurulu, 2020'li yıllarda hizmete girmesi planlanan ilk yerli savaĢ uçağı için düğmeye bastı. ÇalıĢmanın ilk adımı olan kavramsal tasarım 2 yıl sürecek. Cumhuriyetin 100'üncü yılında Türkiye semaları ilk Türk savaĢ uçağı ile tanıĢacak. BaĢbakan Erdoğan baĢkanlığında toplanan Savunma Sanayi Ġcra Komitesinde alınan kararla ilk Türk avcı uçağı için düğmeye basıldı. Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nın 2020'li yıllardan sonraki jet eğitim ve savaĢ uçağı ihtiyacını karĢılamak için kavramsal tasarım yapılmasına karar verildi. Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül toplantı sonrası yaptığı açıklamada, firmalarla ilgili görüĢmelerde en önemli konunun fiyat olduğu vurguladı. Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nın 2020'li yıllardan sonraki jet eğitim uçağı ve muharip uçak ihtiyacının karĢılanması amacıyla kavramsal tasarım yapılması için TüsaĢ-Türk Havacılık ve Uzay Sanayi Aġ ile sözleĢme görüĢmelerine baĢlanmasının da kararlaĢtırıldığını kaydeden Bakan Gönül, "Yani bu, ilk Türk savaĢ uçağının yapılması için verilmiĢ bir karardır" dedi. Uçağın F-16 ve F-35'lerle birlikte hizmet verecek Ģekilde olacağını sözlerine ekledi. ĠLK AġAMA ĠÇĠN 20 MĠLYON DOLAR Uçağın kavramsal tasarım aĢaması 2 yıl sürecek. Bu aĢama için 20 milyon dolarlık bir kaynak ayrıldı. Ġlk aĢamada Türk savaĢ uçağının hangi tür teknolojilerle donatılacağı ve kullanılacak komfigrasyonların neler olabileceği değerlendirilecek. Cumhuriyetin 100'üncü yılına yetiĢtirilmesi planlanan ilk Türk savaĢ uçağı F-4 ile F-16'ların en eski modelinin yerini alacak. Avcı tipinde tasarlanacak uçak havadan havaya muharebe ve önleme görevlerinde yer alacak. Uçağın Türk Hava Kuvvetleri'nin 2020'li yıllarda JSF yani yeni nesil savaĢ uçakları ile birlikte ana omurgasını oluĢturacak. Üretilecek uçağın eğitim amaçlı olarak da kullanılması planlanıyor. Burak ATĠK Kaynak: www.haberler.com HAVACILIK HABERLERİ 21 7 ARALIK DÜNYA SĠVĠL HAVACILIK GÜNÜ KUTLANDI… 7 Aralık Dünya Sivil Havacılık Günü Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü ev sahipliğinde Ġstanbul‟da düzenlenen organizasyonla kutlandı. Kutlama töreni Türk Sivil Havacılığı‟nın dünü ve bugününü anlatan bir belgesel ile baĢladı. Geceye Havacılık Sektörünün önde gelen isimleri katıldılar. Katılımcılar arasında, Sivil Havacılık Genel Müdürü Sayın Ali ARIDURU, Devlet Hava Meydanları ĠĢletmesi Genel Müdürü Sayın Orhan BĠRDAL, THY Genel Müdürü Sayın Temel KOTĠL, DHMĠ Genel Müdür Yardımcıları Sayın Funda OCAK, Sayın Mehmet ATEġ, Sayın Mehmet KARAKAN, DLH Genel Müdür Yardımcısı Sayın Erol ÇITAK, TÖSHĠD BaĢkanı Sayın Ġzzet TÜKENMEZ, UTED BaĢkanı Sayın Tevfik KIRMACI, TASSA BaĢkanı Sayın Ġzzet LEVĠ, TATCA BaĢkanı Sayın Ayhan KARTAL ve çok sayıda davetliler yer aldı. Sektör temsilcileri birer konuĢma yaparak Dünya Sivil Havacılık Günü dolayası ile Sivil Havacılığın dünü, bugünü ve geleceği hakkında bilgiler verdiler. DHMĠ Genel Müdürü Sayın Orhan BĠRDAL’ da yaptığı konuĢmada, “Son yıllarda UlaĢtırma Sektöründe yaĢanan olağanüstü geliĢmeler sayesinde, havacılık sektörü altın çağını yaĢadığını, bunun en güzel yansımasının da ise uçak ve yolcu trafiğindeki artıĢlarda görüldüğünü, 2002 yılında 45 milyon olan yolcu trafiğinin, bugün itibari ile 96 milyon yolcuyu geçtiğini, 2010 yılı sonunda 100 milyon yolcuyu aĢacağını söyledi.” “Daha fazla yolcuya hizmet vermek, huzurlu ve konforlu uçuĢlarını sağlayabilmek için, en son teknolojik imkanları kullanarak mevcut havaalanlarımızı yenileyerek ve yeni havaalanlarını hizmete açarak halkımızın havayolunu daha yoğun bir Ģekilde kullanabilmeleri için elimizden gelen her türlü gayreti göstermeye devam ediyoruz. Ülkemiz hava sahasında gerçekleĢen yoğun hava trafiğini sıfır hata ile yönetmek, havayolunu kullanan yolcularımıza huzurlu ve güvenli bir uçuĢ ortamı sağlamak için 24 saat kesintisiz hizmet vererek, dünya sivil havacılık istatistikleri arasında ülkemizi üst seviyelerde temsil etmek bizlere ayrı bir sevinç ve gurur yaĢatmaktadır” dedi. Genel Müdür Sayın Orhan BĠRDAL, konuĢmasını, “Bu duygu ve düĢüncelerle, bu akĢamki güzel organizasyonu düzenleyen arkadaĢları tebrik eder, sektördeki geliĢmede emeği bulunan tüm kurum ve kuruluĢlara, personelim ve Ģahsım adına teĢekkürlerimi sunar, 7 aralık uluslararası sivil havacılık gününüzü, tüm havacılık camiasına ve insanlığa mutluluk ve emniyetli uçuĢlar getirmesi dileğiyle, kutlayarak” tamamladı. BarıĢ TUNALI Kaynak: www.havacilikhaberleri.org HAVACILIK HABERLERİ 22 THY'DEN YENĠ YILA MERHABA PARTĠSĠ Türk Hava Yolları'nın (THY) Macaristan'daki bürosu, baĢkent BudapeĢte'de ''2011 Yeni Yıla Merhaba Partisi'' verdi Marriott Oteli'nde verilen partiye Türkiye'nin BudapeĢte Büyükelçisi Hasan Kemal Gür, Azerbaycan Büyükelçisi Vilayat Guliyev, Macaristan UlaĢtırma Bakanlığı yetkilileri, Macar turizmciler ve THY yetkilileri baĢta olmak üzere çok sayıda davetli katıldı. Büyükelçi Hasan Kemal Gür ve THY Macaristan Müdürü Levend Arısoy'un yaptığı konuĢmaların ardından ünlü Türk opera sanatçısı Arda Aydoğdu ile BudapeĢte Franz List Müzik Akademisi'nde öğrenim gören Türk soprano Tulu Ġçözü sahne aldı. Dans gösterilerinin ardından baĢarılı Macar turizm acentelerine plaketler dağıtılırken, gecenin sonunda 2 Ģanslı davetliye çekiliĢle uçak biletleri hediye edildi. Levend Arısoy, Macaristan'da Ģirketlerine gösterilen ilgiden dolayı çok memnun olduklarını, bu ülkedeki pazar paylarının 2010 yılında ikiye katlandığını, ayrıca Uzak Doğu, Ortadoğu ve Afrika'ya yolculuk yapmak isteyen Macarların da kendilerini seçerek Ġstanbul üzerinden istedikleri noktalara uçtuklarını kaydetti. Marriott Oteli'nde verilen partiye Türkiye'nin BudapeĢte Büyükelçisi Hasan Kemal Gür, Azerbaycan Büyükelçisi Vilayat Guliyev, Macaristan UlaĢtırma Bakanlığı yetkilileri, Macar turizmciler ve THY yetkilileri baĢta olmak üzere çok sayıda davetli katıldı. Büyükelçi Hasan Kemal Gür ve THY Macaristan Müdürü Levend Arısoy'un yaptığı konuĢmaların ardından ünlü Türk opera sanatçısı Arda Aydoğdu ile BudapeĢte Franz List Müzik Akademisi'nde öğrenim gören Türk soprano Tulu Ġçözü sahne aldı. Dans gösterilerinin ardından baĢarılı Macar turizm acentelerine plaketler dağıtılırken, gecenin sonunda 2 Ģanslı davetliye çekiliĢle uçak biletleri hediye edildi. Levend Arısoy, Macaristan'da Ģirketlerine gösterilen ilgiden dolayı çok memnun olduklarını, bu ülkedeki pazar paylarının 2010 yılında ikiye katlandığını, ayrıca Uzak Doğu, Ortadoğu ve Afrika'ya yolculuk yapmak isteyen Macarların da kendilerini seçerek Ġstanbul üzerinden istedikleri noktalara uçtuklarını kaydetti. Sadullah SERT Kaynak: www.airporthaber.com HAVACILIK HABERLERİ 23 Vestel’den yüzde yüz yerli Heron Vestel'in kendi teknolojisiyle ürettiği insansız hava aracı, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ihtiyaçları için açılan ihaleyi kazandı. Toplam, 20 milyon dolarlık proje kapsamında 2 filoda 2 yer istasyonu inĢa edilecek ve 8 insansız hava aracı üretilecek. Savunma sanayi konusunda önemli çalıĢmalar yapan Vestel'in, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 'insansız hava aracı ihtiyacı için açılan ihaleyi kazandığı açıkladı. Konuyla ilgili bilgi veren Vestel Ġcra Kurulu BaĢkanı Ömer Yüngül, savunma sanayisinde önem verdikleri projeler arasında yer alan insansız hava aracında önemli bir aĢamaya geldiklerini belirtti. Dünyaya açılacak TSK için yapacakları üretimin dünya pazarlarına açılmada kendileri iyi bir referans olacağını, ayrıca sivil kullanım için de üretim yapabileceklerini kaydeden Yüngül, ürettikleri hava aracının ABD ve Ġsrail'in geliĢtirdiği teknolojinin altında bulunmadığını, gelecekte çok daha iyi olacaklarını ifade etti. Yüngül, dünya pazarında önemli bir yer elde etmeyi planladıklarını belirterek, "Ġnsansız hava aracı üretimi konusunda 7-8 yıllık periyotta dünyada ilk üçte yerimizi alırız. ġu anda önemli olan ilk ihale sonucu ürettiğimiz uçakların biran önce görevlerine baĢlaması" dedi Üretim Ankara'da "TSK'nın ihtiyaçları için açılan ihaleyi kazandık. Ancak anlaĢma henüz imzalanmadı. Kısa bir süre içinde imzalayacağız. Toplam 20 milyon dolarlık bir proje olacak. 2 filoda 2 yer istasyonu ve 8 insansız hava aracı üreteceğiz. Üretimi Ankara'da yapacağız. Bu bizim için iyi bir baĢlangıç olacak." Burak ATĠK Kaynak: http://www.bugun.com.tr/ HAVACILIK HABERLERİ 24 ĠġTE THY'NĠN YENĠ KUġU Türk Hava Yolları'nın dün yedinci Boeing 777-300ER uçağını Türkiye'ye getirmesinin ardından 12 sipariĢten sekizincisi deneme uçuĢunda görüntülendi. 2010 yılının son aylarından itibaren yeni sipariĢ ettiği geniĢ gövdeli Airbus 330 ve Boeing 777 tipi uçaklarını filosuna katmaya baĢlayan Türk Hava Yolları, sipariĢlerini teslim almaya devam ediyor. Yedinci Boeing 777-300ER tipi uçağını Sabiha Gökçen Havaalanı‟na indiren ve TC-JJK tescilini alan "Akdeniz" uçağının ardından TC-JJL tescili verilecek sekizinci uçağını dört gözle bekliyor. Boeing Ģirketinin Seattle‟da bulunan test merkezinde görüntülenen Türk Hava Yolları‟nın sekizinci Boeing 777‟si TC-JJL yapılacak boyamanın ardından Ġstanbul‟a getirileceği belirtildi Galakside yerini alan YILDIZ’dan sonra AKDENĠZ’de filodaki yerini aldı. 2008 yılı Aralık ayında Jet Airways‟ten kiraladığı Boeing 777 tipi uçaklardan birine Akdeniz adını veren THY, iade edeceği bu uçağın adını fabrika çıkıĢlı kendi uçağına verdi. Bugüne kadar Topkapı, Konak, Kapadokya ve ġanlıurfa adlı 4 adet Airbus 330-300 tipi uçağını Fransa‟dan Ġstanbul‟a getiren Türk Hava Yolları, 6 adet Boeing uçağını teslim aldı. TC-JJE tescilli Dolmabahçe, TC-JJF tescilli Beylerbeyi, TC-JJG tescilli Yıldız, TC-JJH tescilli Rumeli ve TC-JJI Ege adlı uçaklardan sonra TC-JJJ tescilli Erzurum adı verilen uçak da Türk Hava Yolları filosundaki yerini aldı. THY‟nin son Boeing 777-300ER tipi uçağı ise Ġstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı‟na indi. Yeni teslim alınacak uçağa daha önce Hintli Jet Airways‟ten kiralanan uçağın adı verildi. „Akdeniz‟ adı verilen uçağın filoya katılmasıyla teslim alınan Boeing 777-300 sayısı 7 olacak. Burak ATĠK Kaynak: www.airporthaber.com HAVACILIKTAN TANITIM 25 DÜNYANIN EN BÜYÜK YOLCU UÇAĞI AIRBUS A380 Günümüzde, Airbus S.A.S. (EADS) tarafından seri üretim çerçevesinde üretilen, dünyanın en büyük iki katlı geniĢ gövdeli 850 yolcu kapasiteli sivil yolcu uçağıdır. Ayrıca çok daha konforlu. Uçağın boĢ ağırlığını düĢürmek için, uçak gövdesi sandviç konstrüksiyonu ile üretilmiĢtir. Duvarların (cidar) 2/3´si Alüminyum-fiberglas lif-kompozit GLARE yapımındandır. Sadece iç bölümünün 1/3´ü sırf alüminyumdandır. GeliĢtirme Amaçları Bu uçağın geliĢtirme amaçları, çoğu kez olduğu gibi, ekonomiklik ve küreselleĢmeden doğan zorunluluklar olmuĢtur. Zira, Airbus'a göre bu zorunlulukların arasında en önemlileri, Ģu ikisidir. Birincisi, bir tek uçak ve sefer ile mümkün en fazla yolcu taĢıma kapasitesini artırmak; ikincisi ise buna dayanıklı yolcu ve kilometre baĢı oluĢan zorunlu veya sabit (bakım, yakıt, pilot maaĢları, havaalanı kullanma vergileri vs) giderleri mümkün en asgari değere düĢürmektir. ġirketin verilerine göre, bu uçak diğer modern uçaklara kıyasla iĢletiminde %15 daha ekonomiktir. Bunun yanı sıra, yeni geliĢtirilen jet motorlar sayesinde, diğer geniĢ gövdeli uçaklara karĢı daha sessiz olduğu vurgulanır. Söz konusu jet motorlar Rolls-Royce tarafından üretilen Rolls-Royce Trent 900´dür ve bir dört jet motorlu sivil yolcu uçağı için kullanılan en güçlü jet motorlarıdır. Ġç pervane çapı 2,95 metredir ve saniyede 1,5 ton hava çeker. MüĢterilerin isteği üzerine Rolls-Royce motorları yanında, Engine Alliance (Pratt & Whitney ve General Electric) adlı Ģirketin ortak ürettikleri GP7200 motoru da kullanılabilir. HAVACILIKTAN TANITIM 26 Airbus Ģirketinin açıklamasına göre, A380 için son sekiz yılda 12 milyar Avro geliĢtirme masrafı harcanmıĢtır. Bu uçakta göze çarpan en güncel yenilik ise, ilk defa bir geniĢ gövdeli sivil yolcu uçağında bir çift yolcu kabininin baĢ kısmından kıç kısmına kadar kesintisiz mevcut oluĢudur. Bir baĢka özelliği ise, diğer 4 motorlu uçaklarda, genelde her dört motorda thrust reverser (itici güç ters çevirici, uçakların inişte güçlü şekilde fren yapmasını sağlar) mevcut iken, A380´de sadece gövdenin hemen yanında bulunan sağlı-sollu en yakın motorda kullanılmasıdır. Nedeni ise, uçağın olağanüstü kanat uzunluğudur. Airbus A 380 geniĢ gövde Ģeması Dünyada bulunan iniĢ pistlerinin büyük bir oranı sadece 45 ile 60 metre arasındadır. Pistlerin sağ ve sollarında genelde çimen veya kum alan bulunur. A380´in 2 dıĢ motorları bu cim ve kum alanların üzerinde bulunacağı için, iniĢte hız kesme esnasında, bu dıĢ moturların thrust reverser kullanımında kum ve çim parçalarını motorun içine çekip böylece motorda hasara sürükleyeceği korkusudur. BarıĢ TUNALI RÖPORTAJLAR 27 EGE ÜNĠVERSĠTESĠ REKTÖRÜ PROF.DR. CANDEĞER YILMAZ ĠLE RÖPORTAJ EGE ÜNĠVERSĠTESĠ REKTÖRÜ PROF.DR. CANDEĞER YILMAZ, Bizlere bu imkanları sağladığınız için ve bizlere verdiğiniz destekten dolayı TEġEKKÜR EDERĠZ. Hangar: Okurlarımızın sizi daha iyi tanımaları için kendinizden ve Üniversitemizdeki faaliyetlerinizden söz eder misiniz? Ege Üniversitesi bilimsel araĢtırma ve çağdaĢ eğitim konusunda Türkiye‟nin örnek üniversitelerinden birisidir. 20 Mayıs 1955 yılında çıkarılan özel kanun ile kurulmuĢtur. 2010 yılında 55. Yılını kutlamıĢtır. Üniversitemiz çağdaĢ ve nitelikli eğitim öğretim için gerekli olan alt yapı olanaklarının yanı sıra tecrübeli ve kaliteli öğretim elemanı kadrosuyla da üniversite adaylarının öncelikli olarak tercih ettikleri üniversiteler arasında yer almaktadır. 48.000 den fazla öğrencisi, 3243 akademik, 4054 idari toplam 7297 çalıĢan kadrosuyla, 11 fakülte, 7 yüksekokul, 7 meslek yüksekokulu, 1 Devlet Konservatuarı, 8 Enstitü, 6 bölüm ve 27 araĢtırma uygulama merkezi, Menemen‟de ve Mordoğan‟da tarımsal araĢtırma ve uygulama çiftliği, KuruçeĢme‟de Rasathanesi, Özdere ve ÇeĢme‟de eğitim ve dinlenme, Urla ve Tuzla‟da su ürünleri tesisleri olan, 2000 yataklı hastanesi ile bölgenin en büyük üniversitesidir. Deneyimleri doğrultusundabölgede pek çok üniversitenin kurulmasında rol oynamıĢtır. En son teknoloji ile donatılmıĢ modern kütüphanesi, kampüste seminer, kongre, kültür sanat spor etkinliği için hizmet veren Prof.Dr Yusuf Vardar – MÖTBE Kültür Merkezi, Konak‟ta Atatürk Kültür Merkezi, öğrenci köyü, sosyal tesisleri, açık ve kapalı yüzme havuzları, kapalı spor salonları, spor tesisleri, toplum merkezi, alıĢveriĢ merkezi, müzeleri ve sergi alanları ile 60.000 kiĢilik kampus-kenttir. Ben 1973 yılı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunuyum. Mezun olduğum okulda ihtisas yaptım, akademik aĢamalarımı tamamladım ve yönetici oldum. Bu benim için çok büyük bir sorumluluk ve heyecandır. Bu nedenle hedefimi “Ege Üniversitesinde Birikimi Harekete Geçirmek; Bıkmadan-YılmadanYorulmadan” Ģeklinde cümleleĢtirdim. Yönetimde 2.5 yılımı doldurdum ve hedeflediklerimden çoğunu gerçekleĢtirebildiğim için çok mutluyum. Üniversitemiz; Bologna uyum sürecini tamamlamıĢ, Avrupa Birliği tarafından geliĢtirilmiĢ modelde hazırlanan Diploma Eki Etiketini verebilen (bu yetki Üniversitemize 2009-2013 için 2.Kez verilmiĢtir),Erasmus eğitim programı ile Avrupa‟ya en fazla öğrenci öğretim elemanı gönderen, akademik değerlendirme göstergelerine göre Türkiye‟nin en iyi 4. sıradaki üniversitesi olan bir üniversitedir. Ege Üniversitesi‟nin bilimsellik, evrensellik, topluma yararlılık, çağdaĢlık, yenilikçilik ve yaratıcılık, katılımcılık, güvenilirlik temel değerleridir. Ege Üniversitesi yönetimi olarak temel ilkelerimiz doğrultusunda; eğitimde kalitenin gözetilmesi, araĢtırmanın desteklenmesi için gerekli düzenlemelerin yapılması, etik-akademik-evrensel değerlere önem vererek baĢarının ödüllendirilmesi, çevre duyarlılığı ve toplumsal sorumluluğun yerine getirilmesi çalıĢmalarında kaynakların etkin kullanılması, özgürlük ve disiplinin birlikte gözetilmesi, karar ve uygulamalardan doğrudan etkilenecek olanların sürece dahil edilmesi, karar alma süreçlerinin Ģeffaf hale getirilmesi, planlı bir çalıĢma alıĢkanlığının tüm kurumda yaygınlaĢtırılması çalıĢmalarında yoğunlaĢılmıĢtır. RÖPORTAJLAR 28 Bu doğrultuda : -Akademisyen genel sekreter atanmış -Dekan adayları seçim öncesinde projelerini sunmuş -Fakülte ve yüksek okullarda performans sunumları yapılmış -Tek konu başlıklı canlı senato yayınları başlatılmış -Gerekli tüm konularda yeni komisyon, kurullar oluşturulmuş, -Eğitim konusunda: a-Bologna süreci tamamlanmıĢ b-Erasmus ta baĢarılı olunmuĢtur c-Uzaktan eğitim baĢlatılmıĢ ve e-MBA yüksek lisans programına öğrenci alınmıĢtır d-Diploma eki etiketi 2. Kez alınmıĢtır e-Metalurji, kaynak, su altı teknolojisi, süt teknolojisi, moda tasarım, resim iĢ öğretmenliği, mütercim-tercümanlık programları açılmıĢtır f-Sosyal sorumluluk dersi baĢlatılmıĢ, 3300 öğrencimiz bu dersi almıĢ ve çok sayıda proje üretmiĢtir g-EGESEM sürekli eğitim merkezimiz Avrupa Sürekli Eğitim Derneği (EUCEN)‟ne üye olmuĢtur h-Radyo Ege Kampüs (REK) 100.8 den yayına baĢlamıĢtır i-Anadolu Giysileri Etnografya Müzesi açmıĢ ve Ġzmir Büyük ġehir Belediyesi tarafından Tarihe Saygı Koruma Ödülü almıĢtır k-Bilimi güncel bilgilerle sevdirmek için Egeden isimli kültür, sanat, bilim dergisi oluĢturulmuĢtur. -Araştırma konusunda : a-Merkez araĢtırma laboratuarı çalıĢmaları baĢlatılmıĢ, FABAL adıyla eczacılık fakültemizde DPT projesi olarak yeni bir geliĢmiĢ araĢtırma laboratuarı oluĢturulmuĢtur b-Sağlık kümelenmesi doğrultusunda biyomedikal teknolojik geliĢmeler için kentin diğer kurumları, sanayiciler ve Amerika‟daki Türk Bilim insanlarının oluĢturduğu dernek (TASSA) ile Ġzmir için Sağlık teması doğrultusunda inovasyon çalıĢmalarını artırmak için ĠNOVĠZ protokolü imzalanmıĢ, doktora programı çalıĢmaları baĢlatılmıĢtır. c-Sağlık kümelenmesinde kök hücre, sinir bilim, biyoinformatik konularında doktora için çalıĢmalar tamamlanmıĢtır d-Çocuk kliniğinde kemik iliği nakil ünitesi açılmıĢtır e-Havacılık Teknolojisi Okulu Ģeklinde sonuçlanan Havacılık Kümelenmesi çalıĢmaları baĢlatılmıĢtır. Bu çalıĢma, üniversite, yerel idare, sivil toplum kuruluĢları, hükümet, halk iĢbirliğinin Ġzmir deki en güzel örneğidir. Bu örnek Türkiye için de tektir. Çünkü bir yılda tamamlanmıĢtır ve Milli Savunma Bakanlığı ve Savunma MüsteĢarlığı laboratuar alt yapı donanımında çok yardımcı olmuĢtur. f-AraĢtırma geliĢtirme konusunda 1-3 Aralık 2010 da AreGE isimli 3 günlük bir toplantı düzenlenmiĢ ve sanayici-araĢtırıcı arasında yeni iĢbirlikleri oluĢturulmuĢtur g-Kaynak Teknolojileri AraĢtırma Uygulama Merkezi akredite olmuĢtur h-Bazı yeni merkezler kurulmuĢtur (HIV/AIDS, palyatif bakım, proje destek ofisi,….) Fiziksel alt yapı desteği tüm üniversitede planlanmıĢtır. Öncelik laboratuarlar, hastane, derslikler, kütüphane, seminer, konferans, sanat spor kültür alanları öğrenci yurdu olacak Ģekilde planlanmıĢtır. Engelli öğrencilerimiz ayrıcalıklı bir biçimde ele alınmıĢ eski binalarda gerekli düzenlemeler baĢlatılmıĢtır. Daha sonra lojmanlar, çevre düzenlemesi, sosyal tesisler plana dahil edilmiĢtir. Hastanede hizmet sunanlarla hizmet alanların son teknolojiyi içeren cihazlardan (MR, BT, gama kamera, taĢ kırma cihazı,PET, US,..) yararlanacağı yenilikler yapılmıĢ ve hizmet mekanları (merkezi kan toplama ünitesi gibi..) verimliliği artıracak güncel güzelliklere kavuĢturulmuĢtur. Ayrıca üniversitede çalıĢanların hızlı hizmet alabilecekleri yeni düzenlemeler geliĢtirilmiĢtir (MEDĠKO polikliniği, A ve B polikliniği, çocuk hastanesi değiĢiklikleri ve acil servis..gibi), internetten randevu alınır Ģekle getirilmiĢtir. Bunlara ek olarak doğal gaz, elektrik, su, telefon, internet, bilgisayar, çatı sistemleri gerekli çalıĢmalarla iyileĢtirilmiĢtir. e-üniversite planlanmıĢ ve çalıĢmaların yarıya yakın kısmı tamamlanmıĢtır. RÖPORTAJLAR 29 Hangar: Üniversitemizde havacılıkla ilgili bir bölüm kurmaya nasıl karar verdiniz? Kimlerden destek aldınız? Eğitim konusunda asıl hedefim yenilikçilik (temel olarak denizcilik ve havacılık konusunda program/bölüm/ fakülte oluĢturmak), evrensel ölçekte bilim üretmek, ülke ve dünya gerçeklerine duyarlı, kültürel donanımlı, araĢtırıcı üretici bireyler yetiĢtirmek, ulusal ihtiyaçlar temelinde toplumun gereksinimlerine katkıda bulunmak idi. Bu doğrultuda bölge ve ülke beklentileriyle gereksinimleri ve kendi gücümüzü, deneyimimizi değerlendirdik. Bölgede sanayiciler, sivil toplum kuruluĢları, ESBAġ kuruluĢları ile görüĢtük ve araĢtırmalar yaptık. AraĢtırmamız, sanayicinin ve Ege Serbest Bölgedeki Ģirketlerin nitelikli ara eleman yönünden sıkıntılarının olduğunu gösterdi. Havacılık konusunda odaklanmak istediğimden bu konu üzerinde daha ayrıntılı durduk. OluĢturduğum komisyon Türkiye‟de bu konuda programı olan üniversiteleri ve TAĠ, TEĠ gibi kurumları dolaĢtı. Hemen sivil toplum kuruluĢlarıyla iliĢkiyi artırdık ve Havacılık Kümelenmesi Derneği oluĢturuldu. Bu arada Gaziemir Belediyesine gidip eğitim programı düĢüncemi paylaĢtım. Belediye yer verdi ve okulu yapacak bağıĢ severi buldu. EĢ zamanlı olarak programı hazırlayıp bir yandan senatodan geçirirken, diğer yandan YÖK den öğrenci onayı için çalıĢtım. 2010-2011 eğitim-öğretim yılında havacılık teknolojisi oluĢumunu tamamlamak ve öğrenci almak heyecanım vardı. ArkadaĢlarımın da paylaĢtığı bu heyecan bizi çok hızlı çalıĢmaya sevketti. Sn Milli Savunma Bakanımızdan yardım istedim. Tüm bunlar bir yıl içinde tamamlandı. Bana göre sloganım olan “birikimi harekete geçirmek” budur. Tam bir Ege çalıĢma örneği oldu ve çok güzel bir açılıĢ töreni yaĢadık. Sizler okula baĢlayabildiniz. Benim için son derece önemli bir programdır. Çünkü, hem üniversitemiz için bir ilktir ve yüksek hedefteki programdır, hem sanayicinin beklentisini karĢılayan ve sanayiciyle iç içe bir programdır, ve hem de bölgenin ilk havacılık programıdır. Hangar: Programımızı kurarken ne gibi güçlüklerle karĢılaĢtınız ve bunları nasıl aĢtınız? Yeni bir Ģeyler yapmak her zaman sıkıntılıdır. Ne kadar istekli bir takımınız olursa olsun alıĢkanlıklarını değiĢtirmede zorlananlar her zaman vardır. Önemli olan katılımı sağlamaktır. Doğrusu Ģimdi geriye doğru olayı değerlendirdiğimde sıkıntıların hepsini unutmuĢ olduğumu görüyorum. Sanki okul binası hazırdı, sanki program onaylanmıĢtı, sanki her Ģey vardı gibi geliyor. Bunların hepsi tüm arkadaĢlarımla birlikte duyduğumuz profesyonel heyecan ve inanmıĢlık, koĢulsuz çalıĢma ve destekti. Böyle bir çalıĢma arkadaĢı grubunuz varsa sıkıntınız olmaz veya hatırlamazsınız. Biz ekiptik ve hedefe kilitlenmiĢtik. Tüm arkadaĢlarıma, bize inanan yüreklendiren destekleyen ailelerimize, sivil toplum temsilcilerine, bize güvenenlere, belediyeye, bağıĢ yapan aileye, Sn Bakanımız ve MüsteĢarımıza, Gaziemirlilere çok teĢekkür ediyorum. Hangar: Programın Üniversitemize, Ġzmir‟ e, ülkemize katkısı nelerdir? Tam anlamıyla teknik bir programdır. Okulu bitirdiğinizde hele donanımınızı tam gerçekleĢtirdiğimizde mezun olduğunuz gün iĢiniz hazırdır. Bu konuda sizinle ilgili olarak bize istekler gelmeye baĢlamıĢtır. Bu durum en azından eğitimdeki baĢarımız, toplumsal sorumlulukla yaĢam kalitesini artıracak çözüm üreten üniversite sorumluluğumuzun yerine gelmesidir, onurlu bir üniversite anlayıĢıdır, geleceğe dönük çalıĢmalarda ilk adım olup hava kuvvetleriyle ülkemiz için üniversitemiz adına daha iyi katkı ve iĢbirliklerine atılmıĢ bir adımdır. Bölgemizdeki Ģirketler ara eleman bakımından gereksinimlerini tam karĢılayabileceklerinden sanayici memnun olacak ve üretim artacaktır. Ġzmir bu noktada yeni yatırımlar alacaktır. Aynı bakıĢ açısı ülkemiz ekonomisi açısından da geçerlidir. BaĢarılı bir program olduğunda daha sonraları yeni ve iliĢkili programlar açarak havacılık konusunda yeni geliĢmeler yaratacak, üretimi hızlandıracaktır. Hangar: Geleceğe dönük olarak geliĢim nasıl olacak? Bu konuda bakanlık, hava kuvvetleri ve sanayicilerle beklentilerin ne olduğu Ģeklinde görüĢmelerimiz sürmektedir. Teknoloji konusunda ara eleman yetiĢtiren yeni programlar düĢünülebilir, sivil havacılık ile ilgili gereksinimler konusu da gündemimizdedir. RÖPORTAJLAR 30 Hangar: Öğrencileriniz olarak bizden beklentileriniz nedir? Üniversite ne sadece diploma sağlayan bir kurumdur ne de üniversite yaĢamı sadece derslerden ibarettir. Elbette baĢarı dersler üzerinden ölçme değerlendirmeye alınmaktadır ve hedefiniz baĢarı olmalıdır. Ama bizim isteğimiz baĢarılı ve donanımlı Ege Üniversiteliler yetiĢtirmektir. Onun için üniversitemiz dersler kadar, öğrencilerimizin tarih, insan iliĢkileri, sanat, spor ve kültür etkinliklerine de önem veren araĢtırmacı, duyarlı bir anlayıĢa sahip olmalarına özen göstermektedir. Öğrencilerimizin katılımcı ve toplumsal sorunlar karĢısında duyarlı yurttaĢlar olması, muasır medeniyet hedef ve bilincini taĢımaları öncelikli hedeflerimiz arasındadır. Hangar: Programı tercih etmeyi düĢünen genç arkadaĢlara ne dersiniz? Ege Üniversitesi‟nde ve havacılık teknolojisi gibi hepimizin heyecanı, dikkati ve beklentisinin yoğunlaĢtığı programı tercih etmekle çok doğru bir karar vermiĢ olacaklarını, Ege Üniversitesinde aradıkları gerçek üniversite ortamını bulacaklarını, iyi donanımlı ve iyi yetiĢmiĢ bireyler olarak dıĢarıda da çok hızla yer alabileceklerini, kendilerini beklediğimizi söylemek isterim. Hangar: Son olarak söylemek istedikleriniz? Sizler, beni heyecanlandıran ve beklentimin çok yüksek olduğu, hızla yeni programlarla geliĢtirmeyi düĢündüğüm bir programın ilk öğrencileri olarak benim için çok özelsiniz. Bunun farkında olarak ve kendinize güvenerek baĢarılı olmanızı, her yönden kendinizi geliĢtirmenizi, bizi ve ailelerinizi onurlandırmanızı istiyorum. KuĢkusuz her öğrencinin olduğu kadar zaman zaman sıkıntılarınız da olacaktır. Sorunlarınızı çözmede öncelikle okulunuzun tüm öğretim kadrosundaki ve idari kadrosundaki arkadaĢlarım, sonra hepimiz yanınızdayız. Çözülemeyecek çok az sorun vardır eğer istenirse. Sizi yetiĢtirenlere, baĢta ailelerinize, ülkenize olan sorumluluğunuzu hatırlayarak çaba göstereceğinize inanıyorum. Hepimiz heyecanla sizi izliyor ve baĢarılarınızla mutlu olmayı bekliyoruz. Kısa bir süre içinde Hangar adıyla bir elektronik dergi çıkarma isteğiniz beni memnun etti. BaĢarılı olacağınıza içtenlikle inanıyor ve baĢarılar diliyorum. Derginiz çok değerli bir yeni yıl armağanı oldu benim için. 2011 yılında, yaĢadığınız evrende, tüm sevdiklerinizle, aklın ve bilimin önderliğinde sağlık, sevgi, huzur, baĢarı dolu günler diliyorum. Değerli Rektörüm Prof.Dr. Candeğer YILMAZ, verdiğiniz bu öğütleri ve isteklerinizi büyük bir sevgi, içtenlik ve gayret ile yapacağımıza söz veriyor, yardımlarınız, desteğiniz ve bizlere böyle güzel bir üniversite yaĢattığınız için sonsuz, ...TEŞEKKÜR EDERİZ... Mesut Can ULUSAN RÖPORTAJLAR 31 HAVACILIK UZAY KÜMELENMESĠ BAġKANI VE EGE MESLEK YÜKSEKOKULU MÜDÜRÜ PROF.DR. H.SEMĠH GÜNEġ ĠLE YAPILAN RÖPORTAJ Ege Meslek Yüksekokulu Müdürümüz Prof.Dr. H.Semih GÜNEġ, bizlere bu imkanları sağladığınız için ve bizlere bu çalıĢmamızda destek verdiğiniz için teĢekkür ederiz. Hangar: Bize kendinizden bahseder misiniz? Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyesiyim. 2007 yılının Ocak ayından günümüze Ege Üniversitesi Ege Meslek Yüksekokulu Müdürü olarak görev yapmaktayım. Hangar: Ege Üniversitesi düĢünceleriniz nelerdir? bünyesindeki Uçak Teknolojisi Programı hakkındaki DüĢüncem dolayısıyla sonucu ortaya koyuyor. Ege Üniversitesi Ege Meslek Yüksekokulunda 30 program, ikinci öğretimde ise 20 program vardı. Bunlardan 2 programa öğrenci alımı durduruldu. Fakat 2010 – 2011 eğitim öğretim yılında 2 yeni program açıldı. Bunun için yönetim kurulumuz karar aldı ve Senatoya sunuldu. Daha sonra Y.Ö.K onayı ile programlar açılması ve öğrenci alınması talep ediliyor. Uçak Teknolojisi Programında yeni açılan programlardan bir tanesi. ÇalıĢmalarımız 2009‟un nisan ayında Sayın Rektörün de oluru ve heyecanı ile baĢladı. Bu iyi bir sivil toplum örgütü, devlet kurumları arasındaki iĢ birliği ve bir baĢarı örneğidir diye düĢünüyorum… Hangar: Havacılık Uzay Kümelenmesi Derneği baĢkanı olarak, bu kümelenme hakkında biraz bahseder misiniz? Bu kümelenme 18 Ocak 2010 yılında Ġzmir‟de kurulmuĢtur. Ülkemizde ve Ġzmir de uçak parçalarını üreten fabrikaların olması, Adnan Menderes Havalimanının burada olması ve uçak teknolojisi programının açılması kümelenmenin oluĢmasını sağladı. Kümelenmede 52 üye var. Tabi bu kümelenme içerisinde Kamu kurum ve kuruluĢları, havacılık ġirketleri, eğitim kurumları, sivil toplum kuruluĢları ve meslek odaları gibi üyelerimiz yer almaktadır. Biz bu kümelenmenin eğitim bölümünde Ege Üniversitesi olarak yer almaktayız. Vizyonumuz, Havacılık ve Uzay sanayimizin, küresel üretim, tasarım, ar-ge zinciriyle bütünleĢmesine aracı olarak, ülkemizin özgün tasarım, ileri teknoloji ve yüksek kalite üreten havacılık kümelenmesi merkezlerinden biri haline dönüĢmesini sağlamaktır. Havacılık ve uzay sanayimizin, küresel üretim, tasarım, ar-ge zinciriyle bütünleĢmesine aracı olarak, ülkemizin özgün tasarım, ileri teknoloji ve yüksek kalite üreten havacılık kümelenmesi merkezlerinden biri haline dönüĢmesini sağlamaktır. Misyonumuz, Ülkemiz havacılık ve uzay sanayinin geliĢimi için sektöre ihtiyaç duyduğu desteği sağlamak, Sektörde yerli katkı payının ve ihracat imkanlarının arttırılmasına katkıda bulunmak, Ülkemize yatırımların ve üretim teknolojilerinin kazandırılması için giriĢimlerde bulunmak, Ulusal ve uluslararası arenada iĢbirlikleri kurmak ve mevcut olanları geliĢtirmek amacıyla anlaĢmalar yapmak, yapılmasına aracı olmak, RÖPORTAJLAR 32 Sektörün inovatif ürünler ve süreçler geliĢtirmesine destek olmak, Geleceğin teknolojilerinin, yeni trendlerin takipçisi ve öncüsü olmak, Nitelikli iĢgücü yaratmak ve korumak amacıyla eğitim ihtiyaçlarını belirlemek, karĢılanmasına, eğitim kalitesinin arttırılmasına aracılık etmek, Üyeleri arasında dayanıĢmayı sağlamak, Ġlgili yasal düzenlemeler ve sektöre özgü kuralların geliĢimine katkıda bulunmak, yol gösterici rol oynamak, Gençlerin havacılık ve uzay sektörüne olan ilgisini arttırmak amacıyla projeler geliĢtirmek, Birlikte iĢ yapabilme kültürünün yerleĢmesine yardımcı olmak. Hangar: Son olarak bizlere ne söylemek isterseniz? Son olarak herkes sizlere çalıĢmanız gerektiğini söyler. Ama ben onun yanında Ģunu da söylemek istiyorum. GeçmiĢinizi ve tarihinizi iyi araĢtırın arkadaĢlar. GeçmiĢten ders almalısınız. Çünkü geçmiĢini bilemeyen geleceğine yön veremez. Tarihinizi iyi araĢtırın. Ayrıca okulunuzu koruyun, kendi evinizmiĢ gibi davranın. Kendi evinize nasıl bakıyorsanız okulunuza da öle bakmanızı istiyorum. Sizden sonra gelecek, aynı atölye ve laboratuvar, derslik ve araçlar ile gereçleri kullanacak arkadaĢlarınız olacak. Sizler için çok güzel bir bina yapıldı, değerini bilin, Havacılığın her kısmına ilgi gösterin, çaba gösterin. BaĢarı için çalıĢmak ama çok çalıĢmak gerekir. Hayallerinizi büyük tutun. BaĢarı hayallerin gerçekleĢmesidir unutmayın. Sevgiyle kalın. Erkan AYLAK Mesut Can ULUSAN RÖPORTAJLAR 33 GAZĠEMĠR BELEDĠYE BAġKANI HALĠL ĠBRAHĠM ġENOL ĠLE RÖPORTAJ Öncelikle Ege Üniversitesi Uçak Teknolojisi Programı öğrencileri adına bizlere yaptığınız yardımlarınız ve destekleriniz için çok TeĢekkür ederiz. Hangar: Kendinizden kısaca bahseder misiniz? Ben 10 Kasım 1954‟te Gaziemir‟de dünyaya geldim. Ġlk ve orta okulu burada bitirdim. Liseyi Ġzmir Namık Kemal‟de tamamladım. Üniversiteyi de Adana Çukurova‟da bitirdim. Makine mühendisliğini okudum. Üniversiteden mezun olduktan sonra 6 yıl esnaflık yaptım. Daha sonra 1989 da Konak Belediyesinde iĢbaĢı yaptım. Orda her kademede çalıĢtım yani ilk olarak düz mühendis olarak baĢladım, Ģef yardımcılığı, Ģeflik, müdür muavinliği, müdürlük ve 5 yılda baĢkan yardımcılığı yaptım. 1983‟den beri siyasetin içindeyim. Hangar: Bundan sonra okulumuza ve öğrencilere destek vermeye devam edecek misiniz? Ne tür destekler vereceksiniz? Önümüzdeki günlerde havacılık kümelenmesinde bir toplantımız olacak bende katılacağım. Çevre planını değiĢtirmek ve sizin okulunuzun çevresindeki o boĢ arazileri de okula kazandırmayı düĢünüyoruz. Bunlar tabi fiziki yardımlarımız olabilir. Ama siz öğrenci kardeĢlerimiz bizden ne bekliyorsanız biz elimizden gelen her türlü katkıyı koyarız. Hem madden koyarız hem manen koyarız. Ama sizden istek gelmesi lazım. Yani siz bu kentte okuyorsanız bu kentin sorumlu birer vatandaĢısınız demektir. Bizim aklımıza gelmeyen sizlerin aklına gelebilir. Aklınıza gelen her türlü projeyi bize sunarsanız ortak çalıĢmalar yapabiliriz. Zaten çoğunuz veya hiç biriniz burada oturmuyorsunuz ama sonuçta burada okuduğunuz için yarı Gaziemirli sayılırsınız. Yani bunlar bizim için çok önemli. Bizim o tür gönüllü projelerimizde var ve biz Ģöyle diyoruz “Eğer bu kentte çalıĢıyorsanız, okuyorsanız, ekmek parası kazanıyorsanız veya aksam gelip yatıyorsanız bu kente en azından manevi bir borcunuz var demektir”. Onun için bu kentin yönetimini sadece belediye baĢkanına bırakmak, meclise bırakmak doğru değildir. Burada yaĢayan her insanın elini bu taĢın altına koyması gerekiyor. Böyle bir sorumluluk altında yaĢaması gerekiyor biz böyle düĢünüyoruz. Sizden daha yüksek Ģeyler bekliyorum, bize düĢen ne varsa da ben hazırım. Hangar: Peki öğrenci olarak bizlerden ve ege üniversitesinden beklentileriniz neler? Dediğim gibi öncelikle bu kentin yönetiminde bize katkı sağlarsanız çok sevinirim. Ege üniversitesi bizim sayılı üniversitelerimizden biri, karĢılıklı anlayıĢ devam ederse daha büyük Ģeyler yapacağız. Beklentimiz üniversiteler bize daha çok bölümler ayırsınlar, bizde bir o kadar yer ayarlamaya çalıĢalım. RÖPORTAJLAR 34 Hangar: Havacılık sektörüne girmek isteyen genç arkadaĢlara öğütleriniz nelerdir? Havacılık sektörü hem Türkiye de hem de dünyada ve hatta dünyanın bir çok ülkesinde büyük bir hızla ilerliyor. Gelecekte yolculuklarda ve seyahatlerde en büyük pay sahibini havacılık alacaktır. Bu anlamda sektör açısından çok büyük açıkların olduğunu ve ihtiyaçların çok olduğunu düĢünüyorum. Sivil havacılıktaki görüĢtüğüm arkadaĢlarla geleceği olan müthiĢ bir sektör olarak görüyorum. ĠĢ alanlarının çok rahat, yani iĢ bulma açısından hiçbir sıkıntılarının olmayacağı bir sektör olarak düĢünüyorum. Sizde bence iyi bir tercihte bulundunuz. Geleceğiniz bence bu konuda diğer gençlere göre daha rahat. Bugün Türkiye‟nin en büyük problemi iĢsizlik. Gençlerin iĢ bulmaları çok zor, iyi yetiĢmiĢ olmaları gerekiyor. Bu sektörde sizin, diğerlerinden üç dört kat daha büyük Ģansınız var. Yani inĢallah bizim düĢündüğümüz gibi öyle olur. Hangar: Sizce bölümümüzün Ġzmir ve çevresine sağlayacağı avantajlar nelerdir ? Sadece Ġzmir olarak düĢünürsek, dediğim gibi sonuçta havacılık sürekli geliĢiyor. Özellikle havacılık kümelenmesinin burada olması Ġzmir‟ i havacılık üssü gibi yapacaktır. Yani fabrikaların burada olması, parça üreten fabrikaların burada olması gibi, özellikle okulunun da burada olması Ġzmir‟i havacılık üzerine bir cazibe merkezi haline getirecek. Bu bir avantajdır. Bu tür sektörlerin, girdiği Ģehirlere muhakkak hem ekonomik anlamda hem sosyal anlamda çok faydası olacaktır diye düĢünüyorum. Hangar: Peki dergimiz hakkındaki düĢünceleriniz neler? Tabi ki bu güzel bir Ģey. ArkadaĢlar üniversiteler sizlere sadece meslek kazandırabilirler. Ama sizin öğrenciliğiniz Ģu olmalı. Bir kere sosyal olmalısınız. Eğer hayatta baĢarılı olmak istiyorsanız ilginiz kadar sosyal yönünüzün de çok fazla olması lazım. Ġnsan iliĢkileriniz çok iyi olması, kültürel yanınız ağır basması lazım. Yani bu tür genç olarak yetiĢirseniz ülkenin de önü açılır. Hem kendinize faydası olur hem topluma faydalarınız olur. O konuda dediğim gibi sosyal olmanız ve bu tür kültürel faaliyetlerde bulunmanız çok önemli. Siz daha sonra okulu bitirdiğinizde insan iliĢkilerini göreceksiniz ki bunlar yansıyacaktır. Daha rahat iliĢki kuracaksınız, girdiğiniz yerlerde kendinizi kabul ettireceksiniz. Bunu devam ettirin gerçekten hoĢ Ģeyler bunlar. Hangar: Sizlere tekrar tekrar teĢekkür ediyoruz. Son olarak bizlere ne söylemek isterSizlere sağlık sıhhat dilerim, baĢarılarınızı isterim. Türkiye‟ye iyi gençler olarak yetiĢmenizi isterim ki ben sizin gözlerinden görüyorum bunları. Eğer bir sorununuz bir probleminiz olursa her zaman kapımız açıktır, hiç çekinmeden gelebilirsiniz. Bizim sizin gibi gençlere ihtiyacımız var. Mesut Can ULUSAN BarıĢ TUNALI Erkan AYLAK RÖPORTAJLAR 35 EROĞLU ĠNġAATIN SAHĠBĠ YILMAZ EROĞLU ĠLE RÖPORTAJ AHMET EROĞLU EĞĠTĠM TESĠSĠ‟NĠ BağıĢlayarak Bizlere Böyle Güzel Ġmkanları Sunduğunuz Ġçin TeĢekkür Ederiz. Hangar: Bize kendinizden ve Eroğlu ailesinden bahseder misiniz? Biz 3 oğlan 1 kız kardeĢiz. Babamız rahmetli oldu. Antalyalıyız. Ama ben doğma büyüme Ġzmirliyim. 1964 doğumluyum. Aile olarak genelde bizim temel iĢimiz tekstile dayanan bir iĢti. Sonra 1997 senesinden itibaren inĢaat sektörü ile beraber 7 – 8 tane Ģirketimiz var. Hangar: Eroğlu ĠnĢaat hakkında bilgi verir misiniz? Eroğlu ĠnĢaat kök olarak eski bir firma ama inĢaat sektörü olarak 6 – 7 yıllık bir geçmiĢe sahip. ġuan yap - sat konut iĢi yapmakta. Ayrıca bu sektörde ki öncü firmalardan bir tanesi. Hangar: Gaziemir de havacılık ile ilgili bir eğitim merkezi kurulacağından söz edildiğinde neler düĢündünüz veya neden böyle bir havacılık projesi içinde yer almayı seçtiniz? Babamızın adına bir okul yapma niyetimiz vardı. Belediye BaĢkanımız Sayın Ġbrahim ġENOL‟ un Ege Üniversitesi ile yaptığı bir protokol çerçevesinde bu okulun yapımını üstlenebileceğimiz ortaya çıktı. Böyle bir teklif bize çok cazip geldi. Ayrıca bu ülkede teknik elemana çok ihtiyaç duyulduğu büyük bir gerçek. Bizim için önemli olan buradan mezun olanların güzel bir noktaya gelmeleridir. Hangar: Ahmet EROĞLU Eğitim Tesisinin inĢaatında çeĢitli zorluklarla karĢılaĢtınız mı? Ġllaki karĢılaĢıyorsunuz. Çünkü inĢaat gerçekten zor bir iĢ. Bizim en büyük avantajımız teknik kadromuzun çok iyi olmasıydı. 3 boyutlu resim mermer, seramiğine kadar planı yapıldı. Nerede ne kullanılması gerektiğini iyi biliyorduk bu yüzden avantajlıydık. Hangar: Uçak Teknolojisi Programı sizce Ġzmir bölgesine ne gibi katkılar sağlayacaktır? ġimdi Gaziemir bölgesine bakarsak bu bölgede Askeriye, Hava Teknik Okullar Komutanlığı ve Havalimanı bulunuyor. Ayrıca Gaziemir büyümeye çok elveriĢli. Sizlerinde almıĢ olduğunuz eğitim sayesinde Ġzmir‟e çok büyük katkılarınız olacaktır. Ben buna inanıyorum. Hangar: Eroğlu ailesi olarak Ege Üniversitesinden beklentileriniz nelerdir? Bizim sizden hiçbir beklentimiz yok. Yeter ki sizler 2 sene sonra bu okuldan mezun olun. Bu bize zevk verecektir. Hangar: Son olarak bizlere neler söylemek istersiniz? Hayat çok uzun bir yol. Bu yolda inĢallah hepiniz hedeflerinize ulaĢacaksınız. Yapmanız gereken tek bir Ģey var. Sadece çok çalıĢmak… RÖPORTAJLAR 36 ESBAġ ÖZEL PROJELER GRUP BAġKANI AYHAN ĠZMĠRLĠ ĠLE RÖPORTAJ Ege Üniversitesi Uçak Teknolojisi Programı adına, bizleri desteklediğiniz ve bizlere böyle güzel imkanları sunduğunuz için teĢekkür ederiz. Hangar: Okurlarımızın ESBAġ‟ı daha iyi tanıyabilmesi için ESBAġ‟tan kısaca bahseder misiniz? Ege Serbest Bölgesi 1990 yılından itibaren "Yap-ĠĢlet-Devret" modeliyle bir özel sektör kuruluĢu olan ESBAġ tarafından kurulup iĢletilmektedir. Tüm altyapı ve gerekli üstyapı yatırımları, enerji, su, telekomünikasyon, doğalgaz, yükleme, boĢaltma, nakliye, hamaliye ve 24 saat destek hizmetleri ile itfaiye, yemek ve tüm belediyesel hizmetler ESBAġ tarafından verilmektedir. Ege Serbest Bölgesi, Ġzmir'in Gaziemir ilçesinde 2.2 milyon m2' lik bir alan üzerinde kurulmuĢtur. Bölge, Uluslararası Adnan Menderes Havalimanına 4, Ġzmir Limanına 12, otoyol ağlarına ise 1 km. mesafededir. Bölgede 72'si yabancı olmak üzere toplam 236 firma faaliyet göstermektedir. 2010 yılında gerçekleĢen ticaret hacmi yaklaĢık 4 milyar ABD doları olup, bölgenin hizmete giriĢinden bugüne kadar gerçekleĢen toplam ticaret hacmi ise $ 40 milyar dolara ulaĢmıĢ bulunmaktadır. Ege Serbest Bölgesinde yaratılan istihdam ise 17.500 kiĢiye ulaĢmıĢtır. Türkiye' deki 20 serbest bölgede yaratılan toplam istihdamın ve yatırımın 1/3' ü Ege Serbest Bölgesinde yer almaktadır. Bir üretim bölgesi olan Ege Serbest Bölgesinde ağırlıklı olarak elektronik, otomotiv yan sanayi, makine imalat ve montajı, savunma sanayi, hassas ölçü aletleri, metal bağlantı elemanları ve mutfak möbleleri üretimi, tekstil ve gıda iĢleme ve paketleme gibi sektörler yer almaktadır. En fazla ticareti yapılan mallar ise, tekstil ürünleri, konfeksiyon, ağır iĢ makineleri, kimyasal ürünler ve dayanıklı tüketim mallarıdır. Vizyonumuz Ege Serbest Bölgesinin; Türkiye' nin ileri gelen, dünya'nın sayılı çağdaĢ endüstri merkezlerinden biri olmasını sağlamaktır. Misyonumuz Yüksek teknoloji ile üretim yapan ve üretimini ağırlıklı olarak yurtdıĢına satan yerli ve yabancı sermayeli firmaları bölgemize çekerek; tüm kullanıcılarımıza kaliteli, çağdaĢ ve istikrarlı fiyat politikamızla hizmetler sunmaktır. RÖPORTAJLAR 37 Hangar: ESBAġ‟ta Havacılık ile ilgili faaliyet gösteren firmalar hakkında bilgi verebilir misiniz? Bugün Ege Serbest Bölgesinde sekiz firma bu sektörde faaliyet göstermektedir. Airbus, Boeing gibi dünya devi ana yüklenici firmalara Bölgemizden üretim yapılmaktadır. Alman sermayeli PfW Havacılık Sanayi, yakıt, hava, su ve yağ dolaĢımı için çeĢitli biçim ve çaplarda çelik ve titanyum borular yanı sıra, yakıt tankı, ana gövde parçaları ve kanat üretimi yapmaktadır. Hollanda sermayeli Fokker Elmo, Boeing, Lockheed Martin, Hamilton Sundstrand ve Agusta-Westland Ģirketleri için uçak ve uçak motoru kablosu üretimi yapmaktadır. ABD ve Fransız sermayeli FTB Fastener Technology firması bağlantı elemanları, cıvata, somun, burç, rondela gibi parçaları üretmektedir. Kale Grubu, dünya havacılık sektöründe motor sanayisinin devi Pratt&Whitney ile ortaklık yaparak kurduğu Kale Pratt & Whitney Uçak Motorları Sanayi, yakın zamanda Ege Serbest Bölgesi‟nde üretime geçerek F-135 uçak motor parçalarının imalatını yapacak. TUSAġ Motor, Heliavias Havacılık Sanayi, Milson Sonar Teknolojileri, Pegasus Savunma vb. firmalar da bu sektörde faaliyet gösteren diğer firmalardır. Hedefimiz ve çalıĢmalarımız bu yatırımların daha da artması ve Izmir‟in havacılık sektörüne önderlik edecek bir duruma gelmesini sağlamaktır. Hangar: ESBAS olarak Havacılık Sektörünü Ġzmir‟e çekmek için ne gibi çalıĢmalar yapıyorsunuz? Günümüzde uluslar arası pazarda rekabet edebilir hale gelmenin Ģartlarından birisi de Ģüphesiz ki ileri teknolojiye yönelmek ve katma değeri yüksek ürünler üretmekten geçmektedir. Bilindiği üzere havacılık sektörü, ileri teknolojinin en yoğun kullanıldığı, katma değeri yüksek sektörler arasındadır. Avrupa ve Amerika havacılık endüstrisinin beĢiği olmasına karĢın, iĢçilik ve üretim maliyetleri fazlasıyla yüksektir. Ülkemizin en büyük fırsatlarından biri de off-set yükümlülükleridir. Ülkemizin dıĢ satın alımları sonucu yurt dıĢına giden bedelin belli bir kısmının ülkemize geri kazandırılmasını hedefleyen off-set yükümlülükleri gereği, Türkiye‟ ye yatırım daha cazip hale gelmektedir. Tüm bunlardan hareketle Türkiye‟nin lider endüstri parkı Ege Serbest Bölgesi, yatırım için en uygun yer olma özelliğinin yanı sıra, hedeflediği sektörleri geliĢtirmeye yönelik çalıĢmaları da kendisine görev edinmiĢtir. ESBAġ, 2000 yılından bu yana havacılık sektörünü ülkemizde ve Bölgemizde geliĢtirmek amacıyla projeler üretmektedir. Ana baĢlıklarıyla projelere değinirsek: 2000: Türkiye’ de bir ilk: Uzay Kampı Türkiye kuruldu. 2002: 1. Offset ĠĢ GeliĢtirme Günü 2003: 2. Offset ĠĢ GeliĢtirme Günü 2005: Offset‟te Yeni Ufuklar Konferansı 2006: ESBAġ‟ ta Kümelenme konularında araĢtırma çalıĢmalarına baĢlanması. Öngörülen Sektörler: Havacılık ve Uzay, Makine, Otomotiv, Elektronik. 2007, Temmuz: EGEV ve ESBAġ iĢbirliğinde havacılık sektöründe bir kümelenmenin oluĢturulabilmesi amacıyla çalıĢmalara baĢlanması, Ġzmir Üniversitelerinden kümelenme uzmanı profesörlerin ve Ġzmir‟ in önde gelen kurumlarının katılımıyla Proje ekibinin oluĢturulması. 2007-2009: Proje ekibinin Ġzmir‟de Havacılık kümelenmesi kurulmasına yönelik bir proje dokümanı hazırlığı. 2007-2009: Kümelenme projesi ile ilgili Savunma Sanayi MüsteĢarlığı ile görüĢmeler, projeye desteklerinin alınması. RÖPORTAJLAR 38 Temmuz 2009: Projenin hız kazanması ile, kümelenmenin bir tüzel kiĢilik olarak kurulma kararı ve gerekli çalıĢmalara baĢlanması. Kasım 2008: 1. Ġzmir Küresel Havacılık ve Uzay Konferansı Temmuz 2009: Türkiye’de bir ilk, Havacılık sektöründe önde gelen eğitim ve sertifikasyon grubu PRI-Nadcap ile iĢbirliği anlaĢması. Haziran 2009: Türkiye‟de bir ilk, Münih‟te konuĢlanmıĢ Almanya‟nın ikinci büyük havacılık kümelenmesi Bavairia Aerospace ile iĢbirliği anlaĢması. Temmuz 2009: Kümelenme projesine paralel Ege Üniversitesi Ege Meslek Yüksekokulu bünyesinde bir havacılık programının ile ilgili çalıĢmalara baĢlanması (ESBAġ, Ege Üniversitesi, Gaziemir Belediyesi iĢbirliği ile) Ocak 2010: Türkiye‟ de bir ilk, “Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği-HUKD” nin kurulması. Ekim 2010: 2. Ġzmir Küresel Havacılık, Uzay ve Ofset Konferansı. Ekim 2010: Türkiye‟ de bir ilk, Ege Üniversitesi Ege Meslek Yüksekokulu “Uçak Teknolojisi Programı”nın açılıĢı Ege Serbest Bölgesinde faaliyet gösteren ve Boeing, Airbus gibi dünya devi havacılık firmalarına üretim yapan bazı firmalar: Lisi Aerospace (1997), PFW Havacılık (2003), Fokker Elmo (2007), Kale Havacılık (2010) Yapılan tüm bu çalıĢmaların içerisinden iki noktayı önemle vurgulamak isterim. Birincisi ESBAġ önderliğinde Türkiye‟nin ilk “Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği-HUKD”nin Ġzmir‟de kurulmuĢ olmasıdır. Dünyada uzun yıllardır uygulanmakta olan bir ekonomik kalkınma modeli olan “kümelenmeler” sektörün geliĢimine önemli faydalar sağlamaktadır. HUKD, bir yıl içerisinde oldukça önemli çalıĢmalara imza atarak, üye sayısını arttırarak çalıĢmalarını hızla sürdürmektedir. Detaylı bilgi için web sitesini incelemenizi tavsiye ederim. www.havacılık kümelenmesi.org Bir diğeri ise düzenlemiĢ olduğumuz konferanslar uluslararası nitelikte, sektörün karar vericilerinin katıldığı, Ġzmir‟in dünyaya duyurulduğu büyük baĢarı ile düzenlenen konferanslardır. Bu ve havacılık sektöründe yürüttüğümüz diğer çalıĢmalar sayesinde havacılık ve savunma alanında 2 yılda bir düzenlenen “Küresel Endüstriyel ĠĢbirliği Konferansları” serisinin 2012 yılında düzenlenecek olan konferansını, Ġzmir‟imize kazandırmıĢ durumdayız. Hangar: Eklemek istediğiniz baĢka bir konu var mı? Ege Üniversitesi Ege Meslek Yüksekokulu Uçak Teknolojisi Programı öğrencileri, gelecekte havacılık sektörünün önemli birer elemanı olacaklardır. ESBAġ‟ta ki Havacılık ile ilgili firmalar sizleri beklemektedir. Uçak Teknolojisi Programı‟ nın açılmasında verdikleri destekler bunu göstermektedir. Bu sektörde yabancı dil çok önemlidir. Ġngilizcenizi muhakkak geliĢtirmeniz gerekmektedir. Bu doğrultuda sadece verilen derslerle yetinmeyip, araĢtırmalar yapmanız, sektörü, geliĢmeleri yakından takip etmeniz geliĢiminize ciddi yararlar sağlayacaktır. Bölümünüzün kıymetini bilir ve kendinizi en iyi Ģekilde yetiĢtirirseniz, sektörün ihtiyaç duyduğu ara eleman ihtiyacı sizlerle en iyi Ģekilde karĢılanacaktır. Hepinize baĢarılar diliyorum. Mesut Can ULUSAN & Gökhan POYRAZ Erkan AYLAK & BarıĢ TUNALI FELSEFE & BİLİM 39 BĠLĠM VE FELSEFE Yer Çekimi ve Tombala Tombalada 6 ile 9′un birbirine karıĢmaması için altına çizgi koyarlar. Sadece tombalada değil, bir Ģekilde ters ya da düz tutulabilecek ve birbirine karıĢtırılabilecek tüm durumlarda. Kendi kendime bunun sebebini düĢündüm: Niçin çizgi altta? Ayrıca niçin çizgili defterlerde harfleri alta yaslıyoruz. Halbuki amaç kılavuzsa üst çizgiye de dayayabilirdik. Harfler üstleri bir satıha değecek Ģekilde geliĢtirilebilirdi. Benim naçiz beynim bunun yerçekimiyle alakalı olabileceğini söylüyor. Bir Ģeylerin düĢmemesi için bir satıh üzerinde durması gerekir. Harfleri de benzer Ģekilde bir satıh üzerine koyuyoruz demek ki… Ne ilginç… Kaynak:http://www.tevfikuyar.com/ Normal Nedir? Siz Normal Misiniz ? Normal insanın belli bir denetim alanı içinde eylemesini sağlayan, davranıĢlarını biçimlendiren kural ya da kurallar bütününe verilen ad; toplum bilimlerinde yerleĢik ya da beklenen toplumsal davranıĢ biçimi; ne yapılması gerektiğine iliĢkin üstü örtük toplumsal kural ya da örnek biçim. Böyle bir tanımı okuyunca ilk akla gelen soru Ģu: Kim belirliyor bu normali?. ilk akla gelen yanıt: Kimler çoksa, onlar. Ġlk yanıt genellikle en yüzeysel olanıdır. Normun içine biraz daha girmeye çalıĢtığımızda, çoğunluğun gücüyle değil de, iktidarın gücüyle karĢılaĢacağımızı görürüz. Halk çoğunluğu ne zaman gücü eline almıĢ ki, kuralları koyabilsin? Bir toplumun içine doğuyoruz; etrafı çepeçevre sarılmıĢ, farklılıkların değil de benzerliklerin arandığı, ortalamanın tutturulduğu grupların oluĢturduğu bir topluma. Kurallar yani normlar, bizim aslında görmediğimiz, ama farkında olmadan kabul ettiğimiz ölçülerdir. Bu ölçülerin biçimlendiremediği bireylere de anormal diyoruz. YaĢama kendi rengimizi katmaya çalıĢtıkça, normların dıĢına çıkıyoruz. Böyle düĢünüldüğünde normal olan, sıradandır, normali seçmek güvenli bir yaĢamı seçmektir ve normal olan ortalama olandır. Fakat bu sorgulamaların ötesinde normalliğe ihtiyaç duyduğumuz da, tartıĢılmaz bir gerçek. Normal olmak, yani toplumsal kabul görmek, iç dünyamızdaki huzuru sağlıyor. Öyleyse farklılıkların törpülenmediği baĢka bir toplum hayali gerekli... Mesut Can ULUSAN Kaynak:http://www.felsefeekibi.com/ FELSEFE & BİLİM 40 Ay'da Su Olduğu KesinleĢti Daha önce kutup bölgeleri hariç kupkuru olduğu düĢünülen Ay yüzeyinde ince bir tabaka halinde su bulunduğu belirlendi. Ġnsanoğlu, ayda üs kurma haline biraz daha yaklaĢtı. ĠSTANBUL - Hindistan Uzay Ajansı tarafından 2008'de Ay'ın yörüngesine oturtulan ilk Hint araĢtırma uydusu Chandrayaan-1'in taĢıdığı "Moon Mineralogy Mapper-M3" adlı gözlem cihazıyla NASA'ya ait Cassini ve Deep Impact uzay araçlarının sağladığı verilere göre, Ay yüzeyindeki toprakta ince bir film tabakası halinde su bulunuyor. Science dergisinde yayınlanan makalede, Ay'ın mineral haritasını çıkarmaya yarayan M3 cihazının yüzeyden yansıyan ıĢığı analizi sırasında hidrojen ve oksijene bağlı bir kimyasal elementi belirten uzun dalgalı ıĢınım tespit ettiği belirtildi. Bunun iki hidrojen ve bir oksijen atomundan oluĢan suyun varlığını iĢaret ettiğini kaydeden Amerikalı bilim adamları, Ģimdiye kadar ileri sürülen ve Ay'da suyun sadece kutup bölgelerindeki kraterlerin dibinde sürekli karanlık kısımlarda bulunduğuna dair teoriyi ortadan kaldırdığının altını çizdiler. KeĢfi yapan araĢtırmacılar, Dünya'nın tek uydusu Ay'da iki ayrı tür su bulunduğunu belirterek, bunlardan birinin Ay yüzeyine çarpan buzdan meydana gelmiĢ göktaĢları gibi bir dıĢ kaynaktan geldiğini, diğerinin de tamamen Ay kaynaklı olduğunu düĢünüyorlar. Mesut Can ULUSAN Kaynak:http://www.ntvmsnbc.com/ İZMİR 41 Türkiye'nin Ġstanbul ve Ankara'dan sonra üçüncü büyük metropolü olan fuarlar merkezi Ġzmir, ticaret ile bütünleĢmiĢ çağdaĢ bir liman kentidir. Kültür nitelikleri, yeryüzü nitelikleri ve yaĢam düzeyi ele alındığında, Türkiye'nin geliĢmiĢ kentlerinden birisidir. Ġzmir'in batısında denizi, plajları ve termal merkezleriyle ÇeĢme Yarımadası uzanır. Ġzmir, yatlar ve gemilerle çevrilmiĢ uzun ve dar bir körfezin baĢında yer almaktadır. Ilıman bir iklime sahip olup, yazın denizden gelen taze bir serinlik güneĢin sıcaklığını alıp götürmektedir. Sahil boyunca palmiye, hurma ağaçları ve geniĢ caddeler bulunmaktadır. Ġzmir Limanı, Mersin Limanı'ndan sonra Türkiye'nin en büyük limanıdır. Canlı ve kozmopolit bir Ģehir olan Ġzmir, uluslararası sanat festivalleri ve Ġzmir Enternasyonal Fuarı ile de önemli bir yer tutar. Etimoloji “Ġzmir” kelimesi Eski Ġyon Lehçesi'nde Smyrne, Atina Lehçesi'nde ise Smyrna diye yazılırdı. Bugünkü Hellenler bu kentin adını Zmirni biçiminde telaffuz etmekte, son yıllarda Antik Efes kenti civarında da bu adla anılan bir köy yerleĢimi izlerine rastlanmıĢtır. Olasılıkla Ġzmir'den Efes'e giden bir kraliçenin adını yerleĢtikleri köye de koydukları düĢünülmektedir ki bununla ilgili bilgilere eski kaynaklarda da rastlanmaktadır. “Smyrna” sözcüğü Yunanca değildir. Ege Bölgesi'ndeki birçok yerleĢim adı gibi Anadolu kökenlidir. MÖ 2000'in baĢlarına ait Kültepe (Kayseri) yerleĢiminden kalan bazı tablet metinlerinde Tismurna adına rastlanmaktadır. Tismurna'daki bir ön ek olup büyük olasılıkla bir kiĢi ya da bir yer adını belirtmektedir. Smyrna Agora'sının genel görünümü Tarih Eski Ġzmir kenti (Smyrna), körfezin kuzeydoğusunda yer alan ve yüzölçümü yaklaĢık yüz dönüm olan bir adacık üzerinde kurulmuĢtu. Son yüzyıllar boyunca Meles Çayı'nın ve bugünkü Yamanlar Dağı (Spil Dağı)'ndan gelen sellerin getirdikleri mil ile bugünkü Bornova ovası oluĢtu ve yarım adacık, bir tepe hâline dönüĢtü.ġimdi Tepekule adını taĢıyan bu höyüğün üzerinde Tekel Müdürlüğü'nün Ġzmir ġarap ve Bira Fabrikası'na ait numune bağı bulunmaktadır. 1955'ten beri yoğun gecekondu bölgesi olan bu çevrede Ġzmir'deki ilk yerleĢim yeri olarak tespit edilen Ġzmir Höyüğü bulunur. Batı Anadolu kıyılarındaki ilk yerleĢimler ki bunlar Troya SavaĢlarından sonra kurulan Aiol, Ġyon ve Dor kökenlidir- genelde küçük yarımadalar üzerinde kurulmuĢtur. Bunlar, Pitanes (Çandarlı), Phokaia (Foça), Smyrna (Ġzmir), Klazomenai (Kilizman), Milet ve Ġasos gibi yerleĢimlerdir. Böylece yarımada yerleĢikleri hem iki limana sahiptiler, hem de kara denizden gelecek saldırılara karĢı güvence içindeydiler. Eski Ġzmir yerleĢimi yaklaĢık 3000 yıl boyunca bu yarımada üzerinde ver aldı. MÖ 4. yüzyılın ikinci yarısında büyük nüfus artıĢı yüzünden bugünkü Kadifekale (Pagos) eteklerine taĢındı. BarıĢ TUNALI SAĞLIK 42 TaĢikardi Nedir? TaĢikardi Ġle Kalp Çarpıntısının Farkı Nedir? TaĢikardi kalbin atım sayısının artarak, normal değerlerin üzerine çıkması haline verilen ad. Kalbin hızı, bir dakika içindeki atım sayısıyla belirlenmektedir. Bu hızın normal değerleri, yaĢa bağlı olarak değiĢmektedir. Yeni doğan bir çocuk için bu değerler 100 ile 140; yetiĢkinlerdeki normal değerlerse 60 ile 100 arasındadır. Kalbin atım sayısının 60'ın altında olmasına bradikardi, 100'ün üstünde atmasına ise taĢikardi denilmektedir. Devamlı spor yapanlar için kalbin normal atım sayısının alt sınırı dakikada 50'ye kadar inebilir. Bir de çarpıntı (tıp dilindeki ismi palpitasyon) terimi vardır ki bunu taĢikard terimiyle karıĢtırmamalıdır. Çarpıntı, kalp atıĢlarının hastanın kendisi tarafından hissedilmesi demektir. Çarpıntı sırasında kalbin atma sayısı düĢük, normal veya fazla olabilir. TaĢikardisi olan kiĢiler genellikle çarpıntıdan da Ģikayet ederler. Yani her taĢikardiye çarpıntı, her çarpıntıya taĢikardi eĢlik etmeyebilir. Bazen, kalbin anormal atımları, terleme hissi veya çarpıntı Ģeklinde tarif edilebilir. Kaynak: Yeni Rehber Ansiklopedisi Sigara Bırakmak Ġçin Mora-Terapi Mora-terapi nedir? 45 dakika kadar süren bir seansla içtiğiniz sigaranın elektromanyetik frekansının vücuttan temizlenmesini amaçlayan bir uygulamadır. Sigara bırakma tedavisi yanında öncelikle ağrıtedavilerinde, detoks tedavilerinde ve alerji tedavisinde kullanılmaktadır. Ne zaman bulundu? MORA-Terapi 30 yıl önce bulunmuĢ olan bir tedavi Ģeklidir. Bağımlılıklardaki kullanımlar ise çok yenidir. Sigaraya karĢı etkisi 5 yıl kadar önce yapılan alerji tedavisinin sigara üzerinden denenmesiyle Ģans eseri olarak bulunmuĢtur. Mora-terapi yardımıyla sigarayı bıraktığınızda… “Sigara isteğiniz seansın hemen sonrasında ve net bir Ģekilde hissedeceğiniz Ģekilde azalacak. "Yanınızda sigara içildiğinde istek olmayacak, Hatta muhtemelen sigaradan bir daha asla içemeyecek kadar rahatsız olacaksınız” “Sinirli olmayacaksınız, Aksine rahat ve keyifli olacaksınız” Mora-terapi ne yapar? -Yapılan uygulama sigara bağımlılığın “fiziksel kısmını” ortadan kaldırır. Vücudun sigara istememesi gibi bir durum yaratır. -Sigara içme isteği azalır, nikotin krizleri olmaz , sinirlilik hali yerine rahatlık hali yaşanır, iştah açılması büyük ölçüde azalır. -Biorezonans sigara dumanına karşı tiksinti başlatır. Sigara artık bulantı ve keyifsizlik yaratır. Mesut Can ULUSAN DOĞA 43 St. Helens Yanar Dağı St. Helens Dağı, ABD'nin Washington Eyaleti'nin güneyinde, 2.549 metre yüksekliğinde bir volkandır. Kuzey Amerika'nın batı kıyısında uzanan Pasifik AteĢ Çemberi'nin sisteminin bir parçası olan, bir dizi volkanlar zinciri Cascade Sıradağları'nda yer alır. St. Helens Dağı, Pa-sifik Volkan KuĢağı'nın tüm yanardağları gibi büyük bir patlama ener-jisi gösterir. Tarihçe St. Helens Dağı'nı ilk keĢfeden Avrupalılar, 19 Mayıs 1792'de George Vancouver'un ekspedisyonunun katılımcılarıdır. Vancouver 20 Ekim 1792'de volkana, Ġngiliz diplomat Alleyne FitzHerbert, 1st Baron St Helens'in adını verir. Ġlk onaylanmıĢ görgü Ģahitli patlama raporu, Mart 1835'de Dr. Meredith Gairdner'e dayanır. Gairdner o sırada, Vancouver, Washington'da Hudson‟s Bay Company çalıĢmaktaydı. 18 Mayıs 1980 Patlaması 1857'den beri sakin bir volkan olan St. Helens Dağı, 20 Mart'tan itibaren meydana gelen deprem serisinin ardından, 18 Mayıs 1980'de tekrar patlar. Bu esnada, tüm batı zirvesi aĢağı kayar. St. Helens zirvesi bu patlamadan önce 2950 metre yükseklikteyken, bugün 2549 m yüksekliktedir. ġans eseri seyrek olarak yerleĢilmiĢ bölge, tamamen tahrip olmakla kalmamıĢ ayrıca tabiat da tamamen değiĢ-miĢtir. Aralarında, o sırada gaz salımı ölçümleri yapan volkanolog David A. Johnston'ın da olduğu 57 kiĢi bu patlamada hayatını kaybeder. YaklaĢık 3 km³ kayaç, bu patlamada harekete geçer. Küller ve gaz bulutları, 18 km yüksekliğe kadar yükselerek, Troposferi geçer ve Stratosfer'e ulaĢır. Kül atımı 9 saat sürer ve 3 gün sonra ABD'nin doğusunda kaydedilir. Külün bir kısmı Jet stream'e ula-Ģarak iki hafta içinde tüm yeryüzünü turlar. Ġçlerindeki ısı 640 derece celsiusun üzerinde olan piroklastik akıntılar, 400 km/h hızla dağdan aĢağı yürüyerek, bölgenin tüm flora ve faunasını yok eder. Piroklastik akıntılardan iki hafta sonra bile, örtü katmanlarında 400 derece celsiusden fazla ısı ölçülür. Piroklastik akıntıların, üst dağ yamacındaki kar ve buzla karıĢımından oluĢan, 120 km/h hıza ulaĢarak bölgeyi ayrıca tahrip eden lahar, dah Mesut Can ULUSAN HAYVANLAR ALEMİ 44 Katil Balina ORKA Katil balinalar insandan sonra dünyada ikinci en yaygın memelidir. Katil balina (Orcinus orca), Orka olarak da bilinir, okyanus yunusları ailesinin en iri üyesidir. Yayılım geniĢliği olarak dünyada en yaygın ikinci memelidir (insanlardan sonra) ve tüm okyanuslarda bulunur. Çok yönlü bir yırtıcıdır ve balık, deniz kaplumbağası, kuĢ, fok, köpek balıkları ve hatta diğer genç ve küçük yunusları yer. Bu Ģekilde deniz besin zincirinin en üst noktasındadır. Katil balina ayrıca diğer balinalara özellikle gri balinalara da saldırır. "Katil balina" adı hayvanın muhteĢem ve korkusuz bir deniz memelisi olarak ününü yansıtır. Günümüzde Orka balina olarak görülmez (daha geniĢ anlamda tüm cetacean'ların balina olduğu geçeği dıĢında) ve insanlar için tehlikeli değildir. Doğada Orka' nın bir insana saldırısı kaydedilmemiĢtir. Bununla birlikte deniz parklarında tutsak olarak tutulan Orka‟ ların terbiyecilerine saldırdıklarına dair raporlar vardır. Fiziksel Özellikleri Hayvanların ayırt edici özellikleri olarak sırtı siyah, göğüs ve yanları beyazdır ve göz üstünde ve arkasında beyaz lekeler vardır. Gövdeleri ağır ve tıknazdır ve büyük bir sırt yüzgeçlerine sahiplerdir. Sırt yüzgeçlerinin arkasında koyu gri bir leke bulunur. Erkeklerin uzunlukları 9.5 m‟ye kadar olabilir ve ağırlıkları 6 tondan fazladır. DiĢileri daha küçüktür; en fazla 8.5 m uzunluğunda olurlar ve ağırlıkları yaklaĢık 5 tondur. Yavru katil balinalar doğduklarında 180 kg.‟dır ve uzunlukları yaklaĢık 2.4 m‟dir. Çoğu yunustan farklı olarak katil balina‟nın kuyruk yüzgeci büyük ve yuvarlaktır; diğer yunus türlerinden farklı olarak kısa bir küreğe benzer. YaklaĢık 1.8 m‟lik sırt yüzgeci diĢilerinkinden daha uzundur ve uzatılmıĢ ikizkenar bir üçgene benzer. DiĢilerin sırt yüzgeci ise daha kısadır ve tırpan Ģeklindedir. Bu yüzgeçlerdeki çentik, kesik ve sıyrıklar her bir yüzgecin ayırt edici özelliklerine ek olarak bilim insanlarına katil balinaları birey olarak tanımalarına yardımcı olur. Beslenme Kuzey Amerika kıyılarında incelenen 3 "çeĢit" orka vardır: yerleĢikler, geçici süreliler ve kıyıdan açıkta yüzenler. YerleĢik orkalar sadece balık yer, geçici süreliler fokları ve diğer balinaları (orka‟ların dıĢında) yerler. Kıyıdan uzakta yüzenlerin beslenmeleri konusunda fazla bilinen bir Ģey yoktur. Mesut Can ULUSAN MERAK KÖŞESİ 45 Piramitlerin Gizemi * Piramit'in içine bırakılmıĢ su, 5 hafta süreyle bekletildikten sonra yüz losyonu olarak kullanılabilir. * Her biri 20 ton olan taĢlardan inĢa edilmiĢtir ve bu taĢları temin edilebilecek en yakın mesafe yüzlerce kilometre uzaklıktadır. Bu taĢların nasıl getirildiği konusunda kesin olmayan farklı varsayımlar bulunmaktadır. * Piramit, kimin adına yapıldıysa, onun bulunduğu odaya, yılda sadece 2 kez güneĢ girmektedir. (doğduğu ve tahta çıktığı günler) * Mumyalarda radyoaktif madde bulunduğundan mumyaları ilk bulan 12 bilim adamı kanserden ölmüĢtür. * Piramitlerin içerisinde ultra sound, radar, sonar gibi cihazlar çalıĢmamaktadır. * KirletilmiĢ suyu, birkaç gün Piramit'in içine bırakırsanız; suyu arıtılmıĢ olarak bulursunuz. * Piramit'in içerisinde süt, birkaç gün süreyle taze kalır ve sonunda bozulmadan yoğurt haline gelir. * Bitkiler Piramit'in içinde daha hızlı büyürler. * Çöp bidonu içindeki yemek artıkları, hiç koku vermeden Piramit içinde mumyalaĢır. * Kesik, yanık, sıyrık gibi yaralar büyükçe bir Piramit'in içinde daha çabuk iyileĢme eğilimi gösterir. * Piramitlerin bazı odalarının içinde ne olduğu hakkında bir bilgi yoktur; araĢtırmacıların çoğu, ya içinde kayboldular ya da aynı yerde birkaç tur attılar, fakat içlerini göremediler. * Piramitlerin içi yazın soğuk kıĢın sıcak olur * Büyük Piramidin açıları, Nil'in delta yöresini iki eĢit parçaya bölerler. * Gize'deki üç piramit aralarında bir Pisagor üçgeni olacak Ģekilde düzenlenmiĢlerdir. Bu üçgenin kenarlarının birbirlerine göre oranı 3:4:5'dir. * Büyük Piramidin tabanının yüzeyi, anıtın yarısının iki katına bölündüğünde pi=3,14 sayısı elde edilir. * Büyük Piramidin dört yüzeyinin toplam yüzölçümü,piramit yüksekliğinin karesine eĢittir. * Büyük Piramit, dünyanın kara kitlesinin merkezinde yer alıyor. * Büyük Piramit, dört ana yöne göre düzenlenerek inĢa edilmiĢtir. * Piramit dev bir güneĢ saatidir. Ekim ortasıyla Mart baĢı arasında düĢürdüğü gölgeler mevsimleri ve yılın uzunluğunu gösterirler. Piramidi çeviren tas levhaların uzunluğu bir günün gölge uzunluğuna eĢittir. Bu gölgelerin tas levhalar üstünde gözlenmesiyle günün 0,2419 bölümünde yılın uzunluğu yanlıĢsız olarak saptanabiliyordu. Mesut Can ULUSAN Desteklerinden dolayı TEŞEKKÜR EDERİZ...
Benzer belgeler
Hangar Dergisi - Ege Meslek Yüksekokulu
Yayına hazırlanan bu dergimizi, alıĢılandan farklı olarak,
çevreye olan saygımız ve gelecek nesillere olan borcumuzu
HAVACILIK TEMEL BİLGİSİ 9 Uçak sistemleri
Heyecanımızın hiç dinmemesi, dergimizin gün geçtikçe
güçlenmesi ve okunurluğunun artması
dileklerimle
saygılarımı sunuyorum.