ağustos - UTED Dergi
Transkript
AĞUSTOS 2015 · YIL: 24 285 AYLIK HAVACILIK DERGİSİ 2146-6394 w w w . u t e d . o r g HAVACILIK SANAYİ BALONLA BAŞLAR HAVA ARACI TİPİNİN LİSANSA İŞLETİLMESİ İNSAN FAKTÖRLERİNİN KAPSAMI THY YÖNETİM KURULU BAŞKANI İLKER AYCI İLE SAHURDA BULUŞTUK Dünya havacılığına yön veriyoruz... TAV olarak, 15 ülkede 69 havalimanında, dünya havacılığına yön veriyor, Türkiye’nin gururu olmaya devam ediyoruz... BAŞKANDAN DEĞERLİ MESLEKTAŞLARIM, DEAR COLLEAGUES, Bu yılda, İstanbul, Ankara ve Antalya’da geleneksel iftarlarımızı gerçekleştirdik. Ülkemizdeki, Uçak Teknisyenliğinin geçmişten geleceğe tarihsel belgeseli niteliğinde olan UTED iftar organizasyonlarımızda üç nesil Uçak Teknisyenlerini buluşturmanın gururunu yaşıyoruz. İstanbul’daki iftarlarımızı “Şazeli Restaurant”ta gerçekleştirdik. İftar organizasyonumuza katılım yüksek olmuştur. Davetimize katılan veya mazeret bildirerek katılamayan tüm dostlarımıza teşekkür ederiz. Hayatın sizlerle güzel ve anlamlı olduğunu bir kez daha ifade etmek isterim. As usual, in this year, our traditional fast-breaking meals have been hosted in Istanbul, Ankara and Antalya. We’re proud to bring together three generation of Aircraft Technicians at the UTED fast-breaking meals which have characteristic of a historical documentary of our country’s the aircraft technician extended from the past to the future. We have realized the fast-breaking meal of Istanbul at the ‘Şazeli Restaurant’. The participation of the fast-breaking meal was high level. We would like to express our gratitude to all our friends who participated to our meal or not by declaring an excuse. I would like to express again that the life is beautiful and meaningful with you. Ayrıca, özel sektörde hizmet veren meslektaşlarımızdan olumlu geri dönüşler almamız ve aramıza katılmak istemeleri bizler için sevindirici bir durumdur. Önümüzdeki aylarda, sektördeki meslektaşlarımızla buluşacağız, ailemizi genişleteceğiz ve sektörün sesi olacağız. Değerli Meslektaşlarım, THY Teknik A.Ş de hepimizi yakından ilgilendiren çalışanların Metal İşkolundaki sendika seçimi ile ilgili süreç sonlanmak üzere. Sendikalar yasasında, çalışan sayısının %40’ından fazla üyesi olan sendikanın temsil hakkı kazanacağı belirtilmektedir. Bir sendikamızın bu sayıyı elde ettiği ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına yetki başvurusunda bulunduğu ifade edilmektedir. Meslektaşlarımızın her türlü talebini sendika ve şirket yönetimi ile paylaşacağız. Çalışan haklarının takipçisi olacağız. HABOM A.Ş personelinin THY Teknik A.Ş geçişi esnasında imzalanan ek protokol, özellikle personel ücretlerinde adaletsiz bir yapı oluşturmuştur. Eşit işe, eşit ücret ilkesi her çalışanın hakkıdır. Daha adil bir ücret yapısı, kendisini değerli hisseden, aidiyet duygusu gelişmiş çalışan profili oluşmasını diliyorum. Mevcut kazanımlarımızın korunmasını ve hakkımız olan ve henüz alamadığımız CED bilet, “pass bilet” kullanımında, Türk Hava Yolları iştiraklerinde çalışan tüm personelin hizmet yılı ile önceliğin belirlenmesini istiyoruz. Bu talebimizi her platformda dile getirdiğimizi ve destek aldığımızı da buradan açıklamak isterim. Değerli Meslektaşlarım, Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı Sayın İlker AYCI ile, 3 Temmuz 2015 tarihinde yaptığımız görüşme sonrası, THY Teknik A.Ş Bakım tesislerinde arkadaşlarımızla buluşma ve çalışanlarla sahur yapma teklifimizi kabul etmesi bizleri ziyadesi ile memnun etmiştir. Bu buluşma esnasında, arkadaşlarımız sorunlarımızı kendisine iletmiş, İlker Beyin olumlu tutumu ve çözüm odaklı yaklaşımı bizleri umutlandırmıştır. Ziyaret sonrasında, sorunların çözümü için sevindirici gelişmeler yaşanmıştır. Kendisine bu vesile ile tekrar teşekkür ederiz. In addition, we received positive replies from our colleagues serving in the private sector and they wanted to join us. This situation is very pleasing for us. In the coming months, we will meet with our colleagues in the sector and we’re going to expand our family and to be voice of the sector. Dear Colleagues, In Turkish Airlines Technique Inc., the union election of the employees in the branch of Metal to which we are of particular concern is about to reach a conclusion. According to the unions law, a union which have the number of employees with more than 40% have a right to be the Union representation. It said to be that a union has achieved this number and it has applied the Ministry of Labor and Social Security for the authority. We will share all kinds demand of our colleagues with the union and the company management. We’re going to be strict followers of the employees’ rights. The additional protocol signed during the personnel of HABOM INC. transiting to THY Technique created unjust situation for the staff wages in particular. The principle of equal pay for equal work is right for every employee. I wish to a fairer fee structure and We wish protection of our rights and years of service and seniority of all the personnel working in Turkish Airlines Affiliates to be determined in usage of CED ticket “pass ticket” which is of our right but wwe could not yet received. I would like to express that we mention our request in every platform and receive support. Dear Colleagues, Following our meeting with Mr. İlker AYCI, the Chairman of Turkish Airways Board of Directors o 3rd of July, 2015, we are very pleased that he accepted to meet with our friends in THY Technique Maintenance facilities and to have sahur with them. During this meeting, our friends talked about their problems to him and we become very hopeful that Mr. İlker was positive and solution oriented. We would like to thank him with this opportunity. Değerli Meslektaşlarım, Dear Colleagues, Masum insanların terörist eylemlerle hayatlarını kaybetmeleri hepimizi üzmektedir. İnsan hayatına ve toplum düzenine kast eden her türlü eylemi kınıyorum. We are very sad that innocent people are losing their lives because of terrorist acts. I condemn any acts which intends harm against human life and social order. İnsanlık dışı eylemlerle, kardeşliğimizi bozmak isteyen terör örgütlerine Rabbim fırsat vermesin. Teröre karşı toplumsal bilincimizin artmasını ve çocuklarımıza terör eylemlerinin olmadığı bir gelecek bırakabilmeyi umut ediyorum. Saygılarımla... I wish our God do not let the terrorist organizations who wants to discord our brotherhood. I wish our social awareness against the terror to rise and to leave a future to our children where there is no terrorism. Best Regards... 3 NECDET AKSAÇ Uçak Teknisyenleri Derneği Başkanı Aircraft Technicians Association President KALİFORNİYA RÜYASI… 20 GEZİ 28 HAVACILIK İ Ç İ N D E K İ L E R 14 İÇİMİZDEN BİRİ AİLECE UÇAK TEKNİSYENİ… HAVAYOLLARI VE CANLI HAYVAN TAŞIMACILIĞI 1 UTED İstanbul Cad. Üstoğlu Apt. No: 24, Kat: 5 Daire: 8 Bakırköy - İstanbul Tel: 0212 542 13 00/543 29 74 • Faks: 0212 542 13 71 www.uteddergi.com • www.uted.org • [email protected] İmtiyaz Sahibi Uçak Teknisyenleri Derneği Adına Necdet Aksaç Genel Yayın Yönetmeni ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Sefa İnan [email protected] Basın-Yayın Sekreterliği Celal Batur [email protected], Ersin Adıyaman [email protected] Editör İsmail Şen Yazı Kurulu Celal Batur, Ufuk Şarman, Halil Orkan Memiş, Semih Çöp, Mehmet Ertek, Şebnem Bayezit, Gonca Güler Katkıda Bulunanlar Hüseyin Gümüş 06 AJANDA 08 SEKTÖRDEN 10 HABERLER 14 İÇİMİZDEN BİRİ 20 GEZİ 28 HAVACILIK 32 TÜRK HAVACILIK TARİHİ SAHUR 42 THY YÖNETİM KURULU BAŞKANI İLKER AYCI İLE SAHURDA BULUŞTUK 38 İFTAR 42 SAHUR 44 MEVZUAT 48 TEKNİK 52 SAĞLIK 56 TEKNİK 60 SOSYAL MEDYA 62 UÇAN ÇOCUK 64 SINEMA 65 MÜZIK · KITAP TEKNİK 56 66 BİL BAKALIM HAVA TRAFİK YÖNETİMİ SİSTEMLERİNİN MODERNİZASYONU UTED’E ABONE OLABİLİRSİNİZ Dergimize abone olmak için yıllık abone ücretini banka hesabımıza yatırdıktan sonra dekontu bize fakslamanız yeterli. UTED dergisi her ay adresinize gönderilecektir. Lütfen ayrıntılı bilgi için derneğimizle irtibata geçiniz. YAPIM TASARIM BASKI YAYIN TÜRÜ Sarnıç İletişim Hizmetleri Ajans4 Reklamcılık Şan Ofset Hamidiye Mah. Anadolu Cad. No:50 Kağıthane/İstanbul Aylık, süreli, yaygın UTED dergisinin geçmiş sayılarına web sitemizden ulaşabilirsiniz. AJANDA İSTANBUL’DA BİR DÜNYA STARI: ENRİQUE IGLESİAS… Pop müziğin asi romantiği Enrique Iglesias, Sex&Love turnesi kapsamında 19 Ağustos’ta KüçükÇiftlik Park’ta! Albümleriyle dünya çapında 100.000.000’dan fazla satış grafiği yakalayan ve sahip olduğu onlarca Grammy ile milyonlarca müzikseverin kalbini fetheden Enrique Iglesias, muhteşem sahne şovları ve olağanüstü performansı ile İstanbullu hayranlarının gönlünü fethetmeye hazırlanıyor. Sahip olduğu 390 ödül ile ödül rekortmeni olarak tanımlanan ve “Rhythm Divine”, “Bailamos”, “Hero”, “Tonight” (I’m Lovin’ You), “I like It”, “Dirty Dancer”, “I’m a Freak” gibi hitlere imza atan Enrique Iglesias, Billboard’s Hot Latin Songs sıralamasında 39 hafta birinci sırada kalarak bir rekora imza atmıştı. 19 Ağustos 2015, 19:00 Küçükçiftlik Park, İstanbul BİR AĞUSTOS GECESİ, YILDIZLARIN ALTINDA “BİR YAZ GECESİ RÜYASI” Shakespeare’in en sevilen klasiklerinden olan “Bir Yaz Gecesi Rüyası”nı açık havada, üstelik İstanbul’un bir yaz gecesinde izlemek ister misiniz? Eğer isterseniz bu rüya gibi gece Harbiye Cemil Topuzlu sahnesinde… “Bir Yaz Gecesi Rüyası”, Avrupa’nın önemli yönetmenlerinden Aleksandar Popovski tarafından çağdaş bir reji anlayışıyla sahneleniyor. Metni sahneye olduğu gibi aktarmak yerine, onunla oynamayı ve görsel olarak etkileyici bir performansa çevirmeyi tercih eden Popovski, “Bir Yaz Gecesi Rüyası”nı sahnelerken üç ana eksende ilerleyen hikayeyi sahne tasarımına da yansıtmış. Oyun seyirciyi, saray çevresinden Theseus ve Hippolyta ile dört genç aşık arasında geçen olaylar, Pyramus ve Thisbe’nin trajik aşk hikayesini sahneleyen esnafların dünyası ve Oberon, Titanya, Puck, diğer periler ve elflerden oluşan periler dünyası arasında gezdiriyor. 22 Ağustos 2015 Cumartesi, 21:00 Harbiye Cemil Topuzlu Sahnesi İstanbul MASTERPİECE’TE SIRADIŞI RESİM KURSLARI… Aslında bir resim kursundan fazlası söz konusu… Sanat sohbetlerine eşlik eden müzikle keyifli anlar geçirecek ve eve duvarınıza asacağınız bir resimle döneceksiniz. Masterpiece bir resim kursu değil, resim ile dolu 3 saat geçireceğiniz bir keyif seansı. Daha önce hiç resim yapmamışsanız bile, Masterpiece’te ressam sizsiniz. 50 ile 75 liralık seanslar 2-3 saat sürüyor ve kullanılan tüm resim malzemeleri Masterpiece tarafından sağlanıyor. Ağustos ayı takvimine şu linkten ulaşabilirsiniz: http://www. studiomasterpiece.com/#!austos/c1zaw AĞUSTOS’TA UNUTMA! MADDENİN HALLERİ III” SANAT VE TASARIM SERGİSİ ARMAGGAN’ın Nuruosmaniye mağazasında yer alan ARMAGGAN Art&Design Gallery’de “Maddenin Halleri III” adlı sergisi 5 Eylül 2015 tarihine kadar izlenebilecek. ZOOM TPU, Arman Suciyan, Yavuz Ergun, Nejla Güvenç, Neşe Çoğal, Güneş Özmen ve Tan Taşpolatoğlu gibi sanatçı ve tasarımcıların katıldığı sergide; sanat eserinin ve ürünün en önemli yapıtaşı olan “malzeme” ele alınıyor. Sergide, farklı disiplinler, malzemeler ve bakış açıları üst bir konseptte bir araya geliyor. Daha önce birbirini hiç tanımayan ya da birlike bir ‘çalışma’ya imza atmamış bir sanatçı ve bir tasarımcının birlikte bir “şey” üretmesi icin eşlestirilmesi seklinde kurgulanan sergide sanatçı ve tasarımcıların üretecekleri ‘ortak eser/ürün’ de sınırlama yapılmıyor, tamamen serbest bırakılıyorlar. Deneysel bir şekilde ilerleyen süreçte sanatçı ve tasarımcının birlikte neye imza atacağı son ana kadar bilinmiyor. Sergide; farklı malzemeleri kullanan, teknikleri ayrı fakat sanat görüşleri aynı olan sanatçı ve tasarımcıların , 21 grup ve 7 bireysel çalışma sonucu ürettiği eserler yer alıyor. ARMAGGAN ART & DESIGN GALLERY Nuruosmaniye Caddesi No: 65, Nuruosmaniye, İstanbul 01 AĞUSTOS Kıbrıs Adası’nın fethi (1571). 4 AĞUSTOS I. Dünya Savaşı’nın başlaması (1914). 6 AĞUSTOS II. Dünya Savaşı’nda, Amerika Birleşik Devletleri tarafından, Japonya’nın Hiroşima şehrine ilk atom bombasının atılışı (1945). 8 AĞUSTOS Türk jetlerinin Kıbrıs’ı bombardımanı ve Yüzbaşı Cengiz Topel’in uçağı ile düşerek şehit oluşu (1964). 10 AĞUSTOS Sevr Antlaşması’nın imzalanışı (1920). 17 AĞUSTOS Kocaeli merkez olmak üzere İstanbul, Adapazarı, Yalova, Bolu ve Eskişehir’de sabah saat 03.02’de 7.4 şiddetinde meydana gelen büyük Marmara depremi (1999). 23 AĞUSTOS Atatürk’ün Kastamonu’ya gelip, şapka ve kıyafet devrimini başlatması (1925). 26 AĞUSTOS Büyük Taarruz’un başlaması (1922). 26 AĞUSTOS Malazgirt Zaferi (1071). 30 AĞUSTOS Büyük Taarruz’un zaferle sonuçlanması (1922). 8 SEKTÖRDEN MH370 ARAMA: UÇAK ENKAZI FRANSA’YA ULAŞTI Çarşamba günü Fransa’nın Hint Okyanusu’nda bulunan Réunion Bölgesinde bulunan ve uzmanların MH370 ait olduğuna inandığı enkazın bir bölümü Fransa’ya getirildi. Uçakta 239 yolcu ve mürettebat vardı. Uçağın kaybolduğu zamandan beri Avustralya öncülüğünde Hint Okyanusunda Fransa’nın denizaşırı Departmanlarından biri olan Madagaskar’ın güneyinde bulunan Reunion bölgesine kadar uzanan 4000 kilometrelik bir bölgede arama kurtarma çalışmaları yoğunlaştırılmıştır. Uzmanlar sahile vuran 2 metrelik parçanın Boeing 777’nin bir kanadına ait olan hareketli olma özelliğine sahip flaperon adlı parça olabileceğini açıkladılar. Malezya Havayollarından bir ekip Toulouse’a gittiler ve Fransız yetkilileri bulunan parçanın analizinin çarşamba günü başlayacağını açıkladılar. Kanadın bir parçası olduğu düşünülen obje Toulouse’da bulunan Savunma Bakanlığının laboratuvarında analiz edilmek için bulunmaktadır. Kuala Lumpur’dan Pekin’e yolculuk eden Malezya Havayolları Boeing 777 uçağı 2014 yılının Mart ayında ortadan kaybolmuştu. Askeri Laboratuvarda objenin seri numarasının onaylanmasını bekleniyor ve ondan sonra eğer onaylanırsa diğer testlere başlanması bekleniyor. Aynı sahilde bulunan bir çantanın parçaları da ayrıca incelenmektedir. Toulouse’da bulunan merkez 228 kişinin hayatını kaybettiği 2009 yılında Brezilya’dan Paris’e uçuş yaparken kaza yapan Air France Havayollarına ait AF447 sayılı uçağın enkazını da incelemişti. MH370 SEARCH: PLANE DEBRIS ARRIVES IN FRANCE A piece of debris that experts believe could be from missing flight MH370 has arrived in France from the Indian Ocean island of Reunion, where it was found on Wednesday. T he object, believed to be part of a wing, is now at a defence ministry laboratory in Toulouse for analysis. The Malaysia Airlines Boeing 777 travelling from Kuala Lumpur to Beijing vanished in March 2014. There were 239 passengers and crew on board. Since then, an Australian-led search effort has been focused on a vast area of the southern Indian Ocean about 4,000km (2,500 miles) to the east of Reunion, a French overseas department to the east of Madagascar. Experts have said the two-metre (6ft) object washed up on a beach could be a moveable piece of a Boeing 777’s wing, called a flaperon. A team from Malaysia Airlines has already arrived in Toulouse and French officials say analysis of the part should begin on Wednesday. The military laboratory is expected to verify the serial number of the object and conduct further tests. Fragments of a suitcase found on the same beach are also to be examined. The centre in Toulouse was also involved in analysing debris from the Air France flight AF447 which crashed on a flight from Brazil to Paris in 2009, killing 228 people. 10 HABERLER · NEWS BRİTANYA HAVAYOLLARI EL BAGAJLARINDA KISITLAMAYA GİTTİ Britanya Havayolları uçuşlarda yolcuların el bagajları için kısıtlamaya gittiklerini açıkladı. B u açıklamaya göre, normal bagaj hakkı aynı boyutlarda kalırken el tipi bagajlarda ise yeni boyutlar 40x30x15cm olarak belirlendi. Havayolları son aylarda izin verilen el bagaj hakkının sınırlarında aşılmalar’ yaşandığını belirti. 45x36x20cm ebatlarında olan ek bagaj hakkı tanımaktadır. Bir yetkili ise bütün müşterilerin tabi olacağı bu yönetmeliği geç kalınmış küçük bir değişiklik olduğunu belirtti. Ayrıca yetkili el bagaj sınırının aşımlarından dolayı personelin uçaktan bagajları çıkartırken gecikmelere neden olduğunu belirtti. Bu değişikliğin ise gelecekteki haftalarda uygulamaya geçeceğini belirti. Geçen ay, genç bir iskoçyalı 45 sterlinlik bir ödemeden kaçınmak için 12 kat elbise giydiği için hipertermi yaşamıştır. Şu an yürürlükte olan uygulama ise yolcuların 56x45x25cm olan ve 23 kg ağırlığı olan bir bagaj ile James Mcelvar adlı bu genç kusmuş ve Stansted’den Glasgow’a olan Easyjet uçuşu sırasında oksijen verilmiştir. BRITISH AIRWAYS TO CUT HAND BAGGAGE ALLOWANCE British Airways is to cut the hand baggage allowance for customers on its flights, the airline has announced. T he maximum size of main carry-on bags will remain unchanged, but smaller second bags such as handbags will be capped at 40x30x15cm, the airline said. Currently, passengers can board flights carrying one bag of up to 56x45x25cm, weighing up to 23kg, plus another bag up to 45x36x20cm. A spokesman said the new guidelines - which apply to all customers - meant the latter changing "ever so slightly". He said overloading of hand baggage caused delays as staff removed bags from the cabin. It said there had been "an increase in customers travelling with hand baggage that exceeds their allowance" in recent months. Last month, a teenager from Scotland collapsed with heat exhaustion after wearing 12 layers of clothing to avoid paying a £45 extra baggage fee. The change will come into force "in the coming weeks", the airline added. James McElvar vomited and was given oxygen during the Easyjet flight from Stansted to Glasgow. HABERLER · NEWS BİR AVUSTRALYALI OBEZ YOLCU ÜZERİNDEN ETIHAD’I DAVA ETTİ Avustralyalı bir uçak yolcusu kilolu bir kişinin yanına oturduktan sonra sırt ağrısı yaşadığını iddia ederek Etihad Havayollarına dava açtı. J ames Bassos Birleşik Arap Emirlikleri’nden Sydney’e 14 saatlik yolculuk boyunca yanındaki yolcuyla temas kurmaktan kaçınmak için eğilip bükülmek zorunda kaldığını belirtti. Bu yolcuğun sonucunda yaşadığı sırt ağrılarının ona 227.000 dolara (106.000 sterlin) mal olduğunu belirtti. Etihad bu duruma karşı çıkacağını ısrarla belirtti. Şirket bir açıklamasında “Sayın Bassos 2015 yılının Aralık ayında son tıbbi tetkike girecektir.” “İnanıyoruz ki en kısa zamanda bir sonuca ulaşacağız.” Ağrı ve rahatsızlık Etihad 2012 yılında açılan davayı mahkeme dışında halletmeye teşebbüs etti. Ancak bir yargıç bu talebi Perşembe günü reddederek Bassos’un medikal tetkike gitmesine karar verdi. 38 yaşındaki Brisbane’li tasarımcı koltuğunu ihlal eden oldukça kilolu yolcuya dokunmamak için eğilip bükülmek zorunda kaldığını iddia etti. Beş saatlik acı ve rahatsızlıktan sonra, başka yere geçmek istediğini belirtmiş ancak uçağın tamamen dolu olduğunu söylemişler. En sonunda kabin ekibinin arkasında bulunan kabin ekibi koltuklarından birine oturulmasına izin verilmiş ancak iniş için tekrar kendi yerine geçmek zorunda kalmış. Etihad ise tamamen dolu olan bir uçakta ise kilolu yolcuların yanına oturmanın normal olduğunu belirtmiştir. Bassos ise hala sırt ağrısı çektiğini ve uykusunun ve konsantrasyonun olumsuz bir şekilde etkilediğini iddia etmektedir. Tıbbi harcamaları ve kazanç kaybı için dava açmıştır. AUSTRALIAN SUES ETIHAD OVER OBESE PASSENGER An Australian plane passenger, who claims he suffered back pain after being seated next to an overweight man, is suing Etihad Airways. J ames Bassos says he had to contort his body to avoid contact with his fellow passenger during a 14-hour flight from the United Arab Emirates to Sydney. He said the journey resulted in a back injury and is claiming $227,000 (£106,000) in damages. undergo a medical assessment. The 38-year-old designer from Brisbane claimed he had to twist his body to avoid touching the "grossly overweight" passenger, who was encroaching on his seat. Pain and discomfort After five hours of pain and discomfort, he asked to be moved, but was told the flight was full, he said. He was eventually allowed to sit in a crew seat at the back of the aircraft, but had to return to his original spot for landing. Etihad said it was common for customers to be seated next to overweight passengers on a fully booked flight. Etihad had attempted to get the lawsuit, which was filed in 2012, thrown out of court. But a judge refused its request on Thursday and ordered Mr Bassos to Mr Bassos claims he still suffers back pain and his sleep and concentration have been adversely affected. He is suing for medical expenses and loss of earnings. Etihad insisted it would continue to oppose the case. "Mr Bassos will finally face a medical assessment in December 2015," the company said in a statement. "We believe that the matter will proceed to an early conclusion." 11 12 HABERLER · NEWS SESTEN HIZLI YOLCULUK KÜÇÜLEREK DÖNÜYOR Ses hızındaki yolcu uçağı dönüş hazırlığında. 25 Temmuz 2000 tarihinde Paris Charles de Gaulle Havaalanında yaşanan uçak kazasından sonra güvenliği tartışılır hale gelen ve son uçuşunu 2003 yılında yapan Concorde kadar büyük olmasa da sesten hızlı yolculuk yakında yeniden mümkün olacak. C oncorde sesten hızlı hava yolculuğunun masraflı ve tehlikeli oluşu nedeniyle uçuştan kaldırılmıştı. Bu nedenle olsa gerek efsane “küçülerek” dönüyor. Amerikan uçak üreticisi Aerion 12 kişiyi saatte 1837 km hızla taşıyacak özel uçaklar üretmek için sipariş almaya başladıklarını açıkladı. 2019’da test uçuşlarına başlayacak uçağın 120 milyon dolara satılacağı duyuruldu. THE SUPERSONIC TRAVEL IS COME BACK WITH THE SMALL DIMENSIONS The supersonic airliner will come back. The travel with the supersonic airliner will be possible soon even if it is not large as well as the Concorde whose security has been discussed after the accident taken place in Charles De Gaulle Airpot and last flight realized in 2003. T he Concorde was outed service due to the costs and security reasons. For this reasons, the legend will come back with the ‘small dimensions’. Aerion, an american aircraft manufacturer, announced that they has started to receive the orders in order to manfucature the special aircrafts which will reach 1837km/h with 12 persons capacity. The company also reported that this airliner which will start to check flight in 2019 will be priced at 120 millions dollars. 14 İÇİMİZDEN BİRİ AİLECE UÇAK TEKNİSYENİ… Ali ve Nihal Topaloğlu evli ve üç çocuklu bir çift. İkisi de uçak teknisyeni. Nihal Topaloğlu THY’de Ali Topaloğlu ise THY Teknik’te çalışıyor. Bu ayki İçimizden Biri bölümümüzün konukları onlar. Yani bu ay “içimizden biri”ni değil, birilerini tanıyacağız… İSMAIL ŞEN UTED: Havacılığı meslek olarak seçmenizin özel bir nedeni var mı? Ali Topaloğlu: Aslında havacılık, her çocuk gibi benim için de her zaman ilgi çekici olmuştur. Uçaklara hep ilgim vardı. Ancak, üniversite sınavlarındaki seçimim tam olarak bu ilgim doğrultusunda olmadı. Tercihlerimi yaparken dikkatimi çeken bir bölüm olduğu için yazdım. İngilizce olması da tercih etmemde etkili oldu. Hatta kazandıktan sonra arkadaş çevrem ve akra- Topaloğlu ailesi bir arada. Elif 5, Burak 10 ve Emir 1,5 yaşında balarım “havacılık da nereden çıktı? Geleceği var mı yok mu belli değil. Ne işin var Eskişehir’de” gibi sözler söylemişlerdi. Nihal Topaloğlu: Benim durumum biraz farklı. Eskişehirli olanlar bilirler, Eskişehir’de uçak sesi hiç eksik olmaz. Bu nedenle çocukluğumdan beri uçaklara ilgim hiç eksilmedi. Havacılıkla ilgili bir bölümde okumak istiyordum. Başka alternatiflerim de vardı ama lisede tercihimi uçak motorları bölümü olarak belirledim. Bu İÇİMİZDEN BİRİ 15 16 İÇİMİZDEN BİRİ dığımız döneme göre çok zor. Örneğin ben okuldan lisanslı uçak teknisyeni olarak mezun olmuştum. Bugün bu imkânsız… Lisans almak için başka aşama ve sınavlar da gerekiyor. Bizim dönemimizdeki eğitim o yıllardaki gerekli standartları karşılıyordu. Bugün karşılamıyor. Nihal Topaloğlu: Gerçekten şartlar giderek zorlaşıyor. Ancak buna yönelik okullar açılması için çalışmalar var. okul havacılığa ilgimi daha da artırdı. Mesleki eğitimlerimin büyük kısmını 1. Hava İkmal Bakım Merkezi ve TUSAŞ Motor’daki çalışma ortamlarında aldım. Oralarda bulunmak mesleki anlamda bana büyük kazanımlar sağladı ve beni daha da heveslendirdi. UTED: Ali Bey, siz mezun olduğunuzda lisansınız vardı. Okuldan mezun olunduğunda belgeli olmak şu an mümkün değil herhalde… Ali Topaloğlu: Biz çok şanslı bir dönemde mesleğe girdik… Şu anda uçak teknisyeni olmak, bizim başla- UTED: Eğitimden laf açılmışken, üniversite sınavındaki diğer tercihleriniz nelerdi? Eğer uçak teknisyeni olmasaydınız, hangi meslekte olmayı isterdiniz? Ali Topaloğlu: Benim lise öğrenimim elektronik olduğu için genellikle bu doğrultudaydı. Elektronik mühendisliği, bilgisayar mühendisliği gibi... O dönemde üniversite sınavı iki aşamalıydı ve ben birinci aşamadaki ilk tercihimi kazandım. Nihal Topaloğlu: Ben de alternatif tercih olarak bilgisayar mühendisliğini düşünmüştüm. Ancak havacılığı sevdiğim için daha sonra Sabancı Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünü kazandığım halde devam etmedim. İÇİMİZDEN BİRİ UTED: Sizi evliliğe götüren süreç de işyerinde başladı herhalde… Ali Topaloğlu: Evet burada tanıştık. İkimiz de Beylikdüzü’nde bekâr arkadaşlarla kalıyorduk. Evlerimiz yakındı. Bazen serviste karşılaşıyorduk. Arkadaşlığımız böyle başladı. Nihal Topaloğlu: Evlenmeden önce iyi bir arkadaşlığımız vardı. Hatta benim Hat Bakım bölümüne geçmemde Ali’nin etkisi olmuştu. Evliliğimiz ise 2004 yılında oldu. Ali Topaloğlu: Hat daha cazip geliyordu. Uçağı canlı görmek, operasyonun bir parçası olmak, kaptanın arıza bildirimlerini çözmek daha heyecan verici… Nihal Topaloğlu: Bir çeşit acil servis görevi gibi… Kısa sürede arızayı çözmeniz gerekir. Uçakta yolcu bekliyordur, arıza uçağın uçuşuna engel olmaktadır ve siz bunu kısa sürede çözmek zorundasınızdır. O sırada alacağınız kararlar çok önemlidir. Çok hızlı düşünmeniz gerekir, çok iyi bir teknik donanıma sahip olmanız gerekir. Üstelik bir ekip çalışması içinde yapılmalı tüm bunlar… Düğünümüze bütün çalışma arkadaşlarımız katıldılar. Sonrasında bizi çok duygulandıran ve sevindiren sürprizlerini öğrendik. Uçak biletlerimiz hazırlanmıştı, havada özel anons yapıldı, pastamız geldi. İndikten sonra da bir baktık bizi bir limuzin bekliyor… UTED: İşyeri ve evdeki ortak hayatınızda kim bilir ne ilginç anılarınız vardır… Nihal Topaloğlu: En güzel ortak anımız evliliğimizle ilgili zaten. O zamanki çalışma arkadaşlarımız düğünümüzde bize çok güzel bir sürpriz yapmışlardı. Düğünümüze bütün çalışma arkadaşlarımız katıldılar. Sonrasında bizi çok duygulandıran ve sevindiren sürprizlerini öğrendik. Uçak biletlerimiz hazırlanmıştı, havada özel anons yapıldı, pastamız geldi. İndikten sonra da bir baktık bizi bir limuzin bekliyor… Önce bizi beklediğini hiç düşünmemiştik. Çok güzel bir organizasyon yapmışlardı. 17 18 İÇİMİZDEN BİRİ UTED: Çocuklarınızın havacılığa ilgisi var mı? Ali Topaloğlu: Büyük oğlumuzun ilgisi çok. Burak büyüdüğünde uçak teknisyeni olmak istiyor. Hatta okulda çocuklara büyüdüklerinde ne olmak istediklerini sormuşlar, Burak uçak teknisyeni olmak istediğini söyleyince öğretmenleri şaşırmış. Daha önce hiç duymamışlar. Burak konuşmayı öğrenirken bile bizim teknik terimleri ilk kez dillendirmişti. Radom, flap, spoiler demeye başlamıştı. Kokpitteki göstergeleri çok küçük yaşlarda tanıyordu. UTED: Kokpitle erken yaşlarda tanışmış… Ali Topaloğlu: Evet. Hatta bir gün bir pilot arkadaş kokpitte Burak’a “büyüyünce ne olmak istiyorsun” diye sordu. Burak tereddütsüz uçak teknisyeni dedi… “Kaptan olmak istemez misin” deyince de ısrarla “ben uçak teknisyeni olacağım” demişti. Burak büyüdüğünde uçak teknisyeni olmak istiyor. Hatta okulda çocuklara büyüdüklerinde ne olmak istediklerini sormuşlar, Burak uçak teknisyeni olmak istediğini söyleyince öğretmenleri şaşırmış. Daha önce hiç duymamışlar. Burak konuşmayı öğrenirken bile bizim teknik terimleri ilk kez dillendirmişti. Radom, flap, spoiler demeye başlamıştı. Kokpitteki göstergeleri çok küçük yaşlarda tanıyordu. Nihal Topaloğlu: Eşimle aynı bölümde çalıştığımız için günlük konuşmalarımızda işimizle ilgili değerlendirmelerimize çocuklar da tanık oluyorlardı. Uçaktaki bir arıza ve nasıl çözüldüğü gibi... Hatta Burak merak eder “uçakta sonra ne oldu” diye sorardı. Bir gün komşumuz Asiye Hanım, o gün işlerin onu ne kadar çok yorduğundan bahsediyordu. O zamanlar 3-4 yaşlarında olan Burak bize dönmüş ve “Asiye teyze, bugün sen hangi uçağı tamir ettin” demişti. Çocuğun gözünde bütün insanlar uçak teknisyeniydi… Ali Topaloğlu: Aslında bu duruma UTED derginin de etkisi var. Arabada ve evde her zaman bir dergi bulunur. Bu dergi ile çocukları eğlendiririz. Çocuk arabada sıkılıp hareketlenmeye başladığında, UTED dergi hemen imdadımıza yetişir. Dergideki uçak resimlerini çocuklara anlatır, bu ne diye sorarken bir bakmışız ki yol bitmiş… İÇİMİZDEN BİRİ UTED: Unutamadığınız görevleriniz var mı? Nihal Topaloğlu: Ben 2004 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın işadamlarıyla Japonya’ya gerçekleştirdiği geziye görevli uçuş teknisyeni olarak katılmıştım. Marmaray projesi için gidilmişti. Kalabalık bir heyetti. Mekanik teknisyen olarak ben vardım. Benim için güzel bir anıydı. UTED: Ali Bey sizin ilginç anınız var mı? Ali Topaloğlu: Aslında her gün yaşadıklarımız ilginç anı denebilir. Bir gün Kazakistan’a görevli uçuş teknisyeni olarak gitmiştim. Gece ve çok soğuk bir havada uçaktaki bir sorunu çözmüştüm. “Thrust Reverser”lar (motor frenleri) açıkta kalmıştı. Uçağın o şekilde uçması mümkün değildi. Hava soğuk, tek başımayım, manuel olarak toplamak zorunda kalmıştım. Bir saate yakın sürdü ve o hava şartlarında çok zor olmuştu. Çok soğuk olmasına rağmen bu arızadan dolayı terlemiş hatta üzerimdeki montu bile çıkarmıştım. Geçen yıllarda da bir kargo uçuşuna gitmiştim. Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te hava eksi 16 derecede kargo kapısı açılmıyordu. Onu da manuel olarak açmak gerekiyordu. Görevli teknisyen olmasa Bir gün Kazakistan’a görevli uçuş teknisyeni olarak gitmiştim. Gece ve çok soğuk bir havada uçaktaki bir sorunu çözmüştüm. “Thrust Reverser”lar (motor frenleri) açıkta kalmıştı. Uçağın o şekilde uçması mümkün değildi. Hava soğuk, tek başımayım, manuel olarak toplamak zorunda kalmıştım. Bir saate yakın sürdü ve o hava şartlarında çok zor olmuştu. Çok soğuk olmasına rağmen bu arızadan dolayı terlemiş hatta üzerimdeki montu bile çıkarmıştım. o uçuşların tamamlanması mümkün olmayacaktı. Bu tür olaylarla her an karşılaşabiliyoruz. Daha pek çok anım var böyle saymakla bitmez. Logos’ta motor jeneratörü devreden çıkıyor… Karaçi’de uçak yakıt almıyor… Cezayir’de flap arızası… ALİ TOPALOĞLU NİHAL TOPALOĞLU 1977 yılında Eskişehir’de doğdu. İlköğrenimi sonrası Eskişehir Anadolu Teknik Lisesi Uçak Motorları bölümünden mezun oldu. Okuldan sonra, 1997 yılında İstanbul’da Türk Hava Yolları Motor Atölyesi’nde çalışmaya başladı. Çalışırken başladığı iki yıllık İstanbul Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı bölümünden de 2000 yılında mezun oldu. Üç yıl çalıştığı Motor Atölyesi’nden sonra yedi yıl Hat Bakım teknisyeni olarak görev yapan Nihal Topaloğlu, iki yıl da Uçak Revizyon bölümünde çalıştı. 2009 yılından beri Kalite biriminde görevini sürdürüyor. 1973 yılında Malatya’da doğdu. İlköğreniminden sonra Malatya Şehit Kemal Özalper Endüstri Meslek Lisesi Elektronik bölümüne girdi. Üniversite sınavlarında ilk tercihi olan Anadolu Üniversitesi Sivil Havacılık Yüksek Okulu Uçak Elektroniği Bölümünü kazandı ve bu bölümden 1995 yılında mezun oldu. Aynı yıl Demir Air’de çalışmaya başladı. 1997 yılında Türk Hava Yolları’nın yaptığı davet üzerine bugün de çalıştığı Türk Hava Yolları’na geçti. Hat Bakım’da uçak teknisyeni olarak başladığı görevine 20012002 yılları arasında askerlik görevi sebebiyle ara verdi. Askerden sonra da Hat Bakım’da çalışmaya devam eden Ali Topaloğlu, 2007’de Uçak Revizyon bölümüne geçti. 2012 yılında, başteknisyen olarak çalışmaya başladığı A Bakım Müdürlüğü’ndeki görevini sürdürüyor. 19 20 GEZİ GEZİ 21 KALİFORNİYA RÜYASI… CALIFORNIA DREAM... Hiç bitmeyen güneşli günleri, görkemli şehirleri, sınıfında dünyanın en iyisi olan devasa lunaparkları ve muhteşem doğası ile Amerika Birleşik Devletleri’nin Kaliforniya Eyaleti, ne tür tatil yapmak isterseniz isteyin, uygun seçeneği bulabileceğiniz, herkese hitap eden harika bir destinasyon… With never-ending sunny days, magnificent cities, gigantic amusement parks which is the world’s best-in-class and the spectacular nature, The State California of the United States is a great destination for everyone in which what kind of holiday you would like, you can find the best option. FURKAN IBRAGUŞ 22 GEZİ Nasıl Gidilir? A merikan Konsolosluğu’nun web sitesinden online turistik vize başvurunuza gün almanız ve randevunuzda belirtilen gün ve saate uygun olarak evraklarınızı teslim etmeniz gerekiyor. Yoğun tatil dönemlerinde başvurunuzu daha erken yapmanızı tavsiye ederim. Aksi takdirde işlemleriniz uzayabilir. Kaliforniya Eyaletine ulaşmak için, Türk Hava Yolları ile eyaletin en büyük şehri Los Angeles’a İstanbul’dan direkt uçuş yapabilir ya da yine Kaliforniya eyaletinde bulunan ve THY’nin yeni başlattığı San Francisco seferlerini de kullanabilirsiniz. How To Get There? You must get a appointment from the website of The U.S Consulate and deliver your documents in specified time and date. I suggest you make your application earlier than busy holiday periods. Otherwise your application may be delayed In order to travel to California, you can choose a direct flight of Turkish Airlines from İstanbul or choose a flight of Turkish Airlines from İstanbul to San Francisco located in California. But, arrival in USA is not enough. Although traveling at USA is pleasant, America is a too large country and you must also travel at least 3-4 hours in order to visit monuments, places, squares etc. In this country, rent a car is the most preferable and economical method for your trip. Fuel and car rental fees, they are more convenient than other countries. Yoğun tatil dönemlerinde başvurunuzu daha erken yapmanızı tavsiye ederim. Aksi takdirde işlemleriniz uzayabilir. Kaliforniya Eyaletine ulaşmak için, Türk Hava Yolları ile eyaletin en büyük şehri Los Angeles’a İstanbul’dan direkt uçuş yapabilir ya da yine Kaliforniya eyaletinde bulunan ve THY’nin yeni başlattığı San Francisco seferlerini de kullanabilirsiniz. GEZİ Birleşik Devletler’e vardıktan sonra iş bitmiyor maalesef. Ülkede gezmek her ne kadar keyifli olsa da, çok büyük olduğu için görülecek yerler arasında yapılacak en az 3-4 saatlik seyahatler normal karşılanmalı. Geziniz için bir araba kiralamak bu ülkede gezmek için en tercih edilebilir ve en ekonomik yöntem. Yakıt ve araba kiralama ücretleri, diğer ülkelere nazaran çok daha uygun. Neler Yapılır? Los Angeles’ta dünya sinemasının ve televizyonunun nabzının attığı “Holywood Bulvarı” görülmesi gereken yerlerin başında yer alıyor. Bu caddede ünlülerin isimleri ve el izlerinin yer aldığı Hollywood yıldızları üzerinden yürüyüş yapıp yine aynı cadde üzerinde sinema dünyasının en prestijli ödülleri olan Oscar törenlerinin düzenlendiği “Dolby Theathre”ı ziyaret edebilirsiniz. Ayrıca bu büyük prodüksüyonların nasıl yapıldığını merak ediyorsanız “Universal Studios” tam size göre bir yer olacaktır. Film stüdyolarını gezerken, turistlere özel düzenlenmiş etkinliklerle, eğlenceli bir gün geçirebilirsiniz. Los Angeles’ın Santa Monica ve Venice sahillerini bu güzel şehirden ayrılmadan önce görmenizi de tavsiye ederim. Alışveriş için zaman ayırmak isterseniz tüm markaları bir arada bulabildiğiniz ve adeta bir küçük kasaba edasındaki “The Grove” alışveriş kompleksini ziyaret edebilir, arada da hemen yanı başındaki “Farmers Market”te güzel bir öğle yemeği yiyebilirsiniz What Can You Do in America? ‘’Hollywood Boulevard’’ in Los Angeles, the heart of the world cinema and television, is taking place at the beginning of the sights. In this Boulevard where the Hollywood’s stars names and their hand prints are taking place, you can take for a walk and visit ‘Dolby Theathre’ taking place the same boulevard in which Oscar, the most prestigious awards of the world cin- 23 24 GEZİ Los Angeles’tan sahil şeridini takip ederek kuzeye San Francisco’ya doğru bir yolculuk yapmayı düşünürseniz Santa Barbara, Morro Bay ve Monterey noktalarını güzergâhınıza eklemeyi unutmayın. İspanyol kolonileri zamanında keşfedilen Santa Barbara’ya gelir gelmez şehrin size sunduğu Latin mimarisi ve havasıyla karşılaşıyorsunuz. Monterey’e varmadan sahilde “Big Sur” ulusal parkı içerisinden devam edeceğiniz güzergahta etrafınızın doğal güzelliklerle çevrilmesine hazır olun. Bu güzel yolculukta harika doğa manzara fotoğrafları çekmeniz mümkün. Monterey sahilinin hemen yarım saat uzaklığında derinliği neredeyse 4 bin metreye varan Monterey Submarine Kanyon’u okyanusta ki doğal yaşam için harika bir kaynak olmuş. Monterey şehrine vardığınızda sahil boyunca balina izleme turlarından birine katılabilir, eğer şanslıysanız kıyıdan hemen yarım saat uzaklıkta balinaların görsel şölenine tanıklık edebilirsiniz. Los Angeles’tan sahil şeridini takip ederek kuzeye San Francisco’ya doğru bir yolculuk yapmayı düşünürseniz Santa Barbara, Morro Bay ve Monterey noktalarını güzergâhınıza eklemeyi unutmayın. İspanyol kolonileri zamanında keşfedilen Santa Barbara’ya gelir gelmez şehrin size sunduğu Latin mimarisi ve havasıyla karşılaşıyorsunuz. ema, is organized. In addition, if you wonder that how to make these organizations, the ‘Universal Studios’ will make you satisfied. While you visit to the movie studios, you can spend a fun day with the special GEZİ San Francisco klasik Amerikan şehirlerinden farklı görüntüsüyle hemen dikkat çekiyor. Dik yokuşları, birçok alanda alternatif olabilecek restaurantları ile sizi hemen kendisine çeken bir şehir. San Francisco şehri Golden Gate köprüsü ve şehir merkezinde bulunan nostaljik tramvayları ile bir marka şehir haline gelmiş. Filmlerde sıkça adından bahsedilen, efsane kaçış hikâyeleriyle mehşur Alcatraz hapisanesi de şehrin hemen 20 dakika açığındaki bir adada. Günümüzde kullanılmayan hapisaneye turistik bir gezi yapabilir ve bu efsaneleri yerinde dinleyebilir, yaşayabilirsiniz. Bunların dışında San Francisco sahilindeki Pier39, deniz aslanlarının doğal yaşam alanını görebileceğiniz ve çeşitli aktivitelere katılıp alışveriş yapabileceğiniz güzel bir mekan olarak göze çarpıyor. Yazımda her zevke hitap etmesi için genel olarak yapılabilecek ve güzel olan herşeyden bahsetmeye çalıştım, fakat şimdi gelelim benim gezimi yapmamdaki esas amacım olan noktadan bahsetmeye. Yosemite Ulusal Parkı her şeyin büyük olduğu bu ülkede park olarak anılamayacak büyüklükte bir alanı kaplıyor. Hemen devamındaki Sequia Ulusal Parkı’nın da alanını ekleyince toplam 5 bin kilometre karelik alanı kaplayan bu doğal güzellik; şelaleleri, dağları, kanyonları, doğal yaşamı ve Sekoya ağaçları ile size doğadan bekleyebileceğiniz herşeyi fazlasıyla sunuyor. Eğer buraya giderseniz göz alabildiğine doğal güzellik activities for tourists. I recommend you that before leaving this beautiful city, you must visit the beaches of Santa Monica and Venice in Los Angeles. If you want to allow time to shop, you can visit ‘The Grove’, like a small-town, in which you can find all brands and you can eat a good lunch ‘Farmers Market’ placed next to ‘The Grove’. If you think about doing a trip from Los Angeles to San Francisco by following the coastline, you should not forget to add Santa Barbara, Morro Bay and Monterey to your agenda as the places to visit. As soon as you will arrive Santa Barbara which was discovered the 25 26 GEZİ Burada ormanın içinden yükselen büyük kanyonun gün batımında karşısındaki dağlara vuran gölgesini izlemek size harika bir görsel şölen yaşatacak. Parkın içerisinde “El Capitan” isimli 900 metrelik dikey kaya, kaya tırmanışçıları için adeta bir cennet ve kaya tırmanışı turizmi için görülmeye değer bir nokta. ile kaplı bu nefes kesen parkı bir de “Glacier Point”ten izlemenizi tavsiye ederim. Burada ormanın içinden yükselen büyük kanyonun gün batımında karşısındaki dağlara vuran gölgesini izlemek size harika bir görsel şölen yaşatacak. Parkın içerisinde “El Capitan” isimli 900 metrelik dikey kaya, kaya tırmanışçıları için adeta bir cennet ve kaya tırmanışı turizmi için görülmeye değer bir nokta. Spanish Colonialisms era, you will experience with Latin architecture and ambiance. You should ready for the route surrounded the natural beauty in the national park‘’Big Sur’’ before you arrive to Monterey. In this pleasure journey, you can take photos of the beautiful natural panorama. The Monterey Submarine Canyon which is situated just half an hour from Monterey Bay and whose depth reaches to 4 km become a natural resource for natural life in the ocean. When you arrive to Monterey, you can take part in one of the whale watching tours along the coast and if you are lucky, you can see the visual feast of whale which is away just half an hour from the cost. With the different appearance, San Francisco attracts attention among the classic American cities. This city will attract your attention with steeps and alternative restaurants. With Golden Gate Bridge and the nostalgic tramway located in the center of the city, San Francisco became a brand city. Alcatraz Prison which is GEZİ mentioned frequently in the movies and famous with the stories of ‘Escaping From Alcatraz’’ is away just 20 minutes from the coast as the island. Today, you can take a trip in this unused prison and listen it’s stories. In addition, Pier39 in San Francisco Coast is a great area in which you can see the natural area of sea lions participating to various activities and shopping. I tried to tell of the general activities and every beautiful things in the article but now i want to explain the main goal of my trip. Ormanın içindeki birkaç güzel hostel gece konaklamınız için güzel bir seçenek olabilir. Lakin eğer parktan dışarı çıkıp bir otelde kalayım derseniz parkın içlerindeki trekking yapılabilecek güzel alanlara tekrar ulaşmanız en az 2 saatinizi alabilir. Yosemite Ulusal Parkı’nın hemen güneyinde yer alan Sequia Ulusal Parkı’nı da listenize eklemeyi unutmayın. Yaşları 1700 ile 2500 yıl arasında değişen 80 metre uzunluğunda 30 metre çapında dev Sekoya ağaçlarını görebileceğiniz bu park, aynı zamanda dünyanın en büyük ağacı ünvanını elinde bulunduran “The General Sherman” ağacını da içinde barındırıyor. Yosemite National Park takes a huge space compared to other parks in this country in where everything is already large. When adding to Yosemite National Park, Sequia National Park, situated next to Yosemite National Patk, is consist of 5000 km in where there are waterfalls, mountains, canyons with natural life and sequio trees. With all of these, Sequia National Park offers you more than you can expect from nature. If you visit this park, i recommend that you should watch the breathtaking natural beauty of this park from ‘Glacier Point’. In here, the watching of Grand Canyon’s shadow, rising from the forest, reflected on the opposite mountains offers you a great visual feast. Within the park, 900-meter vertical rock, called ‘El Capitan’ is a spectacular point for rock climbing tourism and a paradise for rock climbers. A few nice hostel in the forest at night may be a good option for your accommodation. But, if you want to stay a hotel located the outside of the park, you can reach the trekking areas at least 2 hours. You should not forget add Sequia National Park located next to Yosemite National Park to your visit list. This park including the Sequoia trees ranging in age from 1700 to 2500 which is 80 meters long and 30 meters in diameter is home to ‘The General Sherman’’ which holds the title of the world’s largest tree. Yosemite Ulusal Parkı’nın hemen güneyinde yer alan Sequia Ulusal Parkı’nı da listenize eklemeyi unutmayın. Yaşları 1700 ile 2500 yıl arasında değişen 80 metre uzunluğunda 30 metre çapında dev Sekoya ağaçlarını görebileceğiniz bu park, aynı zamanda dünyanın en büyük ağacı ünvanını elinde bulunduran “The General Sherman” ağacını da içinde barındırıyor. 27 28 HAVACILIK HAVACILIK HAVAYOLLARI VE CANLI HAYVAN TAŞIMACILIĞI 1 Küçük kız okulunun tatil heyecanını yaşarken, babası şehre gelen sirk için bilet aldığını söylemişti. Birkaç gün sonra ailece sirke gideceklerdi. Küçük kızın ilk defa sirk görme heyecanı ile beraber aklına bazı sorular da gelmeye başlamıştı. ŞEBNEM BAYEZİT Yolcu Hizmetleri ve Biletleme Eğitmeni Bu sirk daha önce yaşadıkları şehirde değildi. Peki neredeydi? İlk defa mı kurulacaktı? Küçük kız “Peki o kadar hayvan bizim bulunduğumuz ülkeye nasıl gelecek? Sabah uyanır uyanmaz annesine sorduğu bu sorunun cevabı aslında çok basitti. Küçük kızın annesi biraz düşündü ve “Uçakla herhalde. Emin değilim ama şimdi bulundukları ülkeyle aramızda koskocaman bir okyanus ve başka ülkeler var. Muhtemelen uçakla geleceklerdir.” Annesi “Hayır tatlım, bir önceki gösterileri başka bir ülkedeydi. Şimdi bizim ülkemize, yaşadığımız şehre gösteri yapmak için gelecekler.” Küçük kız annesine başka bir soru yöneltti. “O sirkte aslanlar, kaplanlar, filler var değil mi?” Annesinin yanıtı kısa oldu “Evet.” Küçük kız “Uçakla mı? O kadar büyük hayvanlar nasıl uçağa binebilirler ki? Sonra uçağın neresinde oturacaklar? Filler, maymunlar, aslanlar. Ya aslanlarla filler arasında kavga çıkarsa ve bu kavgaya diğer hayvanlarda katılırsa ne olur? ” 29 30 HAVACILIK Evet, küçük kız haklıydı. Uçağın neresinde seyahat edeceklerdi? Küçük kızın soruları bitip tükenmeden saatlerce devam edebilirdi. Aslında sorularının bir kısmında haksız sayılmazdı. Havacılıkta Canlı Hayvan Taşımacılığı diye adlandırılan bu taşımacılık için dikkat edilmesi gereken çok kural vardır. Bu kurallara hem taşımacılığı gerçekleştirecek olan havayolu şirketlerinin, hem de gönderiyi talep eden şirketlerin ya da şahısların uymaları bir zorunluluktur. Hikâyemizde sirk gösterisini gerçekleştirecek firmanın bir havayoluyla mı yoksa kendisine ait özel bir uçakla mı bu taşımacılığı gerçekleştireceğini bilemeyiz ama bu ayki yazımda size canlı hayvan taşımacılığında kuralları kimin ya da kimlerin belirlediğinden bahsedeceğim. Canlı hayvan gönderilerinde dikkat edilmesi gereken kuralları belirleyen küresel bir otorite olmalıdır. Yoksa kurallar dünya genelinde standartlara uygun olarak gerçekleşmez. İnsanın doğasında olan aşırı özgüven ve bu özgüven sonrasında meydana gelecek dikkatsizlikler sonrasında hayvanlar, ülkeler ya da sivil halk tahmin edilmesi güç zararlar görebilirler. Havacılıkta kurallar ve yapılan işler görüldüğünden daha fazla dikkat ve itina ister. Havacılığı Rusların meşhur MATRUŞKA bebeklerine benzetebiliriz. Havacılık her geçen gün yaşanan yeni bir olayla size merhaba diyebilir. Bu durum yeni kurallara ihtiyaç duyulmasına ya da kuralların ne kadar önemli olduğuna dikkat çekmektedir. Amaç daha sonra geri dönüşü olmayan üzücü bir durumla karşılaşmamaktır. Sivil Havacılığın başlamasından bir süre sonra bunu fark eden bir grup ileri görüşlü, havacılığın daha fazla HAVACILIK gelişmesi gerektiğini düşünen insanlar bu kuralları belirleyecek otoriteleri örgütlemişlerdir. Daha önce IATA’nın doğum günü nedeniyle bir yazı yazmıştım ve IATA’nın bu önemli otoritelerden birisi olduğunu belirtmiştim. IATA LAR, Live Animal Regulations Havacılıkta Canlı hayvan taşımacılığına önemli bir iz bırakan yine aynı kurumdur. IATA “Live Animal Regulations” yani “Canlı Hayvan Kuralları” kitabını yazmıştır ve bu kitabı güncellemektedir. Asıl amaç hayvanların yolculuğu sırasında yaşanabilir şartlarda, can güvenlikleri sağlanarak taşımalarının kurallara bağlı olarak ve bir yaptırım gücü ile gerçekleştirilmesidir. Bunun dışında havayollarının uyması gereken kurallar, havayollarına canlı hayvan taşımacılığını gerçekleştirme yükümlülüğünü vermez. Havayolu şirketleri canlı hayvan taşımacılığını yerine getirmeme ya da uçaklarının özelliğine göre her hizmet verdiği uçuşta ya da sadece kargo taşımacılığı ile gerçekleştirmeme gibi haklara da sahiptirler. Amaç canlı hayvan taşımacılık hizmeti verecek olan havayolları ile taşımacılık talebinde bulunanlar arasındaki kuralların belirlenmesi ve başlangıç, bitiş, varsa aradaki ülkelerin ya da şehirlerin yasal haklarını korumaktır. IATA’nın “Canlı Hayvan Kuralları” kitabının dışında ülkelerin de kuralları bulunmaktadır. Resmi Gazetede Hayvan taşımacılığı; Türkiye’de tüm nakil araçlarında, hayvan taşımacılık kuralları nasıl gerçekleştirilir sorusunun cevabı Resmi Gazete’de yer almaktadır. Resmi Gazete’de canlı hayvan taşımacılığı ile ilgili olarak taşımacılığı gerçekleştirecek kuruluşun yetki ve sorumlulukları, taşımacılık talebinde bulunan kişi ya da kuruluşların sorumlulukları belirtilmektedir. Bir sonraki ay IATA Live Animal Regulations hakkında ve havayolu şirketlerinde kaç çeşit canı hayvan taşımacılığı yapılabileceği konusunda bilgi vereceğim. Her zamanki gibi güvenli uçuşlar dileğiyle… 31 32 Montgolfier Kardeşlerin 21 Kasım 1783 tarihinde Paris’te yaptıkları gösteri… TÜRK HAVACILIK TARİHİ TÜRK HAVACILIK TARİHİ 33 HAVACILIK SANAYİ BALONLA BAŞLAR Havacılık sanayi uçağın icadıyla büyük bir ivme kazansa da balonla başlar. Sıcak havanın doldurduğu bir balon, kendine bağlı sepeti havalandırmış ve dünyayı değiştirmiştir. Montgolfier Kardeşler 1783’te ilk balonu havalandırmayı başarmalarının üzerinden kısa süre sonra hem Osmanlı semalarında bir balon süzülmüş, hem de bir Türk Polonya’da balonla uçmuştur. İSMAIL ŞEN H avacılıkla ilgili tüm kaynaklarda balonla ilk uçan Türk devlet adamının Polonya Büyükelçisi İbrahim Paşa olduğu ve uçuşu 1785 yılında Baloncu Blanchard ile Varşova’da gerçekleştirdiği belirtilir. Türkiye topraklarından havalanan ilk balon ise aynı yıl İranlı bir baloncunun yönetiminde İstanbul’dan Bursa’ya ulaşır. Balonun havalanmasını izleyen Sultan I. Abdülhamit, bu gösteriden balonun Ayasofya’ya asılarak sergilenmesini isteyecek kadar etkilenir. Bu tarihten sonra da İstanbul ve önemli Osmanlı kentlerinde balon gösterileri yapılır. Türk Hava Kuvvetleri’nin kuruluş çalışmaları sırasında da balonlar gündeme gelir. Havacılığın ülkemizde kuruluşunda önemli bir rolü Tiberius Cavallo’nun 1785 tarihli havacılık tarihiyle ilgili kitabı “The History and Practice of Aerostation”dan bir sayfa… 34 TÜRK HAVACILIK TARİHİ olan Süreyya İlmen’e 1913 yılında Almanya’dan balon alması talimatı verilir. Nitekim bu dönemde alınan bir balon İstanbul’a getirilerek Alman ve Türk mürettebat ile uçurulur. 1913 Ağustos ayında Parseval fabrikasından alınan bu balon yaşanan bir kazadan sonra indirilir ve bir daha uçurulmaz. Balonun Alman mürettebatının hazırladığı rapordaki eksikler tamamlanmadığı için bir daha uçurulamayan balon Osmanlı’da kullanılan son balonlardan sayılır. Süreyya Bey, balonculuğun önemine inandığı için geliştirilmesi için çalışır ve bazı raporlar yazar, ancak etkili olmaz. Osman Yalçın’ın Türk Hava Harp Sanayi başlıklı doktora tezinde Süreyya Beyin raporuyla ilgili şunlar yazar: 1913 Ağustos ayında Parseval fabrikasından alınan bu balon yaşanan bir kazadan sonra indirilir ve bir daha uçurulmaz. Balonun Alman mürettebatının hazırladığı rapordaki eksikler tamamlanmadığı için bir daha uçurulamayan balon Osmanlı’da kullanılan son balonlardan sayılır. TÜRK HAVACILIK TARİHİ 35 Mr. Sadler’in Balonu. Tarih bilinmiyor… 36 TÜRK HAVACILIK TARİHİ Osmanlı döneminde bir balon subayı… Donanma mecmuasının Şubat Mart 1914 tarihli 47-48. Sayısında yayınlanan bu fotoğraftaki soldan onuncu kişi “Balon Süvarisi Yüzbaşı Gevzi Bey… “Kur. Alb. Süreyya Bey 23 Eylül 1913 tarihinde Kıtaatı Fennîye ve Mevakii Müstahkeme Müfettişi Umumiliğine Tayyare Mektebi ve Havacılık Teşkilatının geliştirilmesi konusunda bir rapor hazırlamıştır. Raporda geçmiş üç yılda havacılık alanında yapılanları, “Eğer bu sınıfın bütçede tahsisatı yoksa gelişemez, zaten bu güne kadar yapılanlar da bin türlü zorluk içerisinde, itiraz ve red cevaplarına rağmen, adeta dilenerek, Donanma mecmuasının Mayıs 1913 tarihli 39. Sayısında yayınlanan balon fotoğraflarından: “Mevkiinden kalkmak üzere olan bir balon” koparıldı” diyerek özetliyordu. Bu döneme kadar havacılık bir ek görev olarak Kıtaatı Fennîye ve Mevaki-i Müstahkeme olmak üzere iki kısımdan oluşan birimin Kıtaatı Fennîye Şubesi tarafından yürütülmekteydi. Raporda havacılığın artık ayrı bir şube olarak yani 3. bir şube olarak teşkilatlanması gerektiği belirtiliyordu. Hava Mektebinin savaş nedeniyle teşkilatı geliştirilememiş, son zamanlarda Balkanlar’da gelişen savaş nedeniyle askerî alanda önemli olan; Edirne, Kırklareli, Tekirdağ ve Çanakkale’ye birer hava bölüğü, Anadolu’da ise 200–300 km’ye bir balon hangarı yapıldığı takdirde Erzincan ve Erzurum’a kadar olan yerlere balon ile keşif yapma imkânı sağlanacaktır. Sonuç Hava Mektebinin savaş nedeniyle teşkilatı geliştirilememiş, son zamanlarda Balkanlar’da gelişen savaş nedeniyle askerî alanda önemli olan; Edirne, Kırklareli, Tekirdağ ve Çanakkale’ye birer hava bölüğü, Anadolu’da ise 200–300 km’ye bir balon hangarı yapıldığı takdirde Erzincan ve Erzurum’a kadar olan yerlere balon ile keşif yapma imkânı sağlanacaktır. TÜRK HAVACILIK TARİHİ 37 Birkaç yıla yayılacak 250.000 lira ile Rumeli’ye 5 tayyare bölüğü, 6 sabit balon parkı, bir güdümlü balon ile beş balon hangarı inşa etmek mümkün olacaktır. olarak; birkaç yıla yayılacak 250.000 lira ile Rumeli’ye 5 tayyare bölüğü, 6 sabit balon parkı, bir güdümlü balon ile beş balon hangarı inşa etmek mümkün olacaktır. Anadolu için ise; Erzurum ve Erzincan’a birer tayyare bölüğü, bir veya iki sabit balon parkı ile İstanbul-Erzurum arasında seçilecek dört merkeze birer balon hangarı ile ikişer uçaklık hangar ile birer onarım merkezinin yapılmasını önermiştir. En uygun merkez olarak Eskişehir, Ankara, Yozgat ve Sivas’ı önermiştir. Süreyya Bey burada uzun soluklu, istikrarlı ve emin adımlarla 3-5 yılda güçlü bir Hava Gücü’nün oluşabileceğini ortaya koymuştur. Ama bunun için; havacılığın ayrı bir teşkilatının oluşturulması ve bağımsızlaştırılması, teşkilat şeması ile parasal bir portrenin çıkarılması gerekmekteydi. Ancak Süreyya Bey’in raporu dikkate alınmamıştır.” Daha sonra oluşturulan ve bağımsız bir tümen yetkisiyle çalışan Umuru Havaiye Müfettişliği’ne bağlı kıtalardan biri de Balon Kıtaatı’dır. Birinci Dünya Savaşı sonrası imzalanan ve Milli Mücadele’yi başlatan faktörlerden biri olan Sevr Antlaşması’nın 191. Maddesinde de balonlarla ilgili bir hüküm bulunur. Bu maddeye göre Osmanlı silahlı kuvvetlerinin tüm unsurları gibi balonların da muhafaza edilmemesi gerekiyordu. Sonraki yıllarda ise uçak sanayinin gelişmesi ile balonculuk meteoroloji ve spor amaçlarıyla sınırlı olarak kullanılmaya başlar. Balonlar havacılık sanayini başlatmış olabilirler ama uçağın icadıyla gerçek anlamda sönmüşlerdir… Donanma mecmuasının Mayıs 1913 tarihli 39. Sayısında yayınlanan balon fotoğraflarından: “Balonun teknesiyle onu idare edenler” 38 İFTAR UÇAK TEKNİSYENLERİ UTED İFTARLARINDA BULUŞTU İstanbul ve Ankara’da gerçekleştirdiğimiz üç iftarda biraraya gelen uçak teknisyenleri hasret giderdi. 2 ve 6 Temmuz’da İstanbul’da 11 Temmuz’da Ankara’da yapılan iftarlar büyük ilgi gördü. 6 Temmuz’da Florya Şazeli Restorandaki iftarımıza sektörün önemli temsilcileri de katıldı. UTED iftarına THY Teknik A.Ş Genel Müdürü Ahmet Karaman, Genel Müdür Yardımcıları Hüseyin Sağlam ve Can Şaşmaz, Kalite Güvence Başkanı Sadi Diler, Hat Bakım Başkanı Levent Kodakoğlu, Uçak Ba- kım Başkanı Bilal Karaman, Onur Air Genel Müdür Yardımcısı Şükrü Can, Pegasus Havayoları Genel Müdür Yardımcısı Servet Ulaşan, Türk Hava Yolları Teknik Başkanı Atilla Coşkun, Talta Başkanı Yavuz Güver, Tatca Başkanı Selim Ergun Lak ve dergimizin yazarlarından Gonca Güler katıldılar. İFTAR 39 40 İFTAR İFTAR UTED ANKARA İFTARINDA BULUŞTUK... UTED'in Ankara Kavaklı Restoran'da 11 Temmuz 2015 tarihinde düzenlediği iftarda emekli ve çalışan uçak teknisyenleri ve aileleriyle bir araya geldi. 41 42 SAHUR THY YÖNETİM KURULU BAŞKANI İLKER AYCI İLE SAHURDA BULUŞTUK THY Yönetim Kurulu Başkanı Sayın İlker Aycı, UTED yönetimi ile Atatürk Hava Limanı B kapısında bulunan THY Teknik A.Ş. Bakım Tesislerini ziyaret etti. İlker Aycı, THY Teknik A.Ş. Hat Bakım Teknisyen Dinlenme alanında uçak teknisyenleri ve UTED yönetimi ile sahur yaptı. Çalışanların Türk Hava Yolarına bağlılıklarını artırmak ve aidiyet duygusunu geliştirmek için UTED ile iletişimde olacaklarını ifade etti. Ziyaret esnasında Uçak Teknisyenlerinin çalışma ve dinlenme alanlarındaki fiziki şartların iyileştirileceğini ve ihmal edilen diğer konularında düzeltileceğini ifade etti. Türk Hava Yollarının başarısı için özveri ile çalışan tüm teknik personele katkılarından dolayı teşekkür etti. 44 MEVZUAT MEVZUAT HAVA ARACI TİPİNİN LİSANSA İŞLETİLMESİ Bir uçak bakım teknisyeninin onaylayıcı personel (Certifying Staff) veya destek personeli (Support Staff) olarak yetkilenebilmesi için üzerinde işlem yapacağı hava aracını lisansına işletmesi (endorsement) gerekir. H ava aracının lisansına işletilmesi için gerekli kriterler hava aracı grubuna göre değişiklik göstermektedir. Bundan dolayı öncelikle hava aracı gruplarını bir tanıyalım: Grup 1 hava araçları kapsamındadır. Grup 1: Kompleks motorlu uçaklar, çok motorlu helikopterler, maksimum onaylı uçuş irtifa seviyesi FL290 değerini aşan uçaklar, elektromekanik uçuş kumanda sistemlerine sahip hava araçları veya Genel Müdürlük tarafından farklı bir hava aracı tipi olduğu kabul edilen hava araçları, 1) Alt grup 2a: Tek turbo-prop motorlu uçaklar, Havayolu sektöründe hizmet veren uçakların hepsi Örnek: Cessna 172 Grup 2: Aşağıdaki alt gruplara ait ve Grup 1’den farklı olan hava araçları, 2) Alt grup 2b: Tek türbin motorlu helikopterler, 3) Alt grup 2c: Tek piston motorlu helikopterler, Grup 3: Grup 1’den farklı olan piston motorlu uçaklar, 45 46 MEVZUAT Lisansınıza işletmek istediğiniz hava aracı tipinin hangi gruba ait olduğu ile ilgili çok detaylı bir çalışma yapmanıza gerek yok. Çünkü ”AMC to Part-66: Appendix I: Aircraft Type Ratings For Part-66 Aircraft Maintenance Licence” bölümünde bütün hava araçları listelenmiş, bu hava araçlarını tip isimleri ve hangi grupta yer aldıkları belirtilmiştir. Grup 1 Grup 2 Grup 3 Gruplara Göre Hava Aracı Tipinin Lisansa İşlenmesi İçin Gerekli Şartlar Nelerdir? Hava aracı gruplarına göre hava aracı tipinin veya grubunun lisansa işlenmesi için gerekli şartları aşağıdaki tabloda bulabilirsiniz. Tablonun tam haline SHT-66’dan ulaşabilirsiniz. B1 B2 • Tip Eğitimi (Teori ve Pratik) • OJT (İlk tip için) • Tip Eğitimi (Teori ve Pratik) • OJT (İlk tip için) Tip Yetkisi İçin: • Tip Eğitimi (Teori ve Pratik) • OJT (İlk tip için) Tip Yetkisi İçin: • Tip Eğitimi (Teori ve Pratik) • OJT (İlk tip için) Tip Yetkisi İçin: • Tip Eğitimi (Teorik) Veya Veya Veya • Tip Sınavı • Pratik Tecrübe • Tip Sınavı • Pratik Tecrübe • Tip Sınavı Tam Alt Grup Yetkisi İçin: Bu alt gruba ait en az 3 hava aracı üzerinde • Tip Eğitimi (Teori ve Pratik) • OJT (İlk tip için) Tam Alt Grup Yetkisi İçin: • Pratik Tecrübe C • Tip Eğitimi (Teorik) Tam Alt Grup Yetkisi İçin: Bu alt gruba ait en az 3 hava aracı üzerinde • Tip Eğitimi (Teori) Veya Veya • Tip Sınavı • Pratik Tecrübe • Tip Sınavı Tip Yetkisi İçin: • Tip Eğitimi (Teori ve Pratik) • OJT (İlk tip için) Tip Yetkisi İçin: • Tip Eğitimi (Teori ve Pratik) • OJT (İlk tip için) Veya Veya • Tip Sınavı • Pratik Tecrübe Tam Grup 3 Yetkisi İçin • Pratik Tecrübe • Tip Sınavı • Pratik Tecrübe Tam Grup 3 Yetkisi İçin • Pratik Tecrübe Tip Yetkisi İçin: • Tip Eğitimi (Teorik) Veya • Tip Sınavı MEVZUAT Tip Kursu Lisansa Hangi Adla İşlenir? ”AMC to Part-66: Appendix I: Aircraft Type Ratings For Part-66 Aircraft Maintenance Licence” bölümündeki listeyi incelediğimizde; hava araçlarının lisansta zikredilecek isimlerinin net bir şekilde tarif edildiğini görüyoruz. Örneğin: B737-600 B737-700 B737-800 B737-900 B737-900ER uçaklarına ait hava aracı ismi Boeing 737600/700/800/900 (CFM56) olarak belirtilmiştir. Dolayısıyla siz tip kursu aldığınızda sadece B737-800 tip kursu almış olsanız ve sertifikanızda B737-800 yazıyor olsa bile lisansınıza bu tip işlenirken Boeing 737-600/700/800/900 (CFM56) olarak işlenecektir. Daha önce lisansınıza bu tip B737-800 olarak işlenmişse talebiniz durumunda hiçbir ek işleme gerek kalmadan SHGM lisansınızdaki tipin adını Boeing 737-600/700/800/900 (CFM56) olarak değiştirecektir. Ancak bu durum sizin 600, 700 ve 900’lerde de yetkilenebileceğiniz anlamına gelmez. Bir başka deyişle C/S veya S/S belgeniz lisansınızda yazan uçak tipine göre değil sertifikanızdaki uçak tipine göre hazırlanacaktır. Bununla beraber SHT-66 AMC 66.A.20(b)3’te şöyle bir hüküm vardır “Lisansa işlenmiş tiplerin çeşitli sebepler nedeniyle bütün uçak sistemlerini kapsamayan eğitimlere dayanması durumunda kişinin tahditli konularda da yetkilendirilmesi için ihtiyaç analizi yapılarak fark eğitimi veya eğitimleri alması gerekir.” Buradan şöyle bir sonuç çıkmaktadır; diyelim ki tip kursunda size ilave yakıt tankı (auxiliary tank) anlatılmadı. Bu durumda eğitimini almadığınız bu sistemde C/S veya S/S olarak işlem yapamazsınız, bunun için ayrıca eğitim almanız gerekir. Bu durum APU tipi, uçağın classic veya enhanced olması, yolcu veya kargo olması, model serileri arasındaki farklar (A330-200 ile A330-300 arasındaki farklar gibi) vs. için de geçerlidir. Bu eğitimin 147 kuruluşundan alınması gerekmez. Neticede kursunu almadığınız bir sistemde çalışmama ve eğitim talep etme hususu sizin sorumluluğunuzdadır. Aynı şekilde eğitimini almadığınız bir konuda hata ile yetkilendirilmiş olsanız bile bu konuda ilgili birimleri uyarmak ve hatanın düzeltilmesini talep etmek de yine sizin sorumluluğunuzdadır. Kategori B3 için, yetki lisansa aşağıdaki gibi işlenebilir: “Azami Kalkış Ağırlığı (MTOM) 2,000 kg ve altında olan, kabini basınçlandırılmayan piston motorlu uçak” Kategori A lisansına hava aracı tipi işlenmez. Kategori A lisansı sahibi SHY 145 Onaylı Hava Aracı Bakım Kuruluşları Yönetmeliği’ne göre yetkilendirilir. Bu yönetmelikte tarif edildiği şekilde task eğitimleri alan Kategori A lisansı sahibi bu işlemlerle sınırlı kalmak kaydıyla yetkilendirilir. Bu işlemlere ait yetkilendirme evrakı da lisansa işlenmez, lisansın eki olarak değerlendirilebilir. C kategori bir onaylayıcı personelin ilk tipi mutlaka B1 veya B2 olmalıdır. Müteakip tipler ise General Familiarization eğitimi ile lisansına işlenebilir. Lisansa tip işlenmesi ile ilgili ayrıntılı bilgi için SHT-66 Ek-1 Tablo-5 incelenebilir. 47 48 TEKNIK İNSAN FAKTÖRLERİNİN KAPSAMI Uçuş emniyetini, uçak bakımı açısından en üst düzeye çıkarmak, teknik nedenli gecikme ve aksaklıkları en aza indirmek, doğrudan doğruya “insan faktörleri” ile ilgilidir. Bu sebeple biz de bakım sürecini insan boyutuyla ele alarak, insan hatasının hangi durumlarda ortaya çıktığı ve bunları azaltmak için hangi uygulamalara yer verilmesi gerektiği üzerinde durmak istiyoruz. HÜSEYİN GÜMÜŞ SAFETY FIRST TEKNİK EĞİTMEN TEKNIK U çak bakımında, birbirinden farklı ve zorlu pek çok görevi yerine getiren personel, belli kurallar ve sınırlar çerçevesinde bir arada çalışmaktadırlar. Bundan dolayı Uçak Bakım Teknisyenleri’nin “insan faktörleri” konularında bilinçlenmesi ve gerek olumlu gerek de olumsuz yönleriyle kendilerini tanımaları çok büyük önem arz etmektedir. Havacılıkta, “insan faktörleri” konuları bu anlamda ele alınırken, ne yazık ki ilk hedef kitle sadece uçuş ekibi ve hava trafik kontrolörleri olmuş, ancak bakımdan kaynaklı kazalar meydana gelmeye başladıktan sonra, özellikle Aloha Airlines/ B737-300 (1988) ve British Airways/ BAC1-111 (1990) kazalarının ardından, uçak bakım faaliyetleri de insan faktörleri/insan hataları konularının uygulama alanı içine girmiştir. Bu tarihe kadar “İnsan Faktörleri” ile ilgili sistemsel yaklaşım ve kavramsal modellemeler yapılırken teknisyenin 49 göz ardı edilmesi, bakım sürecinde çalışma şartlarını zorlaştırmakta ve hataların artmasına sebep olmaktaydı. Diğer taraftan yaşanan kazalar sonrası bir çok kurallar tanımlanmış ve bunlar bakım manüellerine eklenmiştir. Havacılıkta, “insan faktörleri” konuları bu anlamda ele alınırken, ne yazık ki ilk hedef kitle sadece uçuş ekibi ve hava trafik kontrolörleri olmuş, ancak bakımdan kaynaklı kazalar meydana gelmeye başladıktan sonra, özellikle Aloha Airlines/ B737-300 (1988) ve British Airways/ BAC1-111 (1990) kazalarının ardından, uçak bakım faaliyetleri de insan faktörleri/insan hataları konularının uygulama alanı içine girmiştir. 50 TEKNIK Uçak üzerinde çalışılırken dikkat edilmesi gereken kurallar bellidir. Uçak Teknisyeni bakım manüellerindeki uyarıları atlamadan gerekli emniyet tedbirlerini alarak çalışması gerekmektedir. Bu konuda Amerika’yı yeniden keşfetmemize de gerek yok. Buradaki temel problem neden bu kurallara uyulmadığı ya da neden bu konularda şirket kültürü ve ahlakı oluşturamadığımızdır. Ortada bir hata varsa bunun birçok sebebi olmasına rağmen genelde insanlar kendilerini soyutlayarak olayı değerlendirmekte ve özeleştiriden kaçınmaktadırlar. Ancak bakım süreci bir ekip işidir ve bu süreçte temizlik görevlisinden mühendise, teknisyenden genel müdüre kadar herkesin bir sorumluluğu vardır. Bir hata ya da kaza olduğunda, çalışanın kendi üzerindeki sorumluluğu bir kenara koyarak, şirketinde gördüğü yönetim konusundaki eksiklikleri tek sebep olarak görmesi ya da tersinden bakarsak yönetimin sadece çalışanların kusurlarının kazalara sebebiyet verdiğini düşünmesi, kimsenin sorumluluğu üzerine almaması bakım ortamında emniyetli bir çalışma Tip eğitimleri süresince kursiyerlere, taskların uygulanması ile ilgili eğitim videoları izletmekteyiz. Bu videoların izlenmesi esnasında gözlemlediğim kadarı ile teknisyenler izledikleri videoda yapılmakta olan bir iş için kullanılan bir ‘tool’ gördüğünde ‘bak işte adamlar insana nasıl değer veriyorlar’ gibi tepkiler verebiliyorlar. ortamının oluşmasının önündeki en büyük engellerdendir. Tip eğitimleri süresince kursiyerlere, taskların uygulanması ile ilgili eğitim videoları izletmekteyiz. Bu videoların izlenmesi esnasında gözlemlediğim kadarı ile teknisyenler izledikleri videoda yapılmakta olan bir iş için kullanılan bir ‘tool’ gördüğünde ‘bak işte adamlar insana nasıl değer veriyorlar’ gibi tepkiler verebiliyorlar. Çünkü videoda gördüğü ‘tool’ kendi şirketinde bulunmadığından aynı işi daha zor şartlarda yapmak zorunda kalıyorlar. Burada belirtmek istediğim konu, evet gerekli ‘tool’ takımhanede yoksa bu bir kusurdur ve insanların hata yapmasına sebep olabilir. Ancak bakım sürecinde hataların ve kazaların oluşmasına TEKNIK sebep olabilecek bizim de üzerimize düşen görevler olduğu unutulmamalıdır. Çünkü aynı durumda belki de aynı çalışan, kullanması gereken bir ‘tool’ u takımhanede mevcut olmasına rağmen kullanmayabiliyor. Takımhanede gerekli ‘tool’ yoksa bu yönetime bakan bir faktörken; takımahanede mevcut bulunan bir ‘tool’un kullanılmaması da çalışanlara bakan bir faktördür. Bir hata meydana geldiğinde bunun sebebi analiz edilirken, bu hatanın oluşmasına sebep olan faktörleri üç temel kategoride değerlendirebiliriz. Bunlar: 1) Bilişsel İnsan Faktörleri: Algılama, hafıza, muhakeme ve tepki gibi zihinsel süreçlerle ilgili faktörlerdir. Zihinsel iş yükü, karar verme, eğitim, insan-bilgisayar etkileşimi, iş stresi, bilişsel faktörlerdir. 2) Fiziksel İnsan Faktörleri: İnsan anatomisi, fizyolojik ve biomekanik karakteristikler gibi fiziksel aktivitelerle ilgili faktörlerdir. Malzemelerin taşınması, tekrarlı hareketler, iş yeri düzeni, emniyet ve sağlık, fiziksel faktörlerdir. 3) Organizasyonel İnsan Faktörleri: Organizasyonel yapı, politikalar ve planlamayı da içeren faktörlerdir. Ekip/kaynak yönetimi, kalite yönetimi, iş tasarımı, birimler arası iletişim ve şirket kültürü gibi organizasyonel, yani daha çok yönetimi ilgilendiren faktörlerdir. Hem çalışanlar, hem de yönetenler sorumluluklarının bilincinde olarak kendi görevlerini yerine getirdiklerinde daha emniyetli bir bakım gerçekleşecektir. Bunun olabilmesi için bir hata ya da kazanın sebebi üzerine düşünürken hiçbir çalışan kendisini soyutlamadan olayı değerlendirmeli ve devamında üzerine düşen görevleri daha emniyetli bir şekilde yapmak ya da yaptırmak konusunda ısrarcı olmalıdır. Hem çalışanlar, hem de yönetenler sorumluluklarının bilincinde olarak kendi görevlerini yerine getirdiklerinde daha emniyetli bir bakım gerçekleşecektir. Bunun olabilmesi için bir hata ya da kazanın sebebi üzerine düşünürken hiçbir çalışan kendisini soyutlamadan olayı değerlendirmeli ve devamında üzerine düşen görevleri daha emniyetli bir şekilde yapmak ya da yaptırmak konusunda ısrarcı olmalıdır. İlerleyen sayılarda “insan faktörleri” konuları üzerinde durmaya devam edeceğiz. 51 52 SAĞLIK SAĞLIK Sıtmayı bulaştıran sivrisinek: En korkunç katil, her yıl bir milyona yakın insanın ölümünden sorumlu… 53 SITMAYA DİKKAT! Geçen Haziran ayında sıtma nedeniyle kaybettiğimiz Türk Hava Yolları Kabin Amiri Selda Durmaz Nijerya’da bulunduğu sırada bir sinek tarafından ısırılarak bu hastalığa yakalanmıştı. Yıllardır ülkemizde ciddi bir sağlık tehdidi oluşturmayan sıtmanın küreselleşme sonucu ülkemiz için bir sağlık sorunu olma ihtimali var. A slında sivrisinekler tarafından bulaştırılan sıtma dünyanın özellikle geri kalmış bölgelerinde bir tehdit olmayı hep sürdürdü. Sivrisinekler tarafından ısırılarak bulaştırılan hastalıklar dolayısıyla her yıl dünyada 1 milyona yakın insan hayatını kaybediyor. Yani sivrisinekler dünyanın en tehlikeli hayvanları. Bu sayımızda sıtma tehlikesinin bulunduğu ülkelere yapılan uçuşlarda potansiyel tehdit altında bulunan herkes için bu hastalığı tanıtan ve korunma yollarını anlatan bir yazı yayınlamak istedik. Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan Prof. Dr. Recep Aktur’un hazırladığı Sıtma adlı kitaptan bazı önemli bilgileri derledik. Sıtmanın Tanımı Sıtma, Plazmodium adı verilen, tek hücreli ve hücre içi parazit ile oluşan bulaşıcı bir hastalıktır. Parazit, esas olarak, karaciğer hücrelerini ve alyuvarları tutar. İnsan kanı ile beslenen sivrisinekler tarafından, hasta ya da paraziti taşıyan insandan alınarak sağlam insanlara taşınır ve onları da hastalandırır. Bulaşma Yolu Sıtmanın esas bulaşma yolu sivrisinek (Anofel) iledir. Parazit yaşamının bir evresini sivrisinekte geçirmek zorundadır ve sivrisinek sıtma paraziti için bir ara konakçıdır. Bu nedenle de, ortamda sivrisinek olmaz ise Aslında sivrisinekler tarafından bulaştırılan sıtma dünyanın özellikle geri kalmış bölgelerinde bir tehdit olmayı hep sürdürdü. Sivrisinekler tarafından ısırılarak bulaştırılan hastalıklar dolayısıyla her yıl dünyada 1 milyona yakın insan hayatını kaybediyor. Yani sivrisinekler dünyanın en tehlikeli hayvanları. 54 Sıtma riski bulunan bölgeler… Özellikle Afrika ülkelerinde sivrisinekten kaçmak mümkün değil… SAĞLIK sıtma parazitinin varlığını sürdürmesi olanaksızlaşır ve hastalık ortadan kalkar. olan belirtiler; yüksek ateş, üşüme - titreme ve bol terdir. Bu belirtilere kusma ve ishal eşlik edebilir. Bulaştırıcılık Süresi Sıtma Nöbetlerinin Evreleri Hastalık belirtileri bulunsun ya da bulunmasın, kanında parazit taşıyan kişiler sıtmayı etrafına bulaştırırlar. Bu nedenle de, Sıtmada bulaştırıcılık süresi kişinin kanında parazit bulunduğu süre kadardır. Kişilerin kanında parazitin bulunma süresi ise, parazit türü ve tedavi durumuna göre değişir. Tedavi edilmeyen Vivax olgularında, kanda parazit varlığı, ortalama, bir buçuk yıl kadar sürer. Bazen bu süre daha uzun olup, beş yıla dek sürebilmektedir. Üşüme - Titreme (soğuk) Evresi: Hasta üşür ve titrer, dişleri birbirine vurur. Hastanın örtünmesine karşın üşüme ve titreme önlenemez. Bu evrede, cilt soluk, uçlar (parmaklar, dudak) siyanozedir (morlaşmıştır). Nabız zayıflar, tansiyon düşer. Baş ağrısı, mide bulantısı yaygın görülen belirtilerdendir. Nöbetin bu evresi yarım ile iki saat kadar sürer. Hastalık Belirtileri Hastalığa yakalanan kişilerin yakınmaları, sıtmanın türüne göre, bazı farklılıklar gösterir. Tüm türlerde ortak Yüksek Ateş (sıcak) Evresi: Hastanın üşümesi titremesi kaybolur ve ateş 40 - 41 dereceye yükselir. Buna bağlı olarak; hastanın yüzü kırmızı, solunumu sık, nabzı hızlı ve tansiyonu yüksektir. Genellikle huzursuzluk vardır. Nöbetin bu evresi, iki ile yedi saat kadar sürer. Terleme Evresi: Yüksek ateş evresi sonunda, hastanın önce başından başlayıp sonra tüm vücudunu kaplayan, yoğun bir terleme görülür. Zamanla ateş düşer ve buna bağlı belirtiler kaybolarak (nabzın ve solunumun normale dönmesi, huzursuzluğun kaybolması gibi) Hastalığa yakalanan kişilerin yakınmaları, sıtmanın türüne göre, bazı farklılıklar gösterir. Tüm türlerde ortak olan belirtiler; yüksek ateş, üşüme - titreme ve bol terdir. Bu belirtilere kusma ve ishal eşlik edebilir. SAĞLIK hasta rahatlar ve çoğunlukla uykuya dalar. Bu evre, iki dört saat kadar sürer. Evre sonunda ateş tamamen normale döner. Hastalığa Karşı Korunma ve Kontrol Sıtmadan korunma ve hastalığın kontrol altına alınmasında başlıca iki yol bilinmektedir. Bunlardan birisi, çevredeki sivrisinekleri yok etmek suretiyle bulaşmayı engelleme / kesme; yani sivrisinek mücadelesidir. Diğeri ise; sıtma paraziti taşıyan insanları bulup tedavi etmek suretiyle, kaynak yok etmedir. Eskiden, sıtmayı kontrol altına alınmada en etkili ve kolay yolun sivrisinekle mücadele olduğu sanılırdı. Oysa günümüze dek yaşanan deneyimler bunun yanlış olduğunu göstermiştir. Bir ülke ve bölgede, sıtmayı kontrol altına almanın en etkili ve kolay yolu hastaları bularak erken tanı ve tedavisini yapmaktır. Başka bir deyişle, paraziti kontrol altına almak ve kaynakları yok etmektir. Sivrisinek mücadelesi, kaynak yok etme çalışmalarını desteklemek amacıyla akla gelmelidir. Hastalığa Yakalananlarda Bakım ve Tedavi Türkiye’de, yerli olarak, görülen sıtma Vivax türüdür. Paraziti alan kişiler, daha önce sıtma geçirmemiş ise, birinci klinik kursu belirti vererek geçirirler ve bu dönem yaklaşık bir, bir buçuk ay kadar sürer. Bundan sonraki dönem ise belirgin bir klinik olmaksızın nüks- 55 Sıtma geçiren kişilere, tedaviye başlandığında bir iki gün içinde tüm şikayetler kaybolur. Şikayetleri kaybolan kişilerin büyük çoğunluğu tedaviyi yarıda kesmektedir. Bu durum, hem parazitlerin tamamen yok olmamasına ve kişinin bulaştırıcılığının sürmesine hem de parazitlerin ilaçlara direnç kazanmasına neden olmaktadır. ler halinde ve ayakta geçirilir. Dolayısı ile daha birinci klinik kurs sırasında farkına varılamayan olgular, fazla bir rahatsızlık duymadan, ortalama bir buçuk yıl paraziti bedenlerinde taşır ve etrafına bulaştırır. Sıtma geçiren kişilere, tedaviye başlandığında bir iki gün içinde tüm şikayetler kaybolur. Şikayetleri kaybolan kişilerin büyük çoğunluğu tedaviyi yarıda kesmektedir. Bu durum, hem parazitlerin tamamen yok olmamasına ve kişinin bulaştırıcılığının sürmesine hem de parazitlerin ilaçlara direnç kazanmasına neden olmaktadır. İşte, sağlık personeline düşen en önemli görev de bu noktada başlamaktadır. (…) Tüm sağlık personeli sıtma tanısı konulan ve tedavi verilen kişileri izleyerek tedavinin tam olarak alınması sağlanmalıdır. Sıtmanın Türkiye’de büyük bir sağlık sorunu olduğu dönemlerde hazırlanmış bir afiş… 56 TEKNİK TEKNİK HAVA TRAFIK YÖNETIMI SISTEMLERININ MODERNIZASYONU Türkiye’de hava seyrüsefer hizmetlerinin tek merkezden yönetilmesi fikri ulusal havacılık konseylerinde gündemdeki yerini hep almıştır. Ülkemizde de uzun yıllar önce ortaya atılan bu fikir zamanla Hava Trafik Yönetimi Sistemlerinin Sistematik Modernizasyonu-Smart Projesi (System Modernisation of ATM Resources) olarak ortaya çıkmıştır. Ancak projeyi üstlenen yabancı firmadan kaynaklanan aksaklıklar yüzünden bu önemli proje yıllarca bir türlü hayata geçirilemedi. Yapılan uzun çalışmalar ve karşılaşılan aksaklıklar sonrasında verilen karar 7 Temmuz`da DHMİ`nde düzenlenen toplantıyla Smart operasyonuna tamamen geçilmesi yönünde oldu. Peki, nedir bu Smart projesi? GONCA GÜLER 57 58 TEKNİK S mart projesi iki aşamadan oluşmaktadır. Bunlardan ilki INTERIM dediğimiz Ara Modernizasyon aşaması diğeri ise SMART`tır. Ara modernizasyon DDS-80 radar sistemlerinin ömrünü doldurmuş olması, sık sık teknik arızaların meydana gelmesi ve bu arızaların hava trafik kontrol hizmetinde birçok aksaklığa yol açması nedeniyle sistemlerin acil olarak yenilenmesi ihtiyacıyla devreye girdi. Tarih 14 Nisan 2008 idi. 2008 yılından beri kullanımına devam edilen yazılımın üzerinde gerekli tüm çalışmalar yapılarak bugünkü haline getirilmesi sağlanmıştır. Türk Havacılık tarihinin en önemli projelerinden biri olarak görülen SMART projesinin hayata geçmesiyle birlikte amaçlanan ise Türkiye hava sahasındaki bütün saha kontrol hizmetinin birleştirilmesi ve tek bir merkezden yürütülmesi oldu. Bilindiği üzere Hava Trafik Kontrol hizmeti veren 3 ünite vardır. Bunlardan ilki kule diye adlandırdığımız Meydan Kontrol Ünitesi, ikincisi Yaklaşma Kontrol Ünitesi ve diğeri Saha (Yol) Kontrol Ünitesi`dir. Smart projesiyle hava sahasının birleştirilmesinden kastedilen yol (saha) kontrol hizmetinin tek bir elden yürütülmesidir. Bir başka şekilde ifade etmek gerekirse belirli bir uçuş seviyesi üzerindeki Tarih 14 Nisan 2008 idi. 2008 yılından beri kullanımına devam edilen yazılımın üzerinde gerekli tüm çalışmalar yapılarak bugünkü haline getirilmesi sağlanmıştır. Türk Havacılık tarihinin en önemli projelerinden biri olarak görülen SMART projesinin hayata geçmesiyle birlikte amaçlanan ise Türkiye hava sahasındaki bütün saha kontrol hizmetinin birleştirilmesi ve tek bir merkezden yürütülmesi oldu. TEKNİK Herhangi bir acil durumda ise birbirlerinin görevlerini üstlenebilmeleri için diğer bütün ATC ünitelerinin sorumluluklarının Ankara`daki Hava Trafik Kontrol Merkezi tarafından alınması planlanmış, İstanbul, İzmir ve Antalya`nın da Ankara ACC’nin yedeği olarak görev alabileceği düşünülmüştür. Türkiye hava sahasını transit ya da iniş kalkış amaçlı kullanan tüm trafiklerin kontrolünün Ankara`daki kontrol merkezi tarafından yürütülmesidir. Diğer üniteler Yaklaşma (Approach) ve Meydan Kontrol (TWR) hizmetlerini sürdürmeye devam edeceklerdir. Sistemle beraber, ARTAS (ATM Surveillance Tracker And Server) RDP sisteminin kullanılması, Gelişmiş FDPS, ve MONA, MSAW (minumum safety altitude warning), APW (Area proximity warning), MTCD (Medium Term Conflict Detection), Gelişmiş sivil-sivil ve sivil-asker koordinasyonu, bütün ATC merkezleri arasında dinamik acil durum planları oluşturulması hedeflenmiştir. Ve sistem yeni Hava Trafik Kontrol merkez binalarında teşkilatlandırılmıştır. Sistemin ana fonksiyonlarından ve gözetim alt yapısının bir parçası olan Artas, tanımlanmış bir coğrafi alandaki tüm hava trafiğini doğru bir durum resmiyle kullanıcı için gerekli radar bilgilerini aktarmak üzere tasarlanmış sub-system ile birlikte çalışabilen dağıtılmış bir sistemdir. INTERIM (Ara Mo- dernizasyon) ve SMART sistemlerinde kullanılan açık kaynak kodlu sistem yapısı sayesinde ise açık kaynak kodlu sistem özelliklerine uygun ürünlerin maksimum verimlilikle kullanılması, uluslararası standartlara uygunluk sağlamak, değişik sistem platformlarına uyum sağlamak, yeni teknolojilere tam entegrasyon sağlanması amaçlanmıştır. Herhangi bir acil durumda ise birbirlerinin görevlerini üstlenebilmeleri için diğer bütün ATC ünitelerinin sorumluluklarının Ankara`daki Hava Trafik Kontrol Merkezi tarafından alınması planlanmış, İstanbul, İzmir ve Antalya`nın da Ankara ACC’nin yedeği olarak görev alabileceği düşünülmüştür. Hali hazırda sistemlerdeki aksaklıkların giderilmesi için çalışmalar devam etmekte, hava trafik hizmetinin etkin bir şekilde verilmesi hedeflenmektedir. 59 SOSYAL MEDYADAN SEÇMELER 60 HAZIRLAYAN HÜSEYİN GÜMÜŞ SOSYAL MEDYA SOSYAL MEDYADAN SEÇMELER SOSYAL MEDYA 61 62 UÇAN ÇOCUK HAYDİ ÇOCUKLAR Etkinliğe… Sıcak Ağustos günleri çocukların doyasıya gezip eğlenmeleri için son zamanlar… Eylül ayında okullar başlamadan önce çocukların sevebilecekleri etkinlikleri derledik… KİDZMONDO YAZ KAMPI Çocukların ileride seçebileceği mesleği keşfetmek ve bunu eğlence ile birleştirmek istiyorsanız profesyoneller tarafından hazırlanan 4 uzmanlık alanından birinde yerinizi ayırın. Eğlence öğrence şehri KidzMondo’da çocuklar gönüllerinden geçen mesleği hem öğrenecek hem uygulayacak hem de birbirinden renkli oyunlarla eğlenerek süsleyecekler. Uzmanlık Eğitimi dışında kalan zamanlarda yeni arkadaşlıklar kurup KidzMondo İstanbul aktivitelerinde sınırsız eğlenceye doyacaklar. Ayrıca sadece çocuklar için hazırlanan özel aktivitelerle kendilerini ayrıcalıklı hissedecekler. Kamp boyunca ortalama 150 kişilik KidzMondo İstanbul ekibi çocuklara eşlik edecek. Uzmanlık Alanları: Hayat Kurtaran Meslekler Eğitimi Medya Eğitimi Güzel Sanatlar Eğitimi Performans Sanatları Eğitimi SAKIP SABANCI MÜZESİ’NDE SANAT KAMPI Çocukları müze ortamında heyecanlı, eğitici ve eğlenceli yepyeni maceralara davet eden SSM Yaz Okulu Sanat Kampı, Ağustos ayı boyunca Sakıp Sabancı Müzesi’nde devam ediyor. Her gün çeşitli sanat etkinliklerine katılacak olan çocuklar hem kamp deneyimi yaşayacak, hem de sanatı pek çok yönüyle deneyimleme şansı bulacaklar. 03 - 28 Ağustos tarihlerinde, hafta içi saat 09.00 - 13.00 arasında gerçekleştirilecek etkinliklerin günlük katılım ücreti 75 TL’dir. Yaz etkinliklerine 2004 - 2007 doğumlu çocuklar katılabilir. UÇAN ÇOCUK ÇOCUKLAR KEYİFTEN HAVALARA UÇACAK Alışveriş ve yaşam merkezi Palladium Ataşehir AVM, Ağustos ayı boyunca her Cumartesi ve Pazar günü birbirinden renkli ve eğitici etkinliklere ev sahipliği yapacak. 3-6 yaş ve 7-14 yaş grubuna yönelik hazırlanan aktivite kuşağının ilki “yaz boyu eğlence, yaz boyu sanat” teması ile Temmuz ayında gerçekleştirilmişti. Minik ziyaretçilerin ve ailelerin büyük ilgisini gören aktivitelerin ikinci bölümü, keyifli bir yaza veda tadında 1-30 Ağustos tarihleri arasında. 1-30 tarihleri arasındaki Cumartesi ve Pazar günlerini kapsayan 10 günlük program; resim, heykel, grafik, tasarım, kukla, pop-art, maske, mimarlık, tekstil, çini ve mimarlık gibi farklı sanat dallarını içeren butik atölyeler şeklinde uygulanacak. Palladium Ataşehir AVM Çocuk Etkinlikleri, 30 Ağustos Zafer Bayramı özel etkinliği ile son bulacak. Ulusal Zafer Bayramı’nın anlam ve önemini vurgulayan atölyelere davet edilecek olan minikler, kolaj atölyesinde Ulu Önder Atatürk’ün konu olduğu bir çalışma yaparak, bu çok özel çalışmayı aileleri ve sevdikleriyle paylaşacaklar. KIRMIZI BAŞLIKLI KAZ Çocuk oyunu “Kırmızı Başlıklı Kaz”, Mall of İstanbul MOİ Sahne’de… 1-30Ağustos tarihleri arasında sergilenecek oyun her yaştaki çocuklar için… “En büyük eğlencesi; “Zıp Zıp Zıp Zıplamak” şarkısıyla zıplayarak dans etmek... Bu kaz kendi masalını anlatmak istiyor ama ünlü olmadığı için onu kimse dinlemiyor. Ama onu kimse durduramaz. Çünkü çocuklarla şarkı söylemeyi, zıplamayı ve dans etmeyi çok seviyor. Ve karşınızda dünya zıplama rekorunu kırmaya çalışan Kırmızı Başlıklı Kaz!” Mall of İstanbul AVM, Kat: 4 Başakşehir İstanbul 63 64 SINEMA AĞUSTOS SİNEMA Ağustos’ta vizyonda… Ağustos ayında 30’dan fazla film vizyona giriyor. Ancak bunlardan sadece birkaçı yerli… Yaz aylarında vizyona girip risk almak istemeyen yerli film yapımcıları belki de bir fırsatı kaçırıyorlardır. Box Office Türkiye verilerine göre Ağustos ayında vizyona gerecek filmlerden seçtiğimiz birkaçı şöyle: 7 AĞUSTOS CUMA FANTASTİK DÖRTLÜ Macera, Fantastik, Aksiyon. Miles Teller, Kate Mara, Michael B. Jordan… 14 AĞUSTOS CUMA TATİL ZAMANI Macera, Komedi. Ed Helms, Christina Applegate, Skyler Gisondo 21 AĞUSTOS CUMA HAYALLERİMDEKİ KADIN Dram. Al Pacino, Holly Hunter, Harmony Korine 28 AĞUSTOS CUMA KOD ADI: U.N.C.L.E. Macera, Komedi, Aksiyon. Alicia Vikander, Henry Cavill, Armie Hammer HİTMAN: AJAN 47 Yönetmen: Aleksander Bach Oyuncular: Zachary Quinto, Rupert Friend, Ciarán Hinds Agent 47’nin maceraları önce bilgisayar oyunlarıyla başladı. Olağanüstü müzikleri ve dramatik yapısıyla diğer vurdulu kırdılı oyunlardan farkı hemen anlaşılıyordu. 2007’de gösterime giren ilk Hitman oyunun tutkunlarınca beğenilmişti. Özellikle Ajan 47’yi canlandıran Timothy Olyphant’ın oyun karakterine benzerliği etkileyiciydi. IMDB notu 6,3 olan ilk filmden 8 yıl sonra vizyona girecek ikincisinde yeni bir Ajan 47 var: Rupert Friend… Hitman 2’nin konusu şöyle: Agent 47 tam bir ölüm makinesi olacak şekilde tasarlanmış bir suikastçıdır. Ancak çok güçlü bir holding, ajanın arkasındaki sırrı çözüp kendi suikastçılar ordusunu kurmak istemektedir. Ajana bu görevde Katia adlı bir kadın yardımcı olacaktır, Katia bir yandan babasını bulmaya çalışmaktadır. MÜZIK · KITAP KÖPRÜ - THE BRİDGE ANADOLU QUARTET & SAKİNA Köprüler sadece karşılıklı kıyıları birleştirmez. Yüreklerden yüreklere, dillerden dillere, bir coğrafyadan diğerine uzanan köprüler, o kadar güzel ve anlamlı şeyleri de birleştirirler ki. Birbirinden güzel dillerin ve kültürlerin çatısı olagelmiş Anadolu’da yaşayan halkların yıllarca dilden dile söylenerek bugüne ulaşmış ezgilerini, klasik batı müziğinin yaylı enstrümanlarıyla yeniden ve alışılagelmişin dışında bir müzikal formla yorumlamaya çalışan ve müzikal yolculuğuna 2008 yılında Ahmet Tirgil’in girişimleriyle başlamış olan ANADOLU QUARTET de, müziğiyle bir köprü olmayı ifade ediyor. Birbirinden olanlar arasına kurulmuş yapay sınırları, ayrımları müziğiyle kaldırıyor. Anadolu coğrafyasının tüm dillerini, ezgilerini kendisinin bilerek, yorumlamayı esas alan Anadolu Quartet, oda müziği topluluklarının, genelde yüksek kültür seviyesi ile bağdaştırılan, halk müziklerinden net çizgilerle ayrılmış, sadece klasik batı müziği türlerini seslendirmek üzere oluşturulan bir topluluk olduğuna dair olan inancı yıkmayı da bir hedef olarak benimsiyor. Albüm, klasik ile modern, doğu ile batı, farklı diller, farklı ezgiler ve coğrafyalar arasında kurulan bir köprü. CEZA “SUS PUS” Albüm içeriği Hoşgeldiniz Suspus Milyon Farklı Hikaye Ne De Zor Ders Al Kime Anlatsam Kolay Gelsin Yok Geri Dönmek Bulanık Sular Sor Bize (Feat. Sansar Salvo) Kim Olduğunu Unut Aç Kalbini Sessizlik YARATILIŞ SIRRI Tom Knox / Pegasus Yayıncılık / Roman Dizisi İngiliz yazar ve gazeteci Sean Thomas’ın Tom Knox adıyla yayınladığı ilginç bir tarihi polisiye Yaratılış Sırrı… Urfa Göbeklitepe’de 1990’larda bulunduktan sonra dünya tarihini değiştirmeye başlayan arkeolojik buluntuların ekseninde nefes kesen bir roman. Şiddet dozu biraz fazla olsa da “şiddetle” önerilir… Kitabın arka kapağındaki tanıtım yazısı ise şöyle: “Türkiye’nin doğusunda, Urfa’da, arkeologlar dünyanın en eski tapınağını keşfediyor. Gazeteci Rob Luttrell kazı alanına haber için gittiğinde, buranın Mezopotamya’nın ilk yerleşik halklarından olan ve Melek Tavus’a inanan Yezidiler tarafından 10.000 yıl önce toprak altına gömüldüğünü öğreniyor. Tom Knox, İrlanda’nın kale harabelerinden Türkiye’nin güneydoğusuna, Göbekli Tepe’ye uzanan bu kitabında tarihi gerçekler, bilimsel çalışmalar ve dinsel gizemleri o kadar incelikle bir araya getiriyor ki, kitabı elinizden bırakmanız imkânsız hale geliyor.” 528 sayfa, 14 x 20 cm 65 BIL BAKALIM 66 ? ?? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? KES VE EŞİTLE… ? ? ? ? ? Şekli iki hatla keserek iki eşit parçaya ayırabilir misiniz? DOĞRU İŞLEMLERİ BULUN… Aşağıdaki eşitliği sağlamak için eşitliğin sol tarafındaki rakamlarda hangi işlemlerin yapılması gerekir? ? ? ? ? Yukarıdaki iki bulmacayı da doğru cevaplandırarak [email protected] adresine ya da posta ile derneğimize gönderen üç okurumuz birer adet 1000 parçalık puzzle kazanacak. Talihliler 25 Haziran’a kadar doğru cevabı gönderen okurlarımız arasında yapılacak çekilişle belirlenecektir. GEÇEN AYIN TALİHLİLERİ: Osman Şenay, Emrah Özgümüş, Büşra Şenay, Gizem Nadir M.Sc.in M.Sc.in M.Sc.in M.Sc.in AIR TRANSPORT AIR TRANSPORT AIR TRANSPORT AIR TRANSPORT MANAGEMENT MANAGEMENT MANAGEMENT MANAGEMENT trains executives who will shape the trains who will shape the futureexecutives of World Aviation trains who will shape the futureexecutives of World Aviation trains who will shape the futureexecutives of World Aviation future of World Aviation • Discount for group registrations • Affordable accommodation at contracted hotels • Experience four seasons and the cultural values of Istanbul • Discount for group registrations • Affordable accommodation at contracted hotels • Include Amazing Sightseeing City Tours • Experience four seasons and the cultural values of Istanbul • Discount for group registrations • Affordable accommodation • Include Amazing Sightseeing City Tours at contracted hotels • Experience four seasons and the cultural values of Istanbul • Discount for group registrations • Affordable accommodation • Include Amazing Sightseeing City Tours at contracted hotels • Experience four seasons and the cultural values of Istanbul • Include Amazing Sightseeing City Tours For more information: akademi.thy.com For more information: akademi.thy.com For more information: akademi.thy.com For more information: akademi.thy.com SEPTEMBER SEPTEMBER SEPTEMBER SEPTEMBER +90 212 4636363 Ext: 13308 [email protected] +90 212 4636363 Ext: 13308 [email protected] +90 212 4636363 Ext: 13308 [email protected] +90 212 4636363 Ext: 13308 [email protected]
Benzer belgeler
SHT-66 - UTED Dergi
Adres İstanbul Cad. Üstoğlu Apt. No: 24, Kat: 5
Daire: 8 Bakırköy - İstanbul
Tel 0212 542 13 00 / 543 29 74
Faks 0212 542 13 71
[email protected]
İnternet Sitesi
www.uteddergi.com • www.uted.org
Sosyal...
eylül - UTED Dergi
06 AJANDA
08 SEKTÖRDEN
10 HABERLER
14 İÇİMİZDEN BİRİ
20 GEZİ
28 HAVACILIK
32 TÜRK HAVACILIK TARİHİ
SAHUR
uçak teknisyenleri
Genel Yayın Yönetmeni ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Sefa İnan [email protected]
Basın-Yayın Sekreterliği Celal Batur [email protected], Ersin Adıyaman [email protected]
BÜYÜK TAARRUZ`DA TÜRK HAVACILARI
01 AĞUSTOS
Kıbrıs Adası’nın fethi (1571).
4 AĞUSTOS
I. Dünya Savaşı’nın başlaması (1914).
6 AĞUSTOS
II. Dünya Savaşı’nda, Amerika Birleşik
Devletleri tarafından, Japonya’nın Hiroşima
şehrine ilk at...